ĠSTANBUL TEKNĠK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ … · 2015. 7. 16. · known IPA Stutgart,...
Transcript of ĠSTANBUL TEKNĠK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ … · 2015. 7. 16. · known IPA Stutgart,...
ĠSTANBUL TEKNĠK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ
YÜKSEK LĠSANS TEZĠ
Mehmet ULUGERGERLĠ
Anabilim Dalı : Makina Mühendisliği
Programı : Konstrüksiyon
HAZĠRAN 2009
EġZAMANLI MÜHENDĠSLĠKTE
MONTAJA UYGUN TASARIM VE UYGULAMASI
ĠSTANBUL TEKNĠK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ
EġZAMANLI MÜHENDĠSLĠKTE
MONTAJA UYGUN TASARIM VE UYGULAMASI
YÜKSEK LĠSANS TEZĠ
Mehmet ULUGERGERLĠ
(503071215)
Tezin Enstitüye Verildiği Tarih : 04 Mayıs 2009
Tezin Savunulduğu Tarih : 03 Haziran 2009
Tez DanıĢmanı : Prof. Dr. C. Erdem ĠMRAK (ĠTÜ)
Diğer Jüri Üyeleri : Yrd. Doç. Dr. Ġsmail GERDEMELĠ (ĠTÜ)
Yrd. Doç. Dr. Muharrem BOĞOÇLU (YTÜ)
HAZĠRAN 2009
iii
ÖNSÖZ
Tez çalışmamın gerek araştırma gerekse uygulama kısmında bilgi birikimini ve
zamanı benden esirgemeyen değerli hocam Prof. Dr. C. Erdem İMRAK’a teşekkürü
bir borç bilirim.
Ayrıca eğitim ve öğretim hayatım boyunca bu günlere gelmemde maddi manevi
desteklerini esirgemeyen ve her koşulda yanımda olan aileme sonsuz teşekkür
ederim.
Haziran 2009
Mehmet ULUGERGERLİ
Makina Mühendisi
iv
v
ĠÇĠNDEKĠLER
Sayfa
ÖZET ........................................................................................................................ xiii
SUMMARY .............................................................................................................. xv 1. GĠRĠġ ...................................................................................................................... 1
2. YENĠ ÜRÜN GELĠġTĠRME SÜRECĠ ................................................................ 3 2.1 Sıralı Mühendislik .............................................................................................. 3 2.2 Eşzamanlı Mühendislik ...................................................................................... 4 2.3 Eşzamanlı Mühendislik Tanımları ..................................................................... 6 2.4 Eşzamanlı Mühendislik Gereksinimi ................................................................. 7 2.5 Eşzamanlı Mühendislik Kavramının Oluşturulması ........................................ 10
2.6 Eşzamanlı Mühendislik İle Ürün Geliştirme .................................................... 11 2.7 Eşzamanlı Mühendisliği Başarılı ve Başarısız Kılan Faktörler ....................... 14
2.8 Eşzamanlı Mühendislikte Takım Çalışması ..................................................... 15 2.9 Eşzamanlı Mühendislikte Tasarım ve Kalite Yöntemleri ................................ 16
2.9.1 Aksiyomlarla tasarım ................................................................................. 17 2.9.2 Üretime uygun tasarım ............................................................................... 18 2.9.3 Bilimsel tasarım ......................................................................................... 19
2.9.5 Dayanıklı tasarım için taguchi metodu ...................................................... 21
2.9.6 Çevreye uygun tasarım .............................................................................. 22 2.9.7 İmalat yöntemi tasarım kuralları ................................................................ 23 2.9.8 Bilgisayar destekli tasarım ......................................................................... 23
2.9.9 Güvenilirliğe uygun tasarım....................................................................... 24 2.9.10 Grup teknolojisi ....................................................................................... 25
2.9.11 Kaliteye uygun tasarım ............................................................................ 25 2.9.12 Olası hata türleri ve etkileri analizi ......................................................... 26 2.9.13 Kalite fnksiyon yayılımı .......................................................................... 27
2.9.14 Hata ağacı analizi ..................................................................................... 30 2.10 Eş Zamanlı Mühendislikte Tasarım ve Kalite Tekniklerinin
Karşılaştırılması ......................................................................................... 32
2.11 Eşzamanlı Mühendislik Yönetiminde Dikkat Edilecek Noktalar ............... 33
3. MONTAJA UYGUN TASARIM ........................................................................ 37 3.1 Montaj Teknolojisi ........................................................................................... 38 3.2 Ürün Geliştirme Süreci Yaklaşımları ............................................................... 39 3.3 Ürün Geliştirme Sürecinde Sıralı Yaklaşım ..................................................... 40 3.4 Ürün Geliştirme Sürecine Bütünleşik Yaklaşım .............................................. 40
3.5 Montaja Uygun Tasarım Yaklaşımı ................................................................. 41 3.5.1 Tasarım ilkelerini kullanan MUT sistemleri ................................................. 43 3.5.2 Miktar değerlendirme prosedürlerini kullanan MUT sistemleri .................. 44 3.5.3 Bilgi tabanlı tasarım kullanan MUT metodları ............................................. 44 3.5.4 Bilgisayar destekli MUT metodları ............................................................... 45 3.5.5 Unsurlarla tasarım yaklaşımı ile MUT ........................................................ 47
3.5.5.1 İnteraktif unsur yaklaşımı ile MUT ........................................................ 48
vi
3.5.5.2 Otomatik unsur yaklaşımı ile MUT………………………………… 48
3.6 Montaj Edilebilme Kriterleri ............................................................................ 51 3.6.1 Nitel ölçüm montaj edilebilme kriterleri .................................................... 51 3.6.2 Montaj edilebilirliğin nicel ölçüm kriteri ................................................... 52
3.7 IPA Stuttgart Metodu ....................................................................................... 52 3.8 Hitachi Montaj Edilebilirlik Değerlendirme Metodu ....................................... 54 3.9 Lucas MUT Değerlendirme Yöntemi ............................................................... 58 3.10 Boothroyd & Dewhurst MUT Metodu ........................................................... 64 3.11 MUT Yöntemine Ait Bazı Örnekler ............................................................... 67
4. MONTAJA UYGUN TASARIM UYGULAMASI ........................................... 73 4.1. Sistem Hakkında Genel Bilgi .......................................................................... 73 4.2. Uygulama ........................................................................................................ 75
5. SONUÇLAR ......................................................................................................... 83
KAYNAKLAR .......................................................................................................... 85 EKLER ...................................................................................................................... 87
vii
KISALTMALAR
MUT : Montaja Uygun Tasarım
BDM : Bilgisayar Destekli Mühendislik
BDT : Bilgisayar Destekli Tasarım
BDÜ : Bilgisayar Destekli Üretim
ÜUT : Üretime Uygun Tasarım
ÇUT : Çevreye Uygun Tasarım
GUT : Güvenilirliğe Uygun Tasarım
KUT : Kaliteye Uygun Tasarım
OHTEA : Olası Hata Türleri ve Etkileri Analizi
KFY : Kalite Fonksiyon Yayılımı
HAA : Hata Ağacı Analizi
BDĠP : Bilgisayar Destekli İmalat Planlama
MDM : Montaj Edilebilirlik Değerlendirme Metodu
viii
ix
ÇĠZELGE LĠSTESĠ
Sayfa
Çizelge 2.1 : Tasarım metodolojisinin karşılaştırılması…………………………... 32 Çizelge 2.2 : Tasarım yöntemleri ve uygulama alanları……………………………. 33 Çizelge 2.3 : Kalite teknikleri özellikleri ve hedefleri……………………………... 34 Çizelge 3.1 : Etki faktörleri cezaları .......................................................................... 53
Çizelge 3.2 : Hitachi değerlendirme sembolleri ve ceza puanları. ............................ 56
Çizelge 3.3 : Hitachi montaj edilebilirlik değerlendirme örneği. .............................. 57
Çizelge 3.4 : MUT indeks tablosu. ............................................................................ 65
Çizelge 4.1 : Kalıp kolu orjinal tasarımına ait veriler ............................................... 78
Çizelge 4.2 : Yeni kalıp kolu tasarımına ait veriler ................................................... 81 Çizelge 4.3 : Orjinal ve yeni tasarımların karşılaştırılması ....................................... 82 Çizelge A.1 : Boothroyd&Dewhurst MUT yöntemi elle taşıma zamanı çizelgesi .... 88
Çizelge A.2 : Boothroyd&Dewhurst MUT yöntemi elle ekleme zamanı çizelgesi .. 90
x
xi
ġEKĠL LĠSTESĠ
Sayfa
ġekil 2.1 : Sıralı mühendislik şematik gösterimi……………………………………. 4
ġekil 2.2 : Eşzamanlı mühendislik blok diyagramı………………………………… 5
ġekil 2.3 : Tasarım değişim sayısı fonksiyonu……………………………………… 6
ġekil 2.4 : Çapraz fonksiyonel ekipler [6]………………………………………….. 9
ġekil 2.5 : Eşzamanlı tasarımda ürün geliştirme aşamaları [7]………………… 12
ġekil 2.6 : Eşzamanlı mühendislik tasarımı ile ürün geliştirme çevrimi [6]………. 13
ġekil 2.7 : Olası hata türü ve etkisi analizi akış şeması……………………………. 28
ġekil 2.8 : KFY analiz modeli……………………………………………………… 29
ġekil 3.1 : Ürün geliştirme sürecinde sıralı yaklaşım [15] ........................................ 40
ġekil 3.2 : Ürün geliştirme sürecinde bütünleşik yaklaşım [15] ................................ 41 ġekil 3.3 : Unsurların açıklanması ............................................................................. 46 ġekil 3.4 : Unsur modelleme ..................................................................................... 47
ġekil 3.5 : Unsurlarla tasarım [15] ............................................................................. 48 ġekil 3.6 : İnteraktif unsur diyagramı [15] ................................................................ 48
ġekil 3.7 : Otomatik unsur diyagramı [15] ................................................................ 49 ġekil 3.8 : Yönlendirme aygıtlarının tasarımı ve imalatı için BDT sistemi .............. 49 ġekil 3.9 : Montaj edilebilirlik değerlendirme yöntemi akış şeması. ........................ 55
ġekil 3.10 : Lucas MUT değerlendirme yöntemi prosedürleri. ................................. 58 ġekil 3.11 : Lucas MUT değerlendirme yönteminin yapısı ....................................... 59
ġekil 3.12 : Lucas MUT değerlendirme metodu,montaj sırası akış diyagramı [15].. 62 ġekil 3.13 : Lucas MUT değerlendirme metodu, yeniden tasarım örneği [15]. ........ 63
ġekil 3.14 : Pah kırma yapılması ile basitleştirme [13] ............................................. 67 ġekil 3.15 : Kavrama ve işlenme kolaylığı sağlanması [13]. .................................... 68 ġekil 3.16 : Montaj hareketlerinin kolaylaştırılması [15]. ......................................... 68
ġekil 3.17 : Yüzeylerde yapılan iyileştirme [15]. ...................................................... 69 ġekil 3.18 : Bütünleşik ve ayrılabilir montaja bir örnek[13]. .................................... 70
ġekil 3.19 : (a) elastik elemanla yapılmış iyi bir tasarım (b) toleransın azaltılmasıyla
parça sayısında azalma [15]. ................................................................... 70 ġekil 3.20 : Entegre ürün yapısı (a) döküm ve kaynaklı yapı (b) döküm yapı [15]. . 71
ġekil 4.1 : Kalıp kolu orjinal tasarımı………………... ............................................. 71
ġekil 4.2 : Genel tasarım aşamaları……………….................................................... 75
ġekil 4.3 : Kalıp tutucunun yeni tasarımı .................................................................. 77
ġekil 4.4 : Kalıbın yeni tasarımı ................................................................................ 77
ġekil 4.5 : Kalıp kolu yeni tasarımı ........................................................................... 78
ġekil 4.6 : Kalıp tutucu ve cam kalıbın yeni tasarımı ................................................ 79
ġekil A.1 : Parça kalınlığının ve boyutunun elle taşıma zamanına etkisi .................. 79
xii
xiii
EġZAMANLI MÜHENDĠSLĠKTE MONTAJA UYGUN TASARIM VE
UYGULAMASI
ÖZET
Bu çalışmanın amacı, eşzamanlı mühendislik metodolojisinin ışığında kendi tasarım
ilkelerinden olan montaja uygun tasarım (MUT) yönteminin tanımlanması,
ilkelerinin belirlenmesi ve belirlenen bu ilkelerin bir uygulama üzerindeki etkilerinin
karşılaştırılıp ortaya konulmasıdır.
Beş bölümden oluşan bu çalışmanın birinci bölümünde ürün geliştirme sürecinin
başlamasına neden olan etkenlerden bahsedilmektedir.
İkinci bölümde ürün geliştirme sürecine giriş yapılıp, yöntemleri olan sıralı ve
eşzamanlı mühendislik anlatılmıştır. Daha sonra eşzamanlı mühendislik hakkında
detaylı teorik bilgi verilmiş, uygulama teknikleri sıralanarak, yöntemin başarılı
başarısız yönleri tartışılmıştır.
Üçüncü bölümde, eşzamanlı mühendislik tekniklerinden olan montaja uygun tasarım
hakkında genel bilgi verilmiş ve tasarım kuralları anlatılmıştır. Ayrıca bu yöntemin
kullandığı değerlendirme metodlarından bahsedilmiş ve en iyi bilinenleri olan IPA
Stuttgart, Hitachi, Lucas ve Boothroyd & Dewhurst montaj edilebilirlik
değerlendirme metodları çeşitli örneklerle anlatılarak ele alınmıştır. Bölüm sonunda
farklı tiplerde uygulama çeşitleri verilerek bu metodun kullandığı kriteler
açıklanmıştır.
Dördüncü bölümde cam üretim sanayisinde kullanılan bir otomasyon makinasının
cam kalıp tutucu ve kalıplarında yeniden tasarıma gidilmiştir. Orijinal ve yeni
tasarımın üç boyutlu modellenmesi Solidworks 2006 kullanılarak yapılmıştır.
Yapılan yeni tasarım daha önce bahsedilen montaja uygun tasarım kuralları ve
değerlendirme metodu olan Boothroyd & Dewhurst yöntemi dikkate alınarak
yapılmıştır. Daha sonra eldeki eski verilerden ve yeni elde edilmiş verilerden tablolar
hazırlanıp, karşılaştırmaları yapılmıştır.
Son bölüm olan beşinci bölümde ise, ortaya çıkan sonuçlardan yola çıkarak bir
değerlendirme yapılmıştır. Değerlendirme aşamasında genel olarak MUT kriterleri
göz önünde bulundurularak orijinal ve yeni tasarımın olumlu olumsuz yönleri ortaya
konmuştur.
xiv
xv
DESIGN FOR ASSEMBLY IN CONCURRENT ENGINEERING AND ITS
APPLICATION
SUMMARY
The aim of this study is to define Design For Assembly (DFA) technique in the light
of concurrent engineering methodology, determine the principles and manifest these
principles effects on an application through comparison.
The first chapter of this five chapter study is about causes that starts yield
development process.
In the second chapter, introduction to the yield development process is made and
then its techniques, sequential and concurrent engineering, are explained. After that,
detailed theoretical information about concurrent engineering is given, the successful
and failing sides the techniques are argued by listing application means.
In the third chapter, DFA, which is one of the techniques of concurrent engineering,
is mentioned and the rules of design are explained. In this chapter, there is also
information about the assessment methods which this technique uses and the best
known IPA Stutgart, Hitachi, Lucas and Boothroyd & Dewhurst assemblability
evaluation method are explained with various examples. In the final part of this
chapter, the criteria for the usage of this method are explained by giving different
types of applications.
In the fourth chapter, there is a re-design process in glass block holder and blocks of
an automation machine which is used in glass production industry. The 3D
modellings of the original and new design have been made by using Solidworks
2006. The new desing is made in the light of DFA and with paying attention to the
Boothroyd & Dewhurst method which is referred in the former chapters. At the end
of this part, the tables which are derived from the old and new data are prepared and
their comparison is made.
In the fifth part, the last chapter, an assessment is made in accordance with
conclusions. In the assessment process, the pros and cons of the original and new
designs are shown based DFA criteria.
xvi
1
1. GĠRĠġ
Ürünlerin eskiye göre çok daha karmaşık hale gelmesi ve bir kişi ya da bölüm
tarafından tamamen anlaşılmasının güçleşmesi nedeniyle ürün tasarımının çok uzun
sürmesi, üretimin maliyetli olması ve ürünün beklenenleri ya da taahhüt edilenleri
yerine getirmemesi, dolayısıyla müşterilerin memnun edilememesi sıkıntı oluşturan
etmenler haline gelmiştir. Etkin ürün geliştirme farklı işletme fonksiyonlarının
birlikte çalışmalarını gerektirir. Ürün ve süreç mühendisliğinin bir ürün geliştirme
takımına eş zamanlı katılımı; hazırlık zamanlarını kısaltır, ürün kalitesi ve
performansını yükseltir. Böylece üretim hazırlık zamanları kısalır ve daha kaliteli bir
ürün ortaya çıkar. Sonuç olarak da müşteri memnuniyeti artar. Bu nedenle tasarım ve
imalat mühendislerinin kaliteyi iyileştirmek ve maliyetleri düşürmek amacıyla
birlikte çalışmaları bir zorunluluk haline gelmiştir. Bu nedenlerden dolayı “Eş
Zamanlı” kavramı ortaya çıkmıştır. Eşzamanlı mühendislik ise ürünlerin, imalat ve
destek hizmetleri dahil olmak üzere ilgili bütün süreçlerin eşzamanlı ve entegre
tasarımına sistematik bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım tasarımcıların ürünün doğuşundan
ölümüne dek yaşamındaki, kalite, maliyet, planlama ve kullanıcı ihtiyaçları da dahil
olmak üzere bütün faktörleri göz önüne almalarını sağlar.
Eşzamanlı mühendislik yaklaşımı öncesinde izlenen geleneksel yöntemde her
bölüm üzerine düşen görevi tamamladıktan sonra tasarımı bir sonraki bölüme
aktararak tasarımı geliştirmekteydiler. Bu nedenle tasarım üzerinde ihtiyaç duyulan
düzeltmeler tasarımın bir önceki bölüme geri gönderilmesiyle gerçekleşmekteydi.
Birden fazla defa aynı bölüme geri dönerek düzeltilen tasarım ise zaman ve işgücü
kaybına neden olarak maliyetleri artırmaktaydı; çünkü tasarımın sonuca ulaşma
zamanı, tasarımın değişim sayısıyla doğru orantılıdır. Ancak eşzamanlı
mühendislikte tasarım üzerinde yapılması gerekli değişikliklerin, her bölümün
fikrinin ortaya konarak yapılmasından dolayı bir bölüm diğer bölümün
yapabilirliklerinden haberdar olarak tasarımı geliştirmektedir. Bu da birbirinin
sorumluluklarını farkında olan bölümlerin tasarım değişim sayısını azaltmayı
hedefleyen bir yöntem olduğu göstermektedir.
2
Bu nedenlerden dolayı yapılan bu çalışma temelinde eşzamanlı mühendislik
kavramına dayandırılmaktadır. Çalışmanın yapılma amacı ise, yeni ürün geliştirme
sürecine eşzamanlı mühendislik yöntemiyle yaklaşmak, bu yöntem ışığıyla kriterleri
belirlemek, belirlenen kriterlerin doğrultusunda imalat sektörlerinden biri olan cam
üretim sistemlerine uygulanmasını incelemek ve değerlendirmektir.
Bu amaçla, ikinci bölümde ürün geliştirme yöntemlerinden bahsedilecek olup,
teknikleri olan sıralı ve eşzamanlı mühendislik anlatılıp karşılaştırmaları yapılacaktır.
Eşzamanlı mühendislik konusunun detayları incelenip, yöntemin başarılı olabilmesi
için gerekli olan kriterler sıralanacaktır. Yöntemin tekniklerinden bahsedilip, daha
sonra tekniklerin olumlu olumsuz yönleri çeşitli kriterler açısından
karşılaştırılacaktır.
Üçüncü bölümde ise eşzamanlı mühendislik tekniklerinden olan ve bir önceki
bölümde bahsedilen montaja uygun tasarımın (MUT) detaylarından bahsedilip, MUT
metodolojisine giriş yapılacaktır. Bu tekniğin yöntemleri olan IPA Stuttgart, Hitachi,
Lucas ve Boothroyd & Dewhurst montaj edilebilirlik yöntemleri anlatılacak olup,
bölüm sonunda ise çeşitli uygulamalarda bu yöntemin avantajlarından
bahsedilecektir.
Dördüncü bölümde ise bu zamana kadar anlatılan teorik bilgilerden yola çıkarak
mevcut olan bir sistem üzerinde uygulama yapılacaktır. Bu sistem cam ürün üretimi
yapan bir sistem olup, yapılacak olan uygulama cam kalıp tutucu ve cam kalıplarına
aittir. Daha sonra yeni tasarımla orjinal tasarımın verilerinden elde edilen tablolar
oluşturulacak ve bunların karşılaştırmaları yapılacaktır.
Son bölüm olan beşinci bölümde ise, yapılan uygulama sonucunda elde edilen
verilerden yola çıkılarak orijinal ve yeni tasarım, parça sayıları, montaj edilebilme
süreleri, toplam maliyetleri açısından değerlendirilecektir. Ayrıca MUT açısından
belirlenen kriterlerle uygunluğu ve avantaj-dezavantajları tartışılacaktır.
