Kırklar Cem'i

39
Cemi (Meclisi) 111 l St'LT AN flF.Jl(,AHJ .... Rl'LllNC\ LA1' M

description

Kırklar cemi hakkında bilmek istediğiniz konular bu kitapçıkta sizlere sunulmuştur. Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. http://www.sahkulu.com

Transcript of Kırklar Cem'i

Page 1: Kırklar Cem'i

Kırklar Cemi

(Meclisi)

111 l BROŞtl R ŞAllKI ·ı.u St'LT AN flF.Jl(,AHJ en.hı .... Rl'LllNC\

llı\l.JJI LA1' M IŞTIR

Page 2: Kırklar Cem'i

l<;lNDEKILER

sONNI VE: Şii TEOLOGlARIN YAKlAŞIMlARI ···-· 7

MIRA<; NEOiR? ··············-··········-···-··~ .......•...•.. 14

sONNI ANlATlDA MlRAÇ OV.Yl --·· ••.•••••..•. 20

MIRAÇ'TA GERÇEKTE NE OLOO? - -···-··- _26

AL.EVi ANlATlDA MiRAÇ OlAYl ······-·-········- - 30

5

Page 3: Kırklar Cem'i

SÜNNi VE Şii TEOLOGLARJN YAKLAŞIMLARIBAGL.AMINDA ALEvt iNANCINDAKi KIRKLAR MECLlSi VE CEMİNE iLİŞKiN

BiR YORUM

Kırklar Meclisi ve Cemi, Alevi teoloJısı­nin en temel ögelerinden biridir. Bu konuda Sünni ve Şii teologlar, Alevi inancına yönelik mütecaviz bir tutum ic;erisindedirler.

Alevi inancı, söze konu bu saldırgan tu­tumlara karşı gerekli teolojik güce ve kendi dinsel paradigması c;erc;evesınde berrak bir tutarlılığa sahip bir akım olarak susturucu yanıtlar verme aşamasına gelmiş bulun­maktadır.

7

Page 4: Kırklar Cem'i

Verilen yanıtların dogru anlaşılabilmesi

ve kavranabilmesi ic;in öncelikle bilinmesi gerekli kimi hususları anımsatmak bizce ya­şamsal öneme sahıptır.

Şöyle k i; Alevilik, Sünnilik ve Şiilik Is­lam orij inli akımhır olmakla birlikte, teolojik açıdan bağımsız kimlikler konumuna ulaş­

mış durumdadırlar. Di~er bir deyişle her üç akım artık farklı ve özgün teolojik yapılar

olarak kabul edilmek zorundadır.

Bu gerc;eği görmeden yapılacak tüm yo­rum ve analizler saglıklı bir sonu<; doğurma­yacaktır.

Konuyu berraklaştırmak amacıyla öne­mine dayanarak belirtelim ki, Sünniliğin,

Şiiliğin ve Aleviliğin dışında ve bunların

üzerinde bir İslam yoktur.

lslam'ı mezheplerden bağımsız ele amak mümkün değildir. <:;ünkü mezheplerden ba­ğımsız ve yorumlar üstü bir İslam yoktur. Eğer olsaydı yorumlar ve mezhepler o lmazdı .

Her mezhep ve yorumun temsilcisine göre ls­lam kendi inancında içkindir / mündemic;tir.

8

Page 5: Kırklar Cem'i

Diğer bir deyişle bir Sünniye göre lslam eşit· tir Sünnilik olduğu gibi bir Şiiye göre de İslam eşittir Şiiliktir

Bu bağlamda bir teolojik yapının nass ları, kabulleri ve ölçüleri perspektifinden bakarak başka bir ınanç analiz edilemez. Edilmeye çalışılsa bile isabetli bir sonuca ulaşılamaz.

(Bu arada Sünnilik denilince itikaden Maturidilik, Eş'arilik, amelen Hanefilik, Şa­fiilik, Malikilik ve Hanbelilik, Şiilik denilin­ce de İmamiyye ve Zeydiyye anlaşılmalıdır. Alevilik denildiğinde ise Bektaşilik, Kızıl

başlık, Ehlihak inancı vb. kastedilmektedır. Bilinmelidir ki, biz bu kavramları bu şekilde bir açılım içerisinde kullanmaktayız.

Gerek Sünnilik, gerek Şiilik. gerekse Alevilik dışında bu üç akıma şu yada bu öl­çüde yakın yada uzak başka kimi akımlar da mevcut olmakla birlikte kitlesel ve tarih sel güç açısından söze konu üç akım öne çıkmaktadır.)

Alevilik, Sünnilik ve Şiilik başta Allah, ri-

9

Page 6: Kırklar Cem'i

salet / nübüvvet ve ahiret inancı gibı temel konular olmak üzere pek çok konuda derin görüş ayrılıkları içerisindedir.

Kırklar Meclisı ve Cemi konusuna girme­den evvel, öncelikle Allah inancı konusunda mezhepler arasındaki derın farklılıkları bura· da kısaca anımsatmak yerinde olacaktır.

Sünnilik ve Şiilik, Allah-Evren ayrımı,

Evrenin A llah tarafından yoktan yaratı lması (Bu iki konu lslami ortodokslugun temelleri arasındadır.) gibi ana konularda ortak inançlara sahip olmalarına karşın Tanrı'nın sıfatları konusunda çok derin görüş ayrılıkla­rı içerisindedir. Bu ayrılıklar üç noktada öne çıkmaktadır.

