Muhyiddin İbn Arabinin Risaleleri 3

download Muhyiddin İbn Arabinin Risaleleri 3

of 175

Transcript of Muhyiddin İbn Arabinin Risaleleri 3

RESLU BN-EL-ARABNC CLD

BN ARABNN RSALELER

E-eyhul Ekber MUHYDDN BN.ARAB K.S H.560-638 / M.1164-1240

Tercme Vahdettin NCE

nc Cild BN ARABNN RSALELER* Hezreti eyhul Ekberin Duas * bn-i Arabinin Hakknda bn-i Kemal Efendi Tarafndan Yavuz Sultan Selim Devrinde Verilen Fetva 1. Kitab: Kitabull Menzilil Kutbi ve Mekalihi ve Halihi 2. Kitab: Risaletul Kutub 3. Kitab: Kitabul Kutub 4. Kitab: Kitabul Mesail 5. Kitab: Kitabul Tecelliyat 6. Kitab: Kitabul sfar an Netaicil Esfar 7. Kitab: Kitabul Vesaya 8. Kitab: Kitabu Hilyetil Ebdal 9. Kitab: Kitabul Nakil Fusus 10. Kitab: El-Vasiye 11. Kitab: Kitabu stilahis Sufiyye eyhul Ekber MUHYDDN BN. ARAB K.S.

H.Z. EYH'N DUASIBSMLLAHRRAHMANRRAHM eyhu'l Ekber, nadide zmrt, parlak nur, efendim, eyh Muhyiddin Muhammed b. Ali b. Ahmed el-Maribi, el-Endlsi: - Allah, Muhammed ve al-i Muhammed hakk iin bizi dnya ve ahirette onun ilimlerinden faydalandrsn- der ve yle devam eder: - Hamdolsun Allah'a, uygun klmasnn gzelliinden dolay. O'ndan diliyorum; Yoluna salik olmay nasip etmesini, Bu yolu tahkik ehli biri olarak kat etmemi ilham etmesini, Yolunu tasdik etmekten dolay huzura ermi mutmain bir kalp bahetmesini, ne gemesini salayan zelliklerle donatt aydnlk bir akl vermesini, ereflendirmesinin makamna huzur veren bir sururla komay, Cehaletten uzakln mutmainliini yaayan bir nefis, fikrin kvlcm ve uleleriyle parlayan bir anlay, Fethin pnarndan ve halis arabndan zahir olan bir sr, Neenin genilii ve enginliiyle alm bir lisan vermesini, Fani dnyann ekici sslerinden ve zevk veren cazibesinden beri, yksek bir dnce bahetmesini, Kevnin batnda ve douunda varln srrn gzlemleyen bir basiret nasip etmesini, Huzur rzgarnn arndrmas neticesi her trl bozukluktan beri duyular vermesini, Noksanln taknlndan ve tatbikinden uzak tertemiz bir ftrat vermesini, elverili bir vakit Muhammed'e- al-i eriatn egemenliine ve gvencelerine uyan bir huy, Toplayp ayrmaya bahetmesini... Salt ve selam Muhammed'e ve grubuna, Ondan sonraki halifelere ve yolunu izleyen tablerine, Selam ve esenlik onlarn zerine. Bil ki, varlktan ve huddan murat Allah'tr ve ama da O'dur. Ne inkar var ne de ret. O, bana yeter ve O ne gzel vekildir. Abdullah M.bn.Arabi

Yaynevinin nsz

Deerli Dostlar.. Allah Dostlarnn sekinlerinden, tasavvuf erbabnn zirve isimlerinden olan eyhu'l Ekber Muhyiddin ibn. (k.s.) hazretlerinin Haydarabad'da 1948 y lnda yaynlanm 29 kk kitabklar-dan/risaleden oluan aada isimlerini verdiimiz, ok derin tasavvuf manlar ihtiva eden bu eserini Trkeye tercme ettirerek yaynlamay Kitsan Yaynevi olarak bizlere nasib eden Rabbimize ne kadar kretsek azdr. Bu risaleler "Kitabcklar" srasyla unlardr: 1) Kitabu'l Fena Fil Mahede 2) Kitabu'l Celal ve'l Keml 3) Kitabu'l Elif "Ahadiye" 4) Kitabu'l Celalet "Kelimetullah " 5) Kitabu Eyyami'e'n 6) Kitabu'l Kurbe 7) Kitabu'l Alam Bi arati Ehil lham 8) Kitabu'l Mim Ve'l Vav Ve'n Nun 9) Risaletu'l Kasemi'l lahi 10) Kitabu'l Ya 11) Kitabu'l Ezel 12) Risaletu'l Envar 13) Kitabu'l sra l Makami'l Esra 14) Risaletun Fi Suali smail B. Sevdekin 15) Risaletun la'l mam Er'Razi 16) Risaletun La Yaulu Aleyha 17) Kitabu' ahid 18) Kitabu't Teracim 19) Kitabul Menzilil Kutbi ve Mekalihi ve Halihi 20) Risaletu'l ntisar 21) Kitabul Menzilil Kutbi 22) Kitabul Mesail 23) Kitabu't Tecelliyat 24) Kitabul sfar an Netaici'l Esfar 25) Kitabul Vesaya 26) Kitabu Hilyeti'l Ebdal

27) Kitabu Nakil Fusus 28) El- Vasiye 29) Kitabu stilahi's Sufiyye bn. Arab (k.s.) hazretlerinin bu risaleleri "ki-tabklar titiz bir ekilde karlatrmal (Haydara-bad basks esas alnarak Beyrut ve Kahire'de yakn tarih olarak baslanlar) incelenmi, mmkn mertebe lafzlar ve harekeleri en anlalr ekilde olmasna dikkat edilerek tercmesi kontrol edilmitir. Risalelerde geen Kur'n ayetlerinin orjinaline mmkn mertebe sadk kalnarak ltin harflerle (Trke) okunular, anlamlar, sure adlar ve ayet numaralar belirtilmitir. Ayrca okurlarmzn tercihleri gz nne alnarak rahat ekilde okunmas iin orta boy ve cilt olarak hazrlanmtr. Ve her cildin sonuna (yararl olaca dnlerek) Fuss Nak Kitab, Vasiyetler Kitab ve Tasavvuf Istlahlar Kitab konulmutur. Elinizde bulunan NC CLD 1) Kitabul Menzilil Kutbi ve Mekalihi ve Halihi 2) Risaletu'l ntisar 3) Kitabu'l Kutub 4) Kitabu'l Mesail 5) Kitabu't Tecelliyat 6) Kitabu'l sfar an Netaici'l Esfar 7) Kitabu'l Vesaya 8) Kitabu Hilyeti'l Ebdal 9) Kitabu Naki'l Fusus 10) El- Vasiye 11) Kitabu stilahi's Sufiyye kitabcklarn iermektedir. nallah Allah'n yardm ve Tevfik- Samadaniyesiyle baarl olmay umuyor ve nasibi olanlar iin gereince bu eserlerin faydal olmasn Cenab- Hakdan diliyoruz.

bn-i Kemal efendinin Fetvasbn. Arabi k.s hazretleri hakknda birok alim gerek yaad devirde gerekse gnmze kadar ok eitli grler bildirmiler, tartmlar; bazlar onu vmler, onun derin mn ifade eden remizli szlerini anlamayanlar eletirmiler hatta zaman zaman eletiri snrlarn aacak ekilde dil uzatanlar da olmutur. Onlara kanmzca en gzel cevab, aratrmalarmz esnasnda Muftiy u's-Sekaleyn namyla anlan ve bu isimle hret olan Msr fatihi Padiah Yavuz Sultan Selim'in hocas ayn zamanda da Kanuni ve Yavuz devrinin tannm eyhlislamlarnda Mevlna bn-Keml (k.s.) efendinin bu mevzuyla ilgili olarak yaynlanm bir fetvasnda bulduk. eyh Ahmed Hamd al-Kadir (k.s.) telif etmi olduu "Kitab-ul Burhan Al-Azhar Mankb e-eyh el-Ek-ber" Arapa ve Osmanlca olan ve yaynevimiz tarafndan Trkeye evirisi ve sadeletirmesi yaptrlan ve ok yaknda yaymlyacamz bu eserde bulunan bu fetvay biraz sadeletirme yaparak nemine binaen kitabmzn birinci cildinde olduu gibi ikinci cildine ve nc cildinede almay uygun grdk.. Fetvann sahibi olan bn-i Keml efendi, yaad devirde yukarda bahs ettiimiz gibi talebesi olan padiah tarafndan ok sevilmi ve saylmtr. yle ki Yavuz, hocasnn atndan srayan amurla kirlenmi olan kaftannn ld zaman tabutunun stne rtlmesini vasiyet etmitir. Ve yle de olmutur. Yakn tarihe kadar sandukasnn zerinde

serili olan bu kaftan, gnmzde zeri camla kapl tahtadan yaplm bir koruma iersine konarak sandukann yanna yerletirilmi, trbeyi ziyaret edenlere zenle gsterilmektedir. Ksaca bn-i Keml efendi ok zel bir zattr.. Hazreti eyh'e kar olanlar o gn olduu gibi bu gnde malesef mevcuttur. bn-i Keml efendinin fetvas sanyoruz o gn olduu gibi bu gnde hazreti eyh'e kar olanlara yetecek bir cevab olacaktr. Hazret yle fetva vermitir: Bismillahirrahmanirrahim.. Kullarndan bir ksmn ilim ve ihsana mmtaz ve enbiya ve murselne vris eden Cenab- Hakka hamd ve sena ve ehl-i dall- slha meb's olan (gnderilen) Nebiy-yi zn ile er'i metini (salam eriat) icraya ced ve gayret eden l ve ashabna eday selt ve selam b intiha (sonsuz selt ve selam) olunduktan sonra; ma'lum olsun ki hakikt ehlinin uyduu; Hazret-i eyh zam Kutb-ul Arifin Muhyiddn l al-Arab at-Ti al-Hatem al-Endls-i hazretleri muctehid-i kmil ve mrid-i fzldr. Hayret veren menkbnda mevcud olan harikulade kerametleri mridler, alimler ve fzl kiiler tarafndan kabul ve tasdik edilmitir. nkr edenlerin, ok byk hata edecekleri ve inkrda srar edenlerin ise ok dallete duar olacaklar aikrdr. Emr-i bil ma'ruf ve nehyi anil mnker'le me'mur hakimlerin, ibu batl inan sahihlerinin hallerini dzeltmelerine ve itikdlarm deitirmelerine tevik ve te'db (uslandrma) eylemeleri boyunlarna bordur. bn-i Arabi hazretleri birok kitab ve resil te'lif buyurmulardr. Fusus'ul Hikem, Ftuhat Mekiyye dier te'lif ettiklerinin yannda mehurdur. Hazreti eyh'in kitablarnda ve risalelerinde bulunan baz ibrelerinn lafzlar ve manlar ilh-i emre ve er'i nebeviye yakn yani anlalr olmas ynyle itiraz edilmemektedir. Ancak baz ibarelerin derectnn yksek olmas yani kef ve tevhd ehlinden olmayanlarn idrklarnn fevkinde olmas, amalanan many idrk edemeyenlerin ve tasavvuf ehli olmayanlarn "Sakn bilmediin eyin ardna dme. Dorusu kulak, gz ve kalp bunlarn hepsi o eyden sorumlu olur" (sra/36) yetine uyarak skt etmeleri ve itirazdan kanmalar vaciptir. Byklerden birisi yle buyurmutur: Kim tasauvuj hakikatlerin ehli ile beraber oturursa ve onlarn ortaya koyduklar hakikatlerin bazsn inkr ederse, Allah iman nurunu onun kalbinden skp alr." bn-i Arabi (k.s) hlen, ilmen, tarikat eyhi ve hakikat ehlinin by olduu gibi; ilim messesesi tekilatnn kurucusudur. Cenab- eyh, yle ucu buca olmayan bir denizdir ki sahilini grmee beer gz, dalgalarnn alkalanrken kard sesi iitmee; beer kula acizdir. nci taneleri olan szleri ise yr'dan uzak olanlarn ellerine ulap ziyan olmaktan korunmu ve gnl ehline ne'e bah olacak feyizler ile dopdoludur. bn-i Arabye mensub olan tife-i nciye doru yola girmi mmtaz bir kavimdir. Szleri ve dier tasavvuf! stlahlar dier tasavvuf ehli gibidir. Hatrdan karlmamaldr ki, hilali grmeye, kusurlu gzler nasl msaid deilse hazreti herkesin idrk etmesi mmkn olmayabilir. Allah'a yeminle beraber beyn olunur ki bhesiz eyh'ul Azam b. Arabi ilminin ihata etmedii eyi yazmamtr ve ilmi ise; malumatn ekillerini hakikati vechle, ru'yetle hasl olmu ilm-i uhddur. Hak Subhaneh teal hazretleri baz kullarn nbvvetle bazsn da velayetle semitir. Durum udur ki, bir eyi bilmemek, grmemek o eyin yok olduunu gerektirmez. Bulup grmemekle de o eyin varln inkr lzm gelmez. rnein; yarasann gnei grmeyerek inkr etmesi, gnein olmad anlamna gelmez. Taassubun zarardan bakaca faydas yoktur. Hususiyle Ricl-ul Gayb hakknda hadis-i erif vrid olmutur. Onlarn aresiz kalanlara Allah'n emriyle yardmlar mehurdur. u satrlar yazan ben dahi bu ruhan yardmlarna mazhar olmuumdur. Muna-sib olan budur ki her zaman mukaddes mevcudiyed-lerini ikrar edib zellikle eyh'ul Ekber Muhyiddin ibni Arab ve eyh Abdulkadir Geyln hazretlerini uygun tabirlerle yd etmek lzumludur. Setr ettikleri ve gizledikleri ibareleri idrk edememek sebebiyle inkr uygun deildir. Cifir,

Nucm ve ksir ilmi gibi konular avamdan gizlemilerdir. Ekseriya szleri vicdanidir, tatmayan bilmez kabilindendir. Onlarn yolu srat- mstakimdir, muhabbetullahtr. Onlar "Muhammed"dirler. Bilinmelidir ki, Allah'n dostlar ile Allah'tan bize haber getiren herkes, TEK gr zeredirler. Allah'dan getirdikleri bilgiye ne bir ey eklerler, ne noksan sylerler, ne de birbirlerine muhalefet ederler. Aksine onlar; birbirlerini dorularlar. Tbk buluttaki yamur suyunun yere inmesi halinde znde deiiklik olmamas gibi onlarn kelmlarnn zleri BR'dir mans BR'dir. Bizlere den "Bilmiyorsanz bir bilene sorunuz" ilhi hkmne riayet etmektir ki bu hkm slamn artlarndandr. "Hak tela cmlemize tevfk ve basiret ihsan eyleye" nanrz.. Hazreti eyhin buyurduu gibi... O, Allah Hakk syler ve O, doru yola iletir. Muftyu's sekaleyn ibn-i Keml Artk ok byk derni anlam ifade eden bu kymetli fetvadan sonra biz.. "Allah erlerinden zuhura gelen eserler; messir-i hakiki olan Hazreti Allah C.C. dandr" inanc ve bu gibi eserlere hizmetin de Cenab- Hakk'n byk bir ltf olduu bilinciyle Elhamdlillah deriz ve Subhaneh teal'dan okurlar mzn bu eserden, yaynlam olduumuz ve dier yaynlayacamz eserlerden amacna uygun istifade etmelerini, acizliimizden oluan hata ve kusurlarmzn affn niyaz ederiz. Allah Rasl s.a.v. efendimize, line, ashabna tm Nebilere, Resullere, Ehlibeytine, Veliyullaha, onlarn dostu olma erefine nali olanlara ve mmet-i Muhammed'e selam olsun. Gnlleriniz Allah Celle Celaleh'nun, Allah Raslu'nn ve dostlarnn muhabbetiyle dolsun. Allah Muin'niniz olsun. KTSAN YAYINEV.

