Phaidon - ForuQ

67

Transcript of Phaidon - ForuQ

Page 1: Phaidon - ForuQ
Page 2: Phaidon - ForuQ

Platon

PhaidonΦαίδων

Çeviren:SuutK.Yetkin

HamdiR.Atademir

Page 3: Phaidon - ForuQ

MilliEğitimBakanlığıYayınları:898BilimveKültürEserleriDizisi:166

BatıKlasikleri:40

KitabınAdı:PhaidonYayımKodu:89.34.Y.0002.437

ISBN:975.11.0049.6BaskıYılı:1989

Page 4: Phaidon - ForuQ

EskiYunanHasİsimlerininYazılışıHakkındaNot

Yunaneserlerinintercumesindetanrı,insanvememleketisimleriniasıllarındakiimlayagoreyazmayıuygunbulduk;bununiçindebugunAvrupamilletlerininhemenhepsindekullanılantranskripsiyon usulunu aldık. Yunancanın her har i, aşagıdaki cetvelde gosterildigi gibi, tekveya çift har lerle karşılanmıştır.Th vekh gibi çift har leri kullanmaya gerek vardı; çunkuYunancanınΘ’sınıda,T’ınıdatilegosteremezdik,ikisiniayırmakzorunluydu.Xiçindesadeceh har ini alsaydık Yunancada sesli har lerin onune bazen gelen ‘ işareti ile karışmasımümkündü.

Phçiftharfinegelince,YunancanınΦharfiniAvrupalılarötedenberiböylegösterirler;vaktiyleRomalılar da oyle gostermişlerdir; demek ki o har in telaffuzu Romalılarınf har inintelaffuzunatamamıylauymuyormuş.

RomalılarvebugunkuAvrupamilletleriYunancanınΞhar inidexilegosterirler;fakatxhar ibizim alfabemizde yoktur: Onun için bunun yerineks çift har ini kullanmayı daha uygunbulduk.

Yunanca isimlerdey har i sessiz degil, sesli harftir ve Yunancanın Y har ini gosterir;üokunması lazımdır. Fakat bu telaffuz mutlak degildir; bugunku Yunanlılar onu iokumaktadırlar.

Çiftseslihar leridegeneçiftolarakgosterdik.Ancakovyerineyalnızbirakoyduk;bu,şimdikimilletlerarasıtranskripsiyondadaböyledir.

A–AH–EN–NT–TB–BΘ–ThΞ–KsY–YΓ–GI–İO–OΦ–PhΔ–DK–KΠ–PX–KhE–EΛ–LP–RΨ–PsZ–ZM–MΣ–SΩ–O

Page 5: Phaidon - ForuQ

KONUŞANLAR

TİMAİOSKRİTİASSOKRATES

HERMOKRATES

Page 6: Phaidon - ForuQ

KONUŞANLAR

EKHEKRATESPHAIDON

APOLLODOROSSOKRATESKEBESSİMMİASKRİTON

KSANTHIPPOSONBİRLERİNHİZMETÇİSİ

Page 7: Phaidon - ForuQ

EKHEKRATES-Phaidon,Sokrateshapsedildigiyerdezehiriçtigigunonunyanındakendinmibulundunyoksabildiklerinisanabirbaşkasımıanlattı?

PHAIDON-Kendimbulundum,Ekhekrates.

EKHEKRATES-Oyleysesondemlerindesoylediklerinivenasıloldugunubizeanlat;bunlarınekadar ogrenmek istedigimi bilemezsin. Çunku şimdi Atina’ya giden Phlious’lu hiçbirhemşerimyok,buolayhakkındabizi iyiceaydınlatacakhiçbiryabancıdauzunzamandanberi oradan gelmedi, yalnız Sokrates’in zehir içtikten sonra oldugunu soylediler, dahafazlasınıbilmiyoruz.

PHAIDON-Mahkemeninnasılgeçtiğinidebilmiyormusunuz?

EKHEKRATES-Biliyorum;bizeanlattılar,dogrusuSokrates’indehukumdençokzamansonraölmesi,bizihayretedüşürdü.Bununsebebineidi,Phaidon?

PHAIDON - Bir tesaduf, Ekhekrates, Mahkeme kararının verilmesinden bir gun oncesi,AtinalılarınDelos’agönderdiklerigemininpupasınaçelenkkonulduğugünerastlamıştı.

EKHEKRATES-Bugemidene?

PHAIDON – Atinalıların soylediklerine bakılırsa, Theseus yedi delikanlı ile yedi genç kızıyanınaalarakvaktiyleGirit’ebugemiilegitmiş,kendisinikurtarmaklaonlarıdakurtarmış.Denildigine gore, Atinalılar bu gençler kurtulursa Delos’a her yıl bir heyet{1} gondermegiApollon’aadamışlar.Işteozamandanberitanrıyabuheyetihepgonderdiler;haladaheryılgondermektedirler.Buhactorenibaşladıktansonra,gemiDelos’avarıpAtina’yadonunceyekadarşehrintemizkalmasını,hiçkimsenin oldurulmemesinibirkanunemreder.Budenizyolculuguruzgartersestigizamançokuzunsurer.Apollonrahibiningemiyeçelenkkoyduguvakit başlayan toren, dedigim gibi, bu defa mahkeme kararının verilmesinden bir gunoncesinerastlamıştı.IşteSokrates’inhukumgecesindenolumunekadarhapisteuzunzamankalmasıbundandır.

EKHEKRATES-Şimdisoyle,Phaidon,Sokratesolurkennelerolupbitti,nelersoylendi,neleryapıldı? Yanında yakınlarından kimler bulundu? Yoksa hakimler, yanında bulunanların busonvazifeyiyerinegetirmelerineengelmioldularveo,dosttanuzak,yapayalnızmıöldü?

PHAIDON-Hayıryalnızdeğildi,yanındabüyükbirkalabalıkbilevardı.

EKHEKRATES-Başkabirişinyoksa,bütünbunlarıolduğugibibizeanlatıver.

PHAIDON - Hayır, hiçbir işim yok, olup biteni başından sonuna kadar size anlatmayaçalışacagım. Çunku ister ben anlatayım, ister başkası m dinleyeyim, benim için dunyadaSokrates’inhâtırasınıcanlandırmaktandahatatlıbirşeyolamaz.

EKHEKRATES - Seni dinleyecek olanları da aynı halde bulacaksın, Phaidon, Şimdi elindengeldiğikadargerçeğeuygunolmaya,hiçbirşeyiunutmamayaçalış.

Page 8: Phaidon - ForuQ

PHAIDON - Onun yanında bulundugum zaman içimde uyanan duygular gerçekten tuhaftı.Kendisine baglı bulundugum bir insanın olmek uzere oldugu duşuncesi, bende bir acımaduygusuuyandırmadı;çunkugozlerimonundebulunaninsan,mutlubirinsandı,Ekhekrates;hali,sozleribunugosteriyordu;olumkarşısındaoylesakin,oyleasilbirhalivardıki,Hades’egiderkenbileorayatanrılarınyardımıilegittigini,orayavarıncadakimseyenasipolmayanbir mutluluga kavuşacagını duşunmeye koyuldum. Işte bunun içindir ki bir felaketkarşısında duyulması tabiı olan acıyı hiç de duymuyordum. O gun gene felsefedenkonuşuyorduk,fakatartıkherzamankifelsefekonuşmalarınınzevkinialmıyordum.

Gerçekten tuhaf bir hal içindeydim. Sokrates’in biraz sonra olecegini duşundugum zamaniçimihazveacıilekarışık,bilinmeyenbirduygununkapladıgınıduyuyordum.Oradabutunhazırbulunanlardaaynıhal içindeydiler.Bazenguluyor,bazenaglıyorduk;hele içimizdenbiri,Apollodoroshepimizibastırıyordu.Onutanırsın;nemizaçtaolduğunubilirsin.

EKHEKRATES-Nasılbilmem!

PHAIDON - Evet, Apollodoros zorluk çekmeden bu çift duyguya kendini bırakıveriyordu,ötekilergibibendeböylebirheyecaniçindeydim.

EKHEKRATES-Oradakimlervardı,Phaidon?

PHAIDON.—Yukarıda adı geçen Apollodoros’tan başka, hemşerileri Kritobulos ile babasıKriton, onlarla birlikte Hermogenes, Epigenes, Antisthenes vardı. Paianiaıı Ktesippos,Meneksinos,Atinalılardandahabaşka kimseler de oradabulunuyorlardı. Platonhasta idi,sanırım.

EKHEKRATES-Oradayabancılardavarmıydı?

PHAIDON-Evet,baştaThebailiSimmiasolmakuzereKebesilePhaidonnes,sonraMegaralıEukleides’leTerpsiondaoradaidiler.

EKHEKRATES-AristİpposîleKleombrotosdaoradamıidiler?

PHAIDON-Hayır,onlarınAigine’deolduklarısöyleniyordu.

EKHEKRATEŞ-Dahabaşkakimseleryokmuidi?

PHAIDON-Sokrates’inyanındahazırbulunanlarhemenhemenbunlardı,sanırım.

EKHEKRATES-Çokiyi,şimdibizeoradakonuşulanşeylerianlatbakalım.

PHAIDON - Sana her şeyi, oldugu gibi, başından sonuna kadar, anlatmaya çalışacagım. Hiçbirimiz Sokrates’i her gun gidip gormek fırsatını kaçırmıyorduk. Her sabah, hapsedildigiyereçokyakınolanhukummeydanındabuluşuyorduk.Orada,kapınınaçılmasınıbekleyerekaramızdakonuşuyorduk;çunkukapıerkendenaçılmıyordu.KapıaçılıncaSokrates’inyanınagidiyor,çoguzamanbutun,gunuonunlabirliktegeçiriyorduk.Fakatogundahaerkendenbuluştuk, çunku bir gun once akşamustu hapis yerinden çıkarken geminin Delos’tan

Page 9: Phaidon - ForuQ

dondugunu haber almıştık. Bunun için her zamanki yerde mumkun oldugu kadar erkenbuluşmak uzere sozleşmiştik. Oraya varır varmaz, her zaman onumuze çıkan kapıcı bizikarşılayarak beklememizi, kendisi gelip bizi çagırmadıkça içeri girmememizi soyledi,“çunku”, dedi, “onbirler Sokrates’i zincirlerinden çozmek ve ona bugun olecegini habervermek uzeredirler.” Biraz sonra donup geldi, içeri girmemizi soyledi. Girdigimiz zamanzincirleri çozulen Sokrates’le yanında oturan, kolları arasında çocuklarını tutan pek iyitanıdıgın KsanthIppos’u bulduk. Ksanthippos bizi gorur gormez bagırıp çagırmaga, boylehallerde kadınların soylediklerini soylemeye başladı. “Ah Sokrates”, dedi, “seni sevenler,demekseninlesondefakonuşuyorlar,sendeonlarasonsözlerinisöylüyorsun!”

Sokrates, Kriton’a bakarak, “Kriton, şunu eve gonder” dedi; Kriton’un adamları onugötürürkenogöğsüneyumruklarıylavurarakinleyipduruyordu.

Sokrates’e gelince, yatagı uzerine oturdu, kıvırmış oldugu bacagını ovuşturarak bize:“Dostlarım”,dedi,“insanlarınhazadınıverdiklerişeygorunuştenegariptir;onunlakarşıtısayılanacıarasındanetuhafbagıntılarvar;onlarinsandaaynızamandayanyanabulunmakistemezler.Amabirinikovalayıpyakaladınızmı,çiftevarlıklarısankitekbirbaşabaglanmışgibi,oburunuhemenherzamanyakalamakzorundakalırsınız.BanaoylegeliyorkiAisoposbunun farkına varmış olsaydı, bir masal uydurur ve: tanrı bu iki duşmanı birbiriylebarıştırmakistemişamabecerememiş,bununuzerinebaşlarınıbiryerebaglamış;iştebirigorununce otekinin hemen ardından gitmesine sebep budur, derdi. Sanıyorum ki şimdikendimde olup biten de boyledir. Çunku zincirin bacagıma verdigi acıdan sonra hazzıngeldiğiniduyuyorum.

Kebes,sozukeserek:“Sokrates”,dedi,“dogrusu,neiyiettindebanabunuhatırlattın;çunkunazmaçevirerekbestelediginAisopos’unmasallarıileApollon’ayazdıgınşiirinsozugeçtigivakit,şimdiyekadarbirçokkimseler,geçengundeEvenos,omrundehiçşiirleugraşmadıgınhalde,burayageleliberineduşunceileşiirleryazdıgınıbendensordular.Evenosbunubanagene soracak olursa, –çunku bilirim soracaktır– kendisine cevap verebilmemi istiyorsan,söyleonanediyeyim?”

Sokratesşucevabıverdi:Kebes,oyleysedogruyusoyle,dekişiirlerimiyazarkennekendisiyleyarışmayıduşundum,nede şiirleriyle; çunkubununkolayolmadıgınıbiliyordum.Sadece,gordugumbirtakımruyalarınnedemeyegeldiginiduşunurkenbelkidetanrılarburuyalarlabenimşiiryazmamıemrediyorlar,yazmazsamgunahişlemişolurum,diyeduşundum,işindogrusunu istersem, o ruyaları omrumde birçok defalar gormuşumdur; ruyalar bazen şuşekildegorunuyordu.Fakathepaynışeyisoyluyorlardı:“Sokrates,şiiryaz,guzelsanatlarlauğraş.”

Eskidendeişimbuoldugundan,ruyanınbenibuyolagoturdugunu,koşucularanasılcesaretverilirseruyanındabenioylecealışmışoldugumşeyedevama,guzelsanatlarlaugraşmayasurukledigini duşunuyordum. Çunku felsefe, sanatların en yuksegidir, ben ise onunlaugraşıyordum. Fakat muhakemenin bittigi bayramın olumumu geciktirdigi şu anda ruya

Page 10: Phaidon - ForuQ

bayagı sanatla bile ugraşmamı emretse, ona boyun egmek ve işe koyulmak zorundakalacagını duşundum. Çunku hayatı terk etmeden once vicdanını yukten kurtarmak içinboyle manzumeler soyleyerek ruyanın emrini yerine getirmegi daha uygun buldum. Iştebayramı kutlanan tanrı şere ine ilkmanzumeyi boylece yazdım.Bundan sonra, bir şairin,gerçekten şair olmak istiyorsa, sozleri sıralamakla kalmayıp hayaller kurması gerektiginiduşundum,kendimdebuyetenegiduymadıgımiçineliminaltındabulunan,ezberebildigimAisopos’un masallarını aldım ve aklıma ilk gelen masalları manzum olarak soylemeyeçalıştım.

IşteEvenos’asoyleyeceginbudur,Kebes.Bundanbaşkaonasaglıkdiledigimi,aklıvarsavakitkaybetmeden arkamdan gelmesini de soyle. Bana gelince, gorunuşe gore bu dunyadanbugünuzaklaşacağım;çünküAtinalılarböyleistiyor.

Simmias: Evenos’a ne guzel ogut veriyorsun, Sokrates, dedi, çok zaman onunla goruşmekfırsatınıbuldum,amaeldeettigimbirşeyvarsaodaogutlerinidinlemekteonunhiçdeiyiniyetbeslemeyeceğidir.

Sokratescevapverdi:Nediyorsun?SeninEvenosfilozofdeğilmi?

Simmias:Sanırım,filozoftur,dedi.

Sokrates: Oyleyse, dedi, Evenos ve onun gibi felsefe ile gerektigi gibi ugraşan herkes,ogudumu dinlemekte kusur etmeyecektir. Yalnız hayatına kıymayacaktır, çunku bununyasakolduğusöyleniyor.

Bunları soyleyerek ayaklarını yere dogru sarkıttı, bu durumda oturmuş olarak konuşmayadevam etti. Bunun uzerine Kebes ona şoyle sordu: Bir yandan insanın kendi hayatınakıymaya hakkı olmadıgı, ote yandan ilozofun, olen kimsenin ardından gitmeye hazırolduğununasılsöyleyebilirsin,Sokrates?

Sokrates: Ne diyorsun Kebes, dedi; Simmias’la sen, siz ki Philolaos ile yaşadınız, bu gibimeselelerintartışıldığımhiçişitmedinizmi?

Kebes:Açıkolarakhiçişitmedik,Sokrates,dedi.

Sokrates: Ben de ancak işittiklerimi biliyorum, diye cevap verdi; fakat boylece ogrenmişolduklarımısizesoylemektenbenihiçbirşeyalıkoyamaz.Belkidebuhayatıbırakıpgitmekuzere iken obur dunyaya edecegim yolculuk uzerine bilgi edinmeye çalışmaktan, onunhakkındaedindigimiayrıbirmisal içindeanlatmaktandahauygunbir işolamaz.Bizigunbatısındanayıranzamanıbundandahaiyinasıldoldurabiliriz?

Kebesşoylededi:OhaldeanlatbizeSokrates,insanınkendicanınakıymayahaklıolmadıgınısoylemek için ne gibi kanıtlara dayanıyorlar? Şimdi bize soyledigin şeyi, yani insanınkendini oldurmeye hakkı olmadıgım, bizim aramızda bulundugu sıralarda Philolaos’a vedaha başkalarına soylediklerini gerçekten işitmiştim; ama hiç kimse bu yonde bana açıkolarakbirşeyöğretmedi.

Page 11: Phaidon - ForuQ

Sokrates: Cesaretini kaybetme, diye cevap verdi, sana bir şeyler ogretilebilir. Fakat birçokmeselelerarasındayalnızbirtanesininancakbirşekildeçozumlenmesi,otekimeselelergibiinsanın kararına hiç bırakılmamış olması belki seni şaşırtacaktır. Bazı hallerde olumuhayata ustun sayan insanlar bulunduguna gore olumu ustun sayanların dinine karşısaygısızlıga duşmeden bu mutluluga kavuşamamalarını, iyilik edecek bir yabancıyıbeklemelerinigaripbulacaksın.

Ozaman,Kebestatlıtatlıgülümseyerek,memleketinindiliyle:OrasınıZeusbilir,dedi.

Sokrates sozune devam ederek: Bu şekilde ortaya atılan bu ikir saçma gorunebilir, dedi;bununla beraber, temelsiz de degildir. Biz insanlar bu dunyada kapalı bir yerde gibibulunuyoruzveoradankaçıpkurtulmayahakkımızyokdiyegizemlerdeogretilensozbanapekyuksek,oderecedekavranmasıguçgorunuyor.Fakatbusozdepekiyisoylenmiş,hiçolmazsa, bir şey var ki o da tanrıların bizi kayırmaları, biz insanların da tanrıların malıolmamızdır.Bunundoğruluğunainanmıyormusunuz?

Kebes:inanıyorum,dedi.

Sokrates: Sozune devam ederek, mesela, dedi, kolelerinden biri, emrin olmadan kendisiniöldürürse,senonakızmazmısın,elindengelse,onucezalandırmazmısın?

Kebes:Elbettecezalandırırım,dedi.

Sokratesşoylecevapverdi:Işibubakımdandikkatealırsak,Tanrı-bugunbanaemrettigigibiemretmedikçeinsanınkendiniöldürmeyehakkıolmadığımsöylemeksaçmadeğildir.

Kebes:Evet,dedi,buaklayakıngorunuyor.Fakat ilozo ların olmeyekolayca razıolduklarıhakkında biraz once soylediklerine gelince, Sokrates, demin konuştugumuz gibi, tanrınınbizikorudugu,bizimdeonunbirçeşitmalıoldugumuzdogruisebumantıksızgorunuyor.Çunkuenakıllıinsanların,varolabilenenkemalliefendilerin,yanitanrılarınbaskısıaltındansevinçle çıkmaları bir turlu anlaşılmıyor. Bunlar erkinlige kavuşur kavuşmaz, kendilerinidahamı iyi kollayacaklarını sanıyorlar? Şuphesiz, akılsız bir kimse, efendisinin yanındankaçmanıngerektiginiduşunebilirveiyibirefendidenkaçmanındogruolmadıgını;tersine,mumkun oldugu kadar onun yanında kalmanın gerektigini aklına getirmez. Işte boylecekaçarsaakılsızlıketmişolur.Amaakıllıbiradamın,kendisindendahaiyiolanınyanındaherzamankalmak istemesi tabiıdir. Sokrates, butunbunlardan şimdi soyledigin şeylerin tamtersiçıkıyor:Akıllıinsanlaraölecekleriiçinüzülmek,akılsızlaradasevinmekdüşüyor.

Sokrates, Kebes’in getirdigi kanıtlardan zevk alır gorundu, Oradakilere gozlerini çevirerek;Kebeshepkarşımdakilerinsozleriniçurutecekşeylerarıyor,kendisinesoylenilenlerihemenkabuletmekistemiyor,dedi.

Simmias, soze karışarak: Fakat, dedi, bu defa Kebes’in soylediklerini ben haklı buluyorum,Sokrates. Çunku gerçekten, bilge olan insanlar, kendilerinden daha degerli efendilerinden

Page 12: Phaidon - ForuQ

niçinkaçınsınlar,onlardanniçinuzaklaşsınlar?BencebizivekabulettigingibikemallibaşlarolantanrılarıböylekolaylıklabıraktığıniçinKebes’initirazlarımkendiüzerineçekiyorsun.

Sokrates:Hakkınızvar,dedi,çunkumahkemeonundeoldugugibiburadadakendimimudafaaetmekzorundakaldığımıbanaanlatmakistiyorsunuz.

Simmias:Evet,istediğimbudur,dedi.

Sokrates: Madem ki istiyorsunuz anlatayım, dedi. Yargıçlar huzurundakinden daha iyi birşekilde kendimi savunmaya çalışacagım. (Sozune devam ederek) Dinle Simmias, dinleKebes,dedi,oburdunyada,oncebilgeveiyiolanbaşkatanrıları,sonraolmuşolanburadakiinsanlardandahaiyilerinibulacagımainanmamışolmasaydım,olumekızmamaklahaksızlıketmiş olurdum. Ama şunu iyi biliniz ki o erdemli insanlarla yakında buluşmakumudundayım. Bununla beraber bu umudum mutlaka gerçekleşecegini soylemeye decesaretedemiyorum.Fakatkemalliolantanrılarıoradabulmayagelince,bilinizkiherhangibirşeydençokbunuumuyorum.Iştebuyuzdendirkiolecegimdiyeo kelenmiyorum,çunkuolumden sonra, bir şeyin olduguna kuvvetle umudum vardır: Hembu şey eski inanışlaragörekötüinsanlardançok,iyiinsanlarayarayacaktır.

Simmias: Ne diyorsun, Sokrates, diye cevap verdi, bu duşunceyi yalnız kendine saklayarakaramızdançıkıpgitmegimi tasarlıyorsun?Bunubize soylemeyecekmisin?Çunku ikrimegore bu, hepimizin malıdır; bizi soylediklerine inandırırsan hepimizi temize çıkarmışolursun.

Sokrates:Bunaçalışacagım,dedi.FakatdahaoncebakalımKriton’unbanasoylemekistedigişeynedir?

Kriton: Sokrates, dedi, soylemek Istedigim şey sana zehri verecek olan adamın uzunzamandan beri tekrarlayıp durdugu şeyden başka degildir: o, mumkun oldugu kadar azkonuşmanısanaanlatmamıistiyor.Diyorki,insançokkonuşuncaheyecanlanır,zehiriçildiğizamanbundansakınmalı,yoksaboyleheyecanlananlarbazenikiveya uçdefazehir içmekzorundakalırlar.

Sokrates: Bırak soylesin, dedi; yalnız hazırlayacagı şeyi bana iki, hatta uç defa vermekzorundaymışgibihazırlasın.

Kriton:Ben,vereceğincevabıaşağıyukarıbiliyordum,fakatorahatsızedipduruyor,dedi.

Sokrates: Bırak soylesin, diye cevap verdi, çunku şimdi yargıçlarım olan sizlere, hayatınıgerçekten felsefeye vermiş olan guven dolu bir adamın niçin olum karşısında cesaretinikaybetmemekte haklı olduguna, bir kere de oldu mu, obur dunyada en buyuk nimetlerekavuşacagını umduguna beni inandıran sebepleri anlatacagım. Işte, Simmias, işte Kebes,sizebununnasılboyleolabileceginianlatmayaçalışacagım.Kendilerinigerçektenfelsefeyevermiş olanların, yalnız olmek ve olmuş olmak için çalıştıklarını halk bilmez gorunur. Budogruise,butunhayatıboyuncayalnızolumemelinibeslediktensonra,olumgelince,uzun

Page 13: Phaidon - ForuQ

zamandanberiokadar istenilen,okadararanılan şeyekarşı isyanedilmesi şuphesiz çoksaçmaolur.

Simmias:Bilerek,Zeushakkıiçin,Sokrates,dedi,şuandacanımhiçgulmekistemedigihaldebeni guldurdun! Gerçekten oyle sanıyorum ki insanların çogu seni işitselerdi, felsefe ileugraşanlar için boyle konuşmakta busbutun haklı olduguna inanırlar ve en çok bizimThebaililer, felsefe ileugraşaninsanların olumugerçekten olecekkadar istediklerinikabulederler,hemdebualınyazısınınonlarauygunolduğunubilirlerdi.

Sokrates:Dogruyusoylemişolurlar,Simmias,dedi,yalnızbildiklerinikabuledemem.Çunkugerçek ilozo ların hangi gududen dolayı olumu ozlediklerini, hangi sebepten olume layıkolduklarını,nasılbir olumle oleceklerinibilmiyorlar.FakatThebailileribulunduklarıyerdebırakarakaramızdakonuşalım.Ölümünbirşeyolduğunainanıyoruz,değilmi?

Simmias:Elbetteinanıyoruz,diyecevapverdi

Sokrates:Olum,ruhuntendenayrılmasındanbaşkabirşeymi,diyesorduvedevametti:Olumadınıverdigimizşey,biryandanteninruhtanayrılarakkendikendinekalması,Oburyandanruhuntendenayrılarakkendikendinevarolmayadevametmesidegilmidir?Olum,bundanbaşkaneolabilir?

Simmias:Evet,dedi,bundanbaşkabirşeyolamaz.

Sokrates:AzizSimmias,dedi,şimdibenimleaynı ikirdeolupolmadıgınadikkatet,çunkubiziugraştıran meselenin çozumlenmesi buna baglıdır. Haz adı verilen şeyleri, mesela yiyipiçmeninverdiğihazlarıaramaksencebirfilozofayaraşırmı?

Simmias:Elbetteyaraşmaz,dedi.

Sokrates:Yaaşkınverdiğihazlarıaramak,diyesorunca,

Simmias:Geneöyle,diyecevapverdi.

