Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

345
AHMET MUHİP DIRANAS’IN ŞİİRİ Oktay YİVLİ Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Yeni Türk Edebiyatı Bilim Dalı YÜKSEK LİSANS TEZİ Eskişehir Eylül, 2005

Transcript of Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Page 1: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

AHMET MUHİP DIRANAS’IN

ŞİİRİ

Oktay YİVLİ

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi

Sosyal Bilimler Enstitüsü

Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı

Yeni Türk Edebiyatı Bilim Dalı

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Eskişehir

Eylül, 2005

Page 2: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

İÇİNDEKİLER

ÖZET i

ABSTRACT iii

ÖN SÖZ v

1. BÖLÜM: GİRİŞ

1.1. Hayatı, Kişiliği ve Eserleri 1

1.1.1. Hayatı 1

1.1.2. Kişiliği 5

1.1.3. Eserleri 6

1.1.3.1. Şiirleri 6

1.1.3.2. Oyunları 7

1.1.3.3. Yazıları 7

1.1.3.4. Çeviri, Uyarlama ve İncelemeleri 8

2. BÖLÜM: AHMET MUHİP DIRANAS’IN ŞİİRİ

2.1. Şiir Anlayışı 9

2.1.1. Üzerindeki etkiler 9

2.1.2. Onun etkisi 11

2.1.3. Şiirinin yapısı 11

2.1.4. Dildeki tutumu 12

2.1.5. Üslûp anlayışı

13

Page 3: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.2. Şiirinin Dış Yapı Özellikleri 16

2.2.1. Nazım Birimi 16

2.2.2. Nazım Şekli 21

2.3. Şiirinin İç Yapı Özellikleri 24

2.3.1. Ahenk Ögeleri 24

2.3.1.1. Armoni 24

2.3.1.1.1. Aliterasyon (ünsüz uyum) 24

2.3.1.1.2. Asonans (ünlü uyum) 33

2.3.1.2. Ritm 35

2.3.1.2.1. Ölçü (vezin) 36

2.3.1.2.2. Uyak (kafiye) 41

2.3.1.2.2.1. Uyağı oluşturan sözcükler 119

2.3.1.2.2.2. Uyağı oluşturan sesler 127

2.3.1.2.3. Tekrarlar 130

2.3.1.3. Dize (mısra) 137

2.3.1.4. Sözcük Dağarcığı 142

2.3.2. İçerik Ögeleri 160

2.3.2.1. Temalar 160

2.3.2.1.1. Aşk 160

2.3.2.1.2. Doğa ve doğa sevgisi 164

2.3.2.1.3. Ölüm 168

2.3.2.1.4. Hüzün ve karamsarlık 170

2.3.2.1.5. Yaşlılık 171

2.3.2.1.6. Sonsuzluk 172

2.3.2.1.7. Yaşama sevinci 174

Page 4: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.3.2.1.8. Yurt ve kahramanlık 175

2.3.2.1.9. Zaman 175

2.3.2.1.10. Umut 177

2.3.2.1.11. Yalnızlık 177

2.3.2.1.12. Düşler 178

2.3.2.1.13. Erotizm 178

2.3.2.1.14. Geçmişe özlem 179

2.3.2.1.15. İnsan sevgisi ve dostluk 179

2.3.2.1.16. Kadın 180

2.3.2.1.17. Tanrı 180

2.3.2.1.18. Bilinmezlik

182

2.3.2.1.19. Çocuk 182

2.3.2.1.20. Kaçış 182

2.3.2.1.21. Pişmanlık 182

2.3.2.1.22. Sokak 183

2.3.2.1.23. Unutuş 183

2.3.2.1.24. Tema tablosu 183

2.3.2.2. İmgeler (İmajlar) 185

2.3.2.2.1. Yaşam 186

2.3.2.2.2. “Mor gagalarında fecir” bulutlar 187

2.3.2.2.3. Sevgili

188

2.3.2.2.4. “Düşler gülü” 189

2.3.2.2.5. Yaşlılık 190

Page 5: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.3.2.2.6. Gökyüzü “kocaman çiçek” 191

2.3.2.2.7. “Güneş! güneş!” 191

2.3.2.2.8. Hüzün 192

2.3.2.2.9. “Dağların şahı Ağrı” 193

2.3.2.2.10. Güzellik 194

2.3.2.2.11. İnsan 194

2.3.2.2.12. Ölüm 195

2.3.2.2.13. “Aşk imiş her ne var âlemde”

196

2.3.2.2.14. Gençlik 196

2.3.2.2.15. Zaman 197

2.3.2.2.16. “Bir yaprak yağmuru” gibi anılar 197

2.3.2.2.17. Bellek ve farkındalık 198

2.3.2.2.18. Gönül 199

2.3.2.2.19. Alfabetik imge listesi 199

3. BÖLÜM: SONUÇ 216

KAYNAKÇA 221

EKLER 226

1. A. Muhip Dıranas’ın Yabancı Dillere Çevrilmiş Şiirleri 227

1.1. İngilizceye Çevrilmiş Şiirleri 227

1.1. Fransızcaya Çevrilmiş Şiirleri 232

Page 6: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2. A. Muhip Dıranas’ın Yabancı Dillerden Çevirdiği Şiirler

237

3. A. Muhip Dıranas’ın Kitabına Girmemiş Şiirleri

239

4. A. Muhip Dıranas’ın Şiirlerinin Yayın Tarihleri

241

ÖZET

AHMET MUHİP DIRANAS’IN ŞİİRİ

YİVLİ, OKTAY

Yüksek Lisans - 2005

Türk Dili ve Edebiyatı

Danışman: Yard. Doç. Dr. Saadettin Yıldız

Tezimizin konusu, Ahmet Muhip Dıranas’ın şiirinin dış ve iç ögeler yönünden

incelenmesidir. Tez üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde şairin hayatı,

kişiliği, eserleri; ikinci bölümde şiir anlayışı, şiirinin dış yapı özellikleri ve şiirinin

iç yapı özellikleri üstünde durulmuş; üçüncü bölümde ise sonuçlara yer verilmiştir.

Birinci bölümün amacı, Ahmet Muhip Dıranas’ın hayatı, kişiliği ve eserleri

hakkında bilgi vermek ve bu bilgiler ışığında şiirlerini aydınlatmak; ikinci bölümün

amacı, Dıranas’ın şiir anlayışını ve şiirinin özelliklerini ortaya koymaktır. Bu

Page 7: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

bağlamda “şiir anlayışı” başlığı altında Ahmet Muhip hakkında yapılan yorum ve

değerlendirmelere yer verilmiştir.

“Şiirinin dış yapı özellikleri” başlığı altında Dıranas’ın şiirlerinin nazım birimi

ve nazım şekli irdelenmiştir. “Şiirinin iç yapı özellikleri” başlığı altında ise ölçü,

uyak, armoni, tekrarlar, dize, sözcük dağarcığı, tema, imge konuları üstünde

durulmuştur. Üçüncü bölümde araştırma ve incelemeden elde edilen sonuçlar

ortaya konmuştur.

Tezimizin özünü oluşturan Dıranas’ın şiirinin iç yapı özelliklerinde ölçü, uyak,

dize, sözcük dağarcığı, tema ve imge konuları ayrıntılı olarak incelenmiştir. Bu

bağlamda Ahmet Muhip’in ölçüsüz ve uyaksız şiir yazmadığı, ancak bu konuda

geleneksel kalıplara uymayıp yeni şekiller denediği saptanmıştır.

Dıranas şiirinin çevresinde toplandığı belli başlı temalar; doğa ve doğa sevgisi,

sonsuzluk, yaşlılık, aşk, erotizm, hüzün ve karamsarlık, umut, yalnızlık, ölüm,

zaman, yaşama sevinci, Tanrı, geçmişe özlem, insan sevgisi ve dostluk, yurt ve

kahramanlık, bilinmezlik, sokak, unutuş, kaçış, pişmanlık, kadın, düşler, çocuk’tur.

Dıranas şiirinde karşımıza çıkan ana imgeler ise Ağrı, anılar, aşk, bellek ve

farkındalık, bulutlar, düşler, gençlik, gökyüzü, gönül, güneş, güzellik, hüzün, insan,

ölüm, sevgili, yaşam, yaşlılık, zaman kavramları çevresinde öbeklenmektedir.

İncelememizin sonucunda, Ahmet Muhip Dıranas’ın; gelenekte pek

kullanılmayan kalıpları kullanarak ya da kalıplardaki durakları kaldırarak hece

şiirinde bir dönüşüm meydana getirdiğini; farklı uyak kullanımlarıyla, yeni dize

yapılarıyla şiirde özgün bir ses ve ritm yakaladığını; sevdiği temalar etrafında

kendine özgü bir imge dünyası kurarak Türk şiir tarihinde özel bir yer elde ettiğini

tespit ettik.

Page 8: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ABSTRACT

AHMET MUHİP DIRANAS’S POETRY

YIVLI, OKTAY

Master Thesis - 2005

Turkish Language and Literature

Advisor: Saadettin Yıldız, Assistant Professor

The subject of our thesis is an interior and exterior study of the poem by Ahmet

Muhip Dıranas. The thesis consists three parts.

In the first part, the poet’s life, his personality and works are emphasized. In the

second part, the poet’s view of poems, the characteristics of the interior and

exterior structures of his poem are pointed out and in the third part the results are

stated.

The aim of the first part is to give information about Ahmet Muhip Dıranas’

life, personality and works and int the light of this information to lighten his

Page 9: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

poems. The aim of the second part is to put forth Dıranas’ view of poems and the

characteristics of his poem. Accordingly, under the title “The view of poems” some

comments and evaluations on Ahmet Muhip are stated.

Under the title “The exterior stucture characteristics of his poem” verse and the

style of verse are studied thoroughly. On the other hand, under the tittle “The

interior structure characteristics of his poem “the subjects -meausure, rhyme,

harmony, repetitions, the line of poetry, vocabulary, thema and image- are dwelled

on. In the third part, the results obtained from the study and the examination on the

poem are put forth.

In interior structure characteristics which froms the essence of our theis the

subjects of meausure, rhyme, the line of the poetry, vocabulary, thema and image

are examined detaily. Accordingly, it’s been identified that Ahmet Muhip didn’t

write his poems without meausure and rhyme but he didn’t apply traditional

patterns and tried new styles.

The most common themas seen in Dıranas’ poem are nature and the love of

nature, eternity, aging, love, erotism, grief and pessimism, hope, loneliness, death,

time, the joy of life, god, missing of the past, the love of people and friendsihp,

homeland and heroism, being unknown, streets, forgetting, escaping, regretting,

women, dreams and children.

The main images we’ve encountered in Dıranas’s poem are pain, memories,

love, storage and awareness, clouds, dreams, youth, sky, heart, the sun, beauty,

grief, people, lover, life, aging, and the terms of time.

In the last part of our study, we determined that Ahmet Muhip Dıranas used

inconventional patterns or produced a different style by omitting the caesuras in

Page 10: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

patterns and that he caught a new rhytm and brought a unique voice to the poem by

using different rhymes and new line patterns and that he possessed a special place

in Turkish poetry history by forming a self-image style around the themas he loved.

ÖN SÖZ

Tezimizin konusu Ahmet Muhip Dıranas’ın şiiridir. Ahmet Muhip’in ilk kez

1974’te kendi sağlığında yayımladığı “Şiirler” kitabının Yapı Kredi Yayınları

arasında basılan 3. basımı, çalışmamız boyunca bize kaynaklık etmiştir. Tekrardan

kaçınmak için tez boyunca kaynak kitap için (Ş) kısaltmasını kullandık.

Öncelikle bir araştırma çalışması yapılmış olup 1930-2005 arasında yayımlanan

birçok önemli sanat ve edebiyat dergisi taranmış; ilgili anı ve inceleme kitapları

elden geçirilmiştir. Bu çalışmanın sonucunda Dıranas’ın dergilerde yayımlanan şiir

ve yazıları; şair hakkında yazılan eleştiri, yorum ve anılar tespit edilmiştir.

İncelememize çerçeve olması bakımından şairin hayatı, kişiliği, eserleri

üzerinde durulmuş ve çeşitli edebiyat ve sanat adamlarının Dıranas’ın şiiri

hakkında yaptıkları yorum ve değerlendirmelere yer verilmiştir.

Bu ön çalışmanın ardından Ahmet Muhip’in şiirleri yapısalcı bir yöntemle ele

alınmıştır. Sosyal şartlar, sanatçının psikolojik durumu, tarihsel durum gibi

etkenlerden çok eserin kendisi esas alınmıştır. “Söylenen söze anlamı veren dil

sistemi olduğuna göre eseri yorumlamak için sanatçıya değil, eserin anlamını

üreten, anlamlamayı sağlayan yapıya eğilmemiz gerekir.” (Moran, 2000, s. 214)

Bu çalışmada güdülen amaç, Ahmet Muhip Dıranas şiirinin Türk şiirine

getirdiklerini saptamak, şairin şiir anlayışını ortaya koymak ve Dıranas’ın Türk

şiirindeki yerini belirgin hâle getirmektir.

Çalışma sırasında ilgisini benden esirgemeyen, bilgisi ve deneyimiyle bana

rehberlik eden hocam Yard. Doç. Dr. Saadettin Yıldız’a teşekkürü bir borç bilirim.

Page 11: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Eskişehir, 2005 Oktay YİVLİ

1. BÖLÜM: GİRİŞ

1.1. HAYATI, KİŞİLİĞİ VE ESERLERİ

1.1.1. Hayatı

Galip Efendi, Sinop’un Salı köyünden kalkıp İstanbul’a gelir. İstanbul itfaiye

teşkilatında çalışmaya başlar. Anne tarafından İstanbullu olan Seniha Hanımla

evlenir. Bu evliliğin ilk çocuğu olan Ahmet Muhip, 1908’de İstanbul’da dünyaya

gelir.

Galip Efendi, Ahmet Muhip iki yaşındayken Balkan Savaşlarına, ardından

Çanakkale Savaşına katılır. Savaş çıktığında (1915) kız kardeşi Fehime,

Çanakkale’de dünyaya gelir. Babası apar topar onları, bir vapurun ambarında

İstanbul’a gönderir. Dört yıl babadan ayrı olarak İstanbul’da yaşayan aile;

Çanakkale’den, Kafkaslardan, çöllerden gönderilen beş on mektupla avunur.

(Dıranas, 2000 B, s. 250)

Galip Efendi, savaşın bitiminde İstanbul yerine Sinop’un Salı köyüne döner.

Orada yeniden evlenir. (Kırcı, 1997, s. 12) İkinci evliliğinden bir oğlu daha olur:

Mustafa.

Eşinin eve dönmemesi üzerine Seniha Hanım, 1919 yılında Salı köyüne gider;

kocasını ikinci eşinden ayırarak Sinop’a yerleşir.

Page 12: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dokuz yaşındayken Sinop’a gelen Ahmet Muhip, ilkokula burada başlar.

Yazları ise çok sevdiği Salı köyünde her köylü çocuğu gibi çobanlık yapar,

yalınayak gezip tozar. (Dıranas, 2000 B, s. 296) Çocukluk günleri yokluk ve

sıkıntılarla geçer. “Dıranas, Sinop’taki ilkokul günlerinde öğretmeni Numan Beyin

etkisinde kalır ve şiirle, dille ilgilenmeye daha o günlerde başlar.” (Kırcı, 1997, s.

14)

Kurtuluş Savaşı’nın başlamasıyla Galip Efendi yeniden askere alınır. Aile, 1922

yılının bahar aylarında İnebolu’dan hareket ederek Ilgaz üzerinden Ankara’ya

taşınır. (Dıranas, 2000 B, s. 557) Hamamönü’nde küçük bir eve yerleşirler.

Ahmet Muhip, Ankara Sultanisinin ilk kısmına verilir. En yakın sınıf arkadaşı

Fuat Bayramoğlu (1912-1996)’dur. (Ayvazoğlu, 1996, s. 43). Kurtuluş Savaşı’nın

ardından Galip Efendi, askerî fabrikaya usta olarak girer.

Ahmet Muhip, ortaokul ve lise öğrenimini, Taş Mektep diye anılan Ankara

Lisesinde tamamlar. Fuat Bayramoğlu’nun yanı sıra Samet Ağaoğlu (1909-1982)

da Ahmet Muhip’in okul arkadaşıdır. Samet Ağaoğlu dokuzuncu sınıftayken

Ahmet Muhip yedinci sınıftadır.

Ortaokuldayken Faruk Nafiz Çamlıbel (1898-1973), lisedeyken Ahmet Hamdi

Tanpınar (1901-1962) onun öğretmeni olurlar. Dıranas, Tanpınar’la tanışmasını

şöyle anlatır: “Hamdi’yi ilk gördüğüm günü daima hatırlayacağım. Bundan otuz yıl

önceki belki daha eski Ankara’nın Taş Lisesinde, şimdiki Yenişehir’de, fakat o

zamanki deve dikenli tarlaya bakan bir sınıf odasında bize ilk dersini vermeye

geldiği gündür o gün. O ilk dersten şu anda tek hatırladığım kırk beş dakika

müddetle bize sadece Jokonda’nın ellerini anlatmasıdır. Benim sanat tutkunluğum

Page 13: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Jokonda’nın ellerine o gün duyduğum aşkla başlar. Hamdi, genç bir adamdı ve

elleri durmadan öpüşlere boğuluyormuş gibi anlatıyordu…

Onu ikinci defa lisenin tek binalarından birindeki bekâr odasında gördüm.

Yerler gelişigüzel atılmış kitaplarla bir kitap mezarlığı gibiydi: Bir yığın Garplı

yazar. Bunlardan bir tanesini elime tutuşturdu ve «Bunu mutlaka okuyup

anlamalısın.» dedi: Baudelaire (1821-1867)’in Kötülük Çiçekleri. O akşam yabancı

dil öğrenmeye başladım, kaldı ki Hamdi ile dostluğumuz da başlamıştı; asıl bunu

tercih ederim. Hamdi benim için büyük bir adamdı. O bana, tabiatın bana

verdiğinden biraz daha fazlasını vermiştir. Bana benden başkalarını vermiştir. Bana

tabiatüstü sevginin anahtarını vermiştir. O anahtarı ölünceye kadar kullanacağım.”

(Dıranas, 2000 B, s. 538)

Ankara Lisesi yıllarında Fuat Bayramoğlu ile “Bizim Gazete” adıyla çıkardıkları

sınıf gazetesinde “Derviş” takma adıyla şiirler yayımlar. (Ayvazoğlu, 1996, s. 43)

Dıranas bu yıllarda akşamları bir kitapçıda çalışır. Bir tesadüf sonucu Abdullah

Cevdet (1869-1932) ile tanışır. Abdullah Cevdet, Ahmet Muhip’le ilgilenir, yazdığı

bir şiiri “İçtihad” dergisinde yayımlar (Öz, 1980, s. 49).

Lise öğrenimini tamamladıktan sonra kısa bir süre için İstanbul’a gider. Halit

Fahri Ozansoy (1891-1971)’la tanışır. Ozansoy’un başında bulunduğu “Uyanış”

dergisine “Muhip Atalay” imzasıyla şiirler yazar (Öz, 1980, s. 50).

Bununla birlikte ilk ciddî şiirlerini “Görüş” dergisinde yayımlar. Bu dergiyle

ilgili izlenimlerini şöyle anlatır Dıranas: “Ankara’da Ahmet Hamdi, Ahmet

Kutsiler (1901-1967) falan, «Görüş» diye bir dergi yayımlamaya başladılar. Bu,

bizdeki Avrupaî dergilerden biridir. İlk, yani «benim şiirlerim» diyebileceğim

şiirlerim orda yayımlanmaya başlamıştır.” (Öz, 1980, s. 50)

Page 14: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ahmet Muhip ve arkadaşları, 1929 yılında “Genç Türk Edebiyat Birliği” adıyla

iki yıl yaşayacak olan bir dernek kurarlar ve 1930 yılında da üç sayı sürecek olan

“Hep Gençlik” dergisini yayımlarlar. Dergiyi çıkaranlar şunlardır: Hamit Macit

Selekler (1909-1974), Behçet Kemal Çağlar (1908-1969), Samet Ağaoğlu, Sahir

Kurutluoğlu, İbrahim Saffet Omay, Hıfzı Oğuz Bekata (1911-1995), Sıtkı

Korkmaz, Attilâ Rüştü, Cevat Perin, Edip Alp ve Ahmet Muhip Dıranas. (Geçer,

1974, s. 15)

Ahmet Muhip liseyi bitirdikten sonra (1930) iki yıl Ankara Hukuk Fakültesine

devam eder, ancak öğrenimini yarıda bırakır. 1930-1935 yılları arasında Ankara’da

Hakimiyet-i Milliye’de gazetecilik yapar (Anabritannica, C. 10, İstanbul 1994, s.

109).

Ahmet Muhip, Tanpınar’ın ricasıyla Ahmet Kutsi Tecer ve Nureddin Sevin

(1900-1975)’in girişimleriyle 1935 yılında Güzel Sanatlar Akademisine kütüphane

müdürü olarak atanır (Kerman, 1992, s. 15).

Bu arada İstanbul Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümüne yazılır. Reihenbah’ın

öğrencisi olur. 1937-1938 yıllarında Dolmabahçe Resim ve Heykel Müzesinde

müdür yardımcılığı yapar. Atatürk ile aynı çatı altında bir süre çalışır. Yine yüksek

öğrenimini yarıda bırakarak 1938’de Ankara’ya döner.

Bir kültür kenti olarak İstanbul, Dıranas’ın ruhunun çeşitlenmesine ve

zenginleşmesine ortam hazırlamıştır. “İstanbul’da yaşadığı on yıl Ahmet Muhip’in

edebî kişiliğinin iyiden iyiye belirginleştiği ve kimlik kazandığı dönemdir.” (Çetin,

1993 A, s. 18)

1938’den 1942’ye kadar Halkevleri kültür ve sanat yayınlarını yönetir. 1940

yılında 32 yaşındayken 17 yaşındaki Münire Hanımla evlenir. 1942-1945 yılları

Page 15: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

arasında Ağrı’nın Sürbehan köyünde yedek subay olarak askerlik görevini yerine

getirir. Büyük Ağrı ile Küçük Ağrı arasında kalan bir yerde karakol subaylığı yapar.

1946 yılında babasını kaybeder.

1946-1949 yılları arasında Çocuk Esirgeme Kurumuna yayın müdürü olarak

atanır.

Ulus, Cumhuriyet ve Vatan gazetelerinde yazılar yazar. 1 Mayıs 1949 tarihinden

itibaren hem Zafer gazetesinde “Gün Geçerken” başlığı altında günlük yazılar

yazmaya başlamış, hem de politikanın içine girmiştir.

1950 ve 1958 seçimlerinde DP adına Sinop’tan milletvekili adayı olursa da

seçilemez.

1951’de Devlet Tiyatrosu edebî kurul üyesi olur. Uzun yıllar bu kurulda, Munis

Faik Ozansoy (1911-1975)’la birlikte çalışır. 1950’li yıllarda Ankara Radyosunda

şiir ve edebiyat üzerine konuşmalar yapar, şiirler okur.

1956 yılında, merkezi İsviçre’de bulunan Uluslar Arası Çocuk Koruma

Birliğinin icra komitesine altı yıl süreyle seçilir.

1957’de Çocuk Esirgeme Kurumu Başkanlığına getirilir. 1960’a kadar sırasıyla

il genel meclisi üyeliği, belediye meclisi üyeliği, Anadolu Ajansı yönetim kurulu

başkanlığı, Devlet Tiyatrosu edebî heyet başkanlığı gibi görevlerde bulunur.

Dıranas, 1964 yılında Türkiye İş Bankası yönetim kurulu üyeliğine getirilir.

1972’de emekli olur.

1965 seçimlerinde yeniden Sinop’tan milletvekili adayı olur, yine seçilemez.

Ankara’da Yenişehir’de, Fevzi Çakmak Sokak’ta ve ölümünden biraz önce de

Çankaya’da oturur.

Page 16: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Uzun yıllar şiirlerini bir kitapta toplamayı reddeder. Sonunda yakın

arkadaşlarının ısrarıyla şiirlerini yayımlamaya razı olsa da kimi kararsızlıkları

vardır. Onu, bu konuda özendirenlerden birisi Rauf Mutluay (1925-1995)’dır:

“«Çok düşündüm,» diye cevap verdi, «Bir Dıranas seçmesi mi yapmalıyım sizce?»

«Hayır» dedim, «bütün yazdıklarınızı toplamalısınız. Çünkü hemen hemen elli

yıllık bir emeğiniz var ve zamanın sınavından geçmiş olduğunuzdan hiç kuşkum

yok.” (Mutluay, 1977, s. 153)

Kararı izleyen günlerde yayın aşamasının tatlı heyecanı başlar: “Sayın Ahmet

Muhip Dıranas’ın şiirlerini toplayacak kitabın hazırlık çalışmalarından birine

katıldım güzel bir rastlantıyla. Sanatına ve dostluğuna büyük önem veren Ümit

Yaşar Oğuzcan (1926-1984), Said Maden (1932ş) ve ben, Dıranas’ın mutluluğuna

katılmakla haz duyuyorduk. Birimiz düzelti yanlışlarını, birimiz sayfa düzenini,

birimiz harf ve punto hatalarını izliyorduk.” (Mutluay, 1977, s. 58)

Sonunda telâşlı günler sona erer. “Ve nihayet Dıranas’ın, Said’in, benim ve

matbaacı dostum Bahattin Batur’un özenli uğraşımız sonucunda şiirler çıktı. O

gece bir küçük davet verdim Boğaz’da büyük dostum şerefine. Rauf Mutluay, Said

Maden, Oktay Rifat (1914-1988), rahmetli Behçet Necatigil (1916-1979), Fazıl

Hüsnü Dağlarca (1914ş) hep birlikte olduk gecenin geç saatlerine kadar. Daha çok

Dıranas ve şiiri üzerine sohbet edildi. Eski İstanbul anılarından söz açıldı.

Dıranas’ın en mutlu gecelerinden biriydi o.” (Oğuzcan, 1980, s. 11)

Ahmet Muhip, 21 Haziran 1980 Cumartesi günü saat 13.00’te Ankara’da

ölmüştür (Tevfikoğlu, 1990, s. 37). “Münire, ben Sinop’a gömülmek istiyorum.

Ama sen de mezarını benim yanımda al, olur mu?” biçimindeki dramatik vasiyeti

gereğince Sinop’a gömülmüştür (Çetin, 1993 B, s. 18).

Page 17: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

1.1.2. Kişiliği

Ahmet Muhip Dıranas; uzun boylu, uzun parmaklı, beyaz yüzlü, gür saçlı,

yakışıklı biridir. Dıranas, yakışıklılığı kadar şık giyimiyle de dikkatleri üzerine

çeker. Bu durum, arkadaşları tarafından beğenilen bir özelliğidir.

Tok sesli, ağır ağır konuşan, konuşmaktan çok dinlemeyi seven karizmatik bir

kişiliktir. Türkçeyi güzel konuşmasıyla dinleyenleri etkiler. Çevresi tarafından dost

canlısı, cömert, yiğit, kibar ve biraz da iddiacı bulunur.

Çekingen, alıngan, içe dönük ve hülyalı bir yapıya sahiptir. Realist değil

hayalcidir. Ahmet Muhip Dıranas, kendine özgü bir düş evreninde yaşar. Gerçek

dünyadan çok, kendi yarattığı dünya onun barınağıdır. Düş dünyasına çekilme onda

hüzün doğurur. Melankoli âdeta Dıranas’ın kişiliğinin bir parçası hâline gelir.

Gerek özel yaşamında gerekse şiirlerinde hüzün onun ayrılmaz bir parçası hâline

gelir.

Dıranas, dış görünüşü ile iç dünyası arasında farklılıklar taşıyan bir sanatçıdır.

Sakin bir dış görünüşünün aksine kaynayan, huzursuz, tatminsiz bir iç dünyası

vardır. Duygusal kişiliğinin bir gereği olarak dakikası dakikasına uymayan bir ruh

hâline sahiptir.

Page 18: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Nargile ve sigara Dıranas’ın tutkuyla sarıldığı, bir anlamda sanatçı yalnızlığını

paylaştığı iki yoldaştır. Yaşlılık döneminde akciğer rahatsızlığı yaşasa da sigarayı

bir türlü bırakamamıştır.

Edebiyatın dışındaki sanat dallarına da ilgisiz kalmamıştır. Müzik ve resme

karşı eğilimi vardır. Küçük yaşlarda resim yaparmış ve bir ressamdan desen

dersleri almış; genç yaşlarda ud çalmıştır. Opera konserleri ve resim sergileri onun

tarafından sık sık gidilen uğrak yerleridir.

Şiirinde de hemen görülebileceği gibi doğa sevgisi, kişiliğinin bir uzantısı olarak

karşımıza çıkar. Yaz aylarında zamanının büyük bölümünü geçirdiği Salı köyünde

küçük bir korusu ve bahçesi vardır. Bu bahçede çeşitli çiçekler yetiştirir, onlara ayrı

bir özen ve sevgi gösterir.

1.1.3. Eserleri

Ahmet Muhip’in melânkolik kişiliğinin gölgesi eserlerine, özellikle şiirlerine

yansımıştır. Eşinin deyimiyle ömür boyu peşini hiçbir yerde bırakmayan hüzün,

şiirlerine de eşlik etmiştir. Şiirlerinde mutluluktan çok endişe, sıkıntı, yalnızlık ve

keder vardır. Kişiliğinin iddiacı tarafı; az yazmak, yazdıkları üzerinde çok çalışmak

ve kitabını geciktirerek yayımlamak konusundaki davranışlarında görülebilir.

Ondaki doğa sevgisi ise şiirlerinin hemen hemen büyük bölümünde görülebilir.

Aşkı anlatırken bile doğayı betimlemekten geri kalmamıştır. Müzik ve resme

duyduğu ilgi ve sevgiyi yine onun dizelerinde bulmak mümkündür. Doğayı, çevreyi

anlattığı dizelerde âdeta izlenimci (empresyonist) bir ressamın bakışı, görüşü var

Page 19: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

gibidir. Uyak, ölçü, tekrarlar; aliterasyon ve asonansla yarattığı ritm ve armoni ise

müzik duyarlılığının bir kanıtı gibidir.

Dıranas; şiirin yanı sıra köşe yazısı, deneme, oyun, çeviri, uyarlama ve inceleme

türlerinde de eser vermiş bir sanatçıdır. Ancak diğer türlerde verdiği eserler, onun

şairliği sayesinde ilgiye mazhar olabilecek türdendir.

1.1.3.1. Şiirleri

Ahmet Muhip Dıranas, şiire lise yıllarında başlar ve o sıralarda “Derviş” takma

adını kullanır. “Bir Kadına” şiiri “Muhip Atalay” imzasıyla ilk kez “Millî

Mecmua”da yayımlanır (15 Eylül 1926). “Ankara Lisesinden Muhip Atalay”

imzasıyla “Servet-i Fünûn”da şiirleri basılır (1928).

Ahmet Muhip, daha sonraları Dıranas (kimi zaman da Dranas) imzasıyla çeşitli

dergilerde şiirler yayımlar: Hep Gençlik (1930), Görüş (1930), Varlık (1933-1949),

Çığır (1934-1935), Ağaç (1936), Gündüz (1936-1937), Yücel (1936-1941), Oluş

(1939), Tercüme (1941, 1951, 1966), Ülkü (1944-1945), Sanat ve Edebiyat

Gazetesi (1947), Şadırvan (1949), Yeni İnsan (1964) ve Hisar (1964-1971).

Şiirleri, 1974 yılında İş Bankası Kültür Yayınları arasında “Şiirler” adıyla

yayımlanmıştır. Kitabın 2. basımı aynı yayın evince 1982’de yapılmıştır. “Şiirler”

kitabı, Yapı Kredi Yayınları tarafından 1999’da yeniden basılmış ve basılmaya

devam edilmektedir.

Page 20: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

1.1.3.2. Oyunları

“Gölgeler” adlı ilk oyunu 1946’da İstanbul Belediye Şehir Tiyatrolarında

sahnelenir. 1947 yılında CHP Piyes Yarışmasında ikincilik ödülü kazanır ve aynı

yıl basılır.

“O Böyle İstemezdi” 1948’de sahnelenir. Oyun, yazarın kendisi tarafından 1977

yılında “Çıkmaz” adıyla biçim, bölüm ve öz değişikliğine uğratılarak yenileştirilir.

“Çıkmaz” adıyla aynı yıl sahnelenir.

Her iki oyunu “Gölgeler” ve “Çıkmaz”, “Oyunlar” adıyla 1977 yılında İş

Bankası Kültür Yayınları arasında yayımlanır.

1.1.3.3. Yazıları (köşe yazısı, deneme)

Ahmet Muhip Dıranas köşe yazısı ve deneme türünde yazılar yazmıştır.

Yazılarını 1949’dan 1962’ye kadar günlük bir gazetede yayımlamıştır. Ölümünden

hemen önce bu yazılardan bir seçme yaparak üzerinde çalışmaya başlamıştır.

Ancak bunları yayımlamak işi ölümünden sonra eşi Münire Dıranas tarafından

gerçekleştirilmiştir.

Sanat, edebiyat, tarih, politika gibi çeşitli konular hakkındaki 241 yazı,

“Yazılar” adıyla bir araya getirilmiş ve Adam Yayınları arasından 1994’te

basılmıştır.

1.1.3.4. Çeviri, Uyarlama ve İncelemeleri

• Fransa’da Müstakil Resim: Adolphe Basler-Charles Kunstler (2 cilt, Cahit

Sıtkı Tarancı ile, 1937)

Page 21: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• Abdal: Dostoyevski (oyun, 1940)

• Halkevleri Amatör Resim ve Fotoğraf Sergileri (1941)

• Yaşadığımız Devir: Karel Çapek (oyun, 1942)

• Sukızı (Ondine): Zean Giravdoux (oyun, basılmamıştır)

• Anna Bolton: Louis Bromfild (roman, 1945)

• Ecinniler: Dostoyevski (roman, 4 cilt, 1958)

• Üçüncü Adam: Graham Green (roman, 1959)

• Size Öyle Geliyorsa Öyledir: Luici Pirandello (oyun, basılmamıştır)

• Ecinniler: Dostoyevski-Albert Camus (oyun, basılmamıştır)

• Finten: Abdülhak Hâmit Tarhan (1959, uyarlama; 1950’de sahnelenir)

• Kırık Saz (1975, Tevfik Fikret’in “Rübab-ı Şikeste” ve “Halûk’un

Defteri”nden seçtiği şiirlerle “Han-ı Yağma” ve “Tarih-i Kadim” şiirlerinin

günümüz Türkçesine çevirisi).

Page 22: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2. BÖLÜM: AHMET MUHİP DIRANAS’IN ŞİİRİ

2.1. Şiir Anlayışı

2.1.1. Üzerindeki etkiler

Ahmet Muhip Dıranas, ilk şiir bilgisini Ahmet Hamdi Tanpınar’dan almış; onun

aracılığıyla Yahya Kemal Beyatlı’nın ve Ahmet Haşim’in poetik birikimlerine

ulaşmıştır. Tanpınar, hâlihazırdaki Türk şiir birikimini ona sunmakla kalmamış,

aynı zamanda “Elem Çiçekleri” ile Dıranas’a Fransız şiirinin kapılarını da

aralamıştır.

“Haşim tesirinin yanı sıra burada, Dıranas’a gene Tanpınar ve tabiî kendi

neslinden intikal eden Baudelaire, Mallarmé, Verlaine, Proust aktarımlarını da

unutmamak gerekir. Fakat bu etkilenişler çevreden dinleme, varsa tercüme

örneklerden okuma ile sınırlıdır. Çünkü Dıranas yabancı dili çok sonraları, şiiri

iyice olgunlaştıktan sonra öğrenme imkânı bulacaktır. Burada, Dıranas şiirinin

mısra, vezin ve her türlü yapısal özellikler açısından Haşim şiirinden ayrılmasında

Page 23: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ve daha yeni niteliklerle ortaya çıkmasında Tanpınar’ın rolü bir kere daha belirir

(Turinay, 1990, s. 24)

Türk şiirinin modernleşme sürecine denk gelen bu dönemde birçok batılı akım

sanatçılarımız tarafından öğrenilmiş ve benimsenmiştir. “Dıranas, devrinin bütün

felsefe ve sanat akımlarına aşinadır. Onun şiirinde romantizm ve sembolizmden

gelme unsurlar, egzistansiyalizmin kötümser tavrı ve sürrealizmi hatırlatan bir

ifade görülür.” (Ercilasun, 1990, s. 14)

Onun simgeci yanı özellikle biraz daha ağır basar. “Diyebiliriz ki Türk şiirinde,

her manada, sembolist görüşleri bütün renk ve havasile yaşatan, ona oldukça

derinlik ve yerlilik veren A. Muhip Dıranas oldu.” (Doğan, 1956 A, s. 4) Doğadan,

hayattan, insandan aldığı izlenimlere yeniden biçim verir; “… gerek dış dünyadan

aldığı unsurları, gerekse işlediği konuyu değiştirir, bütün bu malzemeyi büyülü,

müphem bir hâle koyar ve kendisine mahsus bir sembolizmle ifade eder.”

(Ercilasun, 1990 B, s. 31)

Ahmet Muhip, simgeciliğin bir gereği olarak “… yaşamı olduğu gibi

anlatmamış, yaşamın, olayların bizim üzerimizde bıraktığı etkileri, izlenimleri

yansıtmıştır. Bu nedenle şiirleri simgelerle doludur. Özel bir şiir dili yarattığı,

işlediği temaları bu dille yansıttığı için çoğu şiirleri kapalıdır.” (Köklügiller, 1980,

s.4)

Dıranas, şiire başladığı ilk yıllarda kimi şairlerin etkisinde kalmıştır. “O, sanat

hayatının ilk döneminde Ahmet Hamdi ve Necip Fazıl’ın mısra tekniğini, kelime

ve imaj servetini benimser görünür. Ancak tabiatı bütün boyutlarıyla nefsinde

yaşamaya hazır bu insanda, var olanı şiirin imkânlarıyla ifade arzusu, onu yeni

imajlara ve ayrı bir söyleyiş tarzına sevk eder.” (Aktaş, 2002, s. 123)

Page 24: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Çeşitli bilim adamları tarafından Dıranas üzerindeki Batı şiiri etkisinin altı

çizilmiştir. “Yahya Kemal’in öğrencileri olan Ahmet Hamdi Tanpınar ve Ahmet

Muhip Dıranas, Valéry’nin tesiri ve Ahmet Haşim’in uyandırdığı zevk ile şiiri

hayatlarının meselesi hâline getirirler.” (Enginün, 1992, s. 591)

Hocası Tanpınar’ın cümlelerinde Dıranas’ı doğru tespit edilmiş olarak görürüz.

“Ahmet Muhip Dıranas mısra zevkinin büyük bir yer tuttuğu sensuelle ve taze bir

lyrisme’le şiire başladı. Baudelaire’le Verlaine’in ışık tuttuğu bir yolda kendisine

asıl şahsiyetini bulduracak iklimler aradı. Ağrı dağı için yazdığı büyük manzumede

belki de asıl istediği şeye, geniş dile ve aydınlığa kavuştu. Türk şiirinde daima

tesirini göreceğimiz modern resim bu şaire ilhamında yardım eder.” (Tanpınar,

2002, s. 153)

Kimi eleştirmenler, Dıranas üstündeki Fransız şairlerinin etkisini özgün bir

açıdan bakarak yorumlarlar. “Şairin, öncelikle Baudelaire, sonraları ise kısmen

Paul Valéry ile Arthur Rimbaud gibi Fransız Simgecileri ve Romantiklerinin

etkisinde kalışı, genellikle tek bir yönü, biçem merakı ya da üslûp düşkünlüğü

açısından vurgulanır. Nedense, bunun modernlikle, daha açık söyleyeceksek Türk

modernleşmesiyle bağlantısı üzerinde durulmaz. Oysa Dıranas, bunun o kadar

farkındadır ki kendini Türkiye’nin bağımsızlık, hürriyet, çağdaşlık mücadelesine

bağlı bir idealist olarak görür…” (Yaşın, 2002, s. 40)

Fransız şairleri Baudelaire, Rimbaud, Verlaine’in yanı sıra Ahmet Muhip

Dıranas üzerindeki Apollinaire, Gérard de Nerval, Jean Pellerin ve Aragon

etkilerinden de söz edilir (Alkan, 1995, s. 465-474).

İşaret edilen bütün bu etkilere, yerli ve yabancı etkilenişlere rağmen Dıranas

zaman içinde kendi şiirini kurmuş; hiçbir toplulukla açıklanamayacak bir şiir

Page 25: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

meydana getirmiş bir şairdir. Türk şiir birikiminden yararlanmakla birlikte kendine

özgü bir tarzı da ortaya koymasını bilmiştir. “Ahmet Muhip Dıranas, gerek

muhteva ve gerekse şekil bakımından şiirimize yeni teklifler getiren bir şairdir.

Onu ne beş hececilerle başlayan şiir an’anesi içinde, ne Nâzım Hikmet, ne de

Orhan Veli ve arkadaşları çevresinde ele almak mümkündür. Dıranas; Necip Fazıl-

Ahmet Hamdi Tanpınar ve Cahit Sıtkı Tarancı’yı zaman zaman hatırlatsa da o

şiirinin mimarîsini kendisi kuran bir şairdir. Ancak Ahmet Muhip, tema, söyleyiş

tarzı ve imaj bakımınlarından 1960 sonrası Türk şiirini hazırlayan şairlerden

biridir. O; Fazıl Hüsnü Dağlarca gibi kendi şiir iklimi içinde ele alınıp

değerlendirilecek şairlerdendir.” (Aktaş, 2002, s. 125)

2.1.2. Onun etkisi

Ahmet Muhip Dıranas genel olarak az şiir yazmakla, 1949’dan sonra çok nadir

yazmakla birlikte bütün kuşaklar üzerinde etkili olmuş bir şairdir. En etkili

şiirlerini yazıp yayımladığı 1933-1949 yıllarını idrak eden şairler üzerinde -

Garipçiler hariç- doğal bir etkisi vardır. Birinci Yeni’nin etkin olduğu yıllarda

Dıranas unutulur gibi olsa da İkinci Yeni’yle birlikte tekrar hatırlanıp saygı görmüş

bir isimdir.

“Hececilerin son kuşağı denilebilecek şairler arasında Ahmet Muhip Dıranas

çağcıl Batı şiirine (Baudelaire, Verlaine) en yakın, kendinden bir iki kuşak sonrası

şairler üzerinde, az sayıda şiirle bile olsa, uzun süre etkili olan bir şairdir.” (M. H.

Doğan, 1998, s. 88)

“… Ahmet Muhip Dıranas, şiirimize kazandırdığı yeni betim, ses, tonlama ve

tema ögeleriyle, şiirsel biçimde ulaştığı sağlam dengeyle, hece şairlerinden farklı

Page 26: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ve üst bir düzeyin şairidir. Dıranas şiirinin etkileri de kendi döneminin ve bir

sonraki dönemin şiirinden günümüze kadar uzanır.” (Behramoğlu, 2001, s. 8)

2.1.3. Şiirinin yapısı

Dıranas bütün şiirlerinde hece ölçüsünü kullanır, ancak “yarım kafiye ve ses

benzerlikleri, parmak hesabına pek yüz vermeyen bir anlatımla; adamakıllı

görgülü, saydamlaştırılmış bir Türkçeyle hececilerden, özellikle ilk hececilerden

ayrılır.” (Cemal Süreya, 1992, s. 77) O, yalnız öncü hececilerden ayrılmakla

kalmaz, “1900-1950 yılları arasında hece ile yazan şairlerin en başarılısı” sayılır

(Fethi Naci, 1994, s. 17).

“A. Muhip Dıranas, şiirlerinde hece veznini kullanmakla beraber, durakları

kaldırmak ve anjambımana başvurmak suretiyle, yeni bir şiir cümlesi yaratmıştır.

Haşim gibi o da şiirlerinde ahenge, hayale ve müphemiyete önem verir.” (Kaplan,

1980, s. 3)

Onun şiirinde ses ve müzik neredeyse tema kadar önemlidir. “Dıranas’ta sesi

yaratan veznin başarılı kullanışlarıdır. İç zenginliğini ise kuvvetli imaj

sistemlerinde buluruz.” (Doğan, 1956 B, s. 5). Ölçü ve uyak onun için çok

önemlidir. “Kafiyeleri tam ve dolgundur. Bunlar onun şiirine kuvvetli bir ahenk

verirler.” (Kaplan, 1990, s. 84).

Hecenin ikinci kuşağı içinde yer alan Dıranas, Hecenin Beş Şairinden belirgin

olarak ayrılır. “Hece veznini kullanmakla birlikte, Beş Hececilerin sığ

manzumeciliğini aşarak saf şiire yönel”miştir. (Sazyek, 1999, s. 296).

Page 27: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Kimi eleştirmenlerce heceyi kullanan bağlantısız şairler öbeğine dahil edilir.

Bağlantısız şairlerin özellikleri şöyle sıralanır: “Onlar için ölçü, şiirde kurucu bir

unsur olarak görülmüş ve poetik düzlemde değerlendirilmeye çalışılmıştır. Bunu

söylerken önerilen modele sahip çıkıldığını göz ardı etmek de mümkün değildir;

ama, her ne olursa olsun, hece, ilk temsilcilerinin yükledikleri anlamlardan ötesini

ifade etmektedir bu şairler için.” (M.C. Doğan, 2000, s. 81)

Biçimi kullanışı bakımından dönemi için özgül bir yere sahiptir. “Ahmet Muhip

Dıranas, gerek muhteva ve gerekse şekil bakımından şiirimize yeni teklifler getiren

bir şairdir. Onu ne beş hececilerle başlayan şiir an’anesi içinde, ne Nazım Hikmet,

ne de Orhan Veli ve arkadaşları çevresinde ele almak mümkündür. Dıranas; Necip

Fazıl-Ahmet Hamdi Tanpınar ve Cahit Sıtkı’yı zaman zaman hatırlatsa da o şiirinin

mimarisini kendisi kuran bir şairdir. Ancak Ahmet Muhip, tema, söyleyiş tarzı ve

imaj bakımından 1960 sonrası Türk şiirini hazırlayan şairlerden biridir.” (Aktaş,

2002, s. 125)

2.1.4. Dildeki tutumu

Ahmet Muhip, Arapça ve Farsça kökenli sözcüklerin ve tamlamaların dilimizde

kullanılmasına karşıydı. “Beklenti”, “doğa”, “düş”, “doygun”, “günce”,

“gönendirmek”, “görkem”, “özge” gibi dönemi için yeni ya da taze sözcükleri

dizelerine almaktan çekinmemiştir.

Dil konusunda gösterdiği titizlik ve ustalıkla âdeta “bir dil düşkünü idi; ama

kullanılan sözcüklerle kullanılmayan sözler kurmaya değil, dil denilen konuşma

aracındaki tadı yaratmaya bakardı. Bu açıdan, Cahit Sıtkı Tarancı ondan ayrılır,

Cahit Sıtkı Tarancı’da duygular ağır basmıştır hep; oysa Ahmet Muhip Dıranas

Page 28: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

yalnızca «deyiş»i aramıştır; neyi söylediğine değil, nasıl söylediğine bakmıştır…”

(Anday, 1980, s. 2)

Ahmet Muhip’in anlatımında bir düzen bir uyum bilinci sezilir hep. Şiirinde

“… iç çekiş var, ünlem var, edim gösteren sözcüklerde tutumlu olma var… Bir

özünün (şiirin) örgüsüne gerekli her öge var. Ha, sıfatlar var, ama sıfatlar furyası

yok. Her öge yeterince ve yerli yerince. Ozan bütün ögeleri ustalıkla kullanarak işte

o vazgeçilmez bileşime, bütün’e, kompozisyon’a erişiyor.” (Baranus, 1976, s. 190)

Dıranas’ın dile yaklaşımındaki tavrında bir yapmacıklık yoktur. “Hemen

ekleyelim, onun dil ustalığına, kurmaca bir şairane-dilden ya da şaşırtıcı söz

oyunculuğundan farklı olarak, bir söyleyiş şöleni denebilir. Bir çeşit törensel

arınma.

O, Türk dilini bütün söyleyiş zenginlikleriyle, ses ve anlam incelikleriyle

kullanır. Türkçeyi tazeleyerek sağlamlaştıran dizeler yazar.” (Yaşın, 2002, s. 34)

2.1.5 Üslûp anlayışı

Ahmet Muhip, döneminin diğer şairlerinden farklı bir üslûba sahiptir. Sözcük

seçimi, ifade özgünlüğü, ses ve anlam örtüşmesi onda dikkati çeken özelliklerdir.

“Dıranas’ın şiirleri muhteva bakımından zengin, söyleyiş bakımından tamamen

yeni ve orijinaldir. Onun şiirlerini okurken Yahya Kemal’in «şiir kelimelerle

yazılır» hükmünü hatırlamamak mümkün değildir.” (Ercilasun, 1990, s. 11)

Konu zenginliği, konuları kendine özgü ele alışı, imgeleştirme biçimi farklı bir

üslûp yaratmasını sağlayan ögelerdir. “İlham ufukları geniş bir şairimiz. Orijinal bir

teknikle her şairden ayrı bir özelliği var. Doyum olmaz şiirlerine. Bir bakıyorsun,

Page 29: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

sımsıkı hayata ve tabiata bağlıdır, bir bakıyorsun, maveraya dalmıştır. Öyle

anlarında fanilik duygusu yakıyor içini.” (Ozansoy, 1970, s. 214)

Doğa, Dıranas şiirinde önemli bir kozayı oluşturur. Hemen hemen doğanın

bütün ögeleri onun şiirinde yer bulabilmiştir. “Şiirlerinde kuvvetli bir tabiat sevgisi

ve aşk duygusunu işleyerek bir boşluğu doldurmak ister.” (Enginün, 2001, s. 70).

Onun şiirinde panteist bir koku vardır. Hatta buna panteizm yerine, yerli bir

ifadeyle “vahdet-i vücut” dememiz belki daha doğru olur. “Dıranas şiirinin geneli

itibarıyla tabiattan yola çıkan veya tabiata sığınmaya, onunla neredeyse panteizmi

hatırlatan bir bütünleşmeye dayandığını belirtmek gerekir. Cenap ve Haşim şiirinin

en belirgin özelliği…” (Turinay, 1990, s. 25)

Hatta Dıranas, bu konuda daha da ileri giderek “… aşkı ve tabiat sevgisini âdeta

bir din hâline getirmiştir. Hayatın korkunç boşluk ve dramını sevgili ve güzellik

duygusu doldurur. Dıranas’ın şiirlerinde eski çağlardan kalma derin bir saadet ve

barış özlemi, çağdaş dünyanın boşluk ve hiçlik duygusu arasından gizlenmek

istenilen bir hiçkırık gibi kalbe dolar. Tabiatın ulvîlik ve ihtişamı ona,

insanoğlunun yaşadığı dramı daha derinden hissettirir.” (Kaplan, 1974, s. 6) Bu

bağlamda doğa, onun kişisel mitosunun en önemli ögesi olarak kabul edilebilir.

Resim, onun şiirinde önemli bir yer tutar. Dıranas şiirinde resim neredeyse

kurucu bir ögedir. “Şiirlerinde kelimelerle çizilmiş insan figürleri, tabiat

manzaraları, sokak ve ev resimleri vardır. Bir bakıma düşüncenin ve hayalin

resimleridir onlar.” (Turinay, 1990, s. 33)

Ahmet Muhip öykülemeden çok betimlemeyi yeğlemiştir. Çünkü “… şiirden

öyküyü, anlatıyı uzaklaştırmak, dizeyi gerçeğin anlatıcısı olmaktan çıkararak,

Page 30: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

gerçeğin kendisi yapmaktır. Batıda on dokuzuncu yüzyılın sonuna doğru oluşan

yeni şiir atılımlarının ilkesi de bu eksende toplanmaktadır.” (Aksal, 1975, s. 6)

Dıranas daha çok bireycidir. “…toplumcu bir şair değildir. Dış âleme açık

olduğu kadar da onda tarihî, masalımsı ve felsefî derinlikler arayan bir sanatçıdır.

Şiirine seçtiği ulu ve yüce dekorları, bazı timsallerle yorumlamak, aşkın, ölümün,

büyüklüğün sırrını vermek istemiştir.” (Kabaklı, 1966, s. 253)

Malzemesini yaşamdan, gündelik olaylardan çok yine şiirden alır. “Denebilirse

o, korkunç bir şiir gözlemcisidir. Objesi hayat değildir, şiirdir; bütün şairlerin

geçmişidir, şiirleridir.” (Uyar, 1983, s. 93)

Ahmet Muhip’in anlatımı sade ve inandırıcıdır. “Kendi şiir dünyasını

kurabilmesinde, sadelik ile sahicilik iç içedir. Yalınlıktan korkmaz, tersine

yalınlaşmayı amaçlar.” (Yaşın, 2002, s. 39) Biçim üzerine aşırı titizlendiği;

“mısralarında bol bol mecazlara, yepyeni kavramlara çokça yer verdiği hâlde,

üslûbunda yapmacıklık yoktur. Samimî, sıcak ve rahat bir söyleyişe sahiptir.”

(Geçer, 1981, s. 20).

Page 31: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.2. ŞİİRİNİN DIŞ YAPI ÖZELLİKLERİ

2.1.1. Nazım Birimi

Ahmet Muhip Dıranas şiirlerinde, çeşitli dize sayılarına sahip bentler

kullanmış olmakla birlikte daha çok dörtlük, beyit, üçlük ve dize nazım birimlerini

yeğlemiştir. Biçimdeki yeni arayışlarına karşın nazım birimi bağlamında Dıranas’ın

şiirinde açıkça geleneğin kokusu duyulur.

Aşağıda Ahmet Muhip’in bütün şiirlerinin nazım birimleri ve ilgili nazım

birimlerinin o şiirde hangi sıklıkla kullanıldığı bir düzen içinde ve sıra hâlinde

verilmiştir.

