D01093s30y2004 - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01093/2004_30/2004_30_GUFTAH.pdf · Ma'arifin...
Transcript of D01093s30y2004 - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D01093/2004_30/2004_30_GUFTAH.pdf · Ma'arifin...
Gazi Universitesi Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli .. -
Araştırma Merkezi
.A.
HACI BEKTAŞ VELi Araştırma Dergisi
Research Quarterly
·.
Sum~~~ 2004/30
DİVAN ŞİİRİNDE HZ. BİLAL
Hüseyin GÜFfA*
ÖZET
Hz.Bilal, Hz. Peygamber'in ashabından biri ve müezzinidir. Çok gür ve müessir bir sese sahiptir. Divan şiirinde teninin rengi, ezanı okuyan ilk kişi oluşu, içe iş
leyen dokunaklı sesi, hak dini kabulü esnasında çektiği eziyetler, Hz. Peygamber'e olan sadakati ve uhrevi mükafatı gibi özellikleriyle konu edilmiştir. Bu araştırma,
Hz. Bilal'in sayılan bu özelliklerinin Divan şiirine nasrl yansıdığını tespit etmek ve örneklendirmek amacıyla yapr/mıştır.
ABSTRACT Bilal, who is one of the faithful fol/owers of the Prophet Muhammad, and his
muezzin. He has got a very strong and influential voice. He was being talked
about in c/assical Ottoman Poetry with a number of his characteristics such as the colour of his skin, his being of the first person of reciting the azan, his touching vo
ice, his suffering from being badly treated for his religious belief, his loyalty to the
Prophet Muhammad, and his reward in the other wor/d. This research was done in order to establish and exemplify how Bilal's characteristics mentioned above were reflected to c/assical Ottoman Poetry.
Anahtar Kelimeler: Bilal, Ezan, Müezzin.
Keywords: Bilal, Tthe azan, Mmuezzin.
Adı Bilal, künyesi Ebu Abdullah'tır. Babası Rebah, annesi Hamame'dir. Anne
sine nispetle İbn-i Hamame olarak da anılmıştır. Anne ve babası aslen Habeşi ol
makla birlikte kendisi Hicret'ten yaklaşık olarak kırk sene önce 581 'de Mekke'de
doğmuş ve Beni Cumah'a intisap etmiştir.
Hz. Bilal, İslam dinini ilk kabul edenlerden biridir. Hak dini kabulü esnasında ·
eziyet ve işkence lere maruz kalmış, bu durumuna şahit olan Hz. Ebu Bekir, iman
etmemiş güçlü bir kölesini karşılık vererek onu kurtarmış ve Allah yolunda azad
etmiştir.
Hz. Bilal gür ve müessir bir sese sahip olduğu için, Hz. Muhammed onu mü
ezzin olarak görevlendirmiş, Hz. Peygamber yaşadığı sürece onun has müezzini
Hacı Bektaş Veli/ 2004-30 -------------------- 383
Hüseyin Güfta ------------------------
olarak görev yapmıştır. Hz. Peygamberin vefatından sonra biri Kudüs'te Hz.
Ömer'in, diğeri de tekrar geldiği Medine'de Hz. Hasan ve Hüseyin'in ısrarıyla ol
mak üzere sadece iki defa ezan okumuştur.
Hz. Bilal, Hz. Peygamber'in bütün gazalarına katılmış ve onun hizmetinde bu
lunmuştur. Derin bir muhabbetle bağlı olduğu Hz. Peygamber vefat ettikten son
ra, ayrılık acısına tahammül edememiş, ilk halife Hz. Ebu Bekir'den izin alarak
Medine'den ayrılıp Şam'a gitmiştir. Şam'a yerleşmiş, burada evlenmiş ve hayatın ı sürdürmüştür. 640-641 'de Şam' da vefat etmiştir(Nedvl-Ansarl, 1969: il, 119-135;
Fayda, 1992: VI, 152-153; Berki-Keskioğlu, 2000: 73-74).
Türk-İslam kültüründe Hz. Bilal, çocuklara ve camilere isim olmuş, sesi gür ve
müessir müezzinlere benzetme unsuru olarak kullanılmıştır. Divan şiiri geleneğin
de de "Bilal", "Bilal-i Habeş1' ve "Bilal-i Mustafa" olarak anılmış·; teninin rengi,
ezanı okuyan ilk kişi oluşu, gür ve dokunaklı sesi, hak dini kabulü esnasında çek
tiği eziyetler, Hz. Peygambere olan sadakati ve nail olacağı uhrevi mükafat gibi
özellikleriyle Divan şairlerine ilham kaynağı olmuştur. Bu özelliklerinin Divan şi
irine yansımaları, "Şekli ve Şemaili'', "Çektiği Eziyetler'', "Müezzin Oluşu ve Sesi
nin Tesiri'', "Hz. Peygamber'e Sadakat!' ve" Uhrevi Mükafatı" başlıkları altında ele
alınacak ve örnek beyitlerle delillendirilecektir.
1. Şekli ve Şemaili Hz. Bilal, uzun boylu, zayıf ve kuru yüzlü, gür saçlı ve siyah tenli biri idi(KS,
Vll, 482; Fayda, 1992: VI, 153). Aslen Habeşi ve siyah tenli olması dolayısıyla" Bi
lal-i Habeş1'1 olarak anılmışsa da, o "suretde Habeşi, manada Kureyşldir." (Tulum,
2001: 85).
Hz. Bilal, siyah tenli biriydi. İslam dinini kabu l etmeden önce bir köle idi, ka
bul ettikten sonra yüce.bir şahsiyet oldu:
S iyeh-gulamı şehenşah-ı cümle alemdir
Cihan u can olup bende-i Bilal-i Ali
Esrar Dede2
Dedi Cebrayil işit ya Muhammed
Ezanı okusun şol abd-i esved
Yazıcıoğlu Mehmed(M.11.178)
Divan şiiri geleneğinde Hz. Bilal'in şekli ve şemaili konu edilirken en çok onun
siyah tenli oluşundan bahsedilmiştir. Hz. Bilal'in siyah teni; sevgilinin beni, saçı
ve aşığın gözündeki varlığına, rindmeşrep şairin söyleyişine, geceye, mirac gece-
384 - ------------------ Hacı Bektaş Veli/ 2004-30
-------------------- Divan Şiirinde Hz. Bilal
sine, Ka'be'ye, miraciyelerde gök ile ilgili cisimlere benzetme unsuru olarak kulla
nılmıştır.
Divan şiiri geleneğinde sevgilinin beni, genellikle yüz ve yüze dair ·güzellilik
unsurları ile birlikte zikredilmiştir. Sevgilinin yüzü; cennet, güzellik gül bahçesi ve
ya güzellik camii olarak tasawur edilince, beni de cennette olan veya güzellik ca
miinde sala okuyan siyah tenli Bilal şeklinde düşünülür.