Sokrates:Yabedeneaitolanbutunotekihazlar,dedi,senceboylebiradamıngozundeonlarınbirdegerivarmıdır?Meselazarifelbiseler,azbulunurayakkabılar,bedenemahsusbaşkabutunsusler?Mutlakbirzorunlulukyokkeninsanbunlarıbegenirmi,yoksahormugorur,nedersin?

Simmias:Gerçektenfilozofise,onlarıhorgörürsanırım,dedi.

Sokrates:Ohalde,genelolarak,boylebiradamıneylemisence teni ilgilendirmiyor, tersine,mümkünolduğukadarondanayrılıyor,ruhadoğrudönüyor,dedi.

Simmias:Öyle,diyecevapverdi.

Sokrates: O halde, dedi, ilk nokta elde edilmiş oldu: Sozunu ettigimiz hal ve şartlar içinde,ilozofunmumkunoldugukadarruhunubedenleolanilişkidenayırmayaçalıştıgım,bundadaöbürinsanlarabenzemediğinigörüyoruz.

Page 14: Phaidon - ForuQ

Simmias:Apaçıkgörüyoruz,diyecevapverdi.

Sokrates:Bununlaberaber,Simmias,dedi,insanlarınçogubuturluhazlarıhiçhoşbulmayan,bunlardanpayınıalmayankimseninyaşamayalayıkolmadıgını,maddihazlarıhiçaramayaninsanınölümeçokyakınolduğunusanıyorlar.

Simmias:Çokdoğrusöylüyorsun,Sokrates,dedi.

Sokrates, devam ederek: Ya bilimin kazanılmasına gelince, dedi, ten, bu araştırmadakendisindenyardımistenilincebirengelmidir,değilmidir?

Birmisalilenedemekistedigimianlatayım:Gormeveişitmeduyularıinsanlaragenişbirbilgiveriyormu,yoksaşairlerinsagınolarakhiçbirşeyigormedigimizidurmadantekrarlamalarıdogrumu?Ohaldegerçektenbuikiduyununduyumlarısagınvepekindegillerse,bunlardandahazayıfolanbutunotekiduyularınsagınlıkları,pekinlikleritabiıdahaazolacaktır.Sendeböyledüşünmüyormusun?

Simmias:Tıpkıseningibidüşünüyorum,dedi.

Sokrates: O halde, dedi, ruh ne zaman hakikate varıyor? Çunku bedenle beraber bir şeyiincelemeyegiriştiğizamanbedeninkendisinialdattığınıaçıkçagörüyoruz.

Simmias:Doğrusöylüyorsun,dedi.

Sokratesdevametti:Ruh,gerçeklerhakkındabirbilgiedindigivakitbunuduşunmekleeldeetmiyormu?

Simmias:Evet,diyecevapverdi.

Sokrates: Fakat ruh, dedi, kendisini ne işitme, ne gorme duyusu, ne acı ne haz, hiçbir şeybulandırmadıgızamandaha iyiduşunur;boylecekendi içineçekilerek teniuzaklaştırırveonunlahertürlüilişkiyieldengeldiğikadarkeserekgerçeğikavramayaçalışır.

Simmias:Doğru,dedi.

Sokrates:Ohaldeburadada ilozofunruhu,tenehiçdegervermiyor,ondankaçıyorvekendisiilebaşbaşakalmayaçalışıyor.

Simmias:Muhakkak,diyecevapverdi.

Sokrates:Fakat şimdibunanedemeli, Simmias,diye sordu;kendindendogruolanbir şeyikabuledecekmiyiz?Yoksaetmeyecekmiyiz?

Simmias:Zeushakkıiçin,kabuledeceğiz,dedi.

Sokratessordu:Yakendindengüzelveiyiolanşeyleri?

Simmias:Onlarıda,diyecevapverdi.

Sokrates:Fakatsenonlarıgözlerinlegördünmü,diyesordu.

Page 15: Phaidon - ForuQ

Simmias:Aslagörmedim,dedi.

Sokrates: O halde, dedi, teninin başka duygusuyla mı gordun? Aynı şeyi buyukluk, saglık,kuvvetgibi oburbutunşeylerhakkında,birkelimeile,butunşeylerinozu,yanineiselerooldukları hakkında da soyluyorum. Ne dersin, onlarda en gerçek olan şeyin vucutla mıkavrandıgıdogru,yoksaiçimizden,tetkikettigişeylerhakkındaendogruolarakduşunmeyehazırlanmışolanınmıvarlıklaraençokyaklaştığıdoğru?

Simmias:Muhakkakendoğruolarakdüşünmeyehazırlanmışolan,dedi.

Sokratesdevamla:Ohalde,dedi,busonucuenbuyukozlugu içindegerçeklendirecekkimse,herşeyi incelemekiçinmumkunoldugukadaryalnızduşuncesinikullananveduşunurkengorme duyusuna veya başka duyularından her hangi birine yer vermeyen kimse degil dekimdir? Bu kimse elden geldigi kadar kulaklarından, gozlerinden, bir kelime ile ruhubulandırmaktanbaşkabirşeyeyaramayanveruhlaolanherilişkide,onungerçekbilgeligikazanmasına engel olan butun tenden ayrılarak, her bir şeyin ozunu araştırmayakoyulacaktır.SöyleSimmias,gerçeğiböylebiradamdanbaşkakimöğrenebilir?

Simmias:Çokdoğrusöylüyorsun,Sokrates,dedi.

Sokrates devam ederek: Işte, dedi, şimdiye kadar soylemiş olduklarımıza gore gerçekilozo larınşoyleduşunmelerivearalarındaşusozlerisoylemelerigerekir:Evet,belkiolumbiziamacadosdogrugoturenyoldur,çunkuaraştırmalarımızdatenakılileberaberoldukça,ruhumuzböylekötübirşeyebulaşmışbulundukçaisteğimizinamacıolanşeyi,yanihakikati,hiçbir zaman elde edemeyecegiz. Gerçekten tenimiz, kendisini beslemeye mecburoldugumuziçin,binlerceguçlukleresebepolur.Bundanbaşkaansızınçıkıpgelenhastalıklarhakikatin peşinden koşmamıza engeldir. Bu kadarla da kalmıyor: Ten bizi her nevidenistekler,tutkular,korkular,kuruntularla,binturlusaçmalıklarladoldurur,oylekihaklıolarakdenildigi gibi, bir an olsun onunla gerçekten duşunmek mumkun olmaz. Kavgalar,geçimsizlikler, çabalamalar yalnız tendenveonun isteklerindendegil deneredengeliyor?Butunbunlar,malveparahırsındançıkıyor.Bizimalveparabiriktirmeyezorlayansebepise, ihtiyaçlarının kolesi bulundugumuz tendir. Işte bunun için felsefeye ayıracak boşzamanımız kalmıyor. Fakat işin asıl kotusu, ten bize biraz zaman bıraksa da bir şeyiincelemeye koyulsak, araştırmamıza durmadan karışır, bizi yanıltır, şaşırtır ve hakikatigormemize engel olacak şekilde bizi felce ugratır. Bundan oturu bir şeyi gerçek olarakbilmek istiyorsak, tenden ayrılmamız, yalnız ruhla, nesneleri kendiliklerinde temaşaetmemizgerekir,bunuartıkbiz,iyiceanladık:Işteancakozamandırki,kendisineokadaraşık oldugumuzu soyledigimiz bilgelige belki kavuşmuş oluruz; fakat daha hayatta ikendegil, uslamlamanın gosterdigi gibi, oldukten sonra. Gerçekten, tenle beraber bulundukçahiçbir şeyi arıklıgı içinde ogrenmekmumkun degilse, iki şeyden biri: ya gerçek bilgi hiçmumkundegildir,yadaonuyalnızolumdensonraeldeedecegiz,çunkutendenayrılanruhancak o zaman kendi kendisiyle kalır; daha once buna imkan yoktur. Bundan başka bizyaşadıkçaoylesanıyorumki,ancaktendenuzaklaştıgımız,mutlakzorunlukhalleribiryana

Page 16: Phaidon - ForuQ

bırakılırsa onunla hiçbir ilgimiz olmadıgı, dokunması ile bizi kirletmesine musaadeetmedigimiz ve tanrının kendisi bizi gelip kurtarıncaya kadar kendimizi arıtmayaçalıştıgımız nispette hakikate yaklaşmış oluruz. Sonra tenin çılgınlıklarından kurtularakboylearınmışbirhalegelince,muhtemelkibizimgibiarınmışvarlıklarlayaşayacagızveodogrudanbaşkabirşeyolmayansafozukendimizdetanıyacagız.Gerçektensafolmayanbiriiçin saf olan bir şeyi kavramak imkansızdır. Işte, aziz Simmias, butun gerçek ilozo larınduşunceleri ve birbirine soyleyecekleri boyle olmalıdır, sanırım. Sen de benim gibi bunainanmıyormusun?

Simmias:Buna,herşeydençokinanıyorum,Sokrates,dedi.

Sokrates, sozune devam ederek şoyle dedi: Arkadaş, butun bunlar dogru ise, benim şimdigittigimyerevaraniçinnebuyukbirumutkapısıaçılıyor.Orada,geçmişhayattaeldeetmekiçin o kadar çabaladıgımız şeye, hiçbir yerde sahip olmadıgımız derecede sahip olacagız,oylekişimdibenimmahkumedildigimbuseyahatbendenasıltatlıbirumutuyandırıyorsaduşuncesini artırmakla kendisini bu seyahate hazır sayan bir insanda da aynı umidiuyandırıyor.

Simmias:Şüphesiz,diyecevapverdi.

Sokrates:Fakatdedi, ruhuarıtmak,demindesoyledigimizgibi,onunekadarmumkunseokadar,tendenayırmak,teninhernoktasındanhareketederek,kendinedonmeye,kendiiçinekapanmaya,mumkunoldugukadarşimdikivegelecektekihayatta,baglarındankurtulmuşgibitendenkurtulmuşolarak,onukendisiylebaşbaşayaşamayaalıştırmakdeğilmidir?

Simmias:Şüphesiz,Sokrates,diyecevapverdi.

Sokrates:Ruhuntendenbukurtuluşu,buayrılışıölümdediklerişeydeğilmidir,diyesordu.

Simmias:Elbette,dedi.

Sokratesgenesordu:Hemdedigimizgibiruhlarınıdururkenisteyerekkurtarmayaçalışanlaryalnızgerçek ilozo lardegilmidir?Onlarınasılişveguçleriruhuntendenbukurtuluşu,buayrılışıdeğilmi?

Simmias:Öylesanırım,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,başlangıçtadedigimgibi,biradamınbutunomrunce,olecekmişgibiyaşamayahazırlandıktansonra,karşısınaölümdikilincekızmasıgülünçolmazmı?

Simmias:Elbettegülünçolur,dedi.

Sokrates sozunu tamamlayarak şoyle dedi: Oyle ise Simmias, gerçek ilozo ların olmeyeçalışmaları,butuninsanlariçindedeenazonlarınolumdenkorkmalarıbirhakikattir.Şimdisoyleyeceklerimegorebununuzerindekendinbirhukumver.Gerçekten ilozo larneşekildeolursa olsun, tenlerinden tiksiniyorlarsa, ruhlarının tenden uzak, kendileriyle baş başakalmasını istiyorlarsa, bu an gelip çatınca, korkmaları, kızmaları mantıksızlık olmaz mı?

Page 17: Phaidon - ForuQ

Evet, butun omurleri boyunca istedikleri şeye varır varmaz bulacaklarını umdukları yereneşeilegitmemeksaçmadegildenenedir?Çunkuonlarbilgeligiseviyorlardı,diledikleridetiksindikleri tenden kurtulmaktı, ne dersin? Birçok insanlar, kaybettikleri sevgililerini,eşlerini, çocuklarını gormek, onlarla beraber yaşamak umudu ile isteye isteye Hades’egidiyorlar. Bilgeligi gerçekten seven, ona ancak Hades’te kavuşacagına kuvvetle inanankimse,olduguiçinhiddetlenecekveoburdunyayaneşeilegitmeyecekmidir?EybenimazizSimmias’ım;bukimsegerçekten ilozofsa,orayaelbettesevesevegidecektir,çunkuaradıgısaltbilgeligiHades’tenbaşkabiryerdebulamayacagınaonunkuvvetliinancıvardır.Bununboyleoldugunagore,boylebiradamın olumdenkorkması,demindedigimgibi,buyukbirsaçmaolmazmı?

Simmias:Şüphesizbüyükbirsaçmaolur,diyecevapverdi.

Sokrates devam ederek şoyle soyledi: Oyleyse, olecegi için hiddetlenen birini her ne vakitgorecekolursanokimseninbilgeligidegil,tenisevdiginekuvvetlehukmedebilirsin;herkimkitenisever,mevkiiveyazenginliği,yahutherikisinibirdensever.

Simmias:Hakkınvar,Sokrates,dedi.

Sokrates:YayureklilikadıverilenşeySimmias,dedi,gerçek ilozo larıbelliedenbiralametdeodeğilmidir?

Simmias:Hiçşüphesiz,dedi.

Sokrates: Olçululuk adı verilen ve isteklerde aşırı taşkınlıklara duşmemeyi, tersine, onlarailgisizlikle bakmayı, onlara hakim olmayı gerektiren erdem, tenden son derece tiksinen,kendisinifelsefeyeverenkimselereyaraşmazmı,diyesordu.

Simmias:Elbetteyaraşır,Sokrates,dedi.

Sokrates devam ederek: Gerçekten, dedi, oteki insanların olçululugune ve yurekliliginedikkatlebakacakolursanonlarıpektuhafbulursun.

Simmias:Nasılolur,Sokrates,dedi.

Sokrates şoyle devam etti: Butun başka insanları olume kotulukleri en buyuklerinden biriolarakbaktıklarınıbiliyorsun,değilmi?

Simmias:Evet,biliyorum,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohalde,dedi,yureklidenilenbuadamların, olumekatlanmaları,onakatlandıklarızamanondandahabüyükkötülüklerdenkorktuklarıiçindeğilmidir?

Simmias:Doğrusöylüyorsun,dedi.

Sokrates: Demek oluyor ki, dedi, butun bu insanlar, ilozo ları bir yana bırakalım, korkakoldukları, korktukları için yureklidirler. Bununla beraber korkaklık, odleklik yuzundenyürekliolmaksaçmadır.

Page 18: Phaidon - ForuQ

Simmias:Çokdoğru,diyecevapverdi.

Sokrates: Fakat olçulu insanlar hakkında da aynı şey soylenemez mi, diye sordu. Olçuluolmalarının temelibir çeşit olçusuzlukdegilmidir? Ilkbakıştabu imkansız gorunursede,ahmakçaolçululukleriyuzundenyukardakidurumuandıranbirdurumdabulunurlar.Çunkuistedikleribirhazdanmahrumolmakkorkusuyladırkiancakbaşkabirhazdanvazgeçerler,birinden sakınıp otekinin boyunduruguna girerler. Hazlarla suruklenmek eylemineolçusuzlukadımverdiklerihaldebuinsanlarbazıhazlaramaglupolduklarıiçinbazıhazlaradahâkimolurlar.Ohaldedemindediğimgibi,bunlarınölçülülüğüölçüsüzlükyüzündendir.

Simmias:Dedikleringerçektendoğruyabenziyor,dedi.

Sokrates:AzizimSimmias,dedi,buyukbirparayıveripkarşılıgındabirçokufakparaalındıgıgibi, bir hazzı başka bir hazla; bir acıyı başka bir acı ile, bir korkuyu başka bir korku iledegiştirmek,erdemikazanmakiçingerçekbiryoldegildir.Fakatkarşılıgındabutunbunlarındegiştirilmesigerekenteksaglampara,bilgeliktir.Yureklilik,olçululuk,adalet,herşeyancakbununla satın alınır. Bir kelime ile, gerçek erdem bilgelikle kazanılır; bu erdeme hazlar,korkularvebu çeşitbutunbaşka şeyler eklenmişveyaeklenmemişolsun,neehemmiyetivar.Bilgeliktenayrılmışvebirbiriyledegiştirilmişerdemleregelince,bunlar,dogrusuancakkolelereyaraşan,saglamvedogrutara larıolmayanbirgolgedenbaşkabirşeydegildirler.Tersine,gerçekerdembutunbututkulardanbirarınmadırveolçululuk,adalet,yureklilikvebilgeliginkendisibiraramavasıtasıdır.Bizigizemlereerdirenkimselerinhergungoruleninsanlar olmadıgı kuvvetle umulabilir. Gerçekte, arınmaksızın Hades’e varan her insanınçamurdayatacagını,halbukiarınmışvegizemlereermişolankimsenin,orayavarırvarmazTanrılarlaberaberbulunacagınıbizevaktiyleanlatmakistemişlerdir.Gerçekten,erginlemeile ugraşanların dedigi gibi, “asa taşıyanlar çok, fakat Bachos’tan ilham alanlar azdır.” Busonuncular da, benim ikrime kalırsa, gerçek ilozo lardan başkaları degildir. Ben debunlardan biri olmak için, omrumde hiçbir şeyi ihmal etmemeye elimden geldigi kadarçalıştım.Butungayretimibuugurdasarfettim.Butunçabalamalarımboşagitmedimi,birazbaşarıgosterebildimmi?Yakındaorayagidince,Tanrıistersehakikatiogrenecegim.Benimsanımbudur.

Devamederek,işteazizimSimmias,azizimKebes,dedi,haklıoldugumuispatetmekiçinsizesoyleyeceklerimbunlardır.Sizivebudunyadakibuyuklerimibusebeplerdendolayı,hiçbiracı,hiçbirhiddetduymadanterkediyorum,çunkuburadaoldugugibioradadaiyibuyukler,iyi arkadaşlar bulacagıma inancım vardır. Fakat halk buna inanmak istemiyor. Ne olursaolsun,şusavunmamAtinahakimlerininhuzurundakisavunmamdandahabaşarılıolduise,kendimibahtiyarsayacağım.

Sokratessozunubitirince,Kebesdediki:Sokrates,soylemişoldugumbutunbuşeylerbanabusbutun dogru gorunuyor; fakat ruh hakkında soyledigin sozlere insanlar bir turluinanamıyorlar. Bir kere tenden ayrılınca, ruhun artık hiçbir yerde var olamayacagından,insanolunceyokolacagındanvetenlebirliktevetendençıktıgızamanbirduman,birnefes

Page 19: Phaidon - ForuQ

gibidagılıpgideceginden,boyleuçupgidincedebirhiçolacagındankorkuyorlar.Çunku,ruhkendiiçinekapanmış,deminanlattıgımfenalıklardankurtulmuşolarakbiryerdegerçektenbulunsaydı, soylediklerinin hakikat olduguna kuvvetle inanılırdı, Sokrates. Fakat insanoldukten sonra ruhun yaşadıgını, hareket ettigini, duşundugunu tamamıylasağlamlaştırmak,temellendirmekister.

Sokrates:Doğrusöylüyorsun,Kebes,dedi.Ohaldeneyapalım?Hakikateyakınolupolmadığınıanlamakiçinbumeseleyiderinbirincelemedengeçirmemiziistermisin?

Kebes: Kendi payıma, dedi, bu hususta neler duşundugunu işitmek benim için buyuk birzevktir.

Sokratesdevametti:Herhaldeşuandabizibirişitenbulunsaydıvebu,komedileryazanbirşairbileolsaydı,banaaitolmayanşeylerdensozettigimibaşımakakamazdı;bunuaklımdangeçirmiyorum.Sendebenim ikrimdeisen,boylebirmeselehoşunagidiyorsa,onuseninlebirlikteşoylecegozdengeçirelim:oleninsanlarınruhuHades’temidir,degilmidir?Ruhlarınb udünyayı terk ederek ahrete gittikleri, oradan da gene dunyaya geldikleri, boyleceolumden hayata dondukleri ikri, hatırladıgım eski bir gelenege dayanır. Boyle ise,yaşayanlarolulerdendoguyorlarsabundan,ruhlarımızınoradaolduklarısonucunuçıkarmakgerekecek.Çunkuoradaolmasalardıyenidendunyayagelemezlerdi;yaşayanlarınolulerdendogdugunu apaçık gostermek, onların hala var olduklarına yeter bir delildir. Yoksa başkadelilleraramakgerekecek.

Kebes:Şüphesiz,dedi.

Sokrates devam ederek: Hakikati daha kolaylıkla bulmak istiyorsan, dedi, yalnız insanlarıincelemekleyetinme,butunbitkileri,butunhayvanları,birkelimeilebutundoganşeylerideincele,çunkuovakitbutunşeylerinaynışekilde,yanikendikarşıtlarından–karşıtlarıolduguzaman– dogdukları gorulur. Mesela guzel çirkinin, haklı haksızın karşıtıdır, daha boylebinlerce şeyin karşıtları vardır. Demek ki karşıtları olan şeylerin yalnız bu karşıtlardandogmalarınınzorunluolupolmadıgınıincelemeliyiz.Meselabirşeydahabuyuduguzaman,oşeyin,sonundadahabüyükolmaküzere,önceküçükolmasıgerekmezmi?

Kebes:Evet,dedi.

Sokrates:Birşeydahakuçukolduguzamanoşeyinsonundadahakuçukolmak uzere, oncebüyükolmasıgerekmezmi,diyesordu.

Kebescevapolarak,şüphesiz,dedi.

Sokratesgenesordu:Enzayıf,enkuvvetliden,ençevikdeenağırdangelmiyormu?

Kebes:Elbettegeliyor,dedi

Sokrates:Birşeyinçokkotuleşmesi,oşeyinoncedahaiyioldugunu,dahadogruolmasıoncedahaeğriolduğunugöstermezmi?

Page 20: Phaidon - ForuQ

Kebes:Nasılgöstermez,Sokrates,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohalde,dedi,butun şeylerinboyleceyanikendikarşıtlarındandogmuşoldugunuyeterderecedetanıtlamışolduk.

Kebes:Evet,diyecevapverdi.

Sokrates: Fakat, dedi, burada butun bu karşıt çiftler arasında birinciden ikinciye giden,ikincidenbirinciyegelenbirçiftdoguşyokmudur?Iştegerçektenbiribuyukotekikuçukikişey; bunların arasında birine buyuyor, otekine kuçuluyor diyecegimiz bir buyume veküçülmeyokmudur?

Sokrates sordu: Ayrılma ile birleşmede, soguma ile ısınmada, bunlara benzer butun karşıolumlardadaboyledegilmidir?Bazenonlarınbutunarahallerinisoylemekiçinkelimelerbulmasakbile,deney,karşıtlarınbirbirindendogduklarını,oluşunbirindenotekinegeçtiginibirzorunlulukolarakgöstermiyormu?

Kebes:Şüphesizgösteriyor,dedi.

Sokratesdevamederek:Uyanıklıgınkarşıtıuykuoldugugibi,hayatındakarşıtıyokmudur,diyesordu.

Kebes:Elbetvardır,diyecevapverdi.

Sokrates:Öyleyse,dedi,bukarşıtnedir?

Kebes:Ölüm,dedi.

Sokrates:Hayatileolum,birbirininkarşıtıiseler,ohaldebirbirindendoguyorlar;ikiolduklarıiçinde,aralarındaçiftedoğuşvardır,dedi.

Kebes:Şüphesiz,dedi.

Sokrates: Oyleyse, dedi, demin sozunu ettigim bu iki karşıt çiftten birini, kendisini, çiftedoguşunu sana ben anlatacagım, otekinden sen bana soz edersin. O halde, birinin uyku,otekinin uyanıklık oldugunu, uykudan uyanıklıgın, uyanıklıktan da uykunun dogdugunudoguşlardanbirininuyumak,otekininuyanmaklasonunavardıgınıhatırlatırım.Bunuyeterderecedeaçıkbuluyormusun?

Kebes:Açıkbuluyorum,dedi.

Sokratesdevametti:Hayatla olumhakkındadaboyleolupolmadıgınışimdisenbizesoyle.Hayatı,ölümünkarşıtıolarakkabulediyormusun?

Kebes:Ediyorum,dedi.

Sokrates:Yabirininötekindendoğduğunu,diyesordu.

Kebescevapverdi:Evet,onuda.

Page 21: Phaidon - ForuQ

Sokrates:Ohalde,dedi,hayattannedoğuyor?

Kebes:Ölüm,dedi.

Sokratessordu:Yaölümden?

Kebes:Hayat,bunuitirafetmekgerekiyor,dedi.

Sokrates:Kebes,dedi,demekoluyorki,canlıvarlıklarvebutuncanlışeyler,olmuşşeylerdengeliyor?

Kebes:Görünüşteöyle,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,ruhlarımızölümdensonraHades’teyaşıyorlar.

Kebes:Öylesanırım,diyecevapverdi.

Sokrates:Buikikarşıthalinçiftedoguşunagelince,dedi,onlardanhiçolmazsabiriaçıkdegilmidir?Ölümünneolduğunuaçıkolarakbiliyormuyuz,bilmiyormuyuz?

Kebes:Elbettebiliyoruz,dedi.

Sokratesdevamederek:Oyleyseneyapacagız?Olumiçin,kendikarşıtınıdogurdugunukabuletmeyecekmiyiz?Buyondentabiatıntopaloldugunumusoyleyecegiz?Yoksaolumunkendikarşıtınıdoğurduğunu,zorunluolarakkabulmüedeceğiz,diyesordu.

Kebes:Kabuledeceğiz,dedi.

Sokratessordu:Karşıtınedir?

Kebes:Yenidenyaşamak,diyecevapverdi.

Sokratesdevamederek:Ohalde,dedi,yenidenyaşamakvarsa,yenidenyaşamak, olulerdenyaşayanlaragidenbirdoğuştur.

Kebes:Muhakkak,dedi.

Sokrates: Oyleyse, dedi, olulerin, yaşayanlardan dogdugu gibi yaşayanlarında olulerdendogdugunoktasındaberaberiz.Iştebu,oluruhlarınınisteristemezbiryerdebulunduklarını,oradandayenidenhayatadöndüklerinikabuletmemiziçinyeterbirdelildir.

Kebes:Bu,kabulettiğimizilkelerinzorunlubirsonucugörünüyor,Sokrates,dedi.

Sokrates:Banaoylegeliyorki,dedi,bunlarıkabuletmeklehaksızlıkdaetmedik,Kebes,bunukendingorebilirsin,gerçekten,doganşeylerbirdaireçizercesine olenşeylereheptekabuletmeseydi,tersineolarakyalnızbirkarşıttankendikarşısındakinegidendogruçizgihalindedogsaydı,otekinedonmeseydi,bununtersiolanyondegitmeseydi,sonundabutunnesneleraynışekildekalmış,aynıhaledüşmüş,doğuşundaardıkesilmişolurdu.

