Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

download Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

of 83

Transcript of Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    1/83

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    2/83

    Salkm Hanm'n Taneleri

    Ylmaz Karakoyunlu

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    3/83

    SALKIM HANIM'IN TANELER

    Yazan: Ylmaz KARAKOYUNLU

    Yayn haklar: Doan Kitaplk A1. bask / Simavi Yaynlar, 199010. bask / temmuz 2000 / ISBN 975- 6719- 26- 5

    Kapak tasarm: DipnotBask:efik Matbaas

    Doan Kitaplk A Hrriyet Medya Towers, 34544 Gneli- STANBULTel. (212) 677 06 20 - 677 07 39 Faks (212) 677 07 49

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    4/83

    Salkm Hanm'n Taneleri

    Ylmaz Karakoyunlu

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    5/83

    Prolog

    Topkap tramvay, Liman Han'n nndeki durakta bekliyordu. Gecenin son tramvayna yetimek

    isteyenlerin telal ayak sesleri, caddeye saanak halinde inen yamurun akrtsyla karyor, sonra hereye bovermi bir umursamazlkla etrafa savruluyordu. Islak ve keskin bir rzgr, sokakta kimi bulursa ustura gibisuratna arpyordu. Tramvaya nceden binmi birka kii, yamurun tozlu camlara svad kirli slaklnarkasndan seilebiliyordu. Yzleri yorgundu... Gece nbetini bitirmi son tramvayclard ou.

    Gecenin yarsna doru Bahekap Plantonluu'nun klan sner. Tramvaylarn caddeye yansyan lgnklar, ancak parke talarnn grnmesine imkn verecek kadar evreyi aydnlatr. Sokan iki tarafna dizilmi byk ambarlarn kepenkleri nnde ylm plerin kokusu etrafa yaylr. Gecenin ge saatlerinde kediler,kpekler, bazen de insanlar bu pleri kartrp rzklarn bulmaya alrlar. ou geceler, insanlarla kpeklerarasndaki bu ekmek kavgas, kfrl bir savan en irkin ekliyle sona erer. Elindeki ta kpein srtnaindiren a adamn mutlu halini, inleyen kpein ka izler.

    Keyi dnnce birden ykselen hanlarn demir kaplan zeri ne yerletirilmi kk lambalarn lgn altnda bazen han bekileri yrenlik eder, vakit ldrrler. Hanlarn karsnda srayla dizilmi tuhafiyemaazalarnn ssl vitrinleri parlak klaryla herkesin gzn alr. Sert suratl mankenlere giydirilmigmlekler, kravatlar dimdik durur. Gecenin karanl iinde bu asri mumyalar, ceset yeili yzleriyle insanniini rpertir. Kadnlar iin yle sere serpe braklm i amarlar, geleni geeni kendine eken bir yosmalktar gibidir. Yaz geceleri, el ayak ekilince han bekileri bu vitrinlerin nnde toplanp uzun uzun seyrederler.Hepsi de i geirip yorgun bir bekleyite hasret gidermi gibi mutlu bir istekle dner yerlerine. ounun iindekien byk arzu bu vitrinlere bakmaktr. skeleye yanaan son vapurun dd duyulunca han bekileri, sahiledoru yrr, gelenler arasnda bir hemerisini bulmak midiyle vapurdan kanlar seyreder.

    Vapurun iskeleye yanamasyla birlikte telal sesler, rkek koumalar ve aknlk iinde ne yapacan bilmeyen korkulu bir kalabaln uultusu duyulur. lk geldikleri ehrin karsnda duraksayan insan seslerititrektir.

    Korku insan yalvartr...

    skelenin yanna sralanm at arabalarnn seyisleri, gelenlerin ykn tamak iin dil dkerler. oununTrkesi anlalmaz. Hepsinin elinde mein kamlan gven duymak iin tuttuklar silah gibidir. Meydan busaatte simsiyahtr. Gelenler, kendi iini kendi grmek isteiyle etraf kollar, sonra, adres sormak iin alttan alansesle yardm ister. stanbul'a ilk gelen her insann yreinde ister istemez bir korku vardr.

    Haydarpaa vapurundan boalanlar srtlarndaki ykleriyle Bahekap Plantonluu'nun ats altna snpyamurdan korunmaya alyorlard. Toros Ekspresi'nden kan yolcularn ou, bu bykehrin bilmedikleriaralaryla dalp bir yerlere gideceklerdi. stanbul, her akam biraz daha doluyordu.

    Drt kiiydiler. Erkek orta yalyd. Gl kuvvetli grnyordu. Omzunda byk bir denk, elinde iplerleskca sarlm bavullar vard. Banda eskimi kasketi, yakasz gmlei ve yeleiyle kk kasaba esnafnnkokusu duyuluyordu. Kadn, tertipli birisiydi. Otuzunda grnyordu. Bir eliyle olan ocuunun elini tutuyor,teki eliyle bavulun bir ucuna yapm, dengesiz yryordu, lk grenler sakat olduunu sanabilirlerdi. Belli ki,ilerinde en yorgunuydu. Arada bir, bavulun teki ucunu tutan ince yapl kzma, efkatli bir sesle g vermeyealyordu:

    - Hadi kzm! Dayan! Az kald.

    Sonra, sesine istemedii bir korku sindirip kzm yreklendirmek istiyordu:

    - Baban kaybetmeyelim. Bu ehirde tek bamza ne yaparz?

    - Keke Nide'de kalsaydk.

    - Kalmadmz daha iyi.

    - Neden?

    Kadn cevap vermedi. Tam nedenini kendisi de bilmiyordu ama, kocasnn bir pislie bulaacanhissetmi, korkusunu aka sylemek yerine stanbul'a gmeyi zendirmek iine gelmiti. Adamn gzdarda deildi; evine zamannda geliyordu. kisi, kumar da yoktu; ama, konumalarndan korkuyordu. imdiharp zaman; kk kasabada kalmak yerine bykehirde kaybolmak daha akllca diye dnmt.

    Baba epey nde gidiyordu. Srtndaki dengi tramvayn sahanlna atverdi.

    Sonra bavullar dengin stne koyup, geriye dnerek bard:

    - abuk olun! Kalkarsa ne yaparz?

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    6/83

    Yamur artyordu. Gelenlerin gc tkenmi, karlarndaki bilinmezliin yaratt korku, yklerini daha daartrmt. erde oturana seslendi:

    - Duruverin azck. ocuklar getirecem.

    Koup kk olan kucaklad. Kzyla karsnn ortaklaa tad ar bavulu yklendi. Drd birdenplantonluun sundurmasna sndlar. Hepsi sahanln nnde toplanmt. Eyalarn ieriye koymular, amatramvaya binmeye cesaret edemiyorlard. erdekine sordu. Erkein sesi yumuakt:

    - Bu Haseki'ye gider mi? Hani hamamn olduu Haseki'ye?

    Kimse cevap vermedi. Plantonluun nndeki tramvayclara dnd. Yznde yalvaran bir kmlkgrlyordu. Yalvaran yzn izgileri hemen yumuar. Mein ceketli, mein kasketli olan hem ban sallad,hem cevaplad:

    - Gider!

    Sonra ekledi:

    - stersen arkadakine ge, yeil olanna... Daha ucuzdur. Bu krmz olan pahaldr. kuru... Birincimevki...

    Erkei, kolundan tutarak yeil vagonun kapsna kadar gtrd. Rayl demir kapy ardna kadar at. yiliksever birisiydi:

    - Hadi, getir denklerini buraya.

    nce adam krmz vagona doru kotu. Sonra ocuklar babalarn izlediler. Kadn olduu yerdenkprdamad. Adam, yerletirdii dengini omuzlamak iin bavullar yere indirdi.

    Tramvayn iinden bir ses plantona doru bard:

    - Brak yahu, bu saatte ne fark eder ki, yeil ya da krmzs... Alt taraf kuru...

    Planton, tecrbeli bir endieyle cevaplad:

    - Ya kontrol gelirse? Hem sana, hem ona yazk olur.

    Kadn hzla kocasnn yanna kotu. Eli koynundayd:

    - Brak orda kalsn. kuru fark veririz.

    Plantonun sesi toktu:

    - kuru mhimdir hanm!

    Kadn ban sallad. Bir seviyeyi hatrlatr gibiydi.- Ben de...

    Elini plantona uzatt. Yamur, avucunda kk bir gl oluturdu. Paralar suyun iinde parldyordu.Kocasnn kolunu tutup sahanla yneltti:

    - ok yoruldun. Ge oturyle...

    Sonra ocuklarn tutup tramvaya bindirdi. Ve yamur adamakll boand...

    Vatman elli yalarnda grnyordu. Mein kasketin altnda salar beyaz ve kvrckt. nce ceketinindmelerini ilikledi. Boynuna atksn sard. Eldivenlerini giydi. Sahanln iki yanndan yamurla kark sert

    bir rzgr geliyordu. Ayayla bir iki kere ana vurup uyanda bulundu. Bir tr geceye allaha smarladk dergibiydi. Demir sapl direksiyonu dndrp yol verdi. Tramvay hafif bir sarslmadan sonra kalkt... AntalyaAmbar, en zmir Ambar, Sivas Ambar yazlan yava yava kayboluyordu. Liman Han geride kalmt...

    Nide artk ok gerilerde kalmt...

    Adam karsn arka sradaki mein koltua oturttu. Yanna kzn yerletirdi. n koltua geip olunukucana ald. ocuk uyumutu. Eliyle alnndaki slakl sildi. Hepsi srlsklamd. Kz bartsn karp

    ban kurulamak istedi. Utanyordu. Birka yamur damlas babasnn ensesine dedi. rkildi. Geri dnd.Anneden ekinir gibi bir sre durdu. Sesi sertti:

    - rt ban. Kocaman kzsn.

    - Brak kurulasn ban.

    Annenin sesi kararlyd. Kocasyla gz gze geldi. Sonra sesini yumuatt:

    - Kurula kzm, bama bir de hastalk kmasn. Sonra rtersin yeniden.

    Tramvay keyi dnm byk hanlarn sraland yolu geiyordu. Sa tarafta byk bir binann zerindeboydan boya yazlm Bi- Ba- Bo tabelas hemen okunuyordu. Kadn, "Bi- Ba- Bo acaba nedir?" diye dnd.Yaklatka vitrindeki amarlar grd. Erkekler, kadnlar, ocuklar iin boy boy, eit eit yn i amarlar,oraplar, kakollar vitrine tertipli biimde yerletirilmi, bazlar mankenlerin zerine giydirilmiti. Buulu vitrin

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    7/83

    camlarnn arkasnda mankenler sanki hamamdan yeni km gibi pembe ve terliydi. "unlardan birisini u kzagiydirsem kim bilir nasl str" diye iinden geirdi. Sonra srasyla maazalarn isimlerini okumaya balad.Hepsi "gl"le balyordu. Glnihal, Glcemal, Glizar... Hepsi de ayneyleri satan maazalard. Hafif klariinde rengrenk eya insann gzn alyordu. Birka ingene kadn Vakf Han'n demir kaps nndekipleri kartryordu.

    Bileti, kocasnn oturduu koltuun nnde durdu. Boynuna asl kk bir mein anta, kolunun zerine

    yerletirilmi tahta kutu iinde renk renk biletler vard. Elinde bir kama geirilmi kk, kr ulu sabit kalemgrnyordu. Kalemin tepesine sarlm pembe lastik binlerce bilete srle srle kirden renk deitirmi,souktan donmu bir parma andryordu. Yorgunluktan lecek gibiydi, ince, uzun, sar benizli, bezgin biradamd:

    - ocuun ban kurula.

    Babacan bir sesti. Biletinin elimsiz vcudundan emreder gibi byle tok bir sesin nasl ktna herkesard. Adam rkt. Hem ocuu uyandrmamak iin zen gsteriyor, hem de eliyle ban kurulamayaalyordu:

    - Ka kiisiniz?

    Biletinin tok sesi deimi, sanki birini okar gibi yumuamt:

    - Drt kiiyiz. Haseki'ye. Hamamn olduu Haseki'ye kadar...

    Kad

    n, s

    k

    l

    tuttuu avucunu a

    p biletiye uzatt

    . Yamurun oluturduu kck gl hl avucunun iindeduruyordu. kuru, sanki yamur sularyla ykanm aklanm gibi prl prld:

    - Kalsn!

    Bileti, tahta kutuyu kapatt:

    - Baka Haseki yok hanm. Topu topu bir tane.

    Mein antay boynundan kard. Vatman mahallinin kapsn at. Birden vagonun iini slak bir soukyalad. Vatmana seslendi:

    - Haseki'ye gelince unlar indir. Ben biraz kestirecem... Bo koltuklardan birine oturdu; ban geriyeyaslayp, ayaklarn uzatt. Kasketini yzne rtt.

    Kede Muvakkithane'nin saati simsiyah gecede bembeyaz bir sini gibi kocaman duruyordu. Sraylavurmaya balad. Bir, iki, , drt...

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    8/83

    I

    Kelkitli Bekir'in mallar bekleniyordu, iki gn nce fabrikadan yola ktn belirten telgraf gelmi, ambartemizlenmi, hamallar tembihlenmiti. Bursa'dan gelecek bir kamyon dolusu basma ve pazen hi almadandepoya yerleecek, birka gn sonra yklenip Anadolu'ya postalanacakt. Pey bile alnmt. Bu, Bekir'in ilkiiydi. Toplar gemiyle Trabzon'a gnderilecek, oradan Gmhane'ye, Bayburt'a datlacakt. Kelkitli birhemerisi evre illerdeki bezzazlar Bekir'e tantrm, iini kurmasna yardmc olmutu.

    Bekir, Airefendi Caddesi'nin kesinde bekliyordu. Huzursuzdu. "Kamyonun imdiye kadar gelmesigerekir" diye dnyordu. Gecenin bu saatinde balarna bir i gelmise vay Bekir'in halineydi. Onca emek,onca para, her ey bir anda yok olacakt. i titredi. Kar srada hamallar toplanm Bekir Aa'nn haline

    bakyor, hepsi iinden, onun yerinde olmay dleyen gzel eyler geiliyorlard. Bekir'in iinden de gzel eylergeiyordu, ilk gnlerinde Bekir de ambar sahiplerine gptayla bakmt.

    Yedi yl nce Kelkit'ten gelmiti. Srt hamalyd, i bulmak iin ok kiiye yalvarm, ok geceler oluuylaocuuyla a yatmt. Hemerilerinin horlad zaman, saatlerce babo dolam, geceyi beklemiti. El ayakekilince Vakf Han'n nndeki p tenekelerini, Meyveho'un arkasndaki sebze ynlarn bile kartrmt.

