^akarios ve Hempaları Başkalarının His erine Saygı...

4
İR TMRU MMUM, nAHAKlUS-UM tlAMASIIR KONUŞMASIN! YORUMUM): ^akarios ve Hempaları Başkalarının His erine Saygı Göstermeyi Artık öğrenmeli )MHM. TÜMLERİM DE MUDİLERİ İLE ESİÎDERECEDE HAK SAHİBİ OLDUKLARI HATIRLATILDI BONNT)A BİR BASIN TOPLANTISI DÜZENLEDİ LEFKOŞA: tirk Cemaatinin bir söz- ü Başpiskobos Maka- 5'un geçenlerde Hrisoro- issa Manastırında, yaptığı ıuşmayı yorumlamıştır, rk Sözcüsünün bu konuş- ile ilgili olarak yaptığı -umun metni aşağıda- Birleşmiş Milletler Güven Konseyinde cereyan eden t müzakerelerin dahi Ma. iosu Kıbnstaki genel du- a ve daldığı enosis haya- (Devann 2. Sayfada) ^ B o z l m y i _______________ GÜNLÜK MÜSTAKİL SİYASÎ GAZETE _________________ SAYI 5! 15 YIL 14 ÇARŞAMBA 18 AĞUSTOS 1965 — FİATI 15 MİL Dizilip Basıldığı Yer: BOZKURT BASIMEVİ, 144 Gime Caddesi, Lefkoşa. Sahibi ve Umumi Neşriyat Müdürü: CEMAL TOGAN: - Mes'u! Yazı işleri Müdürü: SADI C. TOGAN Kıhns Türk Topitımu Makarios'un Baskısma As!a Boyım Eğmiyccektir BONN: Türk Cemaat Meclisi Baş kam Rauf Denktaş, dün E! Bonn'da yaptığı bir basm 1 toplantısında, "iki cemaatin ( bir araya gelmesiyle kuru lan nisbi federal bir devlet bozulduğu takdirde, bu iki ortak cemaatin ayrı ayrı ken di kaderlerini tayin etmesin den daha tabü bir şey ola- maz" demiştir. Bonn'daki Türk gazetele- rmce düzenlenen ve kalaba lık bir gazeteci grubu üe Al man Radyo-Televizyon tem silcüerinin izlediği basın toplantısında Kıbrıs haklan sayfada) ürk Heyet! Rusya dan Avdet Etti HHSovyetter Birtiği )e Hemen Her Mevzuda Mutabakata Vardik" Dedi ANKARA: Sovyetler Birliğini resmen raret etmiş olan Başbakan at Hayri Ürgüplü Başkan mdaki heyet dün sabah el bir uçakla Ankara'ya nmüştür. Adler Hava Ala 3da kalabalık bir halk top tuğu tarafından ve törenle urlanan Başbakan Suat tyri Ürgüplü Esenboğa boğa Hava Alanında basın mensuplarına bir demeç v& ren Başbakan Suat Hayri Ürgüplü, ziyaretinin faydalı olduğunu belirtmiş ve özetle şöyle demiştir: "Sovyetler Birliği ileri ge- lenleri ile yakın temas ve is görüşmelerimiz ol tifadeli du. Sovyetler Birliğinde bu lunduğumuz günler fasılasız ıva Alanında da mutad temas ve tetkiklerle geçmiş renle karşılanmıştır. Esen tir. Sovyetler Birliği ile he- men her mevzuda mutabaka ta varmış bulunuyoruz. Ya ymlanan resmi bildiri de bu nu teyid etmektedir. Bilhas sa Kıbrıs Davamıza gösteri len çok yakın alâkadan cid- den müteşekkirim., iki tara fin temas ve çalışmalarında sulhu koruma azmi başlıca unsur olmuştur." ÜRGÜPLÜNÜN TEMASLAR! Sovyet)er Birliğine yaptığı resmî ziyareti tamamlayarak dün Ankaraya dönen Başba- kan Suat Hayri Ürgüptü öğ- leden sonra Çankayaya gide- rek Cumhurbaşkanı Gürsel'e bilgi vermiştir. Başbakan Ür güplü saat 17.15 de de ayni amaçla Bakanlar Kurulunu toplamıştır. Çankaya Köşkü - ne saat 15.40 da gelen Başba kan Suat Hayri Ürgüplünün Cumhurbaşkanı Cemal Gür- se!'le görüşmesi bir saat on dakika görüşmüştür. Başbakan Ürgüplü Çankaya Köşkünden ayrılırken gazete- cilere, 'Gezim hakkında Sayın Cumhurbaşkanına bilgi ver- dim" demiştir. Bakanlar Kuru!u saat 17.15 de Başbakanlıkta Başbakan Suat Hayri Ürgüp!ünün baş- kantı^mda top!anmıştır. Baş- bakan Ürgüplü toplantıda Sovyetler Birüğini ziyareti sı rasmda Sovyet Devlet adam- tanyle yaptığı görüşmeler hakkında bilgi vermiş, ekono mik görüşmelerin sonuçlarını anlatmıştır. (Devamı 2. sayfada) , Los Angeles deki zenci ayaklanması sırasında zen tarafından çıkarılan yangınlardan genel bir görünüş g yer süâh ses!crinin duyujdugu os ANGELES'TE DURUM SAKİNLEŞİL.. MELERDEKİ TONLARCA ENKAUN TEM İZLENMESİNE TUIUKLULARtN YARGİLANMASİNA DÜN BAŞLAND! LOS ANGELES Angeles şehrinin ayak- lara sahne otan bölü- cün kısmî bir sükûn sürmekte idi. Çoğun- zencüerin oturduğu ma ^rde bazı sıtâb atıştan kimse yaralanma Mamafih bir otomobi- 3 konan barikatlara sonucu bir Mülî Mu . hafız yara!anmıştır Kaliforniya Valisi dün ayak tanmanın sona erdiğini bildir miş fakat sokaklarda güven- lik Kuruluncaya kadar 15,00ü Millî Muhafızın görevlerine devam edeceğini söylemiştir. Bu arada sokaklarda durum normalleşmiş tedir. Bakka! dükkânın atış veriş için acıtmıştır Şehir ve bölge daireleri açılmış, oto- büslerin işletilmesine ve pos tanın dağıtılmasına baştanmış tır. Sokak temizleyicileri, altı (Devamı 6. sayfada) GAZETEMİZ BDGVN SAYFADIR Papandreu'yu terk ederek Kıralcılann safına katdan (Yunan Başbakanlığına aday) Stefanopulos (solda) M tMAM İSTAMDAHİ SİYASI MİZ HENÜZ HAUEOİLEMEDİ Stcfanoputos ite Tsirimokos, Corç Papandreuyu Suçtadttar Papandreu da Stefanopuios u Verdiği Sözde Durmamakia İtham Etti Politik çıkmazlar ülkesi Yunanistanda, Hükümet Buh ] ranma henüz bir çözüm butu namamıştır. Krata karşı açık ça savaşa girişen Papandreu, Partisinin üyelerini yavaş ya vaş kaybetmektedir. Eski Baş bakan Yardımcısı Stefanopu- tos'la Eski İçişleri Bakanı Tsi rimikos'un Merkez Birliği Par tisinden aynlmaksızm bağım sız bir grup içinde hareket etmeye karar vermeleri Pa pandreu'yu iyice sinirlendir- miştir. Bir demeç veren Pa. pandreu özellikle eski yardım cısı Stefanopu!os'u çok sert bir dille yermiş ve şöyle de- miştir "Stefanoputos'un iha- neti, Novas'mkinden daha be- terdir. Çünkü Novas Parti önüne çıkmamıştır. Stefanopu tos ise parti önüne çıkıp ve- rilen karara boyun eğeceğini söylediği ha!de sözünü tut madı.' Bu arada Stefanopulos. ile Tsrimokos dün yayınladıktan bir bitdiri ile Papandreuyu suçtamıştar ve kendisine şid- ATİNA: dette saldırmışlardır. İki si- yasî önderin dün Kırat Kons tantin ite kendi isteği üzerine bir görüşme yapmalan bekten mekteydi. ULUSAL DİRENME ÖYKÜLERİ Kahraman Kıbns Türkünün yirmi aydır süre- gelen destanı ve direnmeleri- nin Öykülerini FERİT GÖREN kademe aldı. Yanndan İtibaren BOZKUBTTa

Transcript of ^akarios ve Hempaları Başkalarının His erine Saygı...

Page 1: ^akarios ve Hempaları Başkalarının His erine Saygı ...evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1965/Ağustos...İR TMRU MMUM, nAHAKlUS-UM tlAMASIIR KONUŞMASIN! YORUMUM):

İR TMRU MMUM, nAHAKlUS-UM tlAMASIIR KONUŞMASIN! YORUMUM):

^akarios ve Hempaları Başkalarının Hiserine Saygı Göstermeyi Artık öğrenmeli)MHM. TÜMLERİM DE MUDİLERİ İLE ESİÎ DERECEDE HAK SAHİBİ OLDUKLARI HATIRLATILDI

BONNT)A BİR BASIN

TOPLANTISI DÜZENLEDİ

LEFKOŞA: tirk Cemaatinin bir söz- ü Başpiskobos Maka- 5'un geçenlerde Hrisoro- issa Manastırında, yaptığı ıuşmayı yorumlamıştır, rk Sözcüsünün bu konuş- ile ilgili olarak yaptığı

-umun metni aşağıda-

Birleşmiş Milletler Güven Konseyinde cereyan eden

t müzakerelerin dahi Ma. iosu Kıbnstaki genel du- a ve daldığı enosis haya-

(Devann 2. Sayfada)

^ B o z l m y i

_______________ GÜNLÜK MÜSTAKİL SİYASÎ GAZETE_________________

SAYI 5! 15 — YIL 14 — ÇARŞAMBA 18 AĞUSTOS 1965 — FİATI 15 MİL

Dizilip Basıldığı Yer: BOZKURT BASIMEVİ, 144 Gime Caddesi, Lefkoşa.Sahibi ve Umumi Neşriyat Müdürü: CEMAL TOGAN: - Mes'u! Yazı işleri Müdürü: SAD I C. TOGAN

Kıhns Türk Topitımu Makarios'un Baskısma As!a Boyım Eğmiyccektir

BONN:Türk Cemaat Meclisi Baş

kam Rauf Denktaş, dün E! Bonn'da yaptığı b ir basm

1 toplantısında, "ik i cemaatin ( bir araya gelmesiyle kuru

lan nisbi federal bir devlet bozulduğu takdirde, bu iki ortak cemaatin ayrı ayrı ken di kaderlerini tayin etmesin den daha tabü bir şey ola­maz" demiştir.