Kebes:Nediyorsun,Sokrates,dedi.

Page 22: Phaidon - ForuQ

Sokratescevapvererek:Soylediklerimianlamakhiçdeguçdegildir,dedi.Meselauykuolsaydıdaonadenkliketmekuzereuykudandoganuyanıklıkolmasaydı.Biliyormusunki,ovakither şeyuykuyadalacagı için, Endymion{2} uyku sonunda onemini kaybeder, Endymion’unkendisi de artık dikkati çekmezdi. Her şey bir daha ayrılmamak uzere birbirine karışmışolsaydı,Anaksagoras’ın“herşeyberaber”sozubirazsonragerçekleşmişolurdu.Bunungibi,azizimKebes,hayattannasibinialanherşeyolseydi,oluncedehayatakavuşmaksızınaynıhaldekalsaydı,herşeyinbirgünölümlebiteceği,artıkcanlıhiçbirşeyinkalmayacağızorunluolmazmıydı?Gerçektencanlıbirşeyolumdendegil,başkaşeydengelseydiveyaşayanşeyölseydiherşeyiölümiçindeyokolupgitmektennemenedebilirdi?

Kebes:Kanaatimegore,dedi,hiçbirşeymenedemezdi,Sokrates;soylediklerinbanaçokdogrugörünüyor.

Sokrates: Gerçekten, Kebes, dedi, bana da hiç bir şey bu kadar dogru gorunmuyor; bununuzerinde beraber kalmakla aldanmış olmuyoruz; hayata bir donuş vardır, yaşayanlarınolulerden dogdugu, olu ruhlarının yaşadıgı, iyi ruhları iyi, kotu ruhları e kotu bir talihinbeklediğimuhakkaktır.

Kebes Sokrates’in sozunu keserek şoyle dedi: Sokrates, sık sık soyledigin gibi, bizim içinogrenmeninbiranımsamadanbaşkabirşeyolmadıgıdogruise,şimdihatırladıgımızşeylerioncekibirzamandaogrenmişolmamızabuyenibirdelildir.Hemruhumuz,birinsanşekliilebirleşmeden once bir yerde var olmamış olsaydı, bu olamazdı. Bundan, ruhun olumsuzolduğusonucuçıkabilir.

Simmias, sozu keserek: Fakat Kebes, dedi, ileri surdugun şey nasıl tanımlanıyor? Hatırlatbana,çünküşuandaonuhatırlamıyorum.

Kebes:Sanaşuenguzeltanıtıhatırlatacagım,dedi,butuninsanlariyicesorguyaçekildiklerizaman, her şeyhakkındahakikati kendiliklerindenbulurlar, halbuki kendilerindebilimveşaşmazbirakılbulunmamışolsaydı,bunuyapamazlardı.Bundansonraonlarıbirgeometrişekliveyabunabenzerbaşkabirşeyinkarşısınakoysunlar,buçokaçıkolarakgörülecektir

Sokrates,Simmias’adonerekdediki:Senhalakanaatgetirmedinse,şuyoldangiderek ikrimipaylaşıp paylaşmayacagını soyle: bilgi dedigimiz şeyin sadece bir anımsama olmasındangerçekşüpheleniyorsun,değilmi?

Simmiascevapverdi:Benşuphelenmiyorum,fakatburadasozunuaçtıgımızanımsamamanınneolduğunuöğrenmekisterdim.

Kebes’inanlatmayakalkışmasıuzerine,oldukçaaçıkolarakhatırlamayabaşladımveinandım;bununlaberaber,onunhakkındavereceğindelillerişimdidinlemekisterdim.

Sokrates: Oyleyse dinle, dedi; bir şeyi hatır lamak için o şeyi once gormuş olmamızıngerektiğineinanıyoruz,değilmi?

Simmias:Elbetteinanıyoruz,dedi.

Page 23: Phaidon - ForuQ

Sokrates: Şoyle bir yolla elde ettigimiz bilginin bir anımsama oldugunu da kabul ediyormuyuz? Şoyle bir yolla sozunden şunudemek istiyorum:Bir adambir şeyi gordugu veyaişittigi, veya onu her hangi bir şekilde algıladıgı zaman bu şey hakkında bilgi edinmeklekalmıyor, aynı zamanda algıladıgı şeyden gelmeyen başka bir şeyi duşunuyor; bu adamdüşündüğüşeyihatırlıyordemeyehakkımızyokmu?

Simmias:Nasıl,Sokrates,diyesordu.

Sokrates: Bir misal vereyim, dedi, bir insanı ogrenmek başka, bir lirayı ogrenmek başkaşeydir.

Simmias:Şüphesiz,dedi.

Sokrates:Ohaldeâşıklarbirlirayı,birelbiseyiveyasevgililerininkullanmayaalışmışolduklarıbaşka bir şeyi gordukleri zaman, onlarda neler olup bittigini biliyor musun? Bu lirayıtanıyınca, liranın sahibi olan çocugun hayali de zihinlerinde canlanır. Işte bu biranımsamadır. Bunun gibi, bir adamın Simmias’ı gormekle Kebes’i hatırlaması sık sıkgörülür.Bunabenzerbinlercemisalgetirebilirim.

Simmias:Evet,dedi,Zeushakkıiçin,binlerce.

Sokrates:Ençok,zamanınvedikkatsizliginunutturmuşolduguşeylerihatırladıgımızzamananımsamaadınıverdiğimizbiruykukarşısındabulunmuyormuyuz,dedi.

Simmias:Muhakkaköyle,diyecevapverdi.

Sokrates:Fakat,dedi,biratınveyabir liranınresminigormeklebir insanhatırlanamazmı?Simmias’ıntasvirinebakmaklaKebeshatırlanmazmı?

Kebes:Elbettehatırlanır,dedi.

Sokrates: Simmias’ın bir tasvirini gormekle de Simmias’ın kendisini hatırlamak mumkundeğilmidir,diyesordu.

Kebes:Şüphesizmümkündür,dedi.

Sokrates: Butun bunlardan anımsamanın bazen birbirine benzeyen, bazen benzemeyenşeylerdengeldiğiçıkmıyormu,dedi.

Simmias:Evet,çıkıyor,dedi.

Sokrates sordu: Fakat bir şey benzer şeyler dolayısıyla hatırlanırsa, bir duşunce, bu şeyinhatırlananşeyebenzeyipbenzemediğidüşüncesiileaklagelmezmi?

Simmias:Elbettegelir,diyecevapverdi.

Sokrates: Oyleyse, dedi, şimdi soyleyeceklerimin dogru olup olmadıgına iyi dikkat et.Şuphesiz,eşitolanbirşeyinvarlıgınıolumluyoruz,fakatbirtahtaparçasıilebaşkabirtahta

Page 24: Phaidon - ForuQ

parçası,birtaşlabaşkabirtaşarasındakieşitlikten,bunabenzerşeylerarasındakieşitliktensoz etmiyorum. Fakat butun bunlardan ayrı olan bir eşitlikten, eşitligin kendisinden sozediyorum.Bueşitlikvarmıdır,yoksayokmudurdiyeceğiz?

Simmias:Zeushakkıiçin,vardiyeceğiz,dedi,hemdetamolarakvardiyeceğiz.

Sokrates:Onunneolduğunudabiliyormuyuz,diyesordu.

Simmias:Şüphesizbiliyoruz,diyecevapverdi.

BununuzerineSokratesşoylededi:Bubilgiyineredeneldeettin?Deminsozugeçenşeylerdendegilmi? Eşit tahta parçalarını, eşit taşları, buna benzer başka şeyleri gorerek, onlardakieşitliktenfarklıolanbueşitligiduşunmuyormuyuz?Yoksabununonlardanfarklıolmadıgımmı sanıyorsunuz?Meseleyi şu bakımdan da incele: Eşit taşların eşit tahta parçalarının –değişmediklerihalde–bizebazeneşitgöründüğü,bazeneşitgörünmediğiolmuyormu?

Simmias:Şüphesizoluyor,dedi.

Sokrates bunun uzerine: Fakat kendinden eşit olan şeyler sana eşitsiz, yani eşitlik, bireşitsizlikolarakgöründümü,diyesordu.

Simmias:Hiçbirzaman,Sokrates,dedi.

Sokrates:Öyleysebuşeylerdegördüğüneşitlekendindeneşitarasındaözdeşlikyoktur,dedi.

Simmias:Öylesanıyorum,Sokrates,dedi.

Sokrates: Bununla beraber mutlak eşitlikten farklı olan bir eşit şeyler yardımıyla eşitligidüşündünveonunhakkındabilgiedindin,değilmi,dedi.

Simmias:Çokdoğrusöylüyorsun,Sokrates,diyecevapverdi.

Sokrates:Kendindeneşitlikeşitşeylerebenzesedebenzemesedeöylemi,diyesordu.

Simmias:Evet,dedi.

Sokrates: Zaten, dedi, bunun onemi yok, çunku gordugunbir şey sana, kendisinebenzeyenveyabenzemeyenbaşkabirşeyidüşündürürse,bununbiranımsamaolmasıgerekir.

Simmias:Şüphesiz,dedi.

Sokrates: Fakat soyle bana, demin konuştugumuz eşit tahta parçaları ile şeyler karşısındabizdeneleroluyor?Bueşitşeylerbizekendindeneşitgibimigorunuyorlar,yoksabumutlakeşitliktebirolmakiçinonlardabulunanveyabulunmayanbirşeyvarmı?

Simmias:OnlardabulunmayançokşeyvarSokrates,dedi.

Sokrates: O halde şu noktada beraberiz, dedi. Bir kimse, şu anda gozlerimin onundekinebenzerbirşeygorduguzaman,oşeyingerçekbaşkabirşeyebenzemeyemeylettigini,fakatkendisindeki eksiklik yuzunden, ona tam benzeyemedigini ve ondan aşagı kaldıgını

Page 25: Phaidon - ForuQ

duşunuyorsa,buduşuncedebulunankimseninogerçekşeyi–gorduguşeyinonatamolmasadagenebenzediğinisöylemektedir–öncetanımışolmasıgerekmezmi?

Simmias:Şüphesizgerekir,dedi.

Sokrates:Eşitşeylerdolayısıylakendindeneşitiduşundugumuzzamanbuhakikatikendimizdenedikmi?Nedersin,diyesordu.

Simmias:Şüphesizdenedik,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,ilkdefaeşitşeylerigorerek,kendikendimize“butunbuşeylereksikdeolsa kendinden eşitlik gibi olmak istiyorlar” dedigimiz zaman daha once kendinden eşititanımışolmamızgerekir.

Simmias:Doğrusöylüyorsun,dedi.

Sokrates:Şunoktauzerindedeberaberiz,dedi,buduşuncebizeancakgormeveyadokunmaduyusundan veyabaşkabir duyudan gelmiş ve gelebilir; çunku benim için butun duyularbirdir.

Kebes:Gerçekten,Sokrates,dedi,ispatetmekistediğinşeyiçinhepsibirdir.

Sokrates: O halde butun duyular eşitliklerin o kendinden eşite başaramadan yoneldiklerifikrinibizeduyularımızınvermişolmasıgerekir.Başkatürlüsöyleyebiliriniyiz?

Simmias:HayırSokrates,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi, gormeye, işitmeyebaşlamadanvebaşkaduyularımızıkullanmadanonce, bu kendinden eşitligin ne oldugunu ogrenmiş olmamız gerekiyor; duyulardan geleneşitlikleribukendindeneşitligeatfedebilmemizvebutunbueşitliklerinkendindeneşitligeyaklaşmaya çatıştıklarını, fakatbundabaşarı gostermediklerini farketmemizancakboylemümkünolacaktır.

Simmias:Söylediğin,dedi,öncesöylenmişolanşeylerinkaçınılmazbirsonucudur,Sokrates.

Sokrates: Dunyaya gelir gelmez gormeye, işitmeye ve butun duyulanınızı kullanmayakoyulduğumuzdoğrudeğilmi,diyesordu.

Simmias:Şüphesiz,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,bueşitlikbilgisinidünyayagelmedenöncekazanmışolmamızgerekir.

Simmias:Öylegörünüyor,diyecevapverdi.

Sokrates:Bizdunyayagelmedenoncebubilgiyikazandıksa,bubilgi iledunyayageldikse,ohaldedunyayagelmedenoncede,dunyayagelirkendeyalnızeşitligi,buyugu,kuçugudegil,aynı tabiatta olan butun şeyleri de biliyorduk; çunku burada soylediklerimiz eşitligiilgilendirdigi gibi kendinden guzeli, kendinden iyiyi, dogruyu, kutsalı, bir kelime ilesuallerimizle cevaplarımızda mutlagın muhru ile damgaladıgımız butun şeyleri de

Page 26: Phaidon - ForuQ

ilgilendirir;oylekidunyayagelmedenonce,butunbuşeylerhakkındabilgisahibibulunmuşolmamızgerekiyor.

Simmias:Şüphesiz,dedi.

Sokrates:Bubilgileresahipolduktansonra,dedi,herdefasındaonlarıunutmasaydık,dunyayaheponlarıbilerekgelmeklekalmaz,yaşadıkçadaonlarıbilirdik.Çunkubilmek,kazanılmışbilgileri muhafaza etmekten, onları unutmamaktan başka bir şey olmadıgı gibi unutmakadınıverdiğimizşeyde,Simmias,öğrendiğimizikaybetmekdeğilmidir?

Simmias:Şüphesiz,Sokrates,dedi.

Sokrates:Fakat,dedi,-farzediyorum-dunyayagelmezdenoncekazanmışoldugumuzbilgileridunyaya gelirken unutursak, daha sonraları da, duyuların yardımı ile once bildigimiziyenideneldeedersek,ogrenmekadınıverdigimizşey,bizimolmuşolanbilgiyiyenideneldeetmekdeğilmidir?Bunahatırlamakdemektehaklıdeğilmiyiz?

Simmias:Çokhaklısın,Sokrates,diyecevapverdi.

Sokrates:Çunkudedi,birşeyigormemekveyaişitmemekveyaduyulardanbiriilealgılayarakunutulan başka bir şeyi –gorulen şey ona benzesin benzemesin– aralarında bir yakınlıkoldugu için duşunmek bize mumkun gorunmuştur. Sonunda, bir daha soyluyorum, ikişeyden biri zorunludur. Ya kendinden gerçeklerin bilgisi ile dogmuş bulunuyor ve onlarıyaşadıgınızmuddetçemuhafazaediyoruz,yahutdaogreniyordediklerimiz,hatırlatmaktanbaşkabirşeyyapamıyorlar;bilgideanımsamadır.

Simmias:Dediklerinçokdoğru,Sokrates,dedi.

Sokrates:Ohaldehangisiniseçiyorsun,Simmias,dedi,bizbubilgilerlemidoguyoruz,yoksaöncebildiklerimizisonradanmıhatırlıyoruz?

Simmias:Şuanda,dedi,hangisiniseçeceğimibilmiyorum,Sokrates.

Sokrates: Fakat, soyle bakalım, dedi, şunun hakkında ne duşunuyorsun, ikisinden biriniseçebilecekmisin?Biradambildiğibirşeyindoğruolupolmadığınıanlayabilirmi?

Simmias:Herhaldeanlayabilir,diyecevapverdi.

Sokrates:Fakat,dedi,şuandasozunuettigimizgerçekleriherkesinanlayabilecegiinanmıyormusun?

Simmias: Anlayabilmelerini isterdim, Sokrates, dedi, fakat yarın bu saatte bunu geregincebaşarabilecektekbiradambulunmayacağındankorkuyorum.

Sokrates:Demekfikrinceherkesbugerçekleribilmiyor,dedi.

Sokrates:Demeköncebildiklerinihatırlıyorlar,öylemi,dedi.

Simmias:Muhakkaköyle,dedi.

Page 27: Phaidon - ForuQ

Sokrates: Çunku bunları, dedi, şuphesiz insan olarak dunyaya geldikten sonra kazanmadık,değilmi?

Simmias:Evet,dedi,kazanmadık.

Sokrates:Öyleyse,dedi,dünyayagelmedenöncekazandık.

Simmias:Evet,diyecevapverdi.

Sokrates; Demek, Simmias, dedi, ruhlarımız, insan seklinde gorulmeden once tenlerdenayrılmış,düşünceyesahipolarakgeneyaşıyorlardı.

Simmias: Evet, Sokrates, dedi, bu bilgileri dogarken elde etmedikse. Çunku bize ancak buzamankalıyor.

Sokrates: Dogru mu soyluyorsun, aziz dostum, dedi, o halde onları hangi zamanda bizunuttuk?Çunkudunyayaonlarlaberabergelmedigimizideminkabuletmiştik.Onlarıogreniröğrenmezmikaybediyoruz,yoksasencebaşkabirzamanvarmı?

Simmias:Yok,Sokrates,yok,dedi,boşunakonuştuğumunhiçfarkındaolmadım.

Sokrates:Oyleyse, Simmias, dedi, durumumuz şudegilmidir?Agzımızdanduşurmedigimizbutun bu şeyler, guzel, iyi ve aynı cinsten butun başka ozler gerçekten varsalar,duyumlarımız once kendimizde buldugumuz bu ilkel bilgilerden geliyorsa, ve onları bubilgilerlekıyaslıyorsak,bizdunyayagelmedenonce,buozlervaroldugugibi,ruhumuzundavarolmasıgerekiyor.Buozlerinhiçbirvarlıgıyoksa,butunbusozlerinhiçbirdegeriyoktur.Evet,durumboylemigorunuyor?Bizdunyayagelmedenonce,hembuozleriçin,ruhlarımıziçin aynı bir var olma zorunlulugu yokmudur? Birincilerin var olmaması, Ikincilerin varolmamasınıgerektirmezmi?

Simmias: Bu zorunluluk, Sokrates, dedi, bana da aynı gorunuyor, senin sozlerinden, bizdunyaya gelmeden once ruhumuzun demin soyledigim ozler gibi var oldugu çok guzelanlaşılıyor. Bana gelince, gerçekten biraz once sozunu ettigin ve bana yeter derecedetanıtladıgınguzelin,iyininvebucinstenbutunbaşkaşeylerinvarolmasıkadaraçıkhiçbirşeybilmiyorum.

Sokrates:Ya,Kebes,dedi,onedüşünüyor?Çünküonudaiknaetmeliyiz.

Simmias:Delillerekarşıdunyada,Kebeskadardikkafalıbirşupheciyoksadaherhaldebenimgibi o da tanıtlarını yeter bulur. Ruhumuzun biz dogmadan var olduguna her haldeinandığımsanırım.

Simmiasşoyledevametti:Fakatbizolduktensonradaruhunvarolacagıdogrumudur?Iştebu,banabiletanıtlanmışgorunmuyor,Sokrates.ÇunkuKebes’insanademinsoyledigiinsanolur olmezruhundagılacagı,sonaerecegihakkındakikamulsanıhala içimizdecanlanıyor.Gerçekten, ruhun tenimizi canlandırmadan once dogmasına, kurulmasına ve onucanlandırdıktanveondanayrıldıktan sonraonungibide sonaermesine, yokolmasınane

Page 28: Phaidon - ForuQ

engelvardır?

Kebes: Çok dogru soyluyorsun, Simmias, dedi, dogrusu bana oyle geliyor ki, Sokrates, bizdunyayagelmedenonceruhumuzunvaroldugutanıtlanmasıgerekenşeyinancakyarısıdır.O halde tanıtlanmanın tam olması için, biz oldukten sonra da, ruhumuzun gene bizdoğmadanöncevarolduğugibivarolacağınıgöstermesigerekiyor.

Sokrates:Fakat,eySimmiasvesenKebes,dedi,benonusizinherikinizedegosterdim,oncekabul ettiginiz kanıta bu sonuncu kanıtı da katarsanız yaşayanların olulerden dogdugunuderhal kabul ederseniz. Çunku, ruhumuzun dogmadan once var oldugu dogru ise, hayatakavuşmak ve tekrar dogmak için ancak olumdendogabildigi gerekli ise, sonradan hayatageridonecegi için olumdensonradavarolabilmesinasılgerekliolmaz?Goruyorsunuzki,istediğinizşeyşimditanıtlanmıştır.

Bununlaberaber,Kebes,senSimmias,bumeseleyidahaçokderinleştirmekistediginizi,ruhtenden çıkınca, hele olum durgun bir zamana degil de fırtınalı bir havaya rastlayınca,rüzgârınruhualıpgötürmesindendağıtmasındançocuklargibikorktuğunuzusanıyorum.

Busozuzerine,Kebesgulmeyekoyularakşoylededi:Ohalde,Sokrates,bugibikorkularımızgerçektenvarmışgibibizi iknaetmeyeçalış;yahut,dahadogrusu,bizimdegildeiçimizdebulunanbir çocugunbugibi şeylerdenkorktugunu tasarla;birgulyabanidenkorkarcasınaölümdenkorkmamasınıonaöğretmeyeçabala.

Sokrates:Fakatsağlığakavuşuncayakadar,onuafsunlamakgerekiyor.

Simmias:Fakat,Sokrates,dedi,bugibikorkularakarşı,ustabirafsuncuyubizneredenbulupçıkaracağız?Çünküsenbiziterketmeküzeresin.

Sokrates:Hellaspekbuyuktur,Kebes,dedi,oradakemalliinsanlarşuphesizyokdegil;barbarbudunlar da pek çok. Araştırmalarınızı butun bu insanlar uzerine çeviriniz; boyle birafsunucuyubulmakiçinhiçbirmasraftan,zahmettenkaçınmayınız;çunkuservetinizidahayerinde kullanacagınız bir şey yoktur. Onu kendi aranızda da aramalısınız. Çunku sizikendinizdenfazlabüyülemeyekabiliyetliinsanlarıbelkikolaycabulamayacaksınız.

Kebes: Dedigini yapacagız, Sokrates, dedi. Fakat, hoşuna gidiyorsa, bıraktıgımız yere genedönelim.

Sokrates:Gerçektenhoşunagidiyor;dedi,niçinhoşumagitmesin?

Kebes:Pekâlâ,Sokrates,diyecevapverdi.

Sokrates sozune şoyle devam etti: Kendimize şoyle bir sual sormamız gerekmez mi? Yokolmaya elverişli olan şeyler hangileridir? Hangi şeyler için bu hal bir korku konusudur?Hangi şeyler için degildir? Bundan sonra, ruhun aynı durumda olup olmadıgıminceleyecegiz,bu incelemedensonradaonuniçinkorkmakmı,korkmamakmıgerektiginigöreceğiz.

Page 29: Phaidon - ForuQ

Kebes:Doğrusöylüyorsun,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,bileştirilmişolanvetabiatçabileşikbulunanşeylerin,bileştiklerigibidagılmaları sana uygun gorunmuyor mu? Bileşik olmayan varlıklar varsa, bu haldenkurtulmakyalnızonlaramahsusdeğilmidir?

Kebes:Evet,dedi,bendebufikirdeyim,doğrusöylüyorsun.

Sokrates:Soylebana,dedi,hepaynıolan,hepbirturludavrananşeylerinbileşikolmadıkları,hepdeğişipaynıkalmayanşeylerindebileşikolduklarıdoğruyabenzemiyormu?

Kebes:Bencebenziyor,Sokrates,dedi.

Sokrates: Demin soyledigimiz şeylere donelim, dedi, suallerimizde de, cevaplarımızda da,kendindenvardiyerek tanıtladıgımızbutunbu ozlerhepkendikendilerininaynımıdırlar,yoksadegişirlermi?Kendindeneşitlik,kendindenguzellik,esaslıbirvarlıklavarolanhernevarsa, ne kadar, kuçuk olursa olsun, bir degişikligi kabul edermi?Yoksa, şekli kendindenolan,kendiligindenbirolanbuozlerdenherbiri,hiçbirşekilde,hiçbiryerde,hiçbirzamanenufakbirdeğişikliğeuğramadan,kendikendininherzamanaynımıkalıyor?

Kebes:Onlarınhiçdeğişmedenhepaynıkalmalarızorunludur,diyecevapverdi.

Sokrates:Fakat,dedi,bukadarguzelşeylere,insanlara,atlara,elbiselere,guzel,eşitdenilenveozleriyle aynı adı taşıyan, aynı tabiatta birçok şeylere ne diyecegiz? Bunlar hep aynı mıkalıyor, yoksabirincilerin tersine, kendilerinegorede,başkalarınagoredeaynıhaldehiçkalmıyorlarmı?

Kebes:Öyledir,dedi,buşeyleraslaaynıkalmıyorlar.

Sokrates: Demek, dedi, bunları tutabiliyor, gorebiliyorsun, veya duyularının biri ileduyabiliyorsun,halbukiozdeşliklerinimuhafazaedenotekilerancakduşunceilekavranırlar;çünküşekilsizdirlervegözegörünmezler.

Kebes:Doğrusözbukadarolur,Sokrates,cevabınıverdi,

Sokratesdevamla: Istermisinşimdi,birigorulebilir, otekigorulemez iki turluvarlıkortayakoyalım,dedi.

Kebes:Koyalım,diyecevapverdi.

Sokrates: Bir de, dedi, gorulemezin her zaman aynı kaldıgım, gorulebilenlerin asla aynıkalmadığını.

Kebes:Bunudakabuledelim,dedi.

Sokrates:Söylebakalımşimdi,bizdegerçektenbiriruh,ötekitenolmaküzereikişeyyokmu?

Kebes:Elbettevar,dedi.

Sokrates:Ohalde,tenbunlardanhangisinedahauygun,dahayakın?

Page 30: Phaidon - ForuQ

Kebes:Herkesiyibilirki,hiçdeğilse,görülebilene.

Sokrates:Ey,ruhnedirohalde,diyesordu;görülenbirşeymi,görülmeyenbirşeymi?

Kebes:Görülenbirşeydeğil,dedi;hiçdeğilse,insanlariçin,Sokrates.

Sokrates: Bununla beraber, dogrusu gorulebilenin, gorulmeyenin sozunu ettigimiz zamaninsanıntabiatıgozonundetutulmuştu;yoksabaşkabirtabiatıngozonundetutuldugunumusanıyorsun,dedi.

Kebes:Yok,dedi,insantabiatınıngözönündetutulduğunusanıyorum.

Sokrates:Yaruhiçinnediyoruz,dedi,görüldüğünümü,yoksagörülmediğinimi?

Kebes:Görülmediğini,diyecevapverdi.

Sokrates:Öyleyseogörülmez,dedi.

