İNŞAAT SEKTÖRÜ

58
İNŞAAT SEKTÖRÜ ASLI GÖKSUN ŞAT SEZGİN Uzman AHMET AŞARKAYA Uzman Yardımcısı İKTİSADİ ARAŞTIRMALAR BÖLÜMÜ NİSAN 2015

Transcript of İNŞAAT SEKTÖRÜ

Page 1: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

ASLI GÖKSUN ŞAT SEZGİN Uzman

AHMET AŞARKAYA Uzman Yardımcısı

İKTİSADİ ARAŞTIRMALAR BÖLÜMÜ

NİSAN 2015

Page 2: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

2 Nisan 2015

İÇİNDEKİLER

I. YÖNETİCİ ÖZETİ

II. İNŞAAT SEKTÖRÜNE GENEL BAKIŞ

III. TÜRKİYE’DE KONUT SEKTÖRÜ

IV. TÜRKİYE’DE TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ

V. BAŞLICA ALTYAPI PROJELERİ

VI. YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ

VII. ANA TRENDLER VE 2015 BEKLENTİLERİ

Page 3: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

3 Nisan 2015

I. YÖNETİCİ ÖZETİ

Page 4: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

4 Nisan 2015

YÖNETİCİ ÖZETİ

Türkiye’de ve dünyada ekonomik faaliyetin itici güçlerinden olan

inşaat sektörünün 2014 itibarıyla küresel ekonomiden aldığı pay

%10-12 seviyesindedir. İnşaat sektörünün Türkiye’de GSYH

içindeki payı ise %6 ile dünya ortalamasının altındadır. Gelişmekte

olan ülkelerde sektörün büyüme oranları, görece canlı ekonomik

aktivite ve yüksek yatırım potansiyeli paralelinde gelişmiş ülke

ortalamalarının üzerinde seyretmektedir. Bu çerçevede, 2025

itibarıyla sektörün ekonomideki payının gelişmekte olan ülkelerde

%16,7, gelişmiş ülkelerde ise %10 düzeyinde olacağı tahmin

edilmektedir.

İnşaat sektörü dünya genelinde ekonomik aktiviteye oldukça

paralel bir seyir izlemekte ve genel olarak sektördeki büyüme

ekonomik büyüme oranlarının üzerinde seyretmektedir. 2013’te de

küresel inşaat sektöründeki büyüme %4,5 ile %3,3 olan küresel

büyümenin üzerinde gerçekleşirken, aynı dönemde Türkiye’de

inşaat sektörü %7,4 ile %4,2 olan reel GSYH artışının üzerinde

büyümüştür. 2014 yılında ise GSYH artışı %2,9 olurken, inşaat

sektöründe %2,2’lik büyüme kaydedilmiştir.

İnşaat ve gayrimenkul sektörünün küresel ölçekte finansal

piyasalara entegrasyonu artmaktadır. Buna bağlı olarak,

gayrimenkule dayalı menkul kıymetlerin alım-satım ve değerleme

işlemlerinin yapıldığı piyasaların iş hacmi artmakta ve kullanılan

ürünler çeşitlenmektedir. Öte yandan artan entegrasyon,

ekonomileri sektördeki arz-talep dengesine ve buna bağlı olarak

finansal piyasalarda oluşabilecek varlık balonlarına duyarlı hale

getirmektedir. Dolayısıyla, inşaat ve gayrimenkul sektörü büyüme

hızına paralel olarak dünya genelinde çok sayıda yasal

düzenlemeye konu olmaktadır.

Türkiye’de inşaat faaliyetleri, değişen yaşam tarzı ve gelişen

ihtiyaçlara bağlı olarak dönüşüm geçirmektedir. Son yıllarda

sektörde oluşan yeni eğilimler doğrultusunda akıllı bina

sistemleri, çevreci yapılar, modern yaşam alanları, ev-ofis

sistemleri ile eğlence ve aktivite merkezleri modern projelerin

vazgeçilmezleri arasına girmiştir. Konut piyasasında kentsel

dönüşümün önemi artarken, konut-dışı ticari yapılarda ise sosyal

ihtiyaçları odağına alan yapılanmalar söz konusudur. Kamu kaynaklı

büyük altyapı ve dönüşüm projeleri ile yurt dışı müteahhitlik işleri

de sektörün iş hacminde önemli paya sahiptir. Başta büyük kentler

olmak üzere sektöre yönelik doğrudan yabancı yatırımlar da

artmaktadır.

Page 5: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

5 Nisan 2015

YÖNETİCİ ÖZETİ

Alt Sektörler İtibarıyla Genel Durum

Konut:

Yurt içinde inşaat sektörü üretiminin yaklaşık %60’ını oluşturan

konut üretimi hızlı bir şekilde artmakta; bina inşaatı alt sektörünün

son yıllarda inşaat faaliyetlerindeki büyümenin lokomotifi olduğu

görülmektedir. Konut kredileri yıldan yıla artmaya devam ederken,

son 2 yılda inşaat sektörü kredilerinin GSYH’ye oranında da hızlı bir

artış kaydedilmiştir. 2014 yılında inşaat sektörüne kullandırılan

kredilerin GSYH’ye oranı %5,1 olurken, konut kredilerinin oranı ise

%7,2 düzeyinde gerçekleşmiştir.

Hızlı kentleşmeye bağlı olarak yeni yerleşim alanlarının gelişmesi

ve kentsel dönüşüm gibi etki alanı geniş projeler, söz konusu

faaliyetlerin yoğunlaştığı bölgelerde inşaat faaliyetinin gözle

görünür ölçüde artmasına sebep olmuştur. Büyük ölçekli firmalar

tarafından gerçekleştirilen marka projeler bu trendin öncüsü

olmuştur. Bu tarz projelerde yer alan karma yapı konsepti ise

konutla beraber yaşam alanı bünyesinde perakende yatırımların da

ivme kazanmasını sağlamıştır. Bu çerçevede, modern yapılanmalar

içinde ev-ofis yaşam alanlarına bütünleşik alışveriş ve eğlence

merkezi trendinin geliştiği ve yaygınlaştığı görülmektedir.

Konut piyasasında görülen hızlı büyüme, artan konut stoku ve

sürekli artış eğiliminde olan konut fiyatları son yıllarda konut

balonunun varlığına ilişkin tartışmaları beraberinde getirmiştir.

Konut balonundan söz edilebilmesi için konut fiyatlarında

demografiye bağlı talep gelişimi ve maliyet artışları gibi temel

etkenlerle açıklanamayan oranlarda yükseliş eğilimi gözlenmesi

gerekmektedir. Geçmiş deneyimler, konut balonlarının nedeni

olarak fiyatların sürekli ve hızlı bir şekilde yükselmeye devam

edeceği yönündeki piyasa algısına işaret etmektedir. Türkiye’de ise

konut fiyatlarındaki artış enflasyonun bir miktar üzerinde olsa da,

bu durum gayrimenkul piyasasının temel değerlendirme

ölçütleriyle açıklanabilmektedir. Bu çerçevede, fiyat artışlarının bir

konut balonuna işaret ettiğini iddia etmek için henüz yeterli

argüman bulunmamaktadır.

Öte yandan, bölgesel bazda arz-talep dengesizlikleri nedeniyle

belirli bölgelerde sağlıksız stok ve/veya fiyat hareketleri

görülebilmektedir. Konut ihtiyacının daha çok orta ve alt gelir

grubunda yüksek olduğu değerlendirilmekte, ancak son dönemde

orta ve üst gelir grubuna yönelik projelerin ağırlık kazandığı

izlenmektedir. Bu durum, orta vadede söz konusu olumsuz stok ve

fiyat hareketlerinin yaygınlaşmasına neden olabilecek bir risk

faktörüdür.

Page 6: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

6 Nisan 2015

YÖNETİCİ ÖZETİ

Ticari Gayrimenkul:

Ticari gayrimenkuller içinde önemli bir paya sahip olan AVM’lerin

toplam cirosunun 2014 yılsonu itibarıyla toplam 70 milyar TL’ye

ulaşacağı tahmin edilmektedir. Önümüzdeki dönemde büyük

şehirlerdeki yeni projelerin yanı sıra pazar potansiyeli görece

yüksek olan Anadolu kentlerine yönelik yatırımların artması

beklenmektedir. Ofis projeleri, kaliteli ofis stokunun yetersiz

olması nedeniyle büyük kentler başta olmak üzere yurt genelinde

yaygınlaşmaktadır. Ofis projelerine yönelik talebin büyük

şehirlerde ve merkezi bölgelerde görece yüksek olduğu dikkat

çekmektedir. Bunun yanı sıra turizm, sağlık, kültür-sanat, kongre

ve etkinlikler gibi sosyal ihtiyaçların yükselmesi paralelinde

hastane, turistik tesis, otel ve spor merkezi gibi yapıların inşaatı da

artmaktadır.

