II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf ·...

16
U. V elf Sempozyumu Kastamonu Üniversitesi II. ULUSLARARASI VELI SEMPOZYUMU -KASTAMONU'NUN MANEVi 4--6 2014

Transcript of II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf ·...

Page 1: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

U. Uluslararası Şeyh Şa 'Mn-ı V elf Sempozyumu

Kastamonu Üniversitesi

II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMU

-KASTAMONU'NUN MANEVi MİMARLAR!-

4--6 Mayıs 2014

ı

Page 2: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

II. Uluslararası Şeyh Şa 'btin-ı Veli Sempozyumu

TASA VVUFİ DÜŞÜNCEDE NEFİS KA VRAMI

Prof. Dr. İsa ÇELİK (Atatürk Üniversitesi)

1)

Nefis, nüı, can, hayat; kişi, bir şeyin varlığı, kendisi; asıl, maya; maddeden ayrı ,olan cevher ve aşağı duygular manalarma gelir. 138 Nefis, insanın yemek, içmek ve evlenmek gibi konularla ilgili haz ve lezzetleri arzulamasını sağlayan şeydir.139 Ayrıca cesed, her hangi bir şeyin özü, azamet, izzet, harniyet ve gayb anlamlarına gelir. 140 Sılfiler nefs kelimesini kullandıklan vakit bununla ne bir şeyin varlığını, ne· de vaz' edilmiş kalıbı kastederler. Nefisden murad, kötü huylar, sıfatlar ve fiillerdir. 141 Sufiler genel olarak nefsin zaaflan, hileleri, kötülükleri, hastalıkları ve bunlan tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi gibi konular üzerinde dunnuşlardır. Tasavvufta nefis denilince şer ve günahın kaynağı olan, "kötü huy ve süfli arzuların tamamı" anlamına gelen ve kötülüğü emreden (Yusuf, 12/53) nefis anlaşılır. Bu bağlamda "Sana gelen iyilik Allah 'tan başına gelen kötülük ise nefsindendir" (N isa, 4179) gibi ayet-i kerimelere ve, "Allahım! Nefislerimizin şerrioden sana sığınıyoruz"142; "Ey Allah'ım! Senin rahmetini umuyorum, beni göz açıp kapayıncaya kadar da olsa nefsimle başbaşa bırakma. Halimi tümüyle düzelt, Senden başka ilah yoktur "143 gibi hadis-i şeriflere sıkça atıf yapılır. 144

Nefs insanın büyüklüğünden ve bütünlüğünden neşet eden aktivitesidir. Kur'an-ı Kerim'de nefs ve türevleri toplam 298 yerde geçer vesekiz ayn anlamda kullanılır; zatullah, insan rühu, kalb, sadır, insan bedeni, bedenle beraber rüh, insan bedeninde mevcut olup kötülüğü emreden nefs; zat,

138 Hüseyin b. Muhammed Rağıb el-İsfehani, el-Müfredôt fi Garibi'I-Kur 'ön, İstanbul 1986, s.764; Muhammed b. Mükerrem İbn Manzfir, Lisônii'l-Arab, I-XV, Beyrut, ts., VI, 233vd; Mütercim Asım Efendi, Kamus Terciimesi, c. I-IV, İst., 1305, n, 1031; Hüseyin Kazım Kadri, Türk Lügati Tiirk Dillerinin İştikakı ve Edebi Liigatları, I-IV, İstanbul .1943, IV, 532; . Süleyman Uludağ, TasawufTerimleri Sözlüğü, İstanbul 1996, s.368; M. Kemal Atik, "Nefis", İslômi Kavramlar, Ankara 1997, s.575; Safer Baba, TasavvııjTerimleri lstılôhôt-ı Sofiyyefi Vatan-ı Asliyye, İstanbull998, s.209. 139 Şah Veliyyullah Dehlevi, Hüccetul/ôh'l-Bôliğô, I-ll, Kahire, ts., n, 88; a.g.e., çev. Mehmet Erdoğan, lstanbull994, II, 373. 140 •

Asım Efendi, a.g.e.,II, 1031. 141 Kuşeyri, Abdulkeıim, er-Risôlehl'l-Kuşeyriyye, Tasavvıif İ/mine Dair: Kuşeyri Risalesi, çev., Süleyman Uludağ, Dergah Yay., İstanbul 1978, s.182. 142

Tirmizi, Daavat, 14; Darimi, Nikah, 20; İbn Mace, Nikah, 19, T1b, 36; Nesai, Oıma, 24. 143Ebu Davüd,Edeb, ı ı o. 144

Süleyman Uludağ, "Nefis", DİA, XXXll, 527, ss.527-529.

41

Page 3: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

Kastamonu Üniversitesi

cins. 145 Nefs konusunda çeşitli tarif ve tasnifler yapılmıştır. Her nefsin bir alemi, bir seyri, bir hali, bir vandi, bir mahalli bir müşabedesi, bir ismi ve bg nuru/rengi vardır.146

İnsanın kalbi hangi makamda ise, nefis de onun hizasında, benzeri bir makamda bulunur. Mesela kalp Allah ile olsa, nefis haller ile olur. Kalp haller ile olsa nefis ahiretle olur. Kalp tevekkülle meşgul olsa, nefis helal nzık arama, mubah kazanç sağlama ile meşgul olur. Kalp kerametler ve yakınlık makamlarında olsa, nefis de veliler ve hayırlı insanlar arama yolunda olur. Kalp tembellik içinde olsa nefis de harama dalar. Nitekim Peygamberimiz (s.a.v) :"İnsan vücudunda bir et parçası vardır ki, o iyi olur ise, beden de iyi olur. Eğer o fenalaşır ise, beden de fenalaşır. Dikkat ediniz o parça kalptir"147 buyurmuşlardır.148 Manevi ilmin ve ilMının insan vücudundaki yeri kalptir. Mutasavvıfl.arın bu kalpten maksatlan, bütün azalan sevk ve idare eden ve bütün azaların kendisine itaat ve hizmet ettiği latif ve nurani kalptir. 149

Tasavvuf anlayışında nefis, ilahi bir özden yaratılmış, iyilik ve kötülüğün kaynağı olup, 150 hayra ve şerre sevk eden güdüdür.151 Bundan dolayı dini ve tasavvufi eğitim, aklın değil nefsin eğitimidir. 152 Nefis, dörde ayrılır: 1. Nefs-i tabi12. Nefs-i nebatt. 3. Nefs-i hayvani 4. Nefs-i insani. 153

Mutasavvıfl.ara göre nefis insanın putudur; "Hevasını (nefsani arzularını) ilah edinen kişiyi görmedin mi?" (Casiye, 45/23) ayetinde bu husus ifade edilmiştir. Hakk'a ermek için nefis putunu kırmak gerekir. "Nefsi hevasından, aşağı arzularından menedenlerin cennete gireceğini haber veren" ayette (Naziat, 79/40) buna işaret edilmiştir. Nefis kendini beğenir, kendine tapar, kendine hayrandır, bencil, şımarık ve kibirlidir. Topraktan yaratıldığından zayıf, çamurdan olması sebebiyle cimri, balçıktan olduğu için şehvetli, pişmiş topraktan olduğu için cahildir. Zaaf, cimrilik, şehvet ve cehalet onun esas özellikleridir.154 Nefsin tabiatında yırtıcılık, hayvanlık,

ı4s Ethem Cebecioğlu~ "Neft'', İslam Dergisi, (Haziran 1994), sayı. 130; s.54. ı46 M. Sadık Vicdıini, Tomdr-ı Tımtk-u Aliyeden Halvetiyye Silsilenômesi, Evkaf-ı İslamiyye Matbaası, 1338-1341; l.nudağ, TasavvufTerimleri Sözliiğii, s.369. 147Buhan, İman, 39; Müsliın. Müsakat, 107; İbn Mace, Fiten, 14. ı48 .Ebıl Abdirrahman es-Süleıni, Siilemi'nin Risaleleri: Tasavvufim Ana İlke/eri, çev. Süleyman Ateş, Ankara 1981, s.9. ı49 Gazzali, Age., ID, 13; Dilaver Selvi, Kıtr'ôn ve Tasavvuf: Tejsirlerin Tasavvufa Bakışı, ŞUle Yayınlan, İst., 1997, s.487. ıso Orhan Hançerlioğlu, Felsefe Ansiklopedisi Kavramlar ve Akımlar, İstanbul 1977, IV, 238-239. ısı Abdülvehbab Öztürk, AnsiklopedikKur'an-ı Kerim Sözlüğü, İstanbul1995, s.514. ısı Hançerlioğlu, a.g.e., IV, 238-239. 153 Kınalı-zade Ali Efendi, Ahidk-ı Alôi, Mısır 1248/ 1832, s.29vd; Muhammed A'la b. Ali et­Tehanevi, Kitabu Keşşôfi Istılôhiiti'l-Fiinun, I-IL Tashih, Muhammed Vecih-Abdulhak­Gulam Kadir, K.al.küta 1862, II, 1397; Osman Türer, Ana Hatlarıyla TasavvıifTarihi, İstanbul 1995, s.143. · ıs4 Ebu Talib Mek.ki, Kutu'I-Kulub, Daru Sadır, Beyrut 1995, I, 183; Uludağ, agm.., XXXII, 528.

