HAFTALIK İsmail Şen Genç Edisonlar Ça€›ismailsen.com/pdf/04.05.2013.pdf2013/05/04  · Deniz...

1
11 5 Nisan 2013 İSTANBUL HAFTALIK İsmail Şen [email protected] SOLDAN SAĞA: 1- Avrupa Birliği ve NATO gibi bazı uluslararası organizasyonların merkezlerini barındıran; ekonomisi otomobil, gıda ürünleri, demir ve çelik, işlenmiş elmas, tekstil, plastik ve petrol ürünleri üretimine dayanan Avrupa ülkesi… Serbest meslek adamlarını içinde toplayan resmî birlik… 2- Alacağın veya borcun, faizin dışında olan bölümü… Ürünleri kadar ilginç fotoğraf çalışmalarıyla da hatırlanan İtalyan giyim firması… 3- Bir çoğul eki… Telefon sözü… 4- Danimarka’nın internet kodu… Kayıt için alınan para… 5- Bir mağazanın yalnız bir tür eşya satılan bölümü… Minibüs, küçük otobüs, zırhlı araç, arazi aracı üreten bir Koç Holding iştiraki… 6- Müstahkem mevki… Kelime anlamı “ele geçirmiş, ulaşmış” olan erkek ismi… Jokeylerin giydiği kenarsız başlık… 7- (Tersi) Otomobilde tip… Boya sanayisinde kullanılan beş litrelik ambalaj… 8- Almanya merkezli olup, ülkemizde de çeşitli illerde faaliyette bulunan uluslararası bir perakende şirketi… Sodyum elementinin simgesi… 9- Büyük tepsi… Toprak Mahsulleri Ofisi’nin kısa yazılışı … Ülkemizin posta örgütünü simgeleyen harfler… 10- Finger, Burçak, Negro, Topkek ürünlerine sahip bisküvi markası… İlave… Galatasaray’ın kısa yazılışı… 11- Sayıları göstermek için kullanılan işaretlerden her biri… Yazılı kâğıtları düzenli ve sıralı bir biçimde korumak için kullanılan mukavva veya plastikten telli kap… 12- Bir şeyi görev, meslek olarak kabul etmek… Güney Afrika’nın plaka imi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1- Devletçe verginin kesildiğini gösteren etiket… Bir fabrika veya atölyenin uzun bir süre aynı iş üzerinde çalıştığı üretim tipi… 2- Genişlik… SuperFresh markası ile dondurulmuş ürünler pazarlayan Bursa merkezli firma… 3- Kırmızı renkli değerli bir taş… Adını Yunan mitolojisindeki bir tanrıçadan alan ABD merkezli spor ayakkabı üreticisi… 4- İktisat… Andorra’nın internet harfleri… 5- Alacak verecek kalmadığını gösteren belge… Bir tembih sözü… 6- Kenya’nın internet kodu… Türk Ticaret Kanunu anlamındaki harfler… 7- Türkiye’de toplu olarak üretilen ilk otomobil markası… Madagaskar’ın plaka işareti… Kilometrenin kısa yazılışı… 8- Sözcük anlamı “seçkin” olan; ülkemizin ilk çikolata ve şekerleme markalarından biri… Merkez ofisi Kaliforniya’da bulunan, dünyanın en büyük arama motorlarından birinin ve geliştiricisi olan şirketin adı… 9- Corolla ve Yaris markalarını yaratan Japon otomotiv şirketi… Uykusu hafif… 10- Küçük bitkilere verilen genel ad… Bir bilim ve sanat kolunda ayrı nitelik ve özellikleri bulunan yöntem veya akım, okul… 11- Ticaret mallarını saklamak için rıhtımda yapılan büyük depo… Bir borca karşılık, hesabı daha sonra görülmek üzere yapılan kısmi ödeme… Kendi, zat… 12- Lahza… Krom elementinin simgesi… İnşaat sektörüne ithal dekorasyon malzemeleri ile giren bir boya firması. BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 5. SAYFADA BULMACA Geçenlerde Avusturyalı müzisyen Wolfgang Amadeus Mozart ile ilgili bir belgeselde, orta yaşı biraz geçmiş bir müzikolog profesörden şu sözleri duydum: “Onun beş yaşındayken yazdığı herhangi bir eser kalitesinde birşeyler üretebilmek için kalan ömrümün tamamını verirdim.” 