212743217-Kurt-Seyit-ve-Murka (1)

743
Nermin Bezmen - Kurt Seyit Murka www.CepSitesi.Nel Uyandıran Aşk adlı şiir kitabıyla edebiyat dünyasına Merhaba diyen ve ilk romanı Kurt S ey t Shurayla kısa zamanda okurlarının kalplerini fetheden Nermin Bezmen, bu defa Kurt Seyt'in hayatının bir başka perdesini aralıyor. Kurt S ey t Shura'nın 1877 Çarlık tyası'nda başlayan yolcuğunda, rçek kahramanların gerçek öykülerini onlarla soluyarak yaşamış ve 1924'ün İstanbul'unda bu serüveni noktalamıştınız, bu sefer, hikâyeyi 1945‘lere kıyacak bir başka zaman mıluğu sizleri bekliyor Kurt S ey t Murka 'nın satırlarında. Seyit Eminof'un dinmeyen özlemle duyuşunu, inişli çıkışlı hayatını, meri ve kendisiyle olan malarını ve hayata küsüşlinli fa'nın masalsı günlerinden ümtilerle izlerken onu daha iyi fayacak ve daha çok seveceksiniz. Neredeyse çocuk yaştaki Mürvet'in Seyit'i anlama ve hayalı göğüsleme mücadelesini okurken romanın kahramanlarına kâh kızacak, kâh acıyacak, kâh onlarla gülüp,onlarla ağlayacaksınız. Nermin Bezmen kapanan sınırların birleştirdiği Kurt S ey t ve Murka 'nın aşklarına rağmen aşamadıkları yalnızlık ve anlaşılmazlığı, gururun sevgiyi yoran inadını ve kaderin ne denli acımasız olabildiğini Kurt Seyt Murka ile anlatmaya devam ediyor. Nermin Bezmen 2002de Edebiyat dalında Haliç Rotary Kulübü Meslek Ödülüne layık görülen yazar evli ve iki çocuk annesidir. Sevgili Okurlarım, Kurt Seyt ve Shura romanımda tanıdığınız dedemin, hayatının ikinci bölümünde, yine sîzlerle buluşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Kurt Seyt ve Shura romanım piyasaya çıktıktan sonra 1SS2 Ağustosu'nda, eşim Pamir‘1 e Kırım'a yaptığım bir gezide, sokak sokak, kapı kapı dolaşıp ailemin izlerini aradık. Arlık ne Eminoflar kalmıştı ne de Sadovi diye bir cadde.

description

kurt

Transcript of 212743217-Kurt-Seyit-ve-Murka (1)

  • Nermin Bezmen - Kurt Seyit Murka www.CepSitesi.Nel

    Uyandran Ak adl iir kitabyla edebiyat dnyasna Merhaba diyen ve ilk roman Kurt S ey t Shurayla

    ksa zamanda okurlarnn kalplerini fetheden Nermin Bezmen, bu defa Kurt Seyt'in hayatnn bir baka

    perdesini aralyor.

    Kurt S ey t Shura'nn 1877 arlk tyas'nda balayan yolcuunda, rek kahramanlarn gerek yklerini

    onlarla soluyarak yaam ve 1924'n

    stanbul'unda bu serveni noktalamtnz, bu sefer, hikyeyi

    1945lere kyacak bir baka zaman mluu sizleri bekliyor Kurt

    S ey t Murka 'nn satrlarnda.

    Seyit Eminof'un dinmeyen zlemle duyuunu, inili kl hayatn, meri ve

    kendisiyle olan malarn ve hayata kslinli fa'nn

    masals gnlerinden mtilerle

    izlerken onu daha iyi fayacak ve daha ok

    seveceksiniz.

    Neredeyse ocuk yataki Mrvet'in Seyit'i anlama ve hayal gsleme mcadelesini okurken

    romann kahramanlarna kh kzacak, kh acyacak, kh onlarla glp,onlarla alayacaksnz.

    Nermin Bezmen kapanan snrlarn birletirdii Kurt

    S ey t ve Murka 'nn aklarna

    ramen aamadklar yalnzlk ve anlalmazl,

    gururun sevgiyi yoran inadn

    ve kaderin ne denli acmasz olabildiini Kurt Seyt

    Murka ile anlatmaya devam ediyor.

    Nermin Bezmen 2002de Edebiyat dalnda Hali Rotary Kulb Meslek

    dlne layk grlen yazar evli ve iki ocuk annesidir.

    Sevgili Okurlarm,

    Kurt Seyt ve Shura romanmda tandnz dedemin, hayatnn ikinci blmnde, yine szlerle

    bulumann mutluluunu yayorum. Kurt Seyt ve Shura romanm piyasaya ktktan sonra 1SS2

    Austosu'nda, eim

    Pamir1 e Krm'a yaptm bir gezide, sokak sokak, kap kap dolap ailemin izlerini aradk. Arlk ne

    Eminoflar kalmt ne de Sadovi diye bir cadde.

  • Hznlerime are bulmaya gitmitim Krm'a ama ek hznlerle dndm geriye; birka yerde isim,

    adres brakp.

    Dndkten iki ay sonra, S t Petersburg ve

    T akent'ten arka arkaya gelen iki

    mektup, beni sevinten lgna evirdi.

    Gnderenler, Lennara Eminova Bakirtseva

    ve Layla Eminova Cemilova idi. Bykbabalar,

    bykbabam Mirza Eminofun

    kardeiydi. Gayet zor artlarda birbirimize

    ulatrabildiimiz soy aalarmzn

    eksiklerini yeni yeni tamamlyoruz. T abii, onlardan

    rendiklerim de hikyemde

    yerini bulmalyd. Bu arada. Dedem KurtSeyt'le

    beraber kamaya alrken

    Boleviklerin vurduu amcamn adnn Osman

    deil, Mahmut olduunu rendim.

    Aluta'da kalan ama yllar sonra Boleviklerin

    katlinden kurtulamayan dier

    amcam ise Osman'd. Aluta'da aile evleri iinden.

    yerinde bir tek onun evi

    kalmt. Benim, etrafnda gzyalaryla dolap

    pencerelerinden bir tandk yz

    grmeyi beklediim ev, ite onun eviydi. te,

    bunun gibi daha nice detay,

    aslnda bir kocaman bilmecenin zm olan

    romanmda kendi kelerine

    yerletirmeden yapamazdm. T arihin

    iinden, imdiye dek sakl kaldklar karanlktan

  • kan dorularn,

    yerlerine oturmasnn zaman gelmiti.

    T arihi gereklerin, ancak tarihi saptranlarn basks kalkt zaman ortaya ktn rendiim

    aratrmalarmda, hl esas sona ulatma inanmyorum.

    Ama Kurt Seyt'in hayatnn msaade ettii kadar, onunla olup onun yaantsna paralel, dorular

    yakalamaya altm.

    Dier taraftan, o kadar uzun yllardr dedemle

    beraber yaadm ki, o, benim

    iin, zamann yaam, lmne ahit olmu

    insanlarn hafzasnda kaldndan

    ok daha canl yayor. Fotoraflar, hayat derken,

    gl, ks, sigaray

    parmaklar arasnda tutuu, votka kadehini bana dikii, gz krpyla o,

    alma masamn bir kesinde, canl, oturuyor

    senelerdir. lOnunla beraber

    olmaya o kadar altm, sevgilerini, hznlerini o

    kadar iimde hissettim ki, bu

    roman bitirmek, ona tam hayat vermiken yeniden

    ldrmek gibiydi. Onu kaybetmek

    istemiyordum.

    Ama ne var ki. Kurt S ey t, artk sadece benim

    dedem deil, o, binlerce okurumun,

    hayatnn devamn bekledii bir roman kahraman.

    Hatalar ve sevaplaryla,

    gerek ve lgn yaantsyla, nice insann

    ktphanesinde yeniden ruh bulan bir

    fani. Onu kaybetmek istemememe ramen, artk

    paylama zamanmn geldiini

  • hissediyorum. Zamann derinliinde gizli kalm,

    bugne dek anlatlamam

    krgnlklarn da artk yava yava konuulmas

    gerektiine olan inancmla,

    dedemin hayat paralelinde, ben kendi payma

    den dersleri alrken, ailemin

    yaayan ve henz dnyaya gelmemi dier

    ferilerine de baz mesajlar verebilmi

    olmay mit ediyorum. Anlattklarmn iinde,

    kendini binlerine benzetenler

    veya dorudan kendini bulanlar olacaktr. Ben,

    dorulan, olduunca amadan,

    ancak baz kiileri rencide etmemeye alarak

    yazdm. Ama yllar sonra yaayp

    da, hl kalbinin bir kesinde insaf kalm

    olanlarn, bir nebze de olsa vicdan

    azabyla, gemiteki kendilerini yarglamalarn

    istiyorum. Ve tabii, gerekleri

    bilmeden, gereklerden kap, gerekten yara

    alm olanlar sulayanlara da

    henz ok ge olmadan bir kez daha dnme

    imkn vermek istiyorum.

    Ama dediim gibi, ben sadece yazarm, bakalar adna gnah karamam.

    Romanmn finalindeki sebepler zinciri iinde belirtmek zorunda

    kaldm gereklerin, anlayla karlanacan mit ediyorum.

    ok dndm ama bir kez yazlann doru kabul edileceinin bilincinde, dorudan aynlamadm.

    Mhim olan, hznleri ve kslkleri tekrarlamamak deil m? Yaananlardan ders almay

    bilemiyorsak, onlar yaanmam farz etmek kimi kurtarr?

  • Kurt Seyt ve Shura'nn bittii zaman diliminden balamak zere yaayacamz yeni servende

    bulumak zere...

    T eekkr

    Sevgili anneannem, dedemin Murka's, sana bir kez daha kranlarm iletiyorum, anmsadn ve

    anlatma sabnn gsterdiin anlar iin.

    Anneciim, dedemin Lemanuka's Leman Ulus, benimle paylatn biraz keyif, biraz hzn dolu yllar

    ve zellikle beni dourduun iin.

    Sevgili Sevim teyze. Sevim Kurtbelen, kendi hatralarnz ve fotoraflarnzla verdiiniz destek iin.

    Dedem Kurt Seyt'in Krm'dan kopuundan yetmi be yl sonra izini bulabildiim akrabalarm,

    Lennara Eminova Bakirtseva ve Layla Eminova Cemilova'ya,

    mektuplarla ulatrdklar, tarihte gizli kalm detaylar iin.

    Bana Barones Valentine von Clodt lurgenzburg, sevgili Tinuka'dan miras kalan dostlar, sevgili Lola

    Arel ve Leonid Senkopopovski, benim yakalamaya altm yllardan kalan anlarnzla, dlerimi

    canlandrdnz iin.

    Sevgili Jak Deleon, Dlerle uyu! Senin "ineardf titizliiyle ilediin

    aratrmalarn, ilk romanmda olduu gibi yine bu defa da deta bavuru szlm oldu, hepsi iin.

    Sayn Grol Szen, Mstecabi lksal ve Pars T ulac, deerli kitaplannzdaki bilgilerle, arivimdeki

    baz anlar konfirme etmemi saladnz iin; ayrca

    25. bask iin kitab tape eden Hatice Ta'a ve titiz emei ile katkda bulunan sevgili editrm Necla

    Ferolu'na teekkrler, ilk romanm Kurt S ey t ve Shura hakknda olumlu yaklamlar ve beni daha

    iyiye ynlendirecek eletirileriyle byk destek olan

    basn, radyo ve televizyon dnyasnn emekilerine ok ey borluyum. Senelerce sren emeimi,

    abalarm, ailemin anlaryla beraber bana miras kalan hznlerin ve hasretin hikyesini benimle

    paylaan, mektuplarnda, telefonlarnda candan hislerini bana aktaran okurlarm, yazmaya devam

    ediyorsam, bunda sizin paynz ok byk. Sa olun!

    Canm yavrularm Pamira ve Pamir Cazm, dnyaya miras brakacam en gzel eserlerim olan szlerin

    bu anlar noktalayana kadar gsterdiiniz anlay unutmayacam.

    Canm kocam Pamir Bezmen, benim bile kendime tahamml edemediim u noktalarda, yeniden ben

    olmam bekleme sabrn senden bakas gsteremezdi, beni senden daha iyi tanyan olmayaca gibi.

    Ve canm olum, bir kez daha, ilk gz ars

    romanlarm yaatmaya devam ettiin

    iin, kendim ve kahramanlarm adna teekkrler.

    Canm Dedem'e Ak Mektup

  • Ne desem ki. Nasl balasam u an, sekiz senedir

    oturmakta olduun yerden bana bakyorsun. lk kez bu akam anlam veremiyorum baklarna.

    Romanna nokta koyduum iin mi acaba? Benimle hi mi konumayacaksn artk? nan dedeci-im,

    benim iin de tahmininden ok zor bir an bu.

    Biliyor musun, aylardr niye

    bitiremedim buT oman, srf senden ayrlmamak iin.

    Sekiz senedir, burada, bu

    masada, yan bamda, benimlesin.

    Fotoraflarndaki baklarn, durularn artk

    o sepya kartonlardan syrld beninTiin. Sen,

    lacivert menevili gzlerin,

    muzip gln, gz krpn, alayl kahkahan,

    hrnln, tok, kesin ifadeli

    sesinle, burada benimle sayfalar deviriyorsun

    senelerdir. Gece gndz demedin

    ben ne saatte bura-daysam, sen de buradaydn.

    Ama ben de senin gndzl geceli,

    btn hayatnda yanndaydm, deil mi?

    Seninle yeniden dodum, hem de nerelerde, snnet bile oldum seni takip edeceim diye. Kimlere k

    oldum, nerelere yolculuk ettim senin hayatnla. Karpatlar'da

    harbe bile gittim. Yaralandm. htillde srklendim, katm; aldandm,

    aldatldm. Seninle zledim, seninle, aladm, senin iin aladm en ok da.

    Ben seni yaattm bunca sene yeniden. Seninle

    yaayp seni anlayamayanlara

    kzdm. Seninle beraber votkalar devirdim buzlu

    kadehlerde. Ka defa kar yad

    ben sayfalar devirirken, nice rzgrlar geldi bu

    tarafa Aluta kylarndan,

    senin zlediin kokular srkleyen. Ve ben, senin

  • doduun yerlere gittim,

    at srdn yerlerde dolatm, yzdn gln

    kysnda aladm. Krm'n

    yamurunda servi aalarnn salnn seyrettim,

    yaz mehtabnda. Hani

    anlattn gibi, gm elbiseler

    giymi, balerinler gibi salnlarn seyrettim

    gecelerce.

