Susma gazetesi 628

8
Avrupa Birliği (AB) Türkiye'de bugün yapılan ve şu ana kadar aralarında Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı dahil 27 kişinin gözaltına alındığı operasyonu eleştirdi. AB yetkilileri Türkiye'yi, operasyonun birliğin değerleri ile bağdaşmadığı yolunda uyardı.Operasyon sonrası AB'den kısa bir açıklama yapılmış ve "Son derece endişeliyiz" mesajı gelmişti.Daha sonra ise AB Dışişleri Temsilcisi Federica Mogherini ve Avrupa Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Johannes Hahn'den ortak ve daha detaylı bir açıklama geldi. Haberin Ayrıntısı Sayfa 4’de AB:”14 Aralýk' operasyonu Avrupa deðerlerine aykýrý” Sayfa 3’de Akýn ve Yönetimi , Baþkan Tekin'i ziyaret etti Zaman Gazetesi Temsilciliği'ni ziyaret eden 7 kişilik Demokrasi Platformu Bileşenleri, "Biz hep mey- danlarda 'susma, sustukça sıra sana gelecek' diyorduk. Şu am sıra sizde, ama yarın bir başkasında olacak. Biz demokrasi için yapılan baskılara ve hukuksuzluklara karşı sizin yanınız- dayız" dedi. Erdemir Grubu'ndan Türkiye'nin ilk çelik Ar-Ge'si Haberi Sayfa 7’de Zonguldak'ın Çaycuma ilçesine bağlı Saltukova Belediyesi ile Belediye-İş Sendikası arasında 2015 yılını içeren toplu iş sözleşmesi imzalandı.Saltukova Belediyesi'de Belediye-İş Sendikası arasında 2015 yılını içeren toplu iş sözleşmesi imza- landı. Belediye-Ýþ Saltukova’da Toplusözleþme imzladý Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi, "19'uncu Milli Eğitim Şurası"nda dile getirilen Osmanlıca tartışmaları konusunda basın toplantısı düzenledi. Tombul; “Toplum günümüz Türkçesini tercih etmiþtir” Haberi Sayfa 6’da Haberi Sayfa 7’ de Göz göre halka kömür tozu yutturuluyor Haberi Sayfa 7’de Haberi Sayfa 2 de Þahin; “TMMOB ve baðlý Odalarý iktidar tarafýndan yok edilmek istenmektedir” TMMOB Zonguldak İl Koordinasyon Kurulu "AKP iktidarı, yeni bir torba yasa tasarısı ile kamusal alanlara el koyma ve rant süreçlerinin önündeki son engelleri kaldırma hazırlığında" olduğunu dile getiren Basın açıklaması yaptı. Haberi Sayfa 6 da Zonguldak'ta, kent merkezindeki Türkiye Taşkömürü Kurumu'na (TTK) ait limana yurtdışından gemilerle gelen kömürlerin boşaltılması, yüklenmesi ve sahada bek- letilmesi sırasında rüzgarın da etkisiyle oluşan kirililik tepki çekmeye devam ediyor Sayfa 5’de Aþkar; “Saðlýk çalýþanlarýnýn caný çýkýyor” Haberi Sayfa 6’da Ulupýnar,2015 yýlý bütçesiyle ilgili konuþtu Haberi Sayfa 3’de Zonguldak Demokrasi Platformu'ndan ZAMAN grubuna ziyaret “Hikayesi Olan Ölüler” Edebiyat dergilerinde Gazete miz Web Master’i oğlumuz, Üstüngel Arı’nın “Hikayesi Olan Ölüler” adlı Roman’ı edebiyat çevrelerind e önemli yer tuttu. “Karakol deðil,okul istiyoruz” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak İl Başkanı Harun Akın ve Yönetim Kurulu üyeleri, Alaplı Belediye Başkanı Nuri Tekin'i ziyaret ettiler. 17 ARALIK 2014 HAFTALIK YEREL GAZETE YIL: 18 SAYI: 628 Ederi: 1.00 TL SUSMA GÖNÜLLÜ OKURLARIN DESTEĞİYLE ÇIKIYOR ABONE OL ABONE BUL İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi'nin, Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) işlettiği Zonguldak Limanı'ndan bundan böyle kömür, demir tozu, kil, seramik hammaddesi ve benzeri dökme yük nakliyesi yapılamayacağı yönündeki kararı, Kardemir ve TTK'nın itirazı nedeniyle askıda kaldı.Zonguldak Limanı'na gelen ithal kömürlerin yüzde 80'i, Karabük Demir Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş. yüzde 20'lik bölümü ise bölgedeki diğer küçük firmalara gidiyor. Kömürlerin, gemilerden vinçle boşaltılması, vagonlara, kamyonlara yüklenmesi ve yükleme öncesi stok sahasında bekletilmesi sırasında kirlilik oluşuy- or. Rüzgarın etkisiyle çevreye dağılan kömür tozları, şehir merkezinde ve Terakki Mahallesi'nde yaşayanların tepkisini çekiyor.Çözüm konusunda yetkililerle görüştük Belediye Başkanı Muharrem Akdemir; “Bu kirlilikle ilgili ben Çevre Müdürlüğü ve TTK Genel Müdürlüğüyle gerekli görüşmeler yaptım” Terakki Mah. Muh.Şükrü Fidanboy; “En sonunda biz mahalleli olarak toplanıp Valiliği gideceğiz. Belki o zaman birileri bizim sesimizi din- ler” Çevre Derneği Başkanı Meltem Gürbüz; “Sadece Biz mi yaşıyoruz bu şehirde? Ne yazık ki bu şehrin bir sahibi yok. Biz sahipsiz bir şehirde yaşıy- oruz. Haberi Sayfa 5’de

description

Araştır,Soruştur,Konuş;SUSMA

Transcript of Susma gazetesi 628

Page 1: Susma gazetesi 628

Avrupa Birliği (AB) Türkiye'de bugün yapılan ve şu ana kadar aralarında Zaman Gazetesi Genel Yayın MüdürüEkrem Dumanlı dahil 27 kişinin gözaltına alındığı operasyonu eleştirdi. AB yetkilileri Türkiye'yi, operasyonun birliğindeğerleri ile bağdaşmadığı yolunda uyardı.Operasyon sonrası AB'den kısa bir açıklama yapılmış ve "Son dereceendişeliyiz" mesajı gelmişti.Daha sonra ise AB Dışişleri Temsilcisi Federica Mogherini ve Avrupa Komisyonu'nungenişlemeden sorumlu üyesi Johannes Hahn'den ortak ve daha detaylı bir açıklama geldi. Haberin Ayrıntısı Sayfa 4’de

AB:”14 Aralýk' operasyonu Avrupa deðerlerine aykýrý”

Sayfa 3’de

Akýn ve Yönetimi ,Baþkan Tekin'iziyaret etti

Zaman Gazetesi Temsilciliği'niziyaret eden 7 kişilik DemokrasiPlatformu Bileşenleri, "Biz hep mey-danlarda 'susma, sustukça sıra sanagelecek' diyorduk. Şu am sıra sizde,ama yarın bir başkasında olacak. Bizdemokrasi için yapılan baskılara vehukuksuzluklara karşı sizin yanınız-dayız" dedi.

Erdemir Grubu'ndan Türkiye'nin ilk çelik Ar-Ge'si

Haberi Sayfa 7’de

Zonguldak'ın Çaycuma ilçesine bağlı Saltukova Belediyesi ileBelediye-İş Sendikası arasında 2015 yılını içeren toplu iş sözleşmesiimzalandı.Saltukova Belediyesi'de Belediye-İş Sendikası arasında2015 yılını içeren toplu iş sözleşmesi imza-landı.

Belediye-Ýþ Saltukova’da Toplusözleþme imzladýTürkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi, "19'uncu

Milli Eğitim Şurası"nda dile getirilen Osmanlıca tartışmaları konusunda basıntoplantısı düzenledi.

Tombul; “Toplum günümüz Türkçesini tercih etmiþtir”

Haberi Sayfa 6’daHaberi Sayfa 7’ de

Göz göre halka kömürtozu yutturuluyor

Haberi Sayfa 7’de

Haberi Sayfa 2 de

Þahin; “TMMOB ve baðlý Odalarý iktidartarafýndan yok edilmek istenmektedir”

TMMOB Zonguldak İlKoordinasyon Kurulu"AKP iktidarı, yeni birtorba yasa tasarısı ile

kamusal alanlara elkoyma ve rant süreçlerinin

önündeki son engellerikaldırma hazırlığında"olduğunu dile getiren

Basın açıklaması yaptı.

Haberi Sayfa 6 da

Zonguldak'ta, kent merkezindeki Türkiye Taşkömürü Kurumu'na (TTK) ait limanayurtdışından gemilerle gelen kömürlerin boşaltılması, yüklenmesi ve sahada bek-

letilmesi sırasında rüzgarın da etkisiyle oluşan kirililik tepki çekmeye devam ediyor

Sayfa 5’de

Aþkar; “Saðlýkçalýþanlarýnýn canýçýkýyor”

Haberi Sayfa 6’da

Ulupýnar,2015 yýlýbütçesiyle ilgilikonuþtu

Haberi Sayfa 3’de

Zonguldak DemokrasiPlatformu'ndan ZAMAN grubunaziyaret

“Hikayesi OlanÖlüler” Edebiyatdergilerinde

Gazetemiz WebMaster’ioğlumuz,Üstüngel

Arı’nın“Hikayesi

OlanÖlüler”

adlıRoman’ıedebiyat

çevrelerinde önemliyer tuttu.

“Karakol deðil,okulistiyoruz”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)Zonguldak İl Başkanı Harun Akın veYönetim Kurulu üyeleri, AlaplıBelediye Başkanı Nuri Tekin'i ziyaretettiler.

17 ARALIK 2014 HAFTALIK YEREL GAZETE YIL: 18 SAYI: 628 Ederi: 1.00 TL

SUSMA

GÖNÜLLÜ

OKURLARIN

DESTEĞİYLE

ÇIKIYOR

ABONE OL

ABONE BUL

İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi'nin,Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK)işlettiği Zonguldak Limanı'ndan bundan

böyle kömür, demir tozu, kil, seramikhammaddesi ve benzeri dökme yük

nakliyesi yapılamayacağı yönündekikararı, Kardemir ve TTK'nın itirazı

nedeniyle askıda kaldı.ZonguldakLimanı'na gelen ithal kömürlerin yüzde

80'i, Karabük DemirÇelik Sanayi ve Ticaret A.Ş. yüzde

20'lik bölümü ise bölgedeki diğerküçük firmalara gidiyor. Kömürlerin,

gemilerden vinçle boşaltılması,vagonlara, kamyonlara yüklenmesi ve

yükleme öncesi stok sahasındabekletilmesi sırasında kirlilik oluşuy-

or. Rüzgarın etkisiyle çevreyedağılan kömür tozları, şehir

merkezinde ve Terakki Mahallesi'ndeyaşayanların tepkisini çekiyor.Çözüm

konusunda yetkililerle görüştük

Belediye BaşkanıMuharremAkdemir;

“Bu kirlilikle ilgiliben ÇevreMüdürlüğü ve TTKGenelMüdürlüğüylegerekli görüşmeleryaptım”

Terakki Mah.Muh.ŞükrüFidanboy;

“En sonunda bizmahalleli olaraktoplanıp Valiliğigideceğiz. Belki ozaman birileribizim sesimizi din-ler”

Çevre DerneğiBaşkanı MeltemGürbüz;

“Sadece Biz miyaşıyoruz buşehirde? Ne yazık ki buşehrin bir sahibiyok. Biz sahipsizbir şehirde yaşıy-oruz.

Haberi Sayfa 5’de

Page 2: Susma gazetesi 628

SUSMA -YORUM Sayfa 217 Aralık/2014/628

17 Aralık *Pakistan'ın, Hindistan'a Karşı Yenilgisi ve Ateşkes (1971).

18 Aralık *Demokratik Parti Kuruldu. Kurucuları Ferruh Bozbeyli,

Saadettin Bilgiç, *Talat Asal ve Yüksel Menderes İdi (1970).

19 Aralık * Mustafa Kemal ve Heyeti Temsiliye'nin, Sivas'tan Ankara'ya

Hareketi (1919).20 Aralık

* Brüksel Paktı İstişare Konseyi'nin Batı Birliği AskeriOrganizasyonu

*NATO'ya Katılmasını Kararlaştırması (1950).*1954 Seçimlerinden Sonra Bazı Milletvekilleri DP'den

Ayrılarak "Hürriyet Partisi"ni Kurdular (1955).21 Aralık

*III. Murat'ın Tahta Çıkışı (1574).*Doğu Berlin'de İki Almanya Arasında "Temel Anlaşma"

İmzalanması (1972).*Cenevre'de Orta Doğu Konferansı (1973).