Şiiliğe (İmamiyye) göre Tanrı'nın sıfatla­rı Zatının aynıdır. Sünniliğe göre ise Zatının ne ayn ı ne de gayrıdır; onlar Tanrı'nın kendi­sini nitelendirdiği sıfatlardır.

Şiiliğe göre Kur'an mahluktur. Sünnilik ise Kur'an' ın Tanrı'nın sözü/ kelamı olduğu· nu; Tanrı'nın "kelam sıfatı" nın ise O'nun (Tanrı 'nın) kıdemiyle kadim olduğunu ileri

sürer.

10

Page 7: Kırklar Cem'i

Başka bir deyişle Sünniliğe göre Tan­rı ' nın ezeli kelam sıfatı vardır; Şiiliğe göre ise Tanrı'nın böyle sıfatı yoktur. Yani Sünnilikte Tanrı, " kadimden beri Konuşan bir Tanrı" iken Şiilikte ise konuşmayan ve kutsal ki­tapları söyleyen değil yaratan bir Tanrıdır.

Daha açık söylemek gerekirse Şiilikte

Tanrı'nın kelamı / sözü kadim olmayıp son­radan yaratılan izafi / göreli bi r kelamdır.

Yine Şiiliğe göre En'am Suresi, 103. ayet gereği Tanrı ahirette inananlarca kesin­likle görülmeyecektir. Cennet halkına görü­leceğin i söyleyen kafirdir. Oysa Sünniliğe

göre Tanrı ahirette inananlarca görülecektir.

Anlaşılacağı üzere Tanrı inanc ı konusun­da bile Sünnilik ve Şiilik birbirlerini kafirlikle suçlayacak derecede farklı düşünmektedir.

O halde bu iki mezhebi diğer alanlarda ­ki farklılıklara girmeden bile sırf Tanrı inancı konusunu temel alarak bağımsız teolojıler

olarak nitelemek nesnel bir saptama biçi­minde değerlendirilmek zorundadır.

Aleviliğin Tanrı inancı ise diğer iki lslam

1 1

Page 8: Kırklar Cem'i

orijinlı teolojik yapıdan çok daha farklıdır. Sünnı ve Şii teolojinin benzeştiğ i Tanrı-Evren ayrımı, Tanrı'nın Evreni yoktan yaratması

gibi iki ancı konuda Alevilik tümüyle farklı b ı r inanca sahiptir. A levilikte Tanrı · Evren ayrımı Vahdet- ı Vücud inancıyla ortadan ka lkmış, yoktan yaratan bir Tanrı inancı ye· rine Evreni kendi varlığından yani vardan var eden; böylece de pozitif b ilimin, "hiçbir şey yoktan var olmamıştır ve var olan hiçbir şey de yok olmaz" ilkesiyle de uzlaşan bir Tanrı inancı vücud bulmuştur.

Tarihsel süreç içerisinde yoğunlaşan Sünni ve Şii teolojinin baskısıyla Alevilik'te­ki Tanrı - Evren birliği inancı zamanla ve za­man zaman "Evren Tanrı 'nın tecellısi /yan­sımasıdır." noktasına taşınarak yumuşatıl­

mıştır. Yine Alevilik'te Evren'deki en önemli, bilinç sahibi ve merkezi bir varlık olarak in ­sanın tanrısal bir mahiyetle ele alınd ı ğı ve "ene/hak" sözünde varlık bulan bir yerinin olduğu da anımsanmalıdır.

Böylesi farklılıklara karşın sırf İslam ori­jinli oluşunu dikkate alarak Sünni ve Şii ba-

12

Page 9: Kırklar Cem'i

kış açısıyla Aleviliği tenkide maruz kılmak, Sünnilik ve Şiiliğin itikat esaslarına uymuyor dıye sapkın / batıl addetmek hiç kuşku yok ki teolojik körlüğün bir sonucudur.

İşte bu noktada İslam teolojisinin ana konularından biri olan Miraç olayı karşısında konumlanılan teolojik düzlem de söze konu üç İslam orijinli akımı özgünleştiren / bağım­sızlaştıran alan olarak öne çıkmaktadır.

Bu özgünleşme ve bağımsızlaşmanın so­nucudur ki, Allah inancı konusundaki farklı­lık gibi Hazreti Muhammed'in kişiliği de çok derin farklılıklarla algılanmaktadır. Biraz da­ha yalın bir ifadeyle söylersek; Sünni'nin, Şii'nin Muhammed'i ile Alevi'nin Muham­med'i birbiriyle örtüşmemektedir. Bu ger­çek en çok Miraç olayında tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmaktadır.

13

Page 10: Kırklar Cem'i

MiRAÇ NEDiR?

Miraç sözcüğü Arapça'dır. Yüksege çık· mak, yükselerek yol almak dnlamına gelen "uruç" sözcügünden türetilmiştir. Kutsal ki· tap Kur'an' da bu sözcük astronomik zaman­la ölçülemeyecek biçimde manevi bir yük­selme / ruhsal bir yükseliş anlamına gelmek üzere kullanılmaktadır. Başka bir deyışle bu yükseliş metafizik bir yükseliştir. Nitekim Mearic Suresi'nin 4. ayetinde şöyle denil­mektedir:

"Melekler ve ruh Ona (Tann'ya) ölçüsü elli bin yıl olan bir günde uruç ederler."

