KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9....

7
KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMED ULUSLARARASI SEMPOZYUM (ORTA ASYA, KAFKASYA VE BALKANLAR) - 11 - (7-8 Mart 2009) ADAPAZARI -SAKARYA DÜZENLEYEN · DiYANET & SAKARYA ÜNiVERSiTESi iLAHiYAT FAKÜLTESi DIYANET YAYlNLARI

Transcript of KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9....

Page 1: KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9. 8. · ONiKiNCi OTURUM 1 359 OSMANLI SARAVINDA iCRA EDiLEN MEVLiD MERASiMi: MEVLiD

KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA

HZ. MUHAMMED ULUSLARARASI SEMPOZYUM

(ORTA ASYA, KAFKASYA VE BALKANLAR)

-11-

(7-8 Mart 2009) ADAPAZARI -SAKARYA

DÜZENLEYEN ·

DiYANET iŞLERi BAŞKANLIG I &

SAKARYA ÜNiVERSiTESi iLAHiYAT FAKÜLTESi

DIYANET iŞLERi BAŞKANLIGI YAYlNLARI

Page 2: KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9. 8. · ONiKiNCi OTURUM 1 359 OSMANLI SARAVINDA iCRA EDiLEN MEVLiD MERASiMi: MEVLiD

ONiKiNCi OTURUM 1 359

OSMANLI SARAVINDA iCRA EDiLEN MEVLiD MERASiMi: MEVLiD ALAYI*

Prof. Dr. Osman TÜRER**

Sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'in dünyayı teşrlflerinin sene-i devriyesi nde, Kur'an-ı Kerim'den aş r-i şerlfler, dualar, na'tlar, münacatlar, kasldeler ve ilahller okuyara k, O mübarek zatı yad etmek islam toplumlarında eskiden beri bir gelenek olmuştur. Efendimiz (s.a.v.)'in doğum zamanı anlamı­na gelen Mevlid kandillerine Müslümanlar özel bir kıymet atfetmişler ve hicrl takvime göre Rebtulevvel ayının on ikisine rastlayan geceyi çeşitli ibadet, iz­zet-ikram, eğlence ve merasimleri e ihya etineye gayret etmişlerdir.

Müslüman toplumlarda az veya çok katılımil olarak yapılan Mevlid mera­

simleri, zamanla bazı Müslüman devletler tarafından da icra edilmeye başla­mıştır. Bunun ilk örneğini Mısır Fatımileri'nde görmekteyiz. Şii Fatımiier Mev­lid kandillerini adeta bir bayram şeklinde kutladıkları gibi, Hz. Ali (k.v.) ve Hz. Fatıma (r.a.)'nin doğum yıldönümlerini de aynı şekilde gösterişli merasimlerle kutlamışlardır. Fatım11er'in Mevlid merasimleri sarayda icra edilir ve bu mera­sime sadece din adamları ve devlet büyükleri iştirak eder, halk iştirak etmezdi. Merasim esnasında Halife sarayın balkonlarının- birinde bir perde arkasında oturur, Kahire'den gelen meşhur üç hatib sırayla va'z ederlerdi.

Halkın ve farklı memleketlerden gelen zevatın iştirak ettiği daha geniş katılımil resmi Mevlid merasimlerine ise ilk defa 604/1208'de Erbil Atabeyi Muzafferüddin Kök-böri (ö.1233) zamanında rastlanmaktadır. Müslüman mü­ellifler bu merasimi, Mevlid bayramlarının başlang_ıcı olarak kabul etmektedir­ler; Erbil'deki bu merasim için çok önceden hazırlıklar yapılır, Bağdat, Musul, Cezire, Sincer, Nusaybin ve iran'dan birçok fakih, sufı, vaiz ve kari günler ön­cesinden gelerek Muzafferüddin'in yanında toplanırlardı. Dindar bir kişiliğe

* Bu tebliğin hazırlanmasında, "Osmanlılar'da Mevlid Alayı" (Süfı Gelenek ve Hayat Keşkül, Sayı: 12 (Bahar 2007), s. 68-71.) adlı makalemizden büyük çapta istifade edilmiştir.

