Jacques Ranciere - Uyuşmazlık

download Jacques Ranciere - Uyuşmazlık

of 192

description

Jacques Ranciere - Uyuşmazlık

Transcript of Jacques Ranciere - Uyuşmazlık

  • JACOUES RANCIERE

    Uyumazlk Politika ve Felsefe

    evirenHakk Hnler

    "..ki ;.J' 1

    :T6--- --1

    "'-....... .. ..- --- -"--- t: .. lrf2.

  • Ara-lk Yaynlar Toplum politika felsefe kitaplar 2

    Jacques Ranciere Uyumazlk: Politika ve Felsefe

    ngilizceden eviren:Hakk Hnler Editions Galillee 1 995 Franszca basmyla karlatrmal olarak, 'Disagreement'

    Minnesota Press/1 999 basmndan evrilmitir.

    Kitabn zgn ad ve yayncs La Mesentente: Politique et Philosophy 1995 Editions Galilee

    Ara-lk Yaynlar, 2005 Birinci Basm: Kasm 2005

    Kapak resmi orjinali:H. Bosch; carrying of the cross Kapak Tasarm:Cemil Perva Yayma hazrlayan: Ara-lk yaynlar

    Birinci Basm: Kasm 2005 Bask ve cilt: Ertem Matbaas-O 31 2 41 8071 1 ISBN 975-98047-2-7

    Ara-lk yaynlar 761 0 sk.32/8 Karyaka-zmir Tel: O 232 7553795

  • Jacques Ranciere, Uyumazlk (la mesentente)

    Paris-Vlll (St.-Denis) niversitesinde estetik profesrdr. Zamannda Althusser'in yakn alma arkadalar iinde yer alm olan Ranciere, gnmzde E. Balibar, A. Badiou gibi isimlerle birlikte kta Avrupasnn en nemli sol dnrleri arasnda anlmaktadr. Fransz dilinde ok sayda kitabn yazardr; bunlar arasnda ngiliz diline evrilmitir: The Nights of Labor, The lgnorant Schoolmas.ter ve Minnesota niversitesi tarafndan yaynlanm The Names of History. Uyumazlk (La Mesentente), Trk diline kazandrlan ilk Ranciere evirisidir.

    Kitab ngiliz diline eviren Julie Rose, Avusturalya'da yaayan bir yazar ve evirmendir. Ayn zamanda, Minnesota niversitesi tarafndan yaynlanan, The Art of the Motor da dahil, Paul Virilio'nun eserlerinin de evirmenidir.

    Kitab Trkeye eviren Hakk Hnler Felsefeci, akademisyen ve evirmendir.

  • NDEKLER

    nsz 9

    1. Politikann Balangc 19

    2. Yanl: Politika ve Polis 43

    3. Uyumazlk Aklsall 71

    4. Arkhi-politika'dan Meta-politika'ya 93

    5. Demokrasi ya da Konsensus 133

    6. Nihilistik a iinde Politika 167

    Dizin 189

  • Onsz

    "Unutmamak zorunda olduumuz soru udur: ne tr eyde eitlik ya da eitsizlik? Zira bu bir amazdr ve bizi politik

    felsefeye muhtac eden bir amazdr."

    Aristoteles, Politika, 1 282 b 2 1

    Politik felsefe diye birey var mdr? Bu soru iki sebepten tr yersiz grnr. lkin, topluluk ve topluluun amac zerine, yasa ve yasann temeli zerine dnm abas, bizim felsefi geleneimizin tohumlarnn atld zamandan beridir hep devam edegelmektedir ve canlln korumaktan hi kesilmemitir. kincisi, imdi bir sredir, politik felsefe yeniden bir doula hayata geri dnn davul zurnayla bara ara ilan etmektedir. Politik-olan toplumsal ilikilerin -ki bu ilikiler, bugn artk devlet Marxizmlerinin kyle ve topyalarn sonuyla birlikte, toplumsal-olann ve toplumsal bilimlerin tecavzne tabidir- ifadesine ya da maskesine dntren Marxizm tarafndan uzunca bir sredir yama yama onarlan politik felsefenin, toplumsal-olann ve onun belirsizanlamllklarnn geri ekilii sayesinde bizzat orijinal saflna geri dndrlm bir politikann ilkeleri ve biimleri zerine dnm safln bulmakta olduu varsaylr.

    Bununla birlikte, bu geri dn, bir takm problemler ortaya koyar. Genliine yeniden kavuturulmu bu politik felsefe, kendi tarihinden gelen nl ya da unutulmu belli metinlerin yorumlanmasyla snrlanmadnda, demokrasi ve yasa, hak ve meru devlet [hukuk devleti] (Etat de droit / legitimate state) zerine dnmde herhangi bir devlet ynetimince ortaya serilen alldk

    9

  • Uyumazlk

    trden argmanlarn tesine gemeye hemen hepten isteksiz grnr. Ksaca, ana hedef, byk klasik retiler ile liberal demokrasiler olarak tandmz alldk devlet merulatma biimleri arasndaki iletiimi gvence altna almak olarak grnr. Fakat politik felsefenin geri dn ile onun nesnesinin, yani politikann geri dn arasnda varsaylan akmann grnrde hibir delili yoktur. Politik-olan, kendisine toplumsal-olan adna, toplumsal hareketler ya da toplumsal bilim adna kar kld zamanlar, yine de sokaktan fabrikaya, fabrikadan niversiteye varncaya dek ok eitli kiplerde ve yerlerde hala daha apak gzler nndeydi. Politik-olann yeniden dirilii, bugn, bu tr kiplerin kopukluunda veya bu tr yerlerin yokluunda aa vurulur. Biri kp da buna yle itiraz edebilir: Btn olup biten udur ki, arndrlan politika, tartmann ve merulatrmann olup bittii meclislerde, kararlarn verildii devlet dairelerinde, bu tr dnp tanmalarn ve kararlarn toplumun dayand yasalara uygun dp dmediini denetleyen yksek yarg organlarnda, ortak iyiye ilikin dnp tanmann ve karar vermenin asl yerini bir kez daha bulmutur. Problem, bunlarn, tam da dnp tanmann ok fazla var olmad ve kararlarn kendiliinden alnd bys bozulmu kannn yayld yerler olduudur; buralarda politikaya den i, sadece, kresel pazarn talepleri erevesinde eyyamc bir uyarlanabilirlii ve bu uyarlanabilirliin karlarnn ve maliyetlerinin hakkaniyetli datmn ierir. Politik felsefenin yeniden dirilii, bu ekilde kendisini, ezamanl olarak, resmi temsilcileri arac!yla politik-olann iinin boaltl olarak bildirir.

    Bu tuhaf akma, bizi politik felsefenin evidence premiere'ine* geri dnmek zorunda brakr. Felsefenin iinde politikann (hemen hemen) daima var olmas, politik felsefenin felsefe aacnn doal bir dal olduunu hibir ekilde kantlamaz. Descartes'ta bile politika aacn kollar arasnda saylmaz; teki felsefelerin politikayla karlatklar her yerde, o alan grnrde tb ve ahlak tarafndan kuatlr. Bizim geleneimizde politikann karsna ilk

    * Fr. evidence premiere: ilk aklk, ilk belirim, bir eyin kendini ilk gsterii -n.

    10

  • nsz

    kan kii, Platon, bunu yalnzca kkten bir istisna biimi ierisinde yapt. Bir filozof olarak Sokrates, Atina'nn politikas zerine hi dnmedi. O, "hakiki politika sanatn uygulayacak",1 Atina'da politika adna yaplan hereye kart olarak hakikat bakmndan politikaya bulaacak tek Atina'ldr. Politika ile felsefe arasndaki ilk karlama bir alternativle ilgiliydi: ya politikaclarn politikas ya da filozoflarn politikas.

    Bu Platonik ayrkln katl, bu ekilde, politik felsefemizin _ teminat ile politikamzn kopukluu arasndaki belirsiz-anlaml

    ilikide belli belirsiz grnveren eyi ak klar. Politik felsefenin, ne kadar eletirel olursa olsun dnmyle politikaya elik eden doal bir felsefe dal olduunu sylemenin hibir dayana yoktur. lk elde, bu tr herhangi bir felsefi ekillenmenin insan eyleyiinin -bilimsel, sanatsal, politik ya da baka trl- tm byk biimlerine elik ettiini ve bu biimleri ya dnm araclyla yansttn ya da yasa koyma araclyla temellendirdiini sylemenin hibir dayana yoktur. Felsefe, o Mld.e ya kendine has kavramna ya da zerine dnmde bulunduu ya da yasa koyduu alanlara uygun den blmlere sahip deildir. Felsefenin, zgl bir paradoks, bir atma, bir amaz (aporie/ aporia) iareti tayan politikayla, sanatla, bilimle ya da baka her trl dnc etkinlikle bir kar- !amadan domu tekil nesneleri, dnce dmleri vardr. Aristoteles, felsefe ad ile politik sfat arasndaki ilk karlamalardan biri olan bir deyi ierisinde buna iaret eder: "Eitlik ya da eitsizlik, amaza ve politik felsefeye varr."2 felsefe, plitikaya z i amaz veya kmaz kucakladnda "politik" hale gelir. Politika, greceimiz gibi, ilkesi eitlik olan etkinliktir. Ve eitlik ilkesi, topluluk paylarnn bir kmaza bal datm yoluyla dntrlr: eylerde kimileri ile baka kimileri arasnda eitlik ne zaman vardr ve ne zaman yoktur? Bu "eyler" nelerdir ve bu kimileri kimlerdir?

    1. Plato, Gorgias, 521 d (Landon: Penguin Classics, 1987). Dipnotlarda anlan ngilizce eviri eserlerin tm aksi belirtilmedike ngilizceye evirene aittir. 2. Aristotle,Poliics, III, 1282 b 21, trans. T. A. Sinclair, Revised by Trevor J. Saunders (Landon: Penguin Classics, 1992), s. 207. [Bu kitapta Politika'dan aktarlan teki alntlar bu kaynaktan alnmlardr.Julie Rose; bundan byleJR.]

    11

  • Uyumazlk

    Eitlik, nasl olur da eitlikten ve eitsizlikten oluur? Politikann felsefe iin bir kmaz haline gelmesini, bir felsefe nesnesi haline gelmesini salayan, politikaya zg kmaz ite budur. Bunu, felsefenin politika, bilim ya da sanat pratisyeninin imdadna yetitiini, onun pratiinin ilkesini aydnlatarak kmaznn sebebini akladn iddia eden o sofuca gr belirten anlamda almamalyz. Toplumsal talebin dourduu grg kurallar, dnmek

    J iin biraraya toplanan politikaclar, hukukular, hekimleri ya da herhangi bir baka topluluu genelde dnm uzman olarak filozofa arkettirme alkanln yerletirmi ?lsa bile, felsefe ne herhangi bir kiiin imdadna koar ne de herhangi bir kii felsefeye imdat arsnda bulunur. Eer o ar herhangi bir dnsel etki retecekse, karlamann, kendi uyumazlk (mesentente / disagreement) noktasn saptamas zorunludur.-

    Uyumazl belirlenimli trden bir konuma konumu anlamnda almamz gerekir: syleenlerden birinin, tekinin sylemekte olduunu ayn anda hem anlad hem de anlamad bir konum. Uyumazlk, ak diyen biri ile kara diyen biri arasndaki atma . ..... ' deildir.'Uyumazlk;'ak diyen biri ile yine ak diyen, fakat ondan

    ' . . . . . -- - -- - ' .. . . . . ayn eyi anlamayan ya da tekinin aklk adna ayn eyi sylemekte oldugunu anlamayan bfr;-as arasndaki __ ata-r: Teim, apak ki belli bir lde ince ayar gerektirecek ve bizi belli ayrmlar yapmaya zorlayacak kadar genitir. Uyumazlk, anlayszlk deildir. Anlayszlk, konuanlardan birinin ya da tekinin yahut da her ikisinin ne sylemekte olduklarn ya da tekinin ne sylemekte olduunu, ya yaln bilgisizlik, ezberlenmi ikiyzllk gibi etkiler yznden ya da esasl bir yanlsama yznden bildiini veya bilme diini varsayar. Uyumazlk, szcklerin belirsiz doasndan kaynaklanan bir tr yanl-anlama da deildir. Bu gnlerde tekrar oka moda olmu kadim kabul edilen bilgelik, insanlarn zellikle deiiklie uram szcklerin belirsiz-anlamll yznden birbirlerini anlayamadklarna yazklanr ve bizden daima, her seferinde ya da en azndan hakikatin, adaletin ve iyinin sz konusu olduu her yerde, herhangi bir tanmlanm zellii belirtmeyen ya da ka-

    12

  • nsz

    nlmaz bir ekilde eseslilik kartrmasna (confusion lom01iymique / lomonymic confusion) gtren szckleri bir kyya brakp, herbir szce iyi-tanmlanm bir anlam, yani onu tm dier szcklerden ayran bir anlam vermeye almamz ister. Kimi zaman, bu bilgeliin felsefe adn taknd ya da bu dilbilimsel (linguistique /

    . linguistic) ekonomi kuraln felsefenin ayrcalkl uygulan olarak yutturmay becerdii olur. Bunun tersi de olur; felsefe, tam da ii bo szckieri ve indirgenemez e seslileri (lomonymes / lomonyms) kkrtan ey olarak sulanr; her insan etkinlii, diye devam eder bu bilgelik, szck daarcn (lexique / vocabulary) ve kavramsal dayanaklarn felsefenin tm safrasndan artarak, kendisi hakknda akla varmaldr.