35 yıllık kısa hayatına, birbirinden değerli ve eşsiz 626 eser sığdıran Mozart gibi bir yeteneğin günümüzde ortaya çıkmasının ne kadar zor olduğunu hiç düşündünüz mü? Özellikle çok erken yaşlardaki müzik yeteneklerini engelleyen ne çok şey var günümüzde: Yoğun ders programı, televizyon, ebeveynlerin ikisinin de çalışması, sosyal medya, bilgisayar oyunları ve saire. Aynı engeller çocukların farklı alanlarda gelişmesini de sağlıyor gibi. Son zamanlarda “genç yaşında zengin olmuş” kişilerle ilgili haberler çoğaldı. Buradaki önemli ayrıntı, “kendi zengin olmuş” gençlerden söz edilmesi… Yani miras değil alınteri. Daha doğrusu beyin teri… Çünkü bu gençlerin hepsi icatlarıyla zengin oluyorlar. Hemen hepsi bilişim sektörü için geliştirdikleri bir yenilik veya programla zengin olmuşlar. Bu kuşağın öncüsü Bill Gates1970’lerde henüz lise yıllarında bilgisayar için programlar yazmaya başlayan ve sonrasında bilgisayarın yaygınlaşmasında en büyük paya sahip olan genç… Ondan sonra sözü edilecek en önemli kişi, şüphesiz Steve JobsDahi arkadaşı Steve Wozniak ile ürettiği Macintosh modeli ile bilgisayarda, I-Phone ile iletişimde devrim yapan adam. O da çok genç yaşlarda ve sadece dehasıyla inanılmaz bir servetin sahibi oldu. İnternette kitap satmayı akıl edip Amazon.com sitesini kurarak e- ticaretin gelişmesine büyük katkı sağlayan ve bu arada da milyarder olan Jeff Bezos da başarısını çok genç yaşlarda sağladı. Bir nevi okul içi çöpçatan sitesi olarak başlayan Facebook ile dünyadaki her 10 kişiden birinin üye olduğu inanılmaz bir sosyal ağ oluşturan Mark Zuckerberg yaptıkları sayesinde zengin olduğunda henüz 20 yaşındaydı. Bu liste uzar gider. Ancak son günlerin en popüler ismi Nick D’Aloisio… İngiltere’de yaşayan bu dahi genç 15 yaşındayken ödevlerini yapmak için geliştirdiği bir yazılımı, geçenlerde Yahoo’ya milyonlarca dolara sattı… Yahoo, Summly adlı yazılımı kendi arama sistemini geliştirmek üzere almış. Bugün 17 yaşında olan Nick D’Aloisio da büyük bir servetin sahibi olmuş. Rakam açıklanmasa da Financial Times gazetesi ile Reuters haber ajansı 30 milyon dolardan söz ediyor. Bu arada Yahoo, genç mucidi üst düzey bir pozisyonda işe de almış. Tüm bu gençlerin bilişim sektöründe başarılı olmaları da yeniliğe yenilerin daha kolay uyum sağlamalarıyla açıklanabilir ancak. Yeni şeylere uyum sağlamak için eskileri unutmak uzun sürüyor… 19. yüzyılda trenlerde gazete satarak hayata atılan ve eğitimsiz olmasına rağmen 1.000’den fazla icadına patent alan Edison gibi mucit ve müteşebbisler yetişmesi için bu çağ daha uygun galiba. Sosyal medyada popüler, gerçek hayatta asosyal, Okuma yazmayı ekrandan öğrenen, Bilgisayar başındayken uyumayı bile unutan, Akıllı telefonu vücudunun bir uzvu gibi kullanan, Hayattaki sorunları çözmek için “geri al” tuşu arayan bir kuşak bu… Her çocuk bir bakıma bir dahi ve her dahi bir bakıma bir çocuktur Arthur Schopenhauer 1788 – 1860 yılları arasında yaşamış, Kant’ın öğrencisi, Nietzsche’nin akıl hocası, Alman filozof, yazar ve eğitmen… Nalan M. ALAKENT [email protected] KARİKATÜRLERDEKİ TARİH 14 Kanuni Sani 1339 - 14 Ocak 1923 Akbaba Dergisi Tercihte tereddüt -Acaba hangisini giysem?!.. Aslında hafta başına kadar işadamı kimliğinden hemen hiç kimsenin haberi yoktu. İngiliz edebiyatının temel taşlarından, insanoğlunun fıtratını en iyi biçimde yansıtan eserlerin yazarı William Shakespeare’den bahsediyorum. Doğum tarihi net olarak bilinmese de