İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı,...

48
Sayfa | 1 www.matematikce.com İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar İletişim, Anlam ve Göstergeler İletişim modellerinin çoğu başlıca ilgi alanlarını, bir iletinin gönderilmesi süreciyle ilgili olan araç, kanal, aktarıcı, alıcı, gürültü, geribesleme gibi terimler oluşturur. İletişimi bir süreç değil anlamın oluşması olarak ele alan başka bir yaklaşım da mevcuttur. İletişime geçtiğimizde kaynaktan gönderilen ya da bizim gönderdiğimiz iletinin ne ifade ettiği az ya da çok bellidir ve anlaşılır. Burada önemli nokta iletişim kurulabilmesi için ileti yaratılmasının zorunluluğudur. Yarattığımız bu iletinin işlevleri ne olabilir? Aşağıdaki fotoğraf için bir diyalog yazın… Bu iki kişi birbirlerine hangi iletileri gönderiyor olabilirler? Başlangıçta söz ettiğimiz gibi iletişim modelleri buradaki süreç ile ilgilenirken, anlamsal yaklaşan modeller iletinin anlam yaratma özelliğini ele alırlar. Aynı kodları paylaştığımız, aynı gösterge sistemlerini kullandığımız sürece, iletiye yüklediğimiz anlamlar birbirine yaklaşır. Görme engellilerin hayatı anlamlandırma ve gösterge pratikleri ile beş duyusu da sağlıklı olan bireylerin anlamlandırma sistemleri aynı mıdır? Farklılıkları neler olabilir? İletişimin ögeleri İletişimi açıklamak için altı temel öge kullanılır: Kaynak (Gönderici) Alıcı (Hedef) İleti (Mesaj) Bağlam (Ortam) Dönüt (Geri bildirim) Kanal (Araç) Gönderici, duygu düşünce ve isteğin aktarılmasında sözü söyleyen kişi veya topluluklara denir. Alıcı, iletilen sözü alan kişiye veya topluluğa denir. Aynı şekilde ileti, gönderici ile alıcı arasında aktarılmakta olan duygu, düşünce ya da isteğe denmektedir. Bu temel iletişimin gerçekleştiği ortama bağlam; gönderici ile alıcı arasındaki iletinin gönderilme şekline kanal denmektedir. Eğer varsa iletiye verilen her türlü yanıt da dönüt olarak adlandırılmaktadır. Eğer sistemde bir tür şifreleme söz konusuysa ve konuşan iki kişinin birbirini anladığı seslerden oluşan ve belli kuralları olan her doğal dile de kod denir... Anlamlandırma yaklaşımında anahtar kavramlar Gösterge Anlamlandırma Görüntüsel gösterge (ikon) Belirtisel gösterge (index) Düzanlam Yananlam vb. Bu modeller doğrusal değildir. İleti akışını gösteren okları yoktur. Yapısal modellerdir. İçerdikleri her türlü ok, anlamın yaratılmasında yer alan öğelerin ilişkisini gösterir. İleti bir basamak ya da aşamadan geçerek oluşmaz. İletinin bir şeyi anlamlandırmasını mümkün kılan yapılandırılmış bir ilişki dizisinin çözümlenmesi üzerinde yoğunlaşır. Duvar üzerindeki işaretleri ya da havadaki sesleri ileti haline getiren nedir?

Transcript of İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı,...

Page 1: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 1 www.matematikce.com

İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar

İletişim, Anlam ve Göstergeler

• İletişim modellerinin çoğu başlıca ilgi alanlarını, bir iletinin gönderilmesi süreciyle ilgili olan araç, kanal,

aktarıcı, alıcı, gürültü, geribesleme gibi terimler oluşturur.

• İletişimi bir süreç değil anlamın oluşması olarak ele alan başka bir yaklaşım da mevcuttur.

• İletişime geçtiğimizde kaynaktan gönderilen ya da bizim gönderdiğimiz iletinin ne ifade ettiği az ya da çok

bellidir ve anlaşılır.

• Burada önemli nokta iletişim kurulabilmesi için ileti yaratılmasının zorunluluğudur.

• Yarattığımız bu iletinin işlevleri ne olabilir?

• Aşağıdaki fotoğraf için bir diyalog yazın…

• Bu iki kişi birbirlerine hangi iletileri gönderiyor olabilirler?

Başlangıçta söz ettiğimiz gibi iletişim modelleri buradaki süreç ile ilgilenirken, anlamsal yaklaşan modeller iletinin

anlam yaratma özelliğini ele alırlar.

Aynı kodları paylaştığımız, aynı gösterge sistemlerini kullandığımız sürece, iletiye yüklediğimiz anlamlar birbirine

yaklaşır.

• Görme engellilerin hayatı anlamlandırma ve gösterge pratikleri ile beş duyusu da sağlıklı olan bireylerin

anlamlandırma sistemleri aynı mıdır?

• Farklılıkları neler olabilir?

İletişimin ögeleri

• İletişimi açıklamak için altı temel öge kullanılır:

• Kaynak (Gönderici)

• Alıcı (Hedef)

• İleti (Mesaj)

• Bağlam (Ortam)

• Dönüt (Geri bildirim)

• Kanal (Araç)

• Gönderici, duygu düşünce ve isteğin aktarılmasında sözü söyleyen kişi veya topluluklara denir. Alıcı, iletilen

sözü alan kişiye veya topluluğa denir. Aynı şekilde ileti, gönderici ile alıcı arasında aktarılmakta olan duygu,

düşünce ya da isteğe denmektedir.

• Bu temel iletişimin gerçekleştiği ortama bağlam; gönderici ile alıcı arasındaki iletinin gönderilme şekline

kanal denmektedir. Eğer varsa iletiye verilen her türlü yanıt da dönüt olarak adlandırılmaktadır.

• Eğer sistemde bir tür şifreleme söz konusuysa ve konuşan iki kişinin birbirini anladığı seslerden oluşan ve

belli kuralları olan her doğal dile de kod denir...

Anlamlandırma yaklaşımında anahtar kavramlar

• Gösterge

• Anlamlandırma

• Görüntüsel gösterge (ikon)

• Belirtisel gösterge (index)

• Düzanlam

• Yananlam vb.

• Bu modeller doğrusal değildir. İleti akışını gösteren okları yoktur. Yapısal modellerdir. İçerdikleri her türlü ok,

anlamın yaratılmasında yer alan öğelerin ilişkisini gösterir.

• İleti bir basamak ya da aşamadan geçerek oluşmaz.

• İletinin bir şeyi anlamlandırmasını mümkün kılan yapılandırılmış bir ilişki dizisinin çözümlenmesi üzerinde

yoğunlaşır.

• Duvar üzerindeki işaretleri ya da havadaki sesleri ileti haline getiren nedir?

Page 2: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 2 www.matematikce.com

GÖSTERGEBİLİM

• Göstergebilimin üç temel çalışma alanı bulunmaktadır.

• 1. Göstergenin Kendisi

• 2. İçinde göstergelerin düzenlendiği kodlar ya da sistemler

• 3. Kodlar ya da göstergelerin içinde işlediği kültür

Göstergenin Kendisi

• Göstergeler insan inşası oldukları için, yalnızca, insanların onları kullandıkları biçimler içerisinde

anlaşılabilirler.

İçinde göstergelerin düzenlendiği kodlar ya da sistemler

• Toplumun ya da kültürün gereksinimlerini karşılamak için geliştirilen kodları ya da bu kodların iletilmesi için

varolan iletişim kanallarını işletmek için başvurulan yolları ortaya koyar.

• İlkel toplumlar ve kültürel kodları?

• Hint kültüründe dinsel ritüeller ve toplumsal bağlamı…

• Kına gecesi

Kodlar ya da göstergelerin içinde işlediği kültür

• Kültürün kendi varoluşu ve biçimi de bu kodların ve göstergelerin kullanımına bağlıdır.

• Göstergebilim dikkatini metne yöneltir.

• Diğer yaklaşımda metne süreçteki diğer aşamalardan fazla önem verilmez.

• İki yaklaşım arasındaki en büyük farklılık budur. Göstergebilim metni ön plana çıkartır.

• Diğer farklılık ise alıcının rolü üstünedir. Göstergebilim, alıcı ya da okuyucunun bir çok süreç modelinin iddia

ettiğinden çok daha etkin bir rol oynadığını kabul eder.

• Göstergebilim ‘alıcı’ yerine ‘okur’u tercih eder.

• Neden okur terimini kullanırlar?

• ‘Okur’ terimi çok daha önemli bir etkinliği ifade eder ve dahası, okuma öğrenilen bir şeydir yani okurun

kültürel deneyimi tarafından belirlenir.

• Okur, kendi deneyimlerini, tutumlarını ve duygularını metne taşıyarak metnin anlamlandırılmasına doğrudan

katkıda bulunur.

Göstergeler ve Anlam

• Tüm anlam modelleri büyük ölçüde birbirine benzeyen bir yapıyı paylaşırlar. Hepsinde de üç temel öğe

vardır:

• 1. gösterge

• 2. göstergenin gönderme yaptığı şey

• 3. göstergenin kullanıcıları

• ****Bir gösterge kendisinden başka bir şeye gönderme yapan, duygularımızla kavrayabileceğimiz fiziksel bir

şeydir ve varlığı, kullanıcılarının onu bir gösterge olarak kabul etmesine bağlıdır****

• Kulak çekmek?

• Göstergesel olarak ne gibi anlamları vardır?

Peirce ve Gösterge

• Gösterge, göstergenin gönderme yaptığı şeydir. Göstergenin kullanıcıları bir üçgenin üç köşesi gibidir.Her

köşe diğer ikisiyle yakından ilişkilidir ve ancak diğerleriyle ilişkileri açısından anlaşılabilir.

Saussure ve Gösterge

• Gösterge kendi fiziksel biçiminden ve çağrıştırdığı zihinsel bir kavramdan oluşur. Kavram, dış dünyanın

kavranışıdır. Gösterge gerçeklikle yalnızca onu kullanan insanların kavramları aracılığı ile ilişkilenir.

Page 3: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 3 www.matematikce.com

• ARABA

• Kağıt üzerinde yazılı ya da ses

• Bireysel farklılıklar olsa da herkesin araba kavramı hemen hemen aynıdır

• Paylaşılan kavram gerçekte var olan nesneler sınıfıyla ilişkilidir.

C.S. PEIRCE

• 1839-1914 yılları arasında yaşamış Amerikalı pragmatist filozof. Öncelikle pragmatizm akımının isim babası

olmuş, daha sonra da onun yönteminin ana hatlarını çizmiştir.

• Kavram, fikir ve kuramlarımızın doğruluklarını, onların yararlılıklarıyla özdeşleştiren Peirce'a göre, yöntem

öncelikle düşüncelerimizi açık ve seçik hale getirmekten oluşur, öyle ki bu yöntemle felsefe bir bilime

dönüşecektir.

• Anlamı incelemek için gösterge, kullanıcı ve dışsal gerçeklik arasında üç köşeli bir ilişkiyi model olarak ortaya

koymuştur.

• Bir gösterge, başka bir şeyin yerine koyulabilme özelliğine sahip olan bir şeydir.

• Gösterge birisine seslenir, yani seslendiği kişinin zihninde denk bir gösterge ya da belki de çok daha gelişmiş

bir gösterge yaratır.

• Yaratılan gösterge, birinci göstergenin yorumlayıcısıdır.

• Gösterge bir şeyi, gösterdiği nesneyi temsil eder.

• Bir gösterge (signification) kendisinden başka bir şeye bir nesneye göndermede bulunur ve birisi tarafından

anlaşılır. Yani kullanıcının, yorumlayıcının, zihninde bir etkiye sahiptir.

• Yorumlayıcı, göstergenin kullanıcısı değildir.

• Yorumlayıcı, “uygun anlamlandırıcı etki”dir; hem gösterge hem de kullanıcının nesne ile ilgili deneyimi

tarafından üretilen zihinsel bir kavramdır.

• OKUL sözcüğünün (göstergesinin) herhangi bir bağlamdaki yorumlayıcısı, kullanıcının bu sözcüğe ilişkin

deneyiminin ve “okul” olarak adlandırılan kurumlara yani nesneye ilişkin deneyiminin bir sonucu olacaktır.

• Kullanıcı deneyiminin sınırları önemlidir.

• Sınırı toplumsal uzlaşımlar belirler.

• Kullanıcının toplumsal ve psikolojik farklılıklarına izin verilir.

• Göstergebilim kodlayıcı (encoder) ve kodaçıcı (decoder) arasında bir ayrım yapmaz.

• Kodaçma, kodlama kadar yaratıcı ve etkin bir eylemdir.

Page 4: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 4 www.matematikce.com

ÖĞRETİM İLKELERİ

İlke, karar ve eylemlerin tutarlı biçimde değerlendirilmesine olanak sağlayan ve her türlü tartışmanın dışında genel

kabul gören ana kural olarak tanımlanmaktadır.

Öğretimde ilke ise, insanoğlunun binlerce yıllık öğrenme ve öğretme deneyiminden çıkardığı ve öğrenmeyi

sağlamada etkili olduğu kabul edilen kuralları ifade etmektedir.

Farklı öğrenme kuramlarına göre, farklı öğretim ilkeleri söz konusudur.

Bağlaşım kuramlarına göre,

öğrencinin öğrenme sırasında aktif olması;

öğrendiklerini tekrar etmesi;

doğru olan davranışlarının pekiştirilmesi gerekir.

Biliş kuramlarında,

Öğrenilecek konunun temel öğeleri arasındaki ilişkinin öğrencinin görebileceği ve kavrayabileceği şekilde

düzenlenmesi;

Bilginin basitten karmaşığa doğru sıralanarak verilmesi;

Ezbere öğrenme yerine kavrayarak öğrenmeye ağırlık verilmesi;

Yaşantılar arasındaki ilişkileri öğrencinin kendisinin keşfetmesine olanak verilmesi;

Öğrenme sonunda dönüt verilmesi;

Öğrenciye geçmiş yaşantılarıyla öğrendikleri arasında bağ kurabilme olanağı verilmesi gerekir.

Motivasyon, kişilik ve sosyal psikoloji ağırlıklı kuramlara göre ise,

Öğrenmede öğrencinin yetenekleri rol oynar.

Öğrenenin ait olduğu kültürün özellikleri dikkate alınmalıdır.

Öğrenmede öğrencinin öğrenme konusunda cesaretlendirilmesi ve teşvik edilmesi gerekir.

Öğrenenin değerleri ile sınıftaki öğrencilerin grup özellikleri ve sınıfın atmosferi dikkate alınmalıdır.

ÇOCUĞA GÖRELİK İLKESİ

Çocuğa görelik, çocuğun düzeyine uygunluk ile tatmin edicilik gereklerinin birbirini bütünlemesini anlatan bir öğretim

ilkesidir.

Eğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile ilgili algı ve

değerlendirmeleri ve gelişimle ilgili temel ilkeler dikkate alınmalıdır.

YAKINDAN UZAĞA İLKESİ

Bu ilke öğretim içeriğinin düzenlenmesi ile ilgilidir. Bireyin içinde bulunduğu köyü, kasabayı, kenti ve ülkeyi

tanımadan başka toplumları, ülkeleri tanıması zordur.

Çocuğa yakın çevresi ile ilgili deneyimleri geçirme olanağı sağlamadan, bilmediği, tanımadığı toplum ve kültürleri

tanıtmaya çalışmak, öğretimi zor ve karmaşık bir süreç haline getirir.

Bu ilkede geçen yakın sözcüğü sadece yer ve yaşayış ile sınırlı kullanılmamıştır. Öğrencinin yaşadığı dönem, yani

zaman da onun öğrenmesinde önemli bir etkendir. Çocuk bugünü anlamadan geçmişi anlayamaz ve geleceği

öngöremez.

KOLAYDAN ZORA, BASİTTEN KARMAŞIĞA İLKESİ

Bireyin öz yeterlilik algısı ile başarısı arasında bir ilişki bulunmaktadır. Kendilerini belli davranışları yerine getirmede

yetersiz olarak algılayan bireylerin güdülenmişlik düzeyleri de genellikle düşüktür.

Bu nedenle bireyin eğitimi ile ilgili yaşantılar kolaydan zora doğru bir sıra izlemelidir.

Page 5: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 5 www.matematikce.com

Yaşantı konisi incelendiğinde kolaydan-zora ve basitten-karmaşığa doğru gidildikçe öğrenme düzeyinin düştüğü

görülmektedir.

Kolay ve basit yaşantılar, zor ve karmaşık yaşantılar için temel oluşturur.

Öğrencilere gözlemler, basit deneyler yaptırarak, drama, rol oynama tekniklerinde rol üstlenmeleri sağlanarak,

öğretim sırasında başarabilecekleri ödevler ve sorumluluklar verilerek bu öğretim ilkesi uygulanabilir.

SOMUTTAN SOYUTA İLKESİ

Bireyin dış dünyada olup bitenleri algılaması duyu organları aracılığı ile gerçekleşmektedir. Dolayısıyla öğrenmesinde

de somut yaşantılar soyut yaşantılara göre daha etkili olmaktadır.

Yaşantı konisi incelendiğinde öğretimde somut yaşantılardan soyut yaşantılara doğru gidildikçe öğrenme düzeyinin

düştüğü görülmektedir.

Somutlaştırmayı sağlamak amacıyla öğretim ortamında gerçek eşyalar ve modellere yer verilebileceği gibi, bunları

sağlamak olanaksız ya da tehlikeli ise, resimler de somutlaştırma aracı olarak kullanılabilir.

BİLİNENDEN BİLİNMEYENE İLKESİ

Her öğrenme kendisinden önceki öğrenmelere dayalı, sonraki öğrenmelere de hazırlayıcı niteliktedir. Yeni

davranışları öğrenirken geçmişte kazandığımız pek çok davranıştan yararlanırız.

Bir çok davranışın öğrenilmesinde ön koşul nitelikte olan davranışlar bulunmaktadır. Çoğu zaman bu ön koşul

nitelikteki davranışların öğrenilmesini sağlamadan yeni davranışı öğretmek mümkün olmaz.

Örneğin matematik dersinde öğrencilerimize çıkarma ve çarpma işlemini öğretmeden, bölme işlemini öğretmemiz

çok zordur. Bu bakımdan çarpma ve çıkarma bölme işlemi için ön koşuldur.

Page 6: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 6 www.matematikce.com

YAPARAK YAŞAYARAK ÖĞRENME İLKESİ

En etkili öğrenme yolu yaparak öğrenmedir. Öğretim sürecinde öğrenci ne kadar aktifse o kadar etkili öğrenir.

Texas Üniversitesinde Philips tarafından yapılan bir araştırmanın sonucuna göre zaman sabit tutulmak üzere

insanlar:

Okuduklarının % 10’nu

İşittiklerinin % 20’sini

Gördüklerinin % 30’unu

Hem görüp hem işittiklerinin % 50’sini

Söylediklerin % 70’ini

Yapıp söylediklerinin % 90’ını öğrenmektedir.

Öğrenenin öğretim sırasında aktif ya da pasif olması ile bilişsel öğrenme düzeyi arasındaki bir ilişki vardır

Görüldüğü gibi öğrenci pasif iken öğrendikleri genellikle bilgi düzeyinde kalmaktadır

Öğrenciler derslerde etkinliklere ne kadar katılırsa, ne kadar çok alıştırma ve uygulama yaparsa, öğrendiklerini o

kadar iyi öğrenir. Örneğin Fen derslerinde bir konuyu laboratuvarda deney yaparak öğrenen bir öğrencinin o konuyu

geleneksel sınıf koşullarında öğrenen öğrenciye göre öğrendikleri daha kalıcı olur.

