KALBİN NEREDE-ubeydullah arslan

8/3/2019 KALBİN NEREDE-ubeydullah arslan

http://slidepdf.com/reader/full/kalbin-nerede-ubeydullah-arslan 1/21

Hamd âlemlerin

rabbine, salat ve selam şefaatçimiz, habibimiz, önderimiz,insanların en hayırlısı tevhid ve sünnet muallimi Muhammedsallallahu aleyhi ve sellem’e ve tahir şanlı seçkin yiğitler ashabının üzerine olsun.

Öncelikle böyle mübarek bir gecede -Malatya’da- olmaktan

ve sizlerle buluşmaktan dolayı şükranlarımı ve muhabbetlerimiiletirim.



Siz salih dostlarımı Allah’ın selamı ile selamlarım, esselamualeykum ve rahmetullahi! Rabbim cümlemizi affetsin,bağışlasın, razı olduğu dinde muhafaza buyursun, tevhid vesünnet ehli kılsın.

Bugün bu gece siz salih dostlarımızla birlikte çok önemli bir azamızla beraber olacağız, onu ziyaret edeceğiz, onukonuşacağız, Bu azamız, tüm azalarımızın otomatik olarak kontrolünü yapmaktadır. Bu aza merkezi yapılanmasistemimizin komutanıdır. Onun bozulması durumda tümazalarımız sistemi bozulmaktadır.

Bu azamız; kalbimizdir kardeşlerim! Bugün kalple tanışacağız,onun bedenimiz üzerindeki rolünü göreceğiz, kalbimizin neredeolduğunu, nereye meylettiğini, kiminle attığını, fakat neredeolması gerektiğini sorgulayacağız ve konuşacağız.

Aziz kardeşim…

أ ؟Kalbin nerede?

Evet bu soru, bizim sohbet konumuzdur.

أ ؟Ey kardeşim kalbin nerede?

Kalbin, Allah’ın vahyine, Resulün sünnetine, salihlerin yoluna mıyönelmiş! Yoksa şeytan ve dostlarının davet ettiği yollara mı?


Kalbin şeytanla mı Allah ile mi? slam ile mi beşeri dinler ile mi?tevhid ile mi şirk ile mi? saadet ile mi kasvet ile mi? karanlık ile

mi aydınlık ile mi?



Aziz kardeşim, kerim kardeşim! slam kardeşim beni dinler misinevet sen beni dinler misin?


Kalbini bir yokla, onu bir test et, kalbin kimin için atıyor? Kalbin

kime itaat ediyor? Kalbin kime teslim? Kalbin kimin emriniyüceltiyor? Kimi dinliyor?

أ ؟Kalbin nerde?

Değerli kardeşlerim! Öncelikle bu konuyu neden seçtim? Zira

ümmet olarak bu konuya hacet duyuyoruz. Neden kalp.Çünkü; Kalplerimiz gaflette, uykuda, masiyette, şirk ve küfür yolların peşinde…

Kalplerimiz; dünyanın güzelliğinde, mevki makamhastalıklarında, mal ve mülk peşinde… kariyet, mevki, makamhastalığında.

Kalplerimiz rabbinden uzak, islamdan beri, Muhammed (a.s.)sünnetinden kayıp bir haldedir.

Kalpler; bugün sapmıştır. Rabbimizin tertemiz adil dinindenuzaklaşmıştır.

Aziz kardeşlerim!Allah kalplerimizi yaratırken bu amaçla yaratmadı, onudünyaya taptıralım, dalalım, içindeki nimetler uğrunaRabbimizi unutalım. Kalplerimizi duadan, ibadetten, zikirden,güzel sözden, salih amelden uzaklaştıralım diye değil, aksineimanı, tevhidi, sünneti, salih ameli, ahlakı, edebi, daveti

koyalım diye yarattı.



Allah, kalpleri yüce dininin kabulü, korunması, şirke ve haramayönelmemesi için yaratmıştır.

Kalbimiz en değerli varlığımızdır. Bu hazineye dünyada sahipçıkmayan kimse ahirette sermayesiz kalır.

Bugün kalpler ibadette bile gaflet düşmüşken ondan uzak kalplerin olması doğaldır..

نآ ىآ ذ نإ Şüphesiz ki işittiğiniz kuranda kalp sahibi için bir ibret vardır.

Allah kalp sahipleri olarak müminleri gösterir. O halde ululelbab/akıl sahipleri müminlerdir. Allah ayetinde zikrimizden,kuranımızdan, şeriatımızdan ancak kalp sahibi kimseler nasiplenir buyurmaktadır.