21 Aralık*Sovyetler'in Afganistan'ı İşgali (1979).*ABD'nin Panama'yı İşgali (1989).

22 Aralık *I. Ahmet'in Tahta Çıkması (1603).*Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kuruldu (1962).

23 Aralık* I. Meşrutiyet'in İlanı (1876).

KURUCU Bahaddın Arı Sahibi: Çark

Yayıncılık,ReklamcılıkAdına:Sevim ARI

Sorumlu Yazıişleri Müdürü:Bahaddin ARI

Webmaster : S.Üstüngel ARI

Yönetim Yeri ve Adresi:Mithatpaşa Mah.B. Ecevit Cad.

Kızılay Kanmerkezi Karşısı Kat:5 No: 52 ZONGULDAKTel/Faks 0372 252 42 99

Web: www.susmagazetesi.nete-posta:

[email protected]üzenleme:

SUSMA Baskı: MATBAA 69 Tel:251 40 44

TemsilciliklerKozlu; ; Bilal KaraBartın : Ahmet GüneşAmasya : Mehmet MENEKŞEBerlin : Mehmet Ballıkaya

Kongre İlanı;50. TLTüzük İlanı:150 TLYitik İlanı: 20 TL

Gazete Satış Fiyatı: 1. 00 TLYıllık Yayınlı Kurumsal Abone:

1000.TL Yıllık bireysel abonelik 100.TL

Banka Hesap No: Ziraat Bankası Zonguldak Şb.00569815

Posta Çeki Hesabı: Bahaddin Arı0148 52 40

Susma; Hak ve SorumlulukBildirgesi İlkelerine Uyar. Cevap

ve düzeltme hakkına saygıgösterir.

Gazetede yayınlanan yazılarınsorumluluğu yazara aittir

Susma Kururluş 28 Nisan 1997

Zonguldak'ta, kent merkezindekiTürkiye Taşkömürü Kurumu'na (TTK)ait limana yurtdışından gemilerle gelenkömürlerin boşaltılması, yüklenmesi vesahada bekletilmesi sırasında rüzgarında etkisiyle oluşan kirililik tepki çekmeye devam ediyor. Geçtiğimiz dönemdekonu gerek çevre dernekleri, gerekseKent Konseyi tarafından defalarca dilegetirilmesine karşın yurttaşların gözgöre göre kömür tozu solumalarına gözyumulmaya devam ediyor.Konu çokbasit,İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi'nin,Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun(TTK) işlettiği Zonguldak Limanı'ndanbundan böyle kömür, demir tozu, kil,seramik hammaddesi ve benzeri dökmeyük nakliyesi yapılamayacağı yönün-deki kararı, Kardemir ve TTK'nın iti-razı nedeniyle askıda kaldı.İşte ozaman bu zaman bu rezalet devamediyor.Konuyu konunun direk muahta-plarına sorduk.Bunların başında yeralan ve kentin şehriemini BelediyeBaşkanı Muharrem Akdemir.,“Buradaki kömür taşıma olayı ErenEnerji Limanına taşınacak. SonrasındaZonguldak Şehrimizdeki bu kirlilikortadan kalkacak.

Bu kirlilikle ilgili ben ÇevreMüdürlüğü ve TTK GenelMüdürlüğüyle gerekli görüşmeler yap-tım. Bu konuda Çevre Müdürlüğüciddi cezai müeyyideler uygulayabiliy-

or. Bu konuda gerekli önlemler alın-mazsa bizde Belediye olarak vatan-daşımızın sağlığı için gerekirse buanlamda gerekli cezai müeyyideleruygulanmasını talep edeceğiz.”diyor.

Başkanım insansağlığından,yaşamından daha önemline olabilir.Yine bölgede bu rezalettenen çok etkilenen Mithatpaşa MahallesiMuhtarı Ali Şükrü Fidanboy’da fikir-lerini söyledi, Fidanboy, konunun ilgiliyerlere ilettiğini fakat çözüm bula-madığından dertli, Fidanboy’unsöyledikleri ise özellikle gelecekkuşaklar açısındangençlerimizin,öğrencilerimizin bu tozutenefüs ettiğine dikkat çekti ve şöylededi, “Biz bu konudan duyulan rahatsı-zlıklarımızı dile getirdik, kendilerineilettik ama bir çözüm olmadı. ÖzellikleOsmançayırı, Gürcütepesi, ÇelikelLisesi'nin bu yakası tamamen bukömür tozunun etkisi altında”

Bu konuda Çelikel lisesi okul ailebirliği ve bölgedeki diğer okula ailebirlikleri, okul idarecileri de konuyatepkilerini göstermeli, çocuklarımızıngeleceğine yönelik bu çevre felekatinimutlaka çözecek adımların atılmasınakatkı sağlamalıdırlar.

Liman içindeki kömür tozlarınınçevreye verdiği tahribatı ve insan-larımızın kömür tozu yuttuklarınıÇevre Derneği Başkanı Meltem

Gürbüz’e sorduk.Gürbüz ise “Yollarabir bakın her yer toz, çamur içerisindetüm bu olumsuzlukları sadece biz migörüyoruz? Sadece Biz mi yaşıyoruzbu şehirde? Ne yazık ki bu şehrin birsahibi yok. Biz sahipsiz bir şehirdeyaşıyoruz.”dedi

Evet aslına bakarsanız kentin saki-ni değil sahibi olduğumuzun farkınavarabilsek belki bu tartışmalar, yaşananbu olaylar olmayacak.Ama ne yazıkkihalkın bu kentin asıl sahibi olduğununbilincine varılmasın diye yapılmadıkhokkabazlık, çevrilmedik fırıldaklıkbırıkılmıyor.Öğle olunca kent sahipsizmiş gibi bir algı oluşturuluyor.

Zonguldak Valilik talebi ileBelediye Meclisinde görüşülmekteolan Giyisi Pazar yerine Polis Karakolutalebi Demokrasi Platformu üyelerinceprotesto edildi.Bu konuyu bırakındemokrasi platformunun tepki göster-mesine hangi akıllı bürokratın aklınagelmiş oda ayrı bir konu.Emniyetmüdürüne yağdanlık olsun diye öner-ilen bu öneri Demokrasi Platformuüyelerince tepkiye neden oldu.Çokanlamlı. “Polis karakolu değil,Okulistiyoruz”dediler.

Kömür Tozu solumak

[email protected]

BahaddinArı

“Bir hikâyen varsa ölebilirsin”Gazetemiz Web Master’i oğlumuz, Üstüngel Arı’nın “Hikayesi Olan Ölüler” adlı

Roman’ı edebiyat çevrelerinde önemli yer tuttu.

Üstüngel Arı’nın “Hikayesi OlanÖlüler” adlı Roman’ı ile ilgili olarakyazım alanında önemli yer tutanSabitfikir adlı yayında yerverildi.Sabit Fikir yazarlarından,Yankı Enki’nin değerlendirmesindenbir bölüm veriyoruz.

Bir hikâyen varsa ölebilirsinHikâyesi Olan Ölüler, konusu

ölüm olan bir roman, adından da bek-lenileceği gibi. Ölümle başlayıp ölüm-le bitiyor ve zaten başka bir şeydenbahsetmenin de alemi olmadığınıhatırlatıyor.

...Üstüngel Arı'nın Hikâyesi Olan

Ölüler adlı romanını okuduğumdaaklıma ilk düşen Joseph Joubert'inyukarıda geçen sözüydü. Genç yazar,kurgusuyla, öyküye girişi ve çıkışıylason derece olgun bir metin ortayaçıkarmış bu romanda. Aslında kitabıokumadan önce Altay Öktem'in yoru-munu okumuş ve nasıl bir kitaplakarşılaşacağımı tahmin etmiştim ya dadaha doğrusu, tahmin ettiğimi san-mıştım. Üstat, "Biraz sonra bir romanokuyacaksınız ve hayatınızdeğişmeyecek. Ama değişen bir şeyolacak: Artık hayatınız değişmediğiiçin küfredebilecek olgunluğa erişe-ceksiniz" diyordu. Belli ki sert birkitap olacaktı. Bir yer altı edebiyatıörneği olduğu aşikârdı; ama yerin nekadar altından seslenecekti yazar?Yüzeysel edebiyatın temeli sağlamdırçünkü, derinlemesine bir edebideprem yaratmak için sadece sertolmak yetmez maalesef. Üstüngel Arıise, bu sertlik bağlamında değer-lendirmeye muhtaç olmayan bir eserçıkarmış ortaya. Sert olmaktan başkane gerekiyorsa, bu romanda var.Kahramanların netliğinde, kurgusununtutarlılığında, zamanın ve mekânınyerli yerinde kullanımında… Vekonusunda elbette.

Konusu ölüm olan bir roman bu,adından da bekleneceği gibi. Ölümlebaşlayıp ölümle biten ve zaten başkabir şeyden bahsetmenin de alemiolmadığını bize hatırlatan bir roman.Zaten yazar da bu bağlamda, ilk say-fadaki bir Albert Camus alıntısıylaokurunu davet ediyor romanına:"Yaşama nedeni denilen şey, aynızamanda çok güzel bir ölme nedenidirde." Bu alıntının sadece bir süstenibaret olmadığını anlıyoruz kitabı

okuduğumuzda. Üstüngel Arı'nınpratiğe döktüğü, kahramanlarınınhikâyeleriyle bize doğruladığı birgerçek bu. İşte bu "hikâyesi olan"kahramanların nasıl, ne zaman, nedenöldüğünü ya da öleceğini okuyoruz150 sayfa boyunca.

Bu dünyada beyaz giyilmez

Hikâyesi Olan Ölüler'in, küfrü,argosu bol, sokak kültürü zengin, cin-selliği şeffaf, popüler kültür gönder-meleri yerinde bir roman olduğunusöyleyebiliriz. Cem Karaca'dan ÜmitYaşar Oğuzcan'a ve Turgut Uyar'a,Eagles'tan Judas Priest'e kadar bir-birinden farklı renklere gönderiyorbizi yazar. Biraz Kadıköy, birazBeyoğlu'nun başrolü paylaştığı,Galata'nın ve İstiklal'in havasınısoluduğumuz, dünyaya pembe gözlük-lerle bakmayan, bizi siyah giymeyedavet eden bir öykü bu. Romanda dasöylendiği gibi, "Dünya beyaz giyile-cek kadar temiz bir yer değil," çünkü.Ancak bunlar bizi ters köşeye yatıra-cak unsurlar değil. Asıl şaşırtıcı vebeklenmedik olan romanın politikboyutu. Bizi Diyarbakır Cezaevi'ne,işkencecilere, darbe sonrasına götürenkesitlerin önemli bir yer kapladığıromanda, aslında politik bir figür yada kahraman olmamasına rağmenbelirgin bir söylemin öne çıktığını farketmek ve bu söylemin didaktikleşme-den metne yedirilmiş olduğunugörmek mümkün.

Öykülerini dinlediğimiz "ölümlü"ve "ölümcül" kahramanlar bir yana,anlatıcımızın kendisi de ölümegüzelleme yapan "Her doğum, ölüme

gebedir," diyen 24 yaşındaki BilenOkur, başarının, paranın peşindeolmayan, sistemin bir parçası olmak-tan kaçınan, takım elbise giymek iste-meyen biri. Hiç resimli çocuk kitabıolmayan, gece uyumadan önce mutlusonla biten renkli kitaplar yerineklasiklerle hayale dalan, ailesinin dok-tor ya da avukat olmasını beklediğiama bunun tam aksine, "Bir hayalkırıklığı olmak istiyordum ailemingözünde, başarısız bir proje olmakistiyordum," diyen, aklı başka yerlerdeolan bir kahraman. Anlatacak birhikâyesi olmadığına inanan, o yüzdende hikâyesi olan insanları anlatan,yine de romanın sonunda gördüğümüzgibi fazlasıyla anlatacak bir şeyleriolan, hem de sıradan değil, gayet"damardan" bir hikâyesi olan biri.

