MERSIN-ERDEMLI ARASINDA GELİŞEN DENİZ TURİZMİ, TARIM...
Transcript of MERSIN-ERDEMLI ARASINDA GELİŞEN DENİZ TURİZMİ, TARIM...
MERSIN-ERDEMLI ARASINDA GELİŞEN DENİZ TURİZMİ, TARIM ALANLARI
İLİŞKİSİ VE SORUNLARI
LES PROBLÈMES ET LA RELATION DE LA SUPERFICIE AGRICOLE ET DE LA TOURISME
PROGRESSANTE SUR LA CÔTE ENTRE MERSİN ET ERDEMLİ
Prof. Dr. Hamdi KARA*
R ESU M E
La partie côtière de Mersin et Erdemli se trouve dans la région de M éditerrannée en Turquie. La ville de Mersin doit à sa fondation et à son proegrès, les terres qui se trouvent dans ses environs et à côté d'une plaine fertile comme Çukurova. Mais le progrès rapide de cette ville qui a du beaucoup à l'instalation de grande industrie liée au port, au commerce et à l'activité du tourisme. En étant une ville de port im portante de la Turquie, M ersin a influencé la population des petits habitants sur la côte jusqu'à Erdemli. Dans les dernières années, Les constructions rapides des bâtiments liées au tourisme côtier endomagent la terre des aurantiaciées avec la terre des légumes primeurs. Dans une longure de 40 km, entre Mersin et Erdemli, cette terre des légumes et des aurantiaciées laissent leurs p laces aux batim an ts tou ristuques. D ans cette rég ion pour compencer le besoin de la mer des habitants, la construction a commencé d'abord à l'ouest de cette ville vers Mezitli. Cette région touristique a devenu l'attraction des habitants de- la ville d'Adana qui est la quatrième grande ville de la Turquie. Tandis qu'aujourd'hui en dehors de ces de grandes villes, cette région tire
* A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Coğrafya Bölümü, ANKARA.
142 Mersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i
les habitants de G aziantep, K ahram anm araş, Kayseri, N iğde, Karaman et Konya qui sont surtout les villes de l'Anatolie centrale.
L 'A gm entation de la popu la tion et la construc tion des bâtiments liée au tourisme intérieur supriment la terre fértille de cette région côtière. On doit se résoudre ce problème en urgence. Pour la construction touristique, on peut utiliser les endroits rocheux surlesquels on ne peut pas faire l’agriculture comme la terre fertile.
Araştırma konusunu oluşturan Mersin-Erdemli arası, Akdeniz bölgesi Adana bölümünde yer almaktadır. Bir liman kenti olan Mersin, kuruluş ve gelişmesini çevresinde bulunan verimli tarım topraklarına bağlı olarak gelişen sebze ve meyve tarımı ile Çukurova gibi geniş entansif tanm topraklarına borçludur. Fakat M ersin'in son yıllarda gösterdiği hızlı gelişmede, çevresinde gerçekleştirilen yoğun tarımsal faaliyetler yanında, kentin modem limanına bağlı olarak kurulan önemli sanayi tesisleri, ulaşım ve ticaret faaliyetleri ile son yıllarda gelişme gösteren turizm etkiniiklerininde paylan büyük olmuştur.
Türkiye nüfusu giderek hızla artmaktadır. Artan nüfusumuzun gıda ihtiyacını karşılamak, ülkemizin en önemli sorunlarından biri olmuştur. Bu nedenle üretim potansiyeli yüksek, sulanabilen ve yılda birkaç ürün alınan Akdeniz bölgesi toprakları günümüzde çok daha fazla önem kazanmıştır.
Akdeniz bölgesinin en önemli limanı olan Mersin'in hızlı nüfus artışı, bu kent batısında bulunan Erdemli, hatta Silifke'ye kadar uzanan kıyı kesimi yerleşmelerini etkilemiştir. Özellikle son yıllarda deniz turizmine bağlı olarak oluşan hızlı yapılaşma, ülkemizin en yoğun narenciye ve turfanda sebze ekim alanlarının bulunduğu Mersin-Erdemli yöresine çok büyük zarar vermekte ve ekim alanlarını daraltmaktadır.
