Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

24
Bizim Dünyamız Ocak - Nisan 2012 Editörden 1 Sayı: 36 İmtiyaz Sahibi Er-Bakır A.Ş. Adına Müjdat Keçeci Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Pakdoğan Yayın Kurulu M. Akif Temelcioğlu Alper Sayın Yağmur Şimşek Aslı Gül Bayrak Fotoğraflar Ahmet Kepenekoğlu Yağmur Şimşek Hüseyin Çam Genel Müdürlük Ahmet Nuri Erikoğlu Cad. 20085 Gümüşler/DENİZLİ Tel: 0 258 295 19 00 (pbx) Grafik Hazırlık Denizli Havadis Tel: 0 258 242 86 73 Baskı Denizli Havadis Gazetecilik-Matbaacılık Tel: 0258 242 86 73 Faks: 0258 242 74 37 e-posta:[email protected] Merkez: G.M.K. Bulvarı No:134 Beşek İşh. K:5 D:22 Denizli Şube: Ahi Sinan Cad. Yeni Kaleiçi Çarşısı No:8 Denizli Dört ayda bir yayınlanır. M. Akif Temelcioğlu 2001 yılında ilk sayımızla sizlere merhaba dediğimiz bültenimizin 36. sa- yısıyla yeniden karşı karşıyayız. Denizli’mizin gurur duyduğu bir şirket olan Er-Bakır, bugün Türkiye’nin ilk 500 şirketi içerisinde 22. sırayı alarak bu haklı gururu daha da perçinleyerek yükselişini sürdürmektedir. Yeni yatırımlarla ve uygulanacak müşteri odaklı satış stratejileriyle, inanıyoruz ki şirketimiz çok daha yüksek sıralarda yerini alacaktır. Er-Bakır’da oldukça yoğun şartlarda sürdürülen üretim faaliyetleri ile birlikte yine uzun dönemli iyileştirme ve geliştirme çalışmalarının bir arada yürütülmesinde yaşanan sıkıntılar nedeniyle Mühendislik Hizmetleri Müdürlüğü adı altında yeni bir organizasyon oluşturuldu. Mühendislik Hizmetleri Müdürümüz Sn. Ali Tüzün, bu yeni organizasyonun kuruluş amacı ve görevleri konusunda paylaşım sayfamızda bizleri bilgilendiriyor. Er-Bakır, 30 yıllık geçmişi süresince uzun yıllar süren çalışma birlikteliğinin kazandırdığı tecrübelerle işini en iyi yapma yetisini kazandı. Bu uzun çalışma sü- relerinin sonunda bir çok iş arkadaşımız emekli oldu. Yöneticilerimizle birlikte yenilen bir akşam yemeği ile emeklilerimize veda ettik. Tecrübelerinden her zaman yararlandığımız değerli arkadaşlarımıza uzun ve mutlu emeklilikler diliyorum. Yapmayı geciktirdikleri ne kadar hayalleri varsa, umarım hepsini gerçekleştirebilir- ler. Sevgili arkadaşlarım, Bu sayımızda “ bizim yeryüzünde bildiğimiz en güzel gökyüzünün altı ve en güzel ikliminin bulunduğu yer, dağlarından yağ, ovalarından bal akan” güzel ilimiz Aydın’ı tanıyacağız. Her sayımızda olduğu gibi bu sayımızda da destekleriyle zengin içerikli bir bülten hazırlamamızda yardımcı olan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Bu yazımı da önceki yazılarımda olduğu gibi, okuduğum bir kitabı sizlere tavsiye ederek bitirmek istiyorum. Eğer hem polisiye’den hem de tarihten hoşlanıyorsanız bitirmeden bırakamayacağınız bir roman, Ahmet Ümit’in son romanı “Sultan’ı Öl- dürmek”. Ahmet Ümit, bu son romanında hem belgelerle İstanbul’un fethinin öncesini ve fetih sürecini anlatıyor hem de bugüne dönerek bir hafiye gibi cinayeti çözüp katili yakalıyor. Ahmet Ümit’in bu son romanını mutlaka okumanızı tavsiye ederim. Yazın bu en sıcak günlerinde fırsat bulduğum iki günlük çadır tatilinde ağaçların gölgesinde, denizin kıyısında bu güzel kitabı okumak, bir sonraki yıl için tatil planlarımda çok etkili olacak. Hepinize sağlık, başarı ve mutluluk dolu günler dilerim. Saygılarımla. Merhaba;

Transcript of Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Page 1: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

Editörden

1

Sayı: 36

İmtiyaz Sahibi

Er-Bakır A.Ş. Adına

Müjdat Keçeci

Genel Yayın Yönetmeni

Hüseyin Pakdoğan

Yayın Kurulu

M. Akif Temelcioğlu

Alper Sayın

Yağmur Şimşek

Aslı Gül Bayrak

Fotoğraflar

Ahmet Kepenekoğlu

Yağmur Şimşek

Hüseyin Çam

Genel Müdürlük

Ahmet Nuri Erikoğlu Cad. 20085

Gümüşler/DENİZLİ

Tel: 0 258 295 19 00 (pbx)

Grafik Hazırlık

Denizli Havadis

Tel: 0 258 242 86 73

BaskıDenizli Havadis

Gazetecilik-Matbaacılık

Tel: 0258 242 86 73

Faks: 0258 242 74 37

e-posta:[email protected]

Merkez: G.M.K. Bulvarı No:134 Beşek İşh.

K:5 D:22 Denizli

Şube: Ahi Sinan Cad. Yeni Kaleiçi Çarşısı

No:8 Denizli

Dört ayda bir yayınlanır.

� M. Akif Temelcioğlu

2001yılında ilk sayımızla sizlere merhaba dediğimiz bültenimizin 36. sa-

yısıyla yeniden karşı karşıyayız. Denizli’mizin gurur duyduğu bir

şirket olan Er-Bakır, bugün Türkiye’nin ilk 500 şirketi içerisinde 22. sırayı alarak bu

haklı gururu daha da perçinleyerek yükselişini sürdürmektedir. Yeni yatırımlarla ve

uygulanacak müşteri odaklı satış stratejileriyle, inanıyoruz ki şirketimiz çok daha

yüksek sıralarda yerini alacaktır.

Er-Bakır’da oldukça yoğun şartlarda sürdürülen üretim faaliyetleri ile birlikte yine

uzun dönemli iyileştirme ve geliştirme çalışmalarının bir arada yürütülmesinde

yaşanan sıkıntılar nedeniyle Mühendislik Hizmetleri Müdürlüğü adı altında yeni bir

organizasyon oluşturuldu. Mühendislik Hizmetleri Müdürümüz Sn. Ali Tüzün, bu

yeni organizasyonun kuruluş amacı ve görevleri konusunda paylaşım sayfamızda

bizleri bilgilendiriyor.

Er-Bakır, 30 yıllık geçmişi süresince uzun yıllar süren çalışma birlikteliğinin

kazandırdığı tecrübelerle işini en iyi yapma yetisini kazandı. Bu uzun çalışma sü-

relerinin sonunda bir çok iş arkadaşımız emekli oldu. Yöneticilerimizle birlikte

yenilen bir akşam yemeği ile emeklilerimize veda ettik. Tecrübelerinden her

zaman yararlandığımız değerli arkadaşlarımıza uzun ve mutlu emeklilikler diliyorum.

Yapmayı geciktirdikleri ne kadar hayalleri varsa, umarım hepsini gerçekleştirebilir-

ler.

Sevgili arkadaşlarım,

Bu sayımızda “ bizim yeryüzünde bildiğimiz en güzel gökyüzünün altı ve en güzel

ikliminin bulunduğu yer, dağlarından yağ, ovalarından bal akan” güzel ilimiz

Aydın’ı tanıyacağız. Her sayımızda olduğu gibi bu sayımızda da destekleriyle

zengin içerikli bir bülten hazırlamamızda yardımcı olan tüm arkadaşlarıma teşekkür

ediyorum.

Bu yazımı da önceki yazılarımda olduğu gibi, okuduğum bir kitabı sizlere tavsiye

ederek bitirmek istiyorum. Eğer hem polisiye’den hem de tarihten hoşlanıyorsanız

bitirmeden bırakamayacağınız bir roman, Ahmet Ümit’in son romanı “Sultan’ı Öl-

dürmek”. Ahmet Ümit, bu son romanında hem belgelerle İstanbul’un fethinin

öncesini ve fetih sürecini anlatıyor hem de bugüne dönerek bir hafiye gibi cinayeti

çözüp katili yakalıyor. Ahmet Ümit’in bu son romanını mutlaka okumanızı tavsiye

ederim. Yazın bu en sıcak günlerinde fırsat bulduğum iki günlük çadır tatilinde

ağaçların gölgesinde, denizin kıyısında bu güzel kitabı okumak, bir sonraki yıl için

tatil planlarımda çok etkili olacak.

Hepinize sağlık, başarı ve mutluluk dolu günler dilerim.

Saygılarımla.

Merhaba;

Page 2: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Ocak - Nisan 2012

2

Bizim Dünyamız

Kuruluşlar; değişen koşullara, teknolojik ge-lişmelere ve fiziksel büyümeye bağlı olarak ortayaçıkan yeni gereksinimler doğrultusunda organi-zasyonlarını gözden geçirirler. Sürekli ve hızlabüyüyen bir üretim şirketi olan Er-Bakır organi-zasyonunda da bildiğiniz gibi geçtiğimiz Şubatayında bazı değişiklikler, yenilikler gerçekleştirildi.Mühendislik Hizmetleri Bölümü de bu kapsamdaoluşturulan yeni birimlerden birisidir. Bu yazıdasizlere kısaca yeni oluşumla ilgili bilgi aktarmayaçalışacağım.

Bu yapılanmaya neden ihtiyaç duyuldu?

Bilindiği gibi Üretim Bölümlerinin öncelikliana görevi; tesisi, öngörülen performans hedef-lerinde çalışır durumda tutmak, müşteri taleplerinibeklenen kalite, miktar ve zamanda karşılamak-tır.

Bu süreç; sipariş odaklı çalışma ve rekabetkoşullarının zorlaması ile yüksek tempoda ve ge-nellikle günlük/kısa süreli programları gerçekleş-tirmek için ağırlıklı olarak sahada sürdürülmekzorunda olunan, proses ve ürün kontrolü odaklıbir faaliyetler bütünüdür. Oldukça yoğun ve yorucuşartlarda sürdürülen bu faaliyetlerle, iyileştirmeve geliştirme amaçlı uzun dönemli faaliyetlerinbir arada sürdürülmesinde sıkıntılar yaşanmasıkaçınılmazdır. Organizasyonda değişiklik yapmadüşüncesi esas olarak bu durumdan kaynaklan-makta olup, iki faaliyeti birbirinden ayırarak yapılanişin kalitesini ve hızını daha ileri düzeye yükseltmeamaçlanmaktadır.

Yeni yapılanmadan beklenen en önde gelengörevlerden birisi; kuruluşun ana faaliyet konusuolan üretim faaliyetlerinin performansının iyileşti-rilmesine ve yükseltilmesine doğrudan katkı vekalıcı destek sağlamaktır. İlgili bölümlerle birlikteişbirliği içinde yürütülmesi hedeflenen başlıca ça-lışma alanlarını altta başlıklar halinde görebilirsi-niz.

• Potansiyel iyileştirme alanlarının, ana uy-gunsuzluk nedenlerinin belirlenmesi ve ilgili sü-reçlerle işbirliği içinde kalıcı çözümleri hedefleyençalışmalar yapılması,

• Proses ve makine yeterliliklerinin izlenmesi,kısıtların ve darboğazların belirlenerek çözüm içingerekli yatırım ve kaynak ihtiyaçları (makine, do-nanım, malzeme, insan gücü, eğitim) konusundaçalışma yapılması ve yönetime teklifte bulunulması,

• Verimlilik artırıcı ve maliyet düşürücü /üretimin asgari maliyetlerde gerçekleştirilmesinekatkı sağlayacak çalışmalar yapılması,

• Üretilebilirlik değerlendirmelerinin yapıl-ması ve yeni ürün denemelerinin gerçekleştirilmesi,

• Ürün şartnamelerinin, teknik iş talimatlarıve proses parametrelerinin hazırlanması,

• Teknik yenilik ve gelişmelerin yakındanizlenmesi, kuruluş içi uygulama olanaklarının araş-tırılarak katma değer sağlayabileceği düşünülenkonularda ilgili süreçlere ve yönetime teklifte bu-lunulması,

• Teknik düzeydeki müşteri ilişkilerinin yü-rütülmesi ve geliştirilmesinde, müşteri şikâyetlerininincelenmesinde ilgili süreçlerle birlikte aktif görevalınması, bu şikâyetlerden öğrenilenlerden sü-reçlerin iyileştirilmesi amacıyla yararlanılması,

Oluşturulan bu yeni bölümden beklenen gö-revlerin istenen düzeyde yerine getirilebilmesi vegenel anlamda hedeflenen yaklaşımın tam olarakyerleştirilebilmesi için tüm arkadaşlarımızın heranlamda yakın işbirliği ve desteğine ihtiyaç du-yulacaktır. Başarıya giden yolun, etkili bir takımçalışması ile oluşturulacak birlikteliğimizden ge-çeceğine inandığımı belirterek sözlerime son ver-mek istiyorum.