Günümüzde slam Ümmetinin sorunu kalp sorunudur. Ümmetçebugün Kalpleri ıslah ve terbiye etme sorunu yaşıyoruz. Bugün;

Kalplerini ıslah edenler nefislerini, yaşamlarını, geleceklerini ıslahediyor.

Aziz kardeşlerim!Kalp zaman zaman imanın zirvesine, takvanın merkezine, güzelsalih amellerin bahçesine, demir atar. Zaman zaman da; islam

dairesinden, iman çerçevesinden, salih amel çizgisinden uzak kalır, kötü hayaller peşinde gider.

Hepimizin kalplerini ıslah etmeye, hidayet yoluna ulaştırmaya,güzel salih amelle hareket etmeye haceti vardır. ZiraNebiyullah bizleri sahih hadiste uyarmıştır.

“Kul, bir hata ettiğinde kalbinde bir nokta olur, eğer ondanuzak kalır, tevbe ederse kalbinden sökülür, eğer günahına



dönerse kalbini kuşatır, işte buna Ran denir Allah ayetindeşöyle buyurur:

{ آ نار ا آ ن }Hayır! Bilakis onların işlemekte oldukları (kötülükler) kalplerini

kirletmiştir. (Mutaffifin-14)Buyurur.(Tirmizi-Elbani:Hasen)

Ümmet; kalbinden saptırıldı, küfre itildi, şirke düştü. Bu ümmetnasıl oldu da hakkın tevhidin, islamın tertemiz yolundandavetinden uzaklaştırıldı? Nasıl oldu da ümmet emanetine sırtdöndü?

Bu ümmeti ilkin kalbinden vurdular?Kalbinden saptırdılar, kalbinden haramlara düşürdüler,

kalbinden küfre soktular.

Ey kardeşim bir doktor olarak kalbimizin hastalıklarını budersimizde tedavi etmeliyiz.

Değerli Kardeşlerim!Allah’ı zikrediyor muyuz, Rabbimizin adını, sıfatını anarak ondanyardım istiyor muyuz?

Kalbimiz Allah ile mi, zikri ile mi, kuranı ile mi? Resulü ile mi, dini

ile mi, salih amel ve güzel ahlak ile mi? hiç sorduk mu? أ ؟

Kalbin nerede?

Allah ayetinde و ا آذ اذإ ا ن ا إ

Müminler onlar ki Allah zikredilince kalpleri ürperir.(Enfal-1)



Allah neden ayetinde müminlerin yanında Allah anıldığındakalplerinin titrediğini haber verir, bu kalp ancak Allah’ızikretmek, anmakla, emrine uymakla, elçisinin şeriatına vesünnetine itaat etmekle mutmain olur.

yi bilin ki kalpler ancak Allah’ı anmakla/zikretmek tatmin olur.

Yani; kalpler ancak Allah’ın azametini, büyüklüğünü, güzel isimve sıfatını anmakla, indirdiği vahyine iman etmek ve ameletmekle, ibadette şirk koşmamakla tatmin olur.

Allah ayetinde kalbin ancak Allah ile, tatmin olacağını haber

veriyor. Senin kalbin kiminle tatmin oluyor, kimi seviyor, kimemeylediyor, kime yöneliyor? Kimin emrini yüceltiyor?

Ahmed bin Hanbel hasen rivayetle rivayet eder: “Kalpler Rahmanın iki parmağı arasındadır.” Bu nedenle onu eviripçeviren rahmandır. Ey kardeşim Rabbinin hakkında hayır yazması için kalbine sahip ol. Bu nedenle kalplerin sevgilisi olanhabibullah şu duayı çokça yapardı.

)د با ( “Ey kalpleri çeviren Allah’ım kalbimi senin dinin üzerine sabit

kıl.”Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem Ahmed bin Hanbel’in hasen olarak rivayette ettiği hadiste buyurur: “Kalp 4 kısımdır.lki kandil gibi yanan kalp ki, bu müminin kalbidir, ikincisi ise gafilolan kalptir ki bu kâfirin kalbidir, üçüncü kalp ise hakkı bilip inkâr eden kalptir ki bu da münafığın kalbidir, diğer kalp ise iman venifak arasında gidip gelen kalptir.”

Maddi dünyanın öne çıktığı, manevi değerlerin köreldiği ve

unutulduğu, şehvetlerin ve haramların toplumda yayıldığı şugünlerde, kalbimizi muhafaza etmek, onu asli yörüngesine



çevirmek, vahyin ekseninde döndürmek, ilme sevk etmek,hayatı ilimle solumak güçleşmektedir.

Kalbini Rabbinin emrine taat ettir cenneti yakala… Ne güzel bir kelime değil mi? Kalbin nerede? Kimin esiri? Kime

meyletmektedir? Kimin yolundadır, kime yönelmektedir?

