Sah 6 Bozhurt Her Gün 4 Sayfa Fiatı 15 Mil SAYI : 960 YIL :...
Transcript of Sah 6 Bozhurt Her Gün 4 Sayfa Fiatı 15 Mil SAYI : 960 YIL :...
S a h He r Gü n 4 S a y f a F i a t ı 15 M i l
Yarat Bizimdir
6O C A K
1 9 5 9Bozhurt SAYI : 960 YIL : 8
Müdür v« İmtiyaz Sahibi: CEMAL TOÖAN
Ad re*«: Asıııaltı No. 70, Lafkoıja - Kibri*. Telif raf: “BOZKUBT” - P. K. 824 - Tel. 2ÖÖI Dizilip Basıldığı Yer: “Bozkıırt Basımevi”
Üçlü görüşmeler mevzuunda henüz bir karara yarılamıyor
► .
Yunanistan gene rota mı değiştirecek ?YUNAN HÜKÜMETİ MACMİLLAN PLÂNININ ORTADAN
KALKMASINI İSTİYOR
VİLAYETTEN AYRILIRKEN: Hariciye Vekilimiz Fatln Rintti Zorlu İHtunbula giderek diplomatik tenuiNİar hakkında ilimi, hurba^kamınız Sayın CelAl Dayar ile Barbakanımız Adnan Menderen’e Kibri» me«elesl hak kında vilâyette yapılan özel bir toplantıda izahat vermlytlr.
Hariciye Vekilimiz vilâyetten ayrılırken görülmektedir.
HOlKURTl
İnançlarımız
Sarsılmamalı
H BROUN birbirini tutmıyan, birbirini nakzeden haberlerle karşılanmaktayız. Bu
haberler ajantriar, radyolar, gazeteler tarafından verilmekte, haberler üzerinde yorumlar ya. pılmaktadır. Fakat bunların hiçbiri de hakikatlere dayanan, hayatiyeti olan haberler değillerdir.
Kıbn» meselesinde de durum aynıdır. Ajanslar, gazeteler Radyolar cegltll haberler ortaya atmakta, yorumlarda bulun, makta, geçitli ınUtalAalar İleri sttrmekte ve gtlya Kıbn« mev- zuundakl İhtilâf şu veya bu peklide halledilmiş, bitmiş gibi bir hava yaratılmak İstenmek, tedlr. Evvelâ verilen haberlerin kaynağı ve kilktt araştırılmalıdır. Görecemiz kİ, bu haberler bir fikre bir gayeye hizmet edebilecek kaynaklardan sıkmış değildir. Çoğu masa başla rında kastı mahsusla İmâl edilmiş haberlerdir. Bunların heyecanına kapılmak, nevmldlye düşmek hiç de doğra değildir.
Birkaç gün evvel birkaç ga zetede Kılınsa dair çıkan bir haber üzerine endişeler başlamış, ümitsizliğe düşülmüştü. Fakat aynı günün akşamında Ankara Radyosu ne diyordu î Türk Parlâmentosunun teşekkülü İçin çalışılmaktadır. Yakında Müstakil Türk Belediyeleri de resmen tanınmış olacak, tır. Gazeteler, ajanslar ne haber veriyor, resmi bir ağız olan Ankara Radyosu ise durumu nasıl mütalâa ediyor? Aradaki fark çok büyüktür.
Halkımız basın ve ajans haberlerine değil, Hükümetimizin sesi olan Ankara Radyosuna bağlanmalı ve ondan gelecek sesi dlnlemeUdlr. Yoksa masa başında İmâl edilen haberler karşısında endişeye dllşmek) bu gibi uydurma haberlerin at! mosferine kapılarak kendi ksn dlmlzl mahvetmek hiç de realist bir gttrüş manzumesine dayanmamaktadır.
Haklı ve realist dâvamız ha. yal peşinde koşanlara en ağır darbeyi İndirmiştir. Daha düne kadar Kıbnsta yaşıyım ayn bir Türk cemaati bulunmadığını İleri sürenler, daha düne kadar TUrklyenln Kibrin mesele, sinde süc hakkına sahip olmadığını savunanlar, Birleşmiş Milletlerin âdil kararından sonra rota değiştirmişler, Kıbrıs Türk cemaatinden, Türk Httkft metinin Kıbrıs mevzuunda İlgi. II Mr taraf olduğundan bahsetmeğe başlamışlardır. Hükûmc timizin dâvayı nasıl ele aldığı, m, nasu savunduğunu ve bugünkü dununa nasıl getirdiğini Mr ker« düşündüğümüz zaman “f “ *** ¡A masa başı haberle-
yarat,wa&a muvaffak
w ı£ ? mi* ,nl1" WrMk ve bertiği aynı ahenk İçinde devam ettirebildiği mlx takdirde toklı dâvamızda .«.«»hakkak su
kak\^i«’’ " ‘T«**«- Muhak *k NaWWne hak-
kı tajunaçttit Ve cemaatimiz hiç
düş.!* ı î? asırlık
3ES2&. ‘*,k v"b o* k ijr t .
ANKARA, 5 — Kıbrıs mev. zuunda Türkiye He Yunanistan arasında yapılmakta olan diplomatik temaslar hakkında resmi hiçbir bilgi verilmemekte, dlr. Dün yapılan görüşmeler uzun sürmüş olmasına rağmen, gene herhangi bir açıklamada bulunulmamıştır.
I îyi haber alan çevrelere atfen bildirildiğine göre, Yunan Hükümeti Türk Hükümeti tarafından İleri sürülen teklifleri kabule y&klaşmamaktadır. Yu. ırnn Hükümeti Türkiyeyi Taksim fikrinden vazgeçirmek İçin gayretler sarfetmekteyse de bunun müsbet bir netice vereceğine lnanılmamaktadır.
MACMtLLAN PLANI
Türkiye MacMlllan plânının kabulünde ısrar etmektedir. Halbuki Yunan Hükümeti bu plânın tamamen ortadan kaldı, nlması İçin çalışmaktadır. Bu bakımdan Türkiye ile Yunanistan arasında kesin bir anlaşma ya yarılamadığına İşaret olunuyor.
Türkiye bir an evvel Türk Parlâmentosunun kurulması
için Londra Hükümetini sıkış, tırnaktadır. Türkiyenın bütün iyi niyetlerine rağmen Yunan Hükümeti halâ daha dalâveralı bir politikanın peşinde koşmak tadır.
YAKIN DEftİL
Diğer taraftan üçlü müzakerelerin yakın olmadığı Ankara siyasî çevreleri tarafından ileri sürülmektedir. Bu çevrelere göre, Yunanistanın Kıbrıs poli. tikasında henüz açık bir belirti ve ışık görülmemiştir. Bu bakımdan Yunan Hükümeti üçlü müzakerelere gidilmemesi için daima kaçamaklık yapmaktadır. Yunan Hükümeti samimî ve realist bir politika takibet. mediği takdirde Türk tezinin gittikçe kuvvet bulacağına işaret eden Türk siyasî çevreleri, Taksim’ln kaçınılmaz bir hal çaresi olarak ele alınacağını ileri sürmektedirler.
Diğer taraftan Atinanın Ankara Büyükelçisi Pezmazoğiu. nun yeniden Atina’yı ziyareti ve Türkiyede yaptığı temaslar etrafında, Yunan Hükümetine izahat vermesi beklenmektedir.
RUS ROKETİ DÜN SABAHA
KARŞI “AY”I ISKALADIALİMLERE GRE: RUSLAR PEYKİ
HAKİKATTE AY’A ATTILAR
PARİS, 5 - Rus Tass Ajan sının bildirdiğine göre,“Koz mik Roket” bugün Londra saatiyle 3.59 da, aya en yakın noktadan geçmiştir. Roket, bundan takriben 1,5 saat sonra da, aydan 60 bin kilometre uzaklamış ve güneş etrafında- elips şeklinde bir yörünge çizmeye başlamıştır.
“Yavaş yavaş duyulması güçleşmekle beraber, “Kozmik Roket”in sinyalleri hâlâ kaydedilmektedir.
Haber dün dünya efkârı umumiyesinde psikolojik bir tesir yapmakla beraber ilim adamları Rusların bu muvaffakiyetini sadece yük sek enerjili bir yakıt buldukları şeklinde mülâhaza etmektedirler. Zira hatırlanacağı gibi Amerikalılar da bundan birkaç hafta evvel aynı şekilde bir tecrübeye girişmiş ve tecrübenin mahiyetini atış muvaffak olduğu takdirde roketin Aya, muva
fak olunamazsa Ayın yanından geçip güneşe peyk olacağı şeklinde izah etmişlerdi. Rusların zaten füzeyi attıktan çok sonra Ayın yanından geçip güneşe peyk olacağı şeklinde açıklama yapmaları da gözönüne alınacak olursa roketin hakikatte Aya müteveccihen fırlatıldığı fakat muvaffak o- lunamadığı anlaşılınca böyle bir açıklama yaptıkları ortaya çıkmaktadır. Paris rasathanesinin Müdürü Dan- jon’un kanaatine göre istendiği gibi sevk ve idare edile- miyeıı bir füzeyle Aya varma ihtimali pek zayıftır. Fil vaki Ruslar bir rokete dünyanın cazibesinden kurtulma için lâzım olan hızı verebilecek yakıtı elde ederek büyük muvaffakiyet kazanmışlardır ama sevk ve idarede muvaffak olamadıkları roket hakikatte Ay’ı ıskalamıştır.
ı ............................... ..
DEÛER HAYRAN: Yılbaşı gecesi An karada Oar Gazinosunda 1959 güzeli seçilmiş ve Değer Hayran adında bir genç kız
yılbaşı güzeli olmak şerefini kazanmıştır.
NİŞANOfis Elevator Company, Newyork,
Ortaşark mümessili Bay Daniş Suphi ile Bayan Aysel Memduh Pazar gün Lefkoşa- da ailevî bir törenle nişanlanmışlardır.
Genç çiftleri tebrik ederiz.
i
FAAL, DİPLOMAT : Türkiye ile Yunanistan arasında yapılan diplomatik temaslarda Yıı. nanlstanın Ankara Büyükelçisi Pezmazoğiu faal bir rol oynamaktadır. Resimde Yunan Bü. yükelçlcl toplantılardan birinden ayrılırken görülmektedir.
Uç Yıla kadar insanlar
Aya Gidecekler1‘ARÎS (R) 5 — Sovyet
ilini adamlarına göre, Rusya üç yıl içinde aya insanlı bir ro ket ve 1970 te de Merih ve Zühreye roketler gönderebilecektir.
Hafta sonunda Lüksenbürg radyosu ile bir telefon mülâka tı yapan Rus astronomu Profesör Yuri Sklebtzevitch’in de bu fikri teyid ettiği haber verilmektedir,
Sovyet kozmik roketini fırlatanlardan biri olan Sklebze- vitch: “İnsanlar aya yerleştİK- ten sonra, oraya laboratuvar kuracaklar bu suretle ikinci bir safha açılacaktır.Aya roket atma sahaları kurulacak, Merih’e ve Zühreye aydan roketle fırlatılabilecektir” demiştir.
VAŞINGTON, 5 - (R ) : Ra. hatsızlığı dolayısıyle Amerika Hariciye Vekili Mr. John Fos- ter Dulles Kanada’ya yapacağı ziyareti kansıl etmiştir. Dulles Kanadaya İktisadî görüşmeler, de bulunmak üzere gidecekti.
TAKSİM TOPLANTISI: Türkiye Milli Talebe Federasyonu evvelki gün Kıbrıs İçin bir toplantı yaparak Türk gençliğinin Taksim plânına olan bağlılığını İzhar etmiştir. Kesini,
Talebe Federasyonu mensuplarım toplantı esnasında göstermektedir.
Osman Örek
Avdet EttiBir müddettenberi Aııkara-
da Kıbrıs meselesiyle ilgili temaslar yapmakta olan Kıbrıs Türktür Partisi Genel Sekreteri Avukat Osman Örek dün sabah Kıbrısa avdet etmiştir,
Osman Örek, uçağın kötü hava şartlan yüzünden evvelki akşam Beyrut’a gitmesi üzeri'- ne, ancak dün sabah Lefkoşa- ya avdet edebilmiştir.