Altyapı Projeleri:

İnşaat sektörünün son yıllarda kaydettiği hızlı büyümede özel

sektör yatırımlarının yanı sıra kamunun altyapı projelerinin de etkili

olduğu görülmektedir. Başta İstanbul olmak üzere Türkiye

genelinde yapımına devam edilen altyapı yatırımları ulaşım, sağlık

ve turizm alanlarında yoğunlaşmıştır. Büyük yatırım ölçekleri

nedeniyle “mega projeler” olarak anılan ve İstanbul’da öne çıkan

projelerden bazıları 3.köprü, 3.havalimanı, Avrasya Tüneli, Kanal

İstanbul ve İstanbul Finans Merkezi’dir. Söz konusu projeler

bulundukları bölgede çekim alanı oluşturmakta ve böylece inşaat

faaliyetlerinin bu bölgelere odaklanmasına da yol açmaktadır.

Diğer taraftan, mega projelerde gerekli finansmanın temininde

güçlük yaşanmaya devam edilmektedir. Bu kapsamda, kamu-özel

işbirliğine dayalı finansman modellerinin hayata geçirilmesi

sektörü orta vadede canlandırma potansiyeline sahiptir.

Yurt Dışı Müteahhitlik:

Yurt içi faaliyetlerde görülen artışın yanı sıra sektörde faaliyet

gösteren firmaların yurt dışındaki faaliyetleri de son yıllarda hız

kazanmıştır. Engineering News Record (ENR) tarafından

yayımlanan ve müteahhitlerin bir önceki yılda, ülkeleri dışındaki

faaliyetlerinden elde ettikleri gelirleri esas alarak oluşturduğu

“Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesinde, 2013

yılında 42 Türk firması yer almıştır. Türkiye, 62 firma ile lider olan

Çin'in ardından 2. sırada bulunmaktadır. 2013 yılında 31,7 milyar

USD tutarında proje üstlenen Türk müteahhitler, 2014 yılında ise

toplam 22,8 milyar USD değerinde 277 yeni proje üstlenmişlerdir.

Bu dönemdeki proje tutarının son 2 yılın aynı dönemindeki

değerlerin belirgin şekilde altında kalması, büyük ölçüde Irak ve

Libya pazarlarındaki sorunlardan kaynaklanmıştır. Sektörün en

Page 7: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

7 Nisan 2015

YÖNETİCİ ÖZETİ

önemli pazarlarından olan Rusya’da yaşanan sıkıntıların da kısa

vadede iş hacmine olumsuz yansıması beklenmektedir. Diğer

taraftan, önümüzdeki dönemde Sahra Altı Afrika ve Latin Amerika

gibi yeni pazarlara giriş sayesinde sektörün faaliyet gösterdiği

coğrafyanın genişletilmesi hedeflenmektedir.

2015 Beklentileri ve Orta Vadede İnşaat Sektörüne Yön

Vermesi Beklenen Trendler

Son gelişmeler ışığında inşaat ve gayrimenkul sektörü üzerinde

orta vadede etkili olacağı düşünülen başlıca faktörler aşağıdaki gibi

sıralanmaktadır:

Makroekonomik ve siyasi ortam: Siyasi istikrar, makroekonomik

dengeler üzerindeki etkisi bakımından yatırım ve tüketim

iştahının önemli bir belirleyicisi durumundadır. Son yıllarda,

ekonomi politikaları çerçevesinde belirlenen kamu yatırımları

büyük ölçüde inşaat faaliyetlerini destekleyici yönde

gelişmiştir. Haziran 2015’te yapılacak olan genel seçimler kamu

politikalarının sektörler bazındaki yönünü tespit etmek

bakımından yakından izlenecektir. Türkiye ekonomisinin

2015’te %3,5 büyümesi, inşaat ve gayrimenkul sektöründe de

yurt içi ekonomik aktiviteye paralel bir seyir yaşanması

beklenmektedir. Mevcut değerlendirmelere göre sektörde

büyümenin yatay seyredeceği ve 2015’te sektördeki aktivite

açısından önceki yıla göre önemli hızlanma yaşanmayacağı

tahmin edilmektedir.

Finansman koşulları: 2015’te yurt içi faiz oranlarında beklenen

gerilemenin, yatırım ve tüketim iştahını artırarak iç talebe

olumlu yansıması beklenmektedir. Ancak, özellikle konut

piyasasında belli ölçüde doygunluk ve bölgesel bazda arz

fazlası bulunması talebin etkisini sınırlayabilecektir. Öte

yandan, iç ve dış piyasalardaki gelişmeler paralelinde dalgalı bir

seyir izleyen döviz kurunun, enflasyon ve faiz oranları üzerinde

yukarı yönlü baskı oluşturabileceği düşünülmektedir.

Yasal düzenlemeler: Gayrimenkul sektörüne yönelik mevzuat

değişiklikleri sektörü yakından ilgilendirmektedir. Sektörde

hem üretici hem de tüketiciyi ilgilendiren çok sayıda yasal

düzenleme söz konusudur. Konut talebini canlandırmaya

yönelik uygulamalar arasında, konut alımlarında tüketiciye

%15 oranında devlet desteği verilmesini öngören uygulama

önerisi öne çıkmaktadır. Bunun yanı sıra kentsel dönüşüm,

mütekabiliyet yasası ve kamu projelerine yönelik Hazine

garantisi vb. mevcut düzenlemelere ek olarak, sektördeki iş

hacmini artırmak amacıyla 2015’te yeni düzenlemelerin

Page 8: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

8 Nisan 2015

YÖNETİCİ ÖZETİ

gündeme gelebileceği düşünülmektedir.

İç pazardaki büyüme potansiyeli ve görece yüksek getiri

oranları yabancı yatırımcının Türkiye gayrimenkul piyasasına

yönelik ilgisinin sürmesine neden olmuştur. Yurt içinde

yabancıların mülk edinimini kolaylaştıran yasal düzenlemeler,

kentsel dönüşüm süreci ve büyük konut projeleri gibi faktörler

de sektördeki yatırımları olumlu etkilemiştir. Son yıllarda

gayrimenkul sektöründe belirgin ölçüde artış kaydeden

özellikle Orta Doğu kaynaklı doğrudan yabancı yatırımların

2015’te de sürmesi beklenmektedir. Ancak bu bölgedeki

istikrarsız yapı, söz konusu yatırımlar için risk oluşturmaya

devam etmektedir.

Kentsel dönüşüm: Sektörün itici gücü olarak görülmektedir. Bu

alandaki gelişmelerin yönü ve projelerin hayata geçirilme hızı,

sektörün performansını önemli ölçüde etkileyecektir. Bu

çerçevede sürecin sağlıklı ve hızlı bir şekilde ilerlemesi için

hukuki altyapıdaki gelişmeler ön plana çıkmaktadır. Kentsel

dönüşümün sürekliliğinin sağlanması ve kapsamının

genişlemesi bakımından iş yapış metodunda değişiklikler ve

finansal çeşitlilik önem taşımaktadır.

Mega projeler: Kamunun büyük ölçekli altyapı yatırımlarından

oluşan mega projeler inşaat sektörünün faaliyetlerini olumlu

yönde etkilemektedir. Yüksek finansman gereksinimi bulunan

bu projelerin seyri açısından piyasa koşulları da önem

taşımaktadır.

Teknoloji: Teknolojinin inşaat ve gayrimenkul sektöründe

kullanımı giderek artmaktadır. Teknoloji, mimari tasarım, enerji

verimliliğinden inşaat tekniklerine, iletişimden satış ve

pazarlama stratejilerine kadar geniş bir alanda verimlilik

artışları sağlamaktadır. Bu paralelde düşük enerji kullanan akıllı

ve çevreci mimari anlayışının giderek yaygınlaşacağı

düşünülmektedir.

Diğer inşaat faaliyetleri: Geleneksel inşaat faaliyetlerinin yanı

sıra, veri depolama merkezi, lojistik merkezler, öğrenci yurdu,

şehir hastaneleri, yaşlı bakımevi, sağlık turizmi tesisleri ve spor

kompleksi gibi çok sayıda yeni proje tasarlanmaktadır.

Geleneksel iş yapış şekillerinin değişmesi ev ve ofis konseptini

bir araya getirmiş, düşük metrekareli, yüksek kalitede ve çok

sayıda hizmetin bir arada verildiği yaşam alanlarına ihtiyacı

artırmıştır. E-ticaretin hızlı gelişmesi, AVM’lerin daha çok

eğlence ve sosyalleşme alanları olarak konumlanmaya

başlamasına sebep olurken, lojistik merkez ve depolara olan

Page 9: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

9 Nisan 2015

YÖNETİCİ ÖZETİ

talebi de artırmıştır. Şehir bazında sağlık ve spor tesislerine

yönelik harcamalar kamu öncülüğünde artmaktadır. Genç ve

eğitim gören nüfus akıllı yaşam alanlarına, ileri yaş grubu ise

barınma ve hizmete ihtiyaç duymaktadır. Bu kategoride yer

alan yapıları gelişmeye açık ve potansiyeli yüksek ‘niş’ alanlar

olarak tanımlamak mümkündür. Bununla birlikte, söz konusu

projeler geleneksel gayrimenkul yatırımlarına göre ekonomik

dalgalanmalara daha duyarlı niteliktedir.