Bonn'daki Türk gazetele- rmce düzenlenen ve kalaba lık bir gazeteci grubu üe Al man Radyo-Televizyon tem silcüerinin izlediği basın toplantısında Kıbrıs haklan

sayfada)

ürk Heyet! Rusya dan Avdet Etti

HHSovyetter Birtiği )e Hemen Her Mevzuda Mutabakata Vardik" Dedi

ANKARA: Sovyetler Birliğini resmen raret etmiş olan Başbakan at Hayri Ürgüplü Başkan mdaki heyet dün sabah el bir uçakla Ankara'ya nmüştür. Adler Hava Ala 3da kalabalık bir halk top tuğu tarafından ve törenle urlanan Başbakan Suat tyri Ürgüplü Esenboğa

boğa Hava Alanında basın mensuplarına bir demeç v& ren Başbakan Suat Hayri Ürgüplü, ziyaretinin faydalı olduğunu belirtmiş ve özetle şöyle demiştir:

"Sovyetler Birliği ileri ge­lenleri ile yakın temas ve is

görüşmelerimiz oltifadelidu. Sovyetler Birliğinde bu lunduğumuz günler fasılasız

ıva Alanında da mutad temas ve tetkiklerle geçmiş renle karşılanmıştır. Esen tir. Sovyetler Birliği ile he­

men her mevzuda mutabaka ta varmış bulunuyoruz. Y a ymlanan resmi bildiri de bu nu teyid etmektedir. Bilhas sa Kıbrıs Davamıza gösteri len çok yakın alâkadan cid­den müteşekkirim., ik i tara fin temas ve çalışmalarında sulhu koruma azmi başlıca unsur olmuştur." ÜRGÜPLÜNÜN TEMASLAR!

Sovyet)er Birliğine yaptığı resmî ziyareti tamamlayarak dün Ankaraya dönen Başba­kan Suat Hayri Ürgüptü öğ­leden sonra Çankayaya gide­rek Cumhurbaşkanı Gürsel'e bilgi vermiştir. Başbakan Ür güplü saat 17.15 de de ayni amaçla Bakanlar Kurulunu toplamıştır. Çankaya Köşkü - ne saat 15.40 da gelen Başba kan Suat Hayri Ürgüplünün Cumhurbaşkanı Cemal Gür­se!'le görüşmesi bir saat on dakika görüşmüştür.

Başbakan Ürgüplü Çankaya Köşkünden ayrılırken gazete­cilere, 'Gezim hakkında Sayın Cumhurbaşkanına bilgi ver­dim" demiştir.

Bakanlar Kuru!u saat 17.15 de Başbakanlıkta Başbakan Suat Hayri Ürgüp!ünün baş- kantı^mda top!anmıştır. Baş­bakan Ürgüplü toplantıda Sovyetler Birüğini ziyareti sı rasmda Sovyet Devlet adam- tanyle yaptığı görüşmeler hakkında bilgi vermiş, ekono mik görüşmelerin sonuçlarını anlatmıştır.

(Devamı 2. sayfada), Los Angeles deki zenci ayaklanması sırasında zen tarafından çıkarılan yangınlardan genel bir görünüş g

yer süâh ses!crinin duyujdugu

os ANGELES'TE DURUM SAKİNLEŞİL..

MELERDEKİ TONLARCA ENKAUN TEMİZLENMESİNE TUIUKLULARtN YARGİLANMASİNA DÜN BAŞLAND!

LOS ANGELESAngeles şehrinin ayak­

lara sahne otan bölü­cün kısmî bir sükûn sürmekte idi. Çoğun-

zencüerin oturduğu ma rde bazı sıtâb atıştan

kimse yaralanma Mamafih bir otomobi-

3 konan barikatlara sonucu bir Mülî Mu

.

h a fız yara!an m ıştırKaliforniya Valisi dün ayak

tanmanın sona erdiğini bildir miş fakat sokaklarda güven­lik Kuruluncaya kadar 15,00ü Millî Muhafızın görevlerine devam edeceğini söylemiştir.

Bu arada sokaklarda durum normalleşmiştedir. Bakka! dükkânın atış veriş için acıtmıştır Şehir ve

bölge daireleri açılmış, oto­büslerin işletilmesine ve pos tanın dağıtılmasına baştanmış tır. Sokak temizleyicileri, altı

(Devamı 6. sayfada)

GAZETEMİZ BDGVN

SAYFADIR

Papandreu'yu terk ederek Kıralcılann safına kat dan (Yunan Başbakanlığına aday)

Stefanopulos (solda)

MtMAMİSTAMDAHİ SİYASI MİZ HENÜZ HAUEOİLEMEDİ

Stcfanoputos ite Tsirimokos, Corç Papandreuyu SuçtadttarPapandreu da Stefanopuios u Verdiği S ö zd e D u rm am akia İtham Etti

Politik çıkmazlar ülkesi Yunanistanda, Hükümet Buh ] ranma henüz bir çözüm butu namamıştır. Krata karşı açık ça savaşa girişen Papandreu, Partisinin üyelerini yavaş ya vaş kaybetmektedir. Eski Baş bakan Yardımcısı Stefanopu- tos'la Eski İçişleri Bakanı Tsi rimikos'un Merkez Birliği Par tisinden aynlmaksızm bağım sız bir grup içinde hareket etmeye karar vermeleri Pa pandreu'yu iyice sinirlendir­miştir. Bir demeç veren Pa. pandreu özellikle eski yardım cısı Stefanopu!os'u çok sert bir dille yermiş ve şöyle de­miştir "Stefanoputos'un iha­neti, Novas'mkinden daha be­terdir. Çünkü Novas Parti önüne çıkmamıştır. Stefanopu tos ise parti önüne çıkıp ve­rilen karara boyun eğeceğini söylediği ha!de sözünü tut

madı.'Bu arada Stefanopulos. ile

Tsrimokos dün yayınladıktan bir bitdiri ile Papandreuyu suçtamıştar ve kendisine şid-

ATİNA:

dette saldırmışlardır. İki si­yasî önderin dün Kırat Kons tantin ite kendi isteği üzerine bir görüşme yapmalan bektenmekteydi.

ULUSAL DİRENME ÖYKÜLERİKahraman Kıbns Türkünün yirmi aydır süre­

gelen destanı ve direnmeleri­nin Öykülerini

FERİT GÖREN kademe aldı.Yanndan İtibaren BOZKUBTTa

Page 2: ^akarios ve Hempaları Başkalarının His erine Saygı ...evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1965/Ağustos...İR TMRU MMUM, nAHAKlUS-UM tlAMASIIR KONUŞMASIN! YORUMUM):

SAYFA :!

."<

tTVMULtK MASAtM ^ -t

^ggiMİndeayiM n* . .._ t

niMtarentdM* ^ M O 'g ;", ^ L . d a !5 Ag^to! !9g gunu yapngı dtnteyM^_ rini birk^meğe ve enosis fedakArlı^a davet etmışü.

Onun bu konuşmasma n a . *übnamt-den dbrt aeM süren kan'ı^ir şiddet kampanyasına gınşmhi^rdL Bu kampanya, !M 3 " - 1 7 * . . ^ . bed dana

Sİddette

ÛEĞİŞIIRME BİRLİĞİ VE RUM OYMMM

T&r^Aİ<MtBM*&yMM b #mda drti?llrüwrti An kara tarafından nw*<nMi a^ıklandtktan !*onra, rta<* hnküm<-ti hür taktm ay unlara tiritmiş görün mekl^dif Tabii M !*apaa hn ^unnn Uk kıamını her ^ıbı b<a ınc#er de. tpiermi ıtara-yandan İdanr rtligi Kum bA*MMna oynatmaktadır

RumbaAMMaahaMMT)*. TurkAİ*yı dfti Ainme Blftıglnuı adaya tirm^dnr müsaade fdllmemeli adadaki Türk aa^rlrrtnla d* kendi deyt)de!tMe* defohıp gttüMr^rİ İMTUH <rdltm#lidir Türk Alayının adakta bnluan?una trmia eden (iaranÜ A'MÜa^mam artık hükam^üadar Mnamairyb. yabancı **kerWla Kıhenun topnUdaymı la^al rtmeierlne daha fazla

haska!ar<nm histeri-Makatios n 5ğ,enme!Mir'M

-rSTS "cemaatına var - ^

bu! edilmiş oluyo^ ^usuteüe Turklenn ou A,)!uia l\lakarios ve eli silah . e^dyasınm kendilerine

Bu sebep'f-

Bu. tahd M Paptmn her zamanki gibi başvurdu gn khbdk bir oyundur F*p**.a*hnda Garanti andla^maamın Mitün h^yatiykr yaşamakta okluğu nan farkındadır Vf bunun farkında uktu^u gibi. Türk Alayı d^tüttinnc Rlrli^üün adaya gehnealnl A«jey<na yfffftn l de gay^t tyt bHwM*kt<rdir. Ancak bunu anrla^tırmak w hekr bn yoida lavta koparmak tçin fapaa bn durundan k^mrUrodlrmeıdni gaye* İyi becermektedir Sitrkbn pr^nü^trki Kayrrtlrh de s*d**e ba amat! <r tonRş w* drtişürmffe karşüdt ufak W rk tavüdee de eMe rtnü^tir wefer e!d^rtÜktrrini Aa4&n w kfakin wkAM!un (!) bir nafer! sayaa 3Makar*aa. bu %)Wer d ayni yvh! tutmakla bir

fM f fdete^bd aamaaktadrr

İtk Mbau atam Papaa İdareai, 6aee baauu ayafa kabhunak w "B*rakmayta. etmeybt" yoUu palavra hur attırmakla hye ba laaMiytrr Bunan ar kamundan

ki bdekkre n t^tektit Ea sununda da **U Tbantm pek samimi w nazik healan uwtiae de#l^ Üratenin adaya ginaeaia<r m&^aadf rdüdi^i" açıkl* naeakbr

