ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et...

15
1 AR DAMARI NEDİR VE AR DAMARI ÇATLAMIŞ İNSAN NASIL ANLAŞILIR Ar damarı nedir? Bu damar nasıl çatlar? Ar damarı çatlamış insan nasıl anlaşılır? Bu soruların cevaplarını bulabilmek için, insan davranışlarına yön veren en önemli temel etkenin ne olduğunu anlamamız gerekmektedir. Psikolojik bakımından çok daha karmaşık olmasına rağmen, eğer çok basite indirgersek; insan zihni, aşağıdaki resimde görüldüğü gibi üç bölümden oluşmaktadır. Bunlar; Üst ben, alt ben ve bunların arasında yer alan psikologların KİŞİLİK dediği, halk arasında ise VİCDAN veya AR DAMARI olarak bilinen bölümdür. a. ÜST BEN; İçimizdeki insandır. Ahlak kurallarını, utanma duygusunu, din kurallarını, toplumun değer yargılarını, namus ve onur duygusunu, akıl ve mantık kurallarını ve sorumluluk duygusunu kapsar. b. ALT BEN; İçimizdeki hayvan ve şeytandır. Cinsel azgınlığı, ahlak dışı dürtüleri, vahşet ve gaddarlığı, utanç verici deneyimleri, mantık dışı istekleri ve sorumsuzluğu kapsar. c. KİŞİLİK, VİCDAN VEYA AR DAMARI İSE; İçimizdeki melektir. Alt benin azgınlığını dizginler ve üst beni destekler. Burada; içimizdeki şeytanla, içimizdeki melek mücadele halindedir. Eğer içimizdeki melek yenilirse, kişiliğimiz veya vicdanımız yok olur ve ar damarı çatlar. Alt bendeki tüm hayvani ve şeytani istekler üste çıkar.

Transcript of ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et...

Page 1: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

1

AR DAMARI NEDİR VE AR DAMARI ÇATLAMIŞ İNSAN NASIL ANLAŞILIR

Ar damarı nedir? Bu damar nasıl çatlar? Ar damarı çatlamış insan nasıl

anlaşılır?

Bu soruların cevaplarını bulabilmek için, insan davranışlarına yön veren en

önemli temel etkenin ne olduğunu anlamamız gerekmektedir.

Psikolojik bakımından çok daha karmaşık olmasına rağmen, eğer çok basite

indirgersek; insan zihni, aşağıdaki resimde görüldüğü gibi üç bölümden

oluşmaktadır. Bunlar; Üst ben, alt ben ve bunların arasında yer alan

psikologların KİŞİLİK dediği, halk arasında ise VİCDAN veya AR DAMARI olarak

bilinen bölümdür.

a. ÜST BEN; İçimizdeki insandır. Ahlak kurallarını, utanma duygusunu,

din kurallarını, toplumun değer yargılarını, namus ve onur

duygusunu, akıl ve mantık kurallarını ve sorumluluk duygusunu

kapsar.

b. ALT BEN; İçimizdeki hayvan ve şeytandır. Cinsel azgınlığı, ahlak dışı

dürtüleri, vahşet ve gaddarlığı, utanç verici deneyimleri, mantık dışı

istekleri ve sorumsuzluğu kapsar.

c. KİŞİLİK, VİCDAN VEYA AR DAMARI İSE; İçimizdeki melektir. Alt benin

azgınlığını dizginler ve üst beni destekler. Burada; içimizdeki

şeytanla, içimizdeki melek mücadele halindedir. Eğer içimizdeki

melek yenilirse, kişiliğimiz veya vicdanımız yok olur ve ar damarı

çatlar. Alt bendeki tüm hayvani ve şeytani istekler üste çıkar.

Page 2: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

2

Ar damarı çatlamış insanlar; gücü elinde bulunduranlar ve güce tapan

yalakalar olmak üzere ikiye ayrılır.

AR DAMARI ÇATLAMIŞ GÜÇLÜNÜN EN ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİ:

1. Kendisini, Allah’ın yeryüzündeki temsilcisi gibi görür ve ilahi hakları

olduğuna inanır.

