3 TL Yıl: 24 Sayı: 284 MAYIS - 2017

May›s 2017 1

Kurucusu:

Ömer ÖNGÜT

Sahibi:Hakikat Yay›nc›l›k Matbaac›l›k

K›rtasiyecilik, Saatçilik, Elektronik Eflya,Bilgisayar ve Sa¤l›k Ürünleri

Tic. ve San. Afi.

Tüzel Kifli Temsilcisi:Nuri ÖLÇER

Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü‹smail YAVUZ

Yay›n Kurulu:U¤ur KARA

Göksel KAHRAMANYusuf DO⁄ANGÜN

Hakan YILMAZfiinasi ÇAPA

Teknik Düzenleme:Serdar AKÇAY

Ahmet Erol FIRAT

Grafik Düzenleme:Göksel KAHRAMAN

‹dare Yeri:Ankara Cad. Ca¤alo¤lu

Yokuflu Saâdet Han No: 28/1 Ca¤alo¤lu / ‹ST.

Tel: (0-212) 511 21 41 - 511 84 98513 72 00

Fax: (0-212) 513 72 45

Yay›n Türü: Yerel Süreli Yay›n

http://www.hakikat.com/E-posta: hakikat@hakikat.com

Dergimizde yay›nlanan yaz›lar›n iktibas hakk› mahfuzdur.

Dizgi : Hakikat Grafik-Montaj : Hakikat Bask› : ‹mak Ofset Da¤›t›m : Hakikat

Abone fiartlar› (1 Y›ll›k):Yurtiçi (PTT) : 55 TLYurtd›fl› : 25 Euro

“‹mans›z vatan, vatans›z iman muhafaza edilmez. . .”

Bismillahirrahmanirrahim“Allah-u zül-celâl vel-kemâl Hazretleri’ne; O’nun sevdi¤i ve be¤endi¤i flekilde

bitmez-tükenmez hamd-ü senâlar olsun.

Peygamberimiz Efendimiz’e, onun di¤er peygamber kardefllerine, hepsinin Âlve Ashâb-› kiram’›na, etbâ›na, ihsan duygusuyla k›yamete kadar onlara tâbi olupizinden gidenlere; sonsuzlar›n sonsuzuna kadar salât-ü selâmlar olsun.”

Muhterem Okuyucular›m›z;

Fetö memleketi ele geçiremedi, an-cak gerek içeride, gerek d›flar›da hâinlik-lerine devam ediyorlar!

Fetullahç› Terör Örgütü (FETÖ)’nünher ne kadar büyük k›sm› temizlenmifl ol-sa da kalanlar› en iyi bildikleri ifli yapmayadevam ediyorlar. Hem kurumlara hem demüslümanlar aras›na s›z›p, ortal›¤› ifsadetmeye, zihinlerde karars›zl›k oluflturma-ya, devleti, milleti birbirine düflürmeye,ortam›, halk› provoke etmeye çal›fl›yorlar.Yani en büyük hâinliklerine, küffar›n yapa-mad›¤›n› yapmaya devam ediyorlar. Çokuyan›k ve tedbirli olmam›z, ifli s›k› tutma-m›z lâz›m.

Bu hâinler gizlenmek, kamufle olmak,“Biz hâin de¤iliz.” diyebilmek için HakikatDergimizi, yay›nlad›¤›m›z kitaplar›m›z› bu-lunduruyorlarm›fl. Hay›r! Bunlar›n bizimleve yolumuzla hiçbir ilgileri olamaz.

Bunlar hâinli¤i, tezgâh tertip etmeyiçok iyi bilirler. Bunlar›n t›yneti budur. Üm-met-i Muhammed’in çok dikkatli olmas›lâz›m. Sadece Türkiye’de de¤il her yerde.

Hakikat Dergisi Muhterem Ömer Ön-güt -k. s.- Hazretleri’nin gayesi olan“‹man ve Vatan” üzerine yay›n yapar. Bö-lücüler gibi y›k›c› de¤ildir; ›slah edicidir,tenvir edicidir, irflad edicidir. Y›llard›r dinve vatan bölücüleri ile mücadele eden ya-y›nlar yap›l›r. Bu memleket bugün bir Suri-ye, bir Irak olmam›flsa bunun en büyük se-beplerinden birisi de Muhterem ÖmerÖngüt -k. s.- Hazretleri’nin iman› ve vata-n› muhafaza yolunda yapm›fl olduklar› bucihad ve müslüman Türk halk›n› uyand›r-mak için yay›nlad›klar› neflriyatt›r.

Bu hâinler seneler senesi bu Zât-›muhtereme iftira ve hakaret ettiler,aleyhte tezvirat yapt›lar, susturmak içinellerinden ne geliyorsa yapt›lar, takip et-tiler, tuzak kurdular, gazete ve televiz-yonlar›nda iftiralar yay›nlad›lar. Ergene-kon isimli kumpasa bu Zât-› âli’nin ismi-ni kar›flt›rarak kendisini susturmak, itibarsuikasti yapmak istediler.

Amaçlar› Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri’ni ve HakikatDergisi’ni susturmakt›. Halbuki bu Zât-›muhteremin gayesi “‹man kurtarmak”t›.‹slâm’a ve imana davetti. Oysa bu bölü-cüler, hakikatleri hat›rlatt›¤› için teflekküredecekleri yerde bu zâta düflmanl›k bes-lediler. Çünkü bu beyanlar bunlar›n men-faatine ve kurmufl olduklar› dine zararverdi.

Cenâb-› Allah’›n ahir zamandakiümmet-i Muhammed’e en büyük lütfuolan Muhterem Ömer Öngüt -kuddises›rruh- Hazretleri ömrünü din-i ‹slâm’›nmüdâfas› ve ihyas›na, vatan›n muhafaza-s› ve selâmetine adam›flt›. Onun gayesiAllah ve Resulullah idi. “‹man ve Vatan”idi. Nur-i Muhammedi’nin yay›lmas›,müslümanlar›n Allah ve Resul’ünde bir-leflmesi idi. Halk›n, devletin flimdi ayan-beyan gördü¤ü din ve vatan bölücüleri-nin içyüzünü o otuz y›ld›r görüyor, ki-taplar›nda, sohbetlerinde, dergilerindebu hakikatleri korkmadan ve çekinme-den yaz›yordu.

“Yazan, Allah’›n kendisine ö¤ret-ti¤i gibi yazmaktan çekinmesin, yaz-s›n!” (Bakara: 282)

Âyet-i kerime’si mucibince hiçbirflekilde yazmaktan çekinmemifl, hiçbirk›nay›c›n›n k›namas›na ald›rmadan mü-naf›klar›n tertip ve tezahüratlar›n› gözlerönüne sermifl, ilâhî hükümleri oldu¤ugibi tebli¤ etmifl, muhataplar›n›n küfrekayd›klar› meydanda kalm›flt›r.

Bu sebeple en büyük mücadelesinidin ve vatan bölücüleri ile yapt›.

Bu Zât-› âlî bugünleri görerek konu-fluyordu. Küffar›n bu vatan üzerinde bü-yük bir niyeti oldu¤unu, devleti y›kmak-la din ve vatan› da y›kmak istedi¤ini gö-rüyordu. Onlarla cihad ediyordu. Çünküonun düsturu Kur’an-› kerim idi.

“Ey Peygamber! Kâfirlere ve mü-naf›klara karfl› cihad et, onlara karfl›sert davran.” (Tevbe: 73)

“Fitneden eser kalmay›p ve din detamamen Allah’›n oluncaya kadar on-larla savafl›n!” (Enfâl: 39)

Biz bugün ne kadar hakl› oldu¤unuanl›yoruz.

Oysa dinde ve vatanda bölücülükyapan bütün bölücülerin gayesi devletiy›kmakt›r. Böylece küffar›n niyetine hiz-met ederler. ‹flte FETÖ’yü görüyorsunuz.Küffarla birlik oldular, Türkiye’yi y›kmakiçin küffardan daha çok çal›fl›yorlar.

•Bu ay içerisinde idrak edece¤imiz

mübarek “Berat Kandili”nizi ve ay so-nunda bafllayacak olan mübarek “Ra-mazan-› fierif”inizi tebrik eder, tüm is-lâm âlemi'ne hay›rlara vesile olmas›n›Cenâb-› Allah'tan niyaz ederiz.

Baki esselâmü aleyküm, ve rahme-tullah...

May›s 2017

‘te Bu Ay

2

Baflyaz› / 3‹smail YAVUZ

“Allah’›n Sapt›rd›¤›Kimseleri Kim Do¤ruYola Erifltirebilir?Onlar›n Yard›mc›lar›da Yoktur.” (Rum: 29)

“Onlar Düflmand›rlar,Onun ‹çin(Kendilerine EmniyetEtme) OnlardanSak›n. Allah KahretsinOnlar›! Hakk’tanNas›l Çevriliyorlar?” (Münâfikûn: 4)

“Ey Peygamber! Kâfirlere ve Münaf›klaraKarfl› Cihad Et, Onlara Karfl› Sert Davran.”(Tevbe: 73)

“Fitneden Eser Kalmay›p ve Din de TamamenAllah’›n Oluncaya Kadar Onlarla Savafl›n!”(Enfâl: 39)

FETÖ Memleketi Ele Geçiremedi, Ancak Gerek ‹çeride, Gerek D›flar›da Hâinliklerine Devam Ediyorlar!

‹hlâs Sûre-i fierif’inin Tefsiri (31) / 31

ALLAH-U TEÂLÂ’NIN‹L‹MDE MUVAFFAKKILDI⁄I HAS KULLARI (8)

Hazret-i MuhammedAleyhisselâm / 32

Hicretin Sekizinci Y›l›

Mekke’ninFethi (2)

Tasavvuf’un Asl› Hakikat veMarifetullah ‹ncileri / 40

‹btilâ ve ‹mtihan (9)

MuhteremÖmer Öngüt -k.s-Efendi Hazretleri’nin Hayat-› Saadetlerinden‹nciler ve Hat›ralar (75) / 34

Evliyâ-i Kiram Hazerât›’n›n “Hâtemü’l-Evliyâ” Hakk›ndaki Beyan ve ‹fflaatlar› (198) / 36

Allah-u Teâlâ’n›n Sevgililerinin‹fflaatlar›na ‹zah ve Aç›klamalar (131) / 38

Dâvud Bin Mahmud El-Kayserî-Kuddise S›rruh- (11)

Hakîm et-Tirmizî-kuddise s›rruh- (2)

‹slâm ‹lmihali / 42

Hacc (28)

HACC HAKKINDA B‹R TATB‹KAT (12)

Ashâb-› Kiram-radiyallahu anhüm-Hazerât›’n›n Hayat› / 43

Hazret-i Ebu Bekir S›ddîk-radiyallahu anh- (44)

E¤itim / Canan Büflra Kara / 46 Çocuklar›m›za Namaz› Nas›l Sevdirelim?

“Tarih”in Penceresinden...Hakan Y›lmaz / 44Osmanl›’y› “Bat›’ya Odakl›”De¤erlendirme Yan›lg›s› (2)

May›s 2017

Baflyaz›

3

Fetullahç› Terör Örgütü (FETÖ) ile büyükbir mücadeleye giren Türkiye, d›flar›da bunla-r›n zararl› faaliyetleri ile u¤raflt›¤› gibi, bu ör-gütün mensuplar›n› da devletten, ticaretten,milletten temizlemeye çal›fl›yor.

Ancak her ne kadar büyük k›sm› temizlen-mifl olsa da kalanlar› en iyi bildikleri ifli yapma-ya devam ediyorlar. Hem kurumlara, hem demüslümanlar aras›na s›z›p, ortal›¤› ifsad etme-

ye, zihinlerde karars›zl›k oluflturmaya, devleti,milleti birbirine düflürmeye, ortam›, halk› pro-voke etmeye çal›fl›yorlar.

Yani en büyük hâinliklerine, küffar›n yapa-mad›¤›n› yapmaya devam ediyorlar. Ellerin-den gelmifl olsa, iç harp, ekonomik kriz, terör,memleketin aleyhine ne varsa onu ç›kartacak-lar. Türkiye bugün Suriye gibi olsa büyük birsevinç duyacaklar.

‹smailYavuz

“Allah’›n Sapt›rd›¤› Kimseleri Kim Do¤ru YolaErifltirebilir? Onlar›n Yard›mc›lar› da Yoktur.” (Rum: 29)

“Onlar Düflmand›rlar, Onun ‹çin (Kendilerine EmniyetEtme) Onlardan Sak›n. Allah Kahretsin Onlar›!Hakk’tan Nas›l Çevriliyorlar?” (Münâfikûn: 4)

“Ey Peygamber! Kâfirlere ve Münaf›klara Karfl› CihadEt, Onlara Karfl› Sert Davran.” (Tevbe: 73)

“Fitneden Eser Kalmay›p ve Din de Tamamen Allah’›nOluncaya Kadar Onlarla Savafl›n!” (Enfâl: 39)

FETÖ Memleketi Ele Geçiremedi, Ancak Gerek ‹çeride, Gerek D›flar›da

Hâinliklerine Devam Ediyorlar!Fetullahç› Terör Örgütü (FETÖ)’nün her ne kadar büyük

k›sm› temizlenmifl olsa da kalanlar› en iyi bildikleri ifli yap-maya devam ediyorlar. Hem kurumlara hem de müslümanlar aras›na s›z›p,

ortal›¤› ifsad etmeye, zihinlerde karars›zl›k oluflturmaya, devleti, milleti birbirinedüflürmeye, ortam›, halk› provoke etmeye çal›fl›yorlar. Yani en büyük hâinliklerine, küffar›n

yapamad›¤›n› yapmaya devam ediyorlar. Çok uyan›k ve tedbirli olmam›z, ifli s›k› tutmam›z lâz›m.

Bu hâinler gizlenmek, kamufle olmak, “Biz hâin de¤iliz.” diyebilmek için Hakikat Dergimizi, yay›nlad›¤›m›zkitaplar›m›z› bulunduruyorlarm›fl. Hay›r! Bunlar›n bizimle ve yolumuzla hiçbir ilgileri olamaz.

