Sosyalist İşçi 359

12
sosyalist isci DEVRÝMCÝ, ANTÝKAPÝTALÝST HAFTALIK GAZETE www.sosyalistisci.org SAYI: 359 24 Nisan 2009 1 YTL Marksizm 2009 22 - 23 - 24 Mayýs Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleþkesi [email protected] küresel ýsýnmayý durdurmak için DÜNYAYI DEÐÝÞTÝR sayfa 6 - 7 17 Mayýs 2006 günü Ankara'daki Danýþtay binasýna rahatça giren giren Aslan Alpaslan adlý faþist tetikçinin yaðdýrdýðý kurþunlar sonucu Danýþtay Ýkinci Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin ölmüþ, aralarýnda daire baþkaný Mustafa Birden'in de yer aldýðý dört üye daha yaralanmýþtý. Tetikçi tesadüfen yakalandýðýnda bunu Danýþtay'ýn türban yasaðýný protesto etmek için yaptýðýný söylemiþti. Ergenekon Terör Örgütü'nün amacý bu saldýrýyý Ýslamcýlarýn üzerine yýkmak ve laikliðin silahla tehdit edildiðini göster- erek darbeye zemin hazýrlamaktý. Ancak bu komplo tutmadý. Faþist tetikçinin cebinden Ulusal Kanal ve Vatansever Kuvvetler Güç Birliði Platformu kartlarý çýkmýþtý. Onu tanýyanlar Veli Küçük’ün emrinde çalýþtýðýný açýkladý. Saldýrýnýn üzerinden 2 yýl geçti. 2 yýl boyunca bu saldýrýyý Ergenekon çetesinin gerçek- leþtirdiðine kulak týkandý. Ancak darbeci örgütlenme hakkýndaki soruþturmanýn ilerleyiþi tüm kuþkularý yok etti ve sonunda iki dava birleþtirildi. Bu iþlemle çetenin somut terör eylemleri ilk defa dava konusu oldu. Danýþtay saldýrýsýnýn ardýndan bir çok baþka olay yaþandý. YÖK baskýný, DTP binalarýnýn kurþun- lanmasý, Hrant Dink'in katledilmesi ve Malatya'da üç Hýristiyan'ýn vahþice öldürülmesi gibi. Bu davalar da Ergenekon Terör Örgütü davasýyla birleþtir- ilmelidir. ETÖ soruþturmasý yazýlarý sayfa 2 ve 4 Danýþtay saldýrýsý ile Ergenekon davasý nihayet birleþti Asil Çelik ve Asemat iþçileri krize karþý direniyor Birleþik Metal-Ýþ Bursa Þube Baþkaný Ayhan Ekinci anlatýyor sayfa 3 Kýbrýs’ta seçimler Ergenekon’un yavrusu Onur Öztürk sayfa 5 Ýki kriz bir çözüm Doðan Tarkan sayfa 9 Tayland: Darbeye karþý direniþ Muhip Tezcan sayfa 4

description

Sosyalist İşçi 359

Transcript of Sosyalist İşçi 359

Page 1: Sosyalist İşçi 359

sosyalist isci DEVRÝMCÝ, ANTÝKAPÝTALÝST HAFTALIK GAZETE

www.sosyalistisci.org

SSAAYYII:: 335599 2244 NNiissaann 22000099 11 YYTTLL

Marksizm 20092222-2233-2244 MMaayyýýss

Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleþkesi

[email protected]

küresel ýsýnmayýdurdurmak için

DÜNYAYIDEÐÝÞTÝR

ssaayyffaa 66-77

17 Mayýs 2006 günüAnkara'daki Danýþtay binasýnarahatça giren giren AslanAlpaslan adlý faþist tetikçininyaðdýrdýðý kurþunlar sonucuDanýþtay Ýkinci Daire üyesiMustafa Yücel Özbilgin ölmüþ,aralarýnda daire baþkaný MustafaBirden'in de yer aldýðý dört üyedaha yaralanmýþtý. Tetikçitesadüfen yakalandýðýnda bunuDanýþtay'ýn türban yasaðýný

protesto etmek için yaptýðýnýsöylemiþti.

Ergenekon Terör Örgütü'nünamacý bu saldýrýyý Ýslamcýlarýnüzerine yýkmak ve laikliðinsilahla tehdit edildiðini göster-erek darbeye zemin hazýrlamaktý.Ancak bu komplo tutmadý. Faþisttetikçinin cebinden Ulusal Kanalve Vatansever Kuvvetler GüçBirliði Platformu kartlarý çýkmýþtý.Onu tanýyanlar Veli Küçük’ün

emrinde çalýþtýðýný açýkladý.Saldýrýnýn üzerinden 2 yýl geçti.

2 yýl boyunca bu saldýrýyýErgenekon çetesinin gerçek-leþtirdiðine kulak týkandý. Ancakdarbeci örgütlenme hakkýndakisoruþturmanýn ilerleyiþi tümkuþkularý yok etti ve sonunda ikidava birleþtirildi. Bu iþlemleçetenin somut terör eylemleri ilkdefa dava konusu oldu.

Danýþtay saldýrýsýnýn ardýndan

bir çok baþka olay yaþandý. YÖKbaskýný, DTP binalarýnýn kurþun-lanmasý, Hrant Dink'inkatledilmesi ve Malatya'da üçHýristiyan'ýn vahþice öldürülmesigibi. Bu davalar da ErgenekonTerör Örgütü davasýyla birleþtir-ilmelidir.

ETÖ soruþturmasýyazýlarý sayfa 2 ve 4

DDaannýýþþttaayy ssaallddýýrrýýssýý iillee EErrggeenneekkoonn ddaavvaassýý nniihhaayyeett bbiirrlleeþþttii

Asil Çelik veAsemat iþçileri krizekarþý direniyorBirleþik Metal-Ýþ BursaÞube Baþkaný AyhanEkinci anlatýyor

ssaayyffaa 33

Kýbrýs’ta seçimlerErgenekon’unyavrusuOnur Öztürk

ssaayyffaa 55

Ýki kriz bir çözümDoðan Tarkan

ssaayyffaa 99

Tayland:Darbeye karþýdireniþMuhip Tezcan

ssaayyffaa 44

Page 2: Sosyalist İşçi 359

2 sosyalist iþçi sayý: 359

CHP lideri Deniz Baykal: Bu süreçbir AKP darbesidir, siyasal darbedir,ayný zamanda savcý darbesidir. Budava kapsamýnda memleketinnamuslu dürüst profesörleri gözaltý-na alýnýyorlar, kimsenin kýlý kýpýr-damýyor.

CHP’nin “yeni yüzü” KemalKýlýçdaroðlu: Bu ülkenin aydýnlarýnakarþý bir operasyon söz konusu. Bukonuda bütün duyarlýlýðýmýz devamedecek.

MHP lideri Devlet Bahçeli: Adaletinsiyasi iktidar tarafýndan korku, baskýve yýldýrma silahý olarak kullanýldýðý-na dair endiþeler toplumumuzdagiderek yaygýnlaþýyor.

ETÖ sanýðý Kemal Kerinçsiz:Bunlarý yapanlar ile Cumhuriyet vedemokrasi karþýtý olanlaryargýlanacak ancak, bu þaka savcýve þaka iddianamelerle olmayacak.''Ordu göreve'' pankartý açmak suçdeðildir, ordunun göreve gelmesiniistemek yasal bir haktýr.

TKP/Üniversite KonseyleriDerneði: AKP’ye karþý olmak, AKPhükümetine muhalefet etmek,anayasal suç haline getirilmeyeçalýþýlmaktadýr. Hiçbir ilericiliðetahammülleri kalmamýþtýr. Rektörlerserbest býrakýlmalý, TürkanSaylan'dan hükümet adýna özürdilenmelidir.

ÝP yöneticisi M. Bedri Gültekin:Operasyonun hedefi Atatürk veCumhuriyet devrimleridir.Türkiye'nin cumhuriyet mitinglerinebugün daha çok ihtiyacý vardýr.

ÖDP Genel Baþkaný HayriKozanoðlu: AKP hükümeti "ya itaatedersiniz, ya Ergenekoncu olur-sunuz" tehdidini savuruyor.

ÖDP Ýstanbul Milletvekili UfukUras: Savcýlýðýn tavrý özensiz vehoyratça. AÝHM kararlarýna uygunolmayan tarz bir kez daha kendinigöstermiþtir.

DTP Grup Baþkanvekili FatmaKurtulan: 12’nci dalga gözaltýlarýAKP’nin gündem deðiþtirmeye

dönük, sorunu çözmek yerinezaman kazanmaya yönelik bir çalýþ-masýdýr.

Fazýl Say: Döner dönmez iþimgücüm ÇYDD yararýna bir dizikonser vermek olacak. Gerekirsegünde yedi konser vereceðim.

Sezen Aksu: Türkan Hoca’nýn vic-danlý bir asker olarak emrindeyim.

Ýlhan Selçuk: ErgenekonTürkiye'nin yeni rejimi.

Müjdat Gezen: Kalleþçe. Aksiispatlanana kadar herkes suçlu ilanediliyor. Bir erken seçim bunu çözerdiye düþünüyorum.

Tarýk Akan: Þu çocuklara burs ver-ilmesin de bunlar Iþýk Evleri vetarikat yuvalarýnýn eline mi geçsin?

Bedri Baykam: Cumhuriyet miting-lerinin yapýlmasýna izin veriliyor.Sonra bunlarý düzenleyenler terör

örgütü suçlamalarýyla töhmet altýn-da býrakýlýyor. Bir Atatürkçü kork-maz. Herkesin hukuka bir gün ihtiy-acý olur.

Muazzez Ýlmiye Çýð: Devlet terörü.

Genco Erkal: Bu insanlar kesinliklemuhalefet istemiyorlar. Hepimizibelli bir cemaatin neferi yapmadanda rahat etmeyecekler.

Ergenekon 'un 12. dalgasýylaberaber, her yeni dalgadakopartýlan yaygara bu kez"aydýnlar ve rektörler" yani birgrup dokunulmaz sanýlan birincisýnýf vatandaþlar için koptu.Diðerlerinden farký var mý? Yokelbette. Biz bunu daha önce ÝlhanSelçuk, Mustafa Balbay, YalçýnKüçük alýndýðýnda gördük. Amagerçekler ortaya döküldükçe dar-becilere çanak tutanlar sustu.Günlüklerde darbe planlarýsaçýlýnca sesler kesildi. Þimdi deayný süreç yaþanacaktýr, hattasusmaya baþladýlar bile.

Gözaltýna alýnan rektörler darbeyapma giriþiminden tutuklandý,gerçekler belgelerle kanýtlandý.Cumhuriyet Mitingleri'ni organ-ize ederek darbeye toplumsalzemin hazýrlamak istemiþlerdi

TTüürrkkaann AAbbllaa kkiimmiinnaabbllaassýý??

Þimdi bas bas baðýranlar herdalgada kendilerine bir kahra-man yarattý. 12. dalgada da böyleoldu. Türkan Saylan bu dalgadaErgenekoncularýn seçtiði kahra-man. Koltuklarýnda hop oturuphop kalkan darbe destekçilerinebu kez Saylan için gözyaþý döktü.Ama bu kez Saylan'ýn evinin

aranmasýyla Ergenekon'a karþýolan birçok kiþi ve kurum dadavanýn sulandýrýldýðýný söylem-eye baþladý.

Medya sanki sözleþmiþ gibi tekbir þey söyledi: "Türkan Abladarbe planlamýþ olamaz" Herkesdarbeci olabilir. Saylan'ý diðer-lerinden ayýran cüzam hastalýðý-na çare bulmuþ olmasý mý yoksabaþörtülü kýzlarý ve ailelerinifiþleyerek kendi seçtiði öðren-cilere verdiði burslar mý?Kurucusu olduðu ÇYDD açýktanCumhuriyet Mitingleri'ne destekvermiþtir. Elbette bu mitinglerekatýlanlarýn hepsiErgenekoncudur demek doðruolmaz, ancak mitingler darbe gir-iþiminin önemli bir ayaðýný oluþ-turmakta. Bu yüzden 12. dalgadagözaltýna ya da evi aranan isim-ler darbe giriþimine katýlmaklasuçlanýyor. Ancak ÇYDD içinyapýlan misyonerlik suçlamalarý-na da prim vermemek gerek.Çünkü misyonerlik suç deðildir.ÇYDD ve Türkan Saylan misyon-erlikten deðil, darbeci olduðuiçin yargýlanacaktýr.

Bugün Saylan'ýn evi arandýðýn-da bunu özgürlüklere yapýlan birdarbe olarak görenler ve rektör-lere sahip çýkanlar neden DTP'ye

yönelik operasyonlara bir tek sesçýkaramadýlar. Ya da Saylan'ýnyaþlý ve hasta olmasýný neden bukadar dert edindiler. 12 Eylül'deasýlan gençleri, iþkence görenleri,yaþlý demeden hasta demedengünlerce dayaktan geçirilenlerineden hatýrlamýyorlar acaba?

DDaarrbbeecciiyyssee yyaarrggýýllaannaaccaakk!!Bugün Ergenekon'un yalan

olduðunu söyleyenler aslýndadarbecilere özgürlük demektedir,farkýnda olarak ya da olmayarak.12. dalgada saða sola savrulanlarHrant'ýn öldürülmesini, failimeçhulleri, Kürtlere yapýlanlarý,ayný davada Veli Küçük'ünyargýlandýðýný ne çabuk unut-tular. Eðer engellenmemiþolmasaydý þu anda darbecilerdeðil gerçek özgürlük diyenlerparmaklýklar arkasýnda olacak-lardý.

Ýþte bu yüzden darbe giriþi-minde bulunduysa ister aydýnolsun, ister gazeteci, profesör yada yaþlý ve hasta, yapýlacak þeygözyaþý dökmek deðil her darbesuçlusu gibi yargýlanmasýný iste-mek bugün en doðru iþtir.

ÝÝrreemmnnuurr AAkkssuu

Doktor, general, avukat, zengin, profesör, kim olursa olsun

Darbeciler yargýlanmalý

Eski 19 Mayýs ÜniversitesiRektörü Prof. Dr. FeritBernay:

"Ordu Göreve!" pankartlarýnýntaþýnarak yürünen Cumhuriyetmitinglerine tam desteðinisundu. Bernay'ýn adý yakýnzamanda kendisi gibi darbetezgâhlamaktan tutuklananBalbay'ýn darbe günlüklerinde'Heyecanlý bir darbesavunucusu' olarak geçti.Baþörtüsü yasaðýný þiddetlesavunan Bernay da týpký diðerErgenekoncular gibi zenginolmuþ bir isim. Ergenekon TerörÖrgütü'nün yönetici kadrosundaolduðu iddia edilen darbeci paþaÞener Eruygur' la yaptýðýgörüþmeler ve 2003-2004 yýl-larýndaki darbe giriþimlerinekatýldýðý için darbeye teþeb-büsten ve hükümeti devirmeyiplanlamaktan yani darbeciolmaktan dolayý þimdi demirparmaklýklar arkasýnda.

Eski Uludað ÜniversitesiRektörü Prof.Dr. MustafaYurtkuran:

"Paþam emirlerinizi bekliyo-

rum!" Bu söz yaptýðý telefongörüþmeleri sýrasýnda bizzatkendisinin aðzýndandökülmüþtü. Ayný zamandaADD Genel Baþkan Vekilliðiyapmýþtý. Darbeye zemin hazýr-lamak amacýyla düzenlenenCumhuriyet Mitingleri'ni terti-pleyen kadro arasýnda yeralmakta. Paþalarýn da sevdiðiisimlerden olan Yurtkuran'ýn,Þener Eruygur'la bir çok kezgörüþmeler yaptýðý tespit edildi.O da þimdi parmaklýklararkasýnda.

Eski Ýnönü ÜniversitesiRektörü Prof.Dr. FatihHilmioðlu:

27 Nisan e- muhtýrasýný savu-nan rektör, "hükümetin yüzde35 deðil, yüzde 95 ile gelsin,devletin kurumlarý gereken cev-abý verecektir" diyerek ordununyönetime el koymasýný doðru-dan talep etti. Diðerleri gibiCumhuriyet Mitingleri' ne tümolanaklarýyla destek verdi. Hattakatýlýmý saðlamak ve artýrmakiçin okulunda sýnavlarýertelemiþ, katýlmayanlarý soruþ-turma açmakla tehdit etti.

Haberal'in esas mesleði "organnakli" uzmanlýðý. Saðlýðýn veeðitimin özel þirketlere açýl-masýndan en çok yaralanan isim.Ankara, Ýstanbul, Ýzmir, adana,Konya ve Antalya'da bir çoksaðlýk merkezinin sahibi.Baþkent Üniversitesi ve darbeçaðrýlarý yapan Kanal B'ninsahibi.

