Kkka

31
Kırım-Kongo Kanamalı Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Ateşi Hazırlayan Hazırlayan Uz.Dr. Özgür Satılmış Uz.Dr. Özgür Satılmış

description

kırım kongo kanamalı ateşi hastalığı

Transcript of Kkka

Page 1: Kkka

Kırım-Kongo Kanamalı Kırım-Kongo Kanamalı AteşiAteşi

Kırım-Kongo Kanamalı Kırım-Kongo Kanamalı AteşiAteşi

HazırlayanHazırlayan

Uz.Dr. Özgür SatılmışUz.Dr. Özgür Satılmış

Page 2: Kkka

Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi

• Kırım Kongo Kanamalı Ateşi %5 civarında mortalitesi olan, ve temel olarak da Hyalomma cinsi keneler aracılığı ile insanlara bulaşan ateş ve kanamaların klinik tabloya hakim olduğu viral bir hastalıktır

• Bu güne kadar 30’un üzerinde ülkede tanımlanmıştır.

Page 3: Kkka

Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi

• Hastalık insanlara esas olarak kenelerin tutunması ile bulaşır.

• Bunun yanında kenelerin ezilmesi, viremik dönemdeki hayvanların kanı ile temas

• Viremik dönemdeki hastalara hizmet veren sağlık personeline ve hasta yakınlarına da hasta kanı veya enfekte sekresyonları ile korunmasız mukozal veya bütünlüğü bozulmuş deri teması ile olabilmektedir

Page 4: Kkka

Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi

Ateş ve kanama Trombositopeni, lökopeni, Transaminazlarda (AST, ALT) , kreatinin

fosfokinaz (CK) ve laktat dehidrogenaz (LDH) enzimlerinde yükselme

Hemostaz testlerinde bozulma ile karakterize laboratuar bulguları görülür.

Page 5: Kkka

Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi

• Temel patolojik bozukluk salınan proinflamatuvar sitokinlerin endotelde ve hedef organlarda yaptığı değişikliklerdir

• Tanı, viremik dönemde virüs kültürü, PCR ile virüse ait nükleik asitlerin gösterilmesi veya akut veya konvelesan dönemde serumda oluşmuş antikorların gösterilmesi ile konur.

• Tedavinin esasını destek tedavisi oluşturmaktadır.

Page 6: Kkka

Epidemiyoloji ve bulaş

• Türkiye’de ilk defa 2002 yılının ilkbahar ve yaz aylarında başta Tokat, Sivas, Çorum, Amasya, Yozgat, Gümüşhane, Bayburt, Erzurum, Erzincan ve çevresi olmak üzere İç ve Doğu Anadolu Bölgelerinin kuzeyi ile Karadeniz Bölgesinin güney kesimlerini kapsayan geniş bir coğrafi alanda ve kene teması öyküsü olan, ateş ve kanama ile seyreden bir salgın dikkati çekmiş,

• 2003 yılında da hastalığın KKKA olduğu anlaşılmıştır. Daha sonra Kastamonu, Bartın, Ankara, Çankırı, Bolu, Balıkesir gibi illerde de vakaların ortaya çıkması ile hastalığın görüldüğü alan daha da genişlemiştir

Page 7: Kkka

Epidemiyoloji ve bulaş

• Hastalık her yıl Mayıs-Eylül ayları arasında görülmekte ve Temmuz ayında pik yapmaktadır.

• 2002 yılında başlayan salgın halen devam etmekte olup, Sağlık Bakanlığı kayıtlarına göre 2002-2006 yılları arasında laboratuar olarak tanısı doğrulanmış toplam vaka sayısı 04.08.2006 tarihi itibarı ile 907’dir.

Page 8: Kkka

Epidemiyoloji ve bulaş

• Hyalomma cinsi keneler Türkiye ikliminde Nisan –Eylül ayları arasında aktif olmakta ve kene vejetasyonuna uygun olarak da hastalık görülmektedir.

• Çok yoğun kış şartları ve soğuk kış aylarında kene popülasyonunun azaldığına dair bildirimler mevcuttur.

Page 9: Kkka

Epidemiyoloji ve bulaş

• Virüs insanlara esas olarak enfekte kenelerin tutunması ile bulaşır.

