Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i)...

55
Yakn Çevremizdeki Organizmalar YAKIN ÇEVREMZDEK ORGANZMALAR Sevcan GÖK , Berrak Karahan , Pnar Kerbetan Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eitim Fakültesi, Fen Bilgisi Öretmenlii [email protected], [email protected] , [email protected] ÖZET Yakn çevremizde bizi dorudan etkileyen ve ya)ammz dei)tiren birçok organizma bulunmaktadr. Bu organizmalar çou zaman gözle görülemeyecek kadar küçük olduu için, organizmayla kar)la)r kar)la)maz tedbir almamz engeller.Yakn çevremizdeki organizmalarn bizi etkileyen en önemli faktörü hastalklar.Bu hastalklar çou zaman bula)cdr ve birkaç ki)iden ba)layarak ktalar hatta dünyay etkileyen pandemik salgnlara neden olmaktadr.Bula)c hastalklarn ba)nda virüsler gelmektedir.Virüsler canl ile canszlar arasnda ne olduu tam olarak bilinemeyen yaratklardr.Birçok çe)idi ve )ekli olmasna ramen ayn yap plann izlerler.Virüsler ele geçirdii hücreyi kendi denetimi altna alarak onun kendi görevini yapmasn engeller ve hastalklara neden olur.Dünyada birçok salgn hastalk virüsler yüzünden meydana gelmi)tir.Ku) gribi,domuz gribi,aids gibi birçok hastalk insanlk tarihini büyük ölçüde etkilenmi)tir.Günlük ya)ammza da birçok etkileri olan virüslerin, günümüzde neden olduu baz hastalklarn tedavileri kolaylkla yaplabilirken baz hastalklarn hala tedavisi yaplamamaktadr.Buda virüslerin hayatmz ne kadar çok etkilediini göstermektedir.Yakn çevremizde hastalklara neden olan etkenlerden birisi de ev tozu akarlardr.Bu canllar yastklarda,yorganlarda,hallarda,kilimlerde bol miktarda bulunmakta ve alerjiye neden olmaktaktadr.Ev tozu akarlar nemli ortamda hzla çoalmakta ve yüksek scaklkta ortadan kaybolmaktadr.Ayrca deri döküntüleri ile de beslenmekte ve d)ksndan hastalk nedeni olan alerjenler meydana gelmektedir.Evimizde bu akarlardan korunmann yolu tüylü materyallerden uzak durmak,yatak yorgan gibi uykuda temas ettiimiz e)yalar havalandrmak,temizliini düzgün bir )ekilde yapmaktadr. Yakn çevremizde bulunan dier organizmalar ise mantarlar, riketsiyalar ve protozoalardr. Mantarlar ökaryotik, klorofil içermeyen,

Transcript of Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i)...

Page 1: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

YAKIN ÇEVREMİZDEKİ ORGANİZMALAR

Sevcan GÖK , Berrak Karahan , Pınar Kerbetan

Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi, Fen Bilgisi Öğretmenliği

[email protected], [email protected],[email protected]

ÖZET

Yakın çevremizde bizi doğrudan etkileyen ve yaşamımızıdeğiştiren birçok organizma bulunmaktadır. Bu organizmalar çoğuzaman gözle görülemeyecek kadar küçük olduğu için, organizmayla karşılaşır karşılaşmaz tedbir almamızı engeller.Yakın çevremizdeki organizmaların bizi etkileyen en önemli faktörü hastalıklar.Bu hastalıklar çoğu zaman bulaşıcıdır ve birkaç kişiden başlayarak kıtaları hatta dünyayı etkileyen pandemik salgınlara neden olmaktadır.Bulaşıcı hastalıkların başında virüsler gelmektedir.Virüsler canlı ile cansızlar arasında ne olduğu tam olarak bilinemeyen yaratıklardır.Birçok çeşidi ve şekli olmasına rağmen aynıyapı planını izlerler.Virüsler ele geçirdiği hücreyi kendi denetimi altına alarak onun kendi görevini yapmasını engeller ve hastalıklara neden olur.Dünyada birçok salgın hastalık virüsler yüzünden meydana gelmiştir.Kuş gribi,domuz gribi,aids gibi birçok hastalıkinsanlık tarihini büyük ölçüde etkilenmiştir.Günlük yaşamımıza da birçok etkileri olan virüslerin, günümüzde neden olduğu bazıhastalıkların tedavileri kolaylıkla yapılabilirken bazı hastalıklarınhala tedavisi yapılamamaktadır.Buda virüslerin hayatımızı ne kadarçok etkilediğini göstermektedir.Yakın çevremizde hastalıklara neden olan etkenlerden birisi de ev tozu akarlarıdır.Bu canlılaryastıklarda,yorganlarda,halılarda,kilimlerde bol miktarda bulunmakta ve alerjiye neden olmaktaktadır.Ev tozu akarları nemliortamda hızla çoğalmakta ve yüksek sıcaklıkta ortadan kaybolmaktadır.Ayrıca deri döküntüleri ile de beslenmekte ve dışkısından hastalık nedeni olan alerjenler meydana gelmektedir.Evimizde bu akarlardan korunmanın yolu tüylü materyallerden uzak durmak,yatak yorgan gibi uykuda temas ettiğimiz eşyaları havalandırmak,temizliğini düzgün bir şekilde yapmaktadır.

Yakın çevremizde bulunan diğer organizmalar ise mantarlar, riketsiyalar ve protozoalardır. Mantarlar ökaryotik, klorofil içermeyen,

Page 2: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

hiflerden oluşan, spor oluşturan ve heterotrof yaşayan organizma grubudur. Kendi besinlerini kendileri yapamadıklarından dolayısaprofit, parazit ve simbiyotik olarak yaşarlar. Mantarlardan bir çok şekilde faydalanırız. Ekmek yapımında, fermentasyon yaparak alkollü içkilerin eldesinde ve de penisilin gibi bir çok antibiyotiğinüretilmesinde mantarlardan faydalanırız. Mantarların faydalanılan yönlerinin yanında zararları da vardır. İnsan, hayvan ve bitkiler üzerinde parazit yaşayarak hastalık meydana getirirler. En sık ayak parmak arası, koltukaltı, kasık gibi yerlere, bunun dısında sırt,gögüs,ayak tırnakları gibi yerlere yerleşerek kaşıntı, kızarıklıkoluştururlar.Eğer müdahele edilmezse iltihap oluşturabilir ve ciddi rahatsızlanmalar görülebilir. Korunmak için pamuklu giysiler giymeli, iyice kurulanmalı, başkasının tarağını, havlusunu kişisel eşyalarınıkullanmamalıyız. Riketsiyalara baktığımızda bunlar bit,pire ve kene gibi asalakların bağırsaklarında yaşayarak insan kanını bu canlılarınemmesiyle o bölgeyi enfekte ederek hastalık meydana getirirler.Halk arasında lekeli humma diye bilinen tifüs hastalığı bit aracılığıyla insana taşınır. Yeryüzündeki tüm hastalıkların çoğu sularla ilişkiliolarak ortaya çıkmaktadır. Yılda yaklaşık 200 milyon insan su ile ilişkili hastalıklara yakalanmakta ve yılda 2 milyon kişi kirli sulara bağlı hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Suda yaşayan canlılardan hastalıklar bulaşmaktadır ve bu canlılardan en önemlisi PROTOZOA lardır. Protozoalar; kolera, tifo, tetanos ve verem gibi bulaşıcı hastalıklara yol açar.

Bakteriler de çevremizde bulunan diğer bir organizma türüdür.

Mikroskobik oln bakteriler monera aleminde yer alırlar. Prokaryot özellik gösterirler fakat zarla çevrili organelleri ve de zarla çevrilmişbir nukleusu yoktur. DNA ları sitoplazma sıvısı içerisinde dağılmışşekilde bulunmaktadır. Ayrıca sitoplazmalarında bulunan tek organelleri zarsız olup protein sentezlemeye yarayan ribozomdur. Bunun dışında organel bulundurmazlar. Bakteriler organik atıklarınbol bulunduğu, kirli suların çok olduğu, çöplerin fazlaca birikip kokuştuğu yerlerde yaşaralar. Bakterileri sınıflandırırken birçok kıstas kullanmaktayız. Bunlar; beslenme şekillerine göre, oksijen ihtiyacına göre, Gram boyasıyla boyanmasına göre ve şekillerine göredir.

Hayatımızda sürekli duymaktayız şu hastalığa sebep olan bakteri, bakteri vardır elleme, bakterilerden korunmak için ellerini yıkamalısın gibi kullanımları fakat bahsedildiği gibi bütün bakteriler zararlı mıdır? Bu soruya cevabımız tabiî ki hayırdır. Yararlı olanbakteriler de vardır. Hatta hayatımı devam ettirebilmemiz için gerekli olan bakteriler de.

Bakteriler uygun ortam koşulları sağlandığında çok hızlı olarak üreyebilmektedirler. Bundan dolayı da zararlı olan yani patojen özelik gösteren bakteriler vücudumuza girdiğinde onlara uygun ortamı

Page 3: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

sağlamış oluyoruz ve uygun davranmadığımızda çoğalmalarınayardımcı oluyoruz. Fakat dikkat etmemiz gerekenleri bilirsek patojen bakterilere karşı dayanıklı olup hastalıklara davetiye çıkarmamış oluruz.

Anahtar Kelimeler: Virüs, ev tozu akarları, mantar, riketsiya, protozoa VİRÜSLER VİRÜSLERİN KEŞFİ

Virüs kelime olarak zehir anlamına gelmektedir. Robert KOCH, Louis PASTAEUR ve diğer bilim adamları bulaşıcı hastalıklarınnedenini bakteri olarak bulmuşlardır. Bilim adamları 19. yüzyıldatütün bitkisindeki mozaik hastalığının nedenlerini araştırırken, buhastalığın bulaşıcı olduğunu ortaya koymuşlardır. Ancak buna nedenolan şeyin ne olduğunu bulamamışlardır. Hasta bitkinin yaprakları,mozaik bir şekilde lekelendiği buruştuğu için, bu hastalığın ismini tütün mozaik hastalığı olarak belirlemişlerdir.

Virüsler ilk zamanlarda bakterilerin salgılamış olduğu bir zehirli madde olarak düşünülüyordu. Ancak sonra virüs bir organizmaya bulaşan, bakterilerin salgıladığı bir zehirli madde olarak kabul edildi. Bilim adamları virüsün bir organizmaya bulaşarak hastalık yaptığınıgösterdi. Tütün bitkisinden çıkarılan özüt, porselenden yapılmış bir filtreden geçirilerek virüsler yakalandı. Süzülen özüt, hastalığınbulaşmadığı tütün bitkisinin yapraklarına sürüldüğünde, bitkinin hastalandığı ortaya çıktı. Hollandalı mikrobiyolog M.W. BEIJERINCK bu hastalığın bitkinin bütün organlarına zamanla yayıldığınıgözlemledi. 20. yüzyılda, tütündeki mozaik virüsünün yanı sıra bitkide, insanda ve hayvanlarda çeşitli hastalıklar yapan canlı sıvılarınolduğu keşfedilmiştir. Salatalık, patateste mozaik hastalığı yapan virüsler sayılabilir. İnsanlarda ise sarı humma, çocuk felci, grip,kızamık, kızamıkçık, kabakulak ve su çiçeği gibi hastalıklara neden olan virüslerin olduğu da görülmüştür.

VİRÜSLERİN YAPISI

Bir virüs bir organizmada hastalık yapabilen en küçük canlıdır.

Dış görünüşleri, yapıları ve genel özellikleri bakımından diğer organizmalardan birçok farklılık gösterirler.Bakteri, protozoa ya da mantarlar gibi gerçek bir bir hücre yapısı göstermezler.

Nanometre ,gözle göremediğimiz maddeleri ölçmek için kullanılır. 1nm =o,oooooooo1 m

Page 4: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Virüslerin bakterilerden ve mikroorganizmalardan daha küçüklerdir. yaklaşık 20 - 400 nm arasında değişirken, bakteriler ortalama 1000 nmdir. Başka bir deyişle 1 mikron büyüklüğündedir. Virüslerin en büyüğü bile, en küçük bakteriden daha küçük ya da hemen hemen aynı büyüklüktedir.

Nükleik asidi koruyan protein yapısında kılıflar kapsid denir. Viral genom ve kapsitten oluşan bölüme virion adı verilir. Kapsid, kapsomer adı verilen daha küçük bölümlerden yapılmıştır. Virüsütanımlamada önem taşırlar. Ayrıca kapsidin nükleik asidi koruma, hücre dışında yaşama ve yeni hücrelere virusun girmesini sağlama özellikleri vardır. Kapsomerleri oluşturan yapı üniteleri belirli bir simetri içerisindededirler.Helikal simetri,kübik simetri ve kompleks yapıda bulunabilirler.

Virüsler tamamen hangi hücreye enjekte olmuşsa o hücrelerin sistemlerinden faydalanırlar.Bu nedenle zorunlu hücre içi parazit olarak yaşamlarını sürdürürler.Canlı hücrelerin dışında yaşamlarınısürdüremezler.Metabolik aktivite gösteremezler.Hücre içine girmeleriyle birlikte o hücrenin metabolik sistemlerinden yararlanmaya başlarlar.Hücre dışında inaktif ,hücre içinde ise aktif duruma geçerler.Yalnızken metabolik aktivitelerini sürdürecek enzimleri bulunmamaktadır.Bu nedenle yaşamlarını sürdürebilmeleri için mutlaka canlı bir hücreye ihtiyaçları vardır.Bakterilerin ve diğermikroorganizmaların ise metabolik faaliyetlerini sürdürebilecekleri enzimleri bulunur.Bu nedenle bakteriler ve diğer mikroorganizmalar hücre içinde de aktiftir.

Organizmaya giriş yolu nasıl olursa olsun, virüsler belirli bir doku ya da organa yerleşme eğilimi gösterir.kuduz ve çocuk felci gibi virüsler sinir sistemine, sarılık virüsleri karaciğere,sindirim sistemine yerleşirler.Virüslerın üretilmeleri için doku kültürlerinden,

Nükleik asit,bütün canlıhücrelerde ve virüslerde bulunan, nükleotid birimlerden oluşmuşpolimerlerdir.

Page 5: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

embriyonlu yumurtalardan ve deney hayvanlarından yararlanılır.Üretilmeleri özel ve zor teknikler gerektirir, güç ve masraf gerektirir.Küçük yapıda oldukları için normal mikroskopta görülmezler fakat elektron mikroskobunda görülebilirler.

Virüslerde ya DNA ya RNA bulunabilir ancak genelde ikisi birden olmaz. Bunun bir istisnası insan sitomegalo virüsüdür, bir DNA çekirdek ve birkaç mRNA parçası bulunur. Virüslerde bulunan nükleik asit, tek veya çift iplikli olabilir.Bu nedenle virüslerde çift iplikli DNA, tek iplikli DNA, çift iplikli RNA ve tek iplikli RNA.Hayvan virüslerinde hem RNA hem DNA olabilir.Bitki virüslerin ise tek iplikli RNA'ya sahiptirler. Bakteriyofajlarda genelde çift iplikli DNA olur..

Tek iplikli RNA virüslerindeki zincirler ya pozitif anlamlı (artı iplikli de denir), ya da negatif anlamlı (eksi iplikli denir) olarak adlandırılabilirler.(Badur,2006)

VİRÜSLERİN SEBEP OLDUĞU HASTALIKLAR

Adenovirüsler:Solunum sistemi hastalıklarıHerpes virüsler: Uçuk, gözde keratit, zona, rahim kanseri (muhtemelen), Burkit lenfoma (küçük kız çocuklarında).Poxumus:Su. Pücarnovirüs:Çocuk felci,üst solunum yolu hastalıkları, soğukalgınlığı.Mixovirüs:Grip.Paramyxovirüs:Kabakulak,kızamık,SSPEhastalığı.Rhabdovirüs:Kuduz. Togavirüs:Sarıhumma,ensafalit. Rektrovirüs, meselâ HTLU-III: AIDS hastalığı.

1-KUDUZ Kuduz hastalığı bir hayvanın ısırması ya da hayvanın salyasının

insan vücudundaki bir sıyrıktan vücuduna girip, onun kanınakarışması sonucu ortaya çıkan bulaşıcı bir hastalıktır ve insanınölümüne neden olabilir. Tıpta rabies veya hydrophobia denir

Kuduz hastalığı tüm sıcak kanlı hayvanlarda görülen bir hastalıktır. Soğuk kanlı hayvanların (yılan, timsah, kurbağa)vücutlarında ise virüsü taşımalarına rağmen bu hastalığayakalanmazlar.5 ya da 8 gün içinde hasta bu hastalıktan ölebilir.Kuduz hastalığının bulaşması virüsün kuduz hayvanınsalyasının başka bir hayvanı ısırmasıyla o hayvana bulaşmasıyla

Bakteriyofaj, bakterileri enjekte eden bir virüstür. Terim genelde kısaltılmış hali olan faj olarak kullanılır.

