AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ...

110
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ HASTALARIN EVDE KARŞILAŞTIKLARI SORUNLAR VE KULLANDIKLARI BAŞ ETME DAVRANIŞLARI Çiğdem ÖKTEN HEMŞİRELİK ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ DANIŞMAN Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2012- ANKARA

Transcript of AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ...

Page 1: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ

SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL

KANSERLİ HASTALARIN EVDE KARŞILAŞTIKLARI

SORUNLAR VE KULLANDIKLARI BAŞ ETME

DAVRANIŞLARI

Çiğdem ÖKTEN

HEMŞİRELİK ANABİLİM DALI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

DANIŞMAN

Prof. Dr. Tülin BEDÜK

2012- ANKARA

Page 2: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ

SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL

KANSERLİ HASTALARIN EVDE KARŞILAŞTIKLARI

SORUNLAR VE KULLANDIKLARI BAŞ ETME

DAVRANIŞLARI

Çiğdem ÖKTEN

HEMŞİRELİK ANABİLİM DALI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

DANIŞMAN

Prof. Dr. Tülin BEDÜK

2012- ANKARA

Page 3: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

ii

Kabul ve Onay

Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü

Hemşirelik Yüksek Lisans Programı

çerçevesinde yürütülmüş olan bu çalışma, aşağıdaki jüri tarafından

Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

Tez Savunma Tarihi: 21 /05 / 2012

Prof. Dr. Hatice FESCİ

Gazi Üniversitesi

Jüri Başkanı

Prof. Dr. Tülin BEDÜK

Ankara Üniversitesi

Doç. Dr. Ayfer TEZEL

Ankara Üniversitesi

Doç. Dr. Ayten DEMİR ZENCİRCİ

Ankara Üniversitesi

Yrd. Doç. Dr. Hayriye ÜNLÜ

Başkent Üniversitesi

Raportör

Page 4: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

iii

İÇİNDEKİLER

Kabul ve Onay

ii

İçindekiler iii

Önsöz vi

Şekiller vii

Çizelgeler viii

1.GİRİŞ

1

1.1. Problemin Tanımı ve Önemi 1

1.2. Araştırmanın Amacı 3

1.3. Genel Bilgiler 4

1.3.1 Tümörlerin Adlandırılması 4

1.4. Kanserlerin Etiyolojisi 5

1.5. Kanserde Tanı Yöntemleri 6

1.6. Kanserin Tedavisi 6

1.7. Kanserli Hastalarda Sorunlar ve Hemşirelik Bakımı 9

1.7.1. Semptomların Kontrolü 9

1.7.1.1. Bulantı-Kusma 10

1.7.1.2. İştahsızlık 11

1.7.1.3. Yorgunluk 12

1.7.1.4. Saç Dökülmesi 12

1.7.1.5. Tırnak Değişiklikleri 13

1.7.1.6. Stomatit ve Tat Değişiklikleri 14

1.7.1.7. Konstipasyon 15

1.7.1.8. Diyare 15

1.7.1.9. Lökopeni/Nötropeni 16

1.7.1.10. Trombositopeni 17

Page 5: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

iv

1.7.1.11.

1.7.2.

1.7.3.

Anemi

Ağrı Kontrolü

Psikososyal Destek

17

18

18

2. GEREÇ VE YÖNTEM 20

2.1. Araştırmanın Şekli 20

2.2. Araştırmanın Yapıldığı Yer 20

2.3. Araştırmanın Evreni ve Örneklemi 21

2.4. Araştırmanın Hipotezleri 21

2.5. Bağımlı ve Bağımsız Değişkenler 22

2.6. Veri Toplama Araçları 22

2.6.1. Nightingale Semptom Değerlendirme Ölçeği(N-SAS) 22

2.6.2. Görüşme Formu 23

2.7. Araştırma İle İlgili İzinler ve Etik Onam 23

2.8.

2.9.

Ön Uygulama

Uygulama

24

24

2.10. Süre ve Olanaklar 24

2.11. Verilerin Analizi 24

3.BULGULAR

26

4.TARTIŞMA 57

4.1.

Hastaların Kişisel ve Hastalıkla İlgili Özelliklerinin

Değerlendirilmesi 57

4.2.

Hastaların Genel iyilik Hali Puanlarının

Değerlendirilmesi 58

Page 6: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

v

4.3.

4.4.

Hastaların Ortaya Çıkan Sorunlara Yönelik Kullandığı

Baş Etme Davranışlarının Değerlendirilmesi 62

Hastaların Ortaya Çıkan Sorunlara Yönelik Kullandığı

Baş Etme Davranışlarını Öğrendiği Kaynakların

Değerlendirilmesi 69

5. SONUÇ VE ÖNERİLER 70

5.1.

5.2.

5.3.

5.4.

5.5.

Hastaların Kişisel ve Hastalıkla İlgili Özelliklerine

İlişkin Sonuçlar 70

Hastaların Genel İyilik Hali Puanlarına İlişkin Sonuçlar 70

Hastaların Ortaya Çıkan Sorunlara Yönelik Kullandığı

Baş Etme Davranışlarına İlişkin Sonuçlar 71

Hastaların Ortaya Çıkan Sorunlara Yönelik Kullandığı

Baş Etme Davranışlarını Öğrendiği Kaynaklara İlişkin

Sorunlar 72

Öneriler 73

ÖZET

74

SUMMARY 75

KAYNAKLAR 76

EKLER 82

EK-1 82

EK-2 83

EK-3 85

EK-4 93

EK-5 96

ÖZGEÇMİŞ 99

Page 7: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

vi

Ankara, Nisan 2012

ÖNSÖZ

Araştırma konusunun seçimi, yürütülmesi ve tez yazımı aşamalarındaki tüm

yardımlarından dolayı değerli tez danışmanım Prof. Dr. Tülin BEDÜK’e, deneyim ve

bilgileriyle yol gösteren Ankara Üniversitesi Hemşirelik Anabilim Dalı Öğretim

Üyesi Doç. Dr. Ayten DEMİR ZENCİRCİ, Doç. Dr. Ayfer TEZEL ve Dr. İnci

AÇIKGÖZ’e, bölümlerinde çalışmamı destekleyen Ankara Üniversitesi Tıp

Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyelerine ve Gündüz Tedavi Ünitesi

hemşirelerine, araştırmayı kabul eden tüm hastalara ve desteklerini esirgemeyen

sevgili aileme teşekkür ederim.

Çiğdem ÖKTEN

Page 8: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

vii

ŞEKİLLER

Şekil 1.1. Gastrointestinal Sistem Kanserlerinin Yıllara Göre İnsidansı 2

Page 9: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

viii

ÇİZELGELER

Çizelge 3.1. Hastaların Kişisel Özellikleri 26

Çizelge 3.2. Hastaların Hastalık İle İlgili Özellikleri 28

Çizelge 3.3. Hastaların N-SAS İyilik Hali Puanlarının Dağılımı 29

Çizelge 3.4. Yaşa Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı 29

Çizelge 3.5. Cinsiyete Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı 30

Çizelge 3.6. Eğitim Durumuna Göre Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 30

Çizelge 3.7. Medeni Durumuna Göre Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 31

Çizelge 3.8. Çalışma Statüsüne Göre Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 31

Çizelge 3.9. Hastaların Yaşadığı Yere Göre Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 32

Çizelge 3.10. Gelir Düzeylerine Göre Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 32

Çizelge 3.11. Hastaların Birlikte Yaşadığı Kişilere Göre Genel İyilik Hali

Puan Ortalamalarının Dağılımı 33

Çizelge 3.12. Tanıya Göre Hastaların Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 34

Çizelge 3.13. Tanı Süresine Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı 34

Çizelge 3.14. Hastalığın Evresine Göre Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 35

Çizelge 3.15. Tedavi Protokolüne Göre Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 35

Çizelge 3.16. Cerrahi Tedavi Alma Durumuna Göre Genel İyilik Hali

Puan Ortalamalarının Dağılımı 36

Çizelge 3.17. Hastaların Bulantı-kusma Yaşama Durumu, Sorunla Baş Etme

Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı 37

Page 10: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

ix

Çizelge 3.18. Bulantı-kusma Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların

Etkili Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 38

Çizelge 3.19. Hastaların Halsizlik-Yorgunluk Yaşama Durumu, Sorunla

Baş Etme Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin

Dağılımı 39

Çizelge 3.20. Halsizlik-Yorgunluk Sorunu Olan Hastaların

Kullandıkları Davranışların Etkili Olma Durumuna Göre,

Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı 40

Çizelge 3.21. Hastaların Ateş Yaşama Durumu Sorun ile Baş Etme Davranışları

ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı 41

Çizelge 3.22. Hastaların Saç dökülmesi Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme

Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı 42

Çizelge 3.23. Saç Dökülmesi Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların

Etkili Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 43

Çizelge 3.24. Hastaların Ağızda YaraYaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme

Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı 44

Çizelge 3.25. Ağızda Yara Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların

Etkili Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı 45

Çizelge 3.26. Hastaların Kabızlık Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme

Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı 46

Çizelge 3.27. Kabızlık Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili

Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı 47

Çizelge 3.28. Hastaların Diyare Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme Davranışları

ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı 48

Çizelge 3.29. Diyare Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili

Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı 49

Page 11: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

x

Çizelge 3.30. Hastaların İştahsızlık Yaşama Durumu Sorun ile Baş Etme

Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı 50

Çizelge 3.31. İştahsızlık Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili

Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı 51

Çizelge 3.32. Hastaların Tat ve/veya Koku Değişikliği Yaşama Durumu, Sorun ile

Baş Etme Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin

Dağılımı 52

Çizelge 3.33. Tat ve/veya Koku Değişikliği Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları

Davranışların Etkili Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali

Puan Ortalamalarının Dağılımı 53

Çizelge 3.34. Hastaların Anksiyete Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme

Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı 54

Çizelge 3.35. Anksiyete Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili

Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı 55

Çizelge 3.36. Hastaların Kemoterapinin yan etkilere ilişkin Eğitim Alma, Eğitim

Materyali Verilme ve Eğitim Aldıkları Kişilerin Dağılımı 56

Page 12: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

1

1.GİRİŞ

1.1.Problemin Tanımı ve Önemi

Hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalması olarak tanımlanan kanser,

günümüzde en önemli sağlık sorunlarından biridir (Kutluk ve Kars, 2001; American

Cancer Society, 2010).

Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) 2008 verilerine göre dünya genelinde 12,4

milyon yeni kanser vakası ve 7,6 milyon kanser nedenli ölüm meydana gelmiştir

(DSÖ Dünya Kanser Raporu, 2008). Kanser ölüm oranının yüksek olması konunun

önemini daha da arttırmaktadır. Günümüzde kanser en sık ölüm nedenleri arasında,

birçok gelişmiş ülkede, kalp-damar hastalıklarından sonra 2. sırayı almaktadır.

Ülkemizde 0-1 yaş grubu hariç tutulursa ölüm nedenleri arasında 2. sırada yer

almakta ve her 10 ölümden birisi kanser nedeni ile olmaktadır ( Kutluk ve Kars,

2001).

Yine DSÖ’nün 2008 verilerine göre dünyada en yaygın görülen kanserler

akciğer (1,52 milyon), meme (1,29 milyon) ve kolorektal (1,15 milyon) kanserlerdir.

Kötü prognoz nedeniyle, akciğer kanseri (1,31 milyon) en fazla ölüme neden olan

kanserken onu mide kanseri (780.000 ölüm) ve karaciğer kanseri (699.000 ölüm)

izlemektedir. Bu veriler gastrointestinal (GİS) kanserlerinin görülme sıklığı ve ölüm

nedenleri arasında önemli bir yer tuttuğunu göstermektedir (DSÖ Dünya Kanser

Raporu, 2008).

Ülkemizde ise Sağlık Bakanlığı’nın 2004-2006 verilerine göre erkeklerde en sık

görülen kanserler sırasıyla akciğer (%37,1), prostat (%27), mesane (%10,9) ve

kolorektal (%8,2), kadınlarda ise sırasıyla meme (%47,2), kolorektal (%23,8) ve

tiroid (%7,9) kanserleridir (TC Sağlık Bakanlığı Türkiye Kanser İnsidansı, 2006)

Ayrıca yaşla birlikte kanserin görülme sıklığı da artmaktadır. Yaklaşık tüm

kanser türlerinde tanı konan hastaların %78’inin yaşı 55 ve üzeridir (American

Cancer Society, 2010).

Page 13: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

2

Şekil 1.1. Gastrointestinal Sistem Kanserlerinin Yıllara Göre İnsidansı (Kaynak: TC Sağlık

Bakanlığı 2003-2006 Yılları Türkiye Gastrointestinal Kanser İnsidansı)

Sağlık Bakanlığı’nın 2006 verilerine göre gastrointestinal sistem kanser insidansı

erkeklerde yüzbinde 45,90 kadınlarda ise yüzbinde 26,10 dur.

Aynı kaynak mide kanseri insidansını erkeklerde yüzbinde 15,00 kadınlarda

yüzbinde 7,70; kolon kanseri insidansını erkeklerde yüzbinde 10,70 kadınlarda

yüzbinde 7,40; rektum kanseri insidansını erkeklerde yüzbinde 7,80 kadınlarda

yüzbinde 4,30; karaciğer kanseri insidansını erkeklerde yüzbinde 3,70 kadınlarda

yüzbinde 1,60; safra kesesi kanseri insidansını erkeklerde yüzbinde 1,40 kadınlarda

yüzbinde 1,20 ve pankreas kanseri insidansını erkeklerde yüzbinde 4,80 kadınlarda

ise yüzbinde 2,60 olarak ifade etmektedir (TC Sağlık Bakanlığı Türkiye Kanser

İnsidansı, 2006).

GİS kanserinin görülme sıklığının yıllara göre dağılımı şekil 1.1’de yer almaktadır.

GİS kanserinin görülme sıklığının erkek ve kadınlarda giderek arttığı ve bu artışın

kadınlara oranla erkeklerde daha fazla olduğu grafikten anlaşılmaktadır (TC Sağlık

Bakanlığı Türkiye Kanser İnsidansı, 2006).

Kanser tedavisinde yaygın olarak kullanılan dört yöntem

kemoterapi,radyoterapi, immünoterapi ve cerrahidir. Kanser tedavisinde kullanılan

33,23 33,48 34,96

45,90

21,88 22,63 22,11

26,10

0

5

10

15

20

25

30

35

40

45

50

2003 2004 2005 2006

İNS

İDA

NS

(Y

ÜZ

BİN

DE

)

ERKEK

KADIN

Page 14: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

3

yöntemlerden biri olan kemoterapi, kanserin ilaçla tedavisi anlamına gelmektedir. Bu

ilaçlar kanser hücresinin çoğalmasını durdurmakta ve/veya yok etmektedir. Ancak

kanserli hücrelerin yanı sıra sağlıklı hücrelere de etki ettiğinden birçok yan etki

ortaya çıkabilmektedir. Bunların başlıcaları; bulantı, kusma, saç dökülmesi, halsizlik,

diyare, konstipasyon,deri ve ilaç reaksiyonları, nötropeni, trombositopeni ve tat

değişiklikleridir (Birol ve ark., 1997; Kutluk ve Kars, 2001; American Cancer

Society, 2010).

Günümüzde kemoterapi sıklıkla ayaktan kemoterapi ünitelerinde uygulanmakta,

hastalar evlerine gittiklerinde kemoterapinin yol açtığı sıkıntılarla baş başa

kalmaktadır. Kemoterapi ünitesinde verilen eğitim bazı durumlarda hastaların evde

yaşadıkları sıkıntılarla baş edebilmeleri için yeterli olmamakta ve/veya hastalar bu

sıkıntılarla baş edebilmek için kendi kendilerine bazı yöntemler

uygulayabilmektedirler. Bu yöntemlerde yer alan bazı davranışların sorunlarla baş

etmede yeterli, bazılarının kısmen yeterli, bazılarının da yetersiz olduğu ilgili

çalışmalarda belirtilmektedir (Richardson ve Ream, 1997; Aslan ve ark., 2006;

Piamjariyakul ve ark., 2010; Can ve ark., 2010). Kemoterapi alan hastaların ortaya

çıkan sorunlarla baş edebilmesi onların yaşam kalitesi ve öz bakım gücünü

arttıracağından önemlidir. Bu nedenle kanserli hastaların kemoterapiye bağlı olarak

evde yaşadığı sorunlar, bu sorunlara yönelik olarak izledikleri baş etme yöntemlerini,

kendine uyguladıkları bakım davranışlarını ve bu davranışların etkili olup olmadığını

belirlemek, hastalara verilecek hemşirelik bakımını yönlendirebilir. Bunun yanı sıra

hemşirelik bakımının oluşturulması ve bireyselleştirilmesi için etkili bir rehber

olabilir. Ayrıca ayaktan kemoterapi alan hastalara verilen eğitimin etkinliğini de

arttırabilir.

1.2.Araştırmanın Amacı

Bu araştırma; ayaktan kemoterapi alan GİS kanserli hastaların evde karşılaştıkları

sorunları belirlemek, bu sorunlara yönelik hastaların kullandığı baş etme

davranışlarını ve bu davranışların etkili olup olmadığını saptamak amacıyla

yapılmıştır.

Page 15: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

4

1.3.Genel Bilgiler

Latincede “cancer” Yunanca’da “corcinos” kelimelerinden temel alan, yengeç

anlamına gelen kanser, hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesi ve anormal hücre

yayılımı ile kartakterize hastalık grubuna verilen isimdir. Epitelial kökenli malign

tümörler için kullanılır (Birol ve ark., 1997; Kutluk ve Kars, 2001; Gürel, 2007;

American Cancer Society, 2010).

Şişlik anlamındaki tümör, anormal bir doku kitlesi olup, normal dokulardan

farklı olarak sürekli gelişme halinde bulunur ve kanserojen etki ortadan kalktıktan

sonra da büyümesini sürdürür. Neoplazm ise tümörle eş anlamlı olup yeni ve

anormal gelişme demektir ( Birol ve ark., 1997; Celasun, 2006).

Tümörler iki ana grup altında toplanır;

Benign(iyi huylu) tümörler: Sınırlı bir büyüme potansiyelleri olup bulundukları

bölgede büyüyüp gelişirler ve metastaz yapmazlar (Birol ve ark., 1997; Celasun,

2006).

Malign(kötü huylu) tümörler: Hızlı çoğalıp çevre dokulara infiltre olurlar. Uzak

organlara kan ve lenf yoluyla metastaz yaparlar (Birol ve ark., 1997; Celasun, 2006).

1.3.1.Tümörlerin Adlandırılması

Tümörlerin adlandırmasının temel amacı, bulunduğu yer ve olası biyolojik

davranışı konusunda bilgi vermektir. En yaygın adlandırma yaklaşımı, tümörlerin

morfolojik ve işlevsel olarak benzedikleri veya kaynaklandıkları dokuyu öne

çıkarmaktır. Örneğin; kollagen üreten fibroblastik hücrelerden oluşan bir neoplazm,

fibroma; kıkırdaksı hücreler içeren bir neoplazm kondroma olarak adlandırılır.

Sondaki -oma takısı bu tümörlerin benign olduğunu gösterir. Epitelyal hücrelerin ana

bileşen olduğu tümörlerde, glandlar oluşturan veya glandlardan kaynaklanan benign

bir tümör adenoma olarak adlandırılır. Malign tümörlerde ise; epitelyal olanlar için

kanser veya -karsinoma, mezenkimal olanlar için -sarkoma son ekleri kullanılır.

Buna göre, kemik dokusuna benzeyen malign mezenkimal tümör osteosarkoma,

Page 16: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

5

glandlar oluşturan bir kötücül epitelyal tümör adenokarsinoma olarak adlandırılır

(Birol ve ark., 1997; Celasun, 2006).

1.4.Kanserin Etiyolojisi

Kanser oluşumuna neden olan faktörler şöyle özetlenebilir;

İyonize Radyasyon: Yapılan çalışmalarda çok fazla alınan iyonize radyasyonun

kansere neden olduğu gösterilmiştir. Başta lösemiler ve epitelyal kanserler olmak

üzere iyonize radyasyonun çeşitli kanserlere yol açtığı Japonya’ya atılan atom

bombasına maruz kalanlarda ankilozan spondilit hastalığı nedeniyle radyasyon

verilenlerde ve çeşitli nedenlerle radyasyon alanlarda gösterilmiştir (Kutluk ve Kars,

2001).

Ultraviyole Işınları: Ultraviyole ışınları deri epitel hücrenin DNA yapısını bozarak

tümör gelişimine neden olmaktadır (Birol ve ark., 1997). Açık havada çalışanlar, deri

rengi açık insanlar ve kontrolsüz şekilde güneş ışığına maruz kalanlarda deri kanseri

daha sık görülmektedir (Kutluk ve Kars, 2001).

Hava Kirliliği: Hava kirliliğinin özellikle sanayi şehirlerinde akciğer kanserinin

oluşumunda rol oynadığı bilinmektedir (Tominaga, 1999).

Kimyasal Karsinojenler: Meslekleri gereği asbest, benzin, krom, katran, kömürün

yanma ürünleri gibi maddelerle karşılaşmanın kanser oluşumuna neden olduğu

bilinmektedir (Kutluk ve Kars, 2001).

Beslenme Faktörleri: Yağlı, kalorili, tuzlu yiyecekler özellikle sindirim sistemi

kanserlerinin oluşumunda önemli rol oynamaktadır. Ayrıca besinlerdeki katkı

maddeleri, pişirme ve saklama yöntemleri de kanser oluşumunda rol oynamaktadır

(Birol ve ark., 1997; Kutluk ve Kars, 2001).

Sigara: Sigara ile akciğer kanserinin ilişkisi kesin olarak kanıtlanmış olup, sigara

ayrıca larenks, ağız boşluğu, yutak, mesane ve pankreas kanserlerinin riskini de

arttırmaktadır (Kutluk ve Kars, 2001).

Alkol: Aşırı alkol kullanımının farenks, larenks ve özefagus kanserleriyle ilişkili

olduğu bilinmekle birlikte; karaciğer, kolon, rektum ve meme kanserleriyle de ilişkili

olduğu yönünde kanıtlar vardır (Tominaga, 1999).

Page 17: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

6

Enfeksiyon: Bazı virüslerin kanserle ilişkili olduğu bilinmektedir. Örneğin; Hepatit-

B ve hepatit-C nin karaciğer kanseriyle, human papilloma virüsü (HPV) ve herpes

simpleks tip 2 virüsünün (HSV-2) servikal kanserle, Helikobacter pylori’nin mide

kanseriyle ilişkili olduğu saptanmıştır (Tominaga, 1999).

Ayrıca kalıtım,ırk, yaş, cinsiyet, hormonlar, immünolojik etkenler de risk faktörleri

arasında yer almaktadır (Birol ve ark., 1997; Gürel, 2007).

1.5.Kanserde Tanı Yöntemleri

Kanser tanısında kullanılan çok sayıda yöntem vardır. Kanser tanısı için tek bir

yöntem yeterli olmayıp birçok yöntem birlikte kullanılmaktadır. Ayrıca tanı

yöntemleriyle hastalığın yayılma derecesi de değerlendirilmektedir (Birol ve ark.,

1997; Kutluk ve Kars, 2001). En yaygın kullanılan yöntemler, hastalığın öyküsü,

fizik muayene, laboratuar incelemeleri, kan sayımı, biyokimyasal analizler, röntgen

incelemeleri, radyoizotop taramalar, endoskopi, ultrasonografi, Bilgisayarlı

Tomografi (CT), Magnetik Rezonans (MR), sitoloji, biyopsi ve histopatolojidir.

Histopatoloji, şüpheli dokudan biyopsi ile alınan örneklerin mikroskop altında

incelenmesidir. Şüphelenilen dokudan mutlaka biyopsi alınmalıdır. Biyopsi kesin

tanı konmasında, tümörün evrelendirilmesinde, yayılımın büyüklüğünün

belirlenmesinde ve tümörle ilgili diğer özelliklerin belirlenmesinde önemlidir (Birol

ve ark., 1997; Kutluk ve Kars, 2001; Gürel, 2007).