Elbette ölüme güzellemedediğimizde aklımıza intiharın gelme-si kaçınılmaz. Zaten romanın başındada bir intihar öyküsünün detaylarınıöğreneceğimizin ipuçlarını görebiliy-oruz ama yine de romanın finalindenhiçbir şey eksiltmiyor bu. Bu bir inti-har öyküsü ve aynı zamanda birintikam öyküsü. İntiharı ve intikamışöyle birbirine bağlıyor yazar:"Dünyadaki herkesi öldürmek gerekir-di unutabilmek için her şeyi vedünyadaki herkesi öldürmenin enkolay yolu kendini öldürmekti."Romanın sertliği bir intikam öyküsüolmasından kaynaklanıyor, amaHikâyesi Olan Ölüler'in bir aşköyküsü anlatmadığını kimse söyleye-mez. Sıradan bir aşk öyküsü değilelbette, zaten bu kitapta "sıradan" birşey yok. Bireysel ve toplumsal mese-lelerin aynı potada eritildiği, psikolo-jinin ve ideolojinin yüzleştiği sert amahassas meselelerin cesurca kalemealındığı bir roman bu. ÜstüngelArı'nın ilk romanı olması da eserindeğerini artırıyor.

Yazının başlangıcında andığımızJoseph Joubert'in üzerine uzun uzunkafa yorulabilecek bir sözü dahavardır: "Çözebileceğiniz bir şeyi aslakesmeyin." İşte, Üstüngel Arı dakesmiyor romanındaki öyküyü, kurgu-nun döngüsünü, kahramanın çıkmazsokakta biten yolcuğunu; tam aksine,çözüyor onları. Tam da bu çözülmeyive hatta çözümlemeyi sağladığı içiniyi bir roman Hikâyesi Olan Ölüler.Çıkmaz sokakların aslında bir yerlereçıktığını gösterdiği için de…

Fişek Enstitüsü ÇalışanÇocuklar Bilim ve Eylem MerkeziVakfı tarafından üçüncüsü verilen

"Çocuğun İnsan HaklarıÖdülü"nü, bu yıl araştırmacı,

yazar Erol Çatma kazandı.Yaşamını Zonguldak maden işçi-

lerine, Türkiye İşçi sınıfı mücade-lesine adayan büyüğümüz ErolÇatma ağabeyimi tebrik ediyo-

rum.Dünden güne,bugünden yarı-na en güzel miras çalışması

yapan Erol Çatma’ya yaşamındasağlık ve başarı dileklerimi

iletiyorum.

Kömür Tutuþunca

Demokrasi Platformundananlamlý çýkýþ

Page 3: Susma gazetesi 628

SUSMA -YORUM Sayfa 317 Aralık/2014/628

Zonguldak'ta Kızılay tarafından kurulan çadır kan bağışçılarını ağırlıyor. Gazipaşa Caddesi'nde kuru-lan çadırda hizmet veren Kızılay tüm Zonguldaklıları bağış için bekliyor.Kızılay Zonguldak Müdürü Dr.Selim Alan şunları söyledi; "Kampanya bugün başladı. 26 Aralık'a kadar devam edecek. Hepinizin malu-mu kış ayı ve yılsonu o yüzden ister istemez kan bağış konusunda sıkıntı yaşıyoruz. İstiyoruz ki her günher gruptan depomuzda yeteri kadar kan olsun. Tek kaynak gönüllü bağışçı, o yüzden GazipaşaCaddesi'nde vatandaşlarımızın daha kolay ulaşabileceği çadır içinde bir etkinlik düzenledik.

Kýzýlay Yeni Baðýþ Çadýrýnda Baðýþlarý BekliyorTürkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), ocak-kasım döneminde 252 milyon 429 bin 65 lira tutarında

1 milyon 192 bin 81 ton kömür sattı.Kuruma bağlı müessese müdürlüklerinden Üzülmez, Kozlu,Karadon, Armutçuk ve Amasra maden ocaklarında üretilen taş kömürü, Çatalağzı Termik Santrali(ÇATES), Demir Çelik fabrikaları, kamu kurum ve kuruluşlarıyla vatandaşlara pazarlanıyor.Yılın 11ayında en fazla kömürü 667 bin 890 ton olmak üzere KDV hariç 97 milyon 793 bin 554 lira karşılığın-da ÇATES'e satan TTK, Demir Çelik fabrikalarına KDV hariç 114 milyon 990 bin 658 lira tutarında417 bin 213 ton kömür satışı gerçekleştirdi.

TTK 252 milyon 429 bin 65 lira tutarýnda kömür sattý.

Ümit Arýcý

Birlik Mahallesi Deðirmen Sok.Çaydamar Yolu.Çevikkuvvet altý.Zonguldak:Tel:0 372 666 06 65

Gezi Ruhu işçi sınıfına evrilmelidir!

Bilal Kara

Siyasal İslamcı burjuvazi, meşakkatli yollardangeçerek iktidar olunca, yere sağlam basmak istiyor. Amanasıl? Kendilerine iktidar yolunu kapayan Batıcı ModernBurjuvazinin her engelleyişini "darbe" olarak nite-lendirince giderek darbe paranoyasına kapıldılar. Gezi'yedarbe girişimi dedikleri gibi iktidar ortağı Gülen cemaatinive gözaltına aldıkları Zaman Gazetesini de darbeciliklesuçluyorlar. İktidarın darbe deyince tüyleri diken dikenoluyor.

Darbenin ne anlama geldiğini Siyasal İslamcıBurjuvazi değil, 12 Eylül mağdurları iyi bilir. Ne var kidarbenin nimetleri ile beslenen siyasal İslamcı burjuvazi,içerde ve Ortadoğu üzerinde yarattığı şiddet sarmalıylaiktidarı bırakmamak adına faşist bir diktaya hazırlanıyor.İleri demokrasi söyleminden hızla uzaklaşarak demokratikkazanımları askıya alan iktidarın bu faşizm yönelimi, Geziaktörlerini, kendilerini savunma amaçlı bir araya gelmeyezorladı. Bu nedenle"Eşiklikçi, özgürlükçü, demokrat,kamucu, dayanışmacı, laik, bağımsız, toplumcu bircumhuriyet ve ülke için, gericiliğe, faşizme, emperyal-izme, piyasacı yağma düzenine ve bunları temsil edenAKP rejimine karşı birlikte yola çıkıyoruz" diyendemokrasi güçleri ülke çapında bir araya geldiler. İstanbul,Ankara, İzmir, Kocaeli, Zonguldak, Eskişehir, Adana gibimetropol illerde ve diğer kentlerde Birleşik HaziranHareketini yarattılar.

Birleşik Haziran Hareketi'nin amaç ve ilkeleri bellidir.Gençliğin Gezi'de verdiği ses, dünyanın öbür ucundanduyulurken işçi sınıfı biraz daha sessiz kaldı. Olan bitenehazırlıksız yakalandı. Şimdi, iktidarın her türlü anti-demokratik dayatmalarına, doğanın tahribine karşı dura-bilmek için gençliğin işçi sınıfı ile birlikteliğine ihtiyaçvar. İşte Birleşik Haziran Hareketi bunu başarmak istiyor.Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir nokta, burju-vazi, gençliği 12 Eylül öncesi gibi hep sokağa çekiyor,polisle karşı karşıya getiriyor, gençliği birbirine boğdur-mak istiyor. Bu hareketin başarısını üretimden gelen gücüile ancak işçi sınıfı taçlandırabilir. Gençliği burjuvazininsokakta boğmak isteyişine, bir tek üretimden gelen gücüile işçi sınıfı engelleyebilir. Bunun örneğini işçi sınıfı 15-16 Haziranda DGM'ye karşı verdiği mücadele ile burju-vaziye haddini bildirmiştir. DİSK şartelleri indirmiş, toplutaşımada kontak kapatmayla hayatı durdurmuş, burjuvazigeri adım atmak zorunda kalmıştır.

Birleşik Haziran Hareketinin amacı yalnızca AKP'ninantidemokratik uygulamalarına, baskı ve talanına karşımücadele vermek değil elbette ki, aynı mücadeleyi tümiktidarların talanına, yolsuzluklarına, despotluklarına karşıda vermeyi önüne koymuştur. Böyle bir amaç için pazargünü Ümraniye'deydik, önümüzdeki pazar BostancıGösteri Merkezinde olunacak. Buradan çıkan herkes,mahallelerine, emek meclislerine, sendikalarına dönecekve yakalanan ortak dil ile güçlerini birleştirmeye çalışacak.

*** *** ***On iki Aralık günü, aile hekimleri iş bıraktı.

Ümraniye'deki aile doktoruma da desteklerimi bildirdim.O, biraz umutsuzca, bundan bir şey çıkmaz dedi ama benyine de haklı mücadelelerinde desteklerimi belirttim.

Susma'nın haberine göre Zonguldak'ta, sağlık çalışan-ları ve örgütleri, aile hekimlerine sahip çıktı. ZonguldakAile Hekimleri Derneği ile birlikte Sağlık EmekçileriSendikası (SES), Zonguldak Tabip Odası, Sağlık-Sen veTürk Sağlık-Sen iş bırakma eylemini desteklediler. Sağlıkörgütleri, AKP İktidarının arka bahçesi Memur Sen üyesiSağlık- Sen de dâhil olmak üzere, Sağlık Bakanlığının"sağlık çalışanları ile ilgili aldığı kararları televizyondanöğreniyor ve kendimizi kandırılmış hissediyoruz" diyorlar."İşyerlerinde hekim yok, işyerini bilmeseniz de işe girişraporlarını, sorumluluğu üzerinize alarak raporlandırın;askerlik şubesinde doktor yok, askerlik raporu verin; işe,okula gitmeyene, spor yapmak, satranç oynamak, geziyegitmek isteyene sorumluluğu üzerinize alıp türlü rapordüzenleyin" deniyor. İş yüklerinin ve üzerlerindekibaskıların arttığını, dolayısıyla sistemin tıkandığını, sağlıkbakanlığının yüzüne haykırıyorlar.

Sağlık çalışanı örgütleri, bu eylemde zor olanıbaşardılar. Bütün önyargılara, AKP'nin baskısına rağmenSağlık- Sen de bu sese katılmıştır. Katı olan her şeygiderek eriyor.

[email protected]

“Karakol deðil, okul istiyoruz”Zonguldak Demokrasi Platformu,

giysi pazarının bulunduğu alanaZonguldak İl Emniyet Müdürlüğü'ncekarakol binası yapılmak istenmesinetepki gösterdi. Zonguldak Belediyesiönünde basın açıklaması düzenleyenDemokrasi Platformu üyeleri, giysipazarının bulunduğu alanın ZonguldakLavuar Alanı Projesi'nin bir parçaolduğunu açıkladılar.

"Karakol değil, okul istiyoruz","Giysi pazarı halkındır, halkın kala-cak" sloganlarının atıldığı eylemdekonuşan Zonguldak DemokrasiPlatformu Sözcüsü ErdoğanKaymakçı, lavuar alanının mülkiyetdevrinin yapılmasının AK Partihükümetince sürekli engellendiğiniöne sürerek, "Muhalefetteki bir par-tinin yönetimindeki ZonguldakBelediyesi'ne puan kazandırmamakiçin alanın mülkiyetiyle ilgili sorunuçözmeye yanaşmayan AKP, bu tavrıy-la yalnızca belediyeyi değil, tümZonguldak halkını cezalandırıyor"dedi.

Mülkiyeti TTK'ye ait ZonguldakMerkez Lavuarı, 2006 yılında yıkıl-maya başlandı. Çalışmalar sırasında,TMMOB Mimarlar Odası ZonguldakTemsilciliği'nin Karabük Kültür veTabiat Varlıklarını Koruma BölgeKurulu'na başvurusu sonucunda yıkımdurduruldu, arta kalanlar, Kurulca,'endüstri mirası' olarak tescil edilerek,alan koruma altına alındı. Buraylailgili bir proje yarışması düzenleyenZonguldak Belediyesi, birinci gelen

mimari projeyi Koruma Kurulu'na daonaylatarak, imar planlarına işledi.Buna göre, aksine bir karar alınmadığısürece lavuar alanına, içinde çeşitlisosyal kültürel aktivitelerin yapılabile-ceği binaların yanı sıra, kent meydanıve yürüyüş yollarıyla parklardanbaşka bir şey yapılamaz... İnönüKöprüsü'nün Soğuksu ayağında bulu-nan giysi pazarına, 4 katlı bir karakolbinası yapılmak isteniyor. Valiliğin butalebi, Belediye Meclisi'nin gündem-ine gelmiş bulunuyor. Giysi pazarınınbulunduğu alan, Zonguldak LavuarAlanı Projesi'nin bir parçasıdır. Butalebin karşılanması halinde projeninbütünlüğü bozulmakla kalmayacak,başka taleplerin ve yapılaşmanın daönü açılacaktır. Böylece ZonguldakBelediyesi'nin halka verdiği bir sözü

yerine getirmesi fiilen mümkünolmayacaktır. Mevcut haliyle burayayapılacak bir yapı, kent trafiğini vegörselliğini de önemli ölçüde etkileye-cektir. Ayrıca o civarda yükselecek biryapı, kentin zaten tıkalı olan rüzgârkoridorlarını tümden işlemez halegetirecektir. Bunu kabul etmiyor,Lavuar Alanı Projesi'nin bütünlüğünemüdahale anlamına gelecek tüm gir-işimlere karşı çıkacağımız ilan ediy-oruz. Buranın mevcut haliyle kentehiç yakışmadığının da farkındayız.Zonguldak Belediyesi, pazar esnafıtemsilcileri ile bir araya gelerek, yeniyapılan Soğuksu Pazaryeri içindekente yakışır modern bir giysi pazarıoluşturmalı, proje uygulamaya geçinc-eye kadar burası yeşil alan olarakhalkın hizmetine sunulmalıdır.”

