Turgay Güler - Sır Küpü.pdf

254
"SIRADI Ş I ÜÇLEME"N İ N 2. K İ TABI TURGAY GÜLER KAOS TfcORİ S İ

Transcript of Turgay Güler - Sır Küpü.pdf

  • "SIRADII LEME"NN 2. KTABI

    TURGAY GLER

    KAOS TfcORS

  • Hz. Yusuf (as)'dan gnmz Trkiye'sine emanet braklan birka buday tohumu; srailoullar'nn 1348 talya'snda yaadklar dehet ve ardndan btn dnyann bana bela olmalar; Osmanl Devleti'ne yllarca bakentlik yapan Bursa'da, dnyann bana tek bir Yahudi eliyle rlen oraplar; Trkiye'nin kaderini deitiren bir lider ve Yahudiler'in, bozulmaz zannedilen byk oyunlarnn bu lider eliyle bozulmas.

    Soluk solua okuyacanz bir roman.SIR KP...

  • S i r K p KAOSTEORS

  • 2013, Hayat Yaynclk, letiini, Yapm, Eitim Hizmetleri ve Tc. Ltd. tL

    Tm yayn haklar anlamak olarak Hayat Yaynlarna aittir.

    Kaynak gsterilerek alnt yaplabilir; izinsiz oaltlamaz, baslamaz.

    ISBN: 978-605-151-014-9

    Sertifika No: 12451

    Hayat Yaynlan 459Edebiyat 9Kitabn Ad Sr Kp

    Yazar Turgay GlerYayn Danman sa Bayrak

    Yayn Ynetmeni Erol ahnac

    Metin Editr zlem Baboa

    Kapak Tasarm Recep Efe

    Tasarm Sevil ener

    Bask Yeri & Tarihi stanbul, 2013

    Bask & Cilt Aliolu MatbaaclkOrta Mahallesi Fatin Rt Sokak No: 1'3/A Bayrampaa / STANBUL Tel: (0212) 612 95 59 Fax: (0212) 613 09 83 Sertifika No: 11946

    Hayat Yayn GrubuNianc Mahallesi Davutaa Caddesi No: 26/1

    34050 Eyp - stanbul Tel: 0212 613 11 00 GSM: 0530 290 99 78 Faks: 0212 613 11 55

    www .hayatyayingrubu.com - [email protected]^fcutfctar.com/hayatyayingrubu -facebgsk.com/hayatyayingrubu J

  • -TURGAY GLER ROMANI

    S i r K p K AO SjEO RS

    $Hayat

  • "Petrol kontrol ettiinde uluslara,

    gday kontrol ettiinde insanla hkim olursun."

    Hettry Kissenger

    G e m i 2^m a n

  • Yu s u f v e K ral

    z alabildiine yeil bir ovayd. nsann iine huzur veren

    bu yeilliklerin iinde beyaz papatyalar, krmz gelincikler, mor menekeler ve rengrenk iekler dans ediyordu.

    Muhteem vadinin hemen bitiminde cokuyla akan billur

    bir rmak vard. Irmakta ovann yeil rengi gnein mzrak

    gibi nlar altnda sanki dans ediyordu. Belli ki ne bu yeil vadi, ne de bu billur renklerle dans eden rmak dnyadan

    bir mekna ait deildi.

    Bulunduu meknn keyfini srmek isterken, bir yandan da gzleriyle alabildiince geni vadiyi taryordu. Birden baklar ilerdeki ineklere takld. Irman kenarnda yedi semiz inek, zgrce ve keyiflerince otluyordu. Karnlar da

    vul gibiydi. Otlar srp koparrken kardklar ses, birbirle

    rinin itahn kabartacak trdendi. Yiyorlar, yiyorlar ama bir

  • 8 TURGAY GLER

    trl doymuyorlard. Sonra da rmaa koup kana kana su iip, kaldklar yerden otlamaya devam ediyorlard.

    Gzlerini gezdirmeye devam etti. neklerin hemen yan banda devasa byklkte bir baak tarlas vard. Yemyeil, dolgun ve iri baaklar hafife esen rzgrla bir o yana bir bu yana dalgalanyordu. Sanki dnyay sonsuza kadar doyuracak gibiydiler.

    Ban biraz kaldrp rman karsna balonca hayretler iinde kald. Irman kar tarafnda kupkuru bir arazi vard. Kar tarafta, inam dehete dren kra topraklarn zerindeki arazide bulunan baak tarlalar, bu yakadakinin aksine bir batan bir baa kurumu, simsiyah olmutu.

    Ayn ovada, aym rman iki yanndaki iki farkl manzara hayli rktcyd.

    Kupkuru bu arazinin zerindeki yedi zayf inek, her an olduklar yere ylp lecek gibiydiler. Alktan karnlar ilerine km, derileri kemiklerine yapmt. Kapanmak zere olan gzleriyle, rman dier tarafndaki yeillikte otlayan yedi inee kskanarak bakyorlard. inde bulunduklar hl iler acsyd.

    Irman iki yakasn seyrederken zaman epeyce ilerlemi, neredeyse len olmutu. Gn ortasnda hava birden kararverdi. Kuvvetli bir frtna kt. Nehir kabard. O zayf inekler bir anda canland. Kabaran nehri yzerek kar tarafa getiler. Laki otlara deil, oradaki yedi semiz inee saldrdlar. Hem de srtlanlar gibi. O koca inekler, zayflktan lmek zere olan yedi aciz inekle bir trl ba edemiyorlard. Sonra o zayf ineklerden her biri, bir semiz inei yiyiverdi.

  • SIR KP 9

    Bu, kraln grd ryann son sahnesiydi. Korku ve kan

    ter iinde yatandan frlayp uyand. Bu nasl bir ryayd? Uzun sre etkisinden kurtulamad. kide bir alnnda biriken

    boncuk boncuk terleri siliyordu. Gecenin o saatinde kimse

    yi kaldrmak da istemiyordu. Aslnda istemedii, birilerini rahatsz etmek deildi. Koskoca kral byle kan ter iinde

    grnmek istemiyordu. Bir o yana bir bu yana dolap dur

    du. Sabah zor etti.

    Nihayet sabah olmu, gnn ilk klaryla beraber

    hizmetkrlar huzura arlmt. Emirler verildi. Memleketin en nl khinleri, tabircileri, bilginleri saraya getirilecekti.

    Kral allagelmiin dnda bir rya grmt. Tabiri gerek

    liydi.

    Ksa srede emirler yerine getirildi. Sarayn bahesi

    khinler, tabirciler ve bilginlerle dolmutu. Hepsi kraln r

    yasn ve buyruunu merak ediyordu.

    Kral, huzuruna artt kimselere;

    Ben ryamda, yedi zayf inein yedi semiz inei yediini; ayrca yedi yeil baak ve yedi de kuru baak gryorum. Ey ileri gelenler! Eer rya yorumluyorsamz, ryam bana yo

    rumlayn. dedi.

    Ne var ki hibiri kraln ryasna bir anlam veremedi. Hepsi balarn nlerine ediler. aresizlikleri yzlerine

    yansmt. Onlara gre rya ok karmak ve tabir edile

    mez bir ryayd. Aralarnda uzun uzun konuup tarttlar. Neticede bir karara varamadlar. Kral tek tek her birine sor

    du. Ama hibir cevap alamad. Syleyebildikleri tek sz;

  • o Tu r g a y G l e r

    Balayn efendimiz, imdiye kadar hi bylesi bir rya duymadk ve neye iaret ettiini bilemiyoruz. oldu.

    Sonra ilerinden biri krala hitaben;

    Efendim bana msaade edin, zindana gideyim. Orada sizin ryanz aklayacak birini biliyorum. dedi.

    Kral bunun zerine;

    Ne duruyorsun, o hlde bir an evvel git dercesine, iaret etti.

    Kraln ryasn tabir edebilecek kii Yusuf'tu.

    Bir iftira yznden zindana atlan Yusuf iin kraln ryas bir kurtulu olacakt.

    Bilgin zindana gelip Yusufa kraln ryasn anlatt;

    Yusuf! Kralmz ryasnda yedi semiz inein yedi zayf inek tarafndan yenildiini ve bir de yedi yeil baak ile yedi kuru baak grm. Biz bu ryay yorumlayamadk. zin aldm sana geldim. Umarm, verecein bilgi hem seni zindandan kurtarr, hem de ilminin anlalmasn salar.

    Bilgin, Yusufun iki zindan arkadamdan biriydi. Birka yl nce cezasn tamamlam ve serbest kalt. Yusuf, onun serbest braklacan adamn grd bir rya zerine yorumlam ve bilmiti. O da bu yzden ve bu ryay hem onun tabir edebileceini, hem de arkadann hapisten kurtulmasna vesile olacan dnerek Yusufa gelmiti.

    Bilginin, kraln ryasn anlatmas zerine Yusuf;

    Yedi yl her zaman yaptnz gibi ekin ekmeye devam edin. Yiyeceiniz az bir miktar hari, bitiklerinizi baan

  • SIR KP 11

    da brakn. Sonra yedi kurak yl gelecek. Saklayacanz az bir miktar hari bu yllar iin biriktirdiklerinizi yok edecek. Ardndan insanlarn yamura kavuaca bereketli gnler yeniden gelecek.

    Kraln ryas lkeyi perian edecek kuraldk ve kda iaret ediyordu. Yusufun bunu haber vermesi zerine bilgin hemen krala koup ryasnn yorumunu aktard.

    Yorumdan tatmin olan kral, Yusufu zindandan karp hzinenin bana geirdi. Yusuf, buday baaklarnn hkmdaryd artk.

  • Tanr, iradesini hkim klmak iin yeryzndeki iyi insanlarkullanr.

    Yeryzndeki kt insanlar ise kendi iradelerini hkim klmak iin Tanry kullanrlar.

    Giordano Bruno

    K a ra l m

  • talya, Siena (i 348)..

    talyann ortasnda, etraf surlarla evrili tarihi kent Siena,

    tarifi imknsz bir acnn penesinde kvranyordu.

    Milattan sonra 700 l yllarn banda, ykseke bir te

    peye kurulan bu ihtiaml ehrin dar sokaklarnda, imdi

    derin bir endie ve korku hkimdi. Evlerin i ie getii

    ensiz sokaklarda rahvan yryen atlarn nal sesleri, o du

    vardan brne yanklandka sinirler geriliyor, bu ritmik

    nal tkrtlar, korkulu bir bekleyi iindekiler iin ikenceye

    dnyordu.

    Sokaklarda kimse birbiriyle gz gze gelmek istemiyor,

    herkes adeta birbirinden kayordu. nsanlar tannmamak

    iin keiler gibi tepeden trnaa kahverengiye brnm

    ler, kafalar nde, hzh admlarla, kaarcasna yryorlard.

  • 16 TURGAY GLER

    Daha dne kadar i ie yaayan, birbirleriyle komuluk yapan, iyi ya da kt hllerinde birbirlerine koan bu insanlar artk birbirini tanmaz hle gelmilerdi. Kazara karlaan gzler, karsndakine endie ve phe ile bakyor, ya bana da bularsa korkusunu yreklerinin en derininde hissediyordu. Ne de olsa can tatlyd ve korku herkesi gibi ezip geiyordu.

    Dnn hayat dolu, cvl cvl ehrine kbuslar kmt. ocuklarn nee ile kouup oynat sokaklarda babo kediler, kpekler uluyordu. Grnrde gn onlara domutu. Lkin daha dne kadar karlarna kan insanlarn sokaklardan ekilmesi onlar da artma benziyordu. Zaman zaman evlerin kaplarna yaklaan bu hayvanlar ya ev sahiplerince iddetle uzaklatrlyor, ya da hi grlmezden geliniyordu. Durumun vahametini onlar da kavram gibiydiler.

    Gnler getike durum daha da korkun bir hl ald. lm, ehrin sokaklarnda kol geziyor; her evi, herkesi tek tek yokluyordu. Sra ne zaman bana gelecek? korkusu yrekleri kaplamt. Sokaklardaki sahipsizlerin, meczuplarn cesetlerini toplamaya, grevliler yetiemiyordu. Bu sahipsiz cesetler, ounlukla kokumak zereyken topluca bir ukura atlyordu. Geceleri, Sienallar sokaklardan el ayak ektiinde, bu kez iri fareler ve bcekler sahne alyor; ehri istila ediyordu.

    Sokaklardan akan lam sular, ke balarnda birikmi pler, rm arap flar, adm ba rastlanan kpekler ve her taraf sarm at dks.

  • SIR KP 17

    Bir zamanlarn bu grkemli ehri ar ve dayanlmaz ko

    kulara teslim olmu, pislik iinde can ekiiyordu.

    Chiocciola mahallesinde, gneye bakan katl evin

    ikinci katndaki yal kadm gnler nce lmt. Yaklak bir hafta sonra ortal saran dayanlmaz koku, ldnn

    habercisi olmutu. Zavall kadn, vebaya yakalandn anlaynca evden dar kmamt. Biliyordu ki vcudundaki yaralar fark edilse, hemen orackta yakalanp vahice atee

    verilecekti. En iyisi evinde lm beklemekti.

    Giri katta oturan kiracs Angola Bellininin biri erkek iki ocuu vard. yle yksek gelirleri olmad iin buray tutabilmiti. Neeli insanlard. Bu olaya kadar evde mutlu

    luk lklar eksik olmazd.

    Harabe durumundaki evin st katnda, kimseler kalm

    yordu. ats onarlamad iin artk harabe durumdayd.

    Yal kadn perian hldeki daireyi bu yzden kiraya verememiti. Bir ara birka ayya buraya dadanm, khnemi dairede gnlerce dp kalkm, her yerini pislik iinde b

    rakmlard. Yal kadnn ricas zerine Bellini, bu dairenin

    kapsna koca koca tahtalar akarak en azndan ieriye girilmesini nlemiti.

    Bellinilerin oturduu daire, iki gz odadan ibaretti. Bir zamanlar scack, cvl cvl bir yuvayd. Evin nndeki

    bahede oynayan ocuklar, heyecanla babalarnn akam

    dnn beklerlerdi. O da cebinde getirdii ekerlerle ocuklarn sevince board. Kars da en az ocuklar kadar heyecan duyard geliinden... Scack sarlrd.

  • 18 TURGAY GLER

    Daha dn kadar yakn o gnler, imdi ok uzaklardaki gzel bir am gibi geliyordu. Ev, l topra atlmasna souk, bir o kadar da ruhsuzlamt.