Sağlıkla kalın.

Ali Tüzün

D

Mühendislik Hizmetleri Müdürü

eğerli Çalışma Arkadaşlarım,

paylasım

Page 3: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

3

Ü

haberler & etkinlikler

niversite öğrencileri ile Er-Bakırımızı buluşturmak içinkatıldığımız kariyer günleri bu yıl da tüm hızıyla devametti. Er-Bakırımız bu yıl 9 Eylül Üniversitesi, OrtadoğuTeknik Üniversitesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi,İstanbul Teknik Üniversitesi ve Karadeniz Teknik Üni-versitesine misafir oldu. Kariyer günlerinde standlarımızda

ve sunumlarımızda başarılı gençlerimizi Er-Bakırımızakazandırmak için şirketimiz hakkında bilgi vererek,gençlerimizin işe alım süreci ve staj olanakları hakkındaki soruları yanıtlandı. Öğrenciler ile buluşmanın yarattığıheyecan ve farkındalığın önümüzdeki yıllarda yaygın-laştırılarak devam etmesini diliyoruz.

enizli’mizin gururu olan ER-BAKIR FEN LİSESİ, 2011 yılıLYS sınavında gösterdiği ba-şarı sonucu Türkiye genelinderesmi fen liseleri arasında üni-versiteye öğrenci yerleştirme-de yüzde 98,413 başarı ora-nıyla Türkiye 1.si olmuştur.Sınava giren 63 öğrencisinden62’si başarılı olarak lisansprogramlarına yerleşmişler-dir.

Bu büyük başarının yanın-da 19-23 Mart 2012’de An-talya Akdeniz Üniversitesi’ndedüzenlenen TÜBİTAK BilimOlimpiyatları yarışmasına Er-Bakır Fen Lisesi Matematik,Kimya ve Sosyoloji dalındaüç proje ile katılmıştır.

Er-Bakır Fen Lisesi mate-matik öğretmeni Sn. Bünya-min İNCİ’ nin rehberliğindeöğrencilerimizden Ece ATAve Eda ATA’ nın birlikte yü-rüttükleri “Matematik Projesi“bölge birincisi seçilerek An-kara’da yapılacak olan finalyarışmasına katılmaya hak ka-

zanmışlardır. Kimya öğretmeni Sn. Gü-

lay GÖLGEÇEN’in rehberli-ğinde öğrencilerimizden Kar-delen UTANGEÇ’ in yürüttüğü“Kimya Projesi” ise bölge ikin-cisi seçilmiştir.

12 Nisan 2012 Perşembegünü saat 13:30 -15:00 saat-leri arasında ER-BAKIR FenLisesi Konferans Salonu’ndagerçekleştirilen ödül töreniokul müdürü Fikret KARATE-PE’ nin yaptığı açılış konuş-masının ardından proje ekip-lerinin ödüllendirmesi ile de-vam etmiştir.

Denizli Valisi Sn. Abdül-kadir DEMİR, Denizli Milli Eği-tim Müdürü Sn. SebahattinAKGÜL, Er-Bakır ElektrolitikBakır Mamulleri A.Ş. GörevliYönetim Kurulu Üyesi Sn. Müj-dat KEÇECİ ve Genel MüdürüSn. Macit TAŞKIN törene ka-tılarak başarı elde eden öğ-rencilere, öğretmenlere veokul müdürüne çeşitli hedi-yeler vermiştir.

ER-BAKIR Fen Lisesi’nin büyük başarısı

D

Er-Bakırımız öğrencilerin gönlünü fethetti

Page 4: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

4

Geleneksel kıdem törenimiz her yıl ol-duğu gibi bu yılda düzenlendi. Konfe-rans salonumuzda düzenlenen törenimizGenel Müdürümüz Sn. Macit TAŞKIN’

ın konuşması ile başladı, 5,10,15,20,25ve 30 yıllık kıdeme sahip çalışanlarımızaödül ve plaketleri yöneticilerimiz tara-fından takdim edildi.

Abdullah BİLGİLİ Değerli çalışanımıza, kıdem plaketi ve hediyesi

Yönetim Kurulu Üyemiz Sn. Vedat ERİKOĞLU ta-rafından verilmiştir.

Kıdem törenimiz

haberler & etkinlikler

Yusuf AKÇAY, Turgay TURHAN, Musa EMİRDAĞ, İbrahim IŞIK, Hüseyin DAĞ ve Hasan KAŞLI’nınkıdem plaketleri ve hediyeleri Yönetim Kurulu Üyemiz Sn. A. Nuri ERİKOĞLU tarafından verilmiştir.

M.Kani KAHRAMANOĞLU, Şaban ÖZ, Mustafa SAYINDeğerli çalışanlarımıza, kıdem plaketleri ve hediyeleri Genel Müdürü-

müz Sn. Macit TAŞKIN tarafından verilmiştir.

Namık Kemal KARABAY, Zekai KART, Erkan YILMAZ, Ersin ÖZEN veMetin ÖZKOYUNCU’nun kıdem plaketleri ve hediyeleri Genel Müdür Yar-

dımcımız (Teknik) Sn Halil GÖKER tarafından verilmiştir.

Rahmi DOĞAN, Ulvi KOCA, Harun ÜNAL, Mevlüt SAN ve H.Akgün DE-ĞİRMENCİOĞLU’nun kıdem plaketleri ve hediyeleri Akademi Göz Hasta-nesi Genel Müdürümüz Sn. Caner PANCAROĞLU tarafından verilmiştir.

Ali İhsan ÇETİNKAYA, Cengiz AKÇAY, Cihan ÖZTÜRK, Ünal ATİK, ÜmmüUS’un kıdem plaketleri ve hediyeleri Mali Grup

Müdürümüz Sn. Mahmut CEYLAN tarafından verilmiştir.

30. Yıl Kıdem Ödülü Alanlar

25. Yıl Kıdem Ödülü Alanlar

20. Yıl Kıdem Ödülü Alanlar 15. Yıl Kıdem Ödülü Alanlar

15. Yıl Kıdem Ödülü Alanlar

Page 5: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

haberler & etkinlikler

5

Hasan Ali TOPDEMİR, Rıfat ÇANKAL, Umut ERDÖNMEZDeğerli çalışanlarımıza, kıdem plaketleri ve hediyeleri Ticari Grup Müdürü-

müz Sn. Cemal ÇUBUKÇUOĞLU tarafından verilmiştir.

Hasan ARKAN, Hamit KÜSEK, Mustafa YAYLADeğerli çalışanlarımıza, kıdem plaketleri ve hediyeleri Bakım Müdürümüz

Sn. Mustafa GÖRGENÇ tarafından verilmiştir.

10. Yıl Kıdem Ödülü Alanlar 5. Yıl Kıdem Ödülü Alanlar

Yusuf GİRGİN, Devlet AKINCI, Servet DEMİRCİ, Ahmet SARIKUŞ veBahtiyar YÜSEN’in kıdem plaketleri ve hediyeleri Lojistik ve Tedarik Müdü-

rümüz Sn. İsmail ER tarafından verilmiştir.

Abdullah KARABAĞ, Ziya UYSAL, Selçuk BAYKARA, Mehmet TÜR-KARSLAN ve Mehmet ÇETİN’in kıdem plaketleri ve hediyeleri Muhasebe

Müdürümüz Sn. Arif Ali ERİKÇİ tarafından verilmiştir.

5. Yıl Kıdem Ödülü Alanlar

Bayram KAPLANKIRAN, Sezer ŞENGÜN, Mesut KART, Mustafa AR-MAN, Mustafa ÇAVUŞ ve Şükrü ORAK’ın kıdem plaketleri ve hediyeleri İç

Satış Müdürümüz Sn. Cem CEYLAN tarafından verilmiştir.

Ersen EREN, Ramazan TÜRKCAN, Mehmet KAPLAN, İsmail KARADENİZDeğerli çalışanlarımıza, kıdem plaketleri ve hediyeleri Filmaşin Üretim Mü-

dürümüz Sn. Selami ELBAŞI tarafından verilmiştir.

Ramazan TELLİ, Mustafa KARATAŞ, Enver TÜRKMEN, Yavuz ÖZCANve Olcay DALBAY’IN kıdem plaketleri ve hediyeleri Tel Çekme Üretim Mü-

dürümüz Sn. Ayhan KARAPINAR tarafından verilmiştir.

Mutlu ACU, Seçil TAŞKIN, Osman ERKENAY, Taylan ÖZGÜR, Barış HI-DIR ve Tarık SUBAŞ’ın kıdem plaketleri ve hediyeleri Planlama Müdürü-

müz Sn. Hüseyin DAĞ tarafından verilmiştir.

Page 6: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

haberler & etkinlikler

6

Yaşadığımız yüzyılda her alanda kimevcut rekabet bir şirketteki tüm çalı-şanların sürekli eğitilmesini gerekli kıl-maktadır. Şirket hedeflerimize ulaşabilmekve çalışanlarımıza gerekli nitelikleri ka-zandırabilmek için düzenlenen eğitimle-rimiz tüm hızıyla devam ediyor.

Yılın ilk günlerinde iç eğitim vereneğitmenlerimiz Eğiticinin Eğitimine katıl-dılar. Etkili eğitim için gerekli püf noktalarıöğrendiler. 8 -9 Şubat 2012 tarihlerindealınan İlkyardım Eğitimleri ile de ilkyardımcıçalışanlarımızın sertifikaları yenilendi.Elektrik Bakım bölümünde çalışan arka-

daşlarımız ise PLC Eğitimine katıldılar.İnsan Kaynakları Uzmanımız Sn. Aslı

Gül Bayrak tarafından tüm vardiyalardaki çalışanlarımıza verilen Ücret Eğitimi-mizde ücret sistemimiz anlatıldı ve çalı-şanlarımızın soruları yanıtlandı.

C sınıfı İSG uzmanlarımız Sn. MahmutKuru ve Sn. Kutlay Erkan tarafından tümoperatör arkadaşlarımıza verilen ISO14001-OHSAS 18001 Bilgilendirme veİş Kazaları Eğitimi ile de çalışanlarımızbilgilendirildi. Eğitmenlerimize ve eğitim-lerimize katılan çalışanlarımıza ilgilerindendolayı teşekkür ederiz.

Bu sene anket sorularımız ve fak-törlerimiz değişti. Bunlara ek olaraksoruları ilgili bölümlerle eşleştirdik. An-ketimizin düzenlenmesi aşamasındaise Bilgi sistemlerinin desteği ile busene tüm çalışanlarımız anketimizi portalüzerinden yapabildi

Katılım oranımız %75 den% 82 ye yükselmiş,

Memnuniyet oranımız ise%65 de kalmıştır.

2010 ve 2011 yılları Çalışan Mem-nuniyeti Anket sonuçlar odak grupları-mıza sunulmuş ve görüşleri alınmıştır.Bu görüşmeler sonrası sizlerce belirtilen

talepler karşılanmaya çalışılmıştır. Bukapsamda yapılan ve yapılacak iyileş-tirmeler aşağıda yer almaktadır. � Öneri sitemi tekrar güncellendi, Öneribaşı ödül verilmesi ve ödüllendirmesistemi değiştirildi.� Sosyal aktiviteler SAK ekibince Kuşadası Milli park gezisi, tavla, dama,bovling turnuvası, fotoğrafçılık, gitar,saz, halk oyunları, Tiyatro eğitimleri, ti-yatro gösterileri organize edilmiş,� Açık pozisyonlarımız için önceliğiiçeriden karşılanması hakkında, bö-lümler arası bölüm değişimini sağla-yacak İç Aday Yerleştirme Prosedürü-

müz oluşturulmuş ve uygulamaya baş-lanmıştır. � İşletme içerisine sıcak su ihtiyacınıkarşılamak üzere çalışması başlatılmış,

Soyunma odalarındaki banyo sayı-larının çoğaltılması çalışması başlatıl-mış,� Tel çekme tesislerinde tuvalet sayı-sının çoğaltılması çalışması başlatıl-mıştır.� İşletme içerisinde soğuk gıda veiçecek ihtiyacına yönelik makineler te-min edilmiş, Memnuniyetimizin dahafazla olması için çalışmalarımız devametmektedir.