Mersin kenti batısından başlayarak Erdem liye kadar uzanan kıyı şeridi ülkemizin en verimli tarım topraklarına sahiptir. Bu kesimde yoğun narenciye, özellikle limon bahçeleri ve turfanda sebze ekim alanları denizle 200 m yükseklik arasında kalan ve fazla geniş olmayan, son derece dar bir kıyı şeridinde yoğunlaşmıştır (Şekil: 1). Yörede, sözü edilen yoğun tarımsal faaliyet kuzeyinde, Bolkar
Mersin-Erdemli Arasında G elişen Deniz Turizm i
dağlarının meyilli yamaçları üzerinde, ekim alanlarının yetersiz olması nedeniyle daha çok küçük baş hayvancılık önem kazanmaktadır.
Araştırmaya konu olan Mersin-Erdemli arası 40 km olup, bu kısımda Mersin'den başlayarak Menteş, Çiftlik, Kaleköy, Mezitli, Kuyuluk, Davultepe, Tece, Çeşmeli, Çarkçılı, Elvanlı, Tömük, Ar- paçbahşiş gibi tarım alanları deniz kıyısına kadar uzanan köyler bulunmaktadır (Şekil: 2). Bu köyler Bolkar dağlan gibi Akdenize paralel uzanan yüksek dağ şıralarının oluşturduğu coğrafi konum sonucu özellikle son yıllarda yaygınlaşan modem sulama olanaklarından da yararlanarak ülkemizin en yoğun bir tarım alanı haline dönüşmüştür. Çünkü yüksekliği 3.000-3.500 m'ye ulaşan Bolkar dağları sayesinde yörede kışlar şiddetli geçmez. Ayrıca bu yüksek dağlardan inen Mezitli, Çevlik, Tece, Karaoğlan, Tömük, Kargıcak ve Alata dereleri bir taraftan kıyı kesiminde yer alan köylerin tanm alanlarına sulama olanağı verirken, diğer taraftan deniz kıyısında verimli tanm alanlarının oluşmasına neden olmuşlardır.
Mersin-Erdemli arası, yukarıda bahsedilen doğal koşulların elverişli olması ve genellikle 0-200 m arasındaki kıyı kesiminde kırmızı kahverengi Akdeniz topraklan ile Erdemli doğusunda görülen alüvyal topraklar üzerinde sulu tanm yapılmaktadır (Şekil: 3-4). Sulanabilen bu topraklar üzerinde başta limon ve diğer narenciye türleri yetiştirilmekte, Erdemli çevresinde ise çok sınırlı bir alanda muz bahçeleri yoğunluk kazanmaktadır. Narenciye ve muz bahçelerinin bulunmadığı kısımlarda ise turfanda sebze tarımı yapılmakta ve her yıl birkaç ürün alınmaktadır.
1950 yıllanndan önce, daha çok küçük baş hayvancılık yapan bu kıyı köyleri halkı, giderek genişleyen narenciye bahçeleri ve turfanda sebze ekim alanlarının artışına bağlı olarak hayvancılığı tamamen terketmişlerdir. Oysa bugün sulu tanm yapılmayan ve sebze yetiştirilem eyen kıyı köyleri kuzeyinde yaşayan halkın en önemli geçim kaynağını hayvancılık oluşturmaktadır. Geçmişte olduğu gibi bugün de soğuk kış aylannı hayvanları ile birlikte Akdeniz kıyısında geçiren bu köylüler, sıcaklann başladığı, otların kuruduğu M ayıs ayından başlayarak yüksek B olkar dağlarındaki yaylalarına göçerler. Yüksek Toros dağlarında soğuklar başlayınca kışlak olarak kullandıklan köylerine dönerler.