    Yeniden bym Krm'n servileri. Dnp

    geldiimde vatan hasretini duydum

    senin duyduunca. Alayp duruyorum o gnden

    beri, her yreim zlemle

    burkulduunda. Sanki senin geride braktn

    topraklar benimmi gibi bir

    hznle. Belki sen bunca alayamamsndr. Ben

    senin yerine de alyorum imdi.

    Seninle dimdik yrdm Pera'da, seninle Krm trkleri syledim ve antik Rus ezgileri. Kulamda

    mzik, seni soludum, seni duydum Rejans'n, Volkofun, Orient Bar'n keyif puslu akamlarnda.

    Ve... ve... cierlerin nefese susadnda, ben de nefessizdim seninle beraber.

    Geceler boyu derin soluk almaya altm senin

    iin. Senin eski gnlerinin

    hayllerini seyrettim hayl perdelerinde, seninle

    beraber. lm grdm sen

    grdn an. Niye lm grdn anladm. Ve

    onu niye beklediini. 0 kadar iyi

    anladm ki... lmn bile seni benim anladm

    kadar anladn sanmyorum.

  • imdi canm dedem, senin lmn yazarken, sanma ki seni bir kez daha lme terk ediyorum. Sen

    imdi, lmn okuyan binlerin ktphanesinde, dlerinde, binlerce kez yeniden domak zeresin.

    Ve sen, benden sonra da yaayacaksn. 0 zaman sen de beni zamann iinden yanna ekip hayat verir

    misin?

    Ocak, 1993

    1924 Bahar stanbul

    Kalbi aryordu. Yrei keskin bir ban ard

    ardna darbeleriyle ince ince

    kylyordu deta. Ar ile sz karm bir acyd

    hissettii. Karaky rhtmndan ayrldndan bu yana ne kadar zaman gemiti? Bir saat, belki de iki...

    Yolunu mmkn olduunca uzatp duruyordu. Nereye gitmek istediini

    bilmiyordu. Aslnda u an zellikle gitmek istedii

    bir adres de yoktu. Sevdii

    kadnla vedalat an dnd. Birka dakika

    nce miydi yoksa saatler mi

    olmutu? Sekiz senelik o byk ak nasl ikier

    kelimelik szcklerle

    bitivermiti? Shura'nn vedas, kulanda yenide'n

    duyuluyor tazeliiyle

    nlad.

    "Dasvidanya Seyt." demiti gen kadn, krgn, ks bir sesle, ban hi ondan yana evirmeden.

    Gzlerinde ya vard sevgilisinin. Seyit bunu biliyordu. Gz

    gze geldikleri an alayacan da biliyordu. Onca senenin ak, mutluluu, maceras, haylleri ve

    paylalml bitmiti ite, ylesine abuk ve kolay...

    Gerekten de bitmi miydi aklar? Yoksa sadece tekrar hatrlanmak zere

    hafzalarda dondurulmu muydu? Bitme-diyse bile eskinin btn yaanm

    gzellikleri imdi Paris yolunda bir yolcu gemisinde Shura'ya beraber gidiyordu.

    Kendini tkenmi hissediyordu. Evet, sadece

    byk ak deildi uzaklaan; kendi

    gemii," ulaamayaca haylleri ve artk bir

  • daha dnemeyecei memleketi, bir

    daha hi gremeyecei ailesi, arkadalar,

    gemiiyle ilgili her ey, o byk

    akla ayni vapurda, baka bir lkeye gidiyordu.

    Geride ise krk dkk bir

    eyler kalmt ite. Zaten hayatnn ne kadarn

    yaanm kadar yakn

    hissediyordu ki? Son alt senesini mi?... Ondan nce yaad yllar, ayr bir meknda, ayr bir zamanda

    hapis kalm gibiydi. Niye o kadar abuk gemiti

    yllar? Hakikaten abukmu

    gemiti? Ya asrlar kadar tede kalan yllar?

    Onlar da ayn hayatn bir

    paras deiller miydi? Nasl oluyor da ayn srete

    yaananlarn kimi yakn,

    kimi ok uzak grnyordu? Bunun yaanan

    aclarla veya mutluluklarla bir ilgisi

    var myd acaba?

    Kafasnn ii sorularla, yrei szyla dolu, o kadar

    kendinden gemi yryordu

    ki. Kalyoncu Kulluk Sokafna geldiini fark

    edince ard. Ayaklar onu, ok

    iyi bildikleri adrese kendiliinden getirmi olmalyd.

    amarhanenin nnde Volkof Restoran'n

    komileri, getirdikleri masa rtlerini

    ieriye tamakla meguld. Seyit'i grnce, saygl

    bir edayla yolu atlar.

    veli, incecik bir kadn sesi, eski bir Rus halk ezgisini arka baheden sokaa tayordu. Onun ieriye

    girdiini gren tc kzlardan biri, sesin geldii koridora doru seirtip, "t!" diyerek arkadan

  • susturmaya alt. Gen

    adam, iyerindeki disiplini salama abasndan

    aniden vazgeti. Rus kznn

    syledii ark, deta Rusya'nn steplerinden,

    Yalta ormanlarndan esip, baharn

    lk havasn ve iini yakan atei bastran serin bir

    rzgr gibi gelmiti.

    Kendisini krk iveleriyle, "Ho gelmisiniz Seyt

    Bey" diye karlayan Rum

    kzlar ve kendi lisanlarnda karlayan Rus kzlar

    arasndan, kaytsz bir

    selmla, yukar kata, odasna kt. u an

    kimseyle bir arada olmak, konumak

    istemiyordu. Kendisi ve hayalleriyle ba baa

    kalmaya ihtiyac vard.

    Odaya girince srtn kapya dayayp bir mddet

    ylece kald. Sanki yaanmakta

    olan ve bir ertesi gnnn ne olaca belli bir

    dnyay geride brakmt. u an

    nnde, gemite kalm, yaam bitmi ve bir

    daha tekrar olmayacak bir

    dnyann grnts va/d ve o, bu iki dnya

    arasndaki snrda duruyordu.

    Kapnn U olunu kavram olan sa elini skt. Zamana tutunmak ister gibiydi.

    Ardnda kalan dnyadan gelen seslerin aksine, iinde bulunduu odann sknete davet eden

    durgunluu, onu gereinin dndaki eyleri dnmeye itiyordu.

    Kapy kilitleyip konsola doru yrd. Votka karafndan kadehini doldurdu. Koca bir yudumla

    neredeyse tamamn itii ikisini tazeleyip bir de sigara yakt.

  • Ak camdan gelen aydnlktan ve seslerden ne kadar rahatsz olduunu fark edince, pencereyi ve

    kaln kadife perdeleri kapatt. u an darda neler

    olduu, kimlerin ne konutuu, nasl yaad onu hi ilgilendirmiyordu.

    Gemiiyle ve hayl alemiyle ba baa kalmaya ihtiyac vard.

    yasta srtn verip yataa oturuu. vuiKasmuan un uuyu* yudum, ardndan

    sigarasndan derin bir nefes ald. kinin, dilinde brakt burukluu yalayan nikotinin yaratt aclk,

    boazna, oradan cierlerine kadar indi. Bunlarn hibiri, yreinde duyduu acy unutturamyordu.

    Bir yudum daha... ardndan bir

    nefes... Aa kattan gelen sesler, alanlarn

    yava yava daldn

    anlatyordu.

    Kapnn yavaa vurulmasyla kendine geldi.

    Muhasebeci, kibar bir Rusa'yla,

    herkesin daldn, bir arzusu olup olmadn

    soruyordu. Seyit, umursamazca

    fakat kibar bir sesle, gayet ksa bir cevap verdi.

    "Teekkrler. yi akamlar Pyotr Sergievi."

    "Hayrl geceler S ey t Eminof."

    Aslnda u an yapt ile mesleinin hibir ilgisi

    yoktu Pyotr Sergievi'in,

    rakamlarla yaknl dnda. MoskovalI bir maden

    mhendisiydi. Yan tahmin

    etmek olduka gt. Salar be-yazlanmamt

    ancak aln almt. Duru beyaz

    teni, uuk mavi gzleri, ince parmaklar vard.

    Hep-ll, kibar tavrlarndan,

    aristokrat bir aileden geldiini kestirmek pek zor

    deildi.

  • 1S20'de Sivastopol Boleviklerce drldnde, Krm kylarndan ayrlan

    General Wrangel'in son gemilerinden birine snarak kamt. Fazla konumazd.

    Seyit ondan, sadece bir kez, bir iki sofrasnda, en ok Rusya'da brakt yal babasn ve piyanosunu

    zlediini duymutu. Hi, bir kadndan

    bahsetmemiti Pyotr Sergievi. Belki hi sevmemi, belki de sevdii kadndan ayrlmak onu ylesine

    yaralamt ki, konumak istemiyordu. Aynen u an kendisinin olduu gibi. nk konumak, gemite

    yaananlar tekrar yaatmyordu insana. Halbuki dnmek, yeniden gemiin dnyasna gtryordu

    kiiyi.

    u an yapmak istedii kesinlikle buydu... ylesine gemie dalmak istiyordu ki, hi konumadan btn

    o uzak gnlerde konuulanlar yeniden duysun, hi kprdamadan ayn olaylar yaasm... Belki anaflc

    btn gemiini canlandnrsa.

    o yllarn hakikaten yaandna ve bittiine inanacakt. Kendisini yeniden bulmas ve bir yerden

    yeniden balamas lzmd.

    Yataktan kalkt. Tazeledii ikisi ve sigaras

    elinde, pencerenin yanndaki

    koltuun geni kucana gmld. Etraftaki btn

    sesler yerini kararmakta olan

    bahar akamnn sknetine brakyordu houna

    giriyordu.

    zira u an, komak istedii meknlara vezamanlara yolculuk yapabilirdi.

    Onu rahatsz edecek ne bir ses, ne bir nefes vard etrafta. Ban koltua yaslayp gzlerini kapad.

    te, imdi huzura kavuacakt. Hatralar ne kadar yaknndayd. Beyninde canlandrdklarnn,

    gzbebeklerinde grntye dnmesi kadar yaknd. Yllarca, uzun yllarca geriye gidebilirdi bylece.

    Sahi, hatralarnda uzanabildii en uzak yl hangisiydi acaba? Hi bugne dek bunu dnmemiti.

    Snnet dn myd? Yok, yok, ondan ok sene ncelerine gidebiliyordu.

    Birden odann iine yksek, asrlk narlarn, servilerin, meelerin, amlarn yeillii ve serinlii doldu.

    te o muhteem bahe,

    ocukluundan hatrlad

    evinin bahesi, gzlerinin nndeydi. Ormanla

    birleen engin yeilliin iinde

    kouan kardelerini grd ve kendisini... Ne

    kadar keyifliydiler ve ne kadar

  • umursamaz... Kahkahalarla imenlerin zerinde

    yuvarlanp duruyorlard. Byk

    nar aacnn altna yava yava gri, yeil

    renkleriyle ferforje iskemleler

    yerlemeye balad. Masalar, zerlerinde souk

    limonatalar, biskviler, kocaman

    gm semaverde bekleyen ay...

    Ust kattaki pencerelerden birinden, annesinin ald piyanonun byl sesi baheye doru yaylmaya

    balad. Bunu iyi hatrlyordu. Chopin'in Bir Numaral Piyano Konertosu'nun ikinci blmndeki

    noktrnn byleyici temasn kulann dibinde duymaya balamt. Kendisine hi yabanc olmayan

    yeni sesler belirdi gittike yaklaan. Atlarn nal sesi...

    Piyanodaki parmaklar durmutu. Birden annesini, evin ana giriindeki geni

    mermer basamaklarn banda grd. Vitray

    camlarn ssledii giri kapsndan

    kan gen kadn, zarif, ince, uzun endamn

    saran elbisesinin yere uzanan

    eteklerini tutarak merdivenlerden indi. Evin ikinci

    katna sarlarak kan mor

    salkm ve sarmak yapraklarnn glgesinden

    kurtulduu an, duru beyaz teni,

    iri, lacivert menevili gzleri aydnla kt.

    Gl fidanlarnn, ortasn ssledii akl talaryla kaplanm n baheye giren svari, atndan inip

    dizginleri khyaya teslim etti. Kendisini karlayan

    lacivert gzlerin meneviine heyecanl bir bakla

    karlk verirken, karsn

    kollaryla sard ve beraber eve girdiler.

    -14ssl

    niformasn, gcr gcr izmelerini giydii vakit ne kadar heybetliydi.

  • Babas, S t. Petersburg'dan her dnnde ne kadar cokulu olurlard. 0 ksack beraberliklerde ne

    kadar ok sevgiyi sktrrlard zamana. Mirza Eminof,

    Aluta'daki balarn, mallarn her geliinde

    denetler, sonra khyaya teslim eder ve yine grevine dnerdi. Bu ksack ziyaretlerinde babasnn

    arla beraber yaptklar seyahatleri, katld resmi geit trenlerini ve balolar

    dinledike, Seyit'in ii gider ve bir gn babas gibi

    arn hassa alaynda

    svari subay olaca gn hayl ederdi.

    On iki yama girdii yaz dnd. Ne kadar yaknna gelmiti yllar tesinin Alutayaz. Snnet

    dnnn telan, evde yaanan bayram havasn ve ald hediyeleri hatrlad. Babasnn hediyesi

    olan simsiyah, aln beyaz benekli midillisi ne byk mutluluk vermiti ona. Ve hayretler iinde, sevin

    nidalaryla at o kocaman prl prl paket... ar Nikola'nn hediyesi

    olduunu fark ettii zaman nasl heyecana

    kaplm, kendisini dnyann en

    mhimsenen ocuu hissetmiti. zerinde, k

    Rus kzlar ile delikanllarnn

    aalar altnda resmedildii siyah lake sandn

    dnd, glmseyerek.