Page 32: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Şiirin Adı: Nazım Birimi: Adedi:

Son Bulut Sıyrılınca Bent (3’lü) 4

Selâm Dörtlük 7

Her Günkü Şarkım Dörtlük 4

Çeşme Başında Bent (3’lü) 2

Portre Dörtlük 4

Serenad Dörtlük 5

Hatıra Dörtlük 5

Bahar Şarkısı Dörtlük 5

Ben ve O Karma: dörtlük+dize+3’lük+

3’lük+dize+beyit+beyit 7

Son Aşk Karma: dörtlük + dize 2

O Şarkı Dörtlük 3

Ülker’in Gözleri Bent (3’lük) 4

Esmer I Bent (3’lük) 3

Esmer II Bent (11’li) 1

Ayrılış Karma: dörtlük+Beşlik+dize 3

Balad Balad (4 x 6’lı bent + 1 dize) 5

Devri Dilârayı Cum. Dörtlük 4

Yaz Gecesi Bent (8’li) 1

Esenlik Size Dörtlük 8

Parkta Serenad Dörtlük 8

İhanet Bent (5’lik) 2

Olvido Bent (7’lik) 7

Serçeler Beyit 4

Page 33: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Köpük Bent (8’li) 1

Masal Bent (6’lı) 1

Her Şey Uzaktadır Karma: dörtlük+beyit 2

Gece Karma: dörtlükx4 + dizex4 8

Görünü Bent (22’lik) 1

Yağmur Dörtlük 2

Bir Geceydi Dörtlük 3

Güller Kan Ağlıyordu Bent (3’lük) 2

Geceye Küçük Ş. I- IV Bent (5’lik) 4

Ayışığı Karma: dörtlükx3 + dize 4

Yaz Göç Ediyor Dörtlük 3

Yeni Bir Yaz Umudu Dörtlük 3

Sonbahar Sone (4+4+3+3= 14) 4

Sonbahar II Terza-rima (3+3+3 +1 dize) 4

Kar bent (5’lik) 4

Bahar Gökleri Karma: 7’li+dize+10’lu 3

Çınar Dörtlük 1

Rüzgâr Karma: dörtlük+dize 2

Yağmur, Gül ve Eller Bent (3’lük) 4

Hiç Bent (5’lik) 1

Fahriye Abla Bent (7’lik) 4

Eviçi Karma (8’li+10’lu) 2

Büyük Olsun Bent (10’lu) 1

Kezban Dörtlük 3

Uyku Bent (3’lük) 4

Page 34: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Sen ve Gökyüzü Bent (7’li) 2

Tutsak Karma (5’lik+7’lik) 2

Bir Zamanda Bent (3’lük) 3

Geçen Günler Karma (3’lük+5’lik+8’lik+8’lik) 4

Atlıkarınca Bent (7’li) 1

Denizi Özleyen Çocuklar Karma: 6’lı+6’lı+beyit 3

Şehrin Üstünden G. B. Dörtlük 5

Ve Böyle Biteviye Dörtlük 3

Bulutlar Beyit 6

Ve Bulutlar Dörtlük 3

Yaşarken Dörtlük 3

Rüya Dörtlük 5

Heyhat Karma: bent (3’lük)x2 + beyitx4 6

Sabahın Ölümü Bent (3’lük) 4

Dağlara Dörtlük 6

Ağrı Bent (30’lu+52’li+42’li+45’li+9’lu) 5

Güven Dörtlük 1

Dağın Ardında Güneş Battı Bent (3’lük) 2

Elif Dörtlük 4

Osman Binbaşı Karma: dörtlükx2 + dizex2 4

Dağdan Aşağı Dörtlük 3

Her Şeyin Uzaklaştığı Saat Beyit 5

Bitmez Tükenmez Can S. Dörtlük 2

Bezginlik Karma: dörtlükx2 + dizex2 4

Aynalar Bent (8’li) 1

Page 35: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bir Kavsin Altında Şehir Dörtlük 4

Bir Sokak Sone: 4+4+3+3= 14 4

Adamlar Dörtlük 2

Ayaklar Beyit 7

Melodi Dörtlük 5

Dünyaya ve İnsanlara Dair Bent (5’li) 2

Testi Karma: dörtlük+dörtlük+beyit 3

Sofra Karma: beyitx5 + dize 6

Gerçek Bent (3’lü) 6

Sokak Beyit 8

Saat, Zaman ve Kişi Bent (3’lü) 6

1939 Bent (3’lü) 3

Gökyüzü Bent (3’lü) 4

Yağmur Beyit 6

Maşar Dağı Dörtlük 5

Mektup Bent (3’lü) 6

Tatlı Zaman Beyit 5

Ağıt Dörtlük 5

Akar Çeşme Beyit 11

Yemin Karma: dörtlük+dörtlük+beyit 3

Atlılar Dörtlük 2

Bayrak Dörtlük 5

Yurt Sone: 4+4+3+3= 14 4

Step Karma: dörtlükx2 + dize 3

İki Yalnız Ağaç Dörtlük 3

Page 36: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Kadavra Bent: 6’lı+14’lü+15’li+10’lu 4

Kargalar Dörtlük 3

Bir Tren Yolculuğu Beyit 12

Darağacı Karma: 9’lu+8’li+18’li+beyit+

8’li+6’lı+dörtlük 7

Ben Bir Yıldızım Dörtlük 3

Evreni Sevmek ki Dörtlük 6

Söyle Bent (7’li) 3

Yağma Dörtlük 21

Biraz Daha Dörtlük 2

Kendimle Sone: 4(kısa dize ile)+4+3+3= 14 4

Çağrı Bent (8’li) 1

Parçalar I Bent: 10’lu+7’li 2

Parçalar II Bent: 15’li+14’lü 2

Parçalar III Bent: 63’lü+5’li 2

Parçalar IV Bent: 8’li+10’lu 2

Dıranas’ın şiirlerinde kullanılan nazım birimlerinin toplu değerlendirilmesi şu

şekildedir:

Nazım Birimi: Adedi: Oranı (%):

Dize 19 4.2

Beyit 80 17.9

Dörtlük 200 44.6

Bent: 3’lük 73 16.3

Page 37: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bent: 5’lik 17 3.8

Bent: 6’lık 9 2.0

Bent: 7’lik 20 4.5

Bent: 8’lik 10 2.2

Bent: 9’luk 2 0.4

Bent: 10’lu 6 1.3

Bent: 11’lik 1 0.2

Bent: 14’lük 2 0.4

Bent: 15’lik 2 0.4

Bent: 18’lik 1 0.2

Bent: 22’lik 1 0.2

Bent: 30’luk 1 0.2

Bent: 42’lik 1 0.2

Bent: 45’lik 1 0.2

Bent: 52’lik 1 0.2

Bent: 63’lük 1 0.2

Bentlerin toplamı 149 33.3

Toplam nazım birimi sayısı 448 100

Toplam dize sayısı 1.976 -

2.2.2. Nazım Şekli

Ahmet Muhip Dıranas, bilinen sabit nazım şekillerinden çok, serbest ve

özgün biçimler kullanmıştır. Çeşitli nazım birimlerini bir araya getirerek özgün

Page 38: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

şekiller oluşturmaya çalışmıştır. “Ahmet Muhip gelenekten gelen şekle şahsîlik

katmasını bilen biridir. Koşma ve mesnevi tarzı Ahmet Muhip için hareket noktası

durumundadır. Onda asıl olan, şekle ait özelliklerle uyuşan ritmdir.” (Aktaş, 2002,

s. 125)

Onda koşma, gazel, mesnevi, müsebba, muhammes gibi halk ve divan

şiirinin kimi nazım şekilleri görülür. Ancak anılan şekillerin bütün özellikleri bir

arada kullanılmamış; uyak örgüsü, ölçü, nazım birimi ya da konu gibi ögelerden

herhangi birisiyle yetinilmiştir.

Karma nazım biçimlerinin yanı sıra kimi şiirlerinde sistem oluşturan

denemelere girişmiştir. “Gece” (s. 46) şiirinde dörtlük ve dize birimleri 4 kez

dönüşümlü olarak yinelenmiştir. “Bir Geceydi”de (s. 49) yürüyen uyak örgüsü

diyebileceğimiz bir örgüyle üç bent birbirine bağlanmıştır (abcd, dcba, abcd).

“Heyhat” (s. 84) şiiri üçlükle başlayıp bitmekle birlikte gövdeyi 4 beyit

oluşturmuştur. “Yemin”i (s. 128) meydana getiren üç bent ise aşama aşama

azalmıştır (beşlik-dörtlük-üçlük).

Sone, terza-rima, balad gibi İtalyan ve Fransız edebiyatı kökenli nazım

şekilleri de Dıranas’ta görülmektedir. Terza-rima 1, balad 1 ve sone 4 şiirde

kullanılmıştır.

Bütün bu saptamalar gösteriyor ki Ahmet Muhip Türk ve Batı şiirinden

aynen ya da değiştirerek aldığı biçimlerle bir taraftan geleneğe yaslanırken; gerek

onları bozarak gerekse yeni arayışlara girerek yenilik hevesini de ortaya

koymaktadır. Şair, modern şiir arayışını sürdürürken gelenek dairesinden tamamen

çıkılmayacağını da anlamıştır.

Page 39: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Batılı nazım şekilleri ya da geleneksel Türk şiirinin nazım şekillerine

benzer yapıda oluşturulan şiirler şunlardır:

Terza-rima (Çoğunlukla İtalyan edebiyatında kullanılan bir nazım şeklidir.

Üçer dizelik bentlerden ve son üçlüğün orta dizesinin uyağıyla uyaklanan ayrı bir

dizeden oluşur. Uyaklanışı: aba, bcb, cdc, d biçimindedir.)

• “Sonbahar II”.

Balad (3 bent ve bir ağırlama dizesinden oluşan Fransız şiirinin bir nazım

şeklidir.)

• “Balad”.

Sone (Avrupa edebiyatında klasik bir nazım şeklidir. İki dörtlük ve

ardından iki üçlükten meydana gelir. Konusu yalnızca aşktır. Uyaklanışı: abba,

abba, ccd, ede’dir.)

• “Sonbahar”, “Bir Sokak”, “Yurt”, “Kendimle”.

Koşma (Halk şiirimizin bir nazım şekli olup 3-6 dörtlükten oluşur. 11’li

hece ölçüsüyle düzenlenir (4+4+3 ya da 6+5). Uyak örgüsü: Birinci dörtlük abcb ya

da abab, diğer dörtlükler cccb, dddb… Aşk, sevgi, doğa ve güzellik konularını

işler.)

• “Bahar Şarkısı”, “Yağmur” “Ve Bulutlar”, “Yaşarken”, “Melodi”, “Evreni

Sevmek ki”.

Mesnevi (İran edebiyatından divan edebiyatımıza geçmiş olup her beyiti

ayrı uyaklanır. Uyak örgüsü: aa, bb, cc, dd, ee, ff…)

• “Ayaklar”, “Sokak”, “Yağmur”, “Bir Tren Yolculuğu”.

Page 40: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Gazel (Arap edebiyatından divan edebiyatımıza geçmiş olan gazel, 5-15

beyitten oluşur. İlk beyit kendi içinde, diğer beyitlerin ikinci dizesi birinci beyitle

uyaklanır. Aşk ve güzellik konularında yazılır.)

• “Serçeler”, “Bulutlar”, “Tatlı Zaman”, “Akar Çeşme”.

Muhammes (Beş dizeli bentlerden oluşan divan edebiyatı nazım şeklidir.

Uyaklanışı şöyledir: aaaaa, bbbba, cccca.)

• “İhanet”, “Kar”, “Osman Binbaşı”, “Dünyaya ve İnsanlara Dair”.

Müsebba (Her bendi yedi dizeden meydana gelen divan edebiyatı şeklidir.)

• “Olvido”, “Fahriye Abla”, “Sen ve Gökyüzü”.

Nazım birimlerinin çeşitli biçimlerde öbekleşerek oluşturdukları sabit ve

sabit olmayan nazım şekilleri şöyledir:

Nazım şekilleri Adedi Oranı (%):

Beyitlerle kurulan şiirler 9 8

Üçlüklerden oluşan şiirler 15 13.3

Dörtlüklerden oluşan şiirler 39 34.5

Beşliklerden oluşan şiirler 4 3.5

Yediliklerden oluşan şiirler 4 3.5

Karma şiirler: 1 Dörtlük + 1 Beyit 1 0.9

Karma şiirler: 1 Dörtlük + 1 Dize 4 3.5

Karma şiirler: Altılıkx2 + 1 Beyit 1 0.9

Karma şiirler: Beyitx5 + 1 Dize 1 0.9

Karma şiirler: Dörtlükx2 + 1 Beyit 2 1.8

Page 41: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Karma şiirler: Dörtlükx2 + 1 Dize 1 0.9

Karma şiirler: Dörtlükx3 + 1 Dize 1 0.9

Karma şiirler: Dörtlükx4 + Dizex4 1 0.9

Karma şiirler: Üçlükx2 + Beyitx4 1 0.9

Çeşitli sayıdaki bentlerden oluş. 13 11.5

Tek parçadan oluşan şiirler 10 8.8

Sone 4 3.5

Terza-rima 1 0.9

Balad 1 0.9

Toplam şiir sayısı 113 100

• 113 şiirden 7’sinde, sola dayalı dize yazımından farklı olarak girintili dize

diyebileceğimiz, içeriden başlatılan dizelerin yazımına yer verilmiştir.

2.3. Şiirinin İç Yapı Özellikleri

2.3.1. Ahenk Ögeleri

Şiir, anlamdan önce ahenk üzerine kurulan bir sanattır. Bu yönüyle diğer edebiyat

türlerinden, özellikle düz yazıdan kesin sınırlarla ayrılır. Böyle söylemekle şiirin

anlam ve düşünceyle alışverişi olmadığını savunmuyoruz tabiî ki. Paul Valéry’nin

“fikir manzumede, bir meyvenin gıda hassası gibi gizli bulunmalıdır.” (Tanpınar,

2000, s. 473) sözünde belirtildiği üzere anlam ve düşünce, şiirin kalbine sinmiş

olup onda öncelikle dikkatimizi çeken kendine özgü müziğidir.

Page 42: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Şiir bu özgün müziği; birer ahenk ögesi olan aliterasyon, asonans, ölçü, uyak ve

tekrarlarla sağlar. Bunlardan ilk ikisi armoniyi; ölçü, uyak ve tekrarlar ise ritmi

oluşturur. Aliterasyon, asonans, uyak ve tekrarlar; ses, hece, sözcük ve sözcük

öbeklerinin yinelenmesine; ölçü de hecelerin belli esaslara göre düzenlenmesine

dayanır (Yıldız, 1997, s. 260).

2.3.1.1. Armoni

“Şiirde armoni bir veya birkaç mısradaki seslerin, aralarında uyuşması demektir.

Bu, ünsüzler arasında olursa alliterasyon, ünlüler arasında olunca asonans adını

alır.” (Hacıeminoğlu, Akt. Yıldız, 1997, s. 260)

Bunun yanı sıra “kendi aralarında uyumlu olarak tekrarlanan hecelerin de armoni”

içine alınabileceği değerlendirilmektedir (Yıldız, 1997, s. 261).

2.3.1.1.1. Aliterasyon (ünsüz uyum)

Ünsüzlerin yinelenmesiyle oluşturulan armoni uygulaması, Ahmet Muhip

Dıranas’ın şiirlerinde sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Ancak aliterasyonun her

ünsüzle yapılmamış olması, bu konuda belli ünsüzlerin yeğlenmesi dikkat

çekicidir. Armoniyi kuran 14 ünsüz ve dize sayıları şu şekildedir: r (65), n (36), z

(20), k (12), g (11), s (11), y (10), ş (9), l (8), b (5), d (4), m (4), ç (2) ve t (1).

Dize sıklıklarına baktığımız zaman en fazla r, n ve z ünsüzlerinin aliterasyon olarak

kullanıldığı görülmektedir. b, d ve g aliterasyonları ise Aprın Çor Tigin’in aşk

Page 43: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

şiirlerinde, Uygur Budist metinlerinde ve Dede Korkut Öykülerinin manzum

parçalarında rastlanan ve Talat Tekin tarafından “baş uyak veya dörtlük

alliterasyonu” olarak adlandırılan ahenk uygulamasını çağrıştırmaktadır. Aprın Çor

Tigin’in “Yaruk tengriler / Yarlıkazunın / Yavaşım birle / Yakışıpan adrılmalım”

(Tekin, 1986, s. 14-15) dörtlüğünde dize başlarında yinelenen ünsüzler;

“Gözyaşımı Gözden Gizli Gizli silenim” (124) dizesinde görüldüğü gibi Ahmet

Muhip Dıranas tarafından sözcük başlarına taşınarak kullanılmıştır. Buna benzer

bir uygulama, “UzansaydıK yağaraK ipliK ipliK” (78) dizesinde bu kez k sesleri

sözcük sonuna getirilerek yapılmıştır. Ancak bu kullanım, özgül bir örnek olarak

yalnızca bu dizeyle sınırlı kalmıştır.

B

• “Verdi Bir Başka renk, Başka Biçim hasından” (Ş, 18)

• “Ellerim; Beyaz, Boş ve Bencil” (Ş, 61)

• “Birden Bir anda Bittik” (Ş, 72)

• “Ağrı Başına Boz Bulutlar inmede.” (Ş, 93)

• “İniyor Ağrı’nın Başına Boz Bulutlar” (Ş, 95)

Ç

• “Garip bir su kenarında iki ağaÇ;

GenÇ, dinÇ, anaÇ…” (Ş, 135)

D

• “Sızmaz Damla Damla DuDaklara” (Ş, 39)

• “OraDayım hep ben, oraDa, DerinDe” (Ş, 43)

Page 44: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “AlDırma Doruğuna Düzüne” (Ş, 121)

• “Dost, Dost Diye Deli Derviş gezDiğim” (Ş, 124)

G

• “Gülmek Görevin ben Gülünce” (Ş, 16)

• “Geçsin Geceleri kışın, Günleri yazın” (Ş, 18)

• “Gözleri Geceler Gibi derindi” (Ş, 20)

• “Bir Gün Gelir Geçer bu Geceler” (Ş, 39)

• “Günler Geçiyor, Günler

Pişmanlığa sürGünler

Gibi Geçiyor Günler.” (Ş, 73)

• “Göğüslerini yelken Gibi Gere Gere” (Ş, 77)

• “Göz alan bir Güneş doğardı

GökçeGelin Gibi Ağrı’dan.” (Ş, 123)

• “Gözyaşımı Gözden Gizli Gizli silenim” (Ş, 124)

K

• “Meltem mi Ki bu esen, renK mi Ki, şarKı mı Ki?

Şu dağdan aşağı aK bir bulut salKımı Ki

İçime bir buruKsu sarhoşluK aKıtmada.

Düşler mi Ki şu burcu burcu KoKan havada,

RenK mi Ki üzerimden aKaduran bu nehir?

Page 45: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

KorK! Bahar seni bir al güle döndürebilir

Bir daha göstermemeK üzere göKyüzünü.” (Ş, 58)

• “Hava KesKin bir Kömür KoKusuyla dolar” (Ş, 65)

• “UzansaydıK yağaraK ipliK ipliK” (Ş, 78)

• “Ve ben rıhtımında beKleyen teK yolcu…

Düşüncemizin en haKsız, en KorKuncu” (Ş, 90).

• “EKmeK, KaşıK ve Kâsesiyle bu aşK.” (Ş, 115)

L

• “AşkLar uçup gitmiş oLmaLı bir yazLa

HaLay çeken kızLar misaLi koL koLa.” (Ş, 37)

• “SoLmamış bir güL eLinde, iLk bahçeden aLınma, bir kırmızı güL” (Ş, 71)

• “BuLutlar binLerce ve dizi dizi

Batı uçLarında dikiLmiş putLar.” (Ş, 80)

• “ÖLüLer doLaşıyor böğürLerinde eLLeri” (Ş, 106)

• “ALçaLan tavana asıLmış saçLar…

KoLLarını saLLıyordu ağaçLar.” (Ş, 139)

M

• “UzatsaM eliMi, alnını tutsaM,

«Uyan, kardeşiM! deseM, bu uykudan»” (Ş, 141)

• “Bir okuM vardı attıM. Meleği vurMuşuM.

Page 46: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

HeM AhMed’iM, heM MehMed’iM, heM de DurMuş’uM.” (Ş, 159)

N

• “Bir kuş sesi gelir dudaklarıNdaN;

GözleriN, göNlümde açaN Nergisler.

DüşeN öpüşlerdir dudaklarıNdaN

Mor akasyalarda ürpereN seher.” (Ş, 19)

• “İçiNe başımıN her aN düştüğü

Avuçları sudaN daha seriNdi.” (Ş, 20)

• “GeçerkeN düN yoldaN ruhumu saraN” (Ş, 20)

• “Mutlu, eseN ve hoşkeN ve gülerkeN gülerkeN

NerdeN gelir biliNmez üzgüNlüklerle birdeN

SolaN gözleriNize âşıkım, BayaN Ülker!” (Ş, 25)

• “Ebedî âşığıN döNüşüNü bekler

YalaN yemiNleriN taNığı çiçekler” (Ş, 38)

• “Ya seN! ey seN! eseN dallar arasıNdaN” (Ş, 38)

• SoNbahar teNha yoluN, boş dallarıN arasıNdaN

SeNiN güzelliğiNi gösterecek ayNasıNdaN.” (Ş, 55)

• “GöNül verdiN derlerdi o delikaNlıya,

EN soNuNda varmışsıN bir ErzincaNlıya.” (Ş, 65)

• “SeN ceNNetine değiN rüyalarımızıN” (Ş, 77)

Page 47: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “Bakıp imreNiyorum akıNıNa

ŞehriN üstüNdeN geçeN bulutlarıN.

Belki gidiyorlardır yakıNıNa

Rüyamızı kuşataN hudutlarıN.” (Ş, 78)

• “DuruN, geçmesiN zamaN, duruN” (Ş, 84)

• “SoyuN, şehriN saNa giydirdiği gömlekteN” (Ş, 89)

• Ağrı şiirinin tamamında 443 adet N ünsüzü bulunmaktadır (Ş, 90-94). Bu rakam,

en yakın ünsüzlerden iki kat daha fazla bir orana denk gelmektedir.

• “Vardım eteğiNe, secdeye kapaNdım;

Koşup bir koluNa sımsıkı abaNdım.

Karlı başıN yüce dedikleyiN yüce,

SükûN içiNdeki heybetiN göNlümce.” (Ş, 90)

• “GüNle bahtıN çağrısıNa koşaN kişi.” (Ş, 91)

• “SeN ey, oyuNuNu eN güzel oyNayaN!” (Ş, 93)

• “BizdeN gideNleriN bir güN eN yakıNı” (Ş, 93)

• “NiNNidir tüteN bacalardaN” (Ş, 96)

• “SeN bu doyulmaz evreNdesiN;

Ama NerdesiN? HaNgi pıNar

BaşıNda, haNgi ormaNdasıN?

Nerde bahçeNdeN uçaN kuşlar?” (Ş, 123)

R

Page 48: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “SeveRdi, ağlaRdı, güleR ve hatıRlarRdı” (Ş, 18)

• “BiR masalı hatıRlatıyoRsun.

BulutlaR tabaka tabaka duRsun,

Güneş ağaçlaRdan saRkaduRsun,

Geceden yıldızlaR bakaduRsun,

Bembeyaz gemileR kalkaduRsun,

İki göz iki çeşme akaduRsun…” (Ş, 44)

• “Meltem mi ki bu esen, Renk mi ki, şaRkı mı ki?

Şu dağdan aşağı ak biR bulut salkımı ki

İçime biR buRuksu saRhoşluk akıtmada.

DüşleR mi ki şu buRcu buRcu kokan havada,

Renk mi ki üzeRimden akaduRan bu nehiR?

KoRk! BahaR seni biR al güle döndüRebiliR

BiR daha gösteRmemek üzeRe gökyüzünü.” (Ş, 58)

• “ÜRpeRiR, canlanıR sanki ve güleR

ÇiçekleRi sulaRken akşamüstü” (Ş, 66)

• “Vakit daR olsa geRek,

-Hep içim üRpeReRek

DiyoRum-

Vakit daR olsa geRek.

Page 49: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

BeliRsiz biR âlemde,

-EkseRi penceRemde

BekliyoRum-

BiR bahaR olsa geRek.” (Ş, 79)

• “ÜzeRimizde biR kanat sesidiR

Geceyi saRaRken feciR, bulutlaR;

Hangi biR diyaRa gideR, kimbiliR

Hangi iklimleRden geliR bulutlaR?

SüRüR saçlaRından onlaRı RüzgâR,

DökeRleR topRağa tohum ve bahaR;

Solgun yüzümüzü unutmayan yâR

Ve alnımızdaki eldiR bulutlaR.

Gökyüzü biR sonsuz Rüya denizi;

Besleyen onlaRdıR düşleRimizi.

HeR akşam peşinde götüRüR bizi,

AşaRken dağlaRı biR biR, bulutlaR.” (Ş, 81)

• “GeceleR biR nehiR gibi akıyoR.” (Ş, 82)

Page 50: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “BiR Rüya varRdı masamdaki gülleRde;

TomurcuklanıyoRdu bahaR dallaRda” (Ş, 83)

• “KöRoğlu gibi hüR yaşaRım oRda ben.

Ne istekleRime vuRulmuş pıRanga

Ne de aşkın sonu vaRdıR o dağlaRda;

Sen vaR, ağaçlaR gibi heR yıl yemişlen!” (Ş, 89)

• “GözleRinde kalıR seRabı biR ömüR

HeR şey bu ışıltı aRdından göRünüR” (Ş, 94)

• “TüteRek MeRyem’in pişiRdiği çoRba…

Ah, omuzlaRıma uRba ağıR geliR.” (Ş, 105)

• “SeRp onlaRa ambaRdan biR avuç aRpa

KuşlaRım geliyoR kanat çaRpa çaRpa” (Ş, 105)

• “ÖlüleR dolaşıyoR böğüRleRinde elleRi” (Ş, 106)

• “SöndüRüp yüRüyoR biR biR aynalaRı kadın.” (Ş, 106)

• “DaR daR sokaklaRın penceReleRinde

BiReR kuş otuRmuş ihtiyaR kızlaRdan,

SabıRla, özenle Ruhun kedeRinde

ÖReRleR biR kaRa kefen yıldızlaRdan.” (Ş, 107)

• “BiR nehiR. Bu nehiR heR akşam akaR

DeRinden RuhlaRı çağıRan sese.” (Ş, 109)

Page 51: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “NeRde meRcan teRlikleR” (Ş, 111)

• “GeçeR günleR, aylaR, yıllaR

Ve yüzyıllaR, ben duRuRum;

GeçeR günleR, aylaR, yıllaR…” (Ş, 117)

• “ORaya buRaya, heR yeRe yağıyoR” (Ş, 122)

• “KaRgalaR biR gaRip oRg çalmadalaR.” (Ş, 138)

• “Acı biR gün! kaRga ağlanıR duRuR,

Adam daRağacında sallanıR duRuR…” (Ş, 142)

S

• “Son bulut Sıyrılınca üStünden” (Ş, 11)

• “Ne açSınız artık ne SuSuz

SizSiniz ben de SuSuz kalırdım” (Ş, 32)

• “Sık, Siyah Saçlarının arkaSındaydı yüzü;

Dalgalı deniz gibi SarSılıyordu göğSü” (Ş, 36)

• “Sonra SayıSız tutSaklarım ve ordum” (Ş, 83)

• “Sönmüş Saçlarında Son damla ışık” (Ş, 109)

• “SuSayınca çağıldak Sular SeSi” (Ş, 124)

• “OdSuz ocakSız, akılSız, ayvazSız.” (Ş, 124)

• “Yaklaşmada SinSi, SeSSiz, SonSuz.

Biliyorum; her şeySiz, SenSiz, benSiz” (Ş, 152)

Page 52: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ş

• “IŞıktan kuŞları akŞam seherinin” (Ş, 15)

• “BaŞı bir güneŞ gibi düŞen bahadır” (Ş, 83)

• “TeneŞir baŞında oynaŞan çirkinler” (Ş, 91)

• “Ardından ölüme düŞen baŞın

İki kardeŞ bakakalmıŞ ŞaŞkın” (Ş, 110)

• “BaŞım değilmiŞ düŞünen meğer” (Ş, 110)

• “Ey, ıŞığın boŞandığı gerçek düŞ!” (Ş, 115)

• “Ne ŞifalıymıŞ çeşme,

GelmiŞ geçmiŞi unuttum.” (Ş, 127)

T

• “BüTün Tasaları arıTan bir yağmur” (Ş, 122)

Y

• “Yağdı bahçeme bir Yaprak Yağmuru.” (Ş, 53)

• “BüYük su’Yu özleYen çocuklar, YalnaYak” (Ş, 77)

• “Binmişim bir gemiYe

-Ve böYle biteviYe

GidiYorum-

Bir diYar olsa gerek.”

• “AYnı şeYi araYan akraba haYalleri.” (Ş, 106)

Page 53: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “Yalnız aYaklar kalmış YaşaYan” (Ş, 110)

• “OraYa buraYa, her Yere YağıYor” (Ş, 122)

• “Yet bu Yana! avaraYım, Yet, Yürü!” (Ş, 124)

Z

• “Alnında o yaman ölmeZliğin Zaferi;

UZak bir rüyada yüZer gibi göZleri” (Ş, 18)

• “UZaktadır her şey; gökyüZü, deniZ,

Her an peşimiZden koşan gölgemiZ,

ÖZlenen limanlar, yanan yıldıZlar.

UZaktadır her şey; anneler, kıZlar…

UZaktadır her şey, hep… yalnıZ ölüm,

Her yerde, her an yakınımıZ, ölüm.” (Ş, 45)

• “Ve deniZde bir temiZ, yıldıZlı gökyüzü” (Ş, 77)

• “Ve göZlerimiZe dolup da baZan

Döken içimiZe Zehir, bulutlar!” (Ş, 80)

• “GökyüZü bir sonsuZ rüya deniZi” (Ş, 81)

• “ÜstümüZde deniZ gibi bir gökyüZü” (Ş, 92)

• “Ne kadar güZelsin Elif, dağın kıZı!

Derin ıssıZlığın kokusuZ çiçeği!” (Ş, 97)

Page 54: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “Bin dokuZ yüZ otuZ dokuZ” (Ş, 118)

• “OdsuZ ocaksıZ, akılsıZ, ayvaZsıZ.” (Ş, 124)

• “Yaklaşmada sinsi, sessiZ, sonsuZ.

Biliyorum; her şeysiZ, sensiZ, bensiZ” (Ş, 152)

• “OdsuZ ocaksıZ, yolsuZ yordamsıZ, dermansıZ” (Ş, 157)

2.3.1.1.2. Asonans (ünlü uyum)

Az ya da çok olmak üzere Türkçenin bütün ünlüleri Dıranas şiirinde asonans olarak

kullanılmıştır. e (11), ü (9), a (8), i (7), u (7), ı (2), o (1) ve ö (1) dizede armonik

öge olarak değerlendirilmiştir. Bu uygulamada kullanım sıklığı bakımından öne

çıkan ünlüler; e, ü, a, i ve u’dur.

Bu tablo incelendiği zaman ince ünlülerin açık üstünlüğünü göstermek

mümkündür. Bu da yumuşak ve ince bir sesi elde etmek isteyen bir şairin tercihi

olmalıdır. ı ünlüsünden iki örnekte, o ve ö ünlülerinden ise ancak birer örnekte

asonans olarak yararlanılmıştır.

A

• “Ayışığı ihtiyAr çınAr AğAçlArındAn” (Ş, 34)

• “SızmAz dAmlA dAmlA dudAklArA” (Ş, 39)

• “AynAlArA bAkmA, AynAlAr fenAlık” (Ş, 43)

• “HAydi yolA Artık tAvlAdA” (Ş, 84)

• “YAlnız AyAklAr kAlmış yAşAyAn” (Ş, 110)

Page 55: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “AynAlAr dA uçup kAçAr hAlkA hAlkA.” (Ş, 137)

• “AlçAlAn tAvAnA Asılmış sAçlAr…” (Ş, 139)

• “İnsAn, hAyvAn… ne vArsA uzAktAn yAkındAn” (Ş, 161)

E

• “SEsin pErdE pErdE gEnişlEdikçE” (Ş, 21)

• “DE bana EsmEr, dE bana, n’EylEyim?” (Ş, 26)

• “BilEmEm. KEdEr dE yEl gibi EsEr” (Ş, 27)

• “SEvgilim gEl

GEcE bahçEyE,

Ah, gEl gEcEyE;

Daha güzEl

GEcEdE yüzün, saçların… tEl tEl.” (Ş, 51)

• “NE çEktik böylE gülüncEyEdEk

Eh, şEniz iştE hEp bu düğündE!” (Ş, 74)

• “BEni dE hEp kEndi kEndimin izindE” (Ş, 94)

I

• “Gör ki, gün batInca yIldIzlara karşI

SalInIşI” (Ş, 135)

İ

• “Şarkı da bİlİrsİn,

Page 56: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Söyleyebİlİrsİn,

Güzelsİn, belİsİn;

Doldur İçelİm!” (Ş, 30)

• “İyİ mİ ettİnİz yanİ” (Ş, 113)

• “Sevdİğİnİ yİtİrenİn hâlİ nİce olur bellİ.” (Ş, 126)

• “İnsanı İnsan dİye sevmİşİm, hep severİm” (Ş, 146)

O

• “Odsuz Ocaksız, yOlsuz yOrdamsız, dermansız” (Ş, 157)

Ö

• “Ölüm dÖşeğinde; Önledim.” (Ş, 33)

U

• “Ah, UmUtsUzlUkta bUlUştUğUmUz” (Ş, 31)

• “Gözlerinin daha UykU UcUnda;

En serin sU bUhar olUr avcUnda.” (Ş, 66)

• “UyUmUş; bU UykU, UykUsU ikiz” (Ş, 69)

• “BU kUtlU anlarında yaşamamın

SolUmayı bile UnUtUyorUm” (Ş, 70)

• “BUlUtlar ağan, dUrU, Uzak” (Ş, 121)

• “Ve o İstanbUllUlar… doygUn, UçUk” (Ş, 150)

Ü

Page 57: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “GÜl gÜl ömrÜmÜn penceresi” (Ş, 24)

• “GökyÜzÜm gÜndÜzÜyle, gecesiyle” (Ş, 70)

• “Fışkırdı bir pınar gibi dÜnya yÜzÜne

Işıltılar… gÜzellik gÜzellik ÜstÜne…

BÜtÜn yaşamı saracak gibi gÜmrahtı.” (Ş, 85)

• “GökyÜzÜne doğru yÜrÜyen yeryÜzÜ” (Ş, 94)

• “ÖlmÜş o, ayrı dÜşmÜş sÜrÜden” (Ş, 110)

• “GÜnlÜk ekmeklerini bölÜşÜrler,

GÜlÜşÜrler…” (Ş, 114)

2.3.1.2. Ritm

“Şiirde musiki yaratabilmek için şairin en çok sahip olması gereken şeyler, ritm

anlayışı ve bu ritmik yapıyı şiirle kaynaştırabilme gücüdür.” diyen Eliot, “bir şiir

veya şiirin bir parçası önce ritmik bir yapı olarak gerçekleşir, sonra bu ritmik yapı,

kelimelerde ifade bulur ve fikir ve imajları da doğurur.” sözüyle şiirin ritmden

doğduğunun altını çizer (Eliot, 1983, s. 147). Çıkış noktası ritm olan şiir; sonra

sözcüklerle, düşüncelerle, imgelerle kendisini ifade eder. Ritmin üç ögesi ölçü,

uyak ve tekrarlardır.

2.3.1.2.1. Ölçü (vezin)

Ahmet Muhip, şiirlerinin tümünde heceyi kullanmıştır. Şiirlerini 7’liden 15’liye

kadar tamamıyla ve 20’li ölçüyle düzenlemiştir. Düzenli kalıpların yanı sıra kimi

Page 58: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

şiirlerinde karma hece ölçüsünü de denemiştir. Bu uygulamayla aynı şiirde farklı

hece kalıplarını kullanabilmiştir.

Yine de 11’li, 12’li ve 9’lu kalıplar diğerlerine oranla daha sık kullanılmıştır.

Dıranas, bu kalıpları daha çok duraksız kullanmaya çalışmıştır. Bu tavrı ve kırk altı

kez ısrarla yapılan ölçü aksaklığı; şairin, hecenin alışılan sesine yeni olanaklar

ekleme gayreti olarak kaydedilmelidir.

Şiirin Adı: Hece Ölçüsü:

Son Bulut Sıyrılınca 10’lu

Selâm 13’lü

Her Günkü Şarkım 9’lu (aksak; ilk dize: 10’lu)

Çeşme Başında 12’li

Portre 13’lü

Serenad 11’li (6+5)

Hatıra 11’li (6+5)

Bahar Şarkısı 11’li (6+5)

Ben ve O 12’li (aksak; 8. dize: 9’lu + 9. dize: 3 = 12’li)

Son Aşk 10’lu (6+4)

O Şarkı 9’lu

Ülker’in Gözleri 14’lü (7+7)

Esmer I 11’li

Page 59: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Esmer II 11’li (aksak; son dize: 3’lü)

Ayrılış 8’li (aksak; 6. dize: 9’lu)

Balad Karma: (1: 8’li, 2: 4’lü, 3: 7’li, 4: 8’li, 5: 4’lü, 6: 7’li; 7: 8’li, 8: 4’lü, 9:

7’li, 10: 8’li, 11: 4’lü, 12: 7’li; 13: 8’li, 14: 4’lü, 15: 7’li, 16: 8’li, 17: 4’lü, 18: 7’li;

19: 8’li, 20: 4’lü, 21: 7’li, 22: 8’li, 23: 4’lü, 24: 7’li; 25: 8’li)

Devri Dilârayı Cumhuriyet Karma: (1: 5’li, 2: 6’lı, 3: 6’lı, 4: 5’li; 5: 6’lı, 6:

6’lı, 7: 6’lı, 8: 5’li; 9: 5’li, 10: 6’lı, 11: 6’lı, 12: 5’li); II: (1: 5’li, 2: 5’li, 3: 6’lı, 4:

6’lı)

Yaz Gecesi 11’li

Esenlik Size 9’lu (aksak; 5. dize: 10’lu)

Parkta Serenad 14’lü + 8’li (Dönüşümlü olarak kullanılmış.)

İhanet 14’lü (7+7)

Olvido 12’li

Serçeler 10’lu

Köpük 12’li (aksak; 5. dize: 13’lü)

Masal 10’lu (aksak; 2. ve 6. dize: 11’li)

Her Şey Uzaktadır 11’li

Gece 11’li

Görünü 8’li (aksak; 11. dize: 9’lu)

Yağmur 11’li (6+5)

Bir Geceydi 8’li (aksak; 6. dize: 9’lu)

Page 60: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Güller Kan Ağlıyordu 12’li

Geceye Küçük Şarkı I, II, III, IV Karma: I (1:4, 2: 5, 3: 5, 4: 4, 5: 10); II (1:4, 2:

5, 3: 5, 4: 4, 5: 10); III (1:4, 2: 5, 3: 5, 4: 4, 5: 10); IV (1:4, 2: 5, 3: 5, 4: 4, 5: 10)

Ayışığı 12’li

Yaz Göç Ediyor 11’li

Yeni Bir Yaz Umudu 13’lü (aksak; 10. dize: 14’lü)

Sonbahar 15’li (7+8)

Sonbahar II 15’li

Kar 11’li (aksak; 9. dize: 12’li, 20. dize: 10’lu)

Bahar Gökleri 14’lü (aksak; son dize: 15’li)

Çınar 14’lü (7+7)

Rüzgâr 15’li

Yağmur, Gül ve Eller 9’lu

Hiç 15’li (7+8)

Fahriye Abla 13’lü

Eviçi 11’li (aksak; 6. ve 15. dizeler: 12’li)

Büyük Olsun 14’lü (aksak; 5. dize: 15’li)

Kezban 9’lu

Uyku 11’li

Sen ve Gökyüzü 11’li

Tutsak 20’li

Page 61: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bir Zamanda Karma: Uzun dizeler; 12’li, kısa dizeler; 7’li

Geçen Günler 7’li

Atlıkarınca 10’lu (aksak; 5. dize: 11’li)

Denizi Özleyen Çocuklar 13’lü (7+6) aksak; 8. dize: 12’li

Şehrin Üstünden Geçen Bulutlar 11’li

Ve Böyle Biteviye 7’li (aksak; 3. dize: 3’lü, 7. ve 11. dizeler: 4’lü)

Bulutlar 11’li

Ve Bulutlar 11’li (6+5)

Yaşarken 11’li

Rüya 12’li

Heyhat 9’lu (aksak; ilk ve son dize: 4’lü, 10. dize: 10’lu)

Sabahın Ölümü 13’lü (aksak; 1. ve 10. dizeler: 14’lü)

Dağlara 12’li (aksak; 18. dize: 13’lü, 19. ve 20. dizeler: 11’li)

Ağrı 12’li (aksak; 165. dize: 13’lü)

Güven 13’lü (6+7)

Dağın Ardında Güneş Battı 9’lu (aksak; 3. dize: 10’lu)

Elif 12’li (aksak; 6. dize: 13’lü)

Osman Binbaşı 11’li (aksak; 2 kısa dize: 5’li)

Dağdan Aşağı 9’lu (aksak; 5. dize: 10’lu)

Her Şeyin Uzaklaştığı Saat 9’lu

Page 62: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bitmez Tükenmez Can Sıkıntısı 10’lu (aksak; 6. ve 7. dizeler: 11’li)

Bezginlik 12’li (aksak; 1. dize: 13’lü)

Aynalar 14’lü (aksak; 2. ve 3. dizeler: 15’li)

Bir Kavsin Altında Şehir 12’li

Bir Sokak 14’lü (7+7)

Adamlar 11’li (6+5)

Ayaklar 10’lu

Melodi 7’li

Dünyaya ve İnsanlara Dair 12’li (aksak; 2 kısa dize: 3’lü)

Testi 8’li (aksak; 2. ve 6. dizeler: 9’lu)

Sofra 10’lu (aksak; 3. ve 10. dizeler: 11’li, 11. dize: 4’lü)

Gerçek 11’li

Sokak 9’lu (aksak; 10. dize: 10’lu)

Saat, Zaman ve Kişi 8’li (4+4)

1939 8’li

Gökyüzü 9’lu (aksak; 6. dize: 10’lu)

Yağmur 12’li

Maşar Dağı 9’lu (aksak; 12. ve 19. dizeler: 10’lu)

Mektup 11’li

Tatlı Zaman 12’li

Page 63: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ağıt 15’li (aksak; 2. dize: 16’lı)

Akar Çeşme 8’li

Yemin 11’li (aksak; son dize: 12’li)

Atlılar 14’lü (7+7)

Bayrak 8’li (aksak; 14. ve son dizeler: 9’lu)

Yurt 12’li

Step 12’li

İki Yalnız Ağaç 12’li (aksak; 2, 6 ve 10. dizeler: 4’lü)

Kadavra 12’li (aksak; 2. dize: 13’lü)

Kargalar 11’li (6+5)

Bir Tren Yolculuğu 11’li

Darağacı 11’li (aksak; 6. dize: 10’lu, 29. ve son dizeler: 12’li)

Ben Bir Yıldızım 12’li

Evreni Sevmek ki 14’lü (7+7)

Söyle 11’li (aksak; 19. dize: 12’li)

Yağma 11’li (aksak; 20. ve 39. dizeler: 12’li)

Biraz Daha 11’li

Kendimle 11’li (2. dize: 2 hece + 3. dize: 9 hece = 11 hece)

Çağrı 11’li

Parçalar I 13’lü (aksak; 11. ve 15. dizeler: 12’li)

Page 64: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Parçalar II 13’lü (aksak; 16. dize: 12’li)

Parçalar III 13’lü (aksak; 12. ve 44. dizeler: 12’li, 15. ve 46. dizeler: 6’lı, 19, 41

ve 43. dizeler: 14’lü, 42. dize: 4’lü, 54. dize: 8’li, 55. dize: 7’li)

Parçalar IV 13’lü (aksak; 3. dize: 14’lü)

Ahmet Muhip Dıranas’ın kullandığı ölçülerin istatistiği şu şekildedir:

Hece Ölçüsünün Adı: Durağı: Adedi:

7’li - 3

8’li - 7

8’li 4+4 1

9’lu - 12

10’lu - 7

10’lu 6+4 1

11’li - 24

11’li 6+5 7

12’li - 20

13’lü - 9

13’lü 6+7 1

13’lü 7+6 1

14’lü - 3

14’lü 7+7 6

Page 65: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

15’li - 3

15’li 7+8 2

20’li - 1

karma hece ölçüsü 5

ölçüde aksaklık 46

2.3.1.2.2. Uyak (kafiye)

Ahmet Muhip Dıranas; yarım, tam, zengin, tunç ve cinaslı uyak olmak üzere bütün

uyak çeşitlerini kullanmış; ancak daha çok tam uyağı tercih etmiştir. Tam uyağı 501

kez, yarım uyağı 187 kez, zengin uyağı 124 kez, tunç uyağı 18 kez ve cinaslı uyağı 3

kez kullanmıştır.

Dıranas’ta “dişi uyak” diye adlandırabileceğimiz bir uyak olgusu görülmüştür. “Dişi

uyak” uygulamasında orta dizedeki bir sözcük, alt ve üst dizelerle farklı ses ya da ses

öbekleriyle uyak kurmaktadır.

d –––––––––– dişlerin in

Page 66: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

e –––––––––– pırıldar ki ıl dar ki

d –––––––––– görüneceksin in/n

e –––––––––– ışıldar ki ıl dar ki

dd –––––––––- arınacaksın n acaksın

“Balad” (Ş, 29) şiirinin 2. bendinde “görüneceksin” sözcüğü, üst dizedeki “dişlerin”

sözcüğüyle “in” sesleriyle; alt dizede bulunan “arınacaksın” sözcüğüyle “n” sesiyle

uyaklanmıştır. Bu kullanımı Ahmet Muhip’te sıkça görmekteyiz.

Dıranas; düz uyak (aaaa; aaab), çapraz uyak (abab) ve sarmal uyak (abba) örgülerinin

yanı sıra yeni bir deneme olan “dönüşümlü uyak örgüsü”nü de şiirinde kullanmıştır

(abcd, dcba, abcd …). Bu örgü, tekil bir örnek olsa da şiirimizde -belki de- ilk kez

kullanıldığı için altının çizilmesi gereklidir.

Türk şiirinde 19. yüzyılın sonunda ortaya çıkan kulak uyağı Dıranas tarafından 61 kez

kullanılmıştır. Bu çok kullanımın altında bilinçli bir yeğleme yatmaktadır. Kulak

uyağı olarak kullanılan ses eşleştirmeleri şunlardır: çi/çiy, çi/iy, nu/no, ce/çe, ol/ul,

it/id, el/er, la/le, am/em, ad/at/et, an/en, ce/çe, uz/us, rü/rı, iz/is, aç/ac, z/s, hçe/hça,

ce/çe, as/az, adı/atı, cü/ce, çe/ce, aş/as, s/z, iz/is, zü/si, z/s, c/ç, ah/ak, de/te, ci/ce,

çe/ce, siz/sis, ç/c, ca/cu, kin/kın, uyu/üyü, sü/zü, ba/pa, ut/ud, ce/ca, um/üm, c/ç, ru/rü,

a/e, ri/ru, ç/c, d/t, lı/lu, li/lı, ayna/aynı, üzü/üsü, ç/c, ce/ça, di/ti, endi/enti, as/az, sağ/sa,

dü/tü.

SON BULUT SIYRILINCA

uyak redif(uyakça)

a –––––––––– üstünden en

a –––––––––– sen en

b –––––––––– daha ah/daha a

Page 67: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– uykuya u ya

c –––––––––– suya u ya

b –––––––––– sabaha ah a

d –––––––––– kıpırdama ki ki

d –––––––––– belki ki

b –––––––––– Allah’a ah a

e –––––––––– güzelliğinle i nle

e –––––––––– sevginle i nle

b –––––––––– bir daha ah/daha a

SELÂM

a –––––––––– havasında a sında

b –––––––––– seherinin er inin

a –––––––––– noktasında a sında

b –––––––––– eteklerinin er inin

c –––––––––– gül rengi i

d –––––––––– devir ir

c –––––––––– güzelliği i

d –––––––––– şiir ir

e –––––––––– bahçesinden en

f –––––––––– evvele el e

e –––––––––– dökülen en

Page 68: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– güzele el e

g –––––––––– üzredir ir

h –––––––––– rüyalar ar

g –––––––––– emzir ir

h –––––––––– bahar ar

ı –––––––––– dolduracak mı ak mı

i –––––––––– çeşmeler e ler

ı –––––––––– uzak mı ak mı

i –––––––––– geceler e ler

j –––––––––– karasevdaları a (â) ları

k –––––––––– zamanlar an lar

j –––––––––– rüyaları a (â) ları

k –––––––––– anlar an lar

l –––––––––– dökülen en

m –––––––––– sevgiliye - ye

l –––––––––– bahçesinden en

m –––––––––– öteye - ye

HER GÜNKÜ ŞARKIM

a –––––––––– bölüşürsün üş ürsün

b –––––––––– sofrasında ra sında

a –––––––––– üşürsün üş ürsün

Page 69: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– arasında ra sında

c –––––––––– yaramı mı

d –––––––––– gülünce ül ünce

c –––––––––– ağlar mı mı

d –––––––––– dökülünce ül ünce

e –––––––––– ıstıraplı ap lı

f –––––––––– rüyam yâ m

e –––––––––– sevaplı ap lı

f –––––––––– dünyam yâ m

g –––––––––– dudağın ağ ın

h –––––––––– kokusu su

g –––––––––– topağın ağ ın

h –––––––––– su su

ÇEŞME BAŞINDA

a –––––––––– gelirdi el irdi

b –––––––––– dolu testilerinden u testilerinden

b –––––––––– su testilerinden u testilerinden

a –––––––––– delirdi el irdi

c –––––––––– koştum ayışıklarına ş tum ayışıklarına

c –––––––––– karıştım ayışıklarına ş tım ayışıklarına

Page 70: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

PORTRE

a –––––––––– penceresinde e sinde

b –––––––––– arar ar

a –––––––––– sanatkâr ar

b –––––––––– gölgesinde e sinde

c –––––––––– hasından as ından

d –––––––––– yaşasın sın

c –––––––––– yazın zın

d –––––––––– aynasından as ından

e –––––––––– hatırlardı lar dı

f –––––––––– fırçasında s ında

e –––––––––– Rönesansında s ında

f –––––––––– anılardı lar dı

g –––––––––– yaşamaktadır a maktadır

h –––––––––– zaferi er i

g –––––––––– gözleri er i

h –––––––––– ağlamaktadır a maktadır

SERENAD

a –––––––––– bana na

Page 71: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– içi çi

a –––––––––– kapına na

b –––––––––– çiy çiy

c –––––––––– yaprak yaprak ak

d –––––––––– bahar getirdim sana ar getirdim sana

c –––––––––– uzak ak

d –––––––––– şarkılar getirdim sana ar getirdim sana

e –––––––––– ağır ır

f –––––––––– her sak ak

e –––––––––– ıtır ır

f –––––––––– zambak ak

g –––––––––– gelir dudaklarından ir dudaklarından

h –––––––––– nergisler er

g –––––––––– öpüşlerdir dudaklarından ir dudaklarından

h –––––––––– seher er

ı –––––––––– zaman an

i –––––––––– içi çi

ı –––––––––– kapından an

i –––––––––– çiy iy

HATIRA

a –––––––––– yanımdan an

Page 72: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– onu nu

a –––––––––– konan an

b –––––––––– düşen o no

c –––––––––– rüzgâr âr

d –––––––––– odama am a

c –––––––––– bahar âr

d –––––––––– cama am a

e –––––––––– iz iz

f –––––––––– gecelerdi er di

e –––––––––– sessiz iz

f –––––––––– giderdi er di

g –––––––––– yüzü ü

h –––––––––– derindi erin di

g –––––––––– düştüğü ü

h –––––––––– serindi erin di

ı –––––––––– saran an

i –––––––––– ağır ır

ı –––––––––– zamanlardan an

i –––––––––– hatıradır ır

BAHAR ŞARKISI

Page 73: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– sevincin in

b –––––––––– yapraklarında ak larında

a –––––––––– için in

b –––––––––– dudaklarında ak larında

c –––––––––– örgüler güler

cc –––––––––– güller ler

c –––––––––– güler güler/ler

b –––––––––– parmaklarında ak larında

d –––––––––– üzgün ün

d –––––––––– yüzün ün

d –––––––––– gün ün

b –––––––––– ayaklarında ak larında

e –––––––––– genişledikçe çe

e –––––––––– gece ce

e –––––––––– ince ce

b –––––––––– uzaklarında ak larında

f –––––––––– akşam am

f –––––––––– olsam am

f –––––––––– gam am

b –––––––––– yanaklarında ak larında

BEN VE O

Page 74: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– her yer er

b –––––––––– kadehimi mi

a –––––––––– gider er

b –––––––––– gemi mi

a –––––––––– düşler er

c –––––––––– söylemek ek

d –––––––––– çeşmelerden e lerden

x –––––––––– üstünde -

c –––––––––– demek ek

d –––––––––– gecelerden e lerden

c –––––––––– söndürecek ek

c –––––––––– gerek ek

e –––––––––– yıldızlarda ar da

e –––––––––– yukarda ar da

f –––––––––– dediğim de diğim

f –––––––––– istediğim te diğim

SON AŞK

Page 75: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– çile le

b –––––––––– artık ık

b –––––––––– aralık ık

a –––––––––– elbisenle le

c –––––––––– yaşamak k

O ŞARKI

a –––––––––– oynamışım şım

b –––––––––– uyuyor uyu yor

a –––––––––– başım şım

b –––––––––– duyuyor uyu yor

c –––––––––– üstünde de

d –––––––––– perdesi e si

c –––––––––– örülmede de

d –––––––––– penceresi e si

e –––––––––– durmadan an

f –––––––––– seste es te

e –––––––––– tekrarlanan an

f –––––––––– nefeste es te

ÜLKER’İN GÖZLERİ

a –––––––––– ıssız ız

Page 76: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– yıldız ız

b –––––––––– olan … Ülker ol an gözlerinize … Ülker

c –––––––––– gülerken en

c –––––––––– birden en

b –––––––––– solan … Ülker ol an gözlerinize … Ülker

d –––––––––– buğu uğu

d –––––––––– yorgunluğu uğu

b –––––––––– dolan … Ülker ol an gözlerinize … Ülker

e –––––––––– parıltıcıklarını rı nı

e –––––––––– sırrını rı nı

b –––––––––– bulan … Ülker ul an gözlerinize … Ülker

ESMER I

a –––––––––– bitiyor it iyor

a –––––––––– gidiyor id iyor

b –––––––––– yaprak yaprak ak

c –––––––––– duymaktayım ayım

c –––––––––– güneş sarayım ayım

b –––––––––– n’olacak ak

d –––––––––– n’eyleyim ey leyim

Page 77: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

d –––––––––– eyleyim ey leyim

b –––––––––– takılarak ak

ESMER II

a –––––––––– ister niçin er niçin

b –––––––––– güzelsin el sin

b –––––––––– gülersin er sin

a –––––––––– keder niçin er niçin

c –––––––––– eser er

c –––––––––– gemiler er

a –––––––––– gider niçin er niçin

d –––––––––– seni en i

d –––––––––– beni en i

a –––––––––– eder niçin er niçin

x –––––––––– bilemem -

AYRILIŞ

a –––––––––– Gün batıyor, gün batıyor - (nakarat)

b –––––––––– hepinize niz e

b –––––––––– denize niz e

c –––––––––– bıraksam - sam

A –––––––––– Gün batıyor, gün batıyor - (nakarat)

d –––––––––– paramı a mı

e –––––––––– bir an an

Page 78: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

e –––––––––– duman an

d –––––––––– hafızamı a mı

c –––––––––– koşsam - sam

BALAD

a –––––––––– dindiği zaman n diği zaman

b –––––––––– geleceksin l eceksin

c –––––––––– ki karanlık ölümdür - (nakarat)

a –––––––––– söndüğü zaman n düğü zaman

b –––––––––– güleceksin l eceksin

c –––––––––– ki karanlık ölümdür - (nakarat)

d –––––––––– dişlerin in

e –––––––––– pırıldar ki ıl dar ki

d –––––––––– görüneceksin in/n

e –––––––––– ışıldar ki ıl dar ki

dd –––––––––- arınacaksın n acaksın

f –––––––––– elbette ete

g –––––––––– gelişini n i

h –––––––––– yaşamak başka nedir k başka nedir

f –––––––––– kıyamete ete

g –––––––––– seni n i

Page 79: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

h –––––––––– aşk başka nedir k başka nedir

ı –––––––––– onunla la

i –––––––––– geçti ç ti

j –––––––––– arası arası

ı –––––––––– öyle le

i –––––––––– uçtu ç tu

j –––––––––– yalvarası arası

ı –––––––––– kula la

DEVRİ DİLÂRÂYI CUMHURİYET

a –––––––––– bayram am

a –––––––––– mahrem em

a –––––––––– bîçarem em

b –––––––––– doldur içelim - (nakarat)

