GEÇİRİLMİŞ HEPATİT B İNFEKSİYONUNUN KRONİK HEPATİT C ...
Transcript of GEÇİRİLMİŞ HEPATİT B İNFEKSİYONUNUN KRONİK HEPATİT C ...
T.C.Sosyal Sigortalar Kurumu İstanbul Eğitim Hastanesi
Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kliniği.
Klinik Şefi; Dr . Muzaffer Fincancı
GEÇİRİLMİŞ HEPATİT B İNFEKSİYONUNUN
KRONİK HEPATİT C TEDAVİSİ ÜZERİNDEKİ
ETKİSİ
(Uzmanlık Tezi)
Dr. Bahadır Ceylan
İstanbul 2004
1
ÖNSÖZHastanemiz Başhekimi Sayın Dr. Özgür Yiğit’e,
Bilgi ve tecrübelerinden yararlandığım, yetişmemde büyük katkıları olan, her zaman desteğini
gördüğüm saygıdeğer hocam Klinik Şefi sayın Dr. Muzaffer Fincancı’ ya,
Bilgilerinden yararlandığım, bana her zaman sevgi ve hoşgörü ile destek olan değerli Şef.
Doç. Dr. Nail Özgüneş’ e
Yanlarında rotasyon yaptığım Göztepe Eğitim Hastanesi Çocuk Hastalıkları Klinik Şefi Dr.
Müferet Ergüven’ e
Tez çalışmamı hazırlama aşamasında benden desteğini hiç eksik etmeyen eşim Şule Ceylan ve
kızım Elif Ceylan’ a
Bizlere destek ve yardımlarını esirgemeyen kliniğimizin değerli uzmanları; Dr. Rüçhan
Ulutürk, Dr. Zeki Boztaş, Dr. Ferda Soysal, Dr. Aylin İzat, Dr Selma Sander ve Dr. Gülhan
Eren ve kendileriyle çalışmaktan mutluluk duyduğum, iyi ve kötü günleri birlikte
paylaştığımız asistan arkadaşlarım; Dr. Abdullah Cevahir, Dr. Mehmet Yahyaoğlu ve Dr.
Habip Gedik’ e sonsuz sevgi ve teşekkürlerimi sunarım.
İstanbul 2004 Dr. Bahadır Ceylan
2
İÇİNDEKİLER
1-ÖNSÖZ 2
2-GİRİŞ VE AMAÇ 4
3-GENEL BİLGİLER 5
a) Okült HBV infeksiyonunun tanımı
b) Okült HBV infeksiyonunun olası mekanizmaları
c) Okült HBV infeksiyonunun klinik önemi
d) Okült HBV infeksiyonunun özellikle araştırılması gereken durumlar
4-GEREÇ VE YÖNTEM 13
5-BULGULAR 16
6-TARTIŞMA 22
7-SONUÇ 27
8-ÖZET 28
9-KAYNAKLAR 30
3
GİRİŞ VE AMAÇ
Hepatit B virus (HBV) ve hepatit C virus (HCV) ile oluşan kronik infeksiyonlar benzer
bulaşma yollarına sahiptirler. Bu nedenle HCV için pozitif serolojik testlere sahip bireylerde
HBV infeksiyonu içinde serolojik pozitiflik tesbit edilmesi olağan dışı değildir. Ülkemizde
HBV infeksiyonuna sık rastlanmaktadır. HBsAg (hepatit B virus yüzey antijeni)-pozitifliği
bölgeden bölgeye değişmek üzere % 3,9-12,5 oranlarında görülürken olgunun HBV
infeksiyonuyla karşılaştığını gösteren anti-HBc (hepatit B virus kor antijenine karşı oluşan
antikor)-pozitifliği % 20,6-52,3 arasında değişmektedir (1). Son yıllarda HBV ile karşılaşan
bazı hastalarda HBsAg’ nin negatifleşmesine ve hatta anti-HBs ve anti-HBc oluşumuna
rağmen hassas PZR teknikleri kullanılarak serum ve/veya karaciğerde HBV-DNA
pozitifliğinin bulunduğu gösterilmiş ve bu durum okült HBV infeksiyonu olarak
isimlendirilmiştir (2). Okült HBV infeksiyonunun en sık beraber bulunduğu serolojik
göstergenin tek başına anti-HBc-pozitifliği olduğu bildirilmiştir (3). Okült HBV infeksiyonu
tanısında PZR tekniğinin duyarlılığının düşük olması nedeniyle bazı çalışmalar okült HBV
infeksiyonunun göstergesi olarak HBsAg negatifliği ile birlikte olan anti-HBc-pozitifliğini
almışlardır (3). Kronik HCV infeksiyonu bulunan hastalarda eğer iyileşmiş HBV
infeksiyonunu gösteren anti-HBc pozitifliği varsa interferon (İNF) tedavisine virolojik yanıtın
azaldığı öne sürülmüştür (4).
Bu çalışmanın amacı kronik HCV infeksiyonlu hastalarda geçirilmiş HBV infeksiyonunu
gösteren serolojik testlerin pozitif bulunmasının (anti-HBc-pozitifliği) İNF ve ribavirinden
oluşan standart tedaviye cevabı etkileyip etkilemediğinin araştırılmasıdır.
4
GENEL BİLGİLER
OKÜLT HBV İNFEKSİYONU
a)HASTALIĞIN TANIMI
HBV infeksiyonu tüm dünyada 350 milyondan fazla insanı etkileyen önemli bir sağlık
problemi olup akut hepatit, asemptomatik taşıyıcılık, kronik hepatit, hepatoselüler karsinom
ve sirozdan oluşan geniş bir hastalık grubundan sorumludur (5). Son yıllarda HBV’ un
sorumlu olduğu hastalıklara okült HBV infeksiyonuda dahil edilmeye başlanmıştır. Akut
HBV infeksiyonu değişik klinik gidişler gösterebilir: 1- Tamamen iyileşen hastalar: Hastaların
çoğunluğunu bu hastalar oluşturur ve bunların serumlarında HBV proteinleri ve HBV-DNA
tesbit edilemez. Bu hastaların hastalığı bulaştırmaları ve komplikasyon geliştirmeleri söz
konusu değildir (6). (İyileşen HBV infeksiyonunun gidişi sırasında görülen serolojik
değişiklikler şekil 1’ de özetlenmiştir)
2- Hastalığın devam ettiği bireyler (şekil 2): Bu gruba giren hastalar üç farklı gidiş
gösterebilir: a) Kronik HBV infeksiyonu (şekil 2). b) Sağlıklı taşıyıcı. c) Okült HBV
infeksiyonu.
