TeşekkürlerimizlePhilip Ege Sanayicileri ve İşadamları ... · 2006 yılında EGEV, Ege...

136
Teşekkürlerimizle... Ülkemizde, sanayi kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinin işbirliğinden doğan başarının en iyi örneklerinden biri Philip Morris/Sabancı – Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı – Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği dayanışmasıdır. Bu işbirliği çerçevesinde, 2005 yılından başlayarak “Ege Fikir Önderleri AB Eğitim Programı” projesi ile Afyonkarahisar, Aydın, Balıkesir, Çanakkale, Denizli, İzmir, Kütahya, Manisa, Muğla ve Uşak illerinde Avrupa Birliği uyum sürecindeki gelişmeleri takip ettik, sektörel etki analizleri çalışmalarını gerçekleştirdik; yaklaşık 3500 kişinin katıldığı seminerlerde ve yuvarlak masa toplantılarında da bilgilerimizi paylaştık. İşbirliğimizin diğer bir ürünü olan elinizdeki kitap, EGEV’in 2007 yılından beri hazırlıklarını sürdürmekte olduğu projenin bir sonucudur. Ege Bölgesi için değerli bir kaynak niteliğinde olduğuna inandığımız bu çalışmamızda, sosyal sorumluluk bilincini bir kez daha kanıtlayan Philip Morris/Sabancı, bizleri yalnız bırakmamıştır. Başta İzmir Valiliği, İzmir İl Genel Meclisi ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı olmak üzere, İzmir Başkanlar Kurulu’na, değerli mütevellilerimize, eğitim programımızda görev alan tüm eğitmenlerimize, etkinliklerimizde hazır bulunarak, gerek mevcudiyetleri gerekse değerli fikirleri ile destek olan tüm katılımcılarımıza, Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı adına sonsuz teşekkürlerimizi sunar, kitabın amacımıza uygun olarak yerli ve yabancı yatırımcıya faydalı olmasını dileriz. Saygılarımla, Yılmaz TEMİZOCAK EGEV Yönetim Kurulu Başkanı

Transcript of TeşekkürlerimizlePhilip Ege Sanayicileri ve İşadamları ... · 2006 yılında EGEV, Ege...

Teşekkürlerim

izle...

Ülkemizde, sanayi kuruluşları ile sivil toplum örgütlerin

in

işbirliğinden doğan başarının en iyi örneklerinden biri Philip

Morris/Sabancı – Ege Ekonomiyi Gelişti

rme Vakfı – Ege

Sanayicileri ve İşadamları Derneği dayanışmasıdır.

Bu işbirliği çerçevesinde, 2005 yılından başlayarak

“Ege Fikir Önderleri AB Eğitim Programı” projesi

ile

Afyonkarahisar, Aydın, Balıkesir, Çanakkale, Denizli,

İzmir, Kütahya, Manisa, Muğla ve Uşak illerinde Avrupa

Birliği uyum sürecindeki gelişm

eleri takip ettik

, sektörel etki

analizleri çalışmalarını gerçek

leştirdik; yaklaşık 3500 kişinin

katıldığı seminerlerd

e ve yuvarlak masa toplantılarında da

bilgilerimizi paylaştık.

İşbirliğimizin diğer bir ürünü olan elinizdeki kitap,

EGEV’in 2007 yılından beri hazırlıklarını sürdürmekte

olduğu projenin bir sonucudur. Ege Bölgesi için değerli b

ir

kaynak niteliğinde olduğuna inandığımız bu çalışmamızda,

sosyal sorumluluk bilincini bir kez daha kanıtlayan Philip

Morris/Sabancı, bizleri y

alnız bırakmamıştır.

Başta İzmir Valiliği, İzmir İl Genel Meclisi ve İzmir

Büyükşehir Belediye Başkanlığı olmak üzere, İzmir Başkanlar

Kurulu’na, değerli mütevelliler

imize, eğitim programımızda

görev alan tüm eğitmenlerimize, etkinliklerim

izde hazır

bulunarak, gerek mevcudiyetleri gerekse değerli f

ikirleri ile

destek olan tüm katılım

cılarımıza, Ege Ekonomiyi Geliştirme

Vakfı adına sonsuz teşekkürlerim

izi sunar, kitabın amacımıza

uygun olarak yerli ve yabancı yatırımcıya faydalı olmasını

dileriz.

Saygılarımla,

Yılmaz TEMİZOCAK

EGEV Yönetim Kurulu Başkanı

2

EGEV

‘09

Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı 1992 yılında, İzmir ve çevresinin ekonomik

gelişmesini hızlandırmak için yurtiçi ve yurtdışı kuruluşların ilgisini arttıracak tanıtım ve teşvik çalışmaları yapmak, bu konuda diğer kurum ve kuruluşlarca yürütülen çalışmalara yardımcı olmak, bölgeye dış ilişkilerin ve sermaye hareketlerinin yoğunlaştığı bir ortamda ekonomik canlılık kazandırmak amacıyla kurulmuştu.

Hedef çeşitli kurum ve kuruluşlarca ayrı ayrı yürütülen bu tür çalışmaları koordine etmek, kaynak israfına yol açmadan en etkin ve verimli bir şekilde tanıtım ve bilgilendirme faaliyetlerini yürütmekti.

1995’te yapılan Arama Konferansı ve 1996’da yapılan Karar Konferansı sonucunda Ege Bölgesi’nin bir bütün olduğu ve küresel rekabete katılabilmek için tüm bölge illerinin birbirini

desteklemeleri ve her konuda paylaşım içerisinde olmaları gerektiği kanısına varılmıştır. Bu kanıdan yola çıkılarak Ege İlleri Bölgesel İşbirliği Projesi kapsamında Afyonkarahisar, Aydın, Balıkesir, Çanakkale, Denizli, Manisa, Muğla, Kütahya ve Uşak illeri EGEV’e üye olmaları için davet edilmişlerdir. 1998 yılında Vakıf Mütevelli Heyeti 118 kurum ve 152 mütevelli ile tüm bölgeyi kapsar duruma gelmiştir. EGEV Mütevelli yapısıyla bir ilktir ve yadsınamaz bir güce sahiptir. 10 ilin Valileri, Belediye Başkanları, Rektörleri, Oda, Birlik, Borsa Yönetim ve Meclis Başkanları, STK Başkanları bölgenin gelişimi amacıyla tek bir çatı altında toplanmışlardır.

1998’de 10 ilin katılımıyla bir Arama Konferansı düzenlenerek Vakfın hedefleri yeniden belirlenmiştir. Buna göre;

Vakfın Vizyonu “Cumhuriyetimizin 100. Yılına

Kadar; İnsan ve Doğa Kaynaklarının Doğru Kullanımına Dayalı, Dengeli

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFI

EGEV“Cumhuriyetimizin

100. Yılına Kadar; İnsan ve Doğa Kaynaklarının Doğru Kullanımına Dayalı, Dengeli ve Sürdürülebilir Kalkınmayı Çağdaş Standartlarda Gerçekleştirmiş Bir Ege”

3

ve Sürdürülebilir Kalkınmayı Çağdaş Standartlarda Gerçekleştirmiş Bir Ege”,

Vakfın Misyonu,“Ege Bölgesi için Özgün bir Kalkınma

Modelinin Ortak Akıl ve Katılımcılıkla Oluşturulması ve Uygulanmasında Öncülük Etmek” olarak güncellenmiştir.

EGEV yeni misyonu doğrultusunda 2000 yılında Ege Bölgesi Gelişim Projesi’ni başlatmıştır. Proje için Devlet Planlama Teşkilatı ile bir protokol imzalanarak stratejik planlama çalışmaları için yetki alınmıştır. Bu gelişme STK – DPT ilişkileri açısından ülkemiz için bir ilktir.

Ege Bölgesinin 8 ili ve İstatistikî Bölge Birimleri Sınıflandırılması açısından Marmara Bölgesi’nde yer almakla beraber Çanakkale ve Balıkesir bu projeye dâhil olmuşlardır. Çalışmalar il, alt bölge ve bölge yaklaşımı ile yapılmıştır. Amaç bölgesel gelişim potansiyelini ortaya koymak, kaynakların daha etkin kullanımını sağlamak, gelişmeyi ve özellikle yabancı sermaye

çekimini hızlandırmaktır. DPT’nin katkı ve yönlendiriciliğinde yürütülen bir projedir.

Çalışmalar iki aşamada yürütülmüştür. Birinci aşamada EGEV üyesi 10 ilde arama konferansları yapılmıştır. Her toplantıya o ilde yaşayan üst düzey bürokratlar, akademisyenler, oda başkanları, işadamları, sivil toplum örgütleri, medya, sendika ve gençlik temsilcileri gibi toplumun çok farklı kesimlerinden kişiler katılmıştır. İki gün boyunca katılımcılar interaktif bir ortamda illerinin olumlu özelliklerini, sorunlarını, hedeflerini ve vizyonunu belirlemişlerdir. Bu toplantıların moderatörlüğünü DPT uzmanları yapmıştır.

İkinci aşama olan “Ege Bölgesinin Stratejik Tercihlerinin ve Bölgesel Boyutta Hedeflerinin Önceliklendirme ve Konumlandırma Çalışmaları” gerçekleştirilmiştir. Yine EGEV üyesi 10 ilde ve yine toplumun farklı kesimlerinin temsilcilerinden oluşan katılımcılar toplantıda bir tam gün boyunca gruplar

Ege Bölgesi’nin 8 ili ve İstatistikî Bölge Birimleri Sınıflandırılması

açısından Marmara Bölgesi’nde yer almakla beraber Çanakkale

ve Balıkesir bu projeye dâhil olmuşlardır. Çalışmalar il, alt bölge ve

bölge yaklaşımı ile yapılmıştır. Amaç bölgesel gelişim potansiyelini

ortaya koymak, kaynakların daha etkin kullanımını sağlamak,

gelişmeyi ve özellikle yabancı sermaye çekimini hızlandırmaktır.

DPT’nin katkı ve yönlendiriciliğinde yürütülen bir projedir.

4

halinde çalışarak verileri kendi bakış açıları ve il raporundaki bilgiler ışığında önceliklendirmişlerdir.

Her ildeki Önceliklendirme Toplantısında o ili temsil etmek üzere seçilen kişilerle 2003 yılında Afyonkarahisar’da Bölgesel Diyalog Konferansı yapılmıştır. Katılımcılar, önceliklendirme toplantılarının sonuçlarını bölge bazında değerlendirmeye tabi tutmuşlardır.

Böylece doğal kaynaklar, enerji, finans, sanayi, sağlık, tarım ve hayvancılık, ticaret ve turizm gibi etkinlik alanlarına 2020’lere giderken hangi illerin diğerlerine göre daha fazla ağırlık vermek istediğini ortaya koyan bölgesel uzlaşma haritaları elde edilmiştir. Katılımcılar ayrıca, 13 sektör ve bunların alt sektörlerinde öncelik uzlaşmasına varmışlardır.

Bundan sonraki aşamada, Bölgesel

Diyalog Konferansı’nda öncelik sırasına konan 13 sektörün en üst sıralarında yer alan dört ana sektörde (gıda ve ekolojik tarım, turizm, jeotermal, stratejik madenler ve toprağa dayalı sanayi) Sektör Toplantıları 2005 yılında tüm illerin katılımıyla 4 ayrı tarihte gerçekleştirmiştir. Bu toplantılarda alt sektörler önceliklendirilmiş, sorunlar belirlenmiş ve bu sorunların çözümüne yönelik projeler geliştirilmiştir.

Ege Bölgesi Gelişim Projesi’nin amacı bölgenin dinamik bir envanterinin çıkarılmasıydı. Toplanan bilgilerin internet ortamına aktarılması ve iki ciltlik kitap olarak basılması yatırım veya başka bir amaçla bölge hakkında araştırma yapanlar için iyi bir kaynak oluşturmuştur. En başarılı sonuç ise, çok farklı kesimlerden katılımcının ortak akılla illeri için en iyiyi tespit edebilmiş olmalarından edinilen deneyimdir.

EGEV

‘09

Ege Bölgesi Gelişim Projesi’nin amacı bölgenin dinamik bir

envanterinin çıkarılmasıydı. Toplanan bilgilerin internet or-

tamına aktarılması ve iki ciltlik kitap olarak basılması yatırım

veya başka bir amaçla bölge hakkında araştırma yapan-

lar için iyi bir kaynak oluşturmuştur. En başarılı sonuç ise,

çok farklı kesimlerden katılımcının ortak akılla illeri için en

iyiyi tespit edebilmiş olmalarından edinilen deneyimdir.

5

EGEV’in bölgesel örgütlenmesini ve şimdiye kadar bölgede yürüttüğü çalışmalarını dikkate alan DPT, Türkiye-Yunanistan Sınır Ötesi İşbirliği Programı Interreg III/A’da Bölgesel Teknik Sekretarya görevini kurumumuza vermiştir. EGEV, 6 ilin (Aydın, Balıkesir, Çanakkale, İzmir, Muğla ve Edirne) valilikleri bünyesinde oluşturulan Yerel Teknik Sekretaryalar ile DPT ve teknik yardım ekipleri arasında koordinasyon sağlamakla yükümlüdür. Hepimizin bildiği gibi idari ve teknik nedenlerle bu projenin uygulanması geçici süre için durdurulmuştur.

EGEV ‘in misyonu doğrultusunda gerçekleştirdiği diğer bir yurtdışı çalışma Fransa Alsace Bölgesi Kalkınma Ajansı ADI International ile imzalanan işbirliği protokolüdür. Protokol çerçevesinde karşılıklı ziyaretler gerçekleştirilmiş, bölge potansiyelleri ve işbirliği olanakları paylaşılmıştır.

2006 yılında EGEV, Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği ile beraber, Philip Morris/Sabancı işbirliğinde “Ege Fikir Önderleri AB Eğitimleri Dizisi” projesini üyesi olan 9 ilde başarıyla uygulamıştır. Avrupa Birliği’ne giriş süreci içerisinde karşılaşılabilecek olan sorunların ve eksikliklerin giderilebilmesine katkıda bulunmak amacıyla düzenlenen eğitimlerde Türkiye-AB ilişkileri, AB’nin ortak ticaret, tarım, turizm, KOBİ ve rekabet politikaları ile topluluk fonlarından yararlanma koşulları işlenmiştir.

2008 yılında Philip Morris / Sabancı desteği ve ESİAD ortaklığında “Türkiye’nin AB’ye Üyelik Süreci Sektörel Etki Analizleri” başlığı altında Ege Fikir Önderleri projesine devam edilmiştir. Eğitimin ilk bölümü hedeflenenin çok üstünde bir katılımla gerçekleştirilmiştir. Bu panellerde her ilin gelişmesine yol açacak AB

konusunda ihtiyaç duyduğu pratik uygulama örneklerine, somut önerilere ulaşılması planlanmıştır. Program çerçevesinde Ekim 2008 den itibaren 9 ilde üst düzey yetkililerin katılımı ile eğitim verilen sektörlerde yuvarlak masa toplantıları yapılmıştır. Sektörün ildeki tüm söz sahibi kişilerinin katılımıyla sohbet toplantıları düzenlenmiştir.

2007 yılında, Ege Serbest Bölgesi ESBAŞ ve EGEV işbirliğinde, üniversitelerimizin, ticaret-sanayi odalarımızın destekleri ile bir “Havacılık ve Uzay Kümelenmesi” oluşturulmasına yönelik çalışmalara başlanmıştır. Amaç, coğrafi yakınlık ilkesine bağlı kalmadan kümeye ulusal ve uluslar arası havacılık endüstrisinin en önemli kuruluşlarının paydaş olarak katılımını sağlamaktır. 2008 yılı Kasım ayında projenin ilk ayağı olan 1. İzmir Küresel Havacılık ve Uzay Konferansı düzenlenmiştir. Projede kümenin kurulması aşamasına gelinmiştir.

Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı İzmir Kalkınma Ajansı ile işbirliği içerisindedir. Haziran 2008 de iki kurumun ortaklığında bir Arama-Karar Konferansı gerçekleştirmiştir. İZKA ile EGEV’in işbirliğinde diğer bir girişim, Ekim 2008 de düzenlenen İzmir Tanıtım Strateji Toplantısı’dır. 135 kanaat önderinin katılımıyla yapılan toplantı bölgenin diğer illerine örnek niteliğindedir.

EGEV, kurumlar üstü bir şemsiye kuruluş olarak görev yapmaktadır. Ege Bölgesi için “Ortak Akıl – Ortak Eylem” ilkesini benimseyen Vakfın temel amacı bölge illeri arasında koordinasyonu sağlamaktır. Vakıf, 10 ilin kentsel gelişiminin birbirini besleyen bölgesel işbirliğine dayandığına ve küresel rekabette daha güçlü bir konum için bölgesel bütünleşmenin gerekliliğine inanmaktadır.

6

1 İzmir Valisi (Başkan)2 İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı3 Ege Üniversitesi Rektörü4 Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü5 Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü6 İzmir Ekonomi Üniversitesi Rektörü7 Yaşar Üniversitesi Rektörü8 İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı 9 İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı 10 Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı11 Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Başkanı12 İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı 13 İzmir Ticaret Borsası Meclis Başkanı 14 İzmir Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu15 Ege İhracatçı Birlikleri Başkanlar Kurulu Başkanı16 Ege İhracatçı Birlikleri Başkanlar Kurulu Başkan Vekili17 Batı Anadolu Sanayici Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı18 Ege Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı19 Ege Genç İşadamları Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı20 İzmir Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı 21 İzmir Ziraat Odası Meclis Başkanı 22 İzmir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı23 İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı24 İZFAŞ Genel Müdürü25 ESBAŞ Ege Serbest Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı26 Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı27 ENDA Enerji Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı

28 Güçbirliği Holding A.Ş.Yönetim Kurulu Başkanı29 İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı30 Vestel Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı31 Tariş Genel Müdürü32 İzmir Genç Müteşebbisler Jaycees Derneği Yönetim Kurulu Başkanı33 Afyonkarahisar Valisi34 Afyonkarahisar Belediye Başkanı 35 Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi Rektörü36 Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı37 Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı 38 Afyonkarahisar Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı 39 Afyonkarahisar Ticaret Borsası Meclis Başkanı 40 Afyonkarahisar Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı 41 Afyonkarahisar Ziraat Odası Meclis Başkanı 42 Afyonkarahisar Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı43 Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti Başkanı 44 Afyonkarahisar Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı45 Aydın Valisi46 Aydın Belediye Başkanı 47 Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Rektörü48 Aydın Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı 49 Aydın Ticaret Odası Meclis Başkanı 50 Aydın Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı51 Aydın Sanayi Odası Meclis Başkanı

52 Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı 53 Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı 54 Aydın Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı 55 Aydın Ziraat Odası Meclis Başkanı 56 Aydın Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı57 Aydın Gazeteciler Cemiyeti Başkanı58 Aydın Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı59 Aydın İş Hayatı Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı60 Balıkesir Valisi61 Balıkesir Belediye Başkanı 62 Balıkesir Üniversitesi Rektörü63 Balıkesir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı 64 Balıkesir Ticaret Odası Meclis Başkanı 65 Balıkesir Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı 66 Balıkesir Sanayi Odası Meclis Başkanı67 Balıkesir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı 68 Balıkesir Ticaret Borsası Meclis Başkanı 69 Balıkesir Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı 70 Balıkesir Ziraat Odası Meclis Başkanı71 Balıkesir Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı72 Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı73 Balıkesir Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı74 Balıkesir Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı75 Balıkesir Genç Müteşebbisler Jaycees Derneği Yönetim Kurulu Başkanı76 Çanakkale Valisi77 Çanakkale Belediye Başkanı 78 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü

EGEV

‘09

EGEV MÜTEVELLİ HEYETİ

7

79 Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı80 Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı81 Çanakkale Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı82 Çanakkale Ticaret Borsası Meclis Başkanı83 Çanakkale Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı84 Çanakkale Ziraat Odası Meclis Başkanı85 Çanakkale Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı86 Çanakkale Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı87 Çanakkale Genç Müteşebbisler Jaycees Derneği Yönetim Kurulu Başkanı88 Denizli Valisi89 Denizli Belediye Başkanı 90 Denizli Pamukkale Üniversitesi Rektörü91 Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı 92 Denizli Ticaret Odası Meclis Başkanı 93 Denizli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı 94 Denizli Sanayi Odası Meclis Başkanı 95 Denizli Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı 96 Denizli Ticaret Borsası Meclis Başkanı 97 Denizli Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı 98 Denizli Ziraat Odası Meclis Başkanı 99 Denizli Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı100 Denizli Gazeteciler Cemiyeti Başkanı101 Denizli Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı102 Denizli Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı103 Denizli Genç Müteşebbisler Jaycees Derneği Yönetim Kurulu Başkanı104 Kütahya Valisi105 Kütahya Belediye Başkanı106 Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü

107 Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı 108 Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı 109 Kütahya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı 110 Kütahya Ticaret Borsası Meclis Başkanı 111 Kütahya Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı112 Kütahya Ziraat Odası Meclis Başkanı113 Kütahya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı114 Kütahya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı115 Kütahya İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı116 Kütahya Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı117 Manisa Valisi118 Manisa Belediye Başkanı119 Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü120 Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı 121 Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı 122 Manisa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı 123 Manisa Ticaret Borsası Meclis Başkanı 124 Manisa Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı125 Manisa Ziraat Odası Meclis Başkanı126 Manisa Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı127 Manisa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı128 Manisa Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı129 Manisa Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı130 Muğla Valisi131 Muğla Belediye Başkanı 132 Muğla Üniversitesi Rektörü133 Muğla Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı 134 Muğla Ticaret Odası Meclis Başkanı135 Muğla Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı

136 Muğla Ziraat Odası Meclis Başkanı137 Muğla Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı138 Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı139 Muğla Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı140 Uşak Valisi141 Uşak Belediye Başkanı142 Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı 143 Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı 144 Uşak Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı145 Uşak Ticaret Borsası Meclis Başkanı146 Uşak Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı 147 Uşak Ziraat Odası Meclis Başkanı 148 Uşak Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birlik Başkanı149 Uşak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı 150 Uşak Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı151 Ege Akdeniz Genç İşadamları Dernekleri Fed. Yönetim Kurulu Başkanı152 Uşak Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

EGEVZiya Gökalp Bulvarı No:7 Kat:1 Daire:4 Alsancak İZMİRTel: 0232 463 48 78 (pbx) Faks: 0 232 421 22 59e-posta: [email protected]

İZM

İR ‘0

9

Tarihi eserleri ile kültür ve inanç turizmine, günden güne gelişen tesisleri ile dinlenme, eğlenme ve spor turizmine ev sahipliği yapan bir konumdadır...

İzmir1. Kordon ve İzmir Limanı

9

İzmir, ekonomik büyüklük açısından Türkiye’nin en büyük 3. kentidir. 8.500 yıllık bir geçmişi olan kentimiz çağlar boyunca Asya, Orta Doğu ve Anadolu’nun batıya açılan kapısı olmuştur. Ayrıca bir liman kenti olarak tarihin her

döneminde önemli bir ticaret merkezi olarak ön plana çıkmıştır. İzmir’in dünya ticaretindeki rolü, 17. yüzyılda belirgin hale gel-

miştir. Ülkemizde bağımsızlık mücadelesi ve Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte sanayi alanında da kalkınması hızlanmıştır.

Ülkemizde ilk sanayileşme adımlarının atıldığı kentimizde sanayi ve sanayi yan dalları da önemli bir gelişme göstermiştir. Bu nedenle, İzmir’in ekonomik panoramasına baktığımızda çok yönlülüğü dikkat çekmektedir.

Günümüzde İzmir hem ülkemiz hem bölgemiz ekonomisinde önemli bir rol oynamaktadır.

Dünyaca ünlü danışmanlık şirketi Pricewaterhouse Coopers ta-rafından yapılan araştırmada, dünyanın en büyük 117. ekonomisine sahip kenti olarak lanse edilen İzmir, yeni seri milli gelirle birlikte sıralamada 99. sıraya yükselecek.

Bununla beraber Çin, İzmir’i dünyanın yatırıma en elverişli 70 kentinden bir tanesi olarak seçti. Aynı zamanda Ege Serbest Bölgesi de yatırıma en uygun 40 endüstri bölgesinden biri olarak gösterildi.

İlk defa 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihinde İzmir’de gerçekleşti-rilen İktisat Kongresi ile de kentimizin önemi ortaya konulmuş ve iktisadi çalışmalar buradan başlatılmıştır.

İzmir, yatırımcılara sağlamış olduğu pek çok avantaj ile bir cazibe merkezidir. Nitelikli işgücü, ham ve ara mamul madde kaynakları, iç ve dış pazarlara yakınlığı, kişi başına düşen milli gelirin yüksek olması v.b. özellikleri ile yerli ve yabancı pek çok yatırımcıyı kendisi-ne çekmiş ve çekmeye devam etmektedir.Gün geçtikçe daha çok yerli ve yabancı firma İzmir’in sunduğu bu avantajları fark ederek yeni yatırımlara gitmekte veya yatırımlarını genişletmektedir.

4 adet limanı, 1 havaalanı, gerek şehir içindeki hatları gerekse

Türkiye’nin dört bir yanına bağlantıları olan tren yolları sayesinde dünyanın

istenilen bölgesine ulaşım ve taşıma imkânları mevcuttur.

Saat Kulesi

Efes

İzmir sadece ekonomik anlamda değil kültürel anlam-da da çok zengin bir kenttir. Hoşgörünün egemen olduğu İzmir’de çok uzun yıllar her üç dinin (Müslüman, Hıristiyan, Musevi) temsilcileri de dostluk içerisinde yaşamışlardır.

İzmir, günümüzde turizm merkezi olmasının yanı sıra, üniversiteleri, müzeleri, konser salonları, kültür-sanat dernek-leri, her yıl düzenlenen ulusal ve uluslararası festivalleri ile ülkemizin en önemli kültür kavşağıdır.

Kentte; 43 adet kütüphane, 20 adet sinema salonu, 31 adet tiyatro salonu, 1 adet opera salonu ve 15’i kent merkezin-de olmak üzere 20 adet müze bulunmaktadır.

Ege, Dokuz Eylül Üniver-sitesi, İzmir Yüksek Tekno-loji Enstitüsü olmak üzere üç devlet üniversitesi bulunmak-tadır. Yaşar Üniversitesi ve Odamızın öncülüğünde kurulan İzmir Ekonomi Üniversitesi ile birlikte üniversite sayısı beşi bulmaktadır.

1. İzmir’in Sosyo Ekonomik Görünümü

TUİK’in açıkladığı 2007 yılı Adrese Dayalı Nüfus Sayımı rakamlarına göre; İzmir’in nüfusu 3.739.353’e yükseldi. Böylece 2000 yılında 3.370.866 olan kent nüfusu yüzde 11 oranında artış gös-terdi.

2007 yılı nüfus sonuçlarına göre; İzmir’deki toplam nüfu-sun yüzde 85’i şehirde, yüzde 15’i köylerde yaşıyor. İzmir, yüzde 83’lük şehirleşme oranı ile Türkiye ortalamasının üze-rinde. Türkiye genelinde nüfu-

su en fazla artan il sıralamasında ise 9’uncu sırada.İlçe genelindeki nüfus sıralamasına göre; Konak en kalabalık ilçe, Karaburun en tenha ilçe konumunda. Aynı zamanda Konak, Türkiye genelinde nüfusu en yüksek ilçe sıralamasında 5’inci sırada. Öte yandan Bayraklı ve Karabağlar’ın ilçe olması hakkındaki yasa tasarısı kabul edilmiş ve İzmir’in ilçe sayısı 28’den 30’a çıkmıştır. Böylece metropol ilçe sayısı 9’dan 11’e çıkmıştır.

İzmir, Türkiye nüfusunun yüzde 5,3’ünü ve yabancı uyruklu kişilerin yüzde 6,8’ini barındırıyor. Kilometrekare başına düşen 311 kişi ile ülke genelin-de 3. sırada.Bu verilerden yola çıkarak İzmir’e göçün devam ettiği ve bunun sonucunda nüfusun arttığı söylenebilir.

Türkiye İstatistik Kurumu tarafından en son açıklanan 2001 yılı Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla cari rakamlarına göre; İzmir 13,4 Katrilyon TL. ve %7,6 pay ile Türkiye genelinde 3. konumdadır.

Kentimizde kişi başına düşen milli gelir ise 3.215 dolardır. Odamız tarafından yapılan 2007 yılı tah-mini rakama göre ise kişi başı milli gelir 7.300 dolar olarak hesaplanmıştır.

Kentin ekonomisinde %30,5 ile sanayi, %22,9 ile ticaret, %13,5 ile ulaştırma-haberleşme ve %7,8 ile tarımsal faaliyet yer almaktadır. İzmir’in temel eko-

İzmir, günümüzde turizm merkezi olmasının yanı sıra, üniversiteleri, müzeleri, konser salonları, kültür-sanat dernekleri, her yıl düzen-lenen ulusal ve uluslararası fes-tivalleri ile ülkemizin en önemli kültür kavşağıdır.

10

İZM

İR ‘0

9

nomik ve sosyal göstergelerine ilişkin verilere Tablo 1 ve 2’de yer verilmiştir.

2. İzmir’de SanayileşmeKentimizin ülkemiz sanayinde söz sahibi olmaya

başlaması 1. İzmir İktisat Kongresi ile başlamıştır.Hammadde kaynakları, nitelikli işgücü, ulaşım olanakları ile iç ve dış piyasalara yakınlık sanayinin gelişiminde etkili olmuştur. Petrol ve kimyevi ürün-ler, metal, tekstil, makine, otomotiv, gıda, tütün ve özellikle toprağa dayalı sanayi ön plana çıkmaktadır. Ülkemizin en önemli petro-kimya tesislerinden birisi olan Petkim İzmir’de faaliyet göstermektedir.

Kentte sanayinin gelişimi, özellikle 1970’li yıllardan sonra hız kazanmıştır. 2007 yılında sanayi kuruluşu sayısı 5.800 civarındadır.

İzmir’de 2007 yılında 117 adet teşvik belgesi kapsamında, toplam 791.527.126 YTL değerinde teşvik belgeli yerli yatırımda 3.178 kişilik istihdam yaratılmıştır.

Ege Bölgesinde en fazla yabancı sermaye yatırı-mına sahip il İzmir’dir. 1954–2007 yılları arasında İzmir’de uluslararası sermayeli firma sayısı 2007 itibariyle 1.120’ye ulaşmıştır.

Kentte 1997-2007 yılları arasında 215 adet teşvik belgesi kapsamında, toplam 1.870.163.559 ABD doları değerinde yatırım gerçekleşmiştir.

2006 yılı Türkiye’nin ilk 500 büyük sanayi ku-ruluşu arasında 42 İzmirli firma bulunmaktadır.

Devlet Planlama Teşkilatı’nın raporuna göre; İzmir’de gıda ürünleri ve içecek sanayi, tekstil ürünleri imalatı, tütün ürünleri imalatı ile bitkisel üretim sektörlerinin ön plana çıktığı görülmektedir. Bu sektörlerde faaliyet gösteren firmaların bir arada toplandığı belli başlı merkezler dikkat çekmektedir.

Ege Bölgesi’ndeki sanayi kuruluşlarının büyük çoğunluğunun İzmir’de yer almasını, kentin geniş bir art alana sahip olmasına ve ulaşım olanakları açısından olumlu bir konum sergilemesine bağlaya-biliriz.

Pasaport-Konak-Çankaya alanı özellikle lima-na yakın olması nedeniyle geçmişten bugüne pek çok küçük imalathane ve atölyenin meskeni haline gelmiştir.

İzmir’de sanayi kuruluşlarının konumlandığı bir başka alan da Alsancak-Çınarlı bölgesidir.

İlçeler Merkez Köy Toplam Erkek Kadın

Aliağa 43.822 16.221 60.043 30.399 29.644

Balçova 74.837 - 74.837 36.223 38.614

Bayındır 14.857 27.295 42.152 20.863 21.289

Bergama 58.212 44.369 102.581 51.200 51.381

Beydağ 5.722 7.778 13.500 6.666 6.834

Bornova 470.211 5.942 476.153 240.095 236.058

Buca 393.934 6.996 400.930 200.898 200.032

Çeşme 17.950 9.846 27.796 14.371 13.425

Çiğli 141.769 2.482 144.251 72.364 71.887

Dikili 14.545 12.803 27.348 13.581 13.767

Foça 13.257 17.292 30.549 20.361 10.188

Gaziemir 86.111 23.180 109.291 57.460 51.831

Güzelbahçe 15.651 3.604 19.255 9.943 9.312

Karaburun 2.489 5.551 8.040 4.128 3.912

Karşıyaka 514.917 267 515.184 251.847 263.337

Kemalpaşa 37.126 44.651 81.777 41.338 40.439

Kınık 11.340 16.598 27.938 13.960 13.978

Kiraz 8.683 36.389 45.072 22.495 22.577

Konak 847.409 817 848.226 417.155 431.071

Menderes 20.576 43.489 64.065 32.494 31.571

Menemen 53.940 72.994 126.934 64.337 62.597

Narlıdere 61.455 61.455 33.999 27.456

Ödemiş 71.219 57.034 128.253 63.087 65.166

Seferihisar 16.114 9.716 25.830 13.633 12.197

Selçuk 27.284 6.718 34.002 16.997 17.005

Tire 48.565 27.762 76.327 37.662 38.665

Torbalı 62.080 57.426 119.506 59.923 59.583

Urla 41.058 7.000 48.058 25.100 22.958

TOPLAM 3.175.133 564.220 3.739.353 1.872.579 1.866.774

Tablo 1 İzmir’e İlişkin Nüfus İstatistikleri (2007)

Kaynak: TÜİK

Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (Milyar YTL) (2001) 13,4

Kişi Başına Milli Gelir (GSYİH, $) (Odamız 2007 tahmini) 7.300

Üniversite Sayısı 5

Liman Sayısı 4

Uluslararası Sermayeli Şirket Sayısı (2007) 1.120

Odalara Bağlı Kayıtlı Üye Sayısı (2006)

76.146 (İzmir’deki Ticaret Odaları),

5.796 (EBSO), 3.374 (Ege İhracatçı Birlikleri)

Tablo 2: İzmir Sosyoekonomik Göstergeleri

Kaynak: TUİK, Hazine Müsteşarlığı

11

12

Daha sonra kuruluşlar Bornova yönüne doğru yayılmışlardır.

İzmir’deki ilk sanayi kuruluş-ları ise Kemalpaşa, Işıkkent ve Pınarbaşı çevresinde kurulmuştur. Bu bölge 1970’lerde demir-çelik, çimento, otomotiv ve motor sanayi kuruluşlarına ev sahipliği yapmış-tır.

Zaman içerisinde kentte daha planlı ve çevreye duyarlı bir sanayi-leşmenin yerleştiği görülmektedir.

Bu doğrultuda; kentin belli bölgelerinde küçük sanayi siteleri, organize sanayi bölgeleri ve serbest bölgeler kurulmuştur. Pınarbaşı-Işıkkent-Kemalpaşa özellikle küçük sanayi siteleri ve ihtisas çarşılarının yoğunluk gösterdiği bir bölgedir. Bu bölgedeki sanayi sitelerinde ana metal, taşıt, plastik, çimento ve toprak mamulleri dallarında büyük, küçük sanayi ve üretim kuruluşları barınmakta-dır. Kentin bir diğer sanayi alanı Çiğli-Menemen-Aliağa hattıdır. Bu bölgedeki önemli kuruluşlar arasında Atatürk Organize Sanayi Bölgesi ve Menemen Deri Serbest Bölgesi yer almaktadır.

İzmir-Menderes-Torbalı sanayi aksı üzerinde de organize sanayi

bölgelerinin oluşumu gözlem-lenmektedir. Kentteki, çağdaş ticaret anlayışını yansıtan ve küçük esnafın gelişmesinde önem taşıyan Küçük Sanayi Siteleri’nin sayısı 30 civarındadır. Bu bölgeler, sanayi-nin ihtiyaç duyduğu yan sanayi girdilerini sağlayarak ülke sanayi üretimine büyük katkı koymakta-dırlar.

Metropol alanı dışında kalan ilçelerde de son yıllarda sanayi sek-töründe atılımlar gerçekleştirildiği görülmektedir.

Aliağa, Çiğli, Torbalı ve Ke-malpaşa sanayide ciddi hamleler yapmış ilçelerdir. Bu ilçelerde bulunan Organize Sanayi Bölgeleri ile yatırımcılara çok çeşitli fırsat-lar sunulmaktadır. Ayrıca Buca, Kınık, Menemen (Deri-Plastik), Ödemiş, Tire, Torbalı Tekeli ve Torbalı Pancar’daki Organize Sanayi Bölgeleri de gelişimlerini sürdürmektedirler.

İzmir’de planlı ve sürdürülebi-lir sanayileşme kapsamında oluştu-rulan ve faaliyette olan organize sa-nayi bölgeleri; Atatürk, Kemalpaşa, Tire, Buca, İTOB, Aliağa Organize Sanayi Bölgeleri’dir. Kurulum veya proje aşamasında olan OSB’ler ise;

İzmir, Türkiye nüfusunun yüzde 5,3’ünü ve yabancı uyruklu ki-şilerin yüzde 6,8’ini barındırıyor. Kilometrekare başına düşen 311 kişi ile ülke genelinde 3. sırada.Bu verilerden yola çıkarak İzmir’e göçün devam ettiği ve bunun sonucunda nüfusun arttığı söyle-nebilir.

İZM

İR ‘0

9

13

Pancar OSB, Bergama OSB, Ödemiş OSB, Torbalı I. OSB, Kınık OSB, Menemen Plastik İhtisas OSB, Aliağa Kimya OSB, Aliağa II. OSB, Bayındır Gıda OSB, İzmir Merkez Mermerciler OSB ve Kiraz OSB’dir.Bunların yanı sıra İzmir’de 2 adet serbest bölge ve 1 adet teknoloji bölgesi bulunmaktadır. Gaziemir ilçesinde 2,2 milyon m2’lik bir alanda kurulu olan Ege Serbest Bölgesi Türkiye’de özel sektör tarafından kuru-lup işletilen ilk üretim serbest bölgesi-dir. Bölge, Uluslararası Adnan Menderes Havaalanı’na 4 km, İzmir Limanı’na 12 km, otobana 1 km, Çeşme Ro-Ro Limanı’na 60 km mesafededir.

Ege Serbest Bölgesi, ülkemizdeki diğer serbest bölgeler arasında yabancı sermaye yatırımlarının en yoğun olduğu bölgedir. Toplam 298 aktif kullanıcının olduğu bölgede yabancı yatırımların değeri 280.061.348 Dolardır. Toplam 13.750 kişiye istihdam sağlanmaktadır.

Bölgenin ticaret hacmi 2007 yılında 4.092.781 bin Dolar olarak gerçekleş-miştir. Tüm serbest bölgeler içerisinde

ticaret hacmi en yüksek ikinci serbest bölgedir. İzmir’in bir diğer serbest bölge-si, deri ihtisas alanında faaliyet gösteren Menemen Deri Serbest Bölgesidir. Ali-ağa Limanı’na 26 km, İzmir Limanı’na

40 km, İzmir merkeze 45 km, Adnan Menderes Havaalanı’na 55 km uzaklıkta olan bölge 189 parselden oluşmaktadır. Bölgede faaliyet gösteren firma sayısı 247 adet olup bölgenin 2007 yılında ticaret hacmi 423.836 bin dolardır.

İzmir’de; katma değeri yüksek üretim yapan, ileri teknoloji kullanan ve üreten şirketlerin oluşumunu ve büyü-mesini desteklemek, şirketlere AR-GE çalışmalarını yürütebilecekleri altyapı ve teknik destek sağlamak, üniversite-sanayi işbirliğinin özlenen üst düzeyde gerçekleşmesine katkı sağlamak amacıy-la İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulmuştur.

İzmir Teknoloji Geliştirme Bölge-si, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü arazisi içinde üzerinde beş bina bulu-nan 225.5 hektarlık alanda kuruludur. Bölgedeki firma sayısı 41’e, nitelikli personel sayısı 278’e, yürütülen Ar-Ge projesi sayısı 168’e ve toplam ihracat ise 8,5 milyon dolara ulaşmıştır.

Bölgenin faaliyete geçmesiyle ülke araştırmacılarına, üniversitelere, diğer

İzmir Atatürk Organized Industrial Zone (İAOSB)

Kentin ekonomisi ağırlıklı olarak sanayi, ticaret, ulaştırma-haberleşme ve tarımsal faaliyetlerinden oluşmaktadır. % 30.5 sanayi, % 22.9 ticaret,

% 13.5 ulaştırma-haberleşme, % 7.8 tarımsal faaliyet yüzdeleri kentimizin ekonomik demografisini göz önüne sermektedir.

İsim Bulunduğu İlçe Kuruluş yılı Toplam alan (Ha)

İşletme Sayısıİhracat (Milyar $) İstihdam (adet)

Yabancı Yerli

ATATÜRK Çiğli 1990 750 20 465 1,5 30.000

ALİAĞA Aliağa 1997 922 3 21 - *

BEGOS Buca 2001 54 22 0 135 1.200

KOSBİ Kemalpaşa 1990 1.320 5 231 1,9 19.000

ITOB Menderes 1997 250 364 2 - 200

TİRE Tire 1993 410 3 28 1.000 65

Tablo 4: İzmir’deki Organize Sanayi Bölgeleri

Kaynak: Sanayi Ticaret İl Müdürlüğü, İzmir İli İlçelerinin Ekonomik Profili ve Alternatif Yatırım Olanakları *Bilinmiyor

14

araştırma kuruluşlarına teknik destek hizmeti verecek, gereğinde deneysel üretim ilişkileri kuracak çalışmalar başlatılmıştır.

3. Enerji İzmir doğa ile dost enerji kaynakları

yönünden kayda değer bir potansiyele sahiptir. Balçova, Seferihisar, Aliağa, Dikili, Bergama, Doğanbey, Çeşme ve Alaçatı bölgelerinde yoğunluk kaza-nan jeotermal enerji kaynakları termal turizmde, konutlarda, yüzme havuzların-da, toprak ve sera ısıtmasında, organik madde kurutmasında, balık ve tavuk üre-tim çiftliklerinde kullanılmaktadır.

İzmir-Balçova’da 9.000’in üzerinde konutun ısınmasında jeotermal enerji kullanılmaktadır. Aliağa da, hem konut ısıtmasında hem de seracılık ve kaplıca turizminde kullanılabilecek önemli bir jeotermal sıcak su rezervine sahiptir. MTA verilerine göre 10 bin konutun ısıtılmasında kullanılabilecek jeotermal potansiyele sahiptir.Seferihisar’da değer-lendirilebilecek kapasitede 35 adet jeo-termal alan bulunmaktadır. Rüzgâr son yıllarda dünyanın en hızlı gelişen yeni-lenebilir enerji kaynağı haline gelmiştir. Modern bir rüzgar türbinin 600 kW gü-cünde bir jeneratöre ulaşmakta ve yılda 1 ile 2 milyon kW/saat enerji üretmek-tedir. Günümüzde rüzgâr enerjisinden üretilen toplam gücün 40.301 MW civa-rında olduğu belirtilmektedir. İzmir’de ise toplam 4.400 kW gücünde 81 adet rüzgâr türbini bulunmaktadır.Birincil

enerji tüketimimizin yaklaşık yarısını oluşturan petrol ürünlerinin rafinaj işlemlerinin yapıldığı Tüpraş, İzmir’in Aliağa ilçesinde faaliyet göstermektedir. Tüpraş rafinerisinde 2007 yılında 25,6 milyon ton hampetrol işlemek suretiyle 23,98 milyon ton ürün elde edilmiştir.Bölgemize doğalgazı ulaştıracak proje-ler hâlihazırda devam etmektedir. Bazı sanayi tesislerinde doğalgaz kullanılmaya başlanmıştır. Kentsel kullanım için Kar-şıyaka, Çiğli, Bornova, Gaziemir, Konak, Buca, Kemalpaşa, Aliağa ve Torbalı’da çalışmalar devam etmektedir.

İzmir’de 2006 yılı itibariyle toplam elektrik tüketimi 1.641.311 megavat/saat ve kişi başına düşen elektrik tüke-timi 3.648 kilovat/saat olarak gerçekleş-miştir.

4. TurizmPek çok uygarlığın izlerini taşıyan

İzmir’de doğal kaynaklar ve tarihi mekanlar kent turizminde büyük önem taşımaktadır. İzmir tarih, kültür, inanç, eğlence, kruvaziyer, fuar, kongre, sağlık, termal, spor ve kültür turizmini içeren çok yönlü bir potansiyele sahiptir.

Turizm işletme belgeli tesis sayısı ise 128’dir. Bu tesislerde 11.228 adet oda ve 23.843 yatak bulunmaktadır. Son dönemlerde artan otel yatırımları ile İzmir’in konaklama sorunu büyük ölçüde giderilmiş olacaktır.

İzmir’in deniz kıyı uzunluğu 629 km’dir. Çeşme’de 8, Dikili’de 3, Foça’da 3, Karaburun’da 2, Menderes’te 4 ve

İZM

İR ‘0

9

15

Selçuk’ta 3 olmak üzere toplam 23 adet mavi bayraklı plaj bulunmaktadır.

Kentte ayrıca toplam 306 adet seya-hat acentesi bulunmaktadır.

İzmir’de öne çıkan turizm alanları: Alaçatı (Çeşme), Şirince (Selçuk), De-reköy, Kurudere (Kemalpaşa), Kozbeyli (Foça), Karaburun, Bozdağ (Ödemiş).

Bu durumda; güneş ve deniz ağırlık-lı turizm faaliyetlerinin Urla, Mende-res, Çeşme, Seferihisar, Foça, Dikili ve Karaburun’da; alternatif turizm olanaklarının ise Balçova, Güzelbahçe, Tire, Ödemiş ve Bayındır’da yoğunluk kazandığını söyleyebiliriz.

Özellikle deniz turizminde öne çıkan Çeşme’de dünyanın en büyük rüzgar sörfü merkezleri arasında yer alan Alaçatı’da 29 adet su sporları merkezi bulunmaktadır. İzmir’de turizm için yapılacak her türlü yatırım “YILIN 12 AYI TURİZM” hedefi doğrultusunda yapılmalıdır. Bu hedef doğrultusunda Kruvaziyer Turizm Projesi başlatılmış-tır. Odamızın başlatmış olduğu bu proje sayesinde 2003 yılında sıfır olan kruva-ziyer turizmi, 2007 yılı sonunda 288 bin 17 yolcuya ulaşmış, 2007 yılının ilk 6 ayında İzmir kruvaziyer turizminde % 24 pay ile Kuşadası’ndan sonra ikinci sıraya yükselmiştir.

2008 yılının ilk 3 ayında kruvaziyer gemilerle gelen turist sayısı yaklaşık 35.000’dir. 2008 yılında 140 sefer ile 400.000 yolcunun İzmir’e kruvaziyer gemilerle geleceği tahmin edilmektedir.

Tarih turizminin gelişmesi açısın-

dan Agora, Kadifekale, Bayraklı Eski Symrna önemli bir yere sahiptir. Bu yerlerin kente kazandırılması ile kente daha çok turist çekilecektir. Bununla birlikte alternatif turizm türleri içerisin-de fuar ve kongre turizmine de ağırlık verilebilir. Turizmi 12 aya yaymak için kongre – fuar turizmi olmazsa olmaz bir şarttır. Kentteki fuarcılık hizmetleri önemli bir potansiyele sahiptir. İzmir, Türkiye’nin ilk uluslararası fuarını dü-zenleyen kent olarak adını yazdırmıştır. İzmir Enternasyonal Fuarı’nın 77.’si 2008 yılında düzenlenecektir.

2007 yılında İzmir’de toplam 37 fuar düzenlenmiştir. Bu fuarlar arasın-da uluslararası çapta düzenlenen İzmir Enternasyonel Fuarı ve Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı yer almaktadır. Kente yeni fuar alanları-nın kazandırılması ve kent merkezinde artan otel sayısı sayesinde İzmir’in fuar ve kongre turizminde atılım yapma-sı beklenmektedir. Son zamanlarda modern tıp ile binlerce yıllık yöntemleri birleştiren bir dal olan SPA ve termal turizm dünyada büyük ilgi görmektedir. Termal kaynakların 23 tanesini sınırla-rında barındıran İzmir’in sahip olduğu bu potansiyeli avantaja dönüştürmesi gerekmektedir.İzmir, termal kaynakla-rın 23 tanesini sınırlarında barındırma-sı avantajını kullanarak bu potansiyeli değerlendirmelidir.

5. Ulaşımİzmir, Batı Anadolu’nun en uç

İZM

İR ‘0

8

17

noktasında olması sebebiyle lojistik merkez olma yolunda ilerlemektedir. Tüm ulaşım olanaklarının kullanılabil-diği kentte özellikle limanlar ön plana çıkmaktadır.

Karayolları Genel Müdürlüğü 2. Böl-ge Müdürlüğü’ne bağlı olan İzmir’deki yolların uzunluğu 1.788 km’dir. Çev-resindeki tüm illere direkt karayolu ile bağlanma imkanına sahip olan kentte; İzmir Çevre Yolu, İzmir-Aydın ve İzmir-Çeşme otoyolları bulunmaktadır.

İzmir; karayolu ile Ankara’ya 580 km, İstanbul’a 565 km, Manisa’ya 36 km, Denizli’ye 224 km ve Aydın’a 130 km uzaklıktadır. Türkiye’de ilk demir-yolu yatırımları bölgemizde gerçekleş-miştir. En yaygın demiryolu ağı yine bölgemizde olmasına karşın yolcu ve yük taşımacılığında demiryolu yaygın olarak kullanılamamaktadır.

İzmir’de uluslararası sivil hava mey-danı niteliğinde Adnan Menderes Havali-manı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı Çiğli Tuzla’da bulunan Kaklıç Ha-vaalanı bulunmaktadır. Adnan Menderes Havalimanı yılda 5.000.000 yolcu kapa-sitesine sahiptir. Bir liman ve kıyı kenti olan İzmir’de 4 adet limanın yanında pek çok yat limanı, iskele, balıkçı barına-ğı, yanaşma ve barınma yeri bulunmak-tadır. Kentteki limanlardan en önemlisi İzmir Alsancak Limanı’dır. Alsancak Li-manı sadece İzmir’in değil aynı zamanda Türkiye’nin en büyük konteynır ihracat

limanıdır. Merkezde bulunan Alsancak Limanı, yıllık 11 milyon ton kapasite-ye sahiptir. Limanda konvansiyonel ve konteynır yüklemeleri yapılmakta, genel kargo, kuru yük ve sıvı yük gemileri ile birlikte yolcu ve Ro-Ro gemilerine de hizmet verebilmektedir. Aliağa-Nemrut Limanı’nda petrol ve kimyevi ürünlerin yanı sıra dökme yüklerin doldurma-boşaltma işlemleri yapılmaktadır. Ayrıca Çeşme’de bir Ro-Ro limanı ve Dikili’de dökme yük limanı bulunmaktadır.

İzmir’de nakliye sektörü de son derece gelişmiş olup, otobüs, tır ve gemi filosu ile yurt içi ve yurt dışı taşımacılık yapılmaktadır. İzmir’de kent içi ulaşım da son zamanlarda gelişme göstermiştir.

İzmir Metrosu şu an Üçyol-Bornova arası hizmet verirken mevcut banliyö sisteminin metro standartlarına yüksel-tilmesi ile Aliağa-Menderes arasında da metro ile seyahat etme imkanı doğacak-tır. Ayrıca Üçyol-Üçkuyular ve Bornova Merkez - Ege Üniversitesi Hastanesi hatlarında yapım çalışmaları devam etmektedir. Körfezdeki Konak, Karşyaka, Bostanlı (arabalı vapur), Üçkuyular (ara-balı vapur) Güzelyalı, Bayraklı, Alsan-cak, Pasaport ve Güzelbahçe iskeleleri ve deniz ulaşım araçları ile deniz ulaşımı da etkin olarak kullanılmaktadır.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ESHOT ve İZULAŞ otobüslerinin 2006 yılında gerçekleştirdiği sefer sayısı 3.795.924’tür.

Sonuçİzmir ticari ve kültürel altyapısı,

girişimcilik ruhu ve çağdaş yapısı ile ciddi bir avantaja sahiptir. Eğitim sevi-yesi yüksek, güçlü girişimcilik ruhuna sahip bir kent olarak ülke içindeki yerini korumaktadır.

İzmir ve hinterlandındaki coğrafya çok önemli fırsatlar sunmaktadır. Ne var ki avantajlı coğrafi konumu, işlek limanı, modern havaalanı ve çevresindeki turizm potansiyeline rağmen İzmir bugün iste-nilen konumda değildir.

İzmir; tarihinden gelen misyonu, sahip olduğu potansiyeli, rekabetçi ve girişimci ruhu ile bir dünya kenti olma iddiasını sürdürmelidir.

Kentin gerçek potansiyelini yakala-yabilmesi için sorunlarının bir an önce çözüme kavuşturulması ve desteklen-mesi gereklidir. EXPO 2015 adaylığı ile birlikte kentin tanıtımı etkin bir şekilde gerçekleştirilmiş, dünyanın dört bir ucundaki delegelerin aklına Türkiye denilince çağrışım yapan ilk şeylerden biri İzmir olmuştur.

Bu avantajı kullanarak ticarette, üretimde ve turizmde rekabet gücüne sahip, yaşam kalitesi yüksek bir dünya metropolü hedefi benimsenmelidir.

Daha fazla vakit kaybetmeden İzmir için somut çalışmalar yapılmalı, proje, plan ve hedefler ortaya koyularak İzmir bir marka şehir haline getirilmelidir.

Kaynaklar• İzmir Ticaret Odası İzmir İli İlçelerinin Ekonomik Profili ve Alternatif Yatırım Olanakları• İzmir Ticaret Odası, 2006 Yılı İzmir Ekonomik Profili • TUİK 2007 yılı Adrese Dayalı Nüfus Sayımı Sonuçları• İzmir Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü, DPT, İzmir İl Turizm Müdürlüğü, Hazine Müsteşarlığı verileri • İstanbul Sanayi Odası, Türkiye’nin İlk 500 Büyük Sanayi Kuruluşu, 2006 • İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi, http://iztekgeb.iyte.edu.tr/ • İzmir Sanayi, http://www.sehriizmir.com/bloglar/izmirsanayi.html • İzmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü, http://www.eshot.gov.tr/f-sayisal_profily.htm• TEDAŞ, http://www.tedas.gov.tr/29,Istatistiki_Bilgiler.html • İzmirgaz, http://www.izmirgaz.com.tr

18

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIİZMİR İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine dayalı olarak Philip Morris/Sabancı’nın

bir sosyal sorumluluk projesi olarak başlattığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi olan illerde gördüğü ilgi yeni ortak projeleri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odakların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illerinin sorunlarına yönelik yeni çözümlemelerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sürdürme konu-sunda teşvik etti.

17 Nisan 2008 günü ESİAD işbirliği ile İzmir’de yapılan seminerde 39 kişilik katılım sağlanırken Prof. Dr. Yaşar UYSAL AB’ye Uyum Sürecinde Türk Tarımının Bugünkü Konumu, Sumer TOMEK BAYINDIR (TE–TA Tarım) Modern Hayvancılık İşletmeleri ve AB ile Rekabet konularında bilgi verdiler. EGEV Yönetim Kurulu üyesi Arif GÜRDAL organik tarımda mo-dern uygulamaları anlattı.

8 Mayıs 2008 günü Philip Morris/Sabancı’nın EGEV ve ESİAD deste-ğiyle Ege Bölgesi’nde gerçekleştirdiği Avrupa Birliği Eğitim Seminerlerinin

EGEV Arama Konferansı 6/7 Kasım 1998EGEV Karar Konferansı 12 Aralık 1998

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

İzmir Stratejik Hedef Toplantısı 13/14 Ekim 2001 70 Katılımcı ile yapılmıştır.İzmir Önceliklendirme Toplantısı 19/20 Nisan 2003 58 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

Tarım ve Hayvancılık AB Uyum Semineri 17 Nisan 2008 39 Katılımcıya sertifika verilmiştir.Basın Toplantısı 8 Mayıs 2008

İZM

İR ‘0

9

19

ilk dönemi hakkında bilgi vermek üzere basın mensuplarına özel bir değerlendirme toplantısı yapıldı. Philip Morris / Sabancı Kurumsal İlişkiler Müdürü Arzu AMİRAK, EGEV Yönetim Kurulu Başka-nı Yılmaz TEMİZOCAK ve ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sıtkı ŞÜKÜRER’in ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıda, AB eğitim seminerlerinin ilk döneminde Muğla, Aydın, Manisa, İzmir, Kütahya ve Çanakkale’de gerçekleştirilen altı seminere 910 kişi ile rekor düzey-de katılım sağlandığı açıklandı.

3

4

6

16

10

Kamu

Üniversite

Sivil Toplum

Özel Sektör

Basın

SEKTÖREL DAĞILIM

2

9

5

3

3

20'li yaşlar30'lu yaşlar40'lı yaşlar50'li yaşlar60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI

İZMİR İLİ KATILIMCI PROFİLİ

AFY

ON

KARA

HİS

AR

‘09

Afyonkarahisar Merkez

M.Ö. 7000 Yılından başlayarak günümüze kadar yerleşim yeri olan İlimiz sınırları içerisinde Hitit, Frig, Grek, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı gibi uygarlıklar egemen olmuştur.

20

İlimiz adını M.Ö. 1340 yıllarında Hititler tarafından yaptırı-lan ve bu güne kadar ününü sürdüren kalesi ve yaklaşık 2300 yıldır ekilen haşhaş bitkisinden almıştır. M.Ö. 7000 Yılın-dan başlayarak günümüze kadar yerleşim yeri olan İlimiz sı-

nırları içerisinde Hitit, Frig, Grek, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı gibi uygarlıklar egemen olmuştur. Selçuklu Türklerinin 1071 yılında Anadolu’yu fethetmeleri sonucunda, Afyonkarahisar ili Türk’lerin ha-kimiyetine girmiştir. Selçuklu Devletinin parçalanmasından sonra şehir bir süre Sahipoğulları’nın elinde kalmış ve 1341 yılında, akrabalık ilişki-leri sonucu Germiyanoğulları’nın yönetimine geçmiştir. Kent II. Yakup Bey zamanında Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı topraklarına katıl-mıştır.(1390) Ankara Savaşından (1402) sonra Timur’un askerlerince yıkıma uğrayan şehir, yeniden Yakup Bey’in eline geçmiş ve onun ölümü (1428) üzerine vasiyeti gereği, kesin olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliği altına girmiştir. Fatih Sultan Mehmet’in Karaman’a yapmış olduğu seferleri sırasında, stratejik özelliğinden dolayı, askeri hareka-tın başlıca merkezlerinden biri olmuştur. XVII. Yüzyılda ortaya çıkan Celali ayaklanmaları Afyonkarahisar İlini de etkisi altına almış ve Ce-lali Karayazıcı’nın kardeşi Deli Hasan Kütahya’yı alamayınca kışlamak üzere geldiği (1602) şehirde, büyük ölçüde talan, yağma ve yıkım yap-tırmıştır.

Mondros Barış Antlaşması’ndan (8-9 Aralık 1918) hemen sonra İngiliz, Fransız ve İtalyan birliklerinin yer yer Osmanlı topraklarına girmesi üzerine, bu yöreye 16 Nisan 1919’da Fransızlar yerleşmiştir. 21 Mayıs 1919’da iki subay ve 262 erden oluşan bir İtalyan birliği de Afyonkarahisar’a gelmiş ve daha sonra bu birlikler yerlerini, 17 Mart 1920’de Yunanlılara bırakmıştır. Çok kısa süren birinci işgalden sonra, 13 Temmuz 1921’de Afyonkarahisar ikinci kez Yunanlılar tarafından işgal edilmiştir. Afyonkarahisar 1 yıl 1 ay 25 gün Yunan işgali altında kalmış ve Kurtuluş Savaşı’nın en büyük cephelerinden biri olan Büyük Taarruz Afyonkarahisar ilinde başlamıştır. Yunan kuvvetleri büyük bir bozguna uğratılarak, şehir 27 Ağustos 1922’de işgalden kurtarılmıştır. Bu tarih Afyonkarahisar’ın Kurtuluş günü olarak kutlanmaktadır.

Kent II. Yakup Bey zamanında Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı

topraklarına katılmıştır. (1390) Ankara Savaşından (1402) sonra Timur’un

askerlerince yıkıma uğrayan şehir, yeniden Yakup Bey’in eline geçmiş ve onun

ölümü (1428) üzerine vasiyeti gereği, kesin olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun

egemenliği altına girmiştir.

21

22

COĞRAFİ YAPISIDoğuyu batıya, kuzeyi güneye bağlayan İlimiz,

Anadolu Yarımadasının batısında, Ege Bölgesi-nin İçbatı Anadolu Bölümü’nde yer almaktadır. Afyonkarahisar; doğuda Konya, batıda Uşak, ku-zeybatıda Kütahya, güneybatıda Denizli, güneyde Burdur, güneydoğuda Isparta ve kuzeyde Eskişe-hir İlleriyle komşudur. Rakımı 1034 m olup, yü-zölçümü 13.927 km2’dir.

İlimiz, Türkiye’deki coğrafi bölgelerden üçü üzerine yer almaktadır. Geniş bir kesimi Ege

Bölgesi’nin İçbatı Anadolu Bölümü’nde, Güney-deki Başmakçı, Dinar, Dazkırı ve Evciler ilçele-rinin toprakları Akdeniz Bölgesi’nde, doğu ve kuzeydoğu kesimlerindeki bazı topraklar da İç Anadolu Bölgesi’nde yer almaktadır.

İçbatı Anadolu eşiği üzerinde görülen güney-doğu - kuzeybatı doğrultulu dağ dizilerinin en doğuda olanları ilin doğu sınırları üstünde yüksel-mektedir. (Emirdağ, Türkmen Dağı). Bu dağlar

dizisinin batısında, yaklaşık 1000 m. yükseklikte ki Karahisar Ovası, Batıda Sandıklı Dağları’nın (Kumalar Dağı) bulunduğu kısımda Sandıklı ve Sincanlı Ovaları yer almaktadır. İldeki akarsular çeşitli doğrultularda akmaktadır.

İlin kuzeydoğusunda bulunana sular Sakar-ya Nehri’ne, kuzeybatı kesimindekiler de yine Sakarya kolu olan Porsuk Çayı’na dökülerek Karadeniz’e ulaşmaktadır. Batıdaki sular Büyük Menderes’in kolu Kufi Çayı’na karışarak Ege Denizi’ne gitmektedir. İlin orta kesiminde bulu-nan suların önemli bir bölümü Afyonkarahisar Ovası’ndan geçen Akarçay’ı toplayarak önce Eber Gölü’ne daha sonra da Akşehir Gölü’ne taşınmak-tadır. Eber Gölü’nün tümü, Akşehir ve Acıgöl’ün ise bir kısmı il sınırları içerisindedir.

İklim ve Bitki ÖrtüsüAfyonkarahisar Ege Bölgesi’nde yer almasına

rağmen; yükselti ve denizden uzaklık nedeniyle ik-lim koşulları İç Anadolu iklimi ile benzerlik gös-termektedir. Daha çok kışları soğuk ve kar yağışlı (en düşük sıcaklık -23.8), yazları sıcak ve kurak (en yüksek sıcaklık 40.2), ilkbahar ve sonbaharda yağışlar yağmur (ortalama yağış miktarı 453 mm) şeklindedir. Bitki örtüsü kara ikliminin el verdiği kuru orman topluluklarıdır. Dağlık alanlarda var-lığını sürdürmekte olan bu ormanlar düzlüklerde tamamen ortadan kaldırılmıştır. Ormanların yok edilmesi sonucu ilin ovalık alanları bozkır görünü-münü almıştır. İlin kuzey ve batısındaki yüksek dağlık kesimler karaçam ve ardıç ormanlıklarının yayılma alanlarıdır. İlin, yüz ölçümünün %21.3’ü ormanlarla kaplıdır.

Nüfus durumu22 Ekim 2000 Günü yapılan Genel Nüfus Sa-

yımı kesin sonuçları aşağıya çıkartılmıştır. 2000 Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre; ilin toplam nüfusu 810.776’dır. Bunun 371.868’i şehirlerde ve 440.548’i kırsal alanlarda yaşamaktadır.1990

AFY

ON

KARA

HİS

AR

‘09

23

– 2000 yılları arasında il nüfusunun ‰ 9.47, şehir nüfusunun ‰ 21.44 ve kırsal nüfusun ‰ 1.74 oranında artığı görül-mektedir. Nüfus yoğunluğu ise 57 dir.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun yapmış olduğu 2000-2010 Nüfus Projeksiyonuna göre; ilimizin 2007 nüfusu 830.000’dir. Bunun 408.000’i şehir nüfusu ve 422.000 kırsal nüfustur. İlçeler bazında Bayat, Ço-banlar, Dazkırı, Dinar, Emirdağ, Evciler, Hocalar, İscehisar, Kızılören ilçelerinde nüfus azalırken; Merkez, Başmakçı, Bolva-din, Çay, Sandıklı, Sinanpaşa, Sultandağı ve Şuhut ilçelerinde ise nüfus artmıştır.

2000 yılı nüfus sayımına göre; aldığı göç 35.636, verdiği göç 52.252’dir. Net göç hızı binde -22.55’dir. Toplam göç eden erkek sayısı 38.137 iken, kadın sayısı ise 30.760’dır. Göçlerin çoğu şehirden şehre gerçekleşmekte olup, toplam şehirden şehre göç eden insan sayısı 36.700’dür.

Afyonkarahisar ili 18 ilçe (Merkez ilçe dahil), 107 Belediye, 392 köy ve 576 ma-halleden oluşmaktadır. Afyonkarahisar 107 belediye ile, Türkiye genelinde Konya’dan sonra en çok belediyeye sahip il konumun-dadır.

Belediye sayıları itibariyle Merkez İlçe, 16 belediyesi ile ilk sırada yer almaktadır. Merkez ilçeyi; Sinanpaşa (13), Sandıklı (11), Çay-Dinar-İhsaniye (9), Sultandağı-Şuhut (7), Emirdağ (6), Bolvadin (5) ilçele-ri izlemektedir. Diğer ilçelerde ise belediye sayısı 5’in altındadır.

SOSYAL YAPIAfyonkarahisar ilinin önemli ulaşım

aksları üzerinde yer alması, coğrafi ve sos-yal hareketliliği artırmış, ilin içe dönük geleneksel yapısının değişimini sağlayarak, modernleşme sürecini hızlandırmıştır. Ay-rıca; iller ve bölgeler arası önemli kara ve demir yollarının buradan geçmesi, çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarınca yürütülen altyapı hizmetlerinin artan oranda devreye girmesi, son yıllarda yaşanan ekonomik atı-lımlar ve üniversitenin sosyal yaşama hız kazandırması etkili olmuştur. Toplumsal ve kültürel değişim sürecinde aile yapısı da önemli ölçüde değişen ilimizde gele-neksel kapalı ekonomilere özgü geniş aile yapısından, modern çekirdek aileye doğru geçiş yaşanmıştır. 2000 Genel Nüfus Sa-yımı sonuçlarına göre; ortalama hane halkı

büyüklüğü 4.98’dir. İl merkezinde artan nüfusa paralel olarak konut sorunu vardır. Ancak gecekondulaşma bulunmamaktadır. Daha çok kooperatifleşme suretiyle konut edinme yaygındır.Toplu Konut İdaresi ta-rafından ilimizde yapılan konut uygulama-ları da konut ihtiyacının karşılanmasında önemli ölçüde etkili olmaktadır. Toplu ko-nut uygulaması kapsamında 10 adet proje ile 2.176 adet konut inşaatı devam etmek-

tedir. Bu konutlardan 580 adedi satışa su-nulmuştur.

