İNŞAAT SEKTÖRÜ
Transcript of İNŞAAT SEKTÖRÜ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
ASLI GÖKSUN ŞAT SEZGİN Uzman
AHMET AŞARKAYA Uzman Yardımcısı
İKTİSADİ ARAŞTIRMALAR BÖLÜMÜ
NİSAN 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ
2 Nisan 2015
İÇİNDEKİLER
I. YÖNETİCİ ÖZETİ
II. İNŞAAT SEKTÖRÜNE GENEL BAKIŞ
III. TÜRKİYE’DE KONUT SEKTÖRÜ
IV. TÜRKİYE’DE TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ
V. BAŞLICA ALTYAPI PROJELERİ
VI. YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ
VII. ANA TRENDLER VE 2015 BEKLENTİLERİ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
3 Nisan 2015
I. YÖNETİCİ ÖZETİ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
4 Nisan 2015
YÖNETİCİ ÖZETİ
Türkiye’de ve dünyada ekonomik faaliyetin itici güçlerinden olan
inşaat sektörünün 2014 itibarıyla küresel ekonomiden aldığı pay
%10-12 seviyesindedir. İnşaat sektörünün Türkiye’de GSYH
içindeki payı ise %6 ile dünya ortalamasının altındadır. Gelişmekte
olan ülkelerde sektörün büyüme oranları, görece canlı ekonomik
aktivite ve yüksek yatırım potansiyeli paralelinde gelişmiş ülke
ortalamalarının üzerinde seyretmektedir. Bu çerçevede, 2025
itibarıyla sektörün ekonomideki payının gelişmekte olan ülkelerde
%16,7, gelişmiş ülkelerde ise %10 düzeyinde olacağı tahmin
edilmektedir.
İnşaat sektörü dünya genelinde ekonomik aktiviteye oldukça
paralel bir seyir izlemekte ve genel olarak sektördeki büyüme
ekonomik büyüme oranlarının üzerinde seyretmektedir. 2013’te de
küresel inşaat sektöründeki büyüme %4,5 ile %3,3 olan küresel
büyümenin üzerinde gerçekleşirken, aynı dönemde Türkiye’de
inşaat sektörü %7,4 ile %4,2 olan reel GSYH artışının üzerinde
büyümüştür. 2014 yılında ise GSYH artışı %2,9 olurken, inşaat
sektöründe %2,2’lik büyüme kaydedilmiştir.
İnşaat ve gayrimenkul sektörünün küresel ölçekte finansal
piyasalara entegrasyonu artmaktadır. Buna bağlı olarak,
gayrimenkule dayalı menkul kıymetlerin alım-satım ve değerleme
işlemlerinin yapıldığı piyasaların iş hacmi artmakta ve kullanılan
ürünler çeşitlenmektedir. Öte yandan artan entegrasyon,
ekonomileri sektördeki arz-talep dengesine ve buna bağlı olarak
finansal piyasalarda oluşabilecek varlık balonlarına duyarlı hale
getirmektedir. Dolayısıyla, inşaat ve gayrimenkul sektörü büyüme
hızına paralel olarak dünya genelinde çok sayıda yasal
düzenlemeye konu olmaktadır.
Türkiye’de inşaat faaliyetleri, değişen yaşam tarzı ve gelişen
ihtiyaçlara bağlı olarak dönüşüm geçirmektedir. Son yıllarda
sektörde oluşan yeni eğilimler doğrultusunda akıllı bina
sistemleri, çevreci yapılar, modern yaşam alanları, ev-ofis
sistemleri ile eğlence ve aktivite merkezleri modern projelerin
vazgeçilmezleri arasına girmiştir. Konut piyasasında kentsel
dönüşümün önemi artarken, konut-dışı ticari yapılarda ise sosyal
ihtiyaçları odağına alan yapılanmalar söz konusudur. Kamu kaynaklı
büyük altyapı ve dönüşüm projeleri ile yurt dışı müteahhitlik işleri
de sektörün iş hacminde önemli paya sahiptir. Başta büyük kentler
olmak üzere sektöre yönelik doğrudan yabancı yatırımlar da
artmaktadır.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
5 Nisan 2015
YÖNETİCİ ÖZETİ
Alt Sektörler İtibarıyla Genel Durum
Konut:
Yurt içinde inşaat sektörü üretiminin yaklaşık %60’ını oluşturan
konut üretimi hızlı bir şekilde artmakta; bina inşaatı alt sektörünün
son yıllarda inşaat faaliyetlerindeki büyümenin lokomotifi olduğu
görülmektedir. Konut kredileri yıldan yıla artmaya devam ederken,
son 2 yılda inşaat sektörü kredilerinin GSYH’ye oranında da hızlı bir
artış kaydedilmiştir. 2014 yılında inşaat sektörüne kullandırılan
kredilerin GSYH’ye oranı %5,1 olurken, konut kredilerinin oranı ise
%7,2 düzeyinde gerçekleşmiştir.
Hızlı kentleşmeye bağlı olarak yeni yerleşim alanlarının gelişmesi
ve kentsel dönüşüm gibi etki alanı geniş projeler, söz konusu
faaliyetlerin yoğunlaştığı bölgelerde inşaat faaliyetinin gözle
görünür ölçüde artmasına sebep olmuştur. Büyük ölçekli firmalar
tarafından gerçekleştirilen marka projeler bu trendin öncüsü
olmuştur. Bu tarz projelerde yer alan karma yapı konsepti ise
konutla beraber yaşam alanı bünyesinde perakende yatırımların da
ivme kazanmasını sağlamıştır. Bu çerçevede, modern yapılanmalar
içinde ev-ofis yaşam alanlarına bütünleşik alışveriş ve eğlence
merkezi trendinin geliştiği ve yaygınlaştığı görülmektedir.
Konut piyasasında görülen hızlı büyüme, artan konut stoku ve
sürekli artış eğiliminde olan konut fiyatları son yıllarda konut
balonunun varlığına ilişkin tartışmaları beraberinde getirmiştir.
Konut balonundan söz edilebilmesi için konut fiyatlarında
demografiye bağlı talep gelişimi ve maliyet artışları gibi temel
etkenlerle açıklanamayan oranlarda yükseliş eğilimi gözlenmesi
gerekmektedir. Geçmiş deneyimler, konut balonlarının nedeni
olarak fiyatların sürekli ve hızlı bir şekilde yükselmeye devam
edeceği yönündeki piyasa algısına işaret etmektedir. Türkiye’de ise
konut fiyatlarındaki artış enflasyonun bir miktar üzerinde olsa da,
bu durum gayrimenkul piyasasının temel değerlendirme
ölçütleriyle açıklanabilmektedir. Bu çerçevede, fiyat artışlarının bir
konut balonuna işaret ettiğini iddia etmek için henüz yeterli
argüman bulunmamaktadır.
Öte yandan, bölgesel bazda arz-talep dengesizlikleri nedeniyle
belirli bölgelerde sağlıksız stok ve/veya fiyat hareketleri
görülebilmektedir. Konut ihtiyacının daha çok orta ve alt gelir
grubunda yüksek olduğu değerlendirilmekte, ancak son dönemde
orta ve üst gelir grubuna yönelik projelerin ağırlık kazandığı
izlenmektedir. Bu durum, orta vadede söz konusu olumsuz stok ve
fiyat hareketlerinin yaygınlaşmasına neden olabilecek bir risk
faktörüdür.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
6 Nisan 2015
YÖNETİCİ ÖZETİ
Ticari Gayrimenkul:
Ticari gayrimenkuller içinde önemli bir paya sahip olan AVM’lerin
toplam cirosunun 2014 yılsonu itibarıyla toplam 70 milyar TL’ye
ulaşacağı tahmin edilmektedir. Önümüzdeki dönemde büyük
şehirlerdeki yeni projelerin yanı sıra pazar potansiyeli görece
yüksek olan Anadolu kentlerine yönelik yatırımların artması
beklenmektedir. Ofis projeleri, kaliteli ofis stokunun yetersiz
olması nedeniyle büyük kentler başta olmak üzere yurt genelinde
yaygınlaşmaktadır. Ofis projelerine yönelik talebin büyük
şehirlerde ve merkezi bölgelerde görece yüksek olduğu dikkat
çekmektedir. Bunun yanı sıra turizm, sağlık, kültür-sanat, kongre
ve etkinlikler gibi sosyal ihtiyaçların yükselmesi paralelinde
hastane, turistik tesis, otel ve spor merkezi gibi yapıların inşaatı da
artmaktadır.
Altyapı Projeleri:
İnşaat sektörünün son yıllarda kaydettiği hızlı büyümede özel
sektör yatırımlarının yanı sıra kamunun altyapı projelerinin de etkili
olduğu görülmektedir. Başta İstanbul olmak üzere Türkiye
genelinde yapımına devam edilen altyapı yatırımları ulaşım, sağlık
ve turizm alanlarında yoğunlaşmıştır. Büyük yatırım ölçekleri
nedeniyle “mega projeler” olarak anılan ve İstanbul’da öne çıkan
projelerden bazıları 3.köprü, 3.havalimanı, Avrasya Tüneli, Kanal
İstanbul ve İstanbul Finans Merkezi’dir. Söz konusu projeler
bulundukları bölgede çekim alanı oluşturmakta ve böylece inşaat
faaliyetlerinin bu bölgelere odaklanmasına da yol açmaktadır.