BRNC KTAB

KTABUL MENZLL KUTB VE MEKALH VE HALH

KUTBUN MENZL SZ VE HAL KTABI

eyhul Ekber MUHYDDN BN. ARAB K.S.

KUTBUN MENZL SZ VE HAL KTABIBismillahirrahmanirrahim Allah'n salat ve selam Peygamberimizin ve ehlibeytinin zerine olsun. Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun. Akbet muttakilerindir. G ve kudret ancak yce ve azamet sahibi Allah'ndr. Allah'n salat ve selam efendimiz Hz. Muhammed'in ve pak ve temiz ehlibeytinin zerine olsun. Allah sizi muvaffak klsn, bilin ki: vgs ak ve isimleri kutsal olan yce Allah, Kutb'un menzilini huzurdan sr menzili klmtr. Bu menzili almaz klmtr ki, sadece O'nun ismi aabilmektedir. Sonra mam'n menzilini de celal ve nsiyet menzili olarak Kutb'un solunda varetmitir. Bu menzille Rab ismi ilintilidir; alemin ve bitkilerin ynetimi, salah buna aittir. Uzaklk srr onun yanndadr. Anahtarlar Onun elindedir. O, alemdeki tertemiz seyyiddir ve kutup imamn da klcdr. Sonra Kutbun sandaki imamn menzilini de cemal ve heybet menzili klmtr. Makam itibariyle mlk ve saltanat onundur, fiil itibariyle deil. Boyun edirilmi suretlerden mcerret ruhlar aleminin anahtarlar onun elindedir. Bunlarn ekli ilahi huzurda nasldr? Kukusuz Kutub ensesiz bir yzdr. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.) yle buyurmutur: "Ben sizi arkamdan grebiliyorum." Bu szyle Hz. Peygamber (s.a.v.) maddi bir varlk olarak arka(srt)y vurgularken, oradan grebilmeyi belirterek maddi srtn hakikatini nefyediyor. Arka(srt/te)y onlarn yokluklarnn ispat olarak dile getiriyor. Ayrca soldaki imamn iki yznn olduunu vurguluyor. Bir yz mrekkeptir ve aleme tekabl etmektedir. Bir yz basittir ve Kutba tekabl etmektedir. Sadaki imamnsa tek yznn olduunu ve her zaman ayakta durduunu belirtiyor. O, ensesiyle uurlarca alglanmamaktadr. Eer sorulsayd, "O, ensesi olmayan bir yzdr", diye cevap verirdi. "Mevakiu'n-Ncum" adl eserimizde iki imamn kalp feleindeki menzilini aklamtk. Bu babda, inallah, kitabmza yarar biimde Kutubun ve iki imamn menzilinden sz edeceiz. Kutb'un Menzili Makam ve Hali Kutub, dairenin merkezi, erevesi ve Hakkn aynasdr. Alemin etrafnda dnd bir eksendir. ncelikleri vardr ki, btn mahlukatn kalplerine hayr ve erle uzanr; ama bu hayr ve er ayn orandadr; biri dierine ar basmaz. Aslnda bunlar Kutbun yannda ne hayr ne de serdir; bilakis varlktrlar; bunlar kabul eden mahalle gre hayr ve er olarak belirginleirler. Bu ehli snnet tarafndan vurgulanan bir kuraldr ve baz aklclar da akln ve arazn gerei olarak bunu vurgulamlardr. Yce Allah bir ayette yle buyurmutur: "Fe elhemeha fucureha ve tekvaha /Ona iyilik ve ktlklerini ilham edene..." (ems, 8) Bu, ilahi srdan kaynaklanan sahih bir kuraldr. Sonra cennet ve cehennem varoldu. Ayrca varlktaki btn nispetler de zuhur etti. lahi zatn huzuru gibi. Bunlardan biri de yce Allah'n szdr. Allah zat ismiyle camidir/toplayandr, kabze-dendir, beddir/aandr. Vermemek ve vermek O'nun elindedir. Muhakkiklere gre hibir gizli ve rtl taraf olmayan gerek udur ki, ortada kesinlikle vermemek diye bir ey yoktur, aksine, ebedi bir ba, kesintisiz ikram ve devaml feyiz vardr. Menetme sadece ilahi vaciplik asndan sz konusudur ki, bunu da iki nedenden dolay kendine tlak etmitir. Birincisi; bata bulunulan varlklarn, kendilerine verilen tm balar bir tek zaman diliminde kabul etmek gibi bir zellikleri yoktur; aksine balarn bazlarn kabul etme zelliine sahiptirler. Dolaysyla varlklarn baz balar kabul etmemelerini ilahi men olarak isimlendiririz.

nk akl erbabnn kullana geldikleri nerme balamnda syleyecek olursak: eer Allah dileseydi, men edilen eyi menedilen varla menedilen zamanda verirdi. Bu dorudur, fakat "lev=eer" edat, ancak mmkn olmayan bir eyi ifade eden cmlenin banda yer alr. Nitekim yce Allah yle buyurmutur: "Lev eradellahu. en yet-tehize veleden /Allah ocuk edinmek isteseydi." (Zmer,4) "Lev eredna en nettehize lehven /Eer biz elence edinmek isteseydik." (Enbiya, 17) "Lev ae rebbuke ma fealehu / Eer rabbin isteseydi, onu yapamazlard." (En'am,112) "Lev i'na leateyna klle nefsin hudahu / Eer isteseydik her nefse hidayetini verirdik." (Secde, 13) Allah'n, meneden olmad halde meneden olarak isimlendirilmesini gerektiren ikinci husus ise udur: Akllar varlklarn mahiyetlerinin baz ksmlarn kavramak hususunda yetersiz kalrlar. nk zati snrlara ulamak zordur. Bir ok akl, eyay ancak resmedilen snrlar ve lafzi hudutlaryla bilebilirler. Yoksa yce Allah cmertliini btn varlklar zerine mutlak olarak aktmtr. Gzleri gren kimseler asndan gnein btn n tm yeryzne gndermesi gibi. Bunu kabul etme oran ise deiiktir ve bu deiiklik mahallerin deiikliiyle ilintilidir. Yoksa k deimez. Ama parlak cisimlerin allar ile koyu varlklarn allar bir deildir. Ama rt iinde gizli olan bir varln payna da n zddndan baka bir ey dmez. Aslnda bu da batr. Ama hakk engelleyen bu mahrum bunu men olarak nitelendirir. Aslnda hakk menetmekle kendisini perdeleyen O'dur. Ya hakikati itibariyle bunu yapar, ya da fiil, gizlenme, tortu ve kartlk gibi ortadan kalkmas mmkn olan herhangi bir araz ile buna neden olur. Ancak sahih bir idrakten perdelenmi olduu iin ve ayrca perdelerinden baka ynlere de sevk edildii iin zlem duyduu kimi eylerin kendisine ulamamasn men olarak nitelendirir. Buna gre Kutubun menzili ekip evirmeyi varetme huzurudur. O halifedir. Makam, emri yrrle koyma ve hkmleri ekip evirmedir. Hali'ise; genel niteliklidir ve zel bir hal olarak kaytlandrlamaz. nk O, varlktaki genel rtdr ve cmertliin hazineleri O'nun elindedir. Hak devaml otarak onda tecelli eder. Bu yzdendir ki Hz. Sddk (Ebubekir) yle demitir: "Bir eyi grmeden nce mutlaka Allah' grrm." Memleketler iinde Kutbun payna Mekke dmtr. Bedeniyle herhangi bir yerde ikamet etse de mahalli Mekke'dir, baka deil. Bir Kutup, Kutupluk mertebesine ulatnda, her srrn, her hayvann, her cansz varln, her insann ve cinnin Ona biat etmesi gerekir. Bunlardan ok az mstesnadr. "Mu-bayeetu'l Kutb fi hazreti Kurb" adn verdiimiz byk bir eserde bu biati ayrntl biimde ele aldk, biatin gerekleme eklini detayl olarak sunduk. Sevgiliyi her ey bildikten sonra srlar ona doru akar. Byle iken bandan sonuna kadar btn alemin ihtiyacn karlamakla grevli kutup iin durum nasldr acaba! Hz. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste yle buyurmutur: "Allah bir kulu sevince, ar tayan meleklere bunu bildirir. Cebraile bu kulun ismini gklere haykrmasn emreder. Bylece herkes onu tanr ve sever. Sonra yeryznde kabul grmesini salar." Nitekim ben, dnyay kuatan kaf dan saran ylan gren bir adam grmtm. Ylan da sarmken ba ile kuyruu birlemiti. Adam ylana selam verir, ylan da onun selamn alr. Sonra ylan, adama marib memleketinede Cabiye'de ikamet eden eyh Ebu Medyen'i sorar. Adam ylana: Ebu Medyen'i nereden tanyorsun? der. Ylan der ki: Yeryznde onu tanmayan biri var mdr? Yce Allah onun ismini yeryzne indirdiinden beri bizden onu tanmayan tek kii kalmamtr." te bu sevgilinin durumu. Bir de sevgilinin sadece gzelliklerinden bir gzellik olduu, alemin slah elinde bulunan ve varlkta hakkn nazargah olan kutubun durumunu dnnlAl-lah'tan, Kutubun en ksa zamanda avam ve havas herkese zuhur etmesini diliyoruz. Onun yolundan ayr lmayn, onun urunda sabrla direnin. Ariflerden biri, benim de bulunduum bir srada, Fas ehrinde bir dier arife sordu: Zamann ahs u anda mevcut mudur, deil midir? Sorulan kii: Hayr, ama beklenmektedir, dedi. Bu cevapla onun eksikliini anladk. Dedim ki: Bu adamn yannda,

Allah'n aleme datt srrn marifeti namna bir ey yok. Eer Kutubun zamann sahibi olduunu bilseydi, bir Yahudi, bir Hristiyan veya herhangi bir mezhebin ve dinin mensubunun nefsinin mutlaka onu sevmekle ekillendiini, kendisine yerletirilen srdan tr onu sevdiini bilseydi, byle konumazd. Sadece cinsiyetten dolay ahslar onu tanmyorlar. Bu ise ilahi bir imtihandr. Nitekim yce Allah yle buyurmutur: "Ve lev cealnahu meleken le cealnahu reculen / Eer biz onu bir melek klsaydk, mutlaka onu bir erkek yapardk." (En'am,9) "Le nezzelnahu aleyhim mine's-semai meleken resulen / Onu gk-ten(semadan) zerlerine melek bir resul olarak indirirdik." (sra,95) "Ve ma nerake illa beeren mislena / Senin ancak bizim gibi bir beer olduunu gryoruz." (Hud,27) "Ye'kulu mimma te'kulune minhu ve yerebu mimma terebun / Sizin yediinizden yiyor, itiinizden iiyor." (Mminun,33) Bunlar onun zahirine inkar gzyle bakyorlar. Bu inkar da lm getirmektedir. nk onlar gizli dnyalar itibariyle ona aktrlar; ama kovduklar bu kiinin gizli dnyalar itibariyle ak olduklar kimse olduunu bilmiyorlar. Bu yzden Efendimiz Aleyhisselm yle buyurdu: "Allah'm! Kavmime doru yolu gster. nk onlar bilmiyorlar." Bizden bir Muhammedi de bu mertebeden inen birini grdnde yle der: "Rabbi la tezer ale'l ardi mine'l kafirine deyyaren / Rabbim! Yeryznde kafirlerden hi kimse brakma." (Nuh,26) Bizden Muhammedlikten bakasna varis olan da bu ekilde syler. Kutup, kendisine kar savaan kimselere hayret eder. nk kafirlerin uruna Nebilere kar savatklar ve kendilerini feda ettikleri sr, Nebilerin getirdii ve nitelendikleri srrn ta kendisidir. Zahir dardr. nk suretlerin bir tarafn tekil etmektedir. Bu yzden zahir iindeki alem de bu snrlar iinde kalr. Bu bask ve snrlandrmadan dolay srlar arr. Eer meleklerin almas ve genilii gibi bir genilik gerekleseydi, herkesin ortak kabul olan Hakka bakabileceklerdi. Dolaysyla kutuplar bu mertebe itibariyle birbirlerinden stndrler. Nitekim yce Allah yle buyurmutur: "Tilke'r rusulu faddalna ba'dahum ala ba'din /O resullerin(elilerin) bazsn bazsndan stn kldk." (Bakara,253) Kutublarm en mkemmeli; Muhammedi olandr. Bu makamdan inen herkes varis olduu Nebinin mertebesine gre tekaml eder. Kutuplar iinde sevler, Museviler, brahimler, Yusuf-ler ve Nuhler var. Her Kutup varis olduu Nebinin mertebesine gre bir mertebeye iner. Ama hepsi de Muhammed'in (s.a.v.) kandilinden k alr. Bu kandil hepsini kuatmtr. Kutuplar marifetleri itibariyle birbirlerinden stndrler, Kutupluk nitelii ve varl tedbir etme fonksiyonu itibariyle deil. nk Velinin Nebi olduu bu Muhammedi devre, toprak nitelikli devre gibi deildir. nk toprak nitelikli devre itibariyle bir zamanda bir, iki, ve daha fazla Nebi bulunabilir. Ve her biri de belli bir gruba gnderilmi olabilir. brahim ve Lut'un bu devre itibariyle ayn zaman diliminde gnderilmi olmalar gibi. Bu durumu szn ettiimiz devre hakikati itibariyle gerektirir. Ama ulv Muhammedi devre byle deildir. nk artk zaman dnm dolam ilk gnk halini almtr. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.) yle buyurmutur: "Musa bu gn yaam olsayd, bana uymaktan baka seenei olmazd." Yine yle buyurmutur: "ki halifeye birden biat edildii zaman birini ldrn." Dolaysyla hkmler birbirine, devreler de birbirine benzemez. Bu kitabn ak iinde zamann dnp dolap ilk halini almas meselesi zerinde durmutuk. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.) yle buyurmutur: "sa Nebi olsa da bizim admza mmetine imamlk etmektedir." Dolaysyla o da bu mmetin Velilerinden biridir. Bylece Hz. Peygamber (s.a.v.) kendi devresinin nbuvvetiyle bizim devre-mizdeki velayeti birle tiriyor. Eer ona (sa'ya) veli desen, Hz. Sddk ve bakalar onun ardndan gelir. Eer Resul Nebi desen, Hz. Sddk ve bakalar onun nnde gelir. Hakikatlerin marifetinin hayret vericiliine bakn! nsanlar ve btn resuller de Hz. Muhammedi (s.a.v.) bu mesabede idrak eder. Bu yzden yce Allah yle buyurmutur: "Kuntum hayre mmetin uhricet linnasi / Siz insanlar iin ortaya karlm en hayrl mmetsiniz." (Al-i imran.llO) Dolaysyla Hz. Nebi (s.a.v.) insanlar karsnda hangi konumda ise biz de ayn konumdayz. "Ve kezalike cealnakum ummeten vasaten / Bylece sizin orta bir mmet yaptk." (Bakara, 143) Yani, sizi seilmi bir mmet kldk, "li tekunu uhedae ala'n nasi ve yekune'r Resul aleykum ehiden / Bylece siz insanlara rnek olasnz, resul de size rnek olsun."