Eğitimlerimiz

2011 yılı çalışan memnuniyeti anketimiz sonuçlandı

PLC Eğitimi

İlk Yardım Eğitimi

Emekli olan arkadaşlarımıza veda yemeğiEr-Bakırımıza uzun yıllar emek ver-

dikten sonra emekliye ayrılan çalışmaarkadaşlarımıza Marla Restaurant’tadüzenlenen yemek ile veda ettik.

Görevli yönetim kurulu üyemiz Sn.Sedat Erikoğlu, genel müdürümüzSn. Macit Taşkın, genel müdür yar-

dımcımız (teknik) Sn. Halil Göker vebölüm müdürlerimizin de katıldığı ye-meğimizde emektar çalışanlarımızgeç saate kadar sohbet ederek, hatı-ralarını paylaştılar.

Yemeğimizin sonunda emekli olançalışanlarımıza Er-Bakırımızı hatırla-

maları için çeşm-i bülbül hediye edildi. Er-Bakırımızın bu günlere gelme-

sinde büyük katkıda bulunan arka-daşlarımıza sağlık içinde bir emeklilikkeyfi sürmelerini diler, aramızda kigönül bağlarının baki kalacağını be-lirtiriz.

Page 7: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

haberler & etkinlikler

7

Çalışma arkadaş-larımızın boş vakitlerinien iyi şekilde değer-lendirerek çalışanlararası ilişkileri kuvvet-lendirmeye ve Denizli’de firmamızın bilinirli-ğini arttırmaya yönelikolarak kurulan Sorum-luluk ve Aktivite Kulü-bümüzün çalışmalarıtüm hızıyla devam ediyor.

Er-Bakır Sorumluluk ve AktiviteKulübü’nün başlatmış olduğu “As-lında Bir Oyun-SAK” adlı tiyatroeğitimi projesi, 05 Mart 2012 Pa-zartesi günü saat 20:00 de Pa-mukkale Üniversitesi Morfoloji Bi-nası Kongre Salonu’nunda ger-çekleştirilen “Juliet’in Şalı” adlıeserin perdelenmesiyle ilk mey-vesini verdi.

Erbakır-SAK’ ın, Denizli Koru-yucu Aile Derneği’nin gerçekleş-tirdiği “Gönül Gözleri” projesinedestek vererek, yepyeni bir sosyalsorumluluk faaliyetine katkı sağ-lamayı hedeflediği tiyatro etkinli-ğindeki davetiye satışlarımız üc-retliydi ve satışlardan elde edilentüm gelirler DEKAD’a bağışlandı.

Er-bakır Sorumluluk ve AktiviteKulübü, Damala-SAK dama tur-nuvası ile aktivitelerine devam etti.Çalışanlarımızdan Sn. Ünal Atikdama turnuvası şampiyonu oldu.Doğan Atik ‘in ikinci, Mesut Du-man’ın üçüncü olduğu turnuvanınödülleri 18 Nisan akşamı Er-BakırCoş-SAK eğlencesinde sahiplerinibuldu.

SAK çatısı altında yürütülmekteolan, Oyna-SAK halk oyunları eği-timi projemiz ve müziğe gönülvermiş değerli çalışanlarımızın gi-tar ve saz eğitimi aldığı Çal-SAK

projelerimiz tamamlandı.Geleneklerimizin değişmez

parçası olan yörelerimize ait hal-koyunlarını öğrenmek için çabasarf eden sevgili Oyna-SAK kulübüüyelerinin ve müziğe olan sevgi-lerinden yola çıkarak, sadece din-leyici olmaktan ziyade kendilerininde müzik yapabileceğine inanan,bu yolda emek veren sevgili Çal-

SAK kulübü üyelerinin hazırladıklarıCoş-SAK gecemize tüm çalışan-larımız davetliydi. Sürpriz solist-lerimizin de eşlik ettiği gecedehem gösteri yapan çalışanlarımızhem izleyicilerimiz gönüllerinceeğlendiler.

24 Nisan 2012 tarihinde isedaha önce düzenlediğimiz Kuşa-dası gezimize katılamayan Filma-şin Üretim Müdürlüğü çalışanla-rımız için Antalya gezisi düzen-lendi. Aileleriyle geziye katılan ça-lışanlarımız birlikte güzel bir güngeçirdiler.

Tıp Bayramı’nı kutladık ER-BAKIR SAK çalışmalarınatüm hızıyla devam ediyor

23 Nisan kutlamalarımız

Dünya Kadınlar Günü

Çalışanlarımıza nitelikli bir yaşam sunmayıilke edinen, daha sağlıklı ve mutlu bir hayat sü-rebilmeleri için engüç koşullarda bilefedakarca çalışansağlık personelimi-zin 14 Mart Tıp Bay-ramını kutladık.

Sağlıklı yaşamdağıtan, çalışanla-rımızı iyileştiren, de-ğerli sağlık perso-nellerimize özveriliçalışmaları için te-şekkür ederiz.

Ailemizin minik üyeleri ile 23 Nisan UlusalEgemenlik ve Çocuk Bayramında tekrar biraraya geldik. Havanın güzel olması nedeniylekutlamamızı bahçemizde gerçekleştirdik. Halatçekme ve yüz boyama etkinliklerine katılan mi-niklerimiz yorgunluklarını dondurma yiyerek at-tılar. Etkinliğimize katılan tüm çocuklarımıza te-şekkür ediyoruz, birlikte daha nice mutlu bay-ramlara.

8 Mart Dünya Kadınlar günü sebebiyle dü-zenlediğimiz yemeğimize Er-Bakır’ımızın değerlibayan çalışanları katıldı. Yemeğimizin ardındangönüllerince eğlenen çalışanlarımız iş stresleriniattılar. Yemeğimize katılan Genel MüdürümüzSn. Macit TAŞKIN’ a ve bayan çalışanlarımızateşekkürlerimizi sunarız.

Page 8: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

haberler & etkinlikler

8

Konusunda öncü olan Er-Bakırımızın tanıtımı, bilgive tecrübelerinin paylaşımı amacıyla organize ettiğimizEr-Bakır ziyaretleri yoğun bir şekilde devam ediyor.Bu kapsamda 03 Ocak 2012 tarihinde Abalıoğlu Hol-ding Enerji Komitesi, 20 Ocak 2012 tarihinde DenizliValisi Sn. Abdülkadir Demir, 02 Şubat 2012 tarihindeMüsiad Denizli Şubesi, 21 Mart 2012 tarihinde AlmanKonsolosluğu, 23 Mart 2012 tarihinde Akdeniz Üni-versitesi Makine Mühendisliği öğrencileri konuğumuzolmuştur. Tüm ziyaretçilerimize teşekkür ederiz.

enişleyen organizasyon yapısı içeri-sinde yeni bölümlerimiz oluşturulmuş,Ticaret Müdürlüğümüz Ticari GrupMüdürlüğü, Mali İşler Müdürlüğümüzise Mali Grup Müdürlüğü olarak dü-zenlenmiştir. Yapılan organizasyondeğişikliğine bağlı olarak ataması ya-pılan tüm çalışma arkadaşlarımıza yenigörevlerinde başarılar dileriz.

Misafirlerimiz

Şirket içi atamalarımızgerçekleştirildi

ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR..

GMahmut CEYLANMali Grup Müdürü

Cemal ÇUBUKÇUOĞLUTicari Grup Müdürü

Arif Ali ERİKÇİMuhasebe Müdürü

Ali TÜZÜNMüh. Hizmetleri Müdürü

Selami ELBAŞIFilmaşin Bölümü Üretim

Müdürü

Mustafa GÖRGENÇBakım Müdürü

İsmail ERLojistik ve Tedarik Müdürü

Cem CEYLANİç Satış Müdürü

Mahmut KURUTel Çekme Şefi

Hilmi SARITEKİNElektrik Bakım Şefi

Eşref YIKILMAZHedging Şefi

Emrah ERATSatış Muhasebesi Şefi

Ozan ÖDEMİŞLİLojistik Şefi

Page 9: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

9

haberler & etkinlikler

. ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR... ATAMALAR...

Serdar KARADENİZProses Geliştirme Şefi

Cengiz AKÇAYMühendislik Hizmetleri

Mühendisi

Mustafa ÖĞMENMühendislik Hizmetleri

Mühendisi

Muzaffer SÜLEMEMühendislik Hizmetleri

Mühendisi

Hamit Hakan UĞURLUMühendislik Hizmetleri

Mühendisi

Güray Mert BALABANMekanik Bakım Mühendisi

Mecit ZENGİNSevk Amiri

Yusuf AKÇAYKantar Elemanı

M.Akif TEMELCİOĞLUMüh. Hizmetleri Şartname

Uzman Yardımcısı

Akın KANMüh. Hizmetleri Şartname

Uzman Yardımcısı

Hüseyin KIRKPUNARAnod Döküm Postabaşısı

Yusuf GİRGİNTel Çekme 3 ÇoktelliBölümü Lider İşçisi

Ethem DURMAZTel Çekme 3 ÇoktelliBölümü Lider İşçisi

Bilal ALANTel Çekme 3 ÇoktelliBölümü Lider İşçisi

Güngör SÖNMEZTel Çekme 3 ÇoktelliBölümü Lider İşçisi

Page 10: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

enerji

10

sı yalıtımı nedir? Binalarımız kışın soğur, yazın

ise ısınır. Kışın kömür, doğalgazgibi yakıtlar kullanarak evimizi so-ğumaması için ısıtır, yazın ise ısı-nan evimizi klimalarla soğuturuz.

Isı yalıtımı, kışın ısınmak yazında serinlemek için harcadığımızenerjiyi azaltmak ve daha rahatortamlarda yaşamak amacıyla bi-naların dış cephe duvarları, camve doğramaları, çatıları, döşemelerive tesisatlarında, ısı geçişini azal-tan önlemler almaktır.

Isı yalıtımınınfaydaları nelerdir?

Yönetmeliklere uygun yapıla-cak ısı yalıtımı, ısınma veya serin-leme amacıyla yaptığımız harca-malardan ortalama % 50 tasarrufederek yazın serin kalmaya kışındaha iyi ısınmaya imkan sağlar.Dengeli oda sıcaklıkları yaratarakkonforlu ve sağlıklı mekânlar oluş-turur. Evlerde küflenme, siyah lekeve mantar oluşmasına neden olanyoğuşmayı (terlemeyi) önler. Isıyalıtımıyla ayrıca yakıt tüketimi vedolayısıyla atık gazlar azaltılarakçevrenin korunmasına katkıda bu-lunulur.

Isı yalıtımı binanınnerelerine yapılır?

Isı yalıtımı- Binaların çatı ve duvarlarına- Toprak temaslı - Katları ayıran döşemelere şap

- Tesisat boruları ve havalandırmakanallarına- Garaj, depo gibi ısıtılmayan bö-lümlere bakan duvarlara yapılır.

Ayrıca özel kaplamalı yalıtımcamı üniteleri ve yalıtımlı doğra-malar kullanılarak kışın pencere-lerden oluşan ısı kayıpları azaltılır,yazın binaya güneş ısısı girişi sı-nırlanır.

Isı yalıtımı nasıl yapılır?Isı yalıtımı evlerimizin çatı, dö-

şeme ve dışa bakan tüm duvarla-rına ısı geçirmeyen malzeme uy-gulanmasıyla yapılır. Pencerelerdede özel kaplamalı yalıtım camıüniteleri ve yalıtımlı doğramalarkullanılmalıdır. Isı yalıtımı binalarıniçinden veya dışından uygulana-bilir. Isı yalıtımının önemli bir unsuruda tesisatların yalıtılmasıdır. Isı ya-lıtım uygulamasında en kalıcı ger-çek mahiyette ve en az maliyetgetiren uygulama ısı yalıtım sıva-sıdır. Binanın inşaat aşamasındayapılan iç – dış , cephe , tavan ,kirişlere uygulanan ısı yalıtım sıvasıve tabana uygulanan ısı yalıtımşapı ile binanın temel yapısı binaömrü kadar uzun , kalıcı ısı yalıtımıyapılmış olur.