42

Page 4: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

II. Uluslararası Şeyh Şa 'han-ı V elf Sempozyumu

vahşilik, ş~ytanlık ve tıinnlık vardır. Nefisteki düşmanlığın kaynağı, yırtıcılık, oburluk ve hırsın kaynağı, hayvanlık, hilekarlığın ve kurnazlığın kaynağı, şeytanlık, büyüklenme ve her şeye tek başına billanetme arzusunun kaynağı, tannlıktır. Bu dört nitelik sırasıyla köpeğe, domuza, şeytana ve bilge kişiye tekabül eder. Nefis içinde bunların' tamamını barındırır. 155

· Gümüşhanevi 'ye göre nefs in dört ana merkezi vardır: N efsin arzusuna uymada şehvetperestlik/şehvete tapma, ibadetlerde riya, kibir ve ucup gibi nefsanilik, rahatlık isteme ve tembellikten hoşlanma, farz olan ibadetleri ifa etmede bezginlik göstermek. 156

Zünnün Mısrl'ye arifin sifatı nedir? diye sorulduğunda şöyle cevap verir: "Arif, ilimsiz, gözsüz, habersiz, müşahedesiz, sıfatsız ve perdesiz olarak görür. Onların dolaşmaları Hakk'ın dolaştırmasıyladır. Onların söZÜ Hakk'ın ~özü olup onların dilleriyle ifade edilmektedir. Onları.ı;ı bakışı Hakk'ın bakışı olup, onların gözleriyle icra edilmektedir. "Bir kulumu sevince ben, onun işiten kulağı, gören gözü, konuşan dili ve tutan eli olurum"157 hadis-i kutsisi ariflerin sıfatıarını izah eder. 158 Bu sebeple ariflerin ahlakı Hakk'ın ahlala.dır. Bütün halkı kendi çocukları olarak görürler; nefis ve şeytanın girdabına düşenleri de düşmanların eline düşmüş evlatları şeklinde telakki ederler. Dolayısıyla arifler, asileri şeytanın, nefsin ve hevaom elinden kurtarmaya çalışırlar. 159

.

Nefsi em.marenin özelliklerinden olan, şehvet, ihtiras, aldatma, hile, hırs, kin, nefret ve öfke, sahibi için aldatıcı bir dünyadır. Oysa sayılan bu sıfatlar, insanoğlunu kemale götüren yolun ilk basamağı olan nefs-i em.marede yanlışla doğrunun, iyi ile kötünün bilincini oluşturur. Allah'ın rızasına yönelen şuur, nefsinin bütün girintileri ve çıkıntıları ile yüzleşmeye, ebediyete set çekenleri ayıklayıp eğitmeye hazırdır. Güç kaynağı olarak nihai noktaya kendisini koyan insanla, f'anlliğinin idrakinde olan insanın farkı budur. Halbuki kulluğunun şuurunda olan insan, yeteneğini Allah'ın kendisine ilisan ettiğini ve ancak onun iznine tabi olduğunu bilir. Yöneliş, Yaratıcı'nın rızasına doğrudur. Bütün yaratılmışlar birbirlerine emanettir. İlabi aşkın ışığını yansıtan en aziz emanet ise, bizzat insanın kendisidir. 160

'

ıss Mekki, Kutu'I-Kulub, I, 183; Ebu Hfunid Muhammed Gazziili, Jhyôu Ulıimi'd-Din, 1-V, Beyrut, ts., m, 10; Uludağ, agm., XXXII, 528. 156 Gümüşhanevi, Camiu'l-Usul, s.160. 157 Ebu Abctillah Muhammed b. İsmail el-Buhan, Sahlh-i Bulu1rl, I-VI, 5. bs., Diiru İbni Kesir, Dımeşk, 1414, Rikak, 38; Ebü Abdullah Muhammed b. Yezid İbo Miice, Sıinen, Daru İhyai't-Turasil Arabi, I-ll, Basım yeri yok, 1395, Fiten,16. 158 Feridüddin Attar, Tezkiretıi'I-Evliyô, çev., Süleyman Uludağ, İlim ve Kültür Yayınlan, Bursa, 1984, s.I90; Krş: Annemarie Schimme1, Tasawıifun Boyutları, çev., Yaşar Keçeci, Kırkambar Yay., İst, 2000, s.55. · 159 Dilaver Gürer, Abdiil/aidir Geyltinl Hayatı Eserleri Göriişleri,İnsan Yay., lst., 1999, s.293, (Abdül.k.3dir Geyliini, el-Fethu'r-Rabbtinl ve'I-Feyzu'r-Rahmani, Beyrut, ts, s.228'den naklen.) 160 Bellos İbrahimhaklooğlu, "Kadın ve Aşk," Türk Edebiyatı, Sayı. 311, yıl.27, s.32-33, ss.32-33.

43

Page 5: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

Kastamonu Üniversitesi

Mutasavvıflar, nefsi ve mertebelerini şu şekilde taruınlamaktadır:· Nefis lafzı bazen hem rUh hem de vücudun tamamına şamil Ölui ki, o zaman nefi~, insan demektir. Bazen de sadece rUh-i manevi manasma kullanılır. Fakat ekseriyetle, nefis denince şehevi duygular, bedelli ve zihn1 arzular kastedilir. Zihin, bir takım duyu organlan vasıtasıyla onları meydana getirip, kötü işler yaptırır. İnsanın manevi yönüne taalluk eden nefis ise, çok defa bir mertebeden diğer bir mertebeye intikal eder. Bunun en süfli derecesi nefs-i emınaredir ki, sahibini, harama, kötülüklere sevk eder. Yusuf Suresinde bu nefsin yaptığı korkunç tahrip ve tesirler Yusuf (a.s) tarafından mütevazi bir surette beyan olunur. 161Sufiler alışılagelen bir tasnifle nefis mertebelerini yedi kısma ayırırlar:

Nefs-i emmare: Emir ve yasaklara aldırmayan, bedelli haziara meyilli, tezzet ve şehveti emreden, kalbi süfli yöne çeken kuvvet anlamındadır. 162

Emınare nefsin sindiği bünye robot gibidir. İrade, muhakeme ve şuur felce uğramıştır. 163 Mabsulü, hınç, kin, küçümseme, saidırma ve zulüm olan nefs-i emınarenin lügatinde gözyaşı yoktur. 164 Nefs-i emınarenin makamı dünyadır ve dünyadaki haller ise vefasızdır. Nefsin efendileri, rUh ve akıl, hemşehrileri, gördüğü haller ve keyfiyetlerdir. Binaenaleyh nefis dünya hallerini, rUh ve aklın ikaz ve tembihlerini sair insanlarda görüp hissettiği müessir hususlan kendi mürşidine beyan etmeli ve içerisinde olam tamamen açı.klamalıdır. 165 Bu nefis, bedeni ve hayvani arzuları kamçılayan, zevk ve şehvet peşinde koştııran, insana kötülük yapmasım emreden ve adeta zorlayan nefistir. Bütün kötülük ve çirkinliklerin kaynağıdır. 166 Bu nefsin rengi mavidir ve ıslahı için yüz bin kere "La ilabe illallab" zikri tekrarlanmalıdır. 167

.