2. Bu nedenle dini; çıkarları için bir silah gibi kullanmaktan çekinmez.

3. Satılmış hâkim ve savcılarla özel yetkili mahkemeler kurar.

4. Çıkarlarına çomak sokan aydınları zindanlara tıkar.

5. Utanma duygusu yoktur. Yalan söyler. Dün ak dediğine, bugün kara der.

6. Namuslu geçinir ama yolsuzluğun ve hırsızlığın daniskasını yapar.

AR DAMARI ÇATLAMIŞ GÜCE TAPAN YALAKA UŞAKLAR İSE:

1. Onur ve omurgaları

yoktur. Güçlü efendileri

karşısında iki büklüm

olurlar. Yalakadırlar.

2. Efendilerinin gözüne girmek için, onun

zulmüne alkış tutarlar.

3. Yalan söylerler ve yalancı tanıklık yaparlar.

4. Sahte bilgi ve belge üretirler.

Page 3: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

3

5. Efendileri gibi dindar geçinirler ama akılları

ve fikirleri uçkurlarındadır.

6. Bukalemun gibidirler. Her kılığa girerler.

Bazen yargıç, bazen savcı, bazen vali, bazen

din adamı, bazen bilimadamı, bazen sanatçı,

bazen satılmış aydın, bazen gazeteci ve

bazen zaptiye olarak karşınıza çıkarlar.

7. Çıkarlarından başka hiçbir şeyi gözleri

görmez, duymaz, söylemez ve anlamazlar.

8. Efendileri güçten düştüğü zaman, anında

satarlar.

Arife tarif gerekmez ama işkilli göz dingildermiş hesabı, bazıları üstüne

alınmasın diye, size tarihten iki örnek vereyim:

BİRİNCİ ÖRNEK; TUDOR HANEDANINDAN İNGİLTERE KRALI 8NCİ HENRY

DÖNEMİ:

İngiliz tarihinin ar damarı çatlamış en ilginç kralı olan 8nci Henry, babası 7nci

Henry’in ölümünden sonra 1509 yılında tahta çıkar.

Kralın 1nci evliliği:

Gücüne güç katmak için, Avrupa’nın en güçlü devleti olan Kutsal Roma-

Germen İmparatoru Şarlken’in teyzesi prenses Aragonlu Catherine ile

evlenmek ister. Ama Catherine, kralın ölmüş ağabeyi Arthur’un dul karısıdır

ve Katolik Dinine göre, kayınbirader ile yengelerin evlenmeleri yasaktır.

Bu evliliği gerçekleştirmek için; Prenses Catherine, kralın abisi çok hasta

olduğu için, evlilikleri sürecince hiç cinsel ilişkide bulunmadıkları hakkında,

İncil’e el basarak yemin eder. Bu arada, Papa’ya da yüklü bir servet

bağışlarlar. Bunun üzerine Papa; ilk evliliği geçersiz sayar ve Kral 8nci Henry

ile Prenses Catherine’nin evlenmelerine özel izin verir. Gerçekten de Prenses

Page 4: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

4

Catherine’nin bakire olduğu ve yalan söylemediği 8nci Henry ile evlendiği

gece ortaya çıkar.

Ama Kraliçe Catherine, kız çocuğu Mary haricinde, taht için bir türlü erkek

varis doğuramaz. Bu arada Kral Henry, uzun süredir peşinden koştuğu Anne

Boleyn ile evlenmek ister. Ama ortada ömür boyu süren Katolik nikâhı vardır.

Bunun için Papanın, ilk evliliği geçersiz sayması ve Anne Boleyn ile

evlenmesine özel izin vermesi gerekmektedir.

Kardinal ve İngiltere Hükümeti Baş İdarecisi (Günümüzün Başbakan eşidi)

Wolsey, Papa’ya bir mektup yazarak; Kraliçe Catherine ile Kral Henry’in

evlenebilmeleri için eski Papa tarafından verilen özel iznin hatalı olduğunu ve

bu nedenle evliliğin geçersiz sayılarak, Kralın Anne Boleyn ile evlenmesine

özel izin verilmesini ister.