c –––––––––– bilirsin li rsin

c –––––––––– söyleyebilirsin li rsin

c –––––––––– belisin li sin

b –––––––––– doldur içelim - (nakarat)

d –––––––––– şad ad

d –––––––––– küşat at

d –––––––––– cumhuriyet et

Page 80: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– doldur içelim - (nakarat)

e –––––––––– donandı n dı

e –––––––––– dönendi n di

e –––––––––– yandı n dı

a –––––––––– âlem em

YAZ GECESİ

a –––––––––– gecesinde ce sinde

b –––––––––– havuz uz

b –––––––––– ruhumuz uz

a –––––––––– bahçesinde çe sinde

b –––––––––– buluştuğumuz uz

b –––––––––– mahsus us

a –––––––––– öncesinde ce sinde

b –––––––––– vücutsuz uz

ESENLİK SİZE

a –––––––––– özendim n dim

b –––––––––– deniz iz

b –––––––––– gökteyseniz iz

a –––––––––– indim n dim

c –––––––––– tattırdım ır dım

d –––––––––– sarhoşsunuz uz

Page 81: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

d –––––––––– susuz uz

c –––––––––– kalırdım ır dım

e –––––––––– öğrettim et tim

f –––––––––– çoğaldınız ız

f –––––––––– yalnız ız

e –––––––––– ürettim et tim

g –––––––––– uykuyla ku yla

h –––––––––– ötürü rü

h –––––––––– ileri ri

g –––––––––– tutkuyla ku yla

ı –––––––––– çağırdım dım

i –––––––––– titriyerek ek

i –––––––––– tükeninceyedek ek

ı –––––––––– adım dım

j –––––––––– perçinledim n ledim

k –––––––––– sıcak ak

k –––––––––– çırılçıplak ak

j –––––––––– önledim n ledim

l –––––––––– sundum un dum

m –––––––––– güzelleştiniz iz

m –––––––––– pis is

Page 82: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

l –––––––––– yundum un dum

n –––––––––– gibi i

o –––––––––– şey ey

o –––––––––– düzey ey

n –––––––––– belki i

PARKTA SERENAD

a –––––––––– saçlarından aç larından

b –––––––––– mordu or du

a –––––––––– ağaçlarından aç larından

b –––––––––– düşüyordu or du

c –––––––––– yaprakları ak ları

d –––––––––– kuytularda u larda

c –––––––––– dudakları ak ları

d –––––––––– sularda u larda

e –––––––––– doğru u

f –––––––––– kesin in

e –––––––––– bu u

f –––––––––– serserilerin in

g –––––––––– kokusu usu

h –––––––––– ah ah

Page 83: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

g –––––––––– pusu usu

h –––––––––– kah kah kah ah

ı –––––––––– okşasın istiyorum şa sın istiyorum

i –––––––––– saçlarımı aç larımı

ı –––––––––– yaşasın istiyorum şa sın istiyorum

i –––––––––– açlarımı aç larımı

j –––––––––– atan an

k –––––––––– sevişmenin me nin

j –––––––––– dallardan an

k –––––––––– memenin me nin

l –––––––––– sarmaş dolaş ş

m –––––––––– sabah sabah ah

l –––––––––– tükenmiş ş

m –––––––––– kah kah kah ah

n –––––––––– kıvrak ak

o –––––––––– gözlerine erin e

n –––––––––– sıcak ak

o –––––––––– derine erin e

İHANET

Page 84: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– yüzü z ü

a –––––––––– göğsü s ü

b –––––––––– ağlarken ar ken

b –––––––––– varken ar ken

c –––––––––– çocuk uk

d –––––––––– gibi bi

d –––––––––– kalbi bi

e –––––––––– çaresiz iz

e –––––––––– biz iz

c –––––––––– dönüyorduk uk

OLVİDO

A –––––––––– daima â

a –––––––––– defa â

b –––––––––– her yeri er i

c –––––––––– bahçemizden hçe mizden

c –––––––––– bohçamızdan hça mızdan

b –––––––––– kederleri er i

A –––––––––– Hoyrattır … daima â (nakarat)

d –––––––––– pişmanlıklar lar

d –––––––––– zorlar lar

e –––––––––– delik deşik eşik

Page 85: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– birden en

f –––––––––– merdiven en

e –––––––––– beşik eşik

d –––––––––– mahzunlar lar (2. dizeyle)

g –––––––––– güzelliğiyledir ir

g –––––––––– şiir ir

h –––––––––– karşı şı

ı –––––––––– açtığını ç tığını

ı –––––––––– uçtuğunu ç tuğunu

h –––––––––– taşı şı

g –––––––––– güzelliğiyledir ir (2. dizeyle)

i –––––––––– yazla la/az

i –––––––––– kol kola la

j –––––––––– etekleri ek leri

k –––––––––– bahçelerden en

k –––––––––– giden en

j –––––––––– erkekleri ek leri

ii –––––––––– nazla az la

l –––––––––– bekler ekler

ll –––––––––– çiçekler ekler çiçekler

m –––––––––– baharlar içinde ar içinde

n –––––––––– aldanış ış

Page 86: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

n –––––––––– kış ış

m –––––––––– kar içinde ar içinde

ll –––––––––– çiçekler çiçekler

o –––––––––– arasından an

o –––––––––– kaybolan an

ö –––––––––– saatinde t inde

p –––––––––– kadın ın

p –––––––––– aşkın ın

ö –––––––––– vaktinde t inde

o –––––––––– sen esen dallar arasından - sen esen dallar arasından

r –––––––––– pencereni en i

rr –––––––––– beni en i/beni

s –––––––––– dünya a

ş –––––––––– kederden er den

ş –––––––––– şeylerden er den

s –––––––––– yanıma a

rr –––––––––– beni en i

SERÇELER

a –––––––––– geceler ce ler

b –––––––––– yapraklara ak lara

b –––––––––– dudaklara ak lara

Page 87: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– heceler ce ler

a –––––––––– düşünceler ce ler

b –––––––––– zambaklara ak lara

b –––––––––– başaklara ak lara

a –––––––––– serçeler çe ler

KÖPÜK

a –––––––––– buldu l du

a –––––––––– oldu l du

b –––––––––– fenalık ık

b –––––––––– artık ık

c –––––––––– ancak ak

c –––––––––– çıplak ak

d –––––––––– derinde erin de

d –––––––––– köpüklerinde erin de

MASAL

a –––––––––– hatırlıyorsun r sun

a –––––––––– tabaka dursun r/ka sun/dursun

aa –––––––––– sarkadursun ka dursun

aa –––––––––– bakadursun ka dursun

aa –––––––––– kalkadursun ka dursun

aa –––––––––– akadursun ka dursun

Page 88: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

HER ŞEY UZAKTADIR

a –––––––––– deniz eniz

a –––––––––– gölgemiz emiz

b –––––––––– yıldızlar ız lar

b –––––––––– kızlar ız lar

c –––––––––– yalnız ölüm ız ölüm

c –––––––––– yakınımız ölüm ız ölüm

GECE

a –––––––––– olan l an

b –––––––––– uyku u

b –––––––––– uyu u

a –––––––––– kalan l/an

aa –––––––––– liman an/man

b –––––––––– korku u

c –––––––––– kurmadan ur madan

c –––––––––– durmadan ur madan

b –––––––––– sonsuzluğu u

b –––––––––– kuyu u

aa –––––––––– zaman an/man

Page 89: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– dolu u

b –––––––––– su u

aa –––––––––– umman an/man

a –––––––––– volkan an

b –––––––––– koku u

a –––––––––– çoban an

aa –––––––––– yaman an/man

b –––––––––– bu u

b –––––––––– puhu u

GÖRÜNÜ

a –––––––––– adam am

a –––––––––– akşam am

b –––––––––– temizlenen en

b –––––––––– üstünden en

c –––––––––– bakmada ak mada

c –––––––––– akmada ak mada

d –––––––––– semadan madan

d –––––––––– bozmadan madan

e –––––––––– kuşlar ar

e –––––––––– kadar ar

f –––––––––– uzanan an

Page 90: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– ışığından an

g –––––––––– hâlinde de

g –––––––––– inmede de

h –––––––––– duaya ya

h –––––––––– güya ya

a –––––––––– adam am

a –––––––––– gam am

ı –––––––––– geniş iş

ı –––––––––– dikmiş iş

i –––––––––– ebediyete te

i –––––––––– içinde de

YAĞMUR

a –––––––––– gecelerinde er inde

B(b) –––––––– Sızarken … yağmur ur

a –––––––––– yerinde er inde

b –––––––––– doludur ur

c –––––––––– tasla as la

c –––––––––– nazla az la

c –––––––––– hazla az la

B(b) –––––––– Sızarken … yağmur - (nakarat)

BİR GECEYDİ

a –––––––––– belirsiz iz

Page 91: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– başladı - ladı (2. dörtlükle)

c –––––––––– şimdi i

d –––––––––– uykuların ın

d –––––––––– uyanırsın ın

c –––––––––– uykudan ki i

b –––––––––– araladı /adı ladı

a –––––––––– giz iz

a –––––––––– sis is

b –––––––––– katı atı (üst dörtlüğün 3. dizesiyle)

c –––––––––– belki i

d –––––––––– ansızın ın

GÜLLER KAN AĞLIYORDU

a –––––––––– tekmil il

a –––––––––– değil il

x –––––––––– öldürücü -

c –––––––––– kanatların at ların

c –––––––––– atların at ların

x –––––––––– gece -

GECEYE KÜÇÜK ŞARKI I

a –––––––––– güzden üz den

b –––––––––– döktü ök tü

Page 92: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– söktü ök tü

a –––––––––– gündüzden üz den

GECEYE KÜÇÜK ŞARKI II

a –––––––––– kanat at

b –––––––––– geliyor el iyor

b –––––––––– yükseliyor el iyor

a –––––––––– tat at

a –––––––––– hayat at

GECEYE KÜÇÜK ŞARKI III

a –––––––––– gel el

b –––––––––– bahçeye çe ye

b –––––––––– geceye ce ye

a –––––––––– güzel el

a –––––––––– tel tel el

GECEYE KÜÇÜK ŞARKI IV

a –––––––––– ayda kaldı ayd(a) kal dı

b –––––––––– söğüdün ün

b –––––––––– örtün ün

a –––––––––– kaydı kaldı kayd(ı) kal dı

aa –––––––––– aldı al dı

Page 93: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

AYIŞIĞI

a –––––––––– mor or

a –––––––––– söylüyor or/lü yor

aa –––––––––– dökülüyor lü yor

b –––––––––– berraklığında - lığında

c –––––––––– saçlarını aç larını

c –––––––––– ağaçlarını aç larını

c –––––––––– yamaçlarını aç larını

b –––––––––– kırlığında - lığında

d –––––––––– çekti bir el el/i

d –––––––––– sel el

d –––––––––– güzel el

b –––––––––– ayışığında - ğında

dd –––––––––– gizli bir el i bir el

YAZ GÖÇ EDİYOR

a –––––––––– güz üz

b –––––––––– doğru ru

a –––––––––– henüz üz

b –––––––––– yağmuru ru

Page 94: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– kalbimde e

d –––––––––– böceksin ek sin

c –––––––––– ve e

d –––––––––– besleneceksin ek sin

e –––––––––– gibi i

f –––––––––– saçlarını da da

e –––––––––– perdelerini i

f –––––––––– odalarında da

YENİ BİR YAZ UMUDU

a –––––––––– gemisi is i

b –––––––––– ölümün lüm ün

a –––––––––– denizi iz i

b –––––––––– gülümün lüm ün

c –––––––––– kaldı l dı

d –––––––––– düşünmekten başka n mekten başka

d –––––––––– üşenmekten başka n mekten başka

c –––––––––– geldi l di

e –––––––––– sal al

f –––––––––– peşinde eş inde

e –––––––––– al al

f –––––––––– güneşinde eş inde

Page 95: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

SONBAHAR

a –––––––––– gömülmekteyiz iz

b –––––––––– daha a

b –––––––––– uzaklara a

a –––––––––– deniz iz

a –––––––––– örtüleceğiz iz

b –––––––––– ruhumuza a

b –––––––––– damla a

a –––––––––– sessiz iz

c –––––––––– başını aş ını

d –––––––––– bakıp gideceksin ak ıp gideceksin

d –––––––––– akıp gideceksin ak ıp gideceksin

c –––––––––– tasını as ını

e –––––––––– arasından a sından

e –––––––––– aynasından a sından

SONBAHAR II

a –––––––––– rüzgâr ar

a –––––––––– asmalar ar

b –––––––––– muttasıl ıl

Page 96: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– kızıl ıl

c –––––––––– yaslıyor s lıyor

c –––––––––– özlüyor z lüyor

d –––––––––– giyerek iy erek

d –––––––––– sürükliyerek iy erek

e –––––––––– üstünde ü nde

e –––––––––– düğününde ü nde

KAR

a –––––––––– geceden ce den

a –––––––––– düşünceden ce den

b –––––––––– birlikte lik te

b –––––––––– mavilikte lik te

a –––––––––– inceden ce den

c –––––––––– sesin in

c –––––––––– için in

d –––––––––– yoldan ol dan

d –––––––––– Anadolu’dan ol(u) dan

c –––––––––– içindesin in

e –––––––––– akşam am

e –––––––––– uyanamam am

Page 97: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– sevdiklerimiz aşkına iz aşkına

f –––––––––– deniz aşkına iz aşkına

e –––––––––– buram buram am

g –––––––––– aynanın a nın

g –––––––––– rüyanın a nın

h –––––––––– kamış ış

h –––––––––– kış ış

g –––––––––– dünyanın a nın

BAHAR GÖKLERİ

a –––––––––– şarkı mı ki kımı ki

a –––––––––– salkımı ki kımı ki

b –––––––––– akıtmada ada

b –––––––––– havada ada

c –––––––––– nehir ir

c –––––––––– döndürebilir ir

d –––––––––– gökyüzünü nü

d –––––––––– hüznü nü

e –––––––––– zaman an

e –––––––––– uçan an

f –––––––––– ahları rı

f –––––––––– ayrı rı

Page 98: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

g –––––––––– var ar

g –––––––––– kadar ar

h –––––––––– evreni ni

h –––––––––– gözlerini ni

ı –––––––––– mavi gökyüzünden i gökyüzünden

ı –––––––––– ebedî gökyüzünden i gökyüzünden

ÇINAR

a –––––––––– çınarın ar ın

a –––––––––– kuşların ar ın

b –––––––––– sende n de

b –––––––––– gölgesinde n de

RÜZGÂR

a –––––––––– yolumuzda l umuzda

b –––––––––– kırları ar ı

b –––––––––– rüzgârı ar ı

a –––––––––– gönlümüzde l ümüzde

a –––––––––– dilimizde l imizde

YAĞMUR, GÜL VE ELLER

a –––––––––– savurur ur

b –––––––––– örtülü lü

Page 99: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– yağmur ur

c –––––––––– uykusuzluk uk

b –––––––––– gülü lü

c –––––––––– soyunuk uk

d –––––––––– düşünce arasında ce arasında

e –––––––––– bencil il

d –––––––––– gece arasında ce arasında

f –––––––––– dallarımdan l larımdan

e –––––––––– değil il

f –––––––––– ellerimden l lerimden

HİÇ

a –––––––––– ovalar ar

b (bb) –––––– kuşlara ş/ara lara

b –––––––––– güneşlere ş lere

a –––––––––– var ar

bb–––––––––– avara ara

FAHRİYE ABLA

a –––––––––– dolar ar

a –––––––––– kapılar ar

b –––––––––– mahalleden en

b –––––––––– sen en

Page 100: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– gülen en

c –––––––––– gerdanınla la

C –––––––––– abla la

d –––––––––– küçücük bir evdi ük bir evdi

d –––––––––– örtük bir evdi ük bir evdi

e –––––––––– saatlerde - de

e –––––––––– derede ere de

e –––––––––– pencerede ere de

c –––––––––– baharla la

C –––––––––– abla la (nakarat)

f –––––––––– vardı ar dı

f –––––––––– kadardı ar dı

g –––––––––– erkeklerin ek lerin

g –––––––––– bileklerin ek lerin

g –––––––––– eteklerin ek lerin

c –––––––––– en fazla la

C –––––––––– abla la (nakarat)

h –––––––––– delikanlıya an lıya

h –––––––––– Erzincanlıya an lıya

ı –––––––––– kocanda mısın an da mısın

ı(ıı) ––––––––– Erzincan’da mısın an/ın da mısın

ıı –––––––––– hatırlasın ın

Page 101: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– zamanla la

C –––––––––– abla la (nakarat)

EVİÇİ

a –––––––––– erken en

a –––––––––– gülen en

b –––––––––– ucunda c unda

b –––––––––– avcunda c unda

a –––––––––– yürürken en

a –––––––––– yürekten en

c –––––––––– odamda a mda

c –––––––––– eşyamda a mda

d –––––––––– sesinden es inden

d –––––––––– gölgesinden es inden

e –––––––––– şeyler er

e –––––––––– güler er

f –––––––––– üstü tü

f –––––––––– örtü tü

g –––––––––– sürüyerekten en

g –––––––––– neden en

h –––––––––– mendilim ili m

h –––––––––– sevgilim ili m

BÜYÜK OLSUN

Page 102: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– -ları severim … olsun un ları severim büyük olsun

a(aa) –––––––– gibi … mahzun un/i her şey ve

b –––––––––– gönlümce ce

b –––––––––– ece ce

c –––––––––– beni n i

c –––––––––– günü n ü

a –––––––––– -ları severim … olsun un ları severim büyük olsun

a(aa) ––––––– hepsi … mahzun un/i her şey ve

d –––––––––– yanmalı an malı

d –––––––––– uyanmalı an malı

KEZBAN

a –––––––––– zaman an

b –––––––––– hasadın ın

a –––––––––– Kezban an

b –––––––––– darmadağın ın

c –––––––––– onu n u

d –––––––––– kalça a

c –––––––––– oyunu n u

d –––––––––– rüya a

e –––––––––– uyku u

f –––––––––– bakraçtan aç tan

e –––––––––– Köroğlu u

Page 103: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– ağaçtan aç tan

UYKU

a –––––––––– başı şı

a –––––––––– karşı şı

b –––––––––– gülmek uyumuş k uyumuş

c –––––––––– ikiz iz

c –––––––––– akis is

b –––––––––– terk uyumuş k uyumuş

d –––––––––– ülkesinde e sinde

d –––––––––– ötesinde e sinde

b –––––––––– kelebek uyumuş ek uyumuş

e –––––––––– masalın sal ın

e –––––––––– bir salın sal ın

b –––––––––– melek uyumuş ek uyumuş

SEN VE GÖKYÜZÜ

x –––––––––– gökyüzü -

x –––––––––– hepsi -

a –––––––––– gecesiyle e siyle

a –––––––––– neşesiyle e siyle

b –––––––––– ikiniz in iz

b –––––––––– bildirirsiniz in iz

Page 104: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– akşamın am ın

c –––––––––– yaşamamın am ın

d –––––––––– unutuyorum ut uyorum

d –––––––––– tutuyorum ut uyorum

e –––––––––– mavi i

e –––––––––– ebedî i

f –––––––––– gerçek ek

f –––––––––– çiçek ek

TUTSAK

a –––––––––– ötesinden (t)e sinden

a –––––––––– gözdesinden (d)e sinden

b –––––––––– elâ lâ

b –––––––––– hâlâ lâ

c –––––––––– gül l

c –––––––––– eskil l

d –––––––––– hisarın ar ın

d –––––––––– tutsakların ar ın

e –––––––––– araması a sı

e –––––––––– arabası a sı

f –––––––––– hep p

f –––––––––– öp p

BİR ZAMANDA

Page 105: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– yok ok

a –––––––––– çook ok

b –––––––––– gittik it tik

c –––––––––– sevgiler gi ler

c –––––––––– ezgiler gi ler

b –––––––––– bittik it/ik tik

d –––––––––– serüven en

d –––––––––– sen en

bb –––––––––– yitik ik

GEÇEN GÜNLER

a –––––––––– geçiyor günler gün ler

a –––––––––– sürgünler gün ler

aa –––––––––– geçiyor günler - geçiyor günler

B(b) –––––––- birbiri ardı sıra ra

b –––––––––– yollara ra/a

B(b) –––––––– birbiri ardı sıra - birbiri ardı sıra

bb –––––––––– pişmanlığa a

aa –––––––––– günler - günler

bb –––––––––– ruhumuza - a

c –––––––––– sevgilerini i

Page 106: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

aa –––––––––– günler - günler

cc –––––––––– kardeşler gibi i/eş ler gibi

cc –––––––––– Batan güneşler gibi eş ler gibi

d –––––––––– orman an

dd –––––––––– ortasından an/a sından

dd –––––––––– Birbiri arkasından a sından

dd ––––––––– Birbiri arkasından an/ (nakarat)

cc ––––––––– Batan güneşler gibi bi/ (nakarat)

ccc ––––––––– akrebi bi

ddd ––––––––– durmadan an

x –––––––––– kampanalarla -

a –––––––––– günler gün ler/günler

a –––––––––– sürgünler gün ler

aa –––––––––– günler - günler

ATLIKARINCA

a –––––––––– gülünceyedek l ünceyedek

b –––––––––– düğünde n de

b –––––––––– evinde n de

b –––––––––– Van’da n da

b –––––––––– üstünde n de

b –––––––––– sırtında n da

a –––––––––– ölünceyedek l ünceyedek

Page 107: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

DENİZİ ÖZLEYEN ÇOCUKLAR

a –––––––––– on on

a –––––––––– madalyon on

b –––––––––– gere gere ere

c –––––––––– açarak ak

c –––––––––– yalnayak ak

b –––––––––– yere ere

d –––––––––– güllerimizi iz i

e –––––––––– rüzgâr ar

e –––––––––– çocuklar ar

f –––––––––– dünyalarımızın â

f –––––––––– rüyalarımızın â

d –––––––––– denizi iz i

g –––––––––– gökyüzü yüz ü

g –––––––––– yüzü yüz ü

ŞEHRİN ÜSTÜNDEN GEÇEN BULUTLAR

A –––––––––– akınına akın ına

b –––––––––– geçen bulutların ut ların

A –––––––––– yakınına akın ına

b –––––––––– hudutların ut ların

c –––––––––– bu an an

Page 108: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

d –––––––––– akıyoruz ak ıyoruz

c –––––––––– uyaraktan an

d –––––––––– bakıyoruz ak ıyoruz

e –––––––––– rüzgârdan an

f –––––––––– kervanında an ında

e –––––––––– koşan an

f –––––––––– yanında an ında

g –––––––––– ovalara a lara

h –––––––––– iplik iplik ik

g –––––––––– tarlalara a lara

h –––––––––– götürseydik ik

A –––––––––– Bakıp imreniyorum akınına akın ına/(nakarat)

b –––––––––– uçan bulutların ut ların

A –––––––––– yakınına akın ına

B –––––––––– Rüyamızı kuşatan hudutların ut ların/(nakarat)

BİTEVİYE

a –––––––––– Vakit dar olsa gerek ek/ar

a –––––––––– ürpererek ek

b –––––––––– diyorum - yorum

A –––––––––– Vakit dar olsa gerek - (nakarat)

c –––––––––– âlemde em de

Page 109: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– penceremde em de

b –––––––––– bekliyorum - yorum

aa –––––––––– bahar olsa gerek ar olsa gerek

d –––––––––– gemiye iye

d –––––––––– biteviye iye

b –––––––––– gidiyorum - yorum

aa –––––––––– diyar olsa gerek ar olsa gerek

BULUTLAR

a –––––––––– rengi i

b –––––––––– fecir bulutlar ir bulutlar

a –––––––––– gibi i

b –––––––––– gelir bulutlar ir/ut bulutlar

a –––––––––– dizi dizi i/izi

bb –––––––––– putlar ut lar

aa –––––––––– denizi izi

bb –––––––––– mabutlar ut lar

c –––––––––– dağlarından an

bb –––––––––– mamutlar ut lar

Page 110: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– bazan an

b –––––––––– zehir bulutlar ir/ut bulutlar

VE BULUTLAR

a –––––––––– sesidir ir

b –––––––––– fecir bulutlar ir bulutlar

a –––––––––– kim bilir ir

b –––––––––– gelir bulutlar ir bulutlar

c –––––––––– rüzgâr âr

c –––––––––– bahar âr

c –––––––––– yâr âr

b –––––––––– eldir bulutlar ir bulutlar

d –––––––––– denizi iz i

d –––––––––– düşlerimizi iz i

d –––––––––– bizi iz i

b –––––––––– bir bir bulutlar ir bulutlar

YAŞARKEN

a –––––––––– bahçelerde er de

b –––––––––– sarkıyor k ıyor

a –––––––––– yerde er de

b –––––––––– akıyor k ıyor

c –––––––––– yana na/an

Page 111: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– ayna na

cc –––––––––– limana an a

b –––––––––– kalkıyor k ıyor

d –––––––––– saat at

d –––––––––– kanat at

d –––––––––– at at

b –––––––––– yakıyor k ıyor

RÜYA

a –––––––––– güllerde l lerde

a –––––––––– dallarda l larda

a –––––––––– illerde l lerde

b –––––––––– gidiyordum ordum

c –––––––––– saray ay

c –––––––––– çay ay

c –––––––––– alay alay ay

b –––––––––– ordum ordum

d –––––––––– çadır ır

d –––––––––– satır ır

d –––––––––– bahadır ır

bb –––––––––– duyduğum - um

Page 112: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

e –––––––––– tren ren/tiren

e –––––––––– götüren ren/t

ee –––––––––– getiren tiren/t iren

bb –––––––––– umudum - um

f –––––––––– dizinde z inde

f –––––––––– yüzünde z ünde

f –––––––––– esinde s inde

bb –––––––––– ediyordum - yordum

HEYHAT

A –––––––––– Neden sonra - neden sonra

x –––––––––– gelin -

b –––––––––– anlar n lar

x –––––––––– mezarlarınızdan -

b –––––––––– günler n ler

x –––––––––– durun -

c –––––––––– saatler t ler

x –––––––––– tavlada -

c –––––––––– atlar t lar

x –––––––––– açlığımı -

Page 113: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

d –––––––––– memeler me ler

x –––––––––– ey -

d –––––––––– gemiler mi ler

A –––––––––– Neden sonra - (nakarat)

SABAHIN ÖLÜMÜ

a –––––––––– sabahtı ah tı

b –––––––––– sevincinden c inden

b –––––––––– içinden ç inden

c –––––––––– yüzüne ü ne

c –––––––––– üstüne ü ne

a –––––––––– gümrahtı ah tı

a –––––––––– bahtı ah tı

b –––––––––– güvercinden c inden

a –––––––––– akacaktı ak tı

b –––––––––– bilincinden c inden

d –––––––––– yerde er de

d –––––––––– yerlerde er de

DAĞLARA

a –––––––––– çıkalım lım

Page 114: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– eş eş

b –––––––––– güneş eş

a –––––––––– iklim lim

c –––––––––– ben en

d –––––––––– pranga a

d –––––––––– dağlarda a

c –––––––––– yemişlen en

e –––––––––– kollarım l larım

f –––––––––– öpüşümde de

f –––––––––– kente te

e –––––––––– oğullarım l larım

g –––––––––– çıkalım k alım

h –––––––––– akışını ak ışını

h –––––––––– bakışını ak ışını

g –––––––––– yakalım k alım

ı –––––––––– aklım lım

i –––––––––– gömlekten ek ten

i –––––––––– ölmekten ek ten

ı –––––––––– kaçalım lım

j –––––––––– ak ak

k –––––––––– tanrılar ar

Page 115: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

k –––––––––– tekrar ar

j –––––––––– uçarak ak

AĞRI

a –––––––––– kapandım aban dım

a –––––––––– abandım aban dım

b –––––––––– yüce ce

b –––––––––– gönlümce ce

c –––––––––– duydum dum

c –––––––––– yudum dum

d –––––––––– çırpınışların ar ın

d –––––––––– rüzgârın ar ın

e –––––––––– sihirli ir li

e –––––––––– demirli ir li

f –––––––––– yolcu cu

f –––––––––– korkuncu cu

g –––––––––– delilikte lik te

g –––––––––– birlikte lik te

h –––––––––– yemişi ş i

h –––––––––– ateşi ş i

ı –––––––––– yanan an

ı –––––––––– balkonlarından an

i –––––––––– manzarayı aray ı

i –––––––––– sarayı aray

j –––––––––– hızıyle z ıyle

Page 116: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

j –––––––––– avazıyle z ıyle

k –––––––––– onlar n lar

k –––––––––– dursunlar n lar

l –––––––––– rengi eng i

l –––––––––– hevengi eng i

m –––––––––– gecedir ce dir

m –––––––––– incedir ce dir

n –––––––––– kadar ar

n –––––––––– uykular ar

o –––––––––– tanrısal sal

o –––––––––– masal sal

ö –––––––––– yaya aya

ö –––––––––– bulmaya aya

p –––––––––– bencileyin ci leyin

p –––––––––– geceleyin ce leyin

r –––––––––– kişi işi

r –––––––––– işi işi

s –––––––––– bahçede çe de

s –––––––––– gecede ce de

ş –––––––––– bana na

ş –––––––––– ayna na

t –––––––––– geçmişi ç mişi

t –––––––––– içmişi ç mişi

u –––––––––– pınar ar

Page 117: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

u –––––––––– rüzgârlar ar

ü –––––––––– ağrıyı ıyı

ü –––––––––– kıyı ıyı

v –––––––––– delik lik

v –––––––––– ahretlik lik

y –––––––––– habersiz siz

y –––––––––– sis sis

z –––––––––– görüyorum rum

z –––––––––– uçurum rum

a1 –––––––––– aralandığı ara landığı

a1 –––––––––– avaralandığı ara landığı

b1 –––––––––– kaderince ce

b1 –––––––––– ece ce

c1 –––––––––– benim en im

c1 –––––––––– gelenim en im

d1 –––––––––– beni n i

d1 –––––––––– ini n i

e1 –––––––––– gir ir

e1 –––––––––– kibir ir

f1 –––––––––– işkence ce

f1 –––––––––– gece ce

g1 –––––––––– çirkinler in ler

g1 –––––––––– gelinler in ler

h1 –––––––––– nöbet nöbet et

h1 –––––––––– iskelet et

Page 118: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ı1 –––––––––– baharda ar da

ı1 –––––––––– kucaklarda ar da

i1 –––––––––– biçimde içim de

i1 –––––––––– içimde içim de

j1 –––––––––– sabah ah

j1 –––––––––– gümrah ah

k1 –––––––––– varlığımı ığ ımı

k1 –––––––––– taptığımı ığ ımı

l1 –––––––––– içimde ç imde

l1 –––––––––– sevincimde c imde

m1 ––––––––– ufku ku

m1 ––––––––– korku ku

n1 –––––––––– güneşsiz iz

n1 –––––––––– yitirmişiz iz

o1 –––––––––– manzaradan ara dan

o1 –––––––––– aradan ara dan

ö1 –––––––––– yara ara

ö1 –––––––––– karanlıklara ara

p1 –––––––––– aşkı kı

p1 –––––––––– şarkı kı

r1 –––––––––– eski ki

r1 –––––––––– belki ki

s1 –––––––––– gökyüzü üzü

s1 –––––––––– gündüzü üzü

Page 119: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ş1 –––––––––– var ar

ş1 –––––––––– bulutlar ar

t1 –––––––––– gölgesini sini

t1 –––––––––– sini sini

u1 –––––––––– kamaşan şan

u1 –––––––––– şan şan

ü1 –––––––––– altında da

ü1 –––––––––– ada da

v1 –––––––––– kenarı ar ı

v1 –––––––––– meyvaları ar ı

y1 –––––––––– demek emek

y1 –––––––––– yemek emek

z1 –––––––––– yenmede n mede

z1 –––––––––– inmede n mede

a2 –––––––––– sonsuzluk suz luk

a2 –––––––––– susuzluk suz luk

b2 –––––––––– boyunca c(a)

b2 –––––––––– avcu c(u)

c2 –––––––––– sürümü üm ü

c2 –––––––––– düğümü üm ü

d2 –––––––––– kamış amış

d2 –––––––––– aramış amış

e2 –––––––––– şafakları ak ları

e2 –––––––––– ocakları ak ları

f2 –––––––––– uyandığımız yan dığımız

Page 120: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f2 –––––––––– yandığımız yan dığımız

g2 –––––––––– vakitler er

g2 –––––––––– eğer er

h2 –––––––––– giren ölüm ir en ölüm

h2 –––––––––– çeviren ölüm ir en ölüm

ı2 –––––––––– oynayan an

ı2 –––––––––– ruhundan an

i2 –––––––––– kutsal ateşi eşi

i2 –––––––––– hayatın kardeşi eşi

j2 –––––––––– tekrar ar

j2 –––––––––– kadar ar

k2 –––––––––– sürgünlerini gün lerini

k2 –––––––––– günlerini gün lerini

l2 –––––––––– kardeşlerin eş lerin

l2 –––––––––– ateşlerin eş lerin

m2 ––––––––– gülü ül ü

m2 ––––––––– tahayyülü ül ü

n2 –––––––––– şevkini kin i

n2 –––––––––– yakını kın ı

o2 –––––––––– neşeyi e yi

o2 –––––––––– sevmeyi e yi

ö2 –––––––––– ayışığı şığı

ö2 –––––––––– beşiği şiği

p2 –––––––––– dalları içinden l ları içinden

p2 –––––––––– yolları içinden l ları içinden

Page 121: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

r2 –––––––––– kadın ın

r2 –––––––––– anılarının ın

s2 –––––––––– kalbi bi

s2 –––––––––– gibi bi

ş2 –––––––––– denizinde iz inde

ş2 –––––––––– izinde iz inde

t2 –––––––––– aydınlatarak rak

t2 –––––––––– bırak rak

u2 –––––––––– görevin ev in

u2 –––––––––– alevin ev in

ü2 –––––––––– zaman an

ü2 –––––––––– kitaptan an

v2 –––––––––– rüzgâr ar

v2 –––––––––– kamışlar ar

y2 –––––––––– boyunca nca

y2 –––––––––– uyanınca nca

z2 –––––––––– ömür ür

z2 –––––––––– görünür ür

a3 –––––––––– ölüm m

a3 –––––––––– elim m

b3 –––––––––– anda an da

b3 –––––––––– insanda an da

c3 –––––––––– kader er

c3 –––––––––– geceler er

d3 –––––––––– testisi i si

Page 122: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

d3 –––––––––– gemisi i si

e3 –––––––––– engin in

e3 –––––––––– nihayetsizliğin in

f3 –––––––––– ucu c u

f3 –––––––––– korkuncu c u

g3 –––––––––– yeryüzü üzü

g3 –––––––––– gündüzü üzü

h3 –––––––––– gelen dağ el en dağ

h3 –––––––––– yükselen dağ el en dağ

GÜVEN

a –––––––––– bulutlar t lar

b –––––––––– içeri er i

a –––––––––– kurtlar t lar

b –––––––––– geceleri er i

DAĞIN ARDINDA GÜNEŞ BATTI

a –––––––––– battı tı

b –––––––––– eşiğinde eşiğ inde

a –––––––––– vaktı tı

c –––––––––– bacalardan an

b –––––––––– beşiğinde eşiğ inde

c –––––––––– kahraman an

Page 123: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ELİF

a –––––––––– yaşıyor aş ıyor

b –––––––––– ateşi eş i

b –––––––––– güneşi eş i

a –––––––––– taşıyor aş ıyor

c –––––––––– destanlardan an lardan

d –––––––––– uyumuş uyu muş

c –––––––––– zamanlardan an lardan

d –––––––––– büyümüş üyü müş

e –––––––––– kızı ız ı

f –––––––––– çiçeği eğ i

f –––––––––– geleceği eğ i

e –––––––––– kımızı ız ı

g –––––––––– kaderin er in

h –––––––––– alnında a

g –––––––––– cennetlerin er in

h –––––––––– tanrıça a

OSMAN BİNBAŞI

a –––––––––– başı şı

a –––––––––– binbaşı şı

Page 124: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– karşı şı

b –––––––––– aman aman man

c –––––––––– dinlesin in lesin

d –––––––––– hallı lı

d –––––––––– yaralı lı

d –––––––––– vebalı lı

b –––––––––– Osman Osman man

c –––––––––– inlesin in lesin

DAĞDAN AŞAĞI

a –––––––––– insansız bir dağ an sız bir dağ

b –––––––––– bulutlu t lu

a –––––––––– şeytansız bir dağ an sız bir dağ

b –––––––––– kısıtlı t lı

c –––––––––– baktığımda da

d –––––––––– cücesiniz ce siniz

c –––––––––– hurda da

d –––––––––– kaderincesiniz ce siniz

e –––––––––– salıncağında a

f –––––––––– deli deli eli

e –––––––––– ona a

f –––––––––– güzeli eli

Page 125: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

HER ŞEYİN UZAKLAŞTIĞI SAAT

x –––––––––– evlerin -

a –––––––––– damlar am lar

x –––––––––– damlarda -

a –––––––––– Soluk, uzun yüzlü adamlar am lar

x –––––––––– yumuşaklığıyle -

a –––––––––– akşamlar am lar

x –––––––––– dalmış -

a –––––––––– camlar am lar

x –––––––––– arkasında -

A –––––––––– Soluk, uzun yüzlü, adamlar - (nakarat)

BİTMEZ TÜKENMEZ CAN SIKINTISI

a –––––––––– göğsünde sü nde

b –––––––––– boş oş

b –––––––––– koş oş

a –––––––––– gökyüzünde zü nde

x –––––––––– siyah -

Page 126: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– aynı - aynı

x –––––––––– şey -

c –––––––––– aynı - aynı

BEZGİNLİK

a –––––––––– kilitlidir ir

a –––––––––– şiir ir

a –––––––––– fecir ir

b –––––––––– çorba ba

a –––––––––– gelir ir

b –––––––––– arpa pa

b –––––––––– çarpa pa

b –––––––––– sapa pa

a –––––––––– Mezamir ir

b –––––––––– kapa pa

AYNALAR

a –––––––––– odalarda a larda

a –––––––––– aynalarda a larda

b –––––––––– elleri el leri

b –––––––––– hayalleri el leri

Page 127: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– arıyor ar ıyor

c –––––––––– yalvarıyor ar ıyor

d –––––––––– aynaların ın

d –––––––––– kadın ın

BİR KAVSİN ALTINDA ŞEHİR

a –––––––––– kentin in

b –––––––––– tüyler y ler

a –––––––––– mandolin in

b –––––––––– söyler y ler

c –––––––––– pencerelerinde er inde

d –––––––––– kızlardan ız lardan

c –––––––––– kederinde er inde

d –––––––––– yıldızlardan ız lardan

e –––––––––– mahrutunda ut unda

f –––––––––– havayı va yı

e –––––––––– hududunda ud unda

f –––––––––– meyvayı va yı

g –––––––––– kolu lu

h –––––––––– ederler erler

g –––––––––– korkulu lu

Page 128: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

h –––––––––– ilerler erler

BİR SOKAK

a –––––––––– içinde e

b –––––––––– geçer er

a –––––––––– gölge e

b –––––––––– fener er

c –––––––––– yüzlerinde erin de

d –––––––––– eser er

c –––––––––– derinde erin de

d –––––––––– yer yer er

e –––––––––– diyordu - yordu

f –––––––––– karını ar ını

f –––––––––– akşamlarını ar ını

e –––––––––– gülüyordu - yordu

g –––––––––– güzelim! güzelim

g –––––––––– Zeliha’dan güzelim güzelim

ADAMLAR

a –––––––––– ışık ık

Page 129: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– akşam am

a –––––––––– dağınık ık

b –––––––––– adam am

c –––––––––– bakış kış

d –––––––––– dudaklarında ak larında

c –––––––––– kış kış

d –––––––––– sokaklarında ak larında

e –––––––––– onlar ar

f –––––––––– vesvese ese

e –––––––––– akar ar

f –––––––––– sese ese

AYAKLAR

a –––––––––– sürüden ü den

a –––––––––– örtüden ü den

b –––––––––– insan an

b –––––––––– yaşayan an

c –––––––––– başın ın

c –––––––––– şaşkın ın

d –––––––––– kamış mış

Page 130: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

d –––––––––– bırakmış mış

e –––––––––– görenler er

e –––––––––– meğer er

f –––––––––– uz gide de

f –––––––––– peşinde de

g –––––––––– hür ür

g –––––––––– düşünür ür

MELODİ

a –––––––––– çocuk uk

b –––––––––– korku sesler u sesler

a –––––––––– boğuk uk

b –––––––––– bu sesler u sesler

c –––––––––– derinden in den

c –––––––––– içinden in den

c –––––––––– teninden in den

b –––––––––– dupduru sesler u sesler

d –––––––––– akseder gel er gel

dd–––––––––– aksederler gel er/el gel

dd–––––––––– el el

Page 131: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– vurgu sesler u sesler

e –––––––––– ter er

ee –––––––––– terlikler er/ik ler

ee –––––––––– kirpikler ik ler

b –––––––––– tutku sesler u sesler

f –––––––––– kederini - ini

ff –––––––––– kirpiklerini ni/ ini

ff –––––––––– seni ni

b –––––––––– kuru sesler u sesler

DÜNYAYA VE İNSANLARA DAİR

a –––––––––– rüzgârla la

a –––––––––– kafile kafile le

b –––––––––– gölgesini ge sini

b –––––––––– dalgasını ga sını

c –––––––––– bulutlar ut lar

d –––––––––– uzaktakiler i ler

d –––––––––– gemiler i ler

e –––––––––– denizden iz den

e –––––––––– kardeşlerinizden iz den

c –––––––––– umutlar ut lar

Page 132: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

TESTİ

a(aa)–––––––– ben en

b –––––––––– beni ni

a –––––––––– derken en

b –––––––––– yani ni

c –––––––––– içimde mde

d –––––––––– iyilikler er

c –––––––––– hem de mde

d –––––––––– beter er

aa –––––––––– ben - ben

x –––––––––– bomboş -

SOFRA

a –––––––––– alnında ın da

a –––––––––– yangında ın da

b –––––––––– dayadı a dı

b –––––––––– uyanmadı a dı

c –––––––––– ezanı n ı

c –––––––––– kapısını n ı

Page 133: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

d –––––––––– gibi i

d –––––––––– konuşmayıverdi i

e –––––––––– buluşurlar l uşurlar

e –––––––––– bölüşürler l üşürler

e –––––––––– gülüşürler l üşürler

GERÇEK

a –––––––––– yıldızlar ar

a –––––––––– var ar

b –––––––––– şafak ak/k

c –––––––––– açası ç ası

c –––––––––– uçası ç ası

b –––––––––– ağlamak ak/k

d –––––––––– zamanda an da

d –––––––––– ummanda an da

b –––––––––– bayrak ak/k

e –––––––––– zekâ a

e –––––––––– çorba a

Page 134: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

bb–––––––––– aşk k

f –––––––––– bu olum um

f –––––––––– âdemoğluyum um

b –––––––––– hatırlayarak ak/k

g –––––––––– düş üş

g –––––––––– öpüş üş

b –––––––––– toprak ak/k

SOKAK

a –––––––––– gece ce

a –––––––––– karınca ca

b –––––––––– vehimlerim m lerim

b –––––––––– bayramlarım m larım

c –––––––––– sakatlar t lar

c –––––––––– tabutlar t lar

d –––––––––– gülünür l ünür

d –––––––––– ölünür l ünür

e –––––––––– sütü tü

Page 135: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

e –––––––––– büyüttü tü

f –––––––––– gelin in

f –––––––––– haberlerinin in

g –––––––––– seslerini s lerini

g –––––––––– kavislerini s lerini

h –––––––––– koşarak ak

h –––––––––– sokak ak

SAAT, ZAMAN VE KİŞİ

A –––––––––– Saat çalar, zaman yürür -

b –––––––––– otururum ur urum

A –––––––––– Saat çalar, zaman yürür - (nakarat)

C –––––––––– Geçen günler, aylar, yıllar -

b –––––––––– dururum ur urum

C –––––––––– Geçen günler, aylar, yıllar - (nakarat)

D –––––––––– Zaman kesin; bağışlamaz -

bb–––––––––– ölürüm l ürüm

D –––––––––– Zaman kesin; bağışlamaz - (nakarat)

E –––––––––– Sarkaç gelir, sarkaç gider -

Page 136: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

bb–––––––––– m’olurum l/um urum

E –––––––––– Sarkaç gelir, sarkaç gider - (nakarat)

f –––––––––– tutsak, tutsak - tutsak

bb–––––––––– ölüm üm

f –––––––––– her şey tutsak - tutsak

g –––––––––– gecelere er e

bb–––––––––– birömrüm üm

g –––––––––– yere er e

1939

a –––––––––– dokuz uz

x –––––––––– içinde -

a –––––––––– yaşıyoruz uz

b –––––––––– kurt t

x –––––––––– gökyüzünü -

b –––––––––– bulut t

c –––––––––– zaman an

x –––––––––– zincirlerini -

c –––––––––– duran an

GÖKYÜZÜ

a –––––––––– kişisi is i

Page 137: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– gidişi iş i

b –––––––––– güzüne üz üne

c –––––––––– yücedir ir

c –––––––––– çevir ir

b –––––––––– düzüne üz üne

d –––––––––– bak ak

d –––––––––– uzak ak

b –––––––––– gökyüzüne üz/ne üne

e –––––––––– susuzluğunu suz luğunu

e –––––––––– sonsuzluğunu suz luğunu

bb–––––––––– anne ne

YAĞMUR

a –––––––––– boşanırcasına br yağmur r

a –––––––––– başına yağıyor r

b –––––––––– Tanrı rı

b –––––––––– yağmurları rı

c –––––––––– denizden iz den

c –––––––––– sizden iz den

d –––––––––– olur ur

Page 138: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

d –––––––––– huzur ur

a –––––––––– arıtan bir yağmur r

a –––––––––– her yere yağıyor r

e –––––––––– avucunda c unda

e –––––––––– içinde ç inde

MAŞAR DAĞI

a –––––––––– bahardı ar dı

b –––––––––– dere dere ere

a –––––––––– vardı ar dı

b –––––––––– düzlere ere

c –––––––––– doğardı ardı

d –––––––––– Ağrı’dan rı dan

c –––––––––– ardı ardı

d –––––––––– Tanrı’dan rı dan

e –––––––––– esersin in

f –––––––––– kuş ola l a

e –––––––––– için in

f –––––––––– aşağı sala l a

g –––––––––– evrendesin n desin

h –––––––––– pınar ar

Page 139: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

g –––––––––– ormandasın n dasın

h –––––––––– kuşlar ar

ı –––––––––– arıyor rı yor

i –––––––––– yanda an da

ı –––––––––– bağırıyor rı yor

i –––––––––– insanda an da

MEKTUP

a –––––––––– gezdiğim z diğim

a –––––––––– güleyazdığım z dığım

a –––––––––– taşa kazıdığım z(ı) dığım

b –––––––––– nuru ru

b –––––––––– uğru ru

b –––––––––– ötürü rü

c(cc)–––––––– gölgesi e/es si/i

c –––––––––– mayası a sı

c(cc)–––––––– sesi es i

d –––––––––– canım n ım

d –––––––––– yenim n im

d –––––––––– silenim n im

Page 140: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

e –––––––––– ıssız z

e –––––––––– ayvazsız z

e –––––––––– tez z

f –––––––––– beri ri

f –––––––––– yoru ru

f –––––––––– yürü rü

TATLI ZAMAN

a –––––––––– kaçmışsın ç mışsın

a –––––––––– içmişsin ç mişsin

x –––––––––– akşamla -

a –––––––––– geçmişsin ç mişsin

x –––––––––– gözlerime -

a –––––––––– seçmişsin ç mişsin

x –––––––––– kargaşasına -

a –––––––––– açmışsın ç mışsın

x –––––––––– bahçeden -

a –––––––––– uçmuşsun ç muşsun

AĞIT

Page 141: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– evrenden vazgeçti en den vazgeçti

b –––––––––– belli i

b –––––––––– n’etmeli i

a –––––––––– benden vazgeçti en den vazgeçti

c –––––––––– ereğim reğ im

d –––––––––– yerle er le

d –––––––––– bitkilerle er le

c –––––––––– direğim reğ im

e –––––––––– esen yeller l ler

f –––––––––– dert değil t değil

f –––––––––– elbet değil t değil

e –––––––––– bu iller l ler

g –––––––––– hâli midir al imidir

h –––––––––– uzandı an dı

h –––––––––– kıskandı an dı

g –––––––––– vebali midir al imidir

ı –––––––––– dul mahzun ul mahzun

i –––––––––– güzellerin hası s ı

i –––––––––– yavuklusu s u

ı –––––––––– melul mahzun ul mahzun

Page 142: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

AKAR ÇEŞME

x –––––––––– vardım -

a –––––––––– yudum d um

x –––––––––– çeşme -

a –––––––––– unuttum t(t) um

x –––––––––– yüklü -

a –––––––––– çamaşırlarımı yudum d um

x –––––––––– idi -

a –––––––––– dururdum d um

x –––––––––– şen -

a –––––––––– bahtım t ım

x –––––––––– ıslığa -

a –––––––––– avurdum d um

x –––––––––– karıncadan -

a –––––––––– hududum d um

x –––––––––– yolda -

a –––––––––– budum d um

Page 143: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

x –––––––––– beni -

a –––––––––– taptuğum t(uğ) um

x –––––––––– derim -

a –––––––––– bulutum t um

YEMİN

a –––––––––– ölüm lüm

a –––––––––– gülüm lüm

b –––––––––– ceylânım var ân ım var

b –––––––––– peymanım var ân ım var

b –––––––––– zamanım var ân ım var

c –––––––––– sultanım ân ım

b –––––––––– küheylanım var ân var

b –––––––––– zamanım var ân var

c –––––––––– peymanım ân ım

c –––––––––– küheylanım ân ım

d –––––––––– Ağrı’dır (a)rı dır

d –––––––––– sarıdır (a)rı dır

ATLILAR

a –––––––––– yer er

a –––––––––– biniciler er

Page 144: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– eğer er

b –––––––––– kılıçlarında ç larında

c –––––––––– uçar ar

c –––––––––– rüzgâr ar

c –––––––––– atlılar ar

b –––––––––– hınçlarında ç larında

BAYRAK

a –––––––––– şehirlere r e

b –––––––––– haber er

a –––––––––– fecre r e

b –––––––––– yer er

c –––––––––– step ep

d –––––––––– ayaklar altında ak lar altında

d –––––––––– bayraklar altında ak lar altında

c –––––––––– hep ep

e –––––––––– kurşun şun

f –––––––––– ikinci nci

f –––––––––– genci nci

e –––––––––– yokuşun şun

Page 145: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

g –––––––––– bir defa a

h –––––––––– dalı lı

g –––––––––– olsa a

h –––––––––– vurulu lu

ı –––––––––– gömülmektedir l mektedir

i –––––––––– tenden en

i –––––––––– gülerekten en

ı –––––––––– ölmektedir l mektedir

YURT

a –––––––––– ozanların an ların

b –––––––––– şakırtısı ı sı

b –––––––––– şarkısı ı sı

a –––––––––– kahramanların an ların

a –––––––––– hanların an ların

b –––––––––– yalkısı ı sı

b –––––––––– parıltısı ı sı

a –––––––––– zamanların an ların

c –––––––––– zaman an

d –––––––––– yan yana na

d –––––––––– akına na

Page 146: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

e –––––––––– yıldızda ız da

e –––––––––– kımızda ız da

c –––––––––– kahraman an

STEP

a –––––––––– memleket t

b –––––––––– sarp p

a –––––––––– serhat t

b –––––––––– kalp p

c –––––––––– örtüsü ü sü

c –––––––––– gökyüzü ü zü

c –––––––––– türküsü ü sü

b –––––––––– step ep

b –––––––––– hep ep

İKİ YALNIZ AĞAÇ

a –––––––––– ağaç aç

a –––––––––– anaç aç

b –––––––––– Diyecekleri … varsa da a

b –––––––––– sağ ağ

c –––––––––– karşı şı

Page 147: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– salınışı şı

b –––––––––– varsa a

b –––––––––– sağ ağ

d –––––––––– hâli li

d –––––––––– mıhlı lı

B –––––––––– Diyecekleri … varsa da a

b –––––––––– sağ ağ

KADAVRA

a –––––––––– maviliğinde liğ inde

a –––––––––– dirliğinde liğ inde

b –––––––––– bir gün gün

b –––––––––– üzgün gün

c –––––––––– eylül mü ül mü

c –––––––––– gül mü ül mü

d –––––––––– anlatamam am

d –––––––––– adam am

e –––––––––– kabirden irden

e –––––––––– birden irden

f –––––––––– ne barka ka

f –––––––––– baraka ka

f –––––––––– mutlaka ka

f –––––––––– şarka ka

Page 148: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– Anka ka

f –––––––––– arka ka

ff –––––––––– aka aka k a

ff –––––––––– korka korka k a

f –––––––––– baka ka

f –––––––––– ufka ka

g –––––––––– örten en

g –––––––––– ben en

h –––––––––– olumda lum da

h –––––––––– ölümde lüm de

f –––––––––– ben başka ka

f –––––––––– çarka ka

f –––––––––– benden başka ka

f –––––––––– şaka ka

f –––––––––– ettiğine bak a ka

f –––––––––– düşe kalka ka

f –––––––––– gök yuka ka

f –––––––––– hırka ka

f –––––––––– culka ka

f –––––––––– aşka ka

f –––––––––– halka ka

ı –––––––––– diri i

ı –––––––––– iyi i

Page 149: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

i –––––––––– bir günü ün ü

i –––––––––– düğünü ün ü

j –––––––––– bütün ün

j –––––––––– o gün ün

k –––––––––– güneşler er

k –––––––––– gider er

l –––––––––– kadavrayı ı

l –––––––––– ayrı ı

KARGALAR

a –––––––––– Gözlerinde … yası as ı

a –––––––––– Okuyaraktan … duası as ı

b –––––––––– alçalmadalar çal madalar

b –––––––––– çalmadalar çal madalar

c –––––––––– koldadır ol dadır

c –––––––––– yoldadır ol dadır

d –––––––––– bulutlar ut lar

d –––––––––– putlar ut lar

A –––––––––– Okuyaraktan … duası as ı

A –––––––––– Gözlerinde … yası as ı

e –––––––––– alçalmadalar a lar

e –––––––––– kargalar a lar

Page 150: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

BİR TREN YOLCULUĞU

a –––––––––– akşama am a

a –––––––––– cama am a

b –––––––––– kin in

b –––––––––– tedirgin in

c –––––––––– düşünce nce

c –––––––––– işkence nce

d –––––––––– saçlar aç lar

d –––––––––– ağaçlar aç lar

e –––––––––– anılarda a

e –––––––––– arta a

f –––––––––– şangırtı ı

f –––––––––– çatlamasıydı ı

g –––––––––– damla beynimde la beynimde

g –––––––––– sağa sola beynimde la beynimde

h –––––––––– yılan an

h –––––––––– ucundan an

ı –––––––––– gibi ibi

Page 151: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ı –––––––––– garibi ibi

i –––––––––– bir gün ün

i –––––––––– öpüştüğün ün

j –––––––––– muttasıl asıl

j –––––––––– nasıl asıl

k –––––––––– derken en

k –––––––––– tren en

DARAĞACI

a –––––––––– erken erken

a –––––––––– öterken erken

b –––––––––– darağacı cı

b –––––––––– yabancı cı

x –––––––––– alnından -

c –––––––––– gecede e de

c –––––––––– düşünmede e de

d –––––––––– kadar ar

d –––––––––– ayaklar ar

e –––––––––– adam am

e –––––––––– cam am

Page 152: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– garibi ibi

f –––––––––– gibi ibi

e –––––––––– adam am

e –––––––––– tutsam am

g –––––––––– uykudan ku dan

g –––––––––– korkudan ku dan

h –––––––––– doğru u

h –––––––––– ruhu u

ı –––––––––– doğmada a da

ı –––––––––– sehpada a da

i –––––––––– eller l ler

i –––––––––– yollar l lar

j –––––––––– bittiğini it tiğini

j –––––––––– yittiğini it tiğini

k –––––––––– bakıp p

k –––––––––– hep p

l –––––––––– ayak ak

l –––––––––– barınmak ak

m –––––––––– aynası mıyım ayn(a) sımıyım

m –––––––––– aynısı mıyım ayn(ı) sımıyım

n –––––––––– dağarcığı ı

n –––––––––– darağacı ı

o –––––––––– dal al

o –––––––––– hâl al

Page 153: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ö –––––––––– akşamdan am dan