Page 6: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

olur.Virüs tahriş olmamış sağlam deriden organizmaya giremez.Hastalık belirtileri tüm hayvanlarda benzer olmasına rağmenbirkaç ufak farklılık vardır.Hasta hayvanın ısırmasını izleyen 14-90 gün içinde hastalık 2-3 gün devam eden sakin kuduz dönemi ile başlar. Bu dönemde hareketlerde, ve huyda değişiklikler görülür. Daha sonra 3-4 gün süren hayvanın sese ve ışığa karşı duyarlılığı gözlenir ve bu dönem saldırgan dönemle devam eder. 2-3 gün süren ve hayvanın ölümü ile sonuçlanan paralitik devrede çenedeki felçten dolayı ağız kapanmaz, devamlı salya akar, su ve yiyecek alamayan hayvan zayıflayarak ölür.

Kuduz virüsü beyni etkiler.Bu hastalığın nedeni ise Rabies virüsüdür.Bu virüs uygun şartlarda (0-4°C’ta) yıllarca kalabilir. Güneş ışığı, ultraviyole, X-ray deterjanlar ise bu virüsü etkisiz hale getirebilir.İnsanlara, hastalığa yakalanan hayvanlardan onlarıntükürüğüyle geçer.Köpekler,kediler, tilkiler ve yarasalar bu hastalığayakalanabilirler.

Isırılan yerde kızarıklık.ağızdan salya gelmesi,sakinken birden öfkelenmesi belirtileridir.Aşı ve serum ile tedavi edilebilir.

2-KIZAMIK Bu hastalığın neden olduğu virüsler Miksovirüs grubundadır.

Hastalık virüsü 150 nanometre boyutundadır.Genetik materyali tek iplikli RNA’dır. Hastalık solunum ya da hapşırma sonrası zerrecikler ile bulaşmaktadır.

Belirtileri, ateş, öksürük, yanma, şişmiş gözler, boğaz yanması,yanak iç cidarında beyaz ufak noktalar, ciltte kızarmalar, kırmızılekelerdir.Aşı ve şuruplar ile tedavi edilebilir

3-AİDS

Hastalığın nedeni HIV virüsüdür.Bu virüsü retrovirüsler grubunda bulunmaktadır. Retrovirüsler de diğer virüsler de olduğu gibipaketlenmiş genetik yapıya ve bir protein kılıfına sahiptir.Bu virüs yaklaşık 100 nanometre boyutundadır. Genetik materyali RNA’dır

Aids virüsü kan yoluyla, cinsel ilişkiler veya anneden çocuğabulaşır.Tedavi için bir ilaç yoktur fakat AZT (Zidovudine, Azidotimidin) adı verilen bu ilacın hastalığı yavaşlatıcıgözlemlenmiştir.

Ayrıca kabakulak,suçiçeği,uçuk,çocukfelci gibi hastalıklarında virüs kaynaklı olduğu bilinmektedir. 4-SARS (Ağır Akut Solunum Yolu Yetersizliği Sendromu)

Retrovirüs,Retroviridae virüs ailesine ait olan bütün virüslere denilmektedir.

Page 7: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Ani başlayan ve hızlı gelişen, öncelikle üst solunum yollarında ve akciğerlerde görülen bir enfeksiyon hastalığıdır. Sars öksürük ya da hapşırmayla bulaşır.Bu hastalığa neden olan virüs coronavirüs familyasından gelmektedir.Yaklaşık 120 nanometre boyutundadır.Genetik materyali RNA’dır.

VİRÜSLER VE GRİPLER GRİP NEDİR?

Gribe neden olan virüslerin solunum yollarından bulaşması ile duyarlı kişilerde ortaya çıkan solunum yolları enfeksiyonuna grip denir.Grip çok eski çağlardan beri bilinen bir hastalıktır. İnsanlarda gribe neden olan İnfluenza virüsleri; İnfluenza A B C dir

İnfluenza A İnsanda ve diğer memeli türlerinde gribe neden olan virüstür.

Influenza A virüsleri kanatlı hayvanları hariç, insanda domuzda ve atlarda gribe neden olmaktadır.Influenza A virüslerinden H1,H2,H3 ve N1,N2 antijeni taşıyan virüsün alt tiplerinin insanda gribe ve salgınlara sebep olmaktadır.En ağır gripten ve salgınlardan asılsorumlu olan virüs İnfluenza virüsüdür.Çok sayıda alt tipleri bulunmaktadır.Bugüne kadar 15 alt tipi bulunmuştur. H1 Molekülü 1918 yılında Kuş Gribi virüsünün insana geçmesine neden olmuş veyalnızca akciğerde tutunabilme özelliği sağlamıştır.Ama H5 alt tipi oldukça tehlikelidir, geçirdiği mutasyonlar sonucu,Kuş Gribi virüsünün akciğer dışında insanın diğer hücrelerine tutunmasınaneden olmuştur.(Minbay,Akay,Aydın ve İzgür,2004)

Değişinim ya da mutasyon,canlının genetikbilgisinde meydana gelen ve kuşaktan kuşağa aktarılan kalıtsal değişmelerdir.

Page 8: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Kuş gribi:Kuş Gribinin ( Avian Influenza - AI ) baktığımızda,hastalık ilk kez

1878’de İtalya’ da Perroncito ismindeki bilim adamı tarafından bulunmuştur.Yirmi yıl sonra kuş gribi Almanya,Macaristan ve Avustralya’ da görülmüştür. Daha sonra bu ülkelere Belçika, Fransa, Hollanda, Romanya,Rusya ve İsviçre,Mısır,Çin, Japonya,Endonezya v.s ile Güney Amerika eklenmiştir.I.Dünya savaşında ortaya çıkan ve 20-40 milyon insanın ölümüne neden olan İspanyol Gribine dayanmaktadır.1918 yılında ilk kez ortaya çıkan H1N1 virüsü mutasyonlar sonucunda kuşlardan insanlara bulaşarak I. Dünya savaşında ölen insanlardan fazla sayıda insanın grip yüzünden can vermesine neden olmuştur.Kuş Gribi bu kadar insanın ölümüne sebep olunca bilim adamları tarafından laboratuar çalışmalarında1918 yılında salgına neden olan virüsün genetik yapısınıinceleyebilmek için benzerini üretilmişlerdir.1957 yılında yapısınıdeğiştiren ve H2N2 haline gelen virüs Asya’ da Asya Gribine neden olmuştur. 1968 Yılında yine değişime uğrayarak virüs ortaya H3N2 olarak karşımıza çıkmış ve Hong Kong gribine neden olmuştur.(Eraksoy,2006,s.24)

Ülkemizde Balıkesir Manyas ilçesi Kızıksa Beldesinde 05 Ekim 2005 tarihinde çıkan ilk kuş gribi enfeksiyonu kolay atlatılırken bir süre sonra ikinci vaka 26.12.2005’de Iğdır’da ortaya çıktı ve busalgını izleyen ard arda salgınlar devam etti. H5N1 virüslü materyallerle temas sonucu 06. 01. 2006 tarihinde ayni aileden 3 kişinin ölümü WHO - DSÖ ( Dünya Sağlık Örgütü)’nün işbirliğiyle olabilecek 21 kişi tanıdan toplam 4’ü ölümle sonuçlanmıştır

Dünyayı büyük ölçüde etkileyen bu salgının sebebi ise değişendoğal denge ve ekosistem ile canlı yapılarının, yaşayışlarınınfarklılaşmasıdır.Kuş Gribi virüsünün RNA polimeraz enziminin, insan grip virüsünün RNA polimerazına dönüşmesi için gerekli aminoasit değişikliği sayısı 10dur ve bu dönüşümü sağlayacak mutasyonlarınmeydana gelmesi için uzun süre beklenmemektedir.Bugüne kadar

RNA polimeraz,bir DNA veya RNAmolekülündeki bilgiyi RNA molekülü olarak kopyalayan bir enzimlerailesidir.

Page 9: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

insan ve kanatlılardan elde edilen H5N1 virüslerinde bu aminoasit mutasyonlarından 7 tanesine rastlanmıştır. Dolayısıyla H5N1 virüsü,İnsan Virüsleriyle arasındaki farkı kapatmıştır.Bu nedenleH5N1’in aşması gereken çok fazla bir engelin kalmamıştır vesalgınlara neden olmuştur.

Domuz gribi: İnfluenza A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan,insanlarda gribe

yani hastalığa neden hastalıktır.Bu hastalığa salgın yapan grip de denilmektedir.Hastalık ilk kez Meksika’da sonra ABD’de (Nisan 2009) görülmüş ve daha sonra birçok ülkeye yayılmıştır.Dünyanın bütünbölgelerinde,bir çok ülkesinde görülmektedir.

Her sene toplumun %5-15’inde gribe neden olur.Her yıl 500 milyon mevsimsel grip 5 milyon hastaneye yatış 250 bin 500 bin ölüm gerçekleşmiştir.Tüm dünyayı etkileyen salgınlar yeni İnfluenzaA’ya bağlı gelişmiştir.Virüs nokta mütasyona bağlı olarak yapıdeğiştirir.Önceden virüse karşı oluşan antikorlar yeni gelişen virüseetkili olamaz.Farklı türlerdeki İnfluenza virüsleri tek bir türde bir araya gelip yepyeni bir İnfluenza virüsünün ortaya çıkar ve insanlara bulaşarak salgına neden olur.(Şadi yenen,2009,s:16)

Antikor,çok hücreli hayvansal organizmaların bağışıklıksistemi tarafından; kendi organizmalarına ait olmayan organik yapılara karşı geliştirilen glikoproteinin yapısındaki moleküllerdir.

Page 10: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Virüslerin kendi kendilerini inşa yöntemiyle 3 boyutlu şekilde oluşmaları fizikçilerin oldukça ilgisini çekmektedir.

Domuz gribi nasıl bulaşır? Hastalığın seyri nasıldır?

1-Hayvanların solunum ürünleri ile yakın bir şekilde temas sonucu insanlara solunum yolundan geçmektedir.

2-Grip olan bir kişinin ağzındaki zerreciklerle temastan veya 2 m. Uzaklıkta solunum yollarından geçmektedir.

3-Hasta olan kişinin temas ettiği yerlerde dokunma ile bulaşmaktadır.

4-Bir kişiye influenza virüsü bulaştıktan sonra hastalık belirtileri gelişinceye kadar geçen süre: 2-3 gündür.Bu süre bir gün kadar kısaya da yedi gün kadar uzun olabilir

5-Mevsimsel grip, kuş gribi ve domuz gribi belirtileri her üçünde de aynıdır.Hastalık başladıktan yedi (7) gün sonra çoğu zaman hastalık tamamen iyileşir.(Büke,2009)

Domuz gribi belirtileri ve tedavisi

�Yüksek ateş�Kuru öksürük ve boğaz ağrısı�Yorgunluk �Halsizlik �Üşüme ve titreme �Kas ve eklem ağrıları� İştah kaybı bulantı kusma

Hastalık genel olarak hafif seyretmektedir.Çoğu hastalar bir hafta dinlenerek ilaç kullanmadan bile iyileşe bilmektedir.Durumu ağırlaşan kişiler çok sayıda değildir.Bu kişilerde altta yatan astım,kronik akciğer hastalığı gibi hastalıklar bulunmaktadır. Durumu ağırlaşan hastalarda diğer organ yetmezlikleri de eşlik etmektedir. Altta herhangi bir hastalığı olmayan kişilerde de birden bire hastalıkağırlaşabilmektedir.Bu duruma neden olan faktör/faktörler henüz bilinmemektedir.Durumu kötüleşen hastalarda kötüleşme vehastalığın ağırlaşması hastalığın 3. ile 5. günlerinde kendini göstermektedir.Bol sıvı ve dengeli beslenmeyle evde yada hastanede hafif seyirli hastaların tedavileri yapılmaktadır.(Bodur,2009,s:24)

Zatüre ile ilerleyen bu gripte bakteriyel etkenlere de dikkat

edilmelidir.Ağırlaşmış bir hastaya erken antiviral tedavi hayat kurtarıcı niteliğindedir.

Domuz gribi tedavisinde kullanılan antiviral ilaçlar

Antiviral,Virusenfeksiyonlarına karşı kullanılan farmakolojik ajanlardır.

Page 11: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

(48 saatten sonra etki etmemektedir) 1. M2 iyon kanal inhibitörleri – Amantadin– Rimantadin 2. Nöraminidaz inhibitörleri – Oseltamivir – Zanamivir ( Dirençli kökenler bulunmaktadır.Çok toksik etkiye sahiptir

Domuz gribi tedavisinde antibiyotikler kullanılamaz.Çünkü hastalığa neden olan etken virüstür.Antibiyotik ise bakterilerden kaynaklanın hastalıklarda kullanılır.

Kimler risk grubundadır? • Hamileler • İki (2) yaş altındaki bebekler • Kronik akciğer hastalığı olanlar (astma dahil) • 15 yaşa kadar olan çocuklar • Diyabetliler • Kronik kalp hastalığı, böbrek ve karaciğer hastalığı olanlar,

bağışıklık sistemi baskılı hastalığı olanlar ya da bu tür ilaçlarıkullananlar

• Aşırı kilolular

Domuz gribi tanısı hangi yöntemlerle konulur? �rRT-PZR: Referans laboratuarlarında yapılır. Gribin alt tipleri

bulunur.4 5 saatte yapılabilir.�Viral kültür:Çok pahalı bir yöntemdir.Aşı üretilmesi amacıyla

kullanılır�Hızlı test:Duyarlılığı düşüktür.30 dakika içinde test sonucu

alınır.

Yakın çevremizde bulunan bu patojenik organizmalardan biz nasıl korunuruz?

�Aksırma ve öksürme sırasında ağzımızı ve burnumuzu kağıt

mendil ile kapatmalıyız. �Tek kullanımlık kağıt mendil kullanmalıyız.�Ellerimizi sık sık yıkayıp temizlemeliyiz.

İnhibitör,kimyasal bir tepkimenin hızını azaltan veya önleyen bir maddedir.

Page 12: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

�Kağıt mendil yoksa dirseğimizin iç yüzü ile ağız ve burunnumuzu kapatmalıyız.

�Grip olduğunu şüphelendiğimiz kişilerin yanında bulunmamaya özen gösterelim,zorunlu durumlarda tedbirlerini almalıyız.

�Grip kişi biz isek ; tıbbı maske ile diğer insanların sağlığınıtehlikeye atmamalıyız.

�Dengeli beslenelim,kronik rahatsızlığımız var ise buhastalıklarımızın tedavisine önem vermeliyiz.

�Toplu taşıma araçlarında ve halka açık yerlerde dokunduğumuz yerlere dikkat edip,ellerimizi sürekli yıkamalıyız.

Domuz gribi aşıları

Dünyada 4 tane aşı onaylı olarak grip tedavisinde kullanılmaktadır.Mevsimsel gripte kullanılan aşılardan farklıdır.İlkaşı Çin’de üretilmiştir.Celvapan, Pandemrix, Focetria, Fluval P gibi aşılar domuz gribi için üretilmiştir.Dördünün de içinde Californiya/2009/(H1N1)v,adjuvan adı verilen maddelerden bulunmaktadır.Yan etkileri milyon kişide 20 olmasına rağmenadjuvan isimli aşı içeriği maddesi ciddi nörolojik yan etkileri içermektedir.Bu aşılar ilk 48 saat içinde yapılmalıdır ve tehdid grubu bu aşılar ile aşılanmalıdır

Grip virüsları, çok hızlı bir şekilde yapısını değiştirirler.Bundan dolayı aşılanacak olan insanlarda en yüksek düzeyde ve en fazla korunma gerçekleştirebilmesi için aşının en güncel virüse karşıgeliştirilmiş olması gerekir. Dünya Sağlık Örgütünün, domuz gribi dışında bile mevsimsel grip aşılarının üretimi ve hazırlanması için enuygun aday aşı virüsünün seçilebilmesi amacıyla dünyadaki mümkün olduğu kadar çok virüse erişme ihtiyacının bundan kaynaklanmaktadır.(Us,2009,s:48)

Ülkemizde domuz gribi Ülkemizde domuz gribinden 400 kişinin üzerinde insan hayatını

kaybetmiştir.Hala tedavi görmekte olduğu bilinen kişiler vardır.26 milyon civarında aşı alınmıştır fakat tartışmalar sonucunda aşıbilinci ülkemizde tam anlamıyla sağlanamamıştır.Sağlık bakanlığıaşıların 6. faz çalışmalarını gerçekleştirmiş ve aşılama işlemlerini kontrol etmektedir.