- 1978 yýlýnda faþistler tarafýn-dan vurularak aðýr yaralananDr. Necdet Bulut'a yanlýþ tedaviuyguladý. Ýyileþmesini engelledive ölümüne neden oldu. Baþkakimlerin kanýna girdi, bilmi-yoruz.

- Süleyman Demirel'in görevsüresini uzatmaya dönük 5 artý 5formülü suya düþünce, döneminBaþbakaný Bülent Ecevit ,Mehmet Haberal'ýn adýný ortayaatmýþtý.

- 'Ecevit'in doktoru' lakabýylabir anda gündeme gelenHaberal, Daha sonra Ecevit'e 7ay süreyle Baþkent hastanesindeyatarak tedavi önermiþti. RahþanEcevit eþinin Haberal tarafýndantedavi edilmesine izin vermey-erek Ecevit'i GATA'ya götür-müþtü. Bülent Hastaneden eþitarafýndan kaçýrýlmasaydýHaberal tarafýndan iþgörülemez

raporu verilecek Ecevit'inbaþbakanlýðý düþürülecekti.Ecevit GATA'daki 15 günlüktedavi sonucu ayaða kalkmýþtý.Ancak partisi "manevi oðlum"dediði Hüsamettin Özkantarafýndan bölünmekten kurtula-madý. Haberal'ýn gözaltýna alýn-masýnýn ertesinde HüsamettinÖzkan onun adamlarýyla birtoplantý sýrasýnda yakalandý.Özkan, Ecevit'e yanlýþ tedaviuygulayan Haberal'ý hemen has-tanede ziyaret etti. Haberal'datüm darbeciler gibi birden birehastalandý!

- Gizli darbe toplantýlarýna evsahipliði yaptý.

-- Mehmet Haberal, kýsa birsüre önce bir videoyla gündemegelmiþti. Ankara BüyükþehirBaþkaný Kemal Kýlýçdaroðluseçim çalýþmalarý nedeniyleHaberal'ýn sahibi olduðu KanalB'de ekrana çýkmýþ, Kanal BGenel Yayýn Koordinatörü NahitDuru'nun kamera arkasýndasöylediði Kýlýçdaroðlu'nasöylediði sözlerile gündemegelmiþti. Duru, Haberal'ýn kendi-sine "Kýlýçdaroðlu'nu seçtirmekiçin her türlü þeyi yapmasý tali-matýný" verdiðini söylemiþti.

1122.. ddaallggaa kkiimmlleerree ççaarrppttýý??

“Paþam emirlerinizi bekliyorum”

Az daha cumhurbaþkaný olacaktý

Page 3: Sosyalist İşçi 359

sayý: 359 sosyalist iþçi 3

Küresel krizin etkileri hergeçen gün, iþsizlik ve yoksullukolarak artarken AKP HükümetiIMF’le yeni bir stand- by anlaþ-masý yapmak üzere. IMFgörüþmelerinde 3 yýllýk biranlaþma ve Türkiye`nin 20 mil-yar dolara yakýn bir finansmantalebi üzerinde duruluyor.Anlaþmamanýn yapýlmasýyönünde hükümet üzerindekibaskýlar da giderek artýyor.IMF’yle bir anlaþmanýngecikmesi durumunda Türkiyepiyasalarýnýn çökeceði,ekonomisinin felakete sürük-leneceði söyleniyor. Olasý birstand-by anlaþmasýnýn dolarýdüþürüp borsayý yükselteceði,IMF’yle yapýlan anlaþmalarýnbilinen anlaþmalardan olmaya-caðý, bu anlaþmanýn esasitibarýyla istikrar getireceðisöyleniyor. EkonomidenSorumlu Devlet Bakaný MehmetÞimþek de IMF`yle imzalanacakniyet mektubunun bu sefer fark-lý olacaðýný, “ezber bozacaðýný”iddia etti.

Söylenenlerin aksine bugünekadarki IMF programlarý uygu-landýklarý hiçbir ülkede neistikrar ne de istihdam getirdi.Ayrýca piyasalarýn derdine çareolmak bir yana yapýlan heranlaþma büyük felaketler getir-di. IMF 30 yýldýr uygulanan yeniliberal uygulamalarýn dýþýndabir programa sahip deðil. 30yýldýr uygulanan yeni liberalpolitikalar sermayenin azalankarlarýna çözüm üretmediði

gibi, piyasalarý 1929’da yaþananbüyük buhrandan sonra enbüyük çöküþe sürükledi.

Türkiye bugüne kadar 19 kezIMF’yle masaya oturdu. Her biranlaþma “yapýsal uyum paket-leri” adý altýnda kamu yatýrým-larýnýn azaltýlmasýný,özelleþtirmeleri, iþsizlik poli-tikalarýný geniþ emekçi kesim-lere dayattý. Türkiye 1999 yýlýn-da IMF ile yapýlan stand-by pro-gramýyla ise önce devalüasyona

sonra da tarihinin en aðýrekonomik krizine sürüklendi.2000 yýlýnýn Kasým ve 2001yýlýnýn Þubat aylarýnda patlakveren büyük bir kriz yaþandý.Pek çok iþyeri kapandý, insanlarbir gecede iþsiz kaldý ve bu krizMHP-DSP ve ANAP’tan oluþankoalisyon hükümetin de sonunugetirdi.

20. Stand-by anlaþmasý dabugüne kadar yapýlan IMFanlaþmalarýndan farklý bir içer-iðe sahip olmayacak. IMF`inUkrayna, Macaristan vePakistan, Ýzlanda, Letonya ileimzaladýðý anlaþmalara bakýnca,Þimþek`in “ezber bozan” birIMF anlaþmasý vurgusu pek deinandýrýcý deðil. Son krizdeIMF`yle anlaþma imzalayan 6ülkenin borsa ve para birim-lerinde anlaþma sonrasý dra-matik düþüþler yaþandý. IMF buülkelere ne istikrar getirebildi nede iþsizlik sorunlarýný çözebildi.IMF yaptýðý bütün anlaþmalardakamu harcamalarýnýn kýsýtlan-masýný, yatýrýmlarýn daraltýl-

masýný ve sýcak para akýþýnýnuygulanmasýný istiyor.Macaristan ve Letonya’da ücret-lerin bile düþürülmesini istedi.

Londra’da yapýlan G–20zirvesinde de küresel ser-mayenin IMF ile yola devamedeceðini gösterdi. G-20zirvesinde IMF’e 750 milyardolarlýk kaynak kullanmaimkaný verildi. Bu kaynaklarýn250 milyar dolarlýk bölümündenyoksul ülkeler yararlanabilecek.Yoksul ülkelere IMF, DünyaBankasý gibi küresel kalkýnmabankalarý da 100 milyar dolarlýkkaynak aktaracaklar. Bu kay-naklar geniþ emekçi kesimlerincebine girmeyecek ama geniþemekçi kesimlerin cebindenaktarýlacak kaynaklarla küreselsermayenin derdine çarearanacak. Yani eskiden olduðugibi, bugüne kadar uyguladýk-larý krizleri tetikleyen uygula-malardan farklý bir yöntem izle-meyecekler.

ÇÇaaððllaa OOffllaass

IMF ile anlaþma ne anlama geliyor?

Asil Çelik iþçileri daha bundanbirkaç ay öncesine kadarneredeyse gece gündüzçalýþtýrýlýyor, iþverenler kendiler-ine fazla mesaiye kalmalarý içinyalvarýyordu. 1400 santigradderecede, adeta cehennemateþinin karþýsýnda ve toz toprakiçinde fedakârca çalýþan AsilÇelik iþçileri ekmekleri için bugüçlüklere göðüs gerdiler.

Ýþçilerin bu fedakârca çalýþ-malarý sayesinde her geçen günbüyüyen Asil Çelik firmasý,þimdi kriz bahanesiyle faturayýiþçilere, çalýþanlara kesmeyeçalýþýyor. Asil Çelik'te çalýþanemekçileri, krizi gerekçe göster-erek iþten çýkarma tehditleriyleterbiye etmeye, ücretsiz izne çýk-maya zorluyor.

Sadece bir yýl içinde 133.sýradan 101. sýraya yükselen biriþyerinden bahsedilirken, iþçiler-den fedakârlýk beklemekistismarcýlýktýr, art niyetlidavranmaktýr. Gerçekten de, AsilÇelik, Ýstanbul Sanayi Odasý'nýnyaptýðý 'Türkiye'nin en büyük500 sanayi firmasý' araþtýrmasýn-da her yýl üst basamaklara týrma-narak 101. sýraya kadar yükseldi.

Asil Çelik iþçisi patronlarýna 50trilyon kâr saðladý. Krizi bahaneederek sýfýr zam ve ücretsiz izindayatan Asil Çelik'in Kasým -Aralýk maaþlarýný ödemediði,hala sýfýr zamla çalýþtýrmak iste-diði 750 Asil Çelik iþçisi 30 Ocak

2009'dan beri grevde. AsilÇelik'teki Birleþik Metal-Ýþdireniþini kýrmak isteyen patron-lar bir sendika kurdurtarak iþçi-lerin grevini kýrmaya çalýþtý,fakat Birleþik Metal-Ýþ bu zokayýyutmadý.

Yeni dönemde toplu sözleþmegörüþmelerinde kaymakam, valive çalýþma bakanýna kadar bütünbürokratlarla görüþensendikamýz, Asil Çelik iþçilerinintaleplerinin önüne hiçbir cevapkoymadý. Bundan sonra mecliseve Çankaya'ya yürüyerek talep-lerimizi dile getireceðiz. Her ikikiþiden birinin iþsiz olduðuBursa'da Asil Çelik direniþikazanmanýn gücünü ortaya koy-maktadýr. Ýþsizlik sigortasý,tazminat, kýsa dönem çalýþmazammý gibi küçük faydalardanmahrum olan Asil Çelik iþçileri,birlik ve beraberlik içindemücadeleye esas þimdibaþladýðýný biliyor.

Krizi yoðun yaþamasýna rað-men Birleþik Metal Ýþ farklýlýðýnýortaya koydu. Krizi de bahaneederek sosyal hak ihlali ve toplusözleþme için mücadele ediyor.Metal sektörünün kalbi olanBursa da direnen Asemat ve AsilÇelik iþçilerinin sayýsý az olmasý-na raðmen, bütün metal iþçiler-ine örnek bir direniþ gösteriyor.

Birleþik Metal Ýþ Asemat fab-rikasýnda 2006'da örgütlendi veilk sözleþmesini yaptý. Bir sonra-

ki toplu sözleþme döneminde 60üyesi olmasýna ve Türk Metal-Ýþ'e raðmen 68 oyla greve evetdenildi. Bursa Nilüfer OrganizeSanayi Bölgesi'nde (NOSAB)bulunan, Bursa Birleþik Metal-Ýþ'in örgütlü olduðu ve MESSkapsamý dýþýnda olan ASEMATfabrikasýnda iþçiler 31 Aralýk2008'de Orhangazi'den BursaKent Merkezine yürüyerek greveçýktý. Grev kýrýcýlarýn her türlüçabasýna raðmen direniþ kaybauðramýyor. Asemat patronuKasým -Aralýk ücretlerini verme-di, açýlan davalardan sonra parçaparça ücretler ödenmeye baþ-landý. Örgütlü olup da sesiniçýkarmayan birçok sendika var,kendi küçük gücüyle Asematiþçileri bütün metal iþçilerineörnek olan bir direniþ içinde.

Ergenekon soruþturmasýndatutuklanan Türk Metal-Ýþ genelbaþkanýnýn iþçilerin taleplerinidile getirmediði aþikar. 12 Eylüldarbesi iþçilerin kim olduklarýnýunutmalarýna yol açtý.

30 yýldýr baský altýnda çalýþaniþçilerden krizin faturasý daçýkartýlmak isteniyor, amaAsemat ve Asil Çelik iþçisipatronlarýn bu yalanlarýna kan-mayacaktýr.

Birçok farklý kurumdan destekalan Birleþik Metal Ýþ, 2009 1Mayýs'ýndan sonra mücadeleninçok daha büyüyerek somutkazanýmlar elde edeceðineinanýyor. 1 Mayýs'ta Taksim'deolunmasý gerektiðini düþünenAsil Çelik ve Asemat iþçileri,direniþini büyütmek için kutla-mayý Bursa'da yapacaklar.Yýllarca fazla mesai yaparak kölegibi çalýþan patronlarýna hayaledemeyecekleri kârlarý eldeettiren iþçiler artýk fazla mesaiyapmayacaklar.

Asil Çelik ve Asemat'ta direniþ varBirleþik Metal-ÝÝþ Bursa Þube Baþkaný Ayhan Ekinci

Krizin dolaysýz etkilerini en fazla yaþayan illerdenbiri de Bursa. Fabrikalar kapanýyor, iþçiler iþsiz kalýy-or. Asil Çelik ve Asemat iþçileri krizin faturasýný öde-meyi reddediyor. Esra Erener sordu, DÝSK Birleþik Metal-ÝÝþ Bursa ÞubeBaþkaný Ayhan Ekinci anlattý.

Page 4: Sosyalist İşçi 359

4 sosyalist iþçi sayý: 359

Türkan Saylan Korosu

Ne iyi kadýndýr Türkan Saylan. Tanýþmýyoruz, amabelli ki öyle. Bu konudaki yargýsýna güven duy-duðum pek çok kiþi öyle diyor, öyle olmalý. Dahasý,hiçbir karþýlýk beklemeden saðlýk ve eðitim içinömrü boyunca çalýþmýþ, çabalamýþ bir kadýn. Veüstelik aðýr hasta.

Böyle bir kadýn darbeci olabilir mi? Böyle birkadýnýn evi aranabilir mi? Çekilmedi, ama sorguyaçekilebilir mi? Tutuklanmadý, ama tutuklanabilir mi?

Bu sorulara verilen, ‘olamaz’, ‘aranamaz’, ‘çekile-mez’ ve ‘tutuklanamaz’ cevaplarý geçen hafta yerigöðü kapladý.

Koroyu üçe ayýrmak mümkün bence.Birincisi, bu kadýnýn evinin aranmasý Ergenekon

davasýna gölge düþürüyor, kamuoyunun gözündedavayý zayýf düþürüyor diye kaygýlananlar. Örneðin,Ertuðrul Günay 12. dalga operasyonunu “tatsýz”olarak nitelemiþ. “Özellikle o iþ çok saptýrýcý bir þeyoldu. Bazen korkuyorum iþi saptýrmak için içerideözel gayretler de var mý diye” demiþ. “Bu kadýn-caðýz velev ki bu iþin içinde olsun, onu görme ya,onu görme ya... Daha neler var, onu görme ya...”diye yakýnmýþ.

Ýyi de, Ergenekon iþine bulaþtýðýndan kuþkulandýðýbir örgütün (Çaðdaþ Yaþamý Destekleme Derneði)yöneticilerini görmezden gelen bir savcý göreviniihmal ediyor olmaz mý? Þüpheli olduðunudüþündüðü kiþileri “Milletin hoþuna gitmez”kaygýsýyla gözaltýna almayan bir savcý siyasidavranýyor olmaz mý? Böyle davranan bir savcý hemhukuksal hem baþka açýlardan yanlýþ yapar.Koronun bu bölümünü unutalým.

Ýkincisi, “Ben o kadýný tanýyorum, mükemmel birinsandýr, Ergenekon’a bulaþmýþ olamaz” diyenler.Allah allah! Yahu, Ergenekon gizli bir örgütlenme.Ergenekon’a bulaþan kiþiler, üzerinde iki çapraztüfek logosu olan ve “Emekli Org. Hurþit Tolon,Ergenekon” diyen yaka kartlarý takmýyor. Adýüstünde, gizli örgüt. Her darbecinin, her katilin veher yankesicinin de yakýn arkadaþlarý vardýr, onuçok severler, iyi insan diye düþünürler ve bazýlarý daherifin darbeci, katil veya yankesici oldðunu bilmiy-ordur. Alnýnda yazýlý deðildir çünkü. Ve kartviz-itinde “yankesici” ibaresini kullanmamaya dikkatetmiþtir.

“Ben onu tanýrým” hukuksal açýdan anlamsýz birifadedir. Ne yani, meþhur insanlarýn tanýdýðý ve kefilolduðu meþhur bir insan tutuklanamayacak mý?Koronun bu bölümünü de geçelim.

Bu iki bölüm habis deðil. Yanlýþ çalýyorlar, ama bil-erek deðil, yanlýþ notalara baktýklarý için. Üçüncübölüm, yani gerçek Ergenekoncular ise habis ve bil-inçli. Amaçlarý zaten hem birinci ve ikinci bölümlerihem de toplumun tümünü yanýltmak.

Bu hafta kendilerini çok uzun zamandýr his-setmedikleri kadar iyi hissediyorlardýr. Yanýltýcýkoronun gerçekten yüksek ses çýkarmasýný saðladýlarçünkü.