ö –––––––––– idamdan am dan

p –––––––––– gece e

p –––––––––– seyirci de e

r –––––––––– gökyüzü üzü

r –––––––––– sürüsü üsü

s –––––––––– erkek ek

s –––––––––– dönerek ek

ş –––––––––– çağrışa ş a

ş –––––––––– nebbaşa ş a

t –––––––––– öldüren l düren

t –––––––––– bulduran l duran

u –––––––––– yalvaç ç

u –––––––––– yalancı c(ı)

ü –––––––––– hırsız rsız

ü –––––––––– arsız rsız

v –––––––––– kabarıyor ar ıyor

v –––––––––– ağarıyor ar ıyor

y –––––––––– ağlanır durur la nır durur

y –––––––––– sallanır durur la nır durur

Page 154: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

BEN BİR YILDIZIM

a –––––––––– yıldızım yıldızlar ortasında ız ım yıldızlar ortasında

b –––––––––– eyvah ah

a –––––––––– yapayalnızım yıl… ortasında ız ım yıldızlar ortasında

b –––––––––– sabah ah

c –––––––––– al - al

d –––––––––– evreni en i

c –––––––––– al - al

d –––––––––– nedeni en i

e –––––––––– yıldızlıkta ız lıkta

f –––––––––– sana Tanrım ana Tanrım

e –––––––––– yalnızlıkta ız lıkta

f –––––––––– bana Tanrım ana Tanrım

EVRENİ SEVMEK Kİ

a –––––––––– bölüşelim elim

b –––––––––– doyuramam ki y uramam ki

a –––––––––– elim elim

b –––––––––– buyuramam ki y uramam ki

c –––––––––– severim v erim

c –––––––––– överim v/rim erim

cc –––––––––– terim rim

Page 155: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– ayıramam ki y ıramam ki

d –––––––––– gelişim bu ş im bu

d –––––––––– neşem bu ş em bu

d –––––––––– işim bu ş im bu

b –––––––––– kayıramam ki y ıramam ki

e –––––––––– almışın şın/al

e –––––––––– karşın şın

ee –––––––––– dalmışın al mışın

b –––––––––– uyaramam ki y aramam ki

f –––––––––– akşamda a

f –––––––––– ya da a

f –––––––––– ama a

b –––––––––– sıyıramam ki y ıramam ki

g –––––––––– dünyanın a nın

g –––––––––– aramanın a/ın nın

gg–––––––––– kalkın ın

b –––––––––– duyuramam ki y uramam ki

SÖYLE

a –––––––––– bahçeden e den

a –––––––––– pencereden e den

Page 156: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

b –––––––––– görüyorum rum

b –––––––––– uçurum rum

c –––––––––– doluştuğu ş tuğu

c –––––––––– dolaştığı ş tığı

d –––––––––– sıkıntıları içinde ntı ları içinde

e –––––––––– aşağılarda ğ(ı) larda

e –––––––––– bağlarda ğ larda

b –––––––––– görüyorum rum

b –––––––––– uçurum rum

c –––––––––– buluştuğu ş tuğu

c –––––––––– dolaştığı ş tığı

d –––––––––– yıkıntıları içinde ntı ları içinde

f –––––––––– kez z

f –––––––––– yaz z

g –––––––––– bahçede çe de

g –––––––––– bohçada ça da

h –––––––––– insanın san ın

h –––––––––– nisanın san ın

d –––––––––– çalkantıları içinde ntı ları içinde

YAĞMA

a –––––––––– aydınlık ık

b –––––––––– yolu l u

Page 157: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a –––––––––– kaldık ık

b –––––––––– İstanbul’u l u

c –––––––––– gemilerle i lerle

d –––––––––– sokaklarla a

c –––––––––– gibilerle i lerle

d –––––––––– dünya a

e –––––––––– İstanbul’du bul du

f –––––––––– şimdi di

e –––––––––– buldu bul du

f –––––––––– kenti ti

g –––––––––– kendi endi

h –––––––––– kutlu lu

g –––––––––– kenti enti

h –––––––––– dolu lu

ı –––––––––– üstüne n e

i –––––––––– ejder er

ı –––––––––– yöne n e

i –––––––––– çöpler er

j –––––––––– sonra ra

f –––––––––– gibi i

j –––––––––– uzaklara ra

Page 158: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– belki i

i –––––––––– ürker er

k –––––––––– kork k

i –––––––––– günler er

k –––––––––– yok k

l –––––––––– ufak ak

m –––––––––– işte şte

l –––––––––– bak ak

m –––––––––– düşte şte

n –––––––––– gömülmek ek

o –––––––––– mezarlara ara

n –––––––––– Bebek ek

o –––––––––– farfara ara

ö –––––––––– ortasında a sında

p –––––––––– sakın kın

ö –––––––––– havasında a sında

p –––––––––– aşkın kın

r –––––––––– yağma a

s –––––––––– Itri ri

Page 159: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

r –––––––––– çığlığa a

s –––––––––– ayaküzeri ri

ş –––––––––– hayat t

t –––––––––– ortada a

ş –––––––––– tut t

t –––––––––– taa a

u –––––––––– bile le

ü –––––––––– şehir ir

u –––––––––– hızla la

ü –––––––––– olabilir ir

v –––––––––– yalılar alı lar

y –––––––––– beyaz az

v –––––––––– sevdalılar alı lar

y –––––––––– yaz az

z –––––––––– uçuk uk

i –––––––––– haber er

z –––––––––– çocuk uk

i –––––––––– gitmişler er

a1 –––––––––– yıl l

b1–––––––––– el ele le

Page 160: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

a1 –––––––––– hayal meyal l

b1–––––––––– bile le

c1 –––––––––– düşünsen en

d1–––––––––– yitirdik ik

c1 –––––––––– şölen en

d1–––––––––– yenik ik

f –––––––––– vakti ti

c1 –––––––––– verilen en

f –––––––––– şimdi di

c1 –––––––––– ben en

e1 –––––––––– güzelim el im

f –––––––––– neydi di

e1 –––––––––– elim el im

f –––––––––– cenneti ti

f1 –––––––––– yerde er de

g1–––––––––– umursamadan an

f1 –––––––––– pencerelerde er de

g1–––––––––– zaman an

h1–––––––––– tabu bu

Page 161: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ı1 –––––––––– bir giz iz

h1–––––––––– İstanbul bu bu

ı1 –––––––––– kalbimiz iz

BİRAZ DAHA

a –––––––––– gece e

b –––––––––– sonsuz n suz

b –––––––––– sensiz n siz

a –––––––––– içinde e

c –––––––––– haşır neşir ir

d –––––––––– bilişmemiz iz

c –––––––––– bir ir

d –––––––––– deniz iz

KENDİMLE

a –––––––––– Dıranas as

x –––––––––– otur -

b –––––––––– görüyor musun sun

a –––––––––– olmaz az

b –––––––––– sun sun

a –––––––––– saz az/z

c –––––––––– hüzün ün

aa –––––––––– şans s

Page 162: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– ün ün

d –––––––––– Dıranas’ın ın

a –––––––––– yas as

a –––––––––– biraz az/z

d –––––––––– çağlasın ın

d –––––––––– aldırmaksızın ın

aa –––––––––– son kez z

ÇAĞRI

a –––––––––– dalın ucunda al ın ucunda

a –––––––––– kavalın ucunda al ın ucunda

b –––––––––– usanmıyor or

b –––––––––– kor or

a –––––––––– hayalin ucunda al in ucunda

b –––––––––– mor or

a –––––––––– al’ın ucunda al ın ucunda

aa –––––––––– uyanmıyor or

PARÇALAR I

a –––––––––– Durmuş’um urmuşum

a –––––––––– oturmuşum urmuşum

b –––––––––– yapyalnız ız

b –––––––––– dermansız ız

c –––––––––– silik k

Page 163: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– ilk k

d –––––––––– denizlerden z lerden

d –––––––––– ağızlardan z lardan

e –––––––––– ölü lü

e –––––––––– örtülü lü

f –––––––––– yerde er de

f –––––––––– günlerde er de

g –––––––––– balıkçılar lar

g –––––––––– bu öyküyü avlar lar

h –––––––––– Ahmetler için hmet ler için

h –––––––––– Mehmetler için hmet ler için

PARÇALAR II

a –––––––––– durmuşum urmuşum

a –––––––––– Durmuş’um urmuşum

b –––––––––– kelimelerde me lerde

b –––––––––– ölmelerde me lerde

x –––––––––– garip -

c –––––––––– kaburga a

c –––––––––– doğa a

d –––––––––– aynalardan a lardan

d –––––––––– mağralardan a lardan

e –––––––––– çağıra çağıra ra

e –––––––––– aldatmalara ra

Page 164: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

f –––––––––– benim en im

f –––––––––– kefenim en im

g –––––––––– zor or

g –––––––––– yürüyor or

h –––––––––– böcekler cek ler

h –––––––––– örümcekler cek ler

ı –––––––––– acıkan cık an

ı –––––––––– çıkan çık an

i –––––––––– acı cı

i –––––––––– usancı cı

j –––––––––– oyuncaklarız cak larız

j –––––––––– kırılacaklarız cak larız

k –––––––––– kafiyede ye de

k –––––––––– ilânihayede ye de

l –––––––––– Durmuş muş

l –––––––––– vurulmuş muş

m –––––––––– işkence nce

m –––––––––– günce nce

PARÇALAR III

a –––––––––– günlerden en

a –––––––––– ben en

b –––––––––– elenmedeydi le nmedeydi

b –––––––––– eğlenmedeydi le nmedeydi

Page 165: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– ordu ordu

c –––––––––– istiyordu ordu

d –––––––––– seyre r e

d –––––––––– ölmelere r e

e –––––––––– İstanbul ul

e –––––––––– pul pul ul

f –––––––––– yıkanmış k anmış

f –––––––––– okunmuş k unmuş

g –––––––––– avlanan la nan

g –––––––––– ulanan la nan

h –––––––––– uzatarak ak

h –––––––––– salak ak

ı –––––––––– ağladı ağ ladı

ı –––––––––– bağladı ağ lad

i –––––––––– vurmuşum urmuşum

i –––––––––– Durmuş’um urmuşum

j –––––––––– yerde e

j –––––––––– yürümekte e

k –––––––––– yüz z

k –––––––––– yaz z

l –––––––––– dönüştü üş tü

l –––––––––– düştü üş tü

x –––––––––– uçuyorum -

Page 166: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

m –––––––––– yok ok

m –––––––––– ok ok

x –––––––––– ruhuma -

n –––––––––– hakan an

n –––––––––– dalgalanan an

o –––––––––– yüzlü üz lü

o –––––––––– gündüzlü üz lü

x –––––––––– savaşa -

x –––––––––– aşağı -

ö –––––––––– özgürlükler r lükler

ö –––––––––– körlükler r lükler

r –––––––––– akar ar

p –––––––––– yaptık ettik (e)t tık… tik

p –––––––––– kırdık attık (a)t dık… tık

rr –––––––––– çalıklar ar/lık lar

rr –––––––––– taşkınlıklar lık lar

x –––––––––– içindi -

………………………

s –––––––––– sen en

s –––––––––– yenen en

ş –––––––––– canları an ları

ş –––––––––– kanları an ları

t –––––––––– özgürlüğümüze z e

t –––––––––– bize z e

Page 167: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

u –––––––––– dağlara ağ lara

u –––––––––– sehpalara â lara

x –––––––––– gibi -

……………………

x –––––––––– gökyüzünde -

x –––––––––– üzüntü -

ü –––––––––– sağ sağ

ü –––––––––– olsa sa

v –––––––––– gerek ek

v –––––––––– tek ek

y –––––––––– dolusu su

y –––––––––– su su

z –––––––––– Durmuşlar urmuş lar

z –––––––––– vurmuşlar urmuş lar

a1 –––––––––– aramak mak

a1 –––––––––– suvarmak mak

PARÇALAR IV

a –––––––––– Durmuş’um urmuşum

a –––––––––– oturmuşum urmuşum

b –––––––––– özgürüm ür üm

b –––––––––– yürürüm ür üm

c –––––––––– gündüz üz

Page 168: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

c –––––––––– yüz üz

d –––––––––– ne kadar büyük ne kadar büyük

d –––––––––– bitene kadar büyük ne kadar büyük

e –––––––––– üstümüzde üz de

e –––––––––– güzde üz de

f –––––––––– orman an

f –––––––––– yakından an

g –––––––––– öldü dü

g –––––––––– akşamüstü tü

f –––––––––– dünyamdan an

f –––––––––– zaman an

h –––––––––– oluş uş

h –––––––––– Durmuş uş

2.3.1.2.2.1. Uyağı Oluşturan Sözcükler

Ahmet Muhip Dıranas, şiirlerinde uyak düzenini oluştururken toplam 1877

sözcükten yararlanmıştır. Uyaklarda birbirinden farklı 1340 çeşit sözcük

kullanılmıştır. Sayım sırasında ikilemeler tek sözcük olarak kabul edilmiştir. Uyağı

oluşturan sözcüklerin türleri, adetleri ve oranları şöyledir:

Türü Adedi Oranı (%)

Ad 964 51.4

Eylem 422 22.4

Sıfat 191 10.2

Page 169: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Zarf 211 11.2

Zamir 43 2.3

Edat 37 2

Bağlaç 9 0.5

Ünlem 5 0.3

Genel sözcük dağarcığında olduğu gibi sözcüklerin büyük çoğunluğunu

yine adlar oluşturuyor. Ancak genel tablonun aksine eylemler sıfatların iki katı,

zarfların oranı da çok yakın durumdadır. Zarfların sırası ve oranı ise değişiklik

göstermiyor. Tablodan çıkan sonuç, Dıranas’ın uyağı eylemlerden çok adlarla

kurduğu gerçeğidir. Demek ki Dıranas, şiirinde kurallı cümleden çok devrik

cümleyi yeğlemiştir.

a!

aba

abla (4)

acı

acıkmak

açmak (4)

ada

adam (7)

âdemoğlu

adım

ağaç (5)

ağarmak

ağır (2)

ağız

ağlamak (5)

ağlanmak

ağrı

Ağrı (2)

ah (2)

Ahmet

ahretlik

ak

aka aka

akadurmak

akıl

akın (3)

akis

akış

akıtmak

akmak (6)

akrep

aksetmek (2)

Page 170: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

akşam (10)

akşamüstü

al

alay alay

alçalmak (2)

aldanış

aldatma

aldırmamak

âlem (2)

alev

alın (2)

Allah

almak (3)

alt

ama

aman

an (5)

anaç

ancak

anı (3)

anka

anlatmamak

anne

ansızın

ara (5)

araba

aralamak

aralanmak

aralık

arama (2)

aramak (5)

ardı sıra

arınmak

arka (2)

arpa

arsız

art

artık (2)

artmak

asma(üzüm

a.)

aşağı

aşk (6)

at (3)

ateş (4)

atlı

atmak (2)

avara

avaralanmak

avaz

avlamak

avlanmak

avuç (3)

avurt

ayak (4)

ayaküzeri

aydınlatmak

aydınlık

ayırmamak

ay ışığı (2)

ayna (9)

Page 171: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

aynı

ayrı (2)

ayvaz

baca

bağ (bahçe)

bağırmak

bağlamak

bahadır

bahar (9)

bahçe (10)

baht (2)

bakadurmak

bakış (2)

bakmak (9)

bakraç

balıkçı

balkon

bana (3)

baraka

barınmak

bark

baş (5)

başak

başka (2)

başlamak

batmak

bayrak (2)

bayram (2)

bazan

Bebek

beklemek

belî

belirsiz

belki (5)

belli

ben (17)

bencil

bencileyin

beri

berraklık

beslenmek

beşik (3)

beter

beyaz

bîçare

biçim

bildirmek

bile (2)

bilek

bilinç

bilişmek

bilmek

binbaşı

binici

bir

bir bir

bırakmak (2)

biraz

birden (3)

birlikte (2)

Page 172: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

biteviye

bitki

bitmek (4)

biz (3)

boğuk

bohça (2)

boş

boyunca (2)

bozmamak

böcek (2)

bölüşmek (3)

bu (4)

buğu

buldurmak

bulmak (4)

buluşmak (3)

bulut (8)

bulutlu

buram buram

but

buyurmamak

(2)

bütün

büyümek

büyütmek

cam (4)

can (2)

cennet (2)

ceylân

culka

cumhuriyet

cüce

çadır

çağıra çağıra

çağırmak

çağlamak

çağrışmak

çalık

çalkantı

çalmak

çaresiz

çark

çarpmak

çatlama

çay

çekmek

çeşme (2)

çevirmek (2)

çiçek (3)

çığlık

çıkmak (3)

çile

çınar

çıplak

çırılçıplak

çirkin

çırpınış

çiy (2)

çoban

çocuk (4)

çoğalmak

Page 173: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

çook

çorba (2)

çöp

da/de (5)

dağ (3)

dağarcık

dağınık

daha (3)

daima

dal (7)

dalga

dalgalanmak

dalmak

dam

damla (2)

dar

darağacı (2)

darmadağın

dayamak

defa (2)

değil (2)

dek

deli deli

delik

delik deşik

delikanlı

delilik

delirmek

demek (3)

demirli

deniz (1)4

dere

dere dere

(dererek)

derin (5)

derken (2)

dermansız

dert

destan

devir

dikmek

dil

dinlemek

dinmek

Dıranas (2)

direk

diri

dirlik

diş

diyar

diz

dizi dizi

doğa

doğmak (2)

doğru (3)

dokuz

dolaşmak (2)

doldurmak

dolmak (2

dolu (5)

doluşmak

Page 174: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

donanmak

doyurmamak

dökmek

dökülmek

(4)

döndürmek

dönenmek

dönmek (2)

dönüşmek

dua (3)

dudak (5)

dul

duman

dupduru

durmak (6)

durmamak

(3)

Durmuş (7)

duymak (4)

duyurmamak

düğüm

düğün (3)

dünya (7)

düş (4)

düşe kalka

düşmek (4)

düşünce (4)

düşünmek

(4)

düz (2)

düzey

ebedî (2)

ebediyet

ece (3)

eğer (2)

eğlenmek

ejder

el ele

el (8)

elâ

elbet

elbette

elbise

elenmek

emzirmek

engin

erek

erkek (3)

erken (2)

Erzincan

Erzincanlı

eser

esin

eski

eskil

esmek

eşik

eşya

etek (3)

etmek (4)

ev

Page 175: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

evren (3)

evvel

eylemek (2)

eylül

eyvah

ezan

ezgi

farfara

fazla

fecir (4)

fenalık

fener

fırça

gam (2)

garip (2)

gece (21)

geceleyin

geçmek (3)

geçmiş

gelecek

gelin (2)

geliş (2)

gelmek (11)

gemi (8)

genç

geniş

genişlemek

gerçek

gerdan

gere gere

gerek (3)

getirmek

gezmek

gibi (11)

gidiş

girmek (2)

gitmek (9)

giymek

giz (2)

gizli

göğüs (2)

gök

gökyüzü (8)

gölge (8)

gömlek

gömülmek

(3)

gönül (3)

görev

görmek (5)

görünmek

(2)

götürmek (2)

göz (3)

gözde

gül (9)

güleyazmak

gülmek (12)

gülüşmek

gümrah (2)

gün (13)

Page 176: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

günce

gündüz (4)

gündüzlü

güneş (6)

güneşsiz

güvercin

güya

güz (4)

güzel (8)

güzelleşmek

güzellik (4)

haber (3)

habersiz

hafıza

hakan

hâl (4)

hâlâ

halka

hallı

han

has (2)

hasat

haşır neşir

hatıra

hatırlamak

(4)

hava (4)

havuz

hayal meyal

hayal (2)

hayat (2)

haz

hece

hem

henüz

hep (4)

hepiniz

hepsi

heveng

hınç

hırka

hırsız

hisar

hız (2)

hudut (4)

hurda

huzur

hür

hüzün (2)

ıssız (2)

ıstıraplı

ışık (2)

ışıldamak

ıtır

Itri

iç (12)

içeri

için (3)

içmek (2)

idam

iki

Page 177: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ikinci

ikiz

iklim

ili (2)

ilânihaye

ileri

ilerlemek

ilk

in

ince (3)

inlemek

inmek (3)

insan (4)

insansız

iplik iplik

iskelet

İstanbul (3)

istemek (3)

iş (2)

işkence (3)

işte

iyi

iyilik

iz (2)

kabarmak

kabir

kaburga

kaçmak (2)

kadar (6)

kadavra

kadeh

kader (2)

kaderince (2)

kadın (3)

kafile kafile

kafiye

kah kah kah

(2)

kahraman (3)

kalça

kalkadurmak

kalkmak (2)

kalmak (5)

kalp (5)

kamaşmak

kamış (4)

kan

kanat (3)

kapamak

kapanmak

kapı (4)

kar

karanlık

karasevda

kardeş (4)

karga

karı

karınca

karışmak

karşı (4)

karşın

Page 178: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

katı

kaval

kavis

kayakalmak

kaybolmak

kayırmamak

kazımak

keder (4)

kefen

kelebek

kelime

kenar

kendi

kent (4)

kervan

kesin

kez (2)

Kezban

ki (2)

kibir

kılıç

kilitli

kim bilir

kımız (2)

kin

kır

kırılmak

kırlık

kirpik (2)

kısıtlı

kıskanmak

kış (3)

kişi (2)

kitap

kıvrak

kıyamet

kıyı

kız (3)

kızıl

koca

koku (3)

kol kola

kol (3)

konmak

konuşmamak

kor

korka korka

korkmak

korku (4)

korkulu

korkunç (2)

koşmak (4)

köpük (2)

Köroğlu

kucak

kul

kurmamak

kurşun

kurt (2)

kuru

Page 179: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

kuş (4)

kutlu

kuytu

kuyu

küçücük

küheylan (2)

küşat

liman (2)

mabut

madalyon

mağara

mahalle

mahrem

mahrut

mahsus

mahzun (3)

mamut

mandolin

manzara (2)

masal (2)

mavi (2)

mavilik (2)

maya

meğer

Mehmet

melek

melul

meme (2)

memleket

mendil

merdiven

meyva (2)

Mezamir

mezar

mı/mi (3)

mıhlı

mor (3)

mutlaka

muttasıl (2)

nasıl

naz (2)

ne (2)

nebbaş

neden (2)

nefes

nehir

nergis

neşe (3)

nihayetsizlik

nisan

nokta

nöbet nöbet

nur

o (7)

ocak

oda (4)

oğul

ok

okşamak

okunmak

Page 180: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

olmak (13)

olmamak

olum (2)

oluş

on

ordu (2)

orman (3)

orta (3)

Osman

oturmak (3)

ova (2)

oynamak (2)

oyun

oyuncak

ozan

öğretmek

öldürmek

öldürücü

ölmek (8)

ölü

ölüm (5)

ömür (2)

önce

önlemek

öpmek

öpüş (3)

öpüşmek

örgü

örtmek (2)

örtü (3)

örtük

örtülmek

örtülü (2)

örülmek

örümcek

öte (3)

ötmek

ötürü (2)

övmek

öyle

özenmek

özgür

özgürlük (2)

özlemek

para

parıltı

parıltıcık

parmak

pencere (8)

perçinlemek

perde (2)

peş (2)

peyman (2)

pınar (2)

pırıldamak

pis

pişmanlık (2)

pranga

puhu

pul pul

Page 181: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

pusu

put (2)

renk (3)

Rönesans

ruh (4)

rüya (6)

rüzgâr (11)

saat (4)

sabah sabah

sabah (4)

saç (5)

sağ (4)

sağa sola

sak

sakat

sakınmak

sal

salak

salıncak

salınış

salkım

sallanmak

salmak (2)

sana

sanatkâr

sapa

saray (3)

sarhoş

sarı

sarkadurmak

sarkmak

sarmak

sarmaş dolaş

sarp

satır

savurmak

saz

seçmek

seher (2)

sehpa (2)

sel

sema

sen (8)

sensiz

serçe

serhat

serin

sermek

serseri

serüven

ses (7)

sessiz (2)

sevaplı

sevdalı

sevgi (3)

sevgili (2)

sevinç (3)

sevişmek

sevmek (3)

seyir

Page 182: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

sıcak (2)

sihirli

sıkıntı

silik

silmek

sini

sır

sırt

sis (2)

sıyırmak

siz

sofra

sokak (3)

solmak

sonra

sonsuz

sonsuzluk

(3)

soyunuk

söğüt

sökmek

söndürmek

sönmek

söylemek (4)

step (2)

su (6)

sultan

sunmak (2)

susuz

susuzluk (2)

suvarmak

sürgün (3)

sürü (2)

sürüklemek

sürüm

sürümek

süt

şad

şafak (2)

şaka

şakırtı

şan

şangırtı

şans

şark

şarkı (4)

şaşkın

şehir (2)

şevk

şey (3)

şeytansız

şiir (3)

şimdi (3)

şölen

taa

tabaka

tabu

tabut

tahayyül

takılmak

Tanrı (2)

Page 183: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

tanrıça

tanrılar

tanrısal

tapmak

taptuk

tarla

tas (2)

taş

taşımak

taşkınlık

tat

tatmak

tedirgin

tek

tekmil

tekrar (2)

tekrarlanmak

tel tel

temizlenmek

ten (2)

ter (2)

terk

terlik

testi

tez

titremek

topak (2)

tren (2)

tutku (2)

tutmak (3)

tutsak

tükenmek

türkü

tüy

uç (3)

uçmak (7)

uçuk

uçurum (3)

ufak

ufuk (2)

uğru

ulanmak

umman (2)

umursamama

k

umut

unutmak (2)

usanç

usanmak

uyanmak (3)

uyanmamak

(3)

uyku (7)

uykusuzluk

uymak

uyumak (3)

uz gide

uzak (7)

uzanmak (2)

uzatmak

ülke

Page 184: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ün

üretmek

ürkmek

ürpermek

üst (9)

üşenmek

üşümek

üzgün (2)

üzre

vakit (4)

Van

var (9)

varlık

ve

vebal (2)

vehim

verilmek

vesvese

volkan

vurgu

vurmak (2)

vurulmak

vurulu

vücutsuz

ya da

yabancı

yağma

yağmak (2)

yağmur (6)

yakın (5)

yakmak (2)

yalancı

yalı

yalkı

yalnayak

yalnız (2)

yalnızlık

yalvaç

yalvarmak

(2)

yamaç

yaman

yan yana

yan (5)

yanak

yangın

yani

yanmak (3)

yapayalnız

yapyalnız

yaprak yaprak (2)

yaprak (3)

yâr

yara (2)

yaralı

yas (3)

yaslamak

yaşamak (9)

yavuklu

yaya

yaz (4)

yazın

Page 185: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

yel

yemek

yemiş (2)

yen

yenik

yenmek (2)

yer yer

yer (14)

yeryüzü

yıkanmak

yıkıntı

yıl

yılan

yıldız (7)

yıldızlık

yitik

yitirmek (2)

yitmek

yok (3)

yokuş

yol (6)

yolcu

yorgunluk

yormak

yön

yudum (2)

yuka

yukarı

yu-mak

yunmak

yüce (2)

yükselmek

(2)

yürek

yürümek (5)

yüz (10)

zafer

zaman (17)

zambak (2)

zehir

zekâ

zor

zorlamak

2.3.1.2.2.2. Uyağı Oluşturan Sesler

Toplam uyak, 1.874+ 29 adet -iki taraftan uyaklı, dişi uyak, çifte uyak-.

Toplam 1976 dize içinde 55’i uyaksız redifli olmak üzere 103 dize uyaksızdır. 252

çeşit uyak kullanılmıştır.

Page 186: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Kimi ses ve ses öbekleri çok sık kullanılmıştır. an (89), a (74), ar (74), ak

(61), am (31), ka (24), la (20); er (73), en (56), e (33), ce (25), ek (25), el (21); ın

(24), ız (20); i (38), ir (37), iz (34), in (28); u (29); ç (20), k (22), l (45), n (45), ş

(17), t (26), z (23) ses ve ses öbekleri bu anlamda hemen dikkati çekmektedir.

Burada altını çizmemiz gereken nokta, bu seslerin uyağı oluşturan eleman değil;

bilhassa uyağı kuran ögeler olmasıdır. Bu açıdan baktığımız zaman bu nicelikler

daha fazla anlam kazanır.

Tabloya uyak kurucu ünlüler açısından baktığımız zaman 787 kez

kullanılan düz ünlülerin (a, e, ı, i) üstünlüğünü görürüz. Yuvarlak ünlüler yalnızca

29 kez yinelenen “u” ile temsil edilmektedir. Düz ünlüler içinde de geniş-düz (a, e)

ünlülerin egemenliği açıkça görülmektedir. Nicelik bakımından dikkati çeken

ünsüzler ise n (242), r (184), k (108), l (106) ve z (7)’dir. Çok yinelenen ünsüzlerin

ortak özelliği hepsinin yumuşak ünsüz olması ve akıcı niteliklere sahip olmasıdır.

a (75)

â (4)

aban (2)

aç (13)

ad/at (2)

ada (2)

ağ (8)

ah (15)

ak (61)

akın (4)

al (19)

alı (2)

am (31)

amış (2)

an (91)

ân (8)

ana (2)

ap (2)

ar (72)

âr (5)

ara (10)

arası (2)

aray (2)

ardı (2)

Page 187: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

as (10)

asıl (2)

aş (3)

at (8)

atı/adı (2)

ay (3)

aya (2)

ayım (2)

ayn(a)/ayn(ı)

(2)

az (9)

bi (6)

bu (2)

bul (2)

c (12)

ca (2)

cak (2)

ce (27)

cek (2)

cı (4)

ci/ce (2)

cık/çık (2)

cu (3)

ç (18)

ça/çe (2)

çe (5)

çi/çiy (2)

çi/iy (2)

çmişi (2)

d (7)

da (6)

de (7)

di (3)

du(ordu ile

çifte)

dım (2)

dum (2)

dü/tü (2)

e (35)

eğ (2)

ek (25)

ekler (2)

el (21)

eli (2)

elim (2)

em (5)

emek (2)

en (57)

endi/enti (2)

eng (2)

ep (2)

er (73)

ere (6)

erin (8)

erken (2)

erler (2)

es (4)

ese (2)

eş (10)

eşi (2)

eşiğ (2)

eşik (2)

Page 188: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

et (5)

ev (2)

ey (4)

ga/ge (2)

gi (2)

güler (2)

gün (8)

güzelim (2)

ğ (2)

hça/hçe (2)

hmet (2)

ı (10)

ığ (2)

ık (8)

ıl (4)

ın (24)

ır (9)

ış (4)

ıyı (2)

ız (20)

i (37)

ibi (4)

içim (2)

id/it (2)

ik (8)

il (6)

in (28)

ir (37)

irden (2)

is (5)

iş (3)

işi (2)

it (5)

iy (2)

iye (2)

iz (36)

izi (2)

k (22)

ka (24)

kı (2)

ki (4)

kımı (2)

kın (2)

kin/kın (2)

kış (2)

ku (6)

l (45)

la (20)

lâ (2)

lar (7)

le (9)

ler (2)

lı (5)

li (4)

liğ (2)

lık (2)

lik (3)

likte (2)

lım (2)

lim/lım (2)

Page 189: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

lu (5)

lum/lüm (2)

lü (6)

lüm (4)

m (4)

madan (2)

mak (2)

man (2)

mde (2)

me (5)

mı (2)

mi (3)

mış (2)

muş (2)

n (42)

na (8)

nca (2)

nce (4)

nci (2)

ne (4)

ni (6)

niz (2)

no/nu (2)

ntı (3)

nü (2)

ok (4)

ol (5)

on (2)

or (10)

ordu (2)

ordum (2)

oş (2)

ök (2)

p (8)

pa/ba (2)

pa (3)

r (12)

ra (8)

rak (2)

reğ (2)

ren (2)

rı (12)

ri (4)

rim (2)

rsız (2)

ru (5)

rum (6)

rü (3)

s (10)

sa/sağ (2)

sal (2)

san (2)

si/zü (2)

sini (2)

sis/siz (2)

su (4)

sun (2)

suz (4)

sü/zü (2)

ş (17)

Page 190: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

şa (2)

şan (2)

şı (9)

şığı/şiği (2)

şım (2)

şın (2)

şte (2)

şun (2)

t (26)

te (3)

tı (2)

ti (3)

tiren (2)

tü (4)

u (29)

ud/ut (2)

uğu (2)

uk (8)

ul (5)

um (3)

un (6)

ur (10)

urmuş (2)

urmuşum (8)

us/uz (2)

usu (2)

uş (2)

ut (15)

uy (2)

uyu/üyü (2)

uz (7)

ü (11)

ük (2)

ül (6)

üm (4)

ün (13)

ür (6)

üsü/üzü (2)

üş (6)

üz (13)

üzü (4)

v (2)

va (2

y (9)

ya (2)

yâ (2)

yan (2)

ye (2)

yüz (2)

z (23)

2.3.1.2.3. Tekrarlar

Page 191: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ölçü ve uyağın yanı sıra tekrarlar da bir ritm ögesidir. Tekrarların içine

sözcük, sözcük öbeği ve cümle düzeyindeki birimler alınmış olup uyak ya da redif

olarak kullanılan sözcük ve sözcük öbeklerinden -ilgili bölümde ele alındığı için-

elden geldiğince uzak durulmuştur.

Dıranas’ın şiirlerinde 56 sözcük, 14 sözcük öbeği ve 4 cümle tekrara konu

olmuştur. Sözcükler 164 kez, sözcük öbekleri 32 kez, cümleler 9 kez tekrar edilmiş

olup toplam 207 tekrarla karşılaşıyoruz. Aynı birim -sözcük-, bir şiir boyunca 9 kez

yinelenebilmiştir. Bu tablodan anlaşıldığı üzere Ahmet Muhip Dıranas

tekrarlardan, diğer ritm ögeleri gibi bilinçle yararlanmış; bu araçla şiirinin müzikal

yapısını güçlendirmiştir.

Şair kimileyin ses ve anlamı, sözcük ve ruh hâlini o kadar etkili bir şekilde

kaynaştırmıştır ki şiirdeki her bir tekrar aynı zamanda temaya da hizmet eder hâle

gelmiştir. “Bitmez Tükenmez Can Sıkıntısı” şiirininin ikinci dörtlüğü buna iyi bir

örnektir:

“Aynı siyah güneş, aynı siyah,

Aynı susayış, aynı koşuş, aynı…

Of… hep aynı şey, aynı şey, aynı şey,

Aynı, aynı, aynı, aynı, aynı…” (Ş, 104)

Ahmet Muhip Dıranas’ın şiirinde saptadığımız tekrarlara konu olan sözcük

ve sözcük öbeklerinin altı çizilerek gözler önüne serilmiştir.

• “Dirilmek… bir, bir daha, bir daha… (Ş, 11)

• “Selâm, sonsuzluğun aydınlık bahçesinden

Selâm, senelerce, senelerce evvele” (Ş, 15)

Page 192: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “Verdi bir başka renk, başka biçim hasından” (Ş, 18)

• “Son aşkımdır bu -sen- ve son çile,

Günümün son fecri, sonu artık” (Ş, 23)

• “Her görüntüde ve her seste

Kendi kendine tekrarlanan

O şarkı… Ve de her nefeste.” (Ş, 24)

• “Gün batıyor, gün batıyor,

Veda etsem hepinize.” (Ş, 28)

• “Kaybetsem kara bir duman

Arkasında hafızamı,

Koşsam, koşsam, koşsam, koşsam…” (Ş, 28)

• “Yağmurlar dindiği zaman

Geleceksin

Ki karanlık ölümdür.

Işığım söndüğü zaman

Güleceksin

Ki karanlık ölümdür.” (Ş, 29)

• “Dışarda bayram;

Bayram bize mahrem.” (Ş, 30)

• “Çağırdım, çağırdım, çağırdım

Page 193: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bir böcek gibi titriyerek.

Koştunuz tükeninceyedek

Ha bir adım, daha bir adım.” (Ş, 32)

• “– İçimi gıcıklıyor bu ıhlamur kokusu,

Bu ıhlamur kokusu, ah!

Ya görünmez güllerin kokuları!… – Hep pusu,

Hep pusu bana, kah kah kah…” (Ş, 34)

• “Yalnız ateşimle ısınacak ve

Yalnız vücudumla besleneceksin.” (Ş, 53)

• “Sesin nerde kaldı, her günkü sesin,

Unutulmuş güzel şarkılar için

Bu kar gecesinde uzaktan, yoldan,

Rüzgâr gibi tâ eski Anadolu’dan

Sesin nerde kaldı? Kar içindesin!” (Ş, 57)

• “Uğulda, uğulda, uğulda sonbahar rüzgârı,

Bir dal kırabilir misin bakalım, gönlümüzde?” (Ş, 60)

• “Ben büyük şarkıları severim; büyük olsun,

Deniz gibi, gökyüzü gibi her şey ve mahzun.” (Ş, 67)

• “Ya o gökyüzü, öylesine mavi

Üstümüzde, öylesine ebedî

Page 194: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

O gökyüzü ve öylesine gerçek;

Büyük, büyük, büyük, kocaman çiçek.” (Ş, 70)

• “Günler geçiyor, günler;

Pişmanlığa sürgünler

Gibi geçiyor günler.” (Ş, 73)

• “Birbiri ardı sıra

Dizilmişler yollara,

Birbiri ardı sıra” (Ş, 73)

• “Geçiyor bütün günler,

Pişmanlığa sürgünler

Gibi günler ve günler…” (Ş, 73)

• “– Bu bahar toplayınca son güllerimizi,

Coşalım, coşalım, coşalım! Ve rüzgâr” (Ş, 77)

• “BULUTLAR

Yeşil gözlerinde akşamın rengi

Mor gagalarında fecir, bulutlar.

Bitmez tükenmez kuş sürüsü gibi

Page 195: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dağlar arkasından gelir bulutlar.

Bulutlar binlerce ve dizi dizi

Batı uçlarında dikilmiş putlar.

Bulutlar her akşam içip denizi

Gökkubbede şölen kuran mabutlar.

Bulutlar kuzeyin buz dağlarından

Sıcak vadilere inen mamutlar.

Ve gözlerimize dolup da bazan

Döken içimize zehir, bulutlar!” (Ş, 80)

• “Baksan bir uzaklık var hangi yana,

Hangi eşyaya dönsen boş bir ayna” (Ş, 82)

• “Durun, geçmesin zaman, durun

Elimle kurduğum saatler!” (Ş, 84)

• “Fışkırdı bir pınar gibi dünya yüzüne

Işıltılar… güzellik güzellik üstüne…” (Ş, 85)

• “Gel! Seninle yüce dağlara çıkalım;

Yalnız yüce dağlar benim aşkıma eş.

Page 196: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

O dağlar, hani her gün doğar ya güneş,

Orada. Orada egemen o iklim.” (Ş, 89)

• “Yakın dostlarına bahs aç ölmekten

Ve gel benimle, kaçalım kaçalım…” (Ş, 89)

• “Karlı başın yüce dedikleyin yüce” (Ş, 90)

• “Bulutlar ne güzel bulutlardır onlar” (Ş, 90)

• “Yansın o yıldızlar, bitinceye kadar

En derin uykular, en tatlı uykular.” (Ş, 90)

• “Güneş! güneş! güneş! ey, ölümsüz ece!” (Ş, 91)

• “Ne ki bu cendere, ne ki bu sonsuzluk” (Ş, 93)

• “Aynı siyah güneş, aynı siyah,

Aynı susayış, aynı koşuş, aynı…

Of… hep aynı şey, aynı şey, aynı şey,

Aynı, aynı, aynı, aynı, aynı…” (Ş, 104)

• “Yalnız taze bir kadın yaşlılığı arıyor;

Yaşlılığım! yaşlılığım! diye yalvarıyor.” (Ş, 106)

• “Soyarlar, soyarlar bir siyah meyvayı.” (Ş, 107)

• “Bir nehir. Bu nehir her akşam akar” (Ş, 109)

• “Ölmüş o, ayrı düşmüş sürüden,

Ayakları dışarda örtüden.

Page 197: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ölmüş herkes gibi ölen insan,

Yalnız ayaklar kalmış yaşayan.

Ayaklarım, az gide uz gide,

Ayaklarım, ümitler peşinde!

Yolcu ölmüş; işte ayaklar hür!

Yolcu ölmüş; ayaklar düşünür…” (Ş, 110)

• “Nabzını tutar bir el,

Nabzında vurgu sesler.” (Ş, 111)

• “Sevgiler vardı içimde

Ezgiler vardı, iyilikler…” (Ş, 113)

• “Sokakta gün, sokakta gece,

Ben sen o biz kuş ve karınca.

Sokaktan gelir vehimlerim,

Sokakta geçer bayramlarım.

Sokakta kibarlar, sakatlar,

Page 198: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Alaylar, düğünler, tabutlar.

Sokakta ağlanır, gülünür,

Hayal kurulur ve ölünür.

Memelerinde keder sütü,

Şairi sokak anne büyüttü.

Sokaktan işitti her gelin

Seferberlik haberlerinin

Ay, güneş, yıldızlar, koşarak,

Unutuş da sendedir, sokak!” (Ş, 116)

• “Zaman kesin; bağışlamaz!

Bulur beni; ben ölürüm.” (Ş, 117)

• “Tutsak, tutsak, tutsak, tutsak…

Her şey tutsak ve de ölüm;

Ve de ölüm, her şey tutsak.” (Ş, 117)

• “Burada salt gökyüzüne bak

Bulutlar ağan, duru, uzak

Gökyüzüne, dost gökyüzüne.” (Ş, 121)

Page 199: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

• “Benim varımdı o, benim tadım, benim ereğim” (Ş, 126)

• “Gel sevdiğim, gel güzelim, gel gülüm, gel direğim!” (Ş, 126)

• “Sabır, sabır, sabır, al küheylanım!” (Ş, 128)

• “Yürü! bayraklar altında,

Yürü! davullar çalsın hep.” (Ş, 130)

• “Ölüm, ölüm, gülerekten

Bir bayrak altında ölmektir.” (Ş, 130)

• “Ah, sonsuz Anadolu’m, sen! Sen, sen, sen hep!” (Ş, 132)

• “– Eyvah, eyvah!– yerlerden, göklerden ayrı.” (Ş, 137)

• “Ya bu yüzler ne yüzler, maske gibi

Yüzler; güzeli, çirkini, garibi” (Ş, 139)

• “Tuh! bu ne mahşerdir, ne iğrenç!.. derken

Geldi geldi geldi, geçti bir tren.” (Ş, 140)

• “Ben miyim bu! ben mi, bu baş, bu eller

Bu ayaklar? ya hani nerde yollar?” (Ş, 141)

• “İşte Ölen, ama işte Öldüren,

İşte Bulan, ama işte Bulduran” (Ş, 142)

• “Söyle, tatlı aşkına güzel Nisan’ın

Söyle, haz çalkantıları içinde!” (Ş, 147)

• “Hani o masal dünyası yalılar,

Page 200: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Hani o kayıklar ki kızca beyaz,

Hani o kadınlar ki sevdalılar” (Ş, 150)

• “Biraz daha her şeyle haşır neşir,

Biraz daha kendimle bilişmemiz,

Biraz daha seninle baş başa, bir…

Biraz daha gök, biraz daha deniz.” (Ş, 152)

• “Yorulmuşum. Yorulmuşum, kelimelerde,

Sevmelerde, kanlarda, haksız ölmelerde

Yorulmuş. Bir yoksunlukta bitkin ve garip” (Ş, 158)

• “Dönecek, dönecek, dönecek bu işkence…

Son buluyor benim için yazılmış günce.” (Ş, 158)

• “Nedir bu belâ, yarabbi, bu sen ben, ben sen.” (Ş, 160)

2.3.1.3. Dize

Tabloya bir dizeden fazla hacim tutan cümleler alınmış olup cümlenin kaç

dize boyunca sürdüğü şiir adının karşısında belirtilmiştir. Tek dizede biten

cümleler ise tabloda gösterilmemiştir.

Divan şiiri ve halk şiirinde 1 dizelik cümlelerle şiir kurulurken Hecenin ilk

kuşağıyla birlikte iki dizelik cümlelerle karşılaşmaya başlarız. Ancak Dıranas,

Page 201: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

geleneksel dize yapısını kırarak ahenkteki bu monotonluğun önüne geçmiş ve 2

dizeden 9 dizeye kadar uzanan cümleler kurmuştur. 2, 3 ve 4 dizelik cümleler

yoğunluk kazanmaktadır. İlk kez Servet-i Fünûn ile tanıştığımız -Fransız şiirinden

aktarılan- anjambman tekniği Dıranas şiirinde bol bir şekilde ve sere serpe

kullanılmıştır. Bu özellik de ona yeni bir ritm, yeni bir akışkanlık, yeni bir ses

kazandırmıştır.

Şiirin Adı: Cümlenin Uzunluğu (Bir cümlenin devam ettiği dize sayısı)

Son Bulut Sıyrılınca 6, 3, 2

Selâm 2(5 adet), 4(3 adet)

Her Günkü Şarkım 2(3), 4(2)

Çeşme Başında 2

Portre 4, 2(3)

Serenad 2(4)

Hatıra 2(4), 3

Bahar Şarkısı 2(3), 3, 4(2)

Ben ve O 2(2), 3(2)

Son Aşk 2

O Şarkı 2(2), 4

Ülker’in Gözleri 3(4)

Esmer I 2(3)

Page 202: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Esmer II 2, 3

Ayrılış 2(2), 4

Balad 3(5), 2(2), 4

Devri Dilârayı Cumhuriyet 2

Yaz Gecesi 2(3)

Esenlik Size 2 (9)

Parkta Serenad 2 (12), 4

İhanet 3, 2(2)

Olvido 5(2), 2(8), 4, 3(2)

Serçeler 2(3)

Köpük 2

Masal -

Her Şey Uzaktadır 3, 2

Gece 2(2), 3

Görünü 5, 2(4), 3(2)

Yağmur 3, 2(3)

Bir Geceydi 2(2), 4

Güller Kan Ağlıyordu 2(2)

Geceye Küçük Şarkı I, II, III, IV 2(6), 3(2)

Ayışığı 2(3)

Page 203: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Yaz Göç Ediyor 2(5)

Yeni Bir Yaz Umudu 2(4), 3

Sonbahar 2(3), 3

Sonbahar II 2(2), 4

Kar 4, 4, 3, 5

Bahar Gökleri 2(3), 3(2)

Çınar 2

Rüzgâr 2

Yağmur, Gül ve Eller 2(2), 4

Hiç 2

Fahriye Abla 2(3), 3

Eviçi 4, 2(4), 3

Büyük Olsun 2(3)

Kezban 2(5)

Uyku 2, 3

Sen ve Gökyüzü 5, 2, 4

Tutsak 2(2), 3

Bir Zamanda 2(3)

Geçen Günler 2(2), 3, 8(2)

Atlıkarınca -

Page 204: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Denizi Özleyen Çocuklar 6, 2(4)

Şehrin Üstünden Geçen Bulutlar 2(8), 3

Ve Böyle Biteviye 4, 3, 2

Bulutlar 2(5)

Ve Bulutlar 2(2)

Yaşarken 2(3)

Rüya 2(6)

Heyhat 3(2), 2(4)

Sabahın Ölümü 2(2)

Dağlara 2(5)

Ağrı 2(30), 3(12), 4(4), 5, 6, 8, 9

Güven 2

Dağın Ardında Güneş Battı 2(2)

Elif 2(2), 4(2)

Osman Binbaşı 3

Dağdan Aşağı 2(3), 4

Her Şeyin Uzaklaştığı Saat 2(2), 4

Bitmez Tükenmez Can Sıkıntısı 2

Bezginlik 2

Aynalar 3

Page 205: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bir Kavsin Altında Şehir 2(6), 4

Bir Sokak 4, 2(2), 3

Adamlar 3, 2(2)

Ayaklar 2(3)

Melodi 2(6)

Dünyaya ve İnsanlara Dair 5, 2, 3

Testi -

Sofra 2(2)

Gerçek 2(3), 3(3)

Sokak 2(3), 3(2)

Saat, Zaman ve Kişi 2

1939 2(2), 3

Gökyüzü 2(2), 3

Yağmur 2(5)

Maşar Dağı 2(7)

Mektup 6, 7, 3

Tatlı Zaman 2(4)

Ağıt -

Akar Çeşme 2(4)

Yemin -

Page 206: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Atlılar 2, 3

Bayrak 2(8)

Yurt 3, 2(3)

Step 9

İki Yalnız Ağaç 4(3)

Kadavra 2(7), 3(3)

Kargalar 3, 4

Bir Tren Yolculuğu 2(4), 4

Darağacı 3(4), 2(5), 4, 5

Ben Bir Yıldızım 2

Evreni Sevmek ki 2(4)

Söyle 3(2), 4(2), 2(2)

Yağma 3(2), 4(6), 2(10)

Biraz Daha -

Kendimle 4, 3

Çağrı 2

Parçalar I 2(4), 3

Parçalar II 2(5), 6, 7

Parçalar III 2(9), 3(5), 4(2)

Parçalar IV 5, 2

Page 207: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

“Süreğen dize” diyebileceğimiz dize yapısının toplu sonucu şöyledir:

2 dizelik cümle 345 adet

3 dizelik cümle 85 adet

4 dizelik cümle 48 adet

5 dizelik cümle 9 adet

6 dizelik cümle 5 adet

7 dizelik cümle 2 adet

8 dizelik cümle 3 adet

9 dizelik cümle 2 adet

Toplam 499

1 dizelik cümle 757 adet

2.3.1.4. Sözcük Dağarcığı

Ahmet Muhip Dıranas’ın “Şiirler” kitabında yer alan 113 şiirde toplam 9.369

sözcük kullanılmıştır. Bunlardan 2.126’sı farklı sözcük olarak saptanmıştır. Aynı

sözcüğün iki kez yinelenmesinden oluşan ikilemeler ve bitişik yazılan birleşik

sözcükler, tek sözcük olarak kabul edilmiştir.

Page 208: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dıranas’ı, saf şiir noktasında örtüştüğü Ahmet Haşim ve Ahmet Hamdi

Tanpınar ile karşılaştırırsak şöyle bir tablo ortaya çıkar. Ahmet Haşim, şiirlerinde

toplam 8.338 sözcük ve 1.878 farklı sözcük kullanmıştır. Ahmet Hamdi Tanpınar,

541 dizeden ibaret olan şiirlerinde toplam 2.358 sözcük ve 820 farklı sözcük

kullanmıştır.

Farklı sözcük çeşitlerinin bütün sözcükler içindeki oranlarına baktığımızda;

Dıranas’ta % 22.7, Haşim’de % 23, Tanpınar’da % 34.7 rakamlarını görürüz. Bu

oranlar, Dıranas ve Haşim’in şiirlerini belli sözcükler etrafında kurduklarını

gösterir.

“Dıranas’ın şiirine ahenk sağlamak için başvurduğu önemli bir özellik de

kelimeleri aynen, mısraları da bazen aynen, bazan küçük değişikliklerle

tekrarlamasıdır… böylece şiirinde, kimseninkine benzemeyen bir ses yakalamayı”

başarmıştır (Bakırcıoğlu, 1980, s. 7).

Dıranas’ın sözcük dağarcığı aşağıda alfabetik olarak verilmiş olup sözcüğün

hangi sıklıkta kullanıldığı da ayraç içinde belirtilmiştir.

