RU AK Parti’den $UDODU×QD NDUD çok sert yanıt: Bahçeli’ye ... · 2 Güncel SONSÖZ 23 EKİM...

8
facebook.com/sonsozgazete @sonsozgazete youtube.com/c/SonsozGazetesi06 SONSÖZ Sonsöz Sizin Sonsöz Türkiye’nin tüm sorunlarını özgür ve özerk yayınlayan, vatandaşın haber alma hakkı çerçevesinde gerçekleri yazan ve sonsözün vatandaşın olduğu ilkesini savunan günlük siyasi gazetedir. GECE GÜNDÜZ c c HAVA DURUMU ANKARA www.sonsoz.com.tr S A A N T K R U L T U S .6 S A E Y L L E R I K S . 6 S 5 21 7 G Ü N Ü N S Ö Z Ü Ahmet Saruhan YAZ gel- sin bak neler ya- pacağım” de- dik. Ancak yaz geldi geçti bir HALT yapama- dık!.. SAYFA S.3 Mamak Belediyesi 2019 bütçesi meclisten geçti Erkekler düzenli meme muayenesi yaptırmalı i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i Kaçkar Dağı’nda piyonayla klip Milli Eğitim Bakanlığı 2013 yılında çıkardığı bir yönetmelikle ilköğretim okullarında öğrenci an- dının okutulması uygulamasını kaldırmıştı. Şimdi Danıştay’ın kararıyla o andın yeniden okullarımı- za dönmesi söz konusu.Bence de bu ant bir an önce okullara dönmelidir. NURİ KAYIŞ S.3 - - Zübeyde Hanım Nikah Salonunda ilk EVET - CUMHUR İTTİFAKINDA DAĞILMA SİNYALLERİ CHP'li Tekin Bahçeli'den İşbankası desteği istedi - SAYFA S.2 MHP Ordu Milletvekili Enginyurt açıkladı - SAYFA S.3 Dr. Serdar Şahinkaya panelde açıkladı - - - - SAYFA S.2 SAYFA S.4 AK Parti’den Bahçeli’ye çok sert yanıt: SON DERECE KIRICI İNCİTİCİ - - - - - - SAYFA S.3 SAYFA S.4 - -

Transcript of RU AK Parti’den $UDODU×QD NDUD çok sert yanıt: Bahçeli’ye ... · 2 Güncel SONSÖZ 23 EKİM...

facebook.com/sonsozgazete @sonsozgazete youtube.com/c/SonsozGazetesi06

SONSÖZSonsöz Sizin

Sonsöz Türkiye’nin tüm sorunlarını özgür ve özerk yayınlayan, vatandaşın haber alma hakkı

çerçevesinde gerçekleri yazan ve sonsözün vatandaşın olduğu ilkesini

savunan günlük siyasi gazetedir.GECEGÜNDÜZ

c c

HAVA DURUMU ANKARA

www.sonsoz.com.tr

SA AN TK RULTU S .6SAEY LLER I K S . 6S 5

21 7

GÜNÜN SÖZÜ

Ahmet Saruhan

“YAZ gel-sin bak neler ya-pacağım” de-dik.

Ancak yaz geldi geçti bir HALT yapama-dık!..

SAYFA S.3

Mamak Belediyesi 2019 bütçesi meclisten geçti

Erkekler düzenli meme muayenesi yaptırmalı

siiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiii

Kaçkar Dağı’nda piyonayla

klip

Milli Eğitim Bakanlığı 2013 yılında çıkardığı bir yönetmelikle ilköğretim okullarında öğrenci an-dının okutulması uygulamasını kaldırmıştı. Şimdi

Danıştay’ın kararıyla o andın yeniden okullarımı-za dönmesi söz konusu.Bence de bu ant bir an önce okullara dönmelidir. NURİ KAYIŞ S.3

-

-

Zübeyde Hanım Nikah Salonunda ilk EVET

-

CUMHUR İTTİFAKINDA DAĞILMA SİNYALLERİ

CHP'li Tekin Bahçeli'den İşbankası desteği istedi

-

SAYFA S.2

MHP Ordu Milletvekili Enginyurt açıkladı

-

SAYFA S.3

Dr. Serdar Şahinkaya panelde açıkladı

-

-

-

-

SAYFA S.2

SAYFA S.4

AK Parti’denBahçeli’ye

çok sert yanıt:

SON DERECE KIRICI

İNCİTİCİ-

-

-

--

-

SAYFA S.3

SAYFA S.4

-

-

2 Güncel SONSÖZ23 EKİM 2018 SALI

Parlamenter Rejimin değiştirilerek tek adam denilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Rejimine geçiş için AK Parti’ye büyük destek veren ve 24 Haziran seçimleri öncesi de cum-hurbaşkanı adayı çıkartmayarak “Cumhur İt-tifakı” ile Recep Tayyip Erdoğan’ı cumhur-başkanı seçtiren ve Meclis’te MHP desteği ile AK Parti’ye çoğunluk sağlatan Devlet Bahçe-li patladı.