Bunlar hâinli¤i, tezgâh tertip etmeyi çok iyi bilirler. Bunlar›n t›yneti budur. Ümmet-i Muhammed’in çok dikkatliolmas› lâz›m. Sadece Türkiye’de de¤il her yerde.

Hakikat Dergisi Muhterem Ömer Öngüt -k. s.- Hazretleri’nin gayesi olan “‹man ve Vatan” üzerine yay›n yapar.Bölücüler gibi y›k›c› de¤ildir; ›slah edicidir, tenvir edicidir, irflad edicidir. Y›llard›r din ve vatan bölücüleri

ile mücadele eden yay›nlar yap›l›r. Bu memleket bugün bir Suriye, bir Irak olmam›flsa bununen büyük sebeplerinden birisi de Muhterem Ömer Öngüt -k. s.- Hazretleri’nin

iman› ve vatan› muhafaza yolunda yapm›fl olduklar› bu cihad ve müslümanTürk halk›n› uyand›rmak için yay›nlad›klar› neflriyatt›r.

Çok dikkatli, çok uyan›kve tedbirli olmam›z lâz›m. ‹flis›k› tutmak lâz›m.

Cenâb-› Hakk Âyet-i keri-me’sinde:

“Bütün tedbirinizi al›n.”buyuruyor. (Nisâ: 102)

Bu hâinlerin müslümanla-r›n aras›na s›zmaya çal›flt›klar›-n› duyuyoruz. Ancak esas ga-yelerinin, sinsice içine s›zd›k-lar› yerlere ve böylece mem-leketimize zarar vermek oldu-¤u anlafl›l›yor. Hem kendi fa-sid fikirlerini baflka maske al-t›nda yaymak hem de flimflek-leri zarar vermek istedikleriyerlere çekmek, halk›n naza-r›ndaki itibar›n› sarsmak isti-yorlar.

“Süleymanc›larda da ayn›tabiat var. Onlar yaln›z kendi-lerini insan olarak kabul eder-ler. ‹nsanlar onlara çal›flacak-lar, onlara hizmet edecekler, onlar da bu insanlar› yola-cak, soyacak, yiyecekler. ‹nsanlar hizmetçi onlar efen-di. T›pk› yahudiler gibi.”

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretle-ri “Benden sonra bunlar›aran›za almay›n.” buyur-mufllard›. Çünkü bunlar›n sö-züne itimat edilmez, niyetle-rine güven olmaz.

Bu bölücüler gizlenmek,kamufle olmak, “Biz hâin de-¤iliz.” diyebilmek için Haki-kat Dergimizi ve kitaplar›m›-z› bulunduruyorlarm›fl! Ha-y›r! Bunlar›n bizimle ve yolu-muzla hiçbir ilgileri olamaz.

“Sizin dininiz size, be-nim dinim banad›r.” (Kâfi-rûn: 6)

Cenâb-› Hakk bunlar›bize flöyle tan›t›yor:

“Onlar düflmand›rlar,onun için (kendilerine em-niyet etme) onlardan sak›n.Allah kahretsin onlar›!Hakk’tan nas›l çevriliyor-lar?” (Münâfikûn: 4)

Bunlar hâinli¤i, tezgâhtertip etmeyi çok iyi bilirler.Bunlar›n t›yneti budur. Üm-met-i Muhammed’in çokdikkatli olmas› lâz›m. Sadece

Türkiye’de de¤il her yerde.Hakikat Dergisi Muhterem

Ömer Öngüt -kuddise s›rruh-Hazretleri’nin gayesi olan“‹man ve Vatan” üzerine ya-y›n yapar. Bölücüler gibi y›k›c›de¤ildir; ›slah edicidir, tenviredicidir, irflad edicidir.

Y›llard›r din ve vatan bölü-cüleri ile Fetullah Gülen ve fit-neleri ile mücadele eden ya-y›nlar yap›l›r. Bu memleketbugün bir Suriye, bir Irak ol-mam›flsa bunun en büyük se-beplerinden birisi de Muhte-rem Ömer Öngüt -kuddises›rruh- Hazretleri’nin iman› vevatan› muhafaza yolunda dinve vatan bölücüleri ile yapm›flolduklar› bu cihad ve müslü-man Türk halk›n› uyand›rmakiçin neflrettikleri yay›nlard›r.

Bu hâinler intikam almakiçin kendilerini gizleyerek sin-

sice komplo kurup kendisini karalamaya çal›flt›klar›ndaonlara hemen cevap vermifllerdi. Bu sinsi tezgâh›n ar-kas›nda FETÖ’nün oldu¤unu, ve bunlar›n yalanlar›n› birbir izah ettiler, hayat-› saadetlerinin son demlerinde

“Hâin Tezgâh” isminde bireser yay›nlad›lar. Bu eserdeflöyle söylemifllerdi:

“Bizi tan›yanlar, sevenlerbilirler; bütün rahats›zl›kla-r›ma ra¤men, bütün zor-luklara ra¤men Allah veResul’ünün nurunun yay›l-mas› için gayret ediyorum.Yaklafl›k 20 y›ld›r ‹slâm di-ninde bölücülük yapan,kendi nam ve hesab›na ‹s-lâm kalesini y›kmaya çal›-flan fitnelerle mücadeleediyorum, eserler neflredi-yorum. ‹slâm dininde bölü-cülük yapanlar›n vatandada bölücü olduklar›n› ilânediyorum. Bunlar›n ‹s-lâm’dan ç›kt›klar›n› Âyet-ikerime ve Hadis-i flerif’ler-le ispat ediyorum.

Allah-u Teâlâ Âyet-i ke-rime’sinde bütün bölücüle-rin ‹slâm dâiresinden at›l-d›klar›na dair hudut çiz-mektedir:

“F›rka f›rka olup dinlerini

May›s 2017

Baflyaz›

4

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri’nin

bizlere b›rakm›fl olduklar› yol zande¤il, hâl yolu oldu¤undan bu

gibi bölücülerin s›zmas› zordur,tan›nmalar› kolayd›r. Yine de

dikkatli ve uyan›k olmak lâz›md›r.Çünkü bunlar s›zd›klar› zamansadece saklanmakla kalmazlar,ortal›¤› buland›rmaya, bu zât›n

ismini kullanarak fitne ç›kartmayaçal›fl›rlar. Bunlar›n t›yneti budur.Farenin t›yneti nas›l ki h›rs›zl›kise, bunlar›n t›yneti de iman

h›rs›zl›¤›d›r, fitne ç›karmakt›r,düflmanl›kt›r. Kötü niyetlerini

gerçeklefltirmek için, ifsad etmek,zarar vermek için f›rsat kollarlar.

A¤ustos 2016 tarihli Hakikat Dergisi’nin 275. say›s›

parça parça edenlerle senin hiçbir ilgin yoktur. On-lar›n ifli Allah’a kalm›flt›r. Sonra O yapt›klar›n› ken-dilerine haber verecektir.” (En’am: 159)

Allah-u Teâlâ onlar› kullu¤undan tardetmifl, di-ninden atm›fl, Habib-i Ekrem’inin de tardetmesi içinemir buyuruyor: “Benim onlarla bir ilgim yok, seninde olmas›n.”

Resul-i Ekrem -sallallahualeyhi ve sellem- Efendimiz:

“Ayr›l›k yapan bizdende¤ildir.” (Münâvi)

Hadis-i flerif’iyle de üm-metli¤e kabul etmiyor.

Dinde bölücülük yapma-n›n ve fitne ç›kartman›n ce-zas› çok a¤›rd›r.” (“Hâin Tez-gâh”, s. 89-90)

Bu hâinler seneler senesibu Zât-› muhtereme iftira vehakaret ettiler, aleyhte tezviratyapt›lar, susturmak için ellerin-den ne geliyorsa yapt›lar, ta-kip ettiler, tuzak kurdular, ga-zete ve televizyonlar›nda ifti-ralar yay›nlad›lar. Ergenekonisimli kumpasa bu Zât-› âli’ninismini kar›flt›rarak kendisinisusturmak, itibar suikasti yap-mak istediler.

Amaçlar› Muhterem ÖmerÖngüt -kuddise s›rruh- Haz-retleri’ni ve Hakikat Dergisi’nisusturmakt›. Halbuki bu Zât-›muhteremin gayesi “‹mankurtarmak”t›. ‹slâm’a ve imanadavetti. Oysa bu bölücüler,hakikatleri hat›rlatt›¤› için te-flekkür edecekleri yerde bu zâ-ta düflmanl›k beslediler. Çünkübu beyanlar bunlar›n menfaatine ve kurmufl olduklar›dine zarar verdi.

Bu durumu “Hâin Tezgâh” isimli eserlerinde flöyleizah etmifllerdi:

“‹flte bu bölücüler bizi susturmak isterler.Biz rahat› ve istirahati, süsü ve lüksü terkettik.

Hayat›m›z› ‹slâm dini’nin selâmetine adad›k. Bu bö-lücüler gibi para toplamad›k, banka kurmad›k. ‹s-lâm dininin hükümlerini arkam›za atmad›k. Adamtoplamak, taraftar kazanmak için ‹slâm dininin hü-kümlerini de¤ifltirmeye kalk›flmad›k. Allah’›ma s›¤›-n›r›m.

Bilâkis Hazret-i Allah’›n Âyet-i kerime’lerini ha-t›rlatt›k. Fakat dinlemediler.

“Kendisine Rabbinin âyetleri hat›rlat›larak ö¤ütverildikten sonra, onlardan yüz çeviren kimsedendaha zâlim kim olabilir? Muhakkak ki biz suçlular-

dan öç alaca¤›z!” (Secde: 22)Oysa bu zâlimlerin, bu bölücülerin hepsi bunla-

r› yapt›lar. Taraftar toplamay› ‹slâm dininden üstüntuttular. Paraya tapt›lar. Toplad›klar› paralar› koya-cak yer bulamay›nca banka kurdular. Kendi kur-duklar› dinlerini ‹slâm dininin yerine koymaya ça-l›flt›lar.

“‹flte onlar hidayet karfl›-l›¤›nda sap›kl›¤› sat›n alm›fl-lard›r. Bu al›fl-veriflleri ken-dilerine kâr sa¤lamam›flt›r,do¤ru yolu da bulamam›fllar-d›r.” (Bakara: 16)

Biz onlar› Hazret-i Al-lah’a, Kitabullah’a, Resulul-lah’a ça¤›rd›k. ‹slâm’›n emirve hükümlerini önlerine sür-dük. ‹man ile küfür aras›naberzah koyduk. Dinlemedi-ler, bizi düflman bildiler. Na-sihatteki hikmeti bilemedi-ler. Büsbütün uzaklaflt›lar.

“Onlara: ‘Allah’›n indir-di¤i Kur’an’a ve Peygamber’egelin!’ denildi¤i zaman, mü-naf›klar›n senden büsbütünuzaklaflt›klar›n› görürsün.”(Nisâ: 61)

Bizim bu mücadelemizbirçok sahtenin menfaatine,kurmufl oldu¤u dine zararverdi. Her türlü iftiray›, elle-rinden gelen her fleyi yap-maya çal›flt›lar. Bizi halk›nnazar›ndan düflürmeye ça-l›flt›lar. Eserlerimizin okun-mas›n› engellemek için heryolu denediler.

Allah-u Teâlâ onlara hi-taben buyuruyor ki:

“Ve her yolun bafl›na oturup da tehdit ederekinananlar› yolundan al›koymaya ve o Allah yolunue¤riltmeye çal›flmay›n.” (A’raf: 86)

Halbuki biz bu neflriyat›m›zdan önce her birbölücüyü ikaz ettik. Yapt›klar›n›n yanl›fl oldu¤unu,‹slâm dininin düsturlar›na dönmelerini nasihat et-tik.

Ama dinlemediler.“Sen onlar› hidayete ça¤›rsan da onlar aslâ hi-

dayete gelmezler.” (Kehf: 57)“Onlar› do¤ru yola ça¤›racak olursan›z size uy-

mazlar. Onlar› ça¤›rsan›z da, sussan›z da sizin içinbirdir.” (A’raf: 193)

‹slâm dinine zarar veren bu zâlimleri teflhir et-tik. Zira bunlar›n zararlar› ‹slâm dinine idi. Bir d›fldüflman ‹slâm’a d›fltan sald›r›r, müslümanlar›n an-

May›s 2017

Baflyaz›

5

‹lk bask›s› Haziran 2010 tarihindeyap›lan “Hâin Tezgâh” kitab›

cak hayatlar›na kastedebilir. Ancak ‹slâm akidesibozuldu¤u zaman müslümanlar›n iman kalesi çö-ker.” (“Hâin Tezgâh”, s. 90-92)

‹man ve Vatan:

Cenâb-› Allah’›n ahir zamandaki ümmet-i Muham-med’e en büyük lütfu olanMuhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleriömrünü din-i ‹slâm’›n müdâ-fas› ve ihyas›na, vatan›n mu-hafazas› ve selâmetine ada-m›flt›. Onun gayesi Allah veResulullah idi. “‹man ve Va-tan” idi. Nur-i Muhamme-di’nin yay›lmas›, müslüman-lar›n Allah ve Resul’ünde bir-leflmesi idi. Halk›n, devletinflimdi ayan-beyan gördü¤üdin ve vatan bölücülerininiçyüzünü o otuz y›ld›r görü-yor, kitaplar›nda, sohbetle-rinde, dergilerinde bu haki-katleri korkmadan ve çekin-meden yaz›yordu.

“Yazan, Allah’›n kendi-sine ö¤retti¤i gibi yazmak-tan çekinmesin, yazs›n!”(Bakara: 282)

Âyet-i kerime’si muci-bince hiçbir flekilde yazmak-tan çekinmemifl, hiçbir k›na-y›c›n›n k›namas›na ald›rma-dan münaf›klar›n tertip vetezahüratlar›n› gözler önünesermifl, ilâhî hükümleri oldu-¤u gibi tebli¤ etmifl, muhataplar›n›n küfre kayd›klar›meydanda kalm›flt›r.