1939

a (ünlem)

abajur

abanmak

abla (5)

acı (5)

acıkmak

acımak

aç (sıfat, 7)

açık (4)

açık saçık

açılmak (7)

açlık (3)

açmak (16)

ad (2)

ada

adak

adam (13)

âdemoğlu

adım (3)

afyon

ağaç (15)

ağaçlı

ağarmak

ağartı

ağır (6)

Page 209: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

ağır ağır

ağıt (2)

ağız (2)

ağlamak (12)

ağlanıp durmak

ağlanmak

ağmak

ağrı

Ağrı (8)

ağulu

ağustos

ah (15)

Ahmet (9)

A. Muhip

Dıranas

ahretlik

ak (6)

ak pak

aka aka

akadurmak (2)

akasya (3)

akça

akçıl

akıl (2)

akılsız

akım

akın (3)

akıntı

akis (2)

akış

akıtmak (2)

akmak (20)

akraba

akrep

aksetmek (2)

akşam (28)

akşamüstü (6)

al (kırmızı, 4)

ala (renk)

alan (saha)

alay (topluluk)

alay alay

alçalmak (5)

aldanı

aldanış (3)

aldanmak (2)

aldatılmak

aldatma

aldırmak (2)

âlem (2)

alev (2)

alın (12)

alın teri

alınmak (2)

Allah (5)

Allahlı

Allahsız

almak (32)

alt (14)

altın (9)

altın rengi

altüst

ama (23)

aman (3)

amansız (2)

ambar

ampul

an (ad, 13)

ana (2)

anaç

Anadolu (2)

ancak

andırmak

anı (5)

Anka

Page 210: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

anlamak

anlamsız

anlaşılmak

anlatmak (2)

anmak

anne (6)

ansızın (2)

apaçık

apartman

ara (14)

araba

aralamak

aralanmak

aralık

aramak (12)

ardı sıra (2)

arık

arınmak

arıtmak

ark

arka (8)

arpa

arsız (2)

art (6)

artık (25)

artmak

arz (yeryüzü)

asılmak (6)

asma (üzüm)

asmak

aşağı (6)

âşık (8)

aşk (40)

aşmak (2)

at (hayvan, 12)

ateş (13)

atılmak (2)

atlı (3)

atlıkarınca

atmak (7)

avara (2)

avaralanmak

avaz

avlamak

avlanmak (2)

avlu (2)

avuç (8)

avuntu

avunuş

avurt

ay (süre, 4)

ay (uydu, 10)

ay ışığı (11)

ay ışıklı

ayak (22)

ayaküstü

ayaküzeri

aydın

aydınlatmak

aydınlık (7)

ayırmak (2)

ayırt edilmek

ayna (19)

aynı (21)

ayrı (3)

ayrı ayrı

ayrılık

ayrılış

ayrılmak (2)

aysız

ayvazsız

az

azap

baba

baca

Page 211: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

bacak

bağ (bahçe)

bağırmak

bağış

bağışlamak (3)

bağlamak (3)

bağrışmak

bahadır

bahar (20)

bahçe (19)

bahs

baht (5)

bahtiyarlık

bakadurmak (2)

bakakalmak (2)

bakıp bakıp

bakır

bakış (4)

bakmak (32)

bakraç

balad

balık

balıkçı (2)

balkon (3)

baraka

bardak (2)

barınmak

barış (3)

barışmak

barıştırmak

bark

baskın

basmak (2)

baş (35)

baş aşağı

baş başa (4)

baş ucu

başak (2)

başıboş (3)

başka (13)

başlamak (12)

baştan aşağı

baştan başa

başyastığı

batı (5)

batık

batmak (19)

bayan (4)

baygın

bayıltmak

bayrak (10)

bayram (5)

bazan (2)

bazı (2)

be (2)

Bebek

beklemek (6)

beklenti

bekletmek

bel

belâ

belî (evet)

belirmek (2)

belirsiz (2)

belki (14)

belli (2)

bembeyaz

ben (118)

bencil

bencileyin

bengi (2)

bengilik

beniz

benzemek (2)

benzemez (sıfat)

Page 212: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

beri

berraklık

beslemek

beslenmek

besli

beste (2)

beş

beşik (4)

beter

beton

bey

beyaz (9)

beyin (4)

bezemek

bezginlik

bıçak

bîçare

biçilmek

biçim (4)

biçmek

bıkmak

bile (16)

bilek

bilezik

bilinç

bilinmek (2)

bilinmez (sıfat, 2)

bilişmek

bilmek (13)

bin (sayı, 7)

bin bir

binbaşı (3)

binde bir

Bindokuzyüzotuz

dokuz

binici

binlerce (4)

binmek (3)

bir (482)

bir (bir olmak, 5)

bir bir (3)

bırakılmak

bırakmak (9)

biraz (8)

birbiri (8)

birden (7)

birdenbire

birer (4)

biri (8)

birleşmek

birlikte (3)

birtakım (2)

bit

biteviye (4)

bitki (2)

bitkin

bitmek (15)

bitmez (sıfat, 2)

bitmezlik

biz (27)

Boğaz (2)

Boğaziçi

boğuk boğuk

bohça (2)

bol (3)

bolluk (2)

bomboş

boş (13)

boşalıvermek

boşalmak

boşaltıvermek

boşaltmak

boşanmak (2)

boşlamak

boşluk (4)

Page 213: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

boşuna (2)

boy (4)

boyun (3)

boyunca (zarf, 4)

boyuncağız

boz (2)

bozkır (2)

bozkurt

bozmak

böcek (4)

böcekli

böğür (2)

bölüşmek (3)

böyle (10)

bu (160)

bugün

buğdaysı

buğu

buğulanmak

buhar

buldurmak

bulmak (13)

bulunmak

buluşmak (6)

bulut (47)

bulutlu

bunca (3)

bura (5)

buram buram

burcu burcu

burç

buruksu

buruşmak

but

buyurmak

buz (2)

bükmek

bükülmek

bükülüş

bülbül

bütün (22)

büyü

büyük (16)

Büyüksu (2)

büyülü

büyümek (4)

büyütmek

Cafo

cam (9)

can (11)

canlanmak

cehennem (2)

cendere

cennet (4)

cenup

cep

ceset (2)

ceylân (2)

coşkun

coşmak (3)

cömert (2)

culka

cumhuriyet (2)

cüce (2)

cümbüş

cümle

çabuk

çadır

çağıldak

çağıra çağıra

çağırmak (7)

çağlamak (2)

çağrı (3)

çağrış

çakal

Page 214: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

çalık

çalkantı

çalmak (9)

çamaşır

çapkın

çaresiz (3)

çark (3)

çarmıh

çarpa çarpa

çatı (2)

çatlamak (3)

çay

çekilmek (3)

çekiştirmek

çekmek (9)

çelimsiz

çerçeve

çeşit

çeşme (10)

çetin

çevirmek (2)

çevre

çiçek (11)

çift

çiftleşmek

çığlık (3)

çığlık çığlığa

çığrış

çıkarmak (3)

çıkın (2)

çıkmak (6)

çıkmaz (2)

çile (5)

çimen

çınar (4)

çıngırak

çini

çıplak (3)

çıra

çırçıplak

çırılçıplak (3)

çirkin (5)

çırpınış

çırpınmak

çisenti

çisil çisil

çiy (2)

çizgi (2)

çizmek (2)

çoban (2)

çocuk (9)

çocukluk

çoğalmak

çok (5)

çoktan (3)

çoluk çocuk

çorba (2)

çökmek (3)

çömelmek

çöp

çözmek

da/de (24+44: 68)

dadı

dağ (43)

dağarcık

dağılmak (4)

dağınık

dağıtmak

daha (29)

daima (2)

dair

dal (19)

dalcık

dalga (2)

dalga dalga

Page 215: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

dalgalanmak (3)

dalgalı (2)

dalgın

dalmak (3)

dam (4)

damar

damla (9)

damla damla (2)

damlamak (2)

dans etmek

dar (4)

dar dar

darağacı (5)

darmadağın (2)

davet (2)

davul (2)

dayamak (2)

dayanılmak

deccal

defa (2)

değil (16)

değin (2)

değişmek (3)

değmek

dek (7)

deli (2)

deli deli

delice

delik

delik deşik

delikanlı

delilik

delirmek

delmek

demek (37)

demirli

deniz (33)

denli

dere

dere dere

(dererek)

derin (12)

derinlik (2)

dermansız

dert (3)

dertli

derviş

destan

dev (2)

devir (3)

dikilmek (2)

dikmek

dil (3)

dilârâ

dilemek

dilsiz

dinç

dindirmek

dinlemek

dinmek

dip

dipsiz

Dıranas (2)

direk (2)

diri

dirilmek

diriltmek

dirlik

diş (2)

dışarı (3)

dişi (2)

diyar (2)

diz (2)

dizi dizi

dizilmek (3)

Page 216: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

dizüstü

doğa (5)

doğmak (13)

doğru (16)

doğrucu

doğrulmak

doğu (2)

doğurmak

doku

dokunmak (3)

dolanmak (2)

dolaşmak (7)

doldurmak (8)

dolmak (8)

dolu (10)

doluşmak

domuz

donanma

donanmak

donuk

doru

doruk (2)

dost (6)

dostluk

doygun

doymak

doyulmak (2)

doyulmamış

(sıfat)

doyulmaz (sıfat,

2)

doyunmak

doyurmak (2)

dökmek (6)

dökülmek (7)

döndürmek

döndürücü

dönenmek (2)

döngü

dönmek (14)

dönüş (3)

dönüşmek

dört (3)

dört bir

dörtnal (3)

döşek (2)

dua (6)

dudak (13)

dul

dulda

duman (6)

duman duman (2)

dupduru

durak

durgun

durmak (28)

Durmuş (9)

duru (2)

duvar

duygu

duymak (4)

duyulmak (2)

duyurmak (2)

düğüm (2)

düğün (4)

dümdüz

dün (5)

dünya (13)

düş (17)

düşe kalka

düşmanlık

düşmek (17)

düşsel

düşünce (8)

düşünmek (10)

Page 217: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

düşürmek (2)

düz (4)

düzelik

düzen

düzey

ebedî (5)

ebediyet

ebet

ece (2)

edalı

eğemen (2)

eğer (3)

eğilmek

eğirmek

eğlenmek (2)

eh (2)

ejder

ekmek (ad, 9)

ekmek (fiil)

ekseri (2)

eksik

eksilmek

el (37)

el ele (3)

elâ

elbet (6)

elbette

elbise

elenmek

Elif (6)

elli (rakam)

elma

emmek

emzirmek (4)

en (30)

engerek

engin (4)

erek

ergen

erimek (3)

erkek (4)

erken (2)

ermek (2)

Erzincan

Erzincanlı

esenlik (3)

eser (iz, işaret)

esgin

esin (ilham)

esintili

eski (13)

eskil

esmek (14)

esmer (4)

esrarlı

esrik

esrimek

eş (3)

eşik

eşinmek

eşkıya

eşya (4)

et

etek (9)

etmek (19)

ev (12)

evren (12)

evrensel (2)

evvel

ey (34)

eyi (iyi)

eyitmek

eylemek (2)

eylül

Eyüp

Page 218: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

eyvah (4)

ezan

ezgi (4)

Fahriye (5)

fakat (2)

fakir

fare

farfara

fazla (2)

fecir (6)

fena

fenalık

fener (2)

ferah

fidan

filozof

fırça

fırlamak (2)

fırtına

fısıl fısıl

fısıltı

fışkırmak

fışkırtmak

gaga

gam (4)

gamlı

garip (15)

garipçe

garipsi

garp

gayrı (2)

gebe (3)

gece (82)

geceleyin

geceli gündüzlü

geçiş

geçmek (42)

geçmez (sıfat)

geçmiş (4)

gelecek (2)

gelin (6)

gelinlik

geliş (2)

gelmek (48)

gemi (16)

gemici

genç (3)

gençlik (3)

gene

geniş (3)

genişlemek

gerçek (6)

gerdan

gere gere

gerek (8)

geri (5)

getirmek (6)

geyikli

gezdirmek

gezinmek (2)

gezmek (2)

gibi (101)

gıcıklamak (2)

gıcırdamak

gidermek

gidiş (4)

girivermek

girmek (6)

gitar

gitmek (47)

giydirmek

giymek (2)

giysi

giz (3)

gizlemek

Page 219: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

gizli (5)

gizli gizli

gizlice

göç (4)

göçebe

göçmek

göğüs (5)

gök (gökyüzü,

32)

gök (mavi)

gökçe

gökdelen

gökkubbe

gökkuşağı

gökperde

göksel (2)

gökyüzü (35)

gölcük

gölek

gölge (16)

gömlek

gömmek

gömük

gömülmek (3)

gönendirmek

gönlümce (2)

gönül (11)

görev (3)

görke

görkem

görkemli

görmek (20)

görmez (sıfat)

görü

görülmek

görünmek (5)

görünmez (sıfat)

görüntü

görünü

göstermek (5)

götürmek (6)

gövde (5)

göz (52)

gözde

gözyaşı (6)

gurbet

güç (kuvvet)

güç (zor)

güçlü

gül (29)

gül rengi

güldürmek

güleç

güleyazmak

gülmek (26)

gülümsemek (2)

gülümseyiş

gülünmek

gülüş (3)

gülüşmek

gümrah (2)

gümüş (3)

gün (84)

günah (7)

günahlı

günce

gündüz (5)

güneş (40)

güneşsiz

günlük

gür

gütmek

güven

güvenmek

güvercin (3)

Page 220: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

güveysiz

güya

güz (9)

güzel (47)

güzelleşmek

güzellik (11)

ha (2)

haber (4)

haberci

habersiz

hafif

hafıza (3)

hakan (2)

hak

haklı

haksız (2)

hâl (9)

hâlâ (4)

halay (2)

hâlis

halk

halka halka

hallı

ham

han

hançer

hangi (15)

hani (5)

hanım

har vurmak

harcamak

has (2)

hasat

haset (2)

haşır neşir

hatıra (6)

hatırlamak (6)

hatırlatmak

hava (14)

havuz

hayal (10)

hayal meyal

hayalet

hayat (4)

haydi

haydut

hayır (ünlem, 3)

hayırlı

haykırmak

hayret (2)

hayvan (4)

haz (2)

hece

hem (12)

hemen (3)

hemşire

henüz

hep (28)

hepiniz

hepsi (7)

her (96)

herkes (3)

heveng

heves

hey (2)

heybet

heyhat

hiç (14)

hiçbir (3)

hıçkırmak

hıh

hınç (2)

hippi

hırka

hırsız

Page 221: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

hisar

hız (5)

hoş (9)

hoşça

hoyrat (2)

hudut (4)

hurda

huzur

hücum

hülya (2)

hür (2)

hüzün (4)

hüzünlü

ıhlamur (2)

ırak

ırgat

ırmak

ısınmak

ısırmak

ıslak (2)

ıslık

ıssız (3)

ıssızlık (2)

ıstıraplı

ışık (22)

ışıklı

ışıksız

ışıldamak

ışıltı (2)

ıtır (2)

Itri

iç (51)

içeri (2)

için (14)

içki (3)

içkici

içmek (16)

idam

iğrenç

ihanet

ihtiyar (5)

iki (16)

ikinci

ikiz (2)

iklim (3)

il (2)

ilânihaye

ileniş

ilenmek

ileri (2)

ilerlemek

iletmek

ilham

ilk (12)

ilkbahar (2)

ilke

ilkin (3)

imdi

i-mek (4)

imrenmek (2)

in (mağara)

inanç

ince (5)

incecik

indirmek (2)

inek

inilti (2)

inlemek

inmek (12)

insan (24)

insanlık (2)

insanoğlu (3)

insansız

iplik iplik

irilmek

Page 222: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

irin (2)

iskelet (2)

İstanbul (4)

İstanbullu

istek (2)

istemek (8)

ister (edat, 4)

iş (2)

işaret

işitmek (2)

işkence (3)

işlemek (4)

işlenmek

işte (23)

itmek

iyi (5)

iyilik

iz (3)

kaba

kabarmak

kabir

kaburga

kaç (sıfat, 2)

kaçmak (5)

kadar (22)

kadavra (4)

kadeh (5)

kader (2)

kaderince

kadın (10)

kafa

kafatası

kafes

kafile kafile

kafiye

kâğıt

kah kah kah (2)

kahraman (3)

kalça

kaldırım

kaldırmak

kalım

kalkadurmak

kalkmak (5)

kalmak (25)

kalp (30)

kamaşmak

kamış (4)

kampana

kan (15)

kan rengi (2)

kan ter

kanat (11)

kanatlı

kandırmak

kanlı (2)

kanmazlık

Kapalıçarşı

kapamak (5)

kapanmak (4)

kapatmak (2)

kapı (14)

kaplamak (2)

kapmak

kar (10)

kara (siyah, 5)

karabaht

karanfil

karanlık (11)

kararmak

karasevda (2)

karasız

(topraksız)

kardeş (9)

kardeş kardeşe

Page 223: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

karga (7)

kargaşa

karı (3)

karın (3)

karınca (3)

karınca kaderince

karışmak (2)

karlı (3)

karşı (10)

karşın

kartal (2)

kâse

kasırga

kaşık (2)

katı

katık

katmak

kaval

kavis (2)

kavramak

kavuşmak (5)

kaybetmek (3)

kaybolmak (3)

kaygı

kayık

kayıp (2)

kayırmak

kaymak (2)

kaynak

kazazede (2)

kazımak

keçe

keder (9)

kedi

kefen (2)

kehle (bit)

kekre

kelebek (2)

kelime

kenar (3)

kendi (9)

kendi kendine

kent (5)

Kerem

kerpiç

kertenkele

kervan

Kervankıran

kesik (2)

kesin (3)

keskin

kesmek

kez (6)

Kezban (2)

ki (bağlaç, 60)

kibar

kibir

kılıç (2)

kilit

kilitli (2)

kim (zamir, 8)

kim bilir (5)

kimi

kımız (2)

kimse

kın

kin (5)

kıpırdamak

kıpırtısız

kır (3)

kırbaçlamak

kırılmak (4)

kirli

kırlık

kırmak (4)

Page 224: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

kırmızı (3)

kirpik (2)

kıs kıs

kısa

kısaca

kısıtlı

kıskanç (2)

kıskanmak

kısmet

kış (6)

kış yaz

kişi (12)

kışın

kitap

kıvılcım

kıvrak

kıyamet

kıyı (12)

kıymak

kız (9)

kızıl (7)

kızoğlankız

koca

kocaman (3)

koklamak

kokmak (4)

koku (9)

kokusuz

kol (7)

kol kola

kolan

kolay

kollamak

komak

komşu (4)

konca (2)

konmak (3)

konuşmak

konuşmayıverme

k

koparmak

kopmak (5)

kor

korka korka

korkmak (3)

korku (8)

korkulu

korkunç (3)

koro

korumak

koşmak (23)

koşuşmak

koy (2)

koymak (5)

koyun

kömür

Köprü

köprü

köpük (2)

köpürmek (3)

kör (2)

körelmek

körlük

Köroğlu (2)

köşe

kötülük

köy (6)

kucak

kucaklamak (2)

kucaklaşmak

kul (2)

kule

kulluk

kum (2)

kuraklık

Page 225: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

kurban

kurmak (4)

kurşun (3)

kurt (hayvan, 3)

kurt (lârva)

kurtarıcı

kurtarmak (2)

kurtlaşmak

kuru

kurulmak (2)

kurulu

kusursuzluk

kuş (21)

kuşatmak (2)

kuşku

kuşluk (2)

kutlu (5)

kutsal

kutu

kuytu (4)

kuyu

kuzey (2)

küçücük

küçük (5)

küheylân (3)

kül

kürsü

küşat

lâhit

lâle

lâmba (3)

lâvanta

Leyla

lezzet

lık lık lık

liman (3)

mabut

macera

madalyon

mağ(a)ra (4)

mağlûp

mahalle

mahpus

mahrem (2)

mahrut

mahsus

mahşer (2)

mahur

mahzun (7)

makas

makina

mamut

mandolin

manto

manzara (3)

masa (2)

masal (7)

masallık

maske (2)

masmavi

Maşar Dağı (2)

mavi (8)

mavilik (3)

maya

mayıs

mazi

meğer

Mehmet (9)

mektup

melek (2)

melodi

meltem

melul

meme (6)

memleket

Page 226: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

mendil

menekşe rengi

mercan

merdiven

merhamet

Meryem

Mevlânâ

mevsim (6)

meydan

meyva (3)

Mezamir

mezar (4)

mezarlık

mı/mi (61)

mide

mıhlı

milyonlarca

minare (2)

misal (3)

miyop

mola

mor (6)

mucize (3)

musikî

muştulamak

mut

mutlaka

mutlu (6)

mutluluk (3)

muttasıl (2)

müjde

mümkün

müzik

nabız (2)

nağme

nal (3)

namütenahi

nâra

nasıl (18)

naz (2)

nazlı (4)

ne (103)

ne yazık

nebbaş

neden (5)

nefes

nefret

nehir (7)

nem

nerde (9)

nerden

nere

nereye (2)

nergis

nesne

neşe (4)

nice (5)

niçin (8)

nihayetsizlik

ninni (3)

nisan

niye

nokta

nöbet nöbet

nur

o (zamir, 106)

oba

ocak

ocaksız

oda (8)

odsuz ocaksız (2)

of

oğul

ok (4)

okşamak

Page 227: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

okumak (3)

okunmak

olanak

olası

olay

olgun

olmak (70)

olmaz (ad)

olmaz (sıfat)

olum (2)

oluş

olvido (unutuş)

omuz

on

onmak

onur (2)

ora (15)

orak

ordu

ordu ordu

org

orman (5)

orta (6)

ortalık

Osman (4)

ot

otlamak

oturmak (6)

ova (8)

oynamak (5)

oynaşmak

oysa (3)

oyulmak

oyun (4)

oyuncak (2)

ozan

öbür

öğretmek

öğütmek

öldürmek (2)

öldürücü

ölme (2)

ölmek (24)

ölmezlik

ölü (8)

ölücük

ölüm (33)

ölümsüz (5)

ölümsüzlük (2)

ömür (15)

ön (4)

önce (5)

önlemek

öpmek (4)

öpüş (6)

örgü

örmek

örnek (6)

örtmek (3)

örtü (5)

örtük

örtülmek

örtülü (2)

örülmek (2)

örümcek

öte (9)

öteki

ötmek (3)

ötürü (2)

ötüş

övmek (2)

övüngen

öykü (2)

öyle (14)

öz (2)

Page 228: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

özen

özenmek

özge

özgür (2)

özgürlük (7)

özlem (5)

özlemek (6)

özsu (2)

para

parça (2)

parıltı (3)

parıltıcık

park

parlak

parmak (2)

pay

pazar

pek

pembe

pencere (24)

perçinlemek

perde (2)

perde perde (2)

perdelemek

peri

perişan

peş (7)

pey

peyman (2)

peynir

pınar (3)

pır pır

pıranga

pire

pırıldamak

pis (2)

pişirmek

pişmanlık (6)

portre (2)

puhu

pul pul

puslu

pusu (2)

put (3)

Rabb

rahat (2)

rahatlık

rahmet

renk (10)

renk renk

rıhtım

Rönesans

ruh (25)

rüya (15)

rüzgâr (26)

saat (9)

sabah (16)

sabah sabah

sabır (6)

sabırsız

saç (17)

saçlı (2)

sadece (3)

saf (5)

sağ (diri, 5)

sağ (yön)

sağa sola

sağmak

sak

saka

sakat

sakınmak

saksı

sal

salak

Page 229: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

saldırmak

salıncak

salınış

salınmak (2)

salkım

sallamak (5)

sallanıp durmak

sallanmak (4)

salmak

salt (3)

saltanat

saman

samur

sanat

sanatkâr

sanki (21)

sanmak (2)

sapa (2)

saplı

sararmak

sarartmak

saray (2)

sarhoş (2)

sarhoşluk

sarı (4)

sarkaç (4)

sarkadurmak

sarkmak (3)

sarmak (9)

sarmaş dolaş (3)

sarmaşık

sarp

sarsılmak

satır

satmak

savaştan savaşa

savurmak (2)

sayısız

sayrılık

saz (çalgı, 2)

saz (ince kamış)

secde

seçmek

seferberlik

seher (2)

sehpa (2)

sel (2)

selâm (7)

selvi

sema

sen (93)

senelerce (4)

sensizlik

serap

serçe (2)

serenad (2)

serhat

serin (8)

serpmek (2)

serseri

serüven (6)

ses (27)

seslenmek (3)

sessiz (4)

sessizlik

sevap

sevda

sevdalı (2)

sevgi (7)

sevgili (6)

sevi (2)

sevilmek

sevinç (8)

sevinçli

sevişmek (2)

Page 230: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

sevmek (22)

seyir (2)

seyirci

seyretmek (2)

sezilmez (sıfat)

Sibirya

sıcak (3)

sığmak

sihirli

sık

sıkıntı (3)

silâh

silik (2)

silmek

simit

sımsıkı (3)

sine

sini

sınır (2)

Sinop

sinsi

sinsice

sır (aynanın

arkası)

sır (giz, 2)

sıra

sıra sıra

sıralanmak

Sirenler

sırf

sırt

sis (2)

siyah (6)

siyasa

sıyırmak

sıyrılmak (2)

siz (zamir, 13)

sızmak (4)

sofa

sofra (5)

sokak (16)

sokak sokak

sokulgan

sol

soldurmak

solgun (2)

solmak (4)

soluk (nefes)

soluk (solmuş, 2)

solumak

son (27)

sonbahar (5)

sonra (7)

sonrasız

sonsuz (10)

sonsuzlaşmak

sonsuzluk (11)

sonuç

sormak

soymak (3)

soyunmak

soyunuk

söğüt (2)

sökmek (3)

söndürmek (3)

sönmek (7)

söylemek (17)

söylenmek (3)

söz (5)

step (3)

su (41)

sulamak

sultan (3)

sunmak (4)

sunu

Page 231: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

susamak (3)

susamışlık

susayış

susmak (6)

susuz (3)

susuzluk (3)

suvarmak

sükûn (2)

sümbül (2)

süre

sürgün

(sürülmüş, 4)

sürmek

sürü (5)

sürüklemek (2)

sürüklenmek (2)

sürüm

sürümek (5)

sürüsüz

süslü

süt (4)

süzgün (2)

süzülmek (5)

şad

şafak (5)

şah

şahlanmak (3)

şair

şairane

şaka

şakımak

şakırtı

şan

şangırtı

şans

şark

şarkı (27)

şaşkın (2)

şeffaf

şehir (12)

şemsiye

şen (3)

şenlik (3)

şevk

şey (39)

şeytanlı

şeytansız

şifa

şifalı

şiir (6)

şimdi (20)

şirin (2)

şölen (3)

şu (sıfat, 20)

şuracık

şüphe

ta (7)

taa (3)

tabaka tabaka

tabu

tabut (2)

taç

tahayyül

tahta

takılmak

takip

talih

tam (2)

tamamlanmak

tamtakır

tamusal

tane (2)

tanık

tanımak (2)

Tanrı (20)

Page 232: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

tanrıça (3)

tanrılar (4)

tanrısal (3)

tapınak (3)

tapınmak

tapmak (2)

taraf

tarih

tarla

tartı

tas (4)

tasa

tasalı (2)

taslak

taş (9)

taşımak (4)

taşkınlık

taşmak (3)

tat (5)

tatlı (7)

tatsız

tattırmak

tavan

tavla (2)

tayf

taze (5)

tedirgin

tek (14)

tekerlek

tekmil

tekne (2)

tekrar (5)

tekrarlamak

tekrarlanmak

tel

tel tel

tellâl

tembel

temiz

temizlenmek

ten (4)

teneke

teneşir

tenha (3)

tepsi

ter

terk

terlik

testi (6)

tez (2)

tezgâh

tığ

tiksinti

tıpkı

tırmanmak (2)

tırtıl

titrek (3)

titremek (2)

tohum (2)

tomurcuklanmak

topal (4)

toplamak

toplum

toprak (11)

toprak rengi

toz (3)

tozlu

tren (3)

tufan (2)

tuğla

tuh

tunç

turist

tutamlık

tutku (2)

Page 233: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

tutmak (14)

tutsak (12)

tutuşturmak

tuzsuz

tükenmek (2)

tükenmemek

tükenmez (sıfat)

tüm (4)

tümcek

türkü (5)

türkülemek

tütmek (3)

tüy (3)

uç (14)

uçkun

uçmak (18)

uçsuz bucaksız

uçuk

uçurmak

uçurum (4)

uçuşmak (3)

ufacık

ufak (2)

ufuk (10)

uğramaz (sıfat, 2)

uğru

uğrun uğrun (2)

uğuldamak (3)

uğultu

ulanmak

ulaştırmak

ulu (2)

ulus ulusa

umman (2)

umursamak

umut (8)

umutsuz

umutsuzluk

unutmak (6)

unutulmak (2)

unutulmaz (sıfat)

unutuş (4)

upuzun

urba

usanç (2)

usanmak

usulca

uyandırmak (2)

uyanık

uyanıvermek

uyanmak (11)

uyarmak

uygun (2)

uyku (21)

uykusuz

uykusuzluk (2)

uymak (2)

uysal

uyuklamak

uyumak (15)

uyumlu

uz

uzak (23)

uzaklaşmak

uzaklık

uzanık

uzanmak (10)

uzatmak (3)

uzay

uzun (6)

üç (2)

üç beş (3)

üçlü

üflemek (2)

ülke (3)

Page 234: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ülker (5)

ülkü

ümit (4)

ümitsiz

ün

üretmek

ürkmek

ürpermek (3)

üst (37)

üşenmek

üşümek (2)

üşüşmek

üşütmek

üvey

üzere (3)

üzeri (5)

üzgün (2)

üzgünlük

üzre (4)

üzüntü

vadi (2)

vah

vakit (12)

vakitsiz

Van

var (54)

varlık

varmak (8)

vatan

vazgeçilmez

(sıfat)

vazgeçmek (2)

vazo

ve (190)

vebal (2)

veda

vefalı

vehim

velâkin

verilmek

vermek (11)

vesvese

virane

volkan

vurgu

vurgun

vurgunluk

vurmak (11)

vurulmak (4)

vurulu

vücut (2)

vücutsuz

ya (29)

ya da (11)

yaban

yabancı

yâd (anma)

yağmak (11)

yağmur (21)

yağmurlu (2)

yahut

yakamoz

yakın (8)

yaklaşmak (3)

yakmak (4)

yalan (6)

yalancı

yalı

yalın (3)

yalkı

yalnayak

yalnız (12)

yalnızlık (5)

yalvaç (2)

yalvarmak (3)

Page 235: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

yamaç

yaman (3)

yan (17)

yan yana

yanak (2)

yangın (3)

yani (2)

yanılmak

yankı (2)

yankılanmak (2)

yanmak (11)

yansı

yansıtmak

yapayalnız (2)

yapı

yapılmak

yapım

yapışkan

yapma (2)

yapmak (2)

yaprak (14)

yaprak yaprak

yapyalnız

yâr (2)

yara (2)

Yarabbi (2)

yaralı (2)

yarasa

yaratık

yaratmak

yardımcı

yargı

yarı

yarım (2)

yarmak

yas (4)

yasemin

yasılmak

yaslamak (2)

yaslı

yastık (2)

yaş

yaşam (3)

yaşamak (24)

yaşantı (2)

yaşlanmak

yaşlılık (3)

yatmak (5)

yatsı

yavaşça

yavru

yavuklu

yaya

yayılmak (3)

yaylı

yayvan

yaz (12)

yaz kış

yazı

yazık

yazın (3)

yazmak (5)

yel (4)

yele

yelken (4)

yelkovan

yemek (ad)

yemek (fiil, 2)

Yemen

yemin (2)

yemiş (ad, 3)

yemişlenmek

yen

yeni (7)

yeniden (3)

Page 236: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

yenik (mağlûp)

yenilgi

yenilmek

(mağlûp ol-)

yenmek (ye- f., 2)

yer (45)

yer yer

yerli

yeryüzü (8)

yeşil (8)

yetişmek (2)

yetmek (2)

yiğit

yiğitlik

yıkanmak (2)

yıkılmak

yıkıntı (2)

yıl (10)

yılan (3)

yıldız (26)

yıldız yıldız (2)

yıldızsal

yıllarca

yine (8)

yirmi

yırtıcı

yitik (4)

yitirmek (6)

yitmek (5)

yok (23)

yoksun (sıfat)

yoksunluk

yokuş

yol (28)

yolcu (5)

yolculuk (3)

yolsuz yordamsız

yorgan

yorgun (4)

yorgunluk (2)

yoru

yorulmak (3)

yosma

yön (2)

yudum (5)

yudumluk

yuka

yukarı (2)

yumuşak (2)

yumuşaklık

yumuşamak

yunmak

yurt (2)

Yusuf

yüce (12)

yüceltmek

yük

yüklü

yükselmek (4)

yün

yürek

yürümek (14)

yüz (çehre, 36)

yüzlerce (2)

yüzmek

yüzsüz

yüzyıl (3)

zafer (7)

zaman (43)

zaman zaman

zambak (3)

zavallı

zehir (3)

zehirli

zekâ

Page 237: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Zeliha

zengin (2)

zevk

zevkli

zeytin

zifiri

zina

zincir (3)

zırh

zor

zorlamak

Ahmet Muhip Dıranas’ın şiirlerinde geçen sözcüklerin türlerine göre dağılımı şu

şekildedir:

Sözcük türü Adedi Oranı (%)

Ad 3.835 40.9

Sıfat 1.807 19.2

Eylem 1.756 18.7

Zarf 789 8.4

Zamir 420 5.0

Bağlaç 418 5.0

Edat 266 2.8

Ünlem 78 0.8

Genel tabloyu incelediğimiz zaman Ahmet Muhip’in ad türünden sözcüklere

ağırlık verdiğini görebiliyoruz. Aynı kaynaktan gelen sözcükleri

gruplaştırdığımızda bu durum daha açıklıkla ortaya çıkmaktadır. Ad, sıfat ve

zamirden oluşan adlar grubunun oranı % 65.1; eylem ve zarftan oluşan eylemler

grubunun oranı % 27.1; edat, bağlaç ve ünlemden oluşan edatlar grubunun oranı ise

% 8.6’dır. Buna göre toplam sözcüklerin üçte ikisi ad cinsinden gelmektedir.

Page 238: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bu oranlar dünyaya bakış açısına dair ipuçları taşımaktadır. Şairin dünyayı

algılayışında hareketten çok nesneler önemli görülmektedir. Dıranas için varlığın

kendisi daha değerlidir. Onun gözü, eylemden çok varlığın ve varlığın ayrıntıları

üzerinde odaklanmaktadır.

2.3.2. İÇERİK ÖGELERİ

2.3.2.1. Temalar

Ahmet Muhip Dıranas çeşitli temalarda şiirler yazmıştır. Bu çeşitliliği belli

sınıflar altında birleştirmemiz mümkün olmuştur. Bu bağlamda aşk, doğa ve doğa

sevgisi, zaman, yaşlılık, ölüm, erotizm, hüzün ve karamsarlık, umut, yalnızlık,

yaşama sevinci, Tanrı, geçmişe özlem, insan sevgisi ve dostluk, bilinmezlik, sokak,

unutuş, kaçış, pişmanlık, kadın, düşler, çocuk, yurt ve kahramanlık gibi temalar

öne çıkmaktadır.

2.3.2.1.1. Aşk

Dıranas’ın kimi şiirlerinde düşsel bir sevgili vardır. Daha çok geceleri ayın

ortaya çıkmasıyla zihinde yaratılan bu sevgili, “Benzedin odamda bir sabaha.”

dizesinde de görüldüğü gibi kozmik ögelere dönüşme, onlarla bütünleşme eğilimi

gösterir. Evrenin bir parçası hâline gelen sevgilinin;

“Kusursuzluğunda başlar belki

Kalbi ulaştıran yol, Allah’a.” dizelerinde belirtildiği üzere, kusursuzluk Allah’a

ulaşmanın bir yoludur (Ş, 11).

“Sonsuzsun bu ak güzelliğinle!

Page 239: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ölüp, ölüp de her an sevginle

Dirilmek… bir, bir daha, bir daha…” dizeleri sevgilinin güzelliğinin ölüp

yeniden dirilmeye ve bir anlamda ölümsüzlüğe neden olacaktır (Ş, 11).

Ahmet Muhip’in en tipik aşk şiirlerinden biri olan “Serenad”da aşk, doğa

ögeleriyle birlikte verilir. Doğa kimi zaman ona dekor olurken, kimi zaman da

temayla birlikte akar.

“Geldim işte mevsim gibi kapına

Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ.” dizelerinde âşığın bir mevsim gibi sevgilinin

karşısına çıkması; gözlerinde bulut, saçlarında çiğ taşıması buna güzel bir örnektir.

Ancak burada belirtilen sevgili soyut bir sevgilidir, düşseldir. Verilen özellikleri bir

araya getirdiğimizde kanlı canlı bir kadın ortaya çıkmaz. Sevgili yaprak yaprak

açılan bir güldür, dudaklarından bir kuş sesi gelir, gözleri gönülde açan

nergislerdir, seher dudaklarından öpüşler gibi düşer. Şiirde betimlenen sevgili, bu

nitelikleriyle yalnızca düşseldir (Ş, 19).

Serenad şiirinde âşık, azla yetinen bir gönüle sahiptir. Sevgili, penceresinden bir

gül atsa, bir gülücük verse onun için yeterli olacaktır. Aşkına yalnızca bir evetleme,

bir onay bekler. “Ben aşkımla bahar getirdim sana” dizesinden anladığımız

kadarıyla aşkı, “bahar” kadar zengindir. En güzel çiçekler sevgiliye adanmıştır (Ş,

19).

“Hatıra” şiirinde yine soyut bir sevgilinin nitelikleri vardır. Rüyalarda bir hayal

gibi ortaya çıkan ve şairin peşine bir korku gibi düşen bir sevgiliden söz edilir. Bu

kadın, âşığın yanında bir gölge gibi yaşar, onun yanına geceleri gelir, bir mezardan

kalkmış gibidir. Yüzü ışıktan, gözleri geceler gibi derin, avuçları sudan serindir.

Page 240: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

“Geçerken dün yoldan, ruhumu saran

Bir gölge halinde ve ağır ağır;

Tanıdım; o, yâdı hoş zamanlardan

Seven ve yaşayan bir hatıradır.” dörtlüğünden anlıyoruz ki bütün şiir boyunca

sözü edilen sevgili, aslında bir anıdan ibarettir (Ş, 20).

Kimi şiirlerde sevgili, nedensiz bir üzüntü içindedir.

“Gözlerin kararan yollarda üzgün

Ve bir zambak kadar beyazdır yüzün;

Süzülüp akasya dallarında gün

Erir damla damla ayaklarında.” dörtlüğü, sevgilinin bir melankoli içinde

olduğunu gösterir. Bu karasevda hâli kâh şairde, kâh sevgilidedir. Bu motif “O

Belde” şairi Ahmet Haşim’i anımsatır. Sararmış bir yüz, kederli bir kalp, üzgün ve

solgun gözlerle gerçekten malihulya içinde bir güzel tarif edilir şiirde (Ş, 21).

Eğer bir aşk zamanı varsa, bu Dıranas için “İşte akşam oldu, bizim artık her yer”

dizesinde belirttiği gibi, daha çok akşam ya da gecedir. Burada, yaşamak ve ölmek

isteği kendisi için duyulan bir sevgili söz konusudur. Âşık için onsuz yaşamın ve

ölümün bir anlamı yoktur. Ancak onun için yaşanır ve onun için ölünür (Ş, 22).

“Onu sevmekle geç, ey yaşamak!” dizesi de yaşamın anlamını böyle açıklar.

Yaşam, ancak aşk için vardır ve yaşadım diyebilmek için sevmek gerekir (Ş, 23).

“Aşkındır elbet hiç durmadan

Her görüntüde ve her seste

Kendi kendine tekrarlanan

Page 241: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

O şarkı… Ve de her nefeste.” dörtlüğü, aşka bütün hücrelerimizle, etimizle,

ruhumuzla bağlandığımız zaman her görüntüde, her seste sevgiliyi

görebileceğimizi, duyabileceğimizi bize müjdeler. Böylesi bir aşk, ömrümüz

boyunca söylenen, yinelenen bir şarkıya dönüşür (Ş, 24).

Dıranas’ta gözler önemlidir. Onlar iki titrek yıldızdır, bazen gülerken üzülüp

solar, bazen özlem yorgunudur, kalbin parıltısını ateş gibi gösterir. Gözler,

sevgilinin her şeyi demektir ve şair, türlü biçimlere, hâllere giren bu gözlere âşıktır

(Ş, 25).

Parlak şenlikler, çeşitli eğlenceler sürerken sevgiliyle birlikte toplumdan uzak

bir içe kapanışı yeğler. Sevgilinin kadehini doldurduğu, kendisine şarkı söylediği,

patırtı ve gürültüden uzak bir köşe, onun için yeterlidir. Güzel bir sevgili ve aşkı

onu mutlu etmeye yetecektir (Ş, 30).

“Dünyalar öncesinde” henüz hiçbir şey yaratılmamışken bile “uçkun” ve

“vücutsuz” var olan ruhlar için aşk vardır. Dıranas’ta soyut aşk motifi, burada daha

bir bedensizleşir. Geceleyin umutsuzlukta buluşan iki sevgili âdeta

yaratılmamışlardır. Ruhlar henüz kelebek gibi uçmaktadır (Ş, 31).

Hem göğe çıkabilen, hem yere inebilen bir sevgiliden söz edilir. “Ne açsınız

artık ne susuz” dizesinden onun bedenî ihtiyaçlardan muaf olduğu düşüncesi ortaya

çıkar.

“Size geceyi de öğrettim

Onda düşlerle çoğaldınız;

Yaşantıda yorgun ve yalnız

Page 242: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Değilsiniz; sizi ürettim.” dizelerinde sevgilinin şair tarafından gecelerde ve

düşlerde üretildiği, çoğaltıldığı düşüncesi vardır. Ancak bu aşkın olanaksızlığını,

kavuşmanın bir türlü olamayacağını, Fuzûlî’nin aşk görüşüne benzer plâtonik bir

aşkla karşılaştığımızı şu dörtlükten anlarız:

“Çağırdım, çağırdım, çağırdım

Bir böcek gibi titriyerek.

Koştunuz tükeninceyedek

Ha bir adım, daha bir adım.”

Bu şiirde sevgili öperek güzelleşir. Kendisine günah sunulur, önce çirkinken

ırmak olup âşığı temizler. Şair, burada aşktan hareket ederek var olmak ya da yok

olmak diyalektiğine ulaşır. Duygudan düşünceye, şiirden felsefeye kayar (Ş, 32).

“Şimdi olay, hep ya hiç gibi,

Vardan ve yoktan özge bir şey.

Sevgiden de öte bir düzey;

Olmak ya da olmamak belki.” (Ş, 33)

Aşkta aldatma teması da Dıranas tarafından işlenmiştir. “Aşk her şeyi affeder

mi?” bilinmez ama, burada kadın aldatmayı ağlayışla, hıçkırıkla, gözyaşıyla

atlatmaya çalışır. Çünkü bir yanda aşk, bir yanda aldatma vardır. Bu ikilem büyük

bir üzüntüyü beraberinde getirir (Ş, 36).

Doğanın içinde ayın ışıkları, sevgiliyi âdeta yeniden yaratır ya da düşsel bir

sevgiliyi ortaya çıkarır. Sevgilinin yüzü beyazdır.

“Her yanın avuçlarıma dökülüyor

Page 243: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Çeşmeden akan suyun berraklığında.” dizeleri, ilginç bir duruma işaret eder.

Kadın, ışıktan yaratılmış gibi âşığın üzerine dökülür. Sevgilinin saçlarında ayın

dudakları dolaşır. Gizli bir el, kadının üstünden bir örtüyü çekince âşık, onun

ruhunu seyre koyulur. Bu yeni durum yeni bir yaratıştır sanki (Ş, 52).

Zamanın geçişi ve yaşlılıkla birlikte sevgiliye sığınma vardır.

“Hiç kuşkum yok ki, sen şimdi kalbimde

Bir kış uykusuna yatan böceksin;

Yalnız ateşimle ısınacak ve

Yalnız vücudumla besleneceksin.” dizelerinde kadın ve erkeğin birbirine

bağlaşıklığı çarpıcı biçimde dile getiriliyor. Bu aidiyetin yanı sıra zamanın

acımasız geçişinden korunmak için sevgililer, kendi içlerine kapanıyorlar.

“Tutsaksın kalbimin odalarında.” dizesinde belirtildiği üzere bu durum, hoş bir

esarettir (Ş, 53).

“Fahriye Abla”da plâtonik bir aşkın ifadesi vardır. Şair, çocukluk döneminde

kendisinden epeyce büyük bir kadına âşık olur. Kavuşmanın olmadığı, daha çok

ruhsal olarak yaşanan bir aşktır bu. Burada romancı gibi Dıranas, her şeyi gerçekçi

biçimde ve titizlikle betimler. Diğer aşk şiirlerinin aksine burada kadın soyut değil;

kanıyla canıyla somut olarak ifade edilir. Yerli bir aşk temasıdır bu şiirde işlenen

(Ş, 65).

“Eviçi”nde yine varlığı yokluğu çok belli olmayan “Bir rüya gibi sessiz

yürüyen” bir düş gibi, bir hayalet gibi evin içinde dolaşan bir sevgili söz konusu

edilir. Sevgilinin elinin dokunduğu her şey ürperir, canlanır, güler sanki.

“Çiçekleri sularken akşamüstü,

Page 244: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bol saçlı başında tembel bir örtü” dizelerinde sevgili soyuttan somuta geçiş

gösterir. Gür saçlarıyla, başında bir örtüyle ve çiçek sularken görünce onun

yaşadığını anlarız (Ş, 66).

Ahmet Muhip için sevmek, yüce bir duygudur. Aşkın, alabildiğine sevmek

olduğunu; kadını tanrıça, ece katına çıkarması gerektiğini vurgular şair. Aşkı gibi

özlemin de büyük olması gerektiği, aşk uykusunda ancak mahşer günü uyanmak

gerektiğini dile getirir (Ş, 67).

Dıranas, birçok şiirinde varla yok arası bir yerden, bir dünyadan söz eder. Böyle

bir ortamda yaşanmış mutluluk ve sevgilerden dem vurur. Yiten bu serüvenin

ardından bir acı duyarak onu anar (Ş, 72).

Yitirilen sevgili için üzüntü dile getirilir. Bu bağlamda sevgiliye doyamamazlık

vardır.

“Benim varımdı o, benim tadım, benim ereğim;

Direğimdi, kırıldı da çöktüm, bir oldum yerle.” dizeleri sevgilinin, âşık için bir

varlık yokluk meselesi olduğunu söyler. Bu ölüm, âşığı üzgün, kırgın ve solgun

bırakmıştır (Ş, 126).

Sevgili, bütün zamanlar boyunca yalnızlığı bölüşendir O, gönül yarasını bağlar;

şair güldüğü zaman o da güler. Hem günah, hem sevap ondan gelir. O, yenilen

ekmek, içilen su gibi gerekli ve zorunludur (Ş, 16).

2.3.2.1.2. Doğa ve doğa sevgisi

Doğa, Ahmet Muhip Dıranas’ın şiirinde çeşitli görünümleriyle ve türlü

araçlarıyla zengin biçimde karşımıza çıkıyor. Dağ, orman, çiçek, deniz, su,

Page 245: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

gökyüzü, ay, ay ışığı, akşam, gece, sabah, sonbahar hâlleriyle doğa hep vardır

Dıranas’ta.

“Ahmet Muhip’te insan ve tabiatın asıl tema olduğu rahatlıkla söylenebilir.

Ancak taibat ve insan, ona has şiirde iki ayrı tema olmaktan ziyade, hayat

çevresinde kristalize edilmiş bir bütün hâlinde karşımıza çıkar. Tabiat ve insan

Ahmet Muhip’e has bir sevgiyle birleşir.” (Aktaş, 2002, s. 125)

Doğa sevgisi onda o kadar yoğundur ki yaz aylarını Sinop’un Sali köyünde

geçirir. Burada kendisine ait küçük bir ormanı, korusu bile vardır.

Ahmet Muhip’teki bir başka özellik “tabiatı dile getirirken de daima insanı

onunla birlikte ele al”masıdır. (Tevfikoğlu, 1989, s. 32)

“Çeşme Başında” (Ş, 17), şairlerin pek sevdiği bir motif olan ay ışığı işleniyor.

Şiirde ay ışığı; insanı kendinden geçiren, insanı deli eden bir büyülü su olarak

gösteriliyor. Evrenin bir parçası olmakla birlikte “Ahmet Muhip Dıranas’ın

şiirlerinde tabiat, fizik ötesi duyguları yansıtan sembol olarak karşımıza çıkar.”

(Akengin, 1990, s. 29)

Kozmik zamanın önemli ögeleri olan akşam, gece ve sabah ayrı ayrı temalar

olarak Dıranas’ın şiirinde yer bulur. Akşam, korku ve gamla birlikte çıkagelir.

Akşamın gelişiyle beraber sokaklarda, evlerde korku filmlerinin dekorlarını andıran

bir değişiklik olur. Evlerin kanı çekilir, damlar eriyip dökülür, soluk yüzlü adamlar

rüya görürler, camların tasalı bakışları eşliğinde içeride bir uzun bekleyiş başlar (Ş,

103).

Gece, akşamın aksine bir kurtarıcı olarak gözükür:

“Nasıl da açıldı birden kanatların!

Page 246: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dörtnal geliyordu köpürmüş atların

Kurtarmaya bizi çileden, hey gece!” Bahçede güllerin kan ağladığı; pis,

yapışkan, kekre bir günün sonunda; şairin, büyülü bir zaman kesiti olarak anlattığı

sabah; bir pınardan fışkırır gibi ışıltılarla doğar. Olağanüstü bir güzelliktir ortaya

çıkan. Yazgısı gereği doğurduğu gün geceye yenilse de o yeniden, yeniden

başlayacaktır. Gece, şairi bu sıkıntılı durumdan kurtarır (Ş, 50).

Karanlığın bastırmasından sonra ay yükselir ve sevgili görünür. Gecenin

gelişiyle sevgili daha da güzelleşir. Ancak gece biterken kendisinden söz edilen

düşsel sevgiliyi de yedeğinde götürür (Ş, 53).

Sabah da güzelliği ve bitip her gün yeniden başlamasıyla Dıranas’ın dizelerin

yer bulan bir doğa olayı olayıdır (Ş, 85).

Dıranas’ın “Ne yazık, yine güz!” diye esef ederek karşıladığı “Sonbahar”, yoğun

hüzün duygusuyla sarar insanı. Karanlık, çıplak ağaçlar, solan kırlar, sessizlik,

gönül yalnızlığı güzün entrümanlarıdır (Ş, 55).

Ahmet Muhip’te görülen bir başka doğa ögesi gökyüzüdür. Kimileyin sevgiliyi

gökyüzüyle özdeşleştirir Dıranas. Sevgili de gökyüzü de el ele verip şairi mutlu

ederler. “Büyük, büyük, büyük, kocaman çiçek”e benzetilen gökyüzü, bitimsizliği

ve mavisiyle insana âdeta ölümsüzlüğü sunar (Ş, 70).

“Burada salt gökyüzüne bak

Bulutlar ağan, duru, uzak

Gökyüzüne, dost gökyüzüne.

O giderir susuzluğunu,

Gökyüzü; o, sonsuzluğunu

Page 247: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Sütü gibi emziren anne.” dizelerinde olduğu gibi kimileyin gök; dost özelliğinin

yanı sıra bakan, büyüten, gözeten müşfik bir anne olarak işlenmiştir. Aynı zamanda

gökyüzünün sonsuzluk niteliği yeniden karşımıza çıkar (Ş, 121).

Doğa çerçevesi içine alabileceğimiz ve Dıranas’ta sıkça karşımıza çıkan bir

tema da buluttur. Öncelikle kendilerine imrenilen nesneler olarak beliriyor bulutlar.

“Bakıp imreniyorum akınına

Şehrin üstünden geçen bulutların.

Belki gidiyorlardır yakınına

Rüyamızı kuşatan hudutların.” dizelerinden anlaşılacağı üzere bu imrenişin

nedeni, bulutların düşlerimizin sınırlarına doğru yol almasıdır. Bu özgürlüğünün

yanı sıra bulut; bahar, gölge ve yağmur demektir (Ş, 78). Ahmet Muhip, onların

hangi iklimden gelip hangi diyara gittiğini sorgular. Tohum ve bahar olarak görülen

bulutlar, aynı zamanda vefalı bir sevgilidir.

“Gökyüzü bir sonsuz rüya denizi;

Besleyen onlardır düşlerimizi.

Her akşam peşinde götürür bizi,

Aşarken dağları bir bir, bulutlar.” dizelerinde ise bulutların düşlerimizi besleyen

birer nesne olarak görülmesi ilginç bir yaklaşımdır (Ş, 81).

“Dağ” da Ahmet Muhip Dıranas’ın şiirlerinde sıkça işlenmiştir. “Dağlara”,

“Ağrı”, “Güven”, “Dağın Ardında Güneş Battı”, “Dağdan Aşağı”, “Yemin”

şiirlerinde dağ teması kuvvetle işleniyor.

“Köroğlu gibi hür yaşarım orda ben.

Page 248: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ne isteklerime vurulmuş pıranga

Ne de aşkın sonu vardır o dağlarda;

Sen var, ağaçlar gibi her yıl yemişlen!” dizelerinde de görülebileceği gibi şair,

dağda yaşamayı bir çeşit özgürlük olarak kabul ediyor. Dıranas’ın ileri sürdüğü

başka bir düşünce ise dağların aşkı ve doğurganlığı artıracağıdır. “Havada başıboş

tüy gibi uçarak” dizesi de dağın insana özgürlük getireceği inancının altını

çizmektedir (Ş, 89).

Dıranas, “Ağrı”da klâsik dağ tema’sını aşarak bu temanın içine birçok

düşünceyi sıkıştırabilmiştir. Ağrı dağı için yazılan bu şiir, bir anlamda Dıranas’ın

senfonisi gibidir. İlk dizelerde Ağrı’nın insanüstü yüceliği belirtilir. Bu yücelik, bu

dev görüntü ilginç biçimde şaire bir rahatlık verir. Ardından kuşku ve insanlık

sorgulanır. Aklın sınırlılığı üzerinde durulur. Ağrı’da doğanın güzelliği özellikle

belirtilir.

Pişmanlık, iç sıkıntısı, zevk, günah, kirli geçmiş, inançsızlık, Tanrı gibi

kavramlar imgelerin içine yedirilmiş biçimde şiirde yer bulur. Güneş, ilkel

toplumlarda olduğu gibi bir tanrıça gibi algılanıyor. Korku ve umutsuzluk ruh hâli

anlatılır. Güneşin yanı sıra ateşe ve aya sesleniş vardır.

Dünya macerası sorgulanır. Sonsuzluk, yine bu şiirde de bir dağ ile birlikte yan

yana söylenir. Ölüm, yaşam, yaşama sevinci, mutluluk, düş, barış, gam, sevmek,

aldanış, avunuş gibi kavramlara hafif vurgular yapılıyor. Ağrı’da dağ, gökyüzü ile

yeryüzünün birleştiği bir yer ve Tanrı’ya giden bir yol olarak belirtiliyor (Ş, 90).

Dağ tema’sını işleyen şiirlerde dikkatimizi çeken bir nokta da dağın hem

tanrısız, hem şeytansız oluşudur. Bu hâliyle dağ, tek başınadır (Ş, 99). Dağa kaçma,

Page 249: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

orada yaşama özlemini dile getirir zaman zaman şair. Dıranas’a göre doğa, insanı

kirinden, günahından arındırır. Orada esen ve şen biçimde yaşayabilir insan.

Ahmet Muhip’te yağmur da, bulutlar gibi doğanın bir ögesi olarak yer alır.

“Yitik gönüllerin yardımcısı olur

Bulutumdan çisil çisil inen huzur.” dizelerinde görüldüğü gibi yağmur, yitik

gönüllere yardım ederken aynı zamanda onlara huzuru da getirir (Ş, 122).

Kuşlarla, rüzgârla, günle, geceyle, renklerle doğa o kadar güzeldir ki kendine

özgü sesleriyle, güzelliğiyle insanı bağrına çeker (Ş, 154).

“Şairin dağlara, gökyüzüne yönelişinin bir başka sebebini de şehrin sıkıcı ve

sınırlı yaşayışından, cüceleşmiş, hurdalaşmış insanlarından uzaklaşmak arzusu

yanında Tanrı’ya, sınırsızlığa, sonsuzluğa kavuşmak ihtiyacında aramak gerekir.”

(Çınarlı, 1980, s. 5)

2.3.2.1.3. Ölüm

Yaşlılığın bir uzantısı olarak ölüm üzerinde vurgu yapılır. Severken içinde bir

sızı, bir keder duyar şair. Çünkü her öten kuş, her akan su onu bilinmez bir

yolculuğa çağırır (Ş, 27).

Ahmet Muhip, karanlıkla ölümü, “Ki karanlık ölümdür.” diyerek eş değer iki

kavram olarak kabul eder. Ölümden sonra yine görülmenin, dirilmenin olacağını ve

insanın böylece arınacağını dile getirir. Sevgiliye, öbür dünyada buluşmak için

kıyamete dek bekleyeceği mesajını verir. Ölüm gerçeği olduğu için aslında ömür,

varla yok arası bir kavramdır (Ş, 29).

Page 250: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Gökyüzü, deniz, özlenen limanlar, yanan yıldızlar, anneler, kızlar; yani iyi ve

güzel olan her şey uzaktayken yalnızca ölüm hep yakınımızda olarak gösterilmiştir.

“Uzaktadır her şey, hep… yalnız ölüm,

Her yerde, her an yakınımız, ölüm.” (Ş, 45).

Ölüm duygusu karşısında âdeta uykuya bir sığınış vardır. “Ruhum gemiler

uğramaz bir liman” olduğuna göre uyku, yalnızlığı da unutturacaktır bir süre için.

Zamanın işleyişi yalnızca korku getirmektedir. Artık sonsuzluk görülmez olur. “Al

beni rüzgâr! Kül et beni volkan!” dizesinde her şeyiyle sevilen bu evrene karışmak

isteği vardır. Ölüm karşısında belki bu durum, sonsuzluğa erişmek olacaktır. Bu

yaman duygu ölüm karşısında, pişmanlık duygusu devreye girer (Ş, 46).