أ ؟Kalbin nerde?

Ne zamandan beri kalbin rabbinden uzak yaşamakta, onunemrine ve hükmüne küs, peki ne zaman kalbini

temizleyeceksin, arındıracaksın, Rabbine doğru çevireceksin?

Altını sevenin kalbi altında, doları sevenin kalbi dolarda, malı-mülkü sevenin kalbi mal ve mülkte, futbolu sevenin kalbifutbolda, sanatçıları sevenin kalbi sanatçıda, ahireti seveninkalbi de Rabbinde olur.

أ ؟Kalbin nerde?

Kalbinin dizginlerini muhafaza et, onu Rabbine teslim et, vahyinemrine uy, sünnet yolunda seyr et, ey kardeşim kalbin cennetle

aranda köpründür, sen köprünü muhafaza et, sağlamtemellerle bina et.

Kalp, çokça değişkenliğinden dolayı kalp olarak isimlendirilmiştir. Kalp kadar değişken bir aza yoktur. Bir saatönceki hali bir saat sonraki haline benzemez. Bir anda değişir.Onun değişimi azaların tümünü değiştirir,

Peygamber sahih hadiste onun değişkenliğini ağaçlara asılı

duran bir tüye benzetir, bir rüzgâr geldiğinde ağaçlara asılıduran tüy bir o yana bir bu yana sallanır yerinde durmaz.



şte Nebiyullah kalbi sürekli değişkenliğinden dolayı böylebenzetmeyle benzetir.

Kalp gün olur, rabbine taatla, dua ile, secde ile, davetle, salihamelle olur gün olur Allah muhafaza masiyetle, haramla,

isyanla iştigal eder. O halde kalbin değişkenliğini göz önündebulundurmalıyız.

Peygamber sahih hadiste şöyle buyurur: “nsanoğlunun kalbikazanda ki sudan daha şiddetli değişir.” (Ahmed-sahihtir)

Kalp kazan içinde ki sudan daha şiddetli değişkendir. Bir anda

tevhidden şirke, sünnetten bidate, haktan batıla, helaldenharama doğru meyleder. Kalbi ancak ilimle korursun.

أ ؟Kalbin nerde?

Kalbini ihmal etme, onu muhafaza et, taat yolunda hareket

ettir, onu Rabbine yönlendir cennetini yakala.

Cennetini yakala kardeşim cennetini, kalbini taatla yeşert vecennetini yakala, kalplerine hafız olanlar cennetin sahipleriolacaktır.

Bir gün Rasulullah çok sevdiği eşine canı gibi saygı duyduğu,şefkat gösterdiği, bir sözünü iki etmediği, sevgili varlığına şöylededi, Ya Aişe beni bırak ben bu gece Rabbime ibadetedeyim? Şu kalp güzelliğine bakın, şu kalbin ihlâsına bakın,eşinden izin alıyor, bizden kim eşinden izin alır, bizden kim eşinekarşı böylesine şefkat kanatlarını açar, bizden kim eşinin hak ve

hukukunu böyle korur, kimsede valla, “Ya Aişe beni bırak benbu gece Rabbime ibadet edeyim?”



Bunun üzerine gece kalktı, yüce bir tevazu ve hayâ içindeabdest aldı, Rabbine secdeye ardı, rükuya gitti, dua etti,ağladı, gözyaşları öyle ki artık yererle damlıyordu, artık sabahnamazının vakti girmiş Bilal kapıyı çalmıştı, kapı açıldığında

Peygamberimizi ağlamış vaziyette buldu, seni ağlatan nedir yaRasulullah oysa senin gelmiş ve geçmiş günahın affolunmuştur diye sordu, Rasulullah “Ya Bilal ben Rabbine şükreden bir kulolmayayım” buyurdu.

Abdurrazzak musannafatında Ebu Hureyre’den rivayet eder,Bedendeki kalp memleketin bir hükümdarı gibidir, eğer

hükümdar düzgün olursa memlekette düzgün olur eğer memleket düzgün olmazsa da memleket bozulur.

Peygamber sahih hadiste şöyle buyurur: “Bedende öyle bir azavardır ki o salaha ererse tüm azalar salaha erer, o bozulursatüm azalar bozulur.”

O halde dilin gıybet ediyorsa,amellerin islam’a uymuyorsa, namazlarını kılmıyorsan, islamı

öğrenmek için adım atmıyorsan, Rabbinin davetine kulak vermiyorsan, ahiretini bina edecek girişimlerde

bulunmuyorsan, sen hastasın, kalbin hasta, sen bu kalbinitedavi ettirmek zorundasın.