İngilizler diplomatik görüşmelerden ümitli
Adada mütareke kafi değil tedhişçilerin ebedî
bir barış teklifi gerekmektedir
TÜRK LİDERLERİNİN EMNİYET MAKAMLA
RINI TENKİDİ AKİSLER UYANDIRDI
Federasyon Başkam Türkiyeli
Gazetecilerle Leytnosonu
Ziyaret EttiKıbrıs Türk Kurumlar Fe
derasyonu Başkanı Rauf Denktaş birkaç gündenberi memleketimizin misafiri bulunan Hürriyet gazetesinin Ankara temsilcisi Necati Zin cirkıran ve Milliyet gazetesinin Ankara temsilcisi Faruk Taşkıran ile Leymosunu ziyaret etmiş ve oradaki kar deşlerimiz tarafından samimî ve içten gelen bir tezahüratla karşılanmıştır.
Şereflerine verilen bir ziyafette hazır bulunan Denktaş, Zincirkıran ve Taşkıran bazı kulüp ve kurumlan ziyaret etmişlerdir.
Hava Genel Kurmay
Başkanı Kıbrısa
Gelecekİngiliz Hava Genel Kurmay
Başkanı ve hava mareşali Sir Dermot Böyle 20,000 millik ge zisi esnasında Kıbrıs’a da uğra yacaktır. Sir Dermont 10 Ocak, Cumartesi günü Ingii- teredeıı ayrılacaktır. Kıbrısta bulunacağı müddet zarfında hava genel kurmay başkanı İngiliz Orta Doğu Hava Kuvvetleri Komutanı Hava Mareşali W.M.L. MacDonald ve di ğer subaylarla görüşecektir.
Londra (Hususî) 5 — Kıbrıs hakkında Türkiye ile Yunanistan arasında cereyan eden diplomatik temasların, barış yönündeki ümidi artırdığı bildirilmektedir. Yapılan gö rüşmelerden İngiltere’nin haberdar edildiğine muhakkak nazarı ile bakıldığı halde, ln>- giliz hükümeti çevreleri mümkün olduğu kadar temasların bu safhasında herhangi bir yo runıda bulunmaktan kaçınmaktadırlar.Daily Telegraph gazetesi geçen günkü sayısında Kıbrıs muhabirinden aldığı uzun bir haberde ‘"Kıbrısta Barış Üt>iİ>- di Büyüyor”, “Askerî Kuvvetler Vazife Başında bulunuyor” ve “Yalnız Mütareke Kâ fi Değildir” başlıklarını atmak la üç yönden Kıbrıs meselesindeki hükümet görüşünü akset tirmiş sayılmaktadır.
Daily Telegraph şunları yaz maktadır: “Kıbrıs meselesinin görüşüldüğü bugünlerde diplo masi yoluyle barışın sağlanacağı ümidi büyümektedir. Eo- ka’nın faaliyetlerini ve emniyet kuvvetlerinin mukabil harekâtım durdurması Adada ki huzursuzluğun erken b'r zamanda duracağı ümidini vermektedir.
Bununla birlikte hükümet çevrelerinde üzerinde ciddiyet Ie durulan mesele sadece mütareke değildir. Lüzumlu olan tedhişçilerin ebedî bir bauş
Mikoyan Dulles
İle GörüştüWashington, 5 — Birleşik
Amerikayı gayrî resmî bir şekilde ziyaret etmekte olan Sovyet Rusya Başbakan Birinci yardımcısı Mikoyan bu akşam Birleşik Amerika Dış işleri Bakanı John Foster Dulles ile bir görüşme yapmıştır.
Mikoyan’ın Başkan Eisen- hower ile de bir görüşme yapması beklenmektedir. Mi koyan bu arada Ottawa’yı da ziyaret edecek ve ticarî mevzuda temaslarda bulunacaktır.
Mikoyan’ın Amerikan dev let adamları ile Berlin meselesini de müzakere edeceği ileri sürülmektedir.
teklif etmeleridir.”Daha sonra bazı emniyet
tedbirlerinin gevşetilmesine,
idam mahkûmlarının canlarının bağışlanmasına temıs eden gazete, bunun lı;i'ilizle- rin iyi niyetine delâiet ettiğini belirtikten sonra Hükümet makamlarının görüşünü şu şekilde aksettirmektedir:
“Biz adaya bi.ışı getirmek için çalışıyoruz, ve karşı tara<- fı da aynı tavır ve hattı harekete getirmek için elimizden geldiğini yapıyoruz.”
Gazete, Kıbrıstak; Emniyet kuvvetlerinin hazır bir vaziyette vazife başındı bulunduklarını, nizam ve asayişin te minine lıazır olduklarını kaydettikten sonra Kıbrıs Türk liderlerinin görüşünü şu şekilde aksettirmektedir:
“Kıbrısh Türk liderleri emniyet kuvvetlerinin halihazır-1 daki faaliyetlerini durdurmasına üzülüp endişe ediyorlar. Onlar siyasî sebepler d j ’ayısıy le kasabalardaki emniyet tedbirlerinin gevşetilebileceğiıı: kabul etmekle beraber, köylerdeki ve dağlardaki tedhişçilerin takibini durdudmaya başka bir nazarla bakmaktadırlar.” ^
Daha sonra gizeteniıı muhabiri Kıbrısh Tüık h İ pi hriv ne atfen şu demeci yayınlamaktadır:
“Tedhişçilere karsı harekâtın devam etmesinin lüzumlu olduğuna inanıyoruz. Lâkin harekât durdurulmuştur. Bu demektir ki onlar ı yeniden
hayat verilmiştir. Bundan ötü rü endişe içindeyiz. Tahdidatın gevşetilmesi halk ı normal hayata dönmeye lırsat bahşediyorsa da, haresâtı durdurmak tamamıyle yanlıştıı. Endişeye mucip olan cihet şudur ki, harekâtın durdurulması, tedhişçilerin hazırlanması ve daha iyi bir durumda harekete geçmelerine fırsat verir. Onlara kat’i darbeyi indirmeye yar dım etmez. Tedhişçilik sona erinciye kadar harekât devanı etmelidir.
İngiliz Harbiye Bakam Kıbrısta
Harbiye Bakanı Hava Alanında Vali ve Komutanlar Tarafından Karşılandı
İngiliz Ortadoğu Kuvvetlerini ziyarete çıkmış olan Harbiye Bakanı Christopher Soamcs- yolculuğunun ilk merhalesi olarak dün akşam Kıbrısa vasıl olmuştur.
Askerî Sekreteri General Sir Hugh Stockwell’in refakatinde gelen Mr. Soames’i Lefkoşa hava alanında Kıbrıs Valisi Sir Hugh Foot, Orta Doğu Kuvvetleri Kumandanı General Sir Roger Bower, Harekât Müdürü Tuğgeneral K. T. Darling ve Kaza Komiseri Mr. B. J. Weston karşüamıştır.
Kalp Sektesinden ÖldüÇatoz Muhtarı Bay Meh
met Ali dün kalp sektesinden ölmüştür. Merhum Çatoz köyü halkı tarafından sevilen ve sayılan bir şahıstı. Merhum köyünün kalkınması mevzunu da daima faal bir rol alınış ve köyde Kooperatif kurulması için çok çalışmış ve muvaffak olmuştu.
Rahmetliyi saygı ile anar, ruhuna fâtihalar ithaf eder, yaslı ailesine de baş sağlığı deleriz.
AMMAN, B - (R ) : ürdün bu gün Birleşik Amerlkaya müra. caat ederek kuraklığa uğrayan bölgedeki halka dağıtılmak üze re 80,000 ton buğday lstemls- tlr.
MAAD TARA
AT TACİRİ : Amerlkaya özel bir ziyaret yapmakta olan Sovyet Başbakan Yardımcısı Ana«.tas Nlkoyan’a “The New York Herald Tribune” gazetesi Sovyetler Birliğinde bulunan en gtrgtn at taciri demiştir. Gazetenin yazdığını resim tasdik eder ml yoksa etmez mİ î Bıuıu okuyucularımıza bırakıyoruz.
Bir Alman Dergisi Kıbnstaki
İngiliz Askerleriyle dalga geçiyorDergi, Kıbrıs’ın tngiliz Askerî Faziletlerinin
Bir Mezarı Olacağından Korkuyor
BONN, 5 - (R ) : Batı Al- manyada çıkmakta olan bağımsız siyasî haber dergisi “Der Spiegel” bugün neşrettiği bir yazıda Kıbrıs’ın “İngiliz askerî faziletinin bir mezarı” olacağından korkul duğuııu iddia etmiştir. A lman dergisi, Bayan Katerin Katlif’in vurulmasından son ra Adada vuknbulduğu iddia edilen hâdiseler hakkında yorumda bulunmuş ve “Yalm soğuk yarış” başlığı altında şunlan yazmıştır,
iliz ; ordusunun ta
namelerine göre disiplin İngiliz askerlerinin canı ve ka nıdır. Yüzyıllar tam disiplinli Tommy’nin resmine damgasını basmıştır.
“Fakat geçende vukubu- lan bir hâdise (Bayan Katlif’in katli) sonu aşikâr olarak gösteriyor ki ideolojik seferler ve partizan harplerle şimdiki zaman, İngiliz mu hariplerinin sinirlerini eski Ingilterenin ordusunun tekâ mülii fevkinde tahrik etmektedir.”. « » — MİS A L O K T M m M .
Harbiye Bakanı bir kaç gün adada kalarak komutan laıla görüşecek, askerî tesisleri ve birlikleri ziyaret edecek ve bazı meseleleri tartışacaktır.
Hapse Mahkûm OldulaıKorno Orman İstasyonunu
yakmaktan sanık Hristoforos Yorgos, Kiryokos, adında iiv Rum üçer yıl hapse malıkûnı edilmiştir. Sanıklar Korno Oı man İstasyonuna nasıl petrol döktüklerini, nasıl ateşe verdiklerini evvelce anlatmışlardı.
Dünyadan
Kısa HaberlerVAŞINGTON (R) 5 —
Hükümet liderlerinin kongreye bildirdiklerine göre önümüz deki Temmuz ayında bavlıyacak olan malî sene zarfında A merika savunma maksatların ı 4,090,000,000 dolar sarfede- cektir. Bu meblâğ ümit edilen den biraz fazladır.
★
NEW YORK (R) 5 —- Judy Garland hakkında yazdığı bir yazı dolayısıyle New York Herald Tribune gazetesi nin televizyon münekkidi Bayan Maire Torre 10 gün hapse gönderilmiştir
★
BONN (R) 5 — Bat. Almanya bugün Rusyaya verdı«- ği bir nota ile Berlinin serbest bir şehir olması hususundaki Rus teklifini reddetmiştir.
★
CEZAYİR (R) 5 — Bugün neşredilen askerî bir bültende belirtildiğine göre geçen hafta zarfında 656 milliyetçi ya öldürülmüş, ya da esir edilmiştir. Bültenin kaydettiğine göre bunlardan ayrı olarak 20 milliyetçi de kendiliğinden teslim olmuştur.
★
MYSOREı 5 - (R ): Mysore cengılım gezdi£1 bir sırada bu. gün Gana ¡Barbakanı Dr. Kwa- me Nkrumak’a yabanı bir fil hücum etmiştir. Bir kaç yarda ötede Hintli muhafızların file ateş açmaları üzerine fil uzak, lafmış ve Oana Başbakanı ha
yatım kurtarauı?t!rs4jWf,e ,T '#J
S A U , 6 OCAK , 1959
SAYFA 2( B O Z K U B T )
A K İ S L E R :
-------------- ]
İnsanlığın GeleceğiOsman TÜRKAY
Bir yıldanberi devam eden sun’î peyk ve koz- mıkroket denemelerinin sağladığı başarılar, insanlık dünyasına yeni yeni ufuklar açmaktadır. İlim adamları, feza istasyonları vasıtasıyla bütün dünyaya televizyon yayınlarının yapılabileceği günlerin yaklaştığını haber vermekte; insanların yakın bir gelecekte ayın kraterlerinin kenarlarında yürü yebileceklerini, Merih'teki kanalların sırlarını öğrenebileceklerini ve Ziihre’nin çevresini bürüyen bulutların ne olduklarını görebileceklerini müjdelemektedirler.
Roketlerin ve uçan bomba1ann babası Alman ilim adamı Von Braun, on yıla kadar inHn.nia.n n
Aya gidebileceklerini söylemişti. İngiliz filozofu ve ılım adamı Bertrand RusseU ise, şimdiki durumda kışioğlunun Aya ulaşabilmek imkânına sahip olduğunu, meselenin sadece salimen oradan döne- biimekte kaldığını yazmış ve Ay da hayat olmadığını iddia etmişti. Sunday Times gazetesinde yazdığı makalelerde Russell, Amerikanın ve Sovyet Rusyanın sun'î peyklere harcadığı milyarlarca liraya acımış ve bu paranın yeryüzünde yaşayan milyonlarca sefil insanin hayat seviyesini yükseltmeye harcanmamasından şikâyet etmişti.