    Anlayszlk ve yanl-anlama argmanlar, bu suretle, birbirine benzer bir ekilde her ikisi de konumann ne anlama geldiini bulup kartmaktan ibaret olan iki tip dil hekimlii gerektirir. Onlarn snrlarn grmek zor deildir. lk tedavi tipi, bilgisizlikten kaynaklanan anlayszl nvarsaymak durumundadr, ki bu tedavi tipi bu tr anlayszln ters yzdr, tersine evrilmi bilgisidir. kincisi ise, ok fazla alana bir aklsallk yasa dayatr. Akln i banda olduu ok sayda konuma konumu, ne ek bilgi gerektirecek bir anlayszlkla ne de szclerin arndrlp inceltilmesini gerektirecek bir yanl-anlamayla ilikili olan zgl bir uyumazlk yaps ierisinde tahayyl edilebilir. Konuma konumunun aklsalln tam da konumann ne anlama geldii konusundaki ekimenin (litige / dis-pute) kurduu her yerde uyumazlk ortaya kar. Syleenler, ayn szcklerden ayn eyi hem anlarlar hem anlamazlar. X'in Y 'yi hem anlamasnn hem de anlamamasnn trl eitli sebepleri vardr: X, Y 'nin sylemekte olduu eyi ak bir ekilde anlarken, Y 'nin hakknda konutuu nesneyi gremeyebilir; ya da baka trls, X, ayn ad kullanan bir baka nesneyi, ayn argman ierisindeki bir baka sebebi anlar ve anlamak zorunda kalr, grr ve grlr klmaya giriir. Bu ekilde, Devlet'te,politilaelsefe" herkesin uyutuu bir. argman zg uzun bir uyumazlk protok ierisinde varolua gelir. Filozof

    13

  • Uyumazlk

    adaletten tam olarak ne anladn sylemek iin kendi tasarrufunda ozannkilerden, tccarnkilerden, hatibinkilerden ya da politikacnnkilerden btnyle farkl szckler bulundursayd, bu hi kukusuz kullanl olurdu. Grne gre tanrsal bilgelik bunlar vermiyordu, ve kat ve has dillerin a bunlar ancak hi anlalr olmama pahasna salayabilirdi. Felsefe, iire, politikaya ve drst tccarlarn bilgeliine kar durduu yerde, btnyle baka birey sylyor olduunu sylemek iin bakalarnn szcklerini dn almak durumunda kalr. Uyumazl ite burada yatar ve bu, tekinin cmlesinin sylemekte olduu eyin bu -tekince bilinmeyen -basit bir aklan yoluyla zlebilecek salt yanl-anlama deildir.

    Uyumazlk ak ki tek bana szcklerle ilikili deildir. O, genel olarak, tam da konuan taraflarn kendilerini iinde bulduklar konumla ilgilidir. Bu noktada, ,uyumazl, J ean-Franois Lyotard'n bir anlamazlk veya ihtilaf (differend / differend) olarak kavramsallatrd eyden farkldr.3 Uyumazlk, cmle rejimlerinin heterojenlii gibi ve heterojen sylemin farkl tiplerini deerlendirmek iin bir kuraln varl ya da yokluu gibi konularla ilgili deildir. Uyumazlk, argmanla. ilgili olmaktan ok argman olarak ilri srlebilir olan eyle, X ile Y arasnda ortak bir nesnenin varlyla ya da yokluuyla ilgilidir. O, bu ortak nesnenin duyulur sunupuyla, syleenlerin tam da bu ortak nesneyi sunma yeterliiyle ilgilidir. Uyumazln u bir konumu vardr ki, burada X, Y 'nin sunmakta olduu ortak nesneyi gremez, nk X, Y 'nin sze dkt seslerin X'in kendisininkine benzer szckler ve szck zincirleri oluturduunu kavrayamaz. Bu u konum -her eyden nce- politikayla ilgilidir. Felsefenin ayn anda hem politikayla hem de iirle karlat yerde, uyumazlk, tartmak iin szckler kullanan bir varlk olmann ne anlama geldiiyle ilikilidir. Uyumazla zg yaplar, bir argmann tartlmasnn tart-

    3. Jean-Franois Lyotard, Le Differend (Paris: Minuit, 1983); bu eserin ngiliz dilinde yaynlanan evirisi: The Differend: Phrases in Dispute, trans. Georges Van Den Abbeele (Minneapo!is: University of MinnesotaPress, 1988).

    1 4

  • nsz

    mann nesnesi hakknda ve onu bir nesne klmakta olanlarn yeterlii hakknda bir ekimeye vard yaplardr.

    lerideki sayfalar, politikann amaznn felsefi bir nesne olarak benimsenmesini salayan uyumazlk hakknda uyumaya ynelik

    bir takm hususlar tanmlamaya almaktadrlar. u hipotezi snayac;z: "politik felsefe" diye adlandrlan ey, pekala, felsefenin kenttisini politikadan kurtarmaya, politikann uygulaymna zg bir dnme s.kandaln rtbas etmeye almasn salayan dnce ilemleri kmesi olabilir. Bu teorik skandal, uyumazlk aklsallndan daha te birey deildir. Politikay bir skandal nesnesi klan ey, onun, uyumazlk aklsalln kendi z aklsall olarak bulan etkinlik olmasdr. Bu yzden, felsefenin politikayla ekimesinin temeli tam da uyumazlk aklsallnn indirgemeye uratldr. Felsefenin uyumazl kendisinden otomatik olarak dlamasn salayan bu ilem, bylelikle "gerekten" politika yapma projesiyle, yani politikann hakknda konutuu eyin hakiki zn gerekletirme projesiyle zdeletirilir. Felsefe "politik" hale gelmez, nk politik felsefenin sadece mdahale etmek zorunda olaca kadar bak srtndadr. Felsefe politik hale gelir, nk politikann aklsallk konumuna ekidzen vermek felsefeye zg olan eyi tanmlamann bir kouludur.

    Kitap u erevede ekillendirilmitir. Aristoteles'in politikaya zg logos'u tanmlad temellendirici saylan damarlarla balar. Daha sonra, mantksal-politik hayvan belirlenimi ierisinde, politikaya zg olan eyi amlayarak, logos'un yarld ve felsefenin Platon'la beraber reddettii, ama Aristoteles'le beraber kendi bnyesine maletmeye alt noktay amlamaya giriir. Aristoteles'in metni temelinde (ve bu metnin birdenbire kesilip kald nokta temelinde), u soruyu yantlamaya alacaz: zgl bir ekilde politika olarak dnlebilecek olan ey nedir? Bu zgll ayrntsyla dnmek, politikay normalde politika adyla anlan ama kendisine polis (police )* terimini tahsis etmeyi nerdiim eyden ayrmaya bizi mecbur brakacaktr. Bu ayrm

    * Ranciere'in "politika" dan anlad eyden ayrmaya alt ve dar teknik bir anlam

    15

  • Uyumazlk

    temelinde, ilkin politik aklsalla zg uyumazlk mantn, sonra bu ayrmn zgl bir maskelenii anlamnda "politik felsefe"nin temelini ve baat biimlerini tanmlamaya alacaz. Daha sonra, politik pratik alannda "politik felsefe"nin geri dnnn etkisini ayrntsyla dnmeye alacaz. Bu, politikann sonu ya da onun geri dn adna pratie dklen ve sylenenleri ve sans frontieres* bir insanlk adna yceltilen ve insani-olmayann sultas adna yaknlan eyleri deerlendirmek iin, demokrasi teriminden ne anlalabileceini ve onun konsensus sisteminin pratiklerinden ve merulatrmalarndan ne bakmdan farkl olduunu aklayacak bir takm dnme nerileri karsamamz olanakl klar.

    Burada ir ift borcu bildirmek zorundaym: ilki, beni politika, demokrasi ve adalet sorunlar zerine konumaya cmerte davet ederek en sonunda beni konu hakknda syleyecek zgl bir eylere sahip olduuma inandrm olanlara; ve ayn zamanda, kendileriyle kurulan kamusal, zel ve bazen de sessiz diyalog sayesinde bana bu zgll tanmlamaya alma esini vermi olanlara. Onlar, bu anonim teekkrden kendilerine den pay bilirler.

    ykledii, politikadan farkl bir insani birarada-olu biimini imleyen polis (police) terimi ve onun trevleri, polisiye, polisletirilmi vb. (policier, policie / policing, policed vb.) Bundan byle italik harflerle verilecektir. Terim, hem "politika" ile ayn kkten geldiinin hem de "politika"dan farkl bir kavramsal tarihe sahip olduunun vurgulanmas iin trkeletirilmeyip aynen korunmutur. lk iitite terimin kulaa tuhaf gelen sesi, metin alm kazandka, zellikle de ikinci blmde Ranciere'in onu "politika"dan ayrma abas eliinde ilenmi bir anlam temeline oturmaya balar. Ranciere'in terimi brndrd' klk ierisinde imlenen kavram trk dili ierisinde zihinde canlandrmak iin bir "ynetme biimi" olarak "nizam", "nizamasokma" gibi kendi siyaset tarihimize ait terimlere bavurmak ve bu terimleri dnmenin ardalannda hep sakl tutmak belki yardmc olabilir. Fakat aslolan, terimin bizzat Ranciere'in metni ierisindeki almdr ve bu sadece basit bir dilsel eviri sorunu deil, fakat karmak ve zorlu bir anlama sorunudurn. *Fr. sansfrontieres: snrlarn dnda, snrlanmam, snrsz, snrlar olmayan n.

    16

  • '

    Politikann Balangc

  • Balangta, Aristoteles'in Politika' snn I. Kitabnda, insani hayvann belirgin politik doasn tanmlayan ve ehrin temellerini atan nl cmleleri anarak balayalm:

    "Doa, dediimiz gibi, hibir eyi belli bir ama gtmeksizin varla getirmez; ve doa, konuma gcn hayvanlar arasnda yalnzca insana bahetmitir. Konuma, teki hayvanlarn sahip olduklar ve ac ya da haz ifade etmek iin kullandklar sesten farkl bireydir; zira onlarn doas, aslnda, yalnzca haz ve ac duymalarn deil, fakat bu duygular birbirlerine belirtmelerini mmkn klar. te yandan, konuma, yararl-olan ve zararl-olan ve bylelikle de iidilolan ve adil-olmayan ifade etmeye hizmet eder. nk insan ile teki hayvanlar arasndaki gerek fark, iyinin ve ktnn, iidilolann ve olmayann vb. algsna yalnzca insanlarn sahip olmasdr. te, bir haneyi ve bir devleti varla getiren de, bu konularda ortak bir grn paylalmasdr." 4

    nsann politik doas fikri bu birka szce sktrlmtr: bunun yerine insan doasnn gdleyici glerinin san bir bilimini koymaya niyetlenen Hobbes'a gre Kadimlerin khimera's ; ya da tersinden okunduunda, Leo Strauss'un topluluun taleplerinin modern faydac allanp pullanmasyla kartlatrd bir ortak iyi ve yurtta eitimi politikasnn ncesiz-sonrasz ilkesiydi bu. Fakat byle bir insan doas anlayna meydan okumadan ya da bu anlayn borazancln yapmadan evvel, biraz daha ncesine gidip onun l'karsannn tekilliine girmek uygun olabilirdi. nsann en

    4.Aristotle,Po/itics,I, 1253 a9-17,s. 60. *Yun. khimera: Yunan mitolojisinde arslan bal, kei gvdeli, ylan kuyruklu, alev soluyan dii ejderha; mecazi anlamda, hayal rn varlk, kuruntu, bo hayal n.

    19

  • Uyumazlk

    yksek politik hedefi bir belirti ile delillendirilir: ses sadece belirtirken, ifade eden logos'a, yani sze, konumaya sahip olmak. Konumann ifade ettii ey, onu anlayan bir zneler topluluu iin ak kld ey, yararl ve zararl olandr ve bunun sonucu olarak da adilolan ve olmayandr. Byle bir ifade organna sahip olmak, duyu deneyimine girmenin iki tarz arasndaki farkllk olarak iki hayvan tr arasndaki ayrl belirtir: kendilerine bir ses bahedilmi tm hayvanlara ortak haz ve ac deneyimi ile yalnzca insan varlklarna mahsus ve yararl ve zararl olann algsnda zaten varolan iyi ve kt

    1 deneyimi. Bu noktada, politikaya, politiklie yatknln sekinlii deil, fakat ailede ve ehir-devletinde gerekletirilen stn trden bir politiklik yatar.

    Bu berrak tantlamada birka nokta karanlkta kalr. Hi kukusuz, Platon'un herhangi bir okuru, iyi'nin nesnelliinin hazzn greliliinden ayr olduunu kavrar. Fakat onlarn aisthesis'inin* ayrl bu kadar ak deildir: bir darbe almann ho olmayan duygusu ile bu ayn darbed_en bir "zarar"a urama duygusu arasndaki ayrm izgisini tam olarak nerede izeriz? Farkn tam da bir derdin sylemsel sesletimini bir iniltinin sesli sesle timinden ayran logos'ta belirginletiini syleyebilirdik. Fakat bu durumda, ho-olmay ile zarar arasndaki fark, hissedilmi ve iletilebilir olarak hissedilmi, bir iyi ve kt topluluu alann tanmlayan birey olarak hissedilmi olmak zorundadr. Organa -sesletilmi dile- sahip olmaktan tretilmi belirtim bir eydir. Bu organn ilevini yerine getirme tarz, dilin paylalan bir aisthesis'i ifade etme tarz baka bir eydir. Teleolojik aklyrtme u imada bulunur ki, ortak iyi telos'u,* bir baka kii tarafndan ektirilen acnn "zarar" olarak hissediliine ve ifade ediliine ikindir. Fakat byle ifade edilen "yararl" ve "zararl" ile dar anlamda politik adalet dzeni arasndaki mantksal balanty tam olarak nasl anlarz? lk bakta, arsz faydac, yararl'dan ve zararl'dan topluluk adaletine bu geiin, faydacnn tek tek faydalar en yksee kartmak ve zararl hereyi en aza indir-

    * Yun. aisthesis : alg, duyu, duyum, his -n. * Yun. telos : erek, ama, son, bitim -n.

    20

  • Politikann balangc

    mek yolt1yla yaratlan bir ortak fayda karsamasndan o kadar da uzak olmadn "klasikler"in soylu yandana belirtebilir. Burada yi topluluu ile faydac toplum szlemesi arasna ayrm izgisi ekmek pek zor grnr.