GÜNCELLİK İLKESİ

Öğrencilerin öğretim sırasında güncel olay ve sorunlarla karşı karşıya gelmelerini, yurt ve yeryüzü olayları ile

ilgilenmelerini sağlamak için, onlara yaşamın gerçeklerini tanıtmayı amaç edinen eğitim ilkesidir.

Bu ilkeye göre yetiştirilen öğrenciler, içinde yaşadıkları toplumu daha iyi tanır, günlük hayatta karşılaştıkları sorunları

daha kolay çözebilir. Bu öğrencilerde toplumsal duyarlılık gelişmiştir. Öğrendikleriyle gerçek yaşam arasında

kolaylıkla bağ kurabilirler.

Page 7: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 7 www.matematikce.com

EĞİTİMDE HEDEFLERİN BELİRLENMESİ

AMAÇLARIN SINIFLANDIRILMASI - HEDEFLERİN SINIFLANDIRILMASI

Bazı eğitimciler insan davranışlarını analiz ederek sınıflama sistemleri geliştirmişlerdir. TAKSONOMİ adı verilen bu

sınıflama sistemlerinde, öğrenme ürünleri basitten karmaşığa, kolaydan zora, birbirinin ön koşulu olacak şekilde

aşamalı olarak sıralanmıştır.

İnsan Davranışlarının Eğitimle İlgili Olanları

Bilişsel Öğrenme: Zihinsel Etkinliklerin ağırlıkta olduğu davranışları kapsar.

Duyuşsal Öğrenme: Bir nesne, bir olay, bir konuya karşı ilgi, tutum ve duygu gibi davranış eğilimlerini içerir.

Devinişsel Öğrenme: İnsan organlarının eğitim öğretimde kullanılması ile ilgili becerilerin geliştirilmesini içerir.

Sezgisel Öğrenme: Öğrenilmiş içe dogmaların, sezgilerin kodlandığı alandır.

Bilişsel Öğrenme: Bilgi→Kavrama→Uygulama→Analiz→Sentez→Değerlendirme

Duyuşsal Öğrenme: Alma→Tepkide Bulunma→Değer verme→Örgütleme→Bir değer ya da değerler bütünü ile

nitelenmişlik

Devinişsel Öğrenme: Algılama→Hazırlanma→Kılavuz Denetiminde Yapma→Alışkanlık→Karmaşık dışa vuruk

faaliyetler→Uyarlama→Oluşturma

Sezgisel Öğrenme: Farkına Varma→Denetim Altında Tutma→İçe Doğma→Ayırt Etme→Geçmiş ve Gelecekle İletişim

Kurma

Değişik alanlarda öğrenilmiş davranışlar, birbirlerinden kopuk değildir. Tersine aralarında yatay ve dikey

anlamlı ve sıkı bir ilişki vardır. Bu, biri olmadan diğeri olamaz anlamına gelebilir.

Öğretilecek davranışlar basitten karmaşığa, kolaydan zora doğru aşamalı sıralanmalıdır. Basit ve kolay

davranışların ilk sıralara, karmaşık ve zor davranışların daha sonraki basamaklara konulması gerekir.

Eğitimin amacı, öğrenciyi sadece bilişsel alanda yetiştirmek değil, duyuşsal ve devinişsel alanlarda da

yetiştirmektir. Hem insan hayatının çok yönlülüğü hem de etkili eğitim için bu gereklidir.

Bir dersin sonunda öğrencide meydana getirilecek davranış değişikliği, dersin amacı olarak yazılmalıdır. Dersi

verirken öğretmenin yapacağı faaliyet (konuyu anlatmak, deneyi yapmak vs.) dersin amacı değildir

Bir dersi alan öğrencinin davranışlarında ders sonunda hiçbir değişiklik olmuyorsa, o dersin bir faydası

olmamış demektir.

Ancak bazı amaçlara ulaşmak ve ölçmek hemen mümkün olduğu gibi, bazı amaçlara ulaşılıp ulaşılmadığını

görmek için bazı şartların oluşmasını beklemek gerekir.

Eğitim amaçlarında bir okulun, bir sınıfın veya bir dersin amaçları genel amaçlardır. Ama bunların yazılmasında da

oldukça net ifadeler kullanmalı, genel ve bulanık ifadelerden kaçınmalıdır:

• Meslekle ilgili temel mesleki becerileri kazanma (açık değil)

• Atelyede güvenlik kurallarına uyma (net)

• Program geliştirme sürecini tanıma (net)

Genel amaçların derslere ve konulara göre dağıtılmış ayrıntıları, davranışsal amaçları oluşturur. Davranışsal amaçlar

gözlenebilir ve ölçülebilir değişiklikleri gösterir.

• Davranışsal amaçlar sonunda;

• Öğrenciden ne istenildiği açık olarak belirtilmiş olur,

• Öğretimin planlı yapılması sağlanmış olur (adım adım ilerleme),

• Ders sonucunun ölçülmesi ve değerlendirilmesi açık olur,

• Derse veya konuya uygun bir öğretim yönteminin seçilmesini sağlar,

• Öğretmen ve öğrenci açısından dersin akışını kolaylaştırır.

Page 8: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 8 www.matematikce.com

EĞİTİM PROGRAMI NEDİR?

Hedef, İçerik, öğrenme-öğretme süreci ve değerlendirme öğeleri arasındaki dinamik ilişkiler bütünüdür.

ÖĞRENME ÇIKTISI NEDİR?

Öğrenme çıktıları, bir öğrencinin öğrenme sürecini tamamladıktan sonra neleri bilmesi, anlaması ve /veya

yapabilmesi gerektiğini açıklayan ifadelerdir.

Öğrenme çıktıları; öğretenin niyetinden daha çok öğrenenin başardıklarına odaklanmaktadır. Öğrenme

çıktıları bize eğitimin hedeflerini verir.

HEDEF NEDİR?

Yetiştireceğimiz Bireyde Bulunmasını Uygun Gördüğümüz Ve Eğitim Yoluyla Kazandırılabilir Nitelikler

HEDEFLERİN KAPSAMLARINA GÖRE ÇEŞİTLERİ

1- UZAK HEDEFLER: Ülkenin politik felsefesini yansıtır

2- GENEL HEDEFLER: Ülkenin eğitim felsefesini yansıtır. İki türdür:

A) Eğitimin Genel Hedefleri: O ülkenin eğitim çabalarını tümünü yansıtır. Anyasada yer alır. 1739 sayılı Milli

Eğitim Temel Kanunu

B) Okulların Genel Hedefleri: İlköğretim, Ortaöğretim ve Yüksek öğretimin ayrı ayrı genel hedefleri vardır ve

her düzeyin beklentisi olan insanın tipi çizilir.

3- ÖZEL HEDEF: Eğitimin genel hedeflerine ulaşabilmek için her bir dersten bireye kazandırılacak nitelikleri ifade

eder.

HEDEFLERİN (ÖZEL HEDEFLERİN ) NİTELİKLERİ

1- Genellik ve Sınırlılık

Bir hedef birden fazla davranışı içerecek şekilde genel ama içerdiği davranışlarında sınırını belirtecek şekilde

sınırlı olmalıdır.

“Problem çözebilme” hedefi geneldir ama sınırlı değildir. “Oran ve Orantı ile ilgili problemleri çözer”şeklinde

olmalıdır.

2- Binişik Olmama: Bir hedef sadece bir anlam ifade edecek şekilde yazılabilir. Bir hedef cümlesinde birden fazla

hedef olmaz.

“Toplumsal sorumluluklarını bilip; bunları yerine getirme “ hedefi

-”Toplumsal sorumlulukları bilir”

-” Toplumsal sorumluklarını yerine getirir” şeklinde olmalıdır.

3- Öğrenci Davranışına Dönüklük

Bir hedef sadece öğrenci davranışını ifade eder, öğretmen davranışları ve okulun işgörüleri hedef olmaz.

“Toplumsal kurallara uyma alışkanlığı kazandırır” hedefi

“Toplumsal alışkanlığı kazanır” şeklinde olur.

4- Birbiri ile Tutarlılık

Hedefler birbirini destekleyecek şekilde olmalıdır. Birbiriyle çelişen hedefler olamaz.

“Laiklik ile ilgili ilkeleri yaşamında uygular”

“Kişiler arası sorunları, dinsel kurallarla çözer”

5- Hedefler öğrenme ürününü dile getirmelidir. Öğrenme sürecine dönük ifadeler hedef olamaz (dersi ya da okulu

başarıyla bitiren bir öğrencinin ne yapacağı hedeftir).

“Öğrenci bilimsel yöntemi kullanır” ifadesi yanlış; burada ürün değil, süreç söz konusu.

“Toplumsal problemlerin çözümünde bilimsel yöntemi kullanır” ifadesi doğru olur.

Page 9: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 9 www.matematikce.com

6- Geçerli değerlendirmelerin yapılabileceği biçimde gözlenebilir olarak tanımlanmalıdır.

7- Konu başlıkları hedef olamaz; çünkü bu konuda, hangi davranışların bulunduğu bu ifadelerden çıkarılamaz.

8- Hedefler birbirlerini destekler nitelikte olmalıdır. Bir ders için belirlenen hedefler, kendi içinde mantıksal açıdan

tutarlı olmalıdır.

EĞİTİM HEDEFLERİNİN AŞAMALI SINIFLAMASI(TAKSONOMİSİ)

İstendik davranışların basitten karmaşığa, kolaydan zora, somuttan soyuta, birbirinin ön koşulu olacak şekilde

aşamalı sıralanmasına Taksonomi denir.

Eğitim Hedeflerinin (Kazanımlar) Taksonomisi Benjamin Bloom tarafından yapılmıştır.

BİLİŞSEL ALAN DUYUŞSAL ALAN DEVİNİŞSEL ALAN

1.Bilgi 2.Kavrama 3.Uygulama 4.Analiz 5.Sentez 6.Değerlendirme

1.Alma

2.Tepkide Bulunma

3.Değer Verme

4.Örgütleme

5 Kişilik

1.Uyarılma

2.Kılavuz Denetiminde Yapma

3.Beceri

4.Duruma Uydurma

5.Yaratma

Bilişsel Alan (1)

1.0 Bilgi

1.1 Terimlerin Bilgisi

1.2 Olguların Bilgisi

1.3 Araç-Gereçlerin Bilgisi

1.4 Alışların Bilgisi

1.5 Yönelimler ve Aşamalı Dizilerin Bilgisi

1.6 Sınıflamaların ve Sınıfların Bilgisi

1.7 Ölçütlerin Bilgisi

1.8 Yöntemlerin Bilgisi

1.9 İlke ve Genellemelerin Bilgisi

1.10 Kuramların ve Yapıların Bilgisi

Bilişsel Alan (2)

2.0 Kavrama

2.1 Çevirme

2.2 Yorumlama

2.3 Öteleme (Kestirme

3. 0 Uygulama

4.0 Analiz

4.1 Öğelerin Analizi

4.2 İlişkilerin Analizi

4.3 Örgütleme İlkelerinin analizi

Bilişsel Alan (3)

5.0 Sentez

5.1 Özgün bir iletişim Muhtevası oluşturma

5.2 Bir plan ya da işlemler takımı oluşturma

5.3 Soyut ilişkiler takımı önerme

6.0 Değerlendirme

6.1 İç ölçütlere göre değerlendirme

6.20 Dış ölçütlere göre değerlendirme

Page 10: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 10 www.matematikce.com

BİLGİ BASAMAĞI

Bu basamakta her hangi bir nesne ve olguyla ilgili bazı özellikleri kişinin görünce tanıması, sorunca ezberden aynen

tekrar etmesi davranışlarını kapsar.

Elde edilen bilginin niçin ve nasıl olduğu önemli değildir. Kısaca öğrencilerin daha önce öğrendikleri bilgileri

hatırlaması ve tanıması ile ilgili bir süreçtir.

Bu basamak kendi içerisinde alt basamaklara ayrılır.

BİLGİ

Bilgi düzeyindeki hedefler (kazanımlar) ,

Tanımlar

Tekrarlar

Kaydeder

Listeleler/ Sıralar

Hatırlar

Sınıflar

Adlandırır

Anlatır gibi ifadelerle bitirilir.

KAVRAMA BASAMAĞI

Bilişsel Alanın bilgi basamağında elde edilen bilgilerin ,bu basamakta kişi tarafından özümlenmesi, kendine

mal etmesi söz konusudur.

Kavrama basamağında ise, öğrencinin bilgi basamağında elde ettiği bilgileri anlamını kaybetmeden başka bir

biçimde ifade etmesi, yani çevirmesi, anlamını açıklaması,yani yorumlaması, bu anlama dayanarak

nesnelerin gelecekteki durumlarını kestirmesi yani öteleme yapması gerekmektedir.

2. KAVRAMA

Kavrama düzeyinde hedefler,

Çevirir

Bir başka şekilde / Kendi cümleleriyle ifade eder

Betimler / Tasvir eder

Farklı şekliyle tanır

Açıklar

İfade eder

Örnek verir

Yorumlar

Saptar/ Belirler

Yerini belirler

Rapor eder

Özetler

ifadeleri ile tamamlanır.

UYGULAMA BASAMAĞI

Kavrama basamağında kazanılan davranışlara dayanarak öğrencinin kendisi için yeni olan daha önce

karşılaşmadığı bir sorunu çözebilme yeterliğine kavuşması bu ana basamakta olur.

Bu basamakta daha önceden kazanılan bilgiyi yeni durumlarda kullanır. Öğrenci sorunu çözerken ilgili ilkeleri

genellemeleri kullanmalıdır.

Page 11: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 11 www.matematikce.com

3. UYGULAMA

Uygulama düzeyindeki davranışlar ise aşağıdaki gbi ifadeler kullanır.

Uygular

Kullanır

Nasıl yapılacağını gösterir

Dramatize eder

Çalıştırır

Taslak hazırlar

Uyarlar

Yönetir

Gerçekleştirir

Örnek problem çözer

ANALİZ BASAMAĞI

Karmaşık bir bilgi yapısını, yani nesneler, olgular, olaylar, sistemler ve yapıları öğrenebilmek için onları analiz

etmek zorunluluğu olabilir. Örneğin bir şiiri anlamak için, şiirdeki ilişki ve kuralları analiz etmek gerekir.

Bu analizler sonucu, nesnel evrenin öğelerini, öğeler arasındaki ilişkileri, dayandıkları temel sayıltıları ilkeleri

anlayabilir

4. ANALİZ

Bir bütün ya da sistemi öğelerine ayırmak, öğeler arasındaki ilişkileri belirlemek. Bütün ya da sistemle ilgili özellikleri,

kuram ve ilkeleri bilmek.

Hipotez kurar

Deney yapar

Test eder/ Sınar

Karşılaştırır

İlişkilendirir

Çözümler

Öğelerini belirler

Öğelerine ayırır

Analiz eder

Bağıntıları saptar

İlkeleri bulur

SENTEZ BASAMAĞI

Öğeleri belli ilişki ve kurallara göre birleştirip bir bütün oluşturma işidir.

Sentezde yenilik, buluş, icat, özgünlük söz konusudur.

Toplumsal sorunları çözmede yeni bir yöntem, teknik geliştirme; yeni bir plan oluşturma; toplumsal olguları

açıklayan yeni ilkeler ortaya koyma gibi etkinlikler bu basamakta olur.

5. SENTEZ

Sentezde yenilik, özgünlük olmalıdır.

Birleştirir (özgün şekilde)

Plan oluşturur

Önerir

Tasarlar

Formüle eder

Yapılandırır / İnşa eder

Oluşturur

Organize eder

Page 12: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 12 www.matematikce.com

Üretir

Geliştirir

Simule eder/ Benzetim kurar

DEĞERLENDİRME BASAMAĞI

Değerlendirme, ölçme sonuçlarını bir ölçüte vurup, bir yargıya yarma süreci olarak tanımlanabilir.

Bilişsel alanla ilgili ürün ya da süreçlerin hem kendi içinde hem de kendi dışındaki özelikler açısından

değerlendirilmesi, yani ölçütlere vurup bir yargıya varılması bu basamağın kapsamı içindedir.

Yargılama bilinçli olmalı ,ölçütlere , kural ve ilkelere dayandırılmalıdır.

6. DEĞERLENDİRME

Bu düzeydeki kazanımlar aşağıdaki eylemsel ifadelerle tamamlanır.

Yargıya varır /Hüküm verir

İrdeler

Karşılaştırıp eleştirir

Değer biçer

Uygunluğunu denetler

Değerlendirir

Tutarsızlıkları söyler

Hataları Düzeltir/Yeniler

Doğruluğu-yanlışlığını kanıtlar

Ölçütlere göre eleştirir

Kural ve ölçüte uygunluğu araştırır

DUYUŞSAL ALAN TAKSONOMİSİ

Duyuşsal alan insanın duygularını içeren davranışları ifade eder.

Daha geniş bir deyişle; insana kazandırılmak istenen duygular, tercihler, değerler, ahlaki kurallar, istek ve

arzular, güdüler, yönelimler duyuşsal alanın kapsamına girer.

Kişi belli nesne ya da olgulara karşı sürekli ilgi gösterebilir. Onlara karşı kararlı bir tutumu vardır ve değerler

sistemi geliştirir.

DUYUŞSAL ALAN

Alma-Algılama

Farkında Oluş

Almaya Açıklık

Algıda Seçicilik- Kontrollü Seçicilik

Karşılık Verme

Karşılık Verme Uysallık

Karşılık Verme İsteklilik

Karşılık Verme Doyum

Değer Verme

Bir Değeri Kabullenmişlik

Bir Değere Düşkünlük

Adanmışlık

Örgütleme

Bir Değerin Kavramsallaştırılması

Nitelenme

Bir Değer sistemi Örgütleme

Değerler Sisteminde Tutarlılık

Page 13: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 13 www.matematikce.com

ALMA (KATILMA)

Kişi, nesne ve olguların farkında olmazsa, ona karşı hiç bir davranış geliştiremez.

Kişilerin bir ders veya konu hakkında farklı düşünce ve inançları olduğunu fark edemeyen bir kişi onlara karşı hiçbir

alanda öğrenilmiş bir davranışı gösteremez.

Kişi önce nesnenin olgunun farkına varır ondan sonra uyarıcıya açık olabilir

Alma basamağında tepki yoktur.

İşlemler zihinde gelişir.

Bu basamaktaki davranışlar, bilişsel alanın bilgi basamağındaki bilgi davranışına karşılıktır.

TEPKİDE BULUNMA

Bu basamakta genellikle ilgiler söz konusudur.

Kişi uyarıcılara bilinçli tepkide bulunur ve onlarla ilgilenir, uyarıcıları arar, onlarla bir arada bulunmaya isteklidir ve

üstelik bu işten zevk alır.

Kişi uyarıcıya karşı uysallık, isteklilik gösterebilir. Son basamakta ise tepkide doyum sağlayabilir.

DEĞER VERME

Bu basamakta hedefler; tutum, inanç ve değerlerle ilgili olabilir.

Kişinin uyarıcılara karşı nasıl bir tepkide bulunacağı bu basamakta kestirilebilir.

Değerler, tutumlar ve inançlar tümüyle kişi tarafından oluşturulmamıştır.

Bu basamakta kişinin duyuşsal tepkileri, sınırlı bir kararlılıktan açık bir kararlılığa ve tutarlılığa doğru derecelenebilir.

Kişinin değerlerinin de zamanla değişebileceği unutulmamalıdır.

Tutum, inanç ve değerler bu basamağın kapsamı içindedir.

ÖRGÜTLEME

Bu basamakta kişi, yeni değerler, duyuşsal alanla ilgili yeni örüntüler oluşturur.

Bu basamağa deyin hep başkalarınca ya da toplumca oluşturulan değerleri benimsemiş, savunmuştu.