Halbuki Rum haüu. Papa* idamdnin krndürrinl duprdfM aptal yertnr kayap aldatU^au bilsr... ^ dH" diye km dürrinf yaMandaa üaeaati Andlaşma taam sapaaa#tam ortada durdu#uau Rum Mareaiain daM kabai rttiiüd bhr d^rmae— Ve idarrcik-r tara hadan mak^atb bir şekMde kadarUlan Ram ba*uı* am *MAaaad<r etadyw 4ia yoiandaki kuınret <;6%t4r. rürrtnin bir palavradan tbarv-t otda#anu anlayabil m. badanada İdaeevİ dly? yeçiafakTİn naul kon* dMfr oynadtktarma bbtaai ş^hit otacakür

Güvenlik Konarıl aaa karan Ur Garanti Andia^ maaımn bdkiimada o!da#ana kaba! etmi?! Bunu MO bin kiyiiik bir tabam a idare ettifiai İddia eden bir k ia w *6yt&ror Ba aAz büe, Rum halkını idare dMdrrin ae kadar maahktan yakaan oidukburua

Aiayt. €<*raati Andia^nafaam vrrdl^i hak ve yetki He Papaz bdear d<- Mrme^e de drttptirMe* M-kthr Hem ba seter, be? parahk taviz koparama

Papazm ba yoMaki emrüerinl çak tyi Bu hakandan Papazm fiinr (larantl

Andb^aaaîmn aartaiaden ha^ka hiç Mr taviz ukı^ trrt§aayaeakt*r

H Araidt aiayianadaa ba yana Papaa Marvai akdianaa eati# gibi aadiaşaadan la#vettikierbd iiân ettiier Netice ae aMa? LA#wttikierini İlân ettikleri

İhlâl ettikİerİ içia (HivraMk Kur^eyin Cİu aandalyvsdr* otartuMalar Haranti Andta

bdkda^ht t!âa fttüer Türk Hükümeti. G * ran ti Aadİaşmaxuam kendine verdi# hakkı kullana ra* iki d*-fa 4btyaa d f^tird L !a)[Mtere Amerika. Bavyetler BirÜzrı andlaiymalann vdrüriüktr oldu&* aa kaba! w üân rttMcr Haai nerede Rum idaresi ain Eâ$tetti*^d Hân ritiü aadlaşmaiar? iâ*vrtHhh- riaiti& aettikicrihan^aadiaam aya dayanarak bir İeraatta baianahHdilrr" Ama Ankara "^rurlüktfdir*

d K ^ ^ n o s , Mr demago H şaheseri olan konuşma^- na, Türhleri bu Adadan sur

A ra cın d an büyük Mr

bu defa, Makarios ^ onuo eli dlkhlı eşk(yasm! sö* aıüreecillk entrikalarına mu- r ! ^ . t gösteren. Türk Cematine kary) tekrarlanmakta-

'\!akari<M, delAlete sevkedil miy taraftarlarına Ktbnsın bir ^ne içerisinde bir Yunan so- mürKed olacağına dair yap-

vaitten bu yana on yi! ;ecmea ne ve binlerce masum insanın katledilmiş olmasına rağmen, bugün enosis 1954 de otdugundan daha yakın bu- ttaıması söyle dursun daha da uzakla^aaştır. Bu gerçek, Ma karios'un bir zafer olarakgösterdiği 10 Ağustos, 1 63tarihli Güvenlik Konseyi ka rar suretiyle de teyid edilmiş dr.

Şimdi bu karar suretinden dahi papaz: "Mücadele

terimi/ enosis uğruna yapd- mıştır ve ayni uğurda devam .-delktir" diyerek delâlete sevkedilmiş taraftarlannı "fe­dakar t ıga ve sabtrh olmağa" davet ediyor.

Bu beyanatı, Güvenlik Kon seyi kararma karpıaçıkbir meydan okuma o imasına,bu dünya teşkilâtının barışı koruma çabalarına aldınş etmeden, ihtarlarına kulak

tehlikeli oyunları na devam etmek kararında olduğunu göstermesine rag

buftünkü tehlikeli du yaratan gerçekleri,

bu defalık olsun, (görünür­de fariki obnadan), kabuledftek kAdAr arık gu için ^iakarios'a minnet- t ar ohnamıa gerekir.

İyice biRniyor ki Makarios w onun eli silâhh eskiyası Türk cemaati aleyhine giriş tikleri cenostt h a re k â t ^ İM ^ c ı olan Arahk, 1963 ten beri Turkierin "Devlete

D iletin de nizam ve asayişi İade etmeğe çalıştığına" dair dünya gead efkârını inandır^ çalışmaktadırlar. BuUM P^Paganda tak-^ y"!"aa. Devlete vû

Arından mahrum etmek iste mediğini ilâve etmeği luzumtu görmüştür. __

Makarios'un bu konuşma yı Yunanistan'ın küçük em wriyalizminin Kıbnsta he men hemen askeri bir ıstala şeklinde kendisini göster diği bir şurada yaptığı kay- de şayandır. Onbeş bin Yu nan askerinin Adada geçici olarak bulunmasının sebep olduğu rüyalara kapılan Ma karios, görünürde Türklerin bütün hukukî ve sair yaşa­ma ve varolma haklarını elinde tuttuğunu sanarak onlara bunların bir kısmını vermek suretiyle iyi görün meğe çalışmıştır.

U rg u p m , " 'm g n t e h ^mevzuda mutabakata vardık /

sayfadan devam ) h ıs se tm * ^ ?^

çarsan**"*

T&rkiye yârârhikte aMa#aaa kabai ve ilân et ÜjH Garanti İnd a^masuıın ba huknki duramıma aaad icraatta bpat r İmi yır vAr&rMkte olduğuna

J ^ ^ PapM "S ^ e -d tâ^rtti^ni ilân ettiei

rutmalannve Makartos un armsa ise sadeer "Devletin pürüzsüz ^ ra k çakşabÜmest" olduğu İddiası eklenmiştir. Shndi. en nihayet baklayı ağzından atmıştır. Makarios'un beva

?österiyorShıbns Türk CemaatbımaB

barca ve * ^

Kıbrıs Türk toplumunun, Rumların kendileri için lâ­yık gördüklerine eşit derece de haklan olduğunu, suni ve geçici olarak yaratılan Rum sayı üstünlüğünün Kıb nstaki Türk toplumunu hu kuki hak ve hürriyetlerin­den mahrum etmek için hiç Mr tarzda haklı gösterilemi yeceğinıburada tekrar kay detmeği fuzuli sayarız. Sayı üstünlüğü, temel, siyasi ve sair haklar için insan top- luluklannda miyar sayıl­sa ydı o zaman bütün dünya nın siyasi düzeni farklı ola­caktı.

Kıbrıs probleminin anah­tarı, Rumların kendi toplum taruun haklan hususunda son derece hassasiyet göster melerine rağmen; Kıbnsta ve Kıbnsla ilgili olarak sulh ve asayişi hesaba katmadan Türk toplumunu ayni hak­lardan devamlı olarak mah rom etmeğe çalışmalandır.

Makanos ve güruhu, Kıb "s Rum toplumunun esas "gya g^ rı üzerinde de bü ^ gösterecek olan15 any*3i tahdit* d&

edemıyecekleri, hayat

^ c M lT n o ı S ^ ^ "19M ^ dahaj^ d e tavsiye ettiği dbİ.kendileri için n * ı^ ..? r * '

s t T M ^ G O Z L K M C tL H H tUS '* GÖRÜŞÜ

Mostcova'dfUd siyast go^ tJcHer. g w n g^n ^y,rUa_ n^n Türk-Sovyet Ortak Büd)^ d e Sovyettenn & b<n Konusunda herhangi btr ye ni tutumunun astkianmadıf;ı m fakat Rusya'nın Kibrisin ha&msızhğınm devamına ^ f t a r ve ENOSİS'e karşı olduğunu yeniden ve daha kesinlikle teyıd ettiğim bil dinmektedirler. Siyasi G öz­lemcilere göre ilk defa ola­rak Sovyet Dışişleri Bakam Andrei Gromiko'nun Ocak aymda İSVESTÎA gazetesine verdiği bir demeçte K ıbns Sorununa Federal idare Sis teminin bir çözüm olabüe ceği görüşü ortak büdiride daha büyük bir açıklıkla ifa de edilmiş ve bu görüşün değişmediği bir kere daha belirtilmiştir. Siyasi Gözlem çiler aynca, ortak büdiride geçen, "taraflar Birleşmiş Milletler Yasasına sıkı surt l te riayetin ve anlaşmalarla uluslararası hukuk kaidele­rine saygı gösterilmesinin barışın sağlamlaşmasnıa ve milletlerarası işbirliğinin ge üşmesine yardım edeceği ka naatini belirtmişlerdir." şek lindeki deyimi Sovyetlerin Uluslararası Andl aşmaların tek tarafh değiştirüemiyc- ceği tezini kuvvetle destekle diği şeklinde yorumlamakta, bunun Kıbns Konusunda da önemli bü* unsur olduğunu beürtmektedirler.

DÜNYA BASIN!Diğer taraftan Türk-Sov­

yet Ortak Büdirisi dünya basınında Türkiyenin büyük bir başansı olarak alkışlan­maktadır. LE MONDE isim Ü bağımsız Fransız gazetesi büdirinin Türk Genel Seçim terinden birkaç hafta önce Başbakan Ürgüplü'nün ka zandığı büyük bir başart ve ENOSiSTn açıkça reddi de­mek olduğunu yazmaktadır. Gazete, büdirinin ayni za­manda Rum Yönetiminin Kıbns Türk Toplumuna re­va gördüğü muamelenin bir takbihi olduğunu da be lirtmekte ve şöyle demekte dir:

'Sovyetler. Ankara'nın çok tarafh NATO Nükleer Kuvve te katılmamak kararından memnun kalmıştı. Türkler İse bugün kendilerini 1964 pılı başlarında olduğu gibi Kıbns Meselesinde yalnız

VRit

, yandan, raftan seçin meşgul olurk aa memlekef Kıbnstaki M e T ü rk ^ r konusundakigözden geçi Sözcüsünün açıklamaya göre, rumu endişe r edilmekte, ^ selelerinde olns Meselesi yollarla hain Turk-Sovyet kur bir adım olann mektedir Bol

V r g g ? Rusya gezizi cağı açıklan_ ve bu konudaki kamu oyum tır.YUNAN BASMüi

Ote yandan Ac nm Atinada biri Kâmuran &) dirdigine göre, Yi evvelki günyaym Sovyet Bildir^ vermekte ve iunmaktadır.

