Kentler Yeşerdikçe Değerleniyor

2
.Kentler Veşerdikçe Değerleniyor . . PIYASALAR ANALIZ istanbul, son yıllarda gayrimenkul ve inşaat alanında gösterdiği büyük gelişim ve büyüme ile dikkat çekiyor. Proje Yönetim A.Ş Projeler Koordinatörü Serdar Serdaroğlu hazırl.adığı çalışmada yaşanan gelişim ve büyümenin yarattığı tehlikelere işaret ediyor. Çalışmada, yeşil alanların günden güne yok olduğu belirtilerek, "istanbul'u yaşam alanlarının yapaylaştığı bir gelecek bekliyor" deniyor. SERDAR SERDAROGLU PROJE YÖNETİM A.Ş PROJE GELİşTİRME DEPARTMANı PROJELER KOORDİNATÖRÜ M edeniyetlerin beşiği Doğu kültürü ile günümüzde ge- lişmişliğin sembolü Batı kültürü arasındaki temel farklardan biri, belki de en. belirgini kentsel yeşil alanların ve dış mekanların planlama ve kullanımı olarak karşımıza çıkıyor. Kentlerimiz yüzlerce yıldır coğ- rafi ve konumsalolarak hep Batı yönün- de. gelişiyor büyüyor. Özellikle lineer ge- lişim gösteren İstanbul'da batıya doğru gelişim, doğuya oranla daha belirgin ve . net. Beylikdüzü, Esenyurt. Avcılar, Ba- şakşehir, Büyükçekmece ve hatta Silivri İlçeleri'nin gelişimleri bu fikri destekli- yor. Doğu ve Batı sentezinin tam ortasında bulunan Türkiye ve özellikle gayrimen- kul ve inşaat alanında son yıllarda gös- terdiği büyük gelişim ile İstanbul, bölge ülkelerinin örnek aldığı bir idol-kent ha- line geldi. Ancak, bu sıra dışı gelişim ve büyüme çok önemli bir değerin günden güne yok olmasına sebep oldu, belki de önemi yeteri kadar fark edilamedi. Batı kültürünün kentleri ile Doğu kültürünün kentlerini birbirinden ayıran en belirgin unsur kentsel yeşil alanların kent bütünündeki oranı ve dış mekanla- rın kullanımında ortaya çıkıyor. Bu fark günümüzde o denli belirgin hale geldi ki, artık Doğudan Batıya doğru ilerledikçe Gayrimenkul TORKiYE TEMMUZ-AGUSTOS 2011 - SAYı 20 kentsel yeşil alanların ve dış mekanların planlama ve kullanım kalitesinin oransal olarak düştüğü görülüyor. beton yığını haline gelmiş kentler ort çıkıyor. Doğal dere yatakları gelişi qüze: patılıp imara açılarak gökdelenler dikili: yüksek duvarlı siteler inşa ediliyor ve so sında site içersine yeşil alanlar ve su öğ~ ekleniyor. Sonuçta ortaya yapay bir kull alanı ve doğası tahrip edilmiş bir kent rı; danı çıkıyor. Hiç şüphesiz dünyanın en gq coğrafyasına ve tabii alanına sahip İstan BETON YIGINI KENTLER Kentlerin gelişimini ve büyümesini sadece toplam inşaat alanının büyüklü- ğüne göre değerlendirdiğimizde, günü- müzde İstanbul'un da içinde bulurıduqu 54

description

İstanbul, son yıllarda gayrimenkul ve inşaat alanında gösterdiği büyük gelişim ve büyüme ile dikkat çekiyor. Proje Yönetim A.Ş. Projeler Koordinatörü Serdar SERDAROĞLU hazırladığı çalışmada yaşanan gelişim ve büyümenin yarattığı tehlikelere işaret ediyor. Çalışmada yeşil alanların günden güne yok olduğu belirtilerek, "İstanbul'un yaşam alanlarının yapaylaştığı bir gelecek bizi bekliyor" deniyor.