    Kapandaki bronz horozun anahtar evrilince

    terek dnn ve kilidin

    aln deta bir sihirbaz kutusunu seyreder gibi

    seyretmiti, gnler boyunca

    tekrar tekrar. Bulan olmu muydu acaba sandn

    saklad yerden. Belki de

    rmt Aluta'daki aacn altnda gmld

    yerde. Kimbilir!

    Ama o ok daha sonrayd. imdi daha eskileri dnmek istiyordu. Evet, 1905 Yazfnn ortalaryd.

    Babasyla beraber Aluta'dan ayrlp S t Petersburg'a

    gittikleri yaz, dn kadar yaknna gelmiti ite.

  • Babasnn yan banda, her

    yeni grdn hayretle izleyerek dolat gnleri

    and, keyifle. T sarskeyo

    Selo'daki evleri, emektarlar Ganya ve Tamara

    Karlovi, kocaman bir ocuk

    komikliindeki Binba Moiseyev, balmumu elli

    harika kars Olga Tchererina,

    emireri Yevgeni'nin dul kars Anna Veroka'nn

    mutsuz, aresiz gzellii, onun

    yetim ocuklarnn msr pskl salar, bulut

    mavisi gzleri, hepsi gznn nnde birer birer canland.

    Kendini bildi bileli imrenerek seyrettii babasnn

    niformasnn bir benzerini

    giyip arlk Askeri Akademisi'nin kapsnl 5Uzun

    bir zaman hissettii yalnzln ardndan, kendini

    bulmutu S t Petersburg

    yllarnda. Akademiye henz yazld gnlerde

    babasn RusJapon Harbi'ne

    uurlamt. 0 dnene kadar yalnzlk nbetleriyle

    titredii geceleri,

    alamaktan utand iin nemli gzlerle dolat gnleri olmutu. T ekrar gzyalar iinde

    bulutuklarnda, babasnn sylediklerini hatrlad.

    "Sevgili olum, hayatta hibir eye sevinmek iin

    de acele etme, zlmek iin

    de, oldu mu?" demiti Binba Eminof.

    Ban koltuun arkasna yaslayp sigarasnn

    dumanyla havaya halkalar

    brakrken ac ac glmsedi. Ne kadar doruydu.

  • Hayat da zaten sanki onu

    snamak iin durmadan yerini bir dierine brakan

    sevin ve zntlerle dolu

    gelimiyor muydu?

    Ancak bir devir, ksa bir devir de olsa, sadece

    heyecan, keyif, coku ve birbiri

    ardnca yaanan ak maceralaryla renkli gemiti.

    Gelecekle ilgili sonsuz

    beklentilerinin, mitlerinin taptaze olduu

    dnemlerdi o yllar. Akademiden

    mezun olup temen rtbesiyle niformasn

    kuand gnn hayli ok uzak bir

    devrin fotoraf gibi, buulu bir perde arkasnda

    belirdi. Manej talebeleriyle

    yaptklar binicilik yarmalarnda akademinin

    gzbebei delikanlnn, arn

    gsne takt nianlar nasl gururla tadn

    grebiliyordu. Mineli, yakut

    ve rubi talarla monogram sslenmi altn

    mahfazal saatini ise nianlarndan

    daha fazla severdi. Minik prlantalarn

    ekillendirdii arlk armasyla bir

    sanat aheseriydi. Her saat ba kard o tatl

    sesi zlemiti. imdi

    kimbilir kim iin zaman seslendiriyordu saati. Kapalar'da nianlaryla beraber satmak zorunda

    olduu gnn zerinden henz ok az bir vakit gemiti.

    Aile yzn kim takmaktayd acaba u an? Babasnn yirmi yanda kendisine verdii safir ve

    prlanta tal Eminof yz Kapalar'nn o kk dkknndan kimin parmana gitmiti?

  • Ona znt veren dnceleri def etmek istercesine elini yznn nnde sallad.

    Faydas olmutu herhalde, aniden gznn nne ho yolculuklar gelmeye balad.

    2. Nikola'yla beraber Moskova, Livadia, Ekaterinburg'a yaptklar yolculuklar...

    Hassa Alay'nn gen svari stemeni Seyit

    Eminof ile imdi burada, bu koltukta

    oturan, yrei yorgun erkek ayn kii olabilirmiydi?

    Birinin tutunacak ne kadar ok

    midi vard, istikbalden beklediine ok ey...

    Dierinin ise tutunduu her dal krlyor, gnl

    birlii ettii

    bedenlerden hep ayr dyordu. Hatrlad en son yl, keyifli ve hl gelecee inat bir mitle

    bakabildii 1916'yd. Karlarn kaplad 1916 Kfnn

    Moskovas yan bana gelivermiti. Durmaz '

    uslanmaz deli gnlnn, ilk kez

    anlayamad biimde arpt akama uzand

    dnceleri. Duru beyaz teninde

    mahcup bir scaklkla parldayan mavi gzleri,

    gzel yzn evreleyen ay sars

    salar, utancndan syleyemedii kelimeleri saklar

    gibi duran dudaklaryla, ilk

    hakiki akn tand gece o kadar m geride

    kalmt hakikaten? On alt

    yann henz baharnda o hi tanmad gen kz,

    daha ilk grte kalbinde

    arpnt, beyninde uultular yaratmt.

    Kislovotsk'lu Alexandra Julianovna

    Verjenskaya... Kk Shura. Tatl gzel Shura.

    ocukluunun ardnda gizlenen ve

  • ilk defa Seyit'in kefettii, o smscak arzu dolu

    kadn ruhu, inanlmaz sabr,

    anlay ve beklentisiz akyla hayatn nasl

    doldurmutu Seyit'in., Ve imdi,

    Paris yolunda bir gemide, stanbul Boaz'ndan szlm gidiyordu ite.

    Moskova'nn, St. Petersburg'un btn karlarn, an-seslerini, polka

    namelerini, Aluta balarnn taze asma yapra

    kokusunu, Krm kylarnn

    tuzlu su kokan rzgrn yanna alm gidiyordu.

    Acaba beraberinde gtrd

    anlar sk sk dnp canl tutacak myd, yoksa

    varaca yeni kylarn

    rzgrlarna brakp savuracak myd?

    Dudaklarnda eriyip kaybolan bir "Ahh!" mrltsyla

    yerinde kprdad.

    Huzursuzdu. Ne yapsa, ne kadar eskiyi hatrlamaya alsa, olup olaca yine son gnne geri

    dnmekti ite. nsan gemiinden dahi kurtulamazken, iinde yaad andan kurtulabilir miydi ki?

    Birden Shura'nn yokluunu unutturacak btn dier aclarn bir arada hissetti.

    Hi tek'tek dnmeye gerek kalmadan, hayatnn en kymetlilerini bir defada kaybettii Aluta

    gecesinin grntleri odann iini doldurdu.

    Karpatlar cephesinde geirdii yllardan sonra Aluta'ya ilk dnnde,

    Shuraxyla beraberlii yznden kendisine krlan babasn dnnce yrei

    szlad. Yal adamn nasl bir azapla onun yolunu

    gzlemi olduunu

    dnebiliyordu. Ama baba oulun inatta birbirinden kalr yanlar yoktu.

    Ne deolsa Mirza Eminof, byk oluyla, kendisine benzedii iin vnmez miydi?

    Bir bilebilseydi

    Bolevikler izini bulduunda babasn bir daha

  • gremeyecek, daha ilk gnden

    gnln almaya bakard. Ya babas, msaade

    eder miydi olu kalbi krk ayrlsn

    Aluta kylarndan, bir daha dnmemek zere?

    Ama yle olmamt ite, yle

    olamamt. Kimse bylesine piman

    olabileceklerini bilemezdi ki. Ahh! imdi

    ayn an tekrar yaama ans olsa... Ne yapard ki?

    Ne demiti babas:

    "...Bu eve ne o kadn getir ne de onunla yaadn mddete kendin gel. Seni hl dnmemi farz

    ederek yaayacam." Hatralar boazna dm gibi taklmt. 0 szleri duyduu an, babasnn,

    kendisinden zr dilenmesini beklediini ok iyi

    biliyordu. Seyit de ona doru

    komak, "Babacm seni ok seviyorum, ama

    onu da seviyorum. Onunla olmakla,

    aranzda seim yapm olmuyorum, ne olur anla

    beni!" demek istemi ama gururunun

    getirdii inatla dudaklar kapanm, susmutu.

    Sokak kapsn ekip ktnda, uzun mddet

    kapda, olanlara inanamaz bir

    hayret ve aknlkla, babasnn kendisini

    armasn beklemiti. Ayn inatla,

    ieride st kata kan merdivenlerde de Mirza

    Eminof, uzun zaman bir adm

    atmadan olunun geri gelip zr dilemesini

    beklemiti. Heyhat! Baba Eminof da

    gurur olur, inat olur da olunda olmaz m? Bir daha

    grmemilerdi.

  • Babasnn aklamaya balayan salar ve

    sakalnn evreledii yznde

    krgnlkla bakan mavi gzleri tam karsndayd ve

    hl krgn bakyorlard ama

    olduka da zlem doluydular. Yoksa yanlyor

    muydu? Gzlerini skarak, elini

    yznde gezdirdi. Faydas yoktu. Babasndan

    krgn ayrlmann acsn, hayat

    boyu zlemine ek bir ac olarak tayacakt.

    T anrm! onlar ne kadar zlemiti.

    Hi bylesine hissetmemiti imdiye kadar ailesine

    olan zlemini. Annesinin

    incecik parmaklan piyanonun tularnda

    dolarken, lacivert menevili gzlerle

    nasl sevgi baklar dattn hatrlad. Kardeleri

    birer birer gznn

    nnde odann iinde hayl perdeleri ardndan ieri szlmeye balamlard.

    ocuk hayller, her bir perdeden klarnda biraz daha byyerek Seyit'e

    yaklayorlard. Onlarla hibir zaman en ufak bir

    krgnl olmamt. Yine de

    bu his, zlemini bastrmaya yetecek kadar onu

    mutlu edemiyordu. Hayl

    grntleri, iindeki sknty arttracak ekilde

    kararmaya

    balad. Artk herkes .kmt odadan, bin nar. beyit rpertiyle gzn kapayp ban sallad. Bu,

    grdnden korkmann deil ama derin bir hznn ve aresizliin getirdii bir rpertiydi. Etraf

    kapkaranlkt. Sadece hrn rzgrn savurduu bulutlarn arasndan yer yer

    mehtap ldyordu. Odaya

  • aniden, kyya vuran dalga sesleri ve tuzlu su

    kokusu doldu. Aluta kylarnn

    akllar ayaklarnn altnda kayyordu. Karadeniz'in

    hrnlam sular

    gittike klen kpklerle, tepeden kyya uzanan kayalar ykyordu.

    Mahmut onun sesini haykrarak, balarn kaplad tepeden aaya doru

    kouyordu. Mehtabn aydnlatt yz olduka uzaktayd henz ama Seyit onun on dokuz yann

    tazeliini tayan ehresini ok iyi biliyordu. Hl ocuksu

    baklar tayan mavi gzleri, dalgal kumral salar

    ile Mahmut'un grnts

    yaklat, yaklat. Kollan uzand. Seyit'e ulamak,

    onu tutmak istiyordu. Seyit,

    bir an iinnerede ve hangi zaman diliminde

    olduunu unutmutu. Yerinden frlad,

    elini uzatt. Kardeini tutup ekmek, kucaklamak

    ve oradan karmak istiyordu.

    nk biliyordu; ona ulaaraazsa, neler olacan ok iyi biliyordu. Ama ge kalmt. Tarih yeniden

    kendini yayordu. Mehtap bulutlardan bir kez daha

    syrld. Odann ii aydnland. Seyit imdi kardeini

    ok daha net gryordu

    ama artk o kahrolas glgeler de girmilerdi

    grntye, Boleviklerin kurun

    sesleri Karadeniz'in dalga seslerini bastrd. Arada

    delikanlnn lklar...

    "Buradasn, gitmedin! Seyit Aabey, burada!..."

    Haykr bouk bir iniltiye dnt. Dizleri bkld, kollar gkyznden

    yldzlar toplarm gibi bir araya gelip yanna dt. Seyit, kardeinin

    akllarn zerine aklan gvdesine bakarken vcudu ve beyni strap iinde, inleyerek koltuuna

    kt. Daha fazla dayanamayacakt. Gzlerinden inen yalara hkim olamad.

  • "Mahmut, canm kardeim benim. Canm km benim..." diye hkrd. Ellerini yzne kapatp bir

    sre gzyalarnn ruhunda

    brakt yanky dinledi.

    Alamak sanki ruhundaki isyan dindirmi, btn

    gemiini bir daha alanmamak

    ykamt. Ne kadar ok ve ne kadar byk

    kayplar vard, bir daha hi

    gremeyecei. Ne ok sevdii vard, artk hibir

    haber alamad ve onlar iin

    endie duydu

    Az sonra, zamanda yaad bu yorucu hayl yolculuundan km ve daha sakin dnmeye

    balamt.

    Aniden kafasnda belirlenen kararla kendisini ok

    daha iyi hissetti. Gemiin

    hznn hibir eyle tedavi etmesi imknszd.

    Ama u an elinde olan bir hayat

    vard ki, ona sahip kabilir, ondan, olabilecek en

    gzelini yaratabilirdi. Yeni

    lkesinde yeni bir yaam srklemesi iin her

    sebebi var saylrd.

    Mrvet'i dnnce iini biraz pimanlk, biraz scaklk, biraz da endie kaplad. Kk kars, kimbilir

    nasl merakla kendisini bekliyordu imdi evde.

    Yaknda bir de bebekleri olacakt. Henz alamamt bu fikre ama bu konuda da

    yapacak bir ey yoktu artk. Kars hamileydi.

    Kkt, tecrbesizdi, Seyit'i

    anlamaktan, onun gemiini paylamaktan ok

    uzakt. Hatta bugnn paylamakta

    bile ok zorlanyordu. Ne yetime tarzlar ne

    hayata baklar ne de

  • beklentileri aynyd. Ama bir ey vard ki. Seyit

    onun uruna denemeye deer

    buluyordu. Kk kars kendisine kt. Onu her

    dndnde dudaklarnda

    glmseme ve iinde bir scaklk beliriyordu.

    Ban arkaya atarken kendini

    glmekten alkoyamad.