    Angola Bellini, o gn eve ok yorgun gelmiti. zerine sinmi yank et kokusu, ter kokusunu bile bastryordu. Sienann be kilometre kadar dnda; dier iilerle birlikte yine derin bir ukur kazmlar, at arabalaryla getirdikleri yirmi sekiz cesedi burada yakmlard. Her gn byle ukurlar kazyor, topladklar cesetleri yakp yok ediyor, kllerin zerini de kapatyorlard.

    Kara lm her taraf sarmt.

    Yarn iin yeni ukurlar kazlmas gerekiyordu ama akam saatleri yaklatka hibirinin mecali kalmamt. stelik ilerinden bazlar da hastayd, belli etmemek iin var gleriyle hayata tutunma abasmdaydlar. Zira durumun anlalmas ve diri diri atee atlma korkusu akllarndan kmyordu.,

    Bazlan o kadar ansl deddi. Hastalk girdii bnyeyi abucak esir alyor ve ksa srede kendini gsterecek ekilde ilerliyordu. Bu yzden vcudundaki yaralan gizleyemeyecek hle gelenler evinden dar be kmyordu. Evlerinde acdar iinde de olsa, en azndan bir de yanma korkusu olmadan lmeyi tercih ediyorlard.

    Bellini ve arkadalar, bir yandan da Duomo Katedrali nin

    inaatnda alyorlard, ilk ta 200 yl nce konan bu katedral, Hristiyan dnyasnn en byk tapma olacakt. ki asr

    boyunca bitmek bilmez bir abayla taman siyah-beyaz ta

    larla, Tanrnnyeryzndeki en ihtiaml evi ina ediliyordu.

  • SIR KP 19

    Katedralin temeli atlal 200 yl amt. ehirde her zaman bahsedilen konulardan olan bu inaat, son gnlerde adeta unutulmu, aylardr ta stne ta konmamt. Kimsenin katedralin inaatn dnecek hli de evki de yoktu stelik. ilerin ou lm; o byk mabedi ina

    etme heyecannn yerini katedralin sahibine, yani Tanr ya

    kar bir fke almt.

    Bellini akam karardnda eve dndnde, ayaklarnn stne basamayacak hldeydi. Kazma krek sallamaktan avu ileri su toplamt. ien el ve ayaklarnn derdini

    dnecek durumda deildi. Hastalk balayal beri herkes birbirinden bir eyler gizler olmutu. Bellini de evde hasta

    olan olunun derdindeydi ve bunu saklamaya alyordu.

    Annesinin lmnn ardndan derin bir sessizlie brnen on drt yandaki kz sabella, btn gn kardei Federico nun iniltilerini dinlemiti. Federico aclar iinde

    kvranyor, alyordu. Zavall kzcaz, ne yapacan bilemez bir hlde babasn beklemiti. Babas eve dndnde yk

    biraz olsun hafifliyordu.

    Federico yatt yerden, bitkin bir hlde ban kald

    rp sordu:

    Annem nerede abla? Annemi ar, annem de gelsin.

    Bu kahredici soru karsnda sabellann acs her seferinde tazeleniyordu. Kendisi bu aclarla ba edemezken be yandaki kardeini nasl avutabilirdi, zlemini nasl dindi-

    rebilirdi. Hasta ocuk, belli ki annesi olsa aclarn dindire-

    bileceine inanyordu. Hem ne olmutu ki annesine? Bir

  • 20 T u rg ay G le r

    anda niye ortadan kaybolmutu? Aladnda niye gelmiyordu ki artk?

    sabella da henz bu sorulara cevap bulacak kadar olgun deildi. Federico uyuduunda o da bir keye ekilip, kardei uyanana kadar ahyordu.

    Btn gn aclar iinde kvranan, szlayan kardeinin ba- ucunda aresizce bekleyen sabella, babasnn eve dnmesine yine ok sevinmiti. En azndan bu sorulara babas muhatap olacak, o da biraz olsun nefes alacakt.

    Kck yrei aclardan, bedeniyse yorgunluktan bitap dmt. O hliyle babasna, masann zerindeki dnden piirilmi rei iaret ederek;

    Sen de ye baba, ackmsmdr. dedi.

    sabella birka saat nce Federicoya o rekten zorla yedirmiti. Zavall ocuk yutkunmakta o kadar glk ekiyordu ki, ablas suya batrp yumuatarak kardeim doyurmaya alyordu.

    aresizlik tam da byle bir ey olmalyd.

    Umut da yoktu.

    Federiconun ateine bakmak iin elini alnna koyduunda ayn soruyu bir kez de Bellini duydu:

    Annem ne zaman gelecek baba?

    Gelecek olum. cevab artk onu tatmin etmiyordu. Alamaya balamt.

    Annesinin ldn sylese, lm bilmedii iin anlamayacakt.

  • SIR KP 21

    Bellini sustu. sabellayla gz gze geldiler. Onun da dayanma snn yklmt. Kzma sarld. Bir sre ylece alatlar.

    Onlar alarken, Federico;

    Acyor, ok acyor. diyerek koltuunun altn gsterdi.

    Ufak olunu kucana alp yataa gtrrken bir yandan da teselli szleri sralyordu:

    Geecek olum, geecek. Hadi biraz uyu. Bak ben senin yanndaym. dedi.

    Uyumak, unutmak, duymamak, grmemek o an iin en dorusuydu. aresizliin ve kan bir baka adyd belki de.

    Ben ablamla uyumak istiyorum, o yatsn yanma. dedi Federico.

    Belki de ablasnn koynunda, anne scaklm buluyordu.

    Kk bedeni o kadar bitkin dmt ki, inlemeler arasnda uykuya dald.

    Vakit gece yarsna yaklarken sokaklar lm sessizliine brnmt. sabella, kardei Federiconun rpertici hrltsyla gzlerini at. Zavall ocuk ateler iinde yanyor, nefes almakta glk ekiyor, yuvalarndan frlayacaklarm gibi alan gzleriyle ablasna bakyordu:

    Abla, abla diyebildi.

    Gzleri adeta Ne olur yardm et diyordu.

    sabella lk la babasna seslendi:

    Federico, Federico

    Sadece kardeinin ismini syleyebildi. Birazdan leceini anlasa da lyor diyemedi. Annesinin kaybndan son

  • 22 TURGAY GLER

    ra onu da kaybedeceini bilmek kk yreinde frtnalar koparyordu. Ne var ki elinden gelen bir ey yoktu.

    Bir baba iin bundan daha kts ne olabilirdi ki?

    gn nce bu saatlerde kaybettii einin acs yreinde taptaze yaarken olu da gidiyordu imdi.

    Yatandan frlayp Federiconun baucuna kotu. aresizlik ne acyd. Aclar iinde kvranan ve birazdan lecek olan ocuunu kollar arasna ald, sarld, pt.

    Tanrm, bizi niye cezalandryorsun, diyerek hngr hngr alyordu.

    Annem nerede?

    Gidiyorsun, annene gidiyorsun olum!

    Gitmiyorum, annem nerede?

    Vcudunun her yeri moraran Federiconun hrlts biraz sonra kesildi.

    Bellini, son sz annem nerede olan olunun ak kalan gzlerini kapatt. Her gn, her dakika kasabalnn kapsndan eksik olmayan lme almlard. Fakat kaybettii biricik oluydu. Ksa srede bir ok dalgasnn etkisine girdiini anlayamad bile.

    sabella ise oktan baylp yere ylmt.

  • SONRASINDA...

    O n gn sonra daha ktsn sabella yaad. Onun lm ok daha dramatikti. Bedeninin her yeri oyulmu, koltuk altlarndaki yaralar tahamml edilemez hle gelmiti. Bu nasl bir hastalkt ki byk kk demeden bir sel ya da kasrga gibi, nne gelen btn insanlar sprp gtryordu.

    sabella cierleri yerinden frlayp kopacakmasna ksryor, her seferinde de kan kusuyordu. Artk elini, kolunu, ayan oynatamaz hle gelmi, aresizce kendini bekleyen sonun acele etmesini istiyordu.

    Tuhaftr, kck bedeninin bu strabna ramen alamyor, szlanmyor, sabrla direniyordu. Bu hlinin sebebi belki de annesinin ve kardeinin gidiini durduramamalar idi. Onlarn, gzlerinin nnden bir yldz gibi

  • 24 TURGAY GLER

    nasl kayp gittiklerini, gidilerinin nasl sancl olduunu

    unutacak zaman m gemiti ki, imdi kendisi szlansnd? ocuk yrei kanlmaz son karsnda byk bir metanet rnei gibiydi.

    Babas yaralarn kanatmamak iin hafife kucaklad kzna;

    Merak etme, ben de arkandan geleceim. Annen ve kardein cennette seni bekliyor. Sakn korkma olur mu? diye

    moral vermeye alt.

    sabella son kez babasnn yzne bakt.

    Tamam, bekliyorum. diyordu. Ama dili dnmyordu.

    Babas bu szleri sabella nn gzlerinden okudu.

    Ve nihayet o gzler kapand ve bir daha da almad.

    Bellini nce karsn, ardndan olunu, imdi de kzn kaybetmiti.

    Nereye gitsin, ne yapsn bilemeden ylece kalakald. Adeta donmutu. Yaamann manas kalmamt. Bir sre kznn cansz bedenini seyretti. Yznde tatl bir

    tebessmn izlerini gryordu. O da ne hemen yannda

    olunun da yattn fark etti. Derin ve huzurlu bir uyku hlindeymi gibiydi. ylece bakakald bir sre...

    Sonra odann iinde dolamaya balad amaszca.

    Gzlerini kapad. Bylece onlar gremeyecekti. Bu ne kadar iyi olurdu. Epey dolam olmal ki bann dndn

    olduu yere ylnca fark etti. Oturduu yerden gzlerini

    ovuturarak yavaa ap yine kzna bakt. Btn vcudu

  • SIR KP 25

    nu bir rperti kaplad. Kzyla olunun arasnda kars uzanm, her ikisini kollarna yatrm kendisine bakyordu.

    Kendisini kaybetmiti. Kapy aarak kendisini sokaa attnda, kznn lmnn zerinden neredeyse bir saati akn zaman gemiti.

    Bir yandan Tanrm neden? diye baryor, dier yandan delice Katedral e doru kouyordu.

    Tanrm neden, niye yaptn bunu?

    Bir l andran barlar btn baklar kendisine yneltmiti.

    Meydan geip sola, Katedrale doru yneldiinde etraftaki Sienallar, adi isyankr diye arkasndan kfrediyordu.

    ldrelim onu, o bir eytan...

    Bellini arkasndan sylenenlere aldr etmeden komaya devam ediyordu. Katedralin an kulesine kadar kmt.

    Onlarca merdiveni hzla kan Bellini nefes nefese kalmt. Bir sre ylece kalakald. Kalp atlar, nefes alp vermesi normale dndnde vebann sonlandrmasna izin vermedii hayatn, lme atlayarak kendisi noktalamt.

    Birka dakika sonra an kulesi nnde toplanan kalabalk, eytan bu, eytan... Yakalm naralar eliinde yerdeki cansz bedenini atee verdiler.

    Kalabahk, l bir bedeni atee vermiti. Lkin fkelerini dindirmeye bu da yetmemiti.

    lerinden biri avaz kt kadar baryordu:

  • 26 TURGAY GLER

    Evine gidelim, eytann karsn da, ocuklarn da yakalm!

    Bu teklif oradakilerden de byk destek grmt:

    Doru sylyor!

    Hemen gidelim!

    eytann evini de atee verelim, yryn!

    Baran adam, Marcoydu, Bellininin ocukluk arkada. Son ana kadar da dosttular.

    fkesi gzlerinden ok net okunan Marco;

    Dn peime, ben evini biliyorum bu eytann. diye

    bard.

    Sonra fkeli kalabaln nne dt ve Bellininin evine kadar getirdi.

    lerinden birka hmla eve girmilerdi bile.

    Ev botu, odalarda kimsecikler yoktu.

    Aralarndan biri, mutfaktaki kilerin kapsn atnda grdkleri karsnda irkilip bir lk atmaktan kendini alamad:

    Aman Tanrm!

    Birka saniye iinde herkes mutfaa koumutu.

    Kilerde rm ve kokumu hlde bir kadn, iki de ocuk cesedi vard.

    Bellini nce einin, ardndan olunun, son olarak da kznn cansz bedenlerini bu odaya gizlemiti.

  • SIR KP 27

    ldkleri duyulsa, sa kalanlar veba mikrobu tayor diye diri diri yaklrd nk.

    Oradakiler kokuya daha fazla dayanamayp evi hemen terk etmilerdi.

    Sonrasnda Marco, evi atee verdi.

    Bellinilerin varl ksack bir zaman dilimi ierisinde btnyle ortadan silinmiti.

  • Sadakat v e Hesaplam a..

    V jfk e s i bir para dindiinde Marconun i dnyas allak bulak olmutu. Ruhunun bir paras, Tanrya ibadet etmiesine huzurlu, dier paras da aclar iindeydi. yle ya kilisenin ldrn dedii eytan onun 40 yllk arkadayd. Aslnda sorun da zaten buradayd.

    Yllardan beri can dostu olan Bellini nasl eytan olabilirdi ki?

    Bu mmkn olabilir miydi?

    Marco, evine doru yava yava yrrken, bir yandan da tm bunlar dnyordu. Cevaplayamad onlarca soru, evine uzanan o ksack yolda zihninde birikmi, artk huzursuzluu ar basmaya balamt. Ruhunun derinliklerinden bir ses, belki de vicdannn sesi onu keye sktryordu. Ama o direniyordu.

  • SIR KP 29

    nsanlar, deitiremeyecei sonular olan davranlar

    n, vicdanlarna dorulatmaya alrlar. Marco nun da yapt belki buydu. inde sren bu kyasya savala, bazen dal

    gn, bazen kendi kendine konuarak yrmeye devam etti.

    Evinin bulunduu dar sokaa girdiinde, anlalmaz bir

    ekilde ii rperdi. Sanki bir anda hava kararmt. Ruhu da

    rald. huzursuzluu tm bedenini sard. Kck bir bahenin ierisindeki tek kath bir evde oturuyordu. Bahenin,

    insan bilei kalnlnda iki odun paras zerine ilitirilmi

    para tahtadan oluan derme atma kapsn aralayp ieri girdi.

    Evin bahesine yle bir gz att. Birka adm sonra da

    evinin kapsn ald.

    Kapy genelde olu Sandro aard.