Nefis daima tani lezzetlerin artmasım arzu eder. Bu emeline tabi olan insam lezzet ve ebedi saadetten mahrum eder. 168 Nefs-i emmare, sftri lezzetlerin tatibi olduğundan dost gibi görünür ise de, insam büyük vartatara düşürür. 16~efs-i emınarenin hevası ve bedenin istekleri insanın selametini mabv eder ve biçare insam ömür boyu meyus ve . nasipsiz eder. 170

161 lmam Bfisiri, Kaside-i Bürde, Tercüme ve Şerheden: Abidin Paşa, Tercüme ve Şerh-i Kaside-i Biirde, sad. Ömer Faruk Harman, İstanbul1977, s.26. 162 Seyyid Şerif Cürcfuıi, Kirabii 't-Tiirifat, Basım yeri ve tarihi yok, s.243; Kadri, a.g.e., IV, 532. 163 Yaşar Nuri Öztürk, "Tasavvuf Batıni Kuvvetler II'', Hareket, Cilt: 8, Sayı: 87, (Mart 1973), s.37, ss.33-40. 164 Öztürk, a.g.m., s.37. 165 Abidin Paşa, Terciime ve Şerh-i Mesnevi-i Şerif, I-VI, İstanbull324/1906, I, 117. 166 Güınüşhanevi, Camiu'l-Usul.· Veliler ve Tarikatlarda Usul, çev., Rahmi Serin, Pamuk Yayınlan, İstanbul, 1979, s.369. 167 Güınüşhanevi, Camiu'l-Usul, s.428. 168 Abielin Paşa, Şerh-i Mesnevi., ag.e., V, 3. 169 a.g.e., I, 209. 170 a.g.e., m, 210.

44

Page 6: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

ll. Uluslararası Şeyh Şa 'biin-ı V elf Sempozyumu

Binaenaleyh dünyevi tezzetler daima noksan ve akıbetieri ise, ıstırap ve hüsrandır. 171

·

. "Kasfde-i Bürde"illn 21. beytinde şöyle denir: "Nefs-i emmare insana nice öldürücü lezzetleri güzel göstermiştir. Çünkü zehir altın tas içinde sunulur." Nefs-i emmare hilekar ve gaddar olduğundan insanı helake ve eleme götüren en kötü nesneleri bile zahiri bir takım lezzetlerle süsler, böylece kendine tabi olanlan zehirleyip mahveder. Eğer nefs-i emınarenin -müşab.has misalini görmek istersen hilekar ve gaddarlara bak. Onlar

~

zulmettikçe kinleri daha da artar ve ortalığı kanştırırlar. Yine onlar zehiri en · leziz yemekler içine katarak insanı, manen ve maddeten zehirleyip yok ederler.172 Nefsili çok halleri bulunur ki, başlangıçta latif görünür ancak hak:ikatte o zahiri letafette, insanı öldürücü tesiri olan zehirler saklıdır. Akıllı insan suretiere değil hakikatiere b~ ve bir insan-ı kamili önder edinerek, Allah Teala'nm izni ile hatalardan emin ve her halde n'iutmain olur. 173

'"Muhakkak cehennem onların hepsine vaat olunan yerdir. Cehennemin yedi kapısı vardır; onlardan her kapı için birer grup ayrılmıştır." (Hicr, 15/43-44) Su:filer bu ayet-i kerimeden ilham alarak nefs-i emınarenin sıfatıarını cehennemin kapılarına teşbih etmiştir: Nefs-i emınare cehenneme benzetilebilir. Zira manen ve maddeten nefsin kapılan çok ve ateşi ise, gayet müessirdir. Mesela nefs-i emınareye ait kapılardan biri gayr-i meşru olan şehvettir ki, erkek ve kadının namusunu ebediyen yok ederek kalplerini malızun ve nice veled-i zinayı meydana getirip itibar ve terbiyeden malırum bırakır. İrtikap kapısıdır ki, bunca çaresizi rabbam ilisan olan adaletten ve meşru haklanndan malırum eder. Şan ve şöb.ret kazanmak fikriyle, bir iktidar sahibinin hırsıdır ki, çok defalar meşru sebep olmaksızın beldeleri tahrip, kan dökme, kullara taarruz ve toplumu çeşitli zulümlere giriftar eder. Gammazlıktır, gammaz ihtilaf ve nizalardan lezzet almak gibi şeytani bir arzu ile hatır ve hayale gelmeyen nifak ve fesadı icra eder ve bu hareketini de sanat ve zeka addeder. Hasettir ki, hasetçi olan insan kendisinden başka kimseyi daha iyi görmemek için gizli ve açık insanlara zarar verrneğe devam eder ve bu sebeple hem kendini hem de haset ettiği kişiyi nasipsiz bırak:ıi. Bir diğer kapısı kendine ait olmayan şeylere nail olmak üzere hırsızlıktır ki, hırsız şunu bunu bütün varlığından mab.Jum ve kendini çeşitli musibetlere giriftar ederek kendisini ayıplamış ve bedbaht olmuş olur. Bunun gibi nefs-i emınarenin nice mefsedet kapılan vardır. Bu feoalıklara en müessir çare şeriat-ı garraya tevessül ve dünyanın :fani mallarından uzaklaşmak ve her zaman, yapılacak işlerin neticelerini düşünmektir. 174 Nefs-i emınarenin, cehennemin cüzünden olması sebebiyle, iştah ve emel ateşi :tanı ve sun nimetler ile sönmez. Cehenneme ne kadar gıda gelse sükun bulup kanaat

171 a.g.e., I, 62. 172 İmam Büsiri, a.g.e., s.30; a.g.e., sad. Harman, s.32-33. 173 Abidin Paşa, Şerlı-i Mesnevf., I, 131. 174 Abidin Paşa, Şerlı-i Mesnevf., n. 22-23.

45

Page 7: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

Kastamonu Üniversitesi

etmez. Ancak ferman-ı ilahi hararetini teskin eder. Nefs-i emınare de· blinun gibidir. Ne kadar şeylere mahk olsa yine emel ve iştah ateşi sönmez. Belli malik olunca harareti o nispette ziyadeleşir. 175 Nefs-i emınarenin ateşi ancak Huda'nın husus! merhameti ve ölüm ile teskin olur. 176

Sufiler, nefis ve şeytanm insam· aldatmada kullanmış oldukları taktikleri şu şekilde ifade eder: Nefs-i emınare iki cihetten zararlı olup, sahibini mahv ve perişan eder. Bir taraftan yırtıcı hayvanlar gibi her şeyi yiyip yutmak, zararlı arzularıyla ateşini daha da arttırmak için daima kötülüğe doğru kıvılcım saçarak koşar. Diğer taraftan lanetlenmiş şeytanın teşviki ile görünüşte çekiciliği olmayan zalimane hareketlere bile koşarak gider. Nefis, delice zulmeder. Şeytan ise, kurnaz bir hilekar gibidir. Nefsintesirleri beden ve akla, şeytanın aldatJI:ıalan ise, kalp ve manaya aittir. Cenab-ı Hak'ın şu fermanına kulak verilmelidir: "Ey ademoğ/u, size şeylana kul olmayınız diye emretmedim mi? O size apaçık düşmandır." (Yasin, 36/59.)177