Bir ölünün ayaklarını gören şair, ayakların canlı olabileceği düşüncesine kapılır

bir an. İki ayak, ölüme yenilen başa şaşkın şaşkın bakmaktadır. Umut peşinde

yürüyen bu ayaklar, şimdi bir bakıma özgür kalmıştır. Bir anlamda ölüm özgürlük

getirmiştir (Ş, 110).

Korku, tedirginlik, keder duyguları ve çeşitli yerlerden gelen boğuk sesler kişiyi

bir bilinmezliğe çağırır. Ölümün bu karamsar duygular eşliğinde yakın olduğu

hissettirilir (Ş, 111).

Ölümün; günlük, olağan işleri yaparken ansızın, ancak doğallıkla geldiği;

ölülerin ise yaşayanların hafızalarında yaşamaya devam ettikleri düşüncesi

işlenmiştir (Ş, 114).

Yaşarken edindiğimiz birikimler, ifade etmek istediğimiz şeyler ölümle

anlamsız hâle gelecektir, düşüncesi savunulur (Ş, 135).

Page 251: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Gök mavi, yer bolluk içindeyken kendi ölümünü düşünür şair. Bedeninin yere

göğe sığamayacak kadar büyüdüğünü hayal eder. Canı, geçici bedenini bırakarak

bilinmeyen bir yerlere doğru gider. Ölümden sonra beden ve ruh, iki ayrı varlık gibi

birbirinden uzaklaşır. Bütün bunlara karşın geride kalanlar için yaşam bir şenlik

olmaya devam eder (Ş, 136).

Ölüm düşüncesi içindeki insan; baktığı her yerde, attığı her adımda ölüme dair

bir belirti, bir iz görebilir.

“Gün bir mezarlıktır sanki, bulutlar

Kızıl bir toprağa dikilmiş putlar.” dizelerinde günü mezarlığa benzeten böyle bir

düşüncedir. Bu düşünceler içinde içimizde sonsuz bir azap başlar (Ş, 138).

Ölüm düşüncesi bir karabasan gibidir. Bu düşüncenin eşliğinde insan; her şeyi

olumsuz, karamsar olarak görür. Korku, kin, kıskançlık duyguları boy verir. İnsan

için bir işkencedir her şey. Ömür, bir tren yolculuğu gibi bir gün bitince insan

rahata kavuşacaktır (Ş, 139).

Ahmet Muhip; “ölüm konusunu bir acıma, bir korkma duygusu ile değil,

yaşamanın düşündürücü bir olayı diye ele aldı. Ölümü değil, ölümle insanın aldığı

yepyeni bir görünüşü dile getir”di (Ağaoğlu, 1978, s. 75-76).

2.3.2.1.4. Hüzün ve karamsarlık

Evrenin bütün güzelliklerine karşın Dıranas’ta hüzün vardır. Sevgili, bulutlar,

güneş, yıldızlar, gemiler her şey hoşken iki gözün iki çeşme olmasını, o ünlü

nedensiz iç sıkıntısına bağlayabiliriz ancak. Ahmet Haşim’in “melâl” dediği,

Charles Baudelaire’in Fransızca herhangi bir sözcüğü yeterli bulmayıp İngilizce

Page 252: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

“spleen” sözcüğünü yeğlediği işte bu duygudur. Edebiyatımızdaki bazı

incelemeciler, bu duygudan hareket ederek birçok şair gibi Dıranas’ı da sırf bu

gerekçeden Boudelaireyan ilân etmişlerdir (Ş, 44).

“Karım bana soruyor: «Sana ne oldu? Neyin var?»

«Hiç» diye susuyorum. Ama bir hoşum, avara.” dizelerinde görüldüğü gibi

Ahmet Muhip, bu duyguya “avara” adını takıyor. Bu duygu; nedensiz bir iç

sıkıntısını, hiçliği, başıboşluğu da beraberinde taşıyor (Ş, 62).

Ahmet Muhip’te acı, boşluk ve karamsarlık yoğun biçimde karşımıza çıkıyor.

Eşi Münire Dıranas’ın “Hüzün bir ömür boyu, her yerde, onun yakasını

bırakmamıştır.” (M. Dıranas, 1990, s. 44) sözü, Dıranas’ın şiirleri için daha bir

anlam kazanır.

“Aynı siyah güneş, aynı siyah,

Aynı susayış, aynı koşuş, aynı…

Of… hep aynı şey, aynı şey, aynı şey,

Aynı, aynı, aynı, aynı, aynı…”

Öylesine yoğun ve bunaltıcı bir duygudur ki bu, güneşi bile kapkara gösterir. Ve

her şeyi tekdüzeleştirir. Yaşamın anlamını yok eder. Bu karamsarlık, her şeyi

olanaksız olarak gösterir insana, en küçük şey omuzlara yüktür (Ş, 104). Bu

duygudan kurtuluşun ilâcı, “Ey gece! kapını üstümüze kapa.” diye seslendiği

gecenin koynunda saklıdır (Ş, 109).

Hüzün, “biteviye” içimizde şarkısını söyler. “İhtiyar kızlar”, “kara kefen”,

“siyah meyva”, “korku” kavramları aynı duygunun bir uzantısı olarak ortaya

çıkarlar. Bu karamsarlık içindeyken Tanrı’ya sığınış vardır (Ş, 107).

Page 253: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Karamsarlığı yaratan kimi zaman yaşamın kendisi olabiliyor. Yaşam, insana bin

bir güzelliği sunarken aynı zamanda çeşitli zorlukları da karşısına dikiyor. Yaşam

yolunun engelleri, insanı öyle yerlere götürüyor ki ister istemez karamsarlık ve

hüzün onun yazgısı oluyor. Şu ya da bu nedenle genelevde çalışmak zorunda kalan

kadınlar;

“Onların iki yana dizili yüzlerinde

Kalmamış gibiydi bir damla ışıktan eser

Ve körler gibi, sanki elleriyle derinde

Yitmiş hayallerini arıyorlardı yer yer.” dizelerinde betimlendiği gibi yaşayan

ölülerdir sanki (Ş, 108).

Sokakta bedbaht olan yalnızca düşmüş kadınlar değildir. “Adamlar”da saçları

ışıksız ve yüzleri dağınık biçimde sokakta gözükürler.

“Umut gözlerinde ölü bir bakış,

Çığlık bir bükülüş dudaklarında;

Bulamadıkları nedir ki, yaz kış

Dolaşırlar şehrin sokaklarında?” dörtlüğü bize adamların gayesizliğini anlatır.

Belki bu amaçsızlık, bir umudun olmayışı karamsarlığı doğurmuştur (Ş, 109).

İnsan, yaşama başlarken elbette umutlar taşır; hayalleri, düşleri vardır. Dünyayı

tozpembe gördüğü yılları vardır. Ancak;

“Dolu bir testi idim ben,

Baş aşağı ettiniz beni;

Eh, boşalıverdim derken…

Page 254: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

İyi mi ettiniz yani?” dörtlüğündeki gibi çeşitli dış etkenlerle kişinin içi boşaltılır

ve anlamsız, gayesiz bir boşluğa düşer (Ş, 113). Bu karanlık, bu ağır ortamda bile

şair;

“Her şey uyuduğu zaman

Kıracak zincirlerini

Gecede uyanık adam” dizeleriyle bir umut olmasa bile, bir beklentiyi dile getirir

(Ş, 118).

2.3.2.1.5. Yaşlılık

Dıranas, yazın geçip gitmekte olduğunu anlatırken gerçekte gençliğin bitmekte,

yaşlılığın başlamakta olduğunu vurgular. Yaşlılıkla birlikte umutlar, aşklar,

güzellikler de yok olacaktır. Ağır ağır gelmekte olan yaşlılık karşısında Ahmet

Muhip çaresizdir ve sıkıntılıdır (Ş, 26).

Yaşlılıkla birlikte kalbin eskisi gibi heyecanla çarpmayacağı, dudakların aşk

dolu, umut dolu sözleri söylemeyeceği; olumsuz düşüncelerin üstümüze üşüşeceği

ve gözyaşımızın döküleceği belirtilir (Ş, 26).

Yaşlılık düşüncesi güzle sökün edip gelir. Yaşanan günler bölük pörçük

hafızadadır, dört yan karamsarlık ve olumsuzluklarla donanmıştır. Kafada

uykusuzluğa benzeyen garip bir hâl, düşünceler hâkimdir. Bir gül dalından kopmuş

gibidir şair için (Ş, 61).

Yaşlılıkla birlikte umutlar sarsılsa; yalnızlık, terk edilmişlik duyguları kalbi

sarsa da şair;

“Gelmedi gün daha, çalmadı saat,

Page 255: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Daha uçurmuyor beni bu kanat;

Sabırsızlanma, ey kapımdaki at!

Güneş daha gözlerimi yakıyor.” dizelerinde hâlâ güneşi teninde, yaşama isteğini

yüreğinde duyabildiği için teselli bulmaktadır (Ş, 82).

Gençlik boşuna bir çaba olarak aynalarda aranır. Bu arayış gereksizdir, artık

yaşlılık gelmiştir. Yaşlılar, elleri böğürlerinde ölüler gibi dolaşmaktadırlar (Ş, 106).

“Yaşlandım; güneşim batıyor. Gece

Yaklaşmada sinsi, sessiz ve sonsuz.

Biliyorum; her şeysiz, sensiz, bensiz

Yiteceğim, karanlıklar içinde.” dizelerinde başlayan Ahmet Muhip Dıranas,

sonun sinsi ve sessiz biçimde yaklaştığını görerek biraz daha evrene karışmak,

biraz daha kendini tanımak, biraz daha sevgiliyle baş başa olmak ereğini duyar

içinde (Ş, 152).

2.3.2.1.6. Sonsuzluk

Sonsuzluk duygusu, Dıranas’ın bütün şiir evrenini âdeta sarıp sarmalamıştır.

“Ahmet Muhip’in şiirinin hemen tüm bölgelerinde bir «sonsuzluk özlemi»ni

duyumsamak mümkündür. Öyle ki bu özlem giderek onu şiirinin en hâkim

duyarlığı hâline gelecektir. Yer yer bir coşku ve gönül genişliği içinde kendi

sınırlarından taşıp bir sonsuzluk özlemiyle kanatlanmaktadır Dıranas.” (Ocaktan,

1990, s. 39)

Page 256: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ahmet Muhip Dıranas, sonsuzluğu; geçmiş, şimdi, gelecek ekseni üstünde

geliştirir. Sonsuzluk, gerçek yaşamda olabileceği gibi anımsamak ve düşünmek

eylemleriyle bilincimizde de kurulabilir. Onun varlığı, kimi zaman karşıt ögelerle

verilmeye çalışılır.

“Aynalara bakma, aynalar fenalık;

Denizi, sonsuz olanı düşün artık.” dizelerinde Hilmi Yavuz’un da belirttiği gibi

aynalar sonlu, deniz sonsuzdur (Yavuz, 1999, s. 178). Burada seçilen iki simge

üstünden ve karşıtından da güç alınarak sonsuzluk yüceltilmiştir. “Oradayım hep

ben, orada, derinde” dizesi de sonlu olmayışı, hep var oluşu gösteren bir anlatım

içerir (Ş, 43).

Resim; ölümsüzlüğü ve sonsuzluğu elde etmenin bir yolu olarak gösterilir.

Çerçeveye alınan an, dondurulmuş biçimde de olsa geleceğe aktarılmış olur.

“Şimdi çerçevede mahpus yaşamaktadır,

Alnında o yaman ölmezliğin zaferi;

Uzak bir rüyada yüzer gibi gözleri,

Artık ne gülmekte ne ağlamaktadır.” dizeleri bu ölmezliği anlatır. Ancak bu

ölmezlik, ne gülmenin ne ağlamanın olduğu, canlılık içermeyen bir durumdur (Ş,

18).

Dıranas’ta, doğadan ve doğanın varlığından hareket ederek Tanrı’nın bir

sonsuzluk duygusu uyandırdığını saptıyoruz.

“Penceresindeki adam,

Yüzünde ne sevinç, ne gam,

Page 257: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Alabildiğine geniş

Gözlerini ufka dikmiş

Sanki bir ebediyete

Bakmada hayret içinde.”

Kendiliğinden oluşan ya da insanın dışında var olan bu sonsuzluk, insanda

hayrete yol açacaktır (Ş, 47).

Sonsuzluk, kimileyin aynı zamanda tarihsel bir anlam ve değer taşıyan “çınar”

simgesi ile birlikte verilir.

“Göklerle kucaklaşan dallarında çınarın

Yeşil bir sonsuzluk ve sevinçleri kuşların…

Nedir bu yaslı özlem, durup dururken, sende?

Gel, vatan tutalım bu çınarın gölgesinde.”

Çınarın göklerle kucaklaşması ve “yeşil bir sonsuzluk” kavramıyla doğanın

kendiliğinden sonsuzluğu anlattığı vurgusu yapılmıştır (Ş, 59).

Dıranas’a göre sevgilinin güzelliğinde bir çeşit sonsuzluk duygusu vardır. Bu

sonsuzluk, ölüp dirilmelerle gerçekleşen bir tür “tenasüh”tür. Bedenler değişse de

canlılık ve yaşam hep sürmektedir.

“Sonsuzsun bu ak güzelliğinle!

Ölüp, ölüp de her an sevginle

Dirilmek… bir, bir daha, bir daha…” (Ş, 11)

Page 258: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.3.2.1.7. Yaşama sevinci

Doğasıyla, düşleriyle, sarhoşluğuyla yaşamak; olağanüstü bir olgudur. Ancak

bütün bu güzelliklerin tek hüzün kaynağı, bir daha onu görememek,

yaşayamamaktır. Yine de yaşadığımız sürece evrenden, doğadan, şarkılardan,

danstan gönlümüzce, doya doya yararlanmamız en iyisidir (Ş, 58).

Yeşiliyle, mavisiyle, sarısıyla; çiçeğiyle, denizi, kırıyla doğa; içimizde yaşama

sevgisi uyandırır. Yaşlılık, ölüm düşüncesi başımızın üstünde dönüp dursa da

içimizdeki yaşama isteğini yok edemez (Ş, 60).

Yaşamın bin bir sıkıntısı, zorluğu, engeli vardır. Ancak insan, bir yığın engeli

aşarak, aşamadıklarını kanıksayarak mutlu olmasını bilir. Böylece yaşama sevincini

elde eder (Ş, 74)

Kimi zaman şen biçimde, kimi zaman sıkıntılar çekerek, var oluşumuzu

sorgulayarak, ölümden korkarak yaşam geçer gider. Yine de “eken insan, veren

toprak” olduğu sürece insan, dünyada var olacak ve yaşama sevgisi bizi

kavrayacaktır (Ş, 115).

Hüznün yanı sıra “gül, söz ve saz” da vardır. Bu evren, bir yas evreni değildir.

Yaşama gözyaşı ve acı katmamalı; evreni bir şenlik alanına dönüştürmelidir.

Ölümü, kalımı düşünmeden mutlu olmayı bilmek gerekir (Ş, 153).

2.3.2.1.8. Yurt ve kahramanlık

Anadolu’da dağ başları, ıssız yerler pek tekin değildir. Düzene karşı çıkanlar,

haydutlar, eşkıyalar cirit atmaktadır orada. Ancak böylesi tehlikelerden bizi

koruyan, güvencemiz olan askerimiz vardır. Askerin varlığı hayduta, eşkıyaya

korku verir (Ş, 98).

Page 259: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dıranas, asker motifinden sonra düşlere dalarak ordu geleneğimiz içinde önemli

bir yer tutan atlıları anımsar. Ellerinde kılıçları, hızlı atlarıyla zaferi yurda hediye

ederler (Ş, 129).

Eski zamanları düşlediği “Yurt” şiirinde “at üstünde ölen kahramanların” nal

seslerini işitiriz. Hanlıklar dönemi, kılıçlar, atlılar, bozkır, dişi kahramanlarla tam

bir uzak geçmiş hayali kurulur (Ş, 131).

Ele bayrak alındığında, bu gidiş, bu yürüyüş düğüne gider gibi yapılır. Savaşta

bayraktarlar öldükçe diğer askerler bunu üstlenirler. Bir gün mutlaka öleceğimize

göre bayrak eldeyken vurulup ölmek, ölümlerin en yücesidir (Ş, 130).

Atları, vadileri, bayrağı, sınırları ile Anadolu, onun dizelerinde belirir. Baştan

başa uzanan gökyüzü, yaylılar, savaş türküleri ile Anadolu dramı sezdirilir ve

Anadolu, sonsuz bir duyguyla kucaklanır (Ş, 132).

Ahmet Muhip’te yurt kavramı somut bir coğrafya ile değil, daha çok soyut

çizgilerle oluşturulmuş düşsel bir Anadolu ile ifade edilir. Bir masalı yaşar gibi, bir

rüyayı anlatır gibi Orta Asya’yı, Osmanlı Anadolusu’nu hatırlatan resimler çakıp

çakıp söner. Şair, eski Türk yurtlarını mazi sevgisiyle, tarih duygusuyla, özlemle

dile getirir. Cumhuriyet coğrafyasının çizgileri daha belirgin olmakla birlikte

simgesel belli yer adlarıyla yetinilir: Ağrı ve çevresi, İstanbul, Sinop gibi. Anadolu,

belli bir korku, uzaklık ve yalnızlık duygularıyla anılır. Her şeye karşı yurt ve

bayrak uğruna ölmek erdemli bir davranış olarak değerlendirilir.

2.3.2.1.9. Zaman

Page 260: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dıranas’ta, Bergson’un “Yaşanan zaman, yani an, ancak anımsanan zamanla bir

köprü oluşturduğu için önemlidir; çaya batırılmış bir madelaine, eğer kişiyi

geçmişin gömülü esrarına taşıyabiliyorsa, yaşanılan an’ın gerçekliği kanıtlanmış

olur.” (Parla, 2001, s. 264-265) diye tanımladığı “duree/an”, önemli bir zaman

göstergesi olarak belirir (Ş, 15). An, özellikle “gündüzün geceyle buluşan

noktasında” en fazla kendini gösterir. Bu, âdeta Tanpınar’ın “Kaç defa uzun ve

başıboş bir gezintiden sonra otelime dönerken bilmediğim bir tarafta ince bir zarın,

sırçadan bir kubbenin birdenbire çatlayacağını ve bu altta birikmiş duran zamanın,

etrafımdaki manzaraya, zihnimdeki hatıralara ait zamanın , bugüne yabancı bin bir

özellikle, bendini yıkmış büyük sular gibi dört yanı kasıp kavuracağını sanarak

korktum.” (Tanpınar, 1994, s. 108) sözleriyle betimlediği; iki anın arasında kalan

boşluktan zaman ötesine geçmenin mümkün olabileceğinin düşünüldüğü bir

noktadır.

Âdeta her şey durur, zaman işlemez, orada evrenden bir çıkış, bir kara delik söz

konusudur. “Ömrün ve ölümün güzelliği”nin söylendiği “bir altın devir” başlar.

Özellikle “Selâm” şiirinde öyle sonsuz bir zamanla karşı karşıya kalırız ki

“senelerce, senelerce evvele” ve “senelerce, senelerce öteye” gidip gelmek olasıdır.

Ancak bu, bilinçte gerçekleşen zihinsel bir yolculuktur. Proust gibi geçmiş zaman

ve güzelliklerine doyulmamış zamanlar aranırken “kalbimizde doğmuş ve ölmüş

anlar” dahi önemsenir. Bu saptamadan anlarız ki Ahmet Muhip Dıranas, yitik

zamanın avcısıdır. Hiç gerçekleşmeden yitirilmiş, doğarken ölmüş, küçük bir an

için görünüp kaybolmuş zamanlar onun yolculuğunun nedenidir (Ş, 15).

Page 261: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Geçen zaman, pişmanlığı yedeğinde sürükler. Burada içi yeterince iyi

doldurulmamış; kalbin heves ettiği gibi yaşanmamış ve geri dönülmeyecek bir

noktada pişmanlıkla anılan günler söz konusudur (Ş, 73).

Zamanın, acımasız bir şekilde hızla akıp gidişi Ahmet Muhip’te belirtilen bir

başka durumdur. Zamanı gün, ay, yıl, yüzyıl olarak bölsek de o, aslında bir ırmak

gibi sonsuzca akar durur. Hiçbir ad, hiçbir tanımlama, hiçbir betimleme onu

durağan bir kalıba sokamaz. Çünkü onun karakterinde akıcılık, geçicilik vardır.

Acımasızlığını da bu karakterinden alır. Bu hâliyle zaman bağışlayıcılığı olmayan

yüzüyle belirir. Bu bağlamda sonsuz zamanın içinde ömür, ölüme kadar sürecek

olan bir tutsaklıktır (Ş, 117).

Zaman, yaşlılıkla birlikte tatlı anları da geride bırakmıştır. Bütün teselliler

ortadan kalkmış, bütün umutlar yıkılmıştır. Ve zaman, karamsar bir tablonun içine

hapseder şairi artık (Ş, 125).

2.3.2.1.10. Umut

Karamsarlığa, iç sıkıntısına, yalnızlığa ve ölüme karşın az da olsa Dıranas’ın

dizelerinde umuda yer vardır.

“Binmişim bir gemiye

-Ve böyle biteviye

Gidiyorum-

Bir diyar olsa gerek.” dizelerinde bu beklentinin bir bahardan çok daha büyük

olan bir dünya özlemi olduğu belirtilir. Şairde, her türlü olumsuzluğa karşın daha

iyi, daha mutlu, daha eğlenceli bir dünya umudu vardır (Ş, 79).

“Bilir misiniz, bizden uzaktakiler

Page 262: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Neler taşır size her gün şu gemiler?

Aşarak binbir dağdan, engin denizden,

Bilmedik yerdeki kardeşlerinizden

Umutlar.” (Ş. 112) dizelerinde açıkça görüldüğü gibi umut hep uzaktadır.

Hatta deniz aşırı ülkelerdeki bilmediğimiz kardeşlerimiz bizim için bu umudu

saklamaktadır.

Bu umut reel değil; daha çok bir düştür. Orada onun olup olmadığı belli

değildir; ancak var olduğu öngörülmektedir. Gerçi umudun doğasına da uygundur

bu durum. Umut, bir gerçeğe karşılık gelmesi ölçüsünde değil, hissedilen bir hedef

olmasıyla insan yaşamında vardır.

Üzüntünün, iç sıkıntısının ilâcı umuttur. Düşle birlikte gelen umut, hazla insanı

kucağına alır.

2.3.2.1.11. Yalnızlık

Yalnızlık Dıranas’ta iç sıkıntısı ve karamsarlığa yakın bir duygu olarak

kendisini gösterir. Sosyal bir varlık olan insanın tek katlanamadığı şey yalnızlıktır.

Bu duygu birçok şair tarafından bu evrensel yönü yüzünden işlenmiştir.

“Buğulandıkça yüzü her aynanın

Beyaz dokusunda bu saf rüyanın

Göğe uzanır -tek, tenha- bir kamış

Sırf unutmak için, unutmak ey kış!

Page 263: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Büyük yalnızlığını dünyanın.” dörtlüğünde ilginç bir simge karşımıza çıkar:

“Kamış”. Pascal kamışı insan olarak kabul eder. Dıranas’ın da Pascal’a

göndermede bulunarak kullandığı bir eğretilemedir bu. İnsan, iç dünyasına göre tek

ve yalnızdır. Burada yalnız insanın değil, dünyanın yalnızlığından söz edilmektedir.

Kamış, dünyanın yalnızlığını unutmak için göğe uzanır, yani insan yalnızlık

duygusundan kaçmak için Tanrı düşüncesine sığınır (Ş, 57).

“Mutluyum, bu güzel, bu tek yıldızlıkta;

Milyonlarca sunu, adak sana, Tanrım!

Ama kalbim çatlayacak yalnızlıkta,

Hiç olmazsa bir ayna ver bana, Tanrım!” dizelerinde yalnızlık, kalbi çatlatacak

denli yoğundur. Dıranas, burada insanın ötesinde bir nesnenin bile yalnızlık

duyabileceğini anlatır. Yalnızlık için en azından bir “ayna”nın istenmesi de

anlamlıdır (Ş, 145).

“Tanrı çekip gitmiş, koyup beni yapayalnız

Odsuz ocaksız, yolsuz yordamsız, dermansız” dizelerinde yarattıktan sonra

Tanrı’nın insanı dünyada yapayalnız bıraktığı sitemi vardır. Yalnızlık insanı evsiz,

güçsüz, yolsuz bırakmıştır (Ş, 157).

2.3.2.1.12. Düşler

“Artık bir pencerenin önünde, ne kaldı

Oturup geçen dünü düşünmekten başka

Ne kaldı yaşamaya üşenmekten başka?

Page 264: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Deme. O masalların geceleri geldi.” (Ş, 54)

Yaşlılıkla birlikte ölüm düşüncesi de çıkagelir. Ancak yaşlılık ve ölüm

karşısında mutsuz olmak değil, mutlu olmanın yolunu bulmak gerekir. Bunun da

tek yolu düşlerdir. Gençliği, geçmişi düşlemek yaşlılıkta en iyi sığınaktır.

“Kurulmuştu benim adıma bir saray,

Çevresini dolanmış gümüşten bir çay;

Ve açlar geçiyordu hep alay alay,

Sonra sayısız tutsaklarım ve ordum.” (Ş, 83)

Düş, insana öyle olanaklar sunar ki hayal ettiğimiz başka ülkelere kolaylıkla

gidebiliriz. Geçmiş bir zamanda sarayı, ordusu, iktidarı olan bir padişah olabiliriz.

Bozkırda kıl çadırlarda yaşayabiliriz. Bir trenle çok uzaklara gidebilir ya da

çocukluk günlerimize geri dönebiliriz. İnsanoğlunun en son umudu düşlerdir.

2.3.2.1.13. Erotizm

“Parkta Serenad” şiirinde şiddeti giderek artan bir erotizm vardır. Kadın ve

erkek içgüdülerine boyun eğerek istek ve aşkla birbirlerine doğru sürüklenirler.

Dudaklar ve yapraklar birbirine karışır. İki bedenden çıkan ateş, handiyse

Sibirya’yı ısıtacak denli yoğundur.

Parkta başlayan bu aşk sahnesini ıhlamur, gül gibi çiçek kokuları daha bir tahrik

eder. Okşamalarla ortaya çıkan bir açlık söz konusudur. Bu iki beden doğanın

içinde hazla öylesine bütünleşirler ki o anda ölüm bile gam değildir artık. Son

dörtlük erotizmin doruğunu işaret eder:

Page 265: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

“Erkek susamış yılan gibi sokulgan, kıvrak

Uzanıyor gözlerine;

Bir şey boşalıyor lık lık lık, kadında sıcak

Bir kan gibi ta derine.” (Ş, 34)

Şiirin tamamı olmasa da “Fahriye Abla” şiirinde de kimi erotik ögeler vardır.

“Gözlerin, dişlerin ve ak pak gerdanınla” dizesinde gerdan; “Tenin buğdaysı,

boyun bir başak kadardı.” dizesinde ten; “Açılırdı rüzgârda kısa eteklerin / Açık

saçık şarkılar söylerdin en fazla” dizelerinde kısa etek ve açık saçık şarkılar erotik

ögeler olarak değerlendirilebilir (Ş, 65).

2.3.2.1.14. Geçmişe özlem

Geçmişe özlem, tamamıyla bir şiire egemen olmadığı durumlarda da kendini

gösteren bir temadır. Geçmişte yaşanmış güzel günler, mutlulukla geçen zamanlar,

yaşanmış aşklar düşünülüp özlemle anımsanır. Çünkü her şey değişmiştir, özlem

geçmişi yeniden kurmanın tek yoludur artık (Ş, 147).

“Mutluluklar şehri bir İstanbul’du,

Şiirler, buluşmalar, aşklar… şimdi

Akşam olan bir gün gibi son buldu;

Ne şiir kaldı, ne aşk, ne beklenti.” (Ş, 148)

Kimi dizelerde Dıranas’ın, çocukluğunun İstanbul’unu özlediği görülür. O

zamanlar İstanbul bir mutluluk şehridir. Şiir ve aşk vardır o şehirde. Eskinin

ölümsüzlük ve zafer şehri, şimdi yenilgiler ve yaslarla doludur. İstanbul’a bağlı

Page 266: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

olarak gençlik günleri anımsanır. Boğaziçi, bir beton yığınına dönüşmüştür. Aşkın

yerini, ayaküstü yarı sevişmeler almıştır. Acımasız bir yaşam mücadelesi vardır

şimdilerde. Masal dünyasına benzeyen İstanbul değişmiş, yalılar yıkılmış, kayıklar

yok olmuştur. Artık eski İstanbul’u, eski güzellikleri hayal etmek bile zordur (Ş,

148-151).

2.3.2.1.15. İnsan sevgisi ve dostluk

Bir insanlık dramı olan açlık karşısında insan damarı kabarır şairin. Sonra

insanı, yalnızca insan olduğu için sevmek gerektiğine inanır. İnsan sevgisinden

hareket ederek tüm evreni sevmeye doğru gider.

İnsanlığı güzellikle yüceltmek gerektiğine inanır. Kulluk, düşüncesinin ortadan

kalkmasını ister. Çeşitli aldanışlar için insanlığı uyarır. Bilgisizliği, kini, savaşı

insan sevgisinin önünde duran engeller olarak görür (Ş, 146).

İnsan sevgisinin bir gereği olarak dostluk kavramı, Dıranas için önemlidir. O,

göz nurudur, elimizdir, ayağımızdır. Acımızı da sevincimizi de ancak dostla

paylaşabiliriz. Onsuz insan ıssız, yalnız ve akılsız kalır (Ş, 124).

2.3.2.1.16. Kadın

“Yalnız uyku örterdi onu:

Çırçıplak; meme, karın, kalça.

Kır perilerinin oyunu,

Başucuna alçalan rüya;” (Ş, 68)

Page 267: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bir Anadolu kızı olan Kezban, Dıranas’ın ele aldığı kadın tiplerinden biridir.

Onu “meme, karın, kalça” ile birlikte verir. Darmadağınık saçlarıyla Kezban’ı bir

peri uykusunda anlatır. Kezban tarafından sere serpe yaşanan bu uyku âşığı

Köroğlu tarafından olduğu kadar bütün evren için de sonsuz bir şenliktir. Bu

dizelerde anlatılan bir Anadolu kızı olmakla birlikte kır perilerinin de işe

karışmasıyla bir masal kızına dönüşür.

“Elif kara taştan bir köyde yaşıyor,

Bir damın sazı, bir ocağın ateşi;

Her akşam kanlarla batan bir güneşi

Başında ağır bir taç gibi taşıyor.” (Ş, 97) dörtlüğünde şair, köy kızı Elif’i işler.

Saz bir damda, ocak başında taçsız bir kraliçe gibi yaşamakta olan Elif; destanlarla,

masallarla, ninnilerle büyümüştür. İmkânsızlıklar içinde yaşamakta olan bu kız;

aynı zamanda yarının, aydınlık bir geleceğin yapı taşı olacaktır.Ağrı’da, o derin

ıssızlıkta, bin yılın geleneğini ruhunda taşıyan ve sonsuza doğru akan bir tanrıçadır

Elif.

2.3.2.1.17. Tanrı

“Uyandığı zaman gökte yıldızlar

İnsan düşünür: belki de Allah var!

Tanrısal bir öpüştür söken şafak.” Bu üçlükte; gece, yıldızlar, şafak gibi kozmik

ögeler onda Tanrı düşüncesini uyandırır (Ş, 115).

“Tümcek, Doğa’nın elinde oyuncaklarız;

Page 268: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Tekrar yapılmak üzre kırılacaklarız.” dizelerinde doğa, Tanrı’nın bir kişiliği

olarak görülür. Bu sözcüğün gerek yazımından, gerekse üstlendiği “kader”i

yönlendiren rolünden bu durumu anlamak mümkündür (Ş, 158).

“İlk kum tanesinden son yıldıza ulanan

Ulu toprakta………………” dizeleri, doğa-Tanrı aynılaştırmasının bir uzantısı

olarak küçükten büyüğe bütün evreni bir tapınak olarak gören bir bakış getirir. Bu

anlayış, gücünü ve hızını “semavî” dinlerden değil; serbest bir doğa dininden alır

(Ş, 159).

“Hep Tanrı mı gerek, ey tapınağı dünyanın

Özgürlükler üstünde?.. Bir yüce aramanın” dizeleri Tanrı’nın gerekli olup

olmadığını sorgular. Bu sorgulama aslında, Tanrı’yı tüm dünya işlerine sokan;

böylece özgürlüğe de bir anlamda tehdit oluşturan bir dünya görüşüne karşı yapılır

(Ş, 146).

“Unutulmuş Tanrı’nın dolaştığı

Büyük can sıkıntıları içinde” dizeleri, son çağda insanların Tanrı’dan

uzaklaştığını, âdeta onu unuttuğunu anlatır.

Geçen yüzyılda sanatta, felsefede ortaya çıkan yeni anlayışlar; bilimde oluşan

gelişmeler “itilmiş Tanrı’yla atılmış insanın” varlığını tehdit eder. Tanrı, bir yana

konmuş; insan ise eski önemini yitirmiştir (Ş, 147).

Bütün bunlardan sonra insanı “Odsuz ocaksız, yolsuz yordamsız, dermansız”

biçimde ve kendi yazgısıyla baş başa bırakarak “Tanrı çekip gitmiş”tir. (Ş, 157).

Page 269: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Diğer şiirlerinin aksine “Maşar Dağı”nda tamamıyla Tanrı temasına yer

vermiştir Dıranas. Bu şiirde panteizme yer vermeden, onu sorgulamadan, kuşkudan

uzak; ancak “semavî” dinlere de bağlanmadan Tanrı sevgisini dile getirir.

Ağrı ve Maşar dağlarının büyüklüğü, “Ve iki yüce dağın ardı / Kızıl bir lâleydi

Tanrı’dan.” dizelerinin işaret ettiği görüntü, Tanrı sevgisini doğurur. Kişi; gerek iç

dünyasında, ruhunda; gerekse evrende onu arar. Evrenin bir yerinde onun olduğunu

bilir; ancak hangi pınar başında, hangi ormanda, hangi bahçede olduğunu bilemez.

Kişi, en çok boşlukta onu bulmak ister ve “Bir yaralı hayvan bağırıyor / Senden

ayrı düşen insanda.” görüşünü dillendirir (Ş, 123).

“Ağrı” şiirinde “Günah kapılarının aralandığı” ve “inancın kaydığı bir dipsiz

uçurum”da insanın yerleşik inancı sarsılır ve eski çağların pagan anlayışları bilince

yansır. Şair, “Sana tapınanlar kardeşimdi benim” diye seslendiği güneşe, ilkel

insanın içgüdüsüyle “Kucakla beni, tanrıça, sev, sar beni” diyerek içindeki derin

boşluğu doldurmaya çalışır. Bu arkaik tanrıça, sarı saçlarıyla şairi saracak ve kendi

taptığını içinde taşıyabilecektir. Oysa, “Ah ne yazık ki bütün insanlık güneşsiz / Ey

ateş, nasıl da seni yitirmişiz!” dizelerinin dile getirdiği gibi, insanlık bütünüyle

inancını yitirmiş ve büyük bir şüphe içindedir. Ki “şüphe, ruhlarda bir engerek gibi

çöreklen”di mi (Dıranas, 2000B, s. 195) onu ordan söküp atmak zordur.

“Mevlânâ’nın üflediği rüzgâr”dan esinlenerek şair yeniden şüphesinden kurtulup

Tanrı’ya ulaşır. Bir ucu Ağrı’da başlayan sonsuzluğun “Bir ucu Allah’ta” sözüyle

inancını somutlaştırır (Ş, 91-94).

“Ve sular Tanrı’ya varan yoldadır” dizesinde zamanı imgeleyen sular, önünde

sonunda insanı Tanrı’ya götürecek bir araç olarak görülür (Ş, 138).

2.3.2.1.18. Bilinmezlik

Page 270: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

“Ortalık belli belirsiz;

Gün ağartısı başladı.

Açılacak üstü şimdi,

Nice nice uykuların.” (Ş, 49)

Uykuların üstü açılıp evren, o büyük giz kapısını aralarken bilinmezlik örtüsü

birdenbire ortaya çıkar. Gizin kendisini gösterir gibi yaptığı zamanlar geceleyin ve

uyku hâlindedir. Dıranas belki de bu noktada Tanpınar’ın çok fazla sevdiği

“rüya”nın kapısını aralamaktadır. Her şeye karşın insan ne kadar çabalasa, ne kadar

yakınlaşsa da bir türlü var oluşun gizini çözemez.

2.3.2.1.19. Çocuk

“Bahar sabahlarında bir, iki, üç, beş, on,

Altın rengi başları altın bir madalyon

Göğüslerini yelken gibi gere gere

Ve kollarını doğan güneşe açarak

Büyük su’yu özleyen çocuklar, yalnayak

Koşarlar dalgaların koşuştuğu yere.” (Ş, 77)

Çocuğu olmayan Ahmet Muhip; çocuk temasından, ondan söz etmekten bir

yarasının deşilmesinden sakınır gibi kaçmıştır. Bu temayı tekil olarak işlediği

“Denizi Özleyen Çocuklar”da çocuğu bir umut simgesi olarak görür. Yıldızlı bir

gökyüzü kadar güzel olan çocukların yüzü; özlem ve coşkuyu da beraberinde

gezdirir.

Page 271: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.3.2.1.20. Kaçış

“Gün batıyor, gün batıyor

Evimi, eşyamı, paramı

Nem varsa yaksam ve bir an

Kaybetsem kara bir duman

Arkasında hafızamı,

Koşsam, koşsam, koşsam, koşsam…” (Ş, 28) dizelerinde kaçış duygusunu

belirgin biçimde görürüz. Günün batışını izleyen bir zamanda şair; ev, eşya, para

gibi insanı bir yere bağlayan bütün değerleri bir yana bırakarak, hatta onları

yakarak bilinmeyen bir yöne ve yere doğru koşmak, koşmak ister.

2.3.2.1.21. Pişmanlık

“Neden sonra

Gelin bana, yeniden gelin

Harvurup savurduğum anlar!

Doğrulun mezarlarınızdan

Boş yere harcadığım günler!

Page 272: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Durun, geçmesin zaman, durun

Elimle kurduğum saatler!” (Ş, 84)

Har vurup harman savrulan, boş yere harcanan zamanlar bizde pişmanlık

duygusunu uyandırır. Ne kadar geçen zamanın yeniden gelmesini, akan zamanın

durmasını, beklettiğimiz umutların gerçekleşmesini istesek de bu boşuna bir

çabadır. Geçmiş zaman ve gerçekleşmeyen beklentilerin karşılığı ancak

pişmanlıktır.

2.3.2.1.22. Sokak

“Sokakta gün, sokakta gece,

Ben sen o biz kuş ve karınca.

Sokaktan gelir vehimlerim,

Sokakta geçer bayramlarım.

Sokakta kibarlar, sakatlar,

Alaylar, düğünler, tabutlar.” (Ş, 116) dizelerinde sokak, bütün bir yaşam olarak

ortaya çıkar. Kuruntu ve şenlik gibi birbirinden farklı duygular uyandıran yine

odur. Kibarı da, sakatı da; yaşayan da ölen de oradadır. Gülmek ve ağlamak gibi

keder de sokaktan kaynaklanır. Ancak insana bir anne gibi kucak açan yine

sokaktır.

2.3.2.1.23. Unutuş

Page 273: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

“Ey unutuş! kapat artık pencereni,

Çoktan derinliğine çekmiş deniz beni;

Çıkmaz artık sular altından o dünya.

Bir duman yükselir gibidir kederden

Macerası çoktan bitmiş o şeylerden.

Amansız gecenle yayıl dört yanıma

Ey unutuş! kurtar bu gamlardan beni.” (Ş, 38)

Yalnızlık, keder, hoyratlıklar, pişmanlıklar “unutuşun o tunç kapısını zorlar.”

Geçmiş, susmuş ninniler; ister istemez unutuşu çağırır. Gençlikte yaşanan aşklar

bitmiştir. Aldanış, yaşamın en güzel meyvesi olarak kabul edilir. Anılar, bize bir

daha yaşanmayacak günleri anımsatıp kederlendirir. Bu gamlardan kurtuluşun tek

yolu olvido (kurtuluş)dur.

2.3.2.1.24. Tema tablosu

Dıranas, şiirlerinde birbirinden farklı birçok temayı işlemekle birlikte belli

temalar çevresinde şiirini yoğunlaştırmıştır. Dıranas şiirinin bir özelliği de kimi

şiirlerde tek bir temanın değil; şairin bağlı bulunduğu saf şiir okulunun bir niteliği

olarak birkaç temanın aynı şiirde işlenmesi; temadan temaya geçişlerin olmasıdır.

Hatta aynı şiirde karşıt duyguların yer aldığı bile görülür. “Yeni Bir Yaz

Umudu”nda hem ölüm duygusu hem de umudun yan yana yer alması bunun en

tipik örneğidir (Ş, 54).

Page 274: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Sıklık bakımından temaları incelediğimizde belli temaların daha yoğun ele

aldığını görüyoruz:

Aşk 22 % 19.46

Doğa ve doğa sevgisi 21 % 18.58

Ölüm 12 % 10.61

Hüzün ve karamsarlık 9 % 7.96

Yaşlılık 6 % 5.30

Sonsuzluk 5 % 4.42

Yaşama sevinci 5 % 4.42

Yurt ve kahramanlık 5 % 4.42

Zaman 4 % 3.53

Umut 3 % 2.65

Yalnızlık 3 % 2.65

Düşler 2 % 1.76

Erotizm 2 % 1.76

Geçmişe özlem 2 % 1.76

İnsan sevgisi ve dostluk 2 % 1.76

Kadın 2 % 1.76

Tanrı 2 % 1.76

Bilinmezlik 1 % 0.88

Çocuk 1 % 0.88

Kaçış 1 % 0.88

Pişmanlık 1 % 0.88

Sokak 1 % 0.88

Page 275: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Unutuş 1 % 0.88

toplam 113 % 100

2.3.2.2. İmgeler (İmajlar)

Bu bölümün sonunda alfabetik bir listesini verdiğimiz gibi, Dıranas’ta onlarca

imge vardır. Ancak biz, daha çok belli düş odakları oluşturan imgeler üzerinde

duracağız. Çünkü onlarca imgenin yanında bunlar, organik bütün olarak ve kütleler

hâlinde karşımıza çıkmakta ve Dıranas şiirine hayat vermektedir.

Birer doku oluşturan imgeler ve kullanım sıklıkları şöyledir: Yaşam (17),

bulutlar (16), sevgili (14), düşler (13), yaşlılık (12), gökyüzü (10), güneş (10),

hüzün (9), Ağrı dağı (8), güzellik (8), insan (8), ölüm (8), aşk (7), gençlik (7),

zaman (7), anılar (6), bellek (6), gönül (6).

Dıranas imgelerini kurarken daha çok bir somutlaştırma ihtiyacından hareket

etmiştir. Böylece soyut, özgül durumlar elle tutulur hâle getirilmiştir. İmgelerde bir

kapalılık, simgesel bir boyut hep göze çarpar. Bu tutumda; iç dünyasını anlatmayı,

gizlerini paylaşmayı istemekle birlikte kendisini de ulu orta ele vermek istemeyen

bir adamın ikilemi yatar.

Dıranas şiirinde kimi kavramların imge kurucu öge olarak hatırı sayılır bir

ağırlığı vardır. Su (39), insan (23), çiçek (21), kuş (19), aydınlık (19) ve karanlık

(15) kez imge kuran öge olarak saptanmaktadır. Burada dikkatimizi çeken taraf, su

ve aydınlığı yan yana getirdiğimizde ortaya çıkan görülmeye değer ışık

cümbüşüdür. İstersek, bunların arasına 7 kez yinelenen aynayı da koyabiliriz.

Page 276: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Vurgulanması gereken bir başka nokta ise karanlık ve aydınlık kavramlarının

niceliğinin birbirini izlemesidir. Tabiî olarak tablo aydınlığın lehine

sonuçlanmıştır. Siyah zemin üzerine ışık, motiflerini düşürmüştür âdeta.

İmgelere yapı bakımından baktığımızda bunların kültür ögelerinden çok doğal

ögelerle kurulduğunu görüyoruz. Zincir, gemi, saray, salıncak, put gibi insan icadı

ögeler fazla bir oran oluşturmazken yemiş, serap, gece, deniz, ada, at, gül, başak,

selvi, kuş, ışık gibi doğal ögeler büyük bir nicelik oluşturmaktadır.

Ahmet Muhip; boyu selviye, fidana benzetmek gibi; gözyaşını yağmura

benzetmek gibi çok az sayıda yıpranmış ya da anonimleşmiş imgeyi şiirinde

kullanmıştır. İmgelerinin çok büyük bir bölümü; “gün bir mezarlıktır” gibi, “ölüm,

gece ucundaki çoban” gibi, “yılan ağzındaki elma” gibi orijinal ve kendisine

özgüdür.

Az sayıdaki imgede Batı mitolojisinin izlerini bulmak mümkündür.

“Gökperdelere şahlanan tanrısal at” (Ş, 94) imgesinde “Pegasos” (kanatlı at) motifi

açıkça seçilebilmektedir. “Sirenler durmadan şarkı söylüyor” (Ş, 158) dizesinde

kandırmacayı imgeleştiren Sirenler (Seiren) Yunan mitolojisinde “kadın gövdeli,

kuş kanatlı ve güzel sesli olarak tanımlanır. (Sonradan) kanatlı olmaktan çıkmış ve

yarı insan, yarı balık biçiminde denizkızları diye canlandırılmıştır.” (Erhat, 1997, s.

268) “Ya ala gözlü görke yüzünü kimler kıskandı / Üzerine eğildiği sular vebali

midir?” (Ş, 126) dizelerinde sular bir ayna gibi kendisini ona gösterir. Burada

nergis çiçeğine adını veren Narkissos efsanesi anlatılır. Bu öyküde Ekho’nun

aşkına karşılık vermeyen Narkissos, onun ilencine maruz kalarak ırmaktaki kendi

görüntüsüne âşık olur, orada eriyip yok olur. Alıntı yapılan dizelerde sevgilinin anî

ölüm nedeni, bu efsaneden esinlenerek sulara yorulmuştur.

Page 277: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.3.2.2.1. Yaşam

Yaşam; zorluklarıyla, güçlükleriyle, sıkıntılarıyla “bir kan çeşmesi”nden bizi

içirip “sadece kanla yenen bir ekmek” sunsa da “Tanrısal bir çıra gibi yandığımız”

(Ş, 93) bu süreç, insan için yine de anlamlıdır. Dünya denen “o deliler evinde”, “bu

düğünde” insan her şeye karşın şendir. Yaşam, deliler evi ve düğün imgelerinde

başıboşluk, sınırsızlık yönleriyle anlatılmıştır.

Yaşamı en çok gökyüzünde bulur şair. Şöyle diyelim, Dıranas için yaşamın en

büyük kanıtı, üstümüzde mavi yüzüyle parıldayan gökyüzüdür. “Kork! Bahar seni

bir al güle döndürebilir / Bir daha göstermemek üzere gökyüzünü” (Ş, 58)

dizelerinde ölüm; en çok gökyüzünü bir daha görememek konusunda tehdit

oluşturuyor. Yahya Kemal Beyatlı’nın “Eylül Sonu” şiirinde “Ölmek kaderde var,

bize ürküntü vermiyor; / Lâkin vatandan ayrılışın ıztırâbı zor.” (Beyatlı, 1974, s.

59-60) dizelerinde vatandan ayrılışın acısının öncelenmesi gibi, burada ölümün

korkunçluğundan çok gökyüzünden ayrılmanın hüznü anlatılıyor.

“Ben büyük şarkıları severim, büyük olsun” (Ş, 67) dizesinde yoğunlaşan ve

“Büyük Olsun” şiirinin tamamında kendisini hissettiren tavır, yaşamın idealize

edilişidir. Burada büyüklükle hedeflenen; 1930-1950 dönemi boyunca Türk şiirinde

sıkça işlenen yaşama isteği, yaşama sevincidir. Bu noktada bir arayış ve bir sığınma

da vardır. “İnsanın büyük değerlerine sığınma. Kahramanlık ya da aşk, bayak bir

tutku ve yücelik. Yaşadığı, tanığı olduğu çağın karmaşıklığı, onu büyük değerlere

itmiştir.” (Uyar, 1983, s. 96)

Ancak yaşlılıkla birlikte libido (yaşama gücünün bütünü) zayıflar. “Daha

uçurmuyor beni bu kanat” (Ş, 82) dizesindeki kanat imgesiyle belirtildiği gibi

Page 278: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

insan, yaşama bağlanma isteğini kaybetmeye başlar. “Karıştı… söndü son parıltısı

gülümün” (Ş, 54) dizesi, yaşama sevincinin son kırıntılarına karşılık gelir sanki.

“Sabırsızlanma ey kapımdaki at / Güneş daha gözlerimi yakıyor.” (Ş, 82)

dizelerinde yaşam, güneş imgesiyle verilir ve güneş oldukça, gözlerimiz güneşi

gördükçe öyle ya da böyle yaşamın süreceği ifade edilir.

Bu noktadan geriye bakıldığı zaman, yaşam, şairi “Yarabbi, nasıl güzeldi o

serüven” (Ş, 72) dedirtecek kadar macera dolu, heyecan verici bir süreçtir. Yaşam,

bir bakıma oyundur. İnsan “her oyunu(u)u oyna”dıktan sonra anlar bunu (Ş, 14).

“Oyun bitti ve her şey yerini buldu.” (Ş, 43) dizesi oyun-yaşam imgesini parıltılı

biçimde dile getirir.

Yaşamla ilgili imgelerin özeti “Yaşamak… eken insan, veren toprak” (Ş, 115)

dizesine sıkıştırılmıştır sanki. Çalışan, çaba sarf eden, emek harcayan insana;

toprak, yeryüzü, evren güler yüzle karşılayacak, onu doyuracaktır. Bu ilişki

değişmeden, döngü biçiminde yaşam var olduğu sürece kuşaktan kuşağa devam

edecektir.

2.3.2.2.2. “Mor gagalarında fecir” bulutlar

Dıranas’ta bulutlar zengin bir imge odağı oluşturur. Duman, el, gemi, kadın,

kervan, kuş, mabut, put, sevgili, sürü, üzüm, yelkenli, şehir gibi çok çeşitli ve

birbirinden çok farklı imgeler bir bütün oluşturur.

“Solgun yüzümüzü unutmayan yâr / Ve alnımızdaki eldir bulutlar” (Ş, 81)

dizelerinde vefalı bir sevgili ve onun içimizi ısıtan yumuşak eli olarak karşımıza

çıkar. Uzun saçlı sevgiliyi, ansızın çıkan rüzgâr tutup “sürür saçlarından”.

Page 279: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Kimileyin bulutlar, “Kızıl bir toprağa dikilmiş putlar” olarak görülür (Ş, 138).

Muhtemelen bir akşam güneşi altında kızıl, pembe ve beyaz renklerle oluşmuş bir

kozmik resimdir bu. “Ve gözlerimize dolup da bazan / Döken içimize zehir” (Ş,

80) dizelerinde aynı bulutlar, hüzün taşıyıcısı olarak yeniden sunulur.

Bulutlar, yaşamımızda yer alan çeşitli araçlarla imgelere dönüştürülür.

Kimileyin bize bir şeyler taşıyan gemiye (Ş, 112), kimi zaman içinde yer almaya

can attığımız bir kervana benzetilir (Ş, 78).

Bulut-kuş imgesinde bir toplanma vardır. Uçuculuk, başıboşluk ve özgürlük

ilişkisi, iki kavramı daha fazla bir araya getirmiştir sanıyoruz. “Üzerimizde bir

kanat sesi”yle (Ş, 81), “Mor gagalarında fecir”le (Ş, 80) dağlar arkasından akın

akın gelen “Bitmez tükenmez bir kuş sürüsü gibi”dir bulutlar (Ş, 80) .

Bulut imge odağı içinde yer alan en ilginç iki imge; “sürü” ve “üzüm”

imgeleridir. “Sürü bulutlar gece yamaçlarını / Otlayıp yayılıyor gök kırlığında” (Ş,

52) dizelerinde bulutlar sürüye benzetilir. Ancak bu imge o kadar geniş bir alana

yayılmış ve o kadar görsel bir boyuta sahiptir ki iki dize âdeta bir film enstantenesi

ya da izlenimci bir ressamın elinden çıkan bir tablo gibi sözü çok çok aşan bir

genişliğe ulaşmıştır. İki dizede yer alan her sözcük kendi başına bir imgedir; ancak

her biri bütünün oluşumu için vardır yine de.

Dağdan aşağı süzülen “ak bir bulut salkımı” (Ş, 58) ile üzüm salkımına

benzetilen bulutlar, düşünüş açısından özgünlüğe sahiptir. Hem biçim, hem işlev

açısından olmak üzere bu benzetme iki sağlam ayak üzerine kurulmuştur.

2.3.2.2.3. Sevgili

Page 280: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Sevgili, daha çok bir gülle (Ş, 126); tüm güzelliklerini sergilemiş, albenisiyle

kendisine bakanları etkileyen, yaprak yaprak “açılan bir gül”le (Ş, 19)

imgeleştirilmiştir. Güzelliğin, baharın simgesiyle sevgilinin ifade edilmesi

anlamlıdır. Çünkü sevgili getirdiği güzellik ve taze bir aşkla âşığın yaşamını bahara

çevirir.

Sevgilinin sesi, arzu nesnesi olmasından ötürü “bir kuş sesi”ni andırır (Ş, 19).

“Bazı bir yaprak”, “bazı bir rüzgâr” (Ş, 20) olarak doğal ögelerle âşığın karşısına

çıkar. Kimileyin “bir kış uykusuna yatan böcek”e (Ş, 53), kimileyin “bir sabaha

benzer” (Ş, 11). Bir anlamda âşık baktığı her yerde, doğanın her bir parçasında

sevgiliyi görür. Bir kuş, bir çiçek, bir böcek, bir dal doğanın birer enstrümanı

olmaktan önce sevgiliyi çağrıştıran varlıklardır.

Sevgili, rüyalara “tayf hâlinde kona”rsa da; o, “seven ve yaşayan bir hatıradır”

(Ş, 20). Sevgili, güzelliğiyle âdeta putu andırır. Divan edebiyatında sıkça gündeme

getirilen put-sevgili ilişkisi hemen bu noktada hatırlanmalı ve şairin geleneğe

bağlanma isteği kaydedilmelidir.

Sevgili, âşığın gönlünün sultanıdır. İlgiyle takip edilen bir serüvendir ve sonu

hayırlı biten bir rüyadır. Ve en önemlisi “özlenen limanlar” (Ş, 45) gibi güvenli bir

sığınaktır. Sevgiliden uzaklaşmak demek, fırtınalı bir denizde savunmasız kalmak

demektir. Sevgilinin yöresi, sevgilinin yanı ancak tehlikesiz, fırtınasız bir

barınaktır.