(Bakara, 143) Bu ayet, bizim dier mmetler karsndaki hkmmz ve konumumuzu, Hz. Peygamberin (s.a.v.) bizim karmzdaki hkm ve konumu gibi gsteriyor. Yani biz (Muhammedi mmet), dier mmetler iin resul hkmndeyiz. Bu yzden Efendimiz Rasulallah Aleyhisselam yle buyurmutur: "Bu mmetin alimleri dier mmetlerin nebileri gibidir." Buradaki niteleme zerinde durduumuz menzil ve konum itibariyle geerlidir. Her peygamber mmetiyle birlikte haredildii gibi her Kutup da zamannn iyi kt btn ehliyle birlikte hasredilir. Bize gsterilen inayete bakn! Ki biz bu nitelii Hz. Muhammed (s.a.v.) sayesinde kazanmz. Buna gre bir resul hasredilir ve onunla ilgili hkm zel bir taifeyle birlikte haredilmesidir. Buna karlk bizden bir Kutup byle deildir. O geneldir, zamanndaki iyi kt her kei toplaycdr. sev veya Musev mirasa sahip olsa da bu onda bir eksiklie yol amaz. nk Muhammedi kandilden k almaktadr. Onun genel makam vardr. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.) onlarn bu durumuna dikkat ekmitir. Bir grupla ilgili olarak, "Nebi deildirler, ama Nebiler onlara gpta ederler", demitir. Bunun nedeni, Onlar daha genel bir makama ulatran ilerindeki Muhammedi berekettir. nallah bu kitabn ak iinde Kutuplarn hallerine, menziller itibariyle birbirlerinden stn olularna dair doyurucu aklamalara yer vereceiz. Bu gn yanmzda bir renci var, bize hizmet etmektedir. Onun Kutuplarn en byklerinden biri olmasn temenni ediyoruz. Bize byle bir mjde verilmitir. Bu mbarek menzilin mnacatma gelince, bu babn ak iinde inallah iki imamn menzilini aklarken buna deineceim. Bu Muhammedi Menzilin Mnacat Bu yola kan insan ve cinler iin hznlerden koruyucu tlsmdr. De ki: "Euzu bi'lilhl elmeliki rabbi min erri ma yaraj kalbi / Snrm ilah hkmran ve rabbe, kalbe yapan, gslerde depreen ktlklerden, meydana gelen hadiselerden." Ki kalblerin zellii bahedilen srrn etkisiyle gayplerin peinde olmaktr. te bu Allah'n hkmdr, aranzda onunla hkmeder. Ey insanlar! Sizler tabakasnz. ki tabakann hilali kuatlm haldedir. Birinin gnei ise domaktadr. Kukusuz senin rabbin her eyin yaratcs ve her eyi bilendir. Alemi ilmiyle slah eder. Mlk hkmyle verir. Ortay da yalnz brakr. Nazmnn srr uyarnca yazlm kitapta sona braksa da. nk O, hikmet sahibidir, bilendir. Grnmezin ve grnenin srrdr. Bir alamet ki ucunda ate vardr; salam gzlere ve basiretlere yolu aydnlatr. Allah, onlarn gizlediklerini de aa vurduklarn da bilir. Kim gelir de burada tutulursa, o yeniden yaratl hakknda hep kuku iinde olur. Allah her eyi grendir. Allah'm! brahim'in, smail'in, shak'n, Muhammed'in, Hasan'm ve Hseyin'in (Allah'n salat ve selam hepsinin zerine olsun) hakk iin bu isimlerin sahiplerini ve tayclarn her trl hastalktan beri klasm, nefiste depreen ve rzgarlarda esen her trl ktlkten koruyasn. En Mkemmel mamn Menzili En kamil imam, Kutb'un solundadr. Onunla birlik menzili arasnda Kutbun lp de srrn ona intikal etmesi vardr. nk birleme Kutba aittir. mam, imaml esnasnda lrse onun yerine bir baka imam gelir. Drt imamdan birinin yerine baka bir imam intikal eder. Bylece baka bir imamla buluur. Bu yzden imam, rabbin kulu olduu halde, alemin rabbi (tedbir edicisi) olarak isimlendirilmitir. Onlar rableri ve eiticileri iin savamadlar Bir komuya da duyurmadlar ki, salam olarak bir mahfeye binsin.

lahn kulu Kutuptur. Kesinlikle Allah'la beraber kimse yoktur. Bu imamsa, melikin kulu dier imam rabbinin kuludur. Dier kullarn isimleri de makamlarna gre belirginleir. Bu imam srlarn srrn bilir. O ilah tedbire sahiptir. Saylarda da ilah srlar vardr ki, ondan bakas bunlar bilemez. Bu imam, zel olarak ak olunan sanat da bilir. Deerli talar da bilir, ama bu bilgiyi bakalarndan gizler. nfiallerin isimlerine dair baz bilgileri elde eder ki, bazs hakiki mahiyetiyle oluur. Savalarda ve tuzaklarda akl almaz yetenekler sergiler. O mrnn yars kadar alemle, dier yars kadar da Kutupla veya mahluk hak ile ayn dzeyde olur. Ta ki kutupluk makamna eriinceye veya lnceye kadar. Heybeti varlk alemine klla zuhur eder. Ezelde kendisi iin takdir edildii zre himmet olarak da zuhur edebilir. Bu imamdan muamelelerin srlar toprak meneli ekilleriyle zuhur eder. Onun be srr vardr. Biri sebat srrdr ki, onunla eylerin hakikatlerini bilir, onunla tedbir eder, onunla tafsil eder, onunla dourtur, onunla evlendirir. Remzlerin srlarn onunla yorumlar, byleri zer, eyann zahiri, Batni, hakiki ve gayri hakiki ynlerini aklar. Gemiyi delmek, duvar rmek ona aittir. ocuu ldrmekse hal ve keif olarak ona ait deildir. nk ocuun herhangi bir gn ldrlmesi mutlaka Kutbun emriyle olur. Be srrn ikincisi ise sahip olma srrdr. Onunla zayflara acr, boulan kurtarr, yoksula kazandrr, zayf glendirir, herkesi tar. Hakkn gnderdii belalara kar onlara yardm eder, ktle urayana cmert davranr, sular affeder, ho grr, tkezlemeleri grmezlikten gelir, iki a, anne ile ocuunu bir araya getirir. zlem duyduklar iin yolcular iin yolu drerek ksaltr. Rahmani hakikatin ona verdii ve varlkta sergiledii genel g bu srdan kaynaklanr. nc sr ise liderlik srrdr. Onunla vnr, hakikatini sergiler ve: "Ben Adem oullarnn efendi-siyim" "phesiz ben Allah'm, benden baka ilah yoktur." "ben mnezzehim" "cbbemin iinde Allah'tan bakas yoktur" der. Ona verilen ve makamn ve yksekliini gsteren hakikat ite bu srdan ileri gelmektedir. Drdnc sr, slah srrdr. Bu sr ile mahlukat, kurtulularn ieren zorluklara sevkeder, helak olmalarna neden olacak lezzetlerden uzak tutar. Bu sr ile ocukla annesini, birbirini sevseler de ve Allah iin bir araya gelseler de aklar birbirinden ayrr. Mahlukatn birliini datr. nk bu sr ona hakikati gsterir ki, kalbi duygular birbirleri iin yaratlmamlardr ve bunlar ancak Allah deitirir. Dolaysyla bunlar Allah'a doru fertlik makamna dndrr. Zaten bu duygular iin istenen de budur. Bu yzden yle buyurulmutur: "ve ma halektu'l cinne ue'l inse illa liya'budun / Cinleri ve insanlar ancak bana ibadet etsinler diye yarattm." (Zariyat,56) Yani beni tansnlar. Cinleri ve insanlar birbirleriyle nsiyet kurup kaynasnlar veya birbirlerine ak olsunlar, birbirlerinin srlarn bilsinler diye yarattm, demiyor. Allah, mkellefi kendisi iin yaratmtr. O bakasna bakmamaldr. te bu srla imam kalplerin ilgisini Allah'tan bakasndan koparr, Allah'a yneltir. Bu hallerden hibiri yoktur ki insanlar onu, kendi ilerinde hissetmesinler. Ama nereden doduunu bilmezler. Bunun kayna szn ettiimiz bu imamdr. mam, gzetilen ahsla ilgili olarak kaim olan bu srra ilikin hkm itibariyle Allah'n nce-siz ilminin bir yansmasdr. te bu sr, imamn kalbine Allah'n ezeli ilmi uyarnca yerleir. Halkn slah ile ilgili olarak imama bahedilen hakikat bu srdan kaynaklanr. Beinci sr ise hazrlama, donatma srrdr. Bu srla yamurlar yadrr, memelerin st vermesini salar, ekinleri yeertir, ehvetleri uyandrr, meyveleri olgunlatrr, sularn tatl olmasn salar. Bu srla mcadele ve huzur ehline bir kuvvet verir ki zorluk ekmeden bir ok gnlere ve ayrlmadan, zarar grmeden nice yllara ularlar. Bu srla brahi-m, sraifil, Cebrail, Adem, Rdvan ve Maliki hakikat devam eder. nk alemin bekas bu sekize baldr, alemin bekasnn srr ise gdasdr. Bu cevherin gdas ise, amalarnn devaml ve pe pee yeni-lenmesidir. Bir zaman bir fert bundan soyutlanrsa, bsbtn yok olur. Gdalarn gdas da bu srdan kaynaklanr. "Mevakiu'n Ncum" adl eserin baz nshalarnda bundan sz ettik. Dolaysyla kitapta daha kapsaml bir ekilde ele aldk.

Bunun baz nshalar alemde zuhur etmitir. Alemin zahir, batn, cisim, ruh ve nefis olarak bekasn salayan hakikat de zuhur eder. Yani btn bunlar bu srdan kaynaklanr. Bu be sr bu imama hastr ve imamn ismi de Abdurrab (Rabbin kulu)dir. eyh Ebu Meyden, Ticane'de lmne bir veya iki saat kal ncaya kadar bu makamda yaad. Bu son demlerinde zerine Kutupluk hilati giydirildi, imamlk kisvesi zerinden karld. Bylece ismi Abdulilah (ilahn kulu) oldu. zerindeki hilat Abdurrab ismiyle birlikte Badat'ta Abdulvahhab isimli bir adama geti. Bu hususta Horasan'da bir adam eyh Ebu Medyen'le yarrd. Ama eyh byk bir Kutup olarak vefat etti. Kur'an'dan ona ili kin blm "Tebarekellezi biyedihi'l mlk" (mlk suresi) idi. Kitabn sonunda Kutuplarn kaplarndan sz ederken onun haline de deineceiz. Ruhan mam'n Menzili Kutbun sanda olan bu imam, bilin ki, hal sahibidir, makam sahibi deildir. Maliki tarafndan kendi nefsiyle meguldr. Ad Abdulmelik (Melik'in ku-lu)dir. Mahlukata izafesi srf bir izafe deildir. Ruha-niyete salam basmtr. Sema bilgisine sahiptir. Arza dair ilmi ise yoktur. O mele-i ala'dan bir haberdir. Onunla ak olunur. nceki imamdan daha fazla onunla parlarz, belirginleiriz. nk buna mnasip gce sahiptir. Ancak onlardan kaynaklanan bir srr vardr. Bu yzden baz srlara halis deildir. nk onlar-Allah onlardan raz olsun- iki ksma ayrlrlar. Bir ksm hamledilir, bir ksm hamledilmez. nceki imam, kendisiyle kaim olduu iin ham-ledilmeyendir. Bu ise hamledilir, nk kendisiyle kaim deildir. Bulut perdelerinin arkasnda durur. Kendisini ve rabbini rabbinin hkmnde grr, kendisinin hkmnde deil. Ama bu mertebeden inen iin farkl bir durura sz konusudur, o rabbini kendi hkmnde grr. Vakitleri, iinde bulundu u durumla meguldr. O, Kutup iin ayna hkmndedir. br ise mahal ve ayna hkmndedir. ncekinin nasibi levh ve en yce kalem iken, bu ikincisinin pay ycelere uygun ilkadr. ki srr vardr: kulluk srr ve efendilik srr. Kulluk srryla, gece gndz durmadan tebih eder, ikrama nail olmu (mkremin)kullara katlr. Ancak bu makamda sfli bir durum var. nk dmanlar, Rahman'n kullar olan melekleri dii yaptklarn sylediler. Onlarn melekleri Rahman'a izafe etmeleri srf ve halis bir izafedir. Bu yzden onlara diilik ismi uyarland. Eer ilah'm kullar olsalard, erkeklik nitelii onlara galip gelirdi. Abdulmelik (ruhani imam) da rahmann kuludur. Bu yzden nikah ruhanilerledir. Ona ilka edilir, ona inzal olur, o kimseye ilka etmez ve kimseye inzal olmaz. Srlar, marifetler ve yce alem ona in-kah ederlerken, o hibirine inkah etmez. Mele-i ala'daki btn ruhaniler iin ayn durum geerlidir. Onlarn sfli/aa alemde bir etkileri olmaz. Onlar inkah edilirler, ama inkah etmezler. Onlardan bizim zerimizde etkisi olan her hangi biri hem menkuh, hem de nakihtir. Bu yzden nekrelik hali galip gelir. nk daha nce ve daha ereflidir. Araplar: el-Fevatimu ve zeydun harecu: Fatmalar ve Zeyd ktlar." derler, burada mzekker fiil kullanrlar. Cmlede mzekker bir kii ve Fatmalar bir grup olmasna ramen mzekkerlik galip gelmitir. Bunu anla! nk bu latif ve ince bir iarettir. Dolaysyla Abdulmelik (melikin kulu) ulvi bir mennes, hali sahih, mutlu ve kevn'den halidir. Hakkn nnde durur. Byk mevkilerin sahibi Muhammed b. Ali b. Abdulcabbar en-Nefefci'nin arkadann arlkl hali buydu. Bu babda bu husus sabittir. Kitabn banda Kutupla, hakikatiyle, nispetiyle ve kaynayla ilgili aklamalara yer verdik. O, Kutupluk srr zere bir tanedir. Ona oradan bak. Kutupluk Huzuru Gzlemlenen bir huzur halinde, Marip lkesinde Fas ehrinde bulunuyordum. Bir ara kendimde bir karamsarlk hissettim. Adet haline getirdiim baz alkanlklardan