    "Klasikler"in hayranlarna u kadarn teslim edelim: bu ayrm izgisi ekilebilir ve ekilmek zorundadr. Fakat bu izgi, yalnzca Leo Strauss'un knad "faydac" denen kimsenin deil, ayn zamanda bizzat onun kendisinin faydaclarla paylat kiiliin de kaybolma tehlikesiyle kar karya kald bir hayli korkun dar boazlardan geer: bu kiilik, adil-olan ifade eden logos'un, bireylerin tikelliklerini devletin tmellii altna sokan dnptanmaya sindirilmesini gerekletiren her kimse onun kiiliidir. Burada problem, yararl-olann kabuln, hedefi olan adil-olann idealitesiyle bir seviyeye getirecek ekilde ykseltmek deildir; daha ziyade, yararl-olandan adil-olana gemenin yalnzca onlarn kartlarnn dolaymyla olabileceini grebilmektir. Politik problemin -politikann topluluk hakknda felsefi dnmenin nne koyduu problemin- yrei, kartlarn oyununda, "zararlolan"n ve "adil-olmayan"n karanlk ilikisinde yatar. Yararl ile adil arasndaki balant aslnda iki heterojenlik tarafndan engellenir. lkin, bu, "yararl" ve "zararl" gibi sahte bir ekilde kart terimleri ayran eydir. Yunan dilindeki kullanm, Aristoteles'in sumpheron ve blaberon terimleri arasnda trce herhangi bir ak kartlk kurmaz. Blaberon'un, aslnda, kabul edilmi iki anlam vardr: blaberon, bir anlamda, ister doal bir felaket ister insani bir eylem yoluyla, hangi sebeple olursa olsun bir bireyin bana gelen naho talihsizliktir, honutsuzluk douran ksmettir ve teki anlamda ise, bir bireyin, eylemlerinin ya da daha ok bir bakasnn eyleminin bir sonucu olarak urad olumsuz sonutur. Blabe, bu yzden, genel olarak, terimin hukuki anlamnda zarar / hasar yananlamn, bi bireyin bir bakasna yapt nesnel olarak belirlenebilir hakszlk [yanl] (tart/ wrong)* yananlamn tar. Dolaysyla, bu nosyon normalde iki taraf arasndaki bir iliki fikrini * Metin boyunca politikann has anlamnn kilitta olarak kullanlan "yanl" veya

    21

  • Uyumazlk

    ierir. te yandan, sumpheron ise znde birinin kendisiyle ilikisini, bir bireyin ya da bir grubun bir eylemden kazand veya kazanmay umudettii yarar belirtir. Bu yuzden sumpheron bir bakasyla ilikiyi iermez, bu yzden de iki terim sahici kartlar deildir. Yunan dilindeki genel kullanmda, uranan hakszJk olarak blaberon'a genellikle kart olan terim phelimon'dur, yani grlen yardmdr. Nikomakhos'a Ahlak'ta, Aristoteles'in kendisinin kt talih anlamnda blaberon'un kart olarak kulland terim afreton'dur, karlalacak iyi talihtir. Fakat bir bireyin elde ettii yarar, sumpheron, hibir ekilde, bir bakasnn urad edeer bir zararn bala deildir. Thrasymakhos'a gre byle bir baliklk vardr, nk bu, Thrasymakhos'un, muammal ve belirsiz-anlaml formln kar ve zarar terimlerine evirdii Devlet'in 1. Kitabnda ulat yanl sonutur: adalet;daha gl / daha stn adamn yararnadr (ta suniftheron- tou-kreittonos ). Thrasymakhos iin 'obann kar srnn zarardr, ypnetenlerin yararna olan ynetilenlerin zararnadr vb. Bu kavram genellikle evrildii gibi "en g! olann kar'diye evirmenin dosdoru Platon'un T hrasyakhos'u kstrd pozisyona kstrlmak olduunu geerken ekleyebiliriz; bu, ikili bir ayrma yapabilmek iin formln belirsiz-anlamll zerinde oynayan Platon'un btp. tantlamasn ksa devreye uratmak olur. Yalnzca birinin "kar" bir bakasnn "zarar" olmamaklakalmaz, fakat dahas, dar anlamda sylendikte gllkten / stnlkten yarar gren birileri hep vardr: gl / stn-olann tahakkm ettii "gszler / aadakiler". Bu tantlamada bir trim kaybolur gider -yanl, yani zarar veya hakszlk (tort / wrong). Thrasymakhos'un rtlmesinin ngrd-ey,.hakszln_ [yanln, zararn] olmad bir ehirdir, yani doal dzene gre uygulanan glln / stnl-

    "Hakszlk" (wrong) terimini "kt'', "zararl'', "rk", "bozuk", "eri'', "ilemez'', "kusurlu", "yanlg", "kabahat", "su'', "gnah" vb. anlamlarn kuatacak ekilde en geni anlam balam ierisinde anlamak icabeder. Bu dorultuda, bu terimin korrelavi olan "doru" veya "hak". (right) terimini de "iyi'', "yararl'', "adil'', "hayrl", "kusursuz", "salam", "mkemmel" vb. anlamlarnda tm kuatm iinde dnmek gerekir -n.

    22

  • Politikann balangc

    n beki muhafzlar ile onlarn gereksinimlerini karlayan zanaatkarlar arasnda bir hizmetler karllkln meydana getirdii bir ehirdir.

    kinci problem ve ikinci heterojenlik ite burada yatar. Bu noktada hocasna sadk' olan Aristoteles iin olduu gibi, Platon iin de, adil ehir temelde, sumpheron'un balak (correlat / correlative) hibir ,blaberon'unun bulunmad bir devlettir. "Yararlar"n hakkaniyetli datm, belli bir yanln, belli bir zararn, belli bir hakszlk rejiminin nceden elenmesini ngerektirir. "Sen bana ne zarar verdin, ben sana ne zarar verdim?" Theaitetos'a gre, bu, avukatn alverilerde ve mahkemelerde bir uzman olarak baka deyile ehrin temeli olan adaleti mutlak ekilde bilmeyen bir kii olarak konuma tarzdr. Byle bir adalet, yararlar paylara bltrlmekten, karlar ve zararlar tartlmaktan her nerede kesilirse ancak orada balar. Tek kaygnn, birarada yaayan bireylerin birbirlerine karlkl zarar vermesini nlemek ve birbirlerine zarar verdikleri her seferinde karlar ve zararlar dengesini yeniden kurmak olduu her yerde, topluluun temeli olarak adalet henz ortaya kmaz. Byle bir adalet, ancak, sz konusu ey yurttalarn ortaklaa sahip olduklar ey olduunda ve ana kayg bu ortak yeterlii kullanma ve kullanmay denetleme biimlerinin bltrlme tarz olduunda balar. Bir yandan, erdem olarak adalet, bireysel karlar basit bir dengeleme edimi ya da birilerinin baka birilerine verdii zararn tazmini deildir. Erdem olarak adalet, tam da herbir tarafn yalnzca kendi payna deni almasn salayan lm cetvelinin seimidir. te yandan, politik adalet, basite bireyler ile iyiler [mlkler] arasndaki llp biilmi ilikileri birarada tutan dzen deildir. Politik adalet, ortak olan eyin pay edilmesini belirleyen dzendir. mdi, bu dzende, adil-olan, bireyler dzeninde olduu gibi yararl-olandan karsanamaz. Bireyler iin, yararl-olann dzeninden adil-olann dzenine gei problemi kolaylkla zlebilir. Nikomakhos'aAhlak'n V. Kitab problemimize bir zm getirir: adalet, yararl eylerde . kendi payndan fazlasn-ya-da yararsz eylerde kendi payndan '

    23

  • Uyumazlk

    daha azn almamaktan oluur. Blaberon'u zararl'ya indirgemek ve sumpheron'u bu "yararl" eylerle zdeletirmek kouluyla, yararlolann dzeninden adil-olann dzenine geie dakik bir anlam vermek mmkndr: yararl ve yararsz olan, zerinde adalet erdeminin uyguland maddedir; adalet erdemi de, tam da uygun pay almaktan, herbirine ve herkese den ortalama pay almaktan oluur.

    Problem, apak ki, bunun hala daha herhangi bir politik dzeni tanmlamaddr. Politik-olan, tam da karlar ve zararlar dengelemeye son verildii ve. bunun yerine ortak paylar datma ve ortaklaa paylar ve bu paylara liyakatleri, birini toplulua liyakatli klan aksiai'* geometrik orana gre ahenge sokma kaygs bagsterdii zaman balar. Politik topluluun, iyileri [mlkleri] ve hizmetleri deitoku edenler arasndaki bir szlemeden daha fazlas olmas iin, hkm sren eitliin, kendisi uyarnca mallarn deitoku edildii ve zararlarn giderildii eitlikten kkten farkl olmas gerekir. Fakat "klasikler"in yanda, bu noktann stne atlamakta biraz aceleci olur ve bunda, telos'u insan doasnda ierilen ortak iyinin bireysel karlar lehine kyasya pazarlk etme karsndaki stnln grrd. Problemin kk ite burada yatar: "politik felsefe"nin kurucular iin, deitoku mantnn ortak iyiye bu boyun eii, ticari deitokularda ve mahkeme hkmlerinde sz sahibi olan aritmetik eitliin orandan, ortak uyumdan sorumlu geometrik eitlie boyun eii olarak, yani topluluk ierisindeki herbir tarafn ortaklaa-olandan kapt paylarn, sz konusu tarafn ortak iyiye getirdii paya boyun eii olarak mkemmelen belirlenimli bir tarzda ifade edilir. Fakat kaba aritmetikten ideal bir geometriye bu geiin kendisi, empirik-olanla tuhaf bir uzlamay, topluluk ierisindeki "taraflar" saymann garip bir yolunu ierir. ehrin iyi-olana gre dzene sokulmas iin, topluluk paylarnn kesin bir ekilde topluluun herbir tarafnn

    * Yun. o. aksiai: bedeller, deerler; tek. aksia: bireyin bedeli, deeri, ederi, fiyat veya bir kimsenin layk olduu, hak ettii yer veya konum, makam, rtbe, unvan, mevki-n.

    24

  • Politikann balangc

    axia'sna orantl olmas zorunludur: yani topluluk paylarnn, tarafn toplulua getirdii deere ve bu deerin, tarafa ortak gten bir pay kapmas iin verdii hakka orantl olmas zorunludur. zsel politik sorun, sumpheron ile blaberon arasndaki problematik kartln gerisinde yatar. Politik felsefenin varolmas iin, politik idealitelerin dzeninin ehirdeki "taraflar"n bir inasyla, karmaklklar temel bir yanl-saym (micompte / miscount) maskeleyebilecek bir saymla (comptel count) balantl olmas zorunludur; bu yle bir yanl-saymdr ki pekala blaberon olabilir, yani tam da politikann hamuru olan yanl (tort / wrong) olabilir. "Klasikler"in bize rettii ey, hereyden nce, politikann bireyler arasndaki balarla ya da bireyler ile topluluk arasndaki ilikilerle ilgili bir mesele olmaddr. Politika, topluluun "taraflar"nn bir saymndan doar, ki bu saym daima bir sahte lfaux / false) saymdr, iki misli (double) bir saymdr veya yanl-saymdr.

    Bu aksiai'a daha yakndan bakalm. Aristoteles u n sayar: en az sayda olanlarn (oligoi) zenginlii, en iyi olanlarn (aristoi) adlarn kendisinden aldklar erdem veya fazilet (arete) ve halka (demos) ait olan zgrlk (eleutheria). Kendi balarna alndklarnda, bu sfatlarn herbiri, tekilerin isyan kkrtclnn tehdidi altnda bulunan tikel bir rejim dourur: zenginlerin oligarisi, iyilerin aristokrasisi ya da halkn demokrasisi. te yandan, onlarn topluluk liyakatlerinin dakik bir irtibatlandrl ortak iyiyi salama alr. Fakat gizli bir dengesizlik bu zarif yapy zedeler. Kukusuz, ortak iyi araynda oligarklarn ve aristokratlarn yeteneklerinin ve halk denetiminin herbirinin kendine zg katks llebilir. Politika'nn III. Kitab bu hesab somutlatrmaya, srasyla "liyakatli" insanlarn aznlnn ve sradan insanlarn ounluunun sahip olduklar politik yeterliin lsn tanmlamaya giriir. Karm metaforu, Aristoteles'in herbiri kendine zg niteliklerin orantl bir ekleniiyle beslenip byyen bir topluluk tahayyl etmesine izin verir; kendisinin syledii ekliyle, "tpk ayklanmam yiyeceklerin ayklanmlara katlmasnn, yemein btnn, az miktarda ayklanm yiyecekten daha bes-

    25

  • Uyumazlk

    leyici hale getirmesine benzer bir tarzda." 5 Saf olann ve olmayann etkileri birbirine harmanlanabilir. Fakat temelde onlar birbirleriyle nasl kyaslanabilirler? Herbir tarafn liyakati veya nitelii tam olarak nedir? Aksiai'n bu gzel ahengi ierisinde, kolaylkla ayrdna varlabilir tek bir nitelik ne kar: oligoi'un zenginlii. Ama bu, ayn zamanda tek bana deitoku aritmetiinden de kan bir niteliktir. Peki ya halkn zgrlnn toplulua getirdii nedir? Ve bu zgrlk ne bakmdan halka zgdr? Temel yanl-saymn baverdii yer ite burasdr. lkin, demos'un zgrl belirlenebilir bir zellik deil, fakat-katksz bir yapntdr: "autokhthon"luun [topraktan-douluun, doutan yerliliin n.] gerisinde, Atina demos'unun yeniden dirilttii bu kkenler mitinin gerisinde, demokrasiyi skandal douran bir dnce nesnesi haline getiren yabanl olgu birden bire beliriverir. Sadece belli bir ehirde ve zellikle de bir zamanlar bor karl kleliin yrrlkten kaldrld Atina ehrinde domu olmakla, almann ve yeniden-retmenin anonimliine mahkum edilmi bu konuan bedenlerden herhangi biri; klelerden daha fazla deeri olmayan -hatta klelerden daha deersiz, der Aristoteles, nk kle kendi erdemini efendisinin erdeminden alr- bu konuan bedenlerden herhangi biri; ister yal bir zanaatkar isterse dkkan sahibi olsun bunlardan herhangi biri, ehrin kendisini halk diye adlandran bu taraf ierisinde saylr, toplulukla ilgili ilere bu sfatla katlr. Oligoi'un, kendilerine borlu olanlar klelie geri tamasnn yaln imkanszl, topluluun bir paras olarak halkn olumlu zgl olacak bir zgrlk grnne dntrlmt.