Harita üzerinde yaptığımız hesaplara göre (1/100.000 ölçekli), sulu tarım yapılan Mersin-Erdemli arasındaki kıyı köyleri 135-140 km2 genişliğinde bir alan kaplamaktadır. Bu alanın tahminen ancak
144 Mersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizmi
M ersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i 145
146 Mersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i
MER
SİN
ER
DEM
Lİ
AR
AS
ININ
A
RA
Zİ
KU
LLA
NIM
H
AR
İTA
SI
Mersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i 147
RD
EM
LI
148 M ersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i
% 75'i sulanabilen, çok verimli topraklardan oluşmaktadır. Sulana- mayan kısımlarda yer yer özellikle son yıllarda gelişme gösteren üzüm bağlan veya kuru tarım yapılmakta, fakat tarım yapılmayan kısımlar çok geniş yer tutmaktadır (Şekil: 5).
Mersin-Erdemli arasında Akdeniz bölgesinin en yoğun narenciye bahçeleri ile sebze ekim alanları bulunmaktadır. Bu yöreden, yıllara göre değişmekle beraber, ülkemizin toplam limon üretiminin % 70-75'i ile portakal üretiminin % 15-20'si karşılanmaktadır. Ayrıca narenciye bahçesi olmayan kısımlardan her yıl birkaç ürün alınarak binlerce ton sebze ülkemizin çeşitli tüketim merkezlerine gönderilmektedir.
1975 yıllarından başlayarak Mersin kenti batısında başlayan yapılaşma, özellikle 1980 yılından bugüne kadar bütün hızıyla devam etmektedir. Mersin kentinin batıya doğru büyümesi ve deniz turizmine dönük yapılaşma, ülkemizin bu çok verimli tarım topraklarım üretim dışı bırakmaktadır.
Bugün Mersin-Erdemli arasında yer alan kıyı köylerinin asvalt ana kara yolu ile deniz arasında kalan bölümü yüksek binalarla adeta dolmuştur. 1990 yılında kent nüfusu yarım milyona yaklaşan Mersin, 1975 yılından başlayarak batıya doğru hızla yatay olarak genişlemektedir. M ersin'in M ezitli istikametinde genişlemesini, kentin kuzeyinde sulu tarım alanları dışında kurulan Akkent ve Gü- neykent toplu konut projeleri de durduramamıştır. Bugün Menteş, Çiftlik, Kaleköy ve Mezitli gibi Mersin batısında bulunan yerleşmelerin deniz kıyısında bulunan tarım alanlarının tamamına yakın bir bölümü yüksek binalarla dolmuştur (Foto: la -lb -2 ). Hatta bu yapılaşma özellikle son yıllarda Davultepe ve Tece köylerine kadar yer yer asvalt ana karayolu kuzeyine de genişlemeye başlamıştır (Foto: 3).
Mersin-Erdemli arasındaki kıyı kesimi başta Mersin ve Adana olmak üzere bölgenin iki büyük kenti, diğer taraftan Gaziantep, Kahramanmaraş, Kayseri, Niğde, Konya, Karaman gibi kentlerimiz halkının ilk planda deniz kıyısında bir yazlık sahibi olmak istediği bir yöredir. Bu nedenle bir taraftan söz konusu kentler halkının kurdukları kooperatifler veya kat karşılığı bina yapıp satan yap satçılar tarafından adeta istilâ edilerek yağmalanmaktadır.
Yörede inşaat giren bir narenciye bahçesi veya sebze ekim alanı, inşaatın yapıldığı kısımda tarım alanını yokettiği gibi, hızla çevresindeki tarım alanlarını da etkilemektedir. Çünkü tarım yapılan
M ersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i 149
150 M ersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i
Foto
la-
Mer
sin
batıs
ında
10
km de
n do
ğuya
ba
kış.
Mer
sin-
Erde
mli
kara
yolu
nun
iki t
araf
ında
tu
rfand
a se
bze
ve na
renc
iye
bahç
eler
i içi
nde
yapı
laşm
a.
Foto
İh-
Aynı
nok
tada
n gü
neye
ba
kış.
Mez
itli
dere
si ta
rafın
dan
oluş
turu
lan
küçü
k kı
yı ov
ası.
Yöre
nin
en ve
rimli
"Kırm
ızı K
ahve
reng
i A
kden
iz
Topr
akla
rı"
üzer
inde
ye
tiştir
ilen
nare
nciy
e ba
hçel
eri
ve tu
rfand
a se
bze
ekim
alan
ları
içind
e yü
ksele
n bl
okla
r.