Çalışma Hayatı2000 Genel Nüfus sayımı verilerine

göre; 15-65 yaş arası çalışır (faal)nüfus 132.868’dır. Tarım işkolunda çalışan-lar %70, sanayi işkolunda çalışanlar %6, ticaret işkolunda çalışanların %5, mali kurumlarda çalışanlar %1, hizmetler işko-lunda çalışanlar %18’dir. 2005 yılı TÜİK verilerine göre işsizlik oranı % 4.46’dır. Türkiye işsizlik oranı (10.3) ortalaması-nın altındadır. Toplam itibariyle; 6.502’u erkek, 1.146’sı kadın olmak üzere, 7.648 müracaatçı iş beklemektedir. Bu müraca-atçılardan 6.204’ü erkek, 1.110’u kadın olmak üzere 7.314’ü tamamen işsiz du-rumdadır. İşsizlik ödeneği almak için 311 kişi müracaatta bulunmuş olup; 11’i ret edilmiş ve 290’ı işsizlik ödeneği almaya hak kazanmıştır. İlimizde 5 adet işçi sen-dikası mevcuttur. Bunlar; Türk - İş Kon-federasyon, Demiryol İş Sendikası, Türk Harp - İş Sendikası, Şeker - İş Sendikası

ve Belediye - İş Sendikasıdır. 4688 Sayı-lı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu çerçevesinde Kamu -Sen’e bağlı 7, KESK’e bağlı 4, Memur-Sen’e bağlı 7, BASK’a bağ-lı 1 ve 1 tane Bağımsız sendika kuruluşu şubeleri faaliyet göstermektedir. İlimizde faaliyet gösteren kamu ve özel sektör sana-yi kuruluşlarına ait sektörel dağılımlarına baktığımız zaman;

İl Hudutları İçinde Ticaret Kuruluş-larının Ekonomik, Tarımsal, Sosyal ve Mesleki Faaliyetleri:

Ticaret ve Sanayi Odası: İlimizde 6 adet ticaret ve sanayi odası kurulmuş olup, 3345 gerçek ve 4071 tüzel kişi olmak üze-re 7416 üyesi bulunmaktadır.

Ticaret Borsası: 3 adet ticaret borsası mevcut olup; 226 gerçek ve 253 tüzel kişi olmak üzere 749 kişi kayıtlıdır.

Ziraat Odaları: İlimizde 11 adet ziraat odası bulunmaktadır. Odaların Faaliyetleri: İlimizde 1 adet

Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği ile 37 adet Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Odası Faaliyet göstermektedir. İlimizde meslek odalarının mesleklere göre dağılımına bak-tığımız zaman; Kooperatifçilik: İlimizde Sanayi Ticaret Bakanlığı’ na bağlı koope-ratif sayısı 282, Tarım Bakanlığı’na bağlı tarım amaçlı kooperatif sayısı 373, koope-ratif birliği ise 4 adettir. Esnaf ve Sanat-karlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri sayısı 16 adet ve ortak sayısı 9.971 kişidir.

Afyon Kocatepe Üniversitesi3 Temmuz 1992 tarihinde kurulan

Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 10 Kasım 1992 tarihinde eğitim-öğretim faa-liyetlerine başlamıştır. Üniversitenin tari-hi o dönemde Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisine bağlı olarak kurulan Afyon Maliye Muhasebe Yüksekokulu’nun açıldığı 1974 yılına dayanmaktadır.

Afyonkarahisar Kocatepe Üniversite-si 2006-2007 öğretim yılında 8 fakülte (iktisadi ve idari bilimler fakültesi, vete-rinerlik fakültesi, fen-edebiyat fakültesi, teknik eğitim fakültesi, eğitim fakültesi, mühendislik fakültesi, tıp fakültesi, güzel sanatlar fakültesi), 3 enstitü (sağlık bilim-leri enstitüsü, sosyal bilimler enstitüsü, fen bilimleri enstitüsü), 4 yüksek okul (beden

24

eğitimi yüksek okulu, yabancı diller yük-sekokulu, turizm işletmeciliği ve otelcilik y.o), 1 devlet konservatuarı, 12 meslek yüksek okulu (Atatürk Sağlık Hizmetleri MYO, Afyonkarahisar MYO, Bayat MYO, Bolvadin MYO Çay MYO, Dinar MYO, Emirdağ MYO, İscehisar MYO, Sinanpaşa MYO, Sandıklı MYO, Sultandağı MYO, Şuhut MYO), ve 15 araştırma ve uygulama merkezi bulunmaktadır.

Afyonkarahisar ilindeki birimlerde 1.002 akademik, 557 idari olmak üzere toplam 1.559 personel istihdam edilmek-tedir. Fakülte ve yüksek okullara bağlı bölüm/programlarında Afyonkarahisar’da 2006-2007 öğretim yılında toplam 21. 889 öğrenci öğrenim görmektedir.

Sağlıkİlimizde; 139 sağlık ocağı, 90 sağlık

evi, 14 devlet hastanesi, 1 doğum ve ço-cuk bakımevi hastanesi, 1 göğüs hastalık-ları hastanesi, 1 tıp fakültesi araştırma ve uygulama hastanesi, 3 özel hastane, 1 halk sağlığı laboratuarı, 3 verem savaş dis-panseri, 1 ana çocuk sağlığı ve aile plan-laması dispanseri bulunmaktadır. Özel sağlık kuruluşları olarak ise; Merkez İlçede 6, Dazkırı’da 1 ve Emirdağ’da 2 olmak üzere 9 özel poliklinik, 16 laboratuar, 78 özel muayenehane ve 3 özel hastane bu-lunmaktadır. Ayrıca, 209 eczane ve 5 ecza deposu mevcuttur. Devlet Hastanesindeki poliklinik sayısı 1.183.581’dir. Üniversite Hastahanesi ve özel hastanelerde poliklinik sayısı 151.847’dir. İlk altı ay içerisinde toplam 1.335.428 poliklinik yapılmıştır.

Afyonkarahisar ilinde genel yatak işgal

oranı %53.3 olup, ortalama kalış süresi 4.9 gündür. Tüm sağlık kurumlarının tek çatı altında toplanmasıyla sunulan hizmetler-deki etkinlik ve verimlilik vatandaşlara da yansımıştır. Hastanelere getirilen randevu sistemiyle vatandaşların hastanelerdeki za-man kaybının önüne geçilmiş olup, aşırı yığılmalar engellenmiştir.

Spor Faaliyetleriİlimizde spor tesis sayısı toplam 33

adettir. Merkez ve Dinar ilçelerinde 2 adet stadyum bulunmaktadır.

İl genelinde eskrim, voleybol, masate-nisi, güreş, basketbol, hentbol, karate gibi spor faaliyetlerine yeterli ilgi mevcut olup en çok uğraşılan spor dalı futboldur. Esk-rim ise, en çok başarı getiren spor dalla-rının başında gelmektedir. İlimiz eskrim sporcuları Türkiye çapında birincilik, ikin-cilik ve üçüncülük dereceleri almışlardır.

Güreş İlimizde Türkiye ve Dünya ça-pında başarılı olduğumuz bir spor dalıdır. 2007-2008 güreş sezonunda ilimiz bay, bayan güreşçileri Türkiye’ye birincilik, ikincilik ve üçüncülükler kazandırabilecek olan sporcularımızın bir çoğu Bayan Güreş Milli Takımına davet edilmişler ve ülkemi-zi başarı ile temsil etmişlerdir.

KÜLTÜREL YAPIM.Ö. 3000 yılından itibaren yaklaşık

5.000 yıllık bilinen Afyonkarahisar tarihi Hitit, Frig, Yunan, Roma ve Bizans ege-menliğinden sonra yaklaşık 1.200 yıldan beridir Türk yurdu olmuştur. Değişik milletlerin bir çok devlet kurduğu Ana-dolu da muhtelif medeniyetlere ait tarihi

ve kültürel kalıntıların bir bölümü de Af-yonkarahisar da bulunmaktadır. Dinar Örenyeri (Gelenia, Apameia), Emirdağ/Hisarköy Örenyeri (Amereum), İhsaniye/Döğer Örenyeri (Kapıkaya I, KapıkayaII, Aslankaya), İhsaniye/Kayıhan Kasabası Göynüş Vadisi Örenyeri, İhsaniye Ayazini Köyü Örenyeri (Metropolis), Bolvadin Ke-merkaya Yedi Kapı Kaya Yerleşim ve Ören-yeri tarihi yerler arasındadır.

Ulu Önder Atatürk ve silah arkadaş-ları ile kahraman Mehmetçiğin Kocatepe de gerçekleştirdiği Büyük Taarruza ev sa-hipliği yapmış ve Türkiye Cumhuriyetinin temelleri Afyonkarahisar ilinde atılmıştır. Kocatepe Atatürk Anıtı ve Kitabesi, Ko-catepe Anıtı, Büyük Taarruz Şehitliği, Zafer Anıtı, Yüzbaşı Agah Efendi Şehit-liği, Anıtkaya Şehitliği, Yıldırım Kemal Şehitliği, Çiğiltepe Şehitliği, Giresunlular Şehitliği, Şuhut Kurtuluş savaşı Şehitliği, Ali Çetinkaya Kabri ve Anıtı Afyonkarahi-sar ilindeki anıtlar ve şehitliklerdir. İldeki arkeoloji müzesinde 44.012 adet eser bu-lunmaktadır. Eski Tunç, Hitit, Frig, Lid-ya, Helen, Roma ve Bizans dönemlerine ait çok sayıdaki höyük ve antik kentlerden bulunan yerel özellikli küçük buluntular sergilenmektedir. Kaklık, Karaoğlan, Ku-sura, Yanarlar, Yazılı Kaya, Tatarlı, Çav-darlı, Amorium kazıları müzede sergilenen çeşitli dönemlere ait eserlerin bulunduğu yerleşim yerlerindendir.

TURİZMAfyonkarahisar yüzyılların birikimi ta-

rihi ve kültürel varlıklara sahiptir. İli her yıl 230.000 civarında turist ziyaret etmek-

AFY

ON

KARA

HİS

AR

‘09

25

tedir. Bu turistlerin 220.000 civarında yerli turist oluştururken, 2.000 civarında yabancı turist ziyaret etmektedir. İlimizde Kültür ve Turizm Bakanlığı işletme belgeli konaklama tesislerinde 2.219, Kültür ve Turizm Bakanlığı yatırım belgeli konakla-ma tesislerinde 3.155, belediye belgeli kap-lıca tesislerinde 3.004 ve belediye belgeli otellerde 2.133 yatak mevcut olup; toplam yatak kapasitemiz 7.356’dır. Yatırım belge-li (inşaatı devam eden) konaklama tesisleri (3.107 Yatak) tamamlandığında İlimizde toplam yatak sayısı 10.463’ya ulaşacaktır.

Kaplıcalar Hakkında Bilgiler Eski Tunç çağından beri varlığı bilinen

sıcak su kaynaklarımız, Frig döneminde insanların kullandığı kaplıcaya dönüşmüş-tür. Gazlıgöl ve Hüdai Kaplıcaları bu dö-nemden itibaren insanların şifa aradığı ve bulduğu yerlerdir. Çoğunlukla geleneksel kaplıca tedavisi veya hamam ihtiyacı için gidilen kaplıcalar günümüzde gelişim süre-cine girerek termal tedavi ve rehabilitasyon merkezleri haline dönüşmeye başlamıştır.

Bilimsel metotların kullanıldığı fizik tedavi üniteleri ile insanlara daha bilinçli hizmetler verilmesi termal turizminin yanı sıra alternatif turizmin de gelişmesine ne-den olmuştur. Ülkemizin termal başkenti özelliğine sahip olan ilimiz kaplıcalar yö-nünden oldukça zengindir. Kaplıcaların oda ve yatak kapasiteleri aşağıda gösteril-miştir.

Gazlıgöl Kaplıcası Afyonkarahisar-Eskişehir Yolu 22. km. İHSANİYE/AFY.

Kapasitesi: Belediyece İşletilen tesis-lerde, 215 Yatak, özel şahıslar tarafından işletilen 11 otel, 776 yatak, 13 pansiyon 490 yatak olup, toplam yaklaşık 2000 ya-tak kapasitelidir.

Hüdai Kaplıcası Sandıklı ilçesine 8 km. uzaklıkta SANDIKLI/AFY. Kapasitesi: 262 Apart Daire Toplam

947 Yatak Kapasitelidir. Ayrıca, Beledi-ye Belgeli Kaplıca Otel 34 Oda, 68 yatak, “Termal Yeni Otel”de 132 oda, 264 yatak, olmak üzere yaklaşık 1279 yatak kapasi-telidir.

Heybeli Kaplıcası Afyonkarahisar-Konya K.yolu 30. km. BOLVADİN/AFY. Kapasitesi: 74 Banyolu oda, 370 yatak

kapasiteli, 60 Halk Tipi Ev 180 yatak ka-pasiteli, ayrıca yeni yapılan turistik otelde 25 oda, 102 yatak olmak üzere yaklaşık 650 yatak kapasitelidir.

Ömer Kaplıcası Afyonkarahisar-Kütahya K.yolu 14.km. AFY. Kapasitesi: Ömer Termal Turizm Mer-

kezi içerisinde özel şirketçe işletilen Ter-mal Resort Oruçoğlu Otelinde 306 Oda, 624 yatak bulunmaktadır.Ömer Kaplıcala-rı Afyonkarahisar Ticaret Borsasına kiraya verilmiş olup, Kaplıcadaki tüm tesisler ye-niden restorasyon edilmiştir. Kaplıcada 49 adet Villa , otel 35 oda, 20 apart toplam 270 yatak kapasitelidir.

Gecek Kaplıcası Afyonkarahisar-Kütahya K.yolu 18.km. AFY. SANAYİ İlimiz coğrafi konum itibariyle, iller

ve bölgeler arası önemli karayollarının ve dört ayrı demiryolu hattının birleştiği Türkiye’deki tek il konumunda olmasına rağmen, özel sektör yatırımlarından yete-rice pay alamamıştır. Son 10-15 yıla kadar kamuya ait sanayi kuruluşları dışında özel sektör sanayi yatırımları durgunluk gös-termiştir. Kamu tarafından yapılan çeşitli yatırımlar nedeniyle (Çimento, Beton Tra-vers, Kızılay Maden Suyu İşletmesi, Afyon-karahisar Alkaloid Fabrikası, Seka, Şeker Fabrikası ve Şeker Makine Fabrikası) il ekonomisinin ağırlığını tarımdan sanayiye doğru kaymasına neden olmuştur.

Organize Sanayi BölgeleriAfyonkarahisar Organize Sanayi Bölgesi :Organize Sanayi Bölgesi şehir merkezi-

ne 4 km. uzakta bulunan Çapakkırı Mev-kiinde 465 hektar alan üzerine kurulu bu-lunmaktadır. Organize Sanayi Bölgesinde toplam 431 sanayi parseli bulunmaktadır. Bölgedeki alt ve üst yapı çalışmaları % 95 oranında tamamlanmıştır.

İscehisar Mermer Organize Sanayi Bölgesi 1996 yılı Yatırım Programında Etüd

Karakteristliği ile yer almıştır. Yer Seçim Komisyonunca 30/10/1996 tarihinde Or-ganize Sanayi Bölgesi yeri olarak İscehisar – Ankara Karayolu 3. km. de Kocakır Mev-kiindeki 100 Hektar alan seçilmiştir. Daha sonra Müteşebbis Teşekkül tarafından bu alan 150 Hektara çıkartılmış ve ayrıca 332 Hektar rezerv alan tespit edilmiştir. 150 Hektarlık alanda 56 sanayi parseli mevcut-tur.

26

Bolvadin Organize Sanayi Bölgesi Bolvadin Organize Sanayi Bölgesi 1998

yılı Yatırım Programında Etüd Karakteristli-ği ile yer almıştır. Yer Seçimi Komisyonunca 15/02/2000 tarihinde Organize Sanayi Bölgesi yeri olarak Bolvadin – Emirdağ Karayolu 14. km. Avdan Mevkiindeki 128 Hektar büyüklü-ğündeki alan seçilmiştir. Bölgenin mera vasfı kaldırılarak mülkiyeti O.S.B. adına tescil edil-miştir. Bölgede 1. etap olarak 50 hektar alanın imar çalışmaları yapılmış olup, bu bölgede 24 adet, 2. etap olarak 78 hektarlık alanda 43 adet sanayi parseli ayrılmış, altyapı projeleri hazır-lanmıştır.

Sandıklı Organize Sanayi Bölgesi Sandıklı Organize Sanayi Bölgesi 1997 yılı

Yatırım Programında Etüd Karakteristliği ile yer almıştır. Yer Seçim Komisyonunca 25/03/1997 tarihinde Sandıklı İlçe Merkezine 3 Km. mesa-fede Biryanlı – Gençek Sırtı mevkiindeki 300 Hektar büyüklüğündeki alan seçilmiştir.

Emirdağ Organize Sanayi Bölgesi Emirdağ Organize Sanayi Bölgesi 1999 yılı

Yatırım Programında Etüd Karakteristliği ile yer almıştır. Kuruca Köyü Kabir Tepe mevkiin-deki yaklaşık 113 hektar büyüklüğündeki alan O.S.B. yeri olarak 21/06/2005 tarihinde Yer Seçim Komisyonunca seçilmiştir.

Dazkırı Dokuma - Konfeksiyon Organize Sanayi Bölgesi Dazkırı Organize Sanayi Bölgesi 1997 yılı

Yatırım Programında Karma Organize Sanayi Bölgesi olarak Etüd Karakteristliği ile yer almış-tır. Yer Seçim Komisyonunca 25/03/1998 tari-hinde İlçe merkezine 2 km. mesafedeki Kepez Mevkiinde bulunan 120 Hektar büyüklüğünde-ki alan seçilmiştir.

Dinar Tekstil Organize Sanayi Bölgesi Dinar Organize Sanayi Bölgesi 1998 yılı Ya-

tırım Programında Etüd Karakteristliği ile yer almıştır. Yer Seçim Komisyonunca 08/07/1998 tarihinde Dinar – Denizli Karayolu üzerinde İlçe merkezine 12 km. uzaklıkta Akçaören – Gö-ğebakan Mevkiindeki 380 Hektar büyüklüğün-deki alan seçilmiştir.

Afyonkarahisar Besi Organize Sanayi Bölgesi Afyonkarahisar Besi Organize Sanayi Bölgesi

1999 yılı Yatırım Programında Etüd Karakte-

ristliği ile yer almıştır.Yer Seçim Komisyonunca 04/04/2000 tarihinde Yelönü Tepesi İkizburnu arası Topçukuru Mevkiindeki 200 Hektar bü-yüklüğündeki alan seçilmiştir.

Şuhut Organize Sanayi Bölgesi Şuhut Organize Sanayi Bölgesi olarak Yer

Seçim Komisyonunca 30/12/2004 tarihinde Tedircin Mevkiindeki yaklaşık 200 Hektar alan seçilmiştir.

Bolvadin Tarıma Dayalı İhtisas (Süt Sığırcılığı) Organize Sanayi Bölgesi Bolvadin-Çobanlar karayolu üzerindeki Ka-

lın Toprak Mevkiinde bulunan 446 Ha’lık alan Yer Seçim Komisyonunca 02/11/2006 tarihinde seçilmiştir.

Mermercilikİlimizin İscehisar İlçesinde bulunan çok

zengin mermer yatakları M.Ö.300 yılların-dan bu yana bilinmesine karşın atıl kalmış ancak Cumhuriyet döneminde 1945 yılında, Anıtkabir’in inşaatında kullanılmak üzere işle-tilmeye başlanılmıştır.1985 yılında Maden Ka-nunu kapsamına giren Türkiye toplam mermer rezervi 5 milyon m³ olup bunun 2 milyon m³’ü işletilebilir durumdadır.

Bu miktarında yaklaşık %35-40’ı İscehisar mermer havzasında bulunmaktadır. İlimizdeki mermer rezervi ile ilgili olarak; 03-05 Mayıs 2001 tarihinde yapılan Türkiye 3. Mermer Sem-pozyumu Bildiriler Kitabında Afyonkarahisar’ın kuzey bölgesinde sadece İscehisar İlçesinde mer-mer üretimi yapılmakta olduğu ve bu bölgede 70.000.000 m³ mermer rezervi bulunduğu be-lirtilerek İscehisar’daki mermer ocaklarından yıllık ortalama 700.000 m³ mermer çıkarıldığı ve bunun 100.000 m³ blok mermer olarak geri-ye kalan 600.000 m³’ü ise moloz olarak kulla-nıldığı ifade edilmektedir. Mermer istihracı ve gerekse üretimi zor ve riskli bir yatırım alanı olmasına rağmen dış piyasalarda rakip bolluğu da vardır. Fakat dünya piyasalarında tutulan bir mermer çeşidinde işçilik iyi olduğu ve istenilen miktarlarda ve istenilen sürelerde teslimat ya-pıldığı takdirde devamlı talep artmaktadır.

Mermer sektöründe kalifiye eleman ihtiyacı-nı karşılamak üzere Afyonkarahisar Sanayicisi ve Mermer Sektörü yatırımcılarının katkıları ve destekleriyle ilimizde Afyon Mermercilik Yük-sekokulu inşa edilerek öğretime başlamıştır. İki yıllık bu okul mezunları sektörde kalifiye ele-man ihtiyacını büyük oranda karşılayacaktır.

1985 yılında Maden Kanunu kapsamına giren Türkiye toplam mermer rezervi 5 milyon m3 olup bunun 2 milyon m3’ü işletilebilir durumdadır. Bu miktarında yaklaşık %35-40’ı İscehisar mermer havzasında bulunmaktadır.

AFY

ON

KARA

HİS

AR

‘09

27

İlimizdeki Madenler Durumuİlimizdeki maden çeşitleri, madenlerin

çıkartılma yerleri, tenör ve rezervleri ile il-gili bilgiler aşağıya çıkartılmıştır:

ANTİMUAN (Sb) madeni Emirdağ-Cevizli sahasında bulunmaktadır. Tenör seviyesi % 32.49 Sb olan maden geçmiş yılalrda işletilmiştir. DEMIR (Fe) madeni Sultan Dağı (Sultandede Tepe, Çayderesi, Tavasarı Tepe) civarında bulunmaktadır. Tenör seviyesi % 50-56 Fe2O3 olan ma-den için 467 000 ton görünür rezerv tesbit edilmiştir. Özburun sahasında ise tenör se-viyesi %50 Fe2O3 bulunmaktadır. Burada ise 200 bin ton görünür rezerv mevcuttur.

DIYATOMIT (Diy) madeni Sinanpaşa - Tınaz Tepe sahası içinde yer almaktadır. Yaklaşık 133 668 ton görünür, 376 830 ton muhtemel, 813 000 ton mümkün re-zerv vardır. Filtrasyona uygundur.

GRAFIT (Grf) madeni Afyon-Işcehisar-Akhisar Kezban sahalarında bulunmakta-dır. Tenör seviyesi % 18.40 C lan madenin 2 750 ton görünürrezervi olduğu tesbit edilmiştir. İl merkezi civarında rastlanan KALSIT (Cc) madeni ise tenör bakımın-dan oldukça zengindir: % 94-98.00 Ca-CO3 . KIREÇTAŞI (Kçt) Pazarağaç Köyü civarında bulunmaktadır ve tenör oranı % 94 CaCO3, % 2.25 MgO’dır.

Muhtemel rezerv ise 21 884 375 tondur. KUVARSIT (Qz) madeni Şuhut-Taşoluk Sahasında bulunmaktadır. Tenör oranları ise % 95.75 SiO2, % 1.5 Fe2O3, % 2-9 Al2O3, % 0.1 den az TiO2’dır. 9 031 250 tonu görünür, 15 937 500 ton muhtemel rezerv sahası dört adet ku-varsit yatağı mevcuttur.MANGANEZ ( Mn ) madeni özellikle Emirdağ, Merkez (Bayramgazi), Bolvadin (Çay) civarlarında bulunmaktadır. Tenör oranları % 23.50 Al2O3 olan madenin rezerv miktarı 51 000 ton dur.

MERMER (Mr) özellikle Iscehisar sa-hası nda özellikle AFYON BEYAZI olarak da bilinen , beyaz renkli mermerlerin bazı kısımlarında ince, sarı renkli damarlar bu-

lunur. Sertliği 3, yoğunluğu 2.75 g/cm3, porozitesi % 0.2 dir. 2 500 000 m3 müm-kün rezerv vardır. Bu sahadaki en önemli ikinci mermer ise AFYON KAPLAN POS-TU diye bilinen tür mermerdir. Açık gri ve grinin değişik tonlarında, boğumlu, breşik yapılar gösteren mermerdir. Sertliği 4, yo-ğunluğu 2.73 g/cm3, porozitesi % 0.2 ‘dir .Yaklaşık 3 600 000 m3 rezerv bulunmak-tadır. URANYUM (U) madeni Gazlıgöl ve Karaveli bölgesinde bulunmaktadır. Tenör oranı düşükseviyededir.

ULAŞTIRMA VE ALT YAPI DURUMU

Karayoluİlimiz transit geçit merkezi olma-

sı nedeniyle Batı Anadolu’nun diğer bölgelere açılan kapısı durumundadır. Afyonkarahisar’ın İstanbul, Ankara, İz-mir, Eskişehir, Kütahya, Konya, Isparta, Burdur, Denizli ve Antalya ile direkt ve yakın bağlantısı vardır. Ulaşım yönünden son derece avantajlı konuma sahiptir.

İlimiz sınırları içerisinde devlet yolu uzunluğu 554 km. olup, bunun tamamı asfalttır. İl yolu uzunluğu 480 km olup sadece 2 km.si toprak kaplamadır. İl yolu ve Devlet yolunun toplam uzunluğu 1034 km dir. Afyonkarahisar ili sınırları dahi-linde 207 km. bölünmüş yol mevcuttur.

Demiryoluİlimiz merkezi, ülkemizde dört ayrı de-

miryolu hattının birleştiği noktada bulunan tek il merkezi olma özelliğini taşımakta-dır.Afyonkarahisar avantajlı konumunu ve geçmişte yapılan yatırımlar sonucu demir-yolu ağı çok gelişmiş durumdadır. Ülkemi-zin her yönüne demiryolu ile ulaşım sağ-lanmakta olup, Afyonkarahisar Gar’ından 13 yolcu ve 12 adet yük treni olmak üzere günde ortalama toplam 25 tren geçmekte-dir. İl merkezimiz demiryolları ile komşu illerden Konya, Isparta, Denizli ve Kütah-ya illerine doğrudan, Eskişehir ve Uşak iline Kütahya İli topraklarından, Burdur’a

Isparta İli topraklarından geçmek suretiyle bağlanmaktadır. Demiryolu hatlarından, Afyonkarahisar - Konya hattının 80 Km. si, Afyonkarahisar-Kütahya hattının 51 Km.si, Afyonkarahisar-Uşak hattının 50 Km.si ve Afyonkarahisar-Alsancak (İzmir) hattının 203 Km.si; Afyonkarahisar il sı-nırlarında bulunmaktadır.

HavayollarıAfyonkarahisar ilinde Ataköy (Deper)

köyü sınırları içerisinde askeri havaalanı bulunmaktadır. Askeri havaalanının ya-nında yapılması düşünülen Afyonkarahi-sar Sivil Havaalanı kamulaştırma tahsisi tamamlanmış olup, kamulaştırılan taşın-mazların tümü tapuda il özel idaresine adına tescillenmiştir.

HaberleşmeTüm ilçe ve köylere telefon hizmeti

götürülmüştür. Santral sayısı 223 adet, toplam kapasitesi 178.000 ve telefon abone sayısı 157.000’dir. Dağıtılan gön-deri adedi 2007 Haziran sonu itibariyle 7.291.393 adettir.

AFJET (Afyon Jeotermal Isıtma Sistemi)İlimizdeki jeotermal enerjiden fayda-

lanmak amacıyla İl Özel İdaresi, Afyon-karahisar Belediyesi ve Sanayi ve Ticaret Odası iştiraki Afyon Jeotermal Isıtma Sistemi (AFJET) kurulmuştur. Hizmete girdiği 1996 tarihi itibariyle 3.000 olan abone sayısı 2002 yılı Ekim ayı sonunda 4.600 sayısına ulaşmıştır.

DoğalgazEPDK tarafından doğalgaz hattı ya-

pım işinin ihalesi Ocak 2006 tarihinde yapılmıştır. 20.07. 2006 tarihinden iti-baren Afyonkarahisar, Bolvadin, Çay ve Dinar yerleşim bölgelerinde 30 yıl süre ile doğalgaz dağıtım faaliyeti yapmak üzere lisans alınmıştır. Projenin yapım maliye-ti 25.000.000 $’dır. Yapımına başlanan

İlimiz merkezi, ülkemizde dört ayrı demiryolu hattının birleştiği noktada bulunan tek il merkezi olma özelliğini taşımaktadır. Afyonkarahisar avantajlı konumunu ve

geçmişte yapılan yatırımlar sonucu demiryolu ağı çok gelişmiş durumdadır.

28

projede Beyazıt, Sahipata, Veysel Karani, Hoca Ahmet Yesevi ve Eşref Paşa mahallelerinde prog-ram dahilinde doğalgaz şebeke inşaat çalışmaları devam etmektedir.

EKONOMİK DURUMEge Bölgesi’nde gelişmişlik endeksinde eksi de-

ğere sahip olan iki ilden biri de Afyonkarahisar’dır. DPT’nin “İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Araştırması 2003” verilerine göre illerin sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında Afyonkarahisar 44. sırada, İmalat sanayi geliş-mişlik sıralamasında 26. sırada yer almaktadır. 2001 yılında ülkemizde kişi başına düşen milli gelir 2.146 $ iken, ilimizin kişi başına düşen mil-li geliri 1263 $’dır.

2005 yılında ise kişi başına düşen milli gelir ülkemizde 5.477 $ olup; ilimizde ise kişi başına düşen milli gelir Türkiye ortalamasının altında-dır. 2003 yılında DPT tarafından yapılan ilçeler bazındaki gelişmişlik sıralamasının göstergeleri aşağıya çıkartılmıştır.

İlçeler bazında gelişmişlik sıralamasında San-dıklı ilçemiz Türkiye genelinde 157. sıra ile ili-mizin en gelişmiş ilçesidir. Sandıklı’yı Bolvadin ve Dazkırı takip etmektedir. Gelişmişlik bakımın-dan en alt sırada olan ilçemiz ise Hocalar’dır.

İhracat ve İthalat İlimizden yapılan ihracat yıllar itibariyle artış

göstermeye başlamıştır. İlimizin, 2004 yılı ihra-catı ise 132 Milyon Dolar, 2005 yılı ihracatı ise 156 Milyon Dolar, 2006 yılı ihracatı 222 Milyon Dolar olarak gerçekleşmiştir. 2006 yılında yapı-lan 222.666.166 YTL’lik ihracat tutarı ile 2005 yılına göre %41 artış gerçekleşmiştir. İlimizde ön plana çıkan ihracat kalemleri mermer, konveyör band, emaye tencere, yumurta, haşhaş tohumu ve helvadır. Mermer 81.501.152 YTL (%73) tutar ile ihracat kalemleri arasında en fazla paya sahip-tir. İthalat verimiz ise; 3.700.000$’dır.

İhracatımız 104 ülkeye gerçekleştirilmiş olup, direk ihracatımız içinde Amerika %37’lik payla 1. sırada yer almaktadır. Avrupa Birliği ülkelerine 40.808.234$ ihracatımız bulunmaktadır.

Para – Banka İstatistikleri2005 yılı sonu itibariyle Afyonkarahisar ilin-

de kullanılan toplam kredi miktarı 585.970.000 YTL’dir. Kredinin kullanıldığı sektörler bazında yapılan incelemede ilk sırada 56.315.000 YTL ile tarım sektörü oluşturmaktadır.Ülkemizde 2005 yılı sonu itibariyle toplam mevduat mik-tarı 253.578.919.000 YTL’dir. Afyonkarahisar ilinde toplam mevduat oranı ise; 891.785.000 YTL’dir. Mevduatların %40.8’ini tasarruflar oluşturmaktadır. İlimizde kamusal sermayeli ban-ka sayısı 28, özel sermayeli banka 22 ve yabancı banka sayısı ise; 2’dir. İlçeler bazında yapılan de-ğerlendirme de ise, banka şube sayılarının yoğun olarak toplandığı ilçeler Merkez (19), Dinar (6), Emirdağ (6), Sandıklı (5) adet banka şubesi bu-lunmaktadır.

Tarımİlimiz Ege Bölgesinde yer almasına rağmen

karasal iklim özelliklerini taşımakta olup, hem iklimin olumsuz etkileri, hem de sulanan tarım arazilerinin yetersiz olması tarımsal ürünlerin ve-rimlerinin düşük ve ürün çeşitliliğinin sınırlı ol-masına yol açmaktadır. Bu açıdan sulanan tarım alanlarının arttırılması ve bu konuda yeni proje-lerle alt yapı yatırımlarının yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. İl topraklarının 617.704 Ha.lık (%44’lük) kısmı tarıma elverişli, 771.798 Ha.lık (% 56’lık) kısmı tarıma elverişsiz niteliktedir.

Afyonkarahisar ili tarımsal potansiyeli itiba-riyle Türkiye’de sayılı illerimizden biri olup, nüfu-sun yaklaşık %70’i tarımla uğraşmaktadır. Afyon-karahisar yoğun olarak üretimini yaptığı hububat, şeker pancarı, patates, haşhaş ve turşuluk salata-lık gibi bitkisel üretimi ile ülkede önemli mer-kezlerden birisi haline gelmiştir. Devlet ve çiftçi imkanları ile sulanan tarım alanları (185.260 ha) (%34) olup, toplam sulanabilir arazinin 540.892 ha’dır.. Yine sınırlı su kaynaklarının en etkin bir biçimde kullanılması için yağmurlama ve damla sulama sistemlerinin daha yaygın hale getirilmesi teşvik edilmelidir. İlimiz üretmiş olduğu bitkisel ve hayvansal ürünleriyle ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır. Çiftçilerimiz gün geçtikçe

Ekonomik olarak önemli bir yer işgal eden hayvancılık mera hayvancılığından ziyade, entansif beslenmeye dayalı

sığır besiciliği, koyun besiciliği ve süt sığırcılığı olarak yapılmaktadır.

AFY

ON

KARA

HİS

AR

‘09

29

modern tekniklerle tarım yapmaya önem vermekte, kaliteli ürün ve birim sahadan daha çok verim elde etmeye gayret göster-mektedir. Çiftçilerimizin reel gelirleri kıs-men artmakta bunun sonucunda da ülke ekonomisine her geçen yıl daha fazla katkı sağlamaktadır. İlimiz tarımsal üretimleri-nin 2007 yılın ilk 6 ayında milli ekonomi-ye katkısı 1.718.103.414 YTL dir.

Bitkisel ÜretimTarım alanlarımızda;- 2006 yılında kiraz üretimi 25.433

tondur. Kiraz üretiminin 15.000 tonu Av-rupa Birliği ülkelerine ihraç edilmektedir.

- Tarla bitkileri ürünlerinde ekilen alan 428.025 hektar, toplam üretim ise; 2.097.229 tondur.

- Sebze üretiminde ekilen alan 7.016 hektar, toplam üretim 140.454 tondur.

- Meyve üretiminde ise meyve veren ağaç sayısı 2.495.798 tane olup, 120.115 ton meyve üretimi gerçekleşmektedir.

İlimiz üretmiş olduğu bitkisel ürün-leriyle ülke ekonomisine büyük katkı sağ-lamaktadır. Çiftçilerimiz gün geçtikçe modern tekniklerle tarım yapmaya önem vermekte, kaliteli ürün ve birim sahadan daha çok verim elde etmeye gayret gös-termekte olup, çiftçilerimizin reel gelirle-ri kısmen artmakta bunun sonucunda da ülke ekonomisine her geçen yıl daha fazla katkı sağlamaktadır. Katkı sağlayan ürün-lerin başlıcaları;

HayvancılıkAfyonkarahisar tabii yapı ve iklim şart-

ları itibariyle hayvan yetiştiriciliğine elve-rişli durumdadır. Ekonomik olarak önemli bir yer işgal eden hayvancılık mera hayvan-cılığından ziyade, entansif beslenmeye da-yalı sığır besiciliği, koyun besiciliği ve süt sığırcılığı olarak yapılmaktadır.

Türkiye et üretiminin %4’ünü karşıla-yan ilimizde: Toplam büyükbaş hayvan sa-yısı 296.456 adettir. Bunun, 293.676’sı sığır ve 2.780’i mandadır. Küçükbaş hay-van sayısı 795.000 olup, bunun 700.000’i koyun, 95.000’i keçidir. Toplam kümes hayvan sayısı ise 7.104.680’dir. Bunun 7.044.860’i tavuktur. Yıllık hayvansal üretimin 11.486 tonu kırmızı et, 956 tonu sucuk ve 81.250 tonu yumurtadır. Baş-makçı ilçemizde bulunan yumurta borsası

Türkiye’nin yumurta ihtiyacının %4’ünü karşılamaktadır.

Tarımsal Destekleme2001 yılında uygulanmaya başlanan

Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Ge-lir Desteği Projesi kapsamında 51.954 çiftçi kayıt altına alınmış ve toplam 287.738.723 YTL ödeme yapılmıştır. Destekleme kapsamında yapılan ödemeler aşağıya çıkartılmıştır.

ÇEVRE VE ORMANÇevre Kirliliğiİl genelinde 46 adet işletmede arıtma

tesisi bulunmakta olup, bunlardan 18 ade-dine deşarj izni verilmiştir. Diğer tesisler ise deşarj izni aşamasındadır. İlimizde bu-lunan 500-550 Mermer Fabrikasında; 100 Mermer İşletmesinde atıklarla ilgili incele-me ve denetim yapılmış olup, yaptırımlara uymayan 15 adet tesise idari para cezaları uygulanmış ve tüm denetlenen tesislere çevre kirliliği ile ilgili önlemler aldırılmış-tır. Öbür taraftan 4.500.000 – 5.000.000 tavuk varlığı nedeniyle oluşan çevre kirlili-ğine karşı ise; Tavuk Gübre Fabrikasında gübrelerin %50’si işlenmekte ve çevre so-runlarında önemli azalmalar meydana gel-mektedir. Bitkisel Atık Yağların Kontrolü Yönetmeliği doğrultusunda 19 işletme tes-pit edilmiş olup, bu işletmelerde yıllık yak-laşık 19.400 litre bitkisel atık yağ üretimi tespit edilmiştir. Atık Yağların Kontrolü Yönetmeliği doğrultusunda İlde tespit edi-len 10 adet motor yağı üreticisin ürettiği toplam 83.287 kg atık motor yağı Petrol Sanayi Derneği tarafından toplanarak Ba-kanlıktan lisans alınıp, çimento fabrikala-rına bertarafı sağlanmıştır.

Doğal Arıtma ProjeleriAtık suların çevre kirliliği yaratmama-

sı için açılan özel tasarlanmış çukurlarda atıkların çökertilmesi ve bu ortamlarda ya-şayabilen bitki türlerinin yetişmesinin sağ-lanması ile atık suyun arıtılmasını içermek-tedir. Projenin ilk uygulaması 15 Temmuz 2004 tarihinde başlamıştır. Valiliğimizce yapılan etüt neticesinde; 108 km uzunlu-ğundaki Akarçay’a 20 noktadan evsel, 11 noktadan sanayi, 11 noktadan termal atık deşarjı olmaktadır. Akarçay havzasının ko-runması ve iyileştirilmesi amacıyla, İl Özel İdaresi Köye Yönelik Hizmetler Birimince

6 adet doğal arıtma projesi hayata geçiril-miş, 3 adet doğal arıtma projesi ise inşaat aşamasındadır.

Toprak ve Arazi Kullanım Planıİlde çeşitlilik arz eden jeolojik yapı, bit-

ki örtüsü ve topoğrafik koşulları nedeniyle yeryüzünde yaygın bulunan çoğu büyük toprak gruplarını kapsamaktadır. Tarım arazilerinde meydana gelen olumsuzlukla-rın giderilmesi ve objektif kararların alın-ması açısından 5403 Sayılı Toprak Koru-ma ve Arazi Kullanım Kanunu gereğince 08.03.2006 tarihinde Afyonkarahisar İli toprak ve arazi kullanım planı kabul edil-miştir.

Katı Atık Bertaraf Tesisi Projesiİlde yaşanan evsel atık sorununu çöz-

mek amacıyla Merkez Akçin Köyü Tavşa-nuçurağı mevkiinde 90 hektarlık alanda katı atık bertaraf tesisi çalışmaları başla-mış olup, nihai ÇED raporu 09.10.2006 tarihinde inceleme değerlendirme komisyo-nunca uygun görülmüştür. Tesisin 2007 yılı sonunda faaliyete geçmesi planlanmak-tadır.

İl Çevre Düzeni PlanıCoğrafi Bilgi Sistemleri ortamında ha-

zırlanan, her türlü bilgi ve verinin ilişki-sel veri tabanlarının planlaması amacıyla oluşturulan çevre düzeni planının projesi 25.11.2005 tarihinde tamamlanmıştır. Finansmanı İl Özel İdaresince karşılanan planın gerçekleşme bedeli 130 bin YTL ci-varındadır.

30

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIAFYONKARAHİSAR İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV'in üyesi olan illere dönük olarak ha-

zırladığı programlar kapsamında aday üye statü-sünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konusunda seminerler verildi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi başlığı altında yapılan toplantılar Philip Morris/Sabancı'nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçekleştirildi. Bu kapsamda 24–25 Mayıs 2006 tarihlerinde yapılan eğitimde 31 kişilik katılım sağlanırken iki günlük eğitim ilk gününde Prof. Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB'nin Genişlemesi, Avrupa Birliği'nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Ana-yasası, Türkiye-AB İlişkileri konularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB'nin Ticaret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulamaları; Prof. Dr. İge PIRNAR AB'nin Tu-rizm Politikaları, Türkiye'nin Uyması Gereken

Kurallar; Doç. Dr. Yaşar UYSAL AB'nin Tarım Politikaları, Tam Üyeliğin Türk Tarımına Ola-sı Etkileri; Yrd. Doç. Dr. Esin TAYLAN AB'nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Birliği ve Rekabet Kuralları, Rekabetin Korunması Hak-kındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatapları ve Uygulamaları, Muafiyet, Hakim Durumun Belirlenmesi; Yrd. Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB'nin KOBİ' ler ve Rekabet Politikası, Girdi Maliyetleri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskin-den Korunma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri konularında katı-lımcıları aydınlattılar.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine dayalı ola-

rak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorum-luluk projesi olarak başlattığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Afyonkarahisar Stratejik Hedef Toplantısı 5/6 Mayıs 2001 40 Katılımcı ile yapılmıştır.Afyonkarahisar Önceliklendirme Toplantısı 3 Mayıs 2003 33 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 24/25 Mayıs 2006 31 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

Tarım ve Hayvancılık AB Uyum Semineri 14 Mayıs 2008 177 Katılımcıya sertifika verilmiştir.Tarım ve Hayvancılık Yuvarlak Masa Toplantısı 23 Ekim 2008 26 katılımcı ile yapılmıştır.

AFY

ON

KARA

HİS

AR

‘09

31

olan illerde gördüğü ilgi yeni ortak proje-leri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odak-ların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illerinin sorunlarına yönelik yeni çözüm-lemelerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sürdürme konusunda teşvik etti.

14 Mayıs 2008 günü ESİAD işbirliği ile Afyonkarahisar’da yapılan ve bir tam gün süren eğitim farklı salonlarda 3 ayrı konuda gerçekleştirildi. Sabah bölümü-nün ilk konusu; Prof. Dr. Yaşar UYSAL'ın "Hayvancılıkta Genel Durum", Sektör Temsilcileri Sumer TÖMEK BAYINDIR ve Arif GÜRDAL'ın "Modern Hayvancı-lık İşletmeleri ve Ekonomiye Katkıları"

ve "Organik Hayvancılık ve Örgütlenme" sunumları ile "Hayvancılık" semineri ger-çekleştirildi. Aynı salonda öğleden sonra "Çiftlikten Sofraya Hayvancılıkta Yeniden Yapılanma" konulu bir panel düzenlendi.

Sabah bölümünün ikinci konusu ise "Kanatlılar ve Yumurtacılık" oldu. Ege Üni-versitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Hayvan Yetiştirme Anabilim Dalı öğretim görevlilerinden Prof. Dr. Servet YALÇIN ve YUMBİR - Yumurta Üreticileri Merkez Birliği Genel Sekreteri Dr. Hüseyin SUN-GUR sunumlarının ardından katılımcıla-rın sorularını yanıtladılar.

Öğleden sonra gerçekleştirilen bir baş-ka bölümde "Kümelenme" ve "İnovasyon" konuları incelendi. TÜSİAD Meslek Ör-gütleri ile İlişkiler ve Bölgesel Gelişme

Bölümü Sorumlusu Ceren AYDIN'ın İno-vasyon, Ulusal Kümelenme Politikasının Geliştirilmesi Projesi Ekip Lider Vekili Meral SAYIN'ın Kümelenme sunumlarına özellikle Afyon Sivil Toplum Kuruluşları liderleri ve özel sektör yöneticilerinin ilgisi yoğun oldu.

23 Ekim 2008 tarihinde Tarım ve Hay-vancılık sektöründe ilin konuyla ilgili 26 yetkilisinin ve Vali yardımcısı Sn. Niyazi ERKUT’un katılımıyla bir yuvarlak masa toplantısı düzenlendi. Sektörle ilgili geliş-meler, sorunlar ve çözümler ortaya kondu. Modern yöntemlerin benimsenmesi ve üretimin kayıt altına alınması hususları ortak kanıyla belirlendi. Sektörel Diyalog Toplantıları’nın faydaları vurgulanarak tekrarına karar verildi.

AFYONKARAHİSAR İLİ KATILIMCI PROFİLİ

6

47

2080

715 2

KamuÜniversiteSTKHayvancılıkÖzel Sektör (Kümelenmeve İnovasyon)Kanatlılar ve YumurtacılıkBasın

SEKTÖREL DAĞILIM

32

4344

26

9

20'li yaşlar

30'lu yaşlar

40'lı yaşlar

50'li yaşlar

60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI

32

AYD

IN ‘0

9

AydınAfrodisyas / AYDIN

Aydınoğulları zamanında şehrin adı Aydın Güzelhisarı olmuş, daha sonra Aydın adını almıştır.

33

Aydın; tarihin bilinen devirlerinden beri çeşitli uygarlıkla-ra merkez olmuş, antik çağın Afrodisias, Milet, Alinda, Didyma, Nisa, Prien, Magnesia gibi önde gelen kentlerin-de sayısız bilgin ve bilge kişiler yetişmiştir. Bugünkü Ay-

dın; kuzeyindeki Top Yatağı sırtında kurulan Tralles Kenti ile birlikte MÖ.2500 yılında Hititler zamanında gelişmiş, VII. yy. da Lydia za-manında da en parlak çağını yaşamıştır. Sırasıyla Neolitik, Kalkolotik, Tunç Çağları ile Frigya, Lidya, Pers, Roma ve Bizans çağlarını, 1171-1270 yılları arasında Selçuklular, 1270-1307 yılları arasında Men-teşeoğulları, 1307-1390 yılları arasında Aydınoğulları, 1390-1922 yılları arasında Osmanlı dönemini yaşamıştır. Selçuklularla birlikte Türk uygarlığının kültür varlığı ve eserleriyle donatılan Aydın, sosyal hizmetler, tarım ve mimaride uygar günlere şahit olmuştur. Aydın’ın Türk egemenliğinde bir yönetim birimi statüsü kazanması 1390 yılın-da Yıldırım Beyazıt’ın şehzadesi Ertuğrul Bey’in Vali olarak Aydın’a atanmasıyla başlamıştır.

Aydınoğulları zamanında şehrin adı Aydın Güzelhisarı olmuş, daha sonra Aydın adını almıştır. Şehir, XIV yy. da bugünkü yerine kuru-larak idari kademelendirme sırasıyla, 1390 yılında eyalet, 1426 yı-lında sancak, 1811 yılında eyalet, 1850 yılında İzmir’e bağlı sancak olmuştur. Aydın’ın 1919 yılına kadar sancak şeklinde devam eden bu yönetim şekli, 25 Mayıs 1919-7 Eylül 1922 yılları arasında 40 aya ya-kın süren işgalden sonra ve Kurtuluş Savaşının kazanılmasıyla birlikte 1923 yılında değişmiş, müstakil vilayet olmuştur.

Aydın, orta ve batı kesiminde verimli ovalar, kuzey ve güneyi dağlar ile çevrili Büyük Menderes Havzası üzerinde 8007 km2 lik bir alan üzerine kuruludur. Doğusunda Denizli, batıda Ege Denizi, kuzeyde İzmir ve Manisa, güneyde ise Muğla illeriyle komşudur. Akdeniz ikli-minin hakim olduğu İl’de yazlar sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı geçer. Ortalama sıcaklık 17.6 °C, ortalama yağışlı gün sayısı 80.6, ortalama yağış miktarı 677,5 mm/yıl’ dır.

İl, 37°-44’ ve 38°-08’ kuzey enlemleri ile 27°-23’ ve 28°-52’ doğu boylamları arasında yer alır.

Apollon Tapınağı

Şehir, XIV yy. da bugünkü yerine kurularak idari

kademelendirme sırasıyla, 1390 yılında eyalet, 1426

yılında sancak, 1811 yılında eyalet, 1850 yılında İzmir’e bağlı

sancak olmuştur.

34

NÜFUS, SOSYAL DURUM VE DEMOGRAFİK NİTELİKLER

Aydın İli gecekondulaşmadan nasibini al-mayan nadir illerimizden biri olup, tarım ve turizmin gelişmiş olduğu bir ilimizdir. Son yıllarda başta tarıma dayalı sanayi kolunda ol-mak üzere tüm sanayi sektöründe önemli me-safeler kat edilmiş ve gelişme süreci de artan bir hızla devam etmektedir. Çalışan nüfusun yarıdan fazlası tarım kesiminden geçimini sağlamaktadır.Yöre halkının kültür seviyesi yüksek düzeydedir.

Nüfus Büyüklüğü Ve Nüfus ArtışıSon 73 yılda Türkiye’nin nüfusu yakla-

şık beş kat artış göstermiştir. Aynı dönem-de, Aydın ilinin nüfusu yaklaşık 4,5 kat ar-tış göstermiş ve 2000 yılında 950.757’ye yükselmiştir.1927-2000 döneminde Aydın İlinin nüfusu sürekli artış göstermiştir. Aydın ilinde en düşük yıllık nüfus artış hızı %o8.8 ile 1940-1945 döneminde ve en yüksek yıllık artış hızı ise %o42.2 ile 1950-1955 dönemin-de gerçekleşmiştir. 1990-2000 döneminde ise ilin yıllık nüfus artış hızı %o 14.2’dir.1927 yılında Aydın ili ülke nüfusu içinde % 1,6’lık bir paya sahip iken, 2000 yılında yaklaşık % 1,4’lük bir paya sahip olmuştur. Bu da Aydın ilinin nüfus artış hızının ülke ortalamasından daha düşük olduğunu göstermektedir.

İDARİ DURUMMerkez İlçesiyle birlikte 17 İlçenin yöne-

tim merkezi olan Aydın İlinde 54 belediye, 489 köy, 262 mahalle kuruluşu vardır. İlçe-

lerimiz sırası ile Bozdoğan, Buharkent, Çine, Didim, Germencik, İncirliova, Karacasu, Kar-puzlu, Koçarlı, Köşk, Kuşadası, Kuyucak, Na-zilli, Söke, Sultanhisar ve Yenipazar’dır.

İl’in yıllık nüfus artış hızı en yüksek olan ilçesi %056,6 ile Didim iken, en az olan il-çesi ise %0-12,9 ile Yenipazar’dır. Aydın İl Merkezinin şehir nüfus artış hızı %029,2’dir. Aydın İline bağlı ilçelerin şehir nüfusları ince-lendiğinde, şehir nüfusu en fazla olan ilçenin Nazilli İlçesi, en az olan ilçesi ise Karpuzlu ilçesi olduğu görülmektedir.

Yüzölçümü büyüklüğüne göre ilk sırada yer alan Çine İlçesinde nüfus yoğunluğu 56, ikinci sırada yer alan Söke İlçesinde 144 kişi olurken yüzölçümü en küçük olan Buhar-kent İlçesinde nüfus yoğunluğu 107 kişidir. İl’de bulunan 488 köyden 267’sinin nüfusu 500’ün altında olup köylerin çoğunluğu dü-şük nüfusa sahiptir.

SOSYAL DURUMÜlkemizin sosyo-ekonomik büyümesine

paralel gelişme gösteren sanayileşme, kent-leşme, toplumsal değişme, nüfus artışı ve ya-şanan göçün yarattığı çeşitli sosyal sorunlar yaşanmaktadır. Ortaya çıkan bu sorunlar top-lumun her kesimini etkilemektedir. Örneğin; göçlerle birlikte köyleşen kentler ve nüfus artı-şı, sağlıksız yerleşim merkezlerinin oluşması, artan işsizlik ve yoksulluğa karşın hizmetlerin yetersiz kalması, suça yönelme ve zararlı alış-kanlıklar edinme eğilimlerinin artması gibi.İlimizde de gerek nüfus artışı gerekse göç yö-nünden bu yönde bir gelişme yaşanmaktadır.

AYD

IN ‘0

9

35

1927 yılında Aydın ilinde %19,5 olan şehirde yaşayan nüfusun payı 1935 yılından sonra sürekli bir artış göstererek, 2000 yılında % 51,9’a ulaşmıştır. Son 73 yılda Türkiye’nin nüfusu yaklaşık beş kat artış göstermiştir. Aynı dönemde, Aydın ilinin nüfusu yaklaşık 4,5 kat artış gös-termiş ve 2000 yılında 950.757’ye yük-selmiştir.

İl’de 2000 yılına kadar köy nüfusu fazla iken, ilk kez 2000 yılında şehir nüfusu köy nüfusundan fazla olmuştur.Aydın İlinin toplam nüfusu 950 757 kişi olup, İl nüfusunun % 52’si (493 114 kişi) kentlerde, % 48’i (457 643 kişi) köylerde yaşamaktadır (Tablo ). Nüfus artış hızı binde 14,2 kilometre kareye düşen kişi sayısı 121’dir.

2000 yılı Genel Nüfus Sayımı sonuç-larına göre İlin iktisaden faal nüfusu (iş-gücü) 476 233 kişidir. Bunun 449 981 kişisi iktisaden çalışan nüfus (istihdam) oluşturmakta, 26 252 kişide işsiz olarak görülmekte olup, işsizlik oranı %5.5’dir. Aktif nüfusun % 28’i tarım sektöründe, % 8’i devlet hizmetlerinde, % 9’u imalat sanayiinde, % 30’u toptan ve perakende ticaret, % 12’si inşaat sektöründe ve geri kalan % 13’ü ise diğer işlerde çalışmakta-dır. Aydın ilinde, çalışma çağındaki nü-fus olarak kabul edilen 12 ve daha yukarı yaştaki nüfus, toplam nüfustan daha hızlı artmaktadır. İşgücündeki nüfusun artış hızı ise 12 ve daha yukarı yaştaki nü-fustan daha düşüktür. 1980-2000 döne-minde 12 ve daha yukarı yaştaki nüfusun yıllık artış hızı %o22.3 iken, işgücündeki nüfusun yıllık artış hızı %o19.6 olarak gerçekleşmiştir.

İlimizde 17 Halk Kütüphanesi mev-cuttur. İlimizde İlçeler dahil 48 adet yerel gazete yayımlanmakta, 5 yerel ve bölgesel TV yayın hayatını sürdürmekte, 6 sinema

hizmet vermekte olup; İlimiz dahilinde 83 matbaa faaliyet göstermektedir.

Folklorumuzun kökü; engin bir kül-türün, eğitimin, bilimin kaynağıdır. Onda her şeyin güzelini, incesini bulu-ruz. Bu yer, bu folklorun otağı, efesi ile anılır. Ve denir ki her zaman : “Efeler Di-yarı Aydın...” Efeler, zeybeklerin başı ve yöneticisi idi. Aydın’ın folklor yaşamında yer eden başlıca efeler olarak Yörük Ali Efe, Demirci Mehmet Efe, Kıllıoğlu Hü-seyin, Kozalaklı Mehmet Efe, Mesutlulu Mestan Efe, Sökeli Ali Efe, Danişmentli İsmail Efe, Zurnacı Ali Efe, Sancaktadır Ali Efe, Tekeli İsmail Efe, Orhaniyeli Kara Durmuş Efe, Giritli Cafer Efe’yi saymak mümkündür.

Folklor, Aydın’ın geleneklerini ortaya

koymuş, kendisine özgü biçimini vermiş, ancak ilin ekonomik koşulları, iş ve işe dayanan hareketliliği, ulaşım olanakla-rının kolaylığı nedeni ile çevre illerinin de karakterlerini benliğine almış ve böy-lece folklorunu başlı başına daha derin biçimde işleyememiştir. Örneğin Muğla ve Denizli illerine ilişkin bazı özellikler Aydın’ın folkloruna da karışmıştır. Har-mandalı, Tavas Zeybeği, Somalı Zeybeği, Bengi Zeybeği gibi.

Kuşadası Deniz Hudut Kapısından Mayısı 2007 itibariyle 103.874 kişi gü-nübirlik giriş-çıkış yapmış, yine aynı dö-nemde 149 gemi girişi, 200 motor girişi gerçekleşmiştir. İlimizde 190 adet faal se-yahat acentesi, 5 adet yat işletmesi mev-cuttur. Giriş yapan turistlerin milliyetle-rine göre sıralaması ise Amerika, Fransa, İngiltere, Belçika ve Hollanda’dır.

İl genelinde 70.578 adet turizm iş-letme belgeli yatak kapasitesi mevcuttur. İlin turizm potansiyeli deniz, termal, gençlik, kültür ve sanat, ekoturizm türle-ri şeklinde sıralanabilir.

EKONOMİK DURUMUTarım (Bitkisel Üretim)B.Menderes Irmağının suladığı bere-

ketli ovalar üzerinde 831.900 ha alanda kurulu olan İlimiz, sahip olduğu toprak ve su kaynaklarının zenginliği ve Akde-niz İklimi sayesinde her türlü bitkisel üretimin yapılması gibi önemli bir tarım potansiyeline sahiptir. İl topraklarının %47,50’sini oluşturan 395.494 hektar alanda tarımsal üretim yapılır. Geriye kalan arazilerin 298.000 hektarı orman, 47.466 hektarı çayır-mera, 14.271 hek-tarı göl-bataklık, 76.669 hektarı tarım dışı arazilerdir.

Sulanabilir nitelikteki 252.486 hek-tar alanın %68’lik kısmı olan 173.173

İlimizde 17 Halk Kütüphanesi mevcuttur. İlimizde İlçeler dahil 48 adet yerel gazete yayımlanmakta,

5 yerel ve bölgesel TV yayın hayatını sürdürmekte, 6 sinema hizmet vermekte olup; İlimiz dahilinde 83 matbaa faaliyet göstermektedir.

36

hektarında sulu tarım yapılır. Üretimde küçük ve orta boy iş-letmelerin ağırlığı görülür.

Tarımın hemen her dalın-da faaliyet gösterilir. Sanayi bitkilerinin yanı sıra tarla, bağ ve bahçe ürünleri yetiştiren iş-letmeler fazladır. İlin en çok katma değer yaratan bitkisel ürünleri pamuk, zeytin, incir ve kestanedir. İlimiz, zeytin, incir, kestane üretiminde Tür-kiye genelinde 1. sırada, pa-muk üretiminde Şanlıurfa’dan sonra 2.sırada yer almaktadır.

Aydın ilinin sahip olduğu 395.494 hektarlık tarım ara-zisi içinde 199533 ha ve %50 pay ile zeytin ve meyvelikler en geniş alanı kaplar. Bunu 109361 ha ve %28 payla sa-nayi bitkileri, 41032 ha ve %10 pay ile hububat, 13100 ha ve %4 pay ile sebze bahçe-leri izler. Geri kalan 32.468 ha arazi %8 değişik şekillerde kullanılır.

Aydın İli toprak, iklim, topografik yapı ve ekolojik özellikleri ile polikültür tarı-ma elverişlidir. Tarımın her kolunda yetiştiriciliğin yapı-labildiği güçlü bir potansiyele sahiptir. 959.757 olan genel nüfusun % 48’i köylüdür. Şe-hirde yaşayan nüfusun bir kıs-mının da tarımla uğraştığı göz önüne alındığında, toplam nü-fusun % 55’i geçimini tarım-dan sağlamaktadır. Ekonomik hayatın temelini oluşturan ta-rımın ağırlığı İlde, sanayi ve ticaret sektöründe de yoğun olarak hissedilir. Sanayi tesis-lerinin üretiminin % 90’ı doğ-rudan veya dolaylı olarak tarı-ma dayalıdır. İlimizin ülkemiz tarımsal üretimindeki payı % 3.5 civarındadır. Tarım sektö-rü içinde, bitkisel üretim, hay-

vancılık, balıkçılık önemli alt sektörlerdir. Bitkisel üretimde en önemli ürünler, pamuk, incir, zeytin, kestane ve na-renciyedir. İlimiz son yıllarda hayvancılık alanında da atılım içine girmiştir.

Pamuk: Aydın pamuk üre-timi yönüyle GAP kapsamında

bulunan illerin oluşturduğu bölgeden sonra yer alır. Bugün İlimizde pamuk üretimi 2006 yılında 235.767 ton olarak gerçekleşerek en fazla katma değer yaratan sektör olma ko-numunu sürdürmüştür. Pa-muk ile ilgili iplik, tekstil, yağ ve yem gibi sanayilerin İlimizde yeterince gelişmemiş olması pamuğun İl ekonomisi-ne yeterince katkı sağlayama-

masına neden olmuştur. Kütlü olarak il dışına çıkan pamuk; küspe, yağ ve yem olarak geri-ye dönmektedir. Bu konularda yapılacak yatırımlar İlimizde tekstil, yağ ve yem sanayinin dolayısıyla hayvancılığın geliş-mesini ve işgücü istihdamının artmasını sağlayacaktır.

İncir: Türkiye, dünyanın en önemli taze incir üretici ülkesi olmasının verdiği bir avantajla, kuru incir üretimin-de ve ihracatında da lider ülke konumundadır. Ülkemiz, dün-ya taze incir üretimi ile kuru incir üretiminin yarısından fazlasını karşılamaktadır.

Ülkemizin ihraç ettiği in-cirin %65’i Aydın’da üretilir. Aydın, kaliteli incir üretimi ve kapasite üstünlüğü ile Türkiye incir üretiminde ilk sırada yer alır. Türkiye’nin incir merkezi olan Aydın İl sınırları içeri-sinde 258 yerleşim biriminde incir tarımı yapılmaktadır. Aydın’da 6,4 milyon adet incir ağacı bulunmaktadır. Bu ağaç-lardan elde edilen taze incir miktarı yılda ortalama 140-170 bin ton arasında değiş-mekte ve bu miktarın yaklaşık %90’ı kuru incir olarak işlen-mektedir. Aydın’ımız ile öz-deşleşen kuru incirimiz dünya çapında üne sahiptir. İlimiz, ülkemizde kuru incir üretim ve ihracatında 1’nci durumdadır. Kuru incirde İl olarak 45.000 ton civarında yıllık üretim, 20.000 ton civarında değişen yıllık ihracatımız vardır. 2005 yılında 191.008 ton, 2006 yılında 205.399 ton yaş incir üretilmiştir. Kurutmalık inci-rin ticari anlamda yetiştirici-liği tümüyle Aydın dağlarının her iki yöndeki yamaçları ile

Ülkemizin ihraç ettiği incirin %65’i Aydın’da üretilir. Aydın, kal-iteli incir üretimi ve kapasite üstünlüğü ile Türkiye incir üreti-minde ilk sırada yer alır. Türkiye’nin incir merkezi olan Aydın İl sınırları içerisinde 258 yerleşim biri-minde incir tarımı y a p ı l m a k t a d ı r . Aydın’da 6,4 mily-on adet incir ağacı bulunmaktadır.

AYD

IN ‘0

9

37

kır-taban ve taban arazilerde yapılmaktadır. Bu bölgelerimizin; ekolojik koşulları özellikle mey-venin olgunlaşma dönemindeki sıcaklık, nem ve rüzgar durumu kaliteyi olumlu yönde etkilemek-tedir.

Zeytin: İlimizin ikinci önemli ürünü zeytin-dir. Binlerce insanın geçim kaynağı olan zeytin ve zeytinyağı Akdeniz mutfağının ve insan sağlı-ğının vazgeçilmez zenginlikleridir.Türkiye zeytin ağacı sayısının %23’ünü oluşturan 20.977.170 adet zeytin ağacı varlığımızdan yaklaşık 575.858 ton zeytin 2006 yılında üretilmiştir. Bilindiği gibi zeytinde “var yılı-yok yılı” (periyozite) olayı nedeni ile bir yıl fazla, bir yıl az ürün alınmak-ta bu nedenle, 2005 yılında 104.965 tonluk bir üretim gerçekleşmiştir. Zeytin üretiminde her yıl ürün elde etmek için geleneksel hasat yöntemine alternatif olabilecek mekanik hasat tekniklerin kullanılması İl’de amaçlanmıştır. Mekanik ha-sat yöntemlerinin daha elverişli kullanılabilmesi amacıyla uygun ağaç formlarının elde edilmesi ve makine üretiminin teşvik edilerek, üreticiye dü-şük maliyetle makine temininin sağlanması gerek-mektedir.Ayrıca, İl ekonomisinde önemli bir yer tutan ve 153.479 hektarda yapılan zeytin üreti-minde istikrarlı bir ürün elde etmek için bakım, budama, ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır.

Kestane: İlimizde kestane yetiştiriciliği ekolo-jik şartların elverişliliğine rağmen dağlık bölgeler-de ve yaylalarda, özellikle kuzeye bakan yamaçlar-da oldukça yaygındır. İlimiz, kestane üretiminde de ülkemizde 1’nci sırada yer almaktadır. 2006 yılında 19.850 ton üretim gerçekleştirilmiştir. Kestanenin işlenebilmesi, kestane şekeri ve bu-nun değerlendirilebilmesi için gereken sanayi-si ilimizde mevcut değildir. Kestane Aydın’da yetişmekte, Bursa’da kestane şekeri haline gel-mektedir. Böyle bir tarımsal sanayinin ilimizde yaygınlaşması, üreticilerimiz açısından oldukça karlı hale gelecektir. Tarımsal üretimde ilin diğer kaynakları sebze ve meyve üretimidir. Meyve ve sebzeler gerek tarım bahçelerinde gerekse seralar-da örtü altında yetiştirilerek dünyanın dört bir yanına ihraç edilir.

HayvancılıkKırsal ekonomik yapının önemli ve ayrılmaz

bir parçası olan hayvancılık sektörüne, ülke kal-kınmasında olduğu gibi bölge ve il bazında da

önemli iktisadi fonksiyonlar yüklenmiştir. Bun-lar sanayi sektörüne girdi sağlama, kırsal alandan göçü önleme, sektör içinde ve diğer sektörlerde yeni istihdam sahası yaratma şeklinde sıralanabi-lir. Aydın’da tarımsal işletme olarak adlandırdı-ğımız hane halkının %85’i bitkisel ve hayvansal üretimi birlikte yapmakta, yalnız hayvansal üre-timde ihtisaslaşmış hane halkı sayısı %15’lik bir kısmı teşkil etmektedir. Polikültür üretim yapısı-nın ağırlıklı olduğu İlimizde hayvansal üretimde ihtisaslaşma düzeyi ve hayvan varlığı ekonomik kalkınmayı başarmak için önemli bir potansiyel olarak karşımıza çıkmaktadır. Aydın ilinde top-lam tarım üretimi içindeki payı %24’e yükselen hayvancılık sektöründe; büyükbaş hayvan var-lığına baktığımızda 2006 yılı itibarı ile sayının 271.231’e, küçükbaş varlığının ise 191.743’e ulaştığı görülür. Süt üretiminde ise; pazarda satı-lan veya il dışına çıkan süt miktarı belli olmadığı ve tüm hayvanlar kayıt altına alınmadığı için süt üretiminin kesin miktarı belli değildir.

SANAYİ VE TİCARET Ekonomik potansiyeli oldukça yüksek olan

Aydın; coğrafi konumunun sağladığı ulaşım avan-tajı, hammadde kaynaklarına yakınlığı, organize sanayi bölgeleri, nüfusun genç ve nitelikli oluşu gibi nedenlerle turizm, tarım ve hizmet sektörleri ile sanayileşme bakımından gelişen ve yükselen bir konumdadır.

İl’de Ticari ve Sanayi Örgütlenmeler İlimizde 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununa

tabi 1131 adet Konut Yapı Kooperatifi, 46 adet Tarım Satış Kooperatifi ve diğerleri ile birlikte 1650 kooperatif faal ve tasfiye halindedir. 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanununa tabi 695 Anonim Şirket, 5500 adet Limited şirket, 5590 sayılı Odalar ve Borsalar Kanununa tabi 5 adet Ticaret Odasına kayılı 14.756 üye, 1 adet Sanayi Odası-na kayıtlı faal 512 üye, 3 adet Ticaret Borsasına kayıtlı 561 üye mecvut olup; 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununa tabi 89 Odaya kayıtlı yaklaşık 40.000 esnaf bu-lunmaktadır. 18 KSS’de 5433 işyerinde 10025 kişi çalışmaktadır.