Sevgilinin siyah beni, Bi lal'dir:
Ol hal-i siyeh Bilal ü lebler
Yakut biri birisi mercan
Bakl(D.331)
Sevgilinin yüzü cennet, beni de siyah tenli Bilal'dir. Bilal-i HabeşT'yi cennette
görenler, sevgilinin yüzündeki siyah benlerine benzetirler:
Yüzünde benlerine benzedirler
Görenler cennet içinde Bilali
UsOll(D.234)
Sevgilinin yüzü güzellik gül bahçesi, dudağı cennet suyu, beni ise siyah bir da
nedir. Sevgilinin güzellik gül bahçesi olan yüzünde yer alan Kevser suyu dudağı
nın üzerindeki siyah bir dane benini görenler, Bilal-i Habeşi cennette Kevser suyu
na düştü, derler:
Hal ü lebini gülşen-i hüsnünde gören der
Cennetde Bi lal-i Habeşi Kevsere düşdi
Ahmed Paşa(D.285)
Hal ü la'lin mi bu yahOd Kevser üstinde Bilal
Zülfü haddin mi bu yahOd ateş içinde Halil
Ahmed Paşa(D.207)
Dedi la'linde görüp dane-i hal-i siyehin
Ab- ı Kevserde karar etdi Bilal-i Habeşi
Necatl(D.438)
Sevgilinin çene çukurundaki beni, güzellik camii olan yüzünde sala okuyan bir
müezzindir. Bu durum, Ka'be'de kuyu için~e ezan okuyan Hz. Bi lal'i andırmakta
dır:
Cami'-i hüsne sala eyler zenahdanında hal
Çah içinde Ka'bede gOya ezan okur Bilal
Fevrl(L T.442)
Hacı Bekraş Veli/ 2004-30 -------------------- 385
Hüseyin Cüfta ------------------------
Servi boylu sevgilinin kulak mer:nesindeki siyah beni, kudret nurundan bir mi
nare üstünde Hz. Muhammed'in siyah tenli sahabisi Bilal'dir:
Ya hod ol serv-i balanın bünagOşundaki hali
Bilal-i Mustafadır nOr-ı kudretden menar üzre
Taşlıcalı Yahya(D.513)
Siyah renk ilgisi ile, sevgilinin saçı da Hz. Bilal'in tenine benzetilmiştir. Sevgi
linin, kulağına düşmüş siyah saçı, ezan okurken sesi daha gür çıksın diye elini ku
lağına koymuş olan Hz. Bilal'in bir parmağı gibidir:
Cami'-i hüsne sala etmez ise n'eyler ola
Zülfi gOşunda çü engüşt-i Bilal-i Habeşi
Necatl(D.414)
Rindmeşrep Divan şairi, gelenek çerçevesinde kaleme aldığı şiir lerde şarap iç
tiğini söylemekten çekinmediği gibi bu özelliği ile övündüğü de olmuştur. Renk iti
barıyla, bazen içtiği şarap ile Hz. Bilal'in ten rengi arasında ilgi kurmuştur :
Şişe-i reng-i Bilali alalım destimize
Varalım küp dibine farzı eda eyleyelim
Çankırılı Kadri(ETEM.78)
Gecenin karanlığı ile Hz. Bilal'in ten rengi arasında da ilgi kurulmuştur. Gece
ve gündüz, güzel bir sebebe bağlanarak, Paşa'nın kapısında meşhur iki kul olarak
tasawur edilmiştir. Sadakat ve renk ilgisiyle, Paşa'nın kapısında gece Bilal, gündüz
FerrOh'tur:
Kapında nam ile biri FerrOh biri Bilal
İ ki kulundur uşbu sabah u mesa-yı iyd
Hayretı3
Gerçekte gece karanlık, Ka'be'nin örtüsü de siyahtır; fakat şair, mirac gecesi ile
Ka'be'nin, Bilal-i Habeşi gibi Allah yolunda Hz. Peygamber'in hizmetine kabul
edilebilmek için, onun ten rengi olan siyaha büründükleri sebebine bağlar:
Kara giyer şeb-i mi'rac u Hazret-i Ka'be
Misal-i mürşid-i kamil muhassılu'l-ama l
Garazları bu ki makbOl-i hıdmeti olalar
Hemlşe bar-geh-i Kibriyada misl-i Bilal
Necatı4
Göz Ka'be'dir, sevgilinin gözdeki varlığı ise siyah tenli Bilal'dir. Ka'be'nin Bi
lal'i varsa, sadık aşığın gözünün aynasında da sevgilinin varlığının hayali devamlı
olarak yer almaktadır:
386 -------------'------- Hacı Bektaş Veli/ 2004-30
- ------------------- Divan Şiirinde Hz. Bilal
Hall degildir ayine-i dldeden müdam
Yarin vücOdı Ka'besinin bir Bilali var
Taşlıcalı Yahya(0.316)
Hz. Bilal'in siyah teni miraciyelere de konu olmuştur. Mirac gecesinin karanlı
ğı ve maneVı havası ile Hz. Bilal'in siyah teni ve iman abidesi oluşu arasında ilgi
kurulmuştur. Ümmühanl'nin evinin Hz. Muhamhıed'e göğe yükselmenin başlan
gıç noktası olduğu, kainatın nur ile kaplandığı ve feleğin, uğruna binlerce sabah ı
kurban ettiği mirac gecesinde; gece, irfan sahibi Bilal gibi siyah bir nur içinde iman
nuru olmuştur:
Bir şeb ki saray-ı Ümmühan!
Olmuşdı o mahın asumanı
Manend-i Bi lal-i sahib-irfan
NOr- ı siyeh içre nOr-ı iman
Ol leyle için sipihr-i gerdan
Etdi nice bin sabahı kurban
Şeyh GalibS
Mirac, her hale aşina olsun diye, Allah'ın Hz. Muhammed'e Cebrail vasıtasıy
la bir davetidir. Hz. Peygamber, mirac davetine icabet etmiş, Sidretü'l-münteha'ya
kadar Cebrfül'in rehberliğinde göğe yükselmiş, bu mertebeden sonra gökleri tek
başına kat etmiştir. İlm-i nücOma göre, yedinci felekte bulunan, göğün sultanı olan
güneşin hazinedarı ve siyah rengi temsil eden Keyvan(Zühal, Satürn) gezegeni, Hz.