** 7 Aralık Kilis Üniversitesi.

Page 3: KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9. 8. · ONiKiNCi OTURUM 1 359 OSMANLI SARAVINDA iCRA EDiLEN MEVLiD MERASiMi: MEVLiD

3601 KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA 1-lZ. MUHAMMED -ll

sahip olan Kök-böri, musiki, sema' ve çeşitli oyunlarla misafirlerine hoşça va­kit geçirtirdi. Bu arada birkaç hafta önce şehrin sokakları süslenerek, büyük bir panayır havası verilirdi. Mevlid akşamı namazdan sonra, Hükümdar'ın da bulunduğu büyük bir fener al ayı kaleden çıkarak, kale kapısıyla onun hemen karşısında yer alan sufı hankahının arasında önceden hazırlanmış olan mera­sim yerine gelirdi. Hükümdar o geceyi sufılerle birlikte sema' ayini eşliğinde geçirirdi. Ertesi sabah halk, hankahın ününde kurulan, hükümdarın bulundu­ğu kule ile vaiz için hazırlanan kürsünün önünde tekrar toplanır, yapılan va'zı dinler, va'z bittikten sonra Hükümdar ileri gelen misafirleri kuleye davet eder ve onlara hıl'atlar giydirir, daha sonra da halka ve misafir! ere ziyafet veril irdi.

Tasavvufı bir neşve içinde ve halkın dini duygularına tercüman olacak şekilde icra edilen Erbil'deki bu Mevlid merasimi, Selçuklular tarafından aynı muhteva ve icra tarzıyla Mısır'a taşınmış, oradan da yeni bir hüviyet kazanarak Mekke'ye intikal ermiştir. Daha sonra bu gelenek, Kuzey Afrika sahili boyunca Sebte, Tlemsen, Fas ve ispanya'ya; doğuda da Hindistan'a kadar yayılmış, böy­lece pek çok islam coğrafyasında ortak bir Mevlid merasim i geleneği teşekkül etmiştir.

islam'a büyük bir içtenlikle bağlanıp hizmet eden ve gönlü Hz. Muham­mad (s.a.v.) aşkıyla meşbu olan Osmanlı devlet yöneticileri ve toplumunun da bu merasimlere blgane kalması ve Hz. Peygamber (s.a.v.)'in doğum yıldönüm­lerinde O'nu yad etmemeleri düşünülemezdi. Nitekim Osmanlılar'da Mevlid merasimi geleneğine Osman Gazi devrinden itibaren rastlanmaktadır. Ancak bu gelenek önceleri Mevlid kandillerinde sadece padişahların huzurunda icra edilirken, Süleyman Çelebi merhumun 1409 tarihinde Veslletü'n-Nedıt adında­ki Mevlid manzamesini yazmasından ve bu eserin şöhret bulmasından sonra~ onun Müslümanlar tarafından gece ve gündüz, saray, konak, cami, mescid ve evlerde yaygın olarak oku n ması adet haline gelmiştir. Hatta Anadolu toprakla­rında yaygın ha i e gelen Mevlid merasim leri, zamanla diğer islam coğrafyasına da yayılmıştır. Süleyman Çelebi'nin Mevlid'i Arnavutça, Boşnakça, Çerkesce, Tatarca, Kürtçe ve Rumca'ya çevrilerek bu dillerin konuşulduğu toplumlarda okunduğu gibi, Hindistan ve· Cava'da dahi bu Mevlid okunmuştur. Mevlid aynı zamanda Almanca ve ingilizce gibi bazı Batı dillerine de tercüme edilmiştir.