Oysa bu düzeyde, hem başkalarınca ve toplumca oluşturulan değerleri, hem de kendisince benimsenip savunulanları

irdeler.

Aralarındaki ilişkilere bakar ve bir sonuca varır. Sonunda kendi içinde çelişmeyen yeni bir değerler sistemi oluşturur.

NİTELENMİŞLİK

Kişinin bu basamaktaki davranışları onun karakterini yansıtır. Bir bakıma dünya görüşünü, yaşam anlayışını ortaya

koyar.

Kişinin tüm yaşamı boyunca oluşturduğu duyuşsal özelikleri, bu basamakta hem tutarlı olmuş hem de kapsam

bakımından genişlemiş ve zenginleşmiştir.

Artık kişinin davranışları büyük bir olasılıkla kestirilebilir.

Devinişsel (Psikomotor) Alan

Devinişsel davranışlar zihin ve kasların ortak çalışması sonucu ortaya çıkan davranışlardır. Örneğin, yürümek,

konuşmak, yazmak gibi günlük hayatımızda sürekli kullandığımız beceriler.

Devinişsel (Psikomotor) Alanın Taksonomisi

1. UYARILMA

1.1 Algılama

1.2 Bedensel Kurulma

2. KILAVUZ DENETİMİNDE YAPMA

2.1 Kılavuzlayanla Yapma

2.2 Kendi Kendine Yapma

Page 14: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 14 www.matematikce.com

3. BECERİ HALİNE GETİRME

3.1 İstenilen Nitelikte Yapma

3.2 İstenilen Nitelik ve Sürede Yapma

3.3 İstenilen Nitelik, Süre ve Yeterlikte

Yapma

4. DURUMA UYDURMA

5. YARATMA

UYARILMA

Nesnelerin, niteliklerinin veya ilişkilerin duyu organları yoluyla farkına varma ve buna karşıt davranışı

yapmak için hazırlanma sürecini içerir.

Bu basamakta kişi, doğru becerinin nasıl yapıldığını önce dikkatlice izler; sonra o davranışı yapmak için

hazırlanır.

Bu nedenden dolayı, devinişsel alanla ilgili davranış modelleri veya örnekleri kişiye önce gerektiği gibi

sunulmalıdır.

Örneğin; Resim dersinde perspektif çizme becerisinin kazandırılmasında, perspektifin nasıl çizildiğini önce

öğretmen gösterir; öğrenci onu dikkatlice izler; daha sonra resimi çizmek için vücudunu, elini ve parmaklarını

uygun duruma getirir

Kılavuz Denetiminde Yapma

Bu basamakta bir iş ya da işlemin tümünü oluşturan işlem basamaklarını, öğrencinin işin gerektirdiği sıraya

göre, öğretmenle beraber yapması söz konusudur.

Kılavuzlayanla birlikte yaptıktan sonra, öğrenci modelini, örneğini, yapılanları göz önüne alarak kendi

kendine yapmaya yönelir

Beceri Haline Getirme

Kişi, bu basamakta becerili insan durumuna gelir. Hedef davranışları kendi başına, hiç kimseden yardım

almadan, o işin gerektirdiği nitelikte yapar.

Daha sonra hem gereken nitelikte, hem de belirtilen zamanda işi yapıp ortaya koyar.

DURUMA UYDURMA

Kişi, beceri haline getirme basamağında kazandığı davranışları, devinişsel özellikleri ağır basan yeni bir

problem durumunda kolayca uygular.

Bu düzeyde önceden kazanılan becerilerin alana genellemesi söz konusudur.

Örneğin, seramik bölümündeki bir öğrencinin bir vazoyu 1 saatte imal edebilmesidir.

YARATMA

Yaratma, bu basamakta, yeniden ortaya koyma, benzeri olmayanı yapma, devinişsel özelikleri ağır basan orijinal,

benzersiz, yeni davranış örüntüsü oluşturma işidir

İçerik,

hedef davranışları kazandıracak biçimde ders konularının düzenlenmesidir.

İçerik hedef davranışlara göre düzenlenmelidir

Bu düzenleme yapılırken hedefin düzeyi sınırlama ve basamaklar göz önüne alınmalıdır.

İçerik de en basit, kolay ve önkoşul oluş özelliklerine göre hem kendi içinde hem de dersin diğer konularına

göre sıralanmalıdır.

Page 15: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 15 www.matematikce.com

İÇERİĞİN ÖRGÜTLENMESİNDE DÜZENLENMESİNDE KULLANILAN YAKLAŞIMLAR

İçerik düzenlemede farklı yaklaşımların ele alındığı görülmektedir. Bu yaklaşımlar aşağıda belirtilmiştir:

Doğrusal Programlama Yaklaşımı

Birbiri ile ardışık sıralı, yakın ilişkili ve zorunlu yada önkoşul öğrenmelerin ağırlıklı olduğu konuların düzenlenmesinde

doğrusal programlama yaklaşımı kullanılır. Özellikle aşamalılık özelliği taşıyan dersler için kullanılır.

Sarmal Programlama Yaklaşımı

Bu tip programda içerik doğrusal bir sıra izlemez. Daha önce öğrenilmiş olan bazı konular, gerektikçe tekrar edilebilir.

Bu tekrarlar, tercihen konuyu sadece hatırlatmaktan çok kapsamını da genişletmelidirler. İçeriği bu tip yaklaşımla

hazırlanmış programlar daha esnektirler. Ancak öğrenilecek konular ve öğrenme süresi kontrollüdür.

Modüler Programlama Yaklaşımı

İçerik düzenlenirken konular öbekler halinde düzenlenir. Bu öbeklerin birbiriyle ilişkili olması beklenemez. Bu

programla öğretim sonunda alınacak sonuçlar bellidir. Konuların hangi sırayla öğrenileceği açısından esnektir, ancak

yine de program çıktısı açısından kontrollü bir yaklaşım özelliği taşır.

Piramitsel ve Çekirdek Programlama Yaklaşımı

İlk yıllarda geniş tabanlı konuların yer aldığı giderek uzmanlaşmanın küçük birimlerde olduğu ve daraldığı bir

yaklaşım tarzıdır.

Konu Ağı- Proje Merkezli Program Yaklaşımı

Konu Ağı- Proje merkezli program yaklaşımında öğrencilere konuların ağı bir harita gibi çıkartılıp verilir ve belirli

zamanlarda nerelerde olmaları gerektiği söylenir. Bu yaklaşımda konuların içeriğine öğrenciler kendi kendine yada

grup halinde karar verirler. Konular küçük projeler olarak da belirlenebilir.

Sorgulama Merkezli Programlama Yaklaşımı

İçerik düzenlemesi öğrencilerin sorularına göre oluşturulur. Bu yaklaşım öğrencilerin sorularına ve gereksinimlerine

yanıt verme gerekliliğini benimseyen felsefi görüşe göre temellendirilir. Özellikle ilkokul düzeyinde öğrenci soruları

çok değerli bir öğrenme yaşantısı oluşturabilir. Eğitim düzeyi yükseldikçe daha sınırlı ve özel uzmanlık alanlarına

ilişkin sorulara göre programların içerikleri düzenlenir.

İÇERİK SEÇİMİ İÇİN ÖLÇÜTLER

İçerik seçiminde dikkate alınacak ölçütler:

Kullanım sıklığı

Nitelik

Önemlilik

Evrensellik

Verimlilik

Zorluk

Eğitsel Gereklilik

1. Kullanım sıklığı: Birey için yaşamın değişik aşamalarında gerekli olan bilgi, tutum ve becerileri geliştirmesine

temel oluşturacak konulara yazılı metinlerde kullanım sıklığı en çok olan sözcüklere yer verilmelidir

2. Nitelik: Bireyler için yararlı olan bilgi, tutum ve becerilerini eğitim, yoluyla kazandırılmasına daha çok önem

verilmektedir. Nitelikle ilgili ölçü popüler konular seçmekten çok araştırmalar sonunda ortaya çıkan konular

olmalıdır.

3. Önemlilik: Önemli durumlarda yararlı olan bilgi, tutum ve becerilerin kullanım sıklığı az olsa bile üzerinde

durulması gereken konulardır.

Page 16: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 16 www.matematikce.com

4. Evrensellik: Uzun süre insanlara yararlı olan bilgi, tutum ve beceriler ortaya yeni çıkanlardan daha değerlidir.

Aynı şekilde, daha geniş coğrafi alan üzerinde yararlı olan bilgi, tutum ve beceriler sınırlı bir bölgedekinden

daha değerlidir.

5. Verimlilik: Eğitimde verimlilik çok önemli, konuların seçiminde de verimlilik değerli konuların programında

yer alması ve zamana bağımlı olarak öğretimin etkili olarak yapılmasına bağlıdır. Konu seçiminde verimlilik

büyük oranda etkili öğretime bağlı kalmaktadır.

6. Zorluk: Okul dışında öğrenilmesi zor olan bilgi, tutum ve beceriler okulda öğretilmeli, bu tür zorluk değeri

olan konular programda yer almalıdır.

7. Eğitsel Gereklilik: Nüfusun genelinde olmadığı gözlenen gerekli bilgi tutum ve beceriler okul programlarının

içeriğinde yer almalıdır.

İÇERİĞİN DÜZENLENMESİ

Program geliştirme yaklaşımları farklı yapıda ve farklı felsefi görüşe göre düzenlediklerinden kapsamı ve dayandığı

ilkeler birbirinden farklıdırlar. Bütün programların desen ve modellerine bakılmaksızın "içerik"e sahip olduğu

görülmektedir. Program geliştiren uzmanların felsefi düşünceleri, bilgi ve gerçeği anlama düzeyleri içeriğe bakış

açılarını etkilemektedir

İÇERİK DÜZENLEMEDE İKİ ANA BOYUT

1-Mantıksal düzenleme:

Mantıksal örgütlemede içerik belirlenmiş kurallar çerçevesinde düzenlenerek kolay uygulanabilir niteliğe

kavuşturulur. Bu tür düzenlemede bazı kavramlar merkezi bir yere yerleştirilerek, diğer kavramlar için ön koşul

olarak hizmet verirler.

2-Psikolojik yaklaşımda:

Öğrencinin ilgi ve gereksinimleri içerik seçiminde temele alınmaktadır. Bu yaklaşımda kuramdan çok uygulamaya

ağırlık verilmesi önerilmektedir.

Psikolojik düzenleme

İçerik bugünden geçmişe, yakından uzağa doğru düzenlenmeli,

Bilinenden bilinmeyene,

Kolaydan zora,

Somuttan soyuta doğru olmalı ve aşina olunan sözcüklerle kavram öğretimine başlanmalı, kavramlar daha

sonra sembollerle verilmelidir

Önce tümevarım, sonra tümdengelim yolu izlenmeli,

Öğretim daha işin başından itibaren uygulamalı biçimde gerçekleştirilmelidir

HEDEF-İÇERİK ÇİZELGESİ (BELİRTKE TABLOSU)

Hedeflerin iki amaca hizmet etmesi söz konusudur:

Öğrenme yaşantılarının seçimi,

Ölçme âletlerinin geliştirilmesi,

İşte bunun için hedeflerin iki boyutlu bir tabloda işlenmesi ile belirtkeler meydana gelir.Bir eğitim

programında yer alan hedef ve hedef davranışlarla, program içeriğinin iki boyutlu bir çizelge üzerinde gösterilmesine

Belirtke Tablosu, diğer bir tanımla Hedef-İçerik Çizelgesi denilmektedir.

Belirtke tablosunun oluşturulmasında aşağıda sıralanmış olan üç aşama önemli görülmüştür

1. Öğretim hedeflerini belirleme: Genelde üst tarafta yer alan yatay boyuta yazılır.

2. Ders içeriğini belirleme: Genelde üst tarafta yer alan yatay boyuta yazılır.

3. İki boyutlu çizelgeyi hazırlama: Dersin, kursun genel ve özel hedefleri ve davranışları ile içerik arasında

ilişkiyi gösteren tablo oluşturulur ve öğrenme durumları ile sınama durumlarının özü gösterilir.

Page 17: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 17 www.matematikce.com

Eğitim Durumu

• Hedef davranışları öğrenciye kazandırmak

için gerekli uyarıcıların düzenlenip işe koşulmasıdır.

• İçeriğin hedefe göre düzenlenmesi

• Öğrenciye verilecek ipuçları,düzeltme,

pekiştireç ve dönütler

• Öğrenme-öğretme strateji,yöntem ve teknikler,öğretme-öğrenme durumları eğitim durumlarının içine girer

EĞİTİM DURUMUNUN ÖZELLİKLERİ

1-HEDEFE GÖRELİK:

Eğitim durumu , öncelikle işe koşulduğu hedefe hizmet edici , yani belli davranışları geliştirici nitelikte olması

gerekir.Bu amaçla hedefler davranışa dönüştürülmeli ve hangi konu alanı ile kazandırılacağı saptanmalıdır.

2-ÖĞRENENE GÖRELİK:

Belirlenen davranışları kazandırmak için düzenlenen eğitim durumları öğrencinin ihtiyaçlarını giderici olmalı yani onu

tatmin etmelidir.Öğretme faaliyetleri öğrenenin öğrenme gücünü aşmamalı hazır bulunuşluk (bilgi, zeka, yetenek,

ilgi, vb.)düzeyine uygun olmalıdır.Başarısızlık duygusu veren hoşa gitmeyen yaşantılara yer verilmemelidir , baskı

yöntemleri uygulanmamalıdır ve öğrenen geçirdiği eğitimsel yaşantıdan haz duymalıdır.

3-EKONOMİKLİK:

1-Yaşantı , araç gereç ve öğretme zamanı açısından ucuza mal edilmelidir.

2-öğrenme yaşantısı birden fazla davranışı gerçekleştirici olmalıdır.

3-Diğer yaşantılarla tutarlılık sağlamalı , yaşantılar tutarlı olmalı ve bir birini desteklemeli.

4-Diğer yaşantılarla kaynaşıklık ;öğrenme tek başına bir yaşantıyla olmaz.yada tek başına bir yaşantı diye bir

şey yoktur.

- Dikey kaynaşıklı; bir yaşantının tekrarlandığı bir aşamalar düzeninde yerleşikliğini yani aşamalılığını anlatır.

- Yatay kaynaşıklık yandaş diğer yaşantılar ile dayanışıklığını ifade eder.

ÖĞRETME STRATEJİLERİ

Strateji, Yöntem ve Teknikleri

Öğretim stratejisi, bir öğretmenin, dersin veya bir konunun öğretilmesinde hedefe ulaşmak için seçeceği

öğretim metodu, çeşitli teknikler ve hatta değerlendirme biçiminin uyum içinde olmasıdır.

Yöntem, genelde hedefe ulaşmak için izlenen en kısa yol olarak tanımlanmaktadır.

Teknik ise, bir öğretme yöntemini uygulamaya koyma biçimi, ya da sınıf içinde yapılan işlemlerin bütünü

olarak tanımlanmaktadır.

Öğretme süreci

Öğrenme kuramları→Öğretme stratejileri→Öğretme yöntemleri→Öğretme teknikleri

Page 18: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 18 www.matematikce.com

STRATEJİ, YÖNTEM VE TEKNİK

Strateji

• Genel olarak; bir şeyi elde etmek için izlenen yol ya da amaca ulaşmak için geliştirilen bir planın

uygulanmasıdır.

• Eğitim açısından strateji; dersin hedeflerine ulaşmasını sağlayan; yöntem, teknik ve araç-gereçlerin

belirlenmesine yön veren yaklaşımdır.

Yöntem

• Öğretim yöntemi, öğrenciyi hedefe ulaştırmak için izlenen yoldur.

• Yöntemle, belli öğretme teknikleri ve araçları kullanılarak öğretmen ve öğrenci etkinliklerinin bir plana göre

düzenlenmesi ve yürütülmesi amaçlanır.

Teknik

• Öğretim yöntemini gerçekleştirmede kullanılan yoldur.

• Yöntemi uygulamaya koyma biçimi ya da sınıf içinde yapılan işlerin bütünüdür.

• Aynı hedefi gerçekleştirmek üzere birçok tekniğin bütünlük oluşturacak şekilde arada sunulması yöntemi

oluşturur.

Stratejiler

ÖĞRETMEN ÖĞRENCİ

ÖĞRETİM STRATEJİLERİ ÖĞRENME STRATEJİLERİ

• Sunuş yoluyla

• Buluş yoluyla

• Araştırma-inceleme yoluyla

• Dikkat

• Tekrar

• Anlamlandırma

• Yürütücü Biliş

• Duyuşsal

Sonuç olarak;

Strateji>Yöntem>Teknik

Öğretim Stratejileri

• Sunuş yoluyla • Buluş yoluyla • Araştırma-inceleme yoluyla

Sunuş yoluyla öğretim stratejisi • Açıklayıcı, yorumlayıcı bir yaklaşımla kavram ve genellemelerin öğretildiği bir yoldur. • Etkinliklerin merkezinde “öğretmen” yer almaktadır. • Öğretmen bilgiyi sağlayan, ilke, genelleme ve kavramları sunan, açıklayıcı örnekler veren kişidir. • Bilgiler çok dikkatli bir şekilde düzenlenir. • Öğrenciler tarafından alınmaya hazır hale getirilir. • Öğretmen konuyu kendisi planlar ve sunar.

Sunuş yoluyla öğretim stratejisinin temel özellikleri;

• Öğretmen ve öğrenciler arasında yoğun bir etkileşim, • Bol örnek verilmesi, • Grafik, resim, şema gibi görsel uyarıcıların kullanılması, • Genelden özele doğru (tümdengelim) bir sıra izlenmesi ve öğretimin adım adım ilerlemesi.

Page 19: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 19 www.matematikce.com

Sunuş yoluyla öğretim stratejisini planlama aşamaları

• Hedef davranışlar (kazanımlar) belirlenir • İçerik belirlenir. • Örnekler hazırlanır.

Sunuş yoluyla öğretim stratejisinin uygulama aşamaları

• Ön örgütleyiciler sunulur (hedeften haberdar etme, tanımlama, açıklama, örnek verme, şekille gösterme, kavram haritaları sunma vb.)

• Kavram, ilke ya da bilgi birikimini açıklanır, ön öğrenmelerle ilişkilendirilir. • Öğrenciler örnekler üretir, farklı düşünceler ortaya konur.

Hangi durumlarda Sunuş Yoluyla Öğretim Stratejisini Kullanalım?

• İçeriğin çok fazla, zamanın kısıtlı ve sınıfların kalabalık olduğu durumlarda • Dersin giriş kısmında • Öğrencilerin ön bilgilerinin eksik olduğu durumlarda • Konuların örneklerle somutlaştırılmasında • İlke, olgu ve kavramların açıklanmasında

Buluş yoluyla öğretim stratejisi • Bruner tarafından geliştirilmiştir. Bruner’e göre;

• Çocukların içinde • keşfetme merakı ve • öğrenme isteği vardır.

• “Bilmek bir ürün değil süreçtir” Buluş yoluyla öğretim stratejisi

• Amacı; • Öğrencilerin konunun yapısını keşfetmelerini sağlayacak problem durumlarını vererek öğrencinin

bilişsel gelişimini sağlamaktır. • Yapı, bir konu hakkındaki fikirler, kavramlar ve bunların arasındaki ilişkilerdir. • Öğrencinin bu yapıyı öğrenmesi tümevarım yönteminin kullanılması ile sağlanmaktadır. • Bu yöntemin kullanılmasında öğrencinin etkin olmasına önem verilir. • Bu amaçla öğretmenin görevi;

• bu yöntemin uygulanabileceği konuyu seçmek ve • öğrencilere buluş yapmalarına fırsat verecek şekilde öğretim ortamını düzenlemektir.