Peygamber'in huzurunda siyah tenli Hz. Bilal'i şefaatçi kılarak yüzünü yere sür
müş ve "Özür dilemek için bana bu gece kafidir, siyahı renklerin en üstünü ve gü
zeli k ı l", niyazında bulunmuştur:&
Çün erdi sipihr-i heftümlne
Bahşetdi sa'adet alemine
Keyvan şefi' edip Bilali
Böyle deyip etdi rOy-mali
Besdir bana bu şeb özr-hahl
Bala-ter-i reng kıl siyahı
Şeyh Galib7
Hacı Bektaş Veli/ 2004-30 -------- - - ---------- 387
Hüseyin Güfta - - ----------------------
2. Çektiği Eziyetler
Hz. Bilal, İslam dininin tebliğ edilmeye başlandığı ilk yıllarda Beni Cumah'tan
Ümeyye b. Halef'in kölesiydi. Müşriklerin ileri gelen lerinden olan Ümeyye b. Ha
lef, kölesi Bilal'in iman ettiğini öğrenince öfkelenir, İslam dininden döndürmek
için ona her türlü işkence ve eziyeti yapmaya başlar. Hz. BilıU'i öğle vaktinde sırt
üstü yatırır, büyük bir taş ı göğsüne koydurur ve İslam dininden dönmediği takdir
de onu öldüreceğini söylerdi. Kızgın kum üzerinde s ırtı yanar, göğsünün üzerinde
ki koca taştan nefesi tıkanır ve saatlerce acılar içerisinde kıvranırdı. Ancak efendi
sinin emrini yerine getirip işkenceden kurtulma yerine, "Allah birdir, Allah birdir"
nidasıyla ona karşılık verirdi. Bu hal içinde bile Hz. Bilal tevhidden ayrılmamış,
her defasında, "Rabbim Allah'tır, O birdir" diyerek işkencelere göğüs germiştir.
Hz. Bilal'in maruz kaldığı bu işkencelere şahit olan Hz. Ebu Bekir, iman etmemiş
güçlü ve kuwetli bir kölesini karşılık vererek Hz. Bilal'i Ümeyye b. Halef'in elin
den kurtarmış, onu Hz. Peygamber'in huzuruna getirip Allah rızası için azat etmiş
ve işkenceden kurtulmasına vesile olmuştur(Nedvl-Ansar7, 1969: il, 122-124; KS,
Vll, 480; Fayda, 1992: 152; Berki-Keskioğlu, 2000.: 73-74).
Hz. Bilal'in, dayanılması çok güç işkence ve eziyetlere maruz kalması ve bun
lara tahammül etmesi Divan şairlerine ilham kaynağı olmuştur. Divan şairi, halini
devrin su ltanına arzederken, cahilleri ve münafıkları eleştirirken, çok sevdiği bir
şehzadenin ölümü dolayısıyla üzüntüsünü belirtip onun mekanının cennet olmas ı
için dua ederken Hz. Bilal'in maruz kaldığı eziyetleri bir kıstas veya benzetme un
suru olarak kullanmıştır.
Kadir ve kıymetinin bilinmed iğinden, doğruyu söylediği için sözüne itibar edil
mediğinden, elde mal ve mülkü kalmayıp fakir düştüğü ve makamdan mazu l ol
duğunda etrafında dostları kalmadığından şikayet eden arif bir Divan şairi, halini
devrin sultanına arz ede.rken maruz kaldığı eziyetler ilgisiyle kendisini Hz. Bilal'e
benzetir:
Günümüz gün gibi bin dürlü zeval ile geçer
Kadrimiz bilmediler niteki mah-ı Ramazan
Gam degil hak sözimi dinlemese ehl-i nifak
Fasıkı muztaribü'l-hal eder avaz-ı ezan
. Taşladılar beni manend-i Bilal-i Habeşi
Başıma geldigini eyleyeyim bari beyan
Taşl ıcal ı Yahya8
388 -------------- ----- Hacı Bektaş Vefi/ 2004-30
-------------- - ----- Divan Şiirinde Hz. Bital
Cahillerin ve münafıkların doğru söze itibar etmemelerine şaşmamak gerekir;
çünkü Hak kelamı söyleyen Hz. Bilal de zamanında münafıkların taşlı saldırısına
uğramıştı:
Ma'arifin güherin takma gGş-ı nadana
Sözüm cevahirini dinle bahr-ı hayrete dal
Kelam-ı Hakkı işitse hücum eder cehele
Nişan-ı seng-i münafık olursa tan mı Bilal
Taşlıcalı Yahya{D.89}
Kanuni'nin oğlu Mustafa'nın, iftira neticesinde katledilmesi dolayısıyla kaleme
alınan bir mersiyede, dert ve eziyetlere maruz kalmaları ilgisi ile Hz. EyyOb, Hz.
Bilal ve Şehzade Mustafa aynı beyitte zikredilmişlerdir. Mersiyede, Şehzade Mus
tafa'ya iftirada bulunan ve idamını infaz edenlere beddua edilmiş; dünyada rahat
yüzü görmemiş olan Şehzade'nin, kendisi gibi eziyete maruz kalan Hz. EyyOb ve
Bilal ile mekanlarının cennet ve dostluklarının ebedi olması için münacat edilm iş
tir:
Kurusun eli kemend atan ana lal olsun
Kim aldı ise ayağını paymal olsun
Adüv ki eyledi bühtanı mümkin oldukça
Cihanda sıh hat ü rif'at ana muhal olsun
Cihanda çekdi o cümle ezanın alamın
Cinanda hem-demi EyyObla Bilal olsun
Mu'ini9
3. Müezzin Oluşu ve Sesinin Tesiri Divan şiirinde Hz. Bilal'in müezzin oluşu, bazen doğrudan verilen bilgi ile ifa
de edilmiş, bazen muhtelif tasawur ve telmihlerle zikredilmiş, bazen de sadece
"Bilal" ismi kul lanılarak onun bu özelliğine işaret edilmiştir.