Aşı,hastalıklara karşı bağışıklıksağlama amacı ile insan veya hayvan vücuduna verilen, zayıflatılmış hastalıketkenidir.

Page 13: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Ayrıca grip yapan virüslerde İnfluenza B İnfluenza C olmak üzere 2 tip daha karşımıza çıkmaktadır fakat bunların alt tipleri bulunmamaktadır.B ve C tek tiptir.

03 Aralık 2009 tarihi saat 16:30 itibari ile ülkemizde tespit edilen pandemik H1N1 virüsüna bağlı ölüm vaklarının sayısı maalesef 241 olmuştur.

Domuz gribine yakalandığımızı düşünüyorsak ne yapmalıyız? Eğer kendimizi kırgın hissediyorsak, yüksek ateşimiz varsa, öksürük ya da boğaz ağrımız var ise:

- Evden dışarı çıkmamaya özen göstermeliyiz; işyeri, okul ya da kalabalık yerlere mümkün olduğunca bulunmamaya çalışmalıyızevde kalmaya çaba göstermeliyiz.

- Dinlenmeye ve bol sıvı almalıyın.- Öksürme, aksırma esnasında temiz mendille ağız ve

burnumuzu kapatmalıyız ve önceden kullandığımız mendilleri bir daha kullanmamalıyız.

- Özellikle öksürme ya da aksırma sonrası olmak üzere ellerimizi sabun ve bol su ile köpürterek yaklaşık 30 saniye ve sık sık yıkayın.

- Hastalığımız konusunda ailemizi ve arkadaşlarımızıbilgilendirmeliyiz ve ev halkından alışveriş gibi diğer insanlarla temas gerektiren işler için yardım istemeliyiz.

Pandemik hastalıklar,bir kıta, hatta tüm dünya yüzeyi gibi çok genişbir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgınhastalıklara denir

Page 14: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

EV AKARLARI Allerjenler ev içi ve ev dışı olmak üzere 2 grupta incelenir.Dış

ortamda genellikle ağaçlar,otlar,yabani otların polenleri,küfler bulunur.Yabani küfler bulunur olarak mevsimsel alevlenme gösterir. Küfler dış ortamda çok miktarda bulunur.Ancak nemli ortamlarda daha fazla kendilerini gösterirler.Havalardaki değişmeler başladıkçayani sıcaklıklar artmaya başladığında bunlar etkilerini göstermeye başlarlar ve en yüksek düzeyde dış ortamda bulunurlar.Ev

Alerji,vücudun, aslında zararlıolmayan bazımaddelerden veya hava şartlarından etkilenmesidir.

Page 15: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

akarları,küfler ve diğer dış ortam alerjenleri bu dönem içersinde bir çok semptomlara neden olurlar doğrudan yakın çevrimizde olmalarından dolayı bizi oldukça fazla etkilemektedirler.

Ev tozu akarları ev tozundaki allerjenlerin önemli kaynağınıoluştururlar.Bu canlıların uzunluğu 0.3mm kadar olup mikroskobik canlılardır.İnsan deri döküntüleri ve küflerle beslenirler. Yatak, yastık, battaniye ve tüylü oyuncaklarda akarların en fazla bulunduğuyerlerdir.Ev içersindeki akarların miktarları coğrafi bölgeye ve iklime bağlı olarak değişir.Çoğalmaları için en uygun sıcaklık 25derecedir.Aktif oldukları nem düzeyi ise %70 ila %90 arasıdır.Bunların larvaları ise kuraklığa dayanıklıdır

Dermatophagoides farinae, Dermatophagoides pteronyssinus, Dermatophagoides microceras, Euroglyphus maynei ve Blomia tropicalis başlıca ev tozu akarlarına örnektir.

Ev akarları ile en fazla temas uyku halinde olur.Çünkü en fazla karşımıza yataklarımızda,yorganlarımızda,yastıklarımızda çıkarlar.Ayrıca bebeklerin tüylü oyuncaklarında ve kıyafetlerinde de sıkça rastlanır.

Evin havalandırma düzeyini artırmak nemi azaltarak ev tozu akarı sayısını da azaltır. Bunu yapmanın en hızlı yolu pencereyi açmaktır. Nem giderici ve iyonlaştırıcılar oldukça pahalı aletlerdir, yapılan testlerde kullanımının anlamlı bir farklılık yaptığınarastlanmamıştır.

Page 16: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Yukarıdaki tabloyu incelediğimizde nem oranı arttıkça ev tozu akarlarının bölgelere göre nasıl bir değişim ve artış gösteridiğinigörmekteyiz.

Akarların hastalık yapan en önemli nedeni alerjiye neden olan dışkılarıdır. Bir akar bir gün içerisinde ortalama 20 defa dışkılar ve 100 akar haftada 2 mikro gram alerjen meydana getirebilir.Yakınçevremizdeki ev tozu akarlarının 1 gramda 2 mikrogramdan daha fazla alerjeni bulunması alerji gelişimine neden olmakta ve 10 mikrogramın üzerinde bulunması durumunda da , astım atağınaneden olduğu bilinmektedir.

Ev tozu akarlarına karşı önlemler �Yatak-yastık kılıflarının temizliğine dikkat

edilmelidir.Özellikle evde astım gibi hastalar varsa daha dikkatli davranılmalıdır

�İç ortam nemini dengede tutulmalı.Akarlar nemi sevdikleri için ev içi havasız nemli kalması durumda yakın çevremizde bize en çok zarar veren alerjenler akarlar olabilir.

�Yatak odasından tüylü oyuncakların yorgan battaniyeler kaldırılması dikkat edilmeli.Çünkü akarlarla en fazla temas içinde olduğumuz zaman gecedir.Ve uyurken bize fark etmeden çok fazla zarar verirler.

�Toz tutan eşyaların temizliğine dikkat edilmeli varsa sürekli toz toplayan eşyalar gerekiyorsa sürekli solunan ortamdan yakın çevremizden alınmalıdır.

Astım, solunum yollarınınsüregelen bir iltihap sonucu aşırı derecede duyarlıolmasına ve bazı etkenlerle zaman zaman daralmasına neden olan hastalıktır.

Page 17: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Mite adı verilen ev tozu akarlar gözle görülemeyen, ancak mikroskopta incelebilen, 0.1 - 0.5 mm çapındaki minik canlılardır.İnsanların dökülen deri hücreleri, saç, kıl, kepekten ve diğer organik maddelerden beslenirler. Ne kadar temiz olursa olsun her evde bulunan ev tozu akarlarının en yoğun olarak üredikleri yerler insanların yatakları (ideal nem, sıcaklık ve besin nedeniyle), yastık,yorgan, halı dipleri ve kumaş kaplı mobilyalardır. Bir gram ev tozu içerisinde 100-500 adeti canlı olmak üzere, neredeyse 19.000 akar bulunmaktadır.

Elektrik süpürgesiyle temizlik;Delik aralığı 0.3 mikrometreden ufak olan filitreli bir süpürge ile yapılan temizlik akarlarla savaş içinönemli bir araçtır.

Yatak:Akarları yastığımızdan uzak tutmak için yüksek sıcaklıkta yıkamalıyız ve yatağı da ara sıra süpürmeliyiz.Yatağımızla aramıza bir engel koymak da Yatak, yorgan ve yastık üzerine örtmek de oldukça uygundur. En kolay çözümlerden biri de, yatağımızı tamamen kaplayacak plastik çarşaflarla örtmektir.Ama bu tarz örtüler gürültülü olduğu vebunalttıkları için rahat değiller. EV TOZU AKARLARINA ÖRNEKLER

Page 18: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Ayrıca polenler, hayvan, böcek, besin alerjenlerinin etkilerini de yakın çevremizde maruz kalmaktayız

MANTARLAR

GENEL ÖZELLİKLERİ

Mantarlar ökaryotik canlılar grubunda yer alırlar.Sporla üreme ve eşeyli ile eşeysiz üreme görülür. Yapılan araştırmalar sonunda mantarların ne bitkiler alemine ne de hayvanlar alemine ait olmadiği,kendine özgü Mantarlar Alemi’nin içinde yer aldığı bulunmuştur.Çünkü mantarlar ile bitkiler arasında büyük farklılıklar belirlenmiştir.Bu farklılıklardan en önemlisi mantarların bünyesinde yeşil renkli olan klorofil maddesi bulundurmamasıdır.Klorofil, bitkiler alemine özgü bir organeldir ve özümleme yaparak bu yolla besin maddesi oluşturmaya yarar.Mantarların hayvanlar alemine sokulamamasının da en önemli nedeni hayvanlar gibi aktif hareket edemiyor oluşlardan kaynaklanır.

Mantar sistematiğinde tüm dünyada kabul görmüş bir sistem bulunmamaktadır. Önceleri ikili sistemde bitkiler alemi içinde incelenirken günümüzde ayrı bir alem olarak ele alınması veincelenmesi bütün dünyada kabul görmüş bir olgudur. Bu alem de kendi içinde 11 bölüme ayrılmıştır (Alexopoulos ve Ark. 1996).

Mantarlar heterotrof yaşayan yani kendi besinini kendi yapamayan bir organizma grubu olmakla beraber parazit, çürükçül veya simbiyotik yaşama biçimi gösterirler.Çürükçül olanlar hücre dısında besinlerini sindirdikten sonra genelde bitkilerden, hayvanlardan ve insanlardan faydalanarak yaşamlarını sürdürerek karşı tarafta enfeksiyon oluştururlar

YAPISI

Mantar genelde yer altında ya da kütük gibi bir yapının içinde yaşayan genellikle hif adı verilen ipliksi bir yapıgösterir(miselyum).Hifler ise septum adı verilen enine bölmelerle birbirinden ayrılarak hepsi bir arada miselleri oluştururlar. Miselyum

Simbiyotik yaşam; iki canlının tek bir organizma gibi birbirleriyle yardımlaşarak bir arada yaşam göstermeleridir.

Miselyummantarlarındallanmış iplikçikler biçimindeki beslenmeyi ve büyümeyi sağlayan genellikle beyaz olan bölümü

Page 19: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

genelde bir seneden fazla yaşarken meyvelerinin bir çoğu kısaömürlüdür.

Mantarlarda hücre çeperi yer alır ve hücre çeperleri mantarıntürüne göre değişken yapı gösterir.Bazı mantar türlerinde çeper kitin yapılı iken bazısında selülozdan oluşabilmektedir.Bazılarında ise hemselüloz yapılı hem kitin yapılı çeper ikisi bir arada bulunabilmektedir.

Bazı mantarlarda hareket etmeye yarayan kamçıbulunabilmektedir.Mantar hücrelerinde bulunan organellere baktığımızda endoplazmik retikulum, bir ya da birdan çok nukleus, bazılarında ise golgi aygıtı ve mitokondriler bulunur. Ayrıca sayılarıyaşlandıkça artan kofullar içerirler. Glikojen ve lipid halinde besinlerini depo ederler.

ÜREMELERİ

Mantar organizmaları eşeyli ve eşeysiz biçimde ürerler ve mutlaka spor oluştururlar. Bu sporlar bizim mantar dediğimiz meyvelerin içinde oluşurlar.

Endoplazmik Retikulum; Hücre içi ve dışı taşımayısağlar ve bazıhücreleri depo eder.

Page 20: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Eşeyli üremeleri iki haploid hücrenin birleşmesi ile oluşur.Toprak üstüne dökülen sporlar rüzgarın ve böceklerin etkisiyle çevreye dağılarak toprakta senelerce yaşamlarını devamettirebilirler. İki haploid nükleus birleşir ve zigot oluşturur bu genellikle üç evreden meydana gelir.İlk evre olan plazmogamide iki protoplast birleşir ve oluşan yeni hücre iki adet nükleus içerir. Karyogami ise iki haploid nükleusun birleşmesiyle gerşekleşen ikincievredir. Karyogamiyi izleyen mayoz safhasında ise diploid kromozom sayısı yarıya inerek üçüncü evreyi oluşturur.

Dişi ve erkek hücrelerin meydana getirdiği morfolojik yönden tamamen benzer olan gametler izogamet adını alır.Gametlergenellikle morfolojik yönden farklılaşmış gametangium adı verilen hücreler içinde oluşur ve erkek gametangiyum anteridyum, dişigametangiyum oogonyum adını alır. Eğer bu erkek veya dişigametangiyumlar aynı vejetatif yapıdan kök almışlarsa yani tek bir spordan üretilmişseler , organizma homotallik veya hermofrodit (monozoik) fungus olarak nitelendirilir. Heterotallik (dizoik) funguslarda ise fungus tallusu ya erkek ya dişidir yani, ya sadece erkek yada sadece dişi organı taşımaktadırlar.

Mantarlarda eşeysiz üreme çoğu zaman tomurcuklanma, parçalanma veya sporlar ile gerçekleşir. Spor oluşumu çok yaygın veçeşitlidir. Eşeysiz sporlar sporangium adı verilen bir kese içinde oluşursa sporangiospor ,eğer bir hifin ucunda oluşmuşsa konidia adıverilir. Klamidosporlar bir hifin ucunda veya ortalarında oluşan, kalınve çift katlı spor kılıfı ile çevrili dayanıklı eşeysiz sporlardır.Arthrosporlar hifin bölünmesiyle oluşan sporlardır.Blastosporlar ise maya hücrelerinde görülen tomurcuklanmaya benzeyen eşeysiz sporlardır.Aşağıdaki şekilde A-Konidiospor , B-Blastospor, C-Klamidospor olmak üzere resmedilmiştir.

Bu organizmalar nemli yerleri severler, bu sebeple yağmuryağdıktan sonra topraktaki sporlar çimlenme göstererek mantarlarımeydana getirirler.

Page 21: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Tek hücreli olan mantarların çoğalması ise tomurcuklanma yoluyla gerçekleşmektedir.Suda yaşayanlar türlerinde eşeysiz üreme kamçısı bulunan zoosporlar sayesinde olur.

Mantarların yaşam döngülerinde somatik evre ve üreme evresi olarak iki evre bulunmaktadır.Somatik evrede mantar besinsel faaliyetlerini yerine getirirken üreme evresinde sporları üretimi gibi üreme yapı ve görevleri yerine getirilir.

Mantarların somatik yapıları ya ipliksi bir hif yapısından ya bir hücreden ya da çok nukleuslu bir yapıdan meydana gelir.

Sonuç olarak mantarların yaşam döngüsünde her şekilde spor oluşumu göze çarpar. Bu oluşum eşeyli ve eşeysiz üremeyi de kapsar. Hem eşeyli hem eşeysiz üremenin gerçekleştiği tüm yaşamdöngüsü "holomorf" adını alırken eşeysiz üreme sporları ile ilgili üreme şekillerinin gözlendiği evre "anamorf" evre adını almaktadır.. Eşeyli üreme ile ilgili yapıların gerçekleştiği evre ise "telemorf" evre diye bilinir..

MANTARLARIN SINIFLANDIRILMASI

Mantarların sınıflandırılmasında eşeyli sporların bulunduğuyapılar ve bunların morfolojik özellikleri dikkat çeker.Örneğin,zygosporlar zygomycetes üyeleri, askosporlar Askomycetes üyeleri ve basidiosporlar Basidiomycetes üyeleri tarafından üretilir .

Eskiden bitkiler aleminin içinde iki şekilde(Myxomycotina ve Eumycotina) olarak yer alan funguslar artık ayrı bir alem olarakkabul edilmektedir. Alexopoulos ve Mims (1979)'e göre mantarlarınsınıflandırılmaları şöyledir.

ALEM : MYCETEAE ( =FUNGI )

1. BÖLÜM : Gymnomycota

2. BÖLÜM : Mastigomycota

Holomorf;fungal alemde hem eşeyli hemde eşeysiz üreme safhalarınıiçeren tüm yaşam döngüsüdür.

Page 22: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

3. BÖLÜM : Amastigomycota

1. Altbölüm : Zygomycotina

2. Altbölüm : Ascomycotina

1. Sınıf : Ascomycetes

3. Altbölüm : Basidiomycotina

1. Sınıf : Basidiomycetes

4. Altbölüm : Deuteromycotina

1. Form-sınıf : Deuteromycetes

Gymnomycota (Cıvık mantarlar): Vücut hücrelerinde hücre çeperleri bulunmayan küf mantarlarından oluşurken spor hücrelerinde, gerçek mantarlarda olduğu gibi sert bir hücre duvarıbulunur.Bu grup diğer mantarlardan fagotrofik beslenmeleri ile ayrılırlar.