Diğer taraftan, mega projelerde gerekli finansmanın temininde
güçlük yaşanmaya devam edilmektedir. Bu kapsamda, kamu-özel
işbirliğine dayalı finansman modellerinin hayata geçirilmesi
sektörü orta vadede canlandırma potansiyeline sahiptir.
Yurt Dışı Müteahhitlik:
Yurt içi faaliyetlerde görülen artışın yanı sıra sektörde faaliyet
gösteren firmaların yurt dışındaki faaliyetleri de son yıllarda hız
kazanmıştır. Engineering News Record (ENR) tarafından
yayımlanan ve müteahhitlerin bir önceki yılda, ülkeleri dışındaki
faaliyetlerinden elde ettikleri gelirleri esas alarak oluşturduğu
“Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesinde, 2013
yılında 42 Türk firması yer almıştır. Türkiye, 62 firma ile lider olan
Çin'in ardından 2. sırada bulunmaktadır. 2013 yılında 31,7 milyar
USD tutarında proje üstlenen Türk müteahhitler, 2014 yılında ise
toplam 22,8 milyar USD değerinde 277 yeni proje üstlenmişlerdir.
Bu dönemdeki proje tutarının son 2 yılın aynı dönemindeki
değerlerin belirgin şekilde altında kalması, büyük ölçüde Irak ve
Libya pazarlarındaki sorunlardan kaynaklanmıştır. Sektörün en
İNŞAAT SEKTÖRÜ
7 Nisan 2015
YÖNETİCİ ÖZETİ
önemli pazarlarından olan Rusya’da yaşanan sıkıntıların da kısa
vadede iş hacmine olumsuz yansıması beklenmektedir. Diğer
taraftan, önümüzdeki dönemde Sahra Altı Afrika ve Latin Amerika
gibi yeni pazarlara giriş sayesinde sektörün faaliyet gösterdiği
coğrafyanın genişletilmesi hedeflenmektedir.
2015 Beklentileri ve Orta Vadede İnşaat Sektörüne Yön
Vermesi Beklenen Trendler
Son gelişmeler ışığında inşaat ve gayrimenkul sektörü üzerinde
orta vadede etkili olacağı düşünülen başlıca faktörler aşağıdaki gibi
sıralanmaktadır:
Makroekonomik ve siyasi ortam: Siyasi istikrar, makroekonomik
dengeler üzerindeki etkisi bakımından yatırım ve tüketim
iştahının önemli bir belirleyicisi durumundadır. Son yıllarda,
ekonomi politikaları çerçevesinde belirlenen kamu yatırımları
büyük ölçüde inşaat faaliyetlerini destekleyici yönde
gelişmiştir. Haziran 2015’te yapılacak olan genel seçimler kamu
politikalarının sektörler bazındaki yönünü tespit etmek
bakımından yakından izlenecektir. Türkiye ekonomisinin
2015’te %3,5 büyümesi, inşaat ve gayrimenkul sektöründe de
yurt içi ekonomik aktiviteye paralel bir seyir yaşanması
beklenmektedir. Mevcut değerlendirmelere göre sektörde
büyümenin yatay seyredeceği ve 2015’te sektördeki aktivite
açısından önceki yıla göre önemli hızlanma yaşanmayacağı
tahmin edilmektedir.
Finansman koşulları: 2015’te yurt içi faiz oranlarında beklenen
gerilemenin, yatırım ve tüketim iştahını artırarak iç talebe
olumlu yansıması beklenmektedir. Ancak, özellikle konut
piyasasında belli ölçüde doygunluk ve bölgesel bazda arz
fazlası bulunması talebin etkisini sınırlayabilecektir. Öte
yandan, iç ve dış piyasalardaki gelişmeler paralelinde dalgalı bir
seyir izleyen döviz kurunun, enflasyon ve faiz oranları üzerinde
yukarı yönlü baskı oluşturabileceği düşünülmektedir.
Yasal düzenlemeler: Gayrimenkul sektörüne yönelik mevzuat
değişiklikleri sektörü yakından ilgilendirmektedir. Sektörde
hem üretici hem de tüketiciyi ilgilendiren çok sayıda yasal
düzenleme söz konusudur. Konut talebini canlandırmaya
yönelik uygulamalar arasında, konut alımlarında tüketiciye
%15 oranında devlet desteği verilmesini öngören uygulama
önerisi öne çıkmaktadır. Bunun yanı sıra kentsel dönüşüm,
mütekabiliyet yasası ve kamu projelerine yönelik Hazine
garantisi vb. mevcut düzenlemelere ek olarak, sektördeki iş
hacmini artırmak amacıyla 2015’te yeni düzenlemelerin
İNŞAAT SEKTÖRÜ
8 Nisan 2015
YÖNETİCİ ÖZETİ
gündeme gelebileceği düşünülmektedir.
İç pazardaki büyüme potansiyeli ve görece yüksek getiri
oranları yabancı yatırımcının Türkiye gayrimenkul piyasasına
yönelik ilgisinin sürmesine neden olmuştur. Yurt içinde
yabancıların mülk edinimini kolaylaştıran yasal düzenlemeler,
kentsel dönüşüm süreci ve büyük konut projeleri gibi faktörler
de sektördeki yatırımları olumlu etkilemiştir. Son yıllarda
gayrimenkul sektöründe belirgin ölçüde artış kaydeden
özellikle Orta Doğu kaynaklı doğrudan yabancı yatırımların
2015’te de sürmesi beklenmektedir. Ancak bu bölgedeki
istikrarsız yapı, söz konusu yatırımlar için risk oluşturmaya
devam etmektedir.
Kentsel dönüşüm: Sektörün itici gücü olarak görülmektedir. Bu
alandaki gelişmelerin yönü ve projelerin hayata geçirilme hızı,
sektörün performansını önemli ölçüde etkileyecektir. Bu
çerçevede sürecin sağlıklı ve hızlı bir şekilde ilerlemesi için
hukuki altyapıdaki gelişmeler ön plana çıkmaktadır. Kentsel
dönüşümün sürekliliğinin sağlanması ve kapsamının
genişlemesi bakımından iş yapış metodunda değişiklikler ve
finansal çeşitlilik önem taşımaktadır.
Mega projeler: Kamunun büyük ölçekli altyapı yatırımlarından
oluşan mega projeler inşaat sektörünün faaliyetlerini olumlu
yönde etkilemektedir. Yüksek finansman gereksinimi bulunan
bu projelerin seyri açısından piyasa koşulları da önem
taşımaktadır.
Teknoloji: Teknolojinin inşaat ve gayrimenkul sektöründe
kullanımı giderek artmaktadır. Teknoloji, mimari tasarım, enerji
verimliliğinden inşaat tekniklerine, iletişimden satış ve
pazarlama stratejilerine kadar geniş bir alanda verimlilik
artışları sağlamaktadır. Bu paralelde düşük enerji kullanan akıllı
ve çevreci mimari anlayışının giderek yaygınlaşacağı
düşünülmektedir.
Diğer inşaat faaliyetleri: Geleneksel inşaat faaliyetlerinin yanı
sıra, veri depolama merkezi, lojistik merkezler, öğrenci yurdu,
şehir hastaneleri, yaşlı bakımevi, sağlık turizmi tesisleri ve spor
kompleksi gibi çok sayıda yeni proje tasarlanmaktadır.
Geleneksel iş yapış şekillerinin değişmesi ev ve ofis konseptini
bir araya getirmiş, düşük metrekareli, yüksek kalitede ve çok
sayıda hizmetin bir arada verildiği yaşam alanlarına ihtiyacı
artırmıştır. E-ticaretin hızlı gelişmesi, AVM’lerin daha çok
eğlence ve sosyalleşme alanları olarak konumlanmaya
başlamasına sebep olurken, lojistik merkez ve depolara olan
İNŞAAT SEKTÖRÜ
9 Nisan 2015
YÖNETİCİ ÖZETİ
talebi de artırmıştır. Şehir bazında sağlık ve spor tesislerine
yönelik harcamalar kamu öncülüğünde artmaktadır. Genç ve
eğitim gören nüfus akıllı yaşam alanlarına, ileri yaş grubu ise
barınma ve hizmete ihtiyaç duymaktadır. Bu kategoride yer
alan yapıları gelişmeye açık ve potansiyeli yüksek ‘niş’ alanlar
olarak tanımlamak mümkündür. Bununla birlikte, söz konusu
projeler geleneksel gayrimenkul yatırımlarına göre ekonomik
dalgalanmalara daha duyarlı niteliktedir.