? Kalbin nerdeأ ؟

Kalbin dilini, gözünü, ellerini ve tüm azalarını kontrol eder, senkalbinin frekansını Rabbinin vahyine teslim etmediğinmüddetçe kurtuluşu yakalayamazsın.

Ey kardeşim! Allah inde boyumuz, şeklimiz, kilomuz, güzelliğimiz,yakışıklı halimiz bize hayır getirmeyecektir, aksine kalp ve salihamel güzelliği, ilim ve davet aşkımız bizi kurtaracaktır.



Eğer bizler beden büyüklüğüyle yarışacak olsaydık ad kavmien boylu bozlu bir kavimdi, zenginlikte Karun’un kavmi enzengin kavimdi, güzellikte batılılar en güzel toplumdur. Meselekalp ve iman güzelliğidir.

Sahih Müslim’de gelir, Rasulullah buyurur; “Allah bedenlerinize,mallarınıza, şeklinize değil kalplerinize ve amellerinize bakar. “

Kalbin nerede? Allah ile mi, şeytan ile mi, günah ile mi salihamel ile mi? Hiç düşündün mü, kalbinin yörüngesinin nerede

olduğunu? Ey kardeşim!

Ebu Süleyman ed-Darini der ki: “Kalbe dünya geldimi ahiretgider, eğer dünya gelmezse ahiret kalpte kalabalık yapar,çünkü dünya kınanıcıdır, ahiret ise azizidir.”

Bir kalpte hem dünya kaygısı hem ahiret kaygısı olması

mümkün değildir, kimin dünya kaygısı olursa mutlaka ahiret

kaygısı kalbinden gider.

Sakın kalbi mahtum dediğimiz mühürlenmiş, şirke, küfre,masiyete, haramlara düşmüş kalplerden olma, zira bu kalp için

kurtuluş kapısı asla yoktur.

Allah ile bağlarımızın güçlenmesinde, tevhid ve sünnetiyaşamamızda, masiyetten uzak bir halde ihlâsla salih bir ruhlayaşamamızda kalbin rolü büyüktür.

Kalp, hayırla, marufla, Allah’ın emrettiği güzel amellerle tatminolur, yasaklarla muzdarip olur. Kalbimiz kötülüğü, şirki, küfrü,zulmü kabul etmez, bu nedenle kalpte hayra meyil olurken

şerden kaçınma olur.



Dua ediyorsun duana icabet edilmiyor, rızık istiyorsun çokçarızık verilmiyor, sıkıntının giderilmesi için yalvarıyorsun karşılık

görmüyorsun neden?çünkü kalbin hazır değil,

kalbin masiyetle iç içe, kalbin temiz değil,

kalbin Rabbinin emriyle iştigal etmiyor.

Müslim’in Sahihinde gelir Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellemşöyle buyurur: “Dua ettiğinizde onun size verileceğine eminolarak dua ediniz. Bilin ki Allah gafil kalplerin duasına icabetetmez.”

O halde gafil kalpten Allah duayı kabul etmiyor, Bu kalpRabbinin emrine muhalefet ederek yaşayan ve sonra da duaeden bir kalptir. Bu gafil kalbin, ameli asi, dili gıybet içinde olan,kardeşini küçümseyen, müminleri korkutan, haklarını çiğneyen,kibirli, nefsini beğenen bir kalptir.

Allah bu kalbin duasına icabet etmez, icabet etmez, bukimsenin duasına Allah asla karşılık vermez.

Biliyorum kalbini islamla, imanla, Rabbinin emriyle doldurmak tevbe etmek istiyorsun ama “gücüm yetmiyor önümdebarikatlar kurulu diyorsun bil ki iman bedel ister, tövbe bedelister, kalp samimi tövbe bekler, kalp tövbeyle beraber vahye

doğru adım bekler.” Ey kardeşim asla dille temenni ettiklerimizgerçekleşemeyecektir, öncelikle hayra kalple adım atarak hayallerimizi gerçekleştireceğiz.

Rasulullah sahih hadiste bakınız şöyle buyurur; “Bir mümin hayır amele niyet ederek kalbini buna şahit kılarsa, bu ameleulaşamasa da, Allah onu şehitlerin menzilene ulaştırır.”

Rasulullah ve ashabı zor günde, aç, susuz, Tebuk harbineçıkacaktı, bazı sahabiler cihada katılma niyeti taşısalar da



onlara gerekli erzakları hacetleri verilemediğindenkatılamadılar ve Medine’de beklediler. Ancak kalpleri imanla,cihadla, şehadetle yanıp tutuşuyordu. Hüzünleniyorlar,ağlıyorlar ellerinden bir şey gelmiyordu. Bu kimseler cihadakatılamamalarına rağmen peygamber tarafından

müjdelemişlerdir. Rasulullah mücahidlerin ecrine onlarındakatıldıklarını ifade etmiştir. Allah kalplerinin özüne bakarak,onların içinde yanıp tutuşan cihad ibadetinin ecrini vermiştir.