vaftiz olduğu tarih olan 1564 ile 1616 yılları arasında “yaşamış”, yazdıklarıyla edebiyat ve tiyatro tarihini derinden etkilemiş, eserleri tüm sanat dallarında yorumlanmış ve tüm büyük dillere çevrilmiş William Shakespeare18 yaşında evlenen ve üç çocuğu olan Shakespeare, yazarlık ve aktörlüğünün yanında kariyeri boyunca işlettiği Kralın Adamları adlı bir tiyatro şirketinin de patronuydu. Yaşadığı dönem boyunca bir tiyatro ünlüsü olmasına rağmen asıl parlaması 19. yüzyılda gerçekleşir. George Bernard Shaw’ın “Bardolatry(Shakespeare hayranlığı) olarak nitelendirdiği dönem bu yüzyılda başlar. Hayranlık derken “fun” gibi bir şeyden bahsedilmiyor. Shakespeare’in o dönem bilinen adlarından biri olan Bard” ve Yunanca ibadet anlamına gelen “latriakelimelerinden oluşmuş Bardolatry, hayranlığın boyutuyla ilgili bilgi verebilir. Aslında bugün de sanat çevrelerinde haklı ve büyük bir hayranlık beslenen William Shakespeare’in ortaya çıkan yeni özelliği onunla ilgili düşünceleri ve hisleri etkileyebilecek gibi görünüyor. Bu büyük yazarın tiyatro işletmecisi olduğu ve bu yönüyle bir işadamı olduğu biliniyordu. Ancak Galler Aberystwyth Üniversitesi öğretim üyelerinden Dr. Jayne Elisabeth Archer ve iki arkadaşının yaptığı arşiv incelemeleri Shakespeare’in işadamlığı hakkında yeni bazı bilgilere ulaşılmasını sağladı. Bu bilgilerden hareketle oluşturdukları tezlerini Mayıs ayında Galler’de gerçekleşecek bir edebiyat festivalinde sunacak akademisyenler kısaca şunu söylüyorlar: Shakespeare, 15 yıl süresince komşularına ve yerel tüccarlara şişirilmiş fiyatlara satabilmek için tahıl, malt ve arpa satın alarak stoklamış. Ürünler için kendisine tam ödeme yapamayacak (ya da yapmayacak) kişilerin peşine düşmüş ve kazançlarını borç para verme işinde kullanmış. Ayrıca devlet yetkilileri vergi kaçakçılığı yüzünden Shakespeare’i takibe almış ve 1598 yılında kıtlık sırasında tahıl istiflemekten hakkında kovuşturma açılmış. Bu kadar kısa bir paragrafa sıkışmış birbirinden kötü birçok sıfat: Stokçu, karaborsacı, tefeci ve vergi kaçakçısı. Üstelik en acımasızından… Çünkü o dönem Avrupa’da “Küçük Buz Devri” olarak bilinen ve tarımsal verimin düştüğü, açlıktan ölümlerin olduğu yıllar… Eğer bulunan kayıtlar farklı birine ait değilse ve doğrulanırsa söylenecek tek söz kalıyor: William Shakespeare iyi bir edebiyatçı ama kötü bir işadamıymış… William Shakespeare Dahi, tiyatro iflletmecisi ve karaborsac› Genç Edisonlar Ça€› Âkıl adamların sürece dahil edilmesi Âkıl adamlar veya insanlar (adam kavramı kadını da kapsar ama algı erkek üzerine olduğu için insan kelimesi de kullanılabilir) çözüm sürecine dahil edildiler. Bu kişiler üzerine ciddi/gayri ciddi tartışmalar yapıldı. Aslında bu bile yöntemin doğruluğunu ortaya koyar. Bizim konumuz işin bu yanı değil elbet. Biz bu yazımızda çözüm sürecinde kültürün devreye sokulmasını gündeme getireceğiz. Bu açıdan âkıl insanların sürece dahil edilmesinin kültürle nasıl bir ilişkisi olduğu önem taşıyor. Bunu anlamak için listeye kabaca bakmakta yarar var. Yani seçilen âkıl insanların profiline bir göz atalım. Gazeteci yazarlar ağırlıkta görünüyor, sonra ise sanatçılar geliyor. Bilim insanları, iş adamları ve sivil toplum temsilcileri de var. Tabii ki bu tür bir profil şunu ortaya koyuyor; toplumsal ağırlıklı olayları bilim insanlarıyla anlayabilirsiniz ama topluma sadece entelektüel isimlerle