2.3.2.2.4. “Düşler gülü”

Page 281: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

“Al bir at üstünde dörtnal gidiyordum” (Ş, 83), “Sabırsızlanma, ey kapımdaki

at” (Ş, 82), “Ben bir hayal atının sırtında” (Ş, 74) ve “Kimi zaman, alır onu bir

güveysiz, göksel gelin arabası” (Ş, 71) dizelerinde düşler; at ve gelin arabası

kavramlarıyla imgeleştirilmiştir. At, insan düşünün en güzel ürünlerinden biri olan

masalların kahramanıdır. Geçmiş zaman insanları için at, hem günlük yaşamın

önemli bir oyuncusu hem de hayallerin vazgeçilmez bir ögesidir. Onun sayesinde

bilinen ya da bilinmeyen her coğrafyaya gitmek mümkündür.

“Düşlerinin durgun, mavi denizinde” (Ş, 94) dizesindeki “deniz”le, “O

masalların geceleri kaldı” (Ş, 54) dizesindeki “gece”yle, “göksel gemilerine binip

gitmişler” (Ş, 150) dizelerindeki “gemi”yle düşler imgeleştirilir. İnsanoğlu için her

daim sonsuzluğu çağrıştıran deniz, elbette düşleri de kışkırtır. Ona açılan, onda

yolculuk yapan her gemi; bir bakıma düşler ülkesine doğru yelken açmıştır.

“Ne sabahtır bu mavilik, ne akşam” (Ş, 57) dizesinde belirtilen, bilinen hiçbir

şeye benzemeyen bir mavilik yine düşlerdir. Onun bünyesinde hem sabahın tazeliği

hem akşamın belirsizliği vardır. Zira mavilik daha çok umudu, iyimserliği içinde

barındırdığı için beraberinde düşleri de çağrıştırması doğaldır.

Gözlerimizde bir ömür kalan “serabı” (Ş, 94) ile “dalda sark”an (Ş, 82)

yemişleri ile “bir düşler gülü”dür o (Ş, 61). Doğal olarak bel bağladığımız, zaman

zaman kucağına sığındığımız düşlerin reel bir varlığı yoktur. Baştan çıkartıcı,

etkileyici bir görünüme sahip olsa bile o gerçekte bir seraptır. Rengiyle, albenisiyle

davet eden bir yemiş olsa bile o aslında bir “masal meyvesi”dir. Kokusuna,

rengine, diriliğine vurulduğumuz bu gül, aslında bir düşten ibarettir. Ancak gerçek

olmadığını bile bile ona kanmaya, onda teselli olmaya da mecburuz.

Page 282: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.3.2.2.5. Yaşlılık

Ahmet Muhip Dıranas’ta yaşlılığı ifade eden imgeler; güz, yapraksız ağaç,

sonbahar rüzgârı, sonbahar denizi, akşam, akşam saati, akşamın kıyısı, gece,

kargaşa ve son fecirdir. Yaşlılığı anlatan imgelerin nicelik bakımından akşam ve

güz üzerinde toplanması anlamlıdır. Güz-yaşlılık ilişkisinin Türk şiir geleneğindeki

varlığı çok uzun bir geçmişe dayanır. Bu çiftin birlikteliğine, hem Divan şiirinde

hem de halk şiirinde tanık olmak mümkündür. Bu noktadan gelenek, Dıranas

şiirine sızmıştır.

“Yaz göç ediyor -Ne yazık, yine güz!” (Ş, 53) diyen şair; gençliğin, orta

yaşlılığın geçtiğini, yaşlılığın kaçınılmaz olarak geldiğini üzülerek ifade ediyor.

Güz, bir bakıma bir “göçebe düğünü” dür (Ş, 56). Bir dağınıklık, bir melânkoli

içinde bu süreç de tamamlanacaktır. İnsan ruhunda uğuldayan “sonbahar

rüzgârı”nın (Ş, 60) emeli, ondan bir dal olsun kırmaktır. Burada rüzgâr gücünü;

gençliğini yitirmiş, yaşlılığa teslim olmuş insandan alır.

“Çıplak kalan ağaçlar”ın (Ş, 55) bir karasevdayı söylemekten başka seçeneği

yok gibidir. Çünkü yeniden zamanı tersin tersin yürütmek imkânsızdır. İnsan, “kızıl

yaprak dalgalı sonbahar denizi”ne (Ş, 54) benzeyen anılarına sığınmak zorundadır

artık. Çünkü ruh “bir rüzgâr, ağaç ve su kargaşasına” (Ş, 125) bürünmüştür.

Kaosta, kargaşada yapılacak en iyi şey; sağlam bir dala, gemişimizin önemli bir

parçası olan anılara tutunmaktır.

“Ve üşüşür olgun başaklara / Akşamın dallarından serçeler” (Ş, 39) dizelerinde

yaşlı beyinlerin bir yığın düşünceyle didiştiği, uğraştığı gerçeği dile getirilmektedir.

“Ne istersin benden akşam saatinde?” (Ş, 38) diyen şair, akşam saatiyle mutlaka

insanın gücünü yitirdiği bu son çağa vurgu yapmak isteğindedir. Bu saatte, bu

Page 283: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

çağda artık insanın elinden bir şey gelmemektedir. Artık bir akşamın kıyısına

gelinmiştir (Ş, 70).

Bir süre sonra bütün ağırlığıyla gece başlar ve gece tüm çetin ve zor yüzleriyle

beklemektedir. Çünkü “kardır yağan üstümüze geceden” (Ş, 57). Ömrün sonu

gelmiştir. Bu son an için “günü(ü)n son fecri, sonu artık” (Ş, 23) denebilir.

2.3.2.2.6. Gökyüzü “kocaman çiçek”

Gökyüzü, Ahmet Muhip Dıranas’ta önemli bir imge dokusu olarak yer alır.

Gökyüzü; anne, ayna, deniz, rüya denizi, mavi renk, çiçek, yayla, ırmak, dilsizlik,

dost gibi çeşitli imgelerle ifade edilmiştir.

Sütünü “emziren anne” ile gökyüzü; sütün bitmezliği, göğün sonsuzluğu

bağlamında özleştirilmiştir. Anneye benzetilmiştir; çünkü o “dost gökyüzü”dür (Ş,

121).

Billûrluğu, durgunluğu, saflığı ile gök “güzelliği gösterecek ayna”yla (Ş, 55)

imgeleştirilmiştir. “Üstümüzde deniz gibi bir gökyüzü” (Ş, 91) dizesindeki

gökyüzünün denizle açıklanmasının gerekçesini “Hızla dönen şu mavi var ya

üstümüzde” (Ş, 161) dizesi oluşturur. Gökyüzü, deniz ve mavi; çağrıştırdıkları

sonsuzluk duygusuyla yan yana gelmiştir. “Renk mi ki üzerimden akaduran bu

nehir?” (Ş, 58) dizesinde mavi ortaklığına ırmak da katılır.

O, üstümüzde dönenen sevimli yüzüyle “kocaman çiçek” (Ş, 70); daha da ötesi

“gökkırlığında” (Ş, 52) bulutların otladığı bir yayladır. Bu iki imge de içerdiği

naiflik bakımından çok hoştur. Gökyüzünü kocaman bir çiçeğe, kocaman bir

meraya benzetmek; ancak bir çocuk düşünün işi gibidir.

Page 284: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bulutsuz, dingin, sonsuz yüzüyle görmeye alıştığımız gök; kimi zaman

sıkıntılanır, kararır. O zaman yer “dilsiz gökyüzüyle kısıtlı” kalır (Ş, 99). Mavi

rengiyle birçok duyguya karşılık gelen gök; kararıp yüzünü bizden çevirdiği zaman

hiçbir şey anlatmaz; âdeta dilsizleşir.

2.3.2.2.7. “Güneş! güneş!”

Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Haşim’in şairliğininden söz ederken; özgünlüğü

ve tuhaf denebilecek hayranlığı bakımından şairin bakış açısını, primitif

insanınkine benzetir (Tanpınar, 2000, s. 297). Aynı ilkelin doğaya bakışını,

Dıranas’ın güneş imgelerinde bulmak mümkündür. Dıranas, ilkel insan gibi,

“ölümsüz ece” olarak nitelediği güneşi, “Kucakla beni, tanrıça, sev, sar beni”

diyerek tanrıça katına çıkartır (Ş, 91) .

Güneş; kimi zaman sarı saçlarıyla âşığın aklını başından alan bir sevgilidir (Ş,

91). Kimi zaman mitolojik bir atmosfer içinde “gökçegelin gibi Ağrı’dan” (Ş, 123)

doğar. Kimileyin “ağaçlardan sarkadur”an (Ş, 44) meyveyle, kimileyin “altın bir

manto” (Ş, 56) ile imgeleştirilir.

Güneşin ışıkları ise “bir ışık nehri” (Ş, 47) gibi, “kanatları altın kuşlar” (Ş, 47)

gibi ya da dağların arasında “kızıl bir lâleydi Tanrı’dan” (Ş, 123) dedirtecek denli

görünümler oluşturur. Bu noktada dikkati çeken şey, güneşin altın rengiyle ve lâle

rengiyle ifade edilmesidir.

2.3.2.2.8. Hüzün

Page 285: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Hüzün duygusu Dıranas’ta bıçak, buruşmuş çiçek, kar, kara sevgi, siyah güneş,

siyah meyva, yağmur, zehirli kaşık, bulut imgeleriyle verilmiştir. Bu imgelerin

içindeki kara rengin ağırlığı hüznün temel dokusuna uygundur. Zira “siyah, yasın

ya da melankolinin işaretidir” (Pastoureau, 2005, s. 108).

Karşılık bulup bulamayacağını bilemeden sevgilisine “gözleri(n)de bulut,

saçları(n)da çiy” (Ş, 19) ile giden âşık; içinde bulunduğu ruh durumundan ötürü

hüzünlüdür. Sevgili tarafından nasıl karşılanacağını bilememekte, sevgisinin

onaylanması konusunda tedirginlikler yaşamaktır. Bu endişeli ruh durumu; sıkıntı

ve giderek kedere dönüşmektedir.

Nedensiz bir bekleyiş içindeki güzelin parmaklarında “buruşmuş bir çiçek”e

dönüşür hüzün (Ş, 21). “Godoyu Beklerken”in kahramanları gibi burada bekleyen;

neyi ve niçin beklediğinin farkında değildir. Yaşlanan ve zamanın önünde yıpranan

insanın “dört yanı” yağmurla örtülü”r (Ş, 61). Hüznü ifade eden bulut imgesi

burada yağmur olarak karşımıza çıkar. “Kardır yağan üstümüze geceden” dizesinde

hüzün kar olarak yağar yüreğimizin başına (Ş, 57). Bulut, yağmur ve kar âdeta bir

imge odağı oluşturarak üzüntüyü, acıyı dile getirir.

Bilinmeyen, âdeta yazgımızı ören eller “soyarlar, soyarlar bir siyah meyvayı” (Ş,

107). Kabuklarından kurtuldukça ortaya çıkan meyve hüzündür. Kişi, bu noktada

şunu sorgular; “Soframıza konan bu doyulmaz yemek / Niçin bir zehirli kaşıkla

yenmede!” (Ş, 92). Önümüze konan yemek, insana sunulan yaşam güzeldir; ancak

zehirli kaşık, yani hüzün olmasa...

“Aynı siyah güneş gökyüzünde” (Ş, 104) sanki ruha “kara sevgilerini” (Ş, 73)

döker. Öyle kekremsi, öyle zehir bir duygudur ki hüzün, içine yerleştiği insanın

“bir bıçak saplı durur göğsünde” (Ş, 104). Ne yanına dönse karanlık ve kasvettir.

Page 286: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.3.2.2.9. “Dağların şahı Ağrı”

Ağrı dağı, insanî boyutları aşan büyüklüğüyle, ezici yüceliğiyle Ahmet Muhip

Dıranas’ın zihninde birbirinden farklı, hatta birbirine karşıt diyebileceğimiz düşler

uyandırır. Orası “inancın kaydığı bir dipsiz uçurum”dur (Ş, 91). İnsan, onun

karşısında yerleşik inançlarını unutup ilkeller gibi onun yüceliğine tapınmayı

düşünür. “Vardım eteğine, secdeye kapandım” (Ş, 90) sözleri, böyle bir ruh

taşkınlığının sonucudur.

Ağrı, “sonsuzluğa doğru kalkacak sihirli” bir gemi, “göklere şahlanan

tanrısal”dır. İnsandaki tapınma duygusunu uyandıran işte, bu doğaüstü

görünümdür. Bu gemi “sonsuzluk gemisi”dir. Onun sonsuzluğunu, Dıranas’ın en

güzel imgelerinden birini oluşturan “gökyüzüne doğru yürüyen yeryüzü” (Ş, 94)

dizesi gerekçesiyle açıklar. Ulaştığı bu dorukta yeryüzü sona ermez, âdeta

gökyüzüne eklenip hayal edilemeyecek bir büyüklüğe erişir. Ağrı, yeryüzünün bir

parçası olmakla birlikte, sonsuz gökyüzüne doğru kanatlanır.

Ağrı’nın insanda yarattığı ikilem, “yılan ağzındaki elma” (Ş, 91) simgesiyle

ortaya çıkan şeytan ve “ölümden çok hayatın kardeşi” (Ş, 93) olan melek

görünümlerinin ikisini birden taşımasıdır. Ağrı’nın saat saat değişen görünümleri,

şairin ruhsal gel gitleriyle örtüşmektedir. Bir paradoks oluşturan bu çifte imgelem,

şairin iç çatışmasının bir yansıması olarak değerlendirilmelidir.

“Burada Ağrı büyük bir dağ olmaktan çıkar, mukadderatın bir sembolü, bir

başka deyimle, kendini bulmak, kısmet neyse ona kavuşmak, didinmek, çırpınmak

olan insan kaderinin hesaplaşmak zorunda kaldığı yerdir.” (Engin, 1980, s. 25)

Page 287: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dıranas’ın yaptığı tam da budur. Bütün karşıt imgeler, çatışmalar, gerginlikler; hep

bir büyük hesaplaşmayı yapan adamın icadıdır.

2.3.2.2.10. Güzellik

“Ben aşkımla bahar getirdim sana” (Ş, 19) diyen âşık, sevgiliye, bahar

kavramının altında yatan mutluluğu vadetmektedir. Baharla birlikte gelen; doğanın

yeniden uyanışı gibi, çiçekler, böcekler gibi, yeşillik, mavilik gibi; iyi olan her şey,

bu bağlamda güzellik olarak imgeleştirilir.

Dıranas’ta gece de bir güzellik anlatıcısıdır (Ş, 32). Hatta Behçet Necatigil’in

“Yıldızlara Bakmak” oyununda olduğu gibi, gece herkese kapılarını açmaz. Ona

bakmayı bilmek; bilinmiyorsa öğrenmek gerektir. Gece, öğrenilmesi gereken bir

güzelliktir (Ş, 32). O geceler ki “dudakları öpüşlerle dolu”dur (Ş, 15). Bir öpüşün

duyarlığıyla sarar insanı. Öpüş nasıl müşfik bir güzelliğe sahipse, öpüş nasıl bir

kabul ediş ve benimsemeyse gece de aynı duygularla insana kucağını açar.

Kimi zaman güzellik, uzak iklimden getirilen şarkılar (Ş, 19) kadar egzotiktir.

Bilinmedik, alışılmadık tadlar, sesler güzelliği oluşturur. Dıranas’ta güzellik gülle

(Ş, 77), özellikle kırmızı güllerle (Ş, 71) uç vermiştir. Sözü edilen gül o kadar taze,

o kadar el değmemiştir ki o “ilk bahçeden alınma, bir kırmızı gül”dür (Ş, 71).

Ahmet Muhip tarafından imgeleştirilen gül cennetten kaçırılmış kadar tarifi

imkânsız bir güzellik taşır. O, gecelerden “güzel yıldızları çalmak” gibi (Ş, 22) hoş

ve yoldan çıkartıcıdır.

2.3.2.2.11. İnsan

Page 288: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dıranas “insan, düşünen bir kamıştır.” (Dıranas, 2000B, s. 209) diyen

Pascal’dan esinlenerek insanı daha çok kamış ile imgeleştirmiştir. Gerçi insan-

kamış ilişkisi 13. yüzyıla, Mevlânâ’ya kadar uzanır. Mesnevi’nin 2. beytinde ney,

kamışlıktan koparıldığı için şikâyetçidir ve bir kamış olan aslını arar

(Hacıtahiroğlu, 1972, s. 22). Bu mesnevide ney’in insanı simgelediği düşünülürse

insan-kamış benzetmesinin tarihçesi ortaya çıkar.

“Göğe uzanır -tek, tenha- bir kamış” (Ş, 57) dizesinde ellerini Tanrı’ya doğru

uzatmış bir insanın güçsüzlüğü ve yalnızlığı vardır. “Korkunç bir ezgide çatlayan

bu kamış” (Ş, 93) ise yaşam savaşında örselenen, hırpalanan insanı anlatır. Daha

ötesi, Dıranas ölümü de “kamışın susması” (Ş, 110) olarak kabul eder. Burada altı

çizilmesi gereken bir başka nokta; sesin, söylemenin, yani düşüncenin önemli bir

yaşamsal belirti olarak görülmesidir.

Tanrı’dan uzaklaşmış, ayrı düşmüş insan “bir yaralı hayvan”dır (Ş, 123). O denli

kederli, o denli ıstıraplı, o denli çaresizdir. İnsan, dünyaya yanlışlıkla düşmüş bir

kazazede, bir yolcudur. “Her kazazedenin müjdesi bir ada” (Ş, 92) olduğuna göre

dünya da insan için bir adadır. “Yolcu ölmüş; işte ayaklar hür” (Ş, 110) dizesinin

işaret ettiği gibi ölünceye kadar insan o adaya mahkûmdur. Ancak insan ölünce

ayaklar özgür kalacaktır. Ölüme değişik bir pencere açması bakımından da bu imge

ilginçtir. Gerçi bu pencere kültürümüz için yeni değildir belki. Bu imgede de altı

çizildiği gibi Sûfiler için ölüm bir kurtuluştur.

2.3.2.2.12. Ölüm

Page 289: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ölüm; kırmızı gül, çoban, gece, gemi, karanlık, uyku, yolculuk sözcükleriyle

imgeleştirilmiştir. Gece ve karanlık kavramları; ölüm imge dokusunda ağırlıkla

kendilerini hissettirir. Bu durum geleneksel anlayışa da uygundur.

“Yaşlandım, güneşim batıyor. Gece” (Ş, 152) dizesinde yaşlılıkla birlikte güneş

batar ve gece; ölüm insanı karşılar. Yaşlılığın gelişinin korkuyla karşılanması,

büyük sonu hızlandırdığı içindir mutlaka.

Bir yandan da “karanlık ölümdür” (Ş, 29). Ölüm de karanlık gibi bilinmez,

çözülmez bir bilmecedir. “Ve ölüm, gece ucundaki çoban” (Ş, 46) gibi insanı

koynuna almak için beklemektedir. Ondan kaçış yoktur. Yaşam ,geceyle birlikte

hep yinelediğimiz “biterdi belki bir uykuyla” (Ş, 32).

Gece, karanlık ve uyku ölümü çağrıştırır hep. Yaşlılık ve geceyle birlikte insanı

“bir yolculuğa davet eder” (Ş, 27). Bu noktada yolculuğa dönüşen ölüm; “bir gün

ya bu yol ya şu gemiler”le (Ş, 27) gelecektir. Artık insana “ölüm ötesinin mutlu

tahayyülü”nden (Ş, 93) başka bir şey kalmamıştır. Tek teselli, ölüm sonrasında

mutlu olabileceğimizi düşlemektir.

2.3.2.2.13. “Aşk imiş her ne var âlemde”

Aşk türlü hâlleriyle, güzel yüzleriyle karşımıza çıkar. Onun karşısında hep

aldanmamız ve sonunda acı çekmemiz bundandır. Aşkın temel karakteri avcı

oluşudur. O avcı, insan ebedî avdır. Aşk, erkeği oyuna getirmek için kadını

kullanır. Bu âdeta her iki tarafın bilerek oynadığı kanıksanmış, çok prova edilmiş

bir roldür (Ş, 68).

Page 290: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Kimi zaman aşk, “ayışığı dolu testilerinden” (Ş, 17) bir yudum olsun içirir.

Artık o testiden içilen su değil, bir ağudur. Onu için beden için geri dönüş yoktur.

Tek kurtuluş onunla bütünleşmek, kendi varlığını ona bağışlamaktır.

Kimileyin “içkiyi tattırır” (Ş, 32). Onu içki niyetine içen ne açlık ne susuzluk

hisseder artık. Bundan sonrası âşık için sonsuz bir sarhoşluktur. Ancak her iki taraf

da ömür boyu bu durumdan memnundur.

“Kadeh nara yan”ar (Ş, 30). Mevlânâ’nın Mesnevi’sinin 9. beytinde “Oldu âteş

sıyt-ı ney sanma hevâ” (Hacıtahiroğlu, 1972, s. 23) dizesinde, nasıl neyden çıkan

şeyin herhangi bir ses değil ateş olduğu söyleniyorsa; Dıranas tarafından sözü

edilen şey de yalnızca bir içki değildir; gönlü baştan başa saran, yakan bir ateştir.

Bütün tehlikelerine karşın “ekmek, kaşık ve kâsesiyle” (Ş, 115) ona nimet gibi

ihtiyacımız vardır. Aşk hem ağulu bir çiçek, hem de ab-ı hayattır âşık için.

2.3.2.2.14. Gençlik

Gençlik, çoğunlukla bahar ve yaz mevsimleriyle imgeleştirilmiştir. Özellikle

ilkbahar mevsimi doğanın yeniden uyanışa geçtiği, âdeta yeniden doğduğu bir

dönemdir. Masal ve pembe akşamlar da yine o büyülü çağın imgeleri olarak

kullanılmıştır. Zira gençlik, baş döndürücü havasıyla içinde bir masal edası taşır.

Pembe akşamları gençliğin iyimser, umutlu doğası yaratır.

“Düşler, ilkbaharlar vardı, saf ezgiler…” (Ş, 72) dizesinde görebildiğimiz gibi

ilkbaharın taşıdığı bütün olumlu iletiler; tatlı düşler, sarhoş eden ezgi gençliğin

nitelikleridir. Gençlik “neşe mevsimi”dir (Ş, 26). Baharın sunduğu tüm güzellikler

içinde yaşayıp onlardan yararlanıp insanın sevince boğulmaması işten değildir.

Page 291: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Yazın göçüp gitmesiyle birlikte (Ş, 53) insan, ahı içeren şu sözü fısıldayacaktır:

“Aşklar uçup gitmiş olmalı bir yazla.” (Ş, 37). Gençlikten, yani “o masalların

geceleri”nden (Ş, 54) ve “pembe akşamların karasevdaları”ndan (Ş, 15) geriye

kalan yalnızca silik bir izdüşümdür. Gençlik, hovardaca harcanıp bitirilen düşsel

bir süreç olarak geride kalmıştır.

2.3.2.2.15. Zaman

Zaman daha çok; akıcı kozmik ögelerle ve hareket hâlindeki ögelerle verilmeye

çalışılmıştır. Bu bağlamda; etek, gemi, güneş, meme, su, yel, yol kavramları

zamanı imgeleştirilmek için kullanılmıştır.

“Yaklaşıyor musikisi eteklerinin” (Ş, 15) dizesinde hareket hâlindeki bir kadının

etekleri hoş ve zevkli geçecek bir anı işaret etmektedir. “Binmişim bir gemiye” (Ş,

79) dizesi de yine mutlu bir zamanı imgeleştirmiştir. Bu deniz yolculuğu, bu

ötelere gidiş, bu mavi içindeki hareket umut ve mutluluk kavramlarıyla

özetlenebilir.

Bizim dışımızda akıp giden zaman “batan güneş” (Ş, 47) imgesiyle vurgulanır.

Beraberinde nedensiz bir iç sıkıntısı getirir. Ve “zaman köprüler altından su gibi

akar” (Ş, 160). Bakarsınız ki ömrün sonuna gelinmiş. Bu noktada “vakitsiz

sağıl(mış) memeler” (Ş, 84) aranır. Ancak zaman geçmiş; erken kullanılan

olanaklar çok geride kalmıştır. Bunu anlayan şair; “Yel yapraklarımı savurur / Dört

yanım yağmurla örtülü” (Ş, 61) dizelerini söyler. Ömrün sonbaharı gelip çatmış,

etrafta yalnızca rüzgârın önünde dört bir yana uçuşan anılar vardır. “Ve bir gün ya

bu yol ya şu gemiler” (Ş, 27) ömrünü tamamlayan insanı alıp götürecektir. İnsan

ancak, şu uzayıp giden zaman sonsuzunda bir noktalık süreç olarak kalacaktır.

Page 292: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

2.3.2.2.16. “Bir yaprak yağmuru” gibi anılar

Dıranas’ta anılar “yaprak” ve “ok” imgeleriyle yer bulur. “Ve ruh, atılan oklarla

delik deşik” (Ş, 37) dizesinde açıkça görebildiğimiz gibi, geçmişte yaşanılanlar iç

dünyamızı sarsar. Burada insanı üzen geçmiş değil, bir daha o günlerin geri

gelmeyecek olmasıdır. Zira anılar gücünü bu gerçekten alır.

“Yaprak”ın simgelediği anılar, “ok” denli acıtıcı değildir. Gençlik uçup gitmiş,

yaşlılık sanki “kızıl yapraklı sonbahar denizi”dir (Ş, 54). Sonbaharı anlamlı kılan,

kızıl yapraklar; yani güzel anılardır.

“Yel yapraklarımı savurur / Dört yanım yağmurla örtülü” (Ş, 61) dizeleri;

zamanın geriye yalnız anıları bıraktığı gerçeğini dile getirir. Artık elimizde kalan,

teselli olmak ve üzülmek arasında gidip geleceğimiz kekremsi bir duygudur.

2.3.2.2.17. Bellek ve farkındalık

Şiir, bir çeşit bilinçdışının meyvesi olsa da Dıranas “bellek”le simgelenebilecek

bir tür farkındalık içindedir. Bellek, değişik imgelerle Dıranas’ın şiirinde derin ve

gizli yüzünü gösterir.

“Gençliğimizi kaybettim birtakım odalarda / Kaybolan gençliğimi aradığım

aynalarda” (Ş, 106) dizelerinde bellek; “oda” ve “ayna” olarak boy gösterir. Bu iki

kavram da anlamlıdır. Oda gizliliği, örtünmeyi, içe kapanmayı simgelerken ayna;

açılmayı, çoğaltmayı, göstermeyi, göz önünde bulunmayı ifade eder. Bu iki imge

sanki bilinci ve bilinç dışını temsil etmektedir.

Page 293: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Belleği imgeleyen bir başka kavram “bohça”dır (Ş, 37, 147). Bohça, gerekli

gereksiz her tür pılı pırtının saklandığı bir yerdir. Orada bulunan önemli önemsiz

her şey, nasıl ki bizim yaşantımıza rast gelen bir şeyleri içeriyorsa bellekteki her

türlü ayrıntı da yan yana gelince bizim yaşamımızı oluşturur.

“Yağdı bahçeme bir yaprak yağmuru” (Ş, 53) dizesinde görebildiğimiz gibi,

bellek içinde barındırdıklarıyla bir tür bahçedir. Bahçenin cömert niteliği onda da

bulunur.

Kimi zaman o, dibine kadar inmek istediğimiz bir kuyudur (Ş, 46). Bu noktada

şair yalnızca kendisine, anılarına sığınmıyor; aynı zamanda anneyi arama, ona geri

dönme isteği de duyuyor. Anne karnı ya da anne kucağı; henüz dünyanın ve

yaşamın kötü ve çirkin yüzüyle karşılaşmadığımız; saf mutluluğu tattığımız bir

çağdır. İmgelerin simgesel karşılıkları üzerinde çalışan Gaston Bachelard’ın

“kuyu”nun ve “oda”nın anneyi sembolleştirdiğini belirtmesi bu düşüncemizi

destekler niteliktedir.

2.3.2.2.18. Gönül

Gönül; “bir bahara açık duran” (Ş, 18) bir pencereyken, bir anlamda yaşamın

kendisiyken; sonbaharla, yani yaşlılıkla birlikte “virane olacak güneş sarayı”na

dönüşür (Ş, 26). Aynı gönül; gençlikte ve yaşlılıkta başka başka görüntülerle

karşımıza çıkmaktadır. Aslında değişen gönül değil, zamandır.

“Doldur kutlu ellerinle kadehimi” (Ş, 22) ve “kadeh nara yandı” (Ş, 30) diyen

şair, bu kez gönlü kadehle imgeleştirir. Kadehi ve gönlü bağdaştıran, paralel kılan

taraf; ikisinin de bir sunuş içermesidir.

Page 294: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Kadeh; “uzattığımız bu tası dolduracak mı” (Ş, 15) dizesinde “tas”a; “içirdi bir

yudum su testilerinden” (Ş, 17) dizesinde “testi”ye dönüşür. Kadeh gibi tas ve testi

de bir sunuş aracıdır. Doğal olarak burada gönlün, kadeh gibi sevgi ve dostluk için

insanlığa sunuluşu vurgulanmaktadır.

2.3.2.2.19. Alfabetik imge listesi

Adamlar: Dua, vesvese, nehir "Sanki yalvaran bir duadır onlar, / Belki tanrılara

açık vesvese / Bir nehir. Bu nehir her akşam akar" 109

Adımlar: Yumuşak zincir "Yumuşak zincirini sürüyerekten" 66

Ağaç: Saç "Alçalan tavana asılmış saçlar… / Kollarını sallıyordu ağaçlar" 139

Ağrı dağı: Dipsiz uçurum "İnancın kaydığı bir dipsiz uçurum" 91

Ağrı dağı: Gemi "Sonsuzluğa doğru kalkacak sihirli / Bir gemi gibisin göklerde

demirli" 90

Ağrı dağı: Gökyüzüne doğru yürüyen yeryüzü "Gökyüzüne doğru yürüyen

yeryüzü" 94

Ağrı dağı: Hayatın kardeşi "Ey sen! ölümden çok hayatın kardeşi" 93

Ağrı dağı: Kanatlı at "Ey, gökperdelere şahlanan tanrısal!" 94

Ağrı dağı: Sonsuzluk gemisi "Rüzgârlar başladı. Sonsuzluk gemisi / Önünde

köpürüp şahlanmada engin" 94

Ağrı dağı: Tanrı "Vardım eteğine, secdeye kapandım" 90

Ağrı dağı: Volkan "Yılan ağzındaki elma… Ey, ateşi / En derin yerinde gizli

gizli yanan" 91 (Ağrı dağı, eski bir volkandır; gizli gizil yananla kastedilen budur.)

Akıl: Saray "Ve aklın o uçsuz bucaksız sarayı" 90

Akşam: Bakır gök "Yanıp sönüyor bakır gökler kılıçlarında." 129

Page 295: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Akşam: Kuş "Bir kanat yumuşaklığıyle / Göklerden indi mi akşamlar" 103

Aldanış: Dal "Aldanış diye ne varsa bir insanda / O daldan tutuyor… Böyledir

bu. Kader." 94

Aldanış: Salıncak "Kolan vurup salıncağında / Bir aldanışın, deli deli" 99

Anı (olumsuz anı): Ok "Ve ruh, atılan oklarla delik deşik" 37

Anı: Yaprak "Artık solan kırlarda yaprakla örtüleceğiz" 55

Anı: Yaprak "Yel yapraklarımı savurur, / Dört yanım yağmurla örtülü" 61

Anılar: Kızıl yaprak "Kızıl yaprak dalgalı sonbahar denizi" 54

Anılar: Yaprak nehri "Eteklerinde bir yaprak nehri sürükleyerek" 56

Anılar: Yaprak yağmuru "Yağdı bahçeme bir yaprak yağmuru" 53

Asmalar: Kesik damar "Boşaltıyor toprağa son özsuyunu asmalar / Kesik bir

damardan kan damlıyor gibi, muttasıl." 56

Âşık: Ay "Ay güler avluda bakraçtan" 68

Aşk: Avcı "Aşkın avlandığı bir zaman" 68

Aşk: Ay ışığı "Ayışığı dolu testilerinden" 17

Aşk: Bir yudum su "İçirdi bir yudum su testilerinden" 17

Aşk: Ebedî âşık "Ebedî âşığın dönüşünü bekler" 38

Aşk: İçki "İlkin size içkiyi tattırdım" 32

Aşk: Nar "Kadeh nara yandı" 30

Aşk: yemek "Ekmek, kaşık ve kâsesiyle bu aşk" 115

Avuç: Serin "Avuçları sudan daha serindi" 20

Avuç: Sıcak "En serin su buhar olur avucunda." 66

Ay: Kuş "Bir çift kanat / Sesi geliyor." 51

Ayaklar: İki kardeş "İki kardeş bakakalmış şaşkın." 110

Ayışığı: Dadı "Ey boş gecelerin dadı ayışığı" 93

Page 296: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ayışığı: Dudak "Dolaşan bir dudak mı var saçlarını" 52

Ayışığı: Süt "İçsem şu damlayan ayışığını dallardan / Ak südü sanki memenin."

34

Ayna: Sular “Ya ala gözlü görke yüzünü kimler kıskandı / Üzerine eğidiği sular

vebali midir?” 126

Ayrılık: Gemi "Bembeyaz gemiler kalkadursun" 44

Baca: Adam "Şimdi rüya görür damlarda / Soluk, uzun yüzlü adamlar." 103

Bahar: Neşe mevsimi "Neşe mevsimi… Gönlüm! Yaz gidiyor" 26

Bakış: Güvercin "Fidan boylum, güvercin bakışlım, şimdi n’etmeli?" 126

Bal peteği: Gün "Süzülüp akasya dallarında gün / Erir damla damla

ayaklarında." 21

Barış: Kutsal ateş "Bir gün söndürdüğümüz kutsal ateşi" 93

Baş (yaşlı baş): Olgun başak "Ve üşüşür olgun başaklara / Akşamın dallarından

serçeler" 39

Baş: Güneş "Başı bir güneş gibi düşen bahadır" 83

Baş: Madalyon "Altın rengi başları altın bir madalyon" 77

Bebek: Hippi kız, deccal "Bir hippi kız, bir deccal, şimdi Bebek" 149

Beden: Işık "Her yanın avuçlarıma dökülüyor" 52

Bellek: Ayna "Gençliğimi kaybettim birtakım odalarda / Kaybolan gençliğimi

aradığım aynalarda" 106

Bellek: Bahçe "Yağdı bahçeme bir yaprak yağmuru" 53

Bellek: Bohça "Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan" 37

Bellek: Bohça "Var mıydı anıları bir bohçada" 147

Bellek: Kuyu "Beni dibine çeker misin kuyu!" 46

Page 297: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bellek: Oda "Gençliğimi kaybettim birtakım odalarda / Kaybolan gençliğimi

aradığım aynalarda" 106

Ben: Esrik gemi "Senden esen rüzgârla bu esrik gemi" 22

Bilinç: Ayna "Aynalarda namütenahi bir akis" 69

Boğaziçi: Beton mezar "Boğaziçi, daha sağken gömülmek / İçin dönüşmüş

beton mezarlara" 149

Boy: Başak "Tenin buğdaysı, boyun bir başak kadardı." 65

Boy: Fidan "Fidan boylum, güvercin bakışlım, şimdi n’etmeli?" 126

Boy: Selvi "Yerleredek bir giyside, selvi boylu, samur saçlı, gözler elâ" 71

Bulut: Duman "Duman duman olmuş Ağrı’nın başı" 98

Bulut: El "Solgun yüzümüzü unutmayan yâr / Ve alnımızdaki eldir bulutlar." 81

Bulut: Gemi "Neler taşır size her gün şu gemiler?" 112

Bulut: Kadın "Sürür saçlarından onları rüzgâr" 81

Bulut: Kervan "Yer alsaydık şu bulut kervanında" 78

Bulut: Kuş "Mor gagalarında fecir, bulutlar." 80

Bulut: Kuş "Üzerimizde bir kanat sesidir" 81

Bulut: Kuş sürüsü "Bitmez tükenmez kuş sürüsü gibi / Dağlar arkasında gelir

bulutlar." 80

Bulut: Mabut "Bulutlar her akşam içip denizi / Gökkubbede şölen kuran

mabutlar" 80

Bulut: Put "Batı uçlarında dikilmiş putlar" 80

Bulut: Put "Gün bir mezarlıktır sanki, bulutlar / Kızıl bir toprağa dikilmiş

putlar." 138

Bulut: Sevgili "Solgun yüzümüzü unutmayan yâr / Ve alnımızdaki eldir

bulutlar." 81

Page 298: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Bulut: Sürü "Sürü bulutlar gece yamaçlarını / Otlayıp yayılıyor gök kırlığında"

52

Bulut: Üzüm "Şu dağdan aşağı ak bir bulut salkımı ki" 58

Bulut: Yelkenli "Bizimdir, yelken açmış giden bulutlar" 92

Bulut: Zehir "Ve gözlerimize dolup da bazan / Döken içimize zehir, bulutlar!"

80

Cam: Göz "Tasalı gözler olur camlar" 103

Cennet: Gül "Kalbimin o kadar sevdiği o gülü / Ölüm ötesinin mutlu tahayyülü"

93

Coşku: Rüzgâr "Gönlümüzden esen bir uygun rüzgârla" 112

Çığlık: Bükülüş "Çığlık bir bükülüş dudaklarında" 109

Çizgi: Yazı "Bir yazılar vardı annemin yüzünde" 83

Deniz: At "Şahlanan bir at gibi sürelim denizi" 77

Deniz: Büyük su "Büyük su’yu özleyen çocuklar, yalnayak" 77

Doğa: Ordu "Doğa; gelip gelip üstüme ordu ordu." 159

Doğa: Tanrı "Tümcek, Doğa’nın elinde oyuncaklarız" 158

Dost: Maya, su sesi "Kara ekmeğimin akça mayası, / Susayınca çağıldak sular

sesi" 124

Dudak: Yaprak "Fısıl fısıl binlerce dudaktı yaprakları" 34

Duman: Ninni "Ninnidir tüten bacalardan" 96

Duygu: Kalp parıltıcıkları "Kalbinizin sezilmez parıltıcıklarını" 25

Dünya nimeti: Doyulmaz yemek "Soframıza konulmuş bu doyulmaz yemek /

Niçin bir zehirli kaşıkla yenmede?" 92

Dünya nimeti: Taze meyve "Koparırken elin taze meyvaları" 94

Dünya: Ada "Her kazazedenin müjdesi bir ada" 92

Page 299: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dünya: Beşik "Salla, salla hüzün uyuyan beşiği" 93

Dünya: Gölek kenarı "Her gülüşe ayna bir gölek kenarı" 92

Dünya: Sini "Bizimdir bu koku, bu renk dolu sini" 91

Düş: At "Al bir at üstünde dörtnal gidiyordum." 83

Düş: At "Sabırsızlanma, ey kapımdaki at! / Güneş daha gözlerimi yakıyor." 82

Düş: Deniz "Düşlerinin durgun, mavi denizinde" 94

Düş: Gece "O masalların geceleri kaldı." 54

Düş: Gemi "Koyda uyuklayan gemiler" 84

Düş: Gemi "Varmak istediğim uzak limana / Gemiler beni almadan kalkıyor."

82

Düş: Göksel gemi "Göksel gemilere binip gitmişler" 150

Düş: Gül "Ve masamda bir düşler gülü" 61

Düş: Serap "Gözlerinde kalır serabı bir ömür" 94

Düş: Yemiş "Ağaçların daha bu bahçelerde / Bütün yemişleri dalda sarkıyor" 82

Düşler: Gelin arabası "Kimi zaman, alır onu bir güveysiz, göksel gelin arabası"

71

Düşler: Hayat atı "Ben bir hayal atının sırtında" 74

Düşler: Mavilik "Ne sabahtır bu mavilik, ne akşam!" 57

Düşünceler: Serçeler "Ve üşüşür olgun başaklara / Akşamın dallarından

serçeler" 39

Elif (kadın): Çiçek "Derin ıssızlığın kokusuz çiçeği!" 97

Elif (kadın): İçki "Ey, sevincinde bir büyük geleceği / Muştulayan içki, bin yılın

kımızı!" 97

Elif (kadın): Kımız "Ey, sevincinde bir büyük geleceği / Muştulayan içki, bin

yılın kımızı!" 97

Page 300: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Elif (kadın): Mutlu kıyılar "Mutlu kıyıları kayıp cennetlerin" 97

Elif (kadın): Saz, ateş "Bir damın sazı, bir ocağın ateşi" 97

Elif (kadın): Tanrıça "Elif! sonsuza gebe kız, tek tanrıça!" 97

Engel: Pranga "Ne isteklerime vurulmuş bir pıranga" 89

Engin: At "Rüzgârlar başladı. Sonsuzluk gemisi / Önünde köpürüp şahlanmada

engin" 94

Eser: Şarkı "– Hayır! Unutulmaz bir şarkı söylemek" 22

Eşya: Ayna "Hangi eşyaya dönsen boş bir ayna" 82

Ev: İnsan "Kanı çekiliyor evlerin" 103

Ev: Kutu "Eviniz kutu gibi küçücük bir evdi" 65

Evren: Tapınak "Ulu tapınakta …………………" 159

Gece: At "Nasıl da açıldı birden kanatların! / Dörtnal geliyordu köpürmüş

atların / Kurtarmaya bizi çileden, hey gece!" 50

Gece: Kuş "Nasıl da açıldı birden kanatların! / Dörtnal geliyordu köpürmüş

atların / Kurtarmaya bizi çileden, hey gece!" 50

Gece: Sel "Gece ayaklarından akıp giden sel" 52

Gemi: Kuş "Akan suda kuş gibi gemilerle" 148

Genç kız: Çiçek "Yalan yeminlerin tanığı çiçekler" 38

Gençlik: Bahar "Bu bahar toplayınca son güllerimizi" 77

Gençlik: İlkbahar "Düşler, ilkbaharlar vardı, saf ezgiler…" 72

Gençlik: Masal "O masalların geceleri kaldı." 54

Gençlik: Pembe akşamlar "Ey, pembe akşamların karasevdaları!" 15

Gençlik: Yaz "Aşklar uçup gitmiş olmalı bir yazla" 37

Gençlik-Olgunluk: Yaz "Neşe mevsimi… Gönlüm! Yaz gidiyor" 26

Gençlik-Olgunluk: Yaz "Yaz göç ediyor -Ne yazık, yine güz!-" 53

Page 301: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Genelev: Sokak "Bir sokağa düştün ki her köşede bir gölge" 108

Gökyüzü: Anne "Gökyüzü; o, sonsuzluğunu / Sütü gibi emziren anne." 121

Gökyüzü: Ayna "Senin güzelliğini gösterecek aynasında" 55

Gökyüzü: Deniz "Üstümüzde deniz gibi bir gökyüzü" 91

Gökyüzü: Dilsiz "Dilsiz gökyüzüyle kısıtlı." 99

Gökyüzü: Dost "Gökyüzüne, dost gökyüzüne" 121

Gökyüzü: Kocaman çiçek "O gökyüzü ve öylesine gerçek; / Büyük, büyük,

büyük, kocaman çiçek." 70

Gökyüzü: Mavi "Hızla dönen şu mavi var ya üstümüzde" 161

Gökyüzü: Mera "Sürü bulutlar gece yamaçlarını / Otlayıp yayılıyor gök

kırlığında" 52

Gökyüzü: Nehir "Renk mi ki üzerimden akaduran bu nehir?" 58

Gökyüzü: Rüya denizi "Gökyüzü bir sonsuz rüya denizi" 81

Gölge: Eşkıya "Gölgeler uzanmış eşkıya hallı" 98

Gönül kırıklıkları: Göz yarası "Bağlayansın her göz yaramı" 16

Gönül: Güneş sarayı "Virane olacak güneş sarayım" 26

Gönül: Kadeh "Doldur kutlu ellerinle kadehimi" 22

Gönül: Kadeh "Kadeh nara yandı" 30

Gönül: Pencere "Bir bahara açık duran penceresinde" 18

Gönül: Tas "Uzattığımız bu tası dolduracak mı" 15

Gönül: Testi "İçirdi bir yudum su testilerinden" 17

Göz: Derin "Gözleri geceler gibi derindi" 20

Göz: Nergis "Gözlerin gönlümde açan nergisler" 19

Göz: Ömrün penceresi "Gül gül ömrümün penceresi" 24

Page 302: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Göz: Yıldız "Gökte diz çökmüş iki titrek ışıklı yıldız / Olan gözlerinize âşıkım,

Bayan Ülker!" 25

Gözyaşı: Yağmur "Bulutlarla yağmur olup ağlamak" 115

Gülüş: Gül "Bir çini vazodan dökülen güller / Gibi hayalinde şafaklar güler" 21

Gülüş: Gül "Yeşil pencerenden bir gül at bana" 19

Gün (geçen gün): Ölü "Doğrulun mezarlarınızdan / Boş yere harcadığım

günler!" 84

Gün: Mezarlık "Gün bir mezarlıktır sanki, bulutlar / Kızıl bir toprağa dikilmiş

putlar." 138

Gün: Padişah "Gün saltanatıyla gitti mi bir defa" 37

Gün: Sürgün "Pişmanlığa sürgünler / Gibi geçiyor günler" 73

Gündüz: Şemsiye "Bir şemsiye gibi açtı mı gündüzü" 92

Güneş ışığı: Kızıl lâle "Ve iki yüce dağın ardı / Kızıl bir lâleydi Tanrı’dan." 123

Güneş ışığı: Sarı saç "Sarı saçlarınla benim varlığımı" 91 (Güneş, sarışın bir

sevgiliye benzetiliyor.)

Güneş ışıkları: Kuşlar "Kanatları altın kuşlar" 47

Güneş: Ece "Güneş! güneş! güneş! ey, ölümsüz ece!" 91

Güneş: Gökçegelin "Göz alan bir güneş doğardı / Gökçegelin gibi Ağrı’dan."

123

Güneş: İnsan "Gözlerinde ölen güneşin yası" 138

Güneş: Işık nehri "Bir ışık nehri akmada" 47

Güneş: Manto "Ve sen, güneşi altın bir manto gibi giyerek" 56

Güneş: Meyve "Güneş ağaçlardan sarkadursun" 44

Güneş: Tanrıça "Kucakla beni, tanrıça, sev, sar beni" 91

Gün-Zaman: Meyve "Her ısırdığım meyvayla bitiyor" 26

Page 303: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Güzellik: Bahar "Ben aşkımla bahar getirdim sana" 19

Güzellik: Bahar "Bir bahara açık duran penceresinde" 18

Güzellik: Gece "Size geceyi de öğrettim" 32

Güzellik: Kırmızı gül "Solmamış bir gül elinde, ilk bahçeden alınma, bir kırmızı

gül" 71

Güzellik: Yıldız "Güzel yıldızları çalmak gecelerden" 22

Güzellik-Mutluluk: Gül "Bu bahar toplayınca son güllerimizi" 77

Güzellik-Mutluluk: Şarkı "İklimden şarkılar getirdim sana" 19

Güzellik-Tutku: Gece "Yoksa, hiç bulunmayacak kadar uzak mı / Dudakları

öpüşlerle dolu geceler?" 15

Haber: Kuş "Uçtu, kuş gibi, bir haber" 130

Hayal: Sal "İşte beyaz yelkeni düşten dokunmuş sal" 54

Hayalet: Uyanık duran "Kıracak zincirlerini / Gecede uyanık duran." 118

Hayat kadını: Gölge "Bir sokağa düştün ki her köşede bir gölge" 108

Hiçlik: Karanlık "Yiteceğim karanlıklar içinde." 152

Hüzün: Bıçak "Bir bıçak saplı durur göğsünde" 104

Hüzün: Çiçek "Buruşmuş bir çiçek, parmaklarında" 21

Hüzün: Kar "Kardır yağan üstünüze geceden" 57

Hüzün: Kara sevgi "Dökerek ruhumuza / Kara sevgilerini" 73

Hüzün: Siyah güneş "Aynı siyah güneş gökyüzünde." 104

Hüzün: Siyah meyve "Soyarlar, soyarlar bir siyah meyvayı!" 107

Hüzün: Yağmur "Yel yapraklarımı savurur, / Dört yanım yağmurla örtülü" 61

Hüzün: Zehirli kaşık "Soframıza konulmuş bu doyulmaz yemek / Niçin bir

zehirli kaşıkla yenmede?" 92

Hüzün-Kaygı: Bulut "Gözlerimde bulut, saçlarımda çiy" 19

Page 304: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

İhtiyar kız: Kuş "Birer kuş oturmuş ihtiyar kızlardan" 107

İnanç: Ateş "Ey ateş, nasıl da seni yitirmişiz!" 91

İnsan (inançsız insan): Yaralı hayvan "Bir yaralı hayvan bağırıyor / Senden ayrı

düşen insanda." 123

İnsan: Anka "Sanki masallık bir kuş; bir yeşil Anka" 136

İnsan: Kamış "Göğe uzanır -tek, tenha- bir kamış" 57

İnsan: Kamış "Korkunç bir ezgide çatlayan bu kamış" 93

İnsan: Kazazede "Her kazazedenin müjdesi bir ada" 92

İnsan: Yolcu "Yolcu ölmüş; işte ayaklar hür!" 110

İnsan-Baş-Can: Kamış "Burada ansızın susup kamış" 110

İnsanlar: Sürü "Ölmüş o, ayrı düşmüş sürüden" 110

İstanbul (eski İstanbul): Cennet "Bulur muyuz yeniden o cenneti?" 150

İstanbul (eski İstanbul): Şölen "Dağılmış bir sofra bu, bitti şölen." 150

İstanbul (yeni İstanbul): Dağılmış sofra "Dağılmış bir sofra bu, bitti şölen." 150

İstanbul: Tanrı ve tarih güzeli, tabu, mucize, giz "Bir Tanrı ve tarih güzeli, tabu;

/ Güneş ve sular mucizesi, bir giz…" 151

İstek: Ateş "Bir ateş yanıyordu Sibiryalarında bu" 34

İstek: Rüzgâr "Al beni rüzgâr! Kül et beni volkan!" 46

Kadın: Etek "Ya sizler! ey geçmiş zaman etekleri" 37

Kadın: Kuş "Beyaz bir kanat üstünde saf başı" 69

Kalp: Gemi "Bir makina sesiyle işleyen kalbi / Alıp gezdirsin onu bir gemi gibi"

94

Kanat: Rüzgâr ""Gül gibi bir gülüşle dudaklarında, rüzgâr / Kanatlarıyle bize

doğru gelen atlılar” 129

Kandırmaca: Sirenler “Ama, Sirenler durmadan şarkı söylüyor.” 158

Page 305: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Karanlık: Örtü "Üzerinden örtüyü mu çekti bir el?" 52

Karışıklık: Puslu hava "Puslu havayı sever kurt" 118

Keder: Ateş-Yangın "Bir duman yükselir gibidir kederden" 38

Kin: Hançer "Kini bir hançer gibi kından sıyıramam ki" 146

Korku: Puhu "O derin gözlerin ne güzel, puhu!" 46

Kötü insan: Kurt "Puslu havayı sever kurt" 118

Kötülük: Kan "O nasıl ekmek ki sadece kanla yenen?" 160

Kuş: Atlılar “Kanatlarıyle bize doğru gelen atlılar" 129

Kuş sesi: Ateş "Ateş parçası ses, al’ın ucunda" 154

Kuş sesi: Düşen bir kor "Bir ötüş değil sanki düşen bir kor" 154

Kuş sesi: Kaval sesi "Bir hava, pır pır, kavalın ucunda" 154

Kuş: Batı "Batılar susuz kalan boyunlarını ve kızıl / Kanatlarını arık ovaya

doğru yaslıyor" 56

Mahalle: Afyon ruhu "Bu, afyon ruhu gibi baygın mahalleden" 65

Masallar: Altın beşik "Masalların altın beşiğinde uyumuş" 97

Melek: Kuş "Nerde bahçenden uçan kuşlar?" 123

Minare: Kol "Minarelerse bu şehrin kolu gibi" 107

Minare: Tığ "Tığ gibi minareleriyle, kendi" 148

Mutluluk: Düğün "Evrende o binde bir olan düğünü" 137

Mutluluk: Gülüş "Her gülüşe ayna bir gölek kenarı" 92

Neşe: Saf ezgiler "Düşler, ilkbaharlar vardı, saf ezgiler…" 72

Neşe-Mutluluk: Kadeh "Sanki bütün kadehlerimi içmişsin." 125

Nimet: Gümüş tas "Bazan ellerinde gümüş bir tasla" 48

Oda: avuç içi "Avuç içi kadar ufak odamda." 66

Oğul: Bozkurt "Bir bozkurt sürüsü gibi oğullarım" 89

Page 306: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Olgunluk çağı: Yaz gemisi "Bütün yükünü alıp kalkan yaz gemisi" 54

Öbür dünya: Mutlu tahayyül "Kalbimin o kadar sevdiği o gülü / Ölüm ötesinin

mutlu tahayyülü" 93

Ölüm: Al gül "Kork! Bahar seni bir al güle döndürebilir / Bir daha göstermemek

üzere gökyüzünü" 58

Ölüm: Çoban "Ve ölüm, gece ucundaki çoban." 46

Ölüm: Gece "Yaşlandım; güneşim batıyor. Gece" 152

Ölüm: Gemi "Ve bir gün ya bu yol ya şu gemiler" 27

Ölüm: Karanlık "Ki karanlık ölümdür." 29

Ölüm: Uyku "Biterdi belki bir uykuyla" 32

Ölüm: Yolculuk "Bir yolculuğa davet eder, niçin" 27

Ömür: Gün "Günümün son fecri, sonu artık" 23

Ömür: Günce "Son buluyor benim için yazılmış günce." 158

Ömür: Işık "Işığım söndüğü zaman" 29

Ömür: Tren "Koşuyordu sonsuz düzlere bir tren" 83

Ömür: Güneş "Yaşlandım; güneşim batıyor. Gece" 152

Öpüş: Seher "Düşen öpüşlerdir dudaklarından / Mor akasyalarda ürperen seher"

19

Örtü: Su "Çıkmaz artık sular altından o dünya" 38

Özgürlük: Tüy "Havada başıboş tüy gibi uçmak" 89

Özlenen yer: Uzak liman "Varmak istediğim uzak limana / Gemiler beni

almadan kalkıyor." 82

Ruh: İn "En yırtıcı, en aç hayvanların ini" 91

Ruh: Kelebek "Ruhu uçun bir kelebek… uyumuş" 69

Page 307: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ruh: Liman "Ruhum gemiler uğramaz bir liman" 46 (Yahya Kemal’in “Gemiler

geçmeyen bir ummanda” dizesini çağrıştırıyor.)

Ruh: Mağara "Yankılanır derinden / Boş mağralar içinden" 111

Rutinler: Oyuncaklar "Ah, bu her günkü oyuncaklar, bu düşler!" 22

Sabah: Güvercin "Uçan tüy gibi bir vurulmuş güvercinden / Darmadağın, hemen

geceye akacaktı." 85

Sabah: Su "İki damlası olsun vardır, bir yerlerde." 85

Saç: Samur "Yerleredek bir giyside, selvi boylu, samur saçlı, gözler elâ" 71

Seven, duygulu insan: Dolu testi "Dolu bir testi idim ben" 113

Sevgi: Gül "Haykırmaksa, gür… varım, bir güldür açan, ama" 146

Sevgili: Açılan bir gül "Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak" 19

Sevgili: Böcek "Bir kuş uykusuna yatan böceksin" 53

Sevgili: Direk "Gel sevdiğim, gel güzelim, gel gülüm, gel direğim!" 126

Sevgili: Gül "Gel sevdiğim, gel güzelim, gel gülüm, gel direğim!" 126

Sevgili: Hatıra "Seven ve yaşayan bir hatıradır" 20

Sevgili: Hayırlı rüya "Her düşüncemin ıstıraplı / Serüveni, hayırlı rüyam." 16

Sevgili: Liman "Özlenen limanlar, yanan yıldızlar" 45

Sevgili: Put "Sen bile yoksun yanımda, ey put, güzel yüz!" 161 (Divan şiiri

geleneğinden alınan bir imge ile karşı karşıyayız.)