Rasulullah sallallahu aleyhi sellem hadiste buyurur, “Bir kimsehayırlı amele niyet eder ona güç yetiremezse o ameli işleyengibi ecir alır.” şte Rabbimizin kalplere verdiği değer budur.

Kalbini temizle cennetini yakala kardeşim. Ey kardeşim kalbiniıslah et, hakka meylet, ona doğru yönlendir, umulur ki bu kalplehakka sarılırsın..

أ ؟Kalbin nerde?

Ey kardeşim!Kalbini hem harama hem helale, hem tevhide hem küfre, hemdünyaya hem ahirete açan bir insan olamaz ya ona açar yabuna açar. Bir kalpte kardeşim ya Allah’ın yüceliğini itiraf

etmek ya da şeytanın yüceliğini kabullenmek olur. Kalbini hemhakka hem batıla açma. Kalbini temizle…

Rasulullah sahih hadiste buyurur: “Kalp istikamet ehli olmadaniman da istikametini bulamaz.” Yani kalbin kuran ve sünnetesarılmadan, selefin yoluna tutunmadan, islam’a davetleçabalamadan, yolunda cihad etmeden istikamete eremez.

،ب ما ا إ ا



ALLAH’A GDEN YOL ADIMLARLA DEĞL KALPLE KATEDLR.

Allah’a giden yolu, Kalple yol alırsın, bn Kayyım’ın dediği gibi;sahabelerin kalbi tertemizdi, saftı, her tür şirk ve günahtanuzaktı nusreti kazandı.”

Kalplerin en güzeli, yumuşak, anlayışlı, hayırlı niyetlere taşıyankalptir.

Bir gün bir müslüman selefin önderlerinden Sufyan’ın yanınagelerek ya Sufyan kalbim hasta bana ilaç yazar mısın dediSufyan şöyle dedi: “O halde ihlâs kökü, sabır yaprağı, tevazu

şerbeti al, bunların tümünü takva kazanın içine koy, üzerinehaşyet suyu dök, altını masiyetten dolayı tattıdığın hüzünateşiyle yak, murakabe/teftiş/gözlemlenme keviriyle süz,doğruluk avucuyla karıştır, istiğfar bardağıyla iç, vera ile ağzınıçalkala, hırs ve dünyaya düşkünlükten uzak kal, Rabbiminizniyle şifanı bulursun.”

Örneğin bu kalp sahibi, hem Allah’ı sevdiğini söyler, hemşeytanın emrine uyar, hem vahyin emrini doğrular şeytanınyolundan ayrılmaz. şte bu kalp tehlikelidir.

Ey kardeşim hala kalbin dış görünüşünü süslüyor, içini karartıyor musun? Kalbin hala dünya ve nimetleriyle beraber mi, artık

kalbin Rabbinin taatine yönelmeyecek mi?

Peygamberimiz bir gün ashabı ile oturuyordu. Sahabeleredönerek size insanların en hayırlısını, en güzelini, en sevileninihaber veriyim mi? dedi. Sahabeler hep bir ağızdan evet ver yaRasulullah dedi.



Sorarım size içimizden kim en iyi insan olmak, en sevilen insanolmak, en hayırlı insan olmak istemez, hepimiz isteriz değil mi,sahabelerde hep bir ağızdan evet ya Rasulullah öğrenek isterizdedi.

Peygamberimiz bunun üzerine, “Dili sadık, kalbi temiz olaninsandır.” buyurdu. Sahabiler; “Ya Rasulullah sadık bir dilolmasını anladık ancak kalp temizliğini anlamadık açıklar mısın? Peygamberimiz şöyle buyurdu: “O kalp ki takvalı, temiz,

günah taşımayan, içinde hile, asilik, hased taşımayan her

kalptir.”

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem kalplerin nasıl olmasıgerektiğini, kalbin mutluluk sırrını, kalbin taşıması gerekenerzaklarını haber vermiştir.

Ey kardeşim kalbini test et, teftiş et, kalbine sor acaba kalbinde,tevhid, iman, takva, dürüstlük, kardeşlik, sevgi, dostluk, adalet,merhamet, bağışlama, güzel görme, umutla bakma hasletlerivar mıdır?

Kalbin senin aynandır. Kalbin, içinin dışa yansımasıdır. Kalbinirabbinin emirlerine Taat göstererek aydınlat, arındır, cilala.