Ayrıca, 2015’te sektörün öncelikli hedefleri arasında yabancılara
konut satışının artırılması yer almaktadır. İnşaat sektörü genelinde
yurt içi talep kaynaklı büyümenin 2015’te önceki yıla göre hız
keseceğinin tahmin edilmesi, sektörün ağırlıklı olarak yabancı
yatırımcılara odaklanmasına neden olmaktadır. 2014’te yıllık bazda
adet bazında yaklaşık %56 artan yabancılara konut satışının,
inşaat firmalarının yurt dışında yapacakları tanıtım ve satış atağı
paralelinde yükselmesi beklenmektedir. Bu sayede öncelikle iç
piyasada oluşan arz fazlasının eritilmesi amaçlanmaktadır. Sektör
temsilcilerinin talepleri doğrultusunda, ilerleyen dönemde vergi
indirimi gibi çeşitli politika araçları ile sektörün bu girişiminin
desteklenmesi söz konusu olabilecektir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
10 Nisan 2015
II.İNŞAAT SEKTÖRÜNE
GENEL BAKIŞ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
11 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Dünya
Son üç yılda olduğu gibi 2014 yılında da küresel ekonomik aktivite beklentilerden daha zayıf bir toparlanma eğilimi sergilemiştir.
Gelişmiş ülkelerde küresel krizin neden olduğu sorunlar bu ülkelerin büyüme performansları üzerinde baskı yaratmaya devam
etmiştir. Gelişmekte olan ülkelerde ise büyüme gerek küresel kriz öncesi döneme gerekse küresel kriz sonrası toparlanma evresine
kıyasla düşük düzeyde kalmıştır.
Küresel Ekonomik Aktivite 2013 2014 2015 (T)
Reel Büyüme (%)
Global 3,4 3,4 3,5
Gelişmiş Ülkeler 1,4 1,8 2,4
ABD 2,2 2,4 3,1
Euro Alanı -0,5 0,9 1,5
Japonya 1,6 -0,1 1,0
Gelişmekte Olan Ülkeler 5,0 4,6 4,3
Ticaret Hacmindeki Değişim (%) 3,5 3,4 3,7
Enflasyon (%)
Gelişmiş Ülkeler 1,4 1,4 0,4
Gelişmekte Olan Ülkeler 5,9 5,1 5,4
Kaynak: IMF WEO, Nisan 2015
(T) Tahmin
İNŞAAT SEKTÖRÜ
12 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Dünya
Küresel ekonomik büyüme 2013 yılında %3,3 düzeyinde gerçekleşirken, inşaat sektöründe büyüme %4,5 seviyesinde
gerçekleşmiştir. Gelişmekte olan ülkelerde ise inşaat sektörü %6,8 oranında büyümüştür.
İnşaat sektöründe büyüme genel olarak ekonomik büyümenin üzerinde seyretmektedir.
Kriz döneminde başta ABD ve Avrupa olmak üzere birçok ülkede yavaşlama eğilimine giren inşaat sektörünün hâlâ toparlanma
döneminde olduğu ifade edilmektedir. Toparlanma döneminde altyapı yatırımlarının itici güç olduğu görülmektedir.
Kaynak: KHL Group
İNŞAAT SEKTÖRÜ
13 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Dünya
AB’nin en büyük 5 ekonomisi olan Almanya, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya ve İspanya’da inşaat sektörünün toplam büyüklüğü,
Avrupa’daki inşaat sektörünün %70’ini oluşturmaktadır.
2013 yılında Almanya hariç diğer 4 ülkede inşaat sektörü daralmıştır.
Doğu Avrupa ve Rusya’da sektör performansı daha olumlu seyretmiştir.
Kaynak: KHL Group
İNŞAAT SEKTÖRÜ
14 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Dünya
2013 yılında dünyada inşaat sektörünün büyüklüğü 7,2 trilyon USD düzeyinde olup bu rakamın 2025 yılında 15 trilyon USD’ye
ulaşacağı öngörülmektedir.
Halihazırda inşaat sektörünün küresel ekonomiden aldığı pay %10-12 seviyesindedir. 2025 yılına gelindiğinde inşaat sektörünün
ekonomideki payının gelişmekte olan ülkelerde %16,7, gelişmiş ülkelerde ise %10 düzeyinde olacağı tahmin edilmektedir.
Gelişmekte olan ülkelerin küresel inşaat sektörü hasılasından aldığı pay 2013 itibarıyla %35 düzeyindedir. Çin ve Hindistan’ın başı
çektiği pazarda söz konusu payın 2025 yılında %60’ı geçeceği tahmin edilmektedir.
İnşaat Sektöründe Büyüme (yıllık, %)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
15 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye
İnşaat sektöründe reel büyüme 2013 yılında %7,4 ile %4,2 olan GSYH büyümesinin oldukça üzerinde gerçekleşmiştir. 2014 yılında
sektörde reel büyüme yıllık bazda %2,2 düzeyindedir. Aynı dönemde GSYH artışı %2,9 düzeyinde gerçekleşmiştir.
Sektörün ekonomiden aldığı pay %6 düzeyinde seyretmekte olup dünya ortalamasının altındadır.
Sektörün ekonomik aktiviteye olan duyarlılığı yüksek düzeydedir. Büyüme dönemlerinde genel olarak GSYH’den hızlı büyüyen inşaat
sektöründe, daralma dönemlerinde GSYH’den daha hızlı düşüşler görülmektedir.
Kaynak: TÜİK
-25
-20
-15
-10
-5
0
5
10
15
20
25
30
20
07
Ç4
20
08
Ç2
20
08
Ç4
20
09
Ç2
20
09
Ç4
20
10
Ç2
20
10
Ç4
20
11
Ç2
20
11
Ç4
20
12
Ç2
20
12
Ç4
20
13
Ç2
20
13
Ç4
20
14
Ç2
20
14
Ç4
GSYH ve İnşaat Sektörü (%)
İnşaat Sektörü Reel Büyüme
GSYH Reel Büyüme
İNŞAAT SEKTÖRÜ
16 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye - Doğrudan Yabancı Yatırımlar
2014 yılı Ödemeler Dengesi verilerine göre, yurt içine yönelik net doğrudan yabancı yatırımlar (DYY) 12 milyar USD’nin üzerinde
gerçekleşirken, bunun 4,3 milyar USD’lik kısmı gayrimenkul alımına yönelik net yatırımlardan kaynaklanmıştır. Bu dönemde
gayrimenkul alımlarının toplam DYY içindeki payı %36 olmuştur.
2003 - 2014 döneminde ise, toplam DYY girişi 148,2 milyar USD düzeyinde gerçekleşirken, gayrimenkul alımlarına yönelik net
yatırımlar 29,3 milyar USD olmuştur. Bu dönem itibarıyla, gayrimenkul alımlarına yönelik doğrudan yatırımların toplam içindeki payı
%19,7 düzeyindedir.
1,01,3
1,8
2,9 2,9 2,9
1,8
2,5
2,0
2,6
3,0
4,3
0,0
0,5
1,0
1,5
2,0
2,5
3,0
3,5
4,0
4,5
5,0
0
5
10
15
20
25
20
03
20
04
20
05
20
06
20
07
20
08
20
09
20
10
20
11
20
12
20
13
20
14
Doğrudan Yabancı Yatırımlar (milyar USD)
Gayrimenkul Alımına Yönelik Doğrudan Yatırımlar (net, sağ eksen)
Yurtiçine Yönelik Doğrudan Yatırımlar (net)
Kaynak: TCMB
İNŞAAT SEKTÖRÜ
17 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye - Doğrudan Yabancı Yatırımlar
2009’da küresel ekonomik krizin etkisiyle önemli ölçüde gerileyen gayrimenkul alımlarına yönelik net doğrudan yatırımlar, kriz
sonrası dönemde kademeli olarak yükselmiştir.
İç pazardaki büyüme potansiyeli ve görece yüksek getiri oranları yabancı yatırımcının Türkiye gayrimenkul piyasasına yönelik ilgisinin
sürmesine neden olmuştur. Yurt içinde yabancıların mülk edinimini kolaylaştıran yasal düzenlemeler, kentsel dönüşüm süreci ve
büyük konut projeleri gibi faktörler de sektördeki yatırımları olumlu etkilemiştir.
Son yıllarda gayrimenkul sektöründe belirgin ölçüde artış kaydeden özellikle Orta Doğu kaynaklı doğrudan yabancı yatırımların
2015’te de sürmesi beklenmektedir. Ancak bu bölgedeki istikrarsız yapı, söz konusu yatırımlar için risk oluşturmaya devam
etmektedir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
18 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye - Ciro ve Üretim
2014 yılında sektörde üretim artışı %3 düzeyinde gerçekleşirken, ciro artışı %5,9 olmuştur.
Ciro artışı bina inşaatlarından kaynaklanırken, bina dışı inşaat segmentinde cironun gerilediği izlenmiştir.
Bina ve bina dışı inşaat olarak değerlendirildiğinde, bina dışı inşaat faaliyetlerinde dalgalanmaların nispeten daha az gerçekleştiği
görülmektedir.
