Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

106
TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. SEKTÖR ARAŞTIRMALARI BİLGİSAYAR YAZILIM SEKTÖRÜ GENEL İNCELEME RAPORU SA-02-4-12 MEHMET HARMANCI K.UZMAN ARAŞTIRMA MÜDÜRLÜĞÜ AĞUSTOS 2002 ANKARA Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş. Matbaasında basılmıştır.

Transcript of Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

Page 1: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş.

SEKTÖR ARAŞTIRMALARI

BİLGİSAYAR YAZILIM SEKTÖRÜ GENEL İNCELEME RAPORU

SA-02-4-12

MEHMET HARMANCI K.UZMAN

ARAŞTIRMA MÜDÜRLÜĞÜ AĞUSTOS 2002

ANKARA

Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş. Matbaasında basılmıştır.

Page 2: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

i

İÇİNDEKİLER

Sayfa No.

GİRİŞ .................................................................................................................................... 0

1. BİLİŞİM SEKTÖRÜ ....................................................................................................... 1 1.1. Bilgi Üretimi ............................................................................................................... 2 1.2. Beşeri Sermaye ........................................................................................................... 7 1.3. İçerilmiş Bilgi ............................................................................................................. 9 1.4. Devlet Teşvikleri ......................................................................................................... 10 1.4.1. Türkiye’de Bilim ve Teknoloji Politikası ......................................................... 12 1.4.2. Devlet Teşviklerinin Alt Yapısı ve Destek Kuruluşlar ..................................... 13

2. BİLİŞİM SEKTÖRÜ ARZ DURUMU .......................................................................... 23 2.1. Elektronik Sanayi Sektörü .......................................................................................... 24 2.1.1. Bileşenler Alt Sektörü ....................................................................................... 28 2.1.2. Tüketici Elektroniği Alt Sektörü ....................................................................... 29 2.1.3. Profesyonel ve Endüstriyel Cihazlar Alt Sektörü ............................................. 29 2.1.4. Askeri Elektronik Cihazlar Alt Sektörü ............................................................ 30 2.1.5. Telekomünikasyon Cihazları Alt Sektörü ......................................................... 31 2.1.6. Bilgisayar Cihazları Alt Sektörü ....................................................................... 42

3. YAZILIM SEKTÖRÜ ..................................................................................................... 55 3.1. Sektörün Tanımı .......................................................................................................... 55 3.1.1. Hizmet ve Destek Programları .......................................................................... 57 3.1.2. Kontroller .......................................................................................................... 59 3.1.3. Bankacılıkta Yazılım Uygulaması .................................................................... 61 3.2. Türkiye’de Yazılım Sektörü Arz Durumu .................................................................. 64 3.3. İnternet ve Elektronik Ticaret ..................................................................................... 71 3.3.1. Ticaret Noktaları ............................................................................................... 77 3.3.2. Türkiye’de İnternet ........................................................................................... 78 3.3.3. İnternet Alt Yapısı ............................................................................................. 80 3.3.4. Yatırım Teşvik Belgeleri ................................................................................... 81 3.4. Yazılım Sektörümün Geleceği .................................................................................... 81

4. TALEP .............................................................................................................................. 84 4.1. Talebi Belirleyen Etmenler ......................................................................................... 87

5. DIŞ TİCARET .................................................................................................................. 89 5.1. Elektronik Sanayi Dış Ticareti .................................................................................... 89 5.1.1. İhracat ................................................................................................................ 89 5.1.2. İthalat ................................................................................................................ 90 5.2. Bilgisayar Cihazları Dış Ticareti ................................................................................. 92

6. GENEL DEĞERLENDİRME VE SONUÇ ................................................................... 93

Ek-1. Bilgisayar Alt Sektöründe Yazılım Alanında Faaliyet Gösteren Belli Başlı Firmalar . 97

Ek-2. Türkiye’de Elektrik –Elektronik Sektöründe Faaliyet Gösteren Belli Başlı Firmalar . 98

KAYNAKÇA ........................................................................................................................ 99

Page 3: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

GİRİŞ Günümüzde teknolojide ve iletişim ağlarında meydana gelen ilerlemelerle birlikte yaşanmaya

başlanan Bilgi Çağı’nın, önümüzdeki yüzyıl boyunca tüm dünyada yaygınlaşarak gelişmesi

beklenmektedir. Bilgi teknolojileri ve iletişim ağlarındaki bu gelişmeler; internet

bağlantılarını doğurmuş, bilgi iletişim ve bilgi işlemin günlük hayatımıza yansıtılmasıyla

küresel bilgi akışı sağlanmış ve bilgi evrensel bir kimliğe dönüşmüştür.

Dünya ülkelerinin bir çoğunda günlük yaşamın her alanında bilgisayar kullanımının çağın

gereği olduğu bilincinin yerleşmesi, diğer taraftan sayısal biçime dönüştürülmüş yazılı metin,

ses, video görüntüleri ile interaktif bağlantıların sağladığı kolaylıkların fark edilmesi

elektronik işlemlere stratejik bir önem kazandırmıştır.

Bu kapsamda bilgisayar yazılım sektörünün öncelikle incelenmesi gerekmektedir. Yazılım

sektörünün çağdaş gelişmeler ışığında yeterli olarak anlaşılabilmesi için bilişim alanından,

elektrik-elektronik sektörlerindeki gelişmelere kadar geniş kapsamlı bir çalışma yapılması

gerekli olmuştur. Bu çalışma, bilişim sektöründe yapılacak incelemeler için bir taban

oluşturacaktır.

Page 4: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

1

1. BİLİŞİM SEKTÖRÜ

Yirminci yüzyılın son on yılına damgasını vuran en önemli iki gelişme, ekonomide

küreselleşme ile bilgi teknolojilerindeki gelişme ve yaygınlaşmadır. Yirmi birinci yüzyılın

başları ise ağırlıklı olarak küçük birimlerde ve intranet’lerde yaşam bulan iletişim ve bilgi

teknolojilerindeki gelişmeleri, iş dünyasına ve ulusal/uluslararası ticarete yansıtan elektronik

ticaretin ve güvenliğin taşınmasına tanık olmaktadır. İçinde yaşadığımız “Bilgi Çağında”

doğru, güncel ve zamanında erişilebilen bilgiler, karar alma süreçlerinde büyük önem

taşımaktadır. Günümüzde bilgi, kalkınma ve milli gelirin artışı için enerji kadar değerli bir

kaynak durumuna gelmiştir.

Bilişim ürünü, bir çözümün raftan sağlanan donanım, malzeme ve yazılımlarından oluşan

parçalardır. Ürün alıcıya özel olarak üretilmemiştir; alıcının değerlendireceği ve karar

vereceği ölçütleri içermektedir. Bilişim hizmetleri ise çözüm beklenen bir amaca hizmet

etmesi için gerekli olan ve özellikle bu çözüm için başlatılan insan gücüne dayalı

çalışmalardır. Hizmet alıcıya özel olarak sağlanır; alıcının değerlendirmesi ancak hizmet

verme-alma süreci başladıktan sonra olanaklıdır.

Bilgi teknolojilerinin (bilgi ve iletişim teknolojileri) en çarpıcı özelliği, teknolojik

yeteneklerin sürekli artması ve maliyetlerin de sürekli düşmesidir. Bu ilişkiyi belirten üç kural

vardır.

1. Moore Kuralı: Bir mikroçipin fiyatı artmadığı halde, işlem hızı her 18 ayda ikiye

katlanmaktadır.

2. Gilder Kuralı: İletişim sistemlerinin birim fiyatları değişmediği halde, toplam bant

genişliği (bilgi iletişim kapasitesi), her 12 ayda üçe katlanmaktadır.

3. Metcalfe Kuralı: Bir iletişim ağının değeri, ağdaki düğüm (node) sayısının karesi ile doğru

orantılıdır; dolayısıyla bir ağa bağlı olmanın değeri üssel olarak artarken kullanıcı başına

fiyatı sabit kalmakta, hatta azalmaktadır.

Gerçekten de daha önce ağırlıkları tonla ölçülebilen ve çok sınırlı işlemler yapabilen

bilgisayarlar günümüzde cepte taşınabilmekte ve saniyede milyonlarca işlem yapabilmektedir.

Bilgisayar ve iletişim teknolojilerinin birleştirilmesiyle insanın yetenekleri ilk kez

milyonlarca kat artmaktadır.

Page 5: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

2

Kişisel bilgisayar kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte tüketicilerin de satın alma eğilimleri

değişmekte, sanal mağazalardan alış-veriş olanakları doğmaktadır. Bu tür alışveriş ülke

çapında yayıldıkça uluslararası düzeyde de uyumlu karşılığını bulabilmektedir. Bu amaçla;

malların dağıtımında (gümrük işlemleri, iade ve satış sonrası hizmetler) olduğu kadar, mallara

ait fikri mülkiyet haklarının da bu alışverişlerde (copyright, trade-mark, site adresi ve yazılım

olarak) korunması gerekmektedir. İnternet dünyasında, iş yerlerinin vergilendirilebilmesi için

uluslararası ticari işlemlerin standartlara bağlanarak izlenmesi ve internet’e göre yerleşim

yerlerinin yeniden tanımının yapılması düşünülmektedir. Global dünya gerçeği göz önüne

alındığında gelecekte ekonomideki temel etkenin; internet tarafından belirlenen bilgi

teknolojisindeki bilgi toplama, bilgi işleme ve bilgi iletişiminde yaşanan gelişmeler olacağı

görülmektedir. Kısacası gelecek, bilgi toplumu yada ekonomisi olacaktır. Bunu temin için

tüm ülkeler, yurt içindeki alt yapı yatırımlarına paralel olarak yurt dışında da benzer alt

yapının hazırlanması için çalışmaktadır.

1.1. Bilgi Üretimi

Bilgi hizmetlerinin odak noktasını bilgi oluşturmaktadır. Nerede kim tarafından hangi

“format”ta ve ayrıntıda üretilmiş olursa olsun, önemli olan bilgiye erişim sağlamaktır.

Gelişmiş ülkeler hem kendi ülkelerinde üretilen bilgileri denetim altına almakta ve bu bilgileri

diğer ülkelere pazarlamakta, hem de ülkeleri dışındaki bilgilere erişim için gerekli

düzenlemeleri yapmaktadırlar. Ülkemizde ise ulusal bilgi birikimi tam olarak denetim altına

alınamamıştır. Yurt dışındaki bilgilere daha kolay ulaşıldığından bir çok kuruluş mali

kaynaklarının çoğunu dışarıda üretilen bilgilere erişmek için sarf etmektedir.

Ulusal bilgi altyapısının en önemli bileşenlerinden birisi içeriktir. Ulusal bilgi alt yapısı ancak

söz konusu alt yapı aracılığıyla erişilebilen bilgi kaynakları ve bilgi hizmetleri varsa

anlamlıdır. Geleneksel anlamda araştırma-geliştirme çalışmalarını destekleyen kütüphaneler;

bilgi merkezleri; arşivler ve müzeler; veri bankaları; bilgi analizi, derleme ve yorumlama

merkezlerinin yanı sıra; sinema ve televizyon arşivleri; sağlık, polis, ve adalet sistemiyle ilgili

kayıtlar; coğrafi bilgi sistemleri veri tabanları (tapu sicilleri vb.); eğitim; bankacılık,

sigortacılık ve diğer bilgi ile uğraşan sektörler, içerik üreten ve yöneten kuruluşlar arasında

yer almaktadır. Ulusal bilgi alt yapısı aracılığıyla bu tür bilgilerin en kısa zamanda bilim

insanlarının iş istasyonlarına, televizyon izleyicisinin alıcısına, banka müşterisinin ATM’sine,

Page 6: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

3

polis görevlisinin terminaline, öğrencinin dershanesinde ve yatakhanesindeki bilgisayar

ucuna iletilmesi amaçlanmaktadır.

Ulusal bilgi altyapısından bir başka beklenti de, tüm bireylerin bilginin ve bilgi hizmetlerinin

aynı zamanda hem tüketicisi hem de üreticisi olabilmeleridir. Türkiye’de içerik yönetiminden

sorumlu olan Milli Kütüphane, üniversite, halk ve okul kütüphaneleri, arşivler ve diğer

kuruluşlarımız bilgi teknolojisinin ürünleriyle yeterince donatılabilmiş değildir. Bu kuruluşlar,

henüz bilgisayarla birbirine bağlanamadığından, internet gibi bilgi ağlarıyla erişilebilen bilgi

kaynakları ve hizmetleri son derece sınırlıdır. ABD’de halk kütüphanelerinin yüzde 84’ü

internete bağlıdır. Bir ülkede bilgilerin yayılması, paylaşılması ve çoğaltılması, halkın ihtiyaç

duyduğu anda doğru ve yararlı bilgilere erişim olanakları ölçüsünde belirlenmektedir. Gerek

kamu kuruluşlarının gerekse özel kuruluşların internete bağlanması durumunda dahi, “web”

sayfalarının bilgi içeriğinin zengin olması gereklidir. Ülkemizde, elektronik ortamdaki

bilgilerin, biyografik denetim altına alınması ve gerekli araştırma sistemleri kurulması henüz

başlangıç aşamasındadır.

Teknoloji, özellikle bilgi ve iletişim teknolojisi, yeniden yapılanma için en önemli etkendir.

Bu sayede, ürün başına en düşük maliyet sağlanarak, optimum üretim düzeyi

düşürülebilmektedir. Yine bunun sayesinde gerek insan ve gerekse girdiler üzerinde denetim

ve izleme kapasitesi artırılırken, ekonomik ilişkiler yumağını oluşturan şirketler arasında yeni

işbirliği ve alış veriş araçları ortaya çıkmaktadır.

Ekonomik kalkınma nicelik kadar nitelik artışı anlamına da gelmektedir. Ekonominin

kalitesini insan kaynakları, miktarını ise fiziki sermaye belirler. GATT, General Agreement

on Tariffs and Trade (Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması) tarafından hazırlanan

ve Türkiye’nin de kabul ettiği, 1994 Uruguay nihai senedine göre; hükümetler verecekleri

teşviklerde bu anlaşma hükümlerine uymayı kabul etmiştir. Sınai araştırma ve geliştirmede

giderlerin % 50-75’ine kadar olan Ar-Ge harcamalarının devletçe karşılanabilmesine olanak

sağlanmaktadır.

Teknoloji üretenler, ürün tasarımlarıyla üretim faktörleri ikamesi olanaklarını geliştirirler.

Rekabet güçlerini artırabilenler, maliyet ve fiyatı düşürürken kaliteyi yükseltebilmektedirler.

Uluslararasındaki ticaret bunun bir göstergesidir. Çalışanlar başına AR/Ge harcamaları, Ar/Ge

yoğunluğu, milli gelirdeki Ar/Ge harcaması payı bu türden göstergelerdir.

Page 7: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

4

Bilgi teknolojisi ve malzemeleri sektöründeki içerilmiş yatırımlar (embodied investment)

yıllara göre sürekli artış içindedir. Ar/Ge ve içerilmiş yatırım harcamalarının yarısına yakını,

bu sektöre ayrılmaktadır. Bilgi ve iletişim teknolojisi (ICT) ile yüksek teknoloji birlikte en

fazla imalat, iletişim ve finansman hizmetlerine yönelmektedir. Öyle ki Amerika’da bilgi

teknolojisi ürünlerinin % 80’i hizmet sektörüne satılmaktadır. Özellikle ulaştırma,

telekomünikasyon, parça ve toptan ticaret, sağlık, bankacılık ve sigortacılık sektörleri başta

gelmektedir. 1980’lerden bu yana, yüksek yetenek ve bilgi gerektiren işler sürekli artarken, az

bilgi ve beceri gerektiren işlerde azalma olmaktadır. Üretimde çalışan işçi sayısı azalırken,

bilim adamları ve profesyonellerin sayısı gittikçe artmaktadır.

Verimlilik artışı sağlanması dünya ölçeğinde rekabet edebilmek için gereklidir. Bu amaçla

kimi sektörler işçi atarken, kimileri de daha kaliteli eleman almakta; içerilmiş yatırımları ve

teknolojisi yüksek alanlara kayarak, yapı değişimini sağlamak üzere üretimlerini artırma

yolları aramaktadır. Serviste verimlilik için kurumsal, yasal ve teknolojik unsurlar önem taşır.

Aşırı yasal düzenlemeler, etkinlik ve yaratıcılığı kısıtlamaktadır. Teknolojik icatlar ise kalite

artışının garantisidir.

Bu gelişmeler sonucunda, imalat sanayii ile servis sektörü arasındaki ayrım gittikçe

azalmaktadır. Servis türünden niteliklere ağırlık verildikçe (kalite arayışı, kişisel talepleri

karşılama, zamanında teslim, örnek üretim işlemleriyle büyük stokların azaltılması gibi),

imalat ile servis sektörü benzeşmeye başlamıştır. Ayrıca, imalat sektöründe yeni istihdamın

tamamına yakını, beyaz yakalı denilen yüksek bilgi ve beceri sahibi elemanlardır. Öte yandan,

servis sektörü de imalat sanayi gibi ekonomik yapıdaki dalgalanmalardan, maddi olmayan

varlıklara yapılan yatırımlardan (intangible investments), uluslararası ticaretten ve verimlilik

artışlarından etkilenmektedir. Bilgi işlem ve iletişim teknolojileri geliştikçe bu ayrım daha da

azalacaktır.

Örneğin, finansman alanında program alış-verişi, ilaç sektöründe tele-sağlık hizmetleri ve

hukuk alanında uzmanlık sistemleri gibi uygulamaların başlamasıyla birlikte hizmetlerin

uluslararası niteliğe kavuşmasına ve ticaretine olanak doğacaktır. Ayrıca, servis ve imalat

sektörleri arasındaki katma değer zinciri iletişim ağlarını genişletecektir. Tüm ekonomik

faaliyet alanlarında verimlilik artışı sağlama çabasına giren şirketler için global bir iletişim ağı

kendiliğinden doğacak demektir. Sonuçta, hizmetler ve imalat sektörü arasındaki ayrım

Page 8: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

5

tamamen ortadan kalkacaktır. Öte yandan, servis sektöründeki verimlilik artışları önemli

düzeyde yeniden yapılanma ve örgütlenme gerektirmektedir. Bunun yanı sıra, finansal ve

ekonomik baskılar, uzun vadeli Ar/Ge yatırımlarını kısıtlamaktadır.

Eskiden buluş ve yenilikler tek boyutlu (linear) olarak algılanmaktaydı. Bu doğrunun bir

ucundan Ar/Ge olarak giren icatların, öte yandan pazarlanabilir ürün olarak ortaya çıkmakta

olduğu varsayılmaktaydı. Oysa, icat süreci çok boyutludur. Bilgi işlem ve iletişim teknojileri

(BT), sanayileri etkilediği kadar bilimi de etkilemekte ve sınırlarını genişletmektedir. Bilimsel

yöntem ve teknikler, bilim adamlarının çabalarıyla beklenen niteliklerini sürekli

değiştirmektedir. Bu nedenle, daha önceden birbirinden ayrı olduğu düşünülen bilim ve

iletişim politikalarının artık bir bütün oluşturduğu ortaya konmuştur. Gün geçtikçe ya yeni

bilgi yoğun ürünler ortaya çıkmakta ya da mevcut ürünler daha akıllı (bilgi yoğun) duruma

getirilmektedir. Örneğin, basıncın düştüğünü bildiren lastikler, ıslaklık durumunu renk

değişikliğiyle belirten alt bezleri, satıcılara stokların durumunu ve yeniden sipariş zamanını

bildiren yazar kasalar imal edilmektedir. Yeni ürün döngüsü denilen bu süreçte, bir şirket

mevcut bir işlemi daha verimli duruma getirmek için bilgi teknolojilerinden

yararlanmaktadır. Bunun sonucunda, ürün kalitelerinde gözle görülür bir ilerleme

sağlanmaktadır. Bu aşamada yepyeni bir ürünün dahi, geliştirilebilecek yönleri olduğu ortaya

çıkmaktadır. Kısacası hiçbir ürün tam geliştirilmiş sayılmamaktadır.

Klasik örnek, Amerikan hava yollarının geliştirdiği SABRE rezervasyon sistemidir. Önceden

biletlerin rezervasyonu amacıyla kurulan bu sistem, öteki hava yollarının da kullanabilmesi

için değiştirilmiştir. Hizmetten sağlanan kazanç, uçuş servisini dahi geçmiştir. Bunun üzerine

şirket, sistemi otel ve araba kiralama rezervasyonu alanına da yaygınlaştırmıştır. Turizm

alanında bağlantılı hizmetleri de kapsayan bu sistem, günümüzde artık sigortacılık ve hava

limanı yönetimi alanlarında da kullanılmaktadır.

BT şirketlerindeki yeniden yapılanma ve ekonomilerdeki globalleşme eğilimi sonucunda

geleneksel politik öncelikler değişmiştir. Bilim, teknoloji ve sanat politikalarının imalat ve

hizmet sektörüne karşı olan üstünlüğü son bulmuştur. Artık her ikisinin de birlikte

düşünülmesi gerekmektedir. Ekonomide çeşitli sektörlerin bütünleştirilmesini sağlayan

ulaştırma, iletişim ve eğitim altyapısı öncelik kazanmıştır. Özellikle kamu kesiminde bu

sektörlere el atılmıştır.

Page 9: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

6

Rekabet piyasalarına dayanan çağdaş teşvik politikalarında; şirketlere yönelik özendirmeler

yerine, genel altyapının geliştirilmesine önem verilmeye başlanmıştır. Ancak, teknoloji olarak

yenilikçi olan ve büyüme potansiyeli taşıyan küçük ve orta ölçekli işletmeler için pek çok

ülkede risk sermayesi finansmanına katkı sağlanmaktadır. Bu katılım fonlarına, yatırım tutarı

kadar vergi iadesi verilmektedir. Amerika’da Sanayi Kalkınma Kurulları, halka vergiden

muaf bonolar satarak yatırımlara finansman sağlamaktadır. Her alanda şirketlerin yüksek

teknolojiden yararlanmaları için yeni olanaklar hazırlanmaktadır. Sanayi siteleri, en gelişmiş

altyapı olanakları sunmakla yüksek teknolojinin gelişebilmesi için ortam sağlamaktadır.

Aşağıda sektörlerin en fazla teşvik edilmeye değer bulunan sektörlerden, daha az teşvik

edilene doğru bir sıralaması (ya da yüksek bilgi içerme dizimine göre karşılaştırması)

verilmektedir.

TABLO 1. SANAYİLERİN AR/GE YOĞUNLUKLARI

1970-1980 1980-1995 İleri teknoloji İleri teknoloji 1.Uzay-havacılık 2.Bilgisayar, ofis makineleri 3.İlaçlar 4.Elektronik-iletişim 5.Bilimsel ölçüm araçları

1.Uzay-havacılık 2. Bilgisayar-ofis makineleri 3. Elektronik-iletişim 4. İlaç

Orta Teknoloji

6.Motorlu araçlar 7.Kimyasallar 8.Elektriksiz makineler 9.Kauçuk-plastik gereçler 10.Öteki imalat

Orta Teknoloji

5.Bilimsel ölçüm araçları 6.Elektronik makineler 7.Motorlu araçlar 8. Kimyasallar 9.Elektriksiz makineler

Düşük Teknoloji 11.Çeşitli ulaştırma gereçleri 12.Taş, kil ve cam 13.Petrol rafinerisi 14.Gemi yapımı 15.Demir-dışı metaller 16.Demirli metaller 17.Metal eşya 18.Kağıt, baskı 19.Gıda-içki 20.Kereste ve mobilya 21.Tekstil-giyim

Orta-Düşük Teknoloji 10.Gemi yapımı 11.Kauçuk-plastik gereçler 12.Öteki ulaştırma gereçleri 13.Taş, kil ve cam 14.Demir-dışı metaller 15.Öteki imalat 16.Metal eşya Düşük Teknoloji

17.Petrol rafinerisi 18.Demirli metaller 19.Kağıt-basım 20.Tekstil-giyim 21.Kereste ve mobilya 22. Gıda-içki

Kaynak; World Bank, World Development Report 1999, p. 15

Page 10: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

7

1.2. Beşeri Sermaye

İnsan kaynakları, mevcut insan gücünün nicelik, nitelik ve meslek-iş kompozisyonundan

oluşur. Buna kısa dönemde dış dünyadaki yerli ve yabancı işgücünden gelebilecek katkılar

eklenebilir ve işgücü göçleri çıkarılabilir. Bu stok, normal yenileme yani, işgücüne yeni

katılımlar, ölümler ve emeklilik dışında kısa dönemde nicel ve nitelik olarak değişmez. Kısa

dönem sanayi politikasında, mevcut fiziksel kapasiteyi en iyi üretim pratiğine ulaştırmak için

işgücü niteliğinde bazı yaş–cinsiyet kompozisyonu değişiklikleri, meslek kursları vb. ile

marjinal de olsa belli bir verimlilik artışı sağlayacak önlemler alınabilir. Bu stok ancak uzun

dönemde nicel ve nitel olarak önemli değişikliklere uğrayabilir. (Boratav ve

Türkcan,1993,72)

Bilgi teknolojisinin yaygınlaşması, bilim toplumuna dönüşüm için hedeflenmektedir.

Çağımızda toplumun kamu ve özel ayrımı yapılmaksızın her kesiminde; eğitim, araştırma,

sağlık, refah, kütüphane ve idari işlerde bilgi teknolojisi zorunlu hale getirilmektedir.

Elektronik iletişimle; bilginin artırılması, izlenmesi ve tanımlanması, düzenlenebilmesi ve

kullanılması kolaylaşır. Kamu kesiminde (Sigorta, emeklilik, tapu ve vergi gibi) belgelerin

elektronik ortamda düzenlenmesine çalışılmaktadır. “Multimedya” denilen; ses, görüntü ve

“data” nın birlikte işlenmesi ve iletişim aşaması hedeflenmektedir. Tüm bu teknoloji

gereçlerinde ortak işletim ya da uyumluluk denilen (interoperability) için standardizasyon

uygulanması da gereklidir. Bilgi toplumunda bilim sistemi, bilgi araştırma ve üretiminde

olduğu kadar, yayılmasında da (eğitim ve öğretim yoluyla) etkin bir rol oynar. Ayrıca

ekonomik ve sosyal gruplara aktarılarak işletmelerce bu bilgilerin kullanılabilmesine olanak

sağlar.

İsviçre’de teknik ve meslek okullarının ihtisaslaşmış üniversite düzeyinde kurumlar haline

getirilmesine çalışılmaktadır. Avusturya, özel teknik okullar açılmasını teşvik etmektedir.

Norveç’te şirketlerin en uygun teknolojiye geçebilmesine sağlayacak kolaylıklar

hazırlanmaktadır. İşletmeler, teknoloji odaklı yönetim yoluyla çalışmakta; yeni teknoloji

olanaklarının tartışılması ve yaygınlaşması için eğitim vermektedir. Çalışanlara yüksek eğitim

ve doktora olanakları verilmektedir. Üniversitelerde uzaktan eğitime başlanmıştır. Yüksek

eğitimin ve akademik çevrenin çalışma yaşamı ve çalışanlarla bütünleştirilmesi

hedeflenmektedir. Çalışanlara ve akademisyenlere birbirlerinin alanlarında “interdisipliner”

Page 11: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

8

araştırma yapabilmeleri için fonlar sağlanmaktadır. Profesyonellerle araştırmacıların ve bilim

adamlarının işbirliği, sonuçta üniversite/sanayi bütünleşmesini sağlamaktadır.

Japonya’da üniversiteler, özel işletmelerle kontrat yaparak ya da ortaklık kurarak birlikte

araştırma projeleri yürütmektedirler. Teknisyen ve bilim adamlarına sanayi içinde kısa süreli

işler verilmektedir. Yeni iş olanakları ve sektörler birlikte belirlenmektedir. Çevre projeleri,

çevre sektörüyle ilgili enerji (kullanımı ve sakınımı) ve atık dönüştürme sanayilerinin

finansmanı teşvik edilmektedir. Örneğin, Fransa’da eski arabaların fabrikalara geri satılması

halinde, elektrikle çalışan otomobillerin satılması primle teşvik edilmektedir. Hükümetler özel

sektörle işbirliği ve ortaklık kurarak belirli hedeflere ulaşmaya çalışmaktadır. Bu projeler

arasında Amerika’da temiz otomobil ve internet ağı bulunurken, İngitere’de biyoteknoloji

konusu öne geçmektedir.

Bu kamu-özel kesim temsilcileri, işbirliği içinde çalışarak; ilaç, havacılık-uzay, inşaat ve

çevre sanayilerinde rekabeti engelleyici sorunlarını saptamakta ve çözüm önermektedirler.

Avrupa’da IT (bilgi teknolojisi) konusunda tüm bakanlıklar ve kamu kuruluşları (sanayi,

bilim, teknoloji, telekomünikasyon, eğitim, ticaret, yargı ve bölgesel kalkınma örgütleri gibi)

işbirliğine girmektedir.

Bilginin yaygınlaştırılması “diffusion”, tüm sektörlerin birlikte gelişimi için katkı ve yardım

sağlanmasının tek yoludur. Tüm sektörlerde rekabet avantajı sağlanmasıyla, ölçek

ekonomisinden yararlanılmış olacaktır. Sektörlerin bütünleştirilmesi için doğrudan teknoloji

ağları kurulmakta; teknoparklar ve bilgi teknolojisinin katkılarıyla araştırma kurumları bir

araya getirilmektedir. Ulusal teknoloji danışmanlık servisleri verimlilik artışları için teknoloji

darboğazındaki işletmelere destek sağlamaktadır. Kanada ve İngiltere’de sanayi ve imalat ile

ilgili sorunların tespiti ve en uygun araçlarla yardım sağlanması için bölgesel teknik bilgi

merkezleri kurulmuştur.

Uluslararasında çok yönlü işbirliğine dayanan bilimsel projeler; uzay araçları araştırmaları,

enerji ve çevre ile ilgilidir. Uzay istasyonu deneme programına Rusya, ABD, Japon ve

Avrupa ülkeleri dahildir. Füzyon enerjisi, insanın genetik yapısını araştırma (Genom) projesi

de böyledir.

Page 12: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

9

Tüm bilim, teknoloji araştırma ve eğitim kurumları birbirleriyle bağlanmaktadır. Şirketlerin

talepler doğrultusunda insan gücü yetiştirmeleri çok önemlidir. Endüstri-araştırma kontratı

(CIFRE) programı bu amaçla hazırlanmıştır. Bir işletmenin ilgili alanda belli bir gereksinimi

karşılamak üzere bir doktora tezine finans sağlaması, vergi indirimiyle özendirilmektedir.

Fransa’da, araştırma personelince üniversitelerde part-time (yarı-zamanlı) ders verilmektedir.

Doktora talebelerine araştırma laboratuarlarından part-time yararlanma olanağı sağlanmıştır.

Yüksek teknolojiyi başka yönlerden teşvik etmenin yolları; vergilendirme, ödüllendirme ve

gönüllü işbirliğidir. Yeni vergiler kadar eskilerinden indirim yapılması da bir özendirmedir.

Örneğin, içecek ambalajlarına konan ve miktarı geri dönüşüm oranında belirlenen vergiler,

çevre teknolojisini teşvik için kullanılmaktadır. Düz ekran TV ve bilgisayar, süper

bilgisayarlar, sayısal TV, biyoteknoloji projeleri, akıllı otoyolları, hayat bilimleri alanında

bitki-hayvan-insan genom’u projesi, makro molekül mühendisliği, hücre üretim teknolojisi ve

konut sorunlarına yeni çözümler üretilmesi, öncelikli projelerdir. Ayrıca, biyoteknoloji, hayat

bilimleri alanında bitki-hayvan-insan “genom”u projesi ve süperiletken gibi konuları öne

çıkmaktadır. Akaryakıtlarda egzos gazlarının azaltılması, enerji santrallerinde baca gazlarının

süzülmesi, çevre güvenliği (ulaştırma ve inşaat) atık su ve çöplerin ıslahı ya da geri kazanımı

gibi öncelikler, çevre hassaslık limitleri artırılarak özendirilmektedir. İş adamlarının eğitimi,

sanayinin standardizasyon testlerinde firmaların laboratuarlardan yararlandırılması

gündemdedir.

Bilgi toplumunun ön koşulu olarak, fikri eserlerin korunması ve patentlerin güvenceye

kavuşturulması gelmektedir. Kaçak ve kayıt dışı ekonominin kontrolünün sağlanması,

ulusal/uluslararası ortamda hayati bir öncelik taşımaktadır.

1.3. İçerilmiş Bilgi

Bilgi sermayesini ölçmek çok zordur. Eski değerini yitiren teknolojilerin ölçülmesi de

gereklidir. Ar/Ge yıllık harcamalarının toplamının amortize edilmesi bir yöntem olarak

düşünülmektedir. Böylece Ar/Ge stokunun üretim içindeki payı Ar/Ge yatırımlarının

verimliliğini gösterecektir. Ayrıca patent stoklarının kullanım sürelerinin dolması da esas

alınabilir. Belli bir süre zarfındaki bilgi akışını ölçmek için; yeni teknoloji içeren makine ve

ekipmanların üretimde uygulamaya konulması (embodied investment) esas alınabileceği gibi

Page 13: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

10

patent, lisans ve know-how şeklindeki bilgi, teknik uzmanlık ve teknolojinin aktarılması da

esas alınabilir.

İçerilmiş bilgi “embodied knowledge” akışı, “input-output” teknikleriyle de belirlenebilir.

Sektörler arasındaki teknoloji akışı böylece ölçülebilir. Sektörler arası bilgi akışı “diffusion”

uluslararasında farklılıklar göstermektedir. Örneğin, İsviçre ve İspanya’da ileri teknolojiler

tüm imalata uygulanırken; Almanya ve İtalya’da yüksek teknolojiler öncelikle motorlu araçlar

ve mekanik-mühendislik sektörlerine uygulanmaktadır. Amerika sanayiinde yüksek teknoloji

uygulaması en çok bilgisayar temeline dayanan mühendislik alanındadır. Özellikle bilgisayar

destekli tasarım ve mühendislik (CAD/CAE), bilgisayarla bütünleştirilmiş imalat (CIM),

esnek imalat sistemleri, robotlar, otomatik kontrol ekipmanları ve yapay zeka sistemleri bu

alanları oluşturmaktadır.

1.4. Devlet Teşvikleri

Bilgi teknolojileri ekonomik ve toplumsal etkileri nedeniyle neredeyse bütün dünyada kritik

bir yatırım alanı olarak görülmekte ve yaygın olarak kullanılması devletlerce teşvik

edilmektedir (TUENA, 1999). Tekelci telekom piyasalarında rekabetin teşvik edilmesi ve

devamlılığının sağlanması, haberleşmede adil fiyatlarla iletişimin sağlanması, piyasaların

yabancı yatırımcılara açılması ve anti-tröst uygulamalarının etkinleştirilmesi istenmektedir.

Sürekli ve kesintisiz bir ekonomik büyüme için OECD ülkeleri bazı öncelikler üzerinde görüş

birliğine varmışlardır. İstihdamın artırılması, verimliliğin geliştirilmesi, daha açık ve rekabetçi

pazarların oluşturulması, yüksek teknoloji yatırımlarına geçilmesi ve işgücünün niteliğinin

artırılması bu öngörülerdendir. Globalleşme ve serbestleştirmeden azami kazanç sağlarken

bununla birlikte doğabilecek olumsuzlukları ya da maliyetleri asgariye indirmek

gerekmektedir. Örneğin, finans pazarları rekabete açılırken döviz kurlarının ve faiz

oranlarının ani değişikliklerinden pazarların korunması zorunludur. Pazarlarda güven

bunalımına yol açılmamalıdır.

Özellikle gelişmiş ülkelerde yaşlanan nüfusa bağlı olarak emeklilik harcamalarındaki artışa

karşı, bütçe açıklarının kapatılması önerilmektedir. “Maastrich” ilkesine göre bu açık,

GSYİH’nın % 3’ünü geçememektedir. Bu amaçla kamu harcamalarında kısıntıya gidilirken,

özelleştirme ile devlet sektörü küçültülmektedir. Gelir tarafında ise, vergi tabanı

Page 14: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

11

genişletilmekte, vergi kaçaklarının önlenmesi için önlemler alınmaktadır. İşgücü ve ürün

pazarlarında esneklik sağlanmaktadır. İşsizliğin azaltılması için uygun girişimcilik ortamının

sağlanması ve yüksek teknolojinin yaygınlaştırılması önerilmektedir.

Ülkelerin, rekabet yasalarını ve iş dünyasına yönelik düzenleyici kurallarını yeniden gözden

geçirmeleri beklenmektedir. Üretken kaynakların en etkin kullanımı için ticaret

kısıtlamalarının kaldırılması istenmektedir. Bu kısıtlamalar, hükümet politikalarından

kaynaklanabileceği gibi şirketlerin tekelci anlaşmalarından da ortaya çıkabilmektedir.

Girişimcilerle ilgili olarak lisans, beyan ve kayıt işlerinin basitleştirilmesinin yanı sıra bu

tekelci eğilimler de önlenmelidir.

Bu yönde yoğun çaba harcayan ülkeler örnek oluşturmaktadır. İngiltere, hükümet nezdinde iş

dünyasını etkileyen tüm düzenlemelerin bir envanterini çıkarmıştır. Acilen değiştirilmesi

gereken 1000 düzenleme belirlenmiştir. Bunlardan 500 kadarı 1995 yılına dek değiştirilmiştir

bile. Amerika’da ise kamu düzenleme kurumlarını inceleyen “Ulusal Performans Revizyonu”

çalışması sonucunda, yasalar düzenlenirken hem kamuoyunun daha yakından

bilgilendirilmesi hem de pazar ağırlıklı bir yaklaşımın benimsenmesi kararlaştırılmıştır. Bu

deregulasyon eğilimleri, tüm dünya ülkelerinin ekonomi yönlendirme amacıyla yaptıkları

kendi düzenlemelerini revize etmeleri anlamına da gelmektedir. Bu süreç, Türkiye’de Avrupa

Birliği ile bütünleşme amacıyla yapılan uyumlaştırma yasalarında kendini göstermektedir.

İş dünyasında rekabeti önleyici uygulamaların izlenmesi ve önlenmesi için özel yasalar

çıkarılmaktadır. Tüm dünyada, ekonominin performansını artırmanın yolu olarak, rekabet

ortamının tesis edilmesi ön plana çıkmaktadır. “Merger”lerin yasaklanmasının yanı sıra;

fiyatlar, üretim miktarları ve ürünlerin coğrafik dağılımına ilişkin kurallar getiren anlaşmalar

engellenmektedir. Alt yapı yatırımları olan gaz, elektrik, su, telekomünikasyon ile hava ve

demiryolu ulaştırma hizmetlerinin serbestleştirilmesi de esas alınmaktadır. Buna ek olarak

özelleştirme dalgasının da tüm ülkeleri sarmakta olduğu görülmektedir.

Rekabeti artırmak için gümrük-ticaret korumaları kaldırılan sektörlerin desteklenmesi olağan

karşılanmaktadır. Portekiz ve Avustralya’da tekstil–giyim, Meksika’da otomobil sektörü,

Norveç’te balıkçılık–gıda sektörü bunlar arasındadır. Destek amacıyla çeşitli yöntemler

geliştirilmektedir. Önce, kalkındırma hedefi olarak belirli bir sektör seçilmektedir. Bu

sektördeki işletmelerin sırasıyla üretim, ticaret ve finans dallarında (yatay-dikey ve çapraz

Page 15: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

12

bağlantıları) olan sektörlerle bütünleştirilmesi yoluna gidilmektedir. Bu seçilen hedef

topluluğun tümüyle kalkındırılmasına çalışılırken, endüstrinin performansı da artırılmış

olmaktadır.

Örneğin Portekiz, çevre teknolojilerindeki gelişim hedefini, yatırım malları sektörüyle

bütünlük içinde gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Hükümetler, kalkınma amacıyla; ülke

ekonomisinde anahtar sayılan yani en fazla sektörle girdi–çıktı bağlantısı olan sektörlerin

teşvik edilmesini benimsemektedirler. Bu yöntemle tüm ekonomide çoğaltan “multiplier”

etkisi sağlanmış olmaktadır.

1.4.1.Türkiye’deki Bilim Teknolojisi Politikası

Türkiye’de elektrik-elektronik ve bilgisayar alanında öğretim veren 42 kurum bulunmaktadır.

Toplam öğrenci sayısı yaklaşık olarak 25 000 ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısı

50’dir. Üniversite giriş sınavlarında ilk bin içine giren öğrencilerin yaklaşık yarısı bu dalları

tercih etmektedir. Dolayısıyla, Türkiye enformatik sanayii insan kaynağının temel nitelikleri

bakımından olağanüstü şanslıdır. Son 15 yılda Türkiye’deki üniversitelerden yaklaşık 25 000

elektrik-elektronik mühendisi ve 5000 bilgisayar mühendisi mezun olmuştur. İlerde

telekominikasyon, yazılım ve donanım ağırlıklı bir eğitim verecek bilgi ve İletişim

Teknolojileri Mühendisleri yetiştirilmesine daha fazla özen gösterilecektir.

Türkiye elektronik sanayi altyapısı, kullandığı üretim teknolojileri ve ürünlerinin nitelikleri

bakımından uluslararası standartları yakalamıştır. Dolayısıyla sanayiden kaynaklanacak

araştırma konularının uluslararası bilim dünyasının araştırma standartları ile uyumlu düzeye

yükselmiş olması gerekir. Bu konuda sanayi kuruluşlarının kendi araştırma-geliştirme

etkinliklerinin güçlendirilmesinin yanı sıra, üniversitelerle sanayi arasında eksik olan

etkileşimin kurulması konusunda girişimin üstlenilmesi gerekmektedir. Son beş yıl içinde

üniversitelerimizde disiplinler arası eğitimin önemi anlaşılarak bilgi teknolojileri alanında

lisans üstü programlar başlatılmaktadır. ODTÜ’deki Bilim ve Teknoloji Politikası çalışmaları

Programı (Tek-Pol) ve Enformatik Enstitüsü örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca, Türkiye’de

tümdevre tasarımı konusunda yedi sanayi kuruluşuna bir araya getirmiş olan İTÜ-ETA Vakfı

özgün bir örnektir.

Page 16: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

13

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun (BTYK) kararına göre, 1993-2003 döneminde Türk

Bilim ve Teknoloji Politikası olarak; bilgisayar, mikroelektronik ve telekomünikasyon

teknolojilerinin bir bileşimi olarak açıklanan bilişim teknolojileri (bilgi teknolojileri),

öncelikli alan gösterilmektedir. Mevcut eğilimler ve pazar tercihleri irdelenmeden, katma

değer oranı, teknolojik düzeyi ve gelecek dönemdeki sürdürülebilirliği göz önünde

bulundurulmadan, sadece üretim ve ihracat büyüklüğü esas alınarak ayrıcalıklı destek

verilmesi, sektörde istenen büyümeyi sağlayamamaktadır. Bu sektörlerin geleneksel olarak

üretimi yapılan bir mal grubu yerine daha hızlı gelişen ve daha yüksek katma değer yaratan

telekomünikasyon (yeni ağ teknolojileri, mobil telefon ve uydu bileşenleri gibi) ve internet

tabanlı tüketici cihazları (sayısal TV, Web-TV gibi) alanına yönlendirilmesi daha rasyonel

bulunmaktadır. TUENAN raporunun TESİD yorumuna dayanarak on yıl içinde, yaşam

biçimine en etkin olacakları düşünülen; özel şebekeler, uç birimleri (internet modemleri,

telefon, fax vb.), yönetim şebekesi ve erişim ağları (kısaca internet teknolojisi) üzerinde

yoğunlaşmak öncelikli alan olarak belirmektedir.

1.4.2. Devlet Teşviklerinin Altyapısı ve Destek Kuruluşları

Dünyada bilim ve teknolojilerde değişme ile, küreselleşme yoğunlaşan düzeyde belirleyici

olmaya başlamıştır. Yüksek katma değerli bilgi yoğun mal ve hizmetler üretimi, pazar

değerlendirmelerinde öne geçmeye başlayan bireyin farklı tercihlerine hızla yanıt

verebilmekte, özgün tasarımların önemini artırmaktadır. Küresel rekabet gücünü elde

edebilmek için bir ülkenin hem teknolojik birikiminin, hem de onu yönlendiren bir pazar

sisteminin olması gereklidir. Başka bir deyişle yerli sektörleri teknoloji üretmeye, yenilikler

getirmeye özendirmesi, bir anlamda desteklemesi gerekmektedir. Bununla birlikte, sektörler

için yerli pazar belirleyici olmamalı, hedeflenen büyümenin sağlanması için dünyadaki eğilim

de dikkate alınmalıdır. Geçtiğimiz yıllarda Türkiye pazarı, teknoloji ağırlıklı olmasa bile yerli

sektörü destekleme eğilimi içine girmiştir. Ancak içinde bulunduğumuz son on yılda hızlı bir

biçimde teknoloji dış alımına başlayan Türkiye pazarı, yeterli önlemler alınmadığı takdirde,

2000’li yıllarda bu yönelimini yitirebilecektir. Türkiye’de bilim teknoloji alanındaki devlete

ait destek ve teşvik kuruluşları aşağıda belirtilmektedir.

Türk Akreditasyon Kurumı (TÜRKAK): Laboratuar, belgelendirme ve muayene hizmetleri

yürütecek yurt içi ve yurt dışındaki kuruluşları akredite etmek, bu kuruluşların belirlenen

ulusal ve uluslararası standartlara göre etkinliklerde bulunmalarını ve bu suretle ürün/hizmet,

Page 17: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

14

sistem, personel ve laboratuar belgelerinin ulusal ve uluslararası alanda kabulünü temin etmek

amacıyla, merkezi Ankara’da olmak üzere Başbakanlıkla ilgili, özel hukuk hükümlerine tabi,

tüzel kişiliği haiz, idari ve mali özerkliğe sahip, Türk Akreditasyon Kurumu, kısa adı

TÜRKAK kurulmuştur. Akredite edilmek üzere başvuruda bulunan; laboratuar, ürün/hizmet,

sistem, personel ve benzeri belgelendirme konularında etkinlik gösteren özel ve/veya kamu

kurum ve kuruluşlarının ilgili standartlara ve kriterlere göre değerlendirmesini yapmak ve bu

değerlendirme sonucunda kuruluşun akredite edilip edilmemesine karar vermek, akredite

edilen kuruluşları izlemeye almak ve gerektiğinde geçici ya da devamlı olarak akreditasyon

kararını durdurmak, bu alanlarda etkinlikte bulunacak tüm kuruluşlar arasında koordinasyonu

sağlamak üzere çalışmaktadır.

Teknoloji İzleme ve Değerlendirme Başkanlığı (TİDEB): Türk sanayiinde Ar-Ge

etkinliklerini artırmak amacıyla TÜBİTAK’ın yükleneceği görevleri yürütmek üzere, 3

Haziran 1995 tarihli Bilim Kurulu Kararı ile Teknoloji İzleme ve Değerlendirme Başkanlığı

(TİDEB) kurulmuştur. Desteklemeye değer görülen proje harcamalarının TL bazında % 50’ye

varan kısmı hibe olarak ödenmektedir. Ödeme, TÜBİTAK’ın incelemesi sonucu Dış Ticaret

Müsteşarlığı’nın uygun görüşü üzerine TC. Merkez Bankası Destekleme ve Fiyat İstikrar

Fonu’ndan karşılanmaktadır.

Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV); Türkiye sanayi kuruluşları tarafından

gerçekleştirilen Ar-Ge’ye destek veren ilk kuruluş olan Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı

TTGV, 1991’de kurulmuştur. TTGV’nin kurulduğu 1991 yılından bu yana sanayi

kuruluşlarının Ar-Ge etkinliklerinde kullandırılması için devlet tarafından tahsis edilen tutar,

46,3 milyon dolardır. TTGV aynı zamanda “The Association for Technology Implementation

in Europe” (TAFTIE), kuruluşunun bir üyesidir. 1999 yılı sonlarında Hazine Müsteşarlığı ile

Dünya Bankası arasında imzalanan anlaşma ile Endüstriyel Teknoloji Projesi (ETP)’nin

desteklenmesi için 155 milyon dolarlık bir ikraz sözleşmesi imzalanmış olup bunun 60 milyon

dolarlık bölümü TTGV tarafından yönetilmektedir. Ayrıca, DTM tarafından her yıl sanayide

Ar-Ge desteklenmesi amacıyla 15-20 milyon dolar tutarında fon tahsis edilmektedir.

TTGV, uygun bulduğu ileri teknoloji alanındaki projelere toplam bütçelerinin en fazla %

50’si oranında destek verir. Destek süresi 24 ay olup, 2 milyon dolar kadar destek

sağlanmaktadır. Faizsiz olarak verilen finansal destek, projenin sona ermesinin ardından dört

yıl içinde dolar kuru karşılığında geri alınır.

Page 18: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

15

TTGV, destek verdiği Teknoloji Hizmet Merkezleri aracılığıyla sanayinin ihtiyaç duyduğu,

teknolojik ve endüstriyel araştırma, geliştirme, ölçme, eğitim ve danışmanlık hizmetlerini

sunmak üzere kurulacak A.Ş. statüsündeki kuruluşlara da kaynak sağlar. Ayrıca, teknopark

projesi başına en fazla 2,5 milyon dolar tutarında destek sağlanmaktadır. Bu kapsamda

desteklenen şirketlerden bazıları aşağıda belirtilmiştir.

• Gate Elektronik A.Ş.(1992); Arıza bulma cihazlarının yanı sıra başta F-16 savaş ve

C-130 nakliye uçaklarının radar kartları gibi elektronikle ilgili olan ünitelerin

bakım ve onarım hizmetlerini yürütmektedir. Ayrıca, NATO’ya da bakım ve

onarım hizmeti veren firma; tekstil makineleri, gemi elektronik sistemlerinin

elektronik beyinleri ile birlikte tıbbi cihazların elektronik modüllerinin bakım ve

onarımını, arıza teşhis işlemlerini de yapmaktadır. Şirket, “bilgisayar destekli test

ve ölçüm sistemleri” projesini yürütmektedir. Bu proje, sayısal hafızalı osiloskop,

fonksiyon üretici, frekans sayacı, dijital voltmetre, güç kaynağı, programlanabilir

analog çıkışları ve kapasitansmetre özelliklerine sahip cihaz ölçümleme ünitesi ve

bu ölçü aletlerini simüle eden bir yazılımdan oluşmaktadır.

• Verpark Ltd.,(1988); İnternet bankacılığının yazılımlarını yapmaktadır.

Geliştirdikleri “e-branch” programıyla interaktif olarak bir çok bankacılık işlemleri

yapılabilmektedir.

• Teknobil A.Ş. (1997); Enformasyon teknolojisi konusunda çözümler geliştirmek

üzere kurulmuştur. Şirket, uzaktan okunan GSM tabanlı akıllı sayaçlar, GPRS araç

takip sistemleri ve uydu iletişimi projeleri üzerinde çalışmaktadır.

Elektronik Sanayi İhtisas Merkezi (ESİM); Küçük ve Orta ölçekli sanayinin ihtiyaç duyacağı

yüksek nitelikli elektronik test ve ölçü aletleri parkının sanayinin yararına sunulması,

elektronik sanayi için gerekli dokümantasyon biriminin oluşturulması, malzeme kontrol,

standartlara uyumluluk ve kalite kontrol, belgelendirmeye yönelik hizmetler, sanayinin

ihtiyaç duyduğu danışmanlık ve Ar-Ge ürün geliştirme hizmetlerini vermek ya da koordine

etmek amacıyla Elektronik Sanayi İhtisas Merkezi (ESİM) Vakfı, Kasım 1995 tarihinde

KOSGEB; TESİD; İTÜ; KalDer tarafından kurulmuştur.

KEMA–ESİM AŞ; Düşük voltajla çalışan teçhizat için EN45001 koşullarına uygun, akredite

edilmiş bir test ve belgelendirme merkezi olmak; böylece sanayicilere, ürünler ve CE (Avrupa

Birliği Standartları) işareti uygulamalarında destek; test belgelendirme ve teknik dosya

Page 19: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

16

hazırlığı için danışmanlık hizmeti; kalite yönetim sistemleriyle ilgili danışmanlık hizmeti; Ar-

Ge ve üretim için danışmanlık hizmeti vermek amacıyla 1998 yılında bir Hollanda firması

olan KEMA ile ESİM Vakfı ortaklaşa TEMA-ESİM AŞ’yi kurmuştur.

Türk Patent Enstitüsü (TPE); Türk Patent Enstitüsü 24.6.1994 tarih ve 544 sayılı KHK ile

Türkiye’de sınai mülkiyet haklarının yönetimi için idari ve mali özerkliğe sahip Sanayi ve

Ticaret Bakanlığına bağlı özel bir kamu kuruluşudur. Türkiye’nin teknolojik ilerlemesine

katkıda bulunmak, ülke içinde serbest rekabet ortamını oluşturmak ve Ar-Ge etkinliklerinin

gelişmesini sağlamak üzere çeşitli kanunlarla düzenlenmiş olan patent ve markalar ile diğer

kanunlarla düzenlenen sınai mülkiyet haklarına ilişkin yurtiçinde ve dışında var olan bilgi ve

dokümantasyonun kamunun yararına sunulabilmesi amacıyla kurulmuştur. Sınai mülkiyet

hakları, buluşların ve yeniliklerin yeni tasarımların ve özgün çalışmaların ilk uygulayıcıları

adına ticaret alanında üretilen ve satılan malların üzerlerindeki üreticisinin ya da satıcısının

ayırt edilmesini sağlayacak işaretlerin, sahipleri adına kayıt edilmesini ve böylece bu kişilerin

ürünü üretme ve satma hakkına belirli bir süre sahip olmalarını sağlayan gayri maddi bir

hakkın tanımıdır.

Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME); Ülke içinde yapılan ölçümlerin uluslararası alanda

tanınmasını sağlamak için her türlü uygunluğun onaylanmasını ve organize bir belgelendirme

sistemini yürütecek bir ulusal ölçüm (metroloji) sistemi oluşturmak üzere, 1992 yılında

TÜBİTAK bünyesinde kurulmuştur. UME, ülkede yapılan her türlü ölçüme referans oluşturan

en üst düzey uzman kuruluş olup, ülke içindeki tüm ölçümleri güvence altına almak,

kullanılan ve yeni ölçüm teknolojilerini geliştirerek Türkiye’nin bilimsel ve teknolojik

gelişimine katkıda bulunmak, dolayısıyla Türk endüstriyel ürünlerinin kalitesini artırmak ve

uluslararası ticarette karşılaşılan teknik engellerin aşılmasında Türk endüstrisine yardımcı

olmaktadır. UME, bünyesindeki uluslararası seviyedeki 21 laboratuarıyla şimdiden Türkiye

gereksiniminin % 40’ını karşılamaktadır.

UME, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca verilen yetkiyle, Ocak 1995 tarihinden itibaren

akreditasyon başvurularını yanıtlamaya başlamıştır. Akredite olan laboratuarlar, UME

bünyesinde kurulmuş bulunan Türk Kalibrasyon Servisi’ini (TKS) oluşturur. UME, TKS

sistemini 1999 sonunda TÜRKAK’a devredecek ama teknik desteğini sürdürecektir. Enstitü,

akredite olmayanlara da laboratuar yeterlilik belgesi vermektedir.

Page 20: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

17

Elektrik, Elektronik, Enformatik Araştırma Grubu (EEEAG); TÜBİTAK tarafından elektrik,

elektronik ve enformatik alanlarında desteklenecek Ar-Ge çalışmalarının programlanması,

yönlendirilmesi, desteklenmesi ve izlenmesi amacıyla 1991’de kurulmuştur. Üniversiteler,

kamu kurum ve kuruluşlarıyla özel kuruşlarla belirli bir alanda mevcut Ar-Ge potansiyelinin

daha verimli hale getirmek, o alandaki gelişmeleri izlemek ve ülkemize aktarmak, o alanda

yeni bilgiler üretmek, çözümü gereken konu ve sorunları araştırmak ve yeni araştırıcılar

yetiştirmek üzere, kısmen ya da tümüyle destekleyerek bir mükemmeliyet merkezi olarak

değerlendirilen araştırma ünitelerinin kurulmasını sağlar.

1999 yılı içerisinde EEEAG’nin önerilecek temel ve uygulamalı Ar-Ge projelerine öncelik

tanıdığı alanlar:

• Bilişim ve İletişim Teknolojileri,

• Biyomedikel Teknolojiler,

• Enerji (Enerjide Verimlik Artırıcı Yöntemler, Alternatif Enerji Kaynakları, Çevre

Dostu Enerji Uygulamaları),

olarak tanımlanmaktadır.

Ulusal Elektronik Kriptoloji Araştırma Enstitüsü (UEKAE); TÜBİTAK Marmara Araştırma

Merkezi’nin Gebze’deki tesislerinde 1995 yılında kurulmuştur. Enstitünün temelini oluşturan

Elektronik ve Yarı iletken Teknolojileri Araştırma Bölümü (YİTAL), aynı merkeze bağlı

olarak 1972 yılından beri ilgili alanlarda çalışmalarını sürdürmektedir. UEKAE, çalışmalarını

özellikle bilgi güvenliği ve mikroteknoloji alanlarında yoğunlaştırmıştır. Mikroelektronik

teknoloji Ar-Ge çalışmaları kapsamında kurulan YİTAL’ de tümüyle özgün bir süreç

geliştirilerek bir silisyum tümdevre üretim hattı oluşturulmuştur.

Bugün, 3 mikro mm. kritik boyutlu tek polisilisyum tek metal katmanlı CMOS tümdevreler

üretebilmektedir. 1,5 mikro mm. kritik boyut ve çift polisilisyum, çift metal katmanlı

teknolojilerin geliştirilmesi için gerekli mali destek, NATO-SfS (Science for Stability)

Programı çerçevesinde sağlanmış olup çalışmalar sürmektedir. Her türlü özel amaçlı CMOS

tüm devrelerin tasarımı ve üretimi yapılabilmektedir.

Bilgi Teknolojileri ve Elektronik Araştırma Enstitüsü (BİLTEN); TÜBİTAK ile ODTÜ

arasında 1984’de bir protokol imzalanmış ve bu protokol ile TÜBİTAK’a bağlı ODTÜ alanı

içinde bir enstitünün kurulması kararlaştırılmıştır. Bilgi teknolojileri, her türlü verinin

Page 21: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

18

oluşturulması, işlenmesi, düzenlenmesi, saklanması, iletilmesi ve bu verilere erişilmesini

konu alan teknolojileri kapsamaktadır. Enstitünün ilgi alanlarına elektrik, elektronik ve

bilgisayar mühendisliği konuları girmektedir. Bu kapsamda, Enstitüde bilgisayar donanımı ve

yazılımı, elektronik, haberleşme, işaret işleme ve kodlama, iletişim ortamları, bilgi

teknolojileri ve bunlara ilişkin kontrol-güç sistemleri vb. konularda çalışmalar yapılmaktadır.

Bu amaçla proje grupları oluşturulmuştur.

Türk Elektronik Sanayicileri Derneği (TESİD); Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın desteğiyle,

Türk elektronik sanayini yönlendirerek sektörün sürekli rekabet edebilirliğinin sağlanması,

ülke ekonomisine katkının artırılması amacıyla elektronik sanayi kuruluşlarının ve

üniversitelerimizin elektronikle ilgili öğretim üyelerinin girişimi sonucunda 24 kurucu üyeyle

1989 tarihinde kurulmuştur. Bugün 72 ayrı sanayi kuruluşundan 140 üyesi olan TESİD’e,

Türkiye’de yerleşik elektronik, bilgi teknolojileri ve bunlarla ilgili hizmet sektörlerinde

etkinlik gösteren tüm kuruluşlar üye olabilmektedir.

Türkiye Bilişim Vakfı (TBV); Bilgi toplumuna dönüşmüş bir Türkiye için bilgi toplumuna

geçiş sürecini hızlandırmaya amaçlayan TBV’nin hedefleri:

• Bilim yatırımlarının genel ekonomi içindeki payının Avrupa Birliği ülkelerinin ortalama

düzeyine çıkarmak,

• Devletin yeniden yapılanması için gerekli bilgi ve iletişim teknolojileri desteğinin

sağlanması (2000 yılına kadar Ulusal Birey Kayıt sistemine geçilmesi),

• Toplumun bütün kesimlerine bilişim kültürünün yayılması, toplumun bilgisayar okur

yazarlığının artırılması,

• Türkiye’ye bilginin özgürce dolaşım ve paylaşımı için gerekli altyapının oluşturulması,

olarak sıralanabilir.

Bilimsel Teknik Araştırma Vakfı (BİTAV); Belli başlı amaçları;

• Türkiye’de bilimsel ve teknik Ar-Ge etkinliklerine katkıda bulunmak ve bu amaçla

kurulmuş TÜBİTAK çalışmalarına destek olmak,

• Teknoloji geliştirme yönünde çalışmalar yapmak isteyen özel girişimcilere destek vermek,

bu yönde özellikle teknopark’ların ve benzeri organizasyonların geliştirilmesi ve

yaygınlaştırılmasına katkıda bulunmak,

• Uluslararası düzeyde bilimsel ve teknolojik gelişmeleri izlemek, projelere katılmak,

Page 22: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

19

• Bilim adamlarının ve araştırıcıların yetiştirilmesi ve geliştirilmesi için gereken olanakları

hazırlamak,

olarak özetlenebilir.

Elektronik Ticaret Koordinasyon Kurulu (ETKK); Ülkemizde elektronik ticaretin

yaygınlaştırılması için dünyada yaşanan gelişmelere paralel olarak ulusal bir strateji

belirlenmesi amacıyla Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun kararıyla (1997) Dış Ticaret

Müsteşarlığının koordinasyonunda ve TÜBİTAK’ın sekreterliğinde, ilgili kurumların

katılımıyla Türkiye’de ve dünyada elektronik ticaretin durumunu, bu konuda kamu ve özel

sektörde yapılan çalışmaları ve hukuki-teknik düzeyde yapılması gereken çalışmaları ve

yatırımları incelemek üzere bir Kurulun kurulması ve çalışmalarının sonuçlarını BTYK’ya

sunması kararlaştırılmıştır.

TTNet Projesi; Türk Telekom A.Ş. tarafından başlatılan ve Mayıs 1999 itibarıyla test amaçlı

olarak faaliyete başlamış olan TTNet projesi, Türkiye’nin haberleşme alt yapısına çok önemli

katkıda bulunacak bir çalışmadır. Sistemin ana omurgası İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir,

Diyarbakır, Kayseri ve Samsun arasında kurulacak 155 Mbps’lik (megabyte per second bilgi

iletişimi) ve diğer iller için öngörülen 34/2 Mbps’lik ATM ve toplam 110 Mbps‘lik yurt dışı

bağlantısı oluşturmaktadır. Ttnet yurt dışı bağlantıları, gelişkin temeli, kullanılan teknoloji ve

servisleriyle ülkemize 21. yüzyılın bilgi iletişim teknolojisi uygulamalarını da ileriye

taşıyacaktır. Toplam proje maliyeti 35 milyon dolar olarak belirlenmiştir. Sistem; ses,

görüntü, veri ve çoklu-ortam uygulamalarına uygun olacaktır.

Kalite Derneği (Kal-Der); Çağdaş kalite felsefesinin ülkemizde etkinlik kazanması ya da

yaygınlaştırılması amacıyla 1991’de kurulmuştur. Toplam kalite yönetimini uygulayan ve

uygulamak hazırlığına giren kuruluşları çatısı altında toplamaktadır. Dünyadaki gelişmelere

koşut olarak ülkemizde her geçen gün değişik sektörler, konuya ilgi göstererek topluluğa

katılmaktadır. Endüstrinin hemen her sektöründen üyesi olan Kal-Der’e; bankalar, sigorta

şirketleri, sağlık kuruluşları, eğitim kurumları, yerel yönetimler ve silahlı kuvvetlerden de

katılımlar olmaktadır. Bu uygulamaları özendirmek amacıyla Kal-Der ve TÜBİTAK

tarafından her yıl Kalite Ödülü verilmektedir.

Küçük ve Orta Ölçekli Sanayii Geliştirme Başkanlığı (KOSGEB); 12 Nisan 1990 tarihinde

kurulmuş olup, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın ilgili kuruluşudur. KOBİ denilen küçük ve

Page 23: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

20

orta ölçekli işletmeler, gerek istihdam olanakları gerekse yarattıkları katma değerle ülke

ekonomisinde önemli bir yer işgal ederler. Öyle ki toplam imalat sanayi sektöründe,

işletmelerin % 99 gibi çok büyük bir bölümünü oluştururlarken, istihdamın da % 54’ünü

temsil etmektedirler. Gümrük Birliği ile ortaya çıkan uluslararası pazarlara açılma

zorunluluğu, KOBİ’lerin ayakta kalabilmelerini zorlayacak rekabet koşullarını da beraberinde

getirmektedir. KOBİ’lerde enformasyon teknolojilerinin yaygınlaşabilmesi için öncelikle bir

altyapının oluşması gerektiği açıktır.

Başkanlıkça, küçük ve orta çaplı işletmelerin küreselleşme ve teknolojik gelişme sürecinde

karşılaştıkları sorunlarına çözüm getirmek ve rekabet gücünü artırıcı destek sağlamak

hedeflenmektedir. KOSGEB, bu amaçla kurduğu KOBİ-Net sistemiyle abonelerine ücretsiz

elektronik ticaret olanağı sunmaktadır. Ayrıca Teknoloji Geliştirme Merkezleri

(Teknoparklar) kurulması için de yedi üniversiteyle işbirliğine girmiştir. Böylece bilgi yoğun

üretimin gerek duyduğu nitelikli alt yapı koşullarına sahip çalışma ortamında, ileri teknoloji

ve Ar-Ge yönelimli girişimciliğin desteklenmesine çalışılmaktadır.

ODTÜ Geliştirme Merkezinde kurulmuş bulunan Bilgisayar Yazılım Esaslı İleri Teknoloji

Şirketleri, kuruluş yılları ve faaliyet alanlarına göre aşağıda sunulmuştur.

Beta-Biyomedikal Elektronik Sistemler; (1997), Bilgisayarlı “uroflow” metre cihazı yazılımı,

donanımı, tasarımı, üretimi ve danışmanlık hizmetleri.

Dizge-Analitik; (1996), Test ölçüm cihazları için veri işleme sistemleri; Kromotografi veri

işletme sistemi yazılımı ve donanımı; Beton test presi için bilgisayarlı veri işleme sistemi

yazılımı; Bilgisayarlı poligraf cihazı projeleri; Analitik cihazların bakım, onarım, eğitim ve

metot geliştirme hizmetleri.

Ebi-Elektronik, Bilgisayar ve İnşaat Pazarlama;(1992), EOC-04 endeks okuma cihazları,

“etp.128 thermal” yazıcı; (Elektrik-su-doğalgaz sayaçlarını okumak için Türk mühendis ve

teknisyenlerince tasarlanmış EOC-04 imalatı).

Egis-Elektronik Sistemler; (1996), Endüstriyel, tıbbi, güvenlik ve trafik denetleme alanlarında

donanım ve yazılımı ile görüntü işleme sistemlerinin projelendirilmesi ve kurulması; izleme

Page 24: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

21

ve kontrol amaçlı veri toplama ve değerlendirme sistemleri; kapalı devre görüntülü ve/veya

ses haberleşme sistemleri.

Elektra-Bilgisayar Yazılım; (1994), Otel yönetimi; Restoran otomasyon sistemi; Hastane

otomasyonu; Pos. sistemleri; Güvenlik geçiş kontrol sistemleri.

Elimko; (1993), Sıcaklık, basınç, ağırlık, seviye gibi process paramatrelerinin ölçü, kontrol ve

kayıt cihazları; Elektronik çeviriciler, tarayıcılar, aritmetik işlem birimleri, sürücüler; Elimko

PLC’leri ve diğer mikro işlemci donanımlı cihazlar; bant kantarları, dosaj bantları ve diğer

katı debi ölçüm üniteleri; Termokulp, reziztans, termometre, rutubet ve konum sensörleriyle

transmitterleri; Seviye anahtarları; Komple otomatik kontrol sistemleri donanımı ve

yazılımları.

Emse-Mühendislik; (1992), Elektronik döviz panosu, elektronik sıra çağırma sistemleri; Özel

test cihazları, proximity kart kontrol sistemleri; Giriş kontrolü için turnike.

Forbis Bilgi teknolojisi Hizmetleri ; (1996), Yurt dışı pazarlar için özel yazılım çözümleri

üretmek; Euro para birimine geçiş gibi mevcut yazılım sistemlerinin adaptasyonu ve bakımı,

kurumsal kaynak planlaması ve yönetim danışmanlığı.

Gate-Elektronik Sanayi; (1991), Elektronik kart, test ve arıza bulma sistemleri; Askeri, sivil,

endüstriyel elektronik sistemlerin ve cihazların/kartların bakım, onarım ve otomasyonu,

Kardiosis-Kardiolojik Tanı Sistemleri; (1992), Bilgisayarlı EKG sistemi; Otomatik manuel

kontrollü koşu bandı; Geç potansiyel EKG ve nabız değişkenliği analiz sistemi; PC’ler için

EKG eklenti kartı.

Karuzel-Atikus Elektronik; (1994), Ultrasonik buhar makinesi,; thermal yazıcı kontrol kartı;

“Microplate” temizleyici; Dijital okuma birimi,

Nisan-Bilgisayar; (1993), Medikal cihazların VCR çıkışından elde edilen görüntülerin hasta

veri tabanı içerisinde saklanmasını sağlayan bir yazılım geliştirilmesi.

Page 25: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

22

On-Elektronik Sanayi; (1993), LED’li skor bord, nümerik, alfanümerik ve grafik göstergeleri;

Bilgisayar ve mikroişlemcili telekomünikasyon kontrol sistemleri,

Orta Doğu-Yazılım; (1992), PC ve OEM ürünleri, yazıcılar, çevre birimleri, yazılım ve güç

kaynağı üretimi.

Ortana-Elektronik; (1992), Bilgi akış sistemleri, LED’li göstergeler; Dış alan saat-sıcaklık

göstergeleri; Merkezi saat sistemi; opto kart; Bilbordlar; Elektronik kart test ve arıza bulma

sistemleri; Elektronik çoklayıcılar.

Polar-Mühendislik ve Danışma; (1995), Çok “process”li yazılımlar veri iletişim protokolları

ve telekomünikasyon yazılımları, bilgisayar grafiği ve üç boyutlu bilgisayar animasyon

yazılımları; Firmalar için mikroişlemcili kontrol sistemleri, veri iletişim sistemleri, baskı

devre geliştirme hizmetleri; Yazılım donamın ve elektronik harp alanlarında danışmanlık

hizmetleri.

Powex; (1967), Otomasyon sektöründeki uygulamaların iyileştirilmesi ve yaygınlaştırılması,

beton iş santralları.

STB-Tasarım; (1994), Bilgisayar destekli endüstriyel, grafik, mimari tasarım ve danışmanlık.

Turmap; (1996), “Paper plus” belge sistemi yazılımı, belge yönetim ve arşivleme çözümleri,

Veritek-Bilişim Hizmetleri; (1996), Hasta takip sistemi sürüm 2.0; TÜGMED poliklinik

otomasyonu; KGF bilgi sistemi; RTM fizik tedavi hasta bilgi sistemi; TMMOB Metalürji

Mühendisleri Odası tahribatsız muayene; Personeli sertifikalandırma otomasyonu ve soru

bankası yazılımı, MMPI Türkiye psikolojik değerlendirme yazılım sürüm 1.0.

Page 26: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

23

2. BİLİŞİM SEKTÖRÜ ARZ DURUMU

Elektronik sanayii sektörü içinde yer alan ürünler, Standart Uluslararası Ticaret

Sınıflandırması (Standart International Trade Classificatiın-SITC) numaralarına göre SITC

751 ile 774 arasında belirlenmektedir.

TABLO 2. ULUSLAR ARASI TİCARET SINIFLANDIRMASI

Ürün Adı SITC No Ofis Makineleri 751 Otomatik Bilgi İşlem Makineleri 752 Ofis Makineleri Aksam ve Parçaları 759 Televizyon Alıcıları 761 Radyo Alıcılar 762 Ses Kayıt Cihazları 763 Telekomünikasyon Ekipmanları 764 Elektrikli Güç İletim Ekipmanları 771 Elektrikli Devre Ekipmanları 772 Elektrik Dağıtım Ekipmanları 773 Tıbbi Alet ve Cihazlar 774 Transistörler,Valfler 776

Kaynak: DİE. Dış Ticaret İstatistikleri

Bilgisayar ve otomatik bilgi işlem makineleri faslı olan(752) ile ofis makineleri ve gereçleri

faslına (751) giren her türlü aksam ve parçalar içine, bilgisayar yazılımı da girmektedir. Bu

nedenle, bilgisayar yazılımı ISIC–752 faslında gösterilmektedir.

TÜNBA-TÜBİTAK-TTGC (1995) arasında oluşturulan bilim, sanayi, teknoloji platformu,

bilgi teknolojilerini enformatik (bilgi) olarak değerlendirmektedir. Enformatik (bilgi) ise;

enformasyonun belli amaçlar çerçevesinde toplanmasını, iletilmesini, işlenmesini,

saklanmasını, enformasyonu veren ve alan kaynaklar arasındaki iletişimini ve bu işlevleri

yerine getirecek yöntem, aygıt ve sistemlerin gerekli yazılımları ile birlikte konu alan mesleki

ve akademik disiplin olarak tanımlanmaktadır. Genel anlamda, enformasyon teknolojisi;

enformatiğin kapsamındaki enformasyonun toplanılması, iletilmesi, işlenmesi, saklanması,

enformasyonu veren ve alan kaynak arasındaki iletişim teknolojilerinin toplamı ve

tümleşimidir.

Ulusal enformasyon altyapısının kurulmasında, ülkemizin alacağı küresel ve ulusal payda,

yerel sanayinin bu alandaki yeteneği belirleyici önemdedir. Enformasyon teknolojisi

alanındaki imalat yeteneğinin değerlendirilmesi, sanayinin kapsadığı alan, sanayii oluşturan

Page 27: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

24

alt sektörler arasındaki yapısal değişiklikler nedeniyle oldukça zordur. Öncelikle enformasyon

teknolojisinde değer zincirini oluşturan;

• Elektronik Sanayi (cihaz ve malzeme üretimi),

• İletişim Altyapısı Kurulması/İşletilmesi (ağ işletimi),

• İçerik Üretimi/Sunumu (bilgi hizmetleri ve içerik sanayi),

alanlarına yönelik olarak inceleme yapılması gerekmektedir. İçerik üretimi ve sunumu daha

önceki bölümlerde işlenmiştir. İletişim altyapısı ise elektronik sanayi içinde işlenecektir.

2.1. Elektronik Sanayi Sektörü

Ülkemizde elektronik sanayi sektörü teknik ve yapısal olarak aşağıda belirtilen alt sektör

başlıkları altında incelenmektedir.

1. Bileşenler Alt Sektörü,

2. Tüketici Elektroniği Alt Sektörü,

3. Profesyonel ve Endüstriyel Cihazlar Alt Sektörü,

4. Askeri Elektronik Alt Sektörü,

5. Telekomünikasyon Alt Sektörü

6. Bilgisayar Alt Sektörü.

Bilgi teknolojileri; telekomünikasyon, bilgisayar, mikroelektronik ve bunlara gömülü yazılım

birimlerinden oluşmaktadır. Bu alan, bir bilginin toplanmasını, işlenmesini, saklanmasını,

gereğinde herhangi bir yerden iletimini ya da her hangi bir yerden bu bilgilere erişilmesini

bugün için elektronik, optik vb. tekniklerle otomatik olarak sağlayan tüm teknolojilerin

bütünlüğünü gerektirmektedir.

Bileşenler alt sektörünün içine; devre elemanları, resim tüpleri, bobin ve transformatörler,

akustik elemanlar, bağlantı elemanları, elektronik röleler ve baskılı devreler girmektedir.

Tüketici elektroniği alt sektörünün içine; renkli televizyon, audio cihazları, video player,

yazar kasa, elektronik hesap makineleri, audio video kasetler, radyo ve TV alıcıları için anten

ve anten santralleri, elektronik tartı ve cihazlar ile aksam ve parçaları girmektedir.

Page 28: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

25

Telekomünikasyon alt sektörü, telekomünikasyon kabloları, transmisyon cihazları, telefon

santralleri, telsiz telefon/telsiz telgraf alıcı/verici cihazları, alıcı/verici uydu antenleri ve uç

cihazlardan (telefon, telefax vb.) oluşmaktadır.

Profesyonel ve endüstriyel cihazlar alt sektörünü oluşturan ürünler; ses ve görüntü sistemleri,

endüstriyel elektronik cihazları, tıbbi elektronik, test ve ölçü aletleri ile otomotiv elektroniğin

ürünleridir.

Askeri Elektronik Alt Sektörü; sivil sektörün dışında kalan ve savunma sanayinin içine giren

her türlü elektronik sanayi ürünlerini kapsamaktadır.

Türkiye’deki elektrik ve elektronik sanayi sektörü içinde yer alan ve en büyük ilk 500 şirket

sıralamasına giren firmaların dağılımı ve cirolarına göre mali sıralamaları Ek-2’ de tablo

halinde sunulmuştur.

Dünya çapında elektronik sanayi sektörünün 2010 yılına kadar 2 trilyon dolarlık bir

büyüklüğe ulaşacağı tahmin edilmektedir. Telekomünikasyon sektöründe dünya çapındaki bu

muazzam pazardan en çok payı alabilmek için ülkeler arasında yoğun bir rekabet

yaşanmaktadır. Gelecekteki global pazarın düzeyini şimdiden hedeflemek gerekmektedir. Çok

yüksek büyüme potansiyeli taşıyan bu sektörde her ülkenin kendi ulusal önceliklerini

gerçekleştirmesi beklenmelidir.

Türk Elektronik Sanayi Üreticileri Derneği (TESİD) verilerine göre, Türkiye’nin Elektronik

Sanayi kesimine ait üretim istatistikleri aşağıda belirtilmektedir.

TABLO 3. ELEKTRONİK SANAYİNİN ALT SEKTÖRLERE GÖRE ÜRETİMİ (BİN$)

ÜRETİM 1997 1998 1999 2000 Bileşenler 130 000 127 152 165 000 136 000 Tüketim Cihazları 1 025 000 1 216 280 1 134 600 1 480 025 Telekom Cihazları 665 000 624 372 641 550 624 120 Prof. Ve End. Cih. 195 000 205 000 250 000 255 000 Askeri Elektronik 165 000 168 500 210 450 215 500 Bilgisayar 110 000 148 000 160 000 200 000 Toplam 2 290 000 2 489 304 2 561 600 2 910 645

Kaynak, TESİD

Page 29: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

26

TESİD verilerine göre, Türkiye elektronik sektörünün 1998 yılı üretimi 2,48 milyar ABD

doları olmuştur. Elektronik sanayinin üretim yeteneği açısından bakıldığında 1998 yılı toplam

üretimi, 1997 yılına göre % 8,6’lık bir büyüme göstermiştir. En yüksek yıllık artış % 34.5’lik

oranla bilgisayar cihazlarında gözlenmiştir. Daha sonra % 18,6’lık artışla tüketici cihazları alt

sektörü gelmektedir. 1994 yılı ekonomik kriziyle önemli ölçüde düşen toplam üretim miktarı

1996 yılında oldukça artmıştır. On yıl öncesine baktığımız da; 1998 yılı elektronik sanayi

toplam üretimi, 1989 yılına göre % 116,5’lik bir artışla 1,125 milyar dolardan 2.49 milyar

dolara yükselmiştir.

1999 yılında Türkiye’nin elektronik sanayi toplam üretimi 2.4 milyar dolar olarak

gerçekleşmiş, telekomünikasyon cihazları, askeri elektronik, profesyonel ve endüstriyel

cihazlar ve bileşenler alt sektörlerinin aynı yıl üretim değerleri sırasıyla; 1.13 milyar dolar,

641 milyar dolar, 210 milyar dolar, 250 milyon dolar ve 165 milyon dolar olmuştur.

Elektronik sektörü, düşük yerli hammadde oranına sahiptir. Sektöre hammadde temin eden

Bileşenler ise, aynı zamanda yüksek orana ithalat yapan bir alt sektördür.

2000 yılı itibarıyla yıllık artış toplamı elektronik sektöründe % 13.6 olmuştur. Bunu içinde en

yüksek artış oranı, % 30 ile tüketim cihazları alt sektöründe gerçekleşmiştir. Hemen ardından,

bilgisayar sektörü % 25 artışla en dinamik alt sektör olarak görülmektedir. Elektronik sektörü

içinde en yüksek payı % 50,8 ile tüketici cihazları alt sektörü alırken, bilgisayar sektörünün

payı % 6.8’de kalmıştır. Son yılda yaşanan krizle birlikte, 2001 yılındaki üretimin elektronik

sektöründe de sekteye uğradığı görülmektedir. Sektörde faaliyet gösteren şirketlerin

tahminlerine göre üretim azalışı en az % 50 oranındadır.

DİE’nin imalat sanayi istatistiklerine göre, sektörde 1996 yılı itibarıyla 416 adet firma faaliyet

göstermektedir. Bunların sadece 86’sı TESİD üyesidir. Sektörde çok sayıda küçük ölçekli ve

kayıt dışı işletme faaliyet göstermektedir. Elektronik sektöründe 102 adet elektronik ürünler

üreticisi firma ise yabancı sermayeli olup, bu firmaların toplam yabancı sermaye içindeki payı

% 1,3 oranındadır.

Elektronik sanayi ürünlerinin de geleneksel bileşenlerin payı gitgide azalmaktadır.

Günümüzde elektronik sanayi ürünleri içindeki en önemli bileşenler tüm (entegre) devreler

ve gömülü baskılı yazılımlardır. Güçlü ve dış engellerden etkilenmeyecek bir elektronik

sanayinin bu iki alanda güçlü olması gerekmektedir. Mikro elektronik ürünlerinin tasarımı ve

Page 30: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

27

yazılım tasarımı büyük ölçüde nitelikli beyin gücüne dayanmaktadır. Tasarımı yapılan tüm

devrelerin (chip) üretimlerinin yurtdışında yaptırılması mümkündür. Ancak stratejik alanlarda

kullanılacak tümdevrelerin (örneğin, “kripto chip”lerin) yurt dışında yaptırılması ürünün

stratejik niteliğini tümüyle ortadan kaldırır. En azından bu nedenle Türkiye’de en ileri

teknolojik düzeyde üretim yapabilen bir ulusal mikro elektronik üretim merkezinin bulunması

zorunludur.

Günümüzde TÜBİTAK Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Enstitüsü bünyesinde, “kripto

chip”lerinin ve benzeri stratejik nitelikli tümdevrelerin üretildiği bir birim (YİTA) vardır. Bu

birimin teknoloji düzeyinin bu alandaki en üst teknolojiyi izleyerek gelişmesi ve üretim

kapasitesinin artırılması gerekmektedir. Kapasitenin artırılması, stratejik tümdevreler yanında,

ülke elektronik sanayinin ihtiyaç duyacağı başka chip’lerin de üretilmesine ve böylece

ekonomik üretim hacimleriyle çalışmasına olanak vermektedir. Böylece mikroelektronik

alanında ağırlıklı bir gelişme için gerekli olan yazılım, donanım ve üretim bütünlüğünün,

üniversitelerde bu alandaki öğretim ve araştırma etkinliklerinin geliştirilmesine ve nitelikli

gençlerin bu çok önemli alana daha çok yönelmelerine de yardımcı olacaktır. Ayrıca,

işletmede başarılı olamadığı için ODTÜ’ye devredilen TESTAŞ’ın mikroelektronik

tesislerinin, mikrosensor üretimi için kullanılmak üzere modernize edilmesi de elektronik

sanayinin gelişmesine katkı sağlayacaktır.

Elektronik sektörü yeteneklerinin yeni ürün yaratma açısından ele alınması gelecekteki

rekabet gücü açısından önem taşımaktadır. Türkiye, elektronik sanayindeki üretim yetenekleri

açısından şu noktalarda kendini göstermektedir:

• Uluslararası düzeyde elektronik sanayiinde en ileri yöntem olarak uygulanan yüzey

montaj tekniği (SMT) ve kullanılan baskılı devre (PCB) oranı, büyük firmalarda

oldukça yüksektir.

• Sektörün uluslararası düzeydeki önemli analiz yöntemlerinden olan termal analiz,

titreşim analizi, EMI/EMC analizi, klimatik testler, titreşim testleri, EMI/EMC testleri,

kalıp tasarımı konularında firma içerisinde yetenek olup olmadığı önem taşımaktadır.

Tüm büyük firmalar klimatik testleri firma içinde gerçekleştirebilmektedirler.

• Elektronik sektöründe en çok yeni ürünün tüketim cihazları alt sektöründe olduğu

görülmektedir. Yeni ürünlerin cirodaki payı KOBİ’ler için ortalama % 38,6, büyük

firmalar içinse % 34,2’dir.

Page 31: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

28

• Büyük firmalarda proje planlama ve izleme daha etkili bir biçimde yapılmaktadır.

Büyük firmalar, yeni ürün geliştirme projelerinin planlamasında hemen her zaman,

proje planlama yöntemi kullanmaktadırlar. Bu yöntemin kullanımı KOBİ’lerde daha

düşüktür. Bu saptamalar, sektörün yenileme yeteneğinin önemli bir potansiyele sahip

olduğunu göstermektedir.

Küçük ve orta boy işletmelerle karşılaştırıldığında, büyük firmaların kalite çalışmalarına daha

çok önem verdiği görülmektedir. Yeni ürün geliştirme sürecinde, büyük firmalarda teknik

beceri ve yetenekler KOBİ’lere göre tartışmasız daha iyi durumdadır. Bilgisayar destekli

tasarım (CAD), gerek mekanik ve gerekse elektronik alanlarında büyük firmalarda % 100

oranında kullanılmaktadır.(DPT, ÖİKR)

2.1.1. Bileşenler Alt Sektörü

Elektronik sanayii ürünleri üretiminde iç pazardaki talep darlığı sonucu bileşen sektöründeki

satışlar daha çok dış pazarlara yönelik olmaktadır. Dünya piyasalarında rekabetin esas tuttuğu

devre elemanları (diyot, transistör, entegre devre vb.) konularında büyük kapital kullanılarak

ciddi yatırımlara girilebilecektir. Dünyada ancak birkaç ülkenin tutunabildiği ve bileşen

teknolojisinin sürekli değiştiği bu alanda başarı sağlamak için, büyük teknoloji ve mali

birikim gerekmektedir. Bununla birlikte özellikle savunma sistemlerinde kullanılan

algılayıcılar veya bu amaçla üretilen ve kritik teknolojiler grubuna giren mikroelektronik

elemanların, ülkemizde üretilmesinin rasyonel olacağı düşünülmektedir. Entegre devre

teknolojisi ile yapılabilen sensörlar, entegre devre ile birlikte yapılıp, bir sistemin tek bir

yonga üzerinde gerçekleşmesine olanak sağladığından bu tip sensörlere genel anlamıyla

Mikro Elektronik Mekanik Sistemler (MEMS) denilmektedir. 1996-2002 tahminlerine göre

mikrosensörlerin 1996 yılındaki pazar payı 14 milyar dolar iken, 2002 yılında 38 milyar

dolara ulaşacaktır ve yıllık artış % 18 olacaktır. (DPT, ÖİKR)

Mikrosensörlerin Türkiye’de ilk aşamada kullanılabileceği sanayi beyaz eşya sanayidir ve bu

teknolojiyle; basınç, sıcaklık, buzlanma, nem sensörleri yapılabilecektir. Ayrıca MEMS

teknolojisiyle jiroskop, soğutmasız kızıl ötesi detektör gibi askeri sanayi için kritik sayılan

sensörler de yapılabilir. Bu amaçla, ODTÜ devraldığı TESTAŞ mikroelektronik tesislerini

mikrosensör üretmek için modernize etme çalışmalarına başlamıştır. Bugün, ülkemizde

baskılı devreler, elektronik cihazların üretiminde kullanılan bobin ve transformatörler,

Page 32: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

29

elektronik röleler ve bağlantı elemanları sektörün gereksinimini karşılayacak nitelik ve

nicelikte üretilebilmektedir.

2.1.2. Tüketici Elektroniği Alt Sektörü

Bu sektör de, bilgi toplumuna geçişin en önemli araçlarından biridir. Sektörün ürünleri için

gerekli donanım ve yazılımlar, uluslararası standartlarda ve rekabetçi olarak üretilmek

zorundadır. Dijital ve IP yayıncılığının elektronik sektörüne etkileri yeni iş fırsatları

yaratmaktadır. Türk elektronik sektörü yabancı firmalarla işbirliği yaparken kendi markasını

üretmek ve nihai müşteriye sunmak yönünde strateji geliştirme çabası içindedir.

Bu amaçla tüketici elektroniği ürünlerinin imalatı için; uluslararası pazarlarda rekabet

gücünün kazanılması ve katma değer artışına katkı açısından rekabet üstü ortaklık anlayışı

geliştirilmeye çalışılmaktadır. Bu alanda örnek olarak, monitor ve görüntü ekranları (düz veya

tüp display) üretimi gösterilebilir. Rekabet üstü ortaklık anlayışında, display kullanan iki veya

daha fazla yerli üreticinin display konusunda dünya çapında üretim yapan bir yabancı şirket

ile ortaklığı ve işbirliğine gitmesi anlaşılmalıdır. Yüksek teknoloji yatırımlarında, Avrupa

ülkelerinde de teşvikler uygulanmaktadır. Bu tür ortaklıklara en ucuz tarifeden su, elektrik ve

doğal gaz sunulurken; 10 yıl kadar vergi muafiyeti uygulanabilmekte, ortaklığın yaptığı

yatırımın döviz karşılığı tutarında devlet katkısı sağlanmaktadır.

2.1.3. Profesyonel ve Endüstriyel Cihazlar Alt Sektörü

Bu sektörü diğer sektörlerden ayıran önemli özellikler bulunmaktadır. Bunlardan ilki, büyük

üretim mekanizmalarında ve işletmelerde bu sektöre ait cihaz ve sistemlerin önemli bir yer

tutmasıdır. Hatta, bilişim (enformatik) sanayileri ile birlikte, üretim süreçlerinin denetimini

elinde tutmakta ve bu çerçevede bunların teknolojik düzeyini büyük ölçüde belirlemektedir.

Özellikle de üretimde otomasyon ve esnekliğin giderek yaygınlaştığı günümüzde bu sektör

kilit konumuna gelmiştir. Ayrıca, bilgi toplumu ve bilgi teknolojilerinin ana kaynağını

oluşturan Ar-Ge faaliyetlerinin, bilimsel test ve deneylerin tümünün alt yapısını ve araçlarını

bu sektör sağlamaktadır.

Diğer bir önemli husus ise bu tür cihazların en büyük alıcısının halen devlet olması ve

devletin bu alımlarının çoğunu dış krediye dayalı olarak yapmasıdır. Dış krediye dayalı

Page 33: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

30

alımlarda daha uygun fiyatlarla olsa bile yerli sanayinin bir ürün vermesi olanak dışı

olmaktadır. Bu noktadan hareketle, yerli sanayinin engellenmemesi için aynı fiyata yerli

üretim olanağı bulunan ürünlerin dış kredi kapsamından çıkartılması için çaba

gösterilmektedir.

Profesyonel ve endüstriyel cihazlar alt sektörünün iç pazarı büyük ölçüde diğer üretim

sektörleri ve tesisleriyle sınırlıdır. Sektörün tüm elektronik sektörü üretimi içindeki payı son

derece düşüktür. Sektörde yer alan firmaların çoğunluğu küçük ölçekli firmalardır.

2.1.4. Askeri Elektronik Cihazlar Alt Sektörü

Türkiye’de son yıllarda çok sayıda büyük savunma projesi gündeme gelmektedir. Gelişen

bilgi teknolojileri nedeniyle genellikle ileri teknoloji içeren modern silahlar söz konusudur.

Bunlar arasında modern ana muhabere tankları, helikopter, insansız hava araçları, mayın

tarama gemileri ve savaş destek birimleri bulunmaktadır.

Türkiye’de bilim, teknoloji ve sanayileşme yeteneğinin yükseltilmesi temel olmak üzere

oluşturulan savunma sanayi politikasında; dışsatım potansiyeline sahip ve uluslararası rekabet

olanağı bulunan, yeni teknolojilere adapta olmakta güçlük çekmeyen ve teknoloji üretebilen,

teknolojik gelişmeler karşısında kendini yenileme yeteneği bulunan, değişen politik

durumlardan en az düzeyde etkilenen, eldeki olanakları en yüksek düzeyde kullanan,

yinelenen yatırımlardan arındırılan ve çift amaçlı üretim yapabilen bir savunma sanayi

altyapısının oluşturulması amaçlanmıştır.

Bu politika çerçevesinde savunma araştırma teknolojileri ile ilgili olarak, eldeki kaynakların

uygun biçimde kullanımı açısından savunma sistemlerini ve bunlara bağlı teknolojilerin

aşağıda belirtilen üç ana grupta ele alınması benimsenmiştir.

• Milli olması zorunlu sistemler/teknolojiler; Bunların uzun dönemde kesinlikle yurt

içinde geliştirilmesi ve üretilmesi amaçlanmaktadır.

• Kritik Sistemler/Teknolojiler; Bunların uzun dönemde yurt içinde geliştirilmesi

amaçlanmakta ve mümkün olmayanlar için ortak üretim esas alınmaktadır.

• Diğer Sistemler/Teknolojiler; Bu kategoriye girenlerin, çok kaynaktan tedarik

politikasına uygun olarak, en ekonomik devir maliyetini sağlayan kaynaktan

tedarik edilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca, tedarik etkinlikleriyle ilgili olarak,

Page 34: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

31

tedarikin tek elden yürütülmesi, milli olması zorunlu ve kritik ihtiyaçların Ar-

Ge’ye dayalı olarak uygun milli tesis güvenlik belgesi bulunan sanayi tesislerinde

geliştirilip üretilmesi, seçilen alt sektörlerde milli ana yüklenici uygulamasına

geçilmesi, yurt dışından satın alınmasına karar verilen sistemlerde offset’in bir

yöntem olarak uygulanması, zorunlu olmadıkça yurt dışından alım yapılmaması ve

yerli firmalar lehine % 15’e kadar fiyat farkı avantajı sağlanması yönünde bir

strateji belirlenmiştir.

Bugün ve gelecekte Silahlı Kuvvetler tarafından gereksinim duyulan, tümüyle elektronik

teknolojisine dayanan haberleşme, komuta kontrol, atış kontrol, algılayıcılar ve benzeri

sistemler yanında, bu teknoloji uçak, tank, helikopter, gemi, füze gibi savaş araçlarında da

yoğun olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Genellikle, elektronik teknolojisinin kullanılmaya başlandığı sistemlerin ulusal strateji

gerektirdiği ve bu teknolojilerin kritik teknoloji olduğu kabul edilmektedir. Savunma

politikasında belirlenen öncelikli alanların büyük bir bölümünün elektronik teknolojisine

yönelik alanlarda etkinlik göstereceği ve seçilecek ulusal ve kritik sistem teknolojilerinin yurt

içinde geliştirilmesinin hedeflendiği göz önüne alındığında, ülkemizin savunma elektroniği alt

yapısında ve elektronik sistem tasarım yeteneğinde önemli gelişmeler sağlanması ve bunun

sonucu olarak, ekonomimize katma değeri yüksek ürün ve beceri kazandırılması

beklenilmektedir.

2.1.5. Telekomünikasyon Cihazları Alt Sektörü

Ulusal Ağ İşletme Yeteneğini, telekomünikasyon alt yapısı belirlemektedir. Ulusal ağ

işletmecisi olan Telekom A.Ş.; hat kapasitesi, hizmet çeşitliliği ve çalışanlar sayısı açısından

dünya çapında bir işleticidir. Türkiye, 1965 yılından sonra bir devlet politikası olarak

telekomünikasyon alanında üretici olmayı ve ulusal teknoloji yetenekleri geliştirmeyi

seçmiştir. Kamu kurumu olarak o zamanki adıyla PTT, telekomünikasyon alt yapısı

yatırımlarını, yerel telekomünikasyon üreticilerinden kamu satın almaları yoluyla

gerçekleştirmiş ve üreticilerin gelişmesine destek olmuştur. TÜBİTAK ve PTT Araştırma

laboratuarları, ulusal teknolojik birikimlere yönelik politikalar çerçevesinde, hem Ar-Ge

çalışmaları yapmış hem de yapılanları desteklemiştir. Firmaların ulusal teknoloji yeteneğinin

devamlılığı için mülkiyet yapılanmalarında, yerli ortakların çoğunlukta olduğu bir yapı

Page 35: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

32

yeğlenmiştir. Bu yapı, 21. yüzyılın küresel alt yapısının oluşturulması aşamasında çağdaş

dünya ile yeniden uyumlandırılacaktır. Bu çalışmaların sonucunda, Türkiye’nin yeterli

düzeyde bir telekomünikasyon deneyimi oluşmuştur. Türkiye, % 85’ini iç kaynaklardan

sağladığı telekomünikasyon alt yapısı yatırımlarını GSYİH’nın yüzde biri düzeyinde

tutabilmektedir. Sayısallaşma düzeyinde pek çok Avrupa ülkesinin önüne geçmiştir. Kendi

ürettiği sayısal santralleri Orta Asya ülkelerine satmaya başlamıştır.

Türk Telekom A.Ş., 1997 yılında dünyadaki ilk 50 işletici arasında yer almıştır. Gelirlerin ve

iş gücünün dağılımı açısından dünyadaki benzerleri gibi ana hizmet hattını, geleneksel

telekom hizmeti oluşturmaktadır. Sayısal teknolojideki kullanıcı sayısının artışından önce; hat

bekleyenlerin sayısındaki yükseklik dolayısıyla Kurumun temel görevi, telefon hizmetlerini

yaygınlaştırmak olarak konmuştur. Kendi gelişmişlik düzeyindeki ISDN, (IN) akıllı ağ ve

diğer hizmetleri de kapsayan temel telekomünikasyon altyapısı üzerinden verilecek ulusal

enformasyon altyapısı hizmetlerinin getirdiği ve getireceği kullanıcı beklentileri, nitelikli

insan gücü gereksinimi ve esnek yapılanma konularında kuruluşun göreceli olarak yetersiz

kaldığı söylenebilir.

Günümüzde iletişim, dünyayı ortak bir çatı altında toplamıştır. İletişim teknolojilerinde

sağlanan gelişmeler büyük bir hızla sürmektedir. Daha önceleri bir ülkenin gelişmişlik düzeyi

ağır sanayi potansiyeli ile ölçülürken, günümüzde bu ölçüt yerini bilgi üretimi, bilgisayar

kullanımı ve iletişim teknolojilerinde ulaşılan düzeye bırakmıştır. Ülkemizde

telekomünikasyon alanında gerçekleştirilen yatırımlarda büyük ölçüde yerli sanayiye yer

verilmiştir. Türk Telekom A.Ş. telekomünikasyon teçhizatı gereksiniminin önemli bir

bölümünü iç kaynaktan karşılamaktadır. Türkiye’nin bu sektörde yaşadığı evrimi gösteren

tablo aşağıda sunulmuştur. Bilgi iletişimi olmadan bilgi işlenmesi de olanaksızdır. Çağın bilgi

iletişim ağları bilgisayarla bütünleşmiştir. Bu nedenle telekom sektörünün alt yapısı olmadan

bilgisayar sektörü ve yazılım sektörünün rahat gelişebilmesi çok zordur.

Page 36: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

33

TABLO 4. TÜRKİYE TELEKOMİNİKASYON CİHAZLARI ALT SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞMELER

YIL FAALİYET ALANI 1954 Manuel Teleks Santrali Tesisi, 1958 120 kanallı radyo link sistemi tesisi, 1964 Krosbar otomatik telefon santralinin kurulması, 1968 Krosbar otomatik telefon santralinin yerli üretimi, 1970 1800 kanallı radyo link sistemi tesisi, 1972 Telgraf transportör sisteminin Türkiye’de üretimi, 1972 3 ve 12 kanallı havai kranportör sisteminin üretimi, 1973 1800 kanallı telefon multipleks sisteminin üretimi, 1974 Elektromekanik otomatik teleks santralinin kurulması, 1975 Milletlerarası denizaltı koaksiyel kablo tesisi, 1982 İl düzey PCM üretimin başlaması, 1983 Elektronik teleks santralinin kurulması, 1983 1800 kanallı analog radyo-link sisteminin tesisi, 1984 Dijital otomatik telefon santralinin kurulması, 1984 94 telefon kapasiteli kırsal radyolink sistemin tesisi, 1984 İkinci yer istasyonunun (EUTELSAT) kurulması, 1984 Koaksiyel kablo imalatının başlaması 1985 140 Mbit fiber optik kablo üretimi 1985 Dijital otomatik telefon santralinin üretimine başlanması, 1985 Şehirlerarası kablo sisteminin hizmete verilmesi, 1989 Deniz uydu yer istasyonu, 1989 Akıllı data şebekesi (Turpak), 1989 Kredili ücretsiz arama, 1990 Videotext, 1990 IBS projesi, 1991 Alo Bilgi, 1993 Mobil Telefon Hizmeti-GSM, 1994 TÜRKSAT 1B uydusu yörüngede, 1994 IBS (uydu üzerinden ses bağlantısı sağlayan küçük uydu yer terminali), 1995 VSAT (uydu üzerinden data bağlantısı sağlayan küçük uydu yer teminali), 1996 TURNET (ulusal internet alt yapı ağı), 1997 No.7 İşaretleşme sistemi, 1998 Küresel kart sistemi

Kaynak; Eşiyok, Bayram Ali (1999)

Telekomünikasyon cihazları alt sektörünün imal ettiği ana ürün gruplar;

-Kamu ve özel santral ekipmanı, radyo haberleşmesi ve kamuya yönelik yayın

malzemeleri,

-Faks, teleks, mobil telekomünikasyon ve veri iletişimi telefonları gibi uç cihazları,

-Kablo, fiber, mikrodalga, uydu vb. haberleşme türlerine yönelik transmisyon

ekipmanlarıdır.

Telekomünikasyon cihazları; stratejik öneme sahip bir sektördür ve elektronik bileşenleri,

bilgisayar, uydular, yazılım, televizyon ve basın yayın gibi sektörlerle sıkı bağlar

oluşturmuştur.

Page 37: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

34

Sektörde faaliyette bulunan başlıca firmalardan; Alcatel Teletaş; PTT gibi santraller, EPAX

(özel büro santralleri), seri telefon sistemleri, telefon makineleri, analog, sayısal multipleks

cihazlar, radyo sistemleri, fiber optik hat teçhizatı, data-modern ve sabit tesisler üretmektedir.

Aselsan, EPABX ve mobil sabit telsizler, geoteknik, seri telefon santralleri; Hes, bakır

telekom kabloları Hes fiber, İska-Rabak; bakır telekom kabloları; Karel, EPABX, kavel bakır

kablo; Kumtel, seri telefon sistemleri ve telefon makinaları, multitek, EPABX; Netaş, PTT

tipi santraller, EPABX, seri telefon santralleri, telefon, analog, sayısal multipleks cihazları;

Telesis, EPABX, Türk Kablo; bakır telefon kabloları; Türk Simens Kablo, bakır telekom

kabloları ve fiber optik kablolar; Üniversal, EPABX; Yılmaz Kablo, bakır telekom kabloları

üretmektedir.

Türkiye’de yurt dışı iletim kapasitesinin % 62’ si Batı Avrupa ülkelerindedir. Deniz aşırı

ülkeler için, yurt dışı iletim teknolojilerinde % 68 F/O (denizaltı fiber optik kabloları), % 24

oranında ise uydu kullanılmaktadır. Yurt içi iletim kapasitesinin % 93’ü sayısal, % 7’si analog

ortamdadır. 1994’de GSM 900 Türkcell abone sayısı 64 000; Telsim, 18 000 iken; 2000

yılında sırasıyla 9 210 000 ve 5 760 000 olmuştur.

-Teknolojik Gelişmeler:

1980’li yılların ortalarına kadar kullanılmakta olan ve gelişmelere açık olmayan analog

teknoloji ürünü, anahtarlama, iletim ve erişimin büyük ve hantal yapısından kaynaklanan

yatırım maliyetlerinin fazla olması, uzun montaj süresi ve özel montaj mahalli gerektirmesi

nedeniyle temel telekomünikasyon ihtiyaçlarını karşılamakta sıkıntılar yaşanmış, ayrılan kıt

kaynaklar ile sadece büyük yerleşim yerlerindeki taleplerin karşılanmasına yönelik yatırımlar

gerçekleştirilebilmiştir. Üstelik ülkemizin coğrafik yapısı ve iklim koşulları da özellikle

analog iletim (transmisyon) sistemlerinin kurulma ve işletme maliyetlerini artırıcı bir rol

oynamıştır.

1980’li yılların ikinci yarısından itibaren sayısal anahtarlama ve iletim sistemlerinin yaygın

olarak kullanılmaya başlamasıyla, maliyetler önemli ölçüde azalmaya başladığından

beklemekte olan talepler mevcut kaynaklar ölçüsünde daha kısa sürelerde karşılanabilir hale

gelmiş ve telefon abone sayısında önemli artışlar sağlanmıştır.

Page 38: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

35

Sayısal haberleşmenin tam olarak sağlanmasından söz edilebilmesi için uçtan uca iletişimin

sayısal ortamda yapılması gerekmektedir. Bu yapılabildiği takdirde verilen hizmet çeşitleri de

artmakta, özellikle tek bir bağlantı ile aboneye farklı servisler verilebilmektedir. Bunun

sağlanabilmesi için iletim ve anahtarlama sistemleriyle birlikte erişim sistemlerinin da

sayısallaştırılması gerekmektedir. Ancak, uçtan uca sayısal bir iletişim ortamının yaratılması

için daha fazla yatırım gerekmektedir. Ülkedeki sınırlı kaynakların daha etkin olarak

kullanılması ve bekleyen taleplerin kısa sürelerde karşılanmasına öncelik verilmesi nedeniyle,

bu alana yönelik yatırımlar yeterince yapılamamıştır.

Sayısal teknolojinin şebekede yaygınlaştırılması, yazılım ağırlıklı santrallerin geliştirilmesi

ses ve veri iletişiminin tümleştirilmesi ve işletme bakımının uzaktan kontrol edilebilmesine

ilişkin gelişmeler, No.7 İşaretleme sisteminin kullanılması ile sağlanmıştır. No 7 İşaretleme

sistemi, akıllı şebekelerin de alt yapısını oluşturmaktadır. Santraller arasının

sayısallaşmasından sonra abone-santral arasının sayısallaşması ISDN (ses, data ve görüntü

sistemlerinin entegre edilmesi) servisleriyle sağlanır hale gelmiştir. ISDN hizmetine sahip

abonelerde arayan abonenin numarasın görülebilir, çağrı yönlendirme, meşguldeki aboneyi

bulabilme, konuşma ücretinin görülmesi sağlanır ve terminal cihazları tanınabilir. ISDB’nin

kullanılmasıyla görüntülü iletişim, dosya transferi, tele-pazarlama, tele-danışmanlık, tıp,

turizm, eğitim, borsa ve bankacılık gibi alanlarda çeşitli hizmetler verilebilir.

Akıllı şebekeler ile evrensel numara, ücretsiz arama gibi tamamlayıcı servislerin tek bir

merkezden hızlı, kolay ve ekonomik olarak gelişmelerine uygun esneklikte ve tüm ülke

çapında yeni katma değerli hizmetler sunulabilecektir. Akıllı şebekelerde, santral tipinden

bağımsız olarak ilave servis olanaklarının sağlanması mümkün olup, hizmetler servis

sağlayıcılar tarafından tanımlanarak geliştirilebilecek özelliklere sahip olacaktır.

Santraller arası “trunk” (gövde) ve diğer “data” (kiralık kanal, paket anahtarlamalı ve devre

anahtarlamalı data, Frame relay, ATM, vb.) bağlantıları için meydana getirilmiş olan iletim

şebekesinde kullanılan fiber optik kablo ve sayısal R/L teçhizatı ile sayısallaşma % 95’e

çıkarılmıştır. Şehir içi, şehirlerarası ve uluslararası fiber optik linklerinde PDH sistemlerinin

yanı sıra SDH sistemleri de kullanılmaya başlanmış yeni gelişmekte olan WDM (Dalga Boyu

Paylaşımlı Çoklama) ve DWDM (Yoğun Dalga Boyu Paylaşımlı Çoklama) sistemlerinin

uygulanması için temel bir alt yapı oluşturulmuştur. Kırsal alan transmisyonunda da fiber

optik kablo sistemleri ve düşük kapasiteli sayısal R/L sistemleri yaygın olarak kullanılmaya

Page 39: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

36

başlanmış, bu durum özellikle iletme maliyetlerini düşürmüş ve kaliteyi artırmıştır. İnsanların

bulundukları yere bağlı olmadan bilgiye erişme ve iletişim sağlama istekleri sonucu mobil

şebekeler doğmuş ve hızla gelişmiştir.

-İkinci Nesil Cep Telefonları:

Analog sistemlerden sonra ortaya çıkan dijital sistemler, 2. nesil olarak adlandırılmaktadır. Üç

tane önde gelen 2. nesil hücresel cep telefonu standardı bulunmaktadır. Bunlar; GSM, CDMA

ve D-AMPS’dir. D-AMPS, IS-136 TDMA olarak da bilinmektedir. Bu üç rakip standart

arasında en yaygın olanı GSM’dir. Yaklaşık % 60 pazar payına sahiptir. CDMA sisteminin

gelecekte GSM karşısındaki en büyük rakip olması beklenmektedir. CDMA, Amerikan

kökenli bir sistem olup daha ziyade Kuzey Amerika’da yayılmıştır. Tıpkı GSM’ de olduğu

gibi HSCSD (High speed Circuit Switched Data) ve paket anahtarlama teknolojilerine

geçmek için çalışmalar sürdürülmektedir.

-GSM (Global System for Mobile Comunications); İkinci kuşak mobil standardının kurucusu,

GSM ile Batı Avrupa olmuştur. Analog selefi gibi 10 yılda ve milyarlarca dolarlık harcamayla

oluşturulabilen GSM, 1987 yılında, 30 Avrupa ülkesi tarafından standart olarak kabul

edilmiştir. 1989 yılından itibaren çalışma grubunun yükünü ETSI (European

Telecomunications Standart Institute) üstlenmiş ve birkaç yıl sonra da ilk GSM standartları

yayınlanmıştır. Bir Avrupa standardı olarak başlamasına rağmen, GSM kısa sürede

benimsenerek bir dünya standardı haline gelmiştir. ABD’de bu standartların kullanılabilmesi

için ANSI (Amerikan National Standarts Institute) devreye girmiş ve GSM standartları BSD’

de yayınlanarak uygulamaya konulmuştur.

Ülkemiz 1998 yılında GSM MoU2’suna dahil olmuştur. İlk etapta Türkcell ve Telsim

şirketleriyle 1993’te lisans verilmek üzere gelir paylaşımı esaslı mobil telefon sistemi

sözleşmesi imzalanmıştır. 2000’li ilk yıllarda Aria ve Aycell şirketleri de pazara girmişlerdir.

Bu sözleşmelere göre tüm yatırım masrafları ilgili şirketlerce karşılanmaktadır. Gelir

paylaşım ücretleri; konuşma ücreti, aylık sabit ücret ve tesis ücretinden oluşmaktadır. İlgili

sözleşmede elde edilen gelirin % 67,1’i Türk Telekom’a ve % 32’u firmalara pay edilmiştir.

Lisans koşullarının oluşması ile 1998’de 500 milyon dolar karşılığında lisans imtiyaz

sözleşmesi imzalanmış ve ilk defa Telekom dışında işletmeler faaliyete geçmiştir.

Page 40: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

37

Türk Telekom tarafından programlı biçimde gerçekleştirilen aşamalar, sırasıyla şu şekilde

belirlenmiştir.

• GSM (Faz-1); İlk tasarlandığı yıllarda sadece ses iletişimi için düşünülmüştür.

Doğal olarak Faz-1 temel telefon uygulamalarını içermekten ibarettir. Ancak Faz-1

döneminin getirdiği en büyük iki yenilik; dijital teknolojiye geçiş ve uluslararası

dolaşımdır (global roaming). Bu sistemin özellikleri; çağrı yönlendirme, tüm

aramalar, cevapsız çağrılar, konferans görüşmeleri, çağrı engelleme, çıkan arama

başarılı, giren arama başarılı ve “roaming” (dolaşma) olmaktadır.

• GSM (Faz-2); En son içinde bulunduğumuz aşama olup, en önemli özelliği SMS

(Short Message Service) ve faks uygulamalarının GSM’ye entegre edilmiş

olmasıdır. Diğer özellikleri; SMS kısa mesaj servisi, konferans görüşmesi, çağrı

alma ve bekletme, mobil data servisi, mobil faks servisi, aranan numaranın

gözükmesi, detaylı ücretlendirme, hücresel haberleşme, çağrı ve faks

yönlendirmedir.

• Ttnet şebekesi; ses, veri ve multimedya iletişim taleplerini karşılayacak şekilde

ATM tabanlı olarak tasarlanmıştır. ATM (Asynchronous Transfer Mode)

teknolojisi; Cell Relay şebeke standardında olup hızlı erişim imkanı sağlayan ses,

video, data, image ve multimedya uygulamalarına yönelik çalışır. Ttnet şebekesi,

140 POP noktası ile Türkiye genelinde küresel erişim imkanı sağlayan ve kişisel

internet amaçlı olarak MAIL, WEB, NEWS ve PROXY gibi hizmetler sunabilen

bir yapıdadır.

• TDM şebekesiyle yurt sathında geniş bir ağ ile Leased line data hizmeti

verilmektedir. Kablo TV şebekelerinde; Pay TV, PPV, IPPV, VOD, NVOD, DMX

uygulamaları, Cable-phone, Video oyunları, uzaktan etkileşimli eğitim, Video

konferans, telemetre ve uygulamaları, teleteks hizmeti, “voice over IP”, evden

alışveriş, bankacılık internet erişimi (kiralık devreler) hizmetleri verilir. İnternet

üzerinden telefon hizmeti, internet üzerinden telefon çağrılarının taşınması ile

yapılan bir iletişim seklidir. PC veya normal telefon üzerinden gerçekleştirilebilir.

• XDSL (Digital Subscriber Line); sayısal abone hattında, servis sağlayıcı ile son

kullanıcı arasındaki bakır tel üzerinden yüksek hızla data iletişimi sağlanmaktadır.

XDSL internet erişimi; uzaktan yerel alan ağına erişim, uzaktan çalışma,

enformasyon hizmetleri, masa üstü video konferans uygulamaları, isteğe bağlı

video, etkileşimli eğlence, uzaktan eğitim, uzaktan tıp uygulamaları gibi

Page 41: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

38

gruplandırılabilir. ADSL (asymetrik DSL), ile bant genişliği asimetrik olarak ikiye

bölünebilir. Daha geniş olan bölümü giden trafiğe (downstream) diğer bölüm ise

gelen trafiğe (upstream) ayrılır. Band genişliği 9 Mbps “downstream” ve 16 Kbps-

640 Kbps “upstream” oranları arasında değişir. Video ve client/ server gibi

uygulamalarda kullanılır. VDSL (Very High Rate DSL), ADSL’nin daha yüksek

hızlarda çalışıp daha kısa mesafeleri destekleyen uygulamasıdır. “Downstream”

olarak 52 Mbps hızına kadar destekler. Tıbbi görüntüleme, gerçek zamanlı video

uygulamalarında kullanılır.

• IP over ATM, internet erişimi için çok yüksek hızlara erişebilen hızlı anahtarlama

sistemidir. Uydu haberleşmede VSAT sistemlerinde veri iletişimi sağlanmaktadır.

TÜRKSAT, INTESAT ve EUTELSAT uyduları üzerinden data devreleri kurma olanağı

mevcuttur. Ayrıca, yüksek kapasiteli uydu data devreleri kiralayabilecek durumdadır. Türksat

Sayısal Uydu Platformu (TSUP) kapsamında yürütülen veri iletişim projesi kapsamında

sayısal TV, etkileşimli video konferans, internet erişimi gibi servisleri için gerekli sistemler

işletmeye verilmek üzeredir. Bir VSAT sistemi olan TES, şu anda yalnız ses iletişimi için

kullanılıyor olmakla birlikte, yüksek hızlı veri iletişimi için de kullanılabilir bir seçenek

durumundadır. TELEDISC geniş bant, gerçek zamanda internet erişimi amaçlı alçak

yörüngeli uydu sistemidir.

WAP (Wireless Application Protocol); WAP, kablosuz bilgi ve dijital mobil telefonlar

üzerindeki servislerin henüz resmi olmayan bir standardizasyonudur. WAP; TCP/IP ve

hücresel transmisyon arasında yer alır. Buna karşın, taşıma mekanizmasından bağımsız

olmaktadır. Standartlar; ITTP (Ericson), “smart messaging” (Nokia) ve HDML (Unwired

Planet) içerir.

Dünya pazarına üretim yapan % 75’in üzerindeki imalatçı firma, WAP sistemini destekleyen

cihazlar çıkarmaktadır. Ayrıca, dünya çapında 100 milyona yakın aboneyi temsil eden

“taşıyıcılar” WAP’a destek olmuşlardır. Bu destek, on milyonlarca WAP browser uyumlu

cihazın 2000’li yıllarda tüketicilerle buluşacağı anlamına gelmektedir. Taşıyıcılar tarafından

abonelere sunulan servislerin güçlendirilmesi için WAP istenilen ve gerek duyulan bilgileri

sağlayacaktır.

Page 42: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

39

WAP forumu, wireless şebekeleri için kullanılan XML (Extended Mark-up Language) ve IP

gibi internet standartlarına dayalı “global wireless protocol”ünü yayınlamıştır. WAP tabanlı

servisler, 2000’li yıllarda yaygın olarak verilmeye başlanacaktır. WAP, WEB sayfalarının

daha basit bir şekilde hazırlanmasını ve mobil telefonlardan erişilmesini sağlamaktadır.

WML ( Voice Mark-Up Language); Mobil telefonlarda ses ile kumanda edilen WEB

tarayıcıları olacaktır. Bu şekilde kullanıcılar, cep telefonlarına konuşarak internette sayfalarda

dolaşabileceklerdir. Mobile e-commerce, bilgisayar ağı kullanarak finans bilgilerinin

transferlerinin yapılmasına olduğu kadar; sanal alışverişin, pazarlama, satış, satın alma,

ödeme, teslimat ve müşteri hizmetlerinin de gezgin sistem (cep telefonu) içerisinde

yapılmasına olanak sağlamaktadır.

HSCSD (High Speed Circuit Switched Data); 28.8 Kbps’ nin üzerindeki hızlara ulaşmayı

sağlayan yeni bir GSM standardı olan HSCSD, 64Kbps’e kadar iletişim hızı sunacaktır.

HSDCSD bugüne kadar yalnızca ses kanalları için kullanılan radyolink protokolünde

modifikasyon yapılmasına ihtiyaç duymaktadır. GSM, her 200 KHz’lik taşıyıcıyı sekiz eşit

zaman bölmesine (time slot) ayıran TDMA teknolojisine dayanmakta ve tek bir kullanıcı için

bir zaman bölmesi tahsis edilmektedir. Hızlı data iletişimi yapmak isteyen aboneler birkaç

abonenin kullandığı kanal genişliğini tek başlarına kullanacaklardır. Başta internet olmak

üzere sabit telefon hatlarıyla yapılabilen her türlü iletişim, HSCSD sayesinde GSM üzerinden

yapılabilecektir. Bu yaklaşımın temel kazancı, mevcut GSM şebekesi üzerinden tesis

edilebilmesidir. GSM servis sağlayıcıları, HSCSD’yi kolayca ve etkili bir biçimde

şebekelerine ekleyebilirler. HSCSD’nin mevcut şebekeye entegrasyonu büyük masraflar

gerektirmemektedir. Ancak, kullanıcıların yeni cep telefonu cihazı almaları gerekecektir.

GPRS (General Packet Radio Services); GPERS, mobil telefon teknolojisinde en önemli

aşamalardan birisidir. Şu anda mevcut olan devre anahtarlamalı sistemlerden paket

anahtarlamalı sisteme geçiş GPRS ile başlayacaktır. Devre anahtarlamalı sistemde, karşılıklı

konuşan veya data aktarımı yapan mobil kullanıcılara bir frekans hattı tahsis edilmektedir.

Doğal olarak gerçek anlamda data veya ses trafiğinin bulunmadığı atıl zamanlarda dahi bu hat

meşgul edilmekte ve mevcut kapasite değerlendirilmemektedir. Bu nedenle bu sisteme hat

tahsisli sistem de denilmektedir. Halbuki GPRS sisteminde, hiçbir şekilde hat tahsisi

yapılmamakta, data gönderileceği zaman, ilgili adrese paketlenmiş olarak gönderilmektedir.

Page 43: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

40

Paket anahtarlama sistemine geçilmesi üç büyük yeniliği beraberinde getirecektir. Telefon

sisteminin sadece data gönderileceği zamanlarda kullanılması, telefon tarifelerinde devrim

niteliğinde değişikliğe sebep olacaktır. İnternet kullanımında atıl geçen süreler, konuşma

sırasında sessiz kaldığı zamanlar ve kelimeler arasındaki boşluklar artık telefon faturalarına

yansımayacaktır (Pay-Per-Bit).

Tahsisli sistemde tek bir kullanıcı tarafından işgal edilen bir veya daha çok zaman (time slot),

bu sistem sayesinde yüzlerce kullanıcıya hizmet verecektir, GPRS sisteminin getireceği en

önemli yeniliklerden bir tanesi de konuşmak ve data iletişimi yapmak isteyen kullanıcıların

hat almak zorunda kalmamasıdır. Bir başka deyişle kullanıcılar sisteme her an bağlı

olacaklardır. GPRS teknolojisinin kullanılmaya başlamasıyla, cep telefonu konuşma

tarifelerinde radikal düşüşler olacaktır. Hatta büyük ihtimalle, konuşma ücretleri sabit telefon

konuşma ücretlerinin altına düşecektir. GPRS sisteminin en büyük dezavantajı, ilk

kuruluşunun ciddi yatırımlar gerektiriyor olmasıdır. Bu sistemin, mevcut sistemin

çalışmasında bir kopukluğa sebep olmadan işletilmeye başlanabilmesi için, mevcut şebekeye

neredeyse paralel bir şebeke kurma ihtiyacı vardır.

EDGE ( Enhanced Data Rates for Global Evolution); Bu teknolojiyle, farklı bir modülasyon

yöntemi kullanarak data iletişim hızı 384 Kbps’e çıkarılmakta, hem paket anahtarlama hem de

tahsisli hat sistemine uygun olarak kurulabilmekte ve yüksek data iletişim hızı sayesinde, pek

çok multimedia uygulaması GSM üzerinden gerçekleştirilebilmektedir. Yüksek data iletişim

sayesinde hizmet verebilecek kullanıcı sayısı da artacaktır. Buna karşın, GSM sisteminin

özelliklerinden olan 200 KHz bant genişliği muhafaza edilmekte ancak, iletişim hızı, faz

farklarından daha fazla istifade edilerek 384 Kbps’a çıkarılmaktadır. Sadece yoğun

kullanıcıların bulunduğu bölgeler EDGE’nin kapsamı içinde olacaktır. EDGE teknolojisinde

farklı bir modülâsyon kullanıldığı ve tüm GSM alanları kapsama alanı içine dahil edilmediği

için, bu teknolojiden istifade ederek yüksek hızlarda data iletişimi yapmak isteyenler dual-

mode cep telefonları almak zorunda kalacaklardır.

-Üçüncü Nesil Cep Telefonları:

UMTS (Universal Mobile Telecomunications Systems); GSM teknolojisinin üzerine inşa

edilecek UMTS çok farklıdır. ETSI (European Telecomunications Standart’s Institute), 1998

yılının Ocak ayında UNMTS’i üçüncü nesil cep telefonu standardı olarak seçmiştir. Ticari

Page 44: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

41

olarak 2002-2204 yıllarında piyasaya sürülecektir. Yaklaşık 2G Hz taşıyıcı frekansı üzerinde

çalışacak olan UMTS’in, belirlenen standartlara göre çalışabilmesi için HSCSD ve GPRS

teknolojilerinin, GSM üzerinde başarılı uygulamalarının gerçekleştirilmesi ve ULTRA baz

istasyonlarının devreye girmesi ve uydu sistemlerinin faaliyete geçmesi gerekecektir.

2 Mbps data iletişim hızı ve IP’ yi destekleyen standartları sayesinde UMTS, ikinci nesil

sistemlerin oldukça ilerisindedir. UMTS’nin bu iki özelliği, interaktif multimedya servisleri,

görüntülü telefon ve video konferans gibi geniş band uygulamaları için yeterli alt yapıyı

oluşturmaktadır. Mevcut GSM şebekeleri, data iletişimi için dahi hat tahsisli sistemi

kullanmaktadır. UMTS sistemi, GSM şebekelerinde önümüzdeki yıllarda uygulamaya

başlayacak GPRS paket anahtarlama ile hat tahsisli sistemi entegre etmek suretiyle

kullanıcıların sisteme sürekli bağlı kalmasını sağlayacak “virtual connectivity” kavramını

getirecektir. Ayrıca, “pay per bit” ücret ve arama başına ödeme gibi alternatif ücretlendirme

sistemlerine, asimetrik band genişliği uygulamasına ve kullanıcının ihtiyacına bağlı hızlara

olanak sağlayacaktır.

Tüm UMTS servisleri, ortak kabiliyetlerle donatılacaktır. Bir kullanıcı, kendi iletişim ağından

başka bir operatörün sahasına geçtiği zaman tümüyle aynı servis olanaklarıyla karşılaşacak

yani kendisini evinde hissedecektir. Dünyanın başka bir yerinde aldığı servis, evinde aldığı

servisten farklı olmayacaktır. Bu kavrama VHE denmektedir. VHE kavramı, ticari

kullanıcıları da kapsamaktadır. Uydu ve karasal hangi erişim sisteminin kullanıldığı fark

etmeksizin, ticari ve kişisel kullanıcılara tam servis düzeyine erişebilmek VHE kavramını

amacıdır. Uydu sistemleri karasal sistemlerden farklı olarak tüm dünyayı kapsama alanı içine

almaktadır. Bu itibarla, UMRTS karasal sistemlerin yanı sıra uydu sistemlerini de içermekte

ve iki sistemin kapsam alanları arasında kesintisiz ve kolay dolaşımı temin edebilecek şekilde

standartlaştırılmaktadır. Kullanıcılar, multi-mode telefonlar sayesinde mikro bölgelerden 2.

nesil telefonların kullanıldığı bölgelere ve hatta uydu kapsama alanlarına geçebileceklerdir.

İlk uygulamaya geçildiği dönemlerde kapsama alanını sınırlı olması doğaldır. Bu nedenle,

UMTS aynı veya başka operatör tarafından işletilen GSM “network”ü ile uyumlu uydu

sistemleri de dahil, diğer 3. nesil sistemlerle “roaming” yapabilecektir. Sistemde, frekans

bandı olarak 1885-2025 ve 2110-2200 MHz aralıkları belirlenmiştir. 1980-2010 ve 32170-

2200 MHz aralığı ise uydu sistemler için ayrılmıştır.

Page 45: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

42

Öte yandan tüm dünyada hızla artan bant genişliği alt yapı ile bağlantılıdır. Türkiye’de

internet için yapılan alt yapı yatırımları TURNET ve bunu yenileyen TTNET ile sınırlı

kalmış, bu yatırımlarda gereken hızla tamamlanamamıştır. Bir yandan tekel yapısı, diğer

yandan rekabetsizlik, çağdaş teknolojilerle sağlanabilecek bant genişliklerinin ülkemizdeki alt

yapılara yansımasını engellemektedir. Örneğin, kablo TV üzerinden internet erişimi yeni faal

hale gelmekte, ADSL (Asimetrik Sayısal Abone Hattı) henüz test aşamasına ulaşabilmekte,

uydu üzerinden yurt içi erişimin sözü bile edilememekte, LMDS gibi telsiz erişim teknikleri

pek tanınmamaktadır.

İnternet servis sağlayıcılığı ülkemizdeki tekel ortamında herhangi bir lisans ya da ruhsat

işlemi yapılmadığı halde, kısmen de olsa liberalleştirilmiş tek iletişim uygulaması olma

özelliğini korumaktadır. Başlangıçta yalnızca erişim sağlayıcılığı ile sınırlı kalmış olan İSS

hizmetlerinin, giderek uygulamalı hizmet sağlayıcılığı (Application Service Provider)

içeriğini kazanmakta olduğu da görülmektedir. Sundukları hizmet kalitesi, Telekom’un tekel

olarak sunduğu alt yapı kalitesiyle sınırlıdır. Bu kısıtlar, İSS’lerin abonelerine hizmet

verebilme yeteneğini yavaşlatmakta ve kalite gelişimi engellenmektedir. Öte yandan, büyük

holdinglerin prestij ve reklam amacıyla maliyetlerinin dahi altındaki ücret tarifeleriyle İSS

hizmeti vermeye girişmeleriyle, Türk Telekom’un esasen sınırlı olan hat kapasitesi daha da

kısıtlanmaktadır.

2.1.6. Bilgisayar Cihazları Alt Sektörü

Temel anlamda bilgisayar, önceden tanımlanmış olan biçimde verileri kabul edebilen, verileri

işleyen ve işlem sonuçlarını önceden tanımlanan bir şekilde bilgi veya işaret olarak diğer

ortamlara aktaran makinedir. Bilgisayar dünyası özellikle 80’li yıllardan sonra hemen her gün

inanılmaz gelişmelerin yaşandığı son derece dinamik bir endüstri dalı haline gelmiştir.

Yaşanan bu hızlı gelişme, organizasyonlarda kullanılan bilgisayar sistemlerinin de her geçen

gün daha karmaşık bir hal almasına neden olmaktadır. Açık sistemler, uzman sistemler ve

yapay sinir ağları, bu yeni ve karmaşık yapının karşımıza çıkardığı değişik kavramlardan

sadece bir kaçıdır. Bilgisayar endüstrisindeki hızlı büyüme sonucu bugün için en ileri sayılan

sistemler bile altı ay gibi kısa bir sürede demode olmaktadır. Bilişim devriminin temelinde,

yonga (chip) denilen, silikondan yapılmış elektronik mesajları ileten bir yarı iletken ya da

mikro işlemci bulunmaktadır. Bu mikro işlemciler bir araya gelerek bir bilgisayar veya ayrı

Page 46: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

43

bir beyin, alet ve sistem oluşturmaktadır. Ana hatları ile bilgisayarın temel işlevlerini

açıklayalım.

-Veri Girişi (Input)

Veri girişi, işlemlerin kayıtlanmasında ilk ve en önemli süreçtir. En yaygın veri giriş yöntemi

manuel sistemdir. Ancak günümüzün bütünleşik sistemlerinde çoğu zaman bir sistemin çıktısı

başka bir sistemin girdisi olarak kullanılmaktadır. Bu süreç genellikle insan aracılığı

olmaksızın otomatik olarak gerçekleşmektedir.

Önceleri veri girişi sadece bilgilerin kağıt ortamından mekanik olarak okunabilecek biçime

dönüştürülmesi olarak tanımlanmaktaydı. Günümüzde veri girişi birbirinden farklı birçok

yöntem ve araç vasıtasıyla gerçekleştirilmektedir. Ancak verilerin kaynağından bilgisayarlara,

dolayısıyla uygulama programlarına aktarılması olan temel amaç asla değişmemiştir.

Veri girişinde kullanılan tekniklerden bazılarını aşağıdaki şekilde sınıflandırmak mümkündür.

a)Terminaller: Terminaller genellikle veri girişi dışında başka hiç bir işlem

gerçekleştiremeyen birimlerdir. Ana bir bilgisayar sistemine bağlı olarak işlem yaparlar.

Terminaller yoluyla kullanıcıya genellikle her türlü veri, bilginin sisteme girilmesi ve bu

bilgilerin ekranda gözden geçirilmesi konusunda yetki tanınmaktadır.

b) Görüntü Süreçleme (image processing): Kağıt görüntü üzerindeki bilgilerin taranma

(scanning) işlemi ile bilgisayar girdisi biçimine dönüştürülmesidir.

c)Ses Tanıma: Bu sistem henüz gelişme aşamasındadır. Sistemin özü konuşmaların otomatik

olarak bilgisayar girdisi haline dönüştürülmesine dayanır. Şu an bilgisayar tarafından yaklaşık

olarak 2000 kelime anlaşılabilmektedir. Ancak bir çok hata ile karşılaşılmaktadır.

d)Kalem Temelli Giriş: Bu sistem özel kalemlerin dokunmaya duyarlı ekranlar üzerinde veri

girişi için kullanılması mantığından oluşur.

e)Bar Kod Sistemi: Önceden belirlenmiş şablonların kullanılarak genellikle ürün bilgilerinin

bilgisayar ortamına taşınmasına olanak sağlar.

Page 47: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

44

f)Uygulamaların Bütünlüğü (Application Integration): Bu veri girişi yönteminde, bir

sistemdeki bilgilerin diğer bir sisteme entegre olması sağlanmaktadır. Başka bir deyişle veri

girişi, otomatik olarak başka bir sistemin veri tabanı veya çıktısı kullanılmak suretiyle

sağlanmaktadır.

g)Elektronik Veri Değişimi (EDI): Uygulamaların bütünlüğü sistemi ile aynı mantık

içerisinde çalışmaktadır. Farkı, işletmeler arasında uygulanıyor olması ve bu amaç için özel

olarak geliştirilmiş programlara ihtiyaç duyulmasıdır. Bankalar arasındaki elektronik fon

transfer (EFT) uygulamaları, EDI sistemlerine örnek olarak gösterilebilir.

Veri girişleriyle ilgili olarak birçok farklı ortam, süreç ve kontrol söz konusudur. Bu nedenle

veri girişlerini bir önemlilik sırasına sokmak oldukça zordur. Bununla birlikte bir sıralama

yapmak gerekirse, güncelleştirme, dosya korunması, sorgulama ve hata doğrulama amaçları

ile yapılan veri girişleri ve bu işlemlerin kontrollerinin daha ön planda olması gerektiğini

söylemek yanlış olmayacaktır.

Kontrol açısından baktığımızda verinin hangi kaynaktan sisteme girildiğinin bilinmesinin, en

az verinin sisteme nasıl girildiğinin bilinmesi kadar önemli olduğunu söyleyebiliriz. Sisteme

işletme içerisinden elde edilmiş bir veri girilebileceği gibi işletme dışından elde edilmiş bir

veri de girilebilir. Veya veriler tek tek veya bir yığın halinde sisteme girilebilir. Veri, sisteme

doğru bir şekilde girilmelidir. Bu daha sonraki tüm işlemlerin doğruluğunu ve bütünlüğünü de

etkileyecekti. Zira, sonraki tüm süreçlerde işlemler bu veriler esas alınarak

gerçekleştirilmektedir. Ayrıca çoğu hatanın bu evrede oluşması sebebiyle veri girişleriyle

ilgili kontroller büyük önem taşımaktadır.

-Veri İşleme Süreci

Veri işleme süreci, bilgisayar tarafından yürütülen her türlü işlemi kapsar. Bu işlemleri

aşağıdaki şekilde sınıflandırmak mümkündür.

a)Düzenleme (Editing): Düzenleme, sisteme girişi yapılan bilgilerin sistem tarafından

önceden tanımlanmış belirli kriterlere uygun olup olmadığının kontrol edilmesidir. Genellikle

geçerlilik, doğruluk, biçim ve uygunluk kontrollerinden oluşmaktadır.

Page 48: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

45

b)Hesaplama (Calculating): Bilgiler üzerindeki aritmetik hesaplamaların gerçekleştirilmesidir.

Aynı veri üzerinde birden fazla hesaplama yapılabilir. Hesaplama yapma bilgisayarın en

temel özelliklerinden biridir. Hesaplamaların bilgisayara önceden girilen esaslara göre

yürütülmesi zaman bakımından büyük üstünlük sağlamaktadır.

c)Özetleme (Summarizing): Genellikle düzenlenme ve hesaplama işlemlerinden sonra

toplamların alınması sürecidir. Örnek olarak; işçi başına yapılan ödemelerin haftalık bazda

toplamlarının alınarak aylık bazda yapılacak hesaplamalara veri oluşturması gösterilebilir.

Bilgisayar, aylık toplamlar istendiğinde, daha önce hesaplamış olduğu haftalık değerleri tekrar

hesaplamayarak, bu bilgileri aylık toplamın alınmasında kullanacaktır.

d)Sınıflandırma (Categorising): Sınıflandırma, çeşitli dosyalarda özetlenmiş toplamların

gruplandırılması temeline dayanmaktadır. Yukarıda belirtilen örneğe devam edecek olursak

bölümlere ait ücretlerin belirlenmesi ve/veya analiz edilmesi sınıflandırma işlemidir.

e)Güncelleştirme (Uptdating): Sistem içinde halihazırda bulunan bilgiler üzerinde yapılan

ekleme, değiştirme veya silme faaliyetleriyle, söz konusu bilgilerin içeriklerinde veya

biçimlerinde gerçekleştirilen düzenlemeleri ifade eder. Bu fonksiyon bilgisayarların temel

özelliklerinden birisidir. Zira, çoğu zaman kullanıcılar tarafından yapılan hatalar bu özellik

sayesinde düzelttirilmektedir.

f)Kaydetme (Recording): Herhangi bir işlemin gerçekleştirilmesinden sonra, bu aşamaya

kadar işlenen verilerin kaydedilmesi gerekmektedir. Kaydetme işlemi nihai sonuçların

alınmasına kadar sürer.

-Çıktı Süreci (Output)

Bilgisayar sistemine girişi yapılan bilgilerin işlenmesi sonucu ortaya çıkan ürünler çıktı olarak

isimlendirilmektedir. Çıktılar güncelleşmiş dosyalar, bilgisayar ekranında görünen bilgiler,

basılmış bilgiler, raporlar gibi bir çok biçimde olabilir. Çıktılar birçok işletmenin faaliyetlerini

yürütmek ve analiz etmek için kullandığı temel kaynaklardır. Bu nedenle gerek iç ve gerekse

dış denetim çalışmalarında üzerinde önemli durulması gerekmektedir.

Page 49: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

46

Çıktılar çıkış birimleri aracılığıyla kullanılabilir hale gelir. Temel çıkış birimi monitör

olmakla birlikte; yazıcılar, çiziciler, ses çıktı birimleri, disk ve teyp gibi kayıt ortamları da

birer çıkış birimidir.

Denetçi, çıktıların bütünlüğünü ve doğruluğunu test etmelidir. Ayrıca raporların dağıtılması,

çıktı verilerinin kullanılabilirliği ve çıktılar üzerinde güvenlik sağlayıcı yöntemlerin

incelenmesi denetçinin önem vermesi gereken diğer önemli konulardır. Denetçi, sistemi

tanıyabilmek için öncelikle girdilerin kaynağını ve yapısını ve hangi çıktıların hangi süreçler

sonunda elde edildiğini iyi bir şekilde anlamalıdır.

-Temel Bilgisayar Bileşenleri

Donanım Kavramı:

Donanım, bilgisayarların görüp dokunulabilen fiziksel parçalarıdır. Bilgisayarların donanım

yapısı; mantık ve cebir, mekanik ve elektroniğin birbirini bütünleyen biçimde birleşmesiyle

oluşmuştur. Donanım bir merkezi işlem biriminden (CPU) ve bu birimin çalışmasını sağlayan

“çevre birimlerinden” oluşur. Donanım esas olarak üç ana bileşenden oluşur.

• Giriş Birimleri

• Merkezi İşlem Birini

• Çıkış Birimi

Bir bilgisayar sisteminin temel birimi bilgisayarın kendisidir. Bilgisayar esas olarak

elektronik devrelerden oluşan bir araçtır. Bu araç kendisine verilen komut ve verileri saklar,

bunlar üzerinde işlemler gerçekleştirir, bu işlemlerin sonunda elde edilen sonuçları saklar ve

istenildiğinde bir çıkış birimi aracılığıyla kullanıcıya ulaştırır.

Bilgisayarlar, giriş ve çıkışı sağlayan çevre birimleriyle birlikte bir platform oluşturur. Bir

bilgisayar platformu aşağıdaki temel özelliklere göre sınıflandırılabilir.

• Sistem Mimarisi (Architecture)

• İşlem Hızı (Processing Speed)

• Aktif Hafıza Miktarı (RAM)

Page 50: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

47

• Çıkış Birimlerinin hızları

• Dış Hafıza (External Memory) birimlerinin kapasitesi

• Bütün bu birimlerin toplam maliyeti

Bilgisayar platformlarının temel birimleri bilgisayarlardır. Bilgisayarlar da yapıları ve

kullanım şekillerine göre aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir.

• Mikrobilgisayarlar(Microcomputers)

• İş İstasyonları (Workstations)

• Mini Bilgisayarlar (Minicomputers)

• Ana Bilgisayarlar-Merkezi İşlem Bilgisayarları (Mainframes)

• Super Bilgisayarlar (Super Computers)

Bir bilgisayar platformu genel olarak donanım (hardware), yazılım (software) ve kullanım

(orgware) bileşenlerinden oluşmaktadır.

-Sektörün Özellikleri;

Bilgisayar teknolojisinde özellikle 1970’li yıllardan sonra hızlı bir gelişme yaşanmış, 1990’lı

yıllardan itibaren ise başta imalat ve hizmet olmak üzere tüm sektörlerin vazgeçilmez bir

birleşimi olmuştur. Bilgisayarlarda 1940’larda, bir milyon işlem yapmak için bir ay zamana

ve 1000 dolar harcamaya ihtiyaç duyulurken, 1990’lara gelindiğinde aynı işlemler saniyenin

onda birinden az bir sürede ve onda biri maliyetle gerçekleştirilebilmektedir.

Bilgisayar sektörü ülkemizde henüz gelişme safhasındadır. TESİD verilerine göre 1999 sonu

itibariyle, dünyadaki 387 milyon adet dolayındaki bilgisayar parkının yaklaşık % 0.55’i (2

milyonun biraz üstünde) ülkemizdedir. Türkiye’de her bin kişiye 33 adet, ABD’de 520 adet,

Avrupa Topluluğunda 250 ve dünya genelinde ise bin kişiye 60 adet bilgisayar düşmektedir.

Türkiye’de bilgisayar satışları ve artış oranları yıllara göre aşağıda sunulmuştur.

Page 51: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

48

TABLO 5. TÜRKİYE BİLGİSAYAR PAZARI

Yıllar Satış (adet) Artış (%) 1995 183 925 - 1996 240 487 30 1997 315 500 31 1998 400 000 26 1999 500 000 25 2000 660 000 32 2001* 250 000 -62

*Tahmindir Kaynak: TESİD verilerinden hareketle belirlenmiştir.

Tablodan görüldüğü gibi, bilgisayar pazarında ortalama yüzde 30 dolayında artış

gözlenmektedir. Bilgisayar pazarı, 2001 yılı ekonomik krizinden etkilenerek düşüş

göstermiştir. Türkiye’de bilgisayar piyasasının alt ürünler itibarıyla satış gelirlerini göstermek

üzere aşağıdaki tablo hazırlanmıştır.

TABLO 6. TÜRKİYE BİLGİSAYAR PAZARI SATIŞ GELİRLERİ (MİLYON$)

ÜRÜN 1995 1996 Artış(%) 1999 2000 Artış(%) Donanım 693,9 888,7 28,1 1 775,3 2 278,9 28,3 Yazılım 114,2 152 33 307,8 462,8 50,4 Hizmet 123,5 135,6 9,8 457,7 500,5 19,3 Tüketim Malz. 25,4 29,6 16,4 82,9 155,6 9,3 Toplam 957,1 1205,9 26 2 623,7 3 397,8 29,5

Kaynak. TESİD (2001).

1995-1996 döneminde 693.9 milyon dolar olan donanım gelirleri, % 28,1 artarak 888,7

milyon dolara çıkmıştır. Pazar gelirlerinde en yüksek artış, yazılım ürünlerinde (% 33)

gerçekleşmiştir. 1999 yılında bilgisayar pazarında ürünlerin payları sırasıyla; donanım olarak

% 67,7, yazılımın % 11,7, hizmetlerin % 17,4 ve tüketim malzemelerinin ise % 3 olmuştur.

2000 yılında ise donanımın bilgisayar pazar payı % 67,1, yazılımın payı % 13,6, hizmetin

payı % 14,7 tüketim malzemelerinin payı % 4,5 olarak gerçekleşmiştir. Son beş yıllık süre

içinde donanımın yıllık artışı sabit kalırken (% 28 dolayında), yazılımın artışı hızı % 50’ye

çıkmıştır. Alt ürünler itibarıyla, beş yıllık bir karşılaştırma yapılacak olursa, 1995-96

döneminde bilgisayar pazarında donanımın payı % 73,7 iken, 1999-2000 döneminde % 67,7’

ye düşmüştür. Buna karşın yazılımın payı göreceli olarak aynı kalırken, hizmet ve tüketim

malzemelerinin payı artmıştır.

1990’larda başlayan ve son birkaç yıldır da internete dayalı olarak gelişen bu büyüme dönemi,

en çok PC kullanımını etkilemektedir. Türkiye’de bir zamanlar çok sınırlı olan PC Pazar payı

Page 52: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

49

gelişmesi, son yıllarda hızla artmaktadır. Dünyanın önde gelen yatırım bankacılarından M.

Lynch tarafından yapılan tahminlere göre ; Türkiye’de yıllık PC satışı ortalama 950 bin adet

dolayındadır (Capital 12, 2000). Türkiye’ye ilk yatırım yapan firmalar IBM, Compaq, H.

Packard gibi dünya devleri olmuştur. Ardından dünyanın dört bir yanından orta ölçekli

şirketler akın etmiştir. Önümüzdeki dört yıl içinde (2004’e kadar) PC sayısının 7 milyona

çıkacağı beklentisinden hareketle, Escort gibi yerli büyük üreticiler ve bir çok küçük–orta

ölçekli yerli üretici ortaya çıkmıştır.

Ayda birkaç adetten 100 adete kadar üretim kapasitesine sahip bu şirketler Anadolu’nun

çeşitli illerine dağılmış durumdadırlar. Bu şekilde faaliyet gösteren 688 adet şirket

belirlenmiştir (Capital 12, 2000). İstanbul’da bulunan üretici sayısı 365’e ulaşmıştır.

Ankara’da 125 üretici firma, İzmir’de ise 65 firma belirlenmiştir. Türkiye’de yabancı

üreticilerin yanı sıra bir yanda; Vestel, Escort, Beko, Datateknik ve Casper gibi büyük yerli

şirketler, öte yanda ise İstanbul’dan Gaziantep’e kadar yayılmış “merdiven altı” denilen

küçük işletmeler bulunmaktadır. Escort ve Vestel gibi büyük yerli üreticilerle yabancılara

dışındaki küçük ve orta ölçekli yerli üreticilerin aylık üretim miktarlarını gösteren istatistik

aşağıda sunulmuştur.

TABLO 7. TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK 30 BİLGİSAYAR (PC) ÜRETİCİSİ (2000)

SIRA FİRMA ADI İLİ AYLIK ÜRETİM(Ad.) 1 Anadolu Ankara 579

2 Sentim İstanbul 524 3 PC Gold İstanbul 425 4 Arı İstanbul 388 5 Emre Ankara 343 6 İndeks İstanbul 267 7 Penta İstanbul 212 8 Aidata İstanbul 197 9 Belya Konya 196 10 MTS İstanbul 182 11 Eksen İstanbul 174 12 Sürat İstanbul 148 13 Granit İstanbul 132 14 Medya İstanbul 122 15 Sebil Ankara 122 16 ATG İzmir 109 17 ADK İstanbul 104 18 GEN İzmir 95 19 HOBİM İstanbul 93 20 Denge İstanbul 86 21 EMS İzmir 84 22 ENES İstanbul 83 23 Epdata Ankara 77

Page 53: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

50

Tablo 7’nin Devamı

SIRA FİRMA ADI İLİ AYLIK ÜRETİM(Ad.) 24 Albim İstanbul 70 25 SMC Ankara 70 26 General İstanbul 69 27 Yönsis İstanbul 67 28 Petran İstanbul 66 29 Nisan Ankara 65 30 Atak İstanbul 62

*Escort,Vestel gibi büyük üreticiler ve yabancılar dahil değildir. Kaynak: Capital, 12, 2000.

PC (personel computer), pazarı giriş engellerinin en düşük olduğu pazarlardan birisidir.

Minimum sermaye ve teknik bilgi ile PC üretmek ya da daha doğru bir tanımla toplamak

mümkündür. Yan sanayi bakımından Türkiye, bu yüzden dünyanın en zengin pazarlarından

biridir. Bileşenlerin üretimi konusunda dünyada faaliyet gösteren 100 000 adet firma sürekli

üretim ve Ar-Ge faaliyetleriyle teknolojinin daha da gelişip yaygınlaşmasını sağlamaktadır.

Ancak uluslararası markalar, marka olmanın gücünü ve müşteriye sunduğu çekiciliği

kullanarak daha avantajlı maliyet ve doğrudan satış (çağrı merkezleri ve internet gibi) daha iyi

ve ucuz ürün sunabilmektedirler. Büyük markalar para kaybettikleri ev pazarlarına yönelmek

yerine kurumsal pazarda büyümeyi yeğlerlerse, yerli ve küçük üreticiler büyüme olanağı

bulabilecektir. Pazar payı dağılımı son iki yıl içinde yerli üreticiler lehine gelişmiştir. Tüm

dünya pazarının yüzde 60’dan fazlasına uluslararası markalar egemen iken, Türkiye’de 1999

yılında yapılan belirlemeye göre yerli üreticilerin pazar payı oranı % 60 dolayındadır.

Anadolu’da faaliyet gösteren öteki küçük ve orta ölçekli firmaların dağılımı aşağıda

gösterilmiştir.

Küçük üreticiler uzun süre kayıtlı ekonomik sistem içine girememişlerdir. Önemli bölümü,

yazılımlarını bir anlamda korsan kullanmışlardır. Tüm dünyada korsan ya da kaçak üretimin

engellenmesi yönünde çabalar yoğunlaşmaktadır. Bu koşullar altında, üreticiler de giderek

daha bilinçli ve dikkatli olmaya başlamışlardır. Telif haklarına ve orijinal yazılıma para

vermeyen bir müşterinin, kendi servis ve hizmetlerine de değer vermeyeceğini anlamaya

başlamışlardır. Mevcut durumda küçük firmaların ancak % 10-15 kadarı lisanssız ürün

vermektedir. Mikrosoft gibi üreticiler bu konuda sürekli takip ve eşgüdüm sağlamaktadır.

Küçük firmalar da lisanslı üretim sistemi ile toplanmamış bir bilgisayarın, hata ve sorun

olasılığının daha fazla olduğunu görmektedirler. İşletim sistemiyle test edilmeyen bir

bilgisayarın parçalarının bile uyumlu çalışıp çalışmadığının anlaşılması olanaksızdır. Bu

zararların giderilmesi için firmalar, lisans altında kayıtlı çalışmanın ve personel eğitiminin

Page 54: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

51

avantajını görmektedirler. Mikrosoft, bu tür firmalarla ortak pazarlama yapılması amacıyla;

kendi markalarının yerleştirilmesi ve mikrosoft sertifikasyonu sağlanarak müşteriye daha

güvenilir bir ürün olduğu mesajının verilmesi konularında işbirliği yapmayı yeğlemektedir.

Bu yerli üreticilerin tamama yakını ile Mikrosoft ilişki kurmaktadır. Bunlardan markalanmış

ürün yapan 5 büyük üretici ile doğrudan çalışmaktadır. Ürün geliştirme, test, sertifikasyon, iş

ve ev pazarları kullanıcıları için özel ürünler ve çözümler geliştirilmesi alanlarında ortak

çalışma yapılmaktadır. Daha da küçük ve markasız üreticiler için teknik eğitim, pazarlama ve

satış desteği sağlanarak, markalarını duyurma olanağı verilmektedir. KOBİ’lere yönelik ortak

seminer ve satış kampanyaları da yürütülmektedir. Konya, Ankara, İzmir ve Erzurum’da bu

çalışmalar oldukça gelişmiştir. Öteki illere de (Kayseri başta olmak üzere) erişilmesi

planlanmaktadır.

TABLO 8. ANADOLU’DA BİLGİSAYAR ÜRETEN KÜÇÜK ÖLÇEKLİ FİRMALAR (2000)

Sıra Şirketler İl Üretim Ad/ay 1 Belya Konya 196 2 Maya Adana 61 3 İntercom Adana 50 4 Asteknik Adana 49 5 Biosis Konya 47 6 Sektör Antalya 46 7 Bilda Konya 43 8 AGB Bursa 40 9 Botürk Bursa 38 10 Master Kayseri 35 11 Aybis Balıkesir 25 12 Demirezen Antalya 24 13 Doğ-Pa Çanakkale 18 14 Burcu Kayseri 16 15 Genç Aydın 15 16 Alamaç Konya 14 17 Getek Bursa 13 18 Belsan Balıkesir 12 19 Kasapoğlu Kayseri 11 20 Analiz Trabzon 10 21 Vip Samsun 10 22 Malatya Çözüm Malatya 9 23 Güneş Gaziantep 9 24 Akbim Antalya 9 25 Tuluklar Antalya 8

Kaynak: Capital, 12, 2000.

Page 55: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

52

Türkiye’de son beş yıl içinde faaliyet gösteren şirketlerin içinde ilk ona girenlerin satış

gelirleri aşağıda gösterilmiştir. Şirketlerin Pazar payları ve Türkiye’de bilgisayar üreten

firmalar arasında en baştaki 100 şirket içindeki payı da belirtilmiştir.

TABLO 9. TÜRKİYE’DE BİLGİSAYAR ÜRETEN BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMALAR (1998)

Firma

BİN USD PAYI (%)

IBM 193 205 9,28 H.PACKARD 136 005 6,53 KOÇ SİSTEM 112 520 5,4 ARENA 110 239 5,29 KARMA 108477 5,21 ESCORT 80150 3,85 MİKROSET 68300 3,28 İNDEKS 58556 2,81 NCR 53267 2,56 İNTEL 51000 2,45 İlk On Toplam 971719 - İlk 100 Toplamı 2 083 375 - İlk On/ İlk 100 46

Kaynak: Interpro (1998)

Tablodan izleneceği gibi IBM, satış gelirleri sıralamasında ilk sıralarda yer almaktadır.

Türkiye’de faaliyet gösteren bilgisayar şirketlerinden ilk onunun 100 şirket içindeki payı %

46 olmaktadır. Geri kalan %54 oranındaki payı ise öteki 688 adet tahmin edilen KOBİ’ lere

ait olmaktadır.

-Uluslararası Karşılaştırma

Türkiye 1996 yılında 45 dünya ülkesi sıralamasında 1000 kişiye düşen bilgisayar sayısı göz

önüne alındığında, 41. sırada yer alabilmiştir. 1999 yılı itibarıyla dünyada bin kişiye düşen

bilgisayar sayısı karşılaştırmalı olarak aşağıda sunulmuştur.

Page 56: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

53

TABLO 10. DÜNYADA KİŞİ BAŞINA DÜŞEN BİLGİSAYAR SAYISI (1999) (bin kişiye düşen bilgisayar sayısına göre sıralama)

Ülke adı BS Sayısı Sıra No. Ülke Adı BS Sayısı Sıra No. ABD 538,9 1 İtalya 245,0 25 İsveç 510,4 2 Kore 181,3 26 Finlandiya 507,8 3 İspanya 178,7 27 İzlanda 507,3 4 Portekiz 156,3 28 Norveç 506,8 5 Macaristan 142,5 29 Avustralya 492,0 6 Çek Cum. 131,3 30 Danimarka 476,6 7 Yunanistan 108,4 31 Kanada 475,8 8 Malezya 94,5 32 Y.Zellanda 416,9 9 Polonya 88,0 33 İsviçre 408,3 10 Şili 70,2 34 Hollanda 400,6 11 Arjantin 59,9 35 Singapur 390,9 12 Meksika 57,8 36 İngiltere 379,0 13 Venezuela 54,7 37 H.Kong 360,2 14 G.Afrika 54,1 38 İrlanda 352,6 15 Brezilya 52,9 39 Avusturya 344,0 16 Rusya 50,2 40 Belçika 343,8 17 Kolombiya 42,0 41 Japonya 325,5 18 Tayland 40,4 42 Fransa 318,9 19 Türkiye 29,7 43 Almanya 317,4 20 Filipinler 19,5 44 Lüksemburg 300,0 21 Endonezya 13,4 45 İsrail 296,2 22 Çin 9,7 46 Tayvan 260,1 23 Hindistan 5,0 47 Slovenya 250,0 24

Kaynak: IMD,The World Competetiveness Yearbook (2000).

Türkiye bu sıralamada; Brezilya, Rusya, Kolombiya ve Tayland’ın ardından gelmektedir.

Dünya sıralamasında 47 ülke arasında 43. duruma düşmüştür. Bu durumda, ancak, Çin,

Hindistan, Endonezya ve Filipinleri geçebilmiştir. Bin kişi başına İnternet bağlantısı göz

önüne alındığında ise yine 47 ülke arasında Türkiye’nin durumu aşağıdaki tabloda

gösterilmektedir.

TABLO 11. DÜNYA ÜLKELERİ İNTERNET BAĞLANTISI SIRALAMASI (bin kişi başına düşen) (2000)

ÜLKE ADI İNTERNET SAYISI

SIRA NO ÜLKE ADI İNTERNET SAYISI

SIRA NO.

ABD 136,6 1 Macaristan 10,7 25 Finlandiya 117,2 2 Çek Cum. 8,9 26 İzlanda 93,6 3 İspanya 7,4 27 Norveç 76,7 4 İtalya 7,0 28 Kanada 66,5 5 Portekiz 6,2 29 H.Kong 66,4 6 Yunanistan 6,1 30 İsveç 64,9 7 Kore 6,0 31 Danimarka 54,9 8 G. Afrika 4,2 32 Avustralya 50,3 9 Polonya 4,1 33 Y.Zellanda 47,8 10 Arjantin 3,1 34

Page 57: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

54

Tablo 11’in Devamı

ÜLKE ADI İNTERNET SAYISI

SIRA NO ÜLKE ADI İNTERNET SAYISI

SIRA NO.

Hollanda 44,7 11 Malezya 2,8 35 Avusturya 36,3 12 Şili 2,6 36 İsviçre 32,1 13 Meksika 2,4 37 İngiltere 28,4 14 Brezilya 1,9 38 Belçika 27,1 15 Rusya 1,3 39 İsrail 25,5 16 Venezuela 1,1 40 Singapur 22,2 17 Türkiye 1,0 41 Lüksemburg 22,1 18 Kolombiya 0.8 42 Tayvan 20,0 19 Tayland 0,5 43 Almanya 17,6 20 Filipinler 0,2 44 Japonya 16,6 21 Endonezya 0,1 45 İrlanda 15,9 22 Çin 0,05 46 Fransa 11,4 23 Hindistan 0,02 47 Slovenya 11,0 24

Kaynak: IMD, World Competetiveness Yearbook, (2000).

Dünya ülkelerinin internet bağlantılı bilgisayar sayısı açısından sıralamasına bakıldığında;

Türkiye, Rusya ve Meksika’nın ardından gelmektedir. Ancak, altı

ülkenin önüne geçebilmiş ve 47 ülke arasından 41. olmuştur.

Page 58: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

55

3. YAZILIM ALT SEKTÖRÜ

3.1. Sektörün Tanımı

Bilgisayarların çalıştırıldığı programlara, yazılım (software), çalıştığı ortama donanım

(hardware) denilmektedir. Yazılım bilginin kendisi, donanım ise bilginin saklandığı ve belirli

işlemlere tabi tutulduğu ortama denir. Sistem yazılımları, uygulama yazılımlarının

kullanılmasını ve işleyişini sağlayan programlardan oluşur. Bunlardan işletim sistemi,

uygulama programlarının çalışmasına yardım eder. Uygulama programları ise, bordro,

muhasebe ve tablo ve grafikler gibi özel uygulamalar için hazırlanır. Bilgisayarları işleten ve

yönlendiren uygulama ve uyumlandırma programlarının anlaşılabilmesi için bazı temel

bilgilerin açıklanması gereklidir.

-Yazılım Kavramı:

Bilgisayar yazılımı, bilgisayarın bilgi işleme işlevini yerine getirmesini sağlayan her tür

programı, yordamı, kuralları ve belgelendirmeyi içeren bir kavramdır. Bir anlamda donanıma

yaşam veren öğe, yazılımdır. Bu nedenle, donanım ve yazılım birbirinden ayrı düşünülemez.

Bilgisayarlara iş yaptırabilmek için verilen komutlara veya bu komutlar zincirinden oluşan

bilgisayar programlarına yazılım adı verilmektedir. Diğer bir deyişle, yazılım ile program

kelimeleri birbirleriyle eş anlamlıdır. Bu nedenle bilgisayar açıldığında ekranda görülen tüm

programlar, çözümler, tasarımlar, bilgisayar dilleri, derleyiciler ve işletim sistemleri yazılım

olarak adlandırılmalıdır.

Yazılımları genel özelliklerine göre üç kategoride incelemek mümkündür. Bunlar sistem,

uygulama ve hizmet (destek) yazılımlarıdır.

-Sistem Yazılımları:

Sistem yazılımı, bilgisayar sistemindeki, işlemleri destekleyen ve kontrol eden programları

içerir. Sistem yazılımı, işletim sistemi (operating system) programlarını oluşturur. İşletim

sistemi ise, ana işlem birimindeki işlemleri denetleyen programlar bütünüdür. İşletim sistemi,

Page 59: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

56

bilgisayar sisteminin giriş-çıkış ve bellek işlevlerini kontrol ederek çeşitli destek hizmetleri

sağlar.

Sistem yazılımları içinde; bilgisayarın genel yönetim ve işletimini gerçekleştiren işletim

programları, derleyici (compiler) programlar, çevirici programlar, hata belirtme programları

ve veri kullanım programları bulunur. Sistem yazılım programları bilgisayarın yardımcı

belleğinde saklanır.

Bilgisayarda değişik işletim sistemler kullanılabilir. Bu nedenle her iletim sisteminin kendine

özgü yapısı vardır. Örnek olarak, DOS, UNIX, XENİX farklı işletim sistemleridir. Ayrıca,

bunlara ait sistem yazılımları da birbirlerinden farklıdır. Sistem programları, bilgisayarın

açılmasıyla devreye girer ve kapanıncaya kadar bellekte kalır.

-Uygulama Programları:

Bilgisayarın belirli bir amaca yönelik olarak çalışmasını sağlayan programlardır. Bu

programlar genellikle kişi veya firmalarca paket programlar halinde piyasaya sürülür.

Bilgisayar ortamında veri yığınların işlemek için veri tabanı programlarına, yazı yazmak için

kelime işlem programlarına, grafik çizimleri için grafik çizim programlarına ve bir işyerinde

depo kontrolü için stok kontrol programlarına ihtiyaç vardır.

Uygulama programları, bilgisayar programlama dillerinden biri veya birkaçı ile yazılır. Belirli

bir alanda işlem yapabilmesine karşın, değişik kesimlerde aynı amaçla kullanılabilmesi, bu tür

programların genel özelliğidir. Bu nedenle paket program olarak da anılmaktadır. Başlıca

uygulama programları şunlardır.

1. Veri tabanı programları,

2. Grafik Çizim Programları,

3. Kelime İşlemcileri,

4. Hesaplama tabloları,

5. Muhasebe Programları,

6. Stok Kontrol Programları,

7. İstatistik Programları vs.

Page 60: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

57

Uygulama yazılımları kullanıcının kendi program ve dosyalarını (files) oluşturmasında

kolaylık sağlar. Bu tür programlar genel olarak şu bölümlerden oluşur.

• Veri Girişi,

• Veri İletişimi,

• Veri Tabanı Yönetimi,

• Raporlama.

Uygulama yazılımı, işletim sisteminden farklı olarak özel uygulamaları yürüten ve işleyen

programlardan oluşur. Uygulama yazılımları ile işletim yazılımları arasındaki en önemli fark,

işletim sistemlerinin donanım üereticileri tarafından sisteme yerleştirilirken, uygulama

yazılımlarının daha sonra sisteme yüklenmesidir. Bu nedenle de işletim sistemlerinin gelişimi,

bilgisayar teknolojilerindeki gelişmeye paralel olarak ilerleme göstermektedir.

3.1.1. Hizmet Veya Destek Programları

Bilgisayar ortamında program izleme, sıralama, listeleme, dosya silme vs. gibi bazı işlemler

sık tekrarlanmaktadır. Örneğin, bir program yazılırken hataların daha kolay bulunması için

izleme (tracing) programlarına, verileri sıralamak için sıralama (sorting) programlarına veya

bilgileri yedeklemek (back up) programlarına ihtiyaç duyulur. Bu işlemleri yapabilecek

programlar, uygulama yazılımlarının bir alt sistemi olarak entegre bir biçimde

tasarlanmaktadır. Bu tür yazılımlara hizmet, destek veya yardımcı yazılımlar adı

verilmektedir.

-Bilgisayar Ortamında Bilgi İşleme Yöntemleri:

Bilgisayar sistemleri sahip oldukları özelliklere göre birbirinden ayrı bazı farklılıklara

sahiptir. Temel olarak bilgi işlem yöntemlerini aşağıdaki şekilde sınıflandırmak mümkündür.

• Yığın İşleme Sistemleri (Batch Processing Systems),

• Çevrimiçi-Gerçek Zamanlı Sistemler (Online-Real Time Systems),

• Veri Tabanı Sistemleri (Data Base Systems),

• Dağıtılmış Süreçler (Distributed Systems),

Page 61: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

58

• İletişim Sistemleri (Communication Systems),

• Zaman Bölüşümlü Sistemler (Time sharing).

Çevrimiçi-gerçek zamanlı Sistemler ; birimlerin veriyi uzaklık tanımadan ve belirli bir zaman

aralığı gözetmeden anında işleyerek çıktı alabilmelerini, anlık işlem yapabilmeyi yani gerçek

zamanda çalışmayı olanaklı kılmaktadır. Bu nedenle çevrimiçi ve gerçek zamanlı terimleri

birlikte kullanılmaktadır.

Yığın işleme sistemleri; temel olarak (1) işlemlerin meydana geldikçe belgelere aktarılması,

(2) bu belgelerin belirli bir zaman aralığı için biriktirilmesi, (3) biriktirilmiş ve

gruplandırılmış belgelerdeki verilerin bilgisayar ortamına aktarılması ve (4) bilgisayar

ortamına aktarılan veriler üzerinde gerekli işlemlerin yürütülmesi adımlarından oluşmaktadır.-

Yığın işleme sistemi, özellikle şubeleri veya bağlı şirketleri olan ve aralarında doğrudan

terminal bağlantısı bulunmayan işletmeler için kullanılmaktadır. Çevrimdışı (Off-line) bir

terminalde işlenen ve şube verilerini içeren bir manyetik bant veya disket, haftada bir şirket

bilgi işlem merkezine gönderilerek ana işlem biriminde kütükleri güncellemede kullanılabilir.

Dağıtılmış Süreçlerin temeli, işlem görme sorumluluklarının merkezi işlemci yerine, belli

sayıdaki mikrobilgisayara aktarılmasına dayanmaktadır. Dağıtılmış süreçler veri

kaynaklarının daha etkili ve verimli bir şekilde kullanımına imkan tanımaktadır. Söz konusu

sistem ile verinin çeşitli birimler arasında daha rahat paylaşımı sağlanmaktadır. Daha başka

bir deyişle dağıtılmış sistemler, bir işletmede bilgisayar hizmetine gereksinim duyan çeşitli

birimlerin ayrı bilgisayar kullanarak kendi bilgi işlem faaliyetlerini kendi sistemlerinde

yürütmeleridir.

Bu sistemlerin dışında işletme içerisinde veriler ve bilgiler açısından bütünlük sağlayan ve

tekrarları önleyen veri tabanı sistemleri, birden fazla bilgisayar sisteminin veri alış verişi

gerçekleştirmesine imkan tanıyan iletişim sistemleri ve çok sayıda kullanıcının işlerini aynı

anda gerçekleştirmelerini sağlayan zaman bölüşümlü sistemler kullanılan öteki bilgi işleme

sistemleridir.

Page 62: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

59

3.1.2. Kontroller

Günümüzde organizasyonların bünyesinde bulunan bilgisayarlar her türlü faaliyetlerde yoğun

olarak kullanılmaktadır. Bilgisayar teknolojilerinin gerek kullanımlarının artması gerekse söz

konusu teknolojilerde yaşanan hızlı değişime paralel olarak bilgisayar temelli sistemlerin

kontrol altında tutulması ve denetlenmesi ihtiyacı da hızla artmaktadır. Bilgisayar

yazılımlarında ve donanımlarında meydana gelen değişmeler, bilgi sistemlerinin yönetiminde

ve uygulama süreçlerinin kontrollerinde kullanılan tekniklerde önemli değişikliklere neden

olmaktadır. Elle yürütülen faaliyetler ile bilgisayar ortamında yürütülen faaliyetlerin

kontrollerinde ve denetiminde karşımıza çıkan en önemli değişiklik, kullanılan araçlar ve

tekniklerin farklı olmasıdır.

Günümüz bilgisayar sistemleri gerek yazılım gerekse donanım olarak daha etkili kontrol

sistemlerine sahiptir. Dağıtılmış bilgisayar süreçleri gibi karmaşık bilgi sistemleri,

birbirleriyle iç içe geçmiş çok sayıda donanım, yazılım ve iletişim unsurlarını içermektedir.

Bu sistemlerin bütünlüğünün, yürüttükleri işlemlerin yoğunluğunun ve performanslarının

devamlılığını sağlamak için özellikle otomatikleşmiş, en az sistemlerin sahip olduğu

karmaşıklık düzeyine uygun, geliştirilmiş kontrol mekanizmalarına ihtiyaç vardır.

Bilgi BT kontrollerini amaçlarına göre aşağıdaki şekilde sınıflandırmak mümkündür.

• Yürütme Kontrolleri: yeni kurulan veya geliştirilen sistemler ve programlanmış

sistemler için programlanmış süreçlerin uygun olup olmadıklarını ve söz konusu

sistemlerin kullanıcıların ihtiyaçlarına cevap verip vermediklerimi test etmek

amacıyla tasarlanan kontrollerdir.

• Muhafaza Kontrolleri: yönetim tarafından, programlanmış süreçlerde yapılan

değişikliklerin doğru olduğundan, uygun bir şekilde test edildiğinden, yetkili

makamlarca onaylandığından ve doğru bir şekilde yürütüldüğünden emin olmak

amacıyla oluşturulmuş kontrollerdir.

• Bilgisayar Faaliyetlerinin Kontrolleri; Bilgiişlem faaliyetleri için kesinlikle

yetkililer tarafından onaylanmış ve önceden programlanmış süreçlerin

kullanılmasını ve bilgi dosyalarının en son güncelleştirilen biçimlerinin dikkate

alınmasını sağlamak amacı ile oluşturulan kontrolleri içermektedir.

Page 63: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

60

• Program Güvenlik Kontrolleri: Programlar ve yazılımlar üzerinde politikalara ve

standartlara uygun şekilde yetkilendirilmemiş ve onaylanmamış herhangi bir

değişikliğin gerçekleşmesini önlemek amacıyla kullanılan kontrollerdir.

• Bilgi Dosyaları Güvenlik Kontrolleri: Bilgi dosyaları üzerinde yetkilendirilmemiş

ve onaylanmamış hiçbir değişikliğin yapılmaması ve erişimin engellenmesi

amacıyla kullanılan kontrollerdir.

• Sistem Program Kontrolleri: Uygun sistem programının kullanılmakta ve

yetkilendirilmemiş değişikliklere karşı etkili bir biçimde korunmakta olduğu

konularında güvence yaratmak üzere oluşturulmuş kontrol süreçleridir.

• Biçim Değiştirme Kontrolleri: Tüm bilgilerin eski sistemlerden yeni sistemlere

dönüşüm sürecinin bütün olarak ve doğru bir şekilde tanımlanmasına yardımcı

olmak için kullanılan kontrol teknikleridir.

Kontroller çok boyutlu kavramlardır. Organizasyonların amaçlarına ulaşmasını sağlamak için

yönetim tarafından desteklenen, yönetilen ve izlenen her türlü faaliyettir. Faaliyetler

üzerindeki kontrollerin belirlenmesi ve izlenmesi, söz konusu faaliyetleri yürüten yönetim

birimlerinin sorumluluğu altındadır. Kuruluş amacına göre örgüt yapısını belirleyen her

işletme; bu amaca uygun iş akışını, birimlerin iş tanımlarını ve norm kadrosunu oluşturur.

Kuruluşların amaç ve araçları kadar performansları da iç ve dış kontrol ve denetimlere

tabidir. Çağımızda tüm bu aşamalardaki bilgi akışı ve bilgi işlenmesi bilgisayar ortamında

gerçekleştirilmektedir.

Yönetim, kontrolleri “etkinlik” ve “maliyet” kavramlarını dikkate alarak kendisi

belirlemektedir. Denetim ise çok temel olarak söz konusu bu kontrollerin ne kadar etkin ve

verimli bir şekilde yürütüldüklerinin bağımsız bir gözle değerlemesinin yapılmasıdır. Bazı

kontrollerin amaçları, işletmenin her türlü kaynaklarını olası risklere karşı korumak iken,

bazılarınınki ise ortaya çıkan olumsuzlukları araştırmak, düzeltmek ve/veya kurtarmaktır.

Kontrollerin denetçi açısından etkinliği ise finansal tablolarda yer alan bilgilerin gerçeği

yansıtıp yansıtmadığı ile ölçülür. Finansal tablolarda yer alan bilgilerin doğru olmamasının

nedenleri; gerek yönetim gerekse çalışanlar nezdindeki hata veya yolsuzluktur.

Page 64: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

61

Bu genel kontroller; yeni programların ve sistemlerin geliştirilmesi ile ilgili olabileceği gibi

mevcut programlar ve sistemler üzerinde yürütülen değişiklikler le ilgili olabilir. Bunun yanı

sıra; bilgisayar işlemleriyle ya da programlara ve verilere erişim ile ilgili kontroller de vardır.

Bütünlük kontrolleri içeriğe bakmaksızın sadece kayıtların kendisiyle ilgiliyken, doğruluk

kontrolleri bu kayıtlar içerisindeki dosyalar ve bilgilerle ilgilidir.

3.1.3. Bankacılıkta Yazılım Uygulamaları

Örneğin bir bankada; elektronik fon transfer sistemleri (EFT) bankalar ve müşteriler arasında

yapılan fon transferlerinde tercih edilen bir yöntemdir. EFT sistemlerini iki ana grupta

toplamak mümkündür. Bunlar büyük miktarlardaki işlemlerin gerçekleştiği “Toptan EFT” ve

daha küçük tutarlarda işlemlerin yapıldığı “Perakende EFT”dir. EFT herhangi bir tutarın bir

hesaptan bir başka hesaba elektronik terminaller (ATM), telefon araçları (telefon bankacılığı),

bilgisayarlar (ev ve ofis bankacılığı) veya manyetik aklama araçları (maaş disketlerinin

hazırlanıp ödeme için bankaya gönderilmesi) ve verilen talimatlar (yazılı talimat) yolu ile

aktarılması işlemleri olarak tanımlanabilir. Bankaların bu hizmeti gereği gibi sağlayabilmesi

bilgisayar ve iletişim konusunda sahip olduğu altyapının kalitesine yakından bağlıdır.

Ödeme sistemleri; SWİFT, Telex ve banka içi veri iletim terminalleri gibi çok çeşitli

elektronik mesaj ağlarıyla desteklenmektedir. Ödeme talimatları da telefon, faks, mektup, e-

mail veya not gibi elektronik veya manuel kaynaklarla verilmektedir. Özellikle EFT ile ilgili

olarak kullanılan şifrelerin üzerinde; saklama, teslim etme ve kullanım aşamalarında kontrol

ve güvenlik çok önemlidir.

Donanım seçimi; Donanım seçiminde üzerinde durulması gereken önemli husus edinilecek

makinelerin kapasite ve performanslarıdır. Bankanın bilgi işleme kapasite ihtiyacı, bilgi

sistemlerinde gerçekleştirilmesi planlanan uygulamaların çeşitliliğine göre belirlenmelidir.

Yazılım Seçimi; Eldeki bilgisayar sistemlerinin verimli bir şekilde çalışmasını sağlayabilmek

için yerine getirilmesi gereken en önemli husus, yapılan ile ilgili her faaliyet alanı için uygun

bir yazılımın seçilmesidir. Mikrobilgisayar sistemleri için piyasada aynı fonksiyonu gören

birçok benzer yazılım mevcuttur. Bu nedenle en iyi seçimi yapabilmek için yazılım seçim

kılavuzlarını hazırlanması gerekmektedir. Bir yazılım seçim kılavuzunda aşağıdaki sorular

cevaplanmalıdır;

Page 65: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

62

• Otomatikleşmiş uygulamalar hangileridir?

• Lisanslı yazılımların uygun kullanımları nasıldır?

• Yazılım içerisinde hangi erişim kontrolleri bulunmalıdır?

• Banka içerisinde geliştirilen yazılımlar nasıl kontrol altına alınmalıdır?

• Yazılımın seçim süresine ne kadar ve hangi nitelikteki kullanıcılar katılmalıdır?

Bankanın teknolojiden sorumlu genel müdür yardımcısı ve bilgi işlem yöneticisi yazılım

alımları için gerekli uygun kriterin hazırlanması sürecinde bizzat yer almaktadır. Yönetimin

sağlam ve güçlü bir yazılım satın alma politikası oluşturma ve bu oluşturulan politikayı taviz

vermeden izleme yönünde göstereceği kararlılık, tüm yazılım alımlarında bankanın en uygun

kazancı sağlamasına yardımcı olacaktır.

Bazı bankalarda son kullanıcı bilgisayar sistemleri küçük ölçekli bir bilgi işlem merkezi

olarak faaliyet gösteren, bankanın tüm faaliyetleri için gerekli işlemleri yürütebilecek çevresel

donanımlara sahip, orta boy ve mini bilgisayarlardan oluşabilir. Genellikle donanım üreticileri

veya yazılım sayıcıları bütün sistemlerle ilgili olarak sistem oluşturulması, kurulması ve

gerekli tüm donanım, yazılım ve dökümantasyon ihtiyacının karşılanması sorumluluğunu

üstlenmektedir. Bütün sistemlere genelde anahtar teslim sistemler adı verilir. Anahtar teslim

sistemler için kullanılan uygulama yazılımları genellikle donanım üreticilerinden veya

bağımsız yazılım satıcılarından sağlanır.

Bankalarda yukarda belirtilen özelliklere sahip küçük sistemler, bünyesinde kullanılan

mevduat, yatırım ve büyük defter uygulamalarını yürütecek yazılım paketleri satın alma veya

kiralama yoluyla edinilebilir. Bir çok durumda söz konusu bu yazılım paketleri merkezi bilgi

dosyalarını da içerir

Yazılım satıcılarından sağlanan yazılımlar genellikle standart programlardan oluşmaktadır.

Programlar üzerinde katlanılan ilave maliyetler sonucunda istenilen değişiklikler

gerçekleştirilebilir. Ancak genelde bu değişiklikler zamanında ve istenilen şekilde

olmamaktadır.

Standart programların çoğu kullanıcılara raporlama, hesap türleri, faiz oranları ve ücret

seçenekleri gibi bir çok konuda çeşitli olanaklar sunmaktadır. Bu seçenekler genellikle bir

Page 66: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

63

tablo şeklinde kullanıcılara verilmekte ve bankanın uzmanları tarafından, program üzerinde

değişiklik yapılmasına ihtiyaç duyulmadan değiştirilebilmektedir.

Banka, yazılım satıcılarından bir alım yaptığında bir bakım sözleşmesi düzenlenmelidir. Bu

anlaşma ile banka, anlaşma konusu olan yazılımların yeni versiyonlarının piyasaya çıktığında

elinde bulunan versiyonu çok düşük bir ücretle yenileme hakkını edinmektedir. Ayrıca yeni

sistemin kurulması ve kullanılmaya hazır getirilmesi hizmetini de ücretsiz olarak

sağlamaktadır.

Programlama kapasitesinin çok düşük veya hiç bulunmadığı bankalarda yazılım seçim süreci,

alternatif yazılım paketleri içerisinden kar/maliyet analizlerini de kapsayan bir seri analiz

sonrasında en doğru seçimin yapılmasına imkan verecek şekilde oluşturulmalıdır. Yazılım

paketlerinin seçiminde aşağıdaki noktalara dikkat gösterilmelidir;

• Yazılım, bankanın şu andaki ve gelecekteki ihtiyaçlarına cevap veriyor mu?

• Bankanın ne türde raporlara ve kayıtlara ihtiyacı vardır?

• Yazılım otomatik olarak denetim raporları yaratacak niteliğe sahip midir?

• Yazılım ne tür bir veri işleme sürecine uygundur. Bu bankanın ihtiyaçları ile

uyuşmakta mıdır?

• Veri bütünlüğünü sağlamayı amaçlayan uygun program kontrolleri var mıdır?

• Yazılım belirli uygulamalar için şifreli koruma gibi erişim kontrol yordamları

içermekte midir?

• Şifreler nasıl yaratılmaktadır? Şifrelerin birimi ve uzunluğu sınıflandırılabiliyor

mu?

• Sistem düzenli şifre değişikliklerini gerektirecek şekilde düzenlenebilmekte midir?

• Şifreler kodlanmış biçimde saklamakta mıdır?

• Yazılımın maliyeti nedir?

• Yazılımın çoklu terminal ortamında kullanılması için gereken ilave bir maliyet söz

konusu mudur?

• Yazılım, satıcı programlama desteği sağlamakta mıdır?

• Satıcı yazılımla ilgili bankaya destek verebilecek yeterliliğe ve altyapıya sahip

midir?

• Satıcı uzun dönemli destek sağlayabilecek finansal kapasiteye sahip midir?

Page 67: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

64

• Yazılım ile ilgili süreçler yazılı hale getirilmiş ve bankaya yazılımla beraber teslim

edilmekte midir?

• Banka sözleşme ile kaynak programlar ve belgeler edinmekte midir veya edinme

hakkına sahip midir?

• Banka yazılım üzerinde değişiklik yapma hakkına sahip midir?

• Yazılım ile ilgili satın alma ve kullanma anlaşmaları her iki tarafında haklarını

yeterince korumakta mıdır?

• Yazılım bankanın sahip olduğu diğer sistemlerle uyumlu mudur?

• Yazılım diğer bankalara hizmet vermek için de kullanılabilecek nitelikte midir?

• Yazılım kullanımı basit midir?

• İşletim ve kullanıcı kılavuzları içerik olarak yeterli midir? Açık ve kolay anlaşılır

bir dille hazırlanmış mıdır?

• Satıcı firma tarafından tatmin edici bir ölçüde banka içinde kullanıcı eğitim desteği

sağlanmakta mıdır?

Özellikle yurt dışı uygulamalarında aynı programı kullanan bankalar kullanıcı grupları

oluşturarak çeşitli platformlarda kullanım ile ilgili karşılaştıkları sorunları tartışmaktadırlar.

Eğer bu gibi gruplara ulaşmak mümkün olabilirse, bu bankaya gerek alım kararının verilmesi,

gerekse alımdan sonra ortaya çıkabilecek sorunların aşılmasında önemli bir katkı

sağlayacaktır.

3.2. Türkiye’de Yazılım Sektörü Arz Durumu

Bilgi teknolojileri deyince hemen akla yabancı BT firmalarının yerli distribütörleri

gelmektedir. Oysa, bu firmalar kendilerin öne sürdüğü gibi VAR ‘Value Added Reseller”

denilen katma değer yaratıcı işletmeler değildir. Yabancı ülkelerin ürünlerinin aracılığını ve

pazarlamasını yapmaktadırlar. Bu durumda satılan ürüne bir değer katılması söz konusu

değildir. Gerçek yazılım firmaları, yerel talebe göre işletim ve uygulama (ya da

uyumlandırma) programları araştırmakta ve geliştirme çabası içindedirler. İnternet

kullanımının yayılması, yeni ve küçük firmalar için bu bağlamda yeni olanaklar

getirmektedir.

Page 68: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

65

Devlet tarafından, içinde yazılımı da barındıran bilişim sektörünün teşvik için hedef alınması,

bu yönden anlamlıdır. Örneğin, serbest çalışan programcıların geliştirdikleri yazılım

satışlarından vergi alınmamaktadır. KOSGEB, KOBİ’lere “bilgisayar yazılım kullanım

desteği” adına 10 000 dolar geri ödemesiz yardım sağlamaktadır. Ancak bu özendirmede; ofis

yazılımı ve ticari yazılım destek kapsamı dışında tutulurken, yönetim bilgi sistemi, bilgisayar

destekli tasarım, üretim planlaması, proje izleme, kurumsal kaynak planlaması (ERP), lojistik-

tedarikte zincir sistemi yöntemi, stok envanter kontrolü, toplam kalite yönetimi, ve

simulasyon gibi yazılımlar destek kapsamına dahil edilmektedir.

Ülkemizde pek çok dalda yazılım ihtiyacı bulunmaktadır. Otomotiv, finans, perakende ticaret,

imalat sanayi, turizm, sağlık, reklam, medya, tekstil, mobilya, ve iletişim alanlarında

yazılımlara ihtiyaç vardır. Bu yazılımları şöyle özetlemek mümkündür; insan kaynakları

yönetimi, müşteri ilişkileri yönetimi (CRM), üretim takibi, mağaza yönetimi, kalite kontrol,

arıza takibi, risk izleme, stok takibi ve faturalama, lojistik yönetimi, kurumsal kaynak

planlaması (ERP), entegre rezervasyon sistemi, hasta izleme programı, pazar analiz programı,

arşivleme ve dökümantasyon sistemleri, cihazlar arasında kablosuz iletişimi sağlayan

teknolojilere dayalı yazılımlar (bluetooth), her türlü internet sayfa ve web sitesi hazırlama

işleri.

Sektörü destekleme konusunda ilk somut adım Yalova’da atılmıştır. Türk Telekom’un pilot

bölge olarak seçtiği Yalova’da Türkiye’nin ilk “Bilişim Organize Sanayi Bölgesi”

kurulmuştur. Proje kapsamında, şehir içinde pilot bir bölge tahsis edilmiştir. Yalova

Belediyesi, Valilik ve Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğiyle yürütülen “Bilişim Şehri Yalova

Projesi”, yazılıma yönelik teşvik vermektedir. Uludağ Üniversitesinin üç Bilişim Bölümü

tarafından, Cisco NA ve Sun (Solaris JAVA) eğitimleri verilmektedir. Yazılım Sanayicileri

Derneği ve Türkiye Bilişim Vakfı ile birlikte Avrupa Birliği’ne de kredi için başvurulmuştur.

Ayrıca İhracatçı Birlikleri; yurtiçi ihtisas fuarları, yurt dışı fuar ve sergilere katılım, pazar

araştırması yardımı ve yurt dışında ofis, mağaza açma, işletme ve marka tanıtımı gibi

konularda yardımcı olmaktadır. Firmalara eğitim yardımını ise, İGM (İhracatı Geliştirme Etüt

Merkezi) vermektedir. Sektörel Dış Ticaret Şirketi konumundaki yazılım evlerinin

yararlanabileceği yardım çerçevesinde, bir yönetici ve iki uzmanın ücretleri ödenmektedir. En

fazla bir yıllık verilen bu yardım, 1000-1500 dolar arasındadır. DTM, ayrıca, Türk ürünlerinin

yurt dışında markalaşması, tanıtımı ve tutunması için 50 000 ile 200 000 dolar arasında

değişen destekler vermektedir. Şirketlere proje sermaye desteğini TTGV (Türkiye Teknoloji

Page 69: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

66

Geliştirme Vakfı) sağlamaktadır. Yazılım şirketleri; Kurumlar vergisi muaflığı, vergi resim ve

harç istisnası, Gümrük vergisi muafiyeti ve KDV istisnasından da yararlanmaktadır.

TABLO 12. YAZILIM SEKTÖRÜNÜN GELİŞİMİ (milyon USD)

YIILAR YAZILIM PAYI (%) 1986 8 3,3 1990 63 9,4 1995 114 11,9 2000 417 12,7 2001* 393 15,1

*Tahmindir. Kaynak: Ekonomist,9, 12, 2001

Yazılım sektörü, 2000 yılı itibarıyla 417 milyon dolarlık bir katma değere ulaşmıştır. Ancak

2001 yılında yaşanan ekonomik kriz, yazılım sektörünü de olumsuz yönde etkilemiştir. Bu

nedenle 2001 yılı satış gelirinin azaldığı tahmin edilmektedir. Buna karşın sektörün gelişim

potansiyeli kendini kanıtlamakta ve bilişim sektörü içindeki göreceli ağırlığını sürekli olarak

artırdığı (%15,1 ile) görülmektedir.

Yazılım, emek yoğun bir iş olduğu için büyük bir istihdam kapasitesine sahiptir. Genç nüfus

için potansiyel iş olanakları sunmaktadır. Ancak, yazılım sektörünün önünü açan ve yardım

eden devlet politikaları olmadığı sürece, bu potansiyeli kullanmak bir yana yetişmiş insan

kaynakları süratle yurt dışına kaçmaktadır. Potansiyelini kullanmaktan aciz bir sektörün

strateji üretip, marka yaratması da olanaksızdır. Kalıcı politikalar üretilmesinin temelinde,

insan kaynağı ve ekipman konusunda genç girişimcilerin teşvik edilmesi gelmektedir.

Türkiye’de “Yazılım Üretimini ve Teknopark Kurulmasını Teşvik Kanunu” bu konudaki

kararlığın devlet düzeyinde önemli bir kanıtıdır. İleride devlet öncülüğünde, global projeler

üreterek dünyaya proje satılması aşamasına geçilebilecektir. Bu teşvikler kapsamında yazılım

şirketlerinin ‘geliştirme merkezleri’ kurmaları da özendirilecektir. Örneğin Dubai’de

İnternetcity IT Serbest Bölgesinde, Microsoft ve Oracle geliştirme merkezleri açmıştır.

Hazırlanan ortam sayesinde Gentek firması; Balkanlar, Türk Cumhuriyetleri ve Kuzey Afrika

ülkelerine, Merlin Bilgisayar ise Çin’e yazılım ihraç etmektedir. Aka Yazılım, “Spexor”

pazarlama sistemini 2002’de Avrupa, 2003’de Avrupa pazarına sunacaktır. “Tikle YBS

İletişim”, ağırlıklı olarak mobil internet uygulamaları olan GOLDMobil, Kart Mobil,

AJANDA Mobil, HABER MOBİL ve KENTMOBİL yazılımlarını; “Probil” kuruluşu olan

Page 70: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

67

“Biritek” ise CRM (Müşteri İlşikileri Yönetimi) yazılımını yurt dışına ihraç etmektedir.

“Obase”, Mağaza Yönetim sistemlerini Rusya ve Eski Doğu Bloğu ülkelerine satmaktadır.

“KETS” tarafından geliştirilen “Fax Router” yazılımı, ABD’li “Kaptaris” firması ve IBM’in

“Content Manager Document” Yönetim Sistemi ile entegre olarak bir çok ülkede kullanım

bulmaktadır. Uzmanlık alanı satış, dağıtım sistemleri ve insan kaynakları sistemleri olan

“Merlin Bilgisayar”; benzer kuruluşlarla işbirliğine giderek; Ukrayna, Çin ve Yugaslavya’ya

ihracat yapma hazırlığı içindedir.

“Oracle” gibi şirketler, yerel firmalarla temas ederek; onlara pazarlama desteği, teknolojik

bilgi birikimi, know-how, teknik destek ve yurt dışında pazar yaratma gibi konularda

yardımcı olmaktadır. Ayrıca, iş ortaklarınca geliştirilmiş ürünlerin KOBİ’lere satılması

konusunda aracı olmaktadırlar. Yerel yazılım şirketlerinin geliştirdikleri yazılım ürünlerini

“Oracle” teknolojileriyle birleştirerek Doğu Avrupa ülkelerine pazarlanmasında öncü rol

oynamaktadırlar. İstenen hedef, öncelikle Türkiye iç pazarını harekete geçirmek ve

genişletmektir. Ardından bu firmaların daha da güçlenerek dünya çapında pazarlanabilecek

ürünler üretebilmeleri mümkün olacaktır. “Cisco Systems” Türkiye’de yetişmiş eleman

açığını kapatmak için bir program başlatmıştır. “Cisco Networking Akademisi Programı”

(CNAP), 16 yaşın üzerindeki her yaştan katılımcıya yeni iş olanakları sağlamak üzere

düşünülmüştür. Bu program dünyanın en geniş eğitim uygulamalarından biridir. Mecutlara ek

olarak, Marmara üniversitesi, Kadir Has Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi ve Ege

Üniversitesi de CNAP’a dahil olmuştur. CNAP’ın uygulandığı yerel akademilerin eğitmenleri

ise CNAP uygulamasıyla kazanılmış deneyimlerini birbirleriyle paylaşmaktadırlar.

Katılımcılara uluslararası geçerliliği olan bilgi ve beceriler kazandırılmaktadır.

Mikrosoft da özel sektör olarak yazılım konusunda aktif bir rol üstlenmiştir. Örneğin, 280

kurumsal kullanıcısının yazılım geliştirme yöneticilerine eğitim seminerleri vermektedir.

Mirosoft uzman danışmanları tarafından anlatılan Microsoft.NET teknolojileri yazılım

geliştiricilerin teknik ekiplerine yönelik eğitim olanakları sunmaktadır. Her yıl çeşitli

üniversitelerden bilgisayar mühendisliği öğrencileri seçerek Microsoft Yaz okullarında

yazılım eğitimi verilmektedir. Lunix firması da kendi deneyimlerinden yerli firmaları

yararlandırmak için ortak çalışmalar düzenlemektedir. Örneğin, dünyanın her yerindeki

kullanıcı ve program geliştiriciler kendi çalışmalarını tüm dünya ile paylaşarak Lunix işletim

sisteminden yararlanmaktadırlar. Lunix ve Java gibi, yazılım geliştirme yazılımları

Page 71: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

68

hazırlayan firmalar, yerel yazılım firmalarının kendileriyle entegre olması ve gelişebilmeleri

için her türü kolaylığı sağlama yarışı içindedirler.

Türkiye’de faaliyet gösteren bilişim sektörü şirketlerinin İnterpro AŞ. tarafından yapılan

anket sonuçlarına göre belirlenen ilk on şirket sıralaması 1999 ve 2000 yılları için aşağıda

sunulmuştur.

TABLO 13. TÜRKİYE DE BİLGİ İŞLEM SEKTÖRÜNDE FAALİYETTE BULUNAN BÜYÜK FİRMALAR

ÜRÜNLER 1999 2000 Bilgisayar Donanımı IBM Türk Arena İşlem Donanımı Tekofaks Bilgitaş Bilgi İletişimi Donanımı Cisco Systems Cisco Systems İşletim Yazılımlar Microsoft Microsoft Uygulama Yazılımları Havelsan Microsoft İnternet Yazılımları IBM Türk IBM Türk Telekom Ağ Donanımı Alcatel/Teletaş Ericson Telekom Son Kullanıcı Donanımı Ericson KVK Dağıtıcı Hizmetler Türk Telekom Türk Telekom Tüketim Malzemeleri HP HP

Kaynak: Ekonomist 9, 12, 2001

Türkiye’de bilgisayar sektöründeki firmaların alt ürünler itibarıyla sıralamasında bakıldığında

1999 ve 2000 yıllarında işletim yazılımında; Microsoft baştadır. Uygulama yazılımında

Havelsan ve Microsoft, İnternet yazılımında ise IBM Türk baştadır. Türkiye’deki önemli

bilgisayar firmalarının dağılımı ve adresleri Ek-1’de sunulmuştur.

Yazılım ürünlerinin önünde duran en önemli sorunlardan birisi; korsan kopyalamadır.

Ülkemizde her on yazılımdan yedisinin korsan olduğu belirlenmiştir. Böyle bir durumda

yazılım sektörünün gelişmesi olanaksızdır. 2000 yılında Türkiye’de kopya yazılım kullanma

oranı ancak yüzde beş oranında düşürülebilmiştir. Lisanssız yazılım kullananlar iki-altı yıl

hapis, lisanssız yazılım başına 10-150 milyar lira arasında para ve üç yıl meslekten men

cezaları verilmektedir. Ancak yaptırımların kararlı olarak uygulanmasıyla kayıt dışı

ekonominin kontrol altına alınabileceği unutulmamalıdır.

Yazılım korsanlığının ülke ekonomisine verdiği zararın büyük olduğu belirtilmektedir. 1999

yılında toplam orijinal yazılım cirosunun 310 milyon dolar dolayında gerçekleştiği göz önüne

alındığında, bu zararın boyutu daha kolay anlaşılabilir. Yazılım sektörüne 5854 kişilik

Page 72: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

69

istihdam ve 90 milyon dolarlık vergi kaynağı yaratılmaktadır. Kopya yazılım kullanma

oranının yüzde 25’e gerilemesi (dörtte üç azaltılması) durumunda; 16 476 kişilik ek istihdam

ve 230 milyon dolar dolayında ek vergi yaratılmasının ülke ekonomisine sağlayacağı

avantajlar ihmal edilemez düzeydedir. İstikrarlı bir ekonomik büyümenin gerçekleştiği bir

ortamda kayıtlı ekonomideki bu gelişmelerin sonucunda, önümüzdeki beş yıl içinde yazılım

sektörünün 42 910 kişilik istihdam ve 700 milyon dolarlık vergi kaynağı ya da katma değer

yaratacağı ortaya çıkmaktadır.

Bu aşamaya kadar, Türkiye’de önümüzdeki dönemlerde yazılım pazarının yüzde 60-70

oranında yabancı çözümler oluşturacaktır. Hindistan örneğinde olduğu gibi fason iş yapmak

ve İsrail örneğinde olduğu gibi marka yaratmak bu sektörde katma değer üreten en akılcı

yöntemlerdir. Türkiye’nin bu ülkelerin düzeyine gelmesi, risk sermayesi ve uzun vadeli bir

planlamayı gerektirmektedir. İrlanda’da yabancı sermaye sayesinde çok hızlı gelişme olanağı

yaratılmasının ardında, 30 yıllık bir stratejik plan olduğu unutulmamalıdır. Marka yaratma

çabası kadar, var olan yazılım yetenekleri ve güçlerin birleştirilip pazarlama çalışmalarına

ağırlık vermek ve ivme kazandırmakla da yazılım ihraç eden bir ülke konumuna

gelinebilmektedir. İhracat yapabilmek için ortak örgütlenme; sermaye yapılarını

güçlendirmek, insan kaynaklarına önem verip iyileştirmek gereklidir. Yabancı sermayeyi

ülkeye çekmek, bu çabalara rekabet ve know-how sağlayacaktır. İsrail ve Hindistan karışımı

özgün bir model geliştirilebilmelidir. Türkiye, İsrail gibi girişimci bir nüfusa sahiptir. Eğitime

önem verdiği takdirde Hindistan gibi yetişmiş insan gücü de yaratabilir. Türkiye, nitelikli

istihdam bekleyen Avrupa’nın en genç ve geniş nüfusa sahip bir ülke olması yanısıra bölgenin

de en girişimci toplumudur.

Sektörde girişimde bulunacakların gelişebilmeleri, belirli noktalara özen göstermeleriyle

mümkündür. Yazılım eğitim programlarına katılarak kendilerini geliştirmelidirler. Sürekli

araştırma yaparak piyasanın ihtiyaçlarını belirlemelidir. Başarıya ulaşanların deneyimlerinden

yararlanmak gereklidir. En fazla katma değer yaratan ürünler belirlenmelidir. Özgün bilgiye

sahip kişileri arayan risk sermayesi sahipleriyle tanışmalıdır. Yurt dışı kurumlarla sürekli

temas edilmelidir. Teknolojik gelişmeler yakından izlenmelidir. Ayrıca devletin teşvik

olanakları izlenmeli ve yararlanma yolları bulunmalıdır.

Sektörün katma değer oranı % 90’nın üzerindedir. Ürettiğimiz demir-çelik ürünlerinin kilo

bazındaki değeri yaklaşık yarım dolar, otomobillerin kilo fiyatı modeline göre 6-15 dolar

Page 73: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

70

arasındadır. Bilgisayar işlemci disketinin kilosu ise 50 000 dolardır. Öyle ki, satın alınan

bilgisayar programlarının kilo ile hesaplanması bile anlamsız olmaktadır. Bilgi yoğun

ürünlerin katma değer düzeyi olağan üstü boyutlardadır. Yazılımı bir kere geliştirdikten sonra,

sadece hizmet satılır. Hiçbir doğal kaynak kullanmadan çoğaltılıp satılabilir. Yazılım

sektörünün temel girdisi, bir bilgisayar ile beyin gücüdür. Büyük sabit yatırım

gerektirmemesi, enerji ve hammadde ihtiyacının fazla olmamasından kaynaklanmaktadır.

TABLO 14. TÜRKİYE’YE YAZILIM PAZARI (Milyon dolar)

ÜRÜN 1999 2000 2001

Sistem Yazılımları 93 106 98

Uygulama yazılımları 214 311 294

Toplam Yazılım 307 417 393

BT Pazarı içindeki Payı 11,1 12,7 15,1

Kaynak: Ekonomist, 9, 12, 2001.

Türkiye’de toplam yazılım pazarının hacmi, 1999 yılında 307 milyon dolar iken, 2000 yılında

417 milyon dolara çıkmıştır. Buna karşın 2001 yılındaki kriz nedeniyle Pazar hacminin 393

milyon dolara inmesi beklenmektedir. Tüm olumsuz gelişmelere karşın yazılım sektöründeki

düşüş öteki ürünlerden daha azdır. Öyle ki göreceli sağlam konumu nedeniyle yazılım alt

sektörü, Bilgi Teknolojileri sektörü içindeki payını 2001 yılında yüzde 12,7’den yüzde 15,1’e

yükseltmiştir.

TABLO 15. BİLGİ TEKNOLOJİSİNDE İLK 10 ŞİRKETİN YAZILIM GELİRLERİ VE PAYLARI (1998)

ŞİRKET ADI BİN DOLAR PAY (%) IBM 36,6 25,7 LİNK HOLDİNG 14,9 12,8 LİKOM 9,3 6,5 ARENA 9,0 6,3 SAP 7,0 4,9 ORACLE 6,7 4,7 KOÇ SİTEM 5,9 4,2 İNTERTEK 5,2 3,6 METAKSAN 4,1 2,8 SAYISAL GRAFİK 3,7 2,6 TOPLAM (İLK ON) 106,1 İLK 100 TOPLAMI 142,6 100 İLK ON/İLK 100 PAYI 0,74

Kaynak; Interpro,1998

Page 74: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

71

Türkiye’de faaliyet gösteren ilk on büyük şirketin içinde en ön sırada IBM bulunmaktadır.

Sektördeki yoğunlaşmayı göstermesi bakımından ilk on şirketin toplam 100 şirket içindeki

payına bakmak gerekmektedir. Bu oran, yüzde 74 ile oldukça yüksektir. Bu açıdan

bakıldığında, sektörün tam rekabet ve yazılım sektördeki girişim kolaylıklarından henüz tam

yararlanamadığı görülmektedir.

3.3. İnternet ve E-Ticaret

Elektronik ticaret, elektronik yöntemler (fax, teleks, EDI, İnternet, telefon vb.) kullanılarak

ticaret ve ticaretle ilgili her türlü bilgiye ilişkin işlemin yapılmasıdır. E-ticaretin en önemli

teknolojik amacı, iş dünyası ve hükümet kurumları ağlarının her birinin diğerleri ile

haberleşebileceği şekilde güvenli tek bir ortamda birleştirilmesidir. Bu yolla, doğrudan

fiziksel bağlantı kurmaya ya da fiziksel değiş tokuş işlemine gerek kalmadan taraflar arasında

elektronik olarak iletişim kurulabilmektedir. Etkileşimli çoklu ortam hizmetlerinin gelişmesi

ve bilgisayar, haberleşme ve televizyon yayımcılığı yanı sıra piyasaların küreselleşmesi ve

serbestleştirilmesi, bu olanakları daha da artırmıştır.

İnternetin gelişi, ilgili sektörleri de dahil edersek, şirketlerin müşterileri ve sunum

zincirleriyle ilişkilerini ve örgütleme yöntemlerini de etkilemektedir. Eski ekonominin

temsilcisi olan dev şirketlerden GE, kendi özel on-line ağı sayesinde şirket içinde bir pazar

yeri oluşturmuştur. Sadece 2001 yılında iş piyasasındaki alış-veriş hacmi, 20 milyar dolar

tahmin edilmektedir. Bu hacim, tüm bağımsız B2B (işten işe) çalışan pazar yerlerinin

toplamından fazladır. Oysa, GE ancak 1990’ların sonuna doğru kendi B2B (işten-işe) işini

kurabilmiştir. Dünyanın en büyük şirketi olmasına karşın GE, teknolojiyi yaratıcı şekilde

kullanma konusunda çekingendir. Geleneksel yatırım politikalarında, karsız yeni girişimlerin

desteklenmesi ve risk yüklenilmesi oldukça zordur.

1980’lerin başında 1995’e kadar, e-işler (e-business) internet olarak değil elektronik bilgi alış-

verişi (Elektronik Data Interchange-EDI) olarak bilinmektedir. Formatlanmış alım

talimatlarının ve diğer belgelerin elektronik olarak alış-verişi (EDI işlemleri), hizmet sunan

üçüncü bir tarafın özel ve güvenilir iletişim ağları kiralanması telefon hatlarıyla

yapılmaktaydı. GEIS bunların en büyükleridir. Emekli askeri teknisyenlerce çalıştırılmakta

olan işletme, 100.000 şirketin yıllık bir milyon alış-verişini düzenlemekteydi. Şirketler kendi

Page 75: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

72

iç sistemlerini otomatikleştirdikçe, daha çok şirket arasında elektronik ortamda iş yapma

olanağı doğmaktadır.

Aynı zamanda internetteki büyüme sürmekteydi. Tam bir EDI bağlantısı istemeyen orta ve

küçük ölçekli işletmelerde ucuza EDI bağlantıları oluşturmak için GEIS atağa geçmiştir.

Küçük sunumcular daha çok büyük şirketlerin bağlantı ağlarına sığınmak zorundadırlar.

Küçük şirketler için EDI sunucu, sağlanacak tasarruf maliyetlerini karşılamamaktadır. Internet

sayesinde pahalı özel iletişim ağları yerine ucuz kamu ağı kullanılmaktaydı. GEIS bir web

sitesi kanalıdır. Sunulan EDI türünden hizmetleri kendi özel telefon ağından GEIS’in büyük

müşterilerine ileten bir hizmet sağlamaktaydı.

Yirmi yıla yakın süredir işten-işe (B2B) işlemlerde, EDI üzerinde uzlaşılan tek ortak standart

olmuştur. Oysa EDI, gerçekte makine tarafından okunabilen bir elektronik mesaj

bildiriminden ibarettir. İnteraktif olmadığından, çağrı ve cevap arasında çok gecikmeler

yaşanmaktaydı. İnternetin gelişiyle bu durum değişmiştir. Böylece mevcut işlemler ve ilişkiler

dijital hale gelirken, yeni işler için açık artırma ve aracısız doğrudan satış olanakları

doğmuştur.

İşletmeler arası alışveriş olanağı sağlayan şirketler, belirli sektörlerdeki alıcı ve satıcıları bir

araya getirerek çöp-çatanlık yaparlar. Bu hizmet karşılığında belirli bir komisyon alırlar. İş

dünyasıyla tüketiciler arasındaki web siteleri para kazanmak için didinirken işten işe şirketler

süratle yayılmaktadır. Pek çok yeni şirket kurulmuş ve hisse senetlerinin fiyatları ise çok

artmıştır. Ancak 2000’de işler bozulmuştur. Kaliforniya’daki Vitro şirketi bir örnektir. Bu

şirket, biyo bilimler ve sağlık gereçleri sanayilerinde, işten işe pazarlar oluşturmaktadır.

Ayrıca risk sermayesi alabilen ilk şirket olmuştur. Temmuz 1999’da hisse senedi ihracına

gittiğinde hisse senedi fiyatları 15 dolardan 240 dolara çıkmıştı. Oysa, 2000 yılında iflasın

eşiğine gelmişlerdir. Yeni bir sektör oluşu nedeniyle yatırımcıların beklentileri gerçek üstü

tutulmuştur. Bu nedenle gerçek durumdan çok farklı sonuçlar ortaya çıkmıştır. Bu deneyimler

de göz önüne alınarak e-ticaretin gelişimi beş ayrı aşamada olacağı düşünülmektedir.

• Başlangıç ve Yükseliş; Başlangıç ilginin yoğun olduğu dönemdir. Kitlelerde bu konuda

bilincin oluşmaya başlamasıdır.

Page 76: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

73

• Öğrenme ve Denemeler; Bu dönem, şirketlerin müşteriyle e-ticaret dönemine başlayarak

nasıl hizmet vereceklerini öğrendikleri, gerekli yatırımı yaptıkları, denemelere ve testlere

başladıkları aşamadır.

• İleri teknoloji Ürünleri; Bu aşamada, internetin geliştirilmiş WEB televizyon ile evlere

girmesi yeni yayına başlayan dijital televizyonların, bir dizi evden alış-veriş kanallarına

yayın yapma fırsatı tanıması beklenmektedir. Ayrıca akıllı telefonlar ve PC telefonların

keşfiyle birlikte ürünlerin daha da ucuzlaması beklenmektedir.

• Teknik Alt Yapının Tamamlanması; Bu aşamada şirketlerin ortaya çıkan fırsatların

boyutunu tahmin edebilmesine, tüketici taleplerine uygun hizmet vererek talepte artış

sağlamasına ve dolayısıyla pazarın genişlemesine fırsat tanınmaktadır. Etkili ve yaygın bir

biçimde evlere dağıtım organizasyonları kurularak, evlerde kullanıma göre tasarlanmış

kablo ağları genişletilerek, TV-uydu iletişiminin zenginleşmesi gerçekleşecektir.

• Kitlesel Pazarlama; Ekipmanların hem kullanıcıya yakın hem de fiyatları düşük internet

bağlantılı PC, TV ya da telefon ile birlikte paketin bir parçası olarak satılmasıyla,

pazarlama yaygınlaşacak ve internet erişimli cihazlar her evde bulunan cihazlar haline

gelecektir.

Elektronik ticaret özellikle bilginin önemli katma değer eklediği mal ve hizmetlere

uygulanmaktadır. Kitap, bilgisayar, seyahat hizmetleri, yazılım ve elektronik mallar; özellikle,

bunlarla ilgili temel bilgilere de yer verilmesi durumunda internet yoluyla en çok satışı

yapılan ürünlerdir. Fiziksel malların internet üzerinden satışı daha düşük düzeyde

gerçekleştirilmektedir. Bunun istisnası; açık artırmalar, barter ve ticari taleplerin duyurulduğu

“Bulletin Board Systems” (açık satış sistemleri) olmaktadır.

Pek çok sanayi ürünü ve mal, internet üzerinden doğrudan satışa uygun değildir. Bunun

nedenleri; satıcının web sayfasına ulaşacak alıcı sayısının az olması, ürünün fizik içeriği,

ürünün spesifik olması veya pazarlama ile ilgili bazı kısıtlamalardır. Fimaların geleneksel

pazarlama ve dağıtım yöntemlerini kullanmaya devam edeceği düşünüldüğünde; Web’de

olmak, rehberlerde yer almak, ticari fırsatlar sistemine katılmak ve sunum zincir ağlarına

katılmak ticareti destekleyici hizmetler olarak değerlendirilebilir.

Elektronik ticaret, kullanılan teknoloji ve uygulamalar benzer olmasına karşın taraflarına

göre dört ana bölüme ayrılır.

Page 77: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

74

• Firma-Firma arasında; Elektronik veri değişimi (EDI), Ürün Veri Değişimi (PDI),

danışmanlık veri tabanları, talep üzerine bilgi vermek gibi.

• Firma-Tüketici arasında; Tele-shopping (elektronik alışveriş), bilgilendirme

hizmetleri, ücretli TV, elektronik ödeme, elektronik bankacılık ve sigortacılık gibi.

• Firma-Devlet arasında; Vergiler, sosyal güvenlik, istatistik ve izinlerin elektronik

yoldan takibi ve düzenlenmesi, kamu ihalelerinin elektronik ortamda duyurulması

ve gerçekleştirilmesi gibi.

• Vatandaş-Devlet arasında; Amerika’da “On-Line Government” kavramı artık

yasalara girmiş durumdadır. Gelecekte, vatandaşların devletle olan ilişkilerinin

elektronik ortamda sürdürülmesi beklenmektedir. Sosyal güvenlik ödemeleri,

kişilerin hesapladığı vergi türleri, doğrudan yasama sürecine katılım (direct

democracy) gibi.

Elektronik ticaret, Singapur Trade Net denilen EDI bazlı sistemin kurulmasında örnek

oluşturmuştur. Elektronik ortamda (dijital bilgilerle) tek bir belgenin firmadan başlayarak

onay kurumları arasında aktarımını, onaylanmasını, liman ve havayolu taşımacılığı otoriteleri

ve firmalarına iletilmesini, firma ve muhasebe kayıtlarının tutulmasını ve gümrükler ile

bankalarca tahsilini mümkün kılmaktadır.

Dış ticaret önderi olma yarışındaki Singapur ve H.Kong birbirlerine karşı rekabet üstünlüğü

sağlayabilmek için en son olanakları değerlendirmektedirler. Çağdaş olanaklar içinde en fazla

umut veren teknoloji, elektronik bilgi alanındadır. Serbest ticaret bölgelerinde öncelikle

bürokratik engellerin kaldırılması yoluna gidilmektedir. Ticaretin basitleştirilip

kolaylaştırılması en öncelikli konudur. Öyle ki dış ticarette otomasyona girmenin ancak dış

ticaret belgelerinin sayısının azaltılması (yetkili otoritelerin sayısının azaltılarak bir

koordinatör kuruluşuna havale edilmesiyle) ve basitleştirilmesi sonrasında mümkün

olabileceği ortaya çıkmıştır. İlk reform çalışmaları, yapısal değişim kapsamında teknik

olmaktan çok, siyasi mutabakat alanında beklenmektedir. İlk aşamada, firmalar on-line olarak

kendi PC’lerinden veya açılan terminallerden ticari formları doldurarak onaylama sürecine

otomatik olarak geçebiliyorlardı. Dış ticarette 1980’lerden itibaren başlatılan atakla, beş yıl

içinde bu koordinasyon çalışmaları sonuçlanmıştır. Dış ticaret işlemlerinin on-line olarak

yapılabileceği ve belge sayısının çok indirilebileceği ortaya çıkmıştır.

Page 78: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

75

Böylece, 1986’da IBM tarafından trade net kurulmasına karar verilmiştir. Sistemin yazılımı

için Singapurlu bir firma görevlendirilmiştir. 1989’da Trade –net üzerinden ilk işlem

yapılabilmiştir. Bir deniz taşımacılığı belgesi, internet yoluyla gönderildikten sonra

onaylanmış belge olarak 10 dakika içinde firmaya geri dönmüştür. 1991’e gelindiğinde ticaret

işlemlerinin % 95’i trade net ile yapılmaktaydı.

Trade net maliyeti bu işlemlerde şu düzeydedir.

İlk bağlantı ücreti; 750 $

Aylık tele-bağlantı ücreti; 30 $

Sistemde 1 KB bilgi işleminin maliyeti; 0.5 $ (Ortalama ücret 35 $)

(ortalama bir belge 7 KB bilgi içerir.)

Minimum bilgisayar donanımı tutarı; 4000 $

EDFACT’a uyumlu yazılım ücreti; 1000-4000 $

Taşımacılık firmalarının maliyetleri % 25-30 düşerken, işlem süresi 1-4 günden 15 dakikaya

indirilmiştir. Sonradan onaylanmak yerine önceden onaylama uygulamasına geçilmiştir.

Gümrük ve vergi idaresi bu sistemden oldukça yarar görmüştür. Yanlış beyan halinde

firmalara hem maddi cezalar, hem de gelecek işlemlerinde olağanüstü bir kontrol uygulamaya

konulmaktadır. Ticari belgelerin kayıt, işlem ve arşiv görevini yürüten Ticaret Kurulu’nun

maliyetleri tam otomasyon sonucunda % 20 düşmüştür.

Dış ticarette kara, deniz ve hava işletmeleriyle yapılacak işlemler, taşıma şirketleri, ihracat ve

ithalat şirketleri, banka ve sigorta kuruluşları arasında koordinasyonu sağlayacak bir Ticaret

Kurulu tarafından yürütülür. Belgelerin sunumu ve kabulündeki hatalar azaltılmıştır. Ticaret

Kuruluna kayıt ve kontroller kadar bilgi istatistikleri de otomatikleştirilmiştir. Ticari kodlama

işlemi, kontrol sonrası (ticari sicillerden ve oda kayıtlarından) şirket bilgilerinin teyidi,

belgelerde sunulan bilgilerin mevzuata göre teyidi, komisyon ve ücretlerin kesilmesi,

otomatik olarak hesaplardan ödeme ve hesapların kontrolü, belgelere vergiye tabi malların

işlenmesi, gümrük belgelerinin tek bir e-belgesiyle doğrulanması ve farklı kurumlara

iletilmesi sonucunda, kontrol ve onay belgelerinin elektronik ortamda tescil edilmesi

tamamlanmaktadır.

Page 79: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

76

Uluslararası ticarete konu olan ilgili bilgiler elektronik ortamda çok hızlı bir biçimde

halledilip işlenebilirken, fiziki dağıtım ve işlem kanallarının da buna ayak uydurması ve

hızlandırılması gerektiği ortaya çıkmaktadır. İmalatta başlayan gelişmeler, CAD-CAM

sistemleri siparişe göre anında üretim ile sınırlı kalmamıştır. Stokların en aza indirilmesi ve

tam zamanında sipariş “just on-time” yaklaşımı her alana yaygınlaştırılmaktadır. Bununla

ilgili olarak tüketiciler ve girdi sunucularının aralarındaki ilişkiler de aynı ortama yani aynı

düzeye getirilmektedir.

Verimliliği etkileyen ya da verimsizlik kaynağı olan bürokratik engellerin aşılması, e-ortamın

global dünyasında yine ancak elektronik ortamda gerçekleştirilebilecektir. E-işlem hızına tüm

işlemleri eriştirmedikçe darboğazlar oluşacaktır. Bürokrasi ve politikanın da mutabakatıyla

önce gümrüklerde; taşımacılık ve gümrük işlemlerinin azaltılması, basitleştirilmesi, elektronik

veri değişimi ve gümrük verilerinin düzenli bir biçimde temini önem taşımaktadır. Çoklu

taşıma (konteyner) olanakları malların dağıtımıyla ilgili yönetim bilgilerinin karşılıklı

değişimi, uydu-yer saptama iletişimi ile e-ticaretin öncelikleri sağlanmaktadır.

Elektronik ticaretin gelişebilmesi için kullanıcıların ve iş çevrelerinin elektronik ortamda

yapmış oldukları işlemlerin değiştirilmeyeceğinden ve engellenmeyeceğinden emin olmaları

gerekir. Bu nedenle elektronik ticarette güven ve güvenilirliği sağlayacak teknolojiler

getirilmektedir. Bunların kullanımı ve kabul görmesi için yasal ve kurumsal düzenlemeler de

yapılmaktadır. Uluslararası şifreleme teknolojileri ve ürünlerinin, kamu güvenliği

gerekçelerini de göz önüne alarak uygulanmalarını garantilemek, sayısal imzanın ve

sertifikasyonun esas alınması, sözleşmelerin ve veri tabanının korunması için yasal çerçeve

gerekmektedir.

Yazılı, imzalı belge ve orijinal belge şartları birbiriyle sıkı sıkıya bağlıdır. Belgenin orijinali

verinin değişmemiş olduğunu kanıtlamak için istenir. Kıymetli evrak, konşimento veya

hakların devrini gerçekleştiren öteki belgelerde mülkiyet ve haklar fiziki olarak bir belgeye

sahip olmakla kanıtlandığı için orijinal belgenin iddia sahibinde olması önemlidir. Elektronik

ticaretin uluslararası ticaret belgelerine uygulanması en zor konulardan biridir. Tüm tarafların

güvenebileceği merkezi bir kayıt/elektronik noter sistemi kurulması önem kazanmaktadır.

Böylece hakların el değiştirmesi, elektronik sistemlerle sağlanabilecektir.

Page 80: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

77

3.3.1. Ticaret Noktaları

Ulusal ticarette standartlar özgün olabilirse de sınır ötesinde geçerli olmayabilir. Uluslararası

ticaret bu nedenle tüm sistemlerin karşılıklı uyum içinde olmasını gerektirir. Elektronik bir

ortamda yapılan ticari bir işlemin yapıldığı zamanın ve yerinin tespiti de önemli bir sorun

olarak ortaya çıkmaktadır. Elektronik sözleşmenin oluştuğu anın tespiti mülkiyetin el

değiştirmesi, kayıp veya zarar görme durumlarında önem taşımaktadır. Bir işlemin yapılış

zamanı, elektronik ortamda teklifi gönderen kişinin bilgisayar sistemine kabul mesajının

geldiği andır. UNCTAD, bu alanda evrensel bir standart oluşturulmasına katkı sağlamaktadır.

UNCTAD’ın 1992’deki konferansıyla başlatılan projeye göre, gelişmekte olan ülkelerin

uluslararası ticarete katılma düzeylerinin artırılması hedeflenmektedir. Ticari yöntemlerin

basitleştirilmesi ve uyumlaştırılması ile bilgi ağlarına girmenin kolaylaştırılması

sağlanmaktadır. Bu amaçla;

Gümrükler; (Automated System For Customs Data) ASYCUDA

Taşımacılık; (Advance Kargo Information System) ACIS

Ticari Bilgi; (Elektronik Data Interchange for Administration, Customs and Transport)

EDIACAT

Haberleşme; (Global Trade Points Network) GTP Net

gibi uluslar arası standartlar oluşturulmasına çalışılmaktadır.

Geleneksel ticari finansman yöntemlerini, spesifik finansman ve risk yönetimi araçlarıyla

desteklemek için danışmanlık hizmetleri de verilmelidir. Bu global ticaret ağı standartlarının

ilk aşaması olarak 1991’de Ticaret Noktaları fikri ortaya atılmıştır. 1992-94 yılları arasında 16

ülkede ticaret noktası kurulmuştur. İkinci aşamada ise World Wide Web de yer almak için

gerekli teknik donanım oluşturularak TN’lerin birbirlerine bağlanmasına geçilmiştir. Üçüncü

aşamada ise karşılıklı ödeme ve sözleşmelerin yapılabilmesine olanak verecek olan güvenli

elektronik ticaret ortamının kurulmasına geçilmektedir. Ticaret Noktası aracılığıyla GTP

Net’e açılmak ve öteki ülke TN’lerinin sunduğu bilgiler aracılığıyla potansiyel ticaret

ortaklarına; alım-satım, yatırım, ortaklık teklifi ve diğer elektronik ticaret olanaklarının

güvenlik ortamında sunulması mümkün olacaktır.

Page 81: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

78

Ticaret noktaları programı, uluslararası ticarette ortaya çıkan sorunlara çözüm bulabilmek için

UNCTAD tarafından başlatılan “Ticarette Etkinlik Girişimi” programının önemli bir

aşamasıdır. Bu alanda tüm potansiyel taşıyan firmaların, basitleştirilmiş ve kabul gören iş

süreci ve pratiklerini kendilerine baz almaları ve dünya genelinde uluslararası ticari işlem

maliyetlerini düşürmek için modern teknolojilerden mümkün olduğunca yararlanmaları

gerekmektedir. Ticari etkinliği artıran teknik yasal çerçevenin yanı sıra, uluslararası

standartların aktarılması, kullanımlarının teşvik edilmesi ve uygulanması da işbirliğini

gerektirmektedir.

Ticaret noktalarında verilen hizmetler; gelişmiş bilgi, pazar araştırması hizmeti, ihracat

prosedürleri konusunda eğitim, firma web sayfası ve ürün katalogları hazırlanması, iş

mektubu ve sözleşme hazırlama yardımı, çeviri hizmetleri, toplantı düzenleme/yardım etme,

taşımacılık konusunda danışmanlık, gümrük işlerinde yardım, ticari sertifikaların verilmesi,

EDI hizmetleri, sigorta ve finans hizmetlerinin verilmesi, seminer ve eğitim programları,

elektronik kimlik belgesi düzenlenmesi ve onaylatılması gibi gayet geniş kapsamlıdır. Bu

elektronik ticaret olanakları içinde % 80’ nin üzerindeki payı; e-mail hizmeti, internet erişimi,

internet sayfası hazırlanması almaktadır. Bu sistem, e-ticaret olanakları dışında, bilgi

kaynağıdır ve bilgi ağlarına erişim noktasıdır. Ticari bilgiler; pazar bilgileri, diş ticaret

mevzuatı ve firma profilleri sunar. Firma ve ürün bilgilerinin izlenmesi, web sayfası

hazırlama ve ev sahipliği işlemlerine yardımcı olur.

3.3.2. Türkiye’de İnternet

Ülkemizde Türk telekomünikasyon A.Ş. tarafından ulusal internet alt yapısı ağı olarak

planlanan TTNET, internet servis sağlayıcılarına, içerik sağlayıcılara, kurumsal ve bireysel

kullanıcılara, Türkiye’nin her yerinden sağlıklı, güvenilir ve hızlı internet erişimi sağlamak

amacıyla kurulmuştur. Ses, veri ve görüntünün bir arada, yüksek hızlarda ve aynı ortamda

iletimine olanak sağlayan ATM teknolojisinin kullanıldığı TTNET ağının ülke genelinde

yaygınlaştırılması ve tüm illerde kurulması planlanmıştır. TTNET 140 erişim noktası ile tüm

il merkezlerini ve trafiği yoğun ilçe merkezlerini kapsamaktadır. Büyük iller 155 Mbps

hızında, diğer iller ise 34 veya 2 Mbps hızıyla birbirine bağlıdır. Yurt dışı hat kapasitesi ise

113 Mbps olarak planlanmıştır.

Page 82: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

79

TÜRKSAT uyduları üzerinden TV ve steoro radyo yayınlarına küçük çaplı antenlerle erişim

mümkündür. TÜRKSAT uyduları sayesinde ülkemizin dağlık ve engebeli bir arazi yapısına

sahip olan bölgelerinde de TV, telefon, faks ve data hizmetleri verilebilecektir. Bu bölgelerde

yüksek güçlü aktarıcılar (transponders) sayesinde halen kullanılmakta olan IBS uydu

istasyonlarına ek olarak uydu yer istasyonları kurulabilecek ve iletişim en iyi şekilde

sağlanabilecektir. Silahlı kuvvetlere ve güvenlik kuruluşlarına yüksek kalitede ses ve veri

(data) devreleri tahsis edilmek suretiyle iletişim hizmeti verilebilecektir. Bu şekilde kurulacak

olan çok küçük çaplı antenlerle, komuta ve kontrol düzeyinde iletişim sağlanabileceği gibi,

yine benzer sistemlerle hava alanları, limanlar ve kara sınır kapıları bir bilgi merkezine

bağlanarak giriş ve çıkış yapanlar hakkında anında bilgi sağlanabilecektir. TÜRKSAT

uyduları sayesinde kurulacak bir özel şebeke ile Orta Avrupa, Orta Asya ve komşu

ülkelerdeki elçilik ve konsoloslukların şifreli ses ve veri iletimiyle doğrudan doğruya

bağlantıları kurulabilecektir. Üniversiteler arsında daha hızlı internet erişimi sağlamak için

İnternet–3 projesi desteklenmektedir. Kamu sektöründeki sağlık, eğitim, eğlence, elektronik

ticaret vb. uygulamalar desteklemek için Yeni Kuşak İnternet (NGI) projesi yürürlüğe

konacaktır. Üniversitelerimizin internete bağlanması için yaklaşık 100 noktadan erişim

sağlayan Ulusal Akademi Ağı (ULAKNET) 1997’de kurulmuştur. ULAKNET’in yurt dışı

çıkış kapasitesi 10 Mbps dolayındadır. Ayrıca, bazı kamu ve vakıf üniversitelerinin

kendilerine ait yurt dışı çıkış hatları bulunmaktadır.

Ülkemizde B2B modelinin ilk örneğini, beyaz eşya üreticisi olan Arçelik firması

gerçekleştirmiştir. Bu uygulama ile birlikte, bayiler siparişlerini Arçelik’in pazarlama şirketi

olan Atılım Pazarlaşma’ya İnternet üzerinden verebilecek bir yapıya geçmiştir. Bu yeni iş

modeli sayesinde sistem, satış bölümünün yükünü % 25 oranında azaltmıştır. Böylece, satış

personeli diğer bazı hizmetler için daha fazla zaman ayırmaya başlamış ve teslimat süreleri

kısaltılmıştır. Migros’ ta 1999 yılı sonunda İstanbul’un Avrupa yakasında başlayan

uygulamanın ardından Anadolu yakası, daha sonra ise İzmir kent merkezinin bütünleşmeşi

sağlanmıştır. Tüm kentler Migros Sanal Market hizmet alanı içine alınmıştır. Ancak ödemeler

internet üzerinden gerçekleştirilememekte, bir Migros görevlisi ödemeleri kabul etmektedir.

TEBA firması da 1998’de WEB sitesi açarak Türkiye’de internet üzerinden beyaz eşya

siparişi almaya başlamıştır. İnternet üzerinden verilen siparişlerde %25 indirim

uygulanmaktadır. Nakliye için de her hangi bir ücret talep etmeksizin hizmet verilmektedir.

TEBA, sanal mağazasının ziyaretçi sayısını artırabilmek için Süperonline sayfasına da

“banner” denilen reklam linklerinden koymuştur. İnternet üzerinden yapılan satışların

Page 83: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

80

ödemesi havale yoluyla yapılmaktadır. Bankacılık sektöründeki gelişmelere paralel olarak

kredi kartıyla ödeme olanakları da sağlanacaktır.

3.3.3. İnternet Alt Yapısı

Elektronik bilgi teknolojileri kullanımının yaygınlaşması ile; küreselleşme yapısı içinde

uluslararası işler ve işbirliği olanaklarının değerlendirilmesi, uluslararası pazarlama

olanaklarının irdelenmesi, kalite yönetim sistemleri ve toplam kalite (kontrol) yönetiminin

uygulanabilmesi açısından insan kaynaklarının geliştirilmesi, know-how transferi ve tersine-

mühendislik uygulamaları mümkün olacaktır. Önümüzdeki yirmi yıl içinde bilgi teknolojisine

bağımlılığını artıran şirketler varlığını sürdürebileceklerdir. Bugüne kadar ucuz işgücü,

enflasyonist politikalar, teşvikler gibi faktörlerin de yardımıyla dış satım yapmak mümkün

olmuştur. Ancak bunlar uzun vadeli teknikler değildir. Maliyetleri düşürmek için elektronik

bilgi teknolojilerini verimli kullanmak zorunludur. Ayrıca yarının dış ve iç ticaret işlemlerinin

bu elektronik ortamda yapılacağını bilmek ve ona göre hazırlanmak gerekmektedir.

Elektronik bilgi teknolojileri zincirinin üç halkasını oluşturan donanım, yazılım, ve iletişim

temellerinden hiç birisinin zayıf bırakılmaması gerekmektedir. Özellikle yazılım sektörünün,

bu bilgi teknolojilerinde ilerlemek için en önemli halkayı oluşturduğu unutulmamalıdır.

Yazılımın desteklenmesi, sektördeki dışa bağımlılığın kontrol altında tutulabilmesi için çok

yararlı olacaktır. İletişim ana planı doğrultusunda, mevcut iletişim alt yapısının da sürekli

olarak geliştirilmesi gerekmektedir.

2005 yılında 26 milyon sabit, 40 milyon mobil telefon abonesinin olacağı tahmin

edilmektedir. 2001 yılından itibaren GSM 1800 sisteminde en az iki operatörün daha lisans

almasıyla birlikte, internetin yaygınlaşması, interaktif bankacılık uygulamaları, Kablo

TV’deki gelişmeler, kamu ve özel sektör iletişim projelerindeki artışlar, ülkemizde yüksek

kapasiteli ve güvenilir bir iletişim alt yapısının kurulmasını zorunlu kılmaktadır. Artan

taleplerin karşılanması ve yüksek iletişim kalitesi için, kentler arası ve kırsal alan

haberleşmesinde fiber-optik kabloya ağırlık verilmesi ve havai hat yerine yer altı hatlarıyla

kesintisiz bir hizmet sunulması gündemdedir.

İnternet gelecekte daha da yaygınlaşacaktır. Web tasarımları daha da etkileşimli (interaktif),

anında kullanılabilir, kişiye özel düzenlenebilir, farklı platformlarda çalıştırılabilir, zengin

Page 84: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

81

içerikli ve kullanımı kolay hale gelecektir. Bu niteliklerle, şirketlerin hem ürünlerini hem de

hizmetlerini tasarlama, oluşturma, teşvik etme, satma, teslim etme ve destek hizmeti verme

biçimleri köklü değişiklikler geçirecektir. Tahminlere göre 2005 yılına kadar elektronik

ticaretin dünyadaki cirosu bir trilyon dolara ulaşacaktır.

3.3.4. Yatırım Teşvik Belgeleri

Bilişim sektörünün elektronik ürünleri itibariyle verilen teşvik belgelerinin bölgelere göre

dağılımı aşağıda tablo olarak gösterilmiştir.

TABLO 16. ELEKTRONİK SEKTÖRÜ YATIRIM TEŞVİK BELGELERİ BÖLGESEL DAĞILIMI (1995-2000)

BÖLGELER ADET SABİT YATIRIM (MİLYAR TL.)

DÖVİZ TAHSİSİ (BİN DOLAR)

İSTİHDAM (KİŞİ)

Marmara 64 61 114 162 976 2617 İç Anadolu 21 14 359 82 987 1384 Ege 18 9958 27 437 112 Karadeniz 3 2158 5 949 99 Toplam 106 87 589 279 349 5212

Kaynak; Elektronik Sanayi ÖİKR.

Elektronik sanayi için toplam 97 adet yatırım belgesi düzenlenmiştir. Toplam sabit sermaye

yatırımı 87 589 milyar Tl, döviz tahsisi ise 279 349 bin dolar olmuştur. Yürürlükteki mevzuat

çerçevesinde, sektörde yapılacak komple yeni yatırımların gelişmiş yörelerde de teşvik

ediliyor olması nedeniyle, yatırımların sürekli artma eğiliminde olduğu bilinmektedir.

3.4.Yazılım Sektörünün Geleceği

Bilişim sektörünün temel alt yapısını oluşturan Telekom yatırımlarını geleceği aşağıdaki

tabloda gösterilmektedir.

TABLO 17. İLETİŞİM HİZMET KAPASİTESİNDEKİ GELİŞMELER

Hizmet 1995 1999 2000 2005 VII. BYKP VIII.BYKP Tel.San. Kap (1000 Hat ) 14550 19679 21129 28220 7,7 6,0 Tel.Abonesı (1000 Ad. ) 13227 18054 19510 26000 8,1 5,9 Tel. Ab. Yoğ. (Ab./100 Kişi) 21,8 28,0 29,9 37,0 6,5 4,4 Tel.Trafiği (Ml.Kontür) 64057 115318 120000 205000 13,4 11,3 Kırsal Tel. (Ad.) 46500 51381 60529 76000 5,4 4,7

Page 85: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

82

Tablo 17’nin Devamı

Hizmet 1995 1999 2000 2005 VII. BYKP VIII.BYKP Ankasörlü Tel.Sayısı (Ad.) 58125 78086 101166 190863 11,7 13,5 Sehiriçi Tel.Dağıtımı (1000 Çift/Ad.) Ana Şebeke 22392 30050 32173 39700 7,5 4,3 Lokal Şeb. 30886 42740 46054 58650 8,3 5,0 Fiber Optik Kablo Şeb. (Km.) 28300 58770 76656 103000 22,1 6,1 Mobil Tel. Abonesi Analog 103833 121517 126000 149000 3,9 3,4 Sayısal (Bin Ad. 332 7500 12000 30500 104,9 20,5 Kablo-Tv Ab. ( Bin Ad.) 403,9 750,3 1300 4600 26,3 28,8 İnternet Kullanan (Bin Ad.) 30 900 1650 15000 122,9 55,5

Kaynak;VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı, DPT

İletişim sektöründeki gelişmeler oldukça dikkati çekicidir. Şebekelerde kullanılan fiber optik

kablo uzunluğu, 1995 yılında 28 300 km. iken 2000 yılında 126 000 km.’ye ulaşmıştır.

Sayısal mobil abone sayısı ise; 1995’de 404 000 iken, 2000 yılında 1300 000’e çıkmıştır.

İnternet kullanıcılarının sayısı aynı şekilde çok yüksek bir artış göstererek; 1995’de 30 000

adetten, 2000’de 1 650 000 adete yükselmiştir.

Yedinci plan sonundan (2000 yılı), Sekizinci Plan Döneminin sonuna dek (2005) öngörülen

tahminlerle; fiber kablo uzunluğu 103 000 km’ye, sayısal mobil telefon abonesi sayısı 30 500

000’e, internet kullanıcıları ise 15 milyona yükselecektir. 1995-2000 döneminde bu ürünlerde

sırasıyla yıllık % 22,1, % 104,9 ve % 122,9 olmuştur. Telekom altyapı yatırımlarının

kısıtlılığı nedeniyle bu yüksek artış oranlarının 2005 yılına kadar sürdürülemeyeceği

öngörülerek sırasıyla; % 6,1, %20,5 ve %55,5 olacağı varsayılmıştır.

Yeni hizmetlerin kurulu ağlardan ve bunların kısıtlayıcı özelliklerinden etkilenmeden ve

bağımsız olarak ortaya konulabilmesi için etkin bir standartlaşmaya gerek vardır. Bu alanda

izlenmesi gereken ETSI ve ITU gibi uluslararası kuruluşlardaki ülke etkinliği artırılmalıdır.

Bu kuruluşların standartlarını, gerektiğinde ülkeye özgü uygulamaları belirleyerek

uyumlaştıracak olan ülkemizin düzenleyici kurumunun yeterince etkin bir işlev göstermesi

gerekmektedir. Aksi halde, elektronik ticaret gibi uygulamalar, bilgi iletişim teknolojileri

sektöründe para akışı yolu ile katma değer bırakacak olan gelişmeleri geciktirmektedir.

İşletmeciler arasındaki rekabet, kullanıcılara akıllı davranan hizmetler sunulmasına yol

açmıştır. Çeşitli hizmetlerin yarı özelleştirilmesi ile ülkemizde de akıllı hizmet uygulamaları

yaygınlaşacaktır. Arayan numaranın gösterilmesine ilk olarak GSM’de başlanmıştır.

Page 86: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

83

Akıllılığın ağırlıklı olarak ağda mı yoksa uç birimlerinde mi yer alacağı konusunda belirsizlik

vardır.

Gerek coğrafik olarak dağınık bir yapıya yönelen şirketlerin intranetleri, gerekse kişisel olsun

kurumsal olsun kamuya açık ağlar üzerinden özellikle de internet üzerinden aktarılan

bilgilerin güvenliğinin sağlanması bu sektörde gelişimin ön koşulu olmaktadır. Ulusal

çıkarların ve bilgi güvenliğinin bilgi güvenliği sağlayan kuruluşlara karşı da sağlanabilmesi

için, ulusal algoritmalar üretilerek bunların kullanılması ve yazılımlarının özendirilmesi ulusal

bir önem taşımaktadır.

Önümüzdeki beş yıl içinde, standartlaştırma çalışmalarının tamamlanmasıyla, kullanıcılar

üçüncü kuşak gezgin iletişimle tanışacaklardır. Evrensel Gezgin İletişim Sistemi UMTS

ağının sunduğu hizmetler ve yaratılacak uygulamalar açısından gerçek bir devrim

niteliğindedir. Bu noktada ülkemizin de teknolojik, ekonomik ve yönetimsel açıdan hazırlıklı

olması gerekmektedir.

Gelecekte iletim omurgasının SDH temelli olacağı düşünülmektedir. Fiziksel ortam olarak,

Fiber optik öne geçmektedir. Gelecekte geniş bant ile darbant hizmetlerinin yakınsamasıyla,

tek bir omurga (geniş bant); hem anahtarlamanın (swithing) hem de yönlendirmenin

(Routing) birlikte birbirlerini tamamlayacakları bir yapı oluşturacaktır.

Ülkemizin sahip olduğu uydular yakın gelecekte ömürlerini doldurup gelişmiş yeni kuşak

uydular ile değiştirildiklerinde, bugün olduğu gibi yayın hizmeti vermeyi sürdüreceklerdir.

Önümüzdeki yıllarda atılacak uydular, ağırlıklı olarak internet ve türevi çoklu ortam

hizmetlerine ayrılmıştır.

Alt yapı kısıtlaması nedeniyle tüm bilişim sektöründeki gelişmenin de sekizinci beş yıllık

kalkınma planlarında öngörüldüğü şekilde gerçekleşeceği kabul edilmektedir.

Page 87: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

84

4. TALEP

Bilgi ve iletişim teknolojileri, yirminci yüzyılın ikinci yarısından itibaren yaşanan

gelişmelerle ülkelerin ve firmaların rekabet üstünlüğü sağlamak üzere kullandıkları en önemli

araç haline gelmiştir. Diğer tüm sektörleri etkilemesi ve değiştirmesi bilgi ve iletişim

teknolojilerinin temel bir sektör olarak kabul edilmesinin ana nedenidir. Bilgi teknolojileri

ürünlerinde performans artışı ve teknolojinin ucuzlaması ile kullanıcı sayısı artmıştır.

Bilgisayarın yaygın ve kişisel kullanıma uygun hale gelmesi, bilgi teknolojileri pazarında

donanım ve yazılım alanlarının hızla gelişmesini sağlamıştır. Kullanıcı sayısının artması,

kullanıcıların birbirleriyle olan iletişim konusunu gündeme getirmiş, sonuçta da internetin

ortaya çıkmasıyla küresel ölçekte bir elektronik ağ kurulmuştur. Telekomünikasyon sektörü

tüm bu gelişmelerde kilit rolü oynamaktadır. Sabit telefon şebekesi üzerinden verilen yeni

hizmetler ve kullanıcı istekleri, bu sektörün teknolojik kapasitesinin hızla artmasını ve mobil

iletişimin ön plana çıkmasını sağlamıştır. Geleneksel tanımların ortadan kalkması anlamına

taşıyan ve yakınsama olarak tanımlanan gelişmeler, bilişim teknolojileri, telekomünikasyon

ve yayıncılık alanlarının birbirleriyle etkileşimlerini ve bunun sonucu olan uygulamaları

ortaya çıkarmıştır. Elektronik sanayi, bu teknolojilerin üretiminde bilgi ve iletişim

teknolojileri sanayine dönüşerek gelişmiştir.

Genel olarak bilgi ve iletişim teknolojileri olarak adlandırılan sektörün OECD ülkeleri ve

milli gelir içindeki ağırlığı ortalama olarak %2,5-%4,5 düzeyindedir. Bilişim sektörünün

ekonomideki yerini belirtmek için temel alınan bir başka gösterge, bu sektörlerde yapılan

harcamaların milli gelire oranıdır. Bu oranın OECD ortalaması, 1997 yılında % 7,7 olmuştur.

Türkiye için BİT harcamalarının milli gelire oranı 1997 yılı itibarıyla % 2,4 dolayındadır.

Bunun en büyük bölümünü iletişim oluşturmaktadır. Bilgi ve iletişim sektörünün 1990-1997

yılları arasında yıllık büyüme oranı da % 7,7 olmuştur. Büyüme artışı yönünden ilk beş sırayı;

Polonya, G.Kore, Macaristan, ABD ve Çekoslovakya almaktadır. Türkiye ise 27 OECD

ülkesi arasında büyüme hızı olarak 13. sıradadır.

Bilişim sektöründe durum saptaması yaparken, bilgi üretimi, bilgi iletişimi ve bilgi işlemenin

birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Bilgi ve iletişim teknolojilerinden tam kapasitede

yararlanabilmek için bir ülkedeki ulusal bilgi alt yapısının kurulmuş ve her türlü bilgi

hizmetinin örgütlenmiş olması gerekmektedir. Bir ülkenin ulusal bilgi alt yapısı, mevcut

bilgilerin işlenmesine, depolanmasına, bir yerden bir yere iletilmesine ve bu bilgilerin

Page 88: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

85

gerektiğinde erişilmesine olanak sağlayan teknolojileri, kuralları, standartları ve politikaları

kapsar. Son yıllarda ülkemizde ulusal bilgi alt yapısının kurulmasına yönelik önemli adımlar

atılmıştır. Türkiye Ulusal Enformasyon Ana Planı (TUENA) çalışmaları sırasında Türkiye’de

2010 yılında isteyen herkesin ulusal bilgi alt yapısına erişebilmesinin toplam maliyeti 35

milyar dolar olarak hesaplanmıştır. Bu tutarın, 14 milyar doları alt yapı için, 21 milyar doları

da bilgisayar, Web, TV gibi uç birimler için harcanması öngörülmektedir.

Ülkemizde, ulusal bilgi alt yapısının kurulmasında fiili ve kısmi sorumluluk yüklenmiş olan

Türk Telekom A.Ş, TBMM Bilgi Teknolojileri Komisyonu, İnternet Üst Kurulu, Elektronik

Ticaret Koordinasyon Kurulu, Kamu-Net, Okul-Net, ULAKNET, KOBİNET, vb. gibi kurum

ve kuruluşlar arsında halihazırda bir eşgüdüm olduğunu söylemek zordur.

Ulusal düzeyde, bilgi üretimi, yönetimi, ve örgütlenmesinden sorumlu olan üniversiteler,

kamu sektöründeki ve özel sektördeki araştırma-geliştirme kuruluşları, TÜBİTAK, DİE, Türk

Patent Enstitüsü, Türk Standartlar Enstitüsü, Milli Kütüphane, Devlet Arşivleri Genel

Müdürlüğü, kurum arşivleri, bilgi merkezleri ve müzeler arasında işbirliği ve eşgüdümün de

bir an önce sağlanması zorunludur.

Bilişim sektöründe ülkenin boyutları, Türkiye nüfusunun yeni iletişim ve enformasyon

teknolojilerine erişim ve bu teknolojileri kullanım yeteneği açısından değerlendirilmelidir.

TESİD anket çalışmalarına göre, 1999 yılında bilişim araçlarının aile düzeyinde kullanım

dağılımına bakıldığında; evlerde bilgisayar sahiplik oranı, % 6,5, internet bağlantısı ise % 1,2

olmaktadır. İşyerlerinde bilgisayarı olanların oranı % 11,3, internet bağlantısı olanların oranı

ise %1,9 olarak belirlenmiştir. Bu sonuçlar özellikle ulusal enformasyon alt yapısının ana

oluşturanları açısından yeni iletişim ve enformasyon teknolojilerinin yeterli yaygınlıkta

olmadığını göstermektedir. Bilgisayar ve internet aboneliği oranı oldukça düşüktür. Ancak,

gelecekte kurulacak ulusal enformasyon altyapısı üzerindeki iletişim hizmetlerine her kesim

tarafından yoğun ilgi duyulmaktadır ve beklentiler oldukça yüksektir. Kent nüfusunda

bulunan bilgisayarların % 52,5’si en üst gelir grubundadır. Üst ve en üst gelir grupları göz

önüne alındığında, Türkiye’deki bilgisayarların yaklaşık % 80’inin bu üst kesim grubunda

toplandığı görülmektedir. Bir başka deyişle nüfusun % 40’ı bilgisayarların % 77,5’ini;

nüfusun % 60’ı ise bilgisayarların % 22,5’ini kullanmaktadır.

Page 89: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

86

Erişim açısından dengesizliğin ortaya çıkması yanında, kullanım yeteneği de büyük önem

taşımaktadır. Bu nedenle en yaygın teknolojilerden olan telefonun kimi ileri hizmetlerine

ilişkin kullanım yeteneği temel alınmıştır. Sadece tuşlara dokunarak yararlanılan bazı ileri

özellikler en alt düzeyde kullanım yeteneğinin göstergesi olarak alınabilir. Telefon hizmetleri

içinde zorunlu olarak kullanılması gereken arıza bildirme işlemi, beklendiği gibi % 48,6 ile

en yoğun kullanılan bir hizmettir. Banka işlemleri dışında, yukarıdaki hizmetleri

kullanabilmek için yalnızca telefona sahip olmak yeterli olmasına karşın, özellikli kullanım

hizmetlerinin düşük oranda kaldığı görülmektedir. Enformasyon altyapısı açısından

çıkarılacak sonuç, hane halkı bazında telefonun özelliklerini kullanma yeteneğinin düşük

olduğudur. Bu düşüklük, en alt gelir gruplarına doğru gidildikçe artmakta, üst gelir gruplarına

doğru azalmaktadır. Telefon gibi bilgi altyapısının eşiği sayılan bir teknolojideki bu kullanım

düşüklüğü, daha gelişkin enformasyon alt yapılarının kullanımında da sorunlara yo

açabilecektir. Bu açıdan, özellikle hizmetlerin kullanımı konusunda gerekli eğitimin verilmesi

bir alt yapı sorunu kadar özenle gerçekleştirilmelidir.

Geleceğin, haberleşme altyapısına erişim için önemli ölçü olan bilgisayar sahipliğinin toplum

içindeki dağılımı dengesizdir. Geleceğin, bilgi toplumunun yeni kesimleri dışlamaması için

alım gücünü yükseltecek uygun ekonomi ve toplum politikaları geliştirilmesi öncelik

kazanmaktadır.

Bilgisayar sektörü, OECD ülkelerinde 1997 yılında donanım pazarının parasal büyüklüğü,

298 milyar dolar olmuştur. Yıllık ortalama artış hızı 1990’ dan beri % 7,3 dolayındadır.

Büyümenin ana nedeni kişisel bilgisayarlar ve iş istasyonları ile veri iletişim cihazlarıdır.

Bilgisayar ağlarının ve internet kullanımının artmasıyla birlikte veri iletişim cihazlarının

Pazar payı 1990-1997 yılları arasında iki katına çıkmıştır. 27 OECD ülkesinde donanım

pazarı içinde de kişisel bilgisayarların ve iş istasyonlarının payı 1990-1997 arasında % 37’

den % 49’ a yükselmiştir. 1992-1997 yılları arasında tüm OECD ülkelerinde kişisel bilgisayar

sahibi olan nüfus, 100 kişide 10 kişiden 24 kişiye çıkmıştır. Türkiye’de bilgisayar pazarı

donanım ağırlıklıdır. Ev pazarı gelişmemiştir. Donanım ürünlerinde rekabet koşullarının

doğurduğu zorluklar ve karlılığın düşmesi sonucunda bilişim teknolojisi ürünlerinin arz

edenlerin mali yapısı bozulmaktadır. Ülkemizde donanıma yatırım yapan ilk on şirket

bankalardır. Elektronik ticaret ve internet bankacılığı alanlarında yaşanan hızlı gelişmeye

paralel olarak artış gerçekleşmektedir.

Page 90: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

87

OECD ülkelerinde 1997 yılında paket yazılım pazarının parasal büyüklüğü 108 milyar dolar

olmuştur. Bu tutar, dünya yazılım pazarının % 94’ ünü oluşturmaktadır.

4.1. Talebi Belirleyen Etmenler

Bilgi ve iletişim sektörlerinde büyümenin temel etkenleri şu şekilde belirlenmektedir.

Hizmetlere Geçiş; Tüm sektörlerde bilgi teknolojileri kullanımı, hizmet ekonomisine geçişte

doğrudan sorumlu olmasa da yapısal değişimi güçlendiren bir etkendir. OECD ülkelerinde

hizmetler sektörünün milli gelir içinde ki payının üçte iki oranında olduğu unutulmamalıdır.

Şirketlere ve iş hizmetlerine yönelik ürünler, bilişim sektörünün en önde gelen alanlarıdır.

Araştırma-Geliştirme; Ar-Ge harcamalarına göre dünyanın en önde gelen 15 şirketinden

dokuzu, elektronik–elektrikli makineler alanında faaliyet göstermektedir. BİT firmaları artan

ölçüde, sofistike ürünler üretmek için Ar-Ge harcamalarının ağırlığını artırmaktadırlar. 1997

yılında OECD ülkelerindeki Ar-Ge harcamaları, işle ilgili toplam Ar-Ge’nin dörtte biridir. Bu

harcamaların büyük kısmı yazılım geliştirme ile ilgilidir.

Maliyet ve Fiyatlarda Düşüş; Kişisel ve geniş ölçekli bilgisayarlarım fiyatı teknoloji süreci

içinde düşmekte ve daha kolay karşılanabilir duruma gelmektedir. Ancak, yazılım ve hücresel

telefon hizmetleri göreceli olarak daha yavaş düşüş göstermektedir. İnternet servis

sağlayıcılığı (ISS) abone ücretleri de düşüş göstermektedir.

Ticareti Düzenleyici Kurallardaki Değişim; 1990’ların başından itibaren yapılan

deregulasyonlar BİT sektörünün gelişmesini ve internetin büyümesini sağlamıştır. Kamu

telekom işleticilerinin tekelindeki temel hizmetlerin, özel sektöre aşamalı olarak devri ile bilgi

hizmetleri sağlayan yeni katma değerli hizmet sağlayıcıları ortaya çıkmıştır. Örneğin, 1996’da

Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyesi ülkeler Bilgi Teknolojisi Anlaşması imzalamıştır. Bu

anlaşmayla, yarı-iletkenler, bilgisayar malzemeleri, yazılım ve diğer iletişim araçlarında 2000

yılında itibaren gümrüklerin indirilmesi öngörülmektedir.

Daha hızlı ve geniş banttan internet erişimi, gelişmiş Web içeriği, web sitesi (hosting), geniş

özel intranet, extranet ve elektronik ticaret için dünya çapında bir alt yapıya yönelik yeni

piyasalar doğurmaktadır. Sektörde internete erişim, daha uzun süreli aramalar, evlere ikinci

Page 91: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

88

hat, yüksek hızda ve kalitede hizmetler ve kiralık hatlarla ilgili hizmet olanakları için talep

yaratmaktadır.

Risk Sermayesi; BİT firmalarına yapılan yatırımlar hızla sürmektedir. Amerika’da 1995-1998

yılları arasında bu sektördeki risk sermayesi yatırımları % 45 oranında artmıştır.

Yüksek Hızda Büyüyen Alanlar; Yazılım sektörü ve hizmetler en hızlı büyüyen BİT

alanlarıdır. Yerel ağları da içeren alt yapı ve internet yazılımları istemci-sunucu (client-server)

uygulamaları ve kişisel–ana bilgisayar bütünleştirmeleri için sürekli yeni yazılım ürünleri

gerektirmektedir.

Talepte Kurumsal Alt Yapı; Eğitim politikası çerçevesinde yürütülmekte ve planlanmakta

olan çalışmalar, sistemde bilgisayarların okullarda artmasını ve bunların geniş bant

enformasyon alt yapısı ağlarıyla yaygınlaştırılmasını öngörmektedir. Tüm ülkeler eğitimdeki

enformasyon alt yapısı ile ilgili bilim stratejilerini; kendi ülkelerinin bilişim teçhizat, hizmet

ve içerik üreticilerinin dünya çapındaki rekabetinde öne geçmesi için sıçrama platformu

olarak kullanmaktadırlar. Ülkemizde de sayısı 75 000’e yaklaşan okul sayısı ile bilgi alt

yapısı yatırımları, üretici kuruluşlarla işbirliği içinde yürütülecektir. Öğretmenlerin bilgisayar

yada bilişim eğitimi alanlarında uygulayıcı olmaları için eğitimin geniş tabanlı tutulması

gerekmektedir. Bu amaçla eğitim sisteminin de ezberci sistemden öğrenci merkezli (bilgiyi

bulan, sorgulayan, yaşantıya aktaran ve yeni bilgiler üreten) sisteme geçmesi

düşünülmektedir. İnternet kullanımını dolayısıyla bilgi paylaşımını artırmak amacıyla Mili

Eğitim Bakanlığı ülkemizin en büyük ağ yapısı olacak MEBNET’i kurmaktadır. İlk etapta,

ülke çapında 2500 ilköğretim ve lise düzeyinde okula internet erişimi sağlanacaktır.

Sağlık Sektörünün Potansiyeli; Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sağlık sektörü sürekli

büyümektedir. Ortalama yıllık 6 milyar dolarlık bir pazarın, yüksek teknolojilerin yanı sıra

bilgi ve iletişim teknolojilerini de yoğun biçimde kullanma eğiliminde olduğu bilinmektedir.

Yaklaşık, 160 000 yatak kapasiteli toplam 1200 hastane, 5700 sağlık ocağı, yaklaşık 3000

özel poliklinik, 18 000 eczane, 3000 dolayında özel laboratuar ve görüntüleme merkezi,

evlerinden sisteme bağlanmayı bekleyen 80 000 doktor, 20 000 eczacı, 15 000 diş hekimi

vardır. Tümünün yüksek bant genişlikli bir ulusal ağ içinde entegre edilmesi gündeme

gelmektedir. Sağlık personelinin eğitimi ve meslek okullarının düzenlenmesi de bu alt yapı

yatırımlarıyla birlikte düşünülmelidir.

Page 92: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

89

5. DIŞ TİCARET

5.1. Elektronik Sanayi Dış Ticareti

5.1.1. İhracat

En son teknolojik ürünlerin Avrupa ile aynı zamanda piyasaya sunulduğu Türkiye’de

elektronik sanayi 2000 yılı ihracatı, 1,3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Elektronik

sektörü ihracatında en büyük pay, tüketim cihazları alt sektörüne aittir. Genellikle Avrupa

Birliği (AB) ülkelerine yapılan tüketim cihazları alt sektörü ihracatı, 2000 yılında 866,9

milyon dolar değerindedir. En önemli ihracat kalemleri renkli televizyon ile boş ve dolu video

bantlarıdır. Türkiye, 2000 yılında 829 milyon dolar tutarında 7 milyon adet renkli TV

ihracatının yanı sıra 16,5 milyon dolar tutarında boş ve dolu video bant ihracatı

gerçekleştirmiştir. İkinci önemli alt sektör, telekomünikasyon cihazları sektörüdür ve 2000

yılı ihracatı, 298 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Telekomünikasyon alt sektör ihracatının

en büyük kalemini oluşturan telekomünikasyon kabloları 2000 ihracatı, 197 milyon dolar

olarak gerçekleşmiştir.

Elektronik sektörü ihracatının ağırlıklı olarak gerçekleştiği ülkeler sırasıyla; Almanya,

İngiltere, Fransa, İtalya, İspanya, Hollanda, Rusya, Azerbaycan, Romanya ve Cezayir olarak

sıralanmaktadır. Potansiyel pazarlar ise; İrlanda, Özbekistan, Avusturya, Bileşik Arap

Emirlikleri, Brezilya, Fas, İsrail, Ukrayna, Gürcistan, Kazakistan, Polonya, Romanya,

Bulgaristan, Macaristan, Tunus, Ürdün ve Mısır’dır.

TABLO 18. ELEKTRONİK SANAYİ İHRACATININ ALT SEKTÖRLERE GÖRE DAĞILlMI (milyon dolar)

Sektör 1995 1996 1997 19998 1999 2000 Bileşenler 38,4 71,3 62,4 74,3 87,1 70,1 Tüketim Cihazları 293,5 365 551,1 884,9 728,9 866,9 Telekom Cihazları 113,7 168,8 137,8 151,8 228,9 298 Prof.ve Endüs. Cihaz, 15,8 28,8 31,3 34,8 48,3 46,3 Bilgisayar Cihazları 5,6 22,9 30,6 48,7 64,7 59,7 Toplam 502,2 687,4 849,2 1256,9 1158,1 1350.2

Kaynak, DİE, Dış Ticaret Verileri

Elektronik sektöründe en büyük ihracat kalemi, 2000 yılı itibarıyla yine tüketim cihazlarıdır.

Bilgisayar cihazları ihracatı azalarak, 59,7 milyon dolarda kalmıştır.

İhracatın ülkelere göre dağılımı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

Page 93: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

90

TABLO 19. TÜRKİYE’NİN İHRACATININ ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI (milyon dolar)

ÜLKE 1995 1996 1997 1998 1999 2000 Almanya 315,3 393,6 393,7 559,3 434,8 390,8 İngiltere 55,2 78,8 121,3 192,6 170,8 237,5 Fransa 64,0 30,5 90 129,9 151 236,9 İtalya 33,9 35,1 49,1 82,6 77 83,2 İspanya 9,1 13,1 32,7 67,2 84,4 78,3 Hollanda 29,2 20,1 33,9 50,3 35,9 36 Rusya 87,9 75,8 78 47,4 20,9 38,8 Azerbaycan 12,6 27,6 20,8 39,7 17,9 24,8 Romanya 18,8 20,3 15,7 31,3 11,4 18,4 Cezayir 12,7 20,1 22,6 27,7 18,9 20,7 Danimarka 11,2 13,1 22,8 27,6 21,2 24,4 Portekiz 7,5 10,7 19,6 25,4 19,4 16,4 Avusturalya 10,5 10,2 22,4 22,4 21,5 24,7 İsrail 7,4 10,9 12,1 21,5 27,2 37,9 Kazakistan 14,3 15,8 17 20,4 15,0 21,5 Belçika-Luk 11,7 13,0 17,3 18,9 22,2 21,1 İsveç 5,0 3,8 10,6 18,9 13,7 10,5 İrlanda 1,7 9,9 15,1 18,8 21,7 24,5 Malezya 17,4 11,1 33,9 18,5 4,9 3,1 ABD 11,7 17,8 25,7 15,6 14,8 32,7

Kaynak; DİE, Dış Ticaret Verileri

Türkiye’nin elektronik sanayi ürünleri ihracatında son yıl itibarıyla bakıldığında, en başta

gelen ülkeler arasında Almanya’ya 390,1 milyon dolarlık, İngiltere’ye 237.5 milyon dolarlık

ve Fransa’ya 236,9 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilmiştir. Diğer AB ülkelerine yapılan

toplam ihracat 259,5 milyon dolardır. Bu arada Orta Asya Cumhuriyetlerinden Azerbaycan’a

24,8 milyon dolarlık Kazakistan’a ise 21,5 milyon dolarlık, Romanya’ya 18,4 milyon dolarlık

ihracat yapılmıştır. Doğu Avrupa ülkelerinden Rusya’ya 38,8 milyon dolarlık ihracat

yapılmıştır. Bu arada İsrail ve Avustralya’ya ihracat olanakları artırılmıştır.

5.1.2. İthalat

Elektronik sanayi sektörünün ithalatı 1994 yılında 1,6 milyar dolar değerindeyken, 2000

yılında 6,9 milyar dolara çıkmıştır. Türk elektronik sanayi bileşenler alt sektörünün gerçek

önemi elektronik sanayi içinde stratejik konumundan kaynaklanmaktadır. Sektörde üretilen

mamuller, diğer alt sektörlerin girdisidir. Elektronik sanayi alt sektörü içinde en düşük paya

sahip olan bileşenler alt sektörü, ithalatta büyük paya sahiptir. Bu ithalatın önemli kalemleri,

devre elemanları, resim tüpleri, bobin ve transformotorlar, akustik elemanlar, bağlantı

elemanları, elektronik röleler, baskılı devreler ve aksam parçalarıdır.

Page 94: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

91

TABLO 20. ELEKTRONİK SANAYİ İTHALATININ ALT SEKTÖRLERE GÖRE DAĞILIMI (milyon dolar)

Sektörler 1995 1996 1997 1998 1999 1200 Bileşenler 533,6 678;,3 943,4 944,4 1076,1 1186,1 Tüketim Cihazlar 230,4 281,4 386,4 389,0 561,3 733,2 Telekom Cih. 455,2 603,7 835,2 1200,1 2096,2 2606,6 Prof. Ve End. Cih. 496,5 757,9 910,2 954,5 968,4 979,2 Blgisayar Cih. 519,6 685,7 810,7 909,7 1039,7 1436,2 Toplam 2235,4 3017,2 3886,0 4398,7 5741,9 6941,3

Kaynak; DİE, Dış Ticaret Verileri.

Elektronik sektöründen 2000 yılı itibarıyla, en yüksek ithalatı telekom cihazlarında 2 606

milyon dolarla görmekteyiz. Toplam 6941,3 milyon dolar olan ithalat hacmi içindeki payı %

37,5 olmuştur. Bir önceki yıla göre artış oranı ise % 24,3 olmuştur. Buna karşın ikinci sırada

gelen bilgisayar cihazları toplam içinde % 20,7 oranında pay alırken, yıllık artış oranı %

38,2 olmuştur.

Toplam ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2000 yılı itibarıyla, % 19,4 olmaktadır. 2000 yılı

itibarıyla bilgisayar cihazları alt sektöründe ise bu oran % 4’ dür. 1995 yılına bakıldığında bu

oranlar sırasıyla % 22.5 ve % 1 olmuştur.

İthalatın ülkeler itibarıyla yine 1995-12000 yılları arasındaki devre için dağılımı aşağıdaki

tabloda sunulmuştur.

TABLO 21.TÜRKİYE’NİN ÜLKELERE GÖRE ELEKTRONİK SANAYİ İTHALATI (milyon dolar)

Ülke 1995 1996 1997 1998 1999 32000 Almanya 612,1 697,3 715,9 770,4 721,5 874,9 İsveç 164,5 243,1 324,5 560,9 1056,0 969,7 İtalya 227,0 303,7 369.9 399,4 441,4 454,2 İngiltere 178,6 221,5 294,6 354,5 458,2 601,0 Fransa 161,8 195,2 258,2 349,0 411,6 438,6 ABD 190,0 203,4 264,7 285,3 282,8 282,2 Çin 48,5 135,3 197,5 190,5 206,6 309,3 Finlandiya 22,6 39,5 89,1 170,3 262,2 443,4 Japonya 117,3 107,7 144,3 166,7 139,4 154,4 Hollanda 40,4 85,3 155,0 149,9 141,5 113,0 G.Kore 86,1 106,0 155,5 135,5 99,2 154,4 Bel-Lux 40,8 63,6 85,3 90,5 111,9 149,1 İspanya 24,0 43,1 71,5 89,6 87,2 111,9 Tayvan 46,1 59,9 88,3 85,0 71,9 111,6 Avusturya 23,9 31,5 55,6 82,0 79,3 55,2

Kaynak; DİE, Dış Ticaret Verileri.

Page 95: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

92

En fazla ithalat yapılan ülke, 2000 yılı itibarıyla İsveç, Almanya ve İngiltere’dir. Buna karşın,

İtalya Fransa ve Finlandiya da önde gelen potansiyel menşe ülkelerdir.

5.2. Bilgisayar Cihazları Alt Sektörü Dış Ticareti

Bilgisayar ve ofis makineleri alt sektörü aşağıdaki ürünleri karşılamaktadır. Büyük, orta ve

küçük EDP (electronic data processing) elektronik veri işleme sistemleri; Yazıcı, ekran,

klavye ve disk sürücüleri gibi EDP donanımları; veri iletişim ekipmanları; Daktilo, hesap

makinesi, yazar kasa, posta ve para makineleri.

1980’ lerden itibaren otomasyon artışıyla birlikte bilgisayar ve ofis makineleri sektörü, hızlı

bir gelişim içine girmiştir. 1980-1984 döneminde ithalatın hızlı artış göstermesiyle dış ticaret

açığı büyümüş, bu eğilim 1990’larda da devam etmiştir. AB piyasalarında dış ticaret

rekabetinin büyümesiyle, son teknolojiye sahip kaliteli ürünlerin düşük fiyatlarla

pazarlanabilmesi önem kazanmıştır. Dünya bilgisayar ve ofis makineleri pazarlarında AB

üreticilerinin çok uluslu olmayı başardıkları görülmektedir. Önümüzdeki yıllarda ABD ve

Japonya’nın ciddi rekabetine karşın uluslararası piyasalarda büyümeye devam edecekleri

anlaşılmaktadır. Bu durumda Türkiye’nin AB pazarındaki yerini koruması için yoğun çaba

göstermesi gerekecektir.

TABLO 22. YAZILIM VE BİLGİSAYAR DIŞ TİCARETİNİN KARŞILAŞTIRMASI (1999-2000 YILLARI)

DIŞ ALIM (bin dolar) DIŞ SATIM (bin dolar) FASIL NO ÜRÜN 1999 2000 1999 2000

85.24 Yazılım 17 991 68 431 9031 1 179 85.24.91 Ses ve görüntü 12 548 9 829 8 564 699 85.24.91.10 Otomatik bilgi işlemle ilgili 1 101 6 978 30 79 85.24.99.90 Manyetik kayıtlar 4 342 51 624 437 401 Toplam Bilgisayar ve yazılım alt sektörleri 1 172 679 1 451 224 64 994 55 040 Toplam Yazılımın Payı(%) 1,5 3,5 13,9 2,1

Kaynak. DİE, Dış Ticaret Verileri

Tablodan görüldüğü gibi, yazılım ürünleri dış alımının, bilgisayar sektörü dışalımı içindeki

payı oldukça önemsiz görünmektedir. Bunun nedeni kimi zaman bilgisayar değeri içinde

yazılımın da içerilmiş olmasıdır. 2000 yılı için yazılımın oranları toplam bilgisayar

makineleri ve aksamı dış alımı içinde % 3,5 iken dış satımında % 2,1 dolayında kalmıştır

Page 96: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

93

6. GENEL DEĞERLENDİRME VE SONUÇ

Bilgi toplumuna adım atmış gelişmiş ülkelerde alt yapının oluşturulması için, var olan

öğelerin bilgiye ilişkin olarak yeniden düzenlenmesi, ağ altyapısı, yaygın bilgisayar ve buna

bağlı olarak internet kullanımının sürekli geliştirilmesi hedeflenmektedir. Çeşitli ülkeler süper

bilgi ağları veya küresel bilgi altyapısı konusunda kendi özgün politikalarını oluşturmakla

birlikte bu politikaları oluştururken bazı temel ilkeleri esas almaktadırlar. Tüm toplumun

kullanımına açık servislerin sağlanması, diğer bir deyişle servislerin yeterli olanaklarla, makul

ve eşit ücretlerle toplumun tüm kesimlerine açık olması; yaygın erişim ve kullanım kolaylığı,

kullanıcı platformundan bağımsız açık erişim; gerekli güvenlik özelliklerini sağlanması ve

kişisel hakların korunması; fikri mülkiyet ve telif haklarının korunması ve bilişim pazarının

oluşturulması bu ilkelerden en önemlileridir. Bu ülkelerde serbest rekabet ortamında ucuz,

verimli, süratli, kaliteli ve güvenli hizmetler sunan, kullanıcıya alternatif seçim olanakları

tanıyan telekomünikasyon, radyo TV ve bilgi ağlarının kurulması temel amaç sayılmaktadır.

Bilgi toplumunu oluşturabilmek amacıyla, üretilen bilginin yaygın olarak kullanımına olanak

veren bir enformasyon alt yapısının kurulabilmesi ve bu ağın küresel bilgi ağlarıyla

bütünleştirilmesi için gerekli standartlara uyum sağlayacak bir yapı değişimi

gerçekleştirilmektedir.

Alt yapı için günümüzde ATM (Asynchronous Transmisson Mode) teknolojisi yaygın olarak

kullanılmaktadır. Giderek büyüyen çoklu ortam uygulamalarının ağ üzerindeki hareketi için

ses, görüntü ve veriyi ortak taşıyabilecek geniş bantlı tümleşik sayısal hizmet ağı modeli

(broadband ISDN) ortaya atılmış ve bu ağın anahtarlama ve iletişim işlevini yürütmek üzere

ATM teknolojisi seçilmiştir. İnternete adını veren ve paket anahtarlama ilkesine dayanan IP

teknolojisi, yeni kuşak internet (NGI) ve İnternet 2 gibi projeler geliştirilerek geleceğin alt

yapısını hazırlamaktadır. ATM ve IP teknolojileri birbirlerine paralel hızda geliştirilmektedir.

Gelişmiş ülkelerdeki yapı değişikliklerinde, telekomünikasyon sektöründe tekelci yapının

kaldırılıp serbestleştirilmesi ve özelleştirmenin gerçekleştirilmesi, gerçek rekabet ortamının

sağlanması ve tüketici haklarının korunması için bağımsız bir düzenleyici kurum

oluşturulmaktadır. Böylece, telekomünikasyon, elektronik yayıncılık ve bilişim sektörlerinin

teknolojik gelişmeler sonucunda bütünleşmesi dolayısıyla bu hizmetleri düzenleyen

kurumların herhangi bir yetki çatışmasına girilmesi söz konusu olmayacaktır.

Page 97: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

94

Öte yandan, bilgisayar üretiminde yerli katkıyı maksimum düzeye getirmek yönünde uygun

özendirici araçlar geliştirilmelidir. Ekonomide katma değerin yüksek olduğu tasarım, know-

how, lisans gibi bilgiye dayalı konulara ağırlık verilmesi gerekmektedir. Üniversitelerin bilgi

iletişim alt yapısı tamamlanmalıdır. Bu amaçla üniversiteler yüksek kaliteli ve yüksek bant

genişliği olan bağlantılarla birbirlerine bağlanmalıdır. Bilgi teknolojisi ürünleri tasarruf

tedbirleri genelgesi kapsamı dışında tutulmalıdır. Bilgi teknolojisi ürünlerine uygulanan KDV

oranları azaltılmalıdır. Kişisel bilgisayarlarda KDV oranları en azından önümüzdeki üç yıl

için, zorunlu ihtiyaç maddeleri düzeyine indirilmelidir. Türkiye’nin her yanı tekelci olmayan,

hızlı ve ucuz internet erişimine kavuşturulmalı ve tarifeleri sembolik düzeyde tutulmalıdır.

Gençlerimizin okul dışında da bilgi teknolojisi olanaklarından yararlanmaları için lise ve

üniversite öğrencilerine veya velilerine bir defaya mahsus olmak üzere devlet bankaları

önderliğinde düşük faizli kredi sağlanabilir. Bütün okullara ve dersliklerine internet bağlantısı

sağlanmalıdır. Üniversitelerimizde bilgisayar veya terminal sayısı en azından üç öğrenciye bir

adet düşecek şekilde düzenlenmelidir. Bilgi teknolojisi olanaklarının toplumda olabildiğince

eşit bir biçimde dağılmasına özen gösterilmeli, “bilgi zengini” ve “bilgi yoksulu” kesimlerin

oluşması engellenmeli ve dijital uçurumlar yaratılmamalıdır. Bilişim toplumunda kritik

kütlenin aşılabilmesi için bilginin toplumun her kesimine yaygınlaştırılması gereklidir. Bu

bakımdan düşük gelirli kesimlerin okullar, kütüphaneler ve ucuz tarifeli bağlantılar yoluyla

internete erişimleri sağlanmalıdır.

Günümüzde bilgisayar üretimi, yurdumuzda bir çok ana aksamın (monitör, main board, HDD,

memory) ithal edilerek burada birleştirilmesi şeklinde yapılmaktadır. Oysa, bu aksamın

ülkemizde üretilebilmesi ile bilgisayar üretiminde ciddi bir katma değer artışı

sağlanabilecektir. Yurt dışında yaygın üretim yapan main board, HDD, memory, kasa

üreticileri ile işbirliği yapılması sonucu ülke içinde müşterek üretim için yatırım yapılabilir.

Dünya çapındaki firmalar, alım garantisiyle ortak yatırıma davet edilebilir. Bu amaçla yerel

firmalar aralarında işbirliği yaparak ortak alım yapabilecekleri gereçleri ve firmaları

belirleyebilirler. Bu üretim AB ülkelerini de kapsayabilir.

Yazılım üretimi ülkenin stratejik destek verecek olduğu konular arasına alınmalıdır. Özellikle

yazılım geliştirme ile uğraşacak kişi ve kurumları destekleyecek politikalar uygulanmalıdır.

Yazılım üretimini özendirecek tedbirler bir an önce yürürlüğe konmalıdır. Uluslararası

yazılım geliştiricilerin Türkiye’de pazarladıkları ürünlerde Türkçe desteği (karakter, komut,

Page 98: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

95

döküman vb.) şart koşulmalı ve Türkçenin Uluslararası Yazılım Dili Standartları arasına

girmesi sağlanmalıdır. İnternet adresleri dahi Türkçe karakterleri kabul etmemektedir. Yaygın

olarak kullanılan genel amaçlı yazılım ürünleri ve diğer uluslararası yazılımlar Türkçeye

çevrilmeli ve Türkçe içerik geliştirilmelidir. TSE uluslararası yazılım standartlarını Türk

Standartlarına kazandırmalıdır. Bu amaçla TSE’ nin öteki yazılım Vakıf ve Dernekleriyle

eşgüdüm içinde çalışması gerekmektedir. Yazılım pazarlarında Türkiye, Doğu ile Batı

arasında köprü görevi üstlenmelidir. Batıda geliştirilen yazılımlar için Avrasya pazarına

destek hizmeti vermek üzere yerelleştirme ve ara üretim mekanizmaları kurulmalıdır.

Yazılım telif hakları ile ilgili mevzuat düzenlenmeli ve yürürlüğe konulmalıdır. Patent

dairesi, TSE ve öteki kamu kuruluşlarının eş güdümünün sağlanması önem kazanmaktadır.

Ülke çapında yazılım geliştirme ve satın alma konularında danışma ve uzmanlık kurulları

oluşturularak, standartlaşma ve teknolojik anlamda yönlendirme sağlanmalıdır.

Üniversitelerde sertifika programları açılarak istihdam fazlası nitelikli işgücü yazılım

sektörüne kazandırılmalıdır.

Son yıllarda Bilişim sektöründe yoğunlaşan ilgi ve tartışmalar ortak bir anlayış getirmiştir;

Türkiye bilgi teknolojileri üretmelidir. Dünya ile rekabet eden bir ekonomi, ancak yoğun Ar-

Ge ve bilgi teknolojileri üretimiyle mümkündür. Bu nedenle yatırım alanlarında gerekli teşvik

ve planlamalar bu yönde oluşturulmalıdır. Başta yazılım olmak üzere tüm bilişim sektöründe

geniş bir yelpazede ve genelde kritik teknolojilerde üretim yapılması düşünülmektedir.

Ülkede ekonominin kayıt altına alınması ve denetimi ile fikir ve patent hakları konusu ne

kadar önemliyse, kişisel bilgi güvenliği ve gizliliği yada bilgi teknolojileri kullanımında

kişisel bilgilerin mahremiyetinin korunması da o derece önem taşımaktadır.

Üniversite ve araştırma kurumlarının yerli ve yabancı sanayi kuruluşlarıyla işbirliği içinde

Teknoloji Geliştirme Bölgeleri oluşumuna olanak sağlayacak faaliyetlere girmeleri

özendirilmektedir. Ulusal ve uluslararası bilgi ağlarının kullanımının düzenlenmesinde,

güvenliğin sağlanması gerekmektedir. Bu ağ-yoluyla yapılan haberleşmede Ar-Ge’ye yönelik

olanların teşvik edilmesi, teknolojilerin sektör bazında geliştirilmesi ve ticarileştirilmesiyle,

girişimciliğin özendirilmesi beklenmektedir.

Page 99: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

96

Bilişim çağı ülkelerde yeni bir yapı değişikliğini gündeme getirmiştir. Ancak ülkemizde de

öncelikli olarak başlatılan bu süreçte, gerek denetim gerekse işletmeler düzeyinde kurumlar

arasında eşgüdüm noksanlığı ortaya çıkmaktadır. Bu süreçte verimlilik ve etkinliğin

sağlanabilmesi için eşgüdüm büyük önem taşımaktadır. Aynı biçimde ülkenin bilişim sektörü

politikası olarak, bu sektöre yönelik yatırımların finansmanı aşamasında da bu eşgüdüm

noksanlığı göze çarpmaktadır. Risk sermayesi kapsamında değerlendirilecek, dünya

düzeyinde rekabet gücüne sahip ve ülkenin bilişim politikasını gerçekleştirecek; yeni

elektronik, bilgi işlem ve yazılım projelerinin tasarlanması, geliştirilmesi ve yatırımlarının

finansmanı aşamalarında TÜBİTAK yanı sıra EXİM Bank, Kalkınma Bankası ile öteki Vakıf

ve Derneklerin eş güdüm içinde çalışması için uygun bir ortam sağlanabilmelidir.

Page 100: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

97

EK-1

BİLGİSAYAR ALT SEKTÖRÜNDE YAZILIM ALANINDA FAALİYET GÖSTEREN BELLİ BAŞLI FİRMALAR

FİRMA ADRES TEL.NO. FAKS NO. ABAKUS Bilgi İşlem Danış. Ve Tic. A.Ş.

Rıhtım Cad. No.207 Nesli han Kat3 Karaköy İst.

212/2522304 212/2450793

ANDERSEN Consulting Dan.Ltd Şti.

Büyükdere Cad. Beytem Han. Kat.2 80220 Şişli-İstanbul

212/2321210 212/2303132

BYTE VE MUHSİNOĞLU Bilgisayar Tic. San.Ltd. Şti.

Bağdat Cad. No.497 Suadiye-İstanbul

216/3631230 216/36362099

ETA Bilgisayar San. ltd.Şti.

Samanyolu Sok. No.811 A-3-4 Şili –İstanbul

212/2328013 212/2483013

FORBİS Bilgi Teknol. Hizmetleri Ltd. Sti.

ODTÜ-KOSGEB ANKARA

312/2101587 312/2101309

HALICI Bilgi işlem Elekt.

Meşrutiyet Cad. Kök Han No.2 Kat:4 06640 Kızılay-Ankara

312/4258326 312/4258332

İLEİTİŞİM Bilgisayar Ltd. Şti

Tophane Cad. Ayçetin Apt. No:7/5 16040 Bursa

224/2241496 224/2241492

İST Bilgisayar San ve Tic. A.Ş.

Florya İş Merkezi, Beş Yol Londra Asfaltı 34630 Sefaköy-İstanbul

212/5993062 212/5993059

LİKOM Yazılım Hizmetleri ve Tic. A.Ş.

SedatSimavi Sok.No.20/4-5-6 06680 Çankaya –Ankara

312/4408313 312/4403736

LİNK Bilgisayar Sistemleri Yazılım ve Donanımı San. Ve Tic. A.Ş.

BüyükdereCad.No: 157/24 80300Zincirlikuyu-İstanbul

212/2757141 212/2754136

LOGO Bilgisayar Hizmetleri Paz. San. Tic. A.Ş.

MühürdarCad.İlter Ertüzün Sok. No:2/11 Kadıköy-İstanbul

216/3452256 216/3471290

MİKRO Yazılımevi

Büyükdere Cad. Ejder Apt. No: 63/13-14 80310 Mecidiköy-İstanbul

212/2745892 212/2667114

MNG Bilgisayar, Programlama, Müh, Danışman A.Ş.

Köroğlu Cad. No:88 16700 Gaziosmanpaşa-AnkARA

312/4363000 312/4376347

ORACLE Bilgisayar Sistemleri Ltd. Şti.

Büyükdere Cad. polat Han Kat:6 No.87 Mecidiköy –İstanbul

212/2729940 212/2729943

ÖZER Elektronik San. Tic. A.Ş.

Atakan Sok No:11/2 80300 Esentepe-İstanbul

212/2759922 212/2671698

POLAR Müh. ve Dan.Ltd. Şti.

ODTÜ-KOSGEB ANKARA

312/2101453 312/2875372

SOFTWARE Bilgisayar Sstemleri A.Ş.

Haberler Sok. No:11/2 80300 Esentepe-İstanbul

212/2745954 212/2745958

TAM Bilgisayar Hizmetleri A.Ş.

Ergenekon Cad. Setat Sok. No:100/203 Feriköy-İstanbul

212/2343243 212/2302275

TES Bilgisayar A.Ş.

Rıhtım Cad. Nesli Han No:207/3 80030 Karaköy-İstanbul

212/2520516 212/2441628

Kaynak: TESİD

Page 101: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

98

EK-2

TÜRKİYE’DE ELEKTRİK-ELEKTRONİK SEKTÖRÜNDE FAALİYET GÖSTEREN BELLİ BAŞLI FİRMALAR

(Milyar TL)

Şirket adı

İli Satış

Kar

İhracat (bin dolar)

Aktif

Öz Sermaye

Çalışan

Arçelik İstanbul 569 304 83 998 248034 406 603 204 037 3828 Vestel Manisa 312 452 33 217 484490 283 782 72 695 4 650 Peg Profilo İstanbul 199 678 11 960 30 900 148 067 31 608 2 788 BHS Profilo Elektrik. İstanbul 159 023 12 294 69 119 140 992 3 523 3 141 Beko İstanbul 132911 5 115 164051 102 553 25 946 1 865 Profilo Telra Elektronik Tekirdağ 99 140 1 453 118820 55 292 8 760 1 400 Netaş İstanbul 96 226 15 396 51 735 84 373 35 766 1 256 Simko İstanbul 90 555 3 511 32 700 77 550 14 573 2 495 Aselsan Ankara 82 053 9 133 22 807 122 234 36 256 2 850 Alcatel Teletaş İstanbul 74 300 5 990 14 700 70 224 21 010 658 T.Siemens Bursa 53 886 4 168 35 717 44 093 17 129 - Merloni İstanbul 48 467 1 495 17 108 31 475 9 971 489 Alstrom Kocaeli 46 447 5 380 49 887 45 856 13 298 902 FNSS Savunma Sis. Ankara 35 000 11 190 21 715 32 704 6 247 378 Bosch Isıtma Manisa 31 508 361 49 791 15 533 5 754 506 ABB Elekt. İstanbul 29 802 2 530 10 000 29 180 5 372 750 Hes Hacılar Kayseri 26 418 417 16 474 15 178 3 956 612 Tusaş Eskişehir 21 367 6 324 44 627 24 398 1 000 524 İhlas EV alet. İstanbul 21 069 818 1 195 16 005 810 600 Raks Elektrik Manisa 14 766 -32 498 26 507 34 504 -14 139 1 470 Umur Bilgisayar Hassas Kağıt İstanbul 9 618 696 72 3 907 731 491 TDATA teknik Bilgisayar İstanbul 8 969 988 - 5 223 14 130 Ütüsan Elektr. İstanbul 8 674 174 15 482 7 810 1648 550 Klimasan İstanbul 8 591 2 699 643 8 607 5 395 300 Emek Elektrik Ankara 7 645 -283 13 283 12 583 2 088 294 BSH Küçük Ev alet. İstanbul 7 395 101 6 331 981 1 137 200 Rask Ev alet. Manisa 7 225 -9 595 5 342 6 066 -6 802 1 470 Best A.Ş. Balıkesir 6 784 719 - 4 241 369 280

Kaynak: Capital 500 Özel Sayı. 12.2002.

Page 102: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

99

KAYNAKÇA

Cash, J. I., “Building the Information Age Organisation: Structure, Control and Information

Technologies”, Third Ed. Burr Ridge, Ill: Irwin, 1994.

Davenport, Thomas H. “Informatıon Ecology: Mastering the Information and Knowledge

Environment”, New York: Oxford University Press, 1997.

Dönmez, Recai. “Vergi Hukuku Açısından Küreselleşme ve Elektronik Ticaret”, Anadolu

Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi 14, no.1-2 (1998): 415-452.

Erkan, Hüsnü. “Bilgi Toplumu ve Ekonomik Gelişme”, Ankara: Türkiye İş Bankası, 1993.

Ersoy, Zeynep. “Elektronik Ticaret ve Ticaret Noktaları”, Ankara: İGEME, 1999.

Kepenek, Yakup. “Ekonomik Yönleriyle Elektronik Ticaret”, Türkiye İçin Elektronik Ticarete

Geçiş Durum Değerlendirmesi ve Pilot Uygulama Projesi, Ankara: TÜBİTAK-BİLTEN ve

İGEME, 1999.

OECD. Directorate For Science, Technology and Industry, Comitteee for Information,

Computer and Communications Policy. Working Party on the Information Economy.

Information Technology Outlook 2000. Paris: OECD, 1999.

“Turkey: Informatics and Economic Modernization.” Washington, D.C.: The World Bank,

1993.

Webster, Frank. “The Information Society: Conceptions and Critique”, Encyclopedia of

Library and Information Science, ed. Allen Kent. New York: Marcel Dekker, 1996, Vol. 58.

Supp. 21: 74-112

“Yeni Öğrenme Modeli ve Eğitimde Bilişim Teknolojileri”, TBV-BDE Çalışma Grubu:

Ahmet Şimşek, Tınaz Titiz, Fuat İnce, Fulya Sarı, Tuncer Üney, Zafer Kurdakul, Tijen

Mergen, Cengiz Ultav, Seniz Ciritçi, Eylül 1998.

Page 103: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

100

Eşiyok, Bayram Ali. “Bilgi Toplumuna Doğru - Türkiye Bilgi Teknolojileri”, Türkiye

Kalkınma Bankası,Araştırma Müdürlüğü, Ankara, 1999.

IMD (2000), “The World Competetiveness Report 2000”, World Economic Forum. New

York. 2000.

World Bank, “World Development Report”, Oxford Press, New York, 1999.

TÜBİTAK, “Türk Bilim ve Teknoloji Politikası (1993-2003), Ankara, 1993.

Saka, Tamer. “Türk Bankacılık Sektöründe Bilgi Teknolojilerinin Denetimi”, Türkiye

Bankalar Birliği Yayın No.224. İstanbul, 2001.

Taylan,Tolga. “Türkiye Elektrik ve Elektronik Sanayi İhracat İmkanları” İGEME, Ar/Ge

Başkanlığı, Ekim 2000.

Arıcı, Esmahan. “Elektronik Ticaret”, Orta Anadolu İhracatçılar Birliği, Temmuz 2000.

Page 104: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

i

GİRİŞ

Günümüzde teknolojide ve iletişim ağlarında meydana gelen ilerlemelerle birlikte yaşanmaya

başlanan Bilgi Çağı’nın, önümüzdeki yüzyıl boyunca tüm dünyada yaygınlaşarak gelişmesi

beklenmektedir. Bilgi teknolojileri ve iletişim ağlarındaki bu gelişmeler; internet

bağlantılarını doğurmuş, bilgi iletişim ve bilgi işlemin günlük hayatımıza yansıtılmasıyla

küresel bilgi akışı sağlanmış ve bilgi evrensel bir kimliğe dönüşmüştür.

Dünya ülkelerinin bir çoğunda günlük yaşamın her alanında bilgisayar kullanımının çağın

gereği olduğu bilincinin yerleşmesi, diğer taraftan sayısal biçime dönüştürülmüş yazılı metin,

ses ve video görüntüleri ile interaktif bağlantıların sağladığı kolaylıkların fark edilmesi

elektronik işlemlere stratejik bir önem kazandırmıştır.

Bu kapsamda bilgisayar yazılım sektörünün öncelikle incelenmesi gerekmektedir. Yazılım

sektörümün çağdaş gelişmeler ışığında yeterli olarak anlaşılabilmesi için bilişim alanından,

elektrik-elektronik sektörlerindeki gelişmelere kadar geniş kapsamlı bir çalışma yapılması

gerekli olmuştur. Bu çalışma, bilişim sektöründe yapılacak incelemeler için bir taban

oluşturacaktır.

Page 105: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

ii

Page 106: Bilgisayar Yazılım Sektörü Araştırması

i

İÇİNDEKİLER

Sayfa No.

GİRİŞ .................................................................................................................................... İ

1. BİLİŞİM SEKTÖRÜ ....................................................................................................... 1 1.1. Bilgi Üretimi ............................................................................................................... 2 1.2. Beşeri Sermaye ........................................................................................................... 7 1.3. İçerilmiş Bilgi ............................................................................................................. 9 1.4. Devlet Teşvikleri ......................................................................................................... 10 1.4.1. Türkiye’de Bilim ve Teknoloji Politikası ......................................................... 12 1.4.2. Devlet Teşviklerinin Alt Yapısı ve Destek Kuruluşlar ..................................... 13

2. BİLİŞİM SEKTÖRÜ ARZ DURUMU .......................................................................... 23 2.1. Elektronik Sanayi Sektörü .......................................................................................... 24 2.1.1. Bileşenler Alt Sektörü ....................................................................................... 28 2.1.2. Tüketici Elektroniği Alt Sektörü ....................................................................... 29 2.1.3. Profesyonel ve Endüstriyel Cihazlar Alt Sektörü ............................................. 29 2.1.4. Askeri Elektronik Cihazlar Alt Sektörü ............................................................ 30 2.1.5. Telekomünikasyon Cihazları Alt Sektörü ......................................................... 31 2.1.6. Bilgisayar Cihazları Alt Sektörü ....................................................................... 42

3. YAZILIM SEKTÖRÜ ..................................................................................................... 55 3.1. Sektörün Tanımı .......................................................................................................... 55 3.1.1. Hizmet ve Destek Programları .......................................................................... 57 3.1.2. Kontroller .......................................................................................................... 59 3.1.3. Bankacılıkta Yazılım Uygulaması .................................................................... 61 3.2. Türkiye’de Yazılım Sektörü Arz Durumu .................................................................. 64 3.3. İnternet ve Elektronik Ticaret ..................................................................................... 71 3.3.1. Ticaret Noktaları ............................................................................................... 77 3.3.2. Türkiye’de İnternet ........................................................................................... 78 3.3.3. İnternet Alt Yapısı ............................................................................................. 80 3.3.4. Yatırım Teşvik Belgeleri ................................................................................... 81 3.4. Yazılım Sektörümün Geleceği .................................................................................... 81

4. TALEP .............................................................................................................................. 84 4.1. Talebi Belirleyen Etmenler ......................................................................................... 87

5. DIŞ TİCARET .................................................................................................................. 89 5.1. Elektronik Sanayi Dış Ticareti .................................................................................... 89 5.1.1. İhracat ................................................................................................................ 89 5.1.2. İthalat ................................................................................................................ 90 5.2. Bilgisayar Cihazları Dış Ticareti ................................................................................. 92

6. GENEL DEĞERLENDİRME VE SONUÇ ................................................................... 93

Ek-1. Bilgisayar Alt Sektöründe Yazılım Alanında Faaliyet Gösteren Belli Başlı Firmalar . 97

Ek-2. Türkiye’de Elektrik –Elektronik Sektöründe Faaliyet Gösteren Belli Başlı Firmalar . 98

KAYNAKÇA ........................................................................................................................ 99