Ey kardeşim kalbin, paslanırsa, tozlanırsa, onu nasıl

temizleyeceksin? Bil ki onu ancak Kuran ve sünnetle temizlersin.

Ey kardeşim kimsenin kimseye fayda vermediği, her nefsinnefsim nefsim dediğini gün, hesapların görüldüğü, defterlerinaçıldı, cezalıların cehenneme atılacakları, müslümanlarıncennete girecekleri günde mahçup olmamak için muttaki,arınmış, tevhid ve sünnet sahibi bir kalple gelmeliyiz.



Selefin kalbi imanla, takvayla, cesaretle, davet aşkıyla dolu idi. Muaz bin cebel Şam’da taun hastalığına tutulunca sabahı zor etti, gecenin azabından çok korktu, yanındakilere bakın helesabah oldu mu dedi, onlarsa hayır dedi, yeniden sordu hayır

dediler, yeniden sordu evet dediler o zaman şöyle dua etti, yarabbi gecenin sabahının ateşe doğru yönlemesinden sanasığınırım başını semaya kaldırdı şöyle dedi: Allah’ım gecesenden korktum şimdi ise senden affını umuyorum. Ya Rabbisen bilirisin ben dünyanın ağaçlarını ve nehirlerini sevmedim.”Dedi gözünü yumdu..

Kalbe bakınız kalb güzelliğine dünyada beklentileri olmayan bir kalbin Rabbine hissettiği duygulara bakınız.

Sufyan-ı Sevri ölüm döşeğinde idi. Yanına Hammad bin selemegirdi, Sufyan-ı şiddetli bir ağıt içinde buldu. Sufyan ki imanın,takvanın, veranın, sabrın önderi. Hammad ona günahındankorkuyor musun ya imam dedi, Sufyan şöyle dedi: “Ben ölümgelmeden önce imanımın alınmasından korkuyorum”

Kalbin güzelliğine, teslimiyetine, sabrına, takvasına bakınız,ölüm anında imanının alınmasından korkuyor. manın vetakvanın doruğundaki imamların kalplerine bakınız. Şimdi iseiman üzere değil küfür üzere ölmek için yarışılıyor, şirke-harama-

küfre düşmek için yarışılıyor.

mam Şafi ölüm döşeğinde idi, el-mezeni yanına girdi, nasılsınya imam dedi, mam Şafi: “Artık dünyadan ayrılıyorum,kardeşlerimi terk ediyorum, Rabbime kavuşuyorum, bilmiyorumruhum cennete ulaşır mı ve rahatlar mıyım, ya da azabadüşerde cezalanır mıyım?



şte kalpleri imanla dolu olan selef önderleri böyle idi. Bu kalpler salihlerin kalbi, tevhid ve sünnet ehlinin kalbi, ilim ve davetehlinin kalbi bu idi.

bn Kayyım der ki; kalp şu beş şeyden selim olmadan selim

olmaz.1-Tevhidi bozan şirkten uzak kalmadan2-Sünnetin zıddı bidatten sakınmadan3-Zikirden uzaklaştıran gafletten beri olunmadan4-taatten alıkoyan şehvetten uzaklaşmadan5-hlâsı bozan hevadan kaçınmadan kalp selim olmaz.

Salihlerin kalbi, şirkten, bidatten, küfürden, gafletten, şehvetten,hevadan uzaktır.

slam ümmeti ilkin kalbinden saptırılarak batıla yönlendirildi.Ümmet Allah’ın menhecinden/çizdiği istikametten uzak kalarak sapıttı. Rasulullah’ın belirlediği şerullah dediğimiz Allah’ın güzelislam yolundan uzak kalarak masiyete düştü. Bu ümmetinkurtuluşu, kuran ve sünnet üzeredir.

Sorun kalbiniz şimdi kiminle, sorun sorun, kalbiniz ne içinçalışıyor? Kalbiniz vahiyle mi hareket ediyor, ölüm esnasında

bile tirtir titreyen selef âlimlerini örnek almalıyız.

Hasta kalp, bedenin her azasında kendini gösterir. Belki nicemüslümanlar kalp hastalıklarına ilaç aramaktadır. Bizde onlarınhastalıklarına bir nebze olsun yol gösterelim.

Kalbinin temizliğine işaret eden Rasulullah’tan, sahabeden,seleften…

Ey kardeşim en çok kimi seviyorsun? Rabbinin vahyini, esmasınıve sıfatını, emirlerini, hükümlerini, gönderdiği elçisini mi kalbininmeylettiği dünyalıkları mı?



Sen ne zaman Rabbinin emanetini ve davasını yükleneceksin?

Ne zaman kalbini islamla aydınlatacaksın?