Kaynak: TÜİK
40
60
80
100
120
140
160
180
20
05
Ç4
20
06
Ç2
20
06
Ç4
20
07
Ç2
20
07
Ç4
20
08
Ç2
20
08
Ç4
20
09
Ç2
20
09
Ç4
20
10
Ç2
20
10
Ç4
20
11
Ç2
20
11
Ç4
20
12
Ç2
20
12
Ç4
20
13
Ç2
20
13
Ç4
20
14
Ç2
20
14
Ç4
İnşaat Sektöründe Mevsimsel Etkilerden
Arındırılmış Ciro (2010=100)
Bina
Bina Dışı
40
60
80
100
120
140
160
20
05
Ç4
20
06
Ç2
20
06
Ç4
20
07
Ç2
20
07
Ç4
20
08
Ç2
20
08
Ç4
20
09
Ç2
20
09
Ç4
20
10
Ç2
20
10
Ç4
20
11
Ç2
20
11
Ç4
20
12
Ç2
20
12
Ç4
20
13
Ç2
20
13
Ç4
20
14
Ç2
20
14
Ç4
İnşaat Sektöründe Mevsimsel Etkilerden
Arındırılmış Üretim (2010=100)
Bina
Bina Dışı
İNŞAAT SEKTÖRÜ
19 Nisan 2015
İNŞAAT SEKTÖRÜ / Türkiye - Ruhsat ve İzinler
2004 yılına kadar paralel düzeyde seyreden yapı ruhsatları ve kullanım izinleri bu tarihten itibaren ayrışmaya başlamış, yıllar itibarıyla
alınan ruhsatlar kullanım izinlerinin üzerine çıkmıştır.
Ruhsatlar ve kullanım izinleri arasındaki farkın ruhsatlar lehine açılması, yapı stokundaki artışın talebin üzerinde gerçekleştiği
şeklinde yorumlanmaktadır.
Ankara ve İzmir’de ruhsatlar ile izinler arasındaki fark oldukça düşük kalırken, İstanbul’da farkın daha yüksek olduğu dikkat
çekmektedir.
0
200
400
600
800
1.000
1.200
2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014
bin adet Yapı Ruhsatları ve Kullanım İzinleri
Yapı Ruhsat Sayısı Yapı Kullanım İzin Belgeleri
0
50
100
150
200
250
Yapı
Ruhsatı
Kullanım
İzinleri
Yapı
Ruhsatı
Kullanım
İzinleri
Yapı
Ruhsatı
Kullanım
İzinleri
2012 2013 2014
bin adet Yapı Ruhsatları ve Kullanım İzinleri
İstanbul
Ankara
İzmir
Kaynak: TÜİK
İNŞAAT SEKTÖRÜ
20 Nisan 2015
III. TÜRKİYE’DE KONUT SEKTÖRÜ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
21 Nisan 2015
KONUT SEKTÖRÜ / Satışlar
İpotekli satışların yaygınlaşmasıyla beraber toplam satışların yaklaşık %30-%40’lık kısmı ipotekli olarak gerçekleştirilmektedir.
İpotekli satışların faiz oranlarına karşı oldukça duyarlı olduğu izlenmektedir.
İstanbul, Ankara ve İzmir dönemler itibarıyla en fazla konut satılan iller olurken, İstanbul’da satışların çeyrekler bazında oldukça
dalgalı seyrettiği dikkati çekmektedir.
Kaynak: TÜİK, TCMB
6
8
10
12
14
16
18
20
0
50
100
150
200
250
300
350
400
20
09
Ç2
20
09
Ç4
20
10
Ç2
20
10
Ç4
20
11
Ç2
20
11
Ç4
20
12
Ç2
20
12
Ç4
20
13
Ç2
20
13
Ç4
20
14
Ç2
20
14
Ç4
bin adet Konut Satışları ve Faiz Oranı
İpotekli Satışlar
Diğer Satışlar
Konut Kredisi Faiz Oranı (yıllık bileşik, %) (sağ eksen)
0
10
20
30
40
50
60
70
20
08
Ç2
20
08
Ç4
20
09
Ç2
20
09
Ç4
20
10
Ç2
20
10
Ç4
20
11
Ç2
20
11
Ç4
20
12
Ç2
20
12
Ç4
20
13
Ç2
20
13
Ç4
20
14
Ç2
20
14
Ç4
bin adet Konut Satışları (çeyrek dönemlik)
İstanbul
Ankara
İzmir
İNŞAAT SEKTÖRÜ
22 Nisan 2015
KONUT SEKTÖRÜ / Krediler
Şubat 2015 sonu itibarıyla konut kredileri 128 milyar TL’ye ulaşırken, inşaat sektörüne kullandırılan nakdi krediler toplamı ise 92
milyar TL düzeyine yükselmiştir. Aynı dönem itibarıyla sektörün gayri nakdi krediler toplamı 72,7 milyar TL seviyesindedir.
Konut kredilerinin ve inşaat sektörü kredilerinin GSYH’ye oranı yıllar itibarıyla artmaktadır. Ancak son 2 yılda gözlenen hızlı yükseliş
dikkat çekmektedir.
Gelişmiş ülkelerde konut kredilerinin GSYH içindeki payı genel olarak %60’ın üzerinde seyretmektedir.
Kaynak: TÜİK, BDDK
0
20
40
60
80
100
120
140
Ağ
u.0
5
Şu
b.0
6
Ağ
u.0
6
Şu
b.0
7
Ağ
u.0
7
Şu
b.0
8
Ağ
u.0
8
Şu
b.0
9
Ağ
u.0
9
Şu
b.1
0
Ağ
u.1
0
Şu
b.1
1
Ağ
u.1
1
Şu
b.1
2
Ağ
u.1
2
Şu
b.1
3
Ağ
u.1
3
Şu
b.1
4
Ağ
u.1
4
Şu
b.1
5
milyar TL Toplam Nakdi Krediler
İnşaat Sektörüne Kullandırılan Krediler
Konut Kredileri
1,0 1,3 1,7 2,2 2,6 2,9 3,2 3,44,6 5,1
1,8
2,9
3,63,7
4,45,4
5,66,0
7,07,2
0
2
4
6
8
10
12
14
2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014
Krediler/GSYH Oranı (%)
Konut Kredileri
İnşaat Sektörüne Kullandırılan Krediler
İNŞAAT SEKTÖRÜ
23 Nisan 2015
KONUT SEKTÖRÜ / Konut Fiyatları
Ocak 2010 ve Aralık 2014 arasında konut fiyatları %75 oranında yükselmiştir. İstanbul’da fiyatlardaki artış ise %110’a
yaklaşmaktadır. Ancak Türkiye genelinde 2008 ve sonrasında hızla gerileyen fiyatların oluşturduğu düşük baz etkisi de bu artışta
etkili olmuştur.
Kaynak: TCMB
90
110
130
150
170
190
210
Ma
r.1
0
Ha
z.1
0
Ey
l.1
0
Ara
.10
Ma
r.1
1
Ha
z.1
1
Ey
l.1
1
Ara
.11
Ma
r.1
2
Ha
z.1
2
Ey
l.1
2
Ara
.12
Ma
r.1
3
Ha
z.1
3
Ey
l.1
3
Ara
.13
Ma
r.1
4
Ha
z.1
4
Ey
l.1
4
Ara
.14
Konut Fiyatları Endeksi
Türkiye
İstanbul
Ankara
İzmir
İNŞAAT SEKTÖRÜ
24 Nisan 2015
KONUT SEKTÖRÜ / Konut Fiyatları
Konut fiyatları bölgesel olarak en fazla İstanbul’da artmış olmasına karşın, Ege ve Akdeniz kıyı şeridinin yanında Güneydoğu Anadolu
Bölgesi’nde de fiyatlar Türkiye genelinin (%16) üzerinde artmaktadır.
Yabancıların konut talebi kıyı şeridinde fiyatların yükselmesinde etkili olurken, Suriye’den gelenlerin oluşturduğu talep Güneydoğu
Anadolu’da da fiyatları yukarı çekmiştir.
Kaynak: TCMB
Türkiye Genelinde Yıllık Bazda Konut Fiyat Artışları (Aralık 2014)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
25 Nisan 2015
KONUT SEKTÖRÜ / Konut Balonu
Konut balonundan söz edilebilmesi için konut fiyatlarında demografiye bağlı talep gelişimi ve maliyet artışları gibi temel etkenlerle
açıklanamayan oranlarda yükseliş eğilimi gözlenmesi gerekmektedir. Geçmiş deneyimler, konut balonlarının nedeni olarak fiyatların
sürekli ve hızlı bir şekilde yükselmeye devam edeceği yönündeki piyasa algısına işaret etmektedir. Nitekim yukarıdaki grafikler, ABD ve
İspanya’da konut balonu olgusunun gözlendiği dönemlerde konut fiyatlarındaki artışın tüketici enflasyonunu önemli ölçüde aştığını
göstermektedir.
Türkiye’de konut fiyatlarındaki artış enflasyonun bir miktar üzerinde olsa da, gayrimenkul piyasasının temel değerlendirme ölçütleriyle
açıklanabilen fiyatlardaki bu eğilimin bir konut balonuna işaret ettiğini iddia etmek için bu aşamada yeterli argüman bulunmamaktadır.