Ayrıca, 2015’te sektörün öncelikli hedefleri arasında yabancılara

konut satışının artırılması yer almaktadır. İnşaat sektörü genelinde

yurt içi talep kaynaklı büyümenin 2015’te önceki yıla göre hız

keseceğinin tahmin edilmesi, sektörün ağırlıklı olarak yabancı

yatırımcılara odaklanmasına neden olmaktadır. 2014’te yıllık bazda

adet bazında yaklaşık %56 artan yabancılara konut satışının,

inşaat firmalarının yurt dışında yapacakları tanıtım ve satış atağı

paralelinde yükselmesi beklenmektedir. Bu sayede öncelikle iç

piyasada oluşan arz fazlasının eritilmesi amaçlanmaktadır. Sektör

temsilcilerinin talepleri doğrultusunda, ilerleyen dönemde vergi

indirimi gibi çeşitli politika araçları ile sektörün bu girişiminin

desteklenmesi söz konusu olabilecektir.

Page 10: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

10 Nisan 2015

II.İNŞAAT SEKTÖRÜNE

GENEL BAKIŞ

Page 11: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

11 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Dünya

Son üç yılda olduğu gibi 2014 yılında da küresel ekonomik aktivite beklentilerden daha zayıf bir toparlanma eğilimi sergilemiştir.

Gelişmiş ülkelerde küresel krizin neden olduğu sorunlar bu ülkelerin büyüme performansları üzerinde baskı yaratmaya devam

etmiştir. Gelişmekte olan ülkelerde ise büyüme gerek küresel kriz öncesi döneme gerekse küresel kriz sonrası toparlanma evresine

kıyasla düşük düzeyde kalmıştır.

Küresel Ekonomik Aktivite 2013 2014 2015 (T)

Reel Büyüme (%)

Global 3,4 3,4 3,5

Gelişmiş Ülkeler 1,4 1,8 2,4

ABD 2,2 2,4 3,1

Euro Alanı -0,5 0,9 1,5

Japonya 1,6 -0,1 1,0

Gelişmekte Olan Ülkeler 5,0 4,6 4,3

Ticaret Hacmindeki Değişim (%) 3,5 3,4 3,7

Enflasyon (%)

Gelişmiş Ülkeler 1,4 1,4 0,4

Gelişmekte Olan Ülkeler 5,9 5,1 5,4

Kaynak: IMF WEO, Nisan 2015

(T) Tahmin

Page 12: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

12 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Dünya

Küresel ekonomik büyüme 2013 yılında %3,3 düzeyinde gerçekleşirken, inşaat sektöründe büyüme %4,5 seviyesinde

gerçekleşmiştir. Gelişmekte olan ülkelerde ise inşaat sektörü %6,8 oranında büyümüştür.

İnşaat sektöründe büyüme genel olarak ekonomik büyümenin üzerinde seyretmektedir.

Kriz döneminde başta ABD ve Avrupa olmak üzere birçok ülkede yavaşlama eğilimine giren inşaat sektörünün hâlâ toparlanma

döneminde olduğu ifade edilmektedir. Toparlanma döneminde altyapı yatırımlarının itici güç olduğu görülmektedir.

Kaynak: KHL Group

Page 13: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

13 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Dünya

AB’nin en büyük 5 ekonomisi olan Almanya, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya ve İspanya’da inşaat sektörünün toplam büyüklüğü,

Avrupa’daki inşaat sektörünün %70’ini oluşturmaktadır.

2013 yılında Almanya hariç diğer 4 ülkede inşaat sektörü daralmıştır.

Doğu Avrupa ve Rusya’da sektör performansı daha olumlu seyretmiştir.

Kaynak: KHL Group

Page 14: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

14 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Dünya

2013 yılında dünyada inşaat sektörünün büyüklüğü 7,2 trilyon USD düzeyinde olup bu rakamın 2025 yılında 15 trilyon USD’ye

ulaşacağı öngörülmektedir.

Halihazırda inşaat sektörünün küresel ekonomiden aldığı pay %10-12 seviyesindedir. 2025 yılına gelindiğinde inşaat sektörünün

ekonomideki payının gelişmekte olan ülkelerde %16,7, gelişmiş ülkelerde ise %10 düzeyinde olacağı tahmin edilmektedir.

Gelişmekte olan ülkelerin küresel inşaat sektörü hasılasından aldığı pay 2013 itibarıyla %35 düzeyindedir. Çin ve Hindistan’ın başı

çektiği pazarda söz konusu payın 2025 yılında %60’ı geçeceği tahmin edilmektedir.

İnşaat Sektöründe Büyüme (yıllık, %)

Page 15: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

15 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye

İnşaat sektöründe reel büyüme 2013 yılında %7,4 ile %4,2 olan GSYH büyümesinin oldukça üzerinde gerçekleşmiştir. 2014 yılında

sektörde reel büyüme yıllık bazda %2,2 düzeyindedir. Aynı dönemde GSYH artışı %2,9 düzeyinde gerçekleşmiştir.

Sektörün ekonomiden aldığı pay %6 düzeyinde seyretmekte olup dünya ortalamasının altındadır.

Sektörün ekonomik aktiviteye olan duyarlılığı yüksek düzeydedir. Büyüme dönemlerinde genel olarak GSYH’den hızlı büyüyen inşaat

sektöründe, daralma dönemlerinde GSYH’den daha hızlı düşüşler görülmektedir.

Kaynak: TÜİK

-25

-20

-15

-10

-5

0

5

10

15

20

25

30

20

07

Ç4

20

08

Ç2

20

08

Ç4

20

09

Ç2

20

09

Ç4

20

10

Ç2

20

10

Ç4

20

11

Ç2

20

11

Ç4

20

12

Ç2

20

12

Ç4

20

13

Ç2

20

13

Ç4

20

14

Ç2

20

14

Ç4

GSYH ve İnşaat Sektörü (%)

İnşaat Sektörü Reel Büyüme

GSYH Reel Büyüme

Page 16: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

16 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye - Doğrudan Yabancı Yatırımlar

2014 yılı Ödemeler Dengesi verilerine göre, yurt içine yönelik net doğrudan yabancı yatırımlar (DYY) 12 milyar USD’nin üzerinde

gerçekleşirken, bunun 4,3 milyar USD’lik kısmı gayrimenkul alımına yönelik net yatırımlardan kaynaklanmıştır. Bu dönemde

gayrimenkul alımlarının toplam DYY içindeki payı %36 olmuştur.

2003 - 2014 döneminde ise, toplam DYY girişi 148,2 milyar USD düzeyinde gerçekleşirken, gayrimenkul alımlarına yönelik net

yatırımlar 29,3 milyar USD olmuştur. Bu dönem itibarıyla, gayrimenkul alımlarına yönelik doğrudan yatırımların toplam içindeki payı

%19,7 düzeyindedir.

1,01,3

1,8

2,9 2,9 2,9

1,8

2,5

2,0

2,6

3,0

4,3

0,0

0,5

1,0

1,5

2,0

2,5

3,0

3,5

4,0

4,5

5,0

0

5

10

15

20

25

20

03

20

04

20

05

20

06

20

07

20

08

20

09

20

10

20

11

20

12

20

13

20

14

Doğrudan Yabancı Yatırımlar (milyar USD)

Gayrimenkul Alımına Yönelik Doğrudan Yatırımlar (net, sağ eksen)

Yurtiçine Yönelik Doğrudan Yatırımlar (net)

Kaynak: TCMB

Page 17: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

17 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye - Doğrudan Yabancı Yatırımlar

2009’da küresel ekonomik krizin etkisiyle önemli ölçüde gerileyen gayrimenkul alımlarına yönelik net doğrudan yatırımlar, kriz

sonrası dönemde kademeli olarak yükselmiştir.

İç pazardaki büyüme potansiyeli ve görece yüksek getiri oranları yabancı yatırımcının Türkiye gayrimenkul piyasasına yönelik ilgisinin

sürmesine neden olmuştur. Yurt içinde yabancıların mülk edinimini kolaylaştıran yasal düzenlemeler, kentsel dönüşüm süreci ve

büyük konut projeleri gibi faktörler de sektördeki yatırımları olumlu etkilemiştir.

Son yıllarda gayrimenkul sektöründe belirgin ölçüde artış kaydeden özellikle Orta Doğu kaynaklı doğrudan yabancı yatırımların

2015’te de sürmesi beklenmektedir. Ancak bu bölgedeki istikrarsız yapı, söz konusu yatırımlar için risk oluşturmaya devam

etmektedir.

Page 18: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

18 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye - Ciro ve Üretim

2014 yılında sektörde üretim artışı %3 düzeyinde gerçekleşirken, ciro artışı %5,9 olmuştur.

Ciro artışı bina inşaatlarından kaynaklanırken, bina dışı inşaat segmentinde cironun gerilediği izlenmiştir.

Bina ve bina dışı inşaat olarak değerlendirildiğinde, bina dışı inşaat faaliyetlerinde dalgalanmaların nispeten daha az gerçekleştiği

görülmektedir.

