Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1...

32
Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus Fatma Berna Yıldırım 1 Özet Dede Korkut kitabında yer alan Depegöz hikâyesi ile Odysseia’nın Polyphemos hikâyesi arasında XIX. yüzyıl başlarında keşfedilen benzerlik, zamanla yüzlerce başka benzer hikâyeyi de içerecek ilginç bir tartışma başlatır. Ancak, bu tartışmadaki hâkim tutum, ilgili hikâyelerin tarihselliğini pek de önemsemeyen naif bir karşılaştırmacılıktır. Dolayısıyla bu yazı, öncelikle, Depegöz metninin yorumlanış tarihi ve tarzını tartışmakta, sonra metin çözümlemesine geçmektedir. Yazıda önerilen alternatif okuma tarzı, Polyphemos ve Depegöz hikâyelerinin izlek ortaklıkları üzerinde durmaktadır. Getirilen çözümleme, iki metin arasındaki bariz bir izlek sürekliliği, “canlılar tasnifi” izleği üzerine kuruludur. Bu inceleme, hem Depegöz hikâyesinin asıl – yani dönemindeki– okuruyla arasına nasıl bir dünyevi etik tasa koymuş olabileceği, hem de Polyphemos hikâyesi ve Odysseia’yla nasıl bir gerçek –tarihi– ilişki kurmuş olabileceği konusunda birtakım çıkarımlara varmayı hedeflemektedir. Anahtar Sözcükler: Dede Korkut, Depegöz, Odysseia, Polyphemos, Karşılaştırmalı Halkbilim, Etik. 1 Yrd. Doç. Dr., Sakarya Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü Öğretim üyesi.

Transcript of Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1...

Page 1: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

281

Polyphemos ve Depegoumlz Hikacircyelerinde Canlıların Tasnifi

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

Fatma Berna Yıldırım1

Oumlzet

Dede Korkut kitabında yer alan Depegoumlz hikacircyesi ile Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesi arasında XIX yuumlzyıl başlarında keşfedilen benzerlik zamanla yuumlzlerce başka benzer hikacircyeyi de iccedilerecek ilginccedil bir tartışma başlatır Ancak bu tartışmadaki hacirckim tutum ilgili hikacircyelerin tarihselliğini pek de oumlnemsemeyen naif bir karşılaştırmacılıktır Dolayısıyla bu yazı oumlncelikle Depegoumlz metninin yorumlanış tarihi ve tarzını tartışmakta sonra metin ccediloumlzuumlmlemesine geccedilmektedir Yazıda oumlnerilen alternatif okuma tarzı Polyphemos ve Depegoumlz hikacircyelerinin izlek ortaklıkları uumlzerinde durmaktadır Getirilen ccediloumlzuumlmleme iki metin arasındaki bariz bir izlek suumlrekliliği ldquocanlılar tasnifirdquo izleği uumlzerine kuruludur Bu inceleme hem Depegoumlz hikacircyesinin asıl ndashyani doumlnemindekindash okuruyla arasına nasıl bir duumlnyevi etik tasa koymuş olabileceği hem de Polyphemos hikacircyesi ve Odysseiarsquoyla nasıl bir gerccedilek ndashtarihindash ilişki kurmuş olabileceği konusunda birtakım ccedilıkarımlara varmayı hedeflemektedir

Anahtar Soumlzcuumlkler Dede Korkut Depegoumlz Odysseia Polyphemos Karşılaştırmalı Halkbilim Etik

1 Yrd Doccedil Dr Sakarya Uumlniversitesi Fen-Edebiyat Fakuumlltesi Felsefe Boumlluumlmuuml Oumlğretim uumlyesi

Fatma Berna Yıldırım

282

Abstract

The certain similarity between the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey was discovered in the beginning of XIX th century and this discovery launched a discussion In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of similar stories But the prevailing approach in this comparative discussion remained extremely ahistorical Therefore this article tries to scrutinize the interpretation history of the Depegoz story first and then offers an analysis of this story This analysis bases on the common theme of ldquothe classification of living beingsrdquo which characterizes both texts The aim of this analysis is to supply some arguments on the original ethical concerns of the Depegoz story and its possible historical connection with the Odyssey

Keywords Dede Korkut Depegoz Odyssey Polyphemus Comparative Folklore Ethics

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

283

Giriş

Polyphemos ve Depegoumlz Hikacircyelerinde Canlıların Tasnifi

Her metne olduğu gibi Dede Korkut Oğuznamelerirsquone de bir tarihsel aurarsquonın arasından bakarız Hem bakışımızı kalıplayan genel bir yorum yaklaşımları tarihinin ortasında olduğumuz bundan masun olamayacağımız iccedilin hem de Oğuznameleri alımlayışımız onların oumlzguumll tarihine sıkı sıkıya bağımlı olduğu iccedilinhellip Dolayısıyla Oğuznamelerin Depegoumlz hikacircyesini Odysseiarsquonın meşhur Polyphemos hikacircyesiyle bağlantısına da değinerek ele alacak bu yazıya bir tarihccedileyle başlamak gerekir

Dede Korkut Oğuznamelerirsquonin en az kendileri kadar ilginccedil bir tarihleri var Uumlccedil evrelik bir tarih diye duumlşuumlnebiliriz bunu Soumlzluuml geleneğin oluşumu ve yazıya geccedilme suumlreci Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerindeki ldquouzun uykurdquo suumlreci ldquoguumln ışığına ccedilıkmardquo keşfedilme incelenme suumlreci Son evresi hariccedil epeyce ldquogoumllgelirdquo bir tarihtir bu

En belirsiz kısım ilk suumlreccedil daha doğrusu bu suumlrecin de ilk boumlluumlmuumlduumlr Zaten bir ldquosoumlzluumlrdquo gelenek iccedilin hem de ldquoyazırdquoya geccedilmiş haliyle bir ldquosoumlzluumlrdquo gelenek iccedilin tarih ve coğrafyada koordinat belirlemek daha ziyade goumlnuumlllerde yatanlar doğrultusunda yapılan bir iş olsa gerektir Dolayısıyla bu konuda bir ldquotarihrdquoten değil ccedileşitli ldquogeccedilmiş kurgularırdquondan soumlz etmek yerinde olacaktır Kaldı ki her şeyden oumlnce zamana yayılmışlığı imleyen ldquogelenekrdquo soumlzcuumlğuuml duumlşuumlnuumlluumlrse elimizdeki yazmaların dayandığı soumlzluuml gelenek iccedilin belirleyici karakteri veren bir tarih-coğrafya arama fikri de tuhaf goumlruumlnmeye başlayacaktır Başka bir deyişle romantik bir ldquoana yurtrdquo kuumlltuumlruumlnuumln belirleyici oumlzelliklerini aramak iccedilin Oğuznameleri okumak fena halde oumlzcuuml bir kuumlltuumlr yaklaşımı guumltmek gibi yabana atılamayacak bir kusur taşımanın yanında hikacircyelerin Anadolursquodaki yaşayışın tasalarına dair zengin verilerini de bir ccedilırpıda siliverecektir

Bu bir yana dilciler iccedilin kışkırtıcı bir bulmaca olduğu anlaşılan yazıya geccedilme tarihi-coğrafyası da oumlnemli bir sorundur Semih Tezcan Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlarrsquoın ldquoBaşlangıccedil Notlarırdquonı şu uumlzuumlcuuml saptamayla bağlar ldquoDede Korkut Oğuznamelerinin ilk olarak nerede hangi boumllgenin ağız oumlzellikleriyle yazıya geccedilirildiği sonradan ne gibi değişikliklere uğradığı karmaşık ve daha ccediloumlzuumlmlenememiş bir konudurrdquo (Tezcan 2001 19) Ama yine de ldquoaşağı yukarırdquo denebilecek bir tarih saptaması mevcuttur Cemal Kafadarrsquoın bu meseleye dair dipnotundan okuyacak olursak Oğuznameler XV yuumlzyıldan oumlnceye ait değillerdir XV yuumlzyılın neresinde

Fatma Berna Yıldırım

284

durdukları ise hayli tartışmalı bir meseledir Kafadar bu konuda oumlnce Boratavrsquoa atıfla yazarın hem Akkoyunlu hem Osmanlı huumlkuumlmdarlarına youmlnelik muumlltefit tutumuna bakarak Oğuznameleri Uzun Hasan doumlneminde (1466-78) Akkoyunlu-Osmanlı coğrafyasının ara boumllgelerine yerleştiren tahmini anar Ardından da yuumlzyılın en başına işaret eden Geoffrey Lewisrsquoin goumlruumlşuumlnuuml tartışır zira Kafadar hikacircyelerin hangi tarihe kadar geri goumltuumlruumllebileceğini ya da soumlzluuml kuumlltuumlrde bildiğimiz şekli almalarını oumlnemseyen Lewisrsquoten farklı olarak bu şeklin yazıya geccedilirilmesi kararının ne zaman verilmiş olabileceğini sorar Kafadar ayrıca Oğuznamelerdeki muhtemelen eklenti Korkut Ata kehaneti boumlluumlmuumlnuumln 1436 civarına ait Yazıcızade tarihinde de yer aldığını hatırlatır (Kafadar 1996 178) Kısacası Oğuznamelerin yazıya geccedilirilişi konusunda XV yuumlzyılın tam olarak neresinde durmamız gerektiği belirsizdir

ldquoUzun uykurdquo doumlnemine gelince XV yuumlzyıl uumlruumlnuuml Oğuznamelerin XVI yuumlzyıl yazıcılarının kalemlerinden ccedilıkma iki nuumlshasının adlarını aldıkları Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerine nasıl kimlerin eliyle ne maceralardan sonra yerleştirilmiş olabileceklerini bilmiyoruz Soumlylenebilecek tek şey bu yazmaların Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerinde kim bilir başka hangi uzak duumlnyaların metinleriyle birlikte halkbiliminin yuumlkselişe geccedilip farklı tuumlrden -felsefi siyasi- uumllkuumllerin en temel malzemesini sağlamaya başlayacağı şarkiyatccedilı araştırmalarla da birleşip kuumlltuumlr tarihi kurgularına guumlvenli bir yuva oluşturacağı XIX yuumlzyılı bekleyecekleridir Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlarrsquoda Semih Tezcan Dresden Kuumltuumlphanesinde incelediği kopyanın haline kopyalama sırasında uğradığı kazalara bakarak şoumlyle soumlyler ldquo(hellip) boumlyle bir yanlışın bile duumlzeltilmemiş işaretlenmemiş olması yazmanın Dresden Kuumltuumlphanesinde ilk bilimsel araştırmalar başlayıncaya değin ilk yaprakları dışında belki de hiccedil kimse tarafından okunmamış olduğuna bir kanıt sayılabilirrdquo (Tezcan 2001 13) Bu yazmaların suumlkucircnet dolu uumlccedil yuumlz yıllık orta tarih doumlnemidir

Elimizde Suumlleymaniye Yazması diye bir yazma bulunmamasına Vatikan ve Dresdenrsquode -okunmaksızın olsa bile- ldquodurmalarınardquo sonradan keşfedilmek uumlzere ldquodurmalarınardquo bakılırsa Oğuznamelerin sadece orta tarihinin değil bunun ardından gelecek yakın tarihinin de Avrupa duumlşuumlnce tarihine eklemleneceği ve ona uygun bir seyir izleyeceği accedilıktır Yukarıda da anıştırıldığı gibi Oğuznamelerin yakın tarihi Avrupa halkbilim tarihinin iccedilerisinde onun youmlnelimleriyle belirlenen bir tarihtir ve Dede Korkutrsquoun neden sonra ulus inşası suumlreci ccedilerccedilevesinde bir rol uumlstlenmek uumlzere

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

285

Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml de sıkı sıkıya bu halkbilim tarihine bağımlıdır Ama bu son adıma gelinesiye olup bitenler ccedilok daha ilginccediltir elbette

Halk kuumlltuumlrlerine doumlnuumlk romantik ilginin yani halk şarkıları şiirleri oumlykuumlleri vbrsquonin mitik ldquoaltın ccedilağrdquolara masumiyet ccedilağlarına ait arkaik kalıntılar olduklarına dolayısıyla ldquokoumlkenrdquolere ve ldquoorijinalrdquo karakterlere dair veriler iccedilerdiklerine ayrıca farklı kuumlltuumlrler arasındaki kadim ilişkilerin de bunlara bakılarak yeniden inşa edilebileceğine duyulan inancın en guumlccedilluuml olduğu zaman ve yerde XIX yuumlzyıl Almanyarsquosında başlar incelemeler (Burke 1996)2 Daha baştan Heinrich Friedrich von Diezrsquoin 1815 tarihli ccedilalışmasıyla temel karakteristiğini kazanır Oğuznameler Depegoumlz hikacircyesi bağlamında karşılaştırmalı araştırmalara konu olacak bu hikacircye Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesiyle arasındaki muammalı akrabalık ccedilerccedilevesinde ele alınacak bu arada incelemeler karşılaştırmacılıkları bakımından son derece dikkat ccedilekici bir biccedilimde dil incelemelerindeki karşılaştırmacılığa uyacak hatta Pictet veya Renan gibi XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinden nasibini alacaktır (Pictet 2010 Renan 2010 ayrıca Saussure 2001 314-5 Said 1999 149-60 Olender 1998 117-30) Bu soumlyleneni accedilmak iccedilin Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının seyrine şoumlyle bir bakmak yeterlidir

Cyril S Mundyrsquonin 1956 tarihli uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo oumlzellikle de Justin Glennrsquoin 1971 tarihli yazısı ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo hem tartışmanın seyrini muumlkemmelen oumlzetlemeleri hem de oumlzetledikleri bu tarihe katılma tarzları bakımından oumlnemli ccedilalışmalardır Bu iki kaynağın da teyit ettiği gibi Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının ana durakları von Diezrsquoin 1815 Wilhelm Grimmrsquoin 1857 O Hackmanrsquoın 1904 A van Genneprsquoin 1908 ve D Pagersquoin 1955 tarihli ccedilalışmalarıdır Von Diez Tuumlrkccedile metnin mitin orijinal halini temsil ettiğini Odysseiarsquodaki hikacircyeninse eski bir proto Oğuz boyundan aktarılmış olduğunu iddia eder Odysseia ve Oğuznamalerin yanı sıra Fransa Finlandiya ve Arabistanrsquoa ait toplam on değişke uumlzerinde ccedilalışan ve dolayısıyla sorunu genel bir ldquotepegoumlzler3 tartışmasırdquo haline getiren Grimm ise Homerosrsquoun değişkesindeki en bariz motiflerin diğer değişkelerde bulunmamasına bakarak bunların Odysseia kaynaklı olamayacaklarını Homerosrsquounki dacirchil tuumlm hikacircyelerin daha

2 Burke 1996 oumlzellikle ldquoHalkın Keşfirdquo boumlluumlmuuml ss 17-36 Aslında suumlrecin başlangıcı 1725rsquoe Vicorsquonun Yeni Bilimrsquoine kadar uzanacak ve halkbilim bu kitabın Almanyarsquoda tanınmasına buumlyuumlk bir katkıda bulunan Herderrsquoin dile ve eskil kuumlltuumlrlere ilişkin yazılarında temel oumlncuumlllerinin en sağlam halini bulacaktır 3 Burada ve yazı boyunca lsquotepegoumlzrsquo tek goumlzluuml devler sınıfını belirtmek uumlzere cins isim olarak kullanılmıştır Buna karşılık Oğuznamelerdeki hikacircyenin kahramanı ve hikacircye (ya da metin) lsquoDepegoumlzrsquo oumlzel ismiyle anılacaktır bu yazım konusunda metin boyunca başvurulan tek edisyon olan Tezcan-Boeschoten edisyonundaki yazıma uyulmuştur Oumlzel isim olarak lsquoTepegoumlzrsquo yalnızca bir alıntıda ve İngilizce makale ismi iccedilerisinde geccedilmektedir

Fatma Berna Yıldırım

286

gerilerdeki bir başka hikacircyenin yeniden anlatımı olduğu sonucuna varır XIX yuumlzyılın ikinci yarısı tepegoumlz hikacircyeleri bakımından son derece verimli geccedilecek pek ccedilok yeni değişke ortaya ccedilıkacaktır 1904 tarihli karşılaştırmalı ve sınıflayıcı ccedilalışması iccedilin İzlandarsquodan Rusyarsquoya değin son derece geniş bir coğrafyaya yayılmış toplam iki yuumlz yirmi bir hikacircyeyi derleyen Hackman Odysseia hikacircyesinin de dayandığı ilk kaynak konusunda Grimmrsquole hemfikirdir Hackmanrsquoın kitabını eleştiren van Gennep ise modern ccedilağ ve ortaccedilağ metinlerinden Homeros oumlncesi ccedilağa boumlyle fuumltursuzca atlanamayacağını tuumlm modern değişkelerin olası kaynağının Odysseia olduğunu soumlyler Son olarak Page de yine Grimmrsquoin destekccedilisidir ona goumlre de Homerosrsquotaki hikacircye ve halk hikacircyeleri daha eski bir değişkeden (birkaccedil ayrı formu bulunan bir ilk değişkeden) tuumlremiştir

Bu arada derleme ccedilalışmaları hikacircyenin yayılım alanını daha da genişletmiştir Hackman ile Frazerrsquoın derlemelerine ek olarak Bolte ile Polivkarsquonın 1857-1918 arası doumlneme ait derlemeleri İrlandarsquodan Korersquoye Roumlhrichrsquoin 1918-1962 arası doumlnemi inceleyen ccedilalışması da Afrikarsquoya değin uzanır Tahmin edilebileceği gibi kayda geccedilirilen hikacircyelerin ccedilok buumlyuumlk bir kısmı XIX ve XX yuumlzyıllara ait ldquoccedilağdaşrdquo değişkelerdir Binbir Gece Masallarırsquondaki Sinbad hikacircyesi Dolopathosrsquotaki hikacircye İzlandarsquonın Hrolfs saga Gautrekssonarrsquoın hikacircyesi ve Oğuznamelerin hikacircyesi zamanca ilk gruptakilerden gayet uzak bir duumlnyaya X-XV yuumlzyıllar arasına yerleşir Hepsinin ccedilok ccedilok gerilerinde de Odysseia durmaktadır Glennrsquoin vurguladığı gibi tartışmanın omurgasını şu soru kurmaktadır Ortaccedilağ ve modern duumlnyanın değişkeleri Homerosrsquotan mı tuumlremiştirler yoksa Homerosrsquoun oumlykuumlsuumlnuumln de paylaştığı bir kaynak hikacircyenin bağımsız temsilcileri midirler XX yuumlzyıl araştırmacılarının buumlyuumlk ccediloğunluğu ikinci seccedileneği olası bulurken bir kısım araştırmacı buna kuşkuyla yaklaşır (Glenn 1971) Zaten Glennrsquoin ccedilalışması da bu sorunun yeniden ele alınması uumlzerine kuruludur ve Odysseia hikacircyesinin ilk oumlrnek olamayacağını deyim yerindeyse ldquoistatistikirdquo yoldan ortaya koymaya ccedilalışmaktadır

Bu aşırı ldquohızlırdquo tarihccedile bile son derece geniş bir zaman ve coğrafyaya yayılmış son derece ccedileşitli bir malzeme birikimi uumlzerinde iş goumlren incelemelerin nasıl neyi oumlnemseyerek ccedilalıştıklarını anlamaya yeterli goumlruumlnuumlyor Oumlncelikle buradaki karşılaştırmacılığın XIX yuumlzyıl dilbiliminin karşılaştırmacılığına pek benzediği duumlşuumlnuumllebilir Halk hikacircyelerinin dillerle aynı yollardan yuumlruumlduumlkleri varsayılmış tartışmaya dilbilimin kurgusal proto Hint-Avrupa dilinin goumllgesi duumlşmuumlş gibidir Von Diezrsquoin ldquoproto Oğuzrdquo değişkesinin Grimmrsquoin ldquokayıprdquo ortak kaynağının ve

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

287

Hackmanrsquoın tuumlm değişkelere bakarak ccedilıkardığı ldquotam formrdquounun ldquogerccedilekrdquo diller arasındaki accedilık benzerliklerden hareketle yeniden yapılandırılan ldquokurgusalrdquo soumlzcuumlkleriyle ldquokurgusalrdquo proto Hint-Avrupa dilini ccedilağrıştırması tesaduumlf olmasa gerektir Araştırmalar Schleicherrsquoin kurgusal Hint-Avrupa diliyle yazdığı hikacircye gibi4 fantastik ldquoorijinalrdquo uumlretimlerine varmaz elbette ama oumlnemli olan bakışın niteliğidir Oumlnce bir problem alanı olarak tanımlanan ve anlamlı hale getirilmesi gereken dev ve son derece heterojen bir hikacircyeler oumlbeği oluşturulur sonra da bu oumlbekle başa ccedilıkmak uumlzere ldquoortak koumlkenrdquoin neliği soruşturulur ldquoOrtak koumlkenrdquo konusunda verilen cevapların değişkenlik goumlstermesinin de fazla bir oumlnemi yoktur İster Odysseia hikacircyesinin ana kaynak olduğu duumlşuumlnuumllsuumln ister Polyphemos ile diğer tepegoumlzlerin ldquokuzenrdquo oldukları varsayılsın arayış her durumda bir akrabalık yapısının hangi ataya dayandırılacağı sorusuna dayanır ldquoDepegoumlz Plyphemosrsquoun torunu mudur yoksa bu ikisi kuzen midirlerrdquo sorusunun oumlnerdiği seccedileneklerin kendileri akrabadır her ikisi de meseleye bir akrabalık ilişkisinde atanın kim olabileceğini sorarak yaklaşır

Bu bakış karşısında ilk elde iki şey soumlylenebilir İlki son derece yalındır Hikacircye bir şeydir soumlzcuumlk başka bir şey ldquoHikacircyerdquo sırf bir dilsel uumlretim olmasından oumltuumlruuml dilbilimin nesneleriyle aynı tuumlrden bir araştırma nesnesi sayılamaz İkincisine gelincehellip Saussure Genel Dilbilim Derslerirsquonin ldquoGirişrdquoinde karşılaştırmalı dilbilgisinin hatalarına değinir ve diğer tuumlm hatalarının kaynağı olarak şu temel hatanın uumlzerinde durur ldquo[Karşılaştırmalı dilbilgisi] Tarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinmiştir Kuşkusuz eski biccedilimlerin belirlenip saptanması iccedilin karşılaştırma zorunludur ama tek başına sonuca ulaşılmasını sağlamaz İki dilin gelişmesini iki bitkinin buumlyuumlmesini inceleyen bir doğa bilimleri uzmanı gibi ele aldıklarından karşılaştırmacıların sonuca varmaları bir kat daha guumlccediltuuml (hellip) Yalnızca karşılaştırmacı olan bu youmlntem gerccedileğe hiccedilbir bakımdan uymayan ve her tuumlrluuml dilin gerccedilek koşullarına aykırı duumlşen bir yığın yanlış goumlruumlşe yol accedilar Hayvanlar bitkiler madenler gibi dil de doğanın oumlzel bir alanı doumlrduumlncuuml konusu olarak ele alınırrdquo (Saussure 2001 30-31) Dilbilimdeki nesneyi bir bitki gibi ele alan bu tarih-silici bakış onu model edinen ccedilalışmalarda en azından elimizdeki oumlrnek ccedilerccedilevesinde halkbilimde de ortaya ccedilıkan gayet bariz bir sorundur Aslında hiccedil değilse iki bin yedi yuumlz yıllık bir tarihe ve İzlandarsquodan Afrikarsquoya Fransarsquodan Korersquoye uzanan bir alana yayılmış yuumlzlerce hikacircye şu ya da motiflerinde bir an ccedilakıp ışıldadığı varsayılan bir ortak atanın araştırılmasından ccedilok ccedilok daha karmaşık kendi iccedillerinde ve

4 Tuumlrkccedile ccedilevirisiyle birlikte orijinal metin iccedilin bkz Mallory 2002ss 20-2 ve Yaguello 2008 ss 78

Fatma Berna Yıldırım

288

yakın-uzak komşularıyla ilişkilerindeki tarihsellik ve toplumsallık hesaba katılmaksızın tek bir yargıya dahi varılamayacak oumllccediluumlde sıkı metodolojik tahditler isteyen bir karşılaştırmacılığı gerektirecektir Dilbilimde Saussurersquouumln yukarıdaki satırlarda eleştirdiği ilk karşılaştırmacıların ardından gelenlerce suumlrekli inceltilen ve zamanla youmlntem kusurlarına ilişkin duumlşuumlnceyle başa baş gider hale gelen araştırmalar sonuccedilta bu disiplini diller uumlzerinden kurulan bir tuumlr paleontoloji olmaktan ccediloktan ccedilıkardı ve dilbilimin arkeoloji ile antropoloji başta olmak uumlzere diğer bilimlerle son derece verimli tepkimelere girmesini sağladı ama benzer bir eleştirellik kullanılan youmlntemin uumlrettiği koumlr noktalar uumlzerine duumlşuumlnme eğilimi elimizdeki oumlrnekte tam olarak belirmiş goumlruumlnmuumlyor Oysa her tek hikacircyenin salt kendisine ait diğerlerininkine benzemez bir soyağacının konusu olabileceğini tuumlm hikacircyeleri iccedileren dev ve tek bir tepegoumlzler soyağacı ccedilizmektense her tek hikacircyenin olası şeceresiyle uğraşılabileceğini bu ldquomuumlnferitrdquo ağaccedillarda diğer tepegoumlz hikacircyeleri kadar başka bambaşka tarihsel-toplumsal koşulların da belirleyici olabileceğini tepegoumlz hikacircyelerinin birbirleriyle ldquotekrarlanan motiflerrdquoden ccedilok daha sağlam bir dille hikacircyelerin temel karşıtlıklarını izleklerini kendi oumlzguumll duumlnyalarında geliştire geliştire konuşuyor olabileceklerini oumlne suumlrmek son olarak da tuumlm bunlar vesilesiyle karşılaştırmacılığın bilimsel bir uumllkuuml haline getirilmezden oumlnce nasıl kullanılırsa işlevsel olabileceğini sormak da muumlmkuumlnduumlr elbette

Sonuccedilta Oğuznamelerin son doumlnem tarihi oumlncelikle bu kaotik tartışmanın kuramsal niteliğinin damgasını taşır ve deyim yerindeyse karşılaştırmalı bir halkbilim tartışmasının konusu olarak ccedilıkar karşımıza Ama Anadolursquoya ve Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml halkbilimin bir başka oumlzelliğinin millet inşasına katkıda bulunma oumlzelliğinin izini taşır Michael E Meeker durumu şoumlyle oumlzetler ldquoTuumlrkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarından itibaren Dede Korkut Kitabı bu uumllkede buumlyuumlk bir ilgi goumlrmuumlştuumlr Tıpkı bir yuumlzyıl oumlnce Avruparsquoda olduğu gibi milliyetccedililik halkbilim ccedilalışmalarıyla birleştiğinde (Herzfeld 1982) milliyetccedili duygular Tuumlrk topluluklarının oumlzellikle de Kuumlccediluumlk Asyarsquodaki Tuumlrk milletinin koumlkendeki kurucuları addedilir hale gelen eski Oğuzların yaşam tarzı ve acircdetlerine youmlnelik bir ilginin esinleyicisi oldu Tuumlrk acirclimleri akademik dergilerde yayımlanan pek ccedilok makalede Dede Korkut Kitabırsquonı yorumladılar Eldeki en eski yazmaların eleştirel basımları yapıldı [hellip] modern ccedileviriler yapıldı bunların en başarılıları pek ccedilok baskı yaptı Bu ccedilevirilerin bazıları illuumlstrasyonlar eşliğinde ccedilocuk edebiyatının temel eserleri arasına katıldırdquo (Meeker 1992 395) Bu paragrafına ait dipnotunda ccedilocuk edisyonları da dacirchil olmak uumlzere 30rsquolar 60rsquolar ve 80rsquolerin Dede Korkut basımları accedilısından bereketli doumlnemler olduğunu soumlyleyen

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 2: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

282

Abstract

The certain similarity between the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey was discovered in the beginning of XIX th century and this discovery launched a discussion In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of similar stories But the prevailing approach in this comparative discussion remained extremely ahistorical Therefore this article tries to scrutinize the interpretation history of the Depegoz story first and then offers an analysis of this story This analysis bases on the common theme of ldquothe classification of living beingsrdquo which characterizes both texts The aim of this analysis is to supply some arguments on the original ethical concerns of the Depegoz story and its possible historical connection with the Odyssey

