BOLU SAĞLIK TURİZMİ - bolutso.org.tr · turizmi ve medikal (tıbbi) turizmdir. Turistlerin...
Transcript of BOLU SAĞLIK TURİZMİ - bolutso.org.tr · turizmi ve medikal (tıbbi) turizmdir. Turistlerin...
1
BOLU SAĞLIK TURİZMİ YATIRIMCILARINI VE
ZİYARETÇİLERİNİ BEKLİYOR PROJESİ
TERAPATİK VE REKREASYON MODELLEME ÇALIŞMASI ARAŞTIRMA RAPORU
2
BOLU SAĞLIK TURİZMİ
YATIRIMCILARINI VE ZİYARETÇİLERİNİ BEKLİYOR PROJESİ
TERAPATİK VE REKREASYON MODELLEME ÇALIŞMASI ARAŞTIRMA RAPORU
Yrd.Doç.Dr. Bilsen BİLGİLİ
www.bolutso.org.tr
BOLU TİCARET VE SANAYİ ODASI
Borazanlar Mh. D-100 Karayolu Cd. No:42 BOLU
Tel: 0 374 2151692-93
Faks: 0 374 2151694
Bu Rapor T.C. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın desteklediği “2013 Yılı Doğrudan Faaliyet Destek Programı”
kapsamında hazırlanmıştır. İçerik ile ilgili tek sorumluluk yüklenici kuruluş ile Bolu Ticaret ve Sanayi Odası’na
aittir ve T.C. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın görüşlerini yansıtmaz.
3
İÇİNDEKİLER
I.GİRİŞ ....................................................................................................................................... 4
II.Sağlık Turizmi ........................................................................................................................ 9
2.1.Sağlık Turizmi Çeşitleri ................................................................................................. 10
2.2.Termal Tesisler ve Özellikleri ........................................................................................ 11
III.ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ VE BULGULAR .............................................................. 12
3.1.ODAK GRUP ÇALIŞTAYI ........................................................................................... 14
3.2.BOLU HALKININ SAĞLIK TURİZM KENTİNE YÖNELİK TUTUMLARI ........... 19
3.3.YATIRIMCI ve KARAR VERİCİLERİN BOLU İLİNİN SAĞLIK KENTİ
OLMASINA YÖNELİK TUTUMLARI ............................................................................. 27
3.5.ARAŞTIRMA KAPSAMINDA SAĞLIK TURİZMİNDE MODEL KENT KARLOVY
VARY’NİN GENEL ÖZELLİKLERİ VE OTEL YÖNETİCİLERİ ÜZERİNE YAPILAN
ARAŞTIRMA SONUÇLARI .............................................................................................. 33
3.5.1.Termal Kaynakları ................................................................................................... 33
3.5.2.Hediyelik Eşyalar .................................................................................................... 34
3.5.3.Tarih ........................................................................................................................ 35
3.5.4.Mimari ..................................................................................................................... 35
3.5.5.Spor ......................................................................................................................... 36
3.5.6.Sosyal/Kültürel/Sanatsal Aktiviteler ....................................................................... 36
3.5.7.Mutfak ..................................................................................................................... 36
3.5.8.Turizm İletişim Ağı ................................................................................................. 36
3.5.9.Bolu İli Karşılaştırması ........................................................................................... 36
3.6.ARAŞTIRMA KAPSAMINDA SAĞLIK TURİZMİNDE MODEL KENT KARLOVY
VARY ZİYARETÇİLERİNİN TUTUMLARI .................................................................... 37
3.6.SPORTİF VE REKREATİF TEREPATİK REKREASYON POTANSİYELİ ............. 44
3.6.1.Yöntem .................................................................................................................... 48
3.6.2.Değerlendirme ......................................................................................................... 48
IV.GENEL SONUÇ ve DEĞERLENDİRME ......................................................................... 56
IV.KAYNAKLAR ................................................................................................................... 62
4
S U N U Ş
Bolu, birbirinden farklı onlarca güzelliği coğrafyasında buluşturan, eşsiz doğasıyla her zaman
benzerlerinden ayrı bir yerde duran şehirlerden birisi olmuştur. Dolayısıyla turizm konusu, her
dönemde kamuoyunun gündeminde, toplumsal beklenti odaklarından birisi olarak yer
almıştır. Deniz dışı alternatif turizm alanlarından birçoğunda önemli bir gelecek vaat eden,
markalaşma potansiyeli bulunan İlimizde, sahip olduğumuz doğal kaynak, güzellik ve
zenginlikleri bütün unsurlarıyla birlikte gelir ve katma değere dönüştürebilmek, ilgili her
kurumumuzun ortak amacıdır.
İlimizde turizm sektöründe içinden geçtiğimiz süreçte proaktif bir hareket tarzının
benimsendiğini, söylemin yerini sonuca dönük eylemlerin almaya başladığını görüyoruz.
Bakıldığında, alternatif turizm dalları arasında, sağlık ve termal turizminin 12 ay devam eden
karakteristiği, diğerlerine kıyasla daha uzun konaklama sürelerine sahip olması, buna karşı
Bolu’nun sahip olduğu güçlü jeotermal rezervleri ve anakentlere olan coğrafi yakınlığı, sağlık
ve termal turizminin ayrı bir başlıkta değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Kent merkezimizin yanı sıra Mudurnu gibi ilçelerimizde gerçekleşen ciddi tesis yatırımları,
sağlık turizmi alanında hayata geçirilen sivil toplum örgütlenmeleri gibi faktörler de kamuoyu
nazarında dikkatlerin bu turizm dalına yoğunlaşmasında önemli etken olmuştur. Bolu’nun,
sağlık turizminin parlayan kentlerinden, tercih edilen öncelikli destinasyonlarından birisi
olabilmesi için, kamuya ait güçlü sağlık altyapısını, özel sektör eliyle gerçekleştirilecek
termal-sağlık tesisi yatırımlarıyla birleştirebilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla konaklama ve
hizmet kapasitesi, sağlık turizminin dinamikleri ve ziyaretçi beklentilerine paralel biçimde
genişletilmelidir.
Bolu’nun iktisadi rotasının çizilmesine, çalışmalarıyla her dönemde katkıda bulunan
Odamızın, 2013 yılında başlayan yeni dönemde üzerine eğildiği öncelikli konulardan birisi
de, yükseliş trendinde bulunan hizmetler sektörünün en önemli parçası, en gelecek vaat eden
alanı olan turizm sektörüdür.
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA)’nın doğrudan faaliyet desteği ile gerçekleştirilen
bu çalışmada, Bolu’nun sağlıklı yaşamın başkenti olması sürecine katkı sağlayabilmek için,
İlimizin sağlık turizmi alanında sahip olduğu potansiyelini, avantajlarını ve ileriye yönelik
sunduğu fırsatları, hem ziyaretçi, hem de yatırımcı gözüyle inceleyerek sunmaya çalıştık.
Terapatik ve rekreasyon modellemesi yöntemiyle hazırlanan raporun tüm detayları, rapor
metni içinde yer almaktadır.
Projenin ilk adımında, sağlık turizminin kamu, özel sektör ve sivil toplumdaki taraflarıyla bir
araya gelerek arama toplantısı gerçekleştirdik. Bu toplantıda ortaya konan görüşler, raporun
İlimizdeki bütün kurum ve kuruluşların görüş ve katkılarıyla hazırlanmasını sağladı. Söz
konusu rapora, halkımızın, yani her türlü turizm hamlesinin ev sahiplerinin görüşlerini de
azami düzeyde yansıtmaya özen gösterildi. Araştırma evresinde, halkımızın arasına karışarak
her gelir grubu, meslekten, toplam 500 kişiden anket yoluyla bilgi ve görüşlerini aldık. Zira
halkımızın katılımı ve desteği olmaksızın turizm alanında bir gelişme kaydedilmesi söz
konusu değildir. İlimizdeki yatırımcı ve karar verici otoritelerin de görüşlerini yine anket
yoluyla alarak çalışmamıza entegre ettik.
5
Bolu’nun kentsel anlamda ve termal-sağlık turizmi odağında benzeşim gösterdiği Karlovy
Vary şehrini de mercek altına alarak mukayeseli olarak mevcut durumumuzu, güçlü ve zayıf
yönlerimizi karşılaştırma olanağı bulduk.
Yapılan bu araştırmayı tamamlayıcı bir faaliyet olarak, çalışmaları tamamlanma aşamasına
gelen kapsamlı bir portalı da “www.boludasaglikliyasa.com” adresinde kamuoyunun
istifadesine sunacağız. Portalımızda, elinizde bulunan araştırma raporunun yanı sıra, İlimizde
sağlık turizmiyle ilgili tüm bilgiler, etkin görseller eşliğinde yer alacak.
Kitapçığın kurum ve kuruluşlarımıza, paydaşlarımıza, turizmde gelişmenin en önemli
aktörleri olan potansiyel yatırımcılara ve ilgililere faydalı olmasını diler, raporun hazırlanması
sürecinde emeği ve katkısı olan herkese teşekkür ederim.
Türker ATEŞ
Yönetim Kurulu Başkanı
6
I.GİRİŞ
Ürünler ve hizmetler gibi markalanabilir olması nedeniyle, mekanların da hizmetler ve
kurumlar gibi imajı vardır. Bu nedenle mekanlar için de hedef kitleler üzerinde güven ve
sadakati oluşturmak, güçlü marka yaratmak sözkonusudur. Mekan markası yaratmanın esası o
mekanın çekiciliğinin arttırılmasıdır. Mekan markası kent planlaması ve turizm pazarlaması
gibi alanları içermektedir. Şehirler kuruldukları andan itibaren isimlerinden dolayı daima
markadırlar. Birisi belirli bir şehirde yaşamadıkça veya şehir hakkında bilgiye sahip olmak
için geçerli sebepleri olmadıkça, o kişinin sözkonusu şehrin birçok nitelikleri ve özellikleri
hakkında beklenti ve hikayeleri vardır. Bu yüzden, basit bir marka öyküsü bir kişinin bir şehri
ziyaret etme kararında, onun ürün ve hizmetlerini satın almasında, orada iş yapmasında hatta
yerleşmesinde büyük bir etki yaratabilir.
Short’a göre; kent pazarlaması, kentin tanıtılması, yeniden sunumu, yeni bir imaj ve
pazarlama oluşturarak kaynaklarını cazip hale getirmek, rekabet edebilmektir. Buna göre, yeni
imaj oluşturmak, farklı kaynakları korumak ve cazip hale getirilmeye vurgu yapılmaktadır.
Van den Berg ise kentin ekonomik ve refah düzeyinin tanıtılması ve böylece kent
sakinlerinin, yatırımcıların ve ziyaretçilerin kentten tatmin olma konusunu öne çıkarmaktadır.
Böylece kentler diğer kentlerle rekabet edebilir konuma gelmektedir. Görüldüğü üzere,
kentlerin pazarlanmasında ekonomik ve sosyal fayda, değişim gibi farklı boyutlar
vurgulanmaktadır. Sadece ulusal kalkınmanın bir aracı olarak kullanılan ve bu yönde
desteklenen turizm sektörü artık yöresel, bölgesel ve şehirsel kalkınmanın da destekleyicisi
durumundadır. Böylece, her bir yörenin sahip olduğu turistik özelliklerin ortaya konularak
hedef kitleye sunulması sağlanmaktadır. Şehirlerin turistik anlamda pazarlanması bir şehirde
ekonomik, politik ve sosyal değişikliklere ve şehirlerin operasyonel çevrelerinde gelişmelere
neden olan bir faaliyettir. Bugün şehir pazarlaması sayesinde şehirler çekiciliklerini hızlı bir
şekilde arttırırlarken, mobil kaynaklarını ve şirketlerin yatırımlarını, ziyaretçilerin ve
yaşayanların faydalanacakları unsurlar haline getirmektedirler. Bu konsept ve metodlarla
şehirlerin bir marka olması söz konusu olur ve o şehrin ürettiği tüm ürün ve hizmetler hedef
kitle tarafından daha arzu edilebilir hale gelir. Turistik pazarlamada kentlerin önemi gittikçe
artmakta, bazı şehirler tek başına ait oldukları ülkeden daha fazla turist çekebilmektedir. Bu
durum turizm ve tanıtımda şehirleri ön plana çıkarmayı, şehirleri markalaştırmayı zorunlu
hale getirmektedir. Günümüzde turizm alanında ön plana çıkan şehirler incelendiğinde bu
şehirlerden bazılarının kültürel ve tarihi mirası nedeniyle, bazılarının sahip oldukları deniz,
orman, dağ gibi doğal çekim unsurlarıyla, bazılarının ise insanların kendi eli ile yaptıkları
7
özgün eserler nedeniyle tercih edildiği görülebilir. Tercih nedenleri farklılaşsa da şehirlerdeki
çekim unsurları, şehir turizminin ortaya çıkmasında etkili bir unsurdur. Bununla birlikte son
yıllarda turizm, deniz-güneş kum üçgeni klasiğinden sıyrılarak farklı şekillere ve türlere doğru
gelişmektedir. İnsanların eğitim düzeylerinin artması, yaşam standartlarının yükselmesi ve
insanlarda varolan turizm bilincinin de gelişmesi ile turistik talepte de değişim baş
göstermiştir. Kendi kişilik yapılarının ve özel ilgi alanlarının da etkisiyle turistler farklı
arayışlara girmişler ve sektör girişimcilerini de bir anlamda bu doğrultuda hareket etmeye
yönlendirmişlerdir. Böylece şehir turizmi gibi farklı turizm çeşitleri gündeme gelmiştir.
Kent imajı oluşturmada kente ait negatif imaj ile başa çıkmada uygulanacak stratejilerinden
biri de kenti ziyarete teşvik ederek basmakalıp yargıları geçersiz kılmaktır. Bu strateji, karar
vericiler, kamuoyu liderleri ve benzerlerini kente gelmeye ikna ederek, kenti kendi gözleri ile
görmelerini sağlamayı hedeflemektedir. Kenti ziyareti, festival ve kültürel aktiviteler
düzenleyerek, konferans, sergiler, seminer ve basın toplantıları düzenleyerek, kent turları
yaparak, temalı parklar, alternatif spor ve dinlenme merkezleri vb. yeni cazibe metotları
yaratarak teşvik etmek mümkündür. Karar vericilerin kentle ilgili pozitif olmayan bir imajı
varsa; etkinlik gibi pozitif bir davet aracılığıyla kente gelmesi sağlanmış olacak ve kente
ilişkin önyargıların yerinde ziyaretle giderilmesi sağlanacaktır (Altınportakal Film Festivali,
İstanbul Bienali, İstanbul Akbank Jazz Festivali, Disneyland, Universal Park Studios gibi).
Günümüzde, enformasyon bolluğunun olduğu bir dünyada yaşanmaktadır. Bu nedenle ülke ve
ürün tanıtımı bağlamında başarılı ve etkili olmak için; farklı olmaya, diğer enformasyonlardan
(diğer bir deyişle rakiplerin mesajlarından) ayırt edilir ve dikkat çekici olmaya, ayrıca değişik
iletişim kanallarının kullanılmasına gerek duyulmaktadır. Bu kapsamda; özel olaylar ülke
markalaşmasında alternatif bir yöntem ve farklılaştırıcı bir unsur olarak karsımıza
çıkmaktadır. Festivaller, kültürel/sanatsal/sportif organizasyonlar gibi özel olaylar, modern
turizmin imaj oluşturmada kullanılan en önemli araçlarından biri olarak görülmektedir. Özel
olaylar, turizm pazarında talebi artırmak, turistin ilgisini çekmek, imaj geliştirmek ve
markalaşmak için bir halkla ilişkiler aracı olarak kullanılmaktadırlar. Günümüzde özel olaylar
bir destinasyonun doğal ve fiziksel özelliklerinin önüne geçmeye başlamıştır.
İnsanların yüzyıllardır çeşitli rahatsızlıklarını gidermek için termal su kaynaklarından
yararlanma düşüncesi gelenek haline gelmiştir. Termal suların bileşimindeki madeni tuz ve
minerallerin özelliklerine göre birçok hastalığın tedavisinde, kas ve asabi yorgunlukların
tedavi edilerek vücudun eski zindelik ve gücünü kazanmasında tıbben kabul edilmektedir. Bu
nedenle termal turizm sağlık amaçlı turizm kapsamında değerlendirilmektedir.
8
Çeşitli bilim dallarındaki araştırmacılar imaj yapısının hem algısal hemde duygusal
değerlendirmeyi kapsadığında hem fikirdirler. İmajın bilişsel veya algısal öğesi bir
destinasyonla ilgili insanların sahip olduğu inançları ve bilgiyi ifade eder. Bilişsel öğe
genellikle bir yerin fiziksel özelliklerini, o yerde yaşayan insanları ve yaşanan olayları
değerlendirme sonucu ortaya çıkar. İmajın duygusal öğesi ise, insanların bir yer ile ilgili
hissettikleri duyguları ifade eder. Duygusal öğe bir yerin insanlarda uyandırdığı duyguların ve
anlamın değerlendirilmesi sonucu ortaya çıkar. Bir yerin duygusal olarak değerlendirilmesinin
genel olarak o yerin bilişsel bir şekilde değerlendirilmesine bağlı olduğu kabul edilmektedir.
Daha açık bir şekilde bir yerin duygusal imajı, bir yeri sevip sevmeme, hoşlanıp hoşlanmama,
o yer ile ilgili olarak insanların sahip olduğu bilgilere, inançlara, düşüncelere yani bilişsel
imaja bağlı olduğu görüşü ağırlık kazanmaktadır. Bir destinasyonu bilişsel ve duygusal olarak
değerlendirme sonucunda o destinasyonun genel imajı oluşmaktadır. Yani bir destinasyondaki
farklı nitelikler ve özellikler etkileşim sonucunda bir genel imaj oluşturur.
Gerek Türkiye’de gerekse tüm dünyada ağırlıklı turizm türü klasik tatil turizmi anlayışına
dayanan kitlesel turizmdir. Turizme ilişkin verilere göre, Türkiye’ye gelen yabancıların
%50’den fazlası tatil-dinlenme-gezme görme amaçlı ziyaretçilerden oluşmaktadır ve diğer
amaçlar oldukça düşük yüzdelerde kalmaktadır. Belli bir pazar dilimine aşırı bağımlılık
yaratan bu durum da ülke turizminin bazı dış etkenlere karşı kırılganlığını göstermektedir
çünkü, kitle turizmi iç ve dış krizlerden çok hızlı etkilenen bir yapıdadır. Bu nedenle de
Türkiye kendi olanaklarına ve kaynaklarına uygun seçenek turizm türleri oluşturmak ve
bunları geliştirmek zorundadır. Klasik kitlesel turizmin en önemli ekonomik boyutu da
harcama düzeyinin düşük olmasıdır. Oysa ki, özel pazar dilimlerine hitap eden turizm
türlerinin bireysel harcama düzeyleri çok yüksektir çünkü bu turizm türlerine varlıklı ve
harcama potansiyeli kesimler daha fazla katılmaktadır. Bunlardan en önemlisi de sağlık
turizmi ve medikal (tıbbi) turizmdir.
Turistlerin geleneksel olarak tatil, dinlenme, eğlenme ve kültür gibi amaçlarının yanı sıra
tarihsel olarak sağlık amaçlı olarak seyahat ettikleri de bilinmektedir. Avrupa’da 18. yüzyılda
kaplıcalara gitmenin halk arasında yaygınlaşması sayesinde sağlık turizmi hareketlerinin
başlangıcına kaplıcaların öncülük ettiği söylenebilir. 19. yüzyılda Yeni Kaledonya gibi uzak
kolonilerde ve tropik iklim bölgelerinde tedavi amaçlı turizm hareketleri görülmüştür Sağlık
turizmi bugün öylesine önemli bir turizm türü durumuna gelmiştir ki, Kırgızistan gibi bazı
ülkelere seyahat edenlerin de birincil amacıdır.
9
Günümüzde dünya nüfusunun yaş ortalamasının giderek yükselmesi, endüstrileşmeye bağlı
olarak çalışma sürelerinin kısalması ve alternatif sağlık yöntemlerinin daha fazla kabul
görmesi sağlık turizmine olan talebi arttırmaktadır.
Günümüz çalışma koşulları, şehir yaşamının yoğunluğu ve yıpratıcılığı, doğal üretim-
tüketimden uzaklaşılması ve fabrikasyon üretimin-tüketimin artması bireylerin ruhsal ve
bedensel olarak rahatsızlanmasına neden olmaktadır. Bireyler bu rahatsızlıklardan kurtulmak
adına modern hastane ve kliniklerin yanı sıra günümüzde alternatif tedavi yöntemlerinin
uygulandığı merkezleri de tercih edebilmektedirler. Bu merkezlerde uygulanan tedavilerde;
deniz, kaplıca, içme-maden suyu, çamur ve sıcak su kaynaklarından faydalanılmaktadır.