Kaynak: TÜİK

40

60

80

100

120

140

160

180

20

05

Ç4

20

06

Ç2

20

06

Ç4

20

07

Ç2

20

07

Ç4

20

08

Ç2

20

08

Ç4

20

09

Ç2

20

09

Ç4

20

10

Ç2

20

10

Ç4

20

11

Ç2

20

11

Ç4

20

12

Ç2

20

12

Ç4

20

13

Ç2

20

13

Ç4

20

14

Ç2

20

14

Ç4

İnşaat Sektöründe Mevsimsel Etkilerden

Arındırılmış Ciro (2010=100)

Bina

Bina Dışı

40

60

80

100

120

140

160

20

05

Ç4

20

06

Ç2

20

06

Ç4

20

07

Ç2

20

07

Ç4

20

08

Ç2

20

08

Ç4

20

09

Ç2

20

09

Ç4

20

10

Ç2

20

10

Ç4

20

11

Ç2

20

11

Ç4

20

12

Ç2

20

12

Ç4

20

13

Ç2

20

13

Ç4

20

14

Ç2

20

14

Ç4

İnşaat Sektöründe Mevsimsel Etkilerden

Arındırılmış Üretim (2010=100)

Bina

Bina Dışı

Page 19: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

19 Nisan 2015

İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye - Ruhsat ve İzinler

2004 yılına kadar paralel düzeyde seyreden yapı ruhsatları ve kullanım izinleri bu tarihten itibaren ayrışmaya başlamış, yıllar itibarıyla

alınan ruhsatlar kullanım izinlerinin üzerine çıkmıştır.

Ruhsatlar ve kullanım izinleri arasındaki farkın ruhsatlar lehine açılması, yapı stokundaki artışın talebin üzerinde gerçekleştiği

şeklinde yorumlanmaktadır.

Ankara ve İzmir’de ruhsatlar ile izinler arasındaki fark oldukça düşük kalırken, İstanbul’da farkın daha yüksek olduğu dikkat

çekmektedir.

0

200

400

600

800

1.000

1.200

2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014

bin adet Yapı Ruhsatları ve Kullanım İzinleri

Yapı Ruhsat Sayısı Yapı Kullanım İzin Belgeleri

0

50

100

150

200

250

Yapı

Ruhsatı

Kullanım

İzinleri

Yapı

Ruhsatı

Kullanım

İzinleri

Yapı

Ruhsatı

Kullanım

İzinleri

2012 2013 2014

bin adet Yapı Ruhsatları ve Kullanım İzinleri

İstanbul

Ankara

İzmir

Kaynak: TÜİK

Page 20: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

20 Nisan 2015

III. TÜRKİYE’DE KONUT SEKTÖRÜ

Page 21: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

21 Nisan 2015

KONUT SEKTÖRÜ / Satışlar

İpotekli satışların yaygınlaşmasıyla beraber toplam satışların yaklaşık %30-%40’lık kısmı ipotekli olarak gerçekleştirilmektedir.

İpotekli satışların faiz oranlarına karşı oldukça duyarlı olduğu izlenmektedir.

İstanbul, Ankara ve İzmir dönemler itibarıyla en fazla konut satılan iller olurken, İstanbul’da satışların çeyrekler bazında oldukça

dalgalı seyrettiği dikkati çekmektedir.

Kaynak: TÜİK, TCMB

6

8

10

12

14

16

18

20

0

50

100

150

200

250

300

350

400

20

09

Ç2

20

09

Ç4

20

10

Ç2

20

10

Ç4

20

11

Ç2

20

11

Ç4

20

12

Ç2

20

12

Ç4

20

13

Ç2

20

13

Ç4

20

14

Ç2

20

14

Ç4

bin adet Konut Satışları ve Faiz Oranı

İpotekli Satışlar

Diğer Satışlar

Konut Kredisi Faiz Oranı (yıllık bileşik, %) (sağ eksen)

0

10

20

30

40

50

60

70

20

08

Ç2

20

08

Ç4

20

09

Ç2

20

09

Ç4

20

10

Ç2

20

10

Ç4

20

11

Ç2

20

11

Ç4

20

12

Ç2

20

12

Ç4

20

13

Ç2

20

13

Ç4

20

14

Ç2

20

14

Ç4

bin adet Konut Satışları (çeyrek dönemlik)

İstanbul

Ankara

İzmir

Page 22: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

22 Nisan 2015

KONUT SEKTÖRÜ / Krediler

Şubat 2015 sonu itibarıyla konut kredileri 128 milyar TL’ye ulaşırken, inşaat sektörüne kullandırılan nakdi krediler toplamı ise 92

milyar TL düzeyine yükselmiştir. Aynı dönem itibarıyla sektörün gayri nakdi krediler toplamı 72,7 milyar TL seviyesindedir.

Konut kredilerinin ve inşaat sektörü kredilerinin GSYH’ye oranı yıllar itibarıyla artmaktadır. Ancak son 2 yılda gözlenen hızlı yükseliş

dikkat çekmektedir.

Gelişmiş ülkelerde konut kredilerinin GSYH içindeki payı genel olarak %60’ın üzerinde seyretmektedir.

Kaynak: TÜİK, BDDK

0

20

40

60

80

100

120

140

u.0

5

Şu

b.0

6

u.0

6

Şu

b.0

7

u.0

7

Şu

b.0

8

u.0

8

Şu

b.0

9

u.0

9

Şu

b.1

0

u.1

0

Şu

b.1

1

u.1

1

Şu

b.1

2

u.1

2

Şu

b.1

3

u.1

3

Şu

b.1

4

u.1

4

Şu

b.1

5

milyar TL Toplam Nakdi Krediler

İnşaat Sektörüne Kullandırılan Krediler

Konut Kredileri

1,0 1,3 1,7 2,2 2,6 2,9 3,2 3,44,6 5,1

1,8

2,9

3,63,7

4,45,4

5,66,0

7,07,2

0

2

4

6

8

10

12

14

2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014

Krediler/GSYH Oranı (%)

Konut Kredileri

İnşaat Sektörüne Kullandırılan Krediler

Page 23: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

23 Nisan 2015

KONUT SEKTÖRÜ / Konut Fiyatları

Ocak 2010 ve Aralık 2014 arasında konut fiyatları %75 oranında yükselmiştir. İstanbul’da fiyatlardaki artış ise %110’a

yaklaşmaktadır. Ancak Türkiye genelinde 2008 ve sonrasında hızla gerileyen fiyatların oluşturduğu düşük baz etkisi de bu artışta

etkili olmuştur.

Kaynak: TCMB

90

110

130

150

170

190

210

Ma

r.1

0

Ha

z.1

0

Ey

l.1

0

Ara

.10

Ma

r.1

1

Ha

z.1

1

Ey

l.1

1

Ara

.11

Ma

r.1

2

Ha

z.1

2

Ey

l.1

2

Ara

.12

Ma

r.1

3

Ha

z.1

3

Ey

l.1

3

Ara

.13

Ma

r.1

4

Ha

z.1

4

Ey

l.1

4

Ara

.14

Konut Fiyatları Endeksi

Türkiye

İstanbul

Ankara

İzmir

Page 24: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

24 Nisan 2015

KONUT SEKTÖRÜ / Konut Fiyatları

Konut fiyatları bölgesel olarak en fazla İstanbul’da artmış olmasına karşın, Ege ve Akdeniz kıyı şeridinin yanında Güneydoğu Anadolu

Bölgesi’nde de fiyatlar Türkiye genelinin (%16) üzerinde artmaktadır.

Yabancıların konut talebi kıyı şeridinde fiyatların yükselmesinde etkili olurken, Suriye’den gelenlerin oluşturduğu talep Güneydoğu

Anadolu’da da fiyatları yukarı çekmiştir.

Kaynak: TCMB

Türkiye Genelinde Yıllık Bazda Konut Fiyat Artışları (Aralık 2014)

Page 25: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

25 Nisan 2015

KONUT SEKTÖRÜ / Konut Balonu

Konut balonundan söz edilebilmesi için konut fiyatlarında demografiye bağlı talep gelişimi ve maliyet artışları gibi temel etkenlerle

açıklanamayan oranlarda yükseliş eğilimi gözlenmesi gerekmektedir. Geçmiş deneyimler, konut balonlarının nedeni olarak fiyatların

sürekli ve hızlı bir şekilde yükselmeye devam edeceği yönündeki piyasa algısına işaret etmektedir. Nitekim yukarıdaki grafikler, ABD ve

İspanya’da konut balonu olgusunun gözlendiği dönemlerde konut fiyatlarındaki artışın tüketici enflasyonunu önemli ölçüde aştığını

göstermektedir.

Türkiye’de konut fiyatlarındaki artış enflasyonun bir miktar üzerinde olsa da, gayrimenkul piyasasının temel değerlendirme ölçütleriyle

açıklanabilen fiyatlardaki bu eğilimin bir konut balonuna işaret ettiğini iddia etmek için bu aşamada yeterli argüman bulunmamaktadır.