Kebesde:Evet,dedi.

Sokrates: Oyleyse, dedi, ruh, gorulmeze tenden daha çok benzer; ten de gorulebilire, nedersin?

Kebes:Başkatürlüolamazki,Sokrates,diyecevapverdi.

SokratesDevametti:Demin,dememişmi idikki ruhbazengorme, işitme, yahutbaşkabirduyumun araya girmesiyle bir meseleyi incelemek uzere teni kullanır. Çunku bir duyumyardımıyla bir şeyin incelenmesi tenin kullanılmasıdır. O zaman, ruh asla aynı kalmayanşeyden yana çekilip suruklenir, degilmi? Kendinden sapıtır, altust olur. Sanki sarhoşmuşgibi,başıdöner,çünkütabiatıgereğincebutürlüdurumdakişeylerleilişkihalindedir.

Kebes:Pekdoğru,cevabınıverdi.

Sokrates:Bunakarşılık,dedi,şunubilkioyalnızvekendiligindenbirşeyiinceledigindeoradakatkısız, her zaman var olan, hiç olmez ve hiç degişmez şeylere dogru atılır. O şeylereyakınlıgıyuzunden,kendikendisiylebaşbaşakaldıkça,bundanalıkonulmadıkçaherzamanonlarla beraber kalır. O andan itibaren sapıtmadan, sozu geçen şeylerle birlikte degişipbozulmadan, onlarla temasından oturu her zaman aynı kalır. Çunku bu ruh hali bizimdüşünüşdediğimizşeydeğilmidir?

Kebes:İşte,dedi,tamyerindevegerçekbirsöz,Sokrates.

Sokrates:Peki,dedi,deminkidediklerimizeoldugugibişimdikidediklerimizegorede,sence,ruhbuikicinstenhangisinedahaçokbenzer,dahaçokyakındır?

Kebes:Bence,Sokrates,dedi,enazkavrayışlıbirkafadaolsa,tuttugunyolututarakruhunherzamanaynıkalana,aynıkalmayandandahaçokbenzediginikabuletmeyecekhiçbirkimseyoktur.

Page 31: Phaidon - ForuQ

Sokrates:Yaten,diyesordu.

Kebes:Değişenedahabenzer,dedi.

Sokrates: Şimdi, dedi, başka yonden bakalım. Ruh ve ten beraber olduklarında tabiat,sonuncuyakoleligiveboyunegmeyi,birinciyekomutanlıgıveefendiligiverir.Bunagorede,sence bu ikisinden hangisi tanrılık olana, hangisi olumlu, olana benzer. Fakat belki tanrıolanıntabiatıyonunden,buyurmak,idareetmek;olumluolanıniseboyunegmek,koleolmakiçinvaredildiklerineinanmıyormusun?

Kebes:Evet,İnanıyorum,dedi.

Sokrates:Öyleyse,dedi,ruhbunlardanhangisinebenzer?

Kebes:Bundandahaaçıknevar,Sokrates,dedi,ruhtanrılıkolana,tendeölümlüolana.

Sokrates:Oyleysedebakalım,Kebes, dedi.Butunkonuştuklarımızdan şu sonucavarılırmı:Ruhençoktanrılıkolana, olumluolmayana,duşunulebilene,yalınolana,dagılmayana,herzamanaynıkalanabenzer;tendeençokinsanlıkolana,olumluolana,duşunulemeyene,çokşekilli olana, dagılana, asla kendisinin aynı kalmayanabenzer. AzizimKebes, bu kanıtlarakarşılıkbirşeysöyleyebilirmiyiz?Böyleolmadığınıgösterebilirmiyiz?

Kebes:Gösteremeyiz.Sokrates,dedi.

Sokrates:Boyleolursa,dedi,teninçarçabukdagılması,ruhundabununtersineolarakmutlakbirdağılmazlıkveyabunayakınbirdurumdaolmasıgerekmezmi?

Kebes:Nasılgerekmez,cevabımverdi.

Sokrates: Bunun uzerine şoyle duşunebilirsin, dedi. Insan olunce, onun gorulen parçası,gorulenbiryerdebulunanteni,başkabirdeyimlebizimkadavradedigimizşey,bozulması,dagılması dumanlaşıp uçması tabiatı geregi olsa da, bunların hiç biri birden bire başınagelmez.Fakatoldukçauzunzamandayanır.Olumanındaten,butunguzelligiile,tazeligininihtişamı içinde bulunuyorsa, bumuddet daha uzundur. Çunku tenMısır’da yapıldıgı gibi,boşaltılıp tahnit olunursa, sayılamayacak bir zaman boyunca hemen hemen oldugu gibikalır.Çurusedeparçalarındanbirkaçı,kemikler,kaslarvebunlarabenzernevarsahepsi,bundanböylehemenyokolmazlar,doğrudeğilmi?

Kebes:Evet,doğru,dedi.

Sokrates:Gorunmeyenruhta,kendisineyakışıpuyanbaşkabiryere,asılyere,katkısızyere,gorulmeyen yere, Hades ellerine, kendi adıyla anmak gerekirse, iyi ve bilge bir Tanrı’nınyanına, birazdan ruhumun da, tanrı kabul etsin, gidecegi yere gider. Bu ruh, diyorum, bukarakterleri,butabiatıilebizimiçimizdeolanburuh,tendenayrılırayrılmazinsanlarınpekçogununsandıklarıgibidagılır,yokolurmu?AzizKebes,azizSimmias,buboyleolmaktançok uzaktır. Olan şey, daha ziyade, şudur: Ruh tenden çıkarken, katkısızdır, kendisiylebirliktede tendenhiçbirşeyalıpgoturmez.Çunkuhayatta iken,onunla isteyerek,bilerek

Page 32: Phaidon - ForuQ

hiçbirilişkidebulunmadıktanbaşkaondankaçıyor,boylelikledekendiiçinekapanıyor,herzamanda bunun için çalışıyor. Bu turlu hareket eden bir ruh, kelimenin dogru anlamıylafelsefeden, başka bir şey yapmıyor, kendisini kolayca olmeye gerçekten surukluyor,demektir.Yoksabununölümesürüklenmekolmadığınımısanıyorsun?

Kebes:Dediğinçokdoğru,dedi.

Sokrates: Ruh bu durumda olunca, dedi, kendisine benzeyene dogru, gorulmeyene, tanrılıkolana, olmeyene ve bilgeye dogru gider. Onlara erişince de mutlu ve saçmalamaktan,manasızlıktan, korkulardan, yabani sevgilerden ve insanın butun oteki kotuluklerindenkurtulmuş olur. Erenler için denildigi gibi, omrunun geri kalanını gerçekten tanrılarınyanındageçirir.Bunamıinanmalıyız,yoksabaşkaşeyemi?

Kebes:Zeushakkıiçin,buna,diyecevapverdi.

Sokratesdevametti:Bunakarşılık,ruhuntendençıkarkenkirlendigini,sa lıgınıkaybettiginisanırım. Çunku her zaman onunla birlik bulunuyor, onu koruyor, onu seviyordu. O tenlikolandan dokunulabilen, gorulebilen, içilebilen, yenilebilen, sevgiye elverişli başka hiçbirşeyingerçekolmadıgınainanacakkadarteninistekvezevkleriylebuyulenmiştivekaranlık,gozle gorulmemekle beraber algılanabilen, felsefe ile kavranabilenden, tiksinmeye,korkmaga, kaçmaya alışık olsa, bu durumda bir ruhun tenden çıktıgında, tek başına vekarışıksızolacağımsanıyormusun?

Kebes:Hayır,hiçsanmıyorum,dedi.

Sokrates: Buna karşılık, dedi, sanırım, ruh tenle buluşması, senli benli olması sonunda,kendisinden hiç bir zaman ayrılmadıgı ve birçok defalar eylemli olmak fırsatları buldugutenlesıklaştırdığıvetabiileştirdiğibirtenliklebüsbütündoludur.

Kebes:Gerçektenöyle,dedi.

Sokrates:Evet,dedi,fakatdostum,bukatışmanınağır,maddivegörülebilirolduğundanşüpheetmemekgerek.Dogrusu,bukatışmaiçindebulunanruhagırlaşmış,gorulemeyenin,Hadesadıverilendiyarlarınkorkusuylagorulebilenacunaçekilmiştir.Ruhtendençıkarkenkatkısızolmayanavegorulenekatıştıgıiçingorulebilenşusozunuettigimizkaraltılarabenzeyenruhhayaletleri,anıtlar,mezarlararasındadönüpdolaşır.

Kebes:Buaklayakıngeliyor,Sokrates,dedi.

Sokrates:Aklayakın,elbette,Kebes.Aklayakınolanbir şeydeburalardadonupdolaşmayazorlananın iyilerin ruhları olmayıp kotulerin ruhları olmasıdır. Onlar boylece geçmiştekikotuyaşayışlarınıncezasınıçekiyorlar.Takılıpkaldıklarıtensevgisionlarıyenidenbirtenesurukleyinceyekadarserseridolaşırlar.Ohalde,bunlartabiıomurleriboyuncatuttuklarıyolgibibirtakımvarlıkşekillerininiçindekapanıpkalırlar,dedi.

Kebes:Söylediğinbuvarlıkşekillerinelerdir,diyesordu.

Page 33: Phaidon - ForuQ

Sokrates: Mesela, dedi, kendilerini oburluga, zevklere, içkiye vermiş olanların ruhları tabiıbirtakımeşekveyabaşkahayvantenlerinegirerler.Sendebufikirdedeğilmisin?

Kebes:Tabiî,seninfikrindeyim,dedi.

Sokrates: Haksızlıga, zulme, çapulculuga deger verenlere gelince, dedi, bunlar kurt, şahin,çaylaktenlerinegirerler.Bizegörebutürlüruhlarbaşkanereyegidebilirler?

Kebes:Şüphesizöyle,girecekleribedenlerbunlardır,dedi.

Sokrates devam etti: Başkaları için de, her birinin hayatta iken yaptıgı ve sevdigi ilebenzerliğinegörebiryeregittiğinigörmekkolaydır.

Kebes:Gayetaçık,dedi,başkanasılolabilir?

Sokrates: Onların enmutluları ve en iyi yere gidenleri felsefeden, zekadanmahrum olarakalışkanlık, çalışmanın verdigi olçululuk ve dogruluk denen yurttaşlık ve toplum erdeminiişleyenlerdir.

Kebessordu:Söylesene,onlar,nasılenmutludurlar?

Sokrates: Çunku, dedi, olumden sonra ruhlarının, arıların, sarı arıların, karıncaların, hattainsan tenleri gibi geçimli ve yumuşak huylu hayvanların tenlerine girmeleri bundan dadoğruveiyiinsanlarınçıkmalarıaklapekyalandır.

Kebes:Tabiî,dedi.

Sokrates: Fakat bu, dedi, tanrılar sırasına yukselmek için, ilozof olmayanlara, busbutunarınmışolmayanlarayasaktır;bu,ancakbilgidostlarınınhakkıdır.Iştebuyuzden,arkadaşımSimmias,sendeKebes,kelimenindograanlamıyla,felsefeileugraşanlaristisnasızbutuntenisteklerindenkorunurlar.Onlarakarşıdayanırlar,onlarınellerineduşmezler.Onlarınehalkadamıgibiparacanlıolmaklaservetlerininkaybı,fakirlikkorkutur,nedemevkiveşohretisevenler gibi itibarsızlık ve şerefsizlige duşmek. Onların bu gibi isteklerden kendilerinikorumalarıbuyüzdendeğildir.

Kebes:Gerçekten.Sokrates,dedi,buonlarayaraşmaz.

Sokrates: Zeus hakkı için, gerçekten yaraşmaz, dedi, işte Kebes, ruhunu kollayan, teni içinyaşamayan,buinsanlarınhepsindenyuzçevirir;onunyolu,nereyegittiklerinibilmeyenlerinyoludegildir.Fakato,felsefeye,kurtuluşa,arınmayaaykırıhiçbirşeyyapılmamasınakanmışolmakla,felsefeninonlaragösterdiğiyolututar.

Kebes:Nasıl,Sokrates,dedi.

Sokratesdevametti:Anlatayım,bilgiyisevenler,bakhangi ikirlekendilerinifelsefeninelinebırakmışlardır:ruhlarıtenlerinesımsıkıbaglıveyapışıktır;nesneleriaslındaneiseleroyledegilde,teninyardımıylatıpkıbirhapisevidemirleriarasındangorurgibigorurler.Mutlakbirbilgisizlikiçinegömülmüşlerdir.Felsefebukapanışınkorkunçluğunuiyicegörmüştür:Bu

Page 34: Phaidon - ForuQ

kapanıştutkularınişidir.Mahpusunkendisibubaglarınsımsıkıbaglanmasınayardımeder.Bilgisevenlerbilirlerki,ruhlarınıbudurumdaelealanfelsefe,diyorum,ruhlarıncesaretinitatlı tatlı arttırır, onları kurtarmaya çabalar, gozlerin ogrettiklerinin, kulakların ve otekiduyuların ogrettikleri gibi, aldatıcı oldugunu gosterir; ihtiyaç olmadıkça, onu bunlardançekip ayırmaya ugraşır. Butun bilincini kendi içine çevirmesini ve toplamasını, ancakkendisine ve kendinden gerçek ikir yonunden kavramasına guvenmesini; buna karşılık,başka vasıtalarla gorduklerinin hiçbir gerçekligi olmadıgına, içinde bulundukları şartlarınçeşit çeşit olmasına gore degiştiklerine inanmasını emreder. Çunku bu turlu şeylerduyulabildikleri,goru-bildiklerihaldeonlarınkendiozvasıtalarıylagorduklerikavranabilirvegörülemez.

Boylebirkurtuluşakarşıgelmemekgerektigine inanarak,gerçek ilozofunruhuzevklerden,tutkulardan, uzuntu ve korkulardan, gucu yettigi kadar kendisini uzak tutar. Çunku, buzevklerin,buuzuntulerin,korkuvetutkularınaşırılıklarınınsonundayalnıztutkularınsebepolduguhastalıklar vebutun varını yogunu saçıp savurmalar gibiherkesin gorup geçirdigikotulukler meydana gelmiyor; bir kotuluk daha vardır ki bu, kotuluklerin en buyugu, enkötüsüdür.Asılacısıçekilenbukötülükhesabakatılmıyor.

Kebes:Nedirbukötülük,Sokrates,diyesordu.

Sokrates: Aşırı bir haz ve acının eline duşen her insan ruhunun, çektiginin belli başlısebebinin, hiç de oyle olmadıgı halde, pek açık, pek gerçek olduguna inanmak zorundakalmasıdır.Bütünbuşeyler,çoğuzaman,görülenşeylerdir,değilmi,dedi.

Kebes:Elbette,cevabınıverdi.

Sokrates: Hele bu turlu tutkularla degil midir ki ruh tenin zincirlerine son haddine kadarvurulmuştur,dedi.

Kebes:Nasıl,diyesordu.

Sokrates:Şoyle,dedi,herhazzın,heracınınbirneviçivisivar.Bununlaruhuteneçiviler,ruhutene benzetir, onu tenin dediklerine gore nesnelerin dogruluguna inandırır. Ruhhukumlerinde tene uymasıyla, aynı hazlardan hoşlanmasıyla, sanırım, aynı eylemlerdebulunmak, aynı şekildeduymak zorundakalacaktır.Bunun sonunda,Hades’e asla arınmışolarak varamayacaktır. Her zaman bıraktıgı tenle bulaşıktır. Bunun için bir başka tenegirmekte gecikmez, bir tohumgibi atılır, orada kok salar. Bunun sonunda, tanrılık olanla,arınmışolanlaryalınolanlailgisikalmaz.

Kebes:Söylediğinhakikatintakendisi,Sokrates,dedi.

Sokrates:Işte,dedi,busebeplerden,Kebes,gerçekbilgiseverlerolçuluveyureklidirler.Amahalk adamlarının tasarladıkları sebeplerden dolayı degil, yoksa sen de onlar gibi midüşünüyorsun?

Kebes:Benmi?Hiçdeöyledüşünmüyorum,dedi.

Page 35: Phaidon - ForuQ

Sokrates: Haklısın, diye cevap verdi, işte ilozofun ruhu boyle duşunur. Felsefe ruhubaglarındançozupkurtardıgıvakit,yenidenhazveacılaraduşmesi,yenidenzincirlenmesikendisini Penelope’nin agını tekrar tekrar çozup oren sonsuz bir işe vermesi içinkurtarmayacagı ikrindedir.Bunun tersineolarak, felsefe tutkuları yatıştırır, aklıdinlerveondan ayrılmaz. Gerçek olanı, Tanrılık olanı doya doya temaşa eder, sanıya kulak asmaz,omru oldukça boyle yaşayacagına, sonunda da kendisine benzeyen, uyan şeye dogrugidecegine,insansefaletinibaşındanatacagınainanır.SonraSimmias,Kebes,boyleyetişmişvetendenayrılmışbirruhhiçbirzamantenibırakırkenparçaparçaedilmekten,ruzgarlarladarmadagın olup gitmekten, her yana savrulmaktan, savrulunca da bir yerdebulunmamaktanhiçdekorkmaz.

PHAIDON-Sokrates’inbusozleriniuzunSurenbirsessizlikletakipetti.Kendiside,bakılınca,goruluyordu, anlattıgı kanıta dalıp gitmişti. Pek çogumuz da boyleydik. Bununla beraber,KebesileSimmiasaralarındakısıkseslekonuşuyorlardı.Sokrates,bunugorerekherikisineseslendi:

Banabakın,belkidediklerimiziyeterbuluyorsunuz.Ama,meselegerektigikadarincelenmekistenirsegozdengeçirilipincelenecekdahabirçokşupheler,itirazlarvar.Başkabirkonuylaugraşıyorsanız diyecegim yok. Fakat sizi çıkmaza sokan bu ise, soze başlayın, bu konudasoylenecek daha iyi neler varsa anlatın, zorluktan çıkmanıza yardımım dokunabilecegineinanıyorsanızbeniyardımcıolarakalınız.

Simmiasbunaşoylekarşılıkverdi:Peki,Sokrates,sanahakikatisoyleyeyim;epeyceoldu,buzorlugusezerekdahaoncesenisorguyaçekmekiçinbirbirimizisıkıştırıyorduk.Çunkusenidinlemegi ne kadar istiyoruz bilsen. Ama başından geçmekte olanlar dolayısıyla senirahatsızetmektençekiniyoruz.

Bunu işitir işitmez Sokrates, tatlı tatlı gulumsemeye başladı ve dedi ki:Dogrusu, Simmias,sizleri bile inandıramazken, beni geçmiş hayatımdakinden daha yaslı bir mizaçtabulmanızdan korkarken, başıma gelenlere bir felaket gozuyle bakmadıgıma insanlarıinandırmakta gerçekten zorluk çekecegim. Gelecegimi haber vermekte beni kugulardandahaaşagıgoruyorgibisiniz.Olumlerininyaklaştıgınısezince,kugularşarkılarınıogunlerdesıksıkveherzamankindendahaahenklisoylerler.ÇunkuonlarhizmetettikleriTanrılarınyanına gitmekten dolayı sevinç içindeler. Fakat olumden korkmaları yuzunden, insanlarkugularahakaretevarıncayakadarilerigiderler,sozdeonlarınolumlerineyaslıbirhavaileacınırlar. Hiç bir kuşun, açken veya uşumuşken veya başka bir acı çekerken otmediginihatırlarınagetirmezler. Şarkılarınınbir agıtoldugu soylenenbulbul, kırlangıçveyahuthutbile boyledir. Ben bunların da, kuguların da yas havası soylediklerini sanmıyorum.Apollon’unkuşları olmakla, kugularınkayıptanhaberverdiklerini, çunkuonlarınHades’deelde ettikleri nimetleri sezdiklerini ve o gun omurlerinde hiç bir zaman otmedikleri birsevinçle ottuklerini duşunuyorum. Ben de kendimi, kuguların ayrıldıgı aynı hizmeteayrıldıgımı,aynıTanrıyaverildigimi,onlarınkindendahaaşagıkalmayanbirkayıptanhaber

Page 36: Phaidon - ForuQ

verme gucunu Tanrıdan aldıgımı, hayattan ayrılırken onlardan daha kederli olmadıgımısanıyorum. Işte bu yuzden Atinalılar adına Onbirler musaade ettikçe, istediginizisöylemektenistediğinizisormaktançekinmeyiniz.

Simmias: Peki, Sokrates, dedi, şimdi sana şuphelerimi açacagım. Kebes de sırası gelince,söylenenlerinedenkabuletmediğinisöyleyecek.Banaöylegeliyorki,Sokrates,sendebenimgibi,busozuedilenmeselelerdeşimdikihayat içindegerçekbirbilgiedinmenin imkansızdegilsedesondereceguçoldugu ikrindesin.Bununlaberaberortayaatılan ikirlerçokderinbir tenkitten geçirilmemişse ve mesele her yonden dokup olçmekte yorgun duşulmedenbırakılmışsa bu, gerçekten bir gevşekligi gosterir. Çunku burada şu ihtimallerden birinigerçekleştirmeli:yaondaolanıbaşkalarındanogrenmeli,yahutkendiligindenaçıgakoymalı,veyabuikisideimkansızsa,insan ikirleriarasındaneniyisini,çurutulmesienguçolanınıseçmeli;onunuzerinebirsalabinergibibinerek,herşeyigozealarakbuomrugeçirmeli.Hiçolmazsadahaguvenle,dahaaztehlikeileyapamazsakdahasaglambirgemiye,yanitanrılıkbir soze geçmekle bunu yapmalı. Boylece, bu anda bile, seni sorguya çekmektenutanmayacagım. Çunku senin de bana izin verdigin gibi, bundan boyle duşunduklerimisoylememişolmaktan uzulmeyecegim.Banagore, Sokrates, soylenenleri ister tekbaşıma,ister Kebes’le birlikte, gozden geçirdigim zaman, bunlar bana busbutun inandırıcıgörünmüyorlardı.

Sokrates şoyle karşılık verdi: Arkadaş, duyuşlarında belki haklısın; fakat soyle bana,inanmadığınşeynedir?

Simmias: Çunku bir rubabın ahengi için, kendisi ve telleri için de aynı şey soylenebilir.Duzenlenmişbirrubaptaahengindegorunmeyen,tenlikolmayanguzelintakendisioldugu,tanrılıkoldugu; rubabınkendisininve tellerinin,bir takımcisimlerden,maddedenbileşik,topraklıveolumlutabiatayakınşeylerdenoldugusoylenebilir.Şimdirubabınparçalandıgınıveyatellerininkoptugunuvekesildigini;sonradaseningibiduşunerek,buahenginzorunluolarakgenevaroldugununvehiçyokedilmedigininmudafaaedildiginitasarlayalım;tellerkoparılınca,rubabınolumlutabiatıolantelleriyleberabergenevarolmasıimkansızoldugugibi, tanrılık olanla, olumlu olmayanla aynı tabiatta, aynı aileden olan ahengin de yokedilmesi, olumlu olandan daha once yok olması imkansızdır. Hayır, denilecek, ahengin takendisininbiryerdehalavarolması,onunbaşınaenufakbirşeyingelmesindenoncetahtailetellerinçuruyupgitmişolmasıgerekir.SendeSokrates,ruhhakkındaedindigimiz ikrin,sanırım,aşagıyukarışudemekoldugununfarkındasın:tenimizinsıcaklık,sogukluk,kuruluk,yaşlık ile ve bunlara benzer başka şeylerle içerden gerilmiş oldugu, birliginin korundugugibi, ruhdauygunvedogrubir olçudebirleştirilmişoldukları zamanbuaynı ogelerinbirkarışımıvebirahengidir.Ohalde, ruhgerçektenbirahenkolursa, ten olçusuzbir şekildehastalıklarla, başka başka kotuluklerle gevşeyince, yahut gerilince ruhun da tanrılık olantabiatı aksine, seslerde,meslekadamlarınınbutun işlerindegorulenbaşkaahenkler gibi,birdenbire yok olması gerektigi apaçıktır. Halbuki her bir cisimden geri kalan şeyler,

Page 37: Phaidon - ForuQ

yakılıncayaveyabozuluncayakadar,uzunuzadıyavarolur.Ruhumuz,teninniteliklerininbirkarışımı olmakla, olum adı verilen şey de once yok olur denirse bizim bu kanıtlamayaverebildiğimizkarşılıkiştebudur.

O zaman, Sokrates, alışık oldugu bir bakışla etrafını suzdu ve gulumseye gulumseye şoylededi:Simmias’ındedikleridogrudur, içinizdebendendahauyanıkkafalıbirivarsa,hemencevapversin.Çunkuokanıtıçurutmuşebenziyor.Bununlaberaber,Kebes’ecevapvermedenoncebirdekendisininagzındanbudelileolanitirazınıdinlemekbencegerekligibigeliyor.Boylelikle de diyeceklerimiz uzerinde duşunmek için zaman kazanacagız. Her ikisini dedinledikten sonra onların isabet ettiklerine hukmederek, onlardan yana olacagız. Degilsekendidelilimizimudafaayakalkışmagız.Haydi,Kebes,sencezihninikarıştıran,guvensizlikdoğuranşeynedir,söylebakalım.

Kebes:Işte,soyluyorum,dedi,bencemeselehenuzaynınoktadaveonceilerisurdugumaynıitirazlaraugruyor gibi. Bizim ruhumuzbu şekle girmezden once var olmuş; benbubahsiustelemiyorum. Bu çok ince, soylemesi saygısızlık olmasın ama, çok iyi surette ispatolunmuştur.Fakatbizolduktensonraruhungenebiryerdevarolması,iştebundabenaynıikirdedegilim.Bununlaberaberruhun,tendendahakuvvetli,dahadevamlıolmadıgınıilerisurenSimmias’ınbuitirazınıkabuletmiyorum;çunku ikrimce,butunilişkilerinde,ruhtenesonderecedeustundur.Kanıtbizediyebilirki:oyleiseniçininsanınolumundensonra,onunen dayanıksız parçasının hala var olup gittigini gordugun halde inanıyor degilsin? Endayanıklı, en devamlı parçasının aynı zamanda var olduguna da inanmıyorsun? O haldebenim bu suale iyi cevap verip vermedigimi gor. Ben de, sanırım, Simmias gibikarşılaştırmaya başvurmak zorunda kalacagım. Gerçekten bana oyle geliyor ki boylesoylemenin, olmuşolanbiryaşlıdokumacıhakkında: “adamcagızhiçdeyokolmadı,obiryerde yaşıyor” demekten farkı yoktur. Kanıt olarak da giyindigi ve dokudugu elbiseninsapasaglamdurdugu,hiçdeyokolmadıgıgosteriliyor.Amabiriçıkar,bunainanmazsaona“en devamlının, insan mı, yoksa kullandıgı, giyindigi elbise mi oldugu” sorulabilir, endevamlınındahaçokinsancinsioldugukarşılıgınıvermesiuzerine,insanın,haydihaydisagvesalimkalmasının ispatolundugusanılacaktır; çunkukendisindendahaazdevamlıolanaslayokolmuyor?