Organize Sanayi Bölgeleriİlimizde halen faaliyet halinde olan 2 adet

Organize Sanayi Bölgesi mevcut olup, bunlar

38

Aydın I. (Umurlu) OSB ve Aydın II. (ASTİM) OSB’dir. Ayrıca gerçekleştir-me çalışmaları devam eden 5 adet daha OSB projeleri vardır. Bunlar da; Söke OSB, Ortaklar OSB, Çine OSB, Na-zilli OSB, Buharkent OSB. dir. Tüm O.S.B.lerin kendi yönetim birimleri mevcuttur. 2006 yılı itibariyle Aydın ve Astim Organize Sanayi Bölgeleri işletmede olan fabrika sayısı 134’ye yükselirken, istihdam edilen kişi sayısı tahminen 5750’ye ulaşmıştır.

Aydın I. (Umurlu) Organize Sanayi Bölgesi;İlimizin ilk Organize Sanayi Bölge-

si olup, 1107 dekar büyüklüğe sahip-tir, Alt yapısı 1996 yılında tamamlan-mıştır. Bölgede 62 adet sanayi parseli bulunmaktadır ve tamamının tahsisi yapılmıştır. Tahsisi yapılan parsellerde 44 adet sanayi tesisi gıda, tekstil, mo-

bilya, ziraat aletleri, kimya, ambalaj, jant, mermer, plastik ve hazır beton tesisi olarak üretimlerini sürdürmek-tedirler. 12 adet tesisin inşaatı devam etmektedir. Proje aşamasındaki fabri-ka sayısı 3 adettir. İsdihdam edilen iş gücü sayısı 1950 kişidir. 1500 m3/gün kapasiteli 1. kademe arıtma tesisi in-şaatı 2000 yılında kendi imkanlarıyla tamamlamıştır.

Aydın II. (ASTİM) Organize Sanayi Bölgesi ;530 hektar alana sahip olup, 750

hektara kadar genişleyebilecektir En-düstri Bölgesine dönüştürülmesi talebi vardır. Halen 90 adet orta boy işletme, mermer karo, çimento hazır beton, mobilya, sabun-deterjan hammadde-si, tekstil, tekstil makineleri, hidrolik makine, zeytinyağı sıkma makineleri, plastik doğrama, pamukyağı kombi-na, tuğla, karoser imalatı, kızgın yağ ve kalorifer kazanı, elektrik makine-leri imalatı gibi alanlarda faaliyetleri-ni sürdürmektedir. Şu anki işletmede olan fabrika sayısı 90, inşaat halindeki fabrika sayısı 12, proje aşamasındaki parsel sayısı 10 dur. Toplam parsel sayısı 132 olup, 3800 kişilik istihdam sağlanmaktadır.

3) Söke Organize Sanayi Bölgesi ;1996 yılında kurulan ve Söke Çi-

mento Fabrikasının güneyinde 1850 dekar alan üzerinde kurulacak olan OSB arazisi ile ilgili jeolojik, jeoteknik etütleri ve imar planı yapımı tamam-lanmıştır. Onaylanan imar planı sonu-cunda değişik büyüklüklerde 89 adet sanayi parseli oluşturulmuştur. 2004 yılı ikinci yarısında revize programı alınmıştır. 2005 yılı yatırım progra-mında yer almak üzere başvuruda bu-lunmuşlardır. Emin adımlarla ilerle-yen Söke OSB’nin önünde hiçbir engel kalmamış ve hemen yatırım yapılabile-cek hale gelmiştir. Verimli tarım ara-zilerinin korunması, planlı ve düzenli sanayinin oluşması, tarımın ve sanayi-nin gelişmesi, 12 ile 15 bin kişiye iş imkânı için Söke OSB model olabilecek konumdadır.

AYD

IN ‘0

9

39

4) Ortaklar Organize Sanayi Bölgesi;1997 yılında kurulan ve Ortaklar Öğ-

retmen okulu yakınında, Karakovan mev-kiinde 1680 dekar alana sahip olan OSB ile ilgili olarak kamulaştırma çalışmaları devam etmekte olup, sanayicilerin arsa ta-lepleri ile ilgili başvuruları kabul edilmek-tedir. Belirlenen alanın mülkiyetinin yakla-şık %75’i (1150 dekar) hazineye aittir. Alt yapı çalışmalarına Haziran 2006 itibarıyla başlanmıştır. % 80 hazine parsellerinin alı-mı çalışmaları devam etmekte olup, alanın % 20 ‘sini oluşturan şahıs parsellerinin alı-mı için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafın-dan kamulaştırma kararı çıkmıştır. BOTAŞ Genel Müdürlüğüne 06.04.2004 tarihinde yapılan müracaat sonucunda doğalgaz ile-tim hattı güzergahında Ortaklar OSB’ye de doğalgaz verilmesi, OSB girişine bir take-off vanası bırakılması uygun görülmüştür.Arazi ile ilgili jeolojik ve jeoteknik etüd vi-zesi Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından verilmiştir.

5) Çine Organize Sanayi Bölgesi; 04.04.2000 tarihinde yer seçimi yapıl-

mış olup, Karpuzlu yolu üzeri Molla Hasan sırtlarında 2300 dekar alan OSB yeri olarak seçilmiştir. Kamu yararı kararı Bakanlıkça onaylanmış olup, zemin etüdü çalışmaları halen Bakanlık elemanlarının gözetiminde devam etmektedir.

6) Nazilli Organize Sanayi Bölgesi ;1300 dekar (1.300.000 M2) üzerine ku-

rulacak olan Nazilli Organize Sanayi Böl-gesinin günümüz itibariyle, yaklaşık 1200 dekarlık kısmı rızai alım yöntemi ile satın alınmış ve tapuları OSB Tüzel Kişiliği adı-na tescillendirilmiştir. Görüldüğü üzere % 97’si kamulaştırılan bu alanda sadece 2 adet taşınmaz (Toplam 70 dekar arazi) için Yürütmenin durdurulması istemiyle Aydın Bölge İdare Mahkemesinde dava açılmış olup, bu davalar henüz kesinleşmemiştir. Bu iki dava ile birlikte, Devlet Su İşlerinin yaklaşık 45 dekarlık arazisinin satın alın-ması, gene DSİ. ye ait kanaletlerin güzer-gahlarının değiştirilmesi işlemleri ile tüm Altyapı Projelerinin yapılması çalışmaları devam etmektedir.

7) Buharkent Organize Sanayi Bölgesi ;24.10.2000 tarihinde yer seçimi komis-

yonunca yer seçimi yapılmış olup, Taşbu-zağıkırı mevkiinde 950 dekarlık alan OSB yeri olarak seçilmiştir. Müteşebbis Heyet İl Özel İdaresi ve bu amaçla kurulmuş olan Kooperatif tarafından oluşturulmuştur. Kamu yararı kararı, Jeolojik ve Jeoteknik Etüd projeleri Bakanlıkça onaylanmış ve imar planları da onay için Bakanlığa sunul-muştur.

DİĞER GELİR KAYNAKLARIDünyanın klasik enerji kaynaklarının

kısıtlı oluşuna rağmen, nüfus ve sanayileş-medeki artışın bir sonucu olarak enerjiye olan talep de sürekli artmaktadır. Bu an-layışla tarım, turizm ve sanayi sektöründe kullanılmak üzere jeotermal ve rüzgar ener-jisi gibi alternatif enerji kaynakları araştı-rılmaktadır.

Jeotermal Enerji Aydın’ın en önemli yer altı zenginliği

jeotermal enerji kaynaklarıdır. Birçok yöre-mizde olmakla birlikte özellikle Germencik-Ömerbeyli jeotermal sahası 230°C ile Türkiye’de en yüksek sıcaklığa sahip jeoter-mal enerji sahasıdır. Ayrıca potansiyel ba-kımından da ülkemizin en zengin jeotermal alanıdır. Germencik-Alangüllü, Kuşadası Davutlar ve Merkez İmamköy’deki jeoter-mal kaynaklar termal turizme, Germencik Ömerbeyli, Aydın Ilıcabaşı, Aydın Yılmaz-köy, Sultanhisar Salavatlı bölgelerindeki jeotermal kaynaklar ise kent ısıtması ve soğutması için uygun yatırım alanlarıdır. Bu alanların değerlendirilmesi yönünde ilk adımlar atılmıştır.

Sultanhisar Salavatlı’da özel sektöre ait 8,5 Megawatt gücünde Jeotermal elekt-rik santrali, Türkiye’nin ilk özel sektör jeotermal elektrik santrali olup, toplam 15.450.000.-USD tutarındaki yatırımı ile elektrik enerjisi üretmektedir. Yine Ger-mencik İlçesinde özel sektörce 100 Mega-watt Gücünde Jeotermal Elektrik Santrali kurulumu için çalışmalar sürdürülmekte ve 2007 yılı sonunda elektrik üretimine geçil-mesi amaçlanmaktadır.

40

Rüzgar Enerjisi Temiz, yenilenebilir, ucuz ve çevre dostu di-

ğer enerji kaynaklarından birisi de rüzgar ener-jisidir. Yapılan ölçümler sonucu Söke ve Didim İlçelerindeki rüzgar hızının, rüzgar enerjisi uy-gulamaları için uygun olduğu tespit edilmiştir.

Doğalgaz Doğalgazın ülke genelinde yaygınlaştırılması

amacıyla etüt Projesi 1999-2000 yıllarında ya-pılan Güney İletim Hattı güzergahında yer alan İllerimizin (Konya-Isparta-Denizli-Aydın-İzmir) doğalgaza kavuşturulması için Konya-İzmir Do-ğalgaz İletim Hattı kapsamında Aydın İline do-ğalgaz verilmesi planlanmıştır. Doğalgaz hattı yapım çalışmalarında Aydın Bölümü tamamlan-mış ve şehir içi dağıtım ihalesi de Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun gündemine girmiş bu-lunmaktadır.

Diğer Maden Varlıklarıİlin önemli maden varlıkları arasında ise lin-

yit kömürü ve zımpara taşı öncelikli paya sahip-tir. Diğer maden varlıklarımız mermer, demir, feldspat, kuvars, kükürt, tuğla-kiremit ham-maddesi şeklindedir. Porselen, vitrifiye seramik hammaddesi olan feldspat, potasyum, sodyum ve kuvarsın il’deki üretimi; ülke toplam üretiminin yaklaşık %95’ini oluşturacak şekilde Çine ve yö-resindeki maden rezervlerinden karşılanır. Üreti-len madenlerin yaklaşık yıllık 500.000-600.000 tonu iç piyasaya 2.500.000 tonu da dış piyasaya satılarak İl ekonomisine katma değer kazandır-maktadır. Çimento Sanayinin önemli hammad-desi olan kaolen, kalker ve kil varlığı nedeniyle çimento sanayi gelişmiştir. İlin bazı ilçe ve köy-lerinde işletilen kireç taşı ve kil ocakları küçük ölçekli olup, temel olarak inşaat malzemeleri sa-nayine hammadde üretmektedirler. Yine yer altı kaynaklarımızdan olan memba suları, içme suyu

olarak şişelenerek tüketiciye sunulmakta, ilimiz sanayisindeki yeri, artan üretimle beraber geliş-me göstermektedir. Bu kaynakların geliştirilerek daha modern tesislerin kurulması, istihdam ve ekonomiye katkı sağlanması açısından önem ta-şımaktadır.

ULAŞTIRMA VE ALTYAPI DURUMUAydın, coğrafi konumu ile demiryolu, deniz

ve hava taşımacılığı imkanlarına sahip bir İl ol-masına rağmen ticari yük ve yolcu taşımacılığın-da ağırlık karayolundadır.

760 km. uzunluğundaki Aydın İli yol ağını; İzmir-Aydın otoyolunun ilimiz sınırları içerisin-de bulunan 73 km’si, 309 km. uzunluğundaki devlet yolu ve 378 km. il yolu oluşturmaktadır. Ayrıca 233 km ağ dışı turistik yol ağı mevcuttur. İl sınırları içinde 135 km uzunluğunda demiryo-lu ağı vardır. Demiryolu ağı 2 hattır. Birinci hat Buharkent-Ortaklar Demiryoludur. Bu hattın uzunluğu 112 km dir. İkinci hat ise Ortaklar-Söke demiryoludur. Bu hattın uzunluğu da 23 km dir. Her iki hat üzerinde yük ve yolcu taşıma-cılığı günlük olarak yapılmaktadır.Kuşadası Li-manı yat ve yolcu gemisi trafiği yönünden önem-li bir hudut kapısı olma niteliğini taşımakta, yaz sezonu boyunca binlerce turist gerek gemi gerekse yat ile giriş-çıkış yapmaktadır. Kuşadası Limanı-nın gemi kabul kapasitesi 2.400 gemi/yıldır. Ay-rıca, 1993 yılında faaliyete geçen 1435 m pist uzunluğuna sahip Aydın-Çıldır Havaalanı küçük tip uçakların iniş yapabileceği özelliktedir. 1866 yılında ülkemizde ilk olarak inşa edilen Aydın-İzmir Demiryolu Hattı’nın 135 km’lik bölümü ilimiz sınırları içerisinde kalmaktadır. Demiryo-lu ağı 2 hattır. Birinci hat Buharkent-Ortaklar Demiryoludur. İkinci hat ise Ortaklar-Söke de-miryoludur. Bu hattın uzunluğu da 23 km dir. Her iki hat üzerinde yük ve yolcu taşımacılığı günlük olarak yapılmaktadır.

AYD

IN ‘0

9

41

SAĞLIK

İlimizde;14 Hastane(10 Devlet, 3 Özel, 1 Tıp Fak. Eğt. Arş. ve Uyg. Hastanesi)1 Ağız ve Diş sağlığı Merkezi,1 Kanser Erken Teşhis ve Tanı Merkezi,2 Hemogloinopati Merkezi4 Ana Çocuk Sağlığı - Aile Planlaması Merkezi,5 Verem Savaş Dispanseri,100 Sağlık Ocağı,138 Köy Sağlık Evi,4 Halk Sağlığı Laboratuvarı Mevcuttur.

Sağlık hizmetleriyle ilgili temel veriler aşağıda tablolar halinde veril-miştir.

ÇEVRE İlimizin yüzölçümü 815.220

ha’dır. Bu alanın % 37’si ormanlık alanla kaplıdır. 299.825 ha bu or-manlık alanın 169.908 ha koru, bo-zuk koru; 129.9177 ha baltalık ve bozuk baltalıktır.

1963 yılında tesis edilen ve ilimiz ağaçlandırma ve erozyon sahalarında kullanılan fidanların üretildiği 66 de-karlık geçici Aydın Orman Fidanlığı mevcuttur. Bugüne kadar ilimizde 85 adet toplam 18.000dekar alanda ger-çek ve tüzel kişilere özel ağaçlandırma izni verilmiş ve tesis edilmiştir.

İlimizde 339 orman köyü bulun-maktadır. Orman Genel Müdürlüğü kayıtlarına göre 153 adet 31 madde, 186 adet 32 madde; Orköy Genel Müdürlüğü Kayıtlarına göre 101 adet orman içi köy ile 238 adet ormana bitişik köy bulunmaktadır. Söz konu-su 101 adet orman içi köyde 43.769 kişi , 238 adet ormana bitişik köyde ise 134.140 kişi olmak üzere toplam 177.909 kişi yaşamaktadır.

Dilek Yarımadası - B. Menderes Deltası Milli Parkı: Dilek Yarımada-sı ve B. Menderes Deltası Milli Parkı

toplam alanı 27.675 Ha.’dır. Milli Park 6’sı endemik, 804 bitki türü, 28 çeşit memeli, 27 çeşit sürüngen, 255 kuş türüne Milli Parkı günübirlik ola-rak 2007 yılı ilk 5 ayı Mayıs ayı sonu itibariyle yerli ve yabancı 15.000 kişi ziyaret etmiştir. Bafa Gölü Tabiat Parkı: Aydın ve Muğla İlleri sınırları içinde kalan Bafa Gölü 1994 yılında Tabiat parkı ilan edilmiştir.Tabiat parkı’nın toplam alanı 12.281 Ha. ‘dır.

Tavşanburnu Mesire Yeri (A Tipi), 18.6 Ha.’lık bir alanda kurulmuştur. Didim’e 6 km. uzaklıktadır. Günlük 2500 kişi/gün ziyaretçi ve 250 adet/gün çadır-kamp kapasitelidir. Kese-dağı Mesire Yeri (B Tipi), Kuşadası İlçe Merkezine hakim bir tepede olup bitki örtüsü ve manzara özellliğine sa-hiptir, 2002 yılında tesis edilmiştir.

Ege Fikir Önderleri EGEV’in üyesi bulunan illere

dönük olarak hazırladığı program-lar kapsamında aday üye statüsünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konu-sunda seminerler verimdi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi baş-lığı altında yapılan toplantılar Philip Morris/Sabancı’ın destekleri ile ger-çekleştirildi.

Bu kapsamda 29-30 Mart 2006 tarihlerinde yapılan eğitimde 176 ki-şilik katılım sağlanırken iki günlük eğitimin ilk gününde Prof. Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Genişlemesi, Av-rupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Av-rupa Anayasası, Türkiye-AB İlişkileri konusunu anlattı. İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BAL-KIR AB’nin Ticaret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulamaları; Prof. Dr. İge PINAR AB’nin Turizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Gereken Kural-lar; Doç. Dr. Yaşar UYSAL, AB’nin Tarım Politikası Oluşumu ve Esas-ları, AB Pazar ve Fiyat Politikaları, Tam Üyeliğin, Türk Tarımına Olası

Etkileri; Yrd. Doç. Dr Esin TAYLAN AB’nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Birliği ve Rekabet Kuralla-rı, Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanunu’nun amacı, yapısı, muhatap-ları ve Uygulamaları, Muafiyet, Ha-kim Durumun Belirlenmesi;

Yrd. Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ler ve Rekabet Poli-tikası, Girdi Maliyetleri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskinden Korun-ma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri konula-rında katılımcıları aydınlattılar.

Avrupa Birliği Sektörel Etki AnalizleriEGEV’in üyesi buluna illere dönük

katkıları ve Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorumluluk projesi olarak ortaya çıkan Ege Fikir Önderleri Av-rupa Birliği eğitim programlarımıza gösterilen ilgi yeni projeleri de bera-berinde getirdi.

Ege’nin her ilinde temasta bu-lunduğumuz yerel odakların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illerinin sorunlarına yönelik yeni çö-zümlemelerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sürdürme konusunda teş-vik etti.

Avrupa Birliği’ne katılımın ta-mamlanması ile sektörlerde oluşacak etkilenmeyi inceleyen yeni eğitim programımız Avrupa Birliği Sektö-rel Etki analizleri Eğitim Programı KOBİ, Rekabet, Lojistik, Tarım ve Hayvancılık, Turizm, Standartlar ve İnovasyon konularını içerecek şekilde hazırlandı.

12 Mart 2008 günü Aydın’da yapılan eğitimde Prof.Dr. Yaşar UY-SAL AB’ye Uyum Sürecinde Türk Tarımının Bugünkü Konumu, Sumer TÖMEK BAYINDIR (TE-TA Ta-rım) Modern Hayvancılık İşletmeleri ve AB ile Rekabet, Dr. Fatma Tunç KÖPRÜLÜ ise AB ile Rekabet konu-larında eğitim ve seminer verildiler.

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIAYDIN İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV’in üyesi olan illere dönük olarak ha-

zırladığı programlar kapsamında aday üye statü-sünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konusunda seminerler verildi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi başlığı altında yapılan toplantılar Philip Morris/Sabancı’nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçekleştirildi. Bu kapsamda 29-30 Mart 2006 tarihlerinde yapılan eğitimde 176 kişilik katılım sağlanırken iki günlük eğitim ilk gününde Prof.Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Genişlemesi, Avrupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Ana-yasası, Türkiye-AB İlişkileri konularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB’nin Ticaret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulamaları; Prof. Dr. İge PIRNAR AB’nin Tu-

rizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Gereken Kurallar; Doç.Dr. Yaşar UYSAL AB’nin Tarım Politikaları, Tam Üyeliğin Türk Tarımına Ola-sı Etkileri; Yrd.Doç.Dr. Esin TAYLAN AB’nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Birliği ve Rekabet Kuralları, Rekabetin Korunması Hak-kındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatapları ve Uygulamaları, Muafiyet, Hakim Durumun Belirlenmesi; Yrd.Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ ler ve Rekabet Politikası, Gir-di Maliyetleri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Ris-kinden Korunma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri konularında katı-lımcıları aydınlattılar.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine dayalı ola-

rak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorum-

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Aydın Stratejik Hedef Toplantısı 14/15 Aralık 2002 40 Katılımcı ile yapılmıştır.Aydın Önceliklendirme Toplantısı 30 Mart 2003 35 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyon 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 29/30 Mart 2006 176 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

Tarım ve Hayvancılık AB Uyum Semineri 12 Mart 2008 100 Katılımcıya sertifika verilmiştir.Tarım ve Hayvancılık Yuvarlak Masa Toplantısı 20 Kasım 2008 36 katılımcı ile yapılmıştır.

AYD

IN ‘0

9

43

luluk projesi olarak başlattığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi olan iller-de gördüğü ilgi yeni ortak projeleri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odakların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illerinin sorunlarına yönelik yeni çözümlemelerin araştırıl-ması istekleri, bizi bu sosyal sorumlu-luk projelerini genişleterek sürdürme konusunda teşvik etti.

12 Mart 2008 günü ESİAD işbir-liği ile Aydın’da yapılan eğitimin ilk bölümünde Prof. Dr. Canan BALKIR Türkiye-AB ilişkilerinin kısa tarihçe-si, AB’ye üyelik süreci, müzakereler, Türkiye’yi diğer aday ülkelerden fark-lı kılan unsurlar, Gümrük Birliği’nin etkileri, üyelik sürecinde temel kaygı-lar ve tartışmalar konularındaki sunu-munu yaptı. Katılımcıların AB üyeli-ğinde Türkiye’nin önüne çıkarılan engeller konusundaki soruları Prof. Dr. BALKIR tarafından üye ülkelerin katılım sürecinden örnekler verilerek yanıtlandı.

Öğleden sonraki bölümdeyse Prof. Dr. Yaşar UYSAL; tarım ve hayvancı-lığın önemi, AB ve Türkiye ekonomi-sinde tarım, Türkiye ve AB’de tarımın genel olarak karşılaştırılması, AB’de hayvancılığa ilişkin düzenlemeler, tam üyelik sürecinde Türkiye’de hay-

vancılık, ulusal program ve ilerleme raporlarında hayvancılık, AB’ye uyum sürecinde gelinen nokta ile AB’ye uyum için hayvancılık sektöründe yapılması gerekenleri kısaca özetledi ve katılımcıların sorularını yanıtladı. Aynı bölümde sektörü temsilen bir konuşma yapan TE-TA Tarım’dan Sumer TÖMEK, hayvancılık ve ona bağlı tarımsal sanayinin geleceğin en önemli sektörlerinden biri olduğunun altını çizerek, sektördeki deneyimleri-ni katılımcılarla paylaştı.

Günün son oturumu Türk Standartları Enstitüsü’nde görev yapmakta olan Dr. Fatma Tunç KÖPRÜLÜ’nün “Standartlar & CE İşareti” çerçevesinde yaptığı standart ve standardizasyon, TSE ve ulusal standardizasyon, uluslararası ve böl-gesel standardizasyon ve belgelendir-me faaliyetleri konularını ele aldığı sunum ile sona erdi.

20 Kasım 2008 tarihinde Tarım ve Hayvancılık sektöründe ilin konuy-la ilgili 36 yetkilisinin, Vali yardımcı-sı Sn. Mehmet ÖKSÜZ’ün ve Aydın Milletvekili Sn. Mehmet ERDEM ka-tılımıyla bir yuvarlak masa toplantısı düzenlendi. Ortak kanıya göre tarım-la ilgili kredi, teşvik hibelerin verimli kullanılmadığı, finansal yapılanmada çiftçilerin daha planlı hareket etmele-ri gerektiği ortaya kondu. Arz ve Ta-lebin dengelenmesi istendi.

AYDIN İLİ KATILIMCI PROFİLİ

12

14

33

16

7

20'li yaşlar

30'lu yaşlar

40'lı yaşlar

50'li yaşlar

60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI

93

67

201

Kamu

Yerel Yönetim

Sivil Toplum

Özel Sektör

Basın

SEKTÖREL DAĞILIM

44

BALI

KESI

R ‘0

9

Balıkesir

Mysia bölgesi ilk çağlarda Persler tarafından istilaya uğramış, M.Ö. 334’de İskender İmparatorluğu, daha sonra da Bergama Krallığı toprakları içine girmiştir.

Balıkesir Merkez

45

İnsanların yaşayabileceği her türlü iklim ve doğa koşullarına sahip Balıkesir topraklarına tarihin bilinen en eski çağların-dan bu yana insanlar yerleşmiştir. Balıkesir ve çevresindeki en eski yaşam yerleri M.Ö.8000-3000 yılları arasında görülmek-

tedir. Bölge antik çağda Mysia diye anılmaya başlamıştır. Türkler gelmeden önce, bölgede Bytinler, Mysler, Frigler, Pers-

ler, İskender İmparatorluğu, Selevkuslar ve Bergama Krallığı egemen olmuştur. Bergama Krallığının ortadan kaldırılmasıyla, Balıkesir ve çevresi Doğu Roma (Bizans) toprakları içinde kalmıştır. VII. Yüz-yıldan itibaren de değişik tarihlerde İstanbul’u kuşatmak için gelen Arap-İslam orduları da bu bölgede konaklanmışlardır. Mysia bölgesi ilk çağlarda Persler tarafından istilaya uğramış, M.Ö. 334’de İskender İm-paratorluğu, daha sonra da Bergama Krallığı toprakları içine girmiştir. Balıkesir ve çevresine Türklerin ulaşmaları 1071 Malazgirt Zaferinden sonra mümkün olmuştur. Karesi Beyliği 1336 yılında Osmanlı Birliği ile birleşmiştir. 1841 yılında, Balıkesir Hüdavendigar Vilayetinin bir sancağı haline getirilmiş, 1881-1888 yılları arasında Karesi Vilayeti kurulmuş, 28 Haziran 1909’da Karesi sancağı müstakil mutasarrıflık haline getirilmiştir. 1923 yılında vilayet olmuş, 1926 yılında Balıkesir adını almıştır.

Balıkesir Milli Mücadele yıllarında Redd-i İlhak Cemiyetini kuran ve düşmana karşı koyan ilk iller arasında yer almıştır.

18 Mayıs 1919 tarihinde Alaca Mescit’te toplanan 41 kişilik heyet, Atatürk’ün tarihi Amasya Genelgesi ile “Milletin istiklalini yine mil-letin azm-i kararı kurtaracaktır.” uyarısına uymak suretiyle Balıkesir Kongresini yaparak milli mücadele hareketini başlatmıştır. 30 Haziran 1920’de işgal edilen Balıkesir, 6 Eylül 1922 tarihinde yunan işgalin-den kurtarılmıştır. Balıkesir’e çeşitli tarihlerde 7 kez gelen Atatürk, ilk ziyaretini 6 Şubat 1923 tarihinde gerçekleştirmiştir.

COĞRAFİ YAPIBalıkesir, Güney Marmara’da yer almakta, hem Marmara hem

de Kuzey Ege Bölgesinde toprakları bulunmaktadır. Doğuda Bursa,

Ayvalık - Cunda

Altınoluk

Balıkesir Milli Mücadele yıllarında

Redd-i İlhak Cemiyetini kuran ve düşmana karşı koyan ilk

iller arasında yer almıştır.

46

Kütahya, güneyde İzmir, Manisa, batıda Ege Denizi, Çanakkale, kuzeyde Marmara denizi ile çevrilidir. Yüzölçümü (göller hariç) 14.299 km2, rakımı 139 metredir. 81 il içinde toprak genişliği bakımından 12. sırada yer almaktadır.İl, 390 06’ ile 400 49’ kuzey enlemleri, 260 39’ ile 280 58’ doğu boylamları arasında yer almaktadır. İl topraklarının % 47’si (675.010 hektar) orman-funda, % 35’i (513.946 ha.) ta-rım arazisi, 210.014 hektarlık bir alan çayır ve meralardan oluşmaktadır

Balıkesir’in engebeli bölgesini doğu ve güney bölgesi oluşturur. Deniz seviyesinden en yüksek noktası olan Akdağ Tepesi (Dur-sunbey 2089 m.), Alaçam Dağları 1652 m., Madra Dağları 1338 m., Çataldağ 1336 m., Kazdağları 1767 m’dir. Sındırgı, Bigadiç, Ba-lıkesir, Manyas, Gönen ve Edremit ovalarının denizden yükseklikleri 10–220 m. arasındadır.usurluk (Simav) Çayı, Kocaçay ve Gönen Çayı Marmara Denizine, Havran Çayı Ege Deni-zine dökülmektedir. Her yıl değişik türden 3 Milyon kadar kuşun uğrak yeri olan Manyas (Kuş) Gölü, 27.07.1959 tarihinde Milli Park, gölün tamamını içine alan 25.000 ha’lık saha ise 1977 yılında Su Kuşları Koruma ve Üreme sahası ilan edilmiştir. 30.12.1993 tarihinde de TBMM’nce Ramser Sözleşmesi listesine da-hil edilmiştir.

Balıkesir’ in Marmara denizindeki kıyı uzunluğu 175.25 km., Ege Denizindeki kıyı uzunluğu 115.5 km. olmak üzere toplam

290.75 km. kıyı uzunluğuna sahiptir. 7 adet Marmara, 21 adet Ege Denizinde olmak üze-re de 28 adet irili ufaklı adası bulunmaktadır. Bunlardan meskun olanlar Alibey (Cunda) Adası, Marmara, Avşa, Ekinlik, Paşa Limanı, Koyun Adası ile Zeytinli Ada’dır.

DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER, SOSYAL VE KÜLTÜREL YAPI

A. İklim ve Bitki ÖrtüsüBalıkesir Akdeniz iklimi ile Karadeniz ikli-

mi arasındaki geçiş bölgesinde bulunmaktadır. Ege kıyılarındaki kesimlerde Akdeniz iklimi, Marmara kıyılarında Karadeniz ikliminin etki-si görülmektedir. Kıyılardan iç kesimlere gidil-dikçe, iklim karasallık eğilimi göstermektedir. Yıllık ortalama yağış 620 mm. dir. Zaman za-man etkili olan yüksek basınç sistemleri yağış oluşumunu azaltır ve hava kirliliğinin daha yo-ğun yaşanmasına neden olur.

B. Nüfus Durumu2000 Yılı Nüfus Sayımına göre Balıkesir’in

toplam nüfusu 1.076.347 dir. Bu nüfusun % 50.4 yani 542,681’i erkek, % 49,6’sı yani 533,666 adedi kadın olmak üzere; 577 bin 595’i şehirlerde 498 bin 752’si ise kırsal alan-da yaşamaktadır. İl Genelinde km2’ye 75 kişi düşerken, merkezde bu yoğunluk 198 kişidir. Balıkesir ilinin nüfus artış hızı binde 9.96 olup şehirlere artış binde 20,87 kırsal alanda

Ege kıyılarındaki kes-imlerde Akdeniz iklimi, Marmara kıyılarında Karadeniz ikliminin etkisi görülmektedir. Kıyılardan iç kesim-lere gidildikçe, iklim karasallık eğilimi gös-termektedir.

BALI

KESI

R ‘0

9

47

ise binde -1.35 oranındadır. Balıkesir ili şehir-leşme oranının ve yıllık nüfus artış hızının hem Ege Bölgesi ortalamalarından hem de Türkiye değerlerinden düşük olduğu görülmektedir. Ben-zer şekilde, ilin nüfus yoğunluğu da Ege Bölgesi ve Türkiye rakamlarından düşük seviyelerde sey-retmektedir.

2000 yılı nüfus sayım sonuçlarına göre, Balı-kesir ilinin net göç hızı ‰ 4,85’tir. Bu göç hızı ile Balıkesir, Ege Bölgesi’nde bulunan iller ara-sında 6. sırada yer almaktadır.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2007 nüfus sayımı sonucuna göre toplam nüfusu 1.118.313 kişidir. 81 İl içinde nüfus bakımın-dan 17. sırada yer almaktadır. Nüfus yoğunluğu ise 78’dir. Nüfusun % 58’i şehir ve kasabalarda % 42’si da köylerde yaşamaktadır.

C. EğitimEğitim, nitelikli eleman yetiştirme yönün-

den büyük önem arz etmektedir. Balıkesir ilinde kademelere göre okul, öğrenci, öğretmen verileri aşağıda sunulmaktadır.

Balıkesir’de, okul öncesi, ilköğretim, ortaöğ-retim, meslek ve teknik liseler sınıflandırması ile incelenmiştir. Balıkesir’de okul öncesi eğitimde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı Ege Böl-gesi ortalaması ile eşit, Türkiye ortalamasına göre düşüktür. İlköğretim, ortaöğretim, mesle-ki ve teknik liselerde ise öğretmen başına düşen öğrenci sayısı hem Ege Bölgesi hem de Türkiye ortalamalarının altındadır. Balıkesir’de gerek okul öncesi ve ilköğretimde gerekse ortaöğretim-de okullaşma oranı Türkiye ortalamalarının üze-rinde yer almaktadır.

Balıkesir Üniversitesi, 11 Temmuz 1992 tarih ve 21281 sayılı Resmi Gazete’de yayınla-nan 3837 Sayılı Kanun gereğince kurulmuş ve 1 Ocak 1993 tarihinden itibaren de tüzel kişilik kazanarak faaliyetlerini sürdürmektedir. İldeki

fakülte, yüksek okul, meslek yüksek okulları ve enstitüler şunlardır:

• Tıp Fakültesi • Fen ve Edebiyat Fakültesi • Bandırma İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi • Mühendislik-Mimarlık Fakültesi • Necatibey Eğitim Fakültesi • Güzel Sanatlar Fakültesi • İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi • Balıkesir Sağlık Yüksek Okulu• Bandırma Sağlık Yüksek Okulu • Turizm İş-letmeciliği ve Otelcilik Yüksek Okulu • Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu• Ayvalık, Balıkesir, Bandırma, Bigadiç, Burha-niye, Dursunbey, Edremit, Erdek, Gönen, Hav-ran, Savaştepe, Sındırgı, Susurluk ve Altınoluk Meslek Yüksek Okulları • Fen Bilimleri, Sosyal Bilimler, Gönen Jeotermal, Edremit Zeytincilik Enstitüleri

D. SağlıkBalıkesir’de 23’üı devlet, 3’ü özel olmak üze-

re toplam 26 hastane, 3 sağlık merkezi bulun-maktadır. İlde toplam 460 uzman, 82 diş dok-toru, 514 pratisyen doktor, 1.423 hemşire ve 1.238 ebe görev yapmaktadır. İl genelinde dok-tor başına düşen yatan hasta sayısı 1.200’dir. İl genelinde toplam yatak sayısı 3.457 olup, bir yatağa düşen nüfus sayısı 361’dir.

E. Kültürel YapıBalıkesir ili sınırları içinde çok sayıda tarih-

sel, ekolojik ve doğal cazibe alanları yer almak-tadır. Bunlar arasında başlıcaları Kuş Cenneti Milli Parkı, Erdek, Bandırma, Edremit Körfez-leri ile Ayvalık kıyılarındaki plajlar ve Şeytan Sofrası, Marmara Adaları, Alibey (Cunda) Adası, Erdek ve Gönen Açık Hava Müzeleri, Kyzikos Kalıntıları, Balıkesir’de Yıldırım Camisi (Eski Cami), Zağanos Paşa Külliyesi, Ayvalık’ta Saat-li Kilise Camisi, Alibey Camisi (Çınarlı Cami),

48

Gönen, Pamukçu-Bengi, Balya Dağ, Hisar, Hisarköy (Asarköy), Karağaç (Uyuz), Kepek-ler Kaplıcaları, Dutluca Köyü İçmesi, Zeytinli Ada Kaplıca ve İçmesi olarak sıralanabilir.

Balıkesir ilinde tescil edilmiş taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile sit alanları aşa-ğıdaki gibidir.

Bugün Kuva-yi Milliye Müzesi olarak kullanılmakta olan bina, Balıkesir’in önemli kültürel varlıkları arasında yer almaktadır. 1996 yılındaki resmi açılışı ile Kuva-yi Mil-liye Müzesi oluncaya değin, Belediye Binası olarak kullanılmış bulunan bina, 1840 yılın-da Karesi Sancağı Defterdarı Giridizade Meh-met Paşa’nın konağı olarak yaptırılmış, daha sonra 1800 yıllarında bir yangın sonucu yok olmuş, yerine torunu Halit Paşa konağı inşa ettirilmiş ve Kurtuluş Savaşı esnasında önem-li hizmetlerin verildiği bir mekan olmuştur.

15 Mayıs 1919 yıllarında İzmir’in işgalin-den sonra, 16 Mayıs 1919’da Balıkesirlilerin toplanarak silahlı mücadele kararının alındığı ve Kuva-yi Milliye hareketinin başladığı bu bina, uzun yıllar II. Kolordu Komutanlığı’na ve Ali Hikmet Paşa’ya da karargah olarak hiz-met vermiş, İzmir Şimal Cepheleri Heyeti’nin çalışma merkezi olmuştur. Konağın kompleksi içinde bulunan ve 1913 yılında “Okuma Yur-du” olarak açılan ve yine 18 Mayıs 1998’de “Milli Mücadele Tarihimiz Kitaplığı” olarak hizmete giren binada 6 Şubat l923 tarihinde Balıkesir’e ilk gelişlerinde Büyük Atatürk de kalmıştır. Ayrıca müzede, Balıkesir’de ortaya çıkarılan arkeolojik eserler ile yöresel etnogra-fik eserler de sergilenmektedir.

F. Turizm Balıkesir tarihi ve kültürel bakımdan zen-

gin bir mirasa sahip olmasının yanında konu-mu ve doğası ile önemli bir turizm merkezi-dir. Aynı zamanda Türkiye’de turizmin ilk

kez planlı olarak başladığı Erdek ve Akçay’ın il sınırları içinde olması Balıkesir’i ayrıcalıklı kılmaktadır. Marmara Denizinde Marmara, Avşa, Ekinlik, Paşalimanı Adaları ile yine Ege

Denizinde de irili ufaklı 22 ada il sınırlarımız içindedir. Balıkesir’in Kaz Dağları, Kapı Dağı, Alaçam Dağları, Madra Dağı gibi doğa harika-ları ayrı birer cennet olarak kabul görmektedir. Kaz Dağı ve çevresi dünyanın ikinci oksijen deposu durumundadır. Manyas Gölü Kuş Cen-neti Milli Parkı “A Sınıfı” diplomasına sahip önemli bir merkezimizdir. Balıkesir’in Merkez (Pamukçu) ve Edremit (Güre, Bostancı), Gö-nen, Manyas, Sındırgı, Bigadiç gibi ilçelerinde

BALI

KESI

R ‘0

9

49

alternatif turizme kaynaklık edecek termal su kaynakları mevcuttur. Bacasız sanayi olarak nitelenen turizm, ilimizin en önemli kaynak-larındandır. 2007 Aralık ayı sonu itibariyle il sınırlarımız içine 57.137 yabancı turist girişi olmuştur. İşletme belgeli tesislere giriş yapan yerli turist sayısı 286.431’dir. İlimiz-de 86 adet turizm işletme belgeli, 13 adet yatırım belgeli, 520 adet belediye belgeli, 32 adet kamu kampı tesisi mevcuttur. İlimiz-de bulunan tesislerde toplam 46.316 yatak bulunmaktadır. İl genelinde 38 adet seyahat acentası faaliyet göstermektedir. Ayrıca ili-miz Türkiye’ de en çok “yazlık” dediğimiz ikinci konut zenginidir. 125.000 den fazla ikinci konut vardır. Bunları da göz önüne alırsak il genelinde 500.000 yatak kapasite-si ve bunlardan yararlanan 2.750.000 yerli turist girişi söz konusudur. Türkiye genelin-de Antalya-Kapadokya gibi yerlere göre Ba-lıkesir, yabancı turist girişinden gereği gibi yararlanamamaktadır. Ancak Balıkesir bir iç turizm cenneti durumundadır. İlimizde Ed-remit Körfezi gerek iç turizmin gerekse dış turizmin lokomotifidir. Buradaki körfez ha-vaalanın uluslararası uçuşlara açılması ile il-gili iyileştirme çalışmaları başlamıştır. Ulus-lararası uçuşlara açılmasıyla yabancı turist girişinde de önemli ölçüde artışlar olacaktır. İlimizin turistik yörelerindeki duble yol ça-lışmaları bitirilmek üzeredir. Kıyı bölgeleri-mizde sahip olunan Mavi Bayrak sayısı şu an 13 noktadadır. Bu sayının arttırılması için gerekli çalışmalar sürdürülmektedir. İlimiz-de deniz, kum, güneş turizmine alternatif olarak, dağ, yayla, kültür, termal, sağlık vb. turizm çeşitleri değerlendirilerek, termal ve yayla turizminin geliştirilmesi için proje ça-lışmalarımız sürdürülmektedir. Aynı zaman-da Erdek Kapıdağ Yarımadası ve Marmara Adasını kapsayan bölgenin de turizm bölgesi ilan edilmesi ile ilgili çalışmalar devam et-mektedir.

DOĞAL KAYNAKLARBalıkesir ili gerek metalik maden gerekse

endüstriyel hammadde kaynakları açısından oldukça zengindir. İlin yeraltı kaynaklarının bir kısmı işletilip terkedilmişken bir kısmı halen işletilmektedir. Demir, kuşun, çinko, bakır, antimuan, cıva, altın, manganez ve

krom ilin önemli metalik madenleridir. Bor tuzları, kaolen, jips, talk, wöllastonit, barit, bentonit ve mermer ise ilin önemli endüst-riyel hammaddeleridir. Birçok sanayi ürünü-nün yapımında kullanıldığı için çok önemli bir maden sayılan bor tuzları, sadece Türkiye çapında değil, dünyanın da en zengin rezerv-lerinden biri de ilimizdedir. Başlıca yatakları Sultançayırı, Bigadiç ve Taşköy dolaylarında olan bor tuzları; 19.yy’dan beri işletilmekte olup yurt dışına ihraç edilmektedir. Balıke-sir; 625 milyon ton bor rezervine sahip olup, yılda 650 bin ton bor ve bor tuzu üretimi ya-pılmaktadır. Ülke mermer rezervinin %80’i de Balıkesir ilinde bulunmaktadır. İldeki en önemli enerji hammaddesi ise linyittir. Rad-yoaktivite oranı yüksek şifalı sulara sahip Pa-mukçu, Gönen, Edremit-Güre, Balya-Ilıca, Bigadiç-Hisarköy önemli termal merkezleri-dir.

FİZİKİ ALTYAPIA. UlaştırmaBalıkesir’ de 642 km devlet yolu, 579

km il yolu olmak üzere toplam karayolu ağı 1.221 km’dir. Bunun 1204 km’si asfalt yol-dur. İlimizde toplam köyyolu ağı 5.086 km dir. Halihazırda 2.462 km asfalt yol, 2.262 km stabilize yol, 278 km tesviye yol, 34 km hamyol ile ulaşım sağlanmaktadır. 1997 yı-lında hizmete açılan Edremit Havaalanı ile 1998 yılında hizmete açılan Balıkesir Hava-alanı yıl içinde kesintisiz ve düzenli tarifeli yurt içi ve yurt dışı uçak seferleri yapılma-masına rağmen, hava ulaşımı açısından ilin dünya ile bağlantısını mümkün kılmaktadır. Yıl içerisinde Edremit Havaalanından yaz aylarında yurt içi ve yurt dışı tarifeli seferler yapılabilmektedir. Balıkesir’de Devlet De-miryollarının düzenlediği Eskişehir, Ankara, Kütahya ve İzmir tren seferleri ile hizmet ve-rilmektedir. Balıkesir’de 1.000 kişiye düşen özel otomobil sayısı Ege Bölgesi ve Türkiye ile karşılaştırmalı olarak aşağıdaki tabloda verilmiştir.

B. HaberleşmeBalıkesir ili sınırları içindeki bütün yerle-

şim birimlerinde şehirlerarası ve uluslararası otomatik telefon görüşmesi yapılabilmekte-dir.

Bacasız sanayi olar-ak nitelenen turizm, ilimizin en önemli kaynaklarındandır. İlimizde 86 adet tu-rizm işletme belge-li, 13 adet yatırım belgeli, 520 adet belediye belgeli, 32 adet kamu kampı tesisi mevcuttur.

50

C. İçme SuyuBalıkesir’in katı atık hizmeti verilen, içme

ve kullanma suyu ile hizmet verilen nüfus ile kişi başına günlük su tüketimi karşılaştırılmalı olarak aşağıda verilmiştir.

D. EnerjiBalıkesir ilinde 2000 yılı itibarı ile toplam

elektrik tüketimi 1.456.043 megavat/saat, kişi başına düşen elektrik tüketimi ise 1.353 kilovat/saat olarak gerçekleşmiştir. Kişi başına düşen elektrik tüketimi sıralamasında il, Türkiye’de 26. sırada yer almaktadır. İlin elektrik tüketi-minin sektörel dağılımı aşağıda sunulmaktadır.

Tablodan da görüleceği üzere, Balıkesir’de elektrik tüketiminin % 33’ü sanayide, % 29,5’i meskenlerde ve % 15’i ticaret alanında gerçek-leşmektedir. İlin elektrik tüketiminin sektö-rel dağılımı Ege Bölgesi ve Türkiye geneli ile karşılaştırıldığında, elektriğin meskenlerde ve aydınlatmada tüketim oranlarının hem bölge hem de ülke oranlarından daha yüksek olduğu görülmektedir. Buradaki dikkat çekici bulgu sanayi, ticaret ve tarımsal sulama oranlarında ortaya çıkmaktadır. Balıkesir ilinde elektrik tü-ketiminin % 32,9’u sanayide, % 1,8’i de tarım-sal sulamada gerçekleşmektedir. Her iki oran da hem bölge (%51), hem de ülke (%47,5) oranla-rından düşüktür. Buna karşılık, elektrik tüke-timinin %15,1’i ticaret alanında gerçekleştiği, bu oranın da hem Ege Bölgesi hem de Türkiye oranlarından yüksek olduğu görülmektedir. Bu bulgular ışığında, Balıkesir ili ekonomisi için özellikle ticaretin önemli bir yere sahip olduğu söylenebilir.

E. Organize Sanayi Bölgeleriİlimizde Balıkesir Organize Sanayi Bölge-

si, Haddeciler Organize Sanayi Bölgesi, Gönen Dericiler Organize Sanayi Bölgesi ve Bandırma Organize Sanayi Bölgesi olmak üzere 4 organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. Organize sanayi bölgelerinin tamamlanarak tüm firmaları ile ça-lışır hale gelmesi ekonomik faaliyetleri arttıra-caktır. Halen 15 adet küçük sanayi sitesi 6220 iş yeri ile hizmet vermektedir.

Balıkesir Organize Sanayi Bölgesi450 hektar alanda kurulan Organize Sana-

yi Bölgesi 157 adet parselden oluşmaktadır. 47 firma üretime geçmiş bulunmaktadır. 22 firma

inşaat aşamasında, 29 firma proje-etüt aşama-sındadır. Bugüne kadar 98 firmaya 126 adet sa-nayi parselinin satışı gerçekleştirilmiştir.

Organize Sanayi Bölgesinin ulaşım proble-mini çözmek için İzmir-Savaştepe karayolunu birbirine bağlayan 4,5 km’lik 1.etap yol dub-le yol olarak hizmete açılmıştır. 2.etap olarak OSB-Körfez bağlantı yolunun kamulaştırma çalışmalarına başlanmıştır. OSB içindeki 21 km’lik stabilize yolların 15 km’lik kısmı asfalt-lanmıştır. Bölgenin içme ve kullanma suyu ihti-yaçı İkizcetepeler Barajından karşılanmaktadır. Demiryolu yükleme boşaltma terminali yapım çalışmaları kapsamında Belediyemiz ve TCDD arasında proje ve protokoller tamamlanmış olup, 2009 yılı sonuna kadar konteyner yükleme ve boşaltma terminali yapılarak hizmete açılacak-tır. Doğalgaz çalışmaları kapsamında 1.etap do-ğalgaz yatırım programı tamamlanmıştır. Şuan-da 16 firma doğalgaz kullanmaktadır.

Haddeciler Organize Sanayi BölgesiHaddeciler OSB Müteşebbis heyeti, SS Had-

deciler Toplu İşyeri Yapı Kooperatifinin %97, İl Özel İdaresinin % 1, Sanayi Odasının % 1, Ticaret Odasının % 1 katılımı ile oluşturulmuş-tur. Bölgenin altyapısı bitirilmiş, ENH tamam-lanarak elektrik enerjisi getirilmiştir. S.S. Had-deciler Toplu İşyeri Yapı Kooperatifinin mevcut 38 üyesinin 61 adet parsel karşılığı hissesi mev-cuttur. 11 üyeye 27 parsel tahsisi yapılmıştır. 2015 yılı sonuna kadar taksitle ödenmek üzere geçici arsa bedeli 18 YTL/m² olarak tespit edil-miştir. Bölgede 2 tesis üretime geçmiştir. İnşaat safhasındaki parsel sayısı 20, proje safhasındaki parsel sayısı 5’dir. Balıkesir Haddeciler Organi-ze Sanayi Bölgesi, haddeciler dışında diğer sana-yi sektörlerine de açılmıştır.

Bandırma Organize Sanayi Bölgesi150 hektar üzerine kurulmuş olana Ban-

dırma OSB’ nin altyapı çalışmaları tamamlan-mıştır. 74 parselden oluşan 890 ha. alana sahip OSB’ de 51 parseli satılmış olup, 10 fabrikadan 9’u üretimdedir. 3 fabrikanın inşaatı devam et-mekte olup 1 fabrika üretim yapmamaktadır.

Enerji nakil hattı ve bölge içi elektrik işi bitmiştir. EPDK’dan dağıtım lisansı alınmıştır. Arıtma tesisi inşaatı için çalışmalara başlanmış-tır. 1,5 yıl içinde doğalgazın gelmesi beklenmek-tedir.

Organize Sanayi Bölgesinin ulaşım problemini çözmek için İzmir-Savaştepe karayolunu birbirine bağlayan 4,5 km’lik 1. etap yol duble yol olarak hizme-te açılmıştır. 2.etap olarak OSB-Körfez bağlantı yolunun kamulaştırma ça-lışmalarına başlan-mıştır. OSB içindeki 21 km’lik stabilize yolların 15 km’lik kıs-mı asfaltlanmıştır.

BALI

KESI

R ‘0

9

51

Gönen Deri Organize Sanayi Bölgesi 220 ha büyüklüğündeki 54 sanayi parselinden

oluşmuştur. 28 adedi tahsis edilmiştir. Altyapı inşaatları tamamlanmıştır. Enerji nakil hatları ile bölge içi elektrik şebekesi ve arıtma tesisi 2006 yılında bitirilmiştir. Beton parke yol kaplama inşaatı 2007 yılı içinde tamamlanmıştır. Arıtma Tesisi Projeleri onaylanmak üzere Çevre ve Or-man Bakanlığına gönderilmiştir.

TEKNOLOJİ, SINAİ ve FİKRİMÜLKİYET VE ARAŞTIRMA GELİŞTİRME

İlde kurulmuş bir teknopark veya geniş dona-nımlı bir araştırma geliştirme birimi bulunma-maktadır. Balıkesir sahip olduğu eğitimli insan gücü potansiyelinin teknoloji geliştirme, sınai ve fikri mülkiyetin geliştirilmesi ve iş dünyası-nın hizmetine sunulması için gerekli alt yapıya sahip değildir. Ancak, Balıkesir Üniversitesi’nin özellikle teknik eğitim veren birimleri ilin ihtiyaç duyduğu araştırma geliştirme çalışmalarına cevap verebilecek düzeyde gelişmiştir. Organize bölgeler ve küçük sanayi siteleri ile Balıkesir ilçelerine ya-yılmış çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren sanayi kuruluşlarının bir kısmında araştırma geliştirme birimleri bulunmasına rağmen bunların bir tek-nopark veya merkezi bir araştırma geliştirme biri-mi henüz bulunmamaktadır.

EKONOMİK YAPI A. Balıkesir İli ve İlçelerinin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik DurumuDevlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nın

2003 yılında yapmış olduğu “İllerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması” ve-rilerine göre Balıkesir ili 81 il içerisinde 0.56540 endeksi ile 15. sırada yer almaktadır (Tablo 13). Tablo 16’da ise Balıkesir ilinde yer alan ilçelerin DPT’nin adı geçen araştırmasındaki verilere göre ülke genelindeki toplam 872 ilçe arasında ve Balı-kesir ilinde bulunan 19 ilçe arasındaki gelişmişlik endeksleri sıralaması sunulmaktadır.

Balıkesir ilçelerinin gelişmişlik durumu ince-lendiğinde, Bandırma’nın en yüksek gelişmişlik endeksi ile ilk sırada, Balya ilçesinin ise en düşük gelişmişlik endeksi ile son sırada yer aldığı görül-mektedir.

B. SanayiBüyük bir bölümü Marmara bölgesinin güne-

yinde yer alan ve kuzey ege bölgesinde toprakla-rı bulunan ilimiz, gelişmiş bu iki bölge arasında köprü işlevi görmektedir.

İlimizde sanayi sektörünün gayrisafi yurti-çi hasıla içindeki payı %19.5, tarım sektöründe %26.9 ve hizmet sektöründe %53.6’ dır.

Toprak altı ve toprak üstü servetler, yollar, istasyonlar, endüstri durumu ile her türlü ekono-mik faaliyet göz önüne alındığında ilimiz merkez, körfez ve Marmara olmak üzere üç bölgede değer-lendirilmektedir.

Sahil kesimi turizm, zeytincilik, bağcılık, ba-lıkçılıkla uğraşmakta, iç kısımlarda da her çeşit toprak mahsulü, hayvancılık, ormancılık ve ma-dencilik alanlarında faaliyet görülmektedir.

Sanayi ve Ticaret alanlarında atılımlarını sürdüren Balıkesir’de tarımın geniş alana yayılı olması tarıma dayalı endüstri kollarının gelişme-sini sağlamıştır. Un, Yem, Zeytinyağı, pirina ve konserve üreten üniteler il düzeyinde yayılmıştır. Bunlardan başka, kereste, çimento, şeker, deri, kösele, tuğla, kiremit, makine ve teçhizat gibi sa-nayi kollarında yatırımlar bulunmakta, tarım için gerekli her çeşit alet üretilmekte, bunların yurtiçi ve yurtdışına pazarlaması yapılmaktadır.

İlde sanayi işletmeleri homojen ve sektörel alanda ilçelere yayılmıştır. Merkezde tarım ma-kineleri, çimento, sentetik, çuval, trafo, jeneratör, un ve yem üretimi, körfez bölgesinde zeytinyağı ve sabun üretimi, Bandırma’da beyaz et, gübre ve kimyevi maddeler üretimi, Manyas, Gönen, Susurluk ve merkez ilçede süt ve süt ürünleri, Gönen’de dericilik, Dursunbey’ de orman ürün-leri sanayi, Bigadiç ve Sındırgı’ da madencilik yaygınlaşmıştır.

Dokumacılık, elektrikli ev aletleri, elektrik makineleri, kimya, orman ürünleri yapı malze-meleri ve ham madde ağırlıklı metal sanayi son yıllarda gelişme gösteren sanayi kollarıdır. Sana-yi sektörü ilde yaratılan GSMH içinde % 18’ lik paya sahip olup, faal nüfusun % 8’ i imalat sana-yinde çalışmaktadır.Bölgenin İstanbul’dan sonra en büyük ve en modern tesislerine sahip olan Ban-dırma Limanından başta maden olmak üzere her türlü maddenin ihracat ve ithalatı yapılmaktadır. Dış ülkelere ihraç edilen maddelerin başında bo-raks gelmektedir. Bunun dışında mermer, çimen-to, tarım makineleri, trafo cihazları, deniz ve tatlı su ürünleri, bitkisel yağlar, salça, meyve, sebze ve sentetik ihracatı yapılmaktadır. 2007 yılında yapılan ihracat 316 milyon dolar, ithalat ise 298 milyon dolar olmuştur.

52

C. Tarım ve HayvancılıkTarımBalıkesir ilinin topraklarının % 35’i (513.946

ha.) tarım arazisidir. Balıkesir ilinde başlıca ge-çim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. İl nüfu-sunun % 46,34’ü kırsal kesimde yaşamakta ve çalışan nüfusun % 56,7’si geçimini tarım ve hay-vancılık sektöründen sağlanmaktadır. 222.821 ha. Hububat ekilişi ve 816.952 ton üretimi ile Marmara bölgesinin önemli hububat ambarıdır. İlimizde tahıllardan sonra baklagiller, endüstri bitkileri, yem bitkileri, zeytin, turunçgil ve seb-zecilik üretimi gelmektedir. Domates üretimi ve salça sektörü önemli tarımsal geçim kaynağıdır.

Balıkesir ilinin en çok üretimi yapılan mey-vesi olan zeytinde, 81.291 ha. zeytin alanı ve 215.454 ton ile Türkiye üretiminin % 8’ini teşkil eder. Zeytini, turunçgiller ve şeftali üreti-mi izler. Hayvansal üretim ve hayvan soylarına bakıldığında durum şöyledir. Balıkesir büyükbaş hayvan sayısı bakımından çevre illere göre olduk-ça önemli yer teşkil eder. Süt üretimine yönelik hayvancılık iyi bir gelişme göstermektedir. Hay-van başına ortalama süt verimi 4 tondur. Kültür ırkları oranı % 90’dır. Küçükbaş hayvancılıkta dağlık bölgelerimizde önemli bir geçim kaynağı-dır. Ayrıca ilimizdeki broiler ve yumurta tavuk-çuluğu oldukça yüksek seviyede ve Türkiye’de 1.sırada yer almaktadır.

Balıkesir ilçeleri itibari ile toplam 513.946 Ha. Tarım arazisine sahip olup, 284.929 ha su-lanabilir vasıfta olduğu bunun 88.146 ha.’ı fii-len sulanmaktadır. Yani işlenen arazinin % 31,3 sulanabilmektedir. Sulanan arazilerin 49.330 ha. (% 56) devlet sulaması, 38.816 Ha.’ı (% 44) halk sulaması şeklindedir.

İlde Uygulanan Sulama Projeleriİlimiz genelinde tarım arazilerin büyük bir

kısmında hububat tarımı yapılmaktadır. Son

yıllarda bölgemizde iklimsel nedenlerden dolayı birim alanından elde edilen verimin düşmesi, ta-rımsal girdilerin pahalılığı, sulama imkanlarının artmış olması (baraj ve gölet inşaatları, tarımsal elektrikli sulama projelerinin devreye sokulma-sı, sulama kuyularının açılması vb.) nedeniyle çiftçilerimize alternatif ürün konusunda yayım çalışmalarına büyük ağırlık verilmektedir.

İlimizdeki bağ yetiştiriciliği çekirdekli sof-ralık çeşitler çoğunlukta olmak üzere 27.450 ha.dır. Tütün alanlarının daraltılması nedeniyle ürün olarak bağcılığın teşvik edilmesi çalışmala-rı sürdürülmektedir.

Hayvancılıkİlimizde hayvancılık üretiminin büyük ço-

ğunluğu meraya dayanmaktadır. Ancak hava koşulları, zirai mücadeleler nedeniyle meralar ve hazine arazileri otlakiye olma özelliğini yitir-mektedir. Balıkesir’de besicilik ve kümes hayva-nı işletmeciliği yapanların sayısında artma gö-rülmektedir.

İlimizde hayvancılık üretimi oldukça iyi du-rumdadır. Et üretimi dışında beyaz et, süt ma-mulleri (peynir, yoğurt, yağ) üretimi oldukça yoğundur. Hayvan varlığı süt sığırcılığında yo-ğunlaşmıştır.

Kırsal kesimdeki işletmelerimizin % 71’i hayvancılık işletmesidir. İlde hayvancılığın ge-liştirilmesine yönelik projeler uygulanmaktadır.

1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu hükümle-ri çerçevesinde kurulu bulunan Tarımsal Amaçlı Kooperatif sayısı 365 adet olup, toplam ortak sayısı 93.116’dır.

1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu hüküm-leri çerçevesinde kurulu bulunan S.S. Balıkesir Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Birliği ortak sayısı 78, S.S. Balıkesir Bölgesi Ormancılık Ko-operatifleri Birliği ortak sayısı 44, S.S. Su Ürün-leri Kooperatifleri Birliği ortak sayısı 9’dur.

BALI

KESI

R ‘0

9

53

Balıkesir İli Ekonomik Göstergelerinin Genel DeğerlendirmesiDevlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlı-

ğı’ nın 2003 yılında yaptığı ‘İllerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araş-tırması’ verilerine göre Balıkesir ili 81 il içerisinde 0,56540 indeksi ile 15. sırada-dır. İl bu sıralama ile 2. Derecede Gelişmiş İller grubuna girmektedir. Balıkesir ilinde 2001 yılı Gayri Safi Yurtiçi Hasıla cari fiyatlarla 2.627.937 Milyar TL’dir. Kişi başına düşen Gayri Safi Milli Hasıla ise yine aynı yılın fiyatlarıyla, 1.770 Milyon TL’dir.

2003 yılında Kamu Yatırım Harcamala-rının yılı ödeneği 179.914.470 Milyon TL iken, bu rakam 2007 yılında 304.79.963 YTL olarak gerçekleşmiştir. Yıllar itibariyle yapılan harcama, ödeneklerin artışı ile art-mıştır. 2002 yılında Tahakkuk eden genel bütçe gelirleri 466.082.294 Milyon TL, bu rakam 200 yılında 1.310.310.952 YTL olarak gerçekleşmiştir. Tahsilat ise 2002 yılında 400.438.925 Milyon TL iken, 2007 yılında 1.075.132.318 YTL olarak gerçekleşmiştir. 2002 – 2006 yılları ara-sında teşvik belgeli 234 yatırım ile toplam 8.413 kişiye yeni istihdam yaratılmıştır. 2007 yılı Ekim ayı itibariyle teşvik belgeli yatırımlar belge adedi 28, yatırım miktarı 231.686.725 YTL iken, 795 kişiye yeni is-tihdam yaratılmıştır.

Dış TicaretBalıkesir’de çeşitli sektörlerde mal üre-

tilmektedir. Kimya, elektrikli araçlar, sen-tetik çuval, gıda, madencilik, mermer vb. Bu nedenle ithalat ve ihracat çok çeşitlidir. Başlıca ihraç malları arasında asitborik, bo-raks, pentahidrat, boraks detahidrat, ben-tonit, tinkal cevheri, kolemanit cevheri, ha-mur mayası, zeytin, kaolen, sentetik çuval, salça, muhtelif deniz ürünleri, zeytinyağı, ayçiçeği yağı, jeneratör, gazete kağıdı, mer-mer bulunmaktadır.

Başlıca ithal malları arasında ise amon-yum sülfat, sülfürik asit, ayçiçeği tohumu, taş kömürü, saf amonyak, kalsiyum fosfat, mısır, sorgun, damızlık düve, ortofosfirik asit, soya fasulyesi, süttozu, polipropilen, kalsiyum fosfat, balık unu, kükürt, perhid-

rol, küspe, üre, muhtelif makine parçaları yer almaktadır. Balıkesir’de üretilen ve dış satımı yapılan ürünlerin bir kısmı ve yurt dışından satın alınan bazı ürünler İzmir ve İstanbul gümrüklerinde de işlem görmek-tedir. Benzer şekilde Bandırma limanına yakın bazı iller dış satım ve dış alımlarını Bandırma gümrüğünden yaptığından, ay-rıca Balıkesir’deki bazı firmalar ürünlerini İstanbul ve İzmir’deki aracı kurumlarla ih-raç ettiğinden Balıkesir ile ilgili ihracat ve ithalat rakamları gerçeği tam olarak yansıt-mamaktadır.

İç TicaretTUİK verilerine göre Balıkesir ilinde

2006 yılında yeni kurulan 524 şirketlerin ekonomik faaliyet alanları itibarı ile dağılı-mına bakıldığında; 193 şirketin toptan ve perakende ticaret, 80 şirketin imalat, 64 şirketin inşaat, 56 şirketin gayrimenkul kiralama, 50 şirketin ulaştırma, depolama ve haberleşme, 26 şirketin tarım – orman-cılık, 17 şirketin eğitim, 15 şirketin otel ve lokanta, 7 şirketin finansal aracılık faali-yetleri, 5 şirketin sağlık hizmetleri ve diğer sosyal hizmetler, 5 şirketin madencilik ve taşocakçılığı, 3 şirketin de balıkçılık, 2 şir-ketin elektrik, gaz vb üretimi ve dağıtımı, 1 şirketin diğer sosyal, toplumsal ve kişi-sel hizmet alanlarında faaliyette bulunmak üzere kurulduğu belirlenmiştir.

G. Para – Banka İstatistikleriBalıkesir’de 15 bankanın toplam 96 şu-

besi faaliyet göstermektedir. Toplam ban-ka mevduatı 2006 yılında 2.862.128.000 YTL’dir. Kişi başına düşen toplam banka mevduatı ise 2.660YTL’dir. Toplam ban-ka kredileri 1.643.005.000 YTL olup kişi başına düşen toplam banka kredileri1.526 YTL’dir.

H. Sosyal GüvenlikSosyal Güvenlik, herkesin sosyal ve eko-

nomik ihtiyaçlarını karşılayacak tarzda bu-gün ve geleceğinin güvence altına alındığı bir sistemler bütünüdür. Balıkesir’de ül-kemizde kurulmuş üç büyük sosyal sigorta kurumundan ( Bağ-Kur, SSK, Emekli San-dığı) emekli aylığı alanların ve sigortalıların durumu aşağıdaki tablolarda sunulmuştur.

54

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIBALIKESİR İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV’in üyesi olan illere dönük olarak ha-

zırladığı programlar kapsamında aday üye statü-sünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konusunda seminerler verildi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi başlığı altında yapılan toplantılar Philip Morris / Sabancı’nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçekleştirildi. Bu kapsamda 21-22 Haziran 2006 tarihlerinde yapılan eğitimde 115 kişilik katılım sağlanırken iki günlük eğitim ilk gününde Prof. Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Genişlemesi, Avrupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Ana-yasası, Türkiye-AB İlişkileri konularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB’nin Ticaret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulamaları; Prof. Dr. İge PIRNAR AB’nin Turizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Ge-

reken Kurallar; Doç. Dr. Yaşar UYSAL AB’nin Tarım Politikaları, Tam Üyeliğin Türk Tarımı-na Olası Etkileri; Yrd.Doç.Dr. Esin TAYLAN AB’nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Bir-liği ve Rekabet Kuralları, Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatap-ları ve Uygulamaları, Muafiyet, Hakim Durumun Belirlenmesi; Yrd.Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ ler ve Rekabet Politikası, Girdi Maliyetleri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskin-den Korunma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri konularında katı-lımcıları aydınlattılar.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine dayalı ola-

rak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorum-luluk projesi olarak başlattığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Balıkesir Stratejik Hedef Toplantısı 2/3 Haziran 2001 39 Katılımcı ile yapılmıştır.Balıkesir Önceliklendirme Toplantısı 12 Nisan 2003 45 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 21/22 Haziran 2006 115 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

Tarım ve Hayvancılık AB Uyum Semineri 11 Haziran 2008 239 Katılımcıya sertifika verilmiştir.Tarım ve Hayvancılık Yuvarlak Masa Toplantısı 7 Kasım 2008 36 katılımcı ile yapılmıştır.

34

8

6

2349

32

4

Kamu

Üniversite

Yerel Yönetim

Sivil Toplum

Hayvancılık

Özel Sektör

Basın

SEKTÖREL DAĞILIMBALI

KESI

R ‘0

9

55

17

62

64

33

12

20'li yaşlar

30'lu yaşlar

40'lı yaşlar

50'li yaşlar

60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI

olan illerde gördüğü ilgi yeni ortak proje-leri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odak-ların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illerinin sorunlarına yönelik yeni çözüm-lemelerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sürdürme konusunda teşvik etti.