1.6.Kanserin Tedavisi

Kanserin tedavisinde kullanılan başlıca yöntemler cerrahi tedavi, radyoterapi,

kemoterapi ve immünoterapidir. Kanserin türü ve yaygınlığına göre ayrı olarak yada

birkaç yöntem birlikte kullanılabilmektedir (Can, 1995; Gürel, 2007).

Cerrahi Tedavi: Eski zamanlardan beri kullanılan bir yöntemdir ve ilk tedavi

aşaması olarak yerini korumaktadır. Ancak metastaz olup olmamasına göre diğer

tedavi yöntemleriyle birlikte kullanılmaktadır. Cerrahi tedavi amaçlarına göre tanısal

Page 18: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

7

cerrahi, önleyici cerrahi, radikal cerrahi ve palyatif cerrahi olarak dörde

ayrılmaktadır (Kutluk ve Kars, 2001).

Tanısal cerrahide; kanserli dokudan örnek alınır. Kanseri türü ya da yaygınlığına

göre ya biyopsi alınır ya da kanserli dokunun bütünü çıkartılır. Önleyici cerrahide;

kanser olmamasına rağmen kansere dönüşeceği bilinen dokular çıkartılır. Radikal

cerrahide; kanserli dokunun ve yayılma olasılığının yüksek olduğu bölgeler çıkartılır.

Palyatif cerrahide ise;ilerlemiş kanser vakalarında hastalığın acil sorun yaratan bazı

bulgularını düzeltmek, önlemek ve yaşamı uzatmak amacı ile yapılır (Kutluk ve

Kars, 2001).

Radyoterapi: Lokal bir tedavidir. X ışınları, gama ışınlar,elektronlar gibi iyonize

ışınlar kullanılarak yapılır. Radyoterapi de cerrahi gibi radikal ve palyatif amaçla

kullanılmaktadır. Ayrıca brakiterapi denilen metot ile sadece kanserli bölgeye

radyoterapi uygulaması son yıllarda giderek daha yaygın kullanılmaya başlanmıştır.

Böylece sağlam dokuların radyasyonun yan etkilerinden korunması da amaçlanmıştır

(Can, 1995; Kutluk ve Kars, 2001; Gürel, 2007).

İmmünoterapi: Vücudun bağışıklık sisteminin uyarılmasıyla kanser hücresinin

yok edilmesi işlemidir. Bu amaçla BCG aşısı gibi bağışıklık sistemini uyaranlar,

interlökin, interferon gibi biyolojik moleküller kullanılmaktadır (Can, 1995; Kutluk

ve Kars, 2001).

Kemoterapi: Kemoterapi kanserin ilaçla tedavisi demek olup sistemik bir

tedavidir.Özellikle çoğalan hücrelara karşı seçici öldürücü etkileri olan doğal veya

sentetik kimyasal, biyolojik ajanlar ve hormonlarla yapılan tedavi şeklidir (Can,

1995; Akyol, 2004; Gürel, 2007).

Sadece hastalığın başladığı yere değil uzak bölgelere yayılmış olan saptanmış

veya saptanamayan tüm kanserli hücrelere etki eder. Kemoterapide kullanılan ilaçlar

DNA ve RNA’yı etkileyerek protein sentezini bozarlar (Can, 1995; Akyol, 2004).

Kemoterapide kullanılan ilaçlar kanser hücrelerinin çoğalmalarını durdurmakta ve

yok etmektedir. Ancak bu ilaçlar vücuttaki normal hücrelere de etki edebilir ve ciddi

yan etkilere yol açabilirler. Bu etkilerin başlıcaları; bulantı-kusma, saç dökülmesi,

yorgunluk,iştahsızlık, stomatit ve tat değişiklikleri, konstipasyon, diyare, nötropeni,

trompositopeni ve anemidir (Can, 1995;Kapucu, 2004).

Kanserde kullanılan ilaçlar şu şekilde sınıflandırılmaktadır;

Page 19: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

8

Alkilleyici Ajanlar: Hücre çekirdeğindeki DNA sentezini bozarak mitoz bölünmeyi

önler ve hücre ölümüne yol açar. Bu gruba örnek olarak Nitrojen mustardlar,

Aziridin ve epoxidler (thiotepa, miyomicin C, dianhydrogalactitol), Alkil fulfonatları

(Bisulfan), Nitrosoureler, platin bileşikleri (cisplatinum, carboplatin) gösterilebilir.

Bulantı-kusma,ekstravazasyon, allopesi, kemik iliği supresyonu, dermatit, stomatit

başlıca yan etkileridir (Can, 1995; Aslan, 2003).

Antimetabolitler: Antimetabolitler, hücre fonksiyonu için gerekli olan vitamin,

nükleosit,amino asit gibi metabolitlere benzerdir. Bu ilaçlar hücre tarafından absorbe

edilir ve RNA sentezi için gerekli olan belirli biyokimyasal reaksiyonları ve hücresel

büyümeyi inhibe eder. Bu grupta yer alan ilaçlar Methotrexate, Cyitosine

arabisonide, Fuludarabine, 5-Fluourasil, 6-Mercaptopurine, 6-Thioguanine,

Hydroxyurea’dır. Bulantı-kusma, stomatit, diyare, allopesi, myelosupresyon başlıca

yan etkileridir (Can, 1995; Aslan, 2003).

Sitotoksik Antibiyotikler: DNA ve/veya RNA sentezini doğrudan inhibe ederek

veya DNA’ya bağlı protein sentezini inhibe ederek hücre bölünmesini önlerler.bu

grupta yer alan ilaçlar antrasiklin türevleri (Daktinomicin, daunorubicin,

doksorubicin, epirubicin, aklarubicin), Bleomicin, Plikamicin, Mitomicin’dir.

Stomatit,allopesi, ekstravazasyon, myelosupresyon, hiperpigmentasyon başlıca yan

etkileridir (Can, 1995; Aslan, 2003).

Alkaloidler: Alkaloidler bitkilerden elde edilir. Bu ilaçlar metafaz aşamasını

engeller ve hücre ölümüne neden olurlar. Ayrıca RNA sentezini de inhibe ederler. Bu

grupta yer alan ilaçlar Etoposide, Teniposide, Vincristine, Vinblastin, Vindesine,

Vinorelbine’dir. Lökopeni, konstipasyon, alopesi, hafif bulantı-kusma başlıca yan

etkileridir (Can, 1995; Aslan, 2003).

Hormon ve Hormon Antagonistleri: Bu ilaçlar stotoksik değil,stostatik (çoğalmayı

baskılayıcı) etki yaptıklarından sürekli verilmeleri gerekir. Estrojen

(Dietilstilbestrol), Antiestrojen (Tamoxifen), Progestin (Megestolacetate),

Androjenler (Fluoxymesterone, testelactone), kortikosteroidler (Prednisone,

dexamethasone), Antiandrojen (Flutamid) bu gruptadır (Can, 1995; Aslan, 2003).

Enzimler: Enzimler belli hücre metabolitlerini inhibe ederler ve protein sentezini

önlerler. L-asparaginase bu gruba örnek verilebilir. Bulantı-kusma, ateş, titreme,

disoryantasyon başlıca yan etkileridir (Can, 1995; Aslan, 2003).

Page 20: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

9

1.7. Kanserli Hastalarda Sorunlar ve Hemşirelik Bakımı

Kanser tedavisindeki hemşirelik bakımı, birçok yönden diğer hastalıkların

tedavisindeki bakıma benzer. Bunun yanısıra hastaların bakımında görev alacak

hemşirelerin hasta gereksinimlerini saptama, bakımı hastayla birlikte planlama ve

uygulamada yeterli bilgi ve beceriye sahip olması gerekmektedir. Ayrıca terminal

dönemdeki hastalarda tedavinin yanı sıra kalan yaşam süresinin kalitesinin arttırılması

da sağlanmalıdır. Yaşam kalitesi, memnuniyet, mutluluk, bağımsızlık,saygı,moral,

iyilik hali gibi kavramları içerir; zamana,yere ve kişilere göre değişiklik gösterebilir.

Genel olarak bireyin fiziksel, psikolojik ve sosyal sağlığına yönelik subjektif görüşleri

olarak tanımlanır. Kanser kelimesi, anksiyete ve korku gibi olumsuz duygular

uyandıran bir kavram olarak görülmektedir. Hastanın ölüm korkusu, gelecek endişesi,

yorgunluk, bulantı-kusma, ağrı çekme gibi yaşam kalitesini etkileyen fiziksel ve

psikolojik birçok olumsuz deneyimler yaşamasına neden olmaktadır. Kanser tanısını

alan birey, o güne kadar yaşamını sürdürmekte ve sorunları çözmekte kullandığı başa

çıkma mekanizmalarının yeterli olmadığını fark eder. Güçsüzlük, korku, kaygı ve

çaresizlik gibi duygular yaşar. Kanserli hastakarda tedavi ve bakımın temel amacı

hastalığa yönelik olduğu kadar yaşam kalitesinin yükseltilmesine de yöneliktir. Bu

nedenle sağlık personelinin tedavi edici yaklaşımları yaşam kalitesini yükseltmek

açısından önem kazanmaktadır (Decosse ve Cennerazzo, 1997; Kapucu, 2004; Ünsar

ve ark., 2007; Bahar, 2007; Gürel, 2007; Kim ve Kwon, 2007).

1.7.1. Semptomların Kontrolü

Kanserli hastalar hastalık sürecinden kaynaklanan semptomlar kadar kemoterapi

ve radyoterapinin yan etkileri nedeni ile bulantı-kusma, yorgunluk, dehidratasyon,

mukozit, iştahsızlık, konstipasyon, anksiyete gibi fiziksel ve emosyonel semptomları

yoğun bir şekilde yaşamaktadırlar ve bu semptomlar kanserli hastaların yaşam

kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Hemşirelik bakımı bu komplikasyonları

önleme, erken dönemde saptama ve kontrol etmeye yönelik planlanır ve uygulanır.

Hemşirenin hastada görülebilecek olan semptomları belirleyip uygun önlemler alması,

Page 21: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

10

hasta ile birlikte baş etme stratejilerinin belirlenmesi, semptomların kontrol edilmesi

için hasta ve ailenin yaşam kalitesini olumlu yönde etkileyecektir (Kapucu, 2004;

Ünsar ve ark., 2007; Gürel, 2007).

Bu bölümde GİS kanserlerin tedavisinde kemoterapiye bağlı olarak ortaya çıkan

genel belirtiler ele alınmıştır.

1.7.1.1.Bulantı-Kusma

Bulantı-kusma kemoterapi ve radyoterapinin sık görülen yan etkileridir. Akut

bulantı-kusma; kemoterapi verildikten sonra 24 saat içinde meydana gelir ve

kusmanın en şiddetli fazını oluşturur. Gecikmiş bulantı-kusma kemoterapiden 24 saat

sonra başlar ve 6-7 güne kadar devam edebilir. Beklenti bulantı kusması ise

Pavlovun klasik şartlanma tepkisiyle açıklanabilen, önceki kemoterapilerde zayıf

şekilde kontrol altına alınmış bulantı-kusma yaşayan hastalarda görülmektedir

(Aslan, 2003; Genç, 2005; Can, 2010).

Bulantı-kusma; iştahsızlık, beslenme problemleri, kaşeksi, sıvı-elektrolit

dengesizliği, dehidratasyon, yorgunluk, tedaviye uyum sağlayamama ve günlük

aktivitelerini yerine getirememe gibi problemleri beraberinde getirebilmektedir

(Aslan, 2003; Can, 2010).

Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010) kemoterapinin yan etkilerine yönelik yaptığı

çalışmada hastaların %60’ının bulantı, %35’inin ise kusma yaşadığı saptanmıştır.

Can ve arkadaşlarının (2010) yaptığı benzer bir çalışmada ise hastaların %70,8’inin

bulantı yaşadığı belirlenmiştir.

Bulantı-kusmaya yönelik uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

Antiemetikler istem edildiği gibi uygulanır.

Kusmanın sıklığı, miktarı, içeriği izlenir ve kaydedilir.

Serum elektrolit düzeyleri izlenir.

Dehidratasyon riskine karşı aldığı-çıkardığı sıvı ve kilo takibi yapılır.

Temiz hava ve kokusuz ortam sağlanır.

Ağız hijyenine dikkat edilir, sık sık ağız bakımı verilir.

Page 22: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

11

Tatlı, baharatlı, kızartma, yağlı gıdalardan kaçınılması önerilip kompleks

karbonhidratların yararlı olabileceği konusunda bilgi verilir.

Bulantının azalması için gevşeme teknikleri, dikkati başka yöne çekme gibi

yöntemler uygulanır

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

1.7.1.2.İştahsızlık

Kemoterapi ilaçları ve radyoterapi iştahta azalmaya yol açabilir. Kilo kaybına

neden olabilir. Bulantı-kusma , stomatit, tat değişiklikleri de iştahsızlığa sebep

olabilir. Ayrıca iştahsızlık halsizlik, yorgunluk ve düşük yaşam kalitesine yol açabilir

(Aslan, 2003; Genç, 2005).

Uygun bir beslenme kanser tedavisinin başarısı ve özellikle hastalıktan

kaynaklanan komplikasyonların gelişme riskinin azaltılması açısından çok önemlidir.

Hemşire ve kanser tedavisine katkıda bulunan tüm sağlık çalışanlarının beslenmedeki

erken tanı ve girişimleri, tedaviye eşlik eden beslenme bozukluklarını önlemede

önemlidir (Birol ve ark., 1997; Gürel, 2007; Ertem, 2008; Karakoç, 2008).

Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010) kemoterapinin yan etkilerine yönelik yaptığı

çalışmada hastaların %73’ünde iştahsızlık geliştiği saptanmıştır.

İştahsızlığa yönelik uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

İştahsızlık gelişebileceği konusunda hasta ve ailesi bilgilendirilir.

Hastanın tedavi başındaki boy ve kilosu ölçülür, her tedaviden önce kilodaki

değişiklikler değerlendirilir.

Yüksek kalorili ve proteinli besinler alınması konusunda hasta bilgilendirilir.

Besin alımı değerlendirilir, az ve sık beslenmesi önerilir.

Hasta açlık hissettiği anda yemek yemesi için cesaretlendirilir.

Her öğünden önce ağız bakımı yapılır.

Hastanın rahat, sakin, kokusuz ortamda yemek yemesi sağlanır

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

Page 23: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

12

1.7.1.3.Yorgunluk

Yorgunluk, fiziksel ve emosyonel enerjideki azalma ve günlük yaşam

aktivitelerini sürdürmede güçlükle karakterizedir (Richardson ve Ream, 1997; Aslan,

2003). Richardson ve Ream’ın (1997) yaptığı araştırmada kemoterapi alan hastaların

%90’ının yorgunluk yaşadığı saptanmıştır. Can ve arkadaşlarının (2010) yaptığı

benzer bir çalışmada hastaların %85’inin yorgunluk yaşadığı belirlenmiştir.

Yorgunluğa yönelik uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

Hastada yorgunluğa neden olabilecek risk faktörleri değerlendirilir

(kemoterapi, radyoterapi, cerrahi, kötü beslenme, enfeksiyon, ağrı gibi)

Hastanın bakım gereksinimleri kısa sürede tamamlanır.

Hastanın gece en az 7-8 saat uyuması ve gün içinde sık sık dinlenmesi

sağlanır.

Hastaya kendini iyi hissettiğinde tedavi tipine göre yürüyüş/hafif egzersiz

yapması önerilir.

Hastanın yeterli ve dengeli beslenmesi önerilir.

Yıkılan hücrelerin ve atık ürünlerin uzaklaştırılabilmesai için günde en az 8-

10 bardak su içmesi önerilir

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

1.7.1.4.Saç Dökülmesi

En sık karşılaşılan cilt toksisitesidir. Saç kaybı kişilerde dış görünüşte

değişikliğe neden olduğu için benlik ve kişilik algısında düşme ve ruhsal problemler

ortaya çıkabilir (Genç, 2005; Can, 2010). Saçlara ek olarak kaş, kirpik, yüz kılları,

bacak kılları da dökülür. Tedavi bitiminden 2-3 hafta sonra dökülen saçlar tekrar

çıkmaya başlar. Ancak saçların şekil ya da renginde, sıklığında farklılıklar olabilir.

Yapılan çalışmalarda hastaların %65-68’inde saç dökülmesi olduğu

belirlenmiştir (Can ve ark., 2010; Piamjariyakul ve ark., 2010).

Saç dökülmesine yönelik uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

Hastaya saç kaybı olacağı ve tedaviden sonra tekrar çıkacağı açıklanır.

Page 24: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

13

Saçların yapı, renk ve sıklığında farklılıklar olabileceği hastaya açıklanır.

Hastanın kemoterapiden önce saçlarını kısaltması önerilebilir.

Göz kalemi, kaş kalemi, takma kirpik kullanılması önerilebilir.

Kalan saçlar için sık şampuan uygulamama ve yumuşak fırça kullanılması

önerilir.

Saçlarını kazıtması önerilebilir.

Şapka, bone, peruk gibi materyaller konusunda bilgilendirilir

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

1.7.1.5.Tırnak Değişiklikleri

Tırnak değişiklikleri genellikle tırnak matriksinde, tırnak yatağında ve tırnak

etrafındaki damarlarda oluşmaktadır. Tırnak etrafı derinin iltihaplanması, tırnak

yüzeyinde oluk biçiminde yatay çizgiler, tırnak plağının tırnak yatağından ayrılması,

tırnak plağının beyazlaması, tırnak altı hematom ve tırnak yapısının bozulması en sık

rastlanan tırnak değişiklikleridir. Yapılan araştırmalar kısıtlı olmakla birlikte buz

uygulamasının tırnak değişikliklerinin görülme sıklığının azalmasında etkili

olabileceği düşünülmektedir. Bunun dışında uygulanabilecek hemşirelik girişimleri

şunlardır;

Tırnaklar kısa kesilir.

Hijyene önem gösterilir.

Tırnak ve tırnak etrafına zarar verecek kimyasallardan ve deterjanlardan uzak

durulur.

Hastaların tırnakları B vitaminli(5 mg) suda günde 2 kez 10 dakika süreyle

bekletilir, biotin uygulanır.

Günlük yaşamın devam ettirilmesi için eldiven kullanılır.

Tırnakta ve tırnak etrafında ağrı var ise hekime danışılarak uygun bir ağrı

kesici kullanılır.

Gerektiğinde lokal topikal antifungal ve antibiyotikler kullanılır

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

Page 25: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

14

Saç dökülmesi ve tırnak değişikliklerinden başka; enjeksiyon bölgesinde irritan

ilaçların neden olduğu allerjik reaksiyonlar, cilt pigmentasyonu, kemoterapinin yol

açabileceği diğer değişikliklerdir.

1.7.1.6.Stomatit ve Tat Değişiklikleri

Stomatit müköz membranların ülserasyon ve enfeksiyonunu içerir. Kemoterapi

ilaçları oral mukozanın hızla bölünen hücrelerine zarar verebilir. Ağızda ve ağız

içindeki yumuşak dokularda inflamasyon, ülserasyon, enfeksiyon, kuruma olabilir

(Dalgıç ve ark., 1998; Chang, 2007). Yutma sırasında oluşan ağrı, ağız yaraları gibi

tedavilerin yan etkileri anoreksiya ve kaşeksi gibi beslenme sorunlarını ortaya

çıkartabilir.

Hastanın tat alma duyusunda kayıp, artış, azalma olabilir ya da hasta tat alma

duyusunda ekşi, metalik, acı, tuzlu tat hissi gibi değişimler yaşayabilir (Can, 2010).

Ayrıca hastalarda tat değişikliklerinin yanında koku alma duyusunda kayıp, artış,

azalma, kokulardan rahatsız olma (parfüm kokusu gibi) ve farklı kokular alma gibi

koku değişiklikleri de ortaya çıkabilir (Bernhardson ve ark., 2009; Can, 2010).

Yapılan çalışmalarda tat ve/veya koku değişikliği olan hastaların oranı %65-67

olarak bulunmuştur (Bernhardson ve ark., 2009; Piamjariyakul ve ark., 2010).

Uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

Oral kavite her tedaviden önce kırmızılık, beyazlık, sarılık yönünden

değerlendirilir ve kaydedilir.

Hastaya uygun ağız bakımı öğretilir.

Hastanın öğünlerden önce ve sonra ağız bakımı yapması sağlanır.

Stomatit, kanama ve enfeksiyon belirti ve bulguları değerlendirilir, bu

belirtiler olursa hastaya mutlaka sağlık personeline danışması gerektiği

açıklanır.

Stomatit oluşmuşsa uygun solüsyonlar önerilir. Kliniğin yaklaşomına göre

Sodyumbikarbonat ya da yarı yarıya sulandırılmış hidrojen peroksit

kullanılabilir.

Sıcak, asitli, tuzlu, baharatlı besinlerden kaçınılması sağlanır.

Page 26: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

15

Yumuşak, protein ve vitamin yönünden zengin yiyecekler önerilir.

Dudaklar kuru ise vazelin önerilir.

Yumuşak diş fırçası kullanılması önerilir.

Ağrı için isteme göre anestezik kullanımı sağlanır.

Yemeklerden önce lokal anestetikli atuşman yapılabilir

(Dalgıç ve ark., 1998; Aslan, 2003; Chang, 2007; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

1.7.1.7.Konstipasyon

Gastrointestinal bölgedeki tümörler, kemoterapi ya da hareket azlığına bağlı

olarak ortaya çıkabilir. Konstipasyon, periferik nöropatinin otonom sinir sisteminde

en sık görülen belirtisidir. Kemoterapik ilaçlar peristaltislerde artış ve azalmalara

neden olabilir. Peristaltizmdeki azalmalar konstipasyona neden olur (Genç, 2005;

Can, 2010). Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada hastaların

%52’sinin konstipasyon yaşadığı saptanmıştır.

Konstipasyona yönelik uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

Kemoterapi ilaçlarının konstipasyona neden olabileceği hastaya açıklanır.

Hastanın normal dışkılama alışkanlığı değerlendirilir.

Sebze, meyve, yulaf gibi lifli besinler önerilir.

Günde en az 8-10 bardak sıvı alımı sağlanır.

Aktivite önerilir.

Düzenli defekasyon alışkanlığı kazandırılmaya çalışılır.

Dışkılama, bağırsak sesleri, bulantı, abdominal distansiyon gibi paralitik ileus

belirtileri izlenir ve kaydedilir.

İsteme göre laksatif verilir

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

1.7.1.8.Diyare

Gastrointestinal sistemdeki tümörler ya da kanser tedavisi nedeniyle ortaya

çıkabilir. Kemoterapi sırasında ortaya çıkan diyare; sıvı-elektrolit dengesizliklerine

Page 27: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

16

neden olur. Kontrol altına alınamazsa sıvı-elektrolit ve asit baz dengesizlikleri ortaya

çıkabilir. Diyare başlangıç ya da süresine göre akut ya da kronik olarak

sınıflandırılmaktadır. Akut diyare, tipik olarak 24-48 saat içinde başlar ve uygun

müdahalelerle 7-14 günde düzelme gösterir. Kronik diyare ise neden olan faktöre

bağlı olarak 2-3 haftadan daha uzun süre devam eder (Can, 2010).

Uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

Kemoterapi ilaçlarının diyareye neden olabileceği hastaya açıklanır.

Hastanın normal dışkılama alışkanlığı değerlendirilir.

Aldığı-çıkardığı sıvı takibi yapılır, kaybedilen sıvının yerine konması

sağlanır.

Yağlı, baharatlı, acı, aşırı sıcak-soğuk yiyeceklerden kaçınılması sağlanır.

Perine bölgesinde irritasyon ve rahatsızlığı önlemek için perine bakımı yapılır

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

1.7.1.9.Lökopeni/Nötropeni

Kemoterapi ilaçlarının kemik iliğini baskılaması sonucu lökosit ve nötrofil

sayılarında azalma olur. Buna bağlı olarak enfeksiyon riski artar. Kemoterapi

uygulamasını takiben 3-7 gün sonra ortaya çıkar (Genç, 2005; Can, 2010).

Uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

Lökosit ve nötrofil sayısı izlenir.

Hastada enfeksiyon belirtileri (ateş, kızarıklık, sıcaklık, ödem, ağrı vb.)

gözlemlenir ve bu belirtiler hastaya öğretilir.

Deri bütünlüğünün korunması sağlanır.