Gerek “Af” gerekse “Andımız” konula-rı anlaşılan o ki AK Parti ile MHP arasında ve Recep Tayyip Erdoğan ile Devlet Bahçeli arasındaki uzlaşmayı sonlandıracak ve Cum-hur İttifakına da son verecek bir noktaya doğru ilerliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Şimdi birile-ri çıkarmış af, laf. Mağdur, mazlum ‘Affettim’ diyorsa o ayrı ama biz asla. O zaman adil, adaletle hükmeden iktidar olamazsınız” şek-lindeki sözlerine Devlet Bahçeli sosyal med-yadan attığı mesajlarla şu yanıtı verdi.

“Sayın Cumhurbaşkanı’nın Üsküdar-Çek-meköy-Sancaktepe metro hattının ikinci eta-bının açılış töreninde yapmış olduğu konuş-mayı, bu kapsamda şartlı ceza indirimiyle ilgili teklifimize yönelik değerlendirmelerini titiz bir bakış açısıyla takip ve analiz ettik.

Sayın Cumhurbaşkanı, “şimdi birileri çı-karmış af, ne affı?” ifadeleriyle birlikte aynen şunları dile getirmiştir: “Hele hele 50 bini aşkın uyuşturucunun cezaevinde olduğu bir dö-nemde biz uyuşturucuları affeden bir iktidar olarak mı anılacağız?”

Elbette kast edilen Milliyetçi Hareket Par-tisi’dir. Partimizi zan ve töhmet altında bırak-mak asla doğru değildir. MHP’yi yüzeysel ve üstünkörü bir şekilde uyuşturucuyla, uyuşturu-cu suçuyla yan yana getirmek şayet art ni-yet değilse, kesinlikle isabetsiz ve itibarsız bir isnattır.

Uyuşturucuyla en çok mücadele veren, bu uğurda her türlü imkânıyla fedakârlık gös-teren ‘birileri’ diye tabir edilen Milliyetçi-Ülkü-cü Hareket’tir. Şartlı ceza indirimiyle ilgili tekli-fimizi uyuşturucu temeline indirmek, tahrip ve

tahrif etmek fahiş bir yanlış, fuzuli bir dema-gojidir.

Kanun teklifimiz 24 Eylül 2018 Pazartesi günü TBMM’ne sunulmuştur. Şu anda Adalet Komisyonu’nda görüşülmeyi beklemektedir. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin değerli millet-vekilleri teklifimizi tasvip etmiyorlarsa kabul et-mezler, takdir ediyorlarsa onay verirler. Mese-le bu kadar basittir.

Hiç kimseyi zorlayan yoktur, baskı ku-ran yoktur. Milletin temsilcileri hür iradeleriy-le gereği neyse onu yaparlar. Karar ve yetki TBMM’nindir. Ancak Milliyetçi Hareket Parti-si’ni meydanlarda hakir görmek, tariz ve ten-kitle suçlamak siyasi ahlak ve basirete asla sığmayacaktır.

Siyasi nezaket ve nezahet, aynı zamanda ittifak ruhu ve duruşu muhataplarına inkâr ve ihmal edemeyecekleri sorumluluklar yükle-mektedir. Bu sorumluluğun ifa ve ifadesi mille-te verilmiş sözlerin, milli bekayı muhafaza az-minin tezahürü ve teminidir.”

ANDIMIZ KONUSUDanıştay’ın okullarda andımızı yasaklayan

hukuki düzenlemeyi iptal etmesi de AKP ile MHP’nin arasını açtı.

Devlet Bahçeli gerek AK Partiyi gerekse Adalet eski Bakanı Bekir Bozdağ’ı çok sert dil-le şu mesajlarla eleştirdi:

“Milli Eğitim Bakanlığı 1933 yılında yayım-ladığı bir genelgeyle ilk ve orta dereceli okul-larda Andımızın okutulmasına karar vermiş ve konuyla ilgili tutum ve duruşunu çok net göstermişti. Andımız uygulamasına 2012 yılın-da ortaokullarda, 2013 yılında da ilkokullarda son verilmişti.

8 Ekim 2013 tarihli Milli Eğitim Bakanlığı İl-köğretim Kurumları Yönetmeliği’nde Değişik-lik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1.madde-si Danıştay 8.Dairesi’nin oy çokluğuyla aldığı karar sonucunda iptal edildi.Yargı süreci ta-mamlanmamış olsa da, okullarımızda Andı-mızın okutulması artık mümkün hale gelmiştir. Yargı kararının uygulanmasıyla ilgili sorumluluk bundan sonra Milli Eğitim Bakanlığı’ndadır.

Çözülme sürecinin en karanlık döneminde Andımız kurban seçilmişti. “Ne Mutlu Türküm Diyene” seslenişi her taraftan silinmiş ve ka-zınmıştı. Bu durum elbette yanlıştı, vahim bir sapma haliydi. Kabullenmemiz imkansızdı.

Sonuç itibariyle çok yoğun itiraz ve tep-kimizi dile getirdik, Andımızı sahiplendik.Da-nıştay 8.Dairesi maşeri vicdana tercüman olmuş, Türk milletinin ruh kökünden fışkıran çığlığa bigane kalmamış, kalamamıştır. Andı-mızdan rahatsız olmaya, Andımızı hırpalama-ya ve yaftalamaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Andımız Türk milletine mensubiyet şuurunun tezahürüdür.

Terörle mücadelenin kahramanca sürdü-rüldüğü bugünkü zaman diliminde Andımız ile ilgili geçmişteki bir hatanın tamir ve telafisi bizi memnun ettiği gibi, geleceğe dair umut-larımızı daha da güçlendirmiştir. Adımız Türk olduğuna göre Andımızın da Türk olması tari-hi mecburiyettir.

