ADLİ KOLLUK REHBERİ

122
ADLÎ KOLLUK REHBERİ Hazırlayan: Abdullah EKEN Sürüm: 1.2* 16/07/2012 Ankara 1

Transcript of ADLİ KOLLUK REHBERİ

ADLÎ KOLLUK REHBERİ

Hazırlayan: Abdullah EKEN

Sürüm: 1.2*

16/07/2012

Ankara

* Aday Gümrük Muhafaza Memurlarının Adlî Kolluk Dersi için hazırlanmıştır. Bu Rehberin tamamlanması çalışması devam etmektedir.

1

İÇİNDEKİLER

BİRİNCİ BÖLÜM – ADLÎ KOLLUK MEVZUATI …….……..5

1. ADLÎ KOLLUK İLE İLGİLİ MEVZUAT LİSTESİ……………….….5

1.1. Kanunlar………………………………………………………………………………5

1.2. Kanun Hükmünde Kararnameler…………..…………………………………….…6

1.3. Bakanlar Kurulu Kararları…………………………………………………………..6

1.4. Yönetmelikler .......……………………………………………………………………7

1.5. Tebliğler……………………………………………………………………………….7

1.6. Yönergeler …………………………………………………………………………….8

1.7. İlkeler……………………………………………………………………………….….8

2. EŞYA TÜRÜNE GÖRE MEVZUAT LİSTESİ …………………..……8

2.1. SİLÂH, SİLÂH YAPIMINDA KULLANILAN ÇİFT KULLANIMLI EŞYA VE TEKNOLOJİLER İLE BUNLARIN FIRLATMA VASITALARINA İLİŞKİN MEVZUAT ………………………………………………………………………………..8

2.1.1. Kanunlar ……………………………………………………………………………8

2.1.2. Kanun Hükmünde Kararnameler ………………………………………………...8

2.1.3. Yönetmelikler ………………………………………………………………………8

2.1.4. Tüzükler …………………………………………………………………………….9

2.1.5. Tebliğler …………………………………………………………………………….9

2.2. ELEKTRONİK TİCARETE İLİŞKİN MEVZUAT ………………………………9

2.2.1. Kanunlar ……………………………………………………………………………9

2.2.2. Kanun Hükmünde Kararnameler ……………………………………………….10

2.2.3. Bakanlar Kurulu Kararları ………………………………………………………10

2

2.2.4. Yönetmelikler ….……………………………………….....................................…10

2.2.5. Tebliğler …………………………………………………………………………...11

2.2.6. Genelgeler …………………………………………………………………………11

2.3. HAYVAN VE BİTKİYE İLİŞKİN MEVZUAT ………………………………

2.3.1. Tebliğler ……………………………………………………………………………

İKİNCİ BÖLÜM – ADLÎ KOLLUK ……………………..……12

1. Tanımlar ……………..……………………………………………...………..….…….12

2. Adlî Kolluk Birimleri ……………………..……………………...……………….…..14

3. Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü – Gümrük ve Ticaret Bakanlığı …....….14

4. Emniyet Genel Müdürlüğü – İçişleri Bakanlığı ……………………………………..

5. Jandarma Genel Komutanlığı – İçişleri Bakanlığı …………………………………

6. Sahil Güvenlik Komutanlığı – İçişleri Bakanlığı …………………………………..

7. Adlî Kolluk Esasları ……………………………..………………...……………….…15

7.1. Adlî Kolluk Görevlileri…………………………………………………...…15

7.2. Adlî Kolluk Görevlisinin Seçimi…………………………………….…..…..15

7.3. Soruşturma İşlemleri – Adlî Görevler……………………………………...16

7.4. Adlî Görevler Haricindeki İşler…………………………………………….17

7.5. Cumhuriyet Savcısının Emirleri…………………………………………....17

7.6. Değerlendirme Raporları………………………………………………...….18

7.7. Adlî Kolluk Hizmetinin Denetimi …………………………………...……..18

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM – EKLER ……………………………….....19

EK - 1: ADLÎ KOLLUK YÖNETMELİĞİ ………………………………………..…..19

EK - 2: ADLÎ VE ÖNLEME ARAMALARI YÖNETMELİĞİ ……………………...27

3

EK - 3: YAKALAMA, GÖZALTINA ALMA VE İFADE ALMA YÖNETMELİĞİ.46

EK - 4: KOLLUK ETİK İLKELERİ …………………………………………………..64

EK - 5: GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI PERSONELİNİN SİLAH TAŞIMA,

BULUNDURMA İLE KULLANIM USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN

YÖNETMELİK ………………………………………………………………………….69

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM – SINAV SORULARI ………………..75

1. ÖRNEK SINAV SORULARI (4/5/2012) …………………………………...………..75

2. ÖRNEK SINAV SORULARI (16/5/2012) …………………………………...……....75

3. ÖRNEK SINAV SORULARI (30/5/2012) …………………………………….....….78

YARARLANILAN KAYNAKLAR …………………….……...82

1. YARARLANILAN KİTAPLAR …………………………………………………….

2. YARARLANILAN İNTERNET SİTELERİ ……………………

2.1. Kamu Kurum ve Kuruluşlarının İnternet Sayfaları ………….…………..82

2.2. Özel Şirket ve Kuruluşların İnternet Sayfaları …………………………..82

4

BİRİNCİ BÖLÜM – ADLÎ KOLLUK MEVZUATI

1. ADLÎ KOLLUK İLE İLGİLİ MEVZUAT LİSTESİ

Adlî Kolluk Dersi kapsamında adlî kolluk personelinin öncelikle bilmesi gereken mevzuatın bir kısmı aşağıda belirtilmiştir. Burada belirtilen mevzuatın uygulanmasına ilişkin yönetmelik, tebliğ, genelge gibi daha alt mevzuatın hepsi aşağıda yer almamaktadır.

1.1. Kanunlar

1. 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (Resmi Gazete: 17.12.2004 – 25673)

2. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu (Resmi Gazete: 12.10.2004 – 25611)

3. 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu (Resmi Gazete: 31.03.2007 – 26479)

4. 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu (Resmi Gazete: 31.05.2005 – 25772 – 1. Mükerrer)

5. 3201 Sayılı Emniyet Teşkilât Kanunu (Resmi Gazete: 12.06.1937 – 3629)

6. 4458 Sayılı Gümrük Kanunu (Resmi Gazete: 04.11.1999 – 23866)

7. 5682 Sayılı Pasaport Kanunu (Resmi Gazete: 24.07.1950 – 7564)

8. 5015 Sayılı Petrol Piyasası Kanunu (Resmi Gazete: 20.12.2003 – 25322)

9. 4733 Sayılı Tütün Ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 09.01.2002 – 24635)

10. 4250 Sayılı İspirto Ve İspirtolu İçkiler İnhisarı Kanunu (Resmi Gazete: 12.06.1942 - 5130)

11. 2863 Sayılı Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu (Resmi Gazete: 23.07.1983 - 18113)

12. 2313 Sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 24.06.1933 – 2435)

13. 6136 Sayılı Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 15.07.1953 – 8458)

14. 5201 Sayılı Harp Araç ve Gereçleri ile Silâh, Mühimmat ve Patlayıcı Madde Üreten Sanayi Kuruluşlarının Denetimi Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 03.07.2004 – 25511)

15. 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu (Resmi Gazete: 04.04.1971 – 13799)

5

16. 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda Ve Yem Kanunu (Resmi Gazete: 13.06.2010 – 27610)

17. 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun (Resmi Gazete: 26.06.2004 – 25504)

18. 4208 Sayılı Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine, 2313 Sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunda, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununda Ve 178 Sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (Resmi Gazete: 19.11.1996 – 22822)

19. 5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 18.10.2006 – 26323)

20. 1567 Sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 25.02.1930 – 1433)

21. 2872 Sayılı Çevre Kanunu (Resmi Gazete: 11.08.1983 – 18132)

22. 5584 Sayılı Posta Kanunu (Resmi Gazete: 08.03.1950 – 7451)

23. 2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu (Resmi Gazete: 19.10.1983 – 18196)

24. 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu (Resmi Gazete: 19.07.2003 – 25173)

25. 5018 Sayılı Kamu Malî Yönetimi Ve Kontrol Kanunu (Resmi Gazete: 24.12.2003 – 25326)

26. (MÜLGA) 4926 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu (Resmi Gazete:19.07.2003 – 25173)

27. (MÜLGA) 1918 Sayılı Kaçakçılığın Men Ve Takibine Dair Kanun (12.01.1932 – 2000)

1.2. Kanun Hükmünde Kararnameler

1. 640 Sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (Resmi Gazete: 08.06.2011 – 27958 – 1. Mükerrer)

2. (MÜLGA) 485 Sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (Resmi Gazete: 13.07.1993 – 21636)

1.3. Bakanlar Kurulu Kararları

1. 2009/15481 Sayılı 4458 Sayılı Gümrük Kanununun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkında Karar (Resmi Gazete: 07.10.2009 – 27369)

6

2. 2011/2474 Sayılı Gümrük Ve Ticaret Bakanlığının Taşra Teşkilatında Düzenleme Yapılması Hakkında Karar (Resmi Gazete: 22.12.2011 – 28150)

3. 89/14391 Sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar (Resmi Gazete: 11.08.1989 – 20249)

1.4. Yönetmelikler

1. Adlî Kolluk Yönetmeliği (Resmi Gazete: 01.06.2005 – 25832)

2. Adlî ve Önleme Aramaları Yönetmeliği (Resmi Gazete: 01.06.2005 – 25832)

3. Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği (Resmi Gazete: 01.06.2005 - 25832)

4. Kontrollü Teslimat Uygulaması Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelik (Resmi Gazete: 15.09.1997 – 23111)

5. Ceza Muhakemesi Kanununda Öngörülen Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Denetlenmesi, Gizli Soruşturmacı Ve Teknik Araçlarla İzleme Tedbirlerinin Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik (Resmi Gazete: 14.01.2007 – 26434)

6. 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre Kaçak Eşya Yakalanması Halinde Muhbir Ve El Koyanlara İkramiye Ödenmesine İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik (Resmi Gazete: 30.10.2007 – 26685)

7. Gümrük Yönetmeliği (Resmi Gazete: 07.10.2009 – 27369 – 1. Mükerrer)

8. Taşra Teşkilatı Çalışma Yönetmeliği (21 Şubat 2012)

9. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Personelinin Silah Taşıma, Bulundurma İle Kullanım Usul Ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik (23.05.2012)

10. Kaçak Petrolün Tespit Ve Tasfiyesine Dair Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik (Resmi Gazete: 27.05.2007 – 26534)

11. 2313 Sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik (Resmi Gazete: 21.11.1982 – 17875)

12. Karayolu Taşıma Yönetmeliği (Resmi Gazete: 11.06.2009 – 27255)

13. Merkezî Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliği (Resmi Gazete: 31.12.2005 – 26040 – 3. Mükerrer)

1.5. Tebliğler

1. 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre El Konulan Miktar Bakımından Fazla Veya Özel Tesis Tertibatı Gerektiren Eşyanın Teslimi Ve Saklanmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliğ (Resmi Gazete: 31.12.2007 – 26743 – 3. Mükerrer)

7

2. 5201 Sayılı Kanun Gereğince Kontrole Tâbi Tutulacak Harp Araç ve Gereçleri ile Silah, Mühimmat ve Bunlara Ait Yedek Parçalar, Askerî Patlayıcı Maddeler, Bunlara Ait Teknolojilere İlişkin Liste (2012 Yılı Listesi) (Resmi Gazete: 28.01.2012 – 28187)

1.6. Yönergeler

1. Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü Merkez ve Taşra Teşkilatı Kaçakçılık, İstihbarat, Narkotik ve Operasyon Birimleri ile Adlî Kolluk Görevlilerinin Görev ve Çalışma Yönergesi (30.05.2006)

1.7. İlkeler

1. Kolluk Etik İlkeleri (24.10.2007)

2. EŞYA TÜRÜNE GÖRE MEVZUAT LİSTESİ

Bu kısımda adlî kolluk birimlerince kaçak zannıyla el konulan veya yakalaması gerçekleştirilen ya da ne tür denetimlere tabi olan eşyaya ilişkin özel mevzuat düzenlemelerinden bir kısmına yer verilmiştir. Örneğin silâh, çift kullanımlı eşya ve teknolojiler, petrol, akaryakıt, uyuşturucu, sigara, tütün mamülleri, tarihi eserler gibi eşyanın özel düzenlemelerine doğrudan erişilmesi ve bilinmesi hedeflenmektedir.

2.1. SİLÂHLAR, SİLAH YAPIMINDA KULLANILAN ÇİFT KULLANIMLI EŞYA VE TEKNOLOJİLER İLE BUNLARIN FIRLATMA VASITALARINA İLİŞKİN MEVZUAT

2.1.1. Kanunlar

1. 5201 Sayılı Harp Araç ve Gereçleri ile Silâh, Mühimmat ve Patlayıcı Madde Üreten Sanayi Kuruluşlarının Denetimi Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 03.07.2004 – 25511)

2. 6136 Sayılı Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 15.07.1953 – 8458)

3. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu (Resmi Gazete: 12.10.2004 – 25611)

2.1.2. Kanun Hükmünde Kararnameler

1. 640 Sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (Resmi Gazete: 08.06.2011 – 27958 – 1. Mükerrer)

2.1.3. Yönetmelikler

1. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Personelinin Silah Taşıma, Bulundurma İle Kullanım Usul Ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik (23.05.2012)

8

2. Nükleer Ve Nükleer Çift Kullanımlı Eşyaların İhracatında İzne Esas Olacak Belgenin Verilmesine İlişkin Yönetmelik (Resmi Gazete: 13.09.2007 – 26642)

2.1.4. Tüzükler

1. 87/12028 Karar sayılı "Tekel Dışı Bırakılan Patlayıcı Maddelerle Av Malzemesi ve Benzerlerinin Üretimi, İthali, Taşınması, Saklanması, Depolanması, Satışı, Kullanılması, Yok Edilmesi, Denetlenmesi Usul ve Esaslarına İlişkin Tüzük (Resmi Gazete: 29.09.1987 – 19589)

2.1.5. Tebliğler

1. 5201 Sayılı Kanun Gereğince Kontrole Tâbi Tutulacak Harp Araç ve Gereçleri ile Silah, Mühimmat ve Bunlara Ait Yedek Parçalar, Askerî Patlayıcı Maddeler, Bunlara Ait Teknolojilere İlişkin Liste (2012 Yılı Listesi) (Resmi Gazete: 28.01.2012 – 28187)

2. Kimyasal Silahlar Sözleşmesi Ekinde Yer Alan Kimyasal Maddelerin İhracatına İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2002/12) (Resmi Gazete: 07.01.2003 – 24986)

3. Nükleer Ve Nükleer Çift Kullanımlı Eşyaların İhracatında İzne Esas Olacak Belgenin Verilmesine İlişkin Yönetmelik Kapsamına Giren Eşya Kalemlerini Belirten “Nükleer Transfer Uyarı Listesi” Ve “Nükleer Çift Kullanımlı Eşya Listesi”ne İlişkin Tebliğ (TAEK/NGD: 2012/1) (Resmi Gazete: 04.04.2012 – 28254)

4. Çift Kullanımlı ve Hassas Maddelerin İhracatının Kontrolüne İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2003/12) (Resmi Gazete: 02.12.2003 – 25304)

2.2. ELEKTRONİK TİCARETE İLİŞKİN MEVZUAT

2.2.1. Kanunlar

1. 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (Resmi Gazete: 17.12.2004 – 25673)

2. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu (Resmi Gazete: 12.10.2004 – 25611)

3. 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu (Resmi Gazete: 20.01.1982 – 17580)

4. 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu (Resmi Gazete: 31.05.2005 – 25772 – 1. Mükerrer)

5. 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 23.05.2007 – 26530)

6. 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu (Resmi Gazete: 31.03.2007 – 26479)

7. 4458 Sayılı Gümrük Kanunu (Resmi Gazete: 04.11.1999 – 23866)

8. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu (Resmi Gazete: 14.02.2011 – 27846)

9

9. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 08.03.1995 – 22221)

10. 5411 Sayılı Bankalar Kanunu (Resmi Gazete: 01.11.2005 – 25983 – 1. Mükerrer)

11. 7258 Sayılı Futbol Ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis Ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun (Resmi Gazete: 09.05.1959 – 10201)

12. 406 Sayılı Telgraf Ve Telefon Kanunu (Resmi Gazete: 21.02.1924 – 59)

13. 5584 Sayılı Posta Kanunu (Resmi Gazete: 08.03.1950 – 7451)

14. 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu (Resmi Gazete: 10.11.2008 – 27050 – 1. Mükerrer)

15. 2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu (Resmi Gazete: 19.10.1983 – 18196)

16. 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu (Resmi Gazete: 19.07.2003 – 25173)

17. 2559 Sayılı Polis Vazife Ve Selahiyet Kanunu (Resmi Gazete: 14.07.1934 – 2751)

18. 2937 Sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri Ve Millî İstihbarat Teşkilâtı Kanunu (Resmi Gazete: 03.11.1983 – 18210)

19. (MÜLGA) 4926 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu (Resmi Gazete:19.07.2003 – 25173)

20. (TASARI) Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı (TBMM’de yasalaşma süreci devam etmekte olup, henüz yasalaşmadı.)

2.2.2. Kanun Hükmünde Kararnameler

1. 640 Sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (Resmi Gazete: 08.06.2011 – 27958 – 1. Mükerrer)

2. 655 Sayılı Ulaştırma, Denizcilik Ve Haberleşme Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (Resmi Gazete: 01.11.2011 – 28102 – 1. Mükerrer)

2.2.3. Bakanlar Kurulu Kararları

1. 2009/15481 Sayılı 4458 Sayılı Gümrük Kanununun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkında Karar (Resmi Gazete: 07.10.2009 – 27369)

2.2.4. Yönetmelikler

1. Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Tespiti, Dinlenmesi, Sinyal Bilgilerinin Değerlendirilmesi Ve Kayda Alınmasına Dair Usul Ve Esaslar İle Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında Yönetmelik (Resmi Gazete: 10.11.2005 – 25989)

10

2. Ceza Muhakemesi Kanununda Öngörülen Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Denetlenmesi, Gizli Soruşturmacı ve Teknik Araçlarla İzleme Tedbirlerinin Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik (Resmi Gazete: 14.02.2007 – 26434)

3. Telekomünikasyon Kurumu Tarafından Erişim Sağlayıcılara ve Yer Sağlayıcılara Faaliyet Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik (Resmi Gazete: 24.10.2007 – 26680)

4. İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik (01.11.2007 – 26687)

5. İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik (Resmi Gazete: 30.11.2007 – 26716)

6. Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Yetkilendirme Yönetmeliği (Resmi Gazete: 28.05.2009 – 27241)

7. Elektronik Haberleşme Sektöründe Tüketici Hakları Yönetmeliği (Resmi Gazete: 28.07.2010 – 27655)

8. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Teşkilat Yönetmeliği (Resmi Gazete: 08.06.2011 – 27958)

9. Gümrük Yönetmeliği (Resmi Gazete: 07.10.2009 – 27369 – 1. Mükerrer)

10. Mesafeli Sözleşmelere Dair Yönetmelik (Resmi Gazete: 06.03.2011 – 27866)

11. Ticari Reklam ve İlânlara İlişkin İlkeler Ve Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik (Resmi Gazete: 14.06.2003 – 25138)

12. İhracat Yönetmeliği (Resmi Gazete: 06.06.2006 – 26190)

2.2.5. Tebliğler

1. Elektronik Gümrük İşlemleri Acil Durum Tebliği (Seri No: 1) (Resmi Gazete: 04.11.2011 – 28105)

2. Gümrük Genel Tebliği (Posta ve Hızlı Kargo Taşımacılığı) (Seri No: 1) (Resmi Gazete: 28.01.2010 – 27476)

2.2.6. Genelgeler

1. Genelge (2011/39) (06.07.2011)

11

2.3. HAYVAN VE BİTKİYE İLİŞKİN MEVZUAT

2.3.1. Tebliğler

1. Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Dış Ticaretine İlişkin Tebliğ (Dış Ticaret: 2011/1) (Resmi Gazete: 27.02.2011 – 27859)

Tebliğ eki listeler 15 Haziran 2012 tarih ve 28324 1. Mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Tebliğ ile güncellenmiştir.

12

İKİNCİ BÖLÜM – ADLÎ KOLLUK

1. Tanımlar

Adlî arama: Bir suç işlemek veya buna iştirak veyahut yataklık etmek makul şüphesi altında bulunan kimsenin, saklananın, şüphelinin, sanığın veya hükümlünün yakalanması ve suçun iz, eser, emare veya delillerinin elde edilmesi için bir kimsenin özel hayatının ve aile hayatının gizliliğinin sınırlandırılarak konutunda, işyerinde, kendisine ait diğer yerlerde, üzerinde, özel kâğıtlarında, eşyasında, aracında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile diğer kanunlara göre yapılan araştırma işlemini,

Adlî kolluk: 4.6.1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun 8, 9 ve 12 nci maddeleri, 10.3.1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanununun 7 nci maddesi, 2.7.1993 tarihli ve 640 Sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesi ve 9.7.1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 4 üncü maddesinde belirtilen soruşturma işlemlerini yapan güvenlik görevlilerini,

Adlî kolluk sorumlusu: İçişleri Bakanlığına bağlı Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından atamalarındaki usule göre görevli adlî kolluğun komutanını/âmirini,

Araç: Her türlü nakil vasıta ve taşıtlarını,

Cumhuriyet savcısı: Yetkili Cumhuriyet başsavcıları ile Cumhuriyet savcılarını,

Disiplin hapsi: Kısmî bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış olan fiil dolayısıyla verilen, seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, önödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adlî sicil kayıtlarına geçirilmeyen hapsi,

El koyma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi amacıyla veya suçun delili olabileceği veya müsadereye tâbi olduğu için, bir eşya üzerinde, rızası olmamasına rağmen, zilyedin tasarruf yetkisinin kaldırılması işlemini,

Gece vakti: Güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve doğmasından bir saat evvele kadar devam eden süreyi,

Gecikmesinde sakınca bulunan hâl: Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin saptanamaması ihtimalini,

a) Adlî aramalar bakımından; derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlini,

b) Önleme aramaları bakımından; derhâl işlem yapılmadığı takdirde, millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve

13

hürriyetlerinin korunmasının tehlikeye girmesi veya zarar görmesi, suç işlenmesinin önlenememesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlini,

İfade alma: Şüphelinin kolluk görevlileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesini,

Koruma altına alma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi ya da delil olabilecek veya müsadereye tâbi olan yahut güvenliğin sağlanması amacıyla, eşyayı zilyedinin kendiliğinden vermesini veya el konulana kadar geçici olarak alıkoymayı,

Kovuşturma: İddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi,

Makul şüphe: Hayatın akışına göre somut olaylar karşısında genellikle duyulan şüpheyi,

Malen sorumlu: Yargılama konusu işin hükme bağlanması ve bunun kesinleşmesinden sonra, maddî ve malî sorumluluk taşıyarak hükmün sonuçlarından etkilenecek veya bunlara katlanacak kişiyi,

Müdafi: Şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatı,

Mülkî âmir: İllerde vali veya bu konuda yetkilendirdiği yardımcısını, ilçelerde kaymakamı,

Önleme araması: Millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti amacıyla, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde mülkî âmirin yazılı emriyle mevzuatında belirtilen yerlerde, kişilerin üstlerinde, aracında, özel kâğıtlarında ve eşyasında yapılan arama işlemidir.