Kaynak: Reuters
100
120
140
160
180
200
220
Nis
.00
Ağ
u.0
1
Ara
.02
Nis
.04
Ağ
u.0
5
Ara
.06
Nis
.08
Ağ
u.0
9
Ara
.10
Nis
.12
Ağ
u.1
3
Ara
.14
Case&Schiller ABD Konut Fiyat Endeksi
ABD Tüketici Fiyat Endeksi
%64
100
120
140
160
180
200
220
240
260
280
300
Ara
.99
Ey
l.0
0
Ha
z.0
1
Ma
r.0
2
Ara
.02
Ey
l.0
3
Ha
z.0
4
Ma
r.0
5
Ara
.05
Ey
l.0
6
Ha
z.0
7
Ma
r.0
8
Ara
.08
Ey
l.0
9
Ha
z.1
0
Ma
r.1
1
Ara
.11
Ey
l.1
2
Ha
z.1
3
Ma
r.1
4
Ara
.14
İspanya Konut Fiyat Endeksi
İspanya Tüketici Fiyat Endeksi
%123
İNŞAAT SEKTÖRÜ
26 Nisan 2015
KONUT SEKTÖRÜ / Konut Balonu
2010 Ç1 - 2014 Ç3 döneminde tüketici fiyatları %40, bina inşaat maliyetleri ise %42 oranında yükselmiştir. Ayrıca söz konusu
dönemde arsa maliyetlerinin toplam maliyet içinden aldığı pay da %40 seviyesine ulaşmıştır.
Sadece enflasyon ve inşaat maliyetleri ile değerlendirildiğinde reel bazda %26 olarak hesaplanan fiyat artışı, arsa maliyetleri de
hesaba katılınca %15 düzeyine gerilemektedir.
Türkiye’de konut balonunun varlığına ilişkin henüz yeterli delil olmamasına karşın konut fiyatları ile enflasyon arasındaki farkın
izlenmesi önem arz etmektedir.
Kaynak: TÜİK, TCMB
90
100
110
120
130
140
150
160
170
20
10
Ç1
20
10
Ç2
20
10
Ç3
20
10
Ç4
20
11
Ç1
20
11
Ç2
20
11
Ç3
20
11
Ç4
20
12
Ç1
20
12
Ç2
20
12
Ç3
20
12
Ç4
20
13
Ç1
20
13
Ç2
20
13
Ç3
20
13
Ç4
20
14
Ç1
20
14
Ç2
20
14
Ç3
Türkiye'de Konut Piyasasında Fiyatlar ve Maliyet
TCMB Konut Fiyat Endeksi
Tüketici Fiyat Endeksi
İnşaat Maliyet Endeksi
%26
İNŞAAT SEKTÖRÜ
27 Nisan 2015
KONUT SEKTÖRÜ / Konut Balonu
Konut fiyatları ile kira arasındaki ilişki konut fiyatlarındaki hızlı artışları izleme adına önem arz etmektedir. Konut fiyatlarında hareket alanı daha
genişken, kira fiyatlarında değişimler daha tedrici yaşanmaktadır.
Türkiye’de konut yatırımı geri dönüş süresi (satış fiyatı/yıllık kira oranı) 17 yıl düzeyinde seyretmektedir.
Bu çerçevede, diğer verilerin yanı sıra farklı ülke örnekleriyle kıyaslandığında konut yatırımı geri dönüş süresi de, Türkiye konut piyasasında
henüz bir balon olmadığı yönündeki görüşü desteklemektedir.
Kaynak: REIDIN, Global Property Guide
* Satış fiyatı/yıllık kira tutarı
14
15
16
17
18
19
20
Nis
.07
Ey
l.0
7
Şu
b.0
8
Te
m.0
8
Ara
.08
Ma
y.0
9
Ek
i.09
Ma
r.1
0
Ağ
u.1
0
Oca
.11
Ha
z.1
1
Ka
s.1
1
Nis
.12
Ey
l.1
2
Şu
b.1
3
Te
m.1
3
Ara
.13
Ma
y.1
4
Ek
i.14
Türkiye
İstanbul
Ankara
İzmir0
5
10
15
20
25
30
35
40
AB
D
BA
E
İrla
nd
a
Po
rte
kiz
Tü
rkiy
e
Bu
lga
ris
tan
Av
ust
raly
a
Ro
ma
ny
a
Arj
an
tin
Da
nim
ark
a
Bre
zil
ya
Po
lon
ya
Ma
cari
sta
n
İsp
an
ya
Av
ust
ury
a
Gü
ne
y K
ore
Bo
sn
a H
ers
ek
Hır
va
tis
tan
Fra
nsa
İta
lya
Geçmişte Konut Balonu Yaşanan Ülkelerde Düzeltme Sonrası Son Durum
Konut Balonunun Varlığının Tartışıldığı Ülkeler
Konut Yatırımı Geri Dönüş Süresi (yıl)*
İNŞAAT SEKTÖRÜ
28 Nisan 2015
IV. TÜRKİYE’DE TİCARİ GAYRİMENKUL
SEKTÖRÜ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
29 Nisan 2015
TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Perakende
Genç nüfusun ve harcama eğiliminin yüksek olmasına bağlı olarak gelişen perakende sektörü, ticari gayrimenkul yatırımlarını olumlu
etkilemektedir.
Hızlı kentleşmeye bağlı olarak yeni yerleşim alanlarının gelişmesi ve kentsel dönüşüm gibi projeler, bölgesel bazda inşaat faaliyetini
artırırken buna paralel olarak perakende yatırımlara ivme kazandırmaktadır.
Büyük ölçekli firmalar tarafından gerçekleştirilen karma projeler de bünyelerinde yer alan alışveriş ve eğlence merkezi konseptiyle,
perakende mağazacılık ve AVM yatırımlarını desteklemektedir.
Perakende sektörünün büyümesinde önemli bir rolü olan AVM’lerin toplam cirosunun 2014 yılsonu itibarıyla 75 milyar TL düzeyinde
olduğu tahmin edilmektedir. AVM cirolarının 2015’te 90 milyar TL düzeyine çıkacağı öngörülmektedir.
Aralık 2014 itibarıyla Türkiye’de toplam 338 AVM faaliyet göstermekte ve toplam kiralanabilir net alan 9,8 milyon metrekareyi
bulmaktadır. Planlanan yatırımlar doğrultusunda, 2015’te yurt içine aktif olarak faaliyet gösteren AVM sayısının 355’e çıkması
beklenmektedir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
30 Nisan 2015
PERAKENDE / Türkiye’nin AVM Haritası
Türkiye genelinde 81 ilin 57’sinde AVM bulunmakta, bunların önemli bir kısmı da İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya gibi büyük
şehirlerde yoğunlaşmaktadır.
Önümüzdeki dönemde büyük şehirlerdeki büyümenin yanı sıra pazar potansiyeli görece yüksek olan Anadolu kentlerine yönelik
yatırımların artması beklenmektedir.
Kaynak: Deloitte
(*) 1.000 kişi başına düşen brüt kiralanabilir alan (metrekare)
Türkiye Genelinde AVM’lerin Bölgesel Dağılımı ve Kiralanabilir Alan Göstergeleri* (Mart 2013)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
31 Nisan 2015
PERAKENDE / AVM Yatırımları
BKA: Brüt Kiralanabilir Alan (metrekare)
Kaynak: Cushman & Wakefield
İNŞAAT SEKTÖRÜ
32 Nisan 2015
PERAKENDE / AVM Ciro ve Ziyaretçi Sayıları
AVM ciro endeksi Aralık 2014’de önceki yılın aynı ayına göre %10,9 yükselirken, bu dönemde ziyaretçi sayısı endeksi %4,5
gerilemiştir. Ziyaretçi sayısındaki gerilemeye karşın cirolarda artış kaydedilmesi, bu dönemde birim tüketici harcamalarında artışa
işaret etmektedir.
Nisan 2014’te ulaştığı zirvenin ardından genel olarak aşağı yönlü bir seyir izleyen tüketici güven endeksi, Mart 2015’te 64,4 değerini
alarak gerileme eğilimini sürdürmüştür.
Kaynak: TÜİK, Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD), Akademetre Research
80
85
90
95
100
105
110
115
100
110
120
130
140
150
160
170
180
190
200
Ara
.13
Oca
.14
Şu
b.1
4
Ma
r.1
4
Nis
.14
Ma
y.1
4
Ha
z.1
4
Te
m.1
4
Ağ
u.1
4
Ey
l.1
4
Ek
i.14
Ka
s.1
4
Ara
.14
AVM Ciro ve Ziyaretçi Sayısı Endeksleri
(2009=100)
Ziyaretçi Sayısı Endeksi (sağ eksen)
Ciro Endeksi
64,4
60
62
64
66
68
70
72
74
76
78
80
Ma
r.1
4
Nis
.14
Ma
y.1
4
Ha
z.1
4
Te
m.1
4
Ağ
u.1
4
Ey
l.1
4
Ek
i.14
Ka
s.1
4
Ara
.14
Oca
.15
Şu
b.1
5
Ma
r.1
5
Tüketici Güven Endeksi
İNŞAAT SEKTÖRÜ
33 Nisan 2015
PERAKENDE / Yasal Düzenlemelerin Yatırımlara Etkisi
Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun Tasarısı, 12.12.2014 tarihinde TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar,
Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda kabul edilmiştir.
Buna göre, büyükşehirlerde AVM’lere yapı ruhsatı, yapı kullanma izin belgesi ve işyeri açma ve çalışma ruhsatı vermeye büyükşehir
belediyeleri yetkili olacak; AVM projesi için yapı ruhsatı verilirken üst meslek kuruluşlarının görüşleri alınacaktır.