    "Tanrm! Ben bu kck kadn da seviyorum."

    Bunu hissetmek onu o kadar rahatlatmt ki, artk

    ok uzaklarda kalan veya

    uzaklaan sevgileri aramak eskisi kadar strap

    vermiyordu. Kk Murka'syla

    beraber yeni bir hayat stlenebilirdi. Evet,

    kararlyd, uraacakt. ocuk

    karsna daha ok sevmeyi ve sevgisini

    gstermeyi, erkeinin hayatn paylamay

    retecekti. Belki de ok gzel bir hayatlar olabilirdi.

    Bu dncelerle ferahlamt. Gemiiyle

    hesaplat saatlerin yorgunluunu

    atmak iin banyoya ihtiyac vard. Bir kadeh

    votkay fondip yaptktan sonra

    banyoya girip kendini suyun souk ve uyandrc

    temasna brakt.

    Yataa uzandnda, bir-iki saat yorgunluunu atp sabah ilk i olarak evine

    gitme karar verdi. Ancak, fazla uyuyamad. Beyni ve gvdesi ylesine yorgundu ki, uykuya

    dalamyordu. Sabahn ilk klar odaya dolmadan kalkp giyindi.

    Kapy kapamadan evvel odaya uzun bir bak gezdirdi. Daha birka saat evveline kadar yaadklar,

    odann ky bucak derinliklerine sinmi, gzden yok olmu, sanki biten gecenin karanhyla beraber

  • gemiin bir daha yaanmazlna karmlard. Kasmpaa srtlarnda, bahe iindeki iki katl evin ak

    st kat

    pencerelerinden, kla beraber keyifli bir erkek sesi darya yaylyordu.

    "Ooo ooo, Katalin, Katalin, Kamaya!..."

    Halic'e kubak bakan pencerenin nne kadar ,

    uzanm olan yal aacn

    dalndaki bayku, sesle beraber gzlerini krptrp,

    biraz aadaki kovuuna

    doru kanat rpt. Onun tmesi iin henz erken

    olmalyd.

    Seyit ok keyifliydi. Yumuak, gr bir sesle

    arksn sylerken bir taraftan da

    mutfan mermer tezgh zerinde hamur ayordu.

    Profesyonel bir ann estetik

    hareketleriyle hamuru yuvarlyor, eviriyor,

    dilimliyor ve daha evvelden

    hazrlad kymal ii doldurarak kenara diziyordu.

    Bor orbas hazrd.

    Projkileri de kzartt an, sofraya oturabilirlerdi. Salatann sosu iin

    hardal ezerken gz ucuyla n kapnn dier

    tarafnda, salonda sofray

    dzenleyen karsna bakt. Murka, geldiinden bu

    yana hibir ey sormamt. Ne

    nerede olduuna ne de niye gece yars yok olup

    gittiine dair. Ama onun

    sessizliinin anlaytan deil, krgnlktan ve

    mnakaa etmeye korktuundan

    geldiini biliyordu Seyit. Glmseyerek ban sallad ve arksna devam etti.

  • Naslsa yemekte her eyi anlatacakt karsna. Mrvet, sofraya bir gz gezdirip her eyin tamam

    olduuna kanaat getirdikten sonra, pencerenin pervazna dayanp yaz gecesinin lk kokusunu iine

    ekti. Bir sonraki hareketinin ne olacan kestiremeyenlerin akn tavryla ellerini

    kavuturup manzaray seyretmeye devam etti. Sahilde tek tk klar ile mehtabn yakamozlar yapt'

    Hali sularnn grnts harikayd.

    Ama o krgnd,-hem de ok krgn. Kocasnn

    sabah olmadan yataktan kp

    gitmesini, iki gn ortalarda grnmemesini ve

    sonra da eli kolu paketlerle,

    gler yzle eve dnmesini anla-yamyordu. Onun,

    baba evinde alt ev dzeni

    bu deildi. Seyit onu sevmiyordu belki de. Ama

    sevmese byle keyifle evine geri

    dner miydi? Hediyelerle hem de. Mutfaa girip de karsna yemek hazrlayan baka erkek de

    tanmyordu e dost arasnda. Sevmese btn bunlar yapar myd? Ama peki ya tek bir sz etmeden

    yok

    olup gitmesi, habersiz evden gndz gece uzak kalmas da sevgisinin gstergesi deildi ya.

    Mrvet, ne yapacan, kocasna ne soru soracan, nasl soracan bilemiyordu. Zaten aslnda

    konumaya korkuyordu. Zira daha cmlesini bitirmeden alamaya balayacandan emindi. Sonra da

    Seyit'in kendisini tatl ve sevecen bir alayla nasl ikna edeceini biliyordu. Onun iin mutfaa,

    kocasnn yanna gitmeye korkuyordu. Er veya ge bir eyler konumalar gerekecekti, ancak bu ne

    kadar ge olursa o kadar iyiydi. Ama Seyit mutfakta alrken de, evin kadn olarak ylece durup

    pencereden manzara seyrediyor olmas da garibine gidiyordu. aresizlikle, ellerini gittike

    belirginleen karnnn zerinde dolatrrken.

    Seyit'in sesi imdadna yetiti.

    "Borcu sonra ieriz Murka. Projkileri atyorum yaa. Hazr, deil mi sofra?"

    Mrvet, ister istemez mutfaa girdi. Mrldanarak konutu.

    "Hazr Seyit. Salatay da gtreyim mi?"

    Sesi o kadar hafif kyordu ki, deta duyulmasn diye konuuyordu. Kocasyla konumaya baladklar

    an, arkasndan onun yokluunun hikyesinin muhakkak geleceinden korkuyordu. Aslnda ok merak

    ettii bu sorunun cevab ayn zamanda mthi bir korku uyandryordu. Onu karnnda bebeiyle

    birka gn brakabilen bir erkek, pekl temelli de brakp gidebilirdi.

    Belki de bunca keyifli oluu,

  • hediyeler getirii, byle bir kararn sylemeden

    evvel, Mrvet'i hazrlamak

    iindi.

    Mrvet birden, aklndan geenler nedeniyle fenalamak zere olduunu hissetti.

    Eline ald salata taban tekrar tezghn zerine brakt ve iki eliyle rafa

    tutundu. Seyit, karsnn iyi olmadn fark etmiti.

    Hemen elindeki ii

    brakp ona sarld ve endieyle sordu:

    "Neyin var Murka? yi misin? Gel canm, tutun bana. Gel otur yle."

    Mrvet, Seyit'in yardmyla mutfak iskemlesine

    oturduunda, ban avular

    arasnda tutup destek veren kocasyla yz yze

    geldi. Bu, son birka saattir

    korkarak bekledii and ama ardndan, erkeinin

    lacivert gzlerinde grd

    sevgi dolu prltlar iine huzur verdi. Hayr, hayr,

    btn korkular yersizdi.

    Her zaman olduu gibi yine yanl dnmt ite. Kocas onu seviyordu. Bu baklar, onu brakp

    gidecek bir erkein baklar olamazd. Ba dnmesi,

    geldii sratle terk etti onu ve yerini, tarifi olmayan bir heyecana ve kalp

    arpntsna brakt. Bu gece, hayatlarnda nemli bir deiiklik olacan

    hissediyordu. Kocasyla baklarnda, imdiye dek olmadnca anlama vard.

    Seyit'in daha fazla meraklanmasn istemiyordu. Glmseyerek dorulmaya alt.

    "yiyim S ey L imdi ok iyiyim. Bilmiyorum ne oldu

    birdenbire. imdi, inan, ok

    iyiyim."

    Seyit karsnn yanan okad. aretparman

    onun dolgun dudaklar zerinde

  • yumuak dokunularla usul usul gezdirdi. Kk

    karsnn gzlerinde endie

    bulutlarnn geiini, sylemek istediklerini iine

    atn o kadar iyi

    hissediyordu ki.

    "Benim bilmem gereken bir ey varsa, brak, bu dudaklardan dar dklsnler, ben de

    duyaym,"oldu mu Murka'm?"

    Sonra glmseyerek karsn kucaklad. Onun ban gsnde sararak salarn pt.

    Mrvet glmseyerek, rahatlam bir tavrla kocasnn kollarndan syrld.

    "nan bir eyim yok Seyit."

    "Haydi o zaman, sen ge ieriye. Ben de zgaray yakp geliyorum."

    Mrvet bu gzel szler ve dokunular zerine, uzun zamandr olmadnca iyi hissetmeye balamt

    kendini. Masadaki meze tabaklarn saa sola oynatarak

    iki kadehlerine yer at. Bir ara, oymal ceviz

    trnan zerindeki aynada

    aksini grd. Dudaklarnda kendiliinden hir

    glmseme, gzbebeklerinin

    derinliinde prltlar vard. Hayrete dt. nsann

    mutluluu bylesine abuk

    yzne vurabilir miydi? Mutlu olmak iin ok mu

    acele ediyordu acaba?

    Seyit, mutfan balkonunda kmr zgarasn yakp

    dudaklarnda arksyla salona

    geldi. Elindeki projki taban masaya

    yerletirdikten sonra karsnn

    yanandan bir pck ald. Gen kadn, hafif

    kzararak glmsedi. Seyit ona gz

    krparken sordu:

  • "Haydi artk, ziyafeti aalm m?"

    Kocas o kadar keyifliydi ki, Mrvet, gemi yalnz gnlerinin

    tartmasn sofraya getiremeyeceini biliyordu. Seyit onun kadehine de rak doldurduunda, ilk kez

    itiraz etmedi. Gecenin bysn bozmak istemiyordu.

    Kocasna elik edecekti. stelik bir-ikiyudum ikinin, utangaln nispeten

    hafiflettiini biliyordu.

    "Nazdrovya!"

    Seyit kadehini kaldrm, karsnn gzlerinin iine bakyordu. Lacivert

    gzlerinde apknlkla kark muzip ltlar, sevecenlik, yeni bir hayatn umutlar okunuyordu. Mrvet

    de kadehini kaldrd ama ayn kelimeyi

    tekrarlayamad. Ne diyeceini de bilemedi. Bir

    ocuk aknl iinde,

    dudaklarn bzerek kocasna bakakald. Seyit

    keyifli bir glle kadehini

    karsnn kadehine vurdu ve sz onun azndan

    ald.

    "erefe!"

    Mrvet bu kez tekrarlad:

    "erefe."

    Karlkl birer yudum itiler. Mrvet kadehini

    masaya brakmak zereydi ki,

    kocas bir kez daha kadehini onun kadehine

    dokundurdu.

    "erefimize!"

    0 da glmseyerek karlk verdi.

    "erefimize."

    Birer yudum daha...

    Seyit, yzn karsnn yzne yaklatrarak, gzlerinin iine ltlarla bakmaya devam etti.

  • "imdi bir defa daha Murka. Yalnz daha canl sesle syleyeceksin. T amam m?

    Aynen benim sylediim gibi; erefe! Haydi sylesene, iinden gelerek, haydi."

    Mrvet, yerinde bir doruldu, derin bir nefes ald. Be yanda mahalle

    mektebine gittii gn hocann karsnda ilk

    duasn okuduu ann heyecan

    aklna geldi. erefe kelimesini kocasnn istedii

    gibi sylemenin bu kadar zor

    olacan hi tahmin etmemiti dorusu. Kadehini

    kaldrd.

    "erefe!"

    Seyit glerek onun yanandan bir makas ald. "erefimize!"

    "erefimize!"

    24"

    Gzel bir hayata!"

    "Gzel bir hayata!"

    "Mutlulua!" "Mutlulua!"

    Her dilein ardndan bir yudum iiyorlard. Seyit'in kadehi boalmt bile.

    Birden kendilerini tutamadlar, glmeye baladlar.

    Gller, yerini kahkahalara

    brakt.

    Mrvet, kocasnn hi tanmad kadar keyifli bir

    yzn kefediyordu bu akam

    ve bu ani deiiklie akl sr erdiremi-yordu.

    Sabrnn neticesini grd iin

    Allah'na krler ediyordu. Kocasna, iki gn

    evvel nereye gidip kaybolduunu

    sormayacakt artk. u an, halinden ok memnundu ve akln kartracak hibir ey de renmek

    istemiyordu.

  • Seyit ise, kk karsna hayatn paylamay retmenin, sofrada balayan blm kadaryla ok

    keyifli olduunu dnyordu. Ne kadar olgun grnrse grnsn, henz ocuk yandayd Murka.

    Ona izah etmesi gerekecek ok ey olacakt mterek hayatlar boyunca, bunu biliyordu.

    Mrvet, ilk kadehindeki ikisi bile bitmemi olmasna karn, bann hafiflediini, ayaklarnn yerden

    kesilir gibi olduunu fark ediyordu. Sarholuk deildi bu. Mutluluun ve huzur duygusunun getirdii

    rehavetin ta kendisiydi.

    Ama aynen sarholuk gibiydi. Yanaklarnn kzarmaya, gzlerinin alevlenmeye baladn

    hissedebiliyordu. Kendisindeki bu deiiklii kocasnn fark edecek olmas dncesiyle de utanyor ve

    daha ok kzaryordu.

    Seyit, havadan sudan konular karikatrize

    ederek anlatyor, Mrvet'i

    gldryordu. Gen kadn, o ciddi, hayat hzn

    dolu erkein bunca neesini

    hayretle izliyordu. Niye bu geceye kadar hi byle

    olmamt? Seyit aniden bu

    kadar deimi olabilir miydi? Yoksa iindeki

    muzip ve keyifli erkein ortaya

    kmas iin frsat m olmamt?

    Gen adam ayaa kalkarken karsnn

    dudaklarna bir pck kondurdu.

    "Ben etleri zgaraya koyaym, geliyorum. Sen de raklar tazele istersen Murka."

    Mrvet, kendisine gittike arlk vermeye balayan karnn elleriyle sararak, iskemlesinin arkalna

    dayand. Bir an iin 25gzlerini

    kapayp kendini dinledi. Ateleniyor muydu, yoksa yaad ho gecenin

    heyecan m styordu btn vcudunu? Ama her

    ne ise harika hissediyordu

    kendini. Derin derin nefes ald. Oturduu yerden,

    pencerenin nne kadar

    trmanm olan hanmelilerin kokusu duyuluyordu.