Mersin-Krdemli Arasında G elişen Deniz Turizm i 151
Fot
o: 2-
Mer
sin
batıs
ında
75
. km
'den
do
ğuya
ba
kış.
Mez
itli
dere
sinin
ol
uştu
rduğ
u kı
yı o
yası
üze
rinde
ya
pıla
şma.
152 M ersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i
Mersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizmi 153
bu verimli topraklar hızla arsa haline gelerek ya köylünün elinden çıkmakta ve kentlilerin eline geçmektedir. Ya da arsa oldu beklentisi ile bakımsız kalmaktadır (Foto: 4). Bu durum Adana bölümünde en yoğun muz bahçelerinin bulunduğu Erdemli çevresi içinde farklı değildir (Foto: 5).
Mersin-Erdemli kıyı şeridinde hızlı ve bilinçsiz bir şekilde gelişen bu yapılaşmayı acil olarak denetim altına almak zorun- luğu vardır. Aksi taktirde daha çok iç turizme yönelik bu olgu, ülkemizin en verimli tarım topraklarının tamamen yok olmasına neden olacaktır. İmar ve İskân Bakanlığı 1970 yılında "Çukurova Bölgesi Bölgesel Gelişme, Şehirleşme ve Yerleşme Düzeni” ile ilgili bir çalışma yapmış ve araştırma alanını da içine alan "Mersin-Silifke Sahil Bandı Çevre Düzeni" adını taşıyan bir plan önermiştir1. Çok yönlü olarak hazırlanan bu plana ne yazık ki uygulanma olanağı bulamamıştır. 1983 yılında yürürlüğe giren "Çevre kanunu" ve 1989 yılında çıkarılan "Tarımsal alanların tarım dışı gaye ile kullanılmasına dair yönetmelik"e rağmen henüz istenilen netice elde edilememiştir. Çünkü Mersin-Erdemli arasındaki köylerin çok büyük bir bölümü daha 1970 yılından başlayarak nüfusları 2000 kişiyi geçtiği için müstakil belediye statüsüne kavuşmuşlardır. Böylece her belediye kendi sınırlan içinde bulunan kıyılar ve verimli tarım topraklarını yapılaşmaya açma yetkisini elde etmişlerdir. Ayrıca son yıllarda köy yerleşmeleri dışında, yeni yerleşmeye açılan alanların deniz kıyısına uzaklığının 150 m'den 50 m'ye inmiş olması, ülkemizin diğer kıyı bölgelerinde olduğu gibi, Mersin-Erdemli kıyı kesiminde de verimli tarım topraklarının tarım dışı amaçlar için kullanılmasında çok büyük neden olmuştur.
Bugün, yörede topraklan ellerinden çıkan köylülerin bir bölümü en yakın büyük kent olan Mersin'e giderek yerleşmektedir. Diğer bir bölümü ise, asvalt ana karayolu kuzeyinde, kıyı kesiminden daha az tarıma elverişli topraklar üzerinde yeni ekim alanları oluşturmaktadır. Hatta bir kısım Davultepe, Tece, Çeşmeli, Kargıpınar, Tömük gibi köyler halkı kıyıda bulunan 1. ve 2. sınıf çok verimli tarım topraklarını mütahitlere veya kooperatiflere vermekte ve tarım yapılmayan kısımlarda "Suni tarım alanı" oluşturmaktadır (Foto: 6a-6b). Sözü edilen bu "suni tarım alanları" için Mersin-Erdemli
1 İmar ve İskân Bakanlığıi-Planlama ve İmar Genel Müdürlüğü Bölge Planlama Dairesi, Çukurova Bölgesi-Bölgesel Gelişme, Şehirleşme ve Yerleşme Düzeni 1970, ANKARA.
