Erich Fromm Barisin Teknigi Ve Stratejisi

download Erich Fromm Barisin Teknigi Ve Stratejisi

of 59

Transcript of Erich Fromm Barisin Teknigi Ve Stratejisi

Erich Fromm _ Barn Teknii ve Stratejisi UYARI: www.kitapsevenler.com Kitap sevenlerin yeni buluma noktasndan herkese merhabalar... Cehaletin yenildii, sevginin, iyiliin ve bilginin paylald yer olarak grdmz sitemizdeki tm e-kitaplar, 5846 sayl kanun'un ilgili maddesine istinaden, engellilerin faydalanabilmeleri amacyla ekran okuyucu, ses sentezleyici program, konuan "Braille Not Speak", kabartma ekran ve benzeri yardmc aralara, uyumlu olacak ekilde, "TXT", "DOC" ve "HTML" gibi formatlarda, tarayc ve OCR (optik karakter tanma) yazlm kullanlarak, sadece grme engelliler iin, hazrlanmaktadr. Tmyle cretsiz olan sitemizdeki e-kitaplar, "engelliengelsiz elele" dncesiyle, hibir ticari ama gzetilmeksizin, tamamen gnlllk esasna dayal olarak, engelli-engelsiz yardmsever arkadalarmzn youn emei sayesinde, grme engelli kitap sevenlerin istifadesine sunulmaktadr. Bu e-kitaplar hibir ekilde ticari amala veya kanuna aykr olarak kullanlamaz, kullandrlamaz. Aksi kullanmdan doabilecek tm yasal sorumluluklar kullanana aittir. Sitemizin amac asla eser sahiplerine zarar vermek deildir. www.kitapsevenler.com web sitesinin amac grme engellilerin kitap okuma hak ve zgrln yceltmek ve kitap okuma alkanln pekitirmektir. Ben de bir grme engelli olarak kitap okumay seviyorum. Sevginin olduu gibi, bilginin de paylaldka pekieceine inanyorum. Tm kitap dostlarna, grme engellilerin kitap okuyabilmeleri iin gsterdikleri abalardan ve yaptklar katklardan tr teekkr ediyorum. Bilgi paylamakla oalr. Yaar Mutlu LGL KANUN: 5846 sayl kanun'un "Altnc Blm-eitli Hkmler" blmnde yeralan "EK MADDE 11" : "ders kitaplar dahil, alenilemi veya yaymlanm yazl ilim ve edebiyat eserlerinin engelliler iin retilmi bir nshas yoksa hibir ticar ama gdlmeksizin bir engellinin kullanm iin kendisi veya nc bir kii tek nsha olarak ya da engellilere ynelik hizmet veren eitim kurumu, vakf veya dernek gibi kurulular tarafndan ihtiya kadar kaset, CD, braill alfabesi ve benzeri formatlarda oaltlmas veya dn verilmesi bu Kanunda ngrlen izinler alnmadan gerekletirilebilir."Bu nshalar hibir ekilde satlamaz, ticarete konu edilemez ve amac dnda kullanlamaz ve kullandrlamaz. Ayrca bu nshalar zerinde hak sahipleri ile ilgili bilgilerin bulundurulmas ve oaltm amacnn belirtilmesi zorunludur."

Bu e-kitap grme engelliler iin dzenlenmitir. Kitap taramak gerekten incelik ve beceri isteyen, zahmet verici bir itir. Ne mutlu ki, bir grme engellinin, dzgn taranm ve hazrlanm bir e-kitab okuyabilmesinden duyduu sevinci paylaabilmek tm zahmete deer. Sizler de bu mutluluu paylaabilmek iin bir

kitabnz tarayp, [email protected] adresine gndermeyi ve bu isimsiz kahramanlara katlmay dnebilirsiniz. Bu kitaplar, size gelene kadar verilen emee ve kanunlara sayg gstererek, ltfen bu aklamalar silmeyiniz. Siz de bir grme engelliye, okuyabilecei formatlarda, bir kitap armaan ediniz... Teekkrler. Ne Mutlu Bilgi iin, Bilgece yaayanlara. www.kitapsevenler.com Tarayan Gkhan Aydner Erich Fromm _ Barn Teknii ve Stratejisi

FROMMBARIIN TEKN VE STRATEJSevirenler: AYDIN ARTTAN KAANH.KTEN

ARITANBARIIN TEKN VE STRATEJS Erich Fromm Trke Haklar Artan Yaynevi 2004 Bu kitabn Trke yayn haklan Liepman AG Zrih tarafndan Artan Yaymevi'ne verilmitir. Yayn Koordinatr: Aydn Artan Kapak Resmi: Hakk Sabancal Teknik Editr: Selma Turhan Dizgi Operatr: Burin mergi Ofset Hazrlk: Aydn Ata Kapak Tasanm, Dizgi ve Ofset Hazrlk: Aman Yaynevi Bask: Eko Matbaas, Mart 2004, stanbul ISBN: 975-7582-30-1 ARTTAN YAYINEV Litros Yolu 2. Matbaaclar Sitesi A Blok Kat:6 No:6 (4NA6) Topkap - stanbul Tel: (0212) 576 87 41 - 576 22 26 Fax: (0212) 576 87 06

NDEKLERindekiler.................................................................................................. 3 Yaymcnn Sunuu................................................................................ 5 Yazarn nsz....................................................................................... 11 I. Deerler, Psikoloji ve nsann Varoluu..................................... *3 II. Psikolojik ve Ahlk Bir Sorun Olarak taatsizlik.................. 33 III. Hmanist Psikanalizin Mark'n Teorisine Uygulanmas...... 43 IV. Peygamberler ve Din Adamlar..................................................... 63 V. nsan Var Olsun................................................................................. 85 VI. Hmanist Sosyalizm.......................................................................... 109

VII. Herkes in Garanti Edilmi Bir Gelirin Psikolojik Boyutlar............................................................................................... 131 VIII. Barn Teknii ve Stratejisi............................................................ 147

YAYIMCININ SUNUUNe demokrasi, ne ekonomi, ne hukuk, ne din, ne de ahlk anlaylarmz artk bize yeterli gelmiyor. nsana ters, yanl, eksik ve yetersiz. arpk inanlarn, yanl grlerin, farkl ve eksik bir insan anlaynn rn. Demokraside hibir zaman bireyin iradesi temsil edilmiyor. karc bir oyuna alet olmaktan ileri gidemiyor insanlar. Kendilerini nemli bir kii klabilmek iin yaptklar ileri abartp, yceltmeyi de pek severler. Ve o "eit idare" ad verilen demokrasi uruna, ehit bile olurlar. Ekonomide siz, istediiniz ve ihtiyacnz olan eyleri mi alp, tkettiinizi sanyorsunuz? Deniliyor ki: "Herkes kendi bireysel kar ve menfaatini gzetir ve kollarken, btnn karna da hizmet eder" ya da "tam rekabet kurallar, firmalar retim ve fiyat asndan dengeye sokar, bu da bireyin yararna olur". Kimi kandryorsunuz ya da siz hl bu masallara inanyor musunuz? nsanlar artk kullanlmak ve bakalarnn karlar dorultusunda davranmak istemiyorlar. Descartes'in "dnyorum, yleyse varm" deyiiyle zirveye ulaan bireysel ayrmclk ve izolasyon sreci, artk tarihsel geliim iindeki grevini tamamlad ve ilevini bitirdi. nsanlar imdi daha deiik ve daha yeni, fakat daha farkl eylerin zlemini duyuyor, ihtiyacn hissediyorlar. nsanlk artk byk mekanizmalarn oyunca olmak, onlaBarn Teknii ve Stratejisi Barn Teknii ve Stratejisi

rn gc altnda ezilmek, "bireysel olmak" ve "kiisel zgrlk" aldatmacas ile yalnzla ve gszle itilmek, sonra da bir oyuncak ya da kukla haline gelmekten kurtulmak istiyor. Yine ayn ekilde, birbirine rakip olmak, dmanca davranmak, baar stresi ile birbirini yok etmeye almak istemiyor, rekabet, mcadele ve savatan bkm durumda. Bireysel gcnn aslnda yok denecek kadar az olduunun farknda. Kendi seimleri ile ou kez bakalarnn karlarna hizmet ettiini, kaynaklarn yanl, arpk ve kt kullanlmasna yol atn da biliyor. O halde ne yapmal, hem kendi gerek deerini ve gcn yerli yerine oturtmal, hem de btnn (ortak rnn) ve insanln hayrna nelere ve nasl kararlar vermeli? Bir zm nerisi, bireyselliin ve yalnzln derinine dalmak, iyice ie ekilmek ve isel deerleri farkederek, orada btnselliin hazzna varmak ve bu gle, da kar savamak ya da kar koymak. Bu, olabilir. Ama bizce asl doru olan, evrensel btnsellik gereinin farkna varmak ve o dorultuda davranp, o izgide yaamak. Bu ok zor, karmak ve bilinmeyen birey deil. Yz hatta bin yllardr, eitli dinlerde, felsefelerde, inanlarda dile getirilmi, bir ok dnr, din adam, filozof, evliya ve peygamber-lerce de yaanarak gsterilmeye allm, bu "doru inan ve doru yaam" bilgisi. Ama bu anlay, gemite ve geride kalan bir yaklam deildir. Bunun gnmzde daha ada ve deiik biimlerdeki uygulamalar, insanln nn aacak ve onu dzle ulatracak tek yol, tek seenektir. Nedir evrensel btnselliin farkna varmak? Evren aslnda, sanki grnmeyen bir takm iplerle birbirine iten ie bal bir btnlktr. Burada her yaplan ey ve her trl hareket, sistemin btn tarafndan alglanr, hissedilir ve ona bir cevap verilir. Ama bizler (yle olmas gerektii iin) boyut ve be duyu ile snrl olduumuzdan, btn bunlarn farkna varamayz. Tpk yanmzdan ve iimizden gelip, geen eitli elektronik frekanslarn, malarn ve hatta renklerin, seslerin ve mikroplarn farkna varamadmz gibi. Ve ite ondan sonra da insanlk servenimiz balar. Bamz kuma gmer, balarz yaamaya. Sanrz ki, yalnz ve tek banayz. Kimse bizim ne yaptmz, neleri sakladmz, gizlediimizi bilmiyor ve farketmi-yor. Oysa bir sistem var ve biz bu sistemin iindeyiz, ona balyz, onunla birlikte varz ve birlikte hareket ediyoruz. Ama insanlar bamsz, zgr ve kendi iradeleriyle davranyor olmay pek severler. Bu nedenle de, kendilerini hep byle avutup, oyalarlar.

Ama biz, bir sistemin iindeyiz. Ondan ayr ve bamsz olmamz da mmkn deil. Bu gerei ve varoluun bilincine varmak, aslnda bizi ok daha zgr ve huzurlu klacaktr. nsanlk artk byle gelimi bir anlaya ihtiya duyuyor ve bu trl modellere istek gsteriyor. te bu btnsellii ve ta, toprak, hava, su ve btn canllar ile birlikte insanlarn da birbirlerine bal olduunu (hem ayn btnn paralar, hem de birbirine bal olmann bilincini) far-ketmek, hissetmek ya da kavramak, yeni an ilk adm olacaktr. O zaman byle arpk toplum modellerine ve yanl ekonomik ya da siyasf dzenlemelere gerek kalmayacak. nk btnsellii farketmek, kiiye muhteem bir sorumluluk ve dev bir grev anlay getirmektedir.Barn Teknii ve Stratejisi Barn Teknii ve Stratejisi

Byle bir durumda kiiye ayrca ekonomik yaptrmlar uygulamaya, toplumsal cezalar vermeye, eitli bask unsurlar ile tehdide bir gerek kalmaz. En byk yarg onun kendi iindedir zaten. Vicdan denir onun adna. Kardaki farketmeden onu kandrsa bile, vicdan aldatmak mkkn olmaz. Her yanlta, sisteme her ters davranta, bakasnn hakkna her el uzattnda ya da bir bakasn krdnda, onu herkesten nce kendi vicdan yarglar. Btnsel gereklii kavray, bize yepyeni ekonomik, toplumsal, ahlk, sanatsal, bilimsel ve dinsel anlaylar getirecek. imdilerde toplumsal kurumlar, dinler, ahlki anlaylar gibi abalar ve yaptrmlarla zorlanan inanlar (ki bunlar, bizi eitli biimlerde o btnsel anlay dorultusunda davranmaya iterler, bu ama iin "yaratlm" koltuk denekleri gibidirler), artk tpk yamurun yamas, rzgrn esmesi ve gnein domas gibi doal hale geleceklerdir. Eer her dnce, eylem ve hatta istek ve hayallerin bile, sistemin iinde bir yeri ve etkisi olduunu bilirsek, sisteme verilen her trl retimin, yine o sistemin iinden kiiye geri dneceinin (ktlk de, iyilik de dncdr) farkndaysak, daha da nemlisi kiinin iyiliinin, huzurunun, mutluluunun, geliiminin, zetle hereyinin bu btnsel sisteme bal olduunu iyice anlamsak: Hi bakasnn hakkna el uzatr myz? Hi yalan syler miyiz? Bir dieri aken, tok yatabilir miyiz? imiz cz etmez mi? nk nce o da bizim bir paramz, o da aslnda "ben". Ayrca onun ktl, btn sistemin ktl, "ortak rnmzn" yetersizlii ve baarszl, yani o kiinin de bundan zarar grmesi demek. Byle bir durumda, rekabet, ekime ve dmanlk en ok kiinin kendisine zarar vermez mi? Yalan, aldatma, kandrma ve her trl olumsuzluk sisteme, yani kiiye geri dnmez mi? Her trl biriktirme, saklama ve kendinin klma, hem kiiye bir yk, hem de sisteme bir tkanklk anlamna gelmez mi? Erich Fromm'un yapt tesbitler ve dzeltilmesini ngrd konularda onunla hemfikiriz. Ama Fromm, kendi dnemi ve grevi icab, zm nerilerini belli bir kstlama iinde ifade etmiti. Onun "sosyalist hmanizm" nerisine katlmyoruz, nk insan birbirinden ayr gren ve evreni mekanik bir saat gibi birbirinden ayr paralar muntazam bir dzen iinde ileyen bir makina gibi deerlendiren anlay deimedike, yani insan kendine ve evrene boyutlu kstllkla n tkanm olarak baktka, ona hangi sistemi verirseniz verin, beklenen sonucu alamazsnz. Biz grmz az nce de belirttik. are, btnsel evren anlaynn kavranmasdr. Erich Fromm'un eitli makalelerinden derlenen bu kitabn da, Fromm'un dier kitaplar gibi ilginizi ekeceini sanyoruz. Aydn Artan