Zonguldak Demokrasi Platformu, giysi pazarının bulunduğu alana Zonguldak İlEmniyet Müdürlüğü'nce karakol binası yapılmak istenmesine tepki gösterdi.

Page 4: Susma gazetesi 628

SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 417 Aralık/2014/628

Kumkumoðlu, “Biz bu hukuksu-zluða hep birlikte direneceðiz”

Zonguldak DemokrasiPlatformu Bileşenleri, özgürmedyaya polis baskınınatepki amaçlı destekziyaretinde bulundu.

Zaman GazetesiTemsilciliği'ni ziyaret eden7 kişilik DemokrasiPlatformu Bileşenleri, "Bizhep meydanlarda 'susma,sustukça sıra sana gelecek'diyorduk. Şu am sıra sizde,ama yarın bir başkasındaolacak. Biz demokrasi içinyapılan baskılara ve hukuk-suzluklara karşı sizinyanınızdayız" dedi.Ziyarette Hürses GazetesiGenel Yayın YönetmeniSüleyman Şen, İnanışGazetesi Muhabiri SedaFidan ve Ereğli DemokratGazetesi Temsilcisi Kamerİncekara da hazır bulundu.

Zonguldak DemokrasiPlatformu Bileşenleriüyelerinden KESK DönemSözcüsü TahsinKumkumoğlu, "Sistemekarşı duran herkesi b ir şek-ilde ekarte etmeye çalışıyor-lar. İnşallah biz daha önceolduğu gibi bundan sonra dadireneceğiz. Bunlarınağababalarına direndik. Biz12 Eylül'de 1970'te dedirendik. Biz bu hukuksu-zluğa hep birliktedireneceğiz. Dün bana isebugün size, yarın öbürüneolacaktır. Biz hep alanlardaattığımız çok güzel bir slo-gan var: evet bugün sırasizde, yarın kimde olacağınıherkes biliyor. Bir şekildeAKP emperyalizmine karşıtaraf gözetilmeksizin birlik-te olmak zorundayız" dedi.

Kumkumoğlu, yolsu-zluk operasyonunun ortayaçıkışının yıldönümündeKESK, TMMOB, siyasipartiler, Birleşik HaziranHareketi ve halkla birliktemadenci anıtında olacak-larını kaydetti.

Zonguldak DemokrasiPlatformu Dönem Sözcüsüve Maden Mühendisleri

Odası Başkanı Doç. Dr.Erdoğan Kaymakçı ise"Geçmişte yapılanlar nasılhukuksuzsa bugün de aynışekilde düşünüyoruz. BizZaman grubuyla aynıdüşünmesek bile buoperasyonun mazlumayapılan bir zulüm olduğunudüşünüyoruz. Çünkümazluma kimliği sorulmazdiye halk arasında bir sözvardır. Bu açıdan değer-lendiriyoruz ve budüşüncelerle herkesinsözünü özgürce söylemesigerektiğinden hareketleburadayız. Ve bu zulmekarşı sizinle birlikte olduğu-muzu bir kere daha deklareetmek istiyorum" diyekonuştu.

Yapılan operasy-onu demokrasi ve

basın camiasıadına kınıyoruz

Platform üyesi İsmailYıldız, "Biz bu ülkede 12Eylül'den beri sokaklarda'susma sustukça sıra sanagelecek' sloganı susupbugün bu sloganı atanlarbizim ne kadar haklıolduğumuzu görüyorlar.Bugün Zaman Gazetesi veSamanyolu Televizyonunayapılan bu operasyonugerçekten ülkemiz ve basıncamiası adına şiddetlekınıyorum. Çünkü bir günsıra birilerine de gelecek.Bugün bu gazete siyah çık-mıştır; bu ülkededemokrasi, insan hakları,ifade özgürlüğü ve basınözgürlüğü yoktur.Yaşadığımız ülkeye sahipçıkacağız. Sizler bilirsiniz,bizler yıllarca gaz yedik, jopyedik, gözaltına alındık,sürgünler yaşadık. Bunlarülkemizin özgürleşmesiiçindi. Bir zamanlar AhmetŞık, Nedim Şener veMustafa Balbay'ın tutuk-landığında da asla alkış

tutan taraf olmadık. Herzaman kralın çıplakolduğunu açık dillesöyledik. 17 Aralık tarihininüstünü operasyonla örte-mezsiniz." şeklinde konuştu.

Yine platform üyesiKemal Çakmak ise şunlarısöyledi: "Bir ülke hırsızlıkhaftasıyla anılıyor. Budünya tarihinde hiç böylehafta getirilmez. Bunu çokiyi irdelemek gerekiyor. Bunereye konulacak. Ve açıkolduğu halde bugün hırsı-zlık yapmak saygın olmakgibi bir özdeyişe geldi. Buyüzden bütün demokrasiyeinanları 17 Aralıkta alanabekliyoruz. Bu yapılanbaskıları şiddetle kınıyoruz.Bu ülkede başlatılan cadıavı şiddetle durdurul-malıdır."

Ziyaretten dolayıDemokrasi Platformuüyelerine teşekkür edenZaman Gazetesi TemsilcisiLütfi Özkan ise özgürlüklerve demokrasinin yanındadurmaya devam edecekleri-ni ifade etti.

Saðlýk Turizminde "Diþ Tedavisi" Lokomotif Olacak

Platform üyesi İsmail Yıldız, "Biz bu ülkede 12 Eylül'den berisokaklarda 'susma sustukça sıra sana gelecek' sloganı

susup bugün bu sloganı atanlar bizim ne kadar haklı olduğu-muzu görüyorlar.

Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Diş Hekimliği Fakültesi bünyesinde son teknolojik cihazlarla donatılan Uygulama veAraştırma Merkezi'nin, özellikle il dışındaki hastaların tercih ettiği kuruluşlardan biri olması hedeflenerek sağlık turizmindede öncü rol üstlenmesi planlanıyor.Zonguldak Valisi Ali Kaban ve BEÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer, BEÜ Diş HekimliğiUygulama ve Araştırma Merkezi'nin yeni binasının tanıtım gezisine katılarak, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr.Mehmet Selçuk Oruç'tan sunum eşliğinde bilgi aldı.Vali Kaban, incelemelerinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada,merkezin ve fakültenin bölge için büyük şans olduğunu belirtti.

HDP'li Zozani'den CHP'ye ortak parti çaðrýsýHDP'li Adil Zozani CHP 'ye seçimlere birlikte girme çağrısı yaptı. Evrensel

gazetesinden Tuba Güngör'e konuşan Zozani, CHP lideriKılıçdaroğlu 'nun HDP'ningenel seçim için AKP ile anlaştığını öne süren açıklamasına tepki gösterdi. Zozani,"Biz değil AKP'ye destek olmak, Türkiye 'yi AKP mecburiyetinden kurtaracak teksiyasi görüşüz" dedi.HDP'li vekil, "Buyrun gelin Türkiye'yi kucaklayacak ve gerçekanlamda demokratik bir iktidarı yaratacak bir şemsiye altında buluşalım. Bu şem-siyenin adı pekala Demokratik Cumhuriyet Partisi olabilir" diye konuştu.

Yeni Türkiye'yi en acımasız yollarlakurmaya çalışıyor AKP. Neredengeldiği belli olmayan, sonucunun neolacağı ve ne gibi bedeller ödeneceğibilinmeden alınan kararlarla, nefretduygularıyla yakıyor toplumu.Gerçekten AKP'nin amacı nedir? Halkahizmet etmek mi, yoksa Cumhuriyetdöneminde kazandığı demokratik, bil-imsel, ekonomik hakları, yetenekleri vekimliği geri almak mı? Evet, AKP'niniktidara geldiği günden bu yana yurt-taşlarımızın bireysel ekonomik birikim-leri gerilemiştir. İlerlemiş gibi görünen-lerin ise bankalara ve piyasaya olanborçları misliyle artmıştır. Gelirdağılımı bozulmakta, işsizlik artmakta,bilimsel ve kültürel gelişme hızlayavaşlamaktadır… Amaç halkın ayak-larına pranga, gözlerine bez örtü vebeynine yasaklar koymaktır.Yurttaşların günah ve sevap arasınasıkıştırılmasıyla, tüm sorgulama, düşün-me ve öğrenme yetenekleri kısıt-lanacaktır. Din eğitiminin artırılması,Osmanlıcanın topluma dayatılmayaçalışılmasının amacı budur. Sonuçtaşeriata dayanan, özgürlüğün, barışın,eşitliğin ve demokrasinin hayal bileedilemeyeceği bir düzen kurulacaktır!..

Eğer Osmanlı başarılı bir yönetimve felsefe ortaya koyabilseydi, bugüngeride bıraktığı ülkeler ve halklarıemperyalizmin ayakları altında iniminim inlemezlerdi. Bugün bu ülkelerdeinsanlar perişan durumdalar, hattainsanlıklarını yaşayamaz durumadüşürülmüşlerdir. Bu insanların üretim-le, eğitimle, bilimle, özgürlükle, barışlave demokrasiyle alakaları yoktur.Osmanlı tüm bu halkları eğitmemiş,donatmamış, refahlarını sağlayacakşartları yaratmamış, ve hatta emperyal-izme peşkeş çekmiştir. Bunun nedeni deşeriata dayanan yönetim sistemidir.

1919 yılında Anadolu halkınındurumu da bellidir. İnsanların ayağındaçarık bile yoktur, tarımsal üretim enilkel yöntemlerle yapılmaktadır; pulluk-lar Almanya'dan getirilmiştir, daha1970'lere kadar karasaban hâkimdir tar-lalara. Şekeri, kumaşı, gazyağını, okulu,fabrikayı, maden istihracını Cumhuriyetdöneminde görebilmiştir yurttaşlar. KöyEnstitüleri Güneş gibi doğmuşlar,

aydınlanmayı hızlandırmışlar, kişilikkazandırmışlardır. Ve hâlâ sürmektediro günlerden kalan ışık, enerji, umut veruh. Fakat, artık dayanma gücükalmamıştır ışıkların, enerjinin, ruhlarınve umudun; bitişe doğru sürüklenmek-tedir düşmanların işbirliğiyle…

Peki, bu duruma gelmenin sebebinedir? 1940 başlarına kadar yükselenTürkiye'den kimler korkmuş veyakıskançlık duymuşlardır? Avrupalılar.Türkiye'nin varlığını bile istemeyenAvrupalılar, eğer 1917 Rus Devrimiolmasaydı amaçlarına ulaşacaklar,Ortadoğu'yu istedikleri gibi yönlendire-ceklerdi. Eğer 100 yıldır, bölge halkıcehennem azabı çekiyorsa nedeniemperyalist batının sömürüsü, baskılarıve şeyhlerle, krallarla ve otoriter devletbaşkanlarıyla yapılan işbirliğidir. Bir deTürkiye'nin varlığı..Yani Ortadoğu ülkeyöneticileri, halklarını satmışlardır;hepsi birer vatan hainidir… Bizimkilerde 1946 yılında, İkinci Dünya Savaşısonrasında ve Stalin'in de tehdidiyleABD'ye sığınmışlar, ABD mandasıolmayı kabul etmişlerdir. İşte, TürkiyeCumhuriyeti Devleti'nin halkına karşıkötülükleri bu anlaşmayla; yapılandevrimlerden, ekonomik ve bilimselgelişmelerden vazgeçilmesiyle başlan-mıştır. Türkiye için sorun tektir ve ABDmandası olmaktır. ABD mandacılığın-dan, yani mandacılık prangasından kur-tulduğu gün ülkede gerçek demokrasi,barış, özgürlük, adalet ve kalkınmabaşlayacaktır. Tam 68 yıldır ülkehalkının ayakları, beyni, ruhu veyetenekleri prangayla bağlıdır, bunuherkes böyle bilmeli!

