Mart 2015

MEKANHAYAL KURMAK İÇİN BİR MEKAN KEŞFETMEK Koray Malhan

‘HENÜZ OLMAYAN’ - 2 Özlem Sert

‘ORTAK YARATIM İÇİN BİR AÇIK MEKAN’ OLARAK BODRUM TASARIM KÖYÜ Tasarım Vakfı

BİR ARAYA GELMEK: YEREL ZANAATTAN ÇAĞDAŞ SÜRECE Lidewij Edelkoort

3 ŞEHİR5 PROJE

Doğuş O.T.M., IstanbulTech Wildcatters, DallasErnst & Young, Istanbul

LDH, CambridgeCantaş, Istanbul

İş Yaşamı, Mimarlık, Kültür ve Sanat

www.koleksiyon.com.tr

İçindekiler

6 BORGES & CAPÇalışma İstasyonu

OBLIVIONÇalışma ve Yaşam Alanı

TUBEDepolama Ünitesi

VISAçık Depolama Ünitesi

14‘ORTAK YARATIM İÇİN BİR AÇIK MEKAN’ OLARAK BODRUM TASARIM KÖYÜ

16 BİR ARAYA GELMEK: YEREL ZANAATTAN ÇAĞDAŞ SÜRECE

Lidewij Edelkoort

18 PROJELERİNİZ İÇİN YENİ BİR DÜNYA

32İŞLER & NOTLAR

ERA MimarlıkAli Hızıroğlu

34 KADRAJ

Cemal Emden

36 ETKİNLİK TAKVİMİ

Mart - Nisan - Mayıs Etkinlikleri

37 İLHAM

#ofishalleri

Mimarın ListesiCan Taşkent

38 DÜNYADA KOLEKSİYON

4HAYAL KURMAK İÇİN BİR MEKAN KEŞFETMEK

Koray Malhan

5 ‘HENÜZ OLMAYAN’ - 2

Şehir ve Meydana Gelenin Deneyimi

Özlem Sert

Bu dokümana aşağıdaki adresten ulaşılabilir:www.koleksiyon.com.tr/Rhizome04-2015

Koleksiyon Mobilya Sanayi A.Ş.Cumhuriyet MahallesiHacı Osman Bayırı Cad. No:25Sarıyer 34457 İstanbulTel: 0212 363 63 63info@koleksiyon.com.trwww.koleksiyon.com.tr

Her türlü yayın hakkı, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince Koleksiyon Mobilya Sanayi A.Ş.’ye aittir. Tanıtım amacıyla yapılacak kısa alıntılar, yazı ve görsel kullanımı firmanın yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz.

Koleksiyon tarafından hazırlanan iş yaşamı, mimarlık, tasarım, kültür-sanat çalışmalarına yönelik görüş ve eğilimlerin paylaşıldığı ücretsiz bir ortak yaratım platformudur.

Grafik Tasarımİrem Mangıtlı

İllüstrasyonlarKaan Bağcı

FotoğraflarGürkan AkayJoseph BrewsterCemal Emden Bob LaughtonThomas Mayer

Baskı ve Renk AyrımıVeritas Basım MerkeziTuzla Kimya Sanayicileri OSBMelek Aras Blv. Analitik Cad. No:46Tuzla, İstanbul444 1 303

MekanKoray MalhanTasarım YöneticisiTasarım Vakfı Kurul Üyesi

“...bireyin sadece kendisine ait bir şekilde kendi tanımlanmış kültürü, zevkleri, kişisel istekleri ve yargıları ile şekillenen algısını, yani kendi varoluşsal yeterliliğini ortaya koyması beklenir. Böylece orijinal bir eserin algılanması her zaman kişinin bakış açısına göre değişir. Aslında bir sanat eserinin formu, estetik geçerliliğini, görüldüğü ve anlaşıldığı farklı perspektiflere göre kazanır. Bunlar, eserin orijinal özüne zarar vermeden farklı ses ve eko zenginliği verir…’

“Bundan dolayı bir sanat eseri; değiştirilemez yapısını etkilemeyecek sayısız farklı yoruma karşı hassaslık açısından açık bir ürün oluştururken aynı zamanda dengeli organik bütün olarak eşsizliği açısından tam ve kapalı bir formdur. Böylece bir sanat eserine verilen her tepki, hem bir yorum hem de bir performanstır. Çünkü her tepki ile eserin algılanma şekli yenilenmektedir.”

Özetle bu süreci, dünya çapında iş birliği yaptığımız projelerde, tarafların etkin katılımı ve her yeni bir günde aynı soru için daha iyi bir cevabı aradığımız, bir ‘bilinmeyene yolculuk’ olarak algıladığımızı belirterek sonlandırmak isterim.

Kentsel ölçekte ya da ürün ölçeğinde bir mekan ile olan ilişkimiz birbirinden oldukça farklıdır; ama tamamıyla ilgisiz değildir. Ayrıca kaldığımız son konudan devam etmek gerekirse, bu sayıda çalışma ortamının pratik tasarımı ile ilişkili olarak ‘açık iş’ temasının olası uygulamalarını ele alıyoruz.

‘Açık iş’ söylemine bu kadar çok ilgi göstermemizin nedenlerinden biri, temelde yaratılan işin müzikteki gibi yaratıcı katılım ile daha da zenginleştirildiği süreç benzerliğidir. Benzer şekilde çalışma ortamları için geliştirdiğimiz projeler her zaman mimarlar, plancılar ve karar vericiler gibi yaratıcı taraflarca gerçekleştirilir ve geliştirilir. Bundan dolayı bu yaratıcı tarafların etkin katılımı, elbette daha demokratik bir iş modelinin yanı sıra daha çağdaş iş modelinin de ortaya çıkmasını sağlar.

Terminoloji ile ilgili yanlış anlamayı önlemek için Umberto Eco’nun ‘opera aperta’ tarifinde kullandığı kendi kelimelerini alıntılamak gerekebilir;

“...bunu, kullanıcının, yazarın kurguladığı orijinal kompozisyonu değiştirebildiği şekilde iletişim etkilerini düzenleme çabasının son ürünü olarak görüyoruz. Dinleyicinin kendisine ait parçayı hassas algılama kapasitesine bağlı bir tepki döngüsü içerisine girmesi beklenir.”

Bu sayıda genel olarak insanın ‘mekan’ ile olan ilişkisini değerlendiriyoruz, ‘bir mekanın’ hafıza, zaman, deneyim ve benzerleri ile kazandığı anlamı…

3RHIZOME

Bu, çıkmaz sokak gibi sabit duvarlarla bir mekanı diğer mekandan tamamıyla ayırmak için değil de, aralarında bir ayrım oluştururken aynı zamanda insanları birbirine bağlayan, farklı fonksiyonlar arasında nefes alma sınırı gibi işlev gösteren bir alan inşa edilmesi anlamına gelir. Kısacası bir mekanı anlamlandırırken, farklı fonksiyonlar arasında duvar örmek veya bölüntüler yaratmak yerine, bu fonksiyonların örgün bütünlüğünü, aralarındaki muhtemel geçişleri ve bunların yapısal esnekliğini hayal etmek faydalı bir süreç olacaktır.

Bu da çalışma istasyonlarının, kabinlerin, duvarların ve bölümlerin geleneksel kullanımının bulunduğu iş yerlerinin tüm ön gereksinimlerinin bir kez daha gözden geçirilmesi gerektiği anlamına gelir. Çözüm belki de çeşitli fonksiyonlar arasında bir geçiştir; nesnenin oturmak için mi, çalışmak için mi yoksa dinlenmek için mi olduğunu, ya da hepsini farklı sırada ya da eş zamanlı gerçekleştirmek için mi olduğunu net olarak tanımlamamakta yatmaktadır.

Bu açıdan bakıldığında sadece mobilya seçimi hakkında konuşmuyoruz; ayrıca fonksiyonların sırasına ve her bir organizasyona özgü çalışma kültürü alışkanlıklarına bakıyoruz.

Örneğin müzikte hikaye, belli bir sıra ile porte çizgileri üzerine yazılan notalarla anlatılır, zamanı ve hızı belirlemek için portede anahtardan hemen sonra yazılan ve her ölçüde toplam kaç vuruş olacağını gösteren sayılara ölçü sayısı denir. Eserde ölçü çizgileri ile ayrılmış eşit süreli bölümlere de ölçü denir.