AVM’lere otopark, acil tıbbi müdahale ünitesi, ibadet yeri, bebek bakım odası, çocuk oyun alanı gibi ortak kullanım alanları ile sosyal ve
kültürel etkinlikler için alan tahsis etme zorunluğu getirilmiştir. Ayrıca, AVM’lerde esnaf ve sanatkar işletmecilerine rayiç bedel
üzerinden kiraya verilmek üzere toplam satış alanının en az %5’i oranında yer ayrılması kararlaştırılmıştır. Perakende işletmelerin
kampanyalı ve indirimli satışları ile alışveriş festivali gibi organizasyonları da kanunla düzenlenmiştir.
Bu çerçevede, perakende işletmeler düzenli olarak denetlenecek, yapılan denetimler sonucunda kanuna aykırı hareket eden
perakende satış işletmelerine 2 bin - 50 bin TL arasında ceza uygulanabilecektir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
34 Nisan 2015
PERAKENDE / Yasal Düzenlemelerin Yatırımlara Etkisi
400 metrekareyi aşan mağaza ve bunları içeren AVM’ler hakkında son yıllarda sıkça gündeme gelen ancak uygulamaya geçirilmeyen
«AVM’lerin Pazar günü ve resmi tatillerde kapalı olması» teklifi, sektör için orta vadede risk yaratmaktadır. Haftalık bazda
değerlendirildiğinde, toplam ziyaretçilerin %75’nin AVM’lere hafta sonları gelmeyi tercih ettiği görülmektedir.
AVM’lerin açılış-kapanış gün ve saatlerinin yeniden düzenlenmesi halinde ciroların %30’a varan oranlarda gerileyebileceğine dikkat
çekilmektedir. Dolayısıyla, sözü geçen uygulamanın gündeme gelmekle birlikte hayata geçirilmemesi, sektör açısından olumlu bir
gelişme olarak değerlendirilmektedir.
Perakende sektörüne yönelik mevcut ve olası düzenlemelerin ciroları ve dolayısıyla bu segmentteki gayrimenkul yatırımlarını
etkileyebileceği düşünülmektedir.
Kaynak: AYD, GFK
%25
%75
AVM Ziyaretçi Tercihleri
Hafta içi
Hafta sonu
İNŞAAT SEKTÖRÜ
35 Nisan 2015
TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Ofis
Ofis projeleri, kaliteli ofis stokunun yetersiz olması nedeniyle büyük kentler başta olmak üzere yurt genelinde büyümektedir.
Özellikle merkezi bölgelerde konumlandırılan, farklı hizmet olanakları sunan, düşük metrekareli A sınıfı ofis inşaatlarının hızla arttığı
gözlenmektedir.
Ofis projelerine yönelik talebin, büyük şehirlerde ve merkezi bölgelerde görece yüksek olduğu dikkat çekmektedir. Bununla birlikte,
ulaşım olanaklarının artması ile yeni gelişen alanların da hızlı bir büyüme ivmesine sahip olduğu görülmektedir. İstanbul Finans
Merkezi (İFM) gibi çekim bölgesi yaratan projeler de talebin ve dolayısıyla arzın söz konusu bölgelerde yoğunlaşmasına neden
olabilmektedir.
Konut, ofis, eğlence, spor merkezi gibi yapıları bir araya getiren karma projelerin gelişmesi de, ofis yatırımlarını olumlu
etkilemektedir.
Piyasada arz-talep dengesi, bölgesel bazda farklılık göstermektedir. Ofis yatırımlarının en canlı olduğu İstanbul geneline bakıldığında
ise, yeni yaratılan arzın büyük ölçüde mevcut talep seviyesiyle dengeli seyrettiği ve stokların büyük ölçüde eritilebildiği
görülmektedir. Buna karşılık, piyasa dengesinin bölge ve semt bazında, kira ve fiyat verileri ile detaylı bir biçimde incelenmesi faydalı
görülmektedir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
36 Nisan 2015
OFİS / İstanbul Piyasası
Yeni yatırımlar için önemli bir cazibe merkezi olan İstanbul’da ofis yatırımları hızlı bir şekilde artmaktadır. 2013-2015 dönemine ilişkin
tahminler, 20 Avrupa kenti içinde en yüksek yeni arz/mevcut stok oranının İstanbul’da olacağına işaret etmektedir.
Kaynak: Cushman & Wakefield
Ofis Piyasasında Beklenen Yeni Arz/ Mevcut Stok Oranları (2013-2015)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
37 Nisan 2015
OFİS / İstanbul Piyasası
İstanbul ofis pazarı, bölge ve semt bazında farklılık göstermekte, bu nedenle bulunduğu bölgeye göre incelenmektedir. Merkezi İş
Alanı (MİA) tanımlaması, profesyonel ofis binalarının yoğunlaştığı ve halihazırda gelişmiş olan bölgeler için kullanılmaktadır. Bu alanın
dışında kalan bölgeler ise MİA Dışı Avrupa Yakası ve MİA Dışı Asya Yakası olarak kıta bazında sınıflandırılmaktadır.
2014’te İstanbul’un toplam ofis stoku önceki yıla göre 6 milyon metrekare artarak 3,8 milyon metrekareye ulaşmıştır. Bu dönemde,
ofis binalarının en fazla yoğunlaştığı bölge MİA olurken, onu MİA dışı Asya izlemektedir. Gelişmekte Olan Ofis Bölgeleri olarak
tanımlanan ve Kağıthane, Bomonti-Piyalepaşa, Kartal-Maltepe ile Batı Ataşehir hattını içine alan bölge ise toplam ofis alanının %
9’unu oluşturmaktadır.
Kaynak: PropIn
İstanbul Ofis Alanı Dağılımı (2014 Ç3)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
38 Nisan 2015
OFİS / İstanbul Piyasası
Kaynak: PropIn
İNŞAAT SEKTÖRÜ
39 Nisan 2015
OFİS / İstanbul Piyasası
Kaynak: PropIn
MİA bölgesinde, yeni projeler ile birlikte arzın hızla arttığı ve dönemsel
olarak boşluk oranlarının yükseldiği görülmektedir. Bununla birlikte,
bölgeye yönelik yüksek talep paralelinde boşluk oranları kısa sürede
düşmektedir. Talebin yanı sıra arsa maliyetlerinin de oldukça yüksek
düzeyde olmasına bağlı olarak, bölgede kira ortalamaları artış trendindedir.
MİA’daki en yüksek kira ortalamaları Levent’te kaydedilmektedir.
MİA dışı bölgelerde ise Asya yakasında stokların görece hızlı eridiği ve kira
ortalamalarının arttığı izlenmiştir. Bölgeye yönelik talebin olumlu seyrinde,
İFM projesinin (Kozyatağı başta olmak üzere) bölge genelinde piyasa
değerini artırması ile Ümraniye ve Kavacık’taki yeni-nitelikli ofis projeleri
etkili olmaktadır.
Bölgelere Göre Kira Ortalamaları (2014 Ç3) m2/ay
Genel Kira Ortalamaları (2014 Ç3) m2/ay
İNŞAAT SEKTÖRÜ
40 Nisan 2015
OFİS / İstanbul Piyasası
Kaynak: PropIn
Genel Boşluk Oranları (2014 Ç3) A Sınıfı Binalardaki Boşluk Oranlarının Gelişimi
Bölge Bazında Boşluk Oranları (2014 Ç3)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
41 Nisan 2015
OFİS / İstanbul Piyasası
Kaynak: PropIn
* Grafikteki kira rakamları mal sahipleri tarafından pazara açıklanan liste fiyatlarıdır. İnşaatı tamamlanıp stoka katılan binalardaki rakamlar grafiklere yansıtılmıştır.
Bölgelere Göre Talep Edilen En Yüksek Kira* Rakamları (2013 Ç4 - 2014 Ç3)
A Sınıfı Toplam Ofis Stoku (2014 Ç3)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
42 Nisan 2015
TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Oteller ve Turistik Tesisler
Yerli ve yabancı ziyaretçi sayısındaki artış ile İstanbul bağlantılı uçuşların artması, otel yatırımlarını olumlu etkilemektedir. Ayrıca, kongre
turizmi ve fuarların da son yıllarda hız kazandığı görülmektedir.
Büyük uluslararası otel zincirlerinin Türkiye’deki yatırımları sürmektedir. Büyük kentlerin ve turistik merkezlerin yanı sıra Anadolu illerine
yönelik otel yatırımlarının artması beklenmektedir.
Karma projelerde yer alan rezidans tipi dairelerin otel odası olarak tahsis edilmesi ve buna yönelik hizmetlerin sağlanması ise yeni bir trend
olarak dikkat çekmektedir.
Öte yandan, Rusya’da son dönemde yaşanan gelişmeler, Rus turistlerin ağırlıklı olarak tercih ettiği illerde başta olmak üzere, bu sektörü kısa
vadede olumsuz yönde etkileyebilecek bir faktör olarak öne çıkmaktadır.
Kaynak: GYODER
(T): Tahmin
İNŞAAT SEKTÖRÜ
43 Nisan 2015
TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Hastaneler
Yüksek yurt içi talep ve sağlık turizminin gelişmesi, hastane yatırımlarını artırmıştır.
Özel hastane sayısı birçok kentte yükselirken, Sağlıkta Dönüşüm Programı kapsamında kamu-özel ortaklığı ile şehir hastaneleri inşa
edilmeye devam etmektedir.