Ülkemiz sıcak su kaynakları bakımından oldukça zengindir ve bu zenginlik termal tesislerin
faaliyet gösterdiği alanların hacmini de arttırmaktadır.
Bu çerçevede sağlık turizmini; kişinin psikolojik ve bedensel rahatsızlıklarına şifa bulmak ve
bunu yaparken de doğa yöntemlerinden faydalandığı turizm türü olarak tanımlamak
mümkündür. Sağlık turizmi içerisinde en yaygın olarak kullanılan yöntem ise termal
kaynaklar ve yöntemlerdir. Bu yönüyle çoğu zaman termal turizm ile sağlık turizmi birlikte
değerlendirilmektedir.
Termalizm bir sağlık turizmi çeşididir. Termalizm; kaplıca, ılıca, içmeler gibi şifalı doğal su
kaynaklarının sağlık kurallarına uygun bir şekilde tedavi amaçlı kullanılmasıdır. Termalizmle
ilgili faaliyetlerin bütünü ise termal turizmi oluşturur. Turizmden faydalanan misafirlerin
evlerinin dışında konaklama yapmaları, sunulan hizmetleri esnekliği, soyutluğu ve
kompleksliği turizmde memnuniyet kavramını önemli hale getirmektedir.
Sağlık turizmde; misafirlerle doğrudan iletişimde bulunan çalışanların tutumları, misafir
sorunları ve şikâyetleriyle ilgilenme düzeyleri, işletme yönetiminin misafir tutumu gibi
değişkenler müşteri memnuniyetini önemli ölçüde etkilemektedir.
II.Sağlık Turizmi
Sağlık turizmi; insanların tedavi olmak maksadıyla sürekli yaşadıkları yerlerden ayrılıp sağlık
kurumlarının olduğu bölgelere veya şehirlere gitmeleriyle oluşan turizm hareketi olarak
tanımlanabilir. Dünya genelinde sağlık turizmi açısından öne çıkan ülkeler şunlardır:
Hindistan, Tayland, Singapur, ABD, Malezya, Almanya, Meksika, Güney Afrika, Brezilya ve
Kosta Rica’dır. Ülkemiz en fazla tercih edilen ülkeler arasında 17. sıradadır. İlk onda yer alan
ülkelerin sahip oldukları ortak avantajlar ise şunlardır:
-
10
- Destinasyona ulaşım kolaylığı,
-Teknoloji, altyapı ve uzmanlık göstergelerinin iyi olmasıdır.
Sağlık turizmine katılanların tercihlerini etkileyen en önemli faktörler şunlardır. Hizmetin
ödenebilirliği, hizmetin erişebilirliği, hizmetin ihtiyacıyla uyuşması, bakım kalitesi, turizm
unsuru olarak destinasyonun sundukları, mahremiyet ve diğer yararlar sağlık turizmi
katılımcılarının tercihlerini yakından etkilemektedir (Yılmaz, 2007: 29-30).
Sağlık turizminde nitelikli olan hizmetlerin sağlanması için şu standartlara uyulması
gerekmektedir.
-Etik değerler içerisinde sağlık hizmeti,
-
-
-Fiziki standartlar (sağlığa uygunluk, ulaşım ve altyapı hizmetleri, çevresel etkenler),
-
-Ulaşım ve transfer standartları,
-
Sağlık turizminde belli bir noktaya ulaşabilmek için; başta resmi ve özel sektör sağlık
kuruluşları ve turizm şirketlerinin Avrupa ülkelerindeki sosyal güvenlik şirketleri daha yakın
işbirliği yapmaları gerekmektedir. Bunun yanı sıra sağlık hizmeti veren tesislerin kaliteleri
arttırılmalıdır. Ayrıca sağlık hizmetlerine ilaveten paket halinde ülkemizin diğer turizm
olanaklarının sunulması da gerekmektedir.
Sağlık turizmi organizasyonun başarılı bir şekilde oluşturulması ve yürütülmesi için şu
noktalara dikkat edilmelidir.
- ın evden çıkışından tekrar evine dönüşüne kadar geçen tüm süreçleri
kapsamalı,
-Sigorta şirketleri ile koordinasyon sağlanmalı,
-Sağlık turizmi yapan kurum ve kuruluşların belirlenmesi ve sertifikalandırılması,
-Paket programlar oluşturularak sağlık ve turizm iç içeliğin sağlanması,
-
-Organizasyon ve danışman şirketleri kurulmalı ve yardımcı firmalar bu yapılanma içinde yer
almalıdır.
2.1.Sağlık Turizmi Çeşitleri
Ruhsal ve bedensel rahatsızlıkları bulunan bireylerin evlerinden ayrılıp değişik bölgelerde
tedavi görme istekleri aşağıdaki turizm türlerinin doğmasını sağlamıştır.
11
-
istasyonlarında ve deniz kenarlarında uygulanan bir tedavi yöntemidir.
-
yöntemi ya da bu ürünlerin kullanımının, bundan hoşlananlara sunulmasıdır.
-Termalizm; kaplıca, ılıca, içmeler gibi şifalı doğal su kaynaklarının sağlık kurallarına uygun
bir biçimde tedavi aracı olarak kullanılmasıdır.
Termal turizmin kapsamına giren diğer uygulamaları ise şu şekilde açıklamak mümkündür.
Balneoterapi; doğal mineralli suların belirli bir sürede, gün boyu bölünmüş dozlarda ve
belirli miktarlarda içilmesi ile yapılan kürlerdir.
Talassoterapi; deniz suyu ve diğer deniz değerleri kullanılarak yapılan kür uygulamalarıdır.
Hidroterapi; genellikle tatlı sular vasıtasıyla ve 20 ºC seviye sıcaklıktaki sularla yapılan
kürlerdir.
Speleojerapi; mağara ortamlarından yararlanılarak yapılan tedavi türüdür.
Peloidoterapi; çamurdan faydalanılan tedavi türüdür.
Spa; Latince “Salus Per Aquam” teriminin baş harflerinden oluşuyor. "Su ile gelen iyilik"
anlamına gelen bu terim Roma döneminden beri termal ya da deniz suyunun ağırlıklı olarak
kullanıldığı vücut bakımı ve tedavileri için kullanılıyor. Spa turizminde ortalama kalış süresi
diğer turizm türlerine göre daha uzundur. Almanya’daki Spa’larda ortalama kalışlar 6 gece
iken Fransa’da 17-18 gece civarında konaklama yapıldığı görülmektedir.
2.2.Termal Tesisler ve Özellikleri
Termal tesisler sundukları hizmetler ve ürün özellikleri nedeniyle diğer turistik işletmelerden
farklıdır. Termal tesislerin özelliklerini ise şu şekilde sıralayabiliriz.
-
-
-
oluşturarak bölgesel dengeli turizmin gelişmesinin sağlanması,
- slerde insan sağlığını iyileştirici aktiviteler yanı sıra sağlıklı, zinde insan
yaratma, eğlence ve dinlenme olanaklarının da bulunması,
-Kür merkezi (tedavi) entegrasyonuna sahip tesislerin maliyetini çabuk geri ödeyen kârlı ve
rekabet gücüne sahip yatırımların olduğu görülmektedir.
Hizmet işletmelerinde özellikle de sağlık ve termal işletmelerde misafirler ödedikleri parasal
değerin karşılığında, sağlık işletmelerinden sağlıklarını ve zindeliklerini beklemektedirler. Bu
12
kadar önemli bir konuda misafirlerin isteklerinin, beklentilerinin, şikâyetlerinin ve memnun
oldukları durumların detaylı olarak değerlendirilmesi son derece önemlidir.
Bolu ilinin termal turizm potansiyeli bakımından Avrupa’da birinci sırada yer alan bir
kapasiteye sahip olduğu bilinmektedir. Doğal güzellikleri, 4 mevsim turizm potansiyeline
sahip, yayla turizmi, kış turizmi, spor turizmi gibi birçok turizm çeşitliliğine de sahiptir. Bolu
ili Dünyaca ünlü zengin mutfağı, özellikle tahta işlemeciliği hakim hediye eşyada da
ülkemizin önemli şehirlerindendir. Son yıllarda, ilin termal alt yapısını değerlendirmeye
yönelik yapılan yatırımlar, ilin sağlık kuruluşlarının Türkiye’deki üstün başarısı, fizyoterapi
başta olmak üzere birçok alanda başarılı tedavileriyle tercih edilen bir sağlık merkezi
olmuştur.
Bu çalışmada, Bolu ilinin turizm çeşitliliğini sağlıklı yaşam kenti olarak markalaşması için
izlenecek stratejilerin belirlenmesi amacıyla bir fizibilite çalışması yapılmıştır. Bolu Sanayi ve
Ticaret Odasının yürüttüğü Doğu Marmara Kalkınma Ajansının Finansal olarak desteklediği
bu raporda, Bolu’ya gelecek yatırımcılar için, hedef turist kitlesi, ilde yaşayan halkın turizme
yönelik tutumları, yatırım yapılabilecek bölgeler, uygulanacak pazarlama stratejileri, hizmetin
içeriği ve kapsamı, ürün çeşitliliğine yönelik stratejilerin sunulması amaçlanmıştır.
III.ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ VE BULGULAR
Bu fizibilite çalışmasında dört hedef kitle seçilmiş ve bu kitleler üzerine anket uygulanmıştır.
Birinci hedef kitle Bolu ilindeki yatırımcı ve karar vericilerden oluşmaktadır. Bu hedef
kitleden 100 kişi üzerine anket çalışması uygulanmıştır. İkinci hedef kitle Bolu ili halkı olup,
sağlık turizminde Bolu ilinin öne çıkmasında halkın önemli rolü bulunmaktadır. Bu nedenle,
Bolu ilinde 500 kişi ile yüzyüze anket görüşmesi yapılmıştır. Anketlerde KANO modeli
uygulanmış, hem işletmelerin hem de halkın ihtiyaç ve beklentilerinin öncelikleri de bu model
ile belirlenmeye çalışılmıştır. Üçüncü hedef kitle model kent olarak Çek Cumhuriyeti’nde
Karlovy Vary kentini gözlem ve deneyim amaçlı proje kapsamında ziyarete giden uzman 17
kişiden oluşmaktadır. Dördüncü hedef kitle ise Karlovy Vary’de hizmet sunan otel
yöneticileridir. Bu kitleden 6 kişiye ulaşılmıştır.
İstek ve ihtiyaçlarının anlaşılması ve farklılıklarının belirlenmesi, bu ihtiyaçların yönetimi için
çok önemlidir. Müşteriye odaklanma sadece müşteri isteklerinin karşılanması için değil,
bunların anlaşılması için de yapılmalıdır. Bunun için anket çalışmaları, odak gruplar gibi
klasik yöntemlerin yanı sıra gereksinimlerin sınıflandırılmasında “Kano modeli” de
kullanılmaktadır. Kano model; müşteri ihtiyaçlarını kategorize etmek için kullanılan bir
modeldir. Klasik yöntemlerde müşteri istekleri yerine getirilirse müşteride tatmin olacağı,
13
eğer bu istekler yerine getirilmezse tatminsizlik olacağı gibi basit bir mantık söz konusudur.
Oysa Kano model ile müşteri istekleri derecelendirilmiş ve tatmin boyutları belirlenmiştir.
Kano model; 1984 yılında N. Kano ve arkadaşları tarafından geliştirilen müşteri ihtiyaçlarını
kategorize etmek için kullanılan bir modeldir. Kano model ile müşteri memnuniyeti ile bir
ürünün veya bir servisin performansı arasındaki ilişki ortaya çıkarılır. Bu ilişkiler aşağıda
belirlenen kategorilerden biri ile adlandırılır. KFY literatüründe, Kano model farklı müşteri
ihtiyaçlarını ağırlıklandırmak için kullanılmıştır. Kano modeli işletmelerin müşteri
beklentilerini karşılayabilme derecesi ile tüketici tatmini arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarır. Bu
model bazı müşteri gereklerinde küçük bir gelişme sağlandığında müşteri memnuniyeti son
derece artarken, bunun aksine diğer müşteri gereklerinde büyük bir gelişme olmasına rağmen
müşteri memnuniyet derecesinin niçin sıradan bir artış gösterdiğini açıklayan bir modeldir. Bu
modele göre temelde müşterinin üründen beklediği özellikler üç şekilde tanımlanır.
Temel özellikler (M): Bu özellikler, ürün üzerinde bulunması gereken ve müşteriler
tarafından zaten ürünün üzerinde bulunacağı varsayılan ihtiyaçlardır. Bu özelliklerin olması
memnuniyeti artırmamakla birlikte, bu özelliklerin eksikliği memnuniyeti olumsuz yönde
etkilemektedir.
Beklenen özellikler (O): Bir müşteriye o üründen ne beklediği sorulduğunda alınan cevaptır.
Müşterinin üründen beklediği temel performanstır. Bu gerekler yerine getirildiğinde müşteri
memnuniyetine, yerine getirilmediklerinde ise müşteride tatminsizlik yol açar. Müşteri
memnuniyeti başarı derecesi ile birlikte doğru orantılı artmaktadır. Yani müşteri isteklerinin
yerine getirilme derecesi artıkça memnuniyet düzeyi artmaktadır.
Heyecan verici özellikler (A): Bu tür gerekler müşteriyi son derece memnun eden ürün
özellikleridir. Müşteri bu özelliklere karşı bir beklenti içinde değildir ancak bu gereklerin
yerine getirilmesi müşteriyi memnun etmektedir. Buna karşın bu özellikleri taşımayan ürün
müşteride bir tatminsizliğe neden olmaz. Müşteri memnuniyeti ile ürünün başarı durumu
arasındaki ilişki artan parabolik bir davranış gösterir. Ürünün başarısı belli bir değere kadar
artarken müşteri memnuniyeti daha dik bir ivmeyle artmaktadır. Bunun anlamı, ürün müşteri
memnuniyetini beklenilenin ötesinde sağlamıştır. Sonuç olarak, bu özellikler rakip ürünlerden
farklı olmayı sağlayan özelliklerdir. Bu özelliklere ek olarak 3 özellik ise şunlardır;
Sıradan özellikler (I): Bu özellik müşteri için bir anlam ifade etmez. Yani bu özelliğin olup
olmaması müşteri açısından önemli değildir.
Zıt özellikler (R): Bu istekler müşteri tarafından arzu edilen ürün özellikleri olmasına rağmen
bunların tam terside müşteri tarafından beklenen özelliklerdir. Müşteri sadece bu özellikleri
istemez aynı zamanda bu özelliklerin tam tersi özelliklerin de sağlanmasını bekler. Örneğin,
14
normal şartlarda, büyük pencereleri olan ev istenirken enerji tasarrufu için küçük pencereli ev
tercih edilir.
Şüpheli özellikler (Q): Bu tip de ya soru yanlış ifade edilmiş ya müşteri yanlış anlamış ya da
mantıksız bir cevap verilmiştir.
Sonuç olarak, bu özellikler rakip ürünlerden farklı olmayı sağlayan özelliklerdir. Şekilde de
görüldüğü gibi temel kalite özelliklerinin üründe bulunması tatmin düzeyinde herhangi bir
pozitif etki yaratmazken, bu özelliklerin ürün de bulunmaması büyük bir tatminsizlik
yaratmaktadır. Beklenen kalite özellikleri ne kadar karşılanırsa tatmin düzeyi de o kadar
artmaktadır. Heyecan verici kalite özelliklerinin üründe bulunmaması ise tatmin düzeyi
üzerinde herhangi bir negatif etki yaratmazken, bulunması tatmin düzeyini yüksek oran da
arttırmaktadır.
Bu çalışmada, ihtiyaçların ve beklentilerin belirlenmesinde yapılan anketlerde KANO model
yöntemi kullanılmıştır. Anketlerin diğer sorularının analizinde ortalamalar ve frekanslar
alınmıştır. Analizlerde SPSS istatistik programı kullanılmıştır.
Çalışmada öncelikli olarak yatırımcılar, yerel yönetim yöneticileri, kamu yöneticileri, sağlık
kuruluşu yöneticileri ve her kesimden akademisyenin katıldığı 08.01.2014 günü bir odak grup
toplantısı gerçekleştirilmiştir. Bu toplantıdaki bilgiler ışığında, araştırmanın anket formları
düzenlenmiştir. Çalıştay raporu aşağıda sunulmuştur.
3.1.ODAK GRUP ÇALIŞTAYI
Çalıştay Başlama Saati: 10:00
Çalıştay Bitiş Saati: 12:45
Başkan: Türker ATEŞ (BTSO Yönetim Kurulu Başkanı)
Moderatör: Yrd.Doç.Dr.Bilsen BİLGİLİ
Katılımcılar:
Ömer Eru (Bolu Vali Yardımcısı)
İhsan Ağcan (Bolu Belediye Başkan Yardımcısı)
Arzu İlçe (Abant İzzet Baysal Üniversitesi Bolu Sağlık Yüksek Okulu Müdürü)
Cavit Demir (Hastane Sahibi, Bolu Ticaret Sanayi Odası Meclis Başkan Yardımcısı)
Emrah Güney (Bolu KHB Koordinatörü)
Fırat Oktar (Tur Operatörlüğü, Turist Rehberi)
Hanifi Üzüm (Abant İzzet Baysal Üniversitesi BESYO Müdür Yardımcısı)
Harun Atay (İl Özel İdaresi, Çevre Mühendisi)
İbrahim Gündoğan (İl Özel İdaresi, Şehir Planlamacısı)
15
İnan Kalaylı (ETUR Turizm Şirket Yöneticisi)
Muhsin Karagüzel (Bolu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Şube Müdürü)
Murat Özmen (KHB Genel Sekreteri, Tıp Doktoru)
Nadir Göksügür (Abant İzzet Baysal Üniv.Tıp Fak.Dekan Yardımcısı, Doç.Dr.)
Ömer Faruk Zorlu (Marmara Kalkınma Ajansı Bolu Ofisi Koordinatör)
Serhan Balkanal (Bolu Sağlık Turizm Derneği Yönetim Kurulu Üyesi)
Ufuk Nurullah Bilgin (Çevre ve Şehircilik İl Müdürü)
Uğur Pay (KHB İdari Hizmetler Başkanı, Tıp Doktoru)
Yasemin Özalp (Şehir Planlamacısı)
Yeşim Bakar (Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fizyoterapi Yüksek Okul Müdürü)
Yusuf Volkan Topuz (Abant İzzet Baysal Üniversitesi İ.İ.B.F. Öğretim Üyesi,Yrd.Doç.Dr.)
Çalıştaydan elde edilen bilgiler aşağıda sunulmuştur;
1.Çalıştay, Projenin tanımı, amaçları ve çalıştayın projedeki rolü ile ilgili BTSO Yönetim
Kurulu Başkanı Türker Ateş’in konuşması ile başlamıştır. (10 dk.)
2.Çalıştayda, Dünyada sağlık turizmi konusunda sağlık merkezi markası olan Karlovy Vary
Örneği Sunumu gerçekleştirildi. Bu sunum, çalıştay katılımcılarının Bolu ilinin Türkiye ve
dünyada sağlık merkezi markası olmaya aday bir il olarak sahip olduğu varlıkları ve yapılması
gerekenler konusunda yönlendirici yol gösterici olabilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. (20
dk.)
3.Çalıştayın odak grup görüşmesi bölümü 10:30’da başlamıştır. Odak grup görüşmesindeki
konular ve odak grup görüşmesinde ilgili konulara ilişkin belirlenen sonuçlar şu şekildedir;
-Bolu’nun Termal Varlık ve Çeşitliliği
Termal su varlıklarının zenginliği açısından Bolu Avrupa’da ve Dünya sıralamasında önemli
bir yere sahiptir. Termal varlıkların hamam, SPA veya revize kullanıma uygunluğunun
bilimsel test verileri ile ilgili bilgilendirme yapılması gerekmektedir. Termal varlık lansmanı
çalışılmış olmasına rağmen, ilgili uzmanlar ve yatırımcılar tarafından bilinmemektedir. Bu
projede seçilecek yer alternatiflerinin özellikleri açıkça belirtilmelidir.
Turizm kaynakları arasında 80lt/sn 44 derece 120lt/sn 42 derece 200lt/sn 44 derece
potansiyelinde kaynak bulunmaktadır. Yer seçiminde bu kaynaklar termal açıdan oldukça
değerlidir.
16
Bolu ilinin fay hattı üzerinde olması termal zenginlik sağlarken, aynı zamanda yapılacak
yatırımlarda ve tanıtım programlarında bir dezavantaja sahiptir. Bu durum tanıtım
stratejilerinde dikkate alınmalıdır. Yatırımcılara bina tasarımında depreme dayanıklı planlar
yapmaları yönünde bilgi verilmelidir.