Oysa birinci ve ikinci bölümler seslerini yük-seltmeden önce biraz düþünse, þunu görmeleri zorolmaz kanýmca: Baðýrdýkça, darbe tehlikesini süreklicanlý tutuyorlar, askerin siyasete müdahalesinimeþrulaþtýrýyorlar, seçilmiþ hükümetlerin hükümetetme hakkýný sorgulamýþ oluyorlar, Ergenekon’unekmeðine yað sürüyorlar. Türkan Saylan ve dost-larýnýn amacý ve niyeti ne olursa olsun, yaptýklarý bu.

Ayný koro Mustafa Balbay için sahneye çýkmýþtý.Sonra adamýn günlükleri ve ikinci iddianame yayýn-landý, koronun sesi týk diye kesildi. Yine ayný þeyolacak.

RRoonnii MMaarrgguulliieess

GÖRÜÞ

Darbeye karþý direniþ büyüyorTAYLAND

Geçtiðimiz hafta Tayland'ýnbaþkenti Bangkok'ta ordu, hükümetkarþýtý Kýzýl Gömlekliler'in gösteri-sine bombalar ve otomatik silahlarlasaldýrdý. Yüzden fazla insanyaralanýrken en az 2 kiþi deöldürüldü.

Tayland'da askeri vesayet karþýt-larýyla krallýk ve ordu yanlýlarýarasýndaki mücadele 2005'ten berisürüyor. 2001'de iþbaþýna gelenThaksin Shinawatra, 5 yýllýk iktidarýboyunca genellikle neo-liberal poli-tikalarý uyguladýysa da, genel saðlýksigortasý gibi yoksullara yönelik gir-iþimlere de imza atmýþ, krallýk karþýtýyoksul kesimin desteðini kazanmýþtý.Ancak 2006'da ordu destekli biryargý darbesiyle devrilip sürgünegönderildi. Bu darbeden sonra KýzýlGömlekliler olarak bilinen“Diktatörlüðe Karþý BirleþikDemokrasi Cephesi” kuruldu. Buhareket Thaksin yanlýlarýndansosyalistlere kadar deðiþen farklýeðilimleri bünyesinde barýndýrýyor,ancak temel özelliði demokrasiisteðinde birleþen yoksul ve emekçikesimleri bir araya getirmesi.

Bu hareketin karþýsýndaysa genel-likle orta sýnýflarý temsil eden "Sarýgömlekliler" bulunuyor. Krallýk yan-lýsý, otoriter ve faþizme yatkýn birörgütlenme olan bu grup, darbedensonra baþa gelen hükümet içerisindede yer alýyor. Sarý Gömlekliler,Thaksin'i deviren darbeye gidensüreçte de büyük mitinglerle darbeyidesteklemiþti. Daha önce de seçilmiþbir hükümeti devirmiþ olan orduylaiki seçilmiþ partiyi kapatmýþ olanyargý bürokrasisi de bu oluþumabüyük destek veriyor. Kraliyet aileside bu grubu destekleyenler arasýnda.

KKýýzzýýll GGöömmlleekkllii ddiirreenniiþþKýzýl Gömlekliler 2006'daki darbe-

den beri askeri vesayet rejimininkalkmasý ve mevcut hükümetin istifaederek yeniden seçimlere gidilmesiiçin mücadele veriyor, ancak sýk sýkordu müdahalesi nedeniyle sokaklar-dan geçici olarak çekilmek zorundakalýyorlar. Geçtiðimiz Aralýk ayýndayine böyle bir müdahaleylekarþýlaþtýktan sonra Mart ayýndatekrar sokaklara döküldüler. GüneyDoðu Asya Uluslarý Zirvesi'ndeki

protestoyla büyük bir baþarýkazandýlar. Asya liderlerinin top-landýðý oteli çevreleyen göstericilerzirvenin yapýlacaðý salonu iþgalederek konuk bakanlarýn uçaklaraatlayýp kaçmalarýna neden oldular.Bu olay üzerine moral bulan gösteri-ciler Ýç Ýþleri Bakanlýðý binasýný veþehrin 20 merkezi kavþaðýný da iþgalettiler. Sokaklardaki gösterici sayýsý30 bine ulaþtýðýnda ordu büyük birsaldýrýya geçti ve göstericiler geriçekilmek zorunda kaldýlar. Ordununkullandýðý orantýsýz güce raðmenABD ve büyük medya göstericileriþiddet kullanmakla suçluyor.

DDeemmookkrraassii yyaannllýýssýý cceepphheeKýzýl Gömlekliler Thaksin yan-

lýlarýnýn aðýrlýkta olduðu bir oluþum.Ancak, Aralýk ayýnda gerçekleþenmüdahaleden sonra Ýngiltere'ye kaç-mak zorunda kalan sosyalist Giles JiUngpakorn, Ýngiltere'deki SocialistWorker gazetesine verdiði demeçtehareketin gidiþatý hakkýnda þunlarýsöylüyor: “Hareket son birkaçgündür hýzla kendi içinde bir liderlikoluþturdu, öyle ki eski liderler olay-larýn hýzýna yetiþmekte zorlanýyor.Kýzýl Gömlekliler cumhuriyetçi bir

yöne evriliyor. Grubun içinde benimgibi, Thaksin destekçisi olmayan solgörüþlü insanlar da var. Biz, Thaksiniktidardayken onun hak ihlallerinisonuna kadar eleþtirdik. Ancakdarbeden sonra gerçek bir demokrasiisteyen gruba katýlarak sol kanadýoluþturduk. Bizler, generallerin vesarayýn uzun zamandýr kabulle-nilmiþ sessiz diktatörlüðünün sonaermesini istiyoruz.”

Financial Times gazetesinin haberiise þöyle diyor: “Kýzýl Gömlekliler'inhepsi Thaksin destekçisi olmakzorunda deðil. Ancak mevcuthükümeti destekleyen seçilmemiþ,halka hesap vermeyen güçlere karþýThaksin yanlýlarýyla beraber hareketediyorlar.”

Özetle, Tayland'da darbe karþýtlarýnet bir biçimde taraflarýný belliederek bir araya geldiler. Þimdimücadelenin baþarýya ulaþmasý içintaleplerin Thaksin'in yeniden baþageçmesiyle sýnýrlanmayýp yoksul veemekçi kesimin kendi talepleriniortaya koymasý gerekiyor. Ancak buþekilde Sarý Gömlekliler ile onlarýdestekleyen ordu, yargý ve kraliyetinyenilmesi mümkün olabilir.

MMuuhhiipp TTeezzccaann

Page 5: Sosyalist İşçi 359

sayý: 359 sosyalist iþçi 5

Kýbrýs’ta seçimler yapýldý.Seçimlerden UBP 26, CTP ise 16milletvekili çýkarttý. Statükocuve milliyetçi UDP, CTP’nin birönceki seçimlerden beri vaadet-tiði adýmlarý atmamasýnedeniyle baþarý kazandý.Özgürlükler, emek vedemokrasi alanýnda CTP adýmatamadý. Bunun nedeni sadeceCTP’nin kendine güvensizliðideðil, karþýsýndaki güçler deCTP’nin adým atmasýný engelle-di. Türkiye’dekine benzeyen birbiçimde Avrupa Birliði’ninKýbrýs’ý yutacaðý paranoyasýyla,Türklüðün elden gittiði yay-garasýyla kampanya yaptý.

Kýbrýs seçimleri, Türkiye’deErgenekon’a karþý mücadeleninkazanýp kazanmayacaðýnýnKýbrýs halkýnýn özgürlükmücadelesine de doðrudan biretkisi olacaðýný gösteriyor.

“Yavru Vatan” kavramý,Türkiye’de egemenlerin KuzeyKýbrýs için kullandýðý birifadedir. Aslýnda bu ifade Türkdýþ politikasýnýn Kýbrýs’a yöne-lik bakýþ açýsýn daý ifade eder.Kýbrýs meselesi ayný zamandaTürkiye’de egemen sýnýfýnstatükocu ve en þahin kanadýnýndayanak noktalarýndandýr.Bilindiði gibi Adada bugünekadar gelen sorunlarýn kökeni1950’lere kadar gitmektedir.Önceleri özellikle Rumtoplumu içersinde baþlayanbaðýmsýzlýk hareketi,Yunanistan egemen sýnýfýnýnkonuya müdahalesi ile “enosis”talebine dönüþmeye baþlamýþ, odönemde Adanýn hakimi olanÝngiltere’nin Türkiye’yi konuyamüdahil etmesi ile, Türk ege-men sýnýfýnn “Adanýn taksimi”tezi enosis tezi ile çatýþýr halegelmiþtir. Böylece Adadatoplumlar arasý düþmanlýklarýntohumu atýlmýþtýr. AyrýcaTürkiye Adada, SeferberlikTetkik Kurulu’nun imkanlarýnýkullanarak, silahlý faaliyetleriçin Türk MukavemetTeþkilatý’ný örgütlemiþtir.

Bir süre sonra ÝngiltereKýbrýs’ta üsler býrakarak çekilmekararý alýr. Böylece Kýbrýs’ýnbaðýmsýzlýðýnýn yolu açýlýr.Ancak Adanýn baðýmsýzlýðýndansonra da Türkiye ve Yunanistanegemen sýnýflarýnýn Adayailiþkin iþtahlarý kabarýr.Kýbrýs’ýn bulunduðu konum,hem Ortadoðu, hem Mýsýr,Süveyþ Kanalý ve Doðu Akdenizgibi kritik bölgelere yakýnolmasý nedeniyle, hememperyalistlerin hem deTürkiye-Yunanistan gibi bölge-sel alt-emperyalist devletlerinilgisini çekmiþtir.

1974 yýlýnda Adadaki darbeüzerine Türkiye Kýbrýs’a müda-

hale etmiþ, Ada önce fiili olarakbölünmüþ, Adanýn kuzeyinde,Kýbrýs Federe Türk Devleti,1983’ten itibaren de KKTCkurulmuþtur. Ancak KKTC’YÝTürkiye dýþýnda hiçbir devlettanýmadýðý gibi, Türkiye KuzeyKýbrýs’ta iþgalci güç olarakgörülmüþtür. Türkiye’nin1974’ten beridir Adanýnkuzeyinde sürdürdüðü askerivarlýðý boyunca, Ada adetakumarhane, mafya cenneti vebir kontrgerilla üssünedönüþmüþtür. Türkiye’de iseegemen sýnýflar Kýbrýskonusunu “milli dava” ilanederek, iç politikada þovenizmikörüklemenin bir aracý olarakkullanmýþtýr. Kýbrýs seçimlerisýrasýnda Türkiye’den MHP-BBP gibi partilerin tabanýndayüzlerce kiþi Adaya gönderil-erek, hemen KKTC vatandaþýyapýlarak, Türkiye’nin destek-lediði partilerin kazanmasýsaðlanmýþtýr.

Ancak 2000’li yýllarla birlikte,Adada deðiþim isteði veTürkiye’nin AB ile müzakereleriçerçevesinde Kýbrýs’ta çözümarayýþlarý hýzlanmýþtý. Türkegemen sýnýfý içersinde birkanat, Kýbrýs sorununun , yenidönemin ve yeni güç den-gelerinin gerekleri doðrultusun-da çözülmesi konusunda iradegöstermek istemiþtir. Ýþte buçerçevede 2003 sonu ve 2004yýlýnýn ilk aylarýnda gündemegelen Annan Planý önemli birdönüm noktasý olmuþtur.

Türkiye’deki ulusalcý vestatükocu kanat hareketegeçmiþ, Annan Planý’nýn Adahalklarý tarafýndan onay-lanacaðý 24 Nisan referandumuöncesi, her türlü psikolojiksavaþ yöntemi kullanýlmýþ,bugün Ergenekon davasýndanyargýlanan Doðu Perinçek,Sinan Aygün, Mustafa Özbekgibi isimler sýk sýk Adadagörünür olmuþtur. Adada,

Kýbrýs Türk halkýnýn, Rum halkýile eþitlik temelinde birleþmeisteðinin önüne geçebilmek içinher yol denenmiþtir (Bu aradaAnnan Planý’nýn sorunu gerçek-ten çözüp, çözemeyeceði vePlanýn neyi temsil ettiði ayrý birtartýþma konusudur. Buradasorun, Kýbrýs halklarýnýn kendikaderlerini tayin talebininönüne geçilmek istenmesidir.)Ancak ilerleyen yýllardastatükocu kanadýn çabalarý iste-nilen sonucu vermeyecektir.Yýllarca Adada saltanat sürenDenktaþ görevden ayrýlacak,yerine deðiþimden yana olanCumhuriyetçi Türk Partisi’ninGenel Baþkaný Mehmet Ali Talatcumhurbaþkaný seçilecek, ayrýcaCTP seçimlerde de büyük baþarýelde edecektir.

DDaarrbbee GGüünnllüükklleerrii’’nnddeeKKýýbbrrýýss

Darbe günlükleri ile adadayaþanan bazý provokatif eylem-

ler arasýnda ilginç benzerliklerbulunmakta. Herkesin bildiðigibi Sarýkýz- Ayýþýðý adlý darbeplanlarýný tetikleyen geliþmeler-den biri de Kýbrýs meselesidir.

Ýþte ilginç paralellikler.“05 Þubat 2004 Perþembe...

Kýbrýs'ta, herkesi Annan Planýaleyhinde sokaða dökerek gös-terilerin yapýlmasýný saðlama veanavatandan da bu hareketleredestek vererek hükümet aley-hine olaylar çýkarmak.”

Cumhurbaþkaný Mehmet AliTalat'ýn Girne'deki konutu 18Þubat 2004'te bombalandý. Buprovokasyonu, Kýbrýsgazetesinin bombalanmasý takipetti.

“28 Þubat 2004 Cumartesi...14:00'te kuvvet komutanlarý ilebizim evde toplandýk.Amacýmýz, Kýbrýs meselesinideðerlendirmek ve Denktaþ'tanaldýðýmýz birçok özel ve gizlimektuplarý deðerlendirmekti.(...) Hükümete karþý bir tepkiolarak da hem Kýbrýs'ta hem deanavatanda gösterilere ve ulusalplatformda toplantýlara 3Mart'tan itibaren baþlanacaktý

11 Mayýs 2004'te, Gönyeli böl-gesinde terk edilmiþ þüpheli biraraçta büyük miktarda C-4 pat-layýcý bulundu. Aracýn GüvenlikKuvvetleri Komutanlýðý'ndagörevli bir astsubaya ait olduðuaçýða çýktý. Ayný dönemdeAfrika Gazetesi'ne iki bombaatýldý.

1-2 Eylül 2004 tarihleri arasýn-da, Rumlar tarafýndan yapýlacakayin öncesi tüm dünyanýn göz-lerinin üzerinde olduðu AyManas Kilisesi bombalandý.Kýbrýs polisinin yaptýðýincelemede patlayan bombalarC-4, TNT ve MKE yapýmý olarakkayýtlara geçti.

Danýþtay provokasyonundanbir gün sonra, Afrika Gazetesiyazarý Ali Osman Tabak'ýnaracýna bomba yerleþtirildi.

Danýþtay saldýrýsý sonrasý inti-har ettiði belirtilen, MuzafferTekin'i hastaneye götüren kiþi,emekli astsubay Musa Çakmak.Çakmak, Yaþar Öz’unkumarhanesinde çýkan çatýþma-da Kýbrýs'ta öldü. Çakmak,Ergenekon davasýnda tutuk-lanan eski Özel Harekat DairesiBaþkanvekili SusurlukçuÝbrahim Þahin’in korumalýðýnýyapmýþtý. Yaþar Öz, MÝT mensu-bu Tarýk Ümit'in KKTC’deki off-shore bankalardan ‘FirstMerchant Bank’ýn ortaðýydý.Tarýk Ümit cinayeti, Ergenekondavasýnda geçiyor. Susurluk'laErgenekon'un yollarý da kesiþiy-or.

Yine hatýrlatmakta fayda var.Ergenekon tutuklusu ikiOrgeneral Þener Eruygur veHurþit Tolon’u cezaevindeziyaret eden Kocaeli Garnizonkomutaný Galip Mendi’nin ismi,1996 yýlýnda Kýbrýs’lý muhalifgazeteci Kutlu Adalý’nýnöldürülmesi olayýnda dageçmektedir. Kýbrýslý gazeteciKutlu Adalý, Yenidüzengazetesinde Kýbrýs'taki SivilSavunma Teþkilatý'ný eleþtirenyazýlar kaleme aldý. 6 Temmuz1996'da ise Lefkoþa'da evininönünde öldürüldü. ÞimdikiKocaeli Garnizon KomutanýKorgeneral Galip Mendi,1996'da KKTC'de Sivil SavunmaTeþkilat Baþkanlýðý görevindebulunuyordu.

OOnnuurr ÖÖzzttüürrkk

Ergenekon davasý kapsamýnda hazýr-lanan 3.iddianamede de Kýbrýs konusunayer verildiði belirtilmekte.