Sevgili: Sabah "Benzedin odamda bir sabaha" s. 11

Sevgili: Serüven "Her düşüncemin ıstıraplı / Serüveni, hayırlı rüyam." 16

Sevgili: Sultan, Bîçare "Sultanım, bîçarem" 30

Sevgili: Tayf "Rüyalarıma tayf hâlinde konan" 20

Sevgili: Yaprak, Rüzgâr "Bazı bir yapraktı, bazı bir rüzgâr." 20

Sevgilinin sesi: Kuş sesi "Bir kuş sesi gelir dudaklarından" 19

Page 308: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Sevinç: Damla "Titrek bir damladır aksi sevincin" 20

Soğuk beden: Sibirya "Bir ateş yanıyordu Sibiryalarında bu" 34

Sokak: Anne "Şairi sokak anne büyüttü" 116 (Necip Fazıl’ın “Ben sokakların

emzirdiği çocuğum” dizesini andırıyor.)

Sonsuzluk: Ayna "Aynalara bakma, aynalar fenalık" 43

Sonsuzluk: Deniz "Çoktan derinliğine çekmiş deniz beni" 38

Sonsuzluk: Deniz "Karasevdalarını türkülüyor uzaklarda / Çıplak kalan ağaçlar,

sürüsüz çoban ve deniz" 55

Sonsuzluk: Umman "Nağmesine vurgun olduğum umman." 46

Şafak: Öpüş "Tanrısal bir öpüştür söken şafak." 115

Şehvet: Açlar "Doyur bütün açlarımı" 34

Şeytan: Çirkinler "Teneşir başında oynaşan çirkinler" 91

Şeytan: Gelinler "Engerek düğümü doğuran gelinler" 91

Şeytan: İskelet "Cehennem halayı çeken bir iskelet" 91

Şeytan: Topal "Bir topal geldi ellerini uzatarak" 159

Şüphe: Ağulu çiçek "Açan ağulu çiçek delilikte" 90

Şüphe: Çilenin yemişi "Şüphe; o bin çeşit çilenin yemişi" 90

Şüphe: Sır "Giren sır mezara cesetle birlikte" 91

Şüphe: Yılan ağzındaki elma "Yılan ağzındaki elma… Ey, ateşi" 90

Tabut: Tahta tezgâh "Babam tahta tezgâhının üstünde" 74

Tanrı: Bahar "Kork! Bahar seni bir al güle döndürebilir / Bir daha göstermemek

üzere gökyüzünü" 58

Tanrı: Güneş "Ah, yazık ki bütün insanlık güneşsiz" 91

Tazelik-Gençlik: Çiy "Gözlerimde bulut, saçlarımda çiy" 19

Ten: Yaprak "Yüzünün sararmış yaprakları" 21

Page 309: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Toplumsal kurallar: Gömlek "Soyun, şehrin sana giydirdiği gömlekten" 89

Tutku: Büyük rüzgâr "Ben büyük rüzgârları severim; büyük olsun" 67

Tutku: Volkan "Al beni rüzgâr! Kül et beni volkan!" 46

Ufuk: Deniz "Ufuk kanlı bir denize" 28

Umut: At "Çoktandır beklettiğim atlar!" 84

Umut: Dal "Uğulda, uğulda, uğulda sonbahar rüzgârı, / Bir dal kırabilir misin

bakalım, gönlümüzde?" 60

Umut: Düşler "Düşler, ilkbaharlar vardı, saf ezgiler…" 72

Umut: Ölü bir bakış "Umut gözlerinde ölü bir bakış" 109

Umut-Güzellik: Şafak "Bir çini vazodan dökülen güller / Gibi hayalinde şafaklar

güler" 21

Unutuş: Duman "Kaybetsem kara bir duman / Arkasında hafızamı" 28

Uyku: Örtü, tül "Yalnız uyku örterdi onu:" 68

Uyku: Ülke "Uykunun bilinmeyen ülkesinde" 69

Uzak: Deniz "Denizler yolculuğa çağırır durur da beni" 67

Yağmur: Gözyaşı tufanı "Gözyaşı tufanıyla taşıp gidiyor ovalar." 62

Yağmur: Heveng "Asılı kalsın hep bu yağmur hevengi" 90

Yağmur: Huzur "Bulutumdan çisil çisil inen huzur" 122

Yalnız ruh: Sürüsüz çoban "Karasevdalarını türkülüyor uzaklarda / Çıplak kalan

ağaçlar, sürüsüz çoban ve deniz" 55

Yalnızlık: Sofra "Her gün ekmeğimi bölüşürsün / Yalnızlığımın sofrasında" 16

Yanak-Yüz: Zambak "Gözyaşları düşer zambaklara" 39

Yaratılan: Oyuncak "Tümcek, Doğa’nın elinde oyuncaklarız" 158

Yaşam (mutlu geçen yaşam): Tanrısal çıra "Tanrısal bir çıra gibi yandığımız" 93

Yaşam mücadelesi: Ekmek "O nasıl ekmek ki sadece kanla yenen?" 160

Page 310: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Yaşam zorlukları: Kan çeşmesi "Bir kan çeşmesine açık durup avcu" 93

Yaşam: Deliler evi "Karım şen bir deliler evinde" 74

Yaşam: Düğün "Eh, şeniz işte hep bu düğünde!" 74

Yaşam: Dünya "Çıkmaz artık sular altından o dünya" 38

Yaşam: Gökyüzü "Kork! Bahar seni bir al güle döndürebilir / Bir daha

göstermemek üzere gökyüzünü" 58

Yaşam: Güneş "Sabırsızlanma, ey kapımdaki at! / Güneş daha gözlerimi

yakıyor." 82

Yaşam: Oyun "Oyun bitti ve her şey yerini buldu." 43

Yaşam: Gül "Açarken güller duman duman son kez." 153

Yaşama gücü: Kanat "Daha uçurmuyor beni bu kanat" 82

Yaşama sevinci: Büyük şarkılar "Ben büyük şarkıları severim; büyük olsun" 67

Yaşama sevinci: Gül "Karıştı… söndü son parıltısı gülümün." 54

Yaşamak: Gerçek düş, öpüş, eken insan-veren toprak "Ey, ışığın boşandığı

gerçek düş! / Bütün zamanı kucaklayan öpüş; / Yaşamak… eken insan, veren

toprak" 115

Yaşamak: Serüven "Yarabbi, nasıl güzeldi o serüven!" 72

Yaşam-Zaman: Çeşme "Yine bol sularla akarak o çeşmeler" 15

Yaşantı: Oyun "Her oyunumu oynamışım" 24

Yaşlı beden: Çıplak kalan ağaç "Karasevdalarını türkülüyor uzaklarda / Çıplak

kalan ağaçlar, sürüsüz çoban ve deniz" 55

Yaşlılık çağı: Sonbahar rüzgârı "Uğulda, uğulda, uğulda sonbahar rüzgârı, / Bir

dal kırabilir misin bakalım, gönlümüzde?" 60

Yaşlılık: Akşam "Akşamla ebedî kızlar anne oldu." 43

Yaşlılık: Akşam "Ve üşüşür olgun başaklara / Akşamın dallarından serçeler" 39

Page 311: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Yaşlılık: Akşam saati "Ne istersin benden akşam saatinde?" 38

Yaşlılık: Akşamın kıyısı "Ömrümü, kıyısında bir akşamın." 70

Yaşlılık: Gece "Kardır yağan üstünüze geceden" 57

Yaşlılık: Güz "Yaz göç ediyor -Ne yazık, yine güz!-" 53

Yaşlılık: Kargaşa "Bir rüzgâr, ağaç ve su kargaşasına" 125

Yaşlılık: Son fecir "Günümün son fecri, sonu artık" 23

Yaşlılık: Sonbahar denizi "Kızıl yaprak dalgalı sonbahar denizi" 54

Yaşlılık-Güz: Göçebe düğünü "Oynar gelin gibisin bu göçebe düğününde…" 56

Yıldız: Kuş "Uçuşuyor, duran bir ânın havasında / Işıktan kuşları akşam

seherinin" 15

Yolculuk: Gemi "Gemilerin ihtiyar köpüklerinde" 43

Yüz (beyaz ve geniş yüz): Tepsi "Bir gümüş ve yayvan tepside gülen /

Gözlerinin daha uyku ucunda;" 66

Yüz (sevgilinin yüzü): Ay "Ayda kaldı, / Yüzün, söğüdün" 51

Yüz: Ayna "Buğulandıkça yüzü her aynanın" 57

Yüz: Can "Uykusuz yüzleri donuk birer cam" 141

Yüz: Duman "-Ve yüzleri duman kadar dağınık-" 109

Yüz: Gökyüzü "Ve denizde bir temiz, yıldızlı gökyüzü, / Büyük su’yu özleyen

çocukların yüzü." 77

Yüz: Işık "Bir avuç ışıktı incecik yüzü" 20

Yüz: Zambak "Ve bir zambak kadar beyazdır yüzün" 21

Zaman: Etek "Yaklaşıyor musikisi eteklerinin" 15

Zaman: Gemi "Binmişim bir gemiye" 79

Zaman: Güneş "Batan güneşe bakmada" 47

Zaman: Meme "Vakitsiz sağdığım memeler" 84

Page 312: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Zaman: Su "Zaman köprüler altından su gibi akar" 160

Zaman: Yel "Yel yapraklarımı savurur, / Dört yanım yağmurla örtülü" 61

Zaman: Yol "Ve bir gün ya bu yol ya şu gemiler" 27

Zevk: Ay "Bir çaresiz ay’dır sallanan aradan" 91

Zevk: Ayna "Yüzümü maskesiz gösteren ilk ayna" 91

Zevk: Büyülü kadehin zehri "Büyülü kadehin zehrinden içmişi" 91

Zevk: Günah "Size yani günahı sundum" 32

Zevk: Yosma kadın "Zevk, o yosma kadın eski bir bahçede" 91

3. BÖLÜM

SONUÇ

Ahmet Muhip Dıranas, ilk gençlik yıllarından itibaren şiirle ilgilenmeye, şiir

yazmaya başlamıştır. Lise öğrenimi sırasında hocası Ahmet Hamdi Tanpınar’ın

yönlendirmesiyle şiire doğru bir yerden adım atmıştır. Tanpınar üzerinden Ahmet

Haşim’i, Yahya Kemal Beyatlı’yı ve modernist Fransız şairlerini tanımıştır.

Liseyi bitirdikten sonra Ankara’da ve İstanbul’da bulunduğu çevrelerde Necip

Fazıl Kısakürek, Cahit Sıtkı Tarancı, Orhan Veli Kanık, Behçet Necatigil, Fazıl

Hüsnü Dağlarca gibi dönemin önemli şairleriyle tanışmış, dostluk kurmuş,

etkileşim içine girmiştir.

Page 313: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Baudelaire, Verlaine, Rimbaud, Valéry gibi Fransız şairlerinin şiirlerini önce

çevirilerinden, Fransızcasını ilerlettikten sonra orijinallerinden okumuş ve

anlamıştır.

İnceltilmiş, fazlalıklarından arınmış geleneği ustalarından, Fransız şiirini

simgecilerden, yenilik isteğini kendi kuşağından alan Ahmet Muhip Dıranas; halk

şiiri, klasik şiir ve Fransız şiirinden oluşan rafine bir şiire ulaşmıştır.

Şiirde bulduğu özel bir dille hem kendi kuşağını, hem de kendisinden sonraki

kuşaklara mensup birçok sanatçıyı etkilemiştir. Bir bakıma “her kuşağın şairi”

olmuştur.

Yahya Kemal Beyatlı ve Ahmet Hamdi Tanpınar’dan edindiği mükemmellik

tavrını o da sürdürmüş; şiir kitabı yayımlamamak konusunda uzun süre direnmiş;

ancak 1974’te yayımlanmasına razı olmuştur.

Üzerindeki etkileri de göz önüne aldığımızda onun şiirinde simgeciliğin önemli

bir yeri vardır. Dış dünyadan aldığı izlenimleri değiştirir, dönüştürür ve büyülü bir

şekilde şiirine yansıtır. Ses ve müzik Dıranas şiirinde tema kadar önemli, birincil

bir ögedir. Dil konusunda büyük titizlik gösterir; yıpranmış, eskimiş sözcüklerden

çok, yaşayan bir sözcük dağarcığını benimsemiştir.

Şekilde halk şiiri ve divan şiirinden yararlanmakla birlikte eski nazım

biçimlerinin alışılmış düzenlerini değiştirerek kullanmış; onları bir anlamda

bozarak yeni biçim denemelerine girişmiştir. Bu bağlamda koşma, mesnevi, gazel,

muhammes ve müsebba nazım biçimlerinden yararlanmış; batılı biçimler olan

sone, terza-rima ve balad ile şiirler yazmıştır. Ancak şiirlerinin büyük çoğunluğu

kendine özgü biçimlerle düzenlenmiştir.

Page 314: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Nazım birimi olarak daha çok dörtlük, beyit ve üçlük nazım birimlerini

yeğlemiştir. Bu üç birimle kurduğu biçimlerin yanı sıra bunları sentezleyerek

oluşturduğu yeni biçimler de vardır. Bunlardan dörtlük halk şiirinden, beyit divan

şiirinden, üçlük Fransız şiirinden Dıranas’a sızan etkilerdir.

Şiirinin armonisini kurarken aliterasyon (ünsüz uyum) ve asonans (ünlü

uyum)tan büyük ölçüde yararlanmıştır. Aliterasyon ve asonans konusunda belli

sesler üzerinde tercihini kullanmıştır. Eski Türk şiirinde “baş uyak” ya da “dörtlük

aliterasyonu” diye geçen uygulama, aliterasyonlar sözcük başlarına alınarak bir

anlamda Dıranas tarafınan yinelenmiştir. Aliterasyon için kullanılan sesler (sıklık

sırasına göre); r, n, z, k, g, s, y, ş, l, b, d, m, ç ve t’dir. Her ünlü sesle asonans

yapılmış olmakla birlikte sıklık bakımından e, ü, a, i ve u sesleri öne çıkmaktadır.

Parnasçılardaki ve Yahya Kemal Beyatlı’daki biçim titizliğinin yansımasını

Ahmet Muhip’in ölçüdeki tavrında bulabiliriz. Tüm şiirlerini hece ölçüsüyle

yazmasının nedenini burada arayabiliriz. Ancak hece şiirinde değişimle birlikte

dönüşüm sayılabilecek uygulamalar yapmıştır. 7’li ölçüden 15’li ölçüye kadar her

ölçüyü ve 20’li ölçüyü kullanmasının yanı sıra çoğu şiirinde ölçüdeki durakları

kaldırmıştır. “Karma hece ölçüsü” diyebileceğimiz bir uygulamayla aynı şiirde

farklı hece ölçüleri kullanmıştır. Biçimi esnetmedeki bir başka tavrı ise bilinçli

olarak yaptığı ölçü aksaklıklarıdır. Dıranas’ın şiir bilgisi ve bu aksaklığın sıklığı,

bizi böyle düşünmeye sevk etmektedir.

Tam uyağı (501), yarım uyağı (187), zengin uyağı (124), tunç uyağı (18) ve

cinaslı uyağı (3) kez olmak üzere tüm uyak çeşitlerini kullanmıştır. Bununla

birlikte uyak uygulamalarının yarıdan fazlasında tam uyağı yeğlemiştir. Başka türlü

söylersek uyaklarının % 80’ine yakın bir kısmı yarım değil, dolgun uyaktır.

Page 315: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

19. yüzyılın sonundan itibaren büyük tartışmalardan sonra şiirimizde varlığı

kabul edilen “kulak uyağı” Ahmet Muhip’te sıkça kullanılmıştır. Dıranas, tam

uyaklarla dolgun ve gümbür gümbür bir ses elde ederken zaman zaman bu alışılmış

tonu, kulak uyaklarıyla kesintiye uğratıp yabanıl, aksak bir sesi araya sokmuştur.

Ahmet Muhip Dıranas’ta “dişi uyak” diye adlandırabileceğimiz bir uyak olgusu

daha görülmüştür. Sözü edilen bu uyak türünde orta dizedeki bir sözcük, alt ve üst

dizelerle farklı ses ya da ses öbekleriyle uyak kurmaktadır (Balad şiirinde geçen

“görüneceksin” sözcüğü, üst dizedeki “dişlerin” sözcüğüyle “in” sesleriyle; alt

dizede bulunan “arınacaksın” sözcüğüyle “n” sesiyle uyaklanmıştır. Bakınız s. 35).

Dönemi için yeni bir kullanım olan bu durum, Ahmet Muhip’in şiirini

zenginleştiren bir ritm olarak karşımıza çıkmaktadır.

Dıranas; düz uyak (aaaa; aaab), çapraz uyak (abab) ve sarmal uyak (abba)

örgülerinin yanı sıra yeni bir deneme olan “dönüşümlü uyak örgüsü”nü de şiirinde

kullanmıştır (abcd, dcba, abcd …). Bu örgü, tekil bir örnek olsa da ilk defa Ahmet

Muhip tarafından kullanıldığı için altı çizilmesi gereken bir örnektir.

Uyağı oluştururken toplam 1877 sözcükten yararlanmış olan şairimiz,

uyaklarının kuruluşunda eylemlerden çok adlardan yararlanmıştır. Bu durum ise

kurallı cümle yapısından çok devrik cümleyi kullanmasını gerektirmiş; böylelikle

cümle yapılarıyla da farklı ritmler elde etmiştir.

252 uyak çeşidinden kimilerini yineleyerek toplam 1903 uyak kullanmıştır.

1976 dizeden 103’ü uyaksızdır. Ancak bunların yarısından çoğunda redif

kullanmayı ihmal etmemiştir. Uyak kurucu ses ve ses öbeklerine baktığımız zaman

ünlüler içinde düz ünlülerin (a, e, ı, i); ünsüzler içinde yumuşak ve akıcı ünsüzlerin

(k, l, n, z) açık bir üstünlüğünü görürüz.

Page 316: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ahmet Muhip, şiirinin ritmini oluştururken yalnızca uyak ve ölçüden değil;

tekrarlardan da ustaca yararlanmış; böylece şiirinin müzikal yönünü

güçlendirmesini bilmiştir.

Dıranas, “süreğen dize”lerle kurduğu anjambmanlarla uyak ve ölçüdeki

geleneğin ritmini değiştirmiştir. Divan şiirinde ve halk şiirinde dizeler birer

cümlelik iken şairimiz; iki dizeden dokuz dizeye kadar her uzunluktaki şiir

cümlesini kullanarak farklı bir ritm, değişik bir ses yakalamıştır. Anjambman

tekniğinin şiirimizde belki de ilk olarak, şairin kimi şiirlerinin dil içi çevirisini

yaptığı Tevfik Fikret tarafından kullanıldığını belirtmeliyiz.

Ahmet Muhip, “Şiirler”de yer alan yüz on üç şiirinde toplam 9.369 sözcük

kullanmıştır. Bu toplam, 2.126 sözcüğün değişik sayılarda yinelenmesinden

oluşmaktadır. Dıranas’ın sözcük sayısı, toplam sözcük sayısının % 22.7’sidir. Bu

oran Ahmet Haşim’de % 23, Tanpınar’da % 34.7’dir. Bu veriler, Ahmet Haşim’in

ve Dıranas’ın şiirlerini oluştururken belli sözcükler üzerinde yoğunlaştıklarını ifade

etmektedir. Zira Ahmet Muhip, her sözcüğün şiire giremeyeceğine, kimi

sözcüklerin şiire daha yatkın olduğuna inanan bir şairdir.

Şiirlerde kullanılan sözcük türlerine baktığımızda % 65.1’lik bir oranla ad grubu

sözcüklerin başı çektiği görülmektedir. Ad grubunu, % 27.1’lik oranla eylem grubu

ve % 8.6’lık oranla edat grubu izlemektedir. Sözcük türlerinin bu dağılımı,

Dıranas’ın hareketten çok nesneleri, varlıkları ve onların niteliklerini önemsediği

gerçeğini anlatır.

Şiirlerinde birbirinden farklı birçok temayı işlemekle birlikte aşk ve doğa

temalarının; -hatta kimi zaman bir arada- diğer temalara oranla çok fazla ele

alındığı saptanmıştır. Dıranas şiiri aşk ve doğa üzerine kurulmuştur dense yeridir.

Page 317: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Çünkü bu iki temanın, bütüne göre toplam oranı % 38’dir. Bu iki temadan daha az

olmak üzere sıklık gösteren kimi temalar; ölüm, hüzün, yaşlılık, sonsuzluk, yaşama

sevinci, zaman, yurt ve kahramanlıktır.

Dıranas’ta daha çok idealize edilmiş bir aşk ve sevgili vardır. Birkaç şiirindeki

sevgili ve kadın figürü hariç, onun şiirine; varlığını sezdiğimiz, ancak bedenini

zihnimizde canlandıramadığımız soyut bir sevgili egemendir. Buna bağlı olarak

aşk, daha çok romantik boyutuyla anlatılır.

Ahmet Muhip’in şiirinde doğa bütün ögeleriyle vardır. Doğanın her bir ögesi

şairin ayrı bir sevgisiyle ödüllendirilmiştir. Onun doğayı ele alışındaki yenilik,

doğaya bir çeşit panteist tavırla yaklaşmasında yatar.

Dağ, özellikle Ağrı; üzerinde çok fazla durulan, düşünülen bir temadır. Hatta

dağ, onun şiirinde bir problematik olarak ele alınmıştır. Hayat, ömür, ölüm ve

Tanrı hakkında ileri sürülen fikirlerin çoğu dağ motifinin çevresinde

yoğunlaşmaktadır.

Hüzün, yaşadığı sürece nasıl şairi adım adım takip etmişse şiirinde de gerek tek

başına bir tema olarak gerekse aşkın, doğanın ya da başka temaların içine süzülerek

varlığını hep sürdürmüştür. Zira Dıranas şiirinin bir özelliği, aynı şiir içinde farklı

temaların yan yana ele alınmasıdır.

Ahmet Muhip Dıranas’ı döneminin şairlerinden ayıran bir husus da onun imge

kullanımıdır. İmgeleri öylesine kişisel, öylesine gizemlidir ki onun imge ve

simgelerini çözmek ayrı bir uğraş gerektirir. İç dünyasını ortaya koyarkan belirsiz

imgeleri yeğler. Su, insan, çiçek, kuş, aydınlık ve karanlık kavramlarının imge

kurucu öge olarak büyük ağırlıkları vardır. Çokça yinelenen su ve aydınlık

kavramlarıyla Dıranas şiiri âdeta ışıktan ibaret hâle gelmiştir. İmgeler yapı

Page 318: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

bakımından, gemi, put, salıncak, saray gibi kültür ögelerinden çok; ada, deniz, gül,

kuş, ışık gibi doğal ögelerle kurulmuştur.

İmgelerinin bir kısmında “Pegasos” (kanatlı at), “Seirenler” (denizkızları),

“Narkissos” (nergis) gibi Yunan mitolojisine göndermeler vardır. Bu ve buna

benzer izdüşümler elbette Dıranas şiirini zenginleştirmektedir.

Dağ, Dıranas’ta çok sık kullanılan bir imge olarak özgürlüğü, sonsuzluğu ifade

eder. Oda, ayna, bohça bellek olarak imgeleştirilir. Bulutlar, uzaklara özlemi,

özgürlüğü, başıboşluğu temsil eder. Yaşlılıkla Dıranas’ta zaman, ölümü de yaşamı

da içine alması bakımından altı çizilecek bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Dıranas; ısrarla hece ölçüsünü kullanmakla birlikte gelenekte pek itibar

edilmeyen hece kalıplarını kullanarak, geleneğin çok fazla kullandığı durakları bir

kenara bırakarak; alışılmış uyak çeşitlerinin yanı sıra “kulak uyağı” gibi, “dişi

uyak” gibi, “yürüyen uyak örgüsü” gibi şiirimizde ya çok kullanılmayan ya da ilk

defa kullanılan uygulamalara yer vererek; anjambman tekniği ile uzun şiir

cümlelerini kırarak kendine özgü bir ses ve ritm yakalamıştır. Onun Türk şiirinde

estirdiği değişim havası, aynı zamanda hece şiiri için bir “dönüşüm”dür de.

Sözcük seçimindeki titizlik ve özen, sözcük dağarcığı, şiirini etrafında

yoğunlaştırdığı belli temalar, yeğlediği imgeler ve onları kurma biçimleri Ahmet

Muhip’e özgü bir üslûbun ve estetiğin ortaya çıkmasını sağlamıştır.

Biçim ve içerikle ilgili anılan bu özellikler, özel bir şiiri doğurmakla kalmamış;

aynı zamanda saf şiir anlayışının birkaç şairinden biri olarak Ahmet Muhip

Dıranas’a hem Cumhuriyet dönemi Türk şiiri içinde hem de Türk şiirinin genel

tarihi içinde saygın ve özel bir yer sağlamıştır.

Page 319: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

KAYNAKÇA

Ağaoğlu, Samet (1978). İlk Köşe, Ankara: (?)

Akengin, Yahya (1990). Ahmet Muhip Dıranas’ın Şiirinde Tabiat, Millî Kültür

dergisi, Sayı: 73, s. 28-29.

Aksal, Sabahattin Kudret (1975). Dıranas İçin, Varlık, Sayı: 808, s. 6.

Aktaş, Şerif (2002). Yenileşme Dönemi Türk Şiiri ve Antolojisi 2 1920-1940,

Ankara: Akçağ Basım Yayım.

Akyüz, Kenan (1958). Batı Tesirinde Türk Şiiri Antolojisi, Ankara: Doğuş Matbaası.

Alkan, Erdoğan (1995). Şiir Sanatı, İstanbul: Yön.

Anabritannica (1994). Dıranas, Ahmet Muhip, Cilt: 10, s. 109.

Page 320: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Anday, Melih Cevdet (1980). Bir Ozan Öldü, Cumhuriyet gazetesi, 27 Haziran, s. 2.

Ayvazoğlu, Beşir (1996). Defterimde 40 Suret, İstanbul: Ötüken Neşriyat.

Bakırcıoğlu, Ziya (1980). Sonsuzluğa, Hisar dergisi, Sayı: 274, s. 6-8.

Baranus, Osman Numan (1976). Dıranas’ın Özünleri, Türk Dili, Sayı: 294, s. 189-

195.

Baudelaire, Charles (1941). Şen Ölü (Le Mort Joyeux), Çev. A. Muhip Dıranas,

Tercüme dergisi, Cilt: 2, Sayı: 8, s. 54-55.

–––––––––––––––––– (1941). Düşman (L’ennemi), Çev. A. Muhip Dıranas, Tercüme

dergisi, Cilt: 2, Sayı: 8, s. 54-55.

Bayrav, Süheylâ (1998). Yapısal Dilbilim, İstanbul: Multilingual.

Behramoğlu, Ataol (2001). Son Yüzyıl Büyük Türk Şiiri Antolojisi, C. I, 6. basım,

İstanbul: Sosyal Yayınlar.

Beyatlı, Yahya Kemal (1974). Kendi Gök Kubbemiz, 5. basım, İstanbul: İstanbul

Fetih Cemiyeti

Cemal Süreya (1992). Aydınlık Yazıları / Paçal, İstanbul: Kaynak Yayınları.

Çetin, Özden (1993 A). Büyük Bir Şairle Elli Yıl -Eşi Münire Dıranas, Ahmet Muhip

Dıranas’ı Anlatıyor-, Sabah gazetesi, 3 Nisan, s. 18.

–––––––––––––––––– (1993 B). Büyük Bir Şairle Elli Yıl -Eşi Münire Dıranas,

Ahmet Muhip Dıranas’ı Anlatıyor-, Sabah gazetesi, 8 Nisan, s. 18.

Çınarlı, Mehmet (1980). Ahmet Muhip Dıranas, Hisar dergisi, Sayı: 273, s. 5-10.

Dıranas, Ahmet Muhip (1951). Rêve (Rüya), Çev. Nimet Borovalı, Tercüme dergisi,

Cilt: 9, Sayı: 52, s. 228-229.

–––––––––––––––––– (1966). Serenade (Serenad), Çev. Tahsin Saraç, Tercüme

dergisi, Cilt: 18, Sayı: 86, s. 84-85.

Page 321: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

–––––––––––––––––– (1966). Angoisse Interminable (Bitmez Tükenmez İç Sıkıntısı),

Çev. Tahsin Saraç, Tercüme dergisi, Cilt: 18, Sayı: 86, s. 84-85.

–––––––––––––––––– (1966). Salut (Selâm), Çev. Tahsin Saraç, Tercüme dergisi,

Cilt: 18, Sayı: 86, s. 86-87.

–––––––––––––––––– (1971). Have And Have Not (Var-Yok), Çev. Talât Sait

Halman, Hisar dergisi, S. 87, Mart 1971, s. 20.

–––––––––––––––––– (1974). Şiirler, Çev. Talât Sait Halman, İstanbul: İş Bankası

Kültür Yayınları.

–––––––––––––––––– (1974). Oblivion (Olvido), Çev. Talât Sait Halman, Tercüme

dergisi, C. 17, S. 83, Temmuz-Eylül 1965, s. 84-87.

–––––––––––––––––– (1975). Sailing On And On (Ve Böyle Biteviye), Çev. Talât

Sait Halman, Hisar dergisi, S. 141, Eylül 1975, s. 22.

–––––––––––––––––– (1980). Foam (Köpük), Çev. Talât Sait Halman, Tercüme

dergisi, C. 17, S. 83, Temmuz-Eylül 1965, s. 88-89.

–––––––––––––––––– (1980). Afyon, Milliyet Sanat, Yeni Dizi: 7, s. 53.

–––––––––––––––––– (1982). Her Şairin Sonu, Türk Kültürü, Sayı: 227.

–––––––––––––––––– (1995). Oyunlar (Gölgeler-Çıkmaz-Finten), İstanbul: Adam

Yayınları.

–––––––––––––––––– (2000 A). Şiirler, 3. basım, İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.

–––––––––––––––––– (2000 B). Yazılar -Toplu Yazıları-, İstanbul: Yapı Kredi Y.

Dıranas, Münire (1990). “Sanatçının Kaderi”, 1. Ahmet Muhip Dıranas Sempozyumu

(21 Haziran 1989), Sinop: Sinop Valiliği Yayını.

Doğan, Ayhan (1956 A). Ahmet Muhip Dıranas I, Türk Sanatı, Sayı: 48, s. 4-5.

–––––––––––––––––– (1956 B). Ahmet Muhip Dıranas III, Türk Sanatı, Sayı: 51, s.

4-5.

Page 322: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Doğan, Mehmet H. (1998). Şiirde Yeni Açılımlar (Hececiler, Öz Şiirciler,

Serbestçiler), Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı Sempozyumu, Ankara:

Edebiyatçılar Derneği.

Eliot, Thomas Stearns (1983). Edebiyat Üzerine Düşünceler, Ankara: Kültür ve

Turizm Bakanlığı Yayınları.

Engin, Sabahattin (1980). Ahmet Muhip Dıranas ve “Ağrı”, Hisar dergisi, Sayı: 275,

s. 25-27.

Enginün, İnci (1992). “Cumhuriyet Dönemi Türk Şiiri”, Türk Şiiri Özel Sayısı IV

(Çağdaş Türk Şiiri), Türk Dili, Sayı: 481-482, s. 565-615.

–––––––––––––––––– (2001). Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı, İstanbul: Dergâh

Yayınları.

Ercilasun, Bilge (1990 A). “Muhteva Bakımından Ahmet Muhip Dıranas’ın Şiirleri”,

I. Ahmet Muhip Dıranas Sempozyumu (21 Haziran 1989), Sinop: Sinop Valiliği

Yayını.

–––––––––––––––––– (1990 B). Muhteva Bakımından Ahmet Muhip Dıranas’ın

Şiirleri, Millî Kültür, Sayı: 73, s. 30-32.

Erhat, Azra (1997). Mitoloji Sözlüğü, 7. basım, İstanbul: Remzi Kitap Evi.

Fethi Naci (1994). Ahmet Muhip Dıranas’ın Yazıları, Adam Sanat, Sayı: 107, s. 13-

19.

Geçer, İlhan (1974). Hamit Macit Üzerine Ahmet Muhip’le Bir Konuşma, Hisar

dergisi, S. 124, Nisan 1974, s. 14-15.

–––––––––––––––––– (1981). Şiirimizin Ustalarından Ahmet Muhip Dıranas, Millî

Kültür, Sayı: 9, s. 20-22.

Gözler, H. Fethi (1981). Yunus’tan Bugüne Türk Şiiri, İstanbul: İnkılâp ve Aka Kitap

Evleri.

Page 323: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Hacıtahiroğlu, Abdullah Öztemiz (1972). Mesnevî (ve) Mevlânâ, İstanbul: Ötüken

Yayın Evi.

Kabaklı, Ahmet (1966). Türk Edebiyatı, C. 3, İstanbul: Türkiye Yayın Evi.

Kaplan, Mehmet (1974). Dıranas’ın Şiirleri, Hisar dergisi, Sayı: 130, s. 5-6.

–––––––––––––––––– (1980). Ayrılış, Hisar dergisi, Sayı: 273, s. 3-4.

–––––––––––––––––– (1990). Cumhuriyet Devri Türk Şiiri, Ankara: Kültür

Bakanlığı.

Karaalioğlu, Seyit Kemal (1986). Resimli Motifli Türk Edebiyatı Tarihi 5 (Çağdaş

Edebiyat), İstanbul: İnkılâp Kitap Evi.

Kerman, Zeynep (1992). Tanpınar’ın Mektupları, 2. basım, İstanbul: Dergâh

Yayınları.

Kırcı, Mustafa (1997). Ahmet Muhip Dıranas Hayatı, Fikirleri, His Dünyası, Ankara:

Akçağ Yayınları.

Köklügiller, Ahmet (1980). Ahmet Muhip Dıranas, Varlık, Sayı: 875, s. 4.

Külebi, Cahit (1999). İçi Sevda Yolculuk, 2. basım, İstanbul: Adam Yayınları.

Kurdakul, Şükran (1992). Çağdaş Türk Edebiyatı 3, Cumhuriyet Dönemi / 1 -Şiir-,

Ankara: Bilgi Yayın Evi.

Moran, Berna (2000). Edebiyat Kuramları ve Eleştiri, 3. basım, İstanbul: İletişim

Yayınları.

Mutluay, Rauf (1977). Bende Yaşayanlar, İstanbul: İş Bankası Yayınları.

Necatigil, Behçet (1980). Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü, İstanbul: Varlık Yayınları.

Ocaktan, Mehmet (1990). Dıranas’ı Nerede Aramalı, Yönelişler, Sayı: 49, s. 39-40.

Oktay, Ahmet (1993). Cumhuriyet Dönemi Edebiyatı 1923-1950, Ankara: Kültür

Bakanlığı.

Page 324: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Ozansoy, Halit Fahri (1970). Edebiyatçılar Çevremde, Ankara: Sümerbank Kültür

Yayınları.

Öz, Erdal (1980). Dıranas’la 1962 Yılında, Milliyet Sanat, Yeni Dizi: 7, s. 47-55.

Özcan, Hidayet (2001). 1901-1935 Yılları Arasında Gelişen Türk Şiiri, Hece dergisi,

Türk Şiiri Özel Sayısı, Sayı: 53-55, s. 65-73.

Özdemir, Emin (1980). Türk ve Dünya Edebiyatı, Ankara: A.Ü. Siyasal Bilgiler

Fakültesi Yayınları.

Öztop, Şener (1986). Ahmet Muhip Dıranas Üzerine Sohbet, Türk Edebiyatı, Sayı:

157, s. 63-67.

–––––––––––––––––– (1988). Ahmet Muhip Dıranas’ı Anmak, Türk Edebiyatı, Sayı:

178, s. 51-54.

Parla, Jale (2001). Don Kişot’tan Bugüne Roman, 3. basım, İstanbul.

Pastoureau, Michel (2005). Mavi, Bir Rengin Tarihi, Çev. İnci Malak Uysal, Ankara:

İmge.

Sazyek, Hakan (1999). Cumhuriyet Dönemi Türk Şiirinde Garip Hareketi, 2. basım,

Ankara: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.

Sinop Valiliği (1990). 1. Ahmet Muhip Dıranas Sempozyumu (21 Haziran 1989), -

kitapçık- , Sinop: Sinop Valiliği Yayını.

Tanpınar, Ahmet Hamdi (1994). Beşşehir, İstanbul: MEB Yayınları.

–––––––––––––––––– (2000). Edebiyat Üzerine Makaleler, hzl. Zeynep Kerman, 6.

basım, İstanbul: Dergâh Yayınları.

–––––––––––––––––– (2002). Türk Edebiyatında Cereyanlar, Türkler, C. 18, Ankara:

Yeni Türkiye Yayınları.

Tekin, Talât (1986). İslâm Öncesi Türk Şiiri, Türk Dili, Sayı: 409, s. 3-42.

Page 325: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Tevfikoğlu, Muhtar (1990). “Ahmet Muhip Dıranas Üzerine”, 1. Ahmet Muhip

Dıranas Sempozyumu (21 Haziran 1989), Sinop: Sinop Valiliği Yayını.

Tuncer, Hüseyin (1996). Cumhuriyet Devri Türk Edebiyatı I, İzmir: Kanyılmaz Mat.

Turinay, Necmettin (1990). “Haşim «Sosyal Şiir» ve Dıranas”, I. Ahmet Muhip

Dıranas Sempozyumu (21 Haziran 1989), Sinop: Sinop Valiliği Yayını.

Uyar, Turgut (1983). Bir Şiirden, İstanbul: Ada Yayınları.

Ünlü, Mahir; Özcan, Ömer (1988). 20. Yüzyıl Türk Edebiyatı 2 (1923-1940), İstanbul:

İnkılâp Kitap Evi.

Yaşın, Mehmet (2002). Kozmopoetika, İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.

Yıldız, Saadettin (1997). Arif Nihat Asya’nın Şiir Dünyası, İstanbul: MEB Yayınları.

EKLER

Page 326: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

1. A. Muhip Dıranas’ın Yabancı Dillere Çevrilmiş Şiirleri

1.1. İngilizceye Çevrilmiş Şiirleri

1.2. Fransızcaya Çevrilmiş Şiirleri

2. A. Muhip Dıranas’ın Yabancı Dillerden Çevirdiği Şiirler

3. A. Muhip Dıranas’ın Kitabına Girmemiş Şiirleri

4. A. Muhip Dıranas’ın Şiirlerinin Yayın Tarihleri

1. A. MUHİP DIRANAS’IN YABANCI DİLLERE ÇEVRİLMİŞ ŞİİRLERİ

1.1. İngilizceye Çevrilmiş Şiirleri

Page 327: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

HAVE AND HAVE NOT (VAR-YOK*)

Two trees by an odd creek that flows alone

Stand young strong full-grown;

They have something to say, they do, and yet,

Dead or alive, they always keep quiet.

After sunset, under the stars, see the way

The trees sway,

Whatever they have to hold back or declare,

Dead or alive, it is all laid bare.

By the creek two desolate trees stand

Pegged on to the ground;

They have something to say, they do, and yet,

Dead or alive, they have said it or not.

Çeviren: Talât Sait Halman

(Hisar, S. 87, Mart 1971, s. 20)

* Şiirler kitabında “İki Yalnız Ağaç” adıyla yayımlanmıştır (s. 201-202).

SAILING ON AND ON (VE BÖYLE BİTEVİYE)

Page 328: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Time must be running short,

-With a shudder in my heart

I say:-

Time must be running short.

In an uncertain climate

-At my window I often sit

Vaiting for the day-

Spring might break out.

I have boarded a galleon

-And sailing on and on

I go away-

Somewhere there must be a port.

Çeviren: Talât Sait Halman

(Hisar, S. 141, Eylül 1975, s. 22)

OBLIVION (OLVİDO)

Page 329: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Twilight hours are always gruff and gory;

When the day departs beyond its glory,

Loneliness attacks and souls surrender

As colors and shriek in the garden;

Then a hand unloads our heavy burden

Of dark despair that smells of lavender.

Twilight hours are always gruff and gory.

Remorse assaults like waves that beat the shore

To force and fell oblivion’s brass door;

An arrow-riddled soul, without hope, dies.

Your’e home where you first saw the light of day

Whose lamps and stairs now watch and ward your stay

As cradles creak with muffled lullabies:

Loved ones are lost or dead and hearts are sore.

So lovely is mute love in his true heart

That the poet cuts his flaming lines short;

With shutters now swung open on the breeze,

The smell of rain along the rising sun,

Page 330: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

The cloud at rest, the bird in gliht or gone,

The rock you pick to eat your bread and cheese

All come alive, for love invades your heart.

At summer’s end young lovers drift away

Like girls in clusters in a dance of joy;

Dragged along with the fugitive moonlight

From lonely gardens of dead foliage,

The merry skirts of some mad bygone age

Condemn the weary ben to dreary night,

Then again they flutters, woo and play coy.

Deceived by false promises, the flower

Waits in vain for her eternal lover

Where spring will never dote upon the steppes.

Now delusion sings life’s loveliest song.

Give in! Forget that winter has come along

Or that snow covers the lonely footsteps.

Flowers dropped by lovers are gone forever.

Through twigs that sway or stir or twitter

Page 331: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

You appear and vanish like a glitter.

What is it you want of me at twilight?

O woman dark and grim, without a smile,

Looms deadthless in love’s mirror all the while.

Fierce memories prey on my mind tonight

As you stalk the trees that cringe and flutter.

Come oblivion, come shut your window.

The oceon drags me into its depths now;

Drowning my world in its dark destiny.

Where old loves and wild adventures languish

Hearts are sore again, aflame with anguish.

Oblivion, unfurl your mihgt on me,

Redeem me from all this pain and sorrow

Çeviren: Talât Sait Halman

(Tercüme dergisi, C. 17, S. 83, Temmuz-Eylül 1965, s. 84-87;

Hisar, S. 127, Temmuz 1974, s. 25)

FOAM (KÖPÜK)

Page 332: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Our revels now are ended, and joy fades away;

Eternal girls become mothers at the end of day.

Don’t look in the mirrors: they breed cruelty,

Plunge your mind into the everlasting sea;

And if some day you recall my face and my hove,

Then I could strip you naked like a dove.

Now in the ship’s wake and its age-old foam

Towards the sea’s fathomless tepths I roam.

Çeviren: Talât Sait Halman

(Tercüme dergisi, C. 17, S. 83, Temmuz-Eylül 1965, s. 88-89; Hisar, S. 273,

Ağustos 1980, s. 12)

1.2. Fransızcaya Çevrilmiş Şiirleri

Page 333: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

RÊVE (RÜYA)

Les roses de ma table m’omnt inspiré ce rêve…

Les remeaux bourgeonnaient, on était au printemps,

On était au printemps, dans un pays étrange,

Et sur un cheval brun, je galopais au vent.

Un palais m’attendait, c’était un grand palais,

Avec une rivière d’argent tout autour.

Ensuite, des légions d’affamés défilèrent,

Et puis mes esclaves, et enfin mes armées.

Puis je vis une tente, faite de laine drue:

Une hache sanglante y projeta som ombre,

La tête du héros roula comme un soleil,

Et ce que j’éprouvais n’était pas de la peur.

Un train courait, courait vers les plaines immenses,

M’emportant, je ne sais en quels lieux inconnus.

Page 334: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Mon dernier espoir était en une colombe,

Qui fût venue vers moi des rives de la mort.

Puis je me vis enfant, tout auprès de ma mère:

Des lignes apparurent, soudain sur son visage.

Puis, au bord des flots, me trouvais à genoux

Le visage effleuré par la brise marine.

Çeviren: Nimet Borovalı

(Tercüme, Cilt: 9, Sayı: 52, Mayıs 1951, s. 229)

SERENADE (SERENAD)

Page 335: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Jette-moi une rose de ta fenétre verte

Que mon coeur se remplisse de clarté

Comine une saison me voilà devant ta porte

Des nuages dans mes yeux, sur mes cheveux des roséses.

Tu es une rose éclose en mille pétales

De mon amour je t’apporte le printemps vert

Je t’apporte des chansons des climats lointains

Dont j’ai traversé les routes en poussiéres.

La tige se courbe sous le bouton lourd

Qui frissonne la voilà en cristallines gouttelettes

Pour toi l’éther s’infiltrant des branches

Pour toi lle lis, le jasmin, la violette.

C’est un gazouillement qui sort de tes lévres

Tes yeux, des narcisses ouverts dans les miens;

L’aube, frémissant sur des acacias violets,

D’un baiser de tes lévres ne différe en rien.

Quand tu me jettera sune rose de ta fenêtre

Page 336: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Mon coeur se remplira de clarté

Comme une saison me voilà qui passe devant ta porte

Des nuages dans mes yeux, sur mes cheveux des rosées.

Çeviren: Tahsin Saraç

(Tercüme, Cilt: 18, Sayı: 86, Nisan-Haziran 1966, s. 85)

ANGOISSE INTERMİNABLE (BİTMEZ TÜKENMEZ İÇ SIKINTISI)

Page 337: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Dans le cocur un poignard planté éternellement

Vides, toutes les coupes où se tendent les mains

Courir aux fenêtres; à quoi bon, en vain

Toujours le même soleil noir au firmament.

Le même soleil noir, le même noir

Toujours la même soif, la même course, la même

C’est toujours la même histoire, le même refrain, la même chose

Toujours la même, la même, la même!..

Çeviren: Tahsin Saraç

(Tercüme, Cilt: 18, Sayı: 86, Nisan-Haziran 1966, s. 85)

SALUT (SELÂM)

Les oiseaux de lumière d’un crépucscule du soir

Page 338: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Volent dans l’air d’un immmobile instant

Au point où la nuit se fusionne avec le jour

Se fait alors entendre la musique de tes pans.

On dirait qu’un âge d’or déploie ses ailes roses

Sur mon horizon, tout mais tout largement

C’est la beauté de la vie et de la mort qui commence

Et le poème va chanter ses victories maintenant.

Salut, du jardin lumineux de l’infini

Salut, au delà des années et des années

Au plus aimé, au meilleur, au plus beau

Dont le souvenir remplit le coueur en mille clartés.

J’ai le coeur près de retrouver un temps passé

Ne tarderont pas à s’achever les rêves à l’abandon

O mémoire, allaite-moi à ton sein fertile

O printemps, verse tes couleurs riches à mon horizon.

Coulant encore une fois à grande eau, ces fontaines

Vont-elles remplir par hasard cette coupe que l’on tend?

Et les nuits aux lèvres débordant de baisers

S’approchent, en dévoilant mon rêve graduellement,

Et ces chimères-là des soirs de pourpres

Page 339: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Les temps dont les beautés laissent insatisfait

Les rêves de braise à l’oreiller d’un adolescent

Les instants morts un jour dans notre coeur à jamais.

Au plus beau, au meilleur, au plus aimé

Dont le souvenir remplit le coeur en mille clartés

Salut, du jardin lumineux de l’infini

Salut, au delà des années et des années.

Çeviren: Tahsin Saraç

(Tercüme, Cilt: 18, Sayı: 86, Nisan-Haziran 1966, s. 87)

2. A. MUHİP DIRANAS’IN YABANCI DİLLERDEN ÇEVİRDİĞİ ŞİİRLER

ŞEN ÖLÜ (LE MORT JOYEUX)

Page 340: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Kendim bir çukur kazmak istiyorum bir yanda,

Sümüklüböcek dolu cıvık bir toprakta ki,

Yayıp rahatça kocamış kemiklerimi

Uyuyayım, denizde balık gibi, nisyanda.

Vesiyetten de nefret ederim, mezardan da;

Âlemden gözyaşı dilenmekten daha iyi,

Kargaları çağırıp emdirmek iliklerimi

İğrenç gövdemin her ucundan, yaşarken daha.

Bakın, önünüzde hür ve memnun bir ölü var;

Ey kurtlar! kulaksız ve gözsüz kara yoldaşlar,

Filozof hovardalar, çürüntüler âlemi,

Haydi, keder etmeden gezin şu harabemi,

Ve deyin bana, var mı daha başka işkence

Bu kart ve ölüler içinde ölü cesede!

Charles Baudelaire

(Tercüme, Cilt: 2, Sayı: 8, Temmuz 1941, s. 121)

DÜŞMAN (L’ENNEMİ)

Gençliğim bir karanlık fırtına oldu,

Birkaç yerinde parlak güneşler açan;

Page 341: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Öyle harap çıktım ki bu fırtınadan,

Bahçemde kızarmış tek tük meyve kaldı.

İşte fikirlerin güzüne ulaştım,

Suyun mezarlar gibi çukur açtığı.

Sel basmış toprakları durmayıp gayrı,

Kürekler, tırmıklarla onarmam lâzım.

Boy atacak mı, sırrî gıdayı bulup,

Hayal ettiğim yeni çiçekler acap

Bu kumsal gibi yıkanmış topraklardan?

– Ey acı! ey acı! Zaman ömrü yiyor

Ve kalmizi kemiren sinsi düşman

Kaybettiğimiz kanla şişip büyüyor!

Charles Baudelaire

(Tercüme, Cilt: 2, Sayı: 8, Temmuz 1941, s. 127)

3. A. MUHİP DIRANAS’IN KİTABINA GİRMEMİŞ ŞİİRLERİ

AFYON

Page 342: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Keder beni ne zaman bir deniz gibi sarsa

Ne zaman zehir aksa içimde her damardan

İçerim bir teviye, boğulmaktansa yasa

Sararak cigaramı cebimdeki esrardan.

Korkarımdır sedirinde gömülerek atlasa

Çubuk çeken bir Çinli gibi pıtırtılarla

Her nefeste bir parça daha uçarken tasa

Büyük şatolarımı yükseltirim buhardan.

Ruhum bir kartal gibi esîr üstünde yüzer

İri kanatlarımı akik renkli güneşler

Elmas uçurumların üzerinde sürürüm

Görürüm tüllerinden sıyrılan bir kadını

Aşkı bilmeyen hoyrat sevgilimin görürüm

O zaman kollarımda bana tapındığını.

(Milliyet Sanat, Yeni Dizi: 7, Ağustos 1980, s. 53)

Her Şairin Sonu*

Her şairin sonu bu: Filozofluk,

Ölüm üstüne uslu deyişler

Page 343: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Gerçek odur ki yol bitti. Eğer

Dinlenmek istiyorsan: İşte koltuk.

(Türk Kültürü, Mart 1982, Sayı: 227)

* Son şiiri olup 20 Kasım 1978’de yazılmış ve Türk Kültürü dergisinin 227. sayısında

Mart 1982’de yayımlanmıştır.

4. A. MUHİP DIRANAS’IN ŞİİRLERİNİN YAYIN TARİHLERİ

Bir Kadına, Millî Mecmua, 15 Eylül 1926.

Page 344: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Köpek Ulumaları I, Benim Arkamdan, Serveti Fünûn, C. 64, 4 Teşrini Evvel 1928, s.

203.

Köpek Ulumaları II, Cenaze Bekleyen, Serveti Fünûn, C. 64, 4 Teşrini Evvel 1928, s.

203.

Hatıra, Varlık, Sayı: 1, 15 Temmuz 1933, s. 9.

Bulutlar, Varlık, Sayı: 2, 1 Ağustos 1933, s. 21.

Denizi Özleyen Çocuklar, Varlık, Sayı: 3, 15 Ağustos 1933, s. 43.

Portre, Varlık, Sayı: 6, 1 Ekim 1933, s. 86.

Kargalar, Varlık, Sayı: 7, 15 Ekim 1933, s. 103.

Ve Böyle Biteviye, Varlık, Sayı: 9, 15 Kasım 1933, s. 133

Serenat, Varlık, Sayı: 18, 1 Nisan 1934, s. 12.

Ayışığı, Varlık, Sayı: 20, 1 Mayıs 1934, s. 312.

Ayrılış, Varlık, Sayı: 27, 15 Ağustos 1934, s. 39.

Aydınlıklar, Varlık, Sayı: 28, 1 Eylül 1934, s. 55.

Tamamlanmamış Portreler I, Varlık, Sayı: 29, 15 Eylül 1934, s. 67.

Peyzaj, Varlık, Sayı: 30, 1 Ekim 1934, s. 83.

Selâm, Varlık, Sayı: 31, 15 Ekim 1934, s. 101.

Serçeler, Varlık, Sayı: 38, 1 Şubat 1935, s. 210.

Fahriye Abla, Varlık, Sayı: 39, 15 Şubat 1935, s. 229.

Rüya, Varlık, Sayı: 51, 15 Ağustos 1935, s. 35.

Adamlar, Varlık, Sayı: 53, 15 Eylül 1935, s. 71.

Sesler, Varlık, Sayı: 54, 1 Ekim 1935, s. 81.

Gece, Ağaç, Sayı: 13, 27 Haziran 1936, s. 6.

Köpük, Varlık, Sayı: 200, 1 Kasım 1941, s. 177.

Dağdan Aşağı, Varlık, Sayı: 317, Aralık 1946, s. 3.

Page 345: Ahmet Muhip Diranas in Iiri Ahmet Muhip Diranas s Poetry

Her Günkü Şarkı, Varlık, Sayı: 319, 1 Şubat 1947, s. 4.

Bitmez Tükenmez Can Sıkıntısı, Varlık, Sayı: 330, 1 Ocak 1948, s. 3.

Devri Dilârayı Cumhuriyet I-II, Varlık, Sayı: 343, 1 Şubat 1949, s. 3.

Rêve (Rüya), Çev. Nimet Borovalı, Tercüme dergisi, Cilt: 9, Sayı: 52, Mayıs 1951,

s.229.

Testi, Hisar, Sayı: 6, Haziran 1964, s. 5.

Yağmur, Gül ve Eller, Hisar, Sayı: 9, Eylül 1964, s. 5.

Oblivion (Olvido), Çev. T.S. Halman, Tercüme dergisi, C. 17, S. 83, Temmuz-Eylül

1965, s. 84-87.

Sailing On and On (Ve Böyle Biteviye), Çev. T.S. Halman, Hisar, S. 141, Eylül 1975,

s. 22.

Foam (Köpük), Çev. T.S. Halman, Tercüme dergisi, C. 17, S. 83, Temmuz-Eylül

1965, s. 88-89.

Bir Zamandı, Hisar, Sayı: 26, Şubat 1966, s. 5.

Gün Ucunda, Parçalar, Hisar, Sayı: 28, Nisan 1966, s. 5.

Serenade (Serenad), Çev. Tahsin Saraç, Tercüme dergisi, Cilt: 18, Sayı: 86, Nisan-

Haziran 1966, s. 85.

Angoisse Interminable (Bitmez Tükenmez İç Sıkıntısı), Çev. Tahsin Saraç, Tercüme

dergisi, Cilt: 18, Sayı: 86, Nisan-Haziran 1966, s. 85.

Salut (Selâm), Çev. Tahsin Saraç, Tercüme dergisi, Cilt: 18, Sayı: 86, Nisan-Haziran

1966, s. 87.

Have and Have Not (Var-Yok), Çev. T. S. Halman, Hisar, S. 87, Mart 1971, s. 20.

Afyon, Milliyet Sanat, Yeni Dizi: 7, Ağustos 1980, s. 53.

Her Şairin Sonu, Türk Kültürü, Mart 1982, Sayı: 227.