-Sağlık Hizmetleri Donanımı
Fizik tedavi, ortopedi, estetik, rehabilitasyon bölümleri öne çıkmaktadır. Ancak, onkoloji gibi
daha spesifik bir alanda sağlık hizmetinin öne çıkması, bu tip hastalar ve yakınlarının
hayatlarının sıkıntılı dönemlerinde Bolu’da daha rahat bir dönem geçirmeleri sağlanarak, bir
farkındalık oluşturulabilir.
Kamusal ve özel sağlık merkezlerinde yatak kapasitesinin yeterliliği gözden geçirilmeli ve
arza göre potansiyel tüketici talebi oluşturulması önerilmektedir. Bu oldukça önemli bir
konudur.
Yaşlı bakımı ile ilgili de bir yatırım avantajı görünmektedir. Özellikle termal bölge olması
nedeniyle, yaşlılara özel bakım merkezleri oluşturulabileceği önerisi gelmiştir.
-Arazi Yerleşim Alanı
En çok tekrar edilen yer Karacasu mevkisidir.
-Sezon ve İklim
4 mevsim turizme elverişli bir il konumundadır. Yazın yayla turizmi, spor turizmi, yöreye
özgü sağlıklı gıda varlığı, gelen turistlerin özgün hediyelik eşya ihtiyacının karşılanabilmesi
gibi birçok avantaja sahiptir. Kışın ise kayak turizminin de olması 4 mevsim sağlık turizmini
destekleyecek yan donanıma sahip olduğu görülmektedir.
-İşgücü
Bolu ilinde üniversitenin olması ve üniversite öğrencilerinin büyük bir kısmı Bolu ilinden
olduğu için, kalıcı işgücü bulma şansı bulunmaktadır.
İş gücü tüm katılımcıların en büyük endişe olarak dile getirdiği bir konudur. Bu proje
kapsamında en önemli ağırlık verilmesi gereken konulardan biri de nitelikli istihdam için
üniversite eğitimi sonrası hem sağlık hem de turizm ile ilgili diğer alanlarda nitelik
kazandırıcı kurs vb.odaklı projelere yönlendirici öneriler geliştirilmelidir.
17
Nitelikli işgücü ihtiyacını karşılayacak bir veri tabanı oluşturulmalı ve bu veri tabanının
profesyonelce yöneten bir ağ oluşturulmalıdır. Bu ağ, bu proje kapsamında kurulacak olan ağa
eklenmelidir.
Turizm endüstrisi için önem arzeden, yabancı dil bilgisi (hedef kitleler göz önünde
bulundurularak, İngilizce, Arapça vb.) eğitimi ile eleman yetiştirilebilecek çeşitli merkezler ve
ihtiyaç duyacak girişimciler ile network içerisinde çalışabilecek bir yapılanma
düşünülmelidir.
-Üniversite İşbirliği
Katılımcıların en çok değindikleri konulardan biri de üniversite işbirliğidir. Bu durum,
üniversitenin desteğinin yeteri kadar bilinmediği ya da beklenen desteğin tam olarak
sağlanmadığı kanısını oluşturmaktadır. Proje kapsamında kurulacak olan network üzerinde
üniversiteden uzmanların da katılabileceği bir bölüm oluşturulmalıdır.
-Devlet Desteği ve Teşvikler
Üniversite işbirliğinin ardından en çok değinilen konulardan biri de devlet desteği ve
teşviklerdir. Eğer, Valilik tarafından yapılan başvuru olumlu sonuçlanırsa yatırımcı için
oldukça cazip bir tanıtım aracı olabilecektir.
-Hedef Tüketiciler
Sağlık kenti markası olarak öne çıkarken, hasta insanlardan ziyade sağlıklı yaşamın ön plana
çıkarılması çok daha avantajlı görünmektedir. Dolayısıyla, yaşlılar köyü, hasta bakım
merkezleri, hasta yakınlarının konaklama hizmetleri vb. hastalara yönelik tüm hizmetler
hizmet çeşitliliği olarak kullanılmalıdır. Aksi halde, hastalık vurgusunun öne çıkarıldığı bir
sağlık kenti markası olumsuzluk olarak görülmektedir. Sağlıklı yaşam merkezi algısında,
hastaların da uygun ortam bulabildiğinden hareketle, hizmet çeşitliliği olarak öne
çıkarılabilecektir.
-Yan Sektörler
Sağlık kenti olarak farklılığın oluşturulabilmesi için, tüm yan hizmetlerin olduğu bir yapı
düşünülmelidir. Aksi takdirde diğer iller ve bölgelerden farklı olarak yapılanması ya da öne
çıkması söz konusu olamayacaktır.
18
Rekreasyon alanları, sağlığa zarar vermeyecek turistik aktiviteler, sağlığa yararlı sportif
aktiviteler, sağlıklı beslenmeye katkı sağlayacak gıda çeşitliliği, ruh sağlığı açısından katkı
sağlayacak sakinleştirici ve dinlendirici aktiviteler vb. donanım da göz önünde
bulundurulmalıdır.
-Ulaşım
Hava (yapım aşamasında), karayolu ile ulaşım çeşitliliğine sahip olduğu söylenebilir. Ancak,
seçilecek yerlerin de yakın olması dikkate alınmalıdır.
-Altyapı
Yol, su, elektrik, doğalgaz, sağlık merkezlerine yakınlık, gibi konuların da dikkate alınması
gerekmektedir.
-Rekabet
Rekabet konusunda avantaj elde edilebilmesinin tek yolu, farklılık ile öne çıkabilmektir. Bu
yüzden tam donanımlı bir yapılanma gerekmektedir.
-Başarıya Etki Eden Faktörlere İlişkin Deneyimler
En önemli konu katılımcılar tarafından, tanıtım ile ilgili olarak gelmiştir. Bunun da temelinde
hedef kitle seçimi ve konsept oluşturma, farklılık noktasında çözüm geliştirilebilecektir.
Tüketici anketlerine bağlı sonuçlar oldukça önemlidir.
-Ürün/Hizmet Çeşitliliği
Ürün ve hizmet çeşitliliği konusunda, çok az katılımcıdan farklı fikirler gelmiştir. Genellikle,
her katılımcı kendi alanı ile ilgili konulara ağırlık verilmesi üzerinde durmuştur. Örneğin,
sağlıkçılar tamamen hastaneler üzerinde durmuşlardır. Bu da sağlık turizmi kenti markası
kavramının özellikle sağlık mensupları tarafından farklı algılandığını göstermektedir. Bu
konuda ciddi bir bilgilendirme yapılmalıdır. Kitapçıkta da sağlık turizminin kapsamı
tanımlanmalıdır.
-Kapsam
Sağlık merkezinin kurulumu konusunda en önemli konulardan biri kapsamda nelerin yer
alacağıdır. Bu kapsam ile ilgili olarak, yurtdışına gidecek olan ekip ile tüketicilere yapılacak
olan anketler önemlidir. Bolu halkına yönelik anketler, tüm yaş gruplarına uygulanacaktır.
Böylece, her yaş grubunun sağlık turizmi markası olmaya aday bir merkezden beklentileri
19
tespit edilebilecektir. Bu anket kapsamında dünyanın sağlık turizminde önemli merkezi
konumunda olan yerlerin donanımındaki ürün ve hizmet çeşitleri halka sorulmuştur.
3.2.BOLU HALKININ SAĞLIK TURİZM KENTİNE YÖNELİK TUTUMLARI
Bolu halkına üzerine yapılan 505 anket, nüfus sayısı dikkate alınarak Karacasu, Mudurnu,
Taşkesti ve Bolu merkez olmak üzere 4 noktada uygulanmıştır. Ankete katılan halkın
demografik özellikleri Tablo.1.’de gösterilmiştir.
Tablo.1. Demografik Özellikler
Sayı/Oran
Demografik Özellikler
Sayı Yüzde
Cinsiyet Kadın 221 43,8
Erkek 284 56,2
Yaş 18-27 177 35,04
28-37 120 23,76
48-57 95 18,81
58+ 39 7,72
Egitim Lise ve altı 240 47,5
Lisans 248 49,1
Lisans üstü 17 3,4
Bolu ili halkından ankete katılanların %43,8’i kadın, %56,2’si erkektir. Katılımcıların yaş
gruplarına göre dağılımları incelendiğinde; %35,04 18-27 yaş grubu, %23,76 28,37 yaş grubu,
%18,81’i 48-57 yaş grubu, %7,2’si ise 58 ve üzeri yaş grubundadır. Katılımcıların %47,5’i
lise ve altı, %49,1’i üniversite, %3,4’ü ise lisansüstü eğitim düzeyindedirler.
Bolu halkının turizm kentinin gerektirdiği değişim ve gelişimlere yönelik tutumlarını
belirlemek üzere Tablo.2’de yeralan değişkenlere yönelik 1:Kesinlikle Katılmıyorum,
5:Kesinlikle Katılıyorum olmak üzere 5’li bir ölçekte tutumları belirlenmeye çalışılmıştır.
Tablo.2.Bolu Halkının Bolu’nun Turizm Kenti Olması Durumunda Gerçekleşecek Değişim
ve Gelişime Yönelik Tutum Ortalamaları
Ortalama Standart
Sapma
1 Bolu’da da farklı bir mimari uygulanmalıdır 3,8297 1,0033 2 Bolu’ya yerli turist gelmesi beni memnun
eder
4,0515 0,9222
3 Bolu’ya yurtdışından turist gelmesi beni 4,0594 3,9902
20
memnun eder 4 Turizm kenti olmasında Bolu ilinin doğal
termal kaynaklarının yeterli olduğunu
düşünüyorum
3,1347 1,1842
5 Tarihi ve kültürel değerlerimiz açısından
Bolu’nun zengin olduğunu düşünüyorum
3,3545 1,0797
6 Bolu’ya çok fazla turist gelmesi durumunda
toplumun ahlaki yapısının bozulacağını
düşünüyorum
2,2871 1,1350
7 Bolu iline çok sayıda turist gelmesi
durumunda ihtiyaç olduğunda ücret
karşılığında kendi evime bile turist kabul
edebilirim
2,5564 1,2073
8 Turistik kentlerde gençlerin ahlaki yapısının
bozulduğunu düşünüyorum
2,2673 1,0772
9 Turistik kentlerde, doğal çevrenin
bozulduğunu düşünüyorum
2,7485 1,1760
10 Bolu ilinin turizm merkezi olması durumunda
gençlere iş imkanı olacağını düşünüyorum
3,9604 1,2764
11 Bolu ilinin turizm merkezi olması durumunda
Bolu’luların değil başka şehirlerden gelen
kişilere iş verileceğini düşünüyorum
3,0792 1,0972
12 Bolu ilinin turizm merkezi olmasının bana bir
faydası olmayacağını düşünüyorum
2,5406 1,1729
13 Bolu ilinin turizm merkezi olması durumunda
fiyatların yükseleceğini ve beni olumsuz
etkileyeceğini düşünüyorum
2,9644 1,1263
14 Bolu ilinin turizm merkezi olması durumunda
şehirdeki huzurlu ve sakin yaşamın
bozulacağını düşünüyorum
2,6554 1,0672
15 Bolu ilinin turizm merkezi olması, ekonomik
olarak gelişmesini olumlu etkileyeceğini
düşünüyorum
3,8416 0,9463
16 Bolu ilinin turizm merkezi olması durumunda
ailece iş yeri açarak kazanç elde edeceğimizi
düşünüyorum
3,1267 1,0946
17 Bolu ilinin turizm merkezi olması
durumunda, yabancı turistlerle anlaşmak için
yabancı dilimi geliştiririm.
3,5149 1,1092
18 Bolu ilinin turizm merkezi olması
durumunda, il dışından yatırımcıların gelerek
yatırım yapması Bolu’yu geliştirir.
4,0257 1,0299
19 Bolu’da halkın katılacağı festival ve
etkinlikler düzenlenmelidir.
4,2059 0,9413
Tablodaki değişkenler incelendiğinde, Bolu halkının turizmin kente getireceği olumsuz
önyargılardan uzak oldukları, gelişime ve değişime açık oldukları görülmektedir. Özelikle
21
turizmin getireceği sosyal, kültürel ve ekonomik gelişmelere yönelik oldukça olumlu
düşünmektedirler.
Bolu halkının Bolu ilinin sağlık turizminde marka kent olabilmesi için yapılması gerektiğini
düşündükleri yatırımlar konusundaki beklentileri 1:Hiç önemli değil, 5: Çok önemli şeklinde
5’li skalada belirlenmeye çalışılmış ve ortalamalar Tablo. 3’de gösterilmiştir.
Tablo.3.Bolu Halkının Sağlık Turizmi Kenti Olabilmesi İçin Bolu’ya Öncelikli Olarak
Yapılması Gerektiğini Düşündükleri Yatırımlara Yönelik Tutum Ortalamaları
Ortalama Standart
Sapma
1 Spa Merkezi 3,5386 1,1577
2 Masaj Salonları 3,6040 1,0106
3 Spor Tesisleri 4,0436 0,8763
4 Gezinti Alanları 4,2178 0,7559
5 Yüzme Havuzları 4,1703 0,7550
6 Termal Tedavi Merkezleri 4,3010 0,7213
7 Sağlık Kuruluşlarına Yakınlık 4,1972 0,9323
8 Ekolojik Gıda Ürünlerinin Sunumu 3,9861 0,8851
9 Yöresel Mutfak Restoranları 4,0614 0,8250
10 Yöresel Hediyelik Eşya 3,9525 0,9788
11 Eğlence Mekanları 3,9545 0,8974
12 Boş Zaman Değerlendirmek İçin Her Türlü
Aktivite Alanları (Müzik, dans, seminer,
panel vb.)
4,0356 0,9034
13 Halka açık ve kapalı Kafe, restoran vb.
tesisler
4,0713 0,7604
14 Sinema, Tiyatro gibi sanatsal etkinlik alanları 4,0970 0,8776
15 Merkeze özgün spesiyaller (yiyecek, içecek
vb.)
3,9822 0,9006
16 Bungalovların olması 3,7525 1,0965
17 Standart otelin olması 3,8416 0,9546
18 Kendine özgün festival veya şenliğin olması 4,0594 0,9303
19 Bir kasaba gibi kendi yerleşim alanı olmalıdır 3,7683 1,0652
20 Kendi içinde ulaşım olanakları olmalıdır
(Ring’ler)
4,1168 0,9678
Tablodan görüldüğü üzere, halkın turizm faaliyetlerine yönelik beklentilerinin yüksek olduğu,
Bolu ilindeki turizmi ilgilendiren tüm donanımlara yönelik yatırımların önemliliğini
vurguladıkları görülmektedir. Yatırım yapılması gereken alanlardan öne çıkan ilk 5 özellik,
termal tedavi merkezlerinin oluşturulması, bu bölgelerde gezinti alanlarının yapılması, sağlık
kuruluşlarına yakın bir yerde olması, termal yüzme havuzlarının yapılması, kurulacak
merkezin kendi içinde ulaşım olanağı sunan servis ringlerinin olması konularıdır. Bu
22
öncelikler, esasında bir sağlık kenti yerleşim alanının zorunlu alt yapı gereklilikleri olarak,
Bolu halkının konu hakkında farkındalıklarının yüksek olduğunu da göstermektedir.
Halkın, Bolu ilinin sağlık turizminde marka şehir olmasına yönelik beklentilerinin hangi
gereksinim grubunda yeraldığını belirlemek üzere frekans analizi yapılmıştır. Her bir
gereksinim için en çok tekrarlanan 3 gereksinim grubu Tablo.4 de gösterilmiştir.
Tablo.4. Bolu Halkının Sağlık Turizminde Marka Şehir Olmasına Yönelik Beklentilerinin
Kano Modele Göre Sınıflandırılması.
Frekans
1 2 3
1 Geleneksel Özellikleri Yansıtan Özgün
Mimari
A (172) I (144) O (113)
2 Yalnızca Hastalara Hitap Eden Bir Sağlık
Kenti
R (197) I (178) O (88)
3 Karacasu’yun Merkez Olarak Seçilmesi M (218) O (126) A (87)
4 Mudurnu’nun Merkez Olarak Seçilmesi I (292) A (87) R (51)
5 Taşkesti’nin Merkez Olarak Seçilmesi I (299) A (74) R (55)
Bolu halkının Bolu ilinin sağlık turizminde Dünya’da bilinen bir kent markası olarak öne
çıkmasına yönelik beklenti ve algıları değerlendirilmiş ve şu sonuçlar elde edilmiştir. Ankete
katılanlar Bolu ilinin güçlü termal alt yapısı dolayısıyla sağlık turizminde öne çıkması
yönünde olumlu algıya sahiptirler. Her ne kadar Bolu ilinin alt yapısının sağlık turizminde
kent markası olarak öne çıkmasının çok zor olduğunu düşünseler de bu potansiyelin
muhakkak surette değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmişlerdir. Bolu ilinin sağlık turizminde
marka kent olması durumunda sosyal, kültürel ve ekonomik olarak kendilerine olumlu
yansıyacağını düşünmektedirler. Halkın %90’ı turizm ile ilgili olarak kendilerinin de gelişim
ve değişim için her türlü organizasyona gönüllü ve aktif olarak katılacaklarını ifade
etmişlerdir. Bolu ilinin turizminin gelişimine katkı sağlayacak doğal güzelliklere ve kültürel
değerlere sahip olduğuna, 4 mevsim aktif turizm potansiyelinin olduğuna özellikle vurgu
yapmışlardır. Bu bağlamda Bolu halkının turizm konusunda farkındalığının yüksek olduğunu
ve turizm faaliyetlerine halk olarak olumlu tutuma sahip olmaları oldukça büyük bir avantaj
olarak değerlendirilebilir.
Bolu ilinde, Dünya’daki sağlık turizminde öne çıkmış kentlerde olduğu gibi kültürel
özellikleri yansıtan özgün bir mimari ile ayrı bir kent oluşumuna yönelik halkın beklentileri
ve algıları araştırılmıştır. Elde edilen verilere göre, halk özgün bir mimari ile kentin
tasarlanmasının bir zorunluluk olmadığını ancak, böyle bir yapılanmanın kendileri açısından
oldukça çekici olacağını vurgulamışlardır. Böyle bir mimari yapılanmanın Bolu iline termal
23
turizmin öne çıktığı Türkiye’deki diğer turizm kentlerinden ayırıcı bir özellik katacağını
belirtmişlerdir. Öncelik olarak, sağlık turizmine yönelik bir yatırımın yapılmasını bu planlama
içerisinde özgün bir mimari ile tasarlanmasının da Bolu ilinde yaşayan halk olarak hem
kendilerini heyecanlandırdığını hem de yerli ve yabancı turistlerin de Bolu’ya çekilmesinde
etkili olacağını belirtmişlerdir. Bolu halkı üzerine yapılan anket çalışmasında en çekici
özelliğin özgün mimari tasarım olduğu ortaya çıkmıştır.
Bolu ilinin sağlık turizminde marka kent olarak öne çıkmasında, yalnızca hastaların tedavi
edildiği bir yer olarak algılanması konusunda halkın tereddütleri olduğu görülmüştür. Sağlık
turizminde tanınan bir kent olması bakımından çekici bulmuşlar ancak, yalnızca hasta
turistlerin Bolu’ya gelmesini de olumsuz değerlendirmişlerdir. Bu noktada halkın Bolu ilinin
sağlık turizminde marka kent olarak öne çıkmasında her kitleye hitap edilmesini, sağlıklı
yaşam kenti olarak öne çıkmasını arzu ettikleri görülmüştür. Yaşam kalitesini yükseltmek
amacıyla, sağlıklı insanların da turistik amaçlı ile gelmelerini, kentin termal hizmetlerinin
yanısıra diğer turistik değerlerinden de yararlanan, sağlıklı yaşamı önemseyen turistlerin
geldiği dinamik bir turizm kenti arzu ettikleri belirlenmiştir. Bu anlamda, Bolu halkı
Dünyanın modern sağlık turizm merkezlerinde olduğu gibi, hastaların tedavi amaçlı geldiği
ancak turist potansiyelinin büyük bir bölümünün sağlıklı yaşam kalitesini arttırmak, çeşitli
turizm deneyimlerini yaşamak amacıyla gittikleri bir kent olmayı istemektedirler. Bu durum
da Bolu halkının bilinç düzeyinin yüksek, sağlık turizmini tam anlamıyla algılayabilen bir
kitle olduğunu söylemek mümkündür. Bu algı ve tutum oldukça avantajlı bir kaynak olarak
yorumlanabilir.