Isı yalıtımının maliyeti nedir?Isı yalıtımının binanın yapım

aşamasındaki maliyeti, bina mali-yetinin % 2’si ile 5’i arasındadır.İnşaat aşamasında ısı yalıtımı ya-pılmış bir binada; düşük kapasitelikazan, klima, küçük radyatör vetesisat kullanılacağı için yatırımve işletme maliyeti de azalacaktır.Isı yalıtımı için yapacağınız har-camalar, sağlanan enerji tasarrufuile 2 - 5 yıl içinde kendini geriöder. Ancak ısı yalıtım sıvası , ısıyalıtım şapı inşaat aşamasındauygulandığında ilave yalıtım mas-rafı getirmemektedir.

Isı yalıtımı ne kadarsürede yapılır?

Binalarda yapılacak ısı yalıtımıuygulamaları için gereken süre;yapının ihtiyaçları, büyüklüğü veyalıtım uygulamasında çalışacakkişi sayısıyla ilişkili olarak belirlenir.Genel olarak ısı yalıtımı uygula-maları, orta büyüklükteki bir binaiçin 1-4 haftalık zaman zarfındatamamlanır. Dıştan yapılan yalıtımuygulamalarının aşırı soğuk ve ya-ğışlı günlerde yapılamadığı unu-tulmamalıdır.

Isı yalıtımının Türkiye’yeyararları nelerdir?

Hesaplamalar, tüm konutlarınstandart ve yönetmeliklere uygunolarak yalıtılması durumunda, ül-kemizin yılda yaklaşık 3 milyar do-lar tasarruf yapacağını göstermiştir.Ekonominin canlanması, istihdamınartması, üretim ve uygulama ilebirlikte artacak vergi gelirleri diğerönemli faydalar arasındadır.

Bu tasarrufun eğitim, sağlıkvb. zorunlu ihtiyaçlarımıza aktarı-lacağını göz önüne aldığımızda,yalıtımın toplumsal refahımız içinde önemli katkılarının olacağı birgerçektir.

Isı yalıtımının dünyayakatkıları nelerdir?

Isı yalıtımı, binaların daha azyakıtla ısıtılmasını sağlayacağındanatmosfere yayılan karbondioksit(CO2), kükürt dioksit (SO2) ve di-ğer gazlar azalır. Böylece atmos-ferde oluşan sera etkisi, küreselısınma ve iklim değişikliği ile mü-cadeleye katkıda bulunulur. Dün-yanın ısınması kutuplardaki bu-zulların erimesine ve iklim deği-şikliklerine yol açmakta; buna bağlıolarak doğal hayat giderek yokolmaktadır.

Konutlarda ısı yalıtımı

� Güray Mert BALABAN / Mekanik Bakım Muhendisi

Kaynak : İZODER

I

Page 11: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

ticaret

11

Kağan DURMUŞ/ İhracat Bölge ŞefiYazının başlığı için “Pazarla-ma Satış Değildir” ve “Pa-zarlama Şirketin Bir Bölümü

Değildir” arasında kaldım amaherhalde anlatmak istediklerimeen uygun düşeni “Pazarlama Şir-ketin Bir Bölümü değildir”.

Bu konudaki yüzlerce teoriye,çok anlam yüklenmiş süslü cüm-lelere girmemeye imtina edip işdeneyim ve düşüncelerimi günü-müzün genel geçer kavramlarıylabirleştirip sizlerle kısaca paylaşmakistiyorum.

Şirketlerin günümüzde pazar-lama adı altında bölümler kurmasıdoğal olarak kelime olarak pazar-lamanın ve pazarlama faaliyetle-rinin şirketin bir bölümü tarafındanyürütülen ve sadece bu bölüm ta-rafından yapılabileceğine inanılangenellikle de satışla karıştırılan biranlam kazanmasına yol açmıştır.Bir doktora sorsak kendi firmasınınürünlerini tercih etmesi için ilaçmümessilinin gayretleri iken birev hanımı için kapıya gelen dü-düklü tencere satıcısının söyledik-leri sözler, verdiği garantiler diye-bileceği “pazarlama” aslında bizimiçin nedir, daha doğrusu televiz-yona reklam vermediğimiz, bo-yayıp mavi yeşil bakır tel diyerekfarklılaştıramadığımız ürünümüziçin nedir pazarlama?

Pazarlama satış yapmak de-ğildir, satış yapmak pazarlamanınsadece bir parçasıdır, pazarlamaürünün doğumundan başlayıp ölü-müne kadar devam eder, yaniürünün planlanması, üretilmesi,sevkiyatı , teslimatı ve sonrasınıda kapsarken, satış bu süreçtesadece bir parçadır.

Pazarlama ile ilgili diğer yanlışgörüş, pazarlamanın şirketin birbölümü tarafından yapıldığıdır. Şir-ketlerde ayrı bir pazarlama de-partmanı olsa da pazarlama ileyaklaşım ve çalışmalar sadece obölüm tarafından benimsenip, ya-pılma gibi bir kabullenme varsabu şirket fena halde tökezleye-cektir.

Pazarlamanın 3 dönemindenbahsetmek kendimizi nerede ko-

numlandırdığımızı görmemiz venerede olmamız gerektiğini de an-lamamız için yararlı olacaktır.

1. Üretim anlayışı dönemi:

Bu döneme üretim anlayışı dö-nemi denmesinin nedeni, iyi malkendini satar kabullenmesiyle ta-mamen üretime odaklanmaktır, bufirmalarda pazarlamadan söz et-mek anlamsızdır.

2. Satış anlayışı dönemi:

İsminden de anlaşılacağı gibisatış anlayışına geçmeye çalışıl-maktadır ve ne üretirsem satarımyeter ki satmasını bileyim cümlesiile çok iyi anlatılabilir.

3. İnsan merkezli dönem

Bugün yaptığımız iş ne olursaolsun asıl işimizin “hizmet” oldu-ğunu hepimiz kabul etmeliyiz.Kendi işimizi düşünürsek, ülke-mizde ve dünyada bizimle aynıişi yapan aynı makine parkına sa-hip kaliteli üretimler yapan rakip-lerimizin olduğunu, bu rakiplerinde müşterilerin istediği özelikte“bakır iletken” ürettiğini unutma-malıyız. Elbette ki en önemli baş-

langıcın ürünümüzün teknik olarakmüşterinin isteklerini tam olarak karşılamasıdır, ürünle birlikte müş-terinin isteklerinin tam olarak an-laşılması ve karşılanması için bütünçalışanlara görevler düşmektedir.Bu yüzden bugünün şirketlerinde"pazarlama" herkesin sorumlulu-ğunda olmalıdır. Sadece müşteriile temas eden kişiler değil bütünçalışanlar aslında pazarlama faa-liyeti içindedir. Bu yüzden çokbasit gibi görünen, müşteriyle di-rekt teması olmayan bölümlerinbile zincirin bir halkası olduğunuunutmamaları, katacakları artı veeksilerin müşteriyle ilişkilere etkiedebileceğini unutulmamalıdır.Kotler’in dediği gibi “bir şirketinilişki sermayesi, müşterileri, çalı-şanları ve tedarikçileriyle arasındaoluşmuş güvenin toplamıdır. Builişkiler çoğu zaman şirketin fizikivarlıklarından çok daha değerlisayılabilir. İlişkiler, şirketin gelecekdeğerini de belirler.” İSO’nun2010 yılı verilerine göre Er-Bakır’ınsektöründe birince ve genel sıra-lama da Türkiye’nin 24. büyük şir-keti olması yine Er-Bakır’ın Türki-ye’nin en değerli markaları içindeyer alabilmesinde Kotler’in tespit-lerini yadsıyamayız.

Bugün mümkün olsa telimizimaviye boyasak ve müşterilerimizmavi bakır tel yüzünden bizi tercihetmeye başlasa. Bunu başarsakbile rakiplerin iki gün sonra bunutaklit etmeyeceğinin garantisi yok-tur, mor renkli inek bile yapsanız,Alpler’den olmasa bile Türkiye’dentaklit edilirsiniz. Farklılaşma içingeriye tek bir şey kalıyor, insanfaktörü yani şirket çalışanları yanibizlerin farkıdır. Her gün işimiziyaparken bu farkımızı ne kadaryansıtırsak o kadar başarılı olabi-leceğimizi unutmayıp, “pazarla-manın amacı satış departmanınıgereksiz kılmaktır” (Drucker) deyipnoktayı koyalım.

Saygılarımla.

Pazarlama şirketin bir bölümü değildir

Page 12: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

12

A- TARİHİAydın; tarihin bilinen devirlerinden

beri çeşitli uygarlıklara merkez olmuş,Antik Çağın Afrodisias, Milet, Alinda,Didyma, Nisa, Prien, Magnesia gibiönde gelen kentlerinde sayısız bilginve bilge kişiler yetişmiştir. BugünküAydın; kuzeyindeki Top Yatağı sırtındakurulan Tralles Kenti ile birlikte MÖ2500 yılında Hititler zamanında ge-lişmiştir. Selçuklularla birlikte Türk uy-garlığının kültür varlığı ve eserleriyledonatılan Aydın, sosyal hizmetler,tarım ve mimaride uygar günlere şahitolmuştur. Aydın'ın Türk egemenliğindebir yönetim birimi statüsü kazanması1390 yılında Yıldırım Beyazıt'ın şeh-zadesi Ertuğrul Bey'in Vali olarak Ay-dın'a atanmasıyla başlamıştır.

Aydınoğulları zamanında şehrinadı Aydın Güzelhisarı olmuş, dahasonra Aydın adını almıştır. Şehir, XIVyy. da bugünkü yerine kurularak idarikademelendirme sırasıyla, 1390 yılındaeyalet, 1426 yılında sancak, 1811’deİzmir, Saruhan (Manisa), Menteşe(Muğla), Antalya, Isparta sancaklarınıkapsayan eyaletin merkezi oldu. Eyaletmerkezi (1857) İzmir’e taşındıysa dabu yönetim biriminin adı Osmanlı Dev-leti’nin sonuna kadar “Aydın” olarakkaldı. Aydın' ın 1919 yılına kadar san-cak şeklinde devam eden bu yönetimşekli, 25 Mayıs 1919-7 Eylül 1922yılları arasında 40 aya yakın süren iş-galden sonra ve Kurtuluş Savaşınınkazanılmasıyla birlikte 1923 yılındadeğişmiş, müstakil vilayet olmuştur.

B- COĞRAFİ YAPIAydın; tarım, turizm ve sanayi sek-

törlerindeki potansiyeli, vasıflı insangücüyle Ege Bölgesi ve Ülkemizinhızla gelişen illerinden biri durumun-dadır.

Aydın, orta ve batı kesiminde ve-rimli ovalar, kuzey ve güneyi dağlarile çevrili Büyük Menderes Havzasıüzerinde 8007 km²’lik bir alan üzerinekuruludur. Rakımı 65 metredir.

1- NÜFUS, İDARİ DURUM2011 yılı sonu itibarı ile açıklanan

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminegöre ilimizin nüfusu 999.163 kişidir.İlimiz nüfusunun nüfusun % 60’ı(599.973 kişi) şehirlerde, % 40’i ise(399.190 kişi) kırsal kesimde yaşa-maktadır.

Yıllık nüfus artış hızı binde 9,35’dir.Aydın'da 16 İlçe, 53 bele-

diye, 490 köy, 265 mahallebulunmaktadır.

2-İŞGÜCÜ, ÇALIŞMA, SOSYAL GÜVENLİK

2011 itibariyle;İlimizde işsizlik oranı % 9

civarındadır.

TARIMBüyük Menderes ırmağının

suladığı bereketli ovalar üze-rinde Büyük Menderes Irma-ğının suladığı bereketli ovalarüzerinde 800.700 ha alanda

kurulu İlimizin % 49’unda yani 395.494hektarında tarım yapılmaktadır. İlimiztoprak, iklim, topoğrafik yapı ve eko-lojik özellikleri ile polikültür tarıma el-verişlidir. Tarımın her kolunda yüksekbir potansiyele sahiptir.

Aydın’da; 395.494 hektar alanın170.421 (%43.1) hektarında sulu tarımyapılmaktadır. (DSİ sulamaları 101.373ha; Toprak ve Su Kooperatifleri 2.198ha; Köy Hizmetleri gölet ve yerüstüsulamaları 6.079 ha; Halk Sulamaları60.771 ha olmak üzere toplam170.421 ha.)