3
2. YENĠ ÜRÜN GELĠġTĠRME SÜRECĠ
Genel olarak yeni ürün geliştirme sürecinde ağırlıklı olarak iki farklı yaklaşım
kullanılmaktadır. Sıralı (ardışık) mühendislik ve eşzamanlı mühendislik yaklaşımları
olarak adlandırılan bu yeni ürün geliştirme yöntemleri, rekabetle başarıya ulaşmaya
çalışan işletmelerde bir yol ayrımı olmaktadır. Yeni veya mevcut ürünlerin
geliştirilmesi genellikle sıralı mühendislik olarak adlandırılan geleneksel uygulama
ile gerçekleştirilmektedir. Bu yaklaşımın karşıtı olan ve doğru hedeflere yönelik
olarak gerçekleştirildiğinde günümüz koşullarında teknik ve ekonomik anlamda
gerçekçi strateji olarak başarıyı getirecek uygulama ise eşzamanlı mühendislik olarak
bilinmekte ve bu nedenle son dönemlerde önemle üstünde durulmaktadır [1].
2.1 Sıralı Mühendislik
Klasik ürün geliştirme yaklaşımı olan sıralı mühendislik, yeni ürün geliştirme
prosesine geleneksel olarak yaklaşan bir yöntemdir. Bir sonraki ana başlıkta
anlatılacak olan eşzamanlı mühendislik kavramı ve uygulamalarının bir çok özelliği
sıralı mühendislikte karşıt özellik olarak görülmektedir. Klasik ürün geliştirme
yaklaşımı olan sıralı mühendisliğin ana özellikleri, evrelerin sıralı olarak
uygulanması ve her evrede bölümler arasındaki iletişimin zayıf olmasıdır. Sıralı
mühendislikte ürün düşüncesinin oluşturulmasında müşterinin beklentileri dikkate
alınmamaktadır. Şekil 2.1’de de görüldüğü gibi faaliyetler birbirinin peşi sıra
gerçekleştirildiğinden, faaliyetlerin birinde ortaya çıkacak bir gecikme, bu faaliyetten
sonraki tüm faaliyetleri ve dolayısı ile ürünün pazara sunulma zamanını
geciktirmektedir. Sıralı mühendislikte fonksiyonlar arası yüksek revizyon, yoğun
bürokrasi, tasarım değişikliklerinden doğan yüksek maliyet ve tatminsizlik genel
karakteristikler olarak karşımıza çıkmaktadır [1]. Aslında sıralı mühendisliğin
kendisi, tüm bu çalışmanın özünü oluşturan eşzamanlı mühendislik gereksiniminin
tam olarak cevabıdır. Sıralı mühendislik eşzamanlı mühendisliğin ortaya çıkmasına
yol açan bir hatalar zinciridir.
4
ġekil 2.1 : Sıralı mühendislik şematik gösterimi
Geleneksel yaklaşımda ürün kavramından başlayıp, ürün ve üretim prosesi
tasarımı,ürün ömrü değerlendirilmesi, pazarlama, satış, servis gibi çeşitli aşamaları
kapsayan geliştirme faaliyetleri sıra halinde yapılan, birbirinden bağımsız
çalışmalardan oluşmakta, aralarında derin uçurumlar bulunmakta ve takım
çalışmasına yer verilmemektedir.
2.2 EĢzamanlı Mühendislik
Eşzamanlı mühendislik; müşteri ihtiyaçlarının vurgulandığı, takım değerlerinin
işbirliği güven ve paylaşım olduğu, karar verme sürecinin ürün geliştirmenin ilk
aşamalarında paralel çalışmalar şeklinde yürütüldüğü ve bilgi paylaşımıyla
senkronize edildiği, ürün geliştirmede uyuşmayı hedefleyen sistematik bir
yaklaşımdır. Bu uygulamada ürün tasarımı ve işlem planlaması bir bütün olarak ele
alınır. İmalatın bütün aşamalarının eşzamanlı olarak aynı anda işlediği, doğrusal
olmayan bir ürün ve proje tasarımı yaklaşımıdır. Eşzamanlı mühendislik, üretim
kapasitesinin, maliyet seviyesinin ve kalitenin tasarım süreci içinde eşzamanlı olarak
belirlenmesini amaçlar. Eşzamanlı tasarım, tasarım kalitesinin artmasına yardımcı
olurken ürünün fiyatının minimum noktalara çekilmesinde büyük rol oynar.
Eşzamanlı mühendislik, pazar veya müşteri ihtiyaçlarını karşılayacak yüksek kaliteli,
düşük maliyetli ürünlerin dizaynı, üretimi, geliştirilmesi ve dağıtılması için
uygulanabilecek bir metodolojidir. Bu metodoloji, firmanın kaynaklarını ve dizayn,
geliştirme, üretim, pazarlama satış ve servislerdeki tecrübesini dizayn çevriminde
mümkün olduğunca erken bir araya getirerek, başarılı yeni ürünler yaratmak için
5
uğraşırken toplam kalite yönetimi teknikleri ile bilgisayar destekli mühendislik,
dizayn, üretim gibi modern mühendislik tekniklerinin uygulanmasını da içerir [2].
Eşzamanlı mühendisliğin temel bileşeni grup çalışmasıdır ve Şekil 2.2’de görülen
blok diyagramıyla tanımlanabilir. Bu diyagramda bütün mühendisler tasarıma ait
önerilerini ve yorumlarını birbirinden etkilenerek düzenlemekte, tasarım kavramı bir
uzman topluluğu ile oluşturulmaktadır.
ġekil 2.2 : Eşzamanlı mühendislik blok diyagramı
Şekil 2.3’de de görüldüğü gibi eşzamanlı mühendislik sisteminin uygulanması
sonucunda tasarımda meydana gelen değişim sayısı ile geleneksel mühendislik
sistemiyle ürün geliştirilmesi esnasında meydana gelen tasarım değişim sayısı
karşılaştırılmaktadır. Geleneksel mühendislik sisteminin uygulanması sonucunda
tasarımda meydana gelen değişimler, eşzamanlı mühendislik sisteminin uygulanması
sonucunda tasarımda yapılan değişim sayısına göre çok yüksektir. Bu da ürünün
maliyetini direkt olarak olumsuz yönde etkilemektedir [3]. Günümüzde oluşan
rekabet ortamı dikkate alındığında, ürünün pazara en hızlı bir şekilde, müşteri
isteklerini karşılayacak özelliklere sahip olarak ve en düşük fiyatta sunulması
firmanın ürününe pazar sağlamasında etkin rol oynamaktadır. Müşterinin isteklerini
karşılayan, ürünü en ucuza ve en hızlı bir şekilde üretebilmek için eşzamanlı
mühendislik fikri doğmuş ve dünyada bir çok sektörde hemen uygulanmaya
başlanmıştır.
Tasarım
Koordinasyonu
Satış
İmalat
Paketleme
Fonksiyon
Pazarlama
Kalite Kontrol
Montaj
Servis
6
zaman
ġekil 2.3 : Tasarım değişim sayısı fonksiyonu
2.3 EĢzamanlı Mühendislik Tanımları
Yapılan literatür araştırmaları sırasında eşzamanlı mühendislik kavramı için aynı
anlama gelen birçok farklı terim kullanıldığı görülebilmektedir. Bu nedenle
eşzamanlı mühendislik kavramının daha açık ve net bir şekilde anlaşılabilmesi için
bugüne kadar konu ile ilgili araştırmacıların yapmış olduğu tanımlamalara bakmakta
fayda vardır.
Pennel ve Winner (1989) için eşzamanlı mühendislik; “ürün tasarımına ve bununla
ilişkili olarak sayılabilecek üretim, kalite kontrol, pazarlama, müşteri istekleri,
depolama,sevkiyat gibi konulara bir bütün olarak bakan sistematik bir yaklaşımdır
[1].”
Creese ve Moore (1990) eşzamanlı mühendisliği “ürün geliştirme faaliyetlerinin
konsept oluşturma aşamasından ürünün marketlerdeki yerini alıcaya kadarki sürecini
kontrol altında tutan bu süreçte ürün kalitesini arttırırken maliyetleri ve ürünün
geliştirilmesi için harcanan zamanı azaltmayı hedefleyen bir yönetim ve mühendislik
felsefesi” olarak tanımlar [3].
Matsumoto ve Lewis (1991) için eş zamanlı mühendislik “tasarım evresinde ürün ve
proses paramatrelerini belirleyen çok fonksiyonlu takımların oluşturulma ve
desteklenme sürecidir [1].”
Cartin (1993) ise eşzamanlı mühendisliği “pazar veya müşteri ihtiyaçlarını
karşılayacak düzeyde yüksek kaliteli, düşük maliyetli ürünlerin tasarımı , üretimi,
geliştirilmesi ve dağıtılması için uygulanabilecek; bununla birlikte toplam kalite
Tasarım
Değişim
Sayısı
Sıralı
Mühendislik
Eşzamanlı
Mühendislik
7
yönetimi araçları ve teknikleri ile bilgisayar destekli mühendislik (BDM), bilgisayar
destekli tasarım (BDT) ve bilgisayar destekli üretim (BDÜ) gibi modern mühendislik
tekniklerinin uygulamasını içeren bir yöntem olarak ifade eder [4].”
Son olarakta Aparicio (1996) eşzamanlı mühendisliği “tasarım safhasında tüm ürüne
ait özelliklerin eş zamanlı olarak göz önünde tutulduğu felsefedir. Bunu
gerçekleştirmek için, problemleri belirleyen ve engelleyen çok disiplinli bir takım bir
araya gelmektedir. Bu felsefe, ürünün kalitesini arttırmakta ve ürünün gelişim
zamanını ve maliyetini azaltmaktadır” diye tanımlamaktadır [2].
2.4 EĢzamanlı Mühendislik Gereksinimi
Eşzamanlı mühendislik, ürün geliştirme ve tasarım çalışmalarını uygulamalarında
özellikle belirli amaç ve hedeflere yönelik olarak kullanır. Eşzamanlı mühendislik,
yeni pazarların ve yeni rekabetin gerektirdiği yeni mühendislik felsefesi olarak
şekillenmektedir. Çünkü küreselleşmenin getirisi olan yeni pazarlar (yeni tüketiciler)
yeni ürünlere olan gereksinimi ortaya çıkarmaktadır. Eşzamanlı mühendislikte,
yapılan ürün geliştirme ve tasarım çalışmalarında amaç, ortaya yüksek değerli ve
kaliteli ürünleri çıkarmak ve günümüzde rekabetin oldukça fazla olduğu piyasada
sağlam bir yer sahibi olmaktır.
İşletme bünyesinde bu amaç değişik birimlerin ortak görevi olarak karşımıza
çıkmaktadır. Bu ortak görevde Ar-Ge bölümüne büyük iş düşüyormuş gibi görünsede
üretim, pazarlama, finans ve diğer bölümlerde bu görevi paylaşmak zorundadır [5].
Departmanlardaki çalışmaları eşzamanlı mühendislik uygulamasının temel öğesi
kılan ve eşzamanlı mühendisliğin uygulanmasını zorunlu hale getiren nedenler pek
çok farklı başlık altında toplanabilir. Küresel ekonomi getirisi olan yeni pazarlara
ürün sunma gereği, organizasyonların yeniden yapılanması, faaliyet alanlarının
yeniden şekillenmesi, pazarlara hakim olabilmek için yeni ürün geliştirme süresinin
kısalmasının gerekliliği, ürün geliştirmeye yönelik olarak yeni teknolojilere acil
gereksinim duyulması, müşterilerin ürünlerin güvenilirliği ve kalitesi konularında
giderek artan beklentileri, dizayn araçlarındaki ve teknolojideki gelişme sonucu, daha
iyi ürünlerin daha hızlı üretimi ile rekabet edilebilir taleplere cevap verme, gelişen
teknoloji sonucu firmaların yeni teknolojiyi oluşturacak bilgiyi yakalayabilme,
sunabilme, temsil edebilme, yönlendirebilme, yeniden kullanabilme isteğinin
artması, yeni teknoloji ürünü olan ürünlerin karmaşıklığının giderek artması ve buna
8
bağlı olarak müşterilerin servis ve bakım konularındaki beklentilerinin artması, çevre
koruma olgusunun giderek önem kazanması ve ürünlerin bu koşullara bağlı olarak
geliştirilmesi gereği, ulusal ve uluslar arası düzeyde yeni kanuni düzenlemelerin
gerektirdiği koşulların sağlanması zorunluluğu, günümüzde lider olarak kalmada
zamanın şirketin üretiminde, yeni ürün geliştirmesinde, satış ve dağıtımda, rekabetçi
avantajın en güçlü ve en yeni kaynağı olması eşzamanlı mühendislik gereksinimine
neden olarak gösterilebilir. Tüm bu gerekçelerin üzerinde ürün geliştirme
düşüncesinin temelinde ekonomik hedefler yer alır.
Ekonomik hedeflerin vazgeçilmez bir öğesi olan ürün ve pazar imajının
oluşturulması ile müşterilerin kendine yönelmesini sağlama stratejisi de ürün
geliştirme düşüncesinin diğer bir nedenidir [6]. Gerek ürün geliştirme ve tasarım
gerekse eşzamanlı mühendislik yaklaşımlarını temel olarak alacak uygulamaların
gerektirdiği koşulları bilmek, geleceğe yönelik doğru stratejileri oluşturmak
açısından son derece önemlidir.
Eşzamanlı mühendisliği alışıla gelmiş ürün geliştirmeden farklı kılan şey, eşzamanlı
mühendisliğin temel unsurlarının kombinasyonudur [6,7]. Bu temel unsurlar şu
şekilde sıralanabilir:
1. Çapraz fonksiyonel ekipler : Eşzamanlı mühendislikte temel olan ekip
çalışmasıdır. Değişik departmanlardan insanlar, müşterilerin ihtiyaçlarını ve
beklentilerini yansıtmak için bir ürünün fikir aşamasından kullanılıp
eskimesine kadar tüm yaşam çevrimi boyunca bir ekip olarak bir arada
çalışırlar. İdeal bir eşanlı mühendislik ekibi şirketin kültürüne ve
organizasyonuna bağlı olarak ürün ile ilgili olan tüm departmanlardan gelen
kişilerden oluşur. Danışman olan müşteriler ise ekibin çalışmalarına sınırsız
şekilde yardımcı olabilirler. Eşzamanlı mühendislik yaklaşımında çapraz
fonksiyonel ekiplerin oluşumu Şekil 2.4’te gösterilmektedir.
9
ġekil 2.4 : Çapraz fonksiyonel ekipler [6]
2. Eşzamanlı ürün geliştirme prosesi faaliyetleri : Eşzamanlı mühendislikte
yöntem adımları, alışılmış serilik yerine paralellik içinde yerine getirilir.
Böylece azalan ürün geliştirme operasyonları,ürünün pazara ulaşma zamanını
da kısaltır. Sonuç olarak da eşzamanlı mühendislik metodolojisi tüm ürün
geliştirme prosesinde oldukça önemli kısalmalara yol açar.
3. Bütünleşik proje yönetimi : Eşzamanlı mühendislikte proje yönetimi ürün
geliştirme prosesinde oluşan tüm faaliyetleri kapsayacak şekilde ekip
üyelerince birleştirilir. Böylece artan bilgi paylaşımı diğer faaliyetleri de
harekete geçirir. Ürün geliştirme prosesinin bilgi akışı için hedefler belirlenir
ve böylece eşzamanlı mühendislikte faaliyetlerde bilgi yönetimine daha fazla
önem verildiğinden, değişim yönetiminin önemi daha da belirginleşir.
4. Tedarikçilerin erken ve sürekli olarak çapraz fonksiyonel ekibe dahil
edilmesi: Temel ekipmanları ve komponentleri sağlayan tedarikçiler, üretim
mühendisleri kadar ürün geliştirme çalışmalarına dahil edilmelidir.
Tedarikçiler her türlü teknik bilgilerini ve birikimlerini paylaşmaya hazır
olmalı ve ihtiyaç duyulduğunda parça maliyetini oluşturan tüm parametreleri
ortaya koymaktan çekinmemelidir. Böylece eşzamanlı mühendislik, üreticiler
ile tedarikçiler arasındaki ilişkilere de yeni bir boyut kazandırır.
5. Müşterilere erken ve sürekli olarak odaklanma: Eşzamanlı mühendislik,
müşteri girdilerini temin etmek ve bunlara göre davranmak için bir fırsat
sağlayarak, ekibin müşteri ihtiyaçları üzerinde odaklanmasına yardımcı olur.
Çapraz Fonksiyonel
Ekipler
Satış ve
Pazarlama Ürün dizaynı
Uzman
tedarikçiler
Makina takım tedarikçisi
Finans Satın alma
Döküm
tedarikçileri
Üretim
10
6. Çoğalan bilginin paylaşımı ve kullanımı: Eşzamanlı mühendisliğin başarı ile
uygulanması için ürün geliştirme prosesinin tümünde, bütün elemanlar
arasında mükemmel iletişim gereklidir.
2.5 EĢzamanlı Mühendislik Kavramının OluĢturulması
Eşzamanlı mühendislik metodolojisini başlatmak kolay değildir. Bunun nedeni, bu
metodolojinin insanların düşünmekte ve uygulamakta olduğu inançların değişimini
içermesidir. Güç problemleri çözmek için eğitilmiş olan ve bağımsız kararlar
verebilen, oldukça zeki ve eğitimli teknik bir ekiple dahi bu tür bir uygulamayı
başlatmak bazen zor olabilir [8]. Ama en önemli şey kararlılıktır. Bu kararlılık üst
düzey yöneticiler tarafından sergilenmektedir. Eşzamanlı mühendislik faaliyetleri
başlatılmadan önce bir çok adım gereklidir ve bu adımlar şu şekilde sıralanabilir:
1. İlk adım eşzamanlı mühendislik kavramı, elemanları prosesi ve faydaları
için en üst seviyedeki kilit yöneticileri ve teknik karar vericileri ortaya
çıkarmaktır.
2. Kilit kara vericilerden oluşan bir ekip, eşzamanlı mühendislik uygulamasını
planlamak için bir araya gelmelidirler. Ekip pazarlama, mühendislik, üretim,
tedarik, finans ve kalite mühendisliğini temsil etmelidir.
3. Üretim ve proses geliştirmenin farklı aşamalarında ihtiyaç duyulacak
çalışma ekipleri organize edilmelidir.
4. Üst seviyedeki bir ekip, eşzamanlı mühendisliğin kullanılmasıyla
geliştirilecek önemli bir yeni ürünü teşhis etmek zorundadır.
5. Bir eşzamanlı mühendislik ekibi yalnızca yeni bir ürünü dizaynında teknik
becerilerini ortaya koymak için atanmış bir uzmanlar grubu değildir. Bu
gruba aynı zamanda,
Grup eğitimi
Yedi kalite kontrol aracı
Üretim ve montaj için dizayn
Deney dizaynı konularını kapsayan bir eğitim verilmelidir.
11
6. Bir dizayn planı ve hedef çizelgeleri geliştirilmelidir.
7. Kilit tedarikçiler belirlenmeli ve onlar, uygun zamanda ilgili ekiplerin üyesi
yapılmalıdır.
Eşzamanlı mühendisliğin işletmede uygulanmasının önemi anlaşıldığında, üst
yönetimin desteğini almak önemlidir. Çalışanlarında bu konudaki kurslara ve
konferanslara katılmalarını teşvik ederek bilgi ve tecrübeleri arttırılabilir ve bu
sayede organizasyon içinde benzer görüş ve amaçlara sahip kişilerin sayısı
arttırılabilir.
2.6 EĢzamanlı Mühendislik Ġle Ürün GeliĢtirme
Tasarım takımı ve uzmanları ürünün imal edilebilirlik, monte edilebilirlik ve test
edilebilirlik gibi konular üzerinde çalışmaktadırlar. Bu takım çalışmasıyla, ürünün
imalatı, montajı ve test edilmesi bakımından uygunluğu sağlanmaktadır [7].
Ürün geliştirmesinde bir aşama imalat sistemi yapısı ve düzenidir. Bu aşamada,
üretim planlamasına başlanılmaktadır. İmalat sistemi yapılandırılmakta, parçalar
düzenlenmekte ve hammadde siparişi verilmektedir. Sistem daha sonra tasarlandığı
gibi çalıştırılmakta ve parçalar üretim hattında imal edilmektedir. Bu aşama imalat-
fabrikasyon aşamasıdır. Ürün geliştirilmesindeki bir sonraki aşama müşteri
aşamasıdır. Ürünün müşteri tarafından satın alındığı aşamadır. Servis ve bakım
bölümü müşterinin üründen memnun olmadığı durumlarda devreye girmekte ve
gerekiyorsa müşterinin ürünü iade etmesini kabul ederek müşterinin sorununu
çözmektedir [9].
Bir sonraki aşama sürekli gelişme aşamasıdır. Yöntemi ve ürünü geliştiren
alternatiflerin ortaya atıldığı, servis ve bakım bölümünün kabullendiği sonuçların
meydana geldiği aşamadır. Son aşama çevre aşamasıdır. Burada ürün satılmasıyla ilk
ürün geliştirilmesi sonuçlanmıştır [7]. Eğer mümkünse, ürün geri döndürülmekte ve
tekrar kullanılmaktadır.
Eşzamanlı mühendisliğin amacına ulaşması için kullanılan birbirleriyle ilişkili beş
unsur aşağıda belirtilmiştir [8]. Bunlar;
1. Dikkatli analiz yapılmalı, imalat ve montaj yöntemleri çok iyi anlaşılmalıdır.
2. Ürünün imal edilebilmesi ve satılabilmesi için pazar şartlarına dayanan uygun
ürün tasarlanmalıdır.
12
3. Modern üretim sistemi tasarımları, ürün tasarımına göre düzenlenmeli.
4. Tasarım ve imalat alternatiflerinin ekonomik analizleri, tasarım alternatifleri
içersinde mantıklı seçenekler sunulmalı.