11 Haziran 2008 günü ESİAD işbir-liği ile Balıkesir’de yapılan ve yarım gün süren eğitimde Prof. Dr. UYSAL, tarım ve hayvancılığın ülke ekonomileri için önemi-

ni anlatarak sektörün Türkiye ve AB’deki durum karşılaştırmasını yaptı. Prof. Dr. UYSAL, özellikle organik süt ve et üretimi-nin Türkiye tarımı için bir çıkış yolu olabi-leceğini belirtti. Bunun için üretim, pazar-lama ve politikalarda yeniden yapılanma gereğinin altını çizdi. Sektörü temsilen bir konuşma yapan TE-TA Tarım’dan Sumer TÖMEK Bayındır, hayvancılık ve ona bağ-lı tarımsal sanayiinin geleceğin en önemli sektörlerinden biri olduğunun altını çize-rek, sektördeki deneyimlerini katılımcılar-la paylaştı. Son olarak Arif Gürdal Tarım

İşletmeleri Sahibi Arif GÜRDAL organik tarım deneyimlerini katılımcılarla paylaş-tı. 7 Kasım 2008 tarihinde Tarım ve Hay-vancılık sektöründe ilin konuyla ilgili 36 yetkilisinin ve Vali yardımcısı Sn. Kadim DOĞAN’ın katılımıyla bir yuvarlak masa toplantısı düzenlendi. Çok verimli ve yapı-cı geçen toplantıda, devletin kaçak hayvan girişlerini, süttozu ithalatını disiplin altına alması gerektiği, tarımda uygulanabilir dü-zeyde bir milli politikanın mutlaka teşkili vurgulandı. Benzer toplantıların tekrarlan-ması istendi.

34

8

6

2349

32

4

Kamu

Üniversite

Yerel Yönetim

Sivil Toplum

Hayvancılık

Özel Sektör

Basın

SEKTÖREL DAĞILIM

BALIKESİR İLİ KATILIMCI PROFİLİ

56

ÇA

NA

KKA

LE ‘

09

Çanakkale, yaklaşık 5000 yıllık geçmişi ile eğitim, kültür, tarih kenti olmanın yanı sıra Homeros’un İlyada’sındaki gibi antik kültür hazinelerinin destanlarla beslenip gerçekliğe ulaştığı büyülü tarihi mekanları bünyesinde barındıran önemli bir turizm kentidir.

ÇanakkaleÇanakkale Merkez

57

Her mevsim ayrı bir güzelliği sunan Çanakkale, içinden deniz geçen coğrafyasıyla topraklarının bereketiyle, ta-rihi ihtişamıyla, antik, doğal ve modern bir kenttir. Ça-nakkale, yaklaşık 5000 yıllık geçmişi ile eğitim, kültür,

tarih kenti olmanın yanı sıra Homeros’un İlyada’sındaki gibi antik kültür hazinelerinin destanlarla beslenip gerçekliğe ulaştığı büyülü ta-rihi mekanları bünyesinde barındıran önemli bir turizm kentidir.

Eski çağlarda “Dardanel” ve “Helles Pontus” olarak anılan Ça-nakkale Ege ve Marmara bölgesinde topraklan bulunan 671 km kıyı şeridine sahip tarih ve coğrafyanın anlamlı bir şekilde buluştuğu güzel bir kentimizdir.

TARİHÇE Eski çağlarda DARDANEL ve HELLESPONTOS olarak anılan,

erken Bronz Dönemi’nden bu yana önemli bir yerleşim merkezi olan Çanakkale; Çanakkale Boğazı sayesinde Anadolu ile Avrupa ve Akde-niz ile Karadeniz arasındaki bağlantıyı sağlayan iki geçit bölgesinden biridir. Bu özelliği nedeniyle oldukça zengin bir tarihi vardır.

M.Ö. 3000 yılında kurulan L Troia, M.Ö. 2500 yıllarında bir dep-remle yıkılmıştır. Bundan önce de yörede eski yerleşmelerin bulunduğu bilinmektedir. Dardanos kentinin I. Troia’dan önce kurulduğu düşü-nülmektedir. Kuruluş önceliği 100-150 yıl kadardır. M.Ö. 1200’lerde kuzeyden gelen “deniz kavimleri”nin göçü ile bölgede ve Anadolu’da yazılı tarih açısından karanlık dönem başlamıştır. Bölge, M.Ö. 7. yüz-yılda Batı Anadolu’da büyük bir güç haline gelen Lydia Krallığı’nın egemenliğine girmiş, M.Ö. 5. yüzyılda Perslerin gelmesiyle, Pers etkisi artmaya başlamış, M.Ö. 386 yılında Persler ve Spartalûar arasında ya-pılan “Kral Barışı” ile bölgede kesin olarak Pers egemenliği sağlanmış-tır. M.Ö. 334’te Makedonya Kralı Büyük İskender’in Pers ordusunu Biga Çayı (Granikos) yakınlarında bozguna uğratmasıyla Anadolu’da Pers hakimiyeti gerilemeye başlamıştır. İskender’in Ölümünden sonra İskender’in komutanları bölgede iktidar mücadelesine girişmişlerdir.

Truva Atı

Şehitlik Anıtı

Dardanos kentinin I. Troia’dan önce kurulduğu düşünülmektedir. Kuruluş önceliği 100-150 yıl

kadardır. M.Ö. 1200’lerde kuzeyden gelen “deniz kavimleri”nin göçü ile bölgede ve Anadolu’da

yazılı tarih açısından karanlık dönem başlamıştır.

58

Bergama Krallığı’nın hakimiyeti ve Galat istilaları döneminden sonra, Roma’nın bölge-deki hakimiyet kurma çabaları sırasında Dik-tatör Sulla, Gelibolu’ya kadar gelmiştir. Bölge, Roma ve Bizans dönemlerinde limanlarıyla da önem kazanmıştır.

Yörenin en eski halkı Beşiktepe ve Kum-tepe yerleşmelerinden bilinen Kalkolitik Döne-min yerli halkıdır. Bunları, İ.Ö. 3000’lerden 1200’lere kadar herhangi bir dış etki altında kalmadan yaşamlarını sürdüren Troya halkı iz-ler. Bundan sonra sırasıyla Troya Savaşları ile Akalar, Ege göçleri ile çeşitli kavimler gelmiş-tir. En son olarak Sicilyalı Komutan Roger De Flor’un ölümüyle buyruğundaki Katalonyalılar bir süre etkinliklerini sürdürseler de, daha son-ra Türkler’le yaptıkları bir anlaşma gereği, Ça-nakkale ve yöresini Türk Beylerine bırakmışlar-dır. Osmanlıların Akdeniz’de egemenlik kurma istekleri, onları Balkan Yarımadası’ndaki fetih-lere, Gelibolu ve yöresinden başlamaya yönelt-miştir. Gelibolu’da bir tersanenin kurulmasıy-la birlikte Çanakkale’deki Osmanlı egemenliği daha da artmıştır. Boğazın en dar yerinde Fa-tih Sultan Mehmet döneminde Rumeli yaka-sında Sestos dolaylarında Kilitbahir,

Anadolu yakasında Abydos dolaylarında Sultaniye (Kale-i Sultaniye) ya da Çanak Ka-lesi adı ile anılan kaleler yapılmıştır. Bugün-kü Çanakkale İli’nin adı Anadolu yakasındaki Çanak Kalesinden gelmektedir. Boğazın önemi Çanakkale Savaşları’nda (1. Dünya Savaşı’nda) bir kez daha gündeme gelmiş ve düşman do-nanması 18 Mart 1915 tarihinde bozguna uğ-ratılmıştır.

COĞRAFİ YAPI Çanakkale Türkiye’nin kuzeybatısında Av-

rupa ve Asya kıtalarını birbirinden ayıran ve kendi adını taşıyan Boğaz’ın iki yakasında ku-rulmuştur. Balkan Yarımadası’nın Doğu Trak-ya topraklarına bir kıstakla bağlanmış Gelibolu Yarımadası ile, Anadolu’nun batı uzantısı olan Biga Yarımadası üzerinde toprakları bulunan bir ilimizdir. Avrupa ve Asya’da toprakları bu-lunan Çanakkale, Edirne, Tekirdağ ve Balıke-sir il sınırları ile çevrilidir.

İl sınırlarına; Ege Denizinde Türkiye’nin en büyük adası olan Gökçeada ile Bozcaada ve Tavşan Adaları da girer. İl , 25° 40’-27°30’ doğu boylamları ve 39°27’-40°45’ kuzey enlem-

leri arasında 9.933 Km2 lik bir alanı kapsar. İlimizin topraklan büyük bir kısmıyla Marma-ra Bölgesinin Güney Marmara bölümüne; Ed-remit Körfezi kıyısındaki küçük bir alanı ise, Ege Bölgesine girer. Anadolu Yarımadası’nın en batı noktası Baba Burnu ile Türkiye’nin en batı noktası olan Gökçeada’daki Avlaka Burnu il sınırları içerisindedir. İlin toplam kıyı uzun-luğu 671 km.dir.

Dağlar Çanakkale ilinin toprakları, genellikle dağ

ve tepelerle kaplı alanların vadilerle parça-lanmış engebeli görünüşündedir. En yüksek dağı 1767 metre ile Kaz Dağı’dır. Gelibolu Yarımadası’nda Tekir Dağlarının uzantısı olan Koru Dağı 726 metre yüksekliktedir . Diğer yüksek dağlar , kaz dağı dolaylarında yer alır. Biga yöresinde kuzeydoğu , güneyba-tı yönünde uzanan 500-1000 mt. arasındaki az yüksek sıralar, dalgalı bir görünüm Gelibo-lu Yarımadası’nda, boğazdan Saroz Körfezine doğru basamak basamak bir yükselme görülür. 400 metreye yaklaşan, tepeler dik yamaçlarla Saroz Körfezine iner.

Ovalar Akarsu ağızlarında ve geniş tabanlı vadiler-

de görülen ovalar Çanakkale’de az yer kaplar. Ezine Ovası, Bayramiç Ovası, Kumkale Ova-sı, Biga ve Karabiga Ovaları, Agonya (Yenice-Hamdibey-Kalkım) Ovası, Umurbey ve Sarıçay Ovaları , Anadolu yakasındaki ovalardır. Geli-bolu Yarımadasında ise Kavak Ovası, Cumalı Ovası, Yalova Ovası, Kilye ve Piren Ovaları vardır.

Akarsular ve Göller İlimiz dahilinde büyük, küçük bütün akar-

suların düzenli bir rejimi yoktur. Sonbahar yağmurlarıyla ve karların erimeye başladığı ni-san, mayıs aylarında kabarırlar, bunun dışın-daki sürelerde bir kaç yüz litrelik debiye kadar düşerler.

Bu düzensizlik yüzünden ilimizdeki akar-sulardan ulaşım ve tarım yönünden yararlan-ma imkanı olmamaktadır.

Akarsuların çoğu Kazdağı’ndan doğarlar. İlimizdeki akarsuların belli başlıları; Tuz-la Çayı, Menderes Çayı, Sarıçay , Kocabaş Çayı, Bayramiç Deresi, Bergaz Çayı ve Ka-vak Çayı’dır. il sınırları içinde kalan arazide

Anadolu yakasın-da Abydos dolay-larında Sultaniye (Kale-i Sultaniye) ya da Çanak Ka-lesi adı ile anılan kaleler yapılmış-tır. Bugünkü Ça-nakkale İli’nin adı Anadolu yakasın-daki Çanak Kale-sinden gelmekte-dir.

ÇA

NA

KKA

LE ‘

09

59

önemli bir göl yoktur. Mevcut göller Gelibolu Yarımadası’nda ve Gökçeada’da yazın kuruyan tuz gölleri’dir.

DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER, SOSYAL VE KÜLTÜREL YAPI

1- IklimÇanakkale İlinin iklimi, bulunduğu yer ne-

deniyle geçiş iklimi özellikleri gösterir. Genel karakteriyle Akdeniz iklimi özelliklerini yan-sıtır. Bunun yanında İlimizin daha kuzeyde bulunması nedeniyle kışları ortalama sıcaklık daha düşüktür. Minimum sıcaklık -4,2 °C ile Şubat ayı, Maksimum sıcaklık +35,8 ile Ağus-tos ayındadır. Yıllık sıcaklık ortalaması 14.7, ortalama nem oranı ise %72.6’dır. İlimizi çevre İllerden ayıran diğer bir özelliği de yılın büyük bir kısmının rüzgarlı geçmesidir.

Yıllık egemen rüzgar kuzey rüzgarlarıdır. En çok, poyraz, yıldız, lodos, kıble eser.

Yıllık ortalama yağış miktarı 662.8 m3 (Gökçeada) ile 854.9 m3 (Ayvacık) arasında değişmektedir. Yağışların en fazla görüldüğü aylar Aralık, Ocak ve Şubat ayları’dır. Karla ör-tülü gün sayısı en fazla 8 gün kadardır.

Bitki Örtüsü İl yüzölçümünün % 54’ü ormanlıktır. Ka-

lan diğer alan çayır, mera ve tarıma elverişli arazi ile kaplıdır. Akdeniz iklimine özgü bitki topluluğu makiler, defne, kocayemiş, mersin ve çalılıklardan oluşmuştur. Bu ormanlarda karı-şık cins ağaç toplulukları bulunur. Kızılçam, karaçam, köknar, meşe, kayın türündeki ağaç-lar çoğunluktadır. Koru tipi ormanlara, Kazda-ğı dolaylarında rastlanır. İç kısımlarda, bozkır görünümlü, cılız otlu, tahıl üretimine elverişli alanlar ile su boylarında her mevsim yeşil kala-bilen çayırlara rastlanır.

Çevre Doğal çevrenin giderek bozulup yok olduğu

günümüzde; ülke nüfusunun % 25’ inin, ülke sanayisinin yarısından fazlasının bulunduğu Marmara Bölgesinde nispeten doğal yaşam or-tamıdır ÇANAKKALE.

Dünyanın önemli su yollarından biri olan Çanakkale Boğazı, 671 km. kıyı şeridi, ken-dine has özellikleri, ilimiz doğal çevresinin

en belirgin zenginliklerindendir.Çanakkale’de kentleşme ve sanayileşme yoğun bir biçimde yaşanmadığından ülke genelinde görülen çevre problemleri ilimizde yaşanmamaktadır. Mevcut sanayi tesislerinde sıvı ve gaz atıkları yönünden gerekli önlemler alınmakta, yerleşim yerlerin-den kaynaklanan sıvı ve katı atıkların en az zararla bertarafına çalışılmaktadır. Gerçekleş-tirilmesi planlanan yatırımların çevre üzerinde yapabileceği olumsuz etkilerin önceden belir-lenerek gerekli önlemlerin alınması amacıyla Çevresel Etki Değerlendirme Çalışmaları sür-dürülmektedir.

İlimizde doğalgaz boru hattı önceki yıl-larda tesis edilmiş ve sanayide kullanılmaya başlanılmıştır. Çanakkale, Kepez, Çan, Biga, Ezine,Bayramiç merkezlerini kapsayan Şehir İçi Gaz Dağıtım Projesi için AKSA firması ta-rafından 2006 yılında dağıtım lisansı alınarak Çanakkale Doğalgaz A.Ş. Tarafından çalışma-lara başlanılmıştır. Çanakkale ve Çan merkez-lerinde gaz verilmeye başlanılmış olup, diğer merkezlerde de hizmete hazır hale getirilmesi planlanmaktadır.

NÜFUS, NÜFUS YAPISI VE İDARİ DURUM

İlin Merkez İlçe dışında ikisi ada olmak üzere 11 ilçesi, 21 bucağı, 568 köyü ve 78 köy bağlısı bulunmaktadır. Belediyeli yerleşim yeri sayısı 34’tür.

Çanakkale’nin toplam nüfusu, 2000 Yılı Ge-nel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre 464.975’tir. Toplam nüfusun 215.571’i ( % 46) il merkezi ve ilçe merkezlerinde, 249.404’ü (%54) köyler-de yaşamaktadır. Nüfus yoğunluğu ise 48’dir.

2000 Yılı Genel Nüfus Sayımı Sonuçlarına göre ilçelerin şehir-köy itibarıyla nüfusları şu şekilde dağılmıştır.

Nüfus itibarıyla en kalabalık ilçemiz 77.169 ile Biga ilçesi, en az nüfusa sahip ilçe-miz ise 2.427 ile Bozcaada ilçesi olmaktadır. İlçe Merkezleri itibarıyla Merkez İlçeden sonra en kalabalık ilçe 28.878 kişi ile Çan ilçesidir. Gökçeada ve Bozcaada ilçelerimizin, 1927 ta-rihli “1151 sayılı Bozcaada ve Gökçeada Kaza-larının Mahalli İdareleri Hakkındaki Kanun” gereğince özel bir idari yapıları vardır. Bu ka-

60

nun gereğince bu ilçelerimizde tüzel kişiliği ve özel bütçesi olan “mahalli idare” adıyla bir yerel yönetim birimi bulunmaktadır.

İlimizde toplam nüfusun %52’sini oluşturan 242.539 erkek, %48’ini oluşturan 222.436 ka-dın yaşamaktadır. Şehir ve kasabalarda 113.805 (%53) erkek, 101.766 (%47) kadın yaşarken, köylerde 128.734 (%52) erkek, 120.670 (%48) kadın yaşamaktadır. 2000 Yılı Genel Nüfus Sa-yımı Sonuçlarına göre ilimizin yıllık nüfus ar-tış hızı binde 7.29’dur. 2000 yılı nüfus sayım sonuçlarına göre (1995 – 2000 yılları arasında ) Çanakkale’nin aldığı göç 42.818 kişi, verdiği göç 31.327 kişi olup, net göç 11.491 kişi olarak gerçekleşmiştir.

EĞİTİM İlde, 2007-2008 eğitim öğretim yılında;Okul öncesi eğitimde; dört bağımsız anaoku-

lu ile diğer okullar bünyesinde bulunan topalm 224 anasınıfında 3.770 öğrenci eğitim öğretim görmekte olup, 132 öğretmen görev yapmakta-dır. Okul öncesi eğitimden yararlanan çocukla-rın toplam hedef nüfusa oranı % 31,6’dır.

ilköğretimde; üçü özel okul olmak üzere top-lam 197 İlköğretim Okulunda 47.882 öğrenci eğitim-öğretime devam etmekte olup, 2.208 öğretmen görev yapmaktadır. Ortaöğretimde; 74 lise ve dengi okulda 17.500 öğrenci eğitim-öğretime devam etmekte olup, 1.311 öğretmen görev yapmaktadır. Ortaöğretim seviyesindeki okulların dördü Sağlık Meslek Lisesi olup, bu okullar Merkez Biga, Çan ve Gelibolu’da yer al-maktadır.

İl genelinde okul öncesi, ilköğretim ve or-taöğretimde toplam 69.152 öğrenci 3.225 derslikte eğitim-öğretime devam etmektedir. Buna göre derslik başına düşen öğrenci sayısı

21 olmaktadır. Okullaşma oranı ilköğretimde % 93.61 (Türkiye ortalaması % 89,77), orta-öğretimde ise % 81.93’tür (Türkiye ortalama-sı % 56,63). Okuma-Yazma oranı 2000 Nüfus sayımı sonuçlarına göre % 90 olup, erkeklerde % 94, kadınlarda ise 85’tir (Türkiye okuma yazma oranı % 87,4). Ancak aradan geçen süre içinde okuma yazma oranı yaklaşık % 99 sevi-yesine yükselmiştir. İl genelinde Yaygın Eği-tim Kapsamında 448 adedi Meslek Edindirme amaçlı olmak üzere toplam 857 kurs açılmış olup, açılan kurslardan toplam 14.470 kişi ya-rarlanmıştır.

Yükseköğretimde; Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi bünyesinde 9 fakülte, 2 yüksekokul ve 11 Meslek Yüksek Okulu ile 2 enstitü bulun-makta olup, 20.500 civarında öğrenci eğitim görmektedir.

SAĞLIK İl çapında Askeri Hastaneler hariç 10 adet

Devlet Hastanesi, 1 adet Özel Hastane, 4 adet Dispanser, 1 adet AÇSAP Merkezi, 63 adet Sağlık Ocağı ve 202 adet Sağlık Evi, 1 Halk Sağlığı laboratuarı, 3 özel poliklinik (1’i diş po-likliniği), 3 dal merkezi (2’si göz hastalıkları, 1’i çocuk hastalıkları), 1 tıp merkezi (genel), 6 diyaliz merkezi (3’ü hastanelerde, 3’ü özel) bulunmaktadır. Çanakkale İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde bulunan yataklı tedavi kurumların-daki toplam yatak sayısı 1108 yatak mevcuttur. Yatak başına düşen kişi sayısı 406’dır. Bir dok-tora düşen kişi sayısı 1.146‘ dır.

Çanakkale İl genelinde bulunan yataklı te-davi kurumlarındaki toplam yatak sayısı 1.152 (1.108’i kamu + 44’ü özel)olup, yatak başına düşen kişi sayısı 391’dır. Bir doktora düşen kişi sayısı 1.010’dur. İlimizde 0-1 yaş arası bebek

ÇA

NA

KKA

LE ‘

09

61

ölüm hızı %o 10,75 olup, 1-5 yaş arası bebek ölüm hızı : %o 2,46’dır. Bu göstergelerde ilimiz oldukça iyi durumda olup, Çanakkale 2004 yı-lında “Bebek Dostu” il olmuştur.

KÜLTÜREL YAPI Birçok tarihsel, ekolojik ve doğal cazibe ala-

nını içinde barındıran, Anadolu’daki en eski uygarlık merkezlerinden Troya, Assos, Alexand-reia- Troas, Neandria, Abydos ve Sestos’un ve Parion bulunduğu Çanakkale, Milli Tarihimi-zin en önemli olaylarının cereyan ettiği Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’nı ile Truva Milli Parkını da sınırları içerisinde bulundurmakta-dır. Diğer taraftan 671 km. sahil bandı, ada ko-numundaki iki ilçesi, muhtelif yerlerdeki termal kaynaklar ve zengin flora ve faunasıyla Kazdağ-ları ilin en önemli turizm değerleridir. Çevre ve Orman Bakanlığı’nca onaylanan Uzun Devreli Gelişim Planının da uygulamaya konulmasıyla Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkındaki ça-lışmalar son yıllarda yoğunluk kazanmıştır.

Bu proje ile Türk ve dünya tarihinde önemli olaylara sahne olmuş Gelibolu Yarımadası Ta-rihi Milli Parkı’nda yapılan düzenlemelerle, bu bölgedeki tarihi ve kültürel mirasa sahip çıkıl-ması ve bölgenin turizme kazandırılması amaç-lanmıştır. Bu kapsamda 66 ana proje üzerinde çalışmalar sürdürülmektedir. 2004 yılında baş-lanan projelerin önemli bir kısmı gerçekleştiril-miştir. Çevre ve Orman Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca uygulanan projelere 2006 yılı sonu itibariyle 40 Milyon YTL civarında harcama yapılmıştır. Son yıllarda tamamlanan projelerin başlıcaları: Çanakkale Şehitler Abide-si Güçlendirme ve müze düzenleme çalışmaları, Temsili Türk Şehitliği, Kilye Koyu Ana Tanıtım Merkezi, Şahindere Şehitliği, Soğanlıdere Şehit-liği, Kocadere Hastane Şehitliği, Yarbay Hüse-yin Avni Şehitliği, Namazgah Tabyası, Ertuğrul Tabyası, Karayörük Deresi Şehitliği, Çataldere

Şehitliği, Kesikdere Şehitliği’dir. Şehitlik, yol, tanıtım ve simülasyon merkezleri projeleri, ba-kım ve onarım çalışmaları devam etmektedir.

Gelibolu İlçemizde bulunan Dünyada sayılı mevlevihaneler içerisinde ilk sıralarda yer alan ve 400 yıllık geçmişi olan Gelibolu Mevleviha-nesi, geçtiğimiz yıllarda Vakıflar Bölge Müdür-lüğü tarafından yapılan restorasyon ve onarım çalışmaları sonucunda 17 Eylül 2005 tarihinde ziyarete açılarak kültür ve turizmin hizmetine sunulmuştur. İl’ de Turizm İşletme Belgeli; 5 yıldızlı bir otelle beraber toplam 37 adet tesis faaliyette olup, bu tesislerin yatak kapasitesi 4.094‘dür. Yatırım Belgeli 14 adet Konaklama tesislerindeki 837 yatak kapasitesi ve Beledi-ye denetiminde bulunan tesislerdeki yaklaşık 8.600 yatak kapasitesi ile ilimiz toplam yatak kapasitesi 13.000‘e yaklaşmaktadır.

Yıllık turist sayısı 2.5 Milyon civarında olup, ilde Turizm Bakanlığından belgeli 15 ade-di A Grubu olmak üzere toplam 19 adet Seya-hat Acentesi faaliyet göstermektedir. İlimizde 3 adedi merkezde, 12 adedi ilçelerde olmak üzere 15 kütüphane ve bir adet de gezici kütüphane vardır.

İlimizde Bakanlar Kurulu Kararı ile ;•Ayvacık-Tuzla termal turizm •Behramkale

Kadırga Koyu turizm •Ezine Kestanbol termal turizm •Geyikli turizm merkezi •Küçükkuyu turizm merkezi •Çan-Etili-Tepeköy termal tu-rizm •Yenice-Hıdırlar termal turizm •Yenice Merkez turizm merkezi •Saroz Körfezi Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi İlan edil-miştir.

5571 sayılı kanunda yapılan değişikliklerle ve 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanu-nuna eklenen maddelerle turizm altyapı hizmet birliklerinin kurulmasına ilişkin düzenleme yapılmış olup, bir yıl içerisinde yeni kurulacak veya statü değişikliği yapılacak birliklerin iş-

62

lemlerinin tamamlanması gerekmektedir. Buna göre Çanakkale İlinde;

• Kazdağları Turizm Altyapı Hizmet Birliği,• Gelibolu Yarımadası ve Gökçeada Turizm Altyapı Hizmet Birliği,• Çanakkale Assos-Truva Turizm Alt-

yapı Hizmet Birliği kurulması yönünde çalışmalar başlatılmış bulunmaktadır.

Arkeoloji Müzesi, Deniz Müzesi, Kabatepe Tanıtım Merkezi Müzesi, Bi-galı Atatürk Evi Müzesi, Askeri Müze, Hadımoğlu Konağı, Adatepe Zeytinyağı Müzesi, Müzesi, Çimenlik Kalesi, Kilit-bahir Kalesi, Seddülbahir Kalesi, Boz-caada Kalesi en çok ziyaret edilen yerler arasındadır. Ayrıca Çanakkale Şehitler Anıtı Müzesi yeniden düzenlenmektedir. İl genelinde toplam 838 adet sivil toplum örgütü bulunmakta olup, bunların 29 adedi vakıf (toplam üye sayısı 240), 797 adedi dernek (toplam üye sayısı 19.875), 12 adedi sendikadır (toplam üye sayısı 5.314). İl genelinde sportif faaliyetlere yönelik ilgi yüksek düzeyde olup, 11.894 lisanslı sporcu, 94 spor kulübü bulun-maktadır.

DOĞAL KAYNAKLAR

Çanakkale’nin maden yönünden zen-gin bir varlığa sahip olduğu bilinmekte-dir. MTA tarafından Çanakkale ve Biga Yarımadası’nda teknolojik maden arama yöntemleri ve bilimsel araştırmalar yapı-larak bölgede birçok maden yatağı bulun-muştur. Yöre; metalik madenler ( altın, kurşun, çinko, demir, manganez), endüst-riyel hammaddeler (bentonit, çimento hammaddeleri ve kaolen) ve enerji ham-maddeleri (jeotermal kaynaklar, uranyum

ve linyit) açısından zengindir. Örneğin ülkemizin toplam kurşun üretiminin %53 ilimizde gerçekleşmektedir. Altın rezervinin de oldukça önemli olduğu an-laşılmaktadır. Dünyadaki 200 en önemli ekolojik bölgeden biri olan Kaz dağları, Alplerden sonra dünyanın en fazla oksi-jen üreten ikinci bölgesidir. Yöre; orman, orman altı bitki örtüsü ve sahip olduğu endemik türleriyle çok zengindir. Ayrıca bölge, salt bitkisel açıdan değil doğa var-lığı ve hayvan varlığı açısından da özel-likli ve kıskançlıkla korunması gereken bir bölgedir. Bu özellikler, eko-turizm açısından büyük önem taşımaktadır. Böl-gede tarımsal potansiyel de yüksektir. Zeytincilik, bahçe bitkileri başta gelen ih-raç ürünleri olup, gıda üretimi açısından sebze ve meyve üretimi önemli tarımsal ürünler arasında yer almaktadır. Ülkemiz genelinde 80 tür, Kaz Dağları ölçeğinde

43 adet endemik bitki türünü bünyesinde barındıran bölge, yabani bitkiler için bir gen bankasıdır.

Ayrıca ilimiz jeotermal kaynaklar bakımından da zengin olup, bu kaynak-lardan en etkili şekilde yararlanmak için,kaplıca turizmi ve enerji konusunda çalışmalar sürmektedir.

Mevcut kaplıcalar:Kestanbol Kaplıcası – Ezine // Afrodit

Kaplıcası - Küçükçetmi Köyü // Külcüler Kaplıcası - Bayramiç // Hıdırlar Kaplıcası // Tuzla Kaplıcası // Açık IIıca - Ayvacık

İlimizin sahip olduğu Rüzgar ve jeo-

termal potansiyel yeni ve yenilebilir enerji kaynakları kapsamında değerlendirilmek-te ve bu konuda özel sektör tarafından son zamanlarda yatırımlar yapılmış olup, yeni yatırımlar planlanmaktadır.

FİZİKİ ALTYAPI 1. Karayolu İlin toplam karayolu uzunluğu 1.031

km. olup, bunun 521 km.si devlet yolu, 510 km.si il yoludur. İl yollarının % 98,4’ü asfalt, devlet yollarının tümü as-falttır. İl’de yolu olmayan köy yoktur. 3.451 km. köy yolu ağının 2.222 km.si (% 65) asfalt, 1.047 km.si (% 30) stabili-ze, 180 km.si (% 5) tesviye yoldur.

2. Denizyolu Denizyolu ulaşımı Çanakkale-Eceabat,

Lapseki-Gelibolu, Bozcaada - Yükyeri ve Çanakkale - Gökçeada arasında İl Özel İdaresine ait gemilerle GESTAŞ tara-fından yapılmaktadır.Ayrıca Çanakkale-Kilitbahir ve Lapseki-Çardak arasında özel sektöre ait feribotlarla taşımacılık

ÇA

NA

KKA

LE ‘

09

63

yapılmaktadır. İç hat deniz geçişi seferlerinde iyileştirme ve geliştirme çalışmaları devam et-mektedir. Gökçeada ile Çanakkale arasındaki ulaşımın daha hızlı ve modern hale getirilmesi için İl Özel İdaresi’ne 25 Milyon YTL ödenek aktarılmış olup, bu konudaki çalışmalar sür-dürülmektedir. Çanakkale Merkez, Eceabat, Gelibolu, Lapseki, Ezine-Geyikli Yükyeri, Bozcada, Gökçeada, Çardak ve Kabatepe’de iskeleler bulunmaktadır. Ayrıca yeni hizmete giren Çanakkale Kepez Limanı ile Ezine’de Akçansa Çimento Fabrikasına, Biga’da İçdaş’a ait liman bulunmaktadır.

Ayrıca denizyolu yük taşımacılığının il merkezinde neden olduğu trafik yoğunluğunu azaltmak için mevcut Akbaş İskelesi ile Anado-lu Yakasındaki Karacaören mevkiine yeni bir iskele ve bağlantı yolları yapımı konusunda ön çalışmalar yapılmaktadır.

3. Havayolu İl merkezinde 1800 x 30 boyutlarında stol

tipte bir havaalanı mevcut olup, ek terminal binası yapılmaktadır. Ayrıca Gökçeada’da 1000 x 30 boyutlarında Askeri amaçlı havaa-lanı bulunmaktadır. Yatırım programında yer alan Gökçeada Havaalanı’nda alt yapı çalışma-ları tamamlanmıştır. Üstyapı Tesislerinin ya-pılması gerekmektedir.

4. Haberleşme Haberleşmede ilimizin tüm köyleri otoma-

tik santral abonelidir. İl çapında 160 adet oto-matik santral hizmet vermekte olup, santral kapasitesi 180.962’dir. Toplam bağlı abone sayısı ise 159.815’ dir. Nüfusa göre telefon yo-ğunluğu % 34’dür.

ENERJİ İl’de tüm köyler elektrikli durumdadır. İl

çapında dağıtım trafolarının toplam gücü 617 MVA’dır. 2006 yılı sonu itibariyle net elekt-rik tüketimi 2.262.175 MWh’dır. Kişi başına elektrik tüketimi ise 4.842 kWh’dır.

İlimiz Bozcaada ilçesinde kurulu 10 mw gücünde 17 kuleli Rüzgar Enerji Santrali üre-time devam etmektedir. Ayrıca;

* Çanakkale Merkezde (İntepe) 30.2 mw gücünde, Demirer Holding (Anemon A.Ş.) ta-rafından yapılmakta olup, 38 adet tribün ta-mamlanarak ulusal sisteme entegre edilmiştir.

* Gelibolu’da ise 15.2 mw gücünde yine Demirer Holding (Doğal Enerji Elektrik Üre-tim A.Ş.) tarafından yapılması planlanan tri-bünler ulusal sisteme bağlanmıştır. Rüzgar enerjisi potansiyeli çok yüksek olan ilimizin bu potansiyelinin en iyi şekilde değerlendirilmesi kapsamında özel sektörün çalışmaları yoğun şekilde devam etmektedir.

İlimizde doğalgaz boru hattı önceki yıl-larda tesis edilmiş ve sanayide kullanılmaya başlanılmıştır. Çanakkale, Kepez, Çan, Biga, Ezine,Bayramiç merkezlerini kapsayan Şehir İçi Gaz Dağıtım Projesi için AKSA firması ta-rafından 2006 yılında dağıtım lisansı alınarak Çanakkale Doğalgaz A.Ş. Tarafından çalışma-lara başlanılmıştır. Çanakkale ve Çan merkez-lerinde gaz verilmeye başlanılmış olup, diğer merkezlerde de hizmete hazır hale getirilmesi planlanmaktadır.

İÇMESUYU İlçe merkezleri ile belediyelerin içmesuyu

şebekeleri mevcuttur. 564 köy+73 ünitenin içme suyu yeterli, 4 köy+5 ünitenin içme suyu

64

yetersiz olup, susuz köy ve ünite bulunmamak-tadır. Ancak yetersiz olan içme sularının yeterli duruma getirilmesi çalışmaları devam etmekte-dir.

EVSEL ve ENDÜSTRİYEL ATIK SİSTEMİ

Merkez ilçe, Gelibolu, Gökçeada, Bayramiç, Eceabat ve Kepez Belediyelerinin İller Bankası kanalıyla yaptırılan kanalizasyon şebekeleri mev-cuttur. Bozcaada kanalizasyon projesi devam et-mektedir. Projeli ve arıtmalı sistem olmamakla beraber diğer belediyelerin kendi imkanlarıyla yapılan kısmi kanalizasyonları mevcuttur.

Şehir içinde kalmış bulunan ve 18 Mart Üni-versitesi Terzioğlu Kampusü yakınındaki vahşi çöp deponi sahası olarak kullanılmakta olan ala-nın yerine yeni yer bulunabilmesi ve rehabilitesi için ; Çanakkale, Lapseki, Kumkale, Kepez, İnte-pe, Çardak ve Umurbey Belediyelerinden oluşan Katı Atık Yönetim Birliği kurulmuştur. Merkez Kemel Köyü yakınlarında 34,5 ha. alan Katı Atık Deponi Alanı olarak belirlenerek ÇED ra-poru onaylanmış, fizibilite ve teknik tasarımları yapılmıştır. Çevre ve Orman Bakanlığı adına yü-rütülen projenin finansmanı Avrupa Birliği’nden sağlanmaktadır. Çanakkale Merkez ile birlikte altı Belediyenin yararlanacağı bu projenin bir an önce tamamlanması konusundaki çalışmalar sür-mektedir.

ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİÇanakkale ve Biga’da olmak üzere 2 adet Or-

ganize Sanayi Bölgesi bulunmaktadır.• Çanakkale Organize Sanayi Bölgesi’nde bu-

lunan 91 parselden 76 adedi yatırımcılara tahsis edilmiş olup, 10 yatırımcı inşaatını tamamlaya-rak üretime geçmiştir. 18 yatırımcının inşaatı devam etmekte olup, 4 firmada proje aşamasın-dadır.

• Biga Organize Sanayi Bölgesi’nde 58 adet

parselin 54 adedi yatırımcılara tahsis edilmiş olup, 5 işletme faaliyete geçmiştir. 7 firma inşaat 3 firma ise proje aşamasındadır.

KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİ İl çapında 7 adet küçük sanayi sitesi bulun-

makta olup, bunlar;1. Çanakkale Küçük Sanayi Sitesi, 2. Biga

Küçük Sanayi Sitesi, 3. Biga 2 nolu Küçük Sana-yi Sitesi, 4. Çan Küçük Sanayi Sitesi, 5. Gelibolu Küçük Sanayi Sitesi, 6. Gökçeada Küçük Sanayi Sitesi, 7. Lapseki Küçük Sanayi Sitesi dir. İlimiz genelinde yer alan 7 adet küçük sanayi sitesinde toplam 997 işyeri faaliyetine devam etmektedir.

SINAİ VE FİKRİ (ENDÜSTRİYEL VE ENTELEKTÜEL) MÜLKİYET KAPASİTESİ

İlde kurulmuş bir teknopark veya geniş dona-nımlı bir araştırma geliştirme birimi bulunma-maktadır. Çanakkale sahip olduğu eğitimli insan gücü potansiyelinin teknoloji geliştirme, sınai ve fikri mülkiyetin geliştirilmesi ve iş dünyasının hizmetine sunulması için gerekli alt yapıya sahip değildir. Ancak, Onsekiz Mart Üniversitesi yaptı-ğı çalışmalarla araştırma ve geliştirme birimi gibi de faaliyet göstererek sanayicinin ihtiyaçlarına cevap vermeye çalışmaktadır. Organize bölgeler ve küçük sanayi siteleri ile Çanakkale ilçelerine yayılmış çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren sa-nayi kuruluşlarının bir kısmında araştırma geliş-tirme birimleri bulunmasına rağmen bunların bir teknopark veya merkezi bir araştırma geliştirme birimi yapısında yürütülmesi kaynakların etkin kullanımı açısından yararlı olacaktır.

EKONOMİK YAPI İl ekonomisinde tarım en önemli faaliyet ol-

makla beraber son yıllarda tarıma dayalı sanayi kolları gelişme göstermekte ve buna bağlı olarak ekonomide sanayinin payı artmaktadır.

ÇA

NA

KKA

LE ‘

09

65

GSMH VerileriDevlet İstatistik Enstitüsü verileriyle

2001 yılı cari fiyatlarla Gayri Safi Yur-tiçi Hasıla illerin payına göre sıralama-da Çanakkale ili 32. sırada, Kişi Başına Gayri Safi Yurtiçi Hasıla cari fiyatlarla iller sıralamasında ise 2.335 $ dolar ile 19. sıradadır.

2006 yılı Türkiye’de Kişi Başın Dü-şen GSMH 5.477 $ olarak açıklanmış olup, İlimiz için Kişi Başına Düşen GSMH verisine ilişkin resmi bir bilgi olmamakla birlikte, Çanakkale’nin Tür-kiye ortalamasının üzerinde olduğu tah-min edilmektedir.

Temel Geçim Kaynakları Tarım (% 24,7), sanayi (% 23,5) ve

ticaret (% 17) sektörü il Gayri Safi Yur-tiçi Hasılasında en önemli paya sahiptir. ( 1987 Üretici Fiyatlarıyla, DİE, 2001)

İlimiz Gayri Safi Milli Hasılası İçin-de Yer Alan Sektörlerin Payları aşağıda-ki şekildedir.

Tarım % 24,7 Sanayi % 23,5 Ticaret % 17,0Ulaş. Ve Haber. % 17,2 Devlet Hizm. % 5,0 İnşaat % 4,4 Diğer % 5,2

Tarım Toplam tarım arazisi 330.337 Ha

olup, bunun % 81’ i tarla arazisi, % 7’si sebze, % 2’si meyve, % 2’si üzüm bağ, % 8’i zeytinliktir.

Tarım alanının 177.953 Ha. sulana-bilir arazidir. Toplam sulanabilir arazi-nin içinde sulanan alan 62.133 ha. dır. Bu sulamanın 40.632 ha. (%65) dev-let tarafından gerçekleştirilmekte olup 21.501 ha. (%35) halk sulamasıdır. Önemli Tarım Ürünleri Üretimi :2006 yılı itibariyle yetiştirilen tarım ürün-leri arasında en önemli yeri gerek ürün miktarı olarak gerekse de ekim sahası olarak hububat almaktadır. 2006 yılın-da 482.100 ton Domates, 398.995 ton Buğday, 308.627 ton mısır, 105.028 ton Zeytin, 80.534 ton Elma, 58.717

ton Şeftali, 52.218 ton Ayçiçeği, 43.989 ton Üzüm, 1.650 ton Kanola üretimde ilk sıraları almıştır.

2004 yılı toplam üretim miktarlarına göre Türkiye toplam üretiminin domates-te % 5’i, zeytinde % 5’i şeftalide % 10’u, kanolada % 22’si ilimizde gerçekleştiril-mektedir. Çanakkale köylüsünün önemli geçim kaynaklarının başında hayvancılık gelmekte olup, İl’de 138.875 adet Bü-yükbaş hayvan, 502.117 adet Küçükbaş hayvan vardır. Ayrıca kümes hayvancılı-ğı ve arıcılık da Çanakkale köylüsünün önemli geçim kaynakları arasındadır.

Çanakkale ilinde su ürünleri üretimi de önemli bir yer kaplamakta olup, 2006 yılı içinde 10.967 ton deniz balığı, 24 ton tatlı su balığı, 478 ton kültür balık-çılığı, 2.304 ton kabuklu ve yumuşakça üretimi gerçekleştirilmiş ve bu üretimle-rin toplam değeri 45 Milyon YTL olarak hesaplanmıştır.

Sanayi İldeki toplam üretici şirket sayısı

275 olup, üretici şirketlerin önemli bir kısmı (114 adedi) gıda sektöründe fa-aliyet göstermektedir. İlimiz Yatırım Teşvikleri bakımından normal yöre kap-samındadır. Gökçeada, Bozcaada ilçeleri kalkınmada öncelikli yöredir. Ayrıca 1 Mart 2007 tarih, 5588 sayılı kanun ile her iki ada 5084 sayılı Teşvik Kanunu kapsamına alınmıştır. Mevcut sanayi kuruluşlarında; inşaat demiri, seramik ve karo fayans, dondurulmuş ve kurutul-muş gıda, su ürünleri, süt ürünleri, un, yem, çimento, maden cevheri, zeytinyağı üretimi gerçekleştirilmektedir.

Dış Ticaret Çanakkale Gümrük Müdürlüğü ve-

rilerine göre ihracatımız Eylül/2007 iti-bariyle 468 Milyon USD’dır. Gümrük Müdürlüğü verilerine göre ihracatımız yıllık yaklaşık 500 Milyon USD görül-mekle birlikte, Çanakkale’de üretim ve ihracat yapan firmaların bir kısmının ihracatının farklı gümrüklerden gerçek-leştirilmesi nedeniyle Çanakkale Sanayi ve Ticaret Odaları verilerine göre ihraca-tımız 1 Milyar $ civarındadır.

En çok ihraç edilen ürünler ise, inşa-at demiri, seramik, karo fayans, çimento ve dondurulmuş gıdadır. Yine Çanakkale Gümrük Müdürlüğünden alınan verilere göre Eylül/2007 itibariyle ise 582 Mil-yon USD’dır.’lık ithalat gerçekleştirilmiş olup, hurda demir, seramik malzemesi, dondurulmuş balık ve taş kömürü en çok ithal edilen mallar arasındadır.

Diğer İlimizde toplam 5393 adet ticari şir-

ket faaliyet göstermekte olup, bu şirket-lerin 283 adedi Anonim Şirket, 1.844 adedi Limited Şirket, 3.266 adedi Şahıs Şirketi statüsündedir. İl genelinde çeşit-li bankalara ait toplam 54 banka şubesi bulunmaktadır. 31.12.2006 tarihi itiba-riyle ilimiz genelinde vergi ve vergi dışı gelirler olmak üzere toplam 439 Milyon 936 bin YTL gelir tahakkuk etmiş-tir. Tahsil edilen vergi miktarı ise 367 Milyon 730 Bin YTL olup, tahakkuk/tahsilat oranı % 84 olarak gerçekleşmiş-tir. İlimizde toplam 29.486 adet vergi mükellefi bulunmaktadır.31.10.2007 tarihi itibariyle ilimiz genelinde vergi ve vergi dışı gelirler olmak üzere toplam 402 Milyon 617 bin YTL gelir tahakkuk etmiştir. Tahsil edilen vergi miktarı ise 311 Milyon 494 Bin YTL olup, tahak-kuk/tahsilat oranı % 77 olarak gerçekleş-miştir. DPT Müsteşarlığı ve TÜİK ko-ordinasyonunda yapılan İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırmasına göre ilimiz; Düzey 1 Batı Marmara (TR2) bölgesin-de, Düzey 2 Balıkesir Bölgesinde (TR22) yer almaktadır. İlimiz, DPT tarafından yapılan “İllerin Sosyo-Ekonomik Ge-lişmişlik Sıralaması” sonuçlarına göre tüm illerimiz arasında 24. sırada yer al-maktadır. Yine DPT tarafından yapılan “İlçelerin Sosyo-Ekonomik gelişmişlik Sıralaması” sonuçlarına göre Bayramiç ve Yenice ilçelerimiz eksi endeks değeri alan ilçeler arasında yer almıştır. DPT Müsteşarlığı ve TÜİK koordinasyonun-da yapılan İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırmasına göre ilimiz; Düzey 1 Batı Marmara (TR2) bölgesinde, Düzey 2 Balıkesir Bölgesinde (TR22) yer al-maktadır.

66

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIÇANAKKALE İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV’in üyesi olan illere dönük olarak ha-

zırladığı programlar kapsamında aday üye statü-sünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konusunda seminerler verildi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi başlığı altında yapılan toplantılar Philip Morris/Sabancı’nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçekleştirildi. Bu kapsamda 7-8 Haziran 2006 tarihlerinde yapılan eğitimde 162 kişilik katılım sağlanırken iki günlük eğitim ilk gününde Prof. Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Genişlemesi, Avrupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Ana-yasası, Türkiye-AB İlişkileri konularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB’nin Ticaret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulamaları; Prof. Dr. İge PIRNAR AB’nin Turizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Ge-

reken Kurallar; Doç.Dr. Yaşar UYSAL AB’nin Tarım Politikaları, Tam Üyeliğin Türk Tarımı-na Olası Etkileri; Yrd. Doç. Dr. Esin TAYLAN AB’nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Bir-liği ve Rekabet Kuralları, Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatap-ları ve Uygulamaları, Muafiyet, Hakim Durumun Belirlenmesi; Yrd.Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ ler ve Rekabet Politikası, Girdi Maliyetleri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskin-den Korunma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri konularında katı-lımcıları aydınlattılar.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine dayalı ola-

rak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorum-luluk projesi olarak başlattığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Çanakkale Stratejik Hedef Toplantısı 23/24 Haziran 2001 36 Katılımcı ile yapılmıştır.Çanakkale Önceliklendirme Toplantısı 11 Nisan 2003 42 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 7/8 Haziran 2006 162 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

SME’s /Turizm AB Uyum Semineri 30 Nisan 2008 134 Katılımcıya sertifika verilmiştir.Tarım ve Hayvancılık Yuvarlak Masa Toplantısı 12 Mart 2009

ÇA

NA

KKA

LE ‘

09

67

olan illerde gördüğü ilgi yeni ortak proje-leri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odak-ların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illerinin sorunlarına yönelik yeni çözüm-lemelerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sürdürme konusunda teşvik etti.

30 Nisan 2008 günü ESİAD işbirli-ği ile Çanakkale’de yapılan eğitimin sabah bölümünde Prof. Dr. Mustafa Yaşar TI-NAR ve Sabancı Üniversitesi Ulusal İno-vasyon Girişimi temsilcilerinden Selçuk

Karaata’nın sunumlarında Avrupa Birliği KOBİ Politikaları ve İnovasyon konula-rı incelendi. Öğleden sonra düzenlenen ikinci bölümde ise Dokuz Eylül Üniver-sitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakülte-si Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Öcal Usta, Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Fakültesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Prof. Dr. İge Pırnar’ın sunumları ile Avrupa Birli-ği Turizm Politikaları ve Güncel Durum konuları incelendi. Turizmi etkileyen poli-tikalar başlığı altında Prof. Dr. Pırnar söz alarak, bu politikalar kapsamında alınan

kararların sektörü nasıl etkilediğini örnek-leriyle açıkladı. Sunumlar sonrasında söz alan Ege Seyahat Acenteleri Derneği Baş-kanı ve Karavan Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Alex Baltazzi sektörün ihtiyaçları ve Çanakkale özelinde sektör konusunda yapılabilecek yenilikler üzerine katılımcı-larla fikir alışverişinde bulundu.

Çanakkale Mütevellilerinin talebi üze-rine, 2008 yılı 2.yarı programında bir de-ğişiklik yapılarak Çanakkale ilinde de Ta-rım ve Hayvancılık sektöründe bir 12 Mart 2009 tarihinde toplantı yapılmasına karar verildi.

73

10

133 1

20'li yaşlar

30'lu yaşlar

40'lı yaşlar

50'li yaşlar

60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI

5

90

19

173

Kamu

Üniversite

STK

Özel Sektör

Basın

SEKTÖREL DAĞILIM

ÇANAKKALE İLİ KATILIMCI PROFİLİ

68

DEN

İZLİ

‘09

Incilipınar / Denizli

Turizm açısından önemli bir güzergâhta yer alan ilimiz; “Aphrodisias” antik kentine komşu olup sınırları içinde Colossae, Tripolis, Hierapolis, Laodikya gibi antik şehirleri, beyaz ve kırmızı renkte travertenleri, termal tesisleri ile önemli bir uygarlık beşiğidir.

Denizli

69

Denizli ilk defa bugünkü şehrin 6 km. kuzeyinde, Eskihi-sar Köyü civarında kurulmuştur. Bu şehir M.Ö. (261-245) yıllarıı arasında, Suriye Kralı 11. Antiyoküstheos tarafından kurulmuş ve karısının adına izafeten LAO-

DICIA adını almıştır.Türkler Denizli havalisini zaptettikten sonra şehir merkezini

suyu bol olduğu için bugünkü Kaleiçi mevkiine nakletmişlerdir. De-nizli adı, tarihi kaynaklarda başka başka isimler şeklindedir. Sel-çuklu kayıtları ve Denizli mahkemesi şer’iye sicilleri “Ladik” ismini vermektedir. Ibni Batuta’nın seyahatnamesinde “Tonguzlu” denil-mektedir. Mesaliküllebsar’da da “Tonguzlu” olarak kaydedilmiştir. Timurlenk’in zafernamesini yazan, Şerafettin Zeydi “Tenguzluğ” ve “Tonguzluğ” gibi iki isimden bahsetmektedir. “Tengiz” kelimesi eski Türkçe’de “deniz” demektir. “Tengüzlü” ise bugünkü imlâsıyla “De-nizli” demektir. Netice olarak yukarıda ifade ettiğimiz açıklamalarda belirtildiği gibi, kesin bir ad veremiyoruz. Kanaatimizce “Tonguzlu” ve “Tenguzlu” kelimeleri zamanla ağvzdan ağıza değişerek “Denizli” şekline gelmiştir. Turizm açısından önemli bir güzergâhta yer alan ili-miz; “Aphrodisias” antik kentine komşu olup sınırları içinde Colossae, Tripolis, Hierapolis, Laodikya gibi antik şehirleri, beyaz ve kırmızı renkte travertenleri, termal tesisleri ile önemli bir uygarlık beşiğidir. “Kutsal Hac Yolu” olarak bilinen İzmir-Efes yolunun sonunda bulun-ması; İzmir’i Mezopotamya’ya bağlayan, Anadolu’yu kuzey ve güney-den ayıran fetih ve kervan yollarının üzerinde bulunması, Denizli’ye ayrı bir önem kazandırmaktadır. Anadolu Yarımadası’nın güneybatı-sında, Ege Bölgesi’nin güneydoğusunda, Ege, Iç Anadolu ve Akdeniz Bölgeleri arasında bir geçit teşkil etmektedir. Turizm açısından önemli bir güzergâhta yer alan ilimiz; Hitit, Frig, Lid, İon, Roma ve Bizans gibi medeniyetleri sinesinde yaşatmıştır. Hierapolis, Laodikya, Tripo-lis, Herakleia, Attuda ve Colossae gibi 30’a yakın antik şehir, 20’den fazla höyük ve tümülüsleri ile önemli bir uygarlık beşiğidir. Bunlardan başka Selçuklu ve Osmanlı devirlerinden kalma çok sayıda tarihî de-ğerleri ile kültür turizmine hizmet etmektedir.

Pamukkale

Hierapolis

“Tengiz” kelimesi eski Türkçe’de

“deniz” demektir. “Tengüzlü” ise bugünkü

imlâsıyla “Denizli” demektir.

70

• İlk Fetihler Denizli ve havalisinde

Türkler ilk defa 1070 yılın-da görüldüler. Afşin Bey bü-tün Anadolu’yu kat ettikten sonra Laodikya’yı yağmalayıp Honaz’ı zapt etmiştir. 1071 yılından sonra Denizli ve çev-resi Kutalmışoğlu Süleyman Bey’in mahiyetindeki bey-ler tarafından fethedilmiştir. 1097 yılında Bizans İmpara-toru Alexis Komnenos, Juannıs Dukas’ı Batı Anadolu’nun fet-hi için görevlendirdikten sonra bu yöre ve bu yörede yer alan Denizli Bizanslıların eline geç-ti. Bu sırada Türk Kuvvetleri Orta Anadolu’da bulunuyordu. Bizanslıların elinde kısa bir süre kalan bu güzel beldemiz, 1102 yılında yeniden Kılınç Arslan tarafından zapt edil-miştir. Bu tarihten sonra Türk kuvvetleri, Alparslan’ın komu-tasında sık sık Bizans toprak-larına akınlar yapmışlardır.

COĞRAFİ YAPIYüzölçümü, Bölge Içinde-

ki Konumu, Komşulari ve İlin Topoğrafik Yapısı

Denizli, Anadolu yarıma-dasının güneybatısında, Ege bölgesinin güneydoğusunda, Ege-İç Anadolu ve Akdeniz Bölgeleri arasında bir geçit teşkil eder. Çameli, Kale ve Beyağaç ilçeleri Akdeniz; Sa-rayköy, kısmen Buldan ve De-nizli merkez ilçesinin Çürüksu Vadisi Ege, diğer ilçeleri ile İç Anadolu Bölgesi iklimine dahil olmakta, bu durum iklim ve bitki örtüsü üzerine etki yap-maktadır.

Sınır itibariyle doğudan Burdur, Isparta, Afyon ve batı-dan Aydın, Manisa, kuzeyden Uşak, güneyden ise Muğla il-

leri ile komşu bulunmaktadır. İl topraklarının %47’si dağlar, %28’si ovalar, %23’ü platolar ve %2’si yaylalardan oluşmak-tadır. İl 28 0 30’- 29 0 30’ doğu meridyenleri ile 37 0 12’- 38 0 12’ kuzey paralelleri arasındadır.

Genellikle Akdeniz basıncı-nın tesiri altına girer. 11868 km2 genişliği olan ilde nüfus yoğunluğu 64’dür. Denizden yüksekliği 428m’dir. 2000

nüfus sayımına göre toplam nüfusu 870291’dir.

DağlarHonaz Dağı: 2571 metre

Karcı Dağı: 2308 metreSazak Dağı: 1143 metre Beşparmak Dağı: 1307 metre Maymun Dağı: 1733 metredir. Elma Dağı: 1805 metre Büyük Çöke-lez Dağı: 1840 metre Kızılhisar Dağı: 2241 metre Burgaz (Bul-kaz) Dağı: 1990 metre. Eşeler Dağı: 2254 metre. Sandıras Dağı: 2294 metre. Babadağ: 2308 metre. Bozdağ: 2421 metre. Akdağ: 2449 metre.

İLİMİZİN SU KAYNAKLARI

AkarsularBüyük Menderes: Ege Böl-

gesinin en büyük nehri olan Büyük Menderes nehrinin toplam uzunluğu 529 km’dir. Nehrin Denizli il sınırları için-deki uzunluğu 194 km’dir.

Çürüksu: Uzunluğu 101 km, il içi uzunluğu 96 km, debisi 9,26 m3/sn’dir. Suyu çok kireçli olduğu için bu adı almaktadır. Akçay (Bozdoğan Çayı): Uzunluğu 157 km, il içi uzunluğu 70 km, debisi 17,37 m3/sn’dir.

Kaynağını Bozdağ ve Sand-raz dağlarından almaktadır. Dalaman (Gireniz) Çayı: Uzun-luğu 201 km, il içi uzunluğu 81 km, debisi 17,37 m3/sn’dir. Kufi Çayı: Uzunluğu 97 km, il içi uzunluğu 32 km, debisi 3,34 m3/sn’dir.

Banaz Çayı: Uzunluğu 170 km. il içi uzunluğu 13 km’dir. Hamam Çayı: Uzunluğu 48 km, il içi uzunluğu 17 km’dir.

Gökpınar Çayı: İl içi uzun-luğu 38 km, debisi 2,86 m3/sn’dir. Yenidere: İl içi uzun-luğu 70 km, debisi 2,46 m3/sn’dir. Derbent Çayı: İl içi uzunluğu 32 km, debisi 1,00 m3/sn’dir.

Göller

Doğal GöllerAcıgöl (Çardak Gölü): Tek-

tonik oluşumlu bir göldür. Yüzölçümü 41,34 km2’dir. Çardak ilçesi ile Afyon-Dazkırı ilçesi arasında yer almaktadır.

Beylerli (Çaltı) Gölü: Acı-gölün 20 km güneybatısında-dır. Derinliği azdır. En derin yeri 4 m’dir. Yüzölçümü 4,12 km2’dir.

“Kutsal Hac Yolu” olarak bilinen İzmir-Efes yolunun sonun-da bulunması; İzmir’i Mezopotamya’ya bağlayan, Anado-lu’ yu kuzey ve gü-neyden ayıran fetih ve kervan yollarının üzerinde bulunma-sı, Denizli’ ye ayrı bir önem kazandırmak-tadır.

DEN

İZLİ

‘09

71

Karagöl: Yüzölçümü 0,20 km2, denizden yüksekliği 1.250 m’dir. Akarsularla beslenen bir krater gölüdür. Çambaşı ve Bozkurt ilçesinin üs-tünde, çamlar arasında yer alan 3-4 gölden oluş-maktadır. Suları tatlıdır.

Süleymanlı Gölü: Yüzölçümü 1,05 km2, de-nizden yüksekliği 1.150 m’dir. Buldan ilçesi sınırları içerisindeki Süleymanlı yaylasında ve Sazak düzlüğündedir.

Işıklı Gölü: Yüzölçümü 65,87 km2, denizden yüksekliği 814 m, en derin yeri 8 m’dir.

Kartal Gölü: Denizli ili, Beyağaç ilçesinin gü-neyindeki Çiçekbaba dağının zirvesinin kuzeye bakan yamacında yer alır. Denizden yüksekliği 1.903 m’dir.

Baraj GölleriHizmette OlanlarGökpınar Barajı, Adıgüzel Barajı, Işıklı Gölü

Depolaması, Beylerli Göleti, Tavas Göleti ve Su-laması.

Ovalar Çürüksu ve Denizli Ovası: Çömleksaz köyün-

den başlayan ova, Pamukkale’nin altından, Bü-yük Menderes (Sarayköy) ovasına karışır. Ovayı Çürüksu sular. Yüzölçümü 150 km2, denizden yükseltisi 100 ile 600 metre arasında değişir. Ovada Pamuk, buğday, mısır yetiştirilir.

Büyük Menderes ve Sarayköy Ovası: Doğudan Honaz Dağı, kuzey ve kuzeydoğudan Çökelez Dağı, kuzeybatıdan Sazak Dağı, güney ve güney-batıdan Babadağ ile çevrilidir.

Ovayı Büyük Menderes akarsuyu sulamak-tadır. Yüzölçümü 200 km2, denizden yükseltisi 70-500 metre arasında değişir. Ovada Pamuk, buğday, mısır yetiştirilir.

Tavas Ovası: Ovanın kuzeydoğu ucunda Ta-vas, güneybatı ucunda, Kale ilçeleri yer alır. Yü-zölçümü 300 km2 dir. Deniz seviyesinden yük-sekliği 950 metredir. Buğday, tütün ve nohut yaygın olarak üretilen tarım ürünlerindendir.

Kaklık Ovası: Honaz Dağının kuzeyinden do-ğuya doğru uzanır. Yüzölçümü 60 km2, deniz-den yüksekliği 600 metredir. Sulu tarım yapıl-maktadır. Pamuk ve buğday en çok yetiştirilen ürünlerdir.

Hanabat Ovası: Acıgöl’ün batısındadır. Ku-zeyden Maymun Dağı, güneyden Söğüt Dağları ile çevrilidir. En çok buğday yetiştirilir.

Acıpayam Ovası: Tavas ovasının doğusunda, Serinhisar ilçesi ve Kızılhisar Dağları bitiminde, yüzölçümü 443 km2, denizden yüksekliği 850 metredir. Buğday, tütün ve nohut gibi kurakçıl ürünlerin çokça yetiştirildiği bir ovadır.

Çivril ve Baklan Ovaları: Kuzeyde Yorga, gü-neyinde Bozdağ ve Beşparmak Dağları, doğusun-da Akdağ, batısında Çökelez Dağı ile çevrilidir. Çivril ve Baklan ovalarını B. Menderes akarsuyu sular. Yüzölçümü 920 km2 dir.

Yaylalar Yukarı-Aşağı Erikli Yaylası: Honaz’a 10 km.

mesafededir. Etrafı tamamen çam ağaçları ile kaplı geniş düz bir arazidir.

Lala Bağlar Yaylası: Honaz ilçesine 3 km.’lik mesafede, etrafı çam ormanları ile kaplı, fazla büyük olmayan düz arazidir.

Süleymanlı Yaylası: Buldan ilçesine asfalt yol ile bağlı 8 km.lik bir mesafededir. Geniş düzlük bir alandadır.

Taşdelen Yaylası: Babadağ ilçesine 5, Saray-köy ilçesine 20 km’lik mesafede olup, stabilize

72

yol ile bağlıdır. Hisarköy’de “Attuda” antik kenti vardır.

Yatağan Yaylası: Kasabaya 12 km. uzaklıkta, yolu asfalttır. Çadır kurularak konaklama yapılabilmektedir.

Topuklu Yaylası: Beyağaç ilçesine 15 km.lik stabilize yol ile bağlıdır.

Karagöz Yaylası Kapuz Mağarasının da yer aldığı bu yayla, Çameli ilçesin-dedir.Çam ağaçlarıyla kuşatılmış bu yaylada bol su bulunmaktadır.

Yeryüzü Şekilleri ve RakımıDenizli ili yüzey şekilleri bakımından

dalgalıdır. Alçak ve yüksek ovalar, yayla-lar ve dağlar birbirini tamamlar. Arazisi denizden yüksektir. Deniz yüzeyine en yakın yer Sarayköy ilçesi olup, 170 metre rakımındadır. Denizli 428, Buldan 609, Güney 800, Çal ve Çardak 850, Acıpayam ve Tavas 950, Çivril 975, Kale 1000, Ça-meli ise 1359 metre rakımındadır.

Alçak kısımlar; Böceli, Goncalı, Sa-rayköy ve Denizli ovaları ile Buldan il-çesinin Büyük Menderes vadisidir. Karcı Dağı’nın kuzey eteklerine düşen Denizli kent merkezi, meğilli bir arazi üzerinde bulunur ve bu arazi hafif tepeler dizisi ile Çürüksu vadisindeki alçak ovalardan ayrılır.

DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER, SOSYAL VE KÜLTÜREL YAPI

İklim ve Bitki ÖrtüsüDenizli ili Türkiye coğrafi harita-

sında, Ege bölgesinde olmasına rağmen, iklim olarak Ege bölgesinin iklimi tama-

men görülmez. Kıyı kesiminden iç bölge-lere geçit yerinde olduğundan, az da olsa iç bölgelerin karasal iklimi hissedilir. Ege bölgesi ikliminden, sıcaklık olarak biraz düşük farklılıklar görülebilir. Denizli ilinde, dağlar ekseriyetle denize dik ola-rak uzandığından denizden gelen rüzgar-lara açık bulunmaktadır. Kışlar ılık ve yağışlı geçmektedir. Denizli meteoroloji istasyonu verilerine göre yıllık sıcaklık or-talaması 15,7 derece, yıllık yağış miktarı ise toplam 556,3 mm. civarındadır.

Bol su kaynaklarına sahip olması ne-deni ile il sınırları içinde ormanlık ara-ziler önemli bir yer tutmakta ve toprak-larının yarıdan fazlası ova ve yaylalardan oluşmaktadır.

Nüfus ve Yapısı2000 yılı genel nüfus sayımı so-

nuçlarına göre Denizli’nin nüfusu 850.029’dur. Nüfusun 413.914’ü (%49) şehirlerde, 436.115’i (%51) ise kırsal bölgelerde yaşamaktadır. Denizli’de şe-hirleşme oranı %49 (Türkiye genelinde % 65, Ege Bölgesinde % 62), yıllık nüfus artış hızı ‰ 11,58, kilometrekare başı-na düşen kişi sayısı ise 73’tür. Denizli ili şehirleşme oranının ve yıllık nüfus artış hızının hem Ege Bölgesi ortalamaların-dan hem de Türkiye değerlerinden düşük olduğu görülmektedir. Benzer şekilde, ilin nüfus yoğunluğu da Ege Bölgesi ve Türkiye rakamlarından düşük seviyelerde seyretmektedir.

Denizli’nin yıllar itibarı ile nüfus artış değerleri incelendiğinde, 1980’li yıllar-dan itibaren nüfusun daha hızlı artmakta olduğu görülmektedir. Bunun nedeni, do-ğumdan ziyade ildeki hızlı sanayileşmeye bağlı olarak ilin almakta olduğu göçtür.

Tablo 3’te de görüldüğü gibi Denizli’nin net göç hızı ‰ 15 olarak belirlenmiştir.

Eğitim Bir ilin sosyal alt yapısı, söz konusu

ilin kalkınmışlık düzeyinin başlıca gös-tergeleri arasında yer almaktadır. Eğitim altyapısı nitelikli eleman yetiştirme yö-nünden, sağlık altyapısı ise sağlıklı birey-lere sahip olma açısından büyük önem arz etmektedir. Denizli ilinde Milli Eğitimin hareketlenmesi Cumhuriyetin kuruluşu ile başlar. Bu tarihten itibaren ilk ve orta dereceli okulların hızla arttığı görülmek-tedir. Türkiye’de ilk defa karma bir oku-lun Denizli İl Merkezinde öğretime açıl-mış olması halkın eğitime çok öncelerden beri önem verdiğinin kanıtıdır.

DEN

İZLİ

‘09

73

Yüksek Öğrenim Pamukkale Üniversitesi 1992 yılında

kurulmuş olup, 6 Fakülte, 14 Yükseko-kul, 3 Araştırma Enstitüsüne sahiptir. 2006-2007 Eğitim - Öğretim yılında toplam öğrenci sayısı 23.561’ dir.

Halen üniversitemizde 88 Profesör, 65 Doçent, 334 Yardımcı Doçent, 189 Öğretim Görevlisi,67 Okutman, 622 Araştırma Görevlisi ve 46 Uzman olmak üzere toplam 1.411 akademik personel görev yapmaktadır. Pamukkale Üniversi-tesinde eğitim hizmetleri Çamlık ve Kı-nıklı Kampüslerinde verilmektedir.

İlk, Orta ve Yükseköğretim Öğrenci Yurdu Durumuİlimizde Yüksek Öğretim Kredi ve

Yurtlar Bölge Müdürlüğü yurtlarının ya-tak kapasitesi 4056 olup kayıtlı öğrenci

sayısı ise 3.921 kişidir. Bunlar Merkez 3750 kişi kapasiteli Pamukkale Yur-du, 96 Kişi Kapasiteli Honaz Öğrenci Yurdu,210 kişi kapasiteli Bekilli Öğren-ci Yurdudur.