yönelemezsiniz. Şöhretleriyle, sanatçılıklarıyla, sempatiklikleriyle ve sesleriyle daha geniş bir kesimi dikkate almak zorundasınız. Diğer bir deyişle toplumda karşılığı olan makul insanları yanınıza almak gerekmektedir. Bu manada bu isimler çözümün kitabi yönüne değil umut oluşuna, hayatiyet taşımasına ve heyecan oluşuna işaret edecektir. Bu manada çözüm; siyasi olduğu kadar gündelik hayattan ve ona ait kültürden de beslenecektir. Bu açıdan tepeden inme hissini kıracak ne varsa yapılmalıdır. Herkes sürece dahil edilmeye gayret edilmelidir. Kültürün acilen devreye girmesi Ülkemizde sosyal ve siyasal barışı ortaya çıkarması beklenen bu süreçte, geniş anlamıyla kültür acilen sürece dahil edilmelidir. Bunun elbette birçok sebebi var. Öncelikle ülke çapında yakalanan pozitif havayı çok önemsemek gerekmektedir. Bu havanın geçici olmaması yani devamlılığı büyük önem taşımaktadır. İşte hem pozitif havanın devamlılığı hem de pekiştirilmesi ancak kültürün devreye girmesi ile mümkün olabilir. Kalıcılık ancak kültürle sağlanabilir. Ülkemizdeki etnik ve kültürel farklılıkların ayrışması/ayrıştırılması sosyolojik olarak zaten mümkün değildir. Bu sosyolojik gerçekliği herkesin bilmesi ve inanması gerekir. Dolayısı ile kültürün uzlaştırıcı yanının devreye sokulmasının tam zamanıdır. Âkıl insanlar kendi özellerinde; ilmi, irfanı, makul olmayı, kültürel değerleri, ortak aklı temsil ederler. Zaten toplumda elit kültürle değil geniş anlamda, gündelik hayata değin ve toplumda karşılığı olan kültürle var olunabilir. Ülkenin kuzeyi-doğusu- batısı arasındaki biraz coğrafyadan biraz siyasetten biraz ekonomiden kaynaklı kopukluk yok farzedilmeli ve sanki yokmuşçasına, herkes birbirinin kapı komşusuymuşçasına bir hava estirilmelidir. Bu süreçte herkes kendini âkıl insan yerine koymalı, öyle görmeli ve inanmalıdır. Sanatçısından sporcusuna bürokratından sivil toplumcusuna kadar en geniş yelpaze ile devrede olunmalıdır. Bir diğer husus; süreci pekiştirecek kültürel projeler geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri ile mesela ülkemizin en gelişmiş bölgesi olan Marmara Bölgesi bu anlamda kardeş bölge gibi birlikte çalışmalıdır. Kültürün ayrıştırıcı özelliği değil birleştirici rolü devreye sokulmalıdır. Kültürel sorumluluğun rol üstlenmesinin tam zamanıdır. Şehirlerimiz arasında kültürel kardeşlik bile tesis ettirilebilir. Kültürün sosyal ve ekonomik yanı bölgede iletişim zeminini güçlendirecektir. Çözüm sürecinde kültür PROF. DR. AHMET EMRE BİLGİLİ YENİ Cami Hünkar Kasrı, hat, tezhip ve minyatür sergilerine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Haziran ayına kadar sürecek 5 ayrı sergiyle sanatseverleri ağırlayacak olan Hünkar Kasrı’nda açılacak sergiler şunlar: Nakışta Hat ve Tezhip Sergisi: 9-22 Nisan 2013 (Zehra Karataş ve Öğrencileri) Hat, Tezhip, Minyatür ve Osmanlı Saray İşlemeleri: 29 Nisan-13 Mayıs 2013 (İlim Yayma Cemiyeti Erenköy Şubesi) Osmanlı, Selçuklu, Deniz Dibi ve Hat Sanatı: 15-26 Mayıs 2013 (Seramik Sanatçısı Ahmet Nejat Birdevrim) İstanbul’un Penç Halleri Minyatür ve Tezhip: 28 Mayıs-4 Haziran 2013 (İSMEK Kurs Öğreticileri Taner Alakuş ve Hatice Aksu ve Öğrencileri) Maziden Atiye Gönlümüzde Sanat Minyatür ve Tezhip: 4-11 Haziran 2013 (İSMEK Kurs Öğreticileri Taner Alakuş ve Hatice Aksu ve Öğrencileri) Hünkar Kasr›’nda sanat flöleni Sayfa11_Layout 1 05.04.2013 01:27 Page 1