Bolu ili halkının ilin termal potansiyeli, konumları, terapatik özellikleri bakımından termal
turizm bölgesi olmaya aday ilk üç içerisinde yer alan Karacasu, Mudurnu ve Taşkesti
bölgelerine yönelik tutumları araştırılmıştır. Karacasu termal bölgesi’ne yönelik olarak halkın
kesinlikle termal turizm bölgesi olması gerektiği yönünde bir tutum ve algıya sahip olduğu
görülmüştür. Halk, Karacasu’nun termal turistik bölge olarak seçilmemesinin çok büyük bir
kayıp olacağını, böyle bir potansiyelin değerlendirilmesinin kaçınılmaz olduğu yönünde bir
tutum sergilemişlerdir. Mudurnu ve Taşkesti için halkın tutumu incelendiğinde, Karacasu
kadar öncelikli olarak algılamadıkları, olsa da olur olmasa da olur şeklinde nötr bir tutuma
sahip oldukları görülmüştür. Bu tutumun Karacasu ile karşılaştırıldığı için oluştuğunu
söylemek mümkündür. Öncelikli olarak Karacasu’yu algıladıkları için Mudurnu’yu ve
Taşkesti’yi daha geri planda algıladıkları tahmin edilmektedir.
24
En sık tekrarlanan cevaplara göre yapılan ilk sınıflandırma sonrası, değişkenlerin memnuniyet
katsayıları hesaplanmıştır. Memnuniyet katsayılarının hesaplanmasına ilişkin formüller
Tablo.5 ve Tablo.6 da gösterilmiştir.
Tablo.5.Olması Gereken Beklentilere Yakın Beklentiler
Memnuniyet
MIOA
OA
Memnuniyetsizlik
)(*)1( MIOA
MO
Tablo.6 Toplam Tüketici Memnuniyet Katsayısı (CSC)
Toplam Memnuniyet CSC
MIOA
OA
+
)(*)1( MIOA
MO
=
)( MIOA
MA
Memnuniyet katsayılarından yola çıkarak, Bolu halkının sağlık turizmine yönelik ana
faktörlere yönelik beklentilerdeki önceliklerin sınıflandırması Tablo.7’de sunulmuştur.
Tablo.7.Heyecan Verici Beklentiler
Frekans Memnuniyet
Boyutu
Memnuniyetsizlik
Boyutu
Toplam
Memnuniyet
1 Geleneksel Özellikleri
Yansıtan Özgün Mimari
A (172) 0,82 -0,54 0.28
2 Yalnızca Hastalara Hitap
Eden Bir Sağlık Kenti
R (197) 0.21 -0.18 0.03
3 Karacasu’yun Merkez
Olarak Seçilmesi
M (218) 0.37 -0.33 0.04
4 Mudurnu’nun Merkez
Olarak Seçilmesi
I (292) 0.23 -0.27 -0.04
5 Taşkesti’nin Merkez
Olarak Seçilmesi
I (299) 0.22 -0,25 -0.03
Tablo incelendiğinde, en yüksek memnuniyet katsayısının Bolu ilinde oluşturulacak olan
merkezin özgün bir mimariye sahip olması Bolu halkı üzerinde en yüksek memnuniyeti
sağlayan değişken olarak ortaya çıkmıştır. Karacasu ise seçilmesi en öncelikli bölge
kategorisinde yer almıştır. Mudurnu ve Taşkesti ise turizm merkezi olma da ikinci planda
kalmışlardır.
Kano dönüşüm tablosuna göre yapılan dönüştürme işlemi sonucunda elde edilen x ve y
değerlerini elde etmek için uygulanan dönüştürme işlemleri Tablo 8’de gösterilmiştir.
Gereksinimler için dönüştürme işlemi yapılmıştır.
25
Tablo.8. Dönüştürme Tablosu
Çok
Hoşuma
Gider
Öyle
Olmasını
Beklerim
Fark etmez Hoşlanmam
Ama
Katlanabilirim
Hiç
Hoşuma
Gitmez
İşlevsel 4 2 0 -1 -2
İşlevsel
Olmayan
-2 -1 0 2 4
Değerlerin dönüşümü yapılarak, gereksinimlerin grafikteki dağılımını belirlemek üzere analiz
yapılmıştır. Bolu ilinde yaşayan halkın kentin sağlık turizminde öne çıkmasına yönelik
tutumlarının dağılımı hesaplanmış, Tablo.9’da gösterilmiştir.
Tablo 9. Bolu Halkının Beklentilerinin Dağılımı
X Değeri Y
Değeri
Önem
Düzeyi
Standart
Sapma
1 Geleneksel Özellikleri Yansıtan Özgün
Mimari
1,1624 3,4218 3,8040 1,1781
2 Yalnızca Hastalara Hitap Eden Bir
Sağlık Kenti
2,0535 -1,1386 3,9861 1,0511
3 Karacasu’yun Merkez Olarak Seçilmesi 2,6832 1,1109 3,2198 1,2619
4 Mudurnu’nun Merkez Olarak Seçilmesi 1,0752 0,5248 2,9941 1,1382
5 Taşkesti’nin Merkez Olarak Seçilmesi 0,8119 0,4337 2,5545 1,1380
Dönüştürme işlemi sonrası elde edilen x ve y değerlerinden hareketle Bolu halkının
tutumlarına yönelik dağılımlarını gösteren şekil aşağıda sunulmuştur.
26
4ÇEKİCİ OLMASI BEKLENEN
A
3
2
C
1
FARK YARATMAYAN ZORUNLU
E
1 D
1 2 3 4
B (Çelişki/Zıtlık)
A Geleneksel Özellikleri Yansıtan Özgün Mimari
B Yalnızca Hastalara Hitap Eden Bir Sağlık
Kenti
C Karacasu’yun Merkez Olarak Seçilmesi
D Mudurnu’nun Merkez Olarak Seçilmesi
E Taşkesti’nin Merkez Olarak Seçilmesi
Şekil.1.Bolu Halkının Beklentilerinin Dağılımı
Şekilden de görüldüğü üzere, Bolu’nun geleneksel özelliklerini yansıtan özgün bir mimari ile
yapılanmış bir merkez en çekici beklentiler arasında yer almıştır. Bu nitelik ayrıcalığı ve
farklılığı gösteren bir özelliktir. Halkın aynı zamanda potansiyel turist oldukları
düşünüldüğünde bu konunun turist beklentisi olarak dikkate alınmasında yarar vardır. Burada
önemli belirgin değişkenlerden biri de Bolu halkının Bolu’nun yalnızca hastalara hitap eden
bir sağlık kenti olarak öne çıkması konusundaki çelişkileridir. Bu noktada halkın, Bolu ilinin
sağlıklı yaşam kenti olarak konumlandırılması konusunda beklentileri olduğu görülmektedir.
27
3.3.YATIRIMCI ve KARAR VERİCİLERİN BOLU İLİNİN SAĞLIK KENTİ
OLMASINA YÖNELİK TUTUMLARI
Bolu ilinde çeşitli yönetim kademelerindeki karar vericiler ve yatırımcıların kapsama alındığı
çalışmaya 25 kişi katılmıştır. Uzman grup olan bu kitle ile Bolu ilinde yatırımcıyı teşvik
edebilmek ve çekebilmek bağlamında geliştirilmesi gereken konular ve ihtiyaçlar
belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırmaya katılanların demografik özellikleri Tablo.10’da
gösterilmiştir.
Tablo.10. Demografik Özellikler
Sayı/Oran
Demografik Özellikler
Sayı Yüzde
Cinsiyet Kadın 4 16
Erkek 21 84
Yaş 30-40 11 44
41-51 10 40
52+ 4 16
Egitim Lise ve altı 3 12
Lisans 17 68
Lisans üstü 5 20
Ankete katılanların %16’sı kadın, %84’ü erkektir. %44’ü 30-40 yaş grubunda, %10’u 41-51
yaş grubunda, %16’sı ise 52 ve üzeri yaş grubunda yer almaktadırlar. Katılımcıların eğitim
düzeylerinin dağılımı ise, %12 lise ve altı, %68’i lisans ve %20’si ise lisansüstü eğitim
düzeyindedirler.
Yatırımcı ve karar vericilerin Bolu ilinin sağlık turizmi kenti olmasına yönelik değişim ve
gelişimindeki beklentilerinin hangi gereksinim grubunda yeraldığını belirlemek üzere frekans
analizi yapılmıştır. Her bir gereksinim için en çok tekrarlanan 3 gereksinim grubu
Tablo.11’de gösterilmiştir.
28
Tablo.11. Bolu İlinin Yatırımcı ve Karar Vericilerinin Bolu’nun Sağlık Turizminde Marka
Şehir Olmasına Yönelik Beklentilerinin Kano Modele Göre Sınıflandırılması.
.
Frekans
1 2 3
1 Alt Yapı Hizmetlerinin Yeterliliği M (17) O (4) A (3)
2 Bolu’nun Sağlık Turizmi Kenti Olması O (8) M (4) A (2)
3 Hedef Kitlenin Yaşlı ve Hastalar Olması R (15) O (7) M (2)
4 Spor Turizminin Ön Plana Çıkması R (13) O (8) M (3)
5 İşgücü Sağlayabilecek Bir Merkez A (15) O (5) M (3)
6 Üniversite-Sektör İşbirliği Sistemi A (17) O (6) M (2)
7 Bolu’nun Coğrafik Konumu R (15) O (4) M (4)
8 Bolu’ya Özgü Sosyo-Kültürel, Tarihi
Değerlerin Zenginliği
A (20) O (3) M (2)
9 Bolu’da Yatırım Teşvikleri ve Desteklerinde
Öncelik
A (21) O (3) M (1)
10 Sağlık Turizmi Kentinde Alternatif Turizm
Yatırımlarına Yönelik Tutum
O (14) A (5) M (3)
11 Çok Katlı Standart Otel Yatırımına Yönelik
Tutum
I (10) O (9) A (2)
12 Termal Yatırım İçin Karacasu M (17) O (6) A (1)
13 Termal Yatırım İçin Mudurnu I (14) A (6) O (2)
14 Termal Yatırım İçin Taşkesti I (14) A (4) O (3)
Bolu ilindeki yatırımcı ve karar vericilerin beklentilerinin en sık tekrar eden özelliğine göre
sınıflandırılması incelendiğinde; Bolu’nun alt yapı hizmetlerinin tamamlanması ile ilgili
yatırımcıların ve karar vericilerin bakış açısı, olmazsa olmaz şeklindedir. Diğer bir ifadeyle,
Bolu’nun sağlık turizm yatırımı olsun ya da olmasın, alt yapı hizmetlerinin tamamlanması bir
yatırımcının yatırım kararı için zorunlu bir gereksinim olarak görülmektedir. Bu bağlamda,
Bolu ilinin alt yapı eksikliklerinin giderilmesi yatırımcıların ile çekilmesinde olmazsa
olmazlar arasında yer almaktadır. Yatırımcılar, Bolu ilinin sağlık turizmi için elverişliliği
konusunda, olması gereken bir yatırım olduğu, kaynakları bakımından Bolu’nun öne
çıkmasında termal kaynak potansiyelinin değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmişlerdir.
Sağlık turizminde, yaşlı ve hastaların ön planda hedef kitle olarak seçilmesi konusunda
yatırımcıların çelişkileri olduğu görülmüştür. Bolu halkına yapılan araştırmada da paralel bir
sonuç olduğu görülmüştür. Yatırımcılar da Bolu’nun hasta ve yaşlı kişilere hitap eden ancak,
sağlıklı yaşam için kente turist çekmenin daha önemli olduğu görüşündedirler. Bu bakımdan
tutundurma ve konumlandırma stratejilerinde, Bolu ilinin hastalıkları tedavi eden bir kent
değil, sağlıklı yaşam kalitesini arttırmak için uygun turizm hizmetleri sunan bir kent olarak
öne çıkarılması gerektiği söylenebilir. Yatırımcıların, Bolu’nun spor turizminde öne çıkması
29
konusunda da çelişkili oldukları görülmüştür. Buradan hareketle, spor turizmini de sağlıklı
yaşam kapsamında konumlandırmak daha doğru bir strateji olacağı söylenebilir. Yatırımcılar,
işgücü bulmada rehberlik hizmeti sunacak bir birim kurulması ve bu birim aracılığıyla
yatırımcıların işletmelerine eleman yönlendirme hizmeti sağlanması oldukça çekici ve cazip
algılamıştır. Bunun için, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla işletme
sahipleri ve iş arayan nitelikli elemanları buluşturacak bir platformun kurulması yararlı
olacaktır. Aynı şekilde, üniversite ve sektör işbirliğinin de yüksek olması yatırımcılar
tarafından çekici fırsat olarak algılanmıştır. Bu konuda Bolu Üniversitesinin sektörle
işbirliğini arttırmak üzere ortak mutabakat anlaşmaları yapılması yararlı olabilecektir.
Bolu’nun coğrafik konumu, yatırımcılar tarafından çelişkili olarak algılanmıştır. Büyük
şehirlerin orta noktasında olmanın hem avantaj hem de dezavantajları bakımından çelişkili
buldukları düşünülmektedir. Bolu’nun tarihi, kültürel özelliklerinin zenginliği ve yatırım
teşvikleri, destekler, hibeler konusunda öncelikli olması konuları ise yine yatırımcılar için
cazip ve çekici bulunmuştur. Sağlık turizminde Bolu’nun öne çıkması durumunda
yatırımcıların termal, konaklama ve sağlık hizmetleri dışındaki diğer alternatif turizm
yatırımları için de gönüllü oldukları görülmüştür. Sağlık turizminde marka olma yolundaki
kentteki mimari yapılanmada yatırımcılar için mimari farklılıklar ya da otellerin çok katlı
yada bungalov gibi çeşitlendirmesi konusunun tutumlarını olumlu ya da olumsuz yönde
etkilemediği görülmüştür. Bölgedeki üç alternatif yer konusundaki yatırımcı ve karar
vericilerin tutumları incelendiğinde, halkın görüşlerine paralel bir tutuma sahip oldukları
görülmüştür. Karacasu bölgesinin kesinlikle değerlendirilmesi gerektiği, Mudurnu ve
Taşkesti’nin ikinci planda algılandığı görülmektedir.
En sık tekrarlanan cevaplara göre yapılan ilk sınıflandırma sonrası, değişkenlerin memnuniyet
katsayıları hesaplanmıştır. Memnuniyet katsayılarının hesaplanmasına ilişkin formüller
Tablo.12 ve Tablo.13’ de gösterilmiştir.
Tablo.12.Olması Gerekenlere Yakın Beklentiler
Memnuniyet
MIOA
OA
Memnuniyetsizlik
)(*)1( MIOA
MO
Tablo.13 Toplam Memnuniyet Katsayısı
Toplam Memnuniyet CSC
MIOA
OA
+
)(*)1( MIOA
MO
=
)( MIOA
MA
30
Yapılan memnuniyet katsayısı hesaplamaları doğrultusunda yatırımcı ve karar vericilerin
önceliklerinin sıralamasını gösteren veriler Tablo.14’te gösterilmiştir.
Tablo.14.Heyecan Verici Beklentiler
Frekans Memnuniyet
Boyutu
Memnuniyetsizlik
Boyutu
Toplam
Memnuniyet
1 Alt Yapı Hizmetlerinin
Yeterliliği
M (17) 0,25 -0,22 0,03
2 Bolu’nun Sağlık Turizmi
Kenti Olması
O (8) 0,32 -0,28 0.04
3 Hedef Kitlenin Yaşlı ve
Hastalar Olması
R (15) 0,18 -0,19 -0,01
4 Spor Turizminin Ön Plana
Çıkması
R (13) 0,21 -0,22 -0,01
5 İşgücü Sağlayabilecek Bir
Merkez
A (15) 0,42 -0,36 0,06
6 Üniversite-Sektör İşbirliği
Sistemi
A (17) 0,40 -0,35 0,05
7 Bolu’nun Coğrafik
Konumu
R (15) 0,15 -0,14 0,01
8 Bolu’ya Özgü Sosyo-
Kültürel, Tarihi Değerlerin
Zenginliği
A (20) 0,25 -0,19 0,06
9 Bolu’da Yatırım Teşvikleri
ve Desteklerinde Öncelik
A (21) 0,35 -0,28 0,07
10 Sağlık Turizmi Kentinde
Alternatif Turizm
Yatırımlarına Yönelik
Tutum
O (14) 0,15 -0,12 0,03
11 Çok Katlı Standart Otel
Yatırımına Yönelik Tutum
I (10) 0,19 -0,20 -0,01
12 Termal Yatırım İçin
Karacasu
M (17) 0,32 -0,29 0,03
13 Termal Yatırım İçin
Mudurnu
I (14) 0,21 -0,20 -0,01
14 Termal Yatırım İçin
Taşkesti
I (14) 0,19 -0,18 0,01
Tablodaki dağılım incelendiğinde, yatırımcıların memnuniyet katsayısı bakımından öne çıkan
özelliklerin, Bolu’nun kültürel zenginliği, üniversite sektör işbirliği, istihdam sağlanabilecek
bir platformun olması, yatırım teşvik ve destekleri şeklinde olduğu görülmektedir.
Kano dönüşüm tablosuna göre yapılan dönüştürme işlemi sonucunda elde edilen x ve y
değerlerini elde etmek için uygulanan dönüştürme işlemleri Tablo 15’te gösterilmiştir.
Gereksinimler için dönüştürme işlemi yapılmıştır.
31
Tablo.15. Dönüştürme Tablosu
Çok
Hoşuma
Gider
Öyle
Olmasını
Beklerim
Fark etmez Hoşlanmam
Ama
Katlanabilirim
Hiç
Hoşuma
Gitmez
İşlevsel 4 2 0 -1 -2
İşlevsel
Olmayan
-2 -1 0 2 4
Değerlerin dönüşümü yapılarak, gereksinimlerin grafikteki dağılımını belirlemek üzere analiz
yapılmıştır. Yatırımcı ve karar vericilerin Bolu ilinin sağlık turizminde öne çıkmasına yönelik
tutumlarının dağılımı hesaplanmış, Tablo.16’da gösterilmiştir.
Tablo.16. Yatırımcıların Beklentilerinin Dağılımı
X Değeri Y
Değeri
Önem
Düzeyi
Standart
Sapma
1 Alt Yapı Hizmetlerinin Yeterliliği 3,6000 1,5200 4,7200 0,73711
2 Bolu’nun Sağlık Turizmi Kenti
Olması
3,8400 2,3200 4,5600 0,65064
3 Hedef Kitlenin Yaşlı ve Hastalar
Olması
-0,7600 -0,3200 1,9200 0,95394
4 Spor Turizminin Ön Plana
Çıkması
-,5200 -1,4000 4,2800 1,02144
5 İşgücü Sağlayabilecek Bir Merkez 1,0000 3,6800 3,8400 0,94340
6 Üniversite-Sektör İşbirliği Sistemi 1,6400 3,7600 4,4000 1,04083
7 Bolu’nun Coğrafik Konumu -0,1600 -1,7200 2,6000 1,38444
8 Bolu’ya Özgü Sosyo-Kültürel,
Tarihi Değerlerin Zenginliği
1,2000 2,6800 3,6000 1,50000
9 Bolu’da Yatırım Teşvikleri ve
Desteklerinde Öncelik
1,6800 2,8400 3,8800 1,45258
10 Sağlık Turizmi Kentinde Alternatif
Turizm Yatırımlarına Yönelik
Tutum
2,1200 2,6000 3,4400 1,22746
11 Çok Katlı Standart Otel Yatırımına
Yönelik Tutum
1,1600 1,1600 1,5600 0,86987
12 Termal Yatırım İçin Karacasu 2,3600 1,6400 3,6000 1,22474
13 Termal Yatırım İçin Mudurnu 1,0400 1,8800 3,5600 1,15758
14 Termal Yatırım İçin Taşkesti 1,7200 1,6800 3,0800 1,49778
Dönüştürme işlemi sonrası x ve y değerlerinden yola çıkarak yatırımcıların beklenti ve
algılarının dağılımı aşağıdaki şekilde gösterilmiştir.