    Henz 5 yandaki Sandro, bir yandan kapy amaya alrken dier yandan da sevinten Marco geldi, Marco diye lk atard.

    Marco ve Giana tam 14 yllk evlilerdi. Ama 9 yl boyun

    ca ocuklar olmamt. Bu yzden her ikisi de Sandroya

    ok dknlerdi.

    Sandro, Bellini nin olu Federicodan ay bykt.

    Ama bu kez kapy kars Giana at. iik ve alamaktan

    kan anana dnm gzlerle.

    Marco daha ne olup bittiini anlamadan, Giana sert ve seri bir hareketle einin kolundan tutup ieri ekti, sonra

    da kapy kapatt.

  • 30 TURGAY GLER

    ok bitkindi. Kocasna sarlp, Sandro eytan olamaz. diye alamaya balad.

    Olumuz eytan olamaz!

    Marco pek kondurmak istemese de bir eyler sezmiti. Telala hemen ieriye, olunun yanma kotu. Yatakta srt st yatan Sandroyu grnce ykld.

    Ateler iinde kvranan Sandro, srekli sayklyor, Marco gelmedi mi? diye soruyordu.

    Marco yatan nnde dizleri stne ylverdi. Hkrklar iinde Geldim olum, geldim diyor, sarlp pyordu.

    Zavall ocuk vebaya yakalanmt. En fazla be gnlk mr vard. ksrkleri balamt bile. Atei ok yksekti. Oysa sabah hibir eyi yoktu.

    Marco kendini toparlamaya alyor, ama olmuyordu.

    Karsn ard. Ama Gianadan ses gelmedi.

    Giana, duymuyor musun? G iana...

    Sonra yld yerden kalkt, karsnn kendisini karlad d kapnn nne kotu.

    Giana boylu boyunca yerde yatyordu. Baylmt.

    Marco karsn kucaklayp ieri tad. Ayltmak iin yzn slatt. Bu arada omuzlarndan uyan diyerek silkeliyordu.

    Yava yava kendine gelen Giana, Sabah bir eyi yoktu, bir anda oldu. diye alayarak ayld.

    kisi de feci sonu biliyordu.

  • SIR KP 31

    lmn soukluu, ateler iindeki Sandro nun yzne kmeye balamt bile.

    Zaten zayf ve elimsiz bir ocuktu. Yemek yemeyi sevmiyor, oyundan bam kaldrmyordu. Onu bir dakika otururken grmek imknszd. Ama imdi, parmam kprdatacak hli yoktu. Her geen dakika, sayklama sesleri daha derinden ve clz gelmeye balad.

    Marco, karsndan su ve bez istedi. Ateini drmeyi deneyecekti. Bunu baarabirse, Sandronun biraz daha rahatlayacan biliyordu.

  • 0 S a a t S o n ra ... ]

    J^ Jarco ne yaptysa baaramad. ocuun atei bir trl dmyordu. Boynunda yumrular olutu. Son yarm saattir de ksr artmt. Bu arada birka kez kustu. Sonuncusu ok ktyd. Azndan kan geldi. Kar-koca aresizlik iindeydi. Yapabilecekleri hibir ey yoktu.

    Giana, azndan gelen kan silerken Sandro titremeye balad. Bir ey diyecek oldu, diyemedi. elimsiz bir hrltdan sonra da gzleri kocaman ald. Annesine bakakald. Nefesi kesildi. Ve bir daha geri gelmedi.

    Bu ne byk bir acyd!

    Nasl dayanlrd?

    Giana, alamaya bile frsat bulamadan olduu yere yld. Derken de kafasm Sandronun yatann demirine vurdu.

  • SIR KP 33

    ylece baygn yatan kadncazn bandan da kanlar akyordu.

    Marco lgna dnmt. Duvarlar yumrukluyor, tekmeliyor, salarn yoluyordu. Salar, terlemi avucunun iine yapt. Yatakta canndan ok sevdii olunun cesedi, yerde yaral ve baygn kars...

    Ayn soru bu kez bu evin duvarlar arasnda yanklanyordu:

    Tanrm neden? Biz sana ne yaptk?

    Hkrklara boulan Marco, ayn soruyu tekrar tekrar soruyordu.

    Neden?

    Bir ara duraksad. Sabah yaadklar gznn nne geldi. ocukluk arkadan kovalamas... Gzlerinin nnde intihar... lsn atee vermesi... Evine gitmesi, eytan bu! diye barmas, evinin ve ocuklarnn atee verilmesi... Hepsi...

    Bu kez eytan kendi oluydu.

    Delirmi gibiydi!

    Bir an bile tereddt etmeden, Sandro nun yorgann atee verdi. Olunun vebadan ldn kimse bilmemeliydi. Peki ya kars? Onun ne suu vard. Tm bunlar aklndan geiyor, ama kendisine hkim olamyordu. Sanki akln yitirmiti. Bunlar olurken alevler byyor, Marcoyu da tehdit ediyordu. Bir an kendine geldi ve hemen dar, baheye kt. Sonra da yanan evine kar, bahe kapsnn nndeki ta basamaa oturdu.

  • 34 TURGAY GLER

    Baygn hldeki karsnn aylp dar kmasn istemiyordu. Zaten kamad da. Alevler evi sardnda Giana da ieride feci ekilde yanarak can verdi.

    lgna dnm adam yaptnn doru olmadn biliyordu. Ruhu strap iindeydi. Kendisine hkim olamyordu. Komular koup geldiinde de Ne olur yardm edin, olum da karm da ieride diye sahte yakarlara bavurdu.

    Saa sola kouturuyor, Yanyor, ailem yanyor! diye feryat ediyordu.

    Marco, komularn evde bir yangn ktna inandrmt.

    Alevlere mdahalenin imknsz olduunu o da komular da ok iyi biliyordu. Yangn bir saat srd. Alevler ekildiinde, kk evden geriye simsiyah duvarlar kald. Komular da ekip gitmilerdi.

    Karsn, olunu ve evini kaybeden Marco evin bahesindeki kiraz aacnn altnda bitkin bir ekilde sabahlad.

  • JANETL NTKAM...

    ^ [ek n la r , isimler farkl olsa da ac son hep aynyd. Hergn yzlerce insan feci ekilde can veriyor, lm ukurlarna atlyordu.

    Alan byk hendekler ksa srede doluyor, yenileri kazlyordu. Fakat bir sre sonra ller ortada kald. Hi kimse onlara yaklamak, dokunmak, tamak istemiyordu. ller in hendek kazmaya giden kalmamt. Teklif edilen byk paralar dahi are olmad.

    Hayatta kalanlar lmlerini beklerken, her tarafta kyametin kopmak zere olduuna, dnyann sonunun geldiine dair sylentiler dolayordu.

    Oysaki bu kyamet deil, kara lmd; kurbanlarnn bedenini simsiyah ederek ldren korkun veba salgnn bir dier adyd. Sradan halkn kurtulmay baaramad

  • 36 Turgay g ler

    bu illetten ancak soylular ve zenginler kurtulmay becerebiliyordu. Fakir halk yeteri kadar beslenemedii iin vebaya daha abuk esir dyordu. Zenginler hem iyi besleniyor, hem de ehirlerden uzaklap, yaylalara, krlara kaabiliyordu. Lkin yine de ok sayda soylu ve zengin ld. Salgn ilk olarak 1300lerin banda inde ortaya kmt. Kasklarda, koltuk altlarnda ve boyunda oluan mor kabarklar birka gn iinde yumruk byklne varyor. Patlatldklarnda iren kokan siyah bir irin fkryordu. Hastalar, rahatlamak iin yumrular patlatp, rinleri aktsa- lar da, ksa bir sre rahatlamann dnda ie yaramyordu. Vebaya yakalananlar en ge bir hafta sonra lyordu.

    Kara lm, Avrupay bir utan dier uca sarmt.

    Hastalk, ticaret yollar zerinden, bir mal gibi tm dnyaya tanmaktayd. Mikrobun Avrupaya gelii de byk lde bu yolla oluyordu. Veba mikrobunu pireler, pireleri de bu gemideki fareler tayp duruyordu. Genellikle pire srmas ile bulaan hastalk, nce lenf bezlerinin iltihaplanmasna neden oluyordu. Ardndan ateler iinde kvranan, cierleri sklrcesine ksren, kan kusan ve kara lme tutulan yz binlerce insan...

    Birok gemi, mrettebatnn hastala yakalanmas nedeniyle limanlara bile ulaamyordu.

    Sahipsiz kalan gemiler, halk tarafndan yamalanyordu. Ama yamaclar, mallarla birlikte veba mikrobunu da yamaladklarn bilmiyorlard!

    Veba nce talyay ardndan da Fransa, spanya, Portekiz, ngiltere, Almanya ve skandinavyay kasp kavurmutu. Hindistan ve Ortadouya kadar uzanmt. Kurbanlarn

  • SIR KP 37

    feci bir sonla ortadan kaldran hastaln tedavisi yz elli yl boyunca bir trl bulunamamt.

    Halk, lmn kol gezdii ehirlerde hayatta kalabilmek iin are aryordu. Doktorlar eli kolu bah hldeydi. Brakn vebaya are bulmay, pek ou kendini vebadan korumak iin ehrin dna, dalara kayorlard. Halk da, vebaya yakalanmamak iin hasta olduklarna inandklarn diri diri yakyordu. Bu ylesine bir vahete dnmt ki, sokakta grdkleri on drt yandaki ocuun yzndeki ergenlik sivilceleri, yaklmas iin salam bir delil olabiliyordu.

    Birok Avrupa lkesinde de vebadan Yahudiler sorumlu tutuluyor, bu nedenle katlediliyorlard. Topraklarna ve toplumlarna bu lanetli hastahk onlar yznden musallat olmutu.

    K alc areler bulm a ve uygulama zaman gelip geiyordu.

  • BASEL, 1348-1349 ARAYILAR...

    JJa se l, 1348'in ilkbaharyla tanyordu.

    Krlar, aalar, iekler yeniden yeerip canlanrken, Basel halk kararp lyordu. Veba, Baselde hzla yayhyordu. Yaplan hibir mdahale sorunu zmemi, tehlike gibi bymeye devam etmiti.

    Hastala yakalananlar, son bir umutla kiliselere koup din adamlarna kutsanyorlard.

    Son bir um utla... Ne de olsa kmam candan umut kesilmezdi.

    Yce sann vaftiz suyu dahi fayda etmiyordu. Teneffs yoluyla da bulaan veba, bir sre sonra, din adamlarna da bulamaya balamt.

  • SIR KP 39

    Yetimi papazlarn birer ikier lmeye balamas zerine ok sra d zmler gelitiriliyordu.

    Kiliseler, kendi etraflarna dev hendekler kazdrtyor, o hendeklerde de 24 saat aralksz ate yaklyordu. Ama, veba salgnnn kiliseye ulamasn engellemekti.

    Din adamlar, vebaya yakalanmamak adna kendilerini dev alevlerin iine adeta hapsetmilerdi. Bu aslnda onlar iin henz yaarken dnya zerinde bir cehennem hayatndan baka bir ey deildi.

    Kilise geici de olsa derdine are bulmutu ama halkta byk rahatszlklar ba gstermiti. Anneler, babalar, o- euklar lyor, din adamlar hibir ey yapamyor, bu lmlerin nne geemiyordu. Kilisenin otoritesi sarslyor, din adamlarna da inanmyorlard. Hepsinden te artk hi kimse tanrdan korkmuyordu.

    Kilise kan kaybediyordu.

    Hasta, a ve aresiz kitleler sonunda, derdine are olamayan kiliselere sava amt. Dahas artk Tanrya inanmayanlarn says gibi byyordu.

    Birok din adam halkn galeyanyla acmaszca lin edildi.

    Bu durum en az hastalk kadar tehlikeliydi.

    Kilisenin kitleler zerindeki egemenlii sarslmaya balaynca, acil zm araylar balad. Salgn, kilisenin gcn sarsmaya balamt.

    Nihayet bu duruma are olacak sulu bulunmutu.

    Tanr, cadlar yznden insanlar cezalandryordu. Hastalklarn nedeni cadlarn yapt bylerdi. Cadlar eytanla ibirlii yapyorlard. Oldrlmeliydiler!

  • 40 T u rg ay G le r

    Cad av kilisenin yok olan otoritesini yeniden salayacakt.

    Bylece yz binlerce kiinin vahice katledilecei zm iin dmeye baslm oldu.

    Cadlara, eytanlara lm ... naralar her taraf sarmt. Vebaya bir mikrop deil, byclerin bys neden oluyordu. Halk sokaklara dklp cad avna kt.

    Avrupann birok ehrinde cad olmakla sulananlar, fahieler armha gerilip atee veriliyordu. Kasabalarda kimi zaman byc olduklar dncesiyle onlarca kadn topluca diri diri yaklyordu. Kiisel husumetler bile cad av sayesinde intikam arac olarak kullanlyordu. zrl ocuklar, eytan olduklar yaygarasyla atee veriliyordu. Kara lm, tm ortaa boyunca m ilyonlarca insann lmne neden olmutu. Kara lm, fkeli kalabalklarn inanlarn da sarsmt. Bu cezay onlara mstahak gren Tanrya kar insanlarn iinde derin bir fke olumutu.

    Kiliseler, cad avyla birlikte otoritelerini bir para da olsa yeniden salamay baarmt. Lkin salgn, dolaysyla da lmler devam ediyordu. Kilise yeni zm araylarnda bu kez kedileri hedef ald. Kiliseye gre kediler de eytand! Karanhkta parlayan gzleri bunun en byk deliliydi. Hele ki siyahlar... lmlerin son bulmas iin kedilerin de yok edilmesi gerekiyordu. Cad avnn ardndan Avrupada bir de kedi av balatld. Kitleler bu kez kedileri yok etmek iin sokaklara dkld. erli beerli gruplar kedileri yakalayp ldrmek iin rgdendiler. Sokaklardaki kovalamaca son-

  • SIR KP 41

    'asnda bir tek kedi sa braklmad. Grldkleri yerlerde yakalanp itlaf edildiler.

    Ancak, sanki kedilerin ahi tutmu gibiydi. Salgn daha da artmt. Zira veba mikrobunu tayan farelere gn domutu.

    Oysa salgnn nedeni ortasndan lam akan dar sokaklar, ortalkta cirit atan lam fareleri ve pislik iindeki ehirlerdi. Ktlk, fakirlik ve yetersiz beslenme de abas.