kaynaklanyordu. Bu esnada mahedeyi mahede etmekte gaflet ettim. Sonra kendime geldiimde kevnin grtlama sarldn, boazm sktn grdm. Hicap gnahlar beni kuatmt. Kalkp kapnn arkasnda durdum. Gah kapy alyordum, gah kulak kabartyordum. Birden kap ald, gsm ferahlad, geniledi. Baktm Kutup kapda tebessm ederek duruyor. Dedi ki: Arif ne istiyor? Dedim ki: Yceler alemimize g etmem gerekiyor. nk irkin sfatlar zerimizde belirdi. Durumumla ilgili olarak olacak eyin srrna vakf oldum. Amacm g etmedeki tek halin lezzetini almaktr. Mele-i ala'ya alayc ve aalayc gzlerle bakt ve yle dedi: Benden taraf yaz, benden sana grneni. Bunun zerine ona aral ksz baktm. Srlar zerimize akmaya balad, Kutubun nmzde belirmesini istedii her ey yansyordu. Bu gzlemlenen sahnede ondan kaynaklanan bir iir inad ettim. Bu rabbani bir srd. Sanki onun diliyle konuuyordum. Onun kalbindeki dnceleri tercme ediyordum. iirin sonuna geldiimde, susmam istedi. Mektubu yazdm. Himmet onu doruluk Burak'na bindirdi ve ahbaplara ulatrd. Bylece herkes miktarn renmi oldu. Fasl: Yusuf b. Hseyin anlatyor: Znnun-i Msr'nin Bayezid'i ziyarete gidenlerden birine yle dediini duydum: Bayezid'e de ki: Daha ne zamana kadar srecek bu uyku, bu rahat; kervan geti! Adam Bayezid'e gitmek zere ola kt. Yanna vardnda selam verdi ve dedi ki: Znnun-i Msr sana selam syledi ve: daha ne zamana kadar srecek bu uyku, bu rahat; kervan geti gitti! diyor. Bayezid dedi ki: Kardeim Znnun'a de ki: Gerek erkek odur ki, btn gece uyur, sabahleyin kervan menziline konmadan nce emin bir ekilde menzilde bulur kendini. Adam oradan ayrlp Znnun'un yanna geldi ve bu szleri aktard. Dedi ki: Bu, hallerimizin henz ulaamad bir szdr. Bu menzil, yksek ve erefli bir menzildir; akllara durgunluk veren srlar ve latif manalar iermektedir. Bu menzildeki kii Rabbin kuludur (Abdurrab), en kamil imamdr. Sabahn, karanln, kinin, kovuculuun, remzlerin ve kskanln srlarnda nclk ona aittir. Tarikat ehlinin Hakka yolculuklar iki yolda gerekleir. Yollardan birini kendi nefisleriyle katederler. "Kendini bilen rabbini bilir" sz buna ynelik bir iarettir. Dieri ise onlar gtren yoldur. Bu, kesilmi muratlarn halidir. kincisi ise; mritlerin ve kesilmilerin halidir. Bununla beraber her iki grup da saliktir. Birini yol gtrse bile. Bu iki yolun maddi alemdeki benzeri yayalarn llerdeki yolculuu ile gemiye binerek denizde yol alan kimselerin yolculuudur. Bu yzdendir ki, bazlar mrn insan yrtmesini gemi yolcusuna benzetmilerdir. airin biri yle der: Senin yolculuun ey adam! Geminin gtrmesine benzer Bir topluluu. Onlar yerlerinde otururken yelkenler rzgarda uuur. Bayezid'in szlerinden "kervan menzile konmadan nce kendini gvenli bir ekilde menzilde bulur" szyle bu tr bir yolculuu kast ettii anlalyor. Yine bu szleri gsteriyor ki, o da kervann istediini istemektedir, onun peindedir. Fazladan olarak rahat ve nimet iindedir. Tpk gnn ortasnda kendilerine zel olarak cennet nimetleri sunulan zenginlerle birlikte olan fakirler gibi. Bunun ardnda da ortaklk devam eder. Bayezid'in szlerinin zahiri anlam budur. Ancak bize gre, bu anlatlanlardan farkl bir anlam daha var. Biz Bayezid'in hallerini erhe-derken "Miftahu akfali'lilhami't-tevhid" adl eserimizde bu anlam iaret ettik. Bu konuda geni bilgi iin ad geen esere baklabilir. imdi konumuza dnelim. Yce Allah yle buyuruyor: "Subhanellezi esra bi abdihi / Geceleyin kulunu yrten Allah mnezzehtir." (sra.l) "Smme dena Je tedella Je kane kabe kavseyni ev

edna / sonra yaklat, derken daha da yaklat. O kadar ki iki yay aras kadar, hatta daha da yakn oldu." (Necm,8-9) "Ma kezebe'l fuadu ma rea / Grdn kalbi yalanlamad." (Necm,ll) Kutsi bir hadiste de yle buyurmutur: "Arzma, gme(semama) smadm, fakat kulumun kalbine sdm." te bunlar sahili olmayan denizlerdir. Bu kitabn kapasitesi orannda bu denizlerin bir ksmn aklamamz gerekmektedir. nallah bu kevnin mertebesinin gerektirdii kadarn ifa etmi olmamz asndan zorunlu bir aklamadr bu. Bil ki, Allah'n itina gsterdii kalpler iki ksmdr. Baz kalplere zlem galip gelir. Baz kalplere ise zlem galip gelmez. zlem duymayan kalpler, ilminin ahidine ulaan kalplerdir; bir takm muamele trleriyle yolculuk yapm, ikna olmu ve mutmain olmulardr. Bu yzden mutmain olan kalbe "...rabbine dn." denilmitir. Bu makam nerde "rabbini grmedin mi" sz ner-de?! Sonra perde indi ve yle dedi: Glgeyi nasl uzatt? Sonra nasl kendine ekti? Bir kii, O'nu zayf, gl, byk, kk, yksek, alak, erefli, aa nefsinden arr. Bu iin iki yn vardr. Bir yn; Allah'a delalet etmesi bakmndan dierleriyle birlemektedir. Bir yn itibariyle de herkes dierinden ayrlr; bu da ayn ekilde Allah'n bilgisine delalet etmektedir. Yollar eitli ve trl trl olsalar da, hepsi Ondan douyor ve O'na dnyor. Tpk bir yuvarlak halinde ayn noktadan balayan izgiler gibi. Bu gerek akla kavuup yollarn eitlilii anlaldna gre, bil ki, yce Allah'n her yola ynelik bir yz vardr ve bu yz dier bir yola ynelik yznden ayrdr. Tpk bir yolun dier bir yola benzememesi gibi. O halde bilmeler de deiik olacaktr. Bilgiler zt olacaktr, deme. Bu demektir ki, Allah hakknda fikir beyan eden, konuan her kes, bir mahededen sonra bunu gerekletirmektedir ve bu mahede de O'ndan ve O'na ynelik olmaktadr. Yani her konuan bir hakikate dayanarak konumaktadr. Arkadann yolundan farkl bir yol izlese de. Nitekim yollarn ayr olmasndan dolay mahedeler de ayr olmaktadr. Buna bal olarak da mahede edilen de eitlilik arzeder. Dolaysyla O'na dair tanmlama da farkllk gsterir. rnein bu hakikatlere nfuz edemeyen ve perdelenmi bulunan kimse bunlar duyduunda inkara sapar. Bu hakikatleri bilen de iitir. Ama farkl tepkiler verirler. Her biri, yce Allah, benim dediimi kast ediyor, der. Bunlar duyan da her ikisini de cahillikle nitelendirir ve hakkn bunlardan sadece birinin yannda olmas gerekir, der. Acaba belirlenen payn genilii ve snrll orannda hakkn her ikisinin de yannda olmas mmkn deil midir? lah huzurda olmasnn etkisiyle hakikati bilen arife gre her ikisi de zorunlu olarak isabetlidir. Bu da kesinletiine gre, anlalyor ki, hakka yryenle menzilde uyuyan da aslnda bir yere doru yol almaktadr ve her ikisi de sabah vakti menzile varmaktadr. Fakat mahedeler farkldr; nk uyku yolu yorgunluk yolu deildir. Hz. Peygamber (s.a.v.), bollukta ltuf sahibi nimet verene hamderdi. Zorlukta ve her halu karda hamdederdi. Hamdedilen, zt olarak birdir. Ama sfat ve isimler itibariyle hamdedilen farkldr. nk lezzetlerin kaynakland isim, aclarn kaynakland sfattan ayrdr. Ksacas "rahim olan Allah'a hamdolsun", diyenin de "rahman olan Allah'a hamdolsun", diyenin de dedii kabul edilir. Her bir szn kendine dnk bir hakk vardr. Bu mesele ok derindir ve zihinler tarafndan kavranmas zordur. Buna gre Bayezid ak olarak uyumu, uyandnda, kervann da peinden yollara dt sevgiliyi ba ucunda grmtr. Kafile ise sabah olduunda matlubunun yannda bulmutur kendini. Tam da Bayezid'in uyand vakitte. ki sahih yolda, iki farkl ve fakat benzer yolcu olarak. Biz bu makam, Mercane'de sembolik bir anlatmla "Ankau Marib" adl kitapta akladk. Ha. Mim. Ayn. Sin. Kaf. Bu Menzilin Mnacat: Bismillahirrahmanirrahim Halkn afetlerinden Hakkn hicaplar ve tlsmlarn srrndan "Ta. Sin. Mim."lerin

tamam sana geri verildi. Sabah aydnlandnda, ay fetih suretine girdiinde.Onun errinden Allah'a sn. Onun zarar verici elemini sizden gidermesini O'ndan dileyin. nk O latiftir, her eyden haberdardr. Sona erdi. Onlara kar Allah sana kafi gelecektir. O, iitendir. Yce ve azamet sahibi Allah'tandr g ve kudret. Allah'n salat ve selam efendimiz Hazreti Muhammed'in, ehlibeytinin ve ashabnn zerine olsun. Kitap sona erdi. Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun.

KNC KTAB

RSALETUL NTSAR

NTSAR RSALES

eyhul Ekber MUHYDDN BN. ARAB K.S.

NTSAR RSALESBismillahirrahmanirrahim Bir olan Allah'a hamdolsun. Bu, Abdullatif b. Ahmed b. Muhammed b. Hibetullah'n sorusuna cevap olmak zere kaleme alnan "ntiar Risalesi"dir. Ad geen ahs soruyu bir mektupla eyh, imam, alim, arif, muhakkik Muhyiddin Ebu Abdullah Muhammed b. Ali b. Muhammed el-Arabi elHatemi'ye (r.a.) iletmitir. Allah'a hamdolsun. O'nun setii kullara ve Abdullatif b. Ahmed b. El-Badadi'ye selam olsun. Allah'n selam, rahmeti ve bereketi zerine olsun. lham ettiklerinden ve bilmediim eyleri bana rettiinden dolay Allah'a hamdediyorum. Allah'n fazl ve keremi byktr. Srlarnn mirass Hz. Peygambere ve tertemiz ehlibevtine salat ve selam olsun. Naklettikleri szlere gvendi im baz kardeler sizinle es-Saykal olarak bilinen eyh Ebu Abdullah Muhammed b. Abdullah e-erif elFasi arasnda tasavvuf yoluyla ilgili baz sorularn cereyan ettiini ilettiler. Allah onun izini baki klsn ve onun ahsnda bize ynelik nimetini tamamlasn. Bu gvenilir arkadalarn bana bildirdiklerine gre Ebu Abdullah e-erif size ne sormusa ona ilim ehlinin (Allah onlardan raz olsun) yolunu izleyerek yeterli ve aklayc cevaplar vermisiniz. Yine bana haber verdiklerine gre siz de ona birka soru sormusunuz. Ama o bu sorulardan birine cevap vermemi. Ardndan bu soruya sizin cevap vermenizi istemi. Bu soruya cevap mahiyetinde bir ey sylediniz mi sylemediniz mi; bilmiyorum. Bana ulaan haber bu kadar. Allah sizi aziz klsn. Ben, ad geen e-erif Ebu Abdullah ile meclislerinde karlamadm, onu fiili olarak da snam deilim. Ne var ki, birden fazla gvendiim ahs Ebu Abdullah'n geni bir ilmi gce sahip olduunu, ufkunun geni olduunu haber verdiler. Bu gc zevk yoluyla m yoksa nakil yoluyla m elde etti; bilmiyorum. Allah dorusunu daha iyi bilir, ama halinden anladm kadaryla o bir nakil ehlidir. Bu yolda nakil ehlinin acizliine baklmaz. nk meseleler zevk ile ilgilidir, nakil ehli olmak ise bir haldir. Bununla beraber drt engelden birinden tr bana gre onun vak f olmas ihtimal dahilindedir. Birinci Engel: Vakit ve mekan asndan sz konusudur bu engel. Bu konunun kapsamna giren meseleler kendi iinde byk bir deere sahiptir. nk ilahi huzurlardan safa ve vcut ehlinin kalplerine varit olmulardr. Bu nedenle uygun vakit ve msait kardeler bulununcaya kadar, kendi bilginiz erevesinde her yerde konumanz uygun olmaz. nk zaman olur, topluluun yolunu ve iaretlerini bilmeyen, zevk ehli olmayan, onlarn amalarn inceleme imkann bulmayan, buluma vakitlerinde onlarn eyhlerinin toplantlarna devam etmeyen baz kimseler de herhangi bir meclise katlabilir. Bu takdirde kendisi adna ve meclise katlan bir mnkir asndan endieye kaplr. Bu durumda ona acd iin susar, ki inkar etmesin. Aksi takdirde ald cevap karsnda app kalr. Eer Musa (a.s.). Hzr'a ilah arta bal olarak tabi olmasayd, mutlaka yaptklarndan dolay onu cezalandrrd. nk bu fiiller iin ngrlen hkmler onun eriatnda belirlenmitir. Grmyor musunuz; Musa bata koulan art unuttuunda derhal yaplan ii inkar etmeye ve sorgulamaya balyor?! Hzr art hatrlatnca Musa (a.s.) susuyor ve nihayet kssalar bildiimiz surette son buluyor. Hzr tarikat ehlinin badr. Sufi topluluunun seyididir. O halde yolun temeli; sz ve fiilde teslimiyettir. Bunun da rnekleri o kadar az ki!