5
Kronik HBV infeksiyonu akut infeksiyondan 6 ay sonra halen devam eden HBsAg pozitifliği
ile tanımlanır. Bu hastalarda HBV-DNA seviyeleri ve transaminazlar yüksek olup karaciğerde
inflamatuvar değişiklikler mevcuttur ve hastalar yüksek bulaştırıcılık gösterir. Bu hastalarda
serumda genellikle HBeAg (hepatit B virus -e- antijeni) pozitiftir (6). Sağlıklı taşıyıcılık
durumu akut HBV infeksiyonundan 6 ay sonra serumda HBsAg pozitifliği ile birlikte normal
karaciğer enzimleri ve HBeAg’ nin negatif olmasıyla karakterizedir. Bu hastalar düşük HBV-
DNA seviyeleriyle birlikte düşük bulaştırıcılığa sahiptirler ve daha az oranda hepatoselüler
karsinom ve siroz gelişimi gösterirler (7). Okült HBV infeksiyonu HBV infeksiyonu sonrası
spontan veya tedavi ile HBsAg’ si negatifleşen hastalarda hassas PZR teknikleri ile serum
ve/veya karaciğer dokusunda HBV-DNA’nın saptanması durumudur. Bu hastaların çoğunda
anti-HBs ve/veya anti-HBc total pozitiftir. Okült hepatit vakalarının % 20’sinde HBV-DNA
dışında tüm hepatit serolojisi negatiftir (8). HBV infeksiyonunun iyileşmesi ile okült hepatit
arasındaki sınır net olarak ortaya konamamıştır. Okült hepatit olarak kabul edilen hastalarda
kantitatif PZR teknikleriyle HBV-DNA tesbit edilemezken daha hassas bir yöntem olan
nested-PZR yöntemiyle tesbit edilebilmektedir. İyileşmiş olarak kabul edilen hastalarda
HBV’ nin tamamen temizlendiği öne sürülemez. Muhtemelen iyileşmiş olarak kabul edilen
hastalarda nested-PZR yöntemiyle bile tesbit edilemeyecek kadar düşük düzeylerde HBV-
DNA pozitifliği vardır. HBV infeksiyonlu hastaları serum HBV-DNA düzeyi açısından
büyükten küçüğe doğru sıralarsak kronik HBV infeksiyonu, sağlıklı taşıyıcı, okült HBV
infeksiyonu ve iyileşmiş HBV infeksiyonu sırası ortaya çıkar. Tamamen iyileşmiş vakalarda
bile immun supresyon sonrası HBV infeksiyonunun nüksedebildiği gösterilmiştir (9). Özetle
HBV infeksiyonunun seyrini belirleyen esas faktör kişinin virusa karşı immun yanıtıdır.
6
b) OKÜLT HBV İNFEKSİYONU OLUŞUMUNDA OLASI MEKANİZMALAR
HBV DNA okült hepatitli hastaların serum, karaciğer dokusu ve periferik mononükleer
hücrelerinden PZR tekniğiyle elde edilmiştir (10). Yapılan çalışmalarda vireminin
dalgalanmalar yaptığı gösterilmiştir (11). Okült hepatitli hastalarda karaciğer dokusu içindeki
HBV-DNA miktarı seruma göre daha yüksektir(12). Buda bize karaciğerin okült hepatitlilerde
HBV replikasyonu için önemli bir organ olduğunu gösterir. HBV replikasyonu bir revers
transkripsiyon olayıdır. Konak hücre nukleusuna giren virus DNA’ sının iki ucu birleşerek çift
zincirli sirküler bir DNA yapısı oluşur. Buna HBV-cccDNA ismi verilir. Bu DNA’ dan
pregenomik RNA sentezlenir. Pregenomik RNA’ dan önce negatif DNA iplikçiği ve
bundanda pozitif iplikçik sentezlenerek genom sentezi bitirilir (13). Yapılan çalışmalarda
okült hepatitli hastalarda karaciğer dokusunda HBV ccc-DNA ve HBV-RNA’nın tesbit
edilmiş olması aktif replikasyonun göstergesidir (12). Okült hepatit oluşumundan sorumlu
tutulan mekanizmalar şunlardır.
1-Genomun S bölgesinde mutasyon: HBV genomunun pre-S/S (yüzey antijeni) bölgesinde
oluşan mutasyonlar HBsAg’ nin antijenitesini azaltarak immun saldırıdan korunmasına ve
anti-HBs (hepatit B virus yüzey antijenine karşı oluşan antikor) oluşumunun azalmasına
neden olur (2). Örneğin S bölgesindeki 124-147 numaralı aminoasitlerde meydana gelen
mutasyon bu bölgenin B lenfositler için bir epitop teşkil etmesi nedeniyle anti-HBs üretiminde
azalmaya ve sonuçtada okült hepatite yol açabilir (14). Yine yapılan bir çalışmada okült HBV
infeksiyonlu hastalarda S geninin ‘majör hidrofilik bölgesindeki’ mutasyon sayısının S
geninin diğer bölgelerine ve okült HBV infeksiyonu olmayanlara göre daha fazla olduğu
bulunmuştur (15). Ancak okült HBV’ li hastaların çoğunluğunun mutasyonu olmayan
viruslarla infekte olması bu mekanizmanın hastaların yalnızca bir grubunda söz konusu
olabileceğini göstermektedir (16). Pre-S1 gen bölgesindeki mutasyonların S proteini sentezini
bozduğu, HBV virus oluşumunu ve virusun hepatositlere ilgisini azalttığı gösterilmiştir (2). S
proteininin Pre-S2 bölgesinin gluteraldehitle bağlı serum albuminine bağlanma özelliği vardır.
7
Bu bölgedeki mutasyon virusun serum albuminine bağlanmasını ve sonuçta infektiviteyi
azaltarak okült hepatite yol açabilir (17).
2-HBV’ un konak hücre genomuna integrasyonu:
Okült HBV infeksiyonlu hastalarda hem genoma integre hemde serbest episomal HBV-DNA
molekülleri gösterilmiştir. Bu DNA moleküllerinin integrasyon sırasında yeniden
düzenlenmesi HBsAg salınımını değiştirerek HBsAg negatif okült hepatite yol açabilir (18).
Yapılan çalışmalarda okült HBV infeksiyonlu hastalarda ve özelliklede beraberinde
hepatoselüler karsinom bulunanlarda HBV DNA integrasyonunun sık olduğu gösterilmiştir
(19).
3- Periferik mononükleer hücrelerin HBV ile infeksiyonu:
Akut ve kronik HBV infeksiyonu sırasında periferik mononükleer hücrelerin (PMH) infekte
oldukları gösterilmiştir (20). Okült hepatitli hastalarda da PMH’ lerin HBV ile infekte
olduğunu gösteren çalışmalar vardır (21). Yine kronik HBV infeksiyonunda spontan veya
tedavi ile HBsAg kaybından sonrada PMH’ lerde 4 yıl süresince HBV izole edilebilmiştir.
Karaciğer transplantasyonları sonrası verilen yüksek doz immunglobulin ile serumda HBsAg
ve karaciğerde HBV-DNA negatifliği sağlanmasına rağmen PMN hücrelerde yer alan virus
partikülleri bu tedaviden korunarak HBV infeksiyonunun tekrarlamasına neden olabilir (22).
Bir hastada karaciğer ve PMH’ lerde yer alan virusların birbirinden farklı mutantlar olduğu ve
transplantasyon sonrası serumda tesbit edilen virusların PMH ‘lerdeki suş yönüne kaydığı
gösterilmiştir (23). Buda PMH’ lerin transplantasyon sonrası HBV nüksünde önemli
olduğunu göstermektedir.
4- İmmun kompleks oluşumu:
Akut HBV infeksiyonu sırasında virusun kanda immunglobulinle bağlı ve serbest olarak iki
formda bulunduğu gösterilmiştir. Bu virus partikülleri HBsAg’ den anti-HBs’ ye
serokonversiyon oluştuktan sonra tamamen immunglobulinle bağlı hale geçerler (24). HBV
DNA ve anti-HBs içeren bu immunkomplekslerin iyileşen vakaların % 91’inde ve 2-3 dekad
8
gibi uzun süreler boyunca gözlendiği ve okült hepatitten sorumlu olduğu öne sürülmüştür
(25). Kronik HBV infeksiyonu sırasında HBsAg negatifleşmesi ile oluşan okült hepatitli
hastalarda ise HBV DNA içeren immunkompleksler bulunamamıştır (12). Bu nedenle bu
hasta grubunda okült hepatit patogenezinden immunkompleksleri sorumlu tutamayız.