Gelelim bugünkü TBMM'ye.TBMM'deki milletvekilleri, ABD man-dacılığı altında yönetildiğimizi kabulediyorlar mı? Kabul ediyorlarsa bunuiçlerine sindirebiliyorlar mı? Eğer hemkabul ediyorlar, hem de sindiriyorlarsa;bu partileri tarih sayfasından silmekhalkın birinci görevidir. Bu partilerinyerine gerçek liberal partiler, gerçeksosyal demokrat partiler ve gerçeksosyalist partiler kurulmalıdır. Türkiyevatanseverlerinin, hümanistlerinin vedevrimcilerinin sosyal, siyasal ve bilim-sel birikimleri bu oluşuma yeterlidir.

Osmanlıca’nın anlamı

HüsamattinAyvacı

[email protected]

Avrupa Birliği (AB) Türkiye'de bugünyapılan ve şu ana kadar aralarında ZamanGazetesi Genel Yayın Müdürü EkremDumanlı dahil 27 kişinin gözaltına alındığıoperasyonu eleştirdi. AB yetkilileriTürkiye'yi, operasyonun birliğin değerleri ilebağdaşmadığı yolunda uyardı.

Operasyon sonrası AB'den kısa bir açık-lama yapılmış ve "Son derece endişeliyiz"mesajı gelmişti.

Daha sonra ise AB Dışişleri TemsilcisiFederica Mogherini ve AvrupaKomisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesiJohannes Hahn'den ortak ve daha detaylı biraçıklama geldi.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:"Bugün Türkiye'de medya çalışanlarına

yönelik yapılan gözaltı operasyonları,Avrupa'nın basın özgürlüğü değerleri ileuyumlu değildir ve demokrasinin özüne deterstir. Masumiyet prensibinin işletilmesini vekonuya ilişkin şeffaf ve bağımsız bir soruş-turmanın yapılmasını bekliyoruz. Gözaltına

alınanların tüm haklarının gözetildiği bir şef-faf ve bağımsız bir soruşturmanın en temelhaklardan olduğunu hatırlatıyoruz."

"Aday ülkelerin müzakerelere devamınınhukukun üstünlüğü ve temel haklar gibideğer ve standartlara bağlılığı ile mümkünolduğunu hatırlatıyoruz. Bu konuya ilişkinkaygılarımızı Salı günü genişleme konusunuele alacak olan Konsey zirvesinde dile getire-ceğiz. Umuyoruz ki Türk yetkililerin ziyare-timiz sırasında verdiği AB'ye uyum sözlerigerçek hayatta da yerini bulur ve uygula-malar buna göre yapılır."

Brüksel'den gazeteci Sertaç Aktan,Mogherini ve Hahn'ın daha birkaç gün önceTürkiye'yi ziyaret ettiklerini hatırlattıklarını;operasyonların, Türkiye'nin parçası olmakistediği Avrupa Birliği'nin değerlerini vestandartlarını açıkça inkar etmesi anlamınageldiğini vurguladıklarını aktardı.

ABD: Yakından takip ediyoruz

Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanlığı daTürkiye'deki son gelişmeleri yakından takipettiğini bildirdi.

Bakanlık Sözcüsü Jen Psaki'nin bugünküoperasyon sonrası yaptığı açıklama şöyle:

''Türk polisinin Türkiye çapındaki yer-lerde bir takım baskınlar ve tutuklamalaryaptığı hakkındaki haberleri yakından takipediyoruz. Türk kolluk kuvvetlerinin baskın-ları Türk hükümetini açıkça eleştiren medyaorganlarına yaptığı görülmektedir. Medyaözgürlüğü, yargı süreci ve yargılamanınbağımsızlığı her sağlıklı demokrasi içinanahtar unsurlardır ve Türkiye Anayasası'ndakutsal bir şekilde yer almaktadır. Türkiye'nindostu ve müttefiki olarak Türk yetkililerineylemlerinin, bu temel değerleri ihlaletmemesini ve Türkiye'nin demokratikkurumlarına zarar vermemesini teminetmelerini ısrarla teşvik ediyoruz."

AB: '14 Aralýk' operasyonu Avrupa deðerlerine aykýrý

Page 5: Susma gazetesi 628

Sayfa 517 Aralık/2014/628 SUSMA -HABER- YORUM

“2015 Bütçesi siyasi istikrara önem vererek hazýrlanmýþtýr”AKP Zonguldak Milletvekili

Özcan Ulupınar, 2015 Yılı MerkeziYönetim Bütçe Konunu Tasarısıüzerine şahsı adına lehte GenelKurulda Konuştu. Ulupınar konuş-masında; "Yeni Türkiye yolundakendisini yenilemiş, gücünü mil-letimizden alarak tazelemişHükûmetimiz, bütün kadrolarıylacumhuriyetimizin 100'üncü yılındabelirlenen hedeflere ulaşmak içinekonomik ve siyasi istikrara önemvererek 2015 bütçesini hazır-lamıştır.

Bütçemizin belirli hedeflerçerçevesinde hazırlanmasındaemeği geçen Plan ve BütçeKomisyonu üyelerine, MaliyeBakanımıza, ilgili kurum ve kuru-luşların uzmanlarına teşekkür ediy-orum.

Ülkemiz, jeopolitik,sosyokültürel ve tarihî bağlarla bir-birine bağlı toplumların, devletlerinbulunduğu âdeta medeniyetlerinbeşiği olmuş bir coğrafyada yeralmaktadır. Elli yıllık göç tari-himizde dünyanın dört bir tarafındayaşayan ve bugün sayıları 6 mily-onu aşan vatandaşımız gurbettebulunmakta ve bulunduklarıülkelere sosyal, ekonomik vekültürel olarak katılımları her geçen

gün daha da artmaktadır.Yıllar boyunca çeşitli sebepler-

le yurt dışına göç etmiş vatan-daşlarımızın sorunlarına yönelikçalışmaların daha etkin ve kalıcıolması için yurt dışındaki soy-daşlarımızın dertleriyle yakındanilgilenmenin en önemli göstergesi,

iktidarımız döneminde attığımız enönemli adımlardan birisi de 2010yılında Yurtdışı Türkler ve AkrabaToplulukları Başkanlığını kurmamızolmuştur.

2007 yılında Türk dilini, tarihi-ni, kültürünü ve sanatını tanıtmak,diğer ülkelerle kültürel alışverişi

artırıp dostluğumuzu pekiştirmekamacıyla kurulan Yunus EmreEnstitüsü, şu an 30 ülkede 38merkezde faaliyetlerine devametmektedir. Bu merkezlerde verilenkurslar sayesinde yaklaşık 22 binkişiye Türkçe öğretilmiştir.Türkçenin ikinci yabancı dil olarakokutulması kapsamında 6 binöğrenci yabancı dil olarak Türkçeöğreniyor. "Türkiye Kütüphaneleri"adı altında 2 bin kitaptan oluşankütüphaneler kurarak bu kapsamdason iki yılda 52 kütüphane açmışolduk.

Ülkemiz ekonomisi geliştikçedünyada iyiliğin, hak ve adaletinhâkim olması için kalkınma yardımıimkânlarına daha çok önem verdik.Nerede bir mazlum, nerede birmağdur varsa onun yardımına koş-tuk ve koşuyoruz.Yapılan buyardımlar sayesinde 2012 ve 2013yıllarında dünyanın en büyük insaniyardım yapan 3'üncü ülkesiolduk”dedi

AKP Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, 2015 Yılı Merkezi YönetimBütçe Konunu Tasarısı üzerine şahsı adına lehte Genel Kurulda Konuştu.Ulupınar konuşmasında; "Yeni Türkiye yolunda kendisini yenilemiş, gücünümilletimizden alarak tazelemiştir”dedi

Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun(TTK) işlettiği ZonguldakLimanı'ndan kömür, demir tozu, kil,seramik hammaddesi ve benzeridökme yük nakliyesinin yapılamaya-cağı yönünde alınan karar uygulana-maması rüzgarın da etkisiyle oluşankirililik tepki çekmeye devam ediyor.Konuyu bu kez Zonguldak BelediyeBaşkanı Muharrem Akdemir, yaşanankirlilikten en çok etkilelen yerleşimyeri olan Terekki Mahallesi MuhtarıAli Şükrü Fidanboy ve Çevre DerneğiBaşkanı Meltem Gürbüz’esorduk.Özellikle Belediye BaşkanıAkdemir’e daha önce İl UmumiHıfzıssıhha Meclisi'nin, TürkiyeTaşkömürü Kurumu'nun (TTK) işlet-tiği Zonguldak Limanı'ndan bundanböyle kömür, demir tozu, kil, seramikhammaddesi ve benzeri dökme yüknakliyesi yapılamayacağı yönündekikararı sonrası o dönemde KentKonsey’inde konuyla ilgili itirazlarısonrasında bugün hangi noktadaolduğunu, yaşanan bu çevre kirliliğikonusunda ne tür bir yaptırımlar uygu-landığını sorduk.

Zonguldak BelediyeBaşkanı

Muharrem Akdemir

“Şimdi bu soruyu cevaplarkenbulunduğumuz şehrin durumunu gözönüne almak lazım. Bilindiği gibi buşehir bir kömür şehri ve bukömüründe buradan bir şekilde nakiledilmesi gerekiyor. Tüm bu sorunlarıdile getirirken bu kentin kuruluşunabakmak lazım. Kömür silolarındanyayılan kömür tozlarıyla ilgili sorun-ları elbette biliyorum. Bende bu kentteyaşıyorum, bende bu kentin havasınıteneffüs ediyorum, bu kentin sokak-larında yürüyorum. Tüm bu sorunlarıbilmemem bu konulara duyarsızkalmam elbette mümkün değil. Kömürtozlarının kentimize verdiği zarar vekirlilikle ilgili bana da şikâyetlergeliyor. Bu kentin Belediye Başkanıolarak tüm bunlara duyarsız kalmıyo-rum. Daha önceki Valimiz dönemindede bu konuları dile getirdik. Bu konu-

da geri adım atıldı. Ben orayı kapat-tırdım. Neden mi derseniz? TozTerakki Mahallesine, Soğuksu'yagitmesin diye. Biz bu konuda sulamaçalışmalarımızı sürekli olarak yapıy-oruz. Tabii biliyorum ki sulama çalış-ması başlı başına bir çözüm değil. Bukonularda da bir çok görüşmelerimizvar. Buradaki kömür taşıma olayı ErenEnerji Limanına taşınacak. SonrasındaZonguldak Şehrimizdeki bu kirlilikortadan kalkacak.

Bu kirlilikle ilgili ben ÇevreMüdürlüğü ve TTK GenelMüdürlüğüyle gerekli görüşmeler yap-tım. Bu konuda Çevre Müdürlüğüciddi cezai müeyyideler uygulaya-biliyor. Bu konuda gerekli önlemleralınmazsa bizde Belediye olarakvatandaşımızın sağlığı için gerekirsebu anlamda gerekli cezai müeyyideler

uygulanmasını talep edeceğiz.

Terakki Muhtarı AliŞükrü Fidanboy

Bu kirliliğin kaldırılması konusubizim seçim bildirgemizde de vardı.Buradan çıkan kömürlerin buradadeğil de şehir dışında paketlenmesibizim hep dile getirdiğimiz bir konuy-du. Muhtar seçildikten sonra da benbu konuyla ilgili olarak ÇevreMüdürlüğüyle görüştüm. ÇevreMüdürlüğü bu konuyla ilgilendiğimiziçin bize teşekkür etti. Biz busorunumuzu Belediye ye de bildirdik.O dönem burada ciddi bir sıkıntı vardısağ olsunlar Karabük'e giden kömürübir ablukaya aldılar. Diğer taraftanTeoman Papila'nın kömürü var. Yazın

denizden biraz rüzgâr esse bizimvatandaşımıza o kömür tozunu yut-turuyorlar. Biz bu konudan duyulanrahatsızlıklarımızı dile getirdik, kendi-lerine ilettik ama bir çözüm olmadı.Özellikle Osmançayırı, Gürcütepesi,Çelikel Lisesi'nin bu yakası tamamenbu kömür tozunun etkisi altında. Bukonuda özellikle kadın vatan-daşlarımızdan bize çok şikâyet geliy-or. Yazın burada yaşayan insanlarbalkonlarına çıkamıyor. Yıkadıklarıçamaşırları yaz ayında evlerindekurutmak zorunda kalıyorlar. Biz bukonuları dile getiriyoruz ama bizimdenetim veya ceza uygulama yetkimizyok ki. Bu konuda Belediye gereklidenetimleri yapmalı gerekli hallerdeceza uygulamalıdır. Biz bir çok yereulaşıp bu sorunu dile getirmemize rağ-men çözüm olmadı. En sonunda biz

mahalleli olarak toplanıp Valiliği gide-ceğiz. Belki o zaman birileri bizimsesimizi dinler.