kinci Engel: O, sizde olduunu sand veya bildii bir srdan dolay sizin yannzda edeplenmek, sizin szlerinizden bereketlenmek ve sizden faydalanmak istemi tir. Nitekim bu fayday salad ve kendi iinde nefsiyle mcadeleye balad anlalyor. nk konuma kudreti varken kiinin bildii bir eyi sylemekten kanmas nefse en ar gelen eylerden biridir. nc Engel: Bu yolda konumak, tartmaya, aratrmaya ve incelemeye deil, lednni balarn kapsnn almasna baldr. Bunlar parlatlm, hkmn tecelli etmesine ve mahedenin gereklemesine hazr hale getirilmi himmet aynalardr. nk kalplerde himmet oluunca berraklarlar, konuurlar, ycelirler. Derken vasl olurlar, idrak ederler ve sahip olurlar. Allah dilerse vasl olurlar, dilemezse, onlar bir yerde tutar. Allah size ltuf ve keremini bahetsin, bilesiniz ki, berraklk, saflk yola gre dereceler itibariyle farkl stnlkler arz eder. Dolaysyla bu yolda saf biri olabildii gibi daha saf biri de olabilir. Bu gruptan iki adam ayn yerde, biri saf, biri de daha saf olarak bulutuklarnda, bunlardan birinde, bizim tarikatmza gre saflk nuru bulunur ve bu nur ona bir g verdii gibi keiften de engeller. nk bize gre nur, gz zayf olan kimseler iin bir perdedir. Zayflk bu halin kendisinde durmaktr. Ancak ilahi rahmet ve cmertliin etkisiyle engellenmi olmas baka. Bu rahmet ve cmertlik ona bulunduu yerde ular ve bu noktada idrak etmesini gerektirir. Bunun neticesinde aralarnda konuma yaanr. te bu byk engellerden biridir. Ad geen alimin mbarek suskunluunun bundan kaynaklanm olmas muhtemeldir. Drdnc Engel: Suskunluunun acizlikten ve snrllktan kay-naklanmasdr. Baz alimler, kendi alanna giren ilmin teferruatna dair meselelerde acizlik gsterirler. Eer o da bu durumda ise, maribteki sufilerin en hakiri, sluku en az, almlar en eksik, perdeleri en kaln olan ve Allah'n yardmna muhta kul, ad geen Ebu Abdullah'a ynelttiiniz ve kendisine ulaan sorularnza cevap vermek ister. Allah'a yemin ederim ki, eer bizden hakikat pnarna ulaanlar grsen, hakta fena bulduun ilk anda yok olurdun. -k marip fetihlerine hibir fetih benzemez. Maribin payna varlk zaman olarak gece dmtr. Allah'n kitabnda, her yerde gece gndzden nce zikredilir. Peygamberlerin isras (gece yolculuu/mirac) onda gereklemitir. Faydalar geceleri elde edilir. Hak gece vakti kullarna tecelli eder. Gece, takdirlerin ak altnda yaanan bir skut vaktidir. Gece gayedir. nk gece iddiann yokluudur; ne varlk kalir, ne ekil. Maribin fethini srlar ve baka eylerin fethi klan Allah'a hamdolsun. Almam srlar ancak bizim yanmzda(maribte) alr (srlarn bekaretini biz bozarz). Sonra dounuza dullar olarak doarlar. O zaman da iddetlerini tamamlam olduklar iin de markm ufuklarnda onlarla nikahlanrsnz. Nikahtan lezzet almak hususunda bizle siz eitleniriz. Ama bekareti bozma lezzetini sadece biz alrz. Bu nedenle bu zayf kul, bizim tarikatmzn zgr bahadrlar suretler mahfelerine, hitap mlahazalarndan ve sz diyaloglarndan arnma perdelerinin gerisine girdiklerinden, size cevap verme hususunda iinde kar konulmaz bir himmet hissetti. Tarikatn temel prensibi asndan cevap vermekten kasan da, soruyu soran kimse buna balamtr bir kere. Maribimiz esasnda bizim cevabmz bundan farkldr. Bu yzden byk bir himmeti gerektiren bu zorlua binmi oldum ki, ayn makamnda oturmu olmayaym.

Kul der ki: Cevabmzdan nce sylenmesi gerekeni sylememiz gerekir. Piyoruz ki: Allah, doruyu syler ve O doru yola iletir. Bu tarikatta, senin sorduun erevede, anlamlarla ilgili olarak sorulmu bir soru, tasavvuf topluluu nderleri (r.a.) asndan tasavvur edilemez. Onlar asndan, anlamlarla ilgili sorular ancak muameleler, makamlarn neticeleri ile ilgili olarak tasavvur edilebilir. O da inallah iki meselenin sonunda size ynelteceimiz sorular erevesinde olabilir. Anlamlarla ilgili soru tasavvur edilemez deyiimizin nedenini inallah aklayacaz. yle ki: bu tarikata mensup zevk ehli iki kii bir yerde bulunduklar zaman, ya ayn makamda olurlar ya da ayn makamda olmazlar. Ayn makamda olmadklar zaman, birinin dierinden aa veya dierinden yukar olmas zorunludur. Bir drdnc k yoktur. Biz her ksmla ilgili olarak bir soru tasavvur edilemez diye iddia ediyoruz. Bylece de yola girmi oluyoruz. yle ki: onlar ayn makamda olduklar zaman, bunda bir fayda olmaz. nk ayn pnardan ayn kadehten ierler. Bu gerekleir, her biri dieri tarafndan kefedilince, her birinin nezdinde bilgi zevk olarak hasl olduktan sonra birinin dierine soru sormas tasavvur edilemez. nk kendisi bizzat mahede ettii halde birinin arkadana bu makamn srlarna ilikin soru sormas hezeyandr, fuzuli lafazanlktr. nk bir sufi "bnu'l vakt" vaktinin ocuudur (iinde bulunduu an deerlendirir), bu vakit iinde sadece kendisi iin gerekten nemli olan eylerle ilgilenir. Zaman deerlidir, getikten sonra bir daha geri getirilemez. Himmet sahibi kii, ister ki vakit kendisinin olsun, hakimiyeti altnda bulunsun. Dolaysyla denk iki kii arasnda soru sorma tasavvur edilemez. Ancak ileride aklayacamz konularla ilgili olmas baka. Ama bu iki kii ayn makamda deillerse, aralarnda denklik durumu ortadan kalksa, bu durumda birinin di erinden aada veya yukarda olmas kanlmazdr. Eer arkadandan aada iken ona bir soru sorarsa, bu, bize gre tarikata kar ilenmi bir edepsizliktir. Bunun nedenini de tarikata giren herkes bilir. Bu yzden tarikatta kklemi bilgiye sahip, ayaklar salam basan eyhlerin, soruyu soran bir kimseye srlarla ilgili olarak hi konumadklarn gryoruz. nk soruyu soran kii ya yeni balam bir mmidir, ya da ilimle hair neir olmu, ilmi bir tarafndan edinmeye balamtr. lim derken ders, aratrma ve itihat ilimlerini kast ediyorum, zevk ilimlerini deil. Bu srlar yeni balayan avamdan bir kiiye amak haramdr. nk bu, hikmeti ehil olmayan birine sunmak anlamna gelir. Bu onun krln ve cehaletini artrr sadece. Hatta bu ehil olmayan kii kendi cehaleti ve krl erevesinden bundan yararlanmaya kalkar. Gnn birinde bu srr ve bilgiyi senden rendii iin, sana kar gzellikle muamele etse, minnet duysa bile, gn gelir bu tavr ndan vaz geer, sana kar ktlk ilemeye balar ve senin ona verdiin ta sana atar. Yol mehuldr; inkar bu yolda, oktan daha abuk hedefine varr. Eer soruyu soran kii bizim anlattmz gibiyse, delil olmakszn hibir eyi teslimiyetle kabul etmez. limler zevkten ibaret olduu ve buna dair delil bulmak da zor olduu iin, delil olarak bu ilimleri syleyen kiinin kendisine hikmet verilen bir veli olduunu sylemekten baka yol kalmyor. Ancak tarikat meselelerinden herhangi birinin doruluuna ilikin kant bulmak, bir kimsenin somut olarak veliliini ispat etmekten daha yakn ve daha kolaydr. nk masum olup doruluu kesin olarak haktan haber veren kimse, artk aramzda bulunmuyor. O da Hz. Resulullah(s.a.v.)tr. Dolaysyla elimizdeki tek seenek, zahiren itaat ediyorlarsa, takvadan ayrlm-yorlarsa Allah'n kullar hakknda hsn zanda bulunmaktr. Bu nitelikte olan kimseler iin velayet tahayyl etmek, kesinlik ifade etmez. Bu gibi velilerin (r.a) sunduklar meselelerle ilgili olarak somut delilleri olmaz, sadece genel bir slup kullanrlar. u ayetlerde olduu gibi: "Vettakkullahe ve yuellimukum I Allah'tan korkun. Allah size retiyor." (Bakara,282) "Ve yu'ti'l hikmete men yeau / Allah hikmeti dilediine verir." (Bakara,269) Fakat bu veli kimdir? Kim veya hangi delille onu bilinmezlikten ta-nnmla karr? Kald ki biz, Allah'n velilerinin olduunu, Allah'n onlara srlarn ilham ettiini ve onlara hikmetini bahettiini biliyoruz. Fakat ne zaman bir

insan Velayet iddiasnda bulunursa itham edilir. Temelde onun yolunun dnda olan kimseler gibi, teferruatta ondan ayrlan kimseler de onu itham ederler. Dolaysyla bir kimseyi somut olarak veli diye tayin etmek ok zordur. Bu kimse olaanst kerametler gsterse bile. Bir de maddi beeri olaanstlkler menzillerinin zerine kp srlarn olaanstlkleri dzeyine ykselen bir eyhi dnn. Onun bu srlarla ilgili olaanstlklerini onunla ayn gruptan olan birinden bakas bilemez. imdi bu eyhin, bu soruyu soran kii karsndaki durumu ne olur, bir dnn?! Onlarn meseleleri aklama yntemleri genellikle misallerle veya kitap ve snnetten delillerle destekleme eklindedir. Yani tevil ve ibret alma yntemini esas alrlar. Ama bu kii dierinden daha yukarda ise, kendisinden aa olan birine byle bir soru yneltmesi gereksiz bir zahmettir ve ondan byle bir davran tasavvur edilemez. nk bize gre yksek makamda olan bir kimseye, kendisinden aada olan biri, herhangi bir makamn srlarn elde ettiini iddia etse, bu yksek makamdaki kii halinin ahidi olduu iin ya onu yalanlar ya da tasdik eder. Yol byle iler. Zevki tadan kiinin zevki tatmayan kiiye sormas, cinsel birlemeden haz alamayan kimseye orgazm anndaki lezzetin nasl olduunu sormaya benzer. tiraz ve Ayrlk: Eer -Allah seni muvaffak klsn- desen ki: Bu aklamalarn senin andan bir elikidir. nk biz yksek makamlara sahip kimselerin yce srlardan sz ettiklerini, bunlar birbirlerine anlattklarn gryoruz. Buna cevap olarak deriz ki: Bu deerlendirme beni balamaz. Ancak buna itiraz edilip, srlar tasavvur edilebilir, denilmesi ve bunlara ilikin deliller sunulmas baka. Sonra tasavvuf srlarndan birini ele alp bunun ilimdeki delili udur, dersen, bu srr, senin tarikatnda olmayan birine aklarsan, o zaman bu itiraznn bir anlam olur. Yksek makamlardaki ahsiyetlerin birbirlerine srlar anlattklarn inkar etmiyorum. Bu, sahip olunan nimetleri bakalarna anlatmaya benzer. Padiahn huzuruna davet ettii, kendisini grmelerine frsat verdii, yannda sohbet etme ziyafetine nail kld iki kiinin dndkten sonra oturup bu mecliste grdklerini, kral n kendileriyle konumasn, kendilerinin kralla sohbet etmelerini, kraln bahelerinde akan nehirleri grdklerini, uuan kularn tlerini dinlediklerini, gllerin kokularn aldklarn, trl meyvelerden yediklerini birbirlerine anlatmalar gibi. Yksek makamlardaki ahsiyetlerin srlar birbirlerine anlatmas da bu ekilde olur, birbirlerinden srlara dair delil istemek eklinde deil. Allah veliyi muvaffak klsn, ilminin kereminden bize bu yolu gsterdi. Hatrlatma: Ey dostum! Bundan sonra unu da aklnda bulundur: t, mminlere fayda verir. Bu yolda soru sormann byk bir art vardr. Daha nce de iaret edildii gibi sorunun yerini ve cevap verilen balam kast ediyorum. Bir kere soruyu soran kii, meselenin makamn, lsn ve nereden kaynaklandn bilmek durumundadr. Ayrca varlk huzurlarnda pay sahibi olmaldr. Soru sorulan kiinin deerini, bu soru karsndaki makamn bilmekle ykmldr. Eer soruyu soran kii, sorulann soru ile ilgili halini mahede ederse, o zaman soruyu sormaldr. Ki mmkn olursa eer konuma esnasnda sz ile hali uyumlu olsun. nk bizim tarikatmzda kesin olarak bilinen bir husus vardr: Kii bu yolun makamlarndan bir ey tatt, bu makamlarla balantl olarak bir huyla ahlakland zaman, bunun onun zahiri zerinde etkili olmas kanlmazdr. Bu etkiye halin ahitlii ad verilir. timat edilen sahih kant budur, fesahat veya barp arma deil. Sebeplerin tamamen kesildii durumlarda, kaderin ak altnda skut ettiklerini, Allah'tan kendilerine gelen trl belalar ve ac veren azaplar karsnda sevindiklerini ve hibir ekilde deiime uramadklarn grmyor muyuz? te halin ahitlii budur. Bu onlar asndan Allah'n