KÜLTÜR VE TURİZMİlimizin tarımdan sonraki ikinci

önemli gelir kaynağı turizmdir. İl eko-nomisinde kültür ve turizm varlıklarıönemli yer tutmaktadır.

İlimizde 5 müze (Aydın Müzesi vebuna bağlı Yörük Ali Efe EtnografyaMüzesi, Afrodisias Müzesi ve bunabağlı Karacasu Etnografya Müzesi,Milet Müzesi) ve belediyelere ve Ad-nan Menderes Üniversitesine bağlı 3(Çine Kuva-i Milliye Müzesi, Çine Arı-cılık Müzesi ve Nazilli Etnografya Mü-zesi) olmak üzere 8 müze ile 21önemli ören yeri mevcuttur..

Önemli örenyerlerimiz Afrodisias(Karacasu), Alabanda (Çine), Alinda(Karpuzlu), Apollon Tapınağı (Didim),

Türkiye genelinde incir, zeytin ve kestane üretiminde birinci

“Bizim yeryüzünde bildiğimiz en güzel gökyüzünün altı ve en güzel iklimin bulunduğu yer”

Dağlarından yağ, ovalarından bal akan;

� Necmettin AYGÜLAYDIN

illerimiz

Filmaşin Bölümü Vardiya Amiri

Page 13: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

illerimiz

13

Yuvarlama

Gerga (Çine), Harpasa (Nazilli),Magnesia (Germencik-Ortaklar),Mastaura (Nazilli) ,Milet (Didim),Nysa (Sultanhisar), Priene (Söke),Tralleis, (Aydın-Merkez)’dir. 150km’lik sahil şeridine sahiptir.

İlimizi 2010 yılında yaklaşık 4,5milyon yerli ve yabancı turist ziyaretetmişken, 2011 yılında bu rakamın5,5 milyon turiste çıktığını memnu-niyetle görmekteyiz.

Dilek Yarımadası Milli Parkı, Ku-şadası ve Didim plajları önemli turizmvarlıklarımızdır.

-SanayiAydın Sanayi Odası üyesi757 sanayi tesisinde 23.804 kişi is-tihdam edilmektedir.

21 adet Küçük Sanayi Sitelerindebulunan 5417 işyerinde yaklaşık10.000’e yakın kişinin istihdamı sağ-lanmaktadır.

Aydın İlinden çeşitli ülkelere; yaşsebze ve meyveler, salamura zeytin,

konserve, işlenmişincir gibi tarımsalürünler, tarım ma-kineleri, zeytinyağımakineleri, otomo-tiv yan sanayiürünleri, beyaz

eşya ürünleri, yer altı servetleri felds-pat, kuvars, mermer ile şişelenmişiçme suları ihraç edilmektedir

Yenilenebilir Enerji Kaynakları(Jeotermal, Rüzgar) Sultanhisar Sa-lavatlı’da Türkiye’nin ilk özel sektörjeotermal elektrik santrali (8,5 Me-gawatt) 2007 yılından beri elektrikenerjisi üretmekte iken, aynı yerdeikinci bir santral (9,5 Megawatt) Mart2010 tarihinde üretime başlamıştır.

Germencik İlçesinde özel sek-törce 47 Megawatt Gücünde Jeo-termal Elektrik Santrali 2009 Nisanayında enerji üretmeye başlamıştır.

Didim ve çine bölgelerinde rüzgarenerjisine dayalı santraller kurul-maktadır.

Türk Mutfağı, dünyanın en zengin,çeşidi bol ve lezzetli mutfakları ara-sındadır. Aydın ve çevresinin, ye-mekleri ile buna katkısı büyüktür.Hal-kın büyük bir kısmı zeytinyağı kullanırve çoğu yemeklerini de zeytinyağıile pişirir. Yörenin kendine özgü ye-meklerinden bazıları şunlardır; paşaböreği, Yuvarlama,keşkek…

Düğünlerde imece usulü ile hazırlananyuvarlama yemeğinin tarifi:

Malzemeler: Yarım kg. Kıyma.Bir su bardağı un.Bir çorba kaşığı kara biber.İsteğe göre tuz.İki su bardağı sıvı yağÜç çorba kaşığı margarinİki su bardağı et suyu (veya)İki su bardağı su ile iki adet et suyutabletiBir çorba kaşığı biber salçasıBir çorba kaşığı kırmızı biber

Sos içinÜç çorba kaşığı kese yoğurduBir çorba kaşığı tere yağıBir çorba kaşığı kırmızı toz biber

Yapılışı: Kıyma, un ve baharatları ka-rıştırarak iyice birbirine karıştırılır.Fındık büyüklügündeki parçaları avuçiçinde önce yuvarlayarak, silindir şekliniveririz. Şekilleri verilen parçalar,unlanmıştepsiye bırakılır.Sıvı yağı çok iyi ısıtınca malzemeler ta-vaya göre içine bırakılarak pembemsirenk alana kadar kızartılır. Orta boy birtencerede tere yağı eritilerek biber sal-çası kavurulur. Buna kırmızı toz bibereklenir et suyu veya su ile etsuyu tabletleriatılarak kaynaması beklenir. Kaynayansuya hazırlanan malzeme atılır. En düşükateşte yuvarlama tanecikleri iyice yum-şayıncaya kadar pişirilir. Suyu azalırsakaynatılmış su ile takviye edebilirsiniz.Yemeğiniz piştiğinde bir küçük tavadasos için ayrılan tereyağını eriterek kırmızıbiberi yağa ilave ederiz.Başka bir tabakta yoğurt ezerek bekle-tiriz. Hazırlanan yemeğimizi servis ta-bağına aktarırız. Üzerine yoğurt ilaveederiz. Kırmızı biber sosunu yoğurdunüzerine hafif ilave ederek servis yapılır.

Page 14: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Ocak - Nisan 2012

14

Bu sayımızda,hayatımızın heranında karşılaşa-bileceğimiz, belkide hayat kurtara-bileceğimiz ilk-yardım konusunakısaca değinmekistedim. İlkyardı-mın tanımını ya-parak konuya gi-riş yapabiliriz.

Herhangi birkaza yada yaşamı tehlikeye düşürendurumda, sağlık görevlilerinin yar-dımı sağlanıncaya kadar, hayatınkurtarılması ya da durumun dahakötüye gitmesini önlemek amacıyla,ilaçsız olarak yapılan uygulamalarailkyardım denir.

İLK YARDIM UYGULAMASINDAKESİNLİKLE İLAÇ

KULLANILMAMALIDIR!

İLK YARDIMDA AMAÇ NEDİR? Yaşamı koruma ve sürdürülme-

sini sağlama, durumun kötüleşmesiniengelleme, iyileşmesini kolaylaş-tırma olarak üç başlık altında topla-nabilir.

İLKYARDIMCININÖZELLİKLERİ VE

SORUMLULUK-LARI NEDİR?

Sakin ve te-laşsız olmalı,

hastayı sa-kinleştirme-li, çevreyideğerlen-dirip sürenbir tehlike

olup olmadı-ğını belirle-

meli, kendi

can güvenliğini tehlikeye atma-malı, çevredeki kişileri, sağlıkkuruluşları, itfaiye ve güvenliğehaber vermeleri için organizeetmeli, hastanın durumunu de-ğerlendirerek uygun ilk yardımabaşlamalı, hastanın sağlık kuru-luşuna bir an önce ulaşmasınısağlamalıdır.

İLK YARDIMIN ABC'Sİ NEDİR? A.Soluk yolunun açılması. B.Solunumun düzeltilmesi.

C.Dolaşımın etkinliğini sağlama. SOLUK YOLU NASIL AÇILIR?

Ağızda toz toprak, kırık takmadiş ve yabancı cisimler varsa çıkarılır.

Bilinci kapalı kişilerde dil arkayadüşüp havayolunu tıkayabilir. Budurumda baş geriye itilip çene yukarıkaldırılarak soluk yolu açılır.

SOLUNUM YOLU NASILDÜZELTİLİR?(YAPAY SOLUNUM)

Solunumu duran kişiye derhalyapay solunum uygulanmalıdır.

Hasta sert bir zemine yatırılır.Ağız içi temizlenerek varsa yabancıcisimler çıkarılır. Çenesi yukarı kal-dırılarak baş hafifçe arkaya itilir.

Ağızdan ağıza solunum yapıla-caksa burun kapatılır. Burundan so-lunum yapılacaksa ağız kapatılır.

Derin bir soluk alınıp, solunumyaptırılacak kişinin ağzına (yâdaburnuna) ağız yerleştirilir. Hastanıngöğsünün kabarmasına yetecek şid-dette soluk verilir.

DOLAŞIMIN ETKİNLİĞİ NASILSAĞLANIR? (KALP MESAJI)

Kalp durmuşsa hemen kalp me-sajına başlanır.

Hasta sert bir zemine yatırılır vebir yanına diz çökülür.

Göğüs kemiğinin(imantahtası)üçte bir alt ucuna bir elinayası sıkıca yerleştirilir, diğer elinayası bunun üstüne konur. Parmaklarhastaya temas etmemelidir.

Kollar dik tutularak (Bilek ve dir-sekler bükülmeden)sabit ve ritmik

bir şekilde göğüse 4-5 cm bastırılır. Arada nabız kontrol edilerek da-

kikada 60 kez olmak üzere dolaşımbaşlayıncaya kadar devam edilir.

BAYILMALARDA UYGULANA-CAK İLKYARDIM KURALLARI

Elbiseleri boyundan, göğüstenve karından gevşetilir. Hastanın bey-nine kan gitmesini sağlamak içindüz bir yerde sırtüstü yatırılarak,ayakları yukarı kaldırılır ve sonradaşok pozisyonunda bekletilir. Kesin-likle başının altına yastık konmaz.Hastaya uyarıcı kokular koklatılır.(Amonyak vb.) Hastanın zorlanmak-sızın kendine gelmesi beklenir. Ken-dine geldiğinde su, çay gibi içe-cekler azar azar verilmelidir.

GÖĞÜS YARALANMALARINDAİLKYARDIM

Yaralı, yarı oturur duruma getirilir.Havanın akciğerler dolmasına engelolmak için açık olan yara yerinetemiz bir bez kapatıp basınç yap-

Bizim Dünyamız filmasin� İsmail YALI

Üretim Mühendisi

İlk yardım nedir?

Page 15: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Ocak - Nisan 2012

15

madan sarılır. Kazazedenin ısı kaybıönlenirKARIN YARALANMALARINDAİLKYARDIM

Hastaya ağızdan yiyecek içecekverilmez. Yaralı başı hafif yüksek,dizlerinin altına rulo edilmiş bir bat-taniye konularak sırt üstü yatırılırHerhangi bir organ dışarı çıkmış iseasla el sürülmez. Geniş bir gaz bezivarsa serum fizyolojik ile ıslatılarakbasınç yapmadan organların üzerineörtülür. Yaralı zaman geçirmedensevk edilir. EGZOZ ZEHİRMELERİNDEİLKYARDIM

Hasta derhal temiz havaya çı-karılır. Şuuru tam kapalı olmayanlartemiz havada derin solunum yaptırılır.Şuuru kapalı veya solunum yap-makta güçlük çeken hastalara sunisolunum tatbik edilir. Beden ısısınındüşmesini engellemek için üstü ör-tülür. Hasta en seri şekilde sağlıkmerkezine gönderilir.

SİNDİRİM YOLU İLE OLAN ZEHİRMELERİNDE İLKYARDIM

Zehrin sulanması veemilimin yavaşlamasıiçin hastalara; süt,yumurta akı, nişasta

solüsyonlu suiçirilir

K u s -mas ınay a r d ı m

e d i l i r .Asitle olan

zehirlenmeler-de, hasta hiçbirzaman kusma-ya zorlanmaz.

Su ve süt yumur-ta akı karıştırıla-rak içirilir. Alkaliile olan zehirlen-melerde:1 /4oranında sirkeile hazırlanmış500ml. suveya limon

suyu içirilir.

KANAMALARDA İLK YARDIMNASIL YAPILIR?

Kanayan uzuv(kol, bacak vs.)yük-seltilir. Yara üzerine temiz gazlı bez,mendil veya çamaşır parçası konurve sıkıca bastırılır. Kanama durmazsakanayan yerin 5 cm yukarı kısmınabandaj uygulanır.

BURUN KANAMASINDA İLKYARDIM NASIL YAPILIR?