Ama, Simmias, bence, hakikat hiç de boyle degil; dediklerime sen de dikkat et. Gerçektenherkes yukarıda geçen duşunuşumuzun saçmalıgını anlayabilir. Çunku bu dokumacı, nekadarçokolursaolsun,kendidokuduguboylebirçokelbiseeskittiktensonra oluyor,amasanırım, sonuncuyu eskitmeden oluyor. Bunun için de insan bir elbiseden ne dahadayanıksız,nededahaaşagıdır.Buduşunce,aldanmıyorsam,tenleolanilişkisinderuhiçindeuygungelebilir.Ruhunuzunzamandevamettiginivetenindedahazayıf,dahadevamsızoldugunusoylemekdogruolur;bununlaberaberhelehayatuzunyıllarsurerse,herruhunbirçok ten eskittigi soylenebilir: Gerçekten, insan hala yaşadıgı halde, ten yıpranıptukeniyorsa,amaruh,eskittiginiyenibaştandokumaktangerikalmıyorsabundan,ruhyokoldugugun,zaruriolarakdokudugusonelbiseyigiydigivebunun,eskitmedenoldugubiricik

Page 38: Phaidon - ForuQ

elbiseoldugusonucuçıkar.Halbukiruhbirkereyokoldumu;tenzayıftabiatınıbirdenbireaçıgavururveçuruyerek,çarçabukyokolur.Bununiçin,bukanıtakanarakolduktensonraruhumuzunbiryerdehâlâvarolupgittiğineinanmayahenüzhakkımızyoktur.

Bu ikri tutana, senden daha ileri gidilerek daha çok hak verilse ve ruhumuzun yalnızdogmadan once var olmakla kalmayıp, bazı ruhların olumumuzden sonra da var olupgitmesine, bunların varlıklarına devam etmelerine, ruh bir kaç doguşa dayanacak kadarkuvvetli oldugundan, birçok defa dogup olmelerine hiçbir engel olmadıgı teslim olunsa,butunbusaydıklarımkabulolunsa,amaruhunbubirçokdogumdayorulmadıgıveolumlerinbirinde olmedigi kabul olunmasa; ustelik de ruha bu son vuruşu vuran tenin bu olum vedagılımıkimsecebilinmez,çunkuaramızdanherhangibiribununduygusunasahipolamaz,denseozamanolumkarşısınaguvenleçıkacakherinsan,ruhunbutunbutuneolmezliginiveyok olmazlıgını gosteremedikçe, bir şaşkın, bir delidir. Yoksa birazdan olecek olan adam,ruhutendenayrılırayrılmaz,onunbütünbütüneyokolmasındanherzamankorkmalıdır.

PHAIDON-Onlarınsoyledikleri,dogrusu,hepimizin uzerindekotubir izbıraktı.Bunudahasonrabirbirimize açtık. Yukarıdaki açıklamalar aklımızı kuvvetle çeldiler ama, yalnız bizedeminanlatılankanıtlariçindegil,bundanboylesoyleneceklerhakkındadayenibaştanbizibirhuzursuzlukiçineatıyorlar,birşupheiçineyuvarlıyorlar.Neuzerineolursaolsun,kotuhakimolmaktankorkuyoruz.Yoksameseleninkendisindemibirgerçeklikyok?

EKHEKRATES-Tanrıbilir,Phaidon,siziaffediyorum.Çunkusenidinlediktensonra,bendeşunları soyleyebilirim: bundan boyle hangi kanıta inanacagız, madem ki inandırıcıgorunuşune ragmen Sokrates’in ileri surdugu kanıt şu anda kesin bilgeligini kaybediyor.Ruhumuzunancakbirahenkolmasıherzamankigibişimdidegerçektenbenisonderecesarıyor.Busozbanabenimdeşimdiyekadarbu ikirdeoldugumuhatırlatıyor.Ruhumuzunmuhakkak tenle birlikte olmedigine inanmak için, butun butune yeni başka başkakanıtlardan başlamalıyım; bunamuhtacım. O halde soyle bana, Zeus hakkı için, Sokratesmunakaşanınsonununasılgetirdi?Kendiniziçinsoylediginizgibi,odabirguçlugeugradımı; yoksa sakin sakin kanıtlarının imdadına koşmayamı çalışıyordu; bari yaptıgı yardımfaydalıoldumu;yoksayetmedimi?Hepsinigucununyettigikadardogruolarak,enkuçuknoktasınavarıncayakadaranlatbize.

PHADION -Ekhekrates, gerçekten, Sokratesbeni binbir kerebuyuledi. Fakathiçbir zamanona, onun yanında geçirdigim bu saatlerdeki kadar hayranlık duymadım. Onun gibi biradamın boyle bir cevap verecek guçte olması şuphesiz şaşılacak bir şey degildir. Fakatbenim onda en çok vuruldugum şey başta, bu delikanlıların itirazlarını karşılamasındakiincelik,iyiniyetvesaygı;sonrasozlerininbizimuzerimizdekiderinetkisiniderindenderinesezmesidir.

Hasılı, bizi iyi etmesini ne iyi bildi. Biz kaçaklara ve yenilmişlere benziyorduk; onun sesi,kendiidaresialtında,kendisiylebirlikteitirazıyenibaştangozdengeçirmekuzerebizigeriçağırdı.

Page 39: Phaidon - ForuQ

EKHEKRATES-Budanasıloluyor?

PHAIDON - Dur anlatacagım. O zaman, sagında, yatagının yanında bir iskemledeoturuyordum; o da benimkinden daha yuksek bir yerde idi. Omuzlarıma sarkıp dokulensaçlarımı avuçlarına aldı, başımı okşamaya koyuldu; çunku, yeri geldikçe saçlarımlaeğlenmekonunadetiydi.

Demek,Phaidon,dedi,muhakkakyarın,güzelsaçlarınıkestireceksin.

Evet,Sokrates,öylegörünüyor,dedim.

Sokrates:Sakınha!Benibirazdinlersen!

Neyapayımöyleyse,diyesordum.

Sokrates: Bugunden tezi yok; kanıtımız çurutulur, biz de ona yeniden hayat veremezsek, ozaman ben saçlarımı, sen de şu elimde tuttugum saçlarını kestirirsin. Senin yerindeolsaydım, kanıt ellerimden sıyrılıp kurtulsaydı, Simmias’ın ve Kebes’in kanıtlarınıçurutmeye girişmezden ve çurutemeden once saçlarımı bırakmamak için Argos’lular gibiantiçerdim,dedi.

Ben,dediklerinegöreonlarınikisinekarşıHerakles’inbilegücüyetmez,dedim.

Sokrates:Ohaldebeniİoleossayvehenüzgünbatmamışkenbeniyardımaçağır,dedi.

Peki çagırıyorum oyleyse diye cevap verdim. Ama Herakles olarak degil; çunku Herakles’iyardımaçağıranİoleos’dur.

Sokrates:Hepsibir,dedi.Fakatherşeydenöncebaşımızagelebilecekbirkazadankorunalım!

Hangikaza,diyesordum.

Sokrates: Şoyle, dedi. Nasıl, “adamdan tiksinmek” olursa, “ ikirden tiksinmek” de olur.Dogrusubu ikirtiksintisindendahakotubirfelaketolamaz.Fikirdentiksinmedeadamdantiksinmegibiaynışartlariçindebelirir.Ohalde ikirdentiksinmeniniçimizesinmesinedenilerigeliyor?Tanımadan,biradamasonsuzguvenbeslemekten,onubusbutundogru,saglamveinanalayıksanmaktandegilmi?Azsonrada,onunikiyuzluvebozukoldugu,yenibaştanbaşkabiradamolduguortayakonulur.Budenemebirçokdefalar,heleencandandostveeniyiarkadaşsayılanlaruzerindedeyapılıncabununsonu,birsurukırgınlıktansonra,herkesekarşıbirtiksintiduymak,hiçbirkimsededogrudurusthiçbirşeyolmadıgınainanmaktadır.Bununböyleolduğunukendindefarketmedinmi?

Nasıletmedim,dedim.

Sokrates:Yuzkarası,budegilmi,dedi.Boylebiradamın,insanlarladuşupkalktıgıhalde,onlarhakkındahiçbirbilgisiolmaması,meydandadegilmi?Onlarladuşupkalkarkendebirbilgisiolsaydı, olupbiteni oldugugibi, yanibusbutun iyi insanlarınvebusbutunkotu insanların

Page 40: Phaidon - ForuQ

sayısının pek az olduguna ve ikisi ortası olanların istenilebilen çoklukta olduklarınahükmederdi.

Bundankastınne,diyesordum.

Sokrates şoyle cevap verdi: Busbutun kuçuk ve busbutun buyuk insanda oldugu gibi.Tamamıyla kuçuk tamamıyla buyuk bir insana, bir kopege, yahut herhangi bir şeyerastlamanınpekbulunmazbirşeyoldugunainanıyormusun?Yahutsondereceyavaşveyahızlı,guzelveyaçirkin,akveyakarabirinsaniçindeboyledegilmi?Herzamanuçlarınbindebirgorulupsayılarınındapekazoldugunun,ortadakilerindahabolvedahaçokolduklarınınfarkınavarmadınmı?

Elbettevardım,dedim.

Sokrates: Bir kotuluk yarışı açılsaydı, gene burada da birincilerin sayıca pek az gorulecegifikrindedeğilmisin,diyesordu.

Belkidedim.

Sokrates:Evet,belki,dedi,bununlaberaber,muhakemelerininsanlarabenzemesibuyondendegilama,bukonuyudeminaçansendin,bendeardınsırageldim;bak,benzerliknerede,muhakemeetmeknedirbilmeden,birmuhakemenindogruolduguna inanılır;birazsonra,yanlışolmasıdamumkundur.Budemektirkiobazendogru,bazenyanlıştır.Budenemedebirbaşkası,dahabirbaşkasıuzerindedetekrarlanabilir.Biliyorsun,zamanlarınımunakaşaetmekle geçirenlerin, sonunda pek bilge olduklarını; hiçbir şeyde ve hiçbirmuhakemededogru ve guvenli hiçbir şeyin bulunmadıgını ancak kendilerinin bulduklarını, tıpkıEuripos’takigibi,herşeyinsureklibirinişveçıkışiçindeoldugunu,hiçbirşeyinbiranaynıhaldekalmadığınısandıklarıdaçokolur.

Pekdoğru,dedim.

Sokrates devamla: oyleyse, Phaidon, dedi, dogru, saglam ve anlaşılmaya elverişlimuhakemelerin bulundugu gerçekse, hep aynı kaldıkları halde bazen dogru, bazen yanlışgorunen muhakemeler işitmiş olmaktan kabahati kendi uzerine alacak ve yetkisizligineverecekyerde,bukabahatimuhakemelerinustuneatacak;ondansonradabutunomruncemuhakemelerden tiksinmeye, onları gozden duşurmeye devam edecek; boylece dehakikatten,gerçeginbilgisindenmahrumkalacakolanbirinsangormek,acıklıbirşeyolmazmı?

Evet,dedim,Zeushakkıiçin,muhakkakbuçokacıklıbirşeyolur.

Sokrates:Oyleyse,dedi,herşeyden oncebu felaketinbaşımızagelmemesinedikkatedelim:Içimize, şu muhakemelerde belki saglam olabilen hiçbir şey bulunmayacagı ikrinisokmayalım;daha çokkendimizi, dogruolmadıgımıza inandırmaya çalışalım.Cesaretimizkırılmadan, oyle olmaya, oyle yaşamaya çalışmamız gerektir. Sen ve otekiler yaşanmakuzerekalanbutunzamanlarınıziçin,bendeyalnızolumugozonundebulundurarakbunlara

Page 41: Phaidon - ForuQ

inanalım. Çunku ben bu olum konusunda, şu anda bir ilozof olmak isteyen bir insanolmaktan degil, kendisinde hiçbir egitim eseri olmayan insanlar gibi kavgacı olmaktankorkuyorum. Bu adamlar herhangi bir meseleyi munakaşa konusu aldıkları zaman,konuştukları şeylerin ne oldugunu bilmeye onem vermezler; ama ileri surdukleri ikirleributun orada bulunanlara kabul ettirmekten başka bir amaçları da yoktur. Şimdiki haldeonlarlabenimaramda tekbirayrılıkvar.Odaeregimin, ancakoradakilerededigimşeyindogruluguna inandırmak degil –bu bence ikinci derecede gelir– mumkun oldugu kadarkendimibuna inandırmaktır. Işte, sevgilidostum,benimhesabımbu;onunnekadarkarlıoldugunu gor: Ileri surdugum dogru ise, buna inanmak benim karımadır. Dogru degilse,olumden sonra hiçbir şey yoksa, beni olumden ayıran zaman boyunca yanımda olanlarışikayetlerimlehiçuzmekistemem.Bununlaberaberbilgisizligimçoksurmeyecek–surseydikotulukolurdu–amaoneredeysebitmekuzeredir.Buruhhaliiçindedirki,Simmias,Kebes,munakaşaya girişiyorum. Size gelince, inanın bana, Sokrates’e pek bakmayın, daha çokhakikatle ilgilenin: benimdogru bir şey soyledigimi sanırsanız, benden yana olun; yoksa,butun kuvvetinizle bana karşı koyun. Benim gayretimin benim ve sizin hepinizin sabrınıtuketmesinevebenim, ignesini içerdebırakanbirarıgibi,bırakıpgitmemekligimedikkatedin.

Haydiişbaşına!Dediklerinizihatırlamadıgımıgorurseniz,banahatırlatınız.Aldanmıyorsam,hernekadarruhdahatanrılıkvedahaguzelolsada,Simmias,onuntendendahaonceyokolmasındanşupheleniyorvekorkuyor.Çunkuruh,teninbirturluahengidir.Kebes’egelince,obanaruhuntendendahadevamlıbirşeyoldugunuteslimedergorunuyor.Fakatruhunbinbirtenibirçokdefalarkullandıktansonrasonuncutenibıraktıgıvakitkendisinindeyokolupolmadıgını; tende bir an yok olmaktan geri kalmadıgı için, olumunmuhakkak ruhun yokolmasıdemekolupolmadığınıhiçkimseninbilmediğinisöyledi.Biziminceleyeceklerimizdetambunlar,değilmiSimmias,değilmiKebes?

SimmiasileKebes:Evetbunlardır,dediler.

Sokrates:Birazöncekikanıtlarınhepsinimiçürütüyorsunuz,yoksabazılarınımı?

SimmiasileKebes:Evet,bazılarınıçürütüyoruz,bazılarınıdadeğil,dediler.

Sokrates:Ohalde,dedi,ogrenmeninanımsamaoldugunuiddiademekolanbukanıtuzerinene duşunuyorsunuz; bu boyle olunca, tende baglı bulundugundan, once ruhumuzun herhangibiryerdevarolmasınıngerektiğinenedersiniz?

Kebes:Bence,bukanıtvaktiylebenişaşılırcasınainandırmıştı,dedi,şimdibundandahaçokbağlandığımbirkanıtyoktur.

Simmias: Ben de, dedi, senin gibi duşunuyorum; bu konuda ikrimi degiştirecek olursamkendimşaşarkalırım.

Sokrateso zaman:Peki, dedi,Thebaili yabancı!Ahenginbileşikbir şeyoldugunuve ruhun,

Page 42: Phaidon - ForuQ

tendebirtakımtellergibigerilmişogelerleyarattıgıbirturluahenkoldugunuduşunmektenvazgeçmezsen, kanıt hakkındaki duşuncelerini degiştirmen gerekir; çunku ahengi yapanşeylerden once bileşik ahengin var oldugunu soylersen, kendi duşundugune kendiniinandıramazsın.Yoksainandırabilirmiydin?

Simmias:İnandıracağımıhiçsanmıyorum,Sokrates,dedi.

Sokrates: Oyleyse, dedi, bir yandan ruhun bir insan şekline ve tenine girmeden once varolduguna;biryandanda,henuzvarolmayanogelerdenbileşikoldugunahukmettiginzaman,aynı şeyi soylemiş oldugunu kabul etmiyormusun? Çunku ahenk, kendisiyle kıyasladıgınruhabenzemez; fakat enbaşta var olanlar rubap, telleri ve onların henuz ahenkleşmeyensesleridir;ensonda,butunbuseslerdeneldeedilenahenkgelir;ilkinyokolanda,iştebudur.İlkhükmünlebunlarınuzlaşabilecekleriniumuyormusun?

Simmias:Hiçummuyorum,diyecevapverdi.

Sokrates:Bununlaberaber,soylenenşeydebiruyuşmaolmasıgerekenbirzamanvarsaodaahenküzerindekonuşulduğuzamandır.

Simmias:Gerçekten,öyleolmalı,dedi.

Sokrates:Ohaldededi,dediklerinbirbirini tutmuyor.Bu ikisozundenhangisini tutacaksın;bakbakalım:öğrenmeninanımsamaolduğunumu;yoksa,ruhunbirahenkolduğunumu?

Simmias: Tabiı birincisini tutarım, Sokrates; diye cevap verdi; otekisine gelince o, şoyleispatsızhatırımageliverdi;gerçegeyakınvedogrugibigorundu.Buyuzdenbirçokkimselerdeonudogrusayarlar.Benceyalnızgerçegeyakınlıklaruzerinedayanankanıtların,birtakımaldatıcı ikirler oldugunubilirim; bunlardan sakınılmaz, korunulmazsaher konudaoldugugibigeometridedesizibusbutunaldatırlar.Bununaksineolarakanımsamayaveogrenmeyeait kanıt kabule deger, ustelik ilke uzerine kurulmuştur. Çunku yukarda, soyledigin gibi,ruhumuz –“gerçekteki varlık” adı ile soylenen– kavradıgı oz gibi tenine girmeden oncevardır.Ohaldebuilkeninvarlıgındanhiçşupheetmiyorum,onutamolarakkabulediyorum.Bununiçinnekendimin,nedebaşkabirinin,ruhunbirahenkoldugunusoylemesine,haklıolarak,razıolmamakzorundayım.

Sokrates: Simmias, dedi, soracagım bir şey daha var, ikrince bu kendilerini bileştirenogelerden başka bir durumda bulunmak, ahenge mi, yoksa başka bir bileşimemi uygundüşer?

Simmias:Hiçbirine,diyecevapverdi.

Sokrates:Elbette,dedi,buogelerin,sanırımkendilerinegoreetkenveyaedilgenolabilmeleridışında,ahenkdehiçbirşeyegöreetkenveyaedilgenolamaz.

Simmias:Evet,dedi.

Sokrates: O halde, dedi, ahengin, bileştiren ogeleri idare etmesi degil, onların peşinden

Page 43: Phaidon - ForuQ

gitmesiuygunolur.

Simmias:Bendeböyledüşünüyorum,dedi.

Sokrates:Oyleyse,dedi,birahenkte,onuyapanogelerekarşıbirtakımıhareketlerin,seslerinvedahanevarsaonlarınbulunmasıiçinçok,pekçokister.

Simmias:Muhakkak,pekçokister,dedi,

Sokrates:Sonra,dedi,birahenk,tabiatıgeregince,muhakkakherdefasındaahenkleştirilmişöğeleringerektirdiğiahenkdeğilmi?

Simmias:Anlamadım,dedi.

Sokratesdevamederek:Bunundahabuyukvedahagenişolçudeahenkleştirilmesimumkunolsaydı, o daha fazla ahenk ve daha buyuk bir ahenk; daha az ve daha dar olçudeahenkleştirilmişolsaydı,dahaazderecedeahenkvedahakuçukbirahenkolmazmıidi,diyesordu.

Simmias:Nasılolmaz,pekdoğru,dedi.

Sokrates:Ohalderuhiçindeboyledegilmi,diyesordu?Enkuçukolçudebileolsa,birruhun,başkabirruhtandahaçokveyadahaazolduğusöylenebilirmi?

Simmias:Asla,dedi.

Sokrates:Zeushakkı için,dedi,devamedelim.Birruhhakkındakendisininakıllıveerdemlioldugu,ohalde iyioldugu,başkabiri içindeakılsızvebozukoldugu,ohaldekotuoldugusöylenirBöylesöylememekyerindemi?

Simmias:Elbetteyerinde,dedi.

Sokrates: Ruha ahenk diyenler, dedi, erdem ve bozukluk gibi ruh hallerine ne diyecekler?Bunungenebaşkabirahenkveyabirahenkyokluguoldugunumusoyleyecekler?Buruhunahenkleştirilmiş oldugunu, yani iyi oldugun ve kendinden bir ahenk olmakla kendisindebaşka bir ahenk bulundugunu, otekinin kendinden ahengi olmadıgı için, onda başka birahenkbulunmadığımsöyleyebileceklermi?

Simmias: Ben bunu sana soyleyecek halde degilim; fakat bu goruş sahibinin aşagı yukarısöyleyeceğidebudur,dedi.

Sokrates;Fakat,dedi,bizçoktanbirruhunmutlakolarak,birbaşkasındandahaçokveyadahaazruholmayacagındauzlaşmıştık;buuzlaşmanınkonusuolanşeyse,birahengin,başkabirahenktenmutlakolaraknedahabuyuk, nedaha geniş, veyanedaha zayıf, nededaha azgenişolmamasıidi,değilmi?

Simmias:Evet,dedi.

Sokrates:Öyleyse,dedi,nedahaçok,nededahaazahenkleştirilmişolamaz,doğrudeğilmi?

Page 44: Phaidon - ForuQ

Simmias:Evet,doğru,diyecevapverdi.

Sokrates:Oyleyse,dedi,nedahaçok,nedahaazahenkleştirilmişolmayanbuahenk,herneolursaolsundahaçokveyadahaazolçudemiahenkolmakta;yoksaahenkleşmektemipayıolur?

Simmias:Ahenkleşmektepayıolur,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,bir ruhkendindenbaşkabir ruhanispetleazve çokolmadıgından,dahaüstünveyadahaaşağıbirahenkleşmedeyoktur.

Simmiasbunudoğrubuldu.

Sokrates:Buşartlariçinde,dedi,neahenktepayıolacak,nedeahenkyokluğunda…

Simmias:Şüphesiz,olamayacaktır,dedi.

Sokrates:Bozuklugunbirahenkyoklugu,erdeminbirahenkoldugugerçekse,genebuşartlariçinde, bir ruhun, bir başkasından daha buyuk olçude bozuklukta veya erdemde payıolmayacakmıdersin?

Simmias:Hiçdeolmayacaktır,dedi.

Sokrates: Ama dahası var, Simmias, dedi; dogrusunu soylemek gerekirse, bir ruhun ahenkoldugudogruise,hiçbirruhunbozukluktapayıolmayacak.Çunku,birahenktammanasıylaahenkdenenşeyinkendisiise,ahenkyokluğuilehiçbirzamanpaydaşolmayacaktır.

Simmias:Şüphesiz,diyecevapverdi.

Sokrates:Ruhdabüsbütünruholmakla,bozukluklapaydaşolamazdeğilmi,dedi.

Simmias:Şimdiyekadarsöylediklerimizegöre,buhiçolurmu,diyecevapverdi

Sokrates:Ohalde,dedi,buduşunceyegore,ruhlardatabiatlarıgereginceolduklarıgibiiseler,yani ruh oldukları gerçekse, butun canlı varlıkların ruhunun da boylece iyi olduklarınıdüşünmekzorundayız.

Simmias:Evet,Sokrates,dedi,bendeöylesanıyorum.

Sokrates devamla: Ruhun bir ahenk oldugu varsayımı dogru olsaydı, bunun yerindesöylendiğinivekanıtımızınböylebirsonucavaracağınımısanırdınız,diyesordu.

Simmias:Hiçdesanmazdık.

Sokrates:Şimdi,dedi,soylebakalım;insandavarolanşeylerden,ruhtanbaşkabirşeybiliyormusunkioheleakıllıolduğuzaman,hükmünüyürütebilsin?

Simmias:Benmi,bilmiyorum,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,ruhunkendisiniteninetkivetutkularınabırakıverdiginiveyaonlarakarşıkoydugunusanıyormusun?Demekistedigimşu:Sozgelimi,tenateşliolurvesusarsa

Page 45: Phaidon - ForuQ

ruhiçmeyeceksindiye;acıkırsayemeyeceksindiyebizigeriçeker.Başkabinbirhaldede,ruhun,tenintutkularınakarşıgeldiğinigörürüz;gerçekdeğilmi?

Simmias:Çokdoğru,dedi.

Sokrates: Buna karşılık, dedi, ruhun, hiç degilse bir ahenk olduguna gore, gerilmelerle,gevşemelerle,titreşimlerleveonuteşkiledenogelerinbaşkahalleriyleahenksizlikhalindebulunamayıp, onları takip ettiginde, onlara asla hukmunu yurutemeyeceginde ilkinanlaşmamışmıidin?

Simmias:Bundaanlaşmıştık;başkaneyapabilirdik,dedi.

Sokrates:Diyeceknekaldı,diyecevapverdi,şimdionunaksiniyapmakta,kendisinivucudagetiren butune sozde ogeleri yoneltmekte hemenhemenbutun bir hayat boyunca onlarakarşı gelmekte, bir kısmına idmanla tıbbın en agır, en acı cezalarını vererek, başka birkısmınaçokiyidavranarak,otekilerikorkutarak,berikileriazarlayarak,kendilerindenfarklıbaşkabaşkavarlıklarasoyluyormuşgibitutkulara,o kelere,korkularahitapederek,mutlakaonlarıhukmualtınaalmaktabulundugunugormuyormuyuz?BuaşagıyukarıHomeros’unOdysseia’da Odysseus’tan bahsettigi yerde şoyle: “Bagrına vurarak, kalbini şu sozlerleazarladı:katlanmıştın”dediğigibidir.

Bu mısraları yazarken Homeros’un, kahramanın ruhunu bir ahenk olarak anladıgına mıinanıyorsun, yoksa tenin tutkularını yoneltecek, onlara hakim olacak yerde, onun hukmualtınagireceginimi?Kısacası,onunbirahenkolmasıiçinfazlasıylatanrılıkbirşeyoldugunudüşündüğünümükabulediyorsun?