Bunlardan 'Eti tesi Kıbnsm Yt haki esaslı bir lendl.", To Vim Ruslar BtHiridt,

ş t federasyonu dırlar", İmera

Moskova — Aabti devlet üzerindt ı 'Akropoüs' Gam yetler Birliği, da Türk görüşM ve 'Avgi' gaz terinKıbns k< mu değişmedf !a görüşlerini )ar.

Almanya MektubuiAI! ALMANYADAN HP HABERLERİ!r)in'de Bir "Zehirle Mücadele Merkezi" Kuruluyor - Otomobil

Kullananlarm Yüzde 10'u Renk! eri SeçemiyorHAMBURG (DaD):

g^nsere karşı mücadele .da Giessen üniversite- Röntgen Kuiniği, Batı ya'daki bütün klüıikle başında gelmektedir,

j klinik bundan kısa bir önce Fç%&ral Almanya

en modem elektrikle te cHıazuıa sahip olmuş-

Bu cihaz, bir gammat- bir betatron ve bir de

trondan müte- dir. Bu aletler sayesin

kanser tümörleri çok sert ışınlan ve süratli

ronlar üe tedavi, yani edilmektedir. 2,34

yon D. Marka inşa edü- olan tesis, ışınların za- vermemesi için üniver­

site mahallesinde topragm [tına yerleştirilmiştir. Has dar çok sert gamma ışın

hiç bir zarar görme [en, tedavi esmasında

arın miktarı istendiği r arttınlabilmektedir.

X X X

Federal Almanya'da her yıl .ya gelen çocuklardan inin kalbi doğuştan arı

Bu çocuklar, ekseri en modem aletlerle mü-

kalp hastanelerine bilmektedir. Halen Göt-

^en, Düsseldorf, Münih, r n .^Beidelberg ve Berlin'de böyÜndOnCZYR birer kalp hastanesi mev

*"*+"?. Bundan kısa bir süre Berlin'de toplanan sağBaukasm'Aüt

lık bakanlan, Federal Alman ya'da daha 5 veya 6 kalp hastanesinin kurulmasını ka rarlaştırmışlardır. Aynı kong rede, bir de "Zehirle müca dele merkezi"nin kurulması tasarlanmıştır. Berlin'de ku rulacak olan bu merkezin vazifesi, temizleme ilâçlan, haşaratla mücadele madde­leri, boya v.s. gibi maddeler de mevcut zehirler hakkın­da bügüer toplayarak, zehir lenme vakalarında doktorla­ra ve hastahanelere acele bü gi vermektir. Berlin'deki bu merkezden sonra Federal Al manya'mn her tarafında "Ze hırle mücadele istasyonları" kurulacaktır.

X X X

Bavyera Eyaletinde otomo bü kullanan kimselerin bü yük bir kısmının gözleri mua yene edilmiş, bu muayene ne ticesinde 100 kişiden onunda renk seçme hassasının sağ­lam olmadığı tesbit olunmuş­tur. Yani bu kimseler renk teri birbirinden tam olarak ayırd edememektedirler. Bu gibi hallerde "Renk hislerinin bozukluğu"ndan bahsedü- mektedir. Fakat her neden­se renkleri tefrik etme has sasındaki bu anzaya, hemen sadece erkeklerde rastlan- maktadır. Arıza daha çok yeşü renk alanındadır. K ır­mızı rengi tefrik edemiyen­lerin sayısı çok azdır.

X X X

Yıllardan beri çocukların vücut bakımından vaktinden önce olgunlaş tıklan veyagençler arasında anormal de recede uzun boylulann gün geçtikçe çoğaldığı müşahade edilmektedir. "Akselerasyon" adı verüen bu olay, Münih'­te toplanan çocuk doktorlan kongresi üe Westerland'daki Enternasyonal Tıp Semine­rinde de bahis konusu edil tniştir. Akselerasyonun se­bepleri şimdiye kadar iki na zariyeyle izah olunuyordu. Buna şimdi iki izah şekli daha eklenmiştir. Münih'te­ki kongrede, bu duruma se­bep olarak çocuk hastalık­larının azalması gösterilmiş ve çocuk hastalıklarının teda visinde kullanılan müessir üâçlar veya bu hastalıklan önleyici aşılar çocukların be denen vaktinden önce geliş meşine veya haddinden uzun boylu olmasına yol açmak­tadır demiştir. Westerland da ise bu duruma sebep ola rak, gerek çocukların gerekse gençlerde gıda tarzının tama men değişmiş olması üeri sü rülmüştür. Halbuki Aksele­rasyon şimdiye kadar, bir taraftan güneş ışınlarının te­siri, diğer taraftan da filim, dergi ve kitapların cinsi his leri kamçılamasıyla İzah olunuyordu.

Dr. Joharnı MAUTHNEH

Bavyera oduncusunun dansı esnasında (resim ) baş üzerinde durmakta vardır ki. kendisi, güney Alman Federal Eyâletinin millî kıyafet gurubuna dahildir. Buna benzer bir folklor grubu, Avrupanın dört bir tarafından gelerek Mosel Nehri kenar nndaki Kröv'de (Federal Alman Cumhuriyeti) yapılan Beynelmilel Millî Kıyar fet karşılaşmasına iştirak etmiştir. Seyircüerin büyük sevinçleri kar^tsmda^ onlar,kendilerine ait eski halk ananelerini göstermişler,

dans etmişlerdir.

EN ÇOK SEVİLEN ÇALCt

ALETİ PİYANOHAMBURG (DaD):

Bundan bir süre önce ya pılan bir anketten anlaşıldı gına göre, Federal Almanya' da en çok sevilen çalgı, piya nodur. Batı Berlin de dahü olmak üzere, Batı Almanya' nm 3,8 milyon evinde müzik çalınmakta ve çalman alet­lerin 1,3 milyonunu piyano teşkü etmektedir. En çok pi yano çalanlar serbosjL meslek sahipleri ve bağımsM olarak çalışan kimselerdir. Bu kate goriye dahü ailelerin yüzde

Bir Endüstri İmpa- Haline mi Geliyor?

!ş A!an TemsMcMeri Bankacı RoMinde - Sendikalar Da "Kapitatist" Ohnaga Baştadı

endikalaratoriusu

cede s a v !i "\ -L ^ MHgdiRniS^&'stermelen'' dıriar^ ^damalı-

hun-

9 " MmektMhr: Yunan Hokû ve onan Kıbnstaki

Y ^ h t a n m b ir a öi?in

tKOÇ BURCU: (21 Mart — 20

c^ıntz yeni iş imkânlarında bütün narak çaiışmahsınız. Son

— 20 ^

Resmen re, Endonezya smdan çekilm ya 1954 yılıodm Bankası'nın ö f bankasınca M li olarak de. Endone^*' fmdan kredi Endonezya^ diği sermaye verilmesi FRAKFURT (DaD):diği büdinlnBB** Batı Alman Sendikalan bu

" Federal Almanya'nm he bütün endüstn dalların

müteşebbis olarak çalış 1ar. Bu müteşebbis

faaliyet sahası, balıkçı dan, basın ve yayın ithalâtçılık, toptancı

ye perakende satışa, hat sigortacılığa kadar çeşitli

içine almaktadır. Senait mesken sayısı

150.000'in üzerindedir.Fakat Alman Sendikalar

Birliği ve münferit sendika­lar için bankacılık alanı özellikle kârlı olmaktadır. Sendikalar, tüketim koopera tifleri ve toptancı birlikleriy le beraber Frankfur'taid "Toplum Ekonomi Bankası" (BFG) nun kurucularıdır. Bu "kapitalist" teşebbüs, 1958 yılında 6 Toplum Ekonomi Bankasının birleşmesinden

doğmuştur. Böylece, Toplum Ekonomi Bankası arkasında, mail bakımdan kuvvetli sen dikalar olmak üzere, yüz den fazla şubesi ve depozi to kasalan üe Batı Almanya nm bankacılık alanında önemli bir yer kazanmıştır.

Bankanın bilânçosu 1950 yılında 133 milyon DM.'tan geçen yıl 4,35 milyar DM/a

muştur. Halbuki 1950 yılında iştirak hissesi sadece 117 müyon DM.'tı. 1958 yılındaki birleşme esnasında Toplum Ekonomi Bankası 60 milyon DM.Tık bir şirket sermayesi ne sahipti; bugün ise bu mik dar iki misline yükselmiştir.

özel teşebbüsün sendikalı müteşebbise karşı beslediği "kötü" hisler, gün geçtikçe

15 oranındaki kısmının ya kuyruklu, yahut da kuyruk­suz piyanosu vardır. Memur ailelerinin yüzde 13*tlnde, müstahdemlerin ise yüzde 9 unda da piyano vardır. Bach'm ve Beethoven'in memleketi olan Almanya'da 2,1 müyon erkek, kadın ve çocuk piyano çalmaktadır. Jaz modasına rağmen, genç ler de bu klâsik çalgıya bü­yük bir sadakat gösteriyor­lar. Federal Almanya ve Batı Berlin'deki bütün okulların çeşitü sınıflarına mensup 616.000 öğrenci arasında ya pılan anket, bu öğrencilerin yüzde 47 sinin bir çalgıya sahip olduklarım göstermiş­tir. Bütün bu çalgıların yüz de 32,8 oranındaki kısmımise piyano teşkl etmektedir. Piyanonun arkasında yüzde 29,8 ile flüt, yüzde 11,8 üe de keman gelmektedir.

Otomatik Telefondan En Fazla Almanlar Faydalanıyorlar

BONN (DaD):

İstatistiklerden anlaşıldığı­na göre, Federal Almanya'­daki telefon konuşmaları­nın yüzde 94 oranındaki kıs mı otomatik olarak yapü- maktadır. Batı Almanya bu alanda dünyada başta gel­mektedir. Nitekim otomatik olarak yapılan telefon konuş malannm oram İtalya'da yüzde 68, Fransa'da yüzde 50, İngiltere'de yüzde 49, Birle­şik Amerika'da ise yüzde 46 dır. Federal Al manyadakiPTT idaresinin modernleşme sini, ikinci dünya savaşında­ki tahribat çok kolaylaştır mistir. Çünkü Batı Almanya daki teW on şebekesi yeniden kurulurken, otomatik usu­lün peşinen plânlanmam mümkttı olmuştur.

yükselmiştir. îştirâk hissesi kaybolmaktadır. Yalnız Özelbugün 3 müyar DM.'ı bul-

hdan tPEK ^

9'hÜğiBi (

- ^ BC6A BURCU: (21 Nisan &!UZ seçimlerde işleri hafif tutmaiM

* Bir hatanız hem sizin hem de yakM** ^* nna olurolı;r

İKİZLER BURCU: (21 Mayıs riŞMğmiz bir işbirliğinde geçici bir gelecek. Riyakâr dostluklardan nıasmı bilmelisiniz.