Ölçüler aslında kelimeler gibidir, ve ifadelerin derlendiği en küçük birimlerdir. Cümleler de bu ölçülerin ardarda gelmesi ile kurgulanır. Bununla beraber, iyi bir müzisyen cümlelerin bu ölçü çizgileri ile sınırlı olmadığını bilir. Verilen ölçü bilgileri ile çok net bir zaman hissi olmasına rağmen bir müziğin mucizesi; zamanı sonsuza kadar genişletebilmenizde, sesleri aktarabildiğiniz kadar, sessizliği de aktarabilmenizdedir. Değerli eserlerin ortak özellikleri belki de zaman ile sınırlı olmayıp, tam tersine ‘yeni bir zamana’ anlam katabilmelerinde yatar. Bir sesin durdurulması çok sayıda duyguyu yaratabilir ve her farklı zihinde ve hayal gücünde çok farklı etkileri tetikleyebilir…

Müzikte, ölçü çizgisi ile belirlenen sınırların ötesine geçmek bir anlamda eserin ruhuna bağlıdır. Belki de benzer şekilde insanlar ve mekanlar arasında bariyerler oluşturan duvarları olan bir çevre değil de fiziksel ve duygusal açısından bakıldığında, farklı geçirgenliği olan mekanlar oluşturan ortamlar inşa ettiğimizi hayal edebiliriz.

Günümüzde çalışma ortamı inşa ederken çok sayıda kısıtlamayla karşı karşıya kalıyoruz. Bunların arasında ‘alan yetersizliği’, neredeyse tüm projelerin temel konusunu oluşturmaktadır. En büyük güçlüklerden bir tanesi de bu sınırlı alan içerisinde başarmak istediklerimizi elde edebilmektedir. Yine de bu güçlük, aşılmaya değer bir durumdur. Bazı zamanlarda bir mucizeye ihtiyacınız olduğunuzu hissedersiniz!

Çok geç keşfettiğimi söylemek istediğim ve en sevdiğim piyanistlerden biri olan Maria Joao Pires’ten alıntı yapmak isterim;

“Mucizelere inanmak zorundayız, ne kadar çok mucizeye inanırsak o kadar çok mucize olur. Her ne olursa olsun müzik, mucizenin var olduğunun bir işaretidir…’’

Burada bahsi geçen “mucize” tanımını asla metafizik bir konu olarak ele almadığımızın altını çizmek isterim. Hayal gücümüzü esnetmek için müziğe ve müziğin mucize yaratma şekillerine bakmak faydalı olabilir.

Bu yaklaşıma göre projenin ele alınması için farklı mesleklerin katılımını sağlayarak birden fazla duyuya hitap eden bir yaklaşımın benimsenmesi gerekli olabilir.

Çalışma alanına içerisinde insanların olduğunu düşünerek, bu insanların iş yeri ve meslektaşları ile olan ilişkisini göz önünde bulundurarak daha büyük plandan bakmak: bu bakış açısı; sahadaki tüm oyuncuların yüksek performans gösterdiği ortamın kurgulanması için karmaşık bir plan geliştirmemize yardımcı olabilir. Bu, etkin bir ofisin ötesinde, içinde mutlu ve aktif katılımcıların olduğu, nefes alan bir kurguya sahip olmak anlamına gelir.

Son dört yıldır ‘açık iş’ ilkelerinin yeni tasarımların geliştirilmesine ve bunları dünya çapında mimar, planlamacı, karar verici ve iç mimarlar ile entegre edilmesi konusundaki arayışım aslında ‘bir mucize’ arayışıdır,

belki de,

Neden olmasın?

Hayal kurmak için bir mekan keşfetmekKoray MalhanTasarım YöneticisiTasarım Vakfı Kurul Üyesi

Günümüzün çalışma alanlarında, hayalgücüne yeterince yer var mı?İnsanların, bildikleri işleri farklı ve yeni bir şekilde ele alma kapasitelerini geliştirmek için çalışma ortamlarında nasıl değişiklikler öngörülebilir?

Şehir ve Olumsalın Deneyimi

Değişimin ve ilişkiler ağının çeşitliliğinin ölçeği ve hızı ile baş edebilmek için yeniden yeniden şekillendirdiğimiz yaşam hikayelerimiz, olumsallığa ve ilhama yer bırakan açık dokunuşlara ihtiyaç duyuyor. Açıklığın önemi git gide arttıyor. Olumsallığın tarihi ve deneyimi el ele vererek yeniliği işliyor.

Beyin ağlarını uyaran izlerin zenginliği, bir kişinin kendi hikayesini yaratıcı bir şekilde oluşturabilmesi için önemli. İnsanların zihinlerinde oluşturulan hayal haritasının bolluğu yaratıcı bir sıçramayaya ilham verir ve yeni bir noktanın oluşturulmasına yardımcı olur. Bize ilham veren noktalar, empoze edilen ya da diğer noktaların yerini işgal eden noktalar değil; çoklu ilişkilendirmelere yer bırakan, yoruma ve yeni bağlantıların üretilmesine açıklık sunan noktalar.

Şehir, ‘kültürel anlamların deposu’. Kendi hikayelerimizi içinde yeniden yeniden ürettiğimiz, bizim şekillendirdiğimiz, bizi şekillendiren şehirde, hikayelerimiz birbirine dokunuyor.

İnsanlar yaşam hikayeleri ile yaşadıkları mekanı bir “yer” haline getirir. Bu yere şekil verir ve bu yer ile birlikte şekil alır, bu yere anlam verir ve bu yeri isimlendirir, bu yerde kendi kendisine anlam verir. İnsan doğası ile ilgili söyleniş çok söz var. Kendi kimliğimizi tanımlarken bunların arasından birine inanırız veya bunlardan bir tanesini sorgusuz sualsiz kabulleniriz. İnandığımız ‘insan doğası’ ne olursa olsun; insan, kendisini sürekli tanımlıyor ve yeniden tanımlıyor ve adımlarını bu tanım ile şekillendiriyor. Yaratıcı insan, kendi kendimizi tanımladığımızın ve bu tanımla davranışlarımızı şekillendirdiğimizin ve kendimizi yeniden tanımladığımızın farkında olan insandır.

Şehrin sokaklarında, gördüğümüzden fazlasını düşünürüz. Görünürlüğün ve ulaşılabilirliğin dağılımının daha az emirgan olduğu olduğu ve kentin deneyim repertuvarından küçük ipuçları sunan sokaklarda, gündüz düşlerimiz için daha fazla esin kaynağı buluruz. Yaratıcı insanlar şehirde açıklık ararlar, çünkü kendi kendilerini tanımladıklarının, bu tanım çerçevesinde hareket edip kendilerini yeniden tanımladıklarının farkındadırlar. Yaratıcı kişiler, empoze edilen anılardan kaçıp iyi hatıraların ve olumsallıkların izleri ile dolu sokaklarda yürüme isteği duyarlar. Yaratıcı insanlar için yaşam kalitesi, iyi anılara ve onların hatıraları ile yaşayabilme deneyimine içkindir. Şehir, yaratıcı zihinler için henüz hatırlanmamış, henüz hayal edilmemiş yerdir.

Her geçen gün daha fazla kişi şehirlerde yaşamaya başlıyor. Şehir hayaller kurduğumuz ve bu hayalleri gerçekleştirmeye çalıştığımız yer.

Karşılaştığımız hisleri ve duyguları anlamak ve yorumlamak için yeni hayat hikayelerimizi koyacağımız açık bir yere ihtiyacımız var, çünkü yaratıcılık, empati ve yabancılaşma (‘olma’ ve ‘ötekileştirme’) arasındaki gel-git sürecinde meydana gelir. Rhizome üzerindeki çoklu deneyimin izleri ve işaretleri, bilinçli ve bilinç dışı ilişkilendirmeler için bir açıklık oluştururlar. Yaratıcı zihinler, kişinin kendi deneyimlerinden oluşturduğu geçmiş anılar repertuvarından veya insanlık deneyiminden çıkan noktaları özgür bir şekilde ilişkilendirip gelecek umutlarına katık eder.

“Henüz olmayan” -2 Yrd. Doç. Dr. Özlem Sert

Hacettepe Üniversitesi Kent Araştırmaları Merkezi Başkanı Kent Ekonomisi - Siyaseti & Yerleşim Tarihi

5RHIZOME

Orgatec 2014, KölnThomas Mayer

Tasarım Studio Kairos, 2014

Borges & CapBorges, bir aks üzerinde hareket edebilen modülleri kapsayan, alternatif yerleşimlere ve farklı tasarımlara açık bir ofis çözümü olarak tasarlanmıştır.