• Öğretmen, • etkili geri bildirimler sunabilmeli, • öğrencileri motive edebilmeli, • konu ile ilgili bir çok örnek sağlamalıdır. • Öğretmen öğrenciye, zihinsel süreçlerinde rehberlik eden kişidir.

Buluş yoluyla öğretim stratejisi Ders süreci

1) Öğretmenin örnekleri sunması 2) Öğrencilerin örnekleri betimlemesi 3) Öğretmenin ek örnekler vermesi 4) Öğrencilerin ek örnekleri betimlemesi ve öncekiler ile karşılaştırması 5) Öğrencilerin ek örnek ve örnek olmayan durumları sunması 6) Öğrencilerin zıt örnekleri karşılaştırmaları 7) Öğretmenin, öğrencilerin teşhis ettikleri özellikleri, ilişkileri veya ilkeleri vurgulaması 8) Öğrencilerin ilişkileri ve özellikleri ifade etmeleri ve tanımlamaları 9) Öğretmenin öğrencilerden ek örnekler istemesi (Yılmaz ve Sünbül, 2003, s.92)

Page 20: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 20 www.matematikce.com

Araştırma-inceleme yoluyla öğretim stratejisi • Suchman tarafından geliştirilmiştir. Ona göre;

• Öğrenciler bir problem veya bilgiyi ilginç bulduklarında doğal olarak araştırmak isterler • Kendi düşünme stratejilerinin farkına varabilirler ve bunlar geliştirilebilir

• Yeni stratejiler öğretilebilir veya var olanlar geliştirilebilir

• Bilimsel araştırma yöntemlerinin derslerde kullanılmasını sağlar • Problemin tanımlanması • Hipotezlerin (Denencelerin) kurulması • Verilerin toplanması • Verilerin analizi ve hipotezlerin sınanması

Dersi İşlerken Hangi Sırayı İzleyelim?

• Dersin planlanması • Öğretmen tarafından problem durumunun sunulması (daha önce karşılaşılan ya da öğretmen tarafından

hazırlanan) Öğrencinin;

• Problemin farkına varması • Problemin tanımlanması ve sınırlandırılması • Problemle ilgili ver veri toplanması (kaynak tarama) • Hipotezlerin oluşturulması • Problemin çözümü için veri toplanması ve analiz edilmesi • Hipotezlerin test edilmesi (hipotezler doğrulanıyorsa özetin yapılması ve sonuçların sınıfla paylaşılması,

hipotezler doğrulanmıyorsa tekrar düzenlenmesi).

Öğretim Yöntemleri • Sınıfta uygulanacak kuralların bir listesidir. • Öğrencilerin hedeflere ulaşabilmeleri için kullanılan yollardır .

Yöntem seçimini etkileyen faktörler

1. Fiziksel imkanlar

2. İçeriğin özelliği

3. Öğrenci grubunun büyüklüğü ve özelliği

4. Öğrencinin gelişim özellikleri

5. Öğrencinin hazırbulunuşluk düzeyi

6. Zaman

7. Maliyet

8. Öğretmenin yönteme yatkınlığı

9. Öğrencide geliştirilmek istenen yetenekler

Çağdaş Eğitimde Yöntemler Geleneksel Eğitimde Yöntemler

* Beş duyuya hitap eder. *Öğrenci merkezdedir. * Yaparak yaşayarak öğrenme söz konusudur. * Bilişsel alanın uygulama, analiz, sentez ve değerlendirme basamaklarında uygulamalar yapılır. * Sınıfta iletişim çok yönlüdür. * Demokratik sınıf iklimi vardır.

* Ağırlıklı olarak işitme duyusuna hitap eder. * Öğretmen merkezdedir. * Öğretim sırasında ezber önemlidir. * Bilişsel alanın özellikle bilgi ve daha sonra kavrama basamaklarında uygulamalar yapılır. *Sınıfta iletişim tek yönlüdür

Page 21: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 21 www.matematikce.com

Anlatım • Öğretmenlerin sıklıkla kullandığı, öğretmen merkezli, işiterek öğrenme temelli, sunuş yoluyla öğretim

stratejisinde çoğunlukla tercih edilen yöntemdir. • Tüm derslerde anlatım yöntemi kullanılabilir. • Özellikle bilişsel alanın bilgi basamağındaki davranışların kazandırılmasında etkilidir.

Ne zaman kullanalım?

• Dersin giriş bölümünde • Öğrencilerin derse ilgisini çekmek için • Dersi özetlemede • Zaman kısıtlı ise • Sınıf kalabalıksa • Konu sayısı çoksa • İçerikte soyut kavramların sayısı fazla ise

Dersi İşlerken Hangi Sırayı İzleyelim?

• Öğretmen öğrencilerin dikkatini çekecek bir giriş yapar. • İçerik organize bir şekilde öğrencilere sunulur. • İçerikteki konuların ana hatlarıyla ilişkiler gösterilerek özetlenir.

Yararları Sınırlılıkları

*Öğrencilerin not alma ve dinleme becerileri gelişir *İstenilen hızda ders işlenir. Soyut kavramların öğretiminde etkilidir. *Zaman ve maliyet bakımından ekonomiktir. *Öğrenciler organize görüş kazanır.

*Öğrenciler pasiftir. *Öğrenmenin kalıcılığı düşüktür. Kalıcılığın arttırılması için bol tekrar gerekir. *Üst düzey davranışlar kazandırılamaz. *Duyuşsal alanı olumsuz etkiler.

Tartışma • Tartışma, öğrencilerin bir konuyu kavraması, iyi anlayamadıkları noktaların açıklığa kavuşturulması ve

öğrenilenlerin pekiştirilmesi amacıyla küçük grup veya büyük gruplarla gerçekleştirilen, öğrencilerin karşılıklı konuşmasına, birbirlerini dinlemesine ve eleştirmesine dayanan bir yöntemdir.

• Buluş yoluyla öğretim stratejisi için ve bilişsel alanın kavrama basamağındaki davranışlar için çok uygundur. Öğretmen-öğrenci ve öğrenci-öğrenci etkileşimi vardır. Tartışma belli hedeflere yönelik hazırlanmalı ve kendi içinde sistemli olmalıdır.

Ne zaman kullanalım?

• İyi anlaşılamayan yerlerin açıklığa kavuşturulmasında • Konuların pekiştirilmesinde • Öğrencilerin neleri bildiğini kontrol edilmesinde • Demokratik tutum kazandırılmasında • Eleştirel düşünme becerilerinin geliştirilmesinde • Farklı görüşlere saygı göstermenin geliştirilmesinde

Yararları Sınırlılıkları

*Sözel beceriler gelişir (dinleme, konuşma, soru sorma vb.). *Demokratik tutum kazanılır. *Duyuşsal davranışlar kazanılır (hoşgörü, empati vb.) *Öğrenci problemin farklı çözüm yollarını fark eder. *Öğrenciye arkadaşlarının deneyimlerinden yararlanma fırsatı sunar.

*Fazla zamana ihtiyaç duyulur. *Kalabalık sınıflarda etkili olmayabilir. *İlköğretimin ilk yıllarında kullanmak doğru değildir. *Tartışmayı hedeften saptırmamak zordur. *Bütün öğrenciler tartışmaya katılmak istemeyebilir. *Her ders için uygun değildir. *Öğrenci yeterli hazırlık yapmazsa tartışma hedefine ulaşmaz.

Page 22: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 22 www.matematikce.com

Tartışma – Münazara • Tartışılacak konu belirlenir. • Konu ile zıt görüşleri savunacak iki grup belirlenir ( Eğitimde fiziksel şiddet olmalıdır/olmamalıdır). • Öğrenciler gruplara tesadüfi atanır. • Gruplar hazırlık yapar. • İzleyiciler karşısında birbirlerinin fikirlerini çürütmeye çalışırlar. • Uzmanlardan oluşan jüri kazananı belirler. • Bir düşünceyi savunabilme ve farklı fikirlere hoşgörülü olabilme becerilerini geliştirir.

Tartışma – Seminer

• Çoğunlukla lisansüstü eğitimde kullanılır. • Belli bir konuda araştırma yapmış ya da detaylı bilgilere sahip bir kişinin izleyicilerle bilgilerini paylaşmasıdır. • Kişi sunumunu bitirince izleyicilerin katılımı ile tartışma yapılır.

Tartışma – Çember

• Gruptaki öğrenci sayısı 10-15 kişi olmalıdır. • Öğrenciler çember şeklinde otururlar (herkes birbirini görür). • Tartışmayı yönetecek lider ve konuşulanları not edecek sekreter belirlenir. • Sorular tek tek bütün öğrencilere sorulur (sorular önceden hazırlanmış olmalıdır). • Soruları cevaplamaları için her öğrenciye 1-2 dakika süre verilir. • Cevaplar sekreter tarafından not edilir. • Sorular bitince önemli noktalar özetlenir.

Tartışma – Fikir Taraması

• Dersin giriş aşamasında ya da gelişme kısmında öğrenciler sıkılmaya başladıklarında kullanılan derse hareket getiren bir tekniktir.

• Gruplar 4-9 kişiden oluşur. • Gruplara tartışmaları için 5-10 dakika süre verilir. • Amaç herhangi bir soruna değişik çözümler getirmektir.

Tartışma – Vızıltı Grupları

• Öğrencilerin belli bir konuda daha önceden belirlenen süre içerisinde fikir üretmeleri ve bu fikirleri diğer grupları açıklamaları temeline dayanır.

• Vızıltı 22 (grup iki kişiden oluşur ve grup üyelerinin iki dakikalık konuşma süresi vardır), Vızıltı 55 (grup beş kişiden oluşur ve grup üyelerinin beş dakikalık konuşma süresi vardır

Örnek Olay Örnek olay yöntemi gerçek hayatta yaşanmış ya da yaşanması muhtemel bir problem durumunun sınıf ortamına getirilerek çözüm yollarının bulunması işidir. Çoğunlukla buluş yoluyla öğretim stratejisinde tercih edilen bir yöntemdir. İyi hazırlanmış örnek olaylar öğrencilerin derse yönelik dikkatini arttırır. Öğrencilerin derslerde öğrendikleri bilgileri uygulamaları için şans verir.

• Öğretmen örnek olayı sınıfa sunar (genellikle yazılı olarak) • Öğrenciler örnek olayı inceler. • Anlaşılmayan noktalar öğretmene sorulur. • Öğretmen soruları cevaplar. • Öğretmen öğrencilere yönlendirici sorular sorar. • Öğrenciler çözüm önerileri geliştirirler. • Çözüm önerilerinden istediklerini seçerek örnek olayı tekrar düzenlerler.

Page 23: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 23 www.matematikce.com

Yararları Sınırlılıkları

*Öğrenciler öğrenme sürecine aktif olarak katılırlar. *Öğrencilerin eleştirel düşünme, fikir üretme, problem çözme gibi üst düzey becerileri gelişir. *Öğrencilerin sözel iletişim becerileri gelişir. *Öğrenciler farklı kaynaklardan bilgi edinme yollarını kazanırlar. *Öğrencileri gerçek hayata hazırlar.

*Kalabalık sınıflarda değerlendirme yapmak güçleşir. *Hedef davranışları gerçekleştirmeye yönelik örnek olay bulmak zordur. *Uzun zaman alır. *Öğretmenin iyi hazırlanması gerekir. *Tartışma kültürü gelişmemiş sınıflarda uygulanması zordur. *Öğrencilerde örnek olayla ilgili yeterli bilgi yoksa verimli olamazlar.

Problem Çözme • Gerçek yaşamdan alınmış problemlerin çözümü için öğrencilerin aktif olarak çalışarak bir sonuca varmaları

sürecine problem çözme yöntemi denir. Çoğunlukla araştırma-inceleme yoluyla öğretim stratejisinde tercih edilen bir yöntemdir. Bilişsel alanın uygulama basamağındaki davranışların kazandırılmasında çok etkilidir. Analiz ve sentez basamaklarının geliştirilmesi içinde kullanılabilir. Üst düzey düşünme becerilerini (eleştirel düşünme, yansıtıcı düşünme ve yaratıcı düşünme gibi) geliştirir.

Problem Çözme Basamakları

1. Problemi hissetme, farkına varma

2. Problemi tanımlama ve sınırlandırma

3. Problemle ilgili bilgi toplama (kaynak tarama)

4. Problemin çözümü için hipotezler (denenceler) kurma

5. Veri toplama (istatistiksel)

6. Hipotezleri (denenceleri) test etme, kabul veya ret etme

7. Çözüme ulaşma ve değerlendirme

Dersi İşlerken Hangi Sırayı İzleyelim?

• Öğrencilerin ihtiyaçlarına uygun gerçek hayattan bir problem durumu seçilir. • Öğrencilerin problemi çözmesi için öğretmen rehberlik eder. • Öğrenciler problemin farkına varır ve tanımlarlar. • Problemin çözümü için çalışmalar yapılır (bireysel ya da grup). • Sonunda ulaşılan çözümler değerlendirilir.

Yararları Sınırlılıkları

*Öğrenciler bilimsel yöntemi kullanmayı öğrenirler. *Öğrenciler kuramsal bilgiyi uygulamayı öğrenirler. *Öğrenmelerdeki kalıcılığı artırır. *Öğrencilerin iletişim becerileri gelişir. *Öğrenciler takım çalışmasını öğrenirler. *Öğrencilerde derse yönelik güdüyü artırır. *Eleştirel düşünme, yansıtıcı düşünme ve yaratıcı düşünme gibi üst düzey düşünme becerilerini kazandırır.

*Öğrenciler konu ile ilgili temel kavramları bilmiyorsa kullanılamaz. *Problemin tanımlanması zor olabilir. *Zaman ve maliyet açısından ekonomik olmayabilir. *Problemin çözümü için ihtiyaç duyulan materyallere ulaşılamayabilir. *Kalabalık sınıflarda uygulanması zor olabilir. *Her derste uygulanamaz. *Öğrencinin güdü düzeyi üst konumda tutulamazsa uygulanması zorlaşır. *Değerlendirme yapmak zordur.

Page 24: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 24 www.matematikce.com

Gösterip Yaptırma • Herhangi bir beceriyi kazandırmak istediğimizde en çok işe yarayan yol o becerinin nasıl yapılacağının önce

öğretmen tarafından yapılması daha sonra da öğrencilere yaptırılmasıdır. Mesleki beceri kazandırmada, bir aracın kullanımını öğrenmede, beden eğitimi, güzel yazı çalışmaları gibi etkinliklerin gerçekleştirilmesinde gösterip yaptırma yöntemi çok etkilidir.

Dersi İşlerken Hangi Sırayı İzleyelim?

• Çok iyi planlama yapılır. • Gösteri için gerekli önlemler alınır. • Kazandırılmak istenen davranış tüm sınıfın önünde öğretmen tarafından gösterilir. • Gösteri sırasında öğretmen aşama aşama (her aşama öğrencilerin not alabileceği bir hızda gerçekleşir)

açıklamalar yapar ve her aşama sonunda öğrencilere soru sorması için izin verir. • Gerekirse aşamalar tekrar edilir. • Her öğrenci gösterilen davranışı yapar. • Bu sırada öğretmen dönüt-düzeltmeler verir. • Bütün öğrencilerin davranışı doğru yapması sağlanıncaya kadar zaman verilir.

Yararları Sınırlılıkları

*Öğrenmeler daha kalıcıdır (yaparak yaşayarak öğrenme) *Psikomotor becerilerin öğretiminde etkilidir. *Çok sayıda duyu organına aynı anda hitap edilebilir.

*Plan iyi yapılmazsa zaman kaybına neden olur. *Etkili dönüt-düzeltme verilmezse iş taklitten öteye geçemez. *Kalabalık sınıflarda uygulama güçleşir. *Ne yapılacağı iyi açıklanamazsa öğrenciler başarılı olamaz.

İşbirlikli Öğrenme • İşbirlikli öğrenme en basit anlamıyla, öğrencilerin ortak bir amaç doğrultusunda küçük gruplar halinde

birbirinin öğrenmesine yardım ederek çalışmalarıdır (Açıkgöz, 1992). • Tüm öğrenme grupları işbirlikli öğrenme değildir. Herhangi bir grubun işbirlikli öğrenme grubu olabilmesi için

bazı özelliklere sahip olması gerekmektedir. İşbirlikli Öğrenme Gruplarının Özellikleri

Olumlu bağımlılık Gruptaki öğrencilerin ancak birlikte çalışırlarsa başarılı olacaklarına inanmalarıdır.

Grup ödülü Gruptaki öğrenciler ancak grup başarılı olursa başarılı sayılırlar.

Bireysel değerlendirilebilirlik

Grubun başarılı olabilmesi için grupta yer alan bütün bireylerin başarılı olmasıdır.

Yüz yüze etkileşim Gruptaki öğrencilerin birlikte çalışırken birbirlerini özendirmeleridir.

Sosyal beceriler Gruptaki öğrencilerin birbirleriyle iyi ilişkilerde bulunabilmeleridir

Grup sürecinin değerlendirilmesi

Gruptaki öğrencilerin etkinlik sonunda birlikte çalışma sürecinde yaptıkları değerlendirmeleridir.

Eşit başarı fırsatı Üyelerin gruba girmeden önceki başarıları ve gruba girdikten sonraki başarılarının karşılaştırılmasıdır.

Page 25: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 25 www.matematikce.com

Yararları Sınırlılıkları

* Öğrencilerim hem bilişsel hem de duyuşsal yönleri gelişir. * Öğrencileri sosyalleştirir. * Öğrencilerin derse katılımı artar. * Öğretmen öğrenme eksikliklerine anında müdahale edebilir. * Grup içinde herkesin öğrenmesi sağlanır. * Uygulamada çok fazla materyale ihtiyaç yoktur. * Maliyet çok düşüktür.

* Karmaşık konuların öğrenilmesinde yetersiz kalabilir. * Çalışmaları değerlendirmek zordur. * Çalışma tek bir kişi üzerine kalabilir. * İyi planlama yapılmazsa küme çalışmasına dönüşür.

Hedef-Strateji-Yöntem İlişkisi

Hedef Basamağı Strateji Yöntem

Bilgi Sunuş Anlatma

Kavrama Buluş Tartışma Örnek Olay

Uygulama Analiz Sentez Değerlendirme

Araştırma-İnceleme Problem Çözme İşbirlikli Öğrenme

Page 26: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 26 www.matematikce.com

ÖĞRETİM YÖNTEM VE TEKNİKLERİ

Uygulamada yöntem ve teknik kavramlarının çoğu zaman birbirine KARIŞTIRILMAKTADIR. Bazı yöntemler

teknik olarak verilmekte, bazı teknikler ise yöntem olarak gösterilmektedir. Bu nedenle de sınıflandırma

farklılıkları ortaya çıkmaktadır.

Yöntem; bir sorunu çözmek, bir deneyi sonuçlandırmak, bir konuyu öğrenmek ya da öğretmek gibi amaçlara

ulaşmak için bilinçli olarak seçilen ve izlenen bir yoldur.

Teknik ise, “bir öğretme yöntemini uygulamaya koyma biçimi, ya da sınıfta yapılan işlemlerin bütünü” olarak

tanımlanmaktadır.

Diğer bir ifadeyle yöntem; öğretim etkinliklerini düzenleme,

teknik ise; daha önce düzenlenen bu öğretim etkinliklerinin uygulanmasıdır.

Buna göre yöntemin daha çok uygulamadan önceki süreci ifade ettiği, tekniğin ise bir uygulama biçimi

olduğu söylenebilir.

Dikkat! Her derse uygulanabilecek tek bir yöntem yoktur. Yöntemin derse, amaca, öğrenciye, öğretmenin

tutumuna ve çevre koşullarına uygunluğu önemlidir. Eğitim hedeflerinin gerçekleştirilmesi için bir derste

birden çok öğretim yöntem ve tekniklerini kullanmak daha etkili bir yoldur.