32
4ÇEKİCİ OLMASI BEKLENEN
E F
3
I
H
B
J
2
M
N L A
K
1
FARK YARATMAYAN ZORUNLU
1
1 2 3 4
C
(Çelişki/Zıtlık)
D
G
A Alt Yapı Hizmetlerinin Yeterliliği
B Bolu’nun Sağlık Turizmi Kenti Olması
C Hedef Kitlenin Yaşlı ve Hastalar Olması
D Spor Turizminin Ön Plana Çıkması
E İşgücü Sağlayabilecek Bir Merkez
F Üniversite-Sektör İşbirliği Sistemi
G Bolu’nun Coğrafik Konumu
H Bolu’ya Özgü Sosyo-Kültürel, Tarihi Değerlerin Zenginliği
I Bolu’da Yatırım Teşvikleri ve Desteklerinde Öncelik
J Sağlık Turizmi Kentinde Alternatif Turizm Yatırımlarına Yönelik Tutum
K Çok Katlı Standart Otel Yatırımına Yönelik Tutum
L Termal Yatırım İçin Karacasu
M Termal Yatırım İçin Mudurnu
N Termal Yatırım İçin Taşkesti
Şekil.2.Bolu İlindeki Yatırımcıların Tutum ve Beklenti Dağılımları
Şekilden de görüldüğü üzere, yatırımcılar için en cazip faktörler, işgücü sağlayabilecek bir
merkez, üniversite-sektör işbirliği, Bolu’nun kültürel ve tarihi değerlerinin zenginliği, Bolu’da
turizm için devlet tarafından sağlanacak teşvik ve desteklerdir. Yatırımcılarda çelişkiye neden
33
olan, turizmde hedef kitlenin yalnızca yaşlı ve hastalarla sınırlı kalması, spor turizminin sağlık
turizminin önüne geçmesi, Bolu’nun coğrafik konumudur. Buradan hareketle yinelemek
gerekirse, hedef kitle olarak sağlıklı yaşam kalitesine önem verenler seçilebilir. Bolu’nun
büyük şehirlere yakınlığı ulaşım açısından avantaj olsa da günübirlik turist oranı daha fazla
olacağından, ürün çeşitliliği dikkate alınarak daha uzun süre kalmaları sağlanabilir. Spor
turizmi ise sağlık turizmi çatısı altında çeşitlendirilerek bu çelişkiler ortadan
kaldırılabilecektir.
3.5.ARAŞTIRMA KAPSAMINDA SAĞLIK TURİZMİNDE MODEL KENT
KARLOVY VARY’NİN GENEL ÖZELLİKLERİ VE OTEL YÖNETİCİLERİ
ÜZERİNE YAPILAN ARAŞTIRMA SONUÇLARI
Araştırma kapsamında, Bolu’nun sağlık turizminde ulusal ve uluslar arası kent markası
olabilmesi için değişim ve gelişiminde izlenecek stratejileri belirlemek amacıyla, Dünyanın
önemli sağlık turizmi kentlerinden biri olan Çek Cumhuriyeti’ndeki Karlovy Vary kenti
model olarak seçilmiştir. Kent ile ilgili olarak yapılan teorik araştırma sonuçları ve 6 otel
yöneticisine gönderilen anket formlarından elde edilen bilgiler aşağıda sunulmuştur.
3.5.1.Termal Kaynakları
Farklı mineral özelliklerine ve farklı sıcaklıklara, farklı CO2’ye sahip 12 ana su kaynağı ve
300 küçük su kaynağı bulunmaktadır. Su sıcaklıkları 30 derece ile 73,6 derece arasında
değişmektedir. Kolonatlı bir mimariye sahiptir. Nedeni, sağlık hizmeti almak için gelen
turistlere hava koşullarından en az etkilenecekleri, en uygun şartları sağlamaktır. En büyük
olan Mill Kolonatıdır. Burada 6 farklı su kaynağı bulunmaktadır. Şehrin en güçlü su kaynağı
da buradadır. Bu kaynak, 72 derece sıcaklıkta, 12 metre yüksekliğe çıkabilen, dakikada 2000
mt. su kapasitesine sahip, 5000 litre CO2 açığa çıkarabilecek özelliktedir. Suyun kullanım
üzerindeki sıcaklığı binaların ısınmasında kullanılmakta, kullanıma açık havuzlarda ise 30
derecede sabit tutulmaktadır.
Termal sular çeşmeler aracılığıyla halka sunulmaktadır. Genel olarak 12 farklı özellikteki
suyu temsilen 12 tane çeşme bulunmaktadır. Farklılık bile çeşme sayısı ile sembolik olarak
turistlere sunulmaktadır. Turistlerin bu sulardan tatması sağlanmakta ve bu da şehre özel
üretilmiş seramik, kristal kaplar ile sunulmaktadır. (Bu taslar hediyelik eşya olarak
satılmaktadır). Her bir suyun tadı da farklılık göstermektedir. Genellikle tuzlu olan suların
34
bileşimindeki minerallerin, CO2 oranı nedeniyle birbirinden ayırt edilebilecek kadar farklılık
göstermektedir.
Avrupalı ve özellikle Rusların SPA için tercih ettikleri bir merkezdir. SPA ile öne çıkmıştır.
Her bir kaynağın faydalı olduğu hastalıklara göre sınıflandırılmış tanımlanmıştır.
Kategorilerine göre, sindirim sistemi hastalıkları, romatizmal, siyatik hastalıklar, böbrek ve
idrar yolları hastalıkları, cilt hastalıkları gibi birçok hastalığın tedavisi için farklı uygulamalar
gerçekleştirilmektedir. Bazılarında ağız yoluyla, bazılarında ise vücut yüzeyine terapi yoluyla
tavsiye edilmektedir. Terapiler masaj ile desteklenmektedir. Burada uygulanan tedavilerde,
yalnızca sıcak su terapisi değil, bunun yanında diyet ile ilgili uygulamalar da birlikte
gerçekleştirilerek, tedavinin verimliliği yükseltilmektedir. Çeşitli spor aktiviteleriyle de
desteklenen bu tedavi ile gelen turistin sağlık sorununu gidermek ya da sağlıklı yaşam
kalitesini arttırmak üzere, kişiye özel kapsamlı uygulamalar gerçekleştirilmektedir. Kür
tedavilerine katılan turistlere özel sağlık testleri ve kontrollerde gerçekleştirilmekte,
isteyenlere check-up uygulamaları da gerçekleştirilmektedir. Özetlenecek olursa; Bu şehirde
bulunan oteller tedavi amaçlı yoğun hizmet vermektedirler. Özellikle Balneoterapi alanında
uzman doktorlar kontrolünde, günlük içeceğiniz termal su miktarı ve çeşitleri, günlük besin
ihtiyacı ve egzersiz programları hastalığa ve hastaya uygun olarak düzenlenmektedir. Sağlığın
ön planda olduğu şehirde, açık alanlar da dahil olmak üzere özellikle termal su kaynaklarının
yoğunlaştığı bazı yerlerde sigara içmek yasaklanmıştır.
3.5.2.Hediyelik Eşyalar
Yöreye özgü yiyecekler; Karlovy’de en önemli sağlıklı ürün olarak öne çıkan ürün çeşidi
baldır. Akasya, çam ve çiçek balları ile ünlüdür. Her şey sağlığı çağrıştırdığı gibi bal da
sağlıklı bir ürün olarak Karlovy’yi temsilde kullanılmaktadır.
Şehrin kendine has yiyecekten süs eşyasına kadar birçok hediyelik eşya bulunmaktadır. Kağıt
helvası meşhur olan şehrin her türlü meyveden yumurtalı likörlüsüne kadar kağıt helvası en
çok rağbet gören ürünüdür.
Termal çeşmelerden su içmek için sağlık için tavsiye edildiği gibi yudum yudum su
içilebilecek seramik maşrapa ve su tasları hem su içme esnasında satın alınan ve kullanılan,
hem de turistlerin hediyelik eşya olarak satın alıp ülkelerine götürdükleri önemli
eşyalardandır.
35
Dünyaca ünlü Moser kristalleri ve geleneksel çek içkisi olan Becherovka’ nın üretim yeridir.
Her yıl bu ürünler Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen turistlerin ülkelerine götürdüğü önemli
hediyelik eşyalarındandır.
Ülke genelinde kristal eşya üretimi oldukça yaygındır. Özellikle Bohemya bölgesinin kristal
eşyaları çok önemli ve çok kişi tarafından talep edilmektedir. Moser kristalleri ise en kaliteli
olanıdır, üretim yeri Karlovy Vary’dır. Gerçek Bohemya kristali %24 oranında kurşun içerir.
Kristale minik bir vuruş yaptığınızda güçlü bir ses duyulmaktadır.
Ünlü baharatlı Çek likörü 19.yy başlarında kimyager Josef Becher tarafından öksürük ilacı
olarak üretilmiştir. Zaman içerisinde tadının sevilmesi ve likör haline getirilmesiyle şimdiki
halini almıştır. Becherovka’nın üretimi babadan oğula geçmektedir. Kullanılan malzemeler ve
oranları günümüzde sadece 2 kişi tarafından bilinmektedir. Bu 2 kişi Karlovy Vary’ de
haftada bir gün malzemeleri özenle karıştırır ve içkiyi hazırlarlar. İki haftalık bekleme
süresinin ardından içki şişelenir ve satışa sunulur. Bazılarına ise fazla baharatlı gelen bu
içkinin geçmişten günümüze detaylarını öğrenmek ve biraz da tatmak için turistler şehirde
bulunan Jan Becher Müzesini ziyaret etmektedirler.
Şehirde tarihi bir ahşap Pazar alanı da bulunmaktadır. Burada, şehrin tarihini ve çeşitli tarihi
olayları anlatan kabartma tahta tablolar hediyelik eşya olarak turistler tarafından rağbet
görmektedirler.
3.5.3.Tarih
Karlovy’de her binanın, her yapının bir öyküsü bulunmaktadır. Her yiyeceğin ve her hediyelik
eşyanın da tarihe dayalı bir sembolü ve hikayesi bulunmaktadır. Dünyaca ünlü siyasetçi, sanat
adamı, devlet yöneticisi, edebiyatçı birçok kişinin geldiğini gösteren imgeler kullanılmaktadır.
Örneğin, Rus Çarı Petro, Mozart, Atatürk gibi önemli tarihi karakterlerin kullanılması şehri
daha da çekici hale getirmektedir.
3.5.4.Mimari
Binalarda modern bir konforun yanında tarihi Avrupa dokusu korunmaktadır. Bu da şehrin
mimarisini benzer yerlerden ayırmaktadır. Şehir merkezi 19.yy da etkili olan ‘Art Nouveau’
yani ‘ Yeni Sanat’ anlamına gelen sanat akımıyla şekillenmiştir. Bu sanat akımı mimari ile
bütünleşirken, binada zariflik, kıvrımlar ve bitkisel süslemeler göze çarpmaktadır. Abartılı
barok stili benzeri dekoratif bezeme ve süslemeler şehrin maket şehir görüntüsüne
bürünmesini sağlamıştır. Yeni mimaride de bu doku korunmuştur.
36
Şehrin ulaşım avantajları oldukça fazla olup, hem Praq ile bağlantısı bulunmakta hem de
şehrin içinde ulaşım imkanları bulunmaktadır.
3.5.5.Spor
Şehirdeki otellerde termal kür alan turistler için sağlık koşullarına uygun spor aktiviteleri
sağlık uzmanları ve spor uzmanları tarafından yaptırılmaktadır. Özellikle kas ve iskelet
sistemi ile ilgili sağlık hizmetleri kapsamında kapsamlı spor uygulamaları
gerçekleştirilmektedir. Bunun yanısıra şehrin en önemli spor aktivitesi olarak trekking öne
çıkmaktadır. Şehrin kurulumundaki taraçalı yapılanmada, binaların aralarında trekkinge
elverişli yollar planlı olarak turistlerin hizmetine sunulmuştur.
3.5.6.Sosyal/Kültürel/Sanatsal Aktiviteler
Her sene gerçekleşen Uluslar Arası Karlovy Vary Film Festivali bu şehirde düzenlenmektedir.
Temmuz ayında Karlovy Vary'de birçok ünlü oyuncu ve yönetmen şehre gelmekte ve
festivalde yer alan filmleri gösterime girmektedir. Ayrıca Karlovy Vary birçok ünlü film'e de
doğal plato olmuş bir şehirdir.
3.5.7.Mutfak
Karlovy Vary mutfağında en önde gelen bilinen yemek geyik etinden yapılan yemektir.
3.5.8.Turizm İletişim Ağı
Karlovy Vary’nin turizm iletişim ağı ile ilgili en önemli özelliği, ulusal ve uluslar arası tur
operatörleri ve seyahat acenteleri ile olan planlı ve sistematik yapı olarak ifade edilmiştir.
Otellerin kendi aralarında da iletişim ağları güçlü olup, işbirliği içerisinde hareket
etmektedirler.
3.5.9.Bolu İli Karşılaştırması
Bolu’daki termal su kapasitesi ve çeşitliliği Karlovy Vary’den daha yüksek olup, termal
varlıklarının yanında, özellikle yemek, hediyelik eşya, doğal yiyecekler, doğal güzellikleri ile
çok daha ön plandadır. Bolu ilinin merkezinin termal kaynaklara yakınlığı Karlovy’den daha
avantajlı olup, yalnızca altyapı ve planlama ile ilgili eksiklikleri olduğunu söylemek
mümkündür. Bolu’nun zengin mutfağı da Karlovy Vary’den daha ön plana çıkarabilecek
ciddi bir potansiyeldir. Hediyelik eşya, tahta işlemecilik vb.nin dünya geneline uyarlanarak
geliştirilebilme imkanı göz önünde bulundurulduğunda babadan oğula geçen bir sanat olarak
ön plana çıkarılabilecektir. Öte yandan, sağlık hizmetleri sunan kurum ve kuruluşların da
mevcut durumu ile başlangıç için yeterli olduğu söylenebilir. Bolu ilinde belli bir tema, belli
37
bir öykü sağlık turizmine uyarlanmalı ve dünyaya bu şekilde açılmak, Karlovy Vary’nin
başarısını yakalamak için bir yol olarak kullanılabilecektir.
Mimaride belli bir stil belirlenmeli ve bu stil korunmalıdır. Karlovy Vary’nin eşsiz oluşunun
önemli özelliklerinden biri de budur. Karlovy Vary’de olduğu gibi termal sulardan içmeye
elverişli olanların şişelenmesi ve sunulması da gözden kaçırılmaması gereken bir ayrıntıdır.
Ayrıca, kurulacak termal merkezin, şehir ile bağlantıları ayrıntılı olarak düşünülmelidir.
Şehirle dış bağlantılardansa şehrin içindeki bağlantılar ve alt yapının daha önemli olduğu
Karlovy Vary örneğinde görülmektedir. Ayrıca, Karlovy Vary’deki gibi gözlem kuleleri,
Bolu’nun eşsiz manzarasının turistlere sunulacak bir şölen gibi değerlendirilmesi de oldukça
önemli bir ayrıntıdır.
3.6.ARAŞTIRMA KAPSAMINDA SAĞLIK TURİZMİNDE MODEL KENT
KARLOVY VARY ZİYARETÇİLERİNİN TUTUMLARI
Uzman bir grup bu kentte gözlemlerde ve deneyimde bulunmak üzere 4 günlüğüne kenti
ziyaret etmişlerdir. Ziyaretçilerin kente yönelik tutumları ve Bolu ili için beklentileri
araştırılmıştır. Ziyarete katılanların demografik özellikleri Tablo.17.’de gösterilmiştir.
Tablo.17. Demografik Özellikler
Sayı/Oran
Demografik Özellikler
Sayı Yüzde
Cinsiyet Kadın 8 47,1
Erkek 9 52,9
Yaş 30-40 4 23,6
41-51 10 58.8
52+ 3 17,6
Egitim Lise ve altı 9 52,9
Lisans 7 41.2
Lisans üstü 1 5.8
Ziyarete toplam 17 kişi katılmıştır. Katılımcılardan biri de Doğu Marmara Kalkınma Ajansı
adına katılmıştır. Katılanların %47.1’i kadın, %52,9’u erkektir. Katılımcıların %23,6’sı 30-40
yaş grubunda, %58.8’i 51-51 yaş grubunda, %17.6’sı ise 52 yaş ve üzerindeki yaş grubunda
olup, %52.9’u lise ve altı, %41.2’si lisans, %5.8’i ise lisansüstü eğitime sahiptirler.
Ziyaretçilere Karlovy Vary’deki gözlemlerinden yola çıkarak Bolu’nun kent olarak turizm
faaliyetlerine yönelik tutumları Tablo.18.’de gösterilmiştir.
38
Tablo.18.Bolu’nun Turizmine Yönelik Tutumlar Ortalama Standart
Sapma
1 Bolu’da da farklı bir mimari uygulanmalıdır 4,3529 0,7859
2 Bolu halkı Karlovy Vary gibi bir merkez
olmaya hazırdır
3,5294 1,0675
3 Bolu ilinin doğal yapısı, Karlovy Vary’den
daha elverişlidir.
4,3529 1,2718
4 Tarihi ve kültürel değerlerin öne çıkarılacağı
bir yapılanma olmalıdır.
4,1176 1,3173
5 Bolu yalnızca yaşlı ve hastaların tedavi
edildiği bir il olarak öne çıkmalıdır.
2,5294 1,4627
6 Bolu sağlıklı yaşama elverişli bir il olarak öne
çıkmalıdır.
4,5294 0,8744
Tablodan görüldüğü üzere, en yüksek ortalama Bolu ilinin sağlıklı yaşama elverişli bir il
olarak öne çıkması yönündeki beklentilerdir. Aynı paralelde, Bolu ilinin yaşlı ve hastaların
tedavi edildiği bir il olarak öne çıkmasından çok hoşnut olmadıkları da bu sonucu destekler
niteliktedir. Bolu ilinin doğal yapısının Karlovy Vary’den daha elverişli olduğu ve Karlovy
Vary’de olduğu gibi farklı özgün bir mimari ile planlama yapılması yönünde beklenti
hakimdir. Öte yandan, sağlık turizminin yanısıra Bolu’nun kültürel ve tarihi değerlerinin de
öne çıkarılacağı, doğal kaynaklarının elverişli olduğu tüm turizm faaliyetlerinin sağlık turizmi
ile bütünleştirilmesi yönünde bir tutumun ortaya çıktığını söylemek mümkündür. Bolu ilinin
Karlovy Vary gibi bir merkez olmaya hazır olduğu görüşündedirler.
Ziyaretçilere Bolu ilinin bu yapıya ulaşabilmesi için yatırım yapılması gereken alanlara
yönelik tutumları araştırılmış ve sonuçlar Tablo.19’da gösterilmiştir.
Tablo.19.Ziyaretçilerin Sağlık Turizmi Kenti Olabilmesi İçin Bolu’ya Öncelikli Olarak
Yapılması Gerektiğini Düşündükleri Yatırımlara Yönelik Tutum Ortalamaları
Ortalama Standart
Sapma
1 Spa Merkezi 4,4706 0,7998
2 Masaj Salonları 4,3529 0,6063
3 Spor Tesisleri 4,5882 0,5073
4 Gezinti Alanları 4,5882 0,5073
5 Yüzme Havuzları 4,5882 0,5073
6 Termal Tedavi Merkezleri 4,8235 0,3929
7 Sağlık Kuruluşlarına Yakınlık 4,2353 0,8313
8 Ekolojik Gıda Ürünlerinin Sunumu 4,4706 0,5145
9 Yöresel Mutfak Restoranları 4,5882 0,6183
10 Yöresel Hediyelik Eşya 4,4118 0,6183
11 Eğlence Mekanları 4,1176 0,8574
12 Boş Zaman Değerlendirmek İçin Her Türlü
Aktivite Alanları (Müzik, dans, seminer,
4,2353 0,8313
39
panel vb.)
13 Halka açık ve kapalı Kafe, restoran vb.
tesisler
4,5294 0,5145
14 Sinema, Tiyatro gibi sanatsal etkinlik alanları 4,4118 0,7952
15 Merkeze özgün spesiyaller (yiyecek, içecek
vb.)
4,2353 0,6642
16 Bungalovların olması 3,6471 0,9314
17 Standart otelin olması 4,1765 0,6359
18 Kendine özgün festival veya şenliğin olması 4,4706 0,7998
19 Bir kasaba gibi kendi yerleşim alanı olmalıdır 4,1765 0,6359
20 Kendi içinde ulaşım olanakları olmalıdır
(Ring’ler)
4,1765 0,9510
Araştırmanın kapsamındaki hedef kitlelerden biri olan Karlovy Vary ziyaretçilerinin Bolu
iline yapılması gereken yatırımların önceliklerine yönelik tutumları incelendiğinde, tüm
parametrelerin önemliliğine yönelik bir tutum sergilemişlerdir. Yalnızca tedavi amaçlı termal
turizm değil, kapsamlı bir sağlık turizmi bakış açısına sahip oldukları görülmektedir. Bolu
ilini kapsamlı bir turizm kenti olması gerekliliği yönünde yorumlamışlardır. Tıpkı, Karlovy
Vary’de olduğu gibi, sağlıklı yaşam kalitesinin öne çıktığı, tüm sağlık hizmetleri donanımına
sahip, doğal güzellikleri, sosyal, kültürel, tarihi değerleri, hediyelik eşya, sportif faaliyetler,
ulaşım, alt yapı hizmetleri, organizasyonlar, dinlenme, her türlü konaklama işletmesi çeşidi,
yeme içmeye yönelik ürün çeşitliliğine kadar her konuda tam donanımlı bir turizm kenti
beklentisini yansıtmışlardır. Bu sonuçları, halka yapılan anketler ile karşılaştırdığımızda
aradaki farklılığın geziye katılan hedef kitlenin eğitim ve kültür düzeyi ile Karlovy Vary’ye
yapılan seyahatin de etkisiyle tam donanımlı bir turizm kenti beklentisi içerisine girdikleri
düşünülmektedir.
