Sayı X,ıı Ekim 1972
Transcript of Sayı X,ıı Ekim 1972
. ·:·_.. : .... ..
' .-
:J ·' :
·'
TÜRKLERiN KUTLU AGACI KAYIN (HUŞ) ADI tJZERİNE
" Kerim Yund
Atalarımızın saydıği, Ta.iıi:i diye taptığı kutlu ağaçlar vardır. Hiç şüphe yok ki, bunların en başta geleni huş (kayın) 'dır. Dedeleri.mizin yay ve ok yaptıkları, Altın ışığın üzerine indiği, Bay Ülken diye saygı gösteıilen, Bay Ülkene kurban kesilmesinde rolü olan, yaratılışı, erkek ve dişili.ği Türk m.itolojisinin konusu bulunan, mukaddes ateşin yakımında kullanılan, şaman asası, ·şaman davulu yapılan, teşkil ettiği ormanlarda Tanrının eğeleşdiği kayın (huş) ağacı, Türk kültüründe, din inançlarmda büyük ölçüde yer etmişdir. .G~J. gör ki, bugün kayın adı üzerinde bile farklı görüşler vardır.
Milli kültürümüzce çok önemli huş ağacının yalnız adı üzerine yapmış olduğumuz bir inceleı:p.eyi ~unuyoruz. Türk medeniyetini, kültürünü derleyenler, izleyenlerce ağaçlarıiiiiz Mda .önemli bir . ~ônudıır. Bununla birlikte çok defa, eski kültürümüzÜ unutmuş veya . kai'ıştırmış oluyoruz. Bu yazımızda böyle bir karışıklığı, dile getiı·ip, düielqne ·yolunu tutmaktayız.
1857 yılından beri Orinancılık öğretimi y"apılan Türkiye'nin, Ormancılık terimlerinde henüz bir birlik göriliemiyor ~ Bu mesleğin başlıca konusu olan ağaç adlarmdan pek ço.ğu yurdumuzda konuşulan, söylenen adlardan . farklıdır. · ·
Ad meselesinin her i.linide önemi var4Jr. A9., )ron"!llanm manası açıkca, tereddüde meydan bırakmadan ifade etmelidiı·. Kelime anladığımız biı· tabire alem olmazsa, yapıl.an işlerde de sık sık karışıklıklar, yanlışlar görülür.
Biz yukardaki görüş ışığı altında, huş ağaemın dilimizdeki isimlerini· inceleyeceğiz. Türk ormanellarının huş diye adlandırdığı ağaca, botanikcilerim.izden bir kısmı, halk, tarihçi, çeşit ~eşit namlar verı:riiştir. Biz huş deyince: Türkçesi: huş; Latincesi: Betula; Fransızcası: Bouleau; Almancası: Birke olan _ağacı kast edjyoruz. Bu ağacın sis~ematikteki yeri: Betulac,es fam.ilyasıdır. Bu fasilenin Osmanlıcası AhmeriyE;ı, Türkçesi, Kayıngillerdiı'. Prof. Chenchine tarafından yazılıp !s~ail Er;ıslan'ın çevirdiği (Park ve Bahçe Sanatı) kitabının s. 344 de göster~~n . huş nevileri şunlardır: betula alba (ak huş), b. ermani ( ermani huşu), b. humulis ( alçak huş),
1260 (36)
SAY! 120 _ K. YUND YIL X
b. lanta (şeker huşu), b. :Q.ana .(bod~ huş), b. papirase (kağıt huşu), b. poilifolia (kavak yapraklı huş) ;b. pubescens (tüylü huş, kara huş), _b. - pu
milla (bodur liuş), b. verı:Uçosa (adi huş), b. atropurpurrea (koyu ergu-vani yapraklı huş), b. aurea (altın~ yapraklı adi huş). -
Huş sj:jzü ·ile adlandırdığımız· ağacın mahiye~ "QelirttikteJl sonra ~u ağacın yayıldığı alan,ı da yazı::r;ı.ayı uygun bulduk. Him'-Ortaasyad~; Rusya.:. da, · Baltık ülkelerinde.- büyük ormanlar teşkil eder.-; Tfu:kiyede_ Erzurum, Kars, Nemrut dağı dolaylarında tab~ olarak-bulunur.· İstanbul'da, Ankara'da, bazı. ·bahçe ve parklarda yetiştirilmiştir.