Bu Mevlid merasimlerinin yanında, bir de Osmanlı devlet teşrifatı statü­sünde gerçekleştirilen ve Mevlid Alayı adı verilen, _bizzat padişahın da iştirak ettiği Mevlid merasimleri vardır. Bu resmi Mevlid mersiminin Kanuni zamanın­

da devlet protokolünde yer aldığı görülmekle beraber, tamamen resmilik ka­zanması lll. Murad zamanında (1588) olmuştur. Giderek halk nezdinde büyük bir rağbet kazanan ve zamanla adeta bir bayram hüviyetine bürünen bu resmi

Page 4: KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9. 8. · ONiKiNCi OTURUM 1 359 OSMANLI SARAVINDA iCRA EDiLEN MEVLiD MERASiMi: MEVLiD

ONiKINCi OTURUM 1361

törenler, önceleri bazen Ağalar Camii'nde, bazen de Çinili Köşk'te yapılırken, daha sonraları başta Sultan Ahmet Camii olmak üzere, Eminönü, Valide Sultan, Eyüp Sultan, Bayezid, Nusratiye ve Yıldız camilerinde icra edilmiştir.

Kaynaklarda. anlatıldığına göre, mesela Sultan Ahmet Camii'nde icra edi­len resmi Mevlid mersimi şu şekilde gerçekleştirilirdi: Mevlid gününden birkaç

gün önce, merasime davet edilecek olan protokole mensup devlet adamla­rına davetiyeler gönderilir, merasirnin yer ve zamanı bildirilerek, davetiiierin

tören kıyafetleriyle belirtilen saatte yerlerini almaları sağlanırdı. Vezirlerin da­vet tezkireleri Kethüda Bey tarafından ya~ılıp gönderilirdi. Kazaskerler, ulema

ve meşayihin derecelerine göre yazılan tezkireleri Mevlid gününün arefesinde Çavuş-başı Ağa'ya teslim edilirdi. Muhtelif Ağa'lara yazılan te.zkireler de Divan

Çavuşları ile gönderilirdi. Müderrislerin tezkireleri ise istanbul kadısı tarafın­dan yollanırdı. Reisülküttab da Şeyhülislam'a Mevlid saatini bildiren pusula­

yı bir gün önceden gönderirdi. Mevlid günü, resmi kıyafetleriyle gelen dev­let erkanı merasirnin yapılacağı camide toplanır ve kendilerine tahsis edilen

yerlere otururlardı. Bu arada, Teşrifatçılar getirdikleri buhurdanlardan bi~ini Şeyhülislam'ın, diğerini de vezirlerin önüne koyarlar, Padişah geleceği vakit

tekrar götürürlerdi. Bu esnada Padişah'ın gelişine kadar müezzinler mahfilinde Kur'an okunurdu. Merasim e gelen devlet erkanının kıyafetleri şu şekilde olur­

du: Şeyhulislam beyaz kürk, diğer erkan ise mevsime göre kürk veya ferace giyerdi. Sadrazam ve Vezirler "ka ll avi': Reisülküttab ve Çavuş-başı Ağa "selim i': alimler ve müderrisler ile Defterdar Efendi, "şıkk-ı san i ve sali s selimi': Tezkireel ve Mektupçu Efendi ise "müzevvece"tabir edilen sarı k sarariard ı.

Devlet erkanı, atlarla Bab-ı Hümayun'a giderler ve Padişah'ı oradan alıp

törenle Cami'ye getirirlerdi. "Mevlid Alayı" ismi de buradan gelmektedir. Bu

esnada Padişah'ı attan indirme-bindirme görevini Yeniçeri Ağası üstlenirdi. Padişah gelince Cami'in Hünkar Mahfıli'ne geçer, O'nun geldiğiri hazıruna

haber vermek maksadıyla, Hünkar Mahfıli'nin kafesli penceresi açılır, bunun üzerine herkes ayağa kalkarak hürmetle eğilir, tekrar otururdu. Sonra Müez­