5-Konağın immun cevabı:
HBV infeksiyonunun seyrinde en önemli faktörlerden biride konağın virusa karşı gösterdiği
hücresel ve humoral immun cevabın gücüdür. Akut HBV infeksiyonunun iyileşmesi sırasında
immun cevap ne kadar güçlü ise kanda tesbit edilen HBV DNA seviyesi o kadar düşük
seviyelere iner. HBV DNA hassas PZR yöntemleriyle bile tesbit edilemeyecek düzeylere
inmişse ve HBsAg negatifleşip anti-HBs oluşmuşsa tam iyileşmeden bahsedilir. Ancak bu
hastalar bile hayatlarının bir döneminde immunsupresif tedavi alırlarsa HBV infeksiyonu
alevlenmesi gösterebilirler. Eğer hastaların immun cevabı kanda tesbit edilen HBV-DNA
miktarını ancak hassas PZR yöntemleriyle tesbit edilebilir seviyeye indirebiliyorsa ve HBsAg
negatifleşiyorsa okült hepatitten bahsedilir (9). Kronik HCV infeksiyonu bulunan hemodiyaliz
hastalarında okült HBV infeksiyonuna daha sık rastlanmasıda immunsupresyonun okült
hepatit gelişimindeki önemini gösteren önemli bir örnektir (26).
6- HCV ile koenfeksiyon:
Kronik HCV ve HBV infeksiyonun beraber bulunduğu hastalarda HBV DNA seviyesinin
daha düşük bulunduğu ve bunlarda HBsAg negatifliğinin daha sık görüldüğü bildirilmiştir
(27). Koinfeksiyonu bulunan hastalarda HCV core proteininin HBV replikasyonunu inhibe
ettiği düşünülmektedir.
Kronik HCV infeksiyonu ve okült HBV infeksiyonu olan hastalarda HBV core promoter ve
X bölgelerinde 8 nükleotidlik delesyon olduğu gösterilmiştir (28). HBV infeksiyonunun tek
başına olduğu hastalarda bu delesyon gösterilememiştir (29). Bu mutasyona sahip suşla
koinfeksiyon bulunan hastalar tek başına HCV infeksiyonu bulunanlara göre daha fazla serum
HCV-RNA seviyesi gösterirler (28). Bu bulgular mutant suşun HCV replikasyonunu
9
artırdığını ve baskın infeksiyon haline getirdiğini göstermektedir. Bu teorinin karşısında yer
alan tek durum koinfeksiyonlu ve okült HBV infeksiyonlu hastaların yalnızca % 30’ unun
mutant suşa sahip olmasıdır (28).
7-HBV genotipi:
Okült hepatitli hastaların % 61’ i HBV genotip D ile infekteyken HBsAg pozitif hastaların %
53’ ü genotip A ile infektedir (15). Buda genotipin okült hepatit gelişiminde rolü
olabileceğini gösterir.
c) OKÜLT HBV İNFEKSİYONUNUN KLİNİK ÖNEMİ
Okült HBV infeksiyonu olan birinden yapılan kan transfüzyonu virusun bulaşmasına neden
olabilir. Bu nedenle alınan tüm önlemlere rağmen transfüzyona bağlı HBV infeksiyonu
olasılığı halen 1/63000’ dir (30). Organ transplantasyonu sonrası vericideki okült hepatit
alıcıya %25-94’ e varan oranlarda bulaşabilir (31). Yine alıcıda bulunan okült hepatit organ
transplantasyonu sonrası yapılan immunsupresif tedavi sonrası alevlenebilir (32).
Yapılan bir çalışmada okült hepatitli 2 hastanın 30 yıl sonraki biyopsisinde hafif inflamasyon
bulguları ve birinde hafif transaminaz yükselmesi görülmüştür (25). Bu çalışma okült
hepatitin uzun dönemde iyi gidişli bir hastalık olduğunu göstermektedir.
Yapılan çalışmalar kronik HBV infeksiyonu olup sonradan HBsAg negatifleşmesi gösteren
hastaların prognozu ile ilgili olarak değişik sonuçlar vermiştir. Bazı çalışmalar HBsAg
negatifleşmesinin yararlı etkileri olduğunu ortaya koyarken bazılarıda ilerlemiş ve
komplikasyonlara yol açmış hastalıkla beraber olduğunu göstermiştir (33). Bu çelişkili
sonuçlar olasılıkla HBsAg’nin negatifleşmesinden önceki uzun süreli ve aşırı karaciğer
hasarından kaynaklanıyor olabilir (2).
HbsAg negatifliği gösteren sirozlu hastaların pozitif olanlara göre asit geliştirme ihtimalleri
daha az olup daha iyi sürviye sahiptirler (34).
HBsAg ve anti-HCV’ si negatif olan kriptojenik karaciğer hastalıklı hastalarda PZR ile HBV-
DNA sıklığı %10,8 ile 30 arasında değişen değerlerde bulunmuştur (35).
10
Yapılan çalışmalarda HBsAg negatif fulminan karaciğer yetmezlikli hastalarda PZR ile HBV
DNA pozitifliği % 0-47 bulunmuştur (36). Bu hastalarda HBV genomunda değişik
mutasyonlar bildirilmiş olmakla birlikte bulgular bu mutasyonların fulminan hepatit riskini
artırdığını desteklemekten uzaktır (37).
Okült hepatitli hastalarda HBV-DNA’ nın pozitifliğinin aralıklı olarak ortaya çıktığı
gösterilmiştir. Kronik HCV infeksiyonu ile birlikte okült HBV infeksiyonu birlikteliğinde
zaman zaman görülen ALT artışları ile HBV DNA pozitifleşmelerinin aynı zamana rastladığı
belirlenmiştir (38).
Okült HBV infeksiyonu kronik HCV infeksiyonu bulunan hastalarda HCV dışı kronik
hepatitlere göre daha sıktır (%62’ye karşı %13) (39).
Kronik HCV infeksiyonu okült HBV infeksiyonu ile birlikte bulunduğunda siroz gelişme riski
tek başına HCV infeksiyonuna göre daha fazladır (39).
Okült HBV infeksiyonu ile birlikte olan HCV infeksiyonunun interferon tedavisine cevabı
kötüdür. Ancak bunun tersini iddia eden çalışmalarda vardır (39-40). Bu hastalarda HBV
DNA düzeylerinin kronik HCV için verilen interferon tedavisinden etkilenmediği
gösterilmiştir. Okült hepatitlerdeki azalmış interferon reseptörü sentezinin kötü cevapta rol
oynadığı düşünülmektedir (41).
Kronik HCV infeksiyonu bulunanlarda beraberinde okült HBV infeksiyonuda varsa
hepatoselüler karsinom gelişme ihtimali artar ve karsinom gelişme süresi kısalır (42).
Tümörlü dokuda HCV-RNA ve HBV DNA’ nın birlikte bulunma ihtimali % 43,8 iken tümör
dışı karaciğer dokusunda %25’ tir (2). Okült HBV infeksiyonu çeşitli yollarla hepatoselüler
karsinoma yol açar:
1-Apoptozun bozulması.
2-DNA tamir mekanizmalarının bozulması.
3-Hücresel sinyal yollarının (cell signaling pathway) bozulması (43).
11
4-HBV X geni ürünleri karsinogeneze neden olabilen hücresel sinyal yollarının güçlü bir
uyarıcısıdır (44).