Mastigomycota: Bu türler kamçı taşıyan hücreler oluştururlar. Kamçılı hücreler, "sporangium" adı verilen keseler içinde üretilen üreme hücreleri olan "zoosporlar" ya da "planogametler"dir. Söz konusu hücrelerde bulunan kamçıların sayısı ve pozisyonu, sınıflandırmalarında önem taşır.Hücre bölünmesi sırasında görev yapan sentrioller diğer bir önemli özelliğidir. Birkaç tür haricinde hepsinde hücre duvarı bulunur .Besinlerini absorbsiyonla alırlar.Çoğunluğu çok hücrelidir.Cıvık mantarlar hariç hayat devrelerinde kamçılar bulunanların hepsi bu gruba girer.

Amastigomycota: Diğer adı yüksek funguslardır.Hiçbir zaman hiçbir şekilde kamçılı hücre bulundurmazlar.Besin olarak tükettiğimiz şapkalı mantarları, küf mantarlarını ve mayaları daiçeren bu bölüm 4 sınıfa ayrılarak incelenir. Bunlar; Zygomycotna, Ascomycotina,Basidiomycotina ve Deuteromycotina'dır.

Fagotrofik beslenme; küçük organik parçacıklarıalıpsindirmesi ve artıkmaddeleri dışarıya atmasışeklinde gerçekleşir.

Page 23: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

1. Zygomycotina (Ekmek küfleri, sinek mantarları): Bu sınıf genellikle toprak içinde ya da ölü organizmalar üstünde yaşarlar.Bu nedenle, topraktaki organik maddelerin ayrıştırılmasında büyük katkı sağlarlar.Aplanospor olarak adlandırılan üreme hücreleri, kamçısızdır ve bu nedenle hareketsiz edemezler.Bu hücreler, spor keselerinden ayrıldıktan sonra, çimlenir ve miselleri oluştururlar. Üreme maksadıyla iki organizma karşılıklı geldiğinde,birbirlerine doğru çıkıntılar uzatırlar. Eğer bu iki organizmanınkimyasal sinyalleri birbirine uygunsa, çekirdek kaynaşarak üremegerçekleşir. Üremek için suya ihtiyaçları yoktur,tamamen kara yaşamına uyum sağlamışlardır. Ekmek ve meyvelerde yaygınlıkgösterir.

2. Ascomycotina(Mayalar ve Yaprak Lekeleri):En önemli özellikleri eşeyli çoğalma sonucu oluşan sporlarını (askosporlar) askokarp adı verilen bir kese içinde oluşturmalarıdır.Bu sporlar,olumsuz çevre şartlarına dayanıklıdırlar.Mantarlar aleminin en kalabalık grubudur ve "keseli mantarlar" da denir.Hücrelerinde kamçı bulundurmazlar.Hücre çeperleri genelde kitin ve glukagon yapılıdır.Maya formunda olan bazı türleri bulunur.Özellikle bitki yaprakları üzerinde parazit olarak ve çürükçül olarak da toprakta bitki artıklarında, sucul formları da sudaki artıklarda veya bitkiler üzerinde bulunur. Mayalar ve yaprak kıvırcıklığı mantarlarınıkapsarlar.

Mayalar tek hücreli canlılardır ve genellikle yuvarlak, oval veya silindir biçiminde hücrelerden oluşurlar. Mayalar genelde meyve ve çiçek gibi şeker bulunan yerlerde sıkça görülürler.47 °C'nin üstünde ve 0 °C'nin altında inaktif olurlar. Aerobik ve anaerobik ortamda yaşamlarını sürdürebilirlerken hücresel yapıların sentezinde tomurcuklanmada ve metabolik faaliyetlerin devamında fazla enerjiye gereksinimleri olduğundan aerobik ortam gelişmeleri için daha uygundur.

3. Basidiomycotina(Küf Mantarları ve Şapkalı Mantarlar): Şapkalı mantarlar, bitkiler üzerinde parazit olarak yaşayan pas ve sürme mantarları bu gruba dahildir.Mantarların ikinci büyük bölümünü oluştururlar.Sınıfın ismi, hiflerin uçlarında farklılaşanbazidyum yapılarından kaynaklanır. Hücreleri kamçısızdır. Grubun en belirgin özelliği, yaşam evrelerinde, hücrelerinin iki çekirdek taşıdığı bir devre görülmesidir. Bir diğer özelliği ise hücre

Aplanaspor;kalın çeperli, kamçısıolmayan ve hareket edemeyen, sporangiyumlarda meydana gelen sporlar.

Bazidyum;Yüksek mantarlarıntopuz biçiminde olan ve spor üreten organıdır.

Page 24: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

duvarlarının çift katlı olmasıdır. Gruptakilerin çoğu saprofittir. Bir kısmı bitkilerle simbiyoz, bir kısmı da parazit olarak yaşar.

Şapkalı mantarlar, marketlerden satın aldığımız, tükettiğimiz mantar türlerini kapsayan bir gruptur. Bir kısmı zehirlidir ve zehirleri özellikle sinir sistemi üzerinde kendini gösterir.

4.Deuteromycotina (Eşeysiz Mantarlar): Bitkilere zararlıolan mantar türlerinin büyük kısmı, bu grupta yer alır. Eşeyli üreme evreleri olmadığı için, "Eksik Mantarlar (Fungi Imperfectae)" olarak da adlandırılırlar. Sınıf üyelerinin sporları, birbirinden çok farklı yapıdagörülebilir.Çoğu, konidyum adı verilen yapılarla, bu gruba giren mayalarda tomurcuklanma yoluyla çoğalırlar. Bu grupta doğalolmayan yapay bir sınıflandırma yapıldığı için, taksonomik birimlerin başına "form-" öneki getirilir.

Kontrollü çevre şartlarında kültür edildiklerinde eşeyli üreme yapmaya yönelen üyeleri rastlanmaktadır. Eşeyli üreme ile oluşansporların çoğu askospor, fakat birkaç türde basidiospor da görülür. Eşeyli üreme safhası görülmeyen üyeler hücrelerin oluşum şekli, rengi ve konidiumların yapısı ve bunların konumlarına göre yapay olarak sınıflandırılırlar. Bu nedenle sistematik gruplarınönüne (yapay bir sistem kullanıldığı için) form ön eki getirilir. Çoğu saprofit olmakla birlikte bazıları insan, hayvan ve bitkilerde patojendir.

İnsanlarda parazit olarak bulunan ve hastalık yapan mantarlar mikozlar, mikroskobik olanlardır. İnsanda parazit olarak yaşayan doksana yakın türde mantar sayılmıştır. Bunların bir kısmı saprofitolarak yaşamakta yani hastalığa neden olmamaktadırlar

Günlük hayatımızda mantarlardan nasıl yararlanırız?

Gerçek mantarlardan olan mayalar, fırıncılık ve fermantasyon sektörünün yapı taşıdır.Mayalar bitki ve hayvanlarda parazit olarak zararlı etkiler yapsa da, alkolün fermentasyonunda, ekmek yapımında, yağların, proteinlerin ve B kompleks vitaminlerin hazırlanmasında ve çok kısa sürede üreyebilmelerinden dolayımoleküler biyolojide önemli yere sahiptirler.

Mikozlar;vücutta mikroskopikmantarlarınoluşturduğuhastalıklar.

Page 25: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

En çok karşılaştığımız maya türü Saccharomyces cerevisiae (ekmek mayası) dir. Bu maya mantarı içerdiği çeşitli fermentler sayesinde şekeri etil alkole çevirerek nişastayı fermentasyona uğratir.Hamuru mayalamayı sağlar ve anaerobik ortamda çoğalır vebu şekilde alkolik fermentasyona sebep olur.

Penicillium diye bilinen mantarlar ise sitrik asidin üretilmesinde ve bazı küflü peynir çeşitlerinin hazırlanmasında (rokufor, gorgonzola, kamembert gibi) ,penisilin gibi birçok faydalıantibiyotiğin, thiamin, biyotin, riboflavin gibi bazı vitaminlerin; ergotamin, kortizon gibi önemli ilaçların kullanılmasında faydalanılır.

Amilaz, pektolaz gibi enzimler; gibberellin gibi bazı hormonlar da mantarlardan faydalanılarak üretilirler.Ayrıca genetik çalışmalarda kullanılan Neurospora cinsi de bir mantardır.

Aspergillus oryza isimli mantar ise oluşturduğu ferment dolayısıyla pirinçten elde edilen Japon içkisi "sake" nin yapımında kullanılır.

Patojenler ve Bozucu Mantarlar:

Patojenler gıda ürünlerinde bulunduğunda ve bu gıdalartüketildiğinde insanlarda hastalığa ve hatta ölüme kadar neden olabilen mikroorganizmalardır.

Aspergillus flavus, insan ve hayvanlarda tüberküloza benzeyen "Aspergillosis Hastalığına" sebep olurlar.

Bazı Penicillium italicum diye bilinen mavi küf mantar türleri turuçgillerin meyvelerinde, ağaçların üzerinde, depo edilen tahıllarınçürümesine mobilyaların,derilerin, kumaşların bozulmasına yol açan bir türdür(Öner,1988).

Amanita muscaria gibi bazı mantar türleri etkili toksin içermesi nedeniyle zehirlenmelere neden olurlar.

Gibberellin;

bitkilerde büyümeyi düzenleyici hormon olarak kulanılır.

Page 26: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Sporotrichum schenkii adlı mantar lenf sistemine yerleşerek deri altında siğil meydana getirir.

MANTAR ENFEKSİYONLARI

Doğa da 100.000 kadar mantar türünün yayılış gösterdiğitahmin edilmektedir.Yaklaşık 50 adet mantar türü insanlarda hastalık riski oluşturmaktadır.Bu mantarların çoğu dış etkilere karşıoldukça direnç gösterebilir ve her türlü kötü çevre şartlarına uyum gösterip hayatlarını devam ettirebilirler.Kendilerine uygun bir yer bularak o bölgeyi enfekte ederler.Özellikle ciltte derinin üst tabakasında, tırnakta, saçta çoğalma gösterirler.Vücud yüzeyinde dermatofitler olarak bilinirler ve küf benzeri mantarla enfeksiyona neden olurlar.

Her yaş grubunda mantar hastalıkları görülebilir.Tinea capitis ( saç mantarı ), tinea cruris ( kasık mantarı ) ve tinea pedis ( ayak mantarı ), tinea barba ( sakal ), tinea unguim ( tırnak ) yaygın olarakgörülen bazı mantar hastalıklarıdır.

Mantarın oluştuğu o bölgede sıklıkla kaşıntı görülürken bunun yanında kızarıklık,cilt lezyonları, halka şeklinde lezyonlar,açıklıkoyulu renkleri farklı alanlar görülür.

Mantar oluşan bölgeden alınan parçaların üstüne potasyum hidroksit eriyiği sürüldükten sonra, mikroskopta incelenerek ya da alınan parçalar kültüre ekilerek veya wood ışığını kullanılarak hastalık teşhis edilir.Burada kullanılan.potasyum hidroksit dokularıve yabancı maddeleri eritmeye yarar ve böylece mantarların kolayca görülmesini sağlar.Kültür yöntemine ise mantarın türünü saptamak amacıyla ya da kesin tanı konulamadığı durumlarda başvurulur

Mantarların oluşturduğu başlıca enfeksiyonlar:

1-Tinea kapitis:Saç mantarı olarak bilinir.Mantarın saçtaenfeksiyonuyla meydana gelir.Bu hastalığa sebep olan mantar türleri Trikofiton veya Mikrosporum türleridir. Bu tip mantarlar okul öncesi ve ilkokul çağındaki çocuklarda sıklıkla görülebilen ve bulaşıcımantar türlerindendir.Saçların canlılığını yitirmesine ve saçların

Dermatofitler; vücüd yüzeyinde hastalıklara sebep olan mantarlara verilen addır.

Page 27: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

kolay kırılmasına neden olurlar.Hastalık bütün kafa derisini kaplayabilir ya da bir bölgeyle sınırlı da kalabilir.Kabarık, iltihaplı bir tabaka oluşturur ve zaman zaman saçların dökülmesine de neden olabilir.

Bu hastalığı teşhis etmek için kafa derisi Wood ışığı altında incelenerek gerçekleşir. Teşhiste mantar kültürlerinden de yararlanılır. Hekimin tavsiyesine göre tedâvi uygulanır.

2-Tinea barba: Yetişkin yaştaki erkeklerde görülen sakal bölgesinde yer alan ve daha çok kırsal bölgelerde görülen bir mantar hastalığıdır.Hastalıklı bölge kaşıntıya sebep olur.Kıllar çekildiğizaman kolayca kopar.

3-Tinea cruris:.Bu mantarların yayılmasında yüksek ısı ve nem büyük rol oynar. Hastalık halka şeklinde, küçük kabarcıklarla yayılma gösterir.Yaz mevsimlerinde daha sıklıkla görülür. Bacak ve kasık mantarı olarak bilinen bu tür bölgede kaşıntılı, keskin sınırlı veyarım aya benzer şekilde lezyonlarla kendini gösterir.

4-Tinea pedis: Ayaklarda özellikle ise ayak parmak aralarındasıklıkla görülmektedir.Özellikle toplu olarak yaşanan askeriye gibi yatılı okul gibi yerlerde temizliğe özen gösterilmezse ortaya çıkar.Celal Muhtar tarafından belirtildiğinden “Celal Muhtar Hastalığı” da denmektedir. En çok üçüncü ve dördüncü parmak aralıklarında görülür ve tabanda da kendini gösterebilir.Deriyi tahriş eder ve çok kaşıntılıldır.Mikrop kapmamasına özen gösterilmezse iltihaplar oluşturabilir.Sıcak ve nemli yerlerde ayakta oluşan maserasyon hastalığının oluşumunda da etkilidir.

Tedâvî sürecinde öncelikle ayak temizliğine oldukça özen gösterilmesi gerekmektedir. Naylon çorap giymekten kaçınılmalı vepamuklu çoraplar giyilmelidir.Ayaklar sık sıkhavalandırılmalıdır.Tedâvide, griseofulvin hapları, kurutucu toz ve solüsyonlar ve antimikotik pomadlar hekim tavsiyesiyle kullanılmaktadır.

5-Tinea ungium: Tırnaklarda oluşan bir mantar türüdür.Uzun süre devam eden ayak mantarı hastalıklarında tırnaklara kadar yayılışgösterebilir.El tırnaklarında çok sık görülmez.Tırnaklar canlılığını

Page 28: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

yitirir,tahrip olur ve tırnak plağı ayrılabilir.tırnağın rengi koyulaşarakgittikçe sararır ve tırnak kalınlaşır.Bazı tedavi durumlarında tırnağınçekilmesi gerekebilir.

6-Tınea versikolar: Bu mantar enfeksiyonu Malassezia furfur adlı türünden meydana gelir. Malassezia furfur, çürükçül, maya benzeri bir tür olan pityrosporumların ( P.ovale ve P.orbiculare) patojen hale gelemsiyle oluşur. Bu mantarın patojen oluşunasıcaklık, ph, nem ve karbondioksitin fazlalığı neden olur. Nohut büyüklüğünde lekelerle ve beyazdan kahverengiye değişen renklerle kendini gösterir. Enfeksiyon gövdenin üst kesimlerinden, kollara ve karın bölgesine kadar dağılabilir.Çocuklarda ve gençlerde yüzde ve saçta da görülebilir. Hafif şekilde pullanmalar görülür.Bu lekeler güneşte esmerleşmediğinden görünüş açısından yaz mevsiminde daha dikkat çeker.Bu enfeksiyon pek kaşıntıya neden olmaz. İlgilibölgeden kazınarak alınan parçanın mikroskopta gözlenmesi le hastalığa tanı koyulur.Teşhis aşamasında Wood ışığındandayararlanılabilir.

Tedavi aşamasında ise hekim tavsiyesiyle olmak kaydıylaselenyum sülfür şampuanı 3-4 gün boyunca geceleri hastalıklıbölgeye sürülerek ertesi sabah yıkanır. Topikal antifungal bir pomadın günde iki kez, iki hafta kullanımı yeterlidir. Etkisini önlemek için pamuklu giysiler tercih edilmeli, sık sık banyo yapılıp iyikurulanılmalıdır.