zinler Mahfıli'nde "tarif" okunur, bunu müteakip Ayasofya ve Sultan Ahmet Camii Şeyhleri ile nöbetçi olan Şeyh Efendi sırayla va'z ederlerdi. Şeyhler kür­

süye çıktıkça cemaate şerbet ve buhur dağıtılırdı. Va'z bitince, bu şeyhlere Darüssaade Ağa sı tarafından ferace ve sarnur kürkler ihsan olunurdu. Bundan

sonra ilk maviid-han kürsüye çıkıp Mevlid'den bir kısım okur ve kürsüden iner, Darüssaade Ağası da ona bir hil'at giydirirdi. ikinci mevlid-han kürsüye çıkıp

okumaya başlar,

Page 5: KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9. 8. · ONiKiNCi OTURUM 1 359 OSMANLI SARAVINDA iCRA EDiLEN MEVLiD MERASiMi: MEVLiD

362 1 KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMED -ll

"Geldi bir ak kuş kanadıyla revan, Arkarnı sığadı kuvvetle heman"

beytini okuyunca, cemaat hep beraber ayağa kalkar, Salavat okunur ve tekrar oturulurdu. Bir miktar daha okuduktan sonra, Mekke-i Mükerreme Şerlfı'nin mektubunu getirmiş olan Müjdeci-başı mektubu Sadrazam'a teslim eder, o da Padişahın huzurunda okumak üzere Reisülküttab'a verirdi. Mektup okun­duktan sonra Darüssaade Ağasına sarnur kürk, Reisülküttab ile Müjdeci-ba­şı'lara da hil'atlar ihsan olunurdu. Padişah, Peşkir Ağası vasıtasıyla Sadrazam'a Medine-i Münevvere'den gelen hurmanın bir miktarını gümüş tabakla hediye eder, o da bir iki hurma yer, birkaç da Şeyhülislam'a verir, kalan hurmayı da­ğıttırır ve hurmayı getiren Peşkir Ağası'na yüz altın ihsanda bulunurdu. Üçün­cü mevlid-han kürsüye çıkınca, Sultan Ahmed Camii Mütevellisi Sadrazam'ın, Ayasofya Camii Mütevellisi Şeyhülislam'ın, diğer evkaf mütevellileri de orada bulunan vezlr, u lema ve haceganın önüne şeker tablaları koyarlar, daha sonra bu tablalar kaldırılırdı. Mevlid-han okumasını bitirip kürsüden indikten sonra cemaat dağılır, Padişah da Cami merdiveni dibinde atiarına binmiş halde ken­disini bekleyen Devlet erkanıyla birlikte atına binerek Saray'a dönerdi. Daha sonra da Sadrazam, Şeyhülislam ve diğer zevatla vedalaşarak Saray'a, kalan­lar da birbirleriyle selamiaşarak evlerine giderler, böylece merasim sona ermiş olurdu.

Osmanlı padişahları Mevlid merasimlerine özellikle 1603'ten sonra resmi bir hüviyet kazandırmışlardır. Her sene Ramazan ayının 17. gecesi Mekke-i Mükerreme'de, 12 Rebiulevvel'de de Medine-i Münevvere'de bir Mevlid merasim i tertip edilir ve bu merasimlerde yapılan tüm masraflar . Devlet Hazinesi'nden karşılanırdı.