Ama Kraliçe Catherine, Avrupa’nın en güçlü devleti olan Kutsal Roma-Germen

İmparatoru Şarlken’in teyzesidir ve halk tarafından çok sevilen dindar bir

kraliçedir. Bu nedenle Papa, bu evliliği doğrudan geçersiz saymaz. Durumu

soruşturmak için Kardinal Campeggio’yu İngiltere’ye gönderir.

Özel yetkili mahkeme ve Kraliçe Catherine’nin yargılanması:

Kralın danışmanı ve Hükümet Baş İdarecisi ( Başbakan) Kardinal Wolsey;

Papa’nın gönderdiği Kardinal Campeggio’ya baskı yapar ve yandaş din adamı

ve yargıçlardan kurulu özel yetkili bir mahkeme kurulur:

a. Bu mahkemede, kraliçeyi savunması gereken Piskopos Warham ve

Piskopos Tunstall, duruşma öncesinde Kraliçeyle görüşerek; Kraliçeyi

“Günah olduğunu bilmesine rağmen Kralla evliliğini sürdürmekle, Krala

ve kardinale komplo kurmakla, kendisini teşhir ve kur yapmakla” adeta

itham ederler.

b. Bunun üzerine Kraliçe; söz konusu iki piskoposun, Mahkemede

kendisini savunmayıp aksine suçlayacaklarını anlar ve bu iki piskoposu

avukatlıktan azleder. Nitekim bu iki piskopos mahkemede, Kralın Baş

danışmanı ve Başbakanı Kardinal Wolsey ile beraber, özel yetkili yargıç

olarak kraliçenin karşısına çıkarlar.

Page 5: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

5

c. Bu arada krala; kraliçeye karşı kocalık görev ve sorumluluklarını yerine

getiriyormuş görüntüsü vermesi için beraber yemek yemesi ve aynı

odada yatması önerisinde bulunurlar.

d. İlk duruşmada kral; “Yengesi ile evlendiğine çok pişman olduğunu bu

nedenle evliliklerinin lanetli olduğunu ve soyunun kuruduğunu belirtir

ve bu evliliğin geçersiz sayılmasını” ister.

e. Kraliçe Catherine ise; “Soylarının kurumadığını çünkü Krala kız çocuk

doğurduğunu ayrıca bu evliliğin eski Papa tarafından onaylandığını ve

Papa dışında hiçbir mahkemenin bu evliliği yargılamaya ve geçersiz

saymaya yetkisinin olmadığını” söyler ve mahkeme salonunu terk eder.

f. Bunun üzerine, Kraliçenin eski avukatı ve yeni özel yetkili yargıç

Piskopos Warham; elinde, bu mahkemenin yetkili olduğu hakkında

bütün Kardinal ve piskoposların imzasının olduğu bir belgenin

bulunduğunu belirtir ve kraliçenin yokluğunda da bu mahkemenin,

karar verebileceğini söyler.

g. Bu esnada, piskopos Fisher ayağa kalkar ve söz konusu belgeyi

imzalamadığını, o belgedeki imzanın özel yetkili yargıç Warham

tarafından atılmış sahte imza olduğunu belirtir. Ayrıca; İncil’den

örnekler vererek, bu evliliğin geçerli olduğunu vurgular ve din adamları

ve yargıçların, kelleri pahasına doğruyu söylemeleri gerektiğini

hatırlatır. Bunun üzerine; Papa’nın, durumu soruşturmak için

gönderdiği Kardinal Campeggio, kararı yeni Papa’nın vermesi

gerektiğini belirterek duruşmaya son verir.

h. Kral 8nci Henry; Boşanma işini halledemeyen Baş danışmanı ve

Başbakanı Kardinal Wolsey’i azleder ve zindana tıkar.

i. Kral Henry; Halk arasındaki hoşnutsuzluğu azaltmak için ünlü Ütopya

kitabının yazarı Thomas More’i Lordlar Kamarası Başkanlığına yani

Başbakanlığa atar. Thomas More; eski bir avukat ve yargıçtır. Yargıçlığı

döneminde verdiği adil kararlar nedeniyle ünü tüm Avrupa’ya

Page 6: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

6

yayılmıştır. Thomas More, Kral 8nci Henry’in azgınlıklarını

dizginleyebilmek umuduyla Başbakanlığı kabul eder.