Hastanın ağız ve vücut hijyeni sağlanır.

Tırnakların kısa ve düz kesilmesi sağlanır.

Nötrofil sayısı 1000 mm³ altında ise koruyucu maske, hastanın ayrı odada

yatırılması gibi koruyucu önlemler ve nötropenik diyet uygulanır

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

Page 28: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

17

1.7.1.10.Trombositopeni

Kemoterapi ilaçlarının kemik iliğini baskılaması sonucu trombositopeni ortaya

çıkar ve kanamalara yol açabilir. Kemoterapi ilaçlarının uygulanmasını takiben 6-10

gün sonra ortaya çıkar (Genç, 2005).

Uygulanabilecek hemşirelik girişimleri şöyle sıralanabilir;

Hasta çarpma, düşme ve travmalara karşı korunur.

Ağız bakımı için yumuşak materyal kullanılır.

Damara girilen bölgede kanama olursa bölgeye 3-5 dk basınç uygulanır.

Deride peteşi, ekimoz kontrolü yapılır.

Diş eti, burun, idrar, dışkı kanaması yönünden hasta izlenir.

Kabuklu ve sert yiyecekler önerilmez.

Konstipasyon mutlaka önlenmelidir.

İntrakraniyal kanama olasılığına karşı bilinç, pupil ve ekstremite kontrolü

yapılır.

Hipotansiyon ve filiform nabız açısından hasta gözlenir

(Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

1.7.1.11.Anemi

Kemoterapi ilaçlarının kemik iliğini baskılaması sonucu eritrositlerdeki

azalmayla anemi gelişir. Anemili hastalarda yorgunluk, bitkinlik, nefes darlığı ve

günlük yaşam aktivitelerini sürdürmede güçlük gibi semptomlar ortaya çıkabilir

(Aslan, 2003; Genç,2005).

Anemi için uygun hemşirelik girişimleri aşağıda yer almaktadır;

Kemoterapi öncesinde ve sonrasında eritrosit, hemoglobin ve hematokrit

düzeyleri izlenir.

Anemi belirti ve bulguları hastaya öğretilir.

Yaşam bulguları izlenir, gerektiğinde oksijen verilir.

Günlük yaşam aktivitelerini gerçekleştirme yeteneği değerlendirilir, hastanın

dinlenmesi sağlanır (Aslan, 2003; Ünsar ve ark., 2007; Can, 2010).

Page 29: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

18

1.7.2. Ağrı Kontrolü

Kanser ile ilgili ağrı hastalık süreci ya da kanser tedavisine bağlı olarak ortaya

çıkabilir. Yapılan çalışmalarda hastaların %37-92,5’nin ağrı deneyimlediği

saptanmıştır (Aydın ve Eşer, 2010; Piamjariyakul ve ark., 2010). Ancak kanser

ağrısının giderilmesinde yeterince başarılı olunamamaktadır (Kutlutürkan ve Bedük,

2003). Günümüzde ağrı kontrolü multidisipliner bir yaklaşımla yürütülen ekip

çalışmasını gerektirir ve hemşire bu ekipte önemli bir role sahiptir. Gün içinde hastayı

en yakından izleyen kişi olarak hemşirenin hem ağrının değerlendirilmesinde hem de

analjeziklerin uygulanmasında sorumluluğu vardır (Gürel, 2007).

Kanser ağrısı akut ya da kronik olabilir. Akut ağrı genellikle doku hasarı nedeni

ile oluşur ve süresi sınırlıdır. Kronik ağrı ise daha inatçıdır ve 3 aydan uzun sürer.

Ağrı kontolünde kullanılan yöntemler farmakolojik ve nonfarmakolojik olmak

üzere ikiye ayrılır. Farmakolojik yöntemler, analjezik ve analjeziklerin etkisini

güçlendiren ilaçların kullanımını içerir. Analjeziklerin düzenli aralıklarla ve sürekli

verilmesi gerekir. Ağrı kontrolünde hafif ağrılarda aspirin ve nonsteroid

antienflamatuvar ilaçlar, orta şiddetteki ağrılarda kodein, şiddetli ağrılarda ise

morphine yada diamorphine kullanılmaktadır. Nonfarmakolojik yöntemler ise sıcak-

soğuk uygulama, masaj, ılık banyo yapma, dikkati başka yöne çekme gibi

uygulamaları içerir. Bu uygulamalar ilaç kullanmayı geciktireceği gibi ilaçlarla birlikte

kullanıldığında daha düşük dozda ilaç kullanımını sağlaması bakımından da önemlidir

(Birol ve ark., 1997; Kutlutürkan ve Bedük, 2003; Gürel, 2007).

1.7.3.Psikososyal Destek

Kanser kişilere, ailelere ve topluma sosyal,ekonomik, ruhsal yönden yük ve

sorumluluklar getiren bir sağlık sorunudur. Kanser ölümü ve yaşam üzerindeki

kontrolün sınırlılığını sembolize eden kronik bir hastalıktır. Ölüm korkusu,ağrı ve acı

çekeceği düşüncesi, bağımlı kalma sıkıntısı, beden şeklinin bozulması yeteneklerini

kaybetme, kişiler arası ilişkilerde bozulma, rol işlevi kaybı ve ekonomik sorunlar en

önemli kaygılardır. Sağlıklı bir yaşamdan hastalığa geçiş vardır. Bu geçiş dönemde en

Page 30: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

19

sık görülen bozukluklar depresyon, uyum bozukluğu, anksiyete v.b.’dir. Hastaya etkili

bir şekilde yardım edebilmek içinde hemşirelik girişimlerinin hasta ve ailenin sorun ve

gereksinimlerine yanıt verecek şekilde olmalıdır (Gürel, 2007; Can, 2010).

Page 31: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

20

2.GEREÇ VE YÖNTEM

2.1.Araştırmanın Şekli

Araştırma, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalına bağlı

Gündüz Tedavi ünitelerinde ayaktan kemoterapi alan GIS kanserli hastalarda ortaya

çıkan sorunları ve bu sorunlarla baş etmek için hastaların kullandığı davranışları ve

bu davranışların etkili olup olmadığını saptamak amacıyla tanımlayıcı olarak

yapılmıştır.

2.2.Araştırmanın Yapıldığı Yer

Araştırma, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Tıbbi

Onkoloji Bilim Dalına bağlı Gündüz Tedavi ünitesinde yapılmıştır. Tıbbi Onkoloji

gündüz tedavi ünitesi halen cebeci ve İbni Sina hastanelerinde hizmet vermektedir.

Ancak araştırmanın yapıldığı tarihlerde ünite sadece Cebeci yerleşkesinde hizmet

vermekteydi. Bu ünitede 3 doktor, 5 hemşire hizmet vermekte ve 14 tedavi koltuğu

bulunmaktadır. Gündüz tedavi ünitesine ayaktan kemoterapi alan hastalar

başvurmaktadır. Bu ünitede hastalar kemoterapi alırken kemoterapinin etki ve yan

etkileri hakkında hemşireler tarafından bilgilendirilmekte ve eğitim broşürü

verilmektedir. Bu eğitim sadece 1.kür için gelen hastalara tedavi öncesi

yapılmaktadır. Hastalara verilen eğitim broşürü kemoterapi hakkında genel bilgileri,

kemoterapinin etki ve yan etkilerini içermektedir. Kemoterapi tedavisi sırasında

ortaya çıkabilecek bulantı-kusma, halsizlik-yorgunluk, saç dökülmesi, kabızlık, ishal,

ağızda yaralar gibi yan etkilere karşı hastaların alabileceği önlemlerden

bahsedilmektedir. Ayrıca hekime başvurulması gereken yüksek ateş, gaitada kan,

şiddetli kusma gibi durumlar anlatılmaktadır.

Page 32: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

21

2.3.Araştırmanın Evreni ve Örneklemi

Araştırmanın evrenini Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları

Anabilim Dalı Tıbbi Onkoloji Bilim Dalına bağlı Gündüz Tedavi ünitesine 1 yılda

başvuran 1020 GİS kanserli hasta oluşturmaktadır.

Örneklemin belirlenmesinde evrendeki birey sayısı bilindiği durumlarda

kullanılan formül kullanılmıştır (Sümbüloğlu ve Sümbüloğlu; 1988).

n=N.t².p.q/(d².(N-1)+t².p.q)

Bu formülde GİS kanseriyle ilgili bir prevalans çalışmasına ulaşılamadığından

görülme sıklığı p=0,50 olarak kabul edilmiştir. α=0,05 anlamlılık düzeyinde, d=0,10

örneklem hatası ile örnekleme alınacak GİS kanserli hasta sayısı 88 olarak

belirlenmiştir.

Araştırma;

Araştırmaya katılmayı kabul eden,

İletişim kurulabilen,

GİS kanseri tanısı almış ve ayaktan kemoterapi alan,

2. kür kemoterapi tedavisini tamamlamış ve 3. kür tedaviyi alamak üzere

kliniğe gelen hastalara uygulanmıştır. Oluşabilecek yan etkilerin ortaya

çıkması için 2. kür tedaviyi tamamlamış hastalar araştırmaya alınmıştır.

2.4.Araştırmanın Hipotezleri

Araştırmanın hipotezleri şunlardır;

1. Hastaların demografik özellikleriyle Semptom Değerlendirme Ölçeği (N-SAS)

puanları arasında ilişki vardır.

2. Hastaların yan etkilere karşı kullandıkları baş etme yöntemleri genel iyilik hali

puanlarına etkilidir.

Page 33: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

22

2.5.Bağımlı ve Bağımsız Değişkenler

Araştırmada; hastaların Nightingale Semptom Değerlendirme Ölçeği(N-SAS)

puanları ile ortaya çıkan yan etkiler ve bu yan etkilerle baş etme yöntemleri bağımlı

değişken olarak alınmıştır.

Araştırmanın bağımsız değişkenleri ise; yaş, cinsiyet, eğitim durumu, medeni durum,

meslek, yaşadığı yer, ekonomik durumdur.

2.6.Veri Toplama Araçları

Araştırmada veri toplama aracı olarak Nightingale Semptom Değerlendirme

Ölçeği(N-SAS) ile araştırmacı tarafından geliştirilen, hastaların tanıtıcı özellikleri,

karşılaştıkları sorunlar ve baş etme davranışlarıyla ilgili soruları içeren görüşme

formu kullanılmıştır.

2.6.1. Nightingale Semptom Değerlendirme Ölçeği (N-SAS)

Nightingale Semptom Değerlendirme Ölçeği Gülbeyaz Can ve Adnan Aydıner

(2009) tarafından geliştirilen, geçerliliği ve güvenirliliği yüksek bir ölçektir

(Cronbach’s α 0,93). 5’li Likert tipi bir ölçek olan N-SAS, hastanın tedaviye bağlı

iyilik halini göstermektedir. Alınan puan arttıkça hastanın iyilik hali kötüleşmektedir.

Ölçek toplam 38 maddeden oluşmaktadır. Ölçeğin 10 maddesi hastaların psikolojik

iyilik halini, 8 maddesi sosyal iyilik halini, 20 maddesi ise fiziksel iyilik halini

göstermektedir. 38 maddeden elde edilen puan ise hastaların genel iyilik halini

göstermektedir. Ölçekte yer alan maddelerin karşısında sırasıyla “hayır”, “çok az”,

“biraz”, “oldukça” ve “çok fazla” biçiminde deneyimlenen semptomların derecesini

gösteren beş seçenek verilmiştir. Puanlaması “hayır: 0, çok az: 1, biraz: 2, oldukça:3,

çok fazla: 4 şeklinde olup ölçekten alınan toplam puan madde sayısına bölünerek

Page 34: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

23

ortalama puan hesaplanmaktadır. Ölçekten alınan en yüksek puan 4,00 olup, alınan

puanın;

0-0,50 arası olması iyilik halinin çok iyi düzeyde olduğunu,

0,51-1,50 arası olması iyilik halinin iyi düzeyde olduğunu,

1,51-2,50 arası olması iyilik halinin orta düzeyde olduğunu,

2,51-3,50 arası olması iyilik halinin kötü düzeyde olduğunu,

3,51-4,00 arası olması iyilik halinin çok kötü düzeyde olduğunu

göstermektedir.

2.6.2.Görüşme Formu

Araştırmacı tarafından geliştirilen form iki bölümden oluşmaktadır.

1.bölüm hastaların demografik özellikleri ile tanı ve tedaviye ilişkin bilgilerini

belirlemek amacıyla hazırlanmıştır. Hastaların yaş, cinsiyet, eğitim durumu, medeni

durum, çalışma statüsü, yaşadığı yer, sosyal güvencesi gibi özelliklerini belirlemeye

yönelik sorulardan oluşmaktadır. Ayrıca bu formda yer alan hastanın tanısı,

hastalığın evresi, tedavi protokolü gibi bilgiler hasta dosyasından araştırmacı

tarafından elde edilmiştir (Bakınız ek 3).

2.bölümde ise kemoterapi sonrasında evde yaşadıkları bulantı-kusma, yorgunluk-

halsizlik, konstipasyon, iştahsızlık, ağız yaraları gibi sorunları, bu sorunlarla baş

etme yöntemlerini, yöntemlerin kimden öğrenildiğini ve yöntemin etkili olup

olmadığını ortaya koyacak 44 soru sorulmuştur.

2.7. Araştırma İle İlgili İzinler ve Etik Onam

Araştırma öncesinde Helsinki bildirgesine uygun olarak etik kuruldan onay, ilgili

kurumdan yazılı izin ve görüşme öncesinde her hastadan yazılı bilgilendirilmiş onam

alınmıştır.

Page 35: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

24

2.8.Ön Uygulama

Ön uygulama araştırmacı tarafından GİS kanseri olmayan 10 hasta üzerinde

gerekli izinlerin alınmasından sonra uygulanmıştır. Ön uygulama sonuçlarına göre

formunda gerekli düzenlemeler yapılmıştır.

2.9.Uygulama

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Tıbbi Onkoloji

Bilim Dalına bağlı Gündüz Tedavi Ünitesine 3. kür için gelen hastalara Nightingale

Semptom Değerlendirme Ölçeği ve görüşme formu uygulanmıştır. Veriler yüz yüze

görüşme yöntemi ile araştırmacı tarafından toplanmıştır. Bir görüşme yaklaşık 30

dakika sürmüştür.

2.10. Süre ve Olanaklar

Araştırmanın planlanmasına Eylül 2010’da başlanmıştır. Aralık 2010’da tez

önerisi sunulmuştur. Gerekli izinler alındıktan sonra Şubat 2011-Eylül 2011 tarihleri

arasında veriler toplanmış ve veri girişi yapılmıştır. Ekim 2011-Nisan 2012 tarihleri

arasındaki süre verilerin analizi ve tez yazımı için kullanılmıştır.

2.11.Verilerin Analizi

Verilerin analizinde SPSS 17 for Windows istatistik paket programı kullanıldı.

Verilerin niteliğine göre, değerlendirmede Tek Yönlü Varyans Analizi (F Testi),

gruplar arasındaki farkın önemli çıktığı durumlarda ise Bonferroni testi ile farkın

Page 36: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

25

kaynağı saptandı. İkili grupların karşılaştırılmasında ise Student t Testi (t testi)

kullanıldı. Verilerin parametrik test varsayımlarını yerine getirmediği durumlarda ise

Tek Yönlü Varyans Analizi yerine Kruskall Wallis Varyans Analizi, Student t Testi

yerine Mann Whitney U Testi kullanıldı.

Page 37: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

26

3.BULGULAR

Araştırmada elde edilen bulgular aşağıda yer almaktadır.

Çizelge 3.1. Hastaların Kişisel Özellikleri(n=88)

Kişisel Özellikler

Sayı

(n)

%

Cinsiyet

Kadın

Erkek

41

47

46,6

53,4

Yaş

35-49

50-64

65-79

14

45

29

15,9

51,1

33,0

Eğitim Durumu

İlkokul

Ortaokul

Lise

Yükseköğrenim

Örgün eğitim almayan

53

4

14

11

6

60,2

4,5

15,9

12,5

6,8

Medeni Durum

Bekar

Evli

Dul

2

77

9

2,3

87,5

10,2

Çalışma Statüsü

Ev Hanımı

Memur

Emekli

İşçi

Çiftçi

37

14

11

6

7

42,0

15,9

12,5

6,8

8,0

Page 38: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

27

Serbest çalışan 13 14,8

Yaşadığı Yer

İl

İlçe

Köy

70

10

8

79,5

11,4

9,1

Birlikte Yaşadığı Kişiler

Eş ve Çocuk

Çocuk

Anne-Baba

Kardeş

Yalnız

34

39

5

2

2

6

38,6

44,3

5,7

2,3

2,3

6,8

Sosyal Güvencesi

Genel Sağlık Sigortası

Yok

87

1

98,9

1,1

Ailenin Aylık Geliri

1000 TL ve altı

1001-2000 TL arası

2001-3000 TL arası

3001-4000 TL arası

4001-5000 TL arası

5001 TL ve üstü

44

34

5

1

2

2

50,0

38,6

5,7

1,1

2,3

2,3

Hastaların kişisel özelliklerinin dağılımı çizelge 3.1’de görülmektedir. Çizelgeye

göre hastaların %46,6 ’sı kadın, %53,4’ü erkektir. Örneklemi oluşturan hastaların yaş

ortalaması =60 olup, hastaların çoğunluğunun (%51,1) yaşı 50-64 arasındadır.

Eğitim durumu ilkokul olan hastalar örneklemin %60,2’sini oluşturmaktadır. Ayrıca

hastaların %6,8’i hiç eğitim almamıştır. Hastaların %87,5’i evlidir. Örneklemin

%42’si ev hanımı olup, %79,5’i ilde yaşamaktadır. Hastaların %44,3’ü eş ve

çocukları ile yaşamaktadır. Hastaların yarısının aylık geliri 1000 TL ve altında olup

büyük çoğunluğu (%98,9) Genel Sağlık Sigortasına sahiptir.

Page 39: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

28

Çizelge 3.2. Hastaların Hastalık İle İlgili Özellikleri (n=88)

Hastalık İle İlgili Özellikler

Sayı

(n)

%

Tanı

Özefagus Ca

Mide Ca

Kolon Ca

Rektum Ca

Pankreas Ca

Safra Kesesi Ca

1

13

43

14

15

2

1,1

14,8

48,9

15,9

17,0

2,3

Tanı Süresi

6 ay ve öncesi

1 yıl

2 yıl

69

11

8

78,4

12,5

9,1

Evre

2. evre

3. evre

4. evre

25

33

30

28,4

37,5

34,1

Tedavi Protokolü

Folfox

Folfox-4

Folfox-6

Gemcitabine

Gemcitabine+Cysplatin

5-FU+folinik asit

Cysplatin+Etoposid

3

37

1

6

10

30

1

3,5

42,0

1,1

6,8

11,4

34,1

1,1

Cerrahi Tedavi

Alan

Almayan

76

12

86,4

13,6

Page 40: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

29

Hastaların hastalıkla ilgili özelliklerinin dağılımına baktığımızda (Çizelge 3.2),

örneklemi oluşturan hastaların %48,9’unun kolon, %17’sinin pankreas, %15,9’unun

rektum, %14,8’inin mide, %2,3’ünün safra kesesi, %1,1’inin ise özefagus kanseri

tanısı aldığı belirlenmiştir. Hastaların %78,4’üne 6 ay ve öncesinde, %12,5’ine 1 yıl,

%9,1’ine ise 2 yıl önce tanı konmuştur. Örneklemi oluşturan hastaların %37,5’inin

hastalığı üçüncü, %34,1’inin dördüncü, %28,4’ünün ikinci evrededir. Hastalar en

sıklıkla folfox-4 (%42), 5-Flourouracil+folinik asit (%34,1) ve

Gemcitabine+Cysplatin (%11,4) tedavisi almaktadır. Ayrıca hastaların %86,4’ü

cerrahi tedavi almıştır.

Çizelge 3.3. Hastaların N-SAS İyilik Hali Puanlarının Dağılımı(n=88)

Puan n %

0-0,50 çok iyi düzeyde

0,51-1,50 iyi düzeyde

1,51-2,50 orta düzeyde

2,51-3,50 kötü düzeyde

3,51-4,00 çok kötü düzeyde

12

59

14

3

0

13,6

67,0

15,9

3,4

0

Toplam 88 100,0

Hastaların genel iyilik hali puanlarının dağılımına bakıldığında (Çizelge 3.3),

%13,6’sının iyilik halinin “çok iyi”, %67’sinin “iyi”, %15,9’unun “orta” ve

%3,4’ünün ise “kötü” düzeyde olduğu belirlenmiştir.

Çizelge 3.4. Yaşa Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı(n=88)

Yaş n ±ss Değerlendirme p

35-49 14 0,87±0,35

F=1,262

0,292 50-64 45 0,90±0,47

65-79 29 0,96±0,63

Page 41: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

30

Yaşa göre hastaların genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımına Tek Yönlü

Varyans Analizi ile bakıldığında (Çizelge 3.4), 35-49 yaş arası olan hastaların puan

ortalaması 0,87 (±0,35), 50-64 yaş arası olan hastaların puan ortalaması 0,90 (±0,47),

65-79 yaş arası olan hastaların puan ortalaması 0,96 (±0,63) olarak bulunmuştur.

Genel iyilik hali puanları açısından yaş grupları karşılaştırıldığında gruplar

arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (p>0,05).

Çizelge 3.5. Cinsiyete Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı (n=88)

Cinsiyet n ±ss Değerlendirme p

Kadın 41 1,17±0,56 Z=4,507* 0,0001

Erkek 47 0,69±0,34

* Mann Whitney U Testi yapıldı.

Cinsiyete göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımına bakıldığında

(Çizelge 3.5), kadın hastaların puan ortalaması 1,17 (±0,56), erkek hastaların ise

puan ortalaması ise 0,69 (±0,34) olarak bulunmuştur.

Cinsiyete göre genel iyilik hali puanları arasında fark olup olmadığı istatistiksel

olarak değerlendirmek için Mann Whitney U Testi kullanılmış ve gruplar arasındaki

fark önemli bulunmuştur (p=0,0001).

Çizelge 3.6. Eğitim Durumuna Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı (n=88)

Eğitim Durumu n ±ss Değerlendirme p

İlkokul 53 0,94±0,52

F=1,262 0,29

Ortaokul 4 0,90±0,29

Lise 14 0,96±0,61

Yükseköğrenim 11 0,62±0,29

Örgün eğitim almayan 6 1,15±0,44

Hastaların eğitim durumuna göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı

çizelge 3.6’ da görülmektedir. Çizelgede görüldüğü gibi ilkokul mezunu olan

hastaların puan ortalaması 0,94 (±0,52), ortaokul mezunu olan hastaların puan

Page 42: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

31

ortalaması 0,90 (±0,29), lise mezunu olan hastaların puan ortalaması 0,96 (±0,61),

yükseköğrenim mezunu olan hastaların puan ortalaması 0,62 (±0,29), hiç eğitim

almamış hastaların puan ortalaması ise 1,15 (±0,44) olarak bulunmuştur.

Genel iyilik hali puanları açısından eğitim durumu grupları karşılaştırıldığında

gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (p>0,05).

Çizelge 3.7. Medeni Durumuna Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı

(n=88)

Medeni Durum n ±ss Değerlendirme p

Bekar 2 0,98±0,13

X2=0,950* 0,622 Evli 77 0,93±0,54

Dul 9 0,74±0,20

*Kruskall Wallis Varyans Analizi uygulandı.

Örneklemi oluşturan hastaların medeni durumuna göre genel iyilik hali puan

ortalamalarının dağılımı çizelge 3.7’de görülmektedir. Çizelgede de görüldüğü gibi

bekar olan hastaların puan ortalaması 0,98 (±0,13), evli olan hastaların puan

ortalaması 0,93 (±0,54), dul olan hastaların puan ortalaması 0,74 (±0,20) olarak

bulunmuştur.

Medeni durumun genel iyilik hali puanlarına etkili olup olmadığı araştırıldığında

gruplar arasındaki farkın istatistiksel olarak önemli olmadığı görülmüştür.(p>0,05).