Russell’in fikir ve düşüncesi ne olursa olsun,
2,000 yılında bu dünya ile öteki dünyalar arasında feza yolculuklarının başlamıyacağını iddia etmek güçtür. O zamanki dünyada hayat nasıl olacaktır?Ne gibi değişiklikler vukua gelecektir? Aylardan- beri batıdaki ilim ve fikir adamları bu konuda ciddi tartışmalar yapmaktadırlar. Feza trafiği kanunları yapıp, bunu Birleşmiş Milletlere kabul ettirmeye çalışıyorlar. Sonra plânetlerden herhangi birine ötekinden evvel ulaşabilen bir memleketin, orasını bir sömürgesi yapacağından korkuluyor ve buna karşı şimdiden tedbirler alınması öne sürülüyor.
Geçen yıl İngiltere’de çıkan hafta'ık nüfuzlu bir gazete “insanlığın Geleceği” üstüne bir yazı serisine başlamış ve bu seride zamanın kalbur üstü ilim, fen ve din adamlarının bir çok önemli makalelerim yayınlamıştı. Bu seride Julian ve Aldous Huxley kardeşlerin yazı*an büyük ilgi toplamıştı.
Çağımızın fennî mucizesini sembolize etmek üzere Uluslararası Brüksel Fuarına “Atomium” diye muazzam çelik bir anıt dikilmiş ve yirminci yüzyıl Atom Çağı olarak ilân edilmişti. “Cesur Yeni Dün-' * ya" romanının yazan Aldous Huxley, bunun yanı- sıra yirminci yüzyılın ikinci yarısının bio-kimya çağı olacağını, hapla insan soyları t üretileceğini ve çağımız ömrünü doldurmadan önce, beyaz, sarı ve siyah ırklara ilâveten dünyada mavi ırktan da insanlar görüneceğini yazmıştı.
K IB B IS T t'RK K U B U R L A R I ı FEDERA SYO N U BAĞIŞ
Ü S T E S İ
Bankaya yatırılan £3,260.14-1 Türk aıgara Fabrlka-
81 1 200.000 Osman Zeki Demirci ’ 1.000 Birinci Magusa Koop.
tktlsad Bankası 10.000Kıbrıs Şiirleri satışından 9.3000 A. Hakkı Sald 2.500Gönyeli Türklerinden 50.000 Orhan Haşan Tahsin Staifordahare İngiltere 3.000
Konedra Konser hasılatı 42.300
£4,568.244
Teberrü listemiz birdenbire yükselmiştir. Bunu temin eden TURK SİGARA FABRİKASI. DIR; ellerin birleşmesi ile meydana ge.en bu şirketten cema. ata gelen faydalar çoktur ve daha da çoğalacaktır. Yüzde yüz Türk Tütünü yüzde yüz Türk işçisi ve yüzde yüz Türk sermayesi kullanan bu müesse seyi desteklemek vazifemizdir.
Türk Tütünlerinin nikotini daha azdır. Hem Sıhhatinizi hem cemaatınızı korumak için NEFİS TÜRK SİGARALARINI TERCİH ediniz.
“ AN AYU RD U M U ZD A Y E TİŞTİRİLM İŞ OLAN N EFİS TÜRK TÜTÜNLERİN İ İÇ E R K E N A N A V A T A N IM IZ IN HA VASİN İ DA İÇ İN İZD E DU YA C A K SIN IZ .”
Müslüman OlduAslen Gime Kazasına
bağlı Vasilya köylü olup şimdi Mağusa kasabasında Kuruçeşme Sökak No. 13 te sakin bulunan Savvas Karaolis kızı 10.8.192G doğumlu EVGENİA’nın, Kıb ı-ıs Müftülüğünün M a jü a kasabası imamı bulunan İbrahim Sıtkı Efendiye 13 Şubat, 1957, tarihinde müracaatla islân dİnir.i kabul ve ismini GÜLSÜM tesmiye eylemiş olduğuna dair işbu vesika isdar edilmiştir.
Kıbrıs Müftüsü M. Dânâ
SATIL/K OTOMOBİLYeni durumda A.K.7774
numaralı Zefir Otomobil sa tılıktır. Almak isteyenlerin Süleyman yazıhanesine mü racaatları veya 5066 numaraya telefon etmeleri bildirilir.
EnteresanM E R A K L I !
B A H İ S L EConrad Hilton, her sa.
bah saat onda Kalifornlanm zarif Bel - Air şehrindeki şık villâsındaı en yakın mesai arkadaşları ’ Robert P. Williford ve Spears Red Ellison’la müzakereye kapanır. Bu yakın me. sal arkadaşlardan birincisi, Hil ton’un. eski muhasebecisidir. İkincisi de vaktiyle bir Hllton otelinde asansörcü olarak içe başlamıştı.
Müzakere odasının duvarında bir de harita asılıdır. Bu haritanın üzerindeki küçük altın bayraklar, dünyanın neresinde birer Hllton oteli varsa, onlara iliştirilmiştir. Dünyanın en namlı Otellerinden Waldrof.As- toria ve New York’ta beş başka saray.otel, Washington’daki Mayfolwer ve Şlkago’da 3000 odasıyla dünyanın en büyük ote li olan Stevens onundur. Meksi. ka’daki en büyük otelleri, Pu- etro Rico’daki Caribe Hllton’u o İşletir. Nihayet son yıllarda Avrupada da iki köprü başı tesis etmiştir: Madrid’deki Castel lana Hilton ve İstanbul’daki Hil ton oteli.
Hilton’un son zamanlara kadar 28 büyük oteli vardı. Bunları 20450 kişilik bir personelle işletiyor her an 40 bin odayı müşteri emrine hazır tutuyor, du. Son zamanlarda inşa halin, de bulunan veya tamamlanmış olup da işletmiye açılan yem otellerle bunların sayılan bir hayli kabarmıştır. Beverly Hllls”de Hollywood’un milyonerler sayfiyesinde bir yeni otel açıyor. Teksas’ta Dallas şehrin de bir tane açacaktır. Küba adası başkenti Havanada bir tane açmıştır.
Fakat asıl mühimi ve Fransız otelcilerini pek tel&şa vermiş olan Fransız Rivierasm- da, Cannes ve Nice’de iki HU. ton oteli açılmasına karar ve. rilmlş olmasıdır.
Fransız otelcileri, otel İşle •- meşini sahiden pek İyi bilen dünya otelciler kralının İstanbul, Londra ve Madridden sonra Fransaya da el etmasını en dişe ile takip etmektedirler.. Bu gidici bir nevi "istilâ" te. lftkkl ediyorlar.
Zira bugün, Rlvleranın eski otelleri esasen kriz İçindedir ler. Gerçi müşteri var. Bol da para harcıyor. Fakat yine de her yıl bir otel kapanmaktadır Bunun sebebini müşterislzlikten ziyade Hilton’un uyandırdığı panikte görüyorlar. Anlaşılan otelciler, vakit çok kaybetmeden otellerini kapatıp binalarını büyük apartmanlar halinde bölerek yüksek «atlarla kiraya vermeği tercih etmektedirler. Hatta son zamanlarda meşhur bir Fransız otelcisi: "Biz Hil tonla başa çıkamayız” demiştir, O. gittiği yere en son Amer.^
Emrinde 40.000 Oda Olan
HİLT0N
Otel İmparatorluğu
Yukarıda, İstanbul da Hiltonun, Emekli Sandığı Kurumu
i*e ortaklaşa yaptığı ve işleteceği otelin temsili resmi
görülüyor.
yor. her odaya televizyon koyu. yor< otelinin içinde hava tazyik li postalar işliyor. Hilton başlangıçta ziyana razıdır. Biz dayanamayız!”
Fransız otelcileri son zamanlarda, memlekete döviz sokan büyük bir endüstri olarak hükû mete de başvurdular Yeni otel binaları yapmak için sermaye istiyorlar. Onlar da Fransız ter zilerine gösterilen himayeden faydalanmak niyetindedirler.
Hilton’a sermaye bakımından rakip olunamıyacağı ve onunla mücadele edllemiyeceğl doğru olsa gerektir. Yapılan hesaplara göre Hllton Şirketinin elin, de bu gün 700 milyon Türk II. rası civarında bir sermaye vardır.
Gariptir ama hakikattir ki bu muazzam otel tröstünü kurmuş olan adam, çekirdekten ye tlşme bir otelci değildir. Hilton bankacıydı, önce otelciliğin bir ihtiras işi olmadığım sanmıştı ama, bu yanlışın cezasını ağır ödedi. Fakat hatalarından faydalanmasını bildi.
Birinci Dünya Harbinden memleketine döndüğü vakit 5 bin doları vardı. 15 bin de borç aldı ve Teksastaki Cisco şehrin de harap bir otel satın aldı, tyi parakazandığı ve borçlarını ödeyebildiği İçin cesaretlendi. Bir kaç otel daha satın aldı. Fa kat 1930 yıllarında Amerikanın üstüne çöküveren buhran. Hil. tonu öyle gafil avladı ki az kal sın batıyordu. Bütün otellerini alacaklılarına terketmek zorun da kalmış, lAkln hepsinde mü-
a r â f t « a r * s s b s s m m
U ÇAN GEMİ : Havacılığın her gün biraz daha ilerlemesi, bazı ^ssam lar İçin 1» ta m k‘l r>at" e
olmaktadır. Bu ressamlardan biri de “Uçan Gemi” adını verdİKl SUJ rizınlstlr.uçacak ve 1.000 yolcu taşıyacak bu deniz uçağın ın modelini ----------
Erkek kalbini kazanmanın
7 şartı..Amerikanın yeni yıldızla
rından biri olan Yenetia Ste venson> evlenmek isteyen genç kızlara gönlünü fethetmek istedikleri genç erkeğe karşı nasıl davranmak ica- bettiği hususunda tavsiyelerde bulunuyor. Venetia, genç kızların bilhassa şu noktalara dikkat etmelerini işaret etmektedir:
1— Randevularınıza daima vaktinde geliniz.
Erkekler, bilhassa genç er kekler, beklemekten nefret ederler. Geç gelirseniz kendi lerine ehemmiyet vermediğinizi zennederler, vakitlerinin boş geçtiğini düşünerek asabileşirler. Böylece beraberce hoş vakit geçirmeniz ihtimali daha başlangıçta su ya düşmüş olur. Bundan baş ka, gençler daima süse faz-
KII (M İM İP ?
MOLLA GÜKANÎ
Büyük Türk âlimlerinden bi ri olan Molla Güranî Türkistan’da dünyaya gelmiştir Mısır’da tahsilini tamamladıktan sonra İkinci Murat zamanında Edirne’ye g“ldi.
Molla Güranî Edirneye yel dikten sonra medresede dersler vermeğe başladı. Şehzade* liğj devresinde Fâtih Sı.İtan Mehmet’e hocalık yapmış olan Molla Güranî, Türk ilim adamları arasında mümtaz bir yer işgal etmektedir.
Molla Güranî bir ders esnasında Fâtih’i c/'arlp.y .va Fâ tih hocasını babasına şikâvet etmiş, fakat biiyü’; hükûıııc’ar dan şu cevabı almıştı.
“—O senin hocand ’ . Ben onun işine kan; nam.”
Bu sözlerden sonra dersle) i- ne çok ski bir şekilde bayia- yan Fâtih, büyük Türk âlimin den çok fayd ılar.m'ij ve onun derslerinden feyiz alınıştı.
Molla Güranî 'nin bir çok eserleri vadır. Bilhassa Kur'an tefsir eserleri arasında münp- taz bir yer işgal etmektedir. Molla Güranî 1457 de ölmüş. İstanbul’da yaptırdığı camiin bahçesine gömülmüştür.
la düşkün olmayan ve pratik kıyafetlerde dolaştığı için her yere vaktinde yetişen genç kızları tercih ederler.2— Sabırlı olunuz.
Erkek, kendisine daima çok ehemmiyet verir; kendi düşüncelerini, zevklerini ön plâna alır ve bunu ekseriya farkında olmadan kız arkadaşlarının da aynı şeyleri dii şündüğünü ve aynı şeylerden zevk aldığını zannederek yapar. Onun için alâkadar olduğunuz genç, her han gi bir mevzuda konuşurken ikide birde sözünü kesmeyiniz. Sabırlı olunuz. Biraz canınız sıkılsa bile bunu belli etmeyiniz. Tahammüllü olunuz.ö— Genç erkekler nane mol-
laıaıuan mç nojıaımuu- lar.
Onun için çıbandan ınuz- tarıp olsanız üne şııuıyet etmeyiniz. Aiaüaaar onluğunuz gencin ngnendığı şeyler ie ıngnenmege çanşnıız. ivorüsanız oue onun nnnaye- sıne sığınınız, • bu noşuna gidecektir.