Bu sebeple en büyük mücadelesini din ve vatanbölücüleri ile yapt›.

Niçin vatan? Zira bizzat kendilerinin dergimizin logosuna ko-

nulmas›n› istedikleri cümlesi ile;“‹mans›z vatan, vatans›z iman muhafaza edil-

mez.”Bu sözün k›ymeti ve do¤rulu¤u bugün daha iyi an-

lafl›l›yor. ‹flte görüyorsunuz. Hemen yan›bafl›m›zda Su-riye’de, Irak’ta neler oluyor.

fiöyle buyurmufllard›:“Bizim iki gayemiz vard›r; iman ve vatan. Vatan-

s›z iman da korunam›yor. Vatan iman› muhafaza eder. Çünkü vatans›z

iman kazan›lm›yor. Bu vatan çok, çok güzel ammavatandafllar bunu bilmiyoruz.

Dergimizin logosunda Hakikat yaz›s›n›n üzerin-de her ay flu cümle neflredilir:

“‹mans›z vatan, vatans›z iman muhafaza edil-mez...”

‹fflaat edin, ikaz edin! Dini, vatan› müdâfaaedin! Bizim bu kitaplar› yaymaktaki amac›m›z; dini,iman› ve vatan›m›z› korumakt›r. Çünkü bu vatançok güzel bir vatan.”

Bu Zât-› âlî bugünleri gö-rerek konufluyordu. Küffar›nbu vatan üzerinde büyük birniyeti oldu¤unu, devleti y›k-makla din ve vatan› da y›k-mak istedi¤ini görüyordu.Onlarla cihad ediyordu.Çünkü onun düsturu Kur’an-›kerim idi.

“Ey Peygamber! Kâfirlereve münaf›klara karfl› cihadet, onlara karfl› sert dav-ran.” (Tevbe: 73)

“Fitneden eser kalmay›pve din de tamamen Al-lah’›n oluncaya kadar on-larla savafl›n!” (Enfâl: 39)

Biz bugün ne kadar hakl›oldu¤unu anl›yoruz.

Oysa dinde ve vatandabölücülük yapan bütün bölü-cülerin gayesi devleti y›k-makt›r. Böylece küffar›n ni-yetine hizmet ederler. ‹flteFETÖ’yü görüyorsunuz. Küf-farla birlik oldular, Türkiye’yiy›kmak için küf fardan dahaçok çal›fl›yorlar.

Cenâb-› Hakk bu hâinleribize tan›t›yor:

“Gerçekten onlar çok kötü bir fley yap›yorlar.”(Münâfikûn: 2)

“Zulmedenler nas›l bir y›k›l›flla y›k›lacaklar›n›hangi deli¤e t›k›lacaklar›n› yak›nda görecekler.”(fiuârâ: 227)

“fiüphesiz ki Allah hâinlik yapanlar› sevmez”(Enfâl: 58)

“Suçlular aslâ iflâh olmazlar.” (Yunus: 17)Küffar ‹slâm ülkelerine ordular›yla, fitneleriyle, pa-

ras›yla sald›r›yor. En büyük deste¤i bu iç düflmandangörüyor.

Küffar bu basiretsiz fitne ehillerinin kendi amac›nahizmet etti¤ini bildi¤i için FETÖ gibi baz›s›n› aleni, DA-Efi gibi baz›lar›n› da el alt›ndan destekler. Suriye veIrak’ta DEAfi’i bu yüzden yeflertip büyüttüler.

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretle-ri bu din ve vatan bölücüleri gibi y›kmak bir tarafa bila-kis ›slah için gayret etti. ‹man kurtarmak için eserler

May›s 2017

Baflyaz›

6

Hakikat Dergisi, Temmuz 2014, 250. Say›

neflretti. Birlik ve beraberlikiçin çal›flt›. Amma ‹slâm’dabirlik ve beraberlik. Onunbunun zann›nda de¤il. Busebeple kendi zann›n› dinyerine koymaya çal›flan, va-tanda da bölücülük yapanlar-la çat›r çat›r mücadele etti.Bu yüzden birçok kimse ken-disine su-i zanda bulundu.Zira bu bölücülere müslü-man nazar› ile bak›yorlard›.Bugün anlafl›ld› ki bunlarmüslüman de¤ilmifl.

Bu bölücülerin gayesidevleti y›kmak oldu¤u için,Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri’neöteden beri “Devletin ada-m›” iftiras›n› atarlar.

Halbuki bu Zât-› âli kim-senin adam› de¤il “Allahdostu bir velî”dir. Bütün ga-yesi “Allah”, sözü “Allah”olan çok büyük bir Zât-›âli’dir.

fiöyle buyurmufllard›:“Ben kimsenin adam›

de¤ilim, kimseye ba¤l› de-¤ilim, benim ba¤l›l›¤›m birtek Hazret-i Allah’a ve Re-sulullah Aleyhisselâm’ad›r.Biz yaln›z ve yaln›z Hazret-iAllah ve Resul’ü için çal›fl›rve nurunun yay›lmas›nagayret ederiz.”

“Biz hiç kimseye ba¤l›de¤iliz, kimseden de birfley beklemiyoruz. Biz an-cak Hazret-i Allah veResul’üne -sallallahu aley-hi ve sellem- s›¤›n›r›z.Onun içindir ki, cesaretlekonufluyoruz. Kimseden dekorkumuz yok.

Biz “‹lâhî Görüfl Birli¤i”ne dâvet ederiz. Gelenleringönüllerine Hazret-i Allahve Resul’ünün -sallallahualeyhi ve sellem- muhab-betini ve emirlerini koyma-ya, her türlü bölücülüktenar›nd›rmakla yaln›z Hazret-i Allah ve Resul’ünde -sal-lallahu aleyhi ve sellem-birlefltirmeye, aralar›nda

gerçek bir kardeflli¤in tesi-sine gayret ederiz.

Devlet ittifaktan do¤ar,devletsizlik ise nifaktan.

Muhakkak iç ve d›fl dinve vatan düflmanlar›na kar-fl› yekvücut olmam›z lâ-z›m.”

“Sermaye ikidir:Nur-i Muhammedi’nin,

hakikatin yay›lmas›.Müslümanlar›n Hazret-i

Allah ve Resul’ünde birlefl-mesi, bölücülükten kurtul-mas›.

‹nflaallah bu fitne bata-cak. Bu nur karfl›s›nda bufitne batar.

Rabb’im her fleyi bili-yor. Ben bunlar› Allah’ahavale ettim. Allah onlar›kahretsin. Daha dünyadaiken Allah onlardan intika-m›n› als›n.

Bizim gayemiz nurunyay›lmas›, ümmet-i Mu-hammed’in r›zada birlefl-mesi, zulümat›n kalkmas›.”

Binaenaleyh bu Zât-› âli-’yi tan›yanlar kendileri hak-k›nda büyük bir hüsn-ü niye-te sahip olmufllard›r. Sadecedin ve vatan düflmanlar›, içve d›fl düflmanlar bu zâtadüflmanl›k beslemifllerdir.

Din ve Vatan Bölücüleri ‹le Yap›lan Mücadele:

Muhterem Ömer Öngüt-kuddise s›rruh- Hazretleriseneler senesi bu gibi din vevatan bölücülü¤ü yapan içdüflmanlarla mücadele etti-ler.

“D›fl düflman›n cephesivar, iç düflman›n cephesiyok.”, “Bunlar d›fl düflman-dan daha tehlikeli.”, buyu-rurlar, “D›fl düflman›n yapa-mad›¤›n›, ‹slâm maskesi al-t›nda yapan” bu münaf›klarakarfl› müslüman halk›m›z›uyand›rmaya çal›fl›rlard›.

May›s 2017

Baflyaz›

7

Eylül 2016 tarihli Hakikat Dergisi’nin 276. say›s›

Bu hâinler seneler senesi Muhterem ÖmerÖngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri’ne iftirave hakaret ettiler, aleyhte tezvirat yapt›lar,

susturmak için ellerinden ne geliyorsayapt›lar, takip ettiler, tuzak kurdular,gazete ve televizyonlar›nda iftiralar

yay›nlad›lar. Ergenekon isimli kumpasa buZât-› âli’nin ismini kar›flt›rarak kendisini

susturmak, itibar suikasti yapmakistediler.

Amaçlar› Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri’ni ve HakikatDergisi’ni susturmakt›. Halbuki bu Zât-›muhteremin gayesi “‹man kurtarmak”t›.

‹slâm’a ve imana davetti.“Hâin Tezgâh” isimli eserlerinde flöyle

buyuruyorlar: “‹flte bu bölücüler bizi susturmak isterler.

Biz rahat› ve istirahati, süsü ve lüksüterkettik. Hayat›m›z› ‹slâm dini’nin

selâmetine adad›k. Bu bölücüler gibi paratoplamad›k, banka kurmad›k. ‹slâm

dininin hükümlerini arkam›za atmad›k.Adam toplamak, taraftar kazanmak için‹slâm dininin hükümlerini de¤ifltirmeye

kalk›flmad›k. Allah’›ma s›¤›n›r›m.”

“Allah onlar› sever, onlar da Allah’› severler.Müminlere karfl› alçak gönüllü, kâfirlere karfl› bafl-lar› dik ve güçlüdürler. Allah yolunda cihad ederler.hiçbir k›nay›c›n›n k›namas›ndan korkmazlar. ‹fltebu, Allah’›n öyle bir lütfu ihsan›d›r ki, onu diledi¤i-ne verir. Allah’›n lütfu genifltir, her fleyi bilendir.”(Mâide: 54)

Âyet-i kerime’sini düstur edinmiflti.Bu Zât-› âlî bütün din ve vatan bölcüleri ile müca-

dele edip eserler neflretti¤i gibi bu FETÖ’cü hâinlerhakk›nda da çok a¤›r yaz›laryazm›flt›. Onlar›n en parlakdöneminde kâfir, münaf›k,hâin olduklar›n›, iman ile küfrükar›flt›rd›¤›n›, nurcu de¤il narc›olduklar›n›, Amerikan ajan› ol-duklar›n›, küfrü hoflgören bunarc›lar›n cehennemlik oldu-¤unu, talebeleri alet ederekdilenci, gaspç›, h›rs›z oldukla-r›n›, halk› kaz gibi soyup yol-duklar›n›, gökkubbe alt›nda enflerli olduklar›n›, dinde ve va-tanda bölücü olduklar›n›, küf-far›n ordusuna asker yetifltir-diklerini, mekteplerinin kapa-t›lmas› gerekti¤ini, gizli emel-leri oldu¤unu, dinden ç›kt›kla-r›n›, Deccal’den beter oldukla-r›n›, Kelime-i Tevhid’deki“Muhammedür Resulullah”k›sm›n› kald›rarak kâfir olduk-lar›n›, banka kurarak fâize da-larak Allah ve Resul’üne harpilân ettiklerini, tesettür âyetiniinkâr ederek dinden ç›kt›klar›-n›, siyasi maksatlar› oldu¤unu,devleti ele geçirme niyeti ol-du¤unu, ‹slâm kalesini ve va-tan› içten y›kmak istediklerini,ipinin ucunun küffar›n elindeoldu¤unu ... beyan etmifller,kâfirliklerini, hâinliklerini, cüm-le aleme ilân etmifllerdi.

Bugün bu Zât-› âli’nin söyledikleri aynen ç›kt›. Gö-rüyorsunuz. Ne kadar hakl› oldu¤u, ne kadar büyük birmücadele verdikleri anlafl›lm›fl oldu. Bu hususta flöylesöylemifllerdi:

“Bizim bu bölücülerle cihad›m›z, sanmay›n kiküçük bir çarp›flmad›r. Bütün bölücülerle karfl› kar-fl›ya gelmifl durumday›z. Nasipdar olan tenvir olu-yor, nasibini al›yor. Nasibi olmayan görmüyor.”

“Biz öteden beri hem dinde hem vatanda bölü-cülü¤ü yok etmeye çal›fl›yoruz. Bunu; ‹slâm diniböyle emretti¤i için yap›yoruz. Bugüne kadar Nûr-iMuhammedî’nin yay›lmas›na, ümmet-i Muham-

med’i Allah ve Resul’ünde birleflmesine gayret et-tik. Bizim bütün gayemiz iman kurtarmakt›r. Vatan›-m›, bayra¤›m› çok ama çok seviyorum. Dinime vevatan›ma düflmanl›k edenlerin de karfl›s›nday›m.Hem dinimizi, hem de vatan›m›z› muhafaza ve mü-dâfaa için bu cihad› yap›yoruz. Bölücüler bu vatan›,Din-i mübin’i parçalamaya çal›fl›yorlar. Biz de bun-lar› parçal›yoruz.

‘Hay›r! Biz hakk› bât›l›n tepesine fliddetle indi-rip atar›z da, onun beynini parçalar. Bir de görürsü-

nüz ki bât›l yok olup gitmifl-tir.’ (Enbiyâ: 18)”

D›fl Düflmandan Daha Büyük Düflman; Münâf›klar:

Bunlar ve bütün bölücülerher ne kadar müslüman gö-rünseler de, hem ‹slâm’a hemde müminlere düflmand›rlar.O bak›mdan düflmanlar›n entehlikelisidirler.

Bunlar›n yapt›¤› zarar› han-gi d›fl düflman yapabilir?

Küf far seneler senesiPKK’y› kullanarak Türkiye’yibölmeye çal›fl›yor, s›n›r›m›zdaPKK devleti kurmaya çal›fl›yor.E¤er bu FETÖ’cü münaf›klar15 Temmuz’da baflar›l› olsay-d›, küffar›n o kadar senede ya-pamad›¤›n› bunlar bir gündevatan› küffara teslim edecek-lerdi.