Burnu kanayan kişinin başı ha-fifçe öne eğilir. Hasta burun üzerinebasınç yapar. Bu sırada ağızdansoluk alıp verir ve asla sümkürmez.

BURUN KANAMASINDAHASTANIN BAŞI GERİYEDOĞRU KALDIRILMAZ!

ELEKTİRİK ÇARPMALARINDA İLKYARDIM NASIL YAPILIR?

Önce ilk yardımcı kendi güven-liğini sağlar. Elektrik akımının yaralıile teması kesilir. Bu yapılmadanönce yaralıya dokunulmaz. Kurutahta parçası ve lastik gibi elektrikgeçirmeyen maddelerle hasta çe-kilerek veya kablo itilerek akımdankurtarılır. Solunum durmuşsa yapaysolunuma, kalp durmuşsa kalp me-sajına başlanır. Yanık varsa soğuksu ile yıkanır.

KIRIKLARDA İLK YARDIMNASIL YAPILIR?

Hasta sarsılmaz ve hareket etti-rilmez. Kanama varsa durdurulur.Hasta taşınmadan önce kırık bölgesihareketsiz hale getirilir. (Bunun içintahta gibi sert cisimler kullanılabilir.)Açık kırık varsa(kırık uçları görülü-yorsa)kırık kemik parçalarına kesin-likle dokunulmaz ve bunlar yerleşti-rilmeye çalışılmaz. Yara üzerine te-miz bir gazlı bez kapatılır.

YANIKLARDA İLK YARDIMNASIL YAPILIR?

Soğuk musluk suyu ile ağrı az-

altılır. Hastanın takıları çıkartılır.(Dahasonra oluşabilecek şişler nedeniyleçıkarmak zorlaşabilir.) Oluşan ka-barcıklar patlatılmaz. Yanan kısım-ların üzeri temiz gazlı bezle kapatılırhiçbir şey sürülmez. Hastanın bilinciyerinde ise bol su içirilir.

YANIK YÜZEYİNE DİŞ MACUNU,SALÇA, YOĞURT GİBİ

MADDELER KESİNLİKLESÜRÜLMEMELİDİR!

YARALANMALARDA İLKYARDIM NASIL YAPILIR?

Kanama varsa kontrol edilir. Ya-ranın kirlenmesi önlenir. Varsa kopanparça korunur.(Islak bir gazlı bezesarılıp bir naylon torbaya konulur,bu torba da içi buz dolu başka birtorbaya konulur.)

Unutulmamalıdır ki;

Yaşamı boyunca insan, ilk-

yardımı gerektiren durumlarla her

zaman karşılaşabilir. Zamanında

yapılacak basit ve etkili bir ilk

yardımla hasta veya yaralının ha-

yatı kurtarılabilir.

filmasin Bizim Dünyamız

Page 16: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Ocak - Nisan 2012

16

ayıf karakter, bir günah değildirama insanı günaha götürür.” de-miş Brigitt. Bu sözü ilk okudu-ğumda insan kaynaklarında ça-lışmıyor, bir endüstri mühendisiadayı olarak öğrenim görüyor-dum. Ve o zamanlar bunu sa-dece kendime bir ders olarakalgılamıştım. Ancak insan kay-naklarına başladıktan sonra busözün başka bir boyutu dahaolduğunu düşündüm. Şirketimi-zin personel ihtiyacını karşılarkenbakış açısı oluşturmada etkili birnokta olduğu.

Toplum fertleri aynı eğitimseviyelerine sahip değildir, ziraşartlar ve imkânlar dâhilinde her-kes elinden geldiğince eğitimseviyesini artırmakta, işinin hak-kını verecek derecede bilgiyesahip olma eğilimindedir. Bununiçin de birçok noktadan kendine

takviyeler yapar, aynı zamandaşirketler de çalışanlarına ihtiyaç-ları doğrultusunda eğitimler ve-rerek iş yapabilirliğini geliştir-mektedir. Kısacası bireyin eğitimseviyesi değişebilir noktadır vebu ilerletilebilir.

Ancak kişinin değişmeyenözelliği başlıktan alıntıyla “cibil-liyeti” veya daha güncel kullanı-mıyla “karakteri” dir. Bireyin ai-lesinden ve çevresinden görmüşoldukları, içinde bulunduğu or-tam, kişiliğin oluşumunda büyükrol oynar. Amiyane tabirle hu-yunun suyunun oluşmasına etkieder.

Çalışanlar işe alınırken ka-rakteri çok etkin rol oynar. Ziradoğru karakterde bir insan dü-rüst, namuslu, işini hakkıyla ya-pan, ülkesine, yaşadığı dünyayasaygı ve sevgi dolu bir insandır.Ki böyle kişiler iş yerinde artniyet oluşturmaz, kaytarmayabakmaz, huzursuzluk yaratmayıpiş ortamında performansı etkile-yen hareketlerde bulunmazlar.Dolayısıyla hem arkadaşları ta-rafından hem de yöneticiler ta-rafından sevilip her zaman hak-kını fazlasıyla alırlar.

En güzeli bu konuyla ilgili birhikâye paylaşarak konuyu özet-lemek olacak:

Padişah, vezire sormuş:“Eğitim mi önemli cibilliyet mi?”Vezir düşünmeden cevap ver-miş:“Cibilliyet padişahım.”

Padişah memleketin her yerinetellallar çağırtmış.“Duyduk duymadık demeyin, eniyi hayvan eğiticisine yüz kesealtın. “En iyi hayvan eğiticisi padişahınhuzuruna çıkartılmış. Padişahhayvan eğiticisine sormuş:“Bir kediye tepsiyle servis yap-mayı ne kadar zamanda öğre-tebilirsin?”“Altı ayda öğretirim padişahım.”Altı ay dolmuş ve eğitici huzuraalınmış.Padişah:“Öğrettin mi?“Öğrettim padişahım.”

Saray erkânı toplanmış, kedielinde tepsi servis yapmaya baş-lamış, tam vezirin önüne gelmiş;padişah yine vezire sormuş:

“Vezir, eğitim mi önemlidircibilliyet mi?”

Vezir padişahın sorusuna ce-vap vermeden önce cebindehazır tuttuğu fareyi yere bırakmış.Kedi tepsiyi attığı gibi fareninpeşinden koşmaya başlamış.Tabii altı aylık eğitim de boşagitmiş.

Vezir cevap vermiş:“Cibilliyet padişahım.” Önüne bir fare düştüğünde,

eline bir fırsat geçtiğinde, çıkarıiçin o vakte kadar oluşturduğubütün değerleri harcamakta te-reddüt etmeyecek insanlarla yol-larımızın kesişmemesi dileğiy-le…

Sevgiler…

Eğitim mi, cibilliyet mi?� Duygu YILMAZ

İnsan Kaynakları Uzman Yardımcısı

Bizim Dünyamız

Z

insan kaynakları

Page 17: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Ümmühan ÇİBAROĞLUBakım Destek Uzmanı

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

Bilgi sistemleri

17Kaynak: M. Korhan FersoyKaynak: http://www.haberte.com/teknoloji-bilim/5-adimda-guvenli-mobil-internet-h56125.html

Mobil bir cihaz üzerinden internete ilk giriş1996 senesinde Finlandiya’da bir Nokia9000 Communicator ile gerçekleşmiş. Builk akıllı telefonu tasarlayanların mobil tek-nolojinin 16 sene gibi kısa bir sürede bu-günlere geleceğini tahmin edip etmedikleribilinmez ama çığır açtıkları bir gerçek.Bugün mobil teknoloji denildiğinde akıllıtelefonlar ve tabletler geliyor akla. Hızı git-tikçe artan bağlantılar sayesinde hemenhemen her şey bu platforma aktarılıyor veinsanlar gittikçe daha çok akıllı cihaz satınalıyorlar.

2011 verilerine göre akıllı telefonlar vemobil kullanım ile ilgili rakamlar;� Dünya genelinde tahmini mobil abonesayısı 5,9 milyar.� Tüm mobil cihazlar içerisinde akıllı tele-fonların payı %13 civarında.� Mobil data trafiğinin %78’i akıllı telefonlartarafından tüketiliyor.� Dünya genelinde satın alınan mobil ci-hazlar arasında akıllı telefonların payı %19.� 2011 senesinde satın alınan tahminiakıllı telefon adedi 472 milyon.� 2015 senesinde satın alınması tahminedilen akıllı telefon adedi 982 milyon.� Internete erişim özelliği olan cihazların%80’i dokunmatik ekrana sahip.

Gittikçe artan data kullanımı ile ilgiliöne çıkan bilgiler ;� 2011 senesi verilerine göre aktif genişbant aboneliğine sahip kullanıcı adedi 1.2milyar.� Geçen senenin ikinci çeyreğinde her aykullanılan mobil data 400 PB (petabyte).� Mobil data trafiğinin %20’si mobil datakullanıcılarının %1’lik bölümü tarafındangerçekleştiriliyor.

Mobil web tarayıcıları;� Piyasada versiyon ve çeşit bakımındantoplam 60 adet mobil tarayıcı var.� Pazarda 6500 adet farklı modelde

internet erişimine sahip cihaz olduğu tahminediliyor.� Mesajlaşma ve uygulamalardan sonraweb tarayıcıları üçüncü sırada yer alıyor.� 2013 senesinde mobil tarayıcıların masaüstü tarayıcılarını geçeceği tahmin edili-yor.� Google’ın mobil aramadaki pazar payı%97.

Sosyal Ağlar;� Facebook’ta durum güncellemesini mobilcihazdan yapanların oranı %19.� Mobil cihazları ile Facebook’a bağla-nanların sayısı 350 milyon.� Facebook’a mobil bağlanan en aktifyaş grubu 35-54 arası.� Avrupalıların %47’si mobil internet kul-lanırken, mobilden sosyal ağ sitelerine eri-şenlerin oranı ise 66.

Tabletler;� Tablet kullanıcılarının yaklaşık adedi10,3 milyon.� 2015 senesinde bu rakamın 82 milyonolacağı tahmin ediliyor.� iPad’in küresel tablet web trafiğindekioranı %88.� Tabletin markaların sitelerine olan mobilweb trafiğindeki payı ise %21.

Güvenli Mobil Internet ErişimiYapılan araştırmalara göre 16-24 yaş arasıgençlerin toplam %20’si, günde birkaçdefa telefonlarından internete girerken buoran 65 yaş üstü grupta sadece %2 veaynı yaş grubunun %82’i mobil internetkullanımı reddediyor. Araştırmanın bir diğersonucu ise genç neslin %30’unun sosyalağ için uygulamaları kullanıyorken, 65 yaşüstü grubunun sadece %2’sinin bu uygu-lamaları kullanıyor olması. Mobil erişiminarkasında yatan teknoloji ise genç nesilinoyun alanı gibi; bu alanda her 3 kullanıcıdan2’si mobil telefonlarının hangi işletim sistemiile çalıştığını biliyor.

Güvenli mobil internet erişimi için ipuçları:1. Temel koruma: Mobil kötü amaçlı yazı-lımlar gün geçtikçe gelişiyor. Daha dafazlası, web sitelerinde bulunan kötü amaçlıyazılımlar internete evden girenler ve mobilcihazdan girenler arasında bir farklılık gös-termiyor. Mobil temel koruma yazılımları bunedenle mobil cihazlar için olmazsa olmazlararasında yer alıyor.

2. Ek koruma fonksiyonları: Şifre korumaözelliğinin akıllı cihazlarda bulunması evdekibilgisayarlarda bulunmasından daha önemli.Bunun sebebi ise kompakt mobil cihazlarınkaybolmaya daha yatkın olması ve yanlışkişilerin eline geçme ihtimalinin daha yüksekolması. Bu nedenle telefonlarda her zamanşifre kullanılmasını tavsiye ediliyor, çünkübu özellik, telefonun istenmeyen kişilerineline geçtiğinde ve üst üste yaptıkları yanlışşifre girme denemeleri sonucu cihazın blokeolmasını sağlıyor. Akıllı cihazlarda özelbilgiler için şifreleme kullanılması da önemlinoktalar arasında yer alıyor.

3. Güvenilir uygulamalar: Uygulamalar,akıllı telefonlara yeni fonksiyonlar ekleyerekfazladan yük getiriyor. Ancak uygulamalarınkötü amaçlı yazılımlar içerebileceğini deunutmamak gerekiyor. Antivirüs yazılımlardışında, kullanıcıların yükledikleri uygula-maların güvenilir kaynaklardan elde edildi-ğine dikkat edilmesi gerekiyor.