4— Zevklerini paylaşınız.Fakat bu tamamen şahsi
yetten mahrum bir nisan gibi iıareket etmenm icap ettirmez. ürkeğin her şey m e peüı der ve hiçbir tıkır ileri sürmezseniz onun alâkasının kısa zamanda sönmesine sebep olursunuz. Onun zevklerini öğrenerek hoşlandığı şeylerden sız de hoşıanmaga çalışınız. Bu mevzularda bilgi edinin, ona sürpriz yapı- nız.5— Hiçbir zaman paradan
bahsetmeyiniz.Paradan bahseden bir
genç kız, daima hesabı ve aşı rı derecede menfaatperest görünür. Daima bütün fedakarlığı erkekten beklemeyiniz, Sırasında siz de ona sürpriz yapmağa çalışınız.6— Alâkadar olduğunuz
genç, çekingen ise ilk adımı atmaktan çekinmeyin.
Fakat şüphesiz bunu hiç hissettirmeden ve onu küçük düşürmeden becermelisiniz Onu daima en pahalı yerlere gitmeğe sevketmeyiniz. Onun yanında iken ne ka-
Federasyon Ticaret
Köşesinden107 Saatlik muhtelif tar
la düzeltme işleri için Lâr- naka Aytotorosunda bir buldozer’e ihtiyaç vardır. Alâkadarların Aytotoro - da ARİF ABDURRAHMA NA veya FEDERAöYOÎs Sekreterliğine müracaatla
rı.
Kiralık Geniş Dükkân ve Ambarlar
Arasta ve Asma. Altı sokaklarındı kavuşağmda, eskiden Tüccar Şüküroğul- larının oturmakta oldukları köşebaşı dükkân ve am barları ya umumu birden veya ayrı ayrı icar edileceğinden bu dükkân ve ambarlardan işine elverişli olupta kiralamak isteyenler lütfen tüccar Haşan Fahri Uzman’a müracaat etsin.
TABİYET DEĞİŞTİRME
Yafalı olup şimdi Lef koşada Omorfidada ikamet et mekte olan Arafa Salim Abu Yuma, İngiliz tabiye- tine geçmek için müracaatta bulunmuştur. Bu hususta bir engelin olup olmadığı, Lefkoşa Komiserliğine bildirilmelidir.
En Halis Kahve YESÏLADA
KURU KAHVESİDİR
dar mütevazi bir yere gitseniz de orada hoşça vakit geçirdiğinizi ihsas ettiriniz.7— Onu hiç kimse ile muka
yese etmeyin.Erkeklerin hiç hoşlanma
dıkları bir şey varsa, o da başkalarıyle mukayese edilmektir. Onlarda daima bir hususiyet bulunduğunu, onları beğendiğinizi ima ediniz. İşte bütün bunları yaptığınız takdirdedr ki kalbini fethetmek istediğiniz kimse tereddütsüz sizin olacaktır. Ama hiç unutmamanız gereken bir de kaide vardır. 0 da şudur.- Bir genç kız daima ve nerede olursa olsun mütevazi olmasını bilmelidir.
»■ *.■ 1 ■■■ 'ip*-
tekrar beş otel satın aldı. Bir kaç tane de yaptırdı. Yıl 1939 du. Hllton Amerikada şehirden şehire geziyor, nerede ucuz ve batmak tizere otel bulursa hemen alıyordu.
Los Angeles’teki muazzam Town House otelini de yok pahasına almıştı. Ama kısa za. manda o hale getirmişti ki, bir milddet sonra şehirde bu otel dillerde dolaşır olmuştu..
İngiliz dram yazarı Noel Coward, Hilton oteline geldiği vakit odasında en sevdiği çiçekleri bulmuştu. Meşhur bir şanttt. ziln odasına tercih ettiği mar. ka piyano konmuş, Baroda mih raceslnin kapısının önüne de muhafızlarının yatması için 3 yatak yerleştirilmişti.
Hllton müşterilerini memnun eder. Velev bu memnunluk ona pahalıya da patlasa Çünkü nasıl oba, eninde sonunda müşteri ödeyecektlr.Hilton 55 yaşında kendinden hayli genç Zsa Zsa Oabor’a aşık olmuştu. Bir müddet sonra bir milyon dolar vererek ayrıldı. Kendisi ne bu mesele hakkında Bual soranla: ra: "Zararın neresinden dönü, lürse kârdır t dediğini anlatırlar.
¡ S I M C A V E D E T
OTOMOBİLLERİN ŞAHI
Jfc*
Satılık DükkânLefkoşada Reşadiye Soka
ğında 47 numaralı bir dükkân satılıktır.
İstekliler Lefkoşada Melek Abidin Yeni Cami No. 45’e müracaat edebilirler.
Bu
Beş milyon İtalyan kadını
evinden dışarıda çalışıyorEn çok kadın çabşan bölge yüzde 29 ile
pionıente. Kn az kadın çalışan yerler «e hâlâ taassubun ve gen kalalılıg.n hakim olduju
Sardunya ile Sicilya adalarıdır
İtalya’da çalışan insanların
yüzde 52 gibi, yarısından .azla kısmım kadınlar te*kıl eder. Hattâ diyebiliriz kı, en çok kadın çalışan memleket
' “f iid a ire le rd e , b„k .ta-da ticarethanelerde, eğlence
yerlerinde, lıemen her ç işıt ış kolunda İtalyan kadınlarımı
faaliyet halinde bulmak mum
kündür.‘İtalya’da kaç kadın çalışı
yor?” diye bir sual sorulduğu takdirde buııun cevab. gayet
basittir: HEPSİ!..Erkek işinde çalışıp yoru«-
lurken, kadın da evinin temiz-, liği, çocuklarının bakımı, mutfak işleri ile uğraşır ve nnıhak kak ki, en az erkeği kadar yorulur. Üstelik İtalya’da kadın
evi ve çocukları ile meşgul olduğu gibi, ev dışında da çalın
maktadır.Merkezi Ronıa’da bulunan
Resmî istatistik Enstitüsüne Italvada evinin dij.nda
çahşân kadın adedi 1.8™.000 ederler, kadardır ki, bu miktar ttalyaıı kadınlarının yüzde 20,1! tini
teşkil eder... Gene bu 4 85' 090rakamı Italyada çalışanlardan j .......yüzde. 52 sinin kadın olduğunu İtalyan ka iminin mühim göstermektedir. ‘
1956 yılı istatistiklerine flö
re, Italyada 14 yaş-m bitirmiş genç kızlarla 60 yaşına varına mış kadınlardan 4.30b.010 ta
nesinin bir meşgalesi o’duğu,600 bin kadarının du işsiz bulunduğu anlaşılmıştır.
Çalışan kadınların en kesif olduğu bölge, ik tiadı durum bakımından orta İtalya ve bilhassa Piemonte bölgesidir. Bu radaki çalışan kad’n miktarı yüzde 29 dur. İta’yanm diğer bütün bölgeleri hesabı katılıksa, Piemonte’deki ç.dışan' kadın bolluğu kendisini goıterir.Piomente’den sonrı yüzde 27 ile Emilia - Romegna, gene yüzde 27 ile Lonıi ardia gelir.
İtalya’da en az kadın çalışan bölge olarak yüzde 7,4 ile Sardunya’yı ve yü/dc 6 ile Si- cilyayı göstermek mümkündür. Bunun* en büyük sebebi de adalarda hâkim olan taassup ve geri zihniyettir.
Italyada kadınlar, en ziyade cezbeden meslekler acaba har. gileridir?
sualin cevabım Resmî ]s tatistik Enstitüsünün kaynakla rından öğre tmek mümkün: 18 bin kadın serbest meslekler, seçmişlerdir. 657 bin kadın ser best meslek sahipleri yanını!, işçi olarak çalışmaktadır gjj biıı kadın ficarethane ve mü- esseselerde idare âmiri \eya
sekreter, daktilodur 3 ımiyon235.000 kadın da resmî dev- let müesseslerinde ve banka» larda vazifelidir.
Eski devir1- le ziraî sahaj4 İtalyan kad;*u mühim bir yer işgal ededen, değişen devit w şartlar Sadi n tarlaLıdan kip müesseselere sürüklemi». tir. 1901 yıiiıida ziraî sahada3.120.000 İtalyan kadim çaiı- sırken 50 yu sonra Jîrtl de bn rakam t. 9;4.(XKft kadar dıı>- miiştür. Böyle olduîıı ,wldc İtalya’da ziraat gene de kadın la ra çok m:\ >cr borçludm 't.\. ı aî sahada çalışanların büyük bir kısmı da pirinç tarlalarına ve portakal bahçelerim- rağbet
ltaly ,n k ıdınlar. "■ğrei ııen.
liğe de çok meraklıdır, lilra* önce se:‘ est rr.ei'ek teıcih ettiklerini -.r>. '.ediğimi/ 18 bin
Bݻ1
I # & nl1
si*.srSU0*destan
orij11,81I
|iJ
g t S * *,inden
İ>D im
j-gevinÇ *
Mi
dirle W1 ’ e
ıııı okul iğıetmenidir. 19, lında Italyada 102 183 öğreemene m Aah:! 170.1 * dm öğretmen bulunduğu i ¡aşılmıştır. Katlın öğretmenler okul derslerine göre şöyle tak sim olunmuşlardır :695 Üniversite d o ç e n t i
(6190 erkeği mukabil), 47 ilk ve orta iOh"il öğre (44.304 erkeğe mukah 121.538 lise :e k->ilej öğretmeni (51.639 crk-.ğî mukabili.
Çalışan İtalyan kadir,ı: tahsil durumuna gelince, 1?*! ■-54 yılları zarfında yiüs okullardan mezun olanlara l göz atmak her halde kâfi bir fikir verecektir. 1953-54 den yılında Kimya, Fizik, Eczacılık Fakültesinden 907, Edebiyat Fakültesi çeşit!, kollarından da 2614 İtalyan k:z besi mezun olmuştur.
Netice itibariyle, bütün denî memlek’ tler'’*'; oldıı bi İtalya’da da çalışan mühim bir yekûn tutır erkeği ile omuz omuza ¡lı inektedir...
\ L.r (Janas oı
dan al®» „ b l . •> .,<1 , Bolu
m turKu '
başladı- Hey ,
Berine ,j(
lejdiS’«' ^ ,ıS3 Körofum nt ' .„un eâısO'î«*¿¡ie getirdi şu-Hey, her. yım> dt> hey h
m, ketıdı nınt*
fıkanrçopu»“ « '* nma
Kırat köpüpinden (i «i«" kaPinn
Çevrem dolup 'raaİKİi'
DOROTHY GREYNEW YORK — LONDON — PARIS
Dünya üzerinde 3 meşhur Kozmetik vardır. Bunların en başında gelen muhakkak ki DOROTHY GRAY Kozmetiğidir.
Her cildi ve her yüzü azami derecede güzelleştirmek ve cazibelendirmek için imal edilen DOROTHY GRAY Kozmetiğini bir haftaya kadar Türk piyasasına sunmakla saym bayanlarımız uzun zamandan beridir eksikliğini hissettiği yüksek sınıf Kozmetiğe kavuşacaktır.
Kazalardan ve bir de Lefkoşadan toptan tevziatcı aranmaktadır.
AKARSU G1Y1MEVÎ Girne Cad. 40-42 P. K. 498—Tel 2955
Lefkoşa-
m »
Amerikan ölçülerine göre en iyi konforla, Avrupanm otomobillerinden ekonomiktir. Kullanılış kabiliyetlerini uhdesinde toplayan V E D E T en
müşkülpesent otomobil alıcıları için imal edilmiştir. Dünyanın en modern oto
mobilleri ile mukayese edilebilir.
Evsafı, Lüks otomobil yolculuğunu her bakımdan mümkün kılacak ma
hiyettedir. Aynı zamanda makinesi, sert ve uzun seneler zevkle yolculuk yapıl
masını imkân dahiline koyacak evsaftadır.
Daha fazla tafsilât
Genel SIMCA Acentesinden 39. Baf Caddesi, Lefkoşa
M A
Programın ikim *««■* sii “Beşparmai Da£ Sır adlı bir Kıfans türkasijyc Gönyeli’li Ekrem YffüiKİ dan alınan bu grurel tva )ii bir çok defalaı Kjw Ridyosu'ndan. Ekn*m \ şflada'nm kendi sasna ve Güner Öıdil’den din miştik. Bu süie! Kı'hı Tfekösiinun, İm «kşan pmgnmca. müsU*--va ı
ÖMÜiği vardı.. Şöyle ki, a’ “Beşparmak dağı sıı a
Ot sanlnuş mstn Beti gurbete dtişeii Ajşemi kimler «m
b.Gönyeli’de çmtr
'M m
DİKKAT.