Çizelge 3.8. Çalışma Statüsüne Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı

(n=88)

Çalışma Statüsü n ±ss Değerlendirme p

Ev hanımı 37 1,15±0,53

F=3,443 0,007

Memur 14 0,78±0,59

Emekli 11 0,90±0,35

İşçi 6 0,71±0,25

Çiftçi 7 0,70±0,39

Serbest çalışan 13 0,62±0,34

Page 43: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

32

Hastaların mesleklerine göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımına

bakıldığında(Çizelge 3.8), ev hanımı olan hastaların puan ortalaması 1,15 (±0,53),

memur olan hastaların 0,78 (±0,59), emekli olan hastaların 0,90 (±0,35), işçi olan

hastaların 0,71 (±0,25), çiftçi olan hastaların 0,70 (±0,39), serbest çalışanların ise

0,62 (±0,34) olarak bulunmuştur.

Genel iyilik hali puanları açısından meslek grupları karşılaştırıldığında gruplar

arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p=0,007). Yapılan ileri testler

sonucunda farkı yaratan grubun ev hanımlarının aritmetik ortalamasının yüksek

olmasından kaynaklandığı belirlendi (Bonferroni p=0,015).

Çizelge 3.9. Hastaların Yaşadığı Yere Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı (n=88)

Yaşadığı Yer n ±ss Değerlendirme p

İl 70 0,93±0,53

F=1,062 0,350 İlçe 10 0,98±0,46

Köy 8 0,67±0,29

Hastaların yaşadığı yere göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı

çizelge 3.9’da yer almaktadır. İlde yaşayanların puan ortalaması 0,93 (±0,53), ilçede

yaşayanların puan ortalaması 0,98 (±0,46), köyde yaşayanların puan ortalaması ise

0,67 (±0,29) olduğu çizelgede görülmektedir.

Hastaların sürekli yaşadıkları yere göre genel iyilik hali puanları arasında

istatistiksel olarak önemli bir fark bulunmamıştır (p>0,05).

Çizelge 3.10. Gelir Düzeylerine Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı (n=88)

Ailenin Aylık

Geliri

n ±ss Değerlendirme p

2000 TL’den

düşük*

78 0,96±0,52

U=212,000** 0,019 2000 TL’den

yüksek*

10 0,59±0,22

Page 44: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

33

*İstatistiksel analiz yapılırken gelir düzeyi 1000 TL ve altı ile 1001-2000 TL arası olan

gruplar “2000 TL’den düşük” adı altında, gelir düzeyi 2001-3000 TL, 3001-4000 TL, 4001-

5000 TL, 5001 TL ve üstü olan gruplar “2000 TL’den yüksek” adı altında toplanmıştır.

**Veriler non-parametrik test varsayımlarına uygun olduğu için Mann Whitney U testi

yapıldı.

Ailenin aylık gelirine göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge

3.10’da görülmektedir. Buna göre gelir düzeyi 2000 TL’den düşük olanların puan

ortalaması 0,96 (±0,52), gelir düzeyi 2000 TL’den yüksek olanların puan ortalaması

ise 0,59 (±0,22) olarak bulunmuştur.

Gelir düzeyine göre genel iyilik hali puanları arasında fark olup olmadığı

araştırılmış, sonuçta gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur

(p=0,019).

Çizelge 3.11. Hastaların Birlikte Yaşadığı Kişilere Göre Genel İyilik Hali Puan

Ortalamalarının Dağılımı (n=88)

Birlikte Yaşadığı

Kişiler

n ±ss Değerlendirme p

Aileyle yaşayanlar* 82 0,92±0,52 t=1,131 0,262

Yalnız yaşayanlar 6 0,78±0,26

*İstatistiksel analiz yapılırken eş, eş ve çocuk, çocuk, anne-baba, kardeş grupları aileyle

yaşıyanlar adı altında toplanmıştır.

Hastaların birlikte yaşadığı kişilere göre genel iyilik hali puan ortalamalarının

dağılımına bakıldığında (Çizelge 3.11), aileyle yaşayanların puan ortalaması 0,92

(±0,52), yalnız yaşayanların puan ortalamasının ise 0,78 (±0,26) olduğu

görülmektedir.

Genel iyilik hali puanları açısından gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak

önemsiz bulunmuştur (p>0,05).

Page 45: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

34

Çizelge 3.12. Tanıya Göre Hastaların Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı (n=88)

Tanı n ±ss Değerlendirme p

Özefagus Ca 1 0,78±0

X2=6,378* 0,271

Mide Ca 13 0,80±0,46

Kolon Ca 43 0,85±0,49

Rektum Ca 14 1,24±0,71

Pankreas Ca 15 0,91±0,29

Safra kesesi Ca 2 0,71±0,22

*Kruskall Wallis Varyans Analizi uygulandı.

Hastaların tanılarına göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge

3.12’de yer almaktadır. Buna göre özefagus kanseri olan hastaların puan ortalaması

0,78, mide kanseri olan hastaların puan ortalaması 0,80 (±0,46), kolon kanseri olan

hastaların 0,85 (±0,49), rektum kanseri olan hastaların 1,24 (±0,71), pankreas kanseri

olan hastaların 0,91 (±0,29), safra kesesi kanseri olan hastaların puan ortalaması ise

0,71 (±0,22) olduğu görülmektedir. Genel iyilik hali puanları açısından tanı grupları

karşılaştırıldığında gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmamıştır

(p>0,05).

Çizelge 3.13. Tanı Süresine Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı

(n=88)

Tanı Süresi n ±ss Değerlendirme p

6 ay ve öncesi 69 0,85±0,48

F=2,913 0,060 1 yıl 11 1,16±0,62

2 yıl 8 1,15±0,50

Tanı süresine göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımına bakıldığında

(Çizelge 3.13), tanı süresi 6 ay ve öncesi olan hastaların puan ortalaması 0,85

Page 46: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

35

(±0,48), 1 yıl olan hastaların 1,16 (±0,62), 2 yıl olan hastaların 1,15 (±0,50) olduğu

görülmektedir.

Genel iyilik hali puanları açısından gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak

önemsiz bulunmuştur (p>0,05).

Çizelge 3.14. Hastalığın Evresine Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı(n=88)

Evre n ±ss Değerlendirme p

2. evre 25 0,83±0,49

F=4,975 0,009 3. evre 33 0,77±0,44

4. evre 30 1,14±0,54

Hastalığın evresine göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımına

bakıldığında(Çizelge 3.14), 2. evrede olan hastaların puan ortalaması 0,83 (±0,49), 3.

evrede olan hastaların 0,77 (±0,44), 4. evrede olan hastaların puan ortalamasının ise

1,14 (±0,54) olduğu görülmektedir.

Hastalığın evresine göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında

gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p=0,009). Bu farkın

4. evrede olan hastalardan kaynaklandığı saptanmıştır (Bonferroni p=0.011).

Çizelge 3.15. Tedavi Protokolüne Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı(n=88)

Tedavi Protokolü n ±ss Değerlendirme p

Folfox 3 1,00±0,53

Folfox-4 37 0,98±0,60

Folfox-6 1* 1,26±0

Gemcitabine 6 0,94±0,37

Gemcitabine+Cysplatin 10 0,90±0,24

5-FU+folinik asit 30 0,81±0,49

Cysplatin+Etoposid 1* 0,78±0

*İki gözde denek sayısı 2’nin altında olduğu için test yapılamadı.

Page 47: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

36

Tedavi protokolüne göre genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımına

bakıldığında (Çizelge 3.15), tedavi protokolü Folfox olan hastaların puan ortalaması

1,00 (±0,53), Folfox-4 olan hastaların 0,98 (±0,60), Folfox-6 olan hastaların 1,26,

Gemcitabine olan hastaların 0,94 (±0,37), Gemcitabine+Cysplatin olan hastaların

0,90 (±0,24), 5-FU+folinik asit olan hastaların 0,81 (±0,49), Cysplatin+Etoposid olan

hastaların puan ortalaması ise 0,78 olduğu görülmektedir.

Çizelge 3.16. Cerrahi Tedavi Alma Durumuna Göre Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı (n=88)

Cerrahi Tedavi n ±ss Değerlendirme p

Alan 76 0,89±0,52 t=1,118 0,267

Almayan 12 1,07±0,43

Cerrahi tedavi alma durumuna göre genel iyilik hali puan ortalamalarının

dağılımına bakıldığında (Çizelge 3.16) cerrahi tedavi alan hastaların puan ortalaması

0,89 (±0,52), almayan hastaların puan ortalamasının ise 1,07 (±0,43) olduğu

görülmektedir.

Cerrahi tedavi alma durumuna göre genel iyilik hali puanları karşılaştırıldığında

gruplar arasındaki fark önemsiz bulunmuştur (p>0,05).

Page 48: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

37

Çizelge 3.17. Hastaların Bulantı-kusma Yaşama Durumu, Sorunla Baş Etme Davranışları ve

Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

Bulantı-Kusma n %

Olan

Olmayan

65

23

73,9

26,1

Bulantı-Kusma Sorunuyla Başetmek İçin Kullanılan

Davranışlar

n* %

Bulantı giderici ilaç aldım 41 46,6

Tuzlu kraker yedim 20 22,8

Soğuk yiyecekler yedim 11 12,5

Ağzımı limonlu su ile çalkaladım 5 5,7

Evde yiyecek kokusu olmamasına dikkat ettim 22 19,3

Müzik dinleme,tv izleme gibi aktivitelerle dikkatimi başka

yöne çekmeye çalıştım

5

5,7

Ağız hijyenime dikkat ettim 33 34,1

Hiç birşey yapmadım 10 11,4

Bulantı-Kusma Sorunuyla Başetme Davranışlarını

Öğrendikleri Kişiler

n** %

Doktor 42 47,7

Hemşire 5 5,7

Yakınım veya komşum 21 23,9

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 3 3,4

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiç birşey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Hastaların bulantı-kusma yaşama durumu, sorunla baş etme davranışları ve bu

davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.17’de verilmiştir. Çizelgede

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %73,9’unun ayaktan kemoterapi

Page 49: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

38

aldıktan sonra bulantı-kusması olduğu, %26,1’inin bu sorunu yaşamadığı

belirlenmiştir. Hastaların bulantı-kusma sorunu ile baş etmede kullandıkları

davranışların en sıklıkla “bulantı giderici ilaç alma” (%46,6), “ağız hijyenine dikkat

etme” (%34,1) ve “tuzlu kraker yeme” (%22,8) olduğu belirlenmiş, daha sonra

sırasıyla “evdeki kokuları önleme” (%19,3), “soğuk yiyecekler yeme” (%12,5),

“ağzını limonlu su ile çalkalama” (%5,7), “dikkatini televizyon, kitap okuma gibi

aktivitelerle başka yöne çekme” (%5,7) davranışlarının kullanıldığı ifade edilmiştir.

Hastaların %11,4’ü bu konuda hiçbir şey yapmadıklarını ifade etmişlerdir. Hastalar

bulantı-kusma sorunuyla baş etme davranışlarını öğrendikleri kaynak olarak %47,7

oranında doktoru, %23,9 oranında yakınlarını ve komşularını, %5,7 oranında ise

hemşireleri göstermişlerdir. Bunun yanı sıra hastalar %3,4 oranında yöntemi

kimseden öğrenmediklerini, kendilerinin yaptığını ifade etmişlerdir (Çizelge 3.17).

Çizelge 3.18. Bulantı-kusma Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili

Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı (n=55)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 21 23,9 0,86±0,35

X2=8,030* 0,018 Kısmen oldu 26 29,5 1,28±0,61

Olmadı 8 9,1 0,96±0,33

*Kruskall Wallis Varyans Analizi uygulandı.

Bulantı-kusma sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge 3.18’de

görülmektedir. Buna göre, hastaların %23,9’u kullandığı davranışın etkili olduğunu,

%29,5’i kısmen etkili olduğunu, %9,1’i etkili olmadığını ifade etmiştir. Kullandığı

davranışların etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 0,86 (±0,35), kısmen

etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,28 (±0,61), etkili olmadığını ifade

edenlerin puan ortalaması 0,96 (±0,33)’dır.

Araştırmamızdaki bulgulara göre, bulantı-kusma sorunu olan hastaların

kullandıkları davranışların etkili olma durumuna göre genel iyilik hali puanları

karşılaştırıldığında gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur.

Page 50: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

39

Bu farkın kullandığı davranışların “etkili olduğunu” ve “kısmen etkili olduğunu”

ifade eden gruplardan kaynaklandığı belirlenmiştir (p=0,018) (Çizelge 3.18).

Çizelge 3.19.Hastaların Halsizlik-Yorgunluk Yaşama Durumu, Sorunla Baş Etme

Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı (n=88)

Halsizlik-Yorgunluk n %

Olan

Olmayan

78 88,6

10 11,4

Halsizlik-Yorgunluk Sorunuyla Başetmek İçin

Kullanılan Davranışlar

n* %

Sık dinlendim/Günü yatarak ya da uyuyarak geçirdim 77 87,5

Kendimi iyi hissettiğimde aktivitelerimi yaptım 31 35,2

Günde 8-10 bardak sıvı aldım 24 27,3

Erken yattım 19 21,6

Yeterli uyku (günde 7-8 saat) uyudum 39 44,2

Hiç birşey yapmadım 0 0

Halsizlik-Yorgunluk Sorunuyla Başetme

Davranışlarını Öğrendikleri Kişiler

n* %

Doktor 17 19,3

Hemşire 9 10,2

Yakınım veya komşum 1 1,1

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 63 65,9

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

Hastaların halsizlik-yorgunluk yaşama durumu, sorunla baş etme davranışları ve

bu davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.19’da verilmiştir. Çizelgede

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %88,6’sının ayaktan kemoterapi

aldıktan sonra halsizlik-yorgunluğu olduğu, %11,4’ünün bu sorunu yaşamadığı

belirlenmiştir. Hastaların halsizlik-yorgunluk sorunu ile baş etmede kullandıkları

davranışların en sıklıkla “sık dinlenme/günü yatarak ya da uyuyarak geçirme”

(%87,5), “yeterli uyku (günde 7-8 saat) uyuma” (%44,2) ve “kendini iyi hissettiğinde

Page 51: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

40

aktivitelerini yapma” (%35,2) olduğu belirlenmiş daha sonra sırasıyla “günde 8-10

bardak sıvı alma” (%27,3) ve “erken yatma” (%21,6) davranışlarının kullanıldığı

ifade edilmiştir.

Hastaların halsizlik-yorgunluk sorunuyla baş etme davranışlarını öğrendikleri

kaynaklar araştırıldığında %65,9’u kullandığı davranışı kimseden öğrenmediğini,

kendilerinin yaptığını ifade etmişlerdir. Hastaların %19,3’ü doktoru, %10,2’si

hemşireleri, %1,1’i ise yakınları ve komşularını kaynak olarak göstermişlerdir

(Çizelge 3.19).

Çizelge 3.20. Halsizlik-Yorgunluk Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili

Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı(n=78)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 22 25,0 0,82±0,33

X2=2,398* 0,301 Kısmen oldu 54 61,4 1,04±0,55

Olmadı 2 2,3 0,96±0,50

*Kruskall Wallis Varyans Analizi uygulandı.

Halsizlik-yorgunluk sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili

olma durumuna göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge 3.20’ de

görülmektedir. Buna göre, hastaların %25,0’ı kullandığı davranışların etkili

olduğunu, %61,4’ü kısmen etkili olduğunu, %2,3’ü etkili olmadığını ifade etmiştir.

Kullandığı davranışın etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 0,82(±0,33),

kısmen etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,04(±0,55), etkili olmadığını

ifade edenlerin puan ortalaması 0,96 (±0,50)’dır.

Araştırmamızdaki bulgulara göre, halsizlik-yorgunluk sorunu olan hastaların

kullandıkları yöntemlerin etkili olma durumuna göre genel iyilik hali puanları

karşılaştırılmış ve gruplar arasındaki farkın istatistiksel olarak önemsiz olduğu

bulunmuştur (p>0,05).

Page 52: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

41

Çizelge 3.21.Hastaların Ateş Yaşama Durumu Sorun ile Baş Etme Davranışları ve Bu

Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

Ateş n %

Olan

Olmayan

13

75

14,8

85,2

Ateş Sorunuyla Başetmek İçin Kullanılan Davranışlar n* %

Ateşimi ölçerek takip ettim 3 3,4

Ilık duş aldım 1 1,1

Ateş düşürücü aldım 1 1,1

Sağlık kuruluşuna başvurdum 10 11,3

Hiç birşey yapmadım 2 2,3

Ateş Sorunuyla Başetme Davranışlarını Öğrendikleri

Kişiler

n** %

Doktor 7 8,0

Hemşire 2 2,2

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 2 2,2

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiç birşey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Hastaların ateş yaşama durumu, sorun ile baş etme davranışları ve bu

davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.21’de verilmiştir. Çizelgede

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %14,8’inin ayaktan kemoterapi

aldıktan sonra ateşi olduğu, %85,2’sinin bu sorunu yaşamadığı belirlenmiştir.

Hastaların ateş sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla “sağlık

kuruluşuna başvurma” (%11,3), “ateşi ölçerek takip etme” (%3,4) olduğu

belirlenmiş, daha sonra “ılık duş alma” (%1,1) ve “ateş düşürücü alma” (%1,1)

davranışlarının kullanıldığı ifade edilmiştir. Hastaların %2,3’ü bu konuda hiç birşey

Page 53: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

42

yapmadıklarını ifade etmişlerdir. Ateş sorunuyla baş etme davranışlarını öğrendikleri

kaynak olarak %8,0 oranında doktoru göstermişlerdir.

Ateş sorunu olan hastaların (%12,5) tümü kullandığı davranışın etkili olduğunu

ifade etmiştir.

Çizelge 3.22. Hastaların Saç dökülmesi Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme Davranışları

ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

Saç Dökülmesi n %

Olan 41 46,6

Olmayan 47 53,4

Saç Dökülmesi Sorunuyla Başetmek İçin

Kullanılan Davranışlar

n* %

Şapka ve benzeri materyaller kullandım 14 15,9

Saçımı kemoterapiden önce kısa kestirdim 9 10,3

Hiç birşey yapmadım 20 22,7

Saç Dökülmesi Sorunuyla Başetme Davranışlarını

Öğrendikleri Kişiler

n** %

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 21 23,9

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiçbir şey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Hastaların saç dökülmesi yaşama durumu, sorun ile baş etme davranışları ve bu

davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.22’de verilmiştir. Çizelgede

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %46,6’sında ayaktan kemoterapi

aldıktan sonra saç dökülmesi olduğu, %53,4’ünün ise bu sorunu yaşamadığı

belirlenmiştir. Hastaların saç dökülmesi sorunu ile baş etmede kullandıkları

davranışların en sıklıkla “şapka ve benzeri materyaller kullanma” (%15,9) “saçları

kemoterapiden önce kısa kestirme” (%10,3) olduğu belirlenmiştir. Hastaların

%22,7’si ise bu konuda hiçbir şey yapmadıklarını ifade etmişlerdir.

Hastalar saç dökülmesi sorunuyla baş etme davranışlarını öğrendikleri kaynaklar

olarak %23,9’u kullandığı davranışı kimseden öğrenmediğini, kendilerinin yaptığını

ifade etmişlerdir (Çizelge 3.22).

Page 54: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

43

Çizelge 3.23. Saç Dökülmesi Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili

Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı(n=21)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 17 19,3 1,10±0,58

Kısmen oldu 3 3,4 1,92±0,56

Olmadı 1* 1,1 1,84±0

*Denek sayısı 2’den az olduğu için test yapılamadı.

Saç dökülmesi sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge 3.23’ de

görülmektedir. Buna göre, hastaların %19,3’ü kullandığı davranışların etkili

olduğunu, %3,4’ü kısmen etkili olduğunu, %1,1’i etkili olmadığını ifade etmiştir.

Kullandığı davranışların etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,10

(±0,58), kısmen etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,92 (±0,56), etkili

olmadığını ifade edenlerin puan ortalaması 1,84’dür.

Page 55: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

44

Çizelge 3.24. Hastaların Ağızda YaraYaşama Durumu, Sorun ile Başe Etme Davranışları ve

Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

Ağızda Yaralar n %

Olan 35 39,8

Olmayan 53 60,2

Ağızda Yara Sorunuyla Başetmek İçin

Kullanılan Davranışlar

n* %

Ağız hijyenime dikkat ettim 24 27,3

Yumuşak diş fırçası kullandım 7 8,0

Sıcak, baharatlı, asitli yiyecek ve içeceklerden

kaçındım

14 15,9

İlaçla gargara yaptım 22 25,0

Dudaklarıma nemlendirici krem sürdüm 1 1,1

Soğuk içecekler içtim 3 3,4

Yumuşak yiyecekler yedim 9 10,2

Karbonatlı su ile ağzımı çalkaladım. 12 13,6

Kara dut suyu içtim 2 2,2

Hiç birşey yapmadım 1 1,1

Ağızda Yara Sorunuyla Başetme

Davranışlarını Öğrendikleri Kişiler

n** %

Doktor 20 22,7

Hemşire 11 12,5

Yakınım veya komşum 2 2,3

Medyadan öğrendim 1 1,1

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 9 10,2

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiç birşey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Page 56: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

45

Hastaların ağız yarası yaşama durumu, sorun ile baş etme davranışları ve bu

davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.24’de verilmiştir. Çizelgede

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %39,8’inin ayaktan kemoterapi

aldıktan sonra ağız yarası sorunu olduğu, %60,2’sinin bu sorunu yaşamadığı

belirlenmiştir. Hastaların ağız yarası sorunu ile baş etmede kullandıkları

davranışların en sıklıkla “ağız hijyenine dikkat etme” (%27,3) “ilaçla gargara

yapma” (%25,0), “sıcak, baharatlı, asitli yiyecek ve içeceklerden kaçınma” (%15,9)

olduğu belirlenmiş, daha sonra sırasıyla “karbonatlı su ile ağızı çalkalama” (%13,6),

“yumuşak yiyecekler yeme” (%10,2), “yumuşak diş fırçası kullanma” (%8,0),

“soğuk içecekler içme” (%3,4), “karadut suyu içme” (%2,2) ve “dudaklara

nemlendirici krem sürme” (%1,1) davranışlarının kullanıldığı ifade edilmiştir.

Hastaların %1,1’i ise bu konuda hiçbir şey yapmadıklarını ifade etmişlerdir.

Hastalar ağızda yara sorunuyla baş etme davranışlarını öğrendikleri kaynak olarak

%22,7 oranında doktoru, %12,5’i hemşireleri, %2,3’ ü yakınlarını veya komşularını,

%1,1’i medyayı göstermiştir. Bunun yanı sıra hastaların %10,2’si davranışı kimseden

öğrenmediklerini, kendilerinin yaptığını ifade etmişlerdir.

Çizelge 3.25. Ağızda Yara Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili Olma

Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı(n=34)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 19 21,6 1,11±0,38

F=2,745 0,080 Kısmen oldu 13 14,8 1,12±0,70

Olmadı 2 2,3 2,06±0,76

Ağızda yara sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge 3.25’ de

görülmektedir. Buna göre, hastaların %21,6’sı kullandığı davranışların etkili

olduğunu, %14,8’i kısmen etkili olduğunu, %2,3’ü etkili olmadığını ifade etmiştir.

Kullandığı davranışların etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,11

(±0,38), kısmen etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,12 (±0,70), etkili

olmadığını ifade edenlerin puan ortalaması 2,06 (±0,76) dır.

Page 57: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

46

Ağızda yara sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre genel iyilik hali puanları karşılaştırıldığında gruplar arasındaki fark

istatistiksel olarak önemsiz bulunmuştur (p>0,05).