Bunun çözümü, tamamZonguldak'ta bu kömür vagonabinecek buna bir şey dediğimiz yokama müsayit bir yerde şehir dışındabir yerde paketlensin. Bu ithal kömürünerden getiriyorlarsa o getirilen yer-lerde paketlenerek getirsinler. Her şeyusulüne göre yapılsın. Vatandaşımızazarar verecek şekilde yapılmasın. Bizbu konuda şikâyetlerimizi dile getiriy-oruz bir suluyorlar tamam. Sadecesulamakla bu sorun çözülmez. Benhiçbir zaman işi siyasete dökmekistemiyorum. Bizim 5 tane milletvek-ilimiz var. Bu vekillerimiz ne iş yaparben size soruyorum. Bu şehre mil-letvekillerimiz sahip çıkacak. Bu şehiradına ne yapılacaksa hepimiz elimizitaşın altına koyalım. Bu şehir sahipsizbu şehre hep birlikte sahip çıkalım.

Çevre Derneği BaşkanıMeltem Gürbüz

Zonguldak'ın ciddi bir çevre kir-liği sorunu var. Biz yıllardır tüm bukonuları dile getiriyor tepkimizi ortayakoyuyoruz. Limanda, şehrin tamortasında kömür depoları var. Kömüryüklenip boşaltılıyor. Burada göz görehalka kömür tozu yutturuluyor. Şimdisiz sorduğunuz için değil yıllardır benbu konulardaki rahatsızlığımızı ve bukonunun bir an önce çözülmesi gerek-tiğini defalarca dile getirdim. Siz nesöylerseniz söyleyin bu konuda sizidinleyen ve çözüm arayan ne yazık kiyok. Bu ve buna benzer konulardakişikayetleri dile getirdiğimizde hiçkimse dikkate almıyor. Bu ve bunabenzer konularda birilerinin, bizlerinbir şeyler söylemesi bu sorunlarınçözülmesine yetmiyor. Yollara birbakın her yer toz, çamur içerisindetüm bu olumsuzlukları sadece biz migörüyoruz? Sadece Biz mi yaşıyoruzbu şehirde? Ne yazık ki bu şehrin birsahibi yok. Biz sahipsiz bir şehirdeyaşıyoruz.

Göz göre halka kömür tozu yutturuluyor

“Berkin Elvan ÝçinAdalet Ýstiyoruz”

14 Aralık 2014 Pazar günü, saat: 16:00'da,Zonguldak Merkez ''Madenci Anıtı''nda,HalkCepheliler ''Berkin Elvan İçin Adalet İstiyoruz''konulu basın açıklaması yaptılar.Okunan açıkla-mada ''AKP kendi iktidarının zulmüne karşıdirenen halkları baskı yasaları ile susturmayaçalışmaktadır. Bunun için, eli kanlı katillerinikorumaya devam ediyor. Çünkü katletme emriniveren AKP'dir. Kendi çocukları gözaltına alının-ca operasyon üzerine operasyon yapan AKP veyandaşları Berkin Elvan'ın katilleri için hiçbirgirişimde bulunmamışlardır .Berkin Elvan vegezi şehitleri için adalet hiç işlememekte yadaçok yavaş işlemektedir.Katil polislere ödüldenebilecek komik cezalar verilmektedir.Ancakhalkında bir adaleti var. Halkın adaletinin, er yada geç Berkin Elvan'ın hesabını soracağı unutul-mamalıdır.Berkin'in hesabı mahşere kalmaya-cak.'' denildi.

TTK işlettiği ZonguldakLimanı'ndan kömür, demir

tozu, kil, seramik hammad-desi ve benzeri dökme yük

nakliyesinin yapılamayacağıyönünde alınan karar uygu-

lanmıyor

Zonguldak milletvekili Özcan Ulupınar,2015 yılı merkezî yönetim bütçe kanunu tasarısı üzerinde genelkurulda konuştu

Page 6: Susma gazetesi 628

Sayfa 617 Aralık/2014/628 SUSMA -HABER- YORUM

Aþkar; “Saðlýkçalýþanlarýnýn canýçýkýyor”

KESK’e Bağlı SağlıkEmekçileri Sendikası (SES)Zonguldak Şube Başkanı EsatAşkar Aile Hekimliği ileuygulamaları sert dille eleştir-di.Aşkar açıklmasında şugörüşlere yer verdi, “AKPHükümetinin övünerek uygu-lamaya koyduğu aile hekim-liği modeli, koruyucu sağlıkhizmetleri alanında önceliklefaaliyet yürütmesi gerekirken,pilot uygulamanın başladığıtarihten itibaren henüz 10 yılgeçmeden sistem bir bütünolarak çökme riski ile karşıkarşıya bırakıldı. Vatandaşınsağlık talebi doğrudandoğruya tedavi edicihizmetlere kaydırıldı vebununla baş edebilmek içinneredeyse her sağlık kuruluşu-na nöbet getirtilerek tümkuruluşlar muayene ve tedaviyapan birer ticarethaneyedönüştürülmeye çalışıldı. Buticarethanelerin insan ihtiy-acını karşılayamayan AKPhükümeti aile hekimleri veaile sağlığı elemanlarını has-tanelerde, 112 acil servislerde,toplum sağlığı merkezlerindeve aile sağlığı merkezlerindenöbet tutturarak idare etmeyeçalışmaktadır.

Aile Hekimliği KanununaOcak 2014’te 6514 sayılıkanunun 52.maddesi ile getir-ilen düzenleme sonucu ailehekimlerine ve aile sağlığıelemanlarına haftalık çalışmasüresi ve mesai saatleri dışın-da ayda asgari 8 saat nöbetgörevi verileceği düzenlendi.

Zorunlu nöbetin önceliklehastane acil servislerindetutulması ile ilgili 9 Nisan2014 tarihli 2014/12 sayılıgenelge çıkarıldı. Aile hekim-leri ve aile sağlığı elemanlarıörneğine az rastlanır bir sivilitaatsizlik ile bu dayatmayakarşı eylem ve etkinliklerdüzenlediler. Sendikamızın dadesteklediği bu süreç sonu-

cunda yeni bir yasa yapıldı.Ancak AKP’nin torba

yasa yapma tekniği nedeni ilemevcut durum daha dakötüleştirildi. Hastaneler ve112 acil sağlık hizmetlerininyanı sıra aile sağlığı merkez-leri ve toplum sağlığı merkez-lerinde de nöbet tutulacağınadair aile hekimliği kanununaEylül 2014’te 6552 sayılıkanunun 117.maddesi ile yenidüzenleme getirildi. Budüzenleme 9 Aralık 2014 tarihve 2014/33 sayılı genelge ile1 Ocak 2015’ten itibarenuygulamaya geçileceği belir-tildi.

Aile hekimi ve aile sağlığıelemanlarına zorunlu nöbetgörevi verilerek hemarkadaşlarımızın çalışmahakkı, dinlenme hakkı ihlaledildi. Hem de vatandaşınsağlık hakkı ciddi bir tehditlebaş başa bırakıldı.

Zorunlu nöbet uygulamasımesainin haftalık 8,aylık 32saat zorunlu olarak arttırıl-masını beraberinde getirdi.Aile hekimleri kendi böl-gelerindeki hastalarının baştakoruyucu sağlık hizmetiolmak üzere tedavi edicihizmetleri ile ilgili olarakgünün her saatinde hizmetvermekdurumundadırlar.Sendikamız,başta aile sağlığı merkez-lerinde olmak üzere 1.Basamak sağlık kurumlarındayaşanan antidemokratik uygu-lamalara, fazlaçalışmaya/angaryaya vekoruyucu sağlık hizmetlerinintasfiyesine karşı mücadeleyidün olduğu gibi bugündekararlılıkla sürdüreceğinikamuoyuna saygı ile duyuru-ruz.”

Açıklamaya KESK’e bağlısendika yöneticileride destekverdi.

KESK’e Bağlı Sağlık EmekçileriSendikası (SES) Zonguldak ŞubeBaşkanı Esat Aşkar Aile Hekimliği ileuygulamaları sert dille eleştirdi.SağlıkBakanlığı Türkiye Halk Sağlığı KurumuBaşkanlığı’nın 9.12.2014 tarih ve2014/33 sayılı genelgesi ile aile hekimlerive aile sağlığı elemanlarının nöbetsorunu daha katmerli hale getirildiğiniifade etti

“TMMOB AKP gericiliði, piyasacýlýðýnave diktasýna teslim olmayacaktýr. ”

Zonguldak Madenci Anıtı'nda yapılan Basın açıklamasını TMMOB İl Koordinasyon Kurulu(İKK) Zonguldak temsilcisi aynı zamanda Elektrik Mühendisleri Odası Şube Başkanı

Birhan Şahin yaptı.

TMMOB Zonguldak İlKoordinasyon Kurulu "AKPiktidarı, yeni bir torba yasatasarısı ile kamusal alanlara elkoyma ve rant süreçlerininönündeki son engelleri kaldırmahazırlığında" olduğunu dilegetiren Basın açıklamasıyaptı.Zonguldak MadenciAnıtı'nda yapılan Basın açıkla-masını TMMOB İlKoordinasyon Kurulu (İKK)Zonguldak temsilcisi aynızamanda Elektrik MühendisleriOdası Şube Başkanı BirhanŞahin yaptı.

Şahin açıklamasında,"TMMOB ve odalarımızınülkemizin kentsel ve doğaldeğerlerinin talanına ve meslekörgütlerimizin etkisizleştirilme-sine karşı mücadelesi büyüyereksürecek !.."dedi

Yürütülen bu yeni sağ poli-tikalar karşısında duran,mühendislik, mimarlık, şehirplanlama hizmetlerinin vetoplumsal yarar için çalışanmücadeleci meslek örgütlerininetkisizleştirilmesi, iktidarın ser-mayeye hizmeti açısından birbütünlük oluşturmaktadır. Bunedenle mühendislik, mimarlık,şehir planlama disiplinleri sosy-oekonomik yapı ve kamu idariyapısındaki yeni liberaldönüşüme paralel birdeğişim/dönüşüm sürecine tabitutulmuştur.

Ülkemizde iş cinayetlerininve yolsuzlukların üzerine toprakatılırken; bu canların hesabınısoran ve rant dağıtımına karşıtoplumsal faydanın peşindekoşan TMMOB ve bağlı Odalarıiktidar tarafından yok edilmekistenmektedir. Önce mali dene-tim tehdidiyle, sonra mitingmeydanlarında hedef gösteril-erek, ardından yetkilerini kısıt-layıp bu özerk ve demokratikişleyişe sahip kurumlar üzerindevesayet oluşturmaya çalışaniktidar hala istediğine ulaşa-mamış ve bundan sonra daulaşamayacaktır. Bugün TorbaYasa içerisinde gündeme getir-ilen düzenleme; TMMOB'ninörgütlülüğünü dağıtarak,

parçalanmış bir yapıyla ülkem-izin mühendis ve mimarlarınıntoplumdan yana gür sesinikesmek istemektedir.

12 yıllık iktidarı boyuncaAKP hükümetleri, farklıdüşünceleri bastırmaya, eleştiri-leri göz ardı etmeye ve itibarsı-zlaştırmaya çalışmıştır.

AKP daha da ileriyegiderek, hukuku, bilimi yoksayan bir perspektifle,mühendisleri, mimarları ve şehirplancılarını itibarsızlaştırmayıkendisine görev edinmiştir.

Söz konusu değişikliklerinana temalarını şöyle özetleyebil-iriz:Kentsel topraklara el

koyma amaçlı kentseldönüşüm/rant projeleri sürecinimerkezileştirme ve hızlandır-

mak,Halka ait özel mülkiyet

varlıklarına mülksüzleştirmeyoluyla el koymak,Kamulaştırma"yı yeni

sermaye birikim süreci için kul-lanmak,Bütün kamusal ülke kay-

naklarını metalaştırmak,Yapı ve kent mimarisini

AKP'nin eklektik, öykünmeci,dinsel ideolojik motifleriylebezemek,Yapı üretim sürecini ve

mühendislik, mimarlık, şehirplanlama hizmetlerini kimliksi-zleştirmek ve kuralsızlaştırmak,kamusal denetimi ortadankaldırmak,Anayasal dayanağı bulu-

nan kamu kurumu niteliğindeki,özerk, demokratik, yerindenyönetim kuruluşları olanTMMOB ve bağlı Odalarınıyapısal dönüşüme uğratmak,Özel teknik müşavirlik

şirketleri yoluyla meslek alan-larımız ve örgütlerimizi işlevsi-zleştirmek,Yapı üretim sürecinde

şehir planlama, mimarlık vemühendisliğin tasarım süreciniteknik müşavirlik firmalarınınfaaliyet alanına sokarak önemsi-zleştirilmek.