Yöntem seçimini etkileyen faktörler

Çağımızda öğretim ilke ve metotlarını -öğretmen, öğrenci ve ders faktörleri dışında- belirleyen bir çok

gelişme vardır.

Her öğretim metodu her derse, her konuya, her öğrenci grubuna, her öğretim düzeyine uygun olmayabilir.

Değişik durumlarda değişik metotların kullanılması gerekir.

Bütün dersler için etkili tek bir yöntemden söz edemeyiz. Etkili bir öğretim için yöntem zenginliğine gitmek

evrensel bir kuraldır.

Yöntem seçimini etkileyen faktörler

Öğretmenin Yönteme Yatkınlığı

Zaman ve Fiziksel İmkanlar

Maliyet

Öğrenci Grubunun Büyüklüğü

Konunun Özelliği

Dersin hedefleri

Programın Niteliği

Öğrenci Grubunun Tutumları

Öğretmenin Kişiliği

Sınıf Atmosferi

Araç-gereç Durumu

Öğrenci Özellikleri

DAHA ÇOK ÖĞRETMENİN AKTİF OLDUĞU YÖNTEMLER

ANLATIM YÖNTEMİ

Anlatım yöntemi, öğretmenin ya da onun yerinde olan bir öğreticinin bir konuya ilişkin bilgileri, pasif

durumda olan dinleyicilere aktarma biçimidir. Bu nedenle anlatım yöntemi, öğretmen merkezli bir yaklaşım

olarak tanımlanmaktadır.

Bu yöntem öğretme-öğrenme ortamlarında uzun yıllardan beri kullanılan geleneksel bir yöntemdir.

Günümüzde hale sık kullanılan yöntemler arasında bulunmaktadır. Öğrencileri öğrenme sürecinde pasif

bıraktığı, onlara düşüncelerini açıklama ve soru sorma fırsatı vermediği için sıkıcı ve etkisiz bir yöntem olarak

kabul edilmektedir

Page 27: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 27 www.matematikce.com

Anlatma yöntemi öğretmenin bilgilerini, kendisini pasif bir durumda dinleyen öğrencilere aktarması

biçiminde uygulanan bir yöntemdir.

Bu yöntemin bir derste tek başına kullanılması durumunda öğrencileri pasif duruma bıraktığı gerekçesi ile

eleştirilmekte ve en etkisiz bir yöntem olarak kabul edilmektedir.

Ancak, öğrencileri derse güdüleme ve diğer yöntemlerin uygulanması amacıyla anlatım yönteminin

kullanılması gerekmektedir.

Yararları

Diğer yöntemlere göre zaman, emek ve maliyet bakımından daha ekonomiktir.

Konu belli bir sırada sunulacağından zamanın iyi kullanılmasını sağlar.

Konuların kalabalık sınıflarda sunulmasında etkilidir.

Diğer yöntemlerin uygulanmasında anlatım yöntemi gerekli ve yararlıdır.

Öğrencilerin başkalarını sabırla dinlemelerine ve gerektiğinde not tutmalarına yardımcı olur.

Öğretmene bilgi ve tecrübelerini aktarma fırsatı sağlar

Konunun nasıl çalışılması gerektiğini anlamak konusunda öğrenciye fayda sağlar

Sınırlılıkları

Öğrencileri pasif yapar. Öğrencilere soru sorma imkanı verilmediğinden dönüt alınması zordur.

Öğrencilerin anlatılanları dikkatle dinleme süreleri 15-20 dakikayı geçmediği için, bilgilerin ayrıntılı sunulması

güçtür.

Öğrencilerin öğrenme ilgi ve isteklerini azaltır.

Öğrencilerin ilgi ve ihtiyaçlarının karşılanıp karşılanmadığını belirlemek zordur.

Duyuşsal ve devimsel öğrenmeleri sağlamak güçtür.

Öğrenciler pasif olduğundan kazanılan bilgiler özümsenemez ve kısa zamanda unutulur.

Öğrenmede sadece işitme duyu organı kullanılmış olur

Öğrenci aktif olmadığı için yüksek seviyeli bilişsel öğrenmeler gerçekleşmez

Öğrencileri ezberciliğe ve hazırcılığa alıştırır

Etkili Kullanım İçin Rehber İlkeler

Sınıftaki bütün öğrencilerin yapılan sunuyu rahatlıkla işitebilmeleri ve anlayabilmeleri için öğretmen ses

tonunu iyi kullanmalı, diksiyonu güzel olmalıdır.

Öğretmen dersi anlatırken, canlı ve heyecanlı olmalı, el hareketleri, ses tonunu değiştirme ve mimiklerle

konuşmasını etkili hale getirmelidir.

İçerik anlamlı bir sıra ile anlatılmalı, önceden hazırlanan bir plana göre; bilinenden bilinmeyene, basitten

karmaşığa, kolaydan zora doğru bir sıra izlenmelidir.

Sunu sırasında öğrencilere sorular sorularak dönütler alınmalı, öğrencilerin ilgi ve gereksinimleri

karşılanmaya çalışılmalıdır.

Anlatımı sıkıcılıktan kurtarmak için, resimler, modeller ve diğer görsel-işitsel materyallerden

yararlanılmalıdır.

Sınıfın uygun yerlerinde durulmalı, öğrenciyle her zaman göz teması sağlanmalıdır.

Anlatım sadece ders notlarını veya kitabı okuma şeklinde olmamalıdır. Ana kavramlar üzerinde tartışmalara

yer verilmelidir

GÖSTERİP YAPTIRMA YÖNTEMİ

Öğretmenin, sınıf önünde bir beceriyi öğretmek, bir işin nasıl yapılacağını, bir aracın nasıl çalışacağını önce

gösterip açıklama; sonra da öğrenciye alıştırma ve uygulama yaptırarak öğretme yoludur.

Bu yöntemde öğretmen gösteriyi yaparken aktif, öğrenciler ise pasif durumdadır. Gösteride kazandırılmak

istenen beceriyi öğrenciler uyguladıklarında aktif duruma geçerler. Bu yöntem, daha çok duyu organına hitap

ettiği için öğrenmeyi kolaylaştıran bir yöntemdir. Devimsel davranışların kazandırılmasında etkindir.

Özellikle, Beden Eğitimi, Fen Bilgisi, Müzik, gibi derslerde kullanılır.

Page 28: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 28 www.matematikce.com

Yararları

Gösterme ve yaptırma tekniklerinin bir arada kullanıldığı bir yöntemdir.

Daha çok sayıda duyu organına hitap eder.

Öğrencilerin konuyu hem görerek hem de işiterek öğrenmesine imkân verdiği için anlamlı öğrenmeyi

sağlamada yalnızca sözel sunulara dayanan yöntemlere göre daha etkilidir.

Öğrencilerin ilgi ve dikkatlerini çekerek öğrenmeyi kolaylaştırır.

Deney önce öğretmen tarafından yapıldığından dolayı, öğrencinin deneyi yapma süresinde oluşabilecek

güvenlik sorunları en aza indirgenebilir.

Zamandan ve malzemeden ekonomiklik sağlar.

Sözel ifadelerle anlatılması zor olan kavram, olgu veya olaylar bu yöntemle daha anlaşılır hale

dönüştürülebilir.

Devimsel becerilerin kazandırılmasında etkin bir yöntemdir.

Sınırlılıkları

Kalabalık sınıflarda uygulama zorluğu vardır.

Öğretmen gösteriyi çok iyi hazırlaması gerekir.

Çok zaman alıcı olabilir.

Gösteride kullanılacak materyalleri bulmada zorluk çekilebilir.

Etkili Kullanım İçin Rehber İlkeler

Öğretmen dersten önce her şeyi ayrıntılı bir şekilde tasarlamalı ve hazırlamalıdır. Yapılacak işler bir akış

çizelgesinde ya da yazı tahtası üzerinde gösterilmelidir.

Öncelikle gösterinin amacı öğrencilere anlaşılır bir şekilde açıklanmalıdır.

Gösterinin süresi ve zamanının uygulama başlamadan önce belirlenmiş olması gerekir.

Öğretmen gösteriye başlamadan önce gerekli araç- gereci hazırlamalı ve sınıf içinde herhangi bir aksaklığın

ortaya çıkmasını önlemek için gösteri en az bir kez denenmelidir.

Gösteride daha çok basit araç-gereçler kullanılmalı ve gösteri günlük hayatla ilişkilendirilmelidir.

Gösteri tüm öğrencilerin görebileceği bir yerde yapılmalıdır.

Öğretmenin gösteri sırasında; konuşma, uygulama ve gösterme davranışlarını aynı anda ve birbiriyle uyumlu

bir şekilde yapması gerekir.

Gösteri sırasında öğrencilerin dikkatlerini yapılan etkinliğe çekmek, sürdürmek için gösteriyi açıklama ve

sorularla desteklemesi gerekir.

Her öğrenciye istenilen beceriyi kazanması için yeterli zaman ve tekrar yapma şansı verilmelidir.

Beceriler sırayla ve aşamalı olarak öğretilmeli, bir beceri tam öğrenilmeden diğerine geçilmemelidir.

Gösterinin bitiminde değerlendirme yapılmalıdır.

ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİNİN BİRLİKTE AKTİF OLDUĞU YÖNTEMLER

TARTIŞMA YÖNTEMİ

Bir konu üzerinde öğrencileri düşünmeye yönelten ve konu hakkında karşılıklı görüşlerin ortaya konulması

amacıyla kullanılan bir yöntemdir.

Tartışma yöntemi öğrencilerin fikir üretme, yorum yapma ve kalabalık gruba sunuş yapma yeteneklerini

geliştirebileceği bir yöntemdir. Bu yöntemin etkili öğrenilmesi ülkemiz okulları için oldukça önemlidir. Çünkü

son yıllarda geliştirilen öğretim programlarının doğası tartışma yöntemi ile uyum göstermektedir.

Sınıf Tartışması

Grup Tartışması

Münazara,

Panel,

Page 29: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 29 www.matematikce.com

Vızıltı Grupları,

Fikir Taraması,

Forum,

Seminer gibi çeşitleri vardır.

Grup Tartışması

Grup Tartışmasında Aşağıdaki Süreç Takip Edilir

Her soruya grup üyelerinin verdiği cevaplar ve yorumlar diğer grup arkadaşlarınca dinlenir ve fikir birliğine

varılan noktalar grup içinden seçilen sözcü tarafından not edilir.

Grup tartışması sırasında öğretmen sınıfta gruplar arasında dolaşır, tartışmaların belirlenen konu etrafında

olup olmadığına dikkat eder ve konu dışına çıkıldığını veya yanlış anlamaların olduğunu hissettiği durumlarda

açıklamalarda bulunur.

Öğretmen konunun tartışılmasının tamamlandığını ve gerekli notların alındığını hissettiği zaman tartışmayı

sona erdirir.

Tartışma bitiminde öğretmen her öğrenci grubuna görüşlerini sunması için belirli bir süre verir. Bu süreçte

öğretmen tartışmadan çıkan önemli sonuçları ya tahtaya ya da tepegöz üzerindeki asetat kâğıdına not

ederek bütün öğrencilerin dikkatine sunar.

Büyük Grup Tartışması:

Geniş kapsamlı soru cevap yöntemi de denilebilir.

Öğretmenin bir konu ya da problemi sınıftaki tüm öğrencilerin katılımı ile tartışmasıdır. Öğretmen sorularla

ve kısa açıklamalarla tartışmayı yönetir. Tartışmanın amacının dışına çıkmaması ve konunun dağılmaması için

ara özetlerle konu bütünlüğünü sağlar, tartışmaya yön verir. Tartışmaya herkesin katılımını sağlamaya çalışır.

Münazara:

Belirli bir konunun lehinde ve aleyhinde konuşmak için iki grup oluşturulur. Bir de konuşmaları değerlendiren

jüri bulunur.

Gruplar önceden verilen süre içinde gerekli hazırlıkları yaparlar ve konuyu izleyici bir grup önünde

konuşurlar. Amaç kendi düşüncelerini savunmak karşı grubun öne sürdüğü düşünceleri çürütmektir. İzleyici

grup beğendikleri grupların konuşmalarını alkışlayarak jüriyi etkilemeye çalışır.

Münazara, öğrencilerin araştırma yapma, söz söyleme, bir düşünceyi savunma, düşüncelerini mantıksal bir

tutarlılıkla ifade etme becerilerini geliştirir. Ayrıca öğretmen münazara sonunda konu üzerinde büyük grup

tartışması yaptırabilir.

Panel:

Bir konu ya da sorun üzerinde araştırma yapmak için bir grup vardır. Grup üyeleri sırasıyla araştırma yaptığı

konuyu izleyicilere belirli bir süre içinde sunarlar. Panelde amaç bir düşünceyi karşılıklı tartışmak değildir.

Amaç, bir konu ile ilgili araştırmaya dayanan bilgileri izleyicilere sunmaktır.

Panelde grup üyeleri eşit sürelerde konuşma yaparlar. Panelin genellikle başkanı öğretmen olur. Panel

başkanı grup üyelerinin belirli sürelerde konuşmalarını sağlar.

Forum:

Bir grup konuşmacının bir konuda dinleyici gruba bilgi vermesidir. Konuşmanın sonunda dinleyiciler

konuşmacılara soru sorarlar. Konu ile ilgili düşüncelerini anlatabilirler. Forumun panelden farkı dinleyicilerin

konuşmacılara soru sormasıdır.

Seminer:

Özellikle üniversitelerde derslerin işlenişinde kullanılır. Araştırılması istenen konu öğrencilere verilir. Grup

veya tek olarak konu kaynaklardan hazırlanır ve öğrencilere sunulur. Sunu sonunda tartışılır.

Vızıltı (Fısıltı) Grupları:

Page 30: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 30 www.matematikce.com

Vızıltı grupları kısa süreli tartışma gruplarıdır. Süreleri 4 dakika ile 36 dakika arasında değişir. “Vızıltı 22” de

iki öğrenci ikişer dakika konuşurken, “vızıltı 66” da ise altı öğrenci konu üzerinde altışar dakika konuşurlar.

Burada sınıf öğretmen tarafından gruplara ayrılır. Tartışılacak sorun ya da konu öğrencilere verilir.

Öğrenciler ön görülen süre içinde kendi aralarında konuyu tartışırlar ve vardıkları sonuçları tartışma sonunda

öğretmene yazılı veya sözlü olarak bildirirler. Varılan sonuçlar üzerinde büyük grup tartışması yapılabilir.

Sınıfça karar alınması gerektiği durumlarda vızıltı gruplarından yararlanılabilir. Ayrıca, grup tartışmasından

önce vızıltı grupları oluşturarak tartışmaya başlamak etkili bir yol olabilir.

Tartışma Yönteminin Yararları

Kendi fikirlerini ortaya koymasına fırsat verir.

Sözlü iletişim becerilerini gelişmesine katkıda bulunur.

Sınıf arkadaşlarını dinleyerek öğrenmeler gerçekleştirebilir.

Grupla çalışma alışkanlığı kazanır.

Öğrencilerin derslerde aktif olmasını sağlar.

Üst düzey bilişsel düşünme beceri kazanmalarını sağlar.

Eleştirel düşünmeyi öğrenir.

Öğrencilerin bir birlerini daha sağlıklı bir şekilde tanımalarını sağlar.

Tartışma yöntemi ile elde edilen bilgiler daha uzun süre hafızada kalırlar.

Öğrenciler aktiftir.

Öğrencilerin analiz, sentez ve değerlendirme yapma gücü kazanmalarını sağlar.

Öğrencilere eleştirel düşünce gücü kazandırır.

Sınıf içinde çekingen öğrencilere cesaret verir ve kendilerini gerçekleştirmelerine fırsat sağlar.

Sınırlılıkları

Çok zaman alıcı bir yöntemdir.

Kalabalık sınıflarda uygulanması güçtür.

Tartışılacak sorun ya da konu önceden bir hazırlığı gerektirir.

Sınıf düzeninin öğrencileri birbirlerini görecekleri şekilde düzenlenmesi gerekir.

Tartışma istenilmeyen yönlere kayarak amaçtan uzaklaşılabilir.

Tartışmanın yönetilmesinde yetersiz kalındığı durumlarda disiplinsizlikler ortaya çıkabilir.

Etkili Kullanım İçin Rehber İlkeler

Tartışmanın bir amacı olmalı ve amaç tartışma sırasında daima göz önünde bulundurulmalı.

Tartışma konularının seçiminde özen gösterilmeli.

Tartışma konuları bir hazırlığı gerektirdiğinden önceden tartışma gruplarına verilmeli.

Tartışmada uyulacak kurallar önceden öğrencilere söylenmeli.

Tartışma sınıf olarak yapılıyorsa tüm öğrencilerin, grup olarak yapılıyorsa tüm grubun katılımı sağlanmalı.

Tartışma sonunda ortaya çıkan sonuçlar öğretmen tarafından özetlenmeli.

Etkinlik 1: Sürtünme kuvvetinin hayatımıza kazandırdıkları ve negatif etkileri nelerdir?

Etkinlik 2: Maddelerin katı-sıvı ve gaz fazında bulunabilmeleri hayatımıza nasıl etkilemektedir?

Etkinlik 3: Su 100 °C'nin altında veya üstündeki sıcaklıklarda kaynatılabilir mi? Neden ve Nasıl?

Etkinlik 4: Ülkemiz enerji ihtiyacını karşılamada nasıl bir politika izlemelidir?

ÖRNEK OLAY YÖNTEMİ

Amaç, öğrencilere hayatta karşılaştıkları problemleri algılama ve çözme becerisi kazandırmaktır. Bu amaçla

gerçek yaşamdan alınan veya gerçeğe uygun hayali bir olay sınıfa getirilir. Öğrenciler konuyu analiz ederler

ve çözümüne ilişkin öneriler getirirler.

Bu yöntem, gerçek yaşam sorunlarıyla, öğrencileri karşı karşıya getirir ve derslikte kuram ile uygulama

arasındaki boşluğun doldurulmasına yardımcı olur (Sönmez, 1993: 265).

Page 31: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 31 www.matematikce.com

Örnek olay yöntemiyle öğrenciler çevrelerindeki sorunları çözmede öğrendiklerini uygulama fırsatı elde

ederler. Yaşam ile okulun bağlantısı kurulmuş olur.

Bu yöntem daha çok buluş yoluyla öğretim yaklaşımında ve kavrama, uygulama, değer verme ve kılavuz

denetiminde yapma düzeylerindeki davranışların kazandırılmasında kullanılır.

Örnek olay incelemesi yöntemi;

(1) Genel biçim olarak örnek olay ve

(2) Sunuş biçimi olarak örnek olay

olarak iki başlık altında incelenebilir.

1. Genel Biçim Olarak Örnek Olay

Tüm metin: Bu çeşit örnek olayda öğrenci, ihtiyaç duyacağı bütün bilgiyi bulur ve başka kaynaklara başvurma

ihtiyacı duymaz. Bu tür örnek olaylar uzun yazılmış örnek olaylardır ve analiz edilmeleri uzun zaman alır.

Öğrencilerden örnek olayları okumaları, analiz etmeleri, bir karara varmaları ve bu kararları arkadaşları önünde

tartışmaları istenir.

Bu metin türüne giren başka bir örnek olay biçimi de bir paragrafla birkaç sayfa arasında değişen “kısaltılmış

örnek olaylardır”. Genelde tek bir probleme odaklı olan metin, dikkatin bir nokta üzerine toplanmasını

sağlar. Bu tür örnek olaylar, kısa metinleri içerdiğinden öğretimin alt düzeyleri için uygun çalışma olabilir.