    Ruhban snf, stnler ve zenginler bu beladan pek etkilenmemiti.

    Bu, Ortaada tm dnyay kasp kavuran byk bir kaostu. Din adamlar, bilim adamlar, felsefeciler, herkes bu kaosun sebeplerini kendince bulmaya alyordu. nsanlar aciz brakan, insanln sonunu getirecek bu dert, ba edilir bir ey deildi.

    Basel'de kilise, balatt cad ve kedi avna ramen vebann nne geemeyince bir soruturma at. Vebann yaylmasnn nedenleri aratrlyordu.

  • YAHUD AHUDA tira f v e Son...

    ^ irilerin in kurtuluu, baka binlerinin lm olabiliyor- du.

    nsanolu kendi varln, dierini yok etme zerine ilk defa kurgulamyordu.

    Vahi bir hayvan gibi at arabalarnn ektii kafese tklan Yahudi kadn Ahuda, korku iinde kalabaln arasnda ilerliyordu. Ren nehri kysna gtrlp burada armha gerilerek atee verilecekti. Zira suu ok bykt. Komusunun kuyusuna veba mikrobu atarken sust yakalanmt. Belki de yakalanmamt.

    Kilise, soruturma balatm ve uzunca bir zamandr hastaln nasl bulatn anlamaya alyordu. te tam bu srada, 45 yandaki Adel, komusu Ahuday kuyusuna veba

  • SIR KP 43

    mikrobu bulatrrken yakaladn syleyerek kiliseye bildirdi.

    Kilise gnlerdir veba ile Yahudiler arasnda balant kurmaya alyor, Yahudilerin vebadan ok az etkilenmelerinin nedenini aratryordu. Kilise'nin Yahudilere ynelik pheleri oktan Basel ehrinde dedikoduya dnmt bile.

    Ahuda'nn yakalanmasyla birlikte halk galeyana geldi. Kilise de bu galeyan krklyordu. Ahuda bu ii tek bana yapyor olamazd. ehirdeki tm Yahudilerin vebann yaylmasnda parma muhakkak vard. Ama ahitli tek vaka Otuz yandaki Yahudi Ahudayd.

    Ahuda, kapatld kafesin parmakllar arasndan can

    havliyle aman diliyor, yalvaryordu. Ancak kalabalktan

    ykselen hakaretler, kfrler sesini kat be kat bastr

    yor, duyulmaz hle getiriyordu. Ar ar ilerleyen atlatn nndeki din adamlar, getikleri yolu ttslyor, Ahuda'nn gnahlarnn balanmas iin Tanrya dua

    ediyordu. Kafesin sanda, solunda ve arkasnda ise askerler nlem almt. Ama yine de fkeli kalabaln att

    talara engel olamyordu. Atlan talarn ou kafesin

    demir parmaklklarna isabet ediyor, sekiyordu. sabet edenler nedeniyle de Ahuda'nn banda, kol ve bacaklarnda kanamalar balad. ok deil birka kilometrelik

    yol, Ahuda iin ylesine uzamt ki bitm ek bilmiyordu. Uzayan o ksack yolda lm kurtulu gibiydi onun iin,

    fkeli kalabalk ylesine rktmt ki Ahuday, gz

    leri yuvalarndan frlayacakmasna irilemiti. Kafes

  • 44 TURGAY GLER

    ierisinde yabani b ir hayvan gibi bir saa bir sola yalpala

    yarak gidip geliyordu. ;

    Ren nehri kysna gelindiinde ahap bir platform ze

    rine yerletirilmi ha, gerdirilip yaklmak iin Ahuday bekliyordu. Ama ncesinde gnah karmak iin ayin ya

    placakt. At arabalar durduunda kahverengi kyafetler ierisindeki drt kei kafesin kapsn aarak kadnn dar kmasn istedi.

    Hadi k, birazdan gnahlarndan arnacaksn!

    Ahuda kapdan uzaklam, dar kmamak iin vcu- j dunu adeta arka ksmdaki demirlere yaptrmt. Bu sra

    da kendisi iin hazrlanan armha bakyordu.

    Arnmaktan korkma, k dar!

    Ne olur, ltfen, yalvarrm! Ben yapmadm. Doru syl

    yorum.

    Kadn dar kmamakta direniyordu. Bunun zerine keilerden biri at arabasnn arkasnda duran askerlere kafasyla hadi dercesine talimat verdi. Sonrasnda da as- , kerlerden biri mzrayla kadn arkadan ittirmeye balad.

    Sonra bir dier asker, ardndan br. Ahuda ne doru gelince de keiler kolundan tutup dar ektiler.

    Ahuda bu esnada yz st yere kapaklanmt. 1 Keilerden biri atik davranp, elindeki urgan kadnn boynuna geiriverdi. Sonra da boazn skacak ekilde daralt

    t. Hemen ardndan da ayaa kalk diye bararak sert bir j

    hamleyle ipi ekti.

  • SIR KP 45

    Ahuda bir eliyle yerden destek ahp kalkmaya akrken, dier eliyle de boazn skan, nefes almasn gletiren urgan gevetmeye alyordu:

    Yalvarrm yapmayn, ne olur!

    Ayaa kalk ve itiraf et. Ancak o zaman affolunursun.

    Keiler, kadn nce platforma kardlar. Sonra da armha gerdiler. Tm bunlar olurken, izlemek iin toplanan kalabaln fkesi daha da artyordu. Herkeste byk bir sabrszlk vard. Vebann; ellerinden aldklarnn acs bir yanda, ruhlarndaki dayanlmaz sancs br yandayd. Sonucu grmek istiyorlard.

    Bir ara peder elini kaldrd ve susun der gibi avucunun iini soldan saa doru kalabala gsterdi. Hemen ardndan ortalk bir anda sessizlie brnd.

    Peder, Ahudaya dnerek;

    Bak ocuum, suunu itiraf et. Et ki ruhun cehennem azabndan kurtulsun! eytanla yaptn ibirliini itiraf et! Bylece affolunursun!

    Ahuda boynundaki ipin verdii rahatszlk nedeniyle ksk bir sesle;

    Evet, itiraf ediyorum, ben yaptm. dedi.

    Kadnn bu itiraf bir anda kalabal fkelendirdi. Bunun zerine Peder, ortal bir kez daha sakinletirdi.

    Sonra, kadn korku dolu gzlerle,

    Evet efendim, yaptm. Ama size yalvaryorum. Ne olur affedin beni. Acyn efendim. Ne olur!

  • 46 Turgay Gler

    Ahuda nn yalvarlar devam ederken, Peder, armhn nehre doru devrilmesini emretti. Kadn bu emir zerine ok geiriyordu.

    Am a affedileceimi sylemitiniz!

    Evet, syledim. Affedildin de zaten. Ama ruhun. Bedenin deil.

    Bu ksa diyalogun ardndan kadnm gerildii armh atee verildi. Kadn lk la yanarak can verdi.

    Kalabalk ylesine mutlu olmutu ki, hepsi sarho gibiydi.

    Ruhunu eytana teslim eden Yahudi kadn, suunu itiraf etmi ve cezasn da canyla demiti.

  • So n u su z Katliam ..

    fig tk. Yahudiler iin gne gitmi ve sonu grnmeyen bir karanlk etraf kaplamt.

    A hu danm ldr lm esin in ardndan Basel ehrinde benzeri ikyetler artmaya balamt. lm ehrin sokaklarnda kol gezerken, herkes birbirinden phelenir hle gelmiti. Kimi kapsna srlen mrekkebin veba mikrobu tadn ve komusundan phelendiini sylyor, kimi de gece vakti kuyusunun banda bir adam grdn iddia ediyordu.

    Tm bu iddialarn faillerinin ortak paydas Yahudi olmala

    ryd. Veba hz kesmeden, kurbanlarm birer ikier yok ederken, lm tm ehri esir alm, Basel halk da aresizlik ie

    risinde eli kolu bal, srann kendisine gelecei endiesiyle bekliyordu. Kiliselere ikyetler artmaya balad. Yahudilere

    ynelik saldrlar da...

    Bunun zerine kilise ileride ok tartlacak tarihi bir karar iin topland. Peder de dier rahipler de Yahudilerin ey

  • 48 Turgay g ler

    tanla ibirlii yaptn, vebann yaylmas ve Hristiyanlarn ortadan kaldrlmas iin aba harcadklarna inanyordu. Zaten papa hazretleri de ayn grteydi. Tm kiliselere bir emir gndermi, Yahudilerin st ve peynire veba mikrobu bulatrdn duyurmutu.

    Yahudiler iin lm emri vermiti.

    Peder, masann etrafnda toplanan rahiplere buna delil olarak Tevrattan baz blmler okudu;

    "Ve onun iine veba ve sokaklarna kan gndereceim ve epeevre onun zerine gelen klla iindeki yarallar decekler ve bilecekler ki ben Rabbim. (Tevrat Hezekiel Blm 28/23)

    Yce rahipler, Tanr akna dnebiliyor musunuz? Kutsal kitaplar onlara vebay yaymalarn, onlarn dndaki herkesi ldrmelerini emrediyor. Kim imdi itiraz edebilir?

    Bu soru orada bulunanlarn beyninde yanklanmaya balad.

    Kim?

    Rahipler, pederin bu szleri zerine, biri hari hep bir azdan;

    Doru sylyorsunuz efendim. diyerek destek verdi.

    Rahip Nikolasn sessizlii fark edilmemiti.

    Sonra peder devam etti:

    Avrupada milyonlarca kardeimiz, Yahudilerin kastl olarak yayd veba yznden can veriyor. Kuyularmza ev

  • SIR KP 49

    lerimize veba bulatryorlar. Hepimizin lmesini istiyorlar.

    Bunu da ibadet akyla yapyorlar!

    Bu szlerden sonra rahip Nikolas daha fazla dayanama

    yp itiraz etti.

    Byle bir eye nasl inanrsnz Yce Peder?

    eytanla ibirlii yapan Ahuday ne abuk unutursun?

    O suunu itiraf ettiin de sen de oradaydn!

    Efendim, ldrleceini biliyordu, belki de korktuundan yapmtr, ben onun eytanla ibirlii yaptna inanm

    yorum.

    Rahip Nikolasm szleri, masann etrafmdakileri ok a

    rtmt. yle ki ilerinden birinin kp Yoksa sen de mi eytanla ibirlii iindesin? diyecei kadar artmt.

    Nikolas itiraznn boa olduunu dnd ve bir daha azn amad. Ancak peder;

    Onlarn kutsal kitaplarndan bir blm daha okuyaym

    sana. dedi ve Tevratn saylar blmn at.

    te!

    "Onlar veba ile vuracam , onlar mirastan m ahrum edeceim ve seni onlardan byk ve kuvvetli bir m illet ede

    ceim."

    Rahipler bir kez daha ard.

    Var m itiraz olan imdi?

    Pedere itiraz gelmedi. Sonra heyet, tarihe geecek kor

    kun bir kararn altna imza att. yle ki, vebay Yahudiler

  • 50 turgay g ler

    bile yayyor olsa, bu ceza insanlk dyd. Yeryznde hibir insan bylesi bir lm hak etmiyordu.

    Bir saat sonra, kilise Yahudilerle ilgili ksa gerekeli kararn yazarak askerlere ulatrd.

    "eytanla ibirlii yapan Yahudiler tek tek toplanacak, ocuklar vaftiz edilip gnahlarndan arndrlacak. Kadnlar ve erkekleri de Ren nehri zerindeki adackta diri diri yaklacak!"

    Bu Ortaa Avrupa'snn en karanlk dnemleri arasnda tarihe geti.

    le saatlerinde kan lm fermannn ardndan askerler tm gece sabaha kadar Yahudilerin evlerini bast. Kadn oluk ocuk demeden zincirlenip Ren nehrinde kk bir adaya gtrldler.

    ocuklar nehrin kenarnda zorla vaftiz edildi. Be yz akn kadn ve erkek yetikin Yahudi ise ada zerinde zel olarak ina edilen ahap bir yapnn ierisine doldurulup vahice yakldlar. Dahas bu vahete ocuklar da tank ettiler. Bir yanda diri diri yaklanlarn ektikleri korkun acmn feryatlar, dier yanda lk la ocuklar.

    lerinden sadece biri seksen yalarndaki Levi, yal ve hasta olduu iin yaklmad. Ama onu da Ren nehri kysna getirerek bu vahete tank kldlar.

    Yal adam, ide aacndan kendi elleriyle yapt bastonuna ylece dayanm duruyordu. Saatlerce ayakta kald. Gc tkendi, ama direndi. Yahudiler yaklrken, Tevrattan branice bir eyler okuyordu:

    "Kendilerine ve atalarna verdiim topran zerinden sili

  • SIR KP 51

    nip bitirilinceye kadar onlarn arasna klc, ktl ve vebay gndereceim."

    Tevratn Yeremya blmndeki bu sz yal adam ksk sesiyle defalarca okudu. Dizlerinin ba kopmu gibi bir anda yere yld. Derinlerde bir yerde yakc bir ate, cann actyordu. Sonra kendisiyle birlikte yere den bastonuna uzand. yle ki dnceleri enerjiye dnm gibiydi. Dizlerinin stnde bastonu iki eliyle kavrad, smsk tutup, gvdesini ayaklarnn stne kaldrd. Etrafnda hi kimse yoktu. Akl almaz vahetin ardndan herkes evine dnmt. Onun ise dnecek bir evi bile yoktu. Alaca nefes saylyd. Ama lmeden nce brakaca bir vasiyeti vard. Vahetten kurtarmay baard 14 yandaki torunu Rukofil e ulamalyd.

  • \foSIYET..

    R lk o fil, Ahudann oluydu.

    Levi Ahuda nm babasyd.

    Vahi bir hayvan gibi kafese tklp, yzlerce insann gzleri nnde atee verilen annesinden bihaberdi. Tpk dedesine onlarn lmn zorla izlettirdiklerinden habersiz olduu gibi...

    Neredeyse bir haftadr, dedesinin kendisini getirip brakt bu kk maarada korku iinde bekliyordu. Rukofil daha on drt yandayd. ocuktu! Gnlerdir korku dolu gzlerine uyku girmiyordu. Tam dalacak gibi oluyordu ki, bir sesle irkiliyor, ylece tetikte bekliyordu.

    Gndzleri daha rahatt. En azndan maarann azna kadar gelebiliyor hatta uzaklamadan yry yapabiliyor, etraftan gelebilecek tehlikeleri grebiliyordu.