    Halkn ve onun zgrlnn bu pohpohlann, ilk-rnei salayan haktanr yasakoyucu Solon'un bilgeliine ykleyenler vardr. Bakalar, ayaktakmn rakiplerine kar bir sipere dntren belli soylularn "demagogluk"una gnderimde bulunurlar. Bu aklamalarn herbiri zaten belli bir politika fikrini varsayar. Bunlardan birini ya da tekini yelemektense, onlarn

    5. Aristotle,Politics, III, 1281 b 36, s. 204.

    26

  • Politikann balangc

    gerisinde yatan gdy, yani olgunun ve yasann kkensel ban ve bu ban politikadaki iki anahtar terim, eitlik ile zgrlk arasnda kurduu tekil balanty irdelemek zere soluklanmak daha yerinde olur. "Liberal" bilgelik, doal giriini ve deitoku zgrlnn beraberinde gelen ve bu zgrln nn tkayan yapay bir eitliin ters etkilerini kendini beenmi bir edayla bize anlatr. Bununla birlikte, klasik yazarlar politikann balanglarnda ok farkl derinlikte bir fenomenle karlarlar: kagelip de, ticari eitlik hesaplamalarna ve yaln borlu olma ve sahip olma yasasnn etkilerine bir snr eken ey, ii bo bir mlkiyet [zglk] olarak zgrlktr. Szn ksas, zgrlk, karlarn ve borlarn basit aritmetik oyunu sayesinde ynetmesini nlemek suretiyle oligariyi atlatverir ve paralar. Oligarinin yasas, fiilen, "aritmetik" eitliin engelsiz buyurucu olmas, zenginliin tahakkmle dolaymsz bir ekilde zde olmasdr. Atina'nn yoksullarnn tccarlarnkinden ok soylularn iktidarna tabi olduklar dnlebilir, fakat asl nemli nokta udur: Atina halknn zgrl, soyaalarnn grkemli ve kadim doasna dayal soylularn doal tahakkmn, onlarn zengin mlkiyet sahipleri ve ortaklaa mlkiyetin tekelcileri olarak yaln tahakkmne indirgemiti. Bu zgrlk, soyluluu soylularn zenginler olmas kouluna indirgemi ve onlarn zenginlerin gcne indirgenmi mutlak hakkn tikel bir aksia'ya dntrmt.

    Fakat yanl-saym orada durup kalmaz. Demos'a "zg" olan ey olarak zgrlk yalnzca kendisinin herhangi bir olumlu zglkle belirlenmesine izin vermemekle kalmaz; zgrlk, hi de demos'a zg deildir. Halk, hibir olumlu sfata -hibir zenginlie, hibir erdeme- sahip olmayan, fakat bununla birlikte bu tr sfatlar tayanlarla ayn zgrle sahip kabul edilenlerin ayrmlamam ktlesinden fazla birey deildir. Halk tabakas aslnda sadece geri kalanlar gibi zgrdr. mdi, halka zgl bir sfat kazandran ey, baka bakmlardan her eyde halktan stn olanlarla bu yaln zdeliktir. Demos, her yurnaa ait ol_an eitlii kendine zg pay olarak k_endisine ykler._, Byle ,yapakla, bir

    27

  • Uyumazlk

    olmayan bu taraf, kendine zg olmayan mlkiyetini topluluun tek ilkesiyle zdeletirir ve adn -hibir vasf olmayan insanlarn ayrmsz ktlesinin adn- bizzat topluluun kendisinin adyla zdeletirir. nk -sadece tekilerden hibirine, hibir liyakate, hibir zenginlie mutlak olarak sahip olmayanlarn vasf olanzgrlk ayn zamanda ortak erdem saylr. zgrlk, demos'un (yani, hibir vasf olmayan insanlarn, Aristoteles'in bize "herhangi bireyde hibir paya sahip olmadklarn" 6 syledii insanlarn fiili ynnn) eseslilik (homonymie /homonymy) sayesinde topluluun btnyle zdelemesini olanakl klar. Temel yanl budur; blaberon'un ve adikon'un* kkensel ba buradadr ve bu ban "grne-k" sonradan adil-olann yararl-olandan herhangi bir karsannn nn tkar: halk, o ortak vasf kendi z vasf olarak temellk eder. Halkn toplulua getirdii ey dar anlamda sylendikte ekimedir. Bunun iki anlamda anlalmas gerekir: halkn getirdii sfat, tek bana halka ait olmadndan, ekimeye dayal bir zglktr, fakat bu ekimeye dayal zglk dar anlamda sylendikte yalnzca ekimeye dayal bir ortaklaaln (commun / commonality) kuruluudur. zglksz [mlkiyetsiz] insanlar ktlesi, sfatlarnn veya zglklerinin doal etkisi gerei kendilerini "herhangi bireyde hibir pay" olmayanlarn varolmayna (inexistence / nonexistence) srkleyenlerce onlara kar srekli ilenmekte olan yanl adna toplulukla zdeleir. Halkn topluluun btnyle zdelemesi, baka taraflarn halka kar iledii yanl adna olur. Hibir paya sahip olmayan her kim ise kadim zamanlarn yoksullar, nc snf, modern proletarya, onun aslnda hep ya da hi dnda herhangi bir pay olamaz. stne stlk, bu hibir paya sahip olmayanlar parasnn, hep. olan bu hiin varoluu sayesindedir ki topluluk politik bir topluluk olarak varolur yani, temel bir ekimeyle, topluluun taraflarnn "hak-

    6. Aristotle, The Athenian Constitution, 2, trans., intro., & annotated by P. J. Rhodes (London: Penguin Classics, 1984), s. 43. * Yun. adikon: adil-olmayan, adaletsiz-olan-n.

    28

  • Politikann balangc

    lar"ndan daha da fazla saylmasyla ilikili bir ekimeyle blnm olarak varolur. Halk teki snflar arasnda bir snf deildir. Halk, toplulua zarar veren ve topluluu adil-olanlarn ve olmayanlarn bir "topluluu" olarak kuran yanln ( tort / wrong) snfdr.

    Bylelikle, soylu tabakadan insanlarn gzlerinde byk bir skandala yol amakla,demos, hibir eye sahip olmayan o sr, halk haline gelir, zgr Atina'llarn politik topluluu haline gelir, mecliste konuan, saylan ve karar veren topluluk olur, hem de hattatlara: "halkn houna gitti, halk karar verdi." diye yazdrtacak ekilde. Bizim iin politik felsefeyi icadeden Platon'a gre, bu forml iki terimin edeerliine kolaylkla evrilir: demos ve doksa: holananlar, daha fazlann ya da daha azn yalnzca haz ve ac diye adlandrlan grntlerini bilenlerdir; halk iin yaln doksa vard, "g-' rn" vard, halkn grn vard. Halk, mecliste biraraya toplanm hibir eye sahip olmayan byk hayvan, ayaktakmnn ayrmsz kitlesini okamak ya da sindirmek zere retorikiler ve sofistler tarafndan maniple edilen haz ve ac duyumlarnn rettii salt grntr.

    Balangta ak olalm: demokrasiye kar sergiledii kararl nefret ierisinde, Platon, politikann ve demokrasinin temellerini, demokrasiyi "lml bir ekilde" anlamnda "makul bir ekilde" sevmemiz gerektiine yarmazla bizi inandran yorgun apolojistlerden ok daha derinlere inerek aratrr. Platon, onlarn grmezlikten geldii eyi grr: eninde sonunda politikann temel yanlsaym olan demokrasinin yanl-saymn. Politika vardr -salt tahakkm deil-, nk btnn paralarnn yanl bir saym vardr. Bu imkansz denklem Herodotos'un Pers Otanes'e yaktrd bir formlde zetlenir: btn okta yatar.7 Demos, btne zde olan okluktur: bir olarak ok, btn olarak para, tmde tm. Karlarn ve zararlarn denkletirilmesini gerektiren aritmetik eitliin ya da bir nitelii bir kmeye balad varsaylan geometrik eitliin blmlemeleri ierisinde anlalamayacak bu imkansz

    7. Herodotus, The Histories, ili, 80, 31, trans. George Rowlinson, ed. Hugh Bowden (London: Everyrnan, 1992), s. 258.

    29

  • Uyumazlk

    denklemi zgrln varolmayan niteliksel fark retir. Ayn sebeple, halk daima halktan daha fazlas veya daha azdr. Doutan soylu ve rahat yerinde olanlar, kendilerine sahtekarlk ya da gasp gibi grnen eyin tm gsterimlerine glebilirler ya da alayabilirler: demos, meclis deil ounluk, topluluk deil meclis anlamna gelir; uyumalarn alklayan, kararlar almak yerine talar sayan ehir adna yoksullar anlamna gelir. Fakat halkn kendisine eit olmaynn tm bu grne-klar,tam da temel bir yanl-saymn nemsiz ksfratdr: bu temel yanl saymdan kast, zgrln halka zg mlkiyet klnmasnn rettii o imkansz okluk ile btn eitliidir. Bu imkansz eitlik, ehri biimlendiren paralarn ve liyakatlerin tm karsan zerinde bir domino etkisine sahiptir. Demos'un bu tekil mlkiyetinin ardndan, tuhaf bir belirsiz-anlamllk uzam olarak bagsteren aristoi'un mlkiyeti, yani erdem gelir. Halkn getirilmesi kendine ait olmayan bir zgrlk getirdii tarzda erdemi ortaklaa mlee getiren bu soylu veya faziletli insanlar tam olarak kimlerdir? Eer onlar filozofun d deillerse, filozofun orant dnn btnn bir parasna dntrlm saym deillerse, oligoi'-un -baka deyile, olduka yaln bir ekilde, zenginlerin- sadece bir baka ad pekala olabilirler. Nikomakhos'a Ahliik'ta ve Politika-nn III. Kitabnda paraya ve zmreye dayanak kazandrmak iin rpnan Aristoteles bile, iV. Kitapta ve ayn zamanda Atina'llarn Devlet Tekilat'nda ehirde fiilen iki tarafn, zenginlerin ve yoksullarn bulunduunu rahata kabul eder: ''.hemen her yerde. -....., douan soylu olanlar ve n v_akti yerinde olanlar ayn-daire-ierisinde bulunurlar." 8 ktidarlar ve iktidarlarn grnlerini yalnzca bu iki taraf arasnda, yalnzca ehrin bu indirgenemez paralar arasnda datan dzenlemelerden, aristoi'un daima yoksun olaca toplulukarete'sini* getirmeleri istenir.

    Bununla, basite, geometrik orana ilikin bilimsel hesaplarn, iyi niyeti iinde felsefeye snf mcadelesinin zsel, kanlmaz

    8. Aristotle,Po/itics, iV, 1294a19-20, s. 260. * Yun.arete_: erdem, fazilet-n.

    30

  • Politikann balangc

    gerekliini ta en banda dzeltip slah etmeye alma olana veren salt ideal yaplar olduklarn m anlamalyz? Bu soru ancak iki ksm halinde ,yantlanabilir. lkin, politikann btn temelinin yoksullar ile zenginler arasndaki mcadele olduunu Ka-. dimlerin Modernlerden ok daha fazla benimsedilerinin-vurglanmas zorunludur. Fakat tam da yle: kadimlerin benimsedikleri, tam anlamyla politik bir gereklikti -bu gereklii amaya almak amalansa bile. Zenginler ile yoksullar arasndaki mcadee, politikann o zamanlar hesabn kitabn karmakla ykml olduu toplumsal gereklik deildir. Bu mcadele, bizzat fiili politika kurumunun kendisidir. Bir hibir pay olmayanlar paras, bir yoksullar paras veya taraf var olduunda politika var olur. Politika, srf yoksullar zenginlere kar kt iin olmaz. Tam tersine: politika (yani zenginlerin tahakkmnn yaln etkilerinin kesintiye uratl), yoksullarn bir kendilik (entity) olarak varolmasna neden olur. Demos'un topluluun btn olma ynndeki hadsiz hududsuz iddias p'olitika gereksinimini yalnzca kendi tarznda -bir tarafln tarznda- doyurur. Doa! ta: hakkm deni bir hibir paya sahip olmayan'ar parasnn kuruluu yoluyla kesintiye uratldnda politika varolur. Bu kurulu, zgl bir balant biimi olarak politikann btndr. O, topluluun politik bir topluluk olarak umumunu tanmlar; baka deyile blnm bir topluluk olarak, deitoku ve tazmin

    . aritmetiinden kaan bir yanla dayal bir topluluk olarak tamamn tanmlar. Bu kuruluun gerisinde hibir politika yoktur. Yalnzca tahakkm dzeni ya da isyan dzensizlii vardr.