• Bunun dışında; viremik dönemdeki enfekte hayvanın kesilmesi ve akabinde etin işlenmesi sırasında bulaş olabilir.

• Etin bekletilmesi ile pH’sı asidik olacağından virüs bu ortamlarda ölür ve etler teorik olarak bulaştırıcı değildir denilebilir. Bu açıdan veteriner hekimler, kasaplar ve hayvanlarla uğraşanlar bulaş açısından riskli grubu oluştururlar.

Page 10: Kkka

Epidemiyoloji ve bulaş

• Ayrıca kenelerin bulunduğu alanlarda çalışanlar, • Piknik yapanlar, • İzciler,• Avcılar vb bulaş açısından risk altındadırlar.• Bu hastalara bakım veren sağlık çalışanlarına

da hastaların kanı, enfekte doku ve sekresyonları ile korunmasız temas ile bulaş olabilir. Sağlık çalışanlarına bu tip bulaş bildirilmiş, ülkemizde de iki sağlık personeline bu tip bulaş olmuştur.

Page 11: Kkka

Etken• Etken Bunyaviridae ailesinden Nairovirus

grubundan zarflı, tek sarmallı, negatif polariteli bir RNA virüsü olan Crimean-Congo haemorrhagic fever (CCHF) virüsüdür.

• . CCHF’nin Filogenetik analiz çalışmaları ile değişik coğrafi bölgelerde görülen 8 genotipi tanımlanmış,

• Türkiye’den izole edilen suşun Kosova ve Güney Batı Rusya tipi ile benzer filogenetik yapıda olduğu gösterilmiştir.

Page 12: Kkka

Klinik ve laboratuvar bulgular

• Hastalığın inkübasyon süresi etkenin giriş yolu ve virüs miktarına göre değişir. Kene ısırması ile alındığında inkübasyon süresi 1-3 gün, enfekte kan ve dokularla temesla alındığında ise 3-13 gün arasında değişmekte olduğu bildirilmektedir.

• Hastalık temel olarak endotel, hematopoietik sistemi, kas ve retiküloendotelyal sistemi etkilemektedir.

• Bunlara bağlı olarak da lökopeni, trombositopeni, cilt ve mukozalara ait kanamalar, kas ve karaciğer enzimlerinde yükseklikler görülür.

Page 13: Kkka

Klinik ve laboratuvar bulgular

• Hastaların yaklaşık %90’ı hafif bir klinik seyir gösterir, muhtemelen bir kısmı da hastalığı inaparan geçirmektedir.

• Bölgede hastalık geçirme öyküsü olmayanlar arasında yapılan serosürveyans çalışmasında %16 civarında seropozitiflik tespit edilmiştir.

• Klinik olarak; ani başlayan ve 39-40 °C’ye çıkan ateş, halsizlik, kas ağrısı, baş ağrısı, yaygın vücut ağrısı, iştahsızlık, bazen bulantı, kusma ve ishal gibi belirtiler görülür. Bazı hastalarda konjunktival kızarıklık olabilir. Hastaların bir kısmında özellikle trombositopenisi derin olanlarda veya hemostaz panelinde bozukluk olanlarda mukozal ve cilde ait kanamalar görülür. Bazen hasta ilk şikayet olarak kanamalarla başvurabilir.

• Bunlar dişeti kanaması, burun kanaması, GİS kanama, genitoüriner sistem kanamaları, beyin ve batın içi kanamalar şeklindedir. Hastalarda hepatomegali ve splenomegali olabilir. Şuur değişiklikleri, ajitasyon, konvülziyon, ARDS, böbrek yetmezliği, DİK tablosu, koma ve ölüme kadar giden ağır tablolara neden olabilir.

Page 14: Kkka

Klinik ve laboratuvar bulgular

• Hastalarda ortak olarak görülen laboratuar bozuklukları temel olarak etkilenen sistemlerle ilgilidir. Hematopoietik sistem tutulumuna bağlı olarak hemen her hastada trombositopeni vardır.