    Dedesi Levi, onu maaraya getirip gizlediinde yanna bir battaniye, biraz su, bir para kurutulmu et ve ekmek de brakmt.

  • SIR KP 53

    Rukofilin kald maara, Ren nehrinin kuzey kysnn st tarafnda ormanlk bir alandayd. Ykseke bir tepenin zerinde, kimsenin de bilmedii bir yerdeydi. Dahas buraya pek de maara denmezdi. Byke bir kayada kk bir oyuktu. Rukofil bu oyuun ierisinde ayakta durabiliyor, sadan sola on adm atabiliyordu.

    Belli ki Levi buraya daha nceden defalarca gelmiti. Zira hi armadan, eliyle koymu gibi maaray bulmu, daha maaraya ulamadan torununa seni biraz yoracam derken, maarann azm kapatan aa dallarn kaldrmaktan sz etmiti.

    Zavall ocuk, geceleri battaniyesine sarlp rkm bir atn gzlerindeki bakla maarada ylece bekliyordu. Gndz darda, dedesinin tembihledii gibi fazla uzaklamadan geziniyor, akam olmasn hi istemiyordu.

    Bitmek zere olan suyunu son ana kadar idareli kulland. Maarada bulduu bo bir mlee ise yamur sularn dolduruyor, onunla da elini yzn ykyordu. Yannda getirdii yiyecekler henz bitmemiti. Yemiyordu nk, daha dorusu yiyemiyordu.

    Artk sabr kalmamt.

    Dedesinin gelmeyeceini dnmeye balad. ehre inmeyi aklndan geirdii zamanlarda ise dedesi Levinin tembihleri aklna geliyor, vazgeiyordu.

    Evlat, ne olursa olsun, burada beni bekle, asla ehre inme. ehirde seni ldrrler.

    Gerekten de yle olacakt.

  • 54 TURGAY GLER

    ehirde Yahudi av yaklak bir hafta nce balam ve bu bir hafta boyunca btn Yahudiler toplanmt. Nihayet nceki gn yaklma gereklemi, ocuklar ise adaya hapsedilmiti.

    Dedesi onu karp gizlemeseydi, Ahudann olu olduu iin dier ocuklarn aksine o da ldrlecekti. Rukofil dedesine ok gveniyordu. O, bugne kadar ona verdii szleri tutmutu. Zaman zaman mitsizlie dp, akl karsa da, Ne olursa olsun, burada beni bekle szleri onu teselli ediyor ve dedesinin bir an nce gelmesini istiyordu.

    Levi, torununu buraya gizledikten sonra ehre dnmt.

    Kendisinin de ldrleceini dnyordu. Eer bu olursa, torunu orada bir sre sonra alk ve susuzluktan lrd. Ama o nlemini ald.

    Kyde deli bir kadn vard. Daha dorusu herkes onu deh sanyordu. Kocas ve on yandaki olu, bir yerden dnerken atlar rkm, arabalar uuruma yuvarlanmt. O kazada kocasn ve olunu kaybetti. O gnden sonra da acs onu yakp kavurdu. Hi kimseyle konumuyor, grmyordu. Sokakta yrrken, sanki yannda kocas ve olu varm edasyla ylece salnyordu. Yannda olduklarm dnd kocas ve oluyla konuuyor, bu nedenle de evresindekiler tarafndan deli kabul ediliyordu.

    Zaman zaman bahesinde otururken Levi bu kadmn yanma gelir ve uzun uzun sohbet ederlerdi. O gnlerde, herkes yal adama, ne konuursun bu deliyle diye taklrlard.

    Bazlar da irkin yaktrmalarda bulunurdu. Levi bunlara hi aldrmazd.

  • SIR KP 55

    Hi kimse yal adamn bu kadnla ne konutuunu renemedi.

    Kadnn hi kimseye zarar yoktu. ocuklar da ok severdi. Etraftakilerin deli dedii zavall kadn, evinde rekler yapar, dar kp ocuklara datrd. Bu yzden ocuklar da onu severdi.

    ehirde btn deliler, eytana hizmet ediyor diye yaklrken, ona hi kimse dokunmamt.

    Levinin bu kadnla ilikisi hi anlalamad.

    O zor gnlerde yal adam torununu gizledii maaray

    bir tek ona syledi. Bir de mektup brakt.

    Eer bana bir ey olursa, bu mektubu Rukofile ver ve

    onu bu ehirden kar. dedi.

    Torununu bu kadna emanet etti. ok iyi bildii bir ey vard, bu kadn torununu btn tehlikelerden korur ve ya

    atabilirdi. Ona z olu gibi bakard.

    Kznn diri diri yaklmasna ahit olan yal adam, bir

    sre sonra kendisini toparladktan sonra doruca bu kadnn yanna gitti. ehirde olup bitenlerden haberdar olan ka

    dn Leviyi grnce ok zld.

    Bir sre dertletiler.

    Sonra verdii mektubu istedi. O mektup bir vasiyetti. Tam on sayfayd. Onu bizzat kendisi verecek, verirken de izah ede

    cekti. Yoksa bu yaplanlarn intikam nasl alnacakt.

    ylesine kinle doluydu ki, bitkin vcudunu bu kin ayak

    ta tutuyordu.

  • 56 TURGAY GLER

    Vakit epey ilerlemiti. Ama Levi torununun durumunu ok merak ediyordu. Geri sznden kmaz, yanl bir ey yapmazd ama biri grp yakaladysa veya o gidinceye kadar yakalarsa ne yapard? Ne kadar bitkin olursa olsun saba

    h bekleyemezdi. Bu vakitte tek bana da gidemezdi.

    Bir sre dndkten sonra kadndan kendisini maaraya gtrmesi iin yardm istedi. Kadn hi itiraz etmeden

    hemen hazrland. Yanlarna biraz yiyecek ve su alp yola koyuldular.

    Yal adam yolda ylp kalmaktan, torununa ulaamadan lmekten korkuyordu. Torununa bir ekilde mutlaka ulamalyd. Bulumalar en az Yahudilerin ektii ac ve yaklmas kadar nemliydi.

    Yaklak drt saat sonra maaraya ulatlar. Sabah gnei bir para kendisini gstermeye balamt. Yal adam maarann nnde ylp kald. Bir tek kelime edemiyordu. Kadn panikledi. Adam boylu boyunca yere uzatt. Sonra da maaraya kotu. Dayanlmas zor bir kokuyla karlat. Zira Rukofil geceleri dar kamadndan, zorunlu ihtiyalarn gnlerce bu maarada gidermiti. erisi sinek kaynyordu ve vzltlar kula sar edecek gibiydi.

    ocuu ylece bitkin bir hlde uyurken buldu. Sakince yaklat. Ban okad ve uyandrmaya alt. rkmesinden endie ediyordu. Rukofil, korku iinde gzlerini atnda kadn bir anne efkatiyle ona sarld ve korkmamasn, dedesinin geldiini syledi. ocuk alglayamad. lk la maarann dna kat. Yerde yatan dedesini grdnde ard, donakald. Rya m gerek mi karar veremiyordu.

  • SIR KP 57

    Uykusuzluk, korku ve alk sinirlerini harap etmi, gerekle hayali ayrt edemez olmutu. Alayarak dedesinin yanma kotu. Sarld, koklad. Elleriyle dedesinin yzne dokundu. Alamas bir trl dinmiyordu. Hkrklara bouldu. Tir tir titriyordu. Dedesi bir anda irkildi ve gzlerini at.

    Beni kaldr evlat. dedi.

    Dedesinin baucuna geti, arkadan koltuk altlarn tutarak kaldrd. Hl ahyordu.

    Dnp dedesine yeniden sarld. Bir eyler syleyecekti, ama bir trl baaramyordu. Azndan kan ve anlalabilen tek kelime Neden? d i...

    Neden? diyor, baka bir ey syleyemiyordu.

    Dedesi, RukofiTin yzn ellerinin arasna ald. Gzlerini gzlerine dikti ve sonra Evlat geldim, geldim. eledi.

    Neden ge kaldn, neden?

    Haklsn evlat!

    Ben ok korktum ok!

    Biliyorum.

    Biliyorsun da niye ge kaldn?

    Tamam evlat, sakinle. Anlatacam.

    Neyi?

    Her eyi!

    Her ey ney? Annem nerede?

    Levi bu en zor soruya nasl cevap vereceini bilmiyordu.

  • 58 Turgay Gler

    Bir anda yaklan insanlar gznn nne geldi. Annesi artk yoktu. Bunu ona nasl anlatacakt? Derin bir nefes ald.

    Evlat sakinle biraz. diyebildi.

    Nasl? Annem nerede? Sen niye ge geldin?

    RukofiTin ruh hli o kadar kt, sinirleri o kadar ypranm ve o kadar bitkindi ki birazdan duyacaklarna nasl dayanabilirdi? Levi ok aresizdi.

    imdi ya da biraz sonra ne fark edecek diye dnd. Anlatmalyd. Hem olanlar, hem de annesinin bana gelenleri. Tek korkusu mrnn buna yetemeyecek olmasyd. Takati kalmamt. leceini hissediyordu.

    Kadn, dede ile torunu arasnda bu yaananlar biraz teden gzyalar iinde izliyordu. limedi. ylece oturup izledi. Gzleri onlara bakyordu lkin aklndan kaybettii olu ve ei geiyordu. Dalp gitti.

    Levi nin gz bir ara kadna iliti. inden zavallck diye geirdi. Sonra kendisini toparlad, RukofTe dnp bir rpda;

    Annen ld evlat, ldrdler onu. deyiverdi.

    ocuun gzleri yerinden frlayacakmasna ald. Dondu, titredi. Ayaa kalkt. Saa sola kouturmaya, dvnmeye balad. Kendini yerlere atyor, hkra hkra ahyordu. Levinin gz kadna iliti. Kendisi yerinden kalka- myordu. Kalksa da Rukofili zapt etmesi zordu.

    Durdur onu, kendisine zarar verecek. diye seslendi.

    Kadn hemen yerinden kalkp Rukofilin yanna gitti. Ona smsk sarld. ylesine efkatle sarld ki, sanki o

  • SIR KP 59

    oluydu. Kim bilir belki bundan Rukofil bir para yatt. Alamas devam ediyordu. Kadnn omzuna ban koyup uzun sre gzya dkt. Kadn, onun ban dakikalarca okad, alad.

    Sonra yal Levinin sesini duydu.

    Getir onu bana.

    Hadi gel, dedenin sana anlatacaklar var.

    Rukofil perian bir hldeydi. Biraz daha yatt. Ayaa kalkt ve dedesinin yanna gidip oturdu.

    Rukofile ilk olarak annesinin nasl ldn anlatt.

    Onu diri diri armha gerip yaktlar evlat. Acmaszca, adice! O yalvaryordu. Ama hi kimse duymuyordu. ehirdeki herkes onun yaklmas iin lk atyordu.

    Niye, niye niye niye?

    Salgndan onu sorumlu tutuyorlard. Bir pislik ona iftira fttt.

    Anlamyorum!

    Bak evlat, anneni kuyuya veba bulatrd iin deil, Yahudi olduu iin ldrdler.

    Yahudi olduu iin mi?

    Evet, Yahudi olduu iin!

    Anlamyorum, hibir ey anlamyorum!

    "Anlatacam, her eyi anlatacam.

    Rukofil annesinin askerler tarafndan alnp gtrldne ahit olmutu. eytan, cezan ekeceksin. eklindeki

    hakaretler hl kulanda yanklanyordu.

  • 60 Turgay Gler

    Aklnda o kadar ok soru vard ki, kafas karmakarkt. Bir anda dedesine bakt ve o soruyu sordu;

    Niye biz hastalanmadk?

    Bilmiyorum evlat, belki de ykandmz iindir. Bilmiyorum.

    Ben niye hasta deilim, sen niye, bu kadn niye?

    Dedim ya bilmiyorum. Onlar ykanmyordu.

    Bir tek annemi mi ldrdler? Sana niye bir ey yapmadlar?

    ehirdeki tm Yahudileri bir araya toplayp atee verdi

    ler. Yaktlar. Beni de bu acya tank ettiler. Bana izlettirdiler. Ac ekmemi istediler. Sonra da ylece brakp defolup git

    tiler.

    Rukofil oka girmiti. Bir kez daha dedesine sarld. ylece uzun sre sessizce gzyalarn aktt.

    Sonra dedesi ondan toparlanmasn ve kendisini dinlemesini istedi. Ardndan da gmleinin iinden kard on

    sayfalk mektubu ona verdi.

    Bu mektup vasiyetimdir. Senden tek isteim, burada yazlanlar ezberleyip, mektubu yakman. Sonra da o ezberlediklerini hayata geirmen.

    Nedir bu mektup?

    Anlatacam evlat ama nce bana bir sz ver. Orada yazlanlar ezberleyeceksin, sonra da mektubu yakacaksn. Annenin ve kardelerinin intikamn alacaksn.

    Rukofil bunun zerine sz verdi.

  • SIR KP 61

    Sonra da Levi mektupta yazlanlar anlatmaya balad.

    Ondan ilk istei, sonsuza kadar lmemesi oldu.

    "Hi lmeyeceksin. dedi.

    "Bu nasl olacak ki?

    Evlat, bunu sen bulacaksn, ama lmeyeceksin.

    Ardndan dier isteini syledi. Bu istek alp bir bahe satn almasyd.

    O baheyi yle byteceksin ki, oras senin ve kardelerinin vatan olacak. Sen o vatann kral olacaksn. Baka vatanlarn krallar kralieleri senin emrinde olacak. Dnyadaki herkesi o bahede yetienlerle besleyeceksin. Bahende yetitirdiklerini istediine vereceksin. stemezsen vermeyeceksin. Dilersen, a kalp lecekler. Ekmek isteyene tohumu sen vereceksin. stemezsen vermeyeceksin. Almak in ayaklarna kapanacak, yalvaracaklar. Verdiin tohu- mn meyvesi lezzetli zehir olacak. Bir tarlaya bir kez decek. Hasad tek olacak. Yine kapna gelecekler, yine yalvaracaklar. Sen istersen vereceksin. Kendin ve kardelerin onlara verdiklerinden yemeyeceksin. Kendin ve kardelerin iin tohumu kendinden kan rnler yetitireceksin.

    Rukofil, Levinin szlerini dikkatle dinliyor ama hibir ey anlamyordu.

    Bunlar ben nasl yapabilirim?

    lmeyerek yapabilirsin!