Nefs-i levvame: Gaflet uykusundan kalbin nuru ile aydınlandığı nisbette nurlanan,178 Allah Teala'nın emirlerine bazen uyan bazen uymayan, işlediği günahlar sebebiyle· üzülüp, kendini kınayan ve azarlayan nefistir. 179 Bu nefse sahip olan kişi hak yola girmiştir. Fakat beşeriyet icabı bazen hata işleyince kendi nefsini kınar, tenkit eder. Nefsin bu derecesi muteberdir. Hatta Cenab-ı Hak bu nefis üzerine Kur'an-ı Kerim'de yemin etmiştir. "Kendini levmeden nefsi şahit tutarım." (Kıyamet, 75/2.)180 Bu nefis, yaptığı kötülüklerden dolayı kendisini cezalandıranlkınayan, gafletten uyanan, yaptığı kötülüklerin farkına varan ve kalpten gelen nurlarla aydınlanan nefistir. Bu nefsin sahibi, ilahi nurlar ile şeytani duygular arasında kalır. Bir yandan istek ve arzularına kapılıp şeytana uyar ve kötülük yapar. Diğer yandan yaptığı kötülükten dolayı piiman olur ve Yüce Allah'tan günahının· affedilmesi için yakarışta bulunur.' 1 Bu nefsin rengi sandır. Bu nefsin daha iyi bir duruma gelebilmesi için yüz bin kere "Allah" (c.c) isminin zikredilmesi gerekir. 182

Nefs-i mülhime: Hayır ve şerri idrak edebilme melekesine sahip olan ve şehevi arzulanna karşı direnen, sabır, tahammül ve benzeri yüce sıfatıann yam sıra sahibi keşif ve ilhama mazhar olmaya başlayan nefistir. 183 Bu nefsin rengi kırmızıdır. Bu nefis için de doksan bin kere "Hu" zikr-i eelilinin okunınası gerekir. 184

175 a.g.e., Il, 288. 176 a.g.e., Il, 290. 177 lmam Biisiri, a.g.e., s.32-33; a.g.e., sad. Harman, s.34-35. 178Cürcaru, a.g.e., s.243. 179 Cürcaru, a.g.e., s.243; Abdürrez.zak b. Ahmed Kaşaru, Mu'cemu Jsulô.hô.ti's-Süfiyye, Kahire 1992, s.ll5; Abdülmü'min el-Hafew, Mu'cemu Mııstalô.lıô.ti's-Siifiyye, Beyrut 1987, s.257. 180 1mam Biisiri, a.g.e., s.25; a.g.e., sad. Harman, s.26-27. 181 Gümüşbanevi, Camiu'l-Usul, s.369. 182 Gümüşbanevi, Camiu'l-Usul, s.428. 183 el-Hafew, a.g.e., s.257; İmam Biisiri, a.g.e., s.25; a.g.e., sad. Harman, s.27. 184 Gümüşbanevi, Camiu'l-Usul, s.428.

46

Page 8: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

II. Uluslararası Şeyh Şa 'Mn-ı V elf Sempozyumu

Nefs-i mutmainne: Kalp nuru ile nurlanması tamamlanmış, 185 kötü huylan tamamen terk edip, güzel ahlak ile muttasıf, ahiret ve rUhaniyetten asla şüphesi olmayan bu nefis sahibi tam bir kalp huzuroyla mesut olur.186

Bu nefis sahipleri, gafletten azat olmuş, ali,m, amil ve fiizıl insanlardır. 187

Nefis, mutmainne makamına ulaşınca akıl ve ruha tamamen boyun eğer ve bencillik şaibesinden kurtulmuş olur. 188 Kamil akıl, nefsin, nefs-i mutmainne olduğunu görünce arzusu hilafına iş görmeyip ona mutabık surette İcraatta

' bulunur. Zira biliriz ki, nefs-i mutmainnenin emelleri nza-yı Hakk'a uygun · ve saadet-i ebediyeyi elde etmeye yöneliktir. 189 Annan ve huzura kavuşan bu · nefis, kötülük ve çirkinliklerden uzaklaşnuş ve ilahi huzura yücelmiştir.

Kalpten gelen ilahi nurlar bu nefsi ıslah etmiş ve güzel ahlaklarla süslemiştir. Bu nefse sahip olanlar, aşağılık şeylerle meşgul olmazlar. Onların gayeleri din ve dünya işlerini düzeltmektir. Halk içinde olsalar bile onlann kalpleri daima Hakla beraberdir. 190 Bu nefsin rengi beyazdtr. Bu nefis için de yetmiş bin kere "Hayy" zikr-i eelilinin okunınası gerekir. 191

Nefs-i raziye: Razı ve hoşnut olan nefis demektir. 192 Bu makamda salikte beşeri sıfatlar yok olup, beka'ya istidat kazanmaya başlar, 193 güzel ahlak ve hakkıyla ibadet etmekle beraber Cenab-ı Hakk'ın bütün emir ve tecellilerinden razı olur. Nefsin mutmainne ve raziye olduğunu akıl görünce riyazat ve sair ellietler ile nefse ettiği cefaları unutturmak üzere, pişmanlığını izhar eder. Bilir ki, nefis, mutmainne ve raziye olduktan sonra bt-iznillah-i Teala bir daha doğru olmayan yola geri dönmez. 194 Bu nefsin rengi yeşildir. Bu nefis için de doksan bin kere "Kayyum" zikr-i eelilinin okunınası gerekir. 195

Nefs-i marziyye: Kendisinden razı ve hoşnut olunan nefis anlamına gelir.196 Bu mertebede salik Allah'tan razı olduğu gibi Allah da ondan razıdır. Bu makamda efiil, esma ve Hakk'a ait tecellilere nail olunur. 197 Bu nefsin rengi siyahtır. Bu nefis için de yetmiş beş bin kere "Rahman" zikr-i eelilinin okunınası gerekir. 198

Nefs-i kamile: Bu mertebede salik, olgunluk özelliklerini elde etmiş, irşad makamına yükselmiş, adeta cisimleşmiş bir melek halini almıştır. Bu

185 Cürcaru, a.g.e., s.243. 186 İmam Bfısiri, a.g.e., s.24-25; a.g.e., sad. Harman, s.27. 187 Safer Baba, a.g.e., s.215. ' 188 Abidin Paşa, Şerh-i Mesnevi., IV, 157. 189 a.g.e., V, 13. 190 Gıümüşhanevi, Camiu'l-Usul, s.369. -'

91 Gümüşhanevi, Camiu'/-Usul, s.428. 192 Ethem Cebecioğlu, TasavvufTerimleri ve Deyimleri Sözlüğü, Ankara 1997, s.549. 193 Türer, TasavvufTarilıi, s.I38. · 194 Abidin Paşa, Şerlı-i Mesnevf., IV, 171. 195 Gümüşhanevi, Camiu'l-Usul, s.428. 196 Cebecioğlıı. TasavvufTerimleri, s.541. 197 Türer, TasavvufTarihi, s. 138. 198 Gümüşhanevi, Camiu'l-Usul, s.428.

47

Page 9: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

Kastamonu Üniversitesi

nefse, nefs-i kudsiyye, nefs-i safiyye, nefs-i saliha ve. nefs-i zekiyye de denilir. 199 Cenab-ı Hak ile bu nefs-i saliha arasında derin· bir takım sırlar bulunmaktadır?00 Bu nefsin belli bir rengi yoktur. Diğer altı rengin bütününü­kendisinde dalgalar halinde bulund~. Bu nefis için de yüz bin kere "Rahiın" zikr-i eelilinin okunınası gerekir. Bu nefis herkes için iyilik ister, kafire iman, günahkara tevbe arzular. Bu nefse sahip olan kimse artık halkı irşad etme görevini üstlenecektir. Bu dereceye erişen kimsenin nefsi· artık ruhunun emrine verilmiştir.201

Gümüşhanevi Kitabii 'l-Arifin isimli eserinde şöyle der: "La ilahe iliallah Muhammedü'r-Resulullah" diyen kişinin bu söztinden arş-ı ala sallanır" hadisinden hareketle, Cenab-ı Hakk'a, esrna-i hüsnasından herhangi · bir isimle dua etmenin kendine has "girilebilecek bir kapısı, aşağı inilebilecek bir merdiveni, yükselebileceği bir ruhaniyeti ve davetin kendisinde durup, icabetin de kendisinden çıkacağı bir nihayeti vardır."202

Nefse karşı cihad etmek istediğinde onun her kıpırdayışına ilim ile karşı çıkıver. Ona her hatasında Allah Teala'nın korkusunu hatırlatarak onu korkutuver. Her yerde onu kudret-i İlahi hisarına al ve oraya hapset Seni her aldatışında onu Alemlerio Rabbine şikayet et. Çünkü nefse O'ndan başkasının gücü yetmez. Ebu Hasan Şazeli buyururlar ki: Nefsin başı onun sonu gelmeyen isteklendir. Nefsaniyetin hakim olduğu akıl ve ilim onun elleri, kendine göre tedbiri ve seçmesi de onun ayaklandır. Nefis ilim ve marifete, kitap ve sünnete gereği gibi uymakla ıslah edilir. Şüphesiz ki, Allah Teala'nın rızasına azami derecede yaklaşabilmek için nefis ve arzularından uzaklaşmak, ondan devamlı surette kurtulmanın mücadelesini vermekle mümkündür. İnsanların en fenası, netisierinin her arzusuna, diğer insanlan hizmet ettirendir. Halbuki bu gibi · insanlar, başkalarının arzularından bir kısmını bile yerine getirmezler. Öyle ise sen nefsini başkalarından faydalanmaya değil, başkalarına hizmet etmeye zorlamalısın. Nefsinin başkalarından hizmet beklemesine müsaade etme ve ona daima hoşuna gitmeyen şeyleri teklif et.203

.