• Lökopeni, sıklıkla görülmekte, • Kanamaya bağlı olarak anemi görülebilir. Karaciğer

tutulumu sonucu transaminazlarda yükselme, hiperbilirübinemi, PT ve aPTZ gibi hemostaz testlerinde uzama, INR yüksekliği, GGT, alkalen fosfataz gibi staz enzimlerinde yükselme görülebilir. Ayrıca LDH yüksekliği ve kas enzimleri olarak da CK ve AST yüksekliği ön planda olmaktadır.

Page 15: Kkka

Klinik ve laboratuvar bulgular

• Klinik olarak ağır vakalarda fibrinojen azalır, fibrin yıkım ürünleri artabilir. Hastalığın ağırlığı ve böbrek tutulumuna bağlı olarak idrarda hematüri, proteinüri gibi bozukluklar yanında üre ve kreatinin değerleri yükselebilir, elektrolit dengesi bozulabilir.

• Terminal dönemde ARDS ve koma durumunda kan gazlarında bozukluklar ve DIK göstergesi parametrelerdeki bozukluklar tabloya eklenir.

• Klinik olarak iyileşen hastalarda bozulan değerler 1-2 hafta içinde normale döner. İyileşen hastalarda sekel görülmez. Ancak intra serebral kanamalar olmuşsa onlara bağlı sekeller kalabilir.

Page 16: Kkka

TANI• Öykü, uygun klinik tablo ve yukarıda bahsedilen laboratuar

bulgularının yanında hastalığın kesin tanısı; • 1- Virüs kültürü; bulaşma riskinin yüksek olması nedeni ile

biyogüvenlik seviyesi 4 olan laboratuarlarda virüs kültürü ve izolasyonu önerilmektedir. Kültür için vireminin olduğu ilk bir hafta içinde kan numunesi alınması önerilir.

• 2- Moleküler yöntemler; RT- PCR ile virüs RNA’sının gösterilmesi. Viremik dönem hasta serumundan çalışmak gerekir.

• 3- Antijen aranması, hastalığın 5. gününden itibaren itibaren serumda IgM ve 7. gününden itibaren de IgG tipi antikorlar yükselmeye başlar. IgM tipi antikorlar yaklaşık 3-6 ay serumda pozitif bulunurken IgG tipi antikorlar yıllarca pozitif bulunur. Hastalığı tekrar geçiren (reenfeksiyon) olmaması nedeni ile antikorların ömür boyu koruyucu olduğu söylenebilir. Antikor daha çok ELİSA ve IFA yöntemleri ile araştırılabilir. Ticari olarak kit üretimi yoktur.

Page 17: Kkka

TANI• Ülkemizde tanı Refik Saydam Hıfzısıhha

Merkezi Başkanlığı Viroloji laboratuarında ELİSA yöntemi ile IgM ve IgG antikorlarının aranması ve PCR yöntemi ile virüs RNA’sının gösterilmesi ile konulmaktadır. Ayrıca Ankara GATA Mikrobiyoloji laboratuarında da RT-PCR ile tanı konulmaktadır.

Page 18: Kkka

Tedavi

• Tedavide üç ana yaklaşım mevcuttur

• 1- Etkene yönelik tedavi:Ribavirinin CCHF virüslerine in-vitro etkili olduğunun gösterilmesi ve hayvan (fare) deneylerinde viremiyi azalttığının gösterilmesi üzerine hastalarda tedavi ve profilaksi amacıyla amacıyla

kullanılmaya başlanmıştır

Page 19: Kkka

Tedavi

2- Destek tedavisi • Bu gün için tedavinin esasını destek tedavisi oluşturmaktadır.

Trombositopeni tedavisinde trombosit replasmanı, aPTZ uzamasına yönelik olarak taze donmuş plazma replasmanı, anemiye yönelik tam kan veya eritrosit süspansiyonu verilmesi, sıvı ve elektrolit dengesinin korunması, böbrek yetmezliği gelişirse hemodiyaliz, gerektiğinde mekanik ventilasyon desteğinin sağlanması gerekir.

• Ayrıca hastaların ağrılarına, ateşine ve ajitasyonlarına yönelik semptomatik tedavi de gerekebilir. GİS kanamaya varsa enteral beslenmenin kesilmesi, H 2 reseptör blokerleri ile midenin korunması, parenteral beslenmenin sağlanması önemlidir. İntra müsküler enjeksiyondan, aspirin, steroid ve non-steroid anti inflamatuvar kullanımından kaçınmak gerekir.