Araştırmanın Karlovy Vary ziyaretçilerinin Bolu ilinin sağlık turizmi kenti olmasına yönelik
değişim ve gelişimindeki beklentilerinin hangi gereksinim grubunda yeraldığını belirlemek
üzere frekans analizi yapılmıştır. Her bir gereksinim için en çok tekrarlanan 3 gereksinim
grubu Tablo.20’de gösterilmiştir.
40
Tablo.20. Karlovy Vary Ziyaretçilerinin Bolu’nun Sağlık Turizminde Marka Şehir Olmasına
Yönelik Beklentilerinin Kano Modele Göre Sınıflandırılması.
Frekanslar
1 2 3
1 Karlovy Vary Gibi Özgün Bir Mimari A (10) O (4) I (2)
2 Yalnızca Hastalara Hitap Eden Bir Sağlık
Kenti
R (10) O (5) I (2)
3 Karlovy Vary’deki Gibi Bir Turizm Kenti
Olmak
A (6) O (5) Q (3)
4 Karacasu’yun Merkez Olarak Seçilmesi A (4) I (4) M (4)
5 Mudurnu’nun Merkez Olarak Seçilmesi I (11) Q (3) R (2)
6 Taşkesti’nin Merkez Olarak Seçilmesi I (10) R (3) Q (2)
Ziyaretçilerin beklentilerinin sınıflandırılması incelendiğinde; Bolu ilinde Karlovy Vary
kentindeki gibi bir özgün mimarinin uygulandığı bir kentin/alanın kurulması, Bolu ilinde
Karlovy Vary gibi sağlık turizmi kenti oluşturulması çekici ve cazip beklentiler sınıfında yer
almıştır. Ziyaretçilerin de Bolu halkına paralel bir beklenti sıralamasına sahip oldukları
görülmüştür. Bolu halkına Karlovy Vary’nin sahip olduğu özellikler bağlamında yöneltilen
ifadelere yönelik tutumlar ile Karlovy Vary’yi ziyaret edenlerin paralel tutuma sahip olmaları,
günümüz turizm anlayışındaki, farklılık, özgünlük, bütünlük algısının hakim olduğunu
söylemek mümkündür. Diğer bir ifadeyle, yalnızca termal hizmet, yalnızca bir otelde sunulan
hizmetler ile sınırlı kalan turizm anlayışının geçmişte kaldığı, günümüz turizm hizmetlerinden
beklentinin bütünlük arzeden, şehirle, doğayla ve tüm donanımlarla bütünleşen bir turizm
anlayışı olduğunu söylemek mümkündür. Bu sonuçlar da Bolu’daki sağlık turizmi
yapılanmasının Karlovy Vary ve dünyanın birçok bölgesindeki sağlık turizmi kentlerindekine
benzer, ancak kendine özgün bir yapılanma olmasının gerekliliği görülmektedir. Aksi takdirde
turist çekmek, yatırımcı çekmek açısından sorunların aşılamayacağı görülmektedir.
Hem yatırımcılar hem de Bolu halkının anketlerinde olduğu gibi, Ziyaretçilerin anketlerinde
de çelişkili yaklaştıkları parametre aynı çıkmıştır. Bolu ilinin hasta ve yaşlıların hedef alındığı
sağlık turizmini değil, sağlıklı yaşamın ön plana çıkarıldığı, her kitleye hitap edebilen bir kent
algısının öne çıkarılması yönünde bir tutum ortaya çıkmıştır.
Karlovy Vary benzeri bir yapılanmanın planlandığı yerin seçimi ile ilgili olarak ziyaretçilere
sunulan 3 alternatif yer ile ilgili olarak, tıpkı yatırımcı ve halkın tutumları gibi Karacasu’nun
kesinlikle birinci sırada olduğu, Mudurnu ve Taşkesti’nin daha geri planda kaldığı algısı
hakimdir. Ziyaretçilerin Karlovy Vary ile karşılaştırarak yer seçimi tercihi yaptıkları göz
41
önüne alındığında, halkın tutumunu ve yatırımcıların tutumunu destekler bir sonuç,
Karacasu’nun algıda önemli bir yere sahip olduğunu söylemek mümkündür.
En sık tekrarlanan cevaplara göre yapılan ilk sınıflandırma sonrası, değişkenlerin memnuniyet
katsayıları hesaplanmıştır. Memnuniyet katsayılarının hesaplanmasına ilişkin formüller
Tablo.21 ve Tablo.22 de gösterilmiştir.
Tablo.21. Olması Gerekene Yakın Olanlar
Memnuniyet
MIOA
OA
Memnuniyetsizlik
)(*)1( MIOA
MO
Tablo.22. Toplam Memnuniyet Katsayısı (CSC)
Toplam Memnuniyet CSC
MIOA
OA
+
)(*)1( MIOA
MO
=
)( MIOA
MA
Memnuniyet katsayılarının hesaplanmasından yola çıkarak, Karlovy Ziyaretçilerinin
beklentilerinin önceliklerinin dağılımları Tablo.23’de gösterilmiştir.
Tablo.23. Heyecan Verici Beklentiler
Frekans Memnuniyet
Boyutu
Memnuniyetsizlik
Boyutu
Toplam
Memnuniyet
1 Karlovy Vary Gibi Özgün
Bir Mimari
A (10) 0.45 -0.36 0.09
2 Yalnızca Hastalara Hitap
Eden Bir Sağlık Kenti
R (10) 0.25 -0.24 0.01
3 Karlovy Vary’deki Gibi
Bir Turizm Kenti Olmak
A (6) 0.35 -0.29 0.06
4 Karacasu’yun Merkez
Olarak Seçilmesi
A (4) 0.38 -0.31 0.07
5 Mudurnu’nun Merkez
Olarak Seçilmesi
I (11) 0.27 -0.25 0.02
6 Taşkesti’nin Merkez
Olarak Seçilmesi
I (10) 0.26 -0.25 0.01
Tablo incelendiğinde, toplam memnuniyet katsayısı özgün bir mimari ve Karlovy Vary gibi
sağlık turizminde bütünleşik hizmetlerin sunulduğu bir kent olma beklentisi öne çıkmıştır.
Yer alternatiflerinden Karacasu öne çıkmıştır. Bolu’nun sağlıklı yaşam kenti olarak öne
çıkması konusundaki çelişkilerin de giderilmesine yönelik bir beklenti ortaya çıkmıştır.
Kano dönüşüm tablosuna göre yapılan dönüştürme işlemi sonucunda elde edilen x ve y
değerlerini elde etmek için uygulanan dönüştürme işlemleri Tablo 24’de gösterilmiştir.
Gereksinimler için dönüştürme işlemi yapılmıştır.
42
Tablo.24. Dönüştürme Tablosu
Çok
Hoşuma
Gider
Öyle
Olmasını
Beklerim
fark etmez Hoşlanmam
Ama
Katlanabilirim
Hiç
Hoşuma
Gitmez
İşlevsel 4 2 0 -1 -2
İşlevsel
Olmayan
-2 -1 0 2 4
Değerlerin dönüşümü yapılarak, gereksinimlerin grafikteki dağılımını belirlemek üzere analiz
yapılmıştır. Karlovy ziyaretçilerinin Bolu ilinin sağlık turizminde öne çıkmasına yönelik
tutumlarının dağılımı hesaplanmış, Tablo.25’de gösterilmiştir.
Tablo.25. Karlovy Vary Ziyaretçilerinin Beklentilerinin Dağılımı
x Değeri y Değeri Önem
Düzeyi
Standart
Sapma
1 Karlovy Vary Gibi Özgün Bir Mimari 1,5882 2,6471 4,7059 0,58787
2 Yalnızca Hastalara Hitap Eden Bir
Sağlık Kenti
-,9412 -0,5882 4,9412 0,24254
3 Karlovy Vary’deki Gibi Bir Turizm
Kenti Olmak
1,4706 2,9412 4,0588 0,82694
4 Karacasu’yun Merkez Olarak Seçilmesi 1,2941 2,1176 4,5294 0,62426
5 Mudurnu’nun Merkez Olarak Seçilmesi 1,7647 1,5294 2,4706 1,12459
6 Taşkesti’nin Merkez Olarak Seçilmesi 1,6471 1,7059 2,2941 1,26317
Tablodaki dağılım incelendiğinde, yatırımcıların memnuniyet katsayısı bakımından öne çıkan
özelliklerin başında, yalnızca hastalara ve yaşlılara hitap eden bir sağlık kenti yerine, yaşam
kalitesi, sağlıklı yaşamın ön plana çıkarıldığı bir turizm kenti olması gelmektedir. şeklinde
olduğu görülmektedir. Karlovy Vary gibi özgün bir mimarinin uygulanması ikinci sırada
yeralmıştır. Karacasu’nun bölge olarak seçilmesi de üçüncü sırada memnuniyet yaratan bir
unsur olarak yer almıştır.
43
4ÇEKİCİ OLMASI BEKLENEN
3 C
A
D
2
F
E
1
FARK YARATMAYAN ZORUNLU
1
1 2 3 4
B
(Çelişki/Zıtlık)
A Karlovy Vary Gibi Özgün Bir Mimari
B Yalnızca Hastalara Hitap Eden Bir Sağlık Kenti
C Karlovy Vary’deki Gibi Bir Turizm Kenti Olmak
D Karacasu’yun Merkez Olarak Seçilmesi
E Mudurnu’nun Merkez Olarak Seçilmesi
F Taşkesti’nin Merkez Olarak Seçilmesi
Şekil.3.Karlovy Vary Ziyaretçilerinin Tutum ve Beklenti Dağılımları
Şekil incelendiğinde, Karlovy Vary’deki gibi bir turizm kenti olmak, Karlovy Vary’deki gibi
özgün bir mimariye sahip olmak ve Karacasu’nun bölge olarak seçilmesi çekici cazip
sınıflandırmada yer almıştır. Dikkat çekici değişkenlerden biri de Bolu’nun yalnızca hastalara
hitap eden bir sağlık kenti olarak öne çıkmasının oluşturduğu çelişkidir. Diğer bir ifadeyle,
Bolu’nun sağlıklı yaşam kenti olarak öne çıkması arzu edilmektedir.
44
3.6.SPORTİF VE REKREATİF TEREPATİK REKREASYON POTANSİYELİ
Türkiye dünya ortalamasının üzerinde bir yükseltiye ve coğrafi yapıya sahiptir. Farklı
jeolojik oluşumları ile Türkiye, üç tarafı denizlerle çevrili, gölleri, akarsuları, dağları ile eşsiz
bir tabiat parkı durumundadır. Bu sayede sahip olduğu doğal rezerv alanlarının sayısı ve
kullanımı gün geçtikçe artmaktadır. Doğal kaynakların rekreasyonel amaçlı kullanımı, son
yüzyılda artan kentleşme hızı, teknolojik gelişmelerdeki ilerlemeler ve kent içi çevresel
faktörlerin azalmasıyla hız kazanmıştır.Kentsel mekanların olumsuz koşulları insanların,
kent dışı açık hava sportif rekreasyonel aktivitelere yönelmelerine neden olmuştur.Bu sayede
doğal alanlar açık hava sportif ve terapatik rekreasyon aktiviteleri açısından farklı birçok
alternatif etkinliklere kaynak oluşturmuştur.Doğal kaynakların açık hava sportif ve terapatik
rekreasyon aktivitelerine yönelik kullanımında, özellikle, dağlık, ormanlık, kayalık vb.
alanların değerini ortaya koyan en önemli etken kullanıcıya sunduğu seçenekler ile sahip
olduğu doğal peyzaj değerleri oluşturmaktadır.
Genellikle bu tür alanlar da, alpin/suplapin zon, termal su kaynakları, buzul gölü, akarsu,
çağlayan, tepe, plato, yayla, vadi, yamaç, kanyon, kayalık, mağara, geçit, göl, farklı bakılar,
eğilimler, yükseltiler, engebelik ve bunun gibi jeomorfolojik unsurlar ile ormanlar, çayırlar,
tarım peyzajı, yaban hayatı, flora/fauna zenginliğini oluşturan biyolojik unsurların
gerekliliği dağların, ormanların ve bunun gibi alanların peyzaj değerlerini ortaya koyar. Bu tür
alanlar tırmanmadan yürüyüşe, kayaktan yamaç paraşütüne bir çok açık hava rekreasyon
aktivitesine olanak verir.
Özellikle doğal alanlar ve tabiat parkları açık hava rekreasyon aktiviteleri için en uygun
mekanlar olarak görülmektedir. Tabiat parkları sahip oldukları farklı doğal kaynaklarıyla
kullanıcıya bir çok seçenek sunmaktadır. Bu özelikleriyle tabiat parkları insanlara hem
fiziksel hem de ruhsal yönden de olumlu katkılar sağlamaktadır. Tabiat parklarının doğal
özelliklerine göre, katılımcılar ilgileri ve tercihleri doğrultusunda tabiat parklarında, açık
hava sportif ve terapatik rekreasyon aktivitelerini gerçekleştirme olanağına sahip
olabilmektedirler.
UNESCO’nun “ İnsan ve Biyosfer Programı” 1970 yılında 14 projeyi uygulama alanına
koymuştur. Bunlardan 8 numaralı proje dünya çapında biyosfer rezerv alanları ağı kurarak
doğal alanların korunmasına yöneliktir. Ana amaç; şimdiki ve gelecek kullanımlar için, doğal
ekosistemler içinde biyotik bitki ve hayvan topluluklarının çeşitliliğini korumaktır.
Rekreasyon faaliyetlerine katılanların en çok yararlandığı alanlardan biri de parklar ve doğal
45
termal kaynaklardır. Özellikle ülkemiz termal kaynaklar açısından oldukça zengin bir
potansiyele sahiptir.
Bu alanların temel özelliği; günümüz insanlarının sınırlı kullanımına izin verilmekle birlikte
gelecek nesillere de aktarma zorunluluğunun olmasıdır. Bu nedenle ilgili kaynakların koruma
ve kullanma dengesi gözetilerek ülke yararına sistematik bir işleyiş kazandırılması
gerekliliğidir. Bu aşamada önemli olan husus, kaynakların ptansiyelinin tespiti ve doğru
kullanım stratejisinin geliştirilmesidir.
Milli parklar;ve doğal alanlar bilimsel ve estetik bakımdan mili ve milletler arası ender
bulunan tabi ve kültürel kaynak değerleri ile koruma, dinlenme ve turizm alanlarına sahip
tabiat parçaları olarak tarif edilmektedir.Kaynak değeri gelecek nesillerin miras olarak
devralacakları ve sahip olmaktan gurur duyacakları seviyede önemli olmalıdır.Kaynak
değerleri tahrip olmamış veya teknik ve idari müdahalelerle ıslah edilebilir durumda
olmalıdır. Saha büyüklüğü kaynak değerleri kesafeti yönünden, özel haller ve adalar dışında
en az 100 hektar olmalı ve bu alan bütünüyle koruma ve ağırlıklı zonlardan meydana
gelmelidir. İdari ve turistik amaçlı geliştirme alanları bu asgari saha büyüklüğünün
dışındadır.Bu anlamda doğal alanlar, mili parklar, kültürel ve rekreasyonel kaynakların
gelecek kuşakların bugünden gözetilerek korunduğu en etkili rekreasyon alanlarıdır.
Koruma kullanma prensibi ışığında tefrik ve tesis edilen bu sahaların kaynak değerlerinin
günümüz insanın faydalanmasına arz edilmesinden öte, bu kaynakların bozulmadan nesilden
nesile devredilecek mili bir miras olarak bırakılması gerekmektedir.
Dünyada ilk mili parkçılık hareketi 1872 yılında Yellowstone Milli Parkı’nın (ABD) ilanıyla
başlamış ve bu ülkeyi sırayla 1879 yılında Avustralya, 1885 yılında Kanada, 1894 yılında
Yeni Zelanda izlemiştir.1914 yılına kadar Arjantin, İsveç ve İsviçre’de milli parklar
oluşturulmuştur. Avustralya’da ilk milli parkçılık, 1879 yılında Sidney yakınlarındaki devlet
topraklarının milli park olarak ilanıyla başlamış ve bu alanın ismi 1955 yılında Royal Milli
Parkı olarak değiştirilmiştir. Kanada’da milli parkçılığın başlangıcı 1885’lere kadar
uzanmaktadır. Rocky Mountain’da küçük bir rezervin kurulması ve buranın daha sonra Banff
Milli Parkına dönüştürülmesiyle başlamıştır. Başlangıç yıllarında Kanada’da, doğal parklar
yaban hayatı rezervi olarak kullanmanın yanı sıra; otel, tenis kortu, golf, bowling, kayak
merkezi gibi tatil amaçlı kullanımları da benimsemişleridir. Kanada’nın Alberta şehrinde
bulunan Wood Buffalo Milli Parkı 45000 kilometre kare yüz ölçümü ile dünyanın en büyük
milli parkıdır. Bu yüz ölçüm Danimarka ve Hollanda’nın yüz ölçümlerinden daha büyüktür.
Milli parkçılığın liderlerinden olan Yeni Zelanda’da ilk milli park 1887 yılında Tongarrio
46
adıyla kurulmuştur. Günümüzde bu ülkede, yüz ölçümünün %8’ini kaplayan 12 milli park
bulunmaktadır. Kosto Rika, Batı Yarı Küre’de milli park sistemi oluşturan en son
ülkedir.Bugün Kosto Rika’da 17 milli park bulunmakta ve bu ülkenin geliştirdiği park
sistemi, güçlü devlet kontrolü ve park alanlarının devlet tarafından sahiplenmesi şeklinde
olmasına rağmen ABD milli park sisteminden farklıdır.Rekreasyon faaliyetlerinden ziyade
biyolojik çeşitliliğin korunması esas olup Kosto Rika’nın park sisteminde konaklama,
ziyaretçi hizmet birimleri, ticari hizmetler ve geniş yollar park dışında yer alır. Türkiye’de ilk
kez 1956 yılında yürürlüğe giren 6831 sayılı Orman Kanunun 25.maddesi ile yasal bir
uygulama alanı bulan milli park çalışmaları, 1983 yılında çıkarılan 2873 sayılı Milli Parklar
Kanunu ile ayrı bir hukuki statüye kavuşmuştur.
Son verilere göre: 33 Milli Parkımız, toplam 686.631 ha’lık alanı kapsamaktadır. Milli
parklarımızın 12’si dağ ekosistemlerinin egemen olduğu kaynak değerlerlerine sahip olup,
dağlarımızın adını almıştır(Uludağ, Spil Dağı, Kızıldağ, Güllük Dağı, Termessos, Beydağları,
Ilgaz Dağı, Nemrut Dağı, Kaz Dağı, Kaçkar Dağları, Honaz Dağı, Aladağlar, Küre Dağları
milli parkları gibi).Bunun yanı sıra, Tabiat Parkları sayısı 16 adet olup toplam 69.002 ha’lık
alanı kapsamaktadır. Tabiat Anıtları sayısı ise 59’a ulaşmıştır. Toplam alanları 462.05
hektardır. Sistem içinde yer alan 35 Tabiat Koruma Alanı’nın toplam yüzeyi 83.023 hektar
dır.
Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesinde 5, Akdeniz ve Ege Bölgelerinde 8, Marmara Bölgesinde
2, Karadeniz Bölgesinde 7, Güney Doğu Anadolu Bölgesinde 1, Doğu Anadolu Bölgesinde 1,
Akdeniz ve Ege Bölgeleri sınırları içerisinde yer alan 1 adet (Saklıkent Milli Parkı) olmak
üzere 33 milli park alanı mevcuttur. En küçük yüz ölçümüne sahip olan milli park, Balıkesir
İli sınırlarında yer alan ve 64 hektar büyüklüğündeki Manyas Kuş Cenneti Milli Parkıdır.En
büyük yüz ölçüme sahip olan milli park ise, Konya İli sınırları içerisinde yer alan ve 88750
hektar büyüklüğündeki Beyşehir Gölü Milli Parkıdır.
Ülkemizdeki milli parkların bir çoğunun sahip olduğu, doğal koşullar, su kaynakları,
klimatizm, peyzaj vb. değerlerin bulunması sebebiyle, bu bölgelerin sağlık ve termal turizm
açısından kullanıma açılması gerekmektedir.
Milli Parklar Kanunu 1983 yılında çıkarılan 2873 kanun ile esasa bağlanmıştır. Bu kanuna
göre; bitki örtüsü ve yaban hayatı özelliğine sahip, manzara bütünlüğü içinde halkın dinlenme
ve eğlenmesine uygun tabiat parçaları, tabiat parkı diye tanımlanmıştır. Aynı zamanda,
Orman ve Su İşleri bakanlığının 2013 yılında gerçekleştirildiği stratejik çalışmalarında bu
bölgelerin, biyoçeşitlilik fırsatları, ekoturizm ve tabiat turizmi potansiyeli, yaban hayatın
47
korunması ve halka açılması noktasındaki planlamalarda dikkate alınması gereken
hususlardır.