Kral 8nci Henry’in Anglikan Kilisesi olarak anılan, kendi isteklerine uygun yeni

bir din (Ilımlı Hıristiyanlık) kurması:

Papa’nın bir türlü boşanma izni vermeyip kendisini oyalamasına kızan 8nci

Henry; Vatikan’la ipleri koparır. Katolik Kilisesinden ayrılır. Protestanlık ile

Katoliklik arasında kendi isteklerine uygun bir din oluşturur. Bunu “ The book

of Articles” adı altında DİN KANUNU haline getirir ve parlamentonun

onaylamasını ister. Parlamento, hiç itiraz etmeden bunu onaylar. İleride,

Anglikan Kilisesi olarak anılacak bu mezhebe göre:

a. Kral 8nci Henry; Hem kral ve hem de kilesinin başıdır. Böylece, Tanrının

yeryüzündeki temsilcisi olan ilahi haklara sahip bir kral haline gelir.

b. Kilisenin ve manastırların mallarına el konur ve kralın hazinesine

devredilir.

c. Katolik kilisesi tarafından toplanarak Vatikan’a yani Papa’ya gönderilen

paralar kesilir ve kralın hazinesine yönlendirilir.

d. Kardinaller, piskoposlar ve papazlar, Katoliklikten vazgeçer ve yeni dine

ve krala biat ederler.

Bu arada, Kral 8nci Henry; Sıradan bir papaz olan Cranmer’i, İngiltere

Başpiskoposu olarak tayin eder.

Yeni Başpiskopos Cranmer’in önerisi ve desteği sayesinde, Kral 8nci Henry;

Oxford, Cambridge, Sorbone ve Bologna Üniversitelerinin de aralarında

bulunduğu Üniversitelerin ilahiyat profesörlerinden, Kraliçe Catherine ile

boşanmanın dinsel yasalara uygun olduğunu belirten bir fetva koparır.

Bu fetvaya dayanarak; Başpiskopos Cranmer, Kralın ilk evliliğinin geçersiz

olduğunu ilan eder. Böylece kral, kilisenin başı olasına rağmen, evliliğinin

geçersiz olduğunu kendisi değil din adamlarına yaptırır.

Page 7: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

7

Böylece, ilk eşi Kraliçe Catherine’dan ayrılır. Kraliçeyi sürgüne gönderir. Kızı

Mary’i gayrimeşru ilan eder ve Anne Boleyn ile evlenir. Başpiskopos Cranmer,

bu evliliğin geçerli olduğunu yayımlar.

Kralın azgınlıklarını dizginleyemeyeceğini anlayan eski yargıç ve Ütopya

kitabının yazarı Thomas More, Lordlar Kamarası Başkanlığından yani

Başbakanlıktan, sağlık sorunlarını bahane ederek istifa eder.

Bu sırada, Kardinal Wolsey’in yanında sıradan bir memur olarak göreve

başlayan ve Kralın Genel Sekreterline kadar yükselen Thomas Cromwel, yeni

bir kanun tasarısı daha hazırlar. Buna göre, ülkedeki bütün din adamları,

parlamento üyeleri, devletin ileri gelenleri ve tanınmış kişiler:

a. Hıristiyanlığın başı olarak kralı kabul ettikleri,

b. Katoliklikten vazgeçip yeni mezhebi benimsedikleri,

c. Anne Boleyn’i yasal kraliçe olarak kabul ettikleri hakkında yemin

edecekler ve bu yemini imzalayacaklar.

d. Söz konusu yemini etmeyenler, vatana ihanetle suçlanarak başları

kesilecek ve mallarına el konulacaktır.

Bu kanunu da parlamento onaylar ve bütün parlamento üyeleri, din adamları,

devletin ileri gelenleri ve tanınmış kişiler yemin ederler.