Peki, Danıştay’ın vermiş olduğu karara gölge düşürmek için kuyruğa girenlere, ade-ta tahammülsüzlük yarışına heves edenlere ne oluyor? Neden kabus görmüş gibi hareket edip, yıkım ve çözülme süreçlerinin kötü hatı-ralarına sarılıyorlar?

Ne var Andımızda? Neresi sinirlerini bozu-yor, neyi vicdanlarını bulandırıyor?

Türküm demek suç mu? Doğruyum de-mek yanlış mı? Çalışkan olmak gaflet mi? Eğer Andımıza cephe alanlar kripto dama-rın karanlık failleri değilse merakla soruyorum dertleri nedir? Bu hazımsızlık niyedir? Bu ülke-nin adı Türkiye Cumhuriyeti, üzerinde yaşa-yan millet ise Türk’tür.

Sayın Bekir Bozdağ Danıştay kararına çok bozulmuş, anayasa ve yasanın alenen çiğ-nendiğini söylemiş. İşine geldi mi yargıya say-gıyı bekleyen, işine gelmedi mi yasa çiğnendi diyen Sayın Bozdağ ve onun gibi düşünenle-rin hala çözülme süreci üslubuna müracaat-ları talihsizliktir.

Sayın Bozdağ Kürdüm, özgürüm diyebi-lir. Dilini tutan yoktur. Sus otur yerine diyen de

yoktur. Buyursun, mizaç ve meşrebine müzahir değerlen-dirmesini yapsın. Türk mille-ti kendisini en güzel ve yüksek mevkilere taşımıştır. Ama ken-disi Türk milletini düşürmeyi ak-lından geçirmesin.

Andımızı fıtrat ve köküne uygun okumak isteyen varsa kendi bilir. Ancak Türk milleti-nin Andına kimse karışmasın, hiç kimse ortalı-ğı karıştırmasın.

PKK’lıyım, bölücüyüm, Kürdistan için ça-lışırım diyen varsa cezası bellidir, sonuçları-na katlanacaktır. Uyarıyorum, Sayın Bozdağ buna çok dikkat etsin. 81 ilde basın açıkla-ması yapan malum bir sendikanın başkanı da durum muhasebesi ve özeleştiriyi yapa-cak milliliği göstersin.

Andımızın neresinde sorun vardır? And Türk’tür, çünkü anı Türk’tür, ati Türk’tür, va-tan Türk’tür, millet Türk’tür. Ağaç kovuğundan çıkmadık, gökten zembille inmedik. Tesadü-fen olmadık, toplamayla oluşmadık. Tarihte Türk’tük, halde Türk’üz, istikbalde de Türk ola-cağız.

Papaz kuş gibi uçar gider yargı kararı de-nilir. Andımızla ilgili yine yargı karar verir, ne var ki karşı çıkılır. Bunun neresi adil, neresi ah-lakidir? Andımız milli kimliğimizin alameti fa-rikalarından birisidir. Sevmeyen varsa sussun, okumayacak varsa kendi işine baksın.

Türküm, doğruyum, çalışkanım. İlkem, kü-çüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yur-dumu, milletimi, özümden çok sevmektir. Ül-küm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlı-ğım Türk varlığına armağan olsun. Ne Mutlu Türküm Diyene!”

Gerek “Af” gerekse “Andımız” konula-rı anlaşılan o ki AK Parti ile MHP arasında ve Recep Tayyip Erdoğan ile Devlet Bahçeli arasındaki uzlaşmayı sonlandıracak ve Cum-hur İttifakına da son verecek bir noktaya doğru ilerliyor.

Görüş açısı

Cumhur ittifakında dağılma sinyalleri

--

-

--

-

--

-

-

MHP LİDERİ BAHÇELİ'DEN DESTEK İSTEDİ

--

--

-

-

--

-

--

'DEPREM OLURSA BAĞIMSIZLIĞIMIZ TARTIŞILABİLECEK DURUMA GELİR'

--

--

-

--

-

--

-

-

-

'İSTANBUL'U ALACAĞIMA EN ÇOK AK PARTİLİLER İNANIYOR'

---

-

-

CHP'Lİ TEKİN BAHÇELİ'DEN İŞBANKASI DESTEĞİ İSTEDİ

--

-

---

-

--

-

--

-

--

--

İL VE İLÇE BAŞKANLARININ GÖREVDEN

ALINMASINA TEPKİ--

--

-

---

--

-

--

---

-

-

-

--

-

-

3GüncelSONSÖZ23 EKİM 2018 SALI

Yıl: 43

Sayı: 15409

23 EKİM 2018

SALI

Milli Eğitim Bakanlığı 2013 yı-lında çıkardığı bir yönetmelikle ilköğretim okullarında öğrenci andının okutulması uygulama-sını kaldırmıştı.

Şimdi Danıştay’ın kararıyla o andın yeniden okullarımıza dönmesi söz konusu.

Bence de bu ant bir an önce okullara dönmelidir.

++Andın hikayesini anlatırsam

bu görüşüme pek itiraz eden çıkmaz diye düşünüyorum.

