İSHAKPAŞA İLKÖĞRETİM OKULU

OKS SEMİNERİNE HOŞGELDİNİZ !...

SEMİNERİMİZE HOŞGELDİNİZ !...

İNEGÖL - 2007

İLKÖĞRETİM ÇOCUKLARININ ÖZELLİKLERİ

• Akranları ile birlikte daha çok zaman geçirirler, birlikte oyun oynamaktan zevk alırlar.

• Cinsiyet rollerini kazanırlar.cinsiyete uygun davranış kazanırlar.

• Okuma yazma becerileri bu dönemde gelişir.

• Değer ve vicdan anlayışı gelişir.Arkadaş seçimini buna göre yapar.

• Kişisel bağımsızlığı olmuştur.Bu dönemde kendi iradesiyle bir şeyler yapmak ister.

İLKÖĞRETİM ÇOCUKLARININ ÖZELLİKLERİ

• Bu dönemde çocuk öğrenmeye heveslidir..• Konuşmaktan ve sorulara cevap

vermekten hoşlanır..• Ancak dinlemeyi sevmez, iyi bir dinleyici

değildir..• Bu dönemde hayal gücünü

zenginleştirmesi ve düşünce yeteneğini geliştirmesi açısından okuma alışkanlığı kazandırılmalıdır..

• Hayvan masalları,çocuk - hayvan dostluğunu anlatan hikayeleri dinlemeyi, okumayı severler..

Çocuk yetiştirme anne karnında başlar ...

Bebekken şekillenir ....Bebekken şekillenir ....

Çocuğumuzun eğitimi için neler yapmalıyız?

• Okul ve aile eğitimin en önemli parçalarındandır. Aile okulu çok iyi tanımalı ve kendini okulun bir parçası olarak görmelidir. Çünkü eğitim; aile ya da okul adına tek taraflı olursa başarılı olmayacaktır.

• Yapılan araştırmalarda çocukların başarılarında ailenin okula katılımının etkili olduğu, okul ve ev ortamındaki becerilerin tutarlı gelişmesi yönünde aile katılımının yarar sağladığı görülmüştür.

Velinin okulu gelmesi neden önemlidir?

• Öğretmen veli olmadan ne kadar çalışırsa çalışsın başarılı olamaz. Bu nedenle velinin okula gelmesi öğretmen ve veliler arası işbirliğini geliştirir ve eksik bilgilerin karşılıklı olarak giderilmesini sağlar..

• Sorun çıktığında erken müdahale imkanı olur..

• Anne ve babasını okulda gören çocuk kendisine değer verildiğini düşünür, kendisine çeki düzen verir..

•Veli çocuğunu önemsiyorsa öğretmende önemser.. Öğretmenin bu sayede

çocuğu daha yakından tanıma fırsatı doğar..

Çocukla daha farklı bir şekilde ilgilenebilmesini sağlar

Unutmayalım ki !..“İlgi ilgiyi doğurur..”

Doğru iletişim!..İletişim sadece sözle kurulmaz..

Davranışlarda sözsüz bir iletişimdir..• Karşıdakinin gözünün içine

baktığımızda ona değer verdiğimizi gösteririz.

• Çocuğumuzla konuşurken onun gözlerinin içine bakmalıyız, bir büyükle

konuşur gibi onunla konuşmalıyız..• Çoğu zaman çocuklarımızın saçlarını okşamak, elini tutmak, onu kucaklayıp,

öpmek çocuk için çok etkili olur..

Etkili iletişim çocuğu dinlemekle başlar

ÖĞRETMEN NEDEN EV ÖDEVİ VERİR

• ÖDEV:• Öğrenileni tekrar etmeyi sağlar• Bir sonraki derse hazır olmayı sağlar• Kütüphane, ansiklopediyi nasıl

kullanacaklarını öğrenmelerini sağlar• Çocuğun sorumluluk almasını öğretir• Çocuğa bağımsız çalışmayı öğretir• Ve• Çocuğa öğrenme sevgisi aşılar…

NEDEN ÇOCUĞUMLA BEN ÇALIŞMALIYIM?

Onu tanıyorum. Çoğu zaman evde birlikteyiz. Onunla birebir ilgilenebilirim. Okulda öğrendiklerini evde tekrar edebiliriz.

Uygun davranışlarını her zaman pekiştirebilirim.

Çocuğunuza örnek olun;•Çocuğunuzun kitap okumasını istiyorsanız;

•Onun sizi kitap okurken görmesini sağlayın..

•Sorumluluk almasını istiyorsanız;

•Alışveriş listesini bile onunla birlikte yapın…

Çocuğuma nasıl yardımcı olabilirim?•Ev ödevlerini siz de kontrol edin..•Öğretmenin yazdığı notları okuyun..•Çocuğunuzun ödevleri için bir ödev

defteri tutmasına yardımcı olun bu onun düzenli olmasını sağlayacaktır..