Ancak, ünlü yargıç ve eski Başbakan Thomas More ile eski Kraliçe Catherine’i

savunmuş olan piskopos Fisher, söz konusu yemini etmezler. Ayrıca, Anne

Boleyn’in taç giyme törenine de katılmazlar.

Thomas More ile piskopos Fisher’in yargılanmaları:

a. Bunun üzerine; Thomas More ile Piskopos Fisher tutuklanıp zindana

atılırlar.

b. Bu arada Papa, Piskopos Fisher’i kardinal ilan eder. Ama Fisher, kafası

baltayla kesilerek idam edilir.

Page 8: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

8

c. Artık bütün Avrupa’nın gözleri, eski İngiltere Başbakanı ve saygın yargıç

Thomas More’a çevrilmiştir. O’nun, krala ve yeni dine bağlılık yemini

edip etmemesi çok önemlidir.

d. Bu sırada, Kralın savcısı olarak ünlenen Sir. Richard Rich, zindandaki

Thomas More’u ziyaret eder ve aralarında şöyle bir konuşma geçer:

Savcı Richard Rich; “İngiliz Parlamentosu; Kralımız 8nci Henry’in,

Hıristiyanlığın başı olduğu hakkındaki kanunu oybirliğiyle onayladı. Sen,

Parlamentonun bu kararını neden tanımıyor ve karşı çıkıyorsun?” diye

sorar.

Thomas More; “Farz et ki parlamento, Tanrı yoktur diye bir karar aldı,

sen bu kararı kabul eder misin?” diye cevap verir.

Savcı Richard Rich; “Parlamento’nun böyle bir karar almaya hakkı ve

yetkisi yok” der.

Bunun üzerine Thomas More; “Öyleyse, İngiliz Parlamentosu’nun; Kralı,

Hıristiyanlığın başı ilan etmeye de yetkisi yoktur” cevabını verir.

e. Thomas More, yargılanmak için özel yetkili mahkemenin önüne

çıkarıldığı gün; Kralın Savcısı olarak ünlenen Richard Rich; hem savcı ve

hem de tanık olarak Thomas More’un karşısına çıkar. Thomas More ile

yaptığı konuşmanın tamamını aktarmadan;

“Thomas More bana, parlamentonun aldığı kararı tanımadığını ve

kralımızı Hıristiyanlığın başı olarak kabul etmediğini söyledi” der.

f. Bunun üzerine Thomas More; kafası baltayla kesilerek idam edilir.

g. Böylece sözde ılımlı yeni din, bir silah haline dönüşmüştür. Bundan

sonraki dönemlerde, dinin siyasi ve maddi çıkarlar için gaddarca

kullanıldığı, egemen güçlerin işine gelmeyen pek çok kişinin ve hatta

Page 9: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

9

kraliçelerin bile kâfir ilan edilerek kafalarının kesildiği ve binlerce kişinin

katledildiği görülecektir.

Kralın 2nci evliliği:

Artık Kral 8nci Henry muradına ermiş; Tanrının yeryüzündeki temsilcisi ilahi

haklara sahip bir kral haline gelmiş ve Anne Boleyn ile evlenmiştir. Ama Anne

Boleyn; İleride İngiltere tahtına geçecek olan kızı 1nci Elizabeth haricinde bir

erkek varis doğuramaz. Bu nedenle Kral, boşanmak için bahaneler aramaya

başlar ve kralın çevresi de bu bahaneleri üretir.

Kraliçe Anne Boleyn hakkında;

a. Büyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı,

b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu

şeklinde dedikodular çıkarılarak, önce kraliçe itibarsızlaştırılır.

c. Ayrıca; Kralın Genel Sekreteri Thomas Cromwel (daha sonra Lordlar

Kamarası Başkanı yani Başbakan olacaktır) ve Kralın özel savcısı Richard

Rich, kraliçenin oda hizmetçisi iki kadını idamla korkutarak kraliçenin

zina yaptığına ilişkin ifade vermelerini sağlarlar. Bu ifadelere

dayanarak, Kraliçe Anne Boleyn’i;