, » i,,; ., I hbetktlu]'.tne/
Il “W0SW TÜU t ,II Cidden Jf0 X (
TtRK IMKW Ml Tl
U Türk ı
«nem
•Hu»
SîI1 GBn
U f
KUTU SÜTLERİ
tikten°som-adî torlarının tetkikinden gt, te bakım ınri yaSamıza arze<ülen ve kal anne sütüne Çar§lmızda en üstün ve | ALASKA <4ii+ı y.a^ln .°ldugu tesbit edile olmuştur. erının ikinci partisi vas~
ALASKA âtSfT’ ba.kkal.mızdan ısrarla lannızın sıhhat,s- ®ymız» Çünkü bu yavru-
k atl JÇln Çok mühimdir.
AT a t He"el Acenteleri :
r v
jtm m
t
SALI, 6 OCAK, 185» ( 11 O Z K U K T ) »AYITA I
K I B R I S H M
l ü z v s ı m n D M itu
mî 1S
nakîa f>: 18fitleri
I **»ncla
* 651 mü«eyu
’İyon dev-
, »oka-.
.ıh«
ı ^eı Ivu vi*
üyuk
armaKhet
nen. üraz
et-
bin kıs-
>54 vı
erkek 54 ku
I aniler 'tak
ı t i 7P21 eni
bil), tine
|i- •anın 1953
üksek
; bir hir
ders zacı-
iebi-
arın- tale>-
nıe- ı gittim
YClerle-
h c i
1 i' I
o a n a ı
HEPİNİZ MEB’US OLABİLİRSİNİZ, VEKİL OLABİLİRSİNİZ. HATTA REİSİCUMHUR OLABİLİRSİNİZ. FAKAT SAN’ATKAR OLAMAZSINIZ.
ATATÜRK
KIBRIS TÜRKÜLERİ...
t
Halk şiir ve musikimizde, menkibelerimizi dile getiren Kahramanlık Türküleri
mizin başında hiç şüphesiz, güzel Anavatanımızın her köşesinde yaygın ve dil ler0 destan olmuş, KöROö- LU’nuıı orijinal türküleri
gelir...Ankara Radyosu’mın.
Kıbrıs için hazırlanmış, Köroğlu ve Kıbrıs Türkiilc rinden müteşekkil “Anavatan daıı Kıbrısa özel programlardan birini daha 21.12.58 Pazar akşamı 20.30-21 arasında dinledik.. Hem coptuk hem de sevinç gözyaşları döktük.. Ankara Radyosunun bu yerinde hareketini takdirle karşılar, ses ve saz sa natkârlarımızı tebrik etler,
u gibi programların deva ını her zaman özleriz, özel program, Köroğluıı-
dan alınan "Benden Selâm Olsun Bolu Beyine” adlı bir kahramanlık türküsüyle başladı.. Hey heylerlo bu türküyle Köroğlunun, Bolu Beyine meydan okuyuşu di le geliyor. Tüfek icat olduy sa Köroğluna ne, kahraman edasıyle düşmanlarını dize getirdi yine..“Hey, hey, yine de hey hey Köroğlu döner mi kendi ^a
tundanÇıkarır çoğunu er meyda
nından
Kırat köpüğünden düşman kanından
Çevrem dolup şalvar ısian- malıdır.”
Programın ikinci türküsü “Beşparmak Dağı Sıra” adlj bir Kıbrıs t ürküşüydü. Gönyeli’li Ekrem Yeşiiada’- dan alman bu güzel türküyü bir çok defalar Kıbrıs Radyosu’ndan, Ekran Y o şilada’nm kendi sesinden ve Güner özdil’den dinlemiştik.. Bu güz**! Kıbrıs Türküsünün, bu akşamki programda, müstesna bir özelliği vardı.. Şöyle ki;a, “Beşparmak dağı sıra
Ot sarılmış misim Ben gurbete düşeli Ayşemi kimler sara
b, Gönyeli’de çınar yok
özer Y. KAHVECIOğLU
Yaz kış akan pınar yok Bin türlü derde düştüm Haiimi hiç soran yok
Gülemedim ben nidem ayaıım
Sevilmedim ben niye a cicim
Güzel Ayşemi elîeı aldı Kime varıp ne diyeni a ca
nım
Anavatanımızın, yavru- valan Kıbrısa karşı ¿onsu:: sevgi tezahüründen olacak ki, bu güzel Kıbrıs Türküsüne “nazire” şeklinde bir parça daha ilâve ’rdilc-rsk biz Kıbrıslılara iletiliyor., c) “Gönyeli’de çınar var
Yaz kış akan pınar var Sakın bir derde* düşme Halini hep soran var Programın üçüncü Tür
küsü, yine bir K i b r i s türküsüydü.. 36/ v ' müziğe kapılarak havai deryasına dalıyoruz.
Hanaylar yaptırdım dşede ıııedim
Çifte kumruları eş edemedim
Zalim felek ile baş edemedim
Konma bülbül konma Ç* şnu? başına
Şu gençlikti« neler geldi bıışsnu..”
Köroğlu’ndaıı alınan bir başka kahramanlık türküsü, bizi dalmış okluğumuz hayal deryasından uyandı
rıyor..“Mert dayanır namert ka
çar
Meydan gümbtir gümbürdenir ...”
Programın beşinci türkü sü, Lefkoşa’dan bir Türküv
dü...“Lefkoşa’da bir güzel Elleri kiraz dizer Kiraz yemek hoş ama Dudağı daha güzel..” Birbirinden çok giizei
Kıbrıs Türkülerinden, işte bir yenisi... Sons iz sevgi te zahürleriyle, bu Türkiye de “Beşparmak Dağı Sıra” türküsünde olduğu gibi, “nazire” şeklin-le bir narca daha ilâve eiilerok biz Kıb rıslılara iletilıvor..
"24 Kasım 988 sayılı “Bozkurt” gazetesinde intişar eden, sayın Muhsin Şeref beyin "KIBltlS MARŞI" başlıklı yazısına ve arzusuna hürmeten:"
KIBRIS MARŞIKıbnstan ta.. Anayurda uzanıyor kolumuz;Şan ve şerefle doğduk biz, istiklâldir yolumuz!.Durmak yok ey! Fâtih'erin- sen âsîl torunları,Zamandır -Yeşil Adadan- kovmak Yunanlıları..
Ey yüz yıllar bu vatanın, ufkunda doğan sancak!Şensin bize ruh, iyman, kan; sensin bize hız ancak.Işıl ışıl ışıl ışılda da, giineş ol sök şafakta;Dalgalan hey! dalga dalga, Yavru Vatan Kıbnsta!.
LEYLA SOLEY
a) “Dolana dolarayı Gelirin bağlamayı Nerden öğrendin ya
rimŞu mendil sallamayı
Aman aman elinden Yandım senin elinden Mektup gönder ¡'önHin
den
b) Dere boyu düz pider Bir edalı kız gider Kıbrıs bahçe’erinde Bir sevdalı kız gideh
.İman..c) Kibrisin bahçeleri
Uzundur »eceleri Yâre mektup gönder
se mHep .ı6,’ar geceleri
A m an . ç) Kibrisin bahçeleri Kısadır geceleri Yar mektubun ediyor Ağlama geceleri
Aman...”Özel program, * ¡uş Kör-
oğlundan alman bir kahramanlık türküsüyle sona eri yer...“Tan yeri atmadan şafak
sökende
Düşmanın üstüne höre lenmeli
Yerden kalkan alıp Kılınç çekende
Yiğit on beş yerden yara- lanmalı...”
EVİMLefkede,Küçücük» kutu gibi Bir evim var benim, ünlü; Lefke kadar sevimli,Kıbrıs kadar cana yakın Şipşirin kutu gibi...Kocam ve iki kızım Baranınz içinde.Kalkarız her sabah Sağlam ve zinde,Kutu gibi evimde. Yanındaki tepeden Bakarsınız engine,Portakal dallarından Ziynet yapmış Kendine.
Ya o;Kehribar gibi hurmalara Ne denir?Bölük bölük uzanır Evimizin önünde.Kuşların cıvıltısı Ark suyunun şırıltısı Kutu gibi evimde Hepsi güzel Lefkede. Mevsimler kucaklaşır Mübarek kış gününde ;
Satıcının önünde Ne ararsan bulunur ;Kış, yaz sebzesinden İstediğin alınır.Pek sevdim bu Lefkeyi Vatanım kadar güzel Evim gibi samimi.
Merzuka TÜNAYDIN
BOZKURT SANAT YAPRAĞI Salı günleri yayınlanır
Sanat Sekreteri: Hikmet A fif Mapolar
~TİWiiBiMfi'iMi]WTiiirrıı<rrıw~rırrT«niiınır *trTTrn“T*tr;ı
l DİKKAT... DİKKAT...$
S&yin halkımıza müjdelemek isteriz ki yeni $ kurduğumuz Leymosun Türk Kamyoncular Birliği a her türlü nakliyat işlerini deruhte eder. İşlerinizi Leymosun Türk Kamyoncular Birliğine yaptırmanız menfaatiniz icabıdır. Fiatlarımız ehven ve rekabet kabul etmez.
LEYMOSUN TÜRK KAMYONCULAR BİRLİĞİ Ermu Caddesi No. 20 (Gümrük Giriş Karşısı)
SV İv
*i %
Kv:
TÜRK YAPI MÜTEAHHİTLERİNİN | DİKKAT NAZARINA ! *
YANARDAĞ ŞİRKETİNİN |Türk sermayesi ve Türk işçisiyle çıkarmış ol- £
duğu KİREÇ en iyi kalitededir. |Şirketimiz bütün müşterilerin arzu ettikleri
mahalle kendi vasıtalariyle sevkedebilir.Müracaat sahiplerinin aşağıdaki muvakkat
adrese müracaattan rica olunur.AKPINAR PASTAHANESt
Tel: 3326, Lefkoşa.
>>’X ^ x ^ » x « m « < ^ K “X"X«x»>X“X-X"X»X"X--:".
HER GÜN SEÇME BİR KARİKATÜR
PLAYER'S SİGARALARI
Genel Tevziat Bürosundan
PLAYER’s fabrikalarının imâl etmekte olduğu aşağıdaki sigara nevileri vasıl olarak toptancılara tevziine başlanmıştır.
PLAYFR’S CHURCHMAN No. 1
SENIOR SERVICE
PLAYER’S’in Kıbrıs Genel Tevziatçıları
A. ŞEVKET ve E. NEFI 54A Viktorya Sokağı
Lefkoşa.
X "X k~>:~x ~x k <«xw ‘X~x k "X “X~x «x ~yX t ••
f y y ?
¥
¥
¥
¥ Vy X
AKARSU GİYİMEVİTAKDİM EDER
s*-1
— Hatırlıyor musun? Sınıfta sen her zaman birinoi, ben de sonuncuydum !
Türk piyasavsma yüksek kalite ve orijinal giyim eşyalarını sunan AKARSU GİYİMEVİ bu günden itibaren aşağıdaki çeşitleri savın müşterilerine takdim eder..
(1) DRALON (yün Orlon) bluzlar.(2) VELOUR PERLON 6 model bluz, ceket
ve twyn - setler.(3) Bir çok zarif ve şık modellerde Bctaııy-
vvool bluzlar ve twin-setlor.(4) “HERSHELLE” ve “REBERE” marka
içli dışlı giyilen (reversible) şık ve zengin MANTO kolleksiyonu.
(5) “SPORTAVILLE” marka dair? ve daire olmayan plise TER lL iN etekler.
(G) Kız ve erkek çocukları için şapkalı ve şapkasız çeşit renkte paltocuklar.
i 7) Ayrıca erkekler için ütü istiyen ve ütü is- temlyen gömlekler, terilin ve yün çorablar v.s.
Hepinizin beklemekte olduğu hiç kırısmıyan i TERİLİN ve “ W E ATHERLUX ’ ’ pardesüler gel- $ miş ve satışa başlanmıştır.