Simmias:Zeushakkıiçin,Sokrates,dedi,düşündüğümüntakendisidirbu!

Sokrates:Goruyorki,azizdostum,dedi,ruhunbirturluahenkoldugunusoylemekbizehiçdeyakışmıyor.Çunkuboylece,gorunuşegore,neşutanrılıkşairHemeros’laanlaşabilecegiz,nedekendikendimizle.

Simmias:Gerçektenöyle,diyecevapverdi.

Sokrates:Peki oyleolsun,dedi,şimdilikahenk,Thebaitanrısı,bizeelverişligibigorunuyor;fakat, sozune devamla, Kebes, onun kocası Kadmos’Ia meşgul olalım. Onu nasıl eldeedeceğiz,hemdenasılbirdille?

Kebes:Yanılmıyorum,dedi,senonupekalabulabilirsin.Herhaldeahengekarşıortayaattıgınkanıtumduğumupekçokaştı.

Simmias’ın rastladıgı zorlukları anlatırken “kendi kendime ileri surdukleriminreddolunabileceginden şupheli idim” diyordum. Bunun için hemen ilk karşılaşmadaiddiasından vazgeçtigini gormekle şaşırdım kaldım. Muhakkak Kadmos'un kanıtını aynıakıbeteuğramışgörürsemşaşmayacağım.

Sokrates:Aziz dostum, boyle buyuk soyleme, diye cevap verdi,Dedigimizin tamdogrulugu

Page 46: Phaidon - ForuQ

anlaşılacagızamanbozgunaugratacakolankotugozdenkork.Fakatbu,tanrılarınişidir.Bizegelince, Homerıs’un dedigi gibi, ileri surulenlerin degerini anlamak için, birbirimizeyakından saldıralım. Işte senin bilmek istedigin başlıca şey şu: sen ruhumuzun yokolmazlıgınınveolmezligininispatolunmasınıistiyorsun;bunsuz,hemenolmekuzereolanbir ilozofun bir başka omur surmuş olduktan sonra, olumu ardınca, oteki dunyada dahamesut olacagından emin olması, buna inanması; duşun bir kere çılgınca, delice bir curetolacaktır.Fakatruhundayanıklıvehemenhementanrılıgabenzerbirşeyoldugunuvebizlerinsanolarakgelmezdençokoncevaroldugunuispatetmek,butunbunlar,ruhunolmezliginihiçkanıtlamaz.Fakatyalnız ruhunuzunzamandevamettigini, onun oncekivarlıgınınbirsurubilgilerveeylemlerlebizden oncesayılamayacakkadarçokbirzamandoldurdugunusoyluyorsun.Bununlaberaber,hattabirinsanvucudunagirmesibile,onuniçindahaziyadebir yok olmabaşlangıcı ve bir turlu hastalık olmakla, artık bu ona olmezlik bagışlayamazBoylecebuvarlıkbirsefaletiçindeyaşamakzorundadırveolumdenilenşeyiçindeomrunutukettigi vakit, yok olması gerekir. Ote yandan, diyorsun ki, bir veya birçok defalar birbedenegirmenin,hiçolmazsahepimizinkorktuguşeyiçin,hiçonemiyoktur.Çunkuruhunolmezligi bilinemediginden ve ispat olunamadıgından oturu, akılsız olmadıkça herkeskorkmakta haklıdır. Işte aşagı yukarı, senin ileri surdugun de, sanırım bu, Kebes. Hiçbirşeyin unutulmaması, boylece senin de, istedigin gibi, bir şey ekleyebilmekligin veyaçıkarabilmekliğiniçin,bunlarabirmaksatladönüyorum.

Kebes: Evet ama, dedi, şimdilik, ekleyecek veya çıkaracak hiçbir şeyim yok. Işte bunu ilerisürüyorum.

BununuzerineSokrates,derinbirduşunceyedaldı,uzuncabirzamandurakladıvesonundasoze başladı: Senin sordugun pek kuçuk bir iş degil, Kebes. Çunku oluşun ve bozulmanınsebebi nedir, işte bizim derinden derine incelememiz gereken mesele bu. Istersen buhususta kendi oz gorgulerimi şimdi anlatayım. Soyleyebildiklerim arasında sence faydalıgörülenleriolursakendigörüşlerinebiziinandırmaniçinonlarıkullanmaksanadüşer.

Kebes:Elbet,dedi,istediğimdebu.

Sokrates:Oyleyse,dedi,soyleyeceklerimekulakver.Delikanlılıgımda,Kebes, izikdenilenbubilimepekbuyukbiristekduymuştum.Herşeyinnedenini,onuvaredeni,yokedeniveniçinvar oldugunu bilmeyi eşsiz guzellikte bir şey bulurdum ve bin bir defa, once şu gibimeseleleriincelemektekafamıyordugumdaoldu:Bazılarınındedigigibisıcakvesogugunkatıştıgıbir çeşitkukremedenmi canlıvarlıklarvucudagelirler, yoksaduşunmeyi,havayıveya ateşi kan mı vucuda getirir? Yoksa bu ogelerin hiçbiri degil de, işitme, gorme vekoklama duyumunu saglayan beyin mi? Hatırlama ile duşunme de bu duyumlardandogmazlarmı?Ohaldehatırlamaileduşunmedende,duraklılıkkazanınca,bilgidogmazmı?Bunun aksine olarak butun bunların bozulmasını da, yere goge ait olguları da bilmeyeçalışıyorum.Fakatensonunda,butürlüaraştırmalarabenzeriolmayanbiryetkinolmadığınıanladım. Sana bunun gozle gorulur, elle tutulur bir kanıtını hemen vereyim: Onceleri hiç

Page 47: Phaidon - ForuQ

degilsekendimevebaşkalarınaoylegorunen,kendilerihakkındasaglambirbilgimolanbirşeyler vardı. O halde bu araştırma, birçok şeyler uzerine, bunlar arasında da bir insanınbuyuyup gelişmesinin nedenine kadar, daha once bildiklerimi unuttururcasına benikorleştiriverdi. Bundan once buyuyup gelişmesinin nedeninin yemek içmek oldugununherkesçe açıkça bilindigi, besinlerle etler etlere, kemikler kemiklere, bunun gibi bedeninoburparçalarındanherbirineuygunogelereklendiginisanıyordum.Buyuzden,ilkin,kuçukolankutlesonundabuyuyor,evet,boyleceinsandakuçukkenbuyukoluyor,diyordum,işteozamanbufikirdeydim.Busenindeaklınayatmıyormu?

Kebes:Evetyatıyor,diyecevapverdi.

Sokratesdevametti:Şunudabiraraştır,bakalım.Ayaktakendisinin tamomuzlarınakadargelenbirkuçukadamınyanındabuyukbiradam;bunungibi,biratınyanındabaşkabiratıgorerek, yahut bunlardan daha açık bir ornek alınacak olursa, on sayısının, kendisine ikieklendiginden oturu sekizden daha buyuk; iki kulacın kendisinin yarısını aştıgı için birkulaçtandahabüyükgöründüğünübilmekyeterdi,sanıyorum.

Kebes:Ohaldeşimdibununüzerinefikrin,diyesordu.

Sokrates: Zeus hakkı için, bu şeylerden her hangi birinin nedenini bilmek aklımdan bilegeçmez.Birebirkatılıncakendisinebirkatıldıgıiçinmibirinikioldugunu;yoksabirbiriyletoplanmasıyla bunun otekine, otekinin de buna katıldıgı için mi iki olduklarım bir turlukestiremiyorum. Çunku onlar ayrı ayrı bulundukları vakit, her birinin gerçekten; biroldugunuveozamanikiolmadıgınıgorunceşaşırdımkaldım;fakatbirbirlerineyaklaştılar,veozamanboyleceikininnedenvaroldugumeydanaçıktı:Onlarındurumlarınınkarşılıklıyaklaşmalarından meydana gelen birleşme, demek istiyorum. Bir’in parçalara ayrılmasıhalinde bu ikiyi veren nedenin kendisini verenin, ayrılma olmadıgına da inanmıyorum.Çunkubu,şimdibizeikiyiverennedeninaksibirnedendir.Birincihaldeneden,birbirininyanında toplanmış olmaları; şimdi de, birbirinden çıkarılmaları ve ayrılmalarıdır. Birinnedenmeydanageldigine,nede,birkelimeile,herhangibirşeyinneiledogduguna,yokvevar oldugunu bildigime de artık inanmıyorum: Işte bu yolda araştırmalarımın sonucu.Bununlaberaberbendebaşkayoldabiraraştırmayakalkışacagım;amabirincisihiçişimegelmiyor.

Fakatgununbirinde,Anaksagoras’aaitoldugusoylenilenbirkitapta,birinin“herşeyeduzenvereninveherşeyinsebebininzihinoldugunu”okudugunuişittim.Boylebirneden ikrinevuruldum,biryondende,zihninherşeyinsebebiolmasıbanaaklayakıngorundu.Boyleise,dedim,buduzenleyicizihin,herşeyinduzeninigerçekleştirirveherşeyieniyişekildeyerliyerinekoyar.Herdogmaya,yokvevarolmayaemredennedeninaçıgaçıkarılmasıistenilirsebuhusustaaçıgaçıkarılmasıgerekenşey,onuniçinistereniyivaroluş,isterdayanışveyane olursa olsun, bir iş gorme tarzıdır. Oyleyse, bu ikirden hareket ederek başkaları içinoldugu gibi, kendisi hakkında da, insanın ancak kendi yardımıyla en iyi, en guzel bildigişeyden başka goz onunde bulunduracagı bir şey yoktur, diyorum; bunun gibi, onun en

Page 48: Phaidon - ForuQ

kötüyüdebilmesigerekir.Çünkübuikişeyaynıbirbilgininkonulandır.

Buduşunceler içimiaçtı.Anaksagoras’tadahervarolanşeyinnedeninibana ogretebilecekgonlumegore insanbuldugumusanıyorum.Evet,duşunuyorumki,obana,enbaştayerinduzveyayuvarlakolupolmadıgınıogretecek,ogretirkendebununniçingerektigini,dunyaiçineniyişeklinbuolduğunuvebuyüzdenonuniçineniyişeklinbuolduğunutasdikederek,enkuçuknoktalarınavarıncayakadarherşeyianlatacak;yerevreninortasındadır,deseydive onun merkezde olmasının en iyi oldugunu bana anlatmış olsaydı bir başka nedenaramazdımbile.Tabiı,guneş,ayveotekiyıldızlarhakkındada,onlarınkureninhızlarını,yondegiştirmelerini, başka başka degişikliklerini bilmek için aynı şeyleri sorardım; evet,onlardan her birinin gerçekten bu yaptıklarını yapmanın, ugradıklarına ugramanın nehusustaeniyiolacagımanlamakisterdim.Herşeyinzihintarafındanduzenlendiginikabulettikten sonra, onun, bunlara şundan başka bir sebep ileri surmesini bir an aklımagetirmeyecektim. Oldukları gibi olmanın en iyi oldugunu, bunun için bu şeylerden herbirininayrıvehepsiningenelnedenlerinigostererek,herbiriiçineniyiolanlahepsiiçineniyi olanın ne oldugunu inceden inceye anlatacagım duşunuyordum. Daha pek çok şeyleranlatsadaumutlarımdanvazgeçmezdim;fakatbukitaplarıhemenaldımvemumkunoldugukadareniyiveenkötüyübilmekiçineldengeldiğikadarçabukokumayakoyuldum.

Fakat, dostum, bu guzel umut çok surmedi; çunku oldukça, zihni hiç kullanmayan venesnelerinduzeninigerçeknedenlerebaglayacakyerde,havayı,aiteri,suyuvedahabirsurubirbirini tutmayan şeyleri neden olarak alan bir insan goruyorum. Bence onun durumu,yaptıgı her şeyi hep Sokrates’in zihniyle yaptıgını soyledikten sonra, ardından da herediminin sebebini şu şekilde tasarlayan adamın durumuna benziyor: once buradaoturuyorsam,bubedeniminbirtakımkemiklerdenveetlerdenbileştigivekemiklerinkatıveonlarıbirbirlerindenayıranbirtakımkavşakyerleribulunduguiçindir.Halbukigerilmekvekasılmak hassası olan kaslar, kemikleri etlerle kuşatır ve deri ile hepsini sarar. Çunkukemiklerin birleştikleri yerlerde oynamaları ile, etler genişleyip kasılmakla ben şu andauzuvlarımıbukebilirim.Iştebundandolayı,benburadabacaklarımbukulmuşoturuyorum.Gene sizinle olan, konuşmamızda sozu geçtigi gibi ses, hava ve işitme ve bunlara benzerdahabir suru şeyleringerçektennedenleriningosterilmesiduşunulmeksizinsebepolarakgosteriliyor gibidir; yani Atinalıların beni olume mahkum etmenin çok iyi oldugunahukmetmeleriyle, benim de bundan dolayı, burada oturmanın bence daha iyi, buradakalmanınvebanaverdiklericezayaçarpılmamındahadogruolacagınahukmetmişoldugumgibi.Çunku,kopekhakkıiçin,aldanmıyorsam,birhaylizamanvar,bukemiklerlebuetlerineniyiilkeileuygunşekildealınıpgoturulmuşolarak,MegaraveBotia’daolmalarıgerekirdi;eger ben bir kole gibi sıvışacak ve kaçacak yerde, devletin bana verdigi cezayı çekmenindahadoğru,dahagüzelolacağınıdüşünmemişolsaydım…

Bununlaberaberbugibi şeylere sebepadını vermek, sapıklıgın sonhaddiolacaktır.Bununaksineolarakkemikvekaslara,bunlardanbaşkadabenimolanherşeyesahipolmaksızın,meramımdakileri yapmaya gucumun yetmeyecegi soyleniliyor; bu dogrudur: fakat

Page 49: Phaidon - ForuQ

yaptıgımı bundan dolayı yaptıgımı, bunu yaparken de, en iyiyi seçmekle degil, zihnimleyaptıgımı soylemek, dupeduz bir mantıksızlık olur. Bu, gerçek nedenin başka bir şeyoldugunu, nedenin kendisi olmaksızın asla neden olamamasının ise daha başka bir şeyoldugunu ayırt edemedigini gostermektedir. Işte ben de, kullanışı yerinde olmayan birkelimeyi bir neden olarak gostermekle karanlıklarda bocalayan insanların yaptıklarınıyapıyorum. Bunun için de, biri dunyayı bir kasırga ile sararak onu oldugu yerde, gokletutturur,birbaşkasıonutemelivedestegihavaolangenişbirhamurteknesiolarakanlar.Nesnelerin şimdi, mumkun oldugu kadar daha iyi bir durumda olmasının sebebi olankudrete gelince, onlar bunu aramazlar. Kendisinde tanrılık bir kuvvet oldugunuduşunmezler; fakat bundan daha çok kuvvetli, daha olmez ve nesnelerin hepsini daha iyitutanbirAtlasbulupçıkardıklarınısanırlar.Gerçektebunun,nesneleribaglayanvetutanıniyilikvegereklilikoldugunuaslaakıllarınagetirmezler.Banagelince;benboylebirnedeniveonun ne oldugunu bilmek için, buyuk bir sevinçle, akla gelen butun ustatların çomeziolacagım. Fakat madem ki sebebi bulmuyorum, madem ki onu ne kendim bulupçıkarabilecek, ne de başkasından ogrenecek araçlarım yoktur, o halde onu aramayakoyulmakiçin,yondegiştirdim.Buişiniçindennasılçıktım,Kebes,istiyormusun,sanabunuanlatayım?

Kebes:Nasılistemem,dedi,kimbendençokisteyebilir?

Sokratesdevametti:Olupbitenleriincelemektenyoruldugumvakit,guntutuldugundaguneşebakanların ve gozleyenlerin başına gelenlere ugramamaya dikkat etmeyi gerekli gordum.Çunku onlar sudaki veya buna benzer bir yerdeki aksini gormediklerinden bazen gormeduygusunukaybederler.Aklımabunabenzerbirşeygeldi.Nesneleregozlerimlebaksaydım,onlarıduyularımdanbiriylekavramayaçalışsaydım,ruhumunbutunbutunekorolmasındankorkardım.Ozaman ikirleresıgınmanınve ikirleriniçindenesnelerinhakikatinigormeyeçalışmanın gerektigine inanırdım. Belki kıyaslamam her bakımdan dogru degildir. Çunkunesneleri ilkeleri içinde inceleyerek, onları gerçekleri içinde gormekten ziyade, bir imgeiçindegozonundetutmayıkayıtsızcakabuletmiyorum.Neolursaolsun,tuttugumyoliştebu.Herhaldeensaglamoldugunahukmettigim ikridetemelolarakkoyuyorumveonunlauzlaşmışbuldugumher şeyi, nedenin veyabambaşkabir şeyin sozu olsun, dogru; onunlauzlaşmamış olan her şeyi de yanlış olarak kabul ediyorum. Fakat duşunduklerimi dahaaçıkçaanlatmayıisterim.Aldanmıyorsambenihâlâanlamadın.

Kebescevapverdi:Zeushakkıiçin,dahapekanlamadım.

Sokratesdevametti:Bununlaberaber,dediklerimdehiçdeyenibirşeyyok.Her fırsattavegeçenkonuşmalarımızdasoylemektenhiçbirzamanyorulmadıgımdabu.Okadaruzerindedurdugum bu ikirlere tekrar donerek, inceledigim nedenin ne oldugunu şimdi sanagostermeyeçalışacagım.Kendindenvekendiligindenguzel,iyivebuyukvebugibişeylerinvar oldugunu kabul ederek bu noktadanhareket edecegim. Benim gibi duşunursen ve bukendindenolan şeylerin varlıgını kabul edersen, bunlardan, ruhunneden olmez oldugunu

Page 50: Phaidon - ForuQ

açığaçıkaracağımıveozamansanagöstereceğimiumarım.

Kebes: Elbette, dedi, senin gibi duşundugumden emin olabilirsin. Sen belgitlemeni çabukbitirmeyebak.

Sokrates:Bundançıkacaksonuçlarıgozdengeçirvebenimleaynı ikirdeolupolmadıgınabak,dedi.Banaoylegeliyorki,diyedevametti,kendindenguzellikdışındabirguzelvarsa,buşeyancakbukendindenguzeldenbirşeyleraldıgıiçinguzeldir.Bunuotekileriçindesoylerim.Butürlünedeni,kabulediyormusun?

Kebes:Kabulediyorum,dedi.

Sokrates:Ohalde, dedi, bu şartlar içinde, oteki nedenleri ve şubilgincenedenleri bir turluanlamıyorum ve anlayamıyorum. Bana bir şeyin guzelligini vucuda getirenin, ya parlakrengi,yaşekliveyabunabenzerbaşkabirşeyoldugusoylenecekolursa,benimaklımıaltustetmektenbaşkabirşeyeyaramayanbutunbusebepleriolduklarıyerdebırakıyorumvebirşeydeki guzelligin hangi yonden, hangi şekilde olursa olsun, kendinden guzellikbulunmasındanveonungeçmesindengeldiginisadece,safça,belkidebencekabuletmekleyetiniyorum. Çunku onun bu geçişi hakkında şimdiye kadar muspet hiç bir hukumvermedim;yalnızguzelinbutunguzelşeyleriguzelkılanşeyoldugunusoyluyorum.Bu,hemkendime, hem de başkalarına verebilecegim en saglam karşılıktır, sanırım. Bu ilkeyedayanarak artık hiçbir yanlış adım atmayacagıma inanıyorum ve tam bir emniyetle,kendimevebaşkalarına,guzelşeyleriguzelkılanınguzeloldugunusoyleyebilirim.Sendebufikirdedeğilmisin?

Kebes:Bufikirdeyim,dedi.

Sokrates devamla: Bunun gibi, dedi, kendin buyuklukledir ki buyuk şeyler buyuk, ve dahabuyuk olan şeyler daha buyukturler; kendinden kuçuklukledir ki en kuçukler de enküçüktürler,değilmi?

Sokrates:Artık,dedi,birinsanınbirbaşkasındanbirbaşboyudahabuyukoldugunuvedahakuçugunokadardahakuçukoldugunusoyleyenkimseyitasdiketmeyeceksin.Dahaziyade,itirazedecekveşunusoylemekleyetineceksinkibirbaşkasındandahabuyukolanherşeykendindenbuyukluktenbaşkabirşeylebuyukdegildirveonubuyukkılanbubuyuklukturveen kuçuk, kendinden kuçukluktur. Bir adamın bir baş boyu daha buyuk, veya daha kuçukoldugunusoyleyerek,oncedahabuyugunaynışeyledahabuyuk,dahakuçugundahakuçukoldugunu ve sonra bir baş boyu kuçuk olan daha buyugun daha buyuk oldugunu ve birinsanın,herhangibirkuçukşeylebuyukolmasınınolurustubirşeyoldugunuilerisurerekitirazedenbirinerastlamaktan,sanırım,korkacaksın.Bütünbunlarsenikorkutmayacakmı?

Kebes,gülerek:Evetkorkutacak,dedi.

Sokrates: O halde onun sekizden iki sayı buyuk oldugunu ve nicelikle ve nicelik yuzundendegil,fakatbusebeptenonuaştıgınısoylemekten,yahutikikulaçlıkbirşeyinbirkulaçlıkbir

Page 51: Phaidon - ForuQ

şeyden kendinden buyuklukle degil yarısı ile daha buyuk oldugunu soylemektenkorkacaksın.

Kebes:Şüphesiz,korkarım,diyecevapverdi.

Sokrates:Birebireklenseydi,dedi,onunikiolmasınınsebebinintoplamaoldugunuveyabir,ikiyebolunseydi,bolmeoldugunusoylemektençekinmeyecekmiydin?Birşeyin,kendisinekatıştıgı şeyin kendi ozune katışmasındanbaşka turlu dogmayacagını emin olarak açıkçasoyleyemeyecek misin? Boylece bu iki halde de ikinin vucut bulmasının, ikiligekatışmasındanbaşkabirsebebinigormuyormusun;sozunkısasıbu,ikiolmasıgerekenherşeyinbukendindenikilige,birolmasıgerekenherşeyindebukendindenbirligekatışmasıicabıdır. Fakat bu toplamalara, bolmelere ve bunlara benzer başka niceliklere gelince,bunlara ilgilenmeyeceksin ve bunların cevaplarını kendinden daha bilgili olanlarabırakacaksın!

Sen, denildigi gibi, kendi golgenden, kendi tecrubesizliginden korkacaksın ve bizim ortayakoydugumuz saglam ilkeye dayanacak, benim dedigim gibi cevap vereceksin. Bir kimseilkenintakendisinesaldırırsa,aldırmayacaksınveilkedençıkacaksonuçlarıincelemedenveonların birebirleriyle uyuşup uyuşmadıklarını gormeden once ona cevap vermeyeceksin.Senbuilkeninkendisihakkındaaçıkbirbilgiedinmekzorundakaldıgıntakdirdeseninençok degerli buldugun daha genel bir ilke koyarak ve boylece kabule deger bir sonucaerişinceye kadar aynı şeyi yapacaksın. Fakat bir hakikat ortaya atmak istiyorsan, karşıkarşıya çekişenler gibi, hem ilkeden hem de ondan çıkan sonuçlardan hareket ederek,karışıklıklara takılıp kalmayacaksın. Çunku, belki onların içinde biri bulunur ve gerçekligiagzına almayan veya onu umursamayan biri çıkar, hepsini birbirine katar, bununla dabileklerisayesinde,kendikendilerinindegenehoşlarınagiderler.Fakatonlargibidegilsen,gerçektenfilozofisen,dediğimiyapacağınainanıyorum,

SimmiasileKebes,herikisibirden,şöyledediler:Doğrusözbukadarolur.

EKHEKRATES -Zeushakkı için,Phaidon,onlarınverecekleri cevap tambudur,dedi.ÇunkuSokrates’inaçıklamasıbenceanlayışıkıtbiradamiçinbilebiraydınlıkharikasıdır.

PHAIDON-Muhakkak,Ekhekrates,dediBu,oradakilerindefikriydi.

EKHEKRATES-Oradaolmayan,fakatşimdisenidinleyenbizlerinde ikribu.Bundansonranelersöylendi?

PHAIDON - Hatırlayabildigim kadar, dedi, onunla bu hususta anlaşıldıgı ve şekillerin herbiriningerçekvarlıgıuzerindevekendilerindenbaşkaolanvekendilerininadınıalanbaşkaşeylerinbuşekillerekatışmasıuzerindeuzlaşıldıgıvakit,o,şunusordu:Gerçekten ikrinbuise, Simmias’ın Sokrates’tendahabuyuk,Phaidon’dandadahakuçukoldugunu soylerken,Simmias’daikişeyin,hembuyuklugun,hemdekuçuklugunbulundugunusoylemişolmuyormusun?”

Page 52: Phaidon - ForuQ

Kebes:Evet,söylüyorum,dedi.

Sokrates: Fakat, dedi, gerçekte, sen “Simmias’ın Sokrates’i aştıgını” kabul edersen bu soz,soylendigi gibi, gerçek degildir. Çunku Simmias’da, Simmias oldugu için onu aştıgındanoturuSimmiasolmaz;fakatrasgelekendindebulunanbuyuklukdolayısıylaonuaşmaktadır;Sokrates’i de, Sokrates oldugundan oturu degil, Simmias’ınbuyuklugune gore, Sokrates’inküçükolmasıyüzündengeçmektedir.

Kebes:Doğrudedi.

Sokratesdevamla:Bunungibi,dedi,Phaidon’unSimmias’ıaşmasıPhaidonolmasındandegil,Simmias’ınküçüklüğünegöre,onunbüyükolmasındandır.

Kebes:Evetöyle,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohalde,dedi,boyleceSimmias’ınhemkuçuk,hemdebuyukoldugusoylenmiştir.O,kuçuklugunu, birinin buyukluguyle aştırmakla, başkasının da kuçuklugunu aşan birbuyukluguoldugunukabuletmekleikisiarasındadır.Sonragulerekilaveetti:Birmukaveleyazmakistiyormuşabenziyorum,fakatmeseleyineaşağıyukarıdediğimgibidir.

Kebesbunukabuletti.