YAZARIN NSZErich Fromm bu denemelerinde, itaatin insan tabiat iin ne demek olduunu ve insan deerlere uygun toplumsal itaatsizliin de her trl putlatrlm kii ve siyasal ideoloji iin ne anlama geldiini kesin ve ak olarak belirtmitir. Onun bu dnme tarz, bugn hl anlamldr. taat hastalna kar onun bu bakaldrs ve topluca yaplan "samalklar" karsndaki eletirici tutumu, bundan sonra da temel hedefimiz olmaldr. Fromm'un toplumsal ve siyasal olgulara getirdii psikolojik kavray, bir sre iin onu Amerikan Sosyalist Partisi'ni desteklemeye ve bar hareketi iinde ve ayn zamanda silhszlanma ynnde atlan admlarda rol almaya itti. Bu noktada, Fromm itaatsizliin her tr "ortak manta" ve resmi siyasal dnce ekline kar ve gerek itaatin de peygamberlerden miras kalan ve Albert Schvveitzer

ile Bertrand Russell gibi kiilerin rnekledii salkl ve akl banda dn biimi olduuna inanyordu. Bu ciltteki btn makaleler daha nce eitli kitap ve gazetelerde yaymlanmt, fakat burada ilk kez bir araya geliyorlar. Hepsi, Erich Fromm'un bar ve insanln varln srdrmesi yolunda olan tutkusunu ve derinden tasalann gstermektedirler. Bu kitabn yaymlanmas iin yardmc olan herkese teekkr etmek istiyorum. Annis Fromm Locarno, svire 1981

Deerler, Psikoloji ve nsann VaroluuBarn Teknii ve Stratejisi 15

Bu yaznn sav, deerlerin kklerinin insann varolu koullarnn kendisinde bulunduudur: Bylelikle de bu koullara ilikin (yani "insanlk durumu" hakkndaki) bilgimiz, bizi nesnel geerlilii olan deerleri yerletirmeye gtrr. Bu geerlilik yalnzca insann mevcudiyetine kyasladr; onun dnda herhangi bir deeri yoktur. nsann tabiat nedir, insann varoluunun zel koullar nelerdir ve bu artlardan kaynaklanan ihtiyalar nelerdir? Hayvann varolu nitelii olan doa ile ilksel btnlkten insan kopmutur. Ayn zamanda hem akl ve hem de hayal gcne sahip olmakla, yalnzlnn ve ayrlnn, gszlnn ve bilgisizliinin, doumun ve lmnn bir tesadf oluunun farkndadr. gdlerce dzenlenen eski balanln yerini dolduran (hemcinsleriyle olan) yeni ballklar bulamam olsayd, bu yeni varolua bir saniye bile dayanamazd. Btn fizyolojik ihtiyalar tatmin edilmi olsa bile, yalnzlk ve bireysellemi olma halini, akl salna kavuabilmek iin kamak zorunda olduu bir hapishane olarak hissedecekti. Gerekten de akl hastas, herhangi bir tr btnleme (birleme) kurmakta tam bir baarszlk gsterdii iin hastadr ve parmaklkl pencerelerin arkasnda olmasa bile hapistedir. teki canl varlklarla btnlemek ve onlarla ballk iinde olmak, insann akl salnn gereklemesi iin zaruri bir ihtiyatr. Bu ihtiya, yakn insan ilikilerinin hepsini oluturan btn olgularn, kelimenin en geni anlamyla "sevgi" denen btn tutkularnda arkasnda yatar. Bu btnlemenin aranmas ve baarlmas iin birka yol vardr. nsan bir kiiye, bir gruba, bir kuruma veya Tanrya bo16 Barn Teknii ve Stratejisi

yun eerek dnya ile bir olmay deneyebilir. Bylece kendi bireysel varlnnn ayrln, kendinden daha byk olan bir kii ya da bir eyin paras haline gelerek aar ve kendi kimliini teslim olduu gle ilikili olarak yaayp, alglamaya balar. Ayrl yenmek iin bir baka imkn, ters ynde yatar: nsan kendini dnya ile, gcn ona kar kullanarak, bakalarn kendisinin bir paras yaparak ve kendi bireysel varoluunu hkmetme (egemen olma) yoluyla aarak btnlemeyi deneyebilir. Boyun eme ve egemen olmann ikisinde de ortak olan e, balln simbiyotik yapsdr. Sz konusu iki kii de kiisel btnlk ve zgrlklerini kaybetmilerdir; birbirine baml, birbirinden alarak ve vererek yaarken, yaknlk ve birleme ihtiyalarn doyururlar. Ama yine de zgrlk ve bamszlk gerektiren i kuvvet ve zgven eksikliinden muzdariptirler ve bundan da te, simbiyotik ilikilerinden domas kanlmaz olan bilinli ya da bi-lind bir dmanlk tarafndan srekli tehdit edilmektedirler. Boyun eici (mazoist) ve otoriter (sadist) tutkularn gereklemesi asla bir tatmin salamaz. Bunlarn kendi kendilerini besleyen bir dinamizmleri vardr ve hibir miktardaki itaat ya da despotluk (ya da sahip olu veya n) bir kimlik ve btnleme bilinci vermeye yetmedii iin, srekli daha fazlas aranr. Bu tutkularn nihai sonucu bozgundur. Baka trl olamaz; bir birlik hissi yerletirmeye altklar halde, kiinin temel btnlk hissini yok ederler. Bu tutkulardan herhangi biri tarafndan gdlen kii, bakalarna gerekten baml hale gelir; kendi bireysel varln gelitireceine, itaat ettii ya da egemen olduu kimselere bal kalr.

nsann dnya ile birleme ve ayn zamanda bir kimlik btnBarm Teknii ve Stratejisi 17

l ve bireysellik (blnmez varlk) (*) duygusu edinme ihtiyacn karlayan bir tek tutku vardr ve bu da sevgidir. Sevgi, kiinin kendisi dnda birisi ya da bir ey ile kendi ayrln ve btnln koruma kouluna uyarak btnlemesidir. Sevgi insann kendi i faaliyetinin tmyle ortaya kmasna izin veren bir paylama ve bir duygu-dnce al-verii tecrbesidir. Sevginin yaanmas, yanlsamalara olan ihtiyac ortadan kaldrr. teki kiinin grntsn ya da kendiminkini iirmeye hi gerek yoktur, nk etkin bir paylama ve sevme eylemi benim bireysellemi varlm amama ve ayn zamanda kendimi, sevme eylemini oluturan etkin glerin sahibi olarak hissetmeme izin verir. nemli olan belli bir sevginin niteliidir, nesnesi deil. Sevgi, yurttalarmzla insan dayanma deneyiminde, kadnla erkein cinsel sevgisinde, annenin ocuu iin duyduu sevgide ve ayn zamanda insann kendisine bir insan olarak duyduu sevgide, bir de mistik birlik deneyiminde ortaya kar. Sevme eyleminde ben herkesle btnm, ama yine de ben ken-dimim; kendine zg, ayr, snrl, lml bir insanolu. Gerekten de sevgi, ayrlk ve birlik tezatnn kendisinden doar. nsanlk durumunun bir yere ya da bireye bal olma ihtiyac ile yakndan ilikili olan bir baka konu da, insann bir yaratk olma konumu ve bu edilgin yaratk konumunu aarak ycelme ihtiyacdr. nsan dnyaya, kendi izni ve istei olmadan atlmtr. Bu bakmdan hayvanlardan, bitkilerden ve organik olmayan maddelerden bir fark yoktur. Fakat akl ve hayal gc ile donatld iin, yaratlm olann edilgin rolyle ya da bir fincandan salm zarlarn tesadfsel bir araya geliiyle yetinemez. Onu, yaratk rol ve varoluunun tesadfe bal ve edilgin oluunu bir "yaratc" olmak suretiyle ama drts ynlendirir.(*) "Birey"in Ltince kkenli ngilizcesi, "individual", "blnmez" demektir ve bu kavram daha iyi ortaya koymaktadr. (ev.) 18 Barn Teknii ve Stratejisi

nsan hayat yaratabilir. Bu, canl varlklarla paylat mucizev bir niteliktir; u farkla ki, yaratlm olmann ve yaratc olmann farknda olan yalnz odur. Baka canl varlklarla btnlemek ve onlarla ba kurmak, insan akl salnn bal olduu zarur bir ihtiyatr. Bir ocuk dnyaya getirerek ve bu ocua kendi ihtiyalarn karlayacak kadar byyene dein bakarak, insan, daha dorusu kadn bir canl yaratabilir. nsan, erkek ve kadn (*) tohumlar ekerek, madd nesneler reterek, sanat yaratarak, fikirler oluturarak, birbirini severek yaratma eyleminde bulunurlar. Yaratma eyleminde insan kendisinin yaratk olan yann aar, kendini varlnn edilginlik ve raslantsallmdan teye, amallk ve zgrlk blgesine ykseltir. nsann akn-lk (**) ihtiyacnda, sevginin kklerinden biri vardr. Ayn zamanda sanatn, dinin ve madd retimin temelinde de bu yatar. Yaratmak, etkinlik ve ilgilenmeyi gerektirir. Kiinin yarattna sevgisini bir n koul olarak grr. O halde, eer sevme yeteneinden yoksunsa, insan kendini ama sorununu nasl zer? Bu ama ihtiyacna verilebilecek bir cevap vardr: "Eer hayat yaratamyorsam, onu tahrip edebilirim. Hayat yok etmek de onu amam salar." Gerekten de insann hayat yok edebilir olmas, onu yaratabilmesi kadar mucize saylacak bir itir, nk hayat mucizenin ve aklanamayann kendisidir. Yok etme eyleminde insan kendini hayata gre yukarda grr; kendini bir yaratk olarak aar. Bylelikle, insan iin niha seim, kendini ama gdsnn etkisi altnda olduu srece, yaratmak ya da yok etmek, sevmek ya da nefret etmek olarak ortaya kar. Yok(*) Trke'deki insan- kadn kelimelerinin karl olan ngilizce man-woman ikilisinde "man" ayn zamanda "adam", "erkek" anlamna da gelir. Fromm burada bu ikili anlam kullanyor. (ev.) (**) Anlam ufuunu aarak tesine geme istei; "transcendence" karl olarak kullanlyor. (ev.) Barn Teknii ve Stratejisi 19

etmeye ynelik iradenin insanlk tarihinde grdmz ve zamanmzda, dehet iinde tan olduumuz (*) inanlmaz gcnn de, yaratma gdsnn nasl insan tabiatnda kkleri varsa, ayn ekilde kkleri vardr. nsann sevgi ve saduyu iin temel eilimlerini gelitirme yeteneine sahip olduunu sylemek, insann iyiliine ilikin "saf inanc belirtmez. Ykclk, insann varoluunda gizli olan ikinci derecede bir gtr ve her tutku ve hrsn sahip olabilecei iddet ve gce sahiptir. Fakat ite bu nokta benim tezimin de esas noktasdr. Onun bu gc, ancak yaratcln yokluundaki seenektir. Yaratma ve ykp yoketme, sevgi ve nefret bamsz varlklar olan iki ayr igd deildir. kisi de ayn ama ihtiyacnn cevaplardr ve yok etme isteinin, ancak yaratma istei karlanamaynca ortaya kmas gerekir. Oysa yaratma ihtiyacnn tatmini mutlulua, ykmann-kiyse ac ekilmesine (en ok da ykcnn kendisi tarafndan) yol aar.

nsann yine varolu koullarndan kaynaklanan nc bir ihtiyac, kklere sahip olmaktr. nsann insan olarak douu (insan tr olarak ortaya k. ev.) doal yuvasndan syrlnn balamas ve doal balarnn kopuunun balangc anlamna gelir. Ancak bu kopu znde korkutucudur; insan doal kklerini yitirirse nerededir ve kimdir? Tek bana, yersiz-yurtsuz ve kksz kalverecektir. Bu durumun tecrit edilmiliine ve onu bir zavall klna da dayanamayacaktr. Akl saln kaybedecektir. Doal kklerle insan, ancak yeni kkler bulana dek yetinebilir ve ancak onlar bulduktan sonra, bu dnyada kendini evinde-yurdunda hissedebilir. Bu durumda insanda doal balarn koparmamak iin derin bir zlem ve doadan, anadan, kan ve topraktan kopanlmaya kar mcadele iin iddetli bir arzu(*) 1959'da II. Dnya Sava'ndan ve Hiroima'dan sadece 14 yl sonraki dnyada. (ev.) 20 Barn Teknii ve Stratejisi

grmek artc olabilir mi? Doal balarn en temel olan ocuun anasyla olan badr. ocuk hayata ana rahminde balar ve orada, hayvanlarn byk ounluunda olduundan ok daha uzun bir sreyle kalr. Doumdan sonra da ocuk bedensel olarak cizdir ve tmyle anneye bamll srer. Bu yardma muhta ve baml olu sresi, herhangi bir hayvannkine gre ok uzam bir dnemdir. Hayatn ilk yllarnda ocukla anne arasnda tam bir ayrlk meydana gelmemitir. Tm fizyolojik ihtiyalarn karlanmas, scakla ve efkate duyulan hayat gereklilik anneye baldr; annesi onu yalnz dourmaz, yaatmaya da devam eder. Annenin bakm, ocuun onun iin yapt hibir eye bal deildir; ocuun yerine getirmesi gereken hibir ykmllkle ilgili olmayp, koulsuzdur. Anne ocuuna bakar, nk bu yeni varlk onun ocuudur. ocuk hayatnn bu gelecei etkileyen ilk yllarnda annesini adeta bir hayat pnar olarak, hereyi saran, koruyan ve besleyen g olarak idrak eder. Anne besindir; sevgidir; scaklktr; yuvadr. Onun tarafndan sevilmek, hayatta olmak ve kkleri olmak, yuvada bulunmak demektir. Nasl ki doum, rahmin saran koruyuculuunu terketmek demekse, bymek de annenin koruyucu yrngesinden ayrlmak anlamna gelir. Ancak yetikinle ocuk arasnda gerekten de byk bir fark olmasna ramen, olgun ve yetikin kimselerde bile bir zamanlar varolmu ekliyle bu konuma olan zlem, asla tam olarak dinmez. Yetikin kii kendi ayaklar zerinde durmak ve kendine, hatt bakalarna bakmak iin gerekenlere sahipken, ocuk bunu yapacak durumda deildir. Fakat, hayatn gitgide daha ok zihinleri kartrd, bilgilerimizin blk-pr-k olduu, aynca yetikinlikteki hayatn rastlantlara bal bulunduu ve bu arada yaptmz kanlmaz yanllklar gz nne alndnda, yetikinin konumu ocuunkinden hi de sanlBarm Teknii ve Stratejisi 21