Ýddialara göre ‘Örgütün stratejileri arasýn-da bulunan ‘Kýbrýs sorunun çözümsüzlüðegötürmek’ amacýna matuf olarak açýkla-malar yaptýklarý, sivil toplum kuruluþlarýnýyönlendirmeye çalýþtýklarý (...) ÞenerEruygur’un Kýbrýs Büyükelçisini makamý-na çaðýrarak bundan sonraki süreçte hertalimatý kendisinden alacaðýný,Genelkurmay Baþkaný çaðýrdýðýnda kendi-sine basit bilgileri vereceðini, önemli bilgi-leri bizzat kendisine vermesi talimat

verdiði ses ve görüntü kayýtlarýndananlaþýlmaktadýr.

Diðer dikkat çeken nokta ise, bugünErgenekon davasýndan yargýlanan pek çokismin çeþitli dönemlerde KKTC vatan-daþlýðý da almýþ olmalarýdýr.

Mustafa Özbek: Eski Türk MetalSendikasý Baþkaný. Ergenekon soruþtur-masý kapsamýnda tutuklu. KKTC vatan-daþý.

Sinan Aygün: Ankara Ticaret OdasýBaþkaný. Ergenekon davasý sanýðý. KKTCvatandaþý oldu. Daha sonra yüksekmahkeme kararýyla vatandaþlýðý iptal edil-

di. Semih Tufan Gülaltay: Ergenekon davasý

sanýðý. Akýn Birdal'a suikasttan hükümgiymiþti. KKTC vatandaþlýðý iptal edildi.

Muzaffer Tekin: Eski yüzbaþý. Ergenekonsanýðý. O da KKTC vatandaþý.

Mecit Hazýr: 26 Mart 1997'de KKTCvatandaþý oldu. Türk Metal Sendikasýyöneticisi. Ergenekon'dan gözaltýna alýnýpserbest býrakýlmýþtý.

Pevrul Kavlak: 16. 10. 2002'de KKTCvatandaþý oldu. Mustafa Özbek'in genelbaþkanlýða aday gösterdiði KavlakErgenekon'dan gözaltýna alýnýp serbestbýrakýlmýþtý.

Süleyman Erdinç: 18.10.2002'de KKTCvatandaþý oldu. O da Ergenekon'dangözaltýna alýnýp serbest býrakýldý.

Kýbrýs’ta seçimlerErgenekon’un

yavrusu

KKTC vatandaþý Ergenekoncular

Page 6: Sosyalist İşçi 359

6 sosyalist iþçi sayý: 359

Küresel ýsýnmayýve iklim deðiþi-mini artýkbüyük bir krizolarak nite-lendirmekgerekir.

Üzerinde yaþadýðýmýz gezegenher gün biraz daha ýsýnýyor.

Kutuplardaki buzlarýn erimesineredeyse günlük haber halinegeldi. Kutuplarýn yaný sýra yük-sek daðlarýn tepesindeki buzullarda eriyor.

Küresel ýsýnmaya iliþkin ençarpýcý veri buzullarýn erimesi.

Buzullarýn erimesi birden çoketki yaratýyor. Deniz sularý yük-seliyor. Bunun sonucu olarakbazý bölgelerde eskisine oranlaçok daha fazla ve çok daha þid-detli kasýrgalar oluþuyor.

Akýllarda en çok kalan kasýr-galardan birisi New Orleans’ývuran Katrina Kasýrgasý.Dünyanýn en zengin ülkesindebu kasýrga çok büyük bir tahribatyarattý.1970’de Bengladeþ’i vuransiklon ise 300 bin insanýnölümüne neden oldu.

Dünyanýn ýsýsý 1800’den buyana 0.8 derece arttý. Bilim insan-larý ýsýnýn 2 derece artmasýhalinde ani iklim deðiþimininbaþlayacaðýný söylüyorlar. yani1.3 derecelik bir artýþ geridönülmez sonuçlarla karþýlaþ-mamýza yol açabilir.

200 yýlda dünya ýsýsýnýn .8derece armýþ olmasý 1.3 dereceartýþýn 400 yýlda gerçekleþeceðianlamýna gelmiyor Gelmiyorçünkü dünyada artýk çok dahafazla sera gazý salýnýmý var.

Bugün dünya atmosferindekikarbondioksit oraný milyonda385 parçacýk (ppm). Þimdilerdebu miktar yýlda 2.1 ppm artýyor.

Bilim insanlarý 400 ila 450paraçýklýk bir seviyenin 2 ila 5derecelik bir artýþ anlamýna gele-ceðini söylüyorlar.

Bütün bunlar dünyanýnönümüzdeki çok kýsa birdönemde çok daha hýzlý ýsýn-maya baþlayacaðýný gösteriyor.

Bu durumda dünyanýn çokbüyük bir hýzla sera gazýsalýnýmýný ve en baþta da karbon-dioksit salýmýný çok büyük oran-da azaltmasý gerekiyor.

Bugün dünyanýn en geliþmiþ vedolayýsýyla sanayileþmiþ ülkelerikarbondioksit salýmýnýn çokbüyük bir kýsmýndan sorumlu.

Dünyanýn toplam karbondiok-sit salýmýný 27 milyar ton. ABDbunun 5.9 milyar tonunu gerçek-leþtiriyor. Bütün Afrika ise topluolarak 1 milyar ton karbondiok-sit salýmý yapýyor.

ABD’de kiþi baþýna karbondiok-sit salýmýný 20.2 ton, Kanada’da18.1 ton, Almanya’da 10.5 ton,Ýngiltere’de 9.6 ton. Afrika’da ise1.1 ton.

Bu sayýsal veriler karbondioksitsalýmýndan en çok hangiülkelerin sorumlu olduðunu gös-teriyor. G8 ülkeleri en baþta,

aralarýnda Türkiye’nin de bulun-duðu G20 ülkeleri de hemenonlarý izleyerek karbondioksitsalýnýmýnýn ve dolayýsýyla küre-sel ýsýnmanýn baþlýca sorumlu-larý. O vakit küresel ýsýnmayakarþý ilk tedbir almasý gerekenülkeler G8 ve G20 ülkeleri.

Bilim insanlarýnýn araþtýrmalarý-na göre bu ülkelerde kýsa zaman-da yüzde 80’lik bir kesinti küre-sel ýsýnmanýn ilerki yýllarda dahada artmasýný engelleyecektir.

Birçok Afrikaülkesinde yapýla-cak kesintilerdünyanýn toplamkarbondioksitsalýmýný fazla etki-lemeyecektir. Oy-

sa ABD’de yüzde 80’lik bir ke-sinti dünyanýn toplam karbon-dioksit salýmýný 27 milyar tondan22 milyar tona indirecek. Aynýþekilde diðer G8 ve G20 ülkele-rinde yapýlacak yüzde 80’lik birkesinti dünyanýn toplam karbon-dioksit salýmýný hemen hemenortadan kaldýracaktýr.

Geliþmiþ ülkelerde yüzde 80’likbir karbondioksit salýmýný kesin-tisi için aslýnda bütün koþullarvar. Yapýlmasý gereken önceliklehükümetlerin küresel ýsýnmasorununu önemsemeleri ve gün-demin en önüne getirmeleri.

Ardýndan yatýrýmlarla ve yeniyönetmelik ve yasalar çýkararakderhal harekete geçmeleridir.

En önemli adým enerji santral-larýnýn fosil yakýtýndanyenilenebilir enerji kaynaklarýnadönüþtürülmesidir. Ardýndanulaþým politiklarýnda hýzla toplutaþýmacýlýða ve özellikle de raylýtoplu taþýmacýlýða geçilmesigerekir.

Sonra binalarda izolasyongeliyor. Bunlarýn ardýndan yeniinþaat kurallarý, çimento, çeliksanayilerinin kýsýtlanmasý, bu ikisanayi ürününün kullanýmýnýn

en aza indirilmesi geliyor.Bütün bunlar ancak devlet poli-

tikalarý ile mümkün. Önce politikbir iradi karar gerekiyor, ardýn-dan devlet yatýrýmlarý geliyor vebu arada yeni yönetmeliklere veyasalara gerek var.

Ancak devlet kararlarý ile fosilyakýtý kullanan enerji santrallarýyasaklanýp yerlerine yenilenebilirenerji kaynaklarýna dayalý olan-lar geçirilebilir.

Ayný þey ulaþým politikalarýndada geçerli.

Karar bireylere býrakýldýðýnda,bireylerin kendi bilinçleri ileenerji tasarrufu yapmalarý öngörüldüðünde bu çözümsüzlükdemektir. Bireylerin yerleþikdeðerlerini deðiþtirmek kolaydeðildir.

Peki devlet müdahalesi zorlayaptýrýmlar mý içermelidir.

Hayýr. Herþeyden önde gelenözendirmedir. Eðer toplu taþý-macýlýk bireysel taþýmacýlýktandaha cazipse o vakit bireylertoplu taþýmacýlýðý tercih edecek-lerdir.

Bir de az geliþmiþ ülkelerininsanlarýndan fedakarlýk bekle-mek mümkün mü? Siz yolculukyapmayýn, siz sanayi ürünlerine

sahip olmayýn vs demek ve bukonuda onlarý ikna etmekmümkün mü? Hayýr.

Az geliþmiþ ülkeler geliþmeleri-ni sürdürürken eðer geliþmiþülkeler, G20 ülkeleri, yüzde 80oranýnda bir kesinti yapmayýgerçekleþtirirlerse o vakit dünya-da karbondioksit salýmý kontrolaltýna alýnmýþ olacaktýr ve o nok-tadan sonra bütün dünyada kon-trollü bir biçimde sýfýr karbon-dioksit salýnýmlý bir ortamageçmek için bütün gezegençapýnda önlemler almakmümkün hale gelecektir.

Bize düþen görev ise bir yandantopluma küresel ýsýnmanýngetirdiði korkunç felaketlerianlatmak ama diðer yandan vedaha önemli olarak devletlerüzerinde baský yapmaktýr. Önce-likle küresel iklim deðiþimi soru-nunu görmeleri ve tanýmalarýiçin baský. Sonra önlem almalarýiçin baský.

Açýk ki hareketin eylemleri,ortaya koyduðu basýnç kýsmikazanýmlar getirmektedir.Türkiye’nin Kyoto Anlaþmasý’nýimzalamasýnda KKüürreesseell EEyylleemmGGrruubbuu’nun gösterilerinin büyükbir etkisi oldu.

Küresel ýsýnma daha þimdideninsanlýðý ve gezegenimizüzerinde yaþayan tüm canlýlarýtehdit ediyor. Büyük çaplý yýkým-lara, ölümlere ve türlerin ortadankalkmasýna neden oluyor.

Uzun bir süredir dünyaüzerinde bir yandan kuraklýkartýyor ve daha yaygýn alanlarýetkisi altýna alýyor. Diðer yandanise seller ve onlara baðlý olaraktoprak kaymalarý artýyor.

Yaðmurlar artýk tahrip edici.Kasýrgalarýn hem sayýsý artýyor

hem de þiddetleri.Küresel ýsýnmaya baðlý göçler

çoðalýyor.Isý dalgalarý artýyor. Dünya

yüzyýllardrý en sýcak günleriniyaþýyor ve her sýcak dalgasý baþtayaþlýlar ve çocuklar olmak üzereon binlerce insanýn ölümüneneden oluyor.

Kuraklýk açlýk getiriyor. Tarýmalanlarý daralýyor. tarým ürünler-ine büyük zamlar geliyor.

Yaþam giderek daha zorlaþýyor.

Dünyayý deðiþtirmedeniklim krizi önlenemez

KKüürreesseell ýýssýýnnmmaannýýnn eenn öönneemmllii ggöösstteerrggeelleerriinnddeenn bbiirriissii kkuuttuuppllaarrddaakkii bbuuzzllaarrýýnn eerriimmeessii

Dünyamýz neden ýsýnýyor?Dünya sera gazlarý dediðimiz ve en önemlisi

karbondioksit olan gazlarýn olaðanýn üstünde birbiçimde atmosferde birkmesi nedeniyle ýsýnýyor.

Karbondioksit artýþý fosil yakýtý denen kömür,petrol ve doðalgazýn yakýlmasý sonucundaoluþuyor. Ýnsan aktiviteleri her yýl atmosfere 7milyar ton karbondioksit salýyor. Böylece atmos-ferdeki karbondioksit oranýný üçte bir oranýndaarttýrdýk.

Atmosferde sera gazlarýnýn birikmesi dünyayagelen güneþ ýþýnlarýnýn geriye yansýmasýnýönlüyor. Böylece güneþ atmosferle yer küre arsý-na sýkýþan güneþ ýsýsý dünyayý ýsýtýyor.

SSuu bbuuhhaarrýýDünya ýsýndýkça oluþan bir baþka olay da

suyun buharlaþmasý. Atmosferde artan su buharýda güneþ ýþýnlarýnýn geriye yansýmasýna engeloluyor ve böylece ýsý daha da artýyor. Küreselýsýnma daha þimdiden atmosferdeki su buharýdüzeyini yüzde 4 arttýrdý.

MMeettaann ggaazzýýBir önemli sera gazý da metan. Metan en çok

aþýrý hayvan beslenmesinden, uçaklardan vekuzey yarým kürenin kuzeyinde eriyen tun-dralarýn altýndaki topraklardan çýkýyor.

Metan gazý karbondioksite göre dünyanýn ýsýn-masýnda çok daha etkili bir role sahip.

Geliþm iþ ülkelerdeyüzde 80’lik bir

karbondioksit salýmýkesintisi için aslýndabütün koþullar var.Yapýlmasý gereken

öncelikle hükümetlerinküresel ýsýnma

sorununuönemsemeleri ve

gündemin en önünegetirmeleri.

NNeelleerroolluuyyoorr??

Page 7: Sosyalist İşçi 359

sayý: 359 sosyalist iþçi 7

küreselýsýnmayýdurduralýmdünyayý deðiþtirelim

Jonathan Neale

sosyalist iþçidaðýtýcýlarýndanbulabilirsiniz

Ýklim devrimi, devrim iklimihttp://www.sosyalistisci.org/index.php/ari

v/357-3-nisan-09/55-marksizm-sohbetleri-klim-devrimi-devrim-iklimi-

Gýda krizi devam ediyorhttp://www.sosyalistisci.org/index.php/ari

v/358-6-nisan-09/86-gda-krizi-devam-ediyor

Havalar neden çok sýcak?http://209.85.229.132/search?q=cache:qK

EydqsKFvYJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/288/288-03.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=2&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Kapitalizm ve küresel ýsýnmahttp://209.85.229.132/search?q=cache:rw

z0j9NC5pYJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/247/247-12.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=1&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Dünyanýn sonu gelmedenhttp://209.85.229.132/search?q=cache:Yllj

B_QfRXMJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/271/271-04.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=4&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

BM iklim raporu açýklandý - Küresel ýsýnma:Vakit yok!

http://209.85.229.132/search?q=cache:DaRplXh6sNYJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/270/270-08.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=6&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Bildik dünya için son 10 yýl - Gelecekbugündür!

http://209.85.229.132/search?q=cache:rIUxQafYerEJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/273/273-04.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=8&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Ýklim deðiþiyor, biz durdurabilirizhttp://209.85.229.132/search?q=cache:7f

H8XAvcpoUJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/243/243-04.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=9&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Yanlýþ sulama ve küresel ýsýnma suyu bitiriy-or - Susuzluk kapýda!

http://209.85.229.132/search?q=cache:o9gXnSxhTLEJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/290/290-08.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=10&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Biz 6 milyarýz, biz kazanabiliriz!http://209.85.229.132/search?q=cache:ts_

YEYMTiO0J:www.sosyalistisci.org/arsiv/242/242-10.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=14&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Dünyamýz yanýyorhttp://209.85.229.132/search?q=cache:Dg

Lk_cBrBnoJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/244/244-06.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=17&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Ya gerçekse?http://209.85.229.132/search?q=cache:Fv

mCxfKWNmgJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/220/220-12.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=19&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Gýda fiyatlarý artýyor - Zengin dünyada açlýk-tan ölmek

http://209.85.229.132/search?q=cache:EPa9UNHGlTwJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/316/316-04.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=24&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Petrol Ýmparatorluðu: “Kapitalizmin en yük-sek aþamasý”

http://209.85.229.132/search?q=cache:XOLNB76caycJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/246/246-06.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=25&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Ýklimi kurtar dünyayý deðiþtir!http://209.85.229.132/search?q=cache:pn

dHwor1NEEJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/342/342-05.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=32&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

3 Aralýk baþlangýç olsunhttp://209.85.229.132/search?q=cache:OE

o8gF0ljagJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/245/245-16.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=37&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Dünya piþiyorhttp://209.85.229.132/search?q=cache:qJ

QUuwoEoE8J:www.sosyalistisci.org/arsiv/250/250-12.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=50&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Ýklim deðiþikliði "protokollerle" önlenebilirmi?

http://209.85.229.132/search?q=cache:CPu8ID9rgVkJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/232/232-4.htm+site:www.sosyalistisci.org+k%C3%BCresel+%C4%B1s%C4%B1nma&cd=64&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Su yoksa hayat da yok!http://209.85.229.132/search?q=cache:W

ugBG93SFcUJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/318/318-04.htm+site:www.sosyalistisci.org+iklim+de%C4%9Fi%C5%9Fikli%C4%9Fi&cd=12&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Kapitalizm ve küresel ýsýnma - John BellamyFoster, Jacob Middleton ile hareketin nedeniklim deðiþikliði sorununu gündemine almasýgerektiði üzerine konuþuyor:

http://209.85.229.132/search?q=cache:rwz0j9NC5pYJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/247/247-12.htm+site:www.sosyalistisci.org+iklim+de%C4%9Fi%C5%9Fikli%C4%9Fi&cd=15&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Nükleer küresel ýsýnmanýn alternatifi mi?http://209.85.229.132/search?q=cache:p6-

N_YMZ6QwJ:www.sosyalistisci.org/arsiv/318/318-09.htm+site:www.sosyalistisci.org+iklim+de%C4%9Fi%C5%9Fikli%C4%9Fi&cd=19&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

Fosil yakýtlarýnakarþýGüneþ verüzgar bize yeter

Küresel ýsýnmaya neden olankarbondioksit salýmýnda enbaþta gelen neden enerjisantrallarý. Bugün dünyadaenerji esas olarak kömür,petrol ve doðalgaz yakýlarakelde ediliyor.