Keywords Dede Korkut Depegoz Odyssey Polyphemus Comparative Folklore Ethics

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

283

Giriş

Polyphemos ve Depegoumlz Hikacircyelerinde Canlıların Tasnifi

Her metne olduğu gibi Dede Korkut Oğuznamelerirsquone de bir tarihsel aurarsquonın arasından bakarız Hem bakışımızı kalıplayan genel bir yorum yaklaşımları tarihinin ortasında olduğumuz bundan masun olamayacağımız iccedilin hem de Oğuznameleri alımlayışımız onların oumlzguumll tarihine sıkı sıkıya bağımlı olduğu iccedilinhellip Dolayısıyla Oğuznamelerin Depegoumlz hikacircyesini Odysseiarsquonın meşhur Polyphemos hikacircyesiyle bağlantısına da değinerek ele alacak bu yazıya bir tarihccedileyle başlamak gerekir

Dede Korkut Oğuznamelerirsquonin en az kendileri kadar ilginccedil bir tarihleri var Uumlccedil evrelik bir tarih diye duumlşuumlnebiliriz bunu Soumlzluuml geleneğin oluşumu ve yazıya geccedilme suumlreci Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerindeki ldquouzun uykurdquo suumlreci ldquoguumln ışığına ccedilıkmardquo keşfedilme incelenme suumlreci Son evresi hariccedil epeyce ldquogoumllgelirdquo bir tarihtir bu

En belirsiz kısım ilk suumlreccedil daha doğrusu bu suumlrecin de ilk boumlluumlmuumlduumlr Zaten bir ldquosoumlzluumlrdquo gelenek iccedilin hem de ldquoyazırdquoya geccedilmiş haliyle bir ldquosoumlzluumlrdquo gelenek iccedilin tarih ve coğrafyada koordinat belirlemek daha ziyade goumlnuumlllerde yatanlar doğrultusunda yapılan bir iş olsa gerektir Dolayısıyla bu konuda bir ldquotarihrdquoten değil ccedileşitli ldquogeccedilmiş kurgularırdquondan soumlz etmek yerinde olacaktır Kaldı ki her şeyden oumlnce zamana yayılmışlığı imleyen ldquogelenekrdquo soumlzcuumlğuuml duumlşuumlnuumlluumlrse elimizdeki yazmaların dayandığı soumlzluuml gelenek iccedilin belirleyici karakteri veren bir tarih-coğrafya arama fikri de tuhaf goumlruumlnmeye başlayacaktır Başka bir deyişle romantik bir ldquoana yurtrdquo kuumlltuumlruumlnuumln belirleyici oumlzelliklerini aramak iccedilin Oğuznameleri okumak fena halde oumlzcuuml bir kuumlltuumlr yaklaşımı guumltmek gibi yabana atılamayacak bir kusur taşımanın yanında hikacircyelerin Anadolursquodaki yaşayışın tasalarına dair zengin verilerini de bir ccedilırpıda siliverecektir

Bu bir yana dilciler iccedilin kışkırtıcı bir bulmaca olduğu anlaşılan yazıya geccedilme tarihi-coğrafyası da oumlnemli bir sorundur Semih Tezcan Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlarrsquoın ldquoBaşlangıccedil Notlarırdquonı şu uumlzuumlcuuml saptamayla bağlar ldquoDede Korkut Oğuznamelerinin ilk olarak nerede hangi boumllgenin ağız oumlzellikleriyle yazıya geccedilirildiği sonradan ne gibi değişikliklere uğradığı karmaşık ve daha ccediloumlzuumlmlenememiş bir konudurrdquo (Tezcan 2001 19) Ama yine de ldquoaşağı yukarırdquo denebilecek bir tarih saptaması mevcuttur Cemal Kafadarrsquoın bu meseleye dair dipnotundan okuyacak olursak Oğuznameler XV yuumlzyıldan oumlnceye ait değillerdir XV yuumlzyılın neresinde

Fatma Berna Yıldırım

284

durdukları ise hayli tartışmalı bir meseledir Kafadar bu konuda oumlnce Boratavrsquoa atıfla yazarın hem Akkoyunlu hem Osmanlı huumlkuumlmdarlarına youmlnelik muumlltefit tutumuna bakarak Oğuznameleri Uzun Hasan doumlneminde (1466-78) Akkoyunlu-Osmanlı coğrafyasının ara boumllgelerine yerleştiren tahmini anar Ardından da yuumlzyılın en başına işaret eden Geoffrey Lewisrsquoin goumlruumlşuumlnuuml tartışır zira Kafadar hikacircyelerin hangi tarihe kadar geri goumltuumlruumllebileceğini ya da soumlzluuml kuumlltuumlrde bildiğimiz şekli almalarını oumlnemseyen Lewisrsquoten farklı olarak bu şeklin yazıya geccedilirilmesi kararının ne zaman verilmiş olabileceğini sorar Kafadar ayrıca Oğuznamelerdeki muhtemelen eklenti Korkut Ata kehaneti boumlluumlmuumlnuumln 1436 civarına ait Yazıcızade tarihinde de yer aldığını hatırlatır (Kafadar 1996 178) Kısacası Oğuznamelerin yazıya geccedilirilişi konusunda XV yuumlzyılın tam olarak neresinde durmamız gerektiği belirsizdir

ldquoUzun uykurdquo doumlnemine gelince XV yuumlzyıl uumlruumlnuuml Oğuznamelerin XVI yuumlzyıl yazıcılarının kalemlerinden ccedilıkma iki nuumlshasının adlarını aldıkları Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerine nasıl kimlerin eliyle ne maceralardan sonra yerleştirilmiş olabileceklerini bilmiyoruz Soumlylenebilecek tek şey bu yazmaların Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerinde kim bilir başka hangi uzak duumlnyaların metinleriyle birlikte halkbiliminin yuumlkselişe geccedilip farklı tuumlrden -felsefi siyasi- uumllkuumllerin en temel malzemesini sağlamaya başlayacağı şarkiyatccedilı araştırmalarla da birleşip kuumlltuumlr tarihi kurgularına guumlvenli bir yuva oluşturacağı XIX yuumlzyılı bekleyecekleridir Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlarrsquoda Semih Tezcan Dresden Kuumltuumlphanesinde incelediği kopyanın haline kopyalama sırasında uğradığı kazalara bakarak şoumlyle soumlyler ldquo(hellip) boumlyle bir yanlışın bile duumlzeltilmemiş işaretlenmemiş olması yazmanın Dresden Kuumltuumlphanesinde ilk bilimsel araştırmalar başlayıncaya değin ilk yaprakları dışında belki de hiccedil kimse tarafından okunmamış olduğuna bir kanıt sayılabilirrdquo (Tezcan 2001 13) Bu yazmaların suumlkucircnet dolu uumlccedil yuumlz yıllık orta tarih doumlnemidir

Elimizde Suumlleymaniye Yazması diye bir yazma bulunmamasına Vatikan ve Dresdenrsquode -okunmaksızın olsa bile- ldquodurmalarınardquo sonradan keşfedilmek uumlzere ldquodurmalarınardquo bakılırsa Oğuznamelerin sadece orta tarihinin değil bunun ardından gelecek yakın tarihinin de Avrupa duumlşuumlnce tarihine eklemleneceği ve ona uygun bir seyir izleyeceği accedilıktır Yukarıda da anıştırıldığı gibi Oğuznamelerin yakın tarihi Avrupa halkbilim tarihinin iccedilerisinde onun youmlnelimleriyle belirlenen bir tarihtir ve Dede Korkutrsquoun neden sonra ulus inşası suumlreci ccedilerccedilevesinde bir rol uumlstlenmek uumlzere

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

285

Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml de sıkı sıkıya bu halkbilim tarihine bağımlıdır Ama bu son adıma gelinesiye olup bitenler ccedilok daha ilginccediltir elbette

Halk kuumlltuumlrlerine doumlnuumlk romantik ilginin yani halk şarkıları şiirleri oumlykuumlleri vbrsquonin mitik ldquoaltın ccedilağrdquolara masumiyet ccedilağlarına ait arkaik kalıntılar olduklarına dolayısıyla ldquokoumlkenrdquolere ve ldquoorijinalrdquo karakterlere dair veriler iccedilerdiklerine ayrıca farklı kuumlltuumlrler arasındaki kadim ilişkilerin de bunlara bakılarak yeniden inşa edilebileceğine duyulan inancın en guumlccedilluuml olduğu zaman ve yerde XIX yuumlzyıl Almanyarsquosında başlar incelemeler (Burke 1996)2 Daha baştan Heinrich Friedrich von Diezrsquoin 1815 tarihli ccedilalışmasıyla temel karakteristiğini kazanır Oğuznameler Depegoumlz hikacircyesi bağlamında karşılaştırmalı araştırmalara konu olacak bu hikacircye Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesiyle arasındaki muammalı akrabalık ccedilerccedilevesinde ele alınacak bu arada incelemeler karşılaştırmacılıkları bakımından son derece dikkat ccedilekici bir biccedilimde dil incelemelerindeki karşılaştırmacılığa uyacak hatta Pictet veya Renan gibi XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinden nasibini alacaktır (Pictet 2010 Renan 2010 ayrıca Saussure 2001 314-5 Said 1999 149-60 Olender 1998 117-30) Bu soumlyleneni accedilmak iccedilin Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının seyrine şoumlyle bir bakmak yeterlidir

Cyril S Mundyrsquonin 1956 tarihli uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo oumlzellikle de Justin Glennrsquoin 1971 tarihli yazısı ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo hem tartışmanın seyrini muumlkemmelen oumlzetlemeleri hem de oumlzetledikleri bu tarihe katılma tarzları bakımından oumlnemli ccedilalışmalardır Bu iki kaynağın da teyit ettiği gibi Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının ana durakları von Diezrsquoin 1815 Wilhelm Grimmrsquoin 1857 O Hackmanrsquoın 1904 A van Genneprsquoin 1908 ve D Pagersquoin 1955 tarihli ccedilalışmalarıdır Von Diez Tuumlrkccedile metnin mitin orijinal halini temsil ettiğini Odysseiarsquodaki hikacircyeninse eski bir proto Oğuz boyundan aktarılmış olduğunu iddia eder Odysseia ve Oğuznamalerin yanı sıra Fransa Finlandiya ve Arabistanrsquoa ait toplam on değişke uumlzerinde ccedilalışan ve dolayısıyla sorunu genel bir ldquotepegoumlzler3 tartışmasırdquo haline getiren Grimm ise Homerosrsquoun değişkesindeki en bariz motiflerin diğer değişkelerde bulunmamasına bakarak bunların Odysseia kaynaklı olamayacaklarını Homerosrsquounki dacirchil tuumlm hikacircyelerin daha

2 Burke 1996 oumlzellikle ldquoHalkın Keşfirdquo boumlluumlmuuml ss 17-36 Aslında suumlrecin başlangıcı 1725rsquoe Vicorsquonun Yeni Bilimrsquoine kadar uzanacak ve halkbilim bu kitabın Almanyarsquoda tanınmasına buumlyuumlk bir katkıda bulunan Herderrsquoin dile ve eskil kuumlltuumlrlere ilişkin yazılarında temel oumlncuumlllerinin en sağlam halini bulacaktır 3 Burada ve yazı boyunca lsquotepegoumlzrsquo tek goumlzluuml devler sınıfını belirtmek uumlzere cins isim olarak kullanılmıştır Buna karşılık Oğuznamelerdeki hikacircyenin kahramanı ve hikacircye (ya da metin) lsquoDepegoumlzrsquo oumlzel ismiyle anılacaktır bu yazım konusunda metin boyunca başvurulan tek edisyon olan Tezcan-Boeschoten edisyonundaki yazıma uyulmuştur Oumlzel isim olarak lsquoTepegoumlzrsquo yalnızca bir alıntıda ve İngilizce makale ismi iccedilerisinde geccedilmektedir

Fatma Berna Yıldırım

286

gerilerdeki bir başka hikacircyenin yeniden anlatımı olduğu sonucuna varır XIX yuumlzyılın ikinci yarısı tepegoumlz hikacircyeleri bakımından son derece verimli geccedilecek pek ccedilok yeni değişke ortaya ccedilıkacaktır 1904 tarihli karşılaştırmalı ve sınıflayıcı ccedilalışması iccedilin İzlandarsquodan Rusyarsquoya değin son derece geniş bir coğrafyaya yayılmış toplam iki yuumlz yirmi bir hikacircyeyi derleyen Hackman Odysseia hikacircyesinin de dayandığı ilk kaynak konusunda Grimmrsquole hemfikirdir Hackmanrsquoın kitabını eleştiren van Gennep ise modern ccedilağ ve ortaccedilağ metinlerinden Homeros oumlncesi ccedilağa boumlyle fuumltursuzca atlanamayacağını tuumlm modern değişkelerin olası kaynağının Odysseia olduğunu soumlyler Son olarak Page de yine Grimmrsquoin destekccedilisidir ona goumlre de Homerosrsquotaki hikacircye ve halk hikacircyeleri daha eski bir değişkeden (birkaccedil ayrı formu bulunan bir ilk değişkeden) tuumlremiştir

Bu arada derleme ccedilalışmaları hikacircyenin yayılım alanını daha da genişletmiştir Hackman ile Frazerrsquoın derlemelerine ek olarak Bolte ile Polivkarsquonın 1857-1918 arası doumlneme ait derlemeleri İrlandarsquodan Korersquoye Roumlhrichrsquoin 1918-1962 arası doumlnemi inceleyen ccedilalışması da Afrikarsquoya değin uzanır Tahmin edilebileceği gibi kayda geccedilirilen hikacircyelerin ccedilok buumlyuumlk bir kısmı XIX ve XX yuumlzyıllara ait ldquoccedilağdaşrdquo değişkelerdir Binbir Gece Masallarırsquondaki Sinbad hikacircyesi Dolopathosrsquotaki hikacircye İzlandarsquonın Hrolfs saga Gautrekssonarrsquoın hikacircyesi ve Oğuznamelerin hikacircyesi zamanca ilk gruptakilerden gayet uzak bir duumlnyaya X-XV yuumlzyıllar arasına yerleşir Hepsinin ccedilok ccedilok gerilerinde de Odysseia durmaktadır Glennrsquoin vurguladığı gibi tartışmanın omurgasını şu soru kurmaktadır Ortaccedilağ ve modern duumlnyanın değişkeleri Homerosrsquotan mı tuumlremiştirler yoksa Homerosrsquoun oumlykuumlsuumlnuumln de paylaştığı bir kaynak hikacircyenin bağımsız temsilcileri midirler XX yuumlzyıl araştırmacılarının buumlyuumlk ccediloğunluğu ikinci seccedileneği olası bulurken bir kısım araştırmacı buna kuşkuyla yaklaşır (Glenn 1971) Zaten Glennrsquoin ccedilalışması da bu sorunun yeniden ele alınması uumlzerine kuruludur ve Odysseia hikacircyesinin ilk oumlrnek olamayacağını deyim yerindeyse ldquoistatistikirdquo yoldan ortaya koymaya ccedilalışmaktadır

Bu aşırı ldquohızlırdquo tarihccedile bile son derece geniş bir zaman ve coğrafyaya yayılmış son derece ccedileşitli bir malzeme birikimi uumlzerinde iş goumlren incelemelerin nasıl neyi oumlnemseyerek ccedilalıştıklarını anlamaya yeterli goumlruumlnuumlyor Oumlncelikle buradaki karşılaştırmacılığın XIX yuumlzyıl dilbiliminin karşılaştırmacılığına pek benzediği duumlşuumlnuumllebilir Halk hikacircyelerinin dillerle aynı yollardan yuumlruumlduumlkleri varsayılmış tartışmaya dilbilimin kurgusal proto Hint-Avrupa dilinin goumllgesi duumlşmuumlş gibidir Von Diezrsquoin ldquoproto Oğuzrdquo değişkesinin Grimmrsquoin ldquokayıprdquo ortak kaynağının ve

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

287

Hackmanrsquoın tuumlm değişkelere bakarak ccedilıkardığı ldquotam formrdquounun ldquogerccedilekrdquo diller arasındaki accedilık benzerliklerden hareketle yeniden yapılandırılan ldquokurgusalrdquo soumlzcuumlkleriyle ldquokurgusalrdquo proto Hint-Avrupa dilini ccedilağrıştırması tesaduumlf olmasa gerektir Araştırmalar Schleicherrsquoin kurgusal Hint-Avrupa diliyle yazdığı hikacircye gibi4 fantastik ldquoorijinalrdquo uumlretimlerine varmaz elbette ama oumlnemli olan bakışın niteliğidir Oumlnce bir problem alanı olarak tanımlanan ve anlamlı hale getirilmesi gereken dev ve son derece heterojen bir hikacircyeler oumlbeği oluşturulur sonra da bu oumlbekle başa ccedilıkmak uumlzere ldquoortak koumlkenrdquoin neliği soruşturulur ldquoOrtak koumlkenrdquo konusunda verilen cevapların değişkenlik goumlstermesinin de fazla bir oumlnemi yoktur İster Odysseia hikacircyesinin ana kaynak olduğu duumlşuumlnuumllsuumln ister Polyphemos ile diğer tepegoumlzlerin ldquokuzenrdquo oldukları varsayılsın arayış her durumda bir akrabalık yapısının hangi ataya dayandırılacağı sorusuna dayanır ldquoDepegoumlz Plyphemosrsquoun torunu mudur yoksa bu ikisi kuzen midirlerrdquo sorusunun oumlnerdiği seccedileneklerin kendileri akrabadır her ikisi de meseleye bir akrabalık ilişkisinde atanın kim olabileceğini sorarak yaklaşır

Bu bakış karşısında ilk elde iki şey soumlylenebilir İlki son derece yalındır Hikacircye bir şeydir soumlzcuumlk başka bir şey ldquoHikacircyerdquo sırf bir dilsel uumlretim olmasından oumltuumlruuml dilbilimin nesneleriyle aynı tuumlrden bir araştırma nesnesi sayılamaz İkincisine gelincehellip Saussure Genel Dilbilim Derslerirsquonin ldquoGirişrdquoinde karşılaştırmalı dilbilgisinin hatalarına değinir ve diğer tuumlm hatalarının kaynağı olarak şu temel hatanın uumlzerinde durur ldquo[Karşılaştırmalı dilbilgisi] Tarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinmiştir Kuşkusuz eski biccedilimlerin belirlenip saptanması iccedilin karşılaştırma zorunludur ama tek başına sonuca ulaşılmasını sağlamaz İki dilin gelişmesini iki bitkinin buumlyuumlmesini inceleyen bir doğa bilimleri uzmanı gibi ele aldıklarından karşılaştırmacıların sonuca varmaları bir kat daha guumlccediltuuml (hellip) Yalnızca karşılaştırmacı olan bu youmlntem gerccedileğe hiccedilbir bakımdan uymayan ve her tuumlrluuml dilin gerccedilek koşullarına aykırı duumlşen bir yığın yanlış goumlruumlşe yol accedilar Hayvanlar bitkiler madenler gibi dil de doğanın oumlzel bir alanı doumlrduumlncuuml konusu olarak ele alınırrdquo (Saussure 2001 30-31) Dilbilimdeki nesneyi bir bitki gibi ele alan bu tarih-silici bakış onu model edinen ccedilalışmalarda en azından elimizdeki oumlrnek ccedilerccedilevesinde halkbilimde de ortaya ccedilıkan gayet bariz bir sorundur Aslında hiccedil değilse iki bin yedi yuumlz yıllık bir tarihe ve İzlandarsquodan Afrikarsquoya Fransarsquodan Korersquoye uzanan bir alana yayılmış yuumlzlerce hikacircye şu ya da motiflerinde bir an ccedilakıp ışıldadığı varsayılan bir ortak atanın araştırılmasından ccedilok ccedilok daha karmaşık kendi iccedillerinde ve

4 Tuumlrkccedile ccedilevirisiyle birlikte orijinal metin iccedilin bkz Mallory 2002ss 20-2 ve Yaguello 2008 ss 78

Fatma Berna Yıldırım

288

yakın-uzak komşularıyla ilişkilerindeki tarihsellik ve toplumsallık hesaba katılmaksızın tek bir yargıya dahi varılamayacak oumllccediluumlde sıkı metodolojik tahditler isteyen bir karşılaştırmacılığı gerektirecektir Dilbilimde Saussurersquouumln yukarıdaki satırlarda eleştirdiği ilk karşılaştırmacıların ardından gelenlerce suumlrekli inceltilen ve zamanla youmlntem kusurlarına ilişkin duumlşuumlnceyle başa baş gider hale gelen araştırmalar sonuccedilta bu disiplini diller uumlzerinden kurulan bir tuumlr paleontoloji olmaktan ccediloktan ccedilıkardı ve dilbilimin arkeoloji ile antropoloji başta olmak uumlzere diğer bilimlerle son derece verimli tepkimelere girmesini sağladı ama benzer bir eleştirellik kullanılan youmlntemin uumlrettiği koumlr noktalar uumlzerine duumlşuumlnme eğilimi elimizdeki oumlrnekte tam olarak belirmiş goumlruumlnmuumlyor Oysa her tek hikacircyenin salt kendisine ait diğerlerininkine benzemez bir soyağacının konusu olabileceğini tuumlm hikacircyeleri iccedileren dev ve tek bir tepegoumlzler soyağacı ccedilizmektense her tek hikacircyenin olası şeceresiyle uğraşılabileceğini bu ldquomuumlnferitrdquo ağaccedillarda diğer tepegoumlz hikacircyeleri kadar başka bambaşka tarihsel-toplumsal koşulların da belirleyici olabileceğini tepegoumlz hikacircyelerinin birbirleriyle ldquotekrarlanan motiflerrdquoden ccedilok daha sağlam bir dille hikacircyelerin temel karşıtlıklarını izleklerini kendi oumlzguumll duumlnyalarında geliştire geliştire konuşuyor olabileceklerini oumlne suumlrmek son olarak da tuumlm bunlar vesilesiyle karşılaştırmacılığın bilimsel bir uumllkuuml haline getirilmezden oumlnce nasıl kullanılırsa işlevsel olabileceğini sormak da muumlmkuumlnduumlr elbette

Sonuccedilta Oğuznamelerin son doumlnem tarihi oumlncelikle bu kaotik tartışmanın kuramsal niteliğinin damgasını taşır ve deyim yerindeyse karşılaştırmalı bir halkbilim tartışmasının konusu olarak ccedilıkar karşımıza Ama Anadolursquoya ve Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml halkbilimin bir başka oumlzelliğinin millet inşasına katkıda bulunma oumlzelliğinin izini taşır Michael E Meeker durumu şoumlyle oumlzetler ldquoTuumlrkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarından itibaren Dede Korkut Kitabı bu uumllkede buumlyuumlk bir ilgi goumlrmuumlştuumlr Tıpkı bir yuumlzyıl oumlnce Avruparsquoda olduğu gibi milliyetccedililik halkbilim ccedilalışmalarıyla birleştiğinde (Herzfeld 1982) milliyetccedili duygular Tuumlrk topluluklarının oumlzellikle de Kuumlccediluumlk Asyarsquodaki Tuumlrk milletinin koumlkendeki kurucuları addedilir hale gelen eski Oğuzların yaşam tarzı ve acircdetlerine youmlnelik bir ilginin esinleyicisi oldu Tuumlrk acirclimleri akademik dergilerde yayımlanan pek ccedilok makalede Dede Korkut Kitabırsquonı yorumladılar Eldeki en eski yazmaların eleştirel basımları yapıldı [hellip] modern ccedileviriler yapıldı bunların en başarılıları pek ccedilok baskı yaptı Bu ccedilevirilerin bazıları illuumlstrasyonlar eşliğinde ccedilocuk edebiyatının temel eserleri arasına katıldırdquo (Meeker 1992 395) Bu paragrafına ait dipnotunda ccedilocuk edisyonları da dacirchil olmak uumlzere 30rsquolar 60rsquolar ve 80rsquolerin Dede Korkut basımları accedilısından bereketli doumlnemler olduğunu soumlyleyen

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 3: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

283

Giriş

Polyphemos ve Depegoumlz Hikacircyelerinde Canlıların Tasnifi

Her metne olduğu gibi Dede Korkut Oğuznamelerirsquone de bir tarihsel aurarsquonın arasından bakarız Hem bakışımızı kalıplayan genel bir yorum yaklaşımları tarihinin ortasında olduğumuz bundan masun olamayacağımız iccedilin hem de Oğuznameleri alımlayışımız onların oumlzguumll tarihine sıkı sıkıya bağımlı olduğu iccedilinhellip Dolayısıyla Oğuznamelerin Depegoumlz hikacircyesini Odysseiarsquonın meşhur Polyphemos hikacircyesiyle bağlantısına da değinerek ele alacak bu yazıya bir tarihccedileyle başlamak gerekir

Dede Korkut Oğuznamelerirsquonin en az kendileri kadar ilginccedil bir tarihleri var Uumlccedil evrelik bir tarih diye duumlşuumlnebiliriz bunu Soumlzluuml geleneğin oluşumu ve yazıya geccedilme suumlreci Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerindeki ldquouzun uykurdquo suumlreci ldquoguumln ışığına ccedilıkmardquo keşfedilme incelenme suumlreci Son evresi hariccedil epeyce ldquogoumllgelirdquo bir tarihtir bu

En belirsiz kısım ilk suumlreccedil daha doğrusu bu suumlrecin de ilk boumlluumlmuumlduumlr Zaten bir ldquosoumlzluumlrdquo gelenek iccedilin hem de ldquoyazırdquoya geccedilmiş haliyle bir ldquosoumlzluumlrdquo gelenek iccedilin tarih ve coğrafyada koordinat belirlemek daha ziyade goumlnuumlllerde yatanlar doğrultusunda yapılan bir iş olsa gerektir Dolayısıyla bu konuda bir ldquotarihrdquoten değil ccedileşitli ldquogeccedilmiş kurgularırdquondan soumlz etmek yerinde olacaktır Kaldı ki her şeyden oumlnce zamana yayılmışlığı imleyen ldquogelenekrdquo soumlzcuumlğuuml duumlşuumlnuumlluumlrse elimizdeki yazmaların dayandığı soumlzluuml gelenek iccedilin belirleyici karakteri veren bir tarih-coğrafya arama fikri de tuhaf goumlruumlnmeye başlayacaktır Başka bir deyişle romantik bir ldquoana yurtrdquo kuumlltuumlruumlnuumln belirleyici oumlzelliklerini aramak iccedilin Oğuznameleri okumak fena halde oumlzcuuml bir kuumlltuumlr yaklaşımı guumltmek gibi yabana atılamayacak bir kusur taşımanın yanında hikacircyelerin Anadolursquodaki yaşayışın tasalarına dair zengin verilerini de bir ccedilırpıda siliverecektir

Bu bir yana dilciler iccedilin kışkırtıcı bir bulmaca olduğu anlaşılan yazıya geccedilme tarihi-coğrafyası da oumlnemli bir sorundur Semih Tezcan Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlarrsquoın ldquoBaşlangıccedil Notlarırdquonı şu uumlzuumlcuuml saptamayla bağlar ldquoDede Korkut Oğuznamelerinin ilk olarak nerede hangi boumllgenin ağız oumlzellikleriyle yazıya geccedilirildiği sonradan ne gibi değişikliklere uğradığı karmaşık ve daha ccediloumlzuumlmlenememiş bir konudurrdquo (Tezcan 2001 19) Ama yine de ldquoaşağı yukarırdquo denebilecek bir tarih saptaması mevcuttur Cemal Kafadarrsquoın bu meseleye dair dipnotundan okuyacak olursak Oğuznameler XV yuumlzyıldan oumlnceye ait değillerdir XV yuumlzyılın neresinde