Honaz Öğrenci Yurdu Başbakanlık Sosyal Dayanışma Vakfına ait,Bekilli Öğ-renci Yurdu ise İl Özel İdaresi katkıla-rıyla sağlanan binalarda hizmet vermek-tedir. Pamukkale Yurdu yurt kapasitesi itibariyle ülke genelinde 8. sırada bulun-maktadır. Doluluk oranında Pamukkale Yurdu % 99 kapasitenin üzerinde hizmet vermektedir.

SağlıkSağlık hizmetlerinde ise 11 Devlet

Hastanesi, 1 Göğüs Hastanesi, 4 Özel Hastane, 1 Üniversite Hastanesi bulun-

makta, ayrıca Aile Hekimliği çerçevesine; Aile Sağlığı ve Toplum Sağlık Merkezine dönüştürülen 128 sağlık ocağı ve 260 Aile Hekimliği hizmet vermektedir. Sağ-lık kurumlarımızın toplam yatak mevcu-du 1.982 ’dir.

Kamu sektöründe 1274, özel sektör-de de 99 adet olmak üzere toplam 1.373 doktor görev yapmakta olup, doktor başına 619 nüfus düşmektedir. Ayrıca Sağlık Bakanlığımızca sözleşmeli olarak çalıştırılan 13 doktor, 7 Sağlık Memuru, 5 Sağlık Teknikeri, 2 Hemşire, 49 Ebe bulunmaktadır.

2007 yılında İlimiz genelinde 1.000 kişiye düşen:

Hekim sayısı : 1,6Sağlık Personeli sayısı : 4,7Toplam Sağlık Personeli sayısı : 6,3İlimizde 54.848 yeşil kartlı vatandaş

bulunmaktadır. Ayrıca Sosyal Riski Azalt-ma Projesi(SRAP) kapsamında yıl içinde Temel Sağlık Hizmetlerinden yararlanma şartı ile 0-6 Yaş grubu 136 çocuk nakit yardım almaya hak kazanmıştır. Bunun yanında; İl Genelinde 1.345kişi; Mer-kezde 154, İlçelerde 1.191 çocuk ‘ŞNT (Şartlı Nakit Transferi) Sağlık’ yardımı, 4.373 öğrenci; Merkezde 645, İlçelerde 3.728 öğrenci olmak üzere ŞNT Eğitim yardımından faydalanmaktadır.

KÜLTÜREL YAPIEge bölgesinin ikinci büyük kenti

olan ilimiz; tekstil, ticaret, sanayi sektör-lerindeki hamleleri yanında özellikle doğa harikası olan ve “UNESCO” tarafından da koruma altına alınan Pamukkale sa-

yesinde turizm sektöründe de önemli bir merkez haline gelmiştir. Turizm faali-yetlerinin diğer sektörler üzerindeki et-kisi dikkate alındığında bu potansiyelin Denizli ekonomisine katkısının yadsına-maz olduğu görülecektir. Fakat, asıl olan bundan sonra katkının daha ne kadar süreceği ve nasıl arttırılması gerektiğidir. Turizm açısından önemli bir güzergahta yer alan ilimiz Afrodisias’a komşu olup,

bünyesinde Colossae, Tripolis, Hierapo-lis ve Laodikya gibi antik şehirleri,beyaz ve kırmızı renkli travertenleri, termal te-sisleri ile önemli bir uygarlık beşiğidir.

Kutsal hac yolu olarak bilinen İzmir-Efes yolunun sonunda bulunması, İzmir’i Mezopotamya ya bağlayan Anadolu’yu kuzey ve güneyden ayıran fetih ve kervan yollarının üzerinde olması Denizli ye ayrı

74

bir önem kazandırmaktadır. Sahip olduğu turizm potansiye-li açısından, tatil turizminden daha çok, tur çekiciliğine sahip bir il konumundadır.

Tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerimizin alternatif tu-rizm hareketleri ile iç ve dış turizm pazarına sunulması ve turizm sezonunun tüm yıla yaygınlaştırılabilmesi için ili-mizin turizm potansiyelini kı-saca özetleyecek olursak;

İlimizde KütüphaneDurumuİlimiz Merkezinde 4, İlçe-

lerimizde 27 adet olmak üzere toplam 31 adet kütüphane bu-lunmaktadır.

Belediye KonservatuarıKurtuluş savaşı yıllarında

Mehmetçiğin erzak ihtiyacı-nı karşılayan Külahçıoğlu Un Fabrikası’nı Türkiye’de örneği görülmeyecek bir hızla resto-re ettik ve Denizli Belediyesi Konservatuarı olarak halkımı-zın hizmetine açtık.

2005 yılında sadece 10 branşta eğitim verilirken Külahçıoğlu’nun devreye gir-mesiyle bu sayı 24’e çıktı. Ay-rıca Mehter Takımı, Halk Mü-ziği Orkestrası, Bando Popüler Topluluğu, Çok Sesli Halk Mü-ziği Korosu, Halk Oyunları faa-liyetleri sürdürülmeye başlandı. Kent Orkestrasının ise kuruluş çalışmalarına başlandı.

Eğitim sistemi ise üniversi-telerde olduğu gibi 2-3 kişilik gruplara dönüştürülerek verim arttırıldı. Külahçıoğlu, Denizli Belediyesi Konservatuarı’nın olanaklarını derlemeler konu-sunda da arttırdı. Yöremizin kaybolmaya yüz tutmuş tür-külerini, yeni nesillere akta-rabilmek amacıyla derleyerek

kültürümüze kazandırıyoruz. Burada üretilenlerle sadece 2006 yılı içerisinde 72 etkinlik gerçekleştirildi.

Yöresel Yemek KültürümüzDenizli’de geleneksel yemek

türleri ve beslenme alışkanlık-ları sürmektedir.

Kedi börülcesi çorbası, Mer-cimek çorbası, Domates çorba-sı, kuru börülce çorbası, Tarha-na çorbası, ovmaç çorbası gibi yöreye özgü çorba türleridir. Et yemeklerinin başlıcaları tas kapaması, kumbar dolması, sir-keli et, nohutlu et, Tandır,kol dolması, ciğer sarma, saçta iş-kembedir.

Denizli mutfağının temeli-ni sebzeli yemekler oluşturur. Özellikle patlıcan yemek çeşit-leri çoktur. Kuru patlıcan dol-ması, patlıcan gözlemesi gibi vb. Taratorlu börülce salatası, ebe gümeci salatası, filiz sala-tası Yöreye özgün salata türle-ridir.

Gezilecek Tarihi KültürDeğerlerimiz

İpekyolu Projesi ÇalışmalarıTurizm alanındaki gelişme-

ler dünya ekonomisinde özel-likle son yıllarda giderek artan bir önem kazanmaktadır.

Dünyada en hızlı gelişen sektörlerden biri olan turizmin hacmi, son 40 yılda, yıllık orta-lama yüzde 7,4’lük bir ivme ile artış kaydetmiştir. Turizmdeki bu gelişme sürerken, Türkiye’de de turizm yatırımlarına verilen önem giderek artmış ve son yıllarda da dünyadaki tanıtım çabalarının da sonucu olarak turizm sektöründe çarpıcı ge-lişmeler kaydedilmiştir. Kül-

tür ve Turizm Bakanlığınca, değişen tüketici tercihlerini de göz önüne alarak turizmin çeşitlendirilmesi, ülke sathına yaygınlaştırılması, değerlendi-rilmemiş turizm potansiyeline işlev kazandırılması amacıy-la, ülkemizin tüm yörelerinde mevcut doğal ve kültürel değer-lerin araştırılması ve turizme kazandırılması çalışmalarını yürütmektedir.

Bu çalışmalardan biri olan “İpek Yolu–Han ve Kervansa-rayların Turizme Kazandırıl-ması” projesi kapsamında; Kül-türel mirasımızın en önemli unsurlarından ve çoğu doğaya, çevresel etkenlere yenik düşmüş olan han ve kervansarayların korunması, bir koruma kullan-ma dengesi içerisinde yaşatıla-rak “Tarihi ıpek Yolu”nun can-landırılması planlanmıştır.

KervansaraylarımızAkhan Kervansarayı Denizli–Afyon karayolunun

7. Km.sinde bulunan han, aynı adı taşıyan köyün hemen giri-şinde yer alır. Anadolu Selçuk-lularının batıdaki son kervansa-raylarından olan ve iki kitabesi bulunan Ak Han sultan hanları şemasına uymakla beraber, ol-dukça küçük bir handır.

Han’ın iki kitabesi bulun-maktadır. Kapalı olan kısmı 1253 (H.651) yılında, avlu 1254 (H.652) de tamamlan-mıştır. Yaptıran Vali Seyfettin Karasungur bin Abdullah’tır. Kitabede II. İzzettin Keykavus’un adı geçmektedir. Simetrik bir plan göstermeyen kervansaray açık ve kapalı bö-lümlerden oluşmaktadır. Top-lam 1100m2’lik bir alan üze-rine oturmakta olup, kare bir avlu ve derinlemesine dikdört-gen bir holden oluşmaktadır.

DEN

İZLİ

‘09

75

Kapalı mekan derinlemesine iki sıra paye ile üç sahına ayrılmıştır.

Ortada bulunan sahın yan sahınlardan daha geniş ve yüksek tutulmuştur. Üst kısım tonoz ile örtülmüştür. Sivri kemerli niş biçiminde portali, basık kemerli giriş kapısı ile yarım metre dışa taşmıştır. Üzerinde bulunan kitabe-si ile oldukça sade bir görünüşe sahiptir.

Kapalı mekanın simetrik düzenlemesine karşın avluda asimetrik bir plan karşımıza çıkmaktadır. Avlu girişinin sağ tarafındaki bölümde, iki katlı mekanlar, bir eyvan ve iki kapalı birim yer almasına rağmen, diğer tarafta revaklar ve kapalı mekana bitişik tonozlu iki mekan yer almaktadır.

Çardakhan Kervansarayı Denizli–Afyon karayolunun solunda ve

Çardak ilçe merkezinin içinde bulunan bu han, portali üzerindeki yedi satır kitabesine göre, Alaeddin Keykubat zamanında, onun azad-lı kölesi ve emirlerinden Esededdin Ayaz bin Abdullah el Şahabi tarafından yaptırılmıştır. 1230 (H.627) yılı Ramazan ayında bitirilmiş ve kitabesine göre “Ribat” olarak yapılmıştır. Doğu-batı doğrultusunda inşa edilen han, ol-dukça geniş kare avlusu ve altı bölümlü, beş şahından oluşan holü ile sultan hanlarının sa-deleşmiş bir benzerini oluşturmaktadır.

Eski Evler ve Mimariİlimizde, Selçuklu ve Beylikler dönemine

ait birkaç yapı ayakta kalabilmiştir. Bunlar-dan; 13.yy. Selçuklu döneminde inşa edilen, Çardak Han ve Akhan Kervansarayları, mimari özellikleri bakımından diğer Selçuklu Hanları-na benzerler. Gene bu döneme tarihleyebilece-ğimiz Çal-Mahmutgazi Köyü’nde Mahmutgazi Türbesi ile 15.yy. Osmanlı türbe mimarı ka-rakteri arz eden Baklan bucağı Hüsamettin Dede türbesini sayabiliriz.

Zamanın tahribine uğrayan köprülerden tespit edebildiğimiz iki köprü bulunmaktadır.

Hamam olarak; 14.yy. Beylikler dönemin-

de inşa edildiği anlaşılan ve il merkezi Uçan-cıbaşı mahallesinde bulunan, Uçancıbaşı ha-mamı, Türk hamam mimarisi plan şemasıdır. Yukarıda sözünü ettiğimiz yapılarda malzeme olarak erken döneme ait olanlarda tuğla-moloz ve kesme taşlarla birlikte yer yer devşirme mal-zeme de kullanılmıştır, köy yerleşim yerlerinde ise ucuz malzeme olan kerpiç ve taşın birarada kullanıldığı görülmektedir.

İlin özel bir mimari özelliği bulunmamak-tadır. Ege Bölgesi yöresinde görülen yapılarda-ki mimari özellikler görülmektedir.

Tarihi CamilerimizKayı Pazarı CamiÇal-Süller kasabası yolu üzerinde şapcılar

köyündedir.Günümüze caminin sadece mina-resi kalmış olup, bölge kayı boyundan gelen Türklerin pazar yeri oluşundan dolayı bu ismi almıştır.

Kale Cevher Paşa CamiDenizli-Muğla karayolu güzergahındaki

Tabae Ören Yeri içinde bulunan Cevher Paşa Camii dikdörtgen planlı,kuzey tarafında son cemaat yeri,kuzeybatı köşesinde minaresi yer almaktadır.

Sportif FaaliyetlerEğitim etkinlikleri yanında Denizli sportif

faaliyetler yönünden de iyi durumdadır. Fut-bol Süper Liginde ilimizi 1998 yılından bu yana temsil eden Denizlispor Kulübümüzün müsabakalarında kullanılan Denizli Atatürk Stadı’nın seyirci kapasitesi 17.500 kişi olup, gece maçlarına da hitap edebilecek durumda-dır. Stat ülke genelinde tel örgüsü olmayan ilk stat olma özelliği ile de önem arz etmektedir.

İl ve İlçelerimizde 2007 yılı Haziran ayı sonu itibarıyla toplam 53 futbol sahası vardır; bunlardan 29 tanesi çim saha olup, 24’ü top-rak sahadır. Toprak sahaların çimlendirme ça-lışmaları daha çok İl Özel İdaresinden sağlanan katkılarla devam etmektedir.

76

DOĞAL KAYNAKLARDenizli’de maden üretiminde

öncelik krom yataklarındadır. İlin krom yatakları Beyağaç ve Acıpa-yam’ da bulunmaktadır. Çivril, Güney, Buldan, Beyağaç ve Kale’de linyit; Çardak Acıgöl’de sodyum sülfat; Sarayköy Kızıldere’de jeoter-mal enerji; Tavas ve Acıpayam’da manganez; Acıpayam, Merkez ilçe, Kale ve Tavas’ta manyezit; Sarayköy’de kükürt; Honaz’da alçıtaşı; Tavas’ta bakır; Çal ve Sarayköy’de kurşun ve çinko; Mer-kez ilçe, Pamukkale, Akköy, Kara-hayıt, Honaz ve Çal’da traverten ocakları; Merkez ilçe, Akdağ, Kızıl-cabölük, Çivril, Kurudere’de mer-mer yatakları bulunmaktadır.

MTA Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak faaliyetleri yürütülen Ege Bölge Müdürlüğümüz bölge sınırları içinde maden aramaya yö-nelik çalışmalarına 1975 yılından bu yana devam etmektedir. Denizli ilinde bulunan maden varlığını da Kurumumuz çalışmalarıyla ortaya çıkarılmış bulunmaktadır. Krom, linyit, jeotermal enerji, mermer, traverten başlıca olmak üzere önemli potansiyele sahiptir.

İlimizde bulunan madenlerin listesi tenör ve rezerv miktarı tablo halinde belirtilmiştir.

2006 güz dönemi ile 2007 yılı ilkbahar ve yaz dönemleri İlimizde yaşanan %38,3 oranındaki yağış azlığının bitkisel üretimde yaklaşık %38 oranında verim kayıplarına neden olacağı tahmin edilmektedir. Bitkisel üretimdeki verim düşüklü-ğü hayvansal üretimde de zincirle-me etkilere neden olacağından et, süt, balık ve yumurta üretimlerinde de azalmalar meydana gelecektir.

FİZİKİ ALTYAPI

UlaştirmaDenizli ili kara, demir ve hava-

yolu ulaşımı olanaklarına sahiptir.

Denizli iki ayrı karayolu ile İzmir’e bağlanmıştır.

Bunlardan biri Manisa üzerin-den, diğeri Aydın üzerinden kuru-lan bağlantılardır. Denizli - Aydın - İzmir karayolunu izleyen demir-yolu da kentin, Ege Bölgesinin en büyük kenti İzmir ile bağlantısını sağlamaktadır. Denizli’nin Ankara ile karayolu bağlantısı Afyon üze-rinden, demiryolu bağlantısı ise, Afyon-Kütahya-Eskişehir üzerin-den kurulmuştur.

Karayoluİlimiz önemli yolların geçiş gü-

zergahında bulunduğundan özellik-le yaz aylarında yollarımızda trafik yükü artmaktadır. Bu çerçevede karayolları ile köy yollarının stan-dardının yükseltilmesi çalışmaları devam etmektedir. Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca belediye hu-dutları içerinde kalan devlet ve il yolları karayolları yol ağından ge-çici olarak çıkartılarak belediyelere devri yapılmıştır.

İstanbul - Denizli arası 662 km. olup, yaklaşık 10 saatte Denizli’ye ulaşılmaktadır. İstanbul’dan her yarım saatte bir otobüs hareket et-mektedir. Ankara - Denizli arası 479 km. olup, 7 saatte Denizli’ye ulaşılmaktadır. Ankara’dan her yarım saatte bir otobüs hareket et-mektedir. İzmir - Denizli arası 236 km. olup, 3.5 saatte Denizli’ye ula-şılmaktadır. Antalya - Denizli arası 297 km. olup, 4 saatte Denizli’ye ulaşılmaktadır.

DemiryoluKara ulaştırmasının yanında

atıl durumda bulunan demiryolu ulaşımının da devreye sokulması ve canlandırılması için yapılan hat yenileme ve kapasitesinin artırıl-ması sonucunda çimento ve top-rağa dayalı sanayilerde kullanılan hammaddelerin ulaşımı da rahatla-

tılmaya çalışılmaktadır. 2007 yılı Haziran sonu itibariyle il genelinde TCDD işletmesine ait 103 km. de-miryolu uzunluğu hat bulunmakta, haftanın her günü yük ve yolcu ta-şıması devam etmektedir.

Hava Ulaşımı1991 yılında askeri havaalanı

olarak hizmete açılan ve 2001 yı-lından itibaren de Uluslararası ta-rifeli uçak seferlerine başlanan Çar-dak Havaalanın idari yapılanması tamamlanarak önümüzdeki günler-de yeni terminal binasıyla hizmet vermeye başlayacaktır. Kalan bö-lümünün Aralık ayında bitirilmesi planlanmış olup, çalışmalar hızlan-dırılarak bu sürenin Ekim ayına çekilmesi sağlanmalıdır. Her gün Denizli-İstanbul, İstanbul-Denizli arasında hava ulaşımı sağlamakta-dır. 2006 yılında tarifeli ve tarife-siz uçak seferleri ile iç hatlarda top-lam 129.317 yolcu taşınmıştır.

HABERLEŞMEİlimizde telefonsuz yerleşim bi-

rimi bulunmamakta olup, toplam santral kapasitesi 290.978, çalışan abone sayısı 272.707, Kablolu TV. Abone sayısı 10.565’dir. İl gene-linde Radyo ve TV. Yayınlarından sorunsuz olarak faydalanılmakta-dır.

ENERJİHızla gelişen sanayi ile birlik-

te Denizli’de enerji ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Çevre Kanunu hüküm-lerinin uygulamaya geçirilmesi ile 1994 – 1997 yıllarında ilde ener-ji darboğazı yaşanmıştır. Her ne kadar termik santrallerin kamu yararı açısından geçici olarak dev-reye alınmasına karar verildiyse de, kapatma kararı verilen santrallerin Denizli ilini doğrudan besleyen santraller olması, enerji sıkıntısını gündeme getirmiştir.

DEN

İZLİ

‘09

77

İlimizdeki Adıgüzel Barajı, Buldan Barajı, Gökpınar Barajımızın halen faaliyetini sürdür-mekte olup, bunlardan sadece Adıgüzel Barajı enerji üretimi yapmaktadır.

Adıgüzel Barajımızın kurulu gücü 149,57 MW. Yıllık ortalama enerji üretimi de 598,40 GWh/yıl, özel sektöre ait işletmelerin ise kurulu gücü 79,36 MW Yıllık ortalama enerji üretimi de 309,92 GWh/yıl’dır.

İlimizde 2006 yılı sonu itibariyle tüketilen enerji miktarı 1.761.108.122 KWH olup, kayıp kaçak enerji miktarı ise 106.476.317 KWH ile %6,05’tir. Türkiye’de 35 C derecenin üstünde jeotermal akışkanı içereren 170 adet jeotermal saha bulunmaktadır.

Pamukkale Özel Çevre Koruma Bölgesi Pamukkale doğal yapısı ve barındırdığı tari-

hi değerleri ile önemli bir turistik merkez olup, termal su kaynakları, travertenler ve Hierapolis antik kentinden oluşmaktadır. Dünya mirası listesinde yer alan Pamukkale’nin doğal ve ta-rihi çevresinin korunması amacıyla Bakanlar Kurulu’nun 22/10/1990 tarih ve 90/1117 sa-yılı kararı ile Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmiştir.

Pamukkale Özel Çevre Koruma Bölgesindeki kanalizasyon altyapı sisteminin ve arıtma tesisi-nin yapımı çalışmaları Çevre ve Orman Bakanlı-ğı tarafından yaptırılmakta dır.Bu çalışma dahi-linde Akköy, Pamukkale ve Karahayıt Beldeleri ile Yeniköy ve Develi köylerinin kanalizasyon altyapı sistemleri tamamlanmıştır.

Pamukkale Özel Çevre Koruma Bölgesinde yapılan işlemlerden Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı’nın görüşü alınmaktadır. Bölgedeki kanalizasyon şebekesinin inşaatı tamamlanmış, arıtma tesisi faal olup, Deşarj İzin Belgesi ve-rilmiştir.

İlimizdeki Organize Sanayi Bölgelerine Ait Bilgiler

1. Organize Sanayi BölgesiBölge, 24.01.1975 tarih ve 7/9359 sayılı

Bakanlar Kurulu kararı ile resmen kurulmuş-tur. 1984 yılında altyapısı ihale edilerek, 1985 yılında inşaatına başlanılmıştır ve 1988 yılının Haziran ayında da tamamlanmıştır. Deniz-li merkezine 18 km mesafede, Denizli-Afyon karayolu üzerinde, Gürlek Köyü Mevkiinde 3.000.000 m2 lik alan üzerinde kurulmuştur. Ancak 1996 yılında bölgenin güneyinde yer alan 641.216 m2 lik alan istimlak edilerek toplam 3.641.216 m2 ye çıkmış ve inkişaf çalışmaları neticesinde parsel sayısı 159 a yükselmiştir. Ay-rıca bölgenin doğusunda kalan yaklaşık 110 ha. Alanın bölgeye dahil edilmesi çalışmaları devam etmektedir.

1.Organize Sanayi Bölgesinde 159 adet muhtelif büyüklükte sanayi parseli bulunmakta ve parsel tahsisi %100 olup, parsel büyüklükleri 5.000 m2 ile 110.000 m2 arasında değişmekte-dir. Bölgenin toplam alanı 3.641.216 m2 olup, net parsel alanı 2.325.000 m2 dir. Geri kalan 1.331.450 m2 ise yeşil alan, yol, park ve sos-yal tesislerden oluşmaktadır. Organize Sanayi Bölgesindeki tesislerin sektörel dağılımı aşağıya çıkarılmıştır.

Bölgede bulunan fabrikalarda toplam 623 kişi yönetici, 1.605 kişi teknik, 1.545 kişi büro elemanı, 18.610 işçi olmak üzere toplam 21.769 civarında çalışan bulunmaktadır. Bölge-nin toplam istihdam kapasitesi 30.000 kişidir. Bölgede; Bölge Müdürlüğü İdari Binası, Ticaret Merkezi (15 işyeri), Jandarma Karakolu, PTT Binası, Banka (3 adet), Kreş, İtfaiye, Lojmanlar, Konferans Salonu, Kafeterya, 112 Acil Sağlık İstasyonu, SSK Sağlık İstasyonu, Tekstil Mes-lek Lisesi, Spor Tesisleri ve Cami bulunmakta-

78

dır. Ayrıca 28 Ocak tarihinde Temeli atılan OSB Dispanser inşaatı tamamlanmak üzeredir.

10.000 m2 kapalı alanı olan Fuar binası, fuar organizasyon-ları gerçekleşmektedir.

Organize Sanayi Bölgesi elektrik enerjisini bünyesinde Birlik Enerji A.Ş. tarafından inşaa edilen Elektrik Enerji Santralı tarafından karşılan-maktadır. Elektrik şebekesi ve trafolar O.S.B. Müdürlüğüne aittir. Elektrik işletmesi ve şebekenin bakım ve onarımı O.S.B. Müdürlüğü tarafından yapılmaktadır.

Organize Sanayi Bölgesi do-ğalgaz şebekesi yapımı çalışma-larına 2003 yılı temmuz ayın-da başlanmış ve 16 temmuz 2005 tarihinden itibaren kul-lanılmaya başlanmıştır. Aynı ihale kapsamında İçme Suyu Şebekesi de projelendirilmiştir ve çalışmalar tamamlanmış-tır. Organize Sanayi Bölgesin-de kurulan arıtma tesisi Ocak 1998 tarihinde tamamlanarak, hizmete açılmıştır. Günlük ka-pasitesi 42.000 m3’dür. Arıtma tesisi fiziksel(mekanik), kimya-sal, biyolojik arıtma ve çamur susuzlaştırma ünitelerinden oluşmaktadır.

Denizli Deri Organize Sanayi BölgesiDeri Organize Sanayi Böl-

gesi Kaklık Kasabası, Elmalı

Tepe Mevkiinde, Denizli-Afyon Karayoluna 4 km tali yol bağ-lantılı, şehir merkezine 34 km uzaklıkta ve 205 hektar alan üzerinde 16.12.1997 tarihinde yer seçimi yapılmıştır.

Deri Organize Sanayi Böl-gesinin 1998 yılı içersinde ÇED Raporu hazırlanıp, Çevre Bakanlığından onaylattırılmış-tır. 630.000 m2 istimlakı ya-pılan arazinin tapusu alınarak, arazinin halihazır haritaları tamamlandı. Ayrıca Jeolojik Etüdü Pamukkale Üniversi-tesi tarafından tamamlanmış ve Afet İşleri Genel Müdür-lüğünce onaylanmıştır. İmar planı ve parselasyon işlemleri tamamlandı. Ayrıca Jeolojik Etüdünü Pamukkale Üniversi-tesi tarafından tamamlanmış ve Afet İşleri Genel Müdürlüğün-ce onaylanmıştır. İmar planı ve parselasyon işlemleri tamam-landı ve tapular alındı. Su araş-tırması için DSİ ile çalışmalara başlandı. Deri Organize Sanayi Bölgesinde 79 adet sanayi par-seli, 1 adet arıtma tesisi alanı, 1 adet sosyal tesis alanı, 3 adet dükkan yeri ve etrafında 50 metre genişliğinde sağlık koru-ma bandı bulunmaktadır.

Deri Organize Sanayi Böl-gesine 2003 yılı sonuna kadar 115.000.000.000. TL kredi verildi. 2004 yılı yatırım prog-ramına ilk etapta 60 ha. arıtma dahil karekteristiği ile (300 Mil-

yar TL) dahil edilmiştir Altya-pı projeleri (Yol, su, kanalizas-yon...), 07.10.2003 tarihinde ihaleyle 179.500.000.000.-TL ile ARTEK Müh. Ltd. Şti.ne verilmiştir. Ancak altyapı pro-jeleri bitirilemediği için 2004 yılında yatırım programında yer alan 300 milyar TL kulla-nılamamıştır. Altyapı projeleri 2004 yılı sonunda bitirilmiştir. Ayrıca Mart 2004 tarihinde içme ve kullanma suyu temini için 16.000.000.000.-TL ye 4.850 m2 kuyu yeri arsası satın alınmıştır. 2005 yılı yatırım programına 448.380.00 YTL kredi tahsis edilmiştir.

Altyapı inşaat(atıksu, yağ-mur suyu, içme suyu ve yol) ihalesi 21.07.2005 tarihinde Bakanlığımızda yapılmış olup, % 62.85 indirimle GÜVENÇ Yapı Üretim San. Tic. Ltd.Şti.’ne verilmiştir. Keşif bedeli 2005 yılı tahmini birim fiyat-ları ile 6.131.862.00 YTL dir.

Çardak Özdemir Sabancı Organize Sanayi BölgesiDenizli’ye 60 km mesafede

Çardak İlçesi, Havaalanı Mev-kiinde 3.225.913 m2 alanda 08.10.1996 tarihinde yer seçi-mi yapılmış, ayrıca Uluslararası niteliğe sahip hava alanına 2 km uzaklıkta olup, Denizli Serbest Bölgesine (DENSER) ile sınır komşusu olan Organize Sanayi Bölgesinin altyapı çalışmaları

DEN

İZLİ

‘09

79

1997 yılı sonunda bitirilmiştir. Altya-pı inşaatları için 13.495.221 USD’lık harcama yapılmıştır. Devletten hiçbir finansman desteği alınmaksızın gerçek-leştirilen bölge Türkiye’deki ilk özel Or-ganize Sanayi Bölgesi ünvanına sahip-tir. Toplam 98 sanayi parseli (en küçük parsel 25.000 m2) 2 adet yeşil alan, 1 adet sosyal tesis ve idari bina (132.000 m2), 1 adet su deposu alanı, 1 adet tır parkı ve gümrükleme alanı (36.500 m2) bulunmaktadır. Arsa tahsisi yapılan parsellerden 50 adet parselin tapuları sanayicilere verilmiştir. Ekonomik kriz dolayısıyla arsa tahsisi yapılan sanayici-ler yatırımlarını gerçekleştirememiştir. 2 tesis işletmeye açılmıştır. Bunlardan birisi prefabrik yapı elemanları, diğeri plastik eşya imalatı yapmaktadır. 2 adet tesiste 11 kişi çalışmakta olup, toplam istihdam kapasitesi 10.000 kişi tahmin edilmektedir. Sağlık ocağı ve PTT inşa-atları tamamlanmıştır.

Acıpayam-Yumrutaş Organize Sanayi BölgesiAcıpayam ilçe merkezine 13 km

mesafede, Yumrutaş Kasabasına 4 km mesafede İşgen Pazarı Mevkiinde, 490 hektar alanda 27.03.1998 tarihinde yer seçimi yapılmıştır. Bakanlığa in-tikal eden bölgenin kuruluş protokolü 12.04.2001 tarihinde onaylanarak tü-zel kişiliği tescil edilmiştir.

Bölge 4.009.414 m2’lik sahayı kapsamakta, bunun 2.789.663 m2 si Denizli Sanayi Odasına tahsis edilmiş olup,1.219.751 m2 si şahıslara aittir. Bölgenin halihazır haritası ve imar pla-nı yaptırılmış olup, şu anda imar pla-nının arazi üzerindeki aplikasyonu ve 18. Madde uygulaması için Yumrutaş Belediyesi ile koordineli çalışmalar ya-pılmaktadır. Müteşebbis Heyeti Denizli Sanayi Odasıdır.

Denizli Mermer Organize Sanayi Bölgesi:Ülkemizdeki maden sanayinin itici

gücünü teşkil eden mermer, ilimizde tekstilden sonra alternatif bir yatırım haline gelmiştir. Bunda en önemli etken

ülkemizde bugüne kadar yapılan jeolo-jik çalışmalar sonunda açığa çıkarılan 1077.1 milyon m3 görünür mermer re-zervinin 72 milyon m3’ü ile 5.404 mil-yon m3 olan toplam traverten rezervinin 552 milyon m3’ünün ilimiz sınırları içersinde bulunduğunun tespit edilme-sidir. İlimizde 90 adet yüksek kapasite-li faaliyet gösteren mermer fabrikası ile 72 adet ocak seviyesinde işletme bulun-maktadır. Bu ocak ve fabrikalarda yak-laşık 400.000 m3 blok mermer üretimi-nin yanında 8.500.000 m2 yıllık kesim yapılabilmektedir. Ayrıca bu fabrika ve işyerlerinde yaklaşık 3000 kişi istihdam edilmektedir. İlimizdeki mermer sektö-rünün yıllık cirosu ise 150-200 milyon $ arasında değiştiği hesaplanmaktadır.

Bu itibarla ilimizdeki mermer ocak-larından çıkarılıp işlenecek olan mermer madenlerinin çevreye zarar vermeden toplu bir şekilde işlenerek pazarlama işleminin yapılabilmesi için, ilimizde Mermer Organize Sanayi Bölgesi kurul-ması çalışmaları başlatılmıştır. Bunun üzerine 14-18.07.2003 tarihlerinde Bakanlığımız elemanlarının mahallinde yapılan incelemeleri sonucunda Honaz İlçesi, Dereçiftlik Köyü, Kocadüz ve Esefli mevkilerindeki alanların uygun olacağı düşünüldüğünden, konuyla il-gili Bakanlıklarla (Milli Savunma Ba-kanlığı, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı) yazışmalar yapılmıştır.

Ancak 01.16.2004 tarihinde Ba-kanlığımızdan gelen yazıda söz konusu bu iki alanın Milli Savunma Bakanlığı, DSİ ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba-kanlığı Maden İşleri Genel Müdürlü-ğünce uygun görülmediği bildirilmiştir. Ancak bahsedilen alanda maden şirket-lerinin ferdi müracaatları değerlendiri-lerek, yer seçimi izinler de verilmiştir.

22.06.2005 tarihinde Denizli Deri OSB Yönetim Kurulunun başvurusu ve aynı tarihli Valilik oluru ile Deri OSB. Nin kullanılmayacak bölümünde Mer-mer OSB. Krulması için yeniden çalış-malar başlatılmıştır.

Yapılan çalışmalar sonuçlandırılarak 30.11.2005 tarihinde tüm ilgili kurum

ve kuruluşların temsilcilerinden oluşan Yer Seçimi Komisyonu Toplantısı ya-pılmış her hangi bir olumsuzluk tespit edilmemiştir. Yeniden seçilen yer hak-kında çalışmalar hızla sürmektedir.

Çal Denizler OrganizeSanayi Bölgesi, Tavas OrganizeSanayi Bölgesi

Sulama İmkanlarıDenizli İlinin toplam 376.738 ha

tarım alanı içinde sulanır ve sulanabi-lir olan miktar 189.461 hektar olup, 129.395 hektarı sulanmaktadır. Su-lamaya açılacak olan 60.066 hektar alan içerisinde proje çalışması devam eden (25.611 ha) ve inşaatı devam eden (34.455 ha) alanları kapsamaktadır.

Toplam sulanan alanın 16.655 hek-tarı halk sulaması, 85.527 hektarı DSİ sulaması, 27.213 hektarı ise mülga Köy Hizmetleri sulaması şeklindedir.

EKONOMİK DURUMİl Bazında ve Bölge İle Karşılaştır-

malı Olarak Temel Göstergeler

Kiyaslamali Temel Göstergelerİlimizin Kıyaslamalı Temel Göster-

geleri Ek-3 tabloda gösterilmiştir.

Gayri Safi Yurtiçi Hasila Büyüme Hizi Ve Oranlari2000 yılı Gayri Safi Yurtiçi Hası-

la 1987 yılı fiyatlarıyla 1 trilyon 817 milyar liradır. Kişi başına düşen Gayri Safi Milli Hasıla ise yine aynı yılın fi-yatlarıyla, 1.763.004 bin liradır. 2000 yılında 2001 yılı fiyatlarıyla Kamu Ya-tırım Harcamaları 23.011 milyar lira iken, bu rakam 2001 yılında 27.568 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Kişi başına düşen kamu yatırım harcamaları 2000 yılında 16 milyon lira ile Türki-ye genelinde 52. sırada yer almaktadır. Kişi başına düşen kamu yatırım harca-maları Ege bölgesi ortalamasının çok altında seyretmektedir.

2000 yılında 2001 yılı fiyatlarıyla genel bütçe gelirleri 251.051 milyar lira

80

iken, bu rakam 2001 yılında 250.339 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Kişi başına genel bütçe gelirleri 2000 yılında 186 milyon lira ile, tüm iller arasında 18. sırada yer almak-tadır.

2000 yılında teşvik belgeli yatırımlar bel-ge adedi 100, yatırım miktarı 91.996 milyar lira olup, 5621 kişiye yeni istihdam yaratıl-mıştır. 2001 yılında ise teşvik belgeli yatı-rımlarda, belge adedi 58’e düşerken, yatırım miktarı 92.705 milyar liraya çıkmış, ve 2782 kişiye istihdam yaratılmıştır. Toplam banka mevduatı 2000 yılında (2001 yılı fiyatlarıy-la), 874.765 milyar liradır. Kişi başına düşen toplam banka mevduatı ise 1.037,5 milyon liradır. Toplam banka kredileri 769.158 mil-yar lira olup, kişi başına düşen toplam banka kredileri 912.3 milyon liradır. İl bazında Gay-ri Safi Yurtiçi Hasıla, bir yıl içerisinde, ilde üretilen tüm nihai mal ve hizmetlerin parasal değeri olarak tanımlanmaktadır. 2000 yılında Denizli ilinde cari fiyatlarla, kişi başına düşen GSYİH 1.763.004 bin liradır. Türkiye gene-linde cari fiyatlarla kişi başına düşen GSYİH değeri 1.760.850 liradır. Bu durumda Deniz-li ilinde 2000 yılı itibariyle kişi başına düşen GSYİH Türkiye ortalamasına yakın olup ve 81 il arasından 1987 yılı fiyatlarıyla 15. sıra-da bulunmaktadır. Bu tablodaki dikkat çekici unsurlardan biri, Denizli ilinin Türkiye eko-nomisinin 1999 yılında yaşadığı krizden diğer illere göre göreceli olarak daha az etkilendiği-dir. 1994’yaşanan krizin dış konjonktürden bağımsız, içsel olması nedeniyle Denizli 0.4 oranına bir küçülme yaşamış, 1999 yılında ise küçülme oranı 1.2 oranında gerçekleşmiştir. Ancak komşu illerde yaşanan 9.2 oranında ki küçülme ile karşılaştırıldığında Denizli’nin son derece başarılı bir şekilde kriz yönetimi uyguladığı ve iç pazardan çok dış pazarlara dönük çalışmasının avantajını kullandığı söy-lenebilir.

KAMU YATIRIMLARIİlimizde 2006 yıl sonu itibariyle çalışma

yapılan toplam 704 projenin toplam proje bedeli 1 Milyar 230 Milyon YTL, yılı ödene-ği 298,8 Milyon YTL, bu ödenekten yapılan

harcama tutarı ise 228.7 Milyon YTL dir. Yatırımlarımızın ortalama nakdi gerçekleşme oranı % 76,5 fiziki gerçekleşme oranı da % 66’dır. 2006 yılı DPT İller Kamu yatırımları listesi ve sektörlere göre dağılımı Ek-5 tabloda gösterilmiştir.

Kuruluşlarımız, ilimiz genelinde 31 Ara-lık 2006 tarihi itibariyle 704 projede çalışma yapmaktadır. Bu projeleri incelediğimizde; 427 proje bitmiş, 161 proje devam etmekte,

DEN

İZLİ

‘09

81

19 proje ihale aşamasında, 97 projeye de çeşitli nedenlerle başlanamamıştır. İlimizde 2007 yılı Haziran sonu itibariyle çalışma yapılan toplam 977 projenin toplam proje bedeli 1 Milyar 401 Milyon YTL, yılı ödeneği 362,9 Milyon YTL, bu ödenekten yapılan harcama tutarı ise 137.85 Milyon YTL dir. Yatırımlarımızın ortalama nakdi gerçekleşme oranı % 38 fiziki gerçekleş-me oranı da % 36,8’dır. Kuruluşlarımız, ilimiz genelinde 30 Haziran 2007 tarihi itibariyle 977 projede çalışma yapmaktadır. Bu projeleri incelediğimizde; 264 proje bitmiş, 461 proje devam etmekte, 57 proje ihale aşamasında, 195 projeye de çeşitli nedenlerle başlanamamıştır.

İÇ TİCARETDenizli Ticaret Odası verilerine göre, Deniz-

li ilinde 2007 yılında yeni kurulan şirketlerin ekonomik faaliyet alanları itibarı ile dağılımına bakıldığında 161 şirketin toptan ve perakende ticaret, 130 şirketin imalat, 86 şirketin inşaat, 27 şirketin eğitim, 10 şirketin finansal aracılık faaliyetleri, 26 şirketin ulaştırma, depolama ve haberleşme, 6 şirketin gayrimenkul kiralama, 49 şirketin tarım – ormancılık, 38 şirketin ma-dencilik ve taş ocakçılığı, 22 şirketin otelcilik ve lokantacılık, 17 şirketin de sağlık hizmet-leri ve 43 şirketin ise diğer hizmet alanlarında faaliyette bulunmak üzere kurulduğu belirlen-miştir.

İstihdam İstatistikleri ve Sosyal Güvenlik2007 Eylül ve Ekim ayı rakamları ile

Denizli’de 247.743 kişi sosyal güvenlik kapsa-mındadır. Ülke genelinin %1.72’sini oluşturan istihdam edilenlerin en fazla kayıtlı olduğu ku-rum 145.348 kişi ile SSK’dır. Sosyal güvenlik kapsamında yer alanların erkekler 181.5218 kişi ile %73,27’lık bir pay alırken, kadınlar 66.222 kişi ile %26,73’lük bir oran oluştur-muşlardır. Emekli Sandığı 32.829 kişi ile ilde, sosyal güvenlik kapsamında çalışanların en az olduğu kurumdur. (Tablo 66)

Tarım, Sanayi ve Hizmetler Sektörü Bazında İlimize Ait Temel GöstergelerDenizli’nin sanayi ve turizmde göstermiş

olduğu bu gelişmenin yanında toplam 376.738 hektarlık tarım alanına sahip olması nedeniyle tarım ve hayvancılık yönünden de ileri düzey-dedir. Tarım Reformu Programının alt bileşeni

olan “Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı” 16 ilde pilot olarak uygulanmakta olup, ilimiz de bu iller arasında yer almaktadır. Bunda DSİ sulama çalışmaları ve Köy Hizmetleri toplulaş-tırma ve drenaj çalışmalarının payı büyüktür.

İl genelinde 376.738 hektar tarım alanının 129.395 hektarı sulanan arazi, 34.455 hektarı sulama çalışmaları inşaatı devam eden, 25.611 hektarı sulama etüt çalışmaları aşamasında olup, 187.277 hektarlık alan da sulanma-maktadır. Sulamaların 16.655 hektarı Halk, 85.527 hektarı DSİ ve 27.213 hektarı da İl Özel İdaresine aittir.

İlin Tarımsal Üretimdeki Bitkisel Ve Hay-vansal Ürünlerin Toplam Değerlerinin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla Oranları incelendiğinde, tarla ürünleri ile meyvelerin önemi ortaya çık-maktadır. Toplam pazarlanan bitkisel üretim içinde tarla ürünlerinin değeri 539.160.290, meyvelerin değeri 398.747.220, sebzelerin de-ğeri 114.783.100, örtü altı yetiştiriciliğinin değeri ise 3.622.805 YTL olarak gerçekleşmiş-tir.

Tarla ürünleri içerisinde ilk beş sırayı Hu-bubat, Tütün, Nohut, Pamuk, Fiğ ve Ayçiçeği almaktadır. Sebzeler içerisinde domates, kar-puz, kavun, hıyar ve havuç öncelikli ürünler-dendir. Meyvelerden ise en çok üzüm, elma, zeytin, nar ve şeftali yetiştirilmekle birlikte son yıllarda kirazda önemli bir artış kaydedilmekte olup, bunları diğer meyveler takip etmektedir.

Denizli yöresinde ayrıca 16.783 hektarlık alanda hayvancılık sektöründe kullanılmak üzere yem bitkileri de üretilmektedir. Denizli ilinin tarım ve canlı hayvan sayıları EK-9 Tab-lolarda yer almaktadır.

Denizli İlinin hayvansal ürün değerleri in-celendiğinde et, süt ve yumurtanın İlin hayvan-sal ürünlerden sağladığı gelir içindeki önemi dikkat çekmektedir. Son yıllarda Valiliğimizce genel bütçe imkanlarına ilave olarak İl Özel İdaresi bütçesi, Sosyal Yardımlaşma ve Daya-nışma Fonu gibi kaynaklardan modern hayvan-cılık tesislerinin kurulmasına teşvik edilmek-tedir. Hayvancılığın alt yapısı tamamlanmış, organize sanayi bölgeleri kurma çalışmaları başlatılmıştır. Bu çerçevede ilimiz Sarayköy İlçesinde Hayvancılık Organize Sanayi Bölgesi müteşebbis heyeti oluşturularak kurma çalış-maları devam etmektedir.

Ülkemizin % 26’sı, İlimizin ise % 46‘sı Or-manlık Alandır.

82

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIDENİZLİ İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV’in üyesi olan illere dönük olarak ha-

zırladığı programlar kapsamında aday üye statü-sünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konusunda seminerler verildi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi başlığı altında yapılan toplantılar Philip Morris/Sabancı’nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçekleştirildi. Bu kapsamda 11-12 Mayıs 2006 tarihlerinde yapılan eğitimde 151 kişilik katılım sağlanırken iki günlük eğitim ilk gününde Prof.Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Genişlemesi, Avrupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Ana-yasası, Türkiye-AB İlişkileri konularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB’nin Ticaret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulamaları; Prof. Dr. İge PIRNAR AB’nin Tu-rizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Gereken

Kurallar; Doç.Dr. Yaşar UYSAL AB’nin Tarım Politikaları, Tam Üyeliğin Türk Tarımına Ola-sı Etkileri; Yrd.Doç.Dr. Esin TAYLAN AB’nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Birliği ve Rekabet Kuralları, Rekabetin Korunması Hak-kındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatapları ve Uygulamaları, Muafiyet, Hakim Durumun Belir-lenmesi; Yrd.Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ ler ve Rekabet Politikası, Girdi Maliyet-leri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskinden Ko-runma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri konularında katılımcıları ay-dınlattılar.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine dayalı ola-

rak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorum-luluk projesi olarak başlattığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Denizli Stratejik Hedef Toplantısı 6/7 Ekim 2001 40 Katılımcı ile yapılmıştır.Denizli Önceliklendirme Toplantısı 29 Mart 2003 49 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 11/12 Mayıs 2006 151 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

Termal Turizm AB Uyum Semineri 28 Mayıs 2008 39 Katılımcıya sertifika verilmiştir.

DEN

İZLİ

‘09

83

olan illerde gördüğü ilgi yeni ortak pro-jeleri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odakların güçlü desteği, seminerler sıra-sında ortaya atılan yeni fikirler ve öne-riler, bölge illerinin sorunlarına yönelik yeni çözümlemelerin araştırılması istek-leri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sürdürme konusunda teşvik etti.

28 Mayıs 2008 günü ESİAD işbir-liği ile Denizli’de düzenlenen ve yarım

gün süren eğitimde Dokuz Eylül Üniver-sitesi İşletme Fakültesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Prof. Dr. İge PIRNAR AB Turizm politikalarını kısaca ortaya koy-duktan sonra Termal ve Sağlık Turizmi alt başlığı altında sektörden bilgiler verdi.Ardından söz alan Prof. Dr. Zeki KARA-GÜLLE, sağlık turizmini 3 ana başlığa ayırarak Tıbbi (Medikal) Turizm, Ter-mal/Kaplıca/Talasso Turizmi ve SPA/Wellness Turizmi kavramlarını açıkla-

dı. Ülkemizde köklü bir geleneğe sahip olan kaplıcalara değindi; Ege Bölgesi ve Denizli’nin zengin termal, mineralli su ve çamur kaynaklarına dikkat çekti.

Sektör deneyimlerini katılımcılar-la paylaşan Balçova Termal Turizm ve Otelcilik Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Turabi ÇELEBİ, sektördeki yatırımla-rın başarılı olması nelere dikkat edilmesi gerektiğini, Denizli termal turizminin nasıl geliştirilebileceğine ilişkin fikirler verdi.

3

6

723

Kamu

Eğitim

Sivil Toplum

Özel sektör

SEKTÖREL DAĞILIM

DENİZLİ İLİ KATILIMCI PROFİLİ

3

9

9

11

4

20'li yaşlar

30'lu yaşlar

40'lı yaşlar

50'li yaşlar

60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI

84

KÜTA

HYA

‘09

Zeus Tapınağı

Antik çağlarda sırası ile Hitit, Frigya, Lidya, Pers, Makedonya, Bitinya ve Bergama uygarlıklarının egemenliği altına girmiş olan yöre daha sonra Roma İmparatorluğu hakimiyetine geçmiş ve Roma İmparatorluğu’nun ikiye ayrılmasının ardından da Bizans (Doğu Roma) topraklarına dahil olmuştur.

Kütahya

85

Kütahya’nın kuruluş dönemi kesin olarak tarihlendi-rilememekle beraber M.Ö. 1500 yıllarında ilk yerle-şimlerin gerçekleştiği varsayılmaktadır. Ünlü masalcı Ezop’un ve Evliya Çelebi’nin doğduğu yer olarak bili-

nen Kütahya’nın eski çağlardaki adı “Kotis’in şehri” anlamına gelen Kotiaion’dan gelmektedir. Antik çağlarda sırası ile Hitit, Frigya, Lid-ya, Pers, Makedonya, Bitinya ve Bergama uygarlıklarının egemenliği altına girmiş olan yöre daha sonra Roma İmparatorluğu hakimiyetine geçmiş ve Roma İmparatorluğu’nun ikiye ayrılmasının ardından da Bizans (Doğu Roma) topraklarına dahil olmuştur. Böylece bölge, Hı-ristiyanlığın önemli merkezlerinden biri haline gelmiş ve bu dönem 1071 Malazgirt Zaferi’nin ardından Anadolu Selçuklu Devleti’nin ilk hükümdarı olan Kutalmışoğlu Süleyman Şah’ın kardeşi Melik Mansur tarafından 1074 yılında fethedilinceye değin devam etmiştir. Haçlı Se-ferleri esnasında çeşitli zamanlarda Bizanslılar tarafından ele geçirilen bölge Germiyanoğlu Beyliği hakimiyetinin ardından Osmanlı İmpara-torluğu topraklarına dahil olmuştur.

COĞRAFİ YAPIKütahya İli, Ege Bölgesinin kuzeydoğusunda, İç Batı Anadolu bö-

lümünde yer almaktadır. Ege Bölgesi’ni İç Anadolu Bölgesi’ne bağla-yan bir geçiş alanı niteliğindeki il, 38°70’ ve 39°80’ kuzey enlemle-ri ile 29°00’ ve 30°30’ doğu boylamları arasında bulunmaktadır. İl, toplam 11.875 km2’lik yüzölçümü ile Türkiye topraklarının %1,5’ini oluşturmaktadır. Kütahya İli, kuzeyden ve kuzeybatıdan Bursa’nın İnegöl, Keles ve Orhaneli; kuzeydoğudan Bilecik’in Bozüyük; doğudan Eskişehir’in Merkez ve Seyitgazi; güneydoğudan Afyon’un İhsaniye, Merkez ve Sincanlı; güneyden Uşak’ın Banaz ve Merkez; güneybatıdan Manisa’nın Demirci ve Selendi, batıdan ise Balıkesir’in Dursunbey ve Sındırgı ilçeleri ile çevrilidir.

İl sınırları içerisinde toplam 520 köy, 75 belediye ve Merkez İlçe ile beraber 13 ilçe bulunmaktadır. Kasaba ve ilçe belediyelerinin top-lam sayısı 75’dir. Kütahya’nın ilçeleri; Merkez, Altıntaş, Aslanapa,

Kütahya Evleri

Kütahya Kalesi

Ünlü masalcı Ezop’un ve Evliya

Çelebi’nin doğduğu yer olarak bilinen Kütahya’nın

eski çağlardaki adı “Kotis’in şehri” anlamına

gelen Kotiaion’dan gelmektedir.

86

Çavdarhisar, Domaniç, Dumlupınar, Emet, Ge-diz, Hisarcık, Simav, Şaphane, Pazarlar ve Tav-şanlı olmaktadır. Genelde toplu yerleşim yapısına sahip olan Kütahya’da 150 adet “köyaltı yerle-şim yeri” vardır. İl topraklarının yarıdan fazlası dağlık kesimlerden, yaklaşık üçte birlik bölümü platolardan ve geriye kalan yerler de ovalardan oluşmaktadır.

İl sınırları içerisinde yer alan önemli dağlar ve bu dağların yükseklikleri şöyledir: Akdağ 1.300 m, Eğrigöz Dağı 1.931 m, Yellice Dağı 1.764 m, Gümüşdağ 1.901 m, Yeşildağ 1.533 m, Türkmen Dağı l.826 m, Şaphane Dağı 2.120 m, Murat-dağı 2.308 m ve Simav Dağları 1.800 m. İlde bulunan başlıca akarsular ise Koca Çay, Porsuk, Felent, Emet ve Kocasu çayları ile Gediz ırma-ğıdır. Doğal oluşum özelliğinde göl bulunmayan ilde Ağaçköy Regülatörü, Enne, Kayaboğazı, Çav-darhisar, Söğüt, Porsuk ve Beşkarış Baraj Gölleri ile Çerte, Gümele, Yenice ve Kuruçay Göletleri yapay göller olarak sulama ve diğer amaçlara yö-nelik olarak hizmet vermektedir. İldeki tek doğal göl olan Simav Gölü DSİ’nce 1967 yılında sahada açılan drenaj kanalları ile kurutulmuş olup, göl alanındaki 5 km2’lik araziler Toprak Reform Mü-dürlüğünce çevredeki köy halkına tarımsal amaçlı kullanılmak üzere kiraya verilmiştir. Simav Göl-cük yayla merkezinde bir adet tabii göl mevcuttur. Göletlerin ve barajların beslendiği kaynaklar, su alma yapısından itibaren derinlikleri, alan ve hac-mi aşağıda verilmiştir.

Kütahya’daki önemli ovalar arasında Kütahya, Aslanapa, Altıntaş, Tavşanlı, Örencik ve Simav Ovaları bulunmaktadır. İlde toplam 13 ilçe bu-lunmaktadır. Bu ilçelerin sahip oldukları yüzöl-çümleri aşağıda sunulmaktadır.

DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER, SOSYAL VE KÜLTÜREL YAPI

İklim ve Bitki ÖrtüsüKütahya ilinin iklim yapısı Ege, Marmara ve

İç Anadolu iklimleri arasında bir “geçiş iklimi” özelliklerini sergilemektedir. İlde, İç Anadolu ka-

rasal ikliminin sıcaklık özellikleri ile Marmara İklimi’nin yağış özellikleri bir arada bulunmakta-dır. Kış mevsimlerinde soğuk ve kar yağışlı hava koşulları görülmekte, sık sık don olayına rastlan-maktadır.

Aşırı sıcakların görülmediği yaz aylarında yaz kuraklığı da seyrek olarak gerçekleşmektedir. İklim ve sıcaklık şartları bakımından her üç böl-genin özelliklerini taşır. Sıcaklık şartları İç Ana-dolu, yağış şartları Marmara Bölgesi tesiri altın-dadır. Kütahya’nın batı kesimlerinde, Gediz ve Simav Ovalarında ortalama denizden yüksekliğin nispeten düşük olmasından dolayı daha yumuşak iklim özellikleri bulunmaktadır. Kütahya ilinde yağışlar ilkbahar ve sonbahar ile kış aylarında görülmekte olup yazları genellikle kurak geçmek-tedir. Ortalama yıllık yağış miktarı 491 mm ile 683 mm arasında değişmektedir. En fazla yağış Simav’da, en az yağış Tavşanlı İlçesindedir. Özel-likle II. Alt Bölgede yağışın yıl içerisinde dağılımı yıllar itibarıyla farklılık gösterdiğinden, bazı yıl-lar tarımsal üretimi kısıtlayıcı en önemli faktör yağış olmaktadır.

Kütahya Meteoroloji İstasyonu uzun yıllar ölçüm değerlerine göre yıllık sıcaklık ortalama-sı 10,6 °C’tır. Kütahya’da en soğuk geçen aylar Ocak ve Şubat, en sıcak geçen aylar ise Temmuz ve Ağustos aylarıdır. İlde en fazla yağış, Aralık ve Ocak, en az yağış ise Temmuz ve Ağustos ayla-rında görülür. Yıllık yağış ortalaması 546,6 mm dir. Kütahya’da yıllık ortalama rüzgar hızı 1.6 m/s olup, hakim rüzgar kuzeybatı istikametinde-dir. En kuvvetli rüzgar hızı 24.8 m/s ile kuzey-batı rüzgarı (lodos) olmaktadır. Ayrıca, kuzeyden esen Yıldız ve güneybatıdan esen Lodos da etkili olmaktadır.

Deniz seviyesinden ortalama 969 m yüksek-liğe sahip olan Kütahya iline ait meteoroloji öl-çüm sonuçları aşağıda sunulmaktadır. Genellikle engebeli yer şekillerinin bulunduğu ilde özellikle kuzey, batı ve güney kesimler ormanlık alanlar açısından oldukça zengindir. İlin doğal bitki ör-tüsünü oluşturan bitki gruplarını dört ana grupta sınıflandırmak mümkündür:

Kütahya ilinin iklim yapısı Ege, Marmara ve İç Anadolu iklimleri arasında bir “geçiş iklimi” özelliklerini sergilemektedir.

İlde, İç Anadolu karasal ikliminin sıcaklık özellikleri ile Marmara İklimi’nin yağış özellikleri bir arada bulunmaktadır. KÜ

TAH

YA ‘0

9

87

• İğne yapraklı Ormanlar• Meşe çalılıkları ve Ormanlar• Söğüt ve Kavak dizileri• Stepler (Bozkırlar) Domaniç ve Merkez ilçelerde

Kızılçam ve Karaçam ormanları, iç kesimlerde Mazı Meşesi, Saçlı Meşe ve Lübnan Meşesi’nden oluşan meşe ormanları, Emet ve Tavşanlı da Ar-dıç ve Karaçam ormanları, Gediz ve Simav’da Kestane, At Kestanesi ve Kızılçam ormanları yaygındır.

Kuru orman alanlarının bir bö-lümünde görülen Kızılçam toplu-lukları ile kimi maki türleri, bitki örtüsünün ayrı bir özelliğini oluştu-rur. Ege ve Marmara kıyılarında ol-duğu gibi, kızılçamların altını, akça ağaç, sakız ağacı ve katran ardıcı gibi maki türleri kaplar.

Demografik Özellikler Cumhuriyetin ilanını müteaki-

ben vilayet statüsüne kavuşan Kü-tahya ili nüfus büyüklüğü bakımın-dan 81 il içinden binde 0.96 ile 34. sırada, orta büyüklükte bir il duru-mundadır. İlk nüfus sayımının ya-pıldığı 1927 yılında Kütahya’daki toplam nüfus 303.641 olarak tespit edilmiştir. İlk sayımda nüfus artış hızı ‰ 16.93 olarak gerçekleşmiş-tir. İldeki nüfus artışı yıllar itibariy-le yükselen bir trend izlemiş, ancak 1955 nüfus sayımında ani bir düşüş göstererek 330.978’ne gerilemiştir. 2000 Yılında yapılan son nüfus sa-yımında Kütahya il nüfusu 656.903 kişi olarak tespit edilmiştir.

1990 yılı nüfus sayım sonuçları-na göre, Kütahya ilinin net göç hızı ‰ -9’dir. Bu göç hızı ile Kütahya, Ege Bölgesi’nde bulunan iller ara-sında Afyon’dan sonra en fazla göç veren il durumundadır.

Cinsiyet ve Yaş YapısıKütahya’da ki erkek nüfusun ka-

dın nüfusa oranının, ülke genelinden çok farklı olmadığı görülmektedir.

1927-1950 döneminde erkek nüfu-sun büyüklüğü kadın nüfusun bü-yüklüğünden daha azdır. İlde 1927 yılında her 100 kadın için 86 erkek bulunmakta iken erkek nüfusun ka-dın nüfustan daha hızlı artması ne-deniyle 1955 yılında her 100 kadın için 101 erkek bulunmaktadır. Bu yıldan sonra artma eğilimine giren cinsiyet oranı, 1975 yılında 106 değerini almıştır. 2000 yılında Kü-tahya ilinde her 100 kadın için 102 erkek bulunmaktadır.

Sosyal Yapı: Eğitim ve SağlıkBir ilin sosyal alt yapısı, söz ko-

nusu ilin kalkınmışlık düzeyinin başlıca göstergeleri arasında yer al-maktadır. Eğitim altyapısı nitelikli eleman yetiştirme yönünden, sağlık altyapısı ise sağlıklı bireylere sahip olma açısından büyük önem arz et-mektedir.

Eğitimİl genelinde toplam 419 okulda

95.516 öğrenci, 5.309 öğretmen nezaretinde eğitim öğretim faali-yetleri sürdürülmektedir. İlde okur-yazar oranı % 98’dir.2006 – 2007 öğretim yılında okullaşma oranları okul öncesinde %17, ilköğretimde % 99,9, ortaöğretimde (genel + mes-leki ve teknik liseler) %59,5 olarak gerçekleşmiştir. Ortaöğretim seviye-sinde hem genel olarak liseler, hem de mesleki ve teknik liseler bulun-maktadır. Lise ve dengi okulların 32’si genel, 36’si mesleki-teknik ortaöğretim okullarıdır. Genel lise-lerde okullaşma oranı % 87, mesleki teknik liselerde % 84’tür.

Kütahya ilinde kademelere göre öğrenci, öğretmen ve öğretmen ba-şına düşen öğrenci verileri aşağıda sunulmaktadır. İlköğretim okulla-rında bulunan derslik sayısı 3.086 ortaöğretim okullarında bulunan derslik sayısı 1.017’dir.

İlde bulunan Dumlupınar Üni-versitesi 3 Temmuz 1992 tarih ve

3837 sayılı kanunla kurulmuştur. 4 Fakülte ve 2 Enstitünün kuru-luşu da aynı kanunda yer almıştır. Daha önce Anadolu Üniversitesine bağlı olarak faaliyetlerini sürdür-mekte olan Kütahya İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Meslek Yüksekokulu Üniversite’nin teme-lini oluşturmuştur. Dumlupınar Üniversitesi’ne bağlı olarak 7 fakül-te, 22 yüksekokul bulunmaktadır.

2006-2007 Eğitim-Öğretim yılı itibarı ile Dumlupınar Üniversitesi bünyesinde 7 Fakülte, 3 Yükseko-kulu, 13 Meslek Yüksekokulu ve 3 Enstitü’de toplam 31.153 öğrenci ve 831 öğretim elemanı bulunmak-tadır.

SağlıkKütahya’da Sağlık Bakanlığına

bağlı toplam 11 hastane bulunmak-tadır. İlde faaliyet gösteren hastane-lerinin yatak sayısı 1681’dir. Özel hastane ve üniversite hastanesinin bulunmadığı Kütahya’da 185’i uz-man, 243’i pratisyen olmak üzere toplam 428 hekim görev yapmak-tadır. Uzman hekim başına düşen nüfus 3016, pratisyen hekim başına düşen nüfus 2.296, diş hekimi başı-na düşen nüfus da 21.463 kişidir.

Kütahya’da hizmet vermekte

88

olan sağlık personeli sayıları ile sağlık perso-neli düşen nüfusa ilişkin veriler aşağıda su-nulmaktadır.

KÜLTÜREL YAPI1078’de Anadolu Selçuklu devleti tara-

fından fethedilerek Türk-İslam hakimiyetine giren Kütahya, yaklaşık 130 yıl Germiyano-ğulları Beyliği’nin merkezi olmuş ve bilahare Osmanlı Devleti bünyesinde yaklaşık 400 yıl boyunca Anadolu Beylerbeyliği’nin merkezi olarak kalmıştır.

Yüzyıllarca Anadolu’daki önemli merkez-lerden birisi olmanın sonucu olarak Kütahya şehri, kasabası, köyü Türk-İslam kültürü-nün adeta birer mührü olan ve birbirinden güzel sanat eserleriyle donatılmış; camilerle, medreselerle, han ve hamamlarla, çeşmelerle süslenmiştir. Ayrıca geçmişte önemli mede-niyetlerin beşiği olan Kütahya’da ve Frig ve Roma dönemlerine ait tarihi ve arkeolojik değeri yüksek eserler bulunmaktadır. Kü-tahya ili; kültürel ve tarihi zenginlikleriyle, çinicilik, yöresel giyim, halıcılık ve diğer el sanatlarıyla, mimari yapısı ve folklorik değer-leriyle özellikli bir ilimizdir. Antik çağlardan gelen oldukça zengin bir tarihsel – kültürel mirasa sahip olan Kütahya ilinde bu eserle-rin sergilenmekte olduğu çeşitli müzeler ve arkeolojik alanlar bulunmaktadır. İlimizde; arkeoloji müzesi, çini müzesi ve Kossuth (Ma-car evi) müzesi olmak üzere 3 müze; 1 adet antik kent, Aizanoi antik kenti ; “Germiyan sokağı” gibi sivil mimarinin canlı örnekleri bulunmaktadır. İlimizde bulunan 3 müze ve Aizanoi ören yerini 2006 yılı 33.222 kişi zi-yaret etmiştir

Kütahya, sahip olduğu doğal güzellikler, tarih ve kültür zenginliği ve taşıdığı termal kaynaklar ile ülkemizde turizm potansiyeli en yüksek olan illerimizden birisidir. Büyük bir potansiyel mevcut olmakla birlikte turizm gelişmemiş ve oldukça düşük seviyede kalmış-tır. Kütahya sahip olduğu zengin turizm kay-naklarına rağmen yeterli konaklama imkanı-na sahip değildir. İlimizde bulunan termal ve konaklama tesisleri günümüz şartlarında eski ve yetersiz kalmıştır. Kültür ve turizm bakan-lığından işletme belgeli 4 tesisin toplam yatak kapasitesi 588 adettir. Yatırım belgeli 7 adet tesis olup, yatak kapasiteleri 1.127’dir. Kü-tahya, ülkemizde 7 termal turizm merkezine sahip tek ildir.

İl genelinde 18 adet halk ve çocuk kütüp-hanesi, 1 gezici kütüphane ve 1 güzel sanatlar galerisi vardir. Kültür ve turizm müdürlükle-rine bağlı bir kitap satış mağazası bulunmak-tadır. İldeki kütüphanelerin toplam kitap sayısı 147.879 adettir. Kütahya merkez ve il-çelerinde toplam 1.345 adet tescilli taşınmaz kültür varlığı bulunmaktadır.

İlimiz ile ilgili önemli tarihi ve külterel değerler;

Meşhur Türk Seyyahı Evliya Çelebi ve Di-van Edebiyatının kurucularından Şair Şeyhi Kütahya’lıdır.

Dünyada ilk toplu iş sözleşmesi 13 temmuz 1766 tarihinde Kütahya’da fincancı ustaları ile kalfalar arasında yapılmıştır.

Dünyanın bilinen ilk ticaret borsa binası Çavdarhisar-Aizanoi antik kentindedir.

Dünyadaki ayakta kalmış en sağlam Zeus Tapınağı Çavdarhisar-Aizanoi’dedir.

Kütahya Germiyan’a 130 yıl başkentlik, Anadolu Beylerbeyliği’ne 400 yıl merkezlik yap-mıştır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin atıl-dığı Başkomutan Meydan Muharebesi Kütah-ya Dumlupınar ve Zafertepe -Çalköy’de yapıl-mıştır. İlin kültürel dokusunda çini sanatının oldukça önemli bir yere sahip olduğu söylene-bilir. Kütahya’nın Türk çini sanatındaki öne-mi 13. yy.dan beri varlığını sürdüren bir üre-tim merkezi olmasından kaynaklanmaktadır.

Osmanlı devleti’nin duraklama devrinin ardından çini üretiminin İznik yöresinde azalmış, ancak Kütahya’da bu sanat günümü-ze kadar canlılığını devam ettirmiştir.

Kütahya Gençlik ve Spor İl Müdürlüğün-de 28 fahri antrenör, 3 kadrolu antrenör ve 2 sözleşmeli antrenör olmak üzere toplam 33 antrenör, toplam 23 branşta görev yapmak-tadır.

DOĞAL KAYNAKLARİlin en önemli doğal zenginliklerinden

biri de maden kaynaklarıdır. Madenlerin tür olarak çeşitliliği ve rezerv olarak zenginliği ile Kütahya, ülkemizin önde gelen illeri arasında-dır. İlin sosyal ve ekonomik kalkınma sürecin-de önemli rol oynamış olan maden kaynakları arasında kömür, bor, antimuan ve manyezit olmak üzere bir çok maden yatağına ve/veya maden zuhuruna sahip olup, bu özelliği ile madencilik sektöründe ve ülke ekonomisinde çok önemli bir yer tutar. Kütahya yöresinde

Yüzyıllarca Ana-dolu’ daki önemli merkezlerden bi-risi olmanın sonu-cu olarak Kütah-ya şehri, kasabası, köyü Türk-İslam kül-türünün adeta birer mührü olan ve bir-birinden güzel sa-nat eserleriyle do-natılmış; camilerle, medreselerle, han ve hamamlarla, çeşmelerle süslen-miştir.