AUTTA gazeteni Ankara Kudyosunıın Kıbrıs Saatinde yaptıftı neşriyata temas la şunları yazmaktadır:
Ankara Radyosu son 15 gün den beri hemen hemen her gün. kil neşriyatında Ingiltere Hlikfl metinin MacMlllan plânı gereğince faaliyetini devam ettirdi, ginl ilftn edip durmaktadır. Bu cümleden olmak üzere adada Türk cemaatının temsil edileceği bir Türk Parlâmentosunun kurulacağım» da ileri sürüldüğü haber verilmektedir. Atlımdaki Yunan resmt çevreleri Tür klye Ue Yunanistan arasında yapılan bu görüşmeleri Britan. ya nasıl tezekkür ettiğini yakından takip etmekle meşgul, dür. Yunan hükümetinin bir resmt sözcüsü dün yaptığı bir beyanatta hiç bir endişeye mahal kalmadığını Heri sürmüştür. Sözcüye göre devam eden görüşmelerin mahiyetinin ancak herhangi bir. karar alına, cağı safhaya erişildlği zaman dünya efkârı umumiyesine açık lanacağını iddia etmiştir.
K1BROS gazetesi Londra “Stınday Times” gazetesinde intişar eden aşağıdaki makaleyi yayınlamaktadır:
Ankarada halen Türk.Yunan müzakereleri devam etmektedir. Bu müzakerelere Ocak ayı zarfında Britanya temsilcilerinin de katılacağına ve bir neticeye ¿ulaşılacağına muhakkak nazarı ile bakılmaktadır. Tür. kiye, Yunanistan ve Britanya Hükümetleri bir geçici muhta. riyet idaresine taraftar görünmektedirler. Bu arada üç devlet de MacMUlan plânı sonunda adaya “Taksim”i ve “Enosisi” imkân haricinde bırakan bir bağımsızlık vermeğe taraftar görünmektedirler. Anlaşmaya varılmasına engel olan yegâne şey de kurulacak olan Parlâmentonun her iki cemaata ayrı ayrı mı yoksa bir tek mi olma, sı mevzuudur.
KİPRİAK1 gazetesi Rum doktorlarının faaliyetleriyle İlgili olarak şunları neşretmektedir:
Lefkoşadaki Rum Doktorlar Birliği yaptıkları bir toplantı, da doktorlar için alınan son kararlardan dolayı mahallî hü. kûmeti protesto etmek ve tn. gilteredekı İngiliz Doktorlar Birliğine şikâyette bulunmak için karar almışlardır. Valiye gönderdikleri telgrafta Doktor lar Birliği 12 günden beri hiç bir hâdisenin yer almadığını buna rağmen halâ binlerce kişinin tecrit kamplarında hapis tutulduklarını tebarüz ettirmiş lerdir. Bu şahısların arasında
TARİHTE PUCUN
YUNANLILARINTAARRUZU
6 Ocak 1921 de Yunanlılar Anadoluyu istilâ etme* ve Türk topraklarına hâkim olmak kabrisi ile Anadoluyu jş- gâle kalkmışlar ve ilk taarruza geçmişlerdi.
Vatandaki bazı hainler bunu ganimet sayarak baş kaldır mışlar ve Ethem ve kardeşleri nin isyanı üzerine ordumuzun büyük kuvvetleri mevkileriıı- deıı alınarak Gediz istikametine sevkedilmişti.
Çerkez Ethem İsyanına karşı koyan kuvvetlerimiz onlarla çarpışırken Yunanlılar da iler liyorlardı. Fakat Yunanlılara karşı koyacak kuvvetlerimiz az olmakla beraber kahramanca döğüşmesini bilen Kahraman Mehmetçik her fırsattan faydalanıyor ve Yunan ordularına en ağır darbeyi indiriyordu.
Yunan kuvvetleri kısa bir za manda Bursa ve Uşak mınta>- kasındar. Eskişehir ve Afyon is ti'kametinden taarruza geçti. Kanlı savaşlar de '.- a e liyor, yer yer kütle halindedeki insan ölü yğırı'arına rağmen, teçhiz ert'’iiii§ Yunaıı ordusu jır türlü şeri çekilmiyordu.
9 OcV< tarihine k.ıdar cc- vam eden hu kanlı ç. rpumalar soni'nüa Yunan orduları İnönü mev-.’'«cAni/e çarparak perişan olrr.ikla kulmauılar. bu mğlûbivocıen sonra toprak lanmızı kısın kısım terkede- rek, mağlûbiyetten nugllbiyette uğradılar.Türkçe cengâverliği karşısında her zaıı an mağlûp olmıva mahkûm b r durumda olan Yunan ordusu tarihte ordu- 'f-uzdar >!r çok defalar ders dmıştır.
birçok doktorun da bulunduğu ayrıca ilâve edilmektedir. Batılı medeniyeti çerçevesinde vazife gören Rum doktorları lâyık oldukları ehemmiyete nail ol. madan demir parmaklıklar ara. sında kapalı tutulmaktadırlar. İngiltere Doktorlar Birliğine gönderilen bir telgrafta İse dok torların düçar oldukları haksız lık karşısında birliğin yanlış siyaset takip ettiklerini kendilerine hatırlatmışlardır.
CYPRÜS MAİL Kiızetesl Rum cemaatinin dün (Pazar) kurduftıı "Yüksek E- konomlk Konseyin” gayeie rlne ve faaliyetlerine te. maşla aşağıdaki haberi ya ymlamaktadır:
Kıbrıs Rum cemaatı dün Ledra Palas Otelinde yaptıkla rı bir toplantıda adanın muhle, lif yerlerinden gelen 100 kadar temsilci söz almış ve sonunda bir Yüksek Ekonomik Konsey teşekkül etmişlerdir. Adadaki bazı mali meseleleri ve bu arada yeni vergilere karşı cepîıe almağı konsey deruhte etmiştir. Konsey şimdilik Etnarhiya- nıh himayesinde olacaktır. Top laııtı sonunda neşredilen bir bültende Vali tarafından bir hafta evvel yürürlüğe konan vergi kanunlarının resmen tak. bih edildiği ilâve edilmiştir.
TIMES OF CYPRUS gaze tesi Muhafazakâr İngiliz Hükümeti Mllletvekillerin. den Majör Shaples’in adayı ziyareti ile ilgili olarak şunları yazmaktadır:
Muhafazakâr Ingiliz Hükümeti Milletvekillerinden Majör Richard Shaples dün adaya dostlarını görmek için bir gezi ye geldiğini söylemiştir. Resmen yapılan bir açıklamada da yine ayni mazeret gösterilmiş, tir. Adaya geç vakit avdet e- den Sharples dün akşam Vllâ. yette Valinin misafiri olarak alıkonulmuştur. Bu gün dostları ile vakit geçirmek ve onlar arasında kalmak için Lefkoşa- ya gelecektir. Parlâmento hususî sekreterliği vazifesini uhdesinde bulunduran Sharples Dahiliye Vekilinin yardımcısı vazifesini de ifa etmektedir.
BulmacaHazırlayan : M. Ş.
1 2 3 4 5 6 7 8 9
1 ■ □ □ □ □ □ □ □ □
2 □ □ □ □ □ □ ■ □ □
3 □ □ □ □ □ □ □ ■ □
4
56 □ ■ □ □ □ □ □ □ □
789 □ □ □ □ □ ■ □ ■ ■
TÜRK
İN G İL İZ * KEMAL
357 Yazan RECAI SANAY
Soldan Sağa:1. Düşmanı eline geçtiği
halde onu elinden tutan. 2. İtina eden. Nota. 3. Bir cisme vücüdünü yaslıyan. 4. Tersi i i r soru edatı. Bölme li büyük göçebe çadırı. 5. Çekişme, bozuşma demektir. Tersi gerçek. 6. Birisini yanlış yola sevketme. 7. Harf okunuşu. Edat. 8. Uza yan ateş. Bir meyve. 9. Sanat kavramlarından birini anlatan kelime.
Yukarıdan Aşağıya:t. Geri almak üzere veri
len. Bir ehli hayvan. 2. En fazlası. Harf okunuşu. 3. Tersi rüzgâr. Bir çok tehlikelerden sonra galip gelme.4. Tersi birdenbire. Bir mez hep müntesibi. 5. Savaş. 6. Rumca sayı. Geri çevirme. 7. üzerinde benek olan. 8. Kan rengi. Birisinin bu teline basarsanız kızacağı şeyi yapar. 9 Çerçeveli açılır katlanır perde.
DÜNKÜ BULMACAMIZIN
HALLİ
Soldan Sağa:1. Havacı. Ke. 2. Saf. 3.
Cumartesi. 4. Uyan. Afet.5. Mahkeme. 6. Amiral. 7. Emir. Si. 8. Kayakçı. 9. İki. Mi.Yukarıdan Aşağıya:
1. Hücum. Eki. 2. Uyanmak. 3. Mah. İyi. 4. Ankara. 5. Cer. Em. 6. Tam im . 7. Sefer. 8. Kâse. As. 9. Efi taliyi (iyi lâtife)
BU AKŞAMKİ NÖBETÇİ ECZANE H. Timur
Polis Karakolu Karsısı
—Hoîj geldiniz..Diye mırıldandılar. Hemen küreklere yapışıp
kayığımızı ilerleten bu iledaî Türk delikanlılarına bazı su alier sormağa başladım.
— Almanlar bize uzak mı? Sualime, isminin Ali oldu
ğunu öğrendiğim gene ce
vap verdi;— Hayır bir iki yüz metı e
kadar ileride!Kayığımız Tuna sularının
üzerinde tatlı şırıltılarla sessiz sadasız kayıp giderken, birden bire pathyan silâh sesleri gece nin derin sükûnetinde korkunç
akisler yaptı!.Bir yaylım ateşi açılmıştı! İlk bakışta, bu ateş, karadan
üzerimize yönetilmiş gibiydi..Sandalı bir kürek boyu ><v-
hile yaklaştırdılar. Kıyı kıyı gi
diyorduk...Ateş, açıklara doğdu devam
ediyor, mermiler şıpır şıpır, su ların göğsüne saplanıyordu!
Her ân bir serseri kurşuı^a öbür dünyayı boylayabilirdik! Kayığın içine yüzükoyun u/an dik.
lerliyoruz. Fakat, heyecanımız az değil..
Neyse.. .Azrail burada pe.ı- çesiııi yakamıza kadar uzata
madı!Biraz sonra ateş ke. ıdi. Biz
de Tunanın ortasına açıldık...Anlaşıldı ki, bu, bir ihtiyat
ateşi idi. Nehrin üstünde bil ses duyulunca açılan ve'tanı bir hedefi olmıyan bir \ayl;rn ateşi!
Kürekçilerimiz Ali ve İslâm mükemmel Rumence konuşuyorlardı. Gerek cesur âlicenap bir Balkan Türkü cıiaıı muallim Ekrem beyi, gerek bu mert Türk l'edaî gençleri unutamam. Bende öyle derin \e göğüs kabartıcı bir intiba bı>- raktılar.
Kayıkçı Ali ile İslâm, bizi, Rusçıik iskelesinden hayli uza,<. ta bir sahile çıkardılar. Bızia:- le vedalaşıp ayrılırlarken bu iki mert yürekli, cesur insanlara sordum:.
— Şimdi siz ne yapacaksınız?
Ali cevap verdi:—Geldiğimiz vere dönece-
ğiz.■—Fakat, çok dikkatli lıare'-
ket etmeniz lâzım.—Siz merak etn eyin bizi. —Gelirken arkamızdan açı
lan yaylım ateşini unutmayınız. Ayni şey siz dönerken de vuku bulabilir!
Zannetmiyorum, g e l i r - ken, onlar bizi gördükleri için değil, bir şüphe üzerine ateş etmiş olacaklar. Yoksa görselerdi peşimizi bırakmazlardı.
— Siz uyanık ve cesur insanlarsınız. Buna eminim. Fakat, yine de’ ihtiyatlı olmanızı tavsiyeden kendimi aktırıyorum. Sizin gibi millet fedailerinin hayatları milletimiz içir, çok kıymetlidir.
— Vatan ve millet uğrunda olduktan sonra ölüm de bizim için o kadar kıymetsj-.dir...
ikisinin de ellet ur>ı sıktım, sırtlarını okşadım.
—Haydi yolunu/ açı.k ot-un arslanlar. Dağ da§,ı kavuşmaz insan insana kavuşur. İnşallah yine görüşürüz.
--İnşallah..^Tekrar kayıklarına atlayıp
sahilden açıldıkları zanı.ın karanlık sularda bir yift küreğin çıkardığı hafif hışıltıdan başka zir ses duyulmadı. Kayığın ve iki insanın hayaleti simsiyah tülüne bürünüp bir ânda kayboldu...
Adem Ağa Ve Oğullan Mis Bıayt’le ben, Ekran
beyle beraber bavullarımızı yüklenip Tuna sahilinden içeri lere doğru ilerlemeğe başladık. Ekrem beye, sordum:
•Nereye gideceğiz — Emin bir yerr
—Çok uzak rm?— Epeyce yürüyeceğiz..- Gideceğimiz yer ıı ısıl bir
yer?