7-Candidias: Candida grubu mantarlar deri ve mukozalarda bulunan saprofit mayalardır.Ancak bazı faktörler ile patojenite kazanarak hastalık etmeni haline gelirler. Candida’lar içinde hastalıkyapıcı olan en önemlisi Candida albicans’tır.Candidalar fizyolojik ve patolojik etkenlerle patojenite kazanır.Fizyolojik olarak gebelik ve yenidoğan dönemindeki faktörler, patolojik olarak ise diabet, ateşlihastalıklar, kollajen doku hastalıkları, , AİDS, kortikosteroid kullanımı,antibiyotik, kemoterapötikler, radyoterapi gibi bağışıklığı baskılayan nedenlerle ortaya çıkar.Ağız mukozasında pamukcuk olarak adlandırılan, beyaz renkte görülürler. Lezyonlar dil özerinde ise kirli beyaz bir katman gösterirler.Ayrıca tırnak etrafında dagörülerek tırnak şekil bozukluğuna yol açabilirler. Candida enfeksiyonlarında tomurcuklanan maya hücreleri görülür. Bunlar çok kolay ve çabuk üreme gösterirler. Bu sebeple candidiasislerde

Patojenite;patojenlerin hastalıkyapabilme yeteneğidir.

Page 29: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

kültürel yolla incelenir.Kültürde hızlı üreyen kolonilerde tip tayini ve patojenite testlerinin yapılması tedavi ve açısından önemlidir.

Tedavide ilk olarak hazırlayıcı etkenlerin bulunup, ortamdan kaldırılması gerekir. Hastalıklı bölgelerin kuru tutulabilmesi için pamuklu çamaşırlar giyilmesi tavsiye edilir.

Candidalar oral mukozada, parmaklarda, intertriginöz bölgelerde, bağırsaklarda ve vajinada saprofit olarak bulunabilir.Candida enfeksiyonlarına yakalanmamak için gebelikte,diyabetik durumlarda ,uzun süreli antibiyotik kullanımında, kortikosteroid, immünosupressif ilaçlarınkullanımında, aşırı terleme gösterildiğinde, sabun ve deterjanlarınkullanırken dikkat etmek gerekir

RİKETSİYALAR

Riketsiyalar virüs ve bakteri arasında bir geçiş formudur.Hem virüslere benzeyen hemde bakterilere benzeyen yönleri vardır. Hücredışında kristal olmaları, çok küçük boyutları, zorunlu parazit yaşamları yüzünden virüslere benzerlik gösterirler.Bunun yanında tüm bakteri organellerini, DNA ve RNA içermeleri, enzim bulundurmaları ve amitoz bölünme yetenekleriyle de bakteriye benzetilmektedir. Bit, pire ve kene gibi asalakların bağırsaklarında ve sindirim sistemlerinde yaşarlar.Bu canlıların insan kanını emmesi ile tifüs,lekeli humma ve q humması gibi bir takım hastalıklar yaparlar. Riketsiyalara karşı civcivin vitellüsünden oluşturulan aşıkullanılmaktadır.

TİFÜS ( LEKELİ HUMMA )

Bitler aracılığı ile bulaşır. Tifüslü insanların kanını emen insan bitinin enfeksiyonu diğer insanlara taşımasıyla bulaşır.Bit, diğerinsanlardan kan emerek beslenirken riketsiyaları cilt üzerinde bırakır. Bu kişiler saçlarını ovalarken, riketsiyaları ya da bit parçacıklarını bitin ısırdığı yerin içine sokarak enfekte olurlar.Çok tehlikeli ve bulaşıcı bir hastalıktır.Tifüsü doğuran nedenler; pislik, aşırı kalabalık yerlerde yaşamak ve açlıktır. Tifüs 12-14 gün devam eder. Derinin üzerinde ufak kırmızı lekeler belirir.Bazı hastalarda,

intertriginöz bölgeler, derinin birbirine sürtünen yüzeylerinin bulunduğubölgedir.

immünosupressif ilaçlar; bağışıklıksistemini baskılayıcıilaçlardır.

Page 30: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

sayıklama, bağırma ve tuvaletini altına kaçırması görülür.Hastaya sağlıklı kişilerden ayrı bir yerde bakılır ve eşyaları, bulunduğu yerdezenfekte edilir. Sulu ve sindirimi kolay yiyecekler yedirilerek iyi beslenmesi sağlanır.

PROTOZOA (TEK HÜCRELİLER )

Protistalar çok küçük su birikintileri, nemli topraklar, hayvanların vücut sıvıları gibi farklı ortamlarda yaşayabilenmikroskobik canlılardır.Bu canlıların tüm hayati olayları bir hücre içinde geçmektedir. Bu canlılar hem bitkisel hem de hayvansal özellik taşır.Terliksi hayvan, amip, öglena, çan hayvanı protistalar grubundaki canlılara örnektir.

Sularda bulunan Entamoeba histolytica kanlı ishale (amipli dizanteri) sebep olduğu gibi, değişik dokulara da yerleşerek amip apselerine sebep olmaktadır. Bazı protozoalar sıtma hastalığınasebep olur.Sıtma kan parazitidir ve kan hücrelerini patlatarak nöbetler şeklinde hastalık oluşturur.Anofel cinsi sivri sinek, sıtmaetkeni olan plazmodyumu insanlara bulaştırır. Şark çıbanı,Leishmania tropica adı verilen bir protozoondur. Tatarcık aracılığıile bulaşır.Bu mikrop kemirgenler, köpek, çakal gibi bazı hayvanlar tarafından insanlara aktarılmasıyla oluşuyor. Mikrop insana bir sinekle bulaşır. Nadiren insandan insana geçtiği de görülen hastalık,ciltte sivilceye benzer oluşumların derin ve çukur yaraya dönüşmesiyle kendini gösteriyor.

Protozoalar 4 Grupta incelenir:

a)Kamçılılar(Flagalletlar): Bir veya birden çok kamçılarıbulunan ve kamçılarını hareket organeli ve besin almada kullanan protistlerdir.Bunlar denizlerde,tatlı sularda ve parazit olarak omurgalıhayvanlarda yaşarlar.Öglena gibi bazı türleri kloroplast taşır.Bunlara bir diğer örnek Trypanosoma gambies verilebilir.Çeçe sineğitarafından taşınan Trypanosoma gambienses paraziti insan kanı içineyerleşerek, merkezi sinir sistemini tahrip ederek uyku hastalığınaneden olur.Yani çeçe sineği Trypanosoma gambienses'e konukçuluk eder.

Plazmodyum; sıtmaya sebep olan parazittir.

Page 31: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

b)Kök Bacaklılar(Rhizopoda): Hareket ve besin almak için yalancı ayakları vardır.Bazı türleri kabuklu ya da iskeletli olabilir.Tatlı sularda , denizlerde ve bazıları da omurgalılarda parazit olarak yaşarlar.Amip örnek gösterilebilir. İnsan bağırsaklarındayaşama ortamı bulan amipler dizanteri yapabilirler.Amipli dizanteri de vücuda mikrop girmesinden 10-21 gün sonra hastalık belirtileri ortaya çıkar. Hastada kanlı ishal, ateş, karın krampları, kilo kaybı vehalsizlik görülür.

c)Sporlular(Sporozoa):Parazit olarak yaşayan canlılardır.Hareket organelleri bulunmaz. Kofullarıyoktur.Üremelerinde ise bir konukçuya ihtiyaç duyarlar.Örnek olarak; sıtma plazmodyumu ‘anofel’ denilen sivrisineklerin tükürük bezinde yaşar. Sivrisineğin insanın kanını emmesiyle insana bulaşır. İnsanda ‘sıtma hastalığı’ yapar. Sıtma hastalığı ‘kinin’ denilen ilaçla tedavi edilir.

d)Silliler (Ciliata): Vücutları kısmen veya tamamen sillerle kaplıcanlılardır. Hareketlerini ve besinlerinin alımını silerlegerçekleştirilirler. Tatlı sularda serbest yüzer şekilde veya sabit olarak yaşarlar.Bazıları parazit ve bazıları da koloni şeklinde yaşamlarınısürdürürler.Çan hayvancığı buna örnek gösterilebilir.

BAKTERİLER

Bakteriler bağımsız yaşama özelliğine sahip küçük organizmalardır. Prokaryot yani tek hücreli yapıları ile diğer mikroorganizmalardan ayrılırlar. Bakerilerin boyları çok çok küçüktür. Ayrıca bakteri boylarıtürlerine göre değişiklik göstermektedir. Bakteriler her ortamda bulunmaktadırlar. Deniz suyunda, toprakta, deride, bağırsaklarda asitli sularda dahi bakteriler yaşamaktadırlar. Bakteriler dünya biyokütlesinin çoğunu oluştururlar. Bir gram toprakta bulunan bakterin sayısı kırk milyondur. Toplu olarak bakteriler dünyada beşmilyondur. Gıdaların geri dönüşümünde, atmosferden azot salınımıgibi birçok olay da bakteriler görev alırlar. Ancak bakterilerin birçoğuhali hazırda tanımlanamamıştır. Bunun yanı sıra bakteri şubelerinin laboratuvar ortamında kürtürlenebilenlerinin sayısı bakteri şubelerinin sadece yarısı kadardır. Bakterileri araştıran bilim dalımikrobyolojinin bir dalı olan bakteriyolojidir. Büyük bakteriler çoğunlukla saprofit olarak bulunmaktadır. Prokaryot hücre tipine sahip olan bakterilerin kendilerine özgü bir hücre yapılarıbulunmaktadır.

Page 32: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

BAKTERİLERİN TARİHÇESİ

Bakteriler tarihte ilk defa 1676'da Antonie van Leeuwenhoek tarafından, kendi tasarladığı tek mercekli bir mikroskopla gözlemlenmiştir. Bakterileri hayvancık (animalcules) olarak tanımlamış ve gözlemlerini bir mektup ile Kraliyet Derneği’ne yollayıpyayımlamıştır.

Bacterium sözcüğü daha sonra kullanılmaya başlanmış ve Yunanca ‘’küçük asa’’ anlamına gelmektedir.

Louis Pasteur 1859'da fermantasyonun mikroorganizmalarınbüyümesi sonucu meydana geldiğini ve fermantasyonun yoktan varoluş yoluyla olmadığını gösterdi. Ayni dönemde yaşayan Robert Koch ile birlikte Pasteur, Hastalık-Mikrop Teorisi' nin erken bir savunucusu olmuşlardır. Robert Koch tıbbi mikrobiyolojide bir öncü olmuş, kolera, şarbon ve verem üzerine çalışmalar yapmıştır. Verem üzerindeki araştırmalarında Koch mikrop (germ) teorisini kanıtlamış,bu başarısından dolayı da kendisine Nobel Ödülü verilmiştir. Koch postülatları' nda bir canlının bir hastalığın nedeni olabileceğinibelirlemek için gereken testleri ortaya koymuştur, bu postülatlar günümüzde hâlâ kullanımını sürdürmektedir.

19. yy la gelindiğinde birçok hastalığa bakterilerin sebep olduğubilinmesine rağmen hala bir tedavi yöntemi bulunmuşdeğildi.1910'da Paul Ehrlich Treponema palidum 'u (frengiye neden olan spiroket) seçici olarak boyamaya yarayan boyaları değiştirerek bu patojeni seçici olarak öldüren bileşikler elde etti, böylece ilk antibiyotiği geliştirmiş oldu. Ehrlich, bağışıklık üzerine yaptığıçalışmalar ile 1908 Nobel ödülünü kazanmış, ayrıca bakterilerin kimliğinin saptanması için boyaların kullanılmasına öncülük etmiştir; çalışmaları Gram boyasının temelini oluşturmuştur.

GENEL ÖZELLİKLERİ

Monera alemini oluşturan prokaryot canlıların en yaygınolanları ve en çok bilinenleri bakterilerdir. Bugün dünyamızdabakterinin bulunmadığı yer yok denecek kadar azdır. En çok organik atıkların çok olduğu yerlerde ve sularda yaşarlar. Bununla beraber, -90 oC olan buzullar içinde ve +80 oC olan kaplıcalarda yaşayabilen bakteri türleri de bulunmaktadır. Hava ve su damlaları ile çok uzaklara taşınabilirler. Bakteriler bütün hayatsal olayların meydana

Bilim tarihinde pek az bilim adamı Louis Pasteur ölçüsünde insan yaşamımdoğrudan etkileyen buluşlar ortaya koymuştur. Günlük dilimize bile geçen "pastörizasyon" terimi onun

Vücudumuz farklı enfeksiyon ve toksik ajanlarla savaşmak için bağışıklıksistemine sahiptir. Bizi enfeksiyonlardan, çevresel zararlardan korur, yanık ya da ameliyat

Page 33: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

geldiği en basit canlılardır. Tüm bakteriler mikroskobik ve tek hücrelidir. Büyüklükleri normal çekirdekli hücrelerin mitokondrileri kadardır.

HÜCRE YAPISI

Bakteri hücresi hücre zarı adı verilen lipit bir zarla çevrilidir. Hücre zarı, hücrenin dışındaki maddeleri hücrenin içine alıp, besinler, protein gibi sitoplazmanın gerekli bileşenlerini hücrenin içerisinde tutar. Bakteriler prokaryot olduklarından zarla çevrili çekirdek, mitokondri, kloroplast, endoplazmik retikulum, golgi gibi sitoplazmalarında zarla kaplı organeller yoktur. Sadece zarla kaplıolmayan ribozom organelini bulundururlar.

Bir zamanlar bakterilerin sadece sitoplazmadan ibaret basit torbalar olduğu düşünülürdü ama artık karmaşık bir yapıları olduğutespit edilmiştir. Örneğin prokaryot hücre iskeleti ve bazı proteinlerin bakteriyel sitoplazmanın belli konumlarında sabit olarak durmasıgibi.

Hücre içi organizasyonun bir diğer kısmı damikrokompartmanlaşmadır. Bunun bir örneği olan karboksizom, lipit membran yerine, polihedral bir protein kabukla çevrili olan bir bölmedir. Bu polihedral organeller, ökaryotlardaki zarla kaplıorganellere benzer bir şekilde, bakteri metabolizmasının bölümlerinin hücre içinde kalmasını ve birbirlerinden ayrı durmalarınısağlamaktadır.

Ribozom bütün bakterilerin temel organelidir. DNA, RNA, canlıhücre zarı ve sitoplazma da bütün bakterilerin yapısında bulunmak zorundadır. Bunların yanı sıra bütün bakterilerde hücre, cansız bir çeperle (murein) çevrilidir. Çeperin yapısı, bitki hücrelerisi çeperinden farklıdır. Selüloz içermez. Bazı bakterilerde de hücre çeperinin dışında kapsül bulunur. Kapsül bakterinin direncini ve hastalıkyapabilme (patojeliğini) özelliğini artırır.

Page 34: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Bakterilerin genetik şifreleri tek bir dairesel kromozomdan oluşur.Bakterilerde zarla çevrili bir çekirdek olmadığı için, kromozom sitoplazmada yer alan nükleoit olarak adlandırılabilir. Düzensiz şekilli bir cismin içinde yer alır. Nükleoitte DNA, onunla ilişkiliproteinler ve RNA yapıları bulunmaktadır. Planctomycetes ordosu, bakterilerde ökaryot yapılı canlılarda olduğu gibi zarlı yapılarınbulunmadığı kuralının bir istisnasını oluşturur.

Bunlarda bulunan nükloit zarla çevrilidir, ayrıca bu bakteriler başka zarla çevrili hücresel yapılara da sahiptirler.

Bazı bakteriler, hücre içinde glikojen, polifosfat, kükürt gibi besinler için depo granülleri oluştururlar. Bu granüller bakterinin daha sonradan kullanabilmesi için bu bileşiklerin depolanabilmesini sağlar. Bazı bakteri türleri; fotosentetik, siyanobakteriler gibi, kalıcıgazlar oluştururlar, bunlar sayesinde de hafifliklerini ayarlayıp, farklımiktarlarda ışık ve besin bulunan su seviyelerinde alçalıpyükselebilirler.

Ökaryotik hücrelerin nükleolusuna eşdeğerdir. Nükleotid de onu saran bir zar ve nükleus bulunmaz.