KÜTA

HYA

‘09

89

bulunan krom, kaolen, feldispat, dolomit, talk, alunit (şap), gümüş ve mermer en önemli yer altı kaynaklarındandır.

İlimiz Türkiye’de 7 tane termal turizm merkezi’ne sahip olan tek il’dir.

n Kütahya- Ilıca Kaplıcaları, n Gediz – Ilıcasu Kaplıcaları, n Gediz – Muratdağı Kaplıcaları, n Emet - Yeşil ve Kaynarca Kaplıcaları, n Simav – Eynal, Çitgöl, Naşa Kaplıcaları, n Hisarcık Esire ( Sefaköy) Kaplıcaları ile , n Tavşanlı-Göbel Kaplıcalarıdır. Bunların dışında başta Yoncalı Kaplıcaları

olmak üzere birçok yerde kaplıca mevcuttur.

Yeraltı Su Kaynakları2006 yılında kütahya şehir su ihtiyacı kayıp-

lar hariç 365.00 lt/sn., 2035 yılında ise 810.00 lt/sn. olarak öngörülmektedir. Kayıpları önle-meye yönelik şebeke yenileme çalışmaları devam etmektedir. Mevcut su kaynaklarının kapasitesi 1.095 lt/sn’dir.

Yerüstü Su KaynaklarıFelent Çayı, Porsuk Çayı, Murat Çayı (Oysu),

Kureyşler Deresi, Kokar Çayı, Avşar Deresi, Ge-diz Çayı , Emet Çayı, Bedir Deresi, Tavşanlı Çayı, Simav Çayı, Hamzabey Çayı

Ormanlar Kütahya’nın en önemli zenginliklerinden

biri ormanlardır. İlin % 52’ sine tekabül eden 612.033 hektar ormanlık alanın % 86’sı koru, % 14’ ü baltalık ormanlardır. Koru ormanları-nın ise % 55’ i normal koru, % 45’ i bozuk ko-rudur. Ormanlık alanların; % 48’i karaçam, % 14’ü meşe, % 6’sı ardıçlık % 5’i kızılçam, % 1’i kayın kaplı olup, kalan % 25’lik alan ibreliler ve yapraklılardan oluşan karışık orman alanla-rıdır. % 1’ lik bölümde ise sedir, göknar, kavak, kestane ve kızıl ağaç gibi türler bulunmaktadır.

2006 yıl sonu itibariyle 233 600 m3 endüstri-yel odun 62 400 ster yakacak odun üretilerek satılmıştır.

FİZİKİ ALTYAPI A. UlaştırmaKütahya, İç Anadolu’yu Ege’ye, Marmara’yı

Ege ve Akdeniz Bölgelerine bağlayan kara ve de-miryollarının kavşağında yer almaktadır. İl ayrı-ca, kuzey – güney transit taşımacılığı güzergahı üzerinde bulunmaktadır. Kütahya’da sanayinin gelişmesi ve ilin sahip olduğu zengin maden ya-takları nedeni ile yoğun karayolu taşımacılığı yapılmaktadır. İlde toplam 961 km karayolu ağı bulunmaktadır. Kütahya il merkezinin ilçeleri-ne, komşu illere ve önemli merkezlere olan uzak-lığı aşağıdaki tabloda verilmektedir.

İlin komşu illere olan uzaklığı aşağıda sunul-maktadır.

Afyon 97Balıkesir 222Bilecik 110Bursa 178Eskişehir 78Manisa 193Uşak 144 İlin en yakın metropole olan uzaklığı:

Bursa:178 km.Kırsal bölgelerinde yaşayan kişi sayısının

328.736 olduğu Kütahya ilinde bu bölgelerdeki toplam asfalt yol uzunluğu 3.838 kilometreyi bulmaktadır. Bu yolların 2.487 km.si I. derece öncelikli yol, 1.351 km’si ise II. derece öncelikli yoldur. İlin kırsal yerleşim bölgelerinde toplam asfalt yol oranı % 52’dir.

Kütahya ilinde kayıtlı 52.314 adet özel oto-mobil bulunmaktadır. İlde 1.000 kişiye düşen özel otomobil sayısı 80’dir. 100 kişiye düşen motorlu kara taşıtı sayısı ise 10,3’tür. Demir-

90

yolları açısından da bir kavşak özelliğine sahip olan Kütahya’da maden kaynaklarının zengin olması sonucu, demiryolu taşımacılığı önem kazanmıştır. İl, Eskişehir üzerinden kuzeye ve doğuya, Balıkesir üzerinden batıya, Afyon üze-rinden güneye ve İç Anadolu’ya bağlanmaktadır. Kütahya il sınırları dahilinde toplam 225 km demiryolu hattı bulunmaktadır. Demiryolu bağ-lantısı olan ilçeler Tavşanlı ve Dumlupınar’dır. Havaalanı ve limanın bulunmadığı Kütahya’ya Uşak (144 km), en yakın liman ise İzmir (334 km)’dir. Altıntaş ilçesinde bölgesel nitelikte ha-vaalanı yapımı kapsamında ön etüd çalışmaları devam etmektedir.

B. HaberleşmeKütahya ili sınırları içindeki bütün yerleşim

birimlerinde şehirlerarası ve uluslararası otoma-tik telefon görüşmesi yapılabilmektedir. Kütah-ya il ve ilçelerinde toplam 177 adet haberleşme santrali kurulu bulunmaktadır. Bu santrallerin toplam kapasitesi; 111.051 şehir, 60.642 köy olmak üzere toplam 171.793’dir. 2006 sonu itibariyle il merkezinde 135 adet internet cafe bulunmaktadır. İl genelinde 4 adet TV yayını, 10 adet radyo yayını, 18 günlük, 12 haftalık, 1 haftada iki günlük ve 1 adet onbeş günde yayım-lanan yerel gazete bulunmaktadır.

C. EnerjiKütahya’da Seyitömer ve Tunçbilek Termik

Santralleri ile Kayaköy Hidroelektrik Santralin-de elektrik enerjisi üretilmektedir. Aşağıda bu santrallerde üretilen elektrik enerjisi miktarına ilişkin veriler sunulmaktadır.

Elektrik Enerjisi Üretim Miktarları2006 yılında üç elektrik santralında üretilen

enerji miktarı 4.1 milyar kw saat’tir.İl genelindeki elektrik tüketimi 2004 yılında

654.494 MWh iken, 2005 yılında % 14,60’lık

artışla 766.346 MWh’a yükselmiş, 2006 yılında kesinleşmemekle beraber ( bir önceki yıla göra 2.41’lik bir artışla 785.311 MWh civarında olması beklenmektedir. Aynı dönem itibariyle sektörlere göre değişim yine bir önceki yıla göre ; meskenlerde % 8,95- resmi dairelerde % 7,86- sanayi işletmelerinde %3,39- tarımsal sulamada % 56,24- ticarethanelerde % 10,04-ve diğer abo-ne grupları elektrik tüketiminde ise % 9,99’luk bir artışın olduğu dikkati çekmektedir.

Organize Sanayi BölgeleriKütahya I. Organize Sanayi BölgesiKütahya Merkez Organize Sanayi Bölgesi;

1973 yılında programa alınmış, 1980 yılında yer seçimi onaylanmış ve ön imar izni alınmış-tır. 1986 yılında imar planları yapılarak onayla-nan 165 hektarlık alanda 101 adet sanayi parse-li vardır. 1992 yılına kadar bir işlem yapılmayan Organize Sanayi Bölgesinin 1992 - 1993 yılında kamulaştırması tamamlanmıştır. 1993 yılında altyapı projeleri hazırlanmış, 1994 yılında alt-yapı inşaat çalışmalarına, 1995 yılında da arsa tahsisine başlanmıştır.

Kütahya Organize Sanayi Bölgesi toplam 2.213.100 m² üzerine kuruludur. 1.552.404 m² sanayi parselinde 103 adet parsel mevcut-tur.

n 36 adet firmaya tahsis yapılmış üretime geçmiş, n 24 adet firma inşaatı devam etmekte,n 10 adet proje aşamasında, n 13 adet parsel tahsise hazır durumdadır.

Üretime geçen tesislerde toplam 2.200 kişi istihdam olunmaktadır. Kütahya II. Organi-ze Sanayi Bölgesi, Gediz Organize Sanayi Böl-gesi, Simav Organize Sanayi Bölgesi, Tavşanlı Organize Sanayi Bölgesi, Simav Tarıma Dayalı İhtisas(Seracılık) başlıca sanayi bölgeleri arasın-dadır.

KÜTA

HYA

‘09

91

EKONOMİK YAPIKütahya İli ve İlçelerinin Sosyo-

ekonomik Gelişmişlik DurumuKütahya ilinin sosyo-ekonomik geliş-

mişlik düzeyi ilçeler itibariyle değerlen-dirildiğinde ise; Merkez ilçenin, Türkiye genelinde incelenen 872 ilçe içerisinde 58. sırada, il içerisinde ise birinci sırada yer aldığı görülmektedir. Aslanapa ilçesi ise il içerisinde son sırada yer alırken, Türkiye genelinde 721. sırada bulun-maktadır. Kütahya’nın ilçeler itibariyle gelişmişlik sıralaması aşağıdaki tabloda verilmiştir. Tablodan da görüleceği gibi, Merkez, Tavşanlı, Gediz ve Simav ilçe-lerine ait sosyo-ekonomik gelişmişlik endeks değerleri, Kütahya ili genel en-deks değerinden (-0,20684) daha iyi bir değere sahiptir. İl geneli sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi açısından 3. derecede yer alan iller arasında olmasına rağmen, Merkez ilçenin diğer ilçelere göre geliş-mişlik düzeyi arasında önemli derecede farkın olduğu ve Merkez İlçenin 2. dere-cede gelişmişlik düzeyinde olduğu dikka-ti çekmektedir.

Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH)Kütahya ili Gayri Safi Yurtiçi Ha-

sıla (GSYİH) rakamları incelendiğinde; 1987 yılında cari fiyatlarla 770.206 milyon TL olan il GSYİH’sının, 1987-2001 döneminde yıllık ortalama %125 oranında artış göstererek 2001 yılı iti-bariyle 1.446.533.281 milyon TL düze-yinde gerçekleştiği görülmektedir.

GSYİH’daki artış sabit fiyatlarla (1987 üretici fiyatlarıyla) değerlendiril-diğinde, 1987-2001 döneminde Kütah-ya GSYİH’sındaki 15 yıllık dönemdeki artışın % 8 ve yıllık ortalamanın ise % 0,53 düzeyinde olduğu dikkati çekmek-tedir.

DIŞ TİCARET İthalat Kütahya’da ithalat daha ziyade tek-

nolojik ilerlemelerin sonucu üretilen ma-kineler, bunların yedek parçaları ve di-ğer endüstriyel ürünler oluşturmaktadır. Ayrıca Devlet Planlama Teşkilatının teş-

vik tedbirlerinden yararlanan firmalarca yapılan değişik makine ve teçhizat itha-latı da mevcuttur. Öte yandan sanayii-nin ihtiyacı olan hammadde ve kimyasal maddelerde ithal edilmektedir.

Kütahya İlinin İthalat durumu Ege Bölgesi içerisinde % 0,97 ve Türkiye % 0,06’sına karşılık gelmektedir.

İhracat Kütahya’da ihracat daha ziyade ma-

den, taş ve toprağa dayalı üretilen porse-len, seramik, ateş tuğlası ürünleri ile or-man ürünlerinden oluşmaktadır. Bunun yanında çeşitli kimya, makine, tekstil ve gıda ürünleri de ihraç edilmektedir.

Kütahya İlinin İhracat durumu Ege Bölgesi içerisinde % 1,34 ve Türkiye % 0,14’üne karşılık gelmektedir .

İÇ TİCARETGenel Durumİl; Marmara, İç Anadolu, Akdeniz ile

Ege Bölgeleri arasında ana ulaşım ağının merkezinde olup, ulaşım açısından önem taşıyan bir konumdadır. Kütahya ilinde; tarım ürünleri, orman ürünleri, maden istihracı (bor, linyit, manyezit), toprağa dayalı seramik (porselne, çini) gibi ürün-ler ticarete konu olan başlıca ürünler ola-rak sayabiliriz. Bunun yanı sıra ülkenin tek gümüş üretim tesisi ilde bulunmakta olup, gümüş ticaretinin önemli bir bölü-mü ilde gerçekleşmektedir.

2006 Yılında İl genelinde kamu sek-törüne ait 616, özel sektöre ait 7.709 işyeri faaliyet göstermektedir. İl genelin-de 368 yeni şirket kurulmuş, 172 adet şirket de kapanmıştır.

İl ticaret ve hizmetler sektöründe 2002 yılı itibariyle işyeri sayısının 9.172 ve istihdamın ise 17.965 kişi olduğu gö-rülmektedir. Tablo 94’te 2002 yılı Ge-nel Sanayi ve İşyeri Sayımı sonuçlarına göre Kütahya ilinde ticaret ve hizmetler sektöründe faaliyet gösteren işyeri sayı-ları ve istihdamın bölge ve Türkiye ile mukayeseli olarak verilmektedir.

İl ticaret ve hizmetler sektöründe-ki toplam işyeri sayısının % 79,7’si, toplam istihdamın % 75,9’u toptan ve perakende alt sektörün olup, yine aynı

şekilde toplam işyeri sayısının % 20,3’i ve toplam istihdamın % 24,1’si otel, lo-kanta, kahvehane alt sektöründe faali-yet göstermektedir. İldeki toplam işyeri sayısı (17.973) ve istihdamın (51.336) içinde ticaret ve hizmetler sektörünün payı ise sırasıyla %51,0 ve %35,0 olduğu dikkat çekmektedir. Bu değerler bölgede işyeri sayısının % 55,7’sini, istihdamın % 44,0’ını ve Türkiye genelinde ise iş-yeri sayı olarak % 55,4’ünü ve istihdam olarak da % 40,1’ini oluşturmaktadır. İl ticaret ve hizmetler sektöründe işyeri sa-yısı ve istihdamın bölge ve Türkiye için-deki yeri incelendiğinde ise, bölge içinde işyeri sayısının %5,3’ünü ve istihdamın %4,0’ını oluşturduğu ve Türkiye için-deki işyeri sayısı (%0,88) ve istihdamın (%0,69) ise küçük bir pay aldığı görül-mektedir.

TEŞVİK DURUMU12.05.2005 tarihinde kabul edilen

ve 5084 sayılı Kanunda değişiklik yapan 5350 sayılı “Yatırımların ve İstihdamın Teşvikiyle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunda Değişik-lik Yapılmasına Dair Kanun” ile 13 il daha kanun kapsamına alınmış olup, bu iller arasında Kütahya ilide bulunmak-tadır. 09.07.2002 tarih ve 24810 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 2002/4367 sayılı Bakanlar Kurulu kararı çerçeve-sinde Hazine Müsteşarlığı’ndan alınan “Teşvik Belgesi” kapsamında gerçek-leştirilen yatırımlar için, yatırım veya işletme dönemlerini kapsayan aşağıdaki destek unsurları uygulanmaktadır;

a- Gümrük vergisi ve Toplu Konut Fonu İstisnası,b- Yatırım İndirimi,c- Katma Değer Vergisi İstisnası,d- Vergi, Resim ve Harç İstisnası,e- Kredi Tahsisi.Yatırımın teşvik belgesi kapsamına

alınabilmesi için kalkınmada öncelikli yörelerde yapılacak yatırımların, sabit yatırım tutarının asgari 200 milyar TL. normal ve gelişmiş yörelerde 400 mil-yar TL olması gerekmektedir. Finansal kiralama şirketleri aracılığıyla yapılacak yatırımlarda, finansal kiralama şirketleri

92

için aranacak asgari sabit yatırım tutarı bu mik-tarların % 25’i kadardır.

İstihdam 2000 Genel Nüfus sayımı sonuçlarına göre

ildeki 12 yaş ve üstü faal nüfusu 525.699 olup, toplam nüfusun %80,0’ını oluşturmaktadır. İs-tihdam edilen nüfusun (300.564), işgücü nü-fusu (315.427) içindeki oranı erkek nüfus için %93,9, kadın nüfus için %97,3’dür. İlde istih-dam edilen kadın nüfusun yaklaşık %93’ü tarım sektöründedir. İmalat sanayi sektöründe çalışan-ların oranına baktığımızda ise, Türkiye ve Bölge oranlarının Kütahya ili sanayi sektöründe çalı-şan oranının yaklaşık 2 katı kadar olduğu görül-mektedir. TÜİK verilerine göre 12 yaş ve üstü il nüfusunun % 66’ sı iktisaden faal nüfusu, % 34’ ü ise iktisaden faal olmayan nüfusu oluşturmak-tadır. Faal nüfusun % 3’ ü işsizdir.

Sosyal GüvenlikKütahya ilinde sosyal güvenlik kuruluşlarına

çalışan kişi olarak kaydı olan sayısı 109.165, emekli olarak kaydı olan sayısı 92.944 kişidir.

11.708’i kamu ve 39.210’u özel sektör olmak üzere toplam 50.918 sigortalı bulunmaktadır.

SANAYIKütahya’da sanayi sektörü, doğal kaynak po-

tansiyelini değerlendirmeye yönelik olarak faali-yet gösteren maden, taş ve toprağa dayalı sanayi ağırlıklı bir yapıya sahiptir.

Madencilik ve Maden İşleme SektörüMadencilik ve maden işleme sektörleri, ilin

ekonomisine yön veren sektörler konumundadır. Madencilik ve maden işleme sektörlerinde faali-yet gösteren kamuya ait 11, özel sektöre ait 59 olmak üzere 70 işletme mevcuttur. Sektörün sağ-ladığı toplam istihdam 9.184 kişidir.

Kütahya ili madencilik ve taşocakçılığı hası-lasının Ege Bölgesi içindeki payı 1987 yılında % 49,6 iken bu oran 2001 yılında küçük bir artış ile % 50,5 civarında, Türkiye içindeki payının ise % 14,4 olduğu görülmektedir. İl madencilik ve taşocakçılığı hasılası Ege Bölgesi’nin yaklaşık yarısını, Türkiye genelinin ise yedide biri kadar olduğu dikkati çekmektedir. Aynı şekilde bölge-nin Türkiye içindeki payının ise 2001 yılı itiba-riyle % 28,5 olduğu görülmektedir.

Gıda SanayiGıda sanayinde faaliyet gösteren küçük, orta

ve büyük ölçekli 364 işletme mevcuttur. Sektörde

1.665 kişi istihdam olunmaktadır. Gıda sanayi, büyük çoğunluğu un üretimi yapan işletmelerden oluşmaktadır. Süt işlemeye yönelik işletmeler ile yem üretimi yapan işletmeler sektörde faaliyet gösteren diğer işletmeler arasındadır. Ayrıca, gıda sektöründe, yörenin önemli bir tarımsal ürünü olan leblebinin işlenmesine yönelik ola-rak faaliyet gösteren ve genelde 1-5 işçi istihdam eden tesisler de yer almaktadır.

Orman Ürünleri Sanayi İlin 1.187.500 hektar alanının %52’ si

(612.592 ha) orman olmasına rağmen, orman ürünlerine dayalı sanayi fazla gelişmemiştir. Or-man ürünleri ve mobilya sanayinde 46 işletme faaliyette bulunmaktadır. Ahşap doğrama, mut-fak dolabı yonga levha üretilen sektörde faali-yette bulunan söz konusu işletmelerin sağladığı istihdam ise 632 kişidir.

Orman sanayi, özel girişimciliğin öncülü-ğünde, çoğunluğu ahşap doğrama işleri yapan işletmelerden oluşmaktadır. Sektörde faaliyette bulunan diğer işletmeler arasında telefon direği emprenye işlemi yapan bir işletme ile bir de yon-ga levha üretimi yapan işletme bulunmaktadır. Söz konusu işletmeler kullandıkları hammadde-nin büyük bir bölümünü ilin orman varlığından elde edilen emvalden karşılayabilmektedirler.

TARIM VE HAYVANCILIKİlin 1.187.500 ha mevcut alanının % 34’ü

(409.488 ha) tarım arazisi, % 52’si (612.592 ha) orman ve fundalık, % 7’si (88.209 ha) çayır-mera, % 7’si de (78.611 ha) diğer arazilerden oluşmaktadır. Mevcut tarım arazisinin % 91’ inde fiilen tarım yapılmaktadır.

İldeki tarım alanlarının % 76,1’i tarla ürün-leri arazisi, 13,5’ i nadas arazisi, % 1,7’si sebze arazi % 1,6’sı meyve arazisi ve % 7,1’i tarıma elverişli olduğu halde çeşitli nedenlerle kulla-nılmayan arazi, niteliğindedir. Tarım yapılan 201.210 hektar tarım alanının sulanabilir olma-sına rağmen 59.168 hektarı (% 14,4) sulanabil-mektedir.

Sulanan alanların 38.111 hektarı halk sula-ması şeklinde, 21.057 hektarı devlet sulaması şeklinde yapılmaktadır.

İlde toplam sulanabilir tarım arazisi 201.210 hektar olup, toplam tarım alanının %49,1’ini oluşturmaktadır. Bunun yanı sıra toplam sula-nan tarım arazisi 59.168 hektar olup, toplam sulanabilir arazinin % 29,4’ü kadardır. Toplam sulanan tarım alanının ilçeler itibariyle sıralama-

KÜTA

HYA

‘09

93

sı ise; Altıntaş, Simav, Tavşanlı ve Mer-kez olarak sıralanmaktadır. Kütahya’da 229 dekar örtü altı tarım alanı bulun-maktadır.

TURIZMTurizm HizmetleriTurizm Mevcut DurumuTurizm, dünyada ve Türkiye’de hız-

lı büyüyen bir sektördür. Yarattığı gelir açısından dünyada petrolden sonra ikin-ci sırayı almakta ve Dünya Ticaret Ör-gütü (WTO) tarafından önümüzdeki 20 yıl içinde en hızlı büyüyecek sektör ola-rak gösterilmektedir. Ülkelerin gelirleri içinde önemli bir yer tutan turizm, gele-neksel “deniz, kum ve güneş” üçlemesi-ne dayalı bir faaliyet olmaktan çıkmak-ta, özellikle sağlık turizmi başta olmak üzere, tarih, kültür, kongre, tarım, eko turizm gibi alternatif faaliyet alanları ön plana çıkmaktadır.

Kütahya ilinin ekonomik hayatında tarım sektörü halen ağırlığını korumak-tadır. Sanayi sektörü özellikle enerji, maden ve taşa toprağa dayalı yatırımlar hızla gelişme göstermiştir. Ulaşımda de-miryolu, giderek gelişen karayolu ağının sağladığı avantajla, sanayinin ve genel olarak il ekonomisinin gelişimi, ilin ge-rek iç ve gerekse dış ticari ilişkilerinin de hızlı bir ivme ile artmasını sağlamıştır.

Turizm sektöründe il ekonomisinin hızlı gelişimi içerisinde geçmiş yıllarda-ki durağan yapısından sıyrılıp, gelişen ticari aktivitelerin ve dışa dönük yapı-nın itici etkisiyle bir atılım içersine gir-miştir. Nitekim geçmişte sadece ilin yer altı sıcak su kaynaklarına dayalı termal potansiyelinin değerlendirmesine ve iç turizme dönük yatırımlar yapılmışken, son yıllarda dışa dönük alternatif yatı-rım arayışları giderek güçlenmektedir.

KÜTAHYA İLİ EKONOMİK GÖSTERGELERİNİN GENEL DEĞERLENDİRMESİ

Kütahya ili, Ulusal Kalkınma Pla-nı (UKP) kapsamında Devlet Planlama Teşkilatının (DPT) geliştirdiği İstatis-tiki Bölge Birimleri Sınıflandırmasına

(IBBS) göre, Manisa, Afyon, ve Uşak ile birlikte Ege Bölgesinde Manisa grubun-da yer almaktadır. Kütahya ilinin geliş-mişlik performansı göstergeleri tabloda aynı düzey grubunda bulunan Manisa, Uşak ve Afyonkarahisar illeri ile karşı-laştırmalı olarak gösterilmiştir.

Kütahya ilinin istihdam göstergele-ri incelendiğinde aktif nüfusun büyük çoğunluğunun tarım sektöründe çalış-tığı görülmektedir. Bu oran Türkiye`de yüzde 48,38, Ege Bölgesi`nde yüzde 50,48 iken Kütahya’da yüzde 66,90 ile Türkiye ve bölge ortalamasının oldukça üzerindedir.

Kırsal nüfus başına tarımsal üre-tim değeri ve tarımsal üretim değerinin Türkiye içindeki payı düzey grubundaki diğer illerle oldukça farklılık göstermek-tedir. Ücretli çalışanların toplam istih-dama oranları incelendiğinde ilk sırayı yüzde 35,91 ile Manisa ili alırken. yüz-de 31,67 ile Uşak, yüze 27,99 ile Kü-tahya, yüzde 24,39 ile Afyonkarahisar ili gelmektedir.

Sanayi göstergelerine bakıldığında imalat sanayi iş yeri sayısı Kütahya`da 50 iken aynı düzey grubunda yer alan Manisa ilinde 194, Afyonkarahisar ilin-de ise 104 adettir. İmalat sanayinde yıl-lık çalışanlar ortalama sayısında Kütah-ya, düzey grubu iller içinde Manisa ilinin ardından 8.096 kişi ile ikinci sırada yer almaktadır. 2000 yılında fert başına imalat sanayii katma değeri Kütahya’da 112 milyon, Manisa’da 383 milyon ve Uşak’ta 97 milyon, Afyonkarahisar’da 140 milyon olarak gerçekleşmiştir.

Mali göstergeler incelendiğinde Gas-ri Safi Yurtiçi Hasıla içindeki paylar karşılaştırıldığında düzey-3 grubundaki iller arasında ilk sırayı yüzde 2,09 ile Manisa, yüzde 0,74 ile ikinci sırayı Kü-tahya almaktadır.

Öte yandan 1995-2000 yılları ara-sında fert başına kamu yatırımları mik-tarları incelendiğinde kişi başına 161 milyon TL ile Kütahya ili 81 il içeri-sinde 49. sırada yer almaktadır. Manisa ili bu gösterge kapsamında 80 milyon TL 65. , Uşak ili 64 milyon TL ile 73., Afyonkarahisar ili 92 milyon TL ile

62. sırada yer almaktadır. Fert Başına GSYİH değerleri karşılaştırıldığında dü-zey 3 grubundaki iller arasında ilk sırayı 2.062 milyon TL ile Manisa, 1411 mil-yon TL ile İkinci sırayı Kütahya, 1282 milyon TL ile 3. sırayı Uşak, 1081 mil-yon TL ile 4. sırayı Afyonkarahisar ili takip etmektedir.

Toplam banka mevduatı içindeki pay konusunda düzey 3 grubundaki iller karşılaştırıldığında ilk sırayı yüzde 0,67 ile Manisa ili, yüzde 0,97 ile Uşak ve Afyonkarahisar illeri, yüzde 0,25 ile Kü-tahya son sırada yer almaktadır.

1995-2000 döneminde fert başına ihracat ve ithalat rakamları incelendi-ğinde; Kütahya’da ihracatın 1 $ olduğu, ithalatın 10 $ olduğu dikkat çekmek-tedir. Bu rakamlar gerek Ege Bölgesi ihracat (3.416 $) ve ithalat (4.162 $) rakamı, gerekse Türkiye ihracat (2.249 $), ithalat (3.967 $) rakamı noktasıda oldukça geri durumdadır.

Ekonomiye dayalı sivil toplum kuru-luşu olarak Kütahya Merkezde , Gediz, Tavşanlı, Simav ilçelerinde olmak üzere 4 adet Ticaret ve Sanayi Odası mevcut-tur. Kütahya merkezde Ticaret Borsa-sı faaliyet göstermektedir. Öte yandan 17.254 üyeli Esnaf ve Sanatkârlar Oda-ları Birliği mevcuttur. Kütahya İşadam-ları Derneği ile Kütahya Genç İşadam-ları Derneği faaliyette olan sivil toplam kuruluşlarındandır.

94

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIKÜTAHYA İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV’in üyesi olan illere dönük ola-

rak hazırladığı programlar kapsamında aday üye statüsünde bulunduğumuz Av-rupa Birliği konusunda seminerler veril-di. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi başlığı altında yapılan toplantı-lar Philip Morris/Sabancı’nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçekleştirildi. Bu kapsamda 3-4 Mayıs 2006 tarihlerinde yapılan eğitimde 65 kişilik katılım sağ-lanırken iki günlük eğitim ilk gününde Prof. Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Ge-nişlemesi, Avrupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Anayasası, Türkiye-AB İlişkileri konularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB’nin Tica-

ret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulama-ları; Prof. Dr. İge PIRNAR AB’nin Tu-rizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Gereken Kurallar; Doç.Dr. Yaşar UYSAL AB’nin Tarım Politikaları, Tam Üyeli-ğin Türk Tarımına Olası Etkileri; Yrd.Doç.Dr. Esin TAYLAN AB’nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Birliği ve Rekabet Kuralları, Rekabetin Korunma-sı Hakkındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatapları ve Uygulamaları, Muafiyet, Hakim Durumun Belirlenmesi; Yrd.Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ ler ve Rekabet Politikası, Girdi Maliyetle-ri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskinden Korunma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri konuların-da katılımcıları aydınlattılar.

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Kütahya Stratejik Hedef Toplantısı 21/22 Aralık 2002 70 Katılımcı ile yapılmıştır.Kütahya Önceliklendirme Toplantısı 19/20 Nisan 2003 58 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 3/4 Mayıs 2006 65 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

Tarım ve Hayvancılık AB Uyum Semineri 24 Nisan 2008 410 Katılımcıya sertifika verilmiştir.Tarım ve Hayvancılık Yuvarlak Masa Toplantısı 22 Ekim 2008 24 katılımcı ile yapılmıştır.

KÜTA

HYA

‘09

95

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine da-

yalı olarak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorumluluk projesi olarak başlat-tığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi olan il-lerde gördüğü ilgi yeni ortak projeleri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odakların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illeri-nin sorunlarına yönelik yeni çözümleme-lerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sür-dürme konusunda teşvik etti.

Katılımcı rekorunun kırıldığı 2008 yılı seminerler dizisinin beşincisi 24 Ni-san 2008 tarihinde ESİAD işbirliği ile Kütahya’da yapıldı. Seminere çoğunluğu-nu Tarım ve Hayvancılıkla uğraşan çift-çilerin oluşturduğu 400’ün üzerinde bir grup katılmasına rağmen katılımcıların ancak 184’ünün kayıt bilgileri alınabildi.

Seminerin sabah bölümünde Prof. Dr. UYSAL, tarım ve hayvancılığın ülke eko-nomileri için önemini anlatarak sektörün Türkiye ve AB’deki durum karşılaştır-masını yaptı. UYSAL, ön bilgi olarak AB Ortak Tarım Politikası ve yıllar itibariyle gelişimini de anlattı. Özellikle organik süt

ve et üretiminin Türkiye tarımı için bir çıkış yolu olabileceğini belirten Prof. Dr. UYSAL, bunun için üretimde, pazarlama-da ve politikalarda yeniden yapılanma ge-reğinin altını çizdi. Sektör deneyimlerini katılımcılarla paylaşan Te-Ta Tarım’dan Sumer TÖMEK Bayındır ve Arif Gürdal Tarım İşletmelerinden Arif GürdAL’dan sonra söz alan Selçuk KARAATA ino-vasyon konulu sunumunu gerçekleştirdi. Sunumuna “yenilik” kavramının tanımı ile başlayan Karaata, katılımcıların büyük çoğunluğunu oluşturan hayvancılık işlet-mecilerinin üretimden pazarlamaya kadar tüm süreçlerde yenilik adına küçük ama etkili adımlar atabileceğini, bunun için ye-nilikçi bir fikrin yeterli olduğunu belirtti ve “eski köye yeni adet getirilmesi” gerek-tiğine işaret etti. Eğitmenlerin sunumları-nı takiben yapılan panelde ise “Çiftlikten Sofra’ya Hayvancılıkta Yeniden Yapılan-ma” konusu tartışıldı.

22 Ekim 2008 tarihinde Tarım ve Hayvancılık sektöründe ilin konuyla il-gili 24 yetkilisinin ve Vali yardımcısı Sn. Mustafa KILIÇ’ın katılımıyla bir yuvarlak masa toplantısı düzenlendi. Nisan ayında yapılan ilk toplantının sonuçları gözden geçirildi. Kütahya’nın Tarım ve Hayvan-cılık sektöründe çevre illerden geri kaldığı,

modern besicilik ve süt üretimi için proje üretilmesi gerektiği vurgulandı. Süt fiyat-landırmasında dünya standartlarının göz önüne alınması istendi.

KÜTAHYA İLİ KATILIMCI PROFİLİ

9

47

22

22

24

8

20 yaş altı

20'li yaşlar

30'lu yaşlar

40'lı yaşlar

50'li yaşlar

60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI14

48

13113

5 1

Kamu

Eğitim

Sivil Toplum

Hayvancılık

Yerel Yönetim

Basın

SEKTÖREL DAĞILIM

96

MA

NİS

A ‘0

9

Manisa ve yöresinde tarih öncesi dönemlere kadar uzanan yerleşim izlerine rastlanmaktadır. Kimi araştırmacılara göre bu izlerin bir kısmı 25 bin yıl gibi oldukça eski dönemlere aittir ve efsane antik şehir Atlantis de bu yörede var olmuştur.

ManisaSardes

Sardis, Alaşehir ve Akhisar’ın Hıristiyanlık tarihinde önemli bir yeri bulunmaktadır.

97

Manisa ve yöresinde tarih öncesi dönemlere kadar uza-nan yerleşim izlerine rastlanmaktadır. Kimi araş-tırmacılara göre bu izlerin bir kısmı 25 bin yıl gibi oldukça eski dönemlere aittir ve efsane antik şehir

Atlantis de bu yörede var olmuştur. Bilinen tarihsel süreç içerisinde M.Ö. 3. binyıla değin uzanabilen bölgenin tarihinde Hititler, Akalar, Frikyalılar, Lidyalılar, Persler, Makedonyalılar, Bergama Krallığı, Romalılar ve Bizanslılar gibi birçok uygarlık yer almıştır. Yörede yer alan bugünkü önemli yerleşim merkezleri ile ilgili tarihi bilgilerin büyük kısmı Helenistik çağda başlamaktadır.

Manisa ili, Lidya devletinin yıkılmasından sonra, (İÖ.547) bütü-nüyle önce Perslilerin, sonra Büyük İskender’in, Selevkosların deva-mı Bergama Krallığı’nın, Romalıların, Bizanslıların egemenliklerine geçmiştir.

Önemli tarihi kalıntıların bulunduğu Sardis, Alaşehir ve Akhisar’ın Hıristiyanlık tarihinde önemli bir yeri bulunmaktadır. İncil’de adı geçen yedi kiliseden üçü bu ilçelerimizde bulunmaktaydılar.

Manisa’nın Magnesia ad Sipylum adını almadan önceki adının Tantalis olduğu bilinmektedir. Manisa ili sınırları içerisinde antik çağ ile Helenistik ve Roma dönemlerine tarihlendirilen yüze yakın yerleşim alanı bulunmaktadır. Bunlar arasında başlıcaları Magnesia ad Sipylum (Manisa), Sardis (Sart-Salihli), Philadelphia (Alaşehir), Thyateria (Akhisar), Opsikion (Kula), Hermokapeleia (Gölmarmara), Gordos (Gördes), Silandos (Karaselendi-Selendi) olarak sıralanabilir.

Yörede Bizans egemenliği devam ederken, 1313 yılında Saruha-noğulları Manisa’yı Bizanslılardan almış ve bölgedeki Türk egemen-liğini başlatmıştır. 1410 yılında ise Osmanlı yönetimine geçen Ma-nisa, sonraki dönemlerde “Şehzadeler Kenti” olarak nam salmasına da neden olacak şekilde, 1437 - 1595 tarihleri arasında Şehzadeler tarafından yönetilmiştir. Bu dönemde bölgede yaşamış olan ünlü Os-manlı padişahları arasında Fatih Sultan Mehmet, babası II. Murat, Kanuni Sultan Süleyman, III. Murat, III. Mehmet yer almaktadır. Şehzadeler yöreye birbirinden güzel eserler kazandırmışlardır.

Manisa Lalesi

Mesir Macunu Şenlikleri

Manisa ili, Lidya devletinin yıkılmasından sonra, (İÖ.547)

bütünüyle önce Perslilerin, sonra Büyük İskender’in,

Selevkosların devamı Bergama Krallığı’nın, Romalıların,

Bizanslıların egemenliklerine geçmiştir.

98

26 Mayıs 1919 tarihinde Yunan işgali altına giren Manisa, Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki ordu-larımız tarafından 8 Eylül 1922’te kurtarılmıştır.

COĞRAFİ YAPI13.810 km2’lik yüzölçümü-

ne sahip olan Manisa ili 27°08’ ve 29°05’ Doğu boylamları ile 38°04’ ve 39°58’ Kuzey enlemleri arasında yer almaktadır. Türkiye coğrafyası içinde Ege Bölgesinin orta kesimin-de yer alan il topraklarının büyük bir bölümü Gediz Havzası içinde, küçük bir kısmı ise Kuzeybatıda Ba-kırçay havzası içinde kalmaktadır. İlin ortalama denizden yüksekliği 70 m’dir. Manisa’nın komşuları kuzeyde Balıkesir, kuzeydoğu ve do-ğuda Kütahya, güneydoğuda Deniz-li, güneyde Aydın, batıda ise İzmir illeridir. Manisa topraklarını kapla-yan önemli coğrafi oluşumlar arasın-da Gediz Vadisi ovaları ile Demirci Dağları ve uzantıları, Kula-Gördes-Uşak Platoları, Bozdağ Kütlesi, Spil Dağı, Yamanlar Dağı uzantısı, Me-nemen bozağı ve Yunt dağının uzan-tıları bulunmaktadır.

İlde toplam 16 ilçe bulunmakta-dır. Bu ilçelerin sahip oldukları yü-zölçümleri aşağıda sunulmaktadır.

İlin sahip olduğu toplam 13.810 km2’lik yüzölçümü, Türkiye’nin toplam yüzölçümü olan 780.576 km2’lik alanın yaklaşık %2’sini oluş-turmaktadır.

DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER, SOSYAL VE KÜLTÜREL YAPI

A. İklim ve Bitki ÖrtüsüEge Bölgesi’nde yer alan Mani-

sa ili, iki alt iklim türünü barındır-maktadır. Yüksek dağlık kesimler ve platolar dışında kalan bölgelerde Akdeniz iklimine benzer iklim özel-likleri görülmektedir. Çoğunlukla, yazlar sıcak ve yağışsız, kışlar ise yağışlı ve kıyı Ege bölümüne göre nispeten daha soğuk seyretmektedir. Yüksek kesimlerde ve platolarda ise

klimatolojik yapı, daha ziyade İç Anadolu Bölgesinin ka-rasal iklimine benzemektedir. Yukarıda Manisa iline ait meteorolojik veriler sunulmaktadır.

B. Nüfus2000 yılı genel nüfus sayımı sonuçlarına göre

Manisa’nın nüfusu 1.260.169’dur. Nüfusun 714.760’ı (%57) şehirlerde, 545.409’u (%43) ise kırsal bölgelerde yaşamaktadır. Manisa’da şehirleşme oranı %57 (Türkiye genelinde % 65, Ege Bölgesinde % 62), yıllık nüfus ar-tış hızı ‰ 8,76, kilometrekare başına düşen kişi sayısı ise 96’dır. Manisa ili şehirleşme oranının ve yıllık nüfus artış hızının hem Ege Bölgesi ortalamalarından hem de Türkiye değerlerinden düşük olduğu görülmektedir. İlin nüfus yoğunluğu ise bölge rakamından düşük iken, ülke rakamından yüksek seviyelerde seyretmektedir.

1990 yılı nüfus sayımı sonuçlarına göre şehir nüfu-su 590.374, köy nüfusu 564.044 ve toplam nüfus da 1.154.418 olarak belirlenmiş olan Manisa’da kentleşme oranı % 51’dir. Bu oranın 2000 yılı nüfus sayım sonuçla-rından elde edilen oranla karşılaştırıldığında (% 57), nis-peten düşük olduğu, dolayısı ile de kentleşme sürecinin halen devam etmekte olduğu görülmektedir. 1990 yılı nüfus sayım sonuçlarına göre, Manisa ilinin net göç hızı ‰ 21’dir. Bu göç hızı ile Manisa, Ege Bölgesi’nde bulu-nan iller arasında 4. sırada yer almaktadır. Manisa iline bağlı ilçelerin 1990 ve 2000 yılı nüfus göstergeleri ince-lendiğinde, Köprübaşı, Gördes, Saruhanlı, Gölmarmara, Ahmetli ve Demirci ilçelerinde nüfusun azaldığı görül-mektedir. ‰ 22,83 ile Merkez İlçe, ilde en yüksek yıllık nüfus artış oranına sahip ilçedir. Nüfus artış hızlarının aynı olacağı (yılda toplam ‰ 8,76; şehir ‰ 19,11 ve köy ‰ -3,36) varsayılarak bir projeksiyon yapıldığında, Ma-nisa ilinin toplam nüfusunun 2010 yılında 1.400.000’e; 2020 yılında ise 1.500.000’e yaklaşacağı tahmin edil-mektedir.

Ege Bölgesi’nde yer alan Manisa ili, iki alt iklim türünü barındırmak-tadır.

MA

NİS

A ‘0

9

99

C. Sosyal Yapı: Eğitim ve SağlıkBir ilin sosyal alt yapısı, söz konusu

ilin kalkınmışlık düzeyinin başlıca gös-tergeleri arasında yer almaktadır. Eğitim altyapısı nitelikli eleman yetiştirme yö-nünden, sağlık altyapısı ise sağlıklı birey-lere sahip olma açısından büyük önem arz etmektedir.

EğitimManisa ilinde kademelere göre okul,

öğrenci, öğretmen verileri aşağıda sunul-maktadır. Okullaşma düzeyi, okul öncesi, ilköğretim, ortaöğretim, meslek ve teknik liseler ile yüksek öğretim sınıflandırması ile incelenmiştir. Manisa’da okul öncesi çağdaki çocukların % 17’si okul öncesi eğitim almaktadırlar. Bu oran, hem böl-ge hem de ülke oranlarının oldukça üze-rindedir.Manisa’da ilköğretim düzeyinde okullaşma oranının % 102 seviyesinde olup, Ege Bölgesi ve Türkiye oranlarının üzerinde olduğu görülmektedir. Ortaöğre-tim seviyesinde hem genel olarak liseler, hem de mesleki ve teknik liseler bulun-maktadır. Genel liselerde okullaşma ora-nı % 38 ile Türkiye oranından (% 36,9) yüksek, Ege Bölgesi oranından ise (% 39,7) düşüktür. Manisa’da genel liseler-de okullaşma oranı kız ve erkek öğrenciler açısından incelendiğinde, Türkiye geneli ile benzer, Ege Bölgesinden ise farklı şe-kilde kız öğrencilerde okullaşma oranının erkek öğrencilerin okullaşma oranından düşük olduğu görülmektedir.

Mesleki ve teknik liselerde okullaş-ma oranları incelendiğinde, Manisa’nın % 36 seviyesinde bir orana sahip olduğu görülmektedir. Bu oran, Türkiye gene-linden (%20,5) ve Ege Bölgesi’ninkinden (%25,3) yüksektir. Mesleki ve teknik li-selerdeki okullaşma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, kız öğrenciler için % 26, erkek öğrenciler için de %46 düzeyin-de olduğu görülmektedir. Bu bulgular

ışığında, mesleki ve teknik liselerdeki kız ve erkek öğrencilere göre okullaşma oranlarının ülke oranlarından (% 15,4, % 25,4) yüksek iken Ege Bölgesi oranla-rından da (% 19,5, % 30,8) yüksek oldu-ğu söylenebilir. İlde bulunan Celal Bayar Üniversitesi 11 Temmuz 1992 tarihinde kurulmuştur. Üniversitede 5 fakülte, 4 yüksekokul, 15 meslek yüksekokulu, 3 enstitü, 6 araştırma ve uygulama merkezi ile 1 araştırma ve uygulama hastanesi ol-mak üzere toplam 34 birim bulunmakta-dır. Üniversite’de 11.616 öğrenci fakül-telerde, 11.475 öğrenci Yüksekokullar – Meslek Yüksekokularda ve 1086 öğ-rencide enstitülerde olmak üzere toplam 24.177 öğrenci öğrenim görmektedir.

SağlıkManisa’da 18’i Sağlık Bakanlığı’na,

1’i Celal Bayar Üniversitesi’ne bağlı, 3’ü de özel olmak üzere toplam 22 hastane ve 2 sağlık merkezi bulunmaktadır. 2006 yı-lında yatak işgal oranı Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastane ve sağlık merkezlerinde %61.08 üniversite hastanesinde %81,2 ve özel hastanelerde de %36,7 seviyele-rinde gerçekleşmiştir. İlde 873’ü uzman, 880’i pratisyen olmak üzere toplam 1753 doktor görev yapmaktadır. 2006 yılı veri-lerine göre Manisa ilinde bulunan sağlık personeli, sağlık personeli başına kişi sa-yısı ve eczane ve eczacı sayılarına ilişkin veriler aşağıda sunulmaktadır.

D. Kültürel YapıManisa ilinde tescil edilmiş taşınmaz

kültür ve tabiat varlıkları ile sit alanları aşağıdaki gibidir.

DOĞAL KAYNAKLARÇeşitli maden rezervlerine sahip olan

Manisa ili sınırları içinde bulunan önemli maden kaynakları, bulundukları yerler ve rezerv durumları ile ilgili veriler aşağıda-ki tabloda sunulmaktadır.

V. FİZİKİ ALTYAPI A. UlaştırmaManisa ili İzmir’e, dolayısı ile lima-

na 36 km karayolu ve 65 km demiryolu ile bağlı bulunmaktadır. İlde toplam 265 km’lik demiryolu ağı mevcuttur.

Kırsal bölgelerinde yaşayan kişi sayı-sının 498.080 olduğu Manisa ilinde bu bölgelerdeki toplam asfalt yol uzunluğu 4952 kilometreyi bulmaktadır. İlin kır-sal yerleşim bölgelerinde toplam asfalt yol oranı %75,36’dır. Bu oran Ege Bölgesi oranından (% 71,97) yaklaşık %4,7, Tür-kiye oranından (% 45,23) yaklaşık %67 daha yüksektir. İl, kırsal yerleşim yerle-rinde asfalt karayolu açısından Türkiye genelinde 22. sırada yer almaktadır.

Manisa ilinde kayıtlı 94.751 adet özel otomobil bulunmaktadır. İlde 10.000 ki-şiye düşen özel otomobil sayısı 947’dir. 10.000 kişiye düşen motorlu kara taşıtı sayısı ise 2336’dir. İl, motorlu kara ta-şıtı sayısı açısından Türkiye genelinde 11. sırada bulunmaktadır. Manisa, özel otomobil sahipliği açısından bölge ve ülke rakamlarının altında değerlere sahipken, motorlu kara taşıtı sahipliği açısından Ege Bölgesi değerine eşit, Türkiye değe-rinden ise yüksek değerlere sahiptir.

B. HaberleşmeManisa ili sınırları içindeki bütün

yerleşim birimlerinde şehirlerarası ve uluslararası otomatik telefon görüşmesi yapılabilmektedir.

C. İçme SuyuManisa’nın köy içme suları envante-

ri incelendiğinde, ilin Türkiye sıralama-sında 40. sırada olduğu görülmektedir. 780 köy ve 671 mezrada yaşamakta olan 340.101 kişinin %’si yeterli içme suyu-na sahiptir. Bu oran, Türkiye oranından yüksek, Ege Bölgesi oranına hemen he-men eşittir.

Mesleki ve teknik liselerde okullaşma oranları incelendiğinde, Manisa’nın % 36 seviyesinde bir orana sahip olduğu görülmektedir. Bu oran, Türkiye

genelinden (%20,5) ve Ege Bölgesi’ninkinden (%25,3) yüksektir.

100

D. EnerjiManisa ilinde 2006 yılı itibarı ile

toplam elektrik tüketimi 1.620.415,908 megavat/saat, kişi başına düşen elektrik tüketimi ise 1.285 kilovat/saat olarak ger-çekleşmiştir. Kişi başına düşen elektrik tüketimi sıralamasında il, Türkiye’de25. sırada yer almaktadır. İlin elektrik tüke-timinin sektörel dağılımı aşağıda sunul-maktadır.

Tablodan da görüleceği üzere, Manisa’ da elektrik tüketiminin % 25.2’si sanayi-de, % 28,1’i meskenlerde, %19,7’si ticaret alanında ve %8,6’sı da tarımsal sulama alanında gerçekleşmektedir. İlin elektrik tüketiminin sektörel dağılımı Ege Bölgesi ve Türkiye geneli ile karşılaştırıldığında, elektriğin meskenlerde, ticaret ve tarım-sal sulama alanında tüketim oranlarının hem bölge hem de ülke oranlarından daha yüksek olduğu görülmektedir. Buradaki dikkat çekici bulgu ticaret ve tarımsal su-lama oranlarında ortaya çıkmaktadır. Ma-nisa ilinde elektrik tüketiminin % 19,7’si ticaret, % 8,6’sı da tarımsal sulamada gerçekleşmektedir. Her iki oran da hem bölge, hem de ülke oranlarından yüksek-tir. Özellikle elektriğin tarımsal sulamada kullanım oranı bölge oranının yaklaşık 3,7 katı, ülke oranının da 3,3 katı kadar-dır. Bu bulgular ışığında, Manisa ili eko-nomisi için özellikle tarımın önemli bir yere sahip olduğu söylenebilir.

Manisa’da şebeke kayıp oranı 1999 yılı itibarı ile %9,49* olarak belirlenmiş-tir. Bu oran Ege Bölgesinin en düşük 2. şebeke kayıp oranıdır. Türkiye genelinde bu oranın %20,16 olduğu dikkate alındı-ğında, Manisa’da elektrik şebeke kaybının oldukça düşük seviyelerde olduğu söylene-bilir.

E. Organize Sanayi BölgeleriManisa Organize Sanayi Bölgesi, ül-

kemizdeki örnek sanayi bölgelerinden biridir.Gerek alan büyüklüğü gerekse üretim çeşitliliği ve yarattığı katma değer açısından Ege Bölgesi’nin ve ülkemizin en önemli sanayi odaklarından biridir.Bölgede yüksek teknolojiyle üretim yapan yabancı sermaye yatırımlarının da bulun-ması dikkat çekmektedir.

1970 yılından itibaren yer tahsisleri-ne başlanan bölgede kısa sürede doluluk oranının % 90 lara yaklaşması nedeniy-le önce 2. kısım ve daha sonra da hızla 3.kısım ihalesi yapılmıştır.Sağlıklı bir gelişme gösteren örnek bir organize bölge niteliğindeki Manisa OSB daha sonra İz-mir Çiğli Atatürk Organize Sanayi Bölge-si için de iyi bir model olmuştur.

Manisa’nın diğer bir önemli sanayi bi-rikimi küçük ve orta ölçekli işletmelerin yoğunlaştığı Merkez, Akhisar, Alaşehir, Demirci, Kırkağaç, Salihli, Soma ve Tur-gutlu da bulunan 4400 den fazla işyeri-nin üretim faaliyetinde bulunduğu Küçük Sanayi Siteleridir.Yaklaşık 15.000 kişiye istihdam yaratan ve çeşitli sektörlerde fa-aliyette bulunan bu işletmeler Manisa sa-nayinin itici gücü oluşturmaktadır.

TEKNOLOJİ,SINAİ VE FİKRİ MÜLKİYET VE ARAŞTIRMA GELİŞTİRME

İlde kurulmuş bir teknopark veya ge-niş donanımlı bir araştırma geliştirme birimi bulunmamaktadır. Manisa sahip olduğu eğitimli insan gücü potansiye-linin teknoloji geliştirme, sınai ve fikri mülkiyetin geliştirilmesi ve iş dünyasının hizmetine sunulması için gerekli alt ya-

MA

NİS

A ‘0

9

101

pıya sahip değildir. Ancak, Celal Bayar Üniversitesi’nin ve yakın il İzmir’deki üç devlet ve iki vakıf üniversitesinin oluştur-duğu araştırma ve geliştirme birikimi sa-nayicinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek düzeyde gelişmiştir. Organize bölgeler ve küçük sanayi siteleri ile Manisa ilçelerine yayılmış çeşitli sektörlerde faaliyet göste-ren sanayi kuruluşlarının bir kısmında araştırma geliştirme birimleri bulunma-sına rağmen bunların bir teknopark veya merkezi bir araştırma geliştirme birimi yapısında yürütülmesi kaynakların etkin kullanımı açısından yararlı olacaktır.

EKONOMİK YAPIA. Manisa İli ve İlçelerinin Sosyo-

ekonomik Gelişmişlik DurumuDevlet Planlama Teşkilatı Müsteşar-

lığı’ nın 1996 yılında yapmış olduğu “İl-lerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sırala-ması Araştırması” verilerine göre Manisa ili 81 il içerisinde 0.308470 endeksi ile 22. sırada yer almaktaydı.

Yine 2003 yılında DPT tarafından yapılan, 1996 yılı verileri ile karşılaştı-rılan çalışmada ise Manisa ili 3 sıra geri-leyip, 25. sırada yer almaktadır. Ege Böl-gesindeki illerden İzmir, Denizli, Muğla ve Aydın illeri ise ilimizin üzerinde yer almaktadır. Bölgedeki illerin Türkiye kıyaslaması yapıldığında Manisa ili gibi bölge illerinin çoğunun 1996’dan 2003’e kadar sıralamada gerilediğini görülebilir. Ege Bölgesi’nde yalnızca Denizli İli’nin 2003 yılında sosyoekonomik yönden üst sıralara tırmandığı aşağıdaki grafikten görülmektedir.

Ege illeri sosyoekonomik gelişmişlik araştırmasında 1996’dan 2003’e kadar

genelde düşüş göstermişlerdir. Sıralama-da Manisa ili 3 sıra, Aydın 9 sıra, Kü-tahya 9 sıra, Uşak 7 sıra, Afyon 1 sıra, Muğla ili de 2 sıra gerilemiştir. İzmir ili ise 1996’da olduğu gibi İstanbul ve Ankara’yı takip ederek 3. sıradaki yeri-ni korumuştur. Sıralamada üst sıralara çıkan tek Ege ili olan Denizli ise 4 sıra yükselerek ülke genelinde 12. sıraya yük-selmiştir. Aşağıda ise, Manisa ilinde yer alan ilçelerin DPT’nin adı geçen araştır-masındaki verilere göre ülke genelindeki toplam 858 ilçe arasında ve Manisa ilinde bulunan 16 ilçe arasındaki gelişmişlik en-deksleri sıralaması sunulmaktadır.

Manisa ilçelerinin gelişmişlik durumu incelendiğinde, Merkez ilçenin en yüksek gelişmişlik endeksi ile ilk sırada, Selendi ilçesinin ise en düşük gelişmişlik endek-si ile son sırada yer aldığı görülmektedir. İlçelerin durumuna baktığımızda Merkez İlçe Türkiye’deki 858 ilçe içinde 24. sıra-da yer alırken, onu 82. sıradaki Turgutlu ve 117. sıradaki Soma takip etmektedir. Merkez ilçe ve Gördes ilçeleri sıralamada 1996’dan 2003’e kadar Türkiye çapında ilerleme kaydederken, diğer ilçelerimiz sı-ralamada gerilemiştir

Gelişmişlik grubu olarak değerlendir-diğimizde Merkez ilçe, Turgutlu, Soma ve Salihli ilçeleri 2.grupta; Akhisar, Ala-şehir, Ahmetli, Gölmarmara, Saruhanlı, Kula,Kırkağaç, Demirci, Sarıgöl 3. grup-ta; Köprübaşı ve Gördes 4. grupta; Selen-di ilçemiz ise ülke genelinde 5. grupta yer almaktadır.

B. SanayiManisa’nın tarıma dayalı ekonomik

yapısında son yıllarda çok köklü değişik-likler meydana gelmiştir.Tarımın il ve

bölge ekonomisi açısından sahip olduğu kilit rol devam etmekle birlikte sanayi yapısında gözlemlenen bu çeşitlenme eği-limi istihdam ve katma değer açısından da olumlu gelişmeleri beraberinde getir-miştir. 1960’lı yıllarda pamuk çırçırlama tesislerine dayalı sanayi yapısı ve halıcılık ağırlıklı dokuma sektörü daha sonra teks-til ve konfeksiyon alanlarında da yoğunla-şarak gelişmiştir.

Manisa Ticaret ve Sanayi Odası’nın girişimleriyle 1970 yılı sonunda altyapısı tamamlanarak hizmete açılan Manisa Or-ganize Sanayi Bölgesi, geleneksel sanayi yapısının değişmesinde belirleyici bir rol oynamıştır. İzmir’deki sanayi alanları-nın dolması, arsa maliyetleri, İzmir’e ve limana yakınlık nedeniyle kısa sürede bir çekim alanı yaratan Manisa Organi-ze Sanayi Bölgesindeki 133 adet fabrika ve tesislerde 2006 yılı itibarıyla toplam 23.000 civarında işçi çalışmaktadır.

Soma Linyit Kömür İşletmeleri ve Termik Santraller, Manisa Pamuklu Mensucat Fabrikası gibi önemli sınai te-sislerin yanında furfural üreten bir tesis, Türkiye’nin en kaliteli ürünlerini veren toprak, seramik ve sıhhi tesisat, çeşit-li gıda, plastik, kimya, ayakkabı, metal (valf, teleskopik silindir, çelik kapı, çelik hasır, çelik makas, bağlantı elemanları vb.) tarım makineleri, ambalaj , elektrik aletleri ve motorları, fork-lift, alüminyum ve çelik döküm, elektronik, beyaz eşya, otomotiv yan sanayi, tekstil,deri, yonga levha, maden istihraç gibi çok çeşitli dal-larda sanayi tesisleri mevcuttur.

C. Tarım Ve Hayvancılıkİl topraklarının %39’u tarıma el-

verişli olan Manisa’da toplam arazi-

102

nin 523.802 hektarı tarım alanı iken, 261.068 hektar alan ise tarım dışı kulla-nılmayan alan olup, 10.568 hektar alan nadasa bırakılmaktadır. Manisa, seracılık açısından bölgede 10 il arasında 7. sırada yer almaktadır. 2000 yılı verilerine göre Manisa ilinde gübre kullanımı toplam 211.721 ton olarak gerçekleşmiştir. Güb-re kullanımının türlerine göre dağılımı aşağıda sunulmaktadır.

Manisa ilinin tarımsal yapısı ve bitki-sel üretim değerleri incelendiğinde, top-lam pazarlanan bitkisel üretim değerinin %57’sinin meyvelerden, %23,9’unun tar-la ürünlerinden, %19,1’inin ise sebzeler-den oluştuğu görülmektedir.

Toplam pazarlanan bitkisel üretim içinde en yüksek paya sahip olan mey-velerin dağılımı incelendiğinde, üzüm-sü meyvelerin %75,27’lik paya sahip olduğu, bu kategoride yer alan üzümün 1.121.116 tonluk üretim, 179.962.661 milyon TL’lik değer ve %99,5’lik pay ile ilk sırada yer aldığı görülmektedir. Mey-veler içinde 2. sırayı %21,88’lik pay ile taş çekirdekliler almaktadır. Bu kategori-de 134.978 tonluk üretimi, 40.761.601 milyon TL’lik değer ve %76’lık pay ile zeytin en önemli meyve olarak dikkat çekmektedir. Toplam pazarlanan bitkisel üretim içinde %37,8’lik paya sahip olan tarla ürünlerinin dağılımı incelendiğinde %88,50’lik pay ile endüstriyel bitkilerin ilk sırayı aldığı görülmektedir. Endüst-riyel bitkiler içinde 49.045 ton üretim, 84.050.178 milyon TL değer ve %63’lük pay ile tütün, 155.570 ton üretim, 48.679.157 milyon TL değer ve %37’lik pay ile pamuk ilk iki sırayı almaktadır.

Sebzelerin içinde %83,50’lik paya sa-hip olan meyvesi yenen sebzeler ilk sırada-dır. Bu kategoride 544.724 ton üretim ve 42.281.016 milyon TL değer ile domates ve 121.224 ton üretim, 12.654.088 mil-yon TL değer ile kavun en önemli iki seb-ze olarak dikkat çekmektedir.

Manisa ilinde hayvancılık sektöründe kullanılmak üzere toplam 11.081 hek-tarlık alanda yem bitkileri ekilmektedir. 2000 yılında 18.926 ton hasıl, 24.845 ton yeşil ot ve 10.293 ton kuru ot üre-tilmiştir.

Manisa ilinin canlı hayvan varlığı in-

celendiğinde, sığırın 20.388.811 milyon TL değer ve %39’luk pay ile 1., tavuğun 18.251.183 TL. değer ve %35’lik pay ile 2. sırada yer aldığı görülmektedir.

Manisa ili hayvansal ürünlerinin pa-zarlanan değeri içinde et %46, beyaz et %31, yumurta %14 ve süt %7,5 pay ile ilk dört sırayı almaktadır.

Manisa ilinde 2006 yılında cari fi-yatlarla toplam tarımsal üretim değeri 3.319.007.770 milyon TL’dir. Bunun 2.575.474.080 milyon TL’sini bitkisel üretim, 5.014.810 milyon TL’sini canlı hayvanlar üretimi, 738.518.880 milyon TL’sini de hayvansal ürünler üretimi oluşturmaktadır. Bitkisel üretim değeri ile canlı hayvanlar üretim ve hayvansal ürünler üretim değerleri incelendiğinde Ege Bölgesi’nin hayvansal ürünler üretim değerinin yaklaşık %23’ünün Manisa ili

tarafından gerçekleştirildiği görülmek-tedir. İl ayrıca, bölgenin canlı hayvan-lar üretim değerinin yaklaşık %17’sini, bitkisel üretim değerinin ise yaklaşık %18’ini yaratmaktadır. İlin hayvansal ürünler üretim değerinin toplam üretim değeri içindeki payı Ege ve Türkiye ra-kamlarının üzerindedir. İl, toplam ta-rımsal üretim değeri sıralamasında Tür-kiye genelinde 5. sıradadır.

OrmancılıkManisa ili sınırları içinde 208.441

hektar verimli orman alanı, 288.688 hektar verimsiz orman alanı bulunmak-tadır. İlin orman varlığından elde edilen orman ürünleri ve sağlanan katkı aşağı-daki tabloda yer almaktadır.

D. TurizmManisa Batı Anadolu’da Spil Dağı ile

Gediz Nehri arasındaki konumu ile, Ege Bölgesinin ulaşım bakımından önem-li bir noktasında bulunmaktadır. Zirai, ticari ve sanayi açısından gelişmiş olan bölgenin tarihi M.Ö. 3000 yıllarına dek inmektedir. İlde Hitit, Frig, Lidya, Ma-kedon, Roma, Bizans, Beylikler ve Os-manlı uygarlıklarına ait izler bulunmak-tadır. Tarih boyunca kültür ve sanatın yoğunlaştığı, ticaret yollarının geçtiği Manisa, kültürel ve doğal zenginlikleri ile turizm açısından ilgi çekici imkanlar barındırmaktadır.

İlde yer alan önemli kültürel ve turis-tik mekanlar arasında Manisa Arkeoloji Müzesi, Sardes – Salihli, Aigai – Merkez İlçe, Philadelphia – Alaşehir,

Sidas - Demirli / İcikler Köyü Tepe Mezarlığı – Akhisar.

E. Manisa İli Ekonomik Gösterge-lerinin Genel Değerlendirmesi

Manisa ilinde 2000 yılı Gayri Safi Yurtiçi Hasıla cari fiyatlarla 2.598.540 milyar liradır. Kişi başına düşen Gayri Safi Milli Hasıla ise yine aynı yılın fiyat-larıyla, 2.062 milyon liradır.

İller itibarıyla belirli yıllara ilişkin kişi başına gayri safi yurt içi hasılaya ilişkin veriler aşağıdaki tabloda yer al-maktadır. 2000 yılında Kamu Yatırım Harcamaları 6.863 milyar lira iken, bu rakam 2001 yılında 10.626 milyar lira

MA

NİS

A ‘0

9

103

olarak gerçekleşmiştir. Kişi başına düşen kamu yatırım harcamaları 2000 yılında 5 milyon lira ile Türkiye genelinde 73. sırada yer almaktadır. Son yıllarda önem-li atılım yapan Manisa ilinde kamu yatı-rımlarına ilişkin istatistiki bilgiler aşağı-daki tabloda yer almaktadır. 2000 yılında genel bütçe gelirleri 176.980 milyar lira iken, bu rakam 2001 yılında 260.414 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Kişi başına genel bütçe gelirleri 2000 yılında 140 milyon lira ile, Manisa ili tüm iller arasında 27. sırada yer almaktadır.

Ege Bölgesi’nde iller düzeyinde bakıl-dığında, genel bütçe gelirine katkı açısın-dan İzmir’in en önemli kaynak aktarıcı olduğu görülmektedir.

Diğer illerin kamu harcamalarından aldıkları payın ödedikleri vergiler ile kar-şıladıkları kısım 2005’te Afyon’da yüzde 53, Uşak’ta yüzde 66, Kütahya’da yüzde 74, Aydın’da yüzde 73, Denizli’de yüzde 89’u bulmuştur. Bu illere kaynak trans-feri yaşanırken Muğla, aldığı harcamanın yüzde 21 üstünde kaynak aktarmıştır. Manisa’nın harcamalardan aldığı pay ile gelire katkısı ise başa başa (yüzde 94)’a yakındır. Bu durum ise Manisa’yı İzmir ilinden sonra bölgenin en cazip ve göçe maruz kalan şehri durumuna getirmiştir.

2000 yılında teşvik belgeli yatırımlar belge adedi 68, yatırım miktarı 67.841 milyar lira olup, 2529 kişiye yeni istih-dam yaratılmıştır. 2001 yılında ise teş-vik belgeli yatırımlarda, belge adedi 38’e düşerken, yatırım miktarı 100.567 mil-yar liraya çıkmış, ve 2.016 kişiye istih-dam yaratılmıştır. Teşvikli yatırımlarda %4 oranında, İstihdamda %20 ve belge sayısında %44 oranında azalış meydana gelmiştir.2005 yılı itibarıyla Manisa’da

yatırım teşviklerinden yararlanan fir-ma sayısı 547 iken, 2006 sonu itibarıy-la teşvik belgeli toplam yatırım sayısı 379’dur.

Toplam banka mevduatı 2000 yılında (2001 yılı fiyatlarıyla) 679.832 milyar liradır. Kişi başına düşen toplam banka mevduatı ise 539,5 milyon liradır. Top-lam banka kredileri 328.365 milyar lira olup, kişi başına düşen toplam banka kre-dileri 260,6 milyon liradır.

İl bazında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla, bir yıl içerisinde, ilde üretilen tüm nihai mal ve hizmetlerin parasal değeri olarak tanımlanmaktadır. 2000 yılında Manisa ilinde cari fiyatlarla, kişi başına düşen GSYİH 2.067.355 bin liradır. Türkiye genelinde cari fiyatlarla kişi başına düşen GSYİH değeri 1.760.850 liradır. Bu du-rumda Manisa ilinde 2000 yılı itibariyle kişi başına düşen GSYİH Türkiye ortala-masının %17 üzerinde olup ve 81 il ara-sından 1987 yılı fiyatlarıyla 10. sırada bulunmaktadır.

Türkiye ortalaması ile Manisa ili ara-sında kişi başına düşen GSYİH’deki bu fark Manisa ilinin sahip olduğu imalat sanayi ve tarım potansiyeline bağlanmak-tadır. Bu tablodaki dikkat çekici unsur-lardan biri, Manisa ilinin Türkiye eko-nomisinin 1999 yılında yaşadığı krizden ağır bir biçimde etkilenmeyerek –3.8 ora-nında küçülmesidir. Bunun sebebi Ma-nisa ilinin ihracata yönelik çalışmasıdır denebilir. Onu takip eden yılda yine Tür-kiye ortalamasının üzerinde bir büyüme hızı (8.8) yakalamıştır.

Dolar bazında incelendiğinde ise 1998 yılında ulaşılan 3804 dolar seviye-sine 2001 yılı itibariyle dahi henüz ulaşı-lamadığı görülmektedir.