YENGEÇ BURCU: (21 Haziran maiyetleriniz kısa zamanda n ^ ^ rr , Yakınlarınızla olan temaslarınızda dan* *^ağa bakmalısınız.

ARSLAN BURCU: (21 Temmuz _ysa.tlardan istifade edebilmeniz meziyete sahipsiniz.-Minl^ŞAK BURCU: (21 Ağustos-- r^ ^ K ü d le re kulak asmadan kendi

ma&a devam etmelisiniz.-5 z a n J ? ^ * BURCU: (21 Eylül * beri beklediğiniz bir2 sevineceksiniz.İ s a n ,f? B P BURCU: (21 Ekim - t l a ^ i *** devrenin başlangıcındasıpı*- I t^yük kazançlar elde e d fb ^

?URCU: (21 Kasım — 20,. s iz i^r^ ıiz bir anda karşınıza

Şaşırmamalı.OĞLAK BURCU: (21 Arahk

^ kimseden karşılık g ö r e c e k . ^ ^ acaksuuz. Dedikodulara kulaK

kân^?Y^ BIIRCU: (21 Ocak —' 30S ^ ü k la r la karşüaşacaksmız.

^plara dikkat. Sıhhatiniz daha ü - BALIK BURCU: (21 Şubat —

esiyor. Yapacağınız İyi b ir gece

işle^Lvar.

^dan bu yana en sevinçli günüm." Alman Hennann .^^ridds Aac^nTde (Fe- Almanya Cumhuriyeti) yapılan 7. Avrupa KonkurhıpıklenndeÜ ^^ S ch ridde-rdn ^ çetin rakibi, Avrupa Ş^npıyonasmm

i j e s s o a (Brezilya bu arada geride kalmıştı. İki defa Olimpiyat şam piyon Pierre Jonque-res d*Oriola, Hnallerde bir m a n ^ ı

^dde-nin yolu açılmıştı. Finallerin her Hm *^ırnnda kendıg Mç "^rak kalnnşh?. Av-rupa Şampiyonasının IkuM ^

üçüncü sü ise Ahnan Alwin Schockemöhle olmuştur.

bankalar sendika bankaları­na karşı kendilerini koruma ğa çalışmaktadırlar. Bu ara da endüstri firmaları büe, Toplum Ekonomi Bankasına kendi bankaları nazarıyla bakmağa başlamışlardır. Toplum Ekonomi Bankası "kapitalist" ekonomik düzen içerisinde kendisini gayet ra hat hissetmektedir.

Toplum Ekonomi Banka sı, topluma müsait faizle kredi temin ettikten başka, bütün endüstri dallarının fir ma hisselerini kazanmak hu susunda geniş faaliyet gö& termektedir. Fakat Tonlum Ekonomi Bankası Müdürü, bu bankanın bir endüstri im paratorlugu kurmak istedi­ği şeklindeki İddiaları reddet mekte ve "biz sadece ticari muamelemizi genişletmek is tiyoruz" demektedir.

B kadar dinamik bir te­şebbüs ruhuna rağmen, Top lum Ekonomi Bankasında ca lışmak isteyen bir kimsenin bir sendika üvesi olması şarttır. Bankanın idarecileri her ne kadar eski sendikacı lar ise de. idare meclisi üye leri arasında genç ticaret uzmanlan da vardır. Eski sendika tezlerinin aksine olarak teşebbüsün getirdiği kâra. Toplum Ekonomi Ban kasında hiç de "ayın" rlyle bakılmamaktadır

Şimdi şoförler, Koln'ün etryfnm dolaşarak otostrat üze­rinden gidebilirler. Leverktsen (Federal Almanya Cum­huriyeti ) civarında yeni Ren Köprüsü (resim ) trafiğe açılmıştır. Bu köprü 687 mette uzunluğunda olup 43 milyon DM. a malolmuştnr. Geceleri köprü yo! aydınlatılmaktadır. Ba yeni otostrat 800,000 nüfnstlu Katedral ^ehri Koln'ün sülfat yolu halkası tamamlanmış bnlunuyor. Uscak saie trafiği, bandan böyte, şehrin da

. M

Page 3: ^akarios ve Hempaları Başkalarının His erine Saygı ...evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1965/Ağustos...İR TMRU MMUM, nAHAKlUS-UM tlAMASIIR KONUŞMASIN! YORUMUM):

3ATTA *

AMOUKTA YENt BULUŞLAR

HjMari*y*n Ahmet KADİÖ6H (Tİ rk Anedar B*r*W Başkanı)

S*) M m h 4 r^ tirw k m ko**y vetaüm nw%odhArnü**dlr7

XVBtr kovan anyı başka b*r kovan anykı pek

koiay v# tehlikaata o(arak btrk)#uniebülr Birleş tirümektatenonMükovananbtrbtrlarlUjMTüıeko^ nııp )ki an aüaainhı oranna da tak kaı^îh fm"!**" aerüir S*cak yererde bu gaaotenin üaerine kibrit ı pO Üe 5 * İ O delik açana ki anlar havasızlıktan veya atcaktan (Mmea!cr Yukarıdaki aniar gazeteyi gesn^p ta aşağıya geçebdmeten için hayli zaman geçe? işte bu geçen aamaneanaamda anlar bir b Aerintn kokuianna aiıştriar ve hiç kavga etmek aizin btrieşip Mr aile oturur Bu aefer iki kıraliçe bir an yaşıyanruy cAgı için üüai arasında^ ^ ı^ oiur ve ne<*cede genç ve daha kuvvetlisi di gerini öldürüp gaitp geür Ava genç kıraüçeyi daha evvelden şayet not tutmuş ve btliyoraa ihtiyar anayı Öldürür ve bu dueUonun OnUne geçmiş oiur

iki yeni o#ui btrbtr!erly!e kanştınhp koiayce ve Mç de kavga ttmeksinia birieştirtlebilir.

Bir yeni ofu h ı anhgtnuzdaki eaki bir an ailesi Me btrieştirmek tehhkeü ohıp kavga ettikleri ve nihayet kovanda pek az an kaldığı ve tele! olduğu pe t çok defa görülmüştür, . j

Dtg -r bir bârieşi irme usulunu da aşağıda izah etmeğe çalışacağım Modern an kovanlaruu ekse riyetle kapaklanmn altında bulunan ve taşmn^td ı aniann hava almaian için kullanılan bir tek kapak bulunar. Bu tel kapaklardan iki tane alıp birbiri ninuaerine koyana ve yukarıda izah ettiğim gaz& te uaulu veçhile kullamruL 2 - 3 gün sonra bu tel kapaklan aradan ektiğim izde iki an ailesi tarbirtnin kokusuna bu müddet zarfında tet va a*taa*y!e ahlaklarından kolayca biritşir ve kavga olmaaM anaüeatiddlrtıKm etod yani gazetesiz veya teA kullanmadtsMnn birbtrienyle kanştınp birleştir mek istedigîmtzde anların Uaerlerine un veya gül auyu serperek ekaariyetle kavgayı Önlemiş olurua Fakat hiçbtraaman ispirtoh) kolonya veya başka aâır koku kuHanmamaltsuuz çünkü arılann kovan adan kaçmalarına sebep olur W) An mumu aatul yapahr?

1793 seneğinde İsviçreli Huber İsminde meşhur Mr anei isbat etmiştir ki an kendi mumunu çiçek toaundan değil de nektar veya balı yedikten sonra ytpmaktadtr Pek ince ve balık pullanna benziyen mum parçalan anntn kann tabakaamdaki uzuvlar dan dişanya do#ru çıkmaktadır Anlar bir okka mumu yapmak tçln ortalama olarak 10 okka bal yemektedirter7a) An mamuna tarihte ne zaman raatianz?

M-R 3060 M60 de Asinler Birinci Sargon devrtnde Ahilerinin vücutlaruu an mumuna beleyip ondan s*mra da an balının içerisine gömerlerdi.

M E 400 sensainde Yunan!) Aristo^anca an mu munun çok faydalı oidugunu ve birçok yerlerde kul lanıldıgüu yazmıştır Maden kaplama işlerinde, mo de! yapma, yazı işlevinde ve zarfların kapaklarını mum iietnühüriemekt* kuHamhhgını da o zamanda y**mtştır T t)B a !a ı

iki birdenMütAMBüJYOR

MUSUMJ2?

GfJZEL NiN SiRR!Konuyu fazla dağıt­mamak. orijinal ve t*^ a d id ö n ^ M bul­mak. cüml eri &z&uzatmamak. mAnan j*ürii olmayan keüm ^ri kullanmamaydın^ ytdiermhemM^erü*. h^mdemuhayyüeane hitap etmek ve sesintonunuBunlan öğrcnnıeı: mümkündür. Güzelko tMpmakher meslekte faydalıdır.

!NSANLAR!N ÇOĞU HAYATTANMKMPnntMU?

Evet. Aksi olsaydı, milletler yükselmeğe, kalkınmaya bu derece gayret etmez, kendile § rini felâkete terkeder % lardi. Bugün dünyada % kalkınmayı arzu etme g yen. bu uğurda fed a # kârhğa katlanmayan g millet yoktur. Bu da in § sanların hayatı bütün ^ çetin tarafları ile de ^ olsa sevdiklerini ve on § dan memnun olduklan ^ m gösterir. Ağ!r ve ıs ^ üraplı hastalığa yaka % lananlar bile hayata^ dört elle sarılırlar.

Kı$!!kC jB td n z 8 e a n s t :2 .3 0 d a8.30 da

Bu akşamki

Nöbda EtzahîMMACM

'Mst !900 22Kiarası saktır.)

Butmaca! ? İ 1 S * 1 ! !