1) Erkek kardeşi George Boleyn ile ensest ilişkide bulunmak,

2) Saray müzisyeni dâhil 4 kişiyle zina yapmak,

3) Büyücülük ve cadılıkla suçlarlar.

d. Söz konusu 5 kişiye, itiraf etmeleri için ağır işkenceler yapılır. Saray

Müzisyeni Mark Smeaton bu işkencelere dayanamaz ve zina yaptığını

kabul eder.

e. Ortada hiçbir somut delil yoktur. Kraliçenin, oğlan kardeşini yanağından

öpmesi bile, kardeşiyle zina yapmış gibi gösterilir.

Page 10: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

10

f. Lord Rochford hariç, kraliçe ile zina yaptığı iddia edilen herkes idam

edilir.

g. Böylece; Genel Sekreteri Thomas Cromwel, Kralın özel savcısı Richard

Rich ve Başpiskopos Cranmer’in tezgâhladığı bir oyunla, Kraliçe de

idama mahkûm edilir ve başı kılıçla kesilerek öldürülür.

Kralın 3ncü evliliği:

Anne Boleyn’in idamından hemen sonra, Kral 8nci Henry; Jane Seymour ile

evlenir. Kraliçe Seymour, Edward isimli bir erkek çocuk doğurduktan 12 gün

sonra, lohusalık hummasından ölür.

Kralın 4ncü evliliği:

Genel sekreter ve Başbakan Thomas Cromwel; Kutsal Roma-Germen

İmparatorluğunun düşmanı olan Protestan Alman prenslerinin desteğini

alabilmek için; Kral 8nci Henry’e, Clevesli Anne isimli bir prensesin güzel

yapılmış bir resmini göstererek, evlenmeye ikna eder. Ancak, Prenses

İngiltere’ye geldiği zaman Kral onu beğenmez ama zaten komşularıyla başı

belada olduğu için mecburen evlenir. Başpiskopos Cranmer, evliliğin geçerli

olduğunu ilan eder ve kutsar.

Kral, bu evlilikten Genel sekreter ve Başbakan Thomas Cromwel’i sorumlu

tutar ve idam edilir. Yerine Piskopos Stephen Gardiner atanır.

Bu arada; Krala bağlı din adamları, savcı ve yargıçlar; Kraliçe Clevesli Anne’nin

daha önce başka birisiyle nişanlanmış olduğunu bahane ederek, evliliğin

geçersiz olduğunu ilan ederler.

Kralın 5nci evliliği:

60 yaşındaki Kral, 4ncü eşinden ayrılalı 20 gün geçmeden 18 yaşındaki

Catherine Howard ile evlenir.

Kraliçenin çok genç oluşu ve hoppacık tavırları; Kralın gizli Katolik olan kızı

Prenses Mary’nin ve Piskopos Gardiner’in hoşuna gitmez.

Page 11: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

11

Kraliçenin, kuzeni Clupper ve kraliçenin sekreteri Dereham ile zina yaptığı

dedikoduları çıkarılır. Oda hizmetçisi Jane Parker, Piskopos Gardiner

tarafından korkutularak bu zina doğrulatılır.

Böylece; Kraliçe Catherine Howard, yargılanmasına bile lüzum görülmeden,

kafası baltayla kesilerek idam edilir. Aynı şekilde, Clupper ve Dereham ile

birlikte Jane Parker’in de kafaları kesilir.

Aslında, oda hizmetçisi Jane Parker, idam edilmeden önce delirir ve kralın

emriyle çıkarılmış din kanununa göre, delilerin idam edilmesi yasaktır. Ama

Kralın emriyle, Parlamento ve din adamları bir gecede din kanununda

değişiklik yaparak, delilerin de idam edilebileceği hükmünü getirirler.

Kralın 6ncı evliliği:

Kral 8nci Henry; hemen Catherine Parr ile evlenir.

Yeni kraliçe, Piskopos Gardiner’in; el konulan manastır ve kilise mallarından

bir kısmını zimmetine geçirdiğinin ve rüşvet aldığının farkındadır. Bunu da

Piskopos Gardiner bilmektedir.