F. Manisa İli Fiyat HareketleriBir ilde fiyatlar genel seviyesinde

meydana gelen değişiklikler, fiyat endeks-leri (toptan, tüketici) yolu ile takip edil-mektedir. Bu endeksler Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından hesaplanmakta, Türkiye geneli ve 19 seçilmiş il için her ay açıklanmaktadır. Manisa ili bu 19 il arasında yer almaktadır.

G. Maliye: Kamu Yatırım Tahsisi, Genel Bütçe Gelirleri, Vergi Tahakkuk ve Tahsilatı

Manisa ilinde 1995- 2001 yılları ara-sında yapılan kamu yatırım harcamaları toplamı cari fiyatlarla yaklaşık 31 trilyon, 2001 yılı fiyatları ile ise yaklaşık 110 trilyon liradır. 2001 yılı sabit fiyatları ile Manisa ili Kamu yatırım harcamala-rı 1995-1998 arasında sürekli bir azalış göstermiştir. Özellikle 1998’den 1999’a gelindiğinde Kamu yatırım harcamaları %64’lük bir azalış göstermiştir.

Kamu yatırım harcamaları 2000 yı-lında yükselişe geçmiş fakat bu artışı 2001 yılında sürdürememiştir. Türkiye genelinde iller, 1990-2001 yılları toplam kamu yatırım harcamalarına göre sıra-landığında Manisa, 2001 yılı fiyatlarıyla toplam 455.647 milyar lira ile 20. sıra-

104

da yer almakta, aynı zamanda çalışma-ya konu olan 10 il arasında ise İzmir, Muğla ve Balıkesir’i takiben 4. sırada bulunmaktadır.

Manisa ili 1995-2001 yılları toplam Genel Bütçe Gelirleri, 2001 yılı fiyat-ları ile 1.926.065 milyar liradır. Aynı yıllar arasında Ege Bölgesinin aldığı toplam Genel Bütçe Gelirlerinin, 2001 yılı fiyatları ile yaklaşık % 6,3’ünü Ma-nisa ili almıştır. Türkiye genelinde il-lerin aldığı 2001 yılı fiyatları ile Genel Bütçe Gelirleri sıralamasında Manisa ili 14. sırada bulunmakta, çalışmaya konu olan 10 il içerisinde ise 3. sırada yer al-maktadır.

H. Dış TicaretManisa ilinde ithalatı saç, kombi

yedek aksam ve parçaları, çamaşır ma-kinesi yedek aksam ve parçaları, matbaa mürekkebi, alüminyum kapak, alümin-yum saç, elektronik teneke, yağlama müstahzarları, TV tüpü, kimyevi mad-de, kumaş iplik ve astar, dekor kağıdı, ham ayçiçek yağı, müzik seti, koyun ve inek derisi, içecek konsantresi, yatırım makineleri ve aksamları, boya ve vernik-ler teşkil etmektedir.

2001 yılı itibariyle Manisa ilinde ihracat 23.287 bin dolar olarak gerçek-leşmiştir. İhracatı özellikle çeşitli ses ve video bant ve kasetleri, yaprak yay, kombi, kombi aksam ve parçaları, ano-rak, akümülatör, otomotiv yedek parça ,su ısıtıcısı, mutfak robotu, mini çama-şır makinesi, vantilatör, turşu, zeytin, alkolsüz içecekler, cam, ay çiçek yağı ve üzüm vb.kuru meyve başta olmak üzere gıda maddeleri teşkil etmektedir. Ma-nisa ilinin dış ticareti incelendiğinde ithalatın ihracatın yaklaşık 10 katı ka-dar olduğu göze çarpmaktadır. Manisa Organize sanayi bölgesindeki bazı fir-maların üretimlerinde ithal hammadde ve malzeme kullanımı bu farkı ortaya çıkarmaktadır.

2000 yılından itibaren Manisa ilin-de dış ticaret (ithalat –ihracaat) verileri aşağıdaki tabloda yer almaktadır.

Manisa ilinin 2006 yılı sonu iti-

barıyla dış ticaretine ilişkin veriler ise aşağıdaki tabloda yer almaktadır. 2001 yılında teşvikli yatırım tutarı bir önceki yıla göre %6 artan Ege Bölgesinde, sa-dece Muğla ve Uşak’ta teşvik belgeli ya-tırımlarda artış görülürken, Manisa da dahil olmak üzere diğer illerde azalma görülmektedir. Manisa ilindeki azalış % 4 olarak gerçekleşmiştir.İstihdamda-ki düşüş yatırımlardaki düşüşten daha fazla oranda (%20) gerçekleşmiştir. Türkiye geneline bakıldığında teşvikli yatırımlardaki azalış %21, istihdamda-ki azalış ise % 46’dır.

Bu durumda Manisa ilinin teşvik belgeli yatırımlarla ilgili performansı Türkiye genelinin üzerindedir. 2006 sonu itibarıyla teşvik belgeli toplam yatırım sayısı 379 olup, bunların sek-törel dağılımı ise aşağıdaki tabloda yer almaktadır.

Teşvik belgeli yatırımların sektörel dağılımına bakıldığı zaman, toplam yatırımın yaklaşık olarak %82’sinin imalat sanayiine ait olduğu görülmekte-dir. İmalat sanayii içinde ise en yüksek yatırımın 35.399 milyar TL ile Ma-deni Eşya alt sektörüne yapıldığı göze çarpmaktadır. İmalat sanayii içinde en tüksek istihdam düzeyini sağlayan alt sektör yine madeni eşya alt sektörüdür. Hizmetler sektörü, toplam yatırım mik-tarı ve istihdamı bakımından imalat sa-nayiinden sonra 2. sırada gelmektedir.

Manisa iline yapılan 100.567 mil-yar TL’lik teşvikli yatırımın yaklaşık olarak %55’i komple yeni yatırım nite-liğindedir. Komple yeni yatırımlardan sonra ise %43,3 oranındaki tevsi yatı-rımları göze çarpmaktadır.

İ. İç TicaretDİE verilerine göre, Manisa ilinde

2000 yılında yeni kurulan şirketlerin ekonomik faaliyet alanları itibarı ile dağılımına bakıldığında 65 şirketin toptan ve perakende ticaret, 26 şirketin imalat, 21 şirketin inşaat, 18 şirketin ulaştırma, depolama ve haberleşme, 11 şirketin gayrimenkul kiralama, 9 şirke-tin finansal aracılık faaliyetleri, 7 şirke-

tin eğitim, 6 şirketin otel ve lokanta, 4 şirketin sağlık hizmetleri ve diğer sosyal hizmetler, 3 şirketin tarım – ormancı-lık, 3 şirketin madencilik ve taşocak-çılığı alanlarında faaliyette bulunmak üzere kurulduğu belirlenmiştir.

J. Para – Banka İstatistikleri

Manisa İli Toplam Banka Mevdu-atı ve Banka Kredileri

Türkiye genelinde iller bazında, 2000 yılı kişi başına toplam banka mev-duatı (2001 yılı fiyatları ile) sıralama-sında İstanbul, Ankara , İzmir, Kocaeli ilk dört sırada yer alırken Manisa ili 35. sırada bulunmaktadır. Çalışmaya konu olan illerin kişi başına toplam banka mevduatı sırası ile İzmir, Aydın, Muğla, Denizli, Balıkesir, Çanakkale, Manisa, Afyon ve Kütahya’dır. Kişi başına top-lam banka kredisi Manisa ilinde gerek Ege Bölgesi,gerekse Türkiye ortalama-sının çok altında gerçekleşmektedir.

Türkiye genelinde iller bazında, 2000 yılı kişi başına toplam banka kre-dileri (2001 yılı fiyatları ile) sıralama-sında Manisa ili 28. sırada bulunmak-tadır. Manisa ilinde kişi başına düşen banka mevduatı yaklaşık 540 milyon lira iken, kişi başına düşen banka kre-disi 260 milyondur. Buna göre Mani-salıların kredi kullanmakta çekimser davrandıkları söylenebilir.

2006 yılı sonu itibarıyla Manisa ilin-de toplam 95 banka şubesi bulunmakta olup, bunlara ilişkin toplam mevduat ve kredi miktarları aşağıdaki tabloda yer almaktadır.

K. İstihdam İstatistikleri ve Sosyal Güvenlik

Sosyal Güvenlik, herkesin sosyal ve ekonomik ihtiyaçlarını karşılayacak tarzda bugün ve geleceğinin güvence altına alındığı bir sistemler bütünüdür. Manisa’da ülkemizde kurulmuş üç bü-yük sosyal sigorta kurumundan ( Bağ-Kur, SSK, Emekli Sandığı) emekli ay-lığı alanların ve sigortalıların 2006 yılı sonu itibarıyla durumu aşağıdaki tablo-

MA

NİS

A ‘0

9

105

larda sunulmuştur. 2000 yılı itibariyle Manisa ili Türkiye genelinde toplam ak-tif sigortalı sayısına göre sıralandığında 10. sırada yer almaktadır. Çalışmaya konu olan iller arasında ise İzmir’i ta-kiben 2. sırada bulunmaktadır. Toplam emekli aylığı alanların sayısına göre Türkiye genelinde sıralandığında ise 15. sırada yer almaktadır.

Manisa ilinde belediye sınırları içinde bina, konut ve belediye sayıla-rı incelendiğinde, 1984 – 2000 yılları arasında bina sayısının %48,9, konut sayısının %94,9, belediye sayısının da %64,7 oranında arttığı görülmektedir.

L. İnşaat İstatistikleri1984-2000 yılları arasında Tür-

kiye’ deki toplam bina sayısında %78 oranında bir artış görülürken, Manisa ilinde Toplam bina sayısı yaklaşık ola-rak %49,2 oranında artış göstermiştir. Gerek Türkiye gerekse Manisa ilinde bi-nanın kullanım amacına göre en büyük pay konuta aittir. 2000 yılında tümü işyeri binalarının toplam bina içindeki payı, Türkiye için %10,3 olarak gerçek-leşirken bu oran aynı yıl Manisa ili için %9,9 olarak gerçekleşmiştir. 2000 yılı itibariyle Türkiye’deki eğitim-kültür amaçlı bina sayısının toplam bina sayı-sı içindeki payı binde 3,8’dir. Manisa ilinde ise, 2000 yılında eğitim-kültür amaçlı binaların sayısı toplam bina sayı-sının binde 3,3’ü olmuştur. Türkiye’de 1984 yılına göre 2000 yılında sağlık amaçlı bina sayısında %185,7 oranında artış görülürken, Manisa ilinde bu artış oranı %204,5 olarak gerçekleşmiştir.

İLLER ARASI ÜRÜN VE HİZMET AKIMLARI

Manisa coğrafi olarak İzmir’i ve hinterlandındaki diğer illeri İstanbul’ ve Ankara gibi iki büyük ilimize ve Ege Bölgesi’nin kuzeyindeki ve doğusunda-ki diğer illere bağlayan ana ulaşım yol-ları üzerinde önemli bir geçiş noktası-dır. Komşu veya yakın iller olan İzmir, Balıkesir, Manisa, Uşak, Afyon başta olmak üzere çok sayıda ilimizle ticaret

ve sanayi açısından yoğun bağlantılar içindedir. İlin tarım ağırlıklı ekonomik yapısı dikkate alındığında, Türkiye’nin birçok ili ile ticari bağlantılarının özellikle tarım, hayvancılık, makine imalat,elektronik,beyaz eşya,toprak sa-nayi ve gıda işleme başta olmak üzere gelişmiş olduğu görülmektedir. İzmir li-manı aynı zamanda ilin ihracata yönelik hammadde ve işlenmiş ürünlerinin dış pazarlara ulaştırılması amacı ile yoğun biçimde kullanılmaktadır.

SONUÇManisa, en eski zamanlardan bu

yana üzüm, zeytin ve hububat ağırlıklı bir tarımsal yapıya sahip olmuştur. 19. yüzyılda il tarımına tütün ve pamuk gibi iki sanayi bitkisi katılmış ve ilin ekonomik kaderi değişmeye başlamıştır. Bu iki ürün il’de, para ve pazar ekono-misinin, modern tarım ve tarımsal ih-racatın gelişmesi yolunu açmıştır. Son-raki yıllardaki sebze ve meyve ekilişleri ile Manisa gerek çeşit, gerek miktar, gerekse üretim değeri olarak Türkiye ta-rımının en önemli merkezlerinden biri olmuştur.

İl’de, 20. yüzyılla birlikte başlayan bugünkü anlamda sanayileşme çalışma-ları, 1950-1960 arasında hizmete alı-nan Demirköprü Barajı ve Hidroelekt-

rik Santralı ile Soma Termik Santraları sayesinde hız kazanmıştır. Manisa’nın ekonomik kaderi 1970’li yıllarda kuru-lan Organize Sanayi Bölgesi ile değişme yoluna girmiştir. Büyümesini hızla sür-düren Manisa OSB bugün için 20.000’i aşan çalışanı, 5 milyar doları aşan dış ticaret hacmi ile ülkemizin en büyük sa-nayi üretim tesislerinden biridir. Arıt-ma tesisleri, enerji santralı, doğalgaz kullanımı, limana yakınlığı, yapımı sü-ren demiryolu bağlantısı ve mükemmel işletme anlayışıyla Manisa OSB, başta yabancı sermaye olmak üzere büyük bir yatırımcı teveccühü ile karşı karşıyadır. Kalite yönetimi, çevre yönetimi, iş sağ-lığı ve iş güvenliği yönetimi alanlarında aldığı üç uluslararası kalite belgesi ile bu alanda ülkemizdeki ilk ve tek bölgedir.

Bir yandan altyapı çalışmaları, öte yandan parsel tahsis, tesis yapımı üre-tim çalışmaları devam eden Akhisar, Turgutlu ve Salihli Organize Sana-yi Bölgeleri ile planlama safhasındaki Kula ve Soma Bölgeleri, Manisa İlini sanayi yatırımları için çok cazip bir hale getirmektedir. Bu bölgelerin gelişmesiy-le Manisa imalat sanayi hem il düzeyine dengeli biçimde dağılacak hem de istih-dam imkanları artacaktır.

Yapımı devam eden, 14.423 ha. arazinin sulanmasını sağlayacak olan Akhisar-Gördes Barajının tamamlan-masıyla il tarımındaki üretim kapasite-leri büyüyecek, ürün çeşitliliği ve üretim miktarları artacaktır. Buna bağlı olarak tarımsal sanayi ve tarımsal ürün ihraca-tı daha hızlı gelişecektir.

Manisa ilinde altyapı sorununun ya-şanmaması, ulaşım kolaylığı olması, ar-saların ucuz olması ve enerji sorununun olmaması, 2004 yılında İlin, Financial Times dergisinin düzenlediği proje ya-rışmasında 200 dünya kenti arasında “Yatırım Yapılabilir En İdeal Kent” se-çilmesini sağlamış; fDi Magazine Der-gisinin düzenlediği Geleceğin Avrupa Şehirleri ve Bölgeleri 2006-2007 Yarış-masında, Manisa süregelen başarılarına yenilerini ekleyerek yarışma sonucunda dört ayrı ödüle layık görülmüştür.

106

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIMANİSA İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV’in üyesi olan illere dönük

olarak hazırladığı programlar kapsamın-da aday üye statüsünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konusunda seminerler ve-rildi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi başlığı altında yapılan toplantı-lar Philip Morris/Sabancı’nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçekleştirildi. Bu kapsamda 28-29 Haziran 2006 tarihle-rinde yapılan eğitimde 80 kişilik katılım sağlanırken iki günlük eğitim ilk günün-de Prof.Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Ge-nişlemesi, Avrupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Anayasası, Türkiye-AB İlişkileri konularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB’nin Ti-

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Manisa Stratejik Hedef Toplantısı 30 Haziran/1 Temmuz 2001 46 Katılımcı ile yapılmıştır.Manisa Önceliklendirme Toplantısı 13 Nisan 2003 35 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 28/29 Haziran 2006 80 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

KOBİ / Lojistik AB Uyum Semineri 19 Mart 2008 132 Katılımcıya sertifika verilmiştir.Lojistik Yuvarlak Masa Toplantısı 21 Kasım 2008 35 katılımcı ile yapılmıştır.

MA

NİS

A ‘0

9

107

caret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulamala-rı; Prof. Dr. İge PIRNAR AB’nin Turizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Gereken Kurallar; Doç.Dr. Yaşar UYSAL AB’nin Tarım Politikaları, Tam Üyeliğin Türk Tarımına Olası Etkileri; Yrd.Doç.Dr. Esin TAYLAN AB’nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Birliği ve Rekabet Ku-ralları, Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatapları ve Uygulamaları, Muafiyet, Hakim Duru-mun Belirlenmesi; Yrd.Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ ler ve Reka-bet Politikası, Girdi Maliyetleri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskinden Korunma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri konularında katılım-cıları aydınlattılar.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine da-

yalı olarak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorumluluk projesi olarak başlat-tığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi olan il-lerde gördüğü ilgi yeni ortak projeleri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odakların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illeri-

nin sorunlarına yönelik yeni çözümleme-lerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sür-dürme konusunda teşvik etti.

19 Mart 2008 günü ESİAD işbirliği ile Manisa’da yapılan eğitimde Sabah bölü-münde Prof. Dr. Canan BALKIR, öğrenci-lerin yoğun sorularını cevapladığı enterak-tif bir sunum gerçekleştirdi. Türkiye-AB ilişkilerinin kısa tarihçesi, AB’ye üyelik süreci, müzakereler, Türkiye’yi diğer aday ülkelerden farklı kılan unsurlar, Gümrük Birliği’nin etkileri, üyelik sürecinde te-mel kaygılar ve tartışmalar, AB ve Türk kamuoyunun üyelik sürecine yaklaşımları konularında katılımcılara bilgi aktarıldı. Öğleden sonra düzenlenen ikinci bölümde Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İda-ri Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa YAŞAR TINAR AB KOBİ politikası, KOBİ’leri etkileyen politikalar, finansal destekler konularını anlattı.

2008 yılında ilk kez işlenen “lojistik” konusunda ise Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Yükseko-kulu öğretim görevlisi Prof. Dr. Güldem CERİT; dünyada lojistik yapılanma ve ülkelerin konumu, lojistikte temel kav-ramlar ve tanımlar; işletme fonksiyonları, müşteri hizmet düzeyi ve kalite, tedarik zinciri yönetimi ve örnekler ile Türkiye’de

lojistik yapılanma ve stratejiler hakkında bilgiler içeren bir sunum yaptı. Sektörü temsilen, deneyimlerini paylaşmak üzere seminere katılan MOSBAR Lojistik’ten Hüseyin İŞTEERMİŞ, Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde kurdukları MOSBAR Lojistik Köyü’nü ne amaçla ve nasıl kur-duklarını fotoğraflar eşliğinde katılımcı-lara tanıttı. Sunumunun ikinci kısmında İŞTEERMİŞ, diğer projeleri olan BALO (Batı Anadolu Lojistik Organizasyonlar) örgütlenmesini tanıttı. Seminer Prof. Dr. TINAR ile İŞTEERMİŞ’in birlikte yürüttükleri soru-cevap oturumu ile sona erdi.

21 Kasım 2008 tarihinde Lojistik sek-törünün 35 yetkilisi ve Manisa Valisi Sn. Celalettin GÜVENÇ, Vali Yardımcısı Sn. Turan EREN, Vali Yardımcısı Sn. Kadri CANAN, Manisa Milletvekili Sn. Şahin MENGÜ ‘nin katılımı ile bir yuvarlak masa toplantısı düzenlendi.

Ege Bölgesinin önde gelen lojistik firmalarının üst düzey yetkilileri ile sek-törle ilgili kamu kuruluşları yetkililerinin bir araya geldiği bu özel toplantıda İzmir Limanı sorun ve çözümleri, tren bağlantı-ları, gümrükler hakkında görüş ve çözüm önerileri tartışıldı. Sektörde diyalog imka-nı sağlayan toplantıdan çıkan sonuçların takibi istendi.

MANİSA İLİ KATILIMCI PROFİLİ

10

97

1

9

13 2

KamuEğitimYerel YönetimSivil ToplumÖzel sektörBasın

SEKTÖREL DAĞILIM

84

6

11

9 1

20'li yaşlar30'lu yaşlar40'lı yaşlar50'li yaşlar60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI

108

MU

ĞLA

‘09

Muğla, Karia bölgesinin en eski şehirlerinden biridir. Eski kayıtlarda adı “Mobolia” olarak geçmektedir

MuğlaKral Mezarları / Dalyan

109

TARİHİ VE COĞRAFİ YAPISI

Muğla, Karia bölgesinin en eski şehirlerinden biri-dir. Eski kayıtlarda adı “Mobolia” olarak geçmek-tedir. M.Ö. 3400 yıllarında, bölgeye başında “Kar” isimli bir liderin bulunduğu bir kavim yerleşmiştir.

M.Ö.1000 yıllarında Dor’lar bölgeye hakim olmuşlar, M.Ö.228’den sonra Bergama Roma birliğine katılmış ve M.Ö.133 yılında bir Roma eyaleti olmuştur.

Malazgirt savaşından sonra, Anadolu’ya yayılan Türklerden bir kol, Muğla kıyılarına yönelmiştir. 1284 yılında Menteşe Bey, Aydın’dan sonra Muğla’yı da ele geçirmiş ve bu tarihten sonra “Menteşe” adıyla anılmaya başlanmıştır. 1451 yılında Osmanlı idaresine giren Muğla, Cumhuriyetin ilanı ile 1923 yılında il statüsüne kavuşmuştur. Muğla ili toprakları iki coğrafi bölgemiz içersinde yer almaktadır. Marmaris, Köyceğiz, Dalaman, Fethiye ilçeleri Akdeniz bölgesine, ilin geriye ka-lan büyük bölümü ise Ege bölgesine dahildir. Kıyı girintili, çıkıntılı ve uzundur. (1.124 km.)

Önemli Körfezleri : Mandayla (Güllük), Kemre (Gökova), Marmaris, Fethiye.Önemli Yarımadaları : Bodrum, Datça Önemli Akarsular : Akçay, Çine Çayı, Eşen Çayı, Namnam ve Dalaman Çayı.Gölleri : Bafa, Köyceğiz, Yüzölçümü : 13.247 km2

Çevresindeki İller : Aydın, Antalya, Burdur, Denizli

Muğla ilinde Akdeniz iklimi hüküm sürmektedir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı geçer. Sahilden uzak ve yüksek kesimlerde karasal iklimin özellikleri görülür. Ölçülen en yüksek sıcaklık 41.2’c, en düşük sıcaklık -12.6’c, yıllık ortalama sıcaklık 14.9’c, yıllık nispi nem % 61, yağış miktarı ise 1196.4 kg. dır.

Dalyan

Ölüdeniz-Fethiye

Malazgirt savaşından sonra, Anadolu’ya yayılan Türklerden bir kol,

Muğla kıyılarına yönelmiştir. 1284 yılında Menteşe Bey, Aydın’dan

sonra Muğla’yı da ele geçirmiş ve bu tarihten sonra “Menteşe” adıyla

anılmaya başlanmıştır.

110

İklim ve Bitki ÖrtüsüToplam 13.338 km2’lik yü-

zölçümüne sahip olan Muğla ili coğrafi olarak Ege ve Akdeniz Bölgelerinde yer almaktadır. İl ikliminde denizin etkisi ve yük-seltilerin yanı sıra yer şekilleri-nin uzanış durumu da önemli bir rol oynamaktadır. Dalaman çayının batısında Ege, doğusun-da ise Akdeniz iklim özellikleri görülen ilin iç ve dağlık kesimle-rinde karasal iklim özelliklerine de rastlanmaktadır. Denizden ortalama yüksekliği 646 metre olan Muğla’da özellikle Fethiye yöresinde yılın her ayında deni-ze girmek mümkündür.

Muğla ilinde iklim ve top-rak koşulları nedeni ile çok çe-şitli ve zengin bir bitki örtüsü görülmektedir. Yörede iğne yapraklı ormanlar, makiler ve dikenli bitkiler yaygın olarak bulunmaktadır.

SOSYAL YAPIa. Nüfus2000 yılı genel nüfus sayı-

mı sonuçlarına göre Muğla’nın nüfusu 717.384’tür. Nüfu-sun 274.963’ü şehirlerde, 442.421’i ise kırsal bölgelerde yaşamaktadır. Muğla’da şehir-leşme oranı %38 (Türkiye ge-nelinde % 65, Ege Bölgesinde % 62), yıllık nüfus artış hızı ‰ 24,26, kilometrekare başı-na düşen kişi sayısı ise 54’tür.

Muğla ilinin şehirleşme ora-nı gerek Ege Bölgesi, gerekse Türkiye oranlarından oldukça düşüktür. Nüfus yoğunluğu da bölge ve ülke rakamlarının çok altında olan Muğla ili-nin yıllık nüfus artış hızı hem bölge (‰16,42), hem de ülke (‰18,35) oranlarının üzerin-dedir. İlin şehirlerinde nüfus artış hızının ‰32,79 ve köy-lerinde de ‰19,31 olarak ger-çekleştiği görülmektedir.

1990 yılı nüfus sayımı so-nuçlarına göre şehir nüfusu 198.080, köy nüfusu 364.729 ve toplam nüfus da 562.809 ola-rak belirlenmiş olan Muğla’da şehirleşme oranı % 35’dir. Bu oranın 2000 yılı nüfus sayım sonuçlarından elde edilen oran-la karşılaştırıldığında (% 38), sadece 3 puan düşük olduğu, dolayısı ile ilde şehirleşme sü-recinin oldukça yavaş da olsa halen devam etmekte olduğu görülmektedir.

1990 yılı nüfus sayım so-nuçlarına göre, Muğla ilinin net göç hızı ‰33’tür. Bu göç hızı ile Muğla, Ege Bölgesinin İzmir’den sonra en çok göç alan 2. ili durumundadır.

Muğla iline bağlı ilçelerin 1990 ve 2000 yılı nüfus gös-tergeleri incelendiğinde, tüm ilçelerde nüfusun arttığı görül-mektedir. Marmaris (‰63,92), Bodrum (‰54,31) ve Datça

(‰25,88) il ortalamasının (‰23,97) üzerinde nüfus artış hızına sahip ilçelerdir.

İle bağlı ilçelerin nüfus yo-ğunluğu değerleri dikkate alın-dığında, Bodrum (149 kişi) ve Ortaca (121 kişi) en yoğun nüfusa sahipken, Köyceğiz (18 kişi) ve Datça (29 kişi) en az yo-ğun nüfusa sahip ilçeler olarak görülmektedir.

Nüfus artış hızlarının aynı olacağı (yılda toplam ‰ 24,26; şehir ‰ 32,79 ve köy ‰ 19,31) varsayılarak bir pro-jeksiyon yapıldığında, Muğla ilinin toplam nüfusunun 2010 yılında 900.000’e yaklaşacağı, 2020 yılında ise 1.000.000’u aşacağı tahmin edilmektedir.

b. Eğitim2006-2007 Öğretim yı-

lında, İl genelinde okul önce-si, ilköğretim ve ortaöğretim kapsamında eğitim veren (özel okullar dahil) türde toplam 485 okul vardır. Bu okullarda top-lam 128.683 öğrenci öğrenim görmekte olup, 7.036 öğretmen görev yapmaktadır. okur-yazar oranı % 98 civarındadır.

2006-2007 Öğretim yılın-da, İl genelinde okulların türle-rine göre dağılımı;

Okul Öncesi Resmi 9, Özel 3, İlköğretim Okulu Resmi 389, Özel 9,

Genel Lise Resmi 17,Özel 4,

MU

ĞLA

‘09

111

Fen Lisesi 1, Anadolu Lisesi 14, Anadolu Öğ-retmen Lisesi 1, Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi 1, Meslek Liseleri 41’dir. 2006- 2007 Öğre-tim yılında 19 ilköğretim okulunda 13.047 öğrenci, Fethiye, Milas ve Ortaca ilçelerinde bulunan genel liselerde de 4347 öğrenci ikili öğretim görmektedir.2006 – 2007 Öğretim yı-lında resmi 17 lise, 14 Anadolu Lisesi, 1 Fen Lisesi, 1 Anadolu Öğretmen Lisesi, 1 Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi, 41 Mesleki ve Teknik Lise olmak üzere toplam 75 ortaöğretim ku-rumunda 28.891 öğrenci öğrenim görmekte olup, bu okullarımızda 2074 öğretmen görev yapmaktadır. 2006 – 2007 öğretim yılında ili-mizde 4 özel lisede 302 öğrenci, 9 özel ilköğre-tim okulunda 2272 öğrenci, 8 özel ilköğretim okulunun anasınıfında 235 öğrenci öğrenim görmekte, 29 öğretmen görev yapmakta olup, bu okullarımızda 346 öğretmen görev yapmak-tadır.

İlimizde 3 Eğitim Uygulama Okulu ve İş Eğitim Merkezi vardır. Bu okullarda 19 öğret-men 65 öğrenciye, 9 özel eğitim sınıfında ise 11 öğretmen 63 öğrenciye eğitim vermektedir.

İlimizde, 51 milli eğitim, 165 ilköğretim, 28’i ortaöğretim olmak üzere toplam 244 okul lojmanı mevcuttur. Ayrıca ilimizin 8 ilçesinde bulunan öğretmen evlerinde 457 oda ve 1.131 yatak bulunmaktadır.

Ulusal Eğitime Destek Kampanyası çerçe-vesinde; 08.09.2005 – 08.09.2006 tarihleri arasında 392 meslek kursunda 10.193 kur-siyer, 208 sosyal ve kültürel kursunda 6.237 kursiyere eğitim verilmiştir.

İl genelinde yaygın eğitim faaliyetlerini yürüten, 12 Halk Eğitimi Merkezi ve (ASO), 6 Mesleki Eğitim Merkezi, 3 Mesleki Teknik Eğitim Merkezi (METEM) olmak üzere 21 kurum bulunmaktadır. Halk Eğitim Merkez-lerinde açılan 53 okuma yazma kursunda 689 kursiyer, 392 mesleki ve beceri kazandırma kursunda 10.193 kursiyer, 208 sosyal kültü-rel kursunda 6.237 kursiyer, 639 sosyal ve kültürel uygulamalar kurdunda da 133.948 kursiyere eğitim verilmiştir. İlimizde faaliyet gösteren 6 mesleki eğitim merkezi ve 3 mes-leki teknik eğitim merkezinde 8.095 çıraklık, 4.157 kalfalık, 4.417 ustalık, 1.341 usta öğ-reticilik belgesi verilmiştir. Kurs faaliyetleri devam etmektedir.

Ayrıca İlimiz Turizm sektöründe ihtiyaç duyulan vasıflı ara eleman ihtiyacını karşıla-mak üzere 6 dönemde 728 kursiyere çeşitli branşlarda Otelcilik ve Turizm kursu verilmiş-tir. Toplam öğretim elemanı sayısı 807’dir. (Profesör 52, Doçent 35, Yardımcı Doçent 197, Öğretim Görevlisi 170, Okutman 118, Araştırma Görevlisi 202, Uzman 33). Ayrıca 562 idari personel görev yapmaktadır.

2006-2007 Öğretim yılında toplam öğren-ci sayısı ise 21.319’dur.

Okullaşma düzeyleri okul öncesi, ilköğre-tim, ortaöğretim ile mesleki ve teknik liseler sınıflandırması ile incelenmiştir. Muğla’da

112

okul öncesi çağdaki çocukların % 10,3’ü okul öncesi eğitim almaktadır. Bu oran Ege Bölgesi ve Türkiye oranlarının üzerindedir. İlköğretim okullaşma oranları açısından ise % 100,9 de-ğerine sahip olan ilin, hem bölge hem de ülke ortalamasının üzerinde bir değere sahip olduğu görülmektedir.

Ortaöğretim düzeyinde hem genel amaçlı liseler, hem de mesleki ve teknik liseler bulun-maktadır. Genel liselerde okullaşma oranı % 47,0 ile Türkiye (% 36,9) ve Ege Bölgesi oran-larının (% 39,7) oldukça üzerindedir.

Muğla’da genel amaçlı liselerde okullaşma oranları kız ve erkek öğrenciler açısından ince-lendiğinde, Ege Bölgesi istatistikleri ile benzer şekilde kız öğrencilerin okullaşma oranının er-kek öğrencilerin oranından yüksek olduğu gö-rülmektedir.

4. SağlıkMuğla ili sağlık göstergeleri, ülkenin sağlık

göstergelerinin üzerindedir. Muğla’da bebek ölüm hızı binde 15,52 (Türkiye’de binde 35,3), doğum hızı binde 12,67 (Türkiye’de binde 20,5), kaba ölüm hızı binde 3,9 (Türkiye’de binde 6,4) seviyelerindedir.

DOĞAL KAYNAKLARMuğla’nın en önemli madenleri krom, zım-

para, mermer, boksit ve linyittir. İl genelinde 129 adet krom yatak ve zuhuru bulunmaktadır. 700.000 ton görünür + muhtemel + mümkün rezervin bulunduğu krom yataklarından bir kısmında üretim yapılmaktadır.

Milas civarında toplam 15.500.000 ton

görünür + muhtemel, Yatağan civarında ise 1.875.000 ton muhtemel zımpara rezervi bu-lunmaktadır.

Bölgede önemli linyit yatakları da yer al-maktadır. Yılda 7.000.000 ton linyit kömürü üretimi yapılmakta, bazı yataklarda üretilen kömürler termik santrallerde yakıt olarak kul-lanılmaktadır.

Muğla’da özellik-le Fethiye yöresin-de yılın her ayın-da denize girmek mümkündür.

MU

ĞLA

‘09

113

FİZİKİ ALTYAPI A. UlaştırmaYol Durumu 913 km. devlet ve il yolu ağında 899 km.

asfalt , 13 km. stabilize yoldur. 4.127 km. köy yolunun ise 2.432 km.si as-

falt kaplama(% 59), 1.361 km.si stabilize kap-lama (% 33), 297 km.si tesviye (% 7), 37 km.si (% 1) de ham yoldur. İlimizde ayrıca 132 km. turistik yol bulunmaktadır.

KÖY-DES (Köylerin Altyapılarını Destek-leme Projesi) kapsamında 2006 Yılı itibariyle 560 km. köy yolu stabilize kaplama, 39 km. kö-yiçi beton parke kaplama ve 13 adet 180 metre açıklığında köprü ile 12 adet 23 metre açıklığın-da menfez yapılmıştır.

2000 yılı itibarı ile, Muğla ilinde kayıt-lı 13.924 özel otomobil bulunmaktadır. On-bin kişiye düşen motorlu kara taşıtı sayısı ise 1.904’tür. İl bu alanda Türkiye genelinde 3. sı-rada yer almaktadır. Muğla gerek özel otomobil sahipliği, gerekse motorlu kara taşıtı sahipliği açısından hem Ege Bölgesi hem de Türkiye or-talamalarının oldukça üzerinde değerlere sahip-tir.

B. HaberleşmeMuğla ili sınırları içindeki bütün yerleşim

birimlerinde şehirlerarası ve uluslararası otoma-tik telefon görüşmesi yapılabilmektedir.

C. İçme SuyuMuğla ili, içme suyu bakımından oldukça

elverişsiz şartlara sahiptir. Arazinin kalkerli ya-pısı, akarsuların yetersizliği sorunun çözümünü zorlaştırmaktadır. İl Özel İdaresi Genel Sek-reterliği hizmet alanında bulunan 396 köyden 389 köyün içme suyu yeterli(% 98), 2 köyün içme suyu yetersizdir (% 0,05). 5 Köyde ise İl Özel İdaresi ve KÖY-DES olanakları ile sıhhi

içme suyu çalışmaları devam etmektedir(1,26).Bu oran, Türkiye ve Ege Bölgesi oranlarının

altında kalmaktadır.

EKONOMİK YAPIA. Muğla İli ve İlçelerinin Sosyo-ekonomik Gelişmişlik DurumuDevlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nın

1996 yılında yapmış olduğu “İllerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırma-sı” verilerine göre Muğla ili 76 il içerisinde 0.625896 endeksi ile 11. sırada yer almaktadır. Tablo 13’te ise Muğla ilinde yer alan ilçelerin DPT’nin adı geçen araştırmasındaki verilere göre ülke genelindeki toplam 858 ilçe arasında ve Muğla ilinde bulunan ilçeler arasındaki geliş-mişlik endeksleri sıralaması sunulmaktadır.

B. SanayiMuğla’nın ekonomisi çok yönlü olup, turiz-

me, tarıma, sanayi ve ticarete dayanır. Muğla ilinde sanayi tarıma dayalıdır ve sa-

nayi kuruluşlarının % 80’ni devlet kuruluşudur. İmalat sanayi gelişme halindedir. Küçük sanayi iş yeri 1500 civarındadır.

Sanayinin temelini oluşturan Küçük Sana-yi Siteleri, ilimizdeki işsizliğin giderilmesinde önemli bir role sahiptir. İl genelinde faal 1.241 işyerine sahip 9 adet Küçük Sanayi Sitesi (Muğ-la, Ortaca, Bodrum, Milas, Fethiye, Marmaris Ata, Marmaris Köyceğiz ve Yatağan) bulunmak-tadır. 14 adedinin yapım çalışmaları sürmekte-dir.

OrmancılıkMuğla ilinde 835.454 ha. Orman, 396.081

ha. Açıklık alan olmak üzere toplam saha 1.231.550 ha’dır. Toplam sahanın % 68’ni or-man, % 33’ü açıklık alanlar oluşturmaktadır. 2006 yılı sonu itibarı ile Muğla Orman Bölge

114

Müdürlüğüne bağlı 10 işletme Müdürlüğü or-manlarından 600.189 m3 yapacak, 154.500 ster de yakacak odun üretilmiştir.

Orman Köylüsüne 2006 yılında üre-tim faaliyetlerinden 227.357.000 YTL, silvikültürel (Orman Bakımı) faaliyetlerin-den 6.827.000 YTL olmak üzere toplam 34.177.000 YTL ödeme yapılmıştır. 2006 yılı Silvikültürel (Orman Bakımı) 2.859 ha. Tabi gençleştirme, 1.872 ha. Sunii gençleş-tirme, 9.555 ha.

Gençlik bakımı, 4.400 ha. Kültür bakımı ve 12.791 ha. da sıklık bakımı (Genç Meşcere Bakımı) ayrıca 10.050 ha. Da ormanların re-habilitasyonu gerçekleştirilmiştir.

Orman Bölge Müdürlüğü sınırları içeri-sinde 49 C Tipi mesire yeri, 3 adet milli park ve 1 adet tabiat parkı ve 1 adet de kent orma-nı faaldir.

Muğla İlinde Sanayi sektöründe 3x210 MW.lik Yatağan, 3x210 MW’lik Kemerköy ve 2x210 MW’lik Yeniköy Termik Santralle-ri kanalıyla, ülkemiz elektrik üretimine yılda 12 milyar KW/h.lık elektrik enerjisi katkısın-da bulunmaktadır.

Muğla’da ayrıca, Fethiye-Göcek’te Üçköp-rü Maden İşletmesinde yılda 49 bin ton krom TKİ-GELİ ve Yeniköy Linyit İşletmelerince de yılda 7 milyon ton linyit kömürü üretimi yapılmaktadır.

Son yıllarda Muğla ilinde mermer üreti-minde önemli mesafeler alınmıştır. Yöredeki mermer işleme atölyelerinin her geçen gün ar-tış göstermesiyle, Muğla’nın Yatağan İlçesin-de MERMER ORGANİZE SANAYİ BÖL-

GESİ kurulması çalışmalarına başlanmıştır.Muğla ve yöresinde 80 fabrika ve 90 tane

açık ocak işletmesi faal durumdadır. Muğla Bölgesi, mermer rezervleri ise Türkiye re-zervlerinin % 20’sini kapsamaktadır. 2007 Yılı Ağustos ayı sonu itibariyle Türkiye’de yapılan 417.407.586 milyon dolarlık ihracat rakamının % 30’u sadece Muğla’ya aittir.

İşletilen başlıca madenleri linyit, krom, zımpara, giofrik, boksit, kuvarsit, mika ve panzadır. Türkiye’nin en zengin linyit ya-takları Muğla’nın Yatağan ilçesindedir. Ponza Bodrum’da ve Giofrik merkez ilçe ile Yatağan’da bulunur. Yatağan linyitlerinin küllerinde uranyum vardır.

C. Tarım Ve HayvancılıkMuğla, Ege ve Akdeniz iklim özellikleri-

nin etkisi altında olması sonucu çeşitli ürün-lerin bir arada yetiştirilebildiği bir özelliğini taşımaktadır.

Tarım Muğla ili 260.516 ha tarım alanına sahip

olup, 140.000 hektarı sulanmaktadır. Kayıt-lı çiftçi sayısı 81.054’dür. Zeytin, domates, narenciye, badem, tütün, pamuk, su ürünle-ri ve bal önemli tarımsal ürünlerimizdendir. Son yıllarda tütün ve pamuk alanları azalır-ken zeytin, narenciye ve nar alanları ile yem bitkileri üretimi önemli miktarda artmıştır. İlimizde öne çıkan bazı tarımsal ürünlerin Türkiye’deki üretime oranı aşağıdadır. Ta-rım alanlarının 106.643 hektarında tarla bitkileri, 22.896 hektarında sebze üretimi

MU

ĞLA

‘09

115

ve 130.977 hektarında meyvecilik ya-pılmaktadır. Meyve alanlarının yaklaşık % 75’ini zeytinlikler oluşturmaktadır. 2006 yılında 536.950 ton tarla ürünü, 497.960 ton açıkta sebze, 168.413 ton narenciye, 178.297 ton zeytin ve 52.311 ton diğer meyveler üretimi gerçekleşmiş-tir. Önemli bir örtü altı üretim merkezi olan ilimizde 2006 yılında 22.294 dekar alanda 349.020 ton ürün elde edilmiştir. Bu ürünlerin 298.726 tonunu domates oluşturmuştur.

İlimizde 158 tarımsal kalkınma ko-operatifi, 18 sulama kooperatifi, 3 adet üst birlik, 23 adet su ürünleri kooperatifi mevcuttur.

Basralı orman alanları ile arıcılı-ğın yoğun olduğu ilimizde 2006 yılında 621.557 adet kovandan 377 ton balmu-mu ve 11.072 ton bal üretimi gerçekleş-miştir.

121.635 büyükbaş, 196.440 küçük-baş ve 1.290.000 kanatlı varlığına sahip ilimizde 2006 yılında 257.080 ton süt, 3.562 ton kırmızı et ve yaklaşık 108 milyon adet yumurta üretimi gerçekleş-miştir. 2006 yılında 105.404 ton yaş sebze meyve ve kuru zirai ürünler ihra-catı gerçekleşmiş olup ekonomiye katkı-sı 93.764.000 Euro’dur. 15.639 ton su ürünleri ihracatından ise 40.158.497 Euro gelir elde edilmiştir.

2006 yılında tarımsal üretimin Muğ-la ekonomisine katkısı 1.886.793.660.-YTL olarak hesaplanmıştır.

D. Turizmİlimiz gelişen Türk turizminin niren-

gi taşlarından en belirgin olanıdır. 1.124 km. uzunluğundaki doğa harikası kıyı şeridine sahip Muğla, yüzölçümünün % 68 ‘ini kaplayan ormanları, tarihi kalın-tıları, iklimi ve Türk kültürünün belirgin özelliklerini koruyan örf ve gelenekleriyle emsalsiz bir turizm potansiyeline sahip-tir. Diğer bir ifade ile, Muğla ülkemizde

yıllık toplam turizm gelirlerinin yaklaşık dörtte birlik bölümünü tek başına karşıla-maktadır. İlin ekonomik göstergelerinde ilk sırayı turizm sektörü almaktadır.

Kültür ve Turizm Bakanlığından bel-geli 15 marina bulunmakta olup, 4.137 kapasitesi bulunmaktadır.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Eğitim Çevre Vak-fının eş güdümünde yürütülen Mavi Bay-rak Proje kapsamında; Muğla ili sınırla-rında 200 Yılında 6 marina ve 44 plaj “Mavi Bayrak” ödülü almıştır.

Alternatif turizm kapsamında yamaç paraşütü, rafting, sörf, yelken ve tüplü dalış sporları giderek yaygınlaşmaktadır.

Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu .2004 yılından itibaren 16 personel ile hizmet vermektedir. İli-mizde 13 kentsel sit, 80 arkeolojik sit, 61 doğal sit olmak üzere toplam 154’dür.

İlimizdeki müze ve ören yerlerini 2006 Yılında 595.866 kişi ziyaret ederek toplam 2.837.353 YTL. gelir elde edil-miştir. İlimiz Fethiye ilçesi Seki Beldesin-deki Eren Dağında uluslararası nitelikte kayak merkezi oluşturulması çalışmaları sürdürülmekte olup, bölge 06.01.2005 tarih ve 25692 sayılı resmi gazetede de Fethiye-Seki-Eren Dağı Kış Sporları Tu-rizm Merkezi ilan edilmiştir.

MUĞLA İLİNİN MİSYON-VİZYON VE HEDEFLERİ

• Muğla ili 1124 km’lik kıyı uzun-luğuyla, ülkemizde denize en uzun kıyısı olan il konumundadır. Sahip olduğu do-ğal güzellikler ve kültürel zenginlikleriy-le, “Yeryüzü Cenneti” durumundaki il, ülkemiz turizminin nirengi noktaların-dan birisi durumundadır.

Ülkemizin beklentilerini karşılayacak olan turizm sektörünün başarıya ulaşma-sı için, ilin özellikleri de, hem ilin sahip olduğu doğal güzelliklerin, hem de tarihi ve kültürel değerlerin korunması ve koru-

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Eğitim Çevre Vakfının eş güdümünde yürütülen Mavi Bayrak Proje kapsamında; Muğla ili sınırlarında 200

Yılında 6 marina ve 44 plaj “Mavi Bayrak” ödülü almıştır.

116

ma kullanma dengesi içinde en az tahribatla gelecek kuşaklara aktarılması için yapılacak çalışmalar öncelliklerini oluşturmaktadır. Turizme hayat veren doğal güzelliklerini oluş-turan denizlerin, göllerin, akarsuların ve or-manların korunmasıyla 195 ören yeri ve antik kent ile il genelindeki 4 bin tescilli yapının titizlikle korunmasıdır.

• İlimiz turizm sektörü kanalıyla yılda yaklaşık 3 milyon yabancı turisti ağırlayarak yılda 2 milyon dolar turizm geliri elde eder-ken tarım, su ürünleri ve hayvancılık yoluyla da yılda yaklaşık 1 milyar 500 milyon dolar-lık gelir sağlamaktadır.

• Muğla’da kentin sahip olduğu doğal gü-zelliklerin ve kültürel zenginliklerin koruna-rak tüm sektörlerin sağladığı katkıların kesin-tisiz sürmesi önem arzetmektedir.

• İnsanlığın ortak mal varlıkları, doğal, tarihi ve kültürel mirasımızın korunması, ge-lecek kuşaklara aktarılmasına büyük ağırlık verilmektedir.

• Pek çok alanda avantajları içinde barın-dan Muğla yöresinde, zaten var olan gelişme ve yatırım ikliminin olumlu bir biçimde yön-lendirilmesi bakımından “Eko turizm, kültür turizmi, spor ve sağlık turizmi gibi alternatif turizm çeşitlerinin yaygınlaştırılması ve yı-lın on iki ayına dağıtılması, tarım ve orman ürünlerinin değerlendirilmesine yönelik te-sislerin kurulması” özel sektör bakımından cazip fırsat ve hedef alanları olarak görüle-bilir. “Alternatif Turizmi” Muğla’da ayrıca turizmin çeşitlendirilmesi ve iç kesimlerinde turizmden nasibini alabilmesi için Yayla Tu-

rizmi, Mağara Turizmi, Dağ Turizmi, Kayak Turizmi, Golf Turizmi, Kongre Turizmi, ve Rafting Turizmi gibi turizm çeşitleri Valiliği-mizce teşvik edilmekte ve İl Özel İdaresi kay-naklarıyla desteklenmektedir.

• Son yıllarda Muğla ilinde mermer üre-timinde başarılı adımlar atılmıştır. Muğla ilinde 80 fabrika ve 90 tane de açık ocak işlet-mesi faal durumdadır. Muğla bölgesi mermer rezervlerinin % 20’sini kapsamaktadır. Ocak-Ağustos 2007 ayları arasında Türkiye’de ya-pılan 417.407,586 milyon dolarlık ihracat rakamının % 30’u sadece Muğla’ya aittir. Özellikle Muğla Beyazı olarak tanınan Muğla Mermeri dünya piyasalarında aranılan bir taş konumuna gelmiştir.

• İlimizde atıl durumda bulunan tarıma elverişli sahaların etkin bir şekilde değerlen-dirilmesi, zeytin ve zeytinyağı üretimine ivme kazandırılarak istihdam ve üretici gelirlerinin artırılması için İl Özel İdaresi imkanları da-hilinde 2006 yılında 272.000 zeytin fidanı dağıtımı gerçekleştirilmiştir. Muğla İlinde 2006 yılı tarımsal üretimde rekor rakamlara ulaşmış bulunmaktadır. Üretilen taze sebze ve narenciye ile su ürünleri üretiminin önemli bir bölümü ihraç edilerek, ülkemize döviz girdisi sağlanmaktadır. Toplam ihracaın % 80’ini (83.774 ton) domates oluşturmaktadır. Diğer önemli ihraç ürünleri narenciye diğer örtü altı ürünleridir. İlde, “Meyveciliği ve Zeytinciliği Geliştirme Projesi” de uygulanmaktadır.

İlimiz uygun iklim yapısı ile ülkemizde üretilen birçok ürünün yetiştirilebildiği bir ekolojiye sahiptir. Tarımsal üretimde yıllara

MU

ĞLA

‘09

117

göre değişiklikler meydana gelmekle bir-likte zeytin, domates, narenciye, pamuk, tütün, bal ve su ürünleri önemli tarımsal ürünlerdir. İlimizde son yıllarda tütün ve pamuk alanları daralırken zeytin ve narenciye ve silajlık mısır alanları artış göstermektedir. 2006 yılı içerisinde özel-likle pamuk ve narenciye alanlarında nar üretimine yoğun bir geçiş gözlenmekte-dir. Hayvansal üretimde verim ve kaliteyi artırmak, üretim maliyetlerini düşürmek ve hayvan sağlığının korumasını sağla-maktadır. Üreticilerin örgütlenmesini ve mevcut örgütlerin işlerlik kazanmasını sağlamak, pazarlama sistemlerini iyileş-tirilerek çiftçi gelirlerinin yükseltilmesi hedeflerimiz arasındadır.

• Basralı orman alanları ile arıcılı-

ğın yoğun olduğu ilimizde 600 bin adet kovan varlığı ile İl genelinde 6.000 aile geçimini arıcılıkla sağlamaktadır. İlimiz Ülkemiz arıcılığında ilk sıralarda yer al-maktadır. Ülkemiz çam balı üretiminin ve ihracatının % 80’lık bölümü Muğla İlinde gerçekleştirilmektedir. AB des-tekli “Arıcılığı Geliştirme Projesi” ile Muğla’da arıcılık her geçen gün gelişme sağlanması gerekirken küresel iklim de-ğişikliği ve çevre kirliliği nedeniyle son iki yılki değerlendirmeye bakıldığında bal üretiminde düşüş olduğu ve olumsuz-luklar yaşandığı gözlenmiştir. Belirtilen olumsuzlukların giderilmesi hedeflerimiz arasındadır.

• Güllük Yükleme ve Boşaltma Li-manı Yap-İşlet-Devret modeliyle yapımı

tamamlanan, modern yükleme ve boşalt-ma limanı, tamamlanarak işletmeye açıl-mıştır. Ege bölgesinin önemli yükleme ve boşaltma limanlarından birisi olan bu limandan, yılda 10 milyon ton yükleme ve boşaltma yapılabilecektir. Liman ge-lecekte bu kapasitenin arttırılabilmesine yönelik olarak planlanmıştır.

• Turizm merkezi olan ilimizde, Ak-deniz çanağındaki ülkelerle rekabet düze-yini yüksek seviyede tutabilmek için Mar-maris/Bozburun, Dalaman, Datça, Ula/Akyaka, Milas(Ören ve Güllük), Marma-ris/Karacasöğüt vb. yat turizminin yoğun olduğu yerlerde “YAT LİMANI ÇEKEK YERLERİNİNİN” sayısının artırılması ile yat turizmini gelişiminin sağlanması hedeflerimiz arasındadır.

118

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIMUĞLA İLİ ÇALIŞMALARI

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV’in üyesi olan illere dönük

olarak hazırladığı programlar kapsamın-da aday üye statüsünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konusunda seminerler ve-rildi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğitimi başlığı altında yapılan toplantı-lar Philip Morris/Sabancı’nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçekleştirildi. Bu kapsamda 15–16 Mart 2006 tarihlerin-de yapılan eğitimde 125 kişilik katılım sağlanırken iki günlük eğitim ilk günün-de Prof. Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Ge-nişlemesi, Avrupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Anayasası, Türkiye-AB İlişkileri konularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB’nin Ti-

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Muğla Stratejik Hedef Toplantısı 12/13 Mayıs 2001 145 Katılımcı ile yapılmıştır.Muğla Önceliklendirme Toplantısı 28 Mart 2003 41 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 15/16 Mart 2006 125 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

KOBİ / İnovasyon AB Uyum Semineri 26 Şubat 2008 117 Katılımcıya sertifika verilmiştir.İnovasyon Yuvarlak Masa Toplantısı 19 Aralık 2008 29 katılımcı ile yapılmıştır.

MU

ĞLA

‘09

119

caret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uygulamala-rı; Prof. Dr. İge PIRNAR AB’nin Turizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Gereken Kurallar; Doç. Dr. Yaşar UYSAL AB’nin Tarım Politikaları, Tam Üyeliğin Türk Tarımına Olası Etkileri; Yrd. Doç. Dr. Esin TAYLAN AB’nin Rekabet Hukuku Politikası, Gümrük Birliği ve Rekabet Ku-ralları, Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatapları ve Uygulamaları, Muafiyet, Hakim Duru-mun Belirlenmesi; Yrd. Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ ler ve Rekabet Politikası, Girdi Maliyetleri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskinden Korunma, AB Fonlarından Yararlanma, E-ticaret, Reka-bet Stratejileri konularında katılımcıları aydınlattılar.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008EGEV’in üye illerdeki faaliyetine da-

yalı olarak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorumluluk projesi olarak başlat-tığı Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi olan il-lerde gördüğü ilgi yeni ortak projeleri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odakların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illeri-

nin sorunlarına yönelik yeni çözümleme-lerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sür-dürme konusunda teşvik etti.

26 Şubat 2008 günü ESİAD işbirli-ği ile Muğla’da yapılan eğitimin ilk bö-lümünde Dokuz Eylül Üniversitesi Sos-yal Bilimler Enstitüsü Avrupa Birliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Canan BALKIR; Türkiye-AB İlişkilerinin kısa tarihçesi, AB’ye üyelik süreci, müzake-reler, Türkiye’yi diğer aday ülkelerden farklı kılan unsurlar, Gümrük Birliği’nin etkileri, üyelik sürecinde temel kaygılar ve tartışmalar, Türkiye’de basının ve kamu-oyunun AB’ye bakışı ile AB kamuoyunun Türkiye’nin üyeliğine olan bakışı gibi ko-nular üzerine sunum yaptı.

Öğleden sonra yapılan ikinci bölümde ise “KOBİ’ler” ve “Standartlar” konula-rında bilgi aktarıldı. İlk olarak Dokuz Ey-lül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mus-tafa Yaşar TINAR; AB KOBİ politikası, KOBİ’leri etkileyen politikalar, finansal destekler, yeni üye devletlere tanınan geçiş süreleri ve Türkiye’nin AB’ye uyum süreci konularını anlattı. Ardından Türk Stan-dartları Enstitüsü’nde görevli Dr. Fatma Tunç Köprülü; standart ve standardizas-yon, TSE ve ulusal standardizasyon, ulus-

lararası ve bölgesel standardizasyon ve bel-gelendirme faaliyetleri konularını ele aldı.

Seminer, Sabancı Üniversitesi Rekabet Forumu Ulusal İnovasyon Girişimi’nden Selçuk KARAATA tarafından yapılan; inovasyonun tanımı, türleri, ulusal inovas-yon sistemi ve bölgesel inovasyon sistemi tanımları ve sistem yaklaşımının önemi, Türkiye’de inovasyonla ilgili şirketlerin yaklaşımı, başarı örnekleri, inovasyona verilen TÜBİTAK, TTGV destekleri, Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı ile KOBİ’lere yönelik mesajların işlendiği su-numla sona erdi.

19 Aralık 2008 tarihinde İnovasyon ve Rekabet Gücü konusunda 29 yetkili ve Vali yardımcısı Sn. Mehmet Hulusi KAYA’nın katılımı ile bir diyalog platformu oluştu-ruldu. Sabancı Üniversitesi Öğretim Gö-revlisi Sn. Selçuk KARAATA’nın konuyla ilgili sunumunu takiben, sektör temsilci-leri ve kamu kurum yetkilileri yenilikçilik ve rekabet konusunda deneyimlerini ak-tardılar ve sorunları ortaya koydular. İno-vasyon yapmak için maddi kaynak ve bilgi yetersizliği vurgulandı. Patent başvurula-rının uzun bir süreçte sonuçlandığı ifade edildi. Muğla’da ilk defa bu konuyla ilgili bir platform oluşturulduğu, bu diyalogun yerel ortamda devam ettirilmesi gerekliliği belirtildi.

MUĞLA İLİ KATILIMCI PROFİLİ

22

56

1

4

30

3

KamuEğitimYerel YönetimSivil ToplumÖzel sektörBasın

SEKTÖREL DAĞILIM

5815

16

2 1

20'li yaşlar

30'lu yaşlar

40'lı yaşlar

50'li yaşlar

60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI

120

Uşak ve çevresinin MÖ 4000 yılından itibaren yerleşime açıldığı anlaşılmaktadır. Özellikle bronz çağında yerleşimin daha yaygınlaştığı görülmektedir.

UşakBlaundos Ulubey / Uşak

UŞA

K ‘0

9

121

Uşak ve çevresinin MÖ 4000 yılından itibaren yerleşime açıldığı anlaşılmaktadır. Özellikle bronz çağında yerle-şimin daha yaygınlaştığı görülmektedir. MÖ. 2000’de Anadolu’da ilk siyasi birliği kuran Hititlerin 1000’de ise

Frizlerin batı sınırını oluşturan Uşak ve çevresi bu kültürlerden ziyade İon Kültürünün etkisi altında kalmıştır.

MÖ. 7. Yüzyılda Kral Gyges’in Lidya İmparatorluğunu ele geçir-mesi ile topraklarının büyük kısmı Lidya’da kalan Uşak. MÖ. 620’de tamamen Lidya’nın egemenliğine girmiştir. Dünyada ilk kez parayı basan ve kullanan, döneminin en zengin krallığı olan Lidya’nın ha-kimiyeti MÖ. 546 yılına kadar devam etmektedir. Bu süre içerisinde Efes’ten başlayan kral yolu yapılmış ve yol Gediz (Hermos) nehrini takip ederek Uşak ili sınırları içerisinde Güre köyü, Uşak-Keromon-Agora kentlerine uğrayarak devam etmiştir.

MÖ. 546’da Lidya’nın son kralı Kroisos ile Pers Kralı Kyros arasın-daki savaşta Lidya’nın tarihten silinmesi sonucu bölge İran’dan gelen Perslerin hakimiyetine girmiştir. Pers egemenliği MÖ. 334 yılına ka-dar devam etmiştir. Bu tarihte Makedonya’ lı Büyük İskender’ in Ana-dolu seferi sonucu bölge tüm Anadolu gibi Büyük İskender’ in hakimi-yetine girmiş, İskender’in ölümünden sonra ise bölge, Büyük İskender’ in generallerinden Antigon’un payına verilmiştir. Daha sonra bir süre Bergama krallığına bağlanan Uşak ve çevresi MÖ. 189 yılında Roma Konsülü Montius’un himayesine, başka bir ifadeyle Roma hakimiyeti-ne geçmiş, Kavimler Göçünden sonra Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılması neticesinde Doğu Roma sınırları içinde kalan Uşak, MS. 12, Yüzyıla kadar Bizans hakimiyetinde kalmıştır. 1071’den sonra yöre, zaman zaman Selçuklular ile Bizanslılar arasında el değiştirmiş, 1176 yılında Selçuklu Sultanı II. Kılıçarslan ile Bizans İmparatoru Manüel Komnenos arasında yapılan Miryakefalon (Kumdanlı) Savaşı sonucun-da Selçuklulara geçmiştir.

Kardeşler arasındaki bu taht mücadelesinden yararlanan Bizans Kütahya-Uşak civarını geri aldı. Bizans Hakimiyeti 1233 tarihine kadar sürdü. Bu tarihten itibaren Uşak civarı artık tamamen Türk hakimiyetine geçti. Uşak, Anadolu Selçukluları döneminde bu devletin

Uşak Merkez

Eşme Kilim

MÖ. 2000’de Anadolu’da ilk siyasi birliği kuran Hititlerin

1000’de ise Frizlerin batı sınırını oluşturan Uşak ve çevresi bu

kültürlerden ziyade İon Kültürünün etkisi altında kalmıştır.

122

bir anlamda sınır şehri olmuştu. Sultan Alaaddin Kevkubad zamanında, Kütah-ya ve Uşak civarının kesin olarak Türk hâkimiyetine girmesini takip eden yıllar-da, bölgeye kesif bir Türkmen yerleşmesi olmuştur. Bundan sonra Uşak ve çevre-sini Germiyanoğulları Beyliği’ nin haki-miyetinde görüyoruz, XIII. Yüzyılın ilk yarısında Anadolu Selçuklu Devleti’nin hizmetinde olarak Malatya taraflarında meskun bulunan Germiyan Asireti’nin, muhtemelen 1241’de Baba İshak isya-nının bastırılmasından sonra II. Gıya-seddin Keyhüsrev zamanında veya bir müddet sonra Kütahya-Uşak bölgesine yerleştirildikleri anlaşılmaktadır

Beylikler döneminde Germiyanoğul-ları’ na tabi olan Uşak ve çevresi, 1391 de Yıldırım Bayezid’ in Germiyanoğul-ları hakimiyetine son vermesi ile Os-manlılara dahil olmuş, Fetret Devrinde beylikler tekrar canlanmış, 1429 yılında Germiyanoğulları’ nın son hükümdarı II. Yakup Bey’ in vasiyeti ile Osmanlı Devletine kalmıştır.

19. yüzyılda siyasa! açıdan sakin bir dönem geçiren Uşak canlı bir ticaret şehri haline gelmiştir. Özellikle halı ve kilim-leri İzmir yoluyla İngiltere ve Fransa’ya kadar ulaşmıştır. Alaşehir-Afyon Demir-yolunun 1869 yılında tamamlanmasıy-la İzmir Metropolü ile Uşak arasında ulaşım kolaylaşmış ve ticari hayat daha da canlanmıştır. 19.yüzyılın ikinci ya-rısındaki Uşak hakkında “La Turquie d’Asie” adlı eserinde bilgi veren Vital Cuinet, evlerin büyük çoğunluğunun pişmemiş tuğladan yapıldığını, 1890 da ise hem daha sağlam hem de daha zarif olan ahşap evlerin tercih edildiğini be-lirtmekledir.

Kurtuluş Savaşı yıllarında 29 Ağus-tos 1920 de işgal edilen Uşak, iki yıl iki gün süren Yunan işgalinden 1 Eylül 1922 günü kurtuldu.

Milli mücadele yıllarında Uşak, mad-di ve manevi bakımdan zarara uğraması-na rağmen, Cumhuriyet Türkiyesi’nde ilk girişimlerle sanayi hamlesini başlat-mıştır. Osmanlı devrinde Hüdavendigar Vilayetinin Kütahya Sancağına bağlı bir kaza olan Uşak, 20 Nisan 1924 tarihli 491 Sayılı Teşkilat-i Esasiye Kanunu ile

yapılan idari düzenlemede yine Kütahya Vilayetinin bir kazası olarak kaldı. Tür-kiye Cumhuriyetinin yeni idari yapısı içinde Banaz, Sivaslı, Karahallı ve Ulu-bey Nahiyeleri, Uşak Kazasına bağlandı. 9 Temmuz l 953 tarih ve 6129 Sayılı kanunla vilayet haline getirilen Uşak’a. Manisa ilinden Eşme ilçesi bağlandı. Nahiyeler ilçe statüsüne getirildi

COĞRAFİ YAPIUşak ili, Ege Bölgesinin İçbatı Ana-

dolu bölümünde, Ege Bölgesi ile İç Ana-dolu bölgesinin birbirlerinden ayrıldığı İçbatı Anadolu eşiğinin bat kenarında, 38 derece 13 dakika ve 38 derece 56 da-kika enlemleri ile 28 derece 48 dakika ve 29 derece 57 dakika boylamları arasında yer alır. Kuzeyde Kütahya, doğuda Af-yon, güneyde Denizli ve batıda Manisa illeri bulunmaktadır. 5 341 km 2 alana sahip olan Uşak yüzölçümü itibariyle iller sıralamasında plaka numarası gibi 64. sıradadır. Ülke yüzölçümünün % 0.7 lik kısmını oluşturmaktadır.

Murat Dağı, Bulkaz Dağı ve Ahır Dağı ilin kuzey, kuzeydoğu ve doğudaki doğal sınırlarını oluştururlar. İl toprak-larının batısı, Gediz vadisi ile Ege Böl-gesine açılır. İl toprakları bir çok vadiyle yarılmış dalgalı yaylalar görünümünde-dir. Bu yaylalar kuzeydoğudan güney-batıya doğru alçalarak bazı kesimlerde hafif dalgalı bir görünüş alırlar.

İl arazisi genel olarak dalgalı plato görünümündedir. Kuzey ve doğu kesim-leri dağlık, güney ve batı kesimleri ise ovalar ve dalgalı arazilerden oluşmak-tadır. İl topraklarının % 57,5i platolar-dan, % 37 si dağlardan ve % 5.5 i de ovalardan meydana gelmektedir.

Zengin bir bitki örtüsü, sıcak-soğuk su kaynakları ve doğal güzelliğe sahip olan Murat Dağının zirvesini 2309 met-re yükseklikte bulunan Kartaltepe oluş-turmaktadır. Zirve noktası Kütahya ili sınırları içinde bulunan Murat dağı’nın Uşak sınırları içersinde kalan tepelik alanlarının ortalama yükseltisi 1500 m. civarındadır.

Bulkaz Dağı, Sivaslı ilçesinin doğu ve güneydoğusunda bulunmaktadır. Zir-ve noktası 1930 m. de bulunan dağın yapısında kireçtaşları hakim durumda-dır. Kabaca kuzey-güney istikametin-de uzanan Bulkaz Dağı, aynı zamanda Uşak-Afyon illerinin doğal sınırını oluş-turmaktadır. Zengin su kaynaklarına sahip olan dağ, bitki örtüsü bakımından fazla zengin değildir.

Elma Dağı, merkez ilçenin kuzeyin-de bulunmaktadır. En yüksek noktası 1805 m. olan dağın üzerinde geniş yay-lalar ve otlaklar yer almaktadır.

İlin diğer önemli yükselti noktala-rını Ahır Dağı ( 1915 m), Tahtalı Tepe

UŞA

K ‘0

9

123

( 1644 m) ve Kocatepe (1298 m) oluş-turmaktadır. En önemli ovalar, Uşak ve Banaz ovalarıdır. İl yüzölçümünün % 5.5 lik küçük bir bölümünü kaplayan bu ovalar genelikle alüvyonlarla kaplıdır.

Uşak İli Arazi DağılımıTarım İl MüdürlüğüUşak ovası 5 500 hektar büyüklü-

ğünde, Uşak şehrinin kenarında bulun-maktadır. 890 m. yüksekliğe sahip olan bu ova, doğu-batı uzanımlıdır. Kalın bir alüvyon tabakasıyla örtülü bulunan Uşak ovası, oldukça verimli topraklardan oluş-maktadır. Ova üzerinde de az yüksek, koyu renkli volkanik tepeler sıralanmış-tır. Banaz ovası 6 500 hektardır ve Bü-yük Menderes nehrinin önemli kolların-dan birisi olan Banaz çayının kenarında oluşmuştur. Kuzeydoğu-güneybatı uza-nımlı olan bu ova da oldukça verimli bir özelliğe sahiptir

Uşak ili sınırları içinde bulunan akar-sular küçük çaplıdır. Üzerlerinde sulama veya elektrik üretimi amaçlı baraj kurul-mamıştır. Banaz ve Gediz çayları üzerin-de vatandaşlar kendi imkanları ile moto-pomp kurarak sulama yapmaktadır.