Çizelge 3.26. Hastaların Kabızlık Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme Davranışları ve Bu

Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

Kabızlık n %

Olan 38 43,2

Olmayan 50 56,8

Kabızlık Sorunuyla Başetmek İçin Kullanılan

Davranışlar

n* %

Yeterli sıvı(günde 8-10 bardak) ve yiyecek almaya

çalıştım

13 14,8

Liften zengin sebze, meyve, tahıl gibi yiyecekler

yedim

21 23,9

Kuru kayısı, kayısı suyu, kuru erik gibi yiyecekler

yedim

25 28,4

Yürüyüş /egzersiz yaptım 7 8,0

Kabızlık giderici ilaç kullandım 18 20,4

Hiç birşey yapmadım 4 4,5

Kabızlık Sorunuyla Başetme Davranışlarını

Öğrendikleri Kişiler

n** %

Doktor 23 26,1

Hemşire 5 5,7

Yakınım veya komşum 2 2,2

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 12 13,6

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiç birşey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Hastaların kabızlık yaşama durumu, sorun ile baş etme davranışları ve bu

davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.26’da verilmiştir. Çizelgede

Page 58: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

47

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %43,2’sinin ayaktan kemoterapi

aldıktan sonra kabızlığı olduğu, %56,8’inin bu sorunu yaşamadığı belirlenmiştir.

Hastaların kabızlık sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla

“kuru kayısı, kayısı suyu, kuru erik gibi yiyecekler yeme” (%28,4), “liften zengin

sebze, meyve, tahıl gibi yiyecekler yeme” (%23,9), “kabızlık giderici ilaç kullanma”

(%20,4) olduğu belirlenmiş, daha sonra sırasıyla “yeterli sıvı (günde 8-10 bardak) ve

yiyecek alma” (%14,8) ve “yürüyüş/egzersiz yapma” (%8,0) davranışlarının

kullanıldığı belirlenmiştir. Hastaların %4,5’i ise bu konuda hiçbir şey yapmadıklarını

ifade etmişlerdir.

Hastalar kabızlıkla baş etme davranışlarını öğrendikleri kaynak olarak %26,1

oranında doktoru, %5,7 oranında hemşireleri, %2,2 oranında yakınlarını veya

komşularını göstermiştir. Bunun yanı sıra hastaların %13,6’sı davranışı kimseden

öğrenmediklerini, kendilerinin yaptığını ifade etmişlerdir.

Çizelge 3.27. Kabızlık Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili Olma

Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı(n=34)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 21 23,9 1,03±0,50

Kısmen oldu 12 13,6 1,08±0,60

Olmadı 1* 1,1 1,52±0

*Denek sayısı 2’den az olduğu için test yapılamadı.

Kabızlık sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma durumuna

göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge 3.27’ de görülmektedir.

Buna göre, hastaların %23,9’u kullandığı davranışların etkili olduğunu, %13,6’sı

kısmen etkili olduğunu, %1,1’i etkili olmadığını ifade etmiştir. Kullandığı

davranışların etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,03 (±0,50), kısmen

etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,08 (±0,60), etkili olmadığını ifade

edenlerin puan ortalaması 1,52’ dir.

Page 59: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

48

Çizelge 3.28. Hastaların Diyare Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme Davranışları ve Bu

Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

İshal n %

Olan 44 50,0

Olmayan 44 50,0

İshal Sorunuyla Başetmek İçin Kullanılan

Davranışlar

n* %

Yağsız, az posalı, proteinli yiyecekler yedim 22 25,0

Acı, baharatlı,yağlı yiyeceklerden kaçındım 19 21,6

Yeterli sıvı aldım(günde 8-10 bardak) 13 14,8

İshal giderici ilaç aldım 15 17,1

Hiç birşey yapmadım 13 14,8

İshal Sorunuyla Başetme Davranışlarını

Öğrendikleri Kişiler

n** %

Doktor 18 20,5

Hemşire 5 5,7

Yakınım veya komşum 2 2,2

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 14 15,9

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiç birşey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Hastaların diyare yaşama durumu, sorun ile baş etme davranışları ve bu

davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.28’de verilmiştir. Çizelgede

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %50’sinin ayaktan kemoterapi

aldıktan sonra diyaresi olduğu, %50’sinin bu sorunu yaşamadığı belirlenmiştir.

Hastaların diyare sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla

“yağsız, az posalı, proteinli yiyecekler yeme” (%25), “acı, baharatlı, yağlı

yiyeceklerden kaçınma” (%21,6), “ishal giderici ilaç alma” (%17,1) ve son olarak

“yeterli sıvı (günde 8-10 bardak) alma” (%14,8) olduğu belirlenmiştir. Hastaların

%14,8’i ise bu konuda hiç birşey yapmadıklarını ifade etmişlerdir.

Hastalar diyare ile baş etme davranışlarını öğrendikleri kaynak olarak %20,5

oranında doktoru, %5,7 oranında hemşireleri, %2,2 oranında yakınlarını veya

Page 60: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

49

komşularını göstermiştir. Bunun yanı sıra hastaların %15,9’u davranışı kimseden

öğrenmediklerini, kendilerinin yaptığını ifade etmişlerdir (Çizelge 3.28).

Çizelge 3.29. Diyare Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili Olma

Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı(n=30)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 15 17,0 0,88±0,42

F=1,069 0,358 Kısmen oldu 12 13,6 1,07±0,62

Olmadı 3 3,4 0,62±0,28

Diyare sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma durumuna

göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge 3.29’ da görülmektedir.

Buna göre, hastaların %17,0’ı kullandığı davranışların etkili olduğunu, %13,6’sı

kısmen etkili olduğunu, %3,4’ü etkili olmadığını ifade etmiştir. Kullandığı

davranışların etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 0,88 (±0,42), kısmen

etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,07 (±0,62), etkili olmadığını ifade

edenlerin puan ortalaması 0,62 (±0,28) dir.

Diyare sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma durumuna

göre genel iyilik hali puanları karşılaştırıldığında gruplar arasındaki fark istatistiksel

olarak önemli bulunmamıştır (p>0,05).

Page 61: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

50

Çizelge 3.30. Hastaların İştahsızlık Yaşama Durumu Sorun ile Baş Etme Davranışları ve Bu

Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

İştahsızlık n %

Olan 61 69,3

Olmayan 27 30,7

İştahsızlık Sorunuyla Başetmek İçin Kullanılan

Davranışlar

n* %

Az ve sık yemek yedim 14 15,9

Rahatlatıcı, yiyecek kokusu olmayan, serin ortamda

yemek yedim

10 11,4

Açlık hisseder hissetmez yedim 4 4,5

Yemek aralarında yürüyüş/egzersiz yaptım 2 2,3

Yeterli sıvı (günde 8-10 bardak) aldım 12 13,6

Hiçbir şey yapmadım 34 38,6

İştahsızlık Sorunuyla Başetme Davranışlarını

Öğrendikleri Kişiler

n** %

Doktor 11 12,5

Hemşire 5 5,7

Yakınım veya komşum 1 1,1

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 15 17,0

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiç birşey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Hastaların iştahsızlık yaşama durumu, sorun ile baş etme davranışları ve bu

davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.30’da yer almaktadır. Çizelgede

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %69,3’ünün ayaktan kemoterapi

aldıktan sonra iştahsızlık yaşadığı, %30,7’sinin bu sorunu yaşamadığı belirlenmiştir.

Hastaların iştahsızlık sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla “az

ve sık yemek yeme” (%15,9), “yeterli sıvı (günde 8-10 bardak) alma” (%13,6),

“rahatlatıcı, yiyecek kokusu olmayan, serin ortamda yemekleri yeme” (%11,4)

Page 62: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

51

olduğu belirlenmiş, daha sonra sırasıyla “açlık hisseder hissetmez yeme” (%4,5) ve

“yemek aralarında yürüyüş/egzersiz yapma” (%2,3) davranışlarının kullanıldığı ifade

edilmiştir. Hastaların %38,6’sı ise bu konuda hiç birşey yapmadıklarını ifade

etmişlerdir.

Hastalar iştahsızlık ile baş etme davranışlarını öğrendikleri kaynak olarak %12,5

oranında doktoru, %5,7 oranında hemşireleri, %1,1 oranında yakınlarını veya

komşularını göstermiştir. Bunun yanı sıra hastaların %17’si davranışı kimseden

öğrenmediklerini, kendilerinin yaptığını ifade etmişlerdir (Çizelge 3.30).

Çizelge 3.31. İştahsızlık Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili Olma

Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı(n=26)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 8 9,1 1,00±0,28

F=0,100 0,905 Kısmen oldu 12 13,6 0,98±0,34

Olmadı 6 6,8 0,92±0,45

İştahsızlık sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge 3.31’de

görülmektedir. Buna göre, hastaların %9,1’i kullandığı davranışların etkili olduğunu,

%13,6’sı kısmen etkili olduğunu, %6,8’i etkili olmadığını ifade etmiştir. Kullandığı

davranışların etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,00 (±0,28), kısmen

etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 0,98 (±0,34), etkili olmadığını ifade

edenlerin puan ortalaması 0,92 (±0,45) dir.

İştahsızlık sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre genel iyilik hali puanları karşılaştırıldığında gruplar arasındaki farkın

istatistiksel olarak önemsiz olduğu görülmüştür (p>0,05).

Page 63: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

52

Çizelge 3.32. Hastaların Tat ve/veya Koku Değişikliği Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme

Davranışları ve Bu Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

Tat ve Koku Değişiklikleri n %

Olan 48 54,5

Olmayan 40 45,5

Tat ve Koku Değişikliği Sorunuyla Başetmek

İçin Kullanılan Davranışlar

n* %

Ağız hijyenimi sağladım 32 36,4

Yeterli sıvı aldım(günde 8-10 bardak) 15 17,0

Rahatsız edici kokulardan uzak durdum 21 23,8

Hiç birşey yapmadım 11 12,5

Tat ve Koku Değişikliği Sorunuyla Başetme

Davranışlarını Öğrendikleri Kişiler

n** %

Doktor 7 8,0

Hemşire 4 4,5

Yakınım veya komşum 2 2,3

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 29 33,0

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiç birşey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Hastaların tat ve/veya koku değişikliği yaşama durumu, sorun ile baş etme

davranışları ve bu davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.32’de

verilmiştir. Çizelgede görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %54,5’i ayaktan

kemoterapi aldıktan sonra, tat ve/veya koku değişikliği yaşadığı, %45,5’inin ise bu

sorunu yaşamadığı belirlenmiştir. Hastaların tat ve/veya koku değişikliği sorunu ile

baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla “ağız hijyenine dikkat etme”

(%36,4), “rahatsız edici kokulardan uzak durma” (%23,8), “yeterli sıvı (günde 8-10

bardak) alma” (%17,0) olduğu belirlenmiştir. Hastaların %12,5’i ise bu konuda

hiçbir şey yapmadıklarını ifade etmişlerdir.

Page 64: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

53

Hastalar tat ve/veya koku değişikliği ile baş etme davranışlarını öğrendikleri

kaynak olarak %8,0 oranında doktoru, %4,5 oranında hemşireleri, %2,3 oranında

yakınlarını veya komşularını göstermiştir. Bunun yanı sıra hastaların %33’ü

yöntemi kimseden öğrenmediklerini, kendilerinin yaptığını ifade etmişlerdir (Çizelge

3.32).

Çizelge 3.33. Tat ve/veya Koku Değişikliği Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları

Davranışların Etkili Olma Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının

Dağılımı(n=37)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 6 6,8 1,12±0,50

F=0,456 0,312 Kısmen oldu 26 29,5 1,03±0,41

Olmadı 5 5,7 1,38±0,69

Tat ve/veya koku değişikliği sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların

etkili olma durumuna göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge

3.33’de görülmektedir. Buna göre, hastaların %6,8’i kullandığı davranışların etkili

olduğunu, %29,5’i kısmen etkili olduğunu, %5,7’si etkili olmadığını ifade etmiştir.

Kullandığı davranışların etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,12

(±0,50), kısmen etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,03 (±0,41), etkili

olmadığını ifade edenlerin puan ortalaması ise 1,38 (±0,69) dir.

Tat ve/veya koku değişikliği sorunu yaşayan hastaların kullandıkları

davranışların etkili olma durumuna göre genel iyilik hali puanları karşılaştırıldığında

gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemsiz bulunmuştur (p>0,05).

Page 65: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

54

Çizelge 3.34. Hastaların Anksiyete Yaşama Durumu, Sorun ile Baş Etme Davranışları ve Bu

Davranışları Öğrendikleri Kişilerin Dağılımı(n=88)

Anksiyete n %

Olan 50 56,8

Olmayan 38 43,2

Anksiyete Sorunuyla Başetmek İçin Kullanılan

Davranışlar

n* %

Sorunlarımı ve duygularımı ailem/yakın çevremle

paylaştım

29 33,0

Sorunlarımı ve duygularımı doktor ve/veya

hemşireyle paylaştım

5 5,7

Hafif egzersiz/yürüyüşler yaptım 8 9,1

Psikiyatriye başvurup psikolojik destek aldım 0 0

Hiç bişey yapmadım 18 20,5

Anksiyete Sorunuyla Başetme Davranışlarını

Öğrendikleri Kişiler

n** %

Doktor 2 2,3

Hemşire 1 1,1

Yakınım veya komşum 1 1,1

Kimseden öğrenmedim, kendim yaptım 30 34,1

* Bir hasta birden fazla seçenek belirtmiştir.

** Hiçbir şey yapmadığını ifade edenler dahil edilmemiştir.

Hastaların anksiyete yaşama durumu, sorun ile baş etme davranışları ve bu

davranışları öğrendikleri kişilerin dağılımı çizelge 3.34’de verilmiştir. Çizelgede

görüldüğü gibi örneklemi oluşturan hastaların %56,8’i ayaktan kemoterapi aldıktan

sonra, anksiyete yaşadığı %43,2’sinin bu sorunu yaşamadığı belirlenmiştir.

Hastaların anksiyete sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla

“sorunları ve duygularını aile yakın çevreyle paylaşma”(%33), “hafif

egzersiz/yürüyüşler yapma”(%9,1) “sorunları ve duygularını doktor/hemşireyle

paylaşma”(%5,7) olduğı ifade edilmiştir. Hastaların %20,5’i ise bu konuda hiç birşey

yapmadıklarını ifade etmişlerdir.

Page 66: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

55

Hastalar anksiyete ile baş etme davranışlarını öğrendikleri kaynak olarak %2,3

oranında doktoru, %1,1 oranında hemşireleri, %1,1 oranında yakınlarını veya

komşularını göstermiştir. Bunun yanı sıra hastaların %34,1’i davranışı kimseden

öğrenmediklerini, kendilerinin yaptığını ifade etmişlerdir (Çizelge 3.34).

Çizelge 3.35. Anksiyete Sorunu Olan Hastaların Kullandıkları Davranışların Etkili Olma

Durumuna Göre, Genel İyilik Hali Puan Ortalamalarının Dağılımı(n=32)

Etkili Olma

Durumu

n % ±ss Değerlendirme p

Oldu 15 17,0 1,06±0,47

Kısmen oldu 16 18,2 1,22±0,63

Olmadı 1* 1,1 0,94±0

*Denek sayısı 2’den az olduğu için test yapılamadı.

Anksiyete sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre, genel iyilik hali puan ortalamalarının dağılımı çizelge 3.35’de

görülmektedir. Buna göre, hastaların %17,0’ı kullandığı davranışların etkili

olduğunu, %18,2’si kısmen etkili olduğunu, %1,1’i etkili olmadığını ifade etmiştir.

Kullandığı davranışların etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,06

(±0,47), kısmen etkili olduğunu ifade edenlerin puan ortalaması 1,22 (±0,63), etkili

olmadığını ifade edenlerin puan ortalaması 0,94 dür.

Page 67: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

56

Çizelge 3.36. Hastaların Kemoterapinin yan etkilere ilişkin Eğitim Alma, Eğitim Materyali

Verilme ve Eğitim Aldıkları Kişilerin Dağılımı(n=88)

Yan Etkilere İlişkin Eğitim Alma Durumu n %

Evet

Hayır

36

52

40,9

59,1

Eğitim Materyali Verilme Durumu n %

Verilen

Verilmeyen

61

27

69,3

30,7

Eğitimin Alındığı Kişi n %

Doktor

Hemşire

10

26

11,4

29,5

Çizelge 3.36’da hastaların kemoterapi yan etkilerine ilişkin eğitim alma, eğitim

materyali verilme ve eğitim aldıkları kişilerin dağılımı görülmektedir. Hastaların

%40,9 unun kemoterapinin yan etkilerine ilişkin eğitim aldığı, %59,1’inin ise

kemoterapinin yan etkilerine ilişkin eğitim almadığı belirlenmiştir. Eğitim alan

hastaların %11,4’ünün eğitim aldığı kişi olarak doktoru, %29,5’i ise hemşireyi

göstermiştir (Çizelge 3.36).

Ayrıca hastaların %69,3 üne eğitim materyali verildiği % 30,7’sine ise eğitim

materyali verilmediği saptanmıştır.

Page 68: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

57

4.TARTIŞMA

Ayaktan kemoterapi alan GIS kanserli hastalarda ortaya çıkan sorunları, bu

sorunlara yönelik hastaların kullandıkları davranışları ve bu davranışların etkili olup

olmadığını saptamak amacıyla planlanan araştırmaya 35-79 yaş arası, araştırmaya

katılmayı kabul eden, iletişim kurulabilen, GİS kanseri tanısı almış ve ayaktan

kemoterapi alan, 2. kür kemoterapi tedavisini tamamlamış ve 3. kür tedaviye gelen

hastalar alınmıştır.

4.1. Hastaların Kişisel ve Hastalıkla İlgili Özelliklerinin Değerlendirilmesi

Araştırma kapsamına alınan hastaların kişisel özellikleri değerlendirildiğinde,

%15,9’unun 35-49, %51,1’inin 50-64, %33,0’ünün 65-79 yaş gruplarında yer aldığı

saptanmıştır. Bu sonuçlara göre vakaların %84,1 gibi büyük bir çoğunluğunun 50-79

yaş arası olduğu görülmektedir (Çizelge 3.1). Bilindiği gibi kanser görülme sıklığı

yaşla birlikte artmaktadır. Yaklaşık tüm kanser türlerinde tanı konan hastaların

%78’inin yaşı 55 ve üzeridir (American Cancer Society, 2010). T.C. Sağlık

Bakanlığı’nın 2004-2006 yılı verilerine göre erkeklerde ve kadınlarda en sık görülen

beş kanserin görülme sıklığının 40 yaşından sonra arttığı görülmektedir (T.C. Sağlık

Bakanlığı Türkiye Kanser İnsidansı, 2006). Bu veriler araştırmamızın sonuçlarıyla

benzerlik göstermektedir.

Araştırma kapsamına alınan hastaların %46,6’sı kadın, %53,4’ü erkektir. T.C.

Sağlık Bakanlığı’nın 2006 verilerine göre GIS kanser insidansı erkeklerde yüzbinde

45,90 kadınlarda ise yüzbinde 26,10 dur. Yine aynı kaynağa göre GIS kanserlerinin

görülme sıklığının her yıl bir öncekine göre arttığı ve bu artışın kadınlara oranla

erkeklerde daha fazla olduğu görülmektedir (Şekil 1.1).

Örneklemi oluşturan hastaların %42,0’sini ev hanımları oluşturmaktadır (Çizelge

3.1). Ev hanımı oranının fazla oluşunun, toplumumuzda kadınlar arasında

çalışmayan kadın oranının fazla oluşuna bağlı olduğu düşünülebilir.

Page 69: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

58

Hastaların eğitim durumları ve yaşadıkları yer incelendiğinde, ilkokul mezunu

olan hastaların oranının %60,2 ilde yaşayan hastaların oranının %79,5 olduğu

görülmektedir. Türkiye İstatistik Kurumu’nun Türkiye genelindeki istatistiksel

sonuçlarına göre eğitim durumu ilkokul olan kişilerin oranı %36,4 il ve ilçede

yaşayan kişilerin oranı ise %76,8 olarak belirtilmektedir.

Araştırma kapsamına alınan hastaların hastalıkla ilgili özellikleri

değerlendirildiğinde, %64,8 gibi büyük bir çoğunluğunun kolon ve rektum kanseri

tanısı aldığı belirlenmiştir. DSÖ’nün 2008 verilerine baktığımızda insidans yönünden

dünyada en yaygın kanserler arasında ikinci sırayı kolorektal kanser almaktadır.

Ülkemizde ise TC Sağlık Bakanlığı 2006 verilerine göre en sık görülen kanserler

arasında kolorektal kanser kadınlarda ikinci, erkeklerde ise dördüncü sırayı

almaktadır.

Örneklemi oluşturan hastaların %78,4’üne 6 ay ve öncesinde tanı konmuştur.

Hastalarımızın %37,5’i üçüncü, %34,1’i ise dördüncü evrededir. Ülkemizde, ortaya

çıkan kanser belirtilerinin gözardı edilmesi ve sağlık kuruluşuna geç başvurulması

nedeniyle tanı ileri evrelerde konulabilmektedir. Ayrıca ileri evrelerde tanılama

sağkalım oranını da azaltmaktadır. Kolon kanserinde 5 yıllık sağkalım oranı 1.

evrede %93 iken ileri evrelerde %8’e kadar düşmektedir (Yıldız, 2008).

Önekleme alınan hastaların %86,4’ü cerrahi tedavi almış olup, %13,6’sı (12 hasta)

almamıştır (Çizelge 3.2).

4.2. Hastaların Genel İyilik Hali Puanlarının Değerlendirilmesi

Hastaların Nightingale Semptom Değerlendirme Ölçeğine göre iyilik hali

puanlarının dağılımına bakıldığında (Çizelge 3.3), %13,6’sının iyilik halinin “çok

iyi”, %67’sinin “iyi”, %15,9’unun “orta” ve %3,4’ünün ise “kötü” düzeyde olduğu

belirlenmiştir. Can ve Aydıner’in (2009) yaptığı çalışmada Nightingale Semptom

Değerlendirme Ölçeğine göre hastaların %27,5’inin iyilik halinin “çok iyi”,

%47,6’sının “iyi”, %23’ünün “orta” ve %1,9’unun ise “kötü” düzeyde olduğu

belirlenmiştir. Can ve arkadaşlarının yaptığı (2010) başka bir çalışmada ise hastaların

%61,4’ünün iyilik halinin “iyi”, %31,7’sinin “orta” ve %6,4’ünün “kötü” düzeyde

Page 70: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

59

olduğu belirlenmiştir. Genel iyilik hali “iyi” olan hastaların oranının yüksek olması

bizim sonuçlarımızla benzerlik göstermektedir.

Örnekleme alınan hastalar genel iyilik hali puanları açısından

karşılaştırıldığında, yaş grupları arasındaki fark istatistiksel olarak önemli

bulunmamakla birlikte yaş ilerledikçe genel iyilik hali puanlarının arttığı yani iyilik

halinin kötüleştiği görülmektedir (Çizelge 3.4). Bunun nedeni olarak yaşlı bireylerin

genç bireylere oranla vücut direnci ve diğer yaşamsal fonksiyonunun azalmasına

bağlı olduğu düşünülmektedir. Kızılcı’nın (1999) onkoloji hastalarıyla yaşam

kalitesini etkileyen faktörlere yönelik yaptığı bir çalışmada yaşın hastaların yaşam

kalitesi üzerinde etkili olmadığı bulunmuştur. Gürel’in (2007) yaptığı benzer bir

çalışmada ise hastaların genel iyilik halinin yaş arttıkça düştüğü belirlenmiştir.

Hastaların cinsiyetlerine göre genel iyilik hali puanları karşılaştırıldığında erkeklerin

genel iyilik hali puanlarının kadınlara göre daha iyi olduğu görülmektedir. Bu

sonucun kadınların çoğunun ev hanımı olması ve geleneksel rollerinden dolayı

sorumluluklarının daha fazla olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Cinsiyete

göre gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak da önemli bulunmuştur (p=0,0001).

Can ve Aydıner’in (2009) yaptığı çalışmada da bizim sonuçlarımıza paralel olarak

kadınların genel iyilik halinin daha kötü olduğu bulunmuştur.

Genel iyilik hali puanlarının eğitim durumuna göre dağılımına bakıldığında gruplar

arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmamasına karşın hiç eğitim almamış

hastaların genel iyilik halinin en kötü, yükseköğrenim görenlerin ise en iyi olduğu

görülmektedir (Çizelge 3.6). Bunun nedeni olarak bir olasılıkla eğitim düzeyi yüksek

olan hastaların maddi ve sosyal durumlarının daha iyi olabileceği ve semptomlarla

daha bilinçli başedebildiği düşünülmektedir. Gürel’in (2007) çalışmasında eğitimi

ortaokul ve üzeri olan hastaların genel iyilik halinin eğitimi ilkokul ve altı olan

hastalara oranla daha iyi olduğu bulunmuştur. Kızılcı’nın (1999) yaptığı çalışmada

ise eğitim düzeyi arttıkça yaşam kalitesinin de arttığı bulunmuştur.