Hz. Peygamber, Medine'ye hicretten sonra Mescid-i Nebevi'yi tesis ederek mü
minleri ibadete davet etti. Namaz kılmaya engel kalmadığı için beş vakit namazın
edasına başlandı. Hicret'in 1. yılına kadar müminlerin sayısının az olması ve top
lu halde bulunmalarından dolayı namaz için özel bir çağrıya ihtiyaç hissedilmiyor
du. Namaz vakti geldiğinde "essa/at, essa/at (Namaza buyurun, namaza buyurun}"
Hacı Bektaş Veli/ 2004-30 -------------------- 389
Hüseyin Cüfta ----- -------------------
şeklinde nida ediliyordu. Müminlerin sayısı arttığında bu şekilde namaza davet
usOlü onları toplamaya yeterli olmuyordu. Bundan sonra namaz vakitlerini bildi
recek bir usulün bulunması gerektiği hususunda Hz. Peygamber, ashabı ile istişarede bulundu. Sahabller, boru veya çan çalınmasını, ateş yakılmasını veya yüksek
bir yere bayrak dikilmesini teklif ettiler. Hz. Peygamber, başka dinlere ait olmaları dolasıyla bu tekliflerin hiç birini uygun bulmadı. Ensardan Abdullah b. Zeyd'in
rüyas ı ve bunu teyid eden diğer sahabllerin sad ık rüyalarını tasvip etti ve ezan ı
okumakla Hz. Bilal'i görevlendirdi. Ezan, Hz. Bilal'e öğretildi ve müminler onun
sesiyle namaza davet edilmeye başlandı (Nedvl-Ansarl, 1969: il, 124-125):
390
Çü kuwet tutdı şer' islam açıldı aleme a'lam
Namaza istedi i'lam ki nice edeler bürh§n
Kimi der çan çalın nakus kimi der karne-i camOs
Dediler kim gerek namus çü nesh oldı kamu edyan
ResOlullah işitd'anı pes oldı muntazır canı
Kim ere vahy-i Rabbani nedir diye ana Kur'an
Erişdi meclise nagah ki Zeydin oğlı Abdullah
Dedi ben görmüşüm vallah ki beyne'n-nevmi ve'l-yekzan
Ki gökden bir melek indi inüben hayıta kondı
Yüzini kıbleye döndi ki tekbir eyledi i'lan
Dedi pes dört kez ol Allahu ekber
Ezanın dedi elfazın mükerrer
Birazcık durdı geri okıdı ol
İki kez sonra kad kamet didi ol
Ömer dedi ki gördüm ben de el-hak
Anın hakkı ki ba's · etdi seni Hak
Nebi pes Cebrayile sordı anı
Ki kim okuya mescidde ezanı
------------------- Hacı Bektaş Veli /2004-30
-------------------- Divan Şiirinde Hz. Bi/at
Dedi Cebrayi 1 işit ya Muhammed
Ezanı okusun şol abd-i esved
Kim anın savtı a'ladır muhakkak
Mü'ezzinlerden anı yeg sever Hak
Firiştehler anı meşhOd ederler
Ki layıkdır ezanı anı derler
Bilale pes ezanı kıldı i'lam
Ki layıkdır ezanı anı derler
Yazıcıoğlu MehmedlO
Hz. Bilal, ezanı okuyarak beş vakit namaz ile Cuma namazını eda etmeleri için
müminleri namaza davet etmektedir:11
Çü vakt erdi Bilal eyledi kamet
Salat-ı subha kıldılar ikamet
Yemlnl(FN.1.401)
Heman ol dem Bilal eyledi kamet
Namaz-ı cum'a kılındı tamamet
Yemlnl(FN.1.537)
Hz. Bilal, dokunaklı ve gür sesli bir müezzindir. Öyle içe işleyen ve gür birsese sahiptir ki, ezan okuduğunda ruhları aşka ve şevke getirir, onu dinleyen her ki
şiyi kendinden geçirirdi:
Buyurdı mescidin sathına çıkdı
Ezan okudı kim canları yakdı
Yazıcıoğlu Mehmed12
Hz. Bilal, arş-ı a'la yaratıldığında levh-i mahfOza yazılmış olan "eşhedü en la
ilahe illallah(Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet ederim)" sözünü, namaza
davet olarak bütün aleme yayan bir müezzindir:
Yaratdı arş-ı meddi Huda-yı celle celal
Yazıldı levh-i münlre heman-dem işbu makal
Cihana gulgule saldı okudı çünki Bilal
Sada-yı eşhedü en la ilahe ·illallah
Aşkl(DS.4)
Hacı Bektaş Veli/ 2004-30 -------------------- 391
Hüseyin Güfta ----------------- - ---- - -
Hz. Bilal, İslam tarihinde Hz. Peygamber'in müezzini olarak tanınmıştır. Medi
ne'ye hicretten sonra, namaza davet usulü olarak ezan kabul edilince, Hz. Bilal
Hz. Peygamber tarafından müezzin tayin edildi. Hz. Bilal, Hicret'in 1. yılında eza
nı Hz. Peygamber'in emriyle ilk defa okumakla meşhur olmuş, barışta ve savaşta
Hz. Peygamber' in müezzin liğini yapmıştır( Fayda, 1992: VI, 152; TDEA, 1977: 1,
428). Medine'de olduğu zamanlarda ezanı hep Hz. Bilal okumuş, bulunmadığın
da ise Hz. Peygamber'in diğer müezzinleri ezanı okumuşlardır:
Mü'ezzinlerin dördi ma'IOm idi
Bilal idi hem İ bni MektGm idi
Medlnede okurdı bunlar ezan
Nice kim olurlar idi cavidan
Biri Sa'd idi kim Kubada tutupdı kenar
Ebu Mahzure Mekkede kılmış idi menar
Yazıcıoğlu Mehmed13
Hz. Muhammed, vahiy yoluyla ve Cebrail vasıtasıyla ecel inden haberdar oldu
ğunda, Hz. Bilal'e ezan okuyup cemaati namaza davet etmesini emreder. Hz. Bi
lal, emri hemen yerine getirir, ezan okuyarak ashabı camie toplar. Hz. Peygamber
minbere çıkar ve veda kabilinden bir hutbe irad eder:
Çü Cebra'il gelip Hakdan. bu vahyi eyledi pertab
Bu ayetden ResGlullah ecel hükmün edip deryab
Bilale emr kıldı kim namaza cem' ede ha!kı
Derildiler dolup mescid oturdılar kamu ashab
Çıkıp minberde Allahın kemaline sena etdi
Nihayetce belagatde hitabet eyledi lcab
Yazıcıoğlu Mehmedl4
Hz. Peygamber, ehl-i beytiyle vedalaştığı esnada Hz. Bilal ezan okur. Hz. Pey
gamber, camie gidemeyecek kadar rahatsız olduğu için, yerine Hz. Ebu Bekir'in
imam olmasını Hz. Bilal'e söyler. Hz. Bilal doğrudan Hz. Ebu Bekir'in yanına gi
der ve Hz. Peygamber'in emrini bildirir. Cemaate de Hz. Ebu Bekir'e uymalarını
söyler ve bunun Hz. Peygamber'in emri olduğunu bildirir:
392 -------------------- Hacı Bektaş Veli/ 2004-30
-------------------- Divan Şiirinde Hz. Bilal
Ehl-i beytiyle veda ederken erişdi Bilal
Geldi okudı ezan kim ta gele ehl-i salah
Hem selam etdi dedi kim ya ResGlallah namaz
Dedi versin Hak sana hayre'keza yevmü'l-kifah
Var EbG Bekre ayıt olsun imam
Yerime nasb eyledim olsun hümam
Dedi peygamber kim ol olsun imam
Ben anın tutdım kamu işin tamam
Mescide geldi Bilal etdi nida
Ta EbG Bekre edeler iktida
Dedi tutun ya Müselmanlar sözüme siz kulah
Kim ne buyurdı ResG lullah tutunuz tiz kulah
Kim yalınız kendüye meşgGI olupdur biliniz
Ya Ebu Bekr emr kıldı sana sen olgı 1 inah
Emr kıldı kim imamet edesin ashaba sen
İ şitip ashab kamu ağlaşdılar tutup sımah
Yazıcıoğlu Mehmed15
Hz. Bilal, namaz vakitlerinde ezan okumasının yanı sıra, Hz. Peygamber'in
emirlerini halka duyurma veya insanları onun huzuruna çağırma görevini de üst
l enmiştir.