muradna raz olmaya, teslimiyet gstermeye dair yakin derecesinde bir kant hkmndedir. ster ilahi hkm onlar asndan kt tezahr etsin, ister sevindirsin, ister fayda versin, ister zarar dokundursun, fark etmez. Onlar syleyen kiiyi fiil halinde mahede ederler ve gzellikten baka bir ey grmezler. Bu yzden bu tarikattaki her insann konutuunu gryoruz, ama vasfettii-ni grmyoruz. Ey samimi dostum! Senin iin sana kar benden bir sui edep gibi grnse de, aslndan benden sana bir azarlama ve gayret gstergesidir- ki soruyu sorduun kiinin halinin ahitliine bakman bir gerekliliktir. Eer onun hali sana, soruyla ilgili bu makamlarda derinletiini, ama konumadn gsteriyorsa, mazereti kabul edilir ve halinin ahitlii yeterince aklaycdr. Eer bundan farkl bir halde ise ve sen sorulmamas gereken birine soru sormusan, pimanlk duyup istifar etmen gerekir. Yaptn bu iten tevbe etmen lazm gelir. Dtn ukurdan kmak iin Allah'a yalvar. Veli bildi. Allah ona hatasn gstersin ve rabbini tercih etmesini nasip etsin. eyh Ebu Abdullah'a ynelttiiniz sorulardan ikisi hari hepsi bana ulat. Birinci mesele: Resulullah'n (s.a.v.) "Allah' arayan bulur." sz ile Bayezid'in (r.a) "Salik geri evirilir ve yol kapaldr." Sz nasl telif edilir? Size de gizli olmad gibi, bu szlerden birinin hedefi ile dierinin hedefi ve yn ayn deildir. Dolaysyla iki szn birbirinin zdd olduuna ilikin tez sahih deildir. Bu nedenle iki sz telif etmek veya birini iptal etmek gereksizdir. Sanki ikisini de ayn kii sylemi gibi bir durum ortaya koymak ya da iki ahsn ayn makamdan, ayn maksada matuf olarak iki deiik sz sylemi olduklarn artrmak lazm gelmez. Ya da birinin ispat ettiini, br nefyetmi gibi bir durum sz konusu deildir. Bu anlam vehmettirecek bir sze bile gerek yoktur. Dolaysyla iki soruda bu artlardan hibiri yoktur. kinci soru: Hseyin b. Mansur'un u szleri: Bana, itiinin aynsn iirdi Bir misafirin dierine yapt gibi. Bu beytin anlam nedir? Bu iki soruya ilikin olarak size cevap verme gereini duydum. Benim amdan vakte uyan dinleyenin kabul ettii bir makamda yneltilmesi durumunda bu iki soru da sahihtir. Ancak maksadn tam olarak gereklemesi noktasnda yetersizlik sz konusudur. nallah benim bu iki soruyla ilgili syleyeceklerimden sonra bir konuma gerekleirse, dostuma bu iki meseleyle ilgili olarak elli soru ynelteceim ve sznden bereketlenmek ve el yazsn teber-rken almak maksadyla ondan cevap isteyeceim. Allah hazinelerinin ltuflarndan herkese inallah yardm etsin. Birinci Mesele: Veli (Allah onu dost edinsin) soruyor: Sevgili Peygamberin (s.a.v.) "Allah' arayan bulur" eklindeki sz ile Bayezid'in (r.a) "Salik geri evrilir ve yol kapaldr" eklindeki sz nasl telif edilir? diye. Yukarda baz deerlendirmelere yer vermitim. Biz diyoruz ki: Tasavvuf tarikatndan nefes koklayan veya zihinlere yakn klnm bir parlty fark eden kimsenin byle bir soru sormamas gerekir. nk iki eyi bir araya getirmek ne kadar mmkn olsa da aralarnda bir ekilde farkllk ortaya kar. Maksadn hasl olmas ile irade edilen arasnda bir ekilde bir ayrlk belirginleir. ki ey bir adan ayn grnrken baka alardan bundan farkl bir konum arze-debilirler. Bunu da ilimlerle uraan ve ilim sahasna ayan salam basan kiilerden bakas bilemez. Biz imdi bu iki sz inallah en kolay bir yolla telif edeceiz ve bundan tesini de rtme yoluna gideceiz. Daha yukar

veya kapal ksmn perdeleme gereini duyacaz. nk Bayezid'in makam son derece yksektir. Baka bir gayemiz yoktur. Allah ondan raz olsun. Hz. Nebi (s.a.v.) gelince, O'na hasseten tab olmaktan baka seeneimiz yoktur. Bunun dndaki makamlara gelince bu konumuzu ilgilendirmemektedirler. imdi veliye yneliyoruz. Allah onu muvaffak klsn. Bu mesele ile ilgili aklamalar tamamladktan sonra bir soru n plana kyor. Eer istesek bu soru araclyla bundan tesine de ulaabiliriz. Ne var ki, ilerinde zahir olan baz sorularla yetindik ve bundan tesini braktk ki zihinlere anlalmas ar gelmesin. Bir de biri kp da bize "nereden kt bu soru, lafzn zahirinde bu soruyu douran veya bu soruya tanklk eden bir ifade yoktur" denilmesin. te bunlardan dolay lafzn zahirinde kmayan sorular gndeme getirmedik. imdi iki szn, birbirlerinin anlamlarn artrmak suretiyle telif edilmesini ele alalm. Biz diyoruz ki: Resulullah (s.a.v.) "Allah' arayan, O'nu bulur" diyoruz. Bu hadis sahihtir. Fakat Hz. Rasulullahm (s.a.v.) "Allah' arayan..." sz, Allah ile veya bakasyla anlamn da iermektedir. Eer Allah ile olursa, O'nu bulmas zorunlu olur. Ama O'nu bakasyla arayan, O'nu nasl bulabilir? Allah' bulmann anlam da, zat, sfat ve fiilleri itibariyle O'nun birliini ispat etmektir. Allah' nefsiyle arayan kimse iin bu tevhit sahih olmaz. nk arayn kesbi ona izafe edilse de bu mecazdr. nk fiiliyle Allah' bilmeyi arayan kimseden bakasnn Allah' aramas ve bulmas sahih olmaz. Zira kulun Allah' aramas, hak ehline muhalefet edenlerin iddia ettiklerinin aksine, Allah'n fiillerinden bir fiildir. nk Hakk Hak ile arayann Hakk bulmas, Hakk bulan gasilin elindeki l gibi yapar; onu istedii gibi evirir. radesi olan biri l olmaz ve iddia boyunduruundan da kamaz. O'nu kendi nefsiyle arayan kimse bu kapsama girer. Allah'a snrz. O'na hibir eyi ortak komam. Bu lafzdan anlalan anlam bu ekilde vurgulandktan sonra, Bayezid'in (r.a) "Salik geri evrilir ve yol kapaldr." eklindeki sz Hz. Rasulullahm (s.a.v.) bu doru szyle bir noktada buluuyor. Dolaysyla bu sz arayan kiinin kendisi ile ilgilidir. nk onun iin hibir zaman varlk sahih olmaz. Slukun kendisi aramaktr. Dolaysyla "arad" demekle "slk etti" demek arasnda fark yoktur. Salik kendi nefsi iin slk ispat ettii srece, bunun anlam, onun sluku esnasnda nefsini, iradesi ve ihtiyaryla salik olarak mahede ettiidir. Bu makamda olduu zaman da Allah'n kendisinin pereminden tutmu olduunu unutur. Nitekim nass da akl da buna delalet etmektedir. Dolaysyla bu kimse mer-duttur, geri evrilir. Bu kimsenin yolunun kapal olmas da szn ettiimiz bulmay yitirmi olmasdr. Tpk Mutezililer gibi, Allah' mutlak ve kemal sahibi bir fail olarak olarak bulup da kendisini de O'nun dnda bir fail olarak grmesi nasl sahih olabilir! Eer o Mslman ve mmin biri olsa, o Allah' arayandr. Arayan olmasna ramen aray ve ihtiyarnn hkm altndaki btn fiillerini gerek anlamda nefsine nasl izafe edebilir. Bakn bakalm, sluku bu tarzda olan herhangi bir kimse Allah' bulabilmi midir?! Beyazid, tasavvufun zahiri balamnda az nce zikrettiimiz hususu kast etmitir. Tahkiki mahiyette tasavvufun batn balamnda meseleyi ele alrsak, acaba bu sz hangi makamda sylemitir ve bu sz syledii vakitte kendisine ne tecelli etmitir? Buras o tr ayrntlarn yeri deildir. Biz onu mazur kabul ettik. Allah'a hamdolsun, mesele akla kavutu ve bu sz ile Resulullah'm (s.a.v.) sz telif edildi. Bu konu bu ekilde vurgulandktan sonra, ben veliye Allah onu muvaffak klsn bu meseleyle ilgili olarak yirmi dokuz soru yneltiyorum: Birincisi: "Kim Allah' ararsa..." sznde neden zellikle "Allah" ismi kullanlm, baka isimler zikredilmemitir? kincisi: Bu arama anlam itibariyle nasl kaytl olabilir veya olmayabilir: "Ve men yes-tafirlahe yecidillahe afuren rahima / Kim Allah'tan balanma dilerse Allah' ok balayan ve ok merhamet eden bulur." (Nisa, 110) ayetinde olduu gibi? ncs: Bu aramann sebebi nedir? Drdncs: Bu arama sohbet/beraberlik makamlarndan biri midir, deil midir? Beincisi: Arama hangi makamda olur? Altncs:

"Arayan..." ifadesi genel mahiyette midir yoksa zel mahiyette midir? Yedincisi: Bu arama ile ilgili sz, mahv ve ispat (silme ve yerinde brakma) levhinden midir yoksa ana kitaptan mdr? Sekizincisi: Cmle art m iermektedir, yoksa haber vermeye mi yneliktir? Dokuzuncusu: Sz edilen bulma, zatn kendisini bulmak mdr, yoksa baka bir eyi bulmak mdr? Onuncusu: Bu arama bedenle mi, himmetle mi, yoksa ikisiyle birlikte mi olur? On birincisi: Bu bulma, arkasnda dnme olabilen trden bir bulma mdr? On ikincisi: Bu bulma ile beraber bir ekil baki kalr m, kalmaz m? On ncs: Bu bulma, kefetme mahiyetinde midir, mahede etme mahiyetinde midir? On drdncs: Bu bulma zellikle srra ait idraklerden midir, deil midir? On beincisi: Bu salik nedir? On altncs: Bu salik ne zaman salik olmutur? On yedincisi: Geri evrildiinde, zerindeki salik ismi zail olur mu, olmaz m? On sekizincisi: Yol hangisidir? On dokuzuncusu: Belli bir yolu mu kast etmitir, yoksa btn tasavvuf yollarn m? Yirmincisi: Sr nasl olur? Yirmi birincisi: Bu geri evirme nasl olur? Yirmi ikincisi: Bu salik nereye vardnda geri evrilir? Yirmi ncs: Bu sz, hal midir, nakil midir? Yirmi drdncs: Salik derken, btn salikler cinsi mi kast edilmitir, yoksa zihinde malum olan belli bir salik mi kast edilmitir? Yirmi beincisi: Ne ile geri evrilir? Yirmi altncs: Ne ile yolu kapatlr? Yirmi yedincisi: Niin geri evrilir? Yirmi sekizincisi: Niin yolu kapatlr? Yirmi dokuzuncusu: Hadis ile Bayezid'in sz arasndaki bu slk zikrettiimiz bu ekilden baka trl sahih olabilir mi? te bu -Allah veliyi muvaffak klsn- zetleyerek sunduumuz yirmi dokuz sorudur. Meselenin zahiriyle genel olarak irtibatl olan dier sorular ise ele almadk. kinci Mesele: Hseyin'in (r.a.) sz: Bana, itiinin aynsn iirdi Bir misafirin dierine yapt gibi. Sufiler -Allah veliyi muvaffak- klsn Allah'n yeryzndeki misafirleridir. Yaban ellerden O'na konuk oldular. O'nun huzurunda konakladlar. O da onlar marifetiyle arlad. Bu yzden Ticane'de, btn maddi sebeplerle ba n kopararak mahede sergisi zerinde Hak taala ile ba baa kalan eyhlerin eyhi Cafer b.Ebu Medyan'e (r.a) bunun sebebi sorulduunda eyhlerin eyhi u cevab verir: Sizden birinize bir misafir geldiinde, bu misafir gn boyunca onun himayesi altnda saygn bir ekilde arlanr. Bundan sonra, eer gelenei bilmiyorsa, ona, bu gn iinde al, para kazan, denir. Eer ev sahibi onu terk ederse, bu onun iin utan vesilesi olur. Dinleyenler: Doru syledin, dediler. eyh (r.a) bunun zerine yle dedi: Eer misafirlik gnse ve sylediimiz gibi sufiler de Allah'n misafirleri iseler, u halde gnlk misafirliimizi tamamlamadan bir meslek edinip almamz gerekmez. nk ayette Allah'n gnleri ile ilgili olarak yle buyurul-mutur: "Ve inne yevmen inde rabbike ke elfi senetin mimma tueddun / Rabbinin katnda bir gn sizin saydnzdan bin sene gibidir." (Hac,47) Her misafirlik gnlerine gre belirlenir. Dolaysyla ben de O'nun huzurunda sergisi zerinde bin ylm tamamlarsam, ondan sonra bir meslek edinip alrm. O zaman bana der ki: sene tamamland, kalk ve bir meslek edin... u ilah nura bakn, ne ycedir! Biz bu hikayeyi "misafirin misafire yapt gibi." szne bir hazrlk olmas iin aktardk. Sonra -Allah seni muvaffak klsn- bu meseleye dair cevab, makamlar elverdiince deiik alardan sunacaz. yle ki, bir adam, hakk tand bu makamdan baka bir konumda sylerse, aklamas, inallah sunacamz erhten farkl bir tarzda olacaktr. Ben Hseyin'i ryamda grdm ve "bana, itiini iirdi." sznn anlam nedir? diye sordum. Bana u cevab verdi: O'nun gibisi yoktur. Benim yanmdaki kelamda celal sfatlar, kemal sfatlar, tekrarlanan yedi, "onlar sever, onlar da O'nu severler" sz, ve baka eyler vardr. Fakat adamn durumu,