Uruç sözcüğünden hareketle anlamlan­dırılan Miraç sözü, uruç ederek ulaşılan yük­sek derece / yüksek mertebe anlamına gel­mektedir. Aynı zamanda bu sözcük manevi

14

Page 11: Kırklar Cem'i

özellik Burak sözcüğünün simgesel bır anla­ma sahip olduğunu işaret etmektedir.

Kuşkusuz Mirac;, İslam teoloji lerinin en temel konularından biri olarak üzerinde en çok tartışmanın yapıldığı hususlar arasında­dır.

İslam inancına göre peygamber Hazreti Muhammed, uruc; ederek Mırac;'a yuksel­miştir. Hazreti Muhammed'ln Miraç'ının kaç kez olduğu konusunda ise görüş birliği yok­tur. Biri Mekke, diğeri Medıne'de olmak üze­re en az iki kez Hazreti Muhammed'in Mi­rac;'a çıktığından tutun da, ikisi Mekke'de, l 18'i Medine'de olmak üzere tam 120 kez Mirac; yaşadığına ilişkin bir hadisten bile sö­zedilmektedir.

Mirac;'ın sayısı konusunda bile tam bir kargaşa içerisinde olan Sünni ve Şii teolojisi her ne hikmetse Alevi teolojisine taarruz et­me konusunda tam bir fikir birliği ic;erisinde­dir.

Sünni ve Şii teolojisinin ic;inde bulundu­ğu kargaşanın göstergelerinden biri olarak

16

Page 12: Kırklar Cem'i

Miraç olayının mahiyeti de önemli bir tartış­

ma konusudur. Bu cümleden olarak, Hazretı Muhammed, Mirac;'a salt ruhen mi ç ıkmıştır?

Yoksa Mirde;, hem bedenen hem de ruhen mi gerçekleşmiştir? Bu sorular kapsamında ko­nuya ilişkin iki farklı sav ve inanç söz konu­sudur.

Buna göre Hazreti Muhammed"in Mirac; ' ı

ruhsal bir yolculuk olup bedensellik söz ko­nusu değUdir. Bu inanç ve savın en önemli temsilcisi peygamberin yakınlarının gözlem­leridir. Onlara göre Miraç olayında Hazreti Muhammed'in bedeni yatağından hiç ayrıl ­

mamıştır. Dolayısıyla Miraç bedensel bir yol ­culuk değil ruhsal bir yükseliştir.

Mirac;'ın ruhsal / manevi bir yükseliş ol ­duğunu savlayanlar İsra Suresı 'nin 60. aye­tine dayanmaktadırlar. Ayette şöyle denil­mektedir:

"Hani sana: "Rabbin, insanlan çepeçev­re kuşatmışbr. • Sana gösterdiğimiz o rüya­yı / görüntüleri. .. yalnızca insani an sınamak için gönderdik.Biz onlan korkutuyoruz ama

17

Page 13: Kırklar Cem'i

bu onlara büyük bir azgınlıktan başka bir şey sağlamıyor.•

Bu ayette geçen "rüya" sözü mealen Turkçe'ye "görüntüler" olarak çevrilmekte ve Kur'an yorumcularının büyuk çoğunluğu ·

na göre bu rüya ifadesi Hazreti Muham­med'e Miraç gecesi gösterilen göruntüleri anlatmaktad ı r.

Buradan hareketle Miraç'ın aslında ruh· sal yükseliş ve rüya olduğu anlaşılmaktadır. Bizce de Miraç. Hazreti Muhammed'in gör· düğü kutsal bir rüyadır.

Alevi teolojisi de bu yöndedir. Bizce Ale· vi Miraç anlatılarında olayın bir rüya olarak görüldüğü açıktı r. Miraç'ı rüya olarak nıtele­mek olayı küçültmez. Tam tersine daha da büyütür.

Çünkü rüya denilen olay bizim uyanık­lık dediğimiz nitelikten çok daha yüksek bir boyutu işaret etmektedir. Kaldı ki bura ­da söze konu rüya hadisesi sıradan bir in­sanın rüyası değil bir peygamberin rüyası­

dı r. Ayrıca unutulmamalıdır ki, peygamber-

18

Page 14: Kırklar Cem'i

lerin vahiy alma yollarından biri de rüyadır. Bu nedenle Miraç'ı rüya olarak değerlendir­

mek onun kıymetını azaltmaz. tersine yük­seltir.

19

Page 15: Kırklar Cem'i

SÜNNi ANLATIDA MiRAÇ OLAYI

Sünnilerin itibar ettigi ünlü hadis derle­melerini içeren kitaplardan (Buhari, Müslim ve Nesai gibi Kütüb- ü Sitte'ye dahil kitap­lardan) öğrendiğimize göre Sünni teolojide Miraç konusunda şöyle bir anlatı mevcuttur:

Hazreti Muhammed Mekke devrinın son­larına doğru bir gece Tanrı tarafından Mek ke'den Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya isra / gece yürüyüşü yoluyla götürülur, ora­dan da Sidretü '1 -Münteha ve Cennetül Me'va'ya yükseltilir. Bu noktaya kadar ken­disine refakat eden Cebrail refakati bırakır ve peygamber, "refref" ad ı verilen bir vasıta ile Tanrı katına kadar gelir.