1932 yılında Milli Eğitim Ba-kanlığına atanan Reşit Ga-lip okullarda öğrencilerin her sabah bir ant okuyarak der-se başlamasının uygun olaca-ğını düşündü ve şu andı bizzat yazdı:

“Türküm, doğruyum, çalışka-nım. Yasam, küçüklerimi koru-mak, büyüklerimi saymak, yur-dumu, milletimi özümden çok sevmektir. Ülküm yükselmek, ileri gitmektir. Varlığım Türk varlı-ğına armağan olsun.”

Cumhurbaşkanı Atatürk ant metnini görünce çok beğendi ve okullarda her sabah toplu-ca okutulmasını istedi.

1933 yılından itibaren o me-tin okullarda okutulmaya baş-landı.

++1972 ve 1997 tarihlerinde

ant metninde bazı değişiklikler yapıldı.

Metnin son hali şuydu:“Türküm, doğruyum, çalış-

kanım. İlkem; küçüklerimi koru-

mak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sev-mektir. Ülküm; yükselmek, ileri gitmek-tir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, hiç durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım, Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Tür-küm diyene!”

++Danıştay’ı, andın okunması-

nı ortadan kaldıran yönetme-

liği iptal etmesi nedeniyle de-ğil, 2013’ten bu yana beklediği için eleştirmek gerekir.

++Antta yer alan “Türküm” söz-

cüğünün etnik bir vurgu oldu-ğu iddia edilemez. Burada-ki “Türküm” ifadesi, vatandaşlık aidiyetini ortaya koyuyor.

Atatürk de “Ne mutlu Tür-küm diyene” derken ülkedeki tüm etnik grupların Türk vatan-daşlığı kimliği altında buluştu-ğunu anlatmak istemişti.

Karga bana dedi ki

Öğrenci Andını Atatürk istemişti Nuri KAYIŞ[email protected]

Zübeyde Hanım Nikah Salonunda ilk evet

KAÇAK SAYISINI BİLEN YOK

SURİYELİ ESNAF SAYISI HIZLA ARTIYOR TÜRK ESNAF İŞYERİ

KAPATIYOR!

SURİYELİLERİN SAYISI3 MİLYON 559 BİN 262

Süleyman Soylu

AKP

MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt

Dr. Serdar

Şahinkaya panelde

dikkat çekti

ÖNEMLİ UYARI: MEGALOPOLİS

4 Güncel SONSÖZ23 EKİM 2018 SALI

Tüm dünya, gazeteci Ce-mal Kaşıkçı’nın İstanbul’da-ki Konsolosluk binasında vahşi-ce öldürdüklerini itiraf eden S. Arabistan’a karşı yaptırmalara hazırlanıyor. Ama biliyoruz ki her türlü ekonomik ve siyasi yaptı-rımlar zaman içinde gevşetiliyor, kaldırılıyor, unutulup gidiyor.

Bu defaki olay çok farklı. Eğer bir yaptırım yapacaksak öyle üç gün sonra vazgeçece-ğimiz ambargo, ticaret, vize ya-saklarına gerek yok. Önerimiz çok basit:

Suudilerin ülkemizdeki bü-yükelçilik, konsolosluk ve/veya temsilcilik binalarının bulunduğu caddelere, sokaklara “Gaze-teci Cemal Kaşıkçı” adının ve-relim.

Örneğin; S. Arabistan’ın An-kara Büyükelçiliği binası, hürri-yet şehidi Turan Emeksiz’in adı-nın verildiği cadde üzerinde yer alıyor. Bilmeyenlere tarif edelim, Yukarıdan yani Çankaya Köş-kü önünden Tunalı Hilmi ve Filis-tin Caddelerine gitmek için tek

yönlü olarak bu yolu kullanılır.

Bahsettiğimiz caddelere ulaşmak için elçilik binasının kö-şesinden başlayan, Turan Emek-siz ile İran Caddelerini bağlayan ve Arjantin Caddesi’nde biten Attar (atlarla köy köy dolaşan satıcı demek) sokağından geç-mek zorundasınız.

Bu durumda, hatırasına say-gısızlık yapmamak için Turan Emeksiz’in ismi caddede kalsın ama Attar sokağına Gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın ismi verilsin.

İstanbul’da da konsolos-luk binasının bulunduğu Beşik-taş’taki Akasyalı sokağın ismi de aynı şekilde değiştirilsin. Bunun için Cumhurbaşkanlığı kararna-mesi, yasa çıkarmak filan gerek-miyor. İki şehrin Büyükşehir Be-lediye Meclislerine önergeler verilir, kabul edilir, iş biter.

AMAÇ GÖZLERİNE SOKMAKArkadaş, “bu gazeteciyi biz

tanımıyoruz, ismini yeni duy-duk, ismi sokaklara verilecek sa-yısız insanımız varken niye böy-

le değişiklik yapalım” derseniz, amaç bu olayı Suudilere unut-turmamak.

Binalarına girip çıkarken, bir yerlere adreslerini yazarken, yol tarifi yaparken hep Cemal Ka-şıkçı adını söyleyecekler, sokak-tan geçerken, pencerelerinden bakarken hep bu ismi görecek-ler. Kaşıkçı ismi her an gözleri-ne sokulacak, üzerlerine yapı-şacak.