Osmanlı devletinin icra ettiği Mevlid Alayı adlı bu merasimler, Sultan ll. Mahmud ve bilhassa Tanzimat'tan sonra, eski teşrifat kaidelerine riayet edil­mekle beraber, resmi ve ictimai hayattaki değişmelere bağlı olarak, bazı deği­şikliklere uğramış ve yeni birtakım ilaveler yapılmıştır. Mesela Sultan Abdülaziz döneminde 1281 /1864'te Bayezid, 1282/1865'te de N us ratiye camilerinde ya­pılan Mevlid Alayları'na Vükela başta olmak üzere teşrifata dahil bütün Devlet ricali iştirak eder, Padişah'ın Cami'e geliş ve gidişinde askeri merasim yapılır, gece minareler, saraylar ve resmi binalar donatılıp aydınlatılır, ayrıca o gün beş vakitte harp gemilerinden ve Tophane'den toplar atılırdı. Sultan ll. Abdülhamid ise Mevlid Alayları'nı Yıldız'daki Hamidiye Camii'nde gerçekleştirirdi. Bu mera­simin Mevlid okunma kısımları eski geleneğe uygun olarak yapılmakla bera­ber, Padişah'ın Cami'e gelişi ve dönüşü çok gösterişli askeri merasimler eşliğin­

de gerçekleşirdi.

Page 6: KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9. 8. · ONiKiNCi OTURUM 1 359 OSMANLI SARAVINDA iCRA EDiLEN MEVLiD MERASiMi: MEVLiD

ONiKINCi OTURUM 1 363

Devlet eliyle icra edilen bu Mevlid Alayları, Osmanlı Devleti'nin son döne­mine kadar devam etmiş, hatta 191 O yılında Mevlid'in resmi törenle kutlanma­sına dair kanun çıkarılmış ve Cumhuriyet'in ilanma kadar bu kanunun gereği yerine getirilmiştir. Devlet'in yıkılmasıyla birlikte resmi Mevlid kutlamaları da sona e rm iştir. Osmanlı sarayında asırlarca i cra edilen bu resmi Mevlid merasim­leri, Osmanlı devlet yöneticilerinin, yönettikleri tebaanın inanç, kültür, manevi değer, düşünce, his ve heyecanlarını nasıl paylaştıklarının ve onlarla nasıl bir ruh ve gönül köprüsü kurduklarının da önemli bir göstermesi durumundadır.

Osmanlı Denleti'nin sona ermesinden sonra da Anadolu halkı, Mevlid kandilinin yanı sıra, kutsal gün ve gecelerde, sünnet, doğum, askere uğurlama gibi değişik vesilelerle evlerde, camilerde ve büyük salonlarda şahısların veya sivil kuruluşların organize ettiği Mevlid merasimlerini icra etmeye devam ede­gelmiştir.

Görüldüğü üzere, RasCılullah Efendimiz (s.a.v.)'in doğum gününü ecdadımız, bilhassa Osmanlı döneminde, asırlardır gerek aile ve çemiyet or­tamlarında, gerekse Devlet olarak büyük bir şevk ve heyecanla kutlamıştır. Müslüman halkımız, Hz. Peygamber (s.a.v.)'i yad etmek için sadece O'nun doğum yıldönümleriyle iktifa etmemiş, mübarek gün ve geceler, hacca gidiş gelişler, sünnet, doğum ve daha pek çok vesile ile Mevlid merasim i tertip ede­rek Peygamberi'ne olan bağlılık ve muhabbetini ızhar etmiştir. Bu merasimler, Mevlid'in muhtevasındaki aşk ve muhabbet ve dilindeki sadeliğin etkisiyle, hem halkın dini his ve heyecanını canlı tutmuş, hem de Hz. Peygamber'e du­yulan saygı ve muhabbetin güzel bir ifadesi olarak, onun geniş kitleler nez­dinde tan ın ıp yayılmasına vesile olmuştur. Diyebiliriz ki, Kur'an-ı Azimüşşan'ın dışında, dünyada bu kadar yaygınlık kazanan ve özel bir ahenkle sevilerek okunan bir başka eser çok nadir bulunur. Bu özelliğinden dolayı, Yahya Kemal Mevlid için,

"Sönmez seher-i haşre kadar şi'r-i kadim, Bir meş'aledir, devredilir elden ele!"

demekten kendini alamamıştır. Zaman zaman bu merasimleri "bid'at" kabul edip karşı çıkanlar söz konusu olmuşsa da, onun Müslüman toplum nezdinde çok yoğun bir hüsn-i kabul görmesinden dolayı, bu karşı çıkışlar neredeyse hiçbir etki gösterememiştir.