Fatma Berna Yıldırım

284

durdukları ise hayli tartışmalı bir meseledir Kafadar bu konuda oumlnce Boratavrsquoa atıfla yazarın hem Akkoyunlu hem Osmanlı huumlkuumlmdarlarına youmlnelik muumlltefit tutumuna bakarak Oğuznameleri Uzun Hasan doumlneminde (1466-78) Akkoyunlu-Osmanlı coğrafyasının ara boumllgelerine yerleştiren tahmini anar Ardından da yuumlzyılın en başına işaret eden Geoffrey Lewisrsquoin goumlruumlşuumlnuuml tartışır zira Kafadar hikacircyelerin hangi tarihe kadar geri goumltuumlruumllebileceğini ya da soumlzluuml kuumlltuumlrde bildiğimiz şekli almalarını oumlnemseyen Lewisrsquoten farklı olarak bu şeklin yazıya geccedilirilmesi kararının ne zaman verilmiş olabileceğini sorar Kafadar ayrıca Oğuznamelerdeki muhtemelen eklenti Korkut Ata kehaneti boumlluumlmuumlnuumln 1436 civarına ait Yazıcızade tarihinde de yer aldığını hatırlatır (Kafadar 1996 178) Kısacası Oğuznamelerin yazıya geccedilirilişi konusunda XV yuumlzyılın tam olarak neresinde durmamız gerektiği belirsizdir

ldquoUzun uykurdquo doumlnemine gelince XV yuumlzyıl uumlruumlnuuml Oğuznamelerin XVI yuumlzyıl yazıcılarının kalemlerinden ccedilıkma iki nuumlshasının adlarını aldıkları Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerine nasıl kimlerin eliyle ne maceralardan sonra yerleştirilmiş olabileceklerini bilmiyoruz Soumlylenebilecek tek şey bu yazmaların Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerinde kim bilir başka hangi uzak duumlnyaların metinleriyle birlikte halkbiliminin yuumlkselişe geccedilip farklı tuumlrden -felsefi siyasi- uumllkuumllerin en temel malzemesini sağlamaya başlayacağı şarkiyatccedilı araştırmalarla da birleşip kuumlltuumlr tarihi kurgularına guumlvenli bir yuva oluşturacağı XIX yuumlzyılı bekleyecekleridir Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlarrsquoda Semih Tezcan Dresden Kuumltuumlphanesinde incelediği kopyanın haline kopyalama sırasında uğradığı kazalara bakarak şoumlyle soumlyler ldquo(hellip) boumlyle bir yanlışın bile duumlzeltilmemiş işaretlenmemiş olması yazmanın Dresden Kuumltuumlphanesinde ilk bilimsel araştırmalar başlayıncaya değin ilk yaprakları dışında belki de hiccedil kimse tarafından okunmamış olduğuna bir kanıt sayılabilirrdquo (Tezcan 2001 13) Bu yazmaların suumlkucircnet dolu uumlccedil yuumlz yıllık orta tarih doumlnemidir

Elimizde Suumlleymaniye Yazması diye bir yazma bulunmamasına Vatikan ve Dresdenrsquode -okunmaksızın olsa bile- ldquodurmalarınardquo sonradan keşfedilmek uumlzere ldquodurmalarınardquo bakılırsa Oğuznamelerin sadece orta tarihinin değil bunun ardından gelecek yakın tarihinin de Avrupa duumlşuumlnce tarihine eklemleneceği ve ona uygun bir seyir izleyeceği accedilıktır Yukarıda da anıştırıldığı gibi Oğuznamelerin yakın tarihi Avrupa halkbilim tarihinin iccedilerisinde onun youmlnelimleriyle belirlenen bir tarihtir ve Dede Korkutrsquoun neden sonra ulus inşası suumlreci ccedilerccedilevesinde bir rol uumlstlenmek uumlzere

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

285

Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml de sıkı sıkıya bu halkbilim tarihine bağımlıdır Ama bu son adıma gelinesiye olup bitenler ccedilok daha ilginccediltir elbette

Halk kuumlltuumlrlerine doumlnuumlk romantik ilginin yani halk şarkıları şiirleri oumlykuumlleri vbrsquonin mitik ldquoaltın ccedilağrdquolara masumiyet ccedilağlarına ait arkaik kalıntılar olduklarına dolayısıyla ldquokoumlkenrdquolere ve ldquoorijinalrdquo karakterlere dair veriler iccedilerdiklerine ayrıca farklı kuumlltuumlrler arasındaki kadim ilişkilerin de bunlara bakılarak yeniden inşa edilebileceğine duyulan inancın en guumlccedilluuml olduğu zaman ve yerde XIX yuumlzyıl Almanyarsquosında başlar incelemeler (Burke 1996)2 Daha baştan Heinrich Friedrich von Diezrsquoin 1815 tarihli ccedilalışmasıyla temel karakteristiğini kazanır Oğuznameler Depegoumlz hikacircyesi bağlamında karşılaştırmalı araştırmalara konu olacak bu hikacircye Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesiyle arasındaki muammalı akrabalık ccedilerccedilevesinde ele alınacak bu arada incelemeler karşılaştırmacılıkları bakımından son derece dikkat ccedilekici bir biccedilimde dil incelemelerindeki karşılaştırmacılığa uyacak hatta Pictet veya Renan gibi XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinden nasibini alacaktır (Pictet 2010 Renan 2010 ayrıca Saussure 2001 314-5 Said 1999 149-60 Olender 1998 117-30) Bu soumlyleneni accedilmak iccedilin Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının seyrine şoumlyle bir bakmak yeterlidir

Cyril S Mundyrsquonin 1956 tarihli uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo oumlzellikle de Justin Glennrsquoin 1971 tarihli yazısı ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo hem tartışmanın seyrini muumlkemmelen oumlzetlemeleri hem de oumlzetledikleri bu tarihe katılma tarzları bakımından oumlnemli ccedilalışmalardır Bu iki kaynağın da teyit ettiği gibi Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının ana durakları von Diezrsquoin 1815 Wilhelm Grimmrsquoin 1857 O Hackmanrsquoın 1904 A van Genneprsquoin 1908 ve D Pagersquoin 1955 tarihli ccedilalışmalarıdır Von Diez Tuumlrkccedile metnin mitin orijinal halini temsil ettiğini Odysseiarsquodaki hikacircyeninse eski bir proto Oğuz boyundan aktarılmış olduğunu iddia eder Odysseia ve Oğuznamalerin yanı sıra Fransa Finlandiya ve Arabistanrsquoa ait toplam on değişke uumlzerinde ccedilalışan ve dolayısıyla sorunu genel bir ldquotepegoumlzler3 tartışmasırdquo haline getiren Grimm ise Homerosrsquoun değişkesindeki en bariz motiflerin diğer değişkelerde bulunmamasına bakarak bunların Odysseia kaynaklı olamayacaklarını Homerosrsquounki dacirchil tuumlm hikacircyelerin daha

2 Burke 1996 oumlzellikle ldquoHalkın Keşfirdquo boumlluumlmuuml ss 17-36 Aslında suumlrecin başlangıcı 1725rsquoe Vicorsquonun Yeni Bilimrsquoine kadar uzanacak ve halkbilim bu kitabın Almanyarsquoda tanınmasına buumlyuumlk bir katkıda bulunan Herderrsquoin dile ve eskil kuumlltuumlrlere ilişkin yazılarında temel oumlncuumlllerinin en sağlam halini bulacaktır 3 Burada ve yazı boyunca lsquotepegoumlzrsquo tek goumlzluuml devler sınıfını belirtmek uumlzere cins isim olarak kullanılmıştır Buna karşılık Oğuznamelerdeki hikacircyenin kahramanı ve hikacircye (ya da metin) lsquoDepegoumlzrsquo oumlzel ismiyle anılacaktır bu yazım konusunda metin boyunca başvurulan tek edisyon olan Tezcan-Boeschoten edisyonundaki yazıma uyulmuştur Oumlzel isim olarak lsquoTepegoumlzrsquo yalnızca bir alıntıda ve İngilizce makale ismi iccedilerisinde geccedilmektedir

Fatma Berna Yıldırım

286

gerilerdeki bir başka hikacircyenin yeniden anlatımı olduğu sonucuna varır XIX yuumlzyılın ikinci yarısı tepegoumlz hikacircyeleri bakımından son derece verimli geccedilecek pek ccedilok yeni değişke ortaya ccedilıkacaktır 1904 tarihli karşılaştırmalı ve sınıflayıcı ccedilalışması iccedilin İzlandarsquodan Rusyarsquoya değin son derece geniş bir coğrafyaya yayılmış toplam iki yuumlz yirmi bir hikacircyeyi derleyen Hackman Odysseia hikacircyesinin de dayandığı ilk kaynak konusunda Grimmrsquole hemfikirdir Hackmanrsquoın kitabını eleştiren van Gennep ise modern ccedilağ ve ortaccedilağ metinlerinden Homeros oumlncesi ccedilağa boumlyle fuumltursuzca atlanamayacağını tuumlm modern değişkelerin olası kaynağının Odysseia olduğunu soumlyler Son olarak Page de yine Grimmrsquoin destekccedilisidir ona goumlre de Homerosrsquotaki hikacircye ve halk hikacircyeleri daha eski bir değişkeden (birkaccedil ayrı formu bulunan bir ilk değişkeden) tuumlremiştir

Bu arada derleme ccedilalışmaları hikacircyenin yayılım alanını daha da genişletmiştir Hackman ile Frazerrsquoın derlemelerine ek olarak Bolte ile Polivkarsquonın 1857-1918 arası doumlneme ait derlemeleri İrlandarsquodan Korersquoye Roumlhrichrsquoin 1918-1962 arası doumlnemi inceleyen ccedilalışması da Afrikarsquoya değin uzanır Tahmin edilebileceği gibi kayda geccedilirilen hikacircyelerin ccedilok buumlyuumlk bir kısmı XIX ve XX yuumlzyıllara ait ldquoccedilağdaşrdquo değişkelerdir Binbir Gece Masallarırsquondaki Sinbad hikacircyesi Dolopathosrsquotaki hikacircye İzlandarsquonın Hrolfs saga Gautrekssonarrsquoın hikacircyesi ve Oğuznamelerin hikacircyesi zamanca ilk gruptakilerden gayet uzak bir duumlnyaya X-XV yuumlzyıllar arasına yerleşir Hepsinin ccedilok ccedilok gerilerinde de Odysseia durmaktadır Glennrsquoin vurguladığı gibi tartışmanın omurgasını şu soru kurmaktadır Ortaccedilağ ve modern duumlnyanın değişkeleri Homerosrsquotan mı tuumlremiştirler yoksa Homerosrsquoun oumlykuumlsuumlnuumln de paylaştığı bir kaynak hikacircyenin bağımsız temsilcileri midirler XX yuumlzyıl araştırmacılarının buumlyuumlk ccediloğunluğu ikinci seccedileneği olası bulurken bir kısım araştırmacı buna kuşkuyla yaklaşır (Glenn 1971) Zaten Glennrsquoin ccedilalışması da bu sorunun yeniden ele alınması uumlzerine kuruludur ve Odysseia hikacircyesinin ilk oumlrnek olamayacağını deyim yerindeyse ldquoistatistikirdquo yoldan ortaya koymaya ccedilalışmaktadır

Bu aşırı ldquohızlırdquo tarihccedile bile son derece geniş bir zaman ve coğrafyaya yayılmış son derece ccedileşitli bir malzeme birikimi uumlzerinde iş goumlren incelemelerin nasıl neyi oumlnemseyerek ccedilalıştıklarını anlamaya yeterli goumlruumlnuumlyor Oumlncelikle buradaki karşılaştırmacılığın XIX yuumlzyıl dilbiliminin karşılaştırmacılığına pek benzediği duumlşuumlnuumllebilir Halk hikacircyelerinin dillerle aynı yollardan yuumlruumlduumlkleri varsayılmış tartışmaya dilbilimin kurgusal proto Hint-Avrupa dilinin goumllgesi duumlşmuumlş gibidir Von Diezrsquoin ldquoproto Oğuzrdquo değişkesinin Grimmrsquoin ldquokayıprdquo ortak kaynağının ve

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

287

Hackmanrsquoın tuumlm değişkelere bakarak ccedilıkardığı ldquotam formrdquounun ldquogerccedilekrdquo diller arasındaki accedilık benzerliklerden hareketle yeniden yapılandırılan ldquokurgusalrdquo soumlzcuumlkleriyle ldquokurgusalrdquo proto Hint-Avrupa dilini ccedilağrıştırması tesaduumlf olmasa gerektir Araştırmalar Schleicherrsquoin kurgusal Hint-Avrupa diliyle yazdığı hikacircye gibi4 fantastik ldquoorijinalrdquo uumlretimlerine varmaz elbette ama oumlnemli olan bakışın niteliğidir Oumlnce bir problem alanı olarak tanımlanan ve anlamlı hale getirilmesi gereken dev ve son derece heterojen bir hikacircyeler oumlbeği oluşturulur sonra da bu oumlbekle başa ccedilıkmak uumlzere ldquoortak koumlkenrdquoin neliği soruşturulur ldquoOrtak koumlkenrdquo konusunda verilen cevapların değişkenlik goumlstermesinin de fazla bir oumlnemi yoktur İster Odysseia hikacircyesinin ana kaynak olduğu duumlşuumlnuumllsuumln ister Polyphemos ile diğer tepegoumlzlerin ldquokuzenrdquo oldukları varsayılsın arayış her durumda bir akrabalık yapısının hangi ataya dayandırılacağı sorusuna dayanır ldquoDepegoumlz Plyphemosrsquoun torunu mudur yoksa bu ikisi kuzen midirlerrdquo sorusunun oumlnerdiği seccedileneklerin kendileri akrabadır her ikisi de meseleye bir akrabalık ilişkisinde atanın kim olabileceğini sorarak yaklaşır

Bu bakış karşısında ilk elde iki şey soumlylenebilir İlki son derece yalındır Hikacircye bir şeydir soumlzcuumlk başka bir şey ldquoHikacircyerdquo sırf bir dilsel uumlretim olmasından oumltuumlruuml dilbilimin nesneleriyle aynı tuumlrden bir araştırma nesnesi sayılamaz İkincisine gelincehellip Saussure Genel Dilbilim Derslerirsquonin ldquoGirişrdquoinde karşılaştırmalı dilbilgisinin hatalarına değinir ve diğer tuumlm hatalarının kaynağı olarak şu temel hatanın uumlzerinde durur ldquo[Karşılaştırmalı dilbilgisi] Tarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinmiştir Kuşkusuz eski biccedilimlerin belirlenip saptanması iccedilin karşılaştırma zorunludur ama tek başına sonuca ulaşılmasını sağlamaz İki dilin gelişmesini iki bitkinin buumlyuumlmesini inceleyen bir doğa bilimleri uzmanı gibi ele aldıklarından karşılaştırmacıların sonuca varmaları bir kat daha guumlccediltuuml (hellip) Yalnızca karşılaştırmacı olan bu youmlntem gerccedileğe hiccedilbir bakımdan uymayan ve her tuumlrluuml dilin gerccedilek koşullarına aykırı duumlşen bir yığın yanlış goumlruumlşe yol accedilar Hayvanlar bitkiler madenler gibi dil de doğanın oumlzel bir alanı doumlrduumlncuuml konusu olarak ele alınırrdquo (Saussure 2001 30-31) Dilbilimdeki nesneyi bir bitki gibi ele alan bu tarih-silici bakış onu model edinen ccedilalışmalarda en azından elimizdeki oumlrnek ccedilerccedilevesinde halkbilimde de ortaya ccedilıkan gayet bariz bir sorundur Aslında hiccedil değilse iki bin yedi yuumlz yıllık bir tarihe ve İzlandarsquodan Afrikarsquoya Fransarsquodan Korersquoye uzanan bir alana yayılmış yuumlzlerce hikacircye şu ya da motiflerinde bir an ccedilakıp ışıldadığı varsayılan bir ortak atanın araştırılmasından ccedilok ccedilok daha karmaşık kendi iccedillerinde ve

4 Tuumlrkccedile ccedilevirisiyle birlikte orijinal metin iccedilin bkz Mallory 2002ss 20-2 ve Yaguello 2008 ss 78

Fatma Berna Yıldırım

288

yakın-uzak komşularıyla ilişkilerindeki tarihsellik ve toplumsallık hesaba katılmaksızın tek bir yargıya dahi varılamayacak oumllccediluumlde sıkı metodolojik tahditler isteyen bir karşılaştırmacılığı gerektirecektir Dilbilimde Saussurersquouumln yukarıdaki satırlarda eleştirdiği ilk karşılaştırmacıların ardından gelenlerce suumlrekli inceltilen ve zamanla youmlntem kusurlarına ilişkin duumlşuumlnceyle başa baş gider hale gelen araştırmalar sonuccedilta bu disiplini diller uumlzerinden kurulan bir tuumlr paleontoloji olmaktan ccediloktan ccedilıkardı ve dilbilimin arkeoloji ile antropoloji başta olmak uumlzere diğer bilimlerle son derece verimli tepkimelere girmesini sağladı ama benzer bir eleştirellik kullanılan youmlntemin uumlrettiği koumlr noktalar uumlzerine duumlşuumlnme eğilimi elimizdeki oumlrnekte tam olarak belirmiş goumlruumlnmuumlyor Oysa her tek hikacircyenin salt kendisine ait diğerlerininkine benzemez bir soyağacının konusu olabileceğini tuumlm hikacircyeleri iccedileren dev ve tek bir tepegoumlzler soyağacı ccedilizmektense her tek hikacircyenin olası şeceresiyle uğraşılabileceğini bu ldquomuumlnferitrdquo ağaccedillarda diğer tepegoumlz hikacircyeleri kadar başka bambaşka tarihsel-toplumsal koşulların da belirleyici olabileceğini tepegoumlz hikacircyelerinin birbirleriyle ldquotekrarlanan motiflerrdquoden ccedilok daha sağlam bir dille hikacircyelerin temel karşıtlıklarını izleklerini kendi oumlzguumll duumlnyalarında geliştire geliştire konuşuyor olabileceklerini oumlne suumlrmek son olarak da tuumlm bunlar vesilesiyle karşılaştırmacılığın bilimsel bir uumllkuuml haline getirilmezden oumlnce nasıl kullanılırsa işlevsel olabileceğini sormak da muumlmkuumlnduumlr elbette

Sonuccedilta Oğuznamelerin son doumlnem tarihi oumlncelikle bu kaotik tartışmanın kuramsal niteliğinin damgasını taşır ve deyim yerindeyse karşılaştırmalı bir halkbilim tartışmasının konusu olarak ccedilıkar karşımıza Ama Anadolursquoya ve Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml halkbilimin bir başka oumlzelliğinin millet inşasına katkıda bulunma oumlzelliğinin izini taşır Michael E Meeker durumu şoumlyle oumlzetler ldquoTuumlrkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarından itibaren Dede Korkut Kitabı bu uumllkede buumlyuumlk bir ilgi goumlrmuumlştuumlr Tıpkı bir yuumlzyıl oumlnce Avruparsquoda olduğu gibi milliyetccedililik halkbilim ccedilalışmalarıyla birleştiğinde (Herzfeld 1982) milliyetccedili duygular Tuumlrk topluluklarının oumlzellikle de Kuumlccediluumlk Asyarsquodaki Tuumlrk milletinin koumlkendeki kurucuları addedilir hale gelen eski Oğuzların yaşam tarzı ve acircdetlerine youmlnelik bir ilginin esinleyicisi oldu Tuumlrk acirclimleri akademik dergilerde yayımlanan pek ccedilok makalede Dede Korkut Kitabırsquonı yorumladılar Eldeki en eski yazmaların eleştirel basımları yapıldı [hellip] modern ccedileviriler yapıldı bunların en başarılıları pek ccedilok baskı yaptı Bu ccedilevirilerin bazıları illuumlstrasyonlar eşliğinde ccedilocuk edebiyatının temel eserleri arasına katıldırdquo (Meeker 1992 395) Bu paragrafına ait dipnotunda ccedilocuk edisyonları da dacirchil olmak uumlzere 30rsquolar 60rsquolar ve 80rsquolerin Dede Korkut basımları accedilısından bereketli doumlnemler olduğunu soumlyleyen

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 4: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

284

durdukları ise hayli tartışmalı bir meseledir Kafadar bu konuda oumlnce Boratavrsquoa atıfla yazarın hem Akkoyunlu hem Osmanlı huumlkuumlmdarlarına youmlnelik muumlltefit tutumuna bakarak Oğuznameleri Uzun Hasan doumlneminde (1466-78) Akkoyunlu-Osmanlı coğrafyasının ara boumllgelerine yerleştiren tahmini anar Ardından da yuumlzyılın en başına işaret eden Geoffrey Lewisrsquoin goumlruumlşuumlnuuml tartışır zira Kafadar hikacircyelerin hangi tarihe kadar geri goumltuumlruumllebileceğini ya da soumlzluuml kuumlltuumlrde bildiğimiz şekli almalarını oumlnemseyen Lewisrsquoten farklı olarak bu şeklin yazıya geccedilirilmesi kararının ne zaman verilmiş olabileceğini sorar Kafadar ayrıca Oğuznamelerdeki muhtemelen eklenti Korkut Ata kehaneti boumlluumlmuumlnuumln 1436 civarına ait Yazıcızade tarihinde de yer aldığını hatırlatır (Kafadar 1996 178) Kısacası Oğuznamelerin yazıya geccedilirilişi konusunda XV yuumlzyılın tam olarak neresinde durmamız gerektiği belirsizdir

ldquoUzun uykurdquo doumlnemine gelince XV yuumlzyıl uumlruumlnuuml Oğuznamelerin XVI yuumlzyıl yazıcılarının kalemlerinden ccedilıkma iki nuumlshasının adlarını aldıkları Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerine nasıl kimlerin eliyle ne maceralardan sonra yerleştirilmiş olabileceklerini bilmiyoruz Soumlylenebilecek tek şey bu yazmaların Vatikan ve Dresden Kuumltuumlphanelerinde kim bilir başka hangi uzak duumlnyaların metinleriyle birlikte halkbiliminin yuumlkselişe geccedilip farklı tuumlrden -felsefi siyasi- uumllkuumllerin en temel malzemesini sağlamaya başlayacağı şarkiyatccedilı araştırmalarla da birleşip kuumlltuumlr tarihi kurgularına guumlvenli bir yuva oluşturacağı XIX yuumlzyılı bekleyecekleridir Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlarrsquoda Semih Tezcan Dresden Kuumltuumlphanesinde incelediği kopyanın haline kopyalama sırasında uğradığı kazalara bakarak şoumlyle soumlyler ldquo(hellip) boumlyle bir yanlışın bile duumlzeltilmemiş işaretlenmemiş olması yazmanın Dresden Kuumltuumlphanesinde ilk bilimsel araştırmalar başlayıncaya değin ilk yaprakları dışında belki de hiccedil kimse tarafından okunmamış olduğuna bir kanıt sayılabilirrdquo (Tezcan 2001 13) Bu yazmaların suumlkucircnet dolu uumlccedil yuumlz yıllık orta tarih doumlnemidir

Elimizde Suumlleymaniye Yazması diye bir yazma bulunmamasına Vatikan ve Dresdenrsquode -okunmaksızın olsa bile- ldquodurmalarınardquo sonradan keşfedilmek uumlzere ldquodurmalarınardquo bakılırsa Oğuznamelerin sadece orta tarihinin değil bunun ardından gelecek yakın tarihinin de Avrupa duumlşuumlnce tarihine eklemleneceği ve ona uygun bir seyir izleyeceği accedilıktır Yukarıda da anıştırıldığı gibi Oğuznamelerin yakın tarihi Avrupa halkbilim tarihinin iccedilerisinde onun youmlnelimleriyle belirlenen bir tarihtir ve Dede Korkutrsquoun neden sonra ulus inşası suumlreci ccedilerccedilevesinde bir rol uumlstlenmek uumlzere

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

285

Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml de sıkı sıkıya bu halkbilim tarihine bağımlıdır Ama bu son adıma gelinesiye olup bitenler ccedilok daha ilginccediltir elbette

Halk kuumlltuumlrlerine doumlnuumlk romantik ilginin yani halk şarkıları şiirleri oumlykuumlleri vbrsquonin mitik ldquoaltın ccedilağrdquolara masumiyet ccedilağlarına ait arkaik kalıntılar olduklarına dolayısıyla ldquokoumlkenrdquolere ve ldquoorijinalrdquo karakterlere dair veriler iccedilerdiklerine ayrıca farklı kuumlltuumlrler arasındaki kadim ilişkilerin de bunlara bakılarak yeniden inşa edilebileceğine duyulan inancın en guumlccedilluuml olduğu zaman ve yerde XIX yuumlzyıl Almanyarsquosında başlar incelemeler (Burke 1996)2 Daha baştan Heinrich Friedrich von Diezrsquoin 1815 tarihli ccedilalışmasıyla temel karakteristiğini kazanır Oğuznameler Depegoumlz hikacircyesi bağlamında karşılaştırmalı araştırmalara konu olacak bu hikacircye Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesiyle arasındaki muammalı akrabalık ccedilerccedilevesinde ele alınacak bu arada incelemeler karşılaştırmacılıkları bakımından son derece dikkat ccedilekici bir biccedilimde dil incelemelerindeki karşılaştırmacılığa uyacak hatta Pictet veya Renan gibi XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinden nasibini alacaktır (Pictet 2010 Renan 2010 ayrıca Saussure 2001 314-5 Said 1999 149-60 Olender 1998 117-30) Bu soumlyleneni accedilmak iccedilin Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının seyrine şoumlyle bir bakmak yeterlidir

Cyril S Mundyrsquonin 1956 tarihli uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo oumlzellikle de Justin Glennrsquoin 1971 tarihli yazısı ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo hem tartışmanın seyrini muumlkemmelen oumlzetlemeleri hem de oumlzetledikleri bu tarihe katılma tarzları bakımından oumlnemli ccedilalışmalardır Bu iki kaynağın da teyit ettiği gibi Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının ana durakları von Diezrsquoin 1815 Wilhelm Grimmrsquoin 1857 O Hackmanrsquoın 1904 A van Genneprsquoin 1908 ve D Pagersquoin 1955 tarihli ccedilalışmalarıdır Von Diez Tuumlrkccedile metnin mitin orijinal halini temsil ettiğini Odysseiarsquodaki hikacircyeninse eski bir proto Oğuz boyundan aktarılmış olduğunu iddia eder Odysseia ve Oğuznamalerin yanı sıra Fransa Finlandiya ve Arabistanrsquoa ait toplam on değişke uumlzerinde ccedilalışan ve dolayısıyla sorunu genel bir ldquotepegoumlzler3 tartışmasırdquo haline getiren Grimm ise Homerosrsquoun değişkesindeki en bariz motiflerin diğer değişkelerde bulunmamasına bakarak bunların Odysseia kaynaklı olamayacaklarını Homerosrsquounki dacirchil tuumlm hikacircyelerin daha

2 Burke 1996 oumlzellikle ldquoHalkın Keşfirdquo boumlluumlmuuml ss 17-36 Aslında suumlrecin başlangıcı 1725rsquoe Vicorsquonun Yeni Bilimrsquoine kadar uzanacak ve halkbilim bu kitabın Almanyarsquoda tanınmasına buumlyuumlk bir katkıda bulunan Herderrsquoin dile ve eskil kuumlltuumlrlere ilişkin yazılarında temel oumlncuumlllerinin en sağlam halini bulacaktır 3 Burada ve yazı boyunca lsquotepegoumlzrsquo tek goumlzluuml devler sınıfını belirtmek uumlzere cins isim olarak kullanılmıştır Buna karşılık Oğuznamelerdeki hikacircyenin kahramanı ve hikacircye (ya da metin) lsquoDepegoumlzrsquo oumlzel ismiyle anılacaktır bu yazım konusunda metin boyunca başvurulan tek edisyon olan Tezcan-Boeschoten edisyonundaki yazıma uyulmuştur Oumlzel isim olarak lsquoTepegoumlzrsquo yalnızca bir alıntıda ve İngilizce makale ismi iccedilerisinde geccedilmektedir