Özel güvenlik görevlisi: 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanuna göre valiliklerce çalışma izni verilen, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun uygulanmasında kamu görevlisi sayılan ve görev alanlarında yetkili olan kişileri,

Sanık: Kovuşturmanın başlamasından itibaren hükmün kesinleşmesine kadar, suç şüphesi altında bulunan kişiyi,

Sorgu: Şüpheli veya sanığın hâkim veya mahkeme tarafından soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesini,

Soruşturma: Kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi,

Suçüstü: 1. İşlenmekte olan suçu,

2. Henüz işlenmiş olan fiil ile fiilin işlenmesinden hemen sonra kolluk, suçtan zarar gören veya başkaları tarafından takip edilerek yakalanan kişinin işlediği suçu,

14

3. Fiilin pek az önce işlendiğini gösteren eşya veya delille yakalanan kimsenin işlediği suçu,

Şüpheli: Soruşturma evresinde, suç şüphesi altında bulunan kişiyi,

Toplu suç: Aralarında iştirak iradesi bulunmasa da üç veya daha fazla kişi tarafından işlenen suçu,

Vekil: Katılan, suçtan zarar gören veya malen sorumlu kişiyi ceza muhakemesinde temsil eden avukatı, İfade eder.

2. Adlî Kolluk Birimleri

Ülkemizde dört tane adlî kolluk birimi bulunmaktadır:

1) Gümrük Muhafaza (Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı)

2) Polis (Emniyet Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı)3) Jandarma (Jandarma Genel Komutanlığı, İçişleri Bakanlığı)4) Sahil Güvenlik (Sahil Güvenlik Komutanlığı, İçişleri Bakanlığı)

Ceza Muhakemesi Kanunu kapsamında, Orman Muhafaza, İtfaiye, Sivil Savunma, Genel Kurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı (MİT) gibi kurum ve kuruluşlar adlî kolluk birimi değildir.

3. Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü - Gümrük ve Ticaret Bakanlığı

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın merkez teşkilatındaki hizmet birimlerinden olan Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nün 640 Sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesinde belirtilen görevleri şunlardır:

a)  Gümrüklü yer ve sahalarda kamu düzeninin bozulmasını önleyecek tedbirleri almak, buraların takip ve muhafazasını sağlamak, gerektiğinde müdahalede bulunarak durumu adlî mercilere intikal ettirmek.

b)  Deniz ve hava limanlarıyla kara sınırlarındaki gümrük kapılarında ve diğer gümrüklü yer ve sahalarda giriş ve çıkış yapan kişi, eşya ve taşıtların muhafazası ile gümrüğe sevk edilmesini sağlamak ve gümrük işlemleri bitirilmeden buralardan çıkmalarını önlemek.

c) Yatlara ilişkin işlemlerin yürütülmesini sağlamak.

ç) Gümrüklü yer ve sahalarda münhasıran, Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinde gerektiğinde ilgili kuruluşlarla işbirliği yapmak suretiyle kaçakçılığı önlemek, izlemek ve soruşturmak.

d) Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinde kişi, eşya ve taşıtların kaçakçılıkla mücadele kapsamında takibini yapmak.

15

e) Kaçakçılıkla mücadele için bilimsel yöntemler de kullanmak suretiyle bilgi toplayarak gerekli araştırma, soruşturma ve operasyonları yapmak, taşra teşkilatının yapacağı operasyonları koordine etmek, gerektiğinde taşra teşkilatı ile müşterek operasyon yapmak.

f) Kaçakçılıkla mücadele amacıyla ulusal ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapmak, bilgi değişiminde bulunmak, protokoller hazırlamak ve uygulamak, gerektiğinde müşterek operasyonlar yapmak.

g) Kaçakçılıkla etkin mücadele etmek amacıyla ulusal ve uluslararası bilgi akışına dayalı veri tabanları oluşturmak, verileri işlemek, değerlendirmek ve risk analizi çerçevesinde kullanılabilecek nitelikte olanları Risk Yönetimi ve Kontrol Genel Müdürlüğüne iletmek.

ğ) Adlî kolluğa ilişkin olarak diğer kanunlarla verilen görevleri yapmak.

h) Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak.

4. Emniyet Genel Müdürlüğü - İçişleri Bakanlığı

Emniyet Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş olarak görev yapmaktadır. İçişleri Bakanı, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 1. maddesinde belirtildiği üzere ülkenin genel emniyet ve asayiş işlerinden sorumludur.

Görev sahası bakımından Emniyet Genel Müdürlüğü, il ve ilçe belediye hudutları dâhilinde yetkili ve sorumludur.

5. Jandarma Genel Komutanlığı – İçişleri Bakanlığı

Jandarma Genel Komutanlığı, İçişleri Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş olarak görev yapmaktadır.

Görev sahası bakımından Jandarma Genel Komutanlığı, il ve ilçe belediye hudutları dışında kalan veya Polis Teşkilatı bulunmayan yerlerde yetkili ve sorumludur.

6. Sahil Güvenlik Komutanlığı – İçişleri Bakanlığı

Sahil Güvenlik Komutanlığı, İçişleri Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş olarak görev yapmaktadır.

Görev sahası bakımından Sahil Güvenlik Komutanlığı, Türkiye’nin karasuları, içsuları, münhasır ekonomik bölgesinde yetkili ve sorumludur.

7. Adlî Kolluk Esasları

7.1. Adlî Kolluk Görevlileri

Adlî kolluk görevlileri, 4.6.1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun 8, 9 ve 12 nci maddeleri, 10.3.1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanununun 7 nci maddesi, 2.7.1993 tarihli ve 640 Sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesi ve

16

9.7.1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 4 üncü maddesinde belirtilen soruşturma işlemlerini yapan ve tâbi oldukları atama usulüne göre görevlendirilen komutan, âmir, memur ve diğer görevlileri, ifade eder.

Adlî kolluk görevlilerinin özlük hakları, bağlı oldukları teşkilât tarafından yürütülür.

Gerektiğinde veya Cumhuriyet savcısının talebi halinde, diğer kolluk birimleri de adlî kolluk görevini yerine getirmekle yükümlüdür. Bu durumda, kolluk görevlileri hakkında, adlî görevleri dolayısıyla 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır.

Gümrük Muhafaza

Adlî Kolluk Polis

Birimleri Jandarma

Sahil Güvenlik

7.2. Adlî Kolluk Görevlisinin Seçimi

Adlî kolluk görevlileri tâbi oldukları atama usulüne göre görevlendirilmektedir.

Adlî kolluk görevlilerinin seçiminde, liyakat, dürüstlük, çalışkanlık, iş performansı, soruşturma-disiplin cezaları durumu, öğrenim durumu, eğitim durumu (katılım sağladığı kurs, seminer ve diğer eğitimler), sınav, başarı ve ödül durumu gibi objektif kriterler ve yöntemler önem arzetmektedir.

Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nde adlî kolluk görevlendirmesinin esas ve usulleri, Devlet Bakanlığı Makamınca 26.05.2006 tarihinde onaylanan 30.05.2006 gün ve 3413 sayılı Onay ile yürürlüğe girmesi uygun görülen, “Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü Merkez ve Taşra Teşkilatı Kaçakçılık, İstihbarat, Narkotik ve Operasyon Birimleri ile Adlî Kolluk Görevlilerinin Görev ve Çalışma Yönergesi” ile belirlenmiştir.

Bu Yönergenin “Görevlendirme” başlıklı 5. maddesine göre, Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nde bulunan Bilgi Toplama Değerlendirme ve Yönlendirme Şube Müdürlüğü, GÜMSİS Laboratuvar Teknik Hizmetler Şube Müdürlüğü, Kaçakçılıkla Mücadele Şube Müdürlüğü, Narkotik Şube Müdürlüğü ve Operasyon Şube Müdürlüklerinde görevli gümrük muhafaza memurları, kısım amirleri, bölge amirleri ve muhafaza müdürleri adlî kolluk görevlisi olarak belirlenmiştir. 2011 yılında gerçekleştirilen Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nün yeniden yapılandırılması çalışması sonucunda bu Şube Müdürlüklerinin isimlerinde değişiklikler yapılmıştır.

Ayrıca, Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüklerindeki Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlükleri ile Gümrük Müdürlükleri bünyesindeki Bölge ve Kısım Amirliklerinde görev alacak personel, ilgili birim amirinin görüşü alınarak, Bölge Müdürünün yazılı teklifi veya doğrudan Ticari Eşya Kaçakçılığı Mücadele Dairesi Başkanlığı’nın önerisi üzerine Genel Müdürün onayı ile belirlenmektedir.

Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüklerinde ve Gümrük Müdürlükleri bünyesindeki Bölge ve Kısım Amirliklerinde görevlendirilen personelden Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nce belirlenenler aynı zamanda adlî kolluk görevini de icra

17

ederler. Belirlenen bu personel ilgili Cumhuriyet Savcılıklarına Bölge Müdürlüklerince bildirilir.

Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüklerinin bulunmadığı yerlerde adlî kolluk görevi, Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nce belirlenerek Bölge Müdürlüklerine ve Bölge Müdürlüklerince de Cumhuriyet Savcılıklarına bildirilen personel tarafından yürütülür.

7.3. Soruşturma İşlemleri - Adlî Görevler

Soruşturma işlemleri, Cumhuriyet savcısının emir ve talimatları doğrultusunda öncelikle adlî kolluğa yaptırılır. Adlî kolluk görevlileri, Cumhuriyet savcısının adlî görevlere ilişkin emirlerini gecikmeksizin yerine getirir.

Cumhuriyet savcıları, adlî görevlere ilişkin emir ve talimatlarını öncelikle adlî kolluk sorumlularına veya adlî kolluk görevi ifa eden diğer birim âmirlerine verir.

Cumhuriyet savcılarınca, adlî görevler ile ilgili emir ve talimatlar zorunluluk bulunmadıkça, kolluk birimlerinin aralarındaki işbölümü ile kolluk teşkilâtlarının görev ve yetki alanları gözetilerek verilir.

Gerektiğinde veya Cumhuriyet savcısının talebi halinde, diğer kolluk birimleri de adlî kolluk görevini yerine getirmekle yükümlüdür. Bu durumda, kolluk görevlileri hakkında, adlî görevleri dolayısıyla 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır.

Cumhuriyet Savcısı Soruşturma İşlemleri Adlî Kolluk Görevlileri Adlî Görevler (Diğer Kolluk Görevlileri)

Adlî kolluk görevlilerine, adlî görevi bulunmayan üstleri tarafından, yürütülen soruşturma ile ilgili emir ve talimat verilemez. Ancak gerektiğinde veya Cumhuriyet savcısının talebi halinde, diğer kolluk birimlerinin de adlî kolluk görevini yerine getirmekle yükümlü olduğu durumlar saklıdır.

7.4. Adlî Görevler Haricindeki İşler

Adlî kolluk, adlî görevlerin haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrindedir. Adlî kolluk görevlileri, kadrolarında yer aldıkları birimlere mevzuatla verilmiş ve adlî görev kapsamı dışında kalan diğer görev ve hizmetleri de yerine getirirler.

Ancak adlî kolluk, bağlı bulunduğu kolluk teşkilâtının bir parçası olup, öncelikli görevi, karşılaştığı suçun işlenmesini önlemektir.

7.5. Cumhuriyet Savcısının Emirleri

Adlî kolluk görevlileri Cumhuriyet savcısının adlî görevlere ilişkin emirlerini gecikmeksizin yerine getirir.

Adlî kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça ilişkin ihbar veya şikâyetleri; el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri derhâl Cumhuriyet savcısına

18

bildirir ve Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlar.

Cumhuriyet savcısı, adlî kolluk görevlilerine emirleri yazılı; acele hâllerde, sözlü olarak verir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı hâle dönüştürülerek mümkün olması hâlinde en seri iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirir; aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince alınmasına hazır edilir. Ancak, kolluk görevlisi emrin yazılı hâle getirilmesini beklemeden sözlü emrin gereğini yerine getirir.

Suçüstü hâli ile gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, Cumhuriyet savcısına erişilemiyorsa veya olay genişliği itibarıyla Cumhuriyet savcısının iş gücünü aşıyorsa, sulh ceza hâkimi de bütün soruşturma işlemlerini yapabilir. Bu durumda adlî kolluk görevlileri, sulh ceza hâkimi tarafından emredilen tedbirleri alır ve araştırmaları yerine getirir.

Adlî kolluk görevlileri, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, Cumhuriyet savcısının emirleri doğrultusunda şüphelinin lehine veya aleyhine olan tüm delilleri, kanunda ön görülen koşullara uyarak toplamak, muhafaza altına almak ve bunları bir fezleke ile Cumhuriyet savcısına sunmakla yükümlüdür.

Cumhuriyet başsavcıları ve Cumhuriyet savcıları; yürütülen soruşturma evrakını gerektiğinde ilgili adlî kolluk biriminde inceleyerek, soruşturmaya ilişkin eksik gördüğü hususların ikmalini emredebileceği gibi, soruşturma evrakı ve taraflarının bulunduğu hâl üzere Cumhuriyet başsavcılığına intikal ettirilmesi talimatını da verebilir.

7.6. Değerlendirme Raporları

Cumhuriyet başsavcıları her yılın sonunda o yerdeki adlî kolluğun sorumluları hakkında bir değerlendirme raporu düzenleyerek sicil âmirlerine verilmek üzere illerde valilere, ilçelerde kaymakamlara gönderir.

Değerlendirme raporlarında, adlî kolluk görevlilerinin soruşturma ve kovuşturma işlemlerindeki ehliyetiyle bu işlemlerde gösterdikleri çalışkanlık, iş disiplini ve başarı durumlarına yer verilir. Bu değerlendirme raporları ilgilinin sicilinin düzenlenmesinde dikkate alınır.

Birden fazla Cumhuriyet başsavcılığının yetki çevresinde faaliyet gösteren adlî kolluk sorumluları hakkında, değerlendirme raporları her yıl sonunda diğer yer Cumhuriyet başsavcılıklarının görüşü de alınarak adlî kolluk biriminin merkezinin bulunduğu yer Cumhuriyet başsavcısı tarafından düzenlenir.

7.7. Adlî Kolluk Hizmetinin Denetimi

Cumhuriyet başsavcıları ve Cumhuriyet savcıları;

a) Adlî kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülebilmesi amacıyla, adlî kolluk görevlilerince ifa edilen adlî işlemleri her zaman denetler.

b) Yürütülen soruşturma evrakını gerektiğinde ilgili adlî kolluk biriminde inceleyerek, soruşturmaya ilişkin eksik gördüğü hususların ikmalini emredebileceği gibi,

19

soruşturma evrakı ve taraflarının bulunduğu hâl üzere Cumhuriyet başsavcılığına intikal ettirilmesi talimatını da verebilir.

Cumhuriyet başsavcıları veya Cumhuriyet savcıları adlî görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma sürelerini, gözaltına alma ile ilgili tüm kayıt ve işlemlerini denetler, sonucunu nezarethaneye alınanların kaydına ait deftere kaydeder.

20

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM – EKLER

EK - 1:

Resmi Gazete Tarihi ve Sayısı: 01/06/2005 - 25832

ADLÎ KOLLUK YÖNETMELİĞİ

Adalet ve İçişleri Bakanlıklarından:

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç ve kapsam

Madde 1 - Bu Yönetmelik, adlî kolluğun çalışma esaslarını, adlî kolluk görevlilerinin niteliklerini, adlî işlemlerinin denetimini, hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimini, diğer hizmet birimleri ile ilişkilerini, değerlendirme raporlarının düzenlenmesini, uzmanlık dallarına göre hangi bölümlerde çalıştırılacaklarını ve diğer hususları düzenler.

Dayanak

Madde 2 - Bu Yönetmelik, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 167 nci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

Madde 3 - Bu Yönetmelikte geçen deyimlerden;

Adlî kolluk görevlileri: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 4/6/1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilâtı Kanununun 8, 9 ve 12 nci maddeleri, 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanununun 7 nci maddesi, 2/7/1993 tarihli ve 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesi, 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 4 üncü maddesi ve 3/11/1983 tarihli ve 83/7362 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Jandarma Teşkilâtı Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinde belirtilen soruşturma işlemlerini yapmak üzere, tâbi oldukları atama usulüne göre görevlendirilen komutan, âmir, memur ve diğer görevlileri,

Adlî kolluk sorumlusu: İçişleri Bakanlığına bağlı Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Gümrük Müsteşarlığı tarafından atamalarındaki usule göre görevli adlî kolluğun komutanını/âmirini,

Cumhuriyet savcısı: Yetkili Cumhuriyet başsavcıları ile Cumhuriyet savcılarını,

Kovuşturma: İddianamenin kabulü ile başlayıp hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi,

21

Soruşturma: Kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden, iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi,

Gecikmesinde sakınca bulunan hâl: Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin saptanamaması ihtimalini,

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Görev, Yetki ve Sorumluluklar

Görevlendirme

Madde 4 - Soruşturma yapmak üzere;

a) Emniyet Genel Müdürlüğünce, asgarî tam teşekküllü bir polis karakolu bulunan yerlerde,

b) Jandarma Genel Komutanlığınca, asgarî tam teşekküllü bir jandarma karakolu bulunan yerlerde,

c) Sahil Güvenlik Komutanlığınca, asgarî sahil güvenlik bot komutanlıklarının bulunduğu yerlerde,

d) Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğünce, gümrük muhafaza müdürlüğü ile müstakil bölge ve kısım âmirlikleri bulunan yerlerde,

mevcut imkanlar ölçüsünde yeterince adlî kolluk personeli görevlendirilir.

Adlî kollukla ilgili esaslar

Madde 5 - Adlî kollukla ilgili düzenleme ve uygulamalarda aşağıdaki genel esaslara uyulur:

a) Cumhuriyet savcıları, adlî görevlere ilişkin emir ve talimatlarını öncelikle adlî kolluk sorumlularına veya adlî kolluk görevi ifa eden diğer birim âmirlerine verir.

Adlî kolluk, bağlı bulunduğu kolluk teşkilâtının bir parçası olup, öncelikli görevi, karşılaştığı suçun işlenmesini önlemektir.

Cumhuriyet savcılarınca, adlî görevler ile ilgili emir ve talimatlar zorunluluk bulunmadıkça, kolluk birimlerinin aralarındaki işbölümü ile kolluk teşkilâtlarının görev ve yetki alanları gözetilerek verilir.

Adlî kolluk, adlî görevlerin haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrindedir.

22

Adlî kolluk görevlilerine, adlî görevi bulunmayan üstleri tarafından, yürütülen soruşturma ile ilgili emir ve talimat verilemez. Yönetmeliğin 7 nci maddesi hükümleri saklıdır.

Adlî kolluk görevlileri, kadrolarında yer aldıkları birimlere mevzuatla verilmiş ve adlî görev kapsamı dışında kalan diğer görev ve hizmetleri de yerine getirirler.

b) Adlî kolluk görevlilerinin özlük hakları, bağlı oldukları teşkilât tarafından yürütülür.

Görev ve yetkiler

Madde 6 - Soruşturma işlemleri, Cumhuriyet savcısının emir ve talimatları doğrultusunda öncelikle adlî kolluğa yaptırılır. Adlî kolluk görevlileri Cumhuriyet savcısının adlî görevlere ilişkin emirlerini gecikmeksizin yerine getirir.

Adlî kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça ilişkin ihbar veya şikâyetleri; el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri derhâl Cumhuriyet savcısına bildirir ve Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlar.

Bir ölümün doğal nedenlerden meydana gelmediği kuşkusunu doğuracak bir durumun varlığı veya ölünün kimliğinin belirlenememesi hâlinde; kolluk görevlisi, durumu derhâl Cumhuriyet başsavcılığına bildirmek ve Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine başlamak zorundadır.

Cumhuriyet savcısı, adlî kolluk görevlilerine emirleri yazılı; acele hâllerde, sözlü olarak verir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı hâle dönüştürülerek mümkün olması hâlinde en seri iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirir; aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince alınmasına hazır edilir. Ancak, kolluk görevlisi emrin yazılı hâle getirilmesini beklemeden sözlü emrin gereğini yerine getirir.

Suçüstü hâli ile gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, Cumhuriyet savcısına erişilemiyorsa veya olay genişliği itibarıyla Cumhuriyet savcısının iş gücünü aşıyorsa, sulh ceza hâkimi de bütün soruşturma işlemlerini yapabilir. Bu durumda adlî kolluk görevlileri, sulh ceza hâkimi tarafından emredilen tedbirleri alır ve araştırmaları yerine getirir.

Adlî kolluk görevlileri, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, Cumhuriyet savcısının emirleri doğrultusunda şüphelinin lehine veya aleyhine olan tüm delilleri, kanunda ön görülen koşullara uyarak toplamak, muhafaza altına almak ve bunları bir fezleke ile Cumhuriyet savcısına sunmakla yükümlüdür. Hukuka aykırı delil elde edildiğinin tespiti hâlinde, fezlekede bu hususa da yer verilir. Adlî kolluk görevlileri diğer soruşturma işlemlerini de aynı titizlikle yerine getirir.

Olay yerinde görevine ait işlemlere başlayan adlî kolluk görevlisi, bunların yapılmasına engel olan veya yetkisi içinde aldığı tedbirlere aykırı davranan kişileri,

23

işlemler sonuçlanıncaya kadar önce sözlü olarak ikâz eder; uyulmaması hâlinde zor kullanarak olay yerinden uzaklaştırır. İlgilinin ısrarı hâlinde yakalama işlemi uygulanır.

Diğer kolluk birimlerinin adlî kolluk görevi

Madde 7 - Gerektiğinde veya Cumhuriyet savcısının talebi hâlinde, diğer kolluk birimleri de adlî kolluk görevini yerine getirmekle yükümlüdür. Bu durumda, kolluk görevlileri hakkında, adlî görevleri dolayısıyla Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Adlî Kolluk Görevlilerinin Nitelikleri, Hizmet Öncesi ve Hizmet İçi Eğitimleri

Adlî kolluk görevlilerinin nitelikleri

Madde 8 - Adlî kolluk görevlileri, kolluk görevlilerinin ilgili mevzuatına göre taşıması gerekli olan niteliklere sahip olmalıdır.

Adlî kolluk görevlilerinin, yüklendiği görevlerin gerektirdiği bilgi ve vasıfları taşıması sağlanır.

Her hizmet bölümü için gerekli koşullar, kanun veya kolluk birimlerinin bağlı bulundukları bakanlıklarca çıkarılan mevzuatta belirtilir.

Adlî kolluk görevlilerinin genel ve özel niteliklerinin belirlenmesinde;

a) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu,

b) 26/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanunu,

c) 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu,

d) 4/6/1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilâtı Kanunu,

e) 28/5/1988 tarihli ve 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu,

f) 18/3/1986 tarihli ve 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu,

g) 11/4/2002 tarihli ve 4752 sayılı Astsubay Meslek Yüksek Okulları Kanunu,

h) 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu,

i) 2/7/1993 tarihli ve 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname,

j) 16/7/1985 tarihli ve 85/9709 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sahil Güvenlik Komutanlığının İdarî ve Adlî Görevlerine İlişkin Tüzük,

24

k) 3/11/1983 tarihli ve 83/7362 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Jandarma Teşkilâtı Görev ve Yetkileri Yönetmeliği,

l) 9/8/1968 tarihli ve 12972 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Türk Silâhlı Kuvvetleri Astsubay Meslek İçi Eğitim Yönetmeliği,

m) 4/8/2003 tarihli ve 25189 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Emniyet Teşkilâtı Sağlık Şartları Yönetmeliği,

n) 29/8/2001 tarihli ve 24508 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Polis Meslek Yüksek Okulları Giriş Yönetmeliği,

ile bu konudaki diğer ilgili mevzuat hükümleri uygulanır.

Adlî kolluğun hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimi

Madde 9 - Adlî kolluk görevi yapacak personelin verilen görevleri en iyi seviyede yapabilmesi için bu personel hizmet öncesi ve hizmet içi eğitime tâbi tutulur.

a) Hizmet öncesi eğitim;

1) Hizmet öncesi eğitimde kolluk personelinin, adlî kolluk görevlerini ifa edebilecek biçimde yetiştirilmeleri esastır.