Birisi “yahu bu Cemal Kaşıkçı kim?” diye sorarsa, elçilik binası-nı gösterip “aha bu Suudiler öl-dürdüler” denilecek, barbarlık-ları yüzlerine vurulacak.

Bu olayı abartmayalım der-seniz, biz de size Mekke-Medi-ne yolunu hatırlatalım. Giden-ler bilir, yol üzerinde Osmanlı’nın bombalanmış tren vagonları-nı görürsünüz. Yaklaşık yüz yıl ön-cesinde İngiliz ajanlarla gerçek-leştirdikleri bu olayı büyük bir zafermiş gibi başta Türkler ol-mak üzere milyonlarca hacıya sergilerler.

Yakın zamanda, Anadolu müslümanına hac kotasını da-raltılar, Kâbe’yi korumak için Os-manlı tarafından yapılan Mek-ke’deki Ecyad Kalesi’ni yıktılar, yerine hac/umre işlerini daha fazla paraya çevirmek için otel-ler yaptılar. Yetmedi yine Os-manlı’nın Kâbe’deki altın varak-larını söktüler.

Biz ne yaptık, ses çıkarma-dık. Pahalı hediyelerini kabul et-tik, İstanbul’un en güzel yerlerin tahsis ettik, kırmızı halılar serdik, başköşelerde ağırladık. Kralları öldü, üç gün yas ilân ettik ama Katar krizinde bize karşı söylen-medik laf bırakmadılar.

Hepsini bir kenara bırakın, re-jim muhalifi gerekçesiyle birisini öldürmek için bizim toprakları-mızı kirlettiler. Buna da ses çıkar-mayalım mı?

TARİHLERİ HAİNLİKLERLE DOLUŞimdi sokak isimlerinin değiş-

tirince Suudilerin tepkisinden mi çekineceğiz?

Kaşıkçı olayında (araştırma

ve soruşturmada sürecinde) “size güveniyoruz” di-yerek destek çıkan ve bize ba-kış açıların değiştiren batılıların yanında yer almayacak mıyız? Çok uluslu yaptırım kararları çı-karsa buna katılmayacak mıyız?

Artık dostluğa ve güvene dayalı (bize göre hiç biz zaman olmadı) Türkiye S. Arabistan iliş-kileri kalmadı.

Alay edercesine “gazeteci dövün dedik, öldürün demedik” diye savunma yapan, tarihle-ri her dönem Türk insanına karşı hainlik ve nefret dolu Suudi yö-netimi, her yerde, her platform-da protesto edilmelidir.

Sadece bizde değil tüm dünyada Suudi elçiliklerinin, temsilciliklerinin bulunduğu so-kaklara, caddelere öldürülen gazetecinin isminin verilmesi en etkili ve kalıcı yaptırımlardan biri olacaktır.

Petrodolarlarla elindeki kan silinmez ya Vahabi Efendi!

Başkalaşım

Kaşıkçı’nın ismi elçilik sokağına verilsin İSMET HAZARDAĞLI

-

-

-

-

'SOSYAL GÜVENLİK HAKKI İNSAN HAKLARI'NIN AYRILMAZ BİR PARÇASIDIR'

--

-

--

-

-

-

'ŞU SORUYU HERKESİN SORMASI LAZIM’

-

-

--

-

--

-

--

-

---

-

'SGK, SİYASAL İKTİDAR İZİN VERMEDİĞİ İÇİN TAHSİL EDEMİYOR'

-

-

-

---

'İŞVERENDE PARA YOK'-

-

--

-

'AİLE YARDIMLARI SİGORTASI OLSA KİMSE ERKEN EMEKLİLİK GEÇ EMEKLİLİK DİYE BİR

ARAYIŞIN İÇİNE GİRMEZ'-

--

--

-

-

--

'SORUNU ÇÖZECEK OLANLAR MART AYINDA SANDIĞA GİDECEK SİZLERSİNİZ'

-

--

-

'BU EKONOMİYİ KURTULUŞ SAVAŞI VERECEK HALE KİM GETİRDİ?'

-

--

-

EKONOMİYİ KURTULUŞ SAVAŞI VERECEK HALE KİM GETİRDİ?

-

-

-

--

-

--

---

BAY KEMAL ŞUNU İYİ

BİL...-

-cü terör ör-

--

AYNI HEZİMETİ YAŞAYACAKLAR-

--

-

--

---

BU SEÇİM SONLARI OLACAK

-

--

-

-

-

-

-

--

-

--

---

KEMAL U İYİ L...

--

--

-

--

---

BU SEÇİM SONLARI OLACAK

-

--

---

-

-

-

-

-

-

--

-

-

-

CUMHURBAŞKANIMIZA SAYGI AK PARTİ'NİN KIRMIZI ÇİZGİSİDİR

-

--

--

--

-

-

--

AK Parti’den

Bahçeli’ye çok sert yanıt:

SON DERECE KIRICI İNCİTİCİ

5YerelSONSÖZ23 EKİM 2018 SALI

---

-

--

-

-

--

--

-

---

-

-

-

-

--

-

--

-

-

-

--

-

--

-

-

-

--

--

--

-

-

Günlük Bulmaca

YUKARIDAN

VUSLAT’LA KOZMOZ’DAN

DÜNYA’YA

--

--

--

---

--

--

15 TEMMUZ ŞEHİDİNİN ADI YENİ PARKTA YAŞATILDI

-

-

--

-

-

-

-

-

-

-

-

-

-

--

-

-

-

-

--

-

-

--

--

--

--

-

--

--

-

--

23 bin 788 çocuk müzeyi ziyaret etti

Gençler, huzurevinden çevre mesajı verdi

-

-

--

-

-

---

-

-

-

-

-

Mamak Belediyesi 2019 bütçesi meclisten geçti

--

-

-

-

--

-

-

HOY-TUR YENİ MERKEZİNDE ÇALIŞMALARA BAŞLADI

23 EKİM 2018 SALI6 Sağlık & Kültür Sanat SONSÖZ

Bu hafta yazı yazmakta hay-li zorlandım. Yazı konusu bulmakta değil, yazı yazmakta… Bazen kim-senin sizi anlamadığı hissine kapılı-yorsunuz. Gerçekleri ifade etmek başka nasıl olur, ne yapmalıyım diye kendi kendinize soruyorsunuz…

Neden bu noktadayım?Ekonomik krizin olumsuz etkileri,

medya tarafından kamuoyundan gizlenmeye çalışılsa da her geçen gün artıyor. İntiharlar, işsiz kalanlar, iflaslar, umudu tükenenler sadece fısıltı gazetelerinde konu edilebiliyor. Geçenlerde bir çiftçi traktörü ile ha-yat pahalılığını, tarım politikasını, kri-zi protesto etmek için TBMM önün-de bir çok aracı ezdi, hasar verdi, polis “İsrail’i protesto etmek istiyor-dum” ifadesini tutanağa geçti ve-açıkladı. Halbuki İsrail büyükelçiliği TBMM’den çok ilerde bir yerde. İnti-harlar, iflas ve konkordatolar ise ina-nılmaz rakamlara yükselmiş, adam neyi, nerede protesto edeceğini bilmez mi?

Günlük, saatlik yaşanıyor bu tür olaylar ve anında söndürülü-

yor. Medya işleyemiyor. Aradan bir hafta, 10 gün geçtikten sonra za-ten bunların farkında olanların hız-la okuduğu bir köşe yazısında işle-menin anlamı kalıyor mu? Halbuki ekonomik krizin ne kadar ciddi ol-duğunu, yapısal sebeplere dayan-dığını, belki de Cumhuriyet tarihinin en derin krizi olabileceğini ve eğer, çözümü için alınacak önlemlerin 31 Mart Seçimleri sonrasına bırakılma-sı durumunda maliyetinin altından kalkılamaz boyutlara yükselebilece-ğini anlatabilmemiz lazım.

Bu hassasiyeti anlatabiliyor mu-yum?

Anlamak isteyen kaç kişi?Anlaması mümkün olmayan kaç

kişi?Rahip Brunson meselesinde gös-

terdiği devlet aklından uzak, şah-si tavır nedeniyle Erdoğan’ın geçen hafta yazdığım gibi istifa etmesi la-zım.

Anlatabiliyor muyum?Anlamak isteyen kaç kişi?Anlaması mümkün olan kaç kişi?İstanbul Suudi Konsolosluğunda

öldürülen Kaşıkçı meselesi. Adam önce New York, sonra Londra’ya, en son da İstanbul’a gönderilmiş. Bilinçli, planlı bir şekilde bizim ülke-mizde öldürülmüş. Türkiye neden seçilmiş bilemiyoruz. Araştırılması şart. Ancak, Kaşıkçı’nın cesedi bü-yük ihtimalle Konsolosluktan çıkarıl-mış ve haberimiz yok, Konsolos eli-ni kolunu sallayarak çıkmış ülkesine gitmiş, katiller de öyle. Biz ne yapı-yoruz? Medyada Suudi yönetimi-ni sürekli eleştiriyoruz ama gereğini yerine getirip kırmızı bülten çıkarmı-yoruz. Devletler katil olamaz, Suudi-lere ‘Benim ülkemde cinayet işleye-mezsin, sen devlet değilsin. Devlet olmanın ya gereğini yap suçluları bul ve cezalandır ya da ülkemden çık’ diyemiyoruz. Diğer ülkeler me-sele yapmasa bize ne diye kapata-caktık neredeyse.

Pazar günü Erdoğan Salı gün-kü grup konuşmasında Kaşıkçı me-selesiyle ilgili bazı önemli hususları açıklayacağını söyledi. Bir devletler arası sorun ve Cumhurbaşkanı par-tisinin grup toplantısında tüm dün-

yanın merak ettiği konuda açık-lamalar yapacak… Yani yine bir devlet meselesini iç siyasete alet edip, şahsileştirecek…

Şimdi ben bu detayları anlatabi-liyor muyum?