Allah-u Teâlâ bunlar› ve bugibileri “Münaf›k” olarak isim-lendirmifl, Âyet-i kerime’lerin-de onlar› flöyle tan›tm›flt›r:

“Allah münaf›k erkekle-re, münaf›k kad›nlara ve kâ-firlere içinde ebedî kalacak-

lar› cehennem ateflini haz›rlam›flt›r.Bu onlara yeter. Allah onlara lânet etmifl, rah-

metinden uzaklaflt›rm›flt›r. Onlar için sürekli birazap vard›r.” (Tevbe: 68)

“Onlar ne sizdendir, ne de onlardan.” (Mücâde-le: 14)

“Allah onlar›n kalplerini imandan çevirmifltir.”(Tevbe: 127)

“Sen onlar› sözlerinin üslûbundan tan›rs›n.”(Muhammed: 30)

“Bunlar güya Allah’› ve müminleri aldatmayaçal›fl›rlar. Oysa onlar sadece kendilerini aldat›rlarda bunun fark›nda de¤ildirler.” (Bakara: 9)

May›s 2017

Baflyaz›

8

“Hazret-i Kur’an’da YahudilerinH›ristiyanlar›n ve Münaf›klar›n

‹çyüzü”, Birinci bask›: Temmuz 2000

Münaf›k; yani içi kâfir d›-fl› müslüman; içi hâin d›fl› va-tanperver. Koyun postunabürünmüfl kurtlar. ‹ki yüzlü,kallefl. ‹çi para, madde h›rs›i le dolu, d›fltan bakarsanzühd sahibi, içten gaspç›,soyguncu, d›fltan bakarsanyard›msever.

Bu yüzden bunlar d›fldüflmandan daha tehlikelidir.

D›fl düflman›n yapamad›-¤›n› ‹slâm maskesi alt›ndayaparlar.

Dikkat ederseniz Os-manl›’y› y›kamayan küf farmilletleri çareyi bu milletiiçeriden y›kmakta aram›flt›r.300 y›l boyunca çal›flt›lar. Bi-zi benli¤imizden kopartmak,birbirimize düflürmek içinçal›flt›lar. Bir miktar muvaffakda oldular.

Ancak hiçbir küffar›n ya-pamad›¤›n› bunlar birkaç ony›lda yapt›lar.

Milyarlarca dolar versebulamayaca¤› ajanlar› FETÖbu müslüman milletin için-den ald›, k›vama getirdi, küf-fara teslim etti.

fiimdi hiçbir küffar›n ya-pamayaca¤› zarar› bu mem-lekete vermek için çal›fl›yor-lar. Bütün elebafl›lar› d›flar›kaçt›, d›fl memleketleri Türki-ye’ye karfl› k›flk›rtmak içinher fleyi yap›yorlar. PKK ileiflbirli¤i yapmak, “Ermenisoyk›r›m› yap›lm›flt›r” diyeyay›n yapmak, Amerikan,Alman bütün küffar istihba-rat›na gönüllü hizmet etmek,ülkenin ne kadar gizli bilgisivarsa bunlara peflkefl çek-mek gibi her türlü hâinli¤i ic-ra ediyorlar.

Nice müslümanlar›n hemiman›n›, hem paralar›n› ald›-lar. Bunlar yüzünden birçokmüslüman ‹slâm dini’ndenç›k›p “Küfrü hoflgörü dini”negirdi. Birçoklar› da “Mademh›ristiyanlar da cennete gire-cek h›ristiyan olay›m.” dedi.Sadece dinlerini de¤ifltir-

mekle kalmad›lar, evlerini,arabalar›n› sat›p bunlara ver-diler, ‹slâm’›n fliddetle yasak-lad›¤› bankalar›n› kurtarmakiçin bütün varl›klar›n› ortayakoydular.

‹manlar› gitti, paralar› git-ti, flimdi de hürriyetleri gitti.Hepsi hapishanelerde. Birzamanlar asker, polis, hakim,savc›, memur idiler, bugünterörist oldular.

Ve fakat birço¤unun hâlâuyanamad›klar›n›, bu sap›kfikirlerinden dönemediklerinigörürsünüz. Çünkü ruhlar›ölmüfl.

“‹thal bal›klar vard›r.Donmufl, floklanm›fl. Birbi-rine o kadar yap›flm›fl amaruhlar› ölmüfl. ‹flte bunlart›pk› ölüdür. Âyet-Hadisdinlemez. Ruhlar› ölmüfl.Bunlar›n ruhlar› ölmüfl.”

Ne kadar ac› bir durum. “Hoca” dedikleri adam

bunlar› öyle bir k›vama getir-di ki; normalde kötü bir sözdahi söylemekten çekinenanadolu çocuklar› kendi ör-gütleri u¤runa yalan söyle-mekten, baflkalar›na iftira at-maktan, kumpas kurmaktan,para gaspetmekten, h›rs›zl›kyapmaktan çekinmeyen; küf-farla iflbirli¤i yap›p, vatan›naihanet etmeyi kendine yedi-rebilen insanlara dönüfltüler.

Bu sebeple bunlar mem-leketimiz için çok tehlikelidir.

Bunlarla mücadele çokdaha ciddi, çok daha profes-yonel, k›l› k›rk yararcas›nayap›lmal›d›r. Taviz verilme-melidir. Çünkü bunlar hemkendilerini kurtarmak için,hem de ortal›¤› kar›flt›rmakiçin kendilerinden olmayan›kendilerinden gibi göster-meye, sinsice baflka yerleres›zmaya çal›fl›yorlar.

Bu hususta her türlü gay-ret gösterilmelidir. Bunlarlahem idarî, hem de hukukîmücadele için merkezi vedaha profesyonel bir yap›

May›s 2017

Baflyaz›

9

Hakikat Dergisi, Ekim 2015, 265. Say›

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise

s›rruh- Hazretleri bu FETÖ’cü hâinler

hakk›nda bunlar›n en parlak

döneminde kâfir, münaf›k, hâin

olduklar›n›, iman ile küfrü kar›flt›rd›¤›n›,

nurcu de¤il narc› olduklar›n›, Amerikan

ajan› olduklar›n›, cehennemlik

oldu¤unu, dilenci, gaspç›, h›rs›z

olduklar›n›, halk› kaz gibi soyup

yolduklar›n›, dinde ve vatanda bölücü

olduklar›n›, küffar›n ordusuna asker

yetifltirdiklerini, mekteplerinin

kapat›lmas› gerekti¤ini, Deccal’den

beter olduklar›n›, banka kurarak fâize

dalarak Allah ve Resul’üne harp ilân

ettiklerini, tesettür âyetini inkâr ederek

dinden ç›kt›klar›n›, siyasi maksatlar›

oldu¤unu, devleti ele geçirme niyeti

oldu¤unu, ‹slâm kalesini ve vatan› içten

y›kmak istediklerini. ‹pinin ucunun

küffar›n elinde oldu¤unu ... beyan

etmifller, kâfirliklerini, hâinliklerini,

cümle aleme ilân etmifllerdi.

kurulmas› al›nabilecek tedbirlerden birisi olabilir.Merhamet etmeyene merhamet etmek, hâinlik ya-

pana müsamaha göstermek ileride büyük zararlara se-bep olabilir. Herkesin ifli s›k› tutmas› gerekir. Adaletyerini bulmal›d›r. Ve fakat her daim hak ve adaletle iflgörülmelidir.

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretle-ri ifli en s›k› tutan Zât-› âlîidi. Bunlar›n içyüzünü or-taya sermek için hiçbirsözünü sak›nmad›. Al-lah-u Teâlâ’n›n hükümle-rini ortaya sermektenzerre tereddüt etmedi.

Çünkü o Hazret-i Al-lah’a, Resulullah’a daya-n›r, onlar ile ifl görürdü.O yaln›z Hazret-i Allah’ave Resul’e iman etmifl veteslim olmufltu:

“Sizin dostunuz an-cak Allah’t›r, O’nunPeygamber’idir ve Al-lah’›n emirlerine boyune¤erek namazlar›n› k›-lan, zekâtlar›n› verenmüminlerdir.

Kim Allah’›, O’nunPeygamber’ini ve mü-minleri dost edinirsebilsin ki galip gelecekolanlar Allah’tan yanaolanlard›r.” (Mâide: 55-56)

Binaenaleyh bu vesi-le ile daha önce defaatleyapt›¤›m›z üzere Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›r-ruh- Hazretleri’nin bu din ve vatan bölücüleri hakk›n-daki beyanlar›n› tekrar dikkat nazarlar›n›za arzediyoruz.Ki konunun ciddiyeti, dine ve vatana yap›lan ihanetinbüyüklü¤ü kavrans›n, ona göre tedbirler al›ns›n, müs-lümanlar uyan›k bulunsun. Bunun gibi din ve vatanhâinlerine karfl› uyan›k, müdrik hareket edilsin.

Zira çok dikkatli olmam›z lâz›m. D›fl›m›z düflmanlaçevrelenmifl iken iç düflmana karfl› uyan›k olamazsak,büyük zaaflar ortaya ç›kabilir.

H›ristiyan Haçl›larla, ‹slâm düflman› birçok devletleve dünyan›n en az›l› terör örgütleri ile mücadele edi-yoruz. Bütün küffar birlik olmufl bize sald›r›yor.

Buras› ‹slâm’›n son kalesi. Bu kaleyi düflmanlarakarfl› korumak hepimizin vazifesi. Ancak içerideki hâin-ler kap›lar› düflmana açmak istiyor. Bunlara f›rsat ver-mememiz lâz›m.

Bu vatana bu devlete Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri çok büyük duâlar etmifltir.Bir duâlar› flöyledir:

“Yâ Rabb’i! Halilullah Mekke için duâ etti,Yâ Rabb’i! Resulullah Medine için duâ etti,Yâ Rabb’i! Fakir bu devlet için duâ ediyor, bu

devlete zevâl verme!”Biiznillâhi Teâlâ; bu vatan, bu millet, bu devlet

duâlarla ayakta duruyor.Yoksa kâfir d›flar›dan, münaf›klar ve fâs›klar içeri-

den y›llard›r bu devleti y›kmayaçal›fl›yor. ‹lâhi muhafaza olmasaayakta kalmas› mümkün de¤ildi.

Sahteleri Ay›rmak ‹çin Ölçü:

Muhterem Ömer Öngüt -kud-dise s›rruh- Hazretleri’nin eserle-rini tetkik ederseniz hakiki ‹slâmyolu ile sahtelerin ayr›m› için bir-çok ölçüler bulursunuz. Bu ölçü-ler tutuldu¤u zaman FETÖ vb.sahtekârlara tutunmazs›n›z.

Bir beyanlar›nda bizlere flu öl-çüyü veriyorlar:

“Mukallidle mükemmeli ay›rtetmek için ölçüler vard›r.

fiöyle ki:O yapt›klar› iflte maksat,

menfaat, gaye varsa; o yol, yolde¤ildir. Allah yolunda yaln›zr›zâ vard›r. Maksat, menfaatolmad›¤› gibi, rütbe ve makamda yoktur.

Lokmas› helâl mi? Çal›fl›p m›yiyor, el s›rt›ndan m› geçini-yor?

O toplulukta riyâ hâli mi var, ihlâs hâli mi galip?E¤er ihlâs varsa rahmet melekleri o meclisin üze-rindedir, rahmet-i ilâhî’yi saçarlar. Riyâkârl›k varsafleytanlar mevcuttur.

‹çindekiler kendini mi methediyor, yoksa kendiâcizli¤ini mi ortaya koyuyor? Bu ölçülere hep dikkatetmek gerekmektedir.

Daha do¤rusu “Kâl”, “Hâl”, “Fiil” ahkâma uy-gun olacak. E¤er birisi noksan olursa, Kur’an-› ke-rim’den zerre kadar ayr›l›rsa; o yol, yol de¤ildir. Oyol hemen o yetmifl iki yolun içerisine girer ve kay-bolur.

Yâni gökte uçtu¤unu dahi görseniz, ahkâmdanbir lâhza ayr›ld›¤›n› gördü¤ünüz zaman, kim olursaolsun, oldu¤u yerde b›rak›n. ‹sim bahis mevzuu de-¤ildir.

Bugün sahan›n ço¤unu onlar istilâ etmifllerdir,ortal›¤› kas›p kavuruyorlar.” (“Tasavvufun Asl›, Haki-kat ve Marifetullah ‹ncileri”, s. 420)

Baz› beyanlar› da flöyledir:

May›s 2017

Baflyaz›

10

Hakikat Dergisi, Ekim 2016, 277. Say›

“Bu yol Hazret-i Allah ve Resulullah’›n yoludur.Uydum kalabal›¤a yolu de¤ildir. Al›nma yoludur.Girdim-ç›kt›m yolu de¤ildir. Bu yolun yolcular›n›Cenâb-› Hakk al›r. Sahibi Hazret-i Allah’t›r.

Yol var, adama muhtaç. Yol var, adam o yolamuhtaç. Biz adama muhtaç olan yollardan de¤iliz.”

“Yolumuz varl›k, benlikyolu de¤ildir. Makam, mev-ki, menfaat bu yolda yoktur.‹hlâs, istikamet, mahviyetleyol al›n›r. Bu yolda ‘hiçlik’tahsili yap›l›r.”

Bu Zât-› âli’nin b›rakm›flolduklar› yol zan de¤il, hâl yo-lu oldu¤undan bu gibi bölücü-lerin s›zmas› zordur, tan›nma-lar› kolayd›r. Yine de dikkatlive uyan›k olmak lâz›md›r.Çünkü bunlar s›zd›klar› zamansadece saklanmakla kalmazlar,ortal›¤› buland›rmaya, bu zât›nismini kullanarak fitne ç›kart-maya çal›fl›rlar. Bunlar›n t›ynetibudur. Farenin t›yneti nas›l kih›rs›zl›k ise, bunlar›n t›yneti deiman h›rs›zl›¤›d›r, fitne ç›kar-makt›r, düflmanl›kt›r. Kötü ni-yetlerini gerçeklefltirmek için,ifsad etmek, zarar vermek içinf›rsat kollarlar.

Binaenaleyh bu Zât-›âli’nin tebli¤ etti¤i ‹slâm ölçü-lerini uygulayan bir toplulu¤asahtelerin nüfuz etmesi müm-kün de¤ildir.