· 18·77· yılında Türkiyeye UZil!an olarak çağrılan Fransız Ormancısı A . Bricogne tarafından yazılıp Fahri Bük'ün dilimize çevirdiği ~ (Til1·k'i;ye'de Ormancılık Heyeti). kitabının 32. sf. sinde -ve Ziraq,t _VeTro!e:ti Mütehassıs Rapbrları adlı:_eseriiı .Orman Kısmı'nın 31. sf. sinde;_ "Q'una ve Sarrrsun•Ormanlarında_, f~laca bulunan dişbudak, akçaağaç-;-- ]p.zılağı;ı.ç, J.hlamur · ve hatta l!uş'u da zikrettikten sonra bu tadada .,_hi tam veriyoruz" , denmekte ise de, Samsun'da huş bulunduğunu: şimdiye kadar öğı·enemedik. '
Huşun. yaprağı kavak (populus) a bepzediği için ilk bakışta .kavak sanılır. Fakat tohumları kavağın tohumlarına uyıp.az. Bu bakımdan bu ;jki ağacı bir birinden ayı~a:k pek kolay~. Huşun · çalı_gipi:J;ıodur; çınar:gibj ulu çeşitleri vardır. Fakat Ortaasyada huş deyince:akla dev gibi ulu ağaç:. lar gelir. Huşun besi suyunda gilikoz bulunduğundan Baltık ülkelerinde bund~n bir çeşit içki de yapı4J:. Volga havzasında (Kazan· ülkesinde).;'kayin suyu öksürüğe karşı ilaç olarak içilir. ·
·' 'ı . -
:- , 1!'.. -
Şems~ttin .Saminin Ka.mus-ıt Tür7~Ladlı :.eser,ipin : 1516. sf. sindeki (huş) kelimesine· bakarsak; }farsca .-olduğu - .ve (guş) ; :dan geldiği, bunun da bii::nevi akçaağaÇ.: oldu~ yazılı4tr, . · · · .:. ~·:~~:
Yukarıda verdiğimiz açıklamadan, huşun akçaağaç ile hiç· bir ilgisi olmadığı belirmektedjr. Fak~~ ·(Türk Tqr.~hinin .Ang,· Hatları) adlı ve Maarif Vekaleti rum~yla -19~9 y_:.lıpda· Devlet, matb!!gsında b~ılan·kitabın .45 sf. de huş hakkında bilgi verilirken "Tuk-yu efsanesinde totem kurt, Uygur efsanesinde ise: huş ağacı dır" denmekte ve bir çıkma. ile: . ~'Huş, akçaağaç· nev'inden· bir ağaçtır" diye açıklanmaktadır. Aynı yayınd~ birinci cilt (Tarih) ~in 49. s. de (Naturalizm).JıJ+.latılırken, Uygurların totemi olarak huş ağacından ~ö,z ediliyor. Bir , çılpı;ı.a. ile d~ yine huş'un akçaağaç nevinden bir· ağaç olduğu belirtiliyor.
Bu yanlışlığın Şemsettin Sami'nin Kamus-u Türki'deki tamtın:undan ileri geldiğini sanmaktayız. Huşun Farsca olduğun;ı, Türklerin de bu ağaca taptığına göre acaba Türkçedeki adı nedir? Bunu; (Orman ve Maadin
(37)
SAYI 120. YIL X
Mektebi), (Halkalı Ziraat Mektebi .Alisi) ,. ·ormau cMekteb:..i' . .Alisi) nde Ormancılık hocalığı -yapmış olan 1892/1306 yılında· (Tavsif-i ·Eşcar) · adlı
değerli bir eser·yazan Hoca Ali,Rıza-Efendi'ı:iin adı geç·en kitabının 27: s. de buluyoruz. Hoca şöyle yazıyor: ·· . ~:: : · :-~ ·-
Huş: - Meıiıalik-i Malırusa-i Şahane'nin 1Ciheti §aı:kiyesindE:f-- b:u .ağaca kay·ın dedikleri gibt~ince - stlrgüİılerinde süpürke im·aı ' eyledikleri cihe.tie süpürke-ağacı dani'-'derler) .-Yine aynı müellü; 'l913 yılinda ·Çıkan (Oimcln yeti-ştirrriik) adlı kitabımn :19 ··s/ de lıuş, süpürke ·ağacı~d.iye . bu ıağacı acilamdaş adları ile söyler. Gerçekten< de Türlder~:orta ve-Kuzey ·o·Asyada lm§·ağacına.'kayın:ağacı diyorlar. Ylırdw:rıuzda da·.bu ağacın·. yetiştfği yer-deki adı bfziın: ·de ' soruşturnialarimız- ile anla§ıldı~ ' , :- -- :·: - · · --· · ö.tmancıliğa \liUş sözfu:ıün ilk önce: ne zaman:~;e -kim'in: yazması-ile gir
-diğini' -henüz bilemiyortıZ. Yalıı.ız Orman ve Maadfu :Mektebi.·-Müdürü ve Fenni Orn:ıan Muallimi- Hekimyan'ın'-1881/1297'yılııida bastırdığı've eri esld onnancılık eseri ·olarak bildiğhniz ' llm-·i Nebatat- adlı kitabında :da -_ 'ku§ adının kullanıldığım görüyoruZ (s.' 184). .-.,, -..... . -,;, · ,, _ - -<~• - ~ · ..