Ebu Hasan Şazeli buyururlar ki: nefsin en çok hoşuna gitmeyen şey ibadet, zikir ve Kur'an-ı Kerim okumaktır. Nefis ancak bunlarla zayıflatılır ve emir altına girecek hale getirilir. Kalbin huzuru nefsin bunlarla susturulmasına bağlıdır. Allah Teala'nın nzası esas alınmak kaydıyla, huzur ile yapılan ibadet, manasında eriyerek icra edilen zikir, harflerin hakkını vererek okunan Kur'an nefsi kahredecek şeylerin başında gelir. Nefis ve şeytanın arzu ve isteklerinden vazgeç, keyfine göre hareket etmeyi bırak. Eğer bunlan yaparsan salih kullardan olursun. Tehlikeli bulduğun şeylerden

199 Türer, a.g.e., s.l38; Cebecioğlu, TasawufTerimleri, s.547. 200 İmam Büsiıi, a.g.e., s.25; a.g.e., sad. Harman, s.27. 201 Gümüşhanevi, Camiu'I-Usul, s.428. 202 Gümüşhanevi, Kitabıi '1-Arifin, Mecmuatii '1-Aiızab 'ın n. Cildinin kenarında İstanbul 1298, n, 550vd. 203 Gümüşhanevi, Camiu'I-Usul, s.l60-161.

48

Page 10: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

II. Uluslararası Şeyh Şa 'biin-ı Veli Sempozyumu

herhangi birini yapmaz, hatta düşünmez ve gt•1ül alemllıde daima Allah Teala'nın korkusunu içinden çıkarmazsan sadıklardan olursun. Sakınmak istediğin nefsaniliklerden muhit, arkadaş . ve iş dolayısıyla kendini kurtaramazsan derhal o yerden. ayrıl, o arkadaşı terk et v.e o işi bırak. O zaman muhacirlerden olursun. Eğer herhangi bir sebeple nefse mağlup olmuşsan, Rabbine (c.c) tevbe ve istiğfar et, O'na sığın ve O'ndan yardım dile. O zaman gerçek mürninlerden olursun. Gusül, abdest, namaz, oruç, sabır, Kur'an okuma ve zikir gibi ·sair kulluğun içabı olan şeylere dikkat ve devam edersen, nefis yolu ile gelecek her türlü fenalıklardan kurtulursun. Bütün bunları ifa etinekle · beraber, yine de nefsinin arzularına boyun eğersen, iman kalesinde saklarup korunmaya çalışmaktan başka çare yoktur. İman kalesi içinde de nefsin afetleri yakanı bırakmazsa tevhid, iman, muhabbettillah ve marifetullah ile hemhal olmaya çalışmalısın?04 Üç türlü nefis vardır: Hür olduğu için satılması münılCün olmayan nefis, Peygamberlerin nefisleridir. Köle olduğu için satılık olan ne:fis, müminlerin nefisleridir. Keyfiliğinden dolayı sanlamayan nefis ise, kafirlerin nefisleridir. 205

Hasan Şazeli der ki, Fakirlik, su-i zan ve müminlerin saygısını yitirme korkulanndan dolayı nefsini arzulanndan men eden kimse nefsinin mağlubu olan kimsedir. İnsanların en merhametlisi, kendi nefislerine merhameti olmayanlara karşı merhamet edendir. Nefsin tuzaklanndan kurtulmanın çaresi şunlardır: Nefsani meseleleri kalpten çıkanp, işini Allah Teala'ya bırakmak ve nefsin arzulan ile ilgilenmemek, Rabbine ( c.c) hakkıyla teslim olup, nefsin arzularına ait şeyler için İlahi takdiri zorlamamak, bütün azalan Allah Teala'nın emirlerine uymamaktan sakındırmak ve O'nun emri istikametinde hizmet ettirmek.206

Muttaki olabilmek için, dünyanın zararlı ve geçici zevklerinden yüz çevirmek gerekir. Nefsi kendisine ihanet etmiş insanlardan başkası,

dünyanın geçici zevklerinden yüz çeviremez. Nefis ancak kendisini hakkıyla tanıyan kimseye ihanet eder. Nefsin nefsani hakikatini ancak Allah Teala'yı bilenler bilir. O'nu tanıyanlar ise onu hakkıyla sevenlerdir. Rabbini (c.c) seven kimseler, O'nun her türlü fenalıklardan anttığı, yücelttiği ve hefsi ile hevasını kendisine perdelediği insanlardır.:07

Gümüşhanevi şöyle demektedir: Ey Salik, eğer nefsin sultasından kurtulmak istiyorsan şu dua ve zikre devam et: Ya Allah, Ya Kadir, Ya Mürid, Ya Aziz, Ya Hakim, Ya Hamid, Ya Rab b, Ya Melik, Ya Mevcud, Ya Hadi, Ya Münim, Ledün ilminden bap.a da rahmet ve merhametini ikram eyle. Muhakkak ki sen lütfu en çok olansın. Allahım! Kullarına Yüce İslam dininin nimetini ikram eyle. Onlan sırat-ı müstakime/K.ur'an yoluna hidayet

204 Gümüşbanevi, Camiu 'l-Usul, 5.161-162. 205 Gümüşhanevi, Camiu'/-Usul, 5.161. 206 Gümüşbanevi, Camiu'I-Usul, 5.163. 207 Gümüşbanevi, Camiu'/-Usul, 5.170-171.

49

Page 11: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

Kastamonu. Üniversitesi

buyur. Allahım! En büyük ism-i şerifin olan Allah ismip. hürmetine duam:ızı kabul eyle.208

Güınüşhanevi, nefsin arzulanndan birisine dikkat çekerek bazı arifl.eriıl şöyle dediğini nakleder: insanla~ çoğunun Allah Teala'dan uzak bulunuşlannın asıl sebebi, bu kimselerin her şeye bahane bulan bir yapıya sahip olmaları ve her yerde kendilerinden bahsedilmesini istemeleridir. Burada insaniann çoğu diye bahsedilenler, şehvet taşkınlıklannı sevgi sanan ve bencilliğin de dindarlık olduğuna inanan kimselerdir?09

Şeriat, Allah Teala'ya ibadet ve taatte bulunmak; tarikat onun huzurundan ayrılmamak; hakikat da onun tecellilerine mazhar olmaktır. Halvet, halktan uzaklaşıp Hakka yaklaşmaktır. Halvet, nefsin _kalbe, kalbin ruha, ruhun sırra ve sırrın ise Cenab-ı Hakk'a yolculuğu olarak tarif dilıni . 210 e . ştır.