Cap; karışık ofis düzeninde kimseye ait olmadığı gibi herkesin kullanımına açık bir konsantrasyon noktası olarak düşünülmüştür. Açık planlanmış ofislerde kalabalığın içinde bir liman sağlayacak dingin bir çalışma ünitesidir. Özel tekstil kaplamasıyla ortam sesinin içeriye girmesini engellediği gibi görüş açısındaki kurguyla odaklanmayı pekiştirir.

Borges’in tasarımında merkezde bulunan ‘raf aksı’ tasarımın omurgasını oluşturur. Bu merkezi eksen üzerinde çalışma tablaları, çeşitli büyüklüklerde ve formlarda çalışma ve toplantı masaları uzanabilir. Küçük çalışma tablalarının yanı sıra yine aynı aks üzerinden konsantrasyon sağlayıcı Cap başlıklar da yer alabilir.

Aks üzerine dahil edilebilen tüm unsurlar herhangi bir araca ihtiyaç duymadan kolaylıkla monte edilerek istenildiğinde kullanıcı tarafından rahatlıkla yeri değiştirebilir.

Bir mimar veya planlayıcı; kendi referans noktalarını veya skalasını oluşturacak sistem unsurları ile oynayabilir ve ‘raf aksı’ etrafından ‘eşsiz’ bir çalışma alanı oluştururken çok sayıda çeşitli opsiyonu kullanarak mümkün olduğu kadar farklı boyutları ve formları deneyebilir. Bu şekilde her bir proje ve mekan için eşsiz bir mekan kompozisyon oluşturulabilir. Her çalışma alanı kendi dinamiklerine göre tasarlanıp şekillendiğinden dolayı Borges’in her bir kullanımı diğerinden oldukça farklı görünecektir. Kompozisyonların konumlandırılması, yer aldığı kurumun davranışsal yaklaşımının sonucunda son şeklini alacaktır.

7RHIZOME

Orgatec 2014, KölnThomas Mayer

OblivionTasarım Koray Malhan, 2014

Günümüz ofis alanlarında boşluklar açarak yaratıcı alanlar yaratmak hedefiyle çıkılan mecrada, Oblivion, bu iki boyutlu tasarım anlayışını üçüncü boyuta taşıyan ve alan içinde alan yaratabilen bir tasarım amacıyla vücut bulmuştur.

Dolayısıyla tüm dikey yüzeyler yatay olanları, yatay yüzeyleri ise dikey katmanları desteklemektedir. Oblivion herhangi bir ayak desteğine ihtiyaç durmadan tüm raf sistemlerini, masa üstü elemanlarını, oturma ünitelerini taşıyacak sağlamlıktadır. Geniş taşıyıcı kolonlara gereksinim duymadan yükselen tasarımda yatay yüzeyler serbest bir şekilde durabilmekte ve dış kabukta verilen esler sayesinde hem görsel aydınlığın hem de kısmi mahremiyetin sağlandığı pratik ve özgür bir kullanım yaratılmaktadır.

Oblivion konik şekli ve estetik yapısıyla farklı mekanlar için alternatif avantajlar sağlamaktadır. Yatay yüzeyleri tutan tüm dikey çubuklar ve bağlantı parçaları ve bu parçalara eklenen ünitelerin ağırlığı yapının görünmeyen merkez noktası tarafından dengelenir.

Her bir ünite, mimarın ve müşterinin birlikte karar verdiği çeşitli adımlar takip edilerek oluşturulur. İlk adım zemin çapı, ikinci adım ise yükseklik ve üst çap ölçülerine dair olmalıdır. Belli bir hacmi olan açık bir alan inşa edilerek dış yüzey ile kaplanır. Son olarak iç yapı ve fonksiyonlarla ilgili karar verilir. Bu aşamada daha çok, bu alanın gerçekleştirmesi istenilen performansa bağlı olarak rafların, masaların, koltukların vb. elemanların konumlandırılması kararlaştırılır.

Karar verici kişiler kullanılacak elemanları belirledikten sonra Oblivion’u oluşturan alüminyum pres kirişlerin içerisinden dikey ve yatay kablo hattı geçirilerek elektrik ve elektronik ekipman yerleştirilir. Bu çalışmayı takiben gerektiği yerlerde dikey kirişlerde LED aydınlatma uygulamaları gerçekleştirilebilir. Son olarak dış yüzey kaplamasına yönelik seçimler yapılır. Sunulan kumaş kartelasından yapılacak seçimler ile müşteri ürünü kendisine özgü bir şekilde oluşturabilir.

9RHIZOME

Orgatec 2014, KölnThomas Mayer

Tube, alışılagelmiş hacimlerin zengin kullanım alanları sağlayacak şekilde istiflenmesi düşünülerek tasarlanmıştır. Kutular, depolama üniteleri şeklinde işlev gösterirken; hacimler arasında yaratılan boş alanlar, hem depolama hem de sergileme için alternatif kullanım alanları sağlar.

TubeTasarım Studio Kairos, 2014

Tube yeni iş habitatındaki doküman ve objelerin düzenlenmesi için taze bir çözümdür. Ritmik olarak çoğalan, geleneksel dosya kabinlerinin yerine geçen bu tasarım, yerleşim seçeneklerine ve parçaların kompozisyonu sırasında oluşturulan alternatif hacim ve alanların kullanımına yeni bir yaklaşım getiriyor.

Tube’un ana unsuru tekli bir kutudur. Bu sistem soyut enstalasyonların gerçekleştirilebileceği ‘kaotik istifleme’lerin yanı sıra, düzenli ve sıralı kompozisyonlara imkan verecek şekilde tasarlanmıştır. Mimar veya mekan planlayıcısı, müşteri ile birlikte istenilen kompozisyonu geliştirebilir.

Kompozisyonların kullanım şekli, boşluklara yerleştirilen kitap yığınları, çiçekler, aydınlatma elemanları ve aksesuarlar ile ürünün her kurulumuna özgün bir karakter getirecektir. ‘açık iş’ ilkelerine göre düzenlenen ürün hiçbir projede, aynı unsurlar kullanılsa bile, birbirine benzemeyecektir.

Yan yüzeylerin bir eksende uzatılmasına dayalı geometrisinden dolayı boruya benzetilecek şekilde tasarlanmış olan Tube’da kulp, kapak kenarında yapılan kesim detayında gizlenmiştir. Bu detay, kapağın açılma yönüne bağlı olarak dolabın alt veya üst kısmında yer alır.

Konumlandırıldığı yüksekliğe ve fonksiyonuna göre dolap modülleri çekmece şeklinde çekilerek veya yukarı ya da aşağı inen kapak ile açılabilir. İnceltilmiş çizgileri ve detayları olan bu birimler bir araya geldiğinde, kapakları veya kulpları olan tek parçalı bir depolama ünitesine oranla çok daha heykelsi bir görünüm yaratır.

11RHIZOME

Vis; bir hacimden öte, yatay ve dikey düzlemler ile yaratılmış hafif bir dolap tasarımdır. Vis’in tasarımındaki ‘açıklık’ sütrüktürel detaylandırması ile mümkün olmaktadır.

VisTasarım Studio Kairos, 1998 (Koleksiyon tarafından 2014 yılında tekrar lanse edilmiştir)

Tüm kirişleri farklı yönlere döndürerek kişi çeşitli varyasyonlar deneyebilir. Bu sayede yaratılan her sistem birbirinden farklı olacaktır.

Tüm raflar, aynı eksende üst üste sıralanmış dikey kirişler ile birbirine bağlıdır. Kirişlerin elips kesitlerinin olması, yerleşimde güçlü yön hissi yaratır. Kurulum sırasında her bir kiriş kesitinin yönü, kişinin kararına göre değiştirilebilir.

Orgatec 2014, KölnThomas Mayer

Bu açıdan bakıldığında Vis; depolama, sergileme ve hatta farklı görevlere sahip komşu bölgeler arasında bölümleme unsuru olarak da kullanılabilir. Bu zenginlik; uyumlu tek tonda veya farklı renklerde yapılan dikey panel seçimleriyle daha fazla vurgulanabilir. Sıralı olmayan bir şekilde dizilmiş, bej-beyaz dikey kirişlerle farklı seviyelerde dinamizm yaratılabilir.