Transcript of Kentler Yeşerdikçe Değerleniyor

Page 1: Kentler Yeşerdikçe Değerleniyor

.Kentler VeşerdikçeDeğerleniyor

. .PIYASALAR ANALIZ

istanbul, son yıllarda gayrimenkul ve inşaat alanında gösterdiği büyük gelişim vebüyüme ile dikkat çekiyor. Proje Yönetim A.Ş Projeler Koordinatörü Serdar Serdaroğluhazırl.adığı çalışmada yaşanan gelişim ve büyümenin yarattığı tehlikelere işaret ediyor.Çalışmada, yeşil alanların günden güne yok olduğu belirtilerek, "istanbul'u yaşamalanlarının yapaylaştığı bir gelecek bekliyor" deniyor.SERDAR SERDAROGLU PROJE YÖNETİM A.Ş PROJE GELİşTİRME DEPARTMANı PROJELER KOORDİNATÖRÜ

Medeniyetlerin beşiği Doğukültürü ile günümüzde ge-lişmişliğin sembolü Batıkültürü arasındaki temel

farklardan biri, belki de en. belirginikentsel yeşil alanların ve dış mekanlarınplanlama ve kullanımı olarak karşımızaçıkıyor. Kentlerimiz yüzlerce yıldır coğ-rafi ve konumsalolarak hep Batı yönün-de. gelişiyor büyüyor. Özellikle lineer ge-lişim gösteren İstanbul'da batıya doğrugelişim, doğuya oranla daha belirgin ve

. net. Beylikdüzü, Esenyurt. Avcılar, Ba-şakşehir, Büyükçekmece ve hatta Silivriİlçeleri'nin gelişimleri bu fikri destekli-yor.

Doğu ve Batı sentezinin tam ortasındabulunan Türkiye ve özellikle gayrimen-kul ve inşaat alanında son yıllarda gös-terdiği büyük gelişim ile İstanbul, bölgeülkelerinin örnek aldığı bir idol-kent ha-line geldi. Ancak, bu sıra dışı gelişim vebüyüme çok önemli bir değerin gündengüne yok olmasına sebep oldu, belki deönemi yeteri kadar fark edilamedi.

Batı kültürünün kentleri ile Doğukültürünün kentlerini birbirinden ayıranen belirgin unsur kentsel yeşil alanlarınkent bütünündeki oranı ve dış mekanla-rın kullanımında ortaya çıkıyor. Bu farkgünümüzde o denli belirgin hale geldi ki,artık Doğudan Batıya doğru ilerledikçe

Gayrimenkul TORKiYE TEMMUZ-AGUSTOS 2011 - SAYı 20

kentsel yeşil alanların ve dış mekanlarınplanlama ve kullanım kalitesinin oransalolarak düştüğü görülüyor.

beton yığını haline gelmiş kentler ortçıkıyor. Doğal dere yatakları gelişi qüze:patılıp imara açılarak gökdelenler dikili:yüksek duvarlı siteler inşa ediliyor ve sosında site içersine yeşil alanlar ve su öğ~ekleniyor. Sonuçta ortaya yapay bir kull rı

alanı ve doğası tahrip edilmiş bir kent rı;danı çıkıyor. Hiç şüphesiz dünyanın en gqcoğrafyasına ve tabii alanına sahip İstan

BETON YIGINI KENTLERKentlerin gelişimini ve büyümesini

sadece toplam inşaat alanının büyüklü-ğüne göre değerlendirdiğimizde, günü-müzde İstanbul'un da içinde bulurıduqu

54

Page 2: Kentler Yeşerdikçe Değerleniyor

günümüzde maalesef doğal özelliklerini bü-yük ölçüde kaybetmiş bir şehir olarak kar-şımıza çıkıyor. Nüfusu yaklaşık 15 milyonayaklaşan şehirde, niteliksel ve nicelikselölçekte bölge parkı bulunmuyor ve ancakbüyük ölçekte yeşil alanlar sadece mezarlıkalanlarından oluşuyor.

DOGALALANLARIN ÖNEMiAvrupa şehirleri incelendiğinde, hepsinin

ortak özelliği doğal alanlara verdikleri önem-den geçiyor. Şehirlerin tam merkezindekibölge parkları (hepsi en az Ataşehir büyüklü-ğünde), ıslah edilmiş dere yatakları ve vadi-lerin çevresindeki bisiklet ve yürüyüş yollarışehirlerine kimlik kazandırıyor. Sanayi şehriolarak bilinen Münih'teki fabrika alanlarıağaçların arasında doğayı tahrip etmedenfaaliyetini sürdürüyor, yanından geçen dereyatağında en ufak bir kirlilik emaresi gözeçarpmıyor. Başlı başına bu gerçek bile do-ğaya ne kadar saygılı olduklarını kanıtlıyor.Barselona'nın merkezindeki parklar ve yeşilalanlar bölünmeden deniz ile kucaklaşıyor,yılda yaklaşık 7 milyon turist denize girmekiçin ziyaret ediyor. Paris'in parklarında vemeydanlarında insanlar güneşleniyor, sporyapıyor. Viyana'da saray bahçeleri kentin enönemli yeşil alanları olarak herkesin kullanı-mına açık olarak kentle bütünleşiyor. Yürü-yüş yolları beton dökülmeden parke kaplan-madan da birer değer teşkil edebiliyor. Doğalyapı tahrip edilmeden de kentlerin gelişimisağlanıyor ve her biri birer turizm merkezihaline gelebiliyor.