Sokrates:Benimle,dedi,aynı ikirdeolmanıistedigimiçindirkibundaısrarediyorum.Çunkubenceaçıkolanbirşeyvarsa,odayalnızkendindenbuyukolanınhembuyuk,hemkuçukolmayı istememesidegil,bizimiçimizdeolanbuyuklugunaslakendindenkuçuklugukabuletmemesi ve kendisinin aşılmasını da istememesidir; çunku iki şeyden biri: ya buyuklukkarşıtı,olanküçüklükkendisinedoğruilerlediğindekaçarveçekilir;yahutonayaklaşmasıylayokolur; fakatkuçuklugukabuletmekvealmakla,buyukluk,oldugundanbaşkabirolmayıistemiyor.Boylece,bendeoldugumdanbaşkabirşeyolmaktadevamederekkuçuklugualıpkabuledince,aynıkuçukadamım;fakatbuyukluk,buyukolmakla,aslakuçukolmayıaklındangeçirmemiştir.Genebunungibi,içimizdeolankuçuklukhembuyukleşmeyivehemdebuyukolmayıaslaistemezvebirkarşıt,oldugugibiolmaklaaynızamandakendiozkarşıtıhalinegelemez,kendikarşıtıolamaz.Amakendikarşıtıgelirseo,uzaklaşıryahutyokolurgider.

Kebes:Bencedeböyle,dedi.

Oanda,oradabulunanlardanbiri -kimdi,pek iyihatırlayamıyorum,sozekarıştıvedediki:Tanrılarhakkıiçin,şimdisöylediklerinizintamaksiüzerinde,önceuzlaşmamışmıydınız?Enkuçuktenenbuyuk,enbuyuktenenkuçukdogmuyormuidi?Gerçektenkarşıtlarınvucudagelmesi de boyle olup, karşıtlar karşıtlardan çıkmadılarmı?Halbuki şimdi de anladıgımagörebununhiçdeböyleolmayacağınıortayaatıyorsunuz.

Sokratesbaşınısesingeldigiyanaçevirdivecevapverdi:Bunubizehatırlattın,varol;bununlaberaber şimdi soylediklerimizle demin soylediklerimiz arasındaki farkı kavramıyorsun.Demindedigimizşey,karşıtolanşeyden,kendisininkarşıtıolanşeyindogmasıdır.Şimdiisekarşıtınkendisinin,nebizimiçimizdeolankarşıtnedetabiattaolanakarşıtolmayacagıdır.

Page 53: Phaidon - ForuQ

Evet, azizim, o zaman bir takım karşıtları olan, kendilerini bu karşıtların adlarıylagosterdigimiz şeylerin sozunu ediyorduk, halbuki şimdi sozu edilen, bu karşıtlarınkendileridir ki bunların o gosterilen şeylerin içinde var olmasından o şeylerin adlarımalmaktadır. Bize gore birbirlerinden çıkmayı kabul etmeyecek olan, bu kendindenkarşıtlardır.

Sokrates Kebes’e baktı ve ona şunu dedi: Bu adamın itirazıyla, Kebes, senin de zihninkarışmadımı?

Kebes: Hayır, dedi, karışmadı; bununla beraber birçok defalar şaşırmadım da demekistemiyorum.

Sokrates: O halde, dedi, bir karşıtın asla kendi kendisine karşıt olmayacagı hususundaanlaştık.

Kebes:Muhakkak,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohalde,dedi,benimleşundadaanlaşıpanlaşmadıgınıaraştırırmısın?Sıcakveyasoğukdediğinbirşeyvarmı?

Kebes:Evet,var,diyecevapverdi.

Sokrates:Karveateşinaynımıdırlar,diyesordu.

Kebes:Zeushakkıiçin,hayır,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,sıcak,ateşten,soğukdakardanayrıbirşeymi?

Kebes:Evet,dedi.

Sokrates:Ohalde, dedi, anladıgıma gore, sence kar, kar olmakla, sıcagı asla nefsinde kabuledemeyecek; demin de soyledigimiz gibi, hem kar, hem sıcak olmayacak, ama sıcagınyaklaşmasıylayaonayerinibırakacak,yahutyokolmayacak,göreceksin.

Kebes:Elbette,diyecevapverdi.

Sokrates: Bunun gibi, dedi, soguk kendisine yaklaştıgı zaman, ateş de ya çekilecek, ya yokolacak;fakat,sogugunefsindekabuletmekle,oncedenoldugugibi,hemateş,hemdesogukolmayaaslakararveremeyecektir.

Kebes:Haklısın,dedi.

Sokrates: Bunun gibi, dedi, bazı hallerde, ikir, her zaman aynı adı taşımaya yalnız hakkazanmıyor; ayrıca, sozu edilen ikirdenbaşka, var oldukçabu ikrin şekline daima sahipolanbirşeydebunahakkazanıyor.Iştebelkidediklerimiaydınlatacakornekler.Teksayınınşimdisöylediğimizşuadıdaimataşımasıgerekir,değilmi?

Kebes:Muhakkak,dedi.

Page 54: Phaidon - ForuQ

Sokratesdevamla:Buadi taşıyanyalnızomu?Benimsordugumdabu,yoksa tekinkendisiolmamaklaberaberkenditabiatıtektenaslaayrılamayacakşekildeoldugundangenekendiozadındanfazlaolarakdaimatekadınıtaşıyacakbaşkabirşeyvarmı?Uçsayısıvebaşkabirçok sayılar için de hal boyledir, diyorum. Uç sayısında duralım. Tek, uç sayısının aynıolmasada,uçunhemkendiozadıolanuç,hemdetekadıylaanılması ikrindedegilmisin?Bununlaberaberuçsayısınınbeşsayısınınvesayılarıntamyarısınınoylebirtabiatıvardırki bu sayılardan her biri tek tabiatını almaksızın her zaman tektir. Iki için, dort için vesayılarınbutunbaşkadizisiiçindebuboyledir;onlarınherbirideçiftintabiatınıalmaksızıngeneherzamançifttirler,bufikirdemisin,değilmisin?

Kebes:Nasılolmayabilirimki,diyecevapverdi.

Sokrates: oyleyse,dedi,şugostermekistedigimşeyedikkatet:Besbellikiyalnızbukendin-karşıtlar birbirlerini dışta bırakmakla kalmazlar, aynı zamanda birbirlerine karşıtolmaksızın bu şeyler daimabirtakımkarşıtları içlerine alırlar ve diyorumki bu şeyler dekendilerinde olana karşıt bir ikir almış gibi gorunmezler, onun yaklaşmasıyla de ya yokolurlar, yahut çekilip giderler. Uç sayısının, gene uç kalmakla beraber, çift olmayakatlanmaktansa,başkaherşeyiüzerinealacağımveyayokolacağımsöyleyemezmiyiz?

Kebes:Elbettesöyleriz,dedi.

Sokrates:Böyleolmaklaberaber,iki,üçekarşıtdeğildir,dedi.

Kebes:Şüphesizdeğil,diyecevapverdi.

Sokrates: Oyleyse, dedi, birbirlerinin yaklaşmasını kaldıramayan yalnız karşıt şekillerolmayıp,kendikarşıtlarınındayaklaşmasınıkaldıramayanbaşkaşeylerdevardır.

Kebes:Söylediğinpekdoğru,dedi.

Sokrates:Şimdiistersen,dedi,yapabileceğimizkadar,buşeylerinneolduklarımgösterelim.

Kebes:Evetisterim,dedi.

Sokrates:Peki,Kebes,diyecevapverdi,bunlarkendilerindeolanları,yalnızkendişekillerinialmayadegil, aynı zamanda karşıt olan başka bir şeyin şeklini de almaya zorlayan şeylerdeğilmidirler?

Kebes:Nasıldedin,diyesordu.

Sokrates:Hemenşimdidedigimizgibi,dedi.Içindeuçsayısınınhakimogeolduguherşeyinyalnızüçdeğil,aynızamandatekdeolmasıgerektiğinianlıyorsun,sanırım.

Kebes:Elbette,dedi

Sokrates:Boylebirşeyiçine,dedi,kendisinivucudagetirenşeklekarşıtbir ikiraslagiremez,diyorum.

Page 55: Phaidon - ForuQ

Kebes:Gerçektenhiçgiremez,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohalde,dedi,onuvücudagetirenşeytek’inşeklimi?

Kebes:Evet,dedi.

Sokrates:Buşeyekarşıtfikirise,çiftfikrimi,diyesordu.

Kebes:Evet,dedi.

Sokrates:Demek,çiftfikriaslaüçiçinegiremeyecek,dedi.

Kebes:Elbette,giremeyecek,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohalde,dedi,üçünçiftehiçyeriyokmu?

Kebes:Hiç,dedi.

Sokratessordu:Demek,üçünçiftlebirilişkisiyok.

Kebes:Evet,diyecevapverdi.

Sokrates:Anlamakistedigimşeybu,dedi,yanibirbaşkasınakarşıtolmaksızın,bundanboylede,bukarşıtolmaksızın,karşıtolmaktançekinenşeylernelerdir?Boylelikleşimdikimisalde,çiftekarşıtolmamaklaberaber,uçsayısıbununiçindahaçokkarşıtlıgıkabuletmez.Çunkuikiylebirde,ateşlesoguktavedahabirçokbaşkaşeylerdeoldugugibi,odaimakendikarşıtıileberaberdir.Bakbakalım,senbutanımıkabulediyormusun,etmiyormusun;yalnızkarşıtkendikarşıtınıkabuletmemeklekalmaz,aynızamandayaklaştırdıgı şeyekarşıtherhangibirşeyikendisiylegetirenşeydekendikendisiningetirdigişeyinkarşıtınıaslakabuletmez.Heleşoylebirdahaduşun;çunkubirşeyinbirçokdefatekrarlanmasındafaydavar.Nebeşsayısıçift ikrini,nedeonunikimisliolanonsayısı,tek ikrinikabulederler.Dogru,buikimisliolanınkendisidebaşkabirşeyinkarşıtıolabilir.Bununlaberabero,netek ikrini,neyarım ikrini, nebir buçuk ikrini, nede aynı cinstenbaşkakesirleri venede uçtebirligikabul edecektir. Buna benzer ne kadar parça varsa, butun ikrini kabul etmezler. Benidinliyormusun,Kebes?Hâlâbenimgibimidüşünüyorsun?

Kebes:Senicankulağıyladinliyorum,hemtıpkıseningibidüşünüyorum,diyecevapverdi.

Sokrates: Şimdi, dedi, çıkış noktamıza donelim. Sana gelince benim sorumdaki aynıkelimelerlebanacevapvermektensakın.Dahaziyadebenimşimdiyapacagımgibiyap.Ohaldediyorumki;bundanöncesözünüettiğimenemincevaptanbaşka,busöylenenşeylerinaydınlıgında,geneeminbircevapgoruyorum.Gerçekten,bana:“sıcakolmasıiçinbedendebulunması gerekli şey nedir?” diye sorarsan dogru da olsa sana cahillerin cevabiyle;sıcaklıktır, demeyecegim; fakat biraz once dediklerimizden çıkarılmış daha bilgince bircevapolarak,bununateşoldugunusoyleyecegim.Bunungibi,bana;teninhastaduşmesiiçinkendindebulunmasıgereklişeynedir,diyesordugunda,hastalıkdemeyiphummaoldugunusoyleyecegim ve bir sayının tek olması için kendisinde bulunması gerekli olanın ne

Page 56: Phaidon - ForuQ

oldugunusordugundadateklikdegil,birlikbulundugunusoyleyecegim.Gerikalanlariçindeböyle.Fakatşimdi,sanasöylemekistediğimiiyicekavradınmı,kavramadınmı,söyle.

Kebes:Evetçokiyikavradım,dedi.

Sokrates: Oyleyse cevap ver, dedi, tenin canlı olması için kendinde bulunması gerekli şeynedir?

Kebes:Ruh,dedi.

Sokrates:Herzamanböylemi,diyesordu.

Kebes:Başkanasılolabilir,dedi.

Sokrates:Ruhherneyegirerse,dedi,onadaimahayatgetirir,demek?

Kebes:Muhakkaköyle,dedi.

Sokrates:Öyleyse,dedi,hayatınkarşıtıbirşeyvarmı,yokmu?

Kebes:Birkarşıtıolsagerek,diyecevapverdi.

Sokrates:One,dedi.

Cevapolarak,Kebes,ölüm,dedi.

Sokrates:Ohalde,dedi,ruhun,kendisindedaimabulunanşeyinkarşıtımhiçbirzamankabuletmemesi,korkulacakbirşeydeğildir.Bubizimdeminsöylediklerimizinbirsonucudur.

Kebes:Muhakkak,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohaldenasıl,dedi,çiftfikrinikabuletmeyenedemincekneadıvermiştin?

Kebes:Çiftolmayan.

Sokrates:Yadoğruolanıkabuletmeyene,yagüzelliğikabuletmeyene,dedi.

Kebes:Güzelolmayan,doğruolmayandiyecevapverdi,

Sokrates:Çokgüzel,dedi,fakatölümükendisindekabuletmeyeneneadımvereceğiz?

Kebes:Ölümsüz,dedi.

Sokrates:Demek,ruh,dedi,ölümükabuletmez,öylemi?

Kebes:Öyle,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohalde,dedi,ruhölümsüzdür.

Kebes:Evet,ölümsüz,dedi.

Sokrates:Çokgüzel,diyecevapverdi,bununbelgitlendiğinisöyleyebilirmiyiz;nedersin?

Kebes:Evet,söyleyebilirizSokrates,dedi;buhusustayetecekkadarsözsöylendi.

Page 57: Phaidon - ForuQ

Sokrates: Peki ama, Kebes, dedi, yok olmazlık çift için bir gereklilikse uçun de yok olmasımümkünolmazmı?

Kebes:Şüphesiz,dedi.

Bununuzerine,Sokrates:Yokolmazlık,sıcakolmayaniçindebirgereklilikolsaydı,kar’asıcakyaklaştırıldıkça,karerimeksizinneiseoyle,oldugugibikalmayacakmıidi?Çunkukaryokolmayacak,öteyandandahararetinebekleyecek,nedekabuledecekti,dedi.

Kebes:Doğru,diyecevapverdi.

Sokrates:Bunungibi,duşundugumegore, yokolmazlık, sogukolmayan içindegereklilikse,soğuk,ateşeyaklaştığızamanateşnesöner,nedeyokolur;sağsalimçekilirgider,dedi.

Kebes:Bunun,dedi,böyleolmasıgerekiyor.

Sokrates:Olmeyenhakkındadatıpkıboylesoylenemezmi,diyesorduyedevametti: olmezolan aynı zamanda yok olmayansa, ruhun da, olum kendisine geldiginde, yok olmasıimkansızdır.Çunkuruh,oncededigimizgibiolumuhiçdekabuletmeyecekveolmeyecektir;tıpkı bunun gibi ne uç’un ne de tek’in çift olmayacagını ve ne ateşin, ne de ateşte olanhararetin soguk olmayacagını soylemiştik. Fakat her ne kadar tek çiftin kendisineyaklaşmasıylaçiftolamazsada,bunuanladık,amayokolmaktanvetek ikençiftolmaktanalıkoyan nedir, denilse bu itiraza onun yok olmayacagı cevabını veremeyiz. Çunku çift-olmayanyokolmazdegildir. Fakat yokoldugunukabul edersek çiftin yaklaşması onunde,tek’inveuç’unçekildikleriniveuzaklaştıklarınıkarşılıkolaraksoylememizkolaylaşmışolur.Ateş,soğukvegerikalanlarhakkındadaaynıcevabıvereceğiz,değilmi?

Kebes:Muhakkak,dedi.

Sokrates: Demek, dedi, şimdi de olmezin yok olmazlıgında uzlaşırsak, ruh olmemeklekalmayacak,aynızamandayokdaolmayacaktır.Yoksabaşkakanıtlaramuhtaçolacağız.

Kebes:Bunahiçmuhtaçolmayacagız,dedi.Çunkuolmezolanşey,oncesizvesonrasızolmaklayokolmayıkabuletmediğizamanyokolmayanbirşeybulmaktagüçlükçekilecektir.

Sokratesdevamla:Fakat,duşunuyorumki, tanrıhakkında,hayatşeklihakkında,kendisindeolmezlik bulunabilen her şey hakkında, herkes onların asla yok olmayacaklarındaanlaşamayacaklardır.

Kebes:Zeushakkıiçin,evet,herkes,baştatanrılar,dedi.

Sokrates:Oyleyseolmeyeninaynızamandayokolmayanolmasıyla,ruhdaolmezoluncaonundayokolmamasıgerekmezmi?

Kebes:Elbettegerekir,diyecevapverdi.

Sokrates:Ohalde, dedi, insana olumyaklaşınca, gorundugune gore, kendisinde olecekolanolur. Fakat olmez olan yok olmaktan sapasaglam kurtulur ve ne ise oyle kalır. Yerini de

Page 58: Phaidon - ForuQ

ölümebırakır.

Kebes:Besbelli,diyecevapverdi.

Sokrates: O halde, Kebes, dedi, ruhun olmezligi ve yok olmazlıgı, mutlak olarak gerçektir,ruhlarımızdaHades’tegerçektenvarolacaklardır.

Kebes:Muhakkak,Sokrates,dedi,benimiçinbundansonra,soyleneceknebirşeyvar,nedebuduşuncelerekarşıbirguvensizliksebebi.Bununlaberaber,buradabulunanSimmias’ınveyabir başkasının diyecek bir şeyleri varsa, susmazlarsa iyi ederler. Çunku bu gibi konularlakonuşmak veya dinlemek isterlerse, gozetleyebilecekleri bundan başka bir fırsatgörmüyorum.

Simmias sozekatıldı:Benimde, şu soylenenlerden sonraartıkbir guvensizlikgostermemehiçbir sebep yok. Bununla beraber, inceledigimiz konunun buyuklugu ve insanınkudretsizligi hakkında edindigim zavallı ikir yuzunden kendime ragmen, Sokrates’in ilerisürdüğüfikirhakkındabirgüvensizlikgöstermektenkendimialamıyorum.

Sokrates şoyle cevap verdi: Yalnız bu degil, Simmias, sozlerinin dogrulugu bizim kabulettigimizilk ikirlerekadaruzanır;bunlar,bizimiçinnekadareminşeylerdeolsalar,genedahadikkatlibirincelemedengeçirmekgerekir.Evet,istenilenbutunbelginlikleonlarıayırtedince de, oyle sanıyorum ki duşuncenin gidişini insanın gucu yettigi kadar takipedeceksiniz,onutakipedeceğinizdeneminoluncadadahailerigitmeyiişedinmeyeceksiniz.

Kebes:Çokdoğru,dedi.

Sokrates: Fakatdostlarım,dedi, duşunmeniz gerekenbir şeyvar; gerçekten ruh olumsuzceyalnızbununbizimhayatadınıverdigimizbuzamaniçindegil, oncesizvesonrasızzamaniçinde goz onunde bulundurulması lazımdır. Bunu yapmayan kimse, korkunç bir tehlikekarşısında bulunuyor gibidir. Gerçekten olmenin her şeyden kurtulmak oldugunu kabuledelim.Kotuleriçinolurkentenlerinden,kendikotuluklerinden,aynızamandaruhlarındankurtulmaknebuyuknimetolurdu!Fakatgerçekte,ruhunolmedigiaçıkolmakla,onuniçinbukotuluklerden kaçınmanın ve kurtulmanın, mumkun oldugu kadar en iyi ve en erdemliolmaktan başka yolu yoktur; çunku Hades’e inerken, denildigine bakılırsa, oteki dunyayagoçergoçmezolumeenyararlıveyazararlıolanogretimveegitimdenbaşkakendisiylehiçbir şey goturemez. Gerçekte, olumden sonra, alınyazısının, hayatı boyunca her insanınyanınaverdigibirmelek,onu,olulerinyargılanmakuzeretoplanacaklarıbiryeregoturmekişiniuzerinealır.Bundansonra,kendisinebudunyadanotekidunyayagidenlerigoturmekvazifesiverilmişolanbukılavuzunyanında,Hades’tekiyerlerinegitmekzorundadırlar.Hakettikleriakıbeteugradıktan,oradakalmakzorundabulunduklarıkadarkaldıktansonra,birbaşkakılavuzonları,uzunvebirçokzamansa halarıgeçiregeçire,budunyayagetirir.Fakatyolculuk,Aischylos’unTelephos’unundedigigibidegildir.OHades’egidenyolunpekkolayoldugunusoyler.Halbukioyol açıkçasıbencenekolay,nedebiricikyoldur.Oyleolsaydı,kılavuza ihtiyaç kalmazdı bile. Çunku tek, bir yoldan başka yol olmasaydı sapıtmak

Page 59: Phaidon - ForuQ

tehlikesine duşulmezdi. Bana kalırsa, gerçekten onun ayrıldıgı birçok kollan ve birçokdolambaçları var: bu, dinin ve orfun bize emrettigi şeylere gore, bana dedigimikuvvetlendirenbirtakımkanıtlarverir.Neolursaolsun,tedbirvebilgeliksahibiruhkılavuzuadınca gider ve başına gelecegi bilir. Tene hırsla baglı olan ise, yukarıda soyledigim gibi,uzunzamanbuteninvebugorunenacununduşkunukalır.Ancakuzunbirdayantıvepekçokuzuntulerden sonradır ki, onu getirmeyi uzerine alan melek tarafından zorla ve bir çokzahmetle suruklenip getirilmiştir. Otekilerin bulundugu yere gelince, kendi soyundanruhlarınyaptıklarıgibi,kotulukedenvehaksızyereolduren,buturlucinayetlerişleyenveonların kardeşi olan arınmamış ruh, herkesin kendisinden kaçtıgını ve kendisinden yuzçevirdiginigorur;hiçbirkimseonahizmetetmeye,yoldaşlıketmeye,kılavuzluketmeyerazıdegildir. Tambir sapıtma halinde şurada burada, belirli bir zaman geçinceye dek serseridolaşır,buzamansonundada,zorunlulukonuhakettigiyeresuruklergoturur.Bununaksiolarak butun hayatını temizlik, olçululuk içinde geçiren, Tanrıların yoldaşlıgına vekılavuzluguna mazhar olan ruh, derhal kendisine ayrılan yeri bulur. Yeryuzunun eşsizderecedeguzelbirçokbolgelerivardır,yeryuzude,beniinandıranbiradamdanişittiklerimegore,kendisindenbahsetmekalışkanlıgındaolanlarınnetasarladıklarıgibidir,nedeonlarındedikleribüyüklüktedir.

Simmiassozukeserekşoylededi:Bununlanedemekistiyorsun,Sokrates;çunkubanada,yeryuzu hakkında pek çok şeyler soylediler; fakat bunlar senin inandıkların degil. Bunuanlatırsansenisevesevedinlerim.

Sokrates:Elbet,Simmias, sanabununhakkındabirşeyanlatmak için,Glaukos’unustalıgınaihtiyaçyoktur;fakatondakihakikatisanabel-gitlemekbanaçokguçgorunuyor.BilmemkibunaGlaukos’unustalıgıyetecekmi?Hattabelkibendeondanbirşeyanlayamam.Sonra,anlamaya kalksam da, yaşamak için bana kalan zaman, duşunuyorum, Simmias, kanunungenişligine bile yetmeyecek. Bununla beraber yeryuzunun şekli nedir, onun bolgelerinelerdir;hiçbirşeybeniedindiğimfikrisöylemektenalıkoyamaz.

Simmias:Bubanayeter,fazlasınıistemiyorum,dedi.

Sokrates: Işte inandıgım şu; once yeryuzunun dunyanın merkezinde olması, yuvarlakolmasıdır; onun duşunmek için ne havaya, ne de başka bu turlu hiçbir basınca ihtiyacıyoktur.Fakatonu tutmayayetenbiricik şeygogunparçalarınınhepbir cinstenolmasıveyeryuzunundenkligidir.Çunkudenklikhalindebulunan,hepbir cinstenolan,bir çevreninortasındadenklikhalindebulunanherşeyhiçbiryanameyletmeyecekveboylebirdurumda,düşmeksizinhareketsizkalacaktır.İştebenimenbaştainandığımşeybu.

Simmias:Haklısın,dedi

Sokrates:Bundanbaşka,dedi,birdeşuvar:onunçokbuyukolduguvePhasis’tenHeraklessutunlarına kadar onun uzerinde olan bizler, tıpkı karıncalar ve kurbagaların bir subirikintisi etrafında toplandıkları gibi denizin etrafında yayılmış olarak onun kuçuk bir

Page 60: Phaidon - ForuQ

kısmını ancakkaplarız. Esasenbunabenzerbirçok yerlerdebaşkabirçok insanlarda var.Çunku yeryuzunun her tarafında su, duman ve havanın birlikte oldugu her şekilde, herbuyuklukte birçok çukurlar var. Fakat yeryuzunun kendisi yıldızların bulundugu ve bukonulardasozsoylemeyealışkınolanlarınbirçoklarınınkendisineaiteradınıverdiklerisafbirgöktedir.Yeryüzüçukurlarındaherzamanbirikensuyu,dumanıvehavayıorayatoplayanaiterdir.Bizegelince,bizimdebuçukurlardaoturdugumuzdanveyeryuzununyukarısındave ustunde bulundugumuzdan şuphelenmiyoruz. Bu tıpkı kendisini Okyanus’un dibinden,heryanayarıuzaklıktabulunanbirinin,kendisinindenizinyuzundeoldugunainanmasıvesuların arasından guneş ve yıldızları gorerek denizi gok sanması gibidir; agırlıgı ve gucuyetmezligi,onunnedenizinyuzuneçıkmasınamusaadeedecek,nedebirkeredenizebatmışolmaklavebulundugumuzyeredogrubaşınıkaldırmakla,bizimkiilekendisininbulunduguyerlerden neresinin daha guzel ve daha saf oldugunu gorecek. Hiçbir kimse de, orayıgormediginden,onaaslabirşeyogretmeyecektir.Bizimbaşımızagelende,muhakkak,aynışeydir; yeryuzunun bir çukurunda kapanıp kalmakla onun yukarısında oturdugumuzusanırız. Sanki yıldızların donup dolaştıkları yer gerçekten gokmuş gibi, havaya gok deriz.Bunda da durum gene aynıdır. Guçsuzlugumuz ve agırlıgımız havanın bir ucundan oburucunagelipgeçmektenalıkoymaktadır.Birihavanınustuneçıkıpda,kanatlanıpuçabilseydi,başınıkaldıraraktıpkıbalıgındenizindışınabaşınıçıkarıpbubizimacunumuzugorebildigigibi,odagerçektenyukarıacunugorebildigigibi,odagerçektenyukarıacunugorebilirdi.Tabiatımızdabutemaşayısaglamakgucubulundugunukabuledelim;ozamanonunkonusuolanşeyingerçekgok,gerçekışık,gerçektoprakoldugukabuledilecektir.Çunkubutoprak,hattabukayalarveoturdugumuzbolgeninheryanı,deniziniçindebulunanşeylerintuzlulukyuzunden bozuldugu ve kemirildigi gibi, bozulmuş ve aşındırılmışlardır. Denizde de adıanılmayadegerhiçbirşeybitmez;orada,sozgelimi,yetkinhiçbirşeybulunmaz;bulunanlarda ancak magaralar, kum, tasarlanamayacak kadar çamur, her tarafta içine topragın dakarıştıgıbataklıklardır;hasılı,kendidunyamızınguzelliklerinehiçbiryondenkıyaslanmayadegerhiçbirşeyyok.Fakatyukarıacunbizimkindendahaustunolsagerek.Ohaldeşimdibirmythosanlatmanıntamsırası.Gogunaltındayeralmışolanyeryuzuuzerindekişeylerinneolduğunudinlemek,zahmetedeğer,Simmias.