d kadar farkl deildir. Her yetikin, yardma, scakla ve korunmaya birok bakmdan farkl biimde, ancak birok bakmdan da ocuun ihtiyalarna benzer biimde, ihtiya duyar. Ortalama bir yetikinde bir zamanlar annesiyle ilikisinin ona verdii gvenlie ve kklere sahip olmaya derin bir zlem kefetmek artc m? Baka kkllk yollar bulmadka, bu iddetli zlemden vazgeemeyecei belli deil mi? Psikopatolojide (*) annenin hereyi kapsayan yrngesini terketmenin kabul edilmemesi olgusu hakknda bol miktarda kant bulmaktayz. En ar biimiyle, ana rahmine geri dnmek iin iddetli bir istek grmekteyiz. Bu istee kafasn takm olan kii, izofreni tablosu oluturabilir. Kk bir ocuun en temel ilevlerini bile yapamayan byle bir kii, kendini ana karnndaki cenin gibi hissetmekte ve yle davranmaktadr. Ciddi nevrozlarn bir ounda ayn srarl istee rastlyoruz. Bunlar kendilerini daha ok ryalarda, rahatszlk belirtilerinde ve (ana rahminde durmak iin derinden gelen istek ile normal bir hayat yaamaya eilimli olan kiiliin yetikin yan arasndaki atmadan kaynaklanan) nevrotik davranlarda sergilenen bastrlm bir istek olarak ortaya koyarlar. Bu istek ryalarda, karanlk bir maarada olmak, derin sulara dalmak gibi sembollerde grnr. Byle bir kiinin davrannda hayattan duyulan korkuyu ve lm iin duyulan derin hayranl buluruz (lm, hayallerde ana rahmine ve toprak anaya dntr). Anneye saplanp kalmann daha az kayg verici biimi, kiinin kendisine gya doma izni verdii, ancak doumun bir sonraki adm olan stten kesilme (anne memesinden ayrlma) admn atmaktan korktuu durumlarda gzlenir. Doumun bu aamasnda takl kalm olan kimseler anne bakmna, ilgilenilme(*) Ruh hastalklarnn nedenlerini ve belirtilerini inceleyen uzmanlk dal (ev.)22

Barn Teknii ve Stratejisi

ye ve anne roln srdren biri tarafndan korunmaya derinden gelen bir arzu duyarlar. Anne korumas geri ekildiinde korkan ve gvensiz olan, fakat efkat dolu bir anne ya da onun yerini tutan (gerek anlamda veya hayalde) bir varlk ortaya knca, iyimserlik ve hareket kazanan, bu nedenle de srekli baml kimselerdir bunlar. Yaamak, srekli bir doma srecidir. oumuzun hayatndaki trajedi, tmyle doamadan lmemizdir. te yandan domak, yalnz rahimden, kucaktan, elden ve benzerlerinden zgr olmak anlamna gelmez. Ayn zamanda etkin ve yaratc olmak iin de zgr olmay ifade eder. Nasl bebek, gbek ba kesilince kendi bana nefes almalysa, yetikin kii de her doum annda etkin ve yaratc olmaldr. nsan ancak tam olarak doabildii lde, yeni bir kkllk tr bulur. Bu da onun, dnya ile ve oradan u vererek btn insanlar ve doa ile yaratc ilikisini oluturur. Doada ve rahimde edilgin olarak kk bulan insan, tm hayatla (fakat bu defa aktif ve yaratc olarak) tekrar bir olur. Drdnc olarak, insan bir kimlik duygusuna sahip olma ihtiyac duyar. nsan, "ben" diyebilen ve kendisinin ayr bir z olduunu ayrdedebilen bir canl olarak tanmlanabilir. Hayvan, doann ierisinde olduu ve onu aamad iin kendi hakknda bir idrake sahip deildir ve bu yzden de bir kimlik duygusu ihtiyac yoktur. nsan, doadan koparlp atld, ayn zamanda da akl ve hayal gcyle donatlm olduu iin, kendi hakknda bir kavram oluturma gerei duyar. "Ben, benim" demeye ve bunu hissetmeye ihtiyac vardr. Ama yaad ve doayla balangtaki birlii yitirdii iin, kararlar vermek zorundadr. Kendisinin ve komusunun ayr kiiler olduunun farkndadr, ama eylemlerinin znesi olarak kendisini idrak etmek zorundadr. Bal olma, kkl olma ve aarak ykselme ihtiyalarnda olduBarn Teknii ve Stratejisi23

u gibi, bu kimlik bilinci ihtiyac da o kadar hayat ve zorlaycdr ki, yle veya byle onu karlayamazsa, insan "akl banda" kalamaz. nsann kimlik bilinci, onu anaya ve doaya balayan "ilkel balantlardan syrlma sreci iinde geliir. Hl kendini annesiyle bir hisseden bebek "ben" diyemedii gibi, buna gerek de duymaz. Ancak d dnyay kendisinden ayr ve farkl olarak kavradktan sonra, kendisinin bamsz bir varlk olduu bilincine varr ve kendisini anlatmak iin kullanmay rendii en son kelimelerden biridir "ben". nsan rknn gelimesinde, insann kendinin farknda olma derecesi, gruptan ayrp syrlma ve bireyleme srecinin oluma derecesine baldr. Bir ilkel klann yesi kimlik bilincini "ben, biz'im" formlyle ifade edebilir. nk kendini henz grubundan ayr bir varl olan bir birey olarak kavrayamamak-tadr. Orta a dnyasnda, birey feodal hiyerari iindeki toplumsal rolyle zde klnmt. Kyl ans eseri kyl olmamt, feodal bey ans eseri feodal bey deildi. O kyl ya da bey idi ve bu dntrlmez durum duyusu, kimlik bilincinin asli bir parasyd. Derebeylik sistemi knce, bu kimlik bilinci sarsld ve u cil soru ortaya kt: "Ben kimim?" ya da daha kesin olarak: "Ben, ben olduumu nasl bilebilirim?" Rene Des-cartes'n felsef bir slupla seslendirdii soru buydu. Kimlik arayn cevaplayarak yle demiti: "phe ediyorum, o halde dnyorum; dnyorum, yleyse varm." Bu cevap "ben" deneyimi zerindeki btn nemi, dnme eylemimin znesine verdi ve ne yazk ki "ben"in duyma ve yaratma eylemlerinde de yaandn grmeyi baaramad. Bat kltrnn geliimi, bireyliin eksiksiz yaanmas iin gereken temeli yaratma ynnde oldu. Bireyi siyasal ve ekonomik bakmdan zgr klarak, ona kendisi iin dnmeyi reterek ve onu otorite basksndan kurtararak, "ben"i g ve yete24 Barn Teknii ve Stratejisi

neklerinin merkezi kldlar. Onun kendisini bu gcn etkin bir nesnesi olarak hissedecei ve kendisini bu yolla yaataca mit edildi. Fakat sadece bir aznlk yeni "ben" yaantsna ulat. ounluk iin, bireycilik, gerisinde birey kimlik bilinci kazanma baarszlnn sakland, yalanc bir grnten te pek bir ey deildi. Gerek bir birey kimlik bilinci elde edilemedii iin, onun yerine geecek eyler arand ve bulundu. Millet, din, snf ve i, kimlik bilinci salamaya hizmet eden faktrler oldular. "Ben bir Amerikalym". "Ben bir Protestanm". "Ben bir i adamym". Bunlar balangtaki klan kimlii kaybolduktan sonra ve gerek bir birey kimlik bilinci kazanlmadan nce, insana bir kimlik hissini tatmak iin yardm eden formllerdir. Bu deiik zdelemeler, amzn toplumunda ou zaman birlikte kullanlyor. Bunlar geni anlamda stat belirlemeleridir ve Avrupa lkelerinde yapld gibi, eski feodal kalntlarla harmanlannca daha verimli olurlar. Feodal mirastan pek bir

eyin kalmad ve toplumsal hareketlilii ok fazla olan ABD'de, bu stat tanmlamalar elbette daha kullanszdr ve kimlik bilinci gitgide srye uyma hissine kaymtr. Farkl olmadmdan, tekilere benzediimden ve onlar tarafndan "usule uyan kii" olarak tanndm iin, kendimi "ben" olarak ayrt edebilirim. "Ben", Pirandello'nun oyunlarndan birine ad olarak setii gibi, "beni istediin gibiyim" halini almtr. Bylelikle bireysellik ncesi kimliinin yerine, kimlik bilincinin hi sorgulamayan bir "kalabaln paras olu" hissine dayand yeni bir sr kimlii geliir. Kimlik bilinci sorunu, ou zaman anlaldnn aksine sadece felsef bir problem ya da yalnzca zihnimizi ve dncelerimizi ilgilendiren bir sorun deildir. Bir kimlik bilinci hissetme ihtiyac, insann varolu koulunun kendisinden gelir ve en iddetli mcadelelerin kaynadr. "Ben" bilinci olmadan akl baBarn Teknii ve Stratejisi 25

nda olamayacama gre, bu bilinci kazanmak iin hemen her eyi yapmaya srklenirim. Toplumsal konum ve uyumculuk iin duyulan youn hrsn ardnda, ite bu ihtiya vardr ve bazen madd anlamda hayatta kalma ihtiyacndan bile daha gldr. Srden biri olma, topluma itaat etme ve bylece aldatc da olsa bir kimlik bilinci kazanma uruna insanlarn canlarn tehlikeye atmak, aklarndan vazgemek, zgrlklerini teslim etmek ve kendi dncelerini feda etmek istiyor olmalar, bu gerei apak ortaya koyuyor. nsann akl ve hayal gc, yalnz kendi kimlik bilincine sahip olma ihtiyacna deil, ayn zamanda kendini dnyada zihinsel olarak ynlendirme ihtiyacna da yol aar. Bu ihtiya, hayatn ilk yllarnda gelien ve ocuun kendi bana nesnelere, onlarn ne olduklarn bilerek dokunup, tutabildii zaman tamamlanan fiziksel ynelim sreciyle karlatrlabilir. Ancak yrme ve konuma yetenei kazanldnda, bu ynelime doru sadece ilk adm atlm olur. nsan kendini ok sayda artc olgularla evrili bulur ve bunlara bir anlam vermek ve dncelerinde kullanabilecei bir ereveye oturtmak zorunda kalr. Akl gelitike, ynelim (yn bulma) sistemi daha yeterli bir duruma gelir, yani gereklie daha ok yaklar. Ancak insann bu ynelim erevesi tmyle yanl kaynaklara bile dayansa, onun anlaml bir grntye olan ihtiyacn karlar. nand ey bir totem hayvann kudreti, bir yamur Tanrs veya rknn stnl de olsa, ynelim erevesi sayesinde onun bu yndeki ihtiyac karlanm olur. Elbette elde ettii dnya grnts, idrak ve bilgisinin gelimiliine baldr. Biyolojik olarak insan trnn beyin kapasitesi binlerce kuaktan beri deimedii halde, nesnellie (yani dnyay, doay, teki kiileri ve kendini istekler ve korkular tarafndan bozulmadan, olduklar gibi grme/anlama yeteneine) ulamak uzun bir evrim sreci gerektir26 Barn Teknii ve Stratejisi

mitir. nsan bu tarafszl ne kadar gelitirirse, o oranda gereklikle ilikidedir. Ne kadar olgunlarsa, uyum salayabildii dnyasn o kadar iyi yaratabilir. Dncesi yardmyla evresinde istedii ynde deiiklik yapma (manipulasyon) yetisi olan zeknn tersine, akl, dnce yardmyla dnyay kavrama yetisidir. Akl, insann hakikate varma arac, zek ise, insann dnyayla daha baarl bir biimde "oynama" aracdr; ilki znde insana hastr, ikincisi ise, insann hayvan yanna da aittir. Akl, gelimesi iin kullanlmas gereken bir yetidir ve blnmezdir. Bundan kastm, nesnellikle ilgili yetinin doayla ilgili bilgiye dayanmasnn yansra, insan, toplum ve kiinin kendisi hakkndaki bilgilere de dayanyor olmasdr. Eer insan hayatn bir blmne ilikin yanlsamalar iinde yaarsa, akl kapasitesi snrlanm ya da zarar grm olur ve bylece, tm teki blmlere gre akln yararl kullanm snrlanm lr. Bu adan bakldnda akl, sevgi gibidir. Nasl ki sevgi btn hedeflere ak bir ynelimse ve tek hedefle snrlanmayla badaa-mazsa, akl da, insann karlat tm varlklar kucaklamas gereken insan bir zelliktir. Bir ynelim erevesi ihtiyac iki dzeyde mevcuttur; ilk ve daha temel olan ihtiya, herhangi bir ynelim erevesine (yani, davranlarn ona gre ayarland dnsel bir sisteme) sahip olmaktr; bunun doru ya da yanl olmas farketmez. nsann byle znel olarak tatmin edici bir ynelim erevesi olmad takdirde, akl banda yaayamaz. kinci dzeydeki ihtiya, akl yoluyla gereklikle yani, d dnya ile iliki iinde olmak ve dnyay nesnel (tarafsz) olarak kavramaktr. Fakat aklm gelitirme ihtiyac, bir ynelim erevesi oluturmak ihtiyac kadar acil deildir. Bir hareket ne kadar mantksz veya ahlkszca olursa olsun, insanda ona bahane bulmak, baka bir deyile, kendine ve bakalarna, bu hareketin akldan, saduyudan ya daBarn Teknii ve Stratejisi