154 M ersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i
Mersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i 155
156 M ersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i
Foto:
6a
- Ka
rgıp
ınar
kö
yünd
e,
yüze
y ka
iişle
ri al
tında
ka
lmış
pale
osol
'lar
sert
kaliş
ler
üzer
ine
taşın
arak
se
rilm
ekte
ve
deni
z kı
yısın
da
kuru
lan
inşa
atla
rın
hafr
iyat
ında
n eld
e ed
ilen
verim
li tar
ım
topr
ağı
bunl
ar
üzer
ine
seril
erek
"s
uni
tarım
al
anla
rı"
oluş
turu
lmak
tadı
r. El
de
edile
n tar
ım
alan
ına
limon
fıd
eler
i di
kilm
ekte
dir.
6b-
Pale
osol
'lar
ve ve
rimli
tarım
to
prağ
ı ta
şınar
ak
oluş
turu
lmuş
bir
ta
rlaya
di
kilm
iş lim
on
fıdel
eri
ve içi
ne
ekilm
iş fa
suly
e ba
hçes
i.
M ersin-Erdemli Arasında G elişen Deniz Turizm i 157
kıyı kesimi kuzeyinde bulunan "kaliş oluşumlardan yararlanılmaktadır. Bilindiği gibi, yörede bulunan "kaliş oluşumları, genellikle nemli ve sıcak iklimlerde, toprak içindeki kireç muhtevası yüksek yeraltı suyunun, toprak yüzeyindeki buharlaşmanın sonucu olarak kapiler çatlaklardan-boşluklardan yükselmesi ve yüzeye yakın yerlerde buharlaşan sudan artta kalan kirecin çökelmesi ile meydana gelir"2. Böylece tek dönemli yüzey kalişleri altında kalmış ve fosilleşmiş eski topraklar (Paleosol'lar) uygun kısımlarda toprak ocağı olarak kullanılmaktadır (Foto: 7a) ve bu toprak ocaklarından alman paleosol'lar, yatay ve sert kaliş oluşumlar üzerine en az 1 m kalınlığında serilmektedir. Daha sonra verimli topraklar üzerine kurulan inşaat alanlarından elde edilen yüzeysel hafriyat toprağı köylüler tarafından satın alınarak bu kalişler altından alman ve sert yatay ka- lişler üzerine serilen toprak üzerine en az 0.5 m kalınlığında serilerek birkaç defa derin bir şekilde sürüm yapıldıktan ve elde edilen 1.5 m kalınlığındaki toprak üzerinde narenciye bahçeleri dikilmekte veya turfanda sebze ekimi yapılmaktadır (Foto: 7b ve 6a-6b). Zamanla kaliş oluşumu altında kalmış bu fosil topraklar yeniden canlanarak verimli hale dönüşmektedir.
Sonuç olarak, Akdeniz bölgesinde çok özel bir konuma sahip olan Mersin-Erdemli arası kıyı kesimi ülkemizin en verimli narenciye bahçeleri ile turfanda sebze ekim alanlarının yoğunlaştığı bir yöre olmasına karşın, bu çarpık gelişme, son yıllarda verimli topraklar üzerinde bilinçsiz bir şekilde yapılaşma ile sonuçlanmaktadır. Yörede hızla gelişen bu betonlaşmayı çok acil bir şekilde durdurmak gerekmektedir. Çünkü son on yıl içinde gösterdiği hızda yapılaşma devam ederse, kıyı şeridinde bulunan 1. ve 2. sınıf sula- nabilen tarım topraklarının çok büyük bir kısmı, bir daha geri kazanılmayacak şekilde kaybedilecektir.
Bu konuda düşüncelerimizi aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz:
a)- Yörede tarım dışı bütün yapılaşma ve arazi kullanımı çok acil bir şekilde durdurulmalıdır. Böylece en azından bundan böyle hiç olmazsa bugün tarım yapılan topraklar korumaya alınmış olacaktır. Sadece yörede bizzat tarım yapan köylüler için, çevreyi kötü bir şekilde etkilememek koşulu ile, mesken ve ambar yapımına izin verilebilir.
b)- ikinci üzerinde durulacak husus, bugün Mersin-Erdemli
2 Oğuz Erol, Çukurova'da Kaliş Tipleri, AÜ. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Derg. sayı: 11, s. 9-13.
158 Mersin-Erdemli Arasında G elişen Deniz Turizm i
Foto: 7a- D avultepe köyünde "suni tarım alanı" oluşturulmak için dolgu toprağı olarak kullanılan bir toprak ocağı. Bu topraklar yüzey kalişleri altında kalmış paleo- sol'lardır.