Tüm metin türüne giren başka bir biçim de düzensiz örnek olaylardır. Düzensiz örnek olaylarda bilgiler bir

düzen içinde sunulmadığından öğrenciler problemi çözmek için, bilgileri anlamlı bir biçime sokmak

durumundadırlar.

Eksik metin: Burada öğrencilere sunulan örnek olaylar gerçek yaşamdan alınan sınırlı bilgiyi içerdiğinden öğrenciler

gerek duyarlarsa çözüm için, gerekli olan bilgileri öğretmenden isteyebilirler. Bu metin türü, öğrencilerin analiz

yapma, problem çözme ve doğru soru sorma yeteneklerini geliştirmek için düzenlenir.

Etkileşim durumu: Öğrencilere eksik bilgi verildiğinden öğrenciler ihtiyaç duydukları gerekli bilgileri, bu konuda bilgi

verebilecek birey veya kurumlara başvurarak toplayabilirler. Bu süreç, bir araştırma projesi hazırlamada etkili bir

biçimde kullanabilir.

Birbirini izleyen örnek olaylar: Çalışmaya çok sınırlı bir bilgi ile başlanır. Örnek olaylarla ilgili bilgiler, her basamak

işlendikten sonra verilir. Bu tür örnek olaylar, özellikle yönetim ve sosyal bilimler eğitiminde etkili bir biçimde

kullanılabilir.

2. Sunuş Biçimi Olarak Örnek Olay

Örnek olaylar filmle, slâytla, videoteyple, levhalarla ya da sözel olarak da sunulabilir.Filmle sunulan örnek

olaylarda, film karar verme noktasına kadar öğrencilere gösterildikten sonra kararın ne olacağı konusunda

sınıfta tartışma açılır ve tartışma sonuçları da dikkate alınarak, filmin geri kalan bölümü gösterilir. Sonra

öğrencilerin vardıkları nokta ile filmdeki sonuç karşılaştırılarak arasındaki uygunluk derecesi üzerine tekrar

bir tartışma açılabilir.

Yöntemin Avantajları

Öğrenci merkezli bir yöntemdir

Öğrencinin olayla ilgili derinlemesine ve detaylı düşünmesini sağlar.

Öğrencilerin ilgi ve güdülerini artırarak isabetli karar verme becerilerinin gelişmesini sağlar

Öğrenciler bildiklerini ya da kavradıklarını gerçek bir duruma uygulama şansına sahip olurlar.

Öğrenciler ders kitabı dışındaki materyallerden de yararlanma imkânına kavuşurlar.

Öğrenciler problemi çözmeyi, analiz edip sonuca ulaşmayı öğrenirler.

Öğrencilerin eleştirel düşünme ve karar verme becerileri gelişir.

Örnek olay yöntemi izlendiğinde öğrencilerin çevrelerinde süre gelen olaylara duyarlılığı gelişebilir.

Diğer öğrencilerle birlikte çalışma imkânı sağlar

Page 32: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 32 www.matematikce.com

Öğrenciler, sorunları tartışarak çözme yeteneği geliştirirler.

Konuları kavrama, anlama yeteneği geliştirilir

Öğrencilerde problem çözme, tartışma, empati, kritik düşünme ve yaratıcılığı geliştirir. Bağımsız düşünme,

orijinal fikir üretme ve bunu ortaya koyma ve tartışma özellikleri gelişir.

Öğrenciler burada problem çözme tekniklerini, işbirliği içinde öğrenme, rol oynama gibi teknikleri de

rahatlıkla kullanabilirler.

Soyut düşünceler burada pratiğe, uygulamaya dönüştürülebilir.

Öğrenciyi yaşantılarıyla karşı karşıya getirir

Yöntemin sınırlılıkları

Uzun zaman alır

Öğretmenin çok iyi hazırlanması gerekir

Öğretmenin grup liderliği yapamayacağı durumlarda olayın ayrıntısını bilen birine ihtiyaç duyulur

Yeterli olgunluğa ulaşmamış öğrencilerle uygulanamaz yani öğrenciler yeterli bilgi ve tecrübelere sahip değil

iseler katılım az olabilir ve değişik fikirler ortaya konamaz

Kalabalık sınıflarda uygulanması zordur.

İncelenecek olaya tam olarak uyan bir örnek yazmak bazen güç olabilir

Tartışmaları yönetmede ve değerlendirmede zorlukla karşılaşılabilir

Eğer çözümler öğrenci grubu için erişilmeyecek türden ise katılanların zorlanmaları söz konusudur

Eğer örnek olaylar iyi seçilmez veya iyi ortaya konmaz ise, olaydaki çatışma ve tartışmalar sınıfa da

aktarılabilir

Olaylar öğrenci seviyesine uygun seçilmez ise (meselâ ilkokulda AIDS veya karmaşık bir ticarî mahkeme gibi),

öğrenciler sağlıklı fikir üretemezler ve tartışamazlar

Dikkat Edilmesi Gereken Bazı Noktalar

Örnek olay öğrencilerin bilişsel ve duyuşsal gelişimlerine uygun olmalıdır.

Öğrencileri olumsuz etkileyecek içerikli örneklere yer verilmemelidir yani olaylar iyi seçilmeli, olay içinde

sınıfı korkutacak dehşet sahneleri, tiksindirecek, ahlâkî değerlerini zedeleyecek unsurlar ayıklanmalıdır.

Örnek olayda öğrenciye örnek olayın sunumunda dikkatli olunmalıdır. Örnek olay sözel olarak anlatılacaksa

ve sözel anlatımın ve sözel anlatımın öğrenciler tarafından zor anlaşılacağı düşünülüyorsa televizyon, video,

gazete gibi materyallerden de faydalanılmalıdır.

Pedagojik olarak tartışılabilecek ve eğitsel sonuçlar çıkarılabilecek olaylar seçilmelidir. Seçilen olayların

öğrencilerin seviyesine uygun olması sağlanmalıdır.

Örnek olay mümkünse film olarak veya resim, ses kaydı vs. olarak sınıfa getirilmelidir. Olayın doğru

aktarılması hususunda şüphe olmamalıdır.

Olay güncel olmalı, sınıfın düşünme ve tartışmaya katılma güdülerini arttırmalıdır.

Öğretmen olay üzerindeki mümkün tartışmaları önceden düşünebilmeli, gerektiği yerde konunun

dağıtılmasını engelleyerek, gerektiğinde tartışmaları yumuşatarak konunun eğitsel değerini her zaman

yüksek tutmalıdır.

Zamandan tasarruf etmek için benzer olayların başka yerlerdeki gelişimleri ve çözüm yolları üzerinde ön

bilgiler hazır tutulmalıdır. Bunun için gerektiğinde öğretmen ve bir grup öğrenci, olay üzerinde iyi bir ön

araştırma yapmalıdırlar.

Örnek olay üzerine ortaya konan fikirlerin uygulanma biçimleri de iyi tartışılmalı ve izlenmelidir (Meselâ

trafik kurallarına uyma, hayvanlara eziyet etmeme, çevre sorunların karşı duyarlı olma gibi).

Öğretmenin yapması gerekenler

Öğrencilerin seviyelerine ve olgunluk düzeylerine uygun bir örnek olay oluşturma

Örnek olayı açık bir biçimde yazma.

Eğer öğretmen gerçek bir olayın sınıfta tartışılmasını istiyorsa, yer, zaman ve kişi isimlerini değiştirmeyi

unutmamalıdır.

Page 33: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 33 www.matematikce.com

Olayın istenilen yönde tartışılmasına yarayacak kilit sorular hazırlama

Olaya ilişkin yeterli materyallerin ve kaynakların sağlandığından emin olma

Öğrencilerin bu etkinlikten yararlanabilmeleri için olayı iyice anladıklarından emin olma

İstenilen yönde ilerlediklerinden emin olmak için öğrencileri periyodik olarak kontrol etme

Öğrencilerin yanlış çözümlere gitmelerini önleme

Olayın tüm olarak değerlendirmesini yapma

Öğrencilerin tecrübeleri değerlendirmelerine yardım etme

Olay münakaşaya açık bir konu ise idareyi önceden haberdar etme

Page 34: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 34 www.matematikce.com

Plan

Planlı ve programlı eğitim-öğretim hem verimli çalışmayı hem de hedefe kısa yoldan ulaşmayı sağlar.

Bir Eğitim Planı:

1.Yıllık Plan

2.Ünite Planı

3.Günlük Ders Planı

olmak üçe genelde üçe ayrılır.

Planlı Çalışmanın Yararları:

1. Eğitim-öğretimde öğretmenin neyi, niçin, ve nasıl okutacağını düşündürür.

2. Programın öğretim yılı içerisinde ve dersin süresinde tamamlanmasına yardımcı olur.

3. Öğretmen ve öğrenciye güven kazandırır.

4. Derslere hazırlıklı gelinmesini sağlar.

5. Dersler için uygun araç-gereç ve yöntemlerin seçilmesini sağlar.

6. Öğrencilerin ilgi, ihtiyaç ve yeteneklerine göre yetiştirilmesini sağlar.

7. Eğitim-öğretim etkinliklerinin daha sağlıklı değerlendirilmesini sağlar.

8. Öğretmen ve öğrencilere düzenli çalışma alışkanlığı kazandırır.

Plan Çeşitleri

1.Yıllık Plan: Öğretilecek temel konuları ve her konu için kullanılacak ortalama süreyi içeren bir ana taslaktır.

Bir öğretim yılı içerisinde yapılacak tüm öğretim etkinliklerini planlar.

Yıllık Plan Hazırlama

I.Bölüm:

1. Öğretim yılı

2. Okulun adı

3. Dersin adı

4. Sınıflar yer almaktadır.

II. Bölüm:

1. Süre: Öğretmen bir öğretim yılında dersin haftalık ders saati toplamına göre toplam kaç gün ve kaç sat ders

işleyeceğini belirler. Aylara göre haftalık çalışma sürelerini belirler.

2. Konular: Konu başlıkları yazılarak ay ve haftalara göre dağıtım yapılır.

3. Amaçlar: Tebliğler Dergisinde yayımlanan öğretim programlarındaki amaçlar, konulara uygun olarak yazılır.

4. Yöntem ve Teknikler: Öğretimde yaygın olarak kullanılan soru-cevap, gösteri, grup çalışması, rol yapma,

benzetim, gbi tekniklerden en çok kullanılan bir veya bir kaçı yazılır.

5. Kaynak, Araç-gereç: Derste kullanılacak araç-gereç ve kaynak kitapların adları yazılır.

6. Deney, gezi, gözlem: Konuların işlenilmesi yapılması düşünülen gezi ya da gözlem çalışmalarının yazılması

gerekir.

7. Diğer zümre öğretmenleri ile işbirliği: Diğer dersler ile paralelliğin sağlanması ve davranışlar arasında

tutarlılık kurulması açısından işbirliği yapılması gerekir.

8. Ödev ve konusu: Yıllık planda öğrencilere verilecek ödev konularının belirlenmesi gerekir. Ödevler özellikle

konuların hazırlığının yapılmasında, öğrenilenlerin pekiştirilmesinde konuların tekrar edilmesinde

öğrenilenlerin uygulanmasında önem taşır.

Page 35: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 35 www.matematikce.com

III.Bölüm:

Ders ya da zümre öğretmenlerinin

Adı,

Soyadı,

İmzası

Okul Müdürünün:

Adı,

Soyadı,

İmzası

Ünite Planı

Öğretmenin gözetimi ve denetimi altında, öğrencilere belirli bir süre içerisinde ve eğitim amaçlarına uygun olarak bir

takım bilgi, beceri veya anlayışları kazandırmayı öngören belli bir konu ya da sorun çerçevesinde düzenleniş türlü

etkinlikleri, öğrenme yaşantılarını ve değerlendirme çalışmalarını kapsayan ayrıntılı ders planıdır.

Ünite planı yıllık plana göre daha ayrıntılı hazırlanmalıdır.

Yıllık planların bölümleri ile ünite planların bölümleri paralellik göstermektedir. Bu nedenle içeriklerinin

tutarlı olması gerekir.

Ünite ile birlikte bir ünite testi hazırlanması öğrenme eksikliklerinin belirlenmesi açısından önemlidir.

Ünite planında, yıllık plandan farklı olarak ünite sonunda başarının nasıl ölçüleceği /değerlendirileceği

yazılmalıdır.

Günlük Plan

Bir günde işlenen bütün derslere ilişkin öğren-öğretme etkinliklerinin tasarlanmasıdır.

Neden Günlük Plan Hazırlanmalıdır?

1. Konuların içeriği ile etkinliklerin planlanmasını sağlar.

2. Dersin konuları içerisinde önemli görülenlerin saptanmasını sağlar.

3. Zamanın verimli kullanılmasına olanak sağlar.

4. Çalışmaları belgelendirir.

5. Değerlendirmeye dayanak sağlar.

6. Ders ve konular arasındaki ilişkileri gösterir.

7. Derslerde sürekliliği sağlar.

8. En uygun yöntem ve tekniklerin kullanılmasına olanak sağlar.

Ders Planı

Bir ders saatinde işlenecek konu ya da konularla ilgili hedef ve davranışlara ulaşmadaki öğrenme-öğretme

etkinliklerinin tasarlanmasıdır.

Günlük planlar, ders planlarının birleşiminden oluşur.

Uygulama Dersi Verecek Stajyer Öğretmenlerin Ders Planı Hazırlarken Dikkat Edecekleri Hususlar

1) Dikkat Çekme: Öğretmen dersin başında dikkatini konuya ve kazandırılacak bilgi, beceri ve tavırlara çekmek için

bir olay, anı, fıkra ya da espriyle ders başlar.

2) Güdüleme-İstekli Kılma: Öğrencilerin işledikleri konuyu niçin öğrendikleri bir tartışma ortamıyla ortaya

konur.Öğretmen bu derste öğrenilecek davranışların ya da becerilerin bir sonraki derste ve hayatta nasıl işe

yarayacağını ortaya koyar. Örnekler verir;ancak verilen örnekler öğrencilerin hazır bulunuşluk düzeyleri ile ilgili

olmalıdır.

Page 36: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 36 www.matematikce.com

3) Gözden Geçirme: Derste kazandırılacak hedef ve davranışlar bu basamakta öğrenciye sunulur. Ayrıca, neyi, nasıl

kazanacakları konusunda öğrencilerin bilgi sahibi olmaları gerekir. Böyle olunca öğrenciler dersi daha çok ilgiyle

izlerler.

4) Hedef-Davranış Söyleme: Öğrenciyi hedeften haberdar etmek için işlenecek konunun ve kazandırılacak

davranışların neler olduğu söylenmelidir.

5) Geçiş-Açıklama: Dersi geliştirme bölümüne girmeden önce ya da dersin geliştirme bölümünde yeni davranışların

kazandırılması sırasında öğretmen tarafından yapılan açıklamaların ve kullanılan araç-gereçlerin sunulduğu

basamaktır. Öğretmenin örnek davranışı sunması, daha sonra öğrencilerden yapmalarını istemesi.

6) Geliştirme-Sunu: Öğrenciye kazandırılacak beceri ve davranışların uygulanmasının yapılacağı her türlü etkinlikleri

kapsar.

Bu uygulama yapılırken bazı hususlara dikkat edilmelidir:

a) Uygun öğretme stratejisi, yöntem ve teknik kullanılmalı,

b) Konular ve sorular basitten bileşiğe, somuttan soyuta doğru olmalı

c) Öğrencilere sorulacak sorular önceden saptanmalı.

d) Sorulara doğru cevap gelmiyorsa ipuçları belirlenmeli

e) Eksik cevaplar için dönüt ve düzeltme sağlanmalı

f) Doğru cevaplar için uygun pekiştireçler verilmeli.

g) Öğrencilerin derse katılımı sağlanmalı

h) Uygulama ve alıştırma yapmak için yeterli zaman ayrılmalı,

i) Kazandırılacak davranışlara uygun araç-gereç kullanılmalı

j) Her ünitenin sonunda izleme testi verilmelidir

7) Özetleme: Genelde ders bitmeden önce yapılır. Ancak, bilgi aktarırken ve her temel nokta açıklandıktan sonra

yapılmasında yarar vardır.

8) Ödev verme: Sınıf içi öğrenmeleri desteklemek ve öğrencileri araştırma yapmaya yöneltmek amacıyla ders

bitiminden önce ödev verilmesinde yarar görülmektedir.Verilecek ödevlerin nasıl yapılacağı konusunda açıklamaların

anlaşılır olması ve örnekler verilmesi yararlıdır.

9) Tekrar Güdüleme: Öğrencilerin ilgilerinin devamı için ve gelecek derse güdülenmiş olarak gelmelerini sağlamak

için yapılır.

10) Kapanış: Dersi sona erdirirken yapılacak kısa deyişler, aktarmalar, kimi zaman da eğitsel oyunlar bu basamakta

yer alabilir.

Plan Çeşitleri

Eğitim-öğretim çalışmalarında;

1) Ünitelendirilmiş yıllık plan

2) Ders planı

olmak üzere iki çeşit plan hazırlanır.

Ünitelendirilmiş yıllık plan, öğretim yılı süresince ders vermekle yükümlü olunan sınıflarda, program uyarınca belli

üniteleri ya da konuları hangi aylarda yaklaşık olarak ne kadar zamanda işleyeceklerini gösteren, duruma göre zümre

öğretmenler kurulu tarafından ortak hazırlanarak ders yılı başında okul yönetimine verilen çalışma planıdır.

Page 37: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 37 www.matematikce.com

Ünitelendirilmiş yıllık plan hazırlanırken dikkat edilecek hususlar:

a) Plan öğretim yılının başında hazırlanır.

b) Ders işlenirken planda yer alan başlıklar dikkate alınır.

c) Plan yapılırken zümre öğretmenleri ve şube öğretmenleri okulda, o yıl uygulanacak haftalık ders dağıtım

çizelgesinin kesin biçimini almasını bekler.

d) Önerilen süre bölümünde her ay hangi sınıfta haftada kaç saat ders okutulacağı belirlenmelidir.

e) İşlenecek derslere ait ünitenin kaç konuya ayrılacağının mümkün olacağı ve konunun işlenişi için kaç ders

saatine ihtiyacı olacağı saptanır.

f) Ünitelendirilmiş Yıllık Plan hazırlanırken zümre öğretmenleri, haftalık ders saatleri toplamına ve aylar, yarıyıl

esasına göre bir öğretim yılında toplam kaç gün ve kaç saat ders işleneceğini saptar.

g) Ünitelendirilmiş yıllık plan aylara göre haftalık çalışma süresini gösterir.

Yapılışı

a) Zümre öğretmenler kurulu ve şube öğretmenler kurulunda gezi, gözlem, inceleme, deney, ödev ve

değerlendirme çalışmalarının belli hafta veya günlerde toplanıp toplanmadığı araştırılır; bu konuda ortak

önlemler alınmasını sağlar.

b) Öğretmenler geçmiş yıllardaki uygulamaları da gözden geçirerek, okulun durumuna göre planlarını, kendileri

veya zümre öğretmenler kurulu ya da şube öğretmenler kurulundaki diğer öğretmenlerle beraber yaparlar.

c) Hazırlanan plan okul müdürüne öğretim yılının başlamasından itibaren 15 gün içinde onaylatılır.

d) Öğretmen, ünitelendirilmiş yıllık planın onaylanmış bir örneğini, yararlanmak üzere yanında bulundurur.

e) Öğretmenler, özel eğitim gerektiren çocukların ihtiyaçları ve öğrenme hızları doğrultusunda

Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı (BEP) geliştirme birimi ile iş birliğine giderek planlarını güncelleştirirler.