En hýzlý biçimde fosil yakýtýnadayalý santrallarýn kapatýlýp

yerlerine rüzgar ve güneþ ener-jisine dayalý santrallar kurul-malý.

Bu konudaki temel itiraz fosilyakýtýna dayalý santrallarýn yer-ine rüzgar ve güneþ eberjisiningeçirilmesinin pahalý olmasý.

Bu iddia ilk bakýþta doðruama bu iddiayý öne sürenler ikinoktayý bilinçli olarak unutu-yorlar.

Birincisi pahalýlýðýn birnedeni inþaatlarda kullanýlacakemek gücü. Ama bu aslýndayeni istihdam demektir vedünyanýn derin bir ekonomikkriz içinde olduðu bugünlerdebir yandan gezegeni kurtar-mak diðer yandan da krizeyanýt vermek için çok olumlubir adýmdýr.

Ýkincisi Güneþ ve rüzgar ener-jisi üretimi yaygýnlaþtýkçamaliyeti, düþecektir. Çünküteknoloji üretim içinde geliþir.

Kyoto bitiyorÞÞiimmddii ssýýrraa KKooppeennhhaagg’’ddaa

Kyoto Anlaþmasýnýn süresi dolmak üzere.Büyük petrol ve otomobil þirketlerinin etkisialtýndaki ABD yönetimi Kyoto Anlaþmasý’nýimzalamadý. Türkiye ve Avustralya gibi ülkelerise Anlaþma’yý çok geç imzaladýlar ve hemenhemen hiç bir etkin önlemi baþlatmadýlar.

Tam tersine Türkiye’de enerji üretimi içinkömürle iþleyen termik santrallara izin veriliyor.

Küresel ýsýnmayý engellemek için mutlakauluslararasý anlaþmalar gerekli. Ama bu anlaþ-malar Kyoto’dan farklý olarak yaptýrýmlar içer-meli. Aksi takdirde ülkeler Anlaþmayý imzala-masýna raðmen önlem almýyorlar.

Kopenhag Anlaþmasý için pazarlýklar þimdiden

baþladý. Otomobil ve petrol þirketleri aðýr baskýyapýyorlar. Ama dünya þimdi daha umutlu ola-bilir.

Bugün küresel ýsýnma konusunda daha uyanýkbir hareket var. Dünyanýn her yanýndaaktivistler hükümetlerinden derin önlemleralmasýný istiyorlar. Heryerde sokaða çýkýlyor vetalepler gürültülü bir biçimde sokakta ifadeediliyor.

Türkiye’de küresel iklim deðiþimiiçinmücadele eden en önemli örgüt Kürtesel EylemGrubu. Küresel Eylem Grubu KyotoAnlaþmasý’nýn imzalanmasý için onbinlercekiþinini katýldýðý 6 gösteri, çok sayýda basýn açýk-lamasý ve yüzlerce toplantý düzenledi. SonundaTürkiye Kyoto’yu imzaladý.

Þimdi hedef Kopenhag. Amaç öncelikleKopenhag’ýn Kyoto’dan daha ileri bir anlaþmaolmasý ve yaptýrýmlara sahip olmasý.

Küresel ýsýnmaya karþý

TALEPLERÝMÝZ

Otomobile karþýToplu taþýmacýlýk

Küresel ýsýnmanýn ikinci enbüyük nedeni fosil yakýtý kul-lanan ulaþým araçlarý. Yani oto-mobiller, kamyonlar ve oto-büsler.

Bu konuda da toplu taþý-macýlýða geçilmesi gerekir. Nevar ki otomobilden toplu taþý-macýlýða geçmek için hýzlý,etkin ve konforlu bir toplu taþý-ma sistemi gerekir.

Esas olarak raylý sisteme day-alý bir toplu taþýma sistemi sýk,

konforlu, yaygýn ve çok ucuzolduðu takdirde yolculukyapanlarýn tercihi haline gele-cektir ve ardýndan önce kentiçlerinde ardýndan her yerdefosil yakýtýna dayalý araçlarýyasaklamak mümkün olacaktýr.

Tüm otomobil, kamyon ve

kamyonetlerin ortadan kalk-masý halinde onlarýn þimdi kul-landýklarý yollarýn çocuk park-larýna, yeþil alanlara vekültürel birimleredönüþtürülmesi mümkün ola-caktýr.

Þehirler arasýnda ve ülkelerarasýnda ise hýzlý trenler yolcu-luðu kýsaltacak ve konforluhale getirecektir. Böylece hemkarbondioksit salan hem demetan gazý salan ve giderkbüyüyen bir sanayi olan havaulaþýmý ortadan kalkacaktýr.

Bütün bu tedbirler ancakbüyük devlet yatýrýmlarý ilegerçekleþebilir.

Binalardaýsý izolasyonu

Bütün binalarda ýsý izolasy-onu yazýn klima ve diðer soðu-tucularýn kullanýmýný, kýþýn isesoðuða karþý ýsýnma harca-malarýný en aza indirir.

Diðer temel önlemler gibibinalarýn izolasyonu da yoðunbir istihdam gerektirir vemaliyetin önemli bir kýsmýbuna dayanýr.

Ne var ki istihdam iþsizliðebir çare olduðu için bir sorundeðil tam tersine bir

çözümdür.Binalarda enerji tüketiminin

bir baþka nedeni de uzun, çokuzun binalar ve büyükçarþýlardýr.

Hükümetler ve belediyeler

yeni çýkaracaklarý inþaat kural-larý ile uzun binalarýn yapýmýnýenglleyerek bu binalarýn enerjitüketimini ortadan kaldýrabilir-ler.

Hükümetler ve belediyelerayrýca yeni çýkaracaklarý yönet-meliklerle bütün binalarda ýsýizolasyonunun maksimumölüçüde olmasýný talep ede-bilirler.

Isý izolasyonunun ilk yatýrýmýpahalý olsa da zaman içindedaha az enerji kullanýlacaðýiçin aslýnda bir binanýn yaþamsüresi içinde izolasyonuolmayan bir binaya göre çokdaha ucuzdur.

SSoossyyaalliisstt ÝÝþþççii’’ddee kküürreesseell ýýssýýnnmmaa yyaazzýýllaarrýý

Page 8: Sosyalist İşçi 359

8 sosyalist iþçi sayý: 359

ssoossyyaalliisstt iissccii EErrggeenneekkoonn ddaavvaassýý

Kuþku olmasýn,darbeciler kazanamaz

Solda yer aldýklarýný düþünenlerin bir kýsmýErgenekon davasýný küçümserken bir kýsmý dadavanýn kendilerini hiç ilgilendirmediðinisöylüyor. Davayý eski derin devletin yerineyeni, AKP’li derin devletin geçmesi olarak nite-lendiriyor.

Bazý “solcular” ise davayý “karþý-devrim”olarak nitelendiriyor.

Bu tür “solcularýn” bütününe raðmen sosya-listlerin görevi bir dönemin devlet içindeki gizliörgütlenmesinin yaptýklarýnýn bir kýsmýnýn dahiortaya çýkmasý için mücadele etmektir.

Bana ne deyip geçmek, yesinler birbirlerinidemek, Ayþe teyzeyi ilgilendirmez demek, yanibu mücadelede “tarafsýz” kalmaya çalýþmakaslýnda taraf olmaktýr ve ne yazýk ki bu tutum-larýn sahipleri iradelerinden baðýmsýz olarakErgenekon çetesinin yanýna düþmekteler.

Ergenekon Çetesi’nin merkezi bir savunmaçizgisi var. Kendilerine yapýlaný karþý-devrimolarak gösteriyorlar ve buradan meþruiyetalmaya çalýþýyorlar. Diðer yandan ise sorunu birsiyasal olgu deðil, hukuk sorunu olarak göster-meye çalýþýyorlar.

12. dalga bu açýdan onlar tarafýndan iyi kul-lanýldý.

Ama kimsenin kuþkusu olmasýn, yeni birdarbe mümkün deðil ve darbecilerin ve darbeyanlýlarýnýn paçalarýný kurtarmasý da mümkündeðil. yeterki sosyalistler ve bütün demokrasiyanlýlarý Ergenekon Davasý’nýn arkasýnda dur-maya devam edelim. Baskýyý arttýralým.

MMaarrkkssiizzmm 22000099

Yeni dönem yeni solDSÝP’in her sene düzenlediði Marksizm

toplantýlarý bu sene “Yeni dönem, yeni bir sol”baþlýðý altýnda 22-24 Mayýs tarihleri arasýndaÝstanbul’da Bilgi Ünivesitesi DopaldereYerleþkesi’nde yapýlacak.

Son iki senedir katýlýmýn çok yükseldiðiMarksizm’de bu sene 17 toplantý var.Yurtdýþýndan konuþmacýlarýn yaný sýra DSÝPüyesi olmayan bir çok konuþmacý da var.

Sosyalist Ýþçi bütün okurlarýný Marksizm2009’a katýlmaya ve çevrelerini de katmalarý içinçalýþmaya çaðýrýyor.

DDSSiiPP’’ee üüyyee ooll!!devrimcisosyalistleregüç ver

Darbeye, Ergenekonçetesine karþýysan,

Kürt sorunundademokratik bir çözümistiyorsan,

Cinsiyetçiliðe vehomofobiye karþýysan

Küresel krize karþýmücadele etmek isti-yorsan

Küresel ýsýnmaya,nükleer santrallarakarþýysan w

ww

.dsi

p.or

g

2244 NNiissaann 11991155 :: Osmanlý hükümeti Ýstanbul'dan baþla-yarak resmi rakamlarla bile en az 800 bin kiþiyevaracak olan Ermeni soykýrýmýný baþlatmakararýný açýkladý. Ýstanbul'da baþlayan ilktutuklamalarýn ardýndan en iyi ihtimalle topla-ma kamplarýna yollanan yüzbinlerce Ermeniyurttaþ planlý bir þekilde yok edildi.

2266 NNiissaann 11992200 :: (T)BMM'nin ilk Baþkanlýk Divaný oluþtu-ruldu. 1. Baþkan Mustafa Kemal Paþa, 2.Baþkan Hacý Bektaþi Veli Dergahý PostniþiniCemâleddin Arif Bey oldu. Ayný gün Meclis, þukararlarý aldý:

A : Hükümet kurmak gerekir. B : (T)BMM, millî iradeyi temsil etmektedir. C : (T)BMM'nin üzerinde bir kuvvet yoktur. D : (T)BMM, kanun yapma yetkisine sâhiptir. E : (T)BMM üyelerinden seçilecek bir Vekiller

Heyeti (Bakanlar Kurulu), hükümet iþleriniyürütür. Meclis Reisi, ayný zamanda BakanlarKurulu'nun da baþkanýdýr.

F : Pâdiþah ve Ýslâm'ýn Halifesi hakkýndaMeclis, yeni bir kanun düzenleyecektir.

(Sizce bugün yukarýdaki kararlarýn hangisineuyulmaktadýr?)

Tarihte bu hafta

Genel Kurmay Baþkaný’nýnkonuþmasý ve ErgenekonDavasý’nýn 12. operasyonuile eþ zamanlý bir biçimdeDTP’ye karþý da bir

operasyon baþlatýldý. ErgenekonOperasyonu’nda Türkan Saylan’ýnevinin basýlmasý basýnda hararetlekýnýrken, Milliyet gazetesininsürdürdüðü Baba Beni Okula Gönderkampanyasýnýn bir yöneticisinin göz-altýna alýnmasý 4 gün boyunca sayfasayfa anlatýlýrken DTP’lilerin göz altýnaalýnmalarý neredeyse görmemezliktengelindi.

Oysa bir süredir Kürt sorununa birçözüm olasýlýðý öne çýkýyor. Kürthareketi çatýþmalarý dudurdu. Bölge buaçýdan son derece sakin. Kürt hareketidaha ileri adýmlar atabileceðinin iþaret-lerini veriyor. Bölgede bir umut var.

Öte yandan 29 Mart yerel seçimleriiktidardaki AKP hükmeti tarafýndanKürt bölgelerinde bir referandum halinesokulmuþtu. Referandum yaþandý vekazanan DTP oldu.

DTP belediye sayýsýný arttýrdý, Ýl GenelMeclisi seçimlerinde oylarýný artýrdý.Bölgedeki tek rakibi AKP ise büyükölçüde oy kaybetti.

DTP yerel seçimleri birçok yerde çokbüyük farklarla aldý. Seçimlerin busonucu ile DTP 29 Mart’ýn tek ama tekgalibidir ve yerel seçimlerin busonuçlarý mutlaka dikkate alýnmakzorundadýr.

Kürt seçmenlerin mesajý açýk: Onlarçözüm diyorlar ve hemen ekliyorlar,

çözüm “içerde”.Kürt seçmen ayrýca barýþ istiyor. Bu

nedenle savaþý, þahinliði tercih edenAKP’den geri döndü.

Hükümet ise Erbil’de toplanacak KürtKonferansý’na yatýrým yapýyor. ÇözümüTürkiye’de yaþayan Kürtlerde deðil,Irak’ta yaþayan Kürtlerde arýyor.

Ancak son operasyon çözüm içinoluþan umutlara gölge düþürdü. Zatenbütün Kürt illerinde büyük kalabalýklartutklamalara tepki gösteriyor. Kürtlerin

bu tepkisi dikkate alýnmak zorunda.AKP hükümeti þahin politikalara

devam ettiði sürece Kürt sorunundaçözümsüzlüðü öne çýkarýr. Çözümsüz-lük ise yýllardýr verilen kayýplarýn dahada artmasýndan baþka bir iþe yaramaz.

Bugün Türkiye sosyalistleri için Kürthareketi ile dayanýþmak, Kürt hareke-tinin barýþ giriþimlerine omuz vermekher zamankinden daha önemli.

F. Aloðlu

Barýþý dinamitlemeyin

Çin’in 1964-1996 yýllarý arasýnda yap-týðý nükleer denemelerin ardýndaki gizligerçekler ortaya çýkmaya baþladý.TIMES gazetesinin haberine göre budönemde gerçekleþtirilen 46 nükleerdenemede sadece kanserden hayatýnýkaybedenlerin sayýsý en az 190 bin.Denemelerin ardýndan yayýlan radyasy-onun 1.4 milyon kiþiyi etkilediðisöyleniyor.

Çin’in nükleer programýndan en fazlazarar gören kesim ise "Birim 8023" adýn-daki, denemelerin ardýndan patlamabölgesine giderek kalýntýlarý toplamaklagörevli özel grup. Çoðu görevliykenhayatýný kaybeden üyelerin hayattakalanlarý ise ilk defa seslerini yüksel-terek devletten tazminat talebindebulunuyor.

TIMES’a konuþan eski bir görevli 23yýl Birim için çalýþtýðýný belirterek, kýzýn-da doðuþtan omurilik hastalýðýolduðunu ve doktorlarýn bunu radyasy-

ona baðladýðýný; ancak, devletten aylýksadece 130 yuan (20 dolar) yardým ala-bildiklerini söyledi. 50 ila 70 yaþlarýndave saðlýk durumlarý çok kötü olan bukiþilerin, patlamanýn akabinde atlarüstünde ve sadece gaz maskesi takarakpatlamanýn ardýndan oluþan mantarbulutunun altýna gitmeye zorlandýklarýbelirtiliyor.