Simmias:DoğrusuSokrates,dedi,bumythos’udinlemektençokhoşlanacağız.

Sokrates şoyle devam etti: Peki, dinle, başlıyorum, once yeryuzunun gorunuşu, yukardanbakankimse için,aşagıyukarı şudur:on ikiparçalımeşin toplarabenzeralacabulacabiryuvarlak. Bu yuvarlak yer yer, ressamların kullandıkları acunumuzun renklerine benzerbirtakımrenklerleayrılmıştır.Fakatbuuzakbolgedeboylerenklerdenyapılmışolan,butunbir yeryuzudur; ustelik bizimkilerden daha parlak, daha saf renklerden. Yeryuzu buradaerguvan renginde şaşılacakbir guzellikte; şuradayıldızlı, başkabir yerdeak, kardanveyakireçtendeaktır.Onususleyenotekirenklerbizimgorebildiklerimizinhepsindendahaçokve daha guzeldirler, Çunku, bizim yeryuzunun bu çukurlarının su ve hava ile dolu olarak,butun oteki renkler arasında parıldayan ozel bir rengi var.Oyle ki yeryuzu surekli olarak

Page 61: Phaidon - ForuQ

alacalıdır.Yeryuzununbuhalineyetiştirdiklerininhali,agaçlar,çiçekler,meyveleruyar.Aynıdenklik daglarda da var, oradaki kayalar daha guzel yontulmuş, şeffa lıkça, renkçe dahaguzeldirler. Bu dunyanın kuçuk taşları, bu bizim degerli dedigimiz taşlar, beyaz akikler,nece ler ve zumrutler ve buna benzer daha neler, kayaların parçalarıdır. Fakat bu uzakbolgedebuturluşeylerolmasadabutuntaşlardegerlivedahaguzeldirler.Bununsebebi,bubolgelerin taşlarının arık olmalarıdır: Onlar bizimkinde oldugu gibi, buralara dokulen,taşlara, topraga, bir yandan da hayvanlara ve bitkilere çirkinlik ve hastalık getirentortulardan ileri gelen kukreme ve tuzlanma ile aşındırılmış ve bozulmuş degillerdir.Yeryuzununkendisinegelince,obutunbususlerdenbaşka,altın,gumuş,vebugibibirçokşeylerledesusludur.Bilsen, susler,kendiliklerindenveyaratılışlarıgeregince,yeryuzundene kadar bol, ne kadar çok, ne kadar yayılmış olarak goze çarparlar! Boylece yeryuzubahtiyarlıgı hak eden birtakım seyirciler için vucuda getirilmiş bir manzaradır. Onunüstündebulunupbizimacunumuzdakilerebenzeyenhayvanlarınsayısıpekçoktur.İnsanlaragelince, onların birazı ortalarda, birazı, bizim deniz kıyısında oturdugumuz gibi, havanınkıyısında,birazıdahavaileçevrilmişvesaglamtoprakustundedurantopragınyakınında,adalardaotururlar.Birkelimeile,suvedenizbizimiçinneise,onlariçindehavaodur;havabizim içinneyse;onlar içindeaiterodur.Faydalandıkları iklimdeokadaryumuşaktırki,onlar hastalık bilmezler ve bu dunyanın insanlarından daha çok yaşarlar. Hava sa lıkbakımından sudan, aiter havadan nasıl daha ustunse, onlar da bizi gormekte, duymakta,duşunmekte ve daha bunun gibi birçok işlerde geçerler. Onların, Tanrıların gerçektenoturduklarıkutsalkorularıvetapınaklarıvardır;tanrılarınonlarakendileriniduyurmakiçinseslendikleri kayıptan haber verdikleri, gorundukleri de olur; boylece yuz yuze onlarlatemaşaya girişirler. Onlar guneş, ay ve yıldızları da gerçekten oldukları gibi gorurler.Bahtiyarlıklarıngerisibukazançlarıylabirliktegider.

Iştebutunluguiçindeyeryuzununozubu,oradabulunanşeylerdebunlar.Içbolgeleregelince,bunlar yeryuzunun oyuk yerlerinin devamıdır ve topuna gore, buyuk sayıda, daire dairesıralanmışlardır. Bir kısmı bizim oturduklarımızdan daha derin ve daha genişçeaçılmışlardır.Birkısmıbizimkilerdendahaderinolmaklaberaberdahagenişdegillerdir.Birkısmıdahavardırkionlardadahaazderinolmaklaberaberdahaçokgeniştirler.Amabutunbuyeraltıbolgeleribirçokyerlerdedahadar,veyadahagenişbirtakımdeliklerle,havuzlardaoldugugibi,birinden otekineakanbolbirsuyugoturenbirtakımsuyollarıyla,birbirleriylebirleşirler.Bundanbaşka,tasarlanamayacakbuyuklukte,yeraltındasıcakvesoguksudoken,bolbolateşakankurumazbuyukırmaklarvar,ateşakanırmaklarvar,bazendahaberrak,bazendahabulanıkçamurlusuyusurukleyipgoturenleridevar;Sicilia’daoldugugibilavdanoncekiçamursellerivesonra,lavınkendisininakışıdaboyle.Herselbasmasındaakıntılarınyonune gore bu turlu turlu bolgeler sularla dolar. Bu suların yukselme ve alçalmasınınsebebi,yeryuzununiçindekiterazikefelerinininipçıkmasıgibidir.Buinipçıkmaşuşartlarabaglıdır. Yeryuzunun uçurumları arasında bir tanesi vardır ki yeryuzunu bir baştan oburbaşa geçer ve bu yuzden en buyugu de odur. Homeros’un: “Çok uzaklarda, yer altında,

Page 62: Phaidon - ForuQ

uçurumlarınenderininbulunduguyerde”derkensozunuettigiiştebudur.Onungibibaşkabirçok şairlerin de birçok yerlerde dedikleri de o. Gerçekten, butun ırmaklar bu uçurumadokulurlervegenebuuçurumdançıkarlar.Herbirideaktıgı topragın ozniteliklerinialır.Butunırmaklarınbuuçurumdançıkıporadabitmesininsebebisularınoradaneyatakları,nededestekleriolmamasındandır. Işteo zamanbiryukarıbiraşagı iner çıkar,dalgalanırlar.Kendilerinisaranhavaveruzgardaboyleyapar;onlarda,isteryeryuzundenyana,isteroteyanaatılıpdokulselerdesuyunhareketi ilebirliktirler,onunardıncagiderler, tıpkıbunungibi, nefes alırken de, alınmış verilmiş olsa da, nefes devam eder. Boylece orada su ileberaber titreşennefesde, girerken çıkarkenkorkunçvekarşı gelinmezbir ruzgar vucudagetirir.Diyelimkiaşagıdenilenyeresuçekiliyor;ozamangorulduguuzere,suyeryuzundenakıp geçerek obur yandaki akıntılara karışır, rastladıgı ırmak yataklarını da tulumba iledoldururcasınadoldurur.Aksineolarak,diyelimkibizimtarafagelmekiçinoralarıboşaltıpçekiyor; şimdide aynı şekildeburadakileri doldurur.Onlardabir keredoldularmı arklariçinde akar ve topragı aşar, her biri yolunu açık gordugu yere gider; boylece de bunlargolleri,ırmaklarıvepınarlarıvucudagetirir.Sonrayenidenyeraltlarınasokularak,birkısmıdaha geniş ve daha çok sayıda, bir kısmı daha kısa ve daha az sayıda donup dolaşarakyenidenTartaros’adokulur.Birkısım,çıktıgıyerdendahaaşagıya,birkısmıdaondanbirazdahaaşagıyaakar;fakathepsidedaimaçıkışnoktalarındandahaaşagıyadokulurler.Bazısı,kaynadıgıyerinkarşısından,bazısıaynı taraftangirer.Dalgalarındonupdolaşıpaynıyeregeldikleri de olur, bir veya birçok defalar, yılanlar gibi yeryuzunun çevresine helezonşeklinde dolanarak, dokuldukleri yerden mumkun oldugu kadar aşagıya inerler. Her ikiyandanda,inişmerkezedogruolabilir,otesinedegil.Çunkumerkezinherikiyanındanbiriolankarşıtkısımlarherbiryükselişinkaynağıdır.

Elbettesayıcaçok,buyukve turlu turlubaşkaakıntılardavar.Fakatbuçokluk içinde,dorttanesiayırtedilebilir:enbüyüğünevemerkezdenenuzağınaOkyanusadıverilir,akıntısıyeryuvarlagını sarar. Okyanus’un karşısında ve aksi yonde akan Akheron vardır. Okyanusçollerdengeçer,yeraltındandaakarakAkherosiasgolunedokulur, olulerinruhlarınınçoguburaya gider. Bir kısmı için daha uzun bir kısmı için daha kısa olmak uzere kendilerineayrılanbirzamankaldıktansonra,oradandayenidencanlılararasındayenidendogmakiçingönderilmişlerdir.Birüçüncüırmaköncekilerintamortasındanfışkırır.Kaynağınınyanında,şiddetlibirateşyanangenişbiryeredokulur,gider.Oradabizimkendidenizimizdendahabuyuk ve tamamıyla su ve çamur kaynayan bir gol teşkil eder. Bu golden teşkil eder. Bugoldenbulanıkveçamurlumendereslerleçıkarveyeraltındadolanarak,başkabiryonde,fakat kendi suyuna karışmaksızın Akherousias golunun kıyılarına kadar varır. En sonra,defalarcadolanadolanaTartaros’unaşagıkısmınadokulur. IştebuırmagaPyriphlegethonadı verilir. Lavları, yeryuzunun çeşitli noktalarına bir takım parçalar savunur. Bununkarşısında dolaşan, dorduncu ırmak, once denildigine gore, korkunç bir vahşilikte vemavimsi bir renge tamamıyla burunmuş olan bir yere dokulur. Bu Stygianos denilenmemlekettir. Bu ırmak, dokuldugu Styks golunu vucuda getirir. Suları buraya dokulerek

Page 63: Phaidon - ForuQ

korkunç nitelikler kazandıktan sonra, yer altında kaybolur ve dolana dolanaPyriphlegethon’unaksiyönündeakar.KarşıtaraftanAkherousiasgölününyakınlarındaonunonunden ilerler.Onunsuyudabaşkahiçbir suyakarışmaz,amaoda fırdolayıdolaştıktansonraPyriphlegethon’unkarşısındaTartaros’adokulur.Buırmagmadı,şairlerindediklerinebakılırsa,Kokytos’tur.

Irmaklarındurumubu. Işteherbirininmelekleri tarafındangoturuldukleri ere varmış olanolulerin, hepsi; namusluca ve dinlice yaşayanlar da, kotuluk içinde yaşayanlar dayargılanacaklar,hayatları,ortahalliolarak, tanınanlar,kendilerineayrılan,kendilerinigoletaşıyacakolankayıklarlaAkheronyolunaduzulurler.Kaldıklarıyer,orası;barındıklarıorası.Giydikleri cezalarla işledikleri haksızlıklardan affolunurlar, iyi işleri için de, her biri layıkoldugumukafatlarıalır.Suçlarınınbuyukluguyuzundendurumlarııslahgoturmezgorulenlertekrar tekrardogrulukvekanunakarşı gelipbirçok insan oldurenlerveyabunlarabenzerbutunsuçları işleyenlervar,bunlarınpayınaduşen,aslaçıkamayacaklarıTartaros’uniçineatılmaktır.Buyukdeolsa,suçlarınınkefaretimumkungorulenlerin,mesela,biro keanındababalarına,analarınakarşıelkaldırıpkalanomurlerinipişmanlıklageçirenlerinveyabunabenzerşartlariçindeinsanoldurenlerindeTartaros’uniçineatılmalarıgerekir.Fakatorayaduştuktensonrabiryılkalırlarvedalgalarkabararak,adamoldurenleriKokytosiçine,babave analarına el kaldıranları da Pyriphlegethon içine atar. Akıntı onları Akherousiasbataklıgının kıyısına getirdiginde oldurenler oldurduklerini, el kaldıran ve dil uzatanlar elkaldırıpdiluzattıklarınıbagırabagırasoylerler.Bubagırıpçagırmalardansonrayalvarmalarbaşlar! Bu yalvarmalarla kendilerinin bataklıktan çıkarılmalarını, kendilerinin kabuledilmelerini isterler. Onlar yumuşattılar mı, oraya geçerler; ceza ve acılarının bittiginigorurler. Yoksa tekrar Tartaros’a, oradan da ırmaklara gotururler. Kendilerine kotulukettikleri kimseleri merhamete getirinceye kadar cezalarını çeker dururlar; çunku onlaraverilen ceza bu. Fakat hayatlarını kutlu ve Tanrının hoşlanacagı gibi geçirenler deyeryuzunun bu aşagı bolgelerinden, zindanlarından hem kurtulmuş, hem de çıkarılmışolurlar.Bunlar,safbiroturmayerinegelir,yeryuzundeyerleşirler,bunlararasındadafelsefeilegerektigikadararınmışolanlardabutunzamanboyuncamutlakolarakbedensizyaşarlar,yukarıdakilerdendedahaguzeloturmayerlerinekonarlar.Amabunlarıanlatmakpekkolaydeğil.Şuanda,banakalanzamanadasığmaz.

Buuzunuzadıyaanlattıklarım,Simmias,buomurboyuncaerdemlikvebilgelikkazanmakiçineldengeleniyapmamızıgerektirir;çünkümükâfatgüzel,umudumuzdabüyüktür

Bununla beraber, bu şeylerin benim anlattıgım gibi oldugunu iddia etmek aklı başında biradamınişidegildir.Bununlaberaberruhlarımızveoturduklarıyerleriçinboyleolsadaveyabunayakınolsada,mademkiruhlarımızın olmezligişuphegoturmuyor;onu iddiaetmek,yuksekten atıp tutmak bence deliliktir. Goze alınması gereken bir tehlike var; o da buolmezligeinanmaktır.Butehlikegerçektenguzeldir.Bunubuyulusozlervedualargibikendikendimize tekrar etmeliyiz. Işte bu yuzden, hatta uzun zaman, bu masal uzerindeduruyorum. Oyleyse, diyorum, bu inanın goz onunde tutmakla kendisine yabancı

Page 64: Phaidon - ForuQ

olduklarındanvehukmunce iyiliktendahaçokkotulukettiklerinden, omruboyuncabedenzevklerinivehelesuslerinibırakaninsan,ruhunalınyazısındaneminolmalıdır.Konusubilgiolanzevklerle;yabancıbirsusledegil,kendisinehasbirsusle,olçululuk,yureklilik,erkinlikvehakikatsusleriyleruhunususlemiştir.Insan,alınyazısıkendisiniçagırdıgızamanHadesyolunututmakuzereboylehazırbekler.Elbetsizde,Simmias,Kebesvehepimiz,zamanınıbilmemama,ergeçbuyolunyolcusuolacaksınız.Banagelince,birtragedyakahramanınındedigigibi,benialınyazımçagırıyor.Hemyıkanmavaktimdeyaklaştı.Barizehriiçmezdenönceyıkanayım,dahaiyi.Kadınlarıdabirölüyıkamakzahmetindenkurtarmalı.

Sokratessozunubitirince,Kriton:PekiamaSokrates,dedi,çocuklarıniçin,başkaişleriniçinbanavebunlarabirdiyeceginyokmu?Buvazifesanaolansevgimizdolayısıyla,bizimenbaştagelenişimizdir.

Sokrates:Dogru,Kriton,dedi,geneherzamankisoylediklerim!Soyleyecegimyenibirşeyyok;siz kendinize iyi bakınız, bunun dogrulugunu belki şimdi kabul etmezsiniz ama gene dederim:Yaptıgınızherşeyle,banadahizmetedeceksiniz;bana,benimolanlara,kendinizede.Kendinizi,evet,kendiniziihmaledersenizvaktiyleoldugugibişimdide,birizustundeimişgibi, soylediklerimin hepsini tutarak yaşamak istemezseniz bugun vermiş oldugunuzsözlerinsayıcavekuvvetçenedeğerikalır;hayır,hayır,bukadarilerigidemezsiniz.

Kriton:Dedikleriniyerinegetirmekiçinmuhakkakcanlabaşlaçalışacagız.Amacenazeninasılkaldıracağız,diyesordu.

Sokrates: Nasıl isterseniz, dedi, yalnız, beni tutun ve kaçırmayın. Bunun uzerine tatlı tatlıgulumseyerek ve bizi suzerek devam etti: Dostlarım, kendimin şimdi sizinle goruşen vekanıtlarımızın her birini yerli yerine koyan şu Sokrates olduguma Kriton’uinandıramıyorum.O sanıyorki benbiraz sonra olusunu gorecegi Sokrates’im;helebakın,cenazeminnasılkaldırılacağınısoruyor;çoktanberi,binbirkeretekrarlayıpdurdumkizehriiçtiktensonrayanınızdakalmayacagım;bahtlıinsanlarınsonsuzsaadetlerinekavuşacagım.Onun için, butun bunlara bakıyorum, sizi ve kendimi teselliye ugraştıgım boş sozler gibigeliyor. Beni Kriton’a karşı savununuz, ama onun hakimlerine karşı beni savundugununaksine.O,kalacagımaantiçmişti.Hayır,siz,oluncekalmayacagımı,bırakıpgidecegimionaanlatınız.Vucudumuyanarkenveyagomulurkengorerek,kendincekorkunçacılarçektigimisanarak, benim için uzulmesin, cenazemde “gosterdigim Sokrates’tir, onu mezarınagoturuyorum,gomuyorum”dademesin.Şunu iyibil, sevgiliKriton!Birdilinyanlışlıgının,yalnızodilinkendisinedegil,ruhlaradakotulugudokunur.Hayır,hayır,korkma,gomdugunşeyinbenimcesedimoldugunusoyle.Cenazeyiistedigingibi,gorenegeuygungordugungibikaldır.

Sozunu bitirince, Sokrates ayaga kalktı, yıkanmak uzere başka bir odaya geçti. Kriton bizekalmamızı soyleyerek arkasından gitti. Aramızda konuşulanları konu dışına çıkmaksızıntekrartekrargozdengeçirdik.Aynızamandaiçineduştugumuzfelaketinbuyukluguuzerindekonuşarak onu bekledik. Gerçekten babasız kaldıgımızı hissediyorduk, bundan boyle de

Page 65: Phaidon - ForuQ

yetimlergibiyaşayacaktık!Yıkandıktansonra,yanınaçocuklarıgetirildi.Onunhenuz ikisikuçuk, biri buyuk uç çocugu vardı. Yakınlarından kadınlar da geldiler, Kriton’un yanında,kendilerine ogutler vererek onlarla konuştu. Sonra kadın ve çocuklara çekilip gitmelerinisoyledi, kendisi de bizim yanımıza geldi. Guneş batmak uzereydi. Sokrates içeride çokkalmıştı. Yıkanıp geldikten sonra oturdu; bundan sonra konuşma pek kısa surdu, çunkuOnbir’lerin uşagı onune dikildi. Uşak; Sokrates, dedi, başkalarına ettigim sitemi, dogrusu,sana edemem. “Hakimlerin buyrugu bu, zehir içeceksiniz” dedigim zaman, bana kızıpguceniyorlar,benilanetliyorlar.Başkafırsatlardaoldugugibi,onlarınaksineolarak,seninenyigit,enyumuşakhuyluveşimdiyekadarburayagelenlerineniyisioldugunuburayageleliberi anlamakta gecikmedim. Şimdi bile bana kızıp gucenmediginden eminim. Sen onları,buna sebep olanları pek iyi tanırsın onlara kızıyorsun, Şimdilik, sana ne salık vermeyegeldigimibiliyorsun;haydi,Allahaısmarladık,alınyazınneiseoolurelindengeldigikadartahammullu ol! [Doner donmez, gozlerinden acı yaşlar dokuldu.] O zaman Sokrates, onabakarak,“sanadaAllahaısmarladık,dediginiyapacagım”dedi,sonrabizleredonerekilaveetti:“neinceduyguvar,şuadamda!Buradabulundugummuddetçebenigormeye,benimlearasırakonuşmayageldi.Insanlarıneniyisiydio;şimdidenekadartemizveaçıkyurekli,benimiçinaglıyor!HaydibakalımKriton,sozunudinleyelim.Ezilmişsezehrigetirin,degilseezin!”

Kriton ona cevap verdi: Fakat aldanmıyorsam, Sokrates, guneş henuz dagların tepesinde;daha batmadı. Başkalarının da, buyruktan pek çok sonra, iyice yiyip içtikten, hattabazılarının sevdikleriyle baş başa kaldıktan, seviştikten sonra zehri içtiklerini biliyorum.Aceleetme,dahavakitvar!

Sokrates:Pektabiı,Kriton,dedi,sozunuettiginadamlarınseninbudediginiyapmaları,bunubir kazanç saymamalarındandır, bana gelince, boyle bir şey yapmamam pek yerindedir.Çunku zehribirazdahageç içmekle, sanırım, kazanacagımhiçbir şeyyok;boylecehayatabaglanmakla artık bir şey kalmadıgı halde onu korumak ve esirgemekle, kendi kendimegülünçolurum;artıkkonuştuğumuzyeter,haydisözümüdinle,dediğimiyap.

Busözlerüzerine,Kritonyanındadurankölesineişaretetti.Köledışarıçıktıvebirazkaldıktansonra zehri verecek olanla birlikte içeri girdi. O, zehri bir kap içinde ezilmiş olarakgetiriyordu.Sokratesadamıgorunce“ee,dostum,dedi,senbuişleribilirsin;şoylebakalım,neyapmamgerek?”

Zehriveren“çokbirşeydegil,yalnıziçtiktensonrabacaklarındabiragırlıkduyuncayakadargez,sonradauzanyat,boylelikleotesirinigosterir”dedivehemenonakabıuzattı.Sokrates,eşsizbirsukunetle,titremeksizin,betbenizatmaksızın,onualdı.Obildiginizbogabakışıylaadamabakarak: “Ne dersin”, dedi, “ben bu içkiden bir azını bir Tanrı uzerine dokersem?Müsaadevarmı,yokmu?”

Zehriveren,“Sokrates,dedi,bizondanancaktambiriçimlikeziyoruz.”

Page 66: Phaidon - ForuQ

Sokrates, “anlıyorum”, dedi, “hiç degilse bu dunyadan otekine goçerken, bunukolaylaştırmalarıiçinTanrılarayalvarılır,hattayalvarmakbirvazifebile.Benimdeonlardanistedigim bu. Dilegimi yerine getirirlermi? Benim duam işte: Tanrı kabul etsin!” Bunlarısöylersöylemez,durmadan,irkilmeden,tiksinmedendibinekadariçti.

Oanakadaraglamamakiçinelimizdengeleniyapmıştık.Amaiçtigini,içipbitirdiginigoruncekendimizi tutamadık. Ben de dayanamadım, gozyaşlarım seller gibi boşanıverdi. Yuzumortulu, iki buklum, kendim için (muhakkak onun için degildi), evet, boyle bir arkadaştanmahrumolankendimiçin,kendifelaketimiçinaglıyordum.Hattabendençokonce,Kritonda gozyaşlarını tutamayacak bir halde kendini dışarı dar atmıştı. Hiç durmadan aglayanApollodoros’a gelince, o da acısından, o kesinden bagırıp çagırmaya başladı. Bunlar,Sokrates’ten başka, orada bulunanların hepsinin yuregini parçaladı. O zaman Sokratesbagırarak; “ne yapıyorsunuz dostlar, dedi, ama tuhafsınız, kadınları yollamışsam en çokbununiçindi;onlarınbugibiolçusuzluklerinionlemekiçindi.Çunkuolurkenugurlusozlerleolmek gerektigi ogretilmiştir. Sakin olunuz, metin olunuz”, dedi. Bu sitemleri işiterek,utancımızdankızardıkveağlamamakiçinkendimizituttuk.

Ona gelince: biraz dolaştıktan sonra, bacaklarının agırlaştıgını soyledi. Adamın ona salıkverdigi gibi, arkası ustu uzanıp yattı. Aynı zamanda ona zehri vermiş olan adam eliyleayaklarınavebacaklarınadokunarak,arasırayokluyordu.Sonraayagınıkuvvetlicesıkarak,ona bir şey duyup duymadıgını sordu. Sokrates: hayır, dedi; bundan sonra bacaklarınaşagısını sıktı ve ellerini daha yukarıya goturerek vucudun soguyup katılaştıgını bize degosteriyordu.Ona tekrardokunarak, soguklukkalbe gelince, Sokrates’in olecegini soyledi.Çoktan karın altı aşagı yukarı sogumuştu bile. Sokrates orttugu yuzunu açtıgı vakit, şukelimeleri,şusonsözlerinisöyledi.

“Asklepios’abirhorozadadık,onuyerinegetir,unutma!”

Kriton:Peki,olur,dedi,amabizebaşkabirdiyeceginyokmu?Busoruyaartıkcevapveremedi.Birazsonrabirkıpırdanmavesilkinmeoldu.Adam,onunortusunuaçtı:gozleridikilmişti.Bunugörünce,Kritonağzınıvegözlerinikapadı.

Işte,Ekhekrates,dostumuz,zamanımızdadiyebilirizkibizimtanıdıgımızinsanlarınarasındaeniyisi,enbilginiveendoğrusuolanbuadamböyleöldü.

Page 67: Phaidon - ForuQ

{1}«Tbeorie»{2}GüzelliğiiletanınmışolanKarialıçoban,Zeustarafındangöğeyerleştirilmişti.Hera’yasarkıntılıkettiğiiçinoradankovulmuş,

sonraebedîbiruykuyamahkûmedilmişti.DianaonuKaria’dakiLatmosdağınınbirmağarasınagötürmüştu;oradaonusıksıkyoklardı.