    Bekir'in mrnde unutmad tek ey o geceydi. Evine dnerken gzlerinin nemlendiim hatrlyordu.Sultanahmet'e gidecek, hemerisine urayacakt. Birka kuru bor iin syleyecei yalanlar kuruyordukafasnda. midi yoktu. Hemerisi, bir iki laftan sonra gene skntda olduunu anlatacak, daha Bekir'in lafamasna izin vermeden paras olmadm syleyecekti. Bekir almt artk. Hemerisi her defasnda ayneyleri sylyordu.

    Souk bir geceydi. Glhane Park'ndan yukar doru yokuu trmanyor, bir yandan da kendi kendine barparyordu. Alemdar Sinemas dalm, son matineye gelenler ilk tramvaya binmek iin durakta toplanmlard.Bekir de aralarna girmi, belki bir tanda rastlarm diye evresine bakmyordu. Tramvay yanat. Bir kouma

    balad. nsanlar birbirine srnmeye baladlar. lerinden bir kadn yanndaki erkein koluna girip, Bekir'iiteledi:

    - Git teye. Bok kokuyorsun!

    Bekir korktu, teye gitti.

    Bekir temiz adamd. Her sabah gusul almadan ie kmazd. Kimi gn peynir tenekesi, kimi gn un uval tad oluyordu. "Bunlar nimettir; adam tarken temiz olmal" diye dnrd. Kadnn yzne bakt. Salarnortadan ayrm, tam omzuna den ksmlarndan balamak zere dalga yaptrmt. Yakmt. Sarnd.Gzlerinin iinde hor bakan bir mavilik, dudaklarnda abartl bir krmzlk vard. nsan huylandran cinstendi.Kadnn yzne uzunca bakt. "Bu yz unutma Bekir" diye sylendi.

    Aradan yedi yl gemi, Bekir o yz hi unutmamt. imdi kendi iinin kamyonu gelecek, Smer'inmallarn ambarn nne ykacakt. "u kamyon bir grnse..." Heyecan iindeydi. Her eyden ikilleniyordu.Hamallar iin dalgasndayd. ou Kelkitli hemerileriydi. Kimisi kendinden ok nce gelmi, ama bir trlhamallktan teye geememiti. Bekir ilk yllarnda ounun yannda snt gibi kalm, birkandan boristemek iin azarlanmay, hor grlmeyi gze almt. imdi ou kendisine Bekir Aa deyip emrini bekliyordu.lerindeki hrs bilmek Bekir'e hem endie, hem de holand bir gurur veriyordu.

    Bekir'in gzleri gene kardaki kk dkkna takld. "Ah u dkkn bir alsam, o zaman bu i tamamdr.

    Sultanhamam'da maaza, Airefendi'de depo... Kimse s

    rt

    m

    yere getiremez art

    k..."Yerinden kalkt. Kafasna koyduu dkknn nne geldi. Gecenin bu saatinde meydan bombotu. Sama

    soluna bakt, sonra dkknn boyunu admlayarak lt. Her gece ayn eyi yzlerce defa yapmt. Hamallarnceleri bu haline glyordu. Yava yava Bekir'i aa olarak kabule baladlar. Sayglarnn biimi deiti.Yanna girmek iin izin istiyor, frsat kolluyorlard. Bekir de iin farkndayd. Mesafe koymay renmiti.stelik bundan holanyordu. Dkknn boyunu birka defa admlayarak lt. Bir an nce eve gitmek istiyordu.u kamyon bir gelseydi.

    Kamyon geldi.

    Branday atlar. Bekir mallara bakt. Byk toplar halinde pazenler, basmalar st ste dizilmi, hepsiamerikanbezinden torbalara konulmu, zerlerine mallarn cinsi, metresi yazlmt. Toplarn ularn ince birsicimle skca balay p, kk kurunlarla mhrlemilerdi. Bekir'in ii yerinden oynad. Alayacak gibiydi.

    Aklna o kadnn yz geldi yine. Alamaktan vazgeti. Hamallar sraya girmi bekliyorlard. Hepsinin iindegpta vard:

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    9/83

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    10/83

    Bekir, ilk grd gn "Bu kadnn kiremit rengi gzleri var" demiti. Eyll yamurlarnn ykadMhrdar damlarnn nemli kiremitleri bile Nefisenin gzleri kadar gzel deildi. Nefise o gn alamt:

    - ift!

    - Tek!

    Nefise elindeki kartlara bakt. Becerikli biimde ularndan istediini grecek kadar kk aralklarla ayrd.Saylar, renkler sanki ilk sevgili gibi, kendisine glyordu. Belli etmedi:

    - ift!

    Yeil uhann zerine atlan kartlar ald. Bakmaya yreklenemedi. Elindekilerin arasna yerletirdi. Sakinbir glmsemeyle kendi kendine "Bekle biraz" dedi. Gerindi. Bir sigara ald. Yanndakine uzand:

    - Ate!

    Sesinde, yaknlk kurduu birisinden her eyi teklifsizce isteyebilecei rahatlk vard. Gerginliinin yeriniemin bir sevin alm, btn klar zerinde toplanm gibi aydnlanvermiti. Yanndaki adam sigarasn yakt.

    Nefisenin elmack kemiklerine zenle srlm alln kokusunu duyuyordu. geirdi. Nefisenin baklarsertleti ve sadece yanndakini azarlayan bir sessizlik iinde tekrar kartlara dnd. Bir sre bakt . fkeylesigarasn sndrd. Deminki sevincin cokuya dnmeye hazr hovardal, yenik dm bir acemi k gibiadeta alayacak haldeydi. nndeki btn fileri masann ortasna itti. Kartlar frlatt:

    - Hepsi bu! Uzatmamn faydas yok.

    - Devam etmek istemez misiniz?Sigarasn yakan adam kalmasn istiyordu. Btn filerini Nefise'nin nne srd. Nefise'ye yakn oturmak

    bile ona istedii zevki veriyordu:

    - Hayr! ok kaybettim. Halit'i gren var m?

    Rzgrla kark yamur giderekiddetini artryor, Moda Kulb'nn denize bakan camlar zerinde forsakamlar gibi hrsl bir esirci temposu tutuyordu. Nefise camlara yanat. kk alnn dayad. Buz gibi birslaklkla kendine geldi. Sonra yanaklarn dayad; camlardaki nemi pt. Yzn ykam gibi serinlikduyuyordu. Alasayd ancak bu kadar alabilirdi. Yarmdan geen garsona sordu:

    - Halit'i grdn m?

    - Halit Bey, Selim Ragp Beyle konuuyor. Yukardalar.

    - Ne konuuyorlar?

    - Bilmiyorum efendim. Beni alakadar etmiyor!Garson uzun uzun kiremit rengi gzlere bakt. "Byle bir mre yazklar olsun, yz kere yazklar olsun" diye

    geirdi iinden. Nefise garsonun aklnda geenleri hissetti:

    - Haklsn ilgilenme byle eylerle.

    Hafif bir sesle devam etti. "Yazklar olsun, yz kere yazklar olsun."

    Sonra yukar kata doru yrd. Arkadan baklnca, bedeninden ok yzn merak ettiren bir sallan iindemerdivenleri trmanmaya balad. Geride sadece o bembeyaz elbisenin zerine dm san salarnn davetkrdalgalan kald.

    Halit Bey, Selim Ragp Bey'le sohbet ediyordu. nlerinde Gece Postas gazetesi almt. Selim Ragp Bey,hem gazeteden haberleri okuyor, hem de habere kendi yorumlarn katarak konuuyordu:

    - Saraolu'nun tek basma bunlar becereceini sanmyorum.

    Reisicumhurun mutlaka fikrini ve tasvibini almlardr. Uzun zamandr konuuluyordu. Belki dahaiddetlisini beklemek iktiza eder. Fikrimce bu meseleyi her vesileyle ele almak muvafk olacaktr. Meclis'inmeseleye tam vakf olduunu da zannetmiyorum.

    Selim Rag p Bey'in sesinde endie vard. Etrafndakileri ikna edecek rahatlk ve emniyet iindekonuamyordu. Ankara'dan gelen son haberleri almak iin beklemi, gazetede, arkadalaryla meseleyi uzunuzun tartmt. "Gidiat iyi grmediini sylemekle her eyi halletmek mmkn deil" diye dnyordu.Belki Ankara'ya gidip, intibalarn ve fikrini Saraolu'na anlatmas daha iyi olacakt. rtibatlar vard.

    st katta sadece ikisi kalmt. Aada baka bir dnya yaanyordu. Halit Bey bir sigara daha yakt. Birtane de Selim Ragp Bey'e uzatt. Selim Ragp Bey sigaray ald:

    - Bu son olsun, iip kalkalm.

    - Ben Nefiseyi bekleyeceim.

    Endieli bir sesle ekledi:

    - nallah bu gece de kaybetmemitir.

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    11/83

    Nefise son basamakta biraz durdu. Saraylarda merdiven balarna yerletirilmi elinde lamba tutan tunheykelleri andryordu. Selim Ragp Bey, usulca Halit Bey'i ikaz etti:

    - Hanmefendi geliyor.

    Birlikte ayaa kalktlar. Nefise, hibirey olmam gibi, o zgn ehreye, insan ilk grnde sevindirecekkadar scak ve yumuak bir tebessm yerletirmiti:

    - Ho geldiniz, naslsnz Hanmefendi?

    - Teekkr ederim. Sizi rahatsz ettim...

    Kiremit rengi gzlerini Selim Ragp Bey'e evirerek devam etti:

    - Galiba Halit sizi bu akam da rehin ald?

    - Rica ederim!

    Selim Ragp Bey tecrbeliydi. Kopacak frtnay kestirdi. Kibarca ayrlmak istedi. nce Nefiseyi selamlad,sonra Halit Bey'e veda etti:

    - yi geceler Hanmefendi... Halit Bey'cim iyi akamlar. Bu meseleyi bir kere daha dnn. BenceAnkara'ya gitmeniz pek istifadeli olur. Bavekil anlayl adamdr. Sylediklerinizi ok mantkl ve muvafk

    buluyorum. Baka bir gn daha rahat konualm bu mevzuyu.

    Selim Rag p Bey'in merdivenlerden kayboluuna kadar ikisi de ayakta beklediler. Nefise, Halit Bey'innereye kadar cesaret edeceini kestirmeye alyordu. nceden davran p Halit Bey'in ters birey yapmasnafrsat vermeden kulb terk etmeleri iyi olacakt:

    - Seni de bu saatlere kadar uykusuz braktm hayatm. Hadi eve gidelim.

    Alttan alan sesin incelen tonunda kabalaan kurnazlk Halit Bey'i etkilemiyordu. Almt. Aylardr Nefise,kumarda her gece kaybediyor, sonra Halit Bey'in gnln alan kk birka szle ii tatlya balamak istiyordu.Son birka ay iinde servet denecek kadar paray kumarda kaybetmiti. Halit Bey'in kendisine olandknln kavrad gn Nefise'nin hayat deiti. Sargzel'de geirdii skntl memur hayatnn izleritamamen silinmi, bu rselenmi saygl karakterin yerini hereye bo veren laubali bir sorumsuzluk almt.

    Halit Bey, Nefise'yi duymam gibi ayakta bekliyor, kendisine izahat verilmesini istiyordu. Nefisehuzursuzdu:

    - Ne yaptn?

    - Kaybettim.

    - Ne kadar?- Hepsini!

    Halit Bey sehpa zerinden sigara paketini, gzln, akman ald. Gazeteyi katlayp cebine koydu. Sesigene terbiyeliydi:

    - Artk oyun yasak sana.

    - Nedenmi o?

    Nefisede ocuka birmarklk belirdi. Belki de kendini olduundan daha gen gsteren bir sesle, HalitBey'in tazelik arayan yal heveslerine are bulabileceini ummutu. Halit Bey cevaplamad. Nefise, o ocuksesiyle srar ediyordu:

    - Nedenmi o?

    - Nasl kazanldn biliyor musun?

    - O koca servetin nasl kazanldn sen biliyorsun ya!- Artk sana oyunu yasaklyorum.

    Nefise son ansn kullanmak, Halit Bey'in kendisine dknlnn snrlarn kk bir kskanlklazorlamak istedi. Kocasnn zaafn, ilk gecesinde yakalamt. Kendisiyle ilgilenenler olduunu hissettirmesi,Halit Bey'in, Nefiseye daha dkn hale gelmesini hzlandryor ve btn isteklerini kolayca yerine getirmesineneden oluyordu:

    - yleyse ben de Gani Bey iin oynarm. Keke kalkmasaydm masadan. Btn fileri koymutu nme.

    Nefise dnyann karardn zannetti. Halit Bey'in yal avucundan patlayan tokat suratn bir andakpkrmzya evirdi:

    - Kaltak! Artk Sargzel'de deilsin... nne gelene glemezsin.

    Nefise, Sargzel'de bymt. Ortaokulun son snfna kadar okumu, sonra isteyen ilk adaya verilmiti.

    Fazla ince eleyip sk dokumadlar. Babas, "Evden bir boaz daha eksilsin" diyordu. Ailesi fakirdi. Baka ansyoktu. Erkeini tanyacak bile frsat olmad. Adam, Cibali Fabrikas'nda ttn eksperiydi. Mahalledeki yatkzlar Cibali'de ttne gidiyorlard. Kzlardan adamn fabrikada itibarl birisi olduunu duyuyordu. Kars lm,

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    12/83

    bir de kk kz yetim brakmt. Aslnda Nefise hi glmemiti. nne gelene glmeyi bilmiyordu ama, iiiine smayan savurgan bakl toy bir kz gibi herkesin gz onun stndeydi. Hayal bile kurmamt Nefise...Arada bir Sargzel'i zlyor, ttnc kzlarla sohbeti aryordu. Annesinin yoldan atmas olmasayd Sangzel'i

    brakmayacakt. Gen, ii gc yerinde birisiyle evlenmeyi bile dnmt. Sonra karsna Halit Bey kt.Kocasnn cenazesine gelmi, Nefiseye saygl biimde basal dilemiti. Geri Halit Bey'in ne sylediinianlamamt ama, duyduklar houna gitmiti:

    - Banz sa olsun, kocanz ok rabtal adamd. Bir yardmm olursa ekinmeden syleyin hanmefendi.Kendisini severdim.

    Halit Bey, nhisar daresine ttn depolar yapan irketin sahibiydi, ileri iyi gitmiyordu. Deponuninasnda ttnlerin nasl yerletirilecei konusunda Nefise'nin kocasnn tecrbesinden istifade etmeyidnm ve yaknlk kurmutu. Nefise'ye ilk yaknl cenaze gn balamt.