5. Ürün ve sistem tasarımları dayanıklı olmalı: Dayanıklılık, üretimde meydana
gelen hatalara karşı gösterdiği dirençtir.
Ürün tasarımı, sistem tasarımı ve satış değeri bir arada oluşturulduğu Şekil 2.5’ de
gösterilmektedir.
ġekil 2.5 : Eşzamanlı tasarımda ürün geliştirme aşamaları [7]
13
Eşzamanlı mühendislik, tüm ürün gelişiminden sorumlu olan eşzamanlı çalışan
takıma güvenmektedir. Böyle bir takım tasarım, mühendislik ve imalat uzmanlarını
bir araya getirmektedir. Ayrıntılı olmamasına rağmen Şekil 2.6’da gösterilen
eşzamanlı mühendislik modeli çok kısa sürelidir ve esas çalışma tasarım aşamasında
oluşmaktadır. Pazar analizi, pazar ihtiyaçlarını kapsayan yeni ürün fikrini
tanımlamakta ve satış fiyatı ve ürün maliyet hedefleri hakkında fikir vermektedir [1].
ġekil 2.6 : Eşzamanlı mühendislik tasarımı ile ürün geliştirme çevrimi [6]
14
2.7 EĢzamanlı Mühendisliği BaĢarılı ve BaĢarısız Kılan Faktörler
Eşzamanlı mühendislik metodolojisini başarılı kılan faktörler;
Çok fonksiyonlu ekipler oluşturmak: Bu, başarılı bir dizayna yönelik
engelleri yok etmek için bilinen en etkili yoldur. Uyum içinde çalışan
ekiplerde her bir üye özgüvene sahiptir, tüm yeteneklerini ortaya koyar;
aralarında karşılıklı güven ve ilgiye dayalı bir atmosfer oluşturulmuştur. Elde
edilen tüm sonuçlar hakkında geri besleme yapılarak projenin nasıl gittiği
hakkında her bir üye bilgilendirilir ve yönetimin desteğine güven sonsuzdur
[6]. Bu karakteristikler, bir mühendisin geliştirme projesine duygusal ve
düşünsel olarak tam olarak bağlanmasını, pozitif atmosferde karar vermesini
sağlayacaktır.
Etkilenen tüm fonksiyonel departmanlarla, ekibin yaptığı çalışmalar ve elde
ettiği sonuçlar hakkında iletişim kurmak,
Elektronik haberleşme araçlarıyla iletişimi desteklemek,
Uygun bir veri tabanı ve dizayn otomasyonu oluşturmak,
Tedarikçilerin bilgisini ve uzmanlığını dahil etmek ve kullanmak,
Gizli problemlerin ve sınırlandırmaların açığa çıkmasını teşvik etmek,
Eşzamanlı mühendislik araçlarını ve kapasitelerini geliştirmekte
gecikmemektir. Çünkü, modern araçlar için sermaye sınırlanmıştır [8].
Eşzamanlı mühendislik metodolojisini başarısız kılan faktörler;
Ekibin moralini düşük tutmak ve azaltmak,
Ekibin birleşmesine izin vermemek,
Spesifikasyonları ve üretim çizgisini sürekli olarak gözden geçirmek. Yani bu
durumda, değişiklik yapıldığı zaman ekibin yönetimine olan güvenini yok
edecektir [6].
Üretim çizgisini ve spesifikasyonları çalışmaya başladıktan sonra
değiştirmek,
Araçlar ve işgücü ile ilgili olarak verilen vaatleri yerine getirmemek,
Ekibin lider seçimini önemsememek,
15
Ekibin tümünden ziyade sadece liderini veya birkaç başarılı elemanını
ödüllendirmek,
Ekibin özerkliğini, sembollerini ve övünç kaynaklarını reddetmek,
Ekibe veya onun birkaç üyesine yetki vermede başarısızlığa uğramak,
Eşzamanlı mühendisliğin başarısını ve potansiyel etkinliğini engelleyen özelliklerden
birisi de, bu yaklaşımın yarı istekli bir şekilde şirkette uygulanmaya çalışılmasıdır
[8].
2.8 EĢzamanlı Mühendislikte Takım ÇalıĢması
Grup çalışmasının anlamı, iyi bir iş ortaya koymak, zorlukları belirlemek ve ortadan
kaldırmak için titizlikle bir işi takip etmektir. Bu yöntem çoğul bir yöntemdir.
Çalışanlar grup oluşturmak için bir araya geldiklerinde, her kişi kapasitesini,
motivasyonunu ve bilgisini ortaya koymaktadır. Proje takım çalışması, yeni ürün
gelişimini gerçekleştiren en başarılı organizasyon yapısı olarak ispatlamıştır.
Eşzamanlı mühendisliğin başarılı olmasında ki en önemli faktörlerden biri
mühendislik takımının gelişimi ve tasarım esnasında kazandığı bilgilerdir [10].
Eşzamanlı mühendislik,
Ürün gelişim zamanını azaltmaktadır,
Ürün maliyetini düşürmektedir,
Ürün kalitesini arttırmaktadır,
Takım çalışması ruhuna dayanmaktadır.
Takımların kullanımı; eşzamanlı mühendislik için çok önemlidir. Eşzamanlı
mühendislikte başarılı olunmasının en önemli etkeni ürünün gelişimini sağlayan
uzmanları içeren takımın varlığıdır. Takımlar iyi iletişim yeteneklerine sahip, grup
içerisinde karar vermede eğitimli, tasarım safhalarında sürekli iletişim içinde olan
uzmanlardan oluşturulmalıdır. Takım karar vermede yetkilendirilmelidir. İyi bir
takım;
1) Ürünün gelişimi ve üretimi için gerekli tüm bölümlerden uzmanları
içermelidir. Takım kararlarını etkileyebilecek tüm bölümlerden uzmanlar
takım içine alınmalıdır.
16
2) Takım üyeleri uzlaşma konusunda yeten ekli olmalı ve oy birliğiyle verilen
kararları kabul edebilmelidir.
3) Takım üyeleri geniş görüşlü olmalı ve şirketin başarısına kendini adamalıdır.
4) Takım üyeleri, takımı oluşturan diğer bölümlerdeki teknik meseleleri
anlamak için yeterli bilgi birikime sahip olmalıdır.
5) Takım üyeleri takımı detaylı olarak tanımalıdır.
6) Üyeler grup karar alma yöntemi üzerinde eğitim almalıdır.
7) Üyeler tüm yeteklerini ortaya koyarak kendi bölümlerini tam olarak temsi l
etmelidir.
2.9 EĢzamanlı Mühendislikte Tasarım ve Kalite Yöntemleri
Eşzamanlı mühendislikte tasarım yöntemlerinin ortak amacı, tasarım kalitesinin
ölçülmesi veya ölçülen kalitede tasarımı gerçekleştirmektir. Kalite; parça sayısı,
montaj kolaylığı, toleransın büyüklüğü ve fonksiyonellik gibi değerlerle ifade
edilmektedir. Kalite teknikleri olarak tanımlanan ve müşteri memnuniyetini,
dolayısıyla da işletme başarısını garanti altına almaya yönelik olarak kullanılan tüm
teknikler önleyici niteliğe sahiptirler ve hata veya başarısızlık söz konusu olmadan
doğru sonuçlara ulaşmaya büyük katkı sağlarlar. “Kalite ürünle birlikte
tasarlanmalıdır ve sürekli geliştirilmelidir” anlayışıyla yola çıkıldığında, ürün ve
kalite geliştirme çalışmaları sadece ürünle ilgili teknik çizimler ile sınırlı
görülmemelidir [11]. Ürün fikri oluşumundan başlayıp, ürün müşteriye ulaşıncaya
kadar geçen tüm evreler sistematik ve planlı bir yaklaşımla, bütünleşik olarak ele
alınmalı ve kalite tekniklerinden yaralanılarak olası sorunları en alt düzeye çekmeye
çalışılmalıdır.
Mevcut olan tasarım ve kalite yöntemleri aşağıdaki gibidir:
1. Aksiyomlarla tasarım
2. Üretime uygun tasarım (ÜUT)
3. Bilimsel tasarım
4. Montaja uygun tasarım
5. Dayanıklı tasarım için Taguchi metodu
17
6. Çevreye uygun tasarım (ÇUT)
7. İmalat yöntemi tasarım kuralları
8. Bilgisayar destekli tasarım
9. Güvenilirliğe uygun tasarım (GUT)
10. Grup teknolojisi
11. Kaliteye uygun tasarım (KUT)
12. Olası hata türleri ve etkileri analizi (OHTEA)
13. Kalite fonsiyon yayılımı (KFY)
14. Hata ağacı analizi
2.9.1 Aksiyomlarla tasarım
Ürünün imalatı, fonksiyonu, pazarlanması ve bakımının bir arada bir bütün olarak
göz önünde bulundurulması sonucu en uygun tasarım elde edilebilir. Sadece en
uygun imalatın seçilmesi ile ürünün uygunluğu sağlanmış olunmaz. Uygulamaların
düzeltilmesi için işlemin kabul edilen kurallarına uyulmalıdır. Bu kurallara
“Aksiyom” denilmektedir. Bu aksiyomlar doğru kararları oluşturan önerileri ve
kuralları içermektedir.
Aksiyomlar tasarım sürecinde iki aşamalı bir yöntemden geçmektedir. Birinci aşama,
tutarlı ve gerekli fonksiyonları tanımlamak ve bu gereksinimleri en önemli olandan
en önemsize doğru sıralamayı düzenlemekten oluşmaktadır. İkinci aşama, her
tasarım kararı için aksiyomları kullanarak tasarımı ilerletmektir [9]. Bu ilerleme
sırasında tasarım aksiyomlara ters düşmemelidir.
Aksiyomlarla tasarımın belli başlı önemli noktaları;
Fonksiyonel gereksinimlerin ve sınırlamaların sayısı en aza indirilmeli,
Fonksiyonel gereksinimlerin önemlilik sırasına göre sıralanması,
Bilgilendirme içeriği en aza indirilmeli,
Fonksiyonel gereksinimler birbirine bağlı ise son tasarımın parçaları
birbirinden ayrılmalı,
Birbirini etkilemeyen fonksiyonel tasarımlar birleştirilmeli,
18
Birçok uygun çözüm bulunabilmelidir.
Aksiyomların sonuçları:
Parça sayısı verimliliğin bir ölçüsü değildir.
Maliyet, yüzey alanı ile orantılı değildir.
Parça yüzeylerinin karmaşıklığı ve sayısı azaltılmalıdır.
Parçaların istenildiği gibi ayrılabilmesi için hatalardan kaçınılmalıdır.
Standartlaştırılmış veya ikame parçaların kullanılmasına özen gösterilmelidir.
Aksiyomlar açık, anlaşılır ve kullanımı kolay olmadığından aksiyomla tasarım
zordur. Aksiyomlar gerçekten soyut ve yoruma açıktırlar. Bu nedenle kararlarda
tecrübe önem kazanmaktadır. Buna ek olarak yol gösterici aksiyomlar tasarım
tasarım koordinatörlerine verimli montaj ve üretimin diğer yönleri üzerinde verimli
işlemlerin uygulanmasında rehber olurlar. Aksiyomların arkasından, tasarım
koordinatörü montaj için az sayıda çok fonksiyonlu parçalar üretmek yerine çok
sayıda basit parçalar üretmeye teşvik edilir. Bu, montajdaki her parçanın üretim
maliyetini sabit tutmasına rağmen genellikle montaj maliyetlerin arttırır.
2.9.2 Üretime uygun tasarım
Birçok imalat problemi ve uygunsuzluklari tasarim prosesi ile ilgilidir. Tasarim
sirasinda yapilan değisiklikler imalat maliyetlerinin azalmasiyla sonuçlanır ve alınan
bu önlemler de uygun üretimler sağlanır. Maliyet, güvenilirlik, çevre kirliliği ve
yasal gereklilikler gibi sınırlamalarla birlikte üretimi yapılan ürün efektif ve
ekonomik olarak en etkin şekilde elde edilebilir biçimde imalatı için tasarımı
yapılmalıdır [5]. ÜUT çerçevesinde geliştirilen ürünün nasıl üretileceği anlayışı ön
plana çıkmaktadır. Bu aşamada düzenleyici faaliyetlerin maliyeti ve tamamlama
süresi tasarım aşamasındaki revizyonlardan daha fazla olacaktır. Buda gecikme ve ek
maliyet getirir. Ayrıca üretim aşamasında düşünülmeden malzeme seçimi yapılırsa,
hangi tezgah yada imalat proseslerinin kullanılacağı belirlenmezse bu durum
sonucunda ortaya çıkan problemler ek maliyet getirdiği gibi üretim aksamasına da
sebep olmaktadır. Tasarım aşamasında müdahale edilen üretim problemleri sayesinde
üretim maliyetleri azaltılır ve üretim miktarı arttırılır. Üretime uygun tasarımda da
çeşitli ilkeler mevcuttur.
19
Bunlar;
a)Parça sayisini en aza indirmek
b)Modüler tasarim
c)Parça degisikliklerini en aza indirmek
d)Çok islevli parçalar kullanmak
e)Çok yerde kullanilabilecek parçalar(standartlasma)
f)Üretimi kolay parçaIar
g)Montaj yönlerini en aza indirgemek
h)Kolay taşıma, kolay tutma
i)Ayara gerek birakmamak veya basitlestirmek
j)Parça üzerindeki işlemeyi azaltmalı
k)Montaj metotları değerlendirilmeli
l)Düzeltmeler ortadan kaldırılmalı
m)Esnek elemanlardan kaçınılmalı
n)Parçaların bilinen kabiliyetleri kullanılmalı
o)Sadece gerekli olduğunda yeni teknoloji kullanılmalıdır.
Bütün bu maddeler ürün gelistirme için tasamın prosesini eşzamanlı mühendislik ön
koşullari çerçevesinde değerlendirme imkanı verir. Aynı zamanda minimum montaj
maliyetlerini de göz önünde bulundurarak optimum kalite ve güvenilirlik sağlar.
Ayrıca bu hedefler yüksek kalite, düşük maliyet ve imal edilebilir tasarım sonucunu
doğuracaktır. Tabii ki, ara sıra ödünler verilmektedir. Eğer bu hedeflerle pazarlama
ve gerekli performans sağlanamıyorsa, sıradaki en iyi alternatif seçilmelidir [12].
2.9.3 Bilimsel tasarım
Bilimsel tasarıma göre tasarım örneklerle geliştirilmelidir. Kabul edilen tasarımları
içeren bir katalog tasarım koordinatörüne verilerek yaratıcılığı simule edilebilir.
Örnek olarak bir tasarım gerçekleştirilmesi düşünüldüğünde ilk önce ihtiyaçlar
belirlenmektedir. Belirlenen fonksiyonlar tasarım koordinatörü elinde bulunan
kataloglardan seçilerek ihtiyaçlara göre kullanılmaktadır. Kataloglar şekle, enerjiye
20
veya mekanik tiplere göre sınıflandırılmıştır. Ürünler sadece fonksiyonlar için
tasarlanmaktadırlar [4]. Üretilebilirliği düşünülmemektedir. Bu nedenle bu teknik eş
zamanlı mühendisliğe pek uygun değildir.
2.9.4 Montaja uygun tasarım
Toplam üretim yönteminin alt grubu, parçaların montajıdır. Üretime uygun tasarımda
başarılı olmanın anahtarı montaja uygun tasarımın gerçekleştirilmiş olunmasıdır.
Montaj işlemlerinde harcanan miktar, imalat maliyetinin yaklaşık %50’si kadardır.
MUT iki kısmından ilki grup teknoloji metodu ile sınıflandırılan genel parça
şekillerinin ve tiplerinin katalogudur. Montaj süreleri için tahminler verilmektedir.
Tasarım koordinatörü bu kataloga başvurarak tüm parçaların montaj sürelerini tespit
edebilir. Montaj süreleri genellikle montaj maliyetleri ile doğru orantılıdır. Montaja
uygun tasarımın ikinci kısmı ise kurallar, tavsiyeler veya iki montaja uygun tasarım
uygulamalarını içeren hatırlatma ve soruları kapsamaktadır.
Amaçları;
Az parçalı tasarım yapılmalı
Ayrı bağlama elemanlarından kaçınılmalı
Montaj yönleri azaltılmalı
Parçaların birbirine uyması arttırılmalı, montajı kolaylaştıracak tasarım
yapılmalı
Parça üzerindeki işlemeler azaltılmalıdır [13].
Eğer bu kriterlere uyulursa, ürün tasarımının montaj maliyetinde bazı azalmalar
sağlanabileceği kabul edilmektedir. İlk paket, ürünün otomatik montaj yapılıp
yapılamayacağını tespitinde tasarım koordinatörüne yardımcı olmaktadır. Montajda
gerekli bazı parçaların parametrelerine örnek olarak; parça sayısı, vardiya başına
yıllık üretim, bazı harcamalar, farklı ürün tiplerini oluşturmak için kullanılan toplam
parça sayısı, bir montaj operatörünün yıllık maliyeti verilebilir. Diğer parametreler,
robotlar gibi çeşitli montaj araçlarının yıllık maliyetleri ve montaj süreleridir.
Sonuçlar elle ve otomatik olarak yapılan montajın tahmini maliyeti-üretim hacmi
diyagramı ile oluşturulur ve maliyet listeleri ile gösterilir. Hangi montaj metodunun
uygun olacağı hemen belirlenmektedir. Kullanıcı montajı en uygun hale getirmek
için bu yöntemi uygulamaktadır. Parça kodları; geometri, fonksiyon ve ilk görülen
21
problemler ile ilgili soruların cevaplarına bağlı olarak verilmektedir. Bu kodlar,
tasarım koordinatörüne montaj maliyetleri ve montajdaki engellerin yerleri hakkında
bir fikir vermektedir. Son olarak, tasarım koordinatörünün teorik minimum parça
sayısının belirlemesi için sorular sorulmaktadır. Yazılım, parça sayısının azaltılması
gerekliliğini ve montajda parçanın çok fonksiyonlu olması için birleştirilmesi
gerektiğini kullanıcıya belirtecektir [13]. Bu son bölüm parça geometrileri ve
bunların parça kolaylığı sağlayıp sağlayamayacağı ile ilgilidir.
Montaj uygun tasarımın örnek kısmı montaj aşamalarının sıraya konulmasıdır.
Verilen montaj edilebilecek bir grup parça için problem en uygun sıranın
belirlenmesidir. Burada optimum kelimesi minimum maliyet demektir ve minimum
maliyet en az sayıda montaj aşaması, en az sayıda parçanın yeniden yerleştirilmesi ve
en basit, güvenilir sıranın takip edilmesi anlamına gelir. Montaj sırasını oluşturmada
ek bir yöntemde bütün sökme sırasının belirlenmesi ve sonra bunların tersine
çevrilmesidir. Bu teknik bazen sınırlı doğasından dolayı montaj işlemi
kavramsallaştırılmaktan daha kolay ve pratiktir. İnsanlar sökmeyi montajdan daha
kolay hayal edebilir. Diğer bir yöntem de montajdaki her parçanın maliyetini
düşürmektir. Maliyetleri azaltmak ve imalatı optimize etmek için prosedürler
oluşturulsa bile bazen bu prosedürler tekrar değerlendirilmelidir. Her bağımsız
durumun katı kurallara bağlı kalmak yerine ayrıntılı bir şekilde incelenmesi
gerekmektedir.
2.9.5 Dayanıklı tasarım için taguchi metodu
Üretim ve montaja uygun tasarımın yanında ürünün yüksek kalitede üretilmesi
gerekliliğini vurgulamalıyız. Parçaların ne şartla olursa olsun, gerekli fonksiyonları
yerine getirebileceğini garanti etmeliyiz. Bu düşünceye dayanıklı tasarım denilmekte
ve ürünlerin ve yöntemlerin optimizasyonu için Taguchi metodu uygulanmaktadır.
Amaç; parça fonksiyonu ve üretilebilirliği yansıtan uygun toleransları belirlemektir.
Çoğunlukla toleranslar yöntemin kabul edilebileceği bir alan içerisinde
bulundurulmalıdır [1].
Taguchi metodunda, tasarımın önemli parametrelerini seçmek ve iyi olan parça
toleranslarını belirlemek için deneylerden elde edilen istatistiksel sonuçlar
kullanılmaktadır. Parametreler istenilen kaliteyi vermiyorsa, Taguchi metoduna ilave
22
bileşenler olarak sistem tasarımı, ürün kavramının gelişimi, tolerans tasarımı ve
özelliklerin ve toleransların değiştirilmesi kullanılmalıdır.
Taguchi metodunun esası parametre tasarımıdır. Ürünün fonksiyonel özellikleri gibi
ürün parametrelerinin tespiti, ürünün uygun olmasını sağlamaktadır. Bu durumda
hata, tüm kontrol edilemeyen tasarım faktörlerini içermektedir. Genellikle hata,
istenilen toleranslarla karşılaştırılan bir değişkendir. Ürün kalitesi, ürünün
üretilmesinden sonraki zaman içinde ürünün topluma verdiği en az kayıpla belirlenir.
Dr. Genichi Taguchi’nin bu ifadesi, ürünlerin iyi kaliteye sahip olabilmesi için
topluma vermiş olduğu kayıpların en aza indirgenmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Bunun için hataya maruz bırakıldığında dahi ürün, fonksiyonları yerine
getirebilmelidir. Bu kayıp fonksiyonu Taguchi tarafından bir parabolle ifade etmiştir.
Parabolün minimumu hedef performanstır. Kalite karakteristiklerine bağlı olarak
idealden sapma gösterir.