4. Veri yedekleme: Birçok mobil cihaz birPC’ye bağlı olmadan da çalışabiliyor. Buoldukça pratik bir yöntem ancak risk deiçeriyor. Kusurlu bir mobil cihaz bütün ve-rilerinizin kaybolmasına sebep olabilir. Busebepten ötürü, akıllı telefonda bulunanbilgilerin şifrelenmesi gerekiyor.

5. WLAN ağlarına dikkat edin: Web’ebağlanmak için halen WLAN’ı kullanan kul-lanıcılar veri şifreleme yaptıklarından eminolmalılar ve online bankacılık gibi hassaskonular söz konusu olduğunda WLAN’ı kul-lanmaktan kaçınmalılar.

Mobil internet...

Page 18: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

18

1. GİRİŞÇağdaş yaşamın bir sonucu olarak

ortaya çıkan kirlilik, günümüzde üze-rinde en çok durulan ancak, en azçözüm getirilebilen konulardan biri-sidir. Çevre kirliliği 16. Yüzyıldansonra başlamıştır. Bu tarihten sonratıpta, endüstride ve tarımda görülengelişmeler doğrudan dünya nüfusu-nun artmasına yol açmış, artan nüfu-sun ve kentleşmenin gereksinmelerinikarşılayabilmek için tarımda ve en-düstride "daha çok üretim" zorunluluğuortaya çıkmış, bu kez daha çok üretimdaha çok artık ve atık oluşmasınaneden olmuş ve bunun sonucu olarakçevre kirlenmesi görülmeye başla-mıştır. Özellikle 1970' li yıllarla başla-yan dönemde teknolojideki gelişme-lere bağlı olarak üretimde ve tüke-timde görülen baş döndürücü artışlarekolojik dengede ciddi bo-zulmalara yol açmıştır.

Çevre kirliliğini oluştu-ran temel unsurlar evselve endüstriyel artıklardır.Bu artıklar her hangi birişlem görmeden doğrudandoğaya verildiğinde "atık"adını alırlar. Atıkların çevrekirliliği oluşturmayacak şe-kilde başka yerlerde de-ğerlendirilmesi ya da par-çalanarak doğaya veril-mesi ile çevre kirlenmesi en aza inerve bu denli küçük bir kirliliği doğalsüreçler zaten temizleyebilir.

Tümüyle biyolojik bir yaklaşım ilebakıldığında çevre kirlenmesi mümkündeğildir. Doğadaki tüm canlı türleriyaşamlarını sürdürebilmek için bes-lenmek zorundadırlar ve bu aşamadadışkıları doğrudan çevreye atılır. Ölübitki ve hayvan artıkları da aynı şekildeçevrede kalır. Ancak doğal döngülersonunda bu atıklar parçalanarak baş-ka canlılar için besin kaynağı oluştu-rurlar. Doğada yaşadığı çevre ileuyum içinde olmayan tek canlı türü

insandır. İnsanın yüzyıllardan beri sü-ren faaliyetleri sonunda tüm ekolojikdenge bozulmuştur. Bir başka deyişile insan gerek kendisi gerek çevresinidoğal ekolojik denge ile temizlene-meyecek kadar kirleten tek canlı tü-rüdür.

Çevre kirlenmesinin tümüyle or-tadan kaldırılması bugünkü teknolojik,ekonomik olanaklar ve çevre bilinciaçısından olası değildir. Tüm modernyaşamdan vazgeçilmesi halinde eldeedilecek olan sadece daha çok kir-lenmenin durdurulması olacak, ancakbugüne kadar olan kirliliğin birikintisiuzun yıllar devam edecektir. Bu du-rumda yapılması gereken şey bir yan-dan daha çok kirlenmenin olabildi-ğince önlenmesi, öte yandan mevcutkirliliğin temizlenmesidir.

2. ÇEVRE KİRLİLİĞİNİN NEDENLERİÇevre kirliliğinde asıl önemli olan

nüfus artışı değil, gelişmiş ülkelerinyarattığı kirliliktir. Nüfus artışının çevrekirlenmesi ve doğal kaynak tüketi-mindeki payı sadece %10 kadardır.Dünya gelirinin %70' inin dünya nü-fusunun %30 kadarı tarafından kul-lanıldığı dikkate alınırsa çevre kirlen-mesinin temel nedeninin nüfus artışıdeğil tüketim artışı olduğu söylenebilir.Bu durumda çevre kirliliğinin temelunsurları kentleşme, sanayileşme, tü-ketim artışıdır.2.1 Kentleşme

Kent nüfusunun artmasındaki tekneden kuşkusuz sadece kırsal ke-simden olan göç değildir. Sanayide,ticarette, turizmde ve hizmet sektö-ründe olan ve insanların daha rahatyaşamasına yönelik gelişmeler kent-lerde toplanmış, bu hizmetlerin yürü-tülmesi için de ilave iş gücü gereksi-nimi doğmuştur. Kentlerde artan nü-fusun oluşturduğu kirlilik kentin normalalt yapısı ile temizlenemeyecek kadarbüyüdüğünde ortaya kent kirlenmeleriçıkmaktadır. Bir diğer deyiş ile, büyükkentlerde kentin kirlenmesini önlemeyeyönelik gelişmeler kentlerdeki nüfusartışının gerisinde kaldığı için ken-tleşme her zaman için çevre kirliliğininoluşmasında etkili olmuştur.

2.2 SanayileşmeSanayileşmenin çevre kirliliği üze-

rindeki asıl olumsuzluğudoğrudan kirliliktir. Türkiyegibi sanayileşme sürecinidevam ettiren ülkelerdeucuz üretim amacı ile ucuzyakıt kullanılmakta, üretimgereği olarak ortaya çıkanartıklar doğrudan doğayaverilmekte, sonuçta hava,su ve toprak kirlenmektedir.

Üretim sürecinde ortayaçıkan atıkların temizlenmesiişletme için üretimde ekmaliyet oluşturarak pazar

rekabetinde dezavantaj olacaktır. Ge-lişmekte olan ülkelerde devletin kontroleksikliği ve yaptırım gücü zayıflığınedeni ile sanayi tesislerinin arıtmabirimleri kurmaları bir anlamda sadeceüretim maliyeti açısından ele alındı-ğında caydırıcı bir faktördür. İşlet-melerin arıtma tesisi kurup bunu ça-lıştırmaları yerine ceza vermeleri dahakarlıdır. Aynı üretimi yapan aynı kap-asite ve teknolojideki iki tesisten arıtmatesisi kuran ve çalıştıranın üretim ma-liyeti, bunu kurmayıp cezaya razıolana göre daha yüksek olacağındanPazar payını yitirecektir. Bu durumda

� Mahmut KURUÜretim Şefi

Page 19: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Ocak - Nisan 2012

tel çekme

19

sanayinin çevre kirliliği oluşturmasıkaçınılmazdır.

2.3 TüketimSanayide asıl olan üretim değil

üretilen ürünün satılmasıdır. Hiç birsanayi dalında pazarlama olanağı bu-lunmayan bir ürün üretilmez. Ürünpazarlamasında ambalaj materyalikayda değer bir katı atık sorunu oluş-turmaktadır. Gıdaların hemen tümününgeri dönüşsüz cam, metal, plastik yada karton kutuda pazarlanması tüketiciiçin büyük bir kolaylık sağlamaktadır.Sanayi için bu tip ambalajların kulla-nılması da geri dönüşümlü cam şişe-lerin yıkanması gibi bir sorunu ortadankaldırmaktadır. Pazarlama birimleriiçin depozit alınması ve iade sıkıntısıda bu şekilde ortadan kalkmıştır. Budurumda, üretici - pazarlayıcı - tüketicizinciri için geri dönüşsüz ambalaj kul-lanılması büyük kolaylık getirmektedir.Ancak burada gözden kaçan sorunkatı atık problemidir.

2.4 Tarımsal ÜretimTümüyle doğal koşullarda yapılan

tarımın çevre kirlenmesi ve ekolojikdengenin bozulması üzerinde hiç biretkisi yoktur. Ancak, tarımda hastalıkve zararlılara karşı kimyasal ilaç kul-lanılması bir anlamda zorunludur. İlaçkullanmak o tarlada doğal olarak bu-lunan hastalık ve zararlılar yanındadiğer canlıları da etkiler. Aslında has-talık ve zararlı olarak tanımlanan bucanlıların tek görevleri doğaları gereğiolarak yaşamlarını sürdürmeleridir.Ancak, insanoğlu gıdalarını bu canlılarile paylaşmak niyetinde olmadığı içino canlıların bu ürünleri tüketmelerineizin vermemektedir. Tarımsal üretim

aşamasında kimyasal ilaçlarının kul-lanımı en etkili ve en ucuz çözümdür.Bununla beraber, hastalık ve zararlı-ların giderek bu ilaçlara direnç ka-zanmaları, bilinçsizce fazla ilaç kulla-nımı sonunda önemli boyutta çevrekirlenmesi olmakta ve farkında olma-dan insanlar zehirlenmektedir.

2.5 Diğer Faktörler Soğutma sistemleri ve kozmetikler

de dahil olmak üzere pek çok üründekullanılan freonun ozon tabakasınaolan olumsuzluğu, hastanelerin biyo-lojik atıklarının düzenli olarak toplan-maması, egzoz gazları, radyoaktif atık-lar, savaşlarda petrol kuyularının bom-balanmasının yarattığı kirlilik, su ürün-lerindeki ağır metal kontaminasyonu,depremlerin oluşturduğu enkaz kirliliğidikkate alınması gereken önemli fak-törlerdir. Çevre ve sağlık bilinci ek-sikliğine bağlı olarak yaz mevsimindeözellikle sahil sitelerinde çocuklarındondurma yediği saatlerde sivrisinekilaçlaması yapılması, çocukların eğ-lence olsun diye ilacın içinde yürü-meleri, ancak ilacın (mazot) sanıldığıgibi tehlikesiz değil, tam tersine baştaböbrekler olmak üzere çeşitli organ-larda birikinti yapmasının bilinmemesiya da önemsenmemesi hayret ve en-dişe vericidir.

3. KİRLİLİĞİN ÖNLENMESİÇevre kirliliğine bir bütün ola-

rak bakıldığında kirliliğin ortadankaldırılması yerine kirlenmeninönlenmesi en akılcı çözüm olarakortaya çıkmaktadır. Özellikle Tür-kiye gibi gelişmekte olan ülke-lerde bir yandan kirlenmenin ola-naklar ölçüsünde azaltılması,mevcut kirliliğin temizlenmesi,atıkların yeniden kazanılması gibiçevre koruma yöntemleri bera-berce uygulanmalıdır. Çevre ve

insan sağlığını tehdit edici etkilerinitelik ve nicelik olarak en aza indirenve doğal kaynakları en verimli şekildekullanarak bunları sürdürülebilir kılanteknolojiler "çevre dostu teknolojiler"olarak tanımlanmaktadır. Çevre dostuteknolojiler genelde 4 ana başlık al-tında toplanmaktadır.

� Bir işlem sonucunda ortaya çı-kan zararlı etkileri ortadan kaldırmayayönelik teknolojiler: Üretim prosesindedeğişiklik yapılmadan, üretim sonu-cunda ortaya çıkan atıklara ve diğerzararlara müdahale eden atık su arıtmateknolojileri gibi teknolojilerdir.

� Proses değişikliğine gidilerek,hammadde, yardımcı madde, doğalkaynak girdilerini ve atık çıktılarını enaza indirgeyen teknolojiler: Bunlarüretim sürecini ve ürün tipini değiştir-meye yönelik olabilir. Daha az enerji,su ve kimyasal madde kullanarak,daha verimli çalışan, nitelik ve nicelikolarak daha az/daha zararsız atık üre-ten prosesler ve son ürünler bu kap-samdadır.

� Geri kazanım ve yeniden kulla-nım teknolojileri: Atıkların ve atık mal-zemenin yeni malzemelere dönüştü-rülerek yeniden kullanımlarını sağlayan,çevreye atılarak zarar vermelerini ön-leyen ve doğal kaynak tüketimini azal-tan teknolojilerdir.

� Eski ve geleneksel çevre dostuteknolojiler: Güneş enerjisi gibi çokeski çağlardan beri bilinen gelenek-selleşmiş bazı teknolojiler özelliklerigereği zaten çevre dostu olan, bir di-ğer deyiş ile çevreye zarar vermeyenteknolojilerdir.