Güınüşhanevi, gerçek tarikatlarda umumi esaslar başlığı altında nefis ile alakah olarak şöyle der: Hatadan salim olmak, heva ve hevesten sıyrılıp

çıkmak için her şeyde nefsini borlamak ve nefsinin bencilliğini kırmak gerekir. 21 1 Dört asıl ·edep vardır ki, mürid bu hasletlerden mahrum olursa onu insan değil taş ve toprak kabul ediniz: Küçüklere şefkat ve merhamet sahibi değilse, büyüklere saygısız davramyor ise, kendi öz canına acıınıyar ise ve nefsini, her istediğini yapacak şekilde serbest bırakıyorsa.212 Gümüşhanevi, bakimin adalete aykırı hüküm vererek haksızlık yapması, Kur'an ve sünnette yer alan ilahi hükümler yerine, nefsinin heva ve hevesine göre hükmetmesini213 büyük günahlar arasında zi.kreder.

Nefis vasıtası ile kalbe gelen duygu ve düşünceler, saliki zevk ve sefahate, yalan ve hileye, şehvet ve kötü ahlaka davet eder. Kibirli olmak, asabi bir mizaca sahip olmak, lüzumsuz olarak acelecilik yapmak, haram yemekten hoşlanmak, kötü insanlarla oturup kalkmaktan zevk almak, kavgacı olmak, çok konuşmayı alışkanlık haline getirmek gibi haller nefis yolu ile gelen duygu ve düşüncelerin tezahürleridir.214

Şazeli (k.s) şöyle der: İnsanların en azgını, Mevla'mn takdirine itiraz ederek kafa tutan, • dünya işleri ile ilgili tedbirlerinde dÖğru ve faydalıyı örnek alnıayıp kendi kafasına göre ters istikamete giden, nereden gelip nereye gittiğini unutan, nefsinin bütün arzularını yerine getirmeye devam ettiği halde ahiret için çalışır görünen kimsedir?15

.

208 Gümüşhanevi, Camiu 'l-Usul, s.171. 209 Gümüşhanevi, Ruhu '1-Arifin: Vus/at Ehli ve ilahi Aşk, çev., Rahmi Serin, Pamuk Yayın lan, İstanbul 1978, s.ll2. 210 İbnü'l-Arabi, Şe1iat Tarikat Hakikat ve Marifet, çev, Rahmi Serin, Gümüşbanevi, Rulıu'I­Arifin içinde, s.l82. 211 Gümüşhanevi, Camiu'l-Usul, s.87. 212 Gümüşhanevi, Camiu'I-Usul, s.92. 2 13Gümüşhanevi, Camiu'I-Usul, s.53. 214 Gümüşhanevi, Camiu'I-Usul, s.142, 144. 215 Gümüşhanevi, Camiu'/-Usul, s.249.

50

Page 12: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

ll. Uluslararası Şeyh Şa 'Mn-ı V elf Sempozyumu

Gümüşhaı;ıevi, Camiu'l-Usul isimli eserinde Bayezid-i Bistami'nin şöyle dediğini aktarır: Bir müridin Allah Teala'ya varma yolu kendi nefsinden geçer. Müridin tarikat yolculuğu nefsini yenmesiyle sona erer. Nefsini yenme zaferierin en büyüğüdür. Nefislerinizin. arzulanna karşı çıla.n ki, gayenize ulaşabilesiniz.216

· Sufiler, zahiri muharebe ile nefisle mücadelenin mukayesesini de yapmaktadır: Zahiri muharebe sfueta şiddetli görünür. Hakikatte nefis ve

. Şeytan ile muharebe bundan daha şiddetlidir. Çün.\5:ü nefs-i emınare ve şeytan görünmez ki, üıerine hücum olunsun. Maddeten cesur olan adam, nefis ve · şeytanın beşer kalplerine atmakta olduğu arzu, emel, kibir, gurur, şehvet, haset, korku, tefaş, kalp zafiyeti, tereddüt, inkar, gazap, hiddet, intikam meyli, makam sevgisi, servet arzusu ve bunun gibi nice musibet oklanna hedef olur. Maddiyat göze göründüğünden ins~ara büyük görünür. Hakikatte en büyük, en ehemmiyetli makulat manev!yattır. Zahir göıü ile görülen zahiri muharebe en küçük, batıni cihad ise, en büyüktür. 217 Gerçekte de, tarihte zahiri muharebelerin bir başlangıç bir de bitiş tarihleri bulunmaktadır. Ancak, nefis ile mücahede şahsın dini emirlerden sorumlu olduğu yaştan başlamakta ölüm anına kadar devam etmektedir. Nefisle yapılan mücahedenin bu derece önemli olması belki de, süresinin bir ömür boyu devam etmesi, zaman ve rnekarn olmaksızın her zaman ve her yerde sürdürülmesinden kaynaklanmaktadır. Şu hadis-i şerifte de bu hususa işaret edilmiştir: "Gerçek müctihid, nefsiyle müctihede edendir. "218

Siltilerde hürriyet, dünyanın köleliğinden kurtulmak ve başkalan ile olan bütün ilgileri kesmektir. Hürriyet birkaç mertebedir: Avam'ın hürriyeti, şehvetterin boyunduruğundan kurtulmaktır. Havassın hürriyeti, kendi iradesini Allah Teala'nın iradesinde yok etmeleri sebebiyle isteklerinin köleliğinden kurtulmalandır. Havassü'l-havassın hürriyeti ise, nurlarm nurunun tecellisi içerisinde yok olduklanndan rüsfun ve asarm köleliğinden kurtulmalan dır. 219

Nefse hükmetınesini bilen cihana hakim olacaktır. Nefsine hükmetmek,. ilitirasım ve sevgisini rUhunun mihveri yapmaktır. Küçük menfaatlerini, huzur ve saadetini, korkusunu, ümidini, gurur ve kibrini ayaklar altına almaktır. Nefsine hükmeden, maddeye ve cemiyete köle ol,maktan kurtulacak, düşkünlük benderini yıkan bir rıTh, sel olup taşacak, yatağını kendi belirleyecek, akacağı yeri bulacak ve mutlaka zafere ulaşacaktır. 220

Çünkü en büyük esaret, kendi hayvani ihtiras ve şehvetlerinin kUlu ve kölesi olmaktır.221 Nefis, süfli alemin aşığı, şerrin kaynağı, rıThu Rabbine

216 Gümüşhanevi, Camiu'I-Usul, s.424. 217 Abidin Paşa, Şerh-i Mesnevi., IT, 293. 218 Ebubekr Ahmed b. Huseyn Beybalô, Şuabii'l-lmôn, I-IX. Beyrut 1990, VII, 499. 219 Cürcfull, a.g.e., s.86. 220 Hilmi Ziya Ülken,AşkAhlôla, Ankara 1971, s .69-70. 221 Sfutıiha Ayverdi, Milli Kültür Meseleleri ve Maôrif Davamız, İstanbul 1976, s.337; Nefis ve mertebeleri konusunda daha fazla bilgi için bakınız: Ebu Abdiilah Haris b. Esed

51

Page 13: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

Kastamonu Üniver~itesi

ulaşmaktan alık.oyan, heva'nın etkisiyle hareket eden negatif bir unsurdur. Nefsin ıslah ve terbiyesi tarikat eğitiminin temelini· oluşturmaktadır. Mutasavvıfl.ar, nefse muhalefetin en büyük ibadet olduğu hususuncıa hemfikirdirler. Sufiler nefsin mertebelerinin ve her bir mertebede sahip olunan özelli:klerin daha kolay anlaşılması için konuyu bir şema ile izah etmeye çalışmışlardır.222

Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi hazretleri Mısır' da iken talebesi Hasan Hilmi Efendinin şahsında bütün talebelerine hitaben yazdığı iki sahifelik mektubunda şöyle buyurmuştur. Hak olan bu yolda gerekli olan esaslar şöyledir:

Tevbe ve inabe ile bir şeyh-i kamilden el almak, teslimiyet ve i.nkiyad. Müridlik ve şeyhliğin şartlannı bilip, itirazı terk ederek, sohbet ve hizmete devam etmek. Ha vf ve reca arasında doğruluk, ihlas ve tevekkül duygusu ile muahedeye riayet etmek, irade ve maksatta müstakim olmak. Kişiyi boşuna övünmeye sevk eden süs ve debdebeyi terk etmek ve temizliğe dikkat göstermek. Sıhhat ve tefek:kür ile vu.kılf-ı kalbi, zikr-i daimi ve rabıtaya devam etmek. Nefs ve şehveti kırarak, ahlakı güzelleştirmek, çok ibadet ve taatle Allah'a yaklaşmaya çalışmak. Rahat ve huzur veren şeylerden uzak bulunarak, seyr-ü sülUk ve uzleti ihtiyar etmek. Nefs, şeytan, heva ve

el-Muhasibi, Adabu'n-Nufos, tah. Abdülkadir Ahmed Ata, Beyrut 1988, s.95-102; Mekki, a.g.e., I, 84vd; İbn Meserre, el-Müntekô Muttakflerin Yolu, çev. M. Necmettiıi Barda.kçı, İstanbul 1999, s.ll7-124, 221-229; Ebii Abdirrahman es-Sü1emi, ''Uyfibu'n-Nefsi ve Mudavlituha: Nefsin Kusurlan ve Bunlann Tedavisi", çev. Süleyman Ateş, AOİFD., Cilt: XVI, Ankara 1970, ss.233-238; Abdülkadir Geylaru, el-Fetlıu 'r-Rabbônf ve '1-Feyzu'r­Rahmanr, Mısır 1973, s.l38-142; Cürcaru, a.g.e., s.242-244; Eşrefoğlu Rfımi, Miizekki'n­Nüfos, haz. Abdullah Uçman, İstanbul 1996, s.29vd; İbn Kayyım el-Cevziyye, Kitabu 'r-Rıilı, çev. Şaban Haklı, İstanbul 1993, s.279vd; Niyiizi-i Mısô, Mevfiidii'l-İıfan, çev. Sü1eyman Ateş, İstanbul, ts., s.ı23; Muhammed Şucai, Makalat-l Ne İdik Ne Olduk Ne Olabiliriz: Nefis Terbiyesinin Nazari Esas/an, çev. Ali Eren, İstanbul 1999; Kadô, a.g.e., IV, 532-533; Abdülhakim Arvasi, er-Riyiizu't-Tasawu.fiyye, İstanbul 134llı922, s.27-29; Erzu.riimi. Marifetname, s.706-757; Mehmed Ali Ayni, "Nefs Kelimesinin Manalan", Darii'l-Fünün llahfyat Fakültesi Mec~ıuası, Yıl: 4, Sayı: 14, (Şubat ı930), ss.48-52; Ayni, İslam Tasavvuf Tarihi, s.l 17-119; Aydm, Muhasibf'nin Tasavvıif Felsefesi, s.79-94; Muhammed Harndi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, I-X, İstanbul · ı979, I, 583vd, VIII, 5817vd; Michael E. Marvıura, "Soul" (Nefis), The Encyc/opedia of Religion, XIll, pp.460465; Mehmed Zahid Kotku, Nefs in Terbiyesi, İstanbul 1 984; eş-Şarkavi, a.g.e., s.27 ı -276; E. E. Calverley, "Nefis", ls/am Ansiklopedisi, IX, ı 78-183; M. Ziya Ceran, İlahi Yakınlık, İstanbul ı988, 21-34; Abdurrahman Sami, a.g.e., s.39-42, 56; Tayfun Atay, Batı 'da Bir Nakşi Cenıaati Şeyh Nazım Kıbrısf Örneği, İstanbul ı996, s.ı57-175; Hüseyin Destgayb, Neft-i Mutmainne, çev. Aziz Çınar-Şefilc Onar, İstanbul ı998, s.35-46; Ethem Cebecioğlu, "Nefs", Bizim Dergah, (Ocak ı993), Yıl: 5, Sayı: 57, ss.40-43; Abdurrahman Dodurgalı, "Nefs ve Eğitimi", Din Eğitimi Araştılmaları Dergisi, Sayı: 5, İstanbul ı998, ss.75-82; Safer Baba, a.g.e., s.209-2ı5. 222 Şema için bakınız: Hariri-zade Muhammed Kemaleddin. Tibyanu Vesaili'l-Hakôık fi Beytini Se/ds ili 't- Taraik, ı-m, Süleymliniye Ktp., İbrahim Efendi, No: 430-432, ı, vr.344b; Vicdani, Halvetiyye, s.35; ''Tarikat Dereceleri" başlığı ile Şapolyo, a.g.e., s.ı75; "SüiUk: Cetveli" ismiyle ise, J. Spencer Trimingham, The.SUfi Orderin Islam, London ı971, p.l52-ı53; Abdülkadir Geylani, el-Füyiizatı1'r-Rabbanfyye, s.l69-170; Hasan Kiimi.l Yılmaz, Aziz Mahmüd Hüdtiyi Hayatı Eserleri Tarikatı, İstanbul ı990, s.ı48; Türer, TasavvufTarilıi, s.l41.

52

Page 14: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

II. Uluslararası Şeyh Şa 'Mn-ı Velf Sempozyumu

havatın yok etmeğe gayret göstermek. Tevazu, şükür ve kanaate sahip olmak. M urakab e, muhasebe, muayene, tefekkür ve basireti elde etmek. 223

Kim ki gözünü haramdan sakmır, nefsini şehvetten korur, batmını murakabe ile ma'mı1r hale getirir ve helal nzıkla beslenirse, tirasetinde yanılmaz. Fakat firaset, bedende nefsin hakimiyeti ile değil; Cenab-ı Hakk'ın nuru ile bakabilme hassasını kazanmakla elde edilen bir haslettir. 224

Sufiler nefsi çeşitli istiarelerle anlatmışlar, mesela bazen saldırgan köpeğe, kurnaz tilkiye, pisboğaz ·domuza, iğrenç fareye, korkunç yılan ve ejderhaya, bazen Firavun ve Nemruda, bazen puta, zindana, cehenneme,

· bazen hak huktik bilmeyen hırsıza, bazen cadıya ve bazen de insanı baştan çıkaran kadına benzetmişlerdir. Mutasavvıfların çağuna göre bir bedende sadece bir tek nefis bulunur. Kötülüğü emretme emmare, kötülüğü kınama levvame, itminana erroe mutmainne, razı olma raziye, razı olurıma marziyye ve kurtuluşa eren kamile gibi hususlar bu tek olan nefsin sıfatlandır.225

·Kaynaklar Abdulkeıim Kuşeyri, er-Risaletü '1-Kuşeyriyye, Tasavvuf İ/mine Dair:

Kuşeyrf Risalesi, çev., Süleyman Uludağ, Dergah Yay., İstanbul 1978. Abdurrahman Dodurgalı, ''Nefs ve Eğitimi", Din Eğitimi Araştırmalarz

Dergisi, Sayı: 5, İstanbul 1998. Abdülhakim Arvasi, er-Riyazu 't-Tasavvufiyye, İstanbul 1341/1922. Abdülkadir Geylam, el-Fethu 'r-Rabbcinf ve 'l-Feyzu 'r-Rahmanf, Mısır

1973. Abdülmü'min el-Hafem, Mu 'cemu Mustalahtıti's-SU.fiyye, Beyrut 1987. Abdülvehhab Öztürk, Ansiklopedik Kur'an-ı Kerim Sözlüğü, İstanbul

1995 .. Abdürrezzak b. Ahmed Kaşam, Mu'cemu Istzlahtıti's-Su.fiyye, Kahire

1992. Abidin Paşa, Tercüme ve Şerh-i Mesnevf-i Şerif, I-VI, İstanbul

1324/1906. Ahmed ,Ziyaüddin Gümüşhanevi, Camiu '!-Usul.· Veliler ve Tarikatlarda

Usul, çev., Rahmi Serin, Pamuk Yayınlan, İstanbul, 1979. f

--------- Ki tabii 'l-Arzifinfi Esrar-ı Esma 'i-l-Erbain Mecmuatü 'l-Ahzab'ın ' ' . Hamişinde.

---------, Mecmuatü 'l-Ahzab, İstanbul 1298. ---------, Ruhu 'l-Arifin: Vuslat Ehli ve İlahi Aşk, çev., Rahmi Seriı:l, ·

Pamuk Yayınlan, İstanbul 1978. Annemarie Schimmel, Tasavvufun Boyutları, çev., Yaşar Keçeci,

Kırkambar Yay., İst., 2000.