Parametre tasarımının amacı, ürünü tasarım parametrelerindeki sapmalar altında
fonksiyonel olarak kabul edilebilir yaparak bu kayıpları en aza indirmektir. Bu
yüzden ürün performansı üzerinde en büyük etkiye sahip parametreler tespit edilmeli
ve ürünü parametrelerdeki değişkenlerden etkilenmeyecek şekilde tasarım
yapılmalıdır [14]. Her deneyde kullanılan faktörlerin değerlerini tespit etmek için iki
deneysel düzen kullanılmaktadır. İki düzen birleştirilerek ortagonal düzen denilen
plan oluşturulur. Bu düzende her faktörün etkisini başlı başına tespit edilmektedir.
Bu tasarım analizindeki son basamak sonuçların ispatlanmasıdır. Değerlerin ispatı
yapılmamaktadır. Bu yüzden kontrol edilebilen faktörlerin değerlerinin kullanılması
tercih edilir. Sonuçta, Taguchi metodu ile parametre tasarımı hata faktörlerini en az
duyarlılıkta dayanıklı ürün üretilmesine yardım eder. Ürünün kalitesi artar ve daha
tutarlı kalitede ürünler üretilir.
2.9.6 Çevreye uygun tasarım
Genel anlamda çevreye uygun tasarım yeni ürün ve proses geliştirme süreçleri
boyunca tasarımın çevre sağlığını ve güvenliğini dikkate alan sistematik bir düşünce
yapısıdır. ÇUT’ un faaliyet alanı çevresel risk yönetimi, ürün güvenliği meslek
sağlığı ve güvenliği, kirlenmenin önlemesi, ekolojik dengenin korunması, doğal
kaynakların korunması doğaya ve çevreye zarar verecek kazaların önlemesi, atık
yönetimi gibi birçok disiplini bünyesinde barındırır. ÇUT’ un üç temel hedefi,
23
Yenilenemeyen kaynakların kullanımının azaltılması,
Yenilenebilir kaynakların kullanımının ve verimliliğinin arttrılması,
Çevreye toksit salınımının azaltılması,
olarak açıklanabilir.
ÇUT tekniği birçok tasarım ve çevresel etki değeri, veri ile veri yönetimi, tasarım
optimizasyonu gibi veri tabanlı aktivitelerin koordineli olarak çalışmasını gerektirir.
Çevresel etki değeri, herhangi bir çevresel kriterin performans seviyesinin algoritmik
açıklaması olarak tanımlanabilir [13]. Çevresel kriter denilen kavram ise bir ürünün
çevresel niteliğidir. Bu çevresel kriterin tümü, ürün geliştirilirken karar verme
mercilerinin yardımıyla sayısal hale getirilip somutlaştırılabilir.
2.9.7 Ġmalat yöntemi tasarım kuralları
İmalatçıların esas amacı, tasarım kağıt üzerinde değişmeyecek hale gelmeden önce
imlat yöntemleri ile ilgili sınırlamaların tasarım koordinatörleri tarafından fark
edilmesini sağlamaktır. İmalat yöntemi tasarım kuralları, belirli endüstrilere özgü
imalat yöntemlerinin kurallarıdır veya önerileridir. Örnek olarak otomotiv endüstrisi
araba şasisini üretirken saç şekillendirmede bu tasarım kurallarını kullanmaktadır.
Minimum eğrilik yarıçapı, kalıptaki maksimum bükme açısı, şekillendirme ve yüzey
işleme arasındaki ilişki kurallarla belirlenmelidir [12]. Tasarım koordinatörü, çok geç
olmadan veya değişikliklerin yapılması çok pahalı olduğundan tasarım yöntemi
esnasında bu kuralları göz önünde bulundurmalıdır.
2.9.8 Bilgisayar destekli tasarım
Tasarım kuralları, montaja uygun tasarım, Taguchi ve diğer teknikler tasarım
koordinatörü için bilgisayar üzerinde simule edilebilir. Bunlar genellikle imalatın bir
aşamasında bile tasarımın koordinatörünün gereksinimi olan tavsiyeleri içeren özel
imalat yöntemleridir [6]. Böyle bir sistem belirlenmekte ve geliştirilmektedir.bu
program, geometriyi tanımlamak için girdi taslaklarına izin veren, malzeme tipi
hakkındaki sorulara kullanıcının cevap vermesini sağlayan parçanın spesifik
özellikleri hakkında bilgi veren bir programdır. Ürünün fonksiyonelliği,
üretilebilirliği ve tasarımın ihtiyaçları arasında hesaplamalar yapılıp bilgisayar
ortamında detaylandırılmaktadır.
24
2.9.9 Güvenilirliğe uygun tasarım
Güvenilirlik kavramı, ürünün belirli sürelerde, belirli koşullar altında kendisi için
belirlenmiş foksiyonu hatasız olrak gerçekleştirilmesi olasılığı olarak tanımlanır.
Güvenilirlik kavramı dört temel faktörü kapsar. Bunlar,
Olasılık
Özelleştirilmiş bir fonksiyon
Tahsis edilen çevre
Süre
olarak sıralanabilir.
Tasarım aşamasındakisistem güvenilirliği düşüncesi, güvenilirliğin tahsis edilmesiyle
sağlanır. Güvenilirliğin tahsisi denilen kavram ise ya bir alt sistemin içindeki ürünün
hedef olarak alınan güvenilirlik kıstaslarının sağlanması ya da her bir alt sistemdeki
parça düzeyindeki alt hedef güvenilirlik kıstasının sağlanması olarak açıklanabilecek
bir prosedürdür. Güvenilirliğin sağlanmasındaki amaç, ürün yapısındaki her seviyede
hedef güvenilirlik kavramını kurmaktır.
Mekanik sistemlerin güvenilirği açısından bakıldığında, meydana gelen hatalar
ürünün yaşlanmasından, malzemelerin aşınmasından, ya da aşırı gerilmelerden
dolayı olur. Ayrıca yaşlanma ve aşınma denilen kavramlar iç gerilmeler açısından
ürünün dayanımını azaltan faktörlerdir [14]. Bu nedenle mekanik sistemlerin
güvenilirlik analizleri, gerilme ve dayanım analizleri üzerine kurulmuştur. GUT’un
ana hatları;
Basitlik,
Tercihli tasarımların ve uygun parçaların kullanılması,
Gerilme ve dayanım analizlerinin yapılması,
Yerel çevrenin kontrolü,
Kritik hata türlerinin tanımlanması ve bunların önlenmesi,
Olası hataların araştırılıp bulunması,
Önleyici bakıma önem verilmesi,
Tolerans değerlendirilmelerinin yapılması
25
olarak sıralanabilir.
2.9.10 Grup teknolojisi
Grup teknolojisinde parçanın özellikleri çok kapsamlı kodlarla bir sisteme
bağlanmaktadır. Bu kodlar, tasarımın tekrar kolay ele alınması için parçaların
sınıflandırılmasında kullanılmaktadır. Grup teknolojisi, ürün kalitesinde ve tasarımın
veriminde yeterli gelişmeyi sağlamak için kullanılmaktadır. Bu tasarım yöntemi
esnasında mühendis, şirket tarafından üretilen tüm parçaları inceleyerek parçanın
özelliklerinin önceden belirlenip belirlenmediğini kontrol etmektedir. Eğer mevcutsa,
yeni tasarıma gerek görülmemektedir [10]. Elde mevcut eski tasarımda değişiklikler
yapılarak yeni tasarım elde edilmektedir.
Sonuçlandırılan kod insan tarafından hesaplananla aynı olmayabilir ama yazılım
tutarlı olduğundan bir avantajdır. Verilen parça için hep aynı kod bulunmaktadır.
İnsan için bu her zaman doğru olmamaktadır. Kodun tutarsızlığı grup teknolojisi için
tek problemdir.
2.9.11 Kaliteye uygun tasarım
Araştırma ve istatistiksel kalite kontrol hiçbir şekilde zayıf bir tasarımın eksikiklerini
tamamen ortadan kaldırmaz, kalite ancak tasarlanan bir ürünün unsuru olabilir.
KUT’un hedefleri;
Müşteri ihtiyaçlarını karşılaya ürün tasarlamak,
Ürünün üretimindeki ve kullanıldığı çevrelerdeki potansiyel çeşitliliğin
etkilerini en aza indiren dayanıklı ürünler tasarlamak,
Ürünün güvenilirliği, performansını ve müşterinin beklentilerini aşacak
şekilde teknolojisini sürekli olarak arttırmak
olarak sıralanabilir [14].
KUT’un yaygınlaşmasını sağlayan iki ana teknik önceki bölümlerde de bahsedilen
Taguchi tekniğidir. Taguchi yöntemi ürün ve proses gelişiminde, temel
fonksiyonların hesaplanmasında bilimsel ve mühendislik prensiplerinin
kullanılmasını içeren sistem tasarımı adımı, sistem parametrelerinin belirlenebilmesi
için parametre tasarımı adımı, parametreler için en iyi toleransların tanımlanmasını
ve kullanılmasını içeren tolerans tasarımı adımı olmak üzere üç konuyu dikkate alır.
26
2.9.12 Olası hata türleri ve etkileri analizi
Hata istenmeyen bir özellik, kusur olarak bilindiğinden üründe, sistemde, proses
veya serviste ortaya çıkabilecek bir hatanın meliyeti hem iç üretim maliyetlerine hem
de müşteri memnuniyetsizliği, müşterinin tatminsizliği olarak satış performansına,
dolayısı ile şirketin mali performansına ve tablolarına yansır. Olası hata türü etkisi
analizi bir sistemde, tasarımda, proseste veya serviste oluşan hataları, problemleri
müşteriye ulaşamadan önce tanımakta ve elemine etmekte kullanılan bir kalite
tekniğidir.
Genel olarak ifade edilecek olursa bir OHTEA çalışması;
Sistem bileşenlerine ait hata türlerinin her birinin, sistemin fonksiyonları
üzerine etkisini tayin eder,
Sistemin güvenilirlik, elverişlilik, emniyet karakteristikleri üzerine hata
türlerinin belirgin etkilerini tanımlar,
diyebiliriz [14]. Ayrıca uygulamada hedeflenen sonuçlar, hata türlerinin ortaya
çıkmasının önlenmesi, nedenlerinin ortadan kaldırılması ve bunlara yönelik
faaliyetlerin belirlenmesi olduğu için bu tekniklerin uygulanması sonucunda ürünün
kalite düzeyinin yükselmesi sağlanmış olacak ve sistemin güvenilirlik değerleri
arttırılmış olacaktır.
Şekil 2.7’de OHTEA yönteminin akış şeması gösterilmiş olup, amaçları ise;
Sistemin üzerinde olumsuz etki yapan hataları tanımlamak,
Sistemin emniyet ve güvenilirliğini belirlemek,
Hataların teşhis edilmesine imkan sağlamak ,
Sistem güvenliği ve emniyetini geliştirmek,
Sistem tamir,bakım gibi olanaklarının arttırılmasını sağlamak,
Tasarımın doğrulanması ve gözden geçirilmesi yoluyla en az hatalı tasarım
gerçekleştirilmesine imkan sağlamak
şeklinde özetlenebilir.
OHTEA yöntemi sıklıkla iki tipte uygulanır. Bunlar Proses OHTEA ve Tasarım
OHTEA’dır. Proses OHTEA, proses boyunca hataya nden olabilecek olası durumları
değerlendirir.
27
Ana hedefi, potansiyel üretimsel hataların etkilerini, ölçülebilen kontrol edilebilen
izlenebilen önemli karakteristiklerini tanımlayarak en aza indirmek mümkünse
ortadan kaldırmaktır. Tasarım OHTEA, ürün tasarımı sırasında ele alınan konularda
muhtemel hata türleri, neden ve etkileri analiz eder. Bu yöndemde çalışmaları
tasarım geliştirme aşamasında test ve denemelerden önce yapılması gerekir.
2.9.13 Kalite fonksiyon yayılımı
Bu teknik ürün ve kalite geliştirme çalışmalarında müsteri ile işletme arasında iyi bir
iletişim aracı olarak kullanılmasında büyük fayda olan bir kalite tekniğidir. KFY
tekniği, tasarımın yapılan veya kalitesi geliştirilmek istenen ürünle ilgili olarak
müşterinin sesine kulak verilmesine ve onun isteklerinin görüntülenmesine olanak
sağlar. Şekil 2.8’ de olduğu gibi müşteri taleplerinizi analiz eden, geliştiren, tasarım,
üretim, servis, ve ilgili diğer tüm işletme faaliyetlerini müşteri odaklı anlayış
çerçevesinde bütünleştirmeyi hedefleyen sistematik bir anlam taşır [11]. KFY
tekniğinin temel amacı; müşteriye gereksinim duyacağı, beklentilerini ve isteklerini
karşılayan ürünleri zamanında sunmak ve böylelikle ekonomik açıdan işletmeye daha
büyük pazar payı, dolayısı ile de daha fazla kar sağlamaktır.
28
ġekil 2.7 : Olası hata türü ve etkisi analizi akış şeması
Analiz edilcek sistemi tanımlayın.
Sistemi herbiri bir parçayı veya donanımı içerecek şekilde bileşenlerine ayırın.
Her bileşenle ilgili tüm referans verilerini ve tasarım ayrıntılarını toplayın.
Analiz için bir bileşen seçin.
Hata şeklinin olasılığını tahmin edin.
Analiz edilecek sistemi tanımlayın.
Donanım parçasının veya bileşenlerinin hata şeklini tanımlayın.
Hatanın bileşen donanımının yukarı veya aşağı akışı ve tüm sistem üzerindeki etkisini
belirleyin.
Riski azaltmaya yönelik tavsiyeleri sıralayın.
Dikkate değer
başka bir hata
var mı?
Hayır
Değerlendirilecek
başka bileşen var
mı?
Hayır
Çalışma tamamlandı.
Kritik bir
etki var mı?
Olasılık
düşük mü?
Evet
Evet
Evet
29
KFY tekniğinin uygulanması;
Müşteri isteklerinin belirlenmesi
Müşteri isteklerinin derecelendirilmesi
Servis ağırlık noktalarının belirlenmesi
Ürünün nasıl şekillendirileceğinin belirlenmesi
Ölçülebilir hedef değerlerin saptanması
Hedeflerin tanımlanması
Teknik gerçekleşebilirliğin zorluğunun araştırlması
ġekil 2.8 : KFY analiz modeli
30
İlişkilerin belirlenmesi
Teknik anlamların tanımlanması
Müşteri aracılığı ile ürünün değerlendirilmesi
Müşteri değerlendirilmesinin analizi
Teknik açıdan rekabet değerlendirilmesi
Uyumun sağlanması
Pazarlama açısından ağırlık noktalarının belirlenmesi
Kritik karakteristiklerin ortaya konması
şeklinde sıralıyabiliriz.
KFY tekniğinin faydaları ise;
Yeni ürün geliştirme zamanının kısaltılması
Tasarım değişikliklerinin daha erken aşamada ve daha az miktarda olması
Belirsiz tasarım sorunlarının azaltılmasının sağlanması
Müşteri ihtiyaçları odaklı tasarım yapılmasının sağlanması
Bilgi trasferi ve dolayısıyla takım çalışmasını teşvik etmesi
şeklinde sıralıyabiliriz [14].
2.9.14 Hata ağacı analizi
Hata ağacı analizi, sistemde tehlike olarak kendini gösteren olası tüm problem veya
hataların tanımlanmasında ve analizinde kullanılan sistematik bir yolu temsil eder.
HAA her düzeyde tehlike oluşturan hataların analizini yapar ve bir mantık diyagramı
aracılığı ile en büyük olayı yaratan hataların ve problemlerin olası tüm
kombinasyonunu gösterir.
Ürün geliştirme sürecinin yanı sıra ürün kalitesine etki eden en önemli faktörlerden
biri hatalardır. HAA temelde, Olası Hata Türü ve Etkisi Analiziyle aynı amaçları
paylaşıyormuş gibi görünse de, uygulamada izlenen yol ve temel alınan strateji
açısından oldukça farklıdır. HAA’da probleme neden olan tüm nedenler sıralanırken
bu nedenlerin herhangi birinin veya hepsinin oluşması durumu ele alınarak hatanın
kaçınılmazlığı konusunda düşünce sahibi olunur. Hata ağacı analizi sistem
31
güvenilirliğinin ve emniyeti tamamlamak için kullanılan bir tekniktir [1]. HAA
sistemde tehlike olarak kendini gösteren olası tüm problem veya hataların
tanımlanmasının sistematik bir yoludur. Bu yöntem problemlerin çözümüne yönelik
olarak düzeltici nitelikte kullanıldığı gibi, verimli ürün geliştirmeye yönelik
çalışmaların planlanmasında belirleyici niteliği ile de kullanılabilir.
HAA uygulamasının adımları;
Sistemin tanımlanması
Hata ağacının oluşturulması
Hata ağacının kantitatif değerlendirilmesi
Düzeltici ve önleyici çalışmalar için önerilerin belirlenmesi
HAA analizinin temeli olan kök neden analizi : Kök nedeni, en temel nedene kadar
inilerek oluşması istenmeyen bir problemin veya hatanın önlenmesine yönelik
olarak gerçekleştirilen analizdir ve bu analiz hata ağacı analizinin temelini
oluşturmaktadır. Kök neden belirleme teknikleri, potansiyel oluşum gösteren
problemlerin ve hataların tanımlanmasına ve çözümlenmesine katkıda bulunacak
şekilde tasarlanır. Teknikler bu katkıyı yaparken uzun süreli olarak ürün ve kalite
geliştirme faaliyetlerine yardımcı olurlar.
Kök neden analizini avantajları;
Uygun kaynakların kullanımı
Gereksiz dar boğazları engellemek
Objektif problem çözümünü sağlamak
Çözümlerin geniş çerçevede ele alınması ve bunların gelişiminin
kolaylaştırılması
Diğer problemleri önceden tanımlamak ve engel olmak
Ayrıntıları yanılamak, birleştirmek ve entegre etmek
Problemlerin yeniden oluşumuna engel olmak
Gelişiminin elverişli koşullarını tanımlamak
32
2.10 EĢ Zamanlı Mühendislikte Tasarım ve Kalite Tekniklerinin
KarĢılaĢtırılması
Çizelge 2.1 hangi tasarım stratejilerini seçmemiz gerektiğinin belirlemesine yardımcı
olmaktadır. Eş zamanlı mühendisliğe yeni başlanıyorsa en iyi seçenekler
aksiyomnlarla tasarım, montaja uygun tasarım ve imalata uygun tasarımdır [12].
Çizelge 2.1 : Tasarım metodolojisinin karşılaştırılması
TASARIMLAR 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
Montaja Uygun Tasarım B B A B B A A A A A
Kalite Değerlendirme Tekniği A B C C A C A B B A
Bilgisayar Destekli Tasarım B B B A B B B B A B
Taguchi Metodu B C C C A B B A A B
İmalat Yöntemi Tasarım Kuralları B B B A B B B A A A
Çevreye Uygun Tasarım A B B A C C A A A B
İmalata Uygun Tasarım A A A A C A A C C A
Grup Teknolojisi C B A C A B B B B C
Aksiyomlarla Tasarım A B A A A A A B C A
Güvenilirliğe Uygun tasarım
B B B A B B C A B A
Hata Ağacı Analizi B B C C A B B B B B
A : iyi B : orta C : Kötü
1. Planlanan maliyet ve etkisi
2. Eğitim ve uygulama
3. Tasarım etkisi
4. Yönetim etkisi
5. Ürün planlama takımın yaklaşımı
6. Hızın etkisi
7. Yaratıcılığı harekete geçirme
8. Sistematik
9. Nicelik
10. İyi uygulama öğretme
33
Çizelge 2.2’de tasarım yöntemlerinin uygulama alanları belirtilmiştir.
Çizelge 2.2 : Tasarım yöntemleri ve uygulama alanları
TASARIMLAR UYGULAMA ALANLARI
Montaja Uygun Tasarım A-B-C-D-E
Kalite Değerlendirme Tekniği A
Bilgisayar Destekli Tasarım A
Taguchi Metodu A-B-C-D-E-F
İmalat Yöntemi Tasarım Kuralları C-E
Çevreye Uygun Tasarım F
İmalata Uygun Tasarım A-B-C-E-F
Grup Teknolojisi A
Aksiyomlarla Tasarım A-B-D
Güvenilirliğe Uygun tasarım
A-B-C-D-E-F
Hata Ağacı Analizi A-C-F
A: Mekanik ve Elektronik Aletler ve Montajlar
B: Elektronik Aletler ve Sistemler
C: İmalat Yöntemleri
D: Yazılım, Enstrümasyon ve Kontrol, Sistem Entegrasyonu
E: Malzeme Şekil Değiştirme Yöntemleri
F: Esnek Montaj Sistemleri
Kalite teknikleri olarak adlandırılan ve dünya pazarında liderliği elinde tutan başarılı
ülke ve işletmelerde ürün ve kalite geliştirme çalışmalarında yaygın olarak kullanılan
bu tekniklerin özellikleri ve hedefleri, ürün ve kalite geliştirmeye katkıları
çerçevesinde Çizelge 2.3’de özetlenmiştir.
2.11 EĢzamanlı Mühendislik Yönetiminde Dikkat Edilecek Noktalar
Eşzamanlı mühendislik yönteminde başlangıçtan itibaren, tasarım çalışmalarında tüm
bölümlerden uzmanlar bir arada olmalıdır. Değiştirilmeyen kurallar konulmaktan
uzak durulmalı ve ürünün ve yöntemin sürekli optimizasyonu gereklidir. Üretimi
kolay olan ürünün bileşenleri teşhis edilmelidir.