Kaynak: Reuters

100

120

140

160

180

200

220

Nis

.00

u.0

1

Ara

.02

Nis

.04

u.0

5

Ara

.06

Nis

.08

u.0

9

Ara

.10

Nis

.12

u.1

3

Ara

.14

Case&Schiller ABD Konut Fiyat Endeksi

ABD Tüketici Fiyat Endeksi

%64

100

120

140

160

180

200

220

240

260

280

300

Ara

.99

Ey

l.0

0

Ha

z.0

1

Ma

r.0

2

Ara

.02

Ey

l.0

3

Ha

z.0

4

Ma

r.0

5

Ara

.05

Ey

l.0

6

Ha

z.0

7

Ma

r.0

8

Ara

.08

Ey

l.0

9

Ha

z.1

0

Ma

r.1

1

Ara

.11

Ey

l.1

2

Ha

z.1

3

Ma

r.1

4

Ara

.14

İspanya Konut Fiyat Endeksi

İspanya Tüketici Fiyat Endeksi

%123

Page 26: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

26 Nisan 2015

KONUT SEKTÖRÜ / Konut Balonu

2010 Ç1 - 2014 Ç3 döneminde tüketici fiyatları %40, bina inşaat maliyetleri ise %42 oranında yükselmiştir. Ayrıca söz konusu

dönemde arsa maliyetlerinin toplam maliyet içinden aldığı pay da %40 seviyesine ulaşmıştır.

Sadece enflasyon ve inşaat maliyetleri ile değerlendirildiğinde reel bazda %26 olarak hesaplanan fiyat artışı, arsa maliyetleri de

hesaba katılınca %15 düzeyine gerilemektedir.

Türkiye’de konut balonunun varlığına ilişkin henüz yeterli delil olmamasına karşın konut fiyatları ile enflasyon arasındaki farkın

izlenmesi önem arz etmektedir.

Kaynak: TÜİK, TCMB

90

100

110

120

130

140

150

160

170

20

10

Ç1

20

10

Ç2

20

10

Ç3

20

10

Ç4

20

11

Ç1

20

11

Ç2

20

11

Ç3

20

11

Ç4

20

12

Ç1

20

12

Ç2

20

12

Ç3

20

12

Ç4

20

13

Ç1

20

13

Ç2

20

13

Ç3

20

13

Ç4

20

14

Ç1

20

14

Ç2

20

14

Ç3

Türkiye'de Konut Piyasasında Fiyatlar ve Maliyet

TCMB Konut Fiyat Endeksi

Tüketici Fiyat Endeksi

İnşaat Maliyet Endeksi

%26

Page 27: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

27 Nisan 2015

KONUT SEKTÖRÜ / Konut Balonu

Konut fiyatları ile kira arasındaki ilişki konut fiyatlarındaki hızlı artışları izleme adına önem arz etmektedir. Konut fiyatlarında hareket alanı daha

genişken, kira fiyatlarında değişimler daha tedrici yaşanmaktadır.

Türkiye’de konut yatırımı geri dönüş süresi (satış fiyatı/yıllık kira oranı) 17 yıl düzeyinde seyretmektedir.

Bu çerçevede, diğer verilerin yanı sıra farklı ülke örnekleriyle kıyaslandığında konut yatırımı geri dönüş süresi de, Türkiye konut piyasasında

henüz bir balon olmadığı yönündeki görüşü desteklemektedir.

Kaynak: REIDIN, Global Property Guide

* Satış fiyatı/yıllık kira tutarı

14

15

16

17

18

19

20

Nis

.07

Ey

l.0

7

Şu

b.0

8

Te

m.0

8

Ara

.08

Ma

y.0

9

Ek

i.09

Ma

r.1

0

u.1

0

Oca

.11

Ha

z.1

1

Ka

s.1

1

Nis

.12

Ey

l.1

2

Şu

b.1

3

Te

m.1

3

Ara

.13

Ma

y.1

4

Ek

i.14

Türkiye

İstanbul

Ankara

İzmir0

5

10

15

20

25

30

35

40

AB

D

BA

E

İrla

nd

a

Po

rte

kiz

rkiy

e

Bu

lga

ris

tan

Av

ust

raly

a

Ro

ma

ny

a

Arj

an

tin

Da

nim

ark

a

Bre

zil

ya

Po

lon

ya

Ma

cari

sta

n

İsp

an

ya

Av

ust

ury

a

ne

y K

ore

Bo

sn

a H

ers

ek

Hır

va

tis

tan

Fra

nsa

İta

lya

Geçmişte Konut Balonu Yaşanan Ülkelerde Düzeltme Sonrası Son Durum

Konut Balonunun Varlığının Tartışıldığı Ülkeler

Konut Yatırımı Geri Dönüş Süresi (yıl)*

Page 28: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

28 Nisan 2015

IV. TÜRKİYE’DE TİCARİ GAYRİMENKUL

SEKTÖRÜ

Page 29: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

29 Nisan 2015

TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Perakende

Genç nüfusun ve harcama eğiliminin yüksek olmasına bağlı olarak gelişen perakende sektörü, ticari gayrimenkul yatırımlarını olumlu

etkilemektedir.

Hızlı kentleşmeye bağlı olarak yeni yerleşim alanlarının gelişmesi ve kentsel dönüşüm gibi projeler, bölgesel bazda inşaat faaliyetini

artırırken buna paralel olarak perakende yatırımlara ivme kazandırmaktadır.

Büyük ölçekli firmalar tarafından gerçekleştirilen karma projeler de bünyelerinde yer alan alışveriş ve eğlence merkezi konseptiyle,

perakende mağazacılık ve AVM yatırımlarını desteklemektedir.

Perakende sektörünün büyümesinde önemli bir rolü olan AVM’lerin toplam cirosunun 2014 yılsonu itibarıyla 75 milyar TL düzeyinde

olduğu tahmin edilmektedir. AVM cirolarının 2015’te 90 milyar TL düzeyine çıkacağı öngörülmektedir.

Aralık 2014 itibarıyla Türkiye’de toplam 338 AVM faaliyet göstermekte ve toplam kiralanabilir net alan 9,8 milyon metrekareyi

bulmaktadır. Planlanan yatırımlar doğrultusunda, 2015’te yurt içine aktif olarak faaliyet gösteren AVM sayısının 355’e çıkması

beklenmektedir.

Page 30: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

30 Nisan 2015

PERAKENDE / Türkiye’nin AVM Haritası

Türkiye genelinde 81 ilin 57’sinde AVM bulunmakta, bunların önemli bir kısmı da İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya gibi büyük

şehirlerde yoğunlaşmaktadır.

Önümüzdeki dönemde büyük şehirlerdeki büyümenin yanı sıra pazar potansiyeli görece yüksek olan Anadolu kentlerine yönelik

yatırımların artması beklenmektedir.

Kaynak: Deloitte

(*) 1.000 kişi başına düşen brüt kiralanabilir alan (metrekare)

Türkiye Genelinde AVM’lerin Bölgesel Dağılımı ve Kiralanabilir Alan Göstergeleri* (Mart 2013)

Page 31: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

31 Nisan 2015

PERAKENDE / AVM Yatırımları

BKA: Brüt Kiralanabilir Alan (metrekare)

Kaynak: Cushman & Wakefield

Page 32: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

32 Nisan 2015

PERAKENDE / AVM Ciro ve Ziyaretçi Sayıları

AVM ciro endeksi Aralık 2014’de önceki yılın aynı ayına göre %10,9 yükselirken, bu dönemde ziyaretçi sayısı endeksi %4,5

gerilemiştir. Ziyaretçi sayısındaki gerilemeye karşın cirolarda artış kaydedilmesi, bu dönemde birim tüketici harcamalarında artışa

işaret etmektedir.

Nisan 2014’te ulaştığı zirvenin ardından genel olarak aşağı yönlü bir seyir izleyen tüketici güven endeksi, Mart 2015’te 64,4 değerini

alarak gerileme eğilimini sürdürmüştür.

Kaynak: TÜİK, Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD), Akademetre Research

80

85

90

95

100

105

110

115

100

110

120

130

140

150

160

170

180

190

200

Ara

.13

Oca

.14

Şu

b.1

4

Ma

r.1

4

Nis

.14

Ma

y.1

4

Ha

z.1

4

Te

m.1

4

u.1

4

Ey

l.1

4

Ek

i.14

Ka

s.1

4

Ara

.14

AVM Ciro ve Ziyaretçi Sayısı Endeksleri

(2009=100)

Ziyaretçi Sayısı Endeksi (sağ eksen)

Ciro Endeksi

64,4

60

62

64

66

68

70

72

74

76

78

80

Ma

r.1

4

Nis

.14

Ma

y.1

4

Ha

z.1

4

Te

m.1

4

u.1

4

Ey

l.1

4

Ek

i.14

Ka

s.1

4

Ara

.14

Oca

.15

Şu

b.1

5

Ma

r.1

5

Tüketici Güven Endeksi

Page 33: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

33 Nisan 2015

PERAKENDE / Yasal Düzenlemelerin Yatırımlara Etkisi

Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun Tasarısı, 12.12.2014 tarihinde TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar,

Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda kabul edilmiştir.

Buna göre, büyükşehirlerde AVM’lere yapı ruhsatı, yapı kullanma izin belgesi ve işyeri açma ve çalışma ruhsatı vermeye büyükşehir

belediyeleri yetkili olacak; AVM projesi için yapı ruhsatı verilirken üst meslek kuruluşlarının görüşleri alınacaktır.