Fatma Berna Yıldırım

286

gerilerdeki bir başka hikacircyenin yeniden anlatımı olduğu sonucuna varır XIX yuumlzyılın ikinci yarısı tepegoumlz hikacircyeleri bakımından son derece verimli geccedilecek pek ccedilok yeni değişke ortaya ccedilıkacaktır 1904 tarihli karşılaştırmalı ve sınıflayıcı ccedilalışması iccedilin İzlandarsquodan Rusyarsquoya değin son derece geniş bir coğrafyaya yayılmış toplam iki yuumlz yirmi bir hikacircyeyi derleyen Hackman Odysseia hikacircyesinin de dayandığı ilk kaynak konusunda Grimmrsquole hemfikirdir Hackmanrsquoın kitabını eleştiren van Gennep ise modern ccedilağ ve ortaccedilağ metinlerinden Homeros oumlncesi ccedilağa boumlyle fuumltursuzca atlanamayacağını tuumlm modern değişkelerin olası kaynağının Odysseia olduğunu soumlyler Son olarak Page de yine Grimmrsquoin destekccedilisidir ona goumlre de Homerosrsquotaki hikacircye ve halk hikacircyeleri daha eski bir değişkeden (birkaccedil ayrı formu bulunan bir ilk değişkeden) tuumlremiştir

Bu arada derleme ccedilalışmaları hikacircyenin yayılım alanını daha da genişletmiştir Hackman ile Frazerrsquoın derlemelerine ek olarak Bolte ile Polivkarsquonın 1857-1918 arası doumlneme ait derlemeleri İrlandarsquodan Korersquoye Roumlhrichrsquoin 1918-1962 arası doumlnemi inceleyen ccedilalışması da Afrikarsquoya değin uzanır Tahmin edilebileceği gibi kayda geccedilirilen hikacircyelerin ccedilok buumlyuumlk bir kısmı XIX ve XX yuumlzyıllara ait ldquoccedilağdaşrdquo değişkelerdir Binbir Gece Masallarırsquondaki Sinbad hikacircyesi Dolopathosrsquotaki hikacircye İzlandarsquonın Hrolfs saga Gautrekssonarrsquoın hikacircyesi ve Oğuznamelerin hikacircyesi zamanca ilk gruptakilerden gayet uzak bir duumlnyaya X-XV yuumlzyıllar arasına yerleşir Hepsinin ccedilok ccedilok gerilerinde de Odysseia durmaktadır Glennrsquoin vurguladığı gibi tartışmanın omurgasını şu soru kurmaktadır Ortaccedilağ ve modern duumlnyanın değişkeleri Homerosrsquotan mı tuumlremiştirler yoksa Homerosrsquoun oumlykuumlsuumlnuumln de paylaştığı bir kaynak hikacircyenin bağımsız temsilcileri midirler XX yuumlzyıl araştırmacılarının buumlyuumlk ccediloğunluğu ikinci seccedileneği olası bulurken bir kısım araştırmacı buna kuşkuyla yaklaşır (Glenn 1971) Zaten Glennrsquoin ccedilalışması da bu sorunun yeniden ele alınması uumlzerine kuruludur ve Odysseia hikacircyesinin ilk oumlrnek olamayacağını deyim yerindeyse ldquoistatistikirdquo yoldan ortaya koymaya ccedilalışmaktadır

Bu aşırı ldquohızlırdquo tarihccedile bile son derece geniş bir zaman ve coğrafyaya yayılmış son derece ccedileşitli bir malzeme birikimi uumlzerinde iş goumlren incelemelerin nasıl neyi oumlnemseyerek ccedilalıştıklarını anlamaya yeterli goumlruumlnuumlyor Oumlncelikle buradaki karşılaştırmacılığın XIX yuumlzyıl dilbiliminin karşılaştırmacılığına pek benzediği duumlşuumlnuumllebilir Halk hikacircyelerinin dillerle aynı yollardan yuumlruumlduumlkleri varsayılmış tartışmaya dilbilimin kurgusal proto Hint-Avrupa dilinin goumllgesi duumlşmuumlş gibidir Von Diezrsquoin ldquoproto Oğuzrdquo değişkesinin Grimmrsquoin ldquokayıprdquo ortak kaynağının ve

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

287

Hackmanrsquoın tuumlm değişkelere bakarak ccedilıkardığı ldquotam formrdquounun ldquogerccedilekrdquo diller arasındaki accedilık benzerliklerden hareketle yeniden yapılandırılan ldquokurgusalrdquo soumlzcuumlkleriyle ldquokurgusalrdquo proto Hint-Avrupa dilini ccedilağrıştırması tesaduumlf olmasa gerektir Araştırmalar Schleicherrsquoin kurgusal Hint-Avrupa diliyle yazdığı hikacircye gibi4 fantastik ldquoorijinalrdquo uumlretimlerine varmaz elbette ama oumlnemli olan bakışın niteliğidir Oumlnce bir problem alanı olarak tanımlanan ve anlamlı hale getirilmesi gereken dev ve son derece heterojen bir hikacircyeler oumlbeği oluşturulur sonra da bu oumlbekle başa ccedilıkmak uumlzere ldquoortak koumlkenrdquoin neliği soruşturulur ldquoOrtak koumlkenrdquo konusunda verilen cevapların değişkenlik goumlstermesinin de fazla bir oumlnemi yoktur İster Odysseia hikacircyesinin ana kaynak olduğu duumlşuumlnuumllsuumln ister Polyphemos ile diğer tepegoumlzlerin ldquokuzenrdquo oldukları varsayılsın arayış her durumda bir akrabalık yapısının hangi ataya dayandırılacağı sorusuna dayanır ldquoDepegoumlz Plyphemosrsquoun torunu mudur yoksa bu ikisi kuzen midirlerrdquo sorusunun oumlnerdiği seccedileneklerin kendileri akrabadır her ikisi de meseleye bir akrabalık ilişkisinde atanın kim olabileceğini sorarak yaklaşır

Bu bakış karşısında ilk elde iki şey soumlylenebilir İlki son derece yalındır Hikacircye bir şeydir soumlzcuumlk başka bir şey ldquoHikacircyerdquo sırf bir dilsel uumlretim olmasından oumltuumlruuml dilbilimin nesneleriyle aynı tuumlrden bir araştırma nesnesi sayılamaz İkincisine gelincehellip Saussure Genel Dilbilim Derslerirsquonin ldquoGirişrdquoinde karşılaştırmalı dilbilgisinin hatalarına değinir ve diğer tuumlm hatalarının kaynağı olarak şu temel hatanın uumlzerinde durur ldquo[Karşılaştırmalı dilbilgisi] Tarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinmiştir Kuşkusuz eski biccedilimlerin belirlenip saptanması iccedilin karşılaştırma zorunludur ama tek başına sonuca ulaşılmasını sağlamaz İki dilin gelişmesini iki bitkinin buumlyuumlmesini inceleyen bir doğa bilimleri uzmanı gibi ele aldıklarından karşılaştırmacıların sonuca varmaları bir kat daha guumlccediltuuml (hellip) Yalnızca karşılaştırmacı olan bu youmlntem gerccedileğe hiccedilbir bakımdan uymayan ve her tuumlrluuml dilin gerccedilek koşullarına aykırı duumlşen bir yığın yanlış goumlruumlşe yol accedilar Hayvanlar bitkiler madenler gibi dil de doğanın oumlzel bir alanı doumlrduumlncuuml konusu olarak ele alınırrdquo (Saussure 2001 30-31) Dilbilimdeki nesneyi bir bitki gibi ele alan bu tarih-silici bakış onu model edinen ccedilalışmalarda en azından elimizdeki oumlrnek ccedilerccedilevesinde halkbilimde de ortaya ccedilıkan gayet bariz bir sorundur Aslında hiccedil değilse iki bin yedi yuumlz yıllık bir tarihe ve İzlandarsquodan Afrikarsquoya Fransarsquodan Korersquoye uzanan bir alana yayılmış yuumlzlerce hikacircye şu ya da motiflerinde bir an ccedilakıp ışıldadığı varsayılan bir ortak atanın araştırılmasından ccedilok ccedilok daha karmaşık kendi iccedillerinde ve

4 Tuumlrkccedile ccedilevirisiyle birlikte orijinal metin iccedilin bkz Mallory 2002ss 20-2 ve Yaguello 2008 ss 78

Fatma Berna Yıldırım

288

yakın-uzak komşularıyla ilişkilerindeki tarihsellik ve toplumsallık hesaba katılmaksızın tek bir yargıya dahi varılamayacak oumllccediluumlde sıkı metodolojik tahditler isteyen bir karşılaştırmacılığı gerektirecektir Dilbilimde Saussurersquouumln yukarıdaki satırlarda eleştirdiği ilk karşılaştırmacıların ardından gelenlerce suumlrekli inceltilen ve zamanla youmlntem kusurlarına ilişkin duumlşuumlnceyle başa baş gider hale gelen araştırmalar sonuccedilta bu disiplini diller uumlzerinden kurulan bir tuumlr paleontoloji olmaktan ccediloktan ccedilıkardı ve dilbilimin arkeoloji ile antropoloji başta olmak uumlzere diğer bilimlerle son derece verimli tepkimelere girmesini sağladı ama benzer bir eleştirellik kullanılan youmlntemin uumlrettiği koumlr noktalar uumlzerine duumlşuumlnme eğilimi elimizdeki oumlrnekte tam olarak belirmiş goumlruumlnmuumlyor Oysa her tek hikacircyenin salt kendisine ait diğerlerininkine benzemez bir soyağacının konusu olabileceğini tuumlm hikacircyeleri iccedileren dev ve tek bir tepegoumlzler soyağacı ccedilizmektense her tek hikacircyenin olası şeceresiyle uğraşılabileceğini bu ldquomuumlnferitrdquo ağaccedillarda diğer tepegoumlz hikacircyeleri kadar başka bambaşka tarihsel-toplumsal koşulların da belirleyici olabileceğini tepegoumlz hikacircyelerinin birbirleriyle ldquotekrarlanan motiflerrdquoden ccedilok daha sağlam bir dille hikacircyelerin temel karşıtlıklarını izleklerini kendi oumlzguumll duumlnyalarında geliştire geliştire konuşuyor olabileceklerini oumlne suumlrmek son olarak da tuumlm bunlar vesilesiyle karşılaştırmacılığın bilimsel bir uumllkuuml haline getirilmezden oumlnce nasıl kullanılırsa işlevsel olabileceğini sormak da muumlmkuumlnduumlr elbette

Sonuccedilta Oğuznamelerin son doumlnem tarihi oumlncelikle bu kaotik tartışmanın kuramsal niteliğinin damgasını taşır ve deyim yerindeyse karşılaştırmalı bir halkbilim tartışmasının konusu olarak ccedilıkar karşımıza Ama Anadolursquoya ve Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml halkbilimin bir başka oumlzelliğinin millet inşasına katkıda bulunma oumlzelliğinin izini taşır Michael E Meeker durumu şoumlyle oumlzetler ldquoTuumlrkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarından itibaren Dede Korkut Kitabı bu uumllkede buumlyuumlk bir ilgi goumlrmuumlştuumlr Tıpkı bir yuumlzyıl oumlnce Avruparsquoda olduğu gibi milliyetccedililik halkbilim ccedilalışmalarıyla birleştiğinde (Herzfeld 1982) milliyetccedili duygular Tuumlrk topluluklarının oumlzellikle de Kuumlccediluumlk Asyarsquodaki Tuumlrk milletinin koumlkendeki kurucuları addedilir hale gelen eski Oğuzların yaşam tarzı ve acircdetlerine youmlnelik bir ilginin esinleyicisi oldu Tuumlrk acirclimleri akademik dergilerde yayımlanan pek ccedilok makalede Dede Korkut Kitabırsquonı yorumladılar Eldeki en eski yazmaların eleştirel basımları yapıldı [hellip] modern ccedileviriler yapıldı bunların en başarılıları pek ccedilok baskı yaptı Bu ccedilevirilerin bazıları illuumlstrasyonlar eşliğinde ccedilocuk edebiyatının temel eserleri arasına katıldırdquo (Meeker 1992 395) Bu paragrafına ait dipnotunda ccedilocuk edisyonları da dacirchil olmak uumlzere 30rsquolar 60rsquolar ve 80rsquolerin Dede Korkut basımları accedilısından bereketli doumlnemler olduğunu soumlyleyen

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 5: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

285

Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml de sıkı sıkıya bu halkbilim tarihine bağımlıdır Ama bu son adıma gelinesiye olup bitenler ccedilok daha ilginccediltir elbette

Halk kuumlltuumlrlerine doumlnuumlk romantik ilginin yani halk şarkıları şiirleri oumlykuumlleri vbrsquonin mitik ldquoaltın ccedilağrdquolara masumiyet ccedilağlarına ait arkaik kalıntılar olduklarına dolayısıyla ldquokoumlkenrdquolere ve ldquoorijinalrdquo karakterlere dair veriler iccedilerdiklerine ayrıca farklı kuumlltuumlrler arasındaki kadim ilişkilerin de bunlara bakılarak yeniden inşa edilebileceğine duyulan inancın en guumlccedilluuml olduğu zaman ve yerde XIX yuumlzyıl Almanyarsquosında başlar incelemeler (Burke 1996)2 Daha baştan Heinrich Friedrich von Diezrsquoin 1815 tarihli ccedilalışmasıyla temel karakteristiğini kazanır Oğuznameler Depegoumlz hikacircyesi bağlamında karşılaştırmalı araştırmalara konu olacak bu hikacircye Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesiyle arasındaki muammalı akrabalık ccedilerccedilevesinde ele alınacak bu arada incelemeler karşılaştırmacılıkları bakımından son derece dikkat ccedilekici bir biccedilimde dil incelemelerindeki karşılaştırmacılığa uyacak hatta Pictet veya Renan gibi XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinden nasibini alacaktır (Pictet 2010 Renan 2010 ayrıca Saussure 2001 314-5 Said 1999 149-60 Olender 1998 117-30) Bu soumlyleneni accedilmak iccedilin Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının seyrine şoumlyle bir bakmak yeterlidir

Cyril S Mundyrsquonin 1956 tarihli uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo oumlzellikle de Justin Glennrsquoin 1971 tarihli yazısı ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo hem tartışmanın seyrini muumlkemmelen oumlzetlemeleri hem de oumlzetledikleri bu tarihe katılma tarzları bakımından oumlnemli ccedilalışmalardır Bu iki kaynağın da teyit ettiği gibi Depegoumlz-Polyphemos tartışmasının ana durakları von Diezrsquoin 1815 Wilhelm Grimmrsquoin 1857 O Hackmanrsquoın 1904 A van Genneprsquoin 1908 ve D Pagersquoin 1955 tarihli ccedilalışmalarıdır Von Diez Tuumlrkccedile metnin mitin orijinal halini temsil ettiğini Odysseiarsquodaki hikacircyeninse eski bir proto Oğuz boyundan aktarılmış olduğunu iddia eder Odysseia ve Oğuznamalerin yanı sıra Fransa Finlandiya ve Arabistanrsquoa ait toplam on değişke uumlzerinde ccedilalışan ve dolayısıyla sorunu genel bir ldquotepegoumlzler3 tartışmasırdquo haline getiren Grimm ise Homerosrsquoun değişkesindeki en bariz motiflerin diğer değişkelerde bulunmamasına bakarak bunların Odysseia kaynaklı olamayacaklarını Homerosrsquounki dacirchil tuumlm hikacircyelerin daha

2 Burke 1996 oumlzellikle ldquoHalkın Keşfirdquo boumlluumlmuuml ss 17-36 Aslında suumlrecin başlangıcı 1725rsquoe Vicorsquonun Yeni Bilimrsquoine kadar uzanacak ve halkbilim bu kitabın Almanyarsquoda tanınmasına buumlyuumlk bir katkıda bulunan Herderrsquoin dile ve eskil kuumlltuumlrlere ilişkin yazılarında temel oumlncuumlllerinin en sağlam halini bulacaktır 3 Burada ve yazı boyunca lsquotepegoumlzrsquo tek goumlzluuml devler sınıfını belirtmek uumlzere cins isim olarak kullanılmıştır Buna karşılık Oğuznamelerdeki hikacircyenin kahramanı ve hikacircye (ya da metin) lsquoDepegoumlzrsquo oumlzel ismiyle anılacaktır bu yazım konusunda metin boyunca başvurulan tek edisyon olan Tezcan-Boeschoten edisyonundaki yazıma uyulmuştur Oumlzel isim olarak lsquoTepegoumlzrsquo yalnızca bir alıntıda ve İngilizce makale ismi iccedilerisinde geccedilmektedir

Fatma Berna Yıldırım

286

gerilerdeki bir başka hikacircyenin yeniden anlatımı olduğu sonucuna varır XIX yuumlzyılın ikinci yarısı tepegoumlz hikacircyeleri bakımından son derece verimli geccedilecek pek ccedilok yeni değişke ortaya ccedilıkacaktır 1904 tarihli karşılaştırmalı ve sınıflayıcı ccedilalışması iccedilin İzlandarsquodan Rusyarsquoya değin son derece geniş bir coğrafyaya yayılmış toplam iki yuumlz yirmi bir hikacircyeyi derleyen Hackman Odysseia hikacircyesinin de dayandığı ilk kaynak konusunda Grimmrsquole hemfikirdir Hackmanrsquoın kitabını eleştiren van Gennep ise modern ccedilağ ve ortaccedilağ metinlerinden Homeros oumlncesi ccedilağa boumlyle fuumltursuzca atlanamayacağını tuumlm modern değişkelerin olası kaynağının Odysseia olduğunu soumlyler Son olarak Page de yine Grimmrsquoin destekccedilisidir ona goumlre de Homerosrsquotaki hikacircye ve halk hikacircyeleri daha eski bir değişkeden (birkaccedil ayrı formu bulunan bir ilk değişkeden) tuumlremiştir

Bu arada derleme ccedilalışmaları hikacircyenin yayılım alanını daha da genişletmiştir Hackman ile Frazerrsquoın derlemelerine ek olarak Bolte ile Polivkarsquonın 1857-1918 arası doumlneme ait derlemeleri İrlandarsquodan Korersquoye Roumlhrichrsquoin 1918-1962 arası doumlnemi inceleyen ccedilalışması da Afrikarsquoya değin uzanır Tahmin edilebileceği gibi kayda geccedilirilen hikacircyelerin ccedilok buumlyuumlk bir kısmı XIX ve XX yuumlzyıllara ait ldquoccedilağdaşrdquo değişkelerdir Binbir Gece Masallarırsquondaki Sinbad hikacircyesi Dolopathosrsquotaki hikacircye İzlandarsquonın Hrolfs saga Gautrekssonarrsquoın hikacircyesi ve Oğuznamelerin hikacircyesi zamanca ilk gruptakilerden gayet uzak bir duumlnyaya X-XV yuumlzyıllar arasına yerleşir Hepsinin ccedilok ccedilok gerilerinde de Odysseia durmaktadır Glennrsquoin vurguladığı gibi tartışmanın omurgasını şu soru kurmaktadır Ortaccedilağ ve modern duumlnyanın değişkeleri Homerosrsquotan mı tuumlremiştirler yoksa Homerosrsquoun oumlykuumlsuumlnuumln de paylaştığı bir kaynak hikacircyenin bağımsız temsilcileri midirler XX yuumlzyıl araştırmacılarının buumlyuumlk ccediloğunluğu ikinci seccedileneği olası bulurken bir kısım araştırmacı buna kuşkuyla yaklaşır (Glenn 1971) Zaten Glennrsquoin ccedilalışması da bu sorunun yeniden ele alınması uumlzerine kuruludur ve Odysseia hikacircyesinin ilk oumlrnek olamayacağını deyim yerindeyse ldquoistatistikirdquo yoldan ortaya koymaya ccedilalışmaktadır

Bu aşırı ldquohızlırdquo tarihccedile bile son derece geniş bir zaman ve coğrafyaya yayılmış son derece ccedileşitli bir malzeme birikimi uumlzerinde iş goumlren incelemelerin nasıl neyi oumlnemseyerek ccedilalıştıklarını anlamaya yeterli goumlruumlnuumlyor Oumlncelikle buradaki karşılaştırmacılığın XIX yuumlzyıl dilbiliminin karşılaştırmacılığına pek benzediği duumlşuumlnuumllebilir Halk hikacircyelerinin dillerle aynı yollardan yuumlruumlduumlkleri varsayılmış tartışmaya dilbilimin kurgusal proto Hint-Avrupa dilinin goumllgesi duumlşmuumlş gibidir Von Diezrsquoin ldquoproto Oğuzrdquo değişkesinin Grimmrsquoin ldquokayıprdquo ortak kaynağının ve

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

287

Hackmanrsquoın tuumlm değişkelere bakarak ccedilıkardığı ldquotam formrdquounun ldquogerccedilekrdquo diller arasındaki accedilık benzerliklerden hareketle yeniden yapılandırılan ldquokurgusalrdquo soumlzcuumlkleriyle ldquokurgusalrdquo proto Hint-Avrupa dilini ccedilağrıştırması tesaduumlf olmasa gerektir Araştırmalar Schleicherrsquoin kurgusal Hint-Avrupa diliyle yazdığı hikacircye gibi4 fantastik ldquoorijinalrdquo uumlretimlerine varmaz elbette ama oumlnemli olan bakışın niteliğidir Oumlnce bir problem alanı olarak tanımlanan ve anlamlı hale getirilmesi gereken dev ve son derece heterojen bir hikacircyeler oumlbeği oluşturulur sonra da bu oumlbekle başa ccedilıkmak uumlzere ldquoortak koumlkenrdquoin neliği soruşturulur ldquoOrtak koumlkenrdquo konusunda verilen cevapların değişkenlik goumlstermesinin de fazla bir oumlnemi yoktur İster Odysseia hikacircyesinin ana kaynak olduğu duumlşuumlnuumllsuumln ister Polyphemos ile diğer tepegoumlzlerin ldquokuzenrdquo oldukları varsayılsın arayış her durumda bir akrabalık yapısının hangi ataya dayandırılacağı sorusuna dayanır ldquoDepegoumlz Plyphemosrsquoun torunu mudur yoksa bu ikisi kuzen midirlerrdquo sorusunun oumlnerdiği seccedileneklerin kendileri akrabadır her ikisi de meseleye bir akrabalık ilişkisinde atanın kim olabileceğini sorarak yaklaşır

Bu bakış karşısında ilk elde iki şey soumlylenebilir İlki son derece yalındır Hikacircye bir şeydir soumlzcuumlk başka bir şey ldquoHikacircyerdquo sırf bir dilsel uumlretim olmasından oumltuumlruuml dilbilimin nesneleriyle aynı tuumlrden bir araştırma nesnesi sayılamaz İkincisine gelincehellip Saussure Genel Dilbilim Derslerirsquonin ldquoGirişrdquoinde karşılaştırmalı dilbilgisinin hatalarına değinir ve diğer tuumlm hatalarının kaynağı olarak şu temel hatanın uumlzerinde durur ldquo[Karşılaştırmalı dilbilgisi] Tarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinmiştir Kuşkusuz eski biccedilimlerin belirlenip saptanması iccedilin karşılaştırma zorunludur ama tek başına sonuca ulaşılmasını sağlamaz İki dilin gelişmesini iki bitkinin buumlyuumlmesini inceleyen bir doğa bilimleri uzmanı gibi ele aldıklarından karşılaştırmacıların sonuca varmaları bir kat daha guumlccediltuuml (hellip) Yalnızca karşılaştırmacı olan bu youmlntem gerccedileğe hiccedilbir bakımdan uymayan ve her tuumlrluuml dilin gerccedilek koşullarına aykırı duumlşen bir yığın yanlış goumlruumlşe yol accedilar Hayvanlar bitkiler madenler gibi dil de doğanın oumlzel bir alanı doumlrduumlncuuml konusu olarak ele alınırrdquo (Saussure 2001 30-31) Dilbilimdeki nesneyi bir bitki gibi ele alan bu tarih-silici bakış onu model edinen ccedilalışmalarda en azından elimizdeki oumlrnek ccedilerccedilevesinde halkbilimde de ortaya ccedilıkan gayet bariz bir sorundur Aslında hiccedil değilse iki bin yedi yuumlz yıllık bir tarihe ve İzlandarsquodan Afrikarsquoya Fransarsquodan Korersquoye uzanan bir alana yayılmış yuumlzlerce hikacircye şu ya da motiflerinde bir an ccedilakıp ışıldadığı varsayılan bir ortak atanın araştırılmasından ccedilok ccedilok daha karmaşık kendi iccedillerinde ve

4 Tuumlrkccedile ccedilevirisiyle birlikte orijinal metin iccedilin bkz Mallory 2002ss 20-2 ve Yaguello 2008 ss 78

Fatma Berna Yıldırım

288

yakın-uzak komşularıyla ilişkilerindeki tarihsellik ve toplumsallık hesaba katılmaksızın tek bir yargıya dahi varılamayacak oumllccediluumlde sıkı metodolojik tahditler isteyen bir karşılaştırmacılığı gerektirecektir Dilbilimde Saussurersquouumln yukarıdaki satırlarda eleştirdiği ilk karşılaştırmacıların ardından gelenlerce suumlrekli inceltilen ve zamanla youmlntem kusurlarına ilişkin duumlşuumlnceyle başa baş gider hale gelen araştırmalar sonuccedilta bu disiplini diller uumlzerinden kurulan bir tuumlr paleontoloji olmaktan ccediloktan ccedilıkardı ve dilbilimin arkeoloji ile antropoloji başta olmak uumlzere diğer bilimlerle son derece verimli tepkimelere girmesini sağladı ama benzer bir eleştirellik kullanılan youmlntemin uumlrettiği koumlr noktalar uumlzerine duumlşuumlnme eğilimi elimizdeki oumlrnekte tam olarak belirmiş goumlruumlnmuumlyor Oysa her tek hikacircyenin salt kendisine ait diğerlerininkine benzemez bir soyağacının konusu olabileceğini tuumlm hikacircyeleri iccedileren dev ve tek bir tepegoumlzler soyağacı ccedilizmektense her tek hikacircyenin olası şeceresiyle uğraşılabileceğini bu ldquomuumlnferitrdquo ağaccedillarda diğer tepegoumlz hikacircyeleri kadar başka bambaşka tarihsel-toplumsal koşulların da belirleyici olabileceğini tepegoumlz hikacircyelerinin birbirleriyle ldquotekrarlanan motiflerrdquoden ccedilok daha sağlam bir dille hikacircyelerin temel karşıtlıklarını izleklerini kendi oumlzguumll duumlnyalarında geliştire geliştire konuşuyor olabileceklerini oumlne suumlrmek son olarak da tuumlm bunlar vesilesiyle karşılaştırmacılığın bilimsel bir uumllkuuml haline getirilmezden oumlnce nasıl kullanılırsa işlevsel olabileceğini sormak da muumlmkuumlnduumlr elbette

Sonuccedilta Oğuznamelerin son doumlnem tarihi oumlncelikle bu kaotik tartışmanın kuramsal niteliğinin damgasını taşır ve deyim yerindeyse karşılaştırmalı bir halkbilim tartışmasının konusu olarak ccedilıkar karşımıza Ama Anadolursquoya ve Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml halkbilimin bir başka oumlzelliğinin millet inşasına katkıda bulunma oumlzelliğinin izini taşır Michael E Meeker durumu şoumlyle oumlzetler ldquoTuumlrkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarından itibaren Dede Korkut Kitabı bu uumllkede buumlyuumlk bir ilgi goumlrmuumlştuumlr Tıpkı bir yuumlzyıl oumlnce Avruparsquoda olduğu gibi milliyetccedililik halkbilim ccedilalışmalarıyla birleştiğinde (Herzfeld 1982) milliyetccedili duygular Tuumlrk topluluklarının oumlzellikle de Kuumlccediluumlk Asyarsquodaki Tuumlrk milletinin koumlkendeki kurucuları addedilir hale gelen eski Oğuzların yaşam tarzı ve acircdetlerine youmlnelik bir ilginin esinleyicisi oldu Tuumlrk acirclimleri akademik dergilerde yayımlanan pek ccedilok makalede Dede Korkut Kitabırsquonı yorumladılar Eldeki en eski yazmaların eleştirel basımları yapıldı [hellip] modern ccedileviriler yapıldı bunların en başarılıları pek ccedilok baskı yaptı Bu ccedilevirilerin bazıları illuumlstrasyonlar eşliğinde ccedilocuk edebiyatının temel eserleri arasına katıldırdquo (Meeker 1992 395) Bu paragrafına ait dipnotunda ccedilocuk edisyonları da dacirchil olmak uumlzere 30rsquolar 60rsquolar ve 80rsquolerin Dede Korkut basımları accedilısından bereketli doumlnemler olduğunu soumlyleyen

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 6: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