34
Çizelge 2.3 : Kalite teknikleri özellikleri ve hedefleri
Kalite Tekniği Tekniğin
Karakteristiği Hedef AĢama
Kaliteye
Etkisi
Kullan
ım
KGF
Kalite
Fonksiyonlarını
GeliĢtirme
Ürün proses
niteliklerine
tüketici
taleplerinin
adaptasyonu
Tüketicinin
gereksinimine
uygun ürünler
Ürün
fikrinden
proses
aşamasına
kadar
*****
Orta
Yüksek
HAA
Hata
Ağacı Analizi
Hata
nedenlerinin
sistematik
araştırılması
İşletmede olası
arızaların
önceden ortadan
kaldırılması
Tasarımdan
seri üretime
kadar
***
Orta
OHTEA
Olası Hata Türü
Etkisi Analizi
Disiplinlerarası
diyalog ve
sistematik
yaklaşımla
hataların
tanımlanması
Olası hataların
azaltılması
Tasarımdan
üretime
kadar
****
Orta
BT
Bilimsel Tasarım
İstatistik deney
planlaması için
uygulamalı
yöntem
Deneylerin
azaltılması,
sağlamlığın
artırılması
Ürün
geliştirme
ve üretim
**
Orta
Üretim ve montaj için tasarım bileşenleri vurgulanmalı, en iyi araçlar ve gerekler için
üretim yöntemi tasarımı ve ürün tasarımı beraber düşünülmelidir.Tasarım üretilebilir,
satılabilir ve kullanışlı olabilmesi için tüm sınırlamalar ifade edilecek kavramlar
değiştirilmelidir. İmalat ve montaj yöntemlerini ve problemlerini önceden görüp
gereği yapılmalı, parça sayısı azaltılmalı, modeller arası değiştirebilme arttırılmalıdır
[6]. Ayrıca belli tipler ve boyutlar standartlaştırılmalı, ürün ve yöntemin dayanımı
arttırılmalıdır. Önceden tahmin edilmeyen harcamalar ve yöntem zamanları için
yöntemler tanımlanmalı, ürün rekoltesini yükseltmek için varolan yöntemleri ve
imkanları kullanmalıdır. Çünkü montaj esnasındaki hataları ortadan kaldırmak için
ürünleri ve yöntemleri modüllere ve montaj hatlarına göre bölünüp toleranslar
ayarlanmalıdır. Bu durumda yeniden yönelmeleri ve tertibatları azaltarak montajı,
daha kolay hale getirmiş olunur.
35
Eşzamanlı mühendislikte ayrıca parçalar eklemeye göre tasarlanmalı, ürün özellikleri
belirlenmeli ve tasarım kullanılabilirlik ve üretilebilirliğe göre yürütülmelidir. İmalat
ve montaj yöntemi seçilirken montaj sırasına ve montaj-kalite ilişkisi gözönüne
alınmalıdır. Toleranslar montaj metoduyla uyumlu olmalı ve üretim maliyetinin
hedef maliyetine uyumlu olması için tüm parçalar tasarlanmalıdır [8].
36
37
3. MONTAJA UYGUN TASARIM
Montaj, tasarım ve imalat işlemlerinin sonucunda parçaların bir araya getirilerek
ürünün son halini oluşturma işlemi olup imalat sanayinde ürün geliştirmenin en
önemli aşamalarından biridir. Bundan dolayı, birçok sektörlerde istihdam edilen
işçilerin büyük çoğunluğunu montaj hattında çalışanlar oluşturmaktadır. Ayrıca,
çoğu endüstriyel ürünlerin toplam maliyetine % 40 ila % 60 oranında montaj
maliyeti etki etmektedir. Montajın bu öneminden dolayı, ürünün tasarım aşamasında
montaj parametrelerini dikkate alarak ve iyi bir montaj işlem planlama metodolojisi
kullanarak en etkin şekilde ürünlerin montajının yapılması amaçlanmaktadır. Montaj
için bilgisayar destekli işlem planlama (BDİP), tasarımı verilen bir ürünün montajı
için detaylı bir plan hazırlama faaliyeti olarak tanımlanabilir. Bu işlem üç aşamaya
ayrılmıştır: montajın geometrik modellenmesi, geometrik temsili verilen montajın
analizi ve tercih edilen bir montaj planının türetilmesidir. Son aşama ise olası montaj
sıralarının türetilmesi ve her bir alternatifin değerlendirilerek montaj işlemlerinin en
iyi sırasının seçilmesidir [15]. Montaj planlama montaj işleminin en önemli ve
zaman alıcı aşamasını oluşturmaktadır. Aynı zamanda, montaj sırası planlamanın
montaj makineleri ve diğer ekipmanlarla ilgili verimlilik, ürün kalitesi ve maliyete
doğrudan etkisinin olması, montaj planlamanın önemini artırmaktadır.
Hızlı bir şekilde ürünleri geliştirmek tek başına düşünülmesi gereken bir hedef
değildir. Şirket için bitmiş, işlenmiş ürünlerin bir rekabet edebilen avantaja sebeb
olduğu durumlarda, harcanacak olan zaman azaltılmış olacaktır. Unutulmamalıdır ki
bu zamanın bağlı olduğu iki çok önemli, başarılması gereken standart vardır. Bunlar
maliyet ve kalitedir ki, mutlaka göz önünde tutulmalıdır. Kısacası harcanacak olan
zamanın azaltılması tek başına diğer konulardan bağımsız düşünülmemelidir. Zaman
önemlidir fakat kaynakların ve tasarımın kalitesinin derecesi de daha fazla rekabet
edebilen üretim için önemlidir. Ürün geliştirme süreci içinde, en başta pazar
ihtiyaçlarının yorumlanmasından, ürünü bitirmek için gerekli teknik resimler,
spesifikasyonlar, takımlar, bağlama aparatları ve üretim programları gibi teknik
olanaklara kadar, bir çok aktivite mevcuttur. Bunların dışında ürün geliştirme süreci
içinde prototip üretim ve test etme aktiviteleri de mevcuttur. Ürün geliştirme
38
tekniksel yenilik sürecinin bir parçasıdır. Yenilik süreci, fikirlerin üretilmesinden ilk
ticari üretime kadar bütün aktiviteleri içerir [7].
3.1 Montaj Teknolojisi
Montaj hattının tasarımı için tüm olası ve en uygun montaj sıralarının tespit edilmesi
son yıllarda önemli bir araştırma konusudur. Bu alandaki son çalışmalar oldukça kısa
sürede mümkün olduğunca kullanıcı etkileşiminden uzak, en uygun ve en uyguna
yakın montaj sıraları türetmeyi ve bu sıraları gerçek bir montaj sistemine uygulamayı
hedeflemiştir. Montaj sıralarının elde edilmesi iki nedenden dolayı çok zordur. İlki,
geçerli olası montaj sıralarının sayısı, az sayıda parçadan oluşan üründe bile fazla
olabilmekte iken, parça sayısı çok olan ürünlerde ise şaşırtıcı derecede çok
olabilmektedir. İkinci ise, küçük tasarım değişiklikleri montaj sıralarının uygun
seçeneklerini tamamen tekrar düzenlemeyi gerektirebilir [12].
Montaj teknolojisi, montaj prosesine ve montaj yöntemine göre ikiye ayrılmaktadır.
Montaj prosesine göre kendi arasında;
Manuel (elle) montaj
Özel amaçlı montaj
Esnek montaj olmak üzere 3’e ayrılır [15].
Manuel montaj; bu tip montajda operatörün yetenekleri ön plana çıkmaktadır.
Operatör, yapılan işlem sırasında neyin doğru olarak yapılacağını belirlediğinden
olanaklar geniş bir aralığı kapsamaktadır. Operatörler, farklı yerlerdeki, farklı
amaçlarlar için hizmet eden parçaları bir araya getirmektedir. Küçük parçalar, ağır
veya büyük parçalar, kavraması zor olan parçalar (keskin,kırılgan,kaygan vb.)
operasyon aşamasında işlenmesi uzun zaman alan parçalardır.
Özel amaçlı montaj ve esnek montaj otomasyon montaj sisteminin kendisi içinde iki
ayrı bölüm olarak ayrılır. Bu tip montaj sistemlerinde genel olarak her bir ünitede
görevi ve sorumluluğu belli bir tip montaj aktivitesi yapılır. Özel amaçlı montaj
sistemleri iyi ve uygun koşullarda çalışırken, maliyet verimliliği açısından çok
rekabetçi sistemlerdir. Esnek montaj sistemlerinde ise kendine özgü tasarım kuralları
olan, kendine özgü elemanları olan ve birden çok montaj aktivitesiyle sorumlu olan
sistemlerdir.
39
Montaj yöntemine göre ise;
Tek istasyonlu montaj
Hat montajı
Hibrit montaj olarak 3’e ayrılır.
Tek istasyonlu montaj; tüm montaj faaliyetlerinin tek bir yerde yapıldığı montaj
tipidir. Hat montajı ise her bir işlem noktasında yalnız bir çeşit aktivitenin yapıldığı,
montaj edilecek parçaların hareketli olarak işlem noktalarına geldiği ve montajın bu
şekilde tamamlandığı sistemdir. Hibrit montaj sisteminde ise, tek istasyon ve hat
montaj sistemlerinin birleştirilmesiyle oluşmuş montaj sistemidir.
3.2 Ürün GeliĢtirme Süreci YaklaĢımları
Tasarım döngüsünde üretim ve montajı önceden göz önüne almanın sebebi, son
ürünün maliyetinin yüzde 70’inin tasarım aşamasında belirlenmesidir. Tasarımcıların
tasarım aşamasında, üretim mühendisleri ile ortaklaşa çalışması, daha sonra imalat ve
montaj sırasında karşılaşabilecek problemleri azaltacaktır.
Montaj için tasarım ise dizayn işleminin her aşamasında dikkate alınmalıdır. Tasarım
ekibi ürün montajı veya ara montajı ve servis işlemleri sırasında her türlü alternatif
çözümleri üretebilmelidir. Ürünler maliyet ve performans bakımından analiz edildiği
için, ürünün kolayca montaj edilebilmesi için sistematik bir yaklaşım ortaya
konmalıdır. Eğer maliyet ve performans analizi sistemimizi değiştirmeyi
gerektiriyorsa, yeniden tasarlanan sistem montaj sonrasında yeniden analiz
edilmelidir. Parçaların detay çizimleri ve montajı, parça özellikleri, boyutları ve
toleranslarının MUT analiz sonuçlarını yansıtıp yansıtmadığı kontrol edilmelidir.
Özellikle ürün geliştirme süreci için bazı çözüm yöntemleri bilinmektedir. Örneğin;
sıralı ürün geliştirme süreci bunlardan biridir. Projenin birinci bölümünde açıklanan
sıralı mühendislik yaklaşımı ile bu bölümde bahsedilen sıralı yaklaşım aynı
terimlerdir. Ürün geliştirme sürecinde kullanılan diğer temel yaklaşım ise bütünleşik
yaklaşımdır. Yine birinci bölümde anlatılan eş zamanlı mühendislik yaklaşımı ile bu
bölümde bahsedilecek olan bütünleşik yaklaşım terimleri aynı terimlerdir. Bu
yöntemde birbirinden ayrılmış olan görevler birbiri üzerine bindirilir ve çok
fonksiyonlu proje grupları çalıştırılır [15].
40
3.3 Ürün GeliĢtirme Sürecinde Sıralı YaklaĢım
Geleneksel yaklaşım olarak da adlandırılan bu süreçte, ürünlerin oluşumu önceden
belirlenmiş bir sıra dahilinde ortaya çıkarılır. Ürün geliştirme süreci adım adım
ilerler ve bu ilerleme bir çeşit engelli koşu gibidir. Bu tür bir yaklaşımda süreç,
konsept geliştirme, fizibilite testlerinin yapılması, ürün tasarımı, prototip yapma gibi
bir sıra dahilinde işler. Bu yaklaşım için Şekil 3.1’de örnek bir gösterim
oluşturulabilir [15].
ġekil 3.1 : Ürün geliştirme sürecinde sıralı yaklaşım [15]
Bu prosedürde herhangi bir faz başlamadan evvel belirsizlik minimuma indirilebilir.
Bütün bu söylenenlerden sonra sıralı yaklaşım sürecinin hız ve esneklik gibi ileri
düzeydeki hedefleri karşılamasının beklenmesi olumsuz durumlara yol
açabilir.Çünkü ilerleme sürecinde ortaya çıkan herhangi bir aksilik bu süreci
aksatabilmektedir. Sıralı yaklaşımda, ürün geliştirme süreci yüksek farklılıklara yol
açmaktadır. Sıralı yaklaşım bazı avantajlara sahiptir. Örneğin başta da belirtildiği
gibi her fazda yapılması gerekenler daha önceden belirlendiği için ürün geliştirme
süreci kolaylıkla yönetilir ve kontrol edilebilir. Her faz bittiğinde süreç iyice
incelenebilir. Bu tip yaklaşımda uzmanlardan kurulan takım kendi işini bitirdiğinde,
ürün geliştirme zinciri içinde sorumluluğunu tamamen bir sonraki fazda çalışan
arkadaşlarına devreder. Başarılı bir şekilde proje sorumluluğunu sürekli bir sonraki
takıma devreden bu yaklaşıma genelde duvar aşırı olarak adlandırılır [7].
3.4 Ürün GeliĢtirme Sürecine BütünleĢik YaklaĢım
Bir önceki bölümde bahsedilen sıralı yaklaşım yani geleneksel yaklaşımın gelişmiş
hali olarak ona alternatif olarak ortaya çıkmıştır. Eşzamanlı özellik gösteren farklı
terimlerle ifade edilen bu yaklaşımlarda esas olan fikir aynı olup bu fikirde
bahsedilen, farklı fonksiyonları aynı anda ve bir arada düşünerek hareket etmekdir.
41
Ayrıcada böyle düşünülerek hareket edildiğinde esnekliğin artması ve proses çevrim
süresinin azalması kaçınılmaz olur. Bu yaklaşımın yapısı Şekil 3.2’ te gösterilmiştir.
Bu yaklaşımda asıl hedef farklı fonksiyonları temsil eden farklı departmanların iyi
bir şekilde iletişim içinde olmalarını sağlamaktır. Dış ticaret, arge, mühendislik ve
pazarlama gibi bölümler bahsedilen bu departmanlardandır. Aralarında oluşan bu
etkin iletişim aşamalar için harcanan zamanı en aza indirmiş olur.
Bütünleşik yaklaşım üretim ile tasarım arasındaki ilişkiyi güçlendirerek,
mühendisliğe yönelten bir prosedürdür. Eşzamanlı mühendislik kavramı bütünleşik
çalışmalar sonucu ortaya çıkmıştır.
ġekil 3.2 : Ürün geliştirme sürecinde bütünleşik yaklaşım [15]
3.5 Montaja Uygun Tasarım YaklaĢımı
Ürün tasarımı, imalat işleminin hem birinci aşaması, hem de en kritik aşamasıdır.
Ürün tasarımı aşamasında montaj yöntemi, parça toleransları, işleme tipleri gibi
imalat maliyetini ve toplam maliyeti önemli derecede etkileyen kararlar verilir. Eş
zamanlı mühendislik sistemlerinde bazı yöntemler kullanılarak sistemlerin tasarım
bilgileri değerlendirilir ve analiz edilir. Bu yöntemlerden biri de montaja uygun
tasarımdır. Montaja uygun tasarım, montaj güçlüklerini aşmayı ve parça maliyetini
azaltmayı sistematik yaklaşımla sağlayan bir iyileştirme yöntemidir. Bu teknikte
parça maliyetini azaltma, montaj edilen parça sayısını azaltmak ve azaltılan
parçaların kolaylıkla montaj yapılabilmesi ile sağlanmaktadır [15].
Bu teknik yardımıyla ürün geliştirmede yeni bir dönem başlamıştır. Bu sayede bir
çok firma, ürün maliyetlerinde azalma ve verim artışı elde etmişlerdir. İmalata uygun
tasarımda amaç ürün tasarımını ve süreç planlamasını bir aktivitede birleştirmektedir.
İmalata uygun tasarım, üretim sisteminde yer alan bütün elemanların birbirleri ile
iletişimine yardım eden bazı temel prensipleri benimsemektedir. Ayrıca imalata
42
uygun tasarım yaklaşımı, üretimin her aşamasında tasarımı değiştirebilme ve bu
değişiklikleri kabul ettirmek için üretim süreci boyunca esnekliğe prim tanır.
İmalata uygun tasarımın ana elemanı olan montaja uygun tasarım önemli bir
karakteristiğe sahiptir. Montaja uygun tasarım ürün strüktürnü sadeleştirmeyi şart
koşar. Çünkü bir ürünü oluşturan parçaların toplam sayısı ürün montaj kalitesini
belirleyen en önemli kriterdir. Günümüzde farklı özelliklere sahip bir çok montaja
uygun tasarım teknolojisi ve bu tekniklerin kendilerine özgü özellikleri vardır.
Tasarımcıların ilgisini çekmek zorunda olan bu özellikler genel olarak ;
Sistematik olma
Ölçülebilir olma
Tamamlayıcı olma
Kullanıcıya yakın olma olarak sıralanabilir.
Bir ürün geliştirme süreci oluşturmayı hedefleyen, paralel olarak yapılan tüm
tasarımları ortak odak noktada toplamaya çalışan bir yaklaşımı içermektedir. Işte bu
durum sistematik olma olarak adlandırılır.
Montaja uygun tasarımın en önemli problemlerinden biri; montaj edilebilirliğin
tarafsız, kusursuz bir şekilde bütünüyle nasıl ölçülebileceğidir. Şimdiki MUT
metotları farklı montaj edilebilirlik ölçümleri kullanmaktadırlar. Ürünün montaj
kalitesinin anlaşılmasında en tarafsız kıstas maliyet bilgisidir. Montaj edilebilirliğin
değerlendirilmesindeki amaç, etkilenen faktörlerin en iyi kombinasyonunu bulmaktır.
Maliyet tahminindeki doğruluk, montaja uygun tasarım metodunun kalitesinin bir
belirtisidir. Bu duruma alternative olarak, bir şeylerin geliştirilip geliştirilmediği
bilgisi yeterlidir ve bunun mantıklı olarak en düşük maliyet çözümüne yol açacağı
tartışılabilir. Ancak bu mantık yöntemi iki adet dezavantaja sahiptir. Birincisi; bu
durum, imalata uygun tasarım gibi diğer tasarım kriterleri ile etkileşime izin vermez.
Çünkü maliyet verileri olmadan gerekli uzlaşma sağlanmaz. İkincisi ve kritik olanı
ise; maliyet bilinmediği için, ticari olarak başarılı bir ürüne neden olunup olunmadığı
hakkında bir belirti olmayacaktır. Kısacası maliyet bilgileri bir ürünün montaj
kalitesini ölçen en önemli unsurdur.
Montaja uygun tasarımda özellik olarak tamamlayıcı olabilmek için; montaj
edilebilmek için tarafsız olmalı ve montaj edilebilirliği geliştirmek için yaratıcı
43
olmak gerekmektedir. Çünkü tasarımcı için seçilen MUT metodunun güçlü bir amaca
sahip olması gerekmektedir. Tasarımcı için önemli olan faktörlerin nasıl
değiştirildiği veya etkilendiğidir. Tasarımcılar, yanlış yapılan aktiviteler doğal olarak
kendilerini doğru sonuca götürmeyceğini bilmektedirler.
Montaja uygun tasarım metodunun kullanıcıya yakın olmasında ürün maliyeti ve
tasarımcının emeği önemli bir etki yaratır. Ayrıcada kullanım kolaylığı ve ürün
kalitesi arasında da kurulacak olan denge her zaman çok iyi korunmalıdır. Örneğin
kullanılacak olan method, kullanım kolaylığı açısından kolay olup fayda açısından
verim alınamıyorsa, sistemin iyi olmadığı anlaşılır. Veya seçilen method verimli
olmasına rağmen kullanım olarak zor ise bu metodunda kulanılması sağlıklı
olmayacaktır. Bu durum kullanıcıya yakın olma özelliğini anlatmaktadır.
Genellikle zaman, montaja uygun tasarımın en önemli sorunudur. Çünkü, tasarım ve
imalat mühendisleri çok sıkı ve aynı zamanda dar bir programla çalışır ve bir
montaja uygun tasarım metodunu öğrenmek için zaman harcama konusunda
isteksizlerdir. Alışma ve değerlendirme zamanını indirmek için, montaja uygun
tasarım metodu daha efektif bir formda gösterilmelidir. Ancak montaja uygun
tasarım metotları el kitapları, monografiler, tablolu değerlendirme prosedürleri ve
bilgisayar destekli sistemler ile sunulmaktadır [4].
Mevcut olan MUT metodolojileri; tasarım ilkelerini kullanan metodolojiler, miktar
değerlendirme prosedürlerini kullanan metodolojiler, bilgi tabanlı tasarım yaklaşını
kullanan ve bilgisayar destekli yöntemleri kullanan metodolojiler olmak üzere dört
temel sınıfta toplayabiliriz.
3.5.1 Tasarım ilkelerini kullanan MUT sistemleri
Mevcut olan tasarımların sonucunda oluşan bu ilkeler, yapılan deneylerden iyi veya
kötü sonuçlar çıkarılması ile elde edilmektedir. Bu sonuçlar neticesinde çok sayıda
bilgi birikimi oluşmakta ve bu ilkeler sayesinde montaja uygun tasarım teknikleri
gelişmektedir.
Uzun süre yapılan çalışmalar ve deneyler sonucunda bir çok tasarım kuralları
yaratılmıştır. Bu kuralların bazıları genel, bazıları ise detaylı olarak incelenmiştir.
1983 ile 1985 yılları arasında Andreasen, aşağıda belirtilen kurallar üzerinde
çalışmalarını sürdürmüştür [15].
44
Bunlar;
Ürün çeşitliliği
Ürün strüktürü
Parçalar
dır. Yapılan bu çalışma, montaja uygun tasarıma bir giriş olarak kabul edilmektedir.