Hastaların medeni durumunun genel iyilik hali puanlarına etkili olup olmadığı

araştırıldığında dul olan hastaların evli ve bekarlara göre daha iyi durumda

görülmelerine karşın gruplar arasındaki farkın istatistiksel olarak önemli olmadığı

bulunmuştur (p>0,05). Gürel’in (2007) yaptığı çalışmada da medeni durumun genel

iyilik hali üzerinde etkili olmadığı bulunmuştur. Kızılcı’nın (1999) yaptığı çalışmada

Page 71: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

60

ise medeni durumun hastaların yaşam kalitesi üzerinde etkili olmadığı bulunmuştur.

Bu sonuçlarda bizim sonuçlarımızla benzerlik göstermektedir.

Hastaların genel iyilik hali puanları çalışma statüsü açısından karşılaştırıldığında,

genel iyilik hali en kötü olan grubun ev hanımları olduğu, ikinci olarak emeklilerin

geldiği görülmektedir. Bu sonucun kadınların geleneksel rolleri, sorumluluklarının

fazla olması ve kendilerine bakım için ayıracakları zamanın az olmasından,

emeklilerin ise ileri yaşta olmaları nedeniyle yaşamsal fonksiyonlarının

azalmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Araştırmamızda genel iyilik hali en

iyi olan grup serbest çalışanlardır. Hastaların genel iyilik hali puanları çalışma

statüsüne göre karşılaştırıldığında gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemli

bulunmuştur (p=0,007). Bu farkın ev hanımı ile serbest çalışanlar arasındaki farktan

kaynaklandığı saptanmıştır. Kızılcı’nın (1999) yaptığı çalışmada mesleğin yaşam

kalitesi üzerinde etkili olduğu ve emeklilerin yaşam kalitesinin diğer gruplara göre

daha düşük olduğu bulunmuştur. Can ve Aydıner’in (2009) yaptığı çalışmada ise

işsiz olanların genel iyilik hallerinin daha kötü olduğu belirlenmiştir.

Hastaların sürekli yaşadığı yere göre genel iyilik halleri puan ortalamaları arasında

istatistiksel olarak önemli bir fark bulunmamakla birlikte köyde yaşayan hastaların

puan ortalamalarının daha düşük olduğu görülmektedir (Çizelge 3.9). Bu sonucun bir

olasılıkla köy yaşamının daha stressiz ve doğal yaşama daha yakın olmasından

kaynaklandığı düşünülmektedir. Gürel’in (2007) yaptığı çalışmada ise genel iyilik

halinin ilde yaşayanlarda ilçe/köyde yaşayanlara oranla daha iyi olduğu bulunmuştur.

Hastaların gelir düzeyine göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında,

gelir düzeyi düşük olan hastaların genel iyilik hallerinin daha kötü olduğu

görülmektedir. Bunun nedeni olarak maddi olanakların azalmasıyla tedavi

harcamalarının fazla gelmesi ve kişinin öz bakımının azalması düşünülebilir. Gelir

düzeyine göre genel iyilik hali puanları karşılaştırıldığında gruplar arasındaki fark

istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p=0,019). Can ve Aydıner’in (2009) yaptığı

çalışmada gelir düzeyi düşük olan hastaların genel iyilik hallerinin daha kötü olduğu

ve semptomların daha yaygın olduğu belirlenmiştir.

Hastaların birlikte yaşadığı kişilere göre genel iyilik hali puan ortalamaları

karşılaştırıldığında aradaki farkın istatistiksel olarak önemsiz bulunmasına karşın

aileyle yaşayanların genel iyilik hali puan ortalamalarının daha yüksek olduğu

Page 72: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

61

görülmektedir (Çizelge 3.11). Bu sonuç aileyle yaşayanların sorumluluklarının daha

fazla ve bakmakla yükümlü oldukları kişiler olmasına bağlanabilir. Gürel’in (2007)

yaptığı çalışmada çocuk sayısı arttıkça yaşam kalitesinin düştüğü belirlenmiştir.

Hastaların tanılarına göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında

gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemsiz bulunmakla birlikte genel iyilik

hali en kötü olan grup rektum kanseri tanısı almış hastalardır. Daha sonra sırasıyla

pankreas ve kolon kanseri tanısı almış hastalar gelmektedir (Çizelge 3.12). Can ve

Aydıner’in (2009) yaptığı çalışmada kemik, jinokolojik ve meme kanseri tanıları alan

hastaların diğerlerine göre genel iyilik hallerinin daha kötü olduğu görülmüştür.

Tanı süresine göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında fark

istatistiksel olarak önemli bulunmamakla birlikte tanı süresi 6 ay ve öncesi olan

hastaların genel iyilik halinin daha iyi olduğu görülmektedir (Çizelge 3.13).

Kızılcı’nın (1999) yaptığı çalışmada yaşam kalitesinin hastalığın ilk 6 ayında daha

yüksek olduğu bulunmuştur. Bu sonuç da bizim sonuçlarımızla benzerlik

göstermektedir.

Hastalığın evresine göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında

gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemli olduğu (p=0,009) ve bu farkın 4.

evrede olan hastalardan kaynaklandığı görülmüştür (Çizelge 3.14). Can ve

Aydıner’in (2009) yaptığı çalışmada da metastaz olan hastaların genel iyilik

hallerinin daha kötü olduğu belirlenmiştir.

Hastaların tedavi protokollerine göre genel iyilik hali puan ortalamaları, iki grubun

denek sayısı 2’den az olduğu için karşılaştırılamamıştır. Ancak genel iyilik hali en

kötü olan grupların folfox tedavisi alan hastalar olduğu görülmektedir (Çizelge 3.15).

Literatürde folfox ile tedavi edilen hastaların genel iyilik hali ve benzeri kriterleri

konu alan bir çalışmaya tarafımızca ulaşılamamıştır. Bununla birlikte folfox

protokolündeki ilaçların yan etkilerinin diğer ilaçlara göre daha fazla olduğu bir

olasılıkla düşünülebilir.

Örneklemi oluşturan hastaların cerrahi tedavi alma durumuna göre genel iyilik hali

puan ortalamaları karşılaştırıldığında gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak

önemli bulunmamakla birlikte cerrahi tedavi almayan hastaların genel iyilik

hallerinin daha kötü olduğu görülmektedir (Çizelge 3.16). Bu sonucun bir olasılıkla

örneklemdeki cerrahi tedavi almayan hastaların çoğunun (10 hasta) 4. evrede

Page 73: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

62

olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Aslan’ın (2000) kanserli hastaların

yaşam kalitesine yönelik yaptığı çalışmada da cerrahi geçirmiş hastaların yaşam

kalitesi geçirmeyenlere oranla daha yüksek bulunmuştur.

4.3. Hastaların Ortaya Çıkan Sorunlara Yönelik Kullandığı Baş Etme

Davranışlarının Değerlendirilmesi

Araştırmamızda kemoterapiye bağlı olarak hastaların çoğunun(%73,9) bulantı-

kusma sorunu yaşadığı bulantı-kusma yaşamayan hastaların oranının ise %26,1

olduğu belirlenmiştir. Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010) kemoterapinin yan

etkilerine yönelik yaptığı çalışmada hastaların %60 ının bulantı, %35 inin ise kusma

yaşadığı saptanmıştır.

Can ve arkadaşlarının (2010) yaptığı benzer bir çalışmada ise hastaların %70,8 inin

bulantı yaşadığı belirlenmiştir. Bu sonuçlar bizim sonuçlarımızla benzerlik

göstermektedir.

Hastaların bulantı-kusma sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en

sıklıkla “bulantı giderici ilaç alma” (%46,6), “ağız hijyenine dikkat etme” (%34,1)

ve “tuzlu kraker yeme” (%22,8) olduğu belirlenmiş, daha sonra sırasıyla “evdeki

kokuları önleme” (%19,3), “soğuk yiyecekler yeme” (%12,5), “ağzını limonlu su ile

çalkalama” (%5,7), “dikkatini tv, kitap okuma gibi aktivitelerle başka yöne çekme”

(%5,7) davranışlarının kullanıldığı ifade edilmiştir. Hastaların %11,4’ü bu konuda

hiç birşey yapmadıklarını ifade etmişlerdir. Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010)

hastaların yaşadığı semptomlar ve bu semptomlara yönelik kullandıkları yöntemlerle

ilgili yaptıkları bir çalışmada hastaların bulantı-kusmaya karşı kullandıkları

yöntemlerin “kendini yemek yemeye zorlama”, “diyetine adapte olmaya

çalışma/beslenme şeklini değiştirme”, “ağız hijyenine dikkat etme”, “ekşi ve tuzlu

gıdalar yeme”, “süt yumurta gibi destekleyici gıdaları yeme” olduğu saptanmıştır.

Ayrıca birkaç hasta da güzel kokuların bulantıyı hafiflettiğini ifade etmiştir. Cebeci

ve Yangın’ın (2003) yaptığı benzer bir çalışmada, hastaların %65,6’sının bulantı-

kusmaya karşı doktorun önerdiği antiemetik tedaviyi kullandığı belirlenmiştir. Can

ve arkadaşlarının (2010) hastaların kullandığı farmakolojik ve non-farmakolojik

Page 74: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

63

yöntemleri araştırdığı bir çalışmada ise fiziksel semptomların azaltılmasında %72,5

oranında farmakolojik yöntemlerin tercih edildiği saptanmıştır. Bizim çalışmamızda

da bulantı giderici ilaç kullanmanın ilk sırada olması bu araştırmalarla benzerlik

göstermektedir.

Bulantı-kusma sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında gruplar

arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Bu farkın kullandığı

davranışların “kısmen etkili olduğunu” ifade eden gruptan kaynaklandığı

belirlenmiştir (p=0,018) (Çizelge 3.18). Kullandığı davranışın “kısmen etkili

olduğunu” ifade eden hastaların genel iyilik hali puan ortalamaları daha yüksek,

genel iyilik halleri daha kötüdür. Bu sonucun bir olasılıkla kullandığı davranışı

“kısmen etkili” olarak tanımlayan grubun, davranışın etkisini tam olarak

tanımlayamamalarından kaynaklandığı düşünülebilir.

Araştırma sonuçlarımızda kemoterapiye bağlı olarak hastaların çoğunluğunun

(%86,6) halsizlik-yorgunluk yaşadığı, yaşamayan hastaların oranının %11,4 olduğu

belirlenmiştir. Bizim araştırma sonuçlarımıza benzer olarak Richardson ve Ream’ın

(1997) yorgunlukla ilgili yaptığı bir araştırmada kemoterapi alan hastaların %90 ının

yorgunluk yaşadığı, Can ve arkadaşlarının (2010) yaptığı benzer bir çalışmada ise

hastaların %85’inin yorgunluk yaşadığı belirlenmiştir.

Hastaların halsizlik-yorgunluk sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların

arasında en sıklıkla “sık dinlenme/günü yatarak ya da uyuyarak geçirme” (%87,5),

“yeterli uyku (günde 7-8 saat) uyuma” (%44,2) ve “kendini iyi hissettiğinde

aktivitelerini yapma” (%35,2) olduğu belirlenmiş daha sonra sırasıyla “günde 8-10

bardak sıvı alma” (%27,3) ve “erken yatma” (%21,6) davranışlarının kullanıldığı

ifade edilmiştir. Richardson ve Ream’ın (1997) yorgunlukla ilgili yaptığı çalışmada

hastaların %47,4’ü “yatarak/günlük aktivitelerini kısıtlayarak”, %23,8 i “dengeli

beslenmeye çalışarak”, %9,6’sının “düşük oranda egzersiz yaparak” yorgunluğu

hafiflettiklerini ifade etmişlerdir. Midtgaard ve arkadaşlarının (2009) hastaların

aktivite düzeyini araştırdığı bir çalışmada hastaların kemoterapi tedavisi sırasında %

43’ünün kısıtlı düzeyde fiziksel aktivite yaptıkları saptanmıştır.

Araştırmamızda hastaların %25,0’ı kullandığı davranışın etkili olduğunu, %61,4’ü

kısmen etkili olduğunu, %2,3’ü ise etkili olmadığını ifade etmiştir. Richardson ve

Page 75: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

64

Ream’ın (1997) yaptığı araştırmada, hastaların %53,7’si kullandığı yöntemlerin

kısmen etkili olduğunu, %9,4’ü ise etkili olmadığını ifade etmişlerdir.

Halsizlik-yorgunluk sorunu olan hastaların kullandıkları davranışın etkili olma

durumuna göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında gruplar

arasındaki farkın istatistiksel olarak önemsiz olduğu saptanmıştır. Grupların genel

iyilik hali puanları birbirine yakındır (Çizelge 3.20).

Araştırmamızda kemoterapi sonrasında ateş sorunu yaşayan hastaların oranı

%14,8 ateş sorunu olmayan hastaların oranı ise %85,2 olarak belirlenmiştir.

Hastaların ateş sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla “sağlık

kuruluşuna başvurma” (%11,3), “ateşi ölçerek takip etme” (%3,4) olduğu

belirlenmiş, daha sonra “ılık duş alma” (%1,1) ve “ateş düşürücü alma” (%1,1)

davranışlarının kullanıldığı ifade edilmiştir. Hastaların %2,3’ü bu konuda hiç birşey

yapmadıklarını ifade etmişlerdir. Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010) yaptığı

çalışmada kemoterapi sonrasında ateş sorunuyla karşılaşanların oranı %25 olarak

bulunmuştur. Yine aynı çalışmada ateş sorunuyla karşılaşan hastaların en çok

kullandığı yöntemin ateş düşürücü almak olduğu saptanmıştır.

Araştırmamızın yapıldığı yerde sağlık personelinin en çok üzerinde durduğu davranış

ateş yaşandığında sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğidir. Bu nedenle bizim

sonuçlarımızda ateş olduğunda kullanılan birinci davranışın “sağlık kuruluşuna

başvurma” olarak ifade edildiği düşünülmektedir.

Araştırmamızda, saç dökülmesi sorunu yaşayan hastaların oranı %46,6 saç

dökülmesi yaşamayan hastaların oranı ise %53,4 olarak bulunmuştur. Yapılan diğer

çalışmalarda saç dökülmesi yaşayan hastaların oranı %61-68 olarak saptanmıştır

(Can ve ark., 2010; Piamjariyakul ve ark., 2010; Cebeci ve ark., 2003).

Hastaların saç dökülmesi sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla

“şapka ve benzeri materyaller kullanma” (%15,9) “saçları kemoterapiden önce kısa

kestirme” (%10,3) olduğu belirlenmiştir. Hastaların %22,7’si ise bu konuda hiç

birşey yapmadıklarını ifade etmişlerdir.

Can ve arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada saç dökülmesi olan hastaların

%6,5’inin bere, eşarp, peruk kullandıkları saptanmıştır. Piamjariyakul ve

arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada ise saç dökülmesine yönelik kullanılan

yöntemlerin eşarp, peruk, şapka kullanma, saçları kısa kestirme, nazik bir şekilde

Page 76: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

65

tarama veya bebek şampuanı kullanma ve bitkisel ürünler kullanma olduğu

saptanmıştır. Cebeci ve Yangın’ın (2003) yaptığı benzer bir çalışmada ise hastaların

%28,5’inin eşarp ve peruk kullandığı belirlenmiştir.

Saç dökülmesi sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma

durumuna göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında, kullandığı

davranışın “etkili olduğunu” ifade edenlerin puan ortalamaları “kısmen etkili

olduğunu” ve “etkili olmadığını” ifade edenlere oranla daha düşük bulunmakla

beraber bir grubun denek sayısı 1’den az olduğu için istatistiksel analiz

yapılamamıştır (Çizelge 3.23).

Araştırmamızda kemoterapi sonrasında, ağızda yara sorunu olan hastaların oranı

%39,8, ağızda yara sorunu olmayan hastaların oranı ise %60,2 olarak belirlenmiştir.

Yapılan diğer çalışmalarda ağızda yara veya kuruluk yaşayan hastaların oranı %37-

64 olarak saptanmıştır (Can ve ark., 2010; Piamjariyakul ve ark., 2010). Bu sonuçlar

bizim araştırmamızla benzerlik göstermektedir.

Hastaların ağız yarası sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla

“ağız hijyenine dikkat etme” (%27,3) “ilaçla gargara yapma” (%25,0),

“sıcak,baharatlı, asitli yiyecek ve içeceklerden kaçınma” (%15,9) olduğu belirlenmiş,

daha sonra sırasıyla “karbonatlı su ile ağızı çalkalama” (%13,6), “yumuşak

yiyecekler yeme” (%10,2), “yumuşak diş fırçası kullanma” (%8,0), “soğuk içecekler

içme” (%3,4), “kara dut suyu içme” (%2,2) ve “dudaklara nemlendirici krem sürme”

(%1,1) davranışlarının kullanıldığı ifade edilmiştir. Hastaların %1,1’i ise bu konuda

hiç birşey yapmadıklarını ifade etmişlerdir. Can ve arkadaşlarının (2010) yaptığı

çalışmada ağız problemlerine yönelik kullanılan yöntemlerin sıvı alma (%9) ve ağız

bakımına dikkat etme (%15,9) olduğu saptanmıştır. Piamjariyakul ve arkadaşlarının

(2010) yaptığı çalışmada ise ağız yaralarına yönelik sıklıkla kullanılan yöntemlerin

yumuşak yiyecekler yeme, soğuk içecekler içme veya yemekle birlikte su içme

olduğu saptanmıştır. Bu veriler de araştırmamızla benzerlik göstermektedir.

Ağızda yara sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma durumuna

göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında, kullandığı davranışın

“etkili olmadığını” ifade eden hastaların puan ortalamaları “etkili olduğunu” ve

“kısmen etkili olduğunu” ifade eden hastalara oranla daha yüksek çıkmakla beraber

gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak önemsiz bulunmuştur (Çizelge 3.25).

Page 77: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

66

Araştırmamızda kemoterapi aldıktan sonra, kabızlık sorunu yaşayan hastaların

oranı %43,2 kabızlık sorunu yaşamayan hastaların oranı ise %56,8 olarak

belirlenmiştir. Hastaların kabızlık sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların

en sıklıkla “kuru kayısı, kayısı suyu, kuru erik gibi yiyecekler yeme” (%28,4),

“liften zengin sebze, meyve, tahıl gibi yiyecekler yeme” (%23,9), “kabızlık giderici

ilaç kullanma” (%20,4) olduğu belirlenmiş, daha sonra sırasıyla “yeterli sıvı (günde

8-10 bardak) ve yiyecek alma” (%14,8) ve “yürüyüş/egzersiz yapma” (%8,0)

davranışlarının kullanıldığı hastalar tarafından ifade edilmiştir. Hastaların %4,5’i ise

bu konuda hiç birşey yapmadıklarını ifade etmişlerdir. Piamjariyakul ve

arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada hastaların %52’sinin kabızlık yaşadığı

saptanmıştır. Yine aynı çalışmada kabızlığa yönelik sıklıkla kullanılan yöntemlerin

laksatif kullanma, sebze yeme, meyve suyu içme ve bitkisel çayları kullanma olduğu

saptanmıştır. Cebeci ve Yangın’ın (2003) yaptığı benzer bir çalışmada ise hastaların

%9,3’ünün kabızlık için bol sıvı aldığı belirlenmiştir. Bu sonuçlar bizim

araştırmamızla benzerlik göstermektedir.

Kabızlık sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma durumuna göre

genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında, kullandığı davranışın “etkili

olmadığını” ifade eden hastaların puan ortalamaları “etkili olduğunu” ve “kısmen

etkili olduğunu” ifade eden hastalara oranla daha yüksek çıkmakla beraber bir

grubun denek sayısı 1’den az olduğu için istatistiksel analiz yapılamamıştır (Çizelge

3.27).

Çalışmamızda kemoterapi sonrasında, diyare sorunu olan hastaların oranı %50,

diyare sorunu olmayan hastaların oranı ise %50,0 olarak belirlenmiştir. Hastaların

diyare sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların en sıklıkla “yağsız, az posalı,

proteinli yiyecekler yeme” (%25), “acı, baharatlı, yağlı yiyeceklerden kaçınma”

(%21,6), “ishal giderici ilaç alma” (%17,1) ve son olarak “yeterli sıvı (günde 8-10

bardak) alma” (%14,8) olarak ifade edilmiştir. Hastaların %14,8’i ise bu konuda hiç

birşey yapmadıklarını ifade etmişlerdir.

Yapılan çalışmalarda kemoterapi alan hastaların %50-80’inde diyare görülmektedir

(Sharma ve ark., 2005; Can, 2010).

Pimjariyakul ve arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada diyareye yönelik sıklıkla

kullanılan yöntemlerin bizim sonuçlarımıza paralel olarak diyetine dikkat

Page 78: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

67

etme/beslenme şeklini değiştirme ve ishal giderici ilaç kullanma olduğu

belirlenmiştir.

Diyare sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma durumuna göre

genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında, kullandığı davranışın “etkili

olmadığını” ifade eden hastaların puan ortalamalarının diğer gruplara göre daha

düşük çıktığı görülmektedir (Çizelge 3.29). Kullandığı davranışın “etkili olmadığını”

ifade eden hastaların hepsi 5-FU+folinik asit tedavisi almaktadır. 5-florouracil’in en

sık görülen yan etkisi diyare olup diğer yan etkiler daha az görülmektedir. Bu

sonucun bir olasılıkla 5-FU+folinik asitin etkisine bağlı olduğu düşünülmektedir.

Araştırma kapsamına alınan hastaların %69,3’ünde iştahsızlık sorunu yaşandığı

saptanmış, iştahsızlık sorunu olmayan hastaların oranı ise %30,7 olarak

belirlenmiştir. Hastaların iştahsızlık sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışların

en sıklıkla “az ve sık yemek yeme” (%15,9), “yeterli sıvı (günde 8-10 bardak)

alma”(%13,6), “rahatlatıcı, yiyecek kokusu olmayan, serin ortamda yemekleri

yeme”(%11,4) olduğu belirlenmiş, daha sonra sırasıyla “açlık hisseder hissetmez

yeme”(%4,5) ve “yemek aralarında yürüyüş/egzersiz yapma” (%2,3) davranışlarının

kullanıldığı ifade edilmiştir. Hastaların %38,6’sı ise bu konuda hiç birşey

yapmadıklarını ifade etmişlerdir (Çizelge 3.30).

Cebeci ve Yangın’ın (2003) yaptıkları çalışmada hastaların %66,7’sinin iştahsızlık

yaşadığı belirlenmiştir. Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada ise

hastaların %73’ünün iştahsızlık sorunu yaşadığı saptanmıştır. Yine aynı çalışmada

iştahsızlık sorunuyla baş etmede sıklıkla kullanılan yöntemlerin “kendini yemek

yemeye zorlama”, “az ve sık yeme”, “süt yumurta gibi destekleyici gıdaları yeme”,

“yiyecekleri iştah arttırıcak şekilde lezzetlendirme”, “ağız hijyenine dikkat etme”

olduğu saptanmıştır. Bu sonuçlar bizim sonuçlarımızla benzerlik göstermektedir.

İştahsızlık sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma durumuna

göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında gruplar arasındaki farkın

istatistiksel olarak önemsiz olduğu bulunmuştur (Çizelge 3.31).

Araştırmamızdaki bulgulara göre, tat ve/veya koku değişikliği olan hastaların

oranı %54,5 tat ve/veya koku değişikliği olmayan hastaların oranı ise %45,5 olarak

belirlenmiştir. Yapılan çalışmalarda tat ve/veya koku değişikliği olan hastaların oranı

Page 79: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

68

%65-67 olarak bulunmuştur (Bernhardson ve ark., 2009; Piamjariyakul ve ark.,

2010).