286

gerilerdeki bir başka hikacircyenin yeniden anlatımı olduğu sonucuna varır XIX yuumlzyılın ikinci yarısı tepegoumlz hikacircyeleri bakımından son derece verimli geccedilecek pek ccedilok yeni değişke ortaya ccedilıkacaktır 1904 tarihli karşılaştırmalı ve sınıflayıcı ccedilalışması iccedilin İzlandarsquodan Rusyarsquoya değin son derece geniş bir coğrafyaya yayılmış toplam iki yuumlz yirmi bir hikacircyeyi derleyen Hackman Odysseia hikacircyesinin de dayandığı ilk kaynak konusunda Grimmrsquole hemfikirdir Hackmanrsquoın kitabını eleştiren van Gennep ise modern ccedilağ ve ortaccedilağ metinlerinden Homeros oumlncesi ccedilağa boumlyle fuumltursuzca atlanamayacağını tuumlm modern değişkelerin olası kaynağının Odysseia olduğunu soumlyler Son olarak Page de yine Grimmrsquoin destekccedilisidir ona goumlre de Homerosrsquotaki hikacircye ve halk hikacircyeleri daha eski bir değişkeden (birkaccedil ayrı formu bulunan bir ilk değişkeden) tuumlremiştir

Bu arada derleme ccedilalışmaları hikacircyenin yayılım alanını daha da genişletmiştir Hackman ile Frazerrsquoın derlemelerine ek olarak Bolte ile Polivkarsquonın 1857-1918 arası doumlneme ait derlemeleri İrlandarsquodan Korersquoye Roumlhrichrsquoin 1918-1962 arası doumlnemi inceleyen ccedilalışması da Afrikarsquoya değin uzanır Tahmin edilebileceği gibi kayda geccedilirilen hikacircyelerin ccedilok buumlyuumlk bir kısmı XIX ve XX yuumlzyıllara ait ldquoccedilağdaşrdquo değişkelerdir Binbir Gece Masallarırsquondaki Sinbad hikacircyesi Dolopathosrsquotaki hikacircye İzlandarsquonın Hrolfs saga Gautrekssonarrsquoın hikacircyesi ve Oğuznamelerin hikacircyesi zamanca ilk gruptakilerden gayet uzak bir duumlnyaya X-XV yuumlzyıllar arasına yerleşir Hepsinin ccedilok ccedilok gerilerinde de Odysseia durmaktadır Glennrsquoin vurguladığı gibi tartışmanın omurgasını şu soru kurmaktadır Ortaccedilağ ve modern duumlnyanın değişkeleri Homerosrsquotan mı tuumlremiştirler yoksa Homerosrsquoun oumlykuumlsuumlnuumln de paylaştığı bir kaynak hikacircyenin bağımsız temsilcileri midirler XX yuumlzyıl araştırmacılarının buumlyuumlk ccediloğunluğu ikinci seccedileneği olası bulurken bir kısım araştırmacı buna kuşkuyla yaklaşır (Glenn 1971) Zaten Glennrsquoin ccedilalışması da bu sorunun yeniden ele alınması uumlzerine kuruludur ve Odysseia hikacircyesinin ilk oumlrnek olamayacağını deyim yerindeyse ldquoistatistikirdquo yoldan ortaya koymaya ccedilalışmaktadır

Bu aşırı ldquohızlırdquo tarihccedile bile son derece geniş bir zaman ve coğrafyaya yayılmış son derece ccedileşitli bir malzeme birikimi uumlzerinde iş goumlren incelemelerin nasıl neyi oumlnemseyerek ccedilalıştıklarını anlamaya yeterli goumlruumlnuumlyor Oumlncelikle buradaki karşılaştırmacılığın XIX yuumlzyıl dilbiliminin karşılaştırmacılığına pek benzediği duumlşuumlnuumllebilir Halk hikacircyelerinin dillerle aynı yollardan yuumlruumlduumlkleri varsayılmış tartışmaya dilbilimin kurgusal proto Hint-Avrupa dilinin goumllgesi duumlşmuumlş gibidir Von Diezrsquoin ldquoproto Oğuzrdquo değişkesinin Grimmrsquoin ldquokayıprdquo ortak kaynağının ve

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

287

Hackmanrsquoın tuumlm değişkelere bakarak ccedilıkardığı ldquotam formrdquounun ldquogerccedilekrdquo diller arasındaki accedilık benzerliklerden hareketle yeniden yapılandırılan ldquokurgusalrdquo soumlzcuumlkleriyle ldquokurgusalrdquo proto Hint-Avrupa dilini ccedilağrıştırması tesaduumlf olmasa gerektir Araştırmalar Schleicherrsquoin kurgusal Hint-Avrupa diliyle yazdığı hikacircye gibi4 fantastik ldquoorijinalrdquo uumlretimlerine varmaz elbette ama oumlnemli olan bakışın niteliğidir Oumlnce bir problem alanı olarak tanımlanan ve anlamlı hale getirilmesi gereken dev ve son derece heterojen bir hikacircyeler oumlbeği oluşturulur sonra da bu oumlbekle başa ccedilıkmak uumlzere ldquoortak koumlkenrdquoin neliği soruşturulur ldquoOrtak koumlkenrdquo konusunda verilen cevapların değişkenlik goumlstermesinin de fazla bir oumlnemi yoktur İster Odysseia hikacircyesinin ana kaynak olduğu duumlşuumlnuumllsuumln ister Polyphemos ile diğer tepegoumlzlerin ldquokuzenrdquo oldukları varsayılsın arayış her durumda bir akrabalık yapısının hangi ataya dayandırılacağı sorusuna dayanır ldquoDepegoumlz Plyphemosrsquoun torunu mudur yoksa bu ikisi kuzen midirlerrdquo sorusunun oumlnerdiği seccedileneklerin kendileri akrabadır her ikisi de meseleye bir akrabalık ilişkisinde atanın kim olabileceğini sorarak yaklaşır

Bu bakış karşısında ilk elde iki şey soumlylenebilir İlki son derece yalındır Hikacircye bir şeydir soumlzcuumlk başka bir şey ldquoHikacircyerdquo sırf bir dilsel uumlretim olmasından oumltuumlruuml dilbilimin nesneleriyle aynı tuumlrden bir araştırma nesnesi sayılamaz İkincisine gelincehellip Saussure Genel Dilbilim Derslerirsquonin ldquoGirişrdquoinde karşılaştırmalı dilbilgisinin hatalarına değinir ve diğer tuumlm hatalarının kaynağı olarak şu temel hatanın uumlzerinde durur ldquo[Karşılaştırmalı dilbilgisi] Tarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinmiştir Kuşkusuz eski biccedilimlerin belirlenip saptanması iccedilin karşılaştırma zorunludur ama tek başına sonuca ulaşılmasını sağlamaz İki dilin gelişmesini iki bitkinin buumlyuumlmesini inceleyen bir doğa bilimleri uzmanı gibi ele aldıklarından karşılaştırmacıların sonuca varmaları bir kat daha guumlccediltuuml (hellip) Yalnızca karşılaştırmacı olan bu youmlntem gerccedileğe hiccedilbir bakımdan uymayan ve her tuumlrluuml dilin gerccedilek koşullarına aykırı duumlşen bir yığın yanlış goumlruumlşe yol accedilar Hayvanlar bitkiler madenler gibi dil de doğanın oumlzel bir alanı doumlrduumlncuuml konusu olarak ele alınırrdquo (Saussure 2001 30-31) Dilbilimdeki nesneyi bir bitki gibi ele alan bu tarih-silici bakış onu model edinen ccedilalışmalarda en azından elimizdeki oumlrnek ccedilerccedilevesinde halkbilimde de ortaya ccedilıkan gayet bariz bir sorundur Aslında hiccedil değilse iki bin yedi yuumlz yıllık bir tarihe ve İzlandarsquodan Afrikarsquoya Fransarsquodan Korersquoye uzanan bir alana yayılmış yuumlzlerce hikacircye şu ya da motiflerinde bir an ccedilakıp ışıldadığı varsayılan bir ortak atanın araştırılmasından ccedilok ccedilok daha karmaşık kendi iccedillerinde ve

4 Tuumlrkccedile ccedilevirisiyle birlikte orijinal metin iccedilin bkz Mallory 2002ss 20-2 ve Yaguello 2008 ss 78

Fatma Berna Yıldırım

288

yakın-uzak komşularıyla ilişkilerindeki tarihsellik ve toplumsallık hesaba katılmaksızın tek bir yargıya dahi varılamayacak oumllccediluumlde sıkı metodolojik tahditler isteyen bir karşılaştırmacılığı gerektirecektir Dilbilimde Saussurersquouumln yukarıdaki satırlarda eleştirdiği ilk karşılaştırmacıların ardından gelenlerce suumlrekli inceltilen ve zamanla youmlntem kusurlarına ilişkin duumlşuumlnceyle başa baş gider hale gelen araştırmalar sonuccedilta bu disiplini diller uumlzerinden kurulan bir tuumlr paleontoloji olmaktan ccediloktan ccedilıkardı ve dilbilimin arkeoloji ile antropoloji başta olmak uumlzere diğer bilimlerle son derece verimli tepkimelere girmesini sağladı ama benzer bir eleştirellik kullanılan youmlntemin uumlrettiği koumlr noktalar uumlzerine duumlşuumlnme eğilimi elimizdeki oumlrnekte tam olarak belirmiş goumlruumlnmuumlyor Oysa her tek hikacircyenin salt kendisine ait diğerlerininkine benzemez bir soyağacının konusu olabileceğini tuumlm hikacircyeleri iccedileren dev ve tek bir tepegoumlzler soyağacı ccedilizmektense her tek hikacircyenin olası şeceresiyle uğraşılabileceğini bu ldquomuumlnferitrdquo ağaccedillarda diğer tepegoumlz hikacircyeleri kadar başka bambaşka tarihsel-toplumsal koşulların da belirleyici olabileceğini tepegoumlz hikacircyelerinin birbirleriyle ldquotekrarlanan motiflerrdquoden ccedilok daha sağlam bir dille hikacircyelerin temel karşıtlıklarını izleklerini kendi oumlzguumll duumlnyalarında geliştire geliştire konuşuyor olabileceklerini oumlne suumlrmek son olarak da tuumlm bunlar vesilesiyle karşılaştırmacılığın bilimsel bir uumllkuuml haline getirilmezden oumlnce nasıl kullanılırsa işlevsel olabileceğini sormak da muumlmkuumlnduumlr elbette

Sonuccedilta Oğuznamelerin son doumlnem tarihi oumlncelikle bu kaotik tartışmanın kuramsal niteliğinin damgasını taşır ve deyim yerindeyse karşılaştırmalı bir halkbilim tartışmasının konusu olarak ccedilıkar karşımıza Ama Anadolursquoya ve Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml halkbilimin bir başka oumlzelliğinin millet inşasına katkıda bulunma oumlzelliğinin izini taşır Michael E Meeker durumu şoumlyle oumlzetler ldquoTuumlrkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarından itibaren Dede Korkut Kitabı bu uumllkede buumlyuumlk bir ilgi goumlrmuumlştuumlr Tıpkı bir yuumlzyıl oumlnce Avruparsquoda olduğu gibi milliyetccedililik halkbilim ccedilalışmalarıyla birleştiğinde (Herzfeld 1982) milliyetccedili duygular Tuumlrk topluluklarının oumlzellikle de Kuumlccediluumlk Asyarsquodaki Tuumlrk milletinin koumlkendeki kurucuları addedilir hale gelen eski Oğuzların yaşam tarzı ve acircdetlerine youmlnelik bir ilginin esinleyicisi oldu Tuumlrk acirclimleri akademik dergilerde yayımlanan pek ccedilok makalede Dede Korkut Kitabırsquonı yorumladılar Eldeki en eski yazmaların eleştirel basımları yapıldı [hellip] modern ccedileviriler yapıldı bunların en başarılıları pek ccedilok baskı yaptı Bu ccedilevirilerin bazıları illuumlstrasyonlar eşliğinde ccedilocuk edebiyatının temel eserleri arasına katıldırdquo (Meeker 1992 395) Bu paragrafına ait dipnotunda ccedilocuk edisyonları da dacirchil olmak uumlzere 30rsquolar 60rsquolar ve 80rsquolerin Dede Korkut basımları accedilısından bereketli doumlnemler olduğunu soumlyleyen

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 7: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

287

Hackmanrsquoın tuumlm değişkelere bakarak ccedilıkardığı ldquotam formrdquounun ldquogerccedilekrdquo diller arasındaki accedilık benzerliklerden hareketle yeniden yapılandırılan ldquokurgusalrdquo soumlzcuumlkleriyle ldquokurgusalrdquo proto Hint-Avrupa dilini ccedilağrıştırması tesaduumlf olmasa gerektir Araştırmalar Schleicherrsquoin kurgusal Hint-Avrupa diliyle yazdığı hikacircye gibi4 fantastik ldquoorijinalrdquo uumlretimlerine varmaz elbette ama oumlnemli olan bakışın niteliğidir Oumlnce bir problem alanı olarak tanımlanan ve anlamlı hale getirilmesi gereken dev ve son derece heterojen bir hikacircyeler oumlbeği oluşturulur sonra da bu oumlbekle başa ccedilıkmak uumlzere ldquoortak koumlkenrdquoin neliği soruşturulur ldquoOrtak koumlkenrdquo konusunda verilen cevapların değişkenlik goumlstermesinin de fazla bir oumlnemi yoktur İster Odysseia hikacircyesinin ana kaynak olduğu duumlşuumlnuumllsuumln ister Polyphemos ile diğer tepegoumlzlerin ldquokuzenrdquo oldukları varsayılsın arayış her durumda bir akrabalık yapısının hangi ataya dayandırılacağı sorusuna dayanır ldquoDepegoumlz Plyphemosrsquoun torunu mudur yoksa bu ikisi kuzen midirlerrdquo sorusunun oumlnerdiği seccedileneklerin kendileri akrabadır her ikisi de meseleye bir akrabalık ilişkisinde atanın kim olabileceğini sorarak yaklaşır

Bu bakış karşısında ilk elde iki şey soumlylenebilir İlki son derece yalındır Hikacircye bir şeydir soumlzcuumlk başka bir şey ldquoHikacircyerdquo sırf bir dilsel uumlretim olmasından oumltuumlruuml dilbilimin nesneleriyle aynı tuumlrden bir araştırma nesnesi sayılamaz İkincisine gelincehellip Saussure Genel Dilbilim Derslerirsquonin ldquoGirişrdquoinde karşılaştırmalı dilbilgisinin hatalarına değinir ve diğer tuumlm hatalarının kaynağı olarak şu temel hatanın uumlzerinde durur ldquo[Karşılaştırmalı dilbilgisi] Tarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinmiştir Kuşkusuz eski biccedilimlerin belirlenip saptanması iccedilin karşılaştırma zorunludur ama tek başına sonuca ulaşılmasını sağlamaz İki dilin gelişmesini iki bitkinin buumlyuumlmesini inceleyen bir doğa bilimleri uzmanı gibi ele aldıklarından karşılaştırmacıların sonuca varmaları bir kat daha guumlccediltuuml (hellip) Yalnızca karşılaştırmacı olan bu youmlntem gerccedileğe hiccedilbir bakımdan uymayan ve her tuumlrluuml dilin gerccedilek koşullarına aykırı duumlşen bir yığın yanlış goumlruumlşe yol accedilar Hayvanlar bitkiler madenler gibi dil de doğanın oumlzel bir alanı doumlrduumlncuuml konusu olarak ele alınırrdquo (Saussure 2001 30-31) Dilbilimdeki nesneyi bir bitki gibi ele alan bu tarih-silici bakış onu model edinen ccedilalışmalarda en azından elimizdeki oumlrnek ccedilerccedilevesinde halkbilimde de ortaya ccedilıkan gayet bariz bir sorundur Aslında hiccedil değilse iki bin yedi yuumlz yıllık bir tarihe ve İzlandarsquodan Afrikarsquoya Fransarsquodan Korersquoye uzanan bir alana yayılmış yuumlzlerce hikacircye şu ya da motiflerinde bir an ccedilakıp ışıldadığı varsayılan bir ortak atanın araştırılmasından ccedilok ccedilok daha karmaşık kendi iccedillerinde ve

4 Tuumlrkccedile ccedilevirisiyle birlikte orijinal metin iccedilin bkz Mallory 2002ss 20-2 ve Yaguello 2008 ss 78

Fatma Berna Yıldırım

288

yakın-uzak komşularıyla ilişkilerindeki tarihsellik ve toplumsallık hesaba katılmaksızın tek bir yargıya dahi varılamayacak oumllccediluumlde sıkı metodolojik tahditler isteyen bir karşılaştırmacılığı gerektirecektir Dilbilimde Saussurersquouumln yukarıdaki satırlarda eleştirdiği ilk karşılaştırmacıların ardından gelenlerce suumlrekli inceltilen ve zamanla youmlntem kusurlarına ilişkin duumlşuumlnceyle başa baş gider hale gelen araştırmalar sonuccedilta bu disiplini diller uumlzerinden kurulan bir tuumlr paleontoloji olmaktan ccediloktan ccedilıkardı ve dilbilimin arkeoloji ile antropoloji başta olmak uumlzere diğer bilimlerle son derece verimli tepkimelere girmesini sağladı ama benzer bir eleştirellik kullanılan youmlntemin uumlrettiği koumlr noktalar uumlzerine duumlşuumlnme eğilimi elimizdeki oumlrnekte tam olarak belirmiş goumlruumlnmuumlyor Oysa her tek hikacircyenin salt kendisine ait diğerlerininkine benzemez bir soyağacının konusu olabileceğini tuumlm hikacircyeleri iccedileren dev ve tek bir tepegoumlzler soyağacı ccedilizmektense her tek hikacircyenin olası şeceresiyle uğraşılabileceğini bu ldquomuumlnferitrdquo ağaccedillarda diğer tepegoumlz hikacircyeleri kadar başka bambaşka tarihsel-toplumsal koşulların da belirleyici olabileceğini tepegoumlz hikacircyelerinin birbirleriyle ldquotekrarlanan motiflerrdquoden ccedilok daha sağlam bir dille hikacircyelerin temel karşıtlıklarını izleklerini kendi oumlzguumll duumlnyalarında geliştire geliştire konuşuyor olabileceklerini oumlne suumlrmek son olarak da tuumlm bunlar vesilesiyle karşılaştırmacılığın bilimsel bir uumllkuuml haline getirilmezden oumlnce nasıl kullanılırsa işlevsel olabileceğini sormak da muumlmkuumlnduumlr elbette

Sonuccedilta Oğuznamelerin son doumlnem tarihi oumlncelikle bu kaotik tartışmanın kuramsal niteliğinin damgasını taşır ve deyim yerindeyse karşılaştırmalı bir halkbilim tartışmasının konusu olarak ccedilıkar karşımıza Ama Anadolursquoya ve Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml halkbilimin bir başka oumlzelliğinin millet inşasına katkıda bulunma oumlzelliğinin izini taşır Michael E Meeker durumu şoumlyle oumlzetler ldquoTuumlrkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarından itibaren Dede Korkut Kitabı bu uumllkede buumlyuumlk bir ilgi goumlrmuumlştuumlr Tıpkı bir yuumlzyıl oumlnce Avruparsquoda olduğu gibi milliyetccedililik halkbilim ccedilalışmalarıyla birleştiğinde (Herzfeld 1982) milliyetccedili duygular Tuumlrk topluluklarının oumlzellikle de Kuumlccediluumlk Asyarsquodaki Tuumlrk milletinin koumlkendeki kurucuları addedilir hale gelen eski Oğuzların yaşam tarzı ve acircdetlerine youmlnelik bir ilginin esinleyicisi oldu Tuumlrk acirclimleri akademik dergilerde yayımlanan pek ccedilok makalede Dede Korkut Kitabırsquonı yorumladılar Eldeki en eski yazmaların eleştirel basımları yapıldı [hellip] modern ccedileviriler yapıldı bunların en başarılıları pek ccedilok baskı yaptı Bu ccedilevirilerin bazıları illuumlstrasyonlar eşliğinde ccedilocuk edebiyatının temel eserleri arasına katıldırdquo (Meeker 1992 395) Bu paragrafına ait dipnotunda ccedilocuk edisyonları da dacirchil olmak uumlzere 30rsquolar 60rsquolar ve 80rsquolerin Dede Korkut basımları accedilısından bereketli doumlnemler olduğunu soumlyleyen

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 8: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

288

yakın-uzak komşularıyla ilişkilerindeki tarihsellik ve toplumsallık hesaba katılmaksızın tek bir yargıya dahi varılamayacak oumllccediluumlde sıkı metodolojik tahditler isteyen bir karşılaştırmacılığı gerektirecektir Dilbilimde Saussurersquouumln yukarıdaki satırlarda eleştirdiği ilk karşılaştırmacıların ardından gelenlerce suumlrekli inceltilen ve zamanla youmlntem kusurlarına ilişkin duumlşuumlnceyle başa baş gider hale gelen araştırmalar sonuccedilta bu disiplini diller uumlzerinden kurulan bir tuumlr paleontoloji olmaktan ccediloktan ccedilıkardı ve dilbilimin arkeoloji ile antropoloji başta olmak uumlzere diğer bilimlerle son derece verimli tepkimelere girmesini sağladı ama benzer bir eleştirellik kullanılan youmlntemin uumlrettiği koumlr noktalar uumlzerine duumlşuumlnme eğilimi elimizdeki oumlrnekte tam olarak belirmiş goumlruumlnmuumlyor Oysa her tek hikacircyenin salt kendisine ait diğerlerininkine benzemez bir soyağacının konusu olabileceğini tuumlm hikacircyeleri iccedileren dev ve tek bir tepegoumlzler soyağacı ccedilizmektense her tek hikacircyenin olası şeceresiyle uğraşılabileceğini bu ldquomuumlnferitrdquo ağaccedillarda diğer tepegoumlz hikacircyeleri kadar başka bambaşka tarihsel-toplumsal koşulların da belirleyici olabileceğini tepegoumlz hikacircyelerinin birbirleriyle ldquotekrarlanan motiflerrdquoden ccedilok daha sağlam bir dille hikacircyelerin temel karşıtlıklarını izleklerini kendi oumlzguumll duumlnyalarında geliştire geliştire konuşuyor olabileceklerini oumlne suumlrmek son olarak da tuumlm bunlar vesilesiyle karşılaştırmacılığın bilimsel bir uumllkuuml haline getirilmezden oumlnce nasıl kullanılırsa işlevsel olabileceğini sormak da muumlmkuumlnduumlr elbette

Sonuccedilta Oğuznamelerin son doumlnem tarihi oumlncelikle bu kaotik tartışmanın kuramsal niteliğinin damgasını taşır ve deyim yerindeyse karşılaştırmalı bir halkbilim tartışmasının konusu olarak ccedilıkar karşımıza Ama Anadolursquoya ve Tuumlrkccedileye geri doumlnuumlşuuml halkbilimin bir başka oumlzelliğinin millet inşasına katkıda bulunma oumlzelliğinin izini taşır Michael E Meeker durumu şoumlyle oumlzetler ldquoTuumlrkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarından itibaren Dede Korkut Kitabı bu uumllkede buumlyuumlk bir ilgi goumlrmuumlştuumlr Tıpkı bir yuumlzyıl oumlnce Avruparsquoda olduğu gibi milliyetccedililik halkbilim ccedilalışmalarıyla birleştiğinde (Herzfeld 1982) milliyetccedili duygular Tuumlrk topluluklarının oumlzellikle de Kuumlccediluumlk Asyarsquodaki Tuumlrk milletinin koumlkendeki kurucuları addedilir hale gelen eski Oğuzların yaşam tarzı ve acircdetlerine youmlnelik bir ilginin esinleyicisi oldu Tuumlrk acirclimleri akademik dergilerde yayımlanan pek ccedilok makalede Dede Korkut Kitabırsquonı yorumladılar Eldeki en eski yazmaların eleştirel basımları yapıldı [hellip] modern ccedileviriler yapıldı bunların en başarılıları pek ccedilok baskı yaptı Bu ccedilevirilerin bazıları illuumlstrasyonlar eşliğinde ccedilocuk edebiyatının temel eserleri arasına katıldırdquo (Meeker 1992 395) Bu paragrafına ait dipnotunda ccedilocuk edisyonları da dacirchil olmak uumlzere 30rsquolar 60rsquolar ve 80rsquolerin Dede Korkut basımları accedilısından bereketli doumlnemler olduğunu soumlyleyen

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 9: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

289

Meekerrsquoın ima ettiği milliyetccedili ilgiyi ya da ilgi yuumlkselişlerini bu uumlccedil doumlneme ait ders kitaplarından da izlemek ayrıca guumlnuumlmuumlzde eğitim amaccedillı oldukları izlenimini veren internet sitelerinde ccedilok ilginccedil beyanlarla karşılaşmak muumlmkuumlnduumlr Milliyetccedili ilgi bakımından dikkat ccedilekici olan şudur Bu ilginin kendini goumlsterdiği hemen her cuumlmlede tam da bazı XIX yuumlzyıl dilbilimcilerinin ldquopaleontolojirdquosinin bir benzeri accedilığa ccedilıkar Aşağıdaki iki alıntıya bakalım

I

Buumltuumln tarihsel tanıklıklardan oumlnce gelen ve zamanların gecesinde saklanan bir duumlnyanın tamamına egemen olmaya adanmış bir ırk parlak geleceğine başladığı ilkel beşiğinde yavaş yavaş buumlyuumlyordu (hellip) Kan guumlzelliği ve zekacirc yeteneğiyle buumltuumln oumltekiler arasında ayrıcalıklı olan bu ırk başından beri fethetmeye yazgılıydı (hellip) Ataerkil bir yaşayışın ortasında dertsiz bir mutluluk hali Boumlylece bu verimli ırk neşe iccedilinde sayıca ve refahccedila buumlyuumlyerek gelişmenin guumlccedilluuml aracı olarak kendisine zenginliğiyle kudretiyle ahengiyle ve kalıplarının muumlkemmelliğiyle hayranlık uyandıran bir dil yaratmaya ccedilalışıyordu tatlı sevgilerinin doğal hayranlıklarının aynı zamanda da uumlstuumln bir duumlnyaya doğru atılımlarının kendiliğinden gelip yansıdığı bir dil en derin duumlşuumlncenin olduğu gibi en yuumlce şiirin de muhteşem gelişmesinin gelecekteki buumltuumln zenginliklerini tohum olarak taşıyan sezgisel imge ve duumlşuumlncelerle dopdolu bir dil5

II

Tuumlrk duumlnyasının bilge atası olan Dede Korkut ve onun hikacircyelerinde Tuumlrk toplumunun savaşları ve barışları ile birlikte aile ve eğitim yapısıyla uumlstuumln ahlacirck ve karakter sağlamlığına dikkati ccedileker Tuumlrk milletiyle oumlzdeşleşmiş olan doğruluk soumlzuumlnde durmak mukaddes değerler uğruna oumllmek gibi ccedileşitli karakterler hikacircyelerin ana temasıdır Dede Korkut hikacircyelerindeki tuumlm kahramanların aile cemaat ve insan sevgisini oumln planda tutması millet olarak ahlacirck ve yaşam anlayışımızı goumlstermesi bakımından oumlnemlidir (hellip) Dikkat edilirse hikacircyelerde genccedilliğe son derece oumlnem verilmekte onların ailesine milletine ve devletine bağlı cesur ve ccedilalışkan olmalarına işaret edilmektedir Savaş av toy vb

5 Pictet ldquoDilbilimsel Paleontoloji Denemesirdquo 1859 aktaran Olender 1998 ss 120

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 10: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

290

eğlencelere Hz Peygambere salavat getirilerek başlanması da Tuumlrk Kavimlerirsquonin dinicirc youmlnden şuurlu olduğunu ve devlet millet birliğinin sağlam temellere dayandığını goumlstermektedir

Dede Korkut hikacircyelerinde oumlzellikle goumlccedilebe Oğuz Tuumlrklerirsquonin tabiat şartlarına karşı direnccedilleri duumlşmanlarına karşı suumlrekli uumlstuumlnluumlğuuml ve birlik şuurundan doğan kuvvetlilikleri dikkati ccedileker (hellip) Dede Korkut aslında buumlyuumlk bir vatanseverdir ve milletinin sonsuza dek guumlccedilluuml ve mutlu yaşamasını gerccedilekleştirme muumlcadelesi iccedilindedir Hikacircyelerindeki oumlrnek şahsiyetler olan Bayındır Han Kazan Han Bamsı Beyrek Boğaccedil Han Selcen Hatun Seğrek ve diğerleri toplumda olması gereken ideal insan karakterlerini temsil ederler Bu insanlar milleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze alan ve tuumlm zorlukların uumlstesinden gelebilen kahramanlardır6