O; lk müslüman erkek, ilk halife, ilk tevhid ehli, putlara

tapmayan, kötü filde bulunmayan, peygamberi hicret yolundayalnız bırakmayan, köle müslümanları malıyla satın alarak Mekke’de tepki toplayan, Kabe önünde Peygamberisavunduğu için komalık olan, yufka başlı, Müslüman’dır, O ebuBekir sıdıktır. Hepiniz tanırsınız.

Bir gün habbab bin Eret Mekke müşriklerinin işkencesi altında

idi, müşrikler sırtını kıpkırmızı közlerle dağlıyorlardı, yakıyorlardı,habbab bağırıyordu, Allah Allah diyordu, slam dinindenvazgeçmiyordu, yanıklar sulanıyor, kabuk bağlıyor, sonrayaralarının kabuklarını tekrardan yakıyorlardı, eziyetleri akılalamaz bir eziyetti, sırtının yanığından ve yarasından gücükalmamıştı. Eziyet üzerine eziyetlere aruz kaldı. Müşrikler ona“Bir tek olan Allah’a kulluktan vazgeç, la ilahe illallah deme,putlarımıza tap” diyordu. O ise reddediyordu. şkence arttıkçaHabbab zor durumlarda kalıyordu. Ebu Bekir yapılanları gördüve Habbab’ı satın aldı azat etti. Kalbi imanla, müslümanlatasaddukla, müminlerin derdiyle dertliydi.

Habbab ibn Eret Peygamberi ilk gördüğünde beyat eden,

islam üzere yaşayan ve Allah yolunda eziyetlerle düşürülen bir sahabidir. Kalbi Rasulullah ile beraberdi, onu seviyordu, onsuzolamıyordu, işte bu kalbe şahit olanlar onu yakalayarak Mekke’de işkencelerden geçiriyordu.

Kalpleri Allah le olduğu Niçin sürüldüler.Kalpleri Muhammed (a.s) le beraber olduğu için

işkencelerden geçirildiler.

Kalpleri slamla olduğu için hicretlere zorlandılar.



Kalpleri tevhidle, sünnetle, salih amelle, adaletle, özgürlükle,cennetle beraber oldukları için dışlandılar.

Kalbin nerede kardeşim?

Bizden kaç kişi ebu Bekir gibi dertlidir?Kaç kişi Rabbinin davasını onun gibi yüklenmiştir,Ebu Bekir ömrünü islama hizmet etmeye, Resule dost olmaya,müminlerin hayrına adadı, kalbi imanla ve davetle beraberdi.

Senin kalbin nerede?

Küfürde mi, şirkte mi, maçta mı, sanatçılarda mı?

Artistlerde mi? içki de mi? aşkta mı? Kahvede mi?Bilardo masasında mı? Kumarhanede mi?

Nerede söyle bana kalbin nerede?Onların kalbi Allah ile, Resulü ile, islam ile, hak ile, davet ile,

tebliğ ile, hizmet ile, salih amel ile, hakkın yüceliği ile beraberdi.

Söyle bana kalbin nerede?Kalbin benim hedefim bugün? Kalbin nerede?

Kalbini kime teslim ettin? Allah’a neden teslim etmedin?Nerede kalbin hangi masiyette, haramda, isyanda atıyor? Ne

zaman aklını başına alacaksın düşüneceksin? Kardeşim.Kalbin nerede?

şte size kalplerini islam yolunda muhafaza eden müminlerin,ricallerin yiğitlerin hayatları gelin bir dinleyelim.

Adı Seyfullah, yani Allah’ın kılıcı, Mekke’nin fethinden sonramüslüman oldu, Allah onu kâfirlere bir kılıç olarak gönderdi.Peygamberi yenen tek komutan, ömrü cihad meydanlarında

şehadeti aramakla geçti, korkusuz yiğit, islam ordusunun lideri,muazzam akıl, üstün zekâ, büyük deha, askeri komutan.



Peygamberin övdüğü, Mekke’nin ciğerleri teslim olacak diyeadını andığı güzel insan. Biliyorsunuz bu mümtaz şahsiyet Halidbin Velid’dir. slamla müşerref olunca hayatı at üzerinde cihadmeydanlarında islam ordusunun başında geçti. Kalbi süreklişehadetle mutalıktı. Diyordu ki, yılarca cihad ettim şehit olmak

istedim, bedenimde kılıç yaraları olduğu halde ölümdöşeğindeyim,”

Kalbe bakınız, kalbi imanla dolu olan Halid, Şehadeti istiyordu,canını Allah yolunda vermek istiyordu. Halid’in kalbi Rabbiyle,cihadla, şehadetle beraberdi, senin kalbin nerede kardeşim?