Hazreti Muhammed Mekke'den Kudüs'e Burak ile gelir Kudüs'e gelmeden yolda

20

Page 16: Kırklar Cem'i

almış fakat dönüşte yolda Hazreti Musa'ya rastlamış, Hazreti Musa, Hazreti Muham med'e günde elli vakit namazın inananlara ağır geleceğini söyleyerek Tanrı'dan bunu indirmesini ıstemiştir. Hazreti Muhammed, Hazretı Musa 'nın öğüdüyle yenıden Tanrı

katına gidip günlük namaz vakti sayısının ındirilmesını talep etmiştir

Her gidişinde beş vakit indirilmiştir. Her seferinde Hazreti Musa, Hazreti Muham­med'e daha da indirmesi için Tanrı katına tekrar gitmesıni istemiştir.

En son beş vakte indiğinde bile Hazreti Musa aynı isteği yinelemiştır. Fakat Hazreti Muhammed bundan daha az sayıda vakit için Tanrı'dan ricada bulunamayacağını be­lirtmiştir. Böylece Sünni teolojiye göre gun­lük beş vakit namaz kesinleşmiştir.

Bu anlatı Sünnı teolOJınin en güvenilir kaynakları arasında kabul edilen Buhari'nin hadis derlemesinde ve diğer kimı derleme­lerde mevcuttur.

Alevi teolojisine ve özellikle Kırklar Mec-

22

Page 17: Kırklar Cem'i

lisi ve Cemıne yönelik mütecaviz tulumları anımsandığında Sünni teologlara şu soruları sormak yerinde olacaktır:

1. Tanrı peygamber bile olsa birilerinin isteğıyle süreklı görüş değiştıren ve karar veremeyen bir varlık mıdır ki el­li vakti kademe kademe beşe kadar indirmiştir?

2. Hazreti Muhammed, günlük elli vakit namazın kendi inananları için katlanı ­

lamayacak / yerine getirilemeyecek derecede zor olduğunu akıl edeme· yen biri midir ki Hazreti Musa'nın akıl

vermesiyle hareket etmektedır?

3. Tanrı ve Hazreti Muhammed namaz vakitleri konusunda pazarlık mı yap­mışlardır?

4. Hazreti Musa, Tanrı ile Hazreti Mu­hammed arasındaki pazarlıkta aracı­lık mı yapmıştır?

5. Hazreti Musa, namaz vakitleri konu sunda hem Hazreti Muhammed'e

23

Page 18: Kırklar Cem'i

hem de Tanrı'ya etkide bulunan ger­çek bir belirleyici midir?

6. Yoksa Sünni İslam'daki günlük beş vakit namaz uygulamasının kaynağı Hazreti Musa mıdır?

7. Sünniler günde elli vakit namaz yeri· ne beş vakit namaz kıldıkları için Haz­reti Musa'ya şükran ve minnet borcu içerisinde midirler?

8. Tanrı, günlük elli vakit namazın in· sanlar içın güç olduğunu Hazreti Mu­sa olmasa anlamayacak mıydı?

Bu sorulara karşı şöyle bir savunma ge­liştirilmektedir:

"Hazreti Peygamber'e İsra gecesi, na­maz elli vakit olarak farz kılındı . Sonra azal­tıldı ve beş vakte düşürüldü. Sonra şöyle seslenildi: Ey Muhammed, şüphesiz bizim

J

nezdimizdeki söz bir değişi kliğe uğramaz. ~ Senin için bu beş vakit namaz, elli vakit na- 1

mazın karşılığıdır. " (Buhari, Salat, 76, Enbi· ya, 5.)

24

Page 19: Kırklar Cem'i

t

Bu savunmanın ne derece ikna edici ol­duğu herkesin kendi inan<; dünyasıyla ilgili bir sorundur. Ancak bizi ikna etmediğini be­lirtmeliyiz. Hatta ikna bir yana bu savunma bize göre son derece gülün<;lür.

25

Page 20: Kırklar Cem'i

MIRAÇ'TA GERÇEKTE NE OLDU?

Metafizik bir olay olması hasebiyle Mi­raç, Kur'an'da ayrıntılı olarak işlenmiş de­ğildir. Buna karşın kimi ayetlerin Miraç'la ıl­gili bir kısım bilgiler içerdiğı de bilinmekte­dir. Bu ayetlerden yola çıkılarak bir takım yorumlarla konu anlaşılmaya çalışılmakta­dır.

Ancak şunu anımsatalım ki, Miraç'ta gerçekte neyin olduğunu her teolojik yapı kendince açıklamaktadır. Bu açıklamalar

birbiriyle uyuşmayan hususlar içermektedir. Yani Sünni, Şii ve Alevi teolojısinde farklı

farklı Miraç anlatıları mevcuttur. Her teolojik yapı kendi bakış açısıyla diğerini tenkid ve tekzip etmektedir.

26

Page 21: Kırklar Cem'i

Bu noktada Necm Suresi l - 18. ayetleri­ne müracaat etmek yerinde olacaktır. Söze konu ayetlerde gayet kapalı da olsa Mi­raç'tan şu şekilde bahsedilmektedir:

"Andolsun aktığında o yıld12a ki,

arkadaşın12 ne sapıtmış ne de azmıştır.

O, kendi kuruntusundan konuşmuyor.

Onun söyledikleri, kendisine vahyedi-lenden başka bir şey değildir.

Onlan ona güc;leri pek şiddetli olan öğ-

retmiştir.

O, güzellik ve güc; sahibidir.

Tann huzurunda dosdoğru durmuştur.

O sırada O, en yüksek ufuktaydı.

Sonra yaklaştı ve O'na doğru sarktı .

Yakınlığı iki yay aralığı kadar veya da-ha azdı .