27

en azndan geleneksel ahlktan kaynaklandn kantlamak iin baa klamayan bir drt vardr. Mantksz hareket etmekte pek glk ekmez, fakat hareketine mantkl bir gd grnts vermek istemesi bundan ok daha zordur. Eer insan, bedeni olmayan bir zekdan ibaret olsayd, gayesine geni kapsaml bir dnce sistemi ile varabilirdi. Fakat bir zihnin yan sra, bir de bedeni olan bir varlk olduu iin, varoluunun ikilemine yalnz dncesi ile deil, ayn zamanda yaama srecinin tamamnda duygular ve hareketleriyle de bir tepki gstermek durumundadr. Bylece her trl tatmin edici ynelim sistemi, yalnz zihinsel eleri deil, ayn zamanda balanlan varlkla olan ilikide ifade edilen duygu ve alg elerini de ierir. nsann bir ynelim sistemine ve balanacak (kendini adayacak, kulluk edecek) bir ama varla olan ihtiyacna verilen cevaplar, hem ierik, hem de ekil olarak byk lde farkllk gsterirler. Doal varlklar veya atalarnn insann anlam arayna getirdikleri cevaplar temsil eden animizm ve totemcilik gibi ilkel sistemlerin yansra, Buddhizm gibi, zgn biimlerinde Tanr kavram olmad halde ounlukla din olarak adlandrlan Tanrc olmayan sistemler vardr. Ayrca Stoaclk gibi katksz felsef akmlar ve insann Tanr kavramna ilikin anlam arayna cevap veren Tektanrc dinler de bulunmaktadr. Fakat ierikleri ne olursa olsun, hepsi insann sadece bir dnce sistemine deil, ayn zamanda varoluuna ve dnyadaki durumuna anlam veren balanacak bir amaca (kendini adayaca bir varla) olan ihtiyacna da cevap verirler. Ancak eitli din kalplannn zmlenmesi sonucunda, hangi cevaplarn daha iyi ve hangi zmlerin insann anlam ve ballk aray iin daha kt olduunu grebiliriz. Buradaki, "daha iyi" ve "daha kt" kavramlar, insann yaradl ve geliimi asndan deerlendi28

Barn Teknii ve Stratejisi

rilmelidir. nsann eitli ihtiyalarn, onun varolu koullarndan kaynaklanp, kaynaklanmamas asndan tartrken, insann akl saln koruyabilmesi iin bunlarn u veya bu biimde tatmin edilmesi gerektiini belirtmeye almtm. te bu ihtiyalarn karlanmas iin birka deiik yol vardr. Bu yollar arasndaki temel fark, insann gelimesi iin uygun olular arasndaki farktr. Ballk (ilikili olma) ihtiyac, boyun eerek veya egemen olarak giderilebilir; ancak bu eilim ya da ihtiya da sevgiyle yaplrsa, bu arada bir baka insan ihtiya karlanm olur: Bamszlk ve benliin btnl. Aarak ycelme ihtiyac ya yaratclk ya da ykclk yoluyla tatmin edilebilir. Ama yalnzca yaratclk sevin ve cokuya izin verirken, ykclk hem kiinin kendisi, hem de bakalar iin acya sebep olur. Kkl olma (kklere sahip olma) ihtiyac, geriye dnerek (anaya duyulan marazi ballk yoluyla) ya da ileriye dnk, taze bir dayanma ve birlik salanarak karlanabilir. Burada da yalnz ikinci durumda, kiilik ve btnlk korunmaktadr. Bir ynelim erevesi mantkl ya da mantksz olabilir; ancak sadece mantkl olan, btn kiiliin bymesi ve gelimesi iin bir temel tekil eder. Son olarak kimlik bilinci, doa ve klan ile olan ilkel balar ya da bir gruba uyum zerinde veya kiinin eksiksiz ve yaratc geliimi zerinde temellendirilebilir. Yine, yalnz ikinci k, insana haz ve gllk duygular verir. Deiik cevaplar arasndaki fark, akl sal ile akl hastal, ac ile sevin, durgunluk ile byme, hayat ile lm ve iyi ile kt arasndaki farktr. yi olarak nitelendirilebilen btn cevaplarn ortak noktas, hayatn "srekli doma ve byme" olan temel yaps ile tutarl olulardr. Kt olarak nitelendirilebilen btn cevaplarn ortak noktas ise, hayatn yaps ile elimeleri, durgunlua ve sonunda da lme yol amalardr. GerektenBarn Teknii ve Stratejisi 29

de doduu anda hayat insana bir soru sorar, bu insann varoluunun sorusudur. Kii bu sorunun cevabn hayatnn her annda verebilmelidir. Ve bu cevab o vermelidir. Zihni ya da bedeni deil, yalnzca o, gerek bir kii olarak, ayaklar, elleri, gzleri, midesi, zihni, duygusu, hayal ve gerek benlii ile. Varolu sorusuna verilebilecek snrl sayda cevap vardr. Bunlar, din tarihinde en ilkelinden, en gelimiine kadar bulabiliriz. Burada ayn zamanda tam akl salndan, en derin psikoza kadar eitli karakter biimlerine de rastlarz. Yukardaki yorumlarmda bu eitli yaklamlarn ana hatlarn vermeye altm ve bunu yaparken, her bireyin kendi iinde tm insanl ve onun evrimini temsil ettiini ima ettim. yle kimseler

grrz ki, insanlk tarihinin en ilkel dzeyini temsil ederler ve yine ylelerini grrrz ki, insanln bundan binlerce yl sonraki halini simgeler gibidirler. Hayata verilen cevaplarndan, insann varolu gereiyle uyum iinde olanlarnn akl sal iin iyi olduunu syledim. Ne var ki, akl sal denince ou zaman anlalan, olumludan ok olumsuzdur; mutluluun oluundan ok, hastaln olmay gibi. Aslna bakarsanz, mutluluk ve iyi olma halinin nelerden meydana geldii hakknda bile psikiyatri ve psikoloji literatrnde ok az inceleme bulunmaktadr. Ben iyi olmay, yaratc olma, (olan bitenin) farknda olma ve cevap verme yetenei olarak, ayrca bamsz ve tam anlamyla aktif ve bu sayede dnya ile tek vcut olmak diye tanmlardm. "Sahip olmak"la deil, "olmak"la ilgilenmek; yaama eyleminin kendisinden coku duymak ve yaratc biimde yaamay hayatn tek anlam kabul etmek. yilik (mutluluk) bir kiinin kafasndaki bir varsaym deildir. O daha ok insann tm bedeninde, yrmesinde, konumasnda ve kaslarnn gerginlik derecesinde ifade bulan bir da vurumdur.30 Barn Teknii ve Stratejisi

Bu amaca varmak isteyen ya da tam bir insana ulamak arzusunu tayan kii, ada kltrn pek ok temel eilimlerine kar gelmek zorundadr. Burada bunlardan sadece ikisine ksaca deinmek istiyorum. Bunlardan biri, Freud'dan Descartes'a kadar etkili olan zihin ile duygunun ayrlmas dncesidir. Btn bu geliim boyunca (elbette baz istisnalar vardr) kabul edilen varsayma gre, zihin mantkl, duygularsa yaratllar gerei olarak mantkszdrlar. Freud bu dnceyi ok ak biimde ortaya koymu ve sevginin yaps gerei nevrotik, ocuksu ve mantksz olduunu sylemitir. Aslnda onun amac, mantksz duygularna akl yoluyla egemen olmas iin insana yardm etmekti; ya da kendi kulland kelimelerle: "Alt Ben'in (d'in) daha nce olduu yerde, Ego (gereki Ben) olmaldr." Ancak, duygu ve dncenin blnerek ayrlmas kural, insan varoluunun gerekliine denk dmez, ayrca insann gelimesine engel olur. Bu blnme dncesinden kurtulamadmz ve insana balangta sahip olduu btnl geri veremediimiz srece, baarl olmak mmkn deildir. Duyguyla dnce, bedenle zihin arasndaki kopmann sadece kendi dncemizde olduunu ve insann temel gerekliiyle bir ilgisi bulunmadn far-kedemediimiz zaman, ne insan tam olarak anlayabiliriz, ne de iyi ve mutlu olma amacmza ulaabiliriz. Gnmz toplumunun ruhunda derin kkleri olan ve bu nedenle de insan mutluluunun gereklemesini engelleyen gerek, insann yce konumundan aalara indirilmesidir. Ondo-kuzuncu yzyl "Tanr ld" demiti; yirminci yzyl ise, "insan ld" demeliydi. Aralar amalara dntrld, nesnelerin retimi ve tketimi yaamann gayesi oldu ve yaama eylemi, bunlarn emrine verildi. nsanlar gibi davranan nesneler ve nesneler gibi davranan insanlar retir olduk. nsan kendini bir nesneye dntrp, kendi elleriyle rettii eylere tapmaya balad;Barn Teknii ve Stratejisi 31

kendisine yabanclat ve Tanr'nn adn kullanyor olsa bile, puta tapcla geri dnd. Emerson ok zaman nce "nesnelerin deta bir binici gibi eyere oturup, insanl gttkleri"ni grmt. Bugn bunu pek oumuz gryoruz. yi ve mutlu olmak, yalnzca tek bir koul altnda mmkn olabilir: nsan yine eere (yani, svari konumuna) oturtmakla.

nPsikolojik ve AMkBir Sorun Olarak taatsizlikBarn Teknii ve Stratejisi 35

Yzyllardan beri krallar, rahipler, feodal beyler, sanayi patronlar ve ana-babalar itaatin bir erdem ve itaatsizliin de kt bir huy olduunda srar edegelmilerdir. Farkl bir bak as ortaya koymak iin, bu tavrn karsna u ifadeyi koyalm: nsanlk tarihi, bir itaatsizlik eylemi ile balad ve bir itaat eylemi ile sona erdirilecei hi de ihtimal d deildir.

bran ve Yunan efsanelerine gre insanlk tarihi bir itaatsizlik eylemi ile balad. Adem ile Havva, Aden cennetinde yaadklar srada doann parasydlar; onunla uyum halindeydiler, ancak onu aarak tesine geemediler. Onlarn doann iinde olular, ceninin ana rahminde oluu gibiydi. nsandlar, ama ayn zamanda henz insan deildiler. Ne zamanki bir buyrua kar geldiler, herey deiti. Toprak ve ana ile ba koparp, gbek ban kesmekle, insan insanncesi uyumdan syrld ve bamszlk ile zgrle ilk adm atabildi. Boyun ememe hareketi Adem'le Havva'y zgr kld ve gzlerini at. Birbirlerini bir yabanc olarak ve kendileri dndaki dnyay da yabanc, hatt dman olarak algladlar. taatsizlik eylemleri, doa ile ilksel balarn kopard ve onlar ayr bireyler haline getirdi. "lk gnah", insan bozmak yle dursun, onu azat etti ve tarihin balangc oldu. Kendi yeteneklerine gvenmek ve tmyle insan olmay renmek iin, insan Aden Cenneti'ni terketmek zorundayd. Peygamberler, kurtarclk zerine kurulu olan anlaylarn-da, insann itaat etmemekte hakl olduu, "gnah"ndan tr yozlamad, tersine insan ncesi uyumun engelinden kurtulduu fikrini onayladlar. Peygamberlere gre, tarih "beer"in "in36 Barn Teknii ve Stratejisi

san"lat mekndr; yeni sayfalar aldka, kendisi, hemcinsleri ve doa ile arasnda yeni bir uyum yaratana kadar, anlama ve sevme yeteneklerini gelitirir. Bu yeni ahenk Hristiyan ilahiyatnda "gnlerin sonu" diye tanmlanr ve tarihin ite bu dneminde, insanla insan arasnda ve insanla doa arasnda bar vardr. Bu, insann kendisi tarafndan yaratlm ve yalnz onun yaratabilecei "yeni" bir cennettir. nk "eski" cenneti itaatsizlii sonucu terketmeye zorlanan odur. brani efsanesindeki Adem'le Havva yks gibi, Promete-us'la ilgili Yunan efsanesi de tm insan uygarln bir itaatsizlik eylemi zerine temellendirir. Prometeus, atei Tanrlardan alarak insann evriminin temelini atar. Adem ile Havva gibi, o da, boyun emedii iin cezalandrlr. Fakat piman olup af dilemez. Aksine, gururla yle der: "Tanrlarn itaatkr hizmetisi olmaktansa, bu kayaya zincirli kalmay stn tutarm." nsan, itaat etmeme eylemleriyle evrimlemeyi srdrd. Ruhsal gelimesi yalnzca vicdanlar ya da inanlar dorultusunda hareket eden ve d glere (iktidarlara) "hayr" deme cesaretini gsteren insanlar olduu iin mmkn olabiliyor deildi, fakat ayn zamanda zihinsel gelimesi de boyun ememe yeteneine balyd. Yeni dnceleri susturmaya alan otoritelere ve herhangi bir deiimin sama ve gereksiz olduunu iddia eden yerleik dncelere boyun ememekle gerekleiyordu tm bunlar. taat etmeme yetenei nasl insanlk tarihinin balangcn oluturduysa, itaat de daha nce sylediim gibi, insann tarihini pekala sona erdirebilir. Sembolik ya da iirsel konumuyorum. nsan soyunun yer yuvarla zerindeki uygarl, hatt tm hayat, gelecek be-on yl iinde (*) yok etme olasl ya daBarn Teknii ve Stratejisi 37

belki imkn vardr. Byle bir davran hibir akla uygunluk gstermiyor. Ama gerek u ki, biz Atom a'nda yaarken, insanlarn ounluu iktidarda olanlarn ou dahil duygusal olarak hal Ta Devri'nde yayorlar. Matematiimiz, gk ve doa bilimlerimiz yirminci yzyldayken, siyaset, devlet ve toplumla ilgili dncelerimizin ou, bilim ann ok gerisinde kalmaktadrlar. Eer insanlk kendine kyarsa bu, baz kimselerin onlara lmcl dmelere basmalarn emredenlere itaat edecekleri iin olacak. O kflenmi korku, nefret ve agzllk gibi hrslara, ayrca devletin egemenlii ve ulusal onur gibi eskimi klielere boyun eecekleri iin. Sovyet liderleri devrimler hakknda ok konuurlar, biz "hr dnya"dakiler ise, zgrlk hakknda bol keseden konuuruz. Ancak onlar da, biz de itaatsizlii caydryoruz. Sovyetler Birlii'nde aka ve zor kullanlarak, hr dnyada da rtl biimde ve daha kurnazca ikna yntemleriyle yaplyor bu. Fakat, demek istemiyorum ki, itaatsizliin tamam bir erdem ve itaatin hepsi de kt bir huydur. Byle bir gr, itaat ile itaatsizlik arasndaki diyalektik ilkiyi bilmezlikten gelecektir. Uyulan ilkelerle uyulmayanlar badamad zaman, bir ilkeye itaat eylemi, ister istemez onun kartna itaatsizlik hareketi (ve karlkl olarak teki ynde) olur. Antigone bu ikilemin klsik bir rneidir. Devletin insanlk d yasalarna itaat etmekle, Antigone, insanln yasalarna ister istemez itaatsizlik etmitir. Eer ikinciye itaat etseydi, bu kez de ilkine ba kaldrm olacakt. Dinsel inanlar, zgrlk ve bilim uruna ok ac eken ve bu uurda lenlerin hepsi, insanln ve akln yasalarna uymak iin, onlar susturmak isteyenlere ba kaldrmak zorunda kalmlardr. Bir kimse yalnz itaat gsterip, itaatsizlik edemiyorsa bir kledir; eer yalnz itaatsizlik gsterip, hi itaat etmiyorsa, bir isyankrdr (devrimci deil). Byle biri fke, d ki-