İlk metin 1859 tarihli ve buumlyuumlk dil bilgini Pictetrsquoye ait ikincisi ise 2004 tarihinde kurulduğu ve eğitim amaccedillı olduğu anlaşılan bir ldquoTuumlrk dilirdquo sitesinden Aralarındaki yuumlz elli yıllık mesafe ve ilkinin edebiliğine karşın ikincisinin hem dilsel hem bilgisel bakımdan tuhaf bir savrukluk goumlstermesi7 bir yana benzer bir retrospektif tutum sergiliyorlar Saptanan oumlznelerin (Hint-Avrupalılar ve Tuumlrkler) geccedilmişte nasıl oldukları fosilleri sayesinde (soumlzcuumlkler ve Oğuznameler) anlaşılıyor Saussurersquouumln deyişiyle ldquobitkirdquo muamelesi goumlrduumlkleri iccedilin de ilkinin ldquokan guumlzelliğirdquo ldquozekacircsırdquo ldquoneşesirdquo ldquoataerkilliğirdquo vs ikincisinin de ldquouumlstuumln ahlakırdquo ldquodoğruluğurdquo ldquosoumlzuumlnde durmasırdquo ldquomillete ve devlete bağlılığırdquo ldquodini şuururdquo vs ccedilokyıllık odunsu bitkilerin en iccedil katmanları gibi tarih ve toplumsallık dışı uzun bir hayatın sabiteleri addedilebiliyor

Elbette retrospektif ya da paleontolojik oumlzcuumlluumlğuumln ilk alıntının kuumlltuumlr duumlnyası ile ikincisininki arasında izlediği yol hiccedil de kısa ve basit değildir tersine son derece dolambaccedillı siyasi duumlşuumlncelerin siyasi tarihin ve popuumller kuumlltuumlr duumlnyasının labirentlerine yayılmış bir guumlzergacirchtır Ve bu yolculuğun karmaşıklığı ldquoyerlilik-yabancılıkrdquo diyebileceğimiz bir nitelendirme sorununu da ortadan kaldırır Yukarıda değinildiği gibi Oğuznamelerin son doumlnem tarihinin oumlncelikle Avrupa kuumlltuumlr tarihinin youmlnelimlerine eklemlenmiş olması ele alınan ikinci alıntıyı ldquoithalrdquo bir duumlşuumlnuumlş veya onun

6 httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm Oumlzel isimlerin yazımına imlaya ve gramere dokunulmamıştır 7 Alıntıdaki hataları duumlzeltmek veya ilgili metni ccediloumlzuumlmlemek başlı başına bir yazı konusu olabilirdi Belki diğerlerinin simgesi olarak tek bir hatayı duumlzeltmek yeterlidir Metinde ldquomilleti ve vatanı iccedilin oumlluumlmuuml goumlze aldığırdquo soumlylenen kahramanlar arasında sayılan Selcan Hatun tekfurun kızıdır yani ne Tuumlrkrsquotuumlr ne Muumlsluumlman ldquoMilleti ve vatanırdquo karşı taraftır kendi insanlarıyla ccedilatışır ama ldquomillet meselesirdquonden değil ldquogoumlnuumll meselesirdquonden oumltuumlruumlhellip Hikacircyesi de muumlstakbel kocası Oğuz delikanlısını ldquoeğitmesirdquone dair pek eğlenceli bir hikacircyedir

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 11: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

291

karikatuumlruuml kılmaz bu paleontolojinin bize ldquodışarıdanrdquo geldiği iddiasına sığınacak bir savunmayı meşrulaştırmaz Guumlzergacirchın dağıldığı yerli ile yabancı arasındaki sınırları silecek oumllccediluumlde dağıldığı kılcal damarlar ikinci alıntıyı da en az ilki kadar ldquoyerlirdquo kılmıştır

Aynı zamanda Oğuznamelere yuumlklenen eğitsel misyonu da oumlzetleyen ikinci alıntı tabii ki bu tarihi metinler hakkında Tuumlrkccedilede uumlretilen tek bir bakış tarzının temsilcisidir yalnızca Tuumlrkoloji ve tarih alanları iccedilin zihin ccedilelici bulmacalarla yuumlkluuml dolayısıyla incelikli filoloji ve tarih araştırmalarının konusu olan Oğuznameler metin ccediloumlzuumlmleme alanı iccedilin de aynı oumllccediluumlde kışkırtıcıdır Uzun tarihinin getirdiği yuumlkuumln az ccedilok nitelenebildiğini umarak şimdi Oğuznamelerin en tartışmalı kısmını ldquoBasat Depegoumlzi oumllduumlrduumlgi boyı beyan ederrdquo başlıklı hikacircyeyi Polyphemos hikacircyesiyle ilintisinden başlayarak ccediloumlzuumlmlemeye geccedilebiliriz

Karşılaştırmalı Bakış

Mundyrsquonin uumlnluuml makalesi ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo hem tepegoumlzler tartışmasında oumlzetle ldquokuzenler kuramırdquo diyebileceğimiz ana akıma karşı kuumlrek ccedilekmesinden hem de baş doumlnduumlruumlcuuml teşrihiyle sağlam bir ldquonegatif modelrdquo sunmasından oumltuumlruuml oumlnemli bir başlangıccedil noktası sağlamakta8 Mundyrsquonin bakışını hakkıyla tarif edebilmek iccedilin onun ccedilalışması ile Glennrsquoinki arasındaki ccedilarpıcı karşıtlığa bakılabilir oumlnce Glennrsquoin tepegoumlzler tartışmasına katılım tarzı yukarıda da değinildiği gibi bir bakıma ldquoistatistikirdquodir Homerosrsquoun hikacircyesindeki motiflerin diğer tepegoumlz hikacircyelerindeki tekrarlanma oranına dayalıdır Dolayısıyla Glennrsquoin incelemesi 125 halk hikacircyesi iccedileren gayet kapsamlı bir inceleme alanına yayılmaktadır9 Mundy ise tam tersine sadece iki hikacircyeye odaklanmıştır Oğuznamelerinki ile Odysseiarsquonınkine10 Glenn tekrarlanma oranlarını Polyphemosrsquoun diğer tepegoumlzlerle ldquoyatayrdquo akrabalığına kuzenliğine dayandırıp hepsi iccedilin Odysseiarsquodan daha gerilerdeki ortak bir koumlken varsayarken Mundy Polyphemos ile Depegoumlz arasında ldquodikeyrdquo bir akrabalık bulur ve Yunanca hikacircyenin Tuumlrkccedile hikacircyeye daha doğrusu hikacircyenin bir kesitine dolaysızca kaynaklık ettiğini duumlşuumlnuumlr

Bir eskiccedilağ metni ile bir ortaccedilağ metni arasında kuşku goumltuumlrmez bir benzerlik varsa elbette sağduyuya makul goumlruumlnen seccedilenek Mundyrsquonin

8 ldquoTeşrihrdquo nitelemesinin gerekccedilesi aşağıda ayrıntılarıyla verilmiştir 9 Yazarın niccedilin Hackmanrsquoın 221 değişkesini değil de 125 değişkelik bir grubu incelediğine dair oumlnemli accedilıklaması iccedilin bkz Glenn 1971 ss 145-6 10 Mundy Dolopathosrsquotaki hikacircyeye ldquoyuumlzuumlkrdquo epizodu dolayısıyla şoumlyle bir değinir bkz Mundy 1956 ss 281

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 12: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

292

sunduğu olacaktır Ne ki sağduyu ccediloğu meselede olduğu gibi bu meselede de sorunun ortaya konuş tarzına sıkı sıkıya bağımlıdır Ara renkler yoktur Soumlzgelimi ldquoAralarındaki kuzenlik bağından habersiz duumlnyanın doumlrt bir yanını dolaşan değişkelerden ikisi guumlnuumln birinde karşılaşıvermişlerse neler olmuşturrdquo gibi bir soru Glennrsquoin istatistiklerine de Mundyrsquonin teşrihine de genel olarak tepegoumlzler tartışmasının tarih dışı bakışına da hiccedil mi hiccedil uymaz Başka deyişle ister ldquokuzenrdquolik ister ldquoevlatrdquolık formunda duumlşuumlnuumllsuumln akrabalık bağlarının bilimsel kesinlemelere elverişli yalın ve şematik ilişkisi ihtimal duumlzeyinde bile olsalar hatta tam da bu duumlzeyde oldukları iccedilin tarihsel tesaduumlflerin muumlnasebetsizliklerini tali sayacaktır Tarihsel ve dolayısıyla muumlnferit karşılaşmaları oumlnemseyen bir yaklaşım bu ccediloumlzuumlmlemede olduğu gibi akrabalık bağının niteliğine dair bir kesinlemeye varmayacak ilgili hikacircyelere ldquoHangisi diğerine kaynaklık etmiştirrdquo gibi bir soruyla veya bunun bir tuumlrevi olan akrabalık niteliği sorgulamasıyla bakmayacak halef-selefler saptamaktansa tarihsel karşılaşma ihtimalleri uumlzerinde duracak kaynaklık etme ihtimalinin yanında zaten mevcut iki değişkenin karşılaşmasının da metnin doumlnuumlşuumlmler geccedilirmesine neden olabileceğini bir ihtimal olarak goumlz oumlnuumlnde bulunduracaktır

Dolayısıyla bu ccedilalışmada Polyphemos-Depegoumlz akrabalığının niteliği konusunda bir yargıya varılmaktansa gayet yalın bir soru sorulacak İkinci hikacircyeyi uumlretenler ilk hikacircyeyi okumuş veveya dinlemiş olabilirler mi Bu sorunun bu yazı kapsamındaki cevabı ldquoBuumlyuumlk ihtimalle evetrdquo olacaktır11 Bu sonuca varılmasının oumlncelikli nedeni iki hikacircyenin belli bir dilegetiriş formu bakımından goumlsterdiği şaşırtıcı benzerliktir Her iki hikacircyede de tam da aynı noktada koyun hilesiyle mağaradan ccedilıkma boumlluumlmuumlnuumln sonunda tepegoumlzler hasımlarını mağaranın bir yerine (eşiğine veya duvarına) ccedilalmayı hasımlarının bedenlerinin mağaranın duvarlarına dağılmasını dilediklerini bildiren soumlzler sarf ederler Polyphemos ldquoccedilarpardı o vakit kafası eşiğe olurdu parccedila parccedila yayılır giderdi doumlrt bir yana mağaranın iccedilinde beynirdquo (Homeros 1978 178) veya Ahmet Cevat Emre ccedilevirisiyle ldquobeyni eşiğe ccedilarpılıp mağaranın şurasına burasına dağılırdırdquo (Homeros 1971 184) derken koyun postunun iccedilinde hasmının bulunduğunu anlayan Depegoumlz ldquoşoumlyle ccedilalayım seni mağara dıvarına kim kuyruğun mağarayı yağlasunrdquoder (Dede Korkut Oğuznameleri 2006 152)12 İki tepegoumlzuumln

11 Bu ccedilalışma boyunca Oğuznamelerden alıntılar iccedilin Tezcan-Boeschoten edisyonu kullanılacak Odysseia iccedilin de oumlncelikle Azra Erhat ccedilevirisine başvurulacak Ahmet Cevat Emre ccedilevirisine başvurulduğunda bu ayrıca belirtilecektir 12 İlgili dizelerin Yunancası εἰ δὴ ὁμοφρονέοις ποτιφωνήεις τε γένοιο εἰπεῖν ὅππῃ κεῖνος ἐμὸν μένος ἠλασκάζει

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 13: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

293

oumlfkelerini ifade edişleri arasındaki bu ortaklık ikinci metni dillendirenlerin ilk metni okumuş (veya dinlemiş) hem de soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne benimseyecek kadar iyi okumuş (veya dinlemiş) olduklarından başka ne getirebilir ki akla

Bu dile getiriş koşutluğu metodoloji accedilısından da ayrıca anlamlıdır Vladimir Propprsquoun ldquoişlevrdquoleri13 veya halk hikacircyesi ldquomotifrdquoleri gibi kalıplarla benzerlik saptama yaklaşımından ccedilok başka bir araştırma yoluna işaret eder Zira bir işlev ya da motif benzerliği tarih dışı bir buumltuumlnluumlğe halk hikacircyelerinin geniş repertuvarına yerleşirken (elimizdeki durumda ilgili boumlluumlmuumln adı ldquokoyunrdquo veya Hackmanrsquoın deyişiyle ldquokaccedilışrdquo epizodu olacaktır yalnızca) dile getiriş benzerliği meseleyi sadece ilgili metinlerle sınırlayacak bu benzerliğin hangi ldquogerccedilekrdquo durumda yani tarihe-coğrafyaya sıkı sıkıya bağlı hangi benzersiz koşullarda ortaya ccedilıkmış olabileceğini sorduracaktır Boumlylece araştırmacının ilgisi motif duumlzeyindeki bir ortaklığı halk hikacircyelerinden oluşturulmuş bir buumltuumlndeki dizi-dizim ilişkileri ccedilerccedilevesinde -Saussurersquouumln yukarıdaki değişiyle ldquoTarihsel olacağı yerde yalnızca karşılaştırmacılıkla yetinrdquoerek- anlamlandırmaktansa doğrudan Depegoumlz hikacircyesinin oluşturulma zamanı ve koşullarına youmlnelecektir Tabii ki bu diğer youmlntem seccedileneğinin yadsındığı halk hikacircyelerinin de bir grameri olabileceği duumlşuumlncesine karşı ccedilıkıldığı anlamına gelmez daha ziyade ve basitccedile ldquobaşka bir yere bakmakrdquotır Belki de -bu ccedilalışma iccedilin goumlzden geccedilirilen- oumlnceki incelemelerde bu dile getiriş ortaklığına hiccedil değinilmemiş olmasının nedeni tam da bu youmlntemsel bakış farkıdır İncelemecinin goumlzuuml ortak motiflere kilitlenip onları sadece onları aradığında bariz soumlzel ortaklıkları atlayabilir rahatlıkla

τῷ κέ οἱ ἐγκέφαλός γε διὰ σπέος ἄλλυδις ἄλλῃ θεινομένου ῥαίοιτο πρὸς οὔδεϊ κὰδ δέ κ᾽ ἐμὸν κῆρ İki İngilizce ccedilevirisi ldquo(hellip) and I would dash his brains upon the ground till they flew all over the caverdquo ccedilev Samuel Butler httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml ldquo(hellip) then should his brains be dashed on the ground here and there throughout the caverdquo ccedilev AT Murray httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html 13 Propprsquoun ccedilalışması tam bir yapısalcı bakışla masalları bir dizi-dizim ilişkisi ccedilerccedilevesinde inceler 31 işlev ve 7 kahraman ccedileşidi masal sistemini kuran dizileri oluşturmakta bu diziler arasından yapılan tikeldizimsel seccedilimlerle de tek tek masallar ortaya ccedilıkmaktadır Boumlylece Saussurersquouumln dil-soumlz karşıtlığının yansısı sayılabilecek bir ldquomasal sistemi-tek masalrdquo ilişkisi tanımlanır Propp ayrıca masallar sistemini belirsiz bir geccedilmişte kalmış tek bir ldquoilk mitrdquoe bağlar bu varsayımsal ilk mitten tuumlremiş sayar Bu şematikleştirici ve koumlkenci tutumu nedeniyle Propprsquoun kuramı hikacircyelerin ait oldukları tarih ve coğrafyayı hikacircyelerdeki oumlzguumln dile getirişleri dikkate alacak bir karşılaştırmalı izlek ccediloumlzuumlmlemesine yabancı kalacaktır Zira metinlerin duumlnyevi bağlarını tali sayan bu bakış masallar sitemini oumlnemseyecek belli tarih ve coğrafyalarda ortaya ccedilıkmış iki hikacircyeyi salt ahistorik iki dizim oumlrneği addedecektir Dahası ccedilalışması boyunca biccedilimbilimini geliştirirken bitkibilimi (kimi yerde de hayvanbilimi) model aldığını belirten Propprsquoun bu tutumuna Saussurersquouumln yukarıda alıntılanarak değinilen tarihsellik yoksunu karşılaştırmacılık eleştirisinin youmlneltilebileceği tipik bir oumlrnek goumlzuumlyle bakılabilir Kuumlltuumlr uumlruumlnlerini hayvanlar bitkiler madenler gibi değerlendirmeme uyarısı Propprsquoa ccedilalışmasının yayımlandığı 1928rsquoe ulaşmamış gibi goumlruumlnmektedir Bkz Vladimir Propp 2011

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 14: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

294

Kaldı ki Polyphemos ile Depegoumlz hikacircyeleri arasında Hackmanrsquoın eldeki tuumlm değişkelere goumlre kurduğu ldquotam formrdquo tablosuna girmeyen bir ortaklık daha vardır Bir dilegetiriş ortaklığının sarsıcılığını taşımasa da her iki tepegoumlzuumln de annesinin suyla ilintili birer peri olması yukarıda dile getirilen kurucu soruyu ldquoDepegoumlz hikacircyesini uumlretenler Polyphemos hikacircyesini okumuş veveya dinlemiş olabilirler mirdquo sorusunu genişleterek sordurması bakımından oumlnem taşır Eğer bu bir tesaduumlf değilse (elbette bir dilegetiriş benzerliğine oranla ccedilok daha duumlşuumlk bir ihtimal soumlz konusudur) Polyphemosrsquoun annesi Thoosarsquonın nympha olduğunun ilgili Polyphemos boumlluumlmuumlnde değil de daha destanın başlarında (I 70) soumlylenmesi Tuumlrkccedile hikacircyeyi kuranların sadece Polyphemos kısmını değil Odysseiarsquonın tamamını gayet iyi biliyor olabileceğini getirir akla Bu durumda Tuumlrkccedile hikacircye sadece dile getirilirken değil yapılandırılırken de (veya diğer ihtimalle yeniden yapılandırılırken de) Odysseiarsquodan destanın tamamından destek alınmış olabileceğini varsaymak gerekir

Bu varsayımı akla yatkın kılacak tarihsel veri zemini de mevcuttur Oğuznamelerin uumlretildiği boumllge ve tarih bu metinleri oluşturanların Odysseiarsquoyı dinleyipokuyup oumlğrenebilmeleri iccedilin gayet elverişli bir kesittir Kuzeydoğu Anadolursquonun XIII-XV yuumlzyıl tarihi ccedilift dillilik olgusunu da iccedileren canlı kuumlltuumlrel bağıntıları ortaya koyar (Bryer 1975 Kafadar 1996) Ayrıca Oğuznamelerin kendisi de bu boumllgede karşılaşılan Rumlar ve Guumlrcuumllerle (metinlerin deyişiyle ldquokacircfirlerrdquole) kurulan ilişkilere -formu akınlardan arkadaşlıklara hatta evliliklere uzanan ilişkilere- dair pek ccedilok oumlrnek kalıp ccedileşitleme ve fikir sunar Oğuznamelerin uumlretildiği muhtemel tarih ve coğrafya ortaccedilağ Anadolusunun duumlnyasında Rumca ve Tuumlrkccedile -ayrıca hem Rumca hem Tuumlrkccedile- konuşan hikacircye anlatıcılarının karşılaşıp hikacircye alışverişinde bulunmalarını sağlayabilecek verimli bir adacıktır

Elbette hikacircye anlatıcısının oumlncelikli muhatabı kendi dilini konuşan dinleyicisi olduğuna goumlre hikacircyelerin sadece anlatıcılarının değil dinleyicilerinin de duumlnyasıdır bu Kafadarrsquoın Oğuznamelerin ldquoKan Turalırdquo hikacircyesine dair kısa ccediloumlzuumlmlemesinin duumlşuumlnduumlrduumlğuuml gibi (Kafadar 1996 68-9) doumlnemin gerccedileklikleriyle şu ya da bu şekilde bağıntılıdır bu hikacircyeler Kafadarrsquoın oumlrneğinde sınır boylarında ldquokacircfirlerrdquole girilen karmaşık ilişkilerin duumlnyasında kendi savaşccedilı etosuyla eğlenen bir dinleyici topluluğu canlanır goumlzlerimizin oumlnuumlnde Hiccedil de ciddiyet yolundan gitmeyen ldquoKan Turalırdquo hikacircyesi bu bakımdan değilse de kendi etosunu eleştirmek bakımından Oğuznamelerdeki yegacircne oumlrnek değildir Depegoumlz hikacircyesi de bu yoldadır Kan Turalı gibi Basat da guumlccedilluuml bir ldquoakıllanmardquo

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 15: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

295

etos değiştirme iletisinin taşıyıcısıdır Uumlstelik Basatrsquoın hikacircyesi bu izleği pek yaşlı selefi Odysseusrsquoun hikacircyesinin izleğini ccedileşitlerken geliştirmiş gibi goumlruumlnmektedir Her iki hikacircyedeki insan-vahşi karşıtlığı ve bu karşıtlığın akılla akıllanmakla ilgisi Depegoumlz duumlnyasının birtakım acil etik meselelerinin halli iccedilin kadim bir hikacircyeyi kullanmış olabileceğini duumlşuumlnduumlruumlr

Bu durumda hem Oğuznamelerin tarihinin getirdiği tuumlrden bir karşılaştırmacılığın dışına ccedilıkılması hem de Saussurersquouumln istediği gibi insanı bitkiden farklı kılacak tuumlrden tarihselliği de hesaba katan bir karşılaştırmacığa varılması muumlmkuumln demektir Akrabalığın ccedileşitli form ve ara formlarını araştırmak bir yana bırakılıp belli bir tarihsel anda o anın kapıya dayanmış ihtiyaccedilları ve cari tasalarıyla kulak verilen kadim bir hikacircyenin anlam yapısıyla yeni ve tabii ki kendi guumlnuumlne ait bir hikacircyeye nasıl ilham vermiş olabileceği hayal edilebilir

Kaygan Bir Zemin Canlıların Sınıflandırılması

Oumlnce kadim hikacircye yani Odysseia Tepegoumlzlerin adasına yaklaşmakta olan Odysseusrsquoun merakı şudur Acaba bunlar ldquoyabani kaba doğruluk bilmez adamlar mı konuksever tanrıya saygılı insanlar mı yoksardquo (Emre ccedilevirisi ldquoDoğruluk bilmez haydutlar vahşiler mi yoksa yabancıları konuklar tanrıdan korkar erler mirdquo) Aslında bu dizenin biraz yukarısında cevap verilmiştir zaten Tepegoumlzler azgın toumlretanımaz toplumsallığı kuracak derneklerden yasalardan yoksun -adaları her ikisine de son derece uygun olduğu halde- tarım yapmaz denizcilik bilmez yaratıklardır Sonuccedilta Polyphemosrsquoun insan yiyen (uumlstelik Depegoumlzrsquouumln tersine ccediliğ ccediliğ ve ayıklamadan olduğu gibi her şeyiyle insan yiyen) bir dev olduğu duumlşuumlnuumlluumlrse insanın karşıtıdır Odysseiarsquonın ldquovahşirdquo ldquoyabanrdquo sıfatıyla anılan tepegoumlzleri Tabii Odysseusrsquoun tepegoumlzlerde aradığı ldquotanrıya saygırdquo oumlncelikle konukseverlik yani kendileri gibi konuklara verilecek konukluk hediyesi anlamına gelmektedir -hikacircyenin devamında Polyphemos gibi bir budala bile bu konukluk hediyesi beklentisi karşısında Odysseusrsquoun akılsızlığına şaşacak goumlruumlp goumlrebileceği hediyenin en son yenmek olacağını soumlyleyecektir ona Accedilgoumlzluumlduumlr tamahkacircrdır Odysseus akıllılığıyla meşhur bu kadim kahramanı aptallaştıran şey accedilgoumlzluumlluumlğuumlduumlr Nitekim kendi de dile getirir bunu Mağaraya girdiklerinde yoldaşları yalvarmışlardır ona kimse gelmeden mağarayı (peynirleri oğlakları kuzularıhellip) yağmalayıp gidelim diye Odysseus ise kabul etmemiştir bu oumlneriyi ve yazıklanır iş işten geccediltikten sonra ldquoBen razı olmadım na kafa razı olaydım keşke (hellip) bakalım dedim ne armağanlar verecek konuklarınardquo

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 16: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

296

Bu Odysseusrsquoun sonradan farkına vardığı bir aptallıktır Yine Polyphemos hikacircyesinde ortaya ccedilıkan ikinci aptallığıysa hem farkına varmadığı hem de destanın buumltuumlnuuml accedilısından son derece oumlnemli kurucu bir aptallıktır Odysseus gemileri hakkında yalan soumlyleyecek kendini ldquoKimserdquo diye tanıtacak oumllccediluumlde kurnaz ve ileri goumlruumlşluumlduumlr ama nam salmak soumlz konusu olduğunda aynı basireti goumlsteremez Tam Polyphemosrsquoun elinden kurtulmuş gemilerine binmiş giderlerken tuhaf bir soumlyleşiye girişir Polyphemosrsquola ldquoOumlluumlmluuml insanlardan biri Tepegoumlz sorarsa sana nasıl oldu da boumlyle koumlr oldu goumlzuumln dersin ki Odysseus koumlr etti beni kentler yıkan yurdu İthakersquode olan Odysseus Laertesrsquoin oğlurdquo İfşanın formu son derece dikkat ccedilekicidir olası bir uumlccediluumlncuuml kişi ya da kişiler uumlzerine kuruludur Birisi gelip soracak Polyphemos da faili şurada oturur şu soydan şu kişi diye bu uumlccediluumlncuumlye bildirecektir Odysseusrsquoun doğrudan ldquoben şu kişiyimrdquo demeyip uumlccediluumlncuuml kişinin dolayımına başvurmasına bakılırsa kim olduğunu sadece Polyphemosrsquoun değil başkalarının da bilmesini istemekte bu edimiyle nam salmayı dilemektedir Oumlyle de olur Namının bize kadar ulaşmasını sağlayan tastamam bu edimidir Zira bu değerli kimlik ve accedilık adres bilgilerini edinen Polyphemos ilenerek babası Poseidonrsquou goumlreve ccedilağırır ldquoDinle beni toprağı sarsan Poseidon lacivert yeleli gerccedilekten oğlunsam ben senin sen de babam olmakla oumlvuumlnuumlyorsan yerine getir dileğimi doumlnemesin bir daha yurduna bu kentler yıkan Odysseus bu İthakeli Laertesoğlu Ama kaderinde varsa sevdiklerine ille de kavuşacaksa doumlnecekse yurduna yuumlksek ccedilatılı evine geccedil varsın ve perişan varsın oraya ve tekmil dostlarını yitirmiş olsun gitsin bir yabancı gemiyle bulsun evini dert iccedilinderdquo Bildiğimiz ve okuduğumuz uumlzere tuumlm ayrıntılarıyla ikinci seccedilenek gerccedilekleşir Elimizdeki destanın Odysseusrsquoun evine varmaya ccedilalışırken girdiği sonu gelmez maceraların varlık sebebi destan accedilısından ldquokurucurdquo denebilecek bu aptallık bu uumln budalalığıdır Destanın tamamı iccedilin boumlylesine buumlyuumlk bir oumlnem taşıyan Polyphemos kısmında aklıyla cin fikirliliğiyle meşhur Odysseusrsquou hem de iki kez fazlasını istemek ndashmalda ve şoumlhrette fazlasını istemekndash yuumlzuumlnden aptallaşmış goumlrmek şaşırtıcı olduğu kadar anlamlı da olsa gerektir

Depegoumlz hikacircyesini de bu ccedilatı altında okumak muumlmkuumlnduumlr Tuumlrkccedile hikacircye iki ayrı ldquoaccedilgoumlzluumlluumlk yuumlzuumlnden aptallaşmardquo durumu arasına gerilmiş ve sonuccedilta mutlu bir akıllanmayla son bulan bir metindir Bu suumlreci işletirken de duumlnyasının canlılarını akıllanma izleğine katılan bu izleği destekleyen bir sınıflandırmaya tabi tutup durur14