    Gkyzndeki mehtap, asrlk

  • aacn dallarna aslm kalm gibiydi.

    "Allahm, byk Allahm sana krler olsun.

    Mutluluu benden esirgeme, ne

    olur."

    deta ocukluundan beri anlatmaya doyamad

    masallarn o byl gecelerinden

    birini yayordu. Yerinden kalkp, masay iki eliyle

    ahap zeminin zerinde

    kaydrd. Pencerenin dibine kadar getirdi.

    Hanmelinin bayltc keskinlikteki

    kokusu yzne arpyordu imdi. Uzanp ince bir

    dal kopard. Heyecanlanmt.

    Bir kou bfeye kadar gidip, kk bir vazo kard. Kocas mutfaktan dnmeden masaya oturmu

    olmalyd. Sanki su iliyordu da grlsn istemiyordu. Neydi onu kocasna sevgi gsterisi yapmaktan,

    onunla ilgilendiini belirtmekten alkoyan?

    Niye utanyordu her eyden? Bunu bir trl zemiyordu. 0 kadar ok "ayp'la,

    "gnah1la bytlmt ki, kocasna kar ilgili, arzulu grnmekten dahi men edilmi gibiydi; bu

    duygular deta ona yasaklanmt.

    Seyit geri geldiinde yeri deimi masay, buram buram kokan hanmeli yerletirilmi vazoyu

    grnce aknln gizleyemedi.

    "Harika olmu Murka. Yaa sen. Ama bekleseydin de beraber ekseydik masay. Bu halinde doru mu

    bu yaptn?"

    Mrvet kocasn etkilemekten byk mutluluk duymutu.

    "Bir ey olmaz Seyit. tince kayverdi zaten. Sahi, masann byle durmas houna gitti mi?"

    Seyit vazoya doru eildi, hanmelinin kokusunu kapal gzlerle iine ekerken cevap verdi.

    "Gitmez olur mu? Niye daha nce akl edemedik bunu, bilmem. Deniz sanki evin iine girmi gibi."

    Elini uzatp karsnn masann zerindeki elini tuttu. "Ne kadar gzel ellerin var. Parmaklarn incecik,

    uzun. Ne kadar gzel piyano alardn."

    Mrvet aknlkla glmsedi.

    -26"

  • Ben mi?"

    "Evet. Harika alabilirdin. Annemin ellerine benziyor ellerin. 0 ok gzel alard, biliyor musun?"

    Gen kadn bilmediini ifade etmek iin ban sessizce iki yana sallad.

    Seyit'in, annesinden bahsederken birdenbire gzlerinin nasl buulandn fark etmiti. Onun

    kahkahasn kaybetmesini

    istemiyordu. Bu geceyi hibir ey

    bozmamalyd. Hemen lf deitirmek istedi. "Hi piyano almadm, ama nak ilemeyi biliyorum."

    Seyit aniden hznl gemiine dalmaktan kurtuldu. Ban arkaya brakp kocaman bir kahkaha att.

    Karsnn saf, ocuksu szleri, onu iinde olduu dnyaya geri getirmiti. Dayanamaypyerinden kalkt,

    onun alnndan, yanaklarndan pt.

    nk kahkahasndan alnmasn da istemiyordu.

    Yemek, inanlmayacak kadar keyifli geiyordu.

    Mrvet, o kadar ok konuacak eyi

    nereden bulduuna anyordu. Seyit ise, ikiden

    hafif akrkeyif olmu karsn

    seyrederken glmemek iin zor tutuyordu kendini.

    Sarho olan bir ocuktu sanki

    karsndaki. Heyecanla, ard ardrna bir eyler

    anlatyor, iten kahkahalar

    atarken ban hafife arkaya brakp gzlerini

    kapyordu. Seyit, masadan uzanp

    onun yanan efkatle okad. "Tatl ocuk..." Mrvet kahkahasn kesti. ocuk szne alnmt

    birden. "Beni ocuk mu gryorsun?"

    "Sen benim gzel ocuk kadnmsn Murka. Her zaman da yle kalacaksn benim iin." "Ama ben

    bymek istiyorum." "Kime benzemek iin?"

    Mrvet gzlerini nne edi. Elleriyle bir dilim ekmei ufalayp duruyordu.

    Azndan cevab nasl kt, kendi de at. kinin tesiri olmalyd. "Ne

    bileyim... Btn o kadnlar..." Devam edemedi. Seyit cevabn byk merakla bekler bir ifadeyle

    sordu: "Ne olmu o kadnlara bakalm?" "Onlar... Hepsi benden byk onlarn." "Sonra?"

    -27'

  • T anrm/ diye dnyordu ban nne emi Mrvet, 'niye srarla beni konuturmaya alyor bu

    konuda?'

    "Belki ben de byrsem, onlar aramazsn, diyordum."

    Gzlerinde biriken yalar tutamad. Ekmei brakt.

    ellerinin tersiyle szlen

    yalar sileli. Ba hl nne eik, duruyordu.

    Seyit iskemlesini arkaya ekerek bir kahkaha att. "ocuk, ocuk! Ah, sandmdan da ocuksun sen.

    Kk Murka'm, sen o kadnlar gibi hibir vakit byyemeyeceksin."

    Mrvet isyanla ban kaldrd. Dudaklar alamaya hazr, titriyordu. Yal gzlerle sordu:

    "Niye ama? Niye!"

    Seyit yerinden kalkt. skemlesini karsnn yanna

    ekip oturdu. Onun ellerini

    alp avularnn iinde sard. Yz birden

    ciddilemiti. Mrvet, soru dolu

    baklarla onu szyordu. Erkek, ar ar konutu.

    "nk yavrum, sen yz yana da gelsen, hibir

    erkee o kadnlarn bakt

    gzle bakamazsn. nk sen sevmeyi biliyorsun,

    kskanmay biliyorsun. Ama

    nefreti, almay, erkei kullanmay bilmiyorsun.

    Sen, sen ol, sakn o

    kadnlara benzemeye urama."

    Mrvet burnunu ekerek mrldand.

    "Ama sen, sen o kadnlar beeniyorsun."

    Seyit, karsn ikna etmenin daha uzun bir zaman alacan hissediyordu. aka yollu cevap verdi.

    "Hayr canm. Onlar beni beeniyor ama ben yalnz seni beeniyorum. Benim karm da sen deil misin

    zaten? Syle bana. Senin onlardan ne kadar farkl bir yerin olduunu sylememe gerek var m? 0

    kadnlarn kiminle, nerede olduklar beni hi ilgilendirmiyor. Ama seni hep evimde, yanmda,

    yatamda bilmek istiyorum. Syle imdi, hl bymek istiyor musun?"

  • Mrvet ambale olmutu. Kendini tutamad. Hafiften glmeye balad. Kendini Seyit'in gsne brakt

    ve bir cesaretle aklndan geenleri syleyiverdi.

    "Ben hep senin istediin yerdeyim Seyit ama sen

    her zaman benim yanmda

    deilsin."

    Gen adam, elleriyle karsnn salarn okayp perken, onun ne kadar krgn olduunu dnd.

    Eilip raksndan bir -28yudum

    ald. Ar ar yudumladktan sonra hafif bir ksrkle boazn

    temizledi. Artk sylenmesi gerekenlerin zaman

    gelmiti. Bunlar konumak her

    ikisine de ac verecekti ama baka aresi yoktu.

    Bu son iki gn hayatlar

    boyunca gizlilik iinde saklayamazlard anlarnda.

    Yava ve tok bir sesle

    konumaya balad.

    "0 gece ok huzursuzdum Murka. Uyuyamadm. Kafamn ii ylesine ard, yreim yle skntl idi

    ki... Daha fazla evde, yatakta kalamadm. Kalkp dar

    ktm. Sen o kadar tatl uyuyordun ki, kyamadm

    uyandrmaya. Aklma taklm

    bir ey vard, uzun zamandr halletmek iin frsat

    kolluyordum."

    Mrvet, ban kaldrp onun yzne bakt. Gzlerinde sorular vard. Kocas, onunla gz gze gelmek

    istemiyormu gibi, eliyle ban gsne doru ekti ve

    devam etti.

    "Shura'ya gittim."

    Seyit, kollar arasndaki ban, gvdenin, kaskat kesildiini fark etti.

    MLirvet'in ba dnmeye, midesi bulanmaya balamt yine. Bu kadar fazlayd.

    Artk daha fazla dayanabileceini sanmyordu. Kulaklar uulduyrdu. Seyit onun omuzlarn okad.

    "t, haydi toparlan bakaym. Beni dinlemeni istiyorum Murka. Lfm

  • bitirmedim henz. Dinlersen anlayacaksn. Ne dedim demin sana? Bir ii hallettim dedim, deil mi?"

    Mrvet kendi sesini duymuyordu ama dudaklarndan baz szler dkldn hissetti.

    "Gidiyorsun deil mi? Onunla gidiyorsun..." Alamaya balad. Seyit onu omuzlarndan tutup

    iskemlesinde dorulttu. Yznde mstehzi bir ifadeyle sordu:

    "Nereden anladn bakalm gideceimi?"

    Mrvet bir yandan peetesiyle yanaklarn, gzlerini silerken, "Tabii, bu kadar

    iyi davranmandan..." dedi ve cmlesini

    tamamlamadan sustu. Sonra naslsa her

    eyin bittiini anladn ama umursamadn belirtir

    bir rahatlkla devam

    etti.

    "Bu akam o kadar iyiydin ki bana kar. Herhalde

    seni hep byle hatrlamam

    istedin."

    Seyit sonunda kahkahalarn tutamad.

    Gzlerinden yalar geliyordu glmekten.

    Mrvet nefretle bakt kocasna. Kendisi -29strap

    ekerken ve alarken, onun gzleri kahkahadan yaar-yordu. Ne

    cesaretle? Ne cesaretle!' dedi iinden.

    "Demek ki iyi davranmamdan gideceimi anladn, benim kk karcm."

    Hl glyordu.

    "Demek ki anladn."

    Mrvet isyanla ayaa kalkt, sofray toplamaya balad. Bu arada alayarak mrldanyordu.

    "Kfi derece elendiysen artk gidebilirsin."

    Seyit ayaa kalkarak onu kendine ekti. Sk sk

    kollar arasnda hapsederken

    beline sarld. Mrvet kocasnn yzne bakmak

    istemiyordu. Gzlerini kapad.

  • Gen adam onun slak kirpiklerle kapanm ekik gzlerini tek tek perek kulana eildi ve fsldad.

    "Demek gideceim iin iyi davrandm. Pekiyi, o zaman sana bir haberim var, kk apal. Hayatnn

    sonuna kadar, sana kt davranan bir adamla beraber yaamak zorunda kalacaksn. nk, bu adam

    hibir yere gitmiyor."

    Mrvet gzlerini at. Gnl krkl, aknlk, sevin, btn hisleri altst olmutu. Gene bir aka

    myd duyduklar? nana-myordu.

    Seyit onu saran kollarn hi zmeden gzlerine bakarak konutu.

    "Shura'yla konutuk. 0 artk burada deil. Ayrld stanbul'dan. Fransa'ya gidiyor. Bir vapurda, uzaklat

    gidiyor u anda. Ben ise, burada, seninleyim."

    Mrvet hl konuamyordu. Bu rya bitmesin, diye dua ediyordu. Ne kadar mutluydu.

    "Bir ey demeyecek misin?"

    "ey... Seyit, ben bilmiyorum. Ne diyeceimi bilmiyorum. ok yorgunum. Ama ok mutluyum."

    "Kk karm benim, imdi anlyor musun sana

    neden by-yemeyeceini

    sylediimi. Sen hep ocuk ruhlu kalacaksn, hep.

    Ve ben, senin bu ocuk halini

    seviyorum."

    Skca sarld karsna. Mrvet nce tereddtle, sonra kendinden emin bir tavrla kollarn kocasnn

    boynuna dolad. Gzlerini kapatp, yzn onun plerine teslim etti.

    -3Kasmpaa

    srtlarndan Hali, mehtapta l sld. Hanmeli kokusu, iilen

    ikiden daha ok sarholuk veriyordu. Mrvet

    ayaklarnn yerden kesildiini

    hissetti. Bu gece bambaka bir gece olacakt.

    biliyordu. Biraz daha bymt bu gece...

    Mrvet, doumu yaklatka, tarifsiz heyecanlara

    kaplmaya balamt. Midesi

    devaml bulanyor, sk sk ba dnyor, eli aya

    buz kesiyordu. Heyecandan m

  • hastalanyordu yoksa hastalk belirtileri mi onda

    heyecan yaratyordu onu

    anlayamyor-du. Sadece, yalnz kald bir anda,

    bana bir ey gelecekmi

    korkusunu yayordu. Haftalardr boazndan

    doru drst bir lokma gememiti.

    Seyit'in srarlarna ramen sofrada tabana ald

    yemekleri sonunda neredeyse

    hi dokunmadan brakyordu. Yiyebildii tek ey

    sakz leblebisiydi. Kahvalt,

    le yemei, akam yemei niyetine avu avu

    sakz leblebisi attryordu.

    Fazla bir i yapmadan geiriyordu gnlerini Mrvet. Zaten Seyit de fazla

    yorulmamasn tembih edip duruyordu. Sevgileri, dzenleri her ey yolunda gibiydi ama akas

    Mrvet'i korkutan bir ey vard yine de. Doum an gelip attnda yapayalnz kalacak olmaktan

    kokuyordu. Geri hep anne olma fikri ve sevdasyla bymt ve karnnda gittike ekillenen

    bebein kendisine ait olduunu bilmek doumun bir an nce olmas iin daha da heyecan verici ve

    beklenir bir sebep tekil ediyordu ama gen kadnn aklna doum denince hep ocukluunda,

    mahallelerinde doum yapan kadnlarn yaadklar geliyordu.

    Hamile kadnlarn avaz avaz barmalarn, saatler, bazen gnler boyu sren iniltilerini, lklarn,

    hatrlamak bile beyninin iinde uultular

    yaratyordu. Karnn bu kadar byten, bylesine

    yuvarlaklk ve ilik yaratan

    bebek nasl kacakt iinden, akl ermiyordu.

    Doum srasnda kan kaybndan ve

    yrtklardan lenler olduu zerine konumalar

    hatrlyordu. Ancak bunlar, hep

    byk bir gizlilik iinde konuulan ancak onun

    kulana kaan konumalard.