2) Hizmet öncesi eğitim müfredatlarında; 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun temel ilkeleri, ceza sorumluluğunun esasları, özel hükümler, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile diğer kanunlarda yer alan ve kolluk tarafından yerine getirilen suç soruşturmasına ilişkin işlemlerin hukukî çerçevelerine yönelik konulara yer verilir.

b) Hizmet içi eğitim;

1) Adlî kolluk görevlerini üstlenmiş bulunan kolluk personeline, hizmet öncesi eğitimde verilen temel konular yanında, yüklendiği görevin içeriğine uygun alanlarda hizmet içi eğitim verilir.

2) Hizmet içi eğitim ile; hizmet öncesi eğitimin eksikliklerini tamamlamak, personelin gördüğü hizmet ile ilgili değişiklik ve gelişmelere uyumunu sağlamak, hizmet dallarında çalıştırılacak personel ihtiyacını karşılamak hedefleri gözetilir.

Eğitim; her teşkilâtın ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilir. Bu kapsamda,

a) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu,

b) 26/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanunu,

c) 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu,

d) 4/6/1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilâtı Kanunu,

25

e) 28/5/1988 tarihli ve 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu,

f) 18/3/1986 tarihli ve 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu,

g) 11/4/2002 tarihli ve 4752 sayılı Astsubay Meslek Yüksek Okulları Kanunu,

h) 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu,

i) 14/2/1985 tarihli ve 3152 sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun,

j) 25/4/2001 tarihli ve 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu,

k) 2/7/1993 tarihli ve 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname,

l) 16/7/1985 tarihli ve 85/9709 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sahil Güvenlik Komutanlığının İdarî ve Adlî Görevlerine İlişkin Tüzük,

m) 3/11/1983 tarihli ve 83/7362 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Jandarma Teşkilâtı Görev ve Yetkileri Yönetmeliği,

n) 9/8/1968 tarihli ve 12972 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Türk Silâhlı Kuvvetleri Astsubay Meslek İçi Eğitim Yönetmeliği,

o) 4/8/2003 tarihli ve 25189 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Emniyet Teşkilâtı Sağlık Şartları Yönetmeliği,

p) 29/8/2001 tarihli ve 24508 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Polis Meslek Yüksek Okulları Giriş Yönetmeliği,

r) 9/5/2003 tarihli ve 25103 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Emniyet Genel Müdürlüğü Hizmetiçi Eğitim Yönetmeliği,

s) 15/10/2001 tarihli ve 24554 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Fakültesi Eğitim-Öğretim Yönetmeliği,

t) 15/10/2001 tarihli ve 24554 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Polis Akademisi Başkanlığı Polis Meslek Yüksek Okulları Eğitim-Öğretim Yönetmeliği,

u) 7/11/2003 tarihli ve 25282 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Gümrük Muhafaza Görev Yönetmeliği,

ile bu konudaki diğer ilgili mevzuat hükümleri uygulanır.

Adlî kolluk görevlilerinin eğitimlerinin verilmesinde kolluğun bağlı olduğu Bakanlıkça talep edilmesi hâlinde, Adalet Bakanlığı tarafından eğitici personel görevlendirilir. Hizmet içi eğitimlerin plânlanmasında Adalet Bakanlığının veya yetkili Cumhuriyet başsavcısının görüşleri de alınır.

26

Sertifika

Madde 10 - Adlî kolluk eğitimini başarı ile bitiren personele, ilgili eğitim birimlerince sertifika verilir. Adli görevlerde öncelikli olarak sertifikası olan kolluk personeli görevlendirilir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Değerlendirme Raporları ve Çalışma Esasları

Değerlendirme raporları

Madde 11 - Cumhuriyet başsavcıları her yılın sonunda o yerdeki adlî kolluğun sorumluları hakkında bir değerlendirme raporu düzenleyerek sicil âmirlerine verilmek üzere illerde valilere, ilçelerde kaymakamlara gönderir.

Değerlendirme raporlarında, adlî kolluk görevlilerinin soruşturma ve kovuşturma işlemlerindeki ehliyetiyle bu işlemlerde gösterdikleri çalışkanlık, iş disiplini ve başarı durumlarına yer verilir. Bu değerlendirme raporları ilgilinin sicilinin düzenlenmesinde dikkate alınır.

Birden fazla Cumhuriyet başsavcılığının yetki çevresinde faaliyet gösteren adlî kolluk sorumluları hakkında, değerlendirme raporları her yıl sonunda diğer yer Cumhuriyet başsavcılıklarının görüşü de alınarak adlî kolluk biriminin merkezinin bulunduğu yer Cumhuriyet başsavcısı tarafından düzenlenir.

Adlî kolluk görevlilerinin çalışma esasları

Madde 12 - Adlî kolluk birimlerinde görev yapacak personelin konusunda uzmanlaşması için mümkün olduğunca aynı veya benzer görevlerde çalışması için kendi teşkilâtlarınca gerekli tedbirler alınır.

Adlî kolluk görevlileri, yürütülecek soruşturmalarla ilgili olarak, katılacakları meslek içi kurslar sonunda belirli branşlarda ihtisaslaşırlar.

Meydana gelen olayın özelliğine göre, kolluk âmiri, soruşturma esnasında ihtiyaç duyduğu konularda ihtisaslaşmış personeli görevlendirerek soruşturmanın daha kapsamlı yapılmasını sağlar.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Adlî kolluk hizmetinin denetimi

Madde 13 - Cumhuriyet başsavcıları ve Cumhuriyet savcıları;

27

a) Adlî kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülebilmesi amacıyla, adlî kolluk görevlilerince ifa edilen adlî işlemleri her zaman denetler.

b) Yürütülen soruşturma evrakını gerektiğinde ilgili adlî kolluk biriminde inceleyerek, soruşturmaya ilişkin eksik gördüğü hususların ikmalini emredebileceği gibi, soruşturma evrakı ve taraflarının bulunduğu hâl üzere Cumhuriyet başsavcılığına intikal ettirilmesi talimatını da verebilir.

Cumhuriyet başsavcıları veya Cumhuriyet savcıları adlî görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma sürelerini, gözaltına alma ile ilgili tüm kayıt ve işlemlerini denetler, sonucunu nezarethaneye alınanların kaydına ait deftere kaydeder.

Yürürlük

Madde 14 - Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

Madde 15 - Bu Yönetmelik hükümlerini Adalet ve İçişleri Bakanları birlikte yürütür.

28

EK - 2:

Resmi Gazete Tarihi ve Sayısı: 01/06/2005 – 25832

ADLÎ VE ÖNLEME ARAMALARI YÖNETMELİĞİ

Adalet ve İçişleri Bakanlıklarından:

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

Madde 1 - Bu Yönetmeliğin amacı, kanunlarla düzenlenen adlî ve önleme aramasına karar verme yetkisi ile aramaların uygulanmasında uyulacak esas ve usulleri göstermektir.

Kapsam

Madde 2 - Bu Yönetmelik, kolluk tarafından, kişilerin üstlerinin, eşyasının, araçlarının, özel kâğıtlarının, konut, işyeri ve eklentilerinin aranmasında uyulacak esas ve usulleri kapsar.

Dayanak

Madde 3 - Bu Yönetmelik, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 4/7/1934 tarihli ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu, 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu, 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu, 10/7/2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, 10/6/1949 tarihli ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu, 28/4/2004 tarihli ve 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun, 10/6/2004 tarihli ve 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun, 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Dernekler Kanunu, 25/10/1983 tarihli ve 2935 sayılı Olağanüstü Hâl Kanunu, 13/5/1971 tarihli ve 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu ile 2/7/1993 tarihli ve 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre hazırlanmıştır.

Tanımlar

Madde 4 - Bu Yönetmelikte geçen deyimlerden;

Araç: Her türlü nakil vasıta ve taşıtlarını,

Cumhuriyet savcısı: Yetkili Cumhuriyet savcısını,

29

El koyma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi amacıyla veya suçun delili olabileceği veya müsadereye tâbi olduğu için, bir eşya üzerinde, rızası olmamasına rağmen, zilyedin tasarruf yetkisinin kaldırılması işlemini,

Gece vakti: Güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve doğmasından bir saat evvele kadar devam eden süreyi,

Gecikmesinde sakınca bulunan hâl:

a) Adlî aramalar bakımından; derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlini,

b) Önleme aramaları bakımından; derhâl işlem yapılmadığı takdirde, millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunmasının tehlikeye girmesi veya zarar görmesi, suç işlenmesinin önlenememesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlini,

Hâkim: Yetkili sulh ceza hâkimini veya hâkimi,

Kolluk: Jandarma, polis, sahil güvenlik ve gümrük muhafaza görevlilerini,

Kolluk âmiri: Konuyla ilgili yetkili ve görevli olan kolluk biriminin âmirini,

Koruma altına alma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi ya da delil olabilecek veya müsadereye tâbi olan yahut güvenliğin sağlanması amacıyla, eşyayı zilyedinin kendiliğinden vermesini veya el konulana kadar geçici olarak alıkoymayı,

Mülkî âmir: İllerde vali veya bu konuda yetkilendirdiği yardımcısını, ilçelerde kaymakamı,

Özel güvenlik görevlisi: 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanuna göre valiliklerce çalışma izni verilen, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun uygulanmasında kamu görevlisi sayılan ve görev alanlarında yetkili olan kişileri,

Suçüstü:

a) İşlenmekte olan suçu,

b) Henüz işlenmiş olan fiil ile fiilin işlenmesinden hemen sonra kolluk, suçtan zarar gören veya başkaları tarafından takip edilerek yakalanan kişinin işlediği suçu,

c) Fiilin pek az önce işlendiğini gösteren eşya veya delille yakalanan kimsenin işlediği suçu,

ifade eder.

30

İKİNCİ BÖLÜM : Adlî Arama

Adlî arama ve kapsamı

Madde 5 - Adlî arama, bir suç işlemek veya buna iştirak veyahut yataklık etmek makul şüphesi altında bulunan kimsenin, saklananın, şüphelinin, sanığın veya hükümlünün yakalanması ve suçun iz, eser, emare veya delillerinin elde edilmesi için bir kimsenin özel hayatının ve aile hayatının gizliliğinin sınırlandırılarak konutunda, işyerinde, kendisine ait diğer yerlerde, üzerinde, özel kâğıtlarında, eşyasında, aracında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile diğer kanunlara göre yapılan araştırma işlemidir.

Makul şüphe

Madde 6 - Makul şüphe, hayatın akışına göre somut olaylar karşısında genellikle duyulan şüphedir.

Makul şüphe, aramanın yapılacağı zaman, yer ve ilgili kişinin veya onunla birlikte olanların davranış tutum ve biçimleri, kolluk memurunun taşındığından şüphe ettiği eşyanın niteliği gibi sebepler göz önünde tutularak belirlenir.

Makul şüphede, ihbar veya şikâyeti destekleyen emarelerin var olması gerekir.

Belirtilen konularda şüphenin somut olgulara dayanması şarttır.

Arama sonunda belirli bir şeyin bulunacağını veya belirli bir kişinin yakalanacağını öngörmeyi gerektiren somut olgular mevcut bulunmalıdır.

Adlî aramalarda karar ve emir verme yetkisi

Madde 7 - Adlî aramaya karar vermek yetkisi hâkimindir. Kolluk, arama kararı alınmasını talep ettiği durumlarda, makul şüphe sebeplerini belirten ayrıntılı ve gerekçeli bir rapor hazırlar ve Cumhuriyet savcısına başvurur.

Hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle arama yapılabilir.

Cumhuriyet savcısına ulaşılamayan hâllerde kolluk âmirinin yazılı emriyle gerçekleştirilen arama ve elkoyma işlemi üzerine; ilgili kolluk görevlilerince neden Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı, Cumhuriyet savcısının hangi vasıtalarla arandığını belirten ayrıntılı tutanak düzenlenerek ilgili soruşturma evrakına eklenir.

Kolluk âmirlerince konutta, iş yerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda arama kararı verilemez. Sayılan bu yerlerde arama ancak hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının yazılı emriyle yapılabilir. Ancak 4926

31

sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda öngörülen suçlar bakımından, özel konut ve eklentilerinde hâkim kararı olmadıkça arama yapılamaz.

Kolluk âmirinin yazılı emriyle yapılan arama ve sonuçları Cumhuriyet başsavcılığına derhâl bildirilir.

    Cumhuriyet savcısına ulaşılamayan hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle konut, iş yeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlar dışında arama yapılabilir.

    Arama talep, karar veya emrinde;

    a) Aramanın nedenini oluşturan fiil,

    b) Aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da eşya,

    c) Karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi,

    d) Aranılacak eşyanın elde edilmesi hâlinde el konulup konulmayacağı,

    açıkça gösterilir.

    Cumhuriyet başsavcılıklarınca, arama ile ilgili kararları vermek üzere, yirmidört saat süreyle nöbetçi Cumhuriyet savcısı görevlendirilir.

    Karar alınmadan yapılacak arama

    Madde 8 - Aşağıdaki hâllerde ayrıca bir arama emri ya da kararı aranmaz:

    a) Hakkında tutuklama kararı veya yakalama emri veya zorla getirme kararı bulunan kişi ile hakkında gıyabî tutuklama kararı verilen kaçak yakalandığında üstünde, (İptal ibare: Danıştay 10.Dairesinin 13/03/2007 tarihli ve 2005/6392 E.,2007/948 K. sayılı Kararı ile:"...yakalanması amacıyla konutunda,işyerinde, yerleşim yerinde, bunların eklentilerinde ve aracında yapılacak aramada," ibaresi iptal edilmiştir.) ,

    b) Hâkim kararı veya Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile veya kolluk tarafından doğrudan yakalanan kişinin, kendisine, başkalarına veya yakalama işlemini yapan kolluk görevlilerine zarar vermesini önlemek amacıyla yapılacak kaba üst aramasında,

    c) Gözaltına alınan kişinin, nezarethaneye konmadan önce yapılan üst aramasında,

    d) Herhangi bir sebeple hukuka uygun şekilde yakalandıktan sonra kolluk güçlerinin elinden kaçmakta olan kişilerin veya işlenmekte olan veya henüz işlenmiş olan veya pek az önce işlendiğini gösteren belirtilerin olduğu suçun failinin yakalanması amacıyla takibi sırasında girdikleri araç, bina ve eklentilerinde yakalanması amacıyla yapılacak aramalarda,

    e) 1) 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17 nci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında, kaçak eşya, her türlü silâh, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddelerin bulunduğu şüphe edilen her türlü kap, ambalaj veya taşımaya yarayan diğer araçlarda hemen yapılan aramalarda,

32

    2) 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası kapsamında gümrük salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya sakladığından kuşkulanılan kişilerin gümrük kontrolü amacıyla gümrük görevlilerince aranmasında;

    3) 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 18 inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında, 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek ve bu yerlerde rastlanacak kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurulmasında ve bu kişilerin eşya, yük ve üzerleri ile varsa taşıma araçlarının aranmasında,

    f) 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 24 üncü maddesindeki kanunun hükmü ve âmirin emrini yerine getirme, 25 inci maddesindeki meşru savunma ve zorunluluk hâli ve 26 ncı maddesindeki hakkın kullanılması ve (İptal ibare: Danıştay 10.Dairesinin 13/03/2007 tarihli ve 2005/6392 E.,2007/948 K. sayılı Kararı ile:"...ilgilinin rızası..." ibaresi iptal edilmiştir.) ile diğer kanunların öngördüğü hukuka uygunluk sebepleri ve suçüstü hâlinde yapılan aramalarda, toplum için veya kişiler bakımından hayatî tehlikeyi ortadan kaldırmak amacıyla veya kapalı yerlerden gelen yardım çağrıları üzerine, konut, işyeri ve yerleşim yeri ile eklentilerine girmek için.

    Olay yeri inceleme

    Madde 9 - Suç işlenen yerlerde, sebep ve sonuç ilişkisini ortaya koyacak delillerin aranması, bulunması ve el koyulması için geliştirilmiş bilimsel ve teknik araştırma işlemlerinin, herkesin girip çıkabileceği kamuya açık alanlarda yapılması için bir emir veya karar gerekmez.

    Birinci fıkrada belirtilen yerler dışındaki olay yeri inceleme işlemleri, 7 nci madde uyarınca hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde de Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise konut, işyeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlar dışındaki yerlerde kolluk âmirinin yazılı emri üzerine gerçekleştirilir.

    Aramada emir ya da karar kapsamı dışında elde edilen bulgular ve ele geçirilen kişiler

    Madde 10 - Usulüne uygun yapılan aramada;

    a) Yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmakla birlikte, karar veya yazılı emirde konu edilmeyen,

    b) Yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ancak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini uyandırabilecek,

    bir delil elde edilirse; bu delil koruma altına alınır ve durum Cumhuriyet başsavcılığına derhâl bildirilerek el koyma işlemini gerçekleştirmek için Cumhuriyet savcısından yeni bir yazılı emir istenir. Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle kolluk görevlileri elkoyma işlemini gerçekleştirebilir.

33

    Hâkim kararı olmaksızın elkoyma işlemi, yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını elkoymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde elkoyma kendiliğinden kalkar.

    Bu tür aramada, aramanın amacı ve konusu dışında ele geçirilen ve haklarında tutuklama veya yakalama kararı bulunan kişiler, evrakıyla birlikte Cumhuriyet başsavcılığına sevk edilir.

    Adlî arama tutanağı

    Madde 11 - Adlî arama işlemi bir tutanağa bağlanır.

    Tutanakta;

    a) Arama kararının tarih ve sayısı, hâkim kararı yoksa verilmiş olan yazılı emrin tarih ve sayısı ile emri veren merci,

    b) Aramanın yapıldığı yer, tarih ve saat,

    c) Aramanın konusu,

    d) Aranan kişinin kimlik bilgileri, adını söylemediği takdirde eşkâl bilgileri,

    e) Araçta, konutta, işyeri ve eklentilerinde arama yapılmışsa, aracın plaka numarası, markası, konutun, işyerinin ve eklentilerinin açık adresi, su üstü aracının aranmasında su üstü aracının cinsi, ismi, sahibi ve kullananı, deniz aracının aranması hâlinde ise deniz aracının cinsi, ismi, donatanı, bağlama limanı, tonajı, acentesi, kaptanı ve arama mevkiî,

    f) Aramanın sonuçları, el konulan suç eşyasına ilişkin belirleyici bilgiler,

    g) Aramada yakalanan kişiler varsa kimlik bilgileri, kimliği belirlenemiyorsa eşkâl bilgileri,

    h) Arama sonucunda yaralanma veya maddî bir zarar meydana gelip gelmediği,

    i) Arama işlemini yapanların adı, soyadı, sicili ve unvanı,

    hususları yer alır.

    Tutanak arama işlemine katılmış olanlar ve hazır bulunanlarca imzalanır. Tutanağın bir sureti ilgiliye verilir.

    Kaçakçılık suçlarıyla ilgili tutanaklar, 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 21 inci maddesine göre tanzim edilir.

    Arama sonunda talep hâlinde verilecek belge

    Madde 12 - 7 nci maddeye göre yapılacak arama sonunda, hakkında arama işlemi uygulanan kişiye talebi hâlinde;

34

    a) Aramanın,

    1) Şüpheli veya sanık olması ve yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe bulunması sebebiyle mi,

    2) Şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde edilebilmesi amacıyla mı,

    yapıldığını,

    b) Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe bulunan şüphelinin veya sanığın üstünün, eşyasının, konutunun, işyerinin veya ona ait diğer yerlerin aranması hâlinde, soruşturma veya kovuşturma konusu fiilin niteliğini,

    c) Aramada el konulan veya koruma altına alınan eşyanın listesini,

    d) Aramada şüpheyi haklı kılan bir şey elde edilmemiş ise bunu,

    e) Hakkında arama işlemi uygulanan kimsenin, el konulan eşyanın mülkiyetine ilişkin görüş ve iddialarını,

    içeren belge veya belgeler verilir.

    Koruma altına alınan veya el konulan eşyanın tam bir listesi yapılarak resmî mühürle mühürlenir. Bu eşyanın resmî mühürle mühürlendiğine dair tutanak tanzim edilerek, bir sureti ilgilisine verilir.

    Avukat bürolarında arama

    Madde 13 - Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın avukat bürolarında arama yapılamaz.

    Avukat büroları ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet savcısının denetiminde aranabilir. Baro başkanı veya onu temsil eden bir avukat aramada hazır bulundurulur.

    Arama sonucu elkonulmasına karar verilen şeyler bakımından bürosunda arama yapılan avukat, baro başkanı veya onu temsil eden avukat, bunların avukat ile müvekkili arasındaki meslekî ilişkiye ait olduğunu öne sürerek karşı koyduğunda, bu şey ayrı bir zarf veya paket içerisine konularak hazır bulunanlarca mühürlenir ve bu konuda gerekli kararı vermesi, soruşturma evresinde sulh ceza hâkiminden, kovuşturma evresinde hâkim veya mahkemeden istenir. Yetkili hâkim elkonulan şeyin avukatla müvekkili arasında meslekî ilişkiye ait olduğunu tespit ettiğinde, elkonulan şey derhâl avukata iade edilir ve yapılan işlemi belirten tutanaklar ortadan kaldırılır. Bu fıkrada öngörülen kararlar yirmidört saat içinde verilir.

    Postada el koyma durumunda bürosunda arama yapılan avukat veya baro başkanı veya onu temsil eden avukatın karşı koyması üzerine üçüncü fıkrada belirtilen usuller uygulanır.

    Askerî mahallerde yapılacak arama

35

    Madde 14 - Askerî mahallerde yapılacak arama Cumhuriyet savcısının talep ve katılımı ile askerî makamlar tarafından yerine getirilir.

    Elkoyma, koruma altına alma

    Madde 15 - Arama sonucunda bazı eşyaya elkoyma söz konusu olduğunda, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emri ile elkoyma işlemi gerçekleştirilebilir.

    İspat aracı olarak yararlı görülen ya da eşya veya kazanç müsaderesinin konusunu oluşturan malvarlığı değerleri, koruma altına alınır.

    Yanında bulunduran kişinin rızasıyla teslim etmediği bu tür eşyaya elkonulabilir.

    Yukarıda yazılı eşya veya diğer malvarlığı değerlerini yanında bulunduran kişi, talep üzerine bu şeyi göstermek ve teslim etmekle yükümlüdür.

    Evsafı belirlenen eşyanın kollukça bulunamaması ve zilyedinin de teslimden kaçınması hâlinde, şüpheli veya sanık ya da tanıklıktan çekinebilecekler dışındaki zilyet hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 60 ıncı maddesinde yer alan disiplin hapsine ilişkin hükümlerin uygulanması amacıyla durum Cumhuriyet başsavcılığına bildirilir.

    Aramada ele geçen belge ve kâğıtlar hakkında yapılacaklar

    Madde 16 - Hakkında arama işlemi uygulanan kimsenin belge veya kâğıtlarını inceleme yetkisi, Cumhuriyet savcısı ve hâkime aittir.

    Kolluk, arama sırasında ele geçen belge veya kağıtlara, suçla ilgisi olup olmadığını tespit amacıyla, incelemeksizin bakabilir. Suçla ilgisi olabileceğinden şüphelendiği anda Kanunun öngördüğü şekilde incelenecek belge ve kâğıtları ambalajlayarak mühürler.

    Belge ve kâğıtların zilyedi veya temsilcisi kendi mührünü de koyabilir veya imzasını atabilir. İleride mührün kaldırılmasına ve kâğıtların incelenmesine karar verildiğinde bu işlemin yapılmasında hazır bulunmak üzere, zilyedi veya temsilcisi ya da müdafiî veya vekili çağrılır.

    İnceleme sonucu soruşturma veya kovuşturma konusu suça ilişkin olmadığı anlaşılan belge veya kâğıtlar ilgilisine geri verilir.

    Şüpheli veya sanık ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 45 ve 46 ncı maddelerine göre tanıklıktan çekinebilecek kimseler arasındaki mektuplara ve belgelere; bu kimselerin nezdinde bulundukça elkonulamaz.