Gizli bir Katolik olan kralın kızı Mary ile işbirliği yaparak, Kraliçe’nin oda

hizmetçileri arasında kâfirlerin olduğu hakkında dedikodu yayarlar. Piskopos

Gardiner, Kral 8nci Henry’den soruşturma izni ister ve istediği izni alır.

Piskopos bu izne dayanarak, kraliçenin kız kardeşi dâhil oda hizmetçilerini

kâfirlikle itham eder ve tutuklar.

Gardiner; Kraliçe’nin de kâfir olduğu hakkında, elinde delillerinin

bulunduğunu söyleyerek, kraliçeyi de tutuklamak için izin ister. Kral, muallâk

bir cevap verir.

Bunun üzerine Piskopos Gardiner; muhafızlara, kraliçenin tutuklanması

emrini verir. Muhafızlar, Kralın yanında oturan kraliçeyi tutuklamak için

gelince, kral muhafızları kovar ve Piskopos Gardiner’i de azleder. Kısa bir süre

sonra da, kral ölür.

İKİNCİ ÖRNEK: AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİNDE McCARTHY DÖNEMİ;

Page 12: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

12

İkinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte Amerika Birleşik Devletleri’ndeki

bazı çevreler; ülkede çok sayıda Sovyet ajanlarının bulunduğunu ve gizli

tertipler içinde olduklarını iddia etmeye başlarlar.

29 Haziran 1940’da Amerikan Kongresi; “ Amerikan hükümetinin devrilmesini

savunmayı ve bunun propagandasını yapmayı” suç haline getiren bir yasayı

kabul eder.

Ayrıca, ülkedeki komünist faaliyetleri araştırmak üzere “Amerikan Karşıtı

Faaliyetler Komitesi” kurulur.

Bu komite, İsimsiz ve imzasız ihbarlara dayanarak; Sendikacıları, yazarları,

müzisyenleri, eğitimcileri, film yıldızlarını, yapımcıları ve akla gelen herkesi

sorgulamaya başlar.

Bu sırada, Wisconsin senatörü Joseph McCarthy; “Komünist Partisi üyesi 205

gizli komünistin devlet içinde çalıştığını ve bunların listesinin elinde

bulunduğunu söyleyerek” kamuoyunun karşısına çıkar.

Söz konusu listeyi elinde sallayarak televizyonlarda boy gösteren McCarthy,

İddiaları hakkında tanıklık yapmak için “Amerikan Karşıtı Faaliyetler

Komitesi’ne” çağırılır. Ama tek bir sanığın dahi komünist olduğunu

ispatlayamaz.

Ancak bütün bu iddialı ve hırslı tavırları McCarthy’e geniş bir kamuoyu

desteği sağlar. Ve böylece tarihe “McCarthizm” olarak geçen karanlık dönem

başlar.

McCarthy sayesinde başlatılan “Cadı avı” sırasında bütün tanıklardan:

a. Komünist Parti’ye üye olup olmadıklarını,

b. Üye iseler, diğer üyelerin isimlerini ve bu işleri bıraktıklarını söylemeleri,

c. Artık yalnızca Amerikan çıkarları için çalışacak birer tövbekâr olduklarını kanıtlamaları istenir.

Page 13: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

13

Sorulara yanıt vermeyi veya arkadaşlarına iftira atmayı reddeden yüzlerce

kişi, ya hapse atılır ya da sürgüne gönderilir. İşlerini kaybetmek ise, hepsinin

ortak kaderidir.

Komitenin karşısına çıkıp arkadaşlarının isimlerini birer birer sayanlar, gizli

tanıklık yapanlar ve iftira atanlar serbest bırakılır. Örneğin; arkadaşlarını

satarak ve onların geleceklerini karartarak paçasını kurtaranların arasında

ünlü film yapımcısı Elia Kazan da bulunmaktadır. Yıllar sonra kendisine

muhbirliği hatırlatıldığında Kazan “Utanıyorum” demekle yetinir ve bu

konuyla ilgili kimseyle konuşmaz.