Hastaların tat ve/veya koku değişikliği sorunu ile baş etmede kullandıkları

davranışların en sıklıkla “ağız hijyenine dikkat etme” (%36,4), “rahatsız edici

kokulardan uzak durma” (%23,8), “yeterli sıvı (günde 8-10 bardak) alma” (%17,0)

olarak ifade edilmiştir. Hastaların %12,5’i ise bu konuda hiç birşey yapmadıklarını

ifade etmişlerdir.

Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada tat değişikliği sorunuyla

baş etmede sıklıkla kullanılan yöntemlerin diyete yönelik değişiklikler yapma ve ağız

hijyenine dikkat etme olduğu saptanmıştır.

Tat ve/veya koku değişikliği sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili

olma durumuna göre genel iyilik hali puan ortalamaları karşılaştırıldığında gruplar

arasındaki farkın istatistiksel olarak önemsiz olduğu bulunmuştur (Çizelge 3.33).

Araştırma kapsamına alınan hastalarda kemoterapi sonrasında anksiyete yaşama

oranı %56,8 olarak belirlenirken anksiyete sorunu yaşamayan hastaların oranı %43,2

olarak bulunmuştur. So ve arkadaşlarının (2010) yaptığı bir çalışmada kemoterapi

sonrası anksiyete yaşayan hastaların oranı %26,9 olarak saptanmıştır.

Hastaların anksiyete sorunu ile baş etmede kullandıkları davranışlar en sıklıkla

“sorunları ve duygularını aile yakın çevreyle paylaşma” (%33), “hafif

egzersiz/yürüyüşler yapma” (%9,1) “sorunları ve duygularını doktor/hemşireyle

paylaşma” (%5,7) olarak ifade edilmiştir. Hastaların %20,5’i ise bu konuda hiç

birşey yapmadıklarını ifade etmişlerdir.

Piamjariyakul ve arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada “durgun olma”, “uyumada

güçlük”, “depresyon” yaşayan hastaların sıklıkla kullandıkları yöntemlerin, “dua

veya meditasyonla rahatlamaya çalışma”, “televizyon izleme”, “kitap okuma”,

“müzik dinleme”, “yürüyüş yapma”, “birşeylerle meşgul olmaya çalışma” olduğu

saptanmıştır. Can ve arkadaşlarının (2010) yaptığı çalışmada hastaların

kemoterapinin psikolojik semptomlarıyla baş etmede kullandıkları yöntemlerin

kişilerden destek alma (%7,5), dinlenme (%7,5) ve egzersiz yapma (%1,5) olduğu

saptanmıştır.

Page 80: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

69

Anksiyete sorunu olan hastaların kullandıkları davranışların etkili olma durumuna

göre genel iyilik hali puan ortalamalarının karşılaştırılmasında bir grubun denek

sayısının 2’den az olması nedeniyle istatistiksel analiz yapılamamıştır (Çizelge 3.35).

4.4. Hastaların Ortaya Çıkan Sorunlara Yönelik Kullandığı Baş Etme

Davranışlarını Öğrendiği Kaynakların Değerlendirilmesi

Araştırma kapsamına alınan hastaların yarısından fazlası (%59,1) kemoterapinin

yan etkilerine ilişkin eğitim almadığını ifade etmiştir. Bu sonucun nedeni olarak bir

olasılıkla hemşirelerin iş yüklerinin fazla oluşu düşünülebilir. Gözlemlerimize göre

ayaktan kemoterapi ünitesinde bulunan 14 tedavi koltuğunun genellikle hepsinin

dolu olduğu ve bu nedenle hemşirelerin hasta eğitimine ayıracak zaman

bulamadıkları düşünülebilir.

Eğitimin kimden alındığı sorusuna örnekleme alınan hastaların %12,5’i doktordan,

%29,5’i hemşireden eğitim aldığını ifade ettikleri görülürken baş etme davranışlarını

öğrendikleri kaynak olarak hemşireleri daha az oranda ifade etmeleri

düşündürücüdür (Çizelge 3.17, 3.19, 3.21, 3.22, 3.24, 3.26, 3.28, 3.30, 3.32, 3.34).

Ayaktan kemoterapi alan hastaların %69,3’üne eğitim materyali verildiği % 30,7’

sine ise eğitim materyali verilmediği saptanmıştır (Çizelge 3.36). Davranışın

öğrenildiği kaynak olarak eğitim materyalinin hiç bir hasta tarafından gösterilmemesi

bir olasılıkla hastaların okuma alışkanlığının olmamasından kaynaklandığı

düşünülmektedir. Ayrıca yan etkilere ilişkin eğitim aldığını ifade eden hastaların

oranının %40,9 iken eğitim materyali verilen hastaların oranının %69,3 olması

dikkati çekmektedir. Bu sonuç bir olasılıkla sadece eğitim materyali verilip eğitim

yapılmayan hastaların varlığından kaynaklanmaktadır.

Page 81: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

70

5.SONUÇ VE ÖNERİLER

5.1. Hastaların Kişisel ve Hastalıkla İlgili Özelliklerine İlişkin Sonuçlar

Örnekleme alınan hastaların %46,6 ’sı kadın, %53,4’ü erkektir. Hastaların

yaklaşık yarısının (%51,1) yaşı 50-64 arasında olup çoğu (%60,2) ilkokul

mezunudur. Ayrıca hastaların %6,8’i hiç eğitim almamıştır. Hastaların %87,5’i

evlidir. Örneklemin %42’si ev hanımı olup, %79,5’i ilde yaşamaktadır. Hastaların

%44,3’ü eş ve çocukları ile yaşamaktadır. Hastaların yarısının (%50) aylık geliri

1000 TL ve altında olup büyük çoğunluğu (%98,9) Genel Sağlık Sigortasına bağlıdır.

Örneklemi oluşturan hastaların %48,9’u kolon, %17’si pankreas, %15,9’u

rektum, %14,8’i mide, %2,3’ü safra kesesi, %1,1’i ise özefagus kanseri tanısı

almıştır. Hastaların %78,4’üne 6 ay, %12,5’ine 1 yıl, %9,1’ine ise 2 yıl önce tanı

konmuştur. Örneklemi oluşturan hastaların %37,5’inin hastalığı üçüncü, %34,1’inin

dördüncü, %28,4’ünün ikinci evrededir. Hastalar en sıklıkla folfox-4 (%42), 5-

Flourouracil+folinik asit (%34,1) ve Gemcitabine+Cysplatin (%11,4) tedavisi

almaktadır. Ayrıca hastaların %86,4’ü cerrahi tedavi almıştır.

5.2. Hastaların Genel İyilik Hali Puanlarına İlişkin Sonuçlar

Hastaların %13,6’sının iyilik hali “çok iyi”, %67’sinin “iyi”, %15,9’unun “orta”

ve %3,4’ünün ise “kötü” düzeydedir.

Hastaların genel iyilik haline yaşın, eğitim durumunun, medeni durumun, yaşadığı

yerin, birlikte yaşadığı kişilerin, tanının, tanı süresinin, tedavi protokolünün ve

cerrahi tedavi alınmasının etkili olmadığı, cinsiyetin, mesleğin, gelir düzeyinin ve

hastalığın evresinin ise etkili olduğu saptanmıştır.

Page 82: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

71

5.3. Hastaların Ortaya Çıkan Sorunlara Yönelik Kullandığı Baş Etme

Davranışlarına İlişkin Sonuçlar

Örneklemi oluşturan hastaların kemoterapi sonrasında yaşadıkları sorunlar ve

başetme davranışları ile ilgili sonuçlar aşağıda yer almaktadır:

Hastaların %73,9’u ayaktan kemoterapi aldıktan sonra bulantı-kusma yaşamakta

ve bu sorun ile baş etmede en sıklıkla “bulantı giderici ilaç alma” (%46,6) ve “ağız

hijyenine dikkat etme” (%34,1) davranışlarına başvurmaktadır. Ayrıca hastaların

%11,4’ü bu konuda hiç birşey yapmadığını ifade etmiştir.

Bulantı-kusma sorunu olan hastaların kullandıkları başetme davranışlarının etkili

olma durumununun hastaların genel iyilik hallerini de etkilediği belirlenmiştir.

Hastaların %88,6’sı ayaktan kemoterapi aldıktan sonra halsizlik-yorgunluk

yaşamış ve bu sorun ile baş etmede en sıklıkla “sık dinlenme/günü yatarak ya da

uyuyarak geçirme” (%87,5) ve “yeterli uyku uyuma (günde 7-8 saat)” (%44,2)

davranışlarına başvurmuştur.

Örneklemi oluşturan hastaların %14,8’inin ayaktan kemoterapi aldıktan sonra

ateşi olmuş ve bu sorun ile baş etmede en sıklıkla “sağlık kuruluşuna

başvurma”(%11,3) ve “ateşi ölçerek takip etme” (%3,4) davranışlarına

başvurmuşlardır. Ayrıca hastaların %2,3’ü ise bu konuda hiç birşey yapmadığını

ifade etmiştir.

Hastaların %46,6’sı ayaktan kemoterapi aldıktan sonra saç dökülmesi sorunuyla

karşılaşmış ve bu sorun ile baş etmede en sıklıkla “şapka ve benzeri materyaller

kullanma” (%15,9) ve “saçları kemoterapiden önce kısa kestirme” (%10,3)

davranışlarını kullanmışlardır. Ayrıca hastaların %22,7’sinin bu konuda hiç birşey

yapmadıkları belirlenmiştir.

Örneklemdeki hastaların %39,8’i ayaktan kemoterapi aldıktan sonra ağız yarası

sorunu yaşamışlar ve bu sorun ile baş etmede en sıklıkla “ağız hijyenine dikkat

etme”(%27,3) ve “ilaçla gargara yapma” (%25,0) davranışlarına başvurmuşlardır.

Ayrıca hastaların %1,1’inin ise bu konuda hiç birşey yapmadıkları belirlenmiştir.

Örnekleme alınan hastaların %43,2’si ayaktan kemoterapi aldıktan sonra

kabızlık yaşamış ve kabızlık ile baş etmede en sıklıkla “kuru kayısı, kayısı suyu,

kuru erik gibi yiyecekler yeme” (%28,4) ve “liften zengin sebze, meyve, tahıl gibi

Page 83: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

72

yiyecekler yeme” (%23,9) davranışlarını kullanmışlardır. Hastaların %4,5’i ise bu

konuda hiç birşey yapmadığını ifade etmiştir.

Örnekleme alınan hastaların yarısı (%50) ayaktan kemoterapi aldıktan sonra

diyare yaşamış ve diyare ile baş etmede en çok “yağsız, az posalı, proteinli

yiyecekler yeme” (%25) ve“acı, baharatlı, yağlı yiyeceklerden kaçınma” (%21,6)

davranışlarına başvurmuşlardır. Hastaların %14,8’i bu konuda hiç birşey

yapmadığını ifade etmiştir.

Örneklemi oluşturan hastaların %69,3’ü ayaktan kemoterapi aldıktan sonra

iştahsızlık yaşamıştır. iştahsızlık ile baş etmede kullanılan davranışların en sıklıkla

“az ve sık yemek yeme” (%15,9) ve “yeterli sıvı (günde 8-10 bardak) alma” (%13,6)

olduğu saptanmıştır. Ayrıca hastaların %38,6’sının bu konuda hiç birşey

yapmadıkları belirlenmiştir.

Hastaların %54,5’i ayaktan kemoterapi aldıktan sonra tat ve/veya koku

değişikliği yaşamakta ve bu sorun ile baş etmede en sıklıkla “ağız hijyenine dikkat

etme” (%36,4) ve “rahatsız edici kokulardan uzak durma” (%23,8) davranışlarına

başvurmaktadır. Ayrıca hastaların %12,5’i bu konuda hiç birşey yapmadığını ifade

etmiştir.

Örnekleme alınan hastaların %56,8’i ayaktan kemoterapi aldıktan sonra

anksiyete yaşamakta ve bu sorun ile baş etmede en sıklıkla “sorunları ve duygularını

aile, yakın çevreyle paylaşma” (%33) ve “hafif egzersiz/yürüyüşler yapma” (%9,1)

davranışlarını kullanmaktadır. Hastaların %20,5’inin ise bu konuda hiç birşey

yapmadıkları saptanmıştır.

5.4. Hastaların Kullandığı Baş Etme Davranışlarını Öğrendiği Kaynaklara

İlişkin Sonuçlar

Örneklemi oluşturan hastaların %40,9’unun kemoterapinin yan etkilerine ilişkin

eğitim almış, %59,1’inin ise almamış olduğu saptanmıştır. Eğitim alan hastaların

%11,4’i eğitim aldığı kişi olarak doktoru, %29,5’i ise hemşireyi göstermiştir.

Ayrıca hastaların %69,3’üne eğitim materyali verildiği % 30,7’sine ise eğitim

materyali verilmediği saptanmıştır.

Page 84: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

73

5.5. Öneriler

Ayaktan kemoterapi alan GIS kanserli hastalarda ortaya çıkan sorunları, bu

sorunlara yönelik hastaların kullandığı baş etme davranışları ve bu davranışların

etkili olup olmadığını saptamak amacıyla planlanan araştırmamızın sonuçlarına

paralel olarak;

1.Hastaların yarısından fazlasının (%59,1) eğitim almadığı belirlendiğinden gündüz

tedavi ünitelerinde hastalara aldıkları tedavinin etkileri, yan etkileri ve bu yan

etkilerle baş etme yollarını kapsayan eğitim programlarının tedaviden önce

başlatılarak tedavi boyunca sürdürülmesi,

2.Yan etkilere ilişkin eğitim aldığını ifade eden hastaların oranının %40,9 iken eğitim

materyali verilen hastaların oranının %69,3 olması, eğitim materyali verilip eğitim

yapılmayan hastaların olduğunu gösterdiğinden hastaların tümüne hem eğitim hem

de eğitim materyali verilmesi,

3.Eğitim içeriğinin saptanan sorunlar ve bireyin gereksinimleri doğrultusunda

bireyselleştirilerek planlanması,

4.Hastaya destek olabilmeleri açısından aileleri ile iş birliği yapılması ve eğitimlere

hastanın birlikte yaşadığı bireylerin de alınması,

5.Eğitimin sürekliliğinin sağlanabilmesi için ünitede yeterli sayı ve nitelikte hemşire

olması ve eğitimin disiplinler arası bir ekiple yürütülmesi,

6.Yaşadığı sorunlara yönelik hiç birşey yapamayan hastaların olduğu

belirlendiğinden, kemoterapi alan hastalara evde yaşadıkları sorunların çözümüne

yönelik bakım ve danışmanlık hizmetlerınin planlanması ve bu hizmetin 24 saat

sürdürülmesi,

7.Onkoloji klinikleri ve gündüz tedavi ünitelerinde kemoterapinin neden olduğu

sorunlara yönelik olarak hasta bakım ve eğitiminin planlanabilmesi ve

bireyselleştirilebilmesi için hastaların durumlarının uygun ölçeklerle

değerlendirilmesi ve ölçeklerin hasta bakımının ve kayıtlarının bir parçası haline

getirilmesi,

8.Araştırmanın örneklemini d=0,10 örneklem hatası ile 88 hasta oluşturmuştur.

Hastaların kullandığı baş etme yöntemlerine yönelik araştırmaların örneklem hatası

küçültülerek daha büyük populasyonda yapılması önerilebilir.

Page 85: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

74

ÖZET

Ayaktan Kemoterapi Alan GİS Kanserli Hastaların Evde Karşılaştıkları Sorunlar ve

Kullandıkları Baş Etme Davranışları

Araştırma, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Hastanesinde ayaktan kemoterapi

alan GİS kanserli hastalarda ortaya çıkan sorunları belirlemek, bu sorunlara yönelik

hastaların kullandığı baş etme davranışları ve bu davranışların etkinliğini saptamak amacıyla

yapılmıştır.

Araştırmanın örneklemini Şubat-Ekim 2011 tarihleri arasında Gündüz Tedavi ünitesinde

3. kür kemoterapi almak üzere gelen 88 hasta oluşturmuştur.

Araştırmada veri toplama aracı olarak Nightingale Semptom Değerlendirme Ölçeği (N-SAS)

ile araştırmacı tarafından geliştirilen, hastaların tanıtıcı özellikleri, karşılaştıkları sorunlar ve

baş etme davranışlarıyla ilgili soruları içeren görüşme formu kullanılmıştır.

Verilerin değerlendirilmesinde SPSS 17 programında tek yönlü varyans analizi ve

Bonferroni testi kullanılmıştır.

Hastaların kemoterapi aldıktan sonra bulantı-kusma, halsizlik-yorgunluk, ateş, saç

dökülmesi, kabızlık, diyare, iştahsızlık, ağız yarası, tat ve/veya koku değişikliği ve anksiyete

sorunlarını yaşadıkları belirlenmiştir. Bu sorunlarla baş etmek için en sıklıkla “bulantı

giderici ilaç alma” (%46,6), “sık dinlenme/günü yatarak ya da uyuyarak geçirme” (%87,5),

“sağlık kuruluşuna başvurma” (%11,3), “şapka ve benzeri materyaller kullanma” (%15,9),

“ağız hijyenine dikkat etme” (%27,3), “kuru kayısı, kayısı suyu, kuru erik gibi yiyecekler

yeme” (%28,4), “yağsız, az posalı, proteinli yiyecekler yeme” (%25), “az ve sık yemek

yeme” (%15,9), “sorunları ve duygularını aile, yakın çevreyle paylaşma” (%33)

davranışlarının kullanıldığı belirlenmiştir.

Örneklemi oluşturan hastaların %67’sinin genel iyilik halinin “iyi”, %15,9’unun “orta”,

%13,6’sının “çok iyi” ve %3,4’ünün “kötü” olduğu saptanmiş, ayrıca hastaların genel iyilik

haline cinsiyetin, mesleğin, gelir düzeyinin ve hastalığın evresinin etkili olduğu görülmüştür.

Araştırmanın sonuçları doğrultusunda hastalara verilen eğitimin süresi niteliği ve

bireyselleştirilmesiyle ilgili olarak uygun önerilerde bulunmuştur.

Anahtar Kelimeler: Baş etme davranışları, hemşirelik bakımı, kanser, kemoterapi, yan

etkiler

Page 86: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

75

SUMMARY

Problems faced by the GIS cancer chemotherapy outpatients at home and their coping

behaviours

Research was done to determine the problems which exist on GIS cancer chemotherapy

outpatients, their behaviours intended to these problems and efficiency of these behaviours in

outpatient unit of Cebeci Hospital of Ankara University Faculty of Medicine.

88 patients who admitted to receiving chemotherapy, for third cure level, at Outpatient

Unit between February-October 2011 constitute the sample of the study.

As data collection tool, Nightingale Symptom Adjustment Scale (N-SAS) and interview

form, contains demographic characteristics of patients, the problems faced by them and

questions are relevant to their coping behaviors with the problems, devoloped by the

investigator, was used.

For evaulating datas oneway variance analysis in SPSS 17 programme and Bonferroni

test was used.

It was determined that after receiving chemotherapy the patients experience nausea and

vomiting, fatique-weakness, fever, alopecia, constipation, diarrhea, loss appetite, mouth

ulcers, taste and/or smell alteration and anxiety problems.

It was found that to coping with the problems, patients was the most frequently applied

“taking antiemetics” (46.6%), often “having a rest /do a day by occupying or sleeping”

(87.5%), “application healthcare instution” (11.3%), “using hat and the like materials”

(15.9%), “caring for oral hygiene” (27.3%), “eating foods like dry apricots, apricot juice, dry

plum” (28.4%), “eating fatless, low-fiber and protein” (25%), “eating often and light”

(15.9%), “sharing the problems and feelings with family or immediate surroundings” (33%).

The general well-being of 67.5% of the patients constitues the sample was determined

as “good”, 15.9% of them as “fair”, 13.6% is as “very well”, and 3.4% of them as “poor”,

in addition it was observed that gender, job, level of income and stage of illness was

effective on patients’ general well-being.

Accordance to the conclusions of the investigation suitable suggestions was made

related with the duration, qualification and individualisation of the patients’ education.

Key words:, Cancer, chemotherapy, coping behaviours, nursing care, side effects

Page 87: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

76

KAYNAKLAR

AKDEMİR, N., BEDÜK, T., FESCİ, H., YURTSEVER,S., KUTLUTÜRKAN, S.,

YILMAZER, S., CANLI, Z. (1997) Nursing needs of patients receiving anticancer

chemotherapy, Journal of BUON 4, p:385-390

AKIN, S., CAN G., DURNA, Z., AYDINER, A. (2008) The quality of life and self-

efficacy of Turkish breast cancer patients undergoing chemotherapy, European

Journal of Oncology Nursing 12, p: 449-456

AKYOL, H. (2004) Kemoterapinin Temel İlkeleri, XIII. TPOG Ulusal Pediatrik

Kanser Kongresi, Hemşirelik Programı, s:159-163

ASLAN, S. (2000) Kanserli Hastalarda Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi,

Yüksek lisans tezi, Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Erzurum

ASLAN, Ö. (2003) Kanserli Hastalarda Kemoterapiye Bağlı Semptomların

Değerlendirilmesi ve Bu Semptomların Kontrolünde Hemşirelik Eğitiminin Rolü,

Doktora Tezi, Gülhane Askeri Tıp Akademisi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Ankara

ASLAN, Ö., VURAL, H., KÖMÜRCÜ, Ş., ÖZET, A. (2006) Kemoterapi alan

kanser hastalarına verilen eğitimin kemoterapi semptomlarına etkisi, C.Ü. Hemşirelik

Yüksekokulu Dergisi,10(1), s:15-28

BAHAR, A. (2007) Ölüm Sürecinde Olan Hasta: Terminal Bakım ve Hospis, Fırat

Sağlık Hizmetleri Dergisi, 2(6), s:147-158

BAILEY, C., CONCER, J., ADDİNGTON-HALL, J., KUMAR, D., HAVİLAND, J.

(2004) Older patients’ experiences of treatment for colorectal cancer: an analysis of

functional status and service use, European Journal of Cancer Care 13, p:483-493

BERGVIST, K., WENGSTROM, Y. (2006) Symptom experiences during

chemotherapy treatment – with focus on nausea and vomiting, European Journal of

Oncology Nursing 10, p:21-29

BERMAN, A.J. (1999) Supporting The Home Care Client Receiving Chemotherapy,

Home Care Provider, 4(2), p:81-85

BERNHARDSON, B.M., TILSELMAN, C., RUTQVIST, L.E. (2007)

Chemosensory Changes Experienced by Patients undergoing cancer chemotherapy:A

Qualitative Interview Study, Journal of Pain and Symptom Management , 34(4),

p:403-412

Page 88: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

77

BERNHARDSON, B.M., TILSELMAN, C., RUTQVIST, L.E. (2009) Olfactory

changes among patients receiving chemotherapy, European Journal of Oncology

Nursing 13, p:9-15

BEŞER, N.G., ÖZ, F. (2003) Kemoterapi alan Lenfomalı Hastaların Anksiyete-

Depresyon Düzeyleri ve Yaşam Kalitesi, C.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi,

7(1), s:47-58

BİROL, L., AKDEMİR, N., BEDÜK, T. (1997) İç Hastalıkları Hemşireliği, Vehbi

Koç Vakfı Yayınları, Ankara

BÜYÜKDOĞAN, M.(2009) Kolorektal Kanserde Genetik ve Etyolojik Faktörler,

Selçuk Tıp Dergisi,25(3), s:171-180

CAN, G. (1995) Kemoterapi uygulanan hastalarda yan etkilerin kontrolüne yönelik

eğitimin öz-bakım davranışlarına olan etkisinin değerlendirimesi, Yüksek lisans tezi,

İstanbul Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, İstanbul

CAN, G., AYDINER, A. (2009) Development and validation of the Nightingale

Symptom Assessment Scale(N-SAS) and predictors of the quality of life of the

cancer patients in Turkey, European Journal of Oncology Nursing xxx, p:1-9

CAN, G., EROL, Ö., AYDINER, A., TOPUZ, E. (2010) Non-pharmacological

interventions used by cancer patients during chemotherapy in Turkey, European

Journal of Oncology Nursing xxx, p:1-7

CAN, G. (Editör) Onkoloji Hemşireliğinde Kanıta Dayalı Bakım, 2010 İstanbul

Konsensusu, Nobel Tıp Kitapevi

CANCER FACT & FİGURES (2010) American Cancer Society, Atlanta

http://www.cancer.org/acs/groups/content/@epidemiologysurveilance/documents/do

cument/acspc-026238.pdf Erişim Tarihi:26.11.2010

CEBECİ, F., YANGIN, H.B. (2003) Günübirlik Kemoterapi Alan Hastaların Evde

Yaşadıkları Güçlükler ve Bu Güçlüklere Yönelik Yaptıklaru Uygulamalar, XV.