    Bilgisayarlarda, bilgisayar programlarında ve kütüklerinde arama, kopyalama ve elkoyma

36

    Madde 17 - Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturmada, başka surette delil elde etme imkânının bulunmaması hâlinde, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine şüphelinin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar kütüklerinde arama yapılmasına, bilgisayar kayıtlarından kopya çıkarılmasına, bu kayıtların çözülerek metin hâline getirilmesine hâkim tarafından karar verilir.

    Bilgisayar, bilgisayar programları ve bilgisayar kütüklerine şifrenin çözülememesinden dolayı girilememesi veya gizlenmiş bilgilere ulaşılamaması hâlinde çözümün yapılabilmesi ve gerekli kopyaların alınabilmesi için, bu araç ve gereçlere elkonulabilir. Şifrenin çözümünün yapılması ve gerekli kopyaların alınması hâlinde, elkonulan cihazlar gecikme olmaksızın iade edilir.

    Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine elkoyma işlemi sırasında, sistemdeki bütün verilerin yedeklemesi yapılır. Bu işlem, bilgisayar ağları ve diğer uzak bilgisayar kütükleri ile çıkarılabilir donanımları hakkında da uygulanır.

    İstemesi hâlinde, bu yedekten elektronik ortamda bir kopya çıkarılarak şüpheliye veya vekiline verilir ve bu husus tutanağa geçirilerek imza altına alınır.

    Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine elkoymaksızın da, sistemdeki verilerin tamamının veya bir kısmının kopyası alınabilir. Kopyası alınan verilerin mahiyeti hakkında tutanak tanzim edilir ve ilgililer tarafından imza altına alınır. Bu tutanağın bir sureti de ilgiliye verilir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Önleme Aramaları

    Denetim yapılacak hâller

    Madde 18 - Aşağıda belirtilen denetimler şartları oluştuğunda kolluk tarafından kendiliğinden yapılabilir:

    a) Umuma açık istirahat ve eğlence yeri sayılan, kişilerin tek tek veya toplu olarak eğlenmesi, dinlenmesi veya konaklaması için açılan otel, motel, pansiyon, kamping ve benzeri konaklama yerleri; gazino, pavyon, meyhane, bar, birahane, içkili lokanta, taverna ve benzeri içkili yerler; sinema, kahvehane ve kıraathane; kumar ve kazanç kastı olmamak şartıyla adı ne olursa olsun bilgi ve maharet artırıcı veya zekâ geliştirici nitelikteki elektronik oyun alet ve makinelerinin, video ve televizyon oyunlarının içerisinde bulunduğu elektronik oyun yerleri; internet kafeler ve benzeri yerler ile sabit veya seyyar olarak kullanılan kara, deniz, hava ve her çeşit taşıma araçlarındaki bu tür yerlerin genel güvenlik ve asayiş yönünden denetimi,

    b) Kumar oynanan umumî ve umuma açık yerler ile her çeşit özel ve resmî kurum ve kuruluşlara ait lokaller, mevzuata aykırı bir şekilde uyuşturucu madde imal edilen, satılan, kullanılan, bulundurulan yerler, mevzuata aykırı faaliyet gösteren genelevler, birleşme yerleri ve fuhuş yapılan evler ve yerler, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Anayasal düzenine, genel güvenliğe ve genel ahlâka zararı dokunacak oyun oynatılan, temsil verilen, film veya video bant gösterilen yerler ile internet üzerinden yapılan yayınlara izin verilen yerler, derneklere, sendikalara, loca ve kulüplere, kamu

37

kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile benzeri kurum ve kuruluşlara ait ve yalnız üyelerinin yararlanması için açılan lokallerden, birden fazla denetim sonunda ve yazılı ihtara rağmen, iç yönetmeliğine aykırı faaliyet göstererek umuma açık yer durumuna geldiği tespit edilenlerin denetimi,

    c) Yürürlükte bulunan hükümlere aykırı olarak işletilen yerler hakkındaki işlemler ile genel ahlâk ve edep kurallarına aykırı olarak sesli ve görüntülü eserleri, kaydedildiği materyale bakılmaksızın üreten ve satan yerlerin denetimi,

   d) Kanunlardaki istisnalar saklı kalmak üzere, onsekiz yaşından küçükleri çalıştırdığından veya onsekiz yaşını doldurmamış küçüklerin girdiğinden şüphelenilen ve açılması izne bağlı bar, pavyon, gazino, meyhane gibi içkili yerler ile kıraathane gibi oyun oynatılan benzeri yerlerin denetimi,

     e) Suç işlenmesini önlemek için kişilerden kimlik sorma,

     f) 26/6/1973 tarihli ve 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanununda belirtilen yerlerin denetimi,

    g) Motorlu araç trafik belgesi, motorlu araç tescil belgesi ve sürücü belgeleri ile 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre araçlarda bulunması gerekli eşyanın denetimi,

    h) Doğal ve yapay göller ile su üstü ulaşımına imkân veren akarsularda su üstü araçlarının ve denizlerde deniz araçlarının ruhsat ve belgelerinin, su üstü araç sahip ve kullananları ile gemi adamlarının ehliyetleri, belgeleri ve deniz mevzuatında yer alan diğer belgelerinin denetimi,

    i) Elektromanyetik aygıtlar ve dedektör köpekleri aracılığıyla yapılan tarama şeklindeki denetimler,

    j) 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 183 üncü maddesi kapsamında gürültü yapanların men edilmesi,

    k) Hudut kapılarından giriş çıkış yapanların pasaport denetimleri.

    Önleme araması ve kapsamı

    Madde 19 - Önleme araması;

    a) Millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması,

    b) Suç işlenmesinin önlenmesi,

    c) Taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti,

38

    amacıyla, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde mülkî âmirin yazılı emriyle ikinci fıkrada belirtilen yerlerde, kişilerin üstlerinde, aracında, özel kâğıtlarında ve eşyasında yapılan arama işlemidir.

    Önleme araması aşağıdaki yerlerde yapılabilir:

    a) 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamına giren toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapıldığı yerde veya yakın çevresinde,

    b) Özel hukuk tüzel kişileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya sendikaların genel kurul toplantılarının yapıldığı yerin yakın çevresinde,

    c) Halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerlerde,

    d) Öğretim ve eğitim özgürlüğünün sağlanması için her derecede öğretim ve eğitim kurumlarının ve üniversite binaları ve ekleri içerisinde, kurumun imkânlarıyla önlenmesi mümkün görülmeyen olayların çıkması olasılığı karşısında rektör, acele hâllerde de dekan veya bağlı kuruluş yetkililerinin kolluktan yardım istemeleri hâlinde, girilecek üniversite, bağımsız fakülte veya bağlı kurumların içerisinde, bunların yakın çevreleri ile giriş ve çıkış yerlerinde,

    e) Umumî veya umuma açık yerlerde veya öğrenci yurtlarında veya eklentilerinde,

    f) Yerleşim yerlerinin giriş ve çıkışlarında,

    g) Her türlü toplu taşıma veya seyreden taşıt araçlarında,

    h) 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda öngörülen suçların işlenmesinin önlenmesi amacıyla, ticarethane, işyeri, eğlence ve benzeri yerler ile eklentilerinde,

    i) 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun 6 ncı maddesi kapsamında gerçekleştirilen spor müsabakalarıyla ilgili olarak, müsabakaların yapılacağı spor alanlarının çevresinde, stadyum veya spor salonu girişleri ile turnike girişlerinde,

    j) 5253 sayılı Dernekler Kanununun 20 nci maddesi kapsamında, derneklerde veya eklentilerinde.

    Konutta, yerleşim yerinde ve kamuya açık olmayan özel işyerlerinde ve eklentilerinde önleme araması yapılamaz.

    Önleme araması kararı

    Madde 20 - Yönetmeliğin 8 inci maddesi, 9 uncu maddesinin birinci fıkrası ve 25 inci maddesi hükümleri saklı kalmak üzere, önleme aramalarında işlemin yapılacağı kanunda belirtilen umumî ve umuma açık yerlerde makul sebeplerin oluştuğunu ve millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti amacının ortaya çıktığını ve tehlikenin oluştuğunu gösteren belirlemeler, kolluk tarafından önceden tespit edilir ve aramanın

39

yapılması önerilen yer ve zaman ile birlikte o yer mülkî âmirine, gerekçeleri ile birlikte yazılı olarak iletilir. 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda öngörülen suçların işlenmesinin önlenmesi amacıyla yapılacak aramalar için bu talep, o yer Cumhuriyet savcısına da yapılabilir.

    Yetkili merci, kolluğun talebini uygun bulursa, hâkimden arama kararı talep eder; ancak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde yazılı arama emri verir.

    Arama talep, emir ve kararlarında aşağıdaki hususlara açıkça yer verilir:

    a) Aramanın sebebi,

    b) Aramanın konusu ve kapsamı,

    c) Aramanın yapılacağı yer,

    d) Geçerli olacağı zaman süresi.

    Hâkim tarafından verilen kararlar aleyhine, mülkî âmir tarafından kanun yollarına başvurulabilir.

    Usulüne uygun olarak verilmiş arama kararı veya emri üzerine, yetkili âmirin, aramanın yapılması için kolluk memurlarına vereceği sözlü emirler derhâl yerine getirilir. Bu konudaki emirlerin yazılı olarak verilmesi istenemez. Bu hâllerde, emrin yerine getirilmesinden doğabilecek sorumluluk, emri verene aittir.

    Özel güvenlik görevlilerinin kontrol yetkileri

    Madde 21 - Özel güvenlik görevlilerinin yetkileri şunlardır:

    a) Koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini dedektörle kontrol etme, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme,

    b) Toplantı, konser, spor müsabakası, sahne gösterileri ve benzeri etkinlikler ile cenaze ve düğün törenlerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini dedektörle kontrol etme, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme,

    c) Yangın, deprem gibi tabiî afet durumlarında ve imdat istenmesi hâlinde görev alanındaki işyeri ve konutlara girme,

    d) Hava meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım tesislerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini dedektörle kontrol etme, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme.

    Derneklerde arama

    Madde 22 - Kamu düzeninin korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi nedenlerinden birine bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça, yine bu nedenlere bağlı

40

olarak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde mülkî âmirin yazılı emri bulunmadıkça, kolluk kuvvetleri, dernek ve eklentilerine giremez, arama yapamaz ve buradaki eşyaya el koyamaz.

    El koyma söz konusuysa, mülkî âmirin kararı yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde, el koyma kendiliğinden kalkar.

    Hâkim kararı, mülkî âmir tarafından dernek yöneticilerine yazıyla duyurulur.

    Spor müsabakaları ile ilgili aramalar

    Madde 23 - Spor müsabakalarının yapılacağı spor alanına, güvenlik güçlerince gerçekleştirilecek kontrolden sonra seyirci alınır.

    Spor alanlarının çevresinde, stadyum veya spor salonu girişleri ile turnike girişlerinde, müsabakayla ilgili olarak hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca olan hâllerde mülkî âmirin yazılı izni ile kolluk tarafından veya kolluğun denetiminde, özel güvenlik görevlilerince üst araması yapılır ve 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun amacına aykırı madde ve cisimler geçici olarak koruma altına alınır.

    Önleme aramalarında elde edilen bilgi ve bulgular ile yakalanan şüpheliler hakkında yapılacak işlemler

    Madde 24 - Önleme aramalarında elde edilen ve adlî soruşturmalarda kullanılabilecek bilgi, bulgu ve şüpheliler hakkında 10 uncu madde hükümleri uygulanır.

    Aramanın konusu ve kapsamı içinde olan, ancak suç unsuru oluşturmayan eşya, geçici olarak koruma altına alınır ve aramaya sebep teşkil eden husus sona erdiğinde ilgiliye teslim edilir.

    Hâkimden önleme araması kararı alınması gerekmeyen hâller

    Madde 25 - Aşağıdaki hâllerde yapılacak aramalarda ayrıca bir arama emri ya da kararı gerekmez:

    a) Devletçe kamu hizmetine özgülenmiş bina ve her türlü tesislere giriş ve çıkışın belirli kurallara tâbi tutulduğu hâllerde, söz konusu tesislere girenlerin üstlerinin veya üzerlerindeki eşyanın veya araçlarının aranmasında,

    b) 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun ek 1 inci maddesi kapsamında bulunan, sivil hava meydanlarında, limanlarda ve sınır kapılarında, binaların, uçakların, gemilerin ve her türlü deniz ve kara taşıtlarının, giren çıkan yolcuların X-ray cihazından geçirilerek, gerektiğinde üstünün ve eşyasının aranması ile buralarda görevli kamu kuruluşları ve özel kuruluşlar personelinin, üstlerinin, araçlarının ve eşyalarının aranmasında,

    c) 2935 sayılı Olağanüstü Hâl Kanununun 11 inci maddesi kapsamında, kişilerin üstünün, eşyalarının Olağanüstü Hâl Valisinin emriyle aranmasında,

41

    d) 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanununun 3 üncü maddesi kapsamında, konutların ve her türlü dernek, siyasî parti, sendika, kulüp gibi teşekküllere ait binaların, işyerlerinin, özel ve tüzel kişiliklere sahip müesseseler ve bunlara ait eklentilerin ve her türlü kapalı ve açık yerlerin, mektup, telgraf ve sair gönderilerin ve kişilerin üzerlerinin sıkıyönetim komutanının emriyle aranmasında,

    e) Kanunların, muhafaza altına alınmalarına olanak verdiği kişilerin, üst veya eşyalarının aranmasında,

    f) 26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun çerçevesinde görevli kolluğun, aynı Kanunun 79 uncu maddesindeki silâh taşıma yasağı kapsamında, silâh taşıdığından şüphelenilen kişilerin üstlerinin ve eşyalarının aranmasında.

    Umuma açık veya açık olmayan özel işletmelerin, kurumların veya teşebbüslerin girişlerindeki kontroller, buralara girmek isteyen kimselerin rızasına bağlıdır. Kontrol edilmeyi kabul etmeyenler, bu gibi yerlere giremezler. Bu gibi yerlerde kontrol, esasta özel güvenlik görevlileri tarafından yerine getirilir. Ancak, bu yerlerin ve katılanların taşıyabilecekleri özel niteliklere göre, önleme aramaları kolluk güçleri tarafından da yapılabilir.

    Önleme araması tutanağı

    Madde 26 - Arama sırasında suç unsuruna rastlandığında, önleme araması tutanağa bağlanır.

    Bu hâlde, tutanak 11 inci maddede yazılı unsurları içerir.

    Tutanak arama işlemine katılmış olanlar ve hazır bulunanlarca imzalanır.

    Tutanağın bir sureti ilgiliye verilir.

    Suç unsuruna rastlanmadığı durumlarda, aranan kişinin talebi hâlinde, kendisine arama kararı veya emrinin tarih ve sayısı, aramanın tarih ve saati, yeri, aranan şahsın ve arayan görevlinin kimlik bilgilerinin yer aldığı bir belge verilir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Aramaların Yapılma Şekli

    Durdurma ve kontrol işlemleri

    Madde 27 - Bir kişiyi geçici olarak durdurmak, yakalama sayılmaz; yakalama sayılması için kişinin fiilen denetim altına alınması gerekir. Denetim için araçların durdurulması da mümkündür.

    Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için, "umma" derecesinde makul şüphe bulunmalıdır. Kolluk görevlisi, tecrübesine dayanarak, izlediği davranışlarından, o kişinin bir suç işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde eder veya kişinin silâhlı olduğu ve hâlen tehlike yarattığı kanaatine varırsa kişi durdurulabilir.

42

    Somut emarelerle desteklenen şüphe bulunmadan, süreklilik arzedecek, fiilî durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma ve kontrol işlemi yapılamaz.

    Sebebin oluşmasına veya şüpheye yol açan davranışları hakkında, durdurulan kişiye sorular yöneltilebilir. Kişi bu sorulara cevap vermekle yükümlü değildir. Durdurma yetkisinin kullanılmasına neden olan şüphe, yapılan açıklama ile ortadan kalkarsa, kişinin gitmesine engel olunmaz.

    Durdurma üzerine aşağıdaki işlemler yapılır:

    a) Durdurulan kişi üzerinde giysilerinden herhangi birisi çıkarılmaksızın, yoklama biçiminde bir kontrol yapılır. Bu işlem sonucunda, kişide silâh bulunduğu sonucunu çıkarmaya yeterli şüphe meydana gelirse, memur kendiliğinden silâh ve diğer suç eşyası araması yapabilir.

    b) Yoklama suretiyle kontrol, kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapılır.

    c) Yapılan kontrolün konusu ve sebepleri ilgiliye açıklanır.

    d) Bir kişinin veya aracın durdurulma süresinin, şartlara göre makul olması ve kontrol için ayrılan süreyi aşmaması gerekir.

    e) Yoklama suretiyle kontrol, kişiye en az sıkıntı verici şekilde yapılır.

    f) Yapılan kontrolün neticesinde suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde edilirse, kişi yakalanır.

    g) Uyuşturucu gibi belirli bir şeyin, kişinin herhangi bir yerinde gizlendiği düşünülüyorsa, daha geniş çaplı kontrol yapılabilir.

    h) Yoklama suretiyle kontrol, kişinin veya aracın ilk durdurulduğu yerde veya o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Başka yere götürülerek kontrol yapılamaz.

    i) Makul sebebi oluştuğu takdirde, daha geniş kapsamlı kontrol yapılması için, kolluk aracından veya yakındaki kapalı bir yerden yararlanılabilir.

    j) Kontrolden sonra talep üzerine olay yerinde derhâl bir tutanak düzenlenir.

    Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir.

    Karar veya yazılı emir üzerine üst ve eşya aramasının icrası

    Madde 28 - Aramanın gerçekleştirileceği yerde, öncelikle kişilerin kaçmasını ve saldırmasını engelleyecek şekilde gerekli güvenlik tedbirleri alınır.

    Kolluk görevlileri, kolluk görevlisi olduğunu ispatlayan kimliğini gösterir.

    Üst araması, kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapılır.

43

    Üst ve eşya araması sırasında, yapılan aramanın konusu olan eşyanın ne olduğu veya aramanın yapılmasına temel teşkil eden sebepler ilgiliye açıklanır.

    Üst araması sırasında, kişinin beraberinde olan eşya da, mümkünse elektromanyetik cihazlarla, değilse beş duyu organı aracılığıyla aranır. Sahipsiz eşya hakkında da aynı hüküm uygulanır.

    Kişi direndiği takdirde üst ve eşya araması orantılı güç kullanılarak gerçekleştirilir.

    Üst ve eşya araması, kişinin veya aracın ilk durdurulduğu yerde veya o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Başka yere götürülerek arama yapılamaz. Gerektiğinde kolluk aracından veya yakındaki kapalı bir yerden yararlanılabilir.

    Üst araması sırasında, kişinin üstünde veya eşyasında rastlanan özel kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye tâbi bir eşya bulunması ihtimali dışında açılmaz; açıksa dahi yazılı bilgiler okunamaz.

    Kişinin kanunlara göre izin verilmeyecek bir şeyi taşıdığına ilişkin makul şüphenin bulunması ve aramanın amacına başka türlü ulaşılamaması hâlinde, üst araması aşağıda belirtilen şekilde giysiler çıkartılmak suretiyle yapılabilir:

    a) Arama yapılmadan önce, bu aramayı yapmanın neden gerekli görüldüğü ve nasıl yapılacağı, o birimde görevli en üst kolluk âmiri tarafından ilgiliye bildirilir.

    b) Arama, aynı cinsiyetten görevliler tarafından yapılır; arama işlemi kimsenin görmemesini sağlayacak tedbirler alınarak gerçekleştirilir.

    c) Arama, kişinin utanma duygusunu en az ihlâl edecek bir şekilde yapılır; önce bedenin üst kısmındaki giysiler çıkarttırılır; bedenin alt kısmındaki giysiler, üst kısmındaki giysiler giyildikten sonra çıkarttırılır. Bu giysiler mutlaka aranır.

    d) Arama sırasında bedene dokunulmaması için gerekli özen gösterilir.

    e) Arama, mümkün olduğunca kısa bir süre içinde bitirilir.

    Yapılan aramanın neticesinde bir suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde edilirse, kişi yakalanır.

    Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir.

    Araçlarda arama

    Madde 29 - Araçlarda aramanın gerçekleştirileceği yerde, öncelikle kişilerin kaçmasını ve saldırmasını engelleyecek şekilde gerekli güvenlik tedbirleri alınır.

    Araç araması sırasında, yapılan aramanın konusu olan eşyanın ne olduğu veya aramanın yapılmasına temel teşkil eden sebepler ilgiliye açıklanır.

    Araç araması, kişiye en az sıkıntı verici şekilde ve makul olan en kısa sürede yapılır.

44

    Araç araması, aracın ilk durdurulduğu yerde veya o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Detaylı inceleme yapılması gereken hâllerde, başka yere götürülerek arama yapılabilir.

    Deniz şartları sebebiyle aramanın denizde mümkün olmaması veya deniz aracının ayrıntılı aranmasının gerektiği hâllerde şüpheli deniz aracı en yakın ve uygun limana çekilerek arama limanda yapılabilir.

    Araç araması sırasında rastlanan özel kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye tâbi bir eşya bulunması ihtimali dışında açılmaz; açılsa dahi yazılı bilgiler okunamaz.

    Yapılan aramanın neticesinde bir suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde edilirse, kişi yakalanır.

    Boş araçların aranmasında, arama yapıldığını belirten bir not bırakılır. Bu notta, arama tutanağının bir kopyasının alınabileceği yer belirtilir.

    Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir.

    Konut, işyeri ve eklentilerinde aramanın yapılması

    Madde 30 - (İptal fıkra: Danıştay 10.Dairesinin 13/03/2007 tarihli ve 2005/6392 E.,2007/948 K. sayılı Kararı ile:"Haklarında gıyabî tutuklama veya tutuklama kararı ile yakalama emri veya zorla getirme kararı bulunan kişilerin yakalanması için yapılacak aramalarda, ayrıca arama kararı verilmesi gerekli değildir. Bu gibi hâllerde sadece yakalanacak kişiyle ilişkili işlemler yapılabilir. O yerde bulunan diğer kişiler hakkında, ayrıca karar verilmemişse, arama yapılamaz." fıkrası iptal edilmiştir.)

    Kolluk, arama yapılacak kapalı yerlerde ve eklentilerinde gerekli güvenlik önlemlerini alarak kapıyı çalar.

    Hâkim kararı veya kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emriyle yapılan aramalarda veya karar alınmasını gerektirmeyen işlemlerde, mümkünse o yere girme izni verme yetkisine sahip kişilerle iletişim kurulmasına çalışılır, kolaylık gösterilmesi istenir.

    Aşağıdaki hâllerde iletişim kurmadan arama amacıyla kapalı yerlere ve eklentilerine girilir:

    a)   Arama yapılacak olan yerin konut veya yerleşim yeri olarak kullanılmadığının bilinmesi,

    b)   Arama esnasında bu yerlerde kimsenin olmadığının anlaşılması,

    c)   Bu yerlerde oturan veya izin vermeye yetkili kişinin arama öncesinde bilgilendirilmesinin, delil karartmasına yol açarak aramanın amacını tehlikeye sokacak veya kolluk memurlarını veya diğer bireyleri tehlikeye düşürebilecek olması.

    Diğer hâllerde, kolluk memurları arama kararını gösterirler.

45

    Gecikmesinde sakınca veya tehlike bulunması hâlinde, bilgilendirme içeri girildikten sonra da yapılabilir.

    Aramayla görevlendirilenler, aramaya karşı çıkılması hâlinde, durumun haklı kıldığı ölçüde güç kullanarak direnci ortadan kaldırabilirler. Bilgilendirme yapıldıktan sonra, kapı açılmadığı takdirde güç kullanılacağı ihtar edilir ve buna rağmen kapı açılmazsa zorla eve girilir ve arama gerçekleştirilir. Güç, kademeli bir şekilde artarak kullanılabilir.

    Bulundurulması suç teşkil eden eşyanın arandığı evde bulunan kişilerin üstü, güvenlik veya suç eşyasının elde edilmesi amacıyla aranır.