İftiraya uğradığı için hakkında soruşturma açılıp mahkemeye çağrılanlardan,

sessiz sinema ustası Charlie Chaplin ise, ABD’yi terk ederek İsviçre’ye yerleşir.

Sonuç olarak:

a. Din; siyasi ve maddi çıkarlara alet edildiği zaman; öldürücü bir silaha ve

zulüm aracına dönüştüğü görülmektedir.

b. Din adamları; Siyasileşerek, ar damarı çatlamış egemen güçlünün

emrine girdiği zaman, efendilerinin işine gelmeyen herkesi kâfir ilan

ederek öldürülmeleri için fetvalar verdikleri, zekât hırsızlığı yaptıkları ve

her türlü ahlaksızlığa dini kılıf uydurdukları görülmektedir.

c. Parlamento üyeleri; akıllarını ve vicdanlarını sattıkları zaman, güce

tapan köpekler haline dönüştükleri ve efendilerini, ilahi haklara sahip,

Tanrının yeryüzündeki temsilcisi olarak kabul eden kanunları bile

onaylayabildikleri görülmektedir.

d. Hukuk; Ar damarı çatlamış egemen güçlünün adeta fahişesi haline

geldiği zaman, ahlaksızlığın arttığı, isimsiz ve imzasız ihbarların

yoğunlaştığı, yalancı şahitliklerin sıradanlaştığı, hak, hukuk ve adaletin

katledildiği görülmektedir.

e. Üniversite Profesörleri; Akıllarını ve vicdanlarını sattıkları zaman

yobazlaşarak şarlatana dönüştükleri, bilimsel ahlaklarını kaybettikleri

ve bilim yerine hurafe ürettikleri görülmektedir.

Page 14: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

14

f. Bürokratlar; Siyasileşerek, ar damarı çatlamış egemen güçlünün uşağı

haline geldikleri zaman, güce tapan yalakalar haline dönüştükleri,

efendilerinin gözüne girmek için soytarılaştıkları, yolsuzluklara kapı

açtıkları, rüşvetin arttığı ve güçlü efendilerinin pis işlerini yapan maşaya

dönüştükleri görülmektedir.

Selam ve saygılarımla.

Hikmet YAVAŞ

[email protected]

NOT: Ülkemizi ilgilendiren çeşitli konulardaki yazı ve görüşleri okuyup,

yorumlarıyla katkıda bulunmak isteyenlerin aşağıdaki bağlantıyı tıklamaları

önerilir; http://hikmetyavas.wordpress.com/

GEÇMİŞTEN BUGÜNE IŞIK TUTAN SON SÖZLER:

Pehpehlerle pohpohlarla çok itleri

at yaptık,

Uçurduk da göklere alkıştan kanat

yaptık,

Hiç yoktan başımıza koca saltanat

yaptık,

Üstüne çul vursanız it onu kanat

sanır,

Eşeğe gem vurmayın, kendisini at

sanır.

(Namdar Rahmi Karatay)

Bir soğan soyulurken yaşarıyor da

gözler,

Hazine soyulurken aldırmıyor

öküzler,

Hayâdan eser yoktur, beyhude

bütün sözler,

Nafile inat etme hemen sallabaşını,

Uslu otur, hoş geçin, zıkkımlan

maaşını.

(Antalya Defterdarı Merhum

Abdullah Çağlayan)

Page 15: ALT BEN t beninBüyücü olduğu ve krala büyü yaparak kendisine bağladığı, b. Sırtında et benleri bulunduğu ve bunların şeytanın memeleri olduğu şeklinde dedikodular

15

Muîni zâlimin dünyâda erbâb-ı denâettir. Köpektir zevk alan sayyâd-ı bîinsâfe hizmetten. (Dünyada zalimin yardımcıları

alçaklardır,

İnsafsız avcıya hizmet etmekten

zevk alanlar köpektir.)

İçin temiz olmadıktan sonra

Hacı hoca olmuşsun kaç para

Hırka, tespih, post, seccade güzel

Ama TANRI KANAR MI BUNLARA?

(Ömer Hayyam)

(Namık Kemal)