d Ì P f v f v P o R ] · 2021. 1. 11. · d Ì P f v f v P o R ] W v u ] Ç o P o v l o f o Z v v...
Transcript of d Ì P f v f v P o R ] · 2021. 1. 11. · d Ì P f v f v P o R ] W v u ] Ç o P o v l o f o Z v v...
-
MAKALE
Taze gıdanın geleceği Pandemiyle gelen kalıplar
Barb Renner, Brian Baker, Justin Cook ve Josh Mellinger
DELOITTE TÜKETİCİ SEKTÖRÜ MERKEZİ
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
Ürünlerin, satın alındıklarında en taze hallerinde olması her zamankinden daha önemli.
Sağlık krizleri ile finansal krizlerin iç içe geçmiş güçleri, tüketici davranışlarını önemli ölçüde etkiledi ve işletmeler için yeni zorluklar ortaya çıkardı.
Deloitte’un 2020 yılı taze gıda tüketici anketi, pandemiyle
birlikte ortaya çıkan yeni durum ve değişen tüketici profili
konusunda bir bakış açısı sağlamaktadır. Bu ankette,
pandemi öncesi tüketiciyle bugünkü tüketiciyi kıyaslamak
üzere 2019 yılında gerçekleştirilen Deloitte Taze Gıda
Tüketicisi Araştırması’ndaki konulara yeniden
değinilmektedir. Şu an içinde bulunduğumuz döneme
özgü bazı yeni sorular da sormaktayız.
Başka hiçbir yıla benzemeyen bir yıl
İyi haberlerimiz var! Taze gıda kategorisi her zamanki
kadar önemli ve değerli. Satışlar artmış durumda.1 2020
Deloitte taze gıda tüketicisi anketimize göre, her 10
kişiden dokuzu taze yiyeceklerin kendilerini mutlu
ettiğini söylüyor. Yaşamın en büyük keyiflerinden biri
olan yemek, aynı zamanda da önemli bir üründür.
Sektör, ilk başta sıkıntılar yaşanmasına rağmen COVID-
19'un getirdiği zorluklarla başa çıkabilmiştir.
Yine de bu üst düzey başarının temelinde, pandeminin
değiştirdiği bir kategori vardır. Sağlık krizleri ile finansal
krizlerin iç içe geçmiş güçleri, tüketici davranışlarını
önemli ölçüde etkiledi ve işletmeler için yeni zorluklar
ortaya çıkardı. Sektör şu anda, bozulan tüketici satın
alma kalıpları ve hızlanan trendlerin yanı sıra artan yeni
endişeler ve önceliklerin yeniden düzenlenmesi
durumuyla karşı karşıya.
Sonuç olarak, marketler ve taze gıda üreticileri,
kendilerine şu önemli soruları soruyor olmalı:
• Taze gıda tüketicilerinin davranışları daha normal
zamanlara göre nasıl değişti ve pandemiden sonra
hangi değişiklikler kalıcı olmaya devam edecek?
• Pandemi sırasındaki tüketici davranışları, tüketici
segmentlerini yeniden tanımlama zamanının
geldiğini mi gösteriyor? Eğer öyleyse yeni
segmentlere en iyi şekilde nasıl hizmet verilebilir?
ANKET METODOLOJİSİ
• Amerika Birleşik Devletleri'nde, evlerinde taze gıda satın alımlarını etkileyen 2.000 yetişkinle (18-70 yaş arası) görüşüldü.
• Görüşmeler Temmuz 2020'de yapıldı.
• Bu örneklem, ortalama ABD tüketicisinin temsili bir görüntüsünü elde etmek için ABD nüfus sayımıyla eşleştirildi.
• Bulgular, devam eden Tüketici Takipçisinin Durumu çalışmamızdan elde edilen bilgilerle desteklendi.2
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
Pandemi, satın alma davranışlarını ve değer yaratan etkenleri değiştirdi
COVID-19, hâlâ istikrarlı bir işi olup evden çalışabilecek
kadar şanslı olan kişilerin hayatlarına kimleri dahil
ettiğini, eğlence için ne yaptığını, çocuklarına nasıl
eğitim verdiğini ve nerede çalıştığını değiştirdi. Konu
taze gıda olduğunda tüketicilerin alışkanlıklarını ve
önceliklerini de değiştirmiş olması şaşırtıcı değil.
Anketimiz, tüketicilerin ne sıklıkla alışveriş yaptıkları, ne
satın aldıkları ve taze gıda alımlarında neye önem
verdikleri açısından üç ana değişim temasını ortaya
koyuyor.
ALIŞVERİŞ SIKLIĞININ AZALMASI Anketimizdeki tüketicilerin yarısından fazlası (%54)
marketlerde alışveriş yaparken kendilerini stresli
hissettiklerini söylüyor. Stres, onları, dükkanlardan
kaçınmaya ve daha az sıklıkta alışveriş yapmaya itiyor.
Haftada birkaç kez taze gıda alışverişi yaptığını söyleyen
katılımcıların sayısı 2020'de, 2019 yılına göre yarı yarıya
azalmıştır (şekil l). Haftada birden fazla alışveriş yapma
alışkanlıklarından vazgeçen bu tüketiciler, artık
ortalama olarak sadece iki haftada bir alışveriş yapıyor.
Bu değişiklik, tanımı gereği kolay bozulan bir kategori
olan taze ürünler için rahatsız edici bir değişikliktir. Ve
kolay bozulma, tüketicilerin sadece eşit miktarlarda
stok yapıp evde haftalarca taze gıda bulundurmasının
mümkün olmadığı anlamına gelir. Dahası, sık alışveriş
yapanlar aynı zamanda marketin en iyi müşterileridir.
Market fişi verileriyle ilgili analizimiz, haftada en az bir
kez taze gıda alışverişi yapan tüketicilerin, taze ürün
satışlarının yaklaşık %80'ini oluşturduğunu gösteriyor.3
Bu sık alışveriş yapanların sayısındaki azalma,
geleneksel kanal için iyi bir haber olamaz.
Dükkandan daha seyrek alışveriş yapma trendi bir süre
daha devam edebilir. Küresel olarak alışveriş yapanların
yarısı dükkana gitme konusunda kendisini hâlâ
güvende hissetmiyor ve bu durum virüsün oldukça
kontrol altında olduğu ülkelerde bile geçerli.4
ŞEKİL 1
Haftada birkaç kez taze gıda alışverişi yapan tüketicilerin sayısında büyük bir azalma Son dört ayda taze gıda alışverişi sıklığı
%44 %43 %42
%30 %27
%15
Haftada birkaç kez
Haftada bir
Haftada birden az
Kaynak: Deloitte Taze Gıda Tüketicisi anketleri 2019 (n=2006) ve 2020 (n=2000).
SATIN ALINAN ÜRÜNLERDE DEĞİŞİKLİK Pandeminin başlangıcında, tüketiciler çılgın bir hızda
yiyecek stokladılar. Bu stoklama eğilimi belli bir ölçüde
hâlen devam ediyor olup tüketiciler hâlen ihtiyaç
duyduklarından daha fazla gıda bulundurduklarını
belirtiyorlar.5 Talepteki bu artış ve tedarik zincirleri
üzerindeki diğer baskılar, taze gıda da dahil olmak üzere
birçok gıda kategorisinde etkisini göstererek stoklarda
tükenmeler yaşanmasına sebep oldu. Araştırmamızdaki
tüketicilerin üçte ikisi veya %65'i, bazen istedikleri taze
gıdayı stokta kalmadığı için alamamış durumdaydı,
dörtte biri ise bunun sık sık veya neredeyse her zaman
olduğunu söylüyordu. Bir tüketici çok fazla stok sorunu
yaşarsa alışverişini tamamen başka bir mağazadan
yapmaya başlayacağı ve bu durumun perakendeci için
bir "ya hep ya hiç" durumuna dönüşeceği varsayılabilir.
Geçiş yapma maliyetleri, eve yakınlığı bir engel olarak
ortadan kaldıran iyi dijital seçenekler olduğu için şu
anda her zamankinden daha düşüktür.
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
Tüketiciler, hem stoklama hem de stokta bulamama
vasıtasıyla normalde satın alacaklarından farklı marka
ve türde yiyecekler satın aldı. Şekil 2, katılımcıların,
istenen taze gıda maddesinin stokta bulunmaması
durumu ile karşılaştıklarında ne yaptıklarını
göstermektedir. Şaşırtıcı çıkarımlardan biri de ankete
katılanların yarısından fazlasının, istedikleri gıdanın
dondurulmuş veya işlenmiş bir ikamesini satın alarak
veya hiçbir ikameyi de satın almayarak taze gıda
kategorisinden tamamen vazgeçmiş olmalarıdır. Bu
alışveriş sırasında ürünü başka bir mağazada
aradıklarını da bildirmemişlerdir. Sonuçta, dükkan
ziyaretlerini minimumda tutmaktadırlar.
Tüketicilerin neyi satın alma olasılığının yüksek
olduğunu tahmin etmek stokta gıda bulundurma
konusunda çok önemlidir. Bu sıra dışı döneme ait satış
verileri, asıl sebepler ve tüketici tercihleri hakkında iyi
bir fikir olmadığında "hayali eğilimlere" işaret edebilir.
Tüketicilere stokta kalmayan ürünler yerine ne
aldıklarını sorduğumuzda, yaklaşık yarısı ikame ürünü
tercih ettiğini söyledi. Dolayısıyla, bu yeni tercihler,
başlangıçta tercih edilen taze ürün tekrar mevcut
olduğunda bile kalıcı hale gelebilir.
Bu eğilimlerin hesaba katılmaması ve bağlam için harici
verileri içeren daha eksiksiz bir görünüm oluşturulmaması
halinde analitik sistemler yanlış yönü gösterebilir.
Tüketicilerin neyi satın alma olasılığının yüksek olduğunu tahmin etmek stokta gıda bulundurma konusunda çok önemlidir.
ÖNEM VERİLENLERİN DEĞİŞTİRİLMESİ Tüketici satın alma etkenleri söz konusu olduğunda fiyat
hâlâ üstünlüğünü korumakta olup hem 2019 hem de
2020'de katılımcıların %90'ı bu geleneksel satın alma
etkeninin önemli olduğunu belirtmiştir. Ancak, yeni bir
faktör olan güvenlik (şimdiye kadar sadece beklenen ve
tüketici endişelerinin bir parçası olmayan), birincilikte
fiyatla eşit konuma gelmiştir. Güvenliğin, anketteki bazı
sorulara verilen güçlü yanıtlara göre birden çok boyutu
vardır. Kişilerin kendileri, başkaları ve gıda üreten işçiler
için güvenliğin yanı sıra kontaminasyonu önlemek için
ambalaj açısından güvenliği de içermekte olup bu
etkenlerin her biri tüketiciler için önem açısından %85
veya daha yüksek puan almıştır.
ŞEKİL 2
Tüketiciler aradıkları ürünün stokta olmadığını görürlerse ne olur?
Diğer (örn., başka bir dükkana gitmek)
%1
Ürünü almadan çıkıp bir sonraki alışverişe kadar
beklemek
%27
İlgili ürün yerine onun alternatifi bir taze gıda almak
%44
İlgili ürün yerine dondurulmuş veya
işlenmiş gıda almak %28
Kaynak: Deloitte Taze Gıda Tüketicisi anketi 2020 (n=2000).
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
COVID-19 öncesi dönemlerde önem verilmeye başlandığı
gözlenen diğer birkaç etken (zamandan tasarruf kolaylığı,
gıda etiketinin net olması, yerel olarak yetiştirilen
gıdaların mevcudiyeti, sürdürülebilirlikle ilgili endişeler ve
gıda israfına ilişkin endişeler) en azından kısa vadede
önceliklerini kaybetmişler gibi görünmektedir.
Katılımcıların büyük bir çoğunluğu hâlâ bu etkenlere
önem verse de bunlar için verdikleri puanlar daha düşük
olmuş, verilen puanların yoğunluğu da azalmıştır (yani,
geçen yıla göre daha fazla kişi "çok önemli" yerine "biraz
önemliyi" seçmiştir). Tüketiciler açısından önceliklerin
yeniden düzenlenmesi, günümüzle uyumlu
görünmektedir. Ancak taze gıda üreticilerine vereceğimiz
mesaj, buna aldanmamaları gerektiğidir. Bu etkenler şu
anda fiyat ve güvenlik kadar öne çıkmıyor olabilir, ancak
ankete katılan tüketicilerin %70'i veya daha fazlası için
hâlâ önemlidir.
COVID-19 ile yeniden oluşan tüketici karakterleri
Şimdiye kadar, genel seviyedeki bulgulardan bahsettik.
Ancak tüm tüketiciler aynı değildir ve belirli tüketici
gruplarının benzersiz özellikleri üzerinde yine de
durulmalıdır. 2019'da, araştırmamız, tüketicilerin taze
gıda kategorisine olan bağlılığına dayalı olarak üç farklı
alıcı karakteri belirlemişti: İlericiler, Takipçiler ve Nötrler.6
Dünya o günden bugüne değişim gösterdi. Virüs, o
dönemde tanımlanan ilerici ve takipçi karakterlerinde
gelişmeye başlayan bazı kalıpları hızlandırdı ve tahmin
edilmesi mümkün olmayan başka kalıplar ortaya çıkardı.
Özellikle ilerici tüketici, bugün gözlemlediğimiz tüketici ile
ilgili bazı ipuçları verdi, ancak 2019 verilerine tekrar
baktığımızda şu anda gördüğümüz kalıp ve
gruplandırmaların aynılarını görmüyoruz.
Yeni tüketici gruplandırmalarımızı keşfetmek için, alışveriş
sıklığı, satın alınan taze gıda miktarı, fiyatla ilgili algılar,
kanal kullanımı, alışveriş sırasında yaşanan stres ve aranan
ürünü stokta bulamama deneyimine ilişkin yanıtlara
dayalı bir istatistiksel analiz gerçekleştirdik. Bunun
sonucunda, iki farklı tüketici profili ortaya çıktı; bunlara
Geleneksel ve Çağdaş diyoruz.
Bu grupların nasıl alışveriş yaptıkları, ne düşündükleri,
neye önem verdikleri ve ne satın aldıkları onların en
önemli özellikleridir. Ama önce bu iki grubun,
kalıplarıyla ilişkili karakteristik demografik yapılara
göre temellerini oluşturalım.
İKİ FARKLI TÜKETİCİ PROFİLİ
Geleneksel
• Anket grubunun %60'ı
• Genellikle daha yaşlı, daha düşük gelirli ve
daha çok kırsal bölgelerden
Çağdaş
• Anket grubunun %40'ı
• Genellikle daha genç aileler, finansal
durumları daha iyi, kent sakinleri ve etnik
açıdan daha çeşitli
Geleneksel tüketiciler, taze ürün alışverişleri
konusunda geleneksel bir yaklaşıma sahipken çağdaş
tüketicilerin daha yeni bir yaklaşımı vardır. Sektörde
uzun yıllara dayanan bir deneyime sahip olanlar,
Geleneksel tüketicinin birçok özelliğini zaten biliyor
olacaktır, bu yüzden burada Çağdaş tüketicilere
odaklanacağız.
Çağdaş tüketiciyi anlamak
Bu grup, taze ürün kategorisi için bir sapma ve yenilik
kaynağıdır. Sektörün deneyimlemekte olduğu, çokça
tartışılan "hızlanan trendlerden" sorumludur. Çağdaş
tüketiciler daha genç bir gruptur ve bu nedenle,
geleceğin tüketicilerini temsil etmektedirler; üstelik
şimdiden daha fazla maddi imkana da sahiptirler.
Çağdaş tüketiciyi anlamak ve bugünden özellikle onlara
hitap etmenin yollarını bulmak, rekabetin
sürdürülmesine ve gelecekteki büyümenin kilidini
açmaya yardımcı olabilir.
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
ÇAĞDAŞ TÜKETİCİLER TAZE ÜRÜNLERİ DAHA ÇOK ÖNEMSİYOR Çağdaş tüketicilerin taze gıda kategorisine olan aşırı bağlılığı hem somut hem de soyut şekillerde kendini göstermektedir. Somut olandan başlayacak olursak, taze gıda için daha yüksek bir fiyat ödemeye daha isteklidirler (geleneksel tüketiciler için %62'ye karşılık %75’i). Bu durum, sadece maddi imkanlarının geleneksel tüketicilerden daha iyi olmalarının bir sonucu olmayıp COVID-19 kaynaklı bir fark gibi görünmektedir. 2019 yılından benzer demografik özelliklere sahip benzer bir katılımcı grubuna kıyasla, daha yüksek bir fiyat ödeme konusundaki istekliliğin %6 oranında arttığını görüyoruz. Ayrıca daha çok alım yapıyor gibi de görünmektedirler. Çağdaş tüketiciler, son dört ayda taze ürün alımlarını geleneksel tüketicilerin neredeyse iki katı bir seviyede artırdıklarını belirtiyorlar (çağdaş tüketicilerde %50'ye karşılık geleneksel tüketicilerde %27).
Taze ürünlere ne kadar önem verdiklerine dair daha az somut işaretler de vardır. Tüketicilere taze gıda alırken markanın önemli olup olmadığını sorduk. Çağdaş tüketicilerin %64’ü önemli olduğunu belirtirken geleneksel tüketicilerin ancak %44'ü önemli olduğunu belirtti. Bu soru, "markanın" taze ürün gibi bir kategori için aynı şekilde algılanmayacağı bilinerek sorulmuştur.
Örneğin, elma ya da muzda kimin etiketinin olduğu önemli değildir. Asıl önemli olan, taze ürünün markasını tanımlayan bir özellikler bütünüdür. Bunu, belki, taze ürünün fikri ya da imajı şeklinde daha iyi ifade etmek mümkündür. Çağdaş tüketicilerin diğer tutuma ilişkin sorulara nasıl yanıt verdiğine baktığımızda, daha az kirlilik ve atık gibi özelliklere geleneksel tüketicilerden daha fazla önem verdiklerini görüyoruz. Bozulabilir ürünleri satın alırken yerel tedarik, geri dönüştürülebilir ambalajlama ve su nötrlüğü gibi sürdürülebilirlik unsurlarını etkin bir biçimde dikkate alıyorlar (Geleneksellerin yalnızca %51'ine karşılık Çağdaşların %72'si). Çağdaş tüketiciler daha sağlıklı alternatifler arıyor ve koruyucu maddelerden biraz daha yüksek oranlarda kaçınıyor. Geleneksel tüketicilerin %46'sına kıyasla, çağdaş tüketicilerin %66’sı, satın aldıkları gıdalarda etkin bir biçimde "GDO'suz" etiketi olmasına dikkat ediyor. Bu özellikleri tüketicilere verimli ve etkin bir şekilde iletmek, taze gıda sektörü için genellikle büyük bir zorluktur.
Çağdaş tüketiciler, zamandan ziyade stressiz erişilebilirlik ilgili olan bir kolaylık arıyor.
ÇAĞDAŞ TÜKETİCİLER YENİ BİR KOLAYLIK ARAYIŞINDA Pandemi öncesi tüketiciler için kolaylık, büyük ölçüde zamandan ve çabadan tasarruf anlamına geliyordu. Bu durum değişti. Çağdaş tüketiciler, zamandan ziyade stressiz erişilebilirlikle ilgili olan bir kolaylık arıyor. Onlar için hızlı yemek hazırlayabilmenin ve işe gidip gelirken harcanan zamandan tasarruf etmenin önemi azaldı. Şu anda, birçok tüketicinin evde fazladan zamanı var ve bu kişiler, işe gidip gelmiyor. Dükkanlarda alışverişi en stresli bulanlar çağdaş tüketiciler olup bu kişiler, taze ürünlere erişmenin farklı yollarını aramaktadırlar.
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
ŞEKİL 3
Çağdaş tüketiciler, çok kanallı alışveriş yapan kişilerdir Satın alınan taze gıdanın kanallara göre payı
Çağdaş tüketiciler Geleneksel tüketiciler
Marketler %95 %27
İnternet/teslimatlı veya internet/dükkandan teslim alma %1 %26
Yerel (zincir olmayan) marketler %2 %18
Üretici pazarları %1 %12
Taze gıda tezgahları %1 %10
Diğer %7 %0
Kaynak: Deloitte Taze Gıda Tüketicisi Anketi 2020 (n=2000).
ÇAĞDAŞ TÜKETİCİLER STOKTA BULUNMAMA DURUMUNA FARKLI TEPKİ VERİYOR Çağdaş tüketiciler, taze gıdaların stokta bulunmaması durumuyla karşılaştıklarında, bu tüketicilerin kategoride kalma olasılığı daha yüksektir (şekil 4). Çağdaş tüketiciler taze ürünleri daha çok önemsemekte olup bu kalıp, söz konusu savı net bir şekilde yansıtmaktadır. İlgili taze gıda yerine onun bir alternatifini satın aldıklarında, bir şey satın almadan gitme olasılıkları yine de en düşük olan tüketiciler bunlardır ve esasen, dondurulmuş veya işlenmiş ikame ürünler satın alma olasılıkları, geleneksel tüketicilerinki kadar yüksektir.
Çağdaş tüketiciler, yeni ürünler denemek konusunda genellikle açık fikirlidir. İkame ürünlerden memnun kalma ihtimalleri çok daha yüksektir (geleneksel tüketicilerde %36’ya karşılık çağdaş tüketiciler %64); bu da onları, farkına varılmadan veya başka bir biçimde yeni alışveriş kalıpları oluşturma konusunda yönlendirilmeye aday yapmaktadır. Sonuç olarak, tercihleri daha değişken olabilir ve bu eğilimler doğru bir şekilde dikkate alınmazsa tahmin ve planlamayı daha zor hale getirir.
Geleneksel tüketici, neredeyse tüm dünyada bir market
alışverişçisi iken çağdaş tüketiciler tüm kanalları
kullanmaktadır (şekil 3). Özellikle, bu gruptan %68’i,
internet üzerinden en azından biraz taze gıda satın
almışken, geleneksel tüketicilerden yalnızca %9’u bunu
yapmıştır. İster sebep ister sonuç olsun, internet
üzerinden sipariş veren çağdaş tüketiciler, dükkanda
siparişlerini hazırlamakla görevli çalışanlara, dükkanda
bulunan en kaliteli taze gıda ürünlerini seçecekleri
konusunda çok daha fazla güveniyorlar (çağdaş
tüketicilerden %68’i). Bu sonuç, taze ürün gibi bir
kategori için olağanüstü bir gelişmedir. Bu durum,
insanlar geleneksel olarak kendi ürünlerini kendileri
seçmeyi sevdiklerinden çoğunlukla internet üzerinden
alışverişin benimsenmesinde büyük bir engel olan bu
unsurun aşılması açısından iyiye işarettir.
Bu yeni tür kolaylık arzusunun bir başka kanıtı olarak,
abonelik kutularına da en çok çağdaş tüketiciler ilgi
göstermektedir (geleneksel tüketicilerde %26 ya
karşılık çağdaş tüketicilerde %59).
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
ŞEKİL 4
Çağdaş tüketiciler, ürüne değil kategoriye sadık
Geleneksel tüketiciler Çağdaş tüketiciler
Stokta bulunmama durumuna verilen tepki
İlgili ürün yerine onun alternatifi bir taze gıda almak %38 %52
İlgili ürün yerine dondurulmuş veya işlenmiş gıda almak %27 %30
Ürünü almadan çıkıp bir sonraki alışverişe kadar beklemek %17 %34
Diğer (örn., Başka bir dükkana gitmek) %1 %1
%64 %36
Geçiş yapma eğilimi: Bazen "ikame" ürün satın almayı tercih
eden tüketiciler
Kaynak: Deloitte Taze Gıda Tüketicisi Anketi 2020 (n=2000).
Taze gıdada önümüzdeki dönem için fikirler Ürünleri taze tutun: Müşterilerin alışverişe çıkma aralıkları gittikçe arttığından ürünlerin, satın alındıklarında en taze hallerinde olması her zamankinden daha önemli. Tedarik zinciri ortaklarınızla daha yakın iş birliği yapın, aralıklı teslimatlar yapmayı ve sevkiyat hacimlerini küçültmeyi değerlendirin ve tüketici ürünü eve götürmeden önce mümkün olan en az zamanın harcanmış olmasını sağlamak için analitik yöntemler kullanın. Bu yöntemler, evdeki raf ömrünün olabildiğince uzamasına yardımcı olacaktır. Dükkan içinde veya internette, müşterileri, etkin bir biçimde, satın alma tarihinden sonra en uzun süre dayanacak olan (belirli ürün beklentilerine kıyasla) gıdalara yönlendirin.
Buna, hemen tüketilmesi gereken taze gıda ürünleri ile "ikinci haftada" bile tazeliğini koruyacak diğer ürünlerin önerilmesi dahildir. Bunun yapılmasına imkan tanıyan teknoloji mevcuttur. Tahminler yeterince doğru yapılırsa "altı günlük taze çilek" veya "10 günlük muz" gibi bilgiler içeren etiketler veya tabelalar hayal etmek mümkündür. Müşteriler ayrıca kilo başına daha çok ödeyebilir mi?
Stok tükenmesi durumundan kaçının: Bu husus zaten açık görünmektedir ama her zamankinden daha önemlidir. İki haftalık bir sürede yalnızca bir dükkandan alışveriş yapacak olan tüketici için çok fazla stok tükenmesi durumu, bu tüketicinin tüm alışverişini başka bir yerden yapmaya başlamasına neden olabilir.
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
Hem perakendeciler hem de üreticiler, temel ürünleri
stokta tutmaya odaklanmak için stok tutma birimlerini
azaltmaktadır. Ancak, yalnızca sezonun bitmesinden
kaynaklansa bile stok tükenmesi durumu kaçınılmazdır.
Hem geleneksel hem de çağdaş tüketicilerin kalıpları
konusunda bilgi sahibi olarak, onları, bazı durumlarda
dondurulmuş veya katkı maddeleriyle korunmuş bir
alternatif anlamına gelse bile uygun ikame ürünlere
yönlendirmenin yollarını bulun.
Taze bir imaj yaratın: Taze ürün "markası" veya "imajı"
ile çağdaş müşterilerin ilgisini çekmenin daha çeşitli
yollarını bulun. Perakendeciler bunu, kendi markalarının
temel bir parçası olarak taze ürün özelliği iletişimini
vurgulayarak başarabilirler. Doğru bir şekilde yapılır ve
güvenilir ve şeffaf tedarik zinciri yönetimiyle
desteklenirse müşteriler, dükkanınızdan satın aldıkları
tüm taze gıdaların bu özelliklere sahip olduğunu
düşünmeye başlayabilir. Tüketicilere; sürdürülebilirlik,
yerel tedarik vb. gibi konulardaki özel tercihlerinin dijital
profilini oluşturma imkanı da tanınabilir. Ardından mobil
uygulamalar, müşterileri, mağazada bu niteliklere sahip
ürünlere yönlendirme konusunda yardımcı olabilir ve
internet üzerinden alışveriş yapılırken de öneriler aynı
işlevi görebilir. Daha önce de belirtildiği gibi, bunun
yapılmasına imkan tanıyan teknoloji halihazırda
mevcuttur.
Yenilikçi olun: Perakendeciler, dükkanda alışveriş yapan
tüketicilere, sezonunda ve kalitesinin doruğunda olan
taze gıda ürünlerini gondol başlarına vb. yerleştirme
yoluyla tanıtma konusunda çok iyidir.
İnternet üzerinden alışveriş yapanların ilgisini benzer
yollarla çekmenin ise daha zor olduğu görülüyor.
Öncelikle, tüketiciler genellikle "tekrar satın al"a tıklıyor
ve alışverişlerine ekleme yapmayı düşünmüyorlar.
Çağdaş tüketicilerin yeni şeyler denemeye istekli
olmaları ve bunları beğenmeye yatkın olmalarıyla
beraber dükkanda siparişlerini hazırlamakla görevli
çalışanlara güvenleri ve abonelik kutularına olan
ilgilerinden yararlanarak marketin, herhangi bir günde
hangi ürünlerin en kaliteli olduğuna yönelik
değerlendirmesine göre satın alma önerilerinde
bulunma fırsatı olabilir. Seçili müşterilere ait internet
siparişleri, sanal bir çiftlik paylaşım kutusu gibi,
perakendeci tarafından seçilen bir dizi taze gıda ile
desteklenebilir.
İlerlemeye devam edin: Zamanla daha çok insan,
alışveriş yapmanın yeniden güvenli olduğunu
düşündükçe sektörün ilk tepkisi müşterileri dükkanlara
geri getirmek için promosyonlar oluşturmak şeklinde
olabilir. Bunun yerine ilerlemeye devam edin. Asıl
yapılması gereken, tüketicilerle sanal ortamlarda
bağlantı kurma imkanlarının geliştirilmesine devam
etmektir. Hangi yeni modelleri uygulamak isterseniz
isteyin, çağdaş tüketicilere daha iyi hizmet vermek için
çok kanallı erişime yatırım yapmaya devam edin.
Üreticiler; düşük stresli, güvenli erişime yönelik bu
talebe cevap vermenin bir başka yolu olarak tedarik
zincirlerini uyarlamak ve kendi doğrudan tüketiciye
erişim modellerini keşfetmek suretiyle bu modellerin
hayata geçirilmesine yardımcı olabilirler. Çağdaş
tüketiciler muhtemelen eninde sonunda sektörü oraya
doğru çekecektir. Buna önderlik etmek iyi bir fikir
olabilir.
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
Dip Notlar
1. Russell Redman, "Kroger posts double-digit sales gains in frst quarter," Supermarket News, 18 Haziran, 2020; Russell Redman, "Costco reports double-digit sales growth for August, Q4," Supermarket News, 4 Eylül, 2020.
2. Deloitte, "Deloitte State of the Consumer Tracker," 2020.
3. Deloitte’un Mayıs 2020 ve Ağustos 2019 aylarına ait Prodege receipts verilerine ait analizleri
4. Deloitte, "Deloitte State of the Consumer Tracker."
5. Deloitte, "Deloitte State of the Consumer Tracker."
6. Barb Renner ve ark., The future of fresh: Strategies to realize value in the fresh food category, Deloitte Insights,
2019.
Teşekkür
Yazarlar bu makaleye katkılarından dolayı aşağıdaki kişilere teşekkür eder.
Daniel Edsall, Müdür, Deloitte Consulting LP
Shay Eliaz, Müdür, Monitor Deloitte, Deloitte Consulting LP
Randy Jagt, Ortak, Deloitte Consulting LP, Hollanda
Bill Kammerer, Müdür, Deloitte Consulting LP
Kyle Tanger, İdari yönetici, Deloitte Consulting LP
Shweta Joshi, Müdür yardımcısı, Deloitte Support Services India Pvt. Ltd.
Jagadish Upadhyaya, Müdür yardımcısı, Deloitte Support Services India Pvt. Ltd.
Srinivas Oguri, Kıdemli analist, Deloitte Support Services India Pvt. Ltd.
Satish Nelanuthula, Yönetici, Deloitte Support Services India Pvt. Ltd.
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
Yazarlar hakkında
Barb Renner | [email protected]
Barb Renner, Deloitte LLP Başkan Yardımcısı ve ABD Tüketici Ürünleri lideridir. Çeşitli liderlik rolleri aracılığıyla büyük
çok uluslu müşterilere hizmet verme konusunda 25 yıldan fazla profesyonel deneyime sahiptir. Renner, doğrudan
tüketici ve endüstriyel ürün müşterileriyle çalışarak onların mevzuat ortamlarına, tedarik zincirlerine, teknoloji ve
süreçlerine ve diğer sorunları ile fırsatlarına odaklanır. Deloitte’un Kadın Girişimleri ve Genç Başarı programlarında da
önemli liderlik rollerinde görev almıştır.
Brian Baker | [email protected]
Brian Baker, Deloitte Consulting LLP’de, Deloitte’un Perakende ve Tüketici Ürünleri uygulaması idari yöneticisidir.
Deneyimleri arasında süreç tasarımı ve değerlendirmesi, program değerlendirmeleri, sistem uygulaması, yönetilen
hizmetler ve değer sağlama programları bulunmaktadır. Baker’ın kariyer deneyimi, envanter yönetimi, hem kolay
bozulan hem de kolay bozulmayan ürünlerin tedariki, ikmal/tahsis, promosyon planlaması, fiyatlandırma, üçüncü taraf
lojistiği ve ithalat tedariki dahil olmak üzere çok sayıda perakende alanını kapsamaktadır. Baker ayrıca, kolay bozulan
ürün departmanlarına odaklanan 15 yıldan fazla mağaza yönetimi deneyimine sahiptir. Baker, süreçlerin yeniden
tasarlanması, tedarik zinciri çözümü uygulamaları, SAP ve JDA yazılım paketleri alanlarında önde gelen ulusal ve bölgesel
market perakendecileriyle çalışmıştır. Doğrudan mağaza teslimi, taramaya dayalı ticaret, müşterinin maksimum satın
alma limiti yönetimi, sabit hatlar, ithalat ve mağaza operasyonları konusunda da deneyime sahiptir.
Justin Cook | [email protected]
Justin Cook, Deloitte LLP bünyesindeki Deloitte’un Tüketici Sektörü Merkezi’nde yer alan tüketici ürünleri sektörünün
araştırma lideridir. Merkez için sektörler arası araştırmalara da liderlik etmekte ve COVID-19 salgınının tüketici
davranışlarını nasıl etkilediği yönünde araştırmalar yapmaktadır. Pazar araştırması, yönetim danışmanlığı ve teknoloji
alanlarında 20 yıllık deneyime sahip olan Cook, zorlu sorular sormakta ve müşterilerin dünyanın nasıl değiştiğini
anlamalarına yardımcı olmaktadır.
Josh Mellinger | [email protected]
Josh Mellinger, sürdürülebilir tedarik zinciri, taze gıda operasyonları ve gıda atığı azaltma hizmetlerinde kapsamlı
deneyime sahip bir taze gıda tedarik zinciri lideridir. Gıdanın satın alınma, hasat edilme, nakledilme ve müşterilere
sunulma biçimlerini iyileştirmek üzere son teknoloji dijital ve analitik çözümleri kullanan son derece dinamik ve çevik
tedarik zincirleri geliştirme konusunda çalışmaktadır. Deloitte Consulting LLP'deki görev süresi boyunca, yiyecek ve
içecek sektöründeki müşterilerinin, 250 milyon ABD dolarından fazla gıda atığını azaltmalarına ve 1 milyar ABD
dolarından fazla doğrulanmış değer üretmelerine yardımcı olmuştur. Çalışmaları, yenilikçi tedarik zinciri çözümlerinin
müşterilere, nasıl daha iyi görünen, daha uzun ömürlü ve (çöp tenekelerini değil) aileleri besleyen, daha besleyici, uygun
fiyatlı, yüksek kaliteli gıda sağlayabileceğine dair örnek bir model olarak birçok yayında yer almıştır. Uzmanlık alanları
arasında gelişmiş analitik, tedarik zinciri şeffaflığı, bütünsel tazelik yönetimi, akıllı kalite kontrolü, yalın operasyonlar,
kaynak optimizasyonu, dayanıklı tedarik ve büyük ölçekli dijital tedarik ağı dönüşümleri bulunmaktadır.
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
İletişim
Tüketim Endüstrisi Lideri
Özkan Yıldırım Ortak | Deloitte Türkiye [email protected]
Tüketici Ürünleri Sektör Lideri
Barbaros Yeşin Direktör | Deloitte Türkiye [email protected]
-
Taze gıdanın geleceği: Pandemiyle gelen kalıplar
Deloitte Tüketici Sektörü Merkezi Hakkında
Deloitte Tüketici Sektörü Merkezi, Deloitte LLP’nin Tüketici Sektörü uygulamasının araştırma bölümüdür. Otomotiv, tüketici ürünleri, perakende, nakliye ve konaklama ile hizmet sektörlerindeki şirketlerin en karmaşık sektör zorluklarını çözmelerine yardımcı olmak için sektör içgörüleri, düşünce liderliği ve çığır açan araştırmalar için bir forum sağlar. Tüketici sektörü eğilimlerini tespit ediyor, sorunları analiz ediyor, teknolojileri araştırıyor ve bu hızla gelişen iş ortamının risklerini belirliyoruz. Kuruluşların ve müşterilerin belirsizlikle başa çıkmalarına yardımcı olmak için içgörüleri daha iyi stratejik karar almaya dönüştürmek üzere kuruluşlar ve müşterilerle birlikte çalışıyoruz.
Deloitte’un Tedarik Zinciri ve Üretim Operasyonları uygulaması, şirketlerin operasyonel mükemmelliğe ulaşmasını sağlamak için iş stratejilerini tedarik zinciri girişimleriyle entegre etmelerine yardımcı olma konusunda liderdir. Derin sektör deneyimimiz, yeni ürün geliştirme, stok stratejisi ve entegre talep planlaması, tedarik ve emtia yönetimi, üretim ayak izi stratejisi ve operasyonları, dağıtım ağı ve lojistik optimizasyonu ve sürdürülebilirliği kapsar. Programlı yaklaşımlar uyguluyor, analitik imkanlardan yararlanıyor ve brüt satışların artışına dayalı büyümeyi iyileştirmeye, maliyetleri düşürmeye, müdahale sürelerini kısaltmaya ve üretkenliği artırmaya yardımcı olabilecek yönetilen hizmetler sunuyoruz. Uygulamamız hakkında daha fazla bilgi edinmek için lütfen Deloitte.com adresini ziyaret edin.
-
Deloitte Insights güncellemelerine www.deloitte.com/insights adresinden kaydolun.
Deloitte Insights’a katkıda bulunanlar Editörler: Kavita Saini, Nairita Gangopadhyay, Preetha Devan ve Rupesh Bhat Kreatif: Sanaa Saif ve Sonya Vasilief Tanıtım: Alexandra Kawecki Kapak tasarımı: Jaime Austin
Deloitte Insights Hakkında Deloitte Insights; işletmeler, kamu sektörü ve STK'lar için içgörü sağlayan orijinal makaleler, raporlar ve süreli yayınlar yayınlamaktadır. Amacımız, yöneticilerin ve hükümet liderlerinin ilgisini çeken geniş bir konu yelpazesindeki iletişimi ilerletmek için profesyonel hizmetler kuruluşumuz ile akademi ve iş dünyasındaki ortak yazarların araştırma ve deneyimlerinden yararlanmaktır. Deloitte Insights, Deloitte Development LLC'nin bir yayınıdır.
Bu yayın hakkında Bu yayın yalnızca genel bilgiler içermekte olup Deloitte Touche Tohmatsu Limited, onun üye firmaları veya onun ya da üye firmalarının iştiraklerinden hiçbiri, bu yayın aracılığıyla muhasebe, iş, finans ve yatırıma yönelik, hukuki ve vergi alanında veya diğer alanlarda profesyonel tavsiye veya hizmetler sunmamaktadır. Bu yayın, sözü edilen türden profesyonel tavsiye veya hizmetlerin yerini tutmayacağı gibi mali durumunuzu veya işletmenizi etkileyebilecek herhangi bir karar veya eylem için bir dayanak olarak da kullanılmamalıdır. Mali durumunuzu veya işletmenizi etkileyebilecek herhangi bir karar vermeden veya herhangi bir işlem yapmadan önce nitelikli bir profesyonel danışmana başvurmalısınız. Deloitte Touche Tohmatsu Limited, onun üye firmaları veya onun ya da üye firmalarının iştiraklerinden hiçbiri, bu yayına güvenen herhangi bir kişinin uğrayacağı herhangi bir zarardan sorumlu olmayacaktır.
Deloitte Hakkında Deloitte, bir veya daha fazla Deloitte Touche Tohmatsu Limited’i, [garantiyle sınırlı bir Birleşik Krallık özel şirketi ("DTTL")], onun üye firmalar ağını ve bunların ilgili kuruluşlarını ifade eder. DTTL ile üye firmalarından her biri yasal olarak ayrı ve bağımsız kuruluşlardır. DTTL ("Deloitte Global" olarak da anılır) müşterilere hizmet sağlamaz. Amerika Birleşik Devletleri'nde Deloitte, DTTL’in ABD’de bulunan üye firmalarından birini veya daha fazlasını, bunların, Amerika Birleşik Devletleri'nde "Deloitte" adını kullanarak faaliyet gösteren ilgili kuruluşlarını ve onların iştiraklerini ifade etmektedir. Kamu muhasebesinin kuralları ve düzenlemeleri kapsamında müşterileri doğrulamak için belirli hizmetler mevcut olmayabilir. Küresel üye firma ağımız hakkında daha fazla bilgi edinmek için lütfen www.deloitte.com/about adresini ziyaret edin.
Telif hakkı © 2020 Deloitte Development LLC. Tüm hakları saklıdır. Deloitte Touche Tohmatsu Limited üyesi