"ehidellahu ennehu la ilahe illa hu / Allah kendisinden baka ilah olmadna ahitlik eder." (Bakara, 158) makamndan konumam gerektirdi. nk yle demitir: Hangi uzvumu ve mafsalm kestiyse Mutlaka orada sizin zikriniz vard Burada beraberinde hicap olan zikri kast etmiyor. nk buna u szyle dikkat ekmitir: Eer aramzda karlkl konuma olsayd, sz daha basit ve daha tamam olurdu. Ancak sana, kabz ve heybet halinde olarak cevap vereceim. Ben diyorum ki: -Allah hakk syler ve doru yola iletir- Adam-Allah ondan raz olsun- zevkinden sz etmi, halini ifade etmi, ulat noktay aklamtr. nk zzet sahibi Rab, onu, nsiyet makamlarnn ilki olan pimanlk sergisine oturtunca ona sevin kasesini sundu ki "ehidellahu ennehu lai ilahe illa hu ve'l melaiketu ve ulu'l ilmi I Allah kendisinden ba ka ilah olmadna ahitlik eder, melekler ve ilim sahipleri de." (Al-i imran,18) Buyruunu inayet suyuyla karm olarak isin. Bunu itikten sonra, bu iecek btn azalar na sirayet etti. O zaman sevincin huzuru ve bu makamn sarholuu btn bedenini kaplad. Bunun ardndan ona srrn at. O zaman izzet sahibi Rab-bin tevhidini grd. Zat, sfatlar ve fiillerinin tevhi-dindeki srrnda karar klmt. Sonra Allah'n ilmine bakt. zzet sahibi rabbin tevhidinin kadim ilminin iinde benimle kaim olduunu grd. Bunu bizzat grnce yle haykrd: "Bana, itiinden iirdi." Kadim ilmi kinayeli olarak imek eklinde ifade etti. "gibi..." ifadesini de bir kinaye olarak kendi nefsine hamletti. Dolaysyla lafzda mecaz kulland. nk imek, yokluktan sonra gemitir, ortaklktr ve elde etmedir. Kadim olan da btn bunlardan mnezzehtir. iirin mecazi ifadelerin yeri olduunu unutma. Ondan bu sz sadr olunca, izzet sahibi rab ayn klcn ekti ve benzeri olmayan bir el ile boynunu vurdu, mahede marifetinin kasesinin dnd esnada, kll yokluun sergisine uzatverdi.Bunun zerine yle dedi: Kase dnnce ard, sergiyi, klc. Sonra ona denildi ki: Kendi dilinle kendi aleyhine seslen, durumu vasf et ve katilini, meclis arkadan intikamdan tenzih et. nk sende olaanstlkler sergileyeceim. Bunun zerine, terkibine ve mahpesine brnmeden nce kendi aleyhine seslendi ve yle dedi: Meclis arkadamn, bir ilgisi yoktur ntikammdan, o sorumlu deildir. Bana, itiinden iirdi Bir misafirin bir misafire yapt gibi. (Kase dnnce, ard sergiyi ve klc - yaz gn arab zambak zehiriyle birlikte ienin hali byle olur.) Sonra anlatld gibi onu sarholuuyla birlikte yarlna geri evirdi. O da herkesin bildii gibi asld. tiraz: Eer desen ki - Allah seni muvaffak klsn- : Tevhitle ilgili bu meselede iaret ettiin makam, ehlisnnetin inancna uygundur. Eariler bunu bilinceye kadar mrlerini burada tkettiler. u halde bu sufi allmadk ne getirmitir veya hangi fazla niteleme ile

bize geri dnmtr? Ayrlk: Buna cevap olarak deriz ki: Doru syledin. Sylediin hususta Allah seni muvaffak klsn. Ancak bu mesele ile ilgili olarak bir eari ile bir sufi arasndaki fark, bildim ile grdm arasndaki fark gibidir. Bu ok latif bir anlamdr ki, bizzat ahit olan, orada bulunmayandan daha stn bir konumda olur. unu kesin olarak biliyoruz ki, varlktaki halife olarak biz, O'nu mahede eden, O'nun huzurunu mahede eden gibi deiliz. Hi kukusuz, kendi nefsinden fena bulduun zaman O'nu mahede ediinde celal sfatlarndan bir tane sfat bulunur. Burada basit bir ifadeyle her bir eariyi kast ediyoruz, sufiyi deil. Bu yzden yle denilmitir: Bizzat gren iin latif bir anlam vardr Bu yzden Kelim (Musa) grmeyi istemitir. te bu, yakini ilimden daha stn olan yakini grmedir. Buna ilikin delilim udur: Ehlisnnetin itikad bu ekilde olsa da, Allah'n takdir ettii iler onlarn maksatlarndan farkl bir ekilde cereyan ettiinde, amalarna muhalif olarak deiirler. Bir de onlarn byk belalar karsndaki durumlarn tasavvur edin! Bu tavr, azapta azap vereni, nimette nimet vereni mahede etmemekten kaynaklanr. Bu beytin sahibi ve onun makamna ulaan hi kimse deimez. Bilakis, Allah'n muradndan dolay sevinir, coar. Onu kaderin ak altnda skunet iinde beklerken tasavvur et. Onun skuneti, hakkn onunla ilgili fiilleri karsnda itiraz terk etmekten ibarettir. te bu zmre (sufiler) bu zellikleriyle dier taifelerden stndrler. Bunun yannda bilgi bakmndan da ortaktrlar. Bu meseleye cevap olmas bakmndan bu kadar aklama yeterlidir. Bu beyitle ilgili olarak veliye-Allah onu muvaffak klsn- nceki meselede olduu gibi yazl olarak yirmi soru yneltiyorum: Birincisi: Beytin sahibi bu szleri hangi makamdan sylemitir? Toplanma makamndan m, ayrlma makamndan m? Bu makamlardan hangisini sylersen, sana iki soru yneltilir: Eer toplama makamndan sylemise, hangi toplamada; himmetlerin toplanmasndan m, srlarn toplanmasndan m? Eer ayrlk makamndan sylediini iddia edersen, o zaman hangi ayrlktan; slk ayrlndan m, dn ayrlndan m? kincisi: Bu iecek nedir? ncs: Bu ime nasl olur? Drdncs: Ne ile olur? Beincisi: Hangi makamda sahih olur? Altncs: Sonunda sarho olunan bir ime midir, deil midir? Yedincisi: Bu sarholuktan sonra aykmak olur mu, yoksa sarho olarak m doulur? Sekizincisi: Bu imeye elik eden makamlar var mdr, yok mudur? Dokuzuncusu: Bu ime ile susuzluu gider mi, gitmez mi? Onuncusu: Bu ime, fena imesi midir, beka imesi midir? On birincisi: Bana iirdi, ifadesinde zamirle iaret edilen saki (iiren) kimdir? On ikincisi: Benzerlik, lugavi midir, akli midir? On ncs: Bu ime nedir? On drdncs: tiinden, ifadesinde zamirle iaret edilen (ien) kimdir? On beincisi: Yapt gibi ifadesinin (orijinalinin) bandaki sfat "kafi imenin ayn dzeyde benzerliini mi ifade ediyor, yoksa baka bir eyi mi? On altncs: "Misafirin misafire ..." ifadesinde, ev sahibine konuk olan iki kiiyi mi ifade ediyor, yoksa misafir kelimesinin biri mecazi olarak ev sahibi mi demektir? On yedincisi: Buradaki misafirin hkm, genel anlamdaki misafirin hkm gibi midir, deil midir? On sekizincisi: Varlna varlyla m hitap etmi, yoksa var edicisine mi hitap etmi? Bunlar toplam on sekiz sorudur. ki soruda toplama ve ayrlk ile ilgili sorunun kapsamnda yneltildi. Bylece toplam yirmi soru yneltilmi oldu. Dostumun

-Allah onu muvaffak klsn- durumu, dostunun cevabna mahzar olan, bylece ayrcalkl tutularak kendisine elli soru yneltilen kimsenin durumu gibidir. Sorular aktaran kimse de bu ayrcala sahiptir. Size Kur'an, yce ilkeleriyle feyiz verecektir. Hak, rabbani huzurundan size nuruyla yardm edecektir. Allah'n selam, rahmeti ve bereketi zerinize olsun. Risale tamamland. Allah'a hamdolsun, minnet O'nundur. Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun. O'nun salat ve selam efendimiz Hz. Muhammed'in, ehlibeytinin ve ashabnn zerine olsun.

NC KTAB

KTABUL KUTUB

MEKTUPLAR KTABI

eyhul Ekber MUHYUDDN BN. ARAB K.S.

MEKTUPLAR KTABIBismillahirrahmanirrahim Allah'n salat ve Selam Uz. Muhammed'in, ehlibeytinin ve ashabnn zerine olsun. hvanndan birine yazd mektuplardan biri: Allah yolunda dostum Ebu'l Kasm el- mad b. Es- Sekri'ye -Allah onu koruyarak baki klsn- selam olsun. Allah, masun klsn onu, gzetsin ve onurlandrsn. Allah'n rahmeti ve bereketi zerine olsun. Allah sana yardm etsin, bil ki, hakikatler deimez. Haktan gelen vecdler, vecd halindeki insanlarn kalplerine inip durmaktadr. Son noktaya kadar ulasa da, izzet ve grkem hicaplarnn celalinden belirginlese de her zaman akli delillerin imkan altnda olur. Akli deliller bunlara cevap vermi olsun veya eriat lisan bunlar hakknda susmu bulunsun, fark etmez. Bu yzden Cneyd ve benzeri imamlarmz yle demilerdir: "u ilmimiz kitap ve snnetle snrldr." Yce Allah, ancak akl ve feraset sahiplerine hitap eder... Dostum -Allah onu eksik etmesin- bu fakir, sebeplerden yoksun, vehmi ve hayaliyle ba baa kalan, kendisine tecelli eden misalinin suretiyle perdelenmi Ebu'l Abbas elHayyat'm yannda bulunmasn, kemendine taklm olmasn, senin korku mahbesinde tutulmasn frsat bilsin. Bakarsn, Allah, senin elinle ona hakkn yolunu aar. Ona Allah'n birliinin merasimlerini akla, varlnn hakikatine vakf olmasn sala. phesiz pheler ona hakim olmulardr. Bandaki gailelerin farknda deildir, uyanamyor. Allah, imtihan ve tuzak meydannda baz arkadalar ona musallat etmi. Bunlar da onun kt amellerini ssl gsteriyorlar. Arzularnn, emellerinin uutuu meclislerde ala bildiine geni hayaller koyuyorlar nne. Onu aldatarak gurura kaplmasna yol ayorlar. Entrika ve yalan szlerle ona hakim durumdadrlar. Fakat onun olmad bir srada yalnz kaldklarnda, ona glyorlar. Bu zavall onlarn kucana dtnn farknda deildir. Allah'a yemin ederim ki, o, iyilik isteyen, ama iyiliin yolunu bilmeyen bir adamdr. Nasl gerekletireceini bilmeden hakk takip ettiini zannetmektedir. phenin en iddetlisi onu kskacna alm, tevhidi inancn helak etmitir. nk somut olarak ispatlayamad her eyi nefyetmektedir. Sadece varl her trl delille ispatlanann sahih olduuna inanmaktadr. Kim onun varlnn aynn inkar ederse veya hududunun merasimlerinin gerektirmedii bir eyi kendisine nispet ederse, dolaysyla "bu mabudun aynsdr", derse, onun cahillii apak ortaya kar. u halde yce Allah'tan, bizi ehline katmasn dileyelim. Eer o adam arkadalarndan uzaklaabilseydi, onun yakasna yapp silke-lerdik. Bu hizmeti grmeniz durumunda byk bir ecir alacanz bilin. Vesselam. Bir dier mektup: mdi... Seni ncler arasna koyup ayrcalkl klan, en mkemmel imam tasdik edenlerin ilki yapan Allah'a hamdediyorum. "Kabe Kavseyn" makamna ykselttii, orada btn szlerin kapsaycsn ve kesin ayrc hitab vahyettii makama ulutrd peygamberine salat ediyorum. Ben, bu iirin ak iinde krk kandil mahiyetindeki krk beyitle iaretle ima etmi, hatrlatc mahiyette haber vermitim. Bu beyitlerin kaplarn alp kaplar zerine aldktan sonra, yakini bilgiye ulam olarak genliinin tazeliinde alml hikmetler gznn nnde parldaya-caktr. Ki bunlara hibir phe ve tahmin bulamamtr. Aklamann gerisindeki hikmetleri aratrmaktan kanma. Nitekim apak mahede huzurunda szlerin kapsaycs kendisine verilen Rasulullah efendimiz (s.a.v.)in

snneti de bunu vurgulamaktadr. Evet, cmertlik varl (cd varln) ister. Kerem hikmeti talep eder. Bakasn tercih etmek srlar gerektirir. Ben delil ve kant olarak sylyorum; senden birer hakikat olarak gzlemlediim hususlardan sonra. Ki onlar izah ederek, aklayarak ilan edeceiz. Sen maara arkadasn, srlarn varisisin, on iyinin iindeki erdemlisin. Nurlarn nurlarnn elik ettii yrein sahibisin. Ey vefal arkada! En yce makamda arnm! Ne ok istiyorum senin sfatlarnla ahlaklanmay! Zatnn ravzasmda arnmay ne kadar istiyorum. Aynann berraklnn srrnda tecelli etmeyi benim kadar isteyen olmaz. Senden dolay duyduum vecd ve ak ne iddetlidir! Ah! Yokluum ve ykmm! Dostum! Ka kere senin zleminin ateinden yreimden ah! lar ykseldi! Senin ayrlnn kavuruculuundan dolay ka kere cierim paraland! Keke yannda bir hizmeti olsaydm. Keke, ardn ve sana "buyur" diyenlerden biri ben olaydm! Ne mutlu sana! Ne mutlu, ki bu parlak bak arndrdn; bu gzel ehredeki gz alcl. Keke o gzn karas ben olaydm. zlemin ve ayrln acsna katlanamyorum. Esenlik zerine olsun, nice srr iinde saklyorsun! Ka kere melekutundan ve hissinden yitip gittin. Sana yle sahneler gsterdi ki, konu an hi kimsenin az bunlar dile getiremez. Yol kat eden hi kimse bu tr olaanstlklere ulaamaz. Sana yazdm bu mektup, yce himmetiyle, gklerdeki yldzlar bezenerek incelikler ve hakikatler arasnda gece yolculuuna ksn. Parldayan yastklara yaslan. Sanki miracnda gidip gelmektesin de seni seyrediyorum. Kukusuz rtnn karanl zerinden kaldrlmtr. Sirayetin scakl ile adna-n lakaplar arasnda. Bu makamlar nasl ap gitmezsin! Bu kerametlere nasl has klnmazsn! Bu ahsn himmeti senin burandr, dosdoru szleri senin tiryakndr. Burak hangi yksek eve uradysa oradan ayrlp geti. Tiryak varlk elemini nerede bulduysa giderdi. Keke, sana bakana bakan izle-seydim. Sana misafir olana misafir olana hizmet etseydim. Karanln gz gz grmezliinde yrme-seydim. Glgenin ve suyun olmad yerde. ok karanlk lleri atm, mhim azimetlere konakladm. Bir eyi balatmadm gibi yeniden yapmadm. Allah'n va'di ve tehdidi bedenime ne aclar verdi. Kurtulu yolu da bulamyorum. hlasa da ulaamyorum. Hicap llerinde akn akn dolayorum. ln su kaynana gidip geliyorum, uursuzca. Ne olurdu, Allah hangi suu ilediimi bana bil-dirseydi! lediim gnah gsterseydi! Derhal kesin tevbeye ynelirdim, aa zindanlardan yceler alemine tanrdm. Bu, byk bir susuzlua edeerdir. nk her ikisinin kitab da yazldr. imdi bu iki kitap nasl ayrt edilecektir! lk rnein hakikatine nasl vakf olacaz! Hizmetin iin himmetini ykselt, ey ulu zatn hizmetisi! Kanadn yelekeleri-ni dorulttum, meyle ve harekete yneldim. Akamlama ve sabahlama boyunduruundan kurtuldum. Bir sayfa gnderdim senin canibine; karalarla doldurdum. Onu yce makamn tanmann hazrl kldm. Bakarsn, bu arnm topluluun arasna girerim, bu melek huylu slalenin, semavi varoluun. Tasavvuf hakk iin, ki bu byk bir yemindir, ulu ve kerim bir anttr, Allah, mektubu sana ulatranla, mektubu sana getirenle buluturmakla bana byk bir ltuf bahetti. Yani Ebu Muhammed Abdullah b. brahim (Halil'in ada). Ki genel ve ayrntl hikmetlerin sahibidir. Ona bakmay ibadet bildim. imde n alnmaz bir vecdin varln hissettim. Fethin ncleri gelmeye balad. Kurtuluun belirtileri pa-rldad. Bir de makamnn huzurunu mahede etseydim! Veya nnde durmu olsaydm! Ne mutlu bastn yere! Temas ettiin topraa! Keke yanam, ayann bast toprak olsayd. zm senin nnde durup, emir ve yasaklarnla hareket etseydi! Himmetinin ve srrnn inayetine uyup zelil olarak boyun eseydi. Tek arzum daima hatrnzda bulunmaktr; srlarn sald huzurda dua ettiin srada. Biri uzaktan iaret edip itiraz edebilir, "Allah ahdamarndan daha yakndr", diyebilir. Ben de buradan ona seslenirim: Allah Bayezid'e rahmet etsin. Bir gn bir delikanl ona misafir olur da bu misafir, Allah' grmekten, kullar grmeye tenezzl etmez. Ona yle derler: Bayezid'i bir kere grmen, senin iin Allah' bin kere grmenden daha iyidir. Derken