ıu D C G O D D O H^ O D O C O a t ] 3 --------------4 Dnacaa

Ba! anlarında vakit duygusu veya hissi bulun dugu Dr ^mtebonr Belin* tarafından bir çok tecrü beierdsn sonra mitsahade edilmiştir Pek ty ib t iin m ekted irk ibazı nevi nebataim çiçeklerindeki nektar denOen tath madde yahm sabah veya ö le den sooralan bohmur Anlar bu vakitleri his sedip bÜdBclerindMi hep beraber bu çiçeklere koçu yur ve bo) bol nektar bulup toplariar NOHT Daha faziabC gl edinmek veyahut herhangi

b*r an alık eşyaez ahnak isterseniz, tv-fkosada Onü No. 21. Türk Analar Birti

menfaat m t?, icabıdır(Devamı Vay)

Y A K. BAHÇESİ iA M d € w Y e m )

# En MeCta Şiş ve ŞeAnİi KaboMonnı.# t&eaueda KcMHtJaa^ Lasta MSçSeri.

a En mukenunel aeeviai.# Shdasi (BatendMp deetlonnizi unuttum^

Y A K . BAH<JESLS!)K B ^ 7 L A B M R 8 t ^ !X .

n HHe M <zroaz. evlere d#

H r j C u n a ar n o H a n a

SOLDAN SAĞA:

1. Acıma. 2. Ağız yakıcı ^ Sapuunenüstü,3. Birha&

3.^ r dns ağaçtır. 7.

isyan eden - Harf okunu.& i s ^ i S ^ ^neit ismi Ad (Ço^ui).

YLlLyîDAK AŞAC!YA:

yazılı öHim

- V a k ^ T s u^ i i !* - b*cam büTLf5? Sarfedilen g U ç-_ f,J 5 , ^ cahmr. 9. ^

BU GÜNDEN İHBARR YENİ TÜRK FİLM)

YazttkTAKS]) TÜRKİYE HATAY'A DÂ ASKERÎS!ZMALAR YAPMIŞ VE SONUN­DA HATAY'I ELDE ETMİŞTİR

Dünkü Rumca gazetelerin başlıca haber ve yorumlan Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı nuı değiştirilmesine hasredilmiştir. Patris gazetesi konu ile iigüi olarak yayınladık bir b asyam la şöyle demektedir: "Değiştirilen askerler oHukları iddiasıyle Türkiyeve gönderilenler Türk Alayı mensuplan değildirler. Bunlar harb tecrübesi olmayan

Türkierdir. Türklerin Kıbrısa bu şekilde giriş çıkışım ve "egemen" Kıbrts hükümeti ne de Kıbrıstaki Barış Gücü kontrol edebiiir. Türkiye Hatay'a da yirmi yıl müddetle ayni şeki^e askeri sızmalar yapmış ve en sonunda Hatay'ı e!de etmiştir. Bugün Kibns ta ayni metodu kullanmakta ve bu şeytanca plâmntn karşısında fiili mukavemet bulmamaktadır."

TÜRK ALAYI DEFOLSUNPATRİS gazetesi, yukarıda­

ki başhk altındaki başyazısın da şunları yazmaktadır:

"Türkiye Hükümetinin Kıb ; nstaki Türk Alayını Eylül ayı j inde değiştirmek kararı,

;Garanti Andtaşmasmm ölü olduğu görüşünü savunan Kıb ns hükümetine karşı açık bir tahrik teşkil etmektedir. Tür- kiyenin Kıbrıstaki Alayını Eylül ayında değiştirmesine

e karar vermesinde de kasıt p vardır. Türkiye, Birleşmiş Mil

letler Genel Kurulunun oturu ma başlayacağı sıralarda ger ginlik yaratmak istemektedir.

Türk iyenin bu hareketi, seçim kanunu dolayısıyla çıkarılan

t gürültüden sonra da Kıbrıs f aleyhinde meseleler yaratmak g istediğini ve bu maksatla eteminatçı' bir devlet olmak § sıfatmı istismar ettiğini gös- ğtermektedir. Gerçek şudur ki

Jz mel un Zürih ve Londra and. iaşmalarınm imzalanmasından

'beri 'teminatçı' Türkiye, dai­ma karışıklık yaratmak iste

Rmiş ye Kibrisin iç işlerine sis temli bir şekilde müdahale

ııştir. Türkiye bu rolünü teri müdahalede bulunaca

ğma dair tehditler savurmah suretiyle Kıbrıs hükümetin'

j korkutarak oynayabilmekte dir. Maalesef Kıbrıs hüküme ti Türkiyenin bu rolüne karş

îhiçbir zaman istikrarlı bir tu tum izlememiştir. Kıbrıs hü

jskûmeti, Türkiyenin 'teminat- gC Iiğmı' sözle takbih etmekte Btakat onun böyle bir rol oy­lamasını daima bilfiil kabu) itmektedir. Türkiye ise, Ingi Sîzlerin, Amerikalıların ve ay W zamanda Rusların desteği .ne dayanarak gittikçe dahe [cüretkâr olmaktadır. Bundan Mr süre önce Türk Alayının

g#ir kısmı değiştirileceğinde

"AK IŞIK, FİLİZ AKIM, M T #RAnA^ ^ _P E K U Y S A L , VAHİ ÖZ. HÜ8E ^ '-^ -^ J M ^ ^ K .b n sa

jpiyle dahi önliyeceğini ilân Hbnıştı. Fakat daha sonra-Ştı. Fakat daha pirleşmiş Milletlerin tavassu Fj* ^hane edilerek gerileme yapılmış ve Türk Alayı değiş t'nlmişti.

Çok korkarız ki ayni taktik seter de takip edilecektir ÇP Türk hükümetinin ileri

ü talep Kıbrıs hüküme ce İncelenmektedir. Faka) utulmamalıdir ki Türklerin n^n zaman Kıbrıstaki as

h M* değiştirmeleri Kıb- ^alkınm güvenliği için

yük bir tehlike teşkil et- Çünkü bu değiştir­

ici istismar edilerek harb görmüş Türk subay

Kıbrısa sokulmaktadır g r i l e n askerler oldukla

ı-„, s*y!e Türkiyeye gönde w ÎL Alayı mensupla ^ 'd ır le r . Bunlar harb ybesı olmayan Türklerdir

erin Kıbrısa bu şekilde 1 n e egemen' Kıb hükümeti, ne de Kıbrısta RMTş Gücü kontrol edebi

n Hatayda da yirmiayni şekilde yapmış ve en

r n, ^ . Hatay'ı elde etmiş- t Kibnsta ayni meton c a Ü ^ " ^ ve bu şey. ka,rf n karşısmda fiili

^et bulmamaktadır.

R A D A N , N E C D E T T0SU 1N .

B" FHmt Hâveten İngilizce Fitmter

s ı\ h \ t ,\ s ı\ j ) A

Hat-ph Fütn

TAKSİM SİNE

COMMANDOS^MES GARKER

^ ?? !!!!!^

Ç a t ş a m b & d a n Tazara

Renkli YeniSin^ * Taı-iht Hat-p!'

Gotialh Contro!

( B r a d H a r r i s ,

^ y n e !m H e! H ava \ ^ ı ,

'" 'ürk BankastTurizm Bürosu

i fiyat üzerinden bileti satar.

ve

lirlf A. ^^'"'umaKtaoır. nin ^ ^ ^ 'n değiştirilmesi

^ ^^ı ^ yü k tehlike-bıraktığını kimse

eoemez. Bugün mükem şekilde teşkilâtlandı-

T*e donatılmış bir ordu

ya sahip bulunuyoruz. Bu or duyla mütecaviz Türkleri de fedebiliriz. Eğer Türkiyenin askeri sızmalarının devamına müsaade edersek yalnızGaran ti Andlaşmasınm ve dolayısıy le Zürih ve Londra Andlaş -malarının muteber olduğunu bilfiil tanımış olmakla kaimi yacak fakat ayni zamanda düşmanın kuvvetlenmesine fır satvermiş olacağız.

Bu şartlar altında parola mız tek bir Türk askerinin bile bundan böyle Kıbrısa ayak basmasına müsaade et­memek olmalıdır. Artık Ga­ranti Andlaşmasmm ne dere ce muteber olduğu konusu üzerinde daha fazla nazari olarak durmamalıyız. Çünkü Garanti Andlaşması, bundan yirmi ay önce Türkiyenin Kıb rıs Türklerini isyana kışkırt- masıve o zamandan beri Türk tedhişçilerini kanunsun bir şekilde takviyeye devam ederek savurduğu müdahale tehditleri ile de Kibrisin gü venlik ve bütünlüğünü tehlike ye koyması dolayisıyle fiilen feshedilmiş durumdadır. Tür kiyenin gittikçe cüreti artıı masının sebebi, yalnız Ingiliı ler, Amerikalılar ve Ruslar tarafından desteklenmeleri değil fakat ayni zamanda Kıb rıs hükümetinin bocalayan politikasıdır. Kıbrıs hükümeti söz sahasında yılmaz görün­mekte fakat fiiliyat sahasın da yılmaktadır, önümüzdeki günler, tehlikeleri karşılamak bahsinde ne derece müsbet bir politika takip etmeye ka­rar verdiğimizi gösterecektir. Unutmamalıyız ki tehlikeleri geçici bir zaman için bertaraf etmek, onları ilerisi için daha büyük birer tehlike haline getirmektedir.

Bu arada halk, teşkilâtları ve temsilcileri vasıtasıyle, Kibns hükümetinden, Türk Alayının değiştirilmesine as­la müsaade etmemesini talep etmelidirler. Hepimiz de 'Türk Alayı defolsun' diye haykırm alıyız."

SİNİR HARBİELEFTHERIA gazetesi, ay­

ni konuyu ele aldığı bir ya­zısında şunları yazmaktadır:

"Türkiyenin Kıbrıstaki Ala­yını değiştireceğini 'Kibns Hükümetine haber verdiği" bildiriliyor.. Biz Kıbrıs hükü­metinin bu 'haberdar edilme­sinin' manasım anlayamadık. Çünkü Türkiye Kıbnsla olan münasebetlerinde' hiç bir zaman meşru vasıtalar kullan mamıştır ve kullanmamakta­dır. Türkiye Kibns devletini ne tanımıştır ne de tanımak tadır. Bütün gayretlerini Kıb rıs devletini dağıtmak yoluna çevirmiştir. Kıbnsı bombala­mış, Türk tedhişçilerini besle yıp kuvvetlendirmiştir. Geç­mişte Türk Aiayını yeni n^- dahle ve bombardıman tehdit leri savurarak değiştirmiştir. Şimdi, tanımadığı ve uluslar­arası teşkilâtların koridorla­rında hukuken yok olduğunu iddia ettiği Kibns hükümetini adadaki Alayını deriştirece­ğinden haberdar etmek' lüzu m unu nasıl hissediyor? Gü venlik Konseyinin son karan na riayet etmiş olmak için mi? Türkiye çok kereler Gü­venlik Konseyi kararlarını başka şekillere sokmuştur. Türkiyenin yaptığı şey bir sı nir harbinden ibarettir. Fakat bunun da modası geçmiştir

ve hiç bir sonuç vermemekte dir."