AKP iktidarı, son yıllardakiKanun Hükmünde Kararnamedüzenlemeleriyle, İmar Yasasıve Yapı Denetimi Yasası'ndayaptığı sayısız değişiklikle, AfetRiski Altındaki AlanlarınDönüştürülmesi Hakkında Yasave onun devamı niteliğindekidüzenlemeler ve yönetmelik

değişiklikleri ile, bir yandanülkenin tüm doğal tarihi,kültürel varlıklarıyla yapılı vedoğal çevreyi kural tanımaksızınimar rantına açarken diğer yan-dan yapı üretim ve denetimsürecindeki mühendislik-mimar-lık projeleri arasındaki bilimsel-teknik bağları koparmakta,meslek uygulamalarını kuralsı-zlaştırmakta, meslektaşlarımızınAnayasa, uluslararası sözleşmel-er ve TMMOB yönetmelik-leriyle güvence altına alınanhaklarını piyasa keyfiyetine tabikılmaktadır. Yeni değişikliklerle;mühendislik, mimarlık, şehirplanlama hizmetleri ve ilgilimeslek örgütlerinin, böl-parçala-küçült-etkisizleştir-yönet yak-laşımıyla demokratik vemerkezi yapılardan rekabetçiyerel yapılara dönüştürülmesi,siyasi iktidarın yönetimine,bakanlıklara bağlanmasıamaçlanmaktadır. KısacaOdaların bağımsızlığı ortadankaldırılmak istenmektedir.

AKP iktidarı, işçi sağlığı veiş güvenliği, insanca barınmahakkı, yapı denetimi, kent poli-tikaları, enerji, tarım, orman, sukaynakları gibi alanlardamühendislik, mimarlık, şehirplanlamanın mesleki denetim vebilimsel-teknik kriterlerini devredışı bırakmakta, kanun hük-münde kararnameler ve torbayasalarla yargı kararlarınıgözetmeyen mevzuat düzen-lemeleri yapmakta, evrensel bil-imsel mesleki gereklilikleri tas-fiye etmektedir.

Şahin, “Ancak bilinmelidir ki mühendis, mimar, şehir plancıları vemeslek örgütleri; ülke, kamu, halk, meslek, meslektaş yararı bütün-

lüğündeki mücadelesini sürdürecek, AKP gericiliği, piyasacılığına vediktasına teslim olmayacaktır. Odalarımız ve Birliğimiz TMMOB,

1970'lerden bugünlere dek oluşturduğu demokratik mevzileri koruya-caktır. Toplumsal muhalefet güçleriyle birlikte eşit, özgür, demokratik,halkının refah, kardeşlik ve barış içinde yaşadığı, gericiliğin dogma-

tizminin alt edildiği, bilim ve tekniğin aydınlatıcılığındaki yeni birTürkiye mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.

Tombul; “Toplum günümüz Türkçesini tercih etmiþtir”Türkiye Kamu-Sen'e bağlı

Türk Eğitim-Sen ZonguldakŞubesi, "19'uncu Milli EğitimŞurası"nda dile getirilenOsmanlıca tartışmaları konusun-da basın toplantısı düzenledi.Türkiye Kamu-Sen İlTemsilciliği Toplantı Salonu'ndadüzenlenen basın toplantısına;Türkiye Kamu-Sen İl TemsilcisiKadir Bacıoğlu, Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şube BaşkanıŞahin Ören, Türk Eğitim-SenZonguldak Şubesi BasınSekreteri Vahittin Tombul ileYönetim Kurulu üyelerikatıldı.Son 5 yılda 4 MilliEğitim Bakanının değiştiğinivurgulayan Türk Eğitim-SenZonguldak Şubesi BasınSekreteri Vahittin Tombul,"Ülkemizdeki Milli Eğitim'inyakın geçmişiniincelediğimizde, ne yazık kicevapların iç açıcı olmayacağınıöngörüyoruz" diyen Tombul,"Zira son 5 yılda 4 kez Milli

Eğitimin liderini, Bakanınıdeğiştiren AKP'nin ülkenin gele-ceği adına hiçbir hassasiyetininolmadığını, istikrar anlamındason derece zayıf olduğunu anla-maktayız. Milli eğitimimiz, 'teb-dil-i bakanda ferahlık vardır'vizyonuyla yönetilmekten biradım öteye götürülememekte,bir ulusun geleceği denemeyanılma yöntemlerle hebaedilmektedir" dedi.

Tombul, “Osmanlıca,geçerliliğini koruyan bir dildeğildir. Küresel anlamda bağ-daştırıcı, birleştirici hiçbir etkisimevcut değildir. 'Osmanlıca'denilen dil, toplum tarafından daözümsenen bir dil olmamış,kabul görmemiş, zamanla yal-nızca belirli bir zümrenintesirinden yararlanmak için kul-landıkları bir dil olarak varlığınısürdürmüştür. Toplum, gündelikanlamda derdini daha basitçeanlatabildiği günümüzTürkçesini tercih

etmiştir.Gayesinin, gelecekinşası değil geçmişle hesaplaş-mak olan bir anlayış olduğunubelirten Tombul, "Osmanlıca,yapay bir tartışma konusudur.Bu dayatma, söz konusuanlayışın kültür romantizmidir.

Gelecek nesillere ne katacağı,aydınlık bir gelecek amacınanasıl hizmet edeceği tartışmalıolmaktan da öte, gereksizliktir"diye konuştu

Page 7: Susma gazetesi 628

SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 717 Aralık/2014/628

Akýn ve Yönetimi , Baþkan Tekin'i ziyaret ettiCumhuriyet Halk Partisi

(CHP) Zonguldak İl BaşkanıHarun Akın ve Yönetim Kuruluüyeleri, Alaplı Belediye BaşkanıNuri Tekin'i ziyaret ettiler.

CHP Alaplı İlçe BaşkanıHüseyin Tosun, İlçe YönetimKurulu üyeleri ve CHP'liBelediye Meclisi üyelerinin dehazır bulunduğu ziyarette,Alaplı Belediye Başkanı NuriTekin, Harun Akın ve YönetimKurulu üyelerini il başkanlığı veil yönetimine seçilmelerindendolayı bir kez daha tebrikederek, "Hep beraber, başarılıbir çalışma dönemi geçire-ceğimize yürekten inanıyorum." dedi.

CHP İl Başkanı Harun Akında, Zonguldak'taki CHP'libelediyelerin yardımlaşma vedayanışmasını geliştirmek içinkurumsal bir yapı oluşturmahazırlığı yaptıklarını belirterek,"Belediyelerimizin ve il genelmeclisi üyelerimizin daha geniş

bir kesime hizmet edebilmeleri-ni sağlamak amacıyla hukuki,fiziki ve ekonomik altyapısınıoluşturmayı planladığımızkurumsal bir yapılanmanın önhazırlıklarına başladık. Böylebir yapılanmayla, belediyelerim-

iz zaman zaman ihtiyaç duyduk-ları araç gereç veya herhangi birekipmanı birbirlerindenkarşılayabilecekler. İl GenelMeclisi üyelerimiz, daha genişbir kesime hizmet ulaştırabilmeimkanına kavuşacaklar. Bu

çalışmamızdan Sayın GenelBaşkanımızın da bilgisi var.Önümüzdeki günlerde, bu yeniyapılanmayla ilgili çalış-malarımızı daha da artıracağız. "dedi.

Tonbul, Kaban veÝnan'ý ziyaret etti

Memur-SenKonfederasyonu'na bağlıEnerji Bir-Sen ZonguldakŞubesi tarafından düzenlenenistişare toplantısına katılmaküzere Zonguldak'a gelenMemur-Sen Genel BaşkanYardımcısı ve Enerji Bir-SenGenel Başkanı Hacı BayramTonbul, Zonguldak Valisi AliKaban ile Türkiye TaşkömürüKurumu (TTK) GenelMüdürü Burhan İnan'la biraraya geldi. Ziyaretlerde,Memur-Sen İl TemsilcisiKamuran Aşkar, Enerji Bir-Sen Zonguldak Şube BaşkanıSedat Güngör ve YönetimKurulu üyeleri de hazır bulun-du.

Enerji Bir-Sen GenelBaşkan Tonbul, ilk olarakZonguldak Valisi Ali Kaban'ımakamında ziyaret etti.Ziyarette, Zonguldak'ın sorun-ları ile ilgili görüş alışver-işinde bulunuldu.

Ziyaretten duyduğu mem-nuniyeti dile getiren ValiKaban, Memur-Sen ve EnerjiBir-Sen'i yakından takipettiğini söyledi. Kaban,Türkiye'nin içinden geçtiği şu

dönemde her zamankindendaha fazla birlik ve beraber-liğe ihtiyacı olduğunu söyledi.

"Bu noktada Memur-Sen'e ve Enerji Bir-Sen büyükgörevler düşüyor" diyenKaban, Memur-Sen'indemokratikleşme ve nor-malleşmeye vermiş olduğukatkıdan dolayı da Tonbul'ateşekkür etti.

Tonbul, Memur-Sen'inçözüm sürecinin mimarların-dan olduğunu, "BüyükTürkiye olma yolunda zorluk-lar aşıldı. Şimdi normalleşemesağlanmalı. Türkiye'nin daharefah ve yaşanabilir bir ülkeolması için herkes özverili birşekilde çalışmalıdır. Memur-Sen ve Enerji Bir-Sen olarakbu bilinçle hareket ediyoruz"diye konuştu.

Tonbul, daha sonra TTKGenel Müdürü Burhan İnanile bir araya geldi. İkili buradabir süre sohbet etti. ZiyaretteTTK'nın sorunları detaylarıylakonuşuldu. Tonbul, GenelMüdür İnan'dan vardiyaservisi ile ilgili sorunlarındabir an önce giderilmesini iste-di

Saltukova Belediyesi'deBelediye-İş Sendikası arasın-da 2015 yılını içeren toplu işsözleşmesi imzalandı.

Toplu sözleşmedebelediye bünyesinde çalışanişçilere yüzde 14 oranındazam yapıldı. Belediye binasın-da yapılan toplu iş sözleşme-sine Belediye Başkanı ZerrinGüneş, Belediye-İş SendikasıZonguldak Şube BaşkanıTahsin Atayan ile sendikatemsilcileri katıldı. Belediye-İş Sendikası Zonguldak ŞubeBaşkanı Tahsin Atayan sözleş-menin imzalanmasından sonrayaptığı konuşmasında,"15.11.2014 tarihinden geçerliolan sözleşmemizi SaltukovaBelediye Başkanımızla imza-lamış bulunmaktayız.

Tabi ki bunu imzalarken,günün şartlarını gündemealarak hem işçiarkadaşlarımızı hem debelediyemizi düşünerek yap-tık. İşçilerimize uygulananzam oranı yüzde 14 oranın-dadır. Güzel zam oldu.

Müdürümüze ve BelediyeBaşkanımıza çok teşekkürediyorum. Emekleri vekatkıları çok büyük oldu.Kendilerini kutluyorum. İşçiarkadaşlarımızın adına da kut-luyorum. Burada güzel birzam aldık. Sağolsun BelediyeBaşkanımız Belediyemizinbütçesini düşünerek işçiarkadaşlarımızı mağduretmemek koşuluyla güzel birzam verdi. Kendisini kutluyo-rum" diye konuştu.

Saltukova BelediyeBaşkanı Zerrin Güneş ise"Belediye-İş Sendikası ilebelediyemiz arasında 2015yılı toplu sözleşmesi anlaş-masına varıldı. Yüzde 14'lükbir artış sağlandı. Hembelediyemiz hem de bizimişçilerimizin açısından gayetgüzel bir sonuç oldu.İşçiler-imizin hak ve hukukunusonuna kadar gözetmekzorundaydık. Aynı zamandabelediyemizin bütçesine dekatkı sağladık”dedi

Ýþçilere Yüzde 14 OranýndaMaaþlarýna Zam Yapýldý

Saðlýk Sendikalarý nöbet uygulamasýna tepki gösterdiler Merkez Soğuksu Aile

Sağlığı Merkezi önünde yapılanbasın açıklamasına Kamu Sen İlTemsilcisi Kadir Bacıoğlu,Sağlık Sen Şube BaşkanıMehmet Ali Kara, Türk SağlıkSen Şube Başkanı Arzu Kara,Türk Diyanet Sen Şube BaşkanıHalil Korkmaz, Aile HekimleriDerneği Başkanı Erol Ünal veYönetim Kurulu üyelerinin yanısıra bir grup bir grup sağlıkçalışanları da katılarak düzenle-nen basın açıklamasına destekverdiler.