7b- D avultepe köyünde, hu ocak yakınında oluşturulmuş "Suni tarım alanı" üzerinde yetiştirilm iş bir limon bahçesi.
Mersin-Erdemli Arasında G elişen Deniz Turizm i 159
arasında yer alan 40 km uzunluğundaki kıyı şeridinde 1991 yılında tahminen 70-80 bin turizm amaçlı ikinci konut bulunmaktadır. Bu konutlar özellikle Temmuz ve Ağustos aylarında dolmakta ve 300-350 bin kişi denizden faydalanmak için bu kıyıda toplanmaktadır. A y'ica bu kıyıya M ersin, Tarsus ve Adana'dan hafta sonu günübirliğine 40-50 bin kişi ilave olmaktadır. Böylece kıyıda, yöre nüfusu dışında, toplanan insan sayısı 400 bine ulaşmaktadır. Bu insanların faydalandığı tesisler ve konutlar çevresinde bulunan tarım alanları ve deniz büyük bir çevre kirlenmesi ile karşı karşıya kalmaktadır. Çünkü yörede bulunan tesisler ve konutlardan muntazam bir şekilde katı atıklar toplanarak imha edilmemektedir. Ayrıca yöre muntazam içme suyu ve kanalizasyon sistemine de sahip değildir. Bu nedenle katı atıklar çevre tarım alanlarını, sıvı atıklar ise denizi kirletmektedir. Yapılacak iş, katı atıklan düzenli bir şekilde toplamak ve uygun bir yerde imha etmek ve sıvı atıklan ise arıtarak denize vermek gerekmektedir,
c)- Son olarak yörede turizm amaçlı yapılaşma için tarıma elverişsiz, sulanm ayan topraklar ku llan ılab ilir. M ersin- Erdemli arasında, bozulmuş bir maki bitki örtüsü ile kaplı, kıraç alanlar yer yer kıyıya iki km'ye kadar sokulmaktadır. A ynca Erdemli batısında 3. zaman kalkerleri kıyıya kadar sokulmaktadır. Bu kısımda tanm alanları son derece sınırlı bir alan kaplamaktadır. İşte tarım yapma olanağı sınırlı olan ve üretim potansiyeli fazla yüksek olmayan bu tür alanlar deniz turizmi için kullanılabilir. Ayrıca yörede doğal koşullara uygun yapılaşmaya izin verilebilir.
BİBL İY O G R A FY A
Erol, O. 1988, Çukurovada K aliş Tipleri, A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak. Derg. Sayı: 11, Ankara, s: 9-13.
İmar ve İskân Bakanlığı, 1970, Çukurova Bölgesi, BölgeseI Gelişme, Şehirleşme ve Yerleşme Düzeni, Ankara.
K ara, H. 1988. Çukurova'da Kentleşm e ve Sanayileşmenin Tanm Topraklarına Etkisi, A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fak. Derg. Sayı: 1-2, s: 267-280, Ankara.
K eleş, R. 1984. Kentleşm e ve Konut Politikası, AÜ Siyasal Bil. Fak. Ankara.
K ışlalıoğlu , M .-Berkes, F. 1985. Ekoloji ve Çevre Bilim leri, Türkiye Çevre Sorunları Vakfı Yay. Ankara.
160 M ersin-Erdemli Arasında G elişen D eniz Turizm i
Tarım Bakanlığı, 1970. H ava Kirliliğinin Tarım Ürünlerine Yaptığı Zararlar. Tarım Bak. Yay. no: 452, Ankara.
Türkiye Çevre Sorunları Vakfı, 1983. Türkiye'nin Ç evre Sorunları, Ankara.
Y avuz, F. 1980. K entsel Topraklar Ülkemizde ve Başka Ü lkelerde, A.Ü. Siyasal Bil. Fak. Yay. No: 452, Ankara.
Y avuz, F. 1983. Çevre Sorunları (G elişm iş yeni baskı), AÜ. Siyasal Bil. Fak. Yay. No: 534, Ankara.