AVM’lere otopark, acil tıbbi müdahale ünitesi, ibadet yeri, bebek bakım odası, çocuk oyun alanı gibi ortak kullanım alanları ile sosyal ve

kültürel etkinlikler için alan tahsis etme zorunluğu getirilmiştir. Ayrıca, AVM’lerde esnaf ve sanatkar işletmecilerine rayiç bedel

üzerinden kiraya verilmek üzere toplam satış alanının en az %5’i oranında yer ayrılması kararlaştırılmıştır. Perakende işletmelerin

kampanyalı ve indirimli satışları ile alışveriş festivali gibi organizasyonları da kanunla düzenlenmiştir.

Bu çerçevede, perakende işletmeler düzenli olarak denetlenecek, yapılan denetimler sonucunda kanuna aykırı hareket eden

perakende satış işletmelerine 2 bin - 50 bin TL arasında ceza uygulanabilecektir.

Page 34: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

34 Nisan 2015

PERAKENDE / Yasal Düzenlemelerin Yatırımlara Etkisi

400 metrekareyi aşan mağaza ve bunları içeren AVM’ler hakkında son yıllarda sıkça gündeme gelen ancak uygulamaya geçirilmeyen

«AVM’lerin Pazar günü ve resmi tatillerde kapalı olması» teklifi, sektör için orta vadede risk yaratmaktadır. Haftalık bazda

değerlendirildiğinde, toplam ziyaretçilerin %75’nin AVM’lere hafta sonları gelmeyi tercih ettiği görülmektedir.

AVM’lerin açılış-kapanış gün ve saatlerinin yeniden düzenlenmesi halinde ciroların %30’a varan oranlarda gerileyebileceğine dikkat

çekilmektedir. Dolayısıyla, sözü geçen uygulamanın gündeme gelmekle birlikte hayata geçirilmemesi, sektör açısından olumlu bir

gelişme olarak değerlendirilmektedir.

Perakende sektörüne yönelik mevcut ve olası düzenlemelerin ciroları ve dolayısıyla bu segmentteki gayrimenkul yatırımlarını

etkileyebileceği düşünülmektedir.

Kaynak: AYD, GFK

%25

%75

AVM Ziyaretçi Tercihleri

Hafta içi

Hafta sonu

Page 35: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

35 Nisan 2015

TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Ofis

Ofis projeleri, kaliteli ofis stokunun yetersiz olması nedeniyle büyük kentler başta olmak üzere yurt genelinde büyümektedir.

Özellikle merkezi bölgelerde konumlandırılan, farklı hizmet olanakları sunan, düşük metrekareli A sınıfı ofis inşaatlarının hızla arttığı

gözlenmektedir.

Ofis projelerine yönelik talebin, büyük şehirlerde ve merkezi bölgelerde görece yüksek olduğu dikkat çekmektedir. Bununla birlikte,

ulaşım olanaklarının artması ile yeni gelişen alanların da hızlı bir büyüme ivmesine sahip olduğu görülmektedir. İstanbul Finans

Merkezi (İFM) gibi çekim bölgesi yaratan projeler de talebin ve dolayısıyla arzın söz konusu bölgelerde yoğunlaşmasına neden

olabilmektedir.

Konut, ofis, eğlence, spor merkezi gibi yapıları bir araya getiren karma projelerin gelişmesi de, ofis yatırımlarını olumlu

etkilemektedir.

Piyasada arz-talep dengesi, bölgesel bazda farklılık göstermektedir. Ofis yatırımlarının en canlı olduğu İstanbul geneline bakıldığında

ise, yeni yaratılan arzın büyük ölçüde mevcut talep seviyesiyle dengeli seyrettiği ve stokların büyük ölçüde eritilebildiği

görülmektedir. Buna karşılık, piyasa dengesinin bölge ve semt bazında, kira ve fiyat verileri ile detaylı bir biçimde incelenmesi faydalı

görülmektedir.

Page 36: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

36 Nisan 2015

OFİS / İstanbul Piyasası

Yeni yatırımlar için önemli bir cazibe merkezi olan İstanbul’da ofis yatırımları hızlı bir şekilde artmaktadır. 2013-2015 dönemine ilişkin

tahminler, 20 Avrupa kenti içinde en yüksek yeni arz/mevcut stok oranının İstanbul’da olacağına işaret etmektedir.

Kaynak: Cushman & Wakefield

Ofis Piyasasında Beklenen Yeni Arz/ Mevcut Stok Oranları (2013-2015)

Page 37: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

37 Nisan 2015

OFİS / İstanbul Piyasası

İstanbul ofis pazarı, bölge ve semt bazında farklılık göstermekte, bu nedenle bulunduğu bölgeye göre incelenmektedir. Merkezi İş

Alanı (MİA) tanımlaması, profesyonel ofis binalarının yoğunlaştığı ve halihazırda gelişmiş olan bölgeler için kullanılmaktadır. Bu alanın

dışında kalan bölgeler ise MİA Dışı Avrupa Yakası ve MİA Dışı Asya Yakası olarak kıta bazında sınıflandırılmaktadır.

2014’te İstanbul’un toplam ofis stoku önceki yıla göre 6 milyon metrekare artarak 3,8 milyon metrekareye ulaşmıştır. Bu dönemde,

ofis binalarının en fazla yoğunlaştığı bölge MİA olurken, onu MİA dışı Asya izlemektedir. Gelişmekte Olan Ofis Bölgeleri olarak

tanımlanan ve Kağıthane, Bomonti-Piyalepaşa, Kartal-Maltepe ile Batı Ataşehir hattını içine alan bölge ise toplam ofis alanının %

9’unu oluşturmaktadır.

Kaynak: PropIn

İstanbul Ofis Alanı Dağılımı (2014 Ç3)

Page 38: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

38 Nisan 2015

OFİS / İstanbul Piyasası

Kaynak: PropIn

Page 39: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

39 Nisan 2015

OFİS / İstanbul Piyasası

Kaynak: PropIn

MİA bölgesinde, yeni projeler ile birlikte arzın hızla arttığı ve dönemsel

olarak boşluk oranlarının yükseldiği görülmektedir. Bununla birlikte,

bölgeye yönelik yüksek talep paralelinde boşluk oranları kısa sürede

düşmektedir. Talebin yanı sıra arsa maliyetlerinin de oldukça yüksek

düzeyde olmasına bağlı olarak, bölgede kira ortalamaları artış trendindedir.

MİA’daki en yüksek kira ortalamaları Levent’te kaydedilmektedir.

MİA dışı bölgelerde ise Asya yakasında stokların görece hızlı eridiği ve kira

ortalamalarının arttığı izlenmiştir. Bölgeye yönelik talebin olumlu seyrinde,

İFM projesinin (Kozyatağı başta olmak üzere) bölge genelinde piyasa

değerini artırması ile Ümraniye ve Kavacık’taki yeni-nitelikli ofis projeleri

etkili olmaktadır.

Bölgelere Göre Kira Ortalamaları (2014 Ç3) m2/ay

Genel Kira Ortalamaları (2014 Ç3) m2/ay

Page 40: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

40 Nisan 2015

OFİS / İstanbul Piyasası

Kaynak: PropIn

Genel Boşluk Oranları (2014 Ç3) A Sınıfı Binalardaki Boşluk Oranlarının Gelişimi

Bölge Bazında Boşluk Oranları (2014 Ç3)

Page 41: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

41 Nisan 2015

OFİS / İstanbul Piyasası

Kaynak: PropIn

* Grafikteki kira rakamları mal sahipleri tarafından pazara açıklanan liste fiyatlarıdır. İnşaatı tamamlanıp stoka katılan binalardaki rakamlar grafiklere yansıtılmıştır.

Bölgelere Göre Talep Edilen En Yüksek Kira* Rakamları (2013 Ç4 - 2014 Ç3)

A Sınıfı Toplam Ofis Stoku (2014 Ç3)

Page 42: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

42 Nisan 2015

TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Oteller ve Turistik Tesisler

Yerli ve yabancı ziyaretçi sayısındaki artış ile İstanbul bağlantılı uçuşların artması, otel yatırımlarını olumlu etkilemektedir. Ayrıca, kongre

turizmi ve fuarların da son yıllarda hız kazandığı görülmektedir.

Büyük uluslararası otel zincirlerinin Türkiye’deki yatırımları sürmektedir. Büyük kentlerin ve turistik merkezlerin yanı sıra Anadolu illerine

yönelik otel yatırımlarının artması beklenmektedir.

Karma projelerde yer alan rezidans tipi dairelerin otel odası olarak tahsis edilmesi ve buna yönelik hizmetlerin sağlanması ise yeni bir trend

olarak dikkat çekmektedir.

Öte yandan, Rusya’da son dönemde yaşanan gelişmeler, Rus turistlerin ağırlıklı olarak tercih ettiği illerde başta olmak üzere, bu sektörü kısa

vadede olumsuz yönde etkileyebilecek bir faktör olarak öne çıkmaktadır.

Kaynak: GYODER

(T): Tahmin

Page 43: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

43 Nisan 2015

TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Hastaneler

Yüksek yurt içi talep ve sağlık turizminin gelişmesi, hastane yatırımlarını artırmıştır.

Özel hastane sayısı birçok kentte yükselirken, Sağlıkta Dönüşüm Programı kapsamında kamu-özel ortaklığı ile şehir hastaneleri inşa

edilmeye devam etmektedir.

Başta Orta Doğu ve Avrupa olmak üzere, sağlık hizmeti almak üzere Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı her yıl artmaktadır.