Page 35: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Bakterilerde hücre duvarının iki çeşidi bulunmaktadır. BunlarGram-negatif ve Gram-pozitif olarak adlandırılmaktadır. Bu boyalar adlarını, hücrelerin Gram boyasıyla tepkimesinden alırlar. Bu, bakterilerin sınıflandırılmasında çok eskiden beri kullanılan bir yöntemdir. Gram-pozitif hücreler, pek çok peptidoglikan ve teikoik asit tabakasından oluşan kalın bir hücre duvarına sahiptir, Gram-negatif bakterilerde ise birkaç peptidoglikan tabakası bulunur, bunun etrafını ikinci bir hücre zarı sarar ve bu zarda lipopolisakkaritler ve lipoproteinler bulunur. Bakterilerin büyük çoğunluğu Gram-negatif bir hücre duvarına sahiptir, sadece Firmicutes ve Actinobacteria'lar (bunlar daha evvel düşük G+C ve yüksek G+C Gram pozitif bakteriler diye bilinirdi) Gram-pozitif yapıyasahiptir. Yapılarındaki bu farklılık, antibiyotiklere karşı gösterdikleri duyarlılıkları ortaya çıkarır. Örneğin vankomisin Gram-pozitif bakterileri öldürmesine karşın, Haemophilus influenzae veya Pseudomonas aeruginosa gibi Gram-negatif patojenlere karşı etki gösterememektedir.

Bazı bakteriler kamçılarıyla aktif hareket edebilirken, bazılarıkamçıları olmadığı için ancak bulundukları ortamla beraber pasif hareket edebilirler. Buna göre bakteriler, kamçısız, tek kamçılı, bir demet kamçılı, iki demet kamçılı ve çok kamçılı olarak gruplandırılır.

Bazı bakteriler "mezozom" denilen zar kıvrımları bulundurur. Burada oksijenli solunum enzimleri (ETS enzimleri) vardır. Oksijenlisolunum yapan, ancak mezozomu bulunmayan bakterilerde ise solunum zinciri enzimleri hücre zarına tutunmuş olarak bulunur.Bakterilerde genel yapının % 90'ı sudur. Suda çözünmüş maddelerhücre zarından giriş-çıkış yaparlar.

ENDOSPORLAR

Bazı Gram-pozitif bakteri cinsleri, örneğin Bacillus, Clostridium,Sporohalobacter gibi endospor adı verilen çok dayanıklı, 'dormant' yapılar oluşturabilir. Üremeyle ilişkili olmayan bir süreçtir. Sonucunda bir hücreden bir endospor oluşur; ancak Anaerobacter durumunda bir hücrenin içinde oluşabilecek endospor sayısı yediyi bulabilir. Endosporların merkezinde, içinde DNA ve ribozomlar olan bir sitoplazma, bunun etrafında ise korteks tabakası, en dışta ise su geçirmez ve sert bir örtü kısmı vardır.

Endosporlar bir metabolizma belirtisi göstermezler. Aşırı kimyasal ve fiziksel baskılara dayanıklıdırlar, morötesi ışın, gama ışını,

Mitokondri iç zarında bulunan proteinlerdir. Bunlar sırasıyla FP sitokrom b, koenzim Q, sitokrom b ve sitokrom a dır. Elektronlar NAD ve FAD gibi elektron taşıyıcı moleküllerle ETS proteinlerine getirilirler ve bu tepkimeler sonucu açığa çıkan enerjinin bir kısmı ısı olarak ortama verilir .Büyük kısmıyla da ATP sentezlenir.

Page 36: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

deterjanlar, dezenfektanlar, ısı, basınç ve kurutulma vb. Bu uyuşukhalden sonra bakteriler milyonlarca yıl boyunca tekrar yaşama geridönebilirler. Endosporlar bakterilerin uzaydaki boşluk ve radyasyona dayanmalarını sağlar. Endospor oluşturan bakterilerin bazılarıhastalık da yapabilir örneğin şarbon hastalığı buna örnek verilebilir.

METABOLİZMA

Yüksek yapılı organizmalardan farklı olarak bakterilerde görülen metabolik tipler büyük bir çeşitlilik sergiler. Metabolik özelliklerin bir bakteri grubu içinde dağılımı onların taksonomisinitanımlamak için kullanılmaktadır. Bakteriyel metabolizmayı besinsel gruplara göre ayırırken üç ana kıstas kullanılmaktadır. Bunlarbüyüme için kullanılan enerji türü, karbon türü ve elektron vericisidir. Solunum yapan mikroorganizmalar için kullanılan bir diğer kıstas da, aerobik veya anaerobik solunum için kullanılan elektron alıcılarıdır.

Beslenme tipi

Enterji kaynağı Karbon kaynağı Örnekler

Fototroflar Güneşışığı

Organik bileşikler (fotoheterotrofler) veya karbon fiksasyonu (fotoautotroflar)

Siyanobakteriler, Yeşil kükürt bakterileri, Chloroflexi, veya Mor bakteriler

Litotroflar İnorganik bileşikler

Organik bileşikler (litoheterotroflar) veya karbon fiksasyonu (litoautotroflar)

Thermodesulfobacteria, Hydrogenophilaceae, veya Nitrospirae

OrganotroflarOrganik bileşikler

Organik bileşikler (kemoheterotroflar) veya karbon fiksasyonu (kemoototroflar)

Bacillus, Clostridium

Bakterilerde karbon metabolizması ya heterotrofiktir, organik bileşikler karbon kaynağı olarak kullanılır veya ototrofiktir, yani hücresel karbon, karbon dioksitin karbon fiksasyonu elde edilir. Ototrofik bakteriler arasında fototrofik siyanobakteriler, yeşil kükürtbakterileri ve bazı mor bakteriler sayılabilir, ama pek çok kemolitrofik türler de, örneğin azotlayıcı ve kükürt yükseltgeyici bakteriler de bu grupta yer alır. Bakterilerin enerji metabolizması ya fototrofiye, yani ışığın fotosentez yoluyla kullanımına, ya da kemotrofiye, yani enerji için kimyasal bileşiklerin kullanımıdır ki bu bileşiklerin çoğu oksijenveya ona alternatif başka elektron alıcıları yoluyla yükseltgenir (aerobik veya anaerobik solunum).

Aerobik solunum: Hücre içerisinde yalnızca moleküler oksijenin kullanıldığı solunum şeklidir.

Anaerobik solunum: Moleküler oksijenin kullanılmadığı

Page 37: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Bakteriler ya inorganik ya da organik bileşikler elektron vericileri kullanmalarına göre, sırasıyla, litotrof veya organotrof olarak sınıflanırlar. Kemotrofik organizmalar, hem enerji korunumu (solunum veya fermantasyon ile) hem de biosentetik tepkimeler için bu elektron vericilerini kullanır, buna karşın fototrofik organizmalar onları sadece biyosentetik amaçla kullanılmaktadır.

Solunum yapan organizmalar enerji kaynağı olarak kimyasal bileşikleri kullanırlar, bunun için elektronlar bir redoks tepkimesi ile indirgenmiş bir substrattan bir son elektron alıcısına taşınır. Bu tepkimenin açığa çıkardığı enerji ile ATP sentezlenir ve böylece metabolizma yürütülür. Aerobik organizmalarda ise oksijen elektron alıcısı olarak kullanılır. Anaerobik organizmalarda nitrat, sülfat veya karbondioksit gibi başka inorganik bileşikler elektron alıcısı olarak kullanılmaktadır. Bunlar sonucunda da ekolojide büyük önem taşıyan denitrifikasyon, sülfat indirgenmesi ve asetogenez süreçleri meydana gelmektedir.

Kemotroflarda, bir elektron alıcının yokluğunda, diğer biryaşama yolu fermantasyondur. Burada indirgeniş substratlardan elde edilen elektronlar, yükseltgenmiş ara ürünlere aktarılarakfermantasyon ürünlerini meydana getirir. Örneğin laktik asit, etanol, hidrojen vb. Substratların enerji seviyesinin ürünlerinkinden daha yüksek olması nedeniyle fermantasyon gerçekleşmiş olmaktadır.Böylece organizmalar ATP sentezlerler ve metabolizmalarınıçalıştırırlar. Bu süreçler, çevre kirlenmesine neden olan biyolojik tepkimelerde de önemlidirler. Örneğin sülfat indirgeyici bakteriler, cıvanın çok toksik şekillerinin atmosfere salınmasında büyük ölçüde sorumludur. Solunum yapmayan anaerob bakteriler fermantasyon yoluyla enerji üretip indirgeyici güç elde ederler. Bu sırada metabolik yan ürünleri (biracılıkta etanol gibi) atık olarak salgılarlar. Fakültatif anaeroblar, içinde bulundukları çevresel şartlara göre fermantasyon ile farklı elektron alıcıları arasında seçim yaparlar. Litotrofik bakteriler enerji kaynağı olarak inorganik bileşikleri kullanmaktadırlar. Elektron vericileri olarak çoğunlukla hidrojen, karbonmonoksit, amonyak ve bazı indirgenmiş kükürt bileşikleri kullanılmaktadır. Metan gazı metanotrofik bakteriler tarafından hem bir elektron kaynağı hem de karbon anabolizmasında bir substrat olarak kullanılmaktadır. Hem aerobik fototrofi hem de kemolitotrofide, oksijen elektron alıcısı olarak kullanılır, anaerobik durumlarda ise inorganik bileşikler kullanılır. Çoğu litotrofik organizmalar otortorfiktir, buna rağmen organotrofik organizmalar heterotrofiktir.

Denitrifikasyon: Nitrat bileşiğinin azot gazına ya da organik azot bileşiklerine indirgenmesi olayıdır.

Mayalanma ya da fermantasyon, bir maddenin bakteriler, mantarlar ve diğer mikroorganizmalar aracılığıyla, genellikle ısıvererek ve köpürerek kimyasal olarak çürümesi olayıdır.

Page 38: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

ÜREME VE ÇOĞALMALARI

1.EşeysizÇoğalma

Bakteriler eşeysiz olarak ölünerek çoğalırlar. Bütün bakteri türlerinin esas üreme şekli bölünmedir. Bakteriler su, besin maddesi ve sıcaklığın uygun olduğu şartlarda çok hızlı bölünerek çoğalabilirler. Bu bölünmeler her 20 dakikada bir gerçekleşir. Böylece geometrik olarak artmaya başlarlar ama bu artış sürekli olarak devam etmez. Çünkü zamanla ortamda bulunan CO2 miktarı atar,ortamda asit birikir ve sıcaklık yükselir, besin maddeleri tükenir. Bu etkiler bakteriler için öldürücü doza ulaşınca geometrik artış bozulur. Belli değerlerden sonra artış yerine azalma görülmeye başlanır.Böylece bakteri populasyonları da dengeye ulaşmış olur. Bakterilerin bölünmeleri mitoz bölünmeye benzer ancak çekirdek zarı ve belli bir kromozom sayısı olmadığı için tam bir mitoz bölünme değildir. Bu bölünme çeşidine Amitoz Bölünme denilmektedir.

2.EşeyliÜreme

Bakteriler bölünerek çok hızlı üreyebilirler, olumsuz şartlarda da endospor oluşturabilirler buna rağmen, düzensiz de olsa eşeyliüreyebilirler. Eşeysiz üreme yapmalarının sebebi kalıtsal çeşitliliklerini arttırarak değişen ortam şartlarına daha iyi uyum sağlamaktır. Bu çeşitliliğe ise Kalıtsal Varyasyon denir. Bakteriler eşeyli üremeyi konjugasyon yaparak gerçekleştirirler. Konjugasyon (kavuşma) esnasında DNA yapısı farklı iki bakteri yan yana gelerek aralarında geçici bir zardan köprü oluştururlar. Oluşturdukları bu köprü aracılığı ile DNA parçalarını değiştirirler daha sonra birbirlerinden ayrılarak bölünmelerine devam ederler. Bakterilerin eşeyli üremesi çok hücreli canlılarda görülen eşeyli üremeden çok farklı bir şekilde gerçekleşmektedir. Bakterilerde gamet oluşumuyoktur ve döllenme meydana gelmez.

Bakteriler diğer canlılara göre daha kolay mutasyona uğrarlar.

Eşeysiz üreme, döllenme olmaksızınmeydana gelen üreme şeklidir

Page 39: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Mutasyon genellikle zararlı ve öldürücü olmakla beraber, bakterilerde bazen olumlu sonuçlar veren faydalı mutasyonlar oluşabilmektedir.

3.Sporlanma

Bakterilerin bazı türleri yaşadıkları ortamın şartları bozulunca endospor oluşturarak kötü şartları geçirirler. Endosporun bakterinin kalıtım materyalinin çok az bir sitoplazma ile çevrilmesiyle uyku halinde kötü şartları atlaması olduğunu görmştük. Ortam şartlarınormale döndüğünde endosporun çeperi çatlar ve endospor gelişereknormal bakteriyi meydana getirir. Bakteriler endospo halinde iken metabolik faaliyetler minimum seviyededir. Bakteriler endospor halinde uzun yıllar yaşayabilirler. Olumsuz şartlar olan yüksek ısıdan, kuraklıktan, donmadan ve besinsizlikten etkilenmezler. 60 yılcanlı kalan bakteri sporları tespit edilmiştir. Normal bakteri hücrelerinin tamamı 100oC'de ölürken, endosporlar ancak 120OC'de 15-20 dakika kalırsa ölürler. Soğuk ortamlarda da aynı oranda dayanıklıdırlar. Bazı türlerde bir bakteriden birden çok endospor meydana gelebilmektedir.

Resimde hücre içine oluşmuşendosporlar, parlak beyaz renkte görülmektedir.

Page 40: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

KAMPÇI VE YAPISI

Hareketli bakteriler Kamçı , bakteriyel kayma, seğirmeli hareket ve batmazlık yoluyla hareket ederler. Seğirmeli hareketlilikte bakteriler piluslarını bir kanca olarak kullanır, tekrar tekrar onu uzatır, bir yere saplar ve büyük bir kuvvetle geri çeker.

Bakteriyel türler kamçılarının sayı ve düzenine göre farklılıkgösterirler. Bazı bakterilerin tek bir kamçısı vardır (tek kamçılı veyamonotrik), bazılarının iki uçta birer kamçısı (iki kamçılı veyaamfitrik), bazılarının da uçlarında kamçı kümeleri (iki demet kamçılı),diğerlerinin ise tüm yüzeylerine yayılmış kamçıları vardır (çok kamçılı).

Çoğu bakterinin (E. coli gibi) iki farklı hareket biçimi vardır. Bunlar ileri hareket (yüzme) ve yuvarlanmadır. Hareketli bakteriler belli uyaranlar tarafından çekim veya itime uğrarlar, bunun neden olduğu davranışlara taksis denir. Bunların arasında kemotaksis, fototaksis ve manyetotaksis bulunur. Myxobacterialerde, bireysel bakteriler beraber hareket ederek hücre dalgaları oluşturur, bunlar farklılaşıp içinde sporlar bulunduran tohum yapıları oluşturur. Myxobacteria'lar yalnızca katı ortam üzerindeyken hareket ederler, buna karşın E. coli hem sıvı hem katı ortamda hareketlidir.

Bakterilerin diğer organizmalarla etkileşimi gayet karmaşıktır. Bu simbiyotik ilişkiler parazitizm, mutualizm ve komensalizm olarak incelenir. Komensal bakteriler her yerde bulunur, hayvan ve bitkiler üzerinde büyümeleri başka yüzeyler üzerinde büyümeleri ile aynıdır,insanlarda bu organizmalardan çok sayıda olması vücut kokusunun nedenidir.

Page 41: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

BAKTERİLERİN MUTUALİST YAŞAMLARI

Bazı bakteriler varlıklarının devamı için diğer canlılarlamekânsal olarak yakın ilişkilere girerler. Bu tür mutualist ilişkilerden biri anaerobik bakteriler ile, hidrojen tüketen metanojenik arkeler arasındadır. Bu bakteriler kendileri bu organik asitleri kullanamazlar çünkü bu reaksiyon sonucu aşığa çıkan hidrojen çevrelerinde birikir. Hidrojen tüketici arkelerle yakın ilişkileri sayesinde hidrojen konsantrasyonu yeterince düşük kalır ve bakteriler büyüyebilir.

Toprakta, rizosferde (kökün yüzeyi ve kökü bağlı olan topraktan oluşan bölgede) mikroorganizmalar azot gazını azotlu bileşikleredönüştürürler. Bu süreç sonucunda bitkilerin (bitkiler azot fiksasyonu yapamazlar) kolayca absorbe edebildiği bir azot kaynağımeydana gelir. Diğer birçok başka bakteriler, insan ve başka canlılarda simbioz olarak bulunurlar. Örneğin normal insan bağırsağındaki bağırsak florasındaki 1000'den fazla bakteri, bağırsakbağışıklığına, bazı vitaminlerin (folik asit, K vitamini ve biyotin) sentezine, süt proteinlerinin laktik asite dönüştürülmesine katkıda bulunur, ayrıca sindirilmemiş kompleks karbonhidratlarınfermantasyonunu sağlar.