Transcript of HAFTALIK İsmail Şen Genç Edisonlar Ça€›ismailsen.com/pdf/04.05.2013.pdf2013/05/04  · Deniz...

Page 1: HAFTALIK İsmail Şen Genç Edisonlar Ça€›ismailsen.com/pdf/04.05.2013.pdf2013/05/04  · Deniz Dibi ve Hat Sanatı: 15-26 Mayıs 2013 (Seramik Sanatçısı Ahmet Nejat Birdevrim)

115 Nisan 2013

İSTA

NBU

L

HAFTALIK İsmailŞen

[email protected]

SOLDAN SAĞA: 1- AvrupaBirliği ve NATO gibi bazıuluslararası organizasyonlarınmerkezlerini barındıran;ekonomisi otomobil, gıdaürünleri, demir ve çelik, işlenmişelmas, tekstil, plastik ve petrolürünleri üretimine dayananAvrupa ülkesi… Serbest meslekadamlarını içinde toplayan resmîbirlik… 2- Alacağın veyaborcun, faizin dışında olanbölümü… Ürünleri kadar ilginçfotoğraf çalışmalarıyla dahatırlanan İtalyan giyim firması…3- Bir çoğul eki… Telefonsözü… 4- Danimarka’nıninternet kodu… Kayıt için alınanpara… 5- Bir mağazanın yalnızbir tür eşya satılan bölümü…Minibüs, küçük otobüs, zırhlıaraç, arazi aracı üreten bir KoçHolding iştiraki… 6- Müstahkemmevki… Kelime anlamı “elegeçirmiş, ulaşmış” olan erkekismi… Jokeylerin giydiğikenarsız başlık… 7- (Tersi)Otomobilde tip… Boyasanayisinde kullanılan beş litrelikambalaj… 8- Almanya merkezliolup, ülkemizde de çeşitli illerdefaaliyette bulunan uluslararasıbir perakende şirketi… Sodyumelementinin simgesi… 9- Büyüktepsi… Toprak MahsulleriOfisi’nin kısa yazılışı …Ülkemizin posta örgütünüsimgeleyen harfler… 10- Finger,Burçak, Negro, Topkekürünlerine sahip bisküvimarkası… İlave…Galatasaray’ın kısa yazılışı… 11-Sayıları göstermek için kullanılanişaretlerden her biri… Yazılıkâğıtları düzenli ve sıralı birbiçimde korumak için kullanılanmukavva veya plastikten tellikap… 12- Bir şeyi görev,

meslek olarak kabul etmek…Güney Afrika’nın plaka imi.YUKARIDAN AŞAĞIYA:1- Devletçe verginin kesildiğinigösteren etiket… Bir fabrikaveya atölyenin uzun bir süreaynı iş üzerinde çalıştığı üretimtipi… 2- Genişlik… SuperFreshmarkası ile dondurulmuş ürünlerpazarlayan Bursa merkezlifirma… 3- Kırmızı renkli değerlibir taş… Adını Yunanmitolojisindeki bir tanrıçadanalan ABD merkezli sporayakkabı üreticisi… 4- İktisat…Andorra’nın internet harfleri… 5-Alacak verecek kalmadığınıgösteren belge… Bir tembihsözü… 6- Kenya’nın internetkodu… Türk Ticaret Kanunuanlamındaki harfler… 7-Türkiye’de toplu olarak üretilenilk otomobil markası…Madagaskar’ın plaka işareti…Kilometrenin kısa yazılışı… 8-Sözcük anlamı “seçkin” olan;ülkemizin ilk çikolata veşekerleme markalarından biri…Merkez ofisi Kaliforniya’dabulunan, dünyanın en büyükarama motorlarından birinin vegeliştiricisi olan şirketin adı… 9-Corolla ve Yaris markalarınıyaratan Japon otomotivşirketi… Uykusu hafif… 10-Küçük bitkilere verilen genelad… Bir bilim ve sanat kolundaayrı nitelik ve özellikleri bulunanyöntem veya akım, okul… 11-Ticaret mallarını saklamak içinrıhtımda yapılan büyük depo…Bir borca karşılık, hesabı dahasonra görülmek üzere yapılankısmi ödeme… Kendi, zat… 12-Lahza… Krom elementininsimgesi… İnşaat sektörüne ithaldekorasyon malzemeleri ilegiren bir boya firması.

BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 5. SAYFADA

BULMACA

Geçenlerde Avusturyalımüzisyen Wolfgang AmadeusMozart ile ilgili bir belgeselde, ortayaşı biraz geçmiş bir müzikologprofesörden şu sözleri duydum:“Onun beş yaşındayken yazdığıherhangi bir eser kalitesindebirşeyler üretebilmek için kalanömrümün tamamını verirdim.”