Ders planı, bir ders için o dersle ilgili eğitim programlarında yer alan ve birbirleriyle ilişkili öğrenci kazanımlarını

(hedef ve hedef davranışlarını) bir ya da birkaç ders saatinde işlenecek konu örüntüsünü, konuya ilişkin deney,

tartışma soruları proje ödevleri, uygulama çalışmalarını, ders araç-gerecini içine alan birinci derecede sorumlu

olduğu , zümre öğretmenleri ile şube öğretmenlerinin ortak katkısıyla ders öğretmenlerince önceden hazırlanan

plandır.

Ders Planının yararları:

a) Eğitim-öğretim çalışmalarını düzensizlikten kurtarır.

b) Öğrenme ve öğretme sürecinin etkili ve verimli kullanılmasını sağlar.

c) Her dersin eğitim programına ve konuların özelliklerine uygun olarak işlenmesini sağlar.

d) Derslerde sürekliliği sağlar.

e) Öğrenme ve öğretme sürecinde gerçekleştirilen etkinlikleri belgeler.

f) Eğitim-öğretim sürecinin ve ders programlarının değerlendirilmesine geri bildirim sağlar

Ders Planının hazırlanması

a) Diğer derslerle olan ilişki kurulmalı,

b) İşlenecek konu örüntüsü çıkarılmalı

c) Kazanımlar ve davranışlar verilmeli

d) Tarih ve tahmini süre

e) Araç-gereç ve kaynak kitap

f) Öğrenme-öğretme süreçlerini ilişkin etkinlikler, deney ve gözlemler

g) Konun işleneceği sınıftaki öğrencilerin bireysel özellikleri ve farklılıklarının öğretim sürecinde göz önünde

bulundurma

h) İhtiyaçlarını belirleme ve öğrenme-öğretme yaşantılarında değerlendirme süreci

i) Öğrenme-öğretme sürecini değerlendirmeye yönelik ölçme etkinlikleri ve değerlendirme yaklaşımı saptanır.

Page 38: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 38 www.matematikce.com

PROGRAMLI ÖĞRETİM

Tanımı:

“Öğrenme malzemesinin, öğrenciyi son amaca ulaştıracak basamaklar biçiminde düzenlenmesi ve

programlanmasıdır”

“Bir öğrencinin davranışsal hedeflere ulaşmasına yardım etmek üzere deneysel olarak geliştirilmiş öğrenme

tekniklerinin sistematik olarak uygulanmasıyla desenlenmiş bir süreçtir.”

PROGRAMLI ÖĞRETİMİN DAYANDIĞI İLKELER

Küçük adımlar ilkesi

Öğrenmeye etkin katılım ilkesi

Sonuç hakkında anında bilgi alma ilkesi

Bireysel hıza göre ilerleme ilkesi

Doğru cevaplar ilkesi

KÜÇÜK ADIMLAR İLKESİ

Öğretilecek içerik mümkün olduğu kadar küçük parçalara ayrılarak öğrenciye sunulmaktadır. “Adım” ya da “madde”

olarak isimlendirilen bu küçük bilgi parçaları basitten karmaşığa doğru sıralanır. Öğrencinin ilerlemesi küçük

adımlarla olmaktadır.

ÖĞRENMEYE ETKİN KATILIM İLKESİ

Programla öğrenci arasında sürekli bir etkileşim vardır. Program öğrenciye her küçük adımda bilgi sunmanın yanında,

bu bilginin öğrenilip öğrenilmediğini kontrol amacıyla devamlı soru yöneltir ve ve öğrencinin bu sorulara cevap

vererek etkin katılımı sağlanır.

SONUÇ HAKKINDA ANINDA BİLGİ ALMA İLKESİ

Öğrenciye, vermiş olduğu cevapların doğru olup olmadığı hakkında anında geri bildirim verilir. Böylece öğrenci bir

sonraki maddeye geçmeden önce, bir önceki maddenin sorusuna vermiş olduğu cevap konusunda bilgi sahibi olur.

BİREYSEL HIZA GÖRE İLERLEME İLKESİ

Öğrenci için zaman bakımından bir sınırlama yoktur. Her öğrenci kendi hızına göre ilerler. Böylece, çabuk ilerleyen

öğrenciler, yavaş ilerleyenleri beklemek zorunda kalmaz. Bu “bireysel hız” sayesinde, öğretimin bireyselleştirilmesi

sağlanmış olmaktadır.

DOĞRU CEVAPLAR İLKESİ

Yöneltilecek sorular öğrencinin cevaplandırabileceği güçlük derecesinde ve sunulan bilgiyle ilgili olmalı, ipuçları

verilmelidir. Hata ve başarısızlıktan kaçınılmalıdır.

PROGRAMLI ÖĞRETİM YÖNTEMİNİN FAYDALARI

Zaman bakımından ekonomiktir.

Bireysel farklılıklar dikkate alınır. Her öğrenciye kendi öğrenme hızına göre ilerleme imkanı sağlar

Öğrencini aktif katılımını sağlar

Öğrenme sonucu hakkında anında geri bildirim ve pekiştireç verilir

Anlaşılmayan konuların istenildiği kadar tekrarına imkan verir

Öğretmenleri tekrar, alıştırma, düzeltme gibi görevlerden kurtarır; mesleki gelişimlerine zaman kazandırır

Okul içinde ve dışında her yerde uygulanabilir

Öğretmen bulunmayan alanlarda ve insanların okula gitme imkanlarında yoksun bulunduğu yerlerde hizmet

götürmek suretiyle insan kaynakları değerlendirilebilir

Page 39: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 39 www.matematikce.com

PROGRAMLI ÖĞRETİM YÖNTEMİNİN SINIRLILIKLARI

Bütün disiplinlerin programlanması zordur

Muhtevanın, adım adım öğretilmek amacıyla çok küçük parçalara ayrılması, sentezi zorlaştırabilir

Çok sık kullanıldığında öğrenciler

PROGRAM MODELLERİ

1. DOĞRUSAL (LİNEER) PROGRAM MODELİ

İçerik, madde (Ekran) denilen küçük ünitelere ayrılarak öğrenciye sunulur. Doğrusal programlar bir seri ekrandan

oluşur. Bir ekranda;

1- Bilgi, 2- Bilgi ile ilişkili soru, 3- Cevabın yazılacağı yer, 4- Cevap yazıldıktan sonra ne yapılacağını belirten yönerge

bulunur.

Her bir ekran öğrenme zincirinin bir halkasını oluşturur. Ekranlar bir yandan bir öğrenme materyali sunarken, bazen

bir önceki ekranda sunulmuş olan bir sorunun cevabını içerebilir.

2. DALLARA AYRILAN PROGRAM MODELİ

ALTI ŞAPKALI DÜŞÜNME TEKNİĞİ

ALTI DÜŞÜNME ŞAPKASININ AMACI

Düşünme sürecine odaklanıp geliştirmek

Dikkati yönlendirmek, yaraticiliği özendirmek

Bağlama uygunluk (iletişim)

Karar verme süreçlerini hizlandirma

Kurallara göre oynamak (tartişma)

BEYAZ ŞAPKA

Objektif şapkadır (olgular ve veriler, rapor).

KIRMIZI ŞAPKA

Duygular, sezgiler ve düşüncenin akılcı olmayan yönleriyle ilgilidir. (öznel)

SİYAH ŞAPKA

Mantıklı- olumsuz düşünmeyi içerir. (nesnel)

SARI ŞAPKA

İyimserlik olumlu,yapıcı düşünme ortaya birşeyler çıkarma çabasindadir.(nesnel)

YEŞİL ŞAPKA

Yeni fikirlerle ve yeni bakış açılarıyla ilgilenir. (spekülatif, seçeneklere açıklık)

MAVİ ŞAPKA

Serin kanli şapkadir. Sistematik düşünme. İdareci şapka, düşünmenin düşünülmesi, sürece bütüncül yaklaşim

Page 40: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 40 www.matematikce.com

ALTI AYAKKABI

Lacivert Resmi Ayakkabılar : Resmiyet, rutin işler

Gri Spor Ayakkabılar : Araştırma, inceleme, delil toplama

Kahverengi Yürüyüş Ayakkabıları : Pragmatizm (yararcılık), pratik, inisiyatif alma

Turuncu Lastik Çizmeler : Tehlike, patlama, dikkat çekme, uyarı, acil müdahale

Pembe Ev Terlikleri : Sıcaklık, duyarlılık, nezaket, koruma, acıma gibi insani duygular

Mor Binici Çizmeleri : Yetkiyi çağrıştırır. Ata binme, bir yetkinin sağladığı üstünlük, liderlik, egemenlik. Kendi

yeteneğiyle değil, resmi bir yetkiyle hareket eder.

Page 41: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 41 www.matematikce.com

ÖĞRETİMDE PLAN YAPMA

Plân, bir faaliyette bulunurken güçlükle karşılaşmamak, faaliyete önceden vakıf olabilmek amacıyla yapılır. Eğitim,

ekonomi, askerlik, fizik, kimya kısacası bütün alanlarda plân yapılmaktadır. Devletler de belli hedeflere ulaşmak,

kalkınabilmek için plân yaparlar

Öğretim faaliyetlerinin de plânlı yürütülmesi esastır. Öğretim programlarında yer alan amaçların

gerçekleştirilmesi için, plânlama gerekli görülmektedir.

MEB'nın 2003 ve 2005 (Değişik Mad.) yılında yayınlamış olduğu "Eğitim-Öğretim Çalışmalarının Plânlı

Yürütülmesine İlişkin Yönerge" gereğince, eğitim-öğretimde birlik ve bütünlüğü sağlamak, eğitimi,

programda öngörülen amaçlara yöneltmek, çalışmaları etkili ve verimli hale getirmek üzere, MEB'na bağlı

her derecedeki öğretim kurumlarında ve yurt dışında görevli öğretmenler, derslerine plânlı, programlı olarak

yeterli hazırlıklarını yaparak gireceklerdir.

Türk eğitim sisteminde, üniversiteler hariç, tüm derece ve türdeki okullarda öğretimin plânlı yapılması bir

zorunluluktur.

Plânlama üzerinde bilhassa ilköğretim okullarında hassasiyetle durulmaktadır. Plânlama ilköğretimde,

"İlköğretim Kurumları Yönetmeliği" ile, ortaöğretimde ise "Lise ve Ortaokullar Yönetmeliği" ile "mevzuat

bağlayıcılığı" sıfatı kazanmakta ve kanunî bir zorunluluk olmaktadır.

Plânlamanın bu kanunî boyutu dışında ayrıca eğitim-öğretim faaliyetlerini kolaylaştıran bir de eğitsel boyutu

vardır.

Eğitsel yönüyle plân; öğretmenin öğrencilerini belli sürede, belli hedeflere ulaştırabilmesi için yapacağı

öğretim faaliyetlerine hazır olmalarını sağlayacaktır.

Öğretmenin, bir öğretim yılı boyunca yapacağı tüm faaliyetleri aklında tutması beklenemez. Plânlı çalışan

öğretmen hangi faaliyeti, ne zaman ve nasıl yapacağını bilir ve kendini hazır hissetmenin verdiği bir rahatlıkla

derslerini işler. Plân amaca kısa ve doğru yoldan ulaşmada en büyük etkendir.

Öğretmenlerin görevlerinden plânlama ile ilgili olanları aşağıdadır:

Öğretmenler, kendilerine verilen sınıf veya dersleri, programlarda belirtilen esaslara göre okutmak, bunlarla

ilgili bütün uygulamaları ve deneyleri yapmak zorundadırlar.

Sınıf veya branş öğretmenleri ders yılı başlamadan en az bir hafta önce toplanırlar. Bu toplantılarda, program

esaslarına göre - okul müdürüne verilmek üzere elektronik ortamda- 1 nüsha halinde yıllık plân hazırlar ve

müdüre onaylattırırlar.

Öğrencilerine daha faydalı olabilmek için derslere hazırlıklı ve plânlı girerler.

Öğrencilerle birlikte yaptıkları çevre incelemeleri ve gezilerle ilgili plânları hazırlar, okul müdürüne

onaylatırlar. Daha sonra inceleme ve gezi raporlarını değerlendirir ve bunların birer nüshasını dosyada

saklarlar.

Öğretim plânı, bir problem veya bir konu üzerinde öğrencilerin bireysel veya gruplar halinde bilgi, beceri,

alışkanlık ve değerler kazanmalarını sağlamak amacıyla -yerine göre öğrencilerin de katılmasıyla- öğretmen

tarafından hazırlanan bir çalışma kılavuzudur.

Plân, öğretmenin amaca ulaşmasında, zamanı tasarruflu kullanmasında ve yaptığı faaliyetlerden verim

almasında yardımcıdır. Mükemmel bir plân öğretmenin müfredat programındaki esaslar çerçevesinde

öğrencileriyle birlikte geliştirdiği plândır.

Ünite dergilerinin eki olarak verilen veya başka yollarla öğretmenlere intikal eden plânların harfiyen her

okulda uygulanması mümkün değildir. Bu tür plânlar bir fikir edinmek açısından kaynak niteliğindedir. Çünkü

öğretmen, çalıştığı yörenin ve öğrencilerin ihtiyaçlarını da plâna yansıtmalıdır. Hazır plânlarda bu tür

özellikler göz ardı edilmektedir.

Plânlı çalışmanın şu yararlarından söz edilebilir:

a) Öğretimin plânlaması; öğretmenin, eğitim-öğretimde neyi, niçin ve nasıl okutacağını düşünmesini sağlayarak

verimi artırır.

b) Konuların ne zaman ve ne kadar süre içinde işleneceğinin zaman sırasına göre düzenlenmesini, ayrıca,

programların süresi içerisinde tamamlanmasını sağlar.

Page 42: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 42 www.matematikce.com

c) Plânlı çalışma, öğretmen ve öğrencileri dağınıklıktan kurtarır, onlara güven kazandırır.

d) Amaçları gerçekleştirecek en uygun yöntem, teknik, araç ve gereçlerin seçilmesini, derslere hazırlıklı

girilmesini sağlar.

e) Plânlama öğrencilerin ilgi, ihtiyaç ve yeteneklerine göre yetiştirilmesini sağlar.

f) Plânlı çalışma eğitim öğretimin değerlendirilmesinin sağlam ve güvenilir olmasını sağlar.

g) Öğretmen ve öğrencilere düzenli ve birlikte çalışma alışkanlığı kazandırır.

h) Eğitim faaliyetlerinde düşünceye açıklık kazandırır.

Plân, harfiyen uyulması gereken bir materyal olmayıp, gerektiğinde bulunduğu yere ve zamana göre

değişebilmelidir.(çevre incelemesi)

Plânlar :

"Ünitelendirilmiş Yıllık Plân" ve

"Günlük Plân" olmak üzere iki türdür.

Günlük Plân içerisinde

"Ders Plânı",

"Gezi-Gözlem Plânı"

"Deney Plânı" yer alabilir.

Plânlar, "Zümre Öğretmenler Kurulu" toplantısında görüşülür. Bu toplantılarda, ünitelendirilmiş yıllık Plan ve

günlük plânlar ile gezi, gözlem, deney ve inceleme plânları arasında birlik sağlanır.

Ünitelendirilmiş Yıllık Plân

Öğretmenin bir öğretim yılı süresince ders vermekle yükümlü bulunduğu sınıflarda, program uyarınca belli

üniteleri veya konuları hangi aylarda, yaklaşık olarak ne kadar zamanda işleyeceğini gösteren ve öğretmence

hazırlanarak ders yılı başında okul yönetimine verilen çalışma plânına denir.

Ünitelendirilmiş Yıllık Plân, bir dizi özetlenmiş ünite plânından oluşur. Ü.Yıllık Plân yapacak bir öğretmen,

öncelikle kendi okutacağı sınıf veya dersin müfredatını bilmeli ve çevreyi iyi tanımalıdır. Müfredatta bulunan,

ancak çevreye uymayan konular plâna dahil edilmemelidir. Plân sadece öğretmen ve öğrenciler tarafından

yapılabilecek faaliyetleri içermelidir.

Ünitelendirilmiş Yıllık Planda: ay, hafta,ders saati, öğrenme alanları, alt öğrenme alanları, kazanımlar, ders içi

ilişkilendirme, dersler ve ara disiplinler ile ilişkilendirme ve Atatürkçülük, Öğrenme-öğretme yöntem ve

teknikleri,kullanılan eğitim teknolojileri, araç gereçler, ölçme ve değerlendirme, derslerin programlarına

göre; hedef ve davranışlar, konular, yapılacak etkinlikler, belirli gün ve haftalar,

Branş derslerine giren öğretmenlerin de öğretim yılında kendi dersleriyle ilgili -o dersin yayınlanmış

müfredatına uymak şartıyla- konuları, amaçları, derste kullanacağı araç ve gereçleri, gezi, gözlem ve

deneyleri plânına yansıtması gereklidir.

Plân; Öğretim yılının başında hazırlanır. Özel eğitime ihtiyacı olanlar için yapılacak plânlamada, öğrenci ihtiyaçlarının

saptanması için belirli bir süre ayrılmalı ve bu süre plânda gösterilmelidir.

Plân yapılırken zümre öğretmenleri ve şube öğretmenleri okulda, o yıl uygulanacak haftalık ders dağıtım

çizelgesinin kesin biçimini almasını bekler.

Hangi sınıflarda ve hangi günlerde derslerinin olduğunu öğrenir. Özel eğitime ihtiyacı olan öğrenciler için

plânlama, Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili hükümlerine göre Bireysel Eğitim

Programları Geliştirme birimince yapılır,

Önerilen süre bölümünde, her ay hangi sınıfta haftada kaç saat ders okutulacağı belirlenmelidir.

İşlenecek derslere ait ünitenin kaç konuya ayrılacağının mümkün olacağı ve konunun işlenişi için kaç ders

saatine ihtiyacı olacağı saptanır.

Ünitelendirilmiş yıllık plân hazırlanırken zümre öğretmenleri, haftalık ders saatleri toplamına ve aylar, yarıyıl

esasına göre bir öğretim yılında toplam kaç gün ve kaç saat ders işleneceğini saptar. Bu yapılırken tatil, bayram ve

diğer özel günler belirlenerek çalışma takvimi hazırlanır.

Yıllık plân aylara göre haftalık çalışma süresini gösterir.

Page 43: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 43 www.matematikce.com

Ünitelendirilmiş yıllık plânın yapılışı:

Ünitelendirilmiş yıllık plân aşağıdaki şekilde yapılır:

a) Zümre öğretmenler kurulu ve şube öğretmenler kurulunda gezi, gözlem, inceleme, deney, ödev ve

değerlendirme çalışmalarının belli hafta veya günler de toplanıp toplanmadığını araştırır, bu konuda ortak önlemler

alınmasını sağlar.

Öğretmenler geçmiş yıllardaki uygulamaları da gözden geçirerek okulun durumuna göre plânlarını, kendileri

veya zümre öğretmenler kurulu ya da şube öğretmeler kurulundaki diğer öğretmenlerle beraber yaparlar.

c) Hazırlanan plân okul müdürüne öğretim yılının başlamasından itibaren 15 gün içinde onaylattırılır.

d) Öğretmen, ünitelendirilmiş yıllık plânın onaylanmış bir örneğini yararlanmak üzere yanında bulundurur. Yıl

içinde meydana gelebilecek aksaklıkları nedenleri ile birlikte not eder.

e) Öğretmenler, özel eğitim gerektiren çocukların ihtiyaçları ve öğrenme hızları doğrultusunda BEP geliştirme

birimi ile iş birliğine giderek plânlarını güncelleştirirler.

MEB'nın Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim ve Öğretim Çalışmalarının Planlı Yürütülmesine İlişkin Yönergesine

göre ünitelendirilmiş yıllık planlar; okullarda iki nüsha hazırlanmakta ve biri okul idaresine verilmektedir.