‹slâm yolunda görünenancak paraya ve maddeye sa-r›lan sahteler ise böyle de¤il-dir. Bu gibilerin “Paray› veren düdü¤ü çalar.” misalikim para verirse onun güdümüne girmeleri, küffar›nhizmetkâr› FETÖ’nün ve yabanc› ülke istihbaratlar›n›nbunlara rahat nüfuz etmeleri yahut bunlar› kullanmalar›iflten bile de¤ildir.

Ve bugün maalesef bu gibi sahteler çoktur.

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri Bu Hâinleri Bize Tan›tm›fl ve Âk›betlerini Haber Vermifllerdi:

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretle-ri senelerdir gerek kitap gerek dergi gerek sohbetle-rinde din ve vatan bölücüsü Fetullah Gülen’in içyüzünüaç›klam›fl, onun dinden ç›kt›¤›n›, vatan hâini, küffar›najan› oldu¤unu iffla etmifl, tehlikelerinden haberdar et-mifllerdi.

Bugün onun bu güzel vatan›m›za kastetmeye ça-l›flmas›, devletimize düflman ordular›n›n veremedi¤izarar› vermesi, ne kadar büyük bir hâin ve düflman ol-du¤unu gösterdi.

Bunlar›n içyüzü ayyuka ç›kmadan önce seneler se-nesi bu din ve vatan bölücüleri ile adeta tek bafl›na

mücahede ve mücadele edenMuhterem Ömer Öngüt -kud-dise s›rruh- Hazretleri y›llarönce bunlar›n bu âk›betlerinihaber vermifllerdi:

“BU M‹LLET UYANACAK,GASPÇI OLDU⁄UNUZU AN-LAYACAK,

EMD‹⁄‹N‹Z KANLARIBURNUNUZDAN ÇIKARA-CAK,

H‹LEN‹Z‹ ANLAYACAK.ÂKIBET‹N‹Z‹ BEKLEY‹N

ARTIK, NE EV‹N‹Z NE DEDÜKKÂNINIZ KALACAK.

BU VATANIMIZI K‹MLEREPEfiKEfi ÇEKT‹⁄‹N‹Z‹ BU M‹L-LET ANLAYACAK.

...BU KADAR KÜFÜR VE ‹S-

YAN CEZASIZ KALMAZ,BU M‹LLET SIKIfiINCA S‹-

Z‹ CEZASIZ BIRAKMAZ,KAÇACAK DEL‹K ARA-

YACAKSINIZ, BU AH S‹ZDEKALMAZ.

‹LÂHINIZIN YANINAKAÇMAYA BAKIN, BAfiKAÇARE KALMAZ.”

(Ömer Öngüt -kuddise s›r-ruh-, “Hazret-i Kur’an’da Ya-hudilerin H›ristiyanlar›n ve

Münaf›klar›n ‹çyüzü”, 1. bask›, Temmuz 2000. s. 471)“Ey kardefl uyan!Narc›lar nas›l ki böyle küfre att›larsa, sizi de va-

tan›n›zdan etmek istiyorlar. Bu ajanlar küffâra hiz-met ediyorlar. Kâfirlerin harp ile yapamad›¤›n›,ajanlar bu perde arkas›ndan yapmaya çal›fl›yorlar.Bu millet hilenizi sezecek ve bu güzel vatan› bafl›n›-za dar getirecek.

Zira Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz Hadis-i flerif’lerinde buyuruyorlar ki:

“Fitne onlardan ç›kt› ve yine onlara dönecektir.”(Beyhakî)

Ahirete vard›¤›n›zda evvela kaynar suya at›la-caks›n›z, sonra da esfel-i sâfilin’e itileceksiniz. Mü-naf›klar›n yeri ne kadar da kötüdür!” (Ömer Öngüt -kuddise s›rruh-, “Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin H›risti-yanlar›n ve Münaf›klar›n ‹çyüzü”, 1. bask›, Temmuz2000. s. 468)

May›s 2017

Baflyaz›

11

“‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za‹hanet Eden HA‹NLER‹N ‹Ç YÜZÜ”

Birinci bask›: Nisan 2006

May›s 2017

Baflyaz›

12

“Dinimizi ve vatan›m›z›içten kemiren kurtlard›rbunlar.

Biz size bunlar› kaç defaarzetmifltik, zaman zamaniçyüzlerini tan›tm›flt›k. Bun-lar iç düflmand›r, din ve va-tan için çok tehlikelidir. Hermüslüman bunlara karfl›tedbir almal›d›r. Bunlar hâ-indir, Amerikan ufla¤›d›r,baflkas›na hizmet ederler,amma Türkiye’yi içten ke-mirmek isterler.

Bunlar›, bu küfrü hoflgö-rüyü size söylüyor, resmenküfrünü ilân ediyor. Siz hâlâbunlara müslüman nazar› ilemi bak›yorsunuz?

Dinine ve vatan›na hiz-met eden bir nesil yetifltir-memiz lâz›m. Zira dinimizeve vatan›m›za hâinlik yapan-lar›n fitne ve fesat ç›karanla-r›n yuvalar›n› kapatmam›zgerekiyor. Temiz dima¤lar›bu d›fltan idare edilenlerinelinden kurtarmam›z için.Zira bunlar›n kime hizmetetti¤i, kimin ufla¤› oldu¤ubelli.

Ey kardefl!Bu vatan hâinlerini bilin!

Fitne yuvalar›n› kapat›n. Fe-satlar›n› temiz dima¤laranakletmesinler.” (Ömer Ön-güt, “Küfrü Hofl Gören, Dinineve Vatan›na ‹hanet Eden SahteKahramanlar”, Ekim 2006)

Bütün Bu Beyanlar Bu Büyük Zât›nKerametidir:

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri’ninarzetti¤imiz bütün bu beyanla-r›, yay›nlam›fl olduklar› eserleribu Zât-› âlî’nin ne büyük bir ‹s-lâm ve vatan müdafii oldu¤u-nun, Allah dostu büyük bir ve-li oldu¤unun delilleridir.

Bu Zât-› âli sadece bu Fe-tullahç› din ve vatan bölücüle-rini de¤il, di¤er din ve vatanbölücülerini de iffla etmifllerdi.

Bunlar› bilelim. Bilelim ki; ima-n›m›z›, vatan›m›z›, neslimizi,cebimizi bu iman h›rs›zlar›na,bu cep cihadç›lar›na kapt›rma-yal›m.

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri öte-den beri din ve vatan bölücü-lerinin iç durumlar›n› ortayakoyan beyanlar› ile müslümanhalk›m›z› uyand›rmaya, bu bö-lücülerin verdi¤i zarar› bertarafetmeye çal›flt›lar. Büyük birmücadele verdiler. Bu müca-deleyi yaparken hiçbir sözünüesirgemeden gerekti¤inde ensert beyanlarla, ama daimaÂyet-i kerime ve Hadis-i fle-rif’lerle konufltular, eserlerneflrettiler.

Bu beyanlar› duyanlar“Bukadar sert konuflulur mu?”,“Onlar da müslüman, okullar›var hizmet ediyorlar.” diyor-du.

Oysa bugün devlet ve halkbunlara “Fetullahç› Terör Ör-gütü” diyor, bunlar› devlet ka-demelerinden kaz›mak içinbüyük bir gayret gösteriyor.Bunlar›n vatan hâini oldu¤unu,küffar›n iflbirlikçisi ajan oldu-¤unu herkes görüyor ve kabulediyor. Kabul etmemek müm-kün mü? Milletimizin can›na,vatan›m›za kastettiler, sonrada kaç›p Yunan’a, Alman’a,PKK’ya s›¤›nd›lar. Zatenimamlar› da küf fara, Ameri-ka’ya s›¤›nmam›fl m›yd›? ‹fltebunlar›n durumlar› budur.

‹slâm’a ihanet eden, vata-na da ihanet eder, millete deihanet eder. ‹slâm’a ihanetedenden her fley beklenebilir.Bunlar da böyledir, bunlar gibidi¤er bölücüler de böyledir.

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri Fe-tullah Gülen hakk›nda eserlerneflretti¤i gibi di¤er din ve va-tan bölücüleri hakk›nda daeserler neflretmifl, müslüman-lar› bütün din ve vatan hâinle-rine karfl› uyand›rmaya gayretetmifltir.

“Biz Küfrü Hofl Görenlerden De¤iliz”,Birinci bask›: Mart 2005

Muhterem Ömer Öngüt -kuddises›rruh- Hazretleri’nin bu din ve

vatan bölücüleri hakk›ndakibeyanlar›n› dikkat nazarlar›n›za

arzediyoruz. Ki konunun ciddiyeti,dine ve vatana yap›lan ihanetinbüyüklü¤ü kavrans›n, ona göretedbirler al›ns›n, müslümanlaruyan›k bulunsun. Din ve vatanhâinlerine karfl› uyan›k, müdrik

hareket edilsin. Zira çok dikkatli olmam›z lâz›m.

D›fl›m›z düflmanla çevrelenmifl ikeniç düflmana karfl› uyan›k olamazsak,

büyük zaaflar ortaya ç›kabilir. H›ristiyan Haçl›larla, ‹slâm düflman›birçok devletle ve dünyan›n en az›l›

terör örgütleri ile mücadeleediyoruz. Bütün küffar birlik olmufl

bize sald›r›yor.Buras› ‹slâm’›n son kalesi. Bu kaleyi

düflmanlara karfl› korumakhepimizin vazifesi.

‹slâm’a ve Vatan’a ‹hanet Edenler:(Ömer Öngüt, “‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za

‹hanet Eden HA‹NLER‹N ‹Ç YÜZÜ”, Nisan 2006)

Bu necip müslüman millete küfrü hofl göstermeyeçal›flan, küfür ehlini iftar sofrala-r›nda bafl köfleye oturtan, küffardevletlerinin memleketimizenüfuz etmesine, vatan›m›z›npaymal edilmesine seyirci ka-lanlar ‹slâm’a ve vatan›m›za iha-net etmifllerdir.

‹slâm ehli tarih boyunca küf-re iltifat etmemifl, küfür ehlinihor ve hakir k›lm›flt›r.

“Kendilerine Kitap veri-lenlerden Allah’a ve ahiret gü-nüne inanmayan, Allah ve Re-sul’ünün haram k›ld›¤›n› ha-ram saymayan ve hak dini dinedinmeyen kimselerle, boyun-lar›n› büküp küçülmüfller ola-rak elleriyle cizye verinceyekadar savafl›n.” (Tevbe: 29)

Çünkü onlar ulu Allah’a kar-fl› gelmifllerdir.

Hazret-i Allah gerçek imanehlinin, müminlerin vasf›n› bil-dirmifltir:

“Müminlere karfl› alçakgönüllü, kâfirlere karfl› bafllar›dik ve güçlüdürler. Allah yo-lunda cihad ederler. Hiçbir k›-

nay›c›n›n k›namas›ndan korkmazlar.” (Mâide: 54)Bir tarafta ‹slâm’›n hükmü, bir tarafta bu münâf›kla-

r›n icraatlar›!..Bu böyle oldu¤u gibi müslümanlar›n emanetini

üzerine alan umera da ‹slâm’›n âli ve galip oldu¤unubilmek ve uygulamakla mükel-leftir.

Bunlar Allah-u Teâlâ’n›n hük-müdür. Küfre kucak açanlar›n,vatan›n selâmetini tehlikeye dü-flürenlerin ‹slâm’la ne ilgisi ola-bilir?

‹man›n› yitirmifl, kalbi dön-dürülmüfl, mühür vurulmufl, ar-t›k bunlar hiçbir fley duymazlar,duymak da istemezler.

“Nefsinin hevâ ve hevesinikendine ilâh edinen, Allah’›nda dalâleti hak etti¤ini bilereksapt›rd›¤›; kula¤›n› ve kalbinimühürledi¤i ve gözüne perdeçekti¤i kimseyi gördün mü?Onu Allah’tan baflka kim do¤-ru yola erifltirebilir? Hâlâ ibretalmayacak m›s›n›z?” (Câsiye:23)

Daha evvel de arzetmifltik:“Resulullah -sallallahu aleyhi

ve sellem- Efendimiz’in zaman-›saâdetlerinde münâf›klar›n bafl›Abdullah bin Ubey bin Selül idi.Bu zamanda münâf›klar›n bafl›ise küfrü hofl görenlerdir.” (Ha-

May›s 2017

Baflyaz›

13

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh-Hazretleri Bu Münaf›klar›n ‹çyüzünü

Seneler Öncesinden Bizlere Haber Vermifller,‹man ve Vatan’›n Muhafazas› ‹çin Bunlarla

Eserler Neflrederek Mücâhede ve MücâdeleEtmifllerdi.

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretleri’nin din ve vatan bölücüsü münaf›klar›niçyüzünü ortaya seren beyanlar›n› de¤iflik vesilelerle müslümanlar›n dikkat nazarlar›naarzediyoruz. Ki bunlar›n din ve vatan için ne kadar büyük bir tehlike olduklar›, küffar ileiflbirli¤i yapt›klar›, içlerindeki düflmanl›¤›n çok büyük oldu¤u bilinsin ve bunlara karfl› bir

karars›zl›k husule gelmesin, gerekli tedbirler al›ns›n.

‹lk bask›s› 1999 y›l›nda yap›lan “Küfrü Hofl Gören NARCILAR’›n

‹çyüzü” isimli kitab›n kapa¤›

kikat, A¤ustos 2004, 131. say›)D›fl düflman›n yapamad›¤› tahribat› bunlar müslü-

manm›fl gibi görünüp içeriden yap›yorlar. Bu verdiklerizarar çok büyük oldu¤u için de bu hâle düflüyorlar.

‹man ile küfür birbirine düflmand›r. Has›md›r. Birinurdur; ayd›nl›¤a, hakikate, cennete götürür. Di¤erinard›r; karanl›¤a, dalâlete, cehenneme götürür.

Ve fakat:“Onlara: ‘Allah’›n indir-

di¤i Kur’an’a ve Peygam-ber’e gelin!’ denildi¤i za-man, münâf›klar›n sendenbüsbütün uzaklaflt›klar›n›görürsün.” (Nisâ: 61)

Bunlar Hazret-i Allah’›nve Resulullah Aleyhisselâm’›nindirdi¤inden tiksindiler, yüzçevirdiler. Böylece küfür ba-ta¤›na batt›lar. Hiçbir müslü-man›n Allah’›n ve Peygam-ber’inin hüküm verdi¤i birhususta kendi iste¤ine göreseçme hakk› yoktur. “‹flittim,itaat ettim” demek zorunda-d›r.