    Herodotos, bu yaln alternativi mesel biimindeki bir ykde nmze koyar. Bu rnek tarihi mesel Skyth [skit] klelerin isyanyla ilgilidir. Herodotos'un bize anlattina gre, Skyth'ler, kleler olarak zerlerine den grevle, evcil hayvanlardan st samakla daha iyi urasnlar diye grenekleri gerei kle ettiklerinin gzlerini oyarlard. Skyth'lerin ktklar byk seferler eylerin bu normal dzenini altst etti. Med topraklarn fethetmek zere kendi yurtlarndan ayrldktan sonra, Skyth savalar, Asya'nn derin-

    31

  • Uyumazlk

    liklerine daldlar ve -0rada yollar kesilip btn bir kuan mr boyunca mahsur brakldlar. Ayn dnemde, klelerin oullarndan bir kuak dodu ve gzleri ak bir ekilde yetiip byd. Dnyaya bakp etraf seyreden bu kle-oullar, uzaktaki efendileriyle ayn ekilde ve ayn niteliklerle domu olduklarn grdklerinden kle olmalarnn belli bir sebebi olmad sonucuna vardlar. Geride kalan kadnlar srekli olarak bu doal benzerlii teyid etme ilevi grdklerinden, kleler, yanldklar kantlanncaya dek savalarla eit olduklarna karar verdiler. Bunun ardndan, fatihler yurtlarna geri dnecek olduklarnda mevzilerini terketmeden direnmeye hazr olacak ekilde, lke topraklarnn etrafn kazp, koskoca bir hendekle evirdiler. Sonunda Skyth savalar, mzraklaryla ve yaylaryla kagelip boygsterdiklerinde, bu kk srtmalarn isyann kolaylkla ezip geebileceklerini dndler. Saldr baarsz oldu. En keskin grl savalardan biri kip durumu lt biti ve silahlara sarlm kardelerine u arda bulundu:

    "dm dinleyin mzra ve yay bir kenara brakn, herbiriniz atlarnzn krbalarn aln ve merte onlarn karsna dikilin. Bi;i byle ellerimizde silahlarla grdkleri srece, kendilerini doumda ve yiitlikte eitlerimizmi gibi hayal ediyorlar; fakat bizi bir de elimizde krbatan baka hibir silah olmadan grsnler, ite o zaman bizim klelerimiz olduklarn hissedecekler ve nmzden kap gidecekler." 9

    Ve byle yapld, byk baar elde 'edildi; bu manzara karsnda allak bullak olan kleler dvmeksizin tabanlar yalayp katlar.

    Herodotos'un anlatt yk, "kle sava" ve "isyanc kle" paradigmasnn nasl olup da "yoksullar" ile "zenginler" arasndaki mcadelenin herhangi bir grne-knn negativ yz haline geldiini grmemize yardm eder. Kle sava paradigmas, tahakkm edilen ile tahakkm eden arasnda tamamen savan do-

    9. Herodotus, The Histories, iV, 3, s. 296.

    32

  • Politikann Balangc

    dourduu bir eitlik kazanm paradigmasdr. Skyth. kleler, nceden kle olduklar topraklar tahkim edilmi bir kamp olarak igal ederler ve silaha silahla karlk verirler. Bu eitlik gsterisi, ilk bata onlarn doal efendileri olduklarn dnenleri yere serer. Fakat Skyth savalar doaca farkllklarnn iaretlerini bir kez daha gsterdiklerinde, isyanclarn hibir k yolu kalmaz. Onlar savataki eitlii politik zgrle dntrmeyi beceremezler. lke topra zerinde harfi harfine snrlar izilen ve silahl kuvvetle savunulan bu eitlik blnm bir topluluk yaratmaz. Byle bir eitlik, demos'u ezamanl bir ekilde topluluun hem btn hem de paras olarak kuran zgrln mlk olmayan mlkiyetine dntrlemez. mdi, politika, yalnzca balant; kopukluu, ara-kopukluk (interruption) sayesinde, politikay temel bir yanln ya da ekimenin dzenlenii olarak kuran ilk yamulma sayesinde ortaya kar. Bu yamulma (torsiot / twist) zararldr / yanltr (tort / wrong), toplulua ilikin felsefi dnceyi uyandrp ayaklandran temel blaberon'dur. Blaberon, Kratylos'taki etimoloji bulularndan birine gre "ak durduran ey"i imler,10 ki bu tr etimoloji bulularnn dncenin zsel bir akna temas etmesi bakmndan bu ilk saylmaz. Blaberon, kesintiye-uratlm bir ak imler, "mulkiyetler"in doal mantnn nn kesen kkensel yamuluu imler. Bu balant-kopukluu, oran hakknda, topluluk btnnn analogia's* hakknda dnmeye zorlar. Ayn zamanda da byle bir oran dn nceden kertir.

    nk yanl / zararl olan, sadece snf mcadelesi deildir; sadece ehre birlik ilkesini vermekle, ehri topluluk arkhe'sinde0 -hareket noktasnda veya temelinde- .temellendirmekle alacak isel ihtilaf deildir. O, tam da arkhe'nin imkanszldr. Bela sadece zenginler ile yoksullar arasndaki mcadele olsayd, bunu savuturmak ok kolay olurdu. Problemin zm olduka hzl bir ekilde hemencecik bulunurdu. Bu durumda yapacanz tek

    10. Plato, Cratylus, 417 d/e. * Yun. analogia: oran, orant -n. 0 Yun. arkhe: ana ilke, ilk ilke, kk, temel dayanak-n.

    33

  • Uyumazlk

    ey, herbir kimseye pastadan eit bir pay vermekle, ihtilafn nedenini baka deyile servet eitsizliini ortadan kaldrmaktr. Sknt daha derinlere iner. Nasl ki halk gerekte halk deil de fiilen yoksullar ise, ayn ekilde yoksullarn kendileri de gerekte yoksul deillerdir. Halk, sadece bir sfat yokluu hkmdarldr, ii bo zgrlk adn, mlk olmayan mlkiyeti, liyakati ekimeye tayan ilk ayrkln etkililiidir. Halk, bizzat, gerekte kendilerine zg olmayan kendilerine zg eyin ve gerekte ortak olmayan ortaklaann nceden arpk urpuk kenetleniidir. Halk basite kendi sfatyla politikann yapsal yanl (tort / wrong) veya yamuluudur (torsion / twist). Yoksullar cephesi, bir hibir paya sahip olmayanlar parasnn kuruluu olarak politikann kendisinden baka hibir eyi cisimletirmez. M. . Beinci yzyl Atina'sndan bizim bugnk ynetimlerimize dek, zenginler cephesinin hep syledii tek bir ey var ve bu da en dakik haliyle politikann olumsuzlan olan bir ey: hibir paya sahip olmayanlar diye bir para yok.

    Bu temel nerme, elbette ki, ahlaklarn ve zihniyetlerin evrimi diye bilinen eye gre farkl yollarda eilip bklebilir. Ondokuzuncu yzyln "liberaller"i arasnda varln koruyan Kadimlerin o eski teklifsiz tonu iinde yle geer: yalnzca reis" ler ve yerliler, doutan soylular ve soyu sopu olmayanlar, sekinler ve srler, uzmanlar ve cahiller var. ada nezaket dilinde, nerme farkl bir ekilde dile getirilir: yalnzca toplumun paralar var -toplumsal ounluklar ve aznlklar, sosyo-profesyonel kategoriler, kar gruplar, cemaatler vb. Yalnzca paydalara dntrlmek zorunda olan paralar var. Fakat eitsizlii olumlayc kat eylem biimlerinde olduu gibi, szlemeye dayal toplum ve karlkl mzakereye dayal ynetim denen polis biimleri altnda da temel nerme ayn kalr: hibir paya sahip olmayanlar diye bir para yok. Yalnzca taraf paralar var. Baka deyile, politika diye birey yok, olmasna gerek de yok. Yoksullarn ve zenginlerin sava ayn zamanda tam da politikann varoluu zerine bir sava . Yoksullarn halk, halkn da topluluk sayl konusundaki ekime,

    34

  • Politikann Balangc

    politikay ortaya kartan, politikann varoluu hakkndaki bir ekimedir. Polil

  • Uyumazlk

    kantlan ierisine tm fkesini boaltr; bu hadsiz hududsuz itihadr ki, i ruhlar sonu gelmezcesine acnn elik ettii bir ksr haz dngs ierisinde ve rejimleri de oligarilerin, demokrasilerin ve tiranlklarn ksr dngs ierisinde dndrp durur. Halk cephesinin nderlerinin Atina halkna bahettikleri "eitlik", halka daima daha fazlas iin sonu gelmez bir doymak bilmezlikten fazlasn vermez: daima daha fazla liman ve gemi, daha fazla ticaret ve smrge, daha fazla cephane ve istihkam. Fakat Platon problemin daha derinlerde yattn ok iyi bilir. Problem, gemilere ve istihkamlara duyulan bu doymak bilmez alk deildir. roblem, halk meclisinde, srf ayakkab yapan ya da srf demircilikle uraan erhangi birinin ayaa kalkp, gemilerde dmenin nasl kullanlac_a ve istihkamlarn nasl ina edilecei ve daha da nemlisi bunlar ortak iyi iin kullanmann adil olan . ya da olmayan yolu konusunda sz sylemesidir. Problem, daima daha fazlas deil, fakat kim olursa olsun herhangi biri 'dir, herhangi bir hiyerarinin dayana olan nihai anari'nin birdenbire aakdr. Sokrates'i Protagoras'la ya da Kallikles'le kaptran doa m adet mi ekimesi, , skandal iman tazeleyici bir ekilde sunma yolu olarak kalr. Politikann temeli, aslnda doadan ok adetle ilgili bir sorun deildir: bu temel, temelin yokluudur, herhangi bir toplumsal dzenin bsbtn olumsalldr. Politika, basite, hibir toplumsal dzen doaya dayanmad, insani toplumu hibir tanrsal yasa dzenlemedii iin varolur. Devlet Adam'ndaki byk mitte Platon'un kendisinin verdii ders budur. Kronos anda ve oban krallar gibi bo hayallerde modeller aramak anlamszdr. Yanln dourduu balant-kopukluu Kronos a ile bizim kendi zamanmz arasnda zaten daha nceden olup bitmitir. Bir kimse her ne zaman bir ehrin oranlarnn ilkelerinin saptanmas hakknda dnse, bu, demokrasinin o yoldan zaten daha nce getiini gsterir. Bizim dnyamz "tersine doru" dner ve politikay hastalklarndan saaltmak isteyen herhangi bir kimsenin elinde yalnzca tek bir zm vardr: toplulua bir arkhe salamak iin bir tr toplumsal doa uyduran yalan.

    36

  • Politikann Balangc

    Politika, oban krallarn, cengaverlerin ya da mlkiyet _sahiplerinin doal dzeni, herhangi bir toplumsal dzenin yasland nihai eitlii ortaya kartveren ve gerek klan bir zgrlk yoluyla kesintiye_ uratld iin ve kesintiye uratld zaman ortaya kar. Yararl-olanla ve zararl-olanla ilgili logos'tan nce, 1 dzene sokan (emreden] ve dzene sokma (emretme] hakkn baheden logos vardr. Fakat bu ilk logos, ilksel bir elikiyle lekelenmitir. Toplumda dzen vardr, nk baz insanlar emreder ve baka bazlar da itaat eder, fakat bir dzene (emre] itaat etmek iin en az iki ey gereklidir: dzeni (emri] anlamak zorundasnz ve ona itaat etmek zorunda olduunuzu anlamak zorundasnz. Ve bunu yapmak iin de, zaten daha nceden, sizi dzene sokmakta (size emretmekte] olan kiinin eiti olmak zorundasnz. Herhangi bir doal dzeni kemirip andran da ite bu eitliktir. Hi kukusuz alttakiler zamann yzde 99'unda itaat ederler; geri kalannda ise, toplumsal dzen bu ekilde nihai olumsallna indirgenir. Son tahlilde, eitsizlik ancak eitlik sayesinde mmkndr. Bu da, politikann daima olmad fiilen ok az ya da nadiren olduu anlamna gelir. Adet olduu zre politik tarih ya da politik bilim ad altnda biraraya ylan ey, aslnda, ou zaman sulta uygulaymn, tanrsallk zangolunu, ordularn komutasn ve karlarn ekip evrilmesini srdrmekle ilgili baka mekanizmalardan kaynaklanr. Bu mekanizmalar onlara btnyle yabanc olan, ama yine de kendisi olmakszn onlardan hibirinin nihai olarak i gremeyecekleri bir nvarsaymn etkisiyle yrdkleri yollarda durdurulduklar zaman ancak politika ortaya kar: herhangi birinin ve herkesin eitlii nvarsaym ya da herhangi bir dzenin bsbtn olumsallnn paradoksal etkililii.

    Politikann bu nihai srr, bir "Modern" tarafndan, onu kendi davasnn amalar iin "herkesin herkese kar sava" adyla yeniden vaftiz etme riskini gze alan T homas Hobbes tarafndan aa vuruldu. "Kadimler" tam da bu eitlii adlandrmaktan kanrlarken bu eitliin kapanna kstrlrlar, nk onlar iin zgrlk

    37

  • Uyumazlk

    en zgl kartla, klelikle bantl olarak tanmlanyordu. Kle, logos yeterliine sahip olmakszn bir logos'u idrak etme yeterliine sahip olan biridir. O, Aristoteles'in en dakik ekilde anlama deil farkndalk yoluyla dilsel toplulua katlmak olarak tanmlad, hayvanlktan insanla zgl geitir: kle, ona sahip olacak (heksis) kadar deil de onu idrak edecek (aisthesis) kadar akldan (logos) pay alan biridir.1 1 O halde, halktan adamn zgrlnn olumsal doall ve kleliin doall, eitliin nihai oiumsallna geri gndermeksizin ayrdedilebilir. Bu ayn zamanda unu da demeye gelir ki, byle bir eitlik, politika gibi bireyle hi ilikisi olmayan birey olarak koyulabilir. Platon'un Menon'un klesine karekk kuraln buldurtmakla zaten yapt tantlamadr bu. nemsiz bir klenin 'geometrik dzeni aritmetik dzenden ayran bir ilemi Sokrates kadar baaryla yapabilmesi, ayn zekay paylaabilmesi, Platon iin toplulua dahil olmann herhangi bir biimini tanmlamaz.

    "Klasikler", dnp dolap, logos'un kkensel eitliine onu adlandrmakszn geri dnerler. Ama yine de onlarn tanmladklar , ey, toplum szlemesiyle ve doa durumundaki yaamla ilgilenen modern teorisyenler iin kavranlamaz kalan bir tarzda, bir olmayan bu ilkenin, hibir eye sahip olmayan halkn "zgrl" olarak etkide bulunduunda yaratt yamulmadr. Politika, eitliki olumsallk doal ast st dzenini halkn "zgrl" olarak kesintiye urattnda, bu balant-kopukluu zgl bir mekanizma meydana getirdiinde ortaya kar: toplumun "hakiki" paralar olmayan paralara bln; bir parann, onun kendisinin olmayan bir "mlkiyet" ve bir ekime topluluu olan bir "kamu" adna btne eit olarak kuruluu. Bu, nihai olarak, yararl-olan ile adil-olan arasna skveren ve birinin tekinden herhangi bir karsann kurald brakan yanltr (tort/wrong). Politikann kuruluu, snf mcadelesinin kuruluuna zdetir. Snf mcadelesi, politikann gizli motoru ya da grnlerin gerisinde sakl hakikat deildir. Bizzat politikann kendisidir, zaten daima yerli

    1 l. Aristotle, Politics, 1, 1254 b 24-25, s. 69.