Çin 23’ü atmosferde, 22’si yer altýnda,biri de baþarýsýz olmak üzere 46 denemegerçekleþtirmiþ. Kasým 1976’da havadanbýrakýlan bombanýn, Hiroþima’ya atýlan-dan 320 kat daha güçlü olduðu belir-tiliyor.

Çin’in en büyük üç denemesi Çernobilnükleer reaktöründen 4 milyon katfazla radyoaktif madde üretmiþ.Programýn mali boyutu bilinmiyor, amadevlet bütçesinin üçte birine çýktýðýbelirtiliyor.

Tuna Öztürk

Çin’in nükleer geçmiþi aydýnlanýyor

Kitle Grevi veSendikalar

Rosa Lüksemburg

sosyalist iþçi satýcýlarýndan isteye-bilirsiniz

Page 9: Sosyalist İşçi 359

sayý: 359 sosyalist iþçi 9

Sayýsýz baþka canlý ile birlik-te üzerinde yaþadýðýmýzgezegende iki krizi ayný

anda yaþýyoruz. Her ikisi de çokciddi ve her ikisi de büyüktahribatlar yaratacak. Her ikikrizin sorumlusu da ayný:Kapitalizm.

Birincisi ekonomik kriz.Bugünlerde gazetelerde sayýsýzhaber kapitalizmin bir kere dahaderin bir kriz içinde olduðunuanlatýyor. Bankalar, mali kuru-luþlar, fabrikalar, dev þirketlerbatýyor ya da batmanýn eþiðinegeliyor ve devletler tarafýndankamulaþtýrýlarak kurtarýlýyor.

Çok deðil, 7-8 ay önce, 2008’inyaz aylarýnda ekonomistlerinçoðu bir krizden bahsetmiyor-du. Bahsedenleri ise felaket tel-lallýðý ile suçluyorlardý. Eylül2008’de her þey deðiþti.Amerika’da arka arkayabankalar batmaya baþlayýncaherkes bu defa krizden bahset-meye baþladý ve tartýþýlan konuaniden krizin ne kadar derinolduðu haline geldi. Kýsazamanda bu da aþýldý ve hemenherkes içine girdiðimiz krizin1929 büyük krizinden bu yanayaþanan en büyük, en derin krizolduðun konusunda anlaþtý.

Kapitalistler ve temsilcileriþimdi bu krizden nasýl çýkýla-caðýný tartýþýyor. Aslen neyapacaklarýný bilmiyorlar. Kamuyatýrýmlarýný artýrmak, piyasayabüyük miktarlarda para pom-palamak gibi önerilerin yanýsýra, býrakýn ne olursa olsundiyenler de var.

Krizden þimdiye kadar en çoketkilenenler her ülkede emekçil-er oldu. Dünya çapýnda milyon-larca iþçi son altý ay içinde iþinikaybetti. Birçok ülkede iþsizlikrekor düzeylere ulaþtý. Dahakötüsü, kriz daha henüz enderin noktalarýna ulaþmadý.Yani daha çok miktarda iþçi iþinikaybedecek.

Kimi ülkelerde emekçiler ayak-ta. Fransa, Yunanistan gibiülkelerde direniþ daha yaygýnve güçlü. Ama her yerde krizinetkilerine karþý iþçiler, öðrencileririli ufaklý direniþlerle mücadeleetmeye, direnmeye ve krizin fat-urasýný ödemeyeceklerini ilanetmeye çalýþýyor.

Þimdiye kadar trilyonlarcadolar harcandý. Nisan baþýndakiG20 toplantýsýnda daha ne kadarparanýn þirketlere akýtýlacaðýtartýþýlacak. Korumacýlýk,býrakýnýz batsýn anlayýþý, yeni birpara birimi ve benzeri konularele alýnacak. Dünya G20 toplan-týsý ile birlikte yeniden þekil-lendirilmeye baþlanýyor.Ardýndan NATO toplantýsý var.Yeniden þekillenme yolunda biradým da o toplantýda atýlacak.Bu arada Obama dünyayý gezm-eye baþlýyor.

DDüüþþeenn kkâârr oorraannllaarrýýBütün bunlara raðmen kapital-

istler ne yapacaklarýný gene debilmiyor. Onlarýn derdi kârlar.Kâr oranlarý 1970’lerden beridüþüyor ve bu süreci tersine

çeviremiyorlar. Asýl sorun bu.Kâr olmayýnca birikim yok,yatýrým yok. Yatýrým olmayýncarekabet yok. Ýþte kapitalistlerinderdi bu.

Yoksa dünyayý yeniden þekil-lendirmeye çalýþan 20 en büyükülkenin yöneticileri iþlerinikaybeden, açlýða mahkûm olanmilyonara nasýl daha iyi biryaþam sunarýz diye toplanmýy-or. Milyonlarca aç, iþsizumurlarýnda bile deðil.

Kapitalistler 30 yýldýrdünyanýn sýradan insanlarýnayeni liberal politikalarý anlatýy-or. Kârlarýn düþüþünü birölçüde azaltan yeni liberal poli-tikalar en baþta iþçilerin yaþamkoþullarýný geriye itti. Ücretlerdüþerken çalýþma saatleri arttý.Ýþçilerin örgütlülüðüne aðýrsaldýrýlar gerçekleþtirildi.Direnmek boþunadýr anlayýþýhakim kýlýndý. Gerçekten de iþçihareketi, toplumsal hareketlilik2000’lerin baþýna kadar büyükölçüde geriledi.

Ama þimdi kapitalistler 30yýldýr anlattýklarýnýn tam tersiniyapýyor. Devletler piyasayamüdahale ediyor. Tarihingördüðü en büyük kamulaþtýr-malar gerçekleþtiriliyor.

Bu krizden çýkýþ için kapitalist-lerin daha neler yapacaðýnýbilmiyoruz. Hangi eðiliminönümüzdeki aylarda hakim ola-caðýný da bilmiyoruz. Ama þun-larý biliyoruz:

1. Ýçinde olduðumuz kriz derinbir bunalýmdýr ve sonuçlarýemekçi sýnýflar için çok aðýr ola-caktýr,

2. Yakýn zamanda kapitalistsýnýfýn bu krize bir cevapüretmesi mümkün deðildir vekâr oranlarý düþmeye devamedecektir,

3. Yeni liberalizm tarihinçöplüðüne gömülmektedir.

KKüürreesseell ýýssýýnnmmaa Gezegenimiz ikinci bir kriz

daha yaþamakta: Küresel iklimdeðiþimi. Bu kriz de aynen bir-incisi gibi bütünüyle kapital-izmin ürünü. Ama sadece insan-larýn emekçi kesimini deðilgezegenin üzerindeki bütüncanlýlarý etkiliyor.

Gezegenimizi çevreleyenatmosferdeki karbondioksitoraný hýzla artýyor.Karbondioksit arttýkça güneþtendünyaya gelen enerji geriyeyansýyamýyor ve atmosferdekalýyor. Böylece dünyanýn ýsýsýartýyor.

Dünyanýn ýsýsýnýn artýþýnda sonderece kritik bir noktayaulaþýlýyor. Eðer atmosfere her yýlsalýnan karbondioksit miktarýhýzla azaltýlmazsa dünyanýnýsýsýnýn artýþý önlenemez birnoktaya ulaþacak ve o noktadanitibaren dünya insanlar dahil birçok canlý için yaþanamaz halegelmeye baþlayacak. Zaten þim-diden bazý türler yok olmaya

baþladý bile.Ýklimler birbirinin içine girdi.

Buzullar kutuplarda ve yüksekdaðlarýn tepesinde erimeyebaþladý. Bunun sonucundadeniz seviyeleri yükseliyor,büyük ve tahribatý çok fazla sell-er oluþuyor. Büyük kasýrgalarýnsayýsý ve þiddeti artýyor.Dünyanýn bazý bölgeleri sellerleboðuþurken, bazý bölgelerindekuraklýk hýzla artýyor ve yaygýn-laþýyor. Su sýkýntýsý var.

Bütün bunlar canlý türlerininkuzeye ve güneye doðrugöçünü zorluyor. Tarým alanlarýkuruyor, yeni tarým alanlarý bukuraklýða paralel bir hýzda oluþ-muyor. Dolayýsýyla gýda sýkýntýsýbaþladý.

Oysa insanlýk atmosfere saldýðýkarbondioksit miktarýný hýzladüþürebilir. Bunun için yeterlibilgi ve teknik var. Sadece iradimüdahale eksik.

Alýnmasý gereken önlemleraçýk:

1. Fosil yakýtý, yani kömür,petrol ve doðalgaz yakmayadayalý enerji üretimi durdurul-malý. Yerine yenilenebilir enerjikaynaklarý, yani en temel olarakgüneþ ve rüzgâr enerjisi kul-lanýlmalý.

2. Ulaþým politikalarý radikalbiçimde deðiþtirilmeli. Fosilyakýtý kullanmaya dayalý ulaþýmaraçlarý bütünüyle terk edilmelive yerine yenilenebilir enerjikullanan toplu ulaþým araçlarý

geçmeli.3. Tüm konutlara izolasyon

yapýlmalý, çimento, çelik kul-lanýmý en aza indirilmeli.

Bütün bu önlemler ilk bakýþtaolanaksýz gibi görünmekte.Kapitalistler, özellikle dedünyanýn en büyük þirketleriolan petrol ve otomotiv sanayi-leri bu önlemleri uygulanamazolarak göstermeye çalýþýyor.

PPaarraa vvaarr mmýý??Ýlk ve en temel itiraz, bu denli

büyük yatýrýmlarýn çok pahalýolduklarý için yapýlamazolduðu.

Oysa son altý ay gösteriyor kiiklim deðiþimi için gerekli olanyatýrýmlarý yapacak parafazlasýyla var.

Bankalarý ve diðer þirketlerikurtarmak için kullanýlan paraile çok hýzla gezegeni kurtaracakyatýrýmlar yapmak mümkün.Üstelik bu yatýrýmlar iþsizliðekarþý bir çare olacak vedolayýsýyla krizin emekçilerüzerindeki etkisini de ortadankaldýracaktýr.

Milyonlarca konutunçatýlarýnýn güneþ panelleri ilekaplanmasý, milyonlarca konu-tun ýsýya karþý izolasyonu,uygun her yere büyük güneþpanelleri ve rüzgâr tribünlerininyerleþtirilmesi, kentlerdeulaþýmýn toplu taþýma araçlarýile yapýlmasý için büyük yatýrým-lar, kentler arasýnda hýzlý trenhatlarýnýn yapýlmasý mümkün.

Gezegeni kurtaracak yatýrým-larýn en önemli kesimi ücretler.Dünyamýz 10 milyon insanýgüneþ ve rüzgâr enerjisinin kul-lanýmý, konut izolasyonu veyeni raylý taþýmacýlýk hatlarý inþaetmek için istihdam etse ve herbir iþçiye Türkiye’deki asgariücretin 2-2,5 katý ücret verse(1000 dolar), bu ayda 10 milyar,yýlda 120 milyar dolar eder. Biro kadar da ham madde vs içinharcansa, 240 milyar dolar eder.

1 kilometre hýzlý tren hattý 3,5milyon dolara mal oluyor (bunamüteahhit kârý ve ücretlerdahil). 350 milyar dolara 100 binkilometre demiryolu yapmakmümkün. Bu iki harcamanýntoplamý 690 milyar dolar. Oysageçen senenin sonunda,Baþkanlýk seçimlerinden hemenönce ABD’nin þirket kurtarmakiçin ayýrdýðý para 750 milyardolar. Bu para gezegeni kurtar-mak için harcanabilirdi vegeriye kalan 60 milyar dolarlada sayýsýz hastane, okul vs inþaedilebilirdi. Bütün dünyada þir-ketleri kurtarmak için ayrýlanparayý düþünürsek, gezegenimizkurtarmak için yapýlmasýgerekenleri 3-5 yýl içinde gerçek-leþtirebiliriz ve çok daha güzel,yaþanabilir bir dünyaya sahipolabiliriz.

Öyleyse bir yandan küreselýsýnmaya karþý kalýcý önlemleralýrken diðer yandan var olanekonomik krizi çözmek, milyon-larca ve milyonlarca emekçiye iþolanaðý saðlamak mümkün.

DDooððaann TTaarrkkaann

Ýki krize bir çözüm

Page 10: Sosyalist İşçi 359

10 sosyalist iþçi sayý: 359

“Kazanýmlarla” dolu bir cumhuriyet

Son zamanlarda yüksek sesle dile getirilen bir iddia var:Ergenekon operasyonlarý ve bütün bir Ergenekon davasý,cumhuriyetin kazanýmlarýna karþý örgütlenen bir karþý devrimsürecinin adýmýdýr.

Ýddia bu! Soru ise þu: Hangi kazanýmlar?Bu kazanýmlarý kim gasp etmek ve hilafeti yeniden canlandýr-

mak istiyor?Yanýt belli: AKP! Yine son günlerin moda deyimiyle, þeriatçý,

Fetocu AKP.Bu uzun süredir yapýlan bir propaganda. Ama sadece bir

propaganda deðil. E-muhtýralarla, Anayasa Mahkemesi’ninsiyaseti öldüren 5 Haziran 2008 kararýyla, provokasyonlardüzenleyen, insan öldüren, asit kuyularýnda insanlarý yok edenbir kontrgerilla örgütlenmesinin eylemleriyle propagandanýnçok ötesine geçerek darbeyi meþrulaþtýran bir politik odaklakarþý karþýyayýz.

Bu odak iki yalaný ayný anda ama küçümsenmeyecek bir yay-gara kopartarak anlatýyor. AKP’nin þeriatçý olduðunu vecumhuriyetin kazanýmlarýnýn tehlikede olduðunu.

Cumhuriyetin kime hangi kazanýmlarý getirdiðini biliyoruz.Dünyadaki genel eðilime uygun bir biçimde 1920’li yýllardanitibaren devlet kapitalisti sermaye birikim rejimini düzenleyen,yöneten devlet bürokrasisi cumhuriyetten bayaðý kazaným eldeetti.

Bu sermaye birikim rejimi içinde giderek güçlenen Türk ser-mayesi, burjuvazisi de bir dizi kazaným elde etti. Daha dazenginleþti, palazlandý, þiþmanladý.

Cumhuriyet, bir kazaným olarak sermayeyi Türkleþtirdi.Ulusal bir pazarý kesinleþtirdi.

Cumhuriyetin kazanýmlarý, zengin sýnýflarýn, devlet bürokra-sisinin, cumhuriyetin kurucu öðelerinin en baþýnda gelenaskerlerin ayrýcalýklarýnýn toplamýnýn kesin çizgilerle belirlen-mesinden baþka bir þey deðil.

Kazanýmlarla dolu cumhuriyet tarihi, her zaman bu kesinçizgilerinin daha da kalýnlaþtýrýlmasýnýn ve altta kalanlarýnvahþice ezilmesinin tarihidir.

Cumhuriyete sevdalýlarýn en azýndan olsun, þu soruyu sor-mak hiç akýllarýna gelmez: 1915’de soykýrýma maruz kalanErmenilerin evleri, atölyeleri, makineleri, çekiçleri, paralarý,topraklarý, dükkanlarý nereye kayboldu?

Ýþte adýna cumhuriyet kazanýmlarý denilen Türk sermayesininmuhasebe defterlerine eklenen bu yaðmacýlýktýr.

Sadece Ermeniler deðil, Kürtler de cumhuriyet kazanýmlarýn-dan az çekmediler. Özgürlük için baþlattýklarý tüm isyanlarkanla bastýrýldý.

Ya iþçiler! Ýþçilerin kazanýmlarý nedir? Sendikasýzlýk, greveçýkan iþçilerin kurþunlanmasý, ucuz emek, öncü iþçilerin kon-trgerilla tarafýndan öldürülmesi, darbelerle kapatýlansendikalar, siyasi partilerinin yasaklanmasý.

Ýþte þeriatçý olduðu iddia edilen AKP’nin yýkmaya çalýþtýðýiddia edilen cumhuirey budur.

Sosyalist Ýþçi’nin 2006 yýlýnýn Þubat ayýnda yayýnlanan biryazýda vurgulandýðý gibi:

“Statükocular, milliyetçiler, her tondan kemalistler ve giderekbilcümle laik-yurtsever cephe mensubu, ýsrarla, AKP'nin takýyeyaptýðýný anlatýyor.

Bu teoriye göre, bugün görmüyoruz ama Erdoðan'ýn sýrtýndaaslýnda kara bir cüppe var.

Farkýnda deðiliz ama sýmsýký elinde bir tespih gizli. Belki bugün deðil ama yarýn, çember sakal uzatmasý yakýndýr. Baþlarýnda sarýklarý, ellerinde tespih, sýrtlarýnda cüppeyle,

aslýnda çember sakallý mollalardan ibaret olan bu insanlar,gününü bekliyorlar.