Başta Orta Doğu ve Avrupa olmak üzere, sağlık hizmeti almak üzere Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı her yıl artmaktadır.
Kaynak: Deloitte
İNŞAAT SEKTÖRÜ
44 Nisan 2015
TİCARİ GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ / Hastaneler
2013 yılında 480 bin yabancının medikal hizmet almak üzere ülkemize geldiği ve 2,5 milyar USD civarında harcama yaptığı
belirtilmektedir.
2013 itibarıyla Türkiye'yi sağlık turizmi için tercih eden ilk 10 ülke sırasıyla Libya, Irak, Almanya, Azerbaycan, Hollanda, Bulgaristan,
Rusya, Suriye, Gürcistan ve Fransa olmuştur.
En fazla ziyaret edilen kentler Antalya ve İstanbul iken bu illeri Ankara, Kocaeli, İzmir ve Muğla izlemektedir.
Sağlık Bakanlığı’nın açıklamalarına göre, 2023 yılı itibarıyla sağlık turizminden 2 milyon yabancı hasta ile 20 milyar TL gel ir elde
edilmesi hedeflenmektedir.
Yurt içi pazarda ise, özellikle İstanbul’da hızlı bir büyüme görülmektedir. Bu bağlamda, gelişmekte olan bölgeler olarak anılan Bağcılar,
Gaziosmanpaşa, Sefaköy, Sancaktepe ve İkitelli çevresinde hastane yatırımlarının yoğunlaştığı görülmektedir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
45 Nisan 2015
V. BAŞLICA ALTYAPI PROJELERİ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
46 Nisan 2015
BAŞLICA ALTYAPI PROJELERİ
Mega projeler olarak tanımlanan ve İstanbul’da yapılması planlanan köprü, havalimanı, kanal, otoyol gibi alt yapı yatırımları ile
İstanbul Finans Merkezi (İFM) projesinin inşaat sektörüne hız kazandırması beklenmektedir.
Kaynak: www.megaprojeleristanbul.com
Proje Bütçe Proje Modeli Güncel Durum Firma
3. Köprü (Kuzey
Marmara Otoyolu
dahil)
4,5 milyar TL Yap, İşlet, Devret
(YİD)
İnşaatı sürüyor. Astaldi Ortak Girişim
Grubu
İçtaş İnşaat Sanayi
Ticaret A.Ş.
3. Havalimanı 10,3 milyar EUR
maliyet, 22,2 milyar
EUR ihale bedeli
YİD İnşaatı sürüyor Cengiz - Kolin - Li-
mak - MAPA - Kalyon
Ortak Girişim Grubu
İFM
(Ataşehir)
4,5 milyar TL
- İnşaatı sürüyor.
Ağaoğlu Şirketler
Grubu
Avrasya Tüneli 1,3 milyar USD YİD İnşaatı sürüyor.
SK E&C
Yapı Merkezi İnşaat
ve Sanayi A. Ş.
Kanal İstanbul 5,5 milyar USD
- Güzergahın kesinleş-
tiği tahmin ediliyor.
-
İNŞAAT SEKTÖRÜ
47 Nisan 2015
VI. YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK
FAALİYETLERİ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
48 Nisan 2015
YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ
Engineering News Record (ENR) tarafından yayımlanan ve müteahhitlerin bir önceki yılda, ülkeleri dışındaki faaliyetlerinden elde ettikleri gelirleri
esas alarak oluşturduğu “Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesinde, 2013 yılında 42 Türk firması yer almıştır. Türkiye, 62 firma
ile lider olan Çin'in ardından 2. sırada bulunmaktadır. ENR listesindeki Türk firmalarının 2013 yılı gelirleri toplamı önceki yıla göre %21 artarak 20,4
milyar USD’ye çıkmıştır.
2014 yılında ise Türk müteahhitler, toplam tutarı 22,8 milyar USD olan 277 yeni proje üstlenmişlerdir. Bu dönemdeki proje tutarının son 2 yılın
aynı dönemindeki değerlerin belirgin şekilde altında kalması, büyük ölçüde Irak ve Libya pazarlarındaki daralmadan kaynaklanmaktadır.
Kaynak: TMB
2,4 2,64,7
11,7 12,4
24,325,7
24,8
21,723,1
21,0
29,7
33,1
22,8
0
5
10
15
20
25
30
35
20
01
20
02
20
03
20
04
20
05
20
06
20
07
20
08
20
09
20
10
20
11
20
12
20
13
20
14
Yurt Dışı Müteahhitlik Faaliyetleri
Toplam Proje Bedeli (milyar USD)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
49 Nisan 2015
YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ
2014’te Türk müteahhitlerin üstlendikleri projelerden elde ettikleri gelirlerinin yarısı Bağımsız Devletler Topluluğu’ndan (BDT)
sağlanmıştır. Bu bölgede en önemli pazarlar olarak Rusya ve Türkmenistan öne çıkmaktadır. Söz konusu gelirler içinde Orta Doğu ve
Afrika da önemli paylara sahipken, Avrupa, Asya ve Amerika’nın toplam payı %2 gibi görece düşük bir düzeyde kalmaktadır.
Kuzey ve Latin Amerika pazarlarında iş hacmi çok sınırlı kalırken, rekabetin yoğun olduğu Asya, Orta Doğu ve Afrika pazarlarında aktif
faaliyete devam edilmektedir. Afrika pazarında Çin, Orta Doğu pazarında da Kore kaynaklı rekabet etkisini sürdürmektedir.
Kaynak: Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB)
%50
%29
%2
%19
Yurt Dışı Müteahhitlik Faaliyetlerinden Elde Edilen
Gelirin Bölgesel Bazda Dağılımı (2014)
BDT
Orta Doğu
Diğer
Afrika
İNŞAAT SEKTÖRÜ
50 Nisan 2015
YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ / Rusya
Yurt dışı müteahhitlik sektörünün tarihsel olarak lider pazarı konumunda bulunan Rusya’da, 2015 yılının Ocak ayında 3,4 milyar USD
değerinde yeni proje üstlenilmiştir. Rusya, bu dönemde üstlenilen proje tutarı bakımından Türkmenistan’ın ardından ikinci sırada yer
almıştır. 2014 yılının ilk yarısında bu ülkede üstlenilen proje sayısında azalma görülmekle birlikte, Rusya Türk müteahhitleri açısından
önemli bir pazar olma özelliğini korumaktadır.
Kaynak: T.C: Ekonomi Bakanlığı
Diğer taraftan, Rusya ekonomisinde son dönemde yaşanan olumsuz
gelişmelerin ve artmakta olan risklerin, bu ülkedeki müteahhitlik
faaliyetini olumsuz etkilemesi beklenmektedir.
Bu ülkede devam eden projeler kapsamında yapılan sözleşmelerin
bir bölümünün Ruble cinsinden olduğu belirtilmekte ve yerel para
birimindeki sert değer kaybının mevcut projeler açısından önemli bir
risk teşkil edebileceğine dikkat çekilmektedir.
Türkmenistan
%20,5
Rusya
%14,8
Birleşik Arap
Emirlikleri
(BAE)
%1,6
Cezayir
%14,2
Libya
%3,0
Katar
%11,9
Azerbaycan
%3,9
Kazakistan
%8,4
Irak
%7,9
Suudi
Arabistan
%5,7
Diğer
%8,1
Yurt Dışı Müteahhitlik Faaliyetlerinin Ülke
Bazında Dağılımı (2014)
İNŞAAT SEKTÖRÜ
51 Nisan 2015
YURT DIŞI MÜTEAHHİTLİK FAALİYETLERİ
Irak ve Suriye başta olmak üzere Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da süregelen istikrarsızlık da sektörün faaliyetlerini olumsuz
etkilemektedir.
Libya pazarında sorunlar devam ederken, Irak’taki çatışmaların etkisini artırması ile 2014 ortasından itibaren Musul, Kerkük, Bağdat
ve Basra gibi önemli kentler de dahil olmak üzere ülke genelinde güvenlik sorunları baş göstermiştir. Bu süreçte, 43 firmanın 4,5
milyar USD’lik toplam 70 projesi durma noktasına gelmiştir.
Yaşanan olumsuzluklara karşın, firmaların işlerini tamamlamak üzere geri dönmeleri konusunda Irak tarafından (işveren idareleri)
davet geldiği ve her konuda destek verileceğine dair güvence sunulduğu belirtilmektedir. Böylece, Eylül ayı itibarıyla Bağdat ve Basra
bölgesinde faaliyetin kısmen de olsa başladığı bilinmektedir. Ancak, jeopolitik risklerin varlığını sürdürmesi, sektör için de risklerin
sürdüğüne işaret etmektedir.
Gerek Orta Doğu’da yaşanan problemler, gerekse iç pazarda artan rekabet ile pazar payının daralması, yatırımcıların yeni dış pazarlara
açılma ihtiyacını artırmıştır. Zengin doğal kaynaklara sahip olan ve yüksek yatırım ihtiyacı bulunan Sahra-altı Afrika ve Latin Amerika
bölgesi Türk müteahhitlik firmaları için önemli bir potansiyel yaratmaktadır.
