BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI...

23
ANADOLU, J. of AARI 20 (1) 2010, 68 - 90 MARA 68 BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ II-ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER Yasemin EVRENOSOĞLU Evren GÜNEN Hakan GEREN Ege Üniversitesi Ödemiş Meslek Yüksekokulu Ödemiş-İzmir/TURKEY Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Bornova- İzmir/TURKEY Geliş tarihi (Received): 20.07.2009 Düzeltme (Revised): 26.02.2010 Kabul (Accepted): 19.03.2010 ÖZ: Bu çalışma, 2006-2008 yılları arasında, Ege Üniversitesi Ödemiş Meslek Yüksekokulu’nun Ödemiş’teki deneme arazilerinde, yeşil gübreleme amacıyla bağ arasına ekilen farklı yembitkilerinin (Vicia pannonica, V. villosa, V. sativa, V. narbonensis, V. faba var. major, Lathyrus ochrus, Lolium multiflorum) üzüm verimi ve kalitesine etkilerini saptamak amacıyla yürütülmüştür. Çalışma, tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak kurulmuştur. Üzüm çeşidi olarak da 25-26 yaşında, R-99 anacı üzerine aşılı “Çekirdeksiz Sultani Üzüm” kullanılmıştır. Sonuçlar; yeşil gübre uygulaması, ilk yıl üzüm verimini Kontrol-2 (geleneksel üzüm tarımı)’ye göre önemli derecede düşürmüş, budama artığı ağırlığını yükseltmiş, şeker oranı ve randımanını önemli olmayan derece arttırmıştır. Ertesi yıl üzüm verimi Kontrol-1 (yeşil gübre ve kimyasal gübre yok)’e göre yükselirken yine Kontrol-2’nin gerisinde kalmış, şeker içeriği ve randıman Kontrol-2’e göre yükselmiştir. Anahtar Sözcükler: Yeşil gübre uygulaması, üzüm verimi, şeker oranı. EFFECTS OF SOME LEGUME FORAGE CROPS USED FOR GREEN MANURE BETWEEN VINEYARD ON THE YIELD AND QUALITY 2-GRAPE YIELD AND OTHER CHARACTERISTICS ABSTRACT : This study was conducted in order to determine green manure crops (Vicia pannonica, V. villosa, V. sativa, V. narbonensis, V. faba var. major, Lathyrus ochrus) grown in between vineyard rows and their effects on the grape yield and quality in Odemis experimental vineyard of Odemis Vacational High School of Ege Univ. during 2006-2008. The experimental design was a randomised complete blocks with three replications. 25-26 years old, “Seedless Sultani grape” cultivar grafted on R-99 rootstock plantation was also used as vineyard material. Results indicated that, practicing of green manure decreased fresh grape yield significantly in the first year compared to Control-2 (traditional grape cultivation) when pruning weight increased, sugar content and raisin grape index increase was not significant. Fresh grape yield also decreased compared to Control-2 but increased Control-1(no green manure or fertilizer) in the following year. Sugar content and raisin grape index increased compared to Control-2. Keywords: Practicing of green manure, fresh grape yield, sugar content, pruning weight . Sorumlu Yazar (Corresponding Author) : Doç. Dr. Hakan GEREN E-mail: [email protected]

Transcript of BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI...

ANADOLU, J. of AARI 20 (1) 2010, 68 - 90 MARA

68

BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II-ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

Yasemin EVRENOSOĞLU Evren GÜNEN

Hakan GEREN

Ege Üniversitesi Ödemiş Meslek Yüksekokulu Ödemiş-İzmir/TURKEY

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Bornova-

İzmir/TURKEY

Geliş tarihi (Received): 20.07.2009 Düzeltme (Revised): 26.02.2010 Kabul (Accepted): 19.03.2010

ÖZ: Bu çalışma, 2006-2008 yılları arasında, Ege Üniversitesi Ödemiş Meslek Yüksekokulu’nun Ödemiş’teki deneme arazilerinde, yeşil gübreleme amacıyla bağ arasına ekilen farklı yembitkilerinin (Vicia pannonica, V. villosa, V. sativa, V. narbonensis, V. faba var. major, Lathyrus ochrus, Lolium multiflorum) üzüm verimi ve kalitesine etkilerini saptamak amacıyla yürütülmüştür. Çalışma, tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak kurulmuştur. Üzüm çeşidi olarak da 25-26 yaşında, R-99 anacı üzerine aşılı “Çekirdeksiz Sultani Üzüm” kullanılmıştır. Sonuçlar; yeşil gübre uygulaması, ilk yıl üzüm verimini Kontrol-2 (geleneksel üzüm tarımı)’ye göre önemli derecede düşürmüş, budama artığı ağırlığını yükseltmiş, şeker oranı ve randımanını önemli olmayan derece arttırmıştır. Ertesi yıl üzüm verimi Kontrol-1 (yeşil gübre ve kimyasal gübre yok)’e göre yükselirken yine Kontrol-2’nin gerisinde kalmış, şeker içeriği ve randıman Kontrol-2’e göre yükselmiştir.

Anahtar Sözcükler: Yeşil gübre uygulaması, üzüm verimi, şeker oranı.

EFFECTS OF SOME LEGUME FORAGE CROPS USED FOR GREEN MANURE BETWEEN VINEYARD ON THE YIELD AND QUALITY

2-GRAPE YIELD AND OTHER CHARACTERISTICS

ABSTRACT : This study was conducted in order to determine green manure crops (Vicia pannonica, V. villosa, V. sativa, V. narbonensis, V. faba var. major, Lathyrus ochrus) grown in between vineyard rows and their effects on the grape yield and quality in Odemis experimental vineyard of Odemis Vacational High School of Ege Univ. during 2006-2008. The experimental design was a randomised complete blocks with three replications. 25-26 years old, “Seedless Sultani grape” cultivar grafted on R-99 rootstock plantation was also used as vineyard material. Results indicated that, practicing of green manure decreased fresh grape yield significantly in the first year compared to Control-2 (traditional grape cultivation) when pruning weight increased, sugar content and raisin grape index increase was not significant. Fresh grape yield also decreased compared to Control-2 but increased Control-1(no green manure or fertilizer) in the following year. Sugar content and raisin grape index increased compared to Control-2. Keywords: Practicing of green manure, fresh grape yield, sugar content, pruning weight.

Sorumlu Yazar (Corresponding Author) : Doç. Dr. Hakan GEREN E-mail: [email protected]

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

69

GİRİŞ

Türkiye ekonomisine katkısı ve beslenmedeki yeri nedeni ile üzüm, önemli bir tarımsal ürünümüzdür. Ülkemiz asmanın ana vatanlarından biri olup, üzüm üretimi antik çağlardan beri yapılmaktadır. Türkiye 62.348.184 (Mt)’luk Dünya üzüm üretiminin 3.650.000 (Mt)’luk bölümünü üreterek 6. sırada yer almaktadır. Ege bölgesi ülke toplam bağ sahasının yaklaşık %23’lük, toplam üzüm üretiminin %44’lük payını karşılamaktadır (Altındişli, 2003). Ege Bölgesinde Sultani Çekirdeksiz üzüm yaygın olarak İzmir ve Manisa illerinde yetiştirilmektedir.

Bir ekim nöbeti sisteminde sürekli aynı bitkilerin yer alması toprakların

fiziksel ve kimyasal özelliklerinin bozulmasına neden olmaktadır. Toprak yapısını iyileştirmek ve toprağa organik madde ile azot kazandırmak için uygulanması gerekli tedbirlerin başında; yazlık ana ürünlerden sonra kışın boş kalan arazide yıllık baklagil bitkilerini ot üretimi veya yeşil gübre amacıyla yetiştirmek gelmektedir. Yem bitkilerinden sonra ekilen diğer kültür bitkilerinin verim ile kalitesi yükselmekte ve çoğu kez bu olumlu etki birkaç yıl devam edebilmektedir (Geren, 2006). Toprakları organik madde yönünden zenginleştiren yeşil gübre uygulamaları, toprakta bulunan mikroorganizmaların sayı ve faaliyetleri üzerine olumlu etki yaptığı gibi, yeşil gübreleme amacıyla yetiştirilen bitkiler; toprak derinliklerinden aldıkları bitki besin maddelerini toprağın üst kısımlarına taşıdıklarından üst kısmı besin maddelerince zenginleştirirler ve toprakları erozyona karşı korurlar. Yeşil gübreleme için yetiştirilen bitkiler aynı zamanda azotun nitrat şeklinde topraktan yıkanıp gitmesini de büyük ölçüde önlemektedirler (Anonim, 2002). Bazı bölgelerde yeşil gübre bitkisi otlatılarak değerlendirilmekte, artan vejetatif aksam yeşil gübre olarak gömülmektedir. Ot ihtiyacının fazla olduğu alanlarda ise yeşil gübre bitkisi ot için biçilmekte, arta kalan anız toprağa karıştırılmaktadır. Ancak bu tip uygulamalarda beklenen yarar yeteri kadar sağlanamamaktadır (Avcıoğlu ve ark., 1999).

Hirschfelt ve ark. (1996), 1990-92 yıllarında, Thompson çekirdeksiz üzüm

çeşidiyle, iki farklı lokasyona tesis edilmiş üzüm bağlarında yürüttükleri çalışmalarda, bağ arası toprak zemin yönetimi, asma beslenmesi için farklı N kaynakları ile topraktaki N mineralizasyonu ve yarayışlılığının asma gelişimi, meyve üretimi ve kalitesine etkilerini belirlemeyi amaçlamışlardır. Araştırcılar N kaynağı olarak; amonyum nitrat, kompost, meyvesi tüylü fiğ (Vicia villosa ssp. dasycarpa), fıçı yoncası (Medicago truncatula), arpa (Hordeum vulgare), sudanotu (Sorghum sudanense), arpamsı-brom (Bromus hordeaceus), çokyıllık çim (Lolium perenne) kullanmışlardır. Araştırıcılar, V. villosa ssp. dasycarpa gibi baklagillerin bağcılıkta temel N kaynağı olarak kullanılabileceğini, üzüm verimi ve kalitesinin asmanın N alımına bağlı olduğunu, rekabetçi yer örtücü bitkilerin bağlarda aşırı canlılığı yöneten bir araç gibi

ANADOLU 20 (1) 2010

70

kullanılabileceğini, kompost uygulamasının düşük etkiye sahip olduğunu, buna karşılık N’lu gübrenin çok hızlı tepki verdiğini belirtmişlerdir.

Avcıoğlu ve ark. (1999), monokültür pamuk tarımının verimlerde ve toprağın

organik madde miktarında azalmaya, hastalık ve zararlı etkisinin artmasına ve yapay gübre kullanımına paralel olarak da yer altı su kaynaklarının kirlenmesine neden olduğunu bildirmişlerdir. Araştırıcılar, bu durumun giderilmesinde yıllık baklagil yem bitkilerinin (Vicia sativa, V. villosa, V. pannonica, Trifolium alexandrinum, T. resupinatum, vb) yeşil gübre olarak kullanılması gerektiğini, bu yolla dekara 45-256 kg organik madde ile 3-6 kg biyolojik azot kazandırılabileceğini belirtmişlerdir.

Kacar ve Katkat (1999), yeşil gübre bitkilerinin toprakta hızlı bir şekilde

çürümeleri için C:N oranının küçük olmasının (13:1) gerektiğini, aksi durumda yani C:N oranı büyük (80:1) ise toprakta çürümenin daha uzun zamana gereksinim duyduğunu bildirmişlerdir. Ayrıca araştırıcılar, yağışı az olan yörelerde yeşil gübrelemenin, toprakta sınırlı düzeyde bulunan suyu kullanmaları nedeniyle asal bitkinin su sıkıntısı çekebileceğini, yeşil gübrelemenin yarar yerine zararı olabileceğini de belirtmişlerdir. Aynı araştırıcılar, yeşil gübre bitkisi olarak kullanılan baklagil bitkisinin, baklagil olmayan başka bir bitkiyle karışık olarak ekilmesinin daha etkili olabileceğini, atmosfer N’unu fikse etmede Vicia faba ile V. villosa’nın aynı konumda olduğunu, ancak Medicago sativa’nın etkinliğinin çeyreği kadar bir potansiyele sahip olduklarını da vurgulamışlar ve yeşil gübre bitkilerinin toprak CO2 içeriğini arttırarak bitki besin elementlerini yarayışlı şekle dönüştürdüklerini de ifade etmişlerdir.

Celano ve ark. (2000), Güney İtalya’da iki değişik lokasyonda, askıya alınmış

olgun asma ve genç şeftali bahçesinde yürüttükleri çalışmalarında bakla (Vicia faba) ve yulaf (Avena sativa) karışımlarını sonbaharda yeşil gübre olarak, ara şeritlere ekmişler, ilkbaharda da toprağa gömmüşlerdir. Bu uygulamayı kontrol (mineral gübre+klasik toprak işleme) ile karşılaştırmaları sonucunda; yeşil gübre kullanılan parsellerdeki toprak suyunun, kontrol parsellere göre seviyesinin daha düşük olduğunu, şeftali de 80 cm, asma da ise 40 cm derinliğe gerilediğini, özellikle kurak yıllarda yeşil gübre uygulanan plantasyonların daha erken sulanmaya başlanmasını ve yarı-kurak bölgelerde yeşil gübre kullanımı ve kârlılığının duruma göre incelenmesi gerektiğini belirtmişlerdir.

Özyazıcı ve Manga (2000), Çarsamba Ovası sulu koşullarında, 1995-1997

yılları arasında, kışlık ara ürün olarak yetiştirilebilecek baklagil yembitkilerinin [koca fiğ (Vicia narbonensis), fiğ (Vicia sativa), Anadolu üçgülü (Trifolium resupinatum), mürdümük (Lathyrus sativus), yem bezelyesi (Pisum arvense) ve ak lüpen (Lupinus albus)] yem ve yeşil gübre değerlerinin belirlenmesi amacıyla yaptıkları bir çalışmada, yeşil gübrelemeden sonra yetiştirilen yazlık ana ürün mısır ve ayçiçeği bitkilerinde en

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

71

yüksek tane verimi, koca fiğ ve adi fiğin tüm aksamlarının toprağa karıştırıldığı yeşil gübreleme uygulamalarından (mısırda, 974 ve 963 kg/da; ayçiçeğinde, 494 ve 493 kg/da) elde edildiğini bildirmişlerdir. Bu yeşil gübre uygulamalarının kontrole göre, mısırda sırasıyla %51.7 ve %50.0, ayçiçeğinde ise sırasıyla %36.8 ve %36.4’lük verim artışı sağladığının da belirtildiği çalışmada, söz konusu yeşil gübreleme işlemlerinin ana ürünlerde sağladığı bu yüksek verimlerin, dekara uygulanan, 10 ve 20 kg azotlu gübreleme ile elde edilen verimlere (mısırda 944 ve 1060 kg/da; ayçiçeginde, 437 ve 532 kg/da) eşdeğer olduğu ifade edilmiştir.

Pardini ve ark. (2002), asma, meyve bahçesi ve zeytinlik gibi plantasyonlarda

sıra aralarına yeşil gübre uygulamalarının olumlu ve olumsuz özellikleri olduğunu, değişen iklim ve toprak koşulları ile kullanım amacına hizmet edebilecek yeşil gübre bitkisi çeşitliliğinin sınırlı olduğunu bildirmişlerdir.

Sullivan (2003)’e göre, meyve bahçesi ya da bağ arasında yerörtücü veya yeşil

gübre bitkisi olarak kullanılabilecek bir çok seçenek bulunmaktadır. Vicia sativa’da toplam N miktarının %89’u topraküstü aksamında, %11’i köklerde bulunurken, Trifolium pratense ve Medicago sativa’da ise sırasıyla %68 ve 58’i topraküstü aksamda, %32 ve %42’si köklerdedir. Yeşil gübre bitkilerindeki organik maddenin parçalanmasında mikroorganizma faaliyeti toprak sıcaklığı ve nemi ile C:N oranına bağlıdır. Düşük toprak sıcaklığı ve nemi parçalanmayı yavaşlatmakta, bitkiler olgunlaştıkça karbon zinciri uzamakta ve N miktarı azalmakta bu nedenle parçalanma da uzun sürmektedir. Hızlı bir parçalanma için en uygun C:N aralığı 15:1 ile 25:1 arasındadır. C:N oranında azot içeriği, karbon içeriğinden çok daha fazla etkilidir.

Faria ve ark. (2004), Brezilya’da organik maddece fakir, kumlu toprak üzerine

tesis edilmiş asma (Vitis vinifera) bitkisinde, yeşil gübrelemenin toprağın kimyasal karakterleri ile üzüm verimi ve kalitesine olan etkilerini incelemek amacıyla yürüttükleri bir denemede, yeşil gübre olarak kullandıkları Crotalaria juncea ve Canavalia ensiformis bitkilerini a) biçip, toprak üzerinde bırakmışlar ve b) biçip toprağa gömmüşlerdir. Sonuçta, toprağa gömülen bitkilerin toprağın 0-10 cm’lik üst tabakasının kimyasal özelliklerini geliştirdiğini, organik madde ve Ca içeriğini yükselttiğini belirtmişler ve yeşil gübre uygulamasının dengeli bir üzüm verimi artışı ve kalite yükselişi sağlamadığını da bildirmişlerdir.

Ingels ve ark. (2005)’nın Sakramento’da, üç yıl süre ile yürüttükleri bir

araştırmada farklı yer örtücülerin Merlot üzüm çeşidinde asmanın büyümesi, salkım, tane ve şıra özellikleri ile topraktaki mikrobiyal faaliyetlere olan etkileri incelenmiştir. Denemede kullanılan asmalar 1993 yılında 5 BB üzerine aşılı olarak, 2.1 x 3.4 m aralık mesafelerde dikilmişlerdir. Denemede, Kaliforniya çok yıllık doğal buğdaygilleri, yıllık üçgül, yemlik bakla (Vicia faba var. minor) ve tahıllar ile temiz toprak işlemenin

ANADOLU 20 (1) 2010

72

yapıldığı kontrol uygulamaları karşılaştırılmıştır. Deneme sonucunda, uygulamalar arasında asmanın budama artığı ağırlığı, üzüm verim ile şıra özelliklerinden brix, pH ve titre edilebilir asitlik bakımından önemli bir farklılık olmadığı belirlenmiştir.

Uzun ve ark. (2005) tarafından, Bursa koşullarında kışlık ara ürün olarak ot

üretimi ve yeşil gübreleme amacıyla yetiştirilen adi fiğin (Vicia sativa), farklı azot dozları uygulanarak yetiştirilen mısır (Zea mays) bitkisinde tane verimi ve bazı tarımsal özellikler üzerine etkisi incelemek amacıyla yapılan bir çalışma yürütülmüştür. Buğday (Triticum aestivum) anızının kontrol olarak kullanıldığı çalışmada mısırda 0, 7.5, 15.0, 22.5, 30.0 ve 37.5 kg N/da dozları ele alınmıştır. Mısır bitkisinde ot üretimi amacıyla yetiştirilen adi fiği izleyen mısırdan 1470 kg/da değeri ile en yüksek tane verimi elde edilmiştir. Ot üretimi uygulamasını 1392 kg/da ve 1392 kg/da değerleri ile buğday anızı ve yeşil gübreleme takip etmiştir. Ot üretimi parsellerinde elde edilen tane verimi yeşil gübrelemede elde edilen verimden %5.66, buğday anızından elde edilenden %5.64 daha yüksek bulunmuştur. Azot dozu arttıkça tane verimi de düzgün bir artış göstermiş ve en yüksek değerine 30 kg N/da dozunda ulaşmış, ondan sonra düşüşe geçtiği de bildirilmiştir.

Cherr ve ark. (2006), Kuzey Florida koşullarında yürüttükleri bir

çalışmalarında; yazlık yetiştirilen Crotalaria juncea ile kışlık olarak yetiştirilen Lupinus angustifolius ve Vicia sativa bitkilerini, şeker mısıra (Zea mays var. rugosa) azot sağlamak amacıyla yeşil gübre olarak kullanmışlardır. Araştırıcılar C.juncea’nın (17.2 kg N/da), L. angustifolius (5.1 kg N/da) ve V. sativa (10.4 kg N/da)’dan daha yüksek azot biriktirme performansının olduğunu bildirmişlerdir. Söz konusu bitkiler dekara ortalama 12-12.5 kg N sağlarken, şeker mısır ekiminden sonra verilen ek 13.3 kg/da sentetik N’un koçan verimini dikkate değer bir ölçüde yükselttiğini ancak, klasik mısır tarımını simgeleyen 20 kg/da N uygulamasına göre bu uygulama için karlılığının düşük olduğunu da vurgulamışlardır.

Çetinkaya ve Onoğur (2006) tarafından, Manisa ekolojik koşullarında, R-99

amerikan asma anacı üzerine yuvarlak çekirdeksiz üzüm çeşidi aşılanmış, 15 yaşındaki bir bağ ile 5 yaşındaki anaçsız yuvarlak çekirdeksiz üzüm çeşidi içeren iki farklı bağda, bazı yeşil gübre uygulamalarını, üzüm verimi ve külleme hastalığı açısından değerlendirmişlerdir. Bu amaçla; a) yeşil gübre (YG) (fiğ+arpa)+çiftlik gübresi (ÇG) (3 t/da), b) YG+ÇG+ E2001 (jel biyolojik sıvı üre gübresi-200 cc/omca), c) YG+E2001, d) kontrol olmak üzere dört farklı uygulamayı denemişlerdir. Üç yıllık ortalama sonuçlar; tüm yeşil gübre uygulamalarının, anaçlı ve anaçsız omcalarda yaş üzüm verimini, kontrole göre 1-5 kg/omca yükselttiğini ve YG+ÇG+E2001 uygulamasının en ümitvar sonuç olduğunu ortaya koymuş, ancak tüm yeşil gübre uygulamalarının, asmalar için yeterli besin maddesi sağlayamadıkları da vurgulanmıştır.

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

73

Evci ve ark. (2006) tarafından, Trakya koşullarında, buğday (Triticum aestivum) hasadından sonra ayçiçeği (Helianthus annuus) ekilinceye kadar olan ara dönemde toprakta yeşil örtü oluşturularak erozyonun önlenmesi ve ot üretilmesi amacıyla, macar fiği (Vicia pannonica L.) yetiştirilmiştir. Ön bitki fiğ, yeşil ot elde etmek için, ilkbaharda Nisan ayının ikinci yarısı ve Mayıs ayının ilk yarısı olmak üzere iki faklı zamanda biçilmiştir. Baklagil yem bitkisi yetiştirilen bu sistemde ayrıca ayçiçeğine uygulanacak azot miktarını belirlemek amacıyla, alt-alt parsellere 0-5-10-15 kg/da saf azot dozları uygulanmıştır. Yapılan toprak nemi ölçümlerinde, ön bitki toprak nemini azaltmış ve kayıp nem yaz yağışlarıyla karşılanamadığı için, ayçiçeği verimini düşürmüştür. Bu verim düşüklüğü, ön bitkinin hasadı geciktikçe artış göstermiştir. Bu nedenle ön bitki hasat edilmiş parsellerden elde edilen ayçiçeği verimi, sürülü parsellere oranla daha düşük olmuştur. Yapılan ekonomik analiz sonucuna göre; ön bitki olarak yetiştirilen fiğden elde edilen ot geliri; ayçiçeği verim düşüklüğünü karşılamakta ve artı gelir sağlamaktadır. Ayçiçeği parsellerine uygulanan farklı azot dozları neticesinde, azot ile verim arasında önemli bir ilişki bulunmamıştır. Buğday-ayçiçeği münavebe sistemindeki ara dönemde, ayçiçeğinden önce ön bitki yetiştirilmesi durumunda ön bitkilerin erken hasadından sonra ekilen ayçiçeklerinin verimi, geç hasat edilene oranla daha yüksek olmuştur. Araştırma sonuçlarına göre yapılan kâr-zarar analizi sonucunda, kış dönemi yağış durumu normal olduğunda, Trakya bölgesinde ayçiçeğinden önce ön bitki olarak macar fiği yetiştirilmesi, kârlı bir yöntem olarak bulunmuştur.

Çengel ve ark. (2007), Manisa Merkez (organik bağ) ve Alaşehir (organik ve

geleneksel bağ) ilçelerindeki 3 farklı bağda yürüttükleri 5 yıllık bir çalışmada, R-110 anacı üzerine aşılı çekirdeksiz üzümlere arpa (Hordeum vulgare)+fiğ (Vicia sativa) (AF), bakla (V. faba)+fiğ (V. sativa) (BF) ve çiftlik gübresi (ÇG) uygulamalarını denemişlerdir. Organik bağlarda en yüksek organik madde artışının AF kombinasyonlarından elde edildiğini, kontrol parsellerine göre Merkez ilçede bu oranın %2.1’e, Alaşehir’de ise %1.7’ye yükseldiğini, Alaşehir geleneksel bağında ise %1.5’luk en yüksek artışın ÇG’den sağlandığını bildirmişlerdir. Merkez’den daha yüksek sıcaklık ortalamasına ve kumlu bünyeye sahip Alaşehir lokasyonu topraklarındaki organik madde minerilizasyonunun Manisa topraklarına göre çok hızlı olduğunu belirten araştırıcılar, fiğ yerine daha iri, yoğun dallı ve C/N oranı daha geniş bitkilerle baklagillerin kombine edilmesinin humus oluşumunda daha etkin olacağını da bildirmişlerdir. Araştırıcılar, yaş üzüm verimi üzerine organik gübre uygulamaları arasında Merkez organik bağ ve Alaşehir geleneksel bağlarında istatistiki bakımdan bir farklılık bulunmadığını, sadece Alaşehir organik üzüm bağında yaş üzüm verimleri arasında önemli farklılık bulunduğunu, bu farklılıkta da en yüksek yaş üzüm veriminin kontrol parselinden, en düşüğünün ise ÇG uygulamasından alındığını da belirtmişlerdir. Araştırıcılar ayrıca, organik gübre uygulamalarının, kuru üzüm randımanı üzerine istatistiki bakımdan etkili olmadığını, budama artığı ağırlığı üzerine ise önemli etkilerinin bulunduğunu da ifade etmişlerdir.

ANADOLU 20 (1) 2010

74

Tangolar ve ark. (2007), Şanlıurfa koşullarında 10 yaşındaki Çiloreş çeşidi

asmalarına 12 farklı uygulama (1-kontrol=temiz toprak işleme, 2-ahır gübresi (3 t/da), 3-saman malçı (500kg/da), 4-budama artığı, 5-arpa+fiğ, 6-(2+3+5), 7-(2+4+5), 8-(2+5), 9-(2+3+4+5), 10-(3+4+5), 11-(3+5), 12-(4+5)) yapmışlardır. Araştırıcılar, iki yıllık sonuçlara göre, organik gübre uygulamalarının; asmaların fenolojik gelişme zamanları ile salkım ağırlığı, salkım hacmi, tane ağırlığı, tane hacmi, kabuk oranı ve şıra oranı üzerine etkilerinin olmadığını, ilerleyen yıllarda etkinin görülebileceğini bildirmişlerdir.

Bu araştırma, bağ arasında yeşil gübre olarak yetiştirilen farklı yem bitkilerinin

üzüm verimi ve diğer bazı özelliklere etkisini saptamak ve üreticilere pratik sonuçlar aktarabilmek amacıyla yapılmıştır.

MATERYAL VE METOT

Araştırma, Ege Üniversitesi Ödemiş Meslek Yüksek Okulu’nun Ödemiş

ilçesinde bulunan deneme alanında, 2006-2008 yılları arasında yürütülmüştür. Araştırma sahasının bazı iklim özellikleri Çizelge 1’de, toprak özellikleri de Çizelge 2’de sunulmuştur. Araştırma yerinin iklim ve toprak özellikleri; denemeye konu olan bitkisel materyalin yetiştirilmesini sınırlayıcı bir rol oynamamıştır. Bitkisel materyal olarak, beton direkler arasında askıya alınmış, 25-26 yaşında ve 2.5 m x 3 m aralıklarda dikilmiş R-99 anacı üzerine aşılı “Çekirdeksiz Sultani Üzüm” çeşidi ile yeşil gübre olarak kullanılan ve Çizelge 3’te sunulan çeşitler, Çizelge 4’te gösterilen şekilde kullanılmıştır.

Tesadüf blokları deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak düzenlenen

deneme, toplam 14x3=42 parselden meydana gelmiştir. Parselasyon işleminde, dikdörtgen şeklindeki parselin 5 m’lik uzun kenarlarının her iki tarafına 2 bağ omcası, ayrıca her iki bağ omcasının sağ ve sol taraflarına Çizelge 4’te belirtilen kombinasyonlar denk getirilmiştir (Şekil 1). Söz konusu bütün omcalar etiketlenmiştir. Yeşil gübre bitkileri 09.11.2005 ve 10.11.2006 tarihlerinde ekilmiştir.

Yeşil gübre bitkilerine yetiştirme süresi boyunca sulama yapılmamış, bitkilerin

su ihtiyacı doğal yağışlarla karşılanmıştır. Yeşil gübre bitkilerin gömülme işleminden sonra oluşan yağışlar kimyasal dekompozisyonu sağladığı için sulama yapılmamış, ancak Mayıs ayından itibaren standart asma sulaması, damlama yöntemiyle yapılmıştır.

Her iki yılda da, Kontrol-2 (geleneksel asma tarımı) parselleri hariç, söz

konusu yeşil gübre bitkilerine ve asma omcalarına herhangi bir kimyasal gübre uygulanmamıştır. Kontrol-2 parsellerine, budama sonrasında NPK (15-15-15) kompoze gübresinde dekara 8 kg saf madde hesabıyla taban gübresi uygulanmış, deneme yılları

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

75

boyunca bu parsellere, Mayıs ayının ilk haftasında da 5 kg/da ek N’lu gübre (NH4SO4) verilmiştir (Anonim, 2009).

Şekil 1. Denemede uygulanan parselasyon şeması. Figure 1. Application schematic in the experiment.

Araştırmanın yürütüldüğü yıllar boyunca tüm varyantlarda bir kez yeşil

budama işlemi gerçekleştirilmiştir (Anonim, 2001). Bu işlem esnasında; gövde ve yaşlı kısımlardan çıkan obur sürgünler, aynı gözden birden fazla süren sürgünlerin salkımsız veya zayıf gelişeni ve bayraklar üzerindeki salkımsız sürgünler atlamalı olarak usta budayıcılar tarafından kesilmiş, çıkan yaş budama artıkları kurutularak, ağırlıkları budama artığı ağırlıklarına eklenmiştir. Asma bitkileri 18.01.2006 ve 25.01.2007-08 tarihlerinde budanmıştır. Budama işlemi, yeşil budamayı yapan aynı işçiler aracılığıyla, yeşil gübre bitkileri zarar görmeyecek bir şekilde dikkatlice yapılmış, kuru budama artıklarının ağırlığı omca başına saptanmıştır. Budamadan yaklaşık 1 hafta sonra asmalara %3’lük bordo bulamacı uygulanmıştır (Anonim, 2009).

Asma sürgünlerindeki yaprak tomurcuklarının şişkinleşip 1-2 cm uzadığı

dönemde (03.04.2006 ve 04.04.2007), yeşil gübre bitkileri üzerinden merdane geçirilerek ezilmiş ve aynı gün kulaklı pullukla toprağa gömülmüştür.

Bağ omcalarının alt kısımlarındaki üzüm salkımlarının morfolojik olarak hafif

sararmaya başladığı dönemde, ilk yıl 16.08.2006, ikinci yıl 14.08.2007 ve üçüncü yıl 11.08.2008 tarihlerinde üzüm hasadı yapılmış, etiketlenmiş olan omcaların her birinden, elle, tüm salkımlar kesilerek hasat edilmiş ve tartılmıştır. Her bir uygulamadan elde edilen üzüm örneklerinin pres yardımıyla şırası çıkarılmış ve refraktometre ile şeker oranları belirlenmiştir (Çelik ve Kısmalı, 2003). Uygulamalardan elde edilen 1 kg’lık üzüm salkımı, 20 litrelik plastik kovalarda hazırlanan %5 K2CO3 + %1.25’lik zeytinyağı karışımının içine 10 kez bandırılmış (Altındişli ve İşçi, 2005), daha sonra bandırılan

ANADOLU 20 (1) 2010

76

üzümler 40ºC’ye ayarlı vantilasyonlu kurutma dolabında sabit ağırlığa ulaşıncaya kadar (~4 gün) karanlıkta kurutulmuştur (Ferreira ve ark., 2007). Kurutma sonrası üzümler başlangıç ağırlığına oranlanmış ve indeks hesaplanmıştır. Yeşil ve kış budamalarından elde edilen 1 yaşlı saplar 70°C’de kurutularak budama artığı ağırlıkları saptanmıştır. Çizelge 1. Araştırma yerinin bazı meteorolojik verileri, Ödemiş 2006 2007 ve 2008. Table 1. Some meteorological data in experimental area, Odemis in 2006, 2007 and

2008. Aylar

Ortalama sıcaklık Average temperature

(ºC)

Toplam yağış Total precipitation

(mm) Months 2006 2007 2008 UYO 2006 2007 2008 UYO Ocak January 5,6 7,3 5,5 7,1 73,2 19,9 29,4 103,7

Şubat February 8,2 8,7 7,0 8,1 114,8 54,0 10,9 86,3

Mart March 11,0 11,9 13,6 10,5 89,8 15,0 89,5 70,5

Nisan April 16,2 14,7 23,5 14,7 14,1 35,2 47,7 50,9

Mayıs May 20,5 21,7 20,0 19,9 21,4 31,7 1,1 33,2

Haziran June 25,4 27,1 20,5 24,7 6,2 7,0 11,7 14,9

Temmuz July 27,9 29,5 28,2 27,5 22,0 - - 6,0

Ağustos August 28,4 28,8 29,0 26,8 - - 0,3 2,9

Eylül September 22,8 23,0 22,9 22,5 66,9 6,7 25,6 16,2

Ekim October 17,9 18,3 18,7 16,8 77,0 74,5 41,2 36,2

Kasım November 10,2 17,9 13,5 12,0 65,1 138,5 75,0 76,6

Aralık December 6,8 6,9 9,1 8,8 3,8 126,2 70,4 126,4

X – Σ 16,7 18,0 17,6 16,6 554,3 508,7 402,8 623,8 UYO : Uzun Yıllar Ortalaması (1960-2000) : Long year average.

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

77

Çizelge 2. Araştırma yeri toprağının bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri. Table 2. Some physical and chemical soil characteristics of experimental area.

Özellikler

Örnek derinliği Sample depth (cm)

Özellikler

Örnek derinliği Sample depth (cm)

Characters 0-20 20-40 Characters 0-20 20-40 Kum (%) Sand 68,7 61,3 Eriyebilir Toplam Tuz (%)

Total soluable salt 0,03 0,03

Kil (%) Clay 7,3 8,6 Organik Madde (%)

Organic material 1,18 1,19

Mil (%) Silt 24,0 30,1 Toplam Azot (%)

Total nitrogen 0,06 0,07

pH 6,40 6,51 Faydalı Fosfor (ppm) Available phosphor 39,5 44,9

Kireç (%) Lime 1,51 1,52 Faydalı Potasyum (ppm)

Available potassium 100 120

Çizelge 3. 2005 ve 2006 yıllarında kullanılan yeşil gübre bitki çeşitleri. Table 3. Green manure crop varieties in 2005 and 2006.

Bilimsel Adı Scientific name

Türkçe Adı English name

Çeşit Variety

Temin Edildiği Yer Source

Lolium multiflorum İtalyan çimi Italian rye-grass Caramba Ulusoy Toh.Zir.Ltd.

Vicia pannonica Macar fiği Hungarian vetch Ege beyazı-79 Ege Tar.Araş.Enst.

Aegean Agr.Res.Inst.

Vicia villosa Tüylü fiğ Hairy vetch Menemen-79 ”

Vicia sativa Fiğ Common vetch Cumhuriyet-99 ”

Vicia narbonensis Koca fiğ Narbon vetch Dikili ”

Vicia faba var. major Bakla Faba bean Eresen-87 ”

Lathyrus ochrus Kıbrıs mürdümüğü Cyprus vetch

Lokal populasyon

Kuzey Kıbrıs TC Nothern Cyprus Turkish Rep.

ANADOLU 20 (1) 2010

78

Çizelge 4. Denemede kullanılan yalın ve karışık ekimler. Table 4. Pure or mixed treatments and descriptions.

No Bitkiler (Crops) No Bitkiler (Crops) 1 Yalın L. multiflorum (Lm) 8 V. faba + V. pannonica (Vf+Vp) 2 Yalın V. pannonica (Vp) 9 V. faba + V. villosa (Vf+Vv) 3 Yalın V. villosa (Vv) 10 V. faba + V. sativa (Vf+Vs) 4 Yalın V. sativa (Vs) 11 V. faba + V. narbonensis (Vf+Vn) 5 Yalın V. narbonensis (Vn) 12 V. faba + L. ochrus (Vf+Lo) 6 Yalın L. ochrus (Lo) 13 Kontrol-1 (yeşil gübre -, kimyasal gübre -) 7 Yalın V. faba (Vf) 14 Kontrol-2 (yeşil gübre -, kimyasal gübre +)

Araştırmadan elde edilen verilerin değerlendirilmesinde, denemenin yürütüldüğü yıllar da faktör olarak alınmış ve İki Faktörlü Tesadüf Blokları Deneme Deseni’ne göre yapılan analizlerde (TOTEM-STAT) (Açıkgöz ve ark., 2004) farklılıklar LSD testi kullanılarak belirlenmiştir. BULGULAR VE TARTIŞMA

Yaş Üzüm Verimi: Çizelge 5’in sol tarafında, 2005 yılı sonbaharında ekilen ve 2006 erken ilkbaharında hasat edilen yeşil gübre bitkilerinden etkilenen asmalardaki 2006 ve 2007 yılındaki üzüm verimleri (A=Birinci Yıl Ekilen Kısım), sağ tarafında ise 2006 sonbaharında ekilen ve 2007 erken ilkbaharında hasat edilen bitkilerden etkilenen asmaların 2007 ve 2008 yaş üzüm verimleri gösterilmiştir (B=İkinci Yıl Ekilen Kısım) (Bknz: Şekil 1).

Analiz sonuçları, A ve B kısımlarının yaş üzüm verimi üzerinde yeşil gübre

olarak kullanılan baklagil yembitkilerinin, yılların ve interaksiyonun önemli etkilerinin olduğunu göstermiştir. A kısmında en yüksek yaş üzüm verimi, 2006 yılında Kontrol-2 (21.1 kg/omca) omcalarından elde edilmiştir. Aynı kısımda, en düşük üzüm verimi ise 2007’de yalın L.multiflorum (6.1 kg/omca) ile yeşil gübrelenmiş omcalardan sağlanmış olup, onu aynı istatistiki gurupta yer alan 2006’daki V.sativa (7.0 kg/omca), 2007 ve 2006’deki Kontrol-1’ler (7.3 kg/omca ve 7.4 kg/omca) izlemiştir. Birinci yıl yeşil gübre uygulaması yapılan parsellerin birinci ve ikinci yıl üzüm verimleri rakamsal olarak birbirine yakın olmasına karşılık, aralarında istatistiki olarak farklılık bulunmuş, ilk yıl üzüm verimi (10.9 kg/omca) ikinci yıldan (10.2 kg/da) biraz daha yüksek olarak kaydedilmiştir.

B kısmında en yüksek yaş üzüm verimi 2008 yılında 23.7 kg/omca ile Kontrol-

2’den elde edilmiştir. B kısmında, en düşük yaş üzüm verimi 6.7 kg/omca ile 2007’deki V. faba+V. villosa karışımında saptanmış olup, onu istatistiki olarak aynı gurupta yer alan şu parseller sırasıyla izlemişlerdir: 2008 Kontrol-1 (6.9 kg/omca), 2007 yalın L.

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

79

multiflorum (7.0 kg/omca), 2008 yalın L. multiflorum (7.1 kg/omca), 2007 Kontrol-1 (7.2 kg/omca), 2007 V. faba+L. ochrus (7.4 kg/omca). İkinci yıl yeşil gübre uygulaması yapılan parsellerin birinci ve ikinci yıl üzüm verimleri istatistiki açıdan farklılık sergilemiş olup, ilk yıl üzüm verimi (10.9 kg/omca) ikinci yıldan (11.3 kg/da) biraz daha düşük olarak kaydedilmiştir.

Çizelge 5 incelendiğinde, baklagil yembitkileriyle gübrelenmiş asma

omcalarından elde edilen üzüm yaş verimlerinin, yeşil gübreleme yapılmayan fakat standart kimyasal gübre uygulamasını temsil eden Kontrol-2’ye göre azaldığı saptanmıştır. Özellikle V. faba ile karışık olarak ekilen V. villosa ve L. ochrus ile yalın ekilen V. sativa’dan elde edilen üzüm verimi, yeşil gübre ve standart gübre uygulaması yapılmayan parseli temsil eden Kontrol-1’den daha düşük olarak belirlenmiştir. Sadece yalın V. faba ile gübrelenmiş omcaların verimi Kontrol-1’i geçerek Kontrol-2’ye yaklaşmıştır.

Çizelge 5. Bağ arasına yalın ve karışık olarak ekilen bazı yeşil gübre bitkilerin yaş üzüm

verimlerine etkisi (kg/omca). Table 5. The effects of green manure crops grown pure or mixture between vineyard on

fresh grape yields. A B Bitkiler (B) - Crops 2006 2007 Ortalama

Mean 2007 2008 Ortalama

Mean Yalın L. multiflorum 7,9 6,1 7,0 7,0 7,1 7,0 Yalın V. pannonica 14,6 7,5 11,0 10,1 7,7 8,9 Yalın V. villosa 8,8 10,2 9,5 13,5 12,2 12,8 Yalın V. sativa 7,0 9,9 8,5 10,3 12,0 11,2 Yalın V. narbonensis 14,7 7,9 11,3 15,7 8,3 12,0 Yalın L. ochrus 9,1 10,5 9,8 8,5 11,0 9,7 Yalın V. faba 18,0 10,2 14,1 19,4 12,3 15,9 V. faba+V. pannonica 10,1 9,1 9,6 11,4 9,9 10,7 V. faba+V. villosa 7,5 11,5 9,5 6,7 12,6 9,6 V. faba+V. sativa 9,5 10,1 9,8 7,8 10,3 9,0 V. faba+V. narbonensis 8,0 11,3 9,6 9,2 11,7 10,5 V. faba+L. ochrus 8,6 11,9 10,2 7,4 13,5 10,4 Kontrol-1 7,4 7,3 7,4 7,2 6,9 7,0 Kontrol-2 21,1 18,7 19,9 19,0 23,7 21,3

Ortalama Mean 10,9 10,2 10,5 10,9 11,3 11,1

LSD (0.05) Y:0,3 B:1,1 YxB:1,4 CV: %9,7

Y:0,4 B:0,9 YxB:1,3 CV: %8,4

Y: yıl (year), B: bitkiler (crops), ÖD: önemli değil (not significant), YxB: yıl x bitki interaksiyonu (year x crops interaction), CV: varyasyon katsayısı (coffeicient of variance).

ANADOLU 20 (1) 2010

80

Baklagil yembitkileriyle gübrelenmiş asma omcalarından elde edilen üzüm yaş verimlerinin, yeşil gübreleme yapılmayan fakat standart kimyasal gübre uygulamasını temsil eden Kontrol-2’ye göre azaldığı saptanmıştır. Özellikle V. faba ile karışık olarak ekilen V. villosa ve L. ochrus ile yalın ekilen V. sativa’dan elde edilen üzüm verimi, yeşil gübre ve standart gübre uygulaması yapılmayan parseli temsil eden Kontrol-1’den daha düşük olarak belirlenmiştir. Sadece yalın V. faba ile gübrelenmiş omcaların verimi Kontrol-1’i geçerek Kontrol-2’ye yaklaşmıştır.

Yeşil gübre uygulaması, uygulamayı takip eden dönemde yaş üzüm

verimlerini Kontrol-1’e göre çok az yükseltmesine karşılık, Kontrol-2’ye göre oldukça geriletmiştir. Uygulamadan bir sonraki yıl üzüm verimleri ise Kontrol-1’den yüksek, ancak Kontrol-2’den yine düşük bulunmuştur. Kontrol-2 parsellerinden en yüksek yaş üzüm verimi ortalaması (19.9–21.3 kg/omca) elde edilirken, Kontrol-1 (7.4–7.0 kg/omca) ve yalın L. multiflorum (7.0 kg/omca) ile yeşil gübrelenen omcalardan en düşük üzüm verimleri sağlanmıştır. Yeşil gübreleme sonucu toprağa kazandırılan N miktarı yükseldikçe, üzüm verimlerinin önemli ölçüde düştüğü söylenebilir. Toprağa sınırlı N birikimi sağlayan kombinasyonların ise (örn, yalın V. pannonica ve V. faba, vb) üzüm verimlerini Kontrol-1’re göre arttırdığı, ancak kullanıma hazır ve parçalı olarak uygulanan (Kontrol-2) azot kadar yüksek verim sağlayamadığı da dikkat çekmiştir. Nitekim Hirschfelt ve ark. (1996), V. villosa ssp. dasycarpa gibi baklagillerin bağcılıkta temel N kaynağı olarak kullanılabileceğini, üzüm veriminin asmanın N alımına bağlı olduğunu, ancak mineral N’lu gübrenin yeşil gübre uygulamalarına göre çok hızlı tepki verdiğini belirtmişlerdir. Diğer taraftan Faria ve ark. (2004), yeşil gübre uygulamasının dengeli bir üzüm verimi artışı ve kalite yükselişi sağlamadığını, Çetinkaya ve Onoğur (2006) ise yeşil gübre uygulamalarının, asmalar için yeterli besin maddesi sağlayamadığını vurgulamışlardır. Ancak Celano ve ark. (2000), yeşil gübre kullanılan parsellerdeki toprak suyunun, kontrol parsellere göre seviyesinin daha düşük olduğunu, besin maddesi yetersizliği değil, su stresi nedeniyle üzüm verimlerinin azaldığını, özellikle kurak yıllarda yeşil gübre uygulanan plantasyonların daha erken sulanmaya başlanmasını ve yarı-kurak bölgelerde yeşil gübre kullanımı ve kârlılığının duruma göre incelenmesi gerektiğini belirtmişlerdir. Evci ve ark. (2006), yeşil ot eldesi amacıyla, ön bitki olarak kullanılan Vicia sativa’nın toprak nemini azaltarak kendinden sonra gelen ayçiçeği tane verimini düşürdüğünü bildirmişlerdir. Bulgularımız bu araştırıcıların sonuçlarıyla uyumludur. Zira B uygulamasının ilk yılı, sadece yalın V. faba uygulanan parsellerdeki üzüm verimi Kontrol-2’yi biraz geçerken, ikinci yıl hiçbir uygulama Kontrol-2’nin verimini geçememiştir. Tangolar ve ark. (2007), organik gübre uygulamalarının; asmaların fenolojik gelişme zamanları ile salkım ağırlığı, tane ağırlığı, gibi özellikler üzerine etkilerinin olmadığını, ancak ilerleyen yıllarda etkinin görülebileceğini bildirmişlerdir.

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

81

Çalışmamızda, V. faba’yla yapılan karışım uygulamaları ve bazı yalın ekim yeşil gübre uygulamaları, araştırma yeri toprağının N miktarını yükseltmiştir. Bu yüksek miktardaki N vejetatif aksamı aşırı teşvik ederek, üzüm verimlerini düşürmüştür. Nitekim, budama artığı ağırlıklarının sunulduğu Çizelge 8 incelendiğinde, durum açıkça izlenmekte olup, üzüm verimi düşük olan parsellerde saptanan budama artığı ağırlıklarının yüksek olduğu görülmüştür. Özyazıcı ve Manga (2000), V. narbonensis ve V. sativa’nın tüm aksamlarının toprağa karıştırıldığı yeşil gübreleme uygulamalarından Kontrole göre, mısırda %50, ayçiçeğinde ise %36’lık bir tane verimi artışı kaydedildiğini vurgulamışlardır. Uzun ve ark. (2005) ot üretimi ve yeşil gübreleme amacıyla yetiştirilen V. sativa’dan sonra buğday tane veriminin yükseldiğini ancak ot üretimi parsellerinde elde edilen tane veriminin, yeşil gübrelemede elde edilen verimden %6 daha yüksek bulunduğunu bildirmişlerdir.

Çalışmamızda, yeşil gübre uygulamasından bir yıl sonraki yaş üzüm

verimlerinin özetlendiği Çizelge 5’in ilgili kısmı incelendiğinde (A-2007 ve B-2008); Kontrol-1, yani yeşil gübre uygulaması yapılmayan parsellerin, uygulama yapılmış parsellere göre daha düşük olduğu dikkati çekmiştir. Ancak bu kısımda da, klasik üzüm tarımındaki bitki besleme düzeninin simgelendiği uygulama yani Kontrol-2, yine en yüksek yaş üzüm verimini sağlamıştır.

Genel olarak çalışmamızda, yeşil gübre uygulamasının üzüm verimine etkisini

ikinci yıl sürdürdüğü ve Kontrol-1’e göre azalan oranda verimi yükselttiği söylenebilir. Bulgularımız, organik gübre (hayvan gübresi, yeşil gübre, vb) uygulamalarının ilerleyen yıllarda verim üzerine etkisinin görüleceğini bildiren bir çok araştırıcının sonuçlarıyla desteklenmektedir (Kacar ve Katkat, 1999; Tangolar ve ark., 2007; Geren, 2006). Bazı araştırıcılar, organik gübre etkisinin yaşlı plantasyonlarda, genç plantasyonlara göre daha az olduğunu bildirmişlerdir (Pardini ve ark., 2002; Sullivan, 2003). Çalışmamızda kullanılan asma ağaçlarının 25-26 yaşında olması, hiç bir uygulama yapılmaması durumunda bile omca başına 6-7 kg’dan fazla yaş üzüm verimi sağlaması, bitkilerin belli bir dengeye ulaştığının göstergesi olarak yorumlanabilir.

Yaş Üzüm Şeker Oranı: Uygulanan istatistiki analiz sonuçlarına göre, hem

ilk yıl, hem de ikinci yıl ekilen kısımlardan elde edilen yaş üzüm şeker oranı üzerinde yılların ve baklagil yembitkilerinin önemli etkilerinin olduğu, ancak interaksiyon etkisinin önemli olmadığı anlaşılmıştır (Çizelge 6). Birinci yıl ekilen kısımda, en yüksek şeker oranı yalın L. multiflorum (%24.8) ve Kontrol-1 (%23.8) parsellerindeki üzümlerden elde edilirken, rakamsal olarak en düşük şeker oranı ise %21.0 ile yalın V. villosa parselinden elde edilmiştir. Yaş üzüm şeker oranı bakımından yıllar arasında küçük fark oluşmasına karşılık, bu fark istatistiki bakımdan önemli bulunmuş olup, birinci yıla ait şeker oranı genel ortalamasının (%21.5), ikinci yıldan (%22.9) daha düşük olduğu da dikkati çekmiştir.

ANADOLU 20 (1) 2010

82

Çizelge 6. Bağ arasına yalın ve karışık olarak ekilen bazı yeşil gübre bitkilerin yaş üzüm şeker içeriklerine etkisi (%).

Table 6. The effects of green manure crops grown pure or mixture between vineyard on fresh grape sugar content (%).

A B Bitkiler (B) Crops

2006 2007 Ortalama Mean

2007 2008 Ortalama Mean

Yalın L. multiflorum 24,4 25,3 24,8 24,5 24,3 24,4 Yalın V. pannonica 20,6 21,7 21,1 20,9 21,8 21,4 Yalın V. villosa 20,0 22,1 21,0 20,9 21,8 21,3 Yalın V. sativa 21,1 22,4 21,8 20,0 21,3 20,7 Yalın V. narbonensis 22,3 23,5 22,9 21,9 22,8 22,3 Yalın L. ochrus 20,8 22,0 21,4 20,7 22,4 21,6 Yalın V. faba 21,0 23,1 22,1 21,2 22,1 21,7 V. faba+V. pannonica 20,5 22,6 21,5 20,8 21,7 21,3 V. faba+V. villosa 22,1 23,7 22,9 20,9 21,8 21,4 V. faba+V. sativa 21,8 24,0 22,9 20,5 23,2 21,8 V. faba+V. narbonensis 20,9 22,1 21,5 20,7 22,3 21,5 V. faba+L. ochrus 21,1 23,3 22,2 20,4 22,4 21,4 Kontrol-1 24,5 23,2 23,8 23,8 24,7 24,3 Kontrol-2 20,6 21,5 21,1 21,2 21,6 21,4

Ortalama Mean 21,5 22,9 22,2 21,3 22,4 21,9

LSD (0.05) Y:0,5 B:1,3 YxB:ÖD CV: %5,8

Y:0,4 B:1,2 YxB:ÖD CV: %7,4

İkinci yıl yeşil gübre uygulaması kısımda (B) ise, en yüksek şeker oranı yine

yalın L. multiflorum (%24.4) ve Kontrol-1 (%24.3) parsellerindeki üzümlerden sağlanırken, rakamsal olarak en düşük şeker oranı da %20.7 ile yalın V. sativa parselinden elde edilmiştir. Bu kısımda da yaş üzüm şeker oranı bakımından yıllar arasında küçük fark oluşmasına karşılık, bu fark istatistiki bakımdan önemli bulunmuş olup, birinci yıla ait şeker oranı genel ortalamasının (%21.3), ikinci yıldan (%22.4) daha düşük olduğu da dikkati çekmiştir.

Çalışmamızda, yeşil gübre uygulamasının üzümdeki şeker oranını, yeşil gübre

uygulaması yapılmayan varyantlara göre biraz düşürdüğü, uygulamadan bir yıl sonra ise ise hafifçe yükselttiği saptanmıştır. Kontrol-1 (%23.8 - %24.3) ve yalın L. multiflorum ile yeşil gübrelenen omcalarda (%24.8 - %24.4) en yüksek yaş üzüm şeker oranı belirlenirken, yalın V. villosa (%21.0) ve V. sativa (%20.7) ile gübrelenmiş omcalarda

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

83

en düşük şeker içeriği saptanmış olup, kabul edilebilir sınırlar içinde bulunmaktadır (Ergenoğlu ve Tangolar, 2000).

Tangolar ve ark. (2007) organik gübre uygulamalarının; üzümlerde salkım

hacmi, tane ağırlığı, tane hacmi, kabuk oranı ve şıra oranı üzerine etkilerinin olmadığını, Ingels ve ark. (2005) yeşil gübre uygulamaları arasında üzüm verim ile şıra özelliklerinden şeker oranı, pH ve titre edilebilir asitlik bakımından önemli bir farklılık olmadığını, Kacar ve Katkat (1999) ise olgunluk evresinde N fazlalığının vejetatif gelişmeyi teşvik etmesi nedeniyle şeker birikimini olumsuz yönde etkilediğini bildirmişlerdir. Bulgularımız, araştırıcıların sonuçlarıyla uyumlu görülmektedir.

Kuru Üzüm İndeksi: İstatistiki analiz sonuçları, birinci yıl yeşil gübre

uygulaması yapılan kısımdaki kuru üzüm indeksi (randımanı) üzerine yıl ve baklagil yembitkisi faktörleri ile interaksiyonun önemli etkide bulunduğunu, buna karşılık ikinci yıl uygulama yapılan kısımda ise yıl ve baklagil yembitkisi faktörünün önemli etkilerinin olduğu ancak interaksiyon etkisinin önemli olmadığı saptanmıştır (Çizelge 7). Birinci yıl ekilen kısımda, rakamsal olarak en yüksek kuru üzüm randımanı 2007’de V. faba+V. villosa (%25.8) karışımıyla gübrelenen parselden elde edilmiştir. Yine rakamsal olarak en düşük kuru üzüm randımanı da 2006’da yalın V. villosa (%21.2) parselinden alınmıştır. Kuru üzüm randımanı açısından yıllar arasında fark bulunmuş olup, 2007 yılındaki randıman (%25.0), 2006’dan (%22.7) biraz daha yüksek olmuştur. İkinci yıl ekilen kısımda ise en yüksek kuru üzüm randımanı %25.8 ile yalın L. multiflorum, rakamsal olarak en düşük randıman da %22.3 ile yalın V. sativa ile gübrelenen omcalardan elde edilmiştir.

Bilindiği gibi kuru üzüm randımanı üzerine; salkım ağırlığı, salkım hacmi,

tane ağırlığı, tane hacmi, kabuk oranı, şeker içeriği, vb. unsurların etkisi bulunmaktadır (Kısmalı, 1996; Ergenoğlu ve Tangolar, 2000; Tangolar ve ark., 2007). Bu bakımdan çalışmamızda, yeşil gübre uygulaması yapılan parsellerden elde edilen kuru üzüm randımanları, Kontrol-1’e göre biraz daha düşük sonuçlar vermişlerdir, ancak her iki kısımda da yeşil gübre uygulamasının ertesi yılı randımanlar yükselmiş ve bazı parsellerde (örneğin V. faba+V. sativa karışımları) Kontrol-2’den de yüksek randıman sağladığı göze çarpmıştır. Yüksek şeker içeren parsellerin (Çizelge 6) randımanlarının da yüksek olduğu saptanmıştır. Yalın veya V. faba ile karışım olarak yetiştirilen bitkilerle gübrelenen parsellerde ise birbirine yakın randımanlar belirlenmiştir.

Çalışmamızda, yukarıda değinilen tane hacmi, kabuk oranı, vb. unsurlara

ilişkin veri bulunmaması, bu durumun açıklanmasını güçleştirmektedir. Çetinkaya ve Onoğur (2006) kuru üzüm randımanını %22-26, Çelik ve Kısmalı (2003) ise %25-28 olarak bildirmişlerdir, bulgularımız bu araştırıcıların sonuçlarından biraz daha düşüktür. Bunun nedeni, bandırma eriyiğine batırılan üzümlerin kurutulmasında, geleneksel

ANADOLU 20 (1) 2010

84

kurutmayı simgeleyen güneş altında kurutma değil, kurutma dolabında (karanlık ortam) sıcak havayla (40ºC), bir başka ifadeyle, yapay olarak kurutulması ve bünyedeki suyun, güneşte kurutmaya göre daha düşük olmasıdır. Zira Ferreira ve ark. (2007), yapay kurutma sonunda elde edilen ürünlerin, güneşte kurutmaya göre kuru maddelerinin daha yüksek olduğunu bildirmeleri bulgularımızı desteklemektedir. Ayrıca yapay kurutma sonucu, denemeden elde edilen üzümler koyu renkli ve berk (esnek olmayan) durumda olmuşlardır. Bu durum çekirdeksiz kuru üzümlerin pazar kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir (Altındişli ve İşçi, 2005). Çizelge 7. Bağ arasına yalın ve karışık olarak ekilen bazı yeşil gübre bitkilerin kuru

üzüm indekslerine etkisi (%). Table 7. The effects of green manure crops grown pure or mixture between vineyard on

raisin grape index (%). A B Bitkiler (B) Crops

2006 2007 Ortalama Mean

2007 2008 Ortalama Mean

Yalın L. multiflorum 25,6 25,4 25,5 25,7 25,9 25,8 Yalın V. pannonica 21,8 24,4 23,1 22,1 23,9 23,0 Yalın V. villosa 21,2 25,3 23,2 22,1 23,9 23,0 Yalın V. sativa 22,3 24,5 23,4 21,2 23,4 22,3 Yalın V. narbonensis 23,5 25,6 24,5 23,1 24,7 23,9 Yalın L. ochrus 22,0 25,0 23,5 21,9 24,5 23,2 Yalın V. faba 22,2 25,2 23,7 22,4 24,2 23,3 V. faba+V. pannonica 21,7 25,0 23,4 21,2 23,8 22,5 V. faba+V. villosa 23,3 25,8 24,5 22,2 23,9 23,1 V. faba+V. sativa 23,0 25,1 24,0 23,7 24,7 24,2 V. faba+V. narbonensis 22,1 24,2 23,2 21,9 24,4 23,1 V. faba+L. ochrus 22,3 25,4 23,9 21,6 24,5 23,0 Kontrol-1 25,7 25,3 25,5 25,0 25,1 25,0 Kontrol-2 21,8 23,6 22,7 22,4 23,7 23,0

Ortalama Mean 22,7 25,0 23,9 22,6 24,3 23,5

LSD (0.05) Y:0,5 B:1,2 YxB:1,7 CV: %5,0

Y:0,4 B:1,1 YxB:ÖD CV: %8,2

Budama Artığı Ağırlığı: Her iki kısımdan elde edilen budama artığı ağırlığı

rakamlarına uygulanan istatistiki analiz sonuçları, Yıl x Baklagil Yembitkileri interaksiyonu ile yıl ve baklagil yembitkisi faktörleri etkilerinin önemli olduğunu ortaya çıkarmıştır (Çizelge 8). Birinci yıl ekilen kısımda, omca başına en yüksek budama artığı ağırlığı, 5.02 kg ile 2006’da V. faba+V. villosa karışımıyla gübrelenmiş parselde

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

85

saptanmış, onu istatistiki olarak aynı gurupta yer alan diğer karışımlar (2006’da yalın V. sativa:4.85 kg, V. faba+L. ochrus: 4.58 kg, yalın L. ochrus: 4.56 kg) izlemiştir. Rakamsal olarak, omca başına en düşük budama artığı 1.79 kg ile 2007’de yalın Kontrol-1 parselinde kaydedilmiştir. Budama artığı ağırlığı bakımından yıllar arasında da fark bulunmuş olup, birinci yıla ait genel ortalamanın (3.52 kg/omca), ikinci yıldan (2.55 kg/omca) yüksek olduğu da göze çarpmıştır.

İkinci yıl ekilen kısımda en yüksek budama artığı değeri 5.36 kg/omca ile

2007’de yine V. faba+V. villosa karışımıyla gübrelenmiş parselde saptanmış, onu da aynı yıl 5.03 kg/da ile yalın L. ochrus ve 4.84 kg/omca ile yalın V. sativa izlemiştir. Rakamsal olarak, en düşük budama artığı 1.63 kg/omca ile 2008’de yalın L. multiflorum parselinde sağtanmıştır. İlk yıl budama artığı ağırlığının genel ortalaması (3.60 kg/omca), ikinci yıldan (2.39 kg/omca) biraz daha yüksek olduğu dikkati çekmiştir.

Her iki kısma ekilen denemenin ilk yıl sonuçları (Çizelge 8: A-2006 ve B-

2007) incelendiğinde, yeşil gübre ve kimyasal gübre uygulaması yapılmayan parseli temsil eden Kontrol-1’de en düşük budama artığı ağırlığı saptandığını, buna paralel olarak, araştırma yeri toprağına sınırlı miktarda N fikse eden yalın V. pannonica ile N fikse etmeyen fakat bünyesindeki organik madde miktarı kadar yine N sağlayan yalın L. perenne’de de en düşük budama artığı ağırlığı belirlenmiştir. Toprağa yüksek miktarlarda N sağlayan uygulamalar, bir başka ifadeyle V. faba ile karışık olarak yetiştirilen yembitkileri, asma omcalarından yüksek miktarda budama artığı alınmasına neden olmuştur. Bu bulgular ışığı altında, yeşil gübre uygulaması yapılan tüm varyantların, omcalarda budama artığı miktarını yükselttiği söylenebilir. Hatta sadece yeşil gübre uygulaması değil, geleneksel üzüm üretimini simgeleyen Kontrol-2 parselinde de budama artığı ağırlıkları Kontrol-1’e göre yükselmiştir. Yeşil gübre uygulamasının budama artığı ağırlığı üzerindeki etkisi uygulamayı izleyen yıllarda değişmiş, hemen hemen tüm parsellerde ikinci yıl kaydedilen değerler azalmıştır. Ancak bazı parsellerde bu azalış Kontrol-2’nin biraz üzerinde meydana gelmiştir (A-2007 V. faba+L. ochrus ve 2008 V. faba+V. villosa). Kontrol-1 ve yalın L. multiflorum parsellerinde yıllara göre budama artığı değişimleri dar sınırlar içinde değişim göstermiştir.

Budama artığı değerleri (Çizelge 8), yaş üzüm verimlerinin sunulduğu Çizelge

5 ile eşgüdümlü olarak irdelendiğinde gelişen olaylar daha net olarak ortaya çıkmaktadır. Nitekim yüksek miktardaki N’un budama artığı ağırlığını yükseltip, üzüm verimini düşürdüğü, buna karşılık, sınırlı N sağlanan veya parçalı N uygulanan (Kontrol-2) parsellerde ise tersi bir durumun varlığı net bir şekilde izlenebilmektedir. Ingels ve ark. (2005) yeşil gübre uygulamaları arasında, asmanın budama artığı ağırlığı bakımından önemli bir farklılık olmadığı belirtirken, Çengel ve ark. (2007), organik gübre uygulamalarının budama artığı ağırlığı üzerine önemli etkilerinin bulunduğunu

ANADOLU 20 (1) 2010

86

ifade etmişler, Kacar ve Katkat (1998 ve 1999) ile Uzun (2004) bağlarda aşırı N kullanımının vejetatif büyümeyi teşvik ederek üzüm verimini düşürdüğünü bildirmişlerdir. Nitekim araştırmamızda da yeşil gübre uygulaması sonucunda araştırma yeri toprağındaki N içeriği yükseldiğinden vejetatif gelişme tetiklenerek budama artığı ağırlığı da yükselmiştir. Çizelge 8. Bağ arasına yalın ve karışık olarak ekilen bazı yeşil gübre bitkilerin budama

artığı ağırlıklarına etkisi (kg/omca). Table 8. The effects of green manure crops grown pure or mixture between vineyard on

pruning weight. A B Bitkiler (B) Crops

2006 2007 Ortalama Mean

2007 2008 Ortalama Mean

Yalın L. multiflorum 2,18 1,91 2,04 1,85 1,63 1,74 Yalın V. pannonica 2,15 2,05 2,10 2,97 2,17 2,57 Yalın V. villosa 2,77 2,50 2,63 4,33 2,92 3,62 Yalın V. sativa 4,85 2,80 3,83 4,84 2,74 3,79 Yalın V. narbonensis 2,24 2,04 2,14 2,64 1,93 2,28 Yalın L. ochrus 4,56 2,98 3,77 5,03 2,55 3,79 Yalın V. faba 2,89 2,11 2,50 3,26 2,52 2,89 V. faba+V. pannonica 4,10 2,13 3,12 3,08 2,50 2,79 V. faba+V. villosa 5,02 3,11 4,07 5,36 3,02 4,19 V. faba+V. sativa 4,09 2,92 3,51 3,84 2,16 3,00 V. faba+V. narbonensis 4,35 3,00 3,67 3,98 1,89 2,94 V. faba+L. ochrus 4,58 3,28 3,93 4,19 2,68 3,44 Kontrol-1 2,00 1,79 1,89 1,88 1,84 1,86 Kontrol-2 3,49 3,15 3,32 3,21 2,93 3,07

Ortalama Mean 3,52 2,55 3,04 3,60 2,39 3,00

LSD (0.05) Y:0,1 B:0,4 YxB:0,5 CV: %10,9

Y:0,2 B:0,3 YxB:0,6 CV: %11,2

SONUÇ

Araştırmamızda incelenen bitkilerin yeşil gübrelemede kullanılması

durumunda dikkat olunmasını göstermektedir. Zira bu karışımlar yardımıyla toprağa 20 kg/da’dan fazla organik azot ilavesi söz konusu olmakta, bu miktar da asma bitkisi için fazla gelmekte, vejetatif aksamı aşırı derecede teşvik ederek, üzüm verimini düşürmekte, ertesi yıl da beklenen faydası tam olarak görülmemektedir. Klasik üzüm tarımında bitkinin istediği azot (~12-13 kg/da) parçalı olarak verildiğinden asma

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

87

canlılığının yönetimi daha kontrollu koşullarda yapılmakta, yüksek verim elde edilebilmektedir.

Körpe aşamada toprağa gömülen baklagil familyasına üye olan yeşil gübre

bitkilerinin, toprakta parçalanması da kısa sürmektedir. Bu nedenle parçalanması daha uzun süren, bir başka ifadeyle, C/N oranı yüksek olan buğdaygiller vb gibi bitkilerle karışık olarak ekilmesi, bu amaçla farklı tekniklerin uygulandığı (birim alandaki baklagil sayısının azaltılması, yeşil gübre bitkisinin başka yerde yetiştirilip asma plantasyonu arasına belirli miktarda gömülmesi, yeşil gübre bitkilerinin ot olarak biçilerek anız ve kök kalıntılarının değerlendirilmesi, vb) yeni denemelerin yürütülmesi, hatta bu uygulamaların ekonomik analizlerinin de yapılması kanaatine varılmıştır. TEŞEKKÜR

Bu proje, Ege Üniversitesi Rektörlüğü Bilimsel Araştırma Projeleri

Komisyonu tarafından (EBİLTEM-2007-ÖMYO-003) desteklenmiştir. Çalışmamız süresince deneme sahalarını kullanmamıza izin veren Ege Üniversitesi Ödemiş Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü’ne ve yeşil gübre bitkilerinin tohumluklarının temininde yardımcı olan Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ve Yembitkileri Şubesi teknik personeline teşekkürlerimizi sunarız. LİTERATÜR LİSTESİ Açıkgöz, N., E. İlker ve A. Gökçöl. 2004. Biyolojik araştırmaların bilgisayarda

değerlendirilmeleri, EÜ TOTEM Yay.No:2, İzmir. Altindisli, A. 2003. An overview on Turkish Sultana Production and Recent

Developments. International Dried Grapes Production Countries Conference, 23-24 October 2003, Izmir, Turkey.

Altındişli, A. ve B. İşçi. 2005. Kuru Üzüm Elde Edilmesinde Kullanılan Bandırma

Eriyiğindeki Yağ Miktarının Tespiti İçin Yeni Bir Analiz Yönteminin Kullanılabilirliği, Ege Üniv. Ziraat. Fak. Derg., 42(3): 13-19.

Anonim, 2001. Haber Bülteni (Nisan), Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü, Sayı:2. Anonim, 2002. Haber Bülteni (Ekim), Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü, Sayı:8.

ANADOLU 20 (1) 2010

88

Anonim, 2009. http://www.tarim.gov.tr/arayuz/10/icerik.asp?efl=bagcilik/index.htm &curdir=%5Chizmetler%5Cyayinlar%5Ce-kitap%5Cbagcilik&fl= bakim .htm

Avcıoğlu, R., H. Soya ve H. Geren. 1999. Ege Bölgesinde Ekolojik Tarımın Azot Kaynağı

Olarak Baklagil Yembitkileri, Türkiye I. Ekolojik Tarım Sempozyumu, 21-23.06.1999, Atatürk Kültür Merkezi, İzmir, s:151-156.

Celano, G., V. Nuzzo, B. Dichio, M. Arcieri, and C. Xiloyannis. 2000. Green Manure

and Water Consumption in Southern Italy Orchards, 3rd International Symposium on Irrigation of Horticultural Crops, Vol:2, (www.actahort.org/books/537/index)

Cherr, C. M., J. M. S. Scholberg and R. McSorley. 2006. Green Manure as Nitrogen

Source for Sweet Corn in a Warm–Temperate Environment, Agron. J. 98: 1173–1180.

Çelik, M. ve İ. Kısmalı. 2003. Bazı Amerikan Asma Anaçlarının Yuvarlak Çekirdeksiz

Üzüm Çeşidinde Üzüm Verimi ve Kalitesi ile Vejetatif Gelişmeye Etkileri Üzerinde Araştırmalar, Ege Üniv. Ziraat Fak. Derg., 40(3): 1-8.

Çengel, M., N. Okur, F. Irmak, C. Ilgın, A. Erdem, H. Gül, S. Yıldız, F. Ateş ve A.

Yağcı. 2007. Farklı Organik Gübrelerin Çekirdeksiz Üzüm Bağlarında Toprakların Fiziksel Kimyasal Mikrobiyolojik Özellikleri İle Üzüm Verim ve Kalitesi Üzerine Etkilerinin Belirlenmesi, TAGEM, Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü, Yayın No:115, 97s, Manisa.

Çetinkaya, N. ve E. Onoğur. 2006. Organik Yetiştiricilik Yapılan Yuvarlak Çekirdeksiz

Üzüm Bağlarında Farklı Gübreleme Uygulamalarının Külleme Hastalığı Gelişimi ve Verime Etkileri, Ege Üniv. Zir. Fak. Derg., 43(1): 33-44.

Ergenoğlu, F. ve S. Tangolar. 2000. Bağcılık için Pratik Bilgiler. Ç.Ü. Ziraat Fakültesi

Bahçe Bitkileri Bölümü, TÜBİTAK TARP Yayınları, Adana, 33. Evci, G., Y. Kaya, V. Pekcan, S. Durak ve T. Kahraman. 2006. Trakya Bölgesinde

Ayçiçeği Öncesinde Ön Bitki Tarımının Ayçiçeği Verimine, Uygulanacak Azot Dozuna ve Toprakta Tutulan Su Miktarına Etkisi, Trakya Univ J Sci, 7(1): 71–75.

Faria, C. M. B., J. M. Soares, and P. C. S. Leao. 2004. Green Manuring grapevine with

legumes in the submiddle São Francisco River Valley, Rev. Bras. Ciênc. Solo, 28(4):641-648.

Y. EVRENOSOĞLU, E. GÜNEN ve H. GEREN: BAĞ ARASINDA YETİŞTİRİLEN YEŞİL GÜBRE AMAÇLI BAZI BAKLAGİL YEMBİTKİLERİNİN VERİM VE KALİTEYE ETKİSİ

II- ÜZÜM VERİMİ VE DİĞER ÖZELLİKLER

89

Ferreira, A. G., A. L. T. Charbel, R. L. Pires, J. G. Silva, and C. B. Maia. 2007. Experimental analysis of a hybrid dryer, Thermal Engineering, 6(2): 3-7.

Geren, H. 2006. Yeşil Gübreleme, Tarım Türk Tarım ve Hayvancılık Dergisi, 1(2):58. Hirschfelt, D., W. Peacock, and P. Christensen. 1996. The Effects of Cover Crops and

Compost on Grapevine Nutrition and Growth, (www.sarep.ucdavis.edu/ccrop/ ccres/1996/22.htm).

Ingels, C. A., K. M. Scow, D. A. Whisson, and R. E. Drenovsky. 2005. Effects of cover

crops on grapevines, yield, juice composition, soil microbial ecology, and gopher activity. Amer.Jour. of Enolgy and Viticulture 56(1): 19-29.

Kacar, B. ve A. V. Katkat. 1998. Bitki Besleme, Uludağ Üniv.Güçlendirme Vakfı Yay.

No:127, Bursa, 595s. Kacar, B. ve A. V. Katkat. 1999. Gübreler ve Gübreleme Tekniği, Uludağ Üniv.

Güçlendirme Vakfı Yay. No:144, Bursa, 531s. Kısmalı, İ. 1996. Genel Bağcılık. Ege Üniv.Ziraat Fak. Yayınları Ders Notları No: 42/2,

İzmir. Özyazıcı, M. A. ve İ. Manga. 2000. Çarsamba Ovası Sulu Kosullarında Yesil Gübre

Olarak Kullanılan Bazı Baklagil Yembitkileri ile Bitki Artıklarının Kendilerini Izleyen Mısır ve Ayçiçeginin Verim ve Kalitesine Etkileri, Turk J. Agric For 24: 95–103.

Pardini, A., C. Faiello, F. Longhi, S. Mancuso, and R. Snowball. 2002. Cover crop

species and their management in vineyards and olive groves, Advances in horticultural science, 16(3-4): 225-234.

Sullivan, P. 2003. Owerview of cover crops and green manures, Fundamentals of

sustainable agriculture, Appropriate Technology Transfer for Rural Areas, (www.attra.ncat.org).

Tangolar, S., G. Özdemir, S. Gürsöz, A. Çakır ve S. G. Tangolar. 2007. Bazı Organik

Gübre Uygulamalarının Asmanın (Vitis vinifera L. Çiloreş) Fenolojik Gelişmesi İle Salkım, Tane ve Şıra Özellikleri Üzerine Etkisi, Akdeniz Üniv. Zir.Fak. Derg., 20(2): 319-325.

ANADOLU 20 (1) 2010

90

Uzun, A., M. Öz, A. Karasu, H. Başar, İ. Turgut, A. T. Göksoy ve E. Açıkgöz, 2005. Yeşil Yem ve Gübreleme Amacıyla Yetiştirilen Adi Fiğ (Vicia sativa L.)’den Sonraki Mısırın Verim Özellikleri, Uludag Üniv. Zir.Fak.Derg., 19(2): 83-96.

Uzun, H. İ. 2004. Bağcılık El Kitabı, Hasad Yayıncılık, 156 s.