35 yıllık kısa hayatına, birbirindendeğerli ve eşsiz 626 eser sığdıranMozart gibi bir yeteneğin günümüzdeortaya çıkmasının ne kadar zorolduğunu hiç düşündünüz mü?Özellikle çok erken yaşlardaki müzikyeteneklerini engelleyen ne çok şey vargünümüzde: Yoğun ders programı,televizyon, ebeveynlerin ikisinin deçalışması, sosyal medya, bilgisayaroyunları ve saire.

Aynı engeller çocukların farklıalanlarda gelişmesini de sağlıyor gibi.Son zamanlarda “genç yaşında zenginolmuş” kişilerle ilgili haberler çoğaldı.Buradaki önemli ayrıntı, “kendizengin olmuş” gençlerden sözedilmesi…

Yani miras değil alınteri. Daha doğrusu beyin teri…Çünkü bu gençlerin hepsi icatlarıyla

zengin oluyorlar. Hemen hepsi bilişimsektörü için geliştirdikleri bir yenilikveya programla zengin olmuşlar.

Bu kuşağın öncüsü Bill Gates…1970’lerde henüz lise yıllarındabilgisayar için programlar yazmayabaşlayan ve sonrasında bilgisayarınyaygınlaşmasında en büyük payasahip olan genç…

Ondan sonra sözü edilecek enönemli kişi, şüphesiz Steve Jobs…Dahi arkadaşı Steve Wozniak ileürettiği Macintosh modeli ilebilgisayarda, I-Phone ile iletişimdedevrim yapan adam. O da çok gençyaşlarda ve sadece dehasıylainanılmaz bir servetin sahibi oldu.

İnternette kitap satmayı akıl edipAmazon.com sitesini kurarak e-ticaretin gelişmesine büyük katkısağlayan ve bu arada da milyarderolan Jeff Bezos da başarısını çok gençyaşlarda sağladı.

Bir nevi okul içi çöpçatan sitesiolarak başlayan Facebook iledünyadaki her 10 kişiden birinin üyeolduğu inanılmaz bir sosyal ağoluşturan Mark Zuckerberg yaptıklarısayesinde zengin olduğunda henüz 20yaşındaydı.

Bu liste uzar gider. Ancak songünlerin en popüler ismi NickD’Aloisio… İngiltere’de yaşayan budahi genç 15 yaşındayken ödevleriniyapmak için geliştirdiği bir yazılımı,geçenlerde Yahoo’ya milyonlarcadolara sattı… Yahoo, Summly adlıyazılımı kendi arama sisteminigeliştirmek üzere almış. Bugün 17yaşında olan Nick D’Aloisio da büyükbir servetin sahibi olmuş. Rakamaçıklanmasa da Financial Timesgazetesi ile Reuters haber ajansı 30milyon dolardan söz ediyor. Bu aradaYahoo, genç mucidi üst düzey birpozisyonda işe de almış.

Tüm bu gençlerin bilişimsektöründe başarılı olmaları dayeniliğe yenilerin daha kolay uyumsağlamalarıyla açıklanabilir ancak.Yeni şeylere uyum sağlamak içineskileri unutmak uzun sürüyor…

19. yüzyılda trenlerde gazetesatarak hayata atılan ve eğitimsizolmasına rağmen 1.000’den fazlaicadına patent alan Edison gibi mucitve müteşebbisler yetişmesi için bu çağdaha uygun galiba.

Sosyal medyada popüler, gerçekhayatta asosyal,

Okuma yazmayı ekrandan öğrenen, Bilgisayar başındayken uyumayı

bile unutan,Akıllı telefonu vücudunun bir uzvu

gibi kullanan, Hayattaki sorunları çözmek için

“geri al” tuşu arayan bir kuşak bu…

Her çocuk birbakıma bir dahi ve her

dahi birbakıma birçocuktur

Arthur Schopenhauer1788 – 1860 yılları

arasında yaşamış, Kant’ın

öğrencisi,Nietzsche’nin akıl hocası,

Alman filozof, yazar ve

eğitmen…

Nalan M. ALAKENT ile ti sim@so rus hop.com

KARİKATÜRLERDEKİ TARİH

14 Kanuni Sani 1339 - 14 Ocak 1923 Akbaba Dergisi

Tercihte tereddüt-Acaba hangisini giysem?!..

Aslında hafta başınakadar işadamı kimliğindenhemen hiç kimsenin haberiyoktu. İngiliz edebiyatınıntemel taşlarından,insanoğlunun fıtratını en iyibiçimde yansıtan eserlerinyazarı WilliamShakespeare’denbahsediyorum.