    Halit Fahri Bey douluydu. Ama hi doulu gibi grnmezdi. Kendisi sylemese Halit Fahri Bey'in genitopraklara sahip paazade olduunu anlamak mmkn deildi. Terbiyeli birstanbul lehesiyle konuur, oturupkalkmasn bilir, etrafna saygl davranrd. Babas, Hamidiye Alaylar'ndan yetimiti. Saray'dan grditibarla ksa srede terfi etmi, paa olmutu. Halit, tek oluydu. Tahsil iin Fransa'ya gnderilmi, okulunu

    bitiremeden geri dnmt. kinci Merutiyetin ilanyla birlikte hrriyeti hisler, Halit Bey'i Fransa'dan alpvatana srklemi, tekrar Harran Ovas'nda o usuz bucaksz tarlalarn uzand kyn aalna getirmiti. HalitBey, aal yadrgad. Kyl de Halit Bey'i yadrgamt. Babas Sabit Paann at stnde krba aklatarak

    dolamas

    ndan sonra olu Halit Bey'in otomobille kye geliini merakla olduu kadar alayla kar

    lam

    t

    . Nefise'nin yzne bakt. Hazml bir bekleyi, utansz bir krmzlkla Halit Bey'i szyordu. Halit Beyhibir ey olmam gibi davran p Nefise'yi gtrmek iin omzunu tutmak istedi. Hareketi sertti. Nefise geriekildi:

    - lk tokat hakknd Halit Bey. Terbiyesizlik ettim. kincisine teebbs etme!

    Sonra, hibirey olmam gibi Halit Bey'in koluna girdi. Sesi birden ipekleti:

    - Haydi, gidelim buradan.

    Her ey stlimanm gibi sessizce merdivenlerden indiler. Bakalarnn arasndan geerken yanan HalitBey'in omzuna koydu. Teni, mangal altna yerletirilmi tulalar gibi scackt. Gani Bey kendilerini saygylaselamlad. Halit Bey'e iyi geceler dileinde bulundu. Nefise ban evirdi. Kapda siyah bir Packard kendilerini

    bekliyordu. ofr koup kapy at. Halit Bey, Nefise'nin binmesine yardm etti. ofr, arabay altrp iyicestmt. Nefise srtndaki krk att. Omuzlar ortaya kt. Halit Bey bir sre karsn seyretti, sonra kucaklayp

    omuzlarn okad. Nefise gerekten ok gzeldi. Halit Bey daha sk sarlp ofre seslendi:- Doru eve gidiyoruz.

    - Hayr! Sargzel'e...

    Nefise'nin sesi alamaklyd. Darda yamur vard... Haseki'de, Airefendi'de, Mhrdar'da, Sargzel'deyamur vard...

    Haseki'de yollar dardr; yle ki, iki tramvay yan yana geemez. Raylar i ie denmitir. nce birisi bekler,sonra teki. Gecenin bu saatinde son tramvay, beklemeden dar yolu geip hamamn nndeki durakta durdu.Yamur hafiflemiti.

    Bekir'in evi dar sokan kesindeydi. Tramvaydan inince hemen dikkati ekerdi. Evin btn yz inkoylakaplanmt. Tam ortasnda iki yanl mermer merdivenle klan bir sahanlk grnrd. Yamur, inkonun

    zerine yap

    m

    tozlar

    al

    p gtrm, p

    r

    l p

    r

    l bir grilik iinde par

    ldayan evin yzn y

    kam

    t

    . Bekir eviylenrd. Geri Halit Bey'e biraz borcu kalmt, ama bu parti mal satnca btn krn gtrp, tapuyualacakt.

    Tramvaydan indiler. Adam yine dengi omuzlad, iplerle skca sarlm bavullar yklendi. Kadn olankucana ald. teki bavulu kzn eline tututurdu. Adamn yznde bir rahatlk belirmiti:

    - te! u kardaki inko ev. Tam tarife uyuyor.

    inko evin yanyordu. Tramvayn sesiyle birlikte perde hafife oynad; pencerenin ardnda, geleninkim olduunu merak eden endieli glgeler kmldad.

    Hep birlikte inko eve yrdler. Adam, bavullar sahanln nne koydu. Dengi, merdivenlerin zerinebrakt. Kapy ald. Kadn, bilmedii bir eve geliinden mutlu deildi. Yrei sklyordu. Ya adres yanlsa, yaevin sahibi umduklar gibi scak karlamazsa? Yol boyunca hissettii btn skntlar st ste ylm, eli ayazincirle balanm gibi aresiz brakmt. Sadece dudaklarnda bir yalvarn duas kprdyordu.

    Kapy gen bir kadn at. Kukulu bir grnt vermemeye alyordu. Ba rtlyd. Gr siyah kalar,koyu gzleri vard. Gelenin aklama yapmasn beklemeden sordu:

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    13/83

    - Kimsiniz?

    - Ben Durmu! Bekir'in evi deil mi buras?

    - Kelkitli Bekir'in evi. Ben hanmym.

    Kadn bavulu yere brakp ne doru kt. Btn zincirleri bir anda krlm gibi rahatt:

    - Bekir Efendi beyimin yakn olurmu. Kendisine geleceimizi bildirdik. Bizi bekliyordu.

    Kadnnn sesinde kocasnn anlattklarna gvensizlik hissediliyordu. Btn yaz boyu Durmu, karsna,stanbul'a gtnde her iinde yardmc olacak bir dostu olduunu anlatmt. Dostluun byle abartlm

    biimde ortaya konuu kadn kukuya drm, fakat yapacak bir eyi olmadndan her eyi kocasnabrakmt.

    Durmu, uzun sre nce Bekir'e bir mektup gnderip, Nide'den gmeyi dndn yazmt. Aslndasradan yazlm bir hal hatr mektubuydu. Bekir ne gel demiti, ne de gelme... O da ii ortada brakmt.

    Bekir'in kars gelenlere iyice bakt. Haberi yoktu. nce ekindi. Kadn gz tuttu. Sonra ocuklarn halini,gecenin bu saatinde hakszla uram masumlar gibi acnacak buldu. i elvermedi. Onlar da yedi yl nce

    byle snt gibi gece yans kap alp anlay beklemilerdi. Kapy ardna kadar at:

    - Ho geldiniz. Islanmsnz. Haydi, girin ieri.

    Sahanlktaki bavullardan birini alp gelenlere yardmc olmak istedi. Gl, kuvvetli bir kadnd.

    Evin ii scakt. Kap kk bir tala alyordu. Taln yanna terlikler, ayakkablar sralanmt.nlerine birer terlik koydu. Birlikte sofay geip, pencereler boyunca uzanan basma rtl divann bulunduuodaya girdiler. Ortada kocaman akir Zmre sobas hl yanyordu. Sobann zerinde mavi srl aydanlkkaynyordu. Kadn havlular getirdi:

    - ocuklar kurulayn nce.

    Sonra kadna dnd:

    - Gel, ierden bir elbise al srtna. okslanmsn. Utanl bir sesle ekledi:

    - ocuklar iin birey yok... Benim adm, Destegl.

    - Ne gzel isim yle. Benim adm da Nimet. Olannki Nahit, kznki Nahide.

    Bir rpda hepsini sayverdi. ki kadn gz gze geldiler. ki namuslu insan scakl duyar gibi birbirinesndlar. Destegl sobaya bir iki krek daha kmr att.

    Bekir, tramvay durann nnde durdu. Evinin yanyordu. Beklendiim grmek her zaman hounagitmiti. Bu eve ilk girdikleri gece, sabaha kadar uyuyamam, btn klan yakm, "te, ben de varm" dergibi sessizce np, iini aydnlatmt. Halit Bey bu evi satarken hi para almam, eline getike dersin diyeBekir'e gvenilir bir adam olduunu hissettirmiti. Bekir, merdivenleri her knda, bu vefa duygusuyla titrer,sonra gurbette kendine ilk gveni gsteren adam iine saygyla sindirirdi. Bir tek gn para iin Bekir'izorlamamt.

    Evinin merdivenlerim huzurla kt, ierdeki sesleri duyunca bir sre durdu. Anahtarn kard. Kapysessizce at. Kars sahanlkta bekliyordu. Yznde ince bir gl izgisi gibi duran dudaklar araland:

    - Ho geldin! Merak ettim. Misafirlerin var.

    - Hayrdr inallah!

    - Durmu Efendi. Nide'den... Askerde avuunmu.

    Durmu ile Bekir asker arkadayd. Birbirlerini pek gvenli

    bulmam, srekli uyank davranmlard. Bekir, Durmu'u bencil, kendi karn kolayca kollayan birisi gibigryordu. Durmu'un korkusu bakayd. Bekir isterse her eyini kolayca su yzne karabilirdi. Birinin,dierine zarar vermesine gerek kalmadan tezkere aldlar. Belki aralarnda ok dosta bir iliki yoktu, ama,

    birbirlerinden zararsz ayrlmlard. Hatta Durmu'un, Bekir'e arada bir faydas da dokunmutu. Bekir'ingzlerinin nnden Akale geti. Souk gecelerde nbet yazlrken Durmu avu, Bekir'i gzetiyor, tayndatmnda arka kyordu. Durmu'un, Bekir'den ekindii bir ey vard, ama, ne olduu anlalmyordu.Akale'deki askerlik arkadalnn zerinden ok zaman gemiti...

    Geceyars sofra kuruldu. Hep birlikte bakr sininin etrafna oturup yediler. Durmu, samimi grnmekisterken, arada bir iin lsn kar p laubalileiyordu. Nimet, huzursuzluk iinde ne yapacan armt.Sanki korkuyla kark bir utan duyuyordu. ki kadn sofray topladlar. Gelenler iin yer yata serildi.ocuklar hemen yatrld. Destegl, kocasndan izin alr gibi terbiyeli bir tonla konutu:

    - Ge oldu. Yataklar serdim. sterseniz yatn.

    - Siz yatn. Ben Durmu avu'la konuacam.

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    14/83

    Bekir'in sesi kararlyd. i banda salama almak istiyordu. Kadnlar ekildiler. Sobaya bir krek kmrdaha att. Kartrd. Kvlcmlarla kark duman bir parlayp snd. Odaya kmr kokusu yayld. Araya zamankoyup, istedii kvama gelince aklndan geenleri aka syleyecekti. Gelip yerine oturdu:

    - Durmu avu, ho gelmisin. Bykehre gelenin skntsn bilirim. Adama, ac da verir, utan da... Neac ekmeni isterim, ne utanman. Ama, iin asl senin elinde. Akln kullanrsan ne ac ekersin, ne de utanrsn.Yetimi ocuklarn var.

    Durmu, her frsatta yineledii eski dostluun bahsini a p, askerlik hatralar iinde geceyi savmakistiyordu:

    - Biz eski dostuz be Bekir! Hemeriden, hatta kardeten yakn saylrz.

    - Bak Durmu! Benim avuumdun; sen beni kolladn, ben seni grmezlikten geldim. Bana arka ktn,nk ben sana kar kmadm. Aradan ok zaman geti. okeyi unuttum, ama bir iyiliin var ki, hi aklmdankarmadm.

    Bekir'in kararl sesinde temiz bir sayg titredi:

    - Askerde bana hi tokat vurmadn.

    - Sen benim kardeimdin be Bekir.

    - Sana yardmc olurum Durmu avu. Bildiim bir iki kimse var. Yanlarnda i ararm. Sana bansokacak bir yer bulmaya alrm. Karn var, ocuklarn var. Sen stanbul'da kuzusun. Kurdun bol olduu

    yerdesin. Bir pislie bularsan ban kurtaramazsn.- Hakl dersin be Bekir karde.

    - Doruyu sylyorum avu. Pislii bol yerdir bu stanbul. Seni iyi tanrm. Pislie meraklanman kolayolur. Meraklanmakla da kalmaz, dalarsn iine. Sonra seni bok gibi koyuverirler ortada.

    Bekir sesinin tonunu ykseltmeden btn syleyeceklerini sralad. Bu bir nasihat vermekten ok, tehditgibiydi. Sesini yumuatp, aka sordu:

    - Paran var m?

    - Var biraz be Bekir.

    - Ne kadar?

    - Var ite biraz.

    Bekir tekrar kararl sesine dnd:

    - Ne kadar paran varsa syle. Ne eksik, ne fazla. Sonra bir daha syleme. Bana bile syleme. stanbul'da iinbanda para sylenir. in ortasnda deimez.

    - Otuz drt bin lira. Hepsi de nakit...

    Bekir, karsnn koynuna girerken hayret iindeydi. Eve dnerken, kamyonun nasl geldiini, pazen, basmatoplarn ambara nasl yerletirdiini, kepengi nasl kapattn, sonra karya geip seyrettiini, tabelay gururlaokadn anlatmay dnyordu. imdi, Durmu'un otuz drt bin lirasn duyunca syleyeceklerini unuttu.Durmu, Nide'deki ban, bahesini, evini, eyasn, neyi var, neyi yoksa hepsini satmt. Paralan kendiczdanna yerletirmi, altnlar da bir keseye koyup karsnn beline balamt. Nimet'in gbeine balkesedeki altnlar otuz drt bin lirann zerine epey bir servet ekliyordu.

    Bekir ban yasta koydu. Karsnn scaklm istedi. Sokuldu. Daha sokuldu. Btn yorgunluunuunutmutu. Destegl'n kalar, ilk grnd gibi gr deildi, gzlerindeki o iri siyahlk sanki kalnm gibiizlenimler veriyordu. Bekir, karsnn gzlerim seyretti. marmaya elverili bir gzellik iinde Bekir'e bakyor,

    utanmasa, barp aracak kadar arzulu olduunu anlatmaya alyordu. Destegl'n gzlerinde istek, Bekir'ingzlerinde hayret vard:

    - Bu herifin otuz drt bin liras varm. Bu parayla pislie bulamadan durmas mmkn deil. Sen uzak durbunlardan. Yaklama fazla.

    Bekir karsna yaklat...

    Nimet, tam soyunmad. Gbeinin zerindeki ykl kesenin bal olduu ipi zd. Durmu'a uzatt:

    - Al bunlar. Gece rahat etmek istiyorum.

    Durmu, altn kesesini karsyla arasna yerletirdi. Srtn dnd. Btn gn srt armt. stanbulagelmiti artk. nce bir yere kaplanmak, sonra biraz palazlanaca bir i tutmak istiyordu. Bekir'in hali vakti

    belli ki yerindeydi. evresi olduunu hissetti. Bekir'in yardmm iyi kullanrsa bir iki i becerebileceine hemen

    inand. Bir iki i iyi giderse gerisini kendi getirebilirdi. Bekir'i bir kenara brakmay dnd. Durmu askerdendnnce, Nide'de manifaturacnn yannda alm, iyi kt ii renmiti. Bekir kafasndan hamallk geirdii

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    15/83

    iin glerken, Durmu, nereye varacan nceden kestirmi gibi emindi. Nideli, Aksarayl ne kadar bildiivarsa, hepsini arayacak, biraz boy atmaya balaynca karlarna kacakt.