- -Bir ağanın evi. Çok iyi, mert bir insan. Size çok yardımı olacağından emcıiın ü>- rada hem emniyette olarak, hem de hiç yabancılık lıisset- miyeceksiniz.
Bir hayli yürüdükten sofıra, yüksekçe bir tepeye geldik. Ha lâ ortalık zifirî karanlıktı. Kaı şımızda hayal meyal duvarım sı bir şey görünüyordu. Bir köy veya çiftlik evinin bahçe duvarı gibi birşeyv.
Ekrem bey bir 'slık çaldı. Duvarın dibinde iki insan
silüti bize doğru seğirtti. Ya-- nımıza gelince, baktım, bunlar* ellerinde mavzerler, bellerinde tabancalar ve kamalar la levent gibi iki delikanlı idi. Duvarın dibinde pusuda bekledikleri, ıslık parolası üzerine, fırlayıp bizi karşıladıVurı anlaşılıyordu..■ —-Ekrem bey, siz misiniz.'
—»Evet.. Babanız evde mi? Öndeki cevap verdi:—Evde.— Haydi bakayım, ajın mi
safirlerimizin bavullarını, düşün önümüze..
Delikanlılar, Hürmetkar bir tavırla hemen harekete geçtiler, bavulları alddar. Hep i >e- raber bahçe kapımdan içeri daldık.
Bahçenin ortasında karşımı za bir adam çıktı. Elinde bir elektrik cep feneri vardı; ışığını üzerimize, yüzlerimize tn tup bir ân baktıktan sonra:
—Ooo... Siz misiniz Ekrem bey?.
Diye mırıldand..Ekrem bey muhatabının eli
ni sıkarak:—Evet... Biziz Adem ağa.
Dedi. Misafirlerimizle bereher geldik.. (Devamı var)
ŞİMŞEK ELEKTRİK EVİ
Mecidiye Sok. No. 28 de İstanbullu Elektrik teknisyeni Dinçer Soykal tarafın dan her cins Eekltrik tesisatı ve her cins Elektrik aletleri tamiratı garantili olarak yapılmaktadır.
Toplan ve Perakente: AKARSU GİYİMEVİ
P.K. 498 - Tel. 2955 Girne Cad. No. 40 - 42 - Lcfkosa
j;-x~:-x»x-x-:~>x»x«x-x-:-x~x-x->xK-x«:~x~x«x-:*.x^
TÜRK KAMYONLAR
B İ R L İ Ğ İLEFKOŞA TELEFON 5971
MAĞUSA TELEFON 2095
I LÂRNAKA TELEFON 551
RADIUM(İç ve Dış Lâstikleri)
ad îıımAND TUBES
Dünyaca tanırımmış RADİUM marka iç ve dış bisiklet lastikleri ile yedek parçalarının, toptan sa- ışı yapıldığı bütün Türk bisikletçilere duyurulur.
Kıbrıs Genel Acenti: KEMAL H. KÖSE
ORTAMA A&rAKftl'StöŞtffl?i 1 -ıfiıt mı
BİRİNCİ KÜME
İKİNCİ DEVRE LİG MAÇLARI
REPÖRTAJLAR
BİRİNCİ HAFTA10.1.1959 YEŞİL, ADA—ÇETINKAYA
11.1.1959 GENÇLİK GÜCÜ—DEMİR SPOR 11.1.1969 TÜRK OCAÛI-TURK GÜCÜ
İKİNCİ HAFTA17.1.1959 GENÇLİK GÜCÜ—YEŞİL. ADA18.1.1959 Y.A.K.—DEMİR SPOR
18.1.1959 TÜRK GÜCÜ - DOÖAN T. B.
18.1.1959 TÜRK OCAG1 — ÇET1NKAYA
ÜÇÜNCÜ HAFTA24.1.1959 YEŞİL ADA — DEMİR SPOR
25.1.1959 ÇETINKAYA — TÜRK GÜCÜ
25.1.1959 DOÖAN TÜRK B1RLİÖ1-Y_A.K.
Lefkoşada (Lefkogada)
(Limasolda) X
(Lefkogada)
(Lefkogada) (Magusada) X
(Limasolda) X
(Lefkogada)
(Lefkogada)(Limasolda)
DÜRDÜNCÜ HAFTA31.1.1959 Y A.K. - ÇETINKAYA (Lefkogada)
1.2.1959 YEŞİL ADA - DOÖAN TÜRK BIRLtÖt (Lefkogada)1.2.1959 TÜRK GÜCÜ - DEMİR SPOR (Magusada)
1.2.1959 TÜRK OCAÖI - GENÇLİK GÜCÜ (Limasolda)
BEŞİNCİ HAFTA7.2.1959 Y.AJC. - YEŞİL ADA (Lefkogada)8.2.1959 ÇETINKAYA - DEMİR SPOR (Lefkogada)
8.2.1959 TÜRK GÜCÜ - TÜRK OCAÖI (Magusada)
8.2.1959 DOÖAN T. S tRL lö i—GENÇLtK GÜCÜ (Limasolda)
ALTINCI HAFTA14.2.1959 Y.A.K. - GENÇLİK GÜCÜ (Lefkogada)
15.2.1959 ÇETINKAYA-TÜRK OCAÖI (Lefkogada)
15.2.1959 DOÖAN TÜRK BİRLİ ö l—DEMİR SPOR (Limasolda)
y e d in c i hafta21.2.1959 GENÇLİK GÜCÜ—ÇETINKAYA (Lefkogada)22.2.1959 YEŞİL ADA-TÜRK GÜCÜ (Lefkogada)22.2.1959 DOÖAN T. BİRLlöl-TÜRK OCAÖI (Limasolda)
SEKİZİNCİ HAFTA1.3.1959 ÇETINKAYA—DOÖAN T. BIRLtöl (Lefkogada)
1.3.1959 TÜRK GÜCÜ-Y.A.K. (Mağusada)
1.3.1959 TÜRK OCAÖI-DEM1R SPOR (Limasolda)
DOKUZUNCU HAFTA8.3.1959 YEŞİL ADA-TÜRK OCAÖI (Lefkogada)
8.3.1959 DOÖAN T. BlRLtÖi—TÜRK GÜCÜ (Limasolda)
ONUNCU HAFTA14.3.1959 GENÇLİK GÜCÜ-TÜRK GÜCÜ (Lefkogada)15.3.1959 Y. AK . —TÜRK OCAÖI (Lefkogada)
X Igaretll oyunlar geriye kalan birinci devre lig maçlarıdır.
DtKKAT OLUNACAK OLAN NOKTALAB :-1. Maçlardan evvel Maç Verekalan usulü t ah tinde doldu,
rulacak ve hakeme verilecektir; ev sahibi takım İdarecileri
Maç Verekasınm imzalı olarak hakemden teslim alınıp derhal Teşkilâta gönderilmesinden mes’ul olacaklardır;
2. 21 ve 22 Mart, 1959, Cumartesi ve Pazar günleri Lefko-
şada Kıbrıs Askeri ve Hava Karmalarına kargı Kıbrıs Türk
Karmaları (A ve B Karmaları) İki maç yapacaklardır;
3. 23 Mart, 1959’dan 5 Nisan, 1959’a kadar olan zaman
zarfında birinci küme takımları kendi aralarında menfaat maçları tertibinde serbest olacaklardır; gol şartle tehire uğrayacak
olan birinci küme lig maçlan bu zaman zarfında oynatılabileceklerdir;
4. Durum normale avdet ettiğinden Limasol ve Mağusa ta
kımları arasındaki maçlar Lefkoga yerine kendi sahalarında
oynanacaktır;5. Birinci devre lig maçlan esnasında Lârnaka ve Llmasol
sahalarının nizami surette çizilmedikleri hakkında maç hakemleri tarafından raporlar ahnmıgtır; bunun tekerrür etme
mesi için ilgililerin dikkatli davranmaları bilhassa reca olunur.
Y.A.K/ın Kıymetli Soliçi İzziliir reportaj yapmak için
Yeni Cami’ye gittim. İzzi’yi oturma odasında yakaladım ve Bozkurt adına kendisinden bir reportaj rica ettim. Memnuniyetle kabul etti.
Sempatik futbolcuya ilk sualim.
S. Ne zaman ve nerede doğ’ dunuz?
C. 1928 de Lefkoşada doğ dum.
S Futbola nasıl başladınız? C. Futbola ilk mektep sıral.
nnda iken başladım. 191' den sonra Lârnaka Tün Spor kulübünde oynamağa başladım. Bu yıl ise pek sev diğim Yeni Cami renkleri altında oynamağa başladım. Daima sol iç olarak oynayan İzi’ye en fazla heyecan duyduğu maçı sordum :
C. Tereddütsüz söyliyebilirim- ki Bayraktar kupasında CTS B’ni 1 — 0 mağlûp ettiğimiz maçta çok heyecanlandım.
S. Kıbrıs Türk Futbolcularına söyliyecek bir sözünüz yok mu ?
C. Evet dedi. Futbolculara söyliyecek bir kaç sözüm var Muvaffak olabilmek için, başta disiplin, takım halin*- de oynamak ve mücadeleden yılmamak gelir.
S. Hakemler hakkında Fikirleriniz?
C. Bu günkü İngiliz hakemler çok iyi.
S. Türkiyede tuttuğunuz takım ?
C Beşiktaş,S. Yerli ve yabancı futbolcu>-
lardan kimleri takdir ed'yOlsunuz?
C. Disiplinli hareket eden her futbolcuyu takdir edeıinı. Yabancı futbolculardan, B. J.K. den Recep, Varol, G. S’dan îsfendiyar ve îngiliz
Stanley Mathevvs’i takdir ederim.
S, K. Türk futbolunun kalkınması için neleri düşünüyorsunuz?
C. Teessüfle kaydedeyim ki Bugünkü futbolumuz çok kö tü bir durumdadır. Gerek
futbolcular ve gerekse seyirciler anlamalıdır ki daima iyi oynıyan kazanır.Hemen hemen her maçta kötü hadiselere şalıit oluyo ruz. İdarenin sert kararlar alması ve böylelerini şiddetle cezalandırması lâzımdır. Sempatik futbolcu, futbol dan mada Ping — pong ve
Voleybol da oynıyor. Ayrılmazdan önce İzzi’ye bir soru daha sordum:
S. Bozkurt’u nasıl buluyorsunuz?
Spora karşı gösterdiğiniz ilâ ka memnuniyet vericidir. Yalnız sık sık Futbol kaide ve nizamları hakkında yazılar yazarak halkın ve futbo!
cuların bunları anlamasına yar dım etmenizi rica edeceğim.
Suallerim bitmişti. İzzi’ye Ga zetemiz adına teşekkür ede rek ayrıldım.
Emir Ali ÖZKILIÇ
Beynelmilel Futbol Federasyonunun Son Toplantısında :
Dünyanın Muhtelif Yerlerindeki
24 Futbol Turnuvası Tasdik Edildi
BİZİM ZAFER SİNEMASI6.1.1959 SALI (BUAKŞAM)
Türkçe: “KANLI NİGÂR
İngilizce: BEAT THE DEVIL
SAYIN HALKIMIZAKendi ithalim olan RAMYA KERES
TELERİNİN vasıl olduğunu ve mağazamda toptan ve perakende satıldığını sayın alâkadarlara müjdelerim.
KEMAL SALÎH Mağusa.
Van MELLEBisküvi ve Şekerlemelerini tercih ediniz.
RAUF ve ŞtLTel: 2436. 10 Yeşil Gazino
Lefkoga.Talanda beklenen çeşitlerimi*:
(1) LENCOLIN Bira Şampulan ve El Kremleri(2) 0ULLING FORD OF OHELSEA)
ve ) Tuvalet Eşyaları
OMY )(3) VAH SANO Çin Çayları(4) OKAVA PRIMA Jiletleri(5) LEABANK Çelik Ofis Eşyalan
Roma, 1 (Hususi) — Beynelmilel Futbol Federasyonu (F.l.F A) son olarak Zurih’te yapmış olduğu 1958 senesinin son toplantısında dünyanın mııhte lif yerlerinde tertip edilen futbol turnuvalarını tasdik etmiştir.