    Mrvet'in ocukluunda evlerinin olaan konusuydu hamile kadnlar, doumlar.

  • dkler, lousalar. nk Mrvet'in ba31 baannesi,

    Mahmutpaa'daki btn evlerin, konaklarn has ebe-siydi. Haime Ebe,

    1878 Moskof Harbi srasnda, Krm'n Bah-esaray'ndan sekiz yandaki olu Haanla beraber

    kamt. Batum zerinden Trkiye'ye sndklar tarihte, henz yirmi ikisinde bir taze, ancak duldu.

    Haftalar boyu karlar iinde, dalar

    arasnda yayan yol almlard. Gruplarndaki yal

    iki kadnn lm zerine,

    gen bir hamilenin doumunu mecburiyetten

    stlenen Haime, o tarihten sonra ebe

    olup kmt.

    Devletin Krm gmenlerine ayrd Mengene blgesine yerletiklerinde ksa zamanda n yaylm

    ve Mahmutpaa ve evresinin bir numaral ebesi olmutu.

    Shhatli yaptrd her doum iin belindeki ipek kordona bir dm atard.

    Mrvet'in keyifle izledii bir olayd ninesinin att dmleri saymak.

    ldnde ipek kordonunda tam be yz doksan dokuz dm saymlard Haime Ebe'nin.

    'Keke babaannem yaasayd da o dourtsayd bebeimi.' diye dnyordu sk sk.

    Ne kadar az ey anlatmt annesi, doumla ilgili.

    "Allah yardmcn olur, benim gibi, babaannen,

    anneannen gibi dourursun

    inallah. Hem eben hem ben yannda olacaz."

    demiti. Ama bu kadar Mrvet'in

    iini rahatlatmak iin hi mi hi kfi deildi.

    Doumuna, her ey yolunda

    giderse, sadece bir ay kalmt ve artk evde yalnz

    kalmak istemiyor, annesinin

    yannda olmak istiyordu. Ama Seyitle aralarnda

    her ey o kadar iyi gidiyordu

    ki, yeniden huysuz ocuklar gibi, "Annem de,

  • annem!" diye tutturup, evinin

    dzenini bozmak da istemiyordu.

    Aslnda doum korkusunun dnda, Mrvet'in

    hayatnda ikyet edebilecei hibir

    ey yoktu u sralar. Seyit'in ileri ok iyiydi. Geri

    hayatndaki

    deiiklikleri hazrlk srasnda hi anlatmyordu gen adam ama gerekletirdikten sonra gelip srpriz

    yapyordu karsna.

    Yine bir akam vakti, Mrvet sofray kurmu beklerken Seyit pr nee, arklarla, slklarla geldi.

    Heyecan gzlerinden okunuyor, yerinde

    duramyordu. Karsna hararetle sarlp pt. "Haydi, hemen hazrlan Mrvet. Sana harika bir

    srprizim var. Haydi, haydi, abuk ol!"

    Mrvet, Seyitle yaamann her gn srprizlerle dolu olduu32

    'Yine ne var Seyit? Nereye gideceiz? Ne giyeceim? Biraz ipucu versene, ne olur."

    "Gidince greceksin. k giyin, son derece k. Tamam m?"

    Mrvet yzn ekiterek karnn gsterdi.

    "Bu halde ne kadar k olunursa ite... Ben hi

    gelmesem de sen sylesen ne olduunu srprizinin. Seyit."

    Seyit, karsnn beline sarlarak, onu yatak odasna doru gtrd.

    "Hayr Murka. Hi itiraz anlamam. Hemen

    giyiniyorsun ve beraber gidiyoruz. Hem

    bu halinle de o kadar gzelsin ki, hi dert etmene

    gerek yok. Anlatmakla olmaz,

    grmen lzm, anlyor musun? Muhakkak grmen

    lzm."

    Mrvet giyindii srece kocasnn arklarn

    dinledi. Seyit'i ocuk gibi

    sevindiren ne olabilirdi?-G lkurusu ifon bir elbise

    giyip, minik rubiler monte

  • edilmi kpelerini ve brounu takt. Seyit'in son

    hediyesi olan taklarn

    kendisine ok yaktryordu. Elbisesinin

    kumandan ifon-trban bana

    yerletirip, alnndan ve kulaklarnn zerinden

    dna doru lle salar

    kard. ektii srmeyle gzleri daha da irilemiti. Aynada kendisini son defa alc gzle bir seyretti.

    Yan dnp, ikin karnnn nasl gzktne bakt.

    Evet her eye ramen yine de alml ve gzeldi.

    En ho olan da mutluluunun gzlerinden prltlarla darya yansmasyd. Kendinden memnun,

    glmseyerek yatak odasndan kt. Seyit, derin bir hayranlk sly-la karlad karsn.

    Ona elini uzatt ve gsne doru ekerek abuk, apkn bir p kondurdu dudaklaryla. Keyifle

    ktlar evden.

    Az sonra bindikleri araba onlar, Seyit'in talimatyla, Tepeba-fnda Timyoni

    Soka'nda brakt. Mrvet, kocasnn kolunda merakla ilerlerken, ilk defa geldii bu Beyolu

    Soka'nda ok rahat deildi. Sanki ait olmad bir

    mahallede gibiydi. Hazran aynn tatl bir huzur

    getiren ilk akamnn lkl

    bu sokakta daha da barizdi. Kokular bile deiikti

    burnuna gelen. Kaldrm boyu

    nnden getikleri kaplardan ykselen kahkaha

    sesleri, iki, ttn ve parfm

    kokularyla kararak gecenin lklna karyordu.

    Btn bunlar Mrvet'i

    rktmt ama akamn keyfini bozacak deildi.

    Azn amad. Seyit birden

    durdu ve

    -33"

    T am u karmzdaki kapy gryor musun?"

  • Gen kadn, zerinde "Krm

    Lokantas" yazan, mermer stunlarn zerinde

    karlkl iki kadn heykelinin

    arasndan kan merdivenlere bakt. kinci bir

    levhada da Rusa ayn ey yazyor

    olmalyd. Sorar gzlerle kocasna bakt. Herhalde

    Se-yit'in Krm'dan yeni

    gelmi bir arkadayla buluacaklard. Belki de

    sadece bir Rus lokantasnda

    yemek yemeye getirmiti kocas onu. Seyit hl

    fazla bir ey sylememeye yeminli

    grnyordu. Onun koluna girerek soka geirdi.

    Yznde muzip bir glmseme

    vard. Merdivenlerden frlayp maun ve kesme

    kristal camlarla sslenmi kapy

    at. apkasn karp reveransla Mrvet'eyol

    gsterdi. "Buyurunuz sevgili

    bayan. Krm Lokantas'na ho geldiniz." Mrvet'in

    aknl gittike

    artyordu. Seyit elinden tutup ekince, kendisini kocaman, son derece k bir

    lokantann iinde buluverdi. zerinde oymalar

    olan stunlarn yer ald salonun

    duvarlar, kolonlar tamamen kristal aynalarla

    kaplanmt. Sa tarafta, birka

    basamakla klan blm mzisyenlere ayrlmt.

    Bronz amdanlar ile simsiyah

    bir piyano o kadar hametli duruyordu ki, Mrvet

  • ister istemez alyor

    olabilmeyi arzuladn fark etti. Nefesini tutarak, masalar ssleyen harika porselen yemek

    takmlarn, kristal kadehleri seyretmeye devam etti. Seyit, o arada ondan uzaklam, salonun

    ucundaki kapdan beliren birka kiiyle, Rusa konuuyordu. Tavrlarndan, Mrvet onun baz

    talimatlar verdiini anlyordu.

    Hibir ey anlayamyordu btn bu olup bitenden.

    Seyit glmseyerek ona doru

    geldi.

    "Nasl buldun Murka? Ne diyorsun, gzel deil

    mi?" "Harika bir yer buras Seyit.

    ok k. Bir arkadann m?" Seyit onu iki elinden birden tutarak bir masaya oturttu. "imdi, nce otur

    bakalm. aknlktan kk dilini falan

    yutman istemiyorum. yle sevinten alamak da

    yok, tamam

    m?"

    Mrvet'in akn baklarn glerek izledi ve yine sordu:

    "Sz m?"

    "Sz."

    34"

    Hazir msn.' c... uu uumu,

    karnda

    duruyor Murka." Mrvet, hayret ile glmsemek aras azn at ve

    kald. "Evet, Murka'm, yanl duymuyorsun. Buras

    bizim artk." Gen kadn

    gzlerini gururla etrafta gezdirdi. "Evet, ok

    uratm ama ite oldu. Yarn

    gece alacak. Senin daha nce grmeni istedim.

    Bekleyemedim yarna kadar. Ne

    diyorsun?"

  • aknlndan glkle kurtulan gen kadn,

    derin bir nefes ald. Kocasnn

    "Bizim" sz ok houna gitmiti. Byle bir

    lokanta ile kendisi arasnda ne gibi

    bir ba olacan kestiremi-yordu ama yine de

    sahibinin kars olma fikri ok

    keyif veriyordu. Birden aklna bir soru geldi:

    "amarhaneyi sattn m?" Seyit,

    yanndaki iskemleyi ekerek oturdu masaya.

    "Satar mym? imdilik duruyor. Orada

    iler artk oturdu. Pyotr Sergievi hesaplara

    baktndan beri iim rahat. Ama

    greceksin Murka, bu i bambaka. Burasnn her

    gece dolup tatn

    dnebiliyor musun? Balalayka, piyano, bandura, akordeon alnacak, arklar sylenecek, danslar

    edilecek..."

    Seyit coku iinde anlatmaya devam ediyordu. Mrvet bir anda btn keyfinin bittiini hissetti. Byle

    bir hayat onlar ancak ayrabilirdi. Nasl bir

    aptallkla sevinmiti ilk bata. Burasnn almas, Seyit'in artk geceleri

    eve gelmemesi demekti. ilecek, arklar sylenip dans edilecekti demek burada.

    Seyit her gece elenecekti bylece, o, evde bebeiyle kocasnn yolunu gzlerken. Yz aslvermiti.

    Ama aklndan geenleri syleyemiyordu.

    0 anda, mutfa blen byk resimli paravann ardndan beliren gen bir kadn,

    Mrvet'in endielerini deta dorulamaya

    gnderilmi gibiydi. Sapsar salarn

    bann zerinde llelerle toplam, cmert

    dekoltesinden gsleri beliren

    nariei renkli elbisesiyle salonun boluuna bir

    renk kua gibi dalmt

  • gen kadn. Bir elindeki tepsideki iki ve meze

    tabaklary-la masaya yaklat.

    Seyit'i Rusa selmlarken dudaklarna yaylan

    glmseme, Mrvet'in yreini bir

    kez daha burktu. ok deil birka ay evvel

    Shura'yla karlat gn

    hatrlamadan edemedi. Kendisini yine o gnk gibi

    ocuksu, apal, aresiz

    35u.

    uu. vuo IVK.I1 lil IXCIIUiMlie MUdIlIKId verdii selma karlk vermek istediyse de beceremedi.

    Glmsemesi dudaklarnda

    dondu kald. Kendisini bu hale drd iin

    Seyit'e kzyordu. Ama eri ok da

    azn ap bir ey syleyemedii ya da en

    azndan iinde bulunduu an idare

    etmeyi beceremedii iin kendisine ierliyordu.

    Seyit, kadehlerini votkayla dolduran garson kzla

    ciddi bir eyler konumaya

    balamt. Kz, masalar, iskemleleri gstererek bir

    eyler anlatyordu. Belli

    ki lokantayla ilgiliydi konumalar. Ama yine de

    kocasnn bu kzla beraber,

    ayn yerde, btn gece alacan dnmek

    Mrvet'in midesini bulandrmaya

    kfi geliyordu.

    Mrvet yaad sknty alamadan nasl atlatacan d-nedursun, paravann arkasndan baka

    gen kadnlar da kmaya balad. Ellerinde dolu tepsiler, hummal bir kouma iinde, zeri henz

    bo olan masalar dzenliyorlard.

  • Aralarnda alak sesle konuup, glyorlard. Mrvet btn bu kahkahalarn kendisi iin olduu gibi

    bir hisse kapld.

    Dncesinin samaln biliyordu

    ama elinde deildi. Oturduu kadife iskemleye

    deta yapm gibiydi. Elleri

    arasnda dndrp durduu votka kadehiyle

    skntsn paylayordu. Seyit'in

    szleriyle kendine geldi.

    "imdi bizim iin mzik yapacaklar Murka. Sadece bizim iin. Haydi kk Murka'm erefe!"

    Kadehini karsnn kadehine dokundururken gzlerinin iine bakt. Ondaki deiiklii grmt.

    "yi misin Murka? Ne oldu birdenbire? Arn falan m var yoksa?"

    Mrvet cevaplamaya alt. Dudaklarn at, sesi kmad. Genzini kk bir ksrkle temizleyip

    mrldand.

    'Yok bir eyim Seyit. Galiba biraz yoruldum, o kadar."

    Cevabna inanamyordu. Niye deminden beri kafasn kurcalayan, onu isyan ettiren

    eyleri syleyememiti?

    "imdi bir yudum votka seni kendine getirir.

    Harika bir yemek yiyip, mzik

    dinleyeceiz. Greceksin hibir eyin kalmayacak.

    Mrvet, kuruntularn bir kenara atp, kocasna ayak uydurmaya alyordu. Ama ok da zorlanyordu.

    Yemekler harikayla d

    ama itah yoktu ve midesi bulanyordu. Bor orbasna Seyit'in srarlarna ramen eki kremadan

    koydurmad.

    "Murka, her yemei yemenin bir deti var. Bor

    simetanayla iilir. Haydi inat

    etme. Bak bir kere tadna, baylacaksn."

    Mrvet neredeyse alayacakt.

    "Seyit, midem almyor, istemiyorum. Brak ben byle ieyim, ne olur."

    Seyit glerek onun yanan okad.

  • "Peki peki, alama ocuk karm benim. stediin gibi i haydi."