Ziya Gökalp. T·iırk Töresi'nin 24. s.'·de Altay Türklerinin dini ayinler yaptığı- huş ormanlarından (Dokuz Oğuz) menkibes!ni ·söyler:. Hu~ıni ·ustifu·e inen nuiu ·~arilatır. ·Huşün. erkek"tiıiısali olduğunu belirtir. Huşun -~ki: Türkçede adının · (sumu) .olduğUnu -beyan eyler.; Aynı kitabın 60;, s. de 'Dokuz ·öğuz Menldbesiiıi naklederken de üstüne_.nur - ineİı ağaÇlardan birinin' ('-'sllınu~' yam· -'!huŞ" ' yaliuf·!ikayin ağacı ::Bouleau!') , olduğıinuı ;~rgık'~ lar. Yine Gökalp, Tiirk Medeniyeti -Tariki'nin 67: s. de: '~Fetişler't; ·başlıkJı bendde gökten bir nur direğinin bfr kayın ağacı üze_rine indiğini yazar. Aynı eserin 71. s. de Dokuz Oğuzlara ait menlnbeyi anlatırken üzerine gökten nur dl.reği inen -ağaçlardan· birinin· "sumu'~: yani'J-'huŞ!JJ.yahut "kayın" ·ağ9.ci· (B.ouleau) _ olduğunu tekratla:r;-Aynvkitabın 94~ s. de· de Altay Türklerinde (Bay Ülgen) 'e kurban ke.Silmesi başlıklı_ yazıda· (Türklei·. ·huş ağacına:.sumu derle:fr-·diyor:-:-,.·--'· ,-""- --~----:P -=>--:".' --- · ~ --,, _: __ , __ . · .. ~ .. : Ziya· Gökalp Beyin yazıHtrından·da, · huşun· Türklerce birinin· ."kayın~· ötekiİıin "siımu" olınak'üzere:·iki adı:-oıduğu arilaşılıyor: i i ''- =-- - : .. ·- ·-= -
· ·-- Türk DJli UZnıani ·Profesör · Abdülkadir İİI.an ile yaptığıinız görüşme~ de: "suıriu'nun huş ağacı . olmayıp,· bu ağaçüı.n kesilen · dal" olduğunu .. be: ıirttller.: Huş ağacına da hala -Asyadaki T-ürklerin kayın dediğini- söylediler. Kendisiniiı trçığı?"' dergisinin 52. sayısında yay'ınlandıktai:ı so:iı'ra'ayrı
baskısı yapılan :(Bel tir'lerde -ranriya Kurban Merasimi}. başlıklı çevirme yazısınd~ da huş yerine kayın ormanlanndan ve kutlu lfayın ağaçlarından söz ettiği görillüyor.= - · · ':ı :ı .· <::-,.
· Diw.miı Litgat~i't Tilrk'te de kayın ağacı .geç'm:ektedir; Beslin-Atalay'ın birinci cilt tercümesinin 35~r s. sinde (Söğüt'e bl.'zeu'k kayı.ri ağacına/kart-
'1262 '(38)
BAYI 120 K YUND_ c : . Yn:. ~.x
lık yaraşır) atasözü ·de örnek verilmekted,ir . . Birinci clldiıi :343 s. - d~<ise (Kürt: Kayın ağacı bundan bay kamçı; .. 4eynek ·gibi şeyle~ yapılır)-,ı:de~ı.nekt~d,ir. Aym es~rin t. c. 369 s. d~ da If._oğu§.. ku§ ağacı _~Y.~._geçm~~tedir.
Mustafa Raliılii (Balaban)m qeVirdiği 1koğol Tariki'Iide:?.i-Uygurlara ait bilgi verilirken s. 52'de üZeriilde nur·parlayan ağa:cm -biril:ı.iıi . kay'l.'fı olduğu y~ılmıştı. Orhan• Şaik Gökyay'ın Dede- Koı·kut. kitabının::.Topkapu
sarayındaki . Oğuznamenin metni .ba§lığınıh 16 . . maddesinde (Ka yın okun dü§mana ·doğru vaı·sun) diye dua edilir. Ka yın' dalları- .sili:günleri· düzgün ve esn~k olduğu için Eski .Türkler .. bundan.: ok yaparlarım.Ş. ·<Bu yön, -Lugat-ı Nacl'nin _ (Hadenk) kelimesinde şöyle belirtilir;•i(Hadenk: Farsca ok .. fil; asıl-kayın ağacı-:manasındad.ır ki .aıidaiFok yapılır);.t•Fuzuli ·ae: • · ..