Resmi olmayan açıklamalara göre, ilerleyen dönemlerde dış pazarlara açılma konusunda firmalara teşvik sağlanması söz konusu
olabilecektir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
52 Nisan 2015
VII. ANA TRENDLER
VE 2015 BEKLENTİLERİ
İNŞAAT SEKTÖRÜ
53 Nisan 2015
ANA TRENDLER
İç pazarda demografik yapı (genç nüfus & yüksek harcama eğilimi), hızlı kentleşme ve artan yerli-yabancı yatırımlar paralelinde ticari
gayrimenkul piyasası büyümeye devam etmektedir.
Yeni nesil ve akıllı binalar başta olmak üzere, verimlilik artışı sağlayan binalara dönük talep daha hızlı artmaktadır. Konut, ofis ve
perakende mağazacılıkta metrekareler küçülme trendindedir.
İç pazarda özellikle marka projelerde hızlı büyüme yaşanması ve çok sayıda firmanın inşaat sektörüne girmesi ile pazar payı
daralmaktadır.
Karma projeler, konut, ofis, eğlence ve spor merkezlerini bir araya getirerek yeni yerleşim alanları yaratmaktadır.
Kamunun mega projeleri ile alt yapı yatırımları da inşaat sektöründeki ivmeye katkıda bulunmaktadır.
Sektörde en yüksek maliyet kalemi arsa fiyatlarıdır.
Yatırımların kent, bölge ve semt bazında değerlendirilmesinin daha faydalı olacağı ifade edilmektedir. Ülke geneli yerine bölgesel
anlamda arz-talep dengesizliğinden söz edilebilmektedir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
54 Nisan 2015
ANA TRENDLER
Yeni gelişen bölgeler, konut ve ofislerin yanı sıra, ulaşım, sağlık, finans, eğlence gibi diğer hizmetler için de çekim alanı yaratmaktadır.
Hastane yatırımları, özel sektörün sektörde aktif olması, canlı yurt içi talep ve kamunun sağlık yatırımları paralelinde artmaktadır.
Turistik tesis ve otel yatırımları, kültür, sağlık, kongre gibi amaçlı ziyaretçilerin ilgisi paralelinde yükselmektedir. Havayolu
taşımacılığının gelişmesi de bu trendi desteklemektedir.
Üniversite öğrencileri için yeni nesil yurt binaları ile iş, spor, kültür ve sanat aktivitelerine yönelik salon ve tesisler, gelişme
potansiyeli olan inşaat alanlarıdır.
Yurt dışı müteahhitlik işleri Orta Doğu’da yaşanan sorunlara karşın başta Kuzey Afrika olmak üzere artış trendindedir. Hükümet
politikası da bu trendi destekleme eğilimindedir.
Sektöre yönelik doğrudan yatırımlarda Rusya ile Orta Doğu ve Asya ülkelerinin öne çıkması beklenmektedir. Yabancı yatırımcının en
fazla ilgi gösterdiği kentler ise İstanbul, Antalya, Ankara, Muğla ve İzmir olarak sıralanmaktadır.
İnşaat sektöründe finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi hedeflenmektedir. Banka borçlarındaki artışın sınırlı tutulması, buna
karşılık öz sermaye ile finansman kaynağının artırılması öngörülmektedir. Bu bağlamda, halka arzların ve kira sertifikası benzeri
sermaye piyasası araçlarının gelecek dönemde gelişmesi beklenmektedir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
55 Nisan 2015
2015 BEKLENTİLERİ
2015 yılında küresel likidite koşulları ile jeopolitik riskler de dahil olmak üzere çeşitli sebeplerle küresel piyasalarda meydana gelebilecek
dalgalanmaların, piyasada borçlanma maliyetleri üzerinde etkili olacağı düşünülmektedir.
2014 yılı genelinde gerek küresel piyasalarda yaşanan dalgalanmalar gerekse yurt içinde artan politik belirsizliklere bağlı olarak Türk Lirası’nda
artan volatilitenin, 2015 yılında da söz konusu olabileceği düşünülmektedir.
Öte yandan, petrol fiyatlarında son dönemde kaydedilen gerilemenin kalıcı olması ve ortalama petrol fiyatlarının 70-80 USD/varil bandında
kalması, 2015 yılında Türkiye ekonomisini dış denge ve fiyat istikrarı açısından olumlu yönde etkileyebilecektir. Bu durum tüm sektörlerde
maliyet baskısını da zayıflatabilecektir.
Türkiye ekonomisinin 2014 yılını %3 düzeyinde bir büyüme ile tamamlayacağı tahmin edilmektedir. 2015 yılında ise reel ekonomik büyümenin
%3,5 düzeyinde gerçekleşmesi ve büyüme kompozisyonunun tüketim ve yatırım harcamalarındaki iyileşmeye bağlı olarak şekillenmesi
beklenmektedir.
İnşaat ve gayrimenkul sektöründe yurt içi ekonomik aktiviteye paralel bir seyir izlenmesi muhtemeldir. Mevcut değerlendirmelere göre sektörde
yatay bir seyrin hakim olacağı öngörülmekte ve 2015’te önceki yıla göre önemli bir değişiklik beklenmemektedir.
Sektörün vadesi bir yılın altında kalan dış borçları yaklaşık 1 milyar dolar düzeyinde olup, bu çerçevede kurda yaşanan yüksek volatilite sektör için
bir risk unsuru olarak değerlendirilmektedir. Sektörün uzun vadeli dış borçları toplamı ise 6,4 milyar düzeyindedir.
Hükümet tarafından 18 Aralık 2014’te açıklanan ‘‘Yurt İçi Tasarrufların Artırılması ve İsrafın Önlenmesi Programı Eylem Planı’’na göre, konut
sahipliği gibi uzun vadeli tasarrufları artırmaya yönelik olarak kamu katkısı ve vergi teşviki gibi mekanizmaların geliştirilmesi planlanmaktadır. Öte
yandan, aynı Eylem Planında taşınmaz yatırımlarındaki artışın kontrol edilebilmesi amacıyla gayrimenkul kredilerine yönelik mevcut vergi
avantajlarının, konut sahipliği sayısı ve kredi miktarı gibi kriterlere göre gözden geçirilmesi de kararlaştırılmıştır.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
56 Nisan 2015
2015 BEKLENTİLERİ
2014 2015 (T)
Reel Büyüme (%) 2,9 3,5
Cari Açık/GSYH (%) 5,7 5,1
DİBS Faizi (%) 9,76 8,00
TÜFE 8,17 6,5-7,0
İç
Talep
Döviz Kuru
Gelişmeleri
Faiz
Oranları
MENA
Ekonomisi
BDT
Ekonomisi
(T) Tahmin
Makroekonomik Değişkenlerin Sektör Üzerinde Beklenen Etkileri
İNŞAAT SEKTÖRÜ
57 Nisan 2015
EK - I
NÖTR
OLUMSUZ OLUMLU
Başlıca makroekonomik değişkenlerin inşaat sektörü üzerinde önümüzdeki döneme ilişkin olarak beklenen olumlu veya olumsuz etkileri
görsel olarak ifade edilmiştir.
Göstergelerin incelenmesinde, belirtilen beklentinin makroekonomik değişkenin kendisi ile değil, bu değişkenin sektöre muhtemel
etkisiyle ilgili olduğu dikkate alınmalıdır. Buna ilave olarak, belirli bir makroekonomik değişkenin sektöre etkisinden bahsederken bu etkinin
tek bir performans göstergesine özgülenmesinden çok, daha genel bir yaklaşım esas alınmıştır. Bu çerçevede olumlu veya olumsuz yöndeki
etki kârlılıktaki, cirodaki, finansman giderleri ve diğer maliyetlerdeki, pazar gelişmelerindeki etkilere veya bunların bileşimlerine işaret
edebilmektedir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ
58 Nisan 2015
YASAL UYARI
Bu rapor Bankamız uzmanları tarafından güvenilir olduğuna inanılan kamuya açık kaynaklardan elde edilen bilgiler kullanılmak suretiyle, sadece bilgilendirme amacıyla
hazırlanmıştır ve hiçbir şekilde finansal enstrümanların alım veya satımı konusunda tavsiye veya finansal danışmanlık hizmeti sağlanması olarak yorumlanmamalıdır. Bu
raporda yer verilen görüş ve değerlendirmeler, hiçbir şekilde Türkiye İş Bankası A.Ş.’nin kurumsal yaklaşımını yansıtmamakta olup, raporu kaleme alan uzmanların kişisel
görüş ve değerlendirmeleridir. Türkiye İş Bankası A.Ş. bu raporda yer alan bilgi, görüş ve değerlendirmelerin doğru, değişmez ve eksiksiz olması konusunda herhangi bir
şekilde garanti vermemektedir. Türkiye İş Bankası A.Ş. bu raporda yer alan bilgilerde herhangi bir bildirimde bulunmaksızın değişiklik yapma hakkına sahiptir. Bu rapor ve
içindeki bilgilerin kullanılması nedeniyle doğrudan veya dolaylı olarak oluşacak zararlardan Türkiye İş Bankası A.Ş. hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir.
İşbu rapor üzerinde Bankamızın telif hakkı olup, Bankamızın yazılı izni alınmaksızın herhangi bir kişi tarafından, herhangi bir amaçla, kısmen veya tamamen çoğaltılamaz,
dağıtılamaz veya yayımlanamaz. Tüm haklarımız saklıdır.