Tasarım kurallarını katalog haline getiren farklı montaja uygun tasarım metotları da
mevcuttur.bu metodların birçoğu aslında farklı yollarla az çok aynı kuralları
içermektedir.
3.5.2 Miktar değerlendirme prosedürlerini kullanan MUT sistemleri
Miktar değerlendirme prosedürlerini kullanan montaja uygun tasarım metodolojisi
sistematik bir yapıya sahip olup, tasarımcıya yaptıkları ürün tasarımlarının nicellik
yönünden değerlendirme şansı vermektedir. Eğer bunlar tasarımcılar tarafından
doğru bir şekilde uygulanırsa, bu durum yaratıcılığı teşvik eder ve söz konusu
tasarımcıları geliştirilmiş miktar oranıyla orantılıdır [15].
Mevcut ve tercih edilen montaja uygun tasarım metodlarının büyük bir bölümü
değerlendirme prosedürüne dayanmaktadır. Tasarımcı operasyon operasyon montaj
sürecini belirlemelidir. Montaj sistemleri veya operatörler tarafından uygulanacak
olan sürecin ne kadar basit olup olmadığının ölçüsünün oranlanması sonucunda
ortaya çıkan değere göre ürün yeniden tasarlanma sürecine girip, buna bağlı olarak
ürünün montaj edilebilirlik oranı değişebilir.
Günümüzde iyi bilinen ve miktar değerlendirme prosedürüne dayanan yöntemlere
örnek olarak, Boothroyd- Dewhurst Metodu, Hitachi Metodu ve IPA Stuttgart
Metodu verilebilir. Projenin ileriki bölümlerinde bu yöntemler geniş olarak ele
alınacaktır.
3.5.3 Bilgi tabanlı tasarım kullanan MUT metodları
Bilgi tabanlı tasarım; yılların birikimi ve hatalardan öğrenilerek oluşmuş firma
kuralları, spekleri, tabloları, malzeme seçim yöntemleri, imalat yöntemleri,
kullanılacak standart parça katalogları, ileriki aşamalarda ergonomi, imalat, maliyet
gibi konularda sorun oluşturabilecek konular ve çözümleri kapsayan sistemler
bütünüdür. Anlam çıkarma, bilgi bazlı yönetim, araştırma mekanizmaları gibi
45
geleneksel bilgisayar yetenekleri ile birleşen yeni bilgiyi işleme kabiliyetlerini
bütünleştirmek bilgi tabanlı sistemlerin görevini oluşturmaktadır [16].
Montaja uygun tasarımda bilgi tabanlı işlem için, ifadelerin, bilgilerin bir araya
toplanması için depolanması ve ortaya çıkacak herhangi bir problemin çözümünde
kullanılması, sorular ve cevaplar için gerekli açıklamaların yapılması,
bilinmeyenlerin tanımlanması, montaj giderlerinde tasarım kararlarının sonucunda
tavsiyeler sağlanması, yeniden tasarım için öneriler verilmesi, bilgi temelli sistemleri
ifade eden dil, prosedürel bir dilden daha kapsamlı olması gibi özelliklere sahip
olması gerekir.
3.5.4 Bilgisayar destekli MUT metodları
Bilgisayar destekli tasarım ile bütünleştirilen montaja uygun tasarım sistemleri,
üretilmesi istenen parçaların çeşitli yöntemler, teknikler ve standart semboller
kullanılarak parçanın bütün karakteristiklerini bir çizim ortamına yansıtıp montaj
edilebilirlik özelliklerinin işlenmesine olanak tanır. BDT sistemlerinin sağladığı
faydalardan biri olan veri tabanı ve veri dönüşümü ile BDT ortamında çizim bilgileri,
çeşitli formatlara dönüştürülebilir veya veri tabanları yardımıyla saklanabilir.
Montajda bir ürüm veri modeli; bir parça veri modeli ve montaj modelinden oluşur.
Bu modellerden her biri operasyon verileriyle tamamlanır. Bundan dolayı bu
yöntemdeki son nokta, teknik amaçlar ile prosedirlerin sunumu ve üç boyutlu
modellerden montaj edilebilirlik verilerinin elde edilmesidir [12,15].
Parça Modeli
Parça modeli için montaja uygun tasarım sistemi tarafından gerek duyulan tüm
verilerin kesin olarak tayin edilmesi, tasarımcıya ekstra bir iş yükü yüklemeden
mümkün değildir. Örneğin; eylemsizlik momentinin otomatik hesaplanması, boyutlar
gibi mutlaka sağlanmak zorundadır. Üç boyutlu BDT parça modellerinden montaj
edilebilirlik verilerini çıkarmak ve bu verileri MUT sistemine dahil etmek için kilit
kavram unsur işlemedir.
46
ġekil 3.3 : Unsurların açıklanması
Unsur ĠĢleme
Unsurlar günümüzde tasarım ve imalat uygulamalarında yaygın olarak kullanılmakla
birlikte montajda sık kullanılmamaktadır. Montaj sırası planlama, parçalar arasındaki
öncelik ilişkilerini bulmak için tutucu el planlama, hareket planlama ve kararlılık
analizi gibi bazı takım planlamalarına bağımlıdır. Ayrıca, öncelik ilişkilerini
belirlemek için imalat ve montaja ait bilgiler de gerekmektedir. Bu bilgi çoğu zaman
hazır sunulmamakta veya ürün modelinde sınırlı bir seviyede olabilmektedir.
Tasarımcı ürünün modelinde sadece geometrik ve topolojik bilgi ile farklı parçaların
47
konumu veya bunlar arası bazı basit ilişkileri temsil edebilmektedir. Kararlılık analizi
hareket planlama, tutucu planlama için gerekli olan bilgi ürün modelinden
çıkarılmıştır [12]. Çıkarılan bilgi kullanılarak ürüne ait montaj modeli
oluşturulmaktadır. Montaj modeli türetildikten sonra bu montaj modeli analiz
edilerek montaj sıra planlama gerçekleştirilmektedir. Üretim unsurları, makine ile
işlenebilme ve montaj edilebilme için tanımlanırken, tasarım unsurları ise
fonksiyonlar ifade eder. Şekil 3.3’ de unsurların bir tanımını yapılarak örnekler
gösterilmiştir. Şekil 3.4’ de ise unsur modellemenin yolları gösterilmektedir.
ġekil 3.4 : Unsur modelleme
3.5.5 Unsurlarla tasarım yaklaĢımı ile MUT
Şekil 3.5’ de unsurlarla tasarım aşamaları gösterilen yaklaşımda, söz konusu
unsurlar başlangıçta parçada birleştirilir. Ölçülerin yer parametrelerinin ve çeşitli
özelliklerin belirlenmesiyle, geniş kapsamlı unsur tanımları örnek olarak verilen
unsurların oluşturulduğu bir kütüphanede yer alır [15].
48
ġekil 3.5 : Unsurlarla tasarım [15]
3.5.5.1 Ġnteraktif unsur yaklaĢımı ile MUT
İnteraktif unsur yaklaşımının esası öncelikle geometrik parça modelinin
yaratılmasıdır. Unsurlar, parça üzerindeki özelliklerin belirlenmesinde katkı sağlayan
tasarımcılar tarafından daha sonra belirlenir. İnteraktif unsur diyagram yapısı Şekil
3.6’ de gösterilmiştir [15].
ġekil 3.6 : İnteraktif unsur diyagramı [15]
3.5.5.2 Otomatik unsur yaklaĢımı ile MUT
Otomatik unsur yaklaşımıda ilk olarak tasarıma geometrik model oluşumu ile başlar.
Daha sonra uygun olan bir bilgisayar programı ile otomatik olarak unsurları
toparlayıp bir veri tabanı işlenir. Şekil 3.7’de yapısı gösterilmiştir.
Unsurların tanımlanması için, safha değişim diyagramları, uzman sistem yaklaşımı,
grafik bazlı yaklaşım, konstrüktif üç boyutlu yaklaşım, sentetik şekil tanımı,
dekompozisyon yaklaşımı gibi metodlar kullanılmaktadır.
49
ġekil 3.7 : Otomatik unsur diyagramı [15]
Parça Modeli ve Montaj Edilebilmenin Değerlendirilmesi
Şekil simetrisi, unsur simetrisi, boyutlar, ağırlık, kütle merkezi, eylemsizlik momenti,
yüzey kavrama lokasyonu, tipi, boyutu, ortogonalite, paralellik, pah kırma gibi
unsurlar; parça modeli montaj edilebilmenin değerlendirilmesi açısından gerekli
birçok verilerdendir.
Montaja uygun tasarım sistemleri için gerekli montaj edilebilirlik verilerinin
çıkarımı için birçok algoritma geliştirilmiştir. Örneğin, parça boyutlarının ve parça
simetrisinin çıkarımı için prototip algoritmalar bir MUT sistemine girdi olarak
kullanmak için gerekli geliştirilmiştir [17]. Ayrıca BDT parça veri modelinden gelen
özelliklerin tanımlanması için önceki başlıklar altında bahsedilen bilgi tabanlı sistem
geliştirilmiştir. Şekil 3.8’ de uygun yönlendirme aygıtlarının ve parçanın BDT
modelinin bir örneği gösterilmektedir.
Otomatik parça beslemek için oldukça ilginç sistemler geliştirilmiştir.
Yönlendirilebilirliği referans alarak ve parça veri modellerinin otomatik analizinden
yararlanarak sistem, doğrusal titreşimli konveyörün yörüngesi için yönlendirme
aygıtların üretimi için bir bilgisayar destekli üretim sistemi ile bağlantılıdır.
ġekil 3.8 : Yönlendirme aygıtlarının tasarımı ve imalatı için BDT sistemi
50
Montaj Modeli
Montaj modeli, uzaysal olarak birbiriyle ilişkili olan gövdelerin toplamı olan
montajda yer alan parçalar arasındaki ilişkileri göstermektedir.
Parça etkileşim modelleri bir montaj edilebilirlik değerlendirilmesi için aşağıdaki
bilgileri sağlayabilir,
1. Montaj direktifi
2. Fikir ayrılığı – serbest montaj,demontaj süreçleri
3. Tolerans
4. Parçaların lokasyonu ve oryantasyonu
5. Komşular
6. Mafsalların serbestlik derecesi
7. Dengeler
Araştırmacılar montajın betimlenmesi için bir grup teorik yaklaşım geliştirildi. Bu
araştırmacılar şekillerin simetrisini ve unsurlarını tanımladılar. Bir unsurun simetrisi
sadece unsura kendi kendine yol gösteren döndürme veya bir yerden başka bir yere
taşımadır. Bu yaklaşım robotlar için bir montaj görev spesifikasyonu meydana
getirmek için kullanılmıştır. Başka bir yaklaşımda ise üç boyutlu strüktürveya alt
strüktürlerle ilgilenen otomatik montaj için bir sistem geliştirilmiştir. Montajın
gösterimi bir konstrüktif katı geometri ağacı ve bağlantı grafikleri üzerinde
gösterilmektedir [16].
Farklı bir yaklaşım, belirli bir ürün için bütün mekanik montaj bölümlerinden
meydana getirilmesi adına bir algoritmanın gelişimine sebep olmuştur. Bu algoritma
ürünün tanımlanmasını yapar ve montaj bölümlerinin ve/veya grafik gösterimine
uymaya çalışır. Ortaya çıkan montaj bölümleri değerlendirilebilir. Ilk kriter montaj
işlerinin uygulanabildiği farklı bölümlerin sayısının maksimize etmektir. İkinci kriter
ise montaj işlerinin eşzamanlı olarak uygulanması ile toplam montaj zamanını
minimize etmektir.
Montajın kolaylığının değerlendirilmesi için yeni bir gelişmede interaktif grafik
demontajı sistemidir. Bu sistemde tasarım mühendisi, montaj işini nitelendiren bir
BDT modeli yükler ve demontajın simülasyonunu yapar. Bir parça veya alt montaj
51
parçası ve demontaj yönü seçilir. Demontaj sürecine dayalı olarak, sistem
operasyonu birsembol seçimi ile sınıflandırır. Her seçim işlemi sistem tarafından
desteklenir [17]. Bu hesaplama, spesifik olarak söz konusu ürün hakkında ve genel
olarak montaj hakkında genel bir bilgi içeren kurallara dayandırılmaktadır. Böylece
ürünü parça parça demonte ederek, bir montaj sırası keşfedilir.
3.6 Montaj Edilebilme Kriterleri
Montaj edilebilme kişiler tarafından çeşitli anlamlara çekilmeye yatkın bir
kavramdır. Bu nedenle günümüzde kullanılan, ürünlerin montaj edilebilirliğinin
ölçüm kriterleri aşağıda detaylı olarak ele alınacaktır.
Montaj edilebilirliğin ölçük kriterleri Nitel ölçüm kriteri ve Nicel ölçüm kriteri
olmak üzere ikiye ayrılır.
3.6.1 Nitel ölçüm montaj edilebilme kriterleri
Maliyet yapıları maliyet üzerinde en büyük etkiye sahip olan maliyet tiplerinin
belirlenmesi için kullanılır. Çünkü nitel montaj bilgisinde maliyet yapısı ağırlıklı
olmak üzere, tasarım normları ve relatif maliyetlerin bütününden elde edilmektedir.
Çeşitli alternatiflerin çoğunlukta olduğu bir durumda maliyeti etkileyen faktörleri en
aza indirip çözüme ulaşma yoluna gitmek için uygulanır [15]. Maliyet yapıları
tanımlanabilir birkaç parçaya ayrılan genel maliyetlerin bir bölümüdür. Bu parçalar
mutlak veya relatif değerler olarak ayrılabilirler.
Tasarım normları, nitel montaj edilebilirlik ölçüm kriterinin en geniş kullanılanıdır.
Bu normlar montaja uygun tasarımın, montaj süreci uygulamalarını ve yapılan
mevcut tasarım tecrübelerinin toplu bir halini kapsar ve bu normlar ayrıca
tasarımcının pahalı çözümlerden kaçınmasına olanak tanır.
Detaylandırmanın değişik aşamaları için uygun olması, ortalama olarak maliyet
tahmin etme ihtiyacından kaçınılması ve şirketlere bağlı kalınma gibi bir durumun
olmaması nitel ölçüm montaj edilebilme kriterlerinin avantajları olarak
sıralayabiliriz. Bunların yanı sıra, tasarımı yapan kişi açısından çok sayıda gerekli
kuralı akılda tutmak zordur. Herhangi bir zaman kaybı yaratmadan, bilgiye doğru
zamanda ve hızlı bir şekilde ulaşılması gerekmektedir. Ayrıca bazı normların iyi
tanımlanmış olmaması ve buna bağlı olarak belirlenmiş kuralların ne zaman ve hangi
şartlarda kullanılması gerektiğinin açık olmaması dezavantajları olarak söylenebilir.
52
3.6.2 Montaj edilebilirliğin nicel ölçüm kriteri
Nicel ölçüm kriterleri bir ürünün montaj kalitesinin ölçümü için kullanılmaktadır. Bu
kriterlerin oluşmasında montaj endeksleri, montaj puanlayıcıları, global montaj
maliyetleri, detaylandırılmış montaj maliyetleri, enformasyon gibi terimler göz
önünde bulundurulur. Montaj endeksi montaj işleminin zorluk derecesini
göstermekte ve montaj puanlayıcısı etki faktörlerine puan ekleyerek montaj
edilebilirliğin hesaplanmasında kullanılan bir yöntemdir [15]. Global montaj
maliyetine, genellikle yüksek hassasiyete sahip olmayan bir maliyet tahmini
istendiği zaman ihtiyaç duyulur. Detaylandırılmış montaj maliyeti, montaj
sistemlerinin montaj süreçlerini ve sürecin planlanma yapıları hakkında bilgi
vermekte olup, enformasyon ise genel olarak montaj edilebilmeni ölçüm olarak
gereksinim duyulan bilginin değerini kulanmaktadır.
3.7 IPA Stuttgart Metodu
IPA Stuttgart metodunu Fraunhofer araştırma enstitüsü geliştirmiş olup bütün tasarım
süresi boyunca, ürünün gelişimi ve montaj edilebilirliğinin değerlendirilmesi esasına
dayanmaktadır. Burada teknik gereksinimler farklı aşamalarda tasarım sürecine
sistematik olarak uygulanırken, öncesinde montaja özgü tasarım süreçleri tanımlanır
[9].
IPA methodundaki tasarım kuralları dört gruba ayrılabilir. Bunlar;
ürün yapısı için kıstaslar
alt montajlar için kıstaslar
tek parçalar için kıstaslar
birleştirme teknikleri için kıstaslardır.
Tasarım sürecinin farklı aşamaları arasındaki ilişkide, montaj için ürünlerin uygunluk
değerlendirilmesi yapılırken her aşamadaki en önemli faktörlerinin
değerlendirilmesine ihtiyaç duyulur. IPA metodu, kavramsal ve ön tasarım
aşamalarında önemli olan bu faktörlerin değerlendirilmesine olanak sağlar. Bu
sebeple kontrol listesi kullanılır. Eğer çok fazla detaylı bir tasarım mevcut ise, o
halde daha fazla detaylandırılmış bir değerlendirme prosedürü kullanılabilir.
53
Prosedürler değer analizi tabanlıdır ki; bir parçanın fonsiyonel içeriği ile gerek
duyulan montaj harcaması arasındaki ilişki göz önünde tutulur. Bir montaj
prosedürünün etkinliği, parçaların ihtiyaç duyduğu kayda değer bir montaj
performansı ile arttırılabilir [15].
IPA metodunun temel adımları; fonsiyonel bir yapının düzenlenmesi , fonsiyonlara
ve fonksiyonel içeriğin belirlenmesine ağırlık verme, bir alt montaj strüktürünün
ayarlanması, fonksiyonel içeriklerin farklı parçalara bölünmesi, montaj sırasının
belirlenmesi, montaj harcamalarının belirlenmesi, montaj için uygunluk ölçümünün
değerlerinin belirlenmesi, montaj giderlerini ilgilendiren teknik sorunların
tanımlanması olarak sıralanabilir.
Tasarım kuralları yeniden tasarım için kullanılabilir. IPA Stutgart metodunun yeni
bir versiyonunda, montaj edilebilirliğin miktarının ölçümü gibi, her parçanın montaj
maliyetleri kullanılır. Toplam montaj maliyetleri manipulasyon, prezentasyon ve
ekleme maliyetleri içerir. Bu prosedür farklı aşamalarda tasarlanan farklı ürünlerin
değerlendirilmesini yapılabilir kılmaktadır. Montaj zorluğuna göre etki faktörleri
cezalandırılır. Ağırlık ve boyut için oluşturulan bir değerlendirme tablosu Çizelge
3.1’ de gösterilmektedir. IPA Stuttgart metodu sistematiktir.
Çizelge 3.1 : Etki faktörleri cezaları
54
3.8 Hitachi Montaj Edilebilirlik Değerlendirme Metodu
Hitachi limited şirketinin kendi çalışamaları sonucunda ortaya çıkan bu method, daha
iyi montaj edilebilirlik kriteri elde etmek üzere tasarım kalitesini geliştirmek için
etkili bir yol olan Montaj edilebilirliğin Değerlendirilmesi Metodunu, MDM,
geliştirmiştir. Bu methodun geliştirilmesi ile birçok firma tarafından kapsamlı olarak
kullanıldı ve bunun sonucu olarak en etkili methodolojilerden biri olarak kabul
edilmeye başladı. MDM çalışmaları 1976 yılında başlamış olup, üzerinden geçen
birkaç yılda bu metodlar yeni ve farklı tecrübelerin ışığında geliştirildi [15].
Tasarım oluşumu sırasında tasarım eksikliklerinin kolayca elde edilmesini ve tasarım
gelişiminin kolaylaşmasını sağlamak için montaj değerlendirne metodunun ana
hedefi olarak aşağıda verilen iki önemli veriyi kullanabiliriz. Bu veriler;
1. operasyonların zorluğunu belirleyerek tasarım kalitesine değer biçmek için
kullanılan bir montaj edilebilirliğin değerlendirme skor oranı,E
2. montaj elemanlarının maliyetini ortaya koymak için kullanılan bir montaj
maliyet oranı, K’ dır.
Montaj edilebilirliğin değerlendirilmesi ve tasarım gelişmeleri için bilgi akışını
gösteren diyagram Şekil 3.9’ da verilmiştir. Bu metot, montajın hem kalitesini hemde
maliyetini göz önünde bulundurmaya önem verir. Örneğin; düşük maliyetli bir
tasarımın illaki en düşük maliyetli tasarım olamayabilir, bunun tersine, mükemmel
bir tasarımda şartları gereği çok yüksek maliyetli olabilir. Değerlendirme
prosedürünün ilk aşaması kavramsal çizimlere gereksinim duyar. Fakat diğer
metodolojilerle birlikte düşünülürse, ne kadar çok başlangıç bilgisine sahip olunursa
o kadar verimli sonuçlar elde edilir.
MUT’ın diğer metodlarına kıyasla, Hitachi metodu; daha üstün çalışmalar için daha
uygundur ve rakiplerin veya kendi ürünlerinin kalitesi hakkında makul hükümler
ortaya koymak için kullanılabilir. Tasarım gelişimi, sonuçların tekrar tekrar gözden
geçirilip, yorumlayıp, degerlendirilmesi ile başarılır. Yapılan bu tekrarlar sonucunda
tasarımda iyileşmeler gerçekleşir ve optimize edilmiş olur.