Doğum tarihi net olarakbilinmese de vaftiz olduğutarih olan 1564 ile 1616 yıllarıarasında “yaşamış”,yazdıklarıyla edebiyat vetiyatro tarihini derindenetkilemiş, eserleri tüm sanatdallarında yorumlanmış vetüm büyük dillere çevrilmişWilliam Shakespeare…

18 yaşında evlenen ve üççocuğu olan Shakespeare,yazarlık ve aktörlüğününyanında kariyeri boyuncaişlettiği Kralın Adamları adlıbir tiyatro şirketinin depatronuydu. Yaşadığı dönemboyunca bir tiyatro ünlüsüolmasına rağmen asılparlaması 19. yüzyıldagerçekleşir. George BernardShaw’ın “Bardolatry”(Shakespeare hayranlığı)olarak nitelendirdiği dönembu yüzyılda başlar. Hayranlıkderken “fun” gibi bir şeydenbahsedilmiyor.Shakespeare’in o dönembilinen adlarından biri olan“Bard” ve Yunanca ibadetanlamına gelen “latria”kelimelerinden oluşmuşBardolatry, hayranlığınboyutuyla ilgili bilgi verebilir.

Aslında bugün de sanatçevrelerinde haklı ve büyükbir hayranlık beslenenWilliam Shakespeare’inortaya çıkan yeni özelliğionunla ilgili düşünceleri vehisleri etkileyebilecek gibigörünüyor. Bu büyük yazarıntiyatro işletmecisi olduğu vebu yönüyle bir işadamıolduğu biliniyordu.

Ancak GallerAberystwythÜniversitesiöğretimüyelerinden Dr.Jayne ElisabethArcher ve ikiarkadaşının yaptığı arşivincelemeleri Shakespeare’inişadamlığı hakkında yeni bazı bilgilere ulaşılmasınısağladı.

Bu bilgilerden hareketleoluşturdukları tezlerini Mayısayında Galler’degerçekleşecek bir edebiyatfestivalinde sunacakakademisyenler kısaca şunusöylüyorlar:

Shakespeare, 15 yılsüresince komşularına veyerel tüccarlara şişirilmişfiyatlara satabilmek içintahıl, malt ve arpa satınalarak stoklamış. Ürünleriçin kendisine tam ödemeyapamayacak (ya dayapmayacak) kişilerinpeşine düşmüş vekazançlarını borç paraverme işinde kullanmış.Ayrıca devlet yetkililerivergi kaçakçılığı yüzündenShakespeare’i takibe almışve 1598 yılında kıtlıksırasında tahıl istiflemektenhakkında kovuşturmaaçılmış.

Bu kadar kısa birparagrafa sıkışmış birbirindenkötü birçok sıfat: Stokçu,karaborsacı, tefeci ve vergikaçakçısı. Üstelik enacımasızından… Çünkü odönem Avrupa’da “KüçükBuz Devri” olarak bilinen vetarımsal verimin düştüğü,açlıktan ölümlerin olduğuyıllar…

Eğer bulunan kayıtlar farklıbirine ait değilse vedoğrulanırsa söylenecek teksöz kalıyor:

William Shakespeare iyibir edebiyatçı ama kötü birişadamıymış…

William Shakespeare

Dahi, tiyatro iflletmecisi vekaraborsac›

Genç Edisonlar Ça€›

Âkıladamların

sürece dahiledilmesi

Âkıl adamlarveya insanlar (adamkavramı kadını dakapsar ama algı erkeküzerine olduğu için insankelimesi de kullanılabilir)çözüm sürecine dahiledildiler. Bu kişiler üzerineciddi/gayri cidditartışmalar yapıldı. Aslındabu bile yöntemindoğruluğunu ortaya koyar.Bizim konumuz işin bu yanıdeğil elbet. Biz buyazımızda çözüm sürecindekültürün devreyesokulmasını gündemegetireceğiz.

Bu açıdan âkıl insanlarınsürece dahil edilmesininkültürle nasıl bir ilişkisiolduğu önem taşıyor. Bunuanlamak için listeye kabacabakmakta yarar var. Yaniseçilen âkıl insanlarınprofiline bir göz atalım.Gazeteci yazarlar ağırlıktagörünüyor, sonra isesanatçılar geliyor. Biliminsanları, iş adamları ve siviltoplum temsilcileri de var.