Sonra Tann kuluna vahyettiğin i vah­yetti.

Gördüğünü kalbi yalanlamadı.

27

Page 22: Kırklar Cem'i

ilan edince Mekkeli müşrikler O'nunla dalga geçmişler, O'nun sapıttığını, azgınlık elliğini ileri sürmüşlerdir. Anlattığı şeylerin kendi uydurması olduğunu, deyim yerindeyse Hazretı Muhammed'in masal anlattığını ileri sürmüşlerdir.

Ne kadar ilgin<; değil mi? Sünnı ve Şii

teologların da bir kısmı Aleviler'in KırkJar

Meclisi ve Cemi inancına da masal diyor­lar ...

Sünni ve Şii teologların yüzyıllar önce Hazreti Muhammed'i yalancılı kla, sapılmış­

lıkla ve masal anlatmakla suçlayan müşrik­lerle aynı safa düşerek Alevilerin Kırk lar

Meclisi ve Cemi inancına da masal / efsane demeleri idrak sahibi insanlar i<;in gerçekten ibret verici değil midir?

Konunun daha iyi anlaşılması için Alevi teolojisindeki Mira<; olayını ve onun ayrılmaz bir parçası olan K.ırkJar Mecl isi ve Cemi inancını konu ederek anımsamak yerinde olacaktır.

29

Page 23: Kırklar Cem'i

ALEVi ANLATIDA MiRAÇ 0 1.AYI

Alevi teolojisinde Miraç olayı ve Kırklar Meclisi inancı başta İmam Cafer Buyrugu ol­mak üzere pek çok Alevi ozan tarafından ya­zılan / söylenen Miraçnamelerde ayrıntılı bir biçimde anlatılmaktadır. Yine bilindiğı uzere cemlerde bu mirac;nameler coşkun bir bi­çimde söylenmekte ve Hazreti Muham­med'in Mirac;'ı canlandırılmaktadır

Şimdi bu Mirac;namelerden yola çıkarak Alevi inancındaki Miraç olayını ve Kırklar Meclisi inancını özetleyerek anımsaya lım:

"Cebrail gelir. Hazreti Muhammed'e Tan­rı 'nın kendisini Miraç 'a çağırdığını iletir. Hazreti Muhammed, Burak adlı bineğe bine­rek Miraç 'a yükselir. Yolda önüne bir arslan çıkar. Arslan ona geçit vermez. Tanrı 'nın

30

Page 24: Kırklar Cem'i

esin/emesiyle Hazreti Muhammed. parma­ğındaki yüzügü arslana verir

Bunun üzerine arslan önünden çekilir. Hazreti Muhammed Tann katına gelir. Tanrı ona seslenir Bu ses Hazreti Ali'nin sesidir. Yani yüce Tanrı, Hazreti Muhammed'e Haz­reti Ali'nin sesiyle seslenmiştir.

Hazreti Muhammed şaşkınlıkla; "Ey Ali, sen misin?" diye sorar Bunun üzerine Tanrı; uEy Muhammed, ben sana, senin en sevdi­ğin kişinin sesiyle sesleniyorum." der

Sonra Hazreti Muhammed, Hazreti Al­lah 'ı görür. Kuşku yok ki Allah'a özgü bir suret yoktur. Bu nedenle yüce Allah Hazretı Ali'nin suretinde görünür. Başka bir deyişle yüce Allah. kulu ve elçisi Hazreti Muham­med'e görünürken Hazreti Ali suretinde te­celli eder.

Hazreti Muhammed Miraç "ta yüce Allah ile doksan bin kelam konuşur. Hazretı Mu­hammed'e; süt, bal ve elma verildiği rivayet edilir. Bal aşka, süt sevgiye. elma ise dostlu ğa işaret eder.

31

Page 25: Kırklar Cem'i

Hazreti Muhammed, Allah 'ın csinfeme­siyle Kırklar Mcclisi'nin bulundugu kutlu dergaha uğrar. Dergahın kapısını çaldıgında içeriden bir ses. "Kimsin'"der Hazreti Mu­hammed sese; "Ben peygaınberim!" diyerek yanıt verir.

Aynı ses bu kez; "Peygamberliğını git ümmetine yap. Bizim aramıza peygamber sığmaz!" der.

Hazreti Mulıaınmed kapıdan ayrılıp yü rümeye başlayınca gaipten gelen bir ses ay­rılmamasını, kapıyı yeniden çalmasını ama yanıtı farklı vermesini söyler. Hazreti Mu­hammed yine kapıyı çalar. İçerden yine, "Kimsin?" diye sorulur. Bu kez

Hazreti Muhammed; "Ben de sizden biri­yim. Sizin gibı bir insanım. Yoksulların yar­dımcısyım." der. Bu yanıttan sonra kapı açı lır. Hazreti Muhammed içeri alınır.

İçerdekiler Hazreti Muhammed'i "Hoş­geldin, sefa getirdin, uğur getirdin." dıyerek karşılarlar. Hazreti Muhammed içerde oluş muş bir meclis görür. Hatta sayımını da için-

32

'

Page 26: Kırklar Cem'i

den yapar. Tam 39 kişi vardır. Üstelik bu meclis kadın ve erkeklerden oluşmuştur.

Bunların 22 'sı erkek l 7'si kadındır.

Hazreti Muhammed'e yer gösterilir. O da gösterilen yere oturur. Gösterilen yer baş kö­şedir. Hazreti Ali de meclistedir.