    Arama, bulunması istenen şeyin boyutu ve niteliği göz önüne alınarak, amaca ulaşmak için gerekli olan ölçüde gerçekleştirilir.

    Aranacak yerde bulunan kişilerin özel hayatlarına ve mallarına gereken azamî özen gösterilir.

    Kasa gibi, açılması özellik isteyen eşya, kolluk tarafından veya masrafları kollukça karşılanmak üzere bu konudaki meslek erbabına açtırılır. Bu işlemin o yerde yapılmasının masraflı, külfetli veya oraya zarar verebilecek nitelikte olması durumunda, eşya kolluk tarafından muhafaza edilen başka bir yere götürülerek de açılabilir.

    Arama sırasında rastlanan özel kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye tâbi bir eşya bulunması ihtimali dışında açılmaz; açılsa dahi yazılı bilgiler okunamaz.

    Aramada hazır bulundurulacaklarla ilgili olarak aşağıdaki hükümler uygulanır:

    a)   Aranacak yerlerin sahibi veya eşyanın zilyedi aramada hazır bulunabilir; kendisi bulunmazsa temsilcisi veya ayırt etme gücüne sahip hısımlarından biri veya kendisiyle birlikte oturmakta olan bir kişi veya komşusu hazır bulundurulur.

    b)   Şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde edilebilmesi amacıyla, diğer bir kişinin konutu, işyeri veya ona ait diğer yerlerde yapılacak aramalarda, zilyet ve bulunmazsa yerine çağrılacak kişiye, aramaya başlamadan önce aramanın amacı hakkında bilgi verilir.

    c)   Kişinin avukatının aramada hazır bulunmasına engel olunamaz.

    d)   Geceleyin herkesin girip çıkabileceği lokanta, bar, pavyon, gazino, meyhane gibi yerler ile kıraathane ve oyun oynatılan benzeri yerlerin aranmasında tanık bulundurulması gerekmez.

    Aramanın zamanı

    Madde 31 - Arama, kararda veya yazılı emirde belirtilen süre içerisinde yapılır. Her arama kararı, aksine bir hüküm içermiyorsa sadece bir kez arama yapma yetkisi verir.

    Aramanın amacını tehlikeye sokan acil bir durum yoksa, adlî arama gündüz yapılır.

46

    Konutta, işyerinde veya diğer kapalı yerlerde adlî arama gece yapılamaz. Ayrıca bu yerlerde kolluk âmirinin yazılı emriyle de arama yapılamaz. Ancak;

    a)   Suçüstü hâlinde,

    b)   Gecikmesinde sakınca bulunan hâlde,

    c)   Firar eden kişi veya tutuklu veya hükümlünün tekrar yakalanması hâlinde,

    d)   Geceleyin herkesin girip çıkabileceği 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanununun 7 nci maddesinde sayılan umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinde,

    gece adlî arama yapılabilir.

    Önleme aramaları, denetimler ve kontroller her zaman yapılabilir.

    Nezarethanelerde yapılacak arama

    Madde 32 - Nezarethanelerde yapılacak aramalar için Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği hükümleri saklıdır.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

    Aramalara ilişkin kayıt defteri

    Madde 33 - Her kolluk biriminde, bu yönetmelik uyarınca yapılan aramalara ilişkin karar, yazılı emir ve diğer bilgilerin kaydedileceği bir defter tutulur.

    Bu defterde kayıtlı bilgiler; adlî ve idarî soruşturmalar, ilgilinin taleplerinin karşılanması ve istatistikî çalışmalar dışında kullanılamaz.

    Bu defter, silinme ve muhtemel bilgi kaybı riskine karşı gerekli önlemler alınmak ve bilgiler yedeklenmek suretiyle bilgisayar ortamında da tutulabilir.

    Yürürlükten kaldırılan yönetmelik

    Madde 34 - 24/5/2003 tarihli ve 25117 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Adlî ve Önleme Aramaları Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır.

    Yürürlük

    Madde 35 - Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

    Yürütme

    Madde 36 - Bu Yönetmelik hükümlerini Adalet ve İçişleri Bakanları yürütür.

   

47

EK - 3:

Resmi Gazete Tarihi ve Sayısı: 01/06/2005 - 25832

YAKALAMA, GÖZALTINA ALMA VE İFADE ALMA YÖNETMELİĞİ

    Adalet Bakanlığından:

    BİRİNCİ BÖLÜM : Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

    Amaç

    Madde 1 - Bu Yönetmeliğin amacı, bütün adlî kolluk görevlileri ile gerektiğinde veya Cumhuriyet savcısının talebi üzerine adlî kolluk görevini ifa eden diğer kolluk görevlilerinin, Cumhuriyet savcılarının bilgi ve emirleri doğrultusunda yürütecekleri adlî soruşturma sırasında kolluk tarafından gerçekleştirilen yakalama, gözaltına alma, muhafaza altına alma ve ifade alma işlemlerinin yürütülmesinde uyulacak usul ve esasları düzenlemektir.

    Kapsam

    Madde 2 - Bu Yönetmelik yakalama, gözaltına alma, muhafaza altına alma ve ifade alma işlemleri ile adlî kolluk görevlileri ile gerektiğinde veya Cumhuriyet savcısının talebi üzerine adlî kolluk görevini ifa eden bütün kolluk birimlerini kapsar.

    Dayanak

    Madde 3 - Bu Yönetmelik, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 7/11/1979 tarihli ve 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun, 4/7/1934 tarihli 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu, 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu, 2/7/1993 tarihli ve 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye dayanılarak hazırlanmıştır.

    Tanımlar

    Madde 4 - Bu Yönetmelikte geçen;

    Adlî kolluk: 04/06/1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilâtı Kanununun 8, 9, 10 ve 12 nci maddeleri, 2803 sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanununun 7 nci maddesi, 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesi ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 4 üncü maddesinde belirtilen soruşturma işlemini yapan güvenlik görevlilerini,

    Bilgi alma: Bir suçun tespiti veya aydınlatılmasına yönelik olarak, müşteki ve suçtan zarar gören ile suç işleme şüphesi altında bulunmayan diğer kişilerin dinlenmesini ve tutanağa geçirilmesini,

48

    İfade alma: Şüphelinin kolluk görevlileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesini,

    Gecikmesinde sakınca bulunan hâl: Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin saptanamaması ihtimalinin ortaya çıkması hâlini,

    Gözaltına alma: Kanunun verdiği yetkiye göre, yakalanan kişinin hakkındaki işlemlerin tamamlanması amacıyla, yetkili hâkim önüne çıkarılmasına veya serbest bırakılmasına kadar kanunî süre içinde sağlığına zarar vermeyecek şekilde özgürlüğünün geçici olarak kısıtlanıp alıkonulmasını,

    Gözaltı birimi: Yakalanan kişinin hakkındaki işlemlerin tamamlanarak adlî mercilere sevk edilmesine veya serbest bırakılmasına kadar, kanunî süre içinde onu gözaltında tutmakla yetkili ve görevli kolluk kuvveti birimlerini,

    Gözaltı ve nezarethane sorumlusu: Gözaltına veya muhafaza altına alınan kişilere haklarının okunmasını, kayıtların tutulmasını ve kanunlara uygun davranılmasını sağlamak amacıyla ilgili karakol, birim veya bot komutanı, âmiri veya büro âmiri tarafından görevlendirilen personeli,

    Kovuşturma: İddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi,

    Mâlen sorumlu: Yargılama konusu işin hükme bağlanması ve bunun kesinleşmesinden sonra, maddî ve malî sorumluluk taşıyarak hükmün sonuçlarından etkilenecek veya bunlara katlanacak kişiyi,

    Muhafaza altına alma: Kanunun yetki verdiği hâllerde yetkili merci önüne çıkarılması gereken kişilerin ilgili kurumlar veya kişilerce teslim alınana kadar sağlıklarına zarar vermeyecek şekilde ve zorunlu olduğu ölçüde özgürlüklerinin kısıtlanıp alıkonulmasını,

    Müdafi: Şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatı,

    Nezarethane: Şüpheli veya sanıkların haklarındaki işlemlerin tamamlanıp adlî mercilere sevk edilinceye kadar bekletilmesi amacıyla yapılmış yerleri,

    Sanık: Kovuşturmanın başlamasından itibaren hükmün kesinleşmesine kadar, suç şüphesi altında bulunan kişiyi,

    Sorgu: Şüpheli veya sanığın, hâkim veya mahkeme tarafından soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesini,

    Soruşturma: Kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi,

    Suçüstü: İşlenmekte olan suçu, henüz işlenmiş olan fiil ile fiilin işlenmesinden hemen sonra kolluk, suçtan zarar gören veya başkaları tarafından takip edilerek yakalanan kişinin işlediği suçu, fiilin pek az önce işlendiğini gösteren eşya veya delille yakalanan kimsenin işlediği suçu,

49

    Şüpheli: Soruşturma evresinde, suç şüphesi altında bulunan kişiyi,

    Toplu suç: Aralarında iştirak iradesi bulunmasa da üç veya daha fazla kişi tarafından işlenen suçu,

    Vekil: Katılan, suçtan zarar gören veya mâlen sorumlu kişiyi ceza muhakemesinde temsil eden avukatı,

    Yakalama: Kamu güvenliğine, kamu düzenine veya kişinin vücut veya hayatına yönelik var olan bir tehlikenin giderilmesi için denetim altına alınması gereken veya suç işlediği yönünde hakkında kuvvetli iz, eser, emare ve delil bulunan kişinin gözaltına veya muhafaza altına alma işlemlerinden önce özgürlüğünün geçici olarak ve fiilen kısıtlanarak denetim altına alınmasını,

    ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Yakalama, Gözaltına Alma ve Muhafaza Altına Alma

    Yakalama, gözaltına alma ve muhafaza altına alma yetkisi

    Madde 5 - Kolluk görevlileri;

    a) Gecikmesinde sakınca bulunan ve Cumhuriyet savcısına veya derhâl âmirlerine müracaat imkânı olmayan hâllerde; hakkında yakalama emri düzenlenmesi veya tutuklama kararı verilmesi gereken kişileri ya da suçüstü hâlinde veya gecikmesinde sakınca bulunan diğer hâllerde suç işlendiğine veya suça teşebbüs edildiğine dair haklarında kuvvetli iz, eser, emare ve delil bulunan şüphelileri,

    b) Kolluk kuvvetinin kanun ve usul dairesinde verdiği emre itaatsizlik edenleri ve aldığı tedbirlere uymayanları,

    c) Görev yaparken mukavemette bulunan veya görevinden alıkoymak maksadıyla kolluk kuvvetine zorla karşı koyan ve yakalanmadıkları taktirde hareketlerine devam etmeleri ihtimali bulunan kişileri,

    d) Haklarında yetkili mercilerce verilen yakalama emri, yakalama ve tutuklama kararı bulunanları veya kanunla istenilen bir mükellefiyeti yerine getirmedikleri için yakalanması gerekenleri,

    e) Uyuşturucu ve uyarıcı maddeleri alan, satan, bulunduran veya kullananları,

    f) Halkın rahatını bozacak veya rezalet çıkaracak derecede sarhoş olanları veya sarhoşluk hâlinde başkalarına saldıranları,

    g) Halkın huzur ve sükûnunu bozanlardan, yapılan uyarılara rağmen bu hareketlerine devam edenlerle, başkalarına saldırıya yeltenenleri ve kavga edenleri,

50

    h) Bir kurumda tedavi, eğitim ve ıslahı için kanunlarla belirtilen esaslara uygun olarak, alınan tedbirlerin yerine getirilmesi amacıyla toplum için tehlike teşkil eden akıl hastası, uyuşturucu ve uyarıcı madde veya alkol tutkunu, serseri veya hastalık bulaştırabilecek kişileri,

    ı) Haklarında mahkemece çocuk bakım ve yetiştirme yurtlarına veya benzeri resmî veya özel kurumlara yerleştirilmesine veya yetkili merci önüne çıkarılmasına karar verilen çocukları,

    i) Usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen veya giren veya hakkında sınır dışı etme veya geri verme kararı alınan kişileri,

    yakalayabilir.

    Kimliğini bir belgeyle veya kolluk kuvvetince tanınmış veya güvenilir kişilerin tanıklığı ile ispat edemeyenlerle, gösterdikleri belgelerin doğruluğundan şüphe edilen kişileri, aranan kişilerden olup olmadıkları anlaşılıncaya veya gerçek kimliği ortaya çıkıncaya kadar yirmidört saati geçmemek üzere, yakalama ve muhafaza altına almaya yetkilidir. Bu kişilere kimliklerini ispatlamaları hususunda gerekli kolaylık gösterilir.

    Aşağıda belirtilen hâllerde, herkes tarafından geçici olarak yakalama yapılabilir

    a) Kişiye suçu işlerken rastlanması,

    b) Suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin kaçması ihtimalinin bulunması veya hemen kimliğini belirleme imkânının bulunmaması.

    Soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı olmakla birlikte, beden veya akıl hastalığı, malûllük veya güçsüzlükleri nedeniyle kendilerini idareden aciz bulunanlara karşı işlenen suçüstü hâllerinde kişinin yakalanması şikâyete bağlı değildir.

    Soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı olan suç hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 90 ıncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre şikâyetten önce şüpheli yakalanmış olursa şikâyete yetkili olan kimseye ve bunlar birden fazla ise hiç olmazsa birine yakalama bildirilir.

    Yakalama işlemi

    Madde 6 - Yakalama 5 inci maddede belirtilen yetkiler çerçevesinde, hâkim kararı veya Cumhuriyet savcısının emriyle veya doğrudan kolluk kuvveti veya suçüstü hâlinde herkes tarafından yapılabilir.

    Yakalanan kişinin kaçmasını, kendisine veya başkalarına zarar vermesini önlemek amacıyla kaba üst araması yapılarak, silâh ve bunun gibi unsurlardan arındırılması sağlanır.

    Yakalama sırasında suçun iz, emare, eser ve delillerinin yok edilmesini veya bozulmasını önleyecek tedbirler alınır.

51

    Yakalanan kişiye, suç ayrımı gözetilmeksizin yakalama sebebi ve hakkındaki iddialar ile susma ve müdafiden yararlanma, yakalanmaya itiraz etme hakları ile diğer kanunî hakları ve itiraz hakkını nasıl kullanacağı, herhâlde yazılı, bunun hemen mümkün olmaması hâlinde sözlü olarak derhâl bildirilir.

    Kolluk kuvveti tarafından yapılan yakalama hâlinde işlem, yakalanan kişi ve uygulanan tedbirler derhâl Cumhuriyet savcısına bildirilir.

    Yakalamadan ve gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin emirden, yakalananın bir yakınına veya belirlediği bir kişiye Cumhuriyet savcısının emriyle gecikmeksizin haber verilir.

    Yakalama işlemi bir tutanağa bağlanır. Bu tutanağa yakalananın, hangi suç nedeniyle, hangi koşullarda, hangi yer ve zamanda yakalandığı, yakalamayı kimlerin yaptığı, hangi kolluk mensubunca tespit edildiği, haklarının tam olarak anlatıldığı açıkça yazılır, bu tutanağın bir sureti yakalanan kişiye verilir. Bu kişiye ayrıca haklarının yazılı olarak bildirildiğini ve kendisi tarafından da bu hususun anlaşıldığını belirten bu Yönetmeliğe ekli "Yakalama ve Gözaltına Alma Tutanağı Şüpheli ve Sanık Hakları Formu" (EK-A) tanzim edilerek imzalı bir örneği verilir.

    Suç işlerken rastlanması veya suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin kaçması ihtimalinin bulunması veya hemen kimliğini belirleme imkânının bulunmaması nedeniyle başkaları tarafından yakalanıp kolluk görevlilerine teslim edilen veya bu hâllerde kolluk görevlilerince yakalanan ya da haklarında tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmesini gerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde; Cumhuriyet savcısına veya âmirlerine derhâl başvurma imkânı bulunmaması sebebiyle kolluk görevlilerince yakalanan kişi ve olay hakkında Cumhuriyet savcısına hemen bilgi verilerek, emri doğrultusunda işlem yapılır. Cumhuriyet savcısı tarafından verilen sözlü emir, en kısa zamanda yazılı hâle dönüştürülerek mümkün olması hâlinde en seri iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirilir; aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince alınmasına hazır edilir. Ancak, kolluk görevlisi emrin yazılı hâle getirilmesini beklemeden sözlü emrin gereğini yerine getirir.

    Yakalanan kişi, Cumhuriyet savcısının emri ile serbest bırakılmazsa, soruşturmanın tamamlanması için gözaltına alınır.

    Muhafaza altına alınmak amacıyla yakalanan kişiler hakkında da bu maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulandıktan sonra, yakalama sebebi, yakalamaya itiraz etme hakkı ve bu hakkı nasıl kullanılacağı derhâl bildirilir. Bu kişilerden ıslah veya tedavi kurumuna götürülmesi gerekenlerin ilgili kurumlarca teslim alınmaları sağlanır. Teslim alınmaması hâlinde, durum bir tutanakla tespit edilir ve tutanağın bir sureti mülkî amire gönderilir.

    Yakalanan ve nakledilecek şahıslara uygulanacak tedbirler

    Madde 7 - Yakalanan veya tutuklanarak bir yerden diğer bir yere nakledilen kişilere, kaçacaklarına ya da kendisi veya başkalarının hayat ve beden bütünlükleri bakımından tehlike arz ettiğine ilişkin belirtilerin varlığı hâllerinde kelepçe takılabilir.

    Yakınlarına haber verme

    Madde 8 - Yakalanan kişinin;

52

    a) Kendisi ile birlikte bir kişi varsa bu kişi vasıtasıyla,

    b) Suçun işlendiği veya yakalandığı yerde ikâmet ediyorsa ve haber vereceği yakınının telefon numarasını biliyorsa ya da kolluk vasıtasıyla sair suretle tespit edilebiliyorsa, telefon ile,

    c) Haber vereceği yakınının telefon numarasını bilmiyorsa ilgili yer kolluğu vasıtasıyla,

    d) Konutu suç yeri dışında ise telefonla veya kişinin adresinin bulunduğu yerle ilişki kurulmak suretiyle,

    yakalandığı, gözaltına alındığı veya gözaltı süresinin uzatıldığı Cumhuriyet savcısının emriyle gecikmeksizin bir yakınına veya belirlediği bir kişiye haber verilir.

    Yakalanan veya gözaltına alınan kişi yabancı ise, yazılı olarak karşı çıkmaması hâlinde, durumu vatandaşı olduğu ülkenin büyükelçiliği veya konsolosluğuna haber verilir.

    Muhafaza altına alınmak amacıyla kişinin yakalandığı, istediği kanunî yakınlarına derhâl bildirilir.

    Sağlık kontrolü

    Madde 9 - Yakalanan kişinin gözaltına alınacak olması veya zor kullanılarak yakalanması hâllerinde hekim kontrolünden geçirilerek yakalanma anındaki sağlık durumu belirlenir.

    Gözaltına alınan kişinin herhangi bir nedenle yerinin değiştirilmesi, gözaltı süresinin uzatılması, serbest bırakılması veya adlî mercilere sevk edilmesi işlemlerinden önce de sağlık durumu hekim raporu ile tespit edilir.

    Gözaltına alınanlardan herhangi bir nedenle sağlık durumu bozulanlar ile sağlık durumundan şüphe edilenler, derhâl hekim kontrolünden geçirilerek gerekiyorsa tedavileri yaptırılır. Bu durumdaki kişilerden kronik bir rahatsızlığı olanların, istekleri hâlinde varsa kendi hekimi nezaretinde resmî hekim tarafından muayene ve tedavi edilmeleri sağlanır.

    Gözaltına alınan kişinin ifadesini alan veya soruşturmayı yürüten kolluk görevlisi ile bu kişiyi tıbbî muayeneye götüren kolluk görevlisinin farklı olması zorunludur. Ancak personel yetersizliği nedeniyle farklı kolluk görevlisinin bulunmaması hâlinde bu durum belgelendirilir.

    Tıbbî muayene, kontrol ve tedavi, adlî tıp kurumu veya resmî sağlık kuruluşlarınca yapılır.

    Hekim raporu üç nüsha hâlinde düzenlenir. Kolluk görevlileri tarafından, hekim raporunu verecek birime, yakalananın nezarethaneye giriş raporu mu, yoksa çıkış raporu için mi getirildiği yazılı olarak bildirilir.

    Yakalama veya nezarethaneye giriş raporunun bir nüshası raporu tanzim eden sağlık kuruluşunda saklanır, ikinci nüshası gözaltına alınana, üçüncü nüsha ise soruşturma dosyasına eklenmek üzere ilgili kolluk görevlisine verilir.

53

    Gözaltı süresinin uzatılması veya yer değişikliği ya da nezarethaneden çıkış sırasında düzenlenen hekim raporlarından; bir nüshası sağlık kuruluşunda saklanır, iki nüshası ise raporu düzenleyen sağlık kuruluşunca kapalı ve mühürlü bir zarf içerisinde ilgili Cumhuriyet başsavcılığına en seri şekilde gönderilir. Bunlardan bir nüshası Cumhuriyet savcısı tarafından gözaltına alınanın kendisine veya vekiline verilir, bir nüshası ise soruşturma dosyasına eklenir. Bu raporların düzenlenmesinde ve Cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesinde 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 157 nci maddesinde belirtilen gizlilik kurallarına uyulur ve bu amaçla gerekli tedbirler ilgili sağlık kuruluşunca alınır.

    Hekim muayene esnasında 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 94 üncü maddesinde belirtilen işkence, 95 inci maddesinde belirtilen neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence ve 96 ncı maddesinde belirtilen eziyet suçlarının işlendiği yolunda herhangi bir bulguya rastlaması hâlinde, keyfiyeti derhâl Cumhuriyet savcısına bildirir. Bu durumda Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmeliğin 7 ve 8 inci maddesine göre işlem yapılır.

    Hekim ile muayene edilen şahsın yalnız kalmaları, muayenenin hekim hasta ilişkisi çerçevesinde yapılması esastır. Ancak, hekim kişisel güvenlik endişesini ileri sürerek muayenenin kolluk görevlisinin gözetiminde yapılmasını isteyebilir. Bu istek belgelendirilerek yerine getirilir. Bu durumda gözaltına alınan kişinin talebi hâlinde müdafiî de muayene sırasında gecikmeye neden olmamak kaydıyla hazır bulunabilir.

    Kadının muayenesi, talebi hâlinde ve olanaklar elverdiğinde bir kadın hekim tarafından yapılır. Muayene edilecek kadının talebine rağmen kadın hekimin bulunmaması halinde, muayene sırasında hekim ile birlikte sağlık mesleği mensubu bir kadın personelin bulundurulmasına özen gösterilir.

    Güvenlik araması

    Madde 10 - Gözaltı birimine getirilen kişi hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:

    a) Nezarethaneye veya zorunlu hâllerde bu amaca tahsis edilen yerlere konulmadan önce usulünce aranır. Kadının üst veya vücudunun aranması, bir kadın görevli veya bu amaçla görevlendirilecek diğer bir kadın tarafından yapılır.

    b) Kendisine zarar verebilecek kemer, kravat, ip, kesici ve delici alet gibi nesnelerden arındırılır.

    c) Üzerinden çıkan eşya ve para muhafaza altına alınır. Paranın nev'i, seri numarası ve miktarı, eşyanın vasıfları ve markasını belirten bir tutanak düzenlenir ve bu tutanağın bir sureti üstü aranan kişiye verilir.

    Nezarethane işlemleri

    Madde 11 - Üst araması yapılan kişinin nezarethaneye girişi, bu Yönetmeliğe ekli "Nezarethaneye Alınanların Kaydına Ait Defter"e (EK-B) kaydedilerek sağlanır.