Adı Abdullah bin Revaha, celil sahabi, korkusuz mücahid, yiğitkarakter. Mute harbinde islam ordusu 200 000 düşmanordusuna karşı yürüyordu, cennet kapıları açılmış, şehitler bekleniyordu, Abdullah bin Revaha Zeyd bin Haris’ten, CaferiTayyar’dan, sonra komutan oldu, kalbi cihadla, imanla, doluidi. Şeytan bir ara ona dünyayı sevdirdi. Dünyanın içinde kigüzellikleri anımsattı. Abdullah az kalsın meyledecek, cihadmeydanından uzaklaşacaktı. Fakat daha sonra rabbimizinvadi, teklifi, daveti, cenneti ona galip geldi. Kalbi şehadetiözledi, öyle ki düşman üzerine atını sürdü, Allah yolundavuruştu, vuruştu sonunda şehit oldu. Kalbi imanla ve şehadetleidi ve cenneti elde etti.

Bilal ibn Rabih, Habeşli köle, Nebinin müezzini, sıcak kavurucuçöllerde işkencelerden geçirildi. Allah yolundan, tevhidden,Resule bağlılıktan asla dönmedi, küfür söz söylemedi, şirk koşmadı, müşrikleri sevindirmedi, yapılan acımasız eziyetlereahad ahad diyerek karşılık verdi, asla tevhidden dönmedi.

Boynuna demir halkalar geçirilir, yollarda sürülür, süründürülerek

getirilir, çöllerde göğsünün üzerine sımsıcak yakıcı kayalar konurdu asla dininden dönmezdi. Nefsini canını Rabbininrızasını kazanmak için feda ediyordu.



Kalbi, tevhidle beraberdi, imanla dolu idi, islam üzere yaşamak için yaşadı. Kalbi Muhammed a.s. bağlı idi, Onu vefatındansonra hatırladığında ağlardı, hüzünlüydü. şte nebinindostlarının kalbi böyle idi.

Bizim kalbimiz nerede onların kalbi nerede idi.Bizim kalbimiz acaba nerede kardeşim?

Kalplerimizi ıslah edelim.

Allah, kalplerini islamla şereflendirenleri yeryüzünde imamlarkılacaktır, daha önce gelen benuisrail kavminden olanları

yeryüzünde hâkimler kıldı. Allah onların kalbinin saliholmasından dolayı düşmanları önünde galip kıldı, sahabeler samimi oldular.

Selahaddin el-Eyyubi Yahudi kâfirlerinin ellerinden Kudusüözgürleştiren komutandır. Kâfir Yahudilerin kılıçlarını kıran,işgallerine son veren, islam ordusunu galip kılan ünlü islamkomutanıdır. Tarih onun cihadına şahittir.

90 yıl sonra islam ordusu ezanların sustuğu, camilerin yıkıldığı,Kudusün eteklerinde idi, Selahaddin ve ordusu şehadetehazırdı. Ekmeğe ve suya susamış bir insanın açlık ve susuzluğugibi şehadeti arzuluyorlardı. Kalpleri iman ve şehadetle

dopdolu idi.

Yahudiler soruyordu bu kimin ordusu selahaddin’in mi ordusudenildiğinde ne diyordu Selahaddin

Naam ene selahaddin/ben Selahaddin’im.Ben islam ordusunun komutanı Selahaddin sizi yenmeye

geldim..



90 yıl susturulan ezanı yeniden mescidlerde okutmak, kâfirlerimağlup etmek, cihad ederek Allah’ın rızasını kazanmak

amacıyla geldim….

Daha slam ordusunu kâfirlere doğru yönlendirdi, başta kendisi

vardı şiddetli çarpışmalar neticesinde islam ordusu haçlılarımağlup etti Kudusü fethetti ve ilk defa 90 yıl sonra ezanokundu, kuran okundu, mescidde ibadet edildi, hak geldi batılzail oldu böylece Kudüs müminlerin eline geçti.

Selahaddin’in kalbinde Kudusü fethetmek vardı, islamı hâkimkılmak, kâfirleri def etmek, bunun içinde büyük çaba gösterdi,

ordusunu teçhiz etti ve düşmanı mağlup etti.

Kalplerimizi nasıl koruyacağız1-lim meclislerine katılarak 2-Allah’a taatta gayretli olacaksın.3-Salihlerle selefle birlikte olacaksın.4-Allah’ın yardımı istemede sadık olmalı5-Nefsi kötü yola düşmekten sakındırmalı

Salât ve selam Resulüne olsun.

KALBİN NEREDE-ubeydullah arslan

Documents

Transcript of KALBİN NEREDE-ubeydullah arslan