“Ey iman edenler! Al-lah’a ve Peygamber’e hâin-lik etmeyin. Kendiniz bilipdururken emânetlerinize dehâinlik etmeyin.” (Enfâl: 27)

Uyan be kardefl! Art›kdost ve düflman›n› ö¤ren! Bumünâf›klar› da bil art›k. Uyan-mazsan dininden de vatan›n-dan da olursun.

“fiüphesiz ki Allah hâ-inlik yapanlar› sevmez.”(Enfâl: 58)

(“‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za ‹hanet Eden HA‹N-LER‹N ‹Ç YÜZÜ”, s. 62-64)

Bu Hâinleri Nas›l Tan›rs›n›z?(Ömer Öngüt, “‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za

‹hanet Eden HA‹NLER‹N ‹Ç YÜZÜ”, Nisan 2006)

Dinini de¤ifltirmezden evvel ‹slâm’›n lehine, küf-rün aleyhine konuflur ve hareket ederlerdi.

Dinini de¤ifltirdikten sonra sinsi sinsi müslümanlar›küfre dâvet ederler.

‹simlerini ne zaman de¤ifltirecekler? Hakk biliyor,halk da bilsin!

Küffâr›n memleketimize ve bu millete nüfuz etme-sine zemin haz›rlayan bu münaf›klar küffâr›n ajan›d›r.

Küffâr›n yapamad›¤›n› ‹slâm maskesi alt›nda yap-maktad›rlar. Çünkü bunlar sat›lm›fl kimselerdir. Yahudive h›ristiyanlar›n nam›na çal›fl›r, onlar›n himayesi alt›n-dad›r.

Bunlar onlar›n dostudur. Amma ismi ‹slâm’d›r. ‹smi‹slâm oldu¤u için münâf›k oluyor, kâfirden de afla¤›oluyor.

“Münâf›klar cehennemin en alt tabakas›ndad›r-lar.” (Nisâ: 145)

‹slâmiyet’i de isimden ibarettir. Bunlar gerçektenHazret-i Allah’a, Kitabullah’a ve Resulullah’a inanm›fl

de¤illerdir. Bunlar flöhret,nam ve menfaat peflindedir.

“Bunlar güya Allah’› vemüminleri aldatmaya çal›-fl›rlar. Oysa onlar sadecekendilerini aldat›rlar da bu-nun fark›nda de¤illerdir.”(Bakara: 9)

Bunlar do¤ru yola döne-cek de de¤illerdir:

“Onlar› do¤ru yola ça¤›-racak olursan›z size uymaz-lar. Onlar› ça¤›rsan›z da,sussan›z da sizin için bir-dir.” (A’râf: 193)

Bunlar›n hepsi biliniyor. Si-zin iman etmedi¤inizi, etme-yece¤inizi biliyoruz. fiu kadarvar ki, bilindi¤inizi bilin diyeyaz›yoruz. Allah-u Teâlâ sizinkarar›n›z› çoktan vermifl. Çün-kü O surete, sirete de¤il dekalbe ve amele bakar.

•Küfre kucak açanlar!Müslümanlar› küfre teflvik

edenler!“Allah kahretsin onlar›!

Hakk’tan nas›l çevriliyor-lar?” (Münafikûn: 4)

Ne kötü icraat yap›yorlar.Görülmemifl kötü ifller yap›yorlar!Onlara sorsan: “Biz de müslüman›z!” derler. Yap-

t›klar› tahribat kâfirinkinden daha beter, daha büyük.Zira kâfirin gayesi belli, ona sokulmazs›n ve fakat budeccaller varya, müslümanm›fl gibi görünüyorlar, hiçbirkâfirin yapamayaca¤› tahribât› yap›yorlar.*

(“‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za ‹hanet Eden HA‹N-LER‹N ‹Ç YÜZÜ”, s. 65)

Hâinler ‹flah Olmaz:(Ömer Öngüt, “‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za

‹hanet Eden HA‹NLER‹N ‹Ç YÜZÜ”, Nisan 2006)

Dikkat ederseniz sizi hep Allah-u Teâlâ’n›n kelâm›ile uyand›rmaya çal›fl›yoruz. ‹man› olan Hazret-i Al-lah’tan korkar ve kalbi titrer. Fakat sat›lm›fl olanlar öylede¤ildir, kalbi titremez. Niçin? Onlar›n iman› al›nm›flt›r,kalpleri döndürülmüfltür ve mühürlenmifltir. Art›k onlarduymazlar. Onlar için hiçbir fley de¤iflmez.

May›s 2017

Baflyaz›

14

Ocak 1997 tarihli Hakikat Dergisi’nin 40. say›s›

“Onlar sa¤›rd›rlar, dilsizdirler, kördürler. Onlarart›k dönmezler.” (Bakara: 18)

Kulaklar, diller ve gözler Hakk’› bulmak, hakikatyolunda yürüyebilmek için yarat›ld›klar› halde; onlarkendi f›trî istidatlar›n› dalâlet yolunda kazanmaya sar-fettikleri için, hidayete giden yollar kapanm›flt›r. Art›kkendilerine gelemezler, tamamen flaflk›nd›rlar. Hay›rl›hiçbir fleye kulak vermezler, kendilerine fayda verecekfleyleri söylemezler, basiretlerikördür, Hakk ve hakikati gör-mek istemezler, hidayet yolu-na dönmezler.

•Allah-u Teâlâ Âyet-i keri-

me’lerinde kendileri inanma-d›klar› gibi, baflkalar›n› da inan-c›ndan çevirmek isteyen mün-kirlerin âk›beti hakk›nda flöylebuyurmaktad›r:

“‹nsanlar içinde öylesivar ki; ne bir bilgisi, ne do¤-ruya götüren bir rehberi, nede ayd›nlat›c› bir kitab› ol-maks›z›n Allah hakk›nda tar-t›fl›r durur.” (Hacc: 8)

Bu onun içindeki küfrün venifak›n d›flar›ya yans›mas›d›r.

“Allah’›n yolundan sap-t›rmak için yan›n› e¤ip büker.(Büyüklenerek yüzünü çevi-rir). Onun için dünyada birrezillik vard›r, k›yamet gü-nünde ise ona yang›n azab›n›tatt›r›r›z.” (Hacc: 9)

Böylelikle hem dünya,hem de ahiret azab›n› çekmifl olur.

“‹flte bu, senin iki elinle öne sürdü¤ün fleyleryüzündendir. Yoksa Allah kullar›na aslâ zulmedicide¤ildir.” (Hacc: 10)

Hiçbir kimseyi günahs›z yere sorumlu tutmaz, hiçkimseyi baflkas›n›n günah› ile cezaland›rmaz.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz1400 sene evvel insanlar›n nas›l dinden ç›kaca¤›n› Ha-dis-i flerif’leri ile bize bildiriyordu. Allah-u Teâlâ’n›n bu-yurduklar›n› bize duyuruyordu. Biz de size bir bir izahediyorduk.

Allah-u Teâlâ buyurmufltu, Resulullah -sallallahualeyhi ve sellem- Efendimiz duyurmufltu, biz de sizebunlar› aç›klam›flt›k.

Ve fakat: “Sen kabirde olanlara iflittiremezsin.” (Fât›r: 22)Âyet-i kerime’sinde beyan buyuruldu¤u üzere, ru-

hunuz ölü oldu¤u için k›l›n›z k›p›rdam›yordu.Dine ve vatana ihanet edenlerin cezas› Hakk’a kal-

m›flt›r.(“‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za ‹hanet Eden HA‹N-

LER‹N ‹Ç YÜZÜ”, s. 66-68)

Dine ve Vatana Yapt›klar› ‹hanet:(Ömer Öngüt, “Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin

H›ristiyanlar›n ve Münaf›klar›n ‹çyüzü”, Temmuz2000)

Allah-u Teâlâ müminlere, dost ve düflmanlar›n›ay›rdetmesini muhakkak emrediyor ve Âyet-i keri-me’sinde:

“Ey inananlar! Müminlerib›rak›p da kâfirleri dostedinmeyin! Allah’›n aleyhini-ze apaç›k bir ferman verme-sini mi istersiniz?” buyuruyor.(Nisâ: 144)

Allah-u Teâlâ’n›n emri vehükmü budur. Bu ilâhî hükmükald›r›yorlar, bu Âyet-i keri-me’yi inkâr ediyorlar. Allah-uTeâlâ’n›n haklar›ndaki hükmüise küfürdür.

Dinine ve vatan›na ihaneteden ey nankör!

Bu millet hilenizi sezecekve bu güzel vatan› bafl›n›za dargetirecektir. Sizin içyüzünüzbu, size uyanlar da bu.

Nitekim Allah-u TeâlâÂyet-i kerime’de flöyle buyu-ruyor:

“Ey inananlar! Yahudi veh›ristiyanlar› dost edinmeyin.Onlar birbirinin dostudurlar.

Sizden kim onlar› dostedinirse, o onlardand›r.”(Mâide: 51)

Bu ilâhî hitap, ‹slâmiyetin ilk y›llar›ndan itibaren k›-yamete kadar gelip geçecek olan bütün müslümanla-rad›r.

(“Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin H›ristiyanlar›n veMünaf›klar›n ‹çyüzü”, s. 566)

Narc› Kâfirler Kimlerdir?(Ömer Öngüt, “Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin

H›ristiyanlar›n ve Münaf›klar›n ‹çyüzü”, Temmuz2000)

Binaenaleyh bu mücadele böyle devam ederken,zaman›n mücahidi Bediüzzaman Said-i Nursi Hazretle-ri’nin cihad› devam ederken, aralar›nda müslüman gibigörünerek içeriye kat›lmalar oldu.

fiöyle ki; ‹slâm’m›fl havas›na bürünerek sûret-i hak-tan göründüler, içeriye s›zd›lar. Bunlar daha evvel ku-rulmufl olan bir ‹slâm birli¤ini yürütür gibi oldular. Bafl-tan takvâ hayat› yafl›yor gibi göründüler. Fakat hemenprensiplerini de¤ifltirdiler, para toplamaya bafllad›lar.Bu ise ‹slâm dininde yasakt›r. Buradan yan›lg›ya düfltü-

May›s 2017

Baflyaz›

15

Ey kardefl uyan!Narc›lar nas›l ki böyle küfre

att›larsa, sizi de vatan›n›zdanetmek istiyorlar. Bu ajanlar küffârahizmet ediyorlar. Kâfirlerin harp ile

yapamad›¤›n›, ajanlar bu perdearkas›ndan yapmaya çal›fl›yorlar.Bu millet hilenizi sezecek ve bu

güzel vatan› bafl›n›za dargetirecek.

Zira Resulullah -sallallahu aleyhive sellem- Efendimiz Hadis-iflerif’lerinde buyuruyorlar ki:“Fitne onlardan ç›kt› ve yineonlara dönecektir.” (Beyhakî)

Ahirete vard›¤›n›zda evvelâ kaynarsuya at›lacaks›n›z, sonra da esfel-isâfilin’e itileceksiniz. Münaf›klar›n

yeri ne kadar da kötüdür! (“Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin H›risti-yanlar›n ve Münaf›klar›n ‹çyüzü”, s. 468)

ler. Zira bu Âyet-i kerime birberzaht›r.

Allah-u Teâlâ buyurur ki:“Sizden hiçbir ücret iste-

meyenlere uyun, onlar do¤ruyoldad›rlar.” (Yâsin: 21)

Bu toplad›klar› haram oldu-¤u için harama dald›lar. Haramyiyince yollar› de¤iflti. Art›kflöhret, nam, makam sevdas›nadüfltüler ve o biricik yoldan ay-r›ld›lar.

Allah-u Teâlâ’n›n hudutlar›n›afl›nca, harama dal›nca, flöhretve nama girdiler ve din-i ‹s-lâm’dan ç›kt›lar.

Art›k iflleri müslümanlar›soymak, yolmak oldu. Sinsi sin-si ‹slâm’a böylece büyük düfl-manl›k yap›yorlard›. Çünkümüslümanlar›n ellerinden bütünvarl›klar›n› al›yorlard›. Art›k buparay› koyacak yer bulamay›ncabanka kurdular ve bu paralar›orada zaptettiler. Ferah bir hayatyaflayabilmek için.

Allah-u Teâlâ Âyet-i keri-me’lerinde flöyle buyurmakta-d›r:

“Ey iman edenler! Al-lah’tan korkun! E¤er iman›n›zda gerçek iseniz, fâiz-den arta kalan› b›rak›n almay›n.

Yok e¤er fâizi terketmezseniz, bunun Allah’a vePeygamber’ine aç›lm›fl bir savafl oldu¤unu bilin.

E¤er fâiz almaktan tevbe ederseniz, ana paran›zyine sizindir. Böylece ne kimseye haks›zl›k etmifl nede haks›zl›¤a u¤ram›fl olursunuz.” (Bakara: 278-279)

Onlar›n Hazret-i Allah ve Resulullah Aleyhisse-lâm’a harp ilân etmelerinin mânâs›; Hazret-i Allah veResulullah Aleyhisselâm’a en büyük isyan ve tu¤yandabulunman›n ifadesi demektir. Böyle bir durumda, Haz-ret-i Allah ve Resulullah Aleyhisselâm’a harp ilân edipbüyük isyanda bulunanlara müslüman denir mi?

(“Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin H›ristiyanlar›n veMünaf›klar›n ‹çyüzü”, s. 564-565)

Çok Tehlikeli Hâinler:(Ömer Öngüt, Hakikat Dergisi, Haziran 2007)

Yar›n bir Amerika ile harbe tutuflsak Amerika taraf-tar› olurlar, sana silah çekerler.