    Mrvet, kocasnn hayatna alacak kadar hibir

    zaman b-yyemeyeceini

    dnyordu. Ama en azndan byle sulugzllk

    etmemeliydi. Nispeten rahatlamas

    iin iki yudum iki kfi gelmiti zaten. imdi daha

    mantkl dnebiliyordu. Bu

    lokanta sadece kocasnn iiydi. Etrafnda

    alanlar da bu iin bir parasyd.

    Bunda hi de kslecek taraf yoktu. Seyit, byk bir keyifle tatl bir

    sohbetteydi. Arada bir, karsnn yanan, ellerini

    okuyor, onun gzlerinin

    iine bakarken de kendisine bakmas iin muzip

    bir glle srar ediyordu. Bir

    ara, kapnn yannda beklemekte olan gen

    ocuu, eliyle iaret ederek yanna

    ard.

    "Hemen Orient Bar'a ko. Orada skender Bey, Manol Bey, hangisini bulursan haber ver, burada

    bekliyorum kendilerini, tamam m? Ko bakalm."

    Gen ocuk saygl bir ifadeyle, "Ba stne," deyip lokantadan frlamt ki, mzisyenler birer birer

    yerlerini almaya balad. Hepsi Beyaz Rus'tu.

    Enstrmanlarn akordu esnasnda kan sesler bile Mrvet'i bylemeye yetmiti.

    Biraz evvel yaad i skntsn unutmu gibiydi. Glmseyerek kocasna

    bakt. Bir elini enesine dayayarak sahneyi seyre devam etti.

    "te, benim Murka'm geri geldi."

    Seyit, karsnn gler yznden duyduu

    memnuniyeti belirtmeden edememiti. Onu

    hep byle grmek istiyordu. Glsn, elensin,

  • kahkaha atsn, kendisiyle beraber

    ark sylesin, akrkeyif olsun, istiyordu. Aslnda

    beraber ne kadar

    elenebilirlerdi.

    Gen kadn yaad gecenin keyfini karmaya balamt. Masalarn zerinde titreerek yanan

    mumlarn nda, harika -37mzik

    eliinde, kocasyla beraber harika zaman

    geiriyordu. Koskoca salon

    sadece ve sadece onlara aitti. Bu sihri bozacak

    hibir ey yoktu. Hayat kendine

    zehrettii anlar iin pimanlk duyuyordu imdi.

    Kendi kendine sz verdi, ayn

    yanllar yapmayacakt bundan sonra.

    alan paralarn ou kulana yabanc gelmiyordu; Seyit'in evde syledii arklard bunlar. Kendini

    kaptrm, yar baygn baklarla dinliyordu ki,

    kahkahalarla ieriye bir grup erkek girdi. Seyit onlar grr grmez sevinle yerinden kalkt.

    "Geldiler ite."

    Masalarma doluan gen adamlar Mrvet'e yabancyd. Zaten kocasnn arkadalarndan hibirini

    tanmyordu henz. Seyit'in, evin dnda geirdii hayat Mrvet iin tamamen bir srd. Ama bunda

    da kabahat yine kendisindeydi.

    Seyit onu her Beyolu'na getirmek istediinde bir

    bahane bulup reddetmi, ne

    zaman eve Rus arkadalarn armak istese

    mrn krn edip, ii olmaza

    sokmam myd?

    Yine iini bir sknt alverdi Mrvet'in. imdiye dek,

    babas, aabeyi ve yakn

    akrabalarndan baka hibir erkek grubuyla bir

    masada oturmamt, hele ki iki

  • masasnda. Geri yannda kocas vard ama yine

    de sklyordu. yi ki annesi onu grmyordu u an. Beyolu'nun, temiz aile kadnlarnn muhiti

    olmadn syler dururdu annesi hep. Acaba imdi kocasnn arkadalar onun hakknda neler

    dnyorlard? Belki de hafif bir kadn olduunu sanacaklard. Ama Seyit'in arkadayd onlar. stelik

    hepsi son derece nazikti kendisine kar.

    Tedirginlii yine yzne vurmutu. Seyit ise son derece rahat bir tavrla, kolunu karsnn srtna

    dolam, keyif iinde sohbetteydi misafirleriyle.

    Aralarnda Rusa konuuyorlard. Bir ara Mrvet'in skntsn, konuulanlar

    anlayamamasna balad ve ona dnp gnln ald.

    "Sana da Rusa'y reteceim Murka. Bence muhakkak renmelisin."

    Mrvet, bu konuda hibir hevesi olmad gibi tam

    aksine tarifi imknsz bir

    kskanlk duyuyordu bu lisana kar. Onu

    kocasndan ayran bir eydi. Kocas Rusa konutuka, yine eski hayatna dnp, onu terk ediyor gibi

    geliyordu Mrvet'e.

    Seyit, arkadalarnn kimler olduunu anlatabilmek iin ara38da

    srada aklamalarda bulunuyordu karsna.

    Masada bulunanlardan skender Beyzade, ok

    uzun boylu, iriyar, yakkl bir

    adamd. Bakl'yd. Wrangel ordusuna katlp

    kamt. Manol da. General

    Wrangel'in gnll ordusunda Krm kylarnda son

    arpanlardand. Limandan

    ayrlan en son gemiye binebilmiti ans eseri.

    amarhanenin muhasebesine bakan Pyotr

    Sergievi de onlarlayd. Mrvet onu bir

    kez grd kadaryla hayl meyal hatrlyordu.

    Erkeklerin sohbeti hararetlenmiti. Mrvet, bir ara,

    Shura ismini duydu mu yoksa

  • sadece ona benzerlii olan bir kelime mi kulan

    srd pek anlayamad ama

    hemen gerildi. Btn bu insanlar, Shura'y, Seyit'le

    olan gemiini ok iyi

    biliyorlard. Hepsi onu tanyordu muhakkak ve muhakkak ki hepsi de ona hayrand.

    Kendi yerinde imdi Shura olsayd ne olurdu, diye

    dnd. Herhalde ok

    eleniyor olacakt Shura. Bir kere ayn lisanda

    onlarla konuabilecekti. Sonra

    da erkeklerle ayn masada oturup iki imekten

    utanyor olmayacakt. Mrvet

    kskanlkla hayalindeki bembeyaz tenli, mavi

    gzl, baak sars sal, uzun,

    alml gen kadn hatrlad. Herhalde de en

    kahkahalar atarak sohbete

    katlrd Shura. Kendisini, yerinde ireti oturuyor

    gibi hissetti. te, ne

    kadar urasa yine olmuyordu. Ait olmad, kendisine yabanc bir dnyada misafirdi sanki.

    0 srada gelen srpriz konuklar Mrvet'i biraz olsun rahatlatt. Gelen,

    Mrvet'in halasnn damad Osman'd. Osman, bir garip tesadf eseri,

    Krm'dayken de Seyit'in halasnn damadyd. Bolevik ihtilalinden kaarlarken yolda bu gencecik

    karsn ve ocuunu kaybetmiti, stanbul'da birka sene her

    limana gelen gemiden, her kaak gelenden

    onlarn haberini beklemi ama sonunda

    pes elmi, kaderine ksmt. imdi gemiine

    snger ekmi, yeni karsyla

    mutlu olmaya alyordu. Seyit'e Mrvet'i gsterip

    evlenmeleri iin uraan da

  • oydu. Dnde Seyit'in sadc da olmutu.

    Mrvet'i pp dier yanna yerleti.

    "Sen geceleri kar miydin evden?" Mrvet

    hemen eilip, Osman'n kulana

    fsldad. "Osman Aabey, annemin kulana

    giderse, bakmaz bir daha yzme. Ne

    olur, Allah rzas iin azndan bir ey karma."

    -390sman

    gld.

    "Tamam tamam, dert etme. Ne zannediyorsun, gidip seni ikyet mi edeceim Emine Abla'ya? Hem

    sonra, kuzum nedir bu yersiz korkun? Sen artk evli bir kadnsn.

    Kocanla beraber istediiniz yere gidersiniz. Hesap

    m vereceksin annene,

    kardelerine?"

    "Ama sen annemi biliyorsun Osman Aabey. Duyarsa, krlr. Bakmaz yzme bir

    daha."

    "Oldu, ben bir ey diyecek deilim Mrvet. Ama sen kendini ok fuzuli yere bask altna alyorsun.

    Brak, hayatn yaa kocanla. Baksana urann gzelliine.

    Senin yerinde baka kadn olsa kmaz buradan. Her akam kralieler gibi, yemein nne gelir,

    mziini dinlersin, kocanla beraber tadn karrsn..."

    Seyit eilerek onun szn kesti.

    "Hayrola, benim dedikodum mu yaplyor?" Osman lf deitirdi hemen.

    "Seyit, hell olsun. Harika bir i baarmsn. Bereketli iler olsun kardeim."

    Seyit kadehini kaldrd.

    "Sa ol Osman, sa ol. Biraz da iyi giden bir eyler olsun, deil mi? Haydi,

    Nazdrovya!"

    Masadaki btn erkekler ayn dilekle kadehini kaldrd, sonra almakta olan paraya elik etmeye

    balad.

    Kk grup comutu. Rus kzlar iki ielerini

  • tazeleyip duruyordu. Onlarn

    laubalilikten uzak ama son derece candan

    tavrlarn ikilli baklarla

    izliyordu Mrvet. Bu kadnlar zemiyordu, o

    kadar gzel, o kadar zariflerdi

    ki, onlarn kt kadnlar olabileceine

    inanamyordu. Ama erkeklerle olan

    mnasebetleri son derece scakt. Sanki bir hanm

    arkadalaryla konuurcasna

    rahat ve gler yzlydler. Hatta zaman zaman

    kahkahalara varan keyifte

    konumalar geiyordu maadakiler-le aralarnda.

    Mrvet, ncelikle bir aile

    kadnnn garson olarak almasn, hem de gece ve ikili bir lokantada

    almasn an-layamyordu. Erkekler acaba bu tip kadnlara nasl bir gzle

    bakyorlard? zledii kadaryla sayg snrn aan kimse yoktu.

    Kzlardan biri sahneye km, balalayka ile akordeonun mterek ald bir Rus halk ezgisine elik

    ediyordu. Mrvet szle40rini anlamyordu ama mzii o kadar dokunaklyd ki.

    gzp-narlarnda yalarn

    birikmesine mani olamad. Seyit, Manol ve

    skender mrldanarak, oturduklar

    yerden, beraber sylyorlard arky. 0 koca

    adamlar, az nce kahkahayla

    ykanan sofrada, imdi durgun, sakin melodinin

    hznl ritminde kaybolmulard.

    Orkestra hznden yava yava syrld tekrar, artan bir ritimle hzland

    hzland ve son derece oynak, keyifli bir paraya geildi. imdi de kadehlerini bir dikite boaltm,

    ayaa kalkp bara bara ark sylyorlard.

  • Mrvet, ruh hali bu kadar abuk deiebilen,

    hislerin bir ucundan bir ucuna bu

    kadar abuk seyahat edebilen insanlar

    anlamakta zorlanyordu. Ne anlattn

    kavramaya alt bir oyunu seyreder gibiydi. Bir

    anda gzya iindeyken,

    kahkahaya bouluyor, gr bir ses tonunun

    cokusundan, hznn yumuack, zamann

    kck diliminde kaybolan sesine dnyorlard.

    Anlad bir ey varsa, o da

    Seyit'in ait olduu esas hayatn bu olduuydu.

    Ama kendisi hibir zaman ona tam

    ayak uyduramayacan da biliyordu. Kocasn,

    gemiinden gelen bir hayatla, bir

    lisanla ve insanlarlapaylamak zorundaysa, hi

    deilse evinde oturur ve bu

    paylamay seyretmek zorunda kalmazd. Her

    gece burada, onu bunca gzel, neeli

    ve hayat dolu kadnn arasnda, anlamad

    lisanda konuup ark sylerken

    seyretmeye tahamml edemezdi.

    Akamn bandan beri yaadklar artk bnyesinin kaldramayaca kadar

    yormutu Mrvet'i. Evine dnmek istiyordu. Evinin sakin, grltden uzak, emniyetli dnyasna geri

    gitmek istiyordu. Ve kocasn da yannda istiyordu.

    Ba dnmeye, midesi bulanmaya balamt. Dirseini masaya dayayarak ban avucu arasna ald.

    Seyit hemen ona sarld.

    "yi misin Murka?"

    Cevap veremedi. Masadaki herkes meraklanmt.

  • Garson kzlardan biri koturup su

    getirdi.

    G bela, azndan kelime dkld.

    "Eve gitmek istiyorum..."

    "Bu sk sk oluyor bu aralar. Herhalde

    hamileliinden." diye izah etti Seyit,

    merakla bakan Osman'a. Sonra ayaa kalkarak

    karsna sarld. Arkadalarna veda

    etmi olmalyd. El sktlar. Seyit kendilerini kapya

    kadar getiren Osman'a

    teekkr

    -41 etti.

    "Sen benim yerime ev sahiplii yapver arkadalara, Osman, yarn akam grrz. Haydi iyi

    geceler."

    Mrvet, nasl arabaya bindiklerini, eve nasl gelip yukar kata, yatak odasna ktklarn

    hatrlamyordu. Yar kapal gz kapaklar arasndan, Seyit'in

    kendisini efkatle yatrdn, zerini karp geceliini giydirdiini zor bela gryordu. te, hep byle,

    kendi evlerinde, yalnz, ba baa olabilselerdi.

    Seyit'in btn ilgisi, sevgisi, kahkahas ona kalsayd, ne kadar iyi olurdu. Onu

    hi kimseyle, hibir eyle paylamaya tahamml yoktu. Ve o gece, Seyit'in

    lokantasna bir daha gitmeme karar verdi. 0 bambaka dnyada, o bambaka insanlarla, Seyit'in

    aslnda kendisinden ne kadar uzaklarda olduunu hissetmiti ve bunu tekrar yaamak istemiyordu.

    Ertesi gn leye kadar yatakta kald Mrvet.

    Mide bulants ve ba dnmesi onu

    yataa balamt. Aslnda biraz gayretle

    toparlanabilirdi ama bu halinin

    Seyit'i bir mddet daha evde tutabilecei

    dncesi onu farknda olmadan daha da

    hasta grnmeye itiyordu. le zeri Seyit

  • banyosunu yapp tran oldu, zenle

    setii kostmn giydi. Yatakta kvrlp yatm,

    halsiz baklarla kendisini

    szen karsn pt.