Doğal alanların ve kaynakların korunması ve kullanımı Milli Park esasları dahilinde
sürdürülmelidir. Amerikan Otomobilciler Birliğinin yapmış olduğu bir araştırmaya;
Amerikalıların hafta sonu seyahatlerinde, 1986-1996 yılları arasında %70’lik bir artış olduğu
belirtilmektedir. Yine aynı araştırmada; Amerika’daki gençlerin yaklaşık yarısının (31
milyon kişi) geçen beş yıl içerisinde macera seyahatlerine katılarak tehlikeli, oldukça zor
aktiviteleri tercih ettikleri, rafting, scuba dalışı ve dağda bisiklet sürme gibi faaliyetlere
katıldıkları belirlenmiştir. 1994-1995 yılları arasında yıllık kara tabanlı rekreasyon faaliyetleri
arasında ilk sırayı yürüyüş, kuş gözlemleme, yaban hayatı gözlemleme, bisiklete binme, ailece
bir araya gelme amaçlarının aldığı belirlenmiş ve her biri bir milyondan fazla aktivite gününü
bu faaliyetlerin oluşturduğu görülmüştür.
Bir milyon aktivite gününden fazla olan dört su tabanlı aktiviteler arasında; sahil ya da su
kenarlarını ziyaret etmek, havuz, göl, nehir ve okyanusta yüzmek ve yer almıştır. Su
aktiviteleri arasında sörf yapmak ve havuzda yüzmek, kaplıcalardan yararlanmak yer almıştır.
Kara tabanlı aktiviteler arasında en çok arzulananlar yürüme ve kuş gözlemlemesidir.
Rekreasyonel yaşam tarzının Amerikalılar için belirgin bir şekilde değişmesiyle birlikte bazı
faaliyetlere katılım (bisiklete binme, kampçılık, yüzme, kayak, vb.) hızlı bir artış göstermiştir.
26 yaş ve üzerinde olanların %75’i çeşitli ülkelerde rekreasyon faaliyetlerini tercih
etmektedir. Amerikalıların ortalama % 69’u çeşitli türlerde açık hava rekreasyonuna
katılmakta ve son bir yıl içerisinde çeşitli rekreasyon türlerinden en az birine katılanların oranı
ABD nüfusunun %95,5’ini oluşturmaktadır.
Bolu ili Yurdumuzun Batı Karadeniz Bölgesinde, 30º 32’ ve 32º 36’ doğu boylamları, 40º 06’
ve 41º 01’ kuzey enlemleri arasında yer almaktadır. Yüzölçümü8458 km² olan İlimizin
batısında; Sakarya ve Düzce, güneybatısında; Bilecik ve Eskişehir, güneyinde;Ankara,
doğusunda; Çankırı ve Karabük, kuzeyinde; Zonguldak illeri vardır. İlin merkez ilçe
haricinde 8 İlçesi, 4 beldesi ve 511 köyü vardır. ;İl topraklarının % 56’ sını kaplamaktadır. lin
güneybatı - kuzeydoğu istikametinde Bolu Dağları; en yüksek yeri 1980 m. ile Çele Doruğu,
ve Abant Dağları (1748 m.), Gerede'nin kuzeyinde Arkot (1877 m.) ve Göl Dağları (1112
m.)dır. En güneyde ilk iki sıradan daha yüksek olan ve genel olarak Köroğlu Dağları (en
yüksek yeri 2499 m.) adı verilen volkanik dağlar uzanır. Bolu'nun güneyindeki uzantısı
Taşkesti Dağları 1854 m. Mudurnu civarında Ardıç Dağları 1443 m. Güneydeki Çal Tepesi
ise 1640 m. yüksekliğindedir.İl Yüzölçümünün % 8’ini kaplayan ovalar genel olarak batı –
48
doğu istikametinde uzanırlar. 725 m. yükseltideki Bolu Ovası ve 1300 m. yükseltideki Gerede
Ovaları en genişleridir. Diğer ovalar ise Yeniçağa Ovası, Mudurnu Ovası ve Göynük ilçesinin
güneyinde Himmetoğlu Ovasıdır.Bolu’da en önemli akarsular Büyüksu, Mengen Çayı,
Aladağ Çayı, Mudurnu Çayı , Göynük Suyu, Çatak Suyu ve Gerede Çayıdır.Yörede
morfolojik yapının karmaşıklığı, akarsu sayısının çokluğu, yükselti farklılıkları ve eğimin
fazlalığı gibi faktörler çok sayıda gölün oluşmasına neden olmuştur. Havzaların ve çanakların
yüzölçümlerinin küçüklüğü göllerin de küçük alanlı olması sonucunu doğurmuştur. Abant
Gölü, Yeniçağa, Çubuk, Sünnet, Yedigöller, Karagöl, Sülüklügöl, Karamurat en önemli
göllerdir.Bolu genellikle Batı Karadeniz ve Karadeniz iklim tiplerinin içinde yer almaktadır.
Bunun yanında güneybatı bölümlerinde Marmara ve İç Anadolu iklim tipleri de
görülmektedir. Son 52 yıllık verilere göre ortalama günlük güneşlenme süresi 5 saat 49
dakika, yıllık yağış 536 mm. yıllık ortalama yağışlı gün sayısı ise 137 gündür.Bolu'da hakim
bitki örtüsü ormanlardır. İl topraklarının %55'i ormanlarla kaplıdır. Karadere, Taşkesti ve
Aladağ Ormanları yurdumuzun en zengin ormanlarıdır. Hakim ağaç türleri kayın, gürgen,
ıhlamur, dişbudak, meşe, kızılağaç, karaağaç, kavak, köknar ve sarıçamdır.
3.6.1.Yöntem
Çalışma, doğal bölgelerde, açık ve kapalı alan terapatik ve sportif rekreasyonel potansiyelinin
belirlenmesi amacıyla uygulanmaktadır. kırsal alanlarda yoğun olarak gerçekleştirilen
rekreasyonel sporlar ve bunların belli başlı özellikleri ile hedef bölgenin ve arazinin
incelemesinde “Çalık F., 2006 tarafından modellenen “Turizm Bölgelerinde Terapatik ve
Rekreatif Potansiyel Belirleme Ölçeği” kullanılmıştır.
3.6.2.Değerlendirme
Çalışmada, orman içi terapatik ve sportif rekreasyon potansiyelinin kolaylıkla saptanmasına
olanak veren yönteminden yararlanılmıştır.
Bu yöntem araştırma konusunun özünü oluşturan turizm alanlarının mevcut doğal kaynakların
açık hava terapatik ve sportif rekreasyon amaçlı kullanımının incelenmesinde ortak bir model
oluşturmuştur.
Bu amaçla yöntemde belirtilen ve formülize edilen “Terapatik Rekreasyonel Kolaylılar”
olarak hesaplama sisteminde yer alan sembol, araştırma konusunun özünü oluşturan ve
ağırlıklı puanlamada ilk sırada yer alacak olan Terapatik ve Sportif Rekreasyon Değeri
(TSRD) olarak modellenerek Bolu ili 3 bölgesi ( Karacasu, Mudurnu, Taşkesti) inceleme
kapsamına alınmıştır.
49
Formül: SRD+P+İ+U+OSE= % TRP*
(*Terapatik Rekreasyonel Puan)
Formülde belirtilen sembollerin ağırlıklı puanları Tablo 26’da gösterilmiştir. Bu puanlamalar,
belirtilen sembollerin alabileceği maksimum değerlerdir. Bu değerlerin toplamı en fazla 100
olacağından, formülde belirilen değerlerin toplamı yüzde(%) olarak hedef bölgenin terapatik
ve sportif rekreasyon potansiyelini verecektir.
Tablo 26. Formüldeki Öğeler ve Alabilecekleri Değerler,“TSRD”: Terapatik ve Sportif
Rekreasyon Değeri”
Bu çalışmada, Bolu ili Karacasu, Mudurnu ve Taşkesti bölgeleri pilot uygulama alanı olarak
belirlenmiştir. Sportif yönden bir alanın öncelikli, mevcut doğal kaynaklarının orman içi açık
hava sportif rekreasyon aktivitelerine uygunluğunun belirlenmesidir. Bu amaçla, 2 aşamada
potansiyel belirleme çalışması yapılmıştır. Birinci aşama, çalışma alanının genel fiziki
özellikleri ve doğal kaynak değerleri göz önüne alınarak, kırsal alanlarda yoğun olarak
gerçekleştirilen terapatik ve sportif rekreasyon aktivitelerinin uygulanabilme potansiyelinin
tespitidir.
İkinci aşamada ise, ilgili bölgelerin aktivitelerin uygulanabilme potansiyelinin tespitidir. Bu
aktiviteler; termal kaynaklar, Kampçılık, Doğa Yürüyüşü Orientring, Mağaracılık, Dağ
Bisikleti, Kanyoning, ve Dağcılık, offroad, Motocross, olta balıkçılığı, yaban hayatı gözlem
evleri, hobi bahçeleri, yaşayarak öğrenme parkurları, engelliler için alternatif park
uygulamaları, aquaterapi faaliyetleride alanın sportif rekreasyon potansiyelinin belirlenmesi
amacıyla değerlendirmeye alınmışlardır. Bu nedenle, Sportif Rekreasyon Değeri % 35’lik bir
puanlama ile tablo 27’de yer almıştır.
Semboler Anlamı Maxımum Puan
(Ögenin Ağırlık puanı)
SRD
TRD
P
İ
U
OSE
%TSRP
Sportif Rekreasyon Değeri
Terapatik Rekreasyon Değeri
Peyzaj Değeri
İklim Değeri
Ulaşılabilirlik
Olumsuz Etkenler
Terapatik Sportif-Rekreasyon
Potansiyeli
25
25
10
25
15
0 (Minimum-10)
100
50
Tablo. 27. Sportif Rekreasyon Potansiyeli
Formüldeki
Öğe Öğelerinin
Özellikleri Mak.
Puan
Açıklamalar
Karacasu Mudurnu Taşkest
i
Sportif Rekreasyon
Değeri (SPR)
Doğa
Yürüyüşü
3
Yürüyüşe uygun patika vb Arazi
durumu, Su kaynakları,Görsellik,
Mesafe
1-3
3 3 3
Kampçılık ve
Dağcılık
3
Çadırlı kamp kurabilme olanağı,
Su kaynaklarına yakınlık,
Güvenlik, Temel dağcılık bilgisi
ve tekniklerinin
uygulanabilirliği, (iple
iniş,istasyon kurma, geleneksel
tırmanışa uygun alanlar vb.)
1-3 3 3 3
Dağ Bisikleti
3
Parkur Özellikleri (çamurlu, tozlu
,taşlık vb) Yol Durumu, Mesafe,
Zorluk Derecesi vb.
1-3 3 3 3
Kaya
Tırmanışı
3
Boltlu rota (sabit hatlı) veya
geleneksel tırmanış uygun
yüzeyler vb.
1-3 1 2 2
Yaşayarak
öğrenme
parkuru
4
Çocuklar, Gençler ve yetişkinler
için doğa içinde eğlenceli ve
eğitimi, beceri koordinasyon,
özgüven ve temel motorik
özellikleri geliştirici doğal
parkur.
1-4
3 3 3
Orienteering
3
Arazi Durumu, bitki örtüsü,
topoğrafık özellikler ,Mesafe.
1-3
3 3 3
Offroad,
Motocross
3
Motor sporları ve arazi araçları
parkur potansiyeli
1-3
3 2 2
Yaban hayatı
gözlem
3
Doğal oluşumlar. Flora ve fauna
izleme
1-3
3 2 2
Genel Toplam:25 22 21 21
Tablo.28. Terapatik Rekreasyon Potansiyeli
Karacasu Mudurnu Taşkesti
TerapatikRekreasyon
Değeri (SPR)
Termal
kaynaklar
15
Arazi durumu, Su kaynakları,
Görsellik, Mesafe, Doğal
oluşumlar (şelale, kayalar,
çatlaklar, vb.) derinlik,mesafe,
su debisi.
1-5
15 15 15
Agua terapi
Su sporları
5
Çadırlı kamp kurabilme
olanağı, Su kaynaklarına
yakınlık, Güvenlik Parkur
Özellikleri (çamurlu, tozlu
,taşlık vb) Yol Durumu,
Mesafe, Zorluk Derecesi vb.
1-5
5 3 3
Tesis
Durumu
5
Konaklama ve uygulama tesis
durumu
1-5
5 3
Genel Toplam:25 25 22 21
51
“P” Peyzaj Değeri”
Bir bölgenin rekreasyonel değerinin ortaya konmasında en önemli kriterlerden birisi de,
peyzaj özellikleri oluşturmaktadır. Peyzaj Değeri %25’lik bir puanlama ile tablo 29’da ikinci
sırada yer almıştır.
Tablo.29. Peyzaj Değerleri Potansiyeli
Formüldeki
Öğe
Öğelerinin
Özellikleri
Mak.
Puan
Açıklamalar
Karacasu Mudurnu Taşke
sti
Peyzaj Değeri
(P)
Alanın Büyüklüğü 2
5-10 ha ‘dan daha büyük 0-2
1-5 ha
2 2 2
Bitki Örtüsü
2
Ağaçlık,çalılık,çayırlık 0-2
Yalnız ağaçlık ve çalılık
Çalılık, çayırlık, seyrek ağaçlık
Yalnız çayırlık ve çalılık
2 2 2
Deniz, Göl,
Akarsular
2
Deniz kıyısı
Göl kıyısı 0-2
Akarsu kıyısı
Dere kıyısı
2 0 0
Yüzeysel Durum
2
Düz alan
Kayalık veya hafif dağlık 0-2
Az eğimli, yer yer düzlük
2 1 1
Görsel Kalite
2
Panoramik görünümler
Güzel görüş ve vistalar 0-2
Alanın genel görsel estetik değeri
2 1 1
Genel Toplam: 10 6 6
“İ” İklim Değeri
İklimsel özellikler, rekreasyon aktivitelerinin gerçekleştirilmesinde büyük etkiye
sahiptir.İklim Değeri tablo 6’da %25 olarak belirlenmiştir.İklimin ana öğelerinden olan
“Sıcaklık”, “Yağış”, “Güneşlenme” ve “Rüzgarlılık” durumları, rekreasyon üzerine olan
etkilerine göre belirli ağırlıklarla iklim değeri içinde yerlerini almışlardır. Bu durumda,
iklim değerindeki en çok puanlama aşağıdaki şekilde hesaplanmaktadır
İklim Değeri = Sıcaklık + Yağış + Güneşlenme + Rüzgarlılık
25 = 10 + 8 + 5 + 2
Sıcaklık değeri olarak, rekreasyon etkinliklerinin daha çok yapıldığı yaz ayları
(haziran, temmuz ve ağustos) sıcaklıklarının ortalaması alınmıştır.Örneğin, bir yerin
haziran ayı sıcaklık ortalaması 20°C, Temmuz ayı ortalaması 21°C ve Ağustos ayı sıcaklık
52
ortalaması 25°C ise; bu durumda yaz ayları sıcaklık ortalaması olarak 22°C ‘nin alınması
gerekmektedir.Sıcaklık için verilen 10 puanın dağılımı Tablo 9’da görülmektedir.Tablo 9’a
göre, yaz ayları sıcaklık ortalaması 25°C’nin rekreasyon etkinlikleri için en uygun
sıcaklık olabileceği düşünülerek 10 puan, 16°C ile 34°C’ler için ise 1 puan verilmiştir
İklimin rekreasyon etkinlikleri üzerine olan etkisinde ikinci önemli öğe olan yağışın, en çok 8
puan ile değerlendirmeye alınması uygun görülmüştür.Yağışın rekreasyon üzerindeki
olumsuz etkisi göz önünde tutularak, yaz ayları toplam yağış miktarı 50 mm ve daha düşük
olan yörelere en fazla puan 8 verilmekte, daha sonra da yağış miktarı arttıkça puanlar da
düşürülmektedir İklim içinde güneşlenme öğesinin rekreasyon üzerine olan etkisi, 5 ağırlık
puanı ile değerlendirmeye alınmıştır. Bilindiği gibi, havanın açık veya kapalı olması, diğer bir
deyişle bulutluluk, 0-10 arasında bir değerle gösterilmektedir.Burada 0 açık bir havayı, 10
kapalı bir havayı, ara değerler ise çeşitli oranlarda bulutlu bir havayı simgelemektedirler.Bu
durumda, açık bir hava 5 puanla gösterilmekte, bulutluluğun arttığı yani güneşlenmenin
azaldığı oranda puanlar da düşmektedir. İklimin bir diğer öğesi olan bir yerin rüzgarlı
olup olmaması durumu, az da olsa rekreasyon etkinlikleri üzerine etken
olabilmektedir.Bunun için, yaz ayları ortalama rüzgar hızı 2-3 m/sn arası yöreler için 1 puan,
ortalama rüzgar hızı 1 m/sn’ den az olan yerler için ise 2 puan verilmiştir (Tablo 30),
Tablo.30. İklim Değerleri Potansiyeli Formüldeki
Öğe
Öğelerinin
Özellikleri
Mak.
puan
Açıklamalar Karacasu Mudurnu Taşkesti
İklim
Değerleri (İ)
Sıcaklık
10
Yaz ayları (Hz, Tm, Ağ) ortalaması
16-17-18-19-20-21-22-23-24-25
34-33-32-31-30-29-28-27-26-25
---------------------------------------
P: 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10
7 6 5
Yağış
8
Yaz ayları (Hz, Tm, Ağ) ortalaması
mm-50-100-150-200-250-300-350-400
----------------------------------------
P: 8, 7, 6, 5, 4, 3, 2, 1
6 8 8
Güneşlenme
5
Yaz ayları bulutluluk ortalaması
Bulutluluk: 0-2, 2-4, 4-6, 6-8, 8-9
------------------------------------------
Puan: 5, 4, 3, 2, 1
5 4 4
Rüzgarlılık
2
Yaz ayları ortalama rüzgar hızı
1m/sec’den az
2
1-3m/sec
1
2 2 2
Genel Toplam: 21 20 19
“U” Ulaşılabilirlik
53
Bir alanın rekreasyonel potansiyelinin gelişiminde bir diğer önemli etken ise ulaşılabilirliktir
(Tablo 30). Ulaşılabilirlik tablo 31’de %15 olarak değer almıştır.
Tablo .31. Ulaşabilirlik Potansiyeli
Formüldeki
Öğe Öğelerinin
Özellikleri M.
pu
an
Açıklamalar Karacasu Mudurnu Taşkest
i
Ulaşabilirl
ik (U)
Bulunduğu
Bölgenin
Turistik
Önemi
3
Akdeniz, Ege, Marmara kıyı bandı 3
Karadeniz kıyı bandı 2
Önemli karayolu güzergahları, turizmde öncelikli 1
yöreler
3 1 1
Bulunduğu
bölgede en
az 100.000
nüfuslu
kent
olması
4
20 km’ye kadar uzaklık 4
50 km’ye kadar uzaklık 3
100 km’ye kadar uzaklık 2
200 km’ye kadar uzaklık 1
4 2 2
Ulaşılan
zaman
süresi
(yakındaki
en az 5.000
nüfuslu
kentten)
4
Yürüyerek 1saate kadar yada taşıtla 0-1/ 4
Taşıtla ½- 1 saat 3
Taşıtla 1-2 saat 2
Taşıtla 2-3 saat 1
4 3 3
Ulaşım
(taksi ve
özel oto
dışında)
2 Yürüyerek gidebilme yada her an taşıt bulabilme 2
Belirli saatlerde taşıt bulabilme 1
2 1 1
Ulaşımda
diğer
kolaylıklar
2
Şehir merkezinden, yürüyerek ve bisiklet
ile ulaşabilme 2
2 0 0
Genel Toplam: 15 7 7
“OSE” Olumsuz Etkenler
Bir yerin rekreasyon potansiyelinin saptanmasında, o yerde mevcut olumsuz etkenleri de göz
önünde tutma zorunluluğu ortadadır. En iyi durum, kuşkusuz hiç olumsuz etkenin olmaması,
yani bir yerin sıfır olumsuz puan almasıdır. Bunun yanında en çok (-10)’a kadar puan
alabilecek olumsuz etkenlerin olabileceği de var sayılmıştır.Olumsuz etkenlerin puanları
değerlendirmede eksi (-) olarak alınmakta dolayısıyla toplam puandan çıkarılmaktadır.