38 Barn Teknii ve Stratejisi

rkl ve pimanlkla hareket eder, ama hi bir zaman bir inan ya da ilke adna deil. Bununla birlikte, bir kavram karkln nlemek iin, nemli bir kstlayc niteleme yaplmaldr. Bir kiiye, kuruma ya da gce itaat (d yasaya uyma), boyun emedir. Bu tutum zerkliimden (i yasadan) vazgeip, bir d irade ya da karar kendiminkinin yerine kabul ediimi belirtir. Kendi akl ve inancma uymam (i yasaya uyma / zerk itaat) ise bir boyun eme deil, onaylama eylemidir. nancm ve kararm, iddia ettiim gibi bana aitse, benim paramdr. Bakalarnn yarglarndan ok onlarn peinden gidersem, kendim olurum. Bylece itaat kelimesi, sadece mecaz anlamyla ve "d yasaya uyma" duru-mundakinden tmyle farkl bir anlamda da kullanlabilir. Ancak bu ayrm, hl iki nitelemeye daha ihtiya duyar ki, bunlardan biri vicdan, teki de otorite kavramyla ilgilidir. Vicdan kelimesi birbirinden olduka ayr iki olguyu ifade etmek iin kullanlmaktadr. Biri, bizim memnun etmek istediimiz ve fkelenmesinden korktuumuz bir otoritenin iimize yerlemi sesi olan "otoriter vicdan"dr. Bu otoriter vicdan, insanlarn ounun vicdanlarna uyduklar zaman yaadklar eydir. Bu, ayn zamanda Freud'un szn ettii ve "Sper Ego/st Ben" adn verdii vicdandr. Bu st Ben, baba korkusuyla, oulun benimsedii emir ve yasaklar temsil eder. Bir de otoriter vicdandan ayr olan "insancl vicdan" vardr. Bu, insan trnn her yesinde varolan isel sestir ve d yaptrm ve dllerden bamszdr. nsancl vicdan, neyin insanca ve neyin insanla aykr, neyin hayata yararl ve neyin zararl olduu hakknda sezgi yoluyla bizi uyarr. Bu vicdan, bizim birer insan olarak fonksiyonlarmz yerine getirmemize yarar. Ayn zamanda bizi kendimize aran, insanla davet eden iimizin sesidir.Barn Teknii ve Stratejisi 39

Otoriter vicdan (st Ben), iimize girmi olsa bile, aslnda dmzda olan bir gce itaattir. Bilinli olarak kendi vicdanmzn gereini yaptmza inanmamza ramen aslnda bir d gcn ilkelerini yutmu durumdayz. Srf insancl vicdanla st Ben'in zdelii hatasna dmek yznden benimsenen otorite, zerimizde olduka etkili olmaktadr. "Otoriter vicdan"a itaat, tm d dnce ve glere itaatte olduu gibi, kendi olma ve kendini yarglama yetenei olan "insancl vicdan" zayflatr. te yandan, baka birine itaatin srf bu sebeple boyun eme olduu yolundaki inanc, "akla uygun" ve "akla aykr" otoritelerin ayrd edilmesi yoluyla deerlendirmek gerekir. Akla uygun otoriteye bir rnek, renciyle retmenin ilikisinde; akla aykr otoriteye rnek de, kleyle efendisinin ilikisinde bulunabilir. Her iki iliki de, emir veren kiinin otoritesinin kabul edilmesi esasna dayanr. Oysa etki ve sonu akna bakldnda, bunlarn tamamen deiik yaplarda olduklar anlalr. deal durumda, retmenle rencinin ilgilendikleri eyler (karlar) aym dorultuda bulunur. retmen eer rencisini ilerletmekte baarl olursa tatmin olur; baaramamsa, baarszlk kendisine ve rencisine aittir. te yandan kle sahibi, kleyi kullanabildii kadar kullanmak istemektedir. Ondan ne kadar ok yararlanabil irse, o kadar tatmin olur. Bu srada kle asgar bir mutluluu elde edebilmek iin rpnmaktadr. Kleyle efendisinin karlar zttr, nk biri iin nimet olan, teki iin talihsizliktir. Efendinin kleye stnlnn, ikisi iin ayr anlamlar vardr: Efendiye gre, otoritesi altndaki kiiyi belirlemek iin gereken art olan stnlk ilikisi, kleye gre onun smrlmesini douran kouldur. Bir baka ayrm da buna paraleldir; aklc otorite akla uygundur. nk ister bir retmenin elinde olsun, ister cil bir durumda emirler yadran bir gemi kaptannn elinde, otorite, akl40

Barn Teknii ve Stratejisi

adna i grr. Akl da evrensel olduuna gre, boyun emeden bunu kabul etmek mmkn olabilir. Akla aykr otorite ise, ya telkinde bulunmak ya da zor kullanmak durumundadr, zira kar koyma frsat olan hi kimse, kendisinin smrlmesine seyirci kalamaz. nsan niin itaate bu kadar yatkndr ve itaatsizlik etmesi niin bu kadar zordur? nk devlet, kilise ve kamuoyuyla uygun adm gittiim srece, kendimi gvenli ve koruma altnda hissederim. Aslna bakarsanz hangi gce ayak uydurduum pek de farketmez. Bu g, her zaman u veya bu ekilde kuvvet kullanan ve aslsz biimde hereye gc yetme iddiasnda olan bir kurum veya insanlardr. taatim, beni kulluk ettiim gcn bir paras haline getirir, bylece kendimi daha gl hissederim. Hi hata yapmam, nk benim kararlarm o verir, yalnz kalamam, nk beni hep izler; gnah

ileyemem, nk bunu yapmama hi izin vermez ve gnah ilemi olsam bile, bunun cezas sadece o gce geri dnmekten ibarettir. taatsizlik etmek iin bir kimse yalnz kalabilecek, hata yapabilecek ve gnah ileyebilecek cesarete sahip olmaldr. Fakat yalnzca cesaret yetmez. Cesaretin ls, kiinin gelimiliine baldr. Bir kii ana kucandan ve baba buyruklarndan kendini syrabilmi ve tam olarak gelimi bir birey olarak ortaya km ve kendisi iin duyma ve dnme yeteneini kazanmsa, ancak byle bir durumda kendisinden daha kudretli olan birine "hayr" diyebilir, itaatsizlik edebilir. Bir kimse g sahiplerine "hayr" demeyi renip, onlara itaatsizlik ederek de zgr olabilir. Ancak yalnzca itaat etmeme yetenei zgrln tek art deildir; nk zgr olmak da itaat etmemenin artdr. Eer ben zgr olmaktan korkmaktay-sam, "hayr" deme cesaretini gsteremem. Gerekten de, zgrlk ve itaat etmeme yetenekleri birbirinden ayrlamaz. BundanBarn Teknii ve Stratejisi41

dolay da, zgrl ven ancak itaatsizlii reddeden hibir toplumsal, siyasal ve dinsel sistem gerei dile getiremez. Gl olana "hayr" demenin ve itaat etmeme cesaretini gstermenin bu kadar zor olmasnn bir nedeni daha var. nsanlk tarihinin byk blmnde itaat erdemle, itaatsizlik de gnahla zde kabul edilmitir. Bunun sebebi de basittir: imdiye kadar tarih boyunca genellikle bir aznlk, ounlua hakim olmutur. Hayattaki iyi ve gzel eylerin pek az kimseye yetmesi ve ounlua da sadece krntlarn kalmas, bu kural yaratmtr. Az sayda kimse iyi ve ho eylerin tadn karmak ve bunun da tesinde, okluk olanlarn onlara hizmet etmesini ve onlar iin almasn istemise, bunun bir art vard: Sayca ok olanlarn, itaati renmeleri gerekiyordu. phe yok ki itaat, sadece kuvvet kullanlarak da salanabilir. Fakat bu yolun birok sakncalar vardr. ounluun da aznl gnn birinde ayn ekilde g kullanarak alaa edecek duruma gelme ihtimali, srekli bir tehdittir. stelik yalnzca korkunun yaratt itaat ile yaplamayan pek ok i de vardr. Bu yzden sadece kaba kuvvet korkusundan kaynaklanan itaatin, insann iinden kaynaklanan bir itaate evrilmesi gerekir. Sadece itaatsizlikten korkmak yerine, insan itaat etmek istemeli, hatt buna ihtiya duymaldr. Bunun gereklemesi iin, gl olann "mutlak iyi"nin ve "mutlak akll"nn zelliklerini taklit etmesi, "her eyi bilen" haline gelmesi gerekir. Bu olursa, gl olan (iktidarda olan) itaatsizliin gnah, itaatin de sevap olduunu aklayabilir. Byle bir durumda, sayda ok, gte zayf olanlar itaati, itaatin iyi olduu iin benimser, itaatsizlikten de kt olduu iin nefret ederler. Korkak olduklar iin, bu kararlar dolays ile kendilerinden tiksinmekten de kurtulurlar. Luther'den ondokuzuncu yzyla kadar insanlar, ak ve ortada olan otoritelerle ilgilenirlerdi. Luther, papa ve prensler ona (otoriteye) destek verirler; orta snf, ii42 Barn Teknii ve Stratejisi

ler ve flozoflarsa bu eilimi insanlarn iinden skp atmak isterlerdi. Hem devletteki, hem de ailedeki otoriteye kar mcadele, aydnlanma dnemi filozoflarnn ve bilim adamlarnn belirgin zellii olan entellektel ruh halinden ayr dnlemez. Bu "eletirici ruh hali", bir akla inan haliydi ve ayn zamanda geleneklere, bo inanlara, grenee ve iktidara dayanan her sze ve dnceye kar phe etmek demekti. "Sapere aude" (akll olmak cesaretini gster) ve de "komnibus est dubitandum" (kalabaln iinde en az bir kii phe etmeli) zdeyileri, bu tutumu ok iyi zetliyordu. "Hayr" deme yeteneinin nn ap, onu tevik eden de, ite bu akmd. Adolf Eichmann davas (*) durumumuzu gayet iyi bir biimde zetlemektedir. Bu davann, Kuds'teki mahkeme salonunda onu sulayanlarn ilgilendiklerinden ok daha byk bir nemi vardr. Eichmann kurumlam insann ve kadn, erkek, ocuk, btn insanlar birer rakam olarak gren yabanclam brokratn semboldr. Bu adan kendimizi Eichmann'da grebiliriz. Fakat onunla ilgili en rpertici ey, btn olaylar kendi kabul ve itiraflarna dayanlarak ortaya serildikten sonra bile, tam bir inanl kalple susuz olduunu ileri srebilmesidir. Apak grlyordu ki, ayn durumlarla karlasayd, yine ayn eyleri yapacakt. Nitekim bizler de ayn eyi yapacaktk ve yapyoruz da. Kurumlam insan ya da kurum insan, itaat etmeme yeteneini kaybetmitir; hatt bir itaat eylemi iinde olduunun bile farknda deildir. Tarihin bu kritik noktasnda, phe etme, eletirme ve itaat etmeme yetenekleri, insanln salkl bir gelecee sahip olmas ya da uygarln yok olmas arasndaki tek ayra olabilir.(*) Fromm'un bu yazsnn ilk yaynland 1963 ylndan sadece bir yl nce A. Eichmann, Yahudi soykrmnn mimarlarndan biri ve sava sulusu olarak srail'de yarglanp, idam edilmiti. (ev.)

Hmanist Psikanalizin Marx'n Teorisine UygulanmasBarn Teknii ve Stratejisi

Marksizm hmanizmdir, insancllktr ve hedefi, insann sakl kalm yeteneklerinin tmnn ortaya karlmasdr. Sz konusu bu insan yalnzca dnceleri veya bilinci ile beliren bir insan deil, maddi ve ruhsal zellikleriyle, toplumsal bir evre iinde yaayan ve yaamak iin de retmek zorunda olan gerek bir insandr. Her eyiyle insan (ve ayn zamanda bilinci) Marksist dncenin ilgi alandr ve bu gerek, Marx'n "maddecilii "ni hem Hegel'in idealizminden, hem de "yozlam ekonomi-cimekaniki Marksizm "den ayrmaktadr. nsana, soyut ve yabanclam ifadelerle yaklaan ekonomik ve felsef kategorilerin zincirlerini krmak ve felsefe ile ekonomiyi tutku ve duygulara uygulamak Marx'n en byk baarsyd. Marx'n ilgi alan insand ve gayesi, insann maddf karlarn kskacndan ve kendi eylem ve dzenlemeleri sonucunda, yine kendi evresinde rd hapishane duvarlarndan kurtulup "zgrlne" kavu-masyd. Eer insan Marx'n bu kaygsn anlamazsa, ne onun teorisini, ne de Marksizm'i uyguladn iddia eden pek oklarnn ona ters dmesini anlayabilir. Her ne kadar Marx'n temel eserine "Kapital" ad verilmise de, bu eser tm aratrmalar arasnda sadece bir adm olarak dnlmt ve onun ardndan bir felsefe tarihi gelecekti. Marx iin sermayenin incelenmesi, insann sna bir toplumdaki bozulmaya uram durumunu anlamak iin kullanlmas gereken bir eletiri aracyd. Yazabilseydi adn "nsan ve Toplum zerine" koyabilecei byk eseri iin bir admd bu ancak. "Gen" Marx olarak da, Kapital'in yazar olarak da, Marx'n eserleri psikolojik kavramlarla doludur. Kulland nemli kav46 Barn Teknii ve Stratejisi Barn Teknii ve Stratejisi 47

ramlardan bazlar: "nsann z", "bozulmaya uram insan", "yabanclama", "bilin", "tutkulu abalar" ve "bamszlk"tr. Ama buna ramen ahlk anlay sistemli bir psikolojiye dayanan Aristo ve Spinoza ile bir tezat oluturan Marx'n eserlerinde hemen hi bir psikoloji teorisi yoktur. Alk ve cinsellik gibi sabit drtler arasndaki farkla ilgili birka blk prk irdelemeyi bir kenara koyarsak, Marx'n yazlarnda zerinde durulacak hemen hi bir psikoloji konusu yoktur ve tabii bu, onun izinden gidenler iin de geerlidir. Bu eksikliin nedeni psikolojik olgular zmlemek iin gereken beceri ya da ilginin olmaynda yatmaz. (Marx'la Engels arasndaki mektuplamann ksaltlmam halini ieren ciltler, stn yetenekli bir psikanaliste bile puan kazandrabilecek nitelikte bilind motivasyonlar derinlemesine inceleyen bir kabiliyeti sergiler.) Gerek sebep, Marx'n yaad yllarda, onun insan sorunlarna uygulayabilecei bir "dinamik psikolojinin (*) olmayyd. Marx 1883'te ld; Freud ise eserlerini Marx'n lmnden sonra yaymlamaya balad. Marx'n zmlemesini tamamlamak iin gereken psikoloji, birok eklemelere ihtiya duyulsa da, Freud'un ortaya koyduu ile aynyd. Psikanaliz, her eyden nce, bir dinamik psikolojidir. nsan davranlarn, eylem, duygu ve fikirlerini harekete geiren ruhsal etmenlerle ilgilenir. Bu etmenler her zaman bu zellikleriyle, yani gerekten olduklar gibi grlemezler; gzlenebilen olgulardan karlmalar ve elikileri ile dnmleri bakmndan incelenmeleri gerekir. Marksist dne yararl olmas iin, bir psikolojinin, bu ruhsal etmenlerin evrimini, insann ihtiyalaryla, paras olduu toplumsal ve tarihsel gerekler arasndaki srekli bir etkileim sreci olarak grmesi de daha(*) Dinamik psikoloji: Drt ve gdleri temel kavram olarak kullanan ya da neden-sonu balantlarna nem veren ruhbilim tr. (ev.)