Sözlerimize, biri Osmanlı padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman'a, di­ğeri de 1. Ahmed'e ait olan ve onların Efendimiz (s.a.v.)'e karşı duydukları saygı ve muhabbeti dile getiren iki kıt'a ile son verelim:

Page 7: KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMEDisamveri.org/pdfdrg/D230266/2011/2011_TURERO.pdf · 2015. 9. 8. · ONiKiNCi OTURUM 1 359 OSMANLI SARAVINDA iCRA EDiLEN MEVLiD MERASiMi: MEVLiD

364 1 KÜLTÜR COGRAFYAMIZDA HZ. MUHAMMED- ll

NCır-ı alemsin bugün hem dahi mahbub-ı Hüda, Eyleme aşıkların bir lahza kapından cüda. Gitmesin nam-ı şerifin bu dilimden dem-be-dem, Dertli gönlüme devadır can bulur ondan safa. Umaram her bir adın başka şefaat eyleye, Ahmed ü Mahmud Ebu'I-Kasım_ Muhammed Mus~afa!

(Kanuni Sultan Süleyman)

Nola tacım gibi başımda götürsem daim, Kademi resmini ol Hazret-i Şah-ı Rusül'ün. Gül-i gülzar-ı nübüvvet o kadem sahibidir. Ahmeda d urma yüzün sür kademine o gülün!

(1. Ahmed)

KAYNAKLAR:

Ata Bey, Tarih-i Ata, c. ı, s. 234 vd.; Es'ad Efendi, Teşrifat-i Kadime, istan­bul, 1287, s. 2-13; M. Fuad Köprülü, "Mevlid Merasimi'~ Tevhfd-i Efkar, 4 Mart, 1922; M. Tayyib Okiç,"Çeşitli Dillerde Mevlidler ve Süleyman Çelebi Mevlidinin Tercemeleri'~ Atatürk Oniversitesi islami ilimler Fakültesi Dergisi, Sayı : 1, Aralık 1975, Erzurum, 1976, s. 17-78; H. Fuchs- Necla Pekolcay,"Mevlid'~ islam Ansik­lopedisi, M.E.B., istanbul, 1979, c. 8, s. 171-176; Süleyman Çelebi, Mevlid, Hazır­layan: Faruk Kadri Timurtaş, istanbul, 1980, s. XI-XII; Ahmet Kahraman, Süley­men Çelebi ve Mevlid, istanbul, 1972, s. 50-56; Mehmet Zeki Pakalın, Osmanli Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, Milli Eğitim Bsımevi, istanbul, 1971, c. ll, s. 521-522; Osman Çetin, "Tarihte ilk Resmi Mevlid Merasimleri'~ U.O. ilahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı; 2, Bursa, 1987; "Osmanlılar'da Mevlid Alayı'~ SQfi Gele­nek ve Hayat Keşkül, Sayı: 12 (Bahar 2007), s. 68-71. Kadir Atlansoy, "Süleyman Çelebi ve Mevlid Üzerine Bazı Bilgiler'~ Osman/i, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 1999, c. 9, s.598-604; Mehmet Şeker, "Osmanlılar'da Mevlid Törenleri'~ Diyanet islam Ansik/opedisi (DiA),"Mevlid" maddesi içinde, c. 29, s. 479-480; A.g.müellif, "Osmanlılar'da Mevlid Alayı': Diyanet Dergisi, c. 35, Sayı: 1 (Ocak-Şubat-Mart 1999), s. 27 -54; Emine Yeniterzi, Türk Edebiyatmda Na'tlar (Antoloji), Türkiye Di­yan et Vakfı Yayınları, Ankara, 1993.