    Nimet, srtn kocasna dnd. Durmu'u gzden karm gibiydi. Destegl iyi birisi diye dnd. Bekir'ide gz tutmutu. Anlalan Bekir, sofra kalktktan sonra, Durmu'a gereken dersi vermi olmal ki, Durmuyataa girince, Bekir'den hi sz etmemiti. Nimet'in korkusu balad yeniden. nce bir ev alsak, bamzsokacak bir yerimiz olsa diye dnd. Nide'deki koca evin satlmasyla epey para gemiti ellerine. Nimet

    babadan kalma Aksaray'daki evi, elma bahesini satm, hepsi altna dnmt. Haseki'de bu inko kapl evin birbenzerini bulup alabilirlerdi. Altnlarn sakl tutmay dnd nceleri. Sonra, Durmu'a brakmay daha uygunbuldu. imdi altnlar karkoca arasna girmi gibi ortada duruyor, iki insan birbirinden en kesin izgileriyleayryordu.

    Nimet, "Yolumun izgisi belli artk, bundan byle ne olursa olsun ocuklarma bakarm" diye dnyordu.Durmu'tan soumutu bir kere. Koskoca Aksaray'a, Nide'ye, ailesine, eine dostuna rezil olmutu. Sabaherkekler gittikten sonra, Destegl'e bir ev bakmas iin yalvaracakt.

    Ertesi sabah, erkekleri erkenden yolcu ettiler. Durmu, geceki laubalilii brakm, kendine uygundeceini sand bir tavr taknmt. Nimet, bu yeni tavrn getirecei gvensizlik iinde tedirgindi. GiderkenDurmu'a bakt. Sinsi bir nankrlk, allak bullak olmu bir merakla karp, ilk bakta insan gldren bir korkugibi Durmu'un dik bakl gzlerine oturmutu.

    Destegl, utanarak sordu:

    - Su stmtm. istemeye mi utandn? Durmu Efendi yle gitti.Nimet yrekli kt. in asln gizlemenin lemi yok diye dnd:

    - Gerekmedi!..

    Sonra ekledi:

    - Destegl, buralarda bildiin bir ev var m? Salarn kuruyunca bana bir gstersen.

    Destegl'n bildii bir ev vard. Sokan yars Halit Bey'indi. Birden akam Bekir'in syledikleri aklnageldi:

    - Byle eyleri ben bilmem. Bekir bilir.

    Nimet stelemek istemedi; ama, bireyi yarm brakmak da istemiyordu:

    - Biliyorum, Bekir Efendi Durmu'tan hazzetmiyor. Ama seni sevdim. Sen bana yardmc ol.

    Destegl'n nemi kurumam

    salar

    na g

    ptayla bakt

    . Yava yava bu kad

    na kar

    bir hayranl

    k duymaktaolduunu hissetti. Dosta konumak duygusu ar basyordu.

    Her sabah, limonlukta kk yuvarlak masaya bembeyaz rtler serilir, zerine baheden zenle kesilmimevsim iekleri konur, Halit Bey'in sofraya gelii beklenirdi. Halit Bey her sabah kahvalt iin ayn saattemasaya oturur. Kahvalt boyunca kimseyle konumazd. Nefise'yle bir kere olsun birlikte kahvalt masasnaoturduklar grlmemiti. Halit Bey ar ar kahvaltsn yaparken, bir yandan da sabah gazetelerine gz atard.

    Nefise yorgun argn uyurken Halit Bey, gn madan uyanr, nce kkn bahesinde, sonra Erenky'n yanyana dizilmi gzelim konaklan nnde yry yapard. Bazen, ilk geldii gnlerdeki gibi, konankarsndaki kaldrmn zerine oturur, bu gzel konan ahap oymalarn seyrederdi. Konan en st katndageni bir ekenar gen biiminde atyla sslenmi balkona bakard. Korkuluklar maun aacndan oyulmu,

    balkonun nne itinayla yerletirilmiti. Geride kk kare camlarla blnm bir kap grnrd. Her sabahhizmetiler, konan btn pancurlarn aarak, karanlk iinde kvranan ne kadar korkulu his varsa hepsini

    gnelendirmek iin telal bir merak gsterisiyle evi aydnlatrlard. Gne, konan giri kapsn ssleyen yzrenkli vitraydan ieri szlp, bin renkli bir gkkua yaratrd.

    Halit Bey, iki eyi kesinlikle yasaklamt. Nefisenin yatak odas ile at kat hep karanlkta kalrd. atkatna kimsenin kmasna izin verilmemiti. Bazen kendisi atya kar, saatlerce orada kalrd. Ne olduunukimse bilmezdi. Muhteem konan amal biimde gzlerden uzak tutulmak istenen atsnn bakalarndauyandrd merak, ksa bir sre sonra unutulur giderdi. atyla ilgili uydurulmu o kadar ok masal vard ki,herkes sanki grm gibi anlatrd.

    Bekir limonlukta Halit Bey'in konumasn bekliyordu. Halit Bey, kahvalts boyunca, sanki orada Bekiryokmu gibi davranyor, gazetesini okuyor, arada bir hizmeti kza ayn tazelemesi iin iaret ediyordu.Senelerdir sregelen bu durum iin bir gn, Halit Bey bile kendini hatal bulmu; "Bir skt ki, bin lktandaha messir bir ses" demiti.

    Kahvaltsn bitirdi. Hizmeti kza kmas iin iaret etti. Bekir'le yalnz kaldlar. Halit Bey'de Bekir'in

    varln kabul eden bir sayg hissediliyordu. Bekir'e gveniyordu. Hizmeti kz knca, Bekir sofraya doru

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    16/83

    yaklat, Halit Bey'in elini pt. Sonra geri geri gidip, eski yerinde ayakta durdu. Halit Bey, otur diye iaretedince, yaklap masann zerine bir deste para brakt:

    - Buyrun! Gerisini de getirdim. Tam bin drt yz krk lira. Allah sizden raz olsun.

    Halit Bey gngrm adamd. Paray saymad. Dokunmad bile. Bekir'in paray gnnde getirmesi hounagitmiti. Yanna ard:

    - Al sandalyeni yle gel.

    Bekir, sandalyesini Halit Bey'in iki adm gerisinde bir yere koydu, sessizce oturdu. kisi arasnda sakin biranlama gerekleti. Bekir, para destesini saymaya balad. Tam bin iki yz deyince, Halit Bey ban sallad.Bekir saymay kesti, desteyi bir yana koydu. Tekrar saymaya balad. Tam iki yz denince, Halit Bey yine bansallad. ki yzlk deste ncekinin yanna kondu. Halit Bey ilk defa konutu:

    - Artan sende kalsn. Emein geti.

    Kk desteyi al p robdambrn cebine koydu. kinci deste masann zerinde duruyordu. Halit Beycebinden kard kk bir ipek mendili masann zerine brakt:

    - Bu desteyi al! Bunu da al.

    nndeki ipek mendili Bekir'e doru uzatt:

    - Bunu sat. Paray buna ekle; hepsini Emniyet Sand'na gtr, emanettekini alp yazhaneye getir. lenekadar bitir bu ii.

    Konuma bitmiti. Halit Bey aya kalkt. Limonluun kapsna doru yrd. Bekir, yavaa masannzerindekini alp cebine yerletirdi. Halit Bey'in arkasndan yrd. Konan byk salonuna gelince Halit BeyBekir'e dnd:

    - Avukat Sedat Rza Bey'e ura yarn. Tapunu al. Hayrl olsun...

    Bekir eilip Halit Bey'in elini pt. Halit Bey elini ptrrd. Hizmetiler salonun kapsnda bekliyordu.Hepsi temiz pak giydirilmi, kendilerine verilmi grevlerin sorumlusu olarak ilerini iyi bilen deneyimlikimselerdi. Bekir'in bu evdeki yerini tam kavramasalar bile onunla Halit Bey arasndaki ilikinin nemliolduunu seziyorlard.

    Halit Bey merdivenleri trmand. Kat balarnda, tavana kadar uzanan ince mermer stunlar vard. Mermerstunlarn yannda geni tahta sakslara yerletirilmi devetabanlar, ibriimle stunlara tutturulmu ve yeillikler

    bu souk talan kucaklar gibi sarp stmt. Halit Bey her sabah bunlarn suyunun verilip verilmediini kontroleder, aksad olursa yksek tonda bir sesle azarlard.

    Nefisenin odasna girdi. Btn pancurlar, perdeleri smsk kapatlm oda, bir dehliz koyuluu iinde garipbir sessizlikle dolmutu. Yavaa Nefise'ye yaklat. Bir sre gzelliin masum tavrn seyretti. Gidip perdeleriat. eriye szlen k Nefise'nin yzn, boynunu, plak omuzlarn okad. Halit Bey tekrar seyretmek iinyanna yaklat. Yorgan, zerinden kaymt. Bu haliyle Nefise scackt. Ikla birlikte gzlerini at. HalitBey'in gzleri glyordu:

    - teye git biraz.

    Nefise uysal kadnd, teye gitti.

    Bekir, konaktan kt, kapy rtt. Geni bir kemer altna yerletirilmi demir kapnn kilidi kocamand.Kemerin iki yanna dizilmi asma gller mevsiminde anca, konan giri kaps nnden geenlere renk renkglerdi. Portakal renkli iri asma gllerin o geni kiremitli kemer zerinde yayl geride btn grkemiyle duran

    kona

    n etkileyici gzelliini bir sre gizler, sonra konak, hakk

    yenmi bir ihtiam

    n isyan

    yla btn dikkatlerizerine toplard. Geni bahesinde, otomobillerin dnmesi iin byk bir gbek yaplm, ortasna dkmefenerler yerletirilip bahenin klandrlmas salanmt. Konan arkasnda, alanlarn barnd byk birev daha vard. Bekir, Halit Bey'i ilk tandnda birka gece o evde yatm, hayatnn ilk keyfini orada karmt.O evin Bekir'in kafasnda kaybolmayan izi vard.

    Badat Caddesi zerinden iskeleye doru yryordu. Tek tek konaklarn nnden geiyor, mevsimieklerinin itinayla bytlm gzelliklerine bakarak i geiriyordu. Kelkit'te byle baheler yoktu. Bekir'ingirip kt evlerden rendii ok ey vard. nsanlarn nasl oturup kalktn gryor, her grdndenkendine ders alnacak paylar karyordu. Yedi yl iinde Bekir, Kelkitli olmaktan km, sanki yan stanbulluolmutu. imdi yrd caddenin iki tarafna dizilmi konaklarn sahiplerinin kim olduklarn biliyor, ounutanyordu. Bir tramvaya binip iskeleye gitmeyi dnd. Sonra, bu konaklarn yzlerini yeniden seyretmekarzusuyla yrmeye devam etti. Epeydir yryordu. Vapura binip stanbul' a geecekti. nce Kapalar'yaurar, Kilisli sarrafa gidip Halit Bey'in verdii mendili gsterirdi. Mendilin iinde- kini merak bile etmiyordu.

    Hemen her ay, en az bir iki defa Halit Bey sabahlar Bekir'i arp, byle bir mendil brakr ve ne yapacam

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    17/83

    ok ksa bir iki cmleyle zetlerdi. nce Kilisli'ye gidecek, oradan yryp Emniyet Sand 'na urayp emanetialacakt.

    Halit Bey ykand. Geni havlularla kuruland. Giyinip Nefise'nin odasna geldi. Nefise, zerindekilerikarm, yatanda sabrl ve akn bir yzle bakyordu. Yanan pt:

    - Biraz daha uyu.

    Sonra, cebindeki iki yzlk desteyi Nefise'nin yastna brakt:

    - Ben ge kalabilirim. ofr seni kulbe gtrsn. Akama orada buluuruz.

    Halit Bey, aa indi. ofr arabay hazrlamt. Allm bir rahatlkla bindi. Siyah Packard, konannndeki gbein etrafndan dnerek, geni kemerli kapya geldi. ofr inip, Bekir'in kapatt kapy at vehzla Badat Caddesi'ne kp yola koyuldu.

    Halit Bey'in yazhanesi mer Abed Han'ndayd. Vapurdan inince birka adm yol yrr, sonra hann yan tel rglerle evrilmi asansrne binerek giriindeki o geni eyvan zevkle seyrederek odasna kard.Odas, denize bakyordu. le vakitleri, nceden szletii birisiyle bulumak iin, eer mevsim gzelseyryerek kpry geer, Pandeli Lokantas'na giderdi. Havann kt olduu zamanlarda arabal vapurla geer,yol boyu tandk ehrelerle sohbet ederdi. Lks kamarann yolcular, birbirlerini ilk defa grseler bile krk yllkdostmu gibi hemen yrenlik ederlerdi.

    Vapurda Enis Fikri Bey'le karlam, "umumi memleket meseleleri zerinde fikir teatisinde" bulunmutu.

    Enis Fikri Bey'le sohbet etmek houna gidiyordu. ok geceler, Nefise kulpte k

    t oynarken, Halit Bey, EnisFikri Bey'le birlikte otururdu. Enis Fikri Bey'in i hayatnda geni tecrbesi, ileri grl ve cesur bir yan vard.Olaylar nceden koklayan meziyetiyle yalnz kendisi iin deil, dostlar ve i arkadalar iin yeni imknlaryaratmt. Sevilen birisiydi. Geni kltr vard. Bu sabah sohbetine Halit Bey, biraz mitle balamt, amasonunda daha meyus bir noktaya geldiini hissetti. Enis Fikri Bey, "Bu ara temkinli hareket etmek lazmdr;hkmetin skntda olduu grlyor. Bu harp btn Avrupa'y altst etti. Bize de srayabilir. Ciddi tehlikeihtimalleri gryorum" demiti.

    Yazhanede kendisini bekleyen bir ii yoktu. Uzun sreden beri durgunluun acsn yakndan gryor,ilerin dzelecei konusundaki midim giderek ar biimde kaybediyordu. Bekir'in getirecei emaneti

    beklemek zorunda olmasa stanbul'a inmeyecekti. Tevikiye'deki evi yeni detmi, Avrupa'dan yeni eyalargetirtmiti. Herey prl prld. Bu serin eyll bitince, yeni eve tanacaklard.