GÜNLÜK PLÂN

Günlük /Ders plânı, bir ders için o dersle ilgili eğitim programlarında yer alan ve birbirleriyle ilişkili öğrenci

kazanımlarını bir ya da birkaç ders saatinde işlenecek konu örüntüsünü, konuya ilişkin deney, tartışma

soruları, proje ve ödevleri, uygulama çalışmalarını, ders araç-gerecini içine alan birinci derecede sorumlu

olduğu, zümre öğretmenleri ile şube öğretmenlerinin ortak katkısıyla ders öğretmenlerince önceden

hazırlanan plândır.

Başka bir tarifle, günlük plân, ünitelendirilmiş yıllık plânından faydalanarak öğretmen tarafından hazırlanan,

bir günde yapılacak faaliyetlerin gösterildiği plândır. Branş öğretmenleri tarafından kendi branş dersi ile ilgili

yapılan plân; sınıf öğretmenleri için ise bir günde vereceği farklı dersler ile ilgili yapılan plân "günlük plân"dır.

İyi bir günlük plânda; derslerin nerede ve ne kadar bir sürede işleneceği; konu amacına ulaşmada nasıl bir yol

izleneceği ve kullanılacak araç-gereçleri; konuyla ilgili örnekleri; önceki öğrenmelerle yeni öğrenilecek

konunun nasıl bağlanacağı gibi hususların bulunması gereklidir. Diğer plânlar gibi, günlük plân da değişikliğe

açıktır.

Günlük plânın, derse başlamadan, plânlama için ayrılan sürede öğrencilerle birlikte yapılması esastır. Bazı

durumlarda plânlamanın ders içerisine sarktığı da görülebilir. Bu durum o dersin akışını bozmamalı ve daha

önce plânlanmış faaliyetleri geciktirmemelidir.

Günlük plânın değerlendirme safhasında, plânın yapıldığı günde öğrenilenler ile ertesi gün yapılacak

faaliyetler üzerinde durulur. Fakat öğretimin değerlendirilmesi bir günlük bir iş olmayıp; günlük, haftalık,

aylık değerlendirmeler yapılabileceği gibi; bir ünite işleniş esnasında ve sonunda, yarıyıl sonunda ve öğretim

yılı sonunda da değerlendirmeler yapılmalıdır. Çünkü değerlendirme sürekli bir iştir ve o da plânlanmalıdır.

Değerlendirme ile öğrencilerin sadece bilgi seviyeleri değil; görgü, beceri ve değer duyguları da ölçülmelidir.

Öğretmen kılavuz kitabı bulunan derslerde, kılavuz kitap, ders plânı yerine kullanılır. Öğretmenin ihtiyaç

duyması hâlinde, okulun şartlarına göre kılavuz kitaplarda yer alan plânların dışında da öğretim programına uygun

ders planı hazırlanıp uygulanabilir. Ders defterine uygulanan etkinliğin adı veya etkinliğin ilgili olduğu kazanım

yazılır.

Öğretmen kılavuz kitabı bulunmayan dersler için, eğitim-öğretim kurumlarında bir veya birkaç ders saati için

sınıf öğretmeni, alan (branş) öğretmeni ve/veya zümre öğretmenleri tarafından ders plânı hazırlanır ve uygulanır

GÜNLÜK PLAN (Ders Planları)

Hazırlık ve Planlama:

Günlük plân yaparken hataya düşmemek için, öğretmenlerin şu hususlara dikkat etmeleri gereklidir:

Page 44: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 44 www.matematikce.com

Psikoloji, öğrencilerdeki bireysel farklılıklara dikkat çekmektedir. Öğretmen her çocuğun değişik ilgi, ihtiyaç

ve kabiliyetleri olduğunu gözden kaçırmamalı, aynı davranış veya öğrenme durumunu her öğrenciden aynı

şekilde istememeli ve plânını ona göre yapmalıdır.

Plânı uygulayacağı gün kullanacağı araç-gereci önceden hazır etmeli, ulaşamayacağı araç-gereç ile ilgili plân

yapmamalıdır.

Okulun bulunduğu çevreyi ve öğrenci velilerini çok iyi tanımalı, plânda çevre ve velilerden yararlanmalıdır.

Çevrede ve sınıfta lider olduğunu hissettirmeli, ancak yerine göre öğrencilerini ve çevresini de dinlemeli,

onların fikirlerinden faydalanmalıdır.

Konu, hedef, kazanım uyumunu sağlamalı ve kazanım+davranış kazandırmada en uygun yöntemleri

kullanmalıdır.

Öğrencileri araştırmaya sevk etme ve kendi kendine iş yapabilme yönünden geliştirecek tedbirler alıp

plânlamalı, fakat öğrencilerin boyunu aşan ödevler vermemelidir

Zamanı çok iyi ayarlamalı, plânlamaya gereğinden fazla zaman ayırmamalıdır. Plânlanan öğretimi belli

zamanda gerçekleştirmek hedeftir. Fiziki ortam, zekâ, yaş, sosyo-ekonomik durum gibi öğrenmeyi etkileyen

faktörler her sınıfta her öğrenci için farklı farklıdır. Öğrenciler için öğrenmede farklı olmayan tek şey

zamandır.

Öğretmen zaman faktörünü çok iyi değerlendirecek bir plân yapmalı; neyi, nasıl ve ne kadar sürede

vereceğini çok iyi plânlamalıdır.

Plân uygulamasında elden geldiğince bütün öğrencilere fikir beyan etme hakkı vermelidir.

Plânın aksayan ve uygulanamayan yönlerinin ne şekilde telafi edileceğini, aynı günlük plânın son kısmında

belirtmelidir.

Kaynak kitap, veya dergideki bir parçayı aynen yazdırmak gibi zamanı boşa harcatıcı faaliyetlerden

kaçınmalıdır.

Öğrencilere verilen her türlü araştırma ve ödevi mutlaka kontrol etmelidir.

Plân öğrenci seviyesinin ne üstünde ne de altında olmamalıdır.

Plân yaparken aşırı kuralcı olunmamalı ve kitaba bağlı kalınmamalı, plân esnek olmalıdır.

Plân ne çok kısa ne de çok fazla ayrıntı içerecek kadar uzun olmamalı, öğretmen ve öğrencilere ipuçları

verecek nitelikte olmalıdır

Bir günlük plânda ders ve konu adları; konu amaç(lar)ı; süre; konunun ne tür yöntem veya tekniklerle

işleneceği; hangi kaynak, araç ve gereçlerin kullanılacağı; -yapılacak ise- gezi, gözlem ve deney plânı (bunlara

ait plân deftere veya ayrı bir forma yapılabilir) yer alır.

Günlük plânı deftere yapmak mümkün olduğu gibi, her gün ayrı bir dosya kağıdına yaparak dosyalamak da

mümkündür

Günlük plân en önemli konuların öğretilmesini kolaylaştırır, zamanı iyi değerlendirmeye yarar, öğretmenin

yaptığı çalışmaları gösteren belge niteliği taşır ve derslerin birbiriyle ilişkilendirilmesini sağlar.

Derslerde sürekliliği ve bütünlüğü sağlar.

Eğitimde fırsat ve imkân eşitliğinin gerçekleştirilmesine katkı sağlar.

Eğitim-öğretim süreci ve öğretim programlarının değerlendirilmesinde geri bildirim sağlamaya yarar.

Günlük plân ders plânlarının birleştirilmesinden oluşur. Bir günde işlenecek her ders için bu plânlardan

yapılır. Bir günlük plânda iki saat aynı ders işlenecek ise ve bu dersteki faaliyetler de aynı ise, süre

birleştirilerek bir ders plânı yapılabilir.

Ayrıca günlük plân içerisinde "gezi plânı" ve "deney plânı" da yer alabilir, veya bunlar müstakil olarak yapılıp

ilgili günlük plâna eklenir.

Ders gezileri plânlı öğretim faaliyetlerinden olup, öğrencinin bütün duyu organlarının katılımını sağladığı için

kalıcı öğrenmeler sağlamada çok etkilidir. Bir gezi plânında, gezinin hangi dersle ve konuyla ilgili yapıldığı,

gezinin amacı, gezi konusu, gezi yeri, gezinin süresi, geziye kimlerin katılacağı, gezi gidiş-dönüşünde

kullanılacak güzergah ve gezide alınacak tedbirler, gezi yerinde yapılacak faaliyetler ile gezi değerlendirmesi

bulunur. İl/ilçe sınırları içine yapılacak gezilerde İl/İlçe M.Eğit. müdürü izni yeterli olup; il dışı gezilerde mülki

amirin onayı gereklidir.

Page 45: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 45 www.matematikce.com

Aynı şekilde gözlem ve deneyler de öğrencilere kalıcı öğrenme yaşantıları sunmada etkilidir. Deney için de

"Deney plânı" yapmak esastır. Deney plânında, deneyin hangi derste yapılacağı, deney konusu, deneyin

amacı, süresi, deneyin nasıl yapılacağı, deneyin sonuçları ve değerlendirme bölümleri bulunmalıdır.

ÇOKLU ZEKA İLE DERS PLANLAMA

Çoklu zeka kuramına dayalı olarak ders planı hazırlanırken aşağıdaki kurallara uyulmalıdır(Demirel,2002:160):

Özel hedef ya da konunun belirlenmesi: Bu aşamada yıllık ya da bireysel öğretim planlarında olduğu gibi eğitim

programı için hedef belirleme söz konusudur. Hedefin açık anlaşılır ve net olması gerekir.

Anahtar çoklu zeka sorularının sorulması: Hedefi gerçekleştirmek üzere zeka türlerinin nasıl kullanılabileceğini

belirlemek için her bir zeka ile ilgili sorular sorulur.

Olasılıkların düşünülmesi: Hedefe ulaşmada her bir zeka ile ilgili olarak neler yapılabileceği düşünülerek sınıfta hangi

yöntem, teknik ve öğretim materyallerin kullanılacağı tasarlanır.

Beyin fırtınası: Çoklu zeka planlama sayfaları kullanılarak her bir zeka için kullanılabilecek öğretim yaklaşımları beyin

fırtınası kuralınca akla gelen her şey yazılarak listelenir. Her bir zeka için 20-30 fikir bulunmaya çalışılır.

Öğretmenlerin yapacağı grup çalışmaları daha güdüleyici olabilir.

Uygun etkinliklerin seçilmesi: Planlama sayfası tamamlandığında eğitim hedefine uygun yaklaşımlar seçilir.

Aşamalı-sıralı ders planının hazırlanması: Seçilen yaklaşımlar kullanılarak hedefle ilgili ders ya da ünite planı

düzenlenir. Planlama 1-2 haftalık yapılabilir.

Planın uygulanması: Gerekli materyaller hazırlandıktan sonra plan uygulanır.Uygulama sırasında olabilecek

değişikliklere göre gerekli düzeltmeler yapılabilir.

Çoklu zeka kuramının sınıf uygulamalarında dikkat edilmesi gereken noktalar şu şekilde özetlenebilir

-Öğretmenler bütün zekalara eşit derecede önem vermelidir

-Öğretmenler materyal sunumunda tüm zeka alanlarını geliştirici ya da tüm zeka alanlarını kullanmaya yönelik

etkinlikler hazırlamalıdır.

-Herkesin çoklu zeka alanı ile doğduğunu ancak sınıfa farklı zeka alanları ile geldikleri dikkate alınarak etkinlikler bu

doğrultuda düzenlenmelidir.

-Belli bir zekada gelişme gösteren bireylerin hangi tür örenme etkinliklerinden zevk alabileceği ya da hangi tür

etkinliklerle daha kolay öğrenebileceğini iyi planlamalıdır.

ZEKALARA İLİŞKİN ETKİNLİK MENÜLERİ

1.DİL ZEKÂSI:

- Verilen bilgileri betimleme.

- Araştırma projeleri hazırlama ve rapor yazma.

- Şiir, masal, efsane, hikaye, kısa oyun veya makale yazma.

- Günlük yazma.

- Sözlük kullanma.

- Kavramlar dizini kullanma.

- Kelime bankası oluşturma.

- Bulmaca hazırlama.

- Kelime ailesini (kökenini) bulma.

- Yüksek sesle okuma.

- Sınıf sekreteri olma.

- Röportaj yapma. Slogan yaratma.

- Tartışma yaratma.

- Mektup yazma.

- Bülten, kitapçık ya da sözlük yazma.

- Talk-show radyo(veya TV) programı yazma.

- Konuyla ilgili sunu yapma.

- Konu ile bir hikayeyi, romanı, şiiri ilişkilendirme.

Page 46: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 46 www.matematikce.com

2. MANTIK-MATEMATİK ZEKASI:

- Fikir üretmek için beyin fırtınası yaparak, üretilen fikirleri sıralama.

- Matrisler ya da çizelgeler hazırlama.

- Sınıflama yapma.

- Zaman çizelgesi hazırlama.

- Seçenek ve adımların gösterildiği tablo geliştirme.

- Problemi, harita ya da akış şeması haline getirme.

- Etkinlik planı hazırlama.

- Örgütlenme şeması hazırlama.

- Problemin adımlarını şekil çizerek gösterme.

- Yapı kurma ve açıkça ifade edilmiş hedefler belirleme.

- Anahtar kelimeleri belirleme.

- Önemli ve önemsiz bilgileri ayırt etme.

- 5N 1K sorularını sorma (ne, nerede, ne zaman, nasıl, neden, kim).

- Öğrenilenleri matematiksel bir formüle dönüştürme.

- Konuyla ilgili bir strateji oyunu kurma.

- Karşılaştırma yapma.

- Konuyu açıklamak için analoji oluşturma.

- Şifre tasarlama.

3. BEDENSEL ZEKA:

- Göstererek yaptırma.

- Heykel yapma

- Koreografi hazırlama.

- Sanat projesi hazırlama.

- Kesip yapıştırma.

- Dansetme.

- Pandomim ya da taklit yapma.

- Drama yapma.

- Gezi yapma.

- Beden dilini kullanma.

- Harfleri vücut ile gösterme.

- Tıraş köpüğü ile yazı yazma.

- Okunan bir şeyi canlandırma.

- Konuyu açıklayıcı hareket zinciri yaratma.

- Tahta ve yer oyunları yaratma.

- Görev veya bulmaca kartları yapma.

4. MÜZİKAL ZEKA:

- Dinlenen müziğin yarattığı duyguları ifade etme.

- Tekerlemeler söyleme.

- Ritim yaratma. Fonda müzik dinleme.

- Konuyla ilişkili ya da konuya benzer temada şarkı bulma.

- Konuyla ilgili müzik dinleme.

- Mırıldanma. Konuyu müzik eşliğinde sunma.

- Okurken ya da yazarken tempo tutma.

- Yazarken ya da çizerken şarkı, doğa sesleri dinleme.

- Kitap kaseti dinleme.

- Kelimeleri, kavramları ya da formülleri ritimlere yerleştirme.

Page 47: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 47 www.matematikce.com

- Notaları sesli okuma.

- Dil kuralları ve müzik kurallarını ilişkilendirme.

- Şarkı söyleme. Kafiye bulma.

- Sesli okuduklarını teybe kaydedip dinleme.

- Sesli kitap okurken hece veya kelimeleri belirleyecek şekilde bir yere vurma.

- Konudaki duygu ya da düşüncelerle ilgili beste yapma veya şarkı sözü yazma.

- Müzik aleti yapma veya kullanma.

5. GÖRSEL – UZAMSAL ZEKA:

- karikatür çizme.

- Hikaye ya da notları renklerle kodlama.

- Fikirleri tablo haline getirme.

- Yap-boz hazırlama.

- Hikaye panosu hazırlama.

- Konuşulan ya da okunan şeyin resmini yapma.

- Yazmayı seven bir arkadaşla resim kitabı hazırlama.

- Hikayenin resmini çizme.

- Konuyla ilişkili ya da konuyu açıklayan resimler bulma.

- Farklı renklerle yazıların altlarını çizme.

- Zihin haritası veya kavram haritası yapma.

- Hikayedeki olayları sıralayan zaman çizelgesi ya da grafikleri çizme.

- Harita, tablo ve şekil inceleme.

- Kamerayla kayıt yapma.

- Video izleme.

- Kelimenin kökünü ya da ailesini bulma.

- Resimlerden yararlanarak tahminde bulunma.

- Benzer kelimeleri kartlara yazarak benzerlik ve farklılıklarını hatırlama.

- Çevrede, kelime veya sayılara benzeyen şekiller bulma.

- Slayt hazırlama.

- Fotoğraf albümü yapma.

- Duvar resimleri tasarlama.

- Poster hazırlama.

- Reklam veya ilan hazırlama.

6. DOĞACI ZEKA:

- yakın çevre ile öğrenilenler arasında ilişki kurma.

- Taş, yaprak vb. biriktirme.

- Öğrenilen yeni bilgilerle doğal nesneler arasında ilişki kurma.

- Öğrenilen bilgilerle ağaçlar nehirler veya okyanuslar arasında ilişki kurma.

- Doğada zaman geçirme.

- Doğal zenginliklere geziler düzenleme.

- Deneyler hazırlama.

- Harfleri hayvan ya da bitkilere benzetme (z =zebra).

- Harflerin okunuşlarını hayvan seslerine benzetme.

- Hava durumunu takip etme.

- Belgesel izleme.

- Konuyu öğrenen kişinin bir kuş, bir balık ya da bir volkan olduğunu hayal ederek empati kurma.

- Doğa sesleri dinleme.

- Bitki yetiştirme.

- Konuyla ilgili doğa fotoğrafları bulma.

Page 48: İletişim Tasarımında Kültürel Kodlamalar Anlam ve GöstergelerEğitimde çocuğun yaşı, gelişim özellikleri, öğrenme biçimi, ilgileri, değerleri, çocuğun kendisi ile

Sayfa | 48 www.matematikce.com

7. SOSYAL ZEKA:

- Öğrendiğini drama ile gösterme.

- Başkalarıyla beyin fırtınası yapma.

- Tartışma.

- Toplantı düzenleme.

- Görüşme yapma.

- Başkalarının yaşantılarından ders alma.

- Dinleme.

- Yardım derneklerine üye olma.

- Grup çalışmalarına katılama.

- Rol yapma. Grupla birlikte ödev yapma.

- Birine bir şeyler öğretme.

- Kayıt aracı kullanma.

- Mektup yazma.

- İnsanları betimleme.

- Kitap kulübüne üye olma.

- Karakterlerin davranışlarını tahmin etme.

- Okuduklarını anlatma.

- Aldığı notları arkadaşınınkiyle karşılaştırma.

- Sınıf mitingi düzenleme.

- Tahta oyunları oynama.

- Yanındaki kişiyle birbirine konu özetleme, tartışma.

8. ÖZEDÖNÜK ZEKA:

- Senaryo yazma.

- Tek başına beyin fırtınası yapma.

- Günlük tutma.

- Fonda klasik müzik ya da doğa sesleri dinleme.

- Araştırma.

- Teori üretme.

- Soru üretme.

- Sınıf etkinliklerini ve öğrenilen bilgileri özetleyerek ne anlama geldiğini açıklama.

- Kişisel sözlük geliştirme.

- Konuyla ilgili bir makale yazma.

- Öğretme yolları geliştirme.

- Ödev veya proje konusu seçme.

- Okumanın amacını belirleme.

- “Neden” sorusunu sorma.

- Konuyla ilgili hisleri, düşünceleri yazma.

- Gün veya dönem içinde kendini değerlendirme.

- Kendini düzeltmek için imla kılavuzu ve sözlük kullanma.

- Kişisel bir “neden-sonuç” ya da “etki-tepki” şeması hazırlama.

- Bilinenler ile bilinmeyenleri ayırt etme.

- Konuyu başarıyla tamamlamak için gerekli nitelikleri belirleme ve bunların ne derecede mevcut olduğunu

açıklama.

- Herhangi bir konuda hedef ortaya koyma ve bu hedefi takip etme.