    38

  • Politikann Balangc

    yerinde olup, topluluu kendi arkhe'sinde temellendirmeye alan herkesin karsna kt ekliyle politikadr. Bu, politikann, toplumsal gruplar deiik karlar zerine savaa girdikleri iin varolduunu sylemek deildir. Politikann ortaya kmasna neden olan yamulma veya bklme ayn zamanda herbir snf kendisinden farkl olarak kuran eydir de. Proletarya bir snftan . ok tm snflarn zldr; Marx'n syleyecek olduu gibi, onun evrenselliini oluturan ite budur. Bu iddia, tm genellii ierisinde anlalmaldr. Politika, gerekte snflar olmayan snflar arasnda bir ekimenin kuruluudur. "Hakiki" snflar toplumun gerek paralardr, ilevlere karlk gelen kategorilerdir ya da byle olmalar gerekir. Tm toplumla zdeleen Atina demos'unda ya da kendisini toplulua kkten itiraz olarak ilan eden Marxist proletaryada durum byle deildir. Onlarn her ikisi de, tm snflarn balantsn kopartan ve politikay ortaya kartan, herhangi biri ile herkes arasnda eitlik adnn ta kendisini, toplumun bir paras adna biraraya kenetler. Politikann evrensellii, topluluun z yaps olarak ihtilafn (differend / differend) evrensellii olduu kadar, herbir tarafn kendisinden farkllnn (difference / difference) evrenselliidir de. Politikann kurduu yanl birincil olarak snflar arasndaki blnme deildir; herbir snfn kendisinden farklldr ve bu, toplumsal bedenin tam da dilim dilim doranna, karm yasasn, kim olursa olsun herhangi birinin ne olursa olsun herhangi bir ii yapmas yaasn sonradan dayatr. Platon'un bunun iin kulland bir sz vardr: polupragmosune,* kendisini her ne olursa olsun herhangi bir ilevi yerine getirir gren herhangi birinin haddini "oka" amas, haddinin "fazlasyla tesine" gemesi olgusu. Gorgias demokratik eitliin tam da tiranln eitsizlii olduunun bitip tkenmez bir ekilde tantlyorsa, Devlet de, devlet ilevlerinin herhangi bir dzenli paylamn harabedebilecek ve farkl snflarn kendilerine zg

    * Yun. polupragmosune: igzarlk, haddi olmayan ilere burnunu sokma, bilir bilmez her ie karma, stne farz olmayan ilere bulama vb. -n.

    39

  • Uyumazlk

    karakteri yitirmelerine neden olabilecek bu polupragmosune'nin, bu etkinlikleri kartrmann kaynann izini sonu gelmezcesine srp durur. Devlet'in IV. Kitab, adaleti hakiki adaleti, erilii / yanl dlayan adaleti tanmlad noktada, vakur bir ekilde bize u uyarda bulunur ki, bu tr kartrma "devletimize en byk zarar verir ve buna ktlerin en kts demeye batan sona hakkmz var."12

    Politika byk bir yanlla balar: aritmetik dzen ile geometrik dzen arasnda halkn ii bo zgrlnn yaratt yark. Ortak fayda, politik topluluu cephelemeden ya da karlarn biimleniinden daha fazla temellendirmez. Politikay ortaya kartan . yanl onarm gerektiren bir atlak deildir. Konuan bedenlerin dalmnn yreine ortak-llemez bireyin sokulmasdr. Bu ortak-llemez-olan, yalnzca karlar ve zararlar eitliini ykp yok etmekle kalmaz; ayn zamanda kosmos'un oranna gre dzene sokulmu ve topluluk arkhe'sine dayal ehir tasarsn da nceden yerle bir eder.

    12. Plato, The Republic, IV, 434, trans. Sir Desmond Lee (London: Penguin Classics, 1987), s. 146.

    40 '

  • Yanl : politika ve polis

  • Politik hayvann amalarnn mantkl (logique / logical) hayvann zglklerinden grkemli karsan, bir yrtn zerine yamanr. Politik bedeni toplumsal bedenin gerek paralar olmayan topluluk paralar arasndaki atk olarak tek bana kuran yanln ortak-llemezlii, yararl-olan ile adil-olan arasnda yatar. Fakat sras geldiinde, yararl-olan ile adil-olan arasndaki sahte sreklilik, kendilerine logos bahedilmi insan varlklar ile yalnzca ses (phne) organnn kullanmna tutsak edilmi hayvanlar arasnda herhangi bir kesin kartlk delilinin sahteliine iaret eder. Aristoteles'in bize sylediine gre, ses, snrl bir ama iin tasarlanm bir organdr. Ses, genelde, hayvanlarn haz ya da ac duyumlarn belirtmelerine veya gstermelerine (semainein) yarar. Haz ve ac, insan varlklarna ve politik bedene bir kar ve zarar duyusu tahsis eden datmn ve bylelikle de adil-olann ve olmayann kamuya yaylnn dnda varolur. Fakat sesin sradan ilevlerini ve konumann ayrcalklarn bu kadar ak bir ekilde datrken, Aristoteles, hocas Platon'un o "byk ve gl hayvan"a, halka ynelttii fkeli sulamalar elbette ki unutmamtr. Devlet'in VI. Kitab, bu byk ve gl hayvann, onu vg dolu bir alk tufanyla yattran ve yergi dolu bir yuhalama velvelesiyle kzdran szlere tepki veriini bize sergilemekten gerekten haz alr. Kendilerini onun alnn duvarlar iinde gsteren, onun bakmn stlenmi hayvan terbiyecilerinin "bilim"i, tamamen, byk hayvan hangi ses efektlerinin kzdrp hrlattn ve hangilerinin yattrp uysallatrdn bilmekten ibarettir. Nasl ki demos toplulua liyakati gasbediyorsa, ayn e-

    43

  • Uyumazlk '

    kilde demokrasi de, zahiri haz ve ac duygularn yalnzca dla-trmakla kalmayp ayn zamanda besleyip oaltan sesin, adil-olann tannmasna izin veren ve bu farkndal topluluk oran ereve- sinde dzenleyen logos'un ayrcalklarn gasbettii rejimdir -yaam tarzdr. Byk ve gl hayvan metaforu, basit bir metafor deildir: o, logos'u ve logos'un topluluk paralarnn analogia's olarak politik gerekleimini skntya sokan o vasfsz konuan varlklar, hayvanlar olarak kat bir ekilde geri pskrtmeye hizmet eder. ,

    Bu yzden, mantkl (logique / logical) hayvanlar ile ses kartan hayvanlar arasndaki basit kartlk, hibir ekilde, politikann o zamanlar yasland verili durum deildir. Tam tersine, o, tam da politikay kuran ekimenin bahs-i mtereklerfoden (enjeu / stakes) biridir. Politikann yreinde, vasfsz 'olan konuan varln yeterlii ile politik yeterlik arasndaki ilikiye dair, asla bu sfatla ele alnmam bir ifte yanl, bir temel atma yatar. Platon iin, kendini halk diye adlandran anonim konuan varlklar srs, topluluk ierisindeki bedenlerin herhangi bir dzenli datmna zarar (tart / wrong) verir. Fakat dier taraftan, "halk", toplumsal dzeni, konuan varlklar ounluunun sessizlik gecesine ya da haz veya ac ifade eden seslerin hayvani uultusuna mahkum ediliiyle sembolize etmeyi salayan hatrlanmayacak kadar uzak gemie ait ve daim sregelen yanln addr, znelleme biimidir. nk hibir ad san olmayan halk oligarklara bamllk ilikisine sokan borlardan nce, bedenlerin iki kategoriye blnm sembolik datm vardr: grlenler ve grlmeyenler, bir logos'a -hatrlanr bir konumaya, tutulacak bir hesaba, korunacak bir sayma- sahip olanlar ve hibir logos'a sahip olmayanlar, gerekten konuanlar ve haz ve ac ifade etmek iin sesleriyle sadece eklemli ve anlalr sesi taklit edenler. Politika, logos asla basite konuma olmad, daima koparlamaz bir ekilde bu konumann rn olan saym olduu iin varolur: bir ses karmann adil olan eyi dile getirebilecek konuma olarak anlalmasn, buna karlk bir baka ses karmann ise sadece haz ya da ac, rza ya da isyan alameti olan bir uultu olarak alglanmasn salayan saym.

    44 I

  • Yanl:politika ve polis

    Ondokuzuncu yzylda yaayan bir Fransz dnrnn, Roma pleblrinin Aventinus Tepesi'ne ekilip birlikten ayrllar hakknda Li.vius tarafndan anlatlan yky yeniden kaleme alrken bize anlatt ey budur. Pierre-Simon Ballanche, 1 829'dan itibaren, Revue de Paris'te, "Formule generale de l'histoire. de tous les peuples appliquee a l'histoire du peuple romain" (Tm halklarn tarihinin Roma halknn tarihine uygulanm genel forml) bal altnda bir dizi makale yaynlad. Ballanche, kendine zg bir tarzda, "Kadimler"in politikas ile "Modernler"in politikas ' ' arasndaki balanty buradan hareketle kurar. Livius'un yks, Volsk'larla savan sonunu, pleblerin Aventinus Tepesi'ne geri ekililerini, Menenius Agrippa'nn eliliini, onun anlatt [bedeni toplumsal btnn bir metaforu olarak alan, bedenin organlarnn isyanyla ilgili] nl meseli, ve pleblerin birlik saflarna geri dnlerini birbirine balayp birletirir. Ballanche, Latin tarihiye, bu olay bir isyandan, yoksulluun ve aln neden olduu ve her trl anlamdan yoksun bir kuvvet gsterisini tetikleyen bir ayaklanmadan baka birey olarak dnemedii iin kr. Livius, Menenius Agrippa'nn meselini gerek balam -bizzat konuma konusu zerine bir az dala balam- ierisine yerletiremedii

    _ iin atmaya anlam veremez. Ballanche, tarihi-meselinin merkezine senatrlerin tartmalarn ve pleblerin konuma edimlerini yerletirmekle, atmann bir yeniden sahneleniini canlandrr; ve burada sz konusu btn sorun, pleblerin ve patrisyenlerin herhangi bir meseleyi tartabilecekleri ortak bir sahnenin varolup olmadn bulup ortaya karmay gerektirir.

    Uzlamaz patrisyenlerin pozisyonu apaktr: pleblerin konumamalar gibi yaln bir sebepten tr pleblerle tartmaya mahal yoktur. Plebler konumazlar, nk onlar -ehir iinde tutulan sembolik kayttan yoksun olma anlamnda- logos'tan yoksun, ad san olmayan varlklardr. Plebler, gelecek nesillere bizzat yaamn kendisi dnda hibir kalt brakmadan geip giden, reme ilevine indirgenmi tamamen bireysel bir hayat yaarlar. Her kim ki adszdr, konuamaz. Konsl Menenius, mantksal olarak pleblerin

    45

  • Uyumazlk

    azlarndan kabilecek tek ey uultuyken, onlardan szlerin dklmekte olduunu tahayyl etmekle lmcl bir hataya dmtr.

    "Onlar tpk bizim gibi konutular, Menenius'a liif anlatmaya cret ettiler! Menenius'un azn kapatan, gzlerini kamatran, kulaklarn nlatan bir tanr myd? . . . Yalnzca gelip geici bir konuma yaptklar, bir zeka ifadesi deil de uup giden bir ses, bir tr brme, bir ihtiya alameti olan bir konuma yaptklar yantn nasl oldu da veremedi. Onlar ncesiz-sonrasz szden yoksundular, bu gemite byleydi ve gelecekte de byle olacak." 13

    Ballanche'n Appius Claudius'a atfettii bu sylev, az dalann erevesini mkemmel bir ekilde sergiler. Ad san olanlarn dili ile adsz ':arlklarn brmesi arasnda bir dilsel deitoku konumu kurulabilmesi, tartma kurallar ya da tartma kodu koyulabilmesi mmkn olamaz. Bu hkm, basite hakim olanlarn dediim dedikiliini veya ideolojik krln yanstmaz; onlarn tahakkmn rgtleyen, bizzat o tahakkmn kendisi olan duyarlk dzenini de kat bir ekilde ifadeeder. Pleblerin konutuklarn iittiini tahayyl eden eli Menenius, bir snf haini olmadan nce, duyarlk yanlsamasnn bir kurbandr. Patrisyen tahakkm yaplandran dzen, logos'tan yoksun olan varlklar tarafndan sze dklebilir hibir logos, adsz varlklar, saylr veya say/gn olmayan varlklar tarafndan dile getirilebilir hibir konuma tanmaz.