    Nezarethane işlemlerinde;

54

    a) Aynı suçla ilgisi olanlar, birbirine hasım olanlar, erkek ve kadınlar bir araya konulmazlar, çocuklar yetişkinlerden ayrı tutulurlar.

    b) Nezarethanede zarurî hâller dışında beşten fazla kişi bir arada bulundurulmaz.

    c) Tuvalet, temizlik gibi zorunlu ihtiyaçların giderilmesi görevli memurun gözetiminde sağlanır.

    d) Yiyecek ve içecekler önceden kontrol edilir.

    e) Gözaltına alınan kişi saldırgan bir tutum sergilemeye başladığı veya kendisine zarar vermeye kalkıştığı takdirde önce sözle kontrol altına alınmaya çalışılır. Bu mümkün olmadığı takdirde, hareketini giderecek derecede kuvvet kullanılabilir. Ancak zarurî olmadıkça gerek kendisinin gerek başkasının hayatı, vücut bütünlüğü veya sağlığı tehlikeye girmedikçe kuvvet kullanılmaz.

    f) Saldırgan tutum ve davranışları kontrol altına alınamayan kişiler tıbbî müdahalede bulunulması için sağlık kuruluşlarına gönderilir.

    g) Gözaltına alınan kişilerin yaşama haklarını koruyucu gerekli önlemler alınarak, bu amaçla ilgili gözetlenebilir. Gözetleme işlemi teknik imkânlar ölçüsünde kayda alınabilir.

    h) Gözaltındaki kişinin beslenme, nakil, sağlığının korunması ve gerektiğinde tedavisi, yakalandığının yakınlarına haber verilmesi giderleri ilgili birimin bağlı olduğu Bakanlığın bütçe ödeneklerinden karşılanır.

    Nezarethaneye alınanların kaydına ait defter

    Madde 12 - Gözaltı işlemleri nezarete alınanların kaydına ait deftere yazılmak suretiyle tespit edilir. Denetime tâbi olan bu defterde:

    a)Kimlik bilgileri;

    1)Adı ve soyadı,

    2)Anne ve baba adı,

    3)Cinsiyeti,

    4)Doğum yeri ve tarihi,

    5)Nüfusa kayıtlı olduğu yer,

    6)Cilt, aile sıra ve kayıt numarası,

    7)Yabancılar için pasaport numarası,

    8)İkâmet adresi, iş adresi ve telefon numaraları,

    9)Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası,

55

    b)Gözaltına alınmasına esas bilgiler;

    1) İsnat edilen suç, gözaltına alınma nedeni,

    2) Suç yeri ve tarihi,

    3) Kimin emri ile yakalandığı ve nezarete alındığı,

    4) Haber verilen Cumhuriyet savcısının adı ve soyadı,

    5) Cumhuriyet savcısına haber verildiği tarih ve saat,

    6) Bilgi toplama işlem kısmı kaydı,

    c)Giriş işlemleri;

    1) Yakalamanın yeri, tarihi ve saati,

    2) Giriş tarihi ve saati,

    3) Girişte alınan hekim raporunun verildiği makam, tarihi, sayısı ve özeti,

    4) Üst aramasında teslim alınan malzemeler, teslim eden ve teslim alanın imzası,

    5) Giriş işlemini yapan görevlinin adı, soyadı, rütbesi ve imzası,

    d)Şüpheli ile ilgili işlemler;

    1) Haber verilen yakını veya belirlediği kişi, adres ve telefon numarası,

    2) Haber verilen diplomatik temsilciliğin adı ve telefon numarası,

    3) Haber veren personelin adı, soyadı, sicili ve imzası,

    4) Haber verme tarihi ve saati,

    5) Şüphelinin, hakkında haber verildiğine dair imzası,

    6) Tercüman temin edilip edilmediği, tercümanın adı, soyadı ve imzası,

    7) Müdafi istediği hakkındaki beyanı ve imzası,

    8) Müdafi talep etmiş ise baronun adı veya kendi avukatının adı ve soyadı,

    9) Gelen müdafiîn adı ve soyadı, sicil numarası, geliş saati ve imzası,

    10) Süre uzatımına karar veren makam, kararının tarihi, sayısı ve uzatılan süre,

    e)Çıkış işlemleri;

56

    1) Çıkarıldığı tarih ve saat,

    2) Sevk edildiği makam,

    3) Sevk evrakının tarihi ve sayısı,

    4) Teslim alan görevlinin adı, soyadı ve imzası,

    5) Kişinin kendisine teslim edilen malzemeler ve imzası,

    6) Görevliye teslim edilen malzemeler ve imzası,

    7) Geçici ayrılışlar,

    8) İlân, işlemler ve sonuç,

    9) Çıkış işlemini yapan görevlinin adı, soyadı, rütbesi ve imzası,

    10) Kontrol eden âmirin adı, soyadı, rütbesi ve imzası,

    belirtilir.

    Bu defterde, yukarıda belirtilen zorunlu bilgilerin dışında gerekli görülen diğer bilgilere de yer verilebilir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Gözaltı Süresi, Salıverme ve Adlî Mercilere Sevk

    Gözaltı süresi

    Madde 13 - 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 90 ıncı maddesine göre yakalanan kişi Cumhuriyet savcısı tarafından bırakılması emredilmezse, soruşturmanın tamamlanması için gözaltına alınır.

    Gözaltı süresi, yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından itibaren yirmidört saati geçemez. Yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilme için zorunlu süre oniki saatten fazla olamaz.

    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giriyorsa bu süre kırksekiz saattir.

    Gözaltı süresinin uzatılması

    Madde 14 - Toplu olarak işlenen suçlarda, delillerin toplanmasında güçlük veya şüpheli sayısının çokluğu nedeniyle Cumhuriyet savcısı gözaltı süresini her defasında bir günü geçmemek üzere, üç gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir verebilir. Gözaltı süresinin uzatılması emri, gözaltına alınana derhâl tebliğ edilir. Kimse, bu süreler geçtikten sonra hâkim kararı olmaksızın hürriyetinden mahrum bırakılamaz.

57

    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçlardan; Anayasanın 120 nci maddesi gereğince olağanüstü hâl ilân edilen bölgelerde yakalanan kişiler hakkında, aynı Kanununun 91 inci maddesinin bir ve üçüncü fıkralarında dört gün olarak belirlenen süre, Cumhuriyet savcısının talebi ve hâkim kararı ile yedi güne kadar uzatılabilir. Hâkim karar vermeden önce yakalanan ve gözaltına alınan kişiyi dinler.

    Yakalama ve gözaltı işlemlerine karşı hâkime başvurma

    Madde 15 - Yakalama, gözaltına alma işlemine veya gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin Cumhuriyet savcısının yazılı emrine karşı, yakalanan kişi, müdafi veya kanunî temsilcisi, eşi ya da birinci veya ikinci derecede kan hısımı hemen serbest bırakılmasını sağlamak için sulh ceza hâkimine başvurabilir. Yakalanan kişinin dilekçesi yetkili hâkime en seri şekilde ulaştırılır.

    Yakalanan kişinin yetkili mahkemeye götürülmesi

    Madde 16 - Hâkim veya mahkeme tarafından verilen yakalama emri üzerine soruşturma veya kovuşturma evresinde yakalanan kişi, en geç yirmidört saat içinde yetkili hâkim veya mahkeme önüne çıkarılamıyorsa, aynı süre içinde en yakın sulh ceza hâkimi önüne çıkarılır; serbest bırakılmadığı takdirde, yetkili hâkim veya mahkemeye en kısa zamanda gönderilmek üzere tutuklanır.

    Yetkili mercilere sevk veya serbest bırakma

    Madde 17 - Yakalanan kişi, gözaltına alınmasını gerektirecek bir nedenin tespit edilememesi veya yakalama sebebinin ortadan kalkması hâlinde Cumhuriyet savcısının emri ile kolluk kuvvetince derhâl salıverilir.

    Yakalanan kişi, hakkında ıslah veya tedavi tedbiri alınması gereken kişilerden ise ilgili kuruma teslim edilir.

    Gözaltı süreleri azamî süreler olup, gözaltına alınan kişilerin işlemlerinin en kısa sürede bitirilmesi esastır.

    Gözaltına alınanlar, işlemleri bitirildikten sonra gözaltı süresinin dolması beklenmeksizin kolluk kuvvetince ilgili Cumhuriyet başsavcılığına derhâl sevk edilir.

    Yakalama, gözaltına alma işlemine veya gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin Cumhuriyet savcısının emrine karşı, hâkime yapılan başvuru üzerine verilen serbest bırakma kararı derhâl uygulanır.

    Emanete alınan şahsî eşya ve para eksiksiz olarak ilgilisine teslim edilerek ve girişte tanzim edilen güvenlik araması tutanağına şerh düşülerek kendisine imzalatılır.

    Sevk veya serbest bırakma işlemi ve sebebi, bu Yönetmeliğe ekli "Sevk/Serbest Bırakma Tutanağı"na (EK-C) bağlanır, bunun bir sureti gözaltından çıkarılan kişiye verilir.

58

    Yeniden yakalama yasağı

    Madde 18 - Gözaltı süresinin dolması veya sulh ceza hâkiminin kararı üzerine, gözaltına alınıp da serbest bırakılan kişi hakkında yakalamaya neden olan fiille ilgili yeni ve yeterli delil elde edilmedikçe ve Cumhuriyet savcısının kararı olmadıkça bir daha aynı nedenle yakalama işlemi uygulanamaz.

    Çocuklarla ilgili özel hüküm

    Madde 19 - Çocuklar bakımından yakalama ve ifade alma yetkileri aşağıdaki şekilde sınırlandırılmıştır:

    a) Fiili işlediği zaman oniki yaşını doldurmamış olanlar ile onbeş yaşını doldurmamış sağır ve dilsizler;

    1) Suç nedeni ile yakalanamaz ve hiçbir suretle suç tespitinde kullanılamaz.

    2) Kimlik ve suç tespiti amacı ile yakalama yapılabilir. Kimlik tespitinden hemen sonra serbest bırakılır. Tespit edilen kimlik ve suç, mahkeme başkanı veya hâkimi tarafından tedbir kararı alınmasına esas olmak üzere derhâl Cumhuriyet başsavcılığına bildirilir.

    b) Oniki yaşını doldurmuş, ancak onsekiz yaşını doldurmamış olanlar suç sebebi ile yakalanabilirler. Bu çocuklar, yakınları ile müdafiye haber verilerek derhâl Cumhuriyet başsavcılığına sevk edilirler; bunlarla ilgili soruşturma Cumhuriyet başsavcısı veya görevlendireceği Cumhuriyet savcısı tarafından bizzat yapılır ve aşağıdaki hükümlere göre yürütülür:

    1) Çocuğun gözaltına alındığı ana-baba veya vasisine bildirilir.

    2) Kendi talebi olmasa bile müdafiden yararlandırılır, ana-baba veya vasisi müdafi seçebilir.

    3) Müdafi hazır bulundurulmak şartı ile şüpheli çocuğun ifadesi alınır.

    4) Kendisinin yararına aykırı olduğu saptanmadığı veya kanunî bir engel bulunmadığı durumlarda ana-babası veya vasisi ifade alınırken hazır bulunabilir.

    5) Yetişkinlerden ayrı yerlerde tutulur.

    6) 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunda yazılı suçlar büyüklerle beraber işlendiği takdirde soruşturma evresinde çocuklarla ilgili evrak ayrılır, soruşturmaları ayrı ayrı yürütülür.

    7) Çocukların kimlikleri ve eylemleri mutlaka gizli tutulur.

    8) Suçun mağduru çocuksa, bunlara karşı işlenen suçüstü hâllerinde, kovuşturulması suçtan zarar gören kimsenin şikâyetine bağlı olan fiillerde şüphelinin yakalanması ve soruşturma yapılması için şikâyet şartı aranmaz.

59

    9) Çocuklarla ilgili işlemler mümkün olduğu ölçüde sivil kıyafetli görevliler tarafından yerine getirilir.

    10) Çocuklara kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak, zorunlu hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için kolluk tarafından gerekli önlemler alınır.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Müdafi ile İlgili Hususlar

    Müdafi tayini

    Madde 20 - Şüpheli veya sanık, soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla müdafiîn yardımından yararlanabilir; kanunî temsilcisi varsa, o da şüpheliye veya sanığa müdafi seçebilir.

    Soruşturma evresinde, ifade almada en çok üç müdafi hazır bulunabilir.

    Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında müdafiîn, şüpheli veya sanıkla görüşme, ifade alma veya sorgu süresince yanında olma ve hukukî yardımda bulunma hakkı engellenemez, kısıtlanamaz.

    Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, talebi hâlinde baro tarafından bir müdafi görevlendirilir.

    Şüpheli veya sanık onsekiz yaşını doldurmamış ya da sağır veya dilsiz veya kendisini savunamayacak derecede malûl olur ve bir müdafiî de bulunmazsa talebi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir.

    Üst sınırı en az beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada şüpheli veya sanığın talebi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir.

    Müdafi ile görüşme

    Madde 21 - Şüpheli veya sanık vekâletname aranmaksızın müdafi ile her zaman ve konuşulanları başkalarının duyamayacağı bir ortamda görüşebilir. Bu kişilerin müdafiî ile yazışmaları denetime tâbi tutulamaz.

    Müdafiî ile görüşmesinden önce ve görüşmesi sırasında, talebi hâlinde yakalanan kişiye kalem ve kâğıt verilir.

    Soruşturmayı geciktirmemek kaydıyla ve yakalanan kişi isterse, vekâletname aranmaksızın en çok üç müdafi ifadede hazır bulunabilir.

    Her kolluk biriminde görüşme için uygun şartları haiz görüşme odası ayrılır.

   

60

Müdafiîn soruşturma evrakını incelemesi

    Madde 22 - Müdafi, soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. Kollukta bulunan soruşturma dosyası için yetkili Cumhuriyet savcısının yazılı emri gerekir (Yürütmeyi Durdurma: Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu 15/12/2005 tarihli ve 2005/762 İtiraz No'lu Kararı ile.) . *1*

    Müdafiîn dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alması, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise, Cumhuriyet savcısının talebi üzerine, sulh ceza hâkiminin kararıyla bu yetkisi kısıtlanabilir.

    Yakalanan kişinin veya şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporları ve adı geçenlerin hazır bulunmaya yetkili oldukları diğer adlî işlemlere ilişkin tutanaklar hakkında, ikinci fıkra hükmü uygulanmaz.

    Müdafi, Cumhuriyet başsavcılığınca iddianamenin mahkemeye verildiği tarihten itibaren dosya içeriğini ve muhafaza altına alınmış delilleri inceleyebilir; bütün tutanak ve belgelerin örneklerini harçsız olarak alabilir.

    Bu maddenin içerdiği haklardan suçtan zarar görenin vekili de yararlanır.

BEŞİNCİ BÖLÜM

İfade Alma

    İfade almanın esasları

    Madde 23 - Şüphelinin ifadesinin alınmasında aşağıdaki hususlara uyulur:

    a) Şüphelinin kimliği saptanır. Şüpheli, kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlüdür.

    b) Kendisine yüklenen suç anlatılır.

    c) Müdafi seçme hakkının bulunduğu ve onun hukukî yardımından yararlanabileceği, müdafiîn ifade sırasında hazır bulunabileceği kendisine bildirilir. Müdafi seçecek durumda olmadığı ve bir müdafi yardımından faydalanmak istediği takdirde, kendisine baro tarafından bir müdafi görevlendirilir.

    d) Müdafi sadece hukukî yardımda bulunabilir, şüphelinin ifadesi alınırken şüpheliye sorulan soruya doğrudan cevap veremez, onun yerini aldığı izlenimi veren herhangi bir müdahalede bulunamaz. Hukukî yardım maddî olayı karartabilecek müdahalelerin yapılması anlamına gelmez. Müdafi şüpheliye bütün kanunî haklarını hatırlatabilir ve müdafiîn her türlü müdahalesi tutanağa geçirilir.

    e) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 95 inci maddesi hükmü saklı kalmak üzere, yakalanan kişinin yakınlarından istediğine yakalandığı derhâl bildirilir.

    f) Yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının kanunî hakkı olduğu söylenir.

61

    g) Şüpheden kurtulması için somut delillerin toplanmasını isteyebileceği hatırlatılır ve kendisi aleyhine var olan şüphe nedenlerini ortadan kaldırmak ve lehine olan hususları ileri sürmek imkânı tanınır.

    h) İfade verenin kişisel ve ekonomik durumu hakkında bilgi alınır.

    i) İfade işlemlerinin kaydında, teknik imkânlardan yararlanılabilir.

    j) İfade bir tutanağa bağlanır. Bu tutanakta şunlar yer alır:

    1)İfade alma işleminin yapıldığı yer ve tarih,

    2)İfade alma sırasında hazır bulunan kişilerin isim ve sıfatları ile ifade veren kişinin açık kimliği,

    3)İfade alma sırasında, yukarıdaki işlemlerin yerine getirilip getirilmediği, bu işlemler yerine getirilmemiş ise nedenleri,

    4)Tutanak içeriğinin ifade veren ile hazır olan müdafi tarafından okunduğu ve imzaları,

    5)İmzadan çekinme hâlinde bunun nedenleri.

    İfade esasları bu Yönetmeliğe ekli İfade Tutanağı (EK-D) formatına uygun olarak yerine getirilir.

    İfade almada yasak yöntemler

    Madde 24 - İfade veren şüphelinin beyanı, özgür iradesine dayanmalıdır. Bunu engelleyici nitelikte kötü davranma, işkence, ilâç verme, yorma, aldatma, cebir veya tehditte bulunma, bazı araçları kullanma gibi bedensel veya ruhsal müdahaleler yapılamaz.

    Kanuna aykırı bir yarar vaat edilemez.

    Yasak usullerle elde edilen ifadeler rıza ile verilmiş olsa da delil olarak değerlendirilemez.

    Şüphelinin aynı olayla ilgili olarak yeniden ifadesinin alınması ihtiyacı ortaya çıktığında, bu işlem ancak Cumhuriyet savcısı tarafından yapılabilir.

    Hiç kimse, kendisini veya kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz.

ALTINCI BÖLÜM

Nezarethane ve İfade Alma Odası

    Nezarethane ve ifade alma odası

    Madde 25 - Nezarethaneler en az 7 metrekare genişliğinde, 2,5 metre yüksekliğinde ve duvarlar arasında en az 2 metre mesafe olacak şekilde düzenlenir. Yeterli doğal

62

ışıklandırma ve havalandırma imkânları sağlanır. Ancak, şüpheli sayısının çokluğu sebebiyle nezarethane imkânlarının yetersiz olması durumunda, nezarethaneler için öngörülen fizikî şartlara sahip başka yerler de kullanılabilir.

    Nezarethanelerde gözaltına alınan kişilerin yatmaları ve oturmaları için yeteri kadar sabit ve dayanıklı oturma yerleri bulundurulur.

    Mevsim

ve gözaltı yerlerinin maddî şartları da dikkate alınarak, geceyi gözaltında geçirecek şahıslar için yeterli miktarda battaniye ve yatak temin edilir.

    Tuvalet, banyo ve temizlik ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler alınır.

    Nezarethane girişine, onaylanmış nezarethane talimatı asılır.

    İç ve dış emniyeti sağlanmış, özel surette hazırlanmış, teknik donanımlı, bağımsız yerlerin ifade alma odası olarak kullanılmasına özen gösterilir.

    Mevcut nezarethane ve ifade alma odalarının standartlara uygun hâle getirilmesi bütçe imkânları çerçevesinde sağlanır.

    Nezarethane ve ifade alma odalarının denetimi

    Madde 26 - Nezarethane ve ifade alma odalarının standartlara uygunluğunu sağlamak amacı ile kolluk kuvvetlerinin yetkili birimleri tarafından denetleme yapılır.

    Cumhuriyet başsavcıları veya görevlendirecekleri Cumhuriyet savcıları, adlî görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma neden ve sürelerini, gözaltına alınma ile ilgili tüm kayıt ve işlemleri denetler; sonucunu Nezarethaneye Alınanların Kaydına Ait Deftere kaydederler.

    Yetkili ve görevli mercilerin mevzuatta öngörülen denetim yetkileri saklıdır.

YEDİNCİ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

    Soruşturmanın gizliliğinin uygulanması

    Madde 27 - Suçluluğu bir yargı hükmüne bağlanana kadar kişinin masumiyeti esastır ve soruşturma evresi gizlidir. Bu nedenle, soruşturma evresinde gözaltındaki bir kişinin "suçlu" olarak kamuoyuna duyurulmasına, basın önüne çıkartılmasına, kişilerin basınla sorulu cevaplı görüştürülmelerine, görüntülerinin alınmasına, teşhir edilmelerine sebebiyet verilmez ve soruşturma evrakı hiçbir şekilde yayımlanamaz.

    Yer gösterme işlemi

63

    Madde 28 - Cumhuriyet savcısı, kendisine yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmuş olan şüpheliye yer gösterme işlemi yaptırabilir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suçlar söz konusu olduğunda, adlî kolluk âmiri de yer gösterme işlemi yaptırmaya yetkilidir. Bu suçlar dışında yer gösterme işlemi kolluk âmirleri tarafından yaptırılamaz.

    Yer gösterme işlemi soruşturmanın gizliliği ilkesine uygun olarak yerine getirilir.

    Soruşturmayı geciktirmemek kaydıyla, müdafi de yer gösterme işlemi sırasında hazır bulunabilir.

    Yer gösterme işlemi tutanağa bağlanır.

    Bu tutanakta aşağıdaki hususlar yer alır:

    a) Müdafi veya vekil sıfatıyla hazır bulunduğu işlemlerle ilgili tutanakta avukatın isim ve imzasına da yer verilir.

    b) Tutanak, işlemin yapıldığı yeri, zamanı ve işleme katılan veya ilgisi bulunan kimselerin isimlerini içerir.

    c) İşlemde hazır bulunan ilgililerce onanmak üzere tutanağın kendilerini ilgilendiren kısımları okunur veya okumaları için kendilerine verilir. Bu husus tutanağa yazılarak ilgililere imza ettirilir.

    d) İmzadan kaçınma hâlinde nedenleri tutanağa geçirilir.

    Sorumluluk

    Madde 29 - Yakalama, muhafaza altına alma, gözaltına alma ve ifade almada görevli bulunan kolluk kuvvetleri katıldıkları işlemlerle ilgili olarak bu Yönetmelik hükümlerinin uygulanmasından sorumludur.

    Personelin niteliği

    Madde 30 - Bu Yönetmelikle kolluk kuvvetine verilen görevleri yerine getiren personelin eğitim görmüş olması gerekir.

    Personelin eğitimi

    Madde 31 - Eğitime, tecrübeli, suçluluk psikolojisinden anlayan, sabırlı, soğukkanlı, kavrama kabiliyeti yüksek, tercihan psiko-teknik testten geçirilmiş personel katılabilir.

    Eğitim süresi ve müfredatı Adalet Bakanlığının görüşü alınarak ilgisine göre Jandarma Genel Komutanı veya Emniyet Genel Müdürü veya Gümrük Müsteşarı ya da Sahil Güvenlik Komutanının onayı ile belirlenir.

    Adalet Bakanlığı temsilcileri de ilgili personelin eğitimine katılabilir.

64

    Eğitimi başarı ile bitiren personele, ilgisine göre şekli ve ebadı Jandarma Genel Komutanlığı veya Emniyet Genel Müdürlüğü veya Gümrük Müsteşarlığı ya da Sahil Güvenlik Komutanlığının eğitim birimlerince belirlenen sertifika verilir.

    Eğitimde başarı gösteremeyen personel hakkında Hizmet İçi Eğitim Yönergelerinin ilgili hükümleri uygulanır.

    Tekerrür ve tazeleme gibi özel eğitimlere iştirak ettirilen personele ayrıca sertifika verilmez.

    Yürürlükten kaldırılan mevzuat

    Madde 32 - 1/10/1998 tarihli ve 23480 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır.

    Yürürlük

    Madde 33 - Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

    Yürütme

    Madde 34 - Bu Yönetmelik hükümlerini Adalet Bakanı yürütür.