    "Sen biraz daha dinlen Murka. Akam sekiz gibi bir araba gnderir seni aldrrm. Daha ok vaktin var."

    Mrvet btn bedbinliiyle ve sesinin krklyla mrldand.

    "Hi araba gnderme Seyit. Ben gelemem. Hi iyi deilim."

    "Olur mu! Hem sekize kadar kendine gelirsin. Bu geceyi karman istemiyorum."

    Sylediklerinde anlatklarndan emin olarak

    karsn yanaklarndan pt ve

    kt.

    Kapnn kapandn duyan Mrvet sessiz sessiz alamaya balad. Acizliine alyordu. Kocasnn

    hayatna ayak uydura-mamaktan duyduu eksiklik, isyanlarn zaman gelince dnd gibi

    syleyememek, kalkp silkinip bu zavalllk hissinden kurtulamamak, hepsi acizliin neticeleriydi. Ve

    bu huyunu dzeltmek iin fazla bir ey yapabileceini gremiyordu. En ok da onun iin alyordu.

    Seyit'in syledii gibi, gnderdii araba tam sekizde Mrvet'i almaya geldi.

    Ksa bir an iin gitme arzusuyla ii kprdayan -42gen

    kadn, aynadaki aksini grd an yine vazgeti.

    T oparlanp evden kmas

    imknszd. Hele bu gece, lokantay dolduracan

    tahmin ettii btn o ho,

    gzel kadnlarn yannda ne yapsa, alamaktan

    imi gzleri, bedbin

    baklaryla yabanc kalacakt. Arabay geri gnderip tekrar yataa girdi.

    Sekiz buua kadar gz kapda karsnn

    gelmesini bekleyen Seyit, onun geceye

    katlmayacan rendiinde huzursuz oldu.

    Bunun iki sebebi vard. Birincisi

    Mrvet gerekten ok hasta ise onu evde tek

  • bana brakm olmak, kincisi

    yapt sadece ocuka bir kaprisse, bu da

    sevinle paylaabilecekleri bir

    geceye katlmamas ynnden znt vericiydi.

    "Ne yapalm?" baklar ve derin bir i ekile

    omuzlarn kaldrd. kinci

    katta kendisine ayrd alma odasnn,

    lokantann iine bakan camndan

    aasn izledi.

    Odada, ceviz bir alma masasnn dnda bir

    byk konsol ve iki stunun

    arasna yerletirilmi cibinlikli bir de pirin yatak

    vard. Yatak ksm, kadife perdelerle odann btnnden ayrlmt. Mterileriyle hem len hem

    akam beraber olabilmek iin arada bir istirahat etmesi gerektiini dnmt.

    Lokantadaki kalabal grmek, Mrvet'in onu bu

    gece yalnz brakmasnn

    yaratt znty biraz hafifletmiti. Masalar

    birbirinden k hanmlarla,

    beylerle dolmutu. Rus kzlar masalarn arasnda

    btn holuklaryla

    dolayordu. Orkestra en cokulu notalar mum kl geceye yaymaya balamt.

    ftiharla glmseyerek tl ekti. Ne kadar isterdi imdi merdivenlerden

    aaya, kars kolunda inmek. Dier kadnlarn, Murka'nn srmeli kapkara gzlerini, minik kalkk

    burnunu ve incecik ayak bileklerini kskanarak

    seyretmeleri ne byk keyif olurdu. Hele kk

    karsnn gelenleri hayretle

    izleyii, bir kadehten sonra al al olan yanaklar,

    prldayan gzleri onu ne

  • kadar mutlu edebilirdi; gelseydi. Ama gelmemiti

    ite. Belki de gelmek

    istememiti. Biraz olsun gayret etse, ksa bir zaman iin bile gelse olmaz myd? Doumdan sonra

    Mrvet'in kendisine hi katlamayacan dnd. Dn gece acaba olmayacak bir eye mi zorlamt

    onu buraya getirmekle? Niye keyif almay renmek istemiyordu kars onun hayatndan? Neden

    dostlarn, arklarn, lisann paylamak istemiyordu?

    Ama imdi sorularn, dncelerin caman deildi. Aaya inmesi gerekiyordu.

    Aynada yeleini, kravatn kontrol ettikten -43sonra

    odadan kt ve misafirlerinin arasna katld.

    Az sonra Seyit, sevincini paylaamayan kk karsn, evini, stanbul'da yaadn oktan unutmutu.

    Masalar tek tek dolayor, kendisini bu mutlu

    gecesinde yalnz brakmayan dostlarna hararetle kadeh kaldryordu. Bu gece

    onun gecesiydi. T adn karacakt.

    Mrvet'in doumuna pek zaman kalmamt.

    evkiye Ebe, "On be gne kadar

    kurtulursun Allah'n izniyle." demiti en son

    geldiinde. Onun da zerinden

    gn gemiti. Artk iskemlede bile doru drst

    oturamyordu. Karnnn derisi

    atlayacak gibi gerilmiti. rknt ve heyecan

    karm bir duyguyla doumunu

    beklemek onu iyice sinirli yapmt. Seyit'in evde

    olduu saatler o kadar azd

    ki, doum an geldiinde de evde yalnz olaca

    byk bir olaslkt. Bunun

    dncesi bile onu alayacak hale getiriyordu.

    Nihayet bir gn len Seyit'i

    geirirken dayanamayp arzusunu syledi.

    "Seyit, diyorum ki, doum iin annemi yanmza arsak. ok korkuyorum.

  • Yardmc olurdu."

    "stediin yardmc ise, birini bulup gndereyim, kalsn seninle."

    "Seyit, hi annemle ayn olur mu bir yabanc?

    Hem, doumdan sonra da bir sr i

    olacak koulacak. Annem yanmda olsa fena m

    olur?"

    Seyit, tam karayak byle bir mevzuyu tartmak

    istemiyordu. Evinin dzeninden

    memnundu. Yine kalabalk bir aile olarak yaamak

    istemiyordu. Mrvet'in istedii

    olursa iinden kp geldiinde ayan uzatp bir

    kadeh iebilmek, karsna

    sarlp oturmak, yatak odasnn kapsn kapamak

    zorunda kalmadan yatmak, artk

    imknsz olacak demekti. Ancak, Mrvet'in

    korkulan onun da aklna gelmiyor

    deildi. Eve dn sabaha kar bir saatte oluyor

    ve leye doru da yine

    ayrlyordu. Evde oturup, karsnn elini tutup

    doumunu bekleyemeyeceine gre,

    belki de belli bir sre iin kaynvalidesiyle beraber

    yaayabilirlerdi.

    Mrvet'in, neredeyse alamakl yzne glmseyerek bakt. Onu krmak istemiyordu.

    44"

    Peki, tamam. Haber gnderelim o zaman annene, gelsin yanmza."

    Karsnn gzlerinin parldadn grnce devam

    etti.

  • "Ben hemen bugn birini gnderirim. Gelebilirse beraber dnerler. Oldu mu?"

    Mrvet ok heyecanlanmt.

    "Ama bir oda hazrlamam lzm. Nasl olacak?" Zaten olan biten iki odann birini misafir odas olarak

    hi dnmemiti Seyit.

    Ama baka areleri de yoktu.

    "Onu da hallederiz. Kendini yormaya kalkma. Lokantadan bir-iki kii gnderirim.

    Yardmc olurlar. Tamam m? Yatak, yorgan tarken dourman istemiyorum."

    Karsn perek koar admlarla kapdan kt. u

    andan itibaren, evine dnecei

    ana kadar, olacaklarn hayatlarnda ne gibi

    deiiklikler yaratacan merak

    ediyordu.

    amarhanenin hesaplarn kontrol etmesi lzmd. Kalyoncu Kulluk'a doru

    yrrken, karsyla ba baa bir evde oturabilmek iin ne kadar

    mcadele'ettiini, bu karar esnasnda Mrvet'in ne kadar zldn hatrlad.

    Gen kadn, annesi, vey aabeyi ile kocas

    arasnda seim yapar duruma

    gelmiti. Ancak, Seyit hayata bak alar

    tamamen deiik olan bu insanlarla

    ayn at altnda huzurla yaayamayacandan

    emindi. Ayn ekilde kendisinin

    varl da onlar rahatsz ediyor olmalyd. Gerekte

    de Mrvet'in ailesi sadece

    ve sadece kzlarn gzlerinin nnde

    bulundurmak ve kocasna ramen Mrvet'in

    hayatn kontrol edebilmek iin Seyit'e

    katlanyordu.

    Seyit'in aklnn almad eylerden biri de, kk

  • karsnn "Ayp" ve "Gnah"

    kelimelerini ne kadar ok kulland idi. Ona gre

    neredeyse her ey ayp, her

    ey gnaht. Kar koca beraberliklerinde bile bu iki

    kelirhenin arl o kadar

    sk hissediliyordu ki, gen adam bunun nasl bir

    banaz yetitirme tarz

    olduuna akl erdiremiyordu. Ailesinin yannda karsn pe-mediini, elini omuzuna atamadm, aka

    yapamadn skntyla hatrlad. Kaynvalidesinin

    sakin, gururlu, yemyeil gzleriyle kendisini pheli

    baklar atarak szmesi

    gznn nne geldi. Belki de ertesi sabah

    uyandnda o baklar yine

    karsnda olacakt. Ama doum hadisesi

    hallolana kadar baka are de yok

    grnyordu. Hem bu defa beraber yaayacaklar

    ev,

    45Seyit'in

    eviydi. Belki de ilikileri daha deiik olacakt. Ne de olsa igveysi

    girmekten farkl olmalyd. Bu dnce, gen adamn iini biraz olsun

    rahatlatmt. stelik mutlu olmak iin ok sebebi de vard bu aralar. leri

    ok iyi gidiyordu. amarhanenin kapsndan girerken ister istemez glmsedi.

    Daha alt sene evveline kadar ar 2. Nikola'nn hassa alaynda svari

    stemeniyken kurduu haylleri, varmak istedii

    noktalan hatrlad. imdi ise

    iyi i yapan bir amarhane ile ikili, mzikli bir

    lokanta iletebilmek

    mutluluk sebebi olabiliyordu. Hayat garipti ama yine de ok gzeldi.

  • Kaynvalidesinin misafir geleceini dnmek bile deiik bir keyif veriyordu u an. Kola yapan Rus

    kzlarn selmlayarak kendisini bekleyen muhasebeci Pyotr Sergievi'e doru ilerledi.

    Emine'nin ok dnceli olduu gnlerdi. 0 gzel

    kalabalk ailesi paralanp

    duruyordu ve yapabilecei bir ey de yok gibiydi.

    Mrvet'in kocasyla evden

    ayrlmasndan sonra vey olu Hakk da hep

    beraber oturduklar mterek evlerini

    satmaya karar vermiti. Kars ve ocuuyla yalnz

    oturabilecekleri, kendine ait

    bir ev almak istiyordu. Emine, kocasndan hatra

    kalan evde, kendi ocuklarnn

    yan sra kocasnn ilk karsndan olan olunu da

    bytmek iin neler verdiini

    dnyordu. Bunu hi kimse iin yapmyordu.

    T anr'ya inanc sonsuzdu ve yapt fedakrlklar dnp hesap karmakla T anr'y ancak

    gcendirebilirdi. Yine

    de, kocasnn yatak dek yatt devirlerde bile bir erkek gibi alp,

    abalayp o evi ocuklar iin scak tuttuu onca

    yl boa m gidecekti? 0 kadar

    harp, yoksulluk, didinmeyle geen yllarda bile bu

    evi satmay dnmemiti. Ama

    artk bir arada eski huzurlar da yoktu. Hak-k'nn

    siniri, devaml kavga

    ettikleri kars Meliha ve hep alayan bebekleri,

    gn gemiyordu ki, Emine'yi de

    bir ekilde mdahale etmek durumunda

    brakmasn. Her mdahalesi ise onun biraz

  • daha incinmesiyle bitiyordu. Belki de en iyisi

    buydu. Herkes kendi kk

    kabuuna ekilip, sessiz, sedasz yaamalyd.

    Sonunda Hakkfnn istedii olmu, ev satlmt.

    Evin satndan gelen paradan

    Emine ve Hakk'ya yzer altn dyordu.

    -46Mrvet,

    Fethiye ve Necmiye'ye de otuzar altn verilecekti. Devir ilemleri

    esnasnda on be altn da masraf kmt. Mrvet

    evlenip ayrlm olduu iin

    onun payn kendisine vermiti annesi. Ama dier

    iki kzna deni, kendine

    denle birletirip, yine balarn sokabilecekleri

    irin, gzel bir ev

    bulabilirlerdi, bu dncedeydi Emine. Eyalar toparlarken kalbinde hissettii burukluu iine atmas

    gerektiini kendi kendine tekrarlad. Gemite ne

    fedakrlk yapmsa, yapmt. nk hem ailesini

    kollamak, korumak, evinin

    huzurunu ve ekmeini salamak onun greviydi

    hem de her eyi, kimse kendisinden

    bir ey istemeden gnll olarak yapmt zaten.

    Yine de yallk gnlerinde

    etrafnda hibir ocuunu bulamayacak olmas

    korkusu sarmt iini. lk gz

    ars Mrvet'ini, Moskof tan gelmi bir damada

    kaybetmiti. Kucanda

    bytt, barna bast vey olu Hakk,

    evlendiinden beri yle deimiti

  • ki... Sanki ocuklar, annelerinin onlar bir arada

    tutmak iin neler yaadnn

    farknda olmamlard.

    Emine'nin bylesine dncelerle kafasnn youn olduu bir gnde kapda beliren

    gen bir ocuk Mrvet'in mektubunu getirdi.

    Emine aknlk ve sevin iinde

    kznn kendisini yanna ardn okudu.

    "Seyitle beraber seni bekliyoruz." diye yazmt

    Mrvet. Demek bouna zlmt

    bu kadar zaman. Bir kere daha denese-ler belki

    de baarabilirlerdi beraber

    yaamay. stelik kznn u an kendisine ok

    ihtiyac vard. Kznn bebeini

    kucana almak, ona bakmak iin can attn

    hissetti. Aslnda onu zen ey,

    ocuklarndan ayr kalmaktan ziyade onlarn

    kendisine ihtiyac kalmadn

    hissetmesi