5-HBV’ un konak DNA’ sı ile integrasyonu genlerin yeniden düzenlenmesine ve sonuçta
karsinogeneze yol açabilir (2).
d) OKÜLT HBV İNFEKSİYONUNUN ÖZELLİKLE ARAŞTIRILMASI GEREKEN
DURUMLAR
1- Kronik HCV infeksiyonunun tedavisi sonrası HCV-RNA’ nın negatifleşmesine rağmen
transaminaz yüksekliğinin devam etmesi ve diğer sebeplerlede bunun açıklanamaması.
2- İmmunsupresif tedavi uygulanacak hastalar.
3- Etyolojisi bulunamayan transaminaz artışları ve kriptojenik sirozlar.
4- Tek başına anti-HBc pozitifliği olan organ donörleri.
5- HBV aşılaması yapılacak olan ve tek başına anti-HBc pozitifliği olan kişiler (8).
GEREÇ VE YÖNTEM
Bu çalışmaya SSK İstanbul Eğitim Hastanesi Kronik Hepatit Polikliniği tarafından izlenmekte
olan kronik HCV infeksiyonlu hastalar arasından seçilen hastalar alındı. Hastaları çalışmaya
almak için göz önüne alınan kriterler şunlardı:
-Yaşın 18-65 olması.
-Serumda ELISA ile bakılan anti-HCV ve PZR ile bakılan HCV-RNA’ nın pozitif olması.
-Tüm hastaların HCV genotip 1b ile infekte olmaları
-Serumda ELISA ile HBsAg’ nin negatif bulunması.
-Metabolik karaciğer hastalığının bulunmaması.
-Otoimmun karaciğer hastalığının bulunmaması.
12
-Siroz bulunmaması (Ultrasonografide asit olmaması, üst gastrointestinal endoskopide
varislere rastlanmaması, bisitopeni veya pansitopeni olmaması, geçmişte hepatik
dekompansasyon ile ilgili bir anamnezin bulunmaması, karaciğer iğne biyopsisinde fibroz
skorunun 3 veya daha düşük olması).
-Alkol kullanımı anamnezinin bulunmaması.
-ELISA ile anti-HIV testinin negatif olması.
-İnterferon ve ribavirin kullanımı için herhangi bir kontrendikasyonun bulunmaması .
-Sitopeni bulunmaması (lökosit sayısı>4,0X10³/mm³ and trombosit sayısı>100.000/μl).
Bu hastalarda tam kan sayımı, karaciğer hasarını gösteren testler (aspartat transaminaz (AST),
alanin transaminaz (ALT), alkalen fosfataz (ALP), gama glutamil transpeptidaz (GGT), total
bilirubin, direk bilirubin, total protein, albumin, gama-globulin, protrombin zamanı), serum
ferritin düzeyi, PZR ile serum HCV-RNA düzeyi, ELISA yöntemi ile HBV ile ilgili serolojik
testler (HBsAg, anti-HBs, anti-HBc) ve anti-HIV testi ve floresan antikor yöntemiyle
otoantikor (antimitokondriyal antikor, anti nükleer antikor, anti düz kas antikorları, anti
karaciğer-böbrek mikrozomal antikorları) testleri yapıldı. Tüm olgulara tedavi öncesi perkutan
karaciğer iğne biyopsisi uygulandı.
HCV-RNA ve HCV genotip tayini: HCV-RNA PZR yöntemiyle saptandı. HCV-RNA’ nın
çoğaltılması için b-DNA (branch-DNA) kullanıldı. (Quantiplex HCV-RNA, Chiron
Corporation). Genotiplemede HCV-RNA asit-guanidyum-fenol-kloroform metodu ile elde
edildi (45). HCV genotip tesbiti için RFLP (restriction fragment length patterns) yöntemi
kullanıldı (46).
Karaciğer biyopsisi: Karaciğer biyopsisi 14 numaralı perkutan karaciğer biyopsi iğnesi
(Baxter, Valencia, CA) kullanılarak gerçekleştirildi.
Karaciğerin histolojik değerlendirmesi: Karaciğer biyopsi örnekleri modifiye Knodell
skoru kullanılarak değerlendirildi. Bu değerlendirmede 4 parametre (periportal nekroz, portal
inflamasyon, fibrozis ve intralobular nekroz) 0’ dan 4’ e kadar derecelendirildi. Bu skorlama
13
sisteminde toplam skorun 2 veya daha küçük olduğu vakalar normal kabul edilirken; en kötü
skorda 16 olarak belirlendi. Fibroz skorunun 4 olması ise siroz olarak kabul edildi.
Tedavi: Bütün olgulara rebetol kiloya uygun olarak 800-1200 mg/gün oral yolla ve INF-alfa-
2b 9 mÜ/hafta (toplam doz üçe bölünerek) dozda subkutan yolla verildi. Serum HCV-RNA
düzeylerinin 3. ayda pozitif kaldığı hastalar tedaviye cevapsız kabul edilerek tedavi
durduruldu. HCV-RNA düzeyleri 3. ayda negatif tesbit edilen hastalarda ise tedavi 12 aya
tamamlandı.
Hastalarda ilk bir ay boyunca haftada bir ve daha sonra ayda bir tam kan sayımı ve karaciğer
hasarını gösteren laboratuvar testleri (AST, ALT, ALP, GGT, total bilirubin, direk bilirubin,
protrombin zamanı) ile izlendi. Serum HCV-RNA seviyeleri 3 ayda bir PZR ile takip edildi.
Hastalar anti-HBc pozitif ve negatif olarak iki gruba ayrıldı ve bu iki grup tedaviye yanıt
açısından 0, 3 ve 6. aylarda değerlendirildi. IFN tedavisine virolojik yanıt HCV-RNA’ nın
negatifleşmesi olarak kabul edildi.
İstatistik: Anti-HBc-pozitif ve negatif hasta gruplarının yaş, serum ALT düzeyi, karaciğer
biyopsisindeki Knodell skoru ve fibroz skoru açısından karşılaştırmaları Student t testi ile;
cinsiyet ve tedaviye cevap açısından karşılaştırmaları ise Yates düzeltmeli X2 testi ile
değerlendirildi. P<0,05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. Bütün değerler ortalama ±
standart sapma olarak verildi.
14
BULGULAR
Çalışmaya 46 hasta alındı. Bunlardan 25’ i kadın 21’ i erkekti. Bu hastalara ilişkin ortalamalar
tablo 1’ de özetlenmiştir.
Ortalama Standart sapmaYAS 47,3913 10,02547Serum ALT 70,3913 68,37429FIBROZ 1,6957 0,93973KNODELL SKORU 9,1522 2,82817
Tablo 1: Çalışmaya alınan kronik HCV infeksiyonlu hastalara ilişkin ortalama veriler.
Hastaların 30’ u (%65) ELİSA ile anti-HBc negatif iken 16’ sı (%35) pozitifti. Anti-HBc-
pozitif ve negatif olan hasta grupları arasında cinsiyet, yaş, serum ALT düzeyi ve karaciğer
biyopsisinde gözlenen Knodell skoru ve fibroz skoru açısından istatistiksel anlamlı fark yoktu
(tablo 2).
Anti-HBc-pozitif Anti-HBc-negatif pHasta sayısı 16 30 -Cinsiyet 10 kadın 6 erkek 15 kadın 15 erkek 0,549
(Yates
düzeltmeli
X2)Yaş 49,25±10,38 45,10±10,02 0,194
(Student t)Serum ALT 63,68±58,33 73,96±73,86 0,633
(Student t)Knodell skoru 9,56±2,73 8,93±2,89 0,479
(Student t)
15
Fibroz skoru 1,75±0,85 1,66±0,99 0,778
(Student t)
Tedaviye cevaplı olgu
sayısı
9 21 0,354(Yates
düzeltmeli
X2)
Tablo 2: Kronik HCV infeksiyonu olup anti-HBc-pozitif ve negatif olan olgulara ilişkin
özellikler.