14 Aşağıdaki ccediloumlzuumlmleme metnin oumlnce iki aptallık durumu arasındaki gerilişini ardından da buna zemin oluşturan değişken canlılar sınıflamasını ele alacaktır dolayısıyla hikacircyenin olgular sıralamasına uyulmayacaktır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 17: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

297

İlk aptallık ccedilobanın ldquotamahrdquoıyla birlikte gelir ve Depegoumlzrsquouuml hediye eder Oğuzlara Koyunlarıyla yaylaya ccedilıkan ccediloban pınar başında periler goumlruumlr ve ldquoperi kızınun birini tutrdquoar ldquoTama eduumlp derhal cima eyrdquoler ldquoTamahrdquo15 tuumlmeli altında sunulan bu tecavuumlz sahnesinin ardından peri ccedilobana bir yıl sonra gelip emanetini almasını soumlyler Oğuzlara da zeval getirdiğini bildirir Bir yıl sonra perinin tekrarladığı uğursuz lanetle birlikte ldquoemanetrdquo ccedilobanın karşısındadır Bir bağanak O doumlnemin Tuumlrkccedilesinde lsquoetenersquo yani doumlluumlt kesesi iccedilin kullanılan yerleşik soumlzcuumlktuumlr bu16 Dolayısıyla ccediloban karşısındakinin iccedilinde canlı bir yavru bulunan bir doumlluumlt kesesi olduğunu bilmekte ve herhalde bu yavrunun bir yıl oumlnceki ldquocimardquoyla ilgisini de kurmaktadır Bundan sonraki iki hamlesi son derece ilginccediltir Metnin soumlzcuumlğuumlyle ldquoibretrdquo alır17 ve sapanıyla bağanağı taşa tutar Ne ki taşları ldquourdukccedilardquo bağanak buumlyuumlr Ccedilobanın aldığı ibret işe yaramamıştır sorun ccediloumlzuumllmediği gibi daha da ldquobuumlyuumlmuumlşrdquotuumlr -hem de eğretilemeli değil duumlz anlamıyla- Ccedilobanın hikacircyedeki son hamlesi kaccedilmak olur Belli ki bu ldquoibretrdquote veya iccedilerisinde yer aldığı etik duumlzende bir tuhaflık vardır ldquoİbretrdquo kendi başına bir şey olmadığına ancak ve ancak belli bir etik duumlzende anlam taşıdığına goumlre ccedilobanın aldığı ibret semptomatik yoldan bir şiddet etiği veya etosuna işaret etmektedir Ccediloban ibret aldığında yaptığı şey taş atmaksa sorunların halli iccedilin şiddeti cana karşı fuumltursuz şiddeti oumlğuumltleyen bir etiği işletiyor demektir kaldı ki eldeki sorunu bağanağı yaratan da yine bir şiddet eylemi bir tecavuumlzduumlr Ama daha oumlnemlisi ibreti aracılığıyla teşhis edebildiğimiz bir şiddet etiğinin ccediloumlkuumlş anına tanıklık etmekteyizdir cari o ana değin işlemiş bir etik iş goumlrmez sorun ccediloumlzmez olmuş iflas etmiş buharlaşmıştır sanki

Ccediloban boumlluumlmuumlnuuml izleyen sahnede iflas pekişecek ldquoarızardquonın bireysel veveya muumlnferit değil toplumsal bir durum olduğu kesinlenecektir Zira ccedilobanın ardından sahneye ccedilıkan beyler de aynı etik boşluğa duumlşerler ndash beylerle ccedilobanın uumlst tabaka ile alt tabakanın etosu aynıdır Bir bağanak olduğunu bildikleri (metin bu soumlzcuumlğuuml tekrarlamaktadır) ldquoibret nesnerdquoden ccedilobanınkine benzer bir ibret almış olmalılardır ki beyler de keseyi tekmelemeye koyulurlar Bağanağın tepildikccedile buumlyuumlduumlğuumlnuuml uumlst uumlste iki kez soumlyler metin ndash biz dinleyenler işitsek de beyler işitmez goumlrmezler sanki bunu Sonunda tekmeleyenlere katılan Aruz Kocanın mahmuzu yırtar

15 Tamah Goumlzuuml doymama accedilgoumlzluumlluumlk Tamah etmek 1 Accedilgoumlzluumlluumlk etmek 2 Ccedilok beğenip edinmek istemek Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss1014 16 Guumlnuumlmuumlzde de ldquooumlluuml doğan yavrurdquo ve ldquooumlluuml doğan kuzunun derisi goumlmleğirdquo anlamına gelen lsquobağanrsquo soumlzcuumlğuuml kullanımdadır hacirclacirc 17 İbret Koumltuuml yanlış davranışlardan sakınmayı sağlayan olgu ya da bu gibi olgulardan olaylardan alınması gereken ders İbret almak (bir şeyden) ders ccedilıkarmak ders almak Puumlskuumllluumloğlu 1997ss 515

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 18: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

298

keseyi ve Depegoumlz goumlruumlnuumlr Aruz Kocanın bir sonraki eylemi hayli şaşırtıcıdır Ucube bebeği evlat edinir Aruz Koca oğlu Basatrsquola birlikte ldquobeslemekrdquo uumlzere Bu ldquocana saygı goumlstermerdquo ldquosorumluluk uumlstlenmerdquo eylemiyle tam da buharlaşıp gitmiş işlemeyen bir etiğin bıraktığı boşluktan yeni bir etik yuumlkselir gibidir Depegoumlz hikacircyesinin eşsiz simetrilerinden biridir bu

Tuumlm bu etik ccedilevrim ilk aptallığın iccedileriğini bu oumlrnekteki oumlzguumll tanımını sağlar bize Tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle başlayıp şiddet etiğine teredduumltsuumlz uyumla sonlanan bir aptallık Hikacircyenin sonunda gelen ikinci aptallık Basatrsquoın aptallığı ya da yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil epizodu bu oumlruumlntuumlyuuml başlangıcı bakımından tekrarlayacak sonucu bakımındansa kıracaktır Koumlr etme ve koyun epizodlarının ardından mağaradan ccedilıkan Depegoumlz ile Basatrsquoın arasında soumlzel formların tekrarlanmasıyla kalıbı ve yapısı iyice belirginleştirilen bir oumlluumlm-kalım muumlcadelesi geccediler Depegoumlz Basatrsquoa pek cazip yemler sunar takanı kılıccedil kesmez ok işlemez kılan bir buumlyuumlluuml yuumlzuumlk hazine dolu bir kuumlmbet Depegoumlzrsquouumln başını kesebilecek yegacircne kılıccedil Accedilgoumlzluuml Basat yuumlzuumlğe teredduumltsuumlzce atılır hazineyi goumlrduumlğuumlndeyse ldquokendini unuturrdquo bu iki hileyi atlatır atlatmasına ama bunda kendi marifetinin payı pek azdır İlkinde Depegoumlzrsquouumln uumlzerine attığı ağa ikincisinde kuumlmbete hapsolur Ağı Depegoumlzrsquouumln koumlrluumlğuumlnden faydalanarak hanccedileriyle keser de kurtulur Depegoumlzrsquouumln ldquoKurtıldunmırdquo sorusuna ldquoTangrum kurtardırdquo cevabını verir Kuumlmbetten ise sahiden bir mucizeyle ccedilıkar Depegoumlz hazinenin cazibesine kapılıp hapis kaldığı kuumlmbeti kendisiyle birlikte yerle bir edecekken Tanrırsquoyı ve Muhammedrsquoi yardıma ccedilağırır bunun uumlzerine kuumlmbetin yedi yerinden yedi kapı accedilılır ve Basat boumlylece kaccedilar Diyalog tekrarlanır Depegoumlz ldquoOğlan kurtıldunmırdquo Basat ldquoTangrum kurtardırdquo Haklıdır da bu ilahi muumldahale olmasa Basat kurtulamayacaktır Son adımda ise kalıp kırılacak Basat akıllanacaktır Depegoumlzrsquouumln accedilgoumlzluuml hasmına son teklifi kendi kafasını kesebilecek yegacircne kılıccediltır Ama bu kez Basat accedilgoumlzluumlluumlğuumlnuuml yener kılıcın uumlstuumlne duumlşuumlncesizce atlamaz şoumlyle der ldquoMen muna bi-tekelluumlf yapışmayamrdquo18 Bir zincire asılmış kendi kendine ldquoinip ccedilıkanrdquo bu tekinsiz kılıcı oumlnce bir yoklar tanımaya ccedilalışır kendi kılıcı ve bir odun parccedilasıyla sınar anlar ki bir hile bir tertip olmadan onu ele geccedilirmek imkacircnsızdır okuyla kılıcın zincirini vurur kıymetli nesneyi boumlyle bir dolayımla ele geccedilirir Diyalog tekrarlanır cevap aynıdır ldquoTangrum kurtardırdquo Bu kez aslında Tanrı değil Basat kurtarmıştır kendi kendisini Tekelluumlfle duumlşuumlnuumlp taşınmanın zahmetine

18 Tekelluumlf 1 Sıkıntı veren bir işi yapma guumlccedilluumlğe sıkıntıya katlanma Puumlskuumllluumloğlu 1997 ss 1033

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 19: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

299

katlanarak Nitekim Oğuzlar accedilısından mutlu Depegoumlz accedilısından oumlluumlmcuumll son bu kılıccedilla gelecektir

Malda ve uumlnde fazlasını isteyen Odysseusrsquoun hırsı tamahkacircr ccedilobanla accedilgoumlzluuml Basatrsquota yankılanır gibidir Ancak ikinci hikacircyede bir suumlreci aptalın akıllanması suumlrecini yani bir doumlnuumlşuumlmuuml izlemekteyizdir Odysseiarsquonın sabitlikler uumlzerine kurulu duumlnyasında Odysseus accedilgoumlzluumlluumlğuuml yuumlzuumlnden ettiği aptallıklara rağmen destanın akıllı kişisi olarak kalacak Zeusrsquoun bile teslim ettiği bu niteliğiyle (I 66) karşılaştırmalı mitolojinin arketiplerinden biri addedilecektir Polyphemos ise ebedi aptallığa yazgılıdır Depegoumlz hikacircyesine gelince Sadece akıllanırken izlediğimiz Basat veya zembereğinin boşaldığına tanık olduğumuz şiddet etiği değil herkes ve her şey hem de suumlrekli doumlnuumlşuumlr Hikacircyenin ayırıcı niteliği belki de bu doumlnuumlşuumlme accedilıklıktır

En başta Polyphemos hikacircyesindeki keskin sınıflandırıcı ccedilizgiler ndashtarım denizcilik bilir toplumsallığı kurmuş tanrılara saygılı insanlar ile insanı insan kılan etkinliklerden ve toplumsal yaşayıştan uzak tanrı buyruklarına uymaz vahşi tepegoumlzleri ayıran belirgin hatlar19ndash bulanıklaşır Depegoumlz hikacircyesinde hem de daha metnin ilk satırlarında Basatrsquoın ccedilocukluğu boumlluumlmuumlnde Duumlşman baskını karşısında ldquouumlrkuumlp goumlccedilenrdquo Oğuzlar bu arada duumlşen oğlancığı ldquobulup goumltuumlren besleyenrdquo bir aslan ldquoadem gibi yuumlruumlyenrdquo bir tuumlrluuml insanlara alışamayan aslan-Basat bir de onun basıp kanlarını soumlmuumlrduumlğuuml atlarla kalabalık ve karmaşık bir canlılar duumlnyası tarif ediliverir birkaccedil cuumlmle iccedilerisinde İnsanın vahşinin vahşi hayvanın evcil hayvanın suumlruumlnuumln yeri ve diğerleriyle sınırları hiccedil de belirgin değildir ndash Dede Korkut Basatrsquoı insan topluluğuna kazandırmak uumlzere şu soumlzleri soumlyleyene değin ldquoOğlanum sen insansın hayvanıla musahib olmagıl Gel yahşı at bin yahşı yiğitlerile eş yortrdquo Bu soumlzler insanı vahşiyi ve evcil hayvanı olması gereken yerlerine yerleştirir insanların duumlnyasında atlar yemek iccedilin değil binmek iccedilindir ayrıca insanlar insanlarla yarenlik eder hayvanlarla değil Bu altın oumlğuumlde bir de isim ekler Dede Korkut isim sahibi olmasıyla birlikte Basat insan topluluğuna katılır Onun yerini bulmasıyla bir suumlreliğine canlılar evreninin sınır bulanıklığı da ortadan kalkar

Basatrsquoın hasmı Depegoumlz ise muhtemelen isim almak konusunda Basat kadar talihli değildir Mundyrsquonin dikkati ccedilektiği gibi lsquoDepegoumlzrsquouumln bir oumlzel

19 Bu keskin hatların arasına yine keskin hatlı ldquokoyunrdquo oumlğesi de sıkıştırılmalıdır tabii ki bu oumlğenin aşağıda ccediloumlzuumlmlemenin sonlarında değinilecek oumlnemli bir işlevi vardır elbette

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 20: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

300

ad olmadığı duumlşuumlnuumllebilir rahatlıkla20 Talihsiz duumlnyaya geliş hikacircyesi yukarıda oumlzetlenen Depegoumlz Aruz Kocanın evlatlığı dolayısıyla Kıyan Selcuumlk ile Basatrsquoın kardeşi olarak katılır Oğuzlara Yamyamlık kariyerinin hazırlık alıştırmalarıyla herkesi canından bezdirir ve sonunda insanların arasından kovulur Peri annesinin değerli hediyesini bedenini oktan kılıccediltan koruyan yuumlzuumlğuuml takıp dağa ccedilıkar hem harami olur hem de insan-yiyici Oğuzlardan dahi insan yemeye başlar ndash demek ki ilgili coğrafyadaki tek insan topluluğu Oğuzlar değildir Oumlnce muumlcadele eder Oğuzlar epey kayıp vererek Ama sonunda Depegoumlzrsquouumln ldquosuumlruumlrdquosuuml haline gelirler ldquoOğuz Depegoumlze kar kılmadı uumlrkdi kaccedildı Depegoumlz ccedilevuumlruumlb oumlnin aldı Oğuzı salı vermedi geruuml yerine kondırdı El-hasıl Oğuz yedi kere uumlrkdi Depegoumlz oumlnin alub yedi kere yerine getuumlrdirdquo21 Depegoumlzrsquouumln gerccedilek koyunlarıyla birlikte bu insan suumlruumlsuumlnuuml besin kaynağı olarak kullandığı ve barınağına Salahane Kayası dendiği de goumlz oumlnuumlne alınırsa Oğuzların uğradığı ldquozevalrdquoin salt can kayıplarından ibaret olmadığını uumlstuumlne bir de suumlruuml hayvanı haline gelmekle canlılar duumlzenindeki konumlarını kaybettiklerini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr Basatrsquoın yapacağı iş bir bakıma canlılar duumlzenini yeniden tesis olacaktır

Depegoumlzrsquouumln haramiliği ve Oğuzların suumlruumlleşmesi sırasında uzaklarda gazada olduğunu oumlğrendiğimiz Basat yetişkin bir savaşccedilı olarak doumlner geriye Yanında esirlerle geldiğine bakılırsa hayli başarılı bir savaşccedilıdır Depegoumlzrsquole muumlcadelenin beyhudeliğine inanmış Oğuzların itirazlarına kulak asmayıp Depegoumlzrsquouumln uumlzerine yuumlruumlyecek olması da bu yiğit savaşccedilı portresine katkıda bulunur Bu ara sahne canlılar sınıflaması accedilısından son derece ilginccedil iki soylama iccedilerir

Bunların ilki ağabeyinin Depegoumlz tarafından oumllduumlruumllduumlğuumlnuuml oumlğrenen Basatrsquoa aittir ldquoKırk yerde tikilmiş otahlarun o zalim yıkdurdı ola kardaş Yuumlgruumlg olan atlarun tavlasından o zalim seccedilduumlrdi ola kardaş Beserek beserek develeruumln katarından o zalim ayırdı ola kardaş Şoumllenuumlnde kırduğun koyunun o zalim kırdı ola kardaş Guumlvencile getuumlrduumlguumln

20 Mundyrsquoye goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuumlnuumln Yunancada kırk dirseklik dev anlamına gelen bileşik soumlzcuumlğuumln sarandaacutepihosrsquoun ilk iki hecesinin duumlşmuumlş halinden daacutepihosrsquotan ldquodepegoumlzrdquo anlamını verecek ses değişimi yapılarak tuumlretilmiş olması ihtimali vardır Nitekim metinde Depegoumlzrsquouumln ccedilocuğa bir oumlzel isim olarak konduğu soumlylenmez hiccedil Yani tıpkı annesinin ldquoperirdquo diye anılması gibi dev de cinsinin ismiyle ldquodepegoumlzrdquo diye anılmış ve hikacircye yuumlzyıllarca boumlyle dinlenmiş olabilir Ayrıca yine Mundyrsquoden oumlğrendiğimize goumlre lsquodepegoumlzrsquo soumlzcuumlğuuml bir cins isim olarak modern Yunancaya geccedilmiştir ndash veya ilk geccediliş sahiden soumlz konusu olmuş ise Yunancaya ldquogeri doumlnmuumlşrdquotuumlr Yunanca masallardaki tepekois Tuumlrkccedile soumlzcuumlkten devşirilmiştir ve bir tuumlr devi niteleyen bir cins isimdir Dolayısıyla eğer lsquodepegoumlzrsquouumln ilk esini Yunanca soumlzcuumlk idiyse ve yakın zamana değin oumlzel isim diye anlaşılmadıysa soumlzcuumlğuumln modern Yunancada cins isim olarak son bulan uzun seruumlveni anlam bakımından da soumlzcuumlk tuumlruuml bakımından da bir tutarlılık goumlsterir Bkz Mundy 1956 ss 285-286 21 lsquoSuumlruumlrsquo tasarımının devşirildiği soumlzcuumlkler vurgulanmıştır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 21: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

301

gelincuumlguumln o zalim senden ayırdı ola kardaşrdquo Depegoumlzrsquouumln Kıyan Selcuumlkrsquouuml nelerden mahrum ettiğine dair bu liste bir insan topluluğunun insani yaşam koşullarından ilki diye duumlşuumlnuumllebilecek ldquoccediladırlarrdquoın22 ardından evcil hayvanları ayrı ayrı sayar atlar develer koyunlar Bu hayvanların ccediladırla aynı simgesel oumlneme sahip oldukları soumlz konusu toplulukta insani yaşamın olmazsa olmazları addedildikleri varsayılabilir rahatlıkla Dolayısıyla hem bir kez daha insani yaşam evcil hayvanlarla ilişkiler uumlzerinden tanımlanmakta hem de Kıyan Selcuumlk oumlzelinde Oğuzların acıklı durumu insanlık katından duumlşuumlşleri kesinlenmektedir Kendileri Depegoumlzrsquouumln evcil hayvanları haline gelen Oğuzlar artık evcil hayvanlarından mahrumdurlar Kıyan Selcuumlkrsquouumln kayıpları listesi ldquogelincuumlkrdquole son bulur ve Basat sonraki dizelerde ağabeyinin oumlluumlmuumlyle bu kez de ana babasının ve kendisinin demek ki o ailenin uğradığı kayıptan soumlz etmeye koyulur Boumlylece kayıplar dizilimi en geniş toplumsallıktan en dar toplumsallığa doğru ldquogelincuumlkrdquo basamağından sıccedilrayarak iner

Ara boumlluumlmuumln ikinci soylamasında ise Kazan Beyin Basatrsquoa youmlnelttiği soumlzleri okuruz burada Kazan Bey Depegoumlz karşısında duumlşuumllen ccedilaresizliği onun katıksız vahşiliğiyle accedilıklamaktadır ldquoKara evren kopdı Depegoumlz [kara] arz yuumlzinde ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kara kaplan kopdı Depegoumlz kara kara tağlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basat Kağan aslan kopdı Depegoumlz kalın sazlarda ccedilevuumlrduumlm alımadum Basatrdquo ldquoKara evrenrdquo ldquokara kaplanrdquo ldquokağan aslanrdquo sıfatlı Depegoumlz hiccedil kuşkusuz Kazan Bey idaresindeki Oğuzların huumlkmedemedikleri ldquoarzrdquoın ldquodağlarrdquoın ldquosazlarrdquoın yani vahşi doğanın tarafında durmaktadır

Bu durumda ccedilocukluk hikacircyesinden oumltuumlruuml vahşi-insan diye nitelenebilecek Basat yine geccedilmişinden oumltuumlruuml insan-vahşi diye nitelenebilecek Depegoumlzrsquouumln evcil hayvan suumlruumlsuuml haline gelmiş toplumuna insanlığını iade etmek gibi tuumlm oumlzneleriyle canlılar sınıflamasının devingenliğine işaret eden bir iş uumlstlenecektir

Bundan sonra olup bitenler ana kalıp bakımından Odysseia hikacircyesine uygun fakat suumlrekli bu kalıba aykırı ayrıntılarla belirlenen bir seyir izler Tepegoumlzuuml koumlr etme ve mağarada kapalı kalıp koyun hilesiyle mağaradan kaccedilmaya ccedilalışma sahneleri vardır ama ne koumlr etme gerekccedilesi benzer

22 Eldeki yazmada ldquokırkrdquo soumlzcuumlğuumlnuumln yazımı kuşkuludur Yazıcı hatalarını izleyen Semih Tezcan ifadenin hem ldquokırk yerderdquo hem de ldquokara yerderdquo diye okunabileceğini belirtir Ayrıntılı bilgi iccedilin bkz Tezcan 2001 ss 308 Bu durumda tuumlm bir Oğuz topluluğunun ccediladırlarından mı yoksa sadece Kıyan Selcuumlkrsquouumln ccediladırlarından mı soumlz edildiği belli değildir Ama bu belirsizlik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemede ldquoccediladırrdquoın ilgili insan topluluğunun tuumlmuuml iccedilin bir insanilik koşulu olarak alınmasına engel olmasa gerektir zira ccediladır ve ardından evcil hayvan sahibi olmak bakımından Kıyan Selcuumlkrsquouumln istisnai bir durumda olduğunu duumlşuumlnmemizi gerektirecek bir veri yoktur metinde

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 22: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

302

Odysseiarsquodakine ne de kaccedilış yolu yordamı Basat Depegoumlzrsquole ilkin mağaranın dışında karşılaştığı iccedilin Odysseus gibi hasmını oumllduumlrmeden koumlr etmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıya değildir niyeti doğrudan Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmektir ldquogoumlzuumlnden başka yerde et olmadığınırdquo oumlğrendiği iccedilin devin goumlzuumlne youmlnelir Koumlr etme gereci olarak kullanılan ve her iki hikacircyede de tepegoumlzlere ait birer nesne olan zeytin dalı ile şiş23 arasında da oumlnemli bir fark vardır İlki epey uğraşı ve bir ekip ccedilalışmasıyla silah haline getirilir ikincisi ise hazır bir nesnedir kendiliğinden bir silahtır ocakta kızdırılması yeterlidir Dolayısıyla ilk durumda ndashOdysseiarsquodandash ihtiyaca uygun bir araccedil geliştirme imal etme ve buna youmlnelik bir akıl yuumlruumltme suumlreci varken henuumlz hikacircyenin sonunda elde edeceği tekelluumlften yoksun olan Basat en yakındakini el altındakini alıp kullanır Dahası bu şiş metnin oumlnem verdiği anlaşılan bir şeyi uumlccediluumlncuuml kez vurgular Polyphemosrsquotan farklı olarak Depegoumlzrsquouumln beslenme şekli malzemesi accedilısından olmasa da tekniği accedilısından gayet ldquoinsanirdquodir Yemeğini ldquopişirmelerirdquo iccedilin Oğuzlardan iki aşccedilı almıştır Basatrsquoı ele geccedilirdiğinde pişirme şeklini accedilık accedilık belirterek ldquoccedilevirmerdquo siparişi verir aşccedilılarına ve nihayet ardında buumltuumln bir beslenme kuumlltuumlruumlyle birlikte ldquoşişrdquo ccedilıkar karşımıza24 Yiyeceğini işlemden geccedilirmeden ccediliğ ccediliğ ldquovahşicerdquo yemek şoumlyle dursun gayet insani ndashve muhtemelen Oğuzlarınkine pek yakınndash bir ldquomutfağırdquo vardır Depegoumlzrsquouumln (bu kez acaba ldquoinsan-vahşi-insanrdquo diye mi nitelemek gerekir Depegoumlzrsquouuml)

Kendi mutfağının gereciyle koumlr edilen tepegoumlzuumln naralarıyla dağ taş yankılanırken Basat sıccedilrayıp koyun iccediline mağaraya ldquoduumlşerrdquo yani bir kargaşa anında yanlışlıkla kapalı kalır mağarada Ardından da koyun hilesi veya hile denemesi gelir Yine akılsız Polyphemosrsquotan farklı olarak kandırılamayan akıllı bir tepegoumlz ccedilıkar karşımıza Depegoumlz Basatrsquoın hilesine kanmaz Akıllılık-akılsızlık meselesi oumlnemsenerek bakılırsa hile tarzı farkından (koyunun altına asılmak ile derisini yuumlzuumlp iccediline girmek) daha oumlnemli bir farktır bu Nitekim hemen ardından gelecek ve Basatrsquoın akıllanmasıyla sonuccedillanacak uumlccedilluuml aptallık boumlluumlmuumlyle (yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil) gayet uyumludur bu akıl-akılsızlık paylaşımı

Sonunda akıllanan ve kılıcı elde eden Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml oumllduumlrmesinden oumlnceki uzun ldquosoylaşmardquo boumlluumlmuuml de insan-vahşi karşıtlığına hem yeni ve oumlnemli kıvrımlar ekler hem de vahşi-insan boumlluumlntuumlsuumlnuuml bir kez daha belirsizleştirir Karşımızda ikisi de hem vahşi hem insani iki yaratık vardır

23 lsquoSuumlglikrsquo lsquoşişrsquo konusunda bkz Tezcan 2001 ss 310-311 24 Depegoumlzrsquouumln giyim kuşamı da gayet insanidir muhtemelen Ccedilizmesinin yanı sıra ldquoboumlrkluuml başurdquo da soumlz konusu edilir Ccedilağdaş okur iccedilin Oğuzların tıpkı ldquokendileri gibirdquo bir tepegoumlz hayal ettiklerini duumlşuumlnmemek pek guumlccediltuumlr

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 23: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

303

Depegoumlz ettiklerinden (ldquoyiğitccediliklerirdquo ldquokızcağızlarırdquo yemesinden ana babalarını ağlatmasından) oumltuumlruuml pişman olmakla kalmaz Tanrırsquodan başkalarının kendisininki gibi bir acı ccedilekmemesini dilemek gibi şaşırtıcı bir edim de sergiler Pişmanlık tanrıtanırlık ve başkalarını goumlzetmenin bu uumlccediluuml gibi gayet ldquoinsanirdquo ldquoinsana oumlzguumlrdquo bir edime kendi eylemleri hakkında duumlşuumlnmeye eşlik etmesi vahşi Depegoumlzrsquouuml kuşku goumltuumlrmezcesine insana yaklaştırmaktadır Oumlte yandan Depegoumlzrsquouumln sorusu uumlzerine kimliğini accedilıklayan Basatrsquoın soumlzleri hayli kafa karıştırıcıdır ldquoKalarda koparda yeruumlm Guumln Ortaccedil Karanu duumln iccedilre yol azsam umum Allah Kaba alem goumltuumlren hanumuz Bayındır Han Kırış guumlni oumlnduumln depen alpumuz Salur oğlı Kazan Atam adın sorar olsan kaba ağaccedil Anam adın derisen kağan aslan Menuumlm adum sorsan Aruz oğlı Basat-durrdquo Depegoumlzrsquouumln sıralı sorularına cevaben duumlnyadaki yerini tanrıtanırlığını toplumsallığını bir bir sayarken bir anda soru sırasını da bozarak soy ccedilizgisine doğayı vahşi doğayı katıştırıverir ldquokaba ağaccedilrdquo ldquokağan aslanrdquo Sonra yine aynı hızla toplumsallığına insani kimliğine geri doumlner

İnsan-vahşi ile vahşi-insan arasındaki muumlcadele ilkinin oumlluumlmuumlyle son bulur ve hikacircyenin bitiminde suumlruumlluumlğuuml sona ermiş Oğuzlarla sevinccedilli bir kutlamada vedalaşırız