    Kilisli her zamanki gibi ucuz kap at. Bekir, srarl pazarlyla uyutuu paray al p cebine koydu.Nuruosmaniye Caddesi'ne doru yrd, iki gndr yaan yamur dinmi, caddenin iki tarafna dizilmi ortayal narlarn sar, kahverengi yapraklarndan drebildii kadarnslak kaldrm talarnn zerine datmt.Bekir yrrken ounu, kaldrmlardan aa itiyor, yol kenarnda birikmesine alyordu.

    Sabit Paa'nn Sultan Hamid'den taltifen ald paalk nian, zerindeki yakutlar, zebercetler, elmaslarlassl gzelliini, Kilisli Nehar'n kapkara eline brakt. Karlnda bin sekiz yz lira ald. Bu paray kendisineverilenle denkletirip Emniyet Sand'nda- ki emaneti alacakt. Bekir, ilk defa emanetin ne olduunu merak etti.imdiye kadar Halit Bey'in Kilisli'ye gnderdiklerinin ne deerini, ne de hatrasn merak etmiti. Hepsini sankisradan bir malm gibi satp karlm Halit Bey'e vermiti. stelik, sanda emanet braklanlarn ounu dakendisi gtrp teslim etmiti.

    Emniyet Sand'na geldi. nce derin bir iki nefes ald. Rahatlad. Merakl ve hznl bir saygylamerdivenleri kt. Buraya ilk defa Halit Bey'in refakatinde gelmi, bu byk binann iindeki stunlar grncekendini bir camiye girmi gibi huzur iinde hissetmiti. imdi huzursuzdu.

    Etrafndaki mee bankolarn arasndan tavana ykselen stunlarn zerinde, ince bir el iiliiyleyerletirilmi, kartonpiyerler, hardal rengine boyanm tavann gzelliim bir kat daha ortaya karyordu. Demir

    pencerelerden szan k, geni srtl ahap bankolara oturmu insanlarn yzlerini styordu. Binann iindegzle grlen btn gzellikleri alp gtren bir sessiz hzn hissediliyordu.

    Bekir, nereye gideceini biliyordu. zerinde "emanet veznesi" yazan caml blmeye yanat. Elinde birdeste para, bir makbuz ve taze bir titreyi vard...

    Halit Bey, yazhanesindekileri selamlad. Ktibi Msy Lui, ceketini karm, zerine alma yeleinigiymi; her iki kolunu bileklerinden dirseklerine kadar kaplayan siyah kolluklarn takmt.

    Gm ereveli yuvarlak gzlkleri burnunun zerindeydi.

    Msy Lui, uzun yllardan beri Halit Bey'in ilerini yrtyordu. in muhasebesini iyi bilirdi. Bugne kadar

    aile hayatyla ilgili hibir bilgisi olmad izlenimini vermek iin zel bir itina gsterir, ne zaman bu bahisleralsa, bir mazeret bularak odadan kard. Halit Bey ieri girince ayaa kalkt. Selamlad, yerine oturdu. Her gnayn eyi yapard. Akamlar, Halit Bey hazrlanncaya kadar bekler, tam kmadan nce gnn ksa bir

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    18/83

    muhasebesini yaparak evine dnerdi. le vakitleri olduunda, yazhanenin kapsn kilitler, evden getirdiisefertasm aarak, yemeini yer, sonra Kara- ky Meydan'nda ksa bir yry yapard. Kefeli Han'da alan

    bir kz kardei olduu sylenirdi. Kimsede Msy Lui'nin hayatna renk katacak ayrntda bilgi olmadbelliydi.

    Bekir iini bitiremedi. Emanettekinin faizi umulandan yksek tutmu, eldeki para da, Halit Bey'in "emein

    geti" diyerek almak istemedii bahi de bu faizi karlamaya yetmemiti. Tekrar Kilisli'ye gidip bor istemekgeti aklndan. Sonra iin dorusunu Halit Bey'e anlatmaya karar verdi. Sirkeci'ye doru yrd. indenAirefendi'ye sapmak geliyordu. Sapt. Kepenkler kapalyd. Keyifle kepenkleri seyretti ve kprye doru koaradm yrmeye balad.

    Islak bir eyll sabahnda stanbul, kendi haline sessizce alyor gibiydi...

    Cumhuriyetin ilk kapitalistleri tahsilli adamlard. ou ttihat ve Terakki'nin nde gelen aileleriyle evlilikyapan toprak zenginlerinin ocuklar olarak yetimi, iyi renim grmeleri iin darya gnderilmilerdi.Fransz mekteplerindeki disiplinli tahsillerini, daha sonra Paris'in rahat hayat iinde kolayca ellerindenkarmlar, dizginleri boalm bir araba gibi, istikameti belli olmayan bir yolun macerasna kaplmlard.Yaadklar iddial hayata ramen, hepsinin kkeninde bir Anadolu pikinlii kolayca sezilir, tereddt yaratan bukaznm evsaf, umulmadk anda insan irkin bir muameleye maruz kalaca endiesi iinde titretirdi. ou,

    akn ve gven vermeyen bir nesil fotoraf gibi stanbul sokaklarna asldlar. Beyolu'nun eski havas iindeyeni ehreleriyle paral bir rahatlk tavr tar, byk gvdeli salon saatlerinin rakkas gibi iki yana sallanarakkendilerini hissettirmeye alrlard. ou byk bir yabancirketin mmessili olarak kendisine kazan kapsamt. Kimisi, toptan ticaretin kaynaklarna el atm, babadan kalma servete yukardan bakan meslekterbiyesiyle ii srdrmeye abalyordu. Hemen hepsinin tkrnda yryen bir ii yoktu.

    Kadnl erkekli hayatn balamasyla birlikte Cumhuriyetin ilk zenginlerinde deimeler grld.Babalarnn, dkknn bir kesine ahap blmeyle yerletirdikleri kk yazhanelerini itibar krc grp bykhanlarda hususi yazhaneler amaya baladlar. Merutiyet dnemi mimarisi iinde geni avlulu hanlarn vapurgvertesi gibi uzun tutulmu koridorlarna sralanm odalar kiralay p yerletiler. Fransz, talyan, spanyolYahudilerinin tecrbeli ellerine braklm muhasebeleriyle hem ilerini yrtyor, hem de bu grm geirmigayrimslim terbiyesinden rnek alnabilecek eylerin peini kovalyorlard. Yeni bir hayatn insana hemenekici gelen yanlarna kolay alm, bu hayatn, kendi gelecekleri iin sanki gerekli olduuna inanmlard.Akamlar kulpte bir iki kadeh imek, yemei e dost sofras gibi kalabalk bir kadro iinde yemek, sonraoturup biraz kumar oynamak bu hayatn vazgeilmez gsterisi gibi her akam ayn biimde sahneleniyordu.

    Birbirleriyle isteksizlik iinde yaamak zorunda olduklar bu skc oyunu her akam yeniden oynamak zorgelse bile, sevimsiz izler vermemeye zen gstererek srdryorlard. nsanlarn incelikleri kaybolmu, onlarnyerine belirli kalplar iinde duygusuz, akn ve yorgun bir hayat gelip yerlemiti.

    Gayrimslim tccarlarn yazhaneleri kckt. Dkknlarnn en gerisine konulmu bir masa ve nneyerletirilmi iki kk sandalyeden ibaretti. Hepsinin duvarnda, byk bir saat dikkat ekerdi. ou, iyaptklar yabanc firmalarn isimlerini tayan reklam saatleriydi.

    Perembepazar, Sultanhamam, Karaky Meydan'nda, imparatorluktan kalma eski binalarn duvarlarndazaman zaman hem Franszca, hem Arap harfleriyle yazlm tabelalar dikkat ekerdi. Tabelalar, bir lkenin ticarikarakterini yanstr: tabelalarn ou, "halefleri, oullan, kardeleri" gibi, aile ii olduunu belirten ifadelerle

    bitiyordu. Hemen hepsi ahap tabelalard. Krmzya boyanm kaln bir ahap zerine iri beyaz harflerle iikurann ad yazlrd. Cumhuriyetin ilk kapitalistleriyle yeni bir tabela estetii belirdi. Cam zerine ekilmisiyah boya arama yerletirilmi yaldzl tabelalar yer almaya.balad. Pinhas Usta'nn imzas, neredeysestanbulun btn han kaplarnda, resim sergisi am gibi, deiik harflerle yazlm tabelalann alt kesinde

    parldyordu.

    Bekir, endie iinde mer Abed Han'nn merdivenlerini kyordu.

    Koridor boyunca yrdke, kap stlerine aslm tabelalar okuyordu. Hepsini ezberlemiti. Kendiambarnn tabelasn gznn nne getirdi. Mutluydu. Halit Bey'in yazhanesinin nne geldi. stn dzeltti.Derin bir nefes alp kapy vurdu. Biraz bekledi. Sonra ieri girdi. Msy Lui'ye yanap sordu:

    - Halit Bey ierde mi?

    Msy Lui ban sallad. Sonra ceketini alp biraz dar kmak iin Halit Bey'den izin istedi. Bekir'in hergeliinde Msy

    Lui mutlaka bir sebep bulur ve ikisinin yalnz kalmasn salard. Bekir ieri girdiinde Halit Bey

    pencereden bak

    yordu. Altm

    yalar

    ndaki bu orta boylu, t

    knaz paazadenin uzaklar

    byle hznle seyredenyorgun tavrnda, arkl saylabilecek tek bir iz grnmyordu. Oturduu yerden sordu:

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    19/83

    - Getirdin mi?

    - kmad.

    - Ne kadar eksik kald?

    - Bin lira daha lazm.

    Halit Bey geri dnp masasna doru yrd. Koltuuna oturup, Bekir'in yzne uzun uzun bakt. Karlkl

    bir utangalk hissi iinde sessizdiler. Bu grm geirmi ehrenin izgilerinde, yaad ann ar gelen ykaka grlyordu. Gzlklerini karp gzlerini iyice ovdu. Bekir hl ayakta bekliyordu:

    - Otur Bekir Efendi.

    Halit Bey, her zaman Bekir Efendi derdi. Yalnzken bile bir kere olsun Bekir dememiti. Bekir paralanmasann zerine koydu. Halit Bey'in gzleri Bekir'in zerindeydi. kisi de kprdamakszn birbirlerine

    bakyordu:

    - Kilisli'ye sattm... Osmanl'dr, itibar yoktur diye ucuzdan kap at.

    - Bin lira daha lazm, yle mi?

    Bekir ban sallad:

    - Bin liran var m?

    Belli ki, utancn nesi var, nesi yoksa, hepsi Halit Bey'in yznde toplanmt. Bekir daha ok utand.

    Yavaa yerinden kalkt

    . Hibir ey sylemeden oday

    terk etti. A

    r bir yk omuzlar

    nda ta

    yormu gibiyorgun admlarla merdivenleri indi.

    Anadolu'dan mal almaya gelen toptanclarn hibiri tabelaya bakmaz. Birinin, dierine bellettii dkknagidip ilerini bitirmeye alrlar. Gelenlerin hepsi, hemeri aldatmacas olduunu bile bile, allmln dnakmadan bu dengeli kan srdrr. Sirkeci'deki otellerin a dkknlarnn, ambarlarn adlan ehirlere greseilir. Bazen, birbirine yakn iki ilin ad bir otelin ad olur.

    Nide- Aksaray Oteli, Sirkeci Gar'nn yanndaki araln kesindeydi. Tamam sekiz odal bu kk otelesadece, o blgenin esnaf gelir, birka gn iinde alveriini tamamlayp geri dnerdi. Akam, iini bitirenlerhemeri yarenliiyle yataca zamana kadar sohbet ederdi.

    Bekir otele girerken tedirgindi. Ortada byk bir odun sobas yanyordu. Zeminde iyi ilenmi bir mermer,duvarlarda itinayla yerletirilmi kaim ahap kaplar, bir zamanlar bu evin varlkl sahiplerinden kalan yadigrlar

    gibiydi. Birka sandalye, kk bir sehpa ve oda anahtarlarnn asld bir tahta dikkat ekiyordu. zerindekaln bir kartona zensiz bir elin yazd ikaz grnyordu: "Veresiyemiz yoktur."

    Bekir, merdiven altna yerletirilmi kk "mdriyet" odasnn camndan Hilmi Efendi'yi grd. Sakintabiatl, kendi halinde bir taralyd. Sabah gazetesini okuyordu. Gzlklerinin zerinden bakarak geleni szd.Bir sre duraksad, sonra yerinden kalkp telasz admlarla Bekir'i karlad. Kucaklayp pt:

    - Ho geldin Bekir.

    Hilmi ile Bekir'in hamallk gnlerinden kalma bir dostluu vard. Gvenilir olmak, ikisi arasnda ok sk biryaknlk dourmutu. Bekir tetikte duruyordu. nne konulan aya elini srmedi. Hilmi tecrbeliydi. Durumukavramaya alyordu:

    - Zorlama beni Bekir, bir skntn var galiba?

    - Bana bin lira lazm.

    Hilmi belinden bir deste anahtar kard, merdiven altna yerletirilmi kk kasay at. Zarf iinde birdeste paray saymadan Bekir'in nne srd:

    - Hepsi bu Bekir.

    - Bin lira m?

    - Eksii var... Belki iini grr...

    Bekir btn vcudunun titrediini hissetti. Ayaa kalkp Hilmi'ye sarld.

    - Bana tam bin lira lazm. Eksiini tamamlamak iin gidecek kimsem yok. Eksii ie yaramaz. Kalsn.

    Tekrar Hilmi'ye sarld:

    - Sen, hep o bildiim Hilmi'sin... Seni hep byle bileceim...

    - ayn i.

    Onca yllk dostlua ramen aralarnda kvam sert fakat saygl tavr vard. Bekir'in bitkin hali, Hilmi'ye

    dokundu:- Namuslu adamn bor istemesi ayp deildir Bekir... Utandna demez.

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    20/83

    Airefendi'nin hanlar yava yava kapanyordu. Akamn hafif karanl kmt. Bekir, BykPostane'nin duvarna oturup dkknnn tabelasn seyretti. Anahtarn pp kepenkleri at. Kumalarnyarandaki kk bir sandalyeye iliti. Ellerini bann arama ald. Hkracak kadar dolmutu.

    Misafirler akam Bekir'in gelmesini bekliyorlard. Sofra hazrd. Bekir nce ellerini ykad, sonra misafirlerehatr sordu. ocuklara eker verdi:

    - Ne zahmet be Bekir karde, bak akam iin baklava getirmitim. Zaten azlar tatlanacakt.

    Bekir stelemedi. Yemek sessizlik iinde geti. Kadnlar sofray toplayp mutfaa getiler. ocuklar odayagtrdler. Bekir ile Durmu, kar karya ilk sava verecekekilde tetikte duruyorlard.