    Ama bu imknsz, nasl lmem? Bugn olmasa bir gn leceim !

    Sz vermitin, lmeyeceksin!

  • 62 Turgay Gler

    Rukofil, Levinin bu szlerinin ardndan sustu ve dinlemeye devam etti.

    Torununa lmeyeceksin diyordu Levi ancak, kendisi an be an ktleiyordu. Bunu hissettirmemek iin de youn aba harcyordu. Hem hissettirmemek, hem de vasiyetini tamamlamak iin.

    Bir sre soluklandktan sonra devam etti;

    Btn insanl hasta edeceksin, sonra onlar kapma gelip derman dilenecekler. lac sende olacak. Dilediine vereceksin, istemezsen vermeyeceksin. Dilersen yaayacaklar, dilemezsen lecekler.

    Levi bu szlerin ardndan ksrmeye balad. Kadna bakp bir yudum su istedi. Suyu iip ksrn yattrdktan sonra devam etti.

    Sen btn dnyadan ok olacaksn. Az olsan da ok olacaksn. Sen herkes olacaksn, ama hi kimse sen olmayacak. Sen actacaksn, ama o barmayacak. Actan da baran da sen olacaksn. Onlar azaltacaksn, ama sen savamayacaksn. Sen yeryzne sava tohumlar ekeceksin. Bakalarna bitireceksin.

    Levi, bu son szlerinin ardndan anlatmaya ara verdi. nk zavall ocuun kafas allak bullak olmutu. aknlk iinde onu dinliyor, ancak duyduklarn anlam- landramyordu.

    Levi bunun farkndayd.

    Bak evlat, tm bunlar yapabilirsin. Sana imdi anlamsz gelebilir. Ama bunlar zor deil. Bunlar yapabilmek iin sana en sonunda bir dm olacak. Rahat ol.

  • SIR KP 63

    Peki dede, dinliyorum. Size sz veriyorum annemin ve kardelerimizin intikamm alacam.

    Aferin evlat.

    Levi vasiyetini kald yerden srdrd.

    Bak evlat son olarak Musann asasn Sleymana vereceksin. Sonra o Sleyman Mesihe taht olacak.

    Levi bunlar yapabilmesi iin Rukofle bir t verdi. 0 t mektubun son paragrafnda yazlyd. Ve mektup tlaha birok sr ve gizemle doluydu. Bu yzden ezberlemesini ve yakmasn istemiti.

    Sonra kadndan onu bu lkeden karmasn istedi.

    Evlat, bu kadn seni bu topraklardan karp uzaklara gtrecek. Mslmanlarn yanna sn. Onlar sana 'arar vermezler. Ama asla onlardan olma. lme, acma. Kardelerini bahende topla.

    Levi daha sonra Rukofilin kulana eildi ve bir eyler fsldad. Belli ki bu son sylediini ondan baka kimsenin bilmesini istemiyordu. Bir saat kadar sonra da fenalat. Orackta ld. Rukofil artk alamyordu. Onu maaraya terk edip, kapsn da aa dallaryla kapattktan sonra yola koyuldular.

    Oysa Rukofilin daha soraca ne ok soru vard.

    nsanlar ldrmek istemesinin anlam neydi? Bunu yaparsa, annesini ve dierlerini ldrenlerle aralarnda ne fark olurdu? Peki, hi bu olaylara bulamayanlarn suu neydi? Hem hi lmeden nasl yaayacakt? Hadi yaad, gelecek yllarda btn insanlar kardee yaayamazlar myd?

  • 64 TURGAY GLER

    Kulana sylenen szler ve mektup...

    Bu yzden btn sorulardan vazgemiti.

    Kadnla beraber yrdler, yrdler, yrdler...

  • "Bulduumuz aradmzdr. Ama biz, bulduklarmzn aradmz olduunu, ounlukla anlamayz.

    sa Bayrak

    KRSTAL KRE

  • KANLI TPRAKLAR...

    Dnyann ana rahm i...

    Gnein bir baka doduu... Ayn gecelerine efsunlu tebessmler sunduu... Baharn bir baka doduu... Scanda yanmaya, souunda meye, yamurunda slanmaya bile hasret kahnabilen topraklar...

    nsann sadece akl ve bedeniyle deil, ruhuyla da dayanlmaz bir zlem duyup kavuma arzusu tad topraklar...

    nsann aka, akn insana en yakn olduu topraklar...

    nsanln dnya ile tant, varlk mcadelesine balad, varln anlamlandrmak iin ilk eserlerini verdii yeryz paras... Her insann bir ekilde akrabalnn bulunduu; demden, brahimden, Nuhtan beri gelen kklerini arad, belki de genetik ifrelerini gizleyen yeryz paras...

    Nereye giderse gitsin... Nerede olursa olsun... Srekli kulanda nlayan bir ses Anadolu...

  • 68 Turgay G ler

    ileli topraklar. Srekli savalar, srekli bunalmlar, srekli kan ve gzya...

    Tpk ana rahmi gibi kanamal...

    nsanln belki de yaratld gne ayna olan topraklar, Anadolu...

    Bu yzden miydi; bin yllardr bu topraklarda karklk hi bitmemi, herkes buraya sahip olmann hesabn yapm, hesap bitmi ele geirme planna balamt.

    Bu yzden miydi; sahip olmak iin olmadk yollar denenmi, sahip olann huzurunu karacak ve onu ortadan kaldrp yerine konacak her trl hileye bavurulmu, bedel denmiti.

    Bu yzden miydi; eytan ve askerlerini en fazla megul eden yeryz paras bu topraklar olmutu. nsan eytanla bile pazarla srkleyen anlay bu sebeplerden mi domutu.

    Peki!

    Acaba bu yzden mi; oynanan bin trl oyuna, ortaya atlan saysz fitne ve fesata ramen bin yldr bu topraklar imdiki sahiplerine emanet edilmiti?

    Bu yzden mi; emanete ihanet etmemek iin sahipleri tarafndan lmne savunulmu, nlerine konulan her bedel gnl rzasyla denmiti.

    Bu yzden mi; sonsuza ya da mutlak sona kadar buralar bu gnk sahiplerine srl bir mhrle verilmiti?

    Bu ve benzeri sorulara verilecek bir cevabnz mutlaka vardr.

  • SlR KP 69

    Ne var ki hakikat gn gibi ortadayd.

    nsanlk; balangcna, doumuna, tarihine en ok bu topraklarda yaklaabiliyordu.

    Dnya zerinde yaam veya yaayan her insann bu topraklarla bir ba, balants vard. Bu yzden tarih iinde hep gz nnde olmu, hep dikkati ekmi, hep sahip olunma arzusuna kar koyulamamt. Bu kadar aclarla yorulmasnn, kan ve gzyana boulmasnn sebebi buydu.

    Sonuta mlkn sahibi; artk bu topraklar yeni sahiplerine balam ve ne pahasna olursa olsun sahip kacaklarnn szn almt.

  • r bahan bekliyordu.

    Dousuyla batsyla, kysyla ierisiyle, dayla ovasyla dnyada baka bir benzeri olmayan Anadolu, tabiatn ye

    niden douuna, diriliine ahitlik etmeye hazrlanyordu.

    Dars hayli souktu. Geri mart sonlaryd. K bitmek zereydi. Lkin mart, martlm yine yapmt. Kn son

    demleri, etin geiyordu. Yapm brakmyordu.

    stanbul sokaklarnda ayaz insann kulaklarn yakyordu.

    Geimini topraa ve tarma balayan insanlarn en byk korkusu, bahar aylarnda ortaya kan ve yeni srgn yeile

    dokunan bu souklar olurdu. nk bu durum en ok ba

    har sevincine hazrlanan ve dallarnn ucuna yeil srgnler veren aalara zarar verirdi.

    Ayazn insan tmekten ok yakt bu akam vaktinde; kraathanenin kaps ara sra telala alyor, ellerini ovuturarak ieri giren herkes, bu ne souk arkada di

    yerek dert yanyordu. eridekiler de her kap aldnda,

  • SIR KP 71

    "abuk gir karde dercesine davetsiz misafir rzgrdan rahatsz olduunu mimikleriyle belli etmeye alyordu.

    Geri bu kraathanenin mdavimleri yllardr birbirlerini tanyan insanlard.

    Dardan gelenler, titreye titreye kmr sobasnn bana kouyor, be dakika kadar ellerini styordu.

    Kahveci de bedava snmak yok dercesine, Bir ay vereyim, iiniz snsn. teklifinde bulunuyordu. Bu teklif yerek ieri girenlerin canna minnetti. Teklif hemen kabul ediliyordu.

    En dipteki masada drt emekli memur, hararetli hararetli kt oynuyorlard.

    Bu karenin huysuzu postaclktan emekli Ali amcayd. Dier de hep onun stne i eviriyor, adamcaz ileden karyorlard. Ashnda, huyunu bildikleri iin keyif karyorlard. Yoksa onunla bir dertleri olduundan deil...

    te yine ayn manzara!

    Ali amca kzgn bir ekilde masadan kalkt. Kfrl szlerinin bini bir para.

    Sizin de kdnzn d a...

    eride, yine kzdrdlar adamcaz mrldanmalar balad.

    Oynam a bu sahtekrlarla diyoruz sana, dinlem iyorsun!

    Tabi ya, oynama bunlarla.

    Tribnlerin desteini alan Ali amca durur mu?

  • 72 TURGAY GLER

    Hrsz bunlar, oynamam bir daha, kt alyor gzmn iine baka baka.

    Ali amca kraathaneyi terk etmek iin kapya ynelse de ayak srtyordu. Onunki bir para naz, ezelden de huysuzluktu. Neyse ki bekledii oldu;

    Gel ya, gitme tamam. alm bu bunak!

    Peinden de masadaki dier iki kiinin szm ona yalvarmas.

    Ali am ca, yiitlie de sz getirm eyecek trden bir m anevrayla;

    Bak bu son olsun, bir daha yaparsanz giderim, geri de gelmem bilesiniz.

    Ardndan da glmeler. Zira bu kanc kalk, oturutu Allah bilir.

    Buras Gaziosmanpaada bir kraathaneydi. Namyla anyla defineciler kraathanesi. Ad yle deildi ama mekn definecilerin urak yeri olduu iin defineci kahvesi olmutu.

    Burada onlarca yl ayn adamlar bkmadan usanmadan define muhabbeti yapmay srdryordu. Kiminin elinde ceylan derisi zerine ilenmi eski bir harita, brnde ypranm, kflenmi birka para saman kt. Kimisi bilmem nerde ekilmi enteresan resim ve figrlerle ssl fotoraflar.

    Kraathane ou zaman dardan elinde be para etmez deersiz eski bir eya veya haritayla koup gelen, sonra da zengin olma hayalleri suya dp zntyle dnenlere sah

  • SIR KP 73

    ne oluyordu. Ama dnya, umut dnyasyd. Umutlan tkenenin hayat da tkenirdi. Ksa bir teselliden sonra bir dierinin anlattklarna kulak kabartlr, bylece talihsiz ve baarsz deneme unutulur giderdi.

    Bu arada kraathanenin mdavimleri arasnda birka da cinci hoca vard. Kazlara onlar da gtrlyordu. Eskiden yer tespiti iin kullanlsalar da, dedektrler knca bu konuda pabular dama atld. nk dedektrler onlarn cinlerinden daha maharetliydi. Ama onlara her hlkarda den iler de yok deildi. Baz gmler cinler tarafndan korunduu iin, yine de onlarsz olmuyordu. Gm bana gidip, cinleri kovuyorlar(!) , definecilerin rahat almas iin konforlu hle getiriyorlard.

    Hsl bizim defineciler kraathanesinin ksa hikyesi buydu.

    te ne olduysa bu son birka gnde oldu.

    Burada birinin yapt iten, dierlerinin bir ekilde mutlaka haberi olurdu. Ama lhan Kazanc ve Bekir Aslan son birka gndr sa en dipteki masada aktrmadan bir harita zerinde alyordu. alma ok dikkatli yrtlyor, ser yerip sr vermiyorlard.

    Dierleri demek ki balk ok byk diye ilerinden ge- iredursun, Urfada bir kral mezarnn yerini gsteren harita, onlarn gelecek hayallerini sslyordu. Zira kral, deerli eyalarla defnedilmi, mezar altn ve mcevher doluydu. Daha dorusu harita yle sylyordu! Defineyi bulup kardklarnda, tm ektikleri artk geride kalacak, zenginleeceklerdi.

  • 74 TURGAY GLER

    Oysa bir yl ncesine kadar Gedikpaada ayakkab sat

    yorlard. Sonra ne olduysa oldu ve iflas ettiler. k yolu ararlarken de karlarna bu harita kt. lhan zaten oldum

    olas define, gm ilerine meraklyd. Birbirlerini gaza ge

    tirdiler ve yollar bu kraathaneye kadar dt. Birka ay, kurt definecileri dinlediler, iin inceliklerini kaptlar. Daha

    dorusu kaptklarna inanmaya baladlar. Nihayetinde el

    lerine bu haritay geirdiler. Artk rendiklerini uygulama vaktiydi.

    Yarn sabah uaa binip Urfaya, haritann gsterdii de

    fineye ulamak iin yola kacaklard.

    lhan ok heyecanlyd, Bekir ise biraz evhaml.

    Bekir Aslann tek korkusu ya yakalanrsak ihtimaydi.

    lhan her seferinde;

    Sen de duydun, dan baym ne korkuyorsun. diyerek arkadan rahatlatmaya alyordu. Sen zaten oldum olas bylesin. demeyi de ihmal etmiyordu. Ama bu kez

    sinirlenmiti;

    Hem yakalansak ne olur! eri tkacak hlleri yok. ok

    ok da para cezas keserler.

    Ya yok korktuumdan deil de, ne bileyim ite.

    Neyse bo ver bunlar, biletleri aldk ite. Yarn sabah

    havaalannda buluuruz, inince de bir araba kiralar kollar

    svarz. Sadece dedektr alalm yanmza. Kazma krei

    oradan satn alrz.

    Ya anlarlarsa!

  • SIR KP 75

    Ne samalyorsun, kazmay krei bir tek defineciler mi satn alyor?

    Aman neyse, benim ki de evham ite.

    Neyse kalkahm, sen de git eve biraz dinlen. Bak konutuumuz gibi, bir i iin gidiyoruz, sakn evdekilere bahsetme!

    Bana ne sylyorsun olum, asl sen bahsetme.