Çok uyan›k bulunmam›z lâz›m, bunlar›n düflmanoldu¤unu bilmemiz lâz›m. Vatan hâini oldu¤unu bil-memiz lâz›m. Çünkü yar›n karfl›n›zdaki iç düflman bun-lard›r. Bunlar asla Türk milleti taraftar› de¤iller. Ameri-kan taraftar›. Onun için onlar çok tehlikeli kimselerdir.

Yani PKK da¤ eflkiyas›, bunlarba¤ eflkiyas›. Bunu böyle tan›ya-l›m.

Çünkü en büyük fley; Hazret-iAllah’›, Kitabullah’›, Resulullah’›b›rakt›lar, bir kâfire tabi oldular.Bundan daha büyük ak›ls›zl›k,bundan daha büyük kötülük olurmu?

Amma elbetteki onlar›n çekti-¤i azaba ortakt›rlar.

(Hakikat Dergisi, Haziran2007, 165. say›, s. 19)

Küffar›n Ajanlar›:(Ömer Öngüt, “Hazret-i

Kur’an’da Yahudilerin H›risti-yanlar›n ve Münaf›klar›n ‹çyü-zü”, Temmuz 2000)

Ey kardefl uyan!Narc›lar nas›l ki böyle küfre at-

t›larsa, sizi de vatan›n›zdan et-mek istiyorlar. Bu ajanlar küffârahizmet ediyorlar. Kâfirlerin harpile yapamad›¤›n›, ajanlar bu per-de arkas›ndan yapmaya çal›fl›-yorlar. Bu millet hilenizi sezecekve bu güzel vatan› bafl›n›za dar

getirecek.Zira Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendi-

miz Hadis-i flerif’lerinde buyuruyorlar ki:“Fitne onlardan ç›kt› ve yine onlara dönecektir.”

(Beyhakî)Ahirete vard›¤›n›zda evvelâ kaynar suya at›lacaks›-

n›z, sonra da esfel-i sâfilin’e itileceksiniz. Münaf›klar›nyeri ne kadar da kötüdür!

Âyet-i kerime’de:“Firavun kavmini sapt›rd› ve onlara do¤ru yolu

göstermedi.” (Tâhâ: 79)Buyuruldu¤u üzere âhir zaman firavunlar› da onlar›

ilâh edinenleri sap›tt›rd›lar ve imandan küfre götürdü-ler.

Evvelâ ‹slâm’m›fl gibi göründüler. ‹slâm nam›nasoygun yap›yorlard›. Çeflitli vas›talarla, himmet gece-leri ile, her türlü vas›talara baflvuruyorlard›.

Din-i ‹slâm’dan al›p küfür bata¤›na att›lar. Küfrekarfl› ne kadar da ifltiyaklar› varm›fl! Kâfir kardefllerinigörünce nas›l da kaynaflt›lar? “Biz de küfrü hofl gör-dük!” dediler ve küfürleri ile iftihar ettiler ve böyleceküfür zehirlerini ak›tmaya bafllad›lar ve herkes kâfir ol-sun istediler.

•Ey küffâr›n ajanlar›! Gayr-i müslimleri buraya ne

maksatla dâvet ettiniz? Oysa ‹brahim Aleyhisselâm neonlardand›, ne de sizdendi. O, Hazret-i Allah’› birle-

May›s 2017

Baflyaz›

16

“Küfrü Hofl Gören, Dinine veVatan›na ‹hanet Eden, SAHTE

KAHRAMANLAR” Birinci Bask›: Ekim 2006

May›s 2017

Baflyaz›

17

yen bir müslümand›.“‹brahim ne yahudi ne

de h›ristiyand›. Fakat o Al-lah’› bir tan›yan dosdo¤rubir müslümand›. Müflrikler-den de de¤ildi.” (Âl-i imran:67)

Müslüman gibi göründü-nüz. Uzun zaman dini dünya-ya âlet ettiniz. Halk› yoldu-nuz, soydunuz. Yoldafllar›n›z›imandan ettiniz. fiimdi de va-tan›m›za m› göz diktiniz? Va-tan›m›z› peflkefl mi çekmekistiyorsunuz?

Madem ki küfre karfl› bukadar ifltiyak›n›z var, gidin sizde ilâh›n›z›n yan›na!

“‹man ile küfür kesinolarak birbirinden ayr›lm›fl-t›r.” (Bakara: 256)

Vatan›m›zda huzursuzlukç›karmaya hakk›n›z yoktur.

•Bu ifllerin as›l gayesi, per-

de arkas› fludur:Münaf›klar küffarla anlafl›-

yor, her münaf›k perde arka-s›ndan küfrünü yaymak veyürütmek istiyor. Zira onlar›n müslüman gibi görün-mesi, makam›n›n menfaatinin icab›d›r. Kiflinin aynas›iflidir.

Âyet-i kerime’ler onlar›n içyüzlerini size apaç›k ta-rif ediyor. Münaf›k olanlar› icraatlar›ndan tan›yabilirsi-niz.

Bu münaf›klar›n bir oyunudur.Karfl›lar›na Âyet-i kerime’ler ç›k›nca narc›lar boca-

lay›p kald›lar. Bunda flafl›lacak ne var? Bu do¤rudando¤ruya iman ile küfür çarp›flmas›d›r.

(“Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin H›ristiyanlar›n veMünaf›klar›n ‹çyüzü”, s. 468-470)

Bu Münaf›¤› Art›k fiimdi Tan›d›n›z m›?(Ömer Öngüt, “Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin

H›ristiyanlar›n ve Münaf›klar›n ‹çyüzü”, Temmuz2000)

Dinini ilân edip, papaz› “Hazret” kabul eden, pa-pan›n kuca¤›na giden, onun maksad ve gayesinin he-defe ulaflmas›, müslümanlar›n h›ristiyanlaflmas› için ça-l›flan, din-i ‹slâm’a ve güzel vatana en büyük ihanettebulunan nankörlere siz hâlâ müslüman m› diyeceksi-niz?

•Bak›n!“Sûret-i hakktan görünen bu münaf›k kimin ufla¤›

imifl, kimlere hizmet ediyor-mufl?

‹slâm gibi göründü, din-i‹slâm’› ve güzel vatan›m›z›kimlere peflkefl çekmek iste-di?

Bunca müslüman› kâfiryapt›ktan sonra asl›n›, asaleti-ni ortaya koydu ve küfür di-yar›na s›¤›nd›.

Bu hâin ve nankör, bu mü-naf›k, buradaki müslümanlar›soyduktan ve yolduktan son-ra o paralar› bak›n nerelerdeharc›yor?

Vâiz kürsülerinde müslü-manlar›n merhametini celpetmek için gözyafl› döken,“dünyal›k bir evimden baflkahiçbir fleyim yok” diyen mü-naf›¤› art›k flimdi tan›d›n›zm›?

Oysa size Âyet-i keri-me’lerle hakikati izah ediyor-duk.

“Fâs›ka ikram eden kim-se ‹slâmiyet’in y›k›lmas›nayard›m etmifl olur.” (Münâ-vî)

Hadis-i flerif’ini her f›rsatta arzediyorduk.Hakk sözü dinlemeyenin âk›beti nas›l oldu? Hem

dinden imandan oldu, dünyal›¤›ndan oldu, hem deahirette cehennemde onlarla beraber oldu.” (Hazret-iKur’an’da Yahudilerin H›ristiyanlar›n ve Münaf›klar›n ‹ç-yüzü”, s. 596-597)

Küfrü Hofl Gördüler, Narc› Oldular:(Ömer Öngüt, “Hâin Tezgâh”, Haziran 2010)

Bu da yetmiyormufl gibi imanl› talebeleri yavafl ya-vafl küfre meylettirdiler. De¤il namaz, de¤il teheccüdnamaz›; o genç dima¤lara küfrü hofl göstermeye çal›fl-t›lar ve küfre dald›rd›lar.

Bunlar, bu din ve vatan düflmanlar› dinimizi kökün-den söküp atmak ve vatan›m›z› da y›kmak için dinimi-zin ve vatan›m›z›n en büyük düflmanlar› ile dostluk,birlik ve beraberlik kurdular. Papazlarla anlaflt›lar, pa-pazlar› resmen “Hazret” kabul ettiler. “Küfrü hofl gö-rün!” diye milyonlarca müslüman› küfre kayd›rd›lar.Nitekim papaya yazd›¤› mektup ve muhtevâs› gazete-lerde neflredildi.

Bunun üzerine Allah-u Teâlâ’n›n hükümleri hat›rla-t›ld›.

“Ey iman edenler! Yahudi ve h›ristiyanlar› dostedinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizdenkim onlar› dost edinirse, o onlardand›r. fiüphesiz ki

Haziran 2004 tarihli Hakikat Dergisi’nin 129. say›s›

Allah zâlimler gürûhunu hidayete erdirmez.” (Mâ-ide: 51)

Bu ve buna mümasil bütün Âyet-i kerime’ler, Ha-dis-i flerif’ler tek tek kendilerine hat›rlat›ld›. ‹slâm’›nhükmü izah edildi.

Bunlar›n vas›flar› dahaönce “Nurcu” iken, bu halle-rinden ötürü “Nurcu” isimle-rini “Narc›” olarak vas›fland›r-d›k. Bu ismi onlara biz verdikve art›k “Narc›” olarak tan›n›-yorlar. Nurculuk Said-i NursîHazretleri’nde ve onun yo-lunda olanlarda kald›.

Çünkü bunlar papazlar›“Hazret” kabul ettikleri için,bunlara nurcu demek, ‹slâm’abüyük bir zillet getirir.

Resul-i Ekrem -sallallahualeyhi ve sellem- Efendimizbir Hadis-i flerif’lerinde:

“Münaf›k adamlara‘Efendi’ diye hitap etmeyin.Zira o, efendi denilerek bü-yütülecek olursa, Allah’›nsevmedi¤ini tâzim etti¤iniz-den dolay›, Aziz ve Celilolan Rabb’inizin gadab›n›celbetmifl olursunuz.” bu-yurmufltur. (Ebu Dâvud)

Allah-u Teâlâ mümine iz-zet, kâfire ise zillet vermifltir.Bu zil lete düflenlere izzetvermek, ‹slâm’›n izzetini yoketmek demektir.

Nitekim Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde:“Sizden kim onlar› dost edinirse, o onlardan-

d›r.” buyuruyor. (Mâide: 51)Küfrü hofl görmeyi, her yerde küfrün soluklanmas›-

n› ilân edince, hepsi de kabul ettiler. Onu ilâh olarakkabul edenler böylece küfre kaym›fl oldu. Onlar› sevipkucaklad›klar› halde, onlara tâbi olan türemelerden hiçbirinin onlara itirazda bulunduklar›n› gördünüz mü?Hepsi de küfrü hofl gördüler ve küfür içinde donupkald›lar.

fiimdi soruyorum! Hangisi küfrü reddetti, çirkingördü, kabul etmedi¤ini ilân etti? Duydunuz mu hiç?

(“Hâin Tezgâh”, s. 135-137)

Amerika ‹slâm’› Y›kmaya, Yerine F. Gülen’i Getirmeye Çal›fl›yor:(Ömer Öngüt, “Biz Küfrü Hofl Görenlerden

De¤iliz”, Mart 2005)

Küffar Memleketimizi ‹stila Ediyor:Son y›llarda H›ristiyan misyonerleri büyük bir gay-

retle, büyük paralarla çal›fl›yorlar. Küffar çok büyük birplân çeviriyor; insanlar›m›z› h›ristiyan yapmaya çal›flt›k-lar› gibi topraklar›m›z› sat›n al›yorlar. Memleketimiziyavafl yavafl istila ediyorlar.

Ey ‹slâm cemaati!Kabirde misiniz! ‹man binan›z› tutuflturdu-

lar. Vatan›n›za da sahip ç›k›-yorlar. Kabirde misiniz ki hiçsesiniz ç›km›yor!

Hâlâ dininize ve vatan›n›zasahip ç›kmayacak m›s›n›z?

Bu necip millet yüzy›llarboyu ‹slâm için cihad etmifl,küffar› zelil etmifl, haçl› sefer-lerine karfl› ‹slâm dünyas›nakalkan olmufltur. Küfür ve zu-lüm beldelerine ‹slâm dinininnurunu, adalet ve huzurunutafl›yarak hiçbir zorlama yap-madan birçok h›ristiyan›n ‹s-lâm dini ile müflerref olmas›-na vesile olmufltur.

Bu hakikatlere gözlerinikapatan, zulüm ve küfründe›srar eden küffar milletleri iseçok defa birleflerek bu milletive dini y›kmak için her türlüyolu denemifllerdir.

Nitekim küffar›n maksad›n›Allah-u Teâlâ bize flöyle ta-n›t›yor:

“E¤er onlar›n güçleri yet-se, sizi dininizden döndü-rünceye kadar size karfl›

savafla devam ederler.” (Bakara: 217)Bu milleti cepheden y›kamayan, bu yolla gayesine

ulaflamayaca¤›n› anlayan küffar son çare olarak içeri-den y›kmaya çal›flm›fl, yaklafl›k 300 y›ld›r bu do¤rultu-da netice alabilmek için ellerinden geleni yapm›fllard›r.Ancak bu müslüman millete nüfuz edemedikleri içinbir türlü nihai darbeyi vuramam›fllard›r. Küffar milletle-rinin ve onlara hizmet eden ajan-misyonerlerin yüzy›l-lar boyu yapamad›¤›n› son 10 y›ld›r “Hoflgörü-diya-log” ad› alt›nda bu millete küffar› ve küffar›n küfrünühofl gösteren münaf›klar yapm›flt›r. Bugüne kadar gizli-den gizliye çal›flan ajan-misyonerler art›k alenen çal›fl›-yorlar, niyetlerini gizlemedikleri gibi art›k rahat çal›fl-abilmekten memnuniyetlerini ifade ediyorlar.

Bugün memleketimiz ve dinimiz üzerinde en bü-yük çal›flmay› Amerika yap›yor. ‹slâm’› y›kmaya, yerineF. Gülen’i getirmeye çal›fl›yor. Amerika’ya hizmet edende ‹slâm’›n y›k›lmas›na hizmet etmifl oluyor. Bunlar›ndurumu budur. Maksatlar› ‹slâm’› y›kmakt›r. Bu güze-lim vatan› bölmek için, küfrü yaymak için çok çal›fl›yor-lar.