BAKTERİLERİN PATOJEN YAŞAMLARI

Bakteriler başka organizmalarla parazit ilişkiler kurduğunda patojen bakterilre olarak adlandırılırlar. Patojen bakteriler insanlarda ölüm ve hastalığın başlıca nedenleridir. Neden oldukları enfeksiyonlar arasında tetanoz, tifo, tifüs, difteri, frengi, kolera, besin kaynaklıhastalıklar, cüzzam ve verem sayılabilir.

Bilinen bir hastalığın patojenik kaynağının bulunması yıllar sürebilir, örneğin mide ülseri hastalığında olduğu gibi. Bakteryel hastalıklar tarımda da önemlidir, bakteriler bitkilerde yaprak beneği,ateş yanıklığı ve solmaya, çiftlik hayvanlarında da paratüberküloz, mastit, salmonella ve şarbona neden olurlar.

Her patojen türün insan konağında meydana getirdiğietkileşimlerinin karakteristik özellikleri vardır ve bu özellikler her patojen hastalık için farklıdır. Bazı organizmalar, örneğin Stafilokok veya Streptokok, deri enfeksiyonu, menenjit ve hatta şok ve ölümle sonuçlanan durumlar neden olur. Fakat bu oganizmalar aynızamanda normal insan florasına aittir, genelde insan derisi ve burnunda bulunur ve hiç bir hastalığa yol açmazlar. Buna rağmen bazı başka organizmalar her durumda insanda hastalık yapabilirler.

İki ya da daha fazla türün karşılıklıolarak birbirlerinden yarar sağladığı birlikteliklere mutualist yaşam denilmektedir. .

Enfeksiyon : Tıp alanında kullanılan bu terim, “organizmada hastalığa yol açan bir mikrobun genel veya yerel gelişmesi, yayılması”anlamındadır.

Page 42: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Örneği Rickettsia, ancak başka canlıların hücrelerinin içinde büyüyüp çoğalabilen zorunlu bir hücre içi parazittir. Rickettsia'nin bir türü tifüse, bir diğeri ise Kayalık Dağlar benekli hummasınaneden olmaktadır. Klamidya, zorunlu hücre içi paraziti bir diğertakımı içinde bulunan bazı türler idrar yolu enfeksiyonlarına neden olabilir, ayrıca koroner kalp hastalığı ile de ilişkili olabilirler. Nihayet, bazı bakteri türleri, Pseudomonas aeruginosa, Burkholderia cenocepacia, ve Mycobacterium avium gibi, fırsatçı patojendirler ve sadece bağışıklık sisteminin yetmezlik gösterdiği durumlarda veya kistik fibrozlu kişilerde hastalık yapabilirler.

Zararlı bakteriler genellikle gıdaların yenilmesiyle insanlara ve hayvanlara ulaşırlar. Bakterilerin uygun ortam bulduklarında nasılbir hızla üreyebildiklerini biliyoruz. Gıdalarda bulunan protein gibi besleyici maddeler ve rutubet gibi faktörler de onların çoğalmasınısağlayan uygun ortamı oluşturmaktadır. Bazı bakteriler tek başlarınazararsızdırlar ancak riskli gıdalarda çoğalma fırsatı bulurlarsa toksin adı verilen zehirleyici maddeler salgılar. Bu toksinler gıdalar yolu ile insanlara geçerek gıda zehirlenmelerine yol açar.

Bakterilerin bulaştığı gıdalar tüketildiğinde bu zararlı canlılarbağırsaklarda gelişmeye başlarlar. Yerleştikleri alanda bulunan hücrelerin ölmesi sonucunda hücre içinde oluşmuş olan toksin dışarıçıkar ve sindirim sistemine yayılır. Böylelikle bağırsaklarda bir enfeksiyon oluşmaya başlar. Bazı durumlarda bakteriler canlıvücuduna girmeden de gıdanın üzerinde toksin maddelerini bırakırlar. Yemek ile birlikte bu toksin madde vücuda alınır ve ciddi zehirlenme durumu baş gösterebilir.

Bakterilerin sebep olduğu hastalıkları sıralarsak;

VEBA

Veba bakterisi; fare, sıçan ve sincap gibi kemiricilerin üzerinde parazit olarak yaşayan pireler yoluyla insanlara bulaşmaktadırlar. İnsanda bağışıklık sistemini kuşatma altına alan bakteri, hücrede çoğalmaktadır. Veba bakterisi insan vücuduna deri, göz, ağız,sindirim kanalı, solunum yolu, kan ve lenf yollarıyla girmektedir. Bakterinin ilk girdiği deride önce yer yer kesecikler ve torbalar oluşmaktadır. Bu torbacıklar, vücudun bakteriye karşı gösterdiği ilk dirençtir, ama vücut bu bakterilere fazla direnememektedir. Bakterinin üremesi sonucu oluşan toksin, lenf kanalları ile lenf bezlerine gider. Lenf bezleri bakterinin yerleştiği yerde şişmeye başlar.

Kemirgen hayvanlardan insanlara bulaşan bakteriyel bir hastalıktır.

Page 43: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Bakteriler, lenf bezlerinin çevresinde ödemler oluşturur. Bakterinin toksini ile dolan lenf bezi içinde kangren meydana gelir. Bunun anlamı bir organın ya da canlı dokunun belirli bir bölümünün çürüyüp ölmesi demektir. Bu sırada bir miktar veba bakterisi kana karışabilir, dalak, karaciğer ve diğer iç lenf bezlerine ulaşır. Bu durumda dalak ve karaciğer büyümeye başlar. Sonuçta, zamanla iflas eden vücut organları ve lenfler ölüme sebep olurlar.

KOLERA

Kolera, sık ishal ve kusma ile çok miktarda sıvı ve elektrolitkaybedilmesine sebep olan ve ince bağırsağı etkileyen bir hastalıktır.Hastalık, genellikle kirli su ya da bu sularla yıkanmış gıdalar aracılığı ile yaygınlaşır. Kanalizasyon veya su arıtım tesislerindeki her hangi bir hasar veya yanlış uygulama koleranın büyük çapta bir alana kısasürede yayılmasına neden olur. Basit bir tedavisi vardır. Fakat tedavi edilmezse de %50 oranında ölümle sonuçlanabilir

Vibrio cholerae, kirli su veya yiyecek ile vücuda girer. Kuluçka dönemi sadece 1-5 gündür. Bakterinin ürettiği enterotoksin özgün olarak bağırsak iç yüzeyini etkiler. Sonuç kusma ve ağır bir ishaldir. Kısa bir sürede vücut çok büyük miktarlarda su kaybedebilir; örneğin, ağırkolera hastalarında günde ortalama 10-15 litre su kaybı yaşanabilir. Eğer bu duruma müdahale edilmezse, hastalık büyük oranda ölümle sonuçlanır.

FRENGİ

Frengi genellikle cinsel yolla bulaşan bakteriyel bir hastalıktır. Frengiye treponema pollidum isimli bir bakteri sebep olur. Sifilis diye de adlandırılmaktadır. Bu hastalık hâlâ sık olarak görülür ve hatta son yıllarda artış göstermiştir. Frengi tedavi edilmezse, birbirinden gizli üç devre gösterir.

Frenginin devreleri

1.1 Birinci devre frengi

Bakterilerin sebep olduğucinsel yolla bulaşan bir hastalıktır.

Vücudun su kaybetmesiyle ince bağırsaklarınetkilendiğibakteriyel bir hastalıktır.

Page 44: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

1.2 İkinci devre frengi

1.3 Üçüncü devre frengi

Birinci ve ikinci devre lezyonlarında treponemanın görülmesi teşhisidoğrular. Diğer testler tedavi altında gidişin nasıl olduğunu gösterir: Nelson testi, FTA testi (Flüoressan Treponema Antikorları) ve TPHA (Treponema Pallidum Hemaglütinasyon). Birinci devre frengide FTA ve TPHA 10. ila 20. günler arasında pozitif olur, Nelson testi bu devrenin sonunda pozitifleşir. Bu devreden sonra bütün testler pozitiftir. Erken tedavi testlerin hepsini negatif yapar.

Treponema her çeşit G penisilinine son derece duyarlıdır; bu yüzden, herhangi bir alerji söz konusu değilse bu tedavi uygulanır.

ŞARBON

Şarbon, Bacillus anthracis adlı mikrop tarafından meydana getirilen bulaşıcı olan, ot ile beslenen hayvanlarda özellikle sığır,koyun ve beygirlerde ani olarak ortaya çıkan bir hastalıktır. Şarboninsanlara da bulaşabilen bir hastalıktır. İnsanlar hastalığı hayvanlar veya bunların ürünlerinden alır. Mikroorganizma insanlara deriden girerse kara çıban denilen karakteristik bölgesel bir çıbanla ödem; kan dolaşımına karışması ile de sepsis (kan zehirlenmesi) ve iç organ lezyonları meydana gelir. Mikroplu etlerin yenmesi ağır bağırsak hastalıklarına neden olmaktadır. Hayvanlarda ise vücut ısısı yükselir, dalak şişer, kan katran gibi koyu bir renk alır ve pıhtılaşmaz.

CÜZZAM

Cüzzam veya lepra, Hansen basili (Mycobacterium leprae) adıverilen bir mikroorganizmanın yol açtığı, çevresel sinir sistemi ve deri başta olmak üzere birçok sistem ve organı etkileyebilen, bulaşıcı bir hastalıktır. Hastalık eski dönemlerde miskin hastalığı olarak da adlandırılmıştır.

Günümüzde cüzzam korkulacak bir hastalık olmaktan çıkmıştır. Tanıkoyulduğunda tedavisi kesin olarak yapılabilmektedir. Birçok hastalıkta olduğu gibi erken tanı önemlidir. Erken tanı yapıldığıdurumlarda hiçbir kalıcı sakatlık oluşmadan tedavi edilmektedir. Tedavi bakterinin duyarlı olduğu antibiyotikler ile yapılır. Hastalıkyetişkinlere bulaşmaz. Ancak hastalara yakın çevredeki çocukların

Çevresel sinir sistemini etkileyen bir hastalıktır.

Eskiden miskin hastalığı olarak isimlendirilirdi.

Sığırlarda özellikle olan bir bakteri hastalığıdır. Etle beslenen hayvanlardan insanlara da bulaşabilmektedir.

Page 45: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

hastalıktan korunması düşünülebilir. Bunun için BCG aşılamaları ve2 yaşından küçüklere haftada Çocukların hastalık olan çevreden uzaklaştırılmaları en uygun tedbirdir.

Ayrıca bakterileri şekillerine göre de sınıflandırabiliriz. Bu sınıflandırmaları ışık mikroskobundan elde ettiğimiz verilere göre yapmaktayız.

Çubuk Şeklinde Olanlar(BACİLLUS): Tek tek ya da birbirlerine yapışmışlardır. Tifo, tüberkiloz ve şarbon hastalığı bakterileri bu şekildedir.

Cocobasillus :

Escherichia pestis,Escherichia coli insanda vebaya neden olmaktadır.

Streptobasillus:

Streptobassillus casei süt ve süt ürünlerinde bulunur.

Dipterisid basil:

Corynobacterium spedenum patateste çürümeye neden olur.

Yuvarlak şekilde olanlar(COCCUS): Genellikle kampçısızdırlar.Zatürre bakterileri ve bel soğukluğu bakterileri bunlara örnektir.

Micrococcus:

Page 46: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Micrococcus luteus; toprak, su, insan ve hayvan derisinde yaşarpatojen değildirler.

Diplococcus:

Diplococcus pinamonie zatüre hastalığının bakterisidir.

Tetracoccus:

Gogkokya tetragena bakterisi örnek verilebilir patojen değildir.

Streptococcus:

Lactis, peynir yapımında etkili patojen olmayan bir bakteri çeşididir.

Staphycoccus:

Staphylococcus aureus vajinal haslıklarda

Sarcina:

Patojen değildir toprakta yaşar.

Spiral olanlar(SPİRİLLUM): Kıvrımlı bakteriler. Frengi bakterileri ve dişlerde yerleşen Spiroketler bunlara örnektir.

Page 47: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Vibrio:

Vibrio cholorae kolera hastalığını yapan patojen bakteridir.

Spirohaet:

Spirohaeta dentium dişte yaşayan bakteridir patojen özellik göstermezler, diş çürümelerini önler.

BAZI BAKTERİLERİN SU VE GIDA GÜVNLİĞİ İLE

HALK SAĞLIĞI AÇISINDAN ÖNEMİ

VBNC (endospor oluşturmayan bazı bakteri türlerinin çoğunlukla Gram negatif bakterilerin zor koşullara maruzkaldıklarında geçtikleri haldir), insanlar için patojen olan bakterilerin fizyolojik bir hali olup bakterilerin bu forma geçerken virülenslerini ve yeniden üreyebilme yeteneklerini korudukları bildirilmekte ve bu nedenlerden dolayı da insan sağlığını ciddi olarak tehdit etmektedirler ( Oliver 2000).

Son yıllarda enterokokların salgınlara veya hayati tehlike yaratan solunum yolu infeksiyonlarına yol açmaları nedeniyle giderek önem artmaktadır (Lleo ve ark. 2003). Çünkü bu süreçte bazıenterokokların bazı antibiyotiklere karşı direnç kazandığı ortaya çıkmaktadır. Vankomisine dirençli enterokoklar (VRE); sağlıklıbiraylerde(Gordts ve ark. 1995), çevreden, lağım sularından (Torres ve ark. 1994), hayvan dışkılarından ve hayvansal ürünlerde (Lleo ve ark. 2003) tesbit edilmiştir. VRE’nin hayvanlardan insanlara gıda yoluyla geçtiği saptanmıştır (Lleo ve ark. 2003). Vankomisine VBNC formdayken de antibiotiklere direnç göstermekte ve uygun koşullar oluştuğunda tekrar üreme yeteneği

Göstermektedirler. Dolayısıyla bu kültürü yapılamayan bakteriler insan sağlığı için potansiyel bir risk oluşturmaktadırlar (Lleo ve ark. 2003).

VBNC: Endospor oluşturmayan bakterilerin yaptıkları bir fizyolojik haldir. Kötü koşullara maruz kalınca yaparlar.

Page 48: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Vibrio cholerae, insanlar için önemli bir patojen bakteri türüdür.. Kontamine içme sularında bulunabilir ve bu yolla insanlara geçebilir. Bakteri, kontamine yüzey sularında genellikle VBNC formdadır (Brayton ve ark. 1987).

Ayrıca VBNC haldeki V. vulnificus hücrelerinin farelerde öldürücü infeksiyona neden olduğu saptanmıştır (Oliver ve Bockian 1995).

Campylobacter jejuni gıda kaynaklı enteropatojenik bir bakteridir. Yapılan bir çalışmada VBNC hale geçen 36 suştan insanlar için patojen olan 3 suş tespit edilmiştir. Bunlar da Bf, 79 ve 85 suşlarıdır. Ayrıca VBNC formdaki C. jejuni hücreleri yumurta sarısına yerleştikten sonra VBNC formdan çıkarak tekrar kültür oluşturabilmektedir.

E. coli, VBNC hale geçtikten sonra da patojen halini korumaktadır. Enterotoksin üretebilmekte (Pommepuy ve ark. 1996) ve virülens plazmitlerini korumaktadır (Byrd ve Colwell. 1990). Japonya’da enterohemorajik E. coli O157 (EHEC) ile kontamine olmuşözel olarak yüksek tuz konsantrasyonlu (%13) soya sosunda hazırlanmış somon balığı yumurtası 1998’de dört farklı yerde görülen 62 vaka ile büyük paniğe yol açmıştır. Bu olaylardan sorumlu tutulan gıdanın aynı şirkete ait olduğu ve gıdanın E. coli O157 ile kontaminasyonunun büyük olasılıkla üretim aşamasında şekillendiğibildirilmiştir. Zira bu olayda şüpheli gıdadan E. coli O157’nin kültür teknikleriyle izolasyonu yapılamamıştır. Bu olayda üretimde kullanılan balık yumurtalarının 9 ay süresince dondurularak saklanmış olması ve dolayısıyla E. coli O157’lerin dondurma işlemi, donmuş muhafazanın etkisi ve yüksek tuz konsantrasyonu da etkisi ile kültürü yapılamaz hale geçtikleri görüşü bildirilmiştir (Semanchek ve Golden 1998).

Bu bilgilerden yararlanarak, gıdalara bulunan bakteriler, gıdalara uygulanmış olan ısıtma, kurutma, dondurma, tuzlama v.b. işlemlerin sonrasında VBNC forma geçebilmekte ve de bu formdaki bakteriler klasik kültür yöntemleriyle fark edilemediğinden halk sağlığı için büyük tehlike arz etmektedirler.