    - Bugn Otelci Hilmi'ye uramsn Bekir Efendi.

    - Nerden icap etti bunu sylemekimdi?

    - Hemerimizin gznde itibarmz vardr. Gidip kendisinden akl alalm dedik. Sen alnma bu szmeamma, Hilmi'nin bildii fazladr.

    Durmu'un szlerinde takdirle kark bir kskanlk gizliydi. Bekir suskunluunu artryordu. Hilmi'nin olup biteni Durmu'a anlatmadna emindi, ama yine de iine kuku dmt. Ne olsa Hilmi ile Durmunemseliydiler.

    - Ne akl verdi sana?

    - Bir dkkn varm senin oralarda. Yarn gidip bir bakalm.

    Belki uyuuruz...

    - Hayrls olsun. Ksmetse olur inallah...

    - Olmal be Bekir, olmal... Baksana ellem srt hamallndan otel sahipliine ulam, caka satyor. Bizimneyimiz eksik. Aklmz da var, paramz da...

    Bekir ban sallad. Durmu'u ciddiye almyordu. Akl, emanetteki paketteydi. Yatana uzand. Destegl'ngzlerinin ii glyordu. Salarm toplay p, ban Bekir'in gsne koydu. Yznde taze ve bereketli birgzellik vard.

    Btn gece yamur yamt... Birlikte ktlar. Bekir nden yryor, amurlu sokan bildik talarzerinden sekerek Durmu'a yol gsteriyordu. nce Otelci Hilmi'ye gidip dkknn adresini alacaklar, sonra da

    mal sahibini grmeye gideceklerdi. Bekir telalyd. Bir an evvel iin bitmesini istiyordu. Sonra gidip HalitBey'in eksik kalan parasn denkletirmeyi dnyordu.

    Hilmi szletikleri yerde bekliyordu. ptler. Ksa bir sohbetten sonra yola koyuldular. BykPostane'nin nndeki yolu getiler. Meydana alan hanlarn kaplarnda, rkek baklaryla kmelenmikadnlar, ekmek karnesi satmak iin bekleiyorlard. Yamur Sultanhamam'nn yzn gzel bir kadn gibisabaha hazrlamt.

    - te, dkkn bu!

    Hilmi'nin uzaktan iaret ettii bina, Bekir'in yllardr hayalini kurduu, uykularnda kapma tabelasnasmay dledii dkknd. Srtna bir bak saplanm gibi sendeledi. Admlan yavalad. Boazn bireylerinsktn hissetti. Durdu. Uzaktan hasetle seyretti:

    - Ne diyorsun Bekir? Beendin mi ?

    - Talihin iyiymi Durmu avu... Ksmetse olur inallah...

    Akam yemee Hilmi'yi de ardlar. Durmu, bir ie rak alm, arkap'daki mezecilerden seilmipastrma, peynir, zeytinle zengin saylr bir sofra kurulmutu. Kadnlar mutlu telalarla nce ocuklarnkarnlarn doyurdu. Pirzolalar, cazrtl dumanlaryla etrafa cmert bir kekik kokusu yayyordu.

    Durmu dkkn yedi bin liraya ald. Dkkn dedii, aslnda derli toplu, geni bir binayd. Altnda birdeposu, st katnda geni bir blme vard. zenle ilenmi ahap bir merdivenle klnca, insan ferahlatan bireiin etrafna, birbirine alan oda yerletirilmiti, ihmal edilmilikle yz kararm, cephesindeki ssleriayakta tutan iki mermer stun, kirden grnmez olmutu. Sabrl bir el bu ehreyi biraz severek okasa,gerilerden kendini hissettiren iddial bir yz gzelliiyle parlayacakt.

    Bekir'in srtndaki bak daha da derinleti. Birisi tutup ekse, hanerin at delikten oluk gibi kanfkracakt. Alemdar otobs durandaki kadnn yz grnd. Tiksintili bak, imdi btn canllyla sanki

    pis bir tuza

    n davetisi gibi Bekir'e glyordu. S

    rtst sedire uzand

    . Ac

    yla gzlerini yumdu:- te, hepsi bu kadar! Daha fazla batacak tarafn kalmad...

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    21/83

    Hilmi'yi tramvay durana kadar gtrd. Yamur yeniden hzlanmt. Haseki Hamam'nn saanasndlar. Klhan duvar, ikisinin de srtn styordu. Bekir'in takati tkenmiti. Son tramvay grnd.Birbirlerine sarldlar. Hilmi hantal elleriyle Bekir'in yzn tutup kaldrd. Kasketinin tereinden dendamlalar, gz ukurundakilere kart. Hilmi, Bekir'in gzlerini pt:

    - Vefa borcu derken kendini bitirme Bekir... Buraya yle kolay gelmedik. Cmert adamn yk ar olur.

    Halit Bey'den kendini kurtarmaya bak...Hzla tramvaya atlad. Topkap- Bahekap tramvay tam otelin nnde dururdu. Akl hep oteldeydi. Yzn

    kurulad. zerinden ar bir yk kalkm gibi rahatlk hissetti. Srtndaki ykle yokuta dt zaman, Bekir'inkoup yk kaldrd geceki kadar derin bir rahatlk vard iinde. Aya krlmt. yileinceye kadar Bekir hergece, sndklar han kesinde Hilmi'ye bakm, gece yarlar, el ayak ekilince arka arsada aptes bozmas iinsrtnda tamt. Gzlerim yumdu. Bekir'in ibrikle su brakp, utanla arkasn dnd o tenha han duvarlarnnzahmetli gnlerini hatrlad.

    Destegl ile Nimet kapda bekliyordu. Bekir ayakkablarn kard. Nimet erken davranp Bekir'in nneterliklerini koydu. Alayacak gibiydi. Terlikleri giydi. Nimet uzanp Bekir'in elini tuttu:

    - Allah raz olsun Bekir Efendi. Dnya ahret bymsn, efendimsin...

    Az

    na kadar doldurulmu soba neredeyse atlayacakt

    . Oda hamam gibiydi. Durmu s

    zm

    as

    na sedireuzanm, uyuyor gibi yaparak kendisini yamurdan kurtarmt. Bekir'in geliiyle uyanm gibi doruldu.arm gibi davrand:

    - Ne o, Hilmi Efendi gitti mi yahu?

    - Gitti!

    - Hilmi'ye fazla kulak asma Bekir karde. Kendini adamdan sayyor...

    - Ayptr efendi. Hakk var, emei var... Sayesinde mlk sahibi oldun. Sayesinde adam olacaksn...

    Nimet'in yumuak sesi pervasz bir nara kadar etkiliydi. Durmu toparland. Bekir hayretle Nimet'ebakyordu. Nimet'in gzleri yeildi...

    - Bekir Efendi, Allah rzas iin bize bir ev bul... Beni snt gibi el kaplarnda boynu bkk brakma.

    Nimet ekinmeden eteini kaldrd. Arkasn bile dnmedi. Beline satlm yeil keseyi bir rpda zp

    Bekir'in ayaklar

    n

    n nne koydu. Nimet'in teni bembeyazd

    .- Bu, benim hakkmdr Bekir Efendi. Babamdan kalan paymdr. Al, sana teslim!

    - imdi ev sras deil. Dkkn aacaz o parayla.

    Durmu, pikin tavrla keseye uzand. Nimet keseyi alp Bekir'e verdi. Yz gergindi. Sesinde birikmi birsertlik vard:

    - Evi bark dzgn olmayann ii doru drst gitmez Durmu avu.

    Bekir, keseyi Nimet'in avucuna brakt. Nimet'in teni scakt...

    Halit Bey limonluktayd. Bekir saygl biimde iskemlesinde oturuyordu. Hizmetiler aralarnda nasl birkonuma olacann merakndaydlar. Nefise beyaz gecelik iinde merdivenlerden iniyordu. Bekir, cesaretle

    ban evirip iniini seyretti. Yorgun bir yzde byle bir gzelliin taze kalmas inanlmayacak kadar zordu.Belli ki, bu kadn dierlerinden ayr tutan ok farkl bir lezzet vard.

    Halit Bey hizmetilere gitmelerini iaret etti. Bu ayn zamanda Nefiseye, "Bekir gidinceye kadar gelme"anlamndayd:

    - Bu iin, bugn bitmesi lazm Bekir Efendi,.. Pazar gn ziyarete gideceim.

    - Bir imkn bulursunuz inallah!

    - Yorma beni...

    - O kk ev harap... Elden karmak isterseniz, bir isteyenini bulurum belki.

    - Hangisi?

    - Soanaa'daki.

    le zeri Bekir, Durmu'la birlikte mer Abed Han'n merdivenlerini ktlar. Msy Lui ceketini giyip

    uzaklat. Bekir, paray masann zerine koydu. Durmu eilip Halit Bey'in elini pmek istedi:- Sen darda bekle!

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    22/83

    Durmu geri geri gidip kapy rtt. Srtm duvara dayad. Pencereden, Sarayburnu grnyordu. Yamurdurmu, etraf prl prld. Bir vapur burnunu kprye evirmi btn hzyla yaklayordu. Hevesle stanbul'useyretti. Kfreder gibi bir sesle sordu:

    - Bizim de hakkmz vereceksin deil mi stanbul?

    Halit Bey paraya elini srmedi. Bekir'e yaklat. Bekir eline eildi. kisi de mesafeli kalmann geleneindedavranlarn kolay kontrol eden kimselerdi:

    - Al bunu.

    Bekir, masaya doru uzanrken, Halit Bey kollarm tuttu. Bekir'i kucaklad, kendine doru ekip sarld. Birsre yle kaldlar. Bekir'in yanaklarm pt. Koskoca Halit Bey alyordu...

    - Eksii olursa da, bul bir yerden tamamla. Beni mahcup etme.

    O gece Nimet, ocuklaryla birlikte Soanaa'daki eve tand. Harap denilen evin eyas btn ihtiyalarnkarlayacak kadar boldu. Ortada iri pembe bir ini soba, iinde klleriyle b raklmt. Yeil damarl mermeraltlk sobann gzelliini ortaya karyordu. Yannda usta bir iiliin dkt pirin bir maa ve krekduruyordu. Nimet sobay temizleyip yakt. Ev snyordu. Sobann effaf penceresinden yansyan renkler Nimeteistedii mutluluu veriyordu. Hakkn vermesini bilen birisi iin Nimet, doludizgin komaya hazrd. Durmukarsn seyrediyordu:

    - Git, yatast!- Uzak dur benden Durmu. Pislie srnmek istemiyorum.

    Bekir, Emniyet Sand'ndaki emaneti getirdi. Paketini bile amadan, olduu gibi Halit Bey'e teslim etti.Halit Bey memnundu. Vakit le zeriydi. Enis Fikri Bey'le beraber yemee gidecekti. Gecikmenin telayla

    beklediine kavumann mutluluu birbirine karm, Halit Bey'i o arbal halinden alp heyecanl bir delikanlhavasna sokmutu. Paketi itinayla a p uzun sre seyretti. Bekir paketin iindekini uzaktan seemiyordu. ilkdefa Halit Bey'i bir eye bu kadar deer vermi olarak gryordu. imdiye kadar Kilisli Nehar'n tezghna

    brakt mcevherler yannda bu paketin deeri ok byk olmalyd. Halit Bey byk dolaptan siyah kadifeylekaplanm kutuyu kard ve emanetle birlikte ekmecesine yerletirdi; kitleyip anahtar cebine koydu. Yznde,kvamn bulmu sabah keyfi vard.

    Kapda Msy Lui'yle karlatlar. Halit Bey bir sre bu vefal muhasebecisini seyretti:

    - Msy, hazrlann pazar gn birlikte ziyarete gideceiz. ofr sizi iskeleden alacak.Msy Lui ekilip yol verdi. Halit Bey, yaad huzurun hakkn demek istiyordu. Kapnn nnde

    bekleyip, Bekir'in kolunu tuttu:

    - Bekir Bey, siz nden buyrun...

    Destegl, aynann karsnda kendini seyrediyordu. Konsolun zerine yerletirilmi bu ahap oymal eskiayna, kim bilir ka yzn kendine anlatt srlarn dostluunu yaam, sonra bu sadk srdaln ta eskilerdenalp, bugn, Destegl'n nne getirmiti:

    - ime douyor; olan olacak. Adn Halit koyacak muhakkak. kinci ad da brahim olsun... Anam kimbilir nasl sevinirbrahim adn duyunca...

    Durmu dkkn temizletti. D yzn boyatt. Eiin ald odalar birletirip byk bir depo yapt.Ortaya, kumalarn alp gsterilecei geni bir masa koydurdu. Ceviz masa, prl prld. nsan, yznn en inceizgilerine kadar her eyi, bu grm geirmi ahabn aksinde grebiliyordu. Duvarlarn tamam, kumatoplarnn yerletirilecei raflarla kapatlm, nlerine tezgh yerletirilmiti. Cephedeki byk pencereden szank, orta masasnn zerine dyor, parlak cilann yanstt renkler duvarlardaki koyu raflara aslyordu.Akam zeri gnein kzl rengi, raflara aslm haliyle, sanki solgun bir tanyeri gibi huzur vericiydi. Durmu,arka tarafta, kendine oturacak bir blme yaptrm, buraya, kk gzel bir masayla bir iki sandalye koymutu.yarn Bekir'in deposundan ilk mallar gelip sralanacakt. Bu ortakln eit pay daha imdiden ikisini deheyecanlandryordu.

    Nimet, harap denilen evi ksa srede bir konak havasna soktu. Halit Bey'in hukuk okumak iin niversiteyegeldii delikanllk gnlerinde yaad bu evin eyas, imdi temizlenmi yzleriyle, Nimet'in zerinde SabitPaann himaye ve terbiyesini hissettiriyordu. Sabit Paa, her eyay zenle setirmiti. Salkm Hanm, uzun ve

    zahmetli bir yolculukla stanbula gelmi, evin denmesine nezaret etmiti. Salk

    m Han

    m'

    n k

    sa da olsageirdii saray terbiyesinden aktard bu zevkli seim, uzun yllar sonra, nihayet kadrini bilecek bir ele gemi,Nideli eraf kz Nimet'in ciddiyetine uygun dmt.