54
Tablo.32. Olumsuz Etkenler Potansiyeli
Formüldeki
Öğe Öğelerinin
Özellikleri Mak.
puan
Açıklamalar Karacasu Mudurnu Taşkesti
Olumsuz
Etkenler
(OSE)
Hava kirliliği -3 Kirlilik derecesine göre -1-3 -1 -1 -1
Güvenceli
olmaması
-2
Güvence durumuna göre -1-2 0 -1 -2
Su kirliliği -1 Deniz, göl, akarsular için -1 0 0 0
Bakımsızlık -1 Alanda yeterli bakım yapılmaması -1 0 -2 0
Gürültü -1 Trafik, kalabalık vb. gürültüler -1 -1 0 0
Diğer
olumsuz
etkenler
-2
Örneğin, taş ve çakıl ocakları,
inşaat ve fabrika kalıntıları
-1-2
0 0 0
Genel Toplam: -2 -4 -3
Bu yöntem doğrultusunda ortaya çıkacak sonuçlara göre bir değerlendirme modeli
belirlenmiştir. Araştırma alanının mevcut terapatik ve sportif rekreasyon potansiyeli
değerlendirmeye alınmıştır (Tablo 33).
Tablo.33. Genel değerlendirme Tablosu
Semboler Anlamı Maxımum Puan
(Ögenin Ağırlık puanı)
Karacasu Mudurnu Taşkesti
SRD
Sportif Rekreasyon Değeri
25
22 21 21
TRD
Terapatik Rekreasyon Değeri
25
25 22 21
P Peyzaj Değeri
10 10 6 6
İ İklim Değeri
25 21 20 19
U Ulaşılabilirlik
15 15 7 7
OSE Olumsuz Etkenler
0 (Minimum-10)
-2 -4 -3
%TSRP Terapatik Sportif-
Rekreasyon Potansiyeli
100 ( %) 91 73 73
55
Tablo.34.Terapatik ve Sportif Rekreasyon Potansiyeli %(yüzde) Değerlendirmesi
Yukarıdaki tabloda belirtilen % puanlama dilimlerine göre, Bolu ili içerisinnde belirlenmiş
olan Karacasu, Mudurnu ve Taşkesti bölgelerindeki terapatik ve sportif rekreasyon potansiyeli
belirleme ölçeğine göre;
Karacasu % 91, Mudurnu % 73, Taşkesti % 73 olarak hesaplanmıştır.
Yeşil alanlardan yoksun kent yaşantısı, insanların hem ruhsal hem de bedensel
gereksinimlerini karşılamalarına engel olmaktadır. Özellikle rekreasyonel etkinliklerin en
etkilisi olan açık hava sportif ve terapatik rekreasyon aktivitelerini gerçekleştirilmesini
zorunlu hale getirmektedir.
Araştırma konusunun temelini oluşturan doğal kaynak değerlerinde gerçekleştirilebilmesi
kuvvet ve muhtemel terapatik ve sportif rekreasyon aktiviteleri belirlenmiştir.
Değerlendirmede Sportif Rekreasyon Değeri (SRD), Karacasu 22, Mudurnu 21, Taşkesti
21 olarak hesaplanmıştır. Karacasu bölgesi, termal kaynaklar, Kampçılık, Doğa Yürüyüşü
Orientring, Mağaracılık, Dağ Bisikleti, Kanyoning, ve Dağcılık, offroad, Motocross, olta
balıkçılığı, yaban hayatı gözlem evleri, hobi bahçeleri, yaşayarak öğrenme parkurları,
engelliler için alternatif park uygulamaları açısından en uygun bölge olarak tespit edilmiştir.
Diğer iki bölgeninde mevcut termal su kaynakları ve sportif rekreasyon potansiyeli açısından
yüksek bir değere sahip olduğu tespit edilmiştir. İlgili bölgelerin terapatik rekreasyon
potansiyeli açısından incelenmesi sonrasında; Terapatik Rekreasyon Değeri(TRD)
Karacasu 25, Mudurnu 22, Taşkesti 21 olarak tespit edilmiştir. Özellikle var olan kaynaklar
ve tesis durumu açısından Karacasu daha ön planda görülmektedir.Çünkü bu bölgede yerleşik
bir tesisleşme, kaynak zenginliği, orman kaynağına yakınlık öne çıkmaktadır. Peyzaj (P),
Karacasu 10, Mudurnu 6, Taşkesti 6, İklim (İ), Karacasu 21, Mudurnu 20, Taşkesti 19,
Ulaşılabilirlik (U), Karacasu 15, Mudurnu 7, Taşkesti 7 olarak tespit edilmiştir. Olumsuz
etkenler açısından değerlendirildiğinde ise, Karacasu -2, Mudurnu -4, Taşkesti -3 olarak
tespit edilmiştir.
%(yüzde) Değerlendirmesi Karacasu Mudurnu Taşkesti
1. TSRP çok düşük ( %30’dan aşağı)
2. TSRP düşük ( %30- %45 arası)
3. TSRP orta ( %46- %60 arası)
4. TSRP yüksek (%61- %75 arası) %73 %73
5. TSRP çok yüksek (%75’ten yukarı) % 91
56
IV.GENEL SONUÇ ve DEĞERLENDİRME
Bu çalışma iki ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Bolu ilinin sağlık turizminde
marka kent olması yönünde yapılacak olan çalışmaların stratejisini belirlemek amacıyla, Bolu
halkı, yatırımcılar ve karar vericiler, model olarak seçilen Karlovy Vary kentine gözlem ve
deneyim için gönderilen çalışma grubu ve Karlovy Vary’deki işletmelerin faaliyetlerine
ilişkin 6 işletme üzerine anket çalışmaları yapılmıştır. Araştırmanın ikinci bölümünde ise,
Bolu ili içerisinde belirlenmiş olan Karacasu, Mudurnu ve Taşkesti bölgelerindeki terapatik
ve sportif rekreasyon potansiyeli belirleme çalışması yapılmıştır. Doğal kaynak rezervlerine
en uygun sportif ve terapatik rekreasyon aktiviteleri potansiyeli araştırılmıştır. Çalışma
alanlarının termal bölge ve turizm uygulama özelliği, koruma-kullanma dengesi açısından da
önem taşımaktadır.
Bolu ilinde, her üç alanda yapılan sayısal veriler ışığında Karacasu bölgesi diğer bölgelere
nazaran ulaşılabilirlik ve peyzaj değerleri açısından ön plana çıkmaktadır. Özellikle şehir
merkezine çok yakın olması, bölge nüfus yoğunluğu, mevcut tesis ve kümelenme yoğunluğu,
Aladağlar milli parkının başlangıç bölgesine yakınlık, doğal parkurlar ve uygulama alanlarına
yakınlık açısından uygun koşullara sahiptir. Termal, terapatik ve sportif rekreasyon
potansiyeli açısından Karacasu bölgesi sağlık turizmi açısından diğer iki bölgeye nazaran
öncelik verilmesi gereken konumdadır.
Bu bölgede oluşturulacak yatırımlar sonrasında coğrafi konumu itibariyle bölgesel bir
terapatik ve sportif rekreasyon uygulama alanı oluşturulacaktır. Bu alan ülkemizin en önemli
rekreasyon merkezlerinden biri olacaktır.
Anket çalışmalarından elde edilen bilgiler doğrultusunda ulaşılan sonuçlara dayanarak
geliştirilen strateji önerileri şöyledir;
-Bolu ilinin Karlovy Vary ve Dünyadaki diğer sağlık turizmi kentlerindeki gibi özgün bir
mimari ile yapılanması ve bu mimari yapının korunması, kent markası olabilmesine hız
kazandırabilecektir. Karlovy Vary gibi bütünleşik turizm hizmetlerinin sunulabilmesine
elverişli bir yapılanma gerçekleştirilmesi faydalı olacaktır.
-Bolu ilinin sağlık turizm kenti olarak konumlandırılmasında, yalnızca hasta ve yaşlı hedef
kitlenin talep edeceği bir yer olarak değil, yaşam kalitesi yüksek, sağlıklı yaşam kenti
mesajları ile algı oluşturulmalıdır.
57
-Bolu’nun temel alt yapı donanımının tamamlanması gerekmektedir. Özellikle, ulaşım, çevre,
temizlik, aydınlatma, güvenlik, iletişim, danışma birimleri, şehrin tamamında yön tabelaları,
engelliler için uygun yapılanma, gibi modern bir turizm kentinin taşıması gereken tüm alt
yapının tamamlanması gerekmektedir.
-Yüzey araştırmasında da önde çıkan Karacasu, 3 hedef kitle için de uygun yer olarak
çıkmıştır. Dolayısıyla, yer seçiminde Karacasu’ya öncelik verilmelidir.
-Bolu ili halkının turizm kentinin yaşayan halkı olarak gerekli eğitimlerinin planlanması ve
eğitimlerin sürekliliğinin sağlanması gerekmektedir.
-Bölgeye yatırımcı çekebilmenin en önemli konularından biri de yatırım teşvikleri ve hibeler
ile ilgili çekici alternatifler sunulmasıdır. Bu konuda yerel yönetimler, kamu idareleri ve
STK’lar özel girişimler yoluyla Bolu ilinin özel yapısı ve varlıkları ile ilgili olarak ayrıcalıklı
alternatifler sağlamaya yönelmelidirler.
-Üniversite, STK ve sektör arasındaki işbirliğini öne çıkaracak mutabakatlar oluşturarak,
bölgeye yatırım yapacak olanlar için uzman ve sistematik danışmanlık, iş geliştirme
hizmetleri desteği sunulmalıdır.
-Üniversitenin halk edebiyatı bölümlerinden, köylerde araştırma yapılarak, termal sulara
ilişkin öykü ve hikayeler derlenerek, kurulması planlanan bölgede ve şehrin farklı
yerlerindeki su kaynaklarında kullanılmalıdır.
-Araştırmada da değinildiği üzere, bu tip turizm yapılanmalarında en küçük alanın dahi en az
100 hektarlık yüzölçümüne sahip olması gerekmektedir. Özellikle, sağlık turizmi kenti olma
yolunda bu ölçüler tahmin edileceği üzere çok daha geniş araziler anlamına gelmektedir. Bu
tip yapıların kurulacağı bölgelerde istenen büyüklükteki arazileri elde edebilmek, özel
mülkiyette olması nedeniyle oldukça güçtür. Bu bağlamda, Bolu ilinin bu yapılanma
kapsamında araziler ile ilgili olarak devlet desteğine ihtiyacı bulunmaktadır. Dolayısıyla,
kamu yöneticileri, yerel yönetimler, STK’lar, Üniversite işbirliğinde planlı ve sistematik
çalışmalar ile sonuç odaklı eylemsel teklifler ile devletin bürokratik, prosedür desteğine
başvurulmalıdır.
-Bolu ilinde bir platform oluşturulmalı, bu platformda Bolu ilinin sağlık kenti olması
yolundaki çalışmaları için hızlı karar alabilen ve eyleme geçirilebilen, sonuç odaklı,
bürokratik prosedürler için devlet desteğinden yararlanabilen uzman kişiler yer almalıdır.
Daha öncede belirtildiği üzere, Bolu’nun şu anki mevcut durumunda araştırma yapma aşaması
tamamlanmış, eylemsel çalışmalar üzerine odaklanılması gereken aşamaya geçilmiştir.
58
-Yatırımcıların istihdam ihtiyacını karşılayabilmek amacıyla, nitelikli insan kaynağı veri
bankası oluşturarak, üniversite desteği ile bu platforma kayıtlı kişiler için eğitimler verilerek,
nitelik kazandırılarak, yatırımcıların işletmelerinin insan ihtiyacı sağlanabilecektir.
-Yeni yapılanacak bölgenin kendi içinde trekking yapabilecek yolların olması, şehrin tüm
imkanlarının sunulabileceği hizmet alanlarının oluşturulması gerekmektedir. Ancak, bu bölge
ile şehir merkezi ve diğer turistik alanlara kolay ulaşım bağlantıları oluşturulmalı, turistlerin
şehrin tüm turistik hizmetlerinden yararlanması sağlanmalıdır.
-Termal suların içmeye elverişli olanları için Dünyada da markalaşabilecek bir ambalajlama
sistemi geliştirilmelidir. Bu suların uluslararası standartlara uygun olarak patentlenmesi ve
uluslararası dağıtıma uygun, slogan, sembol, mesaj içeren bir kapsamda üretiminin
gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
-Termal suların öncelikle kurulacak tesislerin elektrik, ısınma gibi enerji ihtiyaçlarının
karşılanmasında kullanılabilir tesislerin kurulması sağlanmalıdır. Araştırmada da değinildiği
üzere, termal su potansiyelinin yüksek olması nedeniyle, şehrin genel enerji ihtiyacının
karşılanmasında da atıl olabilecek suların kullanılması yararlı olacaktır.
-Termal suların ayrı ayrı özelliklere göre sınıflandırılması, her birinin ayırıcı özelliklerinin ön
plana çıkarıldığı açıklayıcı bilgiler ile kataloglar hazırlanmalıdır. Ayrıca, bu suların içilebilir
özellikte olanları için Karlovy Vary örneğinde olduğu gibi çeşmeler yapılmalı ve şehrin farklı
yerlerinde hizmete sunularak çekicilik kazandırılmalıdır. Her bir çeşmenin halk hikayeleri ile
öykülerinin tasarlanması, uzman bir sunumun gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.
-Kent merkezlerine yakın açık alanlarda, kullanıma elverişli, hijyenin sağlanması ve
kontrolünün yapılması koşuluyla faydalanılabilecek havuzlar yapılarak bu havuzlarda,
hastalıkların tedavi edilmesi, sağlıklı yaşam üzerindeki etkinlik ve verimliliğin vurgulandığı
gösteriler şovlar düzenlenmelidir.
-Sağlık turizmi kenti konseptine uygun olarak, Bolu’nun elverişli tarım arazileri üzerine
organik tarım tesislerinin kurulması, hem üretilen ürünler ile turistlere sağlıklı beslenme
imkanı sağlanmalı hem de hobi bahçeleri ile turistlerin bedenen ve ruhen rahatlamalarını,
sağlıklı yaşam kalitelerini arttıracak benzer aktiviteler planlanmalıdır. Bu organik ürün
yetiştirme alanlarında seracılıkta ısıtma için gerekli enerji ihtiyacı da termal sulardan elde
edilecek Dünyadaki benzer modeller uygulanarak, kaynakların etkin ve verimli kullanımı
sağlanmalıdır.
59
-Sondajlama ile açılacak her bir kaynak için bir isim, tarih ve ziyaretçilerin dikkatini çekecek,
merak uyandıracak öyküler araştırılmalı, yazılmalı, tarihi, anlamlı, mistik, değerler
katılmalıdır. (Örnek; EK-1: Karacasu Termal Hamamı Hakkında Roma Dönemi 2. yy.
Yazışması)
-Yöreye özgü hediyelik eşyaların ulusal ve uluslar arası kültürlere göre işlenmesi ve geniş
kitlelere hitap edecek şekilde tasarım ve pazarlama çalışmalarının gerçekleştirilmesi
gerekmektedir. Geleneksel el sanatlarının yaygınlaştırılması için kurslar açılarak, gençlerin bu
kurslara katılımı teşvik edilmeli, modern tasarımlar ile uluslar arası turistlere hitap edebilecek
ürünlerin üretimine hız kazandırılmalıdır.
-Kişisel bakım hizmetleri ile ilgili işletmeciliğe modern bir bakış açısı getirilerek, gelişim için
eğitimler planlanmalı ve katılım teşvik edilmelidir.
-Yöreye özgü saklanabilir yiyecekler için hediyelik eşya konseptinde planlamalar yapılmalı,
uluslar arası markalaşmaya elverişli şekilde pazarlama stratejileri oluşturularak turistlerin
hizmetine sunulması gerekmektedir.
-Şehirdeki kafe, restoran, dinlenme, eğlenme tesislerinin tamamında sağlıklı yaşam mesajı ön
planda tutulmalıdır. Daha önce de değinildiği üzere, Dünyadaki benzer kentlerde birçok açık
alanda dahi sigara içmek gibi sağlığa zararlı her şey yasaklanmıştır. Bolu ilinin merkezinde de
genel mimaride sağlık olgusunu vurgulayacak tasarım çalışmaları ile logolar, semboller,
mesajlar geliştirilmelidir.
-Tur operatörleri ve seyahat acenteleri ile ortaklaşa ağ kurulmalı ve profesyonelce
yönetilmelidir. Özellikle,sağlık kuruluşları, termal tesisler, konaklama işletmeleri, seyahat
acenteleri ve tur operatörleri arasında bilgi alış verişi ve networkun güçlendirilmesi
gerekmektedir.
-Projenin sürdürülebilirliğinin sağlanabilmesi için web üzerinde bir platform kurulmalı ve bu
platformda, yatırımcılar, seyahat acenteleri, tur operatörleri, insan kaynakları havuzu, yerel
yöneticiler ve kamu yöneticilerinin bilgi alışverişinde bulunması oldukça önemlidir.
-Bolu ilinin şu ana kadar yapılan sağlık turizm potansiyeli araştırmalarının yeterli olduğu, bu
aşamadan sonra bölgeye yatırımcı çekme, bölgenin bu yapılanmaya insan kaynağı ve yaşayan
halkın bilgi ve bilinç düzeyine yönelik eğitimlerin düzenlenmesi, ulusal ve uluslar arası turist
çekebilme stratejilerinin uygulanması faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi aşaması olduğu
kanısına varılmıştır.
60
-Şehir merkezinde, restoranlar, kafeler, hediyelik eşya imalatçıları, eğlence ve dinlenme
tesisleri, sosyal amaçlı kullanılan tesislerdeki çalışanlar ve yöneticilerin de bu sistematik ve
vizyonun kazandırılması için eğitim programları düzenlenmeli ve katılımları sağlanmalıdır.
-Bolu ilinin sağlık turizmine özgü yılda en az bir kez düzenlenen, uluslar arası katılımlı
festival, şenlik gibi bir organizasyonun planlanması, gelenekselleştirme yönündeki
adımlarının atılması gerekmektedir. Bu bağlamda devlet desteği alınarak, büyük çaplı bir
organizasyonun Bolu iline tanımlanması da sağlanabilir. (Film festivali gibi).
Tüm bu sonuçlara dayanarak, Bolu ilinin tüm turizm kaynaklarının bir bütün olarak
değerlendirilerek, kente özel mimari yapılanma, termal özelliklerinin öne çıkarıldığı, sağlıklı
yaşam kenti olarak konumlandırılmasının uygun olduğu görüşüne varılmıştır.
63
IV.KAYNAKLAR
Aydın, D., “Türkiye’nin Sağlık Turizmi Potansiyeli”, T.C. Sağlık Bakanlığı Tedavi
Hizmetleri Genel Müdürlüğü (Sağlık Turizmi Koordinatörü), 25.05.2011 Antalya.
Bilgili, B. Yağmur, Ö., Yazarkan, H., (2012). A Research on the Efficiency and Productivity
of Festivals as a Touristic Product (Sample of Erzurum-Oltu Kırdağ Festival), Nobel
International Journals, 2 (2), 117-124
Çalık,F., Başar,M.A., "Tabiat Parklarında Doğal Kaynakların Açık Hava Sportif Rekreasyon
Aktiviteleri Açısından Potansiyelinin Belirlenmesi,(Ballıkayalar Vadisi Tabiat Parkı
Örneği)" ,3.Doğa Sporları ve Bilim Sempozyumu,Hacettepe Üniversitesi,3.Doğa
Sporları ve Bilim Sempozyumu,Hacettepe Üniversitesi,26-27 Kasım 2005,Ankara.,
i,26-27 Kasım 2005,Ankara.,2005,Hacettepe Üniversitesi,Ankara.
Delice, E.K., Güngör, Z., 2008, Müşteri İsteklerinin Sınıflandırılmasında Kano Model
Uygulaması”, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Akademik Bilişim, 30 Ocak-01
Şubat, 2008.
İçöz, O., (2009)Sağlık Turizmi Kapsamında Medikal (Tıbbi) Turizm Ve Türkiye’nin
Olanakları, Journal of Yasar University,4(14), 2257-2279.
İlban, M.O., Köroğlu, A., Bozok, D., Termal Turizm Amaçlı Seyahat Eden Turistlerde
Destinasyon İmajı: Gönen Örneği, İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler
Dergisi Yıl:7 Sayı:13 Bahar 2008 s.105 -129
Özer, Ö., Songur, C., Türkiye’nin Dünya Sağlık Turizmindeki Yeri ve Ekonomik Boyutu,
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Yıl:4, Sayı:7,
2012, s.69.81.
Sağlık Turizminde Süreçler ve Aracı Kuruluşlar Araştırma Raporu, 2012, T.C. Sağlık
Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Daire Başkanlığı
Ünal, A., Demirel, G., “Sağlık Turizmi İşletmelerinden Yararlanan Müşterilerin
Beklentilerinin Belirlenmesine Yönelik Bolu İlinde Bir Araştırma”, Electronic
Journal of Vocational Colleges, December, 2011.