Zonguldak Aile HekimleriDerneği Başkanı Erol Ünalburada yapmış olduğu basınaçıklamasında şöyle dedi. "

Bizler Zonguldak'ta hizmetveren Aile Hekimleri ve AileSağlığı Elemanları olarak siz-lerin huzurundayız.

Son zamanlarda sizlerindefark ettiği, bizim ise uzunzamandır dile getirdiğimiz üzer-imizdeki iş yükü ve baskılargiderek artmaktadır. Dört yıldırZonguldak'ta başarı ile devamAile Hekimliği sistemi artıktıkanma noktasına gelmiş vetıkanmıştır.

Aile hekimi veebe/hemşire arkadaşlarımız,kendilerini kandırılmış hisset-mektedir.

Dünyanın bütün gelişmişülkelerinde idareler sivil toplumörgütleriyle ortak çalışır.

Ama bizde durum çok fark-lıdır. Sağlık Bakanlığı yetkilileribir karar alıyor. Bizler,sendikalar ve bizlerin yanında İlSağlık Müdürlüğü, İl HalkSağlığı Müdürlüğü, KamuHastaneleri Birliği Genel

Sekreterliği ve tüm çalışanlarolup bitenleri televizyonlardanöğreniyoruz.,

Bir bakıyoruz Hastane acil-lerinde en az 8 saat olmak üzereve üstü belirlenmemiş nöbetler-torbadan tavşan çıkartırcasına-torbaya eklenip bir gecedekanunlaşıp, çıkıyor. Biz itira-zlarımızı yaparken suçlu duru-muna düşürülüyoruz. Mahkemekapılarında hak aramaya çalışıy-oruz.

Sayın Sağlık Bakanınınsöyleminde "Aile hekimlerineacilde ihtiyacımız var" "diyebaşlayan süreç, Aile hekim-lerinin eğitimi için nöbet düzen-lemesi yapıyoruz" şeklinde

devam etti, sonra "Nöbetsizsağlık sistemi olmaz" şeklinedönüştürüldü. Son olarak da"Aile Hekimlerini aileler iledaha çok bir araya getireceğiz"şekline çevrildi.

Torba kanun yeni çıkmışkenbir başka kanunla aile hekimler-imize ve aile sağlığı çalışan-larımıza hastane acillerine ek,112 acil servislerine ek,ailesağlığı merkezlerinde,toplumsağılığı merkezlerinde, haftasonu nöbeti de ekleniyor.Bakanın ifadelerine göre; yet-miyor mesai saatlerine de nöbetekleniyor,adına da nöbetdemeyelim, isterseniz,ne diye-lim,esnek mesai diyelim,yok

olmadı uzamış mesaidiyelim,yok uzatılmış fazlamesai diyelim,ya da adını boşverin de siz bizim her iste-diğimizi yapın…. Yoksa çalış-mayın..”diye ifade etti.

Bu açıklma sonrasında tümsağlık çalışanları, 13 Aralık’taBakanlık önünde tüm ülke ildernekleri ve bağlı olduğu AileHekimleri DernekleriFederasyonu ile Türk TabipleriBirliği ve tüm sendikalarla bir-likte bir basın açıklaması yap-tılar.

Torba Yasa ile Aile Sağlığı merkezi (ASM) de çalışanların hastaneacillerinde nöbet tutmaya zorlanması nedeniyle Zonguldak Aile

Hekimleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erol Ünal tarafındanbasın açıklaması yapıldı.

3. Özel Sektör Ar-GeMerkezleri Zirvesi 10 Aralık'taCongresium Ankara ATOUluslararası Kongre ve SergiSarayı'nda düzenlendi veErdemir Ar-Ge MerkeziBelgesini, Erdemir GrubuTeknoloji Koordinatörü UğurYılmaz, Bilim, Sanayi veTeknoloji Bakanı Fikri Işık'tanaldı.Erdemir Grubu'nun ana şir-keti Ereğli Demir ÇelikFabrikaları'nda kurulan Ar-GeMerkezi, yüksek teknolojili vekatma değerli ürünlere ve bil-giye dayalı bir gelişim mod-elinin yaygınlaştırılmasına

hizmet edecek.Dünya klasında şir-ket olma vizyonudoğrultusundaaraştırma vegeliştirme faaliyet-lerine öncelik verenErdemir Grubu,Türkiye'nin çeliksektöründekiBakanlık onaylı builk Ar-Ge Merkezi'nin uzunvadede "ileri çelik araştır-maları" merkezi olmasını hede-fliyor.

Bugüne kadar 7 Ar-Ge pro-jesinde uluslararası kuruluşlar-

la, 10 Ar-Ge pro-jesinde de kamukuruluşları ile işbir-liği yapan ErdemirGrubu, 7 TEYDEPProjesini başarı iletamamladı. ErdemirAr-Ge Merkezi halenikisi TEYDEP proje-si olmak üzereyirminin üzerinde

Ar-Ge projesi yürütüyor.Dünyanın saygın çelik

araştırma şirketlerinden WorldSteel Dynamics'in "DünyanınEn İyi Çelik Üreticileri" liste-sine Türkiye'den girmeyi

başaran tek çelik üreticisi olanve 2014 Haziran sıralamasında10. sırada yer alan ErdemirGrubu, Ar-Ge alanında attığıadımlarla küresel düzeydezorlu bir rekabetin hükümsürdüğü çelik sektöründe farkyaratacak. İstanbul SanayiOdası (İSO) tarafından açık-lanan "Türkiye'nin 500 BüyükSanayi Kuruluşu" 2013 yılıraporunda Ereğli Demir ÇelikFabrikaları ile 8., İskenderunDemir Çelik Fabrikaları ile 9.sırada yer alan Erdemir Grubu,açtığı Ar-Ge merkeziyle ino-vasyon altyapısınıgüçlendirerek Türk çelik sek-törünün uluslararası alandakigücüne de katkı sağlayacak.

Erdemir Grubu'ndan Türkiye'nin ilk çelik Ar-Ge'si

Page 8: Susma gazetesi 628

Sayfa 817 Aralık/2014/628

Hakaret ve küfür olmadantaraftarın tepkisinin normalolduğunu vurgulayan BaşkanCaner, " Taraftar tepkisinigösterebilir, üzülebilir. Bendeüzüldüm, teknik ekipte üzüldüçocuklarda üzüldü. Tepkimizidile getireceğiz elbet. Kırmadandökmeden kimseye küfüretmeden.

Hangi taraftan gelirsegelsin küfür olmaz. Ailesine,şahsiyetine aşağılayıcı hakaret-leri kabul edemeyiz. NeZonguldak taraftarına ne de fut-bolcusuna yakışır. Sanal alemdeyazışmalar başlamış kesinlikletasvip etmiyorum. Biz yüz yüzekonuşabilecek insanlarız, derdiolan gelir anlatır. Birbirimizinyüzüne bakamayacak söylem-lerden kaçınmalıyız.

Biz bir aileyiz,Zonguldakspor bir markaolduysa taraftarının desteğiyle,futbolcuların yürükleriyle saha-da oynamasıyla olmuştur.Başarı hep beraber el ele geldi.Bir maça endeksli hareketler,futbolcuyu ve teknik heyetin,yönetimin şevkini kırar.Bizdeki anlayış biraz değişmeli.Birlikten kuvvet doğar, taraftar-larda beraber olsun ayrımızgayrımız yok. Bu maddi imkan-sızlar içerisinde Kulübü 2. Ligeçıkarmak için elimizden geleniyapacağız."

Gazeteci Ender Yüksel’inBabaannesi Fatma YükselBeycuma’da topraða verildi

Karaelmas GazetecilerDerneği Yönetim Kurulu üyesive Demir Medya muhabir-lerinden Ender Yüksel’inBabaannesi Fatma YükselBeycuma’da son yolculuğunauğurlandı.

İstanbul’da vefat eden 88yaşındaki merhume FatmaYüksel dün Beycuma’ya bağlıÇamlık mahallesinde kılınan

öğle namazını müteakip kılı-nan cenaze namazından sonraaile kabristanlığında sevenleriarasında toprağa verildi.

Susma Gazetesi olarakKGD Yönetim Kurulu gazete-ci arkadaşımız EnderYüksel’e, ailesine, dost veakrabalarına, sevenlerinesabırlar, ve başşağlığı diliy-oruz.

Caner; “Profesyonel ligde nasýl kalýcýhale getiririz planlarýný yapýyoruz”

Spor Toto 3. Lig'de sezonun ilkdevresini Tutap Şekerspor beraberliğiylekapatan Zonguldak Kömürspor'da maç son-rası Kulüp Binası'nda yaşanan olumsuzlarmoralleri bozdu. Tutap Şekerspor'la 1-1biten maçından ardından Kulüp Binası'ndaoyuncuları protesto eden taraftarlar ile fut-bolcular arasında yaşanan tatsız olaylarmaçın önüne geçti.. Zonguldak KömürsporKulübü Başkanı Süleyman Caner veAntrenör Cahit Terzi, düzenledikleri basıntoplantısıyla yaşanan olayları değerlendirdi.

Hakemlerin aleyhimizekarşı bariz hataları var.

Hak ettikleri bir galibiyetin hakemtarafından gasp edildiğine değinen BaşkanCaner, "Ligin ilk yarısını Şekerspor maçıy-la tamamlamış olduk. Son hafta oynaya-cağımız Bozüyük spor ligden çekilmişolduğundan devreyi erken kapattık. TabiŞekerspor maçını galibiyetle bitirmek istiy-orduk. Çocuklar galibiyet için elindengeleni yapmaya çalıştılar. Maçın hemenbaşında verilmeyen penaltımız, ikinci yarı-da verilmeyen penaltımızla emeklerimizboşa gitti. Hakem hataları devam etmekte,buna da bir anlam veremiyorum.Federasyonda her görüştüğümde hakemhatalarından sonra dilekçeyle başvurudabulunuyoruz. Ne hikmetse başvurduktansonra daha kötü hakem veriliyormaçlarımıza. Şuana kadar maçlarımızda ikitane işini iyi yapan hakeme rast geldik.Bunların dışında oynadığımız maçlardahakemlerin aleyhimize karşı bariz hatalarıvar. Tabi bu emeklerin karşılığını alama-

mak bizi üzüyor.

Bu puanları kim aldık buçocuklarla aldık

Kısıtlı bir bütçeyle ligde mücadeleettiklerine değinen Kulüp Başkanı Caner,

"Biz sezonun başında elimizde imkanlarlasıkıtlı bütçeyle en iyisini nasıl yaparız, 7sezonun ardından çıktığımız profesyonelligde nasıl kalıcı hale getiririz planlarınıyapıyoruz. Başta Cahit Terzi ve ekibi,yönetim olarak bir gayret içerisine girdik.Çok sıkıtlı imkanlarla bir takım oluşturduk.Kadromuzun çoğu Bölgesel Amatör Lig

Zonguldak Kömürspor Kulübü Başkanı Süleyman Caner veAntrenör Cahit Terzi, 1-1 berabere biten Tutap Şekerspor

maçının ardından Kulüp Binası önünde yaşanan tatsızolaylarla ilgili açıklama yaptı.

ağırlıklı oyunculardan oluşuyor.Sezonun ilk haftasında Batman Petrolspor maçının ardından

Batman basınının yaptığı haber dikkat çekiciydi. Trilyonlukbütçeyle kurulan Batman, çoğu BAL ve Amatörden gelen oyuncu-lara yenildik diyordu haberde. İşin özeti de bu aslında. Biz BölgeselAmatör Lig'den gelen oyuncu kadromuzda yolumuza devam ettik.Takımın çoğu ilk kez profesyonelliğe geçmiş oyuncular. Amayürekleriyle sahada mücadele ediyorlar. Bu puanları kim aldık buçocuklarla aldık. Biz buraya onların sayesinde geldik.Futbolcularıma o anlamda hiç bir şey söyletmem. Samimiyetlerine,yüreklerine inanıyorum sonuna kadar. Ligde oynanmamış daha 17maç var, lig uzun bir maraton. Takımımız liderliğe oynayıncataraftarımızda her maçı kazansın istiyor, biz de öyle istiyoruz.Cenabı Allah nasip etmeyince hiçbir şey olmaz.

Tepkimizi dile getireceğiz elbet