Teşrih

Her okuma kimi oumlğeleri sahne ışıkları altında oumln plana ccedilıkarırken kimi oumlğeleri de karanlıkta sahnenin derinliklerinde bırakır Burada sunulan okuma oumlnerisi de kaccedilınılmaz olarak kimi oumlğeleri goumlrmezden gelirken oumlnemsediği oumlğelerin bağıntılarını sahne ışıkları altına aldı Oumlnemsenen oumlğeler muhtemelen Odysseiarsquodaki Polyphemos boumlluumlmuuml hesaba katılmamış olsaydı da uumlzerinde durulacak oumlğeler olurdu Zira tamahla accedilgoumlzluumlluumlkle belirginleşen aptallık ve buna bulunan tekelluumlf akıllanma ccediloumlzuumlmuuml ile bu suumlrecin yerleştirildiği evrendeki canlılar arasındaki geccedilişlilik yukarıdaki ccediloumlzuumlmlemenin ortaya koyduğu gibi kendi başına da dikkat ccedilekici oumlğelerdir Dahası bu oumlğelerle bakıldığında elimizdeki hikacircye gayet buumltuumlnluumlkluuml anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş bir hikacircye gibi goumlruumlnmektedir oumlzellikle de metnin başından sonuna yayılmış canlılar geccedilişliliği sayesinde Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluk hikacircyeleri ara boumlluumlm muumlcadele epizotları ve son soylamalarla gelen bitim sahnesi Basat Depegoumlz ve Oğuzların başka başka yollardan geccedilerek (akıllanarak nedamet getirerek suumlruumlluumlkten kurtularak) insanlaşmasına dair kesintisiz bir anlatı sunmaktadır

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 24: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

304

Bu noktada ldquokesintisizrdquo sıfatının uumlzerinde biraz durmak bu sonucu Mundyrsquonin yukarıda ldquobaş doumlnduumlruumlcuuml teşrihrdquo diye nitelenen ccedilalışmasından ccedilıkan karşıt sonuccedilla birlikte ele almak gerekiyor Mundyrsquoye goumlre Depegoumlz metni gayet ldquokesintilirdquo gediklerle dolu bir metindir ccediluumlnkuuml hikacircye ldquoorijinalrdquo bir ldquodevi oumllduumlrmerdquo hikacircyesinin etrafına oumlruumllmuumlş bir eklentiler toplamıdır ve metnin hemen her parccedilası sonradan eklenmiş veveya metnin yeni halinin gereklerine goumlre doumlnuumlştuumlruumllmuumlştuumlr Yani sorun sadece Odysseiarsquonın Polyphemos hikacircyesinin metne katılmasıyla veya nasıl katıldığıyla sınırlı değildir25 Mundy Depegoumlz metnini ldquobir halk hikacircyesinin gelişimini incelemekrdquo konusunda iyi bir fırsat saydığı (Mundy 1956 279) dolayısıyla metne halk hikacircyelerinin geniş evreninde ve ldquoBu metin hangi aşamalardan geccedilerek bu hale gelmiş olabilirrdquo tuumlruumlnden bir soruyla baktığı iccedilin gediklerin ve dikiş yerlerinin izini suumlrerek hikacircyede olması ve olmaması gerekenlerin peşine duumlşer Soumlzgelimi Basatrsquoın devin ccedilizmesinden ccedilıkış sahnesini ldquoaslındardquo orada bulunduğunu ve Polyphemos boumlluumlmuuml eklenirken yerinden ccedilıkarıldığını duumlşuumlnduumlğuuml varsayımsal bir ldquoyuumlzuumlğuuml ccedilalmardquo cuumlmlesiyle yuumlzuumlk epizoduna bağlar (Mundy 1956 292)26 Basat ile Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluklarını eklenti sayar (hatta oumlnce Depegoumlzrsquouumln ccedilocukluğunun konduğunu bundan oumltuumlruuml hikacircyenin dengesinin bozulduğunu ve onarım amacıyla bir de Basatrsquoın ccedilocukluluğunun eklendiğini iddia eder) (Mundy 1956 296) ara boumlluumlmde Basatrsquoa olup biteni anlatan kadının aslında Basatrsquoın annesi olması gerektiğine karar verir (hatta ona goumlre Kazan Beyin repliği de aslında Basatrsquoın annesine aittir) (Mundy 1956 299-300) peri annenin ikinci kez ortaya ccedilıkışını halk hikacircyelerindeki uumlccedillemeler gereği yapılmış bir eklenti addeder (Mundy 1956 300) Kısacası izlek buumltuumlnluumlğuumlnuuml hesaba hiccedil katmadığı iccedilin neredeyse hikacircyenin tamamını eklenti kısım diye niteler ve bunların ne sebeple nasıl eklenmiş olabileceğini soruşturur

Aslında gedikler ve eklenti konusunda kısmen haklıdır Mundy en azından Polyphemos etkisi taşıdığı duumlşuumlnuumllebilecek kısım ile sonrası konusunda Burada bir tuhaflık vardır ama muhtemelen Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuumlnden biraz farklı bir biccedilimdehellip Basatrsquoın başarısız olduğu koyun epizodunun ardından gelen yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml suumlreklilik yapı ve soumlylem bakımından garip hatalar metnin oumlncesi ve sonrasına goumlre aykırılıklar

25 Yukarıda ldquotarihccedilerdquo boumlluumlmuumlnde değinilen soru farkından oumltuumlruuml Polyphemos hikacircyesinin elimizdeki metne nasıl katışmış olabileceği burada bir kez daha ele alınmayacak ndash kaldı ki Mundyrsquonin ccedilalışması Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos metnini okumuş olabilecekleri iddiasını destekler niteliktedir 26 Mundyrsquonin oumlngoumlrduumlğuuml cuumlmle şudur ldquoBasat usul usul parmak uccedillarına basa basa ilerler uyuyan devden yuumlzuumlğuuml ccedilalar kendi parmağına takarrdquo Mundy mevcut kısım yerine bu varsayımsal oluntu geccedilirilirse ilgili boumlluumlmdeki tuhaflıkların mantıklı bir ccediloumlzuumlme kavuşup duumlzeleceği kanısındadır

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 25: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

305

iccedilerir oumlyle ki bu boumlluumlmuumln gerccedilekten de bir eklenti olduğunu duumlşuumlnmemek elde değildir27

Oumlncelikle suumlreklilik bakımından aykırılık iccedilin iki dayanak oumlne suumlruumllebilir İlki metnin sonunda Basatrsquoın Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde oumllduumlrmesi ve kellesini ldquosuumlriyi suumlriyi mağara kapusunardquo getirmesidir Bu olamaz ccediluumlnkuuml metin daha koyun episodunun sonunda mağaradan ccedilıkıldığını soumlyler (ldquoBasat Depegoumlzuumln budı arasından sıccedilrayub ccedilıkdırdquo) ve ağ sahnesi ile kuumlmbet sahnesini mağara dışına yerleştirir ndash oumlzellikle de kuumlmbet sahnesi duumlşuumlnuumlluumlrse tersi tuhaf olurdu zaten Kılıccedil sahnesinde ise hiccedil kuşkusuz mağarayı Basatrsquoa dışarıdan ldquoŞol mağarayı goumlrdinmirdquo soumlzleriyle goumlstermiş iccedilindeki kılıcı tarif etmiş ldquoVar getuumlr menuumlm başumı kesrdquo demiş olan Depegoumlz dışarıdadır mağaraya yalnız girdiği soumlylenen (ldquomağara kapusına vardırdquo) Basat ise iccedileride Basatrsquoın kılıcı ele geccedilirmesinin ardından metin şoumlyle suumlrer ldquoBalccedilağından ol kılıcı berk tutdı Geldi eyduumlr lsquoMere Depegoumlz neccedilesinrsquo dedi Depegoumlz eyduumlr lsquoMere oğlan dahı oumllmeduumlnmirdquo28 Herhalde ldquogeldirdquoyi ldquomağaran ccedilıktırdquo diye anlamaktan başka ccedilaremiz yoktur burada aksi halde metinde soumlylenmeyen bir şeyleri varsaymamız ve Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoın ardından mağaraya girdiğini Basatrsquoın da Depegoumlzrsquouuml mağaranın iccedilinde arandığını duumlşuumlnmemiz gerekir Kısacası kılıccedil epizodunun sonunda mağara dışında bulunan anlatı kişileri olgu duumlzeyinde buna bağlanan Depegoumlzrsquouumln oumllduumlruumllmesi sahnesinde ccedilelişkili bir biccedilimde mağaranın iccedilindedirler iki sahnenin arasına giren ldquoDaha oumllmedin mirdquo kalıp diyalogu ve uzun soylamalar bu ccedilelişkiyi goumlzden gizlemekte ama ortadan kaldırmamaktadır

Bu kısımdaki suumlreksizlik konusunda ikinci dayanak ise Depegoumlzrsquouumln koumlr edilmesi sahnesi ile goumlzuumlnuumln acısından dem vuran soylaması arasındaki kabul edilemez mesafedir Koumlr edildiğinde Depegoumlzrsquouumln feryadı dağları taşları tutar ama hemen ardından uzun bir seri oluşturan koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil muumlcadelesine geccedililir Bu seri bittiğinde dinleyici (veya okur) Depegoumlzrsquouumln canının yandığını neredeyse unutmuşken dev sanki goumlzuuml az oumlnce koumlr edilmiş gibi girer soumlze ldquoGoumlzuumlm goumlzuumlm yalınuz goumlzuumlm (hellip)rdquo Aradaki uzun muumlcadele sahneleri bu acının tazeliği konusunda buumlyuumlk şuumlpheler uyandırır

27 Tabii Mundy ldquoyuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbetrdquo boumlluumlmuumlnuumln değil Polyphemos aktarmasının dikiş ccedilizgilerinin peşindedir Bu nedenle ağırlıkla koyun hilesinin bitiş yeri uumlzerinde durur uumlccedilleme meselesi hariccedil tarafımızca saptanan aykırılıklara hiccedil değinmez Mundy 28 Vurgulamalar eklenmiştir

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 26: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

306

Yapısal tutarsızlığa gelince Mundyrsquonin Polyphemos boumlluumlmuumlnuuml eklenti sayarken dikkati ccedilektiği gibi niceliksel bir sorun vardır bu boumlluumlmde Koyun-yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil doumlrtluumlsuumlnden oluşan dizi halk hikacircyelerinin uumlccedilleme usuluumlne aykırı duumlşer uumlstelik koyun hilesi kısmı hem standart bir soumlzel yapıyla (ldquoKurtıldunmurdquo- ldquoTangrum kurtardırdquo -ldquoSana oumlluumlm yoğımışrdquo) hem de accedilgoumlzluumlluumlk izleğiyle birbirine sıkı sıkıya bağlanan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlne gayet yabancıdır

Son olarak soumlylem accedilısından bakılacak olursa Depegoumlzrsquouumln yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuumlnuumln nakaratında Basatrsquoa ldquooğlanrdquo diye hitap etmesi metnin kalanına ve evrenine gayet aykırı bir durumdur Ccediluumlnkuuml Basat muumlcadele boumlluumlmuumlnde akından doumlnmuumlş bir yiğit savaşccedilıdır artık yani tam anlamıyla bir yetişkindir Bu durum hikacircyenin dinleyicileri accedilısından temel ve muhtemelen ccedilok oumlnemli bir veriyken ayrıca Depegoumlz delikanlıları bile ldquooğlanrdquo diye değil ldquobıyıcağı kararmış yiğitcuumlklerrdquo diye nitelerken metnin Basat iccedilin ldquooğlanrdquo soumlzcuumlğuumlnuuml seccedilmesi tuhaftır Kaldı ki ldquooğlanrdquo hitabının yer aldığı sahneler bitip de soylamalara geccedilildiğinde Depegoumlzrsquouumln deyişi de değişecek ve Basatrsquoa ldquoyiğitrdquo diye hitap edecektir Basat hikacircyedeki kendi toplumuna metnin kalanına ve muhtemelen hikacircyenin dinleyicilerine goumlre ldquooğlanrdquo olmasa gerektir Salahane Kayasındaki karşılaşma sahnelerinde Depegoumlzrsquouumln Basatrsquoı hafife alışına bakılarak ldquooğlanrdquo hitabı inandırıcı bulunsa bile sonuccedilta Basat Depegoumlzrsquoe goumlre bile bir ldquooğlanrdquo değildir

Tuumlm bunlardan ccedilıkan yuumlksek olasılıklı sonuccedil accedilıktır Bir uumlccedilluuml olduğu dilsel ve izleksel duumlzeninden anlaşılan yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuuml koyun epizodunun sonuna eklenmiş ayrı bir buumltuumlnluumlk olmalıdır Bu ccedilıkarım Polyphemos benzeri kısmı eklenti sayan Mundyrsquonin bir bakıma diğer taraftan (yani Polyphemosrsquotan aktarma epizodun ldquosonrdquo uumlccedillemenin de ldquobaşrdquo kısmından) bakarak yaptığı ccedilıkarımı tamamlamaktadır29 Ama yalnızca mikro oumllccedilekte Mundyrsquonin sunduğu ldquobuumlyuumlk resimrdquo bu eklentinin tuumlm metne yayılmış eklentiler arasından yalnızca biri olduğunu bu parccedilalı yapısından oumltuumlruuml hikacircyenin tutarsızlıklarla dolu ldquokesintilirdquo bir metin olduğunu bildirir Oysa metne yukarıda sayılan bakımlardan yabancı duran yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil uumlccedilluumlsuuml izlek duumlzeyinde duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde metnin can damarını kurar Hikacircyenin başından gelen accedilgoumlzluumlluumlk-aptallık meselesini

29 Benim sunduğum akıl yuumlruumltme hiccedil eklentisiz yekpare bir metne tek bir eklentinin katıştırıldığını varsaymaz Sadece metnin kalanında yuumlzuumlk-kılıccedil-kuumlmbet boumlluumlmuuml gibi farklı tuumlrden oumllccediluumltlerle aykırılığı saptanabilecek başka bir olası eklenti tespit etmez Oumlte yandan ldquoPolyphemos benzeri kısım doğrudan Yunanca hikacircyeden aktarılmış olabileceği gibi yukarıda işaret edildiği uumlzere iki benzer hikacircyenin karşılaşmasının sonucunda şimdiki haline evrilmiş de olabilir metin bu konuda hangi ihtimale ağırlık vermemiz gerektiğini soumlyleyen veriler de iccedilermez

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 27: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

307

bir sonuca bağlar ve akıllanma suumlrecinin tepe noktasını iccedilerir30 Dahası Mundyrsquonin teşrihinden farklı bir teşrih yolunu seccedilen bu ccediloumlzuumlmlemeden ccedilıkan ldquobuumlyuumlk resimrdquo Depegoumlz metnini ldquokesintilirdquo olmak şoumlyle dursun akıllanma izleği ve canlılar sınıflandırması bakımından anlamca sıkı sıkıya eklemlenmiş pek bir buumltuumln sayar

Karşılaştırmalı teşrihten ccedilıkarılabilecek son bir sonuccedil daha vardır Odysseia hikacircyesinin Oğuznamelerin hikacircyesine kıyasla goumlrece ldquodurağanrdquo ve keskin hatlı duumlnyasındaki yegacircne evcil hayvanın ldquokoyunrdquoun ikili işlevi hiccedil de Depegoumlz hikacircyesindeki evcil hayvanların işlevine benzemez Odysseiarsquonın ldquokoyunrdquou bir yandan ldquovahşirdquo Polyphemosrsquoun uumlzerine titrediği evcil hayvanı olmakla31 Polyphemosrsquou vahşilikten uzaklaştırıp insanlığa yakınsatır diğer yandan da ldquoinsanrdquo Odysseus ile yoldaşlarının ldquoyenebilirrdquo varlıklar olarak goumlruumllmeleri koyunların yerine geccedilebilirlikleri oumllccediluumlsuumlnde onları insanlıktan uzaklaştırıp besi hayvanlığına yakınsatır Oysa Depegoumlzrsquouumln ccedilok daha karmaşık canlılar duumlnyasında ldquokoyunrdquoun da dacirchil olduğu evcil hayvanlar kuumlmesi yakınsatma koumlpruuml kurma işlevinden ccedilok insanın canlılar duumlzenindeki yerinin kaybedilebilirliğini bu duumlzeninin hiccedil de kendiliğinden zorunlu olarak oumlyle kurulmuş bir şey olmadığını akşamdan sabaha değişebileceğini bunun da accedilgoumlzluumlluumlğuuml dizginlemekle akılla bir ilgisinin olduğunu bildirir Depegoumlz metnindeki evcil hayvanları Polyphemosrsquotaki koyunların ldquotekrarırdquo ve işlevce ldquoaynısırdquo diye salt insan ile vahşi arasındaki koumlpruuml terim diye goumlrmek hikacircyenin sunduğu bu en kıymetli verinin ziyan edilmesi olacaktır Ne vahşinin tam vahşi (insani-Depegoumlz) ne insanın tam insan (vahşi-Basat) ne de insan toplumunun tam insan toplumu (suumlruuml Oğuzlar) olduğu bir duumlnyada kaygan elden kaccedilırılabilir hiyerarşinin bekasını sağlamak etik bir ccedilaba beklemektedir ya da başka deyişle hiyerarşinin bekası bedelsiz zahmetsiz ldquobi-tekelluumlfrdquo sağlanabilir bir şey değildir

Tuumlm bunlar duumlşuumlnuumlluumlrken hesaba katılması gereken pek oumlnemli bir belirleyici de Depegoumlz metnini uumlretenlerin ve dinleyenlerin goumlrece yakın 30 Elbette izlek accedilısından boumlylesine belirleyicilik taşıyan bir kısmın niccedilin hikacircyeye yedirilmediği niccedilin bariz bir yabancı cisim gibi bırakıldığı sorusu oumlnemlidir Bu sorunun makul karşılıkları olabilir Mesela Yuumlzuumlk-kuumlmbet-kılıccedil boumlluumlmuumlnuumln hikacircyenin kurulduğu ya da ilgili anlatıların tepkimeye girmek uumlzere karşılaştıkları doumlnemde gayet iyi bilinen yaygın bir anlatı parccedilası olduğu ve bu haliyle yer ettiği hafızaların muhtemel itirazlarını oumlnlemek uumlzere değişikliklerden sakınıldığı duumlşuumlnuumllebilir Soumlzluuml kuumlltuumlruumln duumlnyasında ldquoaynırdquonın ldquoolduğu gibi aktarmardquonın oumlnemi ve değişikliklerin tahrifat addedildiği duumlşuumlnuumllerek verilen bu cevabın yanında başka ihtimaller de akla gelebilir kuşkusuz ancak bu konudaki kurgulamaların anlam ccediloumlzuumlmlemesine buumlyuumlk bir katkısı olmasa gerektir 31 Polyphemos goumlzuumlnuumln acısına rağmen sabah olduğunda ilk iş koyunlarını mağara dışına salma tasasına duumlşer Ne kadar iyi bir mandıracı ve hayvancı olduğu mağarasının duumlzenliliğinden koyunlarına goumlsterdiği oumlzenden anlaşılmaktadır zaten Oumlyle ki ccedilağdaş okur Polyphemosrsquoun hikacircyesini onun bu youmlnuumlnuuml takdir ederek dinleyen birtakım ortaccedilağ Anadolusu goumlccedilerleri hayal etmekten kolay kolay geri duramaz

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 28: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

308

bir zamanda yabancı bir diyara gelip yerleşmiş bu diyarda başka başka insan topluluklarıyla karşılaşıp bunlarla savaştan kuumlltuumlr alışverişine uzanan ccedileşitli toplumsal ilişkiler kurmuş bir topluluğa mensup olmalarıdır Yukarıda değinilen soumlzel kanıttan oumltuumlruuml Depegoumlzrsquouuml uumlretenlerin Polyphemos hikacircyesini ldquosoumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlnerdquo bildiklerini varsayarsak eğer kuumlltuumlr alışverişinin bu ilişki biccedilimlerinin en ldquouzun oumlmuumlrluumlsuumlrdquo olduğunu da soumlyleyebiliriz rahatlıkla Buradan hareketle bir başka toplumun hikacircyesine pekiyi kulak verildiğini bu hikacircyenin cari etik meselelere goumlre doumlnuumlştuumlruumllduumlğuumlnuuml ortaklığı ldquoinsan yiyen devrdquo gibi hantal bir toposrsquota kurmaktansa accedilgoumlzluumlluumlkakıllılık karşıtlığının insan olmakla canlılar duumlzeninin sabitlenmesiyle ilgisi gibi incelmiş bir izlekle Yunancanın hikacircyesine eklemlendiğini soumlylemek de muumlmkuumlnduumlr Kolay yoldan gidip Odysseiarsquonın soumlzuumlnuumln boumlylesine inceltilmiş olmasını kendi başına bir fazilet saymaya goumlnuumll indirmek istemiyorsak eğer bu inceltmenin bir zorlanmadan kaynaklanmış olabileceği tahmininde de bulunabiliriz Yukarıda değinilen kendine kendi etosuna doumlnuumlk eleştiri Kan Turalı ve diğer Oğuznamelerdekinden farklı olarak Depegoumlz hikacircyesinde toptan tuumlm Oğuzları ilgilendiren bir tutum halinde ccedilıkar karşımıza Ccedilobanın eylemi buumltuumln Oğuzlara zeval getirir ve hikacircye etik boşluğa duumlşme halini ccedilobandan beye değin herkesi ilgilendiren bir şey olarak tarif eder Bu durumda herhalde topyekucircn bir kendinden rahatsızlık soumlz konusu olsa gerektir Doumlnguumlyuuml kapatırsak bu kendinden etiğinden rahatsızlık da ilişkiye geccedililen yeni duumlnyada artık eski etiğin işlemediğinin goumlruumllmuumlş olmasıyla bağlantılandırılabilir veya eski etiğin ccediloumlkme nedeninin zaten tam da artık yeni bir duumlnyada yer alınması olduğu duumlşuumlnuumllebilir Tam bir ldquozorlanmardquo hali olmadır bu Dolayısıyla Polyphemosrsquola bağlantısından oumltuumlruuml yeni duumlnyanın farklı kuumlltuumlrleriyle girilen ilişkilerin belgesi goumlzuumlyle bakılabilecek Depegoumlz metni aynı zamanda yeni duumlnyaya uygun bir etiğin -kurulduğunun değilse de- arandığının kadim bir hikacircyeyle konuşa konuşa arandığının belgesi olarak da goumlruumllebilir

The Classification of Living Beings in the Stories of Depegoz and Polyphemus

The discovery of the common narrative pattern of the Depegoz story of The Book of Dede Korkut and the Polyphemus episode of Odyssey launched a discussion on the quality and meaning of this similarity In course of time the scope of discussion has expanded with the involvement of hundreds of stories containing the same pattern from different periods and scattered through a vast area from Asia and Europe to Africa and Middle East But

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 29: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

309

the mainstream approach and method in this discussion has been based on ignorance of historical and geographical differences of stories in order to produce general and ahistorical schemes and classifications Therefore the first half of this article is devoted to the criticism of this obliteration and to a search for a better comparative method which could be historical or at least could allow historical inferences The prominent result of this search is an intertextual decision rising from wordings of two stories One sentence of Turkish story echoes the counterpart sentence of Greek story and this congruity supplies us the historical result that the composer (or composers) of Turkish text had red or listened the Greek text This result can be considered as an answer to the ahistorical comparative approach of the above-mentioned discussion

The second endeavor of the article is to offer a thematic analysis for two stories The analysis proceeds on two thematic axes 1 the contradiction of ldquostupidity and clevernessrdquo and 2 a certain classification of living beings The stories of Depegoz and Polyphemus develop and intermingle these themes in their peculiar ways Thus the article tries to evaluate two versions of the two themes and then pin down the Homeric inspirations in the Depegoz version

The outcome of this work is an interpretation of Turkish story as a narrative of transformation of subjects from stupidity to cleverness in a world of living beings whose main characteristic is their transitional nature The inhabitants of Depegoz story expose a surprising ability of skipping classes in the classification of living beings Almost all of the subjects of the story ndashfrom the main characters to the whole tribendash become some other kind of living being in diverse moments of the narrative ndash human beings become domestic animals beasts becomes human beings and vice versa And this mobility seems to be the cost of a process of learning deliberation The narrative reveals the social need of deliberation in terms of the changing status in the hierarchy of living beings

In order to find a plausible explanation of this astonishing narrative fact the final section of the article devoted to supply some arguments on the ethical concerns and needs of the daily life of the environment in which Depegoz story was produced In this argumentation the story is considered as a document which reveals some discontents reflects on its own ethos and advices a better one to itself

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 30: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

310

Kaynaklar

BRYER A (1975) ldquoGreeks and Tuumlrkmens The Pontic Exceptionrdquo Dumbarton Oaks Papers 29 p 115-151 BURKE P (1996) Yeniccedilağ Başında Avrupa Halk Kuumlltuumlruuml ccedilev Goumlktuğ Aksan İmge Kitabevi Yayınları Ankara Dede Korkut Oğuznameleri (2006) yay Haz Semih Tezcan ndash Hendrik Boeschoten uumlccediluumlncuuml basım Yapı Kredi Yayınları İstanbul GLENN J (1971) ldquoHomerrsquos lsquoKyklocircpeiarsquordquo Transactions and Proceedings of the American Philological Association Volume 102 p 133-181 HOMEROS (1978) Odysseia ccedilev Azra Erhat ndash A Kadir ikinci basım Sander Yayınları İstanbul HOMEROS (1971) Odysseia ccedilev Ahmet Cevat Emre 3 Basım Varlık Yayınları İstanbul KAFADAR C (1996) Between Two Worlds The Construction of the Otoman State University of California Press California MALLORY James P (2002) Hint-Avrupalıların İzinde ccedilev Muumlfit Guumlnay Dost Kitabevi Yayınları Ankara MEEKER Michael E (1992) ldquoThe Dede Korkut Ethicrdquo International Journal of Middle East Studies Volume 24 Number 3 p 395-417 MUNDY Cyril S (1956) ldquoPolyphemus and Tepegoumlzrdquo Bulletin of the School of Oriental and African Studies University of London XVIII issue 2 p 279-302 OLENDER M (1998) Cennetin Dilleri ccedilev Nevzat Yılmaz Dost Kitabevi Yayınları Ankara PICTET A (2010) Les Origines indo-europeacuteennes ou les Aryas primitifs Essai de paleacuteontologie linguistique (1 Basım 3 Cilt 1859 1863 1877) Nabu Pres Charleston PROPP V (2011) Masalın Biccedilimbilimi ccedilev Mehmet Rifat-Sema Rifat İş Bankası Kuumlltuumlr Yayınları İstanbul PUumlSKUumlLLUumlOĞLU A (1997) Arkadaş Tuumlrkccedile Soumlzluumlk 2 Basım Arkadaş Yayınları Ankara RENAN Joseph E (2010) Histoire geacuteneacuterale et systegraveme compareacute des langues seacutemitiques (1Basım 1855) Nabu Pres Charleston SAID E (1999) Şarkiyatccedilılık Batırsquonın Şark Anlayışları ccedilev Berna Uumllner Metis Yayınları İstanbul SAUSSURE F (2001) Genel Dilbilim Dersleri ccedilev Berke Vardar Multilingual Yayınları İstanbul TEZCAN S (2001) Dede Korkut Oğuznameleri Uumlzerine Notlar Yapı Kredi Yayınları İstanbul

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 31: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Akademik İncelemeler Dergisi (Journal of Academic Inquiries) Cilt Volume7 SayıNumber1 YılYear2012

311

YAGUELLO M (2008) Hayali Diller ccedilev Necmettin Kacircmil Sevil Yapı Kredi Yayınları İstanbul httpwwwdilimizcomdildedekorkuthtm httpwwwgreekmythologycomBooksOdysseyO_Book_IXo_book_ixhtml httpwwwtheoicomTextHomerOdyssey9html

Fatma Berna Yıldırım

312

Page 32: Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi ... · Cilt/ Volume:7, Sayı/Number:1 Yıl/Year:2012 281 Polyphemos ve Depegöz Hikâyelerinde Canlıların Tasnifi The

Fatma Berna Yıldırım

312