Page 20: Kkka

• 3- İmmün plazma tedavisi

Page 21: Kkka

Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi

• Dünya’da KKKA’de mortalite ile ilgili %3-%80 arasında değişen çeşitli oranlar bildirilmektedir.

• Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’deki bu epidemide ölüm oranı %5.7’dir.

• Hastalığı geçirenlerin tekrar hasta olmaması nedeni ile KKKA’ya karşı ömür boyu bağışıklık kazandığı düşünülmektedir.

Page 22: Kkka

Korunma• Korunmada dikkat edilmesi gereken hususlar:

• Genellikle hava yolu ile bulaşmadan bahsedilmemektedir. Ancak hasta ve hastanın sekresyonları ile temas sırasında mutlaka üniversal önlemler (eldiven, önlük, gözlük, maske vb.) alınmalıdır. Kan ve vücut sıvıları ile temastan kaçınılmalıdır. Bu şekilde bir temasın söz konusu olması halinde, temaslının en az 14 gün kadar ateş ve diğer belirtiler yönünden takip edilmesi gerekmektedir.

• Hayvan hayvana ait diğer vücut sıvıları ile temas sırasında da gerekli korunma önlemleri alınmalıdır.

Page 23: Kkka

Korunma• Kene mücadelesi çok önemli olmakla birlikte oldukça zor

görülmektedir. Coğrafik bölgelere ve türlere göre değişmekle beraber, KKKA’yı bulaştıran Hyalomma cinsi keneler genel olarak nisan ve ekim aylarında aktiftirler; salgınların bu dönemlerde görülmesinin sebebi de budur. Bu nedenle öncelikle konakçılar kenelerden uzak tutulmalı ve kenelerin kan emmeleri engellenmelidir.

• Mümkün olduğu kadar kenelerin bulunduğu alanlardan kaçınılması gerekmektedir. Hayvan barınakları veya kenelerin yaşayabileceği alanlarda bulunulması durumunda, vücut belirli aralıklarla kene yönünden muayene edilmeli; vücuda yapışmamış keneler dikkatlice toplanmalı, yapışan keneler ise kesinlikle ezilmeden ve kenenin ağız kısmı koparılmadan çıkarılmalıdır.

Page 24: Kkka

Korunma• Piknik amaçlı olarak su kenarları ve otlak şeklindeki

yerlerde bulunanlar döndüklerinde, üzerlerini kene bakımından kontrol etmeli ve kene varsa usulüne uygun olarak vücuttan uzaklaştırmalıdır. Çalı, çırpı ve gür ot bulunan yerlerden uzak durulmalı, bu gibi yerlere çıplak ayakla veya kısa giysilerle girilmemelidir. Mümkünse riskli bölgelerde piknik yapılmamalıdır.

• Orman işçileri gibi bölgede bulunmaları zorunlu olanlar lastik çizme giymeleri veya pantolonlarının paçalarını çorap içine almaları koruyucu olabilmektedir.

Page 25: Kkka

Korunma• Hayvanlar uygun akarisitlerle ilâçlamalı, hayvan

barınakları kenelerin yaşamasına imkân vermeyecek şekilde yapılmalı, çatlaklar ve yarıklar tamir edilerek badana yapılmalıdır. Kene bulunan hayvan barınakları uygun akarisitlerle usulüne göre ilâçlanmalıdır.

• Gerek insanları gerekse hayvanları kene enfestasyonlarından korumak için repellent olarak bilinen böcek kovucular dikkatli bir şekilde kullanılabilir. Repellentler sıvı, losyon, krem, katı yağ veya aerosol şeklinde hazırlanan maddeler olup, cilde sürülerek veya elbiselere emdirilerek uygulanabilir. Aynı maddeler hayvanların baş veya bacaklarına da uygulanabilir; ayrıca, bu maddelerin emdirildiği plâstik şeritler, hayvanların kulaklarına veya boynuzlarına takılabilir.