Neyin? Laik cumhuriyeti devirmenin. Gizli iþaret bekleniyor, o gün geldiðinde kadýnlar türbanlarýný

cüretkârca takýp tüm " kamusal alan"larý iþgal edecekler. Atatürk'ün laik iþaret parmaðýnýn iþaret ettiði muasýr

medeniyet tüm heybetiyle, takýyecilerce çökertilecek. Baþýný Ýþçi Partisi ve CHP'nin çektiði bu paranoyak teori hiçbir

zaman doðrulanmayacak. Çünkü yanlýþ. Çünkü bu teori, hepimizi aldatmaya çalýþan zavallý bir

statükoculukla malul. Ýktidara geldiðinden beri AKP'nin takýyesini açýða çýkartmaya

çabalayarak bir öcü yaratanlar, gerçek AKP öcüsünü görmemiziengelliyorlar.

Gerçek AKP: Ýþçiye, çiftçiye, kamu çalýþanýna küfür eden AKP. Kadýnlarý, gençleri provokatör ilan eden AKP. Öðretmenleri terörist, anadilini konuþmak isteyenleri bölücü

ilan eden AKP. Gerçek AKP saðlýðý, eðitimi paralý hale getiriyor. Kazanýlmýþ sosyal haklarý çökertiyor. Özelleþtiriyor, satýyor, pazarlýyor. Sendikal özgürlüklere kulaðýný týkayýp, yüz binlerce öðret-

menin örgütlü olduðu sendikayý kapatmaya çalýþýyor. Bir milyon kiþi aç! Milyonlarca emekçi iþsiz. 15 Milyon kiþi

günde iki dolarla geçinmek zorunda. Küresel sermaye ve Türk büyük sermayesi memnun. IMF ve

TÜSÝAD memnun. Çünkü AKP onlarýn partisi. Þeriatçý deðil, neo liberal politikalarýn partisi.”Aradan geçen üç yýl, paranoyanýn sadece güçlendiðini

kanýtlýyor. Þenol Karakaþ

.

KKitaplýKKHER

HAFTABÝR

KÝTAP

Bernhard Schlink romanýndanuyarlanan yönetmenliðini StephanDaldry’nin yaptýðý “Okuyucu”geçtiðimiz hafta vizyona girdi. Ýkin-ci Dünya Savaþý sonrasýAlmanya’sýnda bir çiftin iliþkisin-den yola çýkan film nazileri sem-patik göstermek gibi bir tartýþmayýberaberinde getirdi.

Film genç lise öðrenci olanMichael’ýn kendinden yaþça büyükHanna’yla olan iliþkisiyle baþlýyor.Seviþerek ve Hanna’ya kitap oku-yarak günlerini geçiren Michael,Hanna’nýn aniden ortadan kaybol-masýný anlam veremiyor. 20’liyaþlarda hukuk öðrencisiyken izle-meye gittiði davada sanýklarýnarasýnda Hanna’yý gören Michaelonun 300 kiþinin ölümündensorumlu olan bir SS olduðunuöðreniyor. 40’lý yaþlarda Hanna’yýunutamamýþ olan Michael onunlatekrar yüzleþmeye karar veriyor.

Film üzerine yapýlan tartýþmalaraðýrlýklý olarak Hanna karakterinininsancýllýðý üzerine odaklanýyor.Okuma yazma bilmediði için sürek-li bir korunma halinde olan, zayýf,hayatta kalmak için elinden geleniyapan bir çeþit saf cehaletle hareketettiðini gördüðümüz Hanna kamp-

taki çalýþmalara katýlmýþ ve ölüm-lere sebebiyet vermiþ olsa bile, filmonun mahkemede okuma yazmabilmediðini söylemektense bütünsuçu üstüne almýþ olmasýna odak-lanýyor. Bunun yanýsýra Hanna’nýnaslýnda ýrkçý, faþist düþünceleriolmayan, sadece bir ödev bilinciyledavranarak soykýrýma iþtirak ettiði-ni ortaya koyuyor.

Yönetmenin 300 kiþinin yanaraköldüðü sahneyi, Hanna karakterinekarþý seyirci sempatisini kaybet-memek için filme koymadýðýný açýk-lamasýyla alevlenen tartýþma, filminbir diðer çatýþmasýný göz ardýetmemize yol açýyor: insanlarýn

ölümüne göz yuman biri, kamptaseçtiði insanlarý gaz odasýna gön-deren biri, soykýrýma katýlan biriayný zamanda nasýl bir sevgili olur.Pek çok hayat kurtarmýþ bir doktor,bir biliminsaný, özverili bir öðret-men, dürüstlüðüyle nam salmýþ biryargýcýn bir insanlýk suçuna karýþ-masý ya da en azýndan göz yum-masý üzerine ortaya çýkan tezatlýksinema için oldukça verimli biralan. En çok da bu insanlarýn vic-danlarýyla yalnýz kaldýklarý anlarfilmlerin vazgeçilmez sahnelerioluyor.

OOrrhhaann GGöözztteeppee

SÝNEMA

‘‘KKaallppssiizz DDüünnyyaannýýnn KKaallbbii’’,, RRoonnii MMaarrgguulliieess,,KKaannaatt KKiittaapp,,119922 ssaayyffaa,, 1133 lliirraa

Sosyalist Ýþçi yazarlarýndan RoniMargulies makalelerinden der-lenen yeni kitabý ‘Kalpsiz

Dünyanýn Kalbi’ Kanat Kitap’tançýktý. Sosyalist Ýþçi’de yayýnlanmýþyazýlarýnýn yanýsýra Star, Birgün,Taraf gibi gazete ve Virgül, Birikim,Yarýn, Newsweek dergilerinde yayýn-lanmýþ yazýlarý harmanlanarak ortayaçýkan kitap, bir marksistin din veçevresindeki konularda kendini nasýlkonumlandýrdýðýna iliþkin, güncelolaylardan beslenen saðlam bir örgüsunuyor.

Bazý cümleler nedense hep eksikalýntýlanýr. Çokça rastladýðýmýz “ýþýkdoðudan yükselir”, “Sezar’ýn hakkýSezar’a” gibi bu yarým ve baðlamýn-dan kopartýlmýþ cümle parçalarýtamamlanarak okunduðunda aslýndapek çok kez tam ters anlama gelebile-cek yerlerde kullanýlmýþ olduðunufark ederiz. Kitap böyle bir eksikliðeiþaret ederek, “kitlelerin afyon”uolarak hatýrlanmasý tercih edilendinin eksik parçalarýný yerinekoyarak baþlýyor. “Din, ezilenyaratýðýn iç çekiþi, kalpsiz birdünyanýn kalbi, ruhsuz koþullarýnruhudur.” Bu eksikliðin ortayaçýkartabileceði yanlýþ anlama, Ýslam,siyasal Ýslam ve buna baðlý olarakantisemitizm konusunda sýkçakarþýmýzda bulduðumuz bir kafakarýþýklýðýna sebep oluyor. Dini kur-tulunmasý gereken bir baðýmlýlýk, biruyuþturucu olarak görerek kesipatmayý kurgulayan bir düþünce,

býrakalým kitleleri kazanmayý, haklýbir dava yürütmeyi bile baþaramazhale geliyor. Bunun gündelik tartýþ-malardaki örnekleri türban, irtica,direnen siyasal Ýslam odaklarý(Hamas, Taliban...) aslýnda süreklidolanýp durduðumuz konular.

Sýralý makalelere baktýðýmýzdaaslýnda birbirinden baðýmsýz görü-nen AKP kapatýlma davasý, savaþkarþýtý hareket, Ermenistan’la iliþkil-er, Ergenekon, antisiyonizm ve anti-semitizm birbirinden hiçbir þekildebaðlantýsýz olmayan bir bütününparçalarý olarak yerlerini alýyor.Ýslam düþmanlýðýnýn neoliberalizminpropaganda biçimi, Ýsrail’in ABD’ninOrtadoðu’daki uç karakolu, darbeyekarþý durmanýn sosyalist olmanýn birgereði olduðunu söylemek SosyalistÝþçi okurlarý için bir yenilik olmasagerek. Yine de kitap hem gözdenkaçmýþ, hem hatýrdan çýkmýþ olabile-cek yazýlarý toplayarak hayýrlý bir iþyapýyor.

OOkkuuyyuuccuu:: BBiirr SSSS’’ee AAþþýýkk OOllmmaakk

Sosyalistler dine nasýl bakarlar?

Page 11: Sosyalist İşçi 359

SÝ Ankara -Irkçýlýða veMilliyetçiliðe DurDeGrubu’nun düzenlediði‘Sýradan ýrkçýlýkla nasýl baþedilir’ konulu söyleþi, 17Nisan Cuma günü,Ankara’da DipnotKitabevi’nde yapýldý. Ellidenfazla izleyicinin katýldýðýsöyleþi, ilgiyle izlendi veDurDe’nin imza föylerine 17yeni isim eklendi.Milliyetçilik üzerine yaptýðýakademik çalýþmalarla taný-nan konuþmacý Tanýl Bora,kendi yaþadýðý örneklerianlatarak, sýradan ýrkçýlýklabaþ etmenin oldukça zorolduðunu ve bunun belli birçözüm aracý olmadýðýnýsöyledi. Bora’ya göre, ýrkçýlýkkonusunda karþýlaþtýðýmýz iki

grup söz konusu. Bunlardanilki, ýrkçýlýðý zaten bir sorunolarak algýlamayanlar,diðeriyse, sözel olarakýrkçýlýða karþý olup da, ýrkçýtavýrlar sergileyen ve kendidurumunu bundan muafgörenlerden oluþuyor.Irkçýlýðýn var olduðunu vekötü bir þey olduðunu anlat-mak ve ýrkçý tutumlarýtoplumda skandalize etmek,tabulaþtýrmak, ayýp olarakalgýlatmak için çalýþmamýzgerektiðini söyleyen TanýlBora, somut insan hikâyelerive pratik deneyim üzerindenkonuþmanýn önemini vurgu-ladý.

Ýzmir’de, BuduncularDerneði’nin ýrkçýKampanyasý’na karþý

yapýldýðý gibi, hem hukukiyoldan mücadele edilip hemde ‘internet savaþlarý’ gibiaraçlardan yararlanýlabile-ceðini belirtti.

Türkiye’de ýrkçýlýkla mil-liyetçiliði ayýrma eðilimiolduðunu anlatan Bora, bunusavunanlara, milliyetçiliktenýrkçýlýða geçiþin ne kadarkolay olduðunu anlatmamýzgerektiðine deðindi.

Tanýl Bora, izleyicilerinsorularý üzerine, ýrkçýlýðýnesas olarak bir sistem sorunuolduðunu ama bu tür tartýþ-malarý yapmanýn bizler içinbir nevi idman olduðunu vebu yönüyle de gerekliolduðunu ifade etti.

AAllii BBaayyddaaþþ

“Hrant’ýn katili,Ergenekon çetesi”

SÝ Ýstanbul- Hrant'ýnarkadaþlarý Hrant’ýn fail-lerinin yargýlanmasý talebiyleHrant Dink cinayetidavasýnýn 9. duruþmasýnýnBaþladýðý saatlerde BeþiktaþÝskele Meydaný’nda Hrantiçin Adalet için pankartýarkasýnda buluþtu. Hrant’ýnarkadaþlarý adýna basýn açýk-lamasýný Derya Alabora veMahir Günþýray okudu.Açýklamada cinayetin ardýn-dan hemen tutuklananlarýngözden çýkarýlmýþ emirkullarý olduðu, önemli olanýn“Öldür!” diyenlerininyargýlanmasý gerektiði vur-gulandý. Basýn açýklamasýnýnardýndan “Hala nasýl sessizdurabiliyoruz?” pankartýaltýnda hepbir aðýzdan“Adalet Nöbeti Þarkýsý”söylendi. Eylemde sýk sýk“Hrant’ýn katili Ergenekonçetesi”, “Hepimiz Hrant’ýz,hepimiz Ermeniyiz”, “Öldürdiyenler yargýlansýn”,”Budava ne zaman baþlayacak”sloganlarý atýldý.

DTP’ye dokunmayýn!

DTP’ye yönelik devletoperasyonuna Ýstanbul’daprotesto edildi. 18 Nisan’daGalatarasay Meydaný’ndatoplanan barýþ yanlýlarý buoperasyonun DTP’nin seçimbaþarýsýna karþý, barýþçýlçözümü engellemek içindevreye sokulduðunu vurgu-ladý. DSÝP üyeleri de eylemekatýldý.

28 Mart 2006 tarihinde yaþananolaylar ve sonrasýna ait gerçekgörüntüler. Çok çarpýcý. Bir o kadarda yüz kýzartýcý. 45 dakika boyunca,yer yer gözlerimiz ýslanarak,yüreðimiz daralarak, ama soluksuzizledik filmi. Adý “Gözmece”. Ýmza-cýlarý arasýnda bulunduðum,‘Çocuklar için Adalet Çaðrýcýlarý’nýngeçtiðimiz hafta Ýstanbul Beyoðlu,Rengahenk sanatevi’nde galasýnýyaptýðý bir belgesel. Film, adýnýDiyarbakýrlý çocuklarýn oyunlarýn-dan alýyor. Olaylarýn içinde bulunançocuklar ve yaþamýný yitiren çocuk-larýn aileleri, arkadaþlarý, kardeþleriyaþadýklarýný, hissettiklerini gördük-leri þekliyle anlatýyor. Çektiði bubelgesel nedeniyle, filmin yönet-meni Aydýn Sevinç de Türkiye’denÝsviçre’ye göçmek zorunda kalmýþ.Filmin ilk gösterimine ancak yazdýðýmektup ile katýlabildi.‘‘DDEEVVLLEETTÝÝ TTAAÞÞLLAAYYAANN’’ ÇÇOOCCUUKKLLAARR

Türkiye'de Diyarbakýr, Adana,Mersin ve diðer çeþitli illerdegeliþen bazý toplumsal olaylar/gös-teriler sonrasýnda tutuklanmýþ,yargýlama süreci devam edençocuklar var. Söz ettiklerimiz;

yaþlarý 13-17 arasý 800 civarýndaçocuk. Nerede ve nasýl olurlarsaolsunlar hepsi çocuk gibi çocukluk-larýný yaþamasý gereken ‘çocuklar’...Çocuklarýn tutuklu olarak ve üstelik‘aðýr ceza mahkemelerinde’yargýlanmalarý Türkiye’nin de tarafýolduðu Birleþmiþ Milletler ÇocukHaklarý Sözleþmesi'ne ve çocukadalet sistemine aykýrý. Bu yýlýnsadece Ocak ayýnda 26 çocuðatoplamý 75 yýla varan aðýr cezalarverildi. Bu çocuklar pedagojikyardým bile alamýyor, eðitimlerinedevam edemiyorlar. Ve bir bölümüde yetiþkinlerle ayný koðuþlardakalýyor.

* * *Aslýnda, 12 Þubat 2009 günü

Demokratik Toplum Partisi (DTP)Þýrnak Milletvekili Sevahir Bayýndýrçok önemli bir konuya parmak bastýve TBMM baþkanlýðýna çocuklarýnda kapsamý içine alýndýðý TerörleMücadele Kanunu (TMK)'ndadeðiþiklikler içeren bir yasa tasarýsýverdi. Teklif medyada hiç yeralmadý, kamuoyu haberdar olmadý.Çünkü “o” DTP’li idi. Hangi konuyugündeme getirmeye çalýþýrsa

çalýþsýn, sesi kýsýlmalý, boðulmalý,karþýsýnda da ‘saðýr’, ‘dilsiz’ ve ‘kör’olunmalýydý.ÇÇOOCCUUKKLLAARRAA ÝÝÞÞKKEENNCCEE

Hepsi hepsi, çocuktular.Gösterilere katýlmýþlar, belki depolislere taþ atmýþlardý. DiyarbakýrBarosu Genel Sekreteri Av. SerhanEren, ‘devleti taþlayan’ gözaltýnaalýnýp da serbest býrakýlan çocuk-larýn aðzýndan Diyarbakýr’da Baroolarak yaptýklarý tespitlerde þunlarýaktarýyor:

“Baðlar Karakolu’nda bizi çýrýlçý-plak soydular. Üzerimize su dök-tüler. Çýplak halimizle bizi bir saatbeton üzerinde beklettiler. Saatbaþý gelip yeniden ýslattýlar...”“Beni Çarþý polis merkezinegötürdüler. Oradan da PolisOkulu’na. Zorla Ýstiklal Marþý’nýokuttular...” “Ellerimi boynumdanbaðladýlar, diz üstü çöktürdüler.Dövdüler. Gözüme biber gazý sýk-týlar...” “ Aðzýma silahý koydular,kalçamý ve vücudumu elle tacizettiler...” “Bana sürekli küfrettiler.Bir polis beni sað kolumdan býçak-ladý ve her yerime copla vurdular...”(Güncel Hukuk Dergisi, Nisan 2009)

* * *Dünyadaki tüm çocuklara bayram

armaðan etmiþ bir ülke Türkiye.Üstelik, Birleþmiþ Milletler ÇocukHaklarý Sözleþmesi'nin de ilk imza-cýlarýndan. Çocuklarýn öncelikliyararýný saðlamaya, korumaya,büyüme ve geliþmelerini destekle-meye ve çocuklar arasýnda ayrýmgözetmemeye söz vermiþ...