Kronik HCV infeksiyonuna yönelik olarak uygulanan ribavirin ve interferondan oluşan
standart tedavi ile 30 (%65) hastada tedaviye cevap gözlenirken 16 (%35) hasta cevapsız
kaldı. ELİSA ile anti-HBc negatif olan 30 hastanın 21’ inde (%70) tedaviye cevap varken anti-
HBc pozitif olan 16 hastanın 9’ unda (%56) tedaviye cevap gözlendi. Tedaviye cevap
açısından anti-HBc-pozitif ve negatif olan olgular arasında istatistiksel olarak anlamlı fark
gözlenmedi.
Anti-HBc-pozitif hastalarda tedaviye cevap veren ve vermeyen hasta grupları arasında yaş,
cinsiyet, serum ALT değeri ve karaciğer biyopsisinde Knodell skoru ve fibroz skoru açısından
istatistiksel anlamlı fark yoktu. Anti-HBc-negatif hastalarda tedaviye cevap veren ve
vermeyen hasta grupları arasında yaş, cinsiyet, serum ALT değeri ve karaciğer biyopsisinde
Knodell skoru ve fibroz skoru açısından istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. Bu bulgular
tablo 3 ve 4’ te özetlenmiştir.
Tedaviye cevaplı Tedaviye cevapsız pYaş 48,77±10,34 49,85±11,24 0,845 (Student
t)Serum ALT 66,55±58,18 60,00±62,97 0,832 (Student
t)
16
Knodell skoru 9,11±3,14 10,14±2,19 0,473 (Student
t)Fibroz skoru 1,66±0,86 1,85±0,89 0,674(Student t)
Cinsiyet
5 kadın 4 erkek 5 kadın 2 erkek 0,633 (Fisher
testi)
Tablo 3: Anti-HBc-pozitif olan hasta grubunda tedaviye cevap veren ve cevapsız hastalara
ilişkin değerler.
Tedaviye cevaplı Tedaviye cevapsız pYaş 46,04±9,27 42,88±11,90 0,439
(Student
t)Serum ALT 69,28±79,91 84,88±60,17 0,605
(Student
t)Knodell skoru 9,23±2,79 8,22±3,19 0,389
(Student
t)Fibroz skoru 1,61±1,07 1,77±0,83 0,696
(Student
t)
17
Cinsiyet
12 kadın 9 erkek 4 kadın 5 erkek 0,694
(Fisher
testi)
Tablo 4: Anti-HBc-negatif olan hasta grubunda tedaviye cevap veren ve cevapsız hastalara
ilişkin değerler.
Şekil 3: Anti-HBc-pozitif ve negatif olan kronik HCV infeksiyonlu hastaların interferon
tedavisine cevap açısından karşılaştırılması
18
0
5
10
15
20
25
cevaplı cevapsız
anti-HBc-pozitifanti-HBc-negatif
Şekil 4: Anti-HBc-pozitif ve negatif hastaların karaciğer biyopsisinde Knodell skoru ve fibroz
skoru açısından karşılaştırılması
19
0123456789
10
Knodell Fibroz
anti-HBc-pozitifanti-HBc-negatif
Şekil 5: Anti-HBc-pozitif ve negatif hastaların yaş ve serum ALT düzeyleri açısından
karşılaştırmaları
Şekil 6: Anti-HBc-pozitif ve negatif hastaların cinsiyet açısından karşılaştırılması
TARTIŞMA
20
01020304050607080
Yaş ALT
anti-HBc-pozitif
anti-HBc-negatif
02468
10121416
Erkek Kadın
anti-HBc-pozitifanti-HBc-negatif
Kendiliğinden veya tedavi ile HBsAg’ si kaybolan bazı hastalarda serum ve/veya karaciğerde
hassas PZR teknikleri ile düşük düzeyde HBV-DNA varlığı gösterilmiş ve bu durum okült
HBV infeksiyonu olarak tanımlanmıştır (2). Akut HBV infeksiyonu sonrasında iyileşen
hastalarda HBsAg negatifleşir. İnfeksiyonun seyri sırasında oluşan antikorlar genellikle hayat
boyu kanda saptanırlar. Bazı hastalarda ise anti-HBs kaybı ile birlikte geçirilmiş infeksiyona
ait tek belirti olarak anti-HBc-pozitifliği kalır (47). Bu nedenle okült HBV infeksiyonu
serolojik olarak en sık anti-HBc-pozitifliği ile birlikte görülür (28, 48).
Okült HBV infeksiyonu tanısında HBV-DNA tesbiti için en duyarlı yöntem nested PZR’ dir.
Ancak okült HBV infeksiyonunda serum HBV-DNA’ sı dalgalanmalar gösterebileceğinden
okült hepatit varlığına rağmen HBV-DNA negatif bulunabilir (11). Ayrıca serum HBV-DNA’
sı negatif olduğu halde karaciğer dokusunda HBV-DNA pozitifliği bulunabilir (12, 24).
Kısacası okült HBV infeksiyonu tanısında PZR ile HBV-DNA tetkikinin duyarlılığı düşüktür.
Bu nedenle bazı çalışmalar anti-HBc-pozitifliğini okült HBV infeksiyonu göstergesi olarak
almışlardır (3). Biz de çalışmamızda anti-HBc-pozitifliğini okült HBV infeksiyonu göstergesi
olarak aldık.
Okült HBV infeksiyonu bazı hasta gruplarında daha sıktır. Bu hasta gruplarından biri de
kronik HCV infeksiyonlu hastalardır (8). Bazı çalışmalarda kronik HCV infeksiyonu bulunan
hastalarda geçirilmiş HBV infeksiyonunu gösteren serolojik testlerin (ELISA ile anti-HBc ve
anti-HBs) normal populasyona göre daha yüksek oranda (% 50-55) pozitif bulunduğu öne
sürülmüştür (49, 50). Benzer bulaşma yollarına sahip olmasından dolayı kronik HCV
infeksiyonlu hastalarda geçirilmiş HBV infeksiyonunu gösteren anti-HBc-pozitifliğinin sık
görülmesi beklenen bir gelişmedir (51, 52). Ayrıca HCV ve HBV infeksiyonunun birlikte
bulunduğu bireylerde HBV replikasyonunun HCV ‘core’ proteini aracılığı ile baskılanmasının
okült hepatite yol açabileceği öne sürülmüştür (53). Kronik HCV ve HBV infeksiyonun
beraber bulunduğu hastalarda HBV-DNA seviyesinin daha düşük bulunması ve bunlarda
HBsAg negatifliğinin daha sık görülmesinin nedeni olarak bu mekanizma ileri sürülmüştür
21
(27). Ayrıca kronik HCV infeksiyonu ve okült HBV infeksiyonu olan hastalarda HBV core
promoter ve X bölgelerinde 8 nükleotidlik delesyon olduğu gösterilmiştir (28). HBV
infeksiyonunun tek başına olduğu hastalarda bu delesyon gösterilememiştir (29). Bu
mutasyona sahip suşla koinfeksiyon bulunan hastalar tek başına HCV infeksiyonu bulunanlara
göre daha fazla serum HCV RNA seviyesi gösterirler (28). Bu bulgular mutant suşun HCV
replikasyonunu artırdığını ve baskın infeksiyon haline getirdiğini göstermektedir. Bu teorinin
karşısında yer alan tek durum koinfeksiyonlu ve okült HBV infeksiyonlu hastaların yalnızca
% 30’ unun mutant suşa sahip olmasıdır (28). Türkiyede tesadüfen seçilmiş bireylerde anti-
HBc-pozitifliği % 30,9 oranında pozitif bulunmuştur (54). Çalışmaya aldığımız kronik HCV’
li olgularda ise bu oran % 34 bulunmuştur ve normal topluma göre istatistiksel olarak fark
göstermemektedir. (Student t testi; p>0,05).