Her bir ünitenin arkasındaki dikey paneller ile bitişiğindeki kullanıcı için bir duvar oluşturmanın yanı sıra yapısal bir uyum sağlanabilir. Vis dolap; bölümlerin, saklama ünitelerinin ve masalarının hem görsel hem de işlevsel olarak kullanımını arttırmak için Borges çalışma istasyonu ile birlikte kullanılabilir.

13RHIZOME

‘Ortak yaratım için bir açık mekan’ olarak Bodrum Tasarım Köyütasarimvakfi.org

İşbirliği, ortak yaratım, fikir paylaşımı için sessizlik, huzur ve şiirsel bir sadelik ortamına ihtiyaç duyulur. Bu nedenle Bodrum Tasarım Köyü’nü kalabalık şehrin yarattığı stresten çok uzak, huzur dolu ortamla çevrelenmiş bir alanda konumlandırdık.

Ege Denizi’ne nazır, zeytin ağaçları içerisinde bir tepenin üzerine kurulu olan Bodrum Tasarım Köyü; ‘ortak yaratım’ için tasarım, mimarlık, sanat ve zanaat alanlarından yetenekleri davet ediyor. Tasarım kültürünün sonuç odaklı anlayıştan ziyade, süreç odaklı bir yapı içerdiği günümüzde atölye çalışmaları; yansıma, deneyim, üretim ve paylaşım alanları olarak önem kazanıyor.

Yalıkavak’a kurulan Bodrum Tasarım Köyü; içerisinde altı adet atölye, bir restoran, bir konuk evi ve bir sergi alanının yer aldığı 7 dönümlük bir arazi üzerine inşa edilmiştir. Atölyelerde; modelleme, cam füzyon, seramik, kilim, deri ve keçe tasarımı için olanaklar yer almaktadır. Yıl boyunca, dünyanın farklı şehirlerinden gelecek mimar ve tasarımcıların atölye liderleri olarak katılacağı, yerel ve uluslararası ölçekte atölye çalışmaları düzenlenecektir.

1

2

3

3

4

5

6

Tasarım Vakfı, ikinci yılında yaratıcı akılları bir araya getiren bir açık platform olarak Bodrum Tasarım Köyü’nü başlatıyor.

Bodrum Tasarım Köyü’nün sponsorları arasında GEKA (Güney Ege Kalkınma Ajansı), Türkiye Kalkınma Bakanlığı, Garanti, Eczacıbaşı Vitra, Arçelik, Borusan, Çağdaş Holding, İstikbal, Häfele ve Koleksiyon bulunmaktadır.

“Tasarım Vakfı; Tasarım farkındalığını, ekonomik stratejilerin ana paydası olarak takdir ederek, ‘tasarım aklı’nı ‘karar aklı’nın önüne yerleştirme misyonuyla hareket edecek.”

Faruk MalhanMimarTasarım Vakfı Başkanı

Tasarım Vakfı, insanlığın arayışında; kültürel anıların izinde; uygarlığın evrelerinin, ekonominin evriminin, kültürel köklerin ve toplumsal mirasın, Akdeniz Yarımadası’ndan, tüm dünyaya, şimdiye yayıldığı, bu Eski Dünya’ya ithafen, dünyanın tüm yaratıcı akıllarına adanmıştır.

Tasarım Vakfı’nın Ana İlkeleri

Tasarım Vakfı 2013 yılında İstanbul, Türkiye’de kurulan, kar amacı gütmeyen uluslararası bir organizasyonudur. Tasarımcılar, sanatçılar, eğitmenler, araştırmacılar ve teknoloji, bilim, kültür, yaratıcı ekonomiler, topluluk liderleri ile işbirliği yapar.

Yaratıcılık, orijinalliği, kimliği, hafızayı, vizyon ve evrenselliği gerektirir. Bu anlamda Tasarım Vakfı, insanlığın refahı için tasarım, sanat, zanaat, teknoloji, bilim, kültür, yaratıcı ekonomiler ve değişen toplumların birlikteliğini amaçlar

Tasarım Vakfı, konferanslar, seminerler, atölye çalışmaları ve sergiler düzenler; sanat, zanaat, mimarlık, bölgesel ve kentsel planlama gibi yaratıcı disiplinlere karşı entegre bir yaklaşım benimser.

Tasarım Vakfı, ‘sivili daha politik sunan’ ve ‘politiği daha sivil karşılayan’ sivil bir organizasyondur.

1. Yönetici Ofisi2. Misafirhane & Modelleme Stüdyosu3. Atölyeler4. Restoran5. Mağaza6. Ofis

15RHIZOME

‘Bir araya gelme’ kavramının gerçek insani bağlam ile ilişkili özel ve olumlu bir anlamı vardır ve süreç içerisinde gelişme kaydedilmesini sağlayan tüm etkinleri ifade der. Bir araya geliş; bulma, toplanma, toplama veya işleme mekanizmalarına referans verir. Bir kişi, avını tamamlamak için yiyecekleri bir araya getirir, evcilleştirmek için yabani bitkileri bir araya getirir, bir buket yapmak için çiçekleri bir araya getirir, kitap yapmak için sayfaları bir araya getirir, bir etek yapmak için örülmüş kumaşı bir araya getirir, ilham panosu oluşturmak için imajları bir araya getirir ve bir konuyu tartışmak veya kutlamak için insanları bir araya getirir. Bir araya gelme kelimesi ister arkadaşların ister giysilerin bir araya gelmesini ifade etsin, malzeme dönüşümü ve toplum arasındaki ilişki muazzamdır. Zaman artık parçaları toplama ve tüketim sonrası kalan kırıntıları birleştirme; tek bir görüntü içerisinde toplanmasında ortaya konulan insan yaratıcılığını kullanarak maddeleri bir yorgan gibi dikip bir araya getirme zamanı.

Ciddi ekonomik krizlerin yarattığı şokların sıkıntıya soktuğu parçalanmış bir toplumda yaşıyoruz. Bu zorlu geçen sürenin uzaması insanların elindeki mal varlıklarını da korumalarına ve açık bir şekilde benmerkezci olmalarına neden olmuştur. Bu da dünyanın açgözlülükle yönetilmesine ve temel görgü kurallarının ve insana duyulan saygının kaybedilmesine neden olmuştur. Bundan dolayı zaman; toplumu yeniden eski haline getirmek için bir araya gelme zamanı, insanları bir araya getirme zamanı, yaşamımızın dokusunu onarma zamanı.

BİR ARAYA GELMEK: Yerel Zanaattan Çağdaş SüreceLidewij Edelkoort

Zaman, artık farklı birimleri ve karakterleri, işlenmeyi ve süslenmeyi bekleyen tek bir var olma dokusunda bir araya getirme zamanı; zaman, zor bir yolculuğun ince ayrıntılarını kabul ederek, değişen sosyal koşullara kalite katmak için bir malzemeyi başka bir malzemeyle gizleme zamanı.

Cabbage Chair (2008) Holon Tasarım Müzesinin

Nendo koleksiyonu

No. 3 Bench (2011)Floris Wubben

Zaman artık bulunduğu duruma göre şekil alan esnek geometrik dokular tasarlama, mobil mimarlık ve origami ile geleceği yapılandırma zamanı; insanlık tarihinin başlangıcından bu yana insanlığı şaşırtan teknik ile bir maddeyi daha yeni, daha düzgün şekillerde katlama, şefin mutfağında hazırlanmış şekerlemeler gibi mobilyayı çeşitli kalıplara dökme zamanı; modern heykeller yaratıyormuş gibi malzemeleri ambalajlama zamanı, kumaşları katmanlara ayırma ve klüp sandviç gibi sıkıştırma, birden fazla malzeme katmanı halinde yığma zamanı, kumaşları narin örnekler oluşturacak şekilde kıvırma zamanı, bir malzemeye büzgü yapıp ona zengin görüntü verme, barok zamanının hareketliliğinin yeniden doğmasını sağlama zamanı.

Rollerin inanılmaz derecede tersine döndüğü günümüzde, bu geçmiş anılar, sanayi tasarımına manasızlık hissi veren opsiyonlara daha yeni ve çeşitlilerini sunup formun oluşturulmasına hakim olan modernist hareketi feminenleştirerek üretim süreçlerinin yeniden gözden geçirilmesine iterek, ileri teknoloji sanayileri beslemektedir.