doru olur. Bu psikolojinin balangcndan itibaren sosyal bir psikoloji olmas da gerekir. Son olarak, eletirici bir psikoloji olmal, zellikle insan bilinci konusuna eletirici bir gzle bakmaldr. Freud'un psikanalizi, (Marksist dnce iin nemi ne Freud-cular ne de Marksistler tarafndan anlalamam olsa da) bu temel artlar yerine getirir. Buna ramen Marksizm ile iliki kurmakta gsterilen bu baarszln nedenleri, her iki tarafn da yaptklar hatalara dayanr. Marksistler psikolojiye nem vermeme geleneini srdrdler; Freud ve mritleri de dncelerini mekanik

maddecilik erevesinde ele aldlar. Oysa bu, Freud'un byk bulularnn gelitirilmesi asndan kstlayc olduu gibi "tarihsel maddecilik" ile de badamyordu. Bu arada, baz yeni gelimeler de meydana geldi. Bunlarn en nemlisi Marksist hmanizmin canlanmasdr. zellikle kk lkelerdeki ok sayda Marksist ve Bat'da bulunanlarn da bir ksm, Marksist teorinin insan aklayan bir psikolojik teoriye ihtiyac olduunun farkna vardlar. Farkna vardklar bir baka gerek de uydu: Sosyalizm insann bir "ynelim ve kendini adama sistemi"ne duyduu ihtiyac karlamal, ayrca insann kim olduu ve hayatn anlam ve amacnn ne olmas gerektii gibi sorularla ilgilenmelidir. "yi, devrime hizmet edendir" gibi bo sloganlar geride brakp, ahlki llerin ve manev gelimenin temeli olmaldr. te yandan, Freud'un dnnn temelini oluturan mekanik maddecilie kar ykselen itirazlar, psikanalizin ve zellikle de libido (*) teorisinin eletirilerek, yeniden deerlendirilmesine yol at. Hem Marksist, hem de psikanalizci akmlardaki(*) Libido: Cinsellik igds ya da yaama abasyla ilgili her trl istek ve enerji. (ev.)48

Barn Teknii ve Stratejisi

gelimeler sayesinde, hmanist Marksistlerin dinamik, eletirici ve topluma dnk gelimeler iin psikolojinin hayati bir nemi olduunu (ve insan merkez alan bir teorinin psikoloji olmadan yapamayacan) kabul etmelerinin zaman gelmitir. Bu yazmda, hmanist psikanalizin uram olduu ya da ilgilenmesi gereken ana sorunlardan bazlarna iaret etmek istiyorum. Ele alnmas gereken ilk sorun "toplumsal karakter "sorunudur, yani (millet veya snf gibi) bir grubun, yelerinin hareket ve dncelerini etkin biimde belirleyen ortak karakter kalbdr. Bu kavram, Freud'un karakter kavramnn zel bir gelimesidir (uzants) ve z, karakterin hep bir deiim ve hareket halinde (dinamik) oluu fikrinden kaynaklanr. Freud karakteri, libidonun deiik trlerdeki uralarnn bir tezahr olarak dnrd, baka bir deyile belli hedeflere ynelen ve belli kaynaklardan gelen ruhsal enerji olarak deerlendirirdi. Oral, anal ve genital karakter kavramlaryla Freud, davran, belirli duygu ykl abalarn rn olarak aklayan yeni bir karakter modelini tantmt. Freud bu abalarn yn ve iddetinin, ocukluun ilk dnemlerinde "haz veren blgeler"le ilgili (az, makat, cinsel organlar) yaananlarn sonucu olduunu varsayyordu. teki varsaym, beden uzuvlar hesaba katlmazsa, libidonun gelimesinden esas sorumlunun ana ve babann davranlar olduuydu. Toplumsal karakter kavram, bir grubun paylat karakter yapsnn kalbna iaret eder. Toplumsal karakterin biimlen-mesindeki temel etkenin, retim biimi ve bundan doan toplumsal tabakalamann yaratt hayat pratii olduunu varsayar. Toplumsal karakter, herhangi bir toplumun ilemesi iin gereken ve o toplum tarafndan ekil verilen ruhsal enerjinin zel bir yapsdr. Ortalama bir kii, yapmak zorunda olduu baz eylere ynelmeli ve davranlar "bu uurda" olmaldr. ByleBarn Teknii ve Stratejisi 49

likle bir yandan toplumun kendi enerjisini toplumsal hedefler iin kullanmasna izin verir, beri yandan da o kii normal yaantsn srdrr. nsan enerjisi toplumun ileyii iinde, genelde basit madd enerji olarak (topra sren ya da yol yapan iiler gibi) ve ksmen de ruhsal/manevi enerjinin kendine has biimleri olarak grnr. teki kabilelere saldrp, soyarak yaayan bir ilkel topluluun yesi, sava bir karaktere sahip bulunmal, savama, ldrme ve soyma hrsyla dolu olmaldr. Tarmla geinen bar-c bir kabilenin yeleri ise, iddete deil, ibirliine eilimli olmaldrlar. Feodal bir toplum, ancak bireylerin otoriteye itaat edilmesi ve kendilerinden rtbece yukarda olanlara sayg ve hayranlk duyulmas iin aba harcamalar sonucunda iyi iler. Kapitalizm ise, ancak insanlarn almaya hevesli, disiplinli, dakik olmalar ve en ok ilgilendikleri eyin para kazanmak olmas, aynca hayattaki temel ilkelerinin retim ve al-veriten doan kr zerinde younlamas halinde yryebilir. Kapitalizm ondokuzuncu yzylda, biriktirmeyi seven kimselere ihtiya duyuyordu; yirminci yzyln ortasnda ise, delice harcamay ve tketmeyi seven insanlara gerek duyuyor. Toplumsal karakter, insan enerjisinin bir retim gc olarak kullanlmak zere, toplumsal sre esnasnda kalba dklerek ald biimdir. Toplumsal karakter, bir toplumun elindeki btn etkileme yollaryla pekitirilir. Eitim sistemiyle, diniyle, edebiyat, arklar, akalar, grenekleri ve en nemlisi ana-babalarn ocuklar yetitirme yntemleriyle. Bu sonuncu e ok nemlidir, nk bireylerin karakter yaplar byk lde hayatlarnn ilk be-alt ylnda ekillenir. Ancak ana-babann etkisi, aslnda klsik psikanalistlerin

inand gibi bireysel bir biimde yansmaz. Ana-babalar hem kendi karakterleri yoluyla, hem de eitim yntemleriyle, aslnda toplumun kulland araclardr. Birbirlerin50 Barn Teknii ve Stratejisi

den ok az farkldrlar ve genellikle bu farklar, toplumsal karakter kalbnn toplumca istenen tarzda yaratlmasnda pek de bir deiiklik oluturmazlar. Herhangi bir toplumda, toplumsal karakter kavramnn formle edilebilmesi, Freud'un karakter kavramnn temeli olan libido teorisinin bir yorumu olarak ortaya kar. Libido teorisi, insan bir makine kabul eden mekaniki anlaytan kaynaklanr. Buna gre libido, (kendini srdrme drts kenara braklrsa) bir enerji kaynadr ve "haz ilkesi"yle ynetilir. Bu ilke, libidonun artan geriliminin olaan dzeyine indirilmesi abas olarak dikkati eker. Ben, bu anlaya kart olarak (zellikle "Kendini Savunan nsan" adl kitabmda) gstermeye altm ki, ncelikle toplumsal bir varlk olan insann eitli abalar, nesneleri kendine uydurmaya ve toplumsallamaya duyduu ihtiyacn sonucu olarak meydana gelir. Kendine uydurma ve toplumsallamann biimleri de, iinde bulunduu evreye ve onun yapsna gre deiir. Bu anlayta insan, hedefleri olan teki insanlara ve doaya ynelik duygu ykl abalar ve kendini dnyaya balama ihtiyacyla tanmlanm grnr. Toplumsal karakter kavram, Marksist teoride yeteri kadar ilgilenilmemi olan nemli sorulara cevap vermektedir. Niin bir toplum, sistem onlara zarar verse ve mantklar topluma ballklarnn onlara zararl olduunu sylese bile yelerinin ounun desteini kazanmay baaryor? Niin insanlarn gerek karlar, her trl ideolojik etkileme ve beyin ykamann rettii uydurma karlardan daha ar basmamtr? Niin snf bilinci ve sosyalizmin avantajlarna ilikin idrakler Marx'n umduu kadar etkili olamad? te bu sorularn cevaplar toplumsal karakter olgusunda yatar. Bir toplum, ortalama bir kiinin karakter yapsn, yapmak zorunda olduu eyi sevecek ekilde etkilemeyi bir kere baard m, o kimse toplumun ona sunduu koBarn Teknii ve Stratejisi 51

ullarla tatmin olur. Ibsen'in kahramanlanndan birinin dedii gibi, "istedii her eyi yapabilir, nk yalnz yapabilecei eyleri ister." Boyun emek gibi eylerle tatmin olan bir toplumsal karakterin yozlam bir karakter olduunu sylemeye gerek var m? Ama byle bir karakter yozlam olsa da, olmasa da "iyi" ilemesi iin boyun een insanlar isteyen bir toplumun iine yarar. Toplumsal karakter kavram, bunun yan sra bir toplumun madd temeliyle "ideolojik styaps" arasndaki ba aklamaya da yarar. ou kere Marx, ideolojik st yapnn ekonomik temelin yansmasndan baka bir ey olmadn ima ettii eklinde yorumlanmtr. Bu yorum doru deildir. Gerek u ki, Marx'n teorisinde, temel ile st yap arasndaki ilikinin zellikleri yeterince aklanmamtr. Bir dinamik psikolojisi teorisi, nce toplumun toplumsal karakteri rettiini ve sonra da ondan beslenen fikir ve ideolojileri gelitirip, onlara tutunmaya ya da dayanmaya eilimli olduunu gsterebilir. Oysa ki belli bir toplumsal karakteri yaratan (o da belli fikirler yaratr) yalnzca ekonomik temel deildir. Fikirler bir kere yaratldlar m, toplumsal karakteri ve dolayl olarak toplumsal ekonomik yapy da etkilerler. Benim burada zerinde durduum ey u; toplumsal karakter, sosyoekonomik yap ile bir toplumda yaygn olan fikir ve idealler arasnda arac durumundadr. Her iki ynde de aracdr, ekonomik temelden fikirlere ve fikirlerden ekonomik temele. Aadaki taslak bu anlay ifade eder: I Ekonomik Temel i Toplumsal Karakter w Fikirler ve idealler J52 Barn Teknii ve Stratejisi