ld ve makamlar ehline katld. Neticede zevk ve tahkik ehli olanlar, tecellinin yolun miktarna bal olduunu sahih bir kural olarak ortaya koydular. Rahman olan Allah, sergisini yaym ve zatn kuatlmaktan mnezzeh klmtr. Bizzat gren nerede tasdik eden nerede! Yoldan yola fark vardr. Allah'n desteine mahzar olmu eyhimiz eyh Ebu Ahmed. Huzuru ne ycedir. Dilerim ki beni hatrlasn, onun elbisesine brnp korunaym. Ona syleyecek sz bulamyorum; sadece halimi ona arzediyorum. Ki bana bir kerecik baksn. Bu sayede nimet ve parlaklk ehline katlaym.Tabiler arasnda harolaym. nk g yetirilemez bir ululuktur bu. zellikle mertlii, genlii gitmi, heybeti porsumu bu zamanda. Zamann gzleri keskin, eytan inatdr. Zamane arkadalar saptrc, zorbalar dik baldr. Bu zamanda hr insanlarn says snrldr, nurlarn snktr. Srlar semas atrdayp durulmutur. Sekin insanlarn deeri bilinmiyor. Kalpler perdelendii iin varlklarn zn mahede edemiyorlar. Mahede ve derin ilim sahibi eyhlerin deeri bilinmiyor. Onlarn szleri cehalet mertebesine indirilmitir. Oysa ne grkemliydiler! Allah, ltuf ve keremiyle beni onun izini ihya eden, makamn ycelten kimselerden eylesin. Bir dier mektup: Mbarek veli, ibadetten ayrlmayan, snnete ve cemaate (ehl-i snnet ve'l cemaat) bal eyhe selam olsun. Allah, ona has kullarndan olmay nasip etsin. Ona doruluk ve ihlas anahtarlarn bahetsin. Efendime yazdm bu mektup, kendi nefsine meftun, hisleriyleperdelenmi, daima gaflet iinde, nevasna oka uyan, yz koyun yere kapaklanan, ehvetlerin^ oyunca haline gelmi, burnu havada, berrak suyu kokutan, ariflik iddiasnda bulunan, ama eytanlarn fiillerini gerekletiren bir klenin mektubudur. Bir kle ki, yatt yerden ykselememi, baklarn kendinden yukarya ykseltememi. eytan aldatarak ona rehberlik etmekte, yalan batllaryla onu kandrmakta, nne sahte temenniler koymakta, daha aasn gsterip oyalayarak yukary grmesine engel olmaktadr. Donakalm bir gz, l bir toprak, ta kesilmi bir kalp ve asi bir kul. Ah! Ykl kederinden nasl kurtulacak! Nasl seilmilik ve zg klnmlk sekinliine eriecek! Gnahlarndan dolay uzak dm bir kul. Sahibinin, rabbinin kapsndan kovulmu bir kle. Ona inayet gzyle bak. Velayet, dostluk divannda ona yer ver. Hidayet hrkasn zerine ser. Gzn baklar keskindir, ama ibret almakszn. El kapar, ama irtibatsz. Ayak, kark yerlerde komakta. Kulak kt szleri dinliyor, iyisini deil. Dil, yalan ve fitne szlerini sylyor. Kalp, vesveselerle mamur. Yalan iddia hicapla-ryla rtl. Hakikat kaplar yzne kapanm. Re-ayasyla yoldan ayrlm. llerde yolunu yitirmi, hem de yolda yok. stelik bunun farkna da varmyor, uyanmyor. Aksine karanln krlnde adm atyor, suyun ve glgenin olmad llerde. O, kendini beenmiliinin kuyruuna yapp srnrken, perdelerinin karanlklarnda gidip gelirken, birden eytan u ayeti okuyarak ona seslendi: "inne ibadi leyse leke aleyhim sultanun / phesiz senin kullarm zerinde bir hakimiyetin yoktur." (Hicr, 42) Bu hitabn bysne kapld, kand. Sarho oldu, keyiflendi. Bunun gz alc bir manzara olduunu dnd. Kasrgalar onu nlerine katp adeta oynuyorlard. Artk hevasna gre hareket ediyor, hidayet dorultusunda gitmiyordu. Derken kendini derin bir uurumun kenarnda buldu. Gecenin gelmekte, gndznse gitmekte oldu unu grd. Hemen rehberi ard ve arkasna dnd. Ondan beri olduunu syledi. O zaman kendisine bu ekilde seslenenin lanetli blis olduunu anlad. Aslsz kuruntular ve vesveseler telkin eden blis. Derhal Mevlas-na yneldi, af diledi. Birden sadk bir haberle ona yle denildi: "Fedellahuma bi ururin felemma za-ka'-cerete bedet lehuma seuatuhuma / Bylece onlar hile ile aldatt. Aacn meyvesini tattklarnda ayp yerleri kendilerine grnd." ... (Araf,22) Artk onun iin ahitler ve kantlar ortaya konulmutu. Bu srada melek asli suretiyle ona seslendi: Ey efendisinden kaan ve helak olan! Ka kere seslenirim de duyan olmaz. Yce Allah'a dnmeye niyetlensen olmaz m! Dedim ki: Ben

O'nu istiyorum. Dedi ki: steyen seni aldatt. Dedim ki: Ey kerem sahibi melek! Aziz ve hikmet sahibi zatn elisi! Benim imamm ol ve nurla nm aydnlatp genilet. Benim iin yol gsterici mealeler dik. Beni alaltc, rezillik yolundan uzak tut. Dman oklarn isabetinden beni koru. Yolculuumu hzlandr. Beni bakalarndan gizle. pim Rahman'n ipine ulancaya kadar, topluluk gven iinde dzenleninceye kadar. Beni gnahlar n tortularndan temizle. Beni su ilemelerden beri kl. Yce ve saygn sfatlar zerime giydir. Bana ilerimi Allah'a havale etme ve tam teslimiyet yolunu gster. nk ben Hz. Muhammed'den (s.a.v.) utanyorum. Onun yolunu izlemedim, Onun ykseldii miraca ykselmedim, O'nun tevik edici uyarlarn kulak ard ettim. Onun dost edindiklerine muhalefet ettim. Ona dmanlk edenlerle ittifak kurdum. Bunun zerine pek uzak olmayacak kadar yol yrd, onun ulu ismiyle. Sonra, "dinle ve ahit ol", dedi. Derken name seslerini duymaya baladm. Kur'an okunuyordu. Bu saygdeerler kimlerdir? dedim. Dedi ki: insanlar uykuda iken geceleri kyam edenlerdir. Ey uyuyan! Sayg dediin byle olur. Sonra ok gzel bir koku geldi burnuma. Dedi ki: Bu, sevgiliye mnacat eden orulularn az kokusudur. htiam ve ihtimam dediin byle olur. Bu ekilde beni muamelelerin makamlarnda gezdirdi. Mnacat semalarn ap gidiyordum. Derken beni nurlar huzurunda durdurdu. Dedi ki: Buras, seherlerde balanma dileyenlerin mahallidir. Bu onurlandrc yce makamda kerem sahibi mevlamz Zeki'nin halini hatrladm. Ki o, her samimi dost iin dua ederdi. Melek onun adna, hatra gelen duygularla benimle sohbet etti ve dedi ki: Ey hain! Bunun zerine dedim ki: Himmeti beni yceltenin, yanmda deeri byk olann halini dndm. Bu hale ak ile balln anladm. Vecdin ve hastaln etkisiyle eridim. Buras onun ayrlnn, kavuup kaynamasnn ve yarenliinin makamdr. Bana: Kapy al, dedi. Bak, ana kitaba resmedilmi midir? Bunun zerine balanma dileme (istifar) kapsn aldm. Perdelerin gerisinden belirdi. Bir sevgili gibi elimi skt. Bana dedi ki: Ey sevimli, ho yabanc! Ortadan kayboluun ok srd. yle ki senin samimiyetini ve yaknln zledim. Benim zatm senin zatna baldr. Himmetim senin kurtuluunla ilgilidir. Rahman'n hizbinin saflarna katl. Bal ve durgun bir devenin sakin girii gibi. Onun bir himmetle ilgili olduunu grdm, ki aasna asla raz olmaz. Aldanmlarm kurtuluuyla ilgili olmas asla kesilmez. eriat bir hrka edinmi, ilahi ahlak sebep klm. zlem arabnn kaseleri dolatrlyordu, evk arabnn deil. Efendim -Allah var etsin- bilsin ki, beni ayrlk okuyla yaralaynca, cier parelendi, gz yalarla doldu. Durmadan konaklama yerlerini sizin hatralarnzla atm, menzilleri sizin eserlerinizle onardm. Derken sr sarayna ulatk. Orada eyh, allame, vgye deer nadide inci, ahiret halk iinde fark edilecek ekilde iaretlenmi zat ile karlatk. Sizin iin dostu sevindirecek, dman bedbin edecek ekilde dua etti. Sonra yeil adaya doru dndk, gz kamatrc ehre. Orada eyh, arif, srlara vakf sufi, erefli, zarif Ebu shak b. Tarif ile bulutuk. Onun yannda en gzel niteliklerle anldnz, onun tarafndan en deerli dualarla ve en mkemmel ecirlerle taltif edildiniz. Sonra Rande'ye doru yola ktk. Orada muhakkik, rabbani ahlaka sahip sufi Ebu'l Hasan el-Huni'nin yerine konaklad k. Onun yannda size teekkr edildi, o da btn bunlar duydu. almalarnzdan vgyle sz edildi, o da sizin iin dua etti. Sonra yolculuk hazrlklarna baladk. bili-ye'ye doru yola ktk. Biricik imamn varisi Ebu Abdullah el-Mehasibi e-eyh el-Karandebe'nin, ilmi ve gzel yakiniyle kt dncelerin eriyip gittii Ebu mran Musa b. mran el-Mavili'nin, Kastal'e mensup mam Ebu Abdullah'n halifesi Fakih, abid, muttaki, zahid Ebu Abdullah b. Asum'un yanna vardk. Bunlardan her birinin yannda, sizden sz edildii zaman, bu byk bir heyecana yol ayordu. Aydnlk gndzlerde ve karanlk gecelerde sizin iin dualar ediyorlard. Orada, Allah'n sfatn takdis ettii, zatn mahede etmeyi byk bir onur haline getirdii, sizi seven, size teekkr eden, dostunuz, sizi her zaman anan hac, snnete uygun ahlakn sahibi Ebu Muhammed Abdullah el-Murari -ayn zamanda Abdurrezzak'n hizmetkar-

yanmza geldi. O da sizinle beraber olmann vn kayna oluundan sz ediyor. Arkadalnzn gzelliin itiraf ediyor. Her iki hayatta mutlu olmanz ynnde dua ediyor. Derken biz, aziz ve bahedici olan Allah'n yardmyla kervan mkerrem (Kurtuba'ya) doru yola kardk. Buras byk ve gz alc manzaralara sahiptir. Orada salih gen, btn iyiliklere koan, Snni dervi, Hanefi fakih Ebu Abdullah el-Asteni ile karlatm. Ondan, sizin gzel vglerinizle ayrldk. En yksek mertebelere ulamanz iin dua etti. Sonra Grnata'ya doru yola ktk. Grnata'nm seyidi, aabeyi, mctehidi ve zahidi Ebu Muhammed Abdullah es-Sekkari, ed-Dai'ye konuk olduk. Allah'n kalbine ilham ettii duygularla sizin iin dua etti. Sizi, setii en hayrl kullarndan eylemesini diledi. Sonra biricik imam Ebu Ahmed b. Seydebun'a gitmek iin yola koyulduk. Marsiya'da onunla karlatm. Hak onu terbiye etmi, halk da onu yalnz brakmt. Ay' tutulmu, kaderi sinmiti. Kimse ona bakmyor, aldrmyordu. Sevenleri onu terk etmi, arkadalar ona fke besliyorlard. Allah dilerse bu, onun iin bir arnma ve temizlenme vesilesiydi, ki her eyi bilen ve her eyden haberdar Allah'n yardmyla varoluunu gerekletirsin. Bn bunlarn sebebi, beklenmedik hadiselerdi ki, onlar burada zikretmenin imkan yoktur, ancak yz yze grmelerde ifahen sylenebilecek trden hadiselerdir. Yz yze kal nmadan bunlardan sz etmemek gerekir. Ancak -Allah onu muvaffak klsn- eyhin amalar vgye deer, kendi iinde sarfettii abalar baarya ulat-rc ve mutlu edicidir. Ayrca ona bir mlk verilmi, fakat kendisi bu mlk idare edip tedbir etmekten uzaktr. Ona ilk bakaldran veziri oldu. Siyasetini etkisiz hale getirdi. Bu yzden riyaseti muhkem olamad . Ona baktn zaman yznden doruluk grrsn. Maksadnn gzel manzarasn hissedersin. Eer bu maksad maddi alemde uygulamaya kalkarsa, irkin bir olgu olarak grnr. Sahihken ykc, fasit olarak belirginleir. Size dua etti. Muallim eyh Ebu mran da. Bu duay btn erdemli niteliklerle salamlatrd. Sonra onun yanndan ayrldm. Benden ayrlmann verdii hznle alamaya balad, beni uurlamak iin bir sre benimle yrd. Karlatm eyler burada son buldu. Burada kaldm srece bundan baka kimseyi ziyaret etmeyeceim. Vesselam. Bir dier mektup: Salih sevgiliye, uzak diyarlarda bulunan ama yakn olan dosta selam olsun. mdi.. Salma kavuaym ve zengin olaym diye seyahate ktm. Bu yolculuumda bilmediim eyleri renmek istedim. Bu amala ailemi ve vatanm terk ettim. O saatte kurbanlar diyarn (Mekke) terk ettim. Yksek tepelere ktm. Hakikatimin ay' bir yldzn menzilinden dierine intikal etti. Cevab frsat bilerek melikin huzuruna yneldim. Minnetle adetten yok oldum ve helak korkusundan kurtuldum. Uzak harabeleri geride braktm. Derken dokuzuncu makama ulatm. Ayn eksilme dnemi boyunca yrdm. Bu dnemde dnmenin bir