Yenilikçi sınai süreçlerin ortaya çıkışının arifesinde, tasarım dünyası birden bire kendi makinelerini icat etmek veya kendi tasarımlarını imal etmek için mevcut koşulları yenilemek zorunda kalan çok sayıda yeni mezunun, yani makinesini kendisine köstek değil, destek olan bir yardımcı olarak görürken, son ürünle olduğu kadar süreçle de ilgilenen yeni mucit/ tasarımcı nesli, ortaya çıkışına şahitlik etmeye başladı.

Bu opsiyonlar, farklı yaş grupları ve cinsiyetler arasında, zengin ile fakir arasındaki, zanaat ve sanayi arasındaki boşlukları kapatmak için; en geniş anlamıyla halk için ısmarlama ve beğenilen çözümler sunar. Birleşmek için insanoğluna; 21. yüzyıldaki tüm gelişmeler için vaatte bulunan bir bağ kuruyor. Keşfedilmeyi bekleyen tasarım disiplini için yeni bir kılavuz oluşturmak için el ve makine bir araya geliyor.

Dikiş dikmeyi, yemek pişirmeyi ve zanaatkarlığı bir araya getirme şekilleri çok eskiye dayanır ve iğneyi bir yukarı bir aşağı getirerek ince bir kumaşı diken, eskimiş bir çift çorabı onaran, sessiz bir şekilde sobanın yanında yorgan diken, uzman bir şekilde bir somun ekmek pişiren, yumuşak bir şekilde yeni yeni formlar oluşturarak yün eğiren veya sevgi dolu bir şekilde yeni doğan toruna giysiler ören annelerimizin ve büyük annelerimizin ortak geçmişine aittir.

Eskiden annelerimiz daha neşeli ve girişkendi; Pazar günleri tuhafiye ürünleri ve inci düğmelerle süsleyerek, makineyle büzgüler ve kıvrımlar yapma gibi teknikler kullanarak en iyi kıyafeti ve en iyi tekstil ürünlerini yapmak için çalışıyorlardı. Hayallerini gerçekleştirmek için süslemede kurdeleler kullanılabilirdi; başkalarına kadın bakış açısını iletmede kullanılan kanaviçe ise içlerinden geçen düşünceleri, hislerini özetleyebilirdi.

2015’te Milan’daki Salone del’in bir parçası olarak EDELKOORT EXHIBITIONS , Ventura Lambrat’te LAP’da“GATHERING: From Domestic Craft to Contemporary Process” sunar. Daha fazla bilgi için TrendTablet.com adresini ziyaret ediniz.

Urchin Pouf (2007) Christien Meindertsma, Thomas Eyck’ın izniyle

Zieharsofika (2012) Meike Harde

17RHIZOME

Projeleriniz içinyeni bir dünya

Bu değişimin en çarpıcı yansımalarının ise çalışma alanlarına düştüğünü görüyoruz. Sıkıcı ve tekrar eden geometri, imge, renk ve biçimlerden ziyade, artık daha farklı ritimlerde, doğaçlamaya açık alanlara ihtiyaç duyuyoruz. Sektörden bağımsız vazgeçemediklerimiz bir yana dursun; sektöre, kuruma, departmana ve hatta kişiye dahi bağlı olarak değişkenlik gösteren alışkanlıklarımız, ihtiyaçlarımız var.

İşte bu nedenle güncel iş kültürü dendiğinde, Türkiye ve dünyanın birçok farklı ülkesinde tüm oyuncuları yaratım sürecine davet eden öneriler sağlamaya çalışıyoruz. Otoriter bir yaklaşımla ucu sımsıkı kapanmış, sınırları tanımlı mobilyalar yerine mimar ve iç mimarlık ofislerine, kurumlara herbir projeyi öznel hale getirecek, durağan ve tekrarı beklenenleri kıracak işlerden oluşan bir dünya sunuyoruz.

Bunun bilincinde olan üreticiler de, önceki yüzyıllardaki gibi işini kapatıp sunmak yerine bir adım daha geriye gelerek diğer süreç ortaklarının katkısına, yorumuna açık alanlar bırakıyor.

Koleksiyon olarak bugün odak noktamız ne olursa olsun; ‘ne tasarladığımızdan’ önce ‘kim için tasarladığımız’ sorusunu soruyoruz. Çünkü artık bir ‘bilgi toplumu’ndan daha çok ‘yaratıcı toplum’uz. Kullanıcı, pasif bir tüketiciden ziyade üretim sürecine yön veren ve onu şekillendiren aktif bir yaratıcı olarak ortaya çıkıyor.

19RHIZOME

Doğuş Otomotiv Grubu bir teknoloji merkezi projesi için araziyi tanımaya başladığımız andan itibaren ortaya çıkan durum özellikle gümrüklü alan ve Doğuş Otomotiv’in geri kalan kampus yapıları ile ilişkinin yapının yerleşimine ve yakın çevresiyle etkileşimi için en büyük girdi olmasıydı. Yapının kendisi gümrüklü ve olmayan alanlara bölünmekte ve bodrum katlarının bir kısmının araç deposu olarak değerlendirilmesi talep edilmekteydi. Giriş çıkışlar anlamında ve data merkezinin konumlanması açışından da problemler içeren bu konumlamaya mimari birtakım önerilerle çözümler geliştirildi.

Her ne kadar Teknoloji Merkezi yazılım ve yönetim ekiplerinden oluşacak bir çalışan kitlesine ev sahipliği yapacak olsa da, bu altyapı ve planlama problemi mimari için olduğu kadar diğer disiplinler açısından da işletmesel kurgunun sorgulanmasına yol açtı.

Araçlarla ilişkisi sebebiyle ilk tasarım önerimiz, binanın kimliğini belirgin bir ölçüde etkileyeceğini düşündüğümüz, yer yer kullanılan eğrisel düz cam paneller ile örtülüyordu. Buradaki hedef, hem firma kimliğini cepheye aksettirmek hem de bir lens etkisini yaratarak sade bir manzaradan ziyade yapının bazı bölümlerinde farklı, içeriden dışarıya sıradışı bir okumaya imkan verecek, bir nevi bir lens görevi üstlenecek bir cephe yaratmaktı. Ancak bu ve birkaç farklı öneri bütçesel ve işlevsel birtakım işveren talepleri sonucunda mevcut haline getirildi. Yapı, genel ve kütlesel etkisine dokunmadan korumayı başardığımız sadeliğiyle bu büyük boşluk içerisinde ayrışmayı başarıyor.

PROJEDoğuş Otomotiv Teknoloji Merkezi

MİMARERA Mimarlık

FOTOĞRAFLARCemal Emden

YIL2014YER

IstanbulÜRÜNLER

Barbari masa sistemleriCalvino masa sistemleri

Khan toplantı masalarıGala ofis koltuklarıTola ofis koltukları

Ruba depolama sistemleriSong depolama sistemleriAdia depolama sistemleri

Rarum depolama sistemleriBocelli duvar ünitesi

Dilim kanepelerIkaros kanepelerOpera kanepeler

Pasenow kanepelerKardinal koltuklar

Suri puflarGuamba sehpalar

Narcissus sehpalarOttomane sehpalar

Megaron panel sistemleri

21RHIZOME

Tech Wildcatters’in merkez ofisi; şirketin hem etkileşim hem de özel alan için duyduğu iki boyutlu ihtiyaçlarını yansıtan değişken iş alanlarının yanı sıra masa tenisi, dinlenme, eğlence ve sosyal bar alanlarını birarada sunmaktadır. Mekanın eğlenceli kimliğini yansıtmak amacıyla Koleksiyon tasarımı renkli masa ve sandalyelerine yer verilen resepsiyon alanı, etkileşimi ve hareketliliği kolaylaştıran, herkesin keyif alabileceği bir sosyal toplanma alanı olarak tasarlanmıştır. Mentörlük aynı zamanda, Tech Wildcatters’ın yeni girişimci şirketler için ortak çalışma alanı sunma amacının arkasındaki fikirdir. Sunum ve toplantı odalarını içeren bu zekice tasarlanmış mekanlar, birlikte çalışma ve mentörlük olanaklarını artırmaktadır.

Ofis ortamlarının değiştiği inkar edilemez bir gerçektir. Genellikle çalışanın dahil olmasına, tasarlamaya, paylaşıma ve birlikte çalışmaya daha fazla odaklanmasıyla birlikte tasarım, artık aksesuar veya teknoloji ile ilgili olmanın ötesine geçmektedir. Çalışma alanı kültürü değiştikçe her geçen gün daha fazla duvar yıkılıyor, hiyerarşiler yok ediliyor ve daha esnek çalışma konseptleri yaratılıyor. Günümüzde köşe ofisi artık bir ödül olarak görülmemektedir.