GIDALARIN BOZULMALARI VE HİJYENİ

Gıdalarda bozulmalara sebep olan mikroorganizmalar gıda güvenliği açısından çok önemli sorunlar yaratmaktadırlar. Gıdalara

Page 49: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

bulaşarak sorun yaratabilen en önemli mikroorganizmalar; virüsler, bakteriler ve küflerdir.

Gıda zehirlenmelerinin sebebi çoğunlukla bakteri türü mikroorganizmalardır. Bu bakteriler 5-70 oC arasında, en çok da oda sıcaklığı ve üzerindeki derecelerde çoğalma göstermektedirler. Genellikle 5 oC ve altında çoğalamazlar. Gıda zehirlenmelerinin yaz aylarında artmasının sebebi bu yüzdendir. Bu zararlımikroorganizmaların ancak 70 oC ve üzerindeki ısılarda uygun süre ısıtma ve pastörizasyon ile ölürler. Ancak bu durumlar da bile ölmeyen bakteriler vardır.

Bakteriler genellikle evlerde ve hemen yaşamaktadırlar. Besinzehirlenmesine neden olan bakterilerin başlıca kaynağı insandır.İnsanların boğaz, burun, el, deri, bağırsak ve dışkıları bakterisayısınca oldukça zengindir.

Bakterilerin diğer bir kaynağı da hayvanlardır. Tüketilen hayvansal kaynaklı besinlerin kendisi kaynak olduğu gibi, bakteri taşıyıcı olarak kedi, köpek vb. evcil hayvanlar ile sinek, böcek, haşere ve kemirgenler de bu yönden risklidir.

Toz, toprak, çamur, kirli sular, kanalizasyon, çöp ve atıklar bakterilerin mutfaklara taşınmasında büyük tehlike oluşturmaktadırlar.

Ellerde 100-1.000 adet/cm 2

Alında 10.000 -100.000 adet/cm2

Kafa Derisinde 1 milyon adet/cm2

Koltuk Altında 10 milyon adet/cm2

Burun İfrazatında 10 milyon adet/cm2

Tükürükte 100 milyon adet/cm2

Dışkıda 1 milyar adet/cm2

Ayrıca:

Derideki ufak yara, kesik ve çatlaklarda milyonlarca bakteri bulunabilir. Tuvalet sonrası temizlenmemiş ellere dışkıdan bakteri bulaşabilir. İnsanların saç, giysi ve sakalları da bakteri kaynağıdır.İnsanların % 30-50 sinin burunlarında besin zehirlenmesine sebep olan bir bakteri türünü taşıdıkları bilinmektedir. Bu oran hastanelerde çalışan personelde % 65-80 ‘ e çıkmaktadır.

Page 50: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Bakteriler kendi başlarına hareket edemezler besinlere bulaşabilmeleri için mutlaka bir aracıya gereksinimleri vardır. Bueller, araç gereç, doğrama tahtaları, çalışma tezgahları, giysiler, öksürme, hapşırmadan kaynaklanan damlacıklar, bakteri bulaşmışya da potansiyel riskli besinlerden sızan sıvılardır. Personelden kaynaklana bulaşma yolları; eller, ağız, burun, saçlar, dışkı, diğervücut yüzeyleri, giysilerdir.

Bulaşmayı Engellemek İçin Yapılabilecekler

Bir mikrobiyolojik problem mikroorganizmanın vücuda bulaşmasıyla başlar. O halde mikroorganizmaların bulaşmasınıönleyecek gerekli önlemler alınmalıyız. Bu önlemler, temizlik, dezenfeksiyon, çiğ ve pişmiş gıdaların ayrı bölgelerde ayrıekipmanlarla pişirilmesi, personel hijyeni, zararlılarla mücadele, temiz hammadde temin edilmesidir. Ancak biz bu konuda ne yaparsak yapalım bulaşmayı tamamen ortadan kaldırmamız yani steril koşullarda yaşamamız kesinlikle mümkün değildir. Asıl hedef üremeyi durdurmak veya kabul edilebilecek bir seviyede tutmaktır.

Birey ve Toplum Sağlının Etkilenmesi

Gıda kökenli hastalıklar genellikle sindirim sistemi rahatsızlıkları, karın ağrıları, ishal, ateş veya kusma ile beliren sorunlar yaratabilmektedir. Bu sorunlar bazen birkaç saat veya gün içinde giderilebilmektedir fakat bazı durumları ölümle sonuçlanabilmektedir. Gıdaların üretildiği alanda çalışan bireylerin tümünün, kişisel temizliğine yüksek derecede özen göstermesi gerekir. Tırnaklar kısa kesilmiş olmalı, eller sürekli temiz tutulmalı,açıkta yara olmamalıdır. Çalışırken başlık, maske, bone, eldiven ve ayak giysileri gibi uygun koruyucu giysiler gerektiğinde giyilmelidir. Bu giysiler kolay temizlenebilir olmalı ve temiz tutulmalıdır.

Üretim esnasında herhangi bir şey yemek, tütün kullanmak, sakızçiğnemek, tükürmek ve gıdalara doğru hapşırmak, öksürmek gibi davranışların yapılmaması gerekir. Kişisel eşyalar ve giysiler gıdalarınişlendiği alanlarda bulundurulmamalı, üretim esnasında hiçbir takıtakılmamalıdır.

Sterilizasyon, bir ürünün içindeki ya da bir cismin üzerindeki bütün mikroplarıkesin bir şekilde öldürmek anlamına gelir.

Page 51: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

Gıdalarla taşınması ihtimali olan bir hastalığı, bulaşmış yara, deri enfeksiyonları ve ishal gibi hastalığı olan kişilerin, gıdaları işlemesine, işlendiği alana girmesine, izin verilmez. Bu tip hastalığı olan herkesin belirtilerini, sebeplerini gıda işi yapan işletmeciye bildirmesi gerekmektedir.

Sosyal ve Ekonomik Sorunlar

Gıda işleme, depolama ve dağıtım zincirinde oluşanmikrobiyolojik sağlık riski yanında ürün kayıpları da meydana getirerek ekonomiye zarar vermektedir. Bu ürün kayıpları yanındaoluşan hastalıklar nedeniyle iş gücü kaybı, tedavi masrafları da düşünüldüğünde, olayın ekonomik boyutunun büyüklüğü daha iyi anlaşılmaktadır.

Halk Sağlığı İle İlgili Kuralar

a) Gıdalara kabul edilemez düzeylerde zararlı maddeler taşımaihtimali bulunan alanlarda hammadde üretimi yapılmamalı

b) Hammaddelerin endüstriyel, evsel ve zirai atıklarla bulaşmasıönlenmeli ve bu tür atıkların hammadde sağlanan alanlardan uzaklaştırılması ile ilgili işlemler resmi otoritelerce kabul edilebilir olmalı

c) Hammaddeler sağlığa zararlı maddeler içeren sularla sulanmamalı

d) Hammaddeler üretiminden işleme noktasına gelinceye kadar fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik bulaşanlardan korunmalı

e) Hammaddelerin üretiminde kullanılan alet, ekipman ve taşıyıcılarsağlığa zararlı olmamalı

f) İnsan tüketimi için uygun olmayan maddeler hammaddeden ayrılarak hijyenik kurallara uygun bir biçimde ortamdan uzaklaştırılmalı

g) Hammaddeler bulaşmaya karşı korunabilen, hasar ve bozulmanınen aza indirilebildiği koşullarda depolanmalı

h) Hammaddelerinin taşınmasını sağlayacak araçlar temiz olmalı,gerektiğinde dezenfekte edilmeli, ürünün özelliği gerektiriyorsa soğutucu gibi özel donanımlar kullanılmalı

Page 52: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

Gıdaların İşlenmesi İle İlgili Kurallar

a) Hammadde, yardımcı madde veya katkı maddeleri; bozuk veya yabancı maddeler, parazitler, mikroorganizmalar veya bunlarıntoksinleri açısından kabul edilebilir düzeye indirilemedikçe işletmeye alınmamalı

b) Hammadde, yardımcı madde ve katkı maddeleri bozulmanın vebulaşmanın önlenebileceği, zararın en aza indirilebileceği koşullarda depolanmalıdır. Stoklanan hammadde, yardımcı madde ve katkımaddeleri depoya giriş sırasına göre kullanılmalı

c) Gıdaların işlenmesinde çalışan personel son ürünü bulaştırma riski açısından gerek görüldüğünde, üretimin değişik basamaklarında tüm koruyucu kıyafetlerini değiştirmeli, ellerini yıkamalı ve gerekirse dezenfekte etdilmeli

d) Üretimin bütün aşamalarında işlemlerin, teknolojinin gerektirdiğisüreleri aşmaması sağlanmalı, bu yolla bulaşmaya, bozulmaya neden olunmamalı

e) Tüm ambalaj maddeleri hijyenik şartlarda ve temiz yerlerde depolanmalıdır. Paketleme veya dolum alanında sadece hemen kullanılacak olan ambalaj materyalleri bulundurulmalı

f) Ambalajlar partinin tanınması için üretildiği fabrikası ve partisi açıkça okunacak şekilde kodlanmalıdır. Her parti için üretim kayıtlarıtutularak parti ile ilgili üretim detayları ve tarihi sürekli olarak okunaklı bir şekilde kaydedilmelidir. Bu kayıtlar en az ürünün raf ömrü boyunca muhafaza edilmeli

g) Depolama süresince sadece tüketime uygun gıdalar dağıtılmalıdır. Ürünler depoya giriş sırasına göre sevk edilmeli

h) Gıda güvenilirliği açısından tehlike oluşturan aynı partiden ürünler satış noktalarından hemen geri alınmalı, söz konusu ürünler imha,insan tüketimi dışında bir amaçla kullanım veya yeniden işleme safhalarına kadar denetim altında tutulmalı

Kontrol İşlemleri

a) Gıda üretiminin tüm basamaklarında; yetiştirmeden başlayarakişleme, imalat, dağıtım ve tüketim noktasına ulaşıncaya kadar

Page 53: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

olabilecek tehlikeler belirlenmeli ve bu tehlikelere karşı etkili olabilecek tedbirler saptanmalı

b) Muhtemel tehlikeyi engellemek veya en aza indirmek için üretim zincirinde “kritik kontrol noktaları” belirlenmeli

c) Kritik kontrol noktalarına ait kritik limitler tespit edilmeli

d) Kritik kontrol noktalarının belirlenen program doğrultusunda denetlenmesi için izleme sistemi oluşturulmalı

e) İzleme sisteminde belirli bir kontrol noktasında istenmeyen bir durum gözlendiği zaman etkin önlemler alınmalı

f) Kontrol sisteminin etkili bir biçimde çalıştığı, ilave testler ve işlemlerle desteklenmeli

g) Tüm bu aşamalarla ilgili kayıtların ve uygulanan işlemlerin yer aldığı bir dökümantasyon sistemi oluşturulmalı

Gıdaların Taşınması ve Depolanması

a) Gıda maddeleri depolama ve taşıma esnasında her türlü dış etkenden zarar görmeyecek, bozulmayacak şekilde korunmalı

b) Depolar giyinme yerleri, yatakhaneler, lavabolar, tuvaletler, banyolar, idari bölümler ve dinlenme yerlerinden ayrı olmalıdır.Depolar hiç bir zaman amacı dışında kullanılmamalı

c) Taşıma araçları ve depolarda havalandırma, sıcaklık ve rutubet ürün özelliklerine uygun olmalı, depolarda sıcaklık ve rutubet ölçer cihazlar bulundurulmalı, bilgiler sürekli olarak kaydedilmeli

d) Depolarda zemin pürüzsüz, duvarlar düzgün, kolay temizlenebilir nitelikte, sıvası dökülmemiş, ürünlere olumsuz etkide bulunmayacak özellikte olmalıdır. Depo üstü tavan ve çatılar akmayı, sızmayıönleyecek şekilde yapılmalı

e) Depolarda ve taşıma araç ve gereçlerinde kullanılan alet, ekipman ve malzemeler temiz, sağlam ve hijyenik amacına uygun olmalı

f) Depo ve taşıma araç ve gereçleri yıkama ve dezenfeksiyona uygun olmalı

g) Deponun kapı,pencere ve diğer kısımları her türlü zararlınıngirmesini önleyecek uygun donanıma sahip olmalı

Page 54: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Yakın Çevremizdeki Organizmalar

h) Depolara ilk gelen ürün önce, son gelen üründe en son çıkarılmalı,istenildiği zaman istenilen ürün grubu veya parti çıkarılabilecek şekilde yerleştirme ve istifleme yapılmalı

ı) Çöpler depo dışında tutulmalı, atılacak malzeme depodan uzaklaştırılmalı

i) Ürünler zeminle temas etmeyecek şekilde belirli bir yükseklikte ve rutubet geçirmeyen uygun malzeme üzerinde depolanmalı

j) Depolama ve taşıma sırasında çevreye zarar verilmemeli

k) Depolamada ürünlerin ambalaj ve etiketlerinin zarar görmesi önlenmeli, ürün ve ambalajın özelliğine göre istif ve yığma yapılmalı

l) Gıda maddeleri birbirinin özelliğini bozmayacak şekilde taşınmalıve depolanmalı

m) Gıda maddeleri toksik maddeler ile birlikte depolanmamalı vetaşınmamalı

n) Gıda maddeleri özelliklerine göre temizlik malzemelerinden ayrıbölmelerde depolanmalı ve taşınmalı

o) Gıda maddelerinin taşınması ve depolanması ile ilgili gerekli işgüvenliği önlemleri alınmalı

ö) Depolar ve taşıma araçlarının denetim ve kontrolü Tarım veKöyişleri Bakanlığınca yapılmalı

KAYNAKÇA

1- Prof. Dr. Selim BADUR-Viral enfeksiyonlar ve kuş gribindemikrobiyolojik değerlendirme ve korunma

2-Prof.Dr. Atilla Şimşek-Viroloji anabilim dalı

3.Dr. Dilşad Mungan-Allerjik hastalıklarda korunma

4-Prof.Dr. Osman Şadi Yenen- Sağlık Bakanlığı INFLENZA H1N1 (Domuz Gribi)

5-Doç. Dr. Hürrem Bodur

6-Prof. Dr. A. Dürdal US-Mikrobiyoloji ve klinik

Page 55: Yak n Çevremizdeki Organizmalar - kisi.deu.edu.trkisi.deu.edu.tr/bulent.cavas/ders/bok9.pdfde˜i) tiren birçok ... hastal klar çozaman bula˜u ve) c dbirkaç ki r )iden ba)layarak

Gök,Karahan,Kerbetan

7-Ege üniversitesi tıp fakültesi-2009 ınfluenza A H1N1 2009

8-Prpf. Dr.Mehtap Yazıcıoğlu-Pediatrik astımda alerjenlerin rolu

9-Dr. Metehan Özen Küf Mantarlarının Sebep Olduğu İnvazifEnfeksiyonlar

10-Gıda Mikrobiyolojisi ve Uygulamaları, 2000. Genişletilmiş 2.Baskı; Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda MühendisliğiBölümü yayını / Kamuran AYHAN 11-Dr. Hakan ALLI-2008/ Muğla Üniversitesi, Mantarlar 12-Yrd. Doç. Dr. Hasan IRMAK/ Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi/SULARLA İLİŞKİLİ HASTALIKLAR 13-Dr. Mesut Darendeli/ Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi/ Mantar Enfeksiyonları

14-Ali Günay Balım/ Canlılar Bilimi

15-Prof. Dr. Hikmet PEKCAN Türkiye Halk Sağlığı Kurumu DerneğiT-HASAK 16-Genel Biyoloji 1. Cilt/ Keeton 17-Orçun Bozkurt / Genel Biyoloji 18-Tahir Güneş/ Genel Biyoloji 19- http://tr.wikipedia.org/wiki/Vikipedi

20- Kültürü Yapılamayan Canlı Bakteriler ve Gıda GüvenliğiYönünden Önemi (N.Deniz AYAZ) 21- Bakteriyel İnokulantların Silaj Fermantasyonu Ve Hayvan Performansına Etkileri; Hayvancılık Araştırma Dergisi (2005) 15, 1: 26–34)

22- Kan Kültürlerinden İzole Edilen Enterik Bakterilerin Antibiyotiklere Direnç Durumu; Klimik Dergisi Cilt 15, Say›:1 2002, s:25-28 25 23- www.msxlabs.org/.../213401-bakterilerin-insan-yasamindaki-yeri-ve-onemi-nedir.html - 24- www.biyolojidunyasi.com/Bakteri.asp