Uşak İlindeki AkarsularDoğal Ve Yapay Göller Uşak il merkezinde büyük barajlar

bulunmamakla beraber, daha çok sulama amaçlı göletler vardır. Bunların başlıcala-rı. Göğem Göleti, Eşme - Takmak Göleti, Eşme Üçpınar Göleti, Merkez Karaağaç, Eşme Karaahmetli Göleti ,

Merkez-Mesudiye- Altıntaş Göleti, Eşme-Güneyköy, Eşme Ahmetler, Banaz Yazıtepe Yer altı Suyu, Küçükler Barajı, Banaz Kozviran, Eşme İsalar Göleti, Ba-naz Ahat

DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER, SOSYAL VE KÜLTÜREL YAPI

1. İklim ve Bitki ÖrtüsüAkdeniz iklimi ile karasal iklim ara-

sında geçiş özelliği gösteren bir iklime sahiptir. Sıcaklık ve yağış, Ege bölgesine göre düşük, İç Anadolu bölgesine göre

daha yüksektir. Kışlar Ege’ye göre daha sert geçmektedir. Yağışlarda ilkbahara doğru bir kayma dikkati çekmektedir.

Uşak Meteoroloji istasyonunun uzun yıllar ortalamalarına göre, yıllık sıcaklık ortalaması değeri 12,3 derecedir. En so-ğuk ay 2.0 derece ile Ocak, en sıcak ay da 23.3 derece ile Ağustos ayıdır. Sıcaklık Ağustostan Ocak ayına kadar düzenli ola-rak azalmaktadır. Ocak’tan Temmuz’a kadar düzenli olarak artan sıcaklık, Tem-muz ve Ağustos aylarında çok küçük bir değişiklik göstermektedir.

Sıcaklığın mevsimlere göre dağılışı incelendiğinde yaz mevsimi 22.1 derece ile en sıcak mevsimidir. Yaz mevsimini 13.2 derece ile sonbahar ve 10.7 derece ile ilkbahar mevsimleri izlerler. Kış ise 3.0 derece ile en soğuk mevsimdir. 2002 yılı en yüksek sıcaklığı 37,6 derece ile Ağustos ayında, en düşük sıcaklığı -10,7 derece ile Ocak ayında tespit edilmiştir. Yıl içinde buzlanmanın olduğu gün sayısı 39 olmuştur.

Uşak Meteoroloji istasyonu verileri-ne göre yıllık yağış tutarı toplamı 534,4 mm. yi bulmaktadır. En yağışlı ay 84.7 mm. İle Aralık ayıdır. Bu ayı Ocak 77.4 mm. İle Şubat 67.2 mm. İle takip eder-ler. En kurak ay ise 9.0 mm. İle Ağus-tostur. Ağustostan sonra Temmuz 14.9 mm. İle diğer kurak aydır.

Uşak’ta rüzgar en fazla batı yönün-den esmektedir.İkinci hakim yön kuzey ve doğudur. Genel olarak rüzgar doğu batı yönleri ile kuzey sektörlerinden es-mektedir. Güney sektörlü rüzgarlar ise fazla etkili değildir. Batı sektörlü rüzgar-ların esme sayılarında Aralıktan Mayısa kadar bir artış olup, Mayıstan Aralık’a kadar azalma olmaktadır.

Uşak ili topraklarının %57,5’ini kap-layan dalgalı arazi görünümündeki plato-lar üzerinde hayvancılık açısından büyük önem taşıyan step bitkileri ve otlaklar bulunmaktadır.

NÜFUS VE YAPISI1924 Türk Ticaret Salnamesinde

Uşak merkezinin nüfusu 15 bindir. Uşak kazasına bağlı nahiye ve köylerin (150 civarında köy ve Karahallı, Ulubey ve Banaz Nahiyeleri) nüfusu ise 70 bin’dir.

Buna göre 1924’te Cumhuriyet’ in 1. yı-lında Uşak’ta 85 bin kişi yaşamaktadır. 1926 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Dev-leti Salnamesinde ise Uşak’ ın nüfusu. 91.298 kişi olarak verilmektedir.

Cumhuriyet Devri’nin ilk nüfus sa-yımı 28 Ekim 1927’ de yapılmıştır. Bu sayım sonuçlarına göre Uşak Kazası’nın toplam nüfusu 88.463 olarak tespit edil-miştir. Bunun 40.965’i erkek. 47.678’i kadındır. Yine aynı nüfus sayımı sonuç-larına göre merkez nüfusu 16 887 dir.

Şehir nüfus oranı da Türkiye ortala-masının altında bir seyir izlemektedir. 1975-1980 arasında ülke ortalamasına yaklaşırken, 1980-1985 yılları arasında ülke genelinde gözlenen hızlı şehirleşme-nin Uşak’ta gerçekleşmediği, şehirleşme-nin daha düzgün bir seyir izlediği anlaşıl-maktadır. 45 yıllık ortalama şehir nüfus artış hızı binde 33, kırsal kesim nüfus artış hızı ise binde 2 dir. Ülke ortalaması şehir nüfusu artış hızı binde 41, kırsal kesim nüfus artış hızı binde 7 dir. Genel sonuç olarak Uşak’ta nüfus artış hızı ülke nüfus artışına göre daha düşüktür.

Son 25 yıl içinde Merkez ilçe dışında Sivaslı ilçesinde nüfus artışı gözlenmek-tedir. Merkez ilçe şehir nüfusu 1927 den bu yana 73 yıllık dönemde yıllık binde 28, 68 oranında artış göstermiştir. İlçe-lerde nüfus artışının çok az oluşu hatta bazı ilçelerde mutlak nüfus azalması ne-deniyle merkez ilçenin genel nüfus için-deki payı sürekli artmıştır. 1965 yılında

124

nüfusun % 37 si merkez ilçede yaşarken 2000 yılında bu oran % 56 seviyesine yükselmiştir. Mer-kez ilçe ağırlıklı bir nüfusa sahip Uşak, bu ağırlığını diğer alanlar-da da hissettirmektedir.

İl genelinde nüfus yoğunluğu Türkiye ve Ege Bölgesi ortala-masının altındadır. (Türkiye 88, Ege Bölgesi 100) Nüfus yoğun-luğunda iller arasında 42 sıra-dadır. Nüfusun en yoğun olduğu ilçe merkez, yoğunluğun en az olduğu ilçe Ulubey’dir.

322.313 olan toplam nüfu-sun % 49,58 ‘sini erkekler, % 50,42’sini kadınlar oluşturmak-ta ve bu nüfusun % 56,5 ’inin Türkiye ortalaması olan % 65’in altında olarak kent merkezlerin-de yaşamakta olup nüfus yoğun-luğu 60 kişi, nüfus artış hızı ise %o 10,42’dir.

Uşak nüfusu cinsiyet bakı-mından incelendiğinde; hem şe-hir hem de köy de kadın nüfusun erkek nüfustan biraz fazla olduğu görülmektedir.

İl olduğu dönemlerde Uşak nüfusunun sadece % 4’lük kesi-mi il dışından gelen insanlardan oluşurken 2000 yılında bu oran yaklaşık 4 kat artarak % 16 se-viyesine ulaşmıştır. İl dışından gelenlerin sayısı 1955 yılında 6 619 iken, 2000 yılında 52 178’e ulaşmıştır. 45 yıllık dönemde il dışından gelen nüfusun yıllık ar-tış hızı binde 45, 88 gibi hayli yüksek bir seyir izlemiştir. Uşak göç alan bir il olması yanında aldığı göçten az olmakla birlikte il dışına göç veren bir il konu-mundadır. Mevcut nüfus artış hızına göre Uşak ilinin 2010 yı-lında 350 000, 2020 yılında ise 380 000 nüfusa ulaşacağı tah-min edilmektedir. Nüfusun yaş gruplarına göre dağılımına bak-tığımızda genç nüfusun toplam nüfus içinde önemli bir miktara sahip olduğunu görmekteyiz. Nüfusun % 51’i 10-39 yaş ara-

sında yer almaktadır. Nüfus artış hızlarının aynı olacağı (yılda top-lam ‰ 10,42, şehir ‰ 21,50, köy ‰ -2,34) varsayılarak bir projeksiyon yapıldığında, Uşak ilinin toplam nüfusunun 2010 yılında 350.000 dolayında; 2020 yılında ise 380.000’in üzerinde olacağı tahmin edilmektedir.

3. EğitimUşak kazasının 1953 yılında

vilayet olmasından sonra , eğitim ve öğretim faaliyetleri artmıştır. İl genelinde 1962 yılında 208, 1967 yılında 264, 1980 yılında 315 ilkokul olup 1962 yılında il genelindeki köylerin % 31 ‘inde okul yokken, 1980 yılında okulu olmayan köy kalmamıştır. İlko-kul sayısı 1994 yılına kadar sü-rekli artmış ve 368’ e ulaşmıştır. Bundan sonra köylerden kentlere devam eden göçler nedeniyle köy okulları öğrenci yetersizliğinden kapanmaya başlamıştır. Öğrenci sayısı azalan köyler taşımalı eği-time alınmıştır.

Uşak’ta okul öncesi eğitimde hizmet veren 147 Anasınıfında 3180 çocuk eğitim almaktadır. 1997 yılında temel eğitimin 8 yıla çıkarılmasıyla ilkokul ve or-taokullar birleştirilmiştir. Mer-kez ilçede 2, Eşme’ de 1, toplam 3 adet yatılı ilköğretim bölge oku-lu, Merkez, Banaz ve Eşme’de birer olmak üzere 3 adet pansi-yonlu ilköğretim okulu ile birlik-te Uşak’taki 178 adet ilköğretim okulunda toplam 42.599 öğrenci, ortaöğretimde ise toplam 37 adet Genel ve Mesleki Lisede 13.570 öğrenci öğrenim görmektedir.

2005-2006 üniversite seç-me sınavında ülkemiz genelinde ilk 3’ e girerek eğitim öğretimde gelinen nokta ortaya konulmuş-tur. Okuma-yazma oranı , sınıf başına öğrenci gibi göstergeler genel ortalamanın üzerindedir. İl merkezinde birkaç okul dışın-da bütün okullarda tekli eğitime

geçilmiştir. Derslik ihtiyacı yok sayılacak düzeye indirilmiştir.

Okul öncesi okullaşma ora-nı…….% 34,22

İlköğretim okullaşma ora-nı……….% 98,83

Ortaöğretim okullaşma ora-nı…% 83,31 olup Türkiye orta-lamasının üzerindedir.

İlköğretimde derslik başı-na öğrenci sayısı en fazla 35,1 ile Uşak şehir merkezindedir. Banaz’da bu sayı şehir merkezin-de 26,7; Eşme şehir merkezinde 22,9; Karahallı şehir merkezin-de 19; Sivaslı şehir merkezinde 25,4 ve Ulubey şehir merkezinde 24,2 dir. Uşak genelinde derslik başına öğrenci sayısı ortalaması 28,1 dir.

Orta öğretimde, ilköğretimde olduğu kadar derslik sıkıntısı-nın çekilmediği görülmektedir. Derslik başına en fazla öğrenci Sivaslı şehir merkezinde 28,3 iken, Ulubey şehir merkezinde bulunan liselerde derslik başına düşen öğrenci sayısı 10,5’e kadar inmektedir. Uşak genelinde orta-öğretimde derslik başına öğrenci sayısı ortalaması 24,4 dür

İlde 5’i Çok Programlı Lise olmak üzere toplam 28 adet Mes-leki Eğitim ve Öğretim Kurumu bulunmakta ve Ortaöğretimde bulunan toplam 13.570 öğrenci-nin % 52,2’si bu Mesleki Eğitim ve Öğretim Kurumları’nda oku-maktadır.

Yüksek ÖğretimUşak ilinde yüksek öğretim

1993-1994 yılında Afyon Koca-tepe Üniversitesine bağlı olarak, Uşak Eğitim Fakültesi, Uşak Mühendislik Fakültesi, Uşak Sağlık Yüksek Okulu (4 yıllık) ve Uşak, Banaz, Eşme, Karahallı meslek yüksek okulları ile başla-mıştır. 1995-1996 yılında Ulu-bey, 1998-1999 yılında Sivaslı meslek yüksek okulları açılmış-tır. 2000-2001 de Fen-Edebiyat

UŞA

K ‘0

9

125

Fakültesi, 2002-2003 de İktisadi ve İda-ri Bilimler Fakültesi eğitime başlamıştır. 17.03.2006.gün ve 26111 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5467 sayılı Kanun ile Uşak Üniversitesi kurulmuş, mevcut yüksek öğretim birimleri bu üniversiteye bağlanmıştır.

İlimizde 4 fakülte, biri 4 yıllık olmak üzere 7 meslek yüksek okulunda 7623 öğrenci, 5 profesör olmak üzere 141 aka-demik personel ile yüksek öğretim sürdü-rülmektedir.

4. SağlıkUşak’ta ilk hastane 1906 yılında açıl-

mıştır. 1922 yılında Yunanlılarca yakı-lan hastane yerine 45 yataklı yeni hasta-ne yapılmıştır. İl Özel İdaresi tarafından idare edilen hastane 1954 yılında Sağlık Bakanlığına devredilmiştir. 1967 de ya-tak sayısı 245’e,1980 yılında 325’e ve 2001 yılında 500’e 2006 sonu itibarı ile 547’ye çıkmıştır. 1968 yılında hizmete açılan Uşak SSK hastanesi 2005 yılında Sağlık Bakanlığı’na devredilmiş olup, 236 yataklıdır. İl merkezinde 20 yataklı özel hastane ile birlikte, Banaz ilçesinde 66 Eşme ilçesinde 51, Karahallı ilçesinde 26, ve Sivaslı ilçesinde 50 yataklı devlet hastaneleri, il merkezinde özel sektöre ait iki adet yataksız tıp merkezi, il genelinde 53 sağlık ocağı ve 93 sağlık evi bulun-maktadır. 6 adet devlet hastanesi, özel hastane dahil olmak üzere toplam yatak sayısı 996 dır.

Uşak Devlet Hastanesi ile Uşak 1 Ey-lül Devlet Hastanesi dışında diğer yataklı sağlık kuruluşlarında fazla bir yoğunluk olduğu söylenemez. Bu sağlık kuruluş-ları ile birlikte özel çalışanlar dahil ili-miz genelinde 140 uzman doktor, 189 pratisyen doktor, 80 diş doktoru, 514 hemşire ve 512 ebe görev yapmaktadır. İlçelerde bulunan devlet hastanelerinde uzman doktor, kırsal kesimdeki sağlık ocaklarının ve sağlık evlerinin bazıların-da doktor, hemşire ve ebe ihtiyacı dışında ilimizin sağlık alanında sorunu bulun-mamaktadır.

Doktor başına düşen nüfus : 979 Yatak başına düşen nüfus : 324 Diş doktoru başına nüfus : 4028 Hemşire başına nüfus : 918

KÜLTÜREL YAPITarihi Eserler1- Clandras Köprüsü Uşak İli Karahallı İlçesi Banaz çayı

üzerinde bulunmaktadır. Kemer uzunlu-ğu 24 m. derinliği 17 m. Eni 1.75 m.dir. Aslı su kemeridir. Sonradan köprü olarak kullanılmıştır.

2- Çanlı Köprü 1225’te “Sipahsalar Secuuttin” adın-

da bir zat tarafından yaptırılan köprünün bir kitabesi vardır. Kemerli olan bu köp-rü köylüler tarafından kullanılmaktadır.

3- Çataltepe Köprüsü Osmanlılar dönemine ait 3.5 m. Ge-

nişliğinde, 45 m.uzunluğunda, 3 gözlü bir yapıdır. Eşme İlçesi Ulucak Köyü sınırlarında Gediz nehri üzerinde inşa edilmiştir.

4- İnay Köprüsü Osmanlılar zamanından kalma bir

köprüdür. Ulubey ilçesi İnay Köyü’nde bulunan tek gözlü bir köprüdür.

5- Ulu Camii Ulu Camii Osmanlı dönemi yapısı-

dır. İnşa tarihi bilinmemektedir. Ancak 1415-1416 tarihlerinde yapılması olası-dır. Germiyan Oğulları mimari özellik-lerini yansıtmaktadır. Camii 1 büyük, 6 küçük kubbeden oluşmaktadır.

6- Burma Camii 14.Yüzyıl Osmanlı yapılarındandır.

Yapım tarihi kesin belli değildir. 1862-1922 tarihlerinde iki kez tamirat geçir-miştir. Camii iki kubbelidir. İsmini ise minaresindeki burma motifinden almıştır.

Orman İçi Dinlenme ve Mesire Yerleri Akse Çamlığı: Uşak kent merkezin-

den 3 km. uzaklıkta, kentin kuzeydoğu-sundadır. Çamlıkta bir günübirlik tesis, piknik üniteleri, çeşme ve idare binası bulunmaktadır.

Atatürk Parkı: Uşak’ta bulunan park 85.000 m2.lik alana yayılmıştır. Park bünyesinde lunapark, gezinti alanları bulunmaktadır. 5000 metrekarelik bir

alanda müze olması bir kültür sitesinin yapılması planlanmaktadır.

Çokozlar Piknik Alanı: Uşak’ın kuze-yinde bulunan belediye mülkiyetindeki alan, yaklaşık 10.000 m2’dir. 70.000 metrekareye genişletilebilecek olan spor alanı olarak geliştirilebilir.

Evrenli Parkı: Sivaslı ilçe merkezine 1 km. uzaklıkta bulunan parke asfalt bir yolla ulaşılmaktadır. Dağın eteklerinde bulunan parkta, kısmen doğal ağaçlık , kısmen de çam ağaçlandırılması yapılmış alanlar vardır. Piknik alanı olarak düzen-lenmiştir.

Evrendede Mesire Yeri: Uşak-Ankara yolundan ayrılan asfalt bir yolla, çam or-manları içerisinden ulaşılmaktadır. Alan-da orman bakanlığı’nın tesisleri, bekçi evi, açık yüzme havuzu bulunmaktadır. Mesire yerinin alt yapısı tamamlanmış, çevre düzenlemesi yapılmıştır.

Hamamboğazı Piknik Yeri: Uşak-Ankara yolu üzerinde, hamamboğazı kaplıcalarından yaklaşık 1 km. uzaklıkta bulunmaktadır. Piknik yeri olarak dü-zenlenmiştir.

Ulubey Çamlığı: Ulubey kent giri-şinden 500 m. önce kanyona açılan bir alandır. 80.000 m2.lik alan 1969 yılın-da Belediye tarafından tesisi edilmiştir. Mülkiyeti belediye’ye aittir. Alanda 100 m2. civarında bir kafeteryadan başka herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Çamlık alanından vadi tabanına inin merdivenler bulunmaktadır.

Ören YerleriSebaste Antik Kenti: Sivaslı ilçe-

sinin 2 km. güneybatısında Selçikler Beldesin’deki Roma İmparatoru (M.ö.27-M.S.14) tarafından M.Ö.20 yılında ku-rulmuştur.

Blaundus Antik Kenti: Ulubey İlçesi, Sülümenli Köyü’ndeki Antik Blaundus Kenti; Helenistik Çağ’da derin vadilerle çevrili bir yarımada üzerine kurulmuştur. Roma Dönemi’nde önemli bir sınır kenti olan Baundus’un simgesi “ Çift At’tır.”

126

Güre (Bagis) Tümülüs Sahası: Tümülüsler Güre köyünün kuzeyinde,Gediz Nehrinin kenarında olup, Lidya ve Pers dönemlerine aittir. Karun ha-zinesi bu Tümülüslerden çıkarılmıştır. Bagis Ken-tinin de bu yakınlarda olduğu tahmin edilmekte-dir. Tümülüsler sit alanı olarak tescil edilmiştir.

Mesotimolos (Düzköy): Eşme İlçesi, Aydınlık Köyü yakınlarındaki Düzköy’de olduğu sanılmak-tadır. önemli doğal ve arkeolojik veriler bulun-maktadır. Vadi yamaçlarında tek odalı kaya me-zarlarına rastlanmıştır.

Akmonia Antik Kenti: Uşak ili, Banaz İlçesi, Ahat Köyünde yer alan Akmonia Antik kenti ili-miz sınırları içerisindeki önemli kentlerden birisi-dir. Kuruluşu ile ilgili olarak kesin bir bilgi olma-masına rağmen M.Ö.9.yy.da kurulduğu tahmin edilmektedir.

Alaudda (Hacımköy): Selçikler’den 17 km. uzaklıkta, Hacımköy yakınlarındadır. Roma Dö-neminde Sebaste’ye bağlı olduğu sanılmaktadır. Şehrin Nekropol’ü tahrip edilmiştir. Bugün tes-cilli bir alandır.

Clanudda (Çırpıcılar Köyü ): Ulubey ilçesinin kuzeyinde Çırpıcılar Köyü yakınlarındadır. Çırpı-cılar Köyü’nün tarlaları olarak kullanılan tepenin yamacında tiyatro kalıntısı bulunmaktadır. Tiyat-ronun 100 m.güneyinde kilise olduğu sanılan bir harabe vardır.

Kremon Agora: Tarihte Kral Yolu üzerinde bulunan önemli kentlerden biri olarak gözükmek-tedir. W. M. Ramsay’ın “Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası” kitabına dayanarak Banaz İslamköy civarında olduğu sanılmaktadır.

Pepouza Antik Kenti: Karahallı İlçesinde, Ka-rayakuplu köyü Alakaya mevkiindedir.. Doğal ve Arkeolojik sit alanı içindedir.

HanlarPaşa Hanı: Tiritoğlu Mehmet Paşa’nın yaptır-

dığı azametli bir yapıdır. Mülkiyeti Dülger oğulla-rına geçmiş ve dönemin Turizm Bakanlığı katkı-larıyla restore edilerek günümüzde özel otel olarak hizmet vermektedir.

Hacı Hedik Hanı: Şehrin halı pazarı yönünde

iki üç dönümlük alan üzerinde kurulu iki katlı taş yapıdır. Üst katta 30 oda, alt katta da yine otuz kadar dükkan ve kahvehane bulunmaktadır.

Sivil Mimari Örnekleri Bedesten: Evliya Çelebi 300 sene evvel, 300

sene evvel ki uşak’ın hanlarını, hamamlarını yazdıktan sonra uşak bir kusur gibi, noksanlık gibi(amma bezanı yoktur.) der.

Bu söz Uşak’lılara dokunmuş olmalı ki, her fırsatta Hacı Gedikoğlu, Hacı Mustafa Efendi Uşak’ın bu eksiğini gidermiş, çok güzel bir bedes-ten yapmaya geçmiştir. yapılmasına paşa hanın-dan üç sene sonra (1901) yılında başlanan bu yapı paşa hanı’na nazire olacak şekilde mimari bir gü-zelliktedir.

Tarihi Uşak Evleri İlimizde bu evlere Aybey, Işık, ve karaağaç

mahallerinde rastlamak mümkündür. Osmanlı mimarinsin en güzel örnekleri kabul edilen bu ev-ler yöre kültürü açısından büyük önem arz etmek-tedir. Bu evler Kültür ve Turizm Bakanlığınca koruma altına alınmıştır.

Türbeler Hacım Sultan Türbesi: Uşak - Sivaslı yolunun 5

km. sinden ayrılan 18 km.’lik asfalt bir yolla ula-şılmaktadır.Çevresinde köy mezarlığı ve yaklaşık 5000 m2’lik çamlık alan bulunmaktadır. Doğum ve ölüm tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Asıl adı Recep’tir.

Hacı Kemal Türbesi: Kubbeli kagir yapılı güzel bir türbedir. İçinde iki yatırı bulunan bu türbe-

UŞA

K ‘0

9

127

nin birisi şeyh Hacı Kemal Efendi’ye, diğeri ise karısı cemile hatun’a aittir. Hacı Kemal Türbesi Uşak’lıların eliyle çok sonradan inşa edilmiştir. Şimdiki mazbut halinden evvel etrafı tahta par-maklıklarla çevrili tek katlı ahşap bir yapı idi.

Anıtlar Atatürk ve Kurtuluş Anıtı: Heykeltıraş Prof. Dr.

Tankut ÖKTEM tarafından tasarlanan Atatürk ve Kurtuluş Anıtı, 30 metre uzunluğunda, 17 m. yüksekliğinde, anıt, bir kaidenin üzerinde, üç ana grupta toplanan figürlerden meydana gelmiştir.

Göğem Zafer Anıtı: Uşak’ın yunan işgalinden kurtulduğu gün,

Yunan Küçük asya ordusu başkomutan vekil Trikop’isin teslim olarak kılıcını 5.kafkas tüme-ni komutanı Halit AKMANSU bey’e teslim ettiği yerdir. Hakim bir tepede olan anıta bozulmuş as-falt bir yolla ulaşılmaktadır. Geniş bir düzlük üze-rindedir ve ağaçlandırma yapılmıştır. Güneyinde çam ormanları bulunmaktadır.

Müzeler Arkeoloji Müzesi: İlimizde müzecilik çalışma-

sı 1970 yılına kadar Milli Eğitim Müdürlüğünce yürütülmüştür. İlk önce Atatürk ve Etnografya Müzesi olarak düzenlenen bina 1 Eylül 1978 yı-lında Atatürk ve Etnografya Müzesinin açılmasın-dan sonra Arkeoloji ve idari merkez binası olarak kullanılmıştır. 1996 yılında Karun Hazinelerinin gelmesiyle yeniden düzenlenen müzede, kalkolitik dönemden Bizans döneminin sonuna kadar çeşitli devirlere ait taş eserler, pişmiş toprak eserler, cam eserler, altın ve gümüşten yapılmış çeşitli ziynet eşyaları, bronz eserler, bronz, altın sikkeler ve “Karun Hazineleri” bu müzede sergilenmektedir.

Bunların bazıları, Roma dönemine ait heykel ve heykelcikler, madalyon ve kapı tipi mezar sitele-ri, Eski Tunç, Grek, Roma ve Bizans dönemine ait pişmiş topraktan yapılmış çanak çömlekler, kase ve tabaklar ile camdan yapılmış koku kapları, göz-yaşı şişeleridir.

Atatürk ve Etnografya Müzesi: Uşak, Merkez Bozkurt Mah. Hisarkapı Uluyolu No:77’de bulu-nan Atatürk ve Etnografya Müzesi 1890’lı yıllar-da konut olarak yapılmış bir binadır.

Kurtuluş savaşı yıllarında karargah binası ola-rak kullanılmış, 1-2 Eylül 1922 yılında Yunan Orduları Başkomutanı General Trikopis’in teslim olduğu ev 1978 yılında Bakanlığımızca kamulaş-

tırılarak müze haline getirilmiştir. Müzede uşak halkının yaşantısını yansıtan giysiler, ünlü uşak halıları,eşme kilimleri ve kullanım araçlarından oluşan etnografik eserler ile Ulu Önder Atatürk’e ait özel eşyalar sergilenmektedir.

Karun HazineleriAntik çağda Anadolu’nun batısında yer alan

Güneyi karai, Kuzeyi Musia, Doğusu Frigya, Ba-tısı İonia ve Aiolia, bölgeleriyle çevrili alana Lidya adı verilir. Batılı tarihçi Heredot’a göre üç sülale-nin yönettiği Lidya İmparatorluğunun son sülale-si marmnadlar, ülkeye 141 yıl egemen olmuşlar, Lidya’nın bölgede siyasi ve ekonomik yönden en önemli ülke olmasını sağlamıştır. Saray entrika-ları ile ikinci sülale Heragliglerden İmparatorluğu ele geçiren üçüncü sülale Marmnadlar Kral Gyges ile başlar. Ardys, Sadyettes Alyettes ile devam edip Kroisos (Karun) ile son bulur. M.Ö.7.yy.ın ilk çayreğinde Gyges ile başlayan güçlü Lidya İmpara-torluğu parayı icat ederek insanlık tarihindeki en önemli buluşlardan birini gerçekleştirmiştir.

Söz konusu Karun Hazineleri Uşak’ın 25 km. batısında Uşak-İzmir karayolunun üzerinde bulunan Güre köyü yakınlarındaki Lidya Tümü-lüslerinden 1965-1966-1967 yıllarında yapılan kaçak kazılar neticesinde çıkartılarak yurt dışına satılmıştır. Bu hazineler A.B.D. “Newyork Met-ropolitan Museum Art’da sergilenirken Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığının başlatmış oldu-ğu hukuk mücadelesi neticesi 1993 yılında ülke-mize gelmiştir.

Bugün söz konusu eserler Uşak Müzesinde ser-gilenmektedir.

DOĞAL KAYNAKLARMadenlerKışladağ’daki altın madenleri ilin en önem-

li yeraltı zenginlikleri arasında bulunmaktadır. Toplam cevher miktarı 210 milyon tonu bulan Kışladağ’da Kanadalı El Doradi Gold grubu-na bağlı Tüprag şirketi tarafından, altın madeni önemli yer altı kaynağı olarak üretime dahil ol-muştur. Madende yaklaşık 240 ton altın üretimi beklenmektedir.

Diğer madenlerle ilgili rezerv durumu aşağı-daki gibidir. İldeki linyit yatakları ile en önemli yeraltı zenginliklerinden olan cıva yatakları daha çok Banaz ilçesi dolaylarında yer almaktadır. Bu kaynaklardan zaman zaman üretim yapılmak-tadır. Ayrıca, Uşak’ın Merkez, Banaz ve Ulubey

Müzede, kalkolitik dönemden Bizans döneminin sonuna kadar çeşitli devir-lere ait taş eserler, pişmiş toprak eser-ler, cam eserler, altın ve gümüşten yapılmış çeşitli ziy-net eşyaları, bronz eserler, bronz, altın sikkeler ve “Karun Hazineleri”

128

ilçelerinde zengin kaolen yatakları bulunmaktadır.

İlin diğer bir önemli yer altı zen-ginliği de mermerdir. Büyük çoğun-luğu işletilmekte olan mermer yatak-larının önemli bir bölümü Sivaslı, Ulubey ve Banaz ilçelerinde bulun-maktadır. Yörenin diğer yer altı kay-nakları arasında manganez, asbest, nikel, talk, uranyum ve zımpara-diyaspolit bulunmaktadır. İl Özel İdaresi tarafından kiralama yolu ile işletilen Belkaya İçme Suları iyi pa-zarlanması halinde ekonomik değer ifade edebilir bir kaynak olabilecek kapasitededir. Uşak ili, termal kay-nakları açısından zengindir. Yöredeki kaplıcalar birçok rahatsızlığın tedavi-sinde kullanılmaktadır.

Termal Alanlar1- Hamamboğazı kaplıcası Banaz Hamamı da denilen bu

kaplıca, Banaz ilçe merkezine 7 km. Uzaklıkta, Ankara-İzmir karayolu ke-narındadır. Uşak-Afyon demiryolu da yanından geçmektedir. Güney ve do-ğusu çam ormanları ile kaplıdır. Kap-lıcada gazoz, sarıkız ve karakız deni-len üç ayrı su bulunmaktadır. Gazoz; kükürt, demir ve diğer şifalı maden-leri içermektedir. Sarıkız; kükürtlü ve ılık, karakız orta sıcaklıktadır. Toplam debi 150 lt/sn olup sıcaklık 65 derecedir . Fiziksel, kimyasal ve bakteriyolojik analizleri yapılmış ve sağlık açısından çok yararlı görül-müştür. İstanbul Üniversitesi Tıbbi Ekoloji ve Hidro-Klimataloji Araştır-ma ve Uygulama Merkezi tarafından yapılan analizlere göre; hareket siste-mi, kronik dejeneratif romatizmalar, rehabiltasyonu gerektiren nöroloji hastalıklarına banyo kürü şeklinde iyi gelmektedir. Kapalı ve açık havuz, bungalov tipi apartlar ve sosyal tesis-ler bulunmaktadır.

2- Örencik Kaplıcasıİl merkezine 35 km. Uzaklıkta

merkeze bağlı Örencik köyü sınırları içinde, Ankara-İzmir karayoluna 2 km mesafededir. Sıcaklığı 38 derce

olan kaplıcada İl Özel İdare marifetiy-le 52 adet apart otel, iki adet osman-lı hamamı, üç katlı iş merkezi, açık yüzme havuzu, park ve oyun sahaları yapılmıştır. Aynı tahliller bu kaplıca içinde yaptırılmış, hareket sistemi, dolaşım sistemi ve romatizmal hasta-lıkları banyo kürü şeklinde, mide ka-raciğer ve barsak hastalıklarına içme kürleri olarak iyi gelmektedir.

3- Aksaz Kaplıcası Ulubey ilçesi Aksaz köyüne 3 km

mesafede Aksaz deresinde bulunan ve 38 derece sıcaklıktaki kaplıca kaplıca, çevrede ağrılı, sancılı ve felçli insanla-ra şifa veren bir yer olarak bilinmek-tedir. Debisi 4 lt/sn.dir.

4- Emirfakı Kaplıcası Merkez ilçe Emirfakı Köyü yakın-

larında bulunan kaplıcanın debisi 6 lt/sn, sıcaklığı 36 derecedir. Kırık-çıkık ve ağrılara iyi geldiği söylenmektedir.

5- Akbulak KaplıcasıMerkez Akbulak Köyünde bulu-

nan kaplıcanın debisi 1,8 lt/sn ve sı-caklığı 37.5 derecedir.

6- Hasköy KaplıcasıUlubey İlçesi Hasköy Belediyesi

sınırları içinde bulunan kaplıcanın debisi 0,5 lt/sn ve sıcaklığı 30 dere-cedir.

FİZİKİ ALTYAPI A. Ulaştırma1 - Karayoluİl genelinde 292 km si il, 168

km si devlet olmak üzere karayolu ağı 460 km dir. Uşak, Ankara- İzmir Ka-rayolu üzerinde bulunmaktadır. Bu yolun bölünmüş yol haline getirilmesi çalışmaları % 80 oranında tamamlan-mıştır. Diğer karayolu bölümlerinde iyileştirme çalışmaları devam etmek-tedir.

2- Demiryolu Afyon-Uşak-İzmir Demiryolu da

il merkezinden geçmekte olup il sı-nırları içindeki demiryolu uzunluğu 159 km dir. 1897 yılından bu yana

hizmet veren hat, hızlı tren projesi kapsamına alınmıştır.

3- Hava Yolu2 650 metre pist uzunluğuna

sahip Uşak Hava alanı 20 Haziran 1998 yılında hizmete açılmasına rağ-men 2001 yılında uçak seferlerine kapatılmıştır. Valilik, Uşak Belediye Başkanlığı ve Uşak Ticaret Odasının birlikte ve ısrarcı bir şekilde konuyu takip etmesi sonucu hava alanı 22 Mayıs 2006 tarihinde Uşak-İstanbul-Uşak hattı olmak üzere özel havayol-ları tarafından seferlere açılmıştır. Haftanın dört günü karşılıklı seferler yapılmaktadır.

Kırsal kesim ulaşımı dahil ilimi-zin alt yapı sorunları çözüme kavuş-turulmuştur.

Uşak ili ilçelerinin Merkez ilçeye olan uzaklıkları aşağıda sunulmakta-dır:

Merkez → Banaz 44 kmMerkez → Eşme 57 kmMerkez → Karahallı 100 kmMerkez → Sivaslı 63 kmMerkez → Ulubey 35 km

TÜİK Motorlu Kara Taşıtları İs-tatistiklerine göre, Uşak ilinde kayıtlı 29.929 adet özel otomobil bulunmak-tadır. İlde 10.000 kişiye düşen özel otomobil sayısı 928’dir. 100.000 ki-şiye düşen motorlu kara taşıtı sayısı (72.316) ise 22.436’dır. Uşak, hem özel otomobil sahipliği, hem de mo-torlu kara taşıtı sahipliği açısından Ege Bölgesi ortalamalarından daha düşük değerlere sahiptir.

B. HaberleşmeUşak ili sınırları içindeki bütün

yerleşim birimlerinde şehirlerarası ve uluslararası otomatik telefon görüş-mesi yapılabilmektedir.

Telefon (2005)Santral Kapasitesi : 108.694 HatAbone Sayısı : 92.147Telefonlu Köy : 243Telefonsuz Köy : 0

UŞA

K ‘0

9

129

ADSL Port Kapasitesi : 2.936 Bağli Abone Sayısı : 1.639

C. EnerjiUşak’ın toplam elektrik tüketimi 659.483.472

KWh, kişi başına düşen elektrik tüketimi ise 2.046 KWh’dir.

Tüketilen Elekt.Enerji : 659.483.472 KwhKayip Enerji : 42.362.041 KwhKayıp Orani : % 6,42Trafo Sayısı : 1.734Özel Trafo Müş.Say. : 808Abone Sayisi :158.174

Elektrik Enerjisi Tüketiminde ilk sırayı sa-nayi işletmeleri, ikinci sırayı meskenler, üçüncü sırayı ise ticarethaneler almaktadır.

Uşak ekonomisi açısından en önemli konu-lardan biri de doğal gazın ilin konut ve sanayi tüketimine sunulmasıdır. Sanayide doğal gaz kullanımına 2003 yılından itibaren, konutlarda doğalgaz kullanımına ise 2005 yılından itibaren geçilmiştir. Ulaşılan konut adedi 15.000, döşenen hat uzunluğu 130 km., doğalgaz kullanan konut sayısı ise 2.350’dir. Yıllık doğal gaz tüketimi 200 milyon m3’e ulaşmıştır.

D. Evsel ve Endüstriyel Atık Sistemiİlde bulunan Uşak Organize Sanayi Bölgesi

ile Karma Organize Sanayi Bölgelerinin Atıksu Arıtma tesislerinin devreye girmesi ile sanayiden kaynaklanan çevre kirliliğinin büyük ölçüde önü-ne geçilmiş bulunulmaktadır.

Bununla birlikte Uşak Belediyesi (Evsel) Atık-su Arıtma Tesisi ile ilgili çalışmalara da devam edilmektedir.

E. Organize Sanayi BölgeleriÜlke genelinde planlı kalkınmayı sağlamak,

yatırımcılara ve girişimcilere alt yapı sorunları çözülmüş, ucuz ve çağdaş koşullara uygun sanayi parselleri sağlamak, kıt olan sermaye birikiminin bireysel olarak alt yapı harcamalarında israf edil-mesini önlemek amacı ile Sanayi Bakanlığı’nca kredi desteği ve proje yardımıyla yurdumuz gene-linde gerçekleşmekte olan organize sanayi bölgesi-nin 2 adedi merkez ilçededir.

Bunlar; Uşak Organize Sanayi Bölgesi ve Uşak Deri (Karma) Organize Sanayi Bölgesi’dir. Kara-hallı ilçesinde de Organize Sanayi Bölgesi kurul-ma çalışmaları sürdürülmektedir.

1-Uşak Organize Sanayi BölgesiUşak il merkezinde organize sanayi bölgesi

kurulmasına Bakanlar Kurulunca 24.10.1976 tarihinde karar verilmiş, bu karar 30. 01. 1977 tarih ve 15 835 sayılı Resmi Gazetede yayımlan-mıştır. İl Özel İdaresi. Uşak Belediyesi Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğinde bu kuruluşlardan ikişer kişinin katılması suretiyle 28.11.1984 tarihinde 6 kişiden oluşan “UŞAK ORGANiZE SANAYi BÖLGESİ MÜTEŞEBBİS TEŞEKKÜLÜ” ku-rulmuştur.

Uşak Organize Sanayi Bölgesi; Uşak-İzmir Karayolunun 14 - 18 km sinde kurulmuş, altya-pı inşaatı 09.10.1987 tarihinde ihale edilmiş, üç yıl gibi kısa bir zamanda temel altyapı bitirilmiş, bölgede ilk sanayi tesisi (Hitit Seramik A.Ş) 1990 yılında üretime geçmiştir.

Doğalgazın gelmesi ve arıtma tesisinin ta-mamlanması ile bölgenin bütün eksikleri ikmal edilmiş ve öncelikli tercih edilen alan konumuna gelmiştir.

Toplam Alan : 6.810.000 m2 Toplam Parsel : 382Üretim Yapan Tesis :162İnşaat Halinde Tesis : 53Tahsis Edilen : 371Teşvikli Tahsis : 23Teşvikli İnş. Devam Eden : 4Teşvikli Üretime Geçen : 9

2- Karma Organize Sanayi BölgesiUşak’ta Organize Deri Sanayi Bölgesi kurul-

ması amacıyla il Özel idaresi, Usak Belediyesi, Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğinde, bu kurulu-lardan ikişer üyenin katılmasıyla 19.01.1988 tarihinde UŞAK ORGANİZE DERİ SANAYİ BÖLGESİ MÜTEŞEBBİS TEŞEKKÜLÜ oluş-turulmuştur. l989 yılında Usak-Denizli Karayo-lunun 8-10 km.sinde kurulmuş, altyapı inşaatı 1995 yılında başlamış ve 2001 yılında tamamlan-mıştır. Arıtma tesisi inşaatı da 2005 yılı sonunda tamamlanmıştır. Bölgede tesisleşmenin kolaylaş-tırılması için 2003 yılında karma organize sanayi bölgesi haline getirilmiştir.

Toplam Alan : 2.642.000 m2 Toplam Parsel : 329Tahsis Edilen : 329Üretim Yapan Tesis : 95İlave Edilecek Alan :1.500.000 m2

Teşvikli Tahsis Sayısı : 186Teşvikli İnş. Devam Eden : 51Teşvikli Üretime Geçen : 77

3 - Karahallı Organize Sanayi Bölgesi:Karahallı ilçemizde organize sanayi bölgesi

130

kurulması için İl Özel İdaresi, Karahallı Belediyesi ve Karahallı Ticaret Odası katılımıyla müteşebbis heyet oluşturulmuş, yer seçimi yapılmış, alt yapı projesi 2005 yılı yatırım programına dahil edil-miştir. Toplam alanı 100 hektardır.

Doğalgaz, arıtma tesisleri, ucuz enerji temin edilebilen özel elektrik üretim santralarının dev-reye girmesi ilimizin avantajlı konumunu daha da güçlendirmiştir. İl genelinde toplam 12 adet küçük sanayi sitesinde 1415 işyeri faaliyet göster-mektedir.

F - Küçük Sanayi SiteleriUşak ilinde imalat ve tamirat ile uğraşan kü-

çük esnaf ve sanatkarların daha çağdaş, günün koşullarına uygun ve teknolojik gelişmelere açık işyerlerinde çalışmalarını sağlamak amacı ile ge-rek Sanayi Bakanlığı’nın kredi desteği ile, gerekse Uşaklı esnaf ve sanatkarların kendi kaynakları ile oluşturulan küçük sanayi siteleri ve toplu işyeri sa-yıları aşağıdaki tabloda sunulmuştur:

İl genelinde faaliyet gösteren 11 adet küçük sanayi sitesinin toplam işyeri sayısı 1335 tir. 80 işyerli Sivaslı Küçük Sanayi Sitesi inşaatı devam etmektedir.

Uşak, iki adet organize sanayi bölgesi ve 1335 işyerini bünyesinde bulunduran 11 adet küçük sanayi sitesi ile bir sanayi şehridir. Yaklaşık 400 üretim tesisi, 10 000 halı-kilim ve 8 500 pamuklu dokuma tezgahında 25 000 kişi istihdam edilmek-tedir.

Banaz ilçesinde 5 fabrika, Sivaslı ilçesinde 3 fabrika, Eşme ilçesinde 3 fabrika ve 2000 adet ki-lim tezgahı ile Karahallı ilçesinde 3100 pamuklu dokuma tezgahı dışında diğer tesisler il merkezin-dedir.

Tesislerde:İplik üretimi : 2 500 ton / ay

Battaniye üretimi : 1 650 000 adet / ayPamuklu dokuma : 7 000 000 metre / aySeramik üretimi : 24 000 000 m2 / yıl

EKONOMİK YAPI

A. Temel Ekonomik Göstergeler1- Uşak İli ve İlçelerinin Sosyo-ekonomik Gelişmişlik DurumuDevlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nın

2003 yılında yapmış olduğu “İllerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması” verilerine göre Uşak ili 81 il içerisinde 0.16867 endeks değeri ile 30. sırada, bölge illeri içerisinde ise 6.sırada yer almıştır.

Aşağıda Uşak ilinde yer alan ilçelerin DPT’nin adı geçen araştırmasındaki verilere göre ülke ge-nelindeki toplam 872 ilçe arasında ve Uşak ilinde bulunan 6 ilçe arasındaki gelişmişlik endeksleri sıralaması sunulmaktadır.

Uşak ilçelerinin gelişmişlik durumu incelendi-ğinde, Merkez ilçenin en yüksek gelişmişlik endek-si ile ilk sırada, Karahallı ilçesinin ise en düşük gelişmişlik endeksi ile son sırada yer aldığı görül-mektedir.

2 - Gayri Safi Yurtiçi Hasıla Açısından UşakUşak gelişmiş bir yöre olan Ege Bölgesi’nde

yer almakla beraber, az gelişmiş bir ildir. 2001 yılı Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 563.630 milyar liradır. 2001 yılı kişi başına düşen Gayri Safi Yurtiçi Ha-sıla 1436 $ olmuştur

İl bazında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla, bir yıl içe-risinde, ilde üretilen tüm nihai mal ve hizmetlerin parasal değeri olarak tanımlanmaktadır. Uşak ili gayri safi yurtiçi hasılası büyüklük itibariyle değer-lendirildiğinde, 1987 yılı itibariyle 289 milyar TL olan il hasılası (cari fiyatlarla) Türkiye genelinde

Uşak, iki adet orga-nize sanayi bölgesi ve 1335 işyerini bün-yesinde bulundu-ran 11 adet küçük sanayi sitesi ile bir sanayi şehridir. Yak-laşık 400 üretim te-sisi, 10 000 halı-kilim ve 8 500 pamuklu dokuma tezgahın-da 25 000 kişi istih-dam edilmektedir.

UŞA

K ‘0

9

131

53. sırada yer alırken, Ege bölgesi illeri arasında da son sırada bulunmaktaydı. 2001 yılına gelindiğinde ise Uşak iline ait hasıla gerek Türkiye geneli, gerekse bölge içindeki payı daha da düşerek iller sırala-masındaki konumu da daha arka sıralara kaymıştır. Uşak 2001’de Türkiye genelin-de 58. sıraya gerilerken, bölge içindeki yeri de yine son sırada kalmıştır.

Kişi başına gelir düzeyi açısından Uşak incelendiğinde, 1987 yılı itibariyle 1.191 $ olarak gerçekleşen kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasılanın devemlı olarak artış göstererek 1998 yılında en yüksek değeri olan 2.304 $ düzeyine yükseldiği görülmüştür. 1999’da ise bir önceki yıla göre (dolar bazında) % 11 oranında aza-lış gösteren kişi başına GSYİH 2.045 $ , 2000’de ise 2.047 $ olarak gerçekleşmiş-tir. Ancak 2001’de ülke ekonomisinde ya-şanan yüksek oranlı bir devalüasyon sonu-cunda, Uşak iline ait kişi başı gelir düzeyi, dolar bazında bir önceki yıla göre % 29,8 oranında gerileyerek 1436 $ düzeyine in-miştir.

Kişi başı gelir düzeyi bakımından 1987’de Türkiye genelinde 33. sırada olan Uşak, 2001 yılında 50.sıraya gerile-miştir. Ege bölgesi içinde ise Uşak, 1987 ve 2001’de yedinci sırada yer almaktadır.

3- Uşak İli Fiyat Hareketleri (Fiyat Endeksleri)Bir ilde fiyatlar genel seviyesinde mey-

dana gelen değişiklikler, fiyat endeksleri (toptan, tüketici) yolu ile takip edilmek-tedir. Bu endeksler Devlet İstatistik Ens-titüsü tarafından hesaplanmakta, Türkiye geneli ve 19 seçilmiş il için her ay açıklan-maktadır. Uşak ili bu 19 il arasında yer almadığından fiyatlar genel seviyesinde (enflasyon) meydana gelen değişikler il ba-zında izlenememektedir.

4 - Maliye Uşak ili 1995-2001 yılları toplam Ge-

nel Bütçe Gelirleri, 2001 yılı fiyatları ile 383 trilyon 686 milyar liradır. Aynı yıllar arasında Ege Bölgesinin aldığı toplam Ge-nel Bütçe Gelirlerinin, 2001 yılı fiyatları ile % 1,2’sini Uşak ili almıştır.

Türkiye genelinde illerin aldığı 2001 yılı fiyatları ile Genel Bütçe Gelirleri sıra-

lamasında Uşak ili 46. sırada bulunmakta, Ege Bölgesi illeri içerisinde ise son sırada yer almaktadır.

2000 yılında genel bütçe gelirleri 34.696 milyar lira iken, bu rakam 2001 yılında 55.235 milyar lira olarak gerçek-leşmiştir. Kişi başına genel bütçe gelirleri 2000 yılında 108 milyon lira, 2001 yılın-da ise 62 milyon lira dolayındadır.

5. Dış TicaretUşak’ın Türkiye’nin toplam dış ti-

caretindeki payı yıllara göre değişkenlik göstermekle birlikte son yıllarda önemli ölçüde bir düşüş gözlenmektedir. Özellikle sahip olduğu ihracat potansiyelinin yete-rince değerlendirilemediği görülmektedir. Uşak Gümrük Müdürlüğü verilerine göre ihracat kalemleri içinde en büyük payı dokumacılık ürünleri, sentetik lifler,özel mensucat ürünleri,hayvansal yağlar vb. oluşturmaktadır. En önemli ithalat ürün-leri ise sırasıyla ham deri, kösele, kazanlar ve makineler, dericilikte kullanılan boya-lar, pigmentler ve diğer hammaddeler, ya-pağı, yün, iplik ve bunlardan mamul men-sucat olarak sıralanmaktadır.

İlin dış ülkelerden satın almış olduğu ürünler için ödenen ithalat rakamı ise yak-laşık 50.000.000 dolardır.

6. İç TicaretB. Uşak İlinde Tarım, Sanayi ve Hizmetler Sektörü

1- Tarım Ve Hayvancılıkİlin tarım alanı 242.114 hektar olup,

534.100 hektarlık toplam arazi varlığının %45,33’ünü oluşturmaktadır.

Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafın-dan yurt genelinde inşaa edilerek işletme-ye açılmış olan göletlerin Tarımsal üretim ve Geliştirme genel Müdürlüğünün koor-dinatörlüğünde su ürünleri yetiştiriciliği ve sportif amaçlı avcılığa açılması ile ilgili olarak 08.06.2004 tarihinde ilgili kurum-lar arası bir protokol imzalanarak uygu-lanmaya başlanmıştır.

İlimizde Köy hizmetleri Genel Müdür-lüğü ve D.S.İ. Tarafından inşaa edilmiş göletlerde su ürünleri yetiştiriciliği yap-mak amacıyla başvurular kabul edilmeye

başlanarak kiralama işlemleri yapılmıştır.

SANAYİUşak, Türkiye’de ilk sanayi kuru-

luşlarının ortaya çıktığı yörelerimizden biridir.19. yüzyılda yabancı sermayeli Os-manlı Bankası, Ülkemizdeki illerin çoğun-da birimlerini oluşturmadan o zamanki iki kazada Uşak ve Alaşehir’de şube açmıştır. Uşak’ta imalat sanayinin kurulmasında belirleyici rolü halı ve kilimcilik oyna-mıştır. Halıyla ilgili girdilerin bir bolümü geleneksel metodlarla üretilmiş, üretimin artmasıyla bu girdiler talebi karşılayama-mıştır. Bu durum fabrikasyon üretimi zo-runlu hale getirmiştir.

Müteşebbis bir ruha sahip Uşaklı ti-caret erbabı iplik fabrikasının yapımı-na başlamıştır. İlk olarak 1905 yılında Bıçakçızade Biraderler ve Mehmet Zeki Kumpanyası iplik fabrikasını açmışlar, bunu 1910’da acılan Hamzazadeler ve Şürekası İplik vee Şayak Fabrikası ve Yı-lancızade Biraderler ve Şürekası Şayak Fabrikası izlemiştir. 1913 yılında yapılan sanayi sayımı sonuçlarına göre; yün ipliği üreten ve dokumacılık yapan 13 kurulu-şun 3’ ü Uşak’tadır.

Bu yıllarda ülkemiz genelinde çok az sayıda fabrika olduğu göz önüne alınırsa Uşaklı ticaret erbabının girişimciliği daha da iyi anlaşılacaktır.

1923 yılında Ticaret ve Sanayi Oda-sının kuruluşunu müteakiben, dağınık bir durumda bulunan tacir ve sanayiciler bir çatı altında toplanmışlardır.

1926 yılında Türkiye’nin ilk şeker fab-rikası hizmete açılmıştır. Bu fabrikanın en

132

karakteristik özelliği; Türkiye’nin ilk çok or-taklı özel sektör kuruluşu olmasıdır. İsletmeye açıldıktan bir süre sonra isletme sermayesi sı-kıntısından dolayı fabrika, Atatürk’ün emriyle devletleştirilmiştir.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye’nin sanayileşme hamlesine öncülük eden Uşak, bu görevine zaman içinde de devam etmiştir. Ana üretim konusunu tekstil, deri ve seramik oluş-turmaktadır. Halihazırda iç piyasada tüketilen giysilik derinin % 60’ı, gazlı sargı bezinin % 91’ i, pelüş battaniyenin % 90’ ı, yün ipliğin % 65’ i, seramiğin % 20’ si Uşak’ta üretilmek-tedir.

Uşak ilinde, tarım alanlarının ve hayvancı-lık için meraların yetersiz oluşu tarıma dayalı bir ekonomi yerine, ulaşım imkanlarının ver-diği avantaj ve tarihten kaynaklanan özelliği ile sanayi ağırlıklı bir ekonomiden bahsetmek mümkündür. Mevcut sanayi ağırlıklı olarak küçük ölçeklidir ve % 70’i 5 ile 10 işçi çalıştı-ran işletmelerden oluşmaktadır.

1998 yılına kadar il genelinde iş arayan kimse bulunmazken yaklaşık beş yıldır devam eden ekonomik kriz nedeniyle toplam kapasite kullanım oranları % 30 seviyelerine gerilemiş-tir.İlde üretim yapan başlıca sanayi tesislerinin üretim konularına bakıldığında, iplik, ham ve baskılı bez, elyaf, battaniye, deri, seramik ve halı üretimi ön plana çıkan faaliyet konuları-dır. Uşak ilinin genel ekonomik yapısı tarım ve sanayiye dayanmaktadır. Sulanabilir arazinin az olması nedeniyle il tarımında ciddi bir ge-lişme olmamış, girişimci bir ruha sahip olan Uşak’lılar sanayiye yönelmişlerdir.

Uşak ilinde, lokomotif sektörler tekstil, de-ricilik ve seramik sektörleridir. İl ekonomisi-nin büyük potansiyelini bu üç ana sektör oluş-turmaktadır.

Tekstil sektöründe ana imalat grupları pa-muklu dokuma, apre, boya baskı, pamuk ipli-ği, halı, kilim battaniye ipi, pelüş battaniye , makine kilimi ve halısıdır. Türkiye’de üretilen battaniyenin %90’ı, sargı bezinin % 91’i, yün ipliğinin ise % 65’i Uşak’ta üretilmektedir.

İlin diğer önemli sektörü olan seramik sek-töründe ise ülke genelinde yapılan seramik üre-timinin % 22’si gerçekleşmektedir.

1998 yılına kadar sürekli bir gelişme gös-teren dericilik sektöründe i tabakhane sayısı 300’e kadar çıkmıştır, 50 milyon adet/yıl kü-çükbaş hayvan derisi işleme kapasitesine ulaşıl-mıştır. Ancak genel ekonomik kriz ve özellikle Laleli’ den Rusya’ya olan ihracatın durması ile işyerleri kapanmaya başlamıştır. Faal tabakha-ne sayısı 225 iken 100’e, zig deri işleyen 60 konfeksiyon atölyesi 25’ e ve deri işleme kapa-sitesi 35 milyon adet/yıl iken, 10 milyon adet/yıl’a düşmüştür. Uşak’ta işlenerek elbiselik zig deri haline getirilen derilerin büyük bir bölü-mü İzmir’deki konfeksiyon sektöründe işle-nerek mont, kaban, pardösü, etek vb. ürünler elde edilir. Bu ürünlerin büyük bir kısmı ihraç edilmektedir.

Son yıllarda Uşak’ta deri konfeksiyonculu-ğunda olumlu gelişmeler kaydedilmiştir.

TURIZMUşak ili doğal, tarihi, kültürel ve folklorik

değerler bakımından oldukça zengindir. Yoğun

UŞA

K ‘0

9

133

olarak Lidya uygarlığının izlerine rastla-nan Uşak’ta Sebaste (Selçikler), Blaundos (Sülümenli) ve dünyaca ünlü Karun Ha-zinelerinin çıkarıldığı Güre Helenistik ve Roma dönemine ait kentlerin yanı sıra hanlar, hamamlar ve köprüler gibi pek çok sivil mimari örnekleri bulunmaktadır.

Banaz ilçesi Ahad sınırları içinde Ro-malılardan kalma tarihi Triyona-Polis harabelerinde (Ahad Harabeleri) bulunan eserlerden bir kısmı Afyon ve Uşak müze-lerinde sergilenmektedir.

İlin güney ve güneybatı kesimlerinde jeolojik yapının özelliğinden dolayı oluş-muş kanyonlar bulunmaktadır.

Kazancı Deresi ile Banaz Çayının oluş-turduğu kanyonun uzunluğu 75 km civa-rındadır. Blaundos antik kentinden kan-yona açılan bir geçit bulunmaktadır.

Yöredeki termal kaynaklar sağlık turiz-mi açısından önemli bir potansiyel oluş-turmaktadır. Örencik ve Hamamboğazı termal tesisleri, Aksaz, Emirfakılı, Akbu-lak ve Hasköy kaplıcaları yörenin önemli termal kaynaklarıdır.

Sportif Turizm Faaliyetleri Cirit Sporu : ata sporlarımızdan olan

Atlı Cirit sporunu örf, adet ve gelenekleri-mize uygun olarak yaptırmak, spor disip-linine sahip sağlıklı nesillerin yetişmesine yardımcı olmaktır.

İlimizde her yıl Nisan ayında Türkiye genelinde müsabakalar düzenlenmektedir.

Cirit sporu, ekipler arasında sahada karşılıklı olarak yerlerini alırlar, hakem oyunu başlatır, bir oyuncu çıkarak ekibe giderek ve ekibe en az on (10) metre me-safeden ciritini atar, atını geri döndürerek süratle kendi kendine döner. Ciritini atan oyuncu rakip olmuştur.

Karşı ekipten bir oyuncu çıkarak raki-bini kovalar ve yine en az on (10) metre yükseklikten ciritini atarak, rakip oyuncu-ya vurmak ister. Ciritini atan oyuncu geri dönerek süratle yerine döner.

Rakibine cirit vuran veya vurma po-zisyonuna girerek ciritini atmayıp, bağış-layan, rakip oyuncunun attğı ciriti eliyle yakalayan sporcuya puan verilir. On met-reden az mesafeden cirit atan, ata cirit vuran karşı ekibin içerisine giren, oyun sahasının dışına çıkan oyuncuya da ceza

puanı verilir. Atlı cirit sporu çeviklik, ata binmede ustalık ve zeka isteyen çok yönlü bir spordur. Bu spor da atla binicisi bir-birini tamamlar. Hiçbir atlı spor dalında atla binicisi kadar bütünleşmemiştir.

Geliştirilmesi Öngörülen TurizmKaynakları

1- Turistik açıdan tarihi ve kültürel özelliğe sahip merkezlere etkin ve sürekli bir ulaşım sağlanmalı ve örenyerlerimize çevre düzenlemesi yapılırsa, turistik açı-dan çok yararlı olacağı kanısındayız.

2- İlin kuzeyinde bulunan Muratdağı rekreasyon ve dağ yürüyüşleri için elverişli bir alandır.

3- Ulubey ilçesinde bulunan kanyon-lar, doğal çevre ve diğer kaynaklarla olan ilişkileri nedeniyle doğa yürüyüşlerinin ve atla yapılacak gezintilerin gerçekleştirile-bileceği alanlardır.

4- Yöremizde oynanan cirit sporu geliş-tirilecek başlıca sportif faaliyetlerdendir.

5- İl’deki kentsel yerleşmelerin yakı-nında bulunan mesire yerleri, il ölçeğin-de ve kentler ölçeğinde geliştirilebilecek kaynaklardır. Her kentin çevresinde, kent için, bu nitelikteki alanların üretilmesi ile turizme kazandırılabilir.

6 - Son Osmanlı döneminin izlerini taşıyan uşak kenti sivil mimari örnekleri,

dini yapılar, hanlar ve hamamlardan oluş-muş tarihi doku, kent merkezi ile yapıla-cak projeler sonucunda il turizminin geliş-mesinde işlev kazanacak niteliktedir.

7 - ilimiz, Banaz İlçesi, Bahadır köyü, tepedelen mevkiinde bulunan tarihi “Anıt Ağaç “ görülmeye değer nadide tabiat var-lıklarından birisidir.

8 - Turizm açısından gerekli görülen kültür varlıklarının özelikle ,tarihi “Uşak Evleri’nin restorasyonunun yapılarak bu-lundukları alan içerisinde ev pansiyoncu-luğu olarak değerlendirilebilir.

2- Yerel YönetimlerUşak’ta yerel yönetim kuruluşu olarak

İl Özel İdaresi, 24 belediyesi ve 244 köy muhtarlığı mevcuttur.

İl Özel İdaresiUşak 9 Temmuz 1953 tarih ve 6129

sayılı Kanunun 15 Temmuz 1953 tarih ve 8458 sayılı Resmi Gazete’de yayımlan-ması ile vilayet olarak “il statüsü”ne ka-vuşmuş ve bu tarihten itibaren de Uşak il Özel İdaresi bir yerel yönetim birimi ola-rak kurulmuştur.

BelediyelerUşak’ta biri il merkezinde, 5 tanesi

ilçe merkezlerinde ve 18 tanesi de belde-lerde olmak üzere toplam 24 adet belediye teşkilatı bulunmaktadır

ÜniversiteUşak Üniversitesi 4 adet Fakülte, bir

adedi dört yıllık olmak üzere 7 adet yük-sek okul ve 7623 öğrenci ile bağımsız üni-versite haline gelmiştir. Güzel sanatlar fa-kültesi ve bazı enstitülerin kuruluş kararı alınmıştır. Üniversitenin de kurulması ile eğitim sektörü, üzerinde özel önemle çalı-şılması gereken alan olarak ortaya çıkmış bulunmaktadır.

(Not: Eğitim bölümünde ayrıntılı bilgi verilmişti.)

134

UŞA

K ‘0

9

EGE EKONOMİYİ GELİŞTİRME VAKFIUŞAK İLİ ÇALIŞMALARI

EGE BÖLGESİ GELİŞİM PROJESİ 2000 – 2005

Uşak Stratejik Hedef Toplantısı 21/22 Nisan 2001 34 Katılımcı ile yapılmıştır.Uşak Önceliklendirme Toplantısı 4 Mayıs 2003 31 Katılımcı ile yapılmıştır.Bölgesel Diyalog Konferansı - Afyonkarahisar 4/6 Temmuz 2003 Üye illerden 84 katılımcı ile yapılmıştır.Tarım ve Hayvancılık Sektör Toplantısı - Aydın 2/3 Nisan 2005 Üye illerden 57 katılımcı ile yapılmıştır.Turizm Sektör Toplantısı -Marmaris 16/17 Nisan 2005 Üye illerden 54 katılımcı ile yapılmıştırJeotermal Sektör Toplantısı - Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 29 katılımcı ile yapılmıştır. Madencilik Sektör Toplantısı – Kuşadası 14/15 Mayıs 2005 Üye illerden 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006

Avrupa Birliği Bilgilendirme Semineri 5 / 6 Nisan 2006 219 katılımcıya sertifika verilmiştir.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

Tarım ve Hayvancılık AB Uyum Semineri 27 Mayıs 2008 156 Katılımcıya sertifika verilmiştir.Tarım ve Hayvancılık Yuvarlak Masa Toplantısı 28 Kasım 2008 30 katılımcı ile yapılmıştır.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2006EGEV’in üyesi olan illere dönük olarak hazır-

ladığı programlar kapsamında aday üye statüsünde bulunduğumuz Avrupa Birliği konusunda seminer-ler verildi. Ege Fikir Önderleri Avrupa Birliği Eğiti-mi başlığı altında yapılan toplantılar Philip Morris/Sabancı’nın destekleri ve ESİAD işbirliği ile gerçek-leştirildi.

Bu kapsamda 5-6 Nisan 2006 tarihlerinde ya-pılan eğitimde 219 kişilik katılım sağlanırken iki günlük eğitim ilk gününde Prof. Dr. Haluk GÜNUĞUR Avrupa Bütünleşmesine Giden Yol, AB’nin Genişlemesi, Avrupa Birliği’nin Kurumsal Yapısı, Avrupa Anayasası, Türkiye-AB İlişkileri ko-nularını anlattı.

İkinci gün yapılan eğitimlerde ise Prof. Dr. Canan BALKIR AB’nin Ticaret Politikası, Ortak Gümrük Tarifesi, Koruma Tedbirleri, Sektörel Uy-gulamaları; Prof. Dr. İge PIRNAR AB’nin Turizm Politikaları, Türkiye’nin Uyması Gereken Kurallar; Doç.Dr. Yaşar UYSAL AB’nin Tarım Politikaları, Tam Üyeliğin Türk Tarımına Olası Etkileri; Yrd.

135

UŞAK İLİ KATILIMCI PROFİLİ

Doç. Dr. Esin TAYLAN AB’nin Re-kabet Hukuku Politikası, Gümrük Birliği ve Rekabet Kuralları, Rekabe-tin Korunması Hakkındaki Kanunun Amacı, Yapısı, Muhatapları ve Uygu-lamaları, Muafiyet, Hakim Durumun Belirlenmesi; Yrd. Doç. Dr. Berna KIRKULAK AB’nin KOBİ’ler ve Rekabet Politikası, Girdi Maliyetleri, Krediler, Çin Faktörü, Kur Riskinden Korunma, AB Fonlarından Yararlan-ma, E-ticaret, Rekabet Stratejileri ko-nularında katılımcıları aydınlattılar.

EGE FİKİR ÖNDERLERİ 2008

EGEV’in üye illerdeki faaliye-tine dayalı olarak Philip Morris/Sabancı’nın bir sosyal sorumluluk pro-jesi olarak başlattığı Ege Fikir Önder-

leri Avrupa Birliği eğitim programının EGEV Üyesi olan illerde gördüğü ilgi yeni ortak projeleri de beraberinde getirdi. EGE’ nin her ilinde temasta bulunduğumuz yerel odakların güçlü desteği, seminerler sırasında ortaya atılan yeni fikirler ve öneriler, bölge illerinin sorunlarına yönelik yeni çö-zümlemelerin araştırılması istekleri, bizi bu sosyal sorumluluk projelerini genişleterek sürdürme konusunda teş-vik etti.

27 Mayıs 2008 günü ESİAD iş-birliği ile Uşak’ta yapılan ve yarım gün süren eğitimde Prof. Dr. Yaşar UYSAL, tarım ve hayvancılığın ülke ekonomileri için önemini anlatarak sektörün Türkiye ve AB’deki durum karşılaştırmasını yapmıştır. Prof. Dr. UYSAL, ön bilgi olarak AB Ortak Ta-rım Politikası ve yıllar itibariyle geli-

şimini kısaca anlattı. Organik Tarım konusunda sunum yapan Ekolojik Tarım Organizasyon Derneği Yöne-tim Kurulu Üyesi Tamer SEVER’in ardından TE-TA Tarım’dan Su-mer TÖMEK BAYINDIR ve Arif GÜRDAL sektör deneyimlerini katı-lımcılarla paylaştılar.

28 Kasım 2008 tarihinde Tarım ve Hayvancılık sektörünün 30 yet-kilisi ve Vali Yardımcısı Sn. Şevket AKSOY’un katılımı ile bir yuvarlak masa toplantısı yapıldı.

Ortak kanı ile çiftçi eğitimine, ör-gütlenmesine önem verilmesi, toprak bölünmesinin önüne geçilmesi, çiftçi-likte çalışan yapısının gençleştirilmesi ve genç nüfusun köyüne geri dönme-si için tedbirler alınması konularının önemi vurgulandı. Benzer toplantıla-rın kısa sürede tekrarlanması istendi.

34

8

6

2349

32

Kamu

Üniversite

Yerel Yönetim

Sivil Toplum

Hayvancılık

Özel Sektör

SEKTÖREL DAĞILIM

27

32

52

30

5

20'li yaşlar

30'lu yaşlar

40'lı yaşlar

50'li yaşlar

60'lı yaşlar

YAŞ DAĞILIMI