Günümüzün genç, teknoloji ile harekete geçirilen iş yerlerinde ofis izolasyonu alaşağı edildi. Günümüzün genç çalışanları, ofis olgusunu artık ‘ofis için ne yapabilecekleri’ değil ‘ofisin kendileri için ne yapabileceği’ açısından ele alıyor. Yeni ofis kültürünün kalıbını şekillendiren, bu alanda liderlik yapan Tech şirketleri ve ortak çalışma alanları tüm dünyada birden bire ortaya çıkıverdi. Şeffaflığı ve esnekliği geliştirerek ofis dışındaki hayatı çalışma alanına yansıtan bu yeni ofis kültürünün en işlevsel yanı, nerede ve nasıl çalışılacağı ile ilgili birden fazla seçenek sunması.

PROJETech WildcattersMİMARNil TuzunFOTOĞRAFLARJoseph BrewsterYIL2015YERDallasÜRÜNLERPartita masa sistemleriBarbari masa sistemleriAltar toplantı masalarıGala ofis koltuklarıRarum depolama sistemleriSong depolama sistemleriPath depolama sistemleriRuba depolama sistemleriDilim kanepelerIkaros kanepelerTellasmar kanepelerBotero koltuklarMiranda koltuklarAsanda sandalyelerSuri puflarPub puflarGuamba sehpalarNarcissus sehpalar

23RHIZOME

Mimar; mükemmel bir ofisin ancak o ofisin yaratmaya çalıştığı kültürle başladığına inanmaktadır. Bunu, bireysel, ortak, sosyal, sessiz, evcil hayvan dostu ve sanatsal alanların kombinasyonundan oluşan esnek bir alan yaratımı takip etmektedir. Bunların hepsi üretkenliği yaratan enerjiyi arttırmaya yöneliktir. Üretken bir şekilde çalışmanın en önemli kısmı da mola vermektir. Köpeği ile oynamak, bir şeyler atıştırmak veya langırt oynamak isteyen biri için gereken konforu sağlayabilmek ofisi günlük yaşamın önemli bir parçası haline getirmektedir.

‘İyi tasarım’ demek ‘değer’ demektir ve memnuniyeti arttıran çalışma alanları tasarlamak çalışanların iş yerinde daha mutlu ve üretken olmasını sağlar. Yeni ofis tasarımına değer katan şey, nerede ve nasıl çalışılacağı ile ilgili birden fazla seçenek sunan, şeffaflığı ve esnekliği geliştiren, mekan ve ofis dışındaki hayatı yansıtan bir ortamdır. Çalışanların mutlu olduğu yerde müşteriler de mutlu olur. Çalışma mekanları değişiyor ve insanların yaşama, çalışma ve eğlenme şekillerinde tasarım büyük rol oynuyor.

Farklı kullanım amaçlarına yönelik mekanlar tasarlayan mimar Nil Tuzun; bir evin ve bir ofisin kişinin tüm yaşamını etkilediğini düşünüyor. Ofisler ve evler; içinde yaşayan ve çalışan insanlar için hikayelerin, bir topluluğun ve eko-sistemin oluşturulması ile ilgilidir. Normalde şirketler kendilerini bir bütün olarak görür, ancak yeni çalışma alanı ve kültürünün gelişmesiyle birlikte, okul ve kulüp benzeri bir yapıya sahip olmanın gerekliliği konusunda farkındalık artmaktadır.

25RHIZOME

PROJEErnst & YoungMİMARTimur KayserilioğluFOTOĞRAFLARGürkan AkayYIL2014YERIstanbulÜRÜNLERPartita masa sistemleriBarbari masa sistemleriAltar toplantı masalarıKhan toplantı masalarıTola ofis koltuklarıPlato depolama sistemleriIkaros kanepe ve koltuklarDilim kanepelerTellasmar kanepelerOpera kanepelerBabil Serdiyar kanepelerMarquez koltuklarBotero koltuklarGondol koltuklarKardinal koltuklarCantata sandalyelerSuri puflarNarcissus sehpalarGuamba sehpalarBremen sehpalarDemirhindi sehpalar

Global düzeyde 190,000’i aşkın çalışanıyla bağımsız denetim, danışmanlık, kurumsal finansman ve vergi alanlarında hizmet veren öncül firmalardan Ernst & Young, Türkiye Merkez Ofisi’ni ‘Vizyon 2020’ hedefi doğrultusunda yeniledi.

İş ve sosyal hayat arasındaki dengeye büyük önem veren kurum, ‘mekandan bağımsız çalışma ortamı’ sunan yaklaşımını Orjin Maslak Plaza’daki 5 katlı merkezinde sürdürdü. Tüm dünyada en güvenilir ve en geçerli ‘Yeşil Bina Sertifika Sistemi’ olarak kabul edilen LEED Gold sertifikasına sahip olacak binada, tüm malzeme ve sistem seçimleri hem tasarrufu hem de yerel ekonomiyi destekleyecek şekilde yapıldı.

Bu bağlamda; su kullanım, ısıtma ve aydınlatma sistemlerinin otomasyona tabi olması sayesinde yüksek enerji tasarrufu sağlanması amaçlandı.

İleri teknolojilerin sıkça kullanıldığı yaklaşık 11.000 m2’lik bir alana kurulu bu yeni merkezde etkileşim ve ortak çalışmayı tetikleyen çalışma odalarından bakım alanlarına kadar çok çeşitli ihtiyaçlara cevap verebilen mekânlara yer veriliyor.

27RHIZOME

PROJELDH (LA DORIA)

MİMARKathryn Butterworth

The Work Space ConsultantsFOTOĞRAFLAR

Bob LaughtonYIL

2015YER

CambridgeÜRÜNLER

Partita masa sistemleriSong depolama sistemleri

LDH (La Doria) Limited; Birleşik Krallık bünyesindeki büyük süpermarketlere konserve ve kuru yiyecek sağlayan lider tedarikçi firmalardan biridir. Büyüyen kapasiteleriyle birlikte daha büyük bir çalışma mekanı ihtiyacını göz önüne alarak Cambridgeshire’de yeni inşa edilmiş bir yapıya taşınmaya karar veren LDH, yeni ofislerinin mimari tasarımı için Workplace Consultants ile bir araya geldi. İnşaat, restorasyon ve iç mimarlık alanında tasarım çözümleri sunan Workplace Consultants’ın çalıştığı projenin merkezinde LDH’nin müşterilerine stil sahibi, modern ve gösterişten uzak bir ortam sunabilme talebi yer aldı.

Görüntü kirliliğini önlemek adına tüm kabloların ofis ortamı içerisinde gizlenme ihtiyacı, projenin mobilya seçimindeki en belirleyici faktör oldu. Workplace Consultants, hem CPU tutucu, kablo yükseltici ve depolama işlevselliği hem de karakteristik ve estetik çapraz ayaklarıyla Partita masa sistemlerini LDH’nin yeni ofisinde değerlendirdi. The Workplace Consultants’dan Katherine Butterworth’e göre proje, LDH çalışanlarının yeni çalışma alanlarına ilişkin memnuniyetlerini paylaşmasıyla tamamlanıp başarıya ulaşmış oldu.

RHIZOME 29

PROJECantaşMİMARErginoğlu & Çalışlar MimarlıkFOTOĞRAFLARCemal EmdenYIL2014YERIstanbulÜRÜNLERCalvino masa sistemleriPartita masa sistemleriSwan seminer masalarıGala ofis koltuklarıDastan ofis koltuklarıTristan ofis koltuklarıHelen sandalyelerSong depolama sistemleriTellasmar kanepelerBabil Serdivan kanepelerOttomane sehpalarGuamba sehpalar

Cantaş projesi; 30 yılı aşkın süredir, ısıtma, soğutma ve havalandırma sektörlerinde faaliyet gösteren Cantaş İç ve Dış Ticaret Soğutma Sistemleri Sanayi A.Ş’nin, büyüyen iş hacmini çağdaş, güncel ve gelecekteki ihtiyaçlarına cevap veren bir ofisten yönetmek amacıyla satın aldığı binanın tümüyle baştan ele alınarak cephesinin ve iç mekanlarının ofis olarak yeniden düzenlenmesi için yapılmış bir çalışmadır.