Kaynak: Deloitte

Page 44: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

44 Nisan 2015

TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Hastaneler

2013 yılında 480 bin yabancının medikal hizmet almak üzere ülkemize geldiği ve 2,5 milyar USD civarında harcama yaptığı

belirtilmektedir.

2013 itibarıyla Türkiye'yi sağlık turizmi için tercih eden ilk 10 ülke sırasıyla Libya, Irak, Almanya, Azerbaycan, Hollanda, Bulgaristan,

Rusya, Suriye, Gürcistan ve Fransa olmuştur.

En fazla ziyaret edilen kentler Antalya ve İstanbul iken bu illeri Ankara, Kocaeli, İzmir ve Muğla izlemektedir.

Sağlık Bakanlığı’nın açıklamalarına göre, 2023 yılı itibarıyla sağlık turizminden 2 milyon yabancı hasta ile 20 milyar TL gel ir elde

edilmesi hedeflenmektedir.

Yurt içi pazarda ise, özellikle İstanbul’da hızlı bir büyüme görülmektedir. Bu bağlamda, gelişmekte olan bölgeler olarak anılan Bağcılar,

Gaziosmanpaşa, Sefaköy, Sancaktepe ve İkitelli çevresinde hastane yatırımlarının yoğunlaştığı görülmektedir.

Page 45: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

45 Nisan 2015

V. BAŞLICA ALTYAPI PROJELERİ

Page 46: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

46 Nisan 2015

BAŞLICA ALTYAPI PROJELERİ

Mega projeler olarak tanımlanan ve İstanbul’da yapılması planlanan köprü, havalimanı, kanal, otoyol gibi alt yapı yatırımları ile

İstanbul Finans Merkezi (İFM) projesinin inşaat sektörüne hız kazandırması beklenmektedir.

Kaynak: www.megaprojeleristanbul.com

Proje Bütçe Proje Modeli Güncel Durum Firma

3. Köprü (Kuzey

Marmara Otoyolu

dahil)

4,5 milyar TL Yap, İşlet, Devret

(YİD)

İnşaatı sürüyor. Astaldi Ortak Girişim

Grubu

İçtaş İnşaat Sanayi

Ticaret A.Ş.

3. Havalimanı 10,3 milyar EUR

maliyet, 22,2 milyar

EUR ihale bedeli

YİD İnşaatı sürüyor Cengiz - Kolin - Li-

mak - MAPA - Kalyon

Ortak Girişim Grubu

İFM

(Ataşehir)

4,5 milyar TL

- İnşaatı sürüyor.

Ağaoğlu Şirketler

Grubu

Avrasya Tüneli 1,3 milyar USD YİD İnşaatı sürüyor.

SK E&C

Yapı Merkezi İnşaat

ve Sanayi A. Ş.

Kanal İstanbul 5,5 milyar USD

- Güzergahın kesinleş-

tiği tahmin ediliyor.

-

Page 47: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

47 Nisan 2015

VI. YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK

FAALİYETLERİ

Page 48: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

48 Nisan 2015

YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ

Engineering News Record (ENR) tarafından yayımlanan ve müteahhitlerin bir önceki yılda, ülkeleri dışındaki faaliyetlerinden elde ettikleri gelirleri

esas alarak oluşturduğu “Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesinde, 2013 yılında 42 Türk firması yer almıştır. Türkiye, 62 firma

ile lider olan Çin'in ardından 2. sırada bulunmaktadır. ENR listesindeki Türk firmalarının 2013 yılı gelirleri toplamı önceki yıla göre %21 artarak 20,4

milyar USD’ye çıkmıştır.

2014 yılında ise Türk müteahhitler, toplam tutarı 22,8 milyar USD olan 277 yeni proje üstlenmişlerdir. Bu dönemdeki proje tutarının son 2 yılın

aynı dönemindeki değerlerin belirgin şekilde altında kalması, büyük ölçüde Irak ve Libya pazarlarındaki daralmadan kaynaklanmaktadır.

Kaynak: TMB

2,4 2,64,7

11,7 12,4

24,325,7

24,8

21,723,1

21,0

29,7

33,1

22,8

0

5

10

15

20

25

30

35

20

01

20

02

20

03

20

04

20

05

20

06

20

07

20

08

20

09

20

10

20

11

20

12

20

13

20

14

Yurt Dışı Müteahhitlik Faaliyetleri

Toplam Proje Bedeli (milyar USD)

Page 49: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

49 Nisan 2015

YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ

2014’te Türk müteahhitlerin üstlendikleri projelerden elde ettikleri gelirlerinin yarısı Bağımsız Devletler Topluluğu’ndan (BDT)

sağlanmıştır. Bu bölgede en önemli pazarlar olarak Rusya ve Türkmenistan öne çıkmaktadır. Söz konusu gelirler içinde Orta Doğu ve

Afrika da önemli paylara sahipken, Avrupa, Asya ve Amerika’nın toplam payı %2 gibi görece düşük bir düzeyde kalmaktadır.

Kuzey ve Latin Amerika pazarlarında iş hacmi çok sınırlı kalırken, rekabetin yoğun olduğu Asya, Orta Doğu ve Afrika pazarlarında aktif

faaliyete devam edilmektedir. Afrika pazarında Çin, Orta Doğu pazarında da Kore kaynaklı rekabet etkisini sürdürmektedir.

Kaynak: Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB)

%50

%29

%2

%19

Yurt Dışı Müteahhitlik Faaliyetlerinden Elde Edilen

Gelirin Bölgesel Bazda Dağılımı (2014)

BDT

Orta Doğu

Diğer

Afrika

Page 50: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

50 Nisan 2015

YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ / Rusya

Yurt dışı müteahhitlik sektörünün tarihsel olarak lider pazarı konumunda bulunan Rusya’da, 2015 yılının Ocak ayında 3,4 milyar USD

değerinde yeni proje üstlenilmiştir. Rusya, bu dönemde üstlenilen proje tutarı bakımından Türkmenistan’ın ardından ikinci sırada yer

almıştır. 2014 yılının ilk yarısında bu ülkede üstlenilen proje sayısında azalma görülmekle birlikte, Rusya Türk müteahhitleri açısından

önemli bir pazar olma özelliğini korumaktadır.

Kaynak: T.C: Ekonomi Bakanlığı

Diğer taraftan, Rusya ekonomisinde son dönemde yaşanan olumsuz

gelişmelerin ve artmakta olan risklerin, bu ülkedeki müteahhitlik

faaliyetini olumsuz etkilemesi beklenmektedir.

Bu ülkede devam eden projeler kapsamında yapılan sözleşmelerin

bir bölümünün Ruble cinsinden olduğu belirtilmekte ve yerel para

birimindeki sert değer kaybının mevcut projeler açısından önemli bir

risk teşkil edebileceğine dikkat çekilmektedir.

Türkmenistan

%20,5

Rusya

%14,8

Birleşik Arap

Emirlikleri

(BAE)

%1,6

Cezayir

%14,2

Libya

%3,0

Katar

%11,9

Azerbaycan

%3,9

Kazakistan

%8,4

Irak

%7,9

Suudi

Arabistan

%5,7

Diğer

%8,1

Yurt Dışı Müteahhitlik Faaliyetlerinin Ülke

Bazında Dağılımı (2014)

Page 51: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

51 Nisan 2015

YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ

Irak ve Suriye başta olmak üzere Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da süregelen istikrarsızlık da sektörün faaliyetlerini olumsuz

etkilemektedir.

Libya pazarında sorunlar devam ederken, Irak’taki çatışmaların etkisini artırması ile 2014 ortasından itibaren Musul, Kerkük, Bağdat

ve Basra gibi önemli kentler de dahil olmak üzere ülke genelinde güvenlik sorunları baş göstermiştir. Bu süreçte, 43 firmanın 4,5

milyar USD’lik toplam 70 projesi durma noktasına gelmiştir.

Yaşanan olumsuzluklara karşın, firmaların işlerini tamamlamak üzere geri dönmeleri konusunda Irak tarafından (işveren idareleri)

davet geldiği ve her konuda destek verileceğine dair güvence sunulduğu belirtilmektedir. Böylece, Eylül ayı itibarıyla Bağdat ve Basra

bölgesinde faaliyetin kısmen de olsa başladığı bilinmektedir. Ancak, jeopolitik risklerin varlığını sürdürmesi, sektör için de risklerin

sürdüğüne işaret etmektedir.

Gerek Orta Doğu’da yaşanan problemler, gerekse iç pazarda artan rekabet ile pazar payının daralması, yatırımcıların yeni dış pazarlara

açılma ihtiyacını artırmıştır. Zengin doğal kaynaklara sahip olan ve yüksek yatırım ihtiyacı bulunan Sahra-altı Afrika ve Latin Amerika

bölgesi Türk müteahhitlik firmaları için önemli bir potansiyel yaratmaktadır.

Resmi olmayan açıklamalara göre, ilerleyen dönemlerde dış pazarlara açılma konusunda firmalara teşvik sağlanması söz konusu

olabilecektir.