HBV infeksiyonunun iyileşmesi ile okült HBV infeksiyonu arasındaki sınır net değildir.
İyileşme her hastada HBV’ un tamamen eradikasyonu anlamına gelmez, ancak güçlü bir
immun yanıt ile baskılanmıştır. Araya giren immunsupresyon yeniden aktivasyona yol açabilir
(9, 55). Örneğin HBsAg-negatif/anti-HBc-pozitif hastalardan yapılan kan transfüzyonları ve
karaciğer transplantasyonlarından sonra alıcıda akut HBV infeksiyonu oluşabildiği
gösterilmiştir (56). Bu durumda kronik HCV infeksiyonlu hastalarda klinik gidiş ve tedaviye
cevap üzerine okült HBV infeksiyonunun etkisinin ne olduğu sorusu akla gelmektedir. Okült
HBV infeksiyonu bulunanlarda interferon reseptör sayısının azaldığı gösterilmiştir. HCV
infeksiyonuyla okült HBV infeksiyonunun birlikte bulunduğu olgularda kronik HCV
infeksiyonunun tedaviye kötü cevap vermesinde bunun rol oynadığı öne sürülmektedir (41).
Ayrıca HBV-DNA düzeylerinin kronik HCV infeksiyonu için verilen interferon tedavisinden
etkilenmediği gösterilmiştir (41). Tablo 5 ve 6’ da kronik HCV infeksiyonlu hastalarda anti-
HBc-pozitifliği ve okült hepatitin serum ALT düzeyi, karaciğer histolojisi, tedaviye cevap ve
siroz gelişimi üzerindeki etkisine dair literatür bilgileri derlenmiştir. Görüldüğü gibi anti-
HBc-pozitifliğini kriter olarak alan kimi çalışmalarda (4, 39) okült hepatit karaciğer
22
histolojisi üzerine kötü yönde etki yaparken kimi çalışmada da (57, 58, 59) klinik gidişi
etkilememektedir. İki çalışmada ise anti-HBc-pozitifliğinin interferona yanıtı azalttığı
gösterilmiştir (4, 2, 39). Okült HBV infeksiyonu için PZR ile HBV-DNA pozitifliğini kriter
olarak alan bazı çalışmalar (8, 16, 17, 24, 28, 29, 38, 39, 40, 41, 60, 61) okült HBV
infeksiyonu bulunanlarda serum ALT düzeylerinin daha yüksek, karaciğer histolojisinin daha
bozuk ve tedaviye cevabın daha kötü olduğunu gösterirken diğer çalışmalarda (18, 62, 63, 64,
65, 66) böyle bir ilişkiye rastlanmamıştır. Bizim çalışmamızda anti-HBc-pozitif ve negatif
grup arasında yaş, cinsiyet, tedaviye yanıt , karaciğer histolojisi, ve serum ALT düzeyi
açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmamıştır (tablo 2). Bu sonuç okült HBV
infeksiyonunun HCV infeksiyonunun klinik gidişini etkilemediği yönündeki literatür
bilgisiyle uygundur.
Serum
ALT
Histoloj
i
Tedaviye
cevap
Siroz
Zignego, 1997
(4); Cacciola,
1999 (39)
Farksı
z
Farksız Azalmış Farksız
Shev, 1997
(58); De Maria,
2000 (56);
Kubo, 1999
(59)
- Daha
kötü
- Artmış
Giannini, 2003
(57)
- Daha
kötü
- Artmış
De Maria, 2000
(56)
- Azalmış -
23
Tablo 5: Kronik HCV infeksiyonu olup anti-HBc-pozitif olan hastaların negatif
olanlara göre bazı değişkenler açısından literatür değerlendirmesi.
Serum ALT Histoloji Tedaviye
cevap
Siroz Yaş Cins
Cacciola, 1999 (39) - - - Daha
fazla
- -
Kazemi, 2000 (64) FarksızFukuda, 1999(28); Uchida,
1997 (29)
Daha yüksek Daha kötü - - - -
Kahn, 2000 (63); Zignego,
1997 (4)
- Farksız - - - -
Fukuda, 1999 (28); Cacciola,
1999 (39); Zignego, 1997 (40)
- - Azalmış - - -
Liaw, 1997 (65) - - Farksız - - -Cacciola, 1999 (39) - - Azalmış Daha
fazla
- -
Kao 2002 (66) - Farksız Farksız Farksız - -
Cacciola, 1999 (39) - - - Daha
fazla
- -
Zignego, 1997 (38); Fukuda,
2001 (41)
- - Azalmış - - -
Nirei, 2000(62) Farksız Farksız Farksız Farksız - -
Giannini, 2003 (57) Farksız Farksız Azalmış - Farksız Farksız
Cacciola, 1999 (39); Zignego,
1997 (38); Fukuda, 2001 (41);
Fukuda, 1999 (28); De Maria,
2000 (56)
- - Azalmış - - -
Nirei, 2000 (62) - - Farksız - - -
Tablo 6: Okült hepatit B infeksiyonu bulunan kronik HCV infeksiyonlu hastaların
olmayanlara göre bazı değişkenler açısından literatür değerlendirmesi.
24
SONUÇ
Bu çalışmada elde edilen bulgular ışığında geçirilmiş HBV infeksiyonunu gösteren serolojik
testlerin pozitif bulunmasının kronik HCV infeksiyonlu hastalarda karaciğer histolojisi,
transaminaz düzeyleri ve interferon ve ribavirinden oluşan tedaviye cevap üzerinde etkisinin
olmadığı düşünülmektedir.
25
ÖZET
Bu çalışmanın amacı kronik HCV infeksiyonlu hastalarda anti-HBc-pozitifliğinin tedavi
sonucunu etkileyip etkilemediğini incelemektir.
İnterferon alfa ile tedavi edilen 46 kronik HCV infeksiyonlu hastanın serumları anti-HBc-
pozitifliği yönünden incelenmiştir. İnterferon tedavisine cevap (serum HCV-RNA
negatifleşmesi) tedavinin 3. ve 6. ayında değerlendirilmiştir.
Onaltı hasta anti-HBc-pozitif (%35) ve 30 hasta anti-HBc-negatif bulunmuştur. Anti-HBc-
pozitif ve negatif hasta grupları arasında tedaviye cevap, serum ALT seviyesi, karaciğerin
histolojik değerlendirmesi, yaş ve cinsiyet açısından anlamlı fark bulunmamıştır. Anti-HBc-
pozitif hastaların tedaviye cevabı % 70 iken anti-HBc-negatif olanların % 56 saptanmıştır (p:
0,354).
Önceden geçirilmiş HBV infeksiyonunun kronik HCV infeksiyonunun gidişi üzerinde önemli
bir etkiye sahip olmadığı ve anti-HBc-pozitifliğinin HCV infeksiyonunun tedaviye cevabını
etkilemediği düşünülmektedir.
26
SUMMARY
Individuals with chronic hepatitis C who are anti-HBc-positive may carry an occult hepatitis B
virus infection that can affect their response to antiviral therapy. The aim of this study is to
assess the effect of previous HBV infection (positivity for anti-HBc antibodies) on the
response to therapy for hepatitis C.