23 Nisan Ulusal Egemenlik veÇocuk Bayramý... Devlet katýndaçocuklar, o gün, Meclis Baþkaný,Cumhurbaþkaný, Baþbakankoltuðuna oturacaklar. Büyükler,koca koca adamlar, kadýnlar tele-vizyonlara çýkýp ne denli çocuklaraönem veren bir toplum olduðu-muzu haykýracaklar. Ama 800’üaþkýn çocuk bu ülkenin cezaev-lerinde yatacak...

Oysa, onlar öncelikle ve sadeceçocuklar... Nerede, kimin çocuðuolurlarsa olsunlar, çocuk gibi yaþa-mak, çocuk gibi muamele görmekhaklarý.

Biz, ben, sen, o... Kendi çocuk-larýmýza, yakýnýmýzdakilere nasýl birikiyüzlülükle bakýp, ‘bugün seninbayramýn’ diyebileceðiz? Nasýl kut-lamalarýný isteyeceðiz bu bayramý?..

YYaallççýýnn EErrggüünnddooðð[email protected]

YYAAÞÞAAMM SSAAVVUUNNUUSSUUDoðanýn da, hayvanlarýn da ne haklarýný savunacak 'avukatlarý', ne çýkarlarýný koruyacak'sendikalarý', ne de 'oy haklarý' var. Görev 'yaþam savunucularý'na düþüyor... Unutmayýn! Türcülükde, týpký "ýrkçýlýk" ve "cinsiyet ayrýmcýlýðý" gibidir.

Aþaðýdan sosyalizm-Kapitalist toplumda tümzenginliklerin yaratýcýsýiþçi sýnýfýdýr. Yeni birtoplum, iþçi sýnýfýnýn üre-tim araçlarýna kolektifolarak el koyup üretimive daðýtýmý kontroletmesiyle mümkündür.

Reform deðil, devrim-Ýçinde yaþadýðýmýz sis-tem reformlarla köklü birþekilde deðiþtirilemez,düzeltilemez.-Bu düzenin kurumlarýiþçi sýnýfý tarafýndan elegeçirilip kullanýlamaz.Kapitalist devletin tümkurumlarý iþçi sýnýfýnakarþý sermaye sahipleri-ni, egemen sýnýfý koru-mak için oluþturulmuþ-tur.-Ýþçi sýnýfýna, iþçi konsey-lerinin ve iþçi milislerininüzerinde yükselen tama-men farklý bir devletgereklidir.-Bu sistemi sadece iþçisýnýfýnýn yýðýnsal eylemidevirebilir.-Sosyalizm için mücadeledünya çapýnda birmücadelenin parçasýdýr.Sosyalistler baþkaülkelerin iþçileri ile daimadayanýþma içindedir.-Sosyalistler kadýnlarýntam bir sosyal, ekonomikve politik eþitliðinisavunur.-Sosyalistler insanlarýncinsel tercihlerindendolayý aþaðýlanmalarýnave baský altýna alýn-malarýna karþý çýkarlar.

Enternasyonalizm-Sosyalistler, bir ülke-niniþçilerinin diðer ülke-leriniþçileri ile karþý kar-þýyagelmesine neden o-lanher þeye karþý çýkarlar.-Sosyalistler ýrkçýlýða veemperyalizme karþýdýrlar.Bütün halklarýn kendikaderlerini tayin hakkýnýsavunurlar.-Sosyalistler bütün haklýulusal kurtuluþ ha-reket-lerini desteklerler.-Rusya deneyi göster-miþtir ki, sosyalizm tekbir ülkede izole olarakyaþayamaz. Rusya, Çin,Doðu Avrupa ve Kübasosyalist deðil, devletkapitalistidir.

Devrimci parti-Sosyalizmin gerçekleþe-bilmesi için, iþçi sýnýfýnýnen militan, en mücadele-ci kesimi devrimci sosyal-ist bir partide örgütlen-melidir. Böylesi bir partiiþçi sýnýfýnýn yýðýnsalörgütleri ve hareketi için-deki çalýþma ile inþaedilebilir.-Sosyalistler pratik içindediðer iþçilere reformizminiþçi sýnýfýnýn çýkarlarýnaaykýrý olduðunu kanýtla-malýdýr. Bu fikirlerekatýlan herkesi devrimcibir sosyalist iþçi par-tisinin inþasý çalýþmasýnaomuz vermeye çaðýrýy-oruz.

SSoossyyaalliisstt ÝÝþþççii nnee ssaavvuunnuuyyoorr??

ii nn tt ee rr nn ee ttozurdiliyoruz.combarisarock.orgkureselbarisveadalet.orgkureseleylem.orgdurde.orghranticinadaleticin.com70milyonadim.org

ToplantýlarEtkinlikler25 Nisan

saat: 13.00Tepe Nautilius

önünde toplanýyoruz

ÞÞiirrkkeettlleerrii ddeeððiillggeezzeeggeennii

kkuurrttaarr

KEGKüresel Eylem Grubu

“Yeni dönem yeni bir sol”

MARKSiZM22-23-24 Mayýs Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleþkesi

20092009Bilgi Üniversitesi

Dolapdere yerleþkesi

Ayrýnýtýlý bilgi için:0536 822 15 99

KKüürrtt ssoorruunnuu::ÇÇöözzüümmüünn

nneerreessiinnddeeyyiizz??2233 NNiissaann

PPeerrþþeemmbbee,, ssaaaatt::1199..0000KKaaddýýkkööyy

Sakýz sokak No 18/2(Þifa Hastanesi karþýsý)

SSiiyyaassaall ÝÝssllaammRoni Margulies

2233 NNiissaannPPeerrþþeemmbbee,, ssaaaatt::1199..0000

BBeeyyooððlluuÝstiklal Caddesi

Bekar Sokak No: 16/3

AAnnkkaarraaKarakedi Kültür

Merkeziaaççýýllddýý

Bayýndýr-22 Sokak 30/9Kýzýlay/Ankara(TÖMER karþýsý)

KüreselEylemGrubu

Her Salý 19.00’da toplanýyor.Ýstiklal Caddesi

Bekar Sokak No: 16/3

DSiPtoplantýlarý

KKüürreesseell BBaarrýýþþ vvee AAddaalleett

KKooaalliissyyoonnuuhheerr ÇÇaarrþþaammbbaa

1199..0000’’ddaaKKaaddýýkkööyy’’ddeettooppllaannýýyyoorr

MEPHÝSTO KÝTABEVÝÜST KATI

DSiPdsip.org.tr

sosyalistisci.org

Çocuk bayramýný nasýl kutlayacaðýz þimdi?

Sýradan ýrkçýlýkla nasýl baþ edilebilir?

Küresel Eylem Grubu'nuniklim deðiþikliðine karþý 6.büyük mitingine dönük kam-panya Ýstanbul, Ýzmir veAnkara'da canlý bir þekildegeçti. Sokak, küresel ýsýnmayaçok ilgiliydi ve derhal tedbiralýnmasýný istiyordu.

- Ýstanbul'un iki yakasýnda50 bin bildiri daðýtýldý. Bildirialanlardan KEG'in gezegenikurtar çaðrýsýna büyük destekgeldi. sokata onlarca kiþiyleiklim deðiþikliði ve antikapi-talist politikalar konuþuldu.

Koç ve Maltepe Üniversiteler-i'nde ilk kez küresel ýsýnmatoplantýlarý yapýldý. KEGaktivistleri çeþitli radyo kanal-larýnda konuþtu, eylemekatýlým çaðrýsý yaptý

- Açýk Radyo ve ÞehirTiyatrolarý iþbirliðiyle hazýr-lanan çocuklara dönük küre-sel ýsýnma eðitimini KEGaktivistleri verdi. Kadýköy,Kaðýthane ve Ümraniye'dekieðitimlere 180 çocuk katýldý.Çocuklar 25 Nisanyürüyüþünde taþýnacak olan

renkli resimli pankartlarhazýrladý.

- Ýzmir'de KEG aktivistleriküresel ýsýnmaya karþý eðitimatölyesi yaptý, bu etkinliðe 150kiþi katýldý. Ege Üniversitesive Dokuz Eylül Üniversite-si'nde KEG masalarý açýldý.Karþýyaka semtinde sokakstandý kuruldu. Tüyap KitapFuarý'nda açýlan KEG masasýbüyük ilgi gördü.

- Ankara'da YükselCaddesi'nde bildiri daðýtým-larý yapýldý.

KEG yine sokaktaydý

sayý: 359 sosyalist iþçi 11

Page 12: Sosyalist İşçi 359

Dünyanýn ve Türkiye'ninpolitik sorunlarýnýnbirçok baþlýkta tartýþýla-

caðý Marksizm 2009'un evsahipliðini DSÝP yapýyor.Marksizm 2009'a ise kriz vesosyalist bir çözüm tartýþmalarýdamgasýna vuracak.

Gezegenimiz iki büyük krizibirden yaþýyor. Yeni-liberal poli-tikalar iflas etti. Küresel finanskrizi sanayi üretimine de sýçradýve kapitalistler "piyasa her þeyiçözer" þarkýsýný kolayca býraktý.Hükümetler geçen yýlýnEylül'ünden bu yana batan þir-ketleri kurtarmak için 20 trilyondolar harcadý.

6 milyar insandan çalýnan veesirgenen bu devasa para bileonlarý kurtaramadý. Burjuvaekonomistleri, içinden geçilendönemi 1930'larla kýyaslýyor.Sistem bir çöküþe doðru ilerliyor.Kapitalistler kendi krizlerininfaturasý- ný iþçi sýnýfýna ve yok-sullara ödetmek istiyor

Küresel ýsýnma hýzla artýyor.Ýklim deðiþikliðinin ilk etkileridört kýtada birden görülüyor.Ýklim felaketleri milyonlarcainsaný etkiliyor. Bilimciler dünekadar 2 derecelik bir ýsý artýþýnýnbizi bambaþka bir gezegenegötüreceðini söylerken, þimdi 4derecelik bir ýsý artýþýnýn

mümkün olduðunu söyleyerekuyarý yor. Yeryüzünde canlý hay-atý tehdit altýnda. Küresel ýsýn-manýn sorumlusu olan kapital-izmin ise iklim deðiþikliðine birçözümü yok.

Oysa iki krizin bir çözümü var.Bu çözüm iþçi sýnýfýnýn ve ezilen-lerin çözümüdür. Ekonomiyi þir-ketler deðil çalýþanlar denetleme-lidir. Tüm dünyada yenilenebilirenerji kaynaklarýna dönülme-lidir. Mali kaynaklar bankalarýkurtarmaya deðil gezegeni kur-tarmaya harcanmalýdýr.

6 milyar insanýn çýkarlarýnýiçeren ortak talepler etrafýndakriz karþýtý büyük bir direniþyaratmalýyýz. Þimdi gerçek birdeðiþimin zamanýdýr.

Tüm bunlarýn ortasýndaTürkiye bir deðiþim yaþýyor.Kemalizm sarsýlýyor. Ýlk kez dar-beciler yargýlanýyor. Kürtler,Ermeniler, Sünniler, Alevilerezenlere baþkaldýrýyor. Milyonlardemokrasi istiyor.

Ýþçi sýnýfýný ve ve ezilenleri bir-leþtirecek kitlesel yeni sol alter-natifi yaratmak zorundayýz.

Marksizm 2009'da tüm bunlarýkonuþacaðýz. Hep birlikte tartýþa-caðýz. DSÝP'in ev sahipliðindeyapýlan Marksizm 2009'unkürsüsü yeni bir dünya isteyenherkese açýktýr.

ssoossyyaalliisstt iissccii Z Yayýncýlýk ve Tanýtým Hizmetleri Ltd. Þti.

Sahibi: Arife Köse Sorumlu Yazýiþleri Müdürü:Volkan Tamusta Adres: Caferaða Mahallesi, Nail

Bey Sokak, No: 9/15, Kadýköy/ÝstanbulBaský: Özdemir Matbaasý, Davutpaþa Cad. Güven

Sanayi Sitesi, C Blok, No: 242 Topkapý, Ýstanbul -Tel: 0212 577 54 92 Yerel süreli yayýn, haftada bir

yayýnlanýr. wwwwww..ssoossyyaalliissttiissccii..oorrgg

11.00 - 12.15 12.30 - 13.45 14.15 - 15.30 16.00 - 17.15 17.45 - 19.00 19.15 - 20.30

Dünyada veTürkiye’dekrize karþý

direniþ

21. Yüzyýldaemperyalizm ve

hegemonyamücadelesi

Bir darbe iki sol

Feminizm mi,sosyalizm mi

Kürt sorunundaçözümün

neresindeyiz?

Küresel savaþkarþýtý hareketin

gücüForum

Yeni ve kitleselbir sol

muhalefetiyaratmak

Edebiyat vedevrim

23 M

ayýs

,Cu

mar

tesi

22 M

ayýs

,Cu

ma

24 M

ayýs

,Pa

zar

Uluslararasýsosyalist gelenek

ve DSÝP’infikirleri Kapitalizm

çökerken;çözüm var mý?

Yeni dönemyeni bir sol

Ýki kriz birçözüm

ForumSusurluktan

Hrant’a: Darbegiriþimlerini

nasýldurduracaðýz?

Marksýn güncelliði

Berlin Duvarý’nýnçöküþü ve yenibir baþlangýç

SSiiyyaassaall ÝÝssllaamm vveeyyookkssuullllaarr

Kapitalizmsonrasý yaþam

1992’den buyana Marksizmtoplantýlarýndakimler konuþtu?

Orhan Pamuk, MurathanMungan, Kerem Kabadayý,Ufuk Uras, SabahatTuncel, Akýn Birdal, AhmetÝnsel, Harun Tekin, AlexCallinicos, Mehmet AliAlabora,Roni Margulies,Ömer Laçiner, FerhatKentel, Chris Harman,Sami Evren, Doðan Tarkan,Hayri Kozanoðlu, BülentSomay, Nuray Mert,Tayfun Mater, MuratÇelikkan, Mete Çubukçu,Ömer Madra, FethiyeÇetin, Panos Garganas,Özgür Gürbüz, AyhanBilgen, Stefan Bornost,Avi Haligua,Yýldýray Oður,Seyfi Öngider,Küçük Ýsk-ender, Sinan Özbek, MetinÜstündað, ErtuðrulKürkçü, Aydýn Cýngý, ErcanKarakaþ, Murat Coþkun,Kemal Nebioðlu, MetinÇulhaoðlu, Tayfun Görgün,Talad Ahmet, Bejan Matur,Orhan Koçak, Ragýp Duran,Rýdvan Akar, Sevgi Göðçe,Barýþ Pirhasan, MetinYeðin, Doðan Erbaþ, HakanTahmaz, Ümit Þahin, Eray Özer, Eylem Çaðdaþ, Yelda, Sotiris Kondoyanis

“Yeni dönem yeni bir sol”

MARKSiZM22-23-24 Mayýs Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleþkesi

2200009922000099

Diðer þehirlerin de katýlýmýylaMayýs ayýnda Ýstanbul'dayapýlacak Marksizm tartýþ-malarý çeþitli konulardapanel, atölye, toplantý,sergilerden ve

konserden oluþacak.

Marksizm 2009'da hemyaþadýðýmýz dünyadakisorunlarýmýzý hem Marksistgeleneði, hem de önümüzde-ki süreçte nasýl kampanyalaryapmamýz gerektiðini tartýþ-mak istiyoruz.

Marksizm 2009'de toplantýve panellerin yaný sýra film

gösterimleri, belgeseller,atölyeler, sergiler, müzik din-letileri, edebiyat tartýþmalarýyapmayý planlýyoruz.

Kampanyalarýn stantlarý,kitap stantlarý, yiyecek, içe-cek stantlarý kuruyoruz.

Þehir dýþýndan gelenler içinkalacak yer ayarlýyoruz.

Toplantýlarý katýlým davetiye-lidir, organizasyona katký için3 günlük davetiye 5 liradýr.

Ýletiþim: 0535 382 91 07

[email protected]

wwwwww..mmaarrkkssiizzmm22000088..ccoomm

KKaattýýllýýmm vvee iilleettiiþþiimm

wwwwww..ddssiipp..oorrgg..ttrr

PPRROOGGRRAAMM