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    23/83

    Dolaplarn birinde, birka eski resim buldu. Abdullah Biraderler'in ektii bir kahverengi fotorafta, genbir kadn ba evinin nnde oturmu, elinde iri bir zm salkm tutuyordu. Geride, gr bykl bir paa, elinikadnn omzuna koymu, nemsenmek isteyen bir hasretle gzlerini uzaklara evirmiti. Sanki, dinlenmekisteyen sevimli bir tebessm, yorgun argn gelip kadnn yzne oturmutu. zerinde ince bir el yazsokunuyordu: "Mesleki ve kalb muvaffakiyetlerini bekliyorum, olum..."

    teki resim, bir enstantaneydi. Haylaz bir ocuk annesinin kucana sramak isterken elindeki salkm

    ekip alm ve btn taneleri hoyrata yerlere samt... Nimet fotorafa hasretle bakt. Nide'deki ba evininserinliini hissetti. lk frsatta resimleri Halit Bey'e ulatracakt. Belki gidip elini de pebilirdi... Can ekti.Uzanp, Salkm Hanm'n tanelerinden birini ald. Arzuyla srd. Az tatland. Akam iin hazrla balad.

    Nimet sobay yakyordu. Durmu banda dikilmiti. Gururluydu. Gzlerinde mutlaka kazanacana inandbaar scakl vard:

    - Dkkn grmelisin. Ak st gibi bembeyaz ettim yzn. ini de dendi. Yarn renk renk kumalarla, bircennet yeri alacak.

    - Diz k! Ksa srede bunca ksmet, sahibine hayretmezse felaket byk olur.

    - om azl kar.

    Msy Lui iskelede bekliyordu. Packard' grnce davran p arabaya doru yrd. Yamur giderek

    iddetini art

    r

    yordu. zerine siyah, tertipli bir palto giymiti. Bu haliyle Msy Lui, mahir bir muhasebecidenok, hatrl bir siyaset adam grnts veriyordu.

    Halit Bey biraz yana kayarak Msy Lui'nin oturmas iin yer at. Aralarnda bir iek demeti duruyordu.San kasmpatlar, siyah deri demenin zerinde gvdesini bytm ay gibi sevimli bir dirilik gsteriyordu.Kkn bahesinden bu sabah toplanm, tek tek elden geirilerek gzel bir demet halinde birletirilmilerdi.

    - Gnaydn efendim!

    - Gnaydn.

    - Ben gelmesem daha iyi olacakt zannederim...

    - Size birey soracan sanmam. Yine de hatrnzda bulunsun, hep iyi eyler syleyin.

    Araba, iddetli yamurdan birikmi sulan saa sola sratarak ilerlerken durgun bir denizde hzlanan birtransatlantiin dalgalarm andryordu. Yedikule surlarndan ktlar. Bu souk pazar sabahnda cadde bombotu.Siyah Packard dar bir yolu geip, iki katl bir binann nnde durdu. Geni bir meydann tam ortasna kurulmu

    bu upuzun gri binann camlan ince uzundu. Uzaktan bakanlar, beyaza boyanm ereveleriyle bu pencereleri,mays sonunda tohumlarn dken kavak aalarna benzetirdi.

    Halit Bey arabadan indi. iekleri Msy Lui'ye verdi. Elinde zenle sarlm byk bir paket duruyordu.Binann giriinde, iki yanl, kvrlarak ykselen geni merdivenlerin ald sahanlkta iri harflerle yazlm birtabela okunuyordu: "htiyar Evi."

    Kap geni bir giri blmne alyordu. Giriin her iki yannda, kucanda sa'y tutan Meryem tablolaraslyd. Tablolarn altna, geni kutular iinde ince uzun mumlar yerletirilmi, yanlarna da kk birerkumbara konmutu. Bir ksm ziyaretiler, mumlarn yakmlard. Lo giriin iinde bu titrek alevler, kapnnher alnda oynaan bir aydnlk yaratyor, gelenleri mutlaka duvarlara aslm Meryem tablolarna bakmayazorluyordu.

    Halit Bey kumbaraya para att. Msy Lui mumlardan birini yak p Meryem tablosunun altndaki boamdanlardan birine yerletirdi. Bayla selamlad. Gz gze geldiler. Saygl biimde yan yana yrmeye

    baladlar. Halit Bey, Msy Lui'yi tekrar uyarmak ihtiyacm duydu:- Ltfen, hibirey hissettirmeyiniz.

    - Herhangi bireyi hatrlayacam sanmyorum.

    - Siz tedbirli olunuz.

    Giri blmnden birka basamak yukar knca, binann sanki sonu hi yokmu gibi iki yana uzayankoridorlar balyordu. 41 numaral oday buldular. Kapy hafife vurup araladlar. Oda aydnlkt. Yamurdamlalar pencere camlarnda birikmi, bu kirli effafln zerinde sanki buzlu bir camm gibi haksz birkoyuluk daha yaratmt. Pencereden dars kolayca grlmyordu ama ieriyi aydnlatacak kadark girmiti.Ortada bir soba yanyordu. Odann tam karsna geni bir yatak yerletirilmiti. st tertipli ekilde kapatlmve pahal bir battaniyeyle rtlmt. Biraz ileride bakc kadnn kk yata grlyordu. Ayn tertip vepahal itina bu kk yatan zerinde de uzanmt. Pencere kenarnda tekerlekli bir sandalyeye oturmu birsiyah yumak dikkat ekiyordu. Alaca klar iinde, bu grm geirmi siyah varlk, ayn sessiz tavryla olanlara

    ilgisiz kalm gibiydi. Bencil bir ihtiyarn son gnlerindeki bovermiliiyle olan bitene srtn evirmi gibiydi.Bakc kadn nazik biimde uyard:

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    24/83

    - Bayan Nora, misafirleriniz geldi.

    Bakc kadn, tekerlekli sandalyeyi yava yava gelenlere doru evirdi. Msy Lui'nin elindeki ieklerialp vazoya koydu. Yavaa, Halit Bey'e fsldad:

    - Son gnlerde kendisini fazla zorluyor. Ben dardaym. arabilirsiniz...

    Sonra usulca odadan ayrld.

    Her ikisi de ayaktaydlar. Birbirlerini szyorlard. Biri yreklenip birey sylemese, byle bakarak belkisaatlerce bekleyebilirlerdi. Msy Lui bir an nce grevini yapp uzaklamak istiyordu. Yaklap yanan pt:

    - Seni iyi grdm Nora.

    Bayan Nora siyahlar iinde, yorgun fakat iddial bir gzellik sergiliyordu. Baklarnda hibir kprdamayoktu. Sessizlik iinde, gelenleri artacak kadar dik bakyordu. lk defa grd bu iyi giyimli kimseleri,konuyu merak etmeyen sade baklarla seyrediyordu. Sesi, gen bir insann tkan p kalm heyecannandryordu:

    - Sizi tanyor muyum efendim?

    Halit Bey bulunduu yerden yava yava Msy Lui'nin yanna geldi. Bir ince el hareketiyle bu rkmgvdeyi ne kard. Sesinde gn grm bir hayranlk vard.

    - Lui! Kk kardein.

    Msy Lui, Norann yanaklarn bir kere daha pt ve telasz admlarla odadan kt. Halit Bey hlolduu yerdeydi. Bayan Norann hibir eyi hatrlamayan baklarndan rahatsz deildi. Tek bir kelimesyleyinceye kadar saatlerce yle ayakta beklemeye hazrd. Ayn oyunu defalarca oynam, Bayan Norannyznde tek bir tandk gl ya da bak grmeden ayrlp gitmiti. Saatlerce btn varln paylat kadn,

    byle aresizlik iinde seyretmekle kendini en irkin ahlakszla yataklk etmi ar bir suun sahibi gibigryordu.

    Otuz yl ok uzun bir zamand. Merutiyet'in ilan edildii gece, Sen Nehri kylarnda omuzlarndan tutupkucaklad bu gen vcut, uzun yllar nikhl scakln btn nazlarn Halit Bey'in genlii iin sunmutu.Halit Bey, karsyla Harran'a dndklerinde, koca airetin, atlarla yola k p gelin alayn karlaylarnhatrlad. Usta binicilerin tarlalara dolu dizgin srd Arap ksraklarnn kineyiinde, bu varlkl paaocuunun saadetini kskanan bir ahlan grlyordu. Bayan Nora, hayranlkla seyrettii binicileri kutlam,sonra, gzne kestirdii ksraa atlayarak, evreyi nce korku, sonra hayret iinde brakan bir inceliklegezinmiti... Sabit Paa etrafndakilere kar derinlii kavranmayan bir nmeyle gerei kabul ettiini

    anlatmak istemiti:- Gelinim gvur da olsa, cesur...

    Bayan Nora, smsk sarlm olduu sandalyenin tekerleklerinden glkle elini kaldr p boynuna dorugtrd. Halit Bey donmu gibi seyrediyordu. Karsndaki gzel vcut, uzuvlarndaki aresizlii yenmek iinizleyeni aclara boan bir gayret iindeydi. nce, uzun parmakl elini boynunda bir sre dolatrd. Tek canl vediri kalan, sesiydi:

    - Kzmz olursa, adn Salkm koyalm... Annenin inceliini yaatacak birey istiyorum senden.

    Halit Bey donmutu. Kprdayacak hali yoktu. Seneler sonra, o scak sesi yeniden duymu, kendini dehetevaran bir utan iinde hissetmiti. Yaklat, ellerini tutup pt. Bayan Nora'nn teninde tam krk yllk dostlukvard. Halit Bey elindeki paketi at. Siyah kadifeyle kapl kutunun iinden krmz atlasa zenle yerletirilmikolyeyi kar p bayan Nora'nn boynuna takt. Siyahlar zerinde kolyenin prlantalar, iri bir zm salkmgibiydi.

    Uzun bir sapn zerine, iri iri yakutlar halinde ilenmi zm taneleri, eyll sonunda bozulan Harranbalarnn kzl salkmlarn andryordu.

    Bayan Norann gzlerinde mutluluk dolat. Parmaklarn, boynundaki salkmn taneleri zerinde gezdirdi.Buz gibi talarda, kolyeyi kendisine hediye eden Salkm Hanm'n eskimeye yz tutmu hatras canland:

    - Gelinimsin, kzmsn...

    Salkm Hanm, gelinini sevgiyle kucaklam, ksrak srtnda yaz bir ciriti gibi erkeklere parmaksrtan buMusevi kznn pervaszln iine sindirmiti.

    Halit Bey hemen duvardaki aynay getirip Nora'nn yzne tuttu. Nora, canl baklarla bir sre ypranmehreyi seyretti. Birden gzlerindeki haylaz mavilikler utu, yerini piman bir grilik ald. Korkulu bir sesle HalitBey'i itti:

    - Sizi tanmyorum Beyefendi. Hediyenizi kabul edemem. Ben iffetli bir kadnm!

    Msy Lui darda bekliyordu. Halit Bey'in yznde, btnnden kopmu bir tebessm hakszl vard.Arabaya binerken sesi sevinliydi:

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    25/83

    - Bir ara hatrlar gibi oldu. Salkm Hanm' zlediini syledi.

    Sabit Paa'nn atn sordu, ama gzleri hep bana glyordu.

    Msy Lui, saygyla Halit Bey'in arabaya binmesine yardm etti. Gzleri yanl bir yargyla cezalandrlmgibi slakt:

    - Beni bir daha buralara getirmeyin!Kapy rtt. Kendini bolua atar gibi iddetli yamurun iinde koar adm yrmeye balad. htiyar

    Evi'nin beyaz ereveli pencereleri uzaktan bir kavak orman gibi grnyordu. Mays gelince, kimbilir hangiyellerde esecekti...

    Nefise, Moda Kulb'nn merdivenlerinden inerken, btn baklar kendisine evrildi. Mavi ipekler iinde,gkyznden yeni inmi rkek bir melek gibi saklanmas imknsz bir saflkla yryor, evresindeki istekleridoludizgin hzlandryordu. Doru oyun salonuna geti. Akama, Enis Fikri Bey'lerle birlikte yemekyiyeceklerdi. Misafirleri gelene kadar ansn denemek istedi. Gani Bey'in bo beklettii masaya oturdu.Sigarasn azla takt:

    - Ate...

    Enis Fikri Bey'in yz bembeyazd. Sanki uzun sreden beri uzak kalmak istedii o kt haber, hiummad bir anda karsna km gibi sarslmt. Nazl Hanm'n koluna girmi, huzursuz gzlerle Halit Bey'iaryordu. Nefise Hanm' oyun masasnda grnce, karsn bir iskemleye oturtup Nefise'ye doru yneldi:

    - Halit Bey'i aryordum Hanmefendi. Fevkalade mhim syleyeceklerim var...

    Nefise ocuklar gibi sevinliydi. Kartlar gsne bastrp yumuack bir sesle rica etti:

    - Enis Bey n'olur bu eli tamamlayaym, ansm yle yaver M...

    - Halit Bey'le grmem lazm...

    Gani Bey, Nefisenin baucunda bekleyen bu telal aile dostunu bir an nce savmak iin azna gelen ilksz syledi:

    - Zannederim bahede dolayor...

    - Bu havada m?

    Enis Fikri Bey'in sesinde, herkesi ayplayan hayret gizliydi. Baheye doru yrd. Halit Bey havann nemlive souk olmasna aldrmakszn hrsl bir ekya gibi kprm denizi seyrediyor, sanki, bu usuz bucakszhrn maviliin tesinde, zlemini ektii ocukluk gnlerinin hr ve bereketli Harran Ovas'ndaki kavurucuscakl aryordu. Halit Bey, Enis Fikri Bey'den olduka bykt. Fakat aralarndaki ya farkna ramen okkkl ve terbiyeli bir dostluk iindeydiler. Halit Bey, Enis Bey'i grnce kollarn uzatt:

    - Geliniz Enis Fikri Bey, baknz deniz ne kadar davetkr. Biraz seyredelim, sonra sofraya geeriz... Bugnsakin bir saadet iindeyim.

    Enis Fikri Bey, Halit Bey'in bu rahat halini hayretle seyretti. Halit Bey gibi tecrbeli birinin byleumursamazlk iinde olmas akla uygun deildi. aknlk iinde ne syleyeceim kestiremiyordu. Kendisinitoplad:

    - Halit Bey, anlalan haberiniz yok. Gelmeden nce ajans dinledim. Saraolu ok kesin konuuyordu.

    kisi birden duraklad

    lar. Bak

    lar

    ndaki donukluk, korkulu bekleyiin gerekletiini anlat

    yordu. Enis FikriBey, ancak Halit Bey'in duyabilecei kadar sakin bir sesle acy ortaya koydu:

    - Varlk Vergisi ilan edildi...

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    26/83

    II

    Faik Bey, geceyars ald telefonla telaland. Sabaha kadar uyumadan, syleyeceklerini dnd.Kendisinde mucize satan cmbl bir Mesih iddias gryor, Vekil'in, szlerinin etkisinde kalacannemniyetini tayordu. Aklna gelenleri bir liste halinde sralam, sabah bir iki ilave yaptktan sonra cebineyerletirmiti. Mnasip bir lisanla fikirlerini aka belirtecekti.