ANAHTARELEFTHERIA gazetesi ,yu

karıdaki başlık altındaki baş yazısında yine Plazanın rapo runu ele almakta ve bu rapo run değerlendirilmesi görüşü nü ileri sürerek şunları yaz­maktadır:

:'Plazanm raporu Kıbrısm ve Yunanistanm görüşlerini haklı çıkaran bir rapordur. Ankara, onu enosise yol açan bir rapor olarak reddetmiştir, öyle olduğu halde gerek Yu- nanistanda gerekse Kıbrıstaki aşın sağcılar enosisi baltala dığı iddiasıyle Plazanın rapo runu reddetmek yolunu tut­muşlardır. Neticede bu rapor sükûtla geçiştirilmiştir. Son Güvenlik Konseyi toplantısında da büyük devletlerin dele gelerinden hiç biri Plazanın raporundan bahsetmemiştir

Makriosun geçen günkü konuşmasında da belirttiği gibi yabancılar hep kendi menfatlerine göre hareketederler. Büyük devletler, Pla zanmimâl ettiği anahtarıkabul etmemişlerdir. Onun ye rine Kıbrıs probleminin kilidi ni açacak maymuncuklar imâi etmeye çalışmaktadırlar. Pla zanm yaptığı anahtarı iste­mezler Çünkü Plaza, bir bü­tün olarak Kibns halkınınmenfaatlerini gözönünde tuta rak hareket etmiştir. Dr. Pla za Birleşmiş Milletler prensip lerini ve bu prensiplerin te­melini teşkil eden self deter minasyon hakkını gözönünde tutarak hareket etmiştir. Kıb rıs halkı da self-determinas yon hakkı üzerinde İsrar et mektedir. Fakat bu gayeye varmak için birlik ve bera berlik halinde olmamız şart tır."TÜRK ALAYININ DEĞİŞTİRİLMESİ

DELEFDEA ORA gazetes aşağıdaki haberi vermekte­dir:"Türkiyenin Garanti Andla"

masının hâlâ muteber olduğa intibaını yaratmak maksadn la Türk Alayının bir kısmın yeniden değiştirme meselesini ortaya atacağına dair geçen gün yayınladığımız haber ta- mamıyle doğru çıkmış ve Türkiye, Alayı değiştireceğini Kıbrıs hükümetine ve Birleş miş Milletler temsilcilerine bildirmiştir. Siyasî gözlemci­ler bu hususta Türkiyenin Kıbrısa verdiği Notanın cü­retkâr ve tahrik edici olduğu nu belirtmektedirler. Notada Alayın değiştirilmesi için müsaade istenmemekte fakat küstahça bir ifadeyle Alayın değiştirileceği bildirilmekte - dir. Türk notasında Kibns Hükümetinden sadece 'Maka rios idaresi' olarak bahsedil - mektedir ki bu Türkiyenin Kibns hükümetini tanımadı# anlamına gelmektedir.

öğrendiğimize göre Bakan lar Kurulu, önümüzdeki Per­şembe günü yapacağı toplan tıda Türk Alayının değiştiril mesi meselesini görüşecektir.

Aşikârdır ki Türkiye, Gü - venlik Konseyinde uğradığı mağlubiyetten sonra şantaj ve tehditlerle yeni bir kriz yaratmak ve artık ölü olan Zürih ve Londra andlaşmala nnı diriltmek maksadım güt mektedir.

(Devana 6. sayfada)

Bir süreden beri Türkiyede bulunan

Dr. Ayten Ergine!(ÇOCUK DOKTORU)

Adamıza avdet etmiş ohıp hastalannı 32, Kurtbaba Sokaktaki Muayenehane­

sinde kabu!e başiaımştir.

Dr. Hüseyin Ergine!(İÇ HASTALIKLARI MÜTEHASSISI)

Türkiveden dönmüştür.

Ev ve Muayenehane: Kurtbaba Sokak No. 32, L e f k o ş a

Saym Müşterüerimize!i

2'nci parti, 2 arşmdan modanın e!- ^

^ nakişh keten bayan kumaşlarımızın he- nüz vasd o!duğunu saym müşterilerimi- ^

^ bisesi o!abi!en emprime terlin ipekli, yi- ^ ne emprime jarse ter!in ve bo! renklerde

ADEM A. KANER ve KARDEŞİ Saray Hotel Karşısı

Lefkoşa

K e p n i r '& D im

Çarpışmalar (MıhKEŞMİR

Keşmirde dün de çarpışma­lar olduğuna dair haberler gel mektedir. Pakistan Radyosu, Keşmir Gizli Radyosuna atfen Hindistan kesimindeki Trina dar şehrinin kuşatıldığını bil dirmiştir. Hindistan jse bu ha beri yalanlamıştır.

öte yandan, Pakistan, Hin distan'm Keşmir'de üç Pakis­tanlI nöbetçiyi yakalaması nı Birleşmiş Milletler gözlem çileri nezdinde protesto etti­ğini bildirmiştir. New-York'ta ise Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri U Thant, Pakistan ve Hindistan yetkililerini Keş mir durumunu görüşmeye da vet etmiştir.

EöçklüçHtlik İngiliz Okulu Yönetim Kurulu B aşkanlığından :

H M İF M İM1. Okul ihtiyacını karşıla­

mak üzere iki kişilik 100 (yüz) adet öğrenci masası kapalı zarf usulü ile ihale edilecektir.

2. Şartlar, her gün saat 9-12 arasında okuldan öğrenilebi­lir.

3. Teklifler, kapalı zarflarla en geç 24 Ağustos 1965 Salı günü saat 12'ye kadar Okul Müdürlüğüne teslim edilecek tir.

4. Zarflar Okul Yönetim Ku rulunca açılacak ve masala- nn yapımı, en uygun şartlar la teklif yapana ihale edile­cektir.

BAYRAKKIBRİS TÜRK

MÜCAHİDİNİN SESİ

SABAH YAYINI:06.54 istiklâl Marşı

Mücahidler Marşı06.57 Açılış ve Programlar07.00 Sabahın Solisti:

Muazzez Türüng07.15 Türkçe Haberler07.30 Türküler-Şarkılar18.00 Duane Eddy ve Gitarı08.15 İngilizce Haberler08.25 Ara Melodileri08.30 Rumca Haberler08.45 Kapanış.

ÖĞLE YAYINI:

1738 Açılış ve Program12.00 Bülent Oraldan

şarkılar12.15 Türk Basınından

Yankılar12.25 Bir solist -Gönül Akm-12.45 Ankara'dan Haberler 12.50 Çeşitli Müzik13.02 Zeki Müren Söylüyor13.15 Türkçe Haberler ve

Yorum13.30 Sevdiğiniz sesler

ve şarkılar13.45 İngilizce Haberler '4.00 Harry Frayer

orkestrası14.15 Rumca Haberler14.30 Kapanış.

HtŞAM YAYINI:17.58 Açılış ve Program18.00 Batıh Sanatkârlar

Geçidi18.30 Dilek Kutusu:

Türk Müziği'19.00 Türkçe Haberler va

Yorum1915 Aylâ Büyükataman'dan

şarkılar19.30 Gaterine Valenteden

şarkılar19.45 İngilizce Haberler20.00 Rumca Program 2020 ilham Gençer Kuarteti20.30 Günün Getirdiği 20.40 Hüseyin Gökmen'den

şarkılar21.00 90 Yıllık Mücadelemiz21.15 Erkekler Topluluğu21.45 Yıldan Tanerden

Hafif Klâsik Şarkılar22.00 Kapanış.

LARNAKA DOĞAN'İN SESİ (Orta dalga 250 Metre)

SABAH YAYINI:08.57 İstiklâl Marşı09.00 Oyun Havaları09.15 Anmet Cezginden

Türküler09.30 Hafif Müzik 09.50 Sanatçılar Geçiyor10.30 Haberler10.45 Esen Altandan şarkılar11.00 Kapanış.ÖĞLE SONU YAYINI:1438 Açılış ve Program15.00 Mediha Demirkıran'dan

şarkılar15.30 Hafif Melodiler16.00 Amatör Bir Solist16.15 Haberler ve Yorum16.30 Şarşılar, Türküler ve

Oyun Havalan17.00 Kapanış.AKŞAM YAYINI:17.59 Açılış18.00 Rumca Şarkılar18.15 Rumca Haberler18.30 İngilizce Melodiler18.45 İngilizce Haberler

ve Yorum19.00 ARALIK19.28 Açılış ve Program19.30 Kıbnsa Selâm19.45 Çocuk Saati20 00 Akşam Konseri20.15 Türkçe Dans şarkıları20.30 Yıldray Çınardan

Türküler20.45 Haberler ve Yorum21.00 Geçmişte bugün 21.05 Ahmet Melik ve Sevim

Garan'dan Şarkılar21.30 istiklâl M arp

ve Kapanış.

11.45 Dündar Balkan'dan Şarkılar

1135 Basm-Yaym özeti12.00 KapanışÖĞLEDEN SONRA:1438 Açılış ve Program15.00 Seçme Türküler15.15 Haber Bülteni 1530 Tülin Korman'dan

şarkılar15.45 Türkçe dans

Şarkıları16 .00 İngilizce Haberler16.15 Batılı Sanatkârlardan

ikişer Şarkı16 .30 Rumca Haberler16.45 Olcay Aktalay - Taner

Şener Söylüyor1635 Kısa Haberler17.00 Kapanış.

LEFKE SANCAK RADYOSt (kısa dalga 373 metre

8000 K/C)ÖĞLEDEN EVVEL:10.00 Türküler ve

Oyun Havalan10.15 Haberler ve Yorum 1030 Beraber ve Solo11.00 İngilizce Haberler11.15 Caz Müziği 1130 Rumca Haberler

MAĞUSA CANBULAT RADYOSU

(Orta dalga 265 metre) SABAH YAYINI:07.00 Türkçe Haberler07.10 Sabah Melodileri 0735 Behiye Aksoy*dan

Şarkılar07.45 Can Etili'den

Türküler08.00 Kapanış.