Toplumsal karakter kavram, insan enerjisinin herhangi bir baka hammadde gibi, bir toplum tarafndan o toplumun ihtiyalar ve amalar iin nasl kullanldn aklayabilir. Aslnda, insan, doal glerin en esneklerinden biridir; hemen her maksada let edilebilir; nefret etmesi ya da ibirlii yapmas, boyun emesi veya ba kaldrmas, zdraptan ya da mutluluktan holanmas salanabilir. Bunlarn hepsi doru olmasna ramen, insann varolu sorununu sadece, insan glerini tam olarak ortaya koymak yoluyla zebilecei de bir gerektir. Bir toplum insan ne kadar bozarsa, insan da bu durumdan o kadar rahatsz olur, payna denden memnun olsa bile, bu byledir. nk bilinaltnda tatminsizdir ve sonunda onu kendisini yozlatran toplumsal yaplar deitirmeye iten unsur da, yine

bu duyumsuzluun kendisidir. Bunu yapamazsa, srekli hastalk yaratan bu toplum biimi, insanlar da birlikte srkleyerek, yok olacaktr. Toplumsal deime ve devrim yalnzca eski toplumsal kurumlarla atan yeni retim gleri tarafndan deil, ayn zamanda insanlk d toplumsal koullarla, deitirilemeyen insan ihtiyalar arasndaki elikiden de doabilir. nsana hemen hemen her ey yapabilirsiniz, fakat ancak "hemen hemen". Nitekim insanln zgrlk savann tarihi de, bu ilkenin en etkili ifadesidir. Toplumsal karakter kavram sadece kendini genel eletirilere ak tutan teorik bir kavram deildir. Belli bir tutumda ya da toplumsal snfta eitli trlerden toplumsal karakterlerin skln bulmak isteyen deneysel almalar iin de yararl ve nemlidir. "Kyl karakterini bireyci, istifi, inat, i birliine pek yaklamayan, zaman ve dakiklikle fazla ilgisi olmayan diye tanmladmz kabul edersek, bu belirtilerin btn, eitli deiik niteliklerin toplam deil, enerji dolu tek bir yap olarak ortaya kar. Herhangi bir biimde bu zelliklerin deitirilmesiBarn Teknii ve Stratejisi 53

iin giriimler olursa, bu yap, ya iddetle ya da sessiz engelleme yoluyla youn bir direni gsterecektir. Ona sunulacak olan ekonomik avantajlar bile kolayca sonu vermeyecektir. Bu sendrom varln, kyl hayatnn binlerce yldr tipik zellii olan, bilinen retim biimine borludur. Ayn ey, yldz snmekte olan bir alt-orta snf iin de geerlidir; ister Hitler'i iktidara getirmi olanlar, isterse de A.B.D.'nin Gneyi'ndeki yoksul beyazlar olsun. Bu gibi gruplarda, her trl olumlu kltrel uyarann yokluu, toplumun ilerlemesi yznden geride kalm olmaktan duyduklar ierleme ve bir zamanlar onlara gurur veren imajlar ykanlara ynelen nefret onlarda; lm sevgisi (nekrofili), kan ba tutkusu, toprak anaya ar ve salksz bir dknlk ve youn grup narsisizminden meydana gelen bir karakter sendromu yaratr. Bu trl bir grup narsisizmi, ifadesini ar milliyetilik ve rklkta bulur. Son bir rnek: Sanayi iisinin karakter yapsnda, dakiklik ve kesinlik, disiplin ve takm almasna uyum gibi zellikler bulunur. Bylesi karakter zelliklerinden oluan bu kme, bir sanayi iisinin stne deni yapabilmesi iin gerekenin asga-rfsidir. Bamllk-bamszlk, ilgi-kaytszlk, etkini ik-edilgin-lik gibi teki farklar, gnmzde ve gelecekte iinin karakter yaps iin son derecede nemli olmalarna ramen, bu noktada gz nne alnmad.) Toplumsal karakter kavramnn en nemli uygulamas, Marx'n hayal ettii sosyalist toplumun, gelecekteki toplumsal karakterini (mal ve servet edinme hrsyla tannan) 19. yzyl toplumsal karakterinden ve (ileri derecede snailemi toplumlarda, ister kapitalist olsun ister komnist, gitgide daha ok grlen) 20. yzyl toplumsal karakteri olan "tketen insan" (homo consumens) karakterinden ayrdetme abasnda grlr.54 Barn Teknii ve Stratejisi

Homo consumens (tketen insan), esas hedefi, ncelikle sahip olmak deil, tketmek ve gitgide daha ok tketmek olan insandr. Bylece iindeki boluu, edilginlii, yalnzl ve kayglar gidereceini sanr. Dev giriimlerin, dev bir sanayinin, hkmet ve sendika brokrasilerinin ekillendirdii bir toplumda, alma konumunu ve koullarn hi etkileyemeyen birey, kendini gsz, yalnz, bkkn, sklm ve kaygl hisseder. Bir yandan da byk tketim sanayilerinin kr ihtiyalar reklmlar yoluyla onu obur bir yaratk haline getirir; bu mthi emici yaratk, tketmek ve hep daha ok tketmek ister. Onun iin her ey (sigaralar, ikiler, cinsellik, filmler, televizyon, geziler ve hatta eitim, kitaplar ve konferanslar bile) birer tketim maddesi olmutur. Ayrca retim arknn dnebilmesi iin yeni uydurma ihtiyalar yaratlr, insann zevkleriyle ve beenileriyle oynanr. Tketen insan, karakterinin ar biimleri iyi bilinen psikopatolojik bir olgudur. Gizli kayg ve ruhsal kntlerinden kamak iin ar yeme, ar al-veri ve alkolizmden medet uman, bir telfi arayan pek ok depresyonlu ve kaygl kiinin yksnde bu olgu grlr. Freud'un "azcl-alc (oral) karakter" dedii eyin ar bir rnei olan tketim agzll, bugnk snailemi toplumda en egemen ruhsal etmen olma yolundadr. Tketen insan, mutluluk yanlsamas (illzyonu, serab) iindedir, oysa bilinaltnda, sknt ve edilginlikten boulmaktadr. Makineleri daha ok hkm altna aldka, bir insan olarak daha gsz ve etkisiz hale gelmektedir; daha ok tkettike, snai dzenin yaratt ve can istedii gibi oynad ve nedense (!) hep artan ihtiyalanna daha ok baland bir kle gibi olmaktadr. Heyecan ve tahri-i coku, sevin ve mutluluk sanmakta, maddi rahatl, canl ve din olmakla kartrmaktadr. Doyurulmu agzllk hayatn anlam olmakta, bunu salamak iin abalamak ise, yeni bir din

Barn Teknii ve Stratejisi 55

haline gelmektedir. Tketme zgrl, insan zgrlnn z sanlmaktadr. Bu tketim ruhu, Marx'n tasarlad sosyalist toplum ruhunun tam tersidir. Marx, kapitalizmde gizli olan bu tehlikeyi tam bir netlikle grmt. Onun gayesi insann ok "varolduu" bir toplumdu, ok sahip olduu ya da ok tkettii deil. nsan tam anlamyla canl, uyank ve duyarl bir hale getirmek, agzllnn klesi olmayacak ekilde madd hrs zincirlerinden kurtarmak istiyordu. "ok sayda yararl eyin retilmesi, ok sayda yararsz insann yaratlmasyla sonulanr" diye yazmt Marx. Sefalet derecesindeki yoksulluu yeryznden silmek istiyordu, nk bu, insann "tam insan" olmasna engel olan bir durumdu. Onun amac, tketimin en ou deil, en uygunuydu; daha tam ve daha honut edici, i zenginlii olan bir hayata gtren gerek insan ihtiyalarnn karlanmasyd. Tarihin garip cilvelerinden biri, maddi hrsn tatmini demek olan kapitalizm ruhunun, plnl ekonomileriyle buna direnme imknlar olan komnist ve sosyalist lkeleri fethediyor oluudur. Tabii ki bu srecin kendi bir mant var. Kapitalizmin maddi baans, Avrupa'da komnizmin zafer kazand, nisbe-ten yoksul lkelerde ok derin izler brakt ve sosyalizmin zaferi, kapitalizmle baarl bir biimde rekabet edebilmesine baland. Sosyalizm, ekonomik retimin deil, insann gelimesinin asl gaye olduu bir toplum haline gelmeye yaramaktan ziyade, yoksul lkelerin snailemesini kapitalizmden daha abuk gerekletiren bir sistem olmakla yetinme tehlikesiyle kar karyadr. Sovyet komnizmi Marx'n "maddeciliinin" kaba bir yorumunu kabul ederek, tpk kapitalist lkeler gibi (Marx'n en byk temsilcilerinden biri olduu) hmanist zl gelenekle temas kaybettii iin bu gelime hzland.56 Barn Teknii ve Stratejisi Barn Teknii ve Stratejisi 57

Sosyalist lkelerin kendi nfuslarnn meru madd ihtiyalarn karlama sorununu hl zememi olduklar dorudur (A.B.D.'de bile nfusun yzde krk "mreffeh" deildir). Fakat sosyalist iktisat, filozof ve psikologlarn dikkat etmeleri gereken tehlike, en uygun tketim hedefinin, bir anda en ok tketime dnebilecei olgusudur. Bu nokta hayati nemdedir. Sosyalist teorisyenlerin grevi, insan ihtiyalarnn zelliklerini incelemek ve sonra da, tatmini insan daha hayat dolu ve duyarl yapan gerek ihtiyalarla, insan zayflatan, onu edilgin, bkkn, "eya" hrsnn klesi yapan, kapitalizmin yaratm olduu uydurma ihtiyalar arasndaki fark ortaya karacak ltler bulmaktr. Benim burada dikkat ektiim nokta, retimin kendisinin kstlanmas deil, fakat bireysel tketim ihtiyacnn zarur olanlar karlandktan sonra, kaynaklarn okul, ktphane, tiyatro, park, hastane, toplu tama gibi toplumsal hizmet retimine ynlendirilmesi gerektiidir. Tam snailemi lkelerdeki durmadan artan bireysel tketim; rekabet, agzllk ve kskanln yalnz zel mlkiyetten deil, ayn zamanda snrsz zel tketimden de kaynaklandn dndrmektedir. Sosyalist teorisyen-ler u gerekleri gzden karmamaldrlar: Hmanist sosyalizmin amac, "tam insan"n eksiksiz geliimine hizmet edecek bir retim tarzna sahip olan bir sanayi toplumu kurmaktr, tketen insann yaratlmasna yol aacak deil. Sosyalist toplum, iinde insanlarn yaamasna ve gelimesine uygun bir yap (ya da dzen) olan bir sanayi toplumu biimidir. Toplumsal karakterin zerinde allmasna izin veren deneysel yntemler vardr. Byle almalarn amac, genel nfus iinde ve ayn zamanda her snfn kendi iinde eitli karakter sendromlarnn skln, buradaki eitli etkenlerin iddetini ve farkl sosyo-ekonomik koullarn dourduu yeni veya biribiriyle elien etkenleri bulup, ortaya karmaktr. Bu deikenlerin hepsi, mevcut karakter yapsnn salamln, deiim srecini ve ayn zamanda bu tr deiimleri hangi nlemlerin hzlandracan iyice anlamaya izin verirler. Byle bir "derin anlama"nn tarmdan sanayiye gemekte olan lkelerde ve ayn zamanda kapitalizm ya da devlet kapitalizmi altndaki iinin yabanclama artlar altndan gerek sosyalizmin artlarna geii konusunda ne denli nemli olduunu sylemeye gerek var m? Bunun da tesinde, byle almalar siyasal eylemlere klavuzluk ederler. Eer halkn siyasal "kanaatleri"ni anketlerin tespit ettii ekilde bilirsem, ok yakn gelecekte nasl davranmaya yatkn olduklarn da anlarm. Eer "u an iin bilinli olarak henz ortaya konmu olmayan", sz gelimi rklk, savaa ya da bara eilim gibi ruhsal etkenlerin gcn renmek istersem, karakterle ilgili bu gibi incelemeler bana, geri plnda yatan, toplumsal sre iinde devreye giren ve ancak bir sre sonra aa kan etkenlerle ilgili bilgi salar.

Yukarda sz edilen karakter verilerini salamak iin kullanlabilecek yntemleri ayrntl olarak tartmaya bu yaznn hacmi uygun deil. Hepsinin ortak noktas, isel ve genellikle bilind gerein anlatm iin ideolojileri (rasyonelletirmele-ri) kabul etme yanlndan kanmaktr. ok yararl olduu tecrbelerle anlalm olan bir yntem de ak- ulu soru anketidir. Bu yntemde verilen cevaplar bilind anlamlarna gre yorumlanr. Bylece: "Tarihteki kiilerden en ok beendikleriniz kimlerdir?" sorusuna bir cevap: "Byk skender, Neron, Marx ve Lenin", bir baka cevap da: "Sokrates, Pasteur, Marx ve Lenin" olduu zaman, ilk cevab verenin kuvvet ve sert otorite yanls olduu, ikinci kiinin ise, hayatn srmesi ve gzellemesi iin insanla hizmet edenleri beendii sonucu karlr. Geniletilmi bir yanstc (projektif) anket kullanarak, bir kimsef 58 Barn Teknii ve Stratejisi

nin karakter yapsnn gvenilir bir resmini elde etmek mmkndr. teki yanstc testler de; sevilen akalar, arklar, ykler ve gzlenebilir davranlar (hele psikanalizci bir gzlem iin pek nemli olan "ufak davranlarn zmlenmesi) o kii ile ilgili doru sonular karmaya yardm ederler. Yntem asndan bu almalarn hepsinde asl ne kan, retim biimi ve onun yaratt snflama ile en belirli karakter zellikleri ve bunlarn oluturduklar sendromlar ve bu iki veri takm arasndaki ilikidir. Tabakalara ayrlm rnekleme yntemiyle, btn bir millet veya toplum snf, bin kiiden az bir topluluk zerinde aratrma yaplarak tannabilir. zmleyici (analitik) sosyal psikolojinin bir baka nemli yan, Freud'un "bilind" dedii eydir. Ancak Freud esas olarak bireysel bastrma ile ilgilenmiken, Marksist sosyal psikoloji dorultusunda inceleme yapanlar, en ok zellikle "toplumsal bilind"na ilgi duyacaklardr. Bu kavram, byk gruplara zg i gerein bastrlmasyla ilgilidir. Her toplum, yelerinin ya da belli bir snftakilerin, farkna varld takdirde, toplum iin "tehlikeli" olacak dnce veya hareketlere yol aabilecek drtlerin farkna varmalarna izin vermemek iin, elinden geleni yapmak zorundadr. En etkili sansr, baslm ya da sylenmi sz dzeyinde deil, fakat dncelerin bilin dzeyine bile ykselmesini nleyerek, yani "tehlikeli uyankln" bastrlmasyla olur. Elbette ki, toplumsal bilindnn ierii, toplum yapsnn eitli biimlerine gre deiir: Saldrganlk, isyankrlk, bamllk, yalnzlk, mutsuzluk, sknt bu ieriklere verilebilecek sadece birka rnektir. Bastrlan drtler, bask altnda tutulmal ve onu inkr eden ya da tersini savunan ideolojilerle "terbiye edilmeli"dir. Bu nedenle gnmzn sanayi toplumunun skntl, kaygl ve mutsuz insanna da, aslnda mutlu ve nee dolu olduu retilmektedir.Barn Teknii ve Stratejisi 59