In this study the prevalence of anti-HBc positivity was assessed in the serum of 46 HCV-RNA
positive subjects treated with interferon-α at 9 mU/week for 12 months. The response to
interferon (undetectable serum HCV-RNA) was evaluated at two different endpoints: 1) after
3 months 2) after 6 months.
Sixteen individuals were anti-HBc-positive (35%) and thirty individuals were anti-HBc-
negative (65%). No difference between the anti-HBc-positive and negative groups in term of
response, serum ALT levels, histological activity, age and gender was detected after 6 months
of interferon therapy. The response to interferon-α therapy was 70 % in patients who were
anti-HBc negative, 56% in patients who were anti-HBc-positive (p: 0,354).
These data suggest that previous HBV infection does not have clinical significance in chronic
hepatitis C patients. Response to therapy against hepatitis C was comparable between anti-
HBc-positive and negative patients.
27
KAYNAKLAR
1-Değertekin H. Türkiyede HBV epidemiyoloji ve bulaşım yolları. Hepatit B Ulusal Uzlaşma
Toplantı Metinleri 2003:99-109.
2- Hu K-Q. Occult hepatitis B virus infection and its clinical implications. Journal of Viral
Hepatitis 2002; 9: 243-257.
3-Sagnelli E, Coppola N, Scolastico C, Mogavero AR, Filippini P, Piccinino F. HCV
genotype and ‘ silent ‘ HBV coinfection : two main risk factors for a more severe liver
disease. J Med Virol 2001; 64: 350-55.
4-Zigneto AL, Barbagli S, Mazzanti R, et all. Therapy of chronic active hepatitis C with alfa
interferon : Effectiveness and prognostic factors. In: Gentilini P, Dianzani Mu, eds.
Experimental and clinical hepatology. Amsterdam: Excerpta Medica, 1997: 253-9.
5-Maynard JE. Hepatitis B. Global importance and need for control. Vaccination 1990; 8: 18-
20.
6- Yuen MF, Lai CL. Treatment of chronic hepatitis B. Lancet Infect Dis 2001; 1: 232-241.
7-Lindh M, Horal P, Dhillon AP, Norkrans G. Hepatitis B virus DNA levels, precore
mutations, genotypes and histological activity in chronic hepatitis B. J Viral Hepat 2000; 7:
258-267.
8-Torbenson M, Thomas DL. Occult hepatitis B. Lancet Infect Dis 2002; 2: 479-486.
9-Xunrong L, Yan AW, Liang R, Lau GK. Hpatitis B virus (HBV) reactivation after cytotoxic
or immunosuppressive therapy-pathogenesis and management. Rev Med Virol 2001; 11: 287-
299.
10-Kaneko S, Miller RH, Feinstone SM, et al. Detection of serum hepatitis B virus DNA in
patients with chronic hepatitis using the polimerase chain reaction assay. Proc Natl Acad Aci
USA 1989, 86: 312-316.
28
11-Zhang Y-Y, Hansson BG, Kuo LS, Widell A, Nordenfelt E. Hepatitis B virus DNA in
serum and liver is commonly found in Chinese patients with chronic liver disease despite the
presence of antibodies to HBsAg. Hepatology 1993; 17: 538-544.
12-Cabrerizo M, Bartolome J, Caramelo C, Barril G, Carreno V. Molecular analysis of
hepatitis B virus DNA in serum and peripheral blood mononuclear cells from hepatitis B
surface antigen-negative cases. Hepatology 2000; 32. 116-123.
13- Lee SD, Lo KJ, Wu JC, et al. Prevention of maternal-infant hepatitis B virus DNA.
Hepatology 1986; 6: 369-373.
14- Carman WF. The clinical significance of surface antigen variants of hepatitis B virus. J
Virol Hepatol 1997, 4: 11-20.
15- Weinberger KM, Bauer T, Bohn S, Jilg W. High genetic variability of the group-specific
a-determinant of hepatitis B virus surface antigen (HBsAg) and the corresponding fragment of
the viral polimerase in chronic virus carriers lacking detectable HBsAg in serum. J General
Virol 2000, 81: 1165-1174.
16-Marusawa H, Uemoto S, Hijikata M, et al. Latent hepatitis B virus infection in healthy
individual with antibodies to hepatitis B core antigen. Hepatology 2000; 31: 488-495.
17- Krone B, Lenz A, Heermann K-H, Seifer M, Lu X, Gerlich WH. Interaction between
hepatitis B surface protein and monomeric human serum albumin. Hepatology 1990; 11.
1050-1078.
18- Lai M-Y, Yang P-M, Sheu J-C, Sung J-L, Chen D-S. Identification and characterization of
intrahepatic hepatitis B virus DNA in HBsAg-seronegative patients with chronic liver disease
and hepatocellular carcinoma in Taiwan. Hepatology 1990; 12. 575-581.
19- Koike K, Nakamura Y, Kobayashi M, et al. Hepatitis B virus DNA integration frequently
observed in the hepatocellular carcinoma DNA of hepatitis C virus-infected patients. Int J
Oncol 1996; 8. 781-784.
29
20- Sugai Y, Okamoto H. State of hepatitis B virus DNA in peripheral blood mononuclear
cells from persistently infected individuals. Correlation with e antigen and viral DNA in the
serum as well as activity of liver disease. Tohoku J Exp Med 1989, 158. 73-84.
21- Pasquinelli G, Laure F, Chatenoud L, et al. Hepatitis B virus DNA in mononuclear blood
cells. A frequent event in hepatitis B surface antigen-pozitive and negative patients with acute
and chronic liver disease. Hepatology 1986, 3: 95-103.
22-Feray c, Zignego AL, Samuel D, et al. Persistent hepatitis B virus infection of
mononuclear blood cells without concomitant liver infection. The liver transplantation model.
Transplantation 1990, 49. 1155-1158.
23- Brind A, Jiang J, Samuel D, et al. Evidence of selection of hepatitis B virus mutants
after liver transplantation through peripheral blood mononuclear cell infection. J Hepatol
1997, 26. 228-235.
24-Yotsuyanagi H, Yasuda K, Lino S, et al. Persistent viremia after recovery from self-limited
acute hepatitis B. Hepatology 1998, 27: 1377-1382.
25- Bläckberg J, Kidd-Lyunggren K. Occult hepatitis B virus after acute self-limited infection
persisting for 30 years without sequence variation. J Hepatol 2000; 33: 992-997.
26- Besisik F, Karaca C, Akyüz F, et al. Occult HBV infection and YMDD variants in
hemodialysis patients with chronic HCV infection. J Hepatol 2003; 38 : 506-510.
27- Liaw Y-F. Role of hepatitis C virus in dual and triple hepatitis virus infection. Hepatology
1995; 22: 1101-1108.
28- Fukuda R, Ishimura N, Niigaki M, et al. Serologically silent hepatitis B virus coinfection
in patients with hepatitis C virus associated chronic liver disease: clinical and virological
significance. J Med Virol 1999; 58: 201-207.
29- Uchida T, Kaneita Y, Gotoh K, et al. Hepatitis C virus is frequently coinfected with serum
marker-negative hepatitis B virus: Probable replication promotion of the former by the latter
as demonstrated by in vitro cotransfection. J Med Virol 1997; 52: 399-405.
30
30- Schreiber GB, Busch MP, Kleinman SH, Korelitz JJ, FTR-EDS. The risk of transfusion-
transmitted viral infections. N Engl J Med 1996; 334: 1685-1690.