55
ġekil 3.9 : Montaj edilebilirlik değerlendirme yöntemi akış şeması
56
MDM belli prosedürlere dayanır. Bunlar;
Montaj operasyonları ilk olarak yaklaşık yirmi adet temel montaj görevlerine
ayrılır ve her görev kendi içeriği kolayca temsil edecek şekilde birer sembole
atanır. Bu görevler ekleme ve bağlama prosesleriyle ilişkilendirilir. Bu durum
bu yöntemin tartışılan kısmıdır. Çünkü gerek elle montaj olsun gerekse
otomatik montaj sistemlerinde parçaların montaj aşamasında birbirlerine göre
konumları önemli olmasına karşın montaj sırasının dikkate alınmaması
yöntemin kullanılabilirliğini zorlaştırmaktadır
Temel montaj görevlerinin her birine, görevin zorluk derecesine gore bir ceza
puanı verilir. Bu ceza puanları dikkate alınan belli üretim verilerinin
analizinden elde edilirken bu puanlar teknoloji ve yöntemlerdeki değişme ve
gelişmelere gore sürekli yenilenir. Daha sonra bu cezalar, ceza puanına gore
karşılaştırılır ve görevler sıraya konur. Çizelge 3.2’de bazı örnek ceza
puanları verilmiştir.
Çizelge 3.2 : Hitachi değerlendirme sembolleri ve ceza puanları
Temel montaj görevlerini etkileyen çeşitli faktörlerin katsayıları hesaplanır ve
bu katsayılar ceza puanlarına yansıtılır.
Her parça için uygun olan ilave bağlantı koşulları farklı sembollerle gösterilir.
Her parça için hesaplanan cezaların toplamı katsayıların eklenmesiyle
güncellenir ve daha sonra en iyi sonuç olan 100 puandan çıkarılarak bu
yöntemin sonucu elde edilir.
57
Toplam montaj edilebilirlik puanı, parçaların montaj edilebilirlik
değerlendirme puanlarının toplanıp parça sayısına bölünmesiyle elde edilir ki
buda tasarım verimliliğinin önemli bir ölçüsü olarak kabul edilir. En iyi
puanın 100 olduğu koşullarda 80 ve üzeri puanlar kabul görmektedir [8].
Parça sayısını azaltmak, montaj edilebilirlik değerlendirme puanı açısından
her zaman yararlı olmayabilir. Çizelge 3.3’ te konu ile ilgili bir örnek
gösterilmektedir. Tam tersine eğer eklenecek parçanın değerlendirme puanı
varolan ortalama puanından yüksek ise bu durumda parça sayısının artması
verimliliğin artacağını gösterir. Bu durumda başta anlatılan durumla
çelişmekterdir. Bu karmaşıklığı ortadan kaldırmak için ek olarak birde montaj
maliyet oranı tanımlanır ki bu kavram yeniden tasarlanan ürünün maliyetinin
orjinal ürün maliyetine oranlanmasıyla bulunur ve bu oran 0.7 den küçük
olması istenir. Ayrıca tahmin edilen maliyet oranları ile güncel maliyet
oranları devamlı karşılaştırılır ve sapma %5’i aşarsa hatalar belirlenir ve
iyileştirmeler yapılır.
Çizelge 3.3 : Hitachi montaj edilebilirlik değerlendirme örneği
58
3.9 Lucas MUT Değerlendirme Yöntemi
Lucas motaja uygun tasarım metodu, bilgi temelli bir değerlendirme tekniği olup
Lucas organizasyon ve Hull üniversitesi arasındaki iş birliğinin bir ürünü olarak
ortaya çıkmıştır. Bu method montaj zinciri akış diyagramı etrafında geliştirilmiştir
[15]. Lucas MUT metotodu sistematik olarak bir prosedürü takip eder. Söz konusu
olan bu prosedürde montaj edilebilirliğin önemli durumları, parçanın imalatı göz
önünde bulundurulur. Bu yöntem prosedürleri Şekil 3.10’de açıklanmaktadır.
ġekil 3.10 : Lucas MUT değerlendirme yöntemi prosedürleri
Genel Taşıma
Analizi
Otomasyon Sistemlerinde
Besleme ve Kavrama Analizi
Ürün Dizayn
Spesifikasyonları
Ürün
Analizi
Fonksiyon Analizi
Üretim Analizi
Yerleştirme Analizi
Ekleme ve Sabitleme
Sonuçlar
59
Ürün tasarımı başlarken, ürünün ilk olup olmadığı bununla birlikte montaj
prosedürlerinin ve/veya parçalarının standartlaştırmak için fırsatların olup
olmadığına karar vermek oldukça önemlidir. Bilgisayar destekli tasarım sistemleriyle
birlikte çalışan bu sistem diğer tek başına çalışarak verimli olan sistemlere göre daha
avantajlıdır. Bilgi temelli sistemin bütün yapısı Şekil 3.11’ de gösterilmektedir.
Lucas MUT değerlendirme prosedürünü önemli analizlerinden biri fonsiyon
analizidir. Minimum zaman ve çaba harcayarak işin analizi için gerekli olan
bilgilerin büyük bir kısmının tedarik edilmesi kolaylıkla gerçekleştirilir. Fonksiyon
analizi yapılırken değer analizinin kiriterleri uygulanır ve aktiviteler fonsiyon önem
derecesine göre sınıflandırılırken parçaların bağıl hareketleri, malzeme özellikleri,
montaj edilebilirlikleri gibi konular sisteme birer veri olarak girilir. Daha sonra
aktiviteler temel olan ve temel olmayan aktiviteler olarak ayrılırlar.
ġekil 3.11 : Lucas MUT değerlendirme yönteminin yapısı
60
Temel aktiviteler A grubunda toplanırken temel olmayan aktiviteler ise B grubunda
toplanırlar. Bu bilgiler montaj sırası akış diyagramına kaydedilir. Tasarım verimliliği
denilen bu kavram, A grubunda yer alan aktivitelerin bütün aktivitelere
bölünmesiyle bulunan bir değerdir ve bunun için kabul edilen başlangıç %60’dır.
Montaj maliyetleri; B grubuna göre ayrılan parçaların veya operasyonların
eleminasyonu veya kombinasyonu ile düşürülebilir. Çok fazla sayıdaki basit
parçaların tam tersine daha karmaşık fakat az parça tasarlanarak montaj
problemlerinin üstesinden gelmek mümkün olabilir. Bu durum diğer üretim
gereksinimleri ile de uygun olabilir. Bu sebeple bir tamamlayıcı üretim analizi
geliştirildi. Amacı; üretim maliyetlerinde montaj tasarım sonuçlarını tasarımcının
önceden sezebilmesini sağlamaktadır. Üretim analizi alternatif materyallerin ve
üretim teknolojilerinin araştırılmasına izin verir. Ayrıca parça tasarımı
alternatiflerine atanılacak olan bir maliyet değerine olanak sağlar.
Bu metod, elle montaj ve otomatik montaj için farklı terimler kullanılır. Parçalar
montaj işleminin yapılacağı bölgeye el yardımıyla getiriliyorsa bu işlem için elle
işleme, eğer parçalar montaj işleminin yapılacağı bölgeye otomatik olarak sistemlere
getiriliyorsa bu işlem için besleme terimi kullanılır. Otomatik besleme ve elle işleme
analizi her parça için sorular içerir. Bu soruların yanıtları ise bir besleme endeksini
tanımlamak için kullanılır [17]. Değerlendirme prosedürünün bir sonraki aşama,
parçaların sevki esnasında parçanın problem yaratacak herhangi bir karakteristiğinin
olup olmadığının belirlenmesidir. Örneğin yer değiştirmelerin sayısını arttırarak
maddenin yer değiştirme haraketini azaltmak, iç içe yerleşme, kolay kırılma vb. Bu
durum için konuya özgü bir soru ve onun cevabını içeren sembolik bir menü
oluşturulur. Bu sorular cevaplandıktan sonra parça bir besleme endeksine atanır ve
bu değerin 1.5’tan az olması tavsiye edilir.
Besleme oranının, bütün parçalar için besleme endeksi atandıktan sonra prosedür
gereği tanımlanması gerekir. Besleme oranı, bütün parçalar için belirlenen beslenme
endekslerinin toplamının A grubunda yer alan esas parçaların toplam sayısına
bölünmesiyle elde edilir. Besleme oranı otomatik parça işleme için bir tasarımın
olabilirliğinin ayrıntılı bir gösterimi olarka kabul edilir ve bu oranın 2.5’ den fazla
olmaması istenir. Eğer bu oran 2.5’un üzerinde ise, değeri düşürmemek için hala
besleme endeksi 1.5’in üstünde olan parçalar üzerinde çalışılabilir ve B gurubunda
yer alan parçaların çıkartılması kararları tekrar değerlendirilebilir [15].
61
Beslemede olduğu gibi şahsi aktiviteler bir bağlantı endeksine atanır. Eğer bu değeri
1.5’in üzerinde olan aktiviteler varsa o halde tasarımı geliştirmek için bu aktivitelerin
tekrar gözden geçirilmesi tavsiye edilir. Bağlantı oranı kavramı, her bir parçanın
bağlantı indekslerinin toplamının A grubundaki parçaların toplam sayısına
bölünmesiyle elde edilen bir orandır. Şekil3.12’ de el montajı yöntemiyle montaj
edilen bir pompanın montaj sırası akış diyagramı gösterilmiştir. Bu tabloda
görüldüğü gibi çok sayıda B grubunda olan parça mevcuttur ve bunların çoğu
bağlantı elemanıdır.
62
ġekil 3.12 : Lucas MUT değerlendirme metodu,montaj sırası akış diyagramı [15]
63
Bunların yanı sıra Şekil 3.13’ te ise yeniden tasarlanan pompanın montaj sırası akış
diyagramı incelendiğinde sistemin basitleştirildiği ve bağlantı elemanlarının
azaltıldığı görülmektedir.
ġekil 3.13 : Lucas MUT değerlendirme metodu, yeniden tasarım örneği [15]
64
3.10 Boothroyd & Dewhurst MUT Metodu
Nicel değerlendirme prosedürü kullanan bir yöntem olan Boothroyd & Dewhurst
yöntemi MUT yöntemleri içinde en çok bilinen yöntemdir. Bu yöntem hem el
rehberiyle hemde geliştirilen yazılımlarıyla uygulama alanı bulan, elle montaj, özel
amaçlı otomasyon sistemlere ve robot montaj sistemlerine uygulanabilen bir
yöntemdir [15].
Bu yöntemin en güçlü taraflarından biri ürünün fonksiyonelliğini korumak kaydıyla
parça sayısını azaltma çabasıdır. Bunu sağlamak için her parça için aşağıdaki sorular
sorulur,
Değerlendirilen parça diğer parçalara göre relatif harekette bulunuyor mu?
Değerlendirilen parçanın diğer parçalara göre başka bir malzemeden
yapılması mı gerekiyor?
Değerlendirilen parçanın montaj ve demontaj işlemlerini engellenmesi için
diğer parçalardan ayrı mı olması gerekiyor?
Bu sorularının hepsinin cevapları hayır ise bu parça elenebilir ya da diğer parçalarla
bütünleştirilebilir.
Boothroyd & Dewhurst MUT metoduna ait olan prosedürlerinin tasarım kuralları;
uygun montaj metodunu belirlemek, montajlanması gerekli olan parçaların sayısını
azaltmak ve geriye kalan parçaların kolaylıkla montaj edilebilmesini sağlamak olarak
sıralayabiliriz.
Boothroyd & Dewhurst MUT metodunda ilk adım ürün için uygun montaj
metodunun seçilmesidir. Tasarımcı bu anda, temel ürün değerlerini,parça sayısını,
üretim hacmi gibi firma parametrelerini göz önüne alarak hangi metodun daha
ekonomik olacağına karar verir. Daha önceki bölümlerde bahsedildiği gibi
tasarımcının seçim yapması gereken metodlar; elle montaj, özel amaçlı montaj veya
robot montajıdır. Bu metodlar arasında seçim yapıldıktan sonra seçilmiş olan
metoda, montaj zorluklarını ve montaj maliyetlerinin tahminini belirlemek için bir
tasarım analizi yapılır. Yapılacak olan bu analizde asıl hedef, yeni, daha kolay
montaj edilebilen ve daha ucuz bir alt montaj yaratabilmek için gerekli bilginin
kullanılması vasıtasıyla Boothroyd & Dewhurst MUT metodunu kullanarak mevcut
65
tasarımı analiz etmektedir. Bu yöntem için kullanılacak olan indeks tablosu Çizelge
3.4’da gösterilmiştir.
Çizelge 3.4 : MUT indeks tablosu
Çizelge 3.4 sonucunda hesaplanan MUT indeksi;
Ema MUT indeksi
Nmin teorik minimum parça sayısı,
ta bir parça için ortalama montaj zamanıdır ki, bu değer ortalama 3 sn. alınır,
tma toplam montaj zamanı ise
MUT indeksi (3.1),
Ema = Nmin x ta / tma (3.1)
olarak tanımlanır.
Bu çizelgenin ilk kolonunda ürünü monte etmek için gerekli parçaların ve
operasyonların listesi verilmektedir. Ürünlerin birçoğu farklı montaj akışına sahiptir.
Burada önemli olan parça sayısını azaltırken özel şartlar için en iyi montaj akışını
seçebilmektir. Montaja uygun tasarımda en başta gelen konu, alternative
tasarımların karşılaştırılması ve makul olanın kabul edilmesidir. İkinci sütununda yer
alan maddenin önemi, elle montaj operasyonu için sadece çizelgedeki sıra sayısını
Par
ça n
um
aras
ı
Par
ça t
ekra
r sa
yıs
ı
Ell
e ta
şım
a kodu
Ell
e iş
lem
e za
man
ceza
sı
E
lle
ekle
me
kodu
Ell
e ek
lem
e za
man
ceza
sı
Topla
m m
onta
j
zam
anı
(sn
)
Ell
e m
onta
j
mal
iyet
i
Min
imum
par
ça
sayıs
ı
Parça adı
Toplam
MUT İndeksi :
66
azaltmaktır. Ayrıca özel amaçlı montaj için bu önem daha hassas bir durumdadır.
Üçüncü sütunda yer alan elle işleme kodu; bu bilgileri içeren bir çizelge ile tespit
edilir. Bu çizelge Çizelge A.1’de gösterilmektedir. Düşeydeki değerlerden elle
taşıma kodunun birinci değeri seçilirken, yataydaki değerlerden de elle taşıma
kodunun ikinci rakamı belirlenir. Ayrıca bu değerler belirlenirken Şekil A.1’deki
parça boyutunun ve kalınlığının etkisinede bakılır. Elle işleme kodlarını içeren
çizelgede manipülasyon kolaylığını dikkate alan bazı sorular vardır ki bunlar dört
kategoriye ayrılmıştır [15]. Bunlar;
Tek elle yapma
Manipülasyon ve kavrama yardımı ile tek elle yapma
Manipülasyon nedeniyle iki elle yapma
Boyut ve kütle dolayısıyla iki veya dört elle yapmadır.
Dördüncü sütunda yer alan elle işleme zaman cezası, bir önceki sütunda bahsedilen
çizelgeden okunur. Bu sayı yatayda ve düşeyde belirlenen elle işleme kodlarının
kesişiminde yer alan sayı olarak belirlenir. Beşinci sütunda yer alan elle ekleme
kodu, yine elle taşıma kodu çizelgesine benzer bir matristen okunur. Bu matrisler,
Çizelge A.2’de yer almaktadır. İki önceki sütunda olduğu gibi yine, düşeydeki
değerler elle ekleme kodunun birinci rakamını oluştururken, yataydaki değerler elle
ekleme kodunun ikinci değerini oluşturur. Ancak bu defa çizelgenin sınıflandırılması
farklı konuları içerir. Bunlar;
Yerleştirilen fakat sağlamlaştırılmış parçalar,
Eklenen ve sağlamlaştırılan parçalar
Operasyonlardır.
Elle ekleme kodları belirlenirken kullanılan çizelge yardımıyla altıncı sütundaki elle
işleme zaman cezası belirlenir [15]. Burada yatay ve düsey değerlerin kesişiminde
yer alan sayı parçanın elle işleme zaman cezasıdır. Toplam montaj zamanı Çizelge
3.4’ nın yedinci sütununda bulunur. Elle taşıma zamanı ve elle ekleme zamanlarının
toplanıp, elde edilen sayı ile o parçanın kaç edet kullanılıcaksa o sayıyla çarpılması
ile elde edilir.
Sekizinci sütunda yer alan elle montaj maliyeti sadece montaj için harcanan zamanın
fonksiyonudur.
67
Son olarak dokuzuncu sütunda yer alan minimum parça sayısı montaja uygun tasarım
tekniğinin en önemli hedeflerinden birisi olan mevcut sistemi en az sayıda parça ile
tamamlayabilmektir.
Burdan yola çıkarak herhangi bir tasarımın montaj zamanında düşüş sağlandığı
zaman oluşan yeni tasarımın verimliliğinde artma sağlanmaktadır.
3.11 MUT Yöntemine Ait Bazı Örnekler
ġekil 3.14 : Pah kırma yapılması ile basitleştirme [13]
Üretilen parçalar üzerinde yapılan ufak değişiklikler pratikte cok fazla
kolaylık sağlamaktadır. Örneğin Şekil 3.14’te civatanın temas ettiği
yüzeylerdeki keskin köşelerde yapılan bir pah kırma , o civatanın girmiş
olduğu delikten kolayca geri çıkarılmasını sağlamaktadır [13].
68
ġekil 3.15 : Kavrama ve işlenme kolaylığı sağlanması [13]
Montaj yapılacak olan parçalar, gerekli yüzey işleme alanına sahip
olmalıdr.Sol şekildeki çubuğun orta kısmı yeteri kadar uzun olmadığı için
parçanın sağ/sol dengesi sağlanamamakta ve parça rahat işlenememektedir
[13]. Şekil 3.15’te görüldüğü gibi bunun için sağdaki şekildede görüldüğü
gibi parça arasındaki mesafeyi arttırmak yeterli olacaktır.
ġekil 3.16 : Montaj hareketlerinin kolaylaştırılması [15]
69
Parçaların iletilmesi, taşınması, montaj edilebilmesi için parçanın
fonksiyonelliğini kaybetmeden üzerinde değişiklikler yapılabilir. Şekil
3.16’daki örnekte parça içindeki deliklere müdahale edilmeden dış unsur
kısmında yeni bir tasarım çalışmasıyla daha kolay beslemeye uygun hale
getirilmiştir [15].
ġekil 3.17 : Yüzeylerde yapılan iyileştirme [15]
Montaj, eğer düz bir eksende yapılıyorsa yapılan montaj kolay olur
diyebiliriz. Bağlantı elemanlarının bulunduğu noktaların silindirik yüzeyli
olmasından kaçınılmalıdır çünkü bu durumda yapılan montaj zor ve
emniyetsiz olur [15]. Sonuç olarakta bütün bu etkenler üretim maliyetini
etkilemektedir. Şekil 3.17’ da bu prensibe ait bir örnek gösterilmektedir.
70
ġekil 3.18 : Bütünleşik ve ayrılabilir montaja bir örnek [13]
Parçaların yıllık olarak üretim miktarlarına ve yöntemlerine bakıldığı
zaman,montaj kolaylığı açısından basit parçalar tercih edilmelidir. Şekil
3.18’de bu duruma ait bir örnek gösterilmektedir [13].
ġekil 3.19 : (a) elastik elemanla yapılmış iyi bir tasarım (b) toleransın
azaltılmasıyla parça sayısında azalma [15]
71
Montaj yüzeylerinde kullanılan hassas parçalar ek üretim ve maliyet
zorlukları getirmektedir. Bu durum ya elastik elemanların kullanılmasıyla
veya toleranslarda yapılan azaltma ile parça sayısında azaltma yoluna
gidilerek sağlanabilir [15]. Şekil 3.19’de ki örnekte bu durum anlatılmaktadır.
ġekil 3.20 : Entegre ürün yapısı (a) döküm ve kaynaklı yapı (b) döküm yapı [15]
Entegre ürün yapısına sahip parçalar bir çok parçayı tek bir parça içinde
toplamaktadır. Şekil 3.20’da gösterilen örnekte döküm ve kaynaklı olan
montaj parçası sadece dökümle elde edilmiş tek bir parçaya dönüşmüştür. Bu
durumlada üretim maliyetinde %36’lık bir iyileştirme elde edilmiştir [15].
72
73
4. MONTAJA UYGUN TASARIM UYGULAMASI
Önceki bölümlerde eşzamanlı mühendislik ve onun tasarım yöntemlerinden biri olan
montaja uygun tasarım hakkında teorik bilgi verilmiştir. Ayrıca uygulama alanları
ve çeşitli örneklerin üzerinde durularak konunun temelleri sağlamlaştırılmıştır. Bu
bölümde ise bu bilgiler paralelinde bir uygulama yapılacak olup, montaj kolaylığı,
maliyet ve meydana gelen olumlu olumsuz yönleri incelenip karşılaştırılacaktır.
4.1. Sistem Hakkında Genel Bilgi
Uygulaması yapılan montaj grubu, günümüzde birçok sektörde kullanılan cam ve
cam mamüllerinin şekillenmesini sağlayan cam kalıplarına ve sistemde görev
yapmasını sağlayan kalıp tutuculara aittir.
Cam; yüzyıllardan beri farklı amaçlarla insanlığın hizmetindedir. Kimyasal rijitliği,
kolay temizlenebilmesi ve sağlamlığı ile yiyeceklerin korunmasında,
depolanmasında ve taşınmasında ambalaj ürünü olarak kullanılmaktadır. Camın
ambalaj malzemesi olarak kullanılmasındaki en önemli nedenlerden biri, son
kullanım yeri ile ilişkili olarak tüketicinin istekleri doğrultusunda kolay şekil
verilebilir olmasıdır.
Cam malzeme üretimi, ardışık dört devreden oluşmaktadır.