Hazreti Muhammed sorar:

"Size kimler denir?" der. "Bize Kırklar denir" diye yanıt alır. M Ama burada 39 kişi saydım." der. O sırada Selman-ı Pak yoktur. Hazreti Muhammed; "Peki sizin ulunuz, bü­yüğünüz, küçüğünüz kim?" diye sorar. Ge­len yanıt şöyle olur:

"Bizim küçüğümüz, büyüğümüz yok­tur. Küçüğümüz de uludur. büyüğümüz de uludur. Birimiz kırkımız, kırkımız birimiz­dir." denir.

Bunun üzerine Hazreti Muhammed, meclisten bunu kendilerine kanıtlama/arını söyler. O sırada Hazreti Ali kolunu uzatır ve gömleğini sıyırır. içlerinden biri "desturn di­yerek bıçağın ucu ile kolunu hafif kanatır. Kolundan bir damla kan akar.

33

Page 27: Kırklar Cem'i

ğında. Miraç'a giderken "aslana~ verdiği

yüzügu görür. Hazreti Ali'ye sarılır. onu bagrına basar."

Hazreti Muhammed, gelen vahiyleri teb­liğle görevli bir Nebi / Resul olmasının ya· nında, Kırklar Meclisi tarafından seçilmiş bir "Mürşit" lir. Yine bu meclisçe Hazreti Ali de "Rehber" ve Tanrı elçisinin / peygamberin vekili olarak seçilir. Alevi teolojisine göre Mi­raç'ta Hazreti Muhammed'e beş vakit namaz değil zikir, secde ve semah buyruğu veril­miştir. Bunun icra şekli de cem adı verilen ibadet biçimidir.

Kırklar Meclisi ve Cemi ile ilgili Sünni ve Şii teologların mütecaviz sorularına geçme­den önce belirtmemiz gereken kimi hususlar

vardır.

Şöyle ki;

1. Bize göre Miraç nasıl bir metafizik olay ise Kırklar Meclisi de metafizik bir olaydır. Gerek Miraç gerekse onun bir parçası olan Kırklar Meclisı zahir

35

Page 28: Kırklar Cem'i

aleminde değil babn aleminde ger­çekleşmiştir. Dolayısıyla Kırklar Mec· lisı ve Ceminin toplandığ ı yer / der­gah fizik alemde yanı dünyanın her hangi bir köşesinde değildir. Manevi, metafizik bir alemdedir. Diğer bir ifa· deyle batın alemindedlr.

2. Miraç, Hazreti Muhammed'in Allah'ın esinlemesiyle gördüğü kutsal ve kutlu bır ruyadır.

3 Mirac;. coğrafi bir yolculuk olarak gö­rülemez. Hazreti Muhammed, bede­nen değil ruhen uruc; ederek Miraç'a yükselmiştir.

Bu üc; yaşamsal noktadan sonra gelelim Sünni ve Şii teologların mütecaviz soruları­na ...

Derler ki, Kırklar Meclisinin toplandığı dergah nerededir? Neden Kur'an'da ve hadis kitaplarında Kırklar Meclisi'nden bahsedil­memektedir?

36

Page 29: Kırklar Cem'i

Yanıtımız şudur:

Kur'an'da Miraç olayından ayrıntılı bir biçimde bahsedilmemektedir. Çünkü Miraç metazifizik bir olaydır. İnsanların idrak sınır­larının dışındadır.

Bu nedenle Miraç'a dair kısmi anlatılar bile çeşitli simgelerle ortaya konulmuştur. Kur'an'da sembolik örgülerle ve kapalı bir biçimde de olsa Miraç'tan bahsediliyor oluşu bu konuya dair İslami inancın temelini teşkil

etmektedir.

Bu temel Sünni, Şii ve Alevi teolojilerinin her üçü için de sözkonusudur. Miraç'a dair hadislerde anlatılanların ne denli · isabetli olup olmadığının göstergesi günde elli vakit namaz komedisidir.

Sünni ve Şii Miraç anlatılarının dayandı­ğı hadis kitapları sayısız çelişki. tutarsızlık ve hatta gülünçlüklerle doludur. Bu konuda zir­ve noktası daha evvel de belirttiğimiz gibi günde elli vakit namaz olayıdır.

Bu hadis kitaplarında Hazreti Muham­med'e mal edilen çirkin ifadeler mevcuttur.

37

Page 30: Kırklar Cem'i

Bir süre önce Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bu türden, özel­likle kadınlarla ilgili ifadelerin ayıklanması çalışmasının başlatılmış olması söze konu hadis kitaplarının ne denli güvenil ı r oldugu­nu da ortaya koymakta degil midir?

A levi Miraç anlatısı ve onun bır parçası olan Kırklar Meclisi ve Cemi inancı Kur'an ayetlerindeki simgesel ifadelerin mistik ve sezgisel yorumlarına dayanmaktadır.

Alevi literatüründeki Mirac;nameler, bu mistik ve sezgisel yorumların ürünüdür. Mis­tisizmi / tasavvufi yorumları yadsıyıp zahiri sığlığın en ücra köşe lerinde gezinen Sünni ve Şii şeriat ehli bambaşka bir dinsel para­digmanın s ınırlarına hapsoldukları ic;ın ge­nelde Alevi teolojisini özelde ise bu teolojinin Mirac; anlatısını idrakten yoksundurlar.

Zaten böylesi bir idrak sözkonusu olsay­dı Sünni ve Şii teologlar derhal Alevi teoloji­sini benimseme noktasına gelirlerdi.