Page 26: Kkka

KKKA ve DAS yönetimi yönetimi

• Nozokomiyal bulaş olması nedeni ile, KKKA hasta kabul eden kliniklerde standart izolasyon önlemlerine uyulmalıdır. CDC 1988 yılında tüm hastaların kan ve vücut sıvılarının potansiyel olarak HIV, HBV ve diğer kan yolu ile bulaşan patojenlerle kontamine olabileceğinin düşünülmesini önermiştir.

• Üniversal önlemler kan, kan içeren vücut sıvıları, semen, vajinal sekresyonlar, dokular BOS, snovyal, plevral, peritoneal, perikardiyal ve amniyotik sıvı ile temas riskine karşı uygulanmalıdır. Kan içermedikçe tükürük, dışkı, nazal sekresyonlar, balgam, ter, idrar ve kusmuk için önlem almaya gerek yoktur denilmektedir. Bu nedenle;

Page 27: Kkka

KKKA ve DAS yönetimi yönetimi

• Sağlık personeli KKKA’lı hasta kanı, vücut sıvıları ile temas riskine karşı uygun bariyer önlemlerini almalıdır. Eldiven maske kullanmalı, önlük giyilmeli eldiven çıkarıldıktan sonra ellerini yıkanmalıdır.

• Kan ve vücut sıvıları ile kontamine olmuş eller veya deri hemen su ve sabun ile yıkanmalıdır.

• Delici kesici alet yaralanmasına karşı önlem alınmalı, iğneler kullanıldıktan sonra kılıfına geçirilmemeli. İğne uçları delinmeye dirençli kaplarda biriktirilerek imha için gönderilmelidir.

• Eksüdatif deri lezyonu olan sağlık personeli iyileşene kadar doğrudan hasta bakımı ile ilgilenmemelidir

• Kan ve vücut sıvıları ile kirlenen çarşaflar özel torbalar içinde direk çamaşır makinasına atılacak şekilde toplanmalıdır.

• Üniversal önlemlere uyum konusunda personel sürekli olarak eğitilmelidir.

Page 28: Kkka

KKKA ve DAS yönetimi yönetimi

• KKKA tanısı ile bir hasta kabul edildiğinde:• Hasta izole edilmelidir• Hasta izolasyon bölgesinde koruyucu ekipmanlar giyilmeli,

temizlik personeli ve atık toplayıcı personel de uygulamalar sırasında koruyucu giysi giymelidir.

• Yere dökülen kirli materyal, çöpler ve yeniden kullanılabilir malzemeler güvenle dezenfekte edilmelidir.

• Çarşaf ve kirli çamaşırlar güvenli bir şekilde dezenfekte edilmelidir.

• Mümkün olduğunca tek kullanımlık malzemeler kullanılmalıdır• Tüm sağlık personeli KKKA, bulaş yolları ve korunma

konusunda yeniden eğitilmelidir. • Hasta yakınlarına ve topluma hastalık ve korunma hakkında

bilgi verilmelidir.

Page 29: Kkka

KKKA ve DAS yönetimi yönetimi

• Hastayla veya enfekte vücut sıvıları ile temastan sonra eller dezenfekte edilmelidir.

• Her hastaya temastan önce eldiven giyilmeli, hasta ile temastan sonra eldivenler çıkarılarak eller el antiseptikleri ile temizlenmelidir.

• Termometre, steteskop, tansiyon aleti kafı gibi ekipmanlar her hasta için ayrı olmalı ve kullanıldıktan sonra dezenfekte edilmelidir

• Enfekte vücut sıvılarının duvara veya yere sıçraması durumunda bu alanlar dezenfekte edilmelidir.

Page 30: Kkka

KKKA ve DAS yönetimi yönetimi

• Hastanın çıkartıları ile enfekte olmuş küvet, kova vb taşıyıcılar temastan sonra dezenfekte edilmelidir.

• Önlük ve hasta yatağı, çarşafı gibi malzemeler dezenfekte edilmelidir.

• Kullanılmış iğneler ve enjektörler dezenfekte edilmelidir.

• Çamaşır, atık toplama ve temizlik personeli de hastaya bakım veren sağlık personeli gibi koruyucu giysiler giymeli, çalışırken çift eldiven kullanmalıdır.

Page 31: Kkka

TEŞEKKÜRLER