Hz. Peygamber'in Kayser'e karşı çıkacağı bir seferin hazırlığı esnasında, Hz. Bi
lal' in nidasıyla Medine' de bir anda gaza için binlerce sahabl toplanmıştır:
Gel imdi bu tarafdan dinle ahbar
Resül-i Hak nice buyurdı i yar
Münacat eyledi Allaha ol dem
Heman erişdi Cibrll-i mükerrem
Hacı Bektaş Veli/ 2004-30 ------ -------------- 393
Hüseyin Güfta - --- -------------- ---- --
Getirdi canib-i Hakdan selamı
Ki Cebrayil dedi böyle peyamı
Gaza emr etdi sana Hak Te'ala
Ki varsın Kaysere der sana Mevla
Çü vakıf oldı peygamber bu hale
Heman emr eyledi ol dem Bilale
Nida kılıp Medinede çığırdı
Gazadır deyü ashabı kığırdı
Derildi otuz üç bin gazi ashab
Sana şerh edeyim dinle nedir bab
Yemlni16
Hz. Peygamber, aralarında Hz. Ali ve Bilal'in de yer aldığı ashabı ile Ka'be'yi
tavaf ederken, Ka'be'nin örtüsünü tutmuş ağlayan bir kişi görür. Hz. Peygamber,
yüklü bir borca girerek aldığı mallarını taşıyan geminin Umman Denizi'nde bat
ması üzerine Ka'be'ye sığınıp ağlayan Horasanlı bir tacir olduğunu sonradan öğ
rendiği bu şahsı huzuruna çağırmak üzere Hz. Bilal'i görevlendirir. Hz. Bilal, şah
sın yanına gelerek vefa kaynağı Muhammed Mustafa'nın kendisini çağırdığını söy
ler. Tacir de huzuruna gelerek başından geçenleri Hz. Peygamber'e anlatır:
394
Erişdi Ka'betullaha peyember
Kamu ashablar hem bile Haydar
Tavaf eyler iken Ka'beyi ol mah
Görür bir piri ağlar liem kılur ah
Elile Ka'be örtisini tutmış
Bükülmiş beli olan güci gitmiş
inen zarllığıla inler ol er
Göricek piri o şefkatlü server
Dedi çağır Bilale piri gelsin
Görelim neye ağlar şerh kılsın
------- ------ - ------ Hacı Bektaş Ve/// 2004-30
---------- ---------- Divan Şiirinde Hz. Bilat
Bilal erdi pirin katına ol dem
Dedi gel seni isterler i adem
Pir aydur beni kim ister i kardaş
Benim enduh u gam içinde kallaş
Bilal aydur Muhammed Mustafadır
Kığırdan seni ol kan-ı vefadır
işidip bu kelamı geldi ol pir
ResOlullaha halin ede takrir
Yemlnl(FN. 1.423)
Hz. Bilal'in müezzin oluşu, Divan şiirinde doğrudan bilgi verilerek belirtilmesinin yanı sıra, muhtelif teşbih, telmih ve tasawurlara da konu edilmiştir.
Küfr ehlinin elinden kurtarılmış, daha doğrusu fethedilmiş bir şehrin huzura er
mesi, bu şehirde ikamet eden insanlara İslam dininin güzelliklerini, hükümlerini ve ibadet usullerini anlatacak, Mekke'nin fethinde Ka'be'ye çıkıp fetih ezanı okuyan
Hz. Bilal gibi, bir müezzin tayin etmekle mümkündür:
Kesdin ol iklimden ehl-i Firengin rağbetin
Açabilmez oldı küffar ol yana çeşm-i hayal
Halka i'lam etmege dln-i Muhammed ta'atin
Eyledin ol mescid-i Aksaya ta'y'i'n-i Bilal
FuzOf117
Gül bahçesinde, bülbül Bilal, gül fidanının dalı minare, bülbülün nağmesi ise
ezandır. Bilal sesli bülbül, minare hükmünde olan dala konup öterek gül bahçesi
alemini gaflet uykusundan uyandırmaktadır:
Nergis çemende kasd eder uyanmağa veli
Gözini açmış iken alır yine anı hab
Bülbül menar-ı şaha çıkıp nite kim Bilal
"Kumu' nidas ı ile eder aleme hitab18
Mesihi19
Hacı Bektaş Ve/// 2004-30 -------------------- 395
Hüseyin Cüfta ------------- -----------
Şair, köle olan Bilal, kaside sunup methettiği Şehzade MahmOd da efendi mer
tebesindedir. Ka'be'de ezan okumak Hz. Bilal'e yaraştığı gibi, makamı yüce olan Şehzade'ye kaside takdim edip onu övmek de şaire yaraşmaktadır:
Okusun medhini kapında Necati benden
Yaraşır Ka'be hariminde neva kılsa Bilal
Necfüi20
Büyük şairlerin vefat etmesiyle şiirin bitmediğini belirterek kendisini büyük şairler zincirinin bir halkası olduğunu iddia eden ve sanatıyla övünen şair, "Bilal ve
fat edince ezan okunmadı mı?" ifadesiyle iddiasını delillendirir:
Şeha zamanede ben ol sühanverim ki bugün
Dahi cüvan iken oldum emir-i mülk ü kemal
Demen ki şi'r hemin Hafız u Kemalindir
Ezan okunmadı mı dünyeden gidince Bilal
Hayali21
Müminlerin, Mekke'de iken müşriklerin şerrinden korunmak için ibadetlerini
yer altı odalarında gizlice yapmaları gibi, Divan şiiri geleneğinde de aşık, rakibin
yüzünden mezarda feryat ve figan etse, onun sesini işiten, "Bilal, kafir korkusun
dan yerin altında ezan okuyor'', der:
Kabrde kılsam rakib ucundan efgan der gören
Havf-i kafirden zemin içre ezan okur Bilal
Mesihi22
Sevgilinin yüzünün nurundan feyizlenen ay, Beyt-i Ma'mQr'a çıkıp müezzin ol
muş, "Ey iki haremin imamı Bilal-i Habeşi'nin ruhu" şeklinde nida etmektedir:
Beyt-i Ma'mOra çıkıp oldı mü'ezzin söyler
Ya imame'l-haremeyn rOh-ı Bilal-i Habeşi