    Tamam, hadi kalk.

    kisi de evlerinin yolunu tuttu.

  • ESRARLI Mezar

    ^ a b a h 10.30 uayla Urfa'ya gidecek iki kafadardan lhan

    erkenden havalimanna gelmiti.

    Sanki biri kendisini takip ediyormuasna pheli ha

    reketler sergiliyordu. lk gvenlik kontrolnden getikten

    sonra, gidip bir keye oturmak yerine kontuarlarn bulun

    duu geni meydan bir batan bir baa admlyordu. Bir

    yandan da nerde kald bu adam diye kendi kendine sy

    lenip duruyordu.

    Saat 08 .00da gelmiti havalimanna. Kendince tedbirli

    davranmt. Ama Bekir yle miydi? Allah bilir daha uyan-

    mamt bile. Hemen telefonuna sarld. Bekiri arad.

    Neredesin?

    Telefonun dier ucandaki Bekir, taksideydi.

    Yoldaym, be dakika sonra oradaym.

  • Sir Kp 77

    Tamam, oldu. Acele et, ben havalimanmdaym.

    lhan, Urfaya gitmeyi, mezar bulmay, bin bir glkle kazp defineyi karmay hi aklna getirmiyordu. Bunlar ruhunu daraltyordu nk. Bunu bir ekilde gerekletireceklerdi naslsa... Dnd, defineyle stanbula dnp bunu paraya evirmekti. Sonra da borlar denecek. Ayakkab retmek iin fabrika kurulacakt. Sonra da dosta dmana gsterilecekti. yi eyler dnlrse, iyi olurmu derdi ninesi kkken... Belki ondan hep iyi eyler dnmeye alyordu.

    lhan bunlar dnrken, bir el omzuna dokundu!

    Endieyle dndnde, omzuna dokunann Bekir olduunu grd;

    Sen miydin be karde, korkuttun!

    Korkma benim. Hadi gidip uu kartlarmz alalm.

    kisi de uu kartlarn alp, son gvenlik noktasna yneldiler. Ellerindeki dedektr ne olur, ne olmaz diye birka paraya ayrmlard.

    Eyalarn x-ray cihazna koyup, kapdan br tarafa geiverdiler. Ancak dedektr x-rayda fark edilmiti. Ne olduunu polisler de anlamamt.

    Polis memuru, dedektrn gvdesinin bulunduu antay iaret ederek bu anta kime ait? diye sordu.

    lhan hemen atlp cevap verdi;

    Benim memur bey.

    Bekire braksa, eline yzne bulatracandan korkuyordu.

  • 78 Turgay g ler

    antay aabilir misiniz?

    Tabi, buyurun.

    Bu nedir?

    Dedektr.

    Hayrdr defineci misiniz?

    Bekir, polisin bu sorusu karsnda panikledi. Ne diyeceini bilemedi.

    Sonra lhan glerek bir rpda;

    Evet defineciyim. dedi.

    Polis; yi iyi. Bir ey bulursan beni unutma. diye takld.

    Kontrolden gemeyi baarmlard ama yine de kalpleri

    kt kt atyordu. Hzh admlarla yz drt numaral k kapsna doru yneldiler. Kapya gelince en dip keye otu

    rup derin bir nefes aldlar.

    Ardndan birbirlerine baktlar ve glmeye baladlar.

    lhan sevinle;

    Yrttk, vallahi yrttk! diye srtt.

    Bekirin sanki dili tutulmutu.

    Yrttk, yrttk.

    Derken Urfa yolcular iin anons duyuldu.

    Uaa getiler.

    Bir buuk saatlik uu boyunca da bir tek kelime konu

    madlar. kisi de koltuklarnda arkalarna yaslanp, gzlerini kapad. Dardan bakanlar uyuyor zannederdi. Ama iki

  • SIR KP 79

    si de uyumuyordu. kisi de bulacaklar definenin getirisiyle yapacaklarn dnyor, ucu buca grnmeyen hayal de

    nizinde zgrce yzyorlard.

    ndiklerinde planladklar gibi bir araba kiraladlar. Sonra da ehrin merkezinde mtevaz bir otele yerletiler. ok fazla dikkat ekmemeleri gerektiini biliyorlard. Biraz

    dinlenip yemek yedikten sonra kiraladklar arabayla bir ehir turu attlar. Ardndan da otele dnmeden kraln mezar

    nn bulunduu Harrana doru yola koyuldular.

    Tahminlerine gre kraln mezarnn otele olan uzakl

    altm kilometre kadard. lhan direksiyona geti. Sonra da minibs ofr edasyla vitesi attrp;

    Yirmi dakikada gideriz. Kafan yorma.

    Acele etme gireceksin imdi bir kamyonun altna.

    ofrlk benim iim biliyorsun.

    He he biliyorum, senin iin.

    lhann ocukluundan bu yana araba tutkusu vard. lk

    arabasn da dnnde taklanlarla almt. Hzl arabalara dknd. Tabi hz yapmaya da. Bekir ne zaman arabasna

    binse, adam gibi sr uyarsnda bulunurdu.

    Kupkuru ve verimsiz de olsa, gz alabildiine dzlk ve tlsml bir meknd Harran ovas. Vakit le sonras olduu iin gne arkalarnda kalmt. Upuzun ileri bakldnda

    llfuk izgisinde yerle gk birlemi, yolun sonu oraym his- glne kaplrd insan. Ayrca byle dz yollarda gnei ardna

    (ildin m araba srmek daha bir keyifli olurdu. lhan imdi

  • 80 TURGAY GLER

    doyasya bu keyfi yayordu. Neredeyse bombo yol, ken

    disine tahsis edilmi gibiydi. inden hey gidi stanbul trafii diye geirdi. Belki de mrldand. nk Bekir dnp

    bakmt. Ama o hi oral olmadan slk almaya devam etti.

    Harrana geldiklerinde gnein batmasna bir saat kadar kalmt. Tarihi Harran kalesini arkalarna aldlar, haritann iaret ettii ilk tepecein arkasna doru yol almaya baladlar. Kaleyle tepe arasndaki mesafe bir kilometre kadard.

    Tepeye ulatklarnda araba iin yol bitmiti. Park edip yrmeye baladlar.

    Harita tepenin soluna doru gidilmesini sylyordu. Ama ka adm olduu yazmyordu. Bundan sonraki ilk iaret bir aa resmiydi. Ama grnrde yle bir aa yoktu.

    Bekir telaland.

    Nerede bu aa, kesmiler herhlde. Bouna geldik!

    Dur hemen evhamlanma. Aa yoksa baka bir iaret vardr.

    Ne iareti olacak, hava da kararr birazdan. ster misin, imdi birisi de fark etsin bizi ?

    Allah Allah ne om azl adamsn yahu, dur germe adam. Bak urada bir kk var sanki.

    Ne kk, kaya o !

    Yok yok, sanki bir aa kesilmi onun kk kalm gibi duruyor. Gel gidip bir bakalm.

    yi tamam, bakalm.

    Yaklak elli metre kadar ileride, gerekten de aa k

  • SIR KP 81

    kne benzer bir eyler vard. Yanna gittiklerinde her ikisi de ok sevindi. nk gerekten de bu bir aaca aitti. Muhtemelen bir dibudak aacnn kkyd. Gvdesi ya kuruyup devrilmiti, ya da kesmilerdi. Ama kk orada duruyordu.

    Kraln mezar oralarda bir yerde olmalyd. Haritadaki her eklin ne anlama geldiini, defineciler kraathanesindeki uzmanlarndan renmilerdi. Ama bundan sonras de- dektrn iiydi. Hzineyi dedektrden bakas bulamazd.

    Piyasadaki en ucuz dedektrlerden birini almlard. Fazla derini gsterebilme kabiliyeti yoktu. Ama onlar kendilerini ylesine artlandrmlard ki, altnlar hemen topran birka kar altndayd. ki kazma darbesiyle de karlabilirdi.

    Bekir sabrszland;

    Hadi altr u dedektr!

    Tamam, acele etme. Bulsak da imdi kazamayz biliyorsun. Geceyi bekleyeceiz. Kimsenin grmemesi lazm.

    Gece karanlkta nasl kazacaz?

    Ate yakar aydnlatrz, o zaman dikkat de ekmeyiz.

    Nasl ekmeyiz?

    ekmeyiz ite! Bizi demlenen birileri olarak alglarlar.

    yi, hi aklma yatmad ama ne olursa olsun.

    Ha yle ya. lm m var sanki sonunda?

    Doru valla, ben de amma evhamlym.

    Neyse balyorum, sessiz ol!

  • 82 TURGAY GLER

    lhan, dedektr altrp aa kknn etrafnda ar ar dolatrmaya balad. Be adm saa, be adm sola, be adm ne, be adm arkaya. Sonra ayn ekilde her yne doru beer adm daha ilerledi. Ama dedektrden t kmyordu.

    Bozuk mu nedir, anlamadm ki?

    Deildir, aramaya devam et. Bulsa ter herhlde.

    Ne bileyim, hibir sinyal yok!

    Devam et sen, hemen aacn dibinde olacak deil ya mezar.

    Onlar bu ilerle urarken vakit bir hayli gemi, hava yava yava kararmaya balamt. Biraz sonra akam ezam okunurdu... u vakitte bile net grlebilen tek ey, dedek- trn zerindeki yanp snen krmz kt. Yeile dner ve dit dit derse ilem tamamd. Ama nerde?

    Ne bir dit, ne de yeil k.

    Bekir;

    Bak ne yapalm biliyor musun diye sze atld.

    Ne yapalm?

    Srtmz aaca dnelim, iki metre eninde bir alan zerinde ileriye doru gidelim. En az bir yz metre gidelim. Sonra ayn genilikte sa tarafa geip geri dnelim. Ayn genilikte yine ileri gidip gelelim. Bylece aacn n ksmn taram oluruz. Sonra arkaya doru gideriz. En sonunda yanlara... Ne dersin?

    Tamam, iyi fikirdir belki'de, deneyelim.

  • SIR KP 83

    lhan bunun zerine aa kkne kadar geri geldi. Srtm kke verdi ve elindeki dedektr sadan sola yaklak iki metre geniliinde gezdirerek ilerlemeye balad.

    Sabaha kadar bitiremeyiz.

    Belli olmaz, sen yrmeye devam et.

    Ediyorum, ediyorum.

    Benim anlamadm, bu nasl kral mezar. Ne bir ta var ne de kaidesi.

    Gemite vardr. Yklmtr.

    Peki, ykldysa bu harita nasl izilmi o zaman?

    Bu harita kral ldkten belki yzlerce yl sonra izilmi.

    O zaman birisi bu mezar am!

    Am ama altnlar almam.

    Niye salak mym?

    Ne bileyim, belki o gn altnlar karmak, bulan iin tehlikelidir?

    Benim aklm pek yatmad bu ie.

    Ya biraz dua etsen, om azn kapatsan da bulsak unu ne olur?

    Ediyorum, ama bu duayla olacak bir ey deil, altnlar almlarsa dua ne fayda salar?

    Dit dit dttt.

    kisi arasnda geen diyalogu dedektrn uyar sinyali bir anda bak gibi kesti. Her ikisinin de kalbi kt kt atmaya balad. Dedektr defineyi bulmutu.

  • 84 Turgay g ler

    ylesine paniklediler, ylesine heyecanlandlar ki, dilleri tutuldu. Bir sre sonra ikisi ayn anda haykrd.

    Bul, bulduk, bulduk!

    lhan dedektr brakp Bekire sarld;

    Bulduk olum, bulduk ite! Ama imdi oturup biraz sa- kinlemeliyiz. Sonra kazmaya balarz. Acele etmeyelim.

    Peki ya yanl sinyalse!

    Hey Allahm, sen ne biim adamsn yahu? Bir kere hayr konu!

    Tamam tamam, ne bileyim ite, ama sen bir daha tara o blgeyi.

    Bakyorum, bir kere daha bakyorum.

    Dit dit dit dtttt...

    Dedektr ayn yerde yine sinyal vermeyi srdrd. Hatta zayf sinyaller, bir yere gelindiinde artyor, uzun bir uyar sesine dnyordu.

    Duttttt...

    Bu i, tahminlerinden de kolay ve abuk olmutu. Bu yzden olsa gerek, her ikisi de bir yandan seviniyorlar, bir

    yandan da acaba defineden baka bir ey midir diye ilerinden geiriyorlard.

    Bundan sonras iin en zor ksmyd. Kimselere belli etmeden, ses karmadan kazmak gerekiyordu. O ara ezan

    okunmaya balad. Yats namaz vaktiydi. Rzgr mezzi

    nin sesini savurarak Harran ovasna yayyordu. Ses bazen azalp bazen ykseliyordu. Yerleim yerinin dndaydlar.

  • SIR KP 85

    Uzakta evlerin klar grnyordu sadece. Arabann da ulaabilecei bir yer deildi. Kazsalar fark edilmeleri zordu,

    'buralarda insanlar erken yatp erken kalkarlard. Yatsdan

    sonra ayakta kalan pek fazla olmazd.

    Bunu biliyorlard. Bir saat kadar daha beklemeye karar

    verdiler. Sonra kazmaya balayacaklard. Dedektr, sinyal verdii yerin stnde braktlar. Ardndan da beklemeye baladlar.

    Bir saat kadar sonra ortalk iyice sessizlemiti. Ara sra aalardan gelen kpek havlamalar dnda t yok dense

    yeriydi. Rzgr da unutmamak gerek tabi.

    lhan saatine baktktan sonra;

    Hadi balayalm. diye seslendi.

    Hadi o zaman.

    Panik yok ama. abucak kazp bitireceiz bu ii. Sen krei al, ben kazarm, sen topra atarsn.

    Tamam, hadi balayalm.

    lhan hemen kazmaya sarld. Heyecandan titriyordu. Bulaca hzineyle deiecek olan hayat bir film eridi gibi birka saniye iinde gznde canland. Uakta yol boyu hayal denizinde yzd anlar dnd. Btn dertlerinden kurtulacakt. Borlardan, alacakllarndan gna gelmiti. Ama ite talihi dnmt, sonunda...