    *1* Danıştay İdarî Dava Daireleri Kurulu'nun. 15.12.2005 tarih ve Y.D. İtiraz No: 2005/762 sayılı kararı ile itirazın kabulüne ve 22'nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan; ". ..Kollukta bulunan soruşturma dosyası için yetkili Cumhuriyet savcısının yazılı emri gerekir." tümcesinin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir.

65

EK - 4: KOLLUK ETİK İLKELERİ

GİRİŞ

Kolluk, bir toplumda hak ve özgürlüklerin korunmasında ve kamu güvenliğinin

sağlanmasında toplum hayatı için vazgeçilmez bir unsurdur. Kolluk görevi Anayasa,

uluslararası sözleşmeler, kanunlar ve diğer ilgili mevzuata göre yürütülür.

Kolluk Etik İlkeleri, kolluk personelinin görevini yürütürken uyması gereken ilkeleri

belirlemek, görevin yerine getirilmesinde adalet, tarafsızlık, dürüstlük, liyakat, saydamlık

ve hesap verebilirlik ilkelerine bağlı kalarak halkın güvenini tesis etmek amacıyla

hazırlanmıştır.

Kolluk birimlerinin temel görevi, sorumluluk alanlarında bireylerin hak ve

özgürlüklerini koruyarak, güvenliği, asayiş ve kamu düzenini sağlamaktır. Bu onurlu ve

saygın görev kolluk personeli tarafından yerine getirilmektedir. Görevin yerine

getirilmesinde kolluk personelinin uymak zorunda olduğu davranış kuralları bütünü olan

Kolluk Etik İlkeleri her rütbedeki personelin görevini ehliyet ve liyakatle yürütebilmesi için

yol gösterici bir rehberdir.

Anayasamız, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa Konseyi Kolluk Etik

İlkeleri Rehberi referans alınarak hazırlanan bu ilkeler, kolluk görevlilerinin kanunların

koyduğu kuralları benimseyip uygulamasını sağlayacağı gibi, kolluk personelinden

beklenen davranış kurallarının toplum tarafından bilinmesini de sağlayacaktır.

KAPSAM

Bütün kolluk birimlerinin katkılarıyla hazırlanan Kolluk Etik İlkeleri, Jandarma Genel

Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Gümrükler

Muhafaza Genel Müdürlüğünü ve bu teşkilatlarda görev yapan kolluk görevlilerini kapsar.

A- KOLLUĞUN GÖREVLERİ

1. Kolluğun temel görevleri şunlardır:

Bireyin temel hak ve özgürlüklerini korumak,

Emniyet ve asayişi sağlamak,

Kamu düzenini korumak,

Suç işlenmesini önleyici tedbirler almak ve suçla mücadele etmek,

Suçları aydınlatmak ve şüphelileri adli makamlara teslim etmek,

66

Yardım isteyenler ve yardıma muhtaç olanlar ile tehlike içerisinde

bulunanlara yardım etmektir.

B- HİZMET ANLAYIŞI

2. Kolluk birimleri, görev ve hizmetin yerine getirilmesinde hukukun üstünlüğü,

kamu yararını gözetme, tarafsızlık, katılımcılık, şeffaflık, hesap verebilirlik, hizmetin

sonucuna odaklılık ve sürekli gelişim ilkelerini esas alır.

3. Kolluk birimleri, görev ve sorumluluk alanında toplumun talep ve ihtiyaçlarına

odaklanarak halkın memnuniyetini arttırmayı, bu suretle toplumun saygı ve güvenini

kazanmayı hedefler.

4. Güvenlik hizmeti her zaman ve herkes tarafından ulaşılabilir olmalıdır.

5. Görevin gerektirdiği istisnalar dışında kolluk kolaylıkla tanınabilir şekilde görev

yapar.

6. Devletin yasal icra gücü olan kolluk personeli, bu gücü zaaf içerisinde

gösterecek tutum ve davranışlardan kaçınır.

C- KOLLUK PERSONELİNİN NİTELİKLERİ

7. Kolluk personeli, Atatürk ilke ve inkılâplarına, toplumun ve Cumhuriyetimizin

temel değerlerine bağlıdır.

8. Kolluk personeli arasındaki ilişki, hiyerarşik yapıya uygun olarak koordinasyon,

işbirliği, yardımlaşma, güven, sevgi ve saygı temeline dayanır.

9. Kolluk mesleğine giriş, görevin gerektirdiği nitelikleri tespit etmeyi amaçlayan ve

mevzuatla belirlenen objektif ölçütlere göre yapılır.

10. Kolluk personeli, mantıklı karar verir, etkin iletişim kurar, adil davranır ve

gerektiğinde inisiyatif kullanır.

11. Kolluk personeli, toplumun yapısını ve hassasiyetlerini bilir; gerekli duyarlılığı

gösterir.

12. Kolluk personeli, mesleğinin ve üniformasının gerektirdiği saygınlık ve güvene

layık olduğunu davranışlarıyla gösterir.

13. Kolluk personeli görevi dışında meslek onuruna halel getirecek herhangi bir iş

yapmaz ve özel yaşamında mesleki hizmetlerinin tarafsızlığını zedeleyecek

davranışlardan kaçınır.

14. Kolluk personeli, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep

ve benzeri sebeplerle insanlar arasında ayırım gözetmeksizin tarafsızlık içerisinde hizmet

sunar.

67

Ç- EĞİTİM

15. Eğitim, kolluk personelinin meslek hayatı boyunca devam etmesi gereken

kesintisiz bir süreçtir. Bu süreç içerisinde temel eğitim, hizmet içi eğitim ve uzmanlık

eğitimleri, toplumdaki değişim ve gelişime paralel olarak ihtiyaçlara cevap verebilecek

şekilde teorik ve uygulamalı olarak verilir.

16. Eğitim, mesleğe hazırlamanın yanında kolluk personelinin kültürel ve sosyal

açıdan gelişimini de sağlar.

17. Kolluk personelinin eğitimi, görev ve sorumlulukları esas alınarak, hizmetin

amaçlarına odaklanacak şekilde yerine getirilir.

18. Kolluk personeline, demokrasinin temel değerleri ve ilkeleri, hukukun üstünlüğü,

insan haklarına saygı ve bireyin temel hak ve özgürlüklerinin korunması ve kolluk etik

ilkleri konularında eğitim verilir.

D- KOLLUK PERSONELİNİN HAKLARI

19. Kolluk personeli, mevzuatla verilen görevler dışındaki hizmetlerde

görevlendirilemez. Yetki ve sorumlulukları açık bir şekilde belirlenen kolluk personeli,

amirlerinin mevzuata uygun emirlerini yerine getirir. Konusu suç teşkil eden emir hiçbir

şekilde yerine getirilmez.

20. Kolluk personeline, savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemez.

Disiplin kararları, kanunda belirtilen istisnalar hariç, yargı denetimi dışında bırakılamaz.

Görevine ilişkin suç işlediği iddia edilen kolluk görevlisi avukat tarafından temsil edilme,

savunma ve adil yargılanma hakkına sahiptir.

E- HESAP VEREBİLİRLİK VE DENETİM

21. Kolluk personeli, eylemlerinden, ihmallerinden ve verdiği emirlerden şahsen

sorumlu ve hizmet ettiği topluma karşı daima hesap verebilir olmalıdır.

22. Kolluk faaliyetleri, mevzuat dâhilinde yasama, yürütme ve yargı organlarının

denetimine açıktır.

23. Kolluk personeli aleyhine, usulüne uygun yapılan tüm şikâyetler derhal ve

tarafsız bir şekilde soruşturulur. Soruşturma, etkin ve tarafsız yürütüldüğü konusunda

şüphe duyulmayacak şekilde sonuçlandırılır ve soruşturma sonucu şikâyetçiye bildirilir.

24. Kolluk görevine ilişkin ihbarlar da titizlikle araştırılır.

F- KOLLUK UYGULAMA VE MÜDAHALELERİ

25. Kolluk personeli, görevini yerine getirirken, herkesin yaşam hakkına ve

Anayasa’da belirtilen diğer temel hak ve özgürlüklere saygı gösterir.

68

26. Kolluk personeli, kimseyi işkence, eziyet, insanlık dışı, aşağılayıcı ve onur kırıcı

muamele veya cezaya tabi tutamaz. Hiçbir sebep, işkencenin haklılığına gerekçe

gösterilemez.

27. Kolluk personeli, kanunla öngörülen nedenlere ve yönteme uygun olmadıkça

kimsenin özgürlüğünü sınırlayamaz.

28. Kolluk personeli, zorunlu durumlarda ve sadece meşru bir amacı elde etmek için

orantılı güç kullanır.

29. Kolluk personeli, görevinin gerektirdiği saygınlık ve dürüstlük içerisinde hareket

eder. Görevini yerine getirirken tarafsız davranır ve insanlar arasında ayrım yapmaz.

30. Kolluk personeli, kanunların öngördüğü haller dışında bireyin özel hayatına

müdahale edemez.

31. Kolluk personeli, mevzuatta aksi belirtilmediği sürece, edindiği her türlü bilgiyi ve

mesleki sırrı korur.

32. Kolluk personeli, kişilerin özel hayatlarıyla ilgili olan ya da kişi haklarına zarar

verebilecek nitelikteki bilgilerin korunmasına büyük özen gösterir; yasal zorunluluk

haricinde bu bilgileri açıklayamaz ve kendisi veya üçüncü kişiler lehine kullanamaz.

33. Kolluk personeli, kolluk uygulamalarında, yaşlı, engelli ve çocuk gibi hassas

kişilerin durumlarını ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurur.

34. Kolluk personeli, görevini icra ederken veya bir olaya müdahale ederken,

öncelikle mesleki kimliğini açıklar ve normal şartlarda kimlik gösterir.

35. Mesleki onur ve saygınlıkla hareket eden kolluk personeli, kurum içerisindeki

her türlü yozlaşmaya karşı tavır alır. Yolsuzluk ve usulsüzlükle karşılaşması halinde yetkisi

dâhilinde olanlara müdahale eder; yetkisini aşan durumları üstlerine bildirir.

36. Kolluk personeli, görev, unvan ve yetkisini kullanarak kendisi, yakınları veya

üçüncü kişiler lehine menfaat sağlamaz; aracılıkta bulunmaz ve kayırmacılık yapmaz.

37. Kolluk personeli görevi sebebiyle hediye alamaz ve çıkar sağlayamaz. Kolluk

personelinin tarafsızlığını, performansını, kararını veya görevini yapmasını etkileyen veya

etkileme ihtimali bulunan, ekonomik değeri olan ya da olmayan, doğrudan ya da dolaylı

olarak kabul edilen her türlü eşya ve menfaat hediye kapsamındadır.

38. Kolluk personeli kamu bina ve taşıtları ile diğer kamu malları ve kaynaklarını

kamusal amaçlar ve hizmet gerekleri dışında kullanamaz ve kullandıramaz; bunları korur

ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri alır.

39. Kolluk personeli, görevli bulunduğu mülki sınırlar içinde, hizmet branşı, yeri ve

zamanına bakmaksızın, bir suçla karşılaştığında suça el koyar; suçun devamını önler;

şüpheli ve suç delillerinin tespit ve muhafazasını sağlayarak yetkili kolluğa teslim eder.

G- KOLLUK VE YARGI İLİŞKİLERİ

69

40. Kolluk görevlileri, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına saygılı davranır; adli

makamların kararlarına itiraz etmez.

41. Kolluğun gerçekleştirdiği her türlü eylem ve işleme karşı yargı yolu açıktır.

42. Kolluk personeli, soruşturmanın her safhasında adli makamlar ile etkin işbirliği

içerisinde çalışır.

43. Kolluk personeli, müdafiin üstlendiği role saygı duyar; gözaltına alınanların

“müdafiin hukuki yardımından yararlanma hakkını” etkili biçimde kullanmasını sağlar.

H- ADLİ SORUŞTURMALAR

44. Adli soruşturma, işlenmiş veya işlenmesi muhtemel bir suç ile ilgili makul bir

şüphenin varlığı halinde, yetkili makamın emir veya kararlarına uygun olarak, mevzuatla

öngörülen yönteme göre yürütülür.

45. Kolluk personeli, suçu mahkeme kararıyla sabit oluncaya kadar, bir suçla itham

edilen herkesin suçsuz kabul edilmesi ilkesine göre hareket eder.

46. Kolluk personeli suç ayrımı gözetmeksizin yakalanan kişilere, yakalanma nedeni

ve hakkındaki iddiaları öğrenme, susma, istediği bir kişiye yakalandığını bildirme,

müdafiden yararlanma ve yakalanmaya itiraz etme haklarının bulunduğu ve bu hakları

nasıl kullanacağı hususunda gecikmeksizin bilgi verir ve bu hakların kullanımında

yardımcı olur.

47. Kolluk personeli, mağdur ve tanıklara kanun tarafından tanınan hakları hatırlatır

ve tehdit altında oldukları durumlarda can güvenliklerini sağlar.

48. Kolluk personeli, soruşturmayı objektif ve adil olarak yürütür; kadınların,

çocukların, yaşlıların ve engellilerin özel durumlarına ve ihtiyaçlarına saygı gösterir.

49. Kolluk personeli, gerektiğinde, taraflara soruşturma süresince yapılan işlemleri

anladığı bir dille anlatır, ihtiyaç halinde tercümandan yararlanmasını sağlar.

50. Kolluk personeli, gözaltına alınan veya muhafaza altında bulundurulanların

kayıtlarını eksiksiz tutar.

51. Kolluk personeli, gözaltına alınan veya muhafaza altında bulundurulan kişilerin

güvenlik, sağlık, temizlik ve uygun beslenme ihtiyaçlarını temin eder.

52. Suç işlemiş olma şüphesi dışında bir sebepten özgürlüğü kısıtlanmış olan kişiler,

şüphelilerden ayrı bir yerde tutulur. Gözaltında bulundurulan ya da özgürlüğünden

alıkonulan kadınlar erkeklerden; çocuklar yetişkinlerden ayrı yerlerde tutulur.

70

EK - 4:

GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI PERSONELİNİN SİLAH TAŞIMA,

BULUNDURMA İLE KULLANIM USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN

YÖNETMELİK

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç ve kapsam

MADDE 1- (1) Bu yönetmeliğin amacı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının silah taşımaya yetkili personelinin, silah taşıma, bulundurma ve kullanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

(2) Bu yönetmelik, silah temini, taşıma, bulundurma, kullanma, bakım, imha ve geri alınma ile atış görevine ait usul ve esasları kapsamaktadır.

Dayanak

MADDE 2- (1) Bu yönetmelik, 3/6/2011 tarihli ve 640 sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 39 uncu maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 3- (1) Bu yönetmelikte geçen;

a) Atıcı: Silahı kullanacak personeli,

b) Atış: Silahın atıcı tarafından kullanılmasını,

c) Atış Sorumlusu: Atışı sevk ve idare eden kişiyi,

ç) Atış Yeri: Atış görevinin yapılacağı yeri,

d) Atış Yolu: Atıcının atış yapmak üzere durduğu yer ile hedef arasındaki mesafeyi,

e) Bakanlık: Gümrük ve Ticaret Bakanlığını,

f) Bölge Müdürlüğü: Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğünü,

g) Demirbaş Silah: Gümrük ve Ticaret Bakanlığı adına kaydı yapılan silahları,

ğ) Genel Müdürlük: Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğünü,

71

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Silah Taşıma, Kullanma ve Temini

Silah taşımaya yetkili personel

MADDE 4- (1) Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü, Genel Müdür Yardımcısı, Daire Başkanı, Bölge Müdürü, Bölge Müdür Yardımcısı, Gümrük Müdürü, Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürü, Gümrük Müdür Yardımcısı, Bölge Amiri, gümrük muhafaza hizmetlerini yürüten Gümrük ve Ticaret Denetmeni ile Denetmen Yardımcısı, Kısım Amiri ve Muhafaza Memuru genel kolluk kuvveti personeline tanınan silah taşıma, bulundurma ve kullanma yetkisine sahiptir.

(2) Silah taşımaya yetkili personel, kendisine zimmetlenen silahı satamaz, başkasına geçici veya emanet olarak veremez.

Silah kullanma yetkisi

MADDE 5- (1) Silah, 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, 21/3/2007 tarih ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ve 1/4/2005 tarih ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri kapsamında, genel kolluk kuvveti personeline tanınan yetki çerçevesinde, Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinde kullanılır.

Silah ve mermi temini

MADDE 6- (1) Silahlar Genel Müdürlükçe, mermiler ise Bölge Müdürlüklerince temin edilir.

(2) Bölge Müdürlükleri, kasalarında bulunan silahların personele zimmetlenmesi işlemlerinde yetkilidir. Gümrük muhafaza hizmetlerini yürüten Gümrük ve Ticaret Denetmen Yardımcıları ve Aday Gümrük Muhafaza Memurlarına, silah bilgisi ve atış eğitimi verilmesini müteakip silah zimmetlenebilir.

(3) Personelin görev yerinin değişmesi durumunda silah değişikliği yapılmaz.

(4) Bölge Müdürlüklerince, silah ve mermi durumu her mali yılın 15 inci gününe kadar silah seri numaralarını da kapsayan bir cetvel halinde, yıl içindeki değişiklikler ise takip eden 15 gün içinde Genel Müdürlüğe bildirilir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Atış Görevi ve Emniyet Tedbirleri

Atış görevi esasları

72

MADDE 7- (1) Her yılın Mayıs ve Eylül aylarında, her atışta yirmi beş adet olmak üzere yılda elli adet mermi attırılmak suretiyle silah taşıyan Bakanlık personelinin atıcılık alışkanlıkları geliştirilir.

(2) Atışlar gündüz yapılır. Zorunlu durumlarda gerekli tedbirler alınmak şartıyla gece atışı da yapılabilir.

(3) Atıcılara ayakta, oturarak ve hareket halinde olmak üzere değişik pozisyonlarda atış yaptırılabilir.

(4) Atışlar Bakanlık poligonlarında yapılır. Bakanlık poligonu bulunmayan yerlerde, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının poligonlarından veya özel poligonlardan istifade edilebilir.

(5) Personele ayrıca uzun namlulu silahlar ile atış yaptırılabilir.

(6) Mazereti nedeniyle atış görevini yapamayan personele, engeli ortadan kalktıktan sonra atış yaptırılır.

(7) Bölge Müdürlükleri bünyesinde, bu maddede yazılı görevlerle ilgili eğitici personel yetiştirilir.

(8) Atışlarla ilgili kayıtlar düzenli olarak tutulur ve kamera ile tespit edilerek elektronik ortamda üç yıl süre ile saklanır.

Kapalı yerlerde emniyet tedbirleri

MADDE 8- (1) Hedef sisteminin çalışıp çalışmadığı kontrol edildikten sonra, atış yollarında herhangi bir canlı olmaması, atış yapmayacakların atıcıdan en az üç metre uzaklıkta bulunması ve yeterli aydınlatma sağlanır.

(2) Mümkün olduğunca koruyucu gözlük ve kulaklık kullanılır.

Açık veya yarı açık arazilerde emniyet tedbirleri

MADDE 9- (1) Atış alanına giren ve çıkan bütün yollar kapatılarak, hedeflerin bulunduğu bölgeye kimsenin girmesine izin verilmez.

(2) Atış süresince, atış alanının etrafına uyarıcı mahiyette kırmızı flamalar dikilir.

Silahla ilgili emniyet tedbirleri

MADDE 10- (1) Atışa uygun olmayan silahlar kullanılmaz.

(2) Atış sorumlusu emir vermedikçe mermi dağıtılamaz.

(3) Namlunun daima hedefe yöneltilmiş durumda olacağı ikaz edilir.

(4) Silahın tutukluk yapması halinde yapılacak davranış anlatılır.

Atış sırasındaki emniyet tedbirleri

MADDE 11- (1) Atış yoluna giriş-çıkışlar engellenir.

(2) Atış yolu sayısı kadar, yeterli personel yok ise iki yola bir nezaretçi görevlendirilir.

73

(3) Silahlar sadece atış hattında doldurulur ve boşaltılır.

(4) Atış sorumlusu izin vermedikçe hiç kimse atış hattını geçemez.

(5) Atışlar devam ederken atıcılara seslenilemez veya konuşulamaz.

Atış usulü

MADDE12- (1) Atışlar aşağıdaki usule göre yapılır:

a) Atıcı, temizlik hattına gelerek silahın temizliğini yapar.

b) Atış sorumlusu tarafından, atışa başlanmadan önce genel esaslar hakkında bilgi verilir.

c) Atış sırası gelen atıcı mermileri alır ve ismi kaydedilir.

ç) Atış yapacak personel atış yolu sayısı kadar gruba ayrılır ve personele hangi atış yolunda atışı yapacağı söylenir.

d) Atıcı, boş silah ile atış hattına gelir, hedefe doğru boş tetik düşürür, komut ile mermileri şarjöre yerleştirir.

e) Atış Sorumlusunun;

1) “Nişan Vaziyeti Al” komutu ile atıcı atış pozisyonu alır.

2) “Doldur ve Kapa” komutu ile silahı doldurur ve emniyete alır.

3) “Atış Serbest” komutu ile atışa başlar.

4) “Ateşkes” emri ile bütün atıcılar atışı keser, silahlar emniyet pozisyonuna alınır ve namlu yönü hedefi gösterecek şekilde silah yere bırakılır. Atış sorumlusu emir verinceye kadar atış hattı terk edilmez.

5) Atış esnasında silahın tutukluk yapması halinde, atıcı namlunun ucu hedefi gösterecek şekilde silahını yere bırakır, bir adım geriye çekilir ve atış bitene kadar bekleyerek atış sorumlusunun gözetiminde tutukluğu giderir. Tutukluğun giderilemediği durumlarda, atış sorumlusu silahı boşaltır, silahı tutan elini kaldırarak silahı başının hizasından yukarıda namlu ucu yukarı doğru ve parmak tetikte olmayacak şekilde götürerek temizliğinin ve mümkünse onarımının yapılmasını sağlar.

6) Atış bittikten sonra şarjör çıkarılır, kapak takımı geri çekilerek namlunun boş olduğu gözle kontrol edilir.

7) “Emniyete Al ve Muayene Et” komutu ile atış biter ve atış hattı terk edilir.

8) Atışı sona eren personel silahın bakım ve temizliğini yapar.

Atış sonrası emniyet tedbirleri

MADDE 13- (1) Boş kovanlar ve mermiler birbirinden ayrılır.

(2) Atış alanı terk edilmeden önce hedeften geriye doğru bütün hatlar kontrol edilir.

(3) Atış alanı terk edilinceye kadar atış sahasına girilmesine izin verilmez.

74

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Silah ve Mermilerin Bakımı, Onarımı ve İmhası

Silah ve mermilerin bakımı

MADDE 14- (1) Silahlar kullanıma hazır olacak şekilde bakımlı bulundurulur. Silah taşıyan personel, silahının temizliğinden ve bakımından sorumludur. Bu amaçla amirler tarafından;

a) Yılda en az iki defa olmak üzere silahların, zimmetle teslim edilen personelde bulunup bulunmadığı ve mermi adedinin eksik olup olmadığı ile temizliği kontrol edilir. Kontrol sonuçları bir yazı ile Genel Müdürlüğe bildirilir.

b) Silahların temizlik ve bakımları sırasında, arızalı olduğu tespit edilenlerin onarımı yaptırılır.

c) Depolarda muhafaza edilen silahların her altı ayda bir bakımı yapılır.

ç) Mermiler rutubetli olmayan yerlerde saklanır.

d) Kullanılması tehlikeli görülen veya atış sırasında patlamayan mermiler ilgili kurumlara teslim edilir.

Silahların onarımı ve imhası

MADDE 15- (1) Arızalı olduğu tespit edilen silahların onarımı, mahallinde yetkili Türk Silahlı Kuvvetleri, Emniyet Teşkilatı veya özel sektöre ait bakım ve onarım kademelerinde yaptırılır.