Müştak(DS. 95)
Hz. Peygamber'e olan sevgi ve mahabbeti pekiştirmek, hasreti dindirmek, mah
şerde onun şefaatine nail olmak maksadıyla ya~ılan na'tlarda, kalemin cızırtısının
Bilal nağmeli olması şairin hünerine çok önemli bir göstergedir:
Hüner odur reh-i na't-ı Resulde Es'ad
Sarir-i hamen ola nağme-i Bilal-engiz
Şeyhülislam Es'ad Efendi23
396 ------------ -------- Hacı Bektaş Veli/ 2004-30
-------------------- Divan Şiirinde Hz. Bilal
Hz. Bilal'in okuduğu ezanın manasını idrak edemeyen ve onu yaşayamayan kişinin, sadece mescide gitmekle Hz. Peygamber'i ve onun tebliğ ettiği İslam dinini tam manasıyla tanıması ve anlaması mümkün değildir:
Resulden ne alır mescid-i Resule giden
Ma'ani-i nagamat-ı Bilali anlamadan
Muallim Nacl(MNŞ.185)
Hafız, "yevme yünadi(seslenenin yakın bir yerden sesleneceği güne kulak ver)"yi okur; fakat bu nidayı hakkıyla bilip yaşayamaz. Bu nidayı hafız değil, ancak gür ve tesirli sese sahip olan iman timsali Hz. Bilal bilir:
Hafız egerçi okur "yevme yünadi" vel124
Sen bu nidayı ana sor ki Bilali bilir
Neslml(D.180)
Bu alem bağının rüzgarı, "erihna ya Bila/(Ey Bilal, kalk -namaz kılmak için ezan oku- bizi ferahlandır)" hitabı olmakta ve ruhları anber kokusuna gark ederek rahatlatmaktadır:
Geh "erihna ya Bilal" olup neslm-i bağ-ı ins2S
Can meşamın bQy- ı ünsullah ederdi anberln
Aşık Çelebi(D.100)
Gönül ve canın, mahşer velvelesini değil, Hz. Bilal' in güzel sesini duyması için niyaz edilir:
Duymasın velvele-i mahşeri ya Rab dil ü can
Eylesin gOşumı pür nağme-i avaz-ı Bilal
Aşkl(ADŞS.91)
4. Hz. Peygamber'e Sadakati
Hz. Bilal, Hz. Peygamber'in ashabındandır. Hz. Muhammed vefat edinceye kadar savaşta ve barışta onun yanından hiç ayrılmamış ve vaktini ona hizmet etmekle geçirmiştir. "Hatta sahabl ve tabiinden birçok şahsiyet, Hz. Bilal'den hadis rivayet etmiştir."(KS, Vll, 482).
Hz. Bilal, Hz. Peygamber'in abdest suyunu temin etmek, sütre olarak kullandığı harbeyi taşımak, şahsi ihtiyaçlarını karşılamak, savaşta özellikle geceleri korunmasını, gündüzleri ise gölgelenmesini sağlamak, yemeğini hazırlamak, beytülmal işlerine bakmak, emriyle bazı ödemeler yapmak, emirlerini halka duyurmak, elçileri ağırlamak, seriyye kumandanlarına sancak vermek, kadın esirleri muhafaza etmek gibi işlerde görev almıştır(Fayda, 1992: VI, 152).
Hacı Bektaş Veli/ 2004-30 -------------------- 397
Hüseyin Güfta ------------------------
Hz. Bilal'in, Hz. Peygamber yaşadığı sürece yanından hiç ayrılmaması ve ona
sadakatle hizmet etmesi Divan şiirinde konu olmuş ve onun "Bilal-i Mustafa"26
şeklinde anılmasına vesile olmuştur.
Hz. Bilal, ömrü boyunca Hz. Peygamber'e bağlı kalmış ve ona içtenlikle hiz
met etmiş sahabilerden biridir:
Dahi kulluk eden sahabe rical
Birisi Enesdi birisi Bilal
Birisi EbO Zerr-i Gaffari'di
Birisi de ·selman ki iç yar idi
Birisi dahi İbn-i Mes'Od idi
Hisali anın gayr-i ma'dOd idi
Yazıcıoğlu Mehmed27
Hz. Peygamber'in güzellik güneşi doğup alemi kaplayınca, onu seven ve onun
yolundan giden muhtelif milletlere ait her kişi, ne kadar hakir, düşkün ve talihsiz
biri olursa olsun, Bilal-i Habeşi gibi talihli, mesut ve yüce bir şahsiyet olur:
Çün doğup tutdı cihan yüzini hüsnün güneşi
Kim ola sevmeye bu vech ile sen mah-veşi
Türk ü Kürd ü Acem ü Hindi bilir bunı ki sen
Haşimisin Arabisin Medenisin Kureşisin
Sen emire kul olan her ne kadar müdbir ola
Bende-i mukbil olur misl-i Bilal-i Habeşi
Dede Ömer ROşeni28
İki alem serveri Hz. Peygamber'e olan aşırı mahabbet ve sadakat, kişinin ken
disini devrinin yeni bir Bilal-i Habeşi'si olarak nitelemesine vesiledir:
398
Ey gözüm nOrı başım tacı vü ömrüm güneşi
Haşimiyyu Ebtahi Mekki Medeni vü Kureşi
Sen ki şahısın iki alemin hace bugün
Ben dahı bendelerin bendesiyim nev-Habeşi
Nihani29
- ------------------ Hacı Bektaş Veli/ 2004-30
-------------- ------ Divan Şiirinde Hz. Bi/at
s. Uhrevt Mükafatı
Hz. Bilal, her türlü eziyet ve işkenceye katlanarak hak dinde ısrar etmiş, Kur'an
ahlakıyla ahlaklanmış, özü sözü doğru iman timsali bir sahabidir. İslam dininin he
nüz açıktan tebl iğ edilmediği zamanda Hz. Peygamber'e iman etmiş, Müslüman
olduğunu açıkça ifan eden yedi kişiden biridir.
Hz. Bi lal, Allah'ın sevdiği kullardan biridir.30 Mekanı, "Tanrı haslarının halka
sındadır." (Mevlana, 2000: 111, 428-429). Hz. Peygamber'in övgüsüne ve mekanı
nın cennet olduğu müjdesine mazhar olmuştur. Hz. Cabir'in rivayetine göre, Hz.
Peygamber, "Ben kendimi cennete girmiş gördüm. Derken Ebu Talha'nın hanımı
Rumaysa ile karşılaştım. Kulağıma bir h ışırtı geldi. Bu kimin hışırtısı? dedim; Bi
lal'in dedi ler."(KS, Xll, 251, Hadis No: 4373) buyurarak Bilal' in cennet ehlinden
olduğunu müjdelemiştir:
Kim emr ede varın siz de girin cennet makamına
Ne korkı ola ne gussa kılın diye sefer Allah
Bular ayda cehennemde Velid ile EbO Cehle
Suheyb ile Bilali biz der idik kim sever Allah
Siz and içip der idiniz ki rahmet eylemez hergiz
· Kim asla cennete koymaz bular gibi beşer Allah
Yazıcıoğlu Mehmed31
Cennetin kapıcısı olan büyük melek Rıdvan'ın, cenneti süslemesinin sebebi,
Hz. Muhammed'in, sahabilerinden Hz. Bilal'i kabul ettiğinden veya onun cenne
te gelişinden dolayıdır:
Rıdvan behişti bu kadar arayiş etdigi
Budur k'ide kabOI Bilali Muhammedin
Ahmed Paşa(0.35)
Sonuç 1. Hz. Bilal, Divan şiiri geleneğinde ismi olan "Bilal" ile, aslen Habeşi ve siyah
tenli olması sebebiyle "B ilal-i Habeşi" ile, Hz. Peygamber'in ashabından olması ve
ona olan sadakati dolayısıyla da "B ilal-i Mustafa" i le anılmıştır.
2. Hz. Bilal'in şekli ve şemaili konu edilirken en çok teninin siyah oluşundan
bahsedilmiştir. Hz. Bilal'in siyah teni; sevgilinin beni, saçı ve aşığın gözündeki
varlığına, rindmeşrep Divan şairinin söyleyişine, geceye, mirac gecesine, Ka'be'ye,
miraciyelerde gök ile ilgili cisimlere benzetme unsuru olarak kullanılmıştır.
Hacı Bektaş Veli/ 2004-30 -------------------- 399
Hüseyin Güfta ------------ -------------
3. Divan şairi, halini devrin sultanına arzederken, cahilleri ve münafıkları eleş
tirirken, çok sevdiği bir şehzadenin ölümü dolayısıyla üzüntüsünü belirtip onun
mekanının cennet olması için dua ederken, Hz. Bilal'in maruz kaldığı eziyetleri bir
kıstas veya benzetme unsuru olarak şiirine yansıtmıştır.
4. Hz. Bilal, İslam tarihinde müezzin veya Hz. Peygamberin müezzini olarak
tanınmıştır. Hz. Bilal'in müezzin oluşu, Divan şiirinde bazen doğrudan verilen bil
gi ile belirtilmiş, bazen teşbih, telmih ve tasavvurlarla zikredilmiş, bazen de onun
bu özelliğine işaret etmek için sadece "Bilal" kullanılmıştır. Hz. Bilal' in, namaz va
kitlerinde ezan okumasının yanı sıra, Hz. Peygamber'in emirlerini halka duyurma
ve insanları onun huzuruna çağırma görevini de üstlendiği tespit edilmiştir.
5. Hz. Bilal, Hz. Muhammed'e sadakatle hizmet eden sahabllerden biridir.
Ömrü boyunca Hz. Peygamber'e bağlı kalmış ve ona içtenlikle hizmet etmiştir.
Hz. Bilal'in, Hz. Peygamber yaşadığı sürece yanından ayrı lmaması, ona sadakatle
bağlı olması ve hizmet etmesi Divan şiirinde birçok beyte konu olmuştur.
6. Her türlü eziyete katlanarak hak dinde ısrar eden, güzel ahlak sahibi ve iman
timsali bir sahabl olan Hz. Bilal'in, cennet ehlinden olduğu Hz. Peygamber tara
fından müjdelenmiştir.
DiPNOTLAR
2
3
4
5
6
Yard. Doç. Dr., MKÜ Eğitim Fakültesi
Ahmed Paşa D.285; Necati D.414, 438; Dede Ömer Ruşeni TEN.11; Taşlıcalı Yahya D.95; Müş
tak DS.95
Esrar Dede D.175 "Na't-ı Şah(Hz. Ali)-ı Diger"
Hayreti D.41 ("Kaside-i lydiyye" başlıklı kasidede adı belirtilmeyen bir"Paşa'ya sunulan "medhiye"den alınmıştır).
Necati D.45 "Kaside-i Na't- ı ResOI"
Şeyh Galib HA.20 "Der Menkabet-i Mi'rac-ı Şerif-i Nebevi"
İlm-i nücOm hakkında ayrıntılı bilgi ve örnek beyitler için Bkz. Levend, Agah Sırrı (1984). Divan Edebiyatı. İstanbul: Enderun Yay., s.197-217 (A. S. Levend, bu beyitler için şöyle bir açık
lama yapmaktadır: "Meratib-i sülOk yedidir. Allah'ın adı olan esma-i seb'adan her birinin bir nuru vardır. Yedinci ismin nuru, münteha-yı meratib-i nOr siyahtır. Salik, yedinci semaya çıktığı za
man, nur, siyah olarak tecelli edermiş. Bu mertebeye gelince süluk tekmil edilmiş olur!').
7 Şeyh Galib HA.27-28 "Der Menkabet-i Mi'rac-ı Şerif-i Nebevi"
8 Yahya Bey D.95 (Kanuni Sultan Süleyman'a sunulan bir kasidenin "nesih" bölümünden alınmıştır). 9 Mu'ini TEM.140 "Şehzade Mustafa Mersiyesi" ·
10 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.178 "Sebebü'l-ezan"
11 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.178 "Sebebü'l-ezan"
12 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.178 "SebebO'l-ezıin" 13 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.293 "Faslün Fi'l-ashab"
400 Hacı Bektaş Veli/ 2004-30
Divan Şiirinde Hz. Bilal
14 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.245 "Vefat-ı Resülullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem"
15 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.249-250 "Vefat-ı ResCılullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem"
16 Yemini FN.1.271 "Azimet Kerden Der Resül Be-Kayser(Hz. Muhammed'in Kayser'e Karşı Sefere
Çıkması Hakkındadır)"
17 Fuzüli D.60 ("Kaside Der Medh-i Ayas Paşa Vati-i Bağdad" başlıklı kasidenin "medhiye" bölü
münden alınmıştır).
18 "kümü": Kur'an, Bakara, 2/238
19 Mesihi 0.38 ("Der Sitayiş-i Ca'fer Beg" başlıklı kasidenin baharı tasvir eden "nesih" bölümünden
alınmıştır).
20 Necati D.87 ("Kaside-i Jyd Der Medh-i Sultan Mahmud" başlıklı kasidenin "fahriye" bölümünden
alınmıştır). 21 Hayali D.42 ("Kaside" başlıklı şiirin "fahriye" bölümünden alınmıştır).
22 Mesih! D.56 ("Der Sitayiş-i Defterdar Bedreddin Beg" başlıklı kasidenin, nice ehl-i kemalin yer al
dığı bir has meclisin tasvir edildiği ve güzellik şahının emri üzerine Mesihi'nin bu mecliste söyle
diği bir gazelin yer aldığı "nesib" bölümünden alınmıştır).
23 Şeyhülislam Es'ad Efendi D.227 (Bir gazelin "makta"' beytidir).
24 "yevme yünadT': Kur'an, Kaf, 50/41
25 el-Aclüni, Şeyh İsmail bin Muhammed (2000). Keşfü'l-hata ve Muzilü'l -ilbas. Beyrut: Müessese-
tü'r-risale, c.I, s.117, No: 312
26 Taşlıcalı Yahya D.513
27 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.293 "Faslün Fi'l-ashab"
28 Dede Ömer RüşenT TEN.11 "Na't"
29 NihanT D.47 "Medh-i ResCılullah" 30 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.178
31 Yazıcıoğlu Mehmed M.11.447-448 "El-mevtınü'l-hamisi'l-A'raf"
KAYNAKIAR EL-ACLÜNİ, Şeyh İsmail bin Muhammed (2000). Keşfü'l-hafa ve Muzilü'l-ilbas. ı, Beyrut: Müessesetü'r-
risale AKYÜZ, Kenan ve Diğerleri (1990). FuzO/i Divanı. Ankara: Akçağ Yay.
AYAN, Hüseyin (1990). Nesimi Divanı. Ankara: Akçağ Yay.
BERKİ, Ali Himmet-Keskioğlu, Osman (2000). Hatemü'l-enbiya Hazreti Muhammed ve Hayatı. Anka
ra: Diyanet İşleri Bşk. Yay. CANIM, Rıdvan (2000). Latifi, Tezkiretü'ş-şu'ara ve Tabsıratü'n-nuzama. Ankara: Atatürk Kültür Mer-
kezi Yay. ÇAVUŞOGLU, Mehmed (1977). Yahya Bey, Divan. lstanbul: İstanbul Üniv. Yay.
ÇAVUŞOGLU, Mehmed-Tanyeri, M. Ali (1981). Hayreti, Divan. İstanbul: İstanbul Üniv. Yay. ÇELEBİOGLU, Amil (1996). Yazıcıoğlu Mehmed, Muhammediye. il, İstanbul: Mitli Eğitim Bak. Yay.
DOGAN, Ahmet (1995). Müştak Baba, Hayatı ve Edebi Şahsiyeti. Ankara: Akçağ Yay.
DOGAN, Muhammet Nur (1997). Lale Devri Şairi Şeyhülislam Es'ad ve Divanı. İstanbul: Milli Eğitim Bak. Yay.
DURSUN, Mesut (1990). Nihani Divanı. (Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Ankara: Gazi Üniv. Sosyal
Bilimler Ens.
Hacı Bektaş Veli/ 2004-30 ---------------------- 401
Hüseyin Güfta
FAYDA, Mustafa (1992). "Bilal-i Habeşi", İslam Ansiklopedisi. VI, İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yay. HANÇERLIOCLU, Filiz (1988). Aşık Çelebi Divanı. {Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Ankara: Gazi
Üniv. Sosyal Bilimler Ens. HA YBER, Abdülkadir-Özbay, Hüseyin (1997). Muallim Naci'nin Şiirleri. lstanbul: Milli Eğitim Bak. Yay. HORA TA, Osman (1998). Esrar Dede, Hayatı, Eserleri, Şiir Dünyası ve Divanı. Ankara: Kültür Bak. Yay. iSEN, Mustafa (1990). Usöli Divanı. Ankara: Akçağ Yay. iSEN, Mustafa (1993). Acıyı Bal Eylemek, Türk Edebiyatında Mersiye. Ankara: Akçağ Yay. KÜÇÜK, Sabahattin (1994). Baki Divanı. Ankara: Türk Dil Kurumu Yay. MENCİ, Mine (1995). Mesihi Divanı. Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Yay. MEVLANA CELALEDDiN-i RÜMİ (2000). Mesnevi ve Şerhi. (Şerheden Abdülbaki Gölpınarlı), Ankara:
Kültür Bak. Yay. Nedvi, Muinüddin Ahmed-Ansari, Said Sahib (1969). BüyOk İslam Tarihi, Asrı Saadet, Peygamberimi
zin Ashabı. (Haz. Eşref Edib), il, İstanbul: Sebilürreşad Neşriyat Okay, Orhan-Ayan, Hüseyin (1992). Şeyh Galib, Hüsnü Aşk. İstanbul: Dergah Yay. Onay, Ahmet Talat (1992). Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar. (Haz. Cemal Kurnaz), Ankara: Türkiye
Diyanet Vakfı Yay. Pala, İskender (1988). Aşk/ ve Divanından Örnekler. Ankara: Kültür ve Turizm Bak. Yay. Pala, İskender (1995). Ansiklopedik Divan Şiiri Sôzlüğü. Ankara: Akçağ Yay. Tarlan, Ali Nihat (1992). Ahmet Paşa Divanı. Ankara: Akçağ Yay. Tarlan, Ali Nihat (1992). Hayali Divanı. Ankara: Akçağ Yay. Tarlan, Ali Nihat (1992). Necati Beg Divanı. Ankara: Akçağ Yay. Tepeli, Yusuf (2002). Derviş Muhammed Yemini, Fazilet-name. t, Ankara: Türk Dil Kurumu Yay. Tulum, Mertol (2001 ). Sinan Paşa, Tazarruname. Ankara: Milli Eğitim Bak. Yay. Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1977). 1, İstanbu l.: Dergah Yay.
Yeniterzi, Emine (1993). Türk Edebiyatında Na't(Antoloji). Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı Yay.
KISALTMALAR ADŞS : Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü
D : Divan
DS : Divandan Seçmeler
ETEM : Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar
FN : Fazilet-name
HA : Hüsn ü Aşk
KS : Kütüb-i Sitte
LT : LatifiTezkiresi
M : Muhammediye
MNŞ : Muallim N:lci'nin Şiirleri
TDEA : Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi
TEM : Türk Edebiyatında Mersiye
TEN : Türk Edebiyatında Na't
402 Hacı Bektaş Veli/ 2004-30