Ana Maddelerin Hazırlanması
Ergime
Biçimlendirme
Tavlama
Ana Maddelerin Hazırlanması
Camın bileşimine girecek ana maddelerin her şeyden önce yabancı
maddelerden arındırılıp iyi bir şekilde öğütülmesi gerekir. Tek tip cam üreten
tesislerde öğütülmüş ana maddeler, silolarda depolanır ve siloların alt
tarafındaki kapakları açılmak suretiyle istenen miktarda malzeme, terazili bir
arabaya alınır.
74
Ergime
Günümüzde ergime işlemi, kapasitesi max. 2 ton olan krözelerde (potalı
fırınlarda) veya kapasitesi 1000 ton dolayındaki havuz fırınlarda
yapılmaktadır. Fırınların yapımında ateşe dayanıklı, silisyum, alüminyum,
zirkon gibi yüksek nitelikli refrakter malzemeler kullanılır.
Havuz fırın
Biçim yönünden yüzme havuzuna benzediği için havuz fırın denmiştir. Çok
miktarda cam üretilmesi gereken üretim süreçlerinde kullanılır. Bu fırında
yaklaşık 800-1000 ton dolayında erimiş cam bulunur. Camı oluşturacak ana
maddeler, özel bir itici mekanizma ile havuz fırınının ağız kısmından içeri
itilir ve eritme işi başlar.
Potalı fırın
İçerisinde ayrı ayrı cam türlerine ait ana maddelerin eritildiği birden fazla
fırın vardır. Cam türlerinin fazla olduğu ancak cam miktarının az olduğu
üretim süreçlerinde havuz fırınının kullanılması uygun değildir. Bu yüzden
potalı fırın kullanılır. Potalı fırında ana madde miktarı en fazla 2000kg
dolayındadır.
Biçimlendirme
Ana maddelerin hazırlanması ve eritme evrelerinden sonra sıra dinlendirilmiş
cam hamurunun biçimlendirilmesine gelir. Cam malzeme, sekiz yöntemle
biçimlendirilir:
a) Üfleme (Şişirme) Yöntemi
b) Dökme-Silindirleme Yöntemi
c) Çekme Yöntemi
d) Yüzdürme Yöntemi
e) Presleme Yöntemi
f) Lif Haline Getirme Yöntemi
g) Köpük Haline Getirme Yöntemi
h) Diğer biçimlendirme yöntemleri
75
Tavlama
Bu evrenin amacı; fabrikasyon üretiminde cam soğurken oluşan iç gerilmeleri
yok etmektir. Tepeden ısıtılan sürekli bir kanal içinde camı yeniden ısıtarak iç
gerilmelerin giderilmesi sağlanıncaya kadar bekletmek ve daha sonra yavaş
yavaş soğutularak uygulanır.
Kalıp tutuculara bağlı olan cam kalıplarının bağlı olduğu otomasyon makinaları,
öncelikle gerekli olam ham maddenin temini ve ergitilmesiyle prosese başlamaktadır.
Cam ergitme fırınları ortalama 1500 °C’de çalışırlar. Şarj edilen hammadde ergime
zonlarında sıvı faza geçer. Fırında ergimiş olan cam, besleme oluğuna ulaşır ve
buradan cam damlasını oluşturan makinaya gelir. Ergimiş camın daha sonra hazneye
dolmasının ardından, kalıplara doldurulmak üzere gerekli kısma getirilir. Bu sırada
kalıp tutuculara yerleştirilmiş olan kalıplar kapanır. Hazneden kalıp boşluğuna doğru
süzülecek olan gerekli hacimdeki ergimiş cam, sürekli ve viskoz olarak aşağıya
akarken yatay eksende çalışan çelik makaslarla kesilir. Ergimiş cam parçası, kalıp
boşuluğuna düşmeden önce bir aparat yardımıyla soğutulması sağlanır ve o şekilde
kalıp boşluğuna gönderilir. İlk şeklini alacağı kalıba ulaşan cam damlasının sıcaklığı
1100°C civarındadır. Daha sonra mastör, kalıp boşluğunu doldurduktan sonra, hava
üfleme sistemi yardımıyla ergimiş cam, sistemde mevcut olan cam kalıbın şeklini
alır. Eğer gerekliyse prosesin tamamlanması için kalıplama işlemi farklı kalıplarla
tekrarlanarak işlem tamamlanır. Kalıplar açılarak son ürün hareketli bantlarla kalite
kontrol bölümünden geçerek proses tamamlanmış olur. Bir sonraki başlıkta ayrıntılı
olarak anlatılacak olan uygulamada, kalıp tutucularda ve cam kalıplarında bir tasarım
değişikliği yapılacak olup, yapılan bu değişikliğin sonucunda meydana gelen olumlu
olumsuz yönler incelenecektir.
4.2. Uygulama
Ergitilmiş camın kalıp boşluğuna dökülebilmesi için, kalıp koluna bağlı olan cam
kalıplarının tam şekilde kapanması ve görevini yerine getirmesi gerekmektedir. Bu
görevlerden en önemliside sorunsuz bir şekilde mamülü ortaya çıkartmaktır. Montaj
gurubu elemanlarından cam kalıpların bu görevde önemli bir yere sahip olmasına
karşın, kalıp tutucularıda önemini göz ardı edemeyiz. Şekil 4.1’ de kalıp kolu orijinal
montaj grubuna ait patlatılmış montaj resmi görülmektedir.
76
ġekil 4.1 : Kalıp kolunun orjinal tasarımı
Otomaston sistemlerinin belkide en önemli dezavantajı; üretim bantlarından herhangi
birinde oluşan bir problem veya bir bakım çalışması, bütün hattın komple durması
anlamına gelmektedir.
Cam ürünleri imal eden bu sistemde, iki adet ana problem bulunmaktaydı. Bu
sıkıntılardan birincisi, her yeni ürün imalatına başlanacağı zaman kalıp tutucuların
büyük olmasından dolayı cam kalıpların bağlanması tüm üretim bandının uzun süre
durmasına sebep olmasıydı.
77
Diğeri ise mevcut sistemin daha çok büyük hacimli mamüllerin üretimine uygun
olmasıydı. Özellikle kalıpların otomasyon makinasına bağlanmasında meydana gelen
bu uzun zaman kaybından duyulan sıkıntıdan yola çıkılarak tasarımda değişiklik
çalışmasına gidilmiştir. İhtiyaçların ve mevcut problemin belirlenmesinin ardından
Şekil 4.2’deki aşamalar yardımıyla tasarım yenileme çalışmasına başlanmıştır.
ġekil 4.2 : Genel tasarım aşamaları
İhtiyaçların Belirlenmesi
Problemin Tanımlanması
Sentez
Analiz ve Optimizasyon
Değerlendirme
Sunma
78
Çizelge 4.1 : Kalıp kolu orjinal tasarımına ait veriler P
arça
Nu
mar
ası
Parça adı
Par
ça t
ekra
r sa
yıs
ı
Ell
e ta
şım
a kodu
Ell
e iş
lem
e za
man
cez
ası
Ell
e ek
lem
e kodu
Ell
e ek
lem
e za
man
cez
ası
Topla
m m
onta
j za
man
ı (
sn)
Ell
e m
onta
j m
aliy
eti
Min
imum
par
ça s
ayıs
ı
1 Kalıp tutucu 1 80 4,10 59 12,00 16,10 0,07 1
2 Kalıp 1 40 3,60 59 12,00 15,60 0,06 1
3 Pul 4 03 1,69 00 1,50 7,19 0,03 0
4 Ring tutucu 1 05 1,84 92 5,00 6,84 0,03 0
5 Mil 1 15 2,25 38 6,00 8,25 0,03 1
6 Port 1 35 2,73 92 5,00 7,73 0,03 0
7 Kalıp port tutucu 1 35 2,73 92 5,00 7,73 0.03 0
8 Ring 1 42 4,35 58 10,00 14,35 0,06 0
9 Sabitleme Pimi 2 64 6,80 38 6,00 25,60 0,11 0
10 Müldefon 1 15 2,25 92 5,00 7,25 0,03 0
11 Somun 1 01 1,43 03 3,50 4,93 0,02 0
12 Civata 1 16 2,57 38 6,00 8,57 0,04 0
TOPLAM 130,14 0,51 3
MUT ĠNDEKSĠ = 3 x 3/ 130,14 = % 6,9
Çizelge 4.1' de orjinal kalıp kolu montajına ait bilgiler yer almaktadır. Çizelgeye
bakıldığında parçaların tamamı kalıp ve kalıp tutucuyu destekleyen elemanlardan
oluştuğu görülmektedir. Bu elemanlar toplam olarak 16 parçadan oluşmaktadır.
Sistemde parçaların tamamının bulunmasından oluşan montaj zaman sıkıntısı ve
küçük boyutlu ürün üretiminde zorluk yaşanmasından yola çıkılarak yapılan
değişiklikte ilk önce kalıp tutucu üzerine yoğunlaşılmıştır. 1 nolu parça olan kalıp
tutucunun çalışma prensibinde değişiklik yapılamıyacağından dolayı küçük mamül
üretileceği için boyutsal olarak değişiklik yapılmıştır. Yapılan bu boyutsal değişiklik
sonucunda kalıp tutucuda istenilen ideal ölçülere ulaşılmıştır. Şekil 4.3’te yeni
tasarlanan kalıp tutucuya ait resim görülmektedir. Ancak hem yeni tasarlanan kalıp
tutucuya uygun olması hemde küçük mamüllere uygunluğu açısından cam kalıplarda
da yeni tasarım çalışması yapılmıştır. Daha sonra kalıplar üzerinde yapılan çalışma
79
sonucunda bu yeni tutucuya uygun kalıp tasarlanmıştır. Oluşan bu yeni tasarımın
resmi Şekil 4.4’te gösterilmektedir.
ġekil 4.3 : Kalıp tutucunun yeni tasarımı
Şekil 4.4’te detaylı olarak görülen yeni tasarımda, kalıpları destekleyen alt
elemanlarda parça sayısını azaltmak için kalıp üzerine kalıp tutucuyla bir bütün
oluşturmasını sağlayacak iki ayrı kulp şeklinde parçalar ilave edilmiştir.
ġekil 4.4 : Kalıbın yeni tasarımı
80
İlave edilen bu kulplar, ilk başta genel parça sayısında artış gibi görünsede alt
destekleme elemanlarının tamamının elenmesine sebep olmuştur. Yapılan bu
değişikliklerden sonra Şekil 4.5’te yeni tasarlanan kalıp kolu genel montaj
tasarımının patlatılmış resmi gösterilmektedir. Bu şekildeki 3 nolu parça bahsedilen
yeni tasarlanan kalıba ait kulpların resmidir.
ġekil 4.5 : Kalıp kolunun yeni tasarımı
81
ġekil 4.6 : Kalıp tutucu ve cam kalıbın yeni tasarımı
Yeni kalıp kolu montaj tasarımının değerlendirme tablosu Çizelge 4.2’ de
gösterilmektedir. Tablo dikkatli incelendiğinde orjinal tasarıma göre gerek toplam
parça sayısında gerekse montaj süresinde yeterli miktarda bir azalma sağlandığını
görebiliriz.
Çizelge 4.2 : Yeni kalıp kolu tasarımına ait veriler
Par
ça N
um
aras
ı
Parça adı
Par
ça t
ekra
r sa
yıs
ı
Ell
e ta
şım
a kodu
Ell
e iş
lem
e za
man
cez
ası
Ell
e ek
lem
e kodu
Ell
e ek
lem
e za
man
cez
ası
Topla
m m
onta
j za
man
ı (
sn)
Ell
e m
onta
j m
aliy
eti
Min
imum
par
ça s
ayıs
ı
1 Kalıp tutucu 1 80 4,10 59 12,00 16,10 0,07 1
2 Kalıp 1 40 3,60 59 12,00 15,60 0,06 1
3 Kulp 2 54 6,00 34 6,00 24,00 0,1 2
4 Ring 1 42 4,35 58 10,00 14,35 0,06 0
5 Ring tutucu 1 05 1,84 92 5,00 6,84 0,03 0
6 Mil 1 15 2,25 38 6,00 8,25 0,03 1
7 Pul 4 03 1,69 00 1,50 7,19 0,03 0
8 Sabitleme Pimi 2 64 6,80 38 6,00 25,60 0,11 0
TOPLAM 117,93 0,49 5
MUT ĠNDEKSĠ = 3 x 5 / 117,93 = % 12,7
82
Orjinal tasarımda toplamda 16 adet parça yer alırken, yeni tasarımda bu sayı 13’ e
inmiştir. Yapılan bu uygulama sonrasında, Çizelge 4.3’te orjinal ve yeni tasarımın
önemli sayılabilecek kriterleri karşılaştırmalı olarak verilmektedir. Yukarıda da
bahsedildiği gibi kalıp tutucuda çalışma prensibi olarak herhangi bir değişiklik
yapılmadan boyutsal olarak bir küçültmeye gidilmiş, bu çalışmanın ardından kalıp
tasarımında da olumlu olarak değişiklik yapılmıştır. Bu olumlu değişiklikleri, parça
sayısında azalma, genel montaj süresinin azalması, parça ağırlığında azalma şeklinde
sıralayabiliriz.
Çizelge 4.3 : Orjinal ve yeni tasarımların karşılaştırılması
Parça Sayısı
Montaj Süresi (sn)
MUT İndeksi
Maliyet (TL)
Ağırlık (kg)
Orijinal Tasarım
16 130,14 % 6,9 1,850,00 18,6
Yeni Tasarım
13 117,93 % 12,7 1,480,00 12,2
Çizelge 4.3’den de görüleceği gibi yapılan iyileştirmeler sonucu öncelikle parça
sayısı 16’ dan 13’ e düşmüş, buna bağlı olarak toplam montaj süresi 130,14 sn.’den
117,93 sn.’ye düşmüş ki bu yaklaşık % 13’ lük bir kısalmaya sebep olmuştur. Bu
kısalma MUT indeksini etkilediğinden; bu değer % 6,9 değerinden % 12,7 değerine
çıkarak iyi bir artış sağlamıştır. Ayrıca üretim maliyeti açısından bir değerlendirme
yapılırsa 370 TL’lik bir iyileşme olduğu gözlemektedir. Son olarakta ağırlık sütunu
incelendiğinde toplam montaj grubunda 6,4 kg’lik bir azalma olmuştur.
83
5. SONUÇLAR
Eşzamanlı mühendislik; ürünlerin ve bunlara ilişkin proseslerin bütün süreçlerinin,
eşzamanlı ve entegre tasarımına sistematik bir yaklaşımıdır. Bu sebeple bu
çalışmanın temelinde, eşzamanlı mühendislik kavramı incelenmiş olup eşzamanlı
mühendislik sürecinin tanımı, faydaları, çeşitli uygulama teknikleri, özellikle bu
uygulama tekniklerinden montaja uygun tasarım tekniği kullanılarak bir uygulama
yapılması ve uygulanma sonucu elde edilen verilerin bu yöntemin kriterlerine
uygunluğunun karşılaştırılıp incelenmesidir.
Bu amaç doğrultusunda öncelikle ürün geliştirme sürecine giriş yapıldı,
tekniklerinden olan eşzamanlı mühendisliğin sıralı mühendislikten farkı belirtildi.
Sonra eşzamanlı mühendislik detaylarına inildi; neden ihtiyaç duyulduğundan,
başarılı - başarısız yönlerinden ve yöntem tekniklerinden bahsedildi. MUT hakkında
detaylı bilgiler verildi, çalışmalar yapıldı. Daha sonra bu bilgiler ışığında uygulama
yapıldı, Boothroyd&Dewhurst MUT yöntemi ilkeleriyle uygulama sonuçları
karşılaştıldı ve belirtilen ilkelere uygunluğuna bakıldı.
Yapılan uygulamada sökülebilir bağlantı ve destek elemanlarından gereksiz
görünenlerin elenmesi sağlanmış, buda parça sayısının azalmasına ve buna bağlı
olarak genel montaj yapısında bir basitleşme sağlanmıştır. Bu eleminasyona MUT
kriterleri açısından bakıldığı zaman, bu kriterlerin bir kez daha önemi ortaya
çıkmaktadır. MUT indeksinde olan yükselme sonucunda, gerek montaj zamanı
gerekse maliyet açısından bir kazanç sağlanarak tasarrufa gidildiği görülmüştür.
Ayrıca yapılan tasarım değişikliği sonucunda elenen parçalar sayesinde, sistemdeki
her türlü ürün imalatı ve bakım çalışmasında kazanılan zamanın önemi görüldü.
Fakat bütün bu çalışma boyunca hem parçaların malzemesinde hemde sistemin
çalışma prensibinde bir değişikliğe gidilmeden tasarım değişikliği yapıldığı
unutulmamalıdır.
Bu uygulama sonucunda yapılan denemelerde, istenilen kriterler sağlanmış yani hem
zamandan kazanç sağlanmış hemde küçük ürün imalatı kolaylıkla elde edilmiştir.
Fakat bu yapılan çalışmaya ek olarak; yeni kalıp tasarımınında yapılan değişiklikler
aynen büyük hacimli ürün kalıbına uygulanmış ve sonucunda sağlıklı sonuç elde
84
edilmiştir. Ancak sisteme bu büyük hacimli kalıbın montajı ardından alt destek
elemanları olmadığından dolayı belirli bir süre sonra kalıp tutucularda eğilmeler
gözlenmiştir.
Sonuç olarak, bu çalışma sonucu yapılan uygulamada eşzamanlı mühendislik
kavramı ve bu kavramın önemli tasarım araçlarından biri olan MUT yöntemi ve
uygulama kriterlerinin kullanılması ürün geliştirme sürecini kısaltığı, montaj zamanı,
parça sayısı ve parça maliyetini azalttığı, ayrıca bunlara bağlı olarakta sistemin
bakım çalışması sırasında fayda sağladığı görülmüştür.
Bu bilgilerden yola çıkarak ileride eşzamanlı mühendislik ve MUT metodolojisi ile
ilgili yapılacak olan yeni bir ürün geliştirme, mevcut sistemde değişiklik veya eksik
giderme çalışmalarında iyileşme sağlanacağı ve başarılı olunacağı kesindir. Ayrıca
yapılan çalışmada kısıtlı zamandan ötürü tasarım parçalarının malzemesinde
değişiklik yapılmadığından, bu çalışma konusu ileride yapılacak olan bir tezin
kapsam konusu olabilir.
85
KAYNAKLAR
[1] Demiryol, H.N., 1999. Eşzamanlı mühendislik tanımları, kullanılma nedenleri ve
uygulama teknikleri, Yüksek Lisans Tezi, İ.T.Ü. Fen Bilimleri
Enstitüsü, İstanbul.
[2] Prasad, B., 1996. Concurrent engineering fundamentals, Upper Saddle River,
N.J. : Prentice Hall.
[3] Goldberg, M., 2001, Concurrent Engineering Brief, Manufacturing Technology
& Methods Company.
[4] Özdemirkıran, A., 2008. Bilgisayar destekli mühendislikte montaja ve bakıma
uygun tasarım ve uygulaması, Yüksek Lisans Tezi, İ.T.Ü. Fen
Bilimleri Enstitüsü, İstanbul.
[5] Url-1 < http://best.me.berkeley.edu/~pps/pps/concurrent.html > , alındığı tarih
12.02.2009.
[6] Adebayo, J., 2008. Concurrent engineering principles and conceptual
methodology for process innovation, IPROMS Conference.
[7] Yayla, A.Y. ve Yıldız, A., 2007. Eş zamanlı mühendisliğin ürün geliştirme
performansı üzerine etkisi, Saha Araştırması, Marmara Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü.
[8] Kusiak, A., 1993, Concurrent Engineering: Automation, Tools and Techniques,
John Wiley & Sons, New York, NY.
[9] Loch, C., Mihm J. and Huchzermeier A., 2003. Concurrent Engineering and
Design Oscillations in Complex Engineering Projects.
[10] Cleland, D.I., 1998, The Field Guide to Project Management, John Wiley &
Sons, 32, 439-449, New York, NY.
[11] Juran, J. M., 1951. Quality - Control handbook, McGraw-Hill, New York
[12] Kuo,T.C,. Huang S.H.and Zhang, H.C., 2001. Design for Manufacture and
Design for X ; Concepts, Aplication and Applications and
Perspectives, Computer &Industrial Engineering, 41, 241-260.
[13] Hugh J., Engineer on a disk, Grand Valley State University, 30-189. Retrieved
March 16, 2009, from http://www.eod.gvsu.edu/eod/pdf/design.pdf.
[14] Akao, Y., 1990. Quality Funtion Deployment, Productivity Press, Cambridge
MA.
[15] Redford, A. and Chal, J., 1994. Design for Assembly Principles and Practice,
McGraw-Hill Book Company, London.
86
[16] Delchambre, A., 1996. CAD method for industrial assembly : concurrent
design of products, equipment, and control systems,
Chichester,Wiley.
[17] Boothroyd, G., 2005. Assembly Automation and Product Design, Taylor &
Francis Group, Boca Raton.
87
EKLER
EK A : Boothroyd&Dewhurst MUT indeksi için gerekli şekil ve çizelgeler
88
Çizelge A.1 : Boothroyd&Dewhurst MUT yöntemi elle taşıma zamanı çizelgesi
89
ġekil A.1 : Parça kalınlığının ve boyutunun elle taşıma zamanına etkisi
90
Çizelge A.2 : Boothroyd&Dewhurst MUT yöntemi elle ekleme zamanı çizelgesi
91
ÖZGEÇMĠġ
Ad Soyad: Mehmet ULUGERGERLİ
Doğum Yeri ve Tarihi: İstanbul, 12/12/1984
Adres: Sarıyer / İstanbul
Lisans Üniversite: Trakya Üniversitesi / Makina Mühendisliği, 2007