Ulusal Kanser Kongresi, Antalya

CELASUN B. (2006) Neoplazi, Tanım, Adlandırma, Tümör Büyümesinin Biyolojisi

http://www.patoloji.gen.tr/ogrencilere.htm Erişim Tarihi: 26.11.2010

CHANG,A.M., MOLASSİOTİS, A., CHAN, C.W.H., LEE, I.Y.M (2007) Nursing

Management of Oral Mucositis in Cancer Patients, Hong Kong, Med J, 13( suppl 1),

p:20-23

Page 89: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

78

ÇAYIR, K., BİLİCİ, M.,TEKİN, S.B.,EMRE, H., BİLEN, Y. (2010) Evre II-III

Kolon kanserli hastalarda adjuvan tedavinin yan etki profilinin değerlendirilmesi,

Dicle Tıp Dergisi, 37(2), s:145-150

DALGIÇ, G., KARADAĞ, A., KUZU, N. (1998) Kemoterapiye bağlı gelişen

stomatitte hemşirelik bakımı, C.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 2(2), s:53-59

DECOSSE, J.J., CENNERAZZO, W.J. (1997) Quality of Life Management of

Patients with Colorectal Cancer, CA-A Cancer Journal of Clinicians, 47(4), p:198-

206

DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ, Uluslar Arası Kanser Araştırma Kurumu Dünya

Kanser Raporu 2008 http://whqlibdoc.who.int/publications/2009/97892832004237-

tur-p1-104.pdf (Erişim Tarihi:26.11.2010)

ERTEM, G. (2008) Kanser hastalarında beslenme ve hemşirelik yaklaşımı, Dirim

Tıp Gazetesi 83, s:56-63

FELIU, J., SERENO, M., CASTRO, J.D., BELDA, C., CASADO, E. (2009)

Chemotherapy for colorectal cancer in the elderly: who to treat and what to use,

Cancer Treatment Reviews 35, p:246-254

GENÇ, F. (2005) Kemoterapi Alan Akciğer Kanserli Hastalarda Görülen

Semptomlar ve Başaçıkma Tarzları, Yüksek lisans tezi, Atatürk Üniversitesi, Sağlık

Bilimleri Enstitüsü, Erzurum

GÜNDOĞDU, F. (2004) Etkin kemoterapi uygulamaları hasta ve ailesinin eğitimi,

XIIITPOG Pediatrik Kanser Kongresi, Hemşire Programı, s:164-165

GÜREL, D.K. (2007) Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Erişkin

Onkoloji Hematoloji Kliniklerinde Kemoterapi Uygulanan Hastaların Yaşam Kalitesi

ve Bunu Etkileyen Faktörlerin İncelenmesi, Yüksek lisans tezi, Çukurova

Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Adana

KAPUCU S. (2004) Kanserli hastada yaşam kalitesi ve hemşirenin rolü, Hacettepe

Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 11(2), s:74-80

KARAKOÇ, T. (2008) Kanser Hastalarında Yorgunluk ve Hemşirelik Bakımı, Fırat

Sağlık Hizmetleri Dergisi, 3(8), s:99-118

KIM, K.S., KWON, S.H. (2007) Comfort and quality of life of cancer Patients, Asian

Nursing Research, 1(2),p:125-135

Page 90: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

79

KIZILCI S. (1999) Kemoterapi alan kanserli hastalar ve yakınlarının yaşam kalitesini

etkileyen Faktörler, C.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 3(2), s:18-26

KUTLUK, T., KARS, A. (2001) Kanser Konusunda Genel Bilgiler, Türk Kanser

Araştırma ve Savaş Kurumu Yayınları, Ankara

KUTLUTÜRKAN, S., BEDÜK, T. (2003) Kanserli Hasta ve Yakınlarının Ağrıyla

Başetmede Kullandıkları Yöntemler ve Yaşadıkları Güçlükler, Hacettepe

Üniversitesi, Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 2003/2, s:5-15

MIDTGAARD, J., BAADSGAARD, M.T., MOLLER, T., RASMUSSEN, B.,

QUİST, M., ANDERSEN, C., RORTH, M., ADAMSEN, L. (2009) Self-reported

physical activity behaviour;exercise motivation and information among Danish adult

cancer patients undergoing chemotherapy, European Journal of Onkology Nursing

13, p:116-121

NURAL, N., HİNTİSTAN, S., GÜRSOY, A.A., DUMAN, E.E. (2009) The Effect of

Home Healthcare on Quality of Life in Patients Diagnosed With Gastrointestinal

Cancer, Gastroenterology Nursing, 32(4), p:273-283

ÜNSAR, S., YILDIZ FINDIK, Ü., KURT, S., ÖZCAN, H. (2007) Kanserli hastada

evde bakım ve semptom kontrolü, Fırat Sağlık Hizmetleri Dergisi, 2(5), s:89-106

PIAMJARIYAKUL, U., WILLIAMS, P.D., PRAPAKOM, S., KIM, M., PARK, L.,

ROJJANASRIRAT, W., WILLIAMS, A.R. (2010) Cancertherapy-related symptoms

and self-care in Thailand, , European Journal of Onkology Nursing xxx, p:1-8

RİCHARDSON, A., REAM, E.K. (1997) Self-care behaviours initiated by

chemotherapy patients in response to fatigue, Int. J Nurs. Stud., 34(1), p:35-43

SADIRLI, S.K. (2008) Kanserli hastalarda semptom kontrolünün değerlendirilmesi,

yüksek lisans tezi, Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Edirne

SHARMA, R., TOBIN, P., CLARKE, S.J. (2005) Management of chemotherapy –

induced nausea, vomiting, oral mucositis and diarrhoea, Lancet Oncal 6, p:93-102

SO, W.K.W., MARSH, G., LING, W.M., LEUNG, F.Y., LO, J.C.K., YEUNG, M.,

Lİ, G.K.H. (2010) Anxiety, depression and quality of life among Chinese breast

cancer patients during adjuvant therapy, European Journal of Oncology Nursing 14,

p:17-22

Page 91: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

80

SÜMBÜLOĞLU V., SÜMBÜLOĞLU K. (1988) Sağlık Bilimlerinde Araştırma

Yöntemleri, Hatipoğlu Yayınevi, Ankara

ŞİMŞEK, İ. (2005) Mide Kanserinin Tanı ve Endoskopik Tedavisi, 7. Ulusal İç

Hastalıkları Kongresi, İzmir

T.C. Sağlık Bakanlığı Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve

Araştırma Hastanesi Onkolojik Hastalıklar ve Hemşirelik Bakımı El Kitabı 2005

T.C. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığı, 2004-2006 yılları Türkiye

Kanser İnsidansı, www.kanser.gov.tr/folders/file/8:L-2006-SON.pdf (Erişim

Tarihi:26.11.2010)

TOMİNAGA, S. (1999) Major avoidable risk factors of cancer, Cancer Letters 143,

p:19-23

TUİK (2012) Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2011 Yılı Sonuçları,

http://www.tuik.gov.tr/PreTablo.do?tb_id=39&ust_id=11 Erişim Tarihi: 20.03.2012

VIALE, P.H., SOMMERS, R. (2007) Nursing care of patients receiving

chemotherapy for metastatic colorectal cancer: Implications of the treatment

continuum concept, Seminars in Ongology Nursing, 23(1), p:22-35

WILLIAMS, S.A., SCHREINER, A.M. (2005) The role of education in managinf

fatigue, anxiety and sleeping disorders in women undergoing chemotherapy for

breast cancer, Applied Nursing Research 18, p:138-147

YALÇIN, Ş. (2004) Kanserli hastalarda gastrointestinal sorunlara yaklaşım, Klinik

Gelişim 17, s:20-23

YAMAGISHI, A., MORITA, T., MIYASHITA, M., KIMURA, F. (2009) Symptom

prevalence and longitudial follow-up in cancer outpatients receiving chemotherapy,

Journal of Pain and symptom management, 37(5), p:823-830

YAVUZŞEN, T., KÖMÜRCÜ, Ş. (2008) Kanser hastalarında halsizlik

semptomunun değerlendirilmesi ve birlikte görülen klinik problemler, Gülhane Tıp

Dergisi 50, s:141-146

YEŞİLBALKAN, Ö.U. (2005) Kemoterapi uygulanan hastalarda eğitimin yorgunluk

düzeyine ve yaşam kalitesine olan etkisinin incelenmesi, yayınlanmamış doktora tezi,

Ege Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, İzmir

Page 92: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

81

YEŞİLBALKAN, Ö.U., OKGÜN, A. (2010) Patients’ self reports and caregivers’

perception of symptoms in Turkish cancer patients, European Journal of Onkology

Nursing 14, p:119-124

YILDIZ, M.K. (2008) Evre I-III Kolon Kanserinde Prognostik Faktörlerin

Araştırılması, Uzmanlık Tezi, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi, Edirne

Page 93: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

82

EKLER

EK-1

Versiyon no: 01

Versiyon Tarihi:03.01.2011

BİLGİLENDİRİLMİŞ GÖNÜLLÜ OLUR FORMU

Sayın katılımcı;

Bu araştırmanın amacı; kemoterapi tedavisine bağlı ortaya çıkabilecek yan

etkileri/şikayetlerinizi belirlemek, bu yan etkilere karşı uyguladığınız yöntemleri

saptamaktır.

Araştırma sırasında tedavi nedeniyle karşılaştığınız sorunları ve sorunun çözümüne

yönelik olarak uyguladığınız yöntemleri belirlemek için size bazı sorular

sorulacaktır. Bu soruları içeren anketin uygulanması 30 dakika sürecektir.

Araştırmaya katılıp katılmamakta tümüyle özgürsünüz. Çalışmaya katılmama

hakkına sahipsiniz ve çalışmaya katılmazsanız tedavinizde herhangi bir aksama

olmayacaktır.

Herhangi bir sorunuz olduğunda sorumlu araştırmacı Çiğdem ÖKTEN’e

05382523509 nolu telefondan ulaşabilirsiniz.

Araştırma, Ankara Üniversitesi Cebeci Hastanesi Tıbbi Onkoloji Gündüz Tedavi

Bölümünde yapılacaktır. Araştırmaya 88 kişi katılacaktır.

Bilgilendirilmiş Gönüllü Olur Formunu okudum ve anladım. Araştırma hakkında

sözlü olarak bilgilendirildim. Araştırmaya katılmayı kabul ediyorum.

Hasta Adı Soyadı: Tarih:

İmza:

Sorumlu Araştırmacı Adı Soyadı:

İmza:

Page 94: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

83

EK-2

Nightingale Semptom Değerlendirme Ölçeği

Hayır çok az biraz oldukça çok fazla

Psikolojik İyilik Hali

1. Günlük ihtiyaçlarımı karşılamada 0 1 2 3 4

zorlandım

2. Günlük işlerimi sürdürmede zorlandım 0 1 2 3 4

3. Aile /arkadaş ilişkilerim bozuldu 0 1 2 3 4

4. Sosyal yaşamdan uzaklaştım 0 1 2 3 4

5. Daha çabuk sinirlenir oldum 0 1 2 3 4

6. Daha duyarlı /hassas oldum 0 1 2 3 4

7. Kendimi içime kapanmış hissettim 0 1 2 3 4

8. Geleceğe yönelik endişelerim oldu 0 1 2 3 4

9. Dışarıda yürüyüş yapmada zorlandım 0 1 2 3 4

10. Cinselliğe ilgim azaldı 0 1 2 3 4

Sosyal İyilik Hali

11. Unutkanlığım arttı 0 1 2 3 4

12. Saçlarım döküldü 0 1 2 3 4

13. Kirpiklerim ve kaşlarım döküldü 0 1 2 3 4

14. Cildimde kuruluk arttı/pul pul 0 1 2 3 4

döküntüler oldu

15. Avuçlarımda ve ayak tabanlarımda 0 1 2 3 4

kızarıklık oldu

16. Tırnaklarımın görünümü/yapısı değişti 0 1 2 3 4

17. Cilt rengim koyulaştı 0 1 2 3 4

18. Kaşıntım oldu 0 1 2 3 4

Fiziksel İyilik Hali

19. Kendimi yorgun hissettim 0 1 2 3 4

20. Dışarıya çıkmak istemedim 0 1 2 3 4

21. Uyku düzenim bozuldu 0 1 2 3 4

22. Dikkatimi yoğunlaştırmakta 0 1 2 3 4

zorlandım

23. Ağzımda/diş etlerimde hassasiyet oldu 0 1 2 3 4

24. Ağzımda yara oldu 0 1 2 3 4

25. Boğazımda ağrı oldu 0 1 2 3 4

Page 95: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

84

26. Lokmaları yutmakta zorlandım 0 1 2 3 4

27. Yediklerimin tadını farklı algıladım 0 1 2 3 4

28. İştahım azaldı 0 1 2 3 4

29. Bulantım oldu 0 1 2 3 4

30. Kusmam oldu 0 1 2 3 4

31. Kabız oldum 0 1 2 3 4

32. İshal oldum 0 1 2 3 4

33. Ateşim 38 C üstüne çıktı 0 1 2 3 4

34. Titremem oldu 0 1 2 3 4

35. Hıçkırığım oldu 0 1 2 3 4

36. El ve ayaklarımda

uyuşma/karıncalanma oldu 0 1 2 3 4

37. Eklem /kaslarımda ağrı oldu 0 1 2 3 4

38. Grip benzeri şikayatlerim oldu 0 1 2 3 4

Page 96: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

85

EK-3

AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN HASTALARIN EVDE KARŞILAŞTIKLARI

SORUNLAR VE KULLANDIKLARI BAŞ ETME DAVRANIŞLARININ

SAPTANMASINA YÖNELİK GÖRÜŞME FORMU

BÖLÜM 1

Yaşınız:

Cinsiyetiniz: a)kadın

b)erkek

Eğitim Durumunuz: a) ilkokul

b) ortaokul

c) lise

d) yüksekokul

e) üniversite

Medeni Durumunuz: a)bekar

b)evli

c)dul

Çalışma Statünüz(mesleğiniz):

Sürekli olarak yaşadığınız yer: a)il

b)ilçe

c)köy

Birlikte yaşadığınız kişiler(birden fazla işaretliyebilirsiniz): a)eş

b)kardeş

c)anne

d)baba

e)çocuk

f)Diğer(açıklayınız)……….

Sosyal güvenceniz: a)Genel sağlık sigortası

b)Özel sağlık sigortası

c)yok

Ailenizin aylık geliri nedir a)1000 TL ve altı

b)1000-2000 TL arası

c)2000-3000 TL arası

d)3000-4000 TL arası

e)4000-5000 TL arası

f)5000 TL üstü

Page 97: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

86

Tanısı:

Tanı ne zaman kondu:

Kaçıncı evre:

Kemoterapi: a) kaçıncı kür:

b) ilaçları:

Cerrahi tedavi oldunuz mu? a)oldum (açıklayınız)………………………………

b)olmadım

BÖLÜM 2

Kemoterapi tedavisi sonrasında aşağıdaki sorunlardan hangilerini yaşadınız?

1) BULANTI-KUSMA a)oldu

b)olmadı(5. soruya geçiniz)

2)Bulantı-Kusma sorunuyla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla

işaretleyebilirsiniz)

a)Bulantı giderici ilaç aldım.

b)Tuzlu kraker yedim.

c)Soğuk yiyecekler yedim.

d)Ağzımı limonlu su ile çalkaladım.

e)Evde yiyecek kokusu olmamasına dikkat ettim.

f)Müzik dinleme, tv izleme, kitap okuma gibi gibi aktivitelerle dikkatimi başka

yöne çekmeye çalıştım.

g)Ağız hijyenime dikkat ettim.

h)Hiç birşey yapmadım.

i) Diğer(açıklayınız)………………………………….

3)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer……………………………..

4) Bu yöntem/yöntemler etkili oldu mu? a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

Page 98: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

87

5)HALSİZLİK-YORGUNLUK a)oldu

b)olmadı(9. soruya geçiniz)

6) Halsizlik-Yorgunluk sorunuyla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla

işaretleyebilirsiniz)

a)Sık dinlendim./Günü yatarak-uyuyarak geçirdim.

b)Kendimi iyi hissettiğimde aktivitelerimi yaptım.

c)Günde 8-10 bardak sıvı aldım.

d)Erken yattım.

e)Yeterli uyku(günde 7-8 saat) uyudum.

f) Hiç bir şey yapmadım.

g) Diğer(açıklayınız)……………………………………………

7)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer……………………………..

8)Bu yöntem/yöntemler etkili oldu mu? a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

9)ATEŞ a)oldu

b)olmadı(13. soruya geçiniz)

10) Ateş sorunuyla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Ateşimi ölçerek takip ettim.

b) ılık duş aldım.

c)Ateş düşürücü aldım.

d)Sağlık kuruluşuna başvurdum.

e)Hiç birşey yapmadım.

f)Diğer(açıklayınız)……………………………………………

11)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer……………………………..

Page 99: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

88

12)Bu yöntem/yöntemler etkili oldu mu? a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

13)SAÇ DÖKÜLMESİ a)oldu

b)olmadı(17. soruya geçiniz)

14)Saç dökülmesi sorunuyla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla

işaretleyebilirsiniz)

a)Şapka ve benzeri materyaller kullandım.

b)Saçımı kemoterapiden önce kısa kestirdim.

c)Bitkisel şampuan ya da ürünler kullandım.

d)Bebek şampuanı kullandım.

e)Peruk kullandım.

f)Hiç birşey yapmadım.

g)Diğer(açıklayınız)………………………………………

15)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer……………………………..

16)Bu yöntem/yöntemler kendinizi iyi hissetmenizde etkili oldu mu?

a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

17))AĞIZDA YARALAR a)oldu

b)olmadı(21.soruya geçiniz)

18) Ağızdaki yaralarınızla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla

işaretleyebilirsiniz)

a)Ağız hijyenime dikkat ettim.

b)Yumuşak diş fırçası kullandım.

c)Diş etlerime masaj yaptım.

d)Sıcak, baharatlı, asitli yiyecek ve içeceklerden kaçındım.

e)İlaçla gargara yaptım.

f)Dudaklarıma nemlendirici krem sürdüm.

g)Soğuk içecekler içtim.

h)Yemekle beraber su içtim.

ı) yumuşak yiyecekler yedim.

Page 100: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

89

i)Hiç birşey yapmadım

j) Diğer(açıklayınız)………………………………………..

19)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer……………………………..

20)Bu yöntem/yöntemler etkili oldu mu? a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

21)KABIZLIK a)oldu

b)olmadı(25.soruya geçiniz)

22)Kabızlık sorunuyla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Yeterli sıvı(günde 8-10 bardak) ve yiyecek almaya çalıştım.

b)Liften zengin sebze, meyve, tahıl gibi yiyecekler yedim.

c)Kuru kayısı,kayısı suyu,kuru erik gibi yiyecekler yedim.

d)Yürüyüş /egzersiz yaptım.

e)Kabızlık giderici ilaç kullandım.

f)Hiç birşey yapmadım.

g)Diğer(açıklayınız)…………………………………………

23)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer……………………………..

24)Bu yöntem/yöntemler etkili oldu mu? a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

25) İSHAL a)oldu

b)olmadı(29. soruya geçiniz)

26)İshal sorunuyla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Yağsız, az posalı, proteinli yiyecekler yedim.

b)Acı, baharatlı,yağlı yiyeceklerden kaçındım.

c)Sigara, alkolden kaçındım.

Page 101: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

90

d)Yeterli sıvı aldım(günde 8-10 bardak)

e)Hiç birşey yapmadım.

f)Diğer(açıklayınız)……………………………………….

27)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer……………………………..

28)Bu yöntem/yöntemler etkili oldu mu? a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

29)İŞTAHSIZLIK a)oldu

b)olmadı(33. soruya geçiniz)

30)İştahsızlık sorunuyla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla

işaretleyebilirsiniz)

a)Az ve sık yemek yedim.

b)Rahatlatıcı, yiyecek kokusu olmayan, serin ortamda yemeklerimi yedim.

c)Açlık hisseder hissetmez yedim.

d)Yemek aralarında yürüyüş/egzersiz yaptım.

e)Yeterli sıvı(günde 8-10 bardak) aldım.

f)Hiç birşey yapmadım.

g)Diğer(açıklayınız)…………………………………….

31)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer……………………………..

32)Bu yöntem/yöntemler etkili oldu mu? a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

33)TAT VE KOKU DEĞİŞİKLİKLERİ a)oldu

b)olmadı(37. soruya geçiniz)

Page 102: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

91

34)Tat ve koku değişiklikleri sorunuyla baş etmek için ne yaptınız? (birden fazla

işaretleyebilirsiniz)

a)Ağız hijyenini sağladım.

b)Yeterli sıvı aldım(günde 8-10 bardak)

c)Rahatsız edici kokulardan uzak durdum.

d)Hiç birşey yapmadım.

e)Diğer(açıklayınız)……………………………………………..

35)Bu yöntemi/yöntemleri kimden öğrendiniz? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Yakınım veya komşum

d)Medyadan öğrendim

e)Diğer(açıklayınız)……………………………..

36)Bu yöntem/yöntemler etkili oldu mu? a)oldu

b)kısmen oldu

c)olmadı

37)BUNALTI HALİ (ANKSİYETE) a)oldu

b)olmadı(39.soruya geçiniz)

38)Bunaltı hali olduğunda bununla baş etmek için ne yaptınız?(birden fazla

işaretliyebilirsiniz)

a)Sorunlarımı ve duygularımı ailem/yakın çevremle paylaştım.

b)Sorunlarımı ve duygularımı doktor ve/veya hemşireyle paylaştım.

c)Hafif egzersiz/yürüyüşler yaptım.

d)Psikiyatriye başvurup psikolojik destek aldım.

e)Hiç bişey yapmadım

f)Diğer(açıklayınız)………………………………………….

39)Bunların dışında özellikle belirtmek istediğiniz bir sorun yaşadınız mı?

(açıklayınız)

…………………………………………………………………………………………

…………………………………………………………………………………………

……

40)Kemoterapinin yan etkilerine ilişkin olarak daha önce bir eğitim aldınız mı?

a)Evet

b)Hayır(42. soruya geçiniz.)

Page 103: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

92

41)Bu eğitimi kimden ya da kimlerden aldınız? (birden fazla işaretleyebilirsiniz)

a)Doktor

b)Hemşire

c)Medyadan bilgi edindim.

d)Diğer………………………..

42)Elinize yazılı bir materyal verildi mi?

a)Evet

b)Hayır

Anket bitmiştir, teşekkürler

Page 104: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

93

EK-4

Page 105: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

94

Page 106: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

95

Page 107: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

96

EK-5

Page 108: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

97

Page 109: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

98

Page 110: AYAKTAN KEMOTERAPİ ALAN GASTROİNTESTİNAL KANSERLİ ...acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/27352/TEZ.pdf · ayaktan kemoterapİ alan gastroİntestİnal kanserlİ hastalarin evde karŞilaŞtiklari

99

ÖZGEÇMİŞ

I-Bireysel Bilgiler

Adı: Çiğdem

Soyadı: ÖKTEN

Doğum Yeri ve Tarihi: Rize, 17.10.1985

Uyruğu: TC

Medeni Durumu: Bekar

Telefon: 0538 252 35 09

II-Eğitimi

Yabancı Dili: İngilizce

2005-2009 Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü

2001-2004 Pursaklar Anadolu Lisesi-Ankara

1997-2001 Pursaklar Anadolu Lisesi orta kısım

1992-1997 Telsizler İlkokulu-Ankara

III-Ünvanı

Hemşire

IV-Bilimsel Etkinlikler

“Diyabetes Mellitusun Tedavi ve Bakımında Yeni Yaklaşımlar” semineri, Ocak 2010

V-Diğer Bilgiler

Kurs: Hemşirelik Uygulamalarında Rehberlik, Eylül 2011