223 Gümüşbanevi, Ki tabii '1-Arifin .fi Esrar-ı Esma 'i-1-Erbain, Mecmuatii '1-Ahzab 'ın HaıniŞinde, II, 554-555; Gündüz, Gümüşhanevi Ahmed Ziyauddin, s.95. 224 http://www.enfal.de/ecdad120.htm. 225 Ku.şeyri, Risale, s.269; Hucviri, s.244-245; Mevlana, I, 135, 368; II, 20, 60, 81; ill, 207, 261, 331; Uludağ, agm., XXXII, 528.

53

Page 15: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

Kastamonu Üniversitesi

Bellas İbrahimhakkı oğlu, "l<.adm ve Aşk," Türk Edebiyatı, Sayı. -31 i, yıl.27, s.32-33. .

Dilaver Gürer, Abdülkadir Geylanf Hayatı Eserleri Görüşleri, İnsan Yay., İst., 1999.

Dilaver Selvi, Kur'an ve Tasavvuf: Tefsirlerin Tasavvufa Balaşı, Şule Yayınlan, İst., 1997.

E. E. Calverley, "Nefis", İslam Ansiklopedisi, IX, 178-183. Ebu Abdilialı Haris b. Esed el-Muhasib1, Adabu 'n-Nufos, tah. Abdülkadir

Ahmed Ata, Beyrut 1988. Ebu Abdiilah Muhammed b. İsmail el-Buharl, Sahfh-i Buhari, I-VI, 5.

bs., Daru İbni Kesrr, Dımeşk, 1414. Ebu Abdirrahman es .. Sülemi, Sülemf'nin Risaleleri: Tasavvufım Ana

İlkeleri, çev. Süleyman Ateş, Ankara 1981. Ebu Abdirrahman es-Sülemi, ''Uyilbu'n-Nefsi ve Mudavatuha: Nefsin

Kusurlan ve Bunlann Tedavisi", çev. Süleyman Ateş, AÜİFD., Cilt: XVI, Ankara 1970.

Ebu Abdullah Muhammed b. Yezid İbn Mace, Sünen, Daru İhyai't-Turasil Arabi, I-II, Basım yeri yok.

Ebu Hfu:nid Muhammed Gazzali, İhyau Ulumi 'd-Din, I-V, Beyrut, ts. Ebu Talib Mekki, Kutu'l-Kulub, Daru Sadır, Beyrut 1995. Ebubekr Ahmed b. Huseyn Beyhaki, Şuabü'l-İman, I-IX, Beyrut 1990. Mehmed Ali Ayni, ''Nefs Kelimesinin Manalan", Darü '1-Fiinun İlahfyat

Fakültesi Mecmuası, Yıl: 4, Sayı: 14, (Şubat 1930), ss.48-52. Eşrefoğlu RUmi, Müzekld'n-Nüfos, haz. Abdullah Uçman, İstanbul1996. Ethem Cebecioğlu, ''Nefs"., Bizim Dergah, (Ocak. 1993), Yıl: 5, Sayı: 57,

ss.40-43. ---------, TasavvufTerimleri ve Deyimleri Sözlüğü, Ankara 1997. Feridüddln Attar, Tezldretü '1-Evliya, çev., Süleyman Uludağ, ilim ve

Kültür Yayınlan, Bursa, 1984. Hariri-zade Muhammed Kemaleddin. Tibyanu V esai/i '1-Hakaık fi Beyani

Selasi/i 't- Taraik, !Süleymaniye Ktp., İbrahim Efendi, No: 430-432. Hasan Kamil Yılmaz, Aziz Mahmud Hiidtiyi Hayatı Eserleri Tarfkatı,

İstanbul1990. Hilmi Ziya Ülken,AşkAhlôla, Ankara 1971. http://www.enfal.de/ecdad120.htm. Hüseyin b. Muhammed Rağıb el-İsfehani, el-Müfredat fi Garibi '1-

Kur'an, İstanbul 1986. Hüseyin Destgayb, Nefs-i Mutmainne, çev. Aziz Çmar-Şefik Onar,

İstanbul 1998. Hüseyin Kazım Kadri, Türk Lügati Türk pillerinin İştikakı ve Edebi

Liigatları, I-IV, İstanbul 1943. İbn Kayyım el-Cevziyye, Kitabu 'r-Ruh, çev. Şaban Haklı, İstanbul 1993. İbn Meserre, el-Müntekô Muttakflerin Yolu, çev. M. Necmettin Bardakçı,

İstanbu11999.

54

Page 16: II. ULUSLARARASI ŞEYH ŞA'BAN-1 VELI SEMPOZYUMUisamveri.org/pdfdrg/D241232/2014/2008_CELIKI.pdf · tedavi etmenin yollarıyla kötülüklerinden korunmanın çareleri ve nefis terbiyesi

ll. Uluslararası Şeyh Şa 'btin-ı V elf Sempozyumu

İbnü'l-Ar~bi, Şeriat Tarikat Hakikat ve Marifet, çev, Rahmi Serin, Gümüşhanevi, Ruhu '1-Arifin İçinde.

İmam Busiri, Kaside-i Bürde, Tercüme ve Şerheden: Abidin Paşa, Tercüme ve Şerh-i Kasfde-i Bürde, sad. Ömer·Faruk Harman, İstanbul 1977.

J. Spencer Trimingham, The Sılfi Orderin Is/arn, London 1971. · Kınalı-zade Ali Efendi, Ahlak-ı Alaf, Mısır 1248/1832. M. Kemal Atile, ''Nefis", İslfimf Kavramlar, Ankara 1997. M. Sadık Vicdanı, Tomar-ı Turuk-u Aliyede11 Halvetiyye Silsilenamesi,

Evkaf-ı İslamiyye Matbaası, 1338-1341. M. Ziya Ceran, İ!ahf Yakınlık, İstanbul 1988. Mehmed Zaııld Kotku, Nejsin Terbiyesi, İstanbul 1984. Michael E. Marmura, "Soul" (Nefis), The Encyclopedia of Religion, XIII,

pp.460-465. : Muhammed A'la b. Ali et-Tehanevi, Kitabu Keşşafi Istılahati'l-Fiinim, I-

II, Tashih, Muhammed Vecih-Abdulhak-Gulam Kadir, Kalküta 1862. Muhammed b. Mükerrem İbn Manzfu, Lisanii '1-Arab, I-XV, Beyrut, ts. Muhammed Harndi Yazır, HakDinf Kur'an Dili, I-X, İstanbul 1979. Muhammed Şucai, Makalat-l Ne İdik Ne Olduk Ne Olabiliriz: Ne.fis

Terbiyesinin Nazarf Esas/an, çev. Ali Eren, İstanbul 1999. Mütercim Asım Efendi, Kamus Tercümesi, I-IV, İstanbul, 1305. Niyazi-i Mısri, Mevaidü 'l-İ1fan, çev. Süleyman Ateş, İstanbul, ts. Orhan Hançerlioğlu, Felsefe Ansik/opedisi Kavramlar ve Akımlar,

İstanbul 1977. Osman Türer, Ana Hatlarıyla TasavvufTarihi, İstanbul 1995. Safer Baba, Tasavvuf Terimleri Jstılahat-ı So.fiyye fi Vatan-ı Asliyye,

İstanbul 1998. Şah Veliyyullah Dehlevi, Hüccetullah '1-Ba/iğa, I-II, Kahire, ts. Samiha Ayyerdi, Milli Kültür Meseleleri ve Maarif Davamız, İstanbul

1976. Seyyid Şerif Cürcam, Kitabü 't-Tarifat, Basım yeri ve tarihi yok. Süleyman Uludağ, ''Nefis", DİA, XXXII, 527, ss.527-529. ---------, TasavvıifTerimleri Sözlüğü, İstanbul 1996. Tayfun Atay, Batı'da Bir Nakşi Cemaati Şeyh Nazım Kıbrısf .Örneği,

İstanbul 1996. Yaşar Nuri Öztürk, "Tasavvuf Batıni Kuvvetler Il'', Hareket, Cilt: 8,

Sayı: 87, (Mart 1973), ss.33-40. · .,

55