Tabii ki bu tür bir profilşunu ortaya koyuyor;toplumsal ağırlıklı olaylarıbilim insanlarıylaanlayabilirsiniz amatopluma sadece entelektüelisimlerle yönelemezsiniz.Şöhretleriyle,sanatçılıklarıyla,sempatiklikleriyle vesesleriyle daha geniş birkesimi dikkate almakzorundasınız. Diğer bir

deyişle toplumdakarşılığı olan makulinsanları yanınızaalmak gerekmektedir.Bu manada bu isimlerçözümün kitabiyönüne değil umutoluşuna, hayatiyettaşımasına veheyecan oluşuna

işaret edecektir. Bu manadaçözüm; siyasi olduğu kadargündelik hayattan ve ona aitkültürden de beslenecektir.Bu açıdan tepeden inmehissini kıracak ne varsayapılmalıdır. Herkes sürecedahil edilmeye gayretedilmelidir.

Kültürün acilendevreye girmesi

Ülkemizde sosyal vesiyasal barışı ortayaçıkarması beklenen busüreçte, geniş anlamıylakültür acilen sürece dahiledilmelidir. Bunun elbettebirçok sebebi var. Öncelikleülke çapında yakalananpozitif havayı çokönemsemek gerekmektedir.Bu havanın geçici olmamasıyani devamlılığı büyükönem taşımaktadır. İşte hempozitif havanın devamlılığıhem de pekiştirilmesi ancakkültürün devreye girmesi ilemümkün olabilir. Kalıcılıkancak kültürle sağlanabilir.Ülkemizdeki etnik vekültürel farklılıklarınayrışması/ayrıştırılmasısosyolojik olarak zatenmümkün değildir. Busosyolojik gerçekliğiherkesin bilmesi veinanması gerekir. Dolayısıile kültürün uzlaştırıcıyanının devreye

sokulmasının tamzamanıdır.

Âkıl insanlar kendiözellerinde; ilmi, irfanı,makul olmayı, kültüreldeğerleri, ortak aklı temsilederler. Zaten toplumda elitkültürle değil genişanlamda, gündelik hayatadeğin ve toplumda karşılığıolan kültürle var olunabilir.Ülkenin kuzeyi-doğusu-batısı arasındaki birazcoğrafyadan biraz siyasettenbiraz ekonomiden kaynaklıkopukluk yok farzedilmelive sanki yokmuşçasına,herkes birbirinin kapıkomşusuymuşçasına birhava estirilmelidir. Busüreçte herkes kendini âkılinsan yerine koymalı, öylegörmeli ve inanmalıdır.Sanatçısından sporcusunabürokratından siviltoplumcusuna kadar engeniş yelpaze ile devredeolunmalıdır.

Bir diğer husus; sürecipekiştirecek kültürelprojeler geliştirilmeli veuygulanmalıdır. Doğu veGüneydoğu AnadoluBölgeleri ile meselaülkemizin en gelişmişbölgesi olan MarmaraBölgesi bu anlamda kardeşbölge gibi birlikteçalışmalıdır. Kültürünayrıştırıcı özelliği değilbirleştirici rolü devreyesokulmalıdır. Kültürelsorumluluğun rolüstlenmesinin tamzamanıdır. Şehirlerimizarasında kültürel kardeşlikbile tesis ettirilebilir.Kültürün sosyal veekonomik yanı bölgedeiletişim zemininigüçlendirecektir.

Çözüm sürecinde kültür

PROF. DR.AHMET EMRE

BİLGİLİ

YENİ Cami HünkarKasrı, hat, tezhip veminyatür sergilerine evsahipliği yapmayahazırlanıyor. Haziran ayınakadar sürecek 5 ayrısergiyle sanatseverleriağırlayacak olan HünkarKasrı’nda açılacak sergilerşunlar:■ Nakışta Hat ve Tezhip

Sergisi: 9-22 Nisan 2013(Zehra Karataş veÖğrencileri)■ Hat, Tezhip, Minyatür

ve Osmanlı Saray İşlemeleri:29 Nisan-13 Mayıs 2013(İlim Yayma Cemiyeti

Erenköy Şubesi)■ Osmanlı, Selçuklu,

Deniz Dibi ve Hat Sanatı:15-26 Mayıs 2013 (SeramikSanatçısı Ahmet NejatBirdevrim)■ İstanbul’un Penç

Halleri Minyatür ve Tezhip:28 Mayıs-4 Haziran 2013(İSMEK Kurs ÖğreticileriTaner Alakuş ve HaticeAksu ve Öğrencileri)■ Maziden Atiye

Gönlümüzde SanatMinyatür ve Tezhip: 4-11Haziran 2013 (İSMEK KursÖğreticileri Taner Alakuş veHatice Aksu ve Öğrencileri)

Hünkar Kasr›’nda sanat flöleni

Sayfa11_Layout 1 05.04.2013 01:27 Page 1