Mevcut teras, çatı imar yönetmeliğine uygun şekilde çelik karkas sistemle kırma çatı haline getirilerek ilave bir çatı katı kazanılmıştır. Binanın tüm cephe kaplaması, mevcut pencere ve doğramaları, yeni kullanıcılarının gereksinimlerini karşılayamayacağı ve şirketin prestijini göstermekte yetersiz kalacağı için çevresiyle uyumlu, net ve kararlı çizgilerin hakim olduğu yeni bir cephe tasarımı yapılmıştır.

Bina cephesinde kullanılan fiber sement cephe panelleri Türkiye’de ilk kez bu projede uygulanmıştır.

Bina her biri yaklaşık 250m² olan beş kat, bir çatı katı ve kapalı otopark olarak kullanılan bir bodrum katından oluşmaktadır. Tüm bina ofis olarak hizmet verecek şekilde yeniden düzenlenmiş, genel olarak katlarda açık ofis olarak yapılan planlamada, yöneticler için beraber çalışıtıkları personel ile görsel ilişkileri kopmayacak şekilde şeffaf bölümlenmeler oluşturulmuş, üçüncü kat ise üst düzey yönetici ve şirket ortaklarının kullanımına özel olarak tasarlanmıştır. İklimlendirme amaçlı Fan Coil üniteleri cephe çeperine yerleştirilmiş, bu sayede açık ofis tavanından mümkün olduğu kadar az tesisat borusu geçmesi sağlanmıştır.

RHIZOME 31

ERA MimarlıkAli HızıroğluMimar

Starmall Shenyang Plaza

Tasarım sürecinizi ayrıntılı bir şekilde anlatır mısınız?

Tasarım sürecini her zaman yeni bir seyahat gibi düşünmeyi severiz. Daha önceki deneyimlerin, yeni hayal ve fikirlerin buluşarak, kendi içerisinde daha geniş bir vizyonun sonucu olarak ortaya çıktığı bir seyahat…

Ardışık düzenimize yeni bir proje eklendiğinde çok heyecanlanırız. Konu, alan ve hatta müşteri bu isteği ayrı ayrı besler. Olayların çoğunda bölgeyi ziyaret etmeden projelerin üzerinde çalışmaya başlamayız.

Ayrıca tüm tasarım aşamaları süresince mimarlar, mühendisler ve müşteri ekipleri arasında dürüstlüğe ve şeffaflığa önem veririz.

Müşterinin ve sahanın amaçlarını özümsemeye çalışırız. Tasarım işi düzlemsel aşamalar üzerinden yapılmaz. Bir araya gelen ‘şeylerin’ karışımıdır, en sonunda bir tür simya ortaya çıkar. Bizler estetik ile gerekliliği bağlamaya çalışan dar bir alanda duruyoruz.

Bir mimar olarak sürdürülebilir enerji ve ekoloji konusunda ne düşünüyorsunuz?

Ne yazık ki genellikle pazarlama amacı olarak kullanılıyor. Çevreyi korumak için yeni fikirler, zaman ve para gereklidir.

Mimarlık hakkında konuşmamız gerekirse kullanıcı dostu bir ortam elde etmek için tasarım yaparken uygulamanız gereken bazı temel hususlar vardır. Bunların dışında sürdürülebilirlik; bütüncül ve disiplinler arası bir vizyonun, ilginç ve memnun edici sonuçları elde edecek şekilde çalışma biçiminin benimsenmesini gerektirir.

İşler & notlar

Doğuş Otomotiv Teknoloji Merkezi

Intertech

Yeni iş ortamı inşa ederken öncelikleriniz nelerdir?

Temel önceliğimiz, müşterimizi ve kullanıcılarımızı, çalışma alışkanlıklarını, kurumsal yapısını vb. çok iyi tanımaktır. Bu bizim her bir projeye özgü uygun tasarım yaklaşımını anlamamızı ve geliştirmemizi sağlar.

Son kullanıcıları ne kadar iyi anlarsak o kadar iyi sonuçlar elde ederiz. Açıkçası her zaman onları tanıma şansını elde edemiyoruz; bu noktada tasarım yapmamızda bize önceki deneyimlerimiz yardımcı oluyor.

Farklı kaynaklar ve araçlar sürekli olarak çalışma şekillerimizi değiştiriyor. Kullanıcıların davranışında unsurların ergonomiği aynı şekilde önem arz eder. Söz konusu ergonomi önceki yıllara göre günümüzde daha da önemli hale gelmiştir. Çünkü kullanıcıların farkındalığı hızlı bir şekilde büyüyor, rahat çalışma ortamları bir talep olmaktan çıkıp ihtiyaç haline gelmiştir.

Renk, doku, gün ışığı ve yapay aydınlatma, mobilya ve malzeme seçenekleri, ihtiyaçların karşılanmasında önemli rol oynar.

Her geçen gün popülerliği artan ‘açık alanlı’ iş yerlerini, nasıl tasarlamayı tercih ediyorsunuz? Bu tasarım çalışanlara nasıl fayda sağlıyor?

Çalışma ortamları, zamanımızın büyük bir kısmını harcadığımız yerlerdir. Sadece bir perspektiften baktığınızda bile hayatınızın en önemli parçasını oluşturan bu perspektif anlam kazanır, üretici olur, bununla birlikte bireyleri memnun eder.

Açık iş ortamları, o yere bağlı olduğunuzu hissettirebildiği bu küçük bölümleri, köşeleri oluşturmak zorundadır. Farklı çalışma şekillerini, dinlenme, resmi toplantılar vb. bir araya getirmelidir. Mobil ve esnek konfigürasyonlar bu durumlarda daha da kapsamlı olmaktadır.

20 yıl sonra bizi ne tür ofisler bekliyor?

İletişim ve bilişim teknolojilerinin etkisi ile son yıllarda meydana gelen değişikliklere baktığımızda önümüzdeki 20 yıl içerisinde ofis adı verilen mekanlarda çalışmayacağız gibi geliyor bana. Veya çalışılacak yerlere artık ofis adı verilmeyecek.

Belki de bundan sonra mimarlar olarak sadece insanların iletişim kurabildikleri arayüz ve bilişim alanları tasarlayacağız.

Binalarınızın hepsinde ortak bir ilke var mı?

Eğer varsa fonksiyonunun ne olduğuna bakmaksızın çevreyi ve kullanıcıları düşünecek şekilde bir yaklaşımımız olduğundan bahsedebiliriz. Belli bir şekli takip etmediğimiz gibi farklı düşünme şekillerini test etmeye çalışıyoruz. Ancak projeleri her zaman bütüncül ve çok disiplinli bakış açısına göre ele alıp müşterilerimizin kimliğini yansıtacak şekilde çeşitli uzamsal nitelikler, sürprizler ve tepkiler arıyoruz.

Mimarlığın bir meslek olarak sanata veya bilime yakın olduğunu düşünüyor musunuz?

Mimarlık içerisinde rasyonelliği ve duyguları barındıran belirsiz bir alandır. Mimarlık, yaratma eylemidir; mimarlığın sorusunun artık sadece sanata veya bilime yakın olmak değil bunların yanı sıra iletişim, kuruluş nitelikleri ile ilgili olduğuna inanıyorum. Hem sosyal hem de uygulamalı bilimlerden elde edilen bilgiler ve araçlarla sanat yapma çabasıdır.

33RHIZOME

Kadraj

1967 yılında dünyaya gelen Cemal Emden, lisans ve lisansüstü eğitimini 1992 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi, Mimarlık Bölümünde tamamladı. Fotoğrafçılığa olan ilgisi onu fotoğrafçılık ile eğitimini birleştirmeye sürükledi ve ‘mimari fotoğrafçılıkta’ uzman oldu. Emden hem Türkiye’de hem de yurt dışında çok sayıda dergi, kitap, sergi ve projelerde eserleriyle yer aldı. Şu anda Stüdyo Mimarlık’ta fotoğrafçılık ve mimari çalışmalarına devam etmektedir.