    Erken saatte Pendik stasyonu'na geldi. Fabrika iileri srler gibi tek bir istikamette sabah vardiyasndevralmaya gidiyorlard. Tombul yanakl bir Arnavut salepi sabahn erken souunda, tarn kokularna

    bulanm tadna doyulmaz bir scaklk satyordu. stanbul'un kurtulu gnyd. Okulun bahesine bayraklaraslmt. Yal bir kadn elindeki bezle tabelay temizliyordu: "Cumhuriyet lkokulu..."

    Garefi, saygyla Faik Bey'e yanat:

    - Beyefendi, trenin biraz rtar var. eri buyurun, burada yeceksiniz...

    Garefinin odasna girdiler. Scak bir salep iti. Pencereden banliy yolcularnn boynu bkk telalarnseyretti. Bu zinde sabah konumasnn arkasndan, perian bir akam dn gelecek, yataa dm bir ihtiyaryorgunluuyla geceleyecekti.

    Trenin gelii geciktike, Faik Bey'in dnceleri durgunlayor, donuklam bir nee gibi etkisinikaybediyordu. Dn gen bir mfettile meseleyi gzden geirmi, onun mektep kokan konumasna biraz hayatkatmak iin kendisini zorlamt. Karda Adalar grlyordu. Zihni gerilere kayd. Bykada'da Mithat CemalBey'le tanm, grltl kahramanlk iirlerinin hretli airini hayranlkla seyretmiti. Galata Noteri MithatCemal, bir iki kadeh itikten sonra ince duygulu drtlkler okumaya balamt. Bir msra, hl ilk iittiigndeki etkisini srdryordu: "Uurumsuz bir irtifa aradm..."

    Tren gara girdi.

    Ankara Ekspresi'nin son vagonundan hatrl misafirler indi. Minicik boylu, hareketli, sinirli grneni MaliyeVekili Fuad Aral'yd. Dierleri, Vekil'in gerisinde, kdemlerine gre dzenli ve dimdik duruyorlard. Nazik

    biimde el sktlar. Vekil'in zerine oturtulmu ba, dar omuzlarna zorla yklenmi bir akraba tabutu kadar byk ve souktu. Kaim ereveli gzlnn zerinden taan gr kalar, yulaf demetleri gibi iri yznedalmt. Kemik renkli teni, sinirlenince koyulaan vahi bir ban gibi yzne yap p, insana rkntveriyordu. Kocaman burnu, macuncu malasndan kurtulup hzla aa sarkan kays karamelas gibi koyurengiyle etli, iri dudaklarnn zerinde birikmiti. Gzleri hayret edilecek kadar maviydi. Bu cinasl maviliketkisini hemen gsteriyordu. ocukluunu geirdii Midilli Adas'nn kayalklarndan seyrettii denizin renginive oynak tabiatn al p, btn evsafyla sert terbiyesine sindirmiti. Olduundan farkl gzkmeyen gveniindeydi. Yznde takn fkeyle, aikr sabr i ie yayordu:

    - Bizim eve gidelim, rahat konuuruz.

    Faik Bey, yol boyunca Vekil'i dnyordu. Fuad Bey, gzlerini karsndakine eviriyor, hkmnverinceye kadar krpmadan bakarak bakasnn aklndan geenleri inanlmaz hzla okuyordu.

    Bu bacaksz ttihat eskisinde Ali Paalar, Reid Paa'lar hatrlatan ciddiyet ve kararllk vard.

    Otomobiller Erenky'deki kkn bahesinde pe pee durdular. Bahenin tanzimindeki itina dikkatekiyordu. adiye Hanm, sevimli bir telala Fuad Bey'i karlad. Gn grmstanbul hanmefendileri tavrylaelini pmek istedi.

    Kkn hereyi sahiden gzeldi. Sade tercihler, yan yana gelince iddial bir zarafete dnmt. almaodasna ktlar. Geni koltuklara oturdular. adiye Hanm, misafirlere kendi eliyle piirdii kahveleri ikram etti.Fuad Bey konuya girmeden nce, elindeki mal tartmaya meraklyd:

    - Faik Bey, Diyarbakrlymsn. airi, edibi bol yerdir...

    Aral, derin bir vukufla ediplerden, airlerden sz ediyor, sekin rneklerle artc bir hafza sergiliyordu.Arad kvam bulmu, havay yumuatmt. Birden sesinin tonunu deitirdi:

    - Evet Faik Bey, hakknzda sylenenlerin doru olduuna ok zor inandm. Vergiye karymsn...

    Faik Bey, ar bir muameleye maruz kalmt. Ayn slupta cevap vermek istiyordu. Belli ki, arkadalarnnhibirisi kendinden yana kmamlard. Varlk Vergisi'yle ilgili olarak hazrlad btn teknik ve mali endielerlistesini kafasndan att. Berrak bir zihinle sesini ykseltti:

    - Verginin siyasete alet edilmesine siz vasta olmaynz. Bir tesadf hissiyle hareket ediyorsanz, bu size

    yakmaz.

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    27/83

    Odaya sessizlik hkim oldu. Aral, srklenmekte olduu faciann derecesini kavrayacak kadartecrbeliydi. Bir tesadf hissiyle hareket... Bu sz Aral'ya ar geldi. Ta ilk maliye mmeyyizliinden beri,karlat hibireyi tesadf hissiyle izah etmemiti. Sesi sevimli bir manzumeyi kt okuyan mektepli kadarheyecanlyd:

    - Ben ttihatlar gibi yapmyorum, yalnz gayrimeru kazanlardan vergi alyorum. Ne olacaksa olur...

    Bu szler, toplantnn bittiini bildiriyordu. Aral, kestirip atmt. Faik Bey'in izin istemesine frsat

    kalmadan kendisine yol gsterildi. adiye Hanm, mermer eie kadar uurlad. Sesi hl misafirperverdi:- Arzu ederseniz bahvan biraz iek toplasn. Hanmefendiye gtrrsnz.

    Aral, Faik Bey'in gidiini pencereden seyrediyordu. Ban evirmeden hkmn aklad:

    - evket, bu ocua dikkat et; enmeyen zihni var. Frsat yarat. Bavekil'e gtrelim. DndkleriniSaraolu'na anlatsn.

    Sonra derin bir teneffs boaltr gibi fsldad:

    - Her ikisinde de cinsini tayin edemediim bir delilik var.

    Faik Bey, Erenky'den ayrlrken sarho gibiydi. Hep ittihatlar dnd, ittihatlarn ibana gelileri,dleri, kalar ocukluuna rastlyordu, ittihatlk Rumeli'de doup byd iin Anadolu'yu tanyamamve pek sevilmemiti. "Hibiri geride servet brakmadan gittiler; namuslu adamlarm" diye kendi kendinesylendi. Kendisini taral gryor, bodur bir sahil ocuu karsnda abucak yklm olmasn

    hazmedemiyordu. Gnler, hzl ve ktyd. Hitler'in yldz sararmaya yz tutmu, harp ilahngilizlere glmeyebalamt.

    Otomobil, Caalolu yokuunu trmanrken, beceriksizce kaybettii sava teselli edecek birey aryordu.Sonunda bulmu gibi rahatlad. "Cumhuriyet'in, ittihatlar apnda i grecek adamlar yok" diye dnd.Arabay durdurdu. Sakin ekilde indi. Yamur dinmiti. Yz serinlik istiyordu. Vilayet'e doru yrmeye

    balad.

    Mehmet Esad Bey huzursuzdu. Yuvarlak ereveli gzln sk sk kar p masann zerine atyor,nndeki dosyaya dokunmaktan korktuunu etrafndakilere belli etmeye alyordu. Mfettilik yllarndanedindii bir alkanlkla, yeil kalemi dileriyle iniyor, btn hrsm bu kalemden almaya alan aresiz birisigibi kvranyordu. Kaim izgili ceketinin iine, pahal bir vitrinden alnm koyu renk kazan giymiti.Dokunsa, btn vcudu szlayacakt. Burun deliklerinden dudaklarna uzanan geni alan iinde kirli bir

    kesmeekeri andran krl byklar elindeydi. Durmadan yoluyordu:Kendimi mesul hissetmiyorum. Kanunu Bavekil not ettiriyor. Ben de evket'in yardmyla madde haline

    koyuyorum.

    Mstear, memurlarndan bir tr af, hatta ilerisi iin efaat talep eder gibiydi. Odada drt kiiydiler. TeftiHeyeti Reisi evket Adalan ile zmir Defterdar Mmtaz Tarhan, kopacak frtnada, sanki snacaklar liman

    bulmu gibi rahattlar. Faik Bey'i ne sreceklerdi.

    Adalan uzun boyuna, geni gvdesine uygun dmeyecek kadar yumuak baklar tayordu. Aral'nnyetitirmesiydi. Bir gn Aral, himaye ettii bu zmirliye ilerisi iin byk mitler beslediim hissettirmi,sonra iltifatna disiplin katmak ihtiyac duymutu:

    - evket, u yumuak tabiatn olmasa, iyi bir efe olabilirsin. Gvden buna msait.

    Adalan, ban elleri arasna alm, koltua kmt. Frtnann kopacan seziyordu. Mstearlk odasnnen geni duvarnda, Sami Yetik'in "Sarkam facias"n canlandran tablosu aslyd. Kany eken kzlere

    omuz vermi kadnn yzne sanki torununu okayan bir nine mutluluu yerletirilmiti. Alnna glge vermekiin, mor kahverengi aras bir renk seilmi, bu koyuluk, giydii bol iekli basmann havasna hzn getirmiti.

    Faik Bey, Adalan' seyrediyordu. Bir byk kasrgann kr olan bu yz kiloluk simsiyah vcudun sankinefesi kesilmiti. Yakndan bakldnda, yznde birair ruhun kamay dnen aresiz rpnlar grlrd.Yufka yrekli Adalan'n kvrak idarecilii, belli ki, Aral'nn elinde burumutu.

    Kap ald. Tokmaa yakn bir yerden o iri ba tekrar grnd:

    - Haydi Mstear, al adamlarm arkana. Bavekil bekliyor.

    Aral, kapy ak brakp yrd. erdekiler telala koup

    Aral'nn arkasna dizildiler. Adalan, tekilat ile hkmet arasnda kaln fakat oynak bir kproluturuyordu.

    Saraolu gelenleri ayakta kabul etti. Gerisinde, ince, uzun boylu, saydam bakl birisi duruyordu.Mnakaa ettikleri konunun evrakm toplama telandayd. Saraolu gelenlerin elini skt. Fena kokulu birey

  • 8/6/2019 Yilmaz Karakoyunlu Salkim Hanimin Taneleri

    28/83

    yaylacakm gibi huzursuzdu. Sinirli grnmemeye gayret ediyordu. Oturmad. Etrafl bir grmede meseleninzne inmek yerine, ayakst toplantsnda talimat tekrarlamay kafasna koymutu.

    Aral, Faik Bey'le Mmtaz Bey'i usta satran oyuncusunun piyon amas gibi rahat birekilde ileri srd:

    - Efendim, ite vergimizi stanbul ve zmir'de tatbik edecek iki delikanl. Faik kte ve Mmtaz Tarhan...

    Saraolu dorudan sordu:

    - stanbul'da havalar nasl?- Kark, kararsz... Frtnaya doru.

    Saraolu, basknn dozunu artrmak istiyordu. yle tumturakl, erdemli uzun cmleler yerine ksa szlerlesorgusunu srdrd. Szlerinde, berbat ve maskara manalar karmaya imkn vermeyen bir alayclk vard.Bunu, somurtkan bir ehrede gizlemeye alyordu:

    - Muhtekirler, bezirganlar ne lemde?

    - mr devletinize dua ile meguller.

    Aral'nn yznde ks ks glen hem akll, hem deli bir rahatlk belirdi. Aral, kar koyamayaca birkudret karsnda diz km, Bavekil'in btn isteklerini aynen kanunlatrmak iin Maliye'ye aktarmt. FaikBey'in Erenky'de syledii szler hl kulaklarndayd. Bir tesadf hissiyle hareket... Saraolu, durumu farketti. Gerginleiyordu. Yzndeki genlik kadar sevimli olgunluk kaybolmaya balad:

    - Senden on be gnde yz milyon Ura istiyorum...

    - Bu felaket olur efendim.

    - Felaket insanolunun kar kamayacaey deildir. Biz Cumhuriyet'i nasl kurduk, biliyor musun?

    - On be gn yetersiz; hatta imknsz.

    - Bu iin bir de fiyat politikas var. Mallan piyasaya dkeceim... Fiyat hakkndaki emellerimiz tahakkuketsin, o zaman sana istediin mhleti veririm.

    Saraolu'nun lehesinde, barbarln eline dm bir Mlkiye lisan feryat ediyordu. Faik Bey, son birrpn daha sergilemek istedi:

    - Btn midimizi size balamtk efendim...

    - z yleyse Defterdar...

    Grme bitmiti.

    Babakanlk'n koridorlarnda, ince, uzun boylu, saydam bakl adam koarak kafileye katld:- Ben Hariciye Vekleti Hukuk Maviri Emin Sipahi. Cesaretinizi tebrik derim. Lakin, ifadenizin

    anlaldndan emin deilim.

    Faik Bey, Emin Bey'in yznde sadelik iine yerletirilmi bir gven seyretti. Bu gven, ince nakl biripek seccade gibi serilmiti:

    - Bu bir soygundur Emin Beyefendi.

    - Nasl hatrlanacaz kimbilir? Kimsenin umurunda m?

    Emin Sipahi Bey, biraz evvel ieride iittii azarn etkisiyle periand. Kanunla ilgili endielerinipekitirmek iin eliliklerin bask kuracan syleyince, Saraolu hiddetlenmiti. Her sznde mana, herfikrinde hikmet olduuna inanm bir vaiz gibiydi:

    - Syle o aptal Olympos sakinlerine, dalarnda otursunlar...

    Sonra, sert bir sedir yastna dayanm paa tavr taknarak eklemiti:- Arkada! Ben Osmanl sadrazam deilim. Bana byle bir teklifte bulunamazlar.

    Emin Sipahi Bey, grmeyi Hariciye Vekili Numan Menemenciolu'na aktarnca, tecrbeli vekil,memurunu sakinletirmek iin bir puro ikram etmi, sonra fsldamt:

    - Saraolu, stanbul'u Bizans; Ankara'y da Edirne sanyor...

    Bizans' yeniden fethe km bir Cumhuriyet yenierisinin h