Ne revadır 'ki hade~gin at~1;Tı~~ dü§~~·-_ : · r ··~:.ı!: ~· . .. ·;-.
· ' -=' , · ·. Dilerim ~7ci bu sine-i sad ça~~ dü§e. :· ·'<.. : : '~ ~;_ ' ·. • . • . -- . . ~ : :. • .. •• c- · "1 - ;: • .
_d_emi_ş_tir. Biz de Sa:vaş .Tilrkül!3ri a<fu. şiir kitabımızda bu!,U?-an (I}ızıt El:ma) baş4klı §iirimizde ka yından ok yapıldığı.n,ı ,§öyle· beliıVuiştik. . .
- . . - ' -... ----· ... Gözlerini delerdi ıslık çalan 1ü:ıyın ' ok, .. ! . -,:_;; . . ~ - ~- -~ :>.;;
· ... · Tura??- 1cartal•-elidir, sinekten perva.sı _yok:·._ .. ·· :,~
M.aai·if_ V ekhleti 'nce1 l,93.9. YıJında' lisesler--iÇin -' biJtırılan: .Şiyold}i,;~itabihln iki.iıci cildindc{ de 'Tıiış :yerilieL kayın sözfuı.U,n ı,(fuıa.nıiciığ1pr 'gÖrüy~tuz. Ket! geçen kitabın 1Q: ~~ - ~iıld~·kayın ·ya.zı.sı,~·s. talııoai bir kiy~"r~sİni de .var<4l-~ :rı.niıt ·Eğitim Bakani!ğıi:ı.in ·yaYınl~dığı Tiırkçe Te?'im'ier qep :ir1·iavuzu'iidıi hu§i yerinekayın denmiştir . .. :ı.:.,:·~· : . : . . '.!. ..... .:~ ,_:; ;; ;. -·-- · -: :ı~::·
~ .. . . .. . . . . . - : . ,.. ,. · -- )3·ı:ı;.:s:ya · k'a.Uru:' yaptığımiZ incel'erri€{de-Iı' huŞ· •ie kay~lıi· 'a~1ilili: ·dnfmi~de oi:-talh~şa ·ıruııanlin:ı.~kta oldÜğU görültiyoi·;: Ya.ıt/ıZ. ştriil· b~Hrl~İimki,.'Or-... ,._ .... ""'· -•, ' .. . : -. . . · ~. . ' .... . . . .. . ...... ) .. . . .. ' .. .. -. maricıların;ıız \•e bu kültür. tesiri altında kala:iılarım,ız . (hUŞ)'"a _hiÇ ,bir vaki.t _(~ay~l'li~iı!~ınJ~~~r. :8\ıi(tilı_ ~e~ seb~!J~·.k_~~~~<iı- a~t:ı~~~ -~!~~~~~klb~ ağacın ·va~; ol~lı~~· ~u ~ğ~~~n l~!inc~~i· -~F~gus ~~-~~~.~ca)_;~.f.·-r ~~~ ·-~~t re fagus'ün, yurdumuzda yayılışı çok genı§tır. Bu·'agacm iktısadi oneırtı de :varôır:·-'Fagus'e .. bazr'yerlerde halkımız da ;-kaym 'diyor~ Bazı ··y-~rlerde güigen, akgürgen, gökçeağaç da denmekte. 1912 yılinda çıkan Esat .Şera:. fettin: Beyin llm-i N e batat-ı Tıbbi kitabında ·gökçe ağaca gürgeıi''denildiği gibi, Ahmet Refik - Mehmet Emin tarafından yazılarak, 1928.'de• çik·an YE:!~i Ne1}atat kitabında da gökçe ağacına gürgen denmiştir. -,Ormancılık
bilimini ,yapanların gü·rgen ded!ği- ağaç ise .(Car.pinıt8; ~p'til~) ~Plı ba§-ka b~: ağaçtır. -:· . .~ . . ... .-,, :· :
Ormancılık bakımından huş, lrayın, gürgen'in ayrı cins ve:türCI~ağaÇ• lar olduğunu yukarda adı geçen Onnan Yetiştirmek ldtabının 50. s. den·
(39) 1263
SAYI 120 T tt R K K .tt L T Ü R ü YIL ··.x
aldığımız şu iki cümlede çok güzel belirtilir': "Huş; gürgen gibi orta ·.boy ağaçlardan sayılır. Bıiş: kayı1ı. gibi. bereketli yaprak ver-ir!~ _
Gerelt konuşma dilinde, gerek kitaplarda edebi yazılarda (hui-kayın.: gi\rgen-gökçeağaç) adlaı:ı .bir birin~ .kanşı::J?.akta, yanlışlar. II!eyda:na gel-~ektedi.İ-. Bu~konuda_da bir. ~.~ç örnek ver~1JJn:. · .