Cemal EmdenFotoğrafçı

Viyana, Avusturya

Chicago, ABD

Cemal Emden, zaman, hafıza ve insan etkileşimi açısından konu üzerindeki görüşleri ile ‘mekan’ tartışmamıza katkıda bulundu…

Barselona, İspanya

Marakeş, Fas

Şangay, Çin

35RHIZOME

Tasarım HaftasıTurku Design Festival6 MayısMekan: Turku, Finlandiyawww.turkudesignfestival.fi

Sempozyum4. Ulusal İç Mimarlık Sempozyumu6 MayısMekan: İstanbul, Türkiyewww.icmimarliksempozyumu.org

FuarMaison & Objet 12 MayısMekan: Miami, ABDwww.maison-objet.com

FuarWanted Design15 MayısMekan: New York, ABDwww.wanteddesignnyc.com

FuarICFF16 MayısMekan: New York, ABDwww.icff.com

FuarMADE Expo18 MartMekan: Milano, İtalyawww.madeexpo.it

Tasarım HaftasıBoston Design Week19 MartMekan: Boston, ABDwww.bostondesignweek.com

FuarZOW İstanbul 201519 MartMekan: İstanbul, Türkiyewww.zow.com.tr

Festival34. İstanbul Film Festivali4 NisanMekan: İstanbul, Türkiyefilm.iksv.org

Tasarım HaftasıSalone Internazionale del Mobile 201514 NisanMekan: Milano, İtalyawww.cosmit.it

FuarIndex Dubai18 MayısMekan: Dubai, BAEindexexhibition.com

FuarThe Office Exhibition 201518 MayısMekan: Dubai, BAEwww.workspace-index.com

Tasarım HaftasıClerkenwell Tasarım Haftası19 MayısMekan: Londra, İngilterewww.clerkenwelldesignweek.com

KonserChill-Out Festival 1023 MayısMekan: İstanbul, Türkiye

Fuar Office Next25 MayısMekan: Moskova, Rusyawww.officenext-moscow.com

Wanted Design Design Days DubaiSaint Etienne International Design Biennial

Tasarım HaftasıSingapore Design Week10 MartMekan: Singapurwww.designsingapore.org

BienalSaint Etienne International Design Biennial12 MartMekan: Saint Etienne, Fransawww.biennale-design.com

Tasarım HaftasıDesign March12 MartMekan: Reykjavik, İzlandawww.designmarch.is

Tasarım HaftasıDesign Days Dubai16 MartMekan: Dubai, BAEwww.designdaysdubai.ae

ICFF

Mart - Nisan - MayısEtkinlik Takvimi

Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31

Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30

Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz Pt Sa Ça Pe Cu Ct Pz

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31

Mart 2015

Nisan 2015

Mayıs 2015

Can Taşkent

1. Queen & Michael Jackson / There Must Be More To Life Than This (Queen Forever)

2. Santana featuring Ziggy Marley / Iron Lion Zion (Corazon)

3. Sting / And Yet (The Last Ship)

4. John Mayer / Slow Dancing in a Burning Room (Where The Light Is / Live)

5. Eric Clapton / Still Got the Blues (Old Sock)

6. Tom Petty / Sins of My Youth (Hypnotic Eye)

7. Mark Knopfler / Someday, (The Breeze)

8. Prince / Colonized Mind (LotusFlow3r)

9. Paul McCartney & Eric Clapton / Something (Concert for George)

10. Pink Floyd / Louder Than Words (The Endless River)

Farklı ofisler, farklı hikayeler… Rhizome’nin dördüncü sayısında yine ofislere odaklanıyor ve hayatın çalışma alanlardaki akışına bir kez daha rastlıyoruz. Instagram’da #ofishalleri ve #Rhizome etiketleriyle paylaşılan karelerden sayfamıza yansıyanlar…

@sevdaserbestAy hadi bitsin bu cuma...

@ofis316

Toplantı sonrası haller

@aysegulsaHürriyet Dünyası’nda kutlama var! Müdürümüz 48 oldu!

@kesfettikkesfettik.com’un ofisi İstanbul’un her yeri...

@yigitunalinEkip iş başında!

#ofishalleri

İlham

Mimarın Listesi

37RHIZOME

AVUSTRALYAEnvoy FurnitureSuite 30391 Murphy Street Richmond 3121 Melbourne, AvustralyaTel: +613 9029 3161dan@envoyfurniture.com.au

HOLLANDA Loading-DDesign CollectionsG. van Nijenrodestraat 151 3621 GJ Breukelen, Hollanda Tel: +31 63195 1872info@loading-ddesign.comthijs@loading-ddesign.com

LİBYA Avcı Interior Fourth Ring RoadVenezia Street, Bingazi, LibyaTel: +218 92 396 4653cihad@avciorman.com.tr

İRANMammut Construction7th Street, Khaled Estamboli Ave, No:7, P.O. Box 1513737511Tahran, Iran Tel: +98 21 88 109 109info@mammutgroup.com

KIBRISDivani Mobilya2 Irmak Sokak Gönyeli Çemberi, Gönyeli, Lefkoşa, KıbrısTel: +90 392 224 04 50 - 51Fax: +90 392 225 65 79fetanetcan@gmail.com

İNGİLTEREKoleksiyon Furniture LimitedBrewhouse Yard 9 LondraEC1V 4JR Birleşik KrallıkTel: +44 (0)20 3405 1885info@koleksiyon.co.uk

MISIRKoleksiyon EgyptThe 47th Building, 90th Street North 5th Settlement, Yeni Kahire, MısırTel: +20 2266 87 01Fax: +20 226 68 702info@koleksiyonegypt.com

ALMANYANetwork2DesignRöntgenstrasse 104, 64291Darmstadt, AlmanyaTel: +49 6151 9189512info@network2design.de

TÜRKİYECumhuriyet Mah. Kefeliköy Bağlar Cad. No: 35 Büyükdere Sarıyer, Istanbul, 34457Tel: +90 212 363 63 63Fax: +90 212 223 48 25info@koleksiyon.com.tr

DALLASABD

BAHREYNBAHREYN

BOSTONABD

YAKINDA AÇILIYOR!

DünyadaKoleksiyon

SUUDİ ARABİSTANTechnolight P.O. Box 12679 Jeddah 21483Suudi ArabistanTel: +966 2 669 3241 Fax: +966 2 668 3069hazemalazem@technolight-ksa.com

RUSYA Grafit Interiors119021, Timura Frunze StreetBuilding: 3, No:20 Moskova, RusyaTel: +7 499 922 42 12akochemazov@grafitinteriors.ru

BOSTON Diseno, Inc.460 Harrison AvenueBoston, MA 02118, ABDTel: +1 617 423 20 08info@koleksiyon.uswww.koleksiyon.com.tr

ÜRDÜNTriology Furniture CompanyIritiria str. Um Uthienah Vista P.O. Box 630 - 11118Amman, ÜrdünTel: +962 6 5563778Fax: +962 6 5563779salah@trilogyfurniture.com

BAHREYNBuilders Depot SPC Block No 704 Road 411 Building 405 Flat 0 Bahreyn KrallığıTel: +97 176 80460info@buildersdepot.biz

İSPANYAArtis Arquitectura Interior S.a. Poligon Industrial El Cami dels Frares, parc.83, 25190 Lleida, İspanyaTel: +34973257800Fax: +34973257801artis@artis.es

AZERBAYCANWorkplace InteriorsBaku Residence Building25 Samed Vurgun Street Bakü, AzerbaycanTel: +99 412 493 62 22ilham.behbudov@workplace.az

KATARAl Mana GalleriaSalwa Road Ramada Signals Nissan ShowroomP.O. Box 91 Doha, KatarTel: +974 4 428 3636cihan.koseoglu@almanagalleria.com.qa

KAZAKİSTANV-time Object Office Ltd.Office 111, b/c ‘Prime’ Furmanova 100 ‘g’ 050000, Almaata, KazakistanTel: +7 727 312 11 22 / 23v-time@yandex.ru

KOLOMBİYASchaller GroupCra 11 No: 93A-20 Bogota, KolombiyaTel: +571 743 560mariam@schallertech.com

PERUZiyazAvenue Mariscal La Mar 835, Lima, PeruTel: +51 714 9914webziyaz@ziyaz.com

DALLAS211 North Ervay, Suite 100Dallas, Texas 75201, ABDTel: +1 702 525 24 44info@koleksiyon.uswww.koleksiyon.com.tr

39RHIZOME

CAP Tekil Çalışma Ünitesi | Studio Kairos

İnsan her şeyin ölçüsüdür.Protagoras

www.koleksiyon.com.tr shop.koleksiyon.com.tr

Adana / Ankara / Antalya / Bodrum / Gaziantep / İzmirİstanbul Caddebostan, Masko, Modoko, Tarabya / Tekirdağ