ÖĞLE YAYINI:1235 Açılış ve Program13.00 Reklâmlar Geçidi13.10 Batı Müziğinden

Seçmeler1330 Basından Yankılar13.40 Mustafa Sagyaşar'dan

Şarkılar14.00 Türkçe Haberler14.10 Ankara Mektubu 14.15 Yüksel Akdoğan ve

Aynur Yürkan'dan Türküler

1430 Kapanış AKSAM YAYINI:

17.55 Açılış ve Program18.00 Sanatkârlardan

birer Türkü18.30 Edebiyatçılarımızı

tanıya!18.45 Ahmet MeHk*den

Şarkılar19.00 Rumca Program 19 .15 İngilizce Haberler 1930 Türkçe dans şarkıları 1930 Türkçe Haberler19.40 Yorum19.45 Turhan Karabuiufdan

Türküler20.00 Kapanış

Page 4: ^akarios ve Hempaları Başkalarının His erine Saygı ...evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1965/Ağustos...İR TMRU MMUM, nAHAKlUS-UM tlAMASIIR KONUŞMASIN! YORUMUM):

SAYTA $

f t z ı y i r l t

OOtAYML

Ceaaybr da Aay^Atrtka Ztr v# TuptAntMH*mn yapdmaa* iç^n haaahacan

g dun bâr yangtn Yan^pntn a&babi

Oa Zlr

t **n taaartan d! Ct tarth^^ ^d& On

K**m; aytntn *ehtr edMmiatir

0 U W M Ü WLafko^a

rr^ n b^an b bir ^kibb- ^samlarımızın

Mrarada t^bh etmektedir.

b*rOhi olarak Çoban. kt

oMatMtan tnaç

^Amertkah mem!ekot!ne dön

yok:a öteceksin" diye hayktran

Vietkong çeteleri intihar edercesine satdmya geçti

^YGOh

Güney Vtetnamd* dün arkon <aatlarda Kotnünlat VKakoe^ çatacüarl bir Ama rtkan &mia Ptyada Uarl ka rakotuna !nuhar edeecaabae Mr mkhndn bulunmuştur.Tumban W kadar Vietkong çvtaciaL "Amwlknh mamiake tine ddn. yokaa diyv haykırarak Danang

m aAM M STTCM btr Amerikan tank tUrü# a# MJkhmuşttr Çb^aaBer M van topian. naddneU tüfek ev MMaM* hücuma Hiçmiş

fakat btr topçu baraj ateşi üa gah püakürdüerak açık bir yara memnunlardır. Bu çatışmada 36 çeteci öldürül­müş va bilinmeyen sayıda çeteci da yaralanmıştır. Bir Amerikan askeri sözcüsü, hiçbir Amerikan askerinin ölmediğini sByiamiştlr.

Diğar bir kara harek&tm da tae. Güney Vietnam Kur- vetlerinin Kuaey Vietnam m nınnda arama ve imha faali

Nükleer sitâhtann yayttnt} önienıek amacıyie

actAmerika Silâhsız!

Konferansına Bir ^

iaşma Tasans!

Amerika Birlegik Devletleri dün Cenevre Silâhsızlanma Konferansında nükleer silâhla nn yayılmasın! önlemek ama cıyle bir andlagma tasarıst sunmuştur.

Atom süâhlannın henüz bu na sahip olmayan memleketle re yayümasmı önlemek için yapılan gayretler şu anda ta­sarı durumundadır. Birleşik Amerika Delegasyonu tarafın dan öne sürülmüş olan bu ta san hakkında Birleşik Ameri ka Silâh Kontrolü ve Silâhsız lanma Ajansı Başkanı şunları söylemiştir:

"Atomik kuvvetler, atom silâhlarının yayılmasını önle, meyi hedef tutan bu andlaş- ma tasarısına, bir atom harbi tehlikesinin azaltılmasına doğ ru atılan önemli bir adım na zarı ile bakmaktadırlar. Tasa rmın kabul edilmesi halinde dünya ,atom süâhlannın ya­yılması meselesinde ileri bir hamle yapmış olacaktır."

Bir çok taraflı NATO A- tom Kuvveti için hazırlanan bütün plânlara Sovyetlerin yaptıkları itirazları karşıla

VAŞ

nıak amacıyla butt tem silahlanma ^ lamalar yolu ile?! meşini yasak etnJ zalayan memle&titE silâhlarına sahip ^ lerin sayısmı aıtna hangi bir han&ett caklanna dair ta ' na sokmaktadır.

Fransa'nın ve ^ Çin'in bu andla ma elmalarını teşvik le. tasan kopyala; ce, İspanyolca ve & başka Fransıza ü olarak da haariaa Fakat andİA. kuvvetinin yani Birleşik Amerika w! nrn yanısuıa atansa sahip olmayan # memleketin immt # yürürlüğe giıec# { andlaşmadan ph ^ ilgili memleketin $ ve haklarını teMib 4 ren olağanüstü dayt ^ yısıyle bir bildirdir, ması ve üç aylık tr me süreâ tesMt s tir.

d(

yetleri sırasında 30 kadar Vietkong çetecisini öldürdü ğü büdirilmiştir. Bu harekât hafta sanında, büyük Ameri kan bombardıman uçakları mn bu bölgedeki Vietkong topluluklarını bombalama- sun istemiştir.

Tedhişçilerin evvelki gün Saygon Polis Müdürlüğüne yaptıklan saldırıda ölenle- rin saym hepsi de polis ol mak üzere beşe çıkmıştır.

R A U F R . D E N K T A Ş D Ü N BONM

B İR B A S I N T O P L A N T I S I DÜZR

RUM BASMilKOAK (METLERİZMİR fUAR) CUMA GÜM AİUYOR

aaytadao ^evaoa)VatkiM Mr a&we bu H<wudo

eaMkği da<aaçi# THrk Akty* w<a L##kaşa yabam jş$ai kaau^w b*tharaba

Ş*a<d*ya kadar, Ktbn hü k&nM&k U Tbot sa r c MH

Terk Alaya*** iki de fa <i?fi)ştifttm**tn<r a*UHMde aŞnatMe Kfbru hûkûfneth Tt&kt**&* ta^wurb*rwM ea pb atora*! Mmskte ohp.

abykHaiştSf ! taf bertaraf etmsk (çk* (A devanda Tüek ba i ter$a tedbiri aiac*J!brba#aketâ^a Ktbets Catahurty? ; \ a H)Sd tapraManam b*r yaba!W Mr oe%k$

t!af*h işga! si dMn#k oidv#vou b-^rrtmtş dr"*

her

PATRM Caıetesu Laadra atfen

34*uncu fanür Uluatararm) FUM 30 A^uatoe Cuma günü *p!*cakür tamir Puan ulus^ ^ ^ h m n e t ü l S

M**Ç edinmiş Of İM5 tnnir Uluslar rİL

" ^ t a h h îS B " ütM v ymhnhrd*r

Betg.

TtMU GdarTtRBLtcm^OVAMMAN Lefhnta mahabirine *tfcn M

ban K*bns de i-

r. Ru

Guar^nMk*d <taa. Y**oa*ı

A n Cbir NATO

"**i*<***a bir!#şw*e!si

: (^kr*Mnr*kya.

y!L Hiüandiy^. Pranaa, Ra- bon Habeşistan, HmdisSn.

Pakistan.

İZMİR:

MC sw *

(Birinci sayfadan devam) da geniş bilgi veren Denk- taş, Rumların Kıbrıs'taki hukuk ve insanlık dışı hare ketlerini bir kez rla.hu anlat mıştır. Rauf Denktaş, K ıbns sorununun dünya kamu oyu na bir self-determination ya da azınlık, çoğunluk soru nu olarak sunulduğunu bil dirmiş ve gerçekte K ıbns sorununun böyle anlaşılma ^ası gerektiğini söylem iş-

îkı ulusun Kıbrıs'ta yaşa ysn iki ayn parçalan olan lurk ve Rum topluluklannm 1959 da uluslararası bir and «ŞiRayla Kıbns Cumhuriye

tmi kurduklanm Rauf Denktaş, cumhuriyeti EnosR ! bir sıçrama tahtsa * kullanmak istaBMK lemiştir. J

Makarios'un bast sel yönetimine TM-ounun asla boy ? çini bir kezdahA ^ Denktaş 19 ay öneçj k Rum saldırısı 3B-y, 000 Türkün halâ yaşadığtnı, 50^^ e işsiz bırakıldı^-^ A murlara ücret j=^ n 100'ü aşkın TM* yakıldığım bildik ^

............ "t,.

Amerika B.M. Anayasasmm

19. Maddesinin UvKuianmasHiı jMO kadaidıT^ -^ ^ ? k u ^ ^temekten Vazgeçtiğini AçiMath

Kültür ^ ^ ç

Kuru! nof :üfleri ü e l ^ ^ ^ m oy y c - - 3 4 -u S ü ^ h ^^ U -

kültür^ a l a c a k t J S ^ ^ d e külleri a r a ş ıl ^ t o sTüık Pilm TSSLcairtır havali ?ann.çıktır. ^ t Z T J a p ı la - minın ^ Türk sı

L<* tnxt)6,-tt Ourum. ,^ y leve

)in bid^Ytdi tusidpnur.

Sakinleşti

^*^ecek ted-

^ daniış

olaytar

oturumunu bu y d iBirKsik DevhMe

ler^ °*addesin^

^ Birleşmiş Millet 19 numara

uygulanmasınıd ın n ısÜ T n ^ E ^2iııi. ^

Anayasam-ha fazİR ^ veya darM illetleri Birleşmiş ödemeyen borçlarımrin. Genel ^ , memleketle-

nni ka.ybetmeleHatırla

Fransa ' Amerika,nin R{ T-! / âyetler Birliği

Milletlere olan b i r g ^ k ı seneden fazla l e r i n i ^ ^ ^ r i ödemedik ülk^erin ^ °^ e k te ve bu n^ahrum haklarından m e k t e ^ ^ f ^ e r in i iste-

yU^den K r. te kriz baş-

^ r ıe l Kurulun hiçbir

ertelen-

REAKSKO"Birleşmiş -

lerin yeniden ,

rul'unmesi bir an

Sovy"

Miüf;

yo! unda

vam la,A m erika

" i"sasm<nmüracaat ^

mek istedi^ FAYDALI öte yafgrr*%

gesı LordGoldberg'Ode değer tanımlamış