    Bununla karlatklarnda, Aventinus'ta toplanan plebler ne yaparlar? Skyth klelerin yaptklar gibi tahkim edilmi bir kamp kurmazlar. -Skyth kleler iin dnlemez olacak birey yaparlar: kendilerini teki savalara eit savalar olarak deil de, onlara bu zellikleri men edenlerle ayn zellikleri paylaan konuan varlklar olarak tekilatlandrmak suretiyle, bir baka dzen, duyulur-olann bir baka paylatrmn kurarlar. Bylelikle, patrisyenlerinkini taklit eden bir dizi konuma edimi gerekletirirler: lanetlemelerde

    13. Pierre-Simon Ballanche, "Formule generale de l'histoire de tous !es peuples appliquee a l'histoire du peuple romain", Revue de Paris, September, 1 829, s. 94. , 46

  • Yanl:politika ve polis

    ve ululamalarda bulunurlar; aralarndan birini gidip kendi kahinlerine danmas iin delege seerler; onlar yeniden kutsayp ad-

    ' !andrarak kendilerine temsilciler atarlar. Bir cmleyle, kendileri-ne tpk ad san olan varlklar gibi davranrlar. Bu snr ihlali sayesinde, tpk konuan varlklar gibi, kendilerinin de basite ihtiya, ac veya fke deil, zeka ifade eden konuma yetisiyle donatldklarn grrler. Ballanche'n bize anlatt ekliyle, onlar "ge bir ad" yazarlar: konuan varlklar topluluunun sembolik dzeni iinde, Roma ehrinde henz herhangi bir etkili gce sahip olmayan birtopluluk iinde bir yer.

    yk bize bu ekilde iki sahne sunar ve onlar arasnda -elbette ki yalnzca tek bir ynde- kouturup duran iki gzlemci ve eli gsterir. Bunlar, varolmayan (inexistante / nonexistent) bir hakkn bu sahneleniinde olup bitenleri grmeye ve iitmeye balam allmadk patrisyenlerdir. Ve onlar bu inanlmaz fenomeni gzlemlerler: plebler ehrin dzenini fiilen inemilerdir. Kendilerine adlar vermilerdir. Bedenlerinin yaamn szlere ve sz kullanmna balayan bir dizi konuma edimi gerekletirmilerdir. Ksaca, Ballanche'n terimleriyle, "lmller" halinden "insanlar" haline dnmler, yani szler araclyla ortak bir kadere balanm varlklar olmulardr. Pekala szler verebilen ve szlemeler dzenleyebilen varlklar haline gelmilerdir. Sonu udur: Menenius meselini anlatrken? plebler nezaketle dinlerler ve ona teekkrederler, ama ancak byle yaparak tr ki daha sonra ondan bir antlama talep edebilirler. Menenius barp arabilir ve byle bir eyin imkansz olduunu syleyebilir; ne yazk ki, Ballanche'n bize anlattna gre, Menenius'un meseli tek bir gnde "btn bir devrin rn am"t. Durmu formle etmek kolaydr: plebler, Menenius'un meselini -hayati patrisyen ilke ile bu ilkeyi hayata geiren pleb yeler arasndaki zorunlu eitsizlik savunusunuanlayabildikleri andan itibaren, zaten tam da zorunlu ola:ak eitler idiler. Mesel, duyulur-olann eitliki olmayan bir paylatrmn ierir. Bu paylatrm anlamak iin zorunlu olan duyu, ilkini silip spren eitliki bir paylatrm ngerektirir, fakat ancak zgl bir

    47

  • Uyumazlk

    esinlenme sahnesinin kurulumu bu eitlie herhangi bir etkililik kazandrabilir. Logos ile kendisi arasndaki mesafeyi ancak byle bir mekanizma lebilir ve bu lm pleblerin tpk patrisyenler gibi konumakta olduklar ve patrisyenlerin tahakkmnn herhangi bir toplumsal dzenin katksz olumsallndan baka hibir temele sahip olmad bir duyarlk uzam rgtlemede ancak byle bir mekanizma etkili klabilir.

    Ballanche'n yksndeki Roma Senatosu, bilge yal adamlardan kurulu gizli bir meclisle canlandrlr. Onlar, bir devir kapandnda, beenin ya da beenmeyin, o devrin kapandn bilirler ve plebler konuma yetisine sahip yaratklar haline geldiklerine gre, geriye onlarla konumaktan baka hibir kar yol kalmad sonuca varrlar. Varlan bu sonu, Ballanche'n Vico'dan trettii felsefeyle uyuur: bir konuma andan bir dierine gei bastrlabilecek bir isyan meselesi deildir: o, kendine zg alametlerle tannabilecek ve karsna kp savamann hibir anlam ifade etmedii bir tr ilerletici esinlenme sorunudur.

    Bununla birlikte, burada bizim iih nemli olan, bu belirlenimli felsefeden ok, sz konusu meselin, politik sahneyi kuran, logos ayrcal ile davalama oyunu arasndaki ilikiye geri dnme tarzdr. Davalama (litige / litigation), karlarn ve u ya da bu paya liyakatlerin lmnden nce, taraflarn taraflar olarak varoluuyla ve taraflar taraflar olarak kuran bir ilikinin varoluuyla ilgilidir. Logos'un konuma ve say[l]ma olarak ikili anlam, bu atmann sahnelendii uzamdr. Aventinus meseli, insani logos'un politik ilevi ve onun grne kard yanln gsterimi hakknda Aristoteles'in verdii yargy yeniden formle etmemize izin verir. Politikann varolmasna neden olan konuma, tam da konuma ile onun sayl arasndaki boluu len konumann aynsdr. Ve bu konumada kendini gsteren aisthesis, tam da aisthesis'in kuruluu konusundaki az daladr; duyulur-olann, bedenlerin kendilerini topluluk ierisinde bulmalarn salayan bu paylatrm konusundaki az daladr. Bu paylatrm, burada terimin ikili anlamnda anlalmaldr: topluluk olarak ve ayrlma olarak. Duyulur-

    48

  • Yanl:politika ve polis

    olann paylatrmn tanmlayan, ite bunlar arasndaki ilikidir ve bu iliki meselin "ikili anlam"nda (double sens / double sense) oyun halindedir: meselin ierdii anlam (sens / sense) ve meseli anlamak iin gerekli duyu (sens / sense). Pleblerin konuabileceklerini sezmek, taraflar "arasnda" bir eylerin var olduunu sezmektir. Patrisyenler iin, taraflar diye birey var olmadndan tr hibir politik sahne yoktur. Taraflar yoktur, nk plebler, hibir logos'a sahip olmamakla, var deillerdir. "Sizin bahtszlnz var olmamak"14 der bir patrisyen pleblere, "ve bu bahtszlktan kalamaz." Aristoteles'in tanm ya da Platon'un polemikleri tarafndan bulank bir ekilde belirtilen, fakat te yandan politik topluluun alveri, szleme ve iletiim anlaylarnn tm tarafndan dpedz glgede braklan can alc nokta budur. Politika, ncelikle, ortak bir sahnenin varolUU zerine ve o sahl).ede hazr bulunanlarn varoluu ve stats zerine atmadr. Saptanmas zorunlu ilk ey udur: sahne, sahneyi gremeyen ve sahnenin varolmamas gibi salam bir sebepten tr sahneyi gremeyen bir muhatabn (interlocuteur / interlocutor) kullanm iin varolur. Taraflar, adlandrdklar ve ierisinde taraflar olarak sayldklar atmadan nce var deillerdir. Yanln "tartlmas", kurucu ortaklar arasnda bir alveri deildir hatta iddete dayal bir alveri bile deildir. Bu tartma, bizzat konuma konumunun' kendisiyle ve konumann ktrleriyle ilgilidir. Politika, insanlar konuma ayrcal sayesinde karlarn kamuya yaydklar iin var deildir. Politika, konuan varlklar olarak saylma hakkna sahip olmayanlar, bir yanl kamuya yaymakla bir topluluk oluturup, kendilerini bir ekilde saydrdklar iin varolur ve bu yanl tam da bu cephelemeden, tek bir dnya iinde iki dnya elikisinden daha te birey deildir: onlarn var olduklar dnya ile var olmadklar dnya, onlar ile nlar konuan varlklar olarak tanmayanlar "arasnda" bireylerin bulunduu dnya ile hibir eyin bulunmad dnya.

    Atina'l zgrlnn olumsal, yapnt doas ve "Pleblerin Birlikten Ayrl"nn srad doas, bu ekilde, Skythia kle savann

    14. Ballanche, "Formule generale,'' s. 75.

    49

  • Uyumazlk

    hem dikkat ektii hem de skalad temel bir atma sahnelerler. Bu atma, insani birarada-oluun iki tarzn, duyulur-olann paylatrmnn ilke bakmndan kart ama yine de imkansz oran saymlarnda ve keza atmann cebrinde birbirine smsk balanm iki tipini ayrr. Bedenleri, "zglkler"ine / "mlkiyetler"ine gre, adlarna ya da addan yoksun olularna gre, azlarndan kan seslerin "mantksal" ya da "sessel" doasna gre yerlerine ve rollerine yerletiren bir birarada-olu tarz vardr. Bu tr biraradaoluun ilkesi yalndr: o, herbir kimseye, o kimsenin olduu eyin apaklna uygun den pay verir. Var olma tarzlar, yapp etme tarzlar ve syleyi ya da sylemeyi tarzlar tam da herbir kiinin hissesine deni yanstr. Skyth'ler, kendilerinden yerine getirmelerini talep ettikleri grevi gerekletirmek iin yalnzca ellerine ihtiya duyanlarn gzlerini oymakla, en ilkel rnei sunarlar. Konuabilmesi imkansz olanlarn konumasn anlayamayan Patrisyenler klasik rnei verirler. Ayrmsizlam bir dnyann ve herbir ya diliminin ya da herbir sosyo-profesyonel ategorinin u ya da bu bakann "politik gelecek"i hakknda hangi kanaatte olduunun tam bir saymnn sonsuz seyirliini gece gndz herbirimize sunan haberleme ve kamuoyu yoklamas "politika"s, pekala ayn eyin rnek bir modern biimi olabilirdi. Bir yanda, basite taraflarn paylarn sayan, bedenleri grlrlk-lerinin ya da grlmezliklerinin uzam ierisinde datan ve herbirine zg var olma, yapp etme ve syleme tarzlarn hizaya sokan mantk vardr. Bir de teki mantk vardr: kim olursa olsun konuan herhangi bir varln .ne aritmetik ne de geometrik olan eitliinin srf olurnsalln gerekletirme olgusu sayesinde bu ahengi bozan mantk.

    Bu yzden, adil-olanlar ve lmaynlar topluluunun kim olursa olsun konuan herhangi bir varln yeterliinden karsan konusunda bir ekime reten ilk atmada, insani birarada-oluun bu iki mantnn ayrdedilmesi zorunludur. Bunlar genelde politikayla kartrlrlar, oysa ki politik etkinlik bunlarn paylatrmn gerekletiren etkinlikten baka birey deildir. Ortaklaa-

    50 .

  • Yanl:politika ve polis

    lklarn kmelenmesini!} ve rzasnn iler klnmasn, glerin rgtlenmesinin, yerlerin ve ilevlerin datmnn ve bu datm merulatrma sistemlerinin gerekletirilmesini salayan prosedrler kmesine genellikle politika ad verilir. Bense, bu datma ve merulatrma sistemine baka bir ad vermeyi neriyorum. Onu polis (police) diye adlandrmay neriyorum.

    Bu terim kukusuz bir takm problemler ortaya koyar. Polis szc, normalde, gndelik dildeki polis tekilat veya polis memuru olarak bilinen eyi, asayi ve kolluk kuvvetlerinin cop darbelerini ve gizli polisin sorgularn artrr. Fakat bu dar tanmn olumsal olduu yargs verilebilir. Michel Foucault, onyedinci ve onsekizinci yzyl yazarlarnca betimlenen bir ynetim teknii olarak polis'in '(police) "insan"la ve insann "mutluluk"uyla ilgili hereyi kapsadn gstermitir.s Gndelik dildeki polis tekilat, bedenlerin topluluk ierisinde datld o duyulur gereklii nizama sokan daha genel bir dzenin sadece tikel bir biimidir. Gndelik anlamda polis tekilatn, ona polis ilevlerinin btn kmesini

    , ykleme noktasna varncaya dek iiren ey, belli devletlerde bu dzenin gc deil, zayfldr. Bat toplumlarnn evrimi, a contrario*, polis memurunun tbb, huzur ve skuneti ve kltr birbirine balayan bir toplumsal mekanizma ierisinde tek bir ge olduunu aa vurur. Polis meinurunun yazgsna den, kamusal asayi ve kolluk grevlisi kadar danman ve organizatr roln oynamaktr ve hi kukusuz bizzat bu adn kendisi, bizim toplumlarmzn geleneksel olarak kmsenen ilevlerin hi deilse imajn dzeltmeye almasn salayan zarifletirme srecine yakasn kaptrm bir halde, bir gn deiecektir.

    Bundan byle, isim vey.a sfat olarak polis (police) veya polisiye (policier / policing) szcklerini ayn zamanda "yansz" olan ve aalayc olmayan bu daha geni anlamda kullanacam. Bununla birlikte, polis'i "devlet aygt" denen eyle zdeletirmiyorum.

    15, Michel Foucault, "Omnes et singulatim: vers une Critique de la raison politique," Dits et Ecrits, vol. iV, s. 134-61. * Lat. a contrario: tam tersine, buna kart olarak n.