    Dudaklarna yaylan mutluluk tebessm eliinde elindeki kazmay kaldrp kaldrp topraa vuruyordu. Toprak biraz slakt ve kazma her seferinde saplanyordu. Kazmay

  • 86 TURGAY GLER

    ileri geri oynatp ektiinde toprak ktleler hlinde paralanyordu. Bekir de o ktleleri krekle ahp atyordu. Yaklak yarm saat kadar kazdlar. Son darbede kazma bir taa denk geldi. ardlar, tarifsiz bir duyguyla bir an gz gze geldiler. Hareketleri hzland. lhan heyecanla tekrar kazmay vurdu. Yine taa denk geldi. Bekirden tan evresindeki topra krekle almasn istedi. Ta onlar umutlandrm- t. lhan kazmay bu kez yarm metre kadar sama vurdu. Orada da ta vard. Kazmay krei attlar, diz st kp, tan stndeki topra temizlemeye baladlar. Topra attka, tan ekli de ortaya kmaya balyordu. Dmdz, kapaa benzer bir tat. Elleriyle kelerini buldular. lhan bu kez kazmay tan kesine takp kapa oynatmay denedi. Ama o kadar ard ki, kmldatamyordu;

    Yardm etsene sen de! Getir krei, uradan kaldrmay deneyelim. Hadi b ir... ik i... ...

    Ta yerinden oynatmay baarmlard. Tan boyu iki, eni de bir metre kadard.

    Epeyce uratlar ve ta kaldrdlar. lhann elinde kk bir fener vard. Hemen davranp yakt.

    Grdkleri manzara onlar rktmt!

    Bu gerekten de bir mezard. inde, dizleri karnna doru ekili, sol tarafa doru yatrlm bir mumya vard. Lkin bozulmutu. zerindeki elbise ve derisi rm, bir tek

    salar belli oluyordu. Ayak ucunda, bir tas, su ibrii ve bir

    de iki elin avularna sacak byklkte yuvarlak bir ey

    vard.

  • SIR KP 87

    Umutlar bir anda suya dt. Oysa onlar bir sandk,

    iinde de il il altnlar umuyordu. Bulduklarysa bir tas, bir ibrik bir de ne olduu belirsiz bir toptu.

    lhan krei alp, mumyay datt. Belki boynunda, ya da altnda bir eyler bulurum dncesiyle. ylesine fkeliydi ki mumya darmadan oldu, ama hibir ey bulamad.

    Bekire dnerek, biraz da fkeyle;

    Al u salak eyleri de gidelim hemen. dedi.

    Bekir para eyay aldktan sonra, mezara iaret ederek;

    Kapatalm, yle gideriz.

    Ne kapatacaz, brak yle kalsn.

    Olmaz, bamz arr. Hemen atalm ta topra da stne yarz, sonra gideriz.

    yi hadi.

    Hzl bir ekilde atklar mezar kapattlar. Ve bulduklar para eyayla birlikte arabalarna geri dndler. Koltua oturduklarnda bir ey fark ettiler. kisinin de st ba eh yz amur iindeydi. Byle otele gidemezlerdi. Yanlarnda getirdikleri antadan kyafetlerini alarak deitirdiler. Sonra da otele doru yola ktlar.

    Sabah olmak zereydi. Otelde kalmann bir anlam yoktu. Ama odalarna geip, bulduklar eyalar incelemeliydiler. Kim bilir belki de kendilerine nemsiz gibi gelen bu para, gerekte ok deerli olabilirdi.

    Kimse kaderle saklamba oynayamazd.

  • Hayal K i r i k l i i

    U g11 sonrayd.

    ki kafadar, uakla geldikleri Urfadan stanbula karakoluyla dndler. Otobs yolculuu daha gvenliydi. Zira yanlarnda bulunan tarihi eserler havaliman gvenlik kontrolne taklabilirdi. Bu da bir uval inciri berbat etmek anlamna gelirdi.

    stanbula dnmeden nce otel odasna kapanp, bulduklar eyalar detaylca incelemilerdi. Lkin bu onlar iin tam bir hayal krkl olmutu. Bulduklar tas da, ibrik de altndan deildi. Kuvvetle muhtemel bakrd. Para etmeyecei aikrd. Tarihi bir deeri var m, yok mu o ksmn hi dnmediler bile. yle ya, kraln mezarn kazp, altn karmay hayal etmilerdi.

    nc para, yani o yuvarlak para camdan bir kreydi. Lkin ne olduunu, ne ie yaradn bir trl zemediler. Evirdiler, evirdiler, salladlar. Fakat hibir fikre sahip olamadlar. Acaba deerli bir ey miydi? Yoksa o da dierleri gibi ie yaramaz bir ey mi?

  • SIR KP 89

    Krenin iinde bir eyler vard. Tpk sallamak alglar gibi. Sallandnda ho bir ses karyordu. nce krmay dndler. Merak byle bir eydi.

    Kralm, iinde ne var grekm. dediler nce...

    Sonra vazgetiler.

    Bekir her zamanki gibi evhamla mani oldu buna:

    Ya iindekiler zehirse! Ya krdmzda bizi zehirlerse!

    lhan belki de ilk kez Bekirin bir evhamn nemsemiti:

    Evet, bak bu kez hakl olabilirsin.

    Sonra yere bada kurup oturdular. Cam kreyi de beyaz bir bez zerine yerletirip aralarna aldlar.

    Sakin kafayla dnmek istiyorlard. Kreyi daha dikkatli inceleyip bir eyler anlayabilmeyi umuyorlard.

    Koyu renkli bir camd. Bu nedenle k geirmiyordu. Hl byle olunca iindekileri de grmek mmkn deildi. Kreye kuvvetli n altnda da baktlar, olmad.

    Krenin zerindeki figrler bir anda lhann dikkatini ekti. Heyecanland. Kreyi eline alp daha yakndan bakmaya balad. Sonra bir kez daha sallad. Ardndan bir daha. Ama sevinemedi:

    Tabii ya, Allah kahretsin!

    Ne oldu olum, niye beddua ediyorsun!

    Grmyor musun olum, baksana?

    Neye bakaym, ne diyorsun?

    Bak u figrlere!

  • 90 TURGAY GLER

    Figrlere mi?

    Tabii ya.

    Ver bakaym.

    Bekir, kreyi lhann elinden hzla ekip incelemeye balad. Bir anda o da heyecanland:

    Yoksa

    Tabi ya baka ne olabilir ki?

    Bekir tekrar kreye dikkatlice baktktan sonra bu kez de o dnceyle sallad:

    Vallahi doru.

    Bizde ans yok ki!

    Dur bakalm lhan ya, acele etme, belki bir deeri vardr.

    Ne deeri olacak, ben sana istemediin kadar getireyim.

    Bence yle dnme. Eer bir deeri olmasa niye bunun iine koysunlar ki? Ben aratralm derim.

    lhan hayal krkl yayordu. Ama bir taraf da Bekir gibi dnyordu. indeki umudu tketmek istemiyordu.

    Umut tkenirse hayat da tkenirdi.

  • Giz em li Kadin . . .

    Jstanbulda austos ortalarnda bir gnd.

    Scak, nemle birleince insan nefes alamaz.

    Sahil kentlerinin genel ve doal sorunudur nemli hava.

    stanbul belki de tarihinin en scak yazn geiriyordu. Termometrelerde s krk derece, nem oran ise yzde Seksen olarak grnyordu. nsanlar scaktan bunalmann yannda bir de aldklar nefes boazlarna yapmaya balaynca kendilerini serinletecek yerlere akn etmilerdi. Toplu ulam aralarnda yanaklarndan terler szlenler bir yana, srtlarndaki gmlekler suya karanlarn aresizlii gzlerinden okunuyordu.

    Meteoroloji uzmanlar gnlerce ncesinden l scaklar geliyor uyars yapmt. Batl bilim adamlar durumu kresel snmann etkisi olarak izah ediyor, sonraki yllarda tablonun daha da vahim bir hl alacan duyuruyordu. Ortaya koyduklar felaket senaryosunda kuraklk birok lkeyi vuracak, milyonlarca insan bu durumdan olumsuz etkilene

    cekti. Ktlk ve byk gler kapdayd.

  • 92 TURGAY GLER

    Gazete ve televizyonlar stanbullulara gerekmedike d-, arya kmayn uyarlar yapyor, klmas hlinde de aln

    mas gereken tedbirleri uzun uzadya anlatyordu.

    Darda almak zorunda olanlar iin durum gerekten'

    iler acsyd. Klimallarn serinlettii ortamlarda alanlar anslyd.

    Gazeteci Turgay Gler onlardan biriydi. ;

    Takvimler on be austosu, saatler de 13.50yi gsteri

    yordu. Dev klimalarn serinlettii televizyon binasndaki odasnda, krszce klimalardan dert yanyor, Oramz

    buramz tutuluyor, unlar niin ksmyorlar diye asistanna dert yanyordu.

    Emin ol yine bam aryacak. Ensemden rzgr yediim zaman perian oluyorum!

    Yok be aabey, gayet iyi buras. Darda millet piiyor. Bak ne gzel, pfr pfr.

    Senin kilon ok aslanm. Souk vcut yalarn gese

    grrdm o zaman seni. Neyse brak imdi bunlar saat ka

    oldu?

    Kadn birazdan gelir aabey. Saat ikiye be var.

    Genelde sakin ve soukkanl bilinen Turgay Gler tedirgindi.

    Gazetecilik mesleinde ok eyler yaam, daha fazlasna ahit olmutu. Bylesiyle ilk kez karlayordu. Ayrca daha

    derinlerden gelen bir rperti vard zerinde. Bunu anlamlan- dramyordu.

  • SIR KP 93

    Tam yirmi gndr atlatmaya alt kadn nasl olduysa Onu ikna etmeyi baarmt. Dakikalar sonra da karsnda Olacakt zel bir televizyon kanalnda yaklak drt yldr ekrana tad Srad adl programa bugne kadar saysz telefon gelmi, yzlerce tuhaf olay dinlemiti. Bu sefer du- llim gerekten anlalmas zor bir durumdu.

    Gerek ismini bile vermeyen bir kadn telefonda anlatamam dedii bir ey iin geliyordu. Gnlerdir ona ulamak iin defalarca aram, hibirinde asistann aamamt. Mehmet her defasnda ne diyor olum kadn sorusuna muhatapt. Verdii cevap da deimiyordu, Seninle grmek istiyor

    Birka gn nce nasl olduysa, bir daha ararsa bana ver. dedi.

    Kendisi de aslnda bu srarl araylarn sebebini merak diyordu. Ama adn vermemek de neyin nesiydi? Bir insan neden byle bir yola bavurmak zorunda kalabilirdi? Kendisinin btn bunlarla ilikisi neydi? Merak edilmeyecek gibi deildi.

    Gizemli kadn, sanki bu sylediini duymuasna onbe dakika sonra arayverdi. Ahizeyi bir eliyle kapatan Mehmet, "Abi o dedi. Sonra da Hanmefendi veriyorum bir saniye diyerek ikinci bir onay almadan telefonu uzatt.

    Alo hanmefendi merhaba ben Turgay Gler, sizi dinliyorum, buyurun.

    Merhaba! Ama beni byk bir hayal krklna urattnz. Gnlerdir aryorum, bana ayracak birka dakikay bulamam olmanz ne ayp! Sizler yaptnz i gerei, izleyi-

  • 94 TURGAY GLER

    ilerinizle, hadi daha da genelleyeyim insanlarla grmek zorundasnz. Kamu yararna alyorsunuz. Sizi arayanlara ayracanz birka dakika ltuf deil, greviniz.

    Gazeteci, telefonun dier ucundaki kadnn kendinden emin, lkin yabanc olmad bu kmas karsnda bir para ard. Yine de verecei cevap belliydi.

    Hanmefendi bakn, size birka dakika deil, bir saat ayraym. Lkin beni niye aradnz ve ne istediinizi sylemiyorsunuz. Her defasnda Telefonda olmaz yz yze grmeliyiz. diyorsunuz. Ltfen anlayla karlayn. Bu ekilde davranan ilk ve son kii siz olmayacaksnz. Her arayan kiiyle ben muhatap olsam iimi yapamam. Gnde onlarca insan aryor ve asistanm onlarla benim adma gryor. Yaplmas gerekeni yapyor. Anlayacanz o kamu grevimizi elimizden geldii kadar aksatmadan yapmaya zen gsteriyoruz.

    Kadn biraz duraksadktan sonra ayn slup ve serdikle srdrd;

    Bakn ben zellikle sizi aradm.

    Niin?

    Bilmiyorum, sizi izliyorum ve tuhaf bir gven duyuyorum.

    Teekkr ederim.

    Beni ldrecekler!

    Yapmayn ltfen, sizi kim, niye ldrsn.

    Dinlemeden inanamazsnz, haklsnz.

  • SIR KP 95

    O hlde beni deil, polisi arasaydnz.

    stiyorsanz ayaklarnza kapanp size yalvaraym.

    Estafurullah, ne mnasebet.

    Elinizi ayanz peyim!

    Ltfen!

    O hlde yz yze bir grelim.

    Ben polisi aramanzm daha doru olaca kanaatindeyim.

    Aramadm kim syledi?

    Ne oldu peki?

    Beni deli zannettiler. Balarndan savmak iin de savcla dileke vermemi, ikyette bulunmam istediler.

    Dorusunu yapmlar.

    Bakn anlatamyorum size, koca dnyada tek bama kaldm. Nianlm ldrdler!

    Bunu polise anlatmadnz m?

    Tabii ki anlattm. Lkin kaytlara girip baktlar. Onun trafik kazasnda ldn grdler. Sonra da benim akl hastas olduumu dndler.

    Ya doruysa?

    Bakn bu lafnz zerine size az dolusu hakaret etmek isterim, lkin muhtacm. Dahas, byle dnmenizi artk doal karlyorum. yle ya, anlattklarmn kt kap izofreni deil de ne olabilir.

    te bu son cmle Turgay G leri ikna etm eye yetmiti. nk u kadar diyalog iinde ona en makul ge

  • 96 TURGAY GLER

    len szler bunlard. H i tereddtsz Buyurun gelin o ; hlde deyiverdi.

    Beni ldrecekler diyen bir kadnn psikolojik sorunlarnn olmas akla en yatkn sebepti. nk bugne kadar ok sayda benzer vakayla karlamt. Ama bu kadn onu ikna etmeyi baard.

    O telefon grmesinde ertesi gn saat 14.00a verilen ; randevu iin vakit dolmutu. Turgay Glerin dhili telef- nu, bina gvenlii tarafndan arand.

    Turgay Bey merhaba, sizinle grmek isteyen bir kadn var. Lkin kimliini vermiyor. Ne yapalm?

    stn, antasn iyice arayn, sonra da gnderin. Haberim var kadndan, onu bekliyordum. Ama stn i