31- Dickson RC, Everhart JC, Lake JR, et al. Transmission of hepatitis B by transplantation of
livers from donors positive for antibody to hepatitis B core antigen. Gastroenterology 1997;
113: 1668-1674.
32- Chazoilleres RC, Mamish D, Kim M, et al. Occult hepatitis B virus as source of infection
in liver transplant recipients. Lancet 1994; 343: 142-146.
33-Huo T-I, Wu J-C, Lee P-C, et al. Sero-clearance of hepatitis B surface antigen in chronic
carriers does not necessarily imply a good prognosis. Hepatology 1998; 28: 231-236.
34-Chung H-T, Lai C-L, Lok ASF. Pathogenic role of hepatitis B virus in hepatitis B surface
antigen-negative decompansated cirrhosis. Hepatology 1995; 22: 25-29.
35- Chaudhuri V, Saxena A, Hazari S, Acharya S, Panda SK. Hepatitis B virus seronegative
samples. Antiviral Ther 2000;5 : B21.
36- Multimer D, Shaw J, Neuberger J, et al. Failure to incrimi
nate hepatitis B, hepatitis C and hepatitis E viruses in the aetiology of fulminant non-A, non-B
hepatitis. Gut 1995; 36: 433-437.
37- Ogata N, Miller RH, Ihsak KG, Purcell RH. The complete nucleotid sequence of a pre-
core mutant of hepatitis Bvirus implicated in fulminant hepatitis and its biological
characterization in chimpanzees. Virology 1993; 194: 263-276.
38- Zignego AL, Fontana R, Puliti S, et al. Relevance of inapparent co-infection by hepatitis B
virus in alpha interferon-treated patients with hepatitis C virus chronic hepatitis. J Med Virol
1997; 51: 313-318.
39- Cacciola I, Pollicino T, Squadrito G, Cerenzia G, Orlando ME, Raimondo G. Occult
hepatitis B virus infection in patients with chronic hepatitis C liver disease. N Engl J Med
1999; 341: 22-26.
31
40- Zignego AL, Fontana R, Puliti S, et al. Impaired response to alpha interferon in patient
with an inapparent hepatitis C virus coinfection. Arch Virol 1997; 142: 535-544.
41- Fukuda R, Ishimura N, Hamamoto S, et al. Co-infection by serologically silent hepatitis B
virus may contribute to poor interferon response in patients with chronic hepatitis C by down-
regulation of type-1 interferon receptorgene expression in the liver. J Med Virol 2001; 63:
220-227.
42- Sheu J-C, Huang G-T, Shih L-N, et al. Hepatitis B and C viruses in hepatitis B surface
antigen-negative hepatocellular carcinoma. Gastroenterology 1992; 103: 1322-1327.
43- Koike K, Tsutsumi T, Fujie H, Shintani Y, Kyoji M. Molecular mecanism of viral
hepatocarcinogenesis. Oncology 2002; 62: 29-37.
44- Arbuthnot P, Capovilla A, Kew M. Putative role of hepatitis B virus X protein in
hepatocarcinogenesis: effects on apoptozis, DNA repair, mitogen-activated protein kinase and
JAK/STAT pathways. JGastroenterol Hepatol 2000; 15: 357-368.
45-Chomcynski P, Sacchi N: Single step method of RNA isolation by acid-guanidium
thiocyanate-phenol-chloroform extraction. Anal Biochem 1984; 162: 156-159
46-Chan SW, McOmish F, Holmes EC, Dow B, Peutherer JF et al. Analysis of a new hepatitis
C virus type and its phylogenetic relationship to existing variants. J Gn Virol,1992; 73: 1131-
1141
47-Hu K-Q, Vierling JM. Molecular diagnosis for the viral hepatitis infection. Gastroenterol
Clin N Am 1994; 23: 479-498.
48-Chemin I, Zoulim F, Merle P, et al. High incidence of hepatitis B infection among chronic
hepatitis cases of unknow etiology. J Hepatol 2001; 34: 447-454.
49-Brechot C, Jaffredo F, Lagorce D et al. Impact of HBV, HCV and GB-CHGV on
hepatocellular carcinoma in Europe: results of a European concerted action. J Hepatol 1998;
29: 173-183.
32
50-Sheen IS, Liaw YF, Chu CM, Pao CC. Role of hepatitis C virus infection in spontaneous
hepatitis B surface antigen clearance during chronic hepatitis B virus infection. J Infect Dis
1992; 165: 831-834.
51-Ke-Qin-Hu. Occulthepatitis B virus infection and clinical implications. Journal of Viral
Hepatitis 2002; 9: 243-257.
52-Seeff LB. Natural history of hepatitis C. Am J Med 1999; 107: 10S-5S.
53-Shih C-M, Lo SJ, Miyamura T, et al. Supression of hepatitis B virus expression and
replication by hepatitis C virus core protein in HuH-7 cells. J Virol 1993; 67: 5823-5832.
54-Fidan N, Özgenç O, Havuk A, Urbarlı A. Salt anti-HBc olumlu kan vericilerinde HBV-
DNA araştırılması. V. Ulusal Viral Hepatit simpozyumu 2000;poster bildirisi 27.
55-Ishiga K, Kawatani T, Suou T, et al. Fulminan hepatitis type B after chemotherapy in a
serologically negative hepatitis B virus carrier with acute myelogenous leukemia. Int J
Hematol 2001; 73: 115-118.
56- Maria ND, Colantoni A, Friedlander L, Leandro G et al. The impact of previous HBV
infection on the course of chronic hepatitis C. The American Journal of Gastroenterology
2000; 95: 3529-3536.
57-Giannini E, Ceppa P, Botta F et al. Previous hepatitis B virus infection is associated with
worse disease stage and occult hepatitis B virus infection has low prevalence and patogenicity
in hepatitis C virus-positive patients. Liver international, 2003; 23: 12-18.
58-Shev S, Dhillon AP, Lindth M, et al. The importance of cofactors in the histologic
progression of minimal and mild chronic hepatitis C. Liver 1997; 17: 215-23.
59-Kubo S, Nishiguchi S, Hirohashi K, et al. Clinical significance of prior hepatitis B virus
infection in patients with hepatitis C virus-releated hepatocellular carcinoma. Cancer 1999;
86: 793-8.
60-Cacciola I, Pollicino T, Squadrito G et al. Quantification of intrahepatic hepatitis B virus
(HBV) DNA in patients with chronic HBV infection. Hepatology 2000; 31: 507-512.
33
61-Carman W, Zanetti AR, Karayiannis P et al. Vaccine-induced escape mutant in hepatitis B
virus. Lancet 1990; 336: 325-329.
62-Nirei K, Kaneko M, Arakawa Y. The clinical features of chronic hepatitis C are not
affected by the coexistence of hepatitis B virus DNA in patients negative for hepatitis B
surface antigen. Intervirology 2000; 43: 95-101.
63-Khan MH, Farrel GC, Byth K et al. Which patients with hepatitis C develop liver
complication? HEPATOLOGY 2000; 31: 513-520.
64-Kazemi-Shirazi L, Petermann D, Muller C. Hepatitis B virus DNA in sera and liver tissue
of HBsAg negative patients with chronic hepatitis C. J Hepatol 2000; 33: 785-790.
65-Liaw YF, Chien RN, Lin SM et al. Responce of patients with dual hepatitis B virus and C
virus infection to interferon therapy. J Interferon Cytokine Res 1997; 17: 449-452.
66-Kao JH, Chen PJ, Lai MY, Chen DS. Occult hepatitis B virus infection and clinical
outcomes of patients with chronic hepatitis C. Journal of Clinical Mikrobiology 2002; 40
(11): 4068-4071.
34