DÜZENSiz YAPILAŞMAMedeniyetlerin doğduğu Doğu kent-

lerinde ise durum tam tersi olarak ortayaçıkıyor. Buralarda gelişmişlik yüksek bina-lardan, niceliksel ölçütlerden geçiyor. Enyüksek rezidans ve ofis binaları, en büyükkiralanabilir alana sahip AVM'ler, en çokkonut adedine sahip toplu konut siteleri, ençok odalı oteller v.b gibi örnekleri arttırmakmümkün. Altyapısı olmayan, yol sistemioluşmamış, toplu taşıma alışkanlığı ve sis-emi gelişmemiş, yol kenarlarında/refüjler-de doğayı tahrip edercesine piknik yapılan,düzensiz yapılaşma sonucunda oluşmuşşehirler. Tabiatı tahrip edilmiş ve edilmeyedevam eden yeşil alanlar.

DOGA iLE BERABERYAŞAMAKÇok yakın gelecekte hatta İstanbul'da

örneklerine rastlanan kat bahçeleri, 20. kat-a yeşil alanlar, -3. katta spor alanları. Yeşilisadece saksıda görebileceğimiz zamanların

PİYASALAR ANALİZ

Avrupa şehirleri incelendiğinde, hepsinin ortaközelliği doğal alanlara verdikleri önemden geçiyor

çok uzak olmadığı gerçeği gün gibi ortadaduruyor. İş yerinden eve 2 saatte ulaşılan, 10

dakika asansör beklenen ve 5 dakikada çı-kılan 30. kattaki 40 metrekare daireler artıkİstanbul'un birer gerçeği olarak karşımızaçıkıyor. Geliştirilen konut projelerinde siteiçersine bakan konutların değeri, site dışı-na bakanlara göre yüksek tutuluyor. Çünküdışarısı o denli tahrip edildi ki içe dönük ya-şam alanları, yaşanılan yerden soyutlanmayaçalışılıyor. Bir parsele nasıl daha çok inşaatyapabiliriz diye belediyeler ile yapılan pazar-lıklar, talep edilen emsal artırımları. Yaşamalanlarının bu denli sanallaştığı, yapaylaş-tığı bir gelecek İstanbul'u bekliyor. Kentinçeperlerinde bile yeşile hasret kalınması,yapay göletler, yapay boğazlar, yapay dere-ler, yapayormanlar ile buna çözüm aramakne kadar akılcı ve verimli olabilir ki? Doğasıve toprağı itibari ile kendiliğinden yeşerenbir coğrafyayı bu denli tahrip etmekten kimkarlı çıkabilir? Hayatı sadeleştirmenin, doğaile beraber yaşamanın gün geçtikçe önemkazandığı ve birer değer olarak öne çıktığıbu yüzyılda, mevcut değerlerin yok edilmesinasıl bir gelişmişlik sembolü olabilir?

ss

YEşiL ALANLARıN ŞEHREKATTIGI DEGER

Ne zaman dünyanın en qüze. ~:ı==:mobilyasının ağaçlar olduğunu Iark ece-ceğiz? Doğal hayatı tahrip etmede:: :::.=kentlerin gelişiminin saqlanabileceğı-nin önemini ne zaman arılayacaqız? ::==-konuda örnek almaya çalıştığımız 3=.:,-şehirlerin bu özelliğini neden dikkate E--

rrııyoruz? Yeşille mavinin serıtezinde --_=-şehir yaratmak çok mu zor? Aslanda ::_sorular daha çok arttırılabilir ama s =:.:-

ca ulaşmak çok zor.Sonuç olarak, doğu ile batı şe:::::-~e-

rini n gelişmişlik seviyesi doğal yaş=alanlarına verilen önemden, yeşil a.azı-ların kullanımından ve şehre ka=~_değerden geçiyor. Ne zaman "Toplaz;Doğal Yeşil Alan"ın, "Toplam ~__şc.=.:Alanı't'rıdan daha önemli olduğunu :c.::-Eedersek, işte o zaman bizim şehirle:-:-'-de Batı şehirlerinin gelişmişlik seviyesi-ne erişme fırsatı yakalamış olacak. Çi:::-kü tüm detaylar ve kazanılan değe::-~=:yeşil alanların doğru planlanmasmcaz;ve kullanılmasından geçiyor. _

TEMMUZ'AGUSTOS 2011 - SAYı 20 Gayrimenkul- _-