Anlamak isteyen kaç kişi?Anlaması mümkün olan kaç kişi?Erdoğan, iç siyaset için, menfa-

at için hukuku katletmekten çekin-meyeceğini ve İş Bankası hissele-rine el koyacağını, hedefinde Şişe ve Cam Fabrikalarının da olduğu-nu açıkladı. Bu durum iç ve dış yatı-rımcılar açısından tam bir korku ya-ratacak, sermayeyi kaçıran kötü bir örnek oluşturacak. Önümüzdeki ya-zılarda bu konuyu da anlatmaya çalışacağım. Anlayanlara tabi…

Devlet adamlığı, bir ülke yöneti-min başında veya etkili noktaların-da bulunan kişiler için çok önem-li bir meziyettir. Ben hep yazdım; Erdoğan çok iyi bir siyaset adamı ama kötü bir devlet adamıdır. Dev-let adamlığı kalibresinin düşüklüğü-nü, devlet aklı ve hafızası ile hare-ket etmediğini, Kıbrıs meselesinden

Suriye, Mavi Marmara’dan Barza-ni meselesine kadar birçok konuda göstermiştir. Tüm uluslararası sorun-ları şahsileştirip iç siyasette kullan-mıştır. Ve uluslararası konularda da-ima başarısız olmuştur. Yıllar önce BOP’un eş başkanı olduğunu söy-lerken bile eminim ne anlama gel-diğini tam olarak bilmiyordu.

Peki, ülkelerin geldiği olumsuz noktalar sadece devlet adamı ol-mayan siyasetçilerin suçu mudur?

Onlara ‘Yapma, dur, hatalısın’ demeyen aydınların, akademisyen-lerin, yazar-çizerlerin, meslek örgüt-lerinin, din adamlarının, medyanın, bürokrasinin hiç suçu yok mudur?

Baştan dediğim gibi bu hafta yazı yazarken zorlandım.

Avare kasnak gibi hissettim ken-dimi, isyan ettim…

Bazen böyle olur insan ruhu…Ancak “Dünyasına isyan etme-

yen ruh, Allah’a teslim olmamıştır” demiş ya Nurettin Topçu…

Allah’a şükür ki isyan eden ruh-larımız da çok…

Kuş kafası

Bu dünyaya isyan etmeyen ruh allah’a teslim olmamıştır

Erkekler de düzenli meme muayenesi yaptırmalı

--

-

-

-

-

-

--

-

-

-

--

--

--

--

-

--

-

--

--

--

--

--

--

-

-

--

--

-

--

-

--

--

-

-

--

-

-

-

-

--

-

-

--

--

--

-

-

-

Gribe karşı korunmanın en iyi yolu aşı yaptırmak

-

--

--

-

--

--

--

-

--

-

-

--

-

-

--

Zerzevan'da 1500 yıllık yeraltı sığınağında kazılar bitti

-

Kaçkar Dağı'nda piyanoyla klip

7SporSONSÖZ23 EKİM 2018 SALI

BULMACANIN ÇÖZÜMÜ

‘VAR’ı ‘YOK’ etmeyelim!

Haftalık

[email protected]

Spor Toto Süper Lig’de ilk devrenin yarısını ge-ride bıraktık. Bu sezon uygulamaya giren Video Yardımcı Hakem ‘VAR’ın bu ana kadarki yansı-maları, birbirinden farklı yorumlarla ifade ediliyor.

VAR’ı, futbolun ve buna bağlı olarak emeğin değerinin korunması ve öne çıkarması açısından son derece iyi ve de başarılı olarak nitelendiren-ler çoğunlukta. Ancak bir kesim var ki, “Tu kaka” demekten kendini alamıyor.

Doğruyu söylemek gerekirse, genel anlamda irdelediğimizde, VAR uygulaması sonucu birçok hatalı karardan dönüldüğü görülüyor. Bir başka deyişle VAR sayesinde adalet daha fazla sağlan-mış oluyor.

Tüm bunlara karşın, millet olarak espriyi sev-diğimiz için, “Ellere var da bize yok mu?” diyen başkan, teknik adam ve futbolcularımız var.

Aslında bu durumu çok fazla da yadırgama-mak gerekiyor. Çünkü her şeyden önce son de-rece yeni bir uygulama, daha insanların pek ço-ğunun tam olarak kavrayamadığı bir durum. Henüz pek çok insan, VAR’a başvurulan durum-larda, o pozisyonun sonuna kadar oynatılması-nı, yani oyun içindeki aksiyonun tamamlanması-nı bile tam olarak kavrayamıyor. “Madem VAR’a başvuracaksın, oyunu bir an önce durdur ve VAR kararını bekle ve uygula” diyen o kadar çok in-san var ki. Amacın oyundaki aksiyonun tamam-lanmasından, oyunun durmasından sonra nihai kararın verilmesi gerektiğini bilmiyor birçoğumuz.

Tüm bunları eleştirel anlamda söylemiyorum. Yukarıda da belirttiğim gibi, uygulama henüz çok yeni. İlerleyen dönem ve yıllarda çok daha fazla anlaşılır ve yararı fark edilir hale gelecek.

Bu arada, VAR’dan yani hakem ve kararların-dan söz etmişken, bana göre birçok futbol insanı-na örnek oluşturması gereken bir olaya dikkatinizi çekmek istiyorum.

Bu hafta İzmir’de oynanan ve Göztepe’nin Beşiktaş’ı 2-0 yendiği maçtan sonra, Göztepe Başkanı Mehmet Sepil’in gazetecilere yaptığı açıklamayı çok takdir ettiğimi belirtmek istiyorum.

Başkan Sepil, maçta Beşiktaş lehine verilen ve kaleci Beto’nun kurtardığı penaltı için kendisine sorulan soruya, “Ben henüz izleyemedim. Arayan arkadaşların pek çoğu, pozisyonun penaltı olma-dığını söyledi. Ancak, bu görüşlerin taraflı olabil-me ihtimalini göz önünde bulundurarak, kendim izlemeden bu konuda açıklama yapmak istemi-yorum” yanıtını verdi.