. . . Ormancı inuhaiTirlerden Cevat Alevcan, ·Ağaçlarımızı Tanıyahm baş~ lığı altmda 1931'de~.orman ve Av· çlergisihde ~çıkan ; yazısında, Esat Şerafettin beyin 1912 yılında:, basılan ll-m-i Nebatat.:,ı Tıbbi adlı eserinde.! gördüğü yaniışiara çatıyor. Hıtş.ağacına kayın denilıriesine .kayın'a gürgen den:. mesine hayret ediyor: fTürkiye'mizde mevcut otları ô.eğil, koskoca ağaçları bile· tanımıyoruz), ·'(!I'.ürkiye nebatatcıları bizim _ ağaç~ara ne isimler koymuşlar da haberimiz yokmuş) diye üzülüyor ...
. . \
Aynı kitaptaki ağaç ş.~an için orma~cı yazar · Ceı:p.a~ Işıl da 1944 yı-~da Ormancı f'osta.sı gazetesinin 2~. sayı..smda temas etmiş (Ağaçlan kendi'· adları ile bileliıl:ı) başlıklı makalesinde ·· {Kayıri: agacı gili'genderi~ gölpıar l~din~en,· melez· ÇiuD:d~n tefrik. edilıiıetldir) diyerek;. inllellifiı{ yan: lış adlar kullandığım belirtmiştir, ' ·
!ç mimar Cemi! Sünier'in · 1946'da baatirdiğı Ağaç l§Zeri Teknolojisi adlı kitabında ise kayın hem hU§~ hem gökçe ağaç. yerine kullanılar~k gerek İnUellü, gerekse okuyucu yanılmışlardır: Bu-kitabıiı.-34 s. de "Biı.tı ~aradeniZde kayınağ3.-cı v.ardİ~" diye gökçe ağac~ ~ş.tırkep, 'io1. s' de ll (Alt~ gürğ~n). ı\.vrupada yetişir" diyerek yanıimalrta ıo~ s. d~ 'kayın ağacından soz e'derken TıU§'un va.Sıflarinı b-elirtmektedir . . ~·:,- . . . ... . .. . . \. .;. . ' . . . ~' .
. Bu karışıklık~ann başlıca sebebi henüz ı;ılde bir ( Ormaı;ıcılık sözlüğü) ;- · · •• • 1 . • 1 1 1 ' • • • • • • 1 • •
nilıı· olmayışı4!1'! :t9.44 yılJarında Orman .Fakültesi, Oı:mfJ.n .Genel Mi.idür-lU~: - O rm im Okuli~.· ve Türkiye Orma~Çiiar De.rnegi __ iŞ Qirliği yapar !lk ·oi.-mancılık terimleriİr:ıi.Zi tesbit· için . çalişinıs ise de sonuçlandıramamış-
, o ·' · .. • i ! • • - ' ' f ' • T ' , ~~ • '
tır. Ya.J.iıiz kayın ağac~ kori~~ürken;, huş,~ lı;ayıı:i;_ gi,ii-gen adlarıırıi\ _ bir ~· ... .. • . • i . ..: .• 1 ~
birine kanştığı, }?u .s.atırlarin yazarınca açıklanmış, kurul da: . • • . - 1. •
.. HU§ (Betula)'ya, kayın ·denmesine; kayın (Fagris)'a, · Gökçeağaç den.: mesine; gürgen (Carpinus)'a da gürgen denmesine karar vermişti. Böylece gökçe ağaç bir :v.andan hU§~a öte y~ndan gürgen ile kB:nştırılmaktan kurtulmuş olacaktı;- · ·.
' Bu kararıiı uygiılamada -tesiri olmamiş, herkes bildi!P' gibi; söylemiştir. Miiıet hayatmda diıae.birÜli olmayınca 'işte birlik olmayacağına inandığımız için, Türklerin en kutlu ağacının adını, bütün Türklerin doğruca
. Qilme:sini dilemekteyiz.
1264 (40)