Page 52: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

52 Nisan 2015

VII. ANA TRENDLER

VE 2015 BEKLENTİLERİ

Page 53: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

53 Nisan 2015

ANA TRENDLER

İç pazarda demografik yapı (genç nüfus & yüksek harcama eğilimi), hızlı kentleşme ve artan yerli-yabancı yatırımlar paralelinde ticari

gayrimenkul piyasası büyümeye devam etmektedir.

Yeni nesil ve akıllı binalar başta olmak üzere, verimlilik artışı sağlayan binalara dönük talep daha hızlı artmaktadır. Konut, ofis ve

perakende mağazacılıkta metrekareler küçülme trendindedir.

İç pazarda özellikle marka projelerde hızlı büyüme yaşanması ve çok sayıda firmanın inşaat sektörüne girmesi ile pazar payı

daralmaktadır.

Karma projeler, konut, ofis, eğlence ve spor merkezlerini bir araya getirerek yeni yerleşim alanları yaratmaktadır.

Kamunun mega projeleri ile alt yapı yatırımları da inşaat sektöründeki ivmeye katkıda bulunmaktadır.

Sektörde en yüksek maliyet kalemi arsa fiyatlarıdır.

Yatırımların kent, bölge ve semt bazında değerlendirilmesinin daha faydalı olacağı ifade edilmektedir. Ülke geneli yerine bölgesel

anlamda arz-talep dengesizliğinden söz edilebilmektedir.

Page 54: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

54 Nisan 2015

ANA TRENDLER

Yeni gelişen bölgeler, konut ve ofislerin yanı sıra, ulaşım, sağlık, finans, eğlence gibi diğer hizmetler için de çekim alanı yaratmaktadır.

Hastane yatırımları, özel sektörün sektörde aktif olması, canlı yurt içi talep ve kamunun sağlık yatırımları paralelinde artmaktadır.

Turistik tesis ve otel yatırımları, kültür, sağlık, kongre gibi amaçlı ziyaretçilerin ilgisi paralelinde yükselmektedir. Havayolu

taşımacılığının gelişmesi de bu trendi desteklemektedir.

Üniversite öğrencileri için yeni nesil yurt binaları ile iş, spor, kültür ve sanat aktivitelerine yönelik salon ve tesisler, gelişme

potansiyeli olan inşaat alanlarıdır.

Yurt dışı müteahhitlik işleri Orta Doğu’da yaşanan sorunlara karşın başta Kuzey Afrika olmak üzere artış trendindedir. Hükümet

politikası da bu trendi destekleme eğilimindedir.

Sektöre yönelik doğrudan yatırımlarda Rusya ile Orta Doğu ve Asya ülkelerinin öne çıkması beklenmektedir. Yabancı yatırımcının en

fazla ilgi gösterdiği kentler ise İstanbul, Antalya, Ankara, Muğla ve İzmir olarak sıralanmaktadır.

İnşaat sektöründe finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi hedeflenmektedir. Banka borçlarındaki artışın sınırlı tutulması, buna

karşılık öz sermaye ile finansman kaynağının artırılması öngörülmektedir. Bu bağlamda, halka arzların ve kira sertifikası benzeri

sermaye piyasası araçlarının gelecek dönemde gelişmesi beklenmektedir.

Page 55: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

55 Nisan 2015

2015 BEKLENTİLERİ

2015 yılında küresel likidite koşulları ile jeopolitik riskler de dahil olmak üzere çeşitli sebeplerle küresel piyasalarda meydana gelebilecek

dalgalanmaların, piyasada borçlanma maliyetleri üzerinde etkili olacağı düşünülmektedir.

2014 yılı genelinde gerek küresel piyasalarda yaşanan dalgalanmalar gerekse yurt içinde artan politik belirsizliklere bağlı olarak Türk Lirası’nda

artan volatilitenin, 2015 yılında da söz konusu olabileceği düşünülmektedir.

Öte yandan, petrol fiyatlarında son dönemde kaydedilen gerilemenin kalıcı olması ve ortalama petrol fiyatlarının 70-80 USD/varil bandında

kalması, 2015 yılında Türkiye ekonomisini dış denge ve fiyat istikrarı açısından olumlu yönde etkileyebilecektir. Bu durum tüm sektörlerde

maliyet baskısını da zayıflatabilecektir.

Türkiye ekonomisinin 2014 yılını %3 düzeyinde bir büyüme ile tamamlayacağı tahmin edilmektedir. 2015 yılında ise reel ekonomik büyümenin

%3,5 düzeyinde gerçekleşmesi ve büyüme kompozisyonunun tüketim ve yatırım harcamalarındaki iyileşmeye bağlı olarak şekillenmesi

beklenmektedir.

İnşaat ve gayrimenkul sektöründe yurt içi ekonomik aktiviteye paralel bir seyir izlenmesi muhtemeldir. Mevcut değerlendirmelere göre sektörde

yatay bir seyrin hakim olacağı öngörülmekte ve 2015’te önceki yıla göre önemli bir değişiklik beklenmemektedir.

Sektörün vadesi bir yılın altında kalan dış borçları yaklaşık 1 milyar dolar düzeyinde olup, bu çerçevede kurda yaşanan yüksek volatilite sektör için

bir risk unsuru olarak değerlendirilmektedir. Sektörün uzun vadeli dış borçları toplamı ise 6,4 milyar düzeyindedir.

Hükümet tarafından 18 Aralık 2014’te açıklanan ‘‘Yurt İçi Tasarrufların Artırılması ve İsrafın Önlenmesi Programı Eylem Planı’’na göre, konut

sahipliği gibi uzun vadeli tasarrufları artırmaya yönelik olarak kamu katkısı ve vergi teşviki gibi mekanizmaların geliştirilmesi planlanmaktadır. Öte

yandan, aynı Eylem Planında taşınmaz yatırımlarındaki artışın kontrol edilebilmesi amacıyla gayrimenkul kredilerine yönelik mevcut vergi

avantajlarının, konut sahipliği sayısı ve kredi miktarı gibi kriterlere göre gözden geçirilmesi de kararlaştırılmıştır.

Page 56: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

56 Nisan 2015

2015 BEKLENTİLERİ

2014 2015 (T)

Reel Büyüme (%) 2,9 3,5

Cari Açık/GSYH (%) 5,7 5,1

DİBS Faizi (%) 9,76 8,00

TÜFE 8,17 6,5-7,0

İç

Talep

Döviz Kuru

Gelişmeleri

Faiz

Oranları

MENA

Ekonomisi

BDT

Ekonomisi

(T) Tahmin

Makroekonomik Değişkenlerin Sektör Üzerinde Beklenen Etkileri

Page 57: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

57 Nisan 2015

EK - I

NÖTR

OLUMSUZ OLUMLU

Başlıca makroekonomik değişkenlerin inşaat sektörü üzerinde önümüzdeki döneme ilişkin olarak beklenen olumlu veya olumsuz etkileri

görsel olarak ifade edilmiştir.

Göstergelerin incelenmesinde, belirtilen beklentinin makroekonomik değişkenin kendisi ile değil, bu değişkenin sektöre muhtemel

etkisiyle ilgili olduğu dikkate alınmalıdır. Buna ilave olarak, belirli bir makroekonomik değişkenin sektöre etkisinden bahsederken bu etkinin

tek bir performans göstergesine özgülenmesinden çok, daha genel bir yaklaşım esas alınmıştır. Bu çerçevede olumlu veya olumsuz yöndeki

etki kârlılıktaki, cirodaki, finansman giderleri ve diğer maliyetlerdeki, pazar gelişmelerindeki etkilere veya bunların bileşimlerine işaret

edebilmektedir.

Page 58: İNŞAAT SEKTÖRÜ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

58 Nisan 2015

YASAL UYARI

Bu rapor Bankamız uzmanları tarafından güvenilir olduğuna inanılan kamuya açık kaynaklardan elde edilen bilgiler kullanılmak suretiyle, sadece bilgilendirme amacıyla

hazırlanmıştır ve hiçbir şekilde finansal enstrümanların alım veya satımı konusunda tavsiye veya finansal danışmanlık hizmeti sağlanması olarak yorumlanmamalıdır. Bu

raporda yer verilen görüş ve değerlendirmeler, hiçbir şekilde Türkiye İş Bankası A.Ş.’nin kurumsal yaklaşımını yansıtmamakta olup, raporu kaleme alan uzmanların kişisel

görüş ve değerlendirmeleridir. Türkiye İş Bankası A.Ş. bu raporda yer alan bilgi, görüş ve değerlendirmelerin doğru, değişmez ve eksiksiz olması konusunda herhangi bir

şekilde garanti vermemektedir. Türkiye İş Bankası A.Ş. bu raporda yer alan bilgilerde herhangi bir bildirimde bulunmaksızın değişiklik yapma hakkına sahiptir. Bu rapor ve

içindeki bilgilerin kullanılması nedeniyle doğrudan veya dolaylı olarak oluşacak zararlardan Türkiye İş Bankası A.Ş. hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir.

İşbu rapor üzerinde Bankamızın telif hakkı olup, Bankamızın yazılı izni alınmaksızın herhangi bir kişi tarafından, herhangi bir amaçla, kısmen veya tamamen çoğaltılamaz,

dağıtılamaz veya yayımlanamaz. Tüm haklarımız saklıdır.