(2) Atış kabiliyetini kaybetmiş, onarımı mümkün olmayacak derecede arızalı veya ekonomik ömrünü doldurmuş durumda olan silahlar, silah satış bayilerinden veya silah üretim tesislerinden bir teknik elemanın da bulunduğu, Bölge Müdürlüğünce oluşturulacak en az üç kişilik bir heyet tarafından muayene edilir. Muayene sonucunda tanzim edilecek rapor ile söz konusu silaha ilişkin alınacak balistik rapor Genel Müdürlüğe gönderilir. Genel Müdürlükçe, demirbaş kayıtlarından düşüm işlemleri 28/12/2006 tarihli ve 11545 sayılı Taşınır Mal Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda yapılır. Demirbaş kayıtlarından düşümü yapılan silahlar, Bölge Müdürlüklerince ilgili kurumlara teslim edilir.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Silahın Geri Alınması

Silahın geri alınması

MADDE 16- (1) Gözaltına alınma, tutuklanma, görevden geçici olarak uzaklaştırılma ve benzeri haller ile sağlık raporuna istinaden silah taşımasında sakınca görülen personelin silah ve mermileri, bu durumlar sona erene kadar taşrada Bölge Müdürlüğü, merkezde Genel Müdürlükçe geçici olarak alınır.

75

(2) Başka bir göreve atanma, emeklilik, istifa, ihraç ve sağlık sorunları gibi herhangi bir sebeple silah taşıma yetkisini kaybedenlerin silah ve mermileri en yakın Gümrük Muhafaza birimi tarafından teslim alınır.

ALTINCI BÖLÜM

Son Hükümler

Uygulama

MADDE 17- (1) Bu Yönetmelikte belirtilmeyen hususlarda, ilgili mevzuata ve genel hükümlere göre işlem yapılır.

Kaldırılan hükümler

MADDE 18- (1) 29/3/2005 tarihli Gümrük Muhafaza Teşkilatı Personelinin Silah Kullanım, Bakım, Atış Usul ve Esaslarına İlişkin Talimat yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlük

MADDE 19- (1) Bu yönetmelik onaylandığı tarihte yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 20- (1) Bu yönetmelik hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.

76

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM – SINAV SORULARI

1. ÖRNEK SINAV SORULARI (4/5/2012)

1. Aşağıdakilerden hangisi adlî kolluk birimlerinden değildir?

a) Jandarma b) Orman Muhafaza c) Sahil Güvenlik d) Gümrük Muhafaza e) Polis

2. Aşağıda belirtilen tanımlardan hangisi yanlış tanımlanmıştır?

a) Kovuşturma: İddianamenin kabulü ile başlayıp hükmün kesinleşmesine kadar geçen evredir.

b) İfade alma: Şüphelinin kolluk görevlileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesidir.

c) Soruşturma: Kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden, iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi, ifade eder.

d) Toplu suç: Aralarında iştirak iradesi bulunmasa da iki veya daha fazla kişi tarafından işlenen suçu, ifade eder.

3. Aşağıda belirtilenlerden hangisi “gecikmesinde sakınca bulunan hâl” ile ilgili olarak doğru değildir?

a) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin saptanamaması ihtimalidir.

b) Adlî aramalar bakımından; derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlidir.

c) Önleme aramaları bakımından; derhâl işlem yapılmadığı takdirde, millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunmasının tehlikeye girmesi veya zarar görmesi, suç işlenmesinin önlenememesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlidir.

d) Yürütülen soruşturmaya ilişkin yetkili Cumhuriyet Başsavcısının gereken durumlarda bekletilmemesi halidir.

4. Aşağıda belirtilen adlî kollukla ilgili esaslardan hangisi doğru değildir?

77

a) Cumhuriyet savcıları, adlî görevlere ilişkin emir ve talimatlarını öncelikle adlî kolluk sorumlularına veya adlî kolluk görevi ifa eden diğer birim âmirlerine verir.

b) Adlî kolluk, adlî görevlerin haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrindedir.

c) Adlî kolluk görevlilerinin özlük hakları işlemleri öncelikle Adalet Bakanlığı tarafından yürütülür.

d) Adlî kolluk görevlilerine, adlî görevi bulunmayan üstleri tarafından, yürütülen soruşturma ile ilgili emir ve talimat verilemez.

5. Aşağıda belirtilenlerden hangisi, adlî kolluk hizmetinin denetimine ilişkin Cumhuriyet Başsavcıları veya Cumhuriyet savcıları tarafından gerçekleştirilen işlemlerden değildir?

a) Adlî kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülebilmesi amacıyla, adlî kolluk görevlilerince ifa edilen adlî işlemleri her zaman denetler.

b) Adli kolluk görevlilerinin hizmetleri sırasında kullanılan cihaz ve taşıtların alım ve kullanım masrafları ile diğer harcamaların istihbarat ve adli kolluk bütçesi ödeneklerine uygunluğunu her takvim yılı sonunda denetler.

c) Yürütülen soruşturma evrakını gerektiğinde ilgili adlî kolluk biriminde inceleyerek, soruşturmaya ilişkin eksik gördüğü hususların ikmalini emredebileceği gibi, soruşturma evrakı ve taraflarının bulunduğu hâl üzere Cumhuriyet başsavcılığına intikal ettirilmesi talimatını da verebilir.

d) Cumhuriyet başsavcıları veya Cumhuriyet savcıları adlî görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma sürelerini, gözaltına alma ile ilgili tüm kayıt ve işlemlerini denetler, sonucunu nezarethaneye alınanların kaydına ait deftere kaydeder.

6. Kolluk Etik İlkeleri çerçevesinde kolluğun görevleri olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

a) Emniyet ve asayişi sağlamak.

b) Suç işlenmesini önleyici tedbirler almak ve suçla mücadele etmek.

c) Suçları aydınlatmak ve şüphelileri adli makamlara teslim etmek.

d) Kamu düzenini şekillendirmek.

7. Aşağıdaki hangi durumda adli arama kararı gerekir?

a) Özel konut ve eklentilerinde yapılan aramalarda.

b) 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında, kaçak eşya, her türlü silâh, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddelerin bulunduğu şüphe edilen her türlü kap, ambalaj veya taşımaya yarayan diğer araçlarda hemen yapılan aramalarda.

78

c) 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında gümrük salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya sakladığından kuşkulanılan kişilerin üzeri, eşyası ve araçları gümrük kontrolü amacıyla gümrük görevlilerince aranmasında.

d) 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında, 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek yasak olduğundan, bu yerlerde rastlanacak kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurulmasında ve bu kişilerin eşya, yük ve üzerleri ile varsa taşıma araçlarının aranmasında.

8. Aşağıda belirtilen bilgilerden hangisine adlî arama tutanağında yer verilmesi gerekmez?

a) Arama kararının tarih ve sayısı, hâkim kararı yoksa verilmiş olan yazılı emrin tarih ve sayısı ile emri veren merci.

b) Aramanın yapıldığı yer, tarih ve saat.

c) Arama konutta yapılmışsa, şüphelinin veya sanığın ne kadar süredir bu konutta yaşadığı.

d) Arama sonucunda yaralanma veya maddî bir zarar meydana gelip gelmediği.

9. Avukat bürolarında aramaya ilişkin aşağıda belirtilen bilgilerden hangisi doğru değildir?

a) Baro başkanı veya onu temsil eden bir avukat veyahut da mahalle muhtarı aramada hazır bulundurulur.

b) Cumhuriyet savcısı hazır olmaksızın avukat bürolarında arama yapılamaz.

c) Avukat büroları ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet savcısının denetiminde aranabilir.

d) Arama sonucu elkonulmasına karar verilen şeyler bakımından bürosunda arama yapılan avukat, baro başkanı veya onu temsil eden avukat, bunların avukat ile müvekkili arasındaki meslekî ilişkiye ait olduğunu öne sürerek karşı koyduğunda, bu şey ayrı bir zarf veya paket içerisine konularak hazır bulunanlarca mühürlenir ve bu konuda gerekli kararı vermesi, soruşturma evresinde sulh ceza hâkiminden, kovuşturma evresinde hâkim veya mahkemeden istenir.

10. Aşağıda belirtilenlerden hangisi şüphelinin ifadesinin alınması sırasında dikkate alınacak esaslardan değildir?

a) Şüphelinin kimliği saptanır. Şüpheli, kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlüdür.

b) Kendisine yüklenen suç anlatılır.

c) Geçmişte işlediği suçlar sorulur ve alınan cevaplar adli sicil bilgileri ile kıyaslanır.

79

d) İfade bir tutanağa bağlanır.

2. ÖRNEK SINAV SORULARI (16/5/2012)

1. Aşağıdakilerden hangisi bir adlî kolluk birimidir?

a) İtfaiye b) Sivil Savunma c) Sahil Kurtarma d) Orman Muhafaza e) Polis

2. Aşağıda belirtilen tanımlardan hangisi yanlış tanımlanmıştır?

a) El koyma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi amacıyla veya suçun delili olabileceği veya müsadereye tâbi olduğu için, bir eşya üzerinde, rızası olmamasına rağmen, zilyedin tasarruf yetkisinin kaldırılması işlemini, ifade eder.

b) Koruma altına alma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi ya da delil olabilecek veya müsadereye tâbi olan yahut güvenliğin sağlanması amacıyla, eşyayı zilyedinin kendiliğinden vermesini veya el konulana kadar geçici olarak alıkoymayı, ifade eder.

c) Müdafi: Katılan, suçtan zarar gören veya mâlen sorumlu kişiyi ceza muhakemesinde temsil eden avukatı, ifade eder.

d) Gözaltına alma: Kanunun verdiği yetkiye göre, yakalanan kişinin hakkındaki işlemlerin tamamlanması amacıyla, yetkili hâkim önüne çıkarılmasına veya serbest bırakılmasına kadar kanunî süre içinde sağlığına zarar vermeyecek şekilde özgürlüğünün geçici olarak kısıtlanıp alıkonulmasını, ifade eder.

3. Aşağıda belirtilen adlî kollukla ilgili esaslardan hangisi doğru değildir?

a) Adlî kolluk, bağlı bulunduğu kolluk teşkilâtının bir parçası olup, öncelikli görevi, karşılaştığı suçun işlenmesini önlemektir.

b) Adlî kolluk görevlilerinin özlük hakları, bağlı oldukları teşkilât tarafından yürütülür.

c) Adlî kolluk görevlileri, kadrolarında yer aldıkları birimlere mevzuatla verilmiş ve adlî görev kapsamı dışında kalan diğer görev ve hizmetleri de yerine getirirler.

d) Cumhuriyet savcıları, adlî görevlere ve soruşturmalara ilişkin emir ve talimatlarını öncelikle adlî kolluk sorumlularına veya adlî mahkeme görevi ifa eden diğer birim âmirlerine verir.

4. Aşağıda belirtilenlerden hangisi, adlî kolluk hizmetinin denetimine ilişkin Cumhuriyet Başsavcıları veya Cumhuriyet savcıları tarafından gerçekleştirilen işlemlerden değildir?

a) Adlî kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülebilmesi amacıyla, adlî kolluk görevlilerince ifa edilen adlî işlemleri her zaman denetler.

80

b) Yürütülen soruşturma evrakını gerektiğinde ilgili adlî kolluk biriminde inceleyerek, soruşturmaya ilişkin eksik gördüğü hususların ikmalini emredebileceği gibi, soruşturma evrakı ve taraflarının bulunduğu hâl üzere Cumhuriyet başsavcılığına intikal ettirilmesi talimatını da verebilir.

c) Adli kolluk görevlilerinin hizmetleri sırasında kullanılan cihaz ve taşıtların alım ve kullanım masrafları ile diğer harcamaların istihbarat ve adli kolluk bütçesi ödeneklerine uygunluğunu her takvim yılı sonunda denetler.

d) Cumhuriyet başsavcıları veya Cumhuriyet savcıları adlî görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma sürelerini, gözaltına alma ile ilgili tüm kayıt ve işlemlerini denetler, sonucunu nezarethaneye alınanların kaydına ait deftere kaydeder.

5. Aşağıdaki hangi durumda adli arama kararı gerekir?

a) Gözaltına alınan kişinin, nezarethaneye konmadan önce yapılan üst aramasında.

b) Özel konut ve eklentilerinde yapılan aramalarda.

c) 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında gümrük salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya sakladığından kuşkulanılan kişilerin üzeri, eşyası ve araçları gümrük kontrolü amacıyla gümrük görevlilerince aranmasında.

d) 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında, 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek yasak olduğundan, bu yerlerde rastlanacak kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurulmasında ve bu kişilerin eşya, yük ve üzerleri ile varsa taşıma araçlarının aranmasında.

6. Kolluk Etik İlkeleri çerçevesinde kolluğun görevleri arasında aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

a) Mahkemece verilen cezaları uygulamak.

b) Suç işlenmesini önleyici tedbirler almak ve suçla mücadele etmek.

c) Suçları aydınlatmak ve şüphelileri adli makamlara teslim etmek.

d) Bireyin temel hak ve özgürlüklerini korumak.

7. Adlî kolluk görevi ve yetkilerine ilişkin aşağıda belirtilenlerden hangisi doğru değildir?

a) Adlî kolluk görevlileri Cumhuriyet savcısının adlî görevlere ilişkin emirlerini gecikmeksizin yerine getirir.

b) Adlî kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça ilişkin ihbar veya şikâyetleri; el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri derhâl Cumhuriyet savcısına

81

bildirir ve Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlar.

c) Cumhuriyet savcısı, adlî kolluk görevlilerine emirleri yazılı; acele hâllerde, sözlü olarak verir.

d) Suçüstü hâli ile gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, Cumhuriyet savcısına erişilemiyorsa veya olay genişliği itibarıyla Cumhuriyet savcısının iş gücünü aşıyorsa, ağır ceza hâkimi de bütün soruşturma işlemlerini yapabilir. Bu durumda adlî kolluk görevlileri, ağır ceza hâkimi tarafından emredilen tedbirleri alır ve araştırmaları yerine getirir.

8. Aşağıda belirtilenlerden hangisi “gecikmesinde sakınca bulunan hâl” ile ilgili olarak doğru değildir?

a) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin saptanamaması ihtimalidir.

b) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser ve delillerinin kaybolması veya mahkeme kayıtlarının silinmesi hâlidir.

c) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlidir.

d) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde, millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunmasının tehlikeye girmesi veya zarar görmesi, suç işlenmesinin önlenememesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlidir.

9. Gözaltı süresine ilişkin olarak aşağıda belirtilen hususlardan hangisi doğru değildir?

a) Gözaltı süresi, yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından itibaren yirmidört saati geçemez. Yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilme için zorunlu süre oniki saatten fazla olamaz.

b) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giriyorsa gözaltı süresi kırksekiz saattir.

c) Toplu olarak işlenen suçlarda, delillerin toplanmasında güçlük veya şüpheli sayısının çokluğu nedeniyle Cumhuriyet savcısı gözaltı süresini her defasında bir günü geçmemek üzere, dört gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir verebilir.

d) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçlardan; Anayasanın 120 nci maddesi gereğince olağanüstü hâl ilân edilen bölgelerde yakalanan kişiler hakkında, aynı Kanununun 91 inci maddesinin bir ve üçüncü fıkralarında

82

dört gün olarak belirlenen süre, Cumhuriyet savcısının talebi ve hâkim kararı ile yedi güne kadar uzatılabilir.

10. Adlî arama tutanağında yer verilmesi gereken bilgilerden yalnızca dört tanesini aşağıdaki boşluklara yazınız.

a) …………………………………….……….……………………………………………

……………………………………………………………………………………………..

b) ………………………………………………………………………………………….

……………………………………………………………………………………………..

c) …………………………………………………………………………………………..

……………………………………………………………………………………………..

d) ………………………………………………………………………………………….

……………………………………………………………………………………………..

3. ÖRNEK SINAV SORULARI (30/5/2012)

1. Aşağıdakilerden hangisi adlî görevlere ilişkin adlî kolluk mevzuatından değildir?

a) Adlî Ve Önleme Aramaları Yönetmeliği

b) Adlî Kolluk Yönetmeliği

c) Gümrük ve Ticaret Denetmenliği Yönetmeliği

d) Yakalama, Gözaltına Alma Ve İfade Alma Yönetmeliği

2. Aşağıda belirtilen tanımlardan hangisi yanlış tanımlanmıştır?

a) El koyma: Suçun veya tehlikelerin önlenmesi amacıyla veya suçun delili olabileceği veya müsadereye tâbi olduğu için, bir eşya üzerinde, rızası olmamasına rağmen, zilyedin tasarruf yetkisinin kaldırılması işlemini, ifade eder.

a) İfade alma: Şüphelinin kolluk görevlileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturma konusu suçla ilgili olarak dinlenmesidir.

c) Gecikmesinde sakınca bulunan hâl: Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin saptanamaması ihtimalini, ifade eder.

d) Gözaltı birimi: Yakalanan eşyanın adlî mercilerce karar verilmesine kadar, kanunî süre içinde onu gözaltında tutmakla yetkili ve görevli kolluk kuvveti birimlerini, ifade eder.

83

3. Aşağıda belirtilen adlî kollukla ilgili esaslardan hangisi doğru değildir?

a) Cumhuriyet savcıları, adlî görevlere ilişkin emir ve talimatlarını öncelikle adlî kolluk sorumlularına veya adlî kolluk görevi ifa eden diğer birim âmirlerine verir.

b) Adlî kolluk, adlî görevlerin haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrindedir.

c) Genel kural olarak, adlî kolluk görevlilerine, adlî görevi bulunmayan üstleri tarafından, yürütülen soruşturma ile ilgili emir ve talimat verilemez.

d) Adlî kolluk görevlilerinin özlük hakları işlemleri Maliye Bakanlığı tarafından yürütülür.

4. Soruşturma ve diğer adlî görevlere ilişkin olarak aşağıda belirtilen hususlardan hangisi doğru değildir?

a) Soruşturma işlemleri Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda öncelikle adlî kolluğa yaptırılır.

b) Adlî kolluk görevlileri, Cumhuriyet savcısının adlî görevlere ilişkin emirlerini gecikmeksizin yerine getirir.

c) Cumhuriyet savcılarınca, adlî görevler ile ilgili emir ve talimatlar zorunluluk bulunmadıkça, kolluk birimlerinin aralarından o bölgeye en yakın olanı gözetilerek verilir.

d) Cumhuriyet savcıları, adlî görevlere ilişkin emir ve talimatlarını öncelikle adlî kolluk sorumlularına veya adlî kolluk görevi ifa eden diğer birim âmirlerine verir.

5. Cumhuriyet savcısının emirlerine ilişkin hususlardan hangisi doğru değildir?

a) Cumhuriyet savcısı, adlî kolluk görevlilerine emirleri yazılı; acele hâllerde, sözlü olarak verir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı hâle dönüştürülerek mümkün olması hâlinde en seri iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirir; aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince alınmasına hazır edilir.

b) Adlî kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça ilişkin ihbar veya şikâyetleri; el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri derhâl Cumhuriyet savcısına bildirir ve Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlar ve gelişmeleri derhal sulh ceza hâkimine de bildirir.

c) Suçüstü hâlinde Cumhuriyet savcısına erişilemiyorsa, sulh ceza hâkimi de bütün soruşturma işlemlerini yapabilir. Bu durumda adlî kolluk görevlileri, sulh ceza hâkimi tarafından emredilen tedbirleri alır ve araştırmaları yerine getirir.

d) Adlî kolluk görevlileri Cumhuriyet savcısının adlî görevlere ilişkin emirlerini gecikmeksizin yerine getirir.

6. Aşağıdaki hangi durumda adli arama kararı gerekir?

a) Özel konut ve eklentilerinde yapılan aramalarda.

84

b) Hâkim kararı veya Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile veya kolluk tarafından doğrudan yakalanan kişinin, kendisine, başkalarına veya yakalama işlemini yapan kolluk görevlilerine zarar vermesini önlemek amacıyla yapılacak kaba üst aramasında.

c) 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında gümrük salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya sakladığından kuşkulanılan kişilerin üzeri, eşyası ve araçları gümrük kontrolü amacıyla gümrük görevlilerince aranmasında.

d) 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında, 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek yasak olduğundan, bu yerlerde rastlanacak kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurulmasında ve bu kişilerin eşya, yük ve üzerleri ile varsa taşıma araçlarının aranmasında.

7. Kolluk Etik İlkeleri çerçevesinde aşağıda belirtilenlerden hangisi kolluğun temel görevlerinden değildir?

a) Suç işlenmesini önleyici tedbirler almak ve suçla mücadele etmek.

b) Bireyin özgür gelişmesini sağlamak.

c) Suçları aydınlatmak ve şüphelileri adli makamlara teslim etmek.

d) Emniyet ve asayişi sağlamak.

8. Aşağıda belirtilenlerden hangisi “gecikmesinde sakınca bulunan hâl” ile ilgili olarak doğru değildir?

a) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin saptanamaması ihtimalidir.

b) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser ve delillerinin kaybolması veya mahkeme kayıtlarının silinmesi hâlidir.

c) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolması veya şüphelinin kaçması veya kimliğinin tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlidir.

d) Derhâl işlem yapılmadığı takdirde, millî güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunmasının tehlikeye girmesi veya zarar görmesi, suç işlenmesinin önlenememesi, taşınması veya bulundurulması yasak olan her türlü silâh, patlayıcı madde veya eşyanın tespit edilememesi ihtimâlinin ortaya çıkması ve gerektiğinde hâkimden karar almak için vakit bulunmaması hâlidir.

9. Aşağıda belirtilenlerden hangisi, adlî kolluk hizmetinin denetimine ilişkin Cumhuriyet Başsavcıları veya Cumhuriyet savcıları tarafından gerçekleştirilen işlemlerden değildir?

a) Adlî kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülebilmesi amacıyla, adlî kolluk görevlilerince ifa edilen adlî işlemleri her zaman denetler.

85

b) Yürütülen soruşturma evrakını gerektiğinde ilgili adlî kolluk biriminde inceleyerek, soruşturmaya ilişkin eksik gördüğü hususların ikmalini emredebileceği gibi, soruşturma evrakı ve taraflarının bulunduğu hâl üzere Cumhuriyet başsavcılığına intikal ettirilmesi talimatını da verebilir.

c) Cumhuriyet başsavcıları veya Cumhuriyet savcıları adlî görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma sürelerini, gözaltına alma ile ilgili tüm kayıt ve işlemlerini denetler, sonucunu nezarethaneye alınanların kaydına ait deftere kaydeder.

d) Adli kolluk görevlilerinin hizmetleri sırasında yapılan masrafların adli kolluk bütçesine uygunluğunu her takvim yılı sonunda denetler.

10. Adlî arama tutanağında yer verilmesi gereken bilgilerden yalnızca dört tanesini aşağıdaki boşluklara yazınız.

a) ……………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………

b) ……………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………

c) ……………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………

d) ……………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………

86

YARARLANILAN KAYNAKLAR

1. YARARLANILAN KİTAPLAR VE BELGELER

1. EKEN, Abdullah, Elektronik Ticaret ve Kaçakçılık, Ankara, Haziran 2012

2. Organize Suçlarla Mücadele Ulusal Strateji Belgesi 2010-2015

1. YARARLANILAN İNTERNET SİTELERİ

1. Kamu Kurum ve Kuruluşlarının İnternet Sayfaları

1. http://www.resmigazete.gov.tr - T.C. Resmi Gazete

2. http://www.mevzuat.adalet.gov.tr - T.C. Adalet Bakanlığı

3. http://www.ekonomi.gov.tr - T.C. Ekonomi Bakanlığı

4. http://www.gumrukticaret.gov.tr - T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı

5. http://www.taek.gov.tr - Türkiye Atom Enerjisi Kurumu

2. Özel Şirket ve Kuruluşların İnternet Sayfaları

1. http://www.google.com - Google Türkiye

2. http://www.orgtr.org

87

İRTİBAT

Abdullah Eken

Tel: +90 312 3067756

E-posta: [email protected]

88