Küffar›n memleketimize ve bu millete nüfuz etme-

May›s 2017

Baflyaz›

18

A¤ustos 2004 tarihli Hakikat Dergisi’nin 131. say›s›

May›s 2017

Baflyaz›

19

sine zemin haz›rlayan bu münaf›klar küffar›n ajan›d›r.Küffar›n yapamad›¤›n› ‹slâm maskesi alt›nda yapmak-tad›rlar. H›ristiyanlar›n nam›na çal›fl›r, onlar›n himayesialt›ndad›r. Türkiye ile, ‹slâm ile hiçbir ilgileri yoktur.

Bu münaf›klar› Allah-u Teâlâ bize flöyle tan›t›yor:“Münaf›klar cehennemin en alt tabakas›ndad›r-

lar. Art›k onlar için hiçbir yard›mc› bulamazs›n.”(Nisâ: 145)

“Onlar kendi yüklerini, kendi yükleriyleberaber daha nice yükleri tafl›yacaklar veuydurduklar› fleylerden k›yamet günü mut-laka sorguya çekileceklerdir.” (Ankebut:13)

“‹nkâr edip de insanlar› Allah’›n yo-lundan al›koyanlara, fesat ç›karmalar› yü-zünden, azap üstüne azap verece¤iz.”(Nahl: 88)

“Onlar hem insanlar› (Kur’an’dan) me-nederler, hem de kendileri ondan uzakdururlar. Böylece ancak kendilerini helâkeatarlar da fark›na varmazlar.” (En’am: 26)

“Onlar düflmand›rlar, onun için (kendi-lerine emniyet etme) onlardan sak›n. Allahkahretsin onlar›! Hakk’tan nas›l çevriliyor-lar?” (Münafikûn: 4)

(“Biz Küfrü Hofl Görenlerden De¤iliz”, s.133-134)

Amerikan Ajan›d›r:(Ömer Öngüt, “Biz Küfrü Hofl Gören-

lerden De¤iliz”, Mart 2005)

Göz yafllar›yla: “Bir evimden baflka hiçbirfleyim yok.” diyordu. Müslümanlar›n merha-metini celbediyordu. Ne para, ne senet, neev, ne araba, hiçbir fley b›rakmad›, soyduyoldu.

Bu soyma iflini bitirince Hazret-i Allah’ave Resulullah’a harp ilân etti ve banka kurdu.

Daha sonra papazlarla anlaflt›, kiliseleraçt›.

Allah-u Teâlâ’n›n murdar dedi¤ine;“fiüphesiz ki Allah kat›nda yürüyen

canl›lar›n en kötüsü kâfir olanlard›r.” (En-fâl: 55)

Âyet-i kerime’sinde beyan buyurdu¤ukâfirlere “Hazret” diyor.

Çünkü bu duruma düflmüfl.Bu güzelim vatan› bölmek için küfrü yay-

mak için çok çal›fl›yorlar.Küfrü hofl gördü¤üne göre h›ristiyanlar

nam›na çal›fl›yor, ‹slâm’›n ise aleyhinde çal›fl›-yor.

Amerika’da yaflay›p oradan idare etti¤inegöre, Amerika kendi nam-› hesab›na kullan-d›¤›na göre Amerikan ajan›d›r. Onlar›n hima-

yesi alt›ndad›r. Türkiye ve ‹slâm’la hiçbir ilgisi yoktur.ABD’nin direktifi ile çal›fl›r. En büyük ‹slâm düflman›d›r.Küfrü hofl görenleri oradan idare ediyor. Hususi görün-tülü telefonlar› vard›r, onlarla konufluyor. Ayna gibihalk onu görsün.

Bütün gayesi h›ristiyanlarla bir olup ‹slâm kalesiniiçten içe y›kmakt›r. Bunu bir müslüman yapar m›? Buicraat bizden görünüp içten tehlike arzeden münaf›kla-

“GÖKKUBBE ALTINDAEN fiERL‹ OLANLAR”

NUR YER‹NE NÂRI TERC‹H ETT‹LER,‹SLÂM D‹N‹’NDEN ÇIKIP, KÜFRÜ TERC‹H ETT‹LER,

CENNET-‹ ÂLÂ’YI ‹STEMED‹LER, NÂRI TERC‹H ETT‹LER,BU MÜNAFIKLAR ESFEL-‹ SÂF‹L‹N’‹ HAK ETT‹LER.

HAN‹ S‹Z ‹SLÂM’MIfi G‹B‹ GÖRÜNDÜNÜZ,MÜSLÜMANLARI SOYDUNUZ, SONRA KÜFRÜ HOfi GÖRDÜNÜZ.

‹MT‹HANDA OLDU⁄UNUZU NASIL DA UNUTTUNUZ.‹SLÂM D‹N‹’NE VE VATANIMIZA DÜfiMAN KES‹LD‹N‹Z.

RESULULLAH BUYURDU: DECCALDEN DE BETER OLACAKLAR,TÂB‹ OLANLARI D‹NDEN ‹MANDAN ÇIKARIP ATACAKLAR,

B‹R DAHA DA H‹DAYETTEN MAHRUM KALACAKLAR,HAYVAN G‹B‹ OLURLAR, ONDAN DA BETER OLACAKLAR.

GÖKKUBBE ALTINDA EN fiERL‹ OLACAKLAR,CEHENNEM EHL‹N‹ DAH‹ GER‹DE BIRAKACAKLAR,MÜNAFIKLARLA D‹YALOG, B‹RL‹K KURACAKLAR,

D‹N-‹ ‹SLÂM’I YIKMAK ‹Ç‹N ÇALIfiACAKLAR.

KÖKÜNÜZ KAZILACAK, TÜREMELER TÜRESE DEF‹TNEY‹ ÇIKARDINIZ, ÂKIBET‹N‹Z‹ BEKLEY‹N TÜREMELER!

YANINIZDA BUNUN KÂR KALACA⁄INI SANMAYIN EYTÜREMELER!

ÇOK SÜRMEZ GELECEK BU D‹N‹N MÜDAF‹S‹ EY TÜREMELER!•

Kâfirler harp ile yapamad›¤›n›; narc› kâfirler ve münâf›klarvas›tas›yla memleketimizi yok etmek istiyorlar.

Ey müslüman kardefl!Dikkat et, düflman›n› tan›, dinini ve vatan›n› muhafaza et.

•Dikkat ederseniz mekteplerinde küfür ordusuna asker

yetifltiriyorlar.Ve yar›n da bunlara taraf-› ilâhiden denilecek ki:

“Hiç özür beyan etmeyin! Çünkü siz inand›ktan sonra inkârettiniz.” (Tevbe: 66)

(Ömer Öngüt -kuddise s›rruh-, “Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin H›ristiyanlar›n ve Münaf›klar›n

‹çyüzü”, 1. bask›, Temmuz 2000. s. 567)

May›s 2017

Baflyaz›

20

ra yak›fl›r. Münaf›k; bizden görünüp

düflmanla, kâfirle dost olan de-mektir.

“Allah münaf›k erkekle-re, münaf›k kad›nlara ve kâ-firlere ebedî kalacaklar› ce-hennem ateflini haz›rlam›flt›r.Bu onlara yeter. Allah onlaralânet etmifl, rahmetindenuzaklaflt›rm›flt›r. Onlar içinsürekli bir azap vard›r.” (Tev-be: 68)

(“Biz Küfrü Hofl Görenler-den De¤iliz”, s. 144-145)

‹lâh Edindikleri Adam Müslümanlar›n Kan›n› Böyle Emdi:(Ömer Öngüt, “Hazret-i

Kur’an’da Yahudilerin H›risti-yanlar›n ve Münaf›klar›n ‹ç-yüzü”, Temmuz 2000)

Allah-u Teâlâ Yâsin sûre-i flerif’inin 21. Âyet-i keri-me’sinde:

“Sizden hiçbir ücret istemeyenlere uyun, onlardo¤ru yoldad›rlar.” buyurdu¤u halde;

Bunlar gerek himmet geceleri, gerek iftar ziyafet-leri ve gerekse ayr› ayr› olmak üzere çeflitli toplant›lar-da tuzaklar tertip ediyorlar. Bal›¤› tutmak için olta at-t›klar› gibi, gelenleri oltaya tak›yorlar. Cazg›rlar: “fiu ka-dar flu verdi, flu kadar flu verdi!” diyerek yalan söylü-yorlar ve gelenleri utand›r›yorlar. Yan›nda paras› olma-yan› mahçup etmek suretiyle halka senet imzalatt›r›-yorlar. Bu senetleri günü gelince ödemeyenleri icrayaveriyorlar, bir tek evi bile olsa evini, arabas›n› ve arsa-s›n› dahi elinden alarak tahsil ediyorlar. Hiçbir fleyinib›rakm›yorlar. Yani halk› kaz yerine koyuyorlar.

‹lâh edindikleri adam düzenini böyle kurdu. BuÂyet-i kerime’yi inkâr etti ve müslümanlar›n kan›n›böyle emdi. Bu küfürdür, alenen Hazret-i Allah’a karfl›gelmektir. Bu adam bu yapt›klar›n› hangi kaynaktanal›yor. Ben de flimdi onlara küfürlerinin kayna¤›n› soru-yorum.

Di¤er bir Âyet-i kerime’de flöyle buyuruluyor:“Resul’üm! Onlara de ki: ‘Ben sizden bir ücret

istersem e¤er, o ücret sizin olsun. Benim ücretimAllah’a âittir. O herfleye flâhiddir.” (Sebe: 47)

Kim ki bunlara para verirse, dahil olursa; Resul-iEkrem ve Nebiyy-i Muhterem -sallallahu aleyhi ve sel-lem- buyuruyor ve iman edenlere duyuruyor:

“Fâs›ka ikram eden ‹slâmiyet’in y›k›lmas›na yar-d›m etmifl olur.” (Münâvi)

Onlara yard›m eden çok iyi bilsin ki ‹slâm dini’niny›k›lmas›na çal›flm›fl olur.

Hadis-i flerif’te: “Onlar›n din-leri para olacak.” buyuruluyor.(Münâvi)Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi

ve sellem- Efendimiz Hadis-iflerif’lerinde: “Koyun postunabürünmüfl kurtlar.” diye vas›f-land›rm›fl, din-i ‹slâm’dan ç›k›pbir daha din-i ‹slâm’a döneme-yeceklerini de beyan buyur-mufltur.Kim ki bunlara yard›mda bulu-

nursa onlardand›r, küfrü hoflgören narc›lardand›r. Do¤rusu,Allah-u Teâlâ’n›n kelâm›, Resu-lullah Aleyhisselâm’›n beyan›-d›r. E¤risi de halk›n zann›d›r. El-hamdülillah müslüman›m. Bu-nun içindir ki bizce makbul olanHakk’›n kelâm›d›r. Cevap ver-mek isteyenler, önlerine serdi-¤im bu Âyet-i kerime’lere ce-vap versinler. Lâf katiyyen ka-bul edilmez.Sak›n ha! Önünüze sürdü¤üm

bu Âyet-i kerime’ler Allah kelâm›d›r. “Bize münaf›k ve-yahut kâfir diyor.” demeyin, bana uluhiyet isnad etme-yin. Ben Hakk Teâlâ’n›n aciz, hükümsüz, de¤ersiz birmahlûkuyum. Hazret-i Allah’›n dostu ile dostum, düfl-man› ile düflman›m. ‹man›n en sa¤lam kulpu budur.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- EfendimizHadis-i flerif’lerinde buyururlar ki:

“Amellerin en üstünü Allah için sevmek, Allahiçin bu¤zetmektir.” (Ebu Dâvud)

Gayem iman ile küfrü ay›rt etmek, Allah-u Te-âlâ’n›n koydu¤u hudutlar› muhafaza etmek, münaf›kla-ra ve kâfirlere f›rsat vermemektir.

•‹nfak Âyet-i kerime’lerini âlet ederek, dini dünyaya

tahvil ederek küfre hizmet ettirmek istemem. Zira sizkurdu¤unuz narc›l›k dini için çal›fl›yorsunuz. Ve o dineasker yetifltiriyorsunuz. O fertlerle ‹slâm dinini y›kmakm› istiyorsunuz? Y›k›lmas› için mi çal›flt›r›yorsunuz?

‹flte size yard›mda bulunanlar bu kadar büyük gü-naha ve vebale düflüyor, vebalde b›rak›yorsunuz, birnarc›l›k dini kurabilmek için. Amma adil-i mutlak olanHazret-i Allah kâfirleri cehenneme, münaf›klar› ise es-fel-i safilin’e ataca¤›n› beyan buyuruyor. Zira münaf›k-lar içten içe tahribe çal›flt›klar› için, ‹slâm dinini içteny›kmaya u¤raflt›klar› için tahribatlar› daha büyüktür.

Meselâ gerçek bir müslüman hiçbir zaman din vevatan düflmanlar›na yard›m etmez. Ve fakat müslümangibi görünen münaf›klara aldan›yor, hem soyuluyor, di-¤er taraftan din ve vatan›n düflmanlar›na yard›mda bu-lunuyor. Dini ve vatan› y›k›ls›n diye.

Uyan ey kardefl!Bunca Âyet-i kerime’leri önüne serdi¤im halde ha-

Dinini ve vatan›n› müdâfayaçal›fl, düflman›na f›rsat verme.Zira biz hep Âyet-i kerime ve

Hadis-i flerif’lerin nûr ›fl›¤›alt›nda bunlar›n iç durumlar›n›görüyor ve göre göre Hazret-i

Allah’›n beyanlar›n› söylüyoruz.Asla kendimden hiçbir fley

söylemiyorum. Onun içindir kicevap vermeye yeltenenler hep

önlerine sürdü¤üm Âyet-ikerime’lere ve Hadis-i flerif’lere

bir bir cevap vermekzorundad›rlar. Bu lâf ifli de¤ildir.

Elhamdülillah müslüman›m,Kelâmullah ile