Baka baz toplumlarda, dnce ve anlatm zgrlnden mahrum braklm olan insanlara, en mkemmel zgrlk biimine ulam olduklar sylenir, ama o zgrlk adna imdilik sadece liderleri konumaktadr. Baz sistemlerde ise, yaama sevgisi bastrlp, yerine mlkiyet sevgisi tevik edilirken, bazlarnda yabanclamann farkna varlmas engellenmekte, onun yerine "sosyalist lkede yabanclama olamaz" slogan alklanmaktadr. Bilinalt olgusunu anlatmann bir dier yolu da, ondan He-gel ve Marx'n terimleriyle sz etmektir. Yani, kararlarnda zgr olduunu sanan insann arkasnda etkili olan kuvvetlerin toplam ya da Adam Smith'in dedii gibi, "iktisat insan (homo economicus) yle bir grnmeyen el tarafndan gdlr ki, vard sonucun, onun asl niyetiyle hibir ilgisi yoktur." Smith iin bu grnmeyen el iyiydi, Marx'a (ve ayn zamanda Freud'a) gre ise, tehlikeli bir eydi; etkisini yok etmek iin onun ortaya karlmas gerekiyordu. Bilin, toplumsal bir olgudur ve Marx'a gre ieriinin ou da "yalanc bilin"tir, yani bastrlan kuvvetlerin eseri olarak olumutur. Bilinalt, tpk bilin gibi, toplumsal bir olgudur. Pek ok gerein ve insana zg yaanm olayn, bilinaltndan bilince ykselmesine izin vermeyen bir "toplumsal szge" tarafndan snrlanr. Bu toplumsal szge, dil, mantk ve toplumsal tabulardan meydana gelir. Gerekte toplumca retilmi ve paylalm hayal rnlerinden baka bir ey olmayan, ama kiiler tarafndan hakikat olarak alglanan ideolojilerle maskelenir. Bilince ve bastrma olgusuna bu yaklam, Marx'n "toplumsal varoluun zellikleri bilinci belirler" eklindeki anlatmnn geerli olduunu deneysel olarak kantlayabilir. Bu yaklamlarn bir sonucu olarak, kat Freudcu ve Marksist ynelimli psikanaliz grleri arasnda bir teorik fark daha orta60 Barn Teknii ve Stratejisi

ya kmaktadr. Bastrlan en nemli konunun ensest (aile ii cinsel iliki) istei olmas bir yana Freud; en etkili bastrma sebebinin hadm edilme korkusu olduuna inanrd Ben buna katlmyorum ve hem bireysel, hem de toplumsal dzeylerde, insann en byk korkusunun hemcinslerinden tamamen kopup, toplumun dna itilmek ya da toplumun dnda kalmak olduuna inanyorum. lm korkusuna bile dayanmak daha kolaydr. Toplum, bastrma taleplerini "toplum dna itme, toplumdan tecrit etme" tehditleriyle yerine getirtir. Yaanan belli olaylar inkr etmezseniz, toplumdan biri deilsiniz demektir. O zaman hibir yere ait deilsiniz ve aklnz karma tehlikesi iindesiniz. (Akl hastal aslnda, d dnyayla tm balarn ortadan kalkmasyla kendini belli eden bir durumdur.) Marksistler genellikle, insan farknda olmadan ona yn veren eyin, ekonomik etmenler ve bunlarn siyasal sembolleri (uzantlar) olduunu kabul etmilerdir. Ama psikanaliz alanndaki incelemeler, bunun fazla dar bir anlay olduunu gsteriyor. Toplum, insanlardan oluur ve her bir kii, en az gelimiinden, en olgununa kadar duygu ve enerji dolu potansiyellerle donanmtr. Bir btn olarak, bu insan potansiyeli her topluma zg ekonomik ve sosyal etmenlerin karma etkisiyle yorulur. Toplumun btnne ait olan bu etmenler, belli bir toplumsal bilinalt ve belli elikiler retirler. Bu elikiler, insan bask altna alan faktrlerle, akl banda bir insann yaamas iin zorunlu olan insan ihtiyalar arasnda ortaya kar. (Bu ihtiyalara rnek olarak asgar zgrlk, uyarm, yani be duyumuzun hissettii her ey, hayata ilgi ve mutluluk saylabilir.) Nitekim, daha nce belirttiim gibi, devrimler, yalnzca yeni retici glerin deil, ayn zamanda insan doasnn bastrlm yanlarnn da ifadeleri olarak meydana gelirler ve ancak bu iki koul biraraya gelmise baarl olurlar. Bastrma, ister bireysel, ister toplumsal olsun.Barn Teknii ve Stratejisi 61

insann asln bozar, onu paralara ayrr ve btnselliinden yoksun brakr. Bilin, belli bir toplumun ekillendirdii "toplumsal insan" temsil eder; bilinaltysa iimizdeki evrensel insann semboldr. Hem iyi ve hem de kt yanlaryla. Teren-ce'nin nl zdeyiini dorulayan "btn insan"dr bu. Terence "insana ait olan hibir eyin bana yabanc olmadna inanyorum" demi ve bu sz, Marx'n en ok sevdii zdeyi ve dstur olmutu. Derinlik psikolojisi, Marx'n teorisinde merkez bir rol oynayan bir soruna da katkda bulunabilir. Bu, Marx'n tatminkr bir zme bir trl ulaamad "insann z ve doas" sorunudur. Marx, zellikle 1844'ten sonra "insann z" gibi metafizik ve tarihsel olmayan bir kavram kullanmak istemiyordu. nk binlerce yldr birok ynetici kendi ynetimlerinin ve yasalarnn (deimez olduunu iln ettikleri) "insan doas "na uygun olduunu kantlamak iin bu kavram kullanmlard. Ama te yandan da Marx, insann her kltrn zerine "kendi metnini yazaca" bo bir kt paras olduu yolundaki greci yaklama da karyd. Bu doru olsayd, insan nasl toplumun onu sokmaya alt varolu kalplarna kar isyan edebilirdi? Eer bozulmu olabilecek temel bir "insan doas modeli" kavramna sahip olmasayd Marx (Kapital'de) "bozulmaya uram insan" kavramn nasl kullanabilirdi? Buna psikolojik zmleme esasna dayanan bir cevap, bence insann znn bir elikide yatyor oluudur. Bu eliki, bir yandan insann doann iinde oluu (kendi iradesi dnda bu dnyaya atlm olmas ve yine yle geri alnmas; stelik tesadfe bal yer ve zamanlarda), ama ayn zamanda da kendisinin, bakalarnn, gemiin ve yaad nn farknda oluundan dolay doay amasdr. Yaratklar arasnda bir "hilkat garibesi" olan insan, yeni bir birlik biimi bularak bu elikisini zemedike, kendini dayanlmaz derece62 Barn Teknii ve Stratejisi

de yalnz hissedecektir. nsann varoluundaki temel eliki, (doduu andan beri hayatn ona sormakta olduu soruya bir cevap bulmak iin) onu, bu elikiye bir zm bulmaya zorlar. Sz edilen birliin nasl elde edilecei sorusuna ise, doruluu soruturulabilen ancak snrl birka zm nerisi getirilebilir. nsan, hayvanlk aamasna geri dnmeyi deneyerek, insana zg (akl ve sevgi gibi) ne varsa bir kenara iterek, kle veya kle altrcs olarak, kendini nesneletirerek ya da insana zg glerini hemcinsleriyle ve doayla yeni bir birlik bulana kadar gelitirerek, zgr bir insan olarak (yalnzca zincirlerinden zgr olmak iin deil, gizil glerinin tmn gelitirmeyi hayatnn temel hedefi yapmak iin (*)) veya varln kendi retken abasna borlu olan bir insan olarak birlii bulabilir. nsann doutan gelme bir "ilerleme gds" yoktur, fakat her yeni gelime dzeyinde tekrar ortaya kan varolu elikisini zme ihtiyacnn gdmndedir. Bu eliki (ya da baka trl sylersek, insann sorunlar zme konusundaki farkl ve deiik imknlar) onun zn oluturur.

zetleyecek olursak: Bu makale, diyalektik ve hmanist ynelimli bir psikanalizi nemli bir bak as olarak Marksist dnceye sunmak ve tantmak iin bir dilektir. nancm odur ki, Marksizm'in byle bir psikolojik teoriye ihtiyac vardr. Ayrca psikanalizin de gerek Marksist teoriyi kendine katmas, onun da dnce ve etki alann geniletecektir. Byle bir sentez, her iki alann verimini de arttracaktr.(*) Metnin ingilizce aslndaki "free from" (- den zgr), aslnda "-den uzak, -den kurtulmu" gibi anlamlara gelir. Tek bana "free" "bedava" anlamnda da kullanlr. "Free to" (-mek iin zgr) ise, bir eyi yapp yapmamas tamamen kendi tercihine ve iradesine braklm olmak" anlamna gelir. Fromm'un zgrl irdeleyiinde bu ayrm nemlidir. (ev.)

IV Peygamberler ve Din AdamlarilBarn Teknii ve Stratejisi 65

Hi abartmadan denebilir ki, insan rknn rettii "byk fikirlerle" ilgili bilgi, hibir zaman bu kadar yaygnlamamt, ancak yine hibir zaman da bu kadar etkisiz olmamt. Eflatun ve Aristo'nun, peygamberlerin ve sa'nn, Spinoza'nn ve Kant'm dnceleri Avrupa ve Amerika'daki eitilmi milyonlarn bilgi daarcndadr. Binlerce "uzman enstit"de bunlar anlatlyor ve bazlar her trl mezhebe bal ibadethanelerde savunularak retiliyor. Ve btn bunlar snrsz bencilliin ilkelerini benimsemi, bu yzden dengesiz bir milliyetiliin palazlanp serpil-dii ve delice bir kitle kym iin hazrlanan bir dnyada olup bitiyor. Bu elikili durum nasl aklanabilir? Teoriler insana sadece fikirler ve dnceler olarak retilince, fazla bir etki yaratmazlar. Byle sunulduu zaman, baka fikirleri deitirirler; eski dncelerin yerlerini yeni dnceler alr; eski szlerin yerini de yeni szler. Ne var ki btn olan, kavramlarn ve szlerin deimesiyle snrldr. Niin baka trl olsun ki? nsann fikirler yoluyla derinden etkilenmesi ve bir gerei kavramas son derecede zordur. Bunu yapabilmesi iin, deimezliin, yanl yapma korkusunun ve srden ayrlma kaygsnn kemiklemi direncini yenmesi gerekir. Baka fikirlerle sadece tanmak, bunlar kendi bana doru ve etkili olsalar bile, deiim iin yeterli olamazlar. Fikirler, ancak onlar reten kii o fikri bizzat yayorsa insann zerinde bir etki brakr; fikir retende ete-kemie br-nyorsa, bir sonu verir. Eer biri alakgnlllk fikrini anlatyorsa ve kendi de alakgnllyse, onu dinleyenler alakgnllln ne olduunu iyice anlayacaklardr. Yalnz anlamak66 Barn Teknii ve Stratejisi Barn Teknii ve Stratejisi 67

la kalmayacaklar, onun sadece az lf yapan biri olmadna ve bir gerek hakknda konutuuna da inanacaklardr. Ayn durum bir kiinin, bir filozofun ya da bir din rehberinin yaymak isteyecei fikirler iin de geerlidir. Yeni ya da eskiye dayanan fikirlerini topluma duyurup, ayn zamanda da bunlar yaayanlara peygamber diyebiliriz. Kitab- Mukaddes peygamberlerinin yapt da tam tamna buydu: nsann kendi varlnn yaratt sorulara cevap bulmas gerektii fikrini aklayp, bu cevabn insann aklnn ve sevgisinin gelimesi ve olgunlua ulamas ile mmkn olabileceini bildirdiler ve alakgnlllk ile adaletin, sevgi ve akla ayrlmaz biimde bal olduunu rettiler. retirken, bir yandan da savunduklar bilgi ve ilkeleri yaadlar. Gl olma peinde ko-mayp, bundan kandlar. Peygamber olmaktan doan glerini bile kullanmadlar. G gsterisi onlar etkilemezdi. Sonu hapis, srgn ve toplum dna itilme ya da lm bile olsa, gerei aklamaktan ekinmezlerdi. Bir kenara ekilip, ne olacan bekleyecek kimseler deildiler. evrelerindeki kiilerle youn bir etkileim iindeydiler, nk hep bir sorumluluk duygusu tarlard. Bakalarnn bana ne geldiyse, onlarn bana da geldi. Herkesin yaad eyleri onlar da yaadlar. nsanlk, onlarn seyrettikleri deil yaadklar dlarnda olan deil ilerinde olan eydi. Hi abartmadan denebilir ki, gerei btn yalnl-yla grdkleri

iin, onu syleme sorumluluunu duydular; tehdit yoluna gitmediler, insanln kar karya geldii seenekleri gsterdiler. Peygamberler iin peygamber olmay istemek sz konusu deildir; aslna bakarsanz sadece sahte peygamberlerde byle bir istek ve tutku vardr. Peygamberin bu grevi yklenmesi ok basittir, nk grd seenekler karsndaki tercihi bu yndedir. Hz. sa ncesi peygamberlerden Amos, bu fikri ok zl olarak ifade etmitir: "Aslan kkredi mi korkmayan babayiit nerede? Allah konuunca peygamber olmayan nerede?" Bu szdeki "Allah konuunca" cmlecii, tercihin yanlma pay brakmayacak kadar belirgin olduunu anlatr. Artk kuku duyulamaz. Yan izecek, bahane bulunacak bir ey kalmamtr. te bu noktada, sorumluluk duyan kiinin peygamber olmasndan baka kar yol kalmamtr, ister koyun gdyor, ister baclk yapyor ya da fikirler gelitirip, retiyor olsun. Peygamberin grevi, gerei, grmeyen gzlere gstermek, seeneklerin neler olduunu aklamak ve ktle kar klmasna nayak olmaktr; sesini ykseltmek, insanlar alkn olduklar yar uyku halinden uyandrmaktr. nsanlar peygamber yapan, baz kimselerin hevesleri deil, tarihsel koullardr. Birok milletin peygamberi olmutur. Buddha, rettiklerini yaad; sa bir "ete kemie brn"t; Sokrates fikirleri dorultusunda ld; Spinoza'ysa onlar yaad Ve hepsinin de insan rk zerinde derin birer iz brakmasnn sebebi, her birinin dndn bizzat yaamas ve yanstmasndan baka bir ey deildi. Peygamberler insanlk tarihinde ancak zaman zaman grnrler. Yaarlar, lrler ve mesajlarn brakrlar. Bu mesaj milyonlar tarafndan kabul edilir ve onlar iin ok deerlidir. Kendi maksatlar iin halkn bu fikirlere balln kullanan baz kimseler iin (ynetenler ve ynlendirenler) byle bir fikrin s-mrlebilir bir duruma gelmesinin sebebi de, ite tam olarak budur. Peygamberin duyurduu fikirden yararlanan kimselere, rahip ya da din adam ad verilir. Peygamberler fikirlerini yaarlar. Din adamlarysa onlar, bu fikre balanm olan halka "uygularlar". Byle bir durumda o fikir canlln yitirmitir ve artk yalnzca bir formldr. Din adamlar fikirlerin, kurallara balanp ksa ve zl olarak ortaya konmasnn ok nemli olduunu ileri srerler. Elbetteki kurallar dzeni (formle