    51

  • Uyumazlk

    Devlet aygt nosyonu, aslnda, devleti toplum hayatna kat dzenini dayatan bir makine, bir "souk canavar" olarak resmeden, Devlet ile toplum arasndaki bir kartlk nvarsaymyla sk sky balantldr. Bu tasarm, zaten belli bir "politik felsefe"yi, yani politikann ve polis'in belli bir karmn n varsa yar. Bir polis rejimini tanmlayan yerlerin ve ilevlerin datm, devlet ilevlerinin katlndan kaynakland kadar, toplumsal ilikilerin varsaymsal kendiliindenliinden de kaynaklanr. Polis, z itibaryla, bir tarafn payri ya da paydan yoksunluunu tanmlayan, genellikle rtk yasadr. Fakat bunu tanmlamak iin, ilkin, u ya da bu tarafn ierisine oturtulduu duyulur-olann ekillenmesini tanmlamanz zorunludur. Polis, bu yzden ilkin, yapp etme, var olma ve syleme tarzlarnn paylatrmn tanmlayan bir bedenler dzenidir ve bu bedenlerin belli bir yere ve greve ad yoluyla [veya ismen] atanmalarn gzetir; polis, belli bir etkinliin grlr olmasn, bir dierinin grlr olmamasn gzeten, bu konumann sylem, u konumann uultu olarak anlalmasna nezaret eden1 grlrolann ve sylenir-olann bir dzenidir. rnein, geleneksel olarak iyerini, iinin bir paya sahip olmasnn kat bir ekilde emeinin karlnn denmesiyle tanmland, kamusal denen alana zg grme ve syleme tarzlarnca dzenlenmemi bir zel alana dntren ey, polis yasasdr. Polis, bedenleri "disiplin altna alma" olmaktan ok, bedenlerin grnn yneten bir kuraldr; uralann ekillenmesini ve bu uralarn datld mekanlarn zglklerinin / mlkiyetlerinin ekilenmesini yneten bir hakimiyettir.

    imdi, politika terimini, polis'in kart olan son derece belirlenimli bir etkinlie, yani o duyulur ekillenmeden kopan her ne varsa ona tahsis etmeyi neriyorum: bylelikle taraflar ve paylar ve- ya paylardan yoksunluk, tanm gerei o ekillenmede hibir yeri olmayan bir nvarsaymla hibir paya sahip olmayanlar paras nvarsaymyla tanmlanr. Bu kopu, taraflarn, paylarn ya da paylardan yoksunluun tanmland uzam yeniden ekillendiren bir eylemler dizisi ierisinde kendini gsterir. Politik etkinlik, bir

    52

  • Yanl:politia ve polis

    bedeni, ona tahsis edilmi yerden koparp uzaklatran veya bir yerin akbetini deitiren her ne varsa odur. O, grlr hibir yeri olmayan eyi grlr klar ve bir zamanlar yalnzca uultunun bulunduu yerde bir sylemi iitilir klar; bir zamanlar yalnzca uultu olarak iitilen eyi sylem olarak anlalr klar. "Sahip olmadklar" bir konuma yetisini kullanan Ballanche'n pleblerinin etkinlii politik etkinlik olabilir. Yalnzca zel bireyler arasndaki sonsuz sayda ilikilerin rn olan emek ilikilerinin ortaklaa bir temelini te,sis eden ondokuzuncu yzyl iilerinin etkinlii politik etkinlik olabilir. Ya da yine, kent haberleme yollarn tam anlamyla "kamusal alan"a dntren gstericilerin ve barikatleri dolduran ynlarn etkinlii de byledir. Byk gsteriler tarznda ya da baka trl olsun, politik etkinlik, daima, temelde heterojen bir ij.stlenimi, bir hibir paya sahip olmayanlar parasnn stlenimini, gnn sonunda, bizzat, dzenin katksz olumsalln, konuan herhangi bir varln konuan baka herhangi bir varlkla eitliini gzler nne seren bir stlenimi yerine getirmekle polis dzeninin duyulur paylatrmlarn ykp yerle bir eden bir ifade tarzdr. Politika, iki heterojen srecin karlap buluack bir yeri ve bir yolu var olduunda ortaya kar. Bu srelerden ilki, tanmlamaya altmz anlamda polis srecidir. kincisi ise eitlik srecidir. imdilik, bu terimin, konuan herhangi bir varlk ile konuan her varlk arasndaki eitlik varsaymyla ve bu eitlii snama kaygsyla yrtlen pratiklerin ak ulu kmesi anlamna geldiinde anlaalm. '

    Bu kartln formle edilmesi, bizi baka birka nokta zerinde durmaya zorlar ve belli sonulara varmay gerektirir. En bata, bu ekilde tanmlanan polisiye dzen, ierisinde hereyin ayn grnd, hereyin ("tm ineklerin gri olduu gecede") edeer olduu o puslu birrneklie dntrlemez. Skyth'lerin klelerinin gzlerini oyup karma pratii ve br uta hereyi so;,suz bir ekilde yamaya kartan modern bilgilendirme ve haberleme stratejilerinin pratikleri, her ikisi de polis prosedrnn biimleridir. Ki bu, buradan hareketle bir rnein tekiyle ayn olduu

    53

  • Uyumazlk

    eklindeki nihilistik sonucu karsayabileceimizi sylemek deildir. Bizim konumumuz, Skyth klelerin konumuna her bakmdan yelenir. Daha kt bir polis ve daha iyi bir polis vardr -sz almken, daha iyi olan polis, varsaylan doal toplum duzenine ya da yasakoyucularn bilimine smsk bal kalan polis deil, fakat eitliki mantka iletilen her yarma ve girme hareketiyle hemen her seferinde "doal" mant sarslan polis'tir. Polis, her trl iyiyi temin edebilir ve polis' in bir tr bir dier trne sonsuzca yelenir olabilir. Bu, polis'in burada mnhasran ilgilenmekte olduumuz doasn deitirmez. Nabz yoklayan anketlerle lld ekliyle kamuoyu ve gerek-olann bitip tkenmez tehiri rejimi, bugn Bat toplumlarnda polis' in brnd normal biimdir. Polis' in tatl ve sevecen olmas, onun politikann kart oluunu hi de hafifletmez.

    Herbir alana ait olan eyi saptayp ereve ierisine almak faydal olabilir. Szgelimi, ahliik ile politika arasndaki bantya dair geleneksel olarak saylp dklen bir yn soru, gerekte yalnzca ahliik ile polis arasndaki bantyla ilgilidir. Ahalinin skunetini ve devletin gvenliini salamak iin herhangi bir aracn kabul edilebilir olup olmadna karar vermek, politik dnceden doan bir konu deildir -bu demek deildir ki, o, politikann yanndan yresinden iine szaca uzam salayamaz. Ayn zamanda, klplerimizin ve politik "think tank"lerimizin, yurtta devlete veya devleti yurttaa yaknlatrarak politikay deitirme ya da yeniden canlandrma teklifiyle getirdikleri llerin hemen hepsi, aslnda politikaya en yaln alternativi sunar: yaln polis. nk yurttal, bireylerin, igal ettikleri yer ile kamusal iktidarn yeri arasndaki daha ok ya da daha az yaknlk ilikisi ierisinde tanmlanabilir bir mlkiyeti olarak kimliklendiren ey,polis'e zg bir topluluk tasarmdr. te yandan, politika, yurttalar ile devlet arasndaki ilikileri tanmaz. Politika, yalnzca, beli bir yurttaln ortaya kmasn ama asla bireyler olmak bakmndan bireylere ait olmamasn salayan mekanizm,alar ve tekil grne-klar tanr.

    Politika polis'inkinden kke btnyle ayr bir mant yerine

    54

  • Yanl:politika ve polis

    getirse de, onun polis mantyla daima smsk balantl olduunu da unutmamalyz. Bunun sebebi basittir: politikann kendine zg hibir nesnesi veya konusu yoktur. Politikann tek ilkesi, eitlik, politikaya zg deildir ve kendinde hibir bakmdan politik deildir. Eitliin yapt tek ey, eitliin polis dzeninin yreinde tasdik ediliini davalama biiminde kayda geirecek zgl vakalar biimi ierisinde politikaya gereklik kazandrmaktr. Bir eylemin nesnesi ya da gerekletirildii yer o eylemi politik klmaz, fakat bir eylemi yalnzca o eylemin biimi politik klar: bir ekimenin, yalnzca blnm olmakla virlan bir topluluun kurulu erevesine eitliin tasdik ediliini kazyan biimdir bu. Politika heryerde polis'in karsna dikilir. Bu karlamay heterojen-olanlarn bir bulumas olarak dnmemiz gerekir. Bunu yapabilmek iin de, onlar arasnda nceden prssz bir balant kuran 'belli kavramlar salvermemiz icab eder. ktidar kavram bu tr bir ana kavramdr. Bu kavram, bir zamanlar, iyi niyetli belli bir militanln, iktidar ilikileri her yerde bulunduundan "herey politiktir" iddiasnda bulunmasna izin vermiti. o andan itibaren, her yerde ve her an mevcut bir iktidar gren kasvetli grmde, politikay direni olarak gren kahramanca grmde ya da politikaya ve onun iktidar oyunlarna srtlarn dnenlerce alan olumlu eylem alanlar gibi hayali bir grmde karar klnabilir. ktidar kavram, "herey poli-tiktir"e kar "herey polisiyedir"le klmasna izin verir, fakat bu mantksal bir sonu olarak olduka zayftr. Herey politikse, o halde hibir ey politik deildir. Bu yzderi, bir yandan Michel Foucault'nun muhteem bir ekilde yapt gibi, polisiye dzenin bu dzene mahsus kurumlarn ve tekniklerin epey tesine uzandn gstermek nemliyken, br yandan srf ierisinde iktidar ilikilerinin ibanda olmasndan tr hibir eyin kendinde politik olmadn sylemek de ayn lde nemlidir. Bir eyin poiitik olmas iin, polisiye mantn ve eitliki mantn nceden hi kur;gulanmam bir bulumasna meydan vermek zorunludur.

    te bu ekilde hibir ey kendinde politik deildir. Fakat bu iki mantn bulumasna meydan veriyorsa, herhangi bir ey politik

    55

  • Uyumazlk

    ale gelebilir. Ayn ey bir seim, bir grev, bir gsteri politikaya meydan verebilir de vermeyebilir de. Bir grev, daha byk bir paydan ziyade reformlar istediinde ya da cretlerin yetersizliinden ziyade otorite ilikilerine saldrdndapolitik deildir. yerini toplulukla bants ierisinde belirleyen ilikileri yeniden ekillendirdiinde ise politiktir. Hanenin ii, ierisinde iktidar ilikilerinin i banda olduunu gsteren yaln bir olgudan tr deil, fakat topluluk iinde kadnlarn yeterlii zerine bir ekimede argman konusu olmasndan tr politik alana dntrlmtr. Ayn kavram rnein, kan [kamuoyu] ya da hak [yasa] bir politik eylem yapsn ya da bir polis dzeni yapsn tanmlayabilir. Buna gre, ayn "kan" ["kamuoyu"] szc iki kart sreci tanmlayabilir: ynetim merulatrmalarnn ynetilenlerin "duygular" biiminde yeniden-retimini ya da bu merulatrmalar ve duygular oyunu arasnda bir atma sahnesinin kuruluunu; nerilen yantlar arasndan seim yapmay ya da o zamana dek hi kimsenin kendisine sormad bir sorunun bulgulann. Fakat bu tr terimlerin ayn zamanda tam da her iki mantn birbirine dolanmlm imleyebilecekleri ve ounlukla imledikleri eklenmelidir. Politika, polis zerinde eyler. Politika her ikisine d.e ortak olan yerlerde ve her ikisine de ortak olan szlerle eyler, her ne kadar bu yerleri yeniden ekillendirme ve bu szlerin statsn deitirme amac gtse bile. Alldk ekilde devlet kurumlar kmesi anlamnda politika alan olarak koyulan ey, tam tamna homojen bir yer deildir. Onun ekillenmesi, politik mantk ile polis mant arasndaki ilikiler durumunca belirlenir. Fakat bu alan, ayn zamanda, hi kukusuz, onlar arasndaki farkn, topluluun arkhe'si ile kurumlarn, yani topluluun temelini meydana getiren arkhai'n* datm arasnda dorudan bir ba nvarsaym ardna sakland ayrcalkl alandr da.

    Hibir ey kendinde politik deildir, nk politik-olan, ancak ona ait olmayan bir ilke araclyla olup biter: eitlik. Bu "ilke"nin statsnn zgl olarak belirlenmesi gerekir. Eitlik, politikann

    * Yun. arkhal: arkhe'nin oulu: ana ilkeler, ilk ilkeler, kkler, temel dayanaklar -n.

    56

  • Yanl:politika ve polis

    sonradan uygulamaya koyduu verili bir ey, yasada cisimletirilmi bir z ya da politikann ulamay amalad bir hedef deildir. Eitlik, kendisini ilerlie koyan pratikler ierisinde seik klnmas gereken salt bir nvarsaymdr. Aventinus meselinde, bu eitlik nvarsaym, lmcl eitsizlik olgusunu ilan eden bir sylem ierisinde bile seik klnacaktr. Menenius Agrippa, pleblere, ruhunu patrisyenlerin oluturduu bir ehrin sadece aklsz yeleri olduklarn anlatr. Fakat pleblere yerlerini bu ekilde retmek iin, Menenius, kendisinin sylediklerini pleblerin anladklarn varsaymak zorundadr. O, konuan varlklarn eitliini ngrmek zorundadr, ki bu da, kendi yerlerine yerletirilmi ve kendi ilevlerine atanm bedenlerin PQlis'e zg datmyla eliir.

    Eitliin topyayla uyak drdn, eitsizliin ise "var olma tarz"nn salkl grbzln artrdn dnen ylgn ruhlara balangta bir eyi teslim edelim: byle bir saylt, tam da onlarn saydklar kadar botur. Kendinde hibir tikel etkiye, hibir politik salamla sahip deildir. Bu sayltnn byle bir etkiye ya da salamla hi sahip olup olamayaca bile kukulu olabilir. Dahas, byle bir kukuyu son noktasna vardranlar, en byk eitlik savunuculardr. Politikann ortaya kmas iin, polis mant ile eitliki mantk aranda bir buluma noktas olmas zorunludur. Bu ii bo eitliin salamlnn kendisi, Atina'llarn zgrl gibi, ii bo bir mlkiyet olabilir. Politikann imkan ya da imkanszl burada bir son noktaya vardrlr ve ylgn ruhlarn ynlerini yrelerini yitirdikleri yer burasdr: onlar iin, ii bo eitlik ve zgrlk nosyonlar politikay engeller.' Artk, problem bunun tam tersidir: politikann var olmas iin, herhangi biri ile herkes arasnda eitliin apolitik yapsal boluu, Atina demos'unun zgrl gibi bir politik mlkiyetin yapsal boluunu retmek zorundadr.

    Bu, reddedilebilecek bir varsaymdr. Dnme (in-telligence) eitliinin ve dnsel (intellectuel / intellectual) zgrlemenin teorisyeni olan Joseph Jacotot'da byle bir reddin saf biimini baka bir yerde zmlemitim. 16 Jacotot, eitlik saylts mantn

    57

  • Uyumazlk

    toplumsal bedenlerin kmelenii mantnn kkten kart olarak koyar. Jacotot iin, kendisi olmakszn hibir eitsizliin dnlebilir olmad bu eitliin bir gsterisini sunmak daima mmkndr, fakat byle bir edimin daima bir kerelik bir gsterim olmasn, her seferinde dorul