F.l.F.A nın himayesi al tmda bulunan 24 beynelmi lel futbol turnuvası şunlar dır :Britanya Adalar Şampiyonası :İngiltere, Iskoçya, Gal ve
Şimali İrlanda’nın iştiara- kiyle 1883 senesinden beri devam etmektedir. Olimpiyat Turnuvası :
1900 senesinden beri Olimpiyat oyunları progra mında bulunmaktadır. Cenubi Amerika Şampiyonası :
10 memleketin iştirakiyle 1916 senesinden heri yapılmaktadır.Skandinavya Şampiyonası:
1924 senesinden beri İsveç, Danimarka, Norveç ve Finlândiyanm iştirakiy le devam etmektedir. Enternasyonal Kupa :
Ayni zamanda Dr. göre Kupası adına sahip bulunan bu turnuvaya 1927 den beri Avusturya, Çekoslovakya, Yugoslavya İsviçre, Macaristan ve İtalya’nın iştirakiyle devam edilmektedir.Jules Rimet Kupası :
Dünya Kupası maçları 1930 senesinden beri dört senede bir yapılmaktadır.
Karibean ve Orta Amerika Kupası :
11 memleketin iştirakiyle 1941 senesinden beri yapılmaktadır.Şimali Amerika Kupası :
Amerika, Meksika,, Küba ve Kanada’nm iştirakiy le 1947 senesinden beri yapılmaktadır.Junyor Turnuvası :
1948 senesinden beri umumiyetle Avrupa mem
leketlerinin iştirakiyle yapılmaktadır.Panamerikan Turnuvası :
İ952 senesinde başlanmıştır. Orta ve Cenubî Amerika memleketleri katılmaktadır.
Akdeniz Kupamı :Türkiye, Yunanistan,
İtalya, Mısır ve Fransa'nın iştirakiyle 1953 senesinden beri devam etmektedir.4 Asya Memleketi Kupası:
1953 senesinden beri Burma, Seylân,, Pakistan ve Hindistan’ın iştirakiyle yapılmaktadır.
Orta Amerika Junyor Turnuvası :
11 memleketin iştirakiy le 1954 senesinde başlamış tır,/İsya Kupası :
Orta ve Doğu Asya mera leketlerinin iştirakiyle ilk defa 1956 senesinde yapılmıştır.Atlantik Kupası :Arjantin, Brezilya ve Uru guay’m katıldıkları bu tur nuva 1956 sene3'nde başla mıştır.3 Memleket Enternasyonal Turnuvası :
1956 da başlayan bu müsabakalara Venezüella Panama ve Haiti katılmaktadır.Afrika Kupası :
1956 senesinde Cenubî Afrika, Sudan, Habeşistan* Mısır ve Gana’nın iştirakiy le başlanmıştır.AVRUPA KUPASI :
16 Avrupa memleketinin iştirakiyle henüz 1958 sene sinin son aylarında başlamıştır.Milletlerarası Kupası :
Brezilyanın davet edeceği memlefketlerin iştirakiyle 1960 senesinde başlayacak tır.Orta Avrupa Kupası :
1927 senesinde Macaristan, İsviçre, İtalya, Yugoslavya, Avusturya ve Çekos lovakya’nın iştirakiyle baş lamıştır.
Real Madrid'in altı hafta maç boykotu alan millî solaçığı
Gento
Real Madrid mağlûp
olduİspanya liginin son hafta
-.arşılaşmalarında lider Reai Vladrid yenilince, Barcelona le aynı puvana gelmiştir
Barcelona şehrinde yapılan iarşılaşniada Espanol takımı, Real Madrid’i 2 — 0 yenmiş ve Barcelona se rakibi Ovie- doyu kendi sahasında 4 — 2 mağlûp etmiştir.
Böylece şimdi puvan cetve liııde Real Madrid ve Barcclo na’nın 24 er puvanı olup Bil- bao 20 puvanla üçüncü,, Atle tico Madrid ise 19 puvanla dördüncü durumdadır.
Real Madrid’in millî solaçı ğı Cento evvelki hafta Bilbao maçında, rakip sağbekle kavga ettiği için, altı hafta maç boykotu ile cezalandırıldığııi'- dan, takımda oynıyamamakta dır.
Erdoğan Cemalinin İstinafı
Reddedildi
Haftanın Maç mı
Galatasaray ile
Beşiktaş oynuyorBu hafta oynanacak lig maç
larının en mühimini Galatasaray - Beşiktaş maçı teşkil etmektedir.
İki takım Pazar günü yapacakları karşılaşma için bugün den itibaren hazırlıklara başla yıp, kampa gireceklerdir.
Haftanın tam programı şöy ledir:ÇARŞAM BA :Istanbulspor — Beykoz CUMARTESİ : , , Beyoğluspor — Karagümrük Fenerbahçe — Karagümrük PAZAR :Vefa — Adalet Beşiktaş —- Galatasaray
Merkez Hakem Komitesi bu hafta da yabancı hakem getir tecektir.
Yeni Cami Kulübü
Şikâyette BulunduÖğrendiğimize göre, Önder
Santel ve Şefik Orhan isimü Y.A.K. da kayıdlı bulunan iki futbolcuya, Pazar günü Gönyeli ile yapılan dostluk maçın da kadrosunda yer verdiği için Çetin Kaya kulübü, Yeni Cami tarafından Spor teşkilâtıra şikâyet edilmiştir.
V ADİLİ — 4 R. U. R. — 2
Pazar günü Vadili Tiirîk Spor sahasında Vadili Türk futbol takımı, R. U. R. alayına mensııb bir İngiliz takımı ile yaptığı maçı 4 — 2 kazanmıtır.
Maçın ilk devresi 2 — 1 İngiliz takımının lehine ka pandı.
ikinci devre, fırsatlardan istifade etmesini bilen Vadili takımı 3 gol daha attı. Böylece Vadili takımı maçı 4 — 2 kazandı.
Muhiddin ZİYA
Lâtin Kupası :İtalya, İspanya, Fransa
ve Portekiz lig şampiyonla rının iştirakiyle 1939 senesinden beri yapılmaktadır, dır.Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası :
1955 senesinden beri devam edilmekte ve üç senedir Real Madrid şampiyon olmaktadır.Şehirlerarası Fuar Kupası:Avrupanın muhtelif sanayi şehirlerinin iştirakiyle tertiplenen bu turnuvaya 1955senesinde başlanmıştırDostluk Kupası ı
1957 senesinde başlıyan bu turnuvaya Fransa, Batı Almanya, Hollanda, Belçika ve Lüksenburg katılmaktadır.
Kardeşi Susuziu Mustafa Cemali’yi öldürmek suçundan
idama mahkûm edilmiş olaıı
Susuzlu Erdoğan Cemalinin .s
tinafı, Yüksek Mahkeme tara^
fından reddedilmiştir.Hükmünü veren Hakim, ıs
tinafın kabül edilebilmesi *Ş«n
en küçük bir delilin dahi bulunmadığını ileri sürmüştür.
Hatırlarda olacağı gibi
Nisan 1958 de Mustafa Cema lî Susuz’daki evleruıde eşi Ue uyurken ev ateşe verilmiş ve karısı ile çocukları uyukuları esnasında yanarak olmuştu. M u s t a f a Cemali 1 s e hastalıaneye kaldırıldığı za>- man, ölümden beş dakika ev
vel kardeşi Erdoğan Cemali yı eve petrol döküp ateşlerken
gördüğünü söylemişti.
C i / _________ -
Ziraî Mahsullerin
ihracat ve İthalâtı
Sanayi ve Ticaret müdürünün bildirdiğine göre 28 Araplıkta sona eren hafta zarfında Irlandadan 655 ton patates to humu, Yugoslavyadan 293 ton Mısır, Lübnan, İtalya, Hollanda ve Ingiltereden 255 ton hayvan yemi, İsrail ve Lübnan dan 88 ton muz, Italyadan 77 ton kestane, Lübnan ve Porte kizden 69 ton baklagil, Hollaıı da ve Belçikadan 23 ton yenen yağ, Yunanistandan 10 ton zeytin ve Lübnandan 2 ton ka bak ithal edilmiştir.
Aynı ay zarfında İngiltere, Yeni Zelânda, Malaya, Aden, Batı Almanya ve İsviçre’ye 1,5777 ton portokal, Italyaya 1,335 ton arpa, Ingiltereye 880 ton harup ve harup çekir deği, Malaya, İsviçre, Batı Al manya, Aden ve Ingiltereye 540 ton grapefruit, Ingiltereye 222 ton limon 172 ton grapefruit suyu, İngiltere, Gana ve
Nijeryaya 63 ton konserve , Amerikaya 60 ton yün, Ingil-
tereye 57 ton patates, Holan>- daya 31 ton summak,, Israile 23 ton deri ve sahtiyan, Batı Almanyaya yeşil tütün ve iki ton kuru üzüm, Güney .Airika ya bir ton anason ve bir ton kimyon ihraç edilmiştir.
Limasol Kazasındaki
Yollar Tamir EdildiLimasol Komiserinin bildir
diğinegöre 1958 Aralık ay.
z a r f ın d a Limasol kazasındaki
yolların tamiri için 257 işçi ç a l ı ş t ı r ı l a r a k £3,708 harcan
mıştır. .
FV K AF D A İRES İN D EN :
K İR A L IK EV
Girnede Evkafa ait 14 Atatürk Sokağında bulunan 6 oda, banyo, su ve elektrik teşkilâtı ile birlikte 11 Ocak, 1959 Pazar günü saat 10 ile 11 arası Gır- nede açır artırma ile kiraya verileceği alâkadarlara
bildirilir.
Müjde! MüjdeTLimasolda faaliyete geçen
ENGİN FİLM Türk Halkına yeni filmler seyrettirece
ğini müjdeler...Pek yakında, bütün kasa-
sabalar ve köylerde, yeni ithal ettiğimiz DUVAKLI GÖL ve ŞEYTAN MAYASI filmlerini sabırsızlıkla bek-
leviniz.ENGİN FİLM
Limasol.
LÂLE SABUNUSABUNLARIN EN İYİSİDİR.
‘READY’DIR VE LERDEN HERKESİN
KIBRIS HüKCMEî T IDRK MEMURLAR KURUMl LARNak ŞÜBE
SEKRETERLİĞİNDEN( Yıllık Gcnei Toplantı i8 Ocak, 1959 Paymbe
nü ö. s. saat 4 de * -
ğında yapılacak yum « toplantıya bütün üyelerin raki özlenir.GÜNDEM:
1. Yıllık faaliyet raporununokunması,
2. Yıllık heıap okuruna»,
3. Memurini genel mesele, ve
4. Şûbe kooıit lerin seçimi.NOT:
Komite ve de» zetliğini koymak Sekretere en tarihine
m
Kıbrıs 1
Limasollulara MüjdeHer zevke uygun son moda kadın ve <
çoraplarımız gelmiş satışa başlanmıştır,
türlü spor eşyalan da, ticarethanemizde
dır.
1959 yeni yıl cep ve dıvar takvimleri ile !
Maarif takvimlerinin adedi pek az kalmıştır,
gazetelerine abone olanlara, bu günden itibaren
20 milden hesap edilecektir.
HÜRRİYET TİCARİ Salih Zarif Cim
LimasoL
I ŞİMDİ BAŞKA BİR YENİLİK| Elbiseniz her gün yapılmaz. Elbisenizi diktirirken «■»"»* titizlik t _____
H hakkınızdır. Bu hakkınızı en iyi bir şekilde kullanabilmeni* ve Kıbrısta| yenilik olan REGINA FABRİKASININ Etek ve Paltolon bellikleriniÜjj şevketmiş olmakla bahtiyarız.
Etek ve Paltolonlannızm sizi acıtmamasını istiyorsam* hiç düşünmeden
I etek ve paltolonun REGINA RUBBERIZE belliklerinin konmasında İsrar£ ediniz. Bir defa denedikten sonra en çok sevdiklerinize tavsiye edeoefiniscİ emini*.
NOT: Kazalardan satıcı aranmaktadır.REGINA FABRIK LTD.
£ Kıbrıs Genel Mümessiliİ H Ü S E Y İ N H. SON GUR| 18, îblik Pazar, Lefkoşa
EVİNİZİN EN KIYMETLİ EŞYASI ANCAK
ELEKTRİK OCAĞI almakle mümkün olabilir
OLGUN ve KALE ELEKTR0SEL ŞİRKETİEn son model. o-arantiu ......... *
MAYBAUM^^klannı takdim e tm e k lik ma\ihtiyacını gidermiştir. et™ekle Türk çarşısının en büyük
Görünüz, sorunuz, sonra alınız.KIBRIS GENEL DAĞITICILARI
OLGUN ve JU L E ELEKTROSEL m üm essilleri
2A M üftü™ !'E f. Sok. M' ° ‘ K* Lv V?.£A5 DE§IU f« » ,.. T e l6291
T**t kain|kU.ı
u •“Mitin
*®niıı«rH „
ton,,, '"Of
155
'¡Ilı
St'"
Sîri
&
NS«Aıs
!Mst
mm X. ¿i. *» t e MM M*s m ât 8% '