•Çocuğunuzun ödevlerini siz yapmayın..

•Ödev yapmaya başlamakta zorlanıyorsa; onu cesaretlendirin ve ödeve başlarken 5-10 dk onunla birlikte oturun..

Çocuğuma nasıl yardımcı olabilirim?

•Çocuğunuzun yapıp bitirmiş olduğu işi takdir edin…

•Resimlerini , yazdığı öykü veya şiirlerini duvara asın..

Ders çalışma!...•ÇALIŞMA ORTAMI

İYİ OLSUN !...

• Televizyon• Bilgisayar• Telefon• Düzen• Müzik• Havalandırma

•Sağlığına dikkat etsin..

• Düzenli uyusun…

•çalışmanın sonunda tekrar yapılmalıdır.

•Bu tekrar öğrenilen konunun 24 saat

hafızada kalmasını sağlar.

•Sadece okuma anlama için yeterli değildir. Okuduğunu da anlatması gerekir.

*** Ders çalışırken onu ziyaret edin onunla biraz oturup yardım edip edemeyeceğinizi sorun..

Anlatmak isterse dinleyin….

•Ders çalışmaya, yemekten en az yarım saat sonra başlamalı…

*** Yemek saatlerini siz düzenleyin..

*** Aynı saatte yemeye özen gösterin ki o da ders

çalışmasını düzene şimdiden oturtsun…

• Olumsuz giden sonuçlar yerine daha çok başarılarından söz edilmelidir..

• Özel günlerini hatırlayarak hediyeler verebilirsiniz..

• Kaldıramayacağı sorumluluk verilmemeli, aşırı güven

duyulmamalıdır..• Çocuğun yanında gereksiz tartışmalardan kaçınılmalıdır..

• Çocuğu eleştireceğinizde onun kişiliğini değil davranışlarını

eleştirmelisiniz..

•ÇOCUK DEDİĞİN;• Uslu oturur..• Her lafa karışmaz..• Büyükleri üzmez..• Saygı ve sevgi bilir..• İnsanın kafasını şişirmez..• Büyüklerin sözünü dinler..• Yapma deyince yapmaz..• Azarlayınca önüne bakar..• Söylenen işten kaçmaz..• Dersini bilir…

Büyüklere gelince;..

• Onlar büyüktür..• Her şeyi yapabilirler..• Ve çocuklar yaşlanıp ölünceye dek, her şeyi

büyüklerin yapabileceklerine inanarak

yaşarlar..

“Kimseye kaldırabileceğinden fazla yük yüklemeyin.”

**ÖĞRENCİYE OLUMLU ÖRNEK OLMAK GEREKİR!

“Davranışlar sözlerden daha

etkilidir...”“Siz nasıl olursanız

evlâdınızda

öyle olacaktır...”

Çocuklarımızı yenilgiye biz mi hazırlıyoruz? Tommy okuldaki derslerinden

başarısızdır.sürekli araştırma içerisindedir; sorular sorar,deneyler yapar. Bu yüzden okul derslerinde hep başarısızdır. Ayrıca denemelerinde de başarısızlığa uğrar. Öğretmeni sonunda pes eder ve annesine onun derslerini öğrenemediğini ve ders dışı uğraşlarıyla asla bir yere varamayacağını söyler. Ancak Tommy’nin annesi oğluna inanmaktadır. Evde oğluna ders vermeye başlar ve ne zaman başarısızlığa uğrarsa ona umut verir. Ve tekrar denemesi için onu cesaretlendirir.

Peki Tommy’ye ne oldu dersiniz?

• O bir mucit oldu. Bin kadar patentin sahibi

haline geldi.

Onun adı THOMAS EDİSON’dur…

“

BİR GÜL FİDANI NASIL SUYA, HAVAYA , IŞIĞA VE TOPRAĞA MUHTAÇ İSE; ÇOCUK TA SEVGİNİN ŞEVKATİN , KARŞILIKLI SAYGININ OLDUGU MUTLU BİR AİLE TOPRAĞINA MUHTAÇTIR.”

AİLELERİN ÇOCUKLARIYLA YETERİNCE İLGİLENMEMELERİ,

AİLE İÇİNDE YAŞANAN HUZURSUZLUKLAR ÇOCUĞUN ZEKASINI OLUMSUZ YÖNDE

ETKİLEYEREK, GEÇİCİ BİR SÜRE DE OLSA ZEKAYA İŞLERLİĞİNİ

KAYBETTİREBİLİR.

KATILDIĞINIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER..