ANAMNEZ - web.firat.edu.trweb.firat.edu.tr/myildiz/files/Pediatrik abdominal aciller BENGÜ.pdf ·...
Transcript of ANAMNEZ - web.firat.edu.trweb.firat.edu.tr/myildiz/files/Pediatrik abdominal aciller BENGÜ.pdf ·...
1
Dr. Bengü MUTLUF.T.M. ACİL TIP A.D
• Çocuklardaki karın ağrısı değerlendirilmesi yetişkinlerinden farklılıklar gösterir
• Bazı karın ağrısı nedenleri her iki dönemde gözlenebilse de, bazı nedenleri yaşa spesifiktir– Konjenital anomaliler, volvulus, malrotasyon,
hirschsuprung hastalığı vb.
• Semptomların ortaya çıkış şekli ayırıcı tanıda önemlidir
• Sık ortaya çıkanlar ve hayatı tehdit edenler öncelikle akla getirilmelidir
• Abdominal hastalıkların sınıflandırılmasında birkaç yol vardır
– Ateşin eşlik edip etmediği
– Obstruktif olup olmadığı
– Abdominal mi ekstraabdominal mi
– Lokal mi sistemik mi
– Çocuk sağlıklı ve mutlu mu, yoksa hasta ve septik mi görünüyor
ANAMNEZ
• Çocuklarda tam bir anamnez almak zordur • Ama konuşabilen çocukların şikayetleri sabırla
kendilerinden dinlenmelidir• Hikaye veremeyen çocuklar için anne, baba ya da
bakıcılardan hikaye alınabilir• Çocuk istismarı nedeni ile yakınların ya da
bakıcıların doğru bilgi vermeyebilecekleri göz önünde bulundurulmalıdır
2
ANAMNEZDE:• Şikayetin başlangıcı
(akut/kronik)• Ateş• Zaman içindeki
değişiklikler• Ağrı yeri, şiddeti• Beslenme, dışkılamada
değişiklik• Kusma varsa içeriği,
sıklığı, şekli
• Kusmukta, dışkıda kan• Kilo kaybı• Prematüre doğum• Nekrozitan enterokolit• Doğumsal anomaliler • Metabolik sorunlar• Kistik fibrozis• İntusepsiyon• Orak hücre anemisi
DEĞERLENDİRİLMELİDİR
TANISAL GÜÇLÜKLER
• Yetersiz anamnez• İletişim ve fiziki muayenede güçlük• Fiziki muayene bulgularının belirgin
olmayışı• Daha çok sistemik bulguların ön planda
olması• Yaş grubuna özgü hastalıkların yeterince
bilinmemesi
DEĞERLENDİRME
• Çocuğun güvenini kazanmak önemlidir• Muayene rahat bir pozisyonda gerekirse
yakınlarının kucağında iken yapılmalıdır• Kıyafetler tamamen çıkartılmalı ve çocuk
dikkatle gözlenmesi – İnkarsere herni, kitle, peteşi, darp izi, peristaltizm
DEĞERLENDİRME • Abdomen dışında mutlaka sistemik ve genel bir
muayene yapılmalıdır– Farinks, mukoz membranlar, boyun, akciğerler,
inguinal bölge, femoral nabızlar, testisler, skrotum özellikle değerlendirilmelidir
– Rektal muayene ve gaita mikroskopisinin değerlendirilmesi önemlidir• Hirschsprung hastalığı, volvulus ve ya intussepsiyonun
gözden kaçma riski azaltılmış olur
DEĞERLENDİRME
• Tanıya en çok yardımı olan testler idrar tetkiki, tam kan sayımı, periferik yayma ve dışkıda gizli kan aranmasıdır
• Ultrasonografi ve direkt grafiler tanının desteklenmesinde ve ayırıcı tanıda önemlidir
• Gerekirse elektrolitler, amilaz-lipaz, gebelik testi, tomografi de stabil hastaların değerlendirilmesinde kullanılabilir
3
DEĞERLENDİRME
• Eğer çocuk hasta görünümlü ve vital bulguları
stabil değilse resusitasyon girişimleri ile tanısal
testler aynı anda yapılmalı ve erken
konsültasyon istenmelidir
ANAHTAR SEMPTOMLAR• Karın Ağrısı• Kusma• Diyare• Kabızlık • Kanama• Sarılık• Kitleler
AĞRI
• GIS hastalıklarının en sık başvuru nedenidir• Karın ağrısı ile acil servise başvuran %33
hastaya spesifik tanı koyulamaz• Karın dışı nedenlere bağlı olabilir
– 3-6 yaş: pnömoni, tonsillit
AĞRI ETİYOLOJİSİ < 2 YAŞ
• Appendisit• Kolik (ilk 4 ay)• Konjenital anomaliler• Gastroenterit• Inkarsere herni• Intussusception• Malabsorption
Malrotasyon Obstruksiyon Sickle cell ağrılı kriz Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları Volvulus
4
AĞRI ETİYOLOJİSİ 2-5 YAŞ
• Appendisit• Diabetik ketoasidoz • Gastroenterit• HUS• Henoch-Schonlein
purpurası• Inkarsere herni• Intussusception• Malabsorption
Obstruksiyon Pnömoni Sickle cell ağrılı kriz Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları Volvulus
AĞRI ETİYOLOJİSİ 6-11 YAŞ
• Appendisit• Diabetik ketoasidoz• Fonksiyonel ağrı • Gastroenterit• Henoch-Schonlein
purpurası• Inkarsere herni• İnflamatuar barsak
hastalıkları• Obstruksiyon
Peptik ülser hastalıkları Pnömoni Renal taşlar Sickle cell ağrılı kriz Streptokokal farenjit Over ya da testis torsiyonu Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları
AĞRI ETİYOLOJİSİ >11 YAŞ
• Appendisit• Kolesistit• Diabetik ketoasidoz• Dismenore• Ektopik gebelik• Fonksiyonel ağrı • Gastroenterit• Inkarsere herni• İnflamatuar barsak
hastalıkları• Obstruksiyon• Pankreatit
Peptik ülser hastalıkları Pnömoni Gebelik Renal taşlar Sickle cell ağrılı kriz Streptokokal farenjit Over ya da testis torsiyonu Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları
AĞRI
• Peritona bağlı ağrılar hareketle artar, bu nedenle hastalar kıpırdanmaktan kaçınır (apandisit)
• Obstruktif ağrılar genellikle spasmotiktir, hareketle artar (intussepsiyon vb)
AĞRI
• İnfantlarda ağrı reaksiyonu, davranış değişikliği şeklinde kendini gösterir.
• Daha yaşlı çocuklarda ise “ağrı, korku veya dehşet” gibi kelimelerle ifade eder
• 2 yaş üzeri çocuklarda erişkinlerdeki gibidir
HAYATI TEHDİT EDEN AĞRILAR
• Appendisit• Konjenital anomaliler (malrotasyon, intestinal
atrezi ya da stenoz, inperfore anus, intra-abdominal bands, etc.)
• Diabetik ketoasidoz• Ektopik gebelik• HUS• Inkarsere herni• Intussusception• Konjenital adrenal hiperplazi
5
HAYATI TEHDİT EDEN AĞRILAR• Besin zehirlenmeleri• Gastroenteritler• GÖR• Hirschsprung disease• Hidrosefali• Metabolizma bozuklukları• Kernikterus (yenidoğan)• Malrotasyon• Mekonyum ileusu• Menenjit
HAYATI TEHDİT EDEN AĞRILAR• Nekrotizan enterokolit• Obstruksiyon: anatomik nedenler, renal
sistem• Pnömoni• Pilor stenozu• Sepsis• Toksinler• Üriner sistem enfeksiyonları• Volvulus• Peptic ülser• Travma
KUSMA • Kusma sıkça rastlanan bir çocukluk çağı
problemidir• Benign hastalıklarla birlikte olabileceği gibi, hayatı
tehdit eden ciddi hastalıklarla da birlikte olabilir• Safralı kusma bebeklerde daima ciddi bir
hastalığın bulgusu olarak yorumlanmalıdır• Kusma, obstruktif ve non-obstruktif GI
hastalıklara bağlı olabileceği gibi, enfeksiyonalara ya da metabolik bozukluklara da bağlı olabilir
KUSMA • Ciddi dehidratasyon ve şoka neden olabilir• Volvulus gibi ciddi hastalıkların ileri evrelerine
kadar kusma görülmeyebilir• Çocukların dolaşımı ve dehidratasyonu
değerlendirilerek, şoktaki çocuklara ve dehidrate çocuklara 20 ml/kg SF ile destek yapılmalıdır
• >6 aylık çocuklarda 1 kerelik antiemetik tedavi verilebilir
KUSMA
• Şok ya da dehidratasyon durumlarında konsultasyon istenmelidir
• Sistemik olarak iyi görünen çocuklara 30 ml rehidratasyon sıvıları 15-30 dk aralıklarla verilebilir
YENİ DOĞANDA KUSMA
• Konjenital adrenal hiperplazi• Konjenital anomaliler• Besin zehirlenmeleri• Gastroenterit• GÖR• Hirschprung hastralığı• Hidrosefali• Metabolizma hastalıkları
6
YENİ DOĞANDA KUSMA
• İnkansere herni• Kernikterus • Malrotasyon• Mekonyum ileusu• Menenjit• Nekrotizan enterokolit• Obstruksiyon: anatomik nedenler, renal sistem
YENİ DOĞANDA KUSMA Pnömoni Pilor stenozu Sepsis ToksinlerÜriner sistem enfeksiyonlarıVolvulus Peptic ülser Travma
2 YAŞ ALTINDA KUSMA
• Apandisit• Konjenital Adrenal Hiperplazi• DKA• Yabancı cisim yutulması• AGE• Kafa travması• İntussepsiyon• Hirschsprung hastalığı• Hidrosefali
2 YAŞ ALTINDA KUSMA
• İnkansere herni• Intussusception• Malrotasyon• Menenjit• Metabolik asidoz• Nörolojik hastalıklar(menenjit, ensefalit, Reye
sendromu, beyin tümörü)
2 YAŞ ALTINDA KUSMA
• Obstrüksiyon• Pnömoni• Pilor stenozu• Sepsis• Toksinler• Üriner sistem enfeksiyonları• Volvulus
2-5 YAŞ KUSMA
ApandisitDKAGastroenteritHUSHenoch-Schonlein purpurası İnkansere herni IntussusceptionMalabsorpsiyon
7
2-5 YAŞ KUSMAObstruksiyon Pnömoni Sickle cell ağrılı krizleri Toksinler TravmaÜriner sistem enfeksiyonlarıVolvulus
6-11 YAŞ KUSMAApandisitDKA Fonksiyonel ağrıGastroenteritHenoch-Scholein
purpurası İnkansere herni İnflamatuar barsak
hastalıklarıObstruksiyon
Peptik ülser Pnömoni Renal taşlar Sickle cell ağrılı krizi Streptokokal farenjitOver veya testis
torsiyonu Toksinler Travma Üriner enfeksiyonlar
>11 YAŞ KUSMAApandisitKolesistit DKADismenore Ektopik gebelik Fonksiyonel ağrıGastroenterit İnkansere herni İnflamatuar barsak
hastalıklarıObstruksiyon
Pankreatit PnömoniGebelik Renal taşlar Sickle cell sendromuOver ya da testis
torsiyonu Toksinler Travma Üriner enfeksiyonlar
İSHAL
• Barsaklardaki sıvı miktarının artması ile tekrarlayan sıvı dışkılamaya verilen isimdir
• İnfantlarda her yemekten sonra forme veya semiforme dışkılama olabilir
İSHAL
• İshal bir çok mekanizma ile ortaya çıkabilir– Osmotik– Sekretuar– Transit
İSHAL
• Diarenin major nedenleri arasında virusler ve bakteriler vardır
• Nöroblastom gibi hormon sekresyonu yapan bazı tümörler de ishal nedeni olabilir
• Dışkı miktarı, sıklığı ve kan varlığı önemlidir
8
İSHAL
• Diğer aile bireylerinde benzer şikayetlerin varlığının sorgulanması ayırıcı tanıda yardımcıdır
• Dehidratasyon ve elektrolit imbalansı tedavi edilmelidir
• Kanlı ishal enfeksiyonun ya da sistemik bir hastalığın göstergesidir
İSHAL
• Tedavi ishalin sebebine uygun olarak yapılır
• Crohn ya da Hirschprung hastalığı varlığında çocuk cerrahi konsültasyonu istenmelidir
İSHAL
• Malabsorbsiyon, HUS, kistik fibrozis, kilo kaybı ile beraber olan diarelerde pediatri konsültasyonu istenmelidir
• Diğer sebeplerle oluşan ishallerde destek tedavisi, özellikle oral rehidratasyon sıvıları önemlidir
• Kanlı ishal, 5 günden uzun süren ishal, toksik görünüm ve epidemi olasılığı varsa gaita kültürü alınmalıdır
İSHAL NEDENLERİ• Anatomik: Hirschsprung hastalığı• Diet: allerji, malabsorpsiyon, aşırı beslenme• Enfeksiyon: bakteriyel, parazitik, toksik, viral• İnflamatuar: Crohn hastalığı, HUS, ülseratif
kolit• Malabsorpsiyon: kistik fibrozis, enzim
eksiklikleri, celiac hastalığı• Sistemik: endokrinopati, immundefisit• Obstruktif: fekalit
KABIZLIK
• Dışkılama sıklığının azalması, kuru ve sert dışkı ile karakterizedir
• Sebep rektumun dolma ya da boşalma sorunlarıdır
• Rektal muayene, ishal ve kabızlığın değerlendirilmesinde çok önemlidir
• İnfantlarda ve çocuklardaki kabızlık nedenleri erişkinlerden farklılık gösterir
9
KABIZLIK
• İnfantlarda; maternal ilaçlar, konjenital GI anomaliler, kistik fibrozis, Hirschsprung hastalığı, yetersiz beslenme, anal fissur sık karşılaşılan sebeplerdir
KABIZLIK
• Daha yaşlı çocuklarda kabızlığın nedeni fonksiyoneldir
• Genelde bu çocuklar anoreksik görünümde, serebral palsy, nöromusküler hastalık, dehidratasyon, hiperkalsemi, hipokalemi, hipotroidizm, depresyonu olan hastalar ya da sürekli olarak diüretik, antihistaminik, antikolinerjik ya da narkotik kullanan çocuklardır
KABIZLIK
• Tıkayıcı bir neden düşünüldüğünde cerrahi görüş istenmelidir
• Akut kostipasyonda sıvı alımının artması ve dışkı yumuşatıcılar kullanılır
• Kronik konstipasyonda ise sebebe yönelik araştırma yapılmalıdır
ORGANİK OLMAYAN KABIZLIK NEDENLERİ
• Çeşitli ilaçlar (diüretik, antihistaminik, antikolinerjik, narkotik, vincristine)
• Anorexia nervosa • Fonksiyonel • Sıvı alımında kısıtlama• Minimal hacimli diet• Uzamış immobilizasyon• Psikojenik
ORGANİK KABIZLIK NEDENLERİ
• Gastrointestinal – Anal fissür– Anal
strictur/stenoz– Kistik fibrosis – Hirschsprung
hastalığı – Obstrucsiyon– Tümör– Volvulus
• Enfeksiyöz – İnfantil botulism
Metabolik Dehidratasyon Hiperkalsemi Hipokalemi Hipotiroidi Renal tübüler asidoz
Nöromüsküler Amyotonia congenita Cerebral palsy Myotonic distrofi Spina bifida Spinal cord hastalıkları
ve hasarları Tümör
GIS KANAMA
• Üst ve alt GIS kanama olabilir• Üst GIS kanamaları genellikle peptik ülser,
gastrit, varislerden kaynaklanabilir• Alt GIS kanamaları HSP, HÜS, koagülopati,
inflamatuar barsak hastalıklarına bağlı olarak gelişebilir
• Hastaların tedavilerinde nedenin tespiti, sıvı-kan replasmanı yapılmalıdır
10
GİS KANAMASI
• İnfeksiyon, duplikasyon, yabancı madde yutma, sistemik hastalık, anal fissür, süt allerjisi gibi değişik durumlarda gözlenebilir
• Yeni doğanda kusma ve dışkılama ile kan gelmesi anneye ait kanın yutulması ile olabilir!
• Tanıda Apt testi kullanılır
GİS KANAMASI
• 2-10 yaşta az-orta derecedeki ağrısız kanamalarda neden polip, infeksiyon ya da inflamatuar barsak hastalığı olabilir
• İnfantlarda az- orta derecede kanama özellikle kusma da varsa volvulusu akla getirmelidir
GİS KANAMASI
• İnfant ve çocuklarda belirgin ve ağrısız üst GİS kanamalarının nedeni genellikle portal hipertansiyona bağlı özefagus varis kanamalarıdır
• Meckel divertikülü ağrısız alt GİS kanamalarına neden olur
• Tekrarlayan kanamalar durumunda odak belirlemede Gİ radyolojik çalışmaları, endoskopi ve izotop çalışmaları yararlıdır
ÜST GIS KANAMA • Maternal kaynaklı• Vasküler yapılara bağlı• Yabancı Cisim• Gastroenterit• Mallory Weis Sendr.• Özefagial varis
ALT GIS KANAMASI• Konjenital• İntusepsiyon• Meckel divertiküliti• NEC• Vasküler nedenler• Anal fissür• HÜS• Kolitis• Polip ve Tümörler
11
SARILIK • Hepatik fonksiyonlarda bozukluk, sepsis,
konjenital infeksiyonlar (TORCH) ya da postnatal viral hastalıklarda da gözlenebilmektedir
• ABO uyuşmazlığı durumunda da olabilir ve kernikterus ile ölüm olabilir
• Kistik fibroz, galaktozemi, hepatik enzim hastalıkları yanında bilier atrezi, koledok kisti, hatta pilor stenozunda da sarılık gözlenebilir
• Sarılık hızlı değerlendirme ve konsultasyon gerektirir
UNKONJUGE SARILIK
• ABO ve Rh uygunsuzluğu• Otoimmun hemolitik anemi• Hepatik:
– Crigler-Najjar Sendromu– Gilbert hastalığı
• Hipotroidi• Sepsis• Sickle cell anemi• G6PD eksikliği
KONJUGE SARILIK• Anatomik defektler
– Bilier– Hepatik
• HUS• Hepatik yetmezlik• Hepatitler• İnflamatuar barsak hastalıkları• Metabolik
– Kistik fibrozis– Galaktozemi
• Sepsis• Sickle cell anemi• Toksinler• Üriner enfeksiyonlar• Wilson hastalığı
• Yaşamı tehdit eden bir durum olup malrotasyon komplikasyonudur
• Sıklıkla ilk yaşta görülür• Çok acildir çünkü tedavi edilmezse barsaklarda
gangrene neden olabilir ve bu gangren ilk birkaç saat içerisinde gelişebilir
MALROTASYON VE VOLVULUS
• Barsakların, embriyonik gelişme sırasında anormal fiksasyonu ve inkomplet rotasyonu sonucu volvulus meydana gelir
• Malrotasyonlu hastalarda fibröz band (Ladd’s bandı) obstrüksiyona neden olabilir
• 1\500 doğumda bir görülür• Volvulusların 2\3’ü ilk bir ayda semptom verir
MALROTASYON VE VOLVULUS
12
MALROTASYON VE VOLVULUS• Safralı kusma, abdominal distansiyon, kanlı
dışkılama, karın cilt renginde değişiklik, ileri evrelerde şok ve sepsis görülebilir
• 1/3 vakada sarılık vardır• Abdominal X-ray tanıya yardımcıdır• Radyografilerde dilate barsak anslarının
karaciğer üzerinde görülmesi ile tanı akla gelir• İntusepsiyon, duedonal stenoz-atrezi
ile karışabilir
MALROTASYON VE VOLVULUS
• Tedavi cerrahidir• Cerrahiye alınana kadar:
– IV sıvı tedavisi yapılmalıdır– NG dekompresyon yapılmalıdır– Kan grubu ve cross-match gönderilmelidir– WBC’nin yükselmesi, erken barsak nekrozunun
göstergesi olabilir– Na-K dengesi ve oluşabilecek asidozun gösterilmesi
için elektrolit ölçümleri ve kan gazı gönderilmelidir
13
İNKARSERE HERNİ
• Muayene için giysiler tamamen soyulmalıdır • Huzursuzluk, kusma, beslenme bozukluğu,
inguinal ya da skrotal kitle başlıca bulgulardır• Hidrosel, inmemiş testis, inguinal LAP, testis
torsiyonu, orşit, travma ayırıcı tanıda göz önünde olmalıdır.
• Erkek ve kız çocuklarda kolon ya da ince barsak kız çocuklarda over olabilir
• İlk bir yaşta görülme sıklığı fazladır
İNKARSERE HERNİ
• İlk olarak redüksiyon denenir• Gerekirse sedasyon yapılabilir• Redüksiyonda kısa etkili sedatifler olan
midazolom ve fentanil tercih edilmelidir• Zorlu redüksiyonlarda 6- 12 saat gözlem ve
cerrahi görüşü alınmalıdır• Redükte olmazsa tedavi cerrahidir
İNTESTİNAL OBSTRÜKSİYON• Yeni doğan ve infantlarda intestinal atreziler• Mekonyum ileusu• İnkarsere fıtık• İntussepsiyon• Volvulus• Konjenital intraabdominal bantlara bağlı ileus• İntestinal duplikasyonlar• İmperfore anüs• Hirscsprung hastalığı
İNTESTİNAL OBSTRÜKSİYON• Karın ağrısı, karın şişliği, kusma ileri dönemlerde
barsak seslerinin kaybı gibi bulgular vardır• Tanı klinik ve radyolojik olarak konur• Radyografide dilate barsak ansları, hava sıvı
seviyesi görülür• Tanı sonrası iv sıvı , NG dekompresyon ve cerrahi
görüşü sağlanmalıdır
14
PİLOR STENOZU
• Hipertrofik pilor stenozu kusmaya neden olan en sık görülen cerrahi patalojidir
• % 50 aileseldir ve 1\250 doğumda görülür• Erkek\kız = 4 : 1• Klinik 2-3. Haftadan sonra belirginleşir• Beslenmeyi takiben projektil safrasız kusma
olur
PİLOR STENOZU
• Mide kas dokusunda hipertrofi ve hipoplazi vardır
• Beslenme bozukluğu, dehidratasyon, kabızlık sık gözlenir
• İleri dönemlerde ileri derecede sıvı kaybı ve letarji gözlenebilir
PİLOR STENOZU
• İnspeksiyonda barsak hareketleri izlenebilir.• Palpasyonla kitle tespiti “olive” patognomoniktir
• Serum elektrolit düzeyleri önemlidir
• Ultrasonda neden tespit edilemeyen fakat klinik şüphe olanlarda baryumlu grafi çekilir
• Baryumlu grafi ile aynı zamanda gastro- özefagial reflü varlığı da araştırılabilir
PİLOR STENOZU
• Pilor stenozu acil cerrahi bir hastalık değildir
• % 0,9 NaCl solüsyonu ile sıvı tedavisi yapılır
• Ayrıca serum glukoz düzeyine göre %5 dekstroz ve 3-5 mEq\kg\gün KCl verilebilir
• Rehidratasyon tedavisi sonrası cerrahi yapılabilir
15
İNTUSSEPSİYON
• Barsağın bir kısmının diğer kısmın içine teleskop gibi mezenteri ile girmesi sonucu gelişir
• Daha sık 3 ay-6 yaş arasında intestinal obstruksiyonla karşımıza çıkar
• Nedeni çoğunlukla bulunamamaktadır
İNTUSSEPSİYON
• Meckel divertikülü (en sık), intestinal polip, duplikasyon, lenfosarkom, infeksiyonlar,HUS, tümör, yabancı cisim vs neden olabilmektedir
• En çok ileokolik intussepsiyon gözlenir• GIS kanama, ödem, jöle kıvamında kanlı
mukuslu dışkı ile karakterizedir.• Ani başlayan epigastrik ağrı ve ağrısız anlarda
batının sol tarafında ele gelen sosis şeklinde kitle ile karakterizedir
İNTUSSEPSİYON• Klasik triyad;
– Kolik vasıflı karın ağrısı– Kusma– Çilek jölesi seklinde dışkı
• Mezenter kan akımında da bozulmalar kanama “çilek jölesi” şekline dışkı (%20)
İNTUSSEPSİYON
• Fizik muayenede:
– Dance’s sign: Sağ üst kadranda sosise
benzer kitle ile birlikte sağ alt kadranda
barsak sesleri alınamaması intususepsiyon
için patognomoniktir
16
İNTUSSEPSİYON
• Abdominal X-Ray• Baryumlu grafi;
– Gold standart
– Çift kontrastlı baryum grafisi tanı ve tedaviye yönelik olup %80 hasta bununla iyileşir
İNTUSSEPSİYON
• Tedavi;– Baryum enema
• %60-80 başarı– Cerrahi
APANDİSİT
• Çocuklarda en sık görülen non-travmatik cerrahi acil patolojidir
• Erkeklerde biraz daha fazla görülür ve 9-12 yaşları arası pik yapar
• 2 yaş altı ve infantlarda nadir olmasına rağmen, neonatal vakalar belirtilmiştir
APANDİSİT
• 2 yaş altında tanısal zorluklar nedeniyle en sık peritonit veya sepsisle karşımıza çıkar
• 2 yaş altındaki en sık semptom kusma, ağrı, diare ve ateştir
• <2 yaşta aldatan semptomlar;– İrritabilite – Hırıltılı solunum – Öksürük veya rinit
APANDİSİT
• Lokalize sağ alt kadran duyarlılığı 2 yaşın altında %50’nin altındadır
• Vakaların 1/3’ü abdominal distansiyon ve rijidite ile gelir
• Tanısal zorluk nedeniyle genelde perforasyonla gelirler
17
APANDİSİT
• 2 yaş üstü karın ağrılarının ayırıcı tanısında bulunan en önemli hastalıklardandır
• Genç çocuklarda apandisitin kliniği bilinen şekilde gelişmeyebilir
• İştahsızlığı takip eden, periumblikal ağrı ve kusma sonrasında ise sağ alt kadrana lokalize olan ağrı klasik kliniğidir
APANDİSİT
• Aileler tarafından gözlenen ilk semptom genellikle kusmadır
• Vakaların 1/3’ünde klasik klinik yoktur• FM hastaneye gelindiğinde hastalığın hangi
evrede olduğuna bağlıdır• FM’de sağ alt kadranda ya da tüm batında
hassasiyet olabilir• Barsak sesleri normal olabilir ya da
alınamayabilir
APANDİSİT
• Yürümekle, sedyeye çıkmakla, zıplamakla oluşan ağrı vardır
• Defans ve rebound apandisitin erken evrelerinde olmayabilir
• Bu bulgular özellikle perfore apandisitlerde oturmuştur
APANDİSİT
• Bazı semptom ve işaretler akut apandisiti tanısını zorlaştırabilir– Ateş normal olabilir– WBC normal olabilir– İştahsızlık olmayabilir, çocuk yemek isteyebilir– Aşırı ağrısı olduğu halde sağ alt kadran hassasiyeti
minimal olabilir– AGE’yi takiben oluşabilir– <2 yaşta ortaya çıkabilir
APANDİSİT
• WBC sayımı tanıda yardımcıdır• TIT pyelonefritin ayırıcı tanısı için kullanılabilir• USG apandisitin tanısında yardımcıdır• İnflamasyonun varlığını gösterebileceği gibi,
perforasyonu da gösterebilir• CT, çocuklarda PO veya PR kontrast verilerek
çekilmesinin sensitivite ve spesifitesi daha yüksektir
18
APANDİSİT• IV sıvı tedavisi yapılmalıdır• Cerrahi konsültasyonu istenmelidir• Destek tedavi yapılmalıdır• Tanı konduktan sonra ateşi olan çocuklar rektal
asetoaminofen ile rahatlatılabilir• Oral alım kesilir• Komplikasyon düşünülen vakalarda geniş spektrumlu
antibiyotik (ampisilin-sulbaktam, piperasilin-tazobaktam, sefoksitin, sefotetan) başlanmalıdır
• Tedavisi cerrahidir
MECKEL DİVERTİKÜLÜ• Kanama, peritonit, ileus, intusepsiyon gibi
değişik kliniklerde ortaya çıkabilir• Divertikül içinde gastrik mukozanın olması
ileumda ülser oluşmasına bu da ağrısız kanamalara sebep olabilir
• Kanama genellikle fazla miktarda ve açık kırmızı şekilde olur
• Ulser perfore olarak peritonite sebep olabilir
MECKEL DİVERTİKÜLÜ• %50 vakada izotop çalışmaları hetorotopik
gastrik mukoza varlığını gösterir• İnflamasyonunda apandisit ya da
intussepsiyonla karışabilir• Komplikasyonlara da bağlı olarak
olarak tedavi cerrahidir
HENOCH-SCHÖNLEİN PURPURASI
• Çocuklarda eklem ağrıları, karın ağrısı ve nöbetlerle karakterize bir tablodur
• Özellikle alt ekstremitelerde peteşi ve purpuralar gözlenir
• Bazı çocuklarda gaitada yağ (+)• Nadir de olsa hematokezya görülebilir• Tedavi semptomatiktir• En sık komplikasyonları:
– BY– İntestinal perforasyon– Testiküler torsiyon
19
HUS
• Hastalığın başlangıcından yaklaşık 2 hafta önce bir gastroenterit öyküsü vardır
• En sık AGE sebebi E. Coli’dir• Subfebril ateş, solgunluk, hematüri ve hematokezya
vardır• SSS tutulumu olabilir• %50 vakada HT, %40 vakada konvülsiyonlar gözlenir• Akut barsak perforasyonu, toksik megakolon,
intussepsiyon, BY ve pankreatit ortaya çıkabilir
KOLON POLİPLERİ
• Polipler tek, fazla sayıda ya da ailesel polipozis şeklinde olabilir
• Genellikle ağrısız hematokezya yol açarlar• Tek polipler genellikle iyi huyludur, anal
halkadan sarkarlar ya da kolay palpe edilirler• Poliplere bağlı kanamalar nadiren hayati
tehlike oluşturacak kadar fazla olabilir• Ailesel poliplerde kanserleşme riski fazladır bu
durumlarda mutlaka cerrahi görüş alınmalıdır
PANKREATİT
• Çocukluk çağında nadir gözlenir• En sık nedeni abdominal travmalardır• İdiopatik, postviral (kabakulak, kokzaki,
influenza) , ilaçlar ya da toksik maddelere bağlı olarakta gözlenebilir
• Kistik fibrozis, SLE, alfa 1 antitripsin eksikliği gibi hastalıklarda da görülme riski artar
PANKREATİT
• Santral karın ağrısı, kusma ve ateş ile karşımıza çıkabilir
• Batın distandü ve palpasyonla hassastır• Yönetiminde; IV hidrasyon, ağrı yönetimi ve
tanısal çalışmalar vardır
İNTRAABDOMİNAL KİTLELER
• Tanı için çok dikkatli fiziki muayene şarttır• Yavaş büyümeleri ve tıkanıklık, kanama gibi
komplikasyon oluşturana kadar belirlenememe gibi nedenlerden dolayı kolayca gözden kaçabilmektedirler
• Rektal değerlendirme yapılmalıdır• Direkt grafilerde kitle veya kalsifikasyonlar
gözlenebilir
İNTRAABDOMİNAL KİTLELER
• Hepatomegali• Splenomegali• Nöroblastomlar
– Surrenalden ya da sempatik zincirden köken alır – Orta hattı geçme eğilimi fazladır– En sık <1 yaşta görülür– En güvenilir tanı tomografi ile konur.
• GIS duplikasyon• Sakral Teratoma• Pilorik Stenoz
20
İNTRAABDOMİNAL KİTLELER• Wilms tümörü
– Başlangıçta intrarenal olup hematüri olan vakalarda akla gelmelidir
– USG ve BT tanısında kullanılır– Kemik taraması gerekebilir
• Rabdomyosarkom – Pelviste ortaya çıkar– Oldukça fazla malign potansiyele sahiptir ve çizgili kaslardan
köken alır• Gebelik
– Menarş dönemine girmiş olan kız çocuklarda kitle durumunda ekarte edilmelidir
– Alt kadran ağrılarında ektopik gebelik de akla gelmelidir– Bunlarda gebelik testi ve USG ile değerlendirme yapılmalıdır
PORTAL HİPERTANSİYON
• Çocuklarda nadir görülmekle birlikte ciddi üst GİS kanamalarının önemli bir nedenidir
• Sebepleri:– Ekstrahepatik portal trombüs– Fibrokistik hastalık ile ilişkili parankimal karaciğer
hastalıkları– Konjenital bilier atrezi ile ilişkili bilier siroz – Hepatit öyküsü– Konjenital hastalıklar
• Antitripsin eksikliği• Glukojen depo hastalıkları• Wilson hastalığı
PORTAL HİPERTANSİYON
• Vakaların 2\3’ünde neden bulunamaz• Portal hipertansiyon çocuklarda daha çok masif
üst GİS kanaması , infantlarda ise asit oluşumu ile ortaya çıkar
• NG dekompresyon, destek tedavi ve cerrahi görüş tedavinin ana unsurlarıdır
• Koagülasyon anomalilerinin ekarte edilmesi önemlidir
• Hemen çocuk cerrahi ve pediatrik gastroenteroloji konsültasyonu istenmelidir