Temiz üretim, verimliliği artıracak,hava, su ve toprağın kirlenmesini ön-leyecek, atıkları kaynağında yok ede-cek ve insan ile çevre üzerindeki risk-leri en aza indirecek proses ve ürün-lerin sürekli ve birlikte kullanılmasıdır.Temiz üretimin temel ilkeleri ; kirlilikkontrolü için temizleyici ve düzelticideğil önleyici yaklaşımları esas almak,hammadde ve enerjinin daha az tü-ketilmesi ile atıkların azaltılmasını sağ-lamak, doğal kaynakların optimumkullanımını sağlayacak şekilde tek-nolojik proseslerin iyileştirilmesi veyeni proseslerin geliştirilmesini kap-samaktır.

Bizim Dünyamız

Page 20: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

ış mevsiminin ardından baharın gelmesiyle birliktehava ısınmaya, doğa canlanmaya başlıyor. Ağaçlarçiçekleniyor, çimenler yemyeşil oluyor, çiçekleraçıyor, kuşlar ötüyor özellikle de çocuklar içindışarıda bulunmak içerde bulunmaktan çok dahaeğlenceli oluyor. Bazı insanlar mevsim değişikliğininfarkına varmazken, bazılarında baharla birliktehapşırık, burun ve göz akıntıları v.s. yani baharalerjisi şikâyetleri başlıyor.

BAHAR ALERJİSİ NEDİR?Baharla birlikte polenler artar. Bu aylarda çimen,ot, çiçek ve ağaçların çiçek açmaları ile birliktepolenler atmosfere yayılırlar ,sonunda ağız, burun,göz ve ciğerlerimize kadar ulaşırlar. Özelliklerüzgârlı havalardan sonra polenler havaya dahaçok dağıldığı için şikâyetler artar. En tipik baharalerjisi alerjik rinit şeklinde görülür.Özellikle alerjen madde ile temastan sonra alerjikrinit belirtileri başlar.Belirtiler;• Hapşırma nöbetleri • Burun tıkanıklığı • Burunda sürekli akıntı • Gözlerde kaşıntı, sulanma (konjonktivit) • Burunda, dudakta, damakta ve boğazda kaşıntı • Öksürük • Baş ağrısı • Göz altlarında morluk

ALERJİK RİNİTİN TEDAVİSİ Alerjik rinit tedavisinde temel yöntem ,tüm alerjikhastalıklarda olduğu gibi alerjenden korunmaktır.Alerji tanısı doğrulandıktan sonra uygun tedavibaşlatılmalıdır.

ALERJİK RİNİTİ OLAN HASTALARIN DİKKATETMESİ GEREKENLER NELERDİR? � Sigara içmeyin ve yanınızda içirmeyin.� Tozlu ve polenli ortamlarda bulunmayın, eğerbulunmak zorundaysanız mutlaka maske kullanın.Polen yoğunluğu en çok sabah erken saatlerdeve akşam saatlerinde olmaktadır. Bu saatlerdedışarı çıkmamaya çalışın

� Polenlerin uçuştuğu mevsimlerde kapı vepencerelerinizi kapalı tutun. Rüzgârlı havalardaevde kalmaya çalışın.� Burnun dış kısmına ve göz çevresine çok incebir tabaka şeklinde vazelin sürün, polenler vazelineyapışmakta ve böylece girişleri engellenmektedir.� Özellikle kaloriferli evlerde kuru ev havası alerjikrinitin kötüleşmesine neden olabileceğinden, evdehava nemlendiricisi kullanın. � Klimalarda kullanılan filtreleri her ay değiştirin,alerjenleri tutan özel filtreler alın. Hava değişiminiiçeride bulunan havayı kullanarak temizleyen,dışarıdaki havayı kullanmayan özel klimaları tercihedin.� Evinizde tüylü hayvan ve bitki beslemektenkaçının. � Beden temizliğinize dikkat edin, düzenli olarakel ve yüzünüzü yıkarsanız vücudunuza girmeküzere olan polenleri engellersiniz.� Yatmadan önce duş almak, saçları yıkamakyararlı olur.� Polen mevsiminde giysilerinizi açık havadakurutmayın. Şapka ve ceketlerinizi daha sık yıkayın. � Tüylü ve yünlü battaniyeler yerine pamuklu vesentetik olanları tercih edin � Toz barındırabilecek tarzda kilim, halı gibi eveşyalarını kullanmamaya özen gösterin.� Polen mevsiminde arabada giderken pencerelerikapalı tutun..

Bahar mevsimi ile birlikteHAPŞIRIKLAR

ARTIYOR� Dr. Melahat KAÇAROrtak Sağlık Birimi İşyeri Hekimi

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

20

saglık

K

Page 21: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

çalısanlarımız

21

Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?1968 Çivril doğumluyum. Evli ve 2 çocukbabasıyım. Kızım 2 yıllık yüksekokul muhasebebölümünü bitirdi ve şu anda çalışıyor. Oğlumise şu anda Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’ndeTürkçe öğretmenliği okumaktadır. Eşim iseev hanımı.

Eşinizin ve çocuklarınızın isimleri nelerdir?Eşim Nuradiye Köseoğlu. Kızım Tülay Köse-oğlu ve oğlum Osman Köseoğlu.

Neden Er-Bakır’ı tercih ettiniz?Er-bakır’da muhasebe bölümünde çalışmaktaolan Mustafa Ağabeyimin tavsiyesi üzerine1990 yılında burada işe başladım. Halen TelÇekme Üretim Müdürlüğü kaba tel çekmegrubunda çalışmaktayım.

Neden Er-bakır’dan ayrılmadınız?Er-bakır’ın çalışma ortamının iyi olmasındanve işimi sevmemden dolayı ayrılmadım.

Genç Er-bakır’lılara tavsiyeleriniz nelerdir?Genç arkadaşlarımıza tavsiyem dünya şirketiolan Er-bakır’ın kıymetini bilsinler ve yaptıklarıişe dört elle sarılsınlar.

Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?2 Mart 1967 Denizli doğumluyum. Evli ve iki çocukbabasıyım. Eşim ev hanımı. Büyük kızım 1994 do-ğumlu ve Tavas Zeybekler Anadolu Lisesi son sınıföğrencisi. Bu yıl üniversite sınavları için çok çalışma-sı gerekecek. Küçük kızım 2011 doğumlu, henüz 1yaşında.

Eşinizin ve çocuklarınızın isimleri nelerdir?Eşim Meryem, büyük kızım Gülşah, küçük kızım iseNisa .

Neden Er-Bakır’ı tercih ettiniz?Askerlik görevimi tamamladıktan sonra Er-Bakır’daçalışmakta olan yakın bir arkadaşımın tavsiyesi ile 3Aralık 1991 tarihinde Er-Bakır’da forklift operatörüolarak çalışmaya başladım. 21 yıldır Er-Bakır’da fork-lift operatörü olarak çalışmaktayım.

Neden Er-bakır’dan ayrılmadınız?Er-Bakır’daki işimden memnunum. Er-Bakır’ın birözel şirket olarak sağladığı maddi ve diğer olanaklar,benim Er-Bakır’da uzun yıllar çalışmış olmamdaki enbüyük etkenlerdir.

Genç Er-bakır’lılara tavsiyeleriniz nelerdir?Genç Er-Bakırlı arkadaşlarımın öncelikle işlerini se-verek yapmalarını ve şirketlerine bağlılıklarına devametmelerini dilerim. Bu şirkette çalıştıkları sürece mad-di ve manevi ihtiyaçlarının yeterince karşılanacağınıbilmelerini ve Er-Bakır ailesinin bir bireyi olmanın on-lara çok şeyler kazandıracağını söylemek isterim.

Kalın Tel Çekme OperatörüFethi KÖSEOĞLU

Tel Çekme Üretim Müdürlüğü

Forklift OperatörüMuhammet Kani KAHRAMANOĞLU

Lojistik ve Tedarik Müdürlüğü

Page 22: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Sevilay - İlker GÜRSOY(Ramazan - 05.04.2012)

Hafize - Armağan UYSAL(Damla - 10.04.2012)

Raziye - Servet DEMİRCİ(Berra - 17.01.2012)

Bahar - Mehmet KARAN(Zeynep Naz - 27.01.2012)

Özlem - Osman KIRBAÇ(Yaşar Enes - 22.03.2012)

Fatma - Nail CABBAR(Ceyda - 03.04.2012)

AİLEMİZE YENİ KATILANLAR

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

aramıza katılanlar

22

Hoşgeldin bebek

Page 23: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Güllü - Sercan URAK18 Mart 2012

Kadriye - Hamdi GÜVENÇ15 Nisan 2012

DÜNYA EVİNE GİRENLER

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

aramıza katılanlar

23

Patlıcanları tuzlu suda10 dakika beklettiktensonra alacalı soyupiyice kuruması için kâ-ğıt havlu üzerine ala-lım. Kızartma tencere-sine yağı koyup patlı-canları ünlü arkalı kı-zarttıktan sonra yinehavlu kâğıda alalım.Harcı için, küp şeklin-de doğradığımız so-ğanları sıvıyağdarenkleri sararana ka-dar kavuralım. Küçükküçük doğradığımızbiber ve kıymayı ilaveedip kavurmaya de-vam edelim. 1 yemekkaşığı salçayı, doğ-

ranmış domatesleri,karabiberi ve tuzu ek-leyip 10 dakika dahakavurduktan sonraocağın altını kapata-lım. Ortasını boydanboya yardığımız patlı-canları çatalla geniş-letip harcı içine doldu-ralım, hepsine aynı iş-lemi uygulayalım, ar-dından patlıcanları fı-rın tepsisine alalım.Yarım kaşık salçayı 1su bardağı suda açıptepsiye dökelim. 160derecelik fırında 20-25 dakika pişirip ser-vis yapalım. Afiyet olsun.

Malzemeler:

• 6 Adet Kemer Patlıcan

• 1/2 Kg. Kıyma

• 2 Çorba Kaşığı Sıvıyağ

• 2 Adet Soğan

• 2 Adet Sivribiber

• 2 Adet Domates

• 1/2 Çorba Kaşığı Domates

Salçası

• 1 Tatlı Kaşığı Tuz

• Aldığı kadar Kızartmak İçin

Sıvıyağ

mutfakHazırlanışı:

Hazırlayan: Süleyman Akkaya

KARNIYARIK

Page 24: Sayı 36 - Ocak-Nisan 2012

Bizim DünyamızOcak - Nisan 2012

bulmaca

24

SOLDAN SAĞA1. Araçlarda şanzuman ile diferansiyel arasındaki mil - İngilizcede takım2. Bir masa oyunu - İlk harfimiz - Bir nota3. Resul'deki ünsüzler - Batarya - Babaca eşek - Binek hayvanı5. Ankara’daki ünsüzler - İnsanın içinde kalan heves6. Azotun simgesi - Deniz taşıtı7. Kat'ın başı - Denizli yöresinde herhalde anlamına gelir - sesi ve özü güzel deyiş8. Bir renk - Alfabemizin sondan 2. harfi - Fiyat artışı - Kalas'taki ünsüzler9. Binek hayvanı - Vaka - Bayrak10. Kafayı üşütmek - Oynanılan oyundaki konum11. Cereyan- Krizli bir hastalık - İlave12. Azotun simgesi - Maddenin bölünmeyen kısmı - İş ayakkabısı modeli13. Koza yapan böcek - Yıl14. Su altı taarruz - Sevinçli- Anadolu ajansı - Kısa zaman birimi15. Türk Standarları Enstitüsü - Duygulanmak

YUKARIDAN AŞAĞIYA1. Deniz haydudu - Şeytana tapan-2. Uzun çelik mil - Yemek, aş - Atlamak3. Sakinleşmek - Ara'nın ortası - Arap alfabesinin 10.harfi - Yeter'in ortası4. Duy'daki ünsüzler - İkna olmak5. İlk harfimiz - Utanma duygusu - Bir nota6. Örgü - Gezinti teknesi - Alfabemizin sondan 4. ünlü harfi7. Ama'nın ortası8. Vilayet - İlk harfimiz - Bir soru eki - Temel10. Alfabedeki 4. ünlü harfimiz - Lidyumun simgesinin ilk harfi

Kaide - Ara'nın ortası11. Zaman birimi - Dert tasa anlatacak bir şey - Temel12. Güneşin doğduğu yer - Kemik ucu - Ana, gerçek13. Bir ebat karşılığı - Kıvılcım - Kir14. Baba ile yönetilen aile biçimi - Bir süikast silahı15. Uzman - İngilizcede kalem

KA

RE

BU

LM

AC

A

Geçen sayının cevap anahtarı