Bravo başkan, söylenenlerin etkisiyle gaza gelip atıp tutmadın. İzleyip ondan sonra yorum yapacağını vurguladın.

Mehmet Sepil Başkan’ın bu sağduyulu söyle-mi, herkese örnek olmalı. Duyumlarla değil, gö-rüp izledikten sonra karar vermek sanırım doğru olanı yapmaktır.

Ne ‘VAR’ ne ‘YOK’ -- ‘VAR’ mısın ‘YOK’ mu-sun? Olabilir……

Türk futbolunda bu sezon uygulanmaya baş-lanan Video Yardımcı Hakem (VAR) sistemi, ilk 8 haftada 29 kararın değişmesini sağladı.

Güney Afrika'da düzenlenen 2010 FIFA Dün-ya Kupası'ndaki Almanya-İngiltere maçında İngi-liz futbolcu Frank Lampard'ın şutunda top çizgiyi geçmesine rağmen gol değeri kazanmadı.

Bu pozisyonun ardından başlayan futbolda teknolojinin kullanılması tartışmaları arttı. İlk ola-rak gol çizgisi teknolojisi bazı FIFA organizasyon-larında ve 2013'ten bu yana da İngiltere Premier Lig'de uygulanmaya başlandı.

VAR sistemi için denemeler devam ediyor! VAR sistemi için denemeler devam ediyor!

Sonraki dönemde maçın sonucuna doğru-dan etki edebilecek pozisyonların yeniden de-ğerlendirilmesi gündeme geldi ve hakemlerin hatalarının azaltılması amacıyla VAR hayata ge-çirildi.

Çeşitli denemelerin ardından geçen yaz Rus-ya'da düzenlenen 2018 FIFA Dünya Kupası'nda uygulanan VAR, bu sezon Spor Toto Süper Lig'de de kullanılmaya başlandı.

Süper Lig'de sezonun yaklaşık 4'te 1'i geride kalırken VAR, birçok pozisyonda hakemlere yar-dımcı oldu. Sistem sayesinde tartışmalı kararların yeniden gözden geçirilip düzeltilmesi sağlandı.

Sezonun ilk 8 haftasında Süper Lig müsaba-kalarında VAR sayesinde 29 kararda değişikliğe gidildi.

+++++++++++Türk futbolunda bu sezon uygulanmaya baş-

lanan Video Yardımcı Hakem (VAR) sistemi, ilk 8 haftada 29 kararın değişmesini sağladı.

Güney Afrika'da düzenlenen 2010 FIFA Dün-ya Kupası'ndaki Almanya-İngiltere maçında İngi-liz futbolcu Frank Lampard'ın şutunda top çizgiyi geçmesine rağmen gol değeri kazanmadı.

Bu pozisyonun ardından başlayan futbolda teknolojinin kullanılması tartışmaları arttı. İlk ola-rak gol çizgisi teknolojisi bazı FIFA organizasyon-larında ve 2013'ten bu yana da İngiltere Premier Lig'de uygulanmaya başlandı.

VAR sistemi için denemeler devam ediyor! VAR sistemi için denemeler devam ediyor!

Sonraki dönemde maçın sonucuna doğru-dan etki edebilecek pozisyonların yeniden de-ğerlendirilmesi gündeme geldi ve hakemlerin hatalarının azaltılması amacıyla VAR hayata ge-çirildi.

Çeşitli denemelerin ardından geçen yaz Rus-ya'da düzenlenen 2018 FIFA Dünya Kupası'nda uygulanan VAR, bu sezon Spor Toto Süper Lig'de de kullanılmaya başlandı.

Süper Lig'de sezonun yaklaşık 4'te 1'i geride kalırken VAR, birçok pozisyonda hakemlere yar-dımcı oldu. Sistem sayesinde tartışmalı kararların yeniden gözden geçirilip düzeltilmesi sağlandı.

Sezonun ilk 8 haftasında Süper Lig müsaba-kalarında VAR sayesinde 29 kararda değişikliğe gidildi.

-

-

-

--

--

-

-

-

-

--

Başarı engel tanımaz

--

-

--

--

-

--

--

-

-

-

-

--

-

--

--

-

HEDEFİMİZDEN SAPMA YOK

-

-

--

-

-

--

--

-

--

-

-

-

-

-

-

KADIKÖY'E KAZANMAK ÇİN GİDECEĞİZ

-

-

-

-

-

-

-

-

--

-

-

-

---

-

31 YILLIK TÜRKİYE MARATON REKORU AMSTERDAM'DA KIRILDI

--

-

-

-

-

--

--

-

--

-

--

-

--

-

-

-

--

-

-

---

--

-

-

-

--

-

---

-

-

-

-

--

-

--

-

23 EKİM 2018 SALI

Torunumun yemeyeceğini

müşteriye verememSizlere, küçük tüp ile 11 yıl önce başlayan bir başarı öyküsünden bahsedeceğiz. Bırakın Ankara’yı ülkemizde böyle bir başarıyı yakalamak çok güçtür. Ancak azim, dürüstlük, işinize ve insana saygıyla ve işinize dört elle sarılırsanız bu başarıyı yakalarsınız.

ŞEMSİ'N YERİ

ÖZET 5