Diyorlar ki, Kırklar Meclisinin üyeleri Hazreti Muhammed'e; "Peygamberliğini git

38

Page 31: Kırklar Cem'i

ümmetine yap, Bizim aramıza peygamber sığmaz." diye nasıl diyebılirler? Burada pey· gambere yönelik bir küçümseme yok mu­dur? Hazreti Ali ve Hazreti Salman-ı Farisı gibi peygamberin ashabından olan bu kişile rin bulunduğu bu meclıste peygambere nasıl böyle seslenilebilir? Onlar da zaten o pey gamberin ümmeti değil midir?

Yanıtımız şudur·

Hazreti Muhammed Kırklar Meclisinde •Mürşit" makamındadır. Mürşit makamında

bulunan bir kişi nasıl küçümsenmiş olabilir k ")

ı.

Burada Hazreti Muhammed'e yönelik bir sınav ve bir eğitim söz konusudur Bu sınavı yapan yüce Allah'tır Kırklar Meclisi bu sı· navda bir vesiledir. Bu diyalogtan anlaşılma­lıdır ki, Hazreti muhammed peygamber de olsa bir insandır. Alçakgönüllü olmalıdır. Öf· kelenmemelidir. Nitekim verdiği sonraki ce­vap peygamberin bu sınavı geçtiğini göster­mektedir.

Aynca Kur'an'da Fussilet Suresi 6 . ayet·

39

Page 32: Kırklar Cem'i

te Hazreti Muhammed'in de bir insan oldu­ğu, kendisine vahiy gelmesınden başka di­ğer insanlardan bir farkının olmadığı vurgu­lanmaktadır.

Yine bilmekteyiz ki, Hazreti Muham­med'in teblig görevini gerçekleştirirken za­man ıaman öfkelendiği anlar olmuştur. Bun· lardan biri Abese Suresi'nin ilk on ayetınde şöyle anlatılmaktadır:

"Yanına kör bir adam geldi diye yüzünü ekşitti ve öteye döndü.

Sen nereden bilirsin, belki de o annıp temizlenecek.

Belki de düşünüp taşınacak da öğüt kendisine yarayacak.

Kendisini her türlü gereksinimin üstün-de gören kişiye gelince,

40

Ki, sen ona yöneliyorsun;

Sana ne onun arınmasındanl

O, koşarak sana gelen var ya;

Odur içine ürperti düşen.

Oysa sen onunla ilgilenmiyorsunı~

Page 33: Kırklar Cem'i

Bu ayetlerde anlatılan şudur:

Bir gün Hazreti Muhammed, müşrikler­den önde gelen. varlıklı kımselere İslam'ı tebliğ etmektedir. Bu sıradcı iki gözü kör bir adam gelip yuksek sesle ve nezaket kural­larından uzak bir tavırla Hazreti Muham­med'den kendisine İslam'ı anlatmasını is­ter.

Bunun üzerine peygamber öfkelenip yüzünü ekşitir ve başka bir tarafa çevirir. İşte bu davranışından dolayı Hazreti Mu­hammed Allah tarafından uyarılmıştır. Yu­karıdaki ayetlerde bu olay konu edilmekte­dir.

Diyorlar ki, Hazreti Muhammed, Kırklar Meclisi üyelerine; "Size kimler derler?" di­ye nasıl sorar? Peygamber oradaki insanla­rı nasıl tanımaz? Onlar zaten Hazreti Mu­hammed'in ümmetinden olan kişiler değil mi?

Yanıtımız şudur:

İnanışa göre Kırklar Meclisi Kırk Ulu ki­şiden oluşmuştur. Bizce bu kırk ulu kişi ara-

41

Page 34: Kırklar Cem'i

sında Hazreti Muhammed'in döneminde ya­şayan, onun sahabelerinden olanldr bulun­dugu gıbi c;ok daha sonra dunyaya gelip ın sanlığı aydınlatan erenlerin de ruhaniyeti vardır. Sözgelimi; l lünkar Hacı Bektaş Veli, Gözcü Karaca<Jhmet Sultan ve ismini. ünva nını bilmediğimizi gaıp erenler ... Unutulma­malıdır ki Kırklar Meclisi tıpkı Mirac; gibi Hazreti Muhammed'in gördüğü kutsal ve kutlu bır rüyadır. Hazretı Muhammed bu rü­yada kendi ashabından olmayan, yani ken­disinden yüzyıllar sonra dünyaya gelecek olan erenleri de görmüştür.

Hazreti Muhammed'ın "Size kımler der­ler?" sorusunu bu c;erc;evede anlamak lazım­

dır. Ayrıca Hazreti Muhammed'in sorusu Kırklar Ceminde bulunan bireylere degil Kırklar Meclisinin tümünedir. Yani soru bi­reylere değil Meclisedir.

Hazreti Muhammed'in Mirac;'ta Hazreti Ali'yi arslan donunda görmesi, Allah'ın pey­gambere Hazreti Ali'nin sesiyle seslenmesı ve Hazreti Muhammed'e Hazreti Ali suretin­de görünmesi / tecelli etmesi gibi metafizik

42

Page 35: Kırklar Cem'i

olaylara dair işaret yukarıda Türkçe anlamı­

nı sunduğumuz Necm Suresi 18. ayette bu­lunmaktadır: Aynı ayeti tekrar sunalım:

"Andolsun O, o 8nda rabbinin Byetlerin­den bir bölümünü gördü."

Ayet, Tanrı'nın varlığını işaret eden her şeydir. Nitekim, ayet sözcüğü Arapça 'da belge, kanıt, delil gibi anlamlara gelmekte­dir. Yani ayet denildiğinde sadece Kur'an cümleleri yada cümle toplulukları anlaşılma­malıdır.

Bu nedenle Miraç'ta Hazreti Muham­med'in Hazreti Ali'yi önce arslan donunda görmesi, sonra Tanrı'nın ona Hazreti Ali'nin sesiyle seslenmesi, Hazreti Ali suretinde görünmesi ve peygamberin Kırk lar Mecli­si'ne girmesi ayette işaret edilen "ayet"ler­dendir.

Kendi teolojik paradigmalarıyla dayan­dıkları hadis kitaplarından yola çıkarak

Hazreti Muhammed'in Miraç'a yüksıelirken yolda hemen hemen ölmüş bütün peygam­berleri gördüğünü, onlara namaz kıldırdığı-

43

Page 36: Kırklar Cem'i

nı, elli vakit namazı beşe indirmek için Haz reli Musa 'dan akıl aldığını, bu nedenle deyim yerindeyse Allah'la pdzdrl ık yaptığ ı

n ı ileri sürenler. Alev ı anlatısında belirlıldı

ği üzere Haıreli Muhammed'in Hazreti Ali'yi arslan donunda görmesi, Hazreti Al lah'ın Haı.reli Muhammed'e Hazrelı Alinin sesiyle ses lend ıg i inancını yadırgaydbi l

mektedirler.

Oysa Necm Suresi 18. ayetten yola c; ı • karak tüm Aleviler inanmaktadırlar ki, Tan rı'nın evrendeki en büyük ve en muhteşem

ayeti Hazreti imam Ali'dir.

O do!':lrudan doğruya yl1ce Allah 'ın mü­barek tecellisidir. Sesi Allah'ın sesidir. Yü­zü vechullahtır. Bunlar Aleviliğin iman un ­surlarıdır.inanan inanır. Zira inancın kanıtı yoktur.

Sünnilerin dayanak kabul ettikleri hadıs k itaplarında Hazreti Muhammed'e Miraç'ta beş vakit namazın emredi ldiği ileri sürül mektedir. Oysa bu konuda Kur'an'dan h ıçbir

kanıt yoktur.

44

Page 37: Kırklar Cem'i

Tam tersine Mirac;' ta Hazreti Muham­med'e vahyedilenler İsra Suresi 3 1-38. ayet­lerde be l irtilmektedır Söze konu ayetlerin Türkçe karşı lı ktan şöyledir:

" Yoksulluk korkusuyla çocuklarınızı öl­dürmeyin. Onları da sizi de biz nzıklendın­

yoruz. Kuşkusuz onları öldürmek büyük bir günahbr.

Zinaya yeklaşmayın. Çünkü o, iğrene;

bir iş ve çok kötü bir yoldur.

Haklı bir neden olmadıkc;e AJlah 'ın say­gın kıldığı cana kıymayın. Kim haksızlıkla öldürülürse, onun velisine yetki verd1k. Ama o da öldürmede sınır tanımazlık etmesin. Çünkü kendisine yardım edilmiştir.

Yetimin malına , rüşdüne erinceye kadar ancak en güzel bir niyetle yaklaşın . Verd1ği­

nlz sözü yerine getirin. Çünkü verilen söz sorumluluk gerektirir.

Ölçtüğünüz zaman tam ve dürüst öl ­çün. Doğru tarb ile tartın. Bu, hem hayırlı hem de sonuç olarak güzeldir.

Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına

45

Page 38: Kırklar Cem'i

düşme. Çünkü kulak, göz, gönül ve bunların hepsi bundan sorumlu tutulacakbr.

Yeryüzünde kasılıp kabararak yürüme. Çünkü sen yeri yırtamazsın. Uzunlukc;a da dağlara ulaşmazsın .

Bütün bu sayılanların kötü olanları rab­blnin kabnda çirkin görülmüştür. "

Alevi teolojisıne gorc Hazrelı Muham med, yukarıdaki ayetlerde ortaya konulan ahlaki ilkelerle birlikle ibadet olarak da zikir, secde ve semahla emrolunmuştur.

Bu emrin ilk uygulanma yeri de Kırklar Meclisidir. Kırklar Meclisınde yürütülen ilk cem; zikir, secde ve semahın bir ibadet ola­rak icra edildiği tapınma biçimidir.

Bu nedenle Alevi inancında temel ibadet cemdir Cemin yerine başka bir ibadet bic;ı­mini savunmak Alevi inancının sınırların ın

dışına çıkmaktır.

Sözlerimizin sonunda öneminden dolayı tekraren belirtelim kı, Kırklar Meclisi ve Ce­mı inancı Aleviliğın en temel ögesidir. Kırk­lar Meclisi ve cemine, masal, efsane, mitolo-

46

Page 39: Kırklar Cem'i

ji yakıştırması yapmak topyekün İslam'a ve Miraç olayına masal, efsane ve mitoloji de­mekten farksızdır.

Kuşkusuz müminler ic:;in hak olan Kırk· lar Meclisi ve cemi inancı yalnızca münkir­ler / inkarc ılar ıc:;in masal olabilir.

MUSTAFA CEMiL KILIÇ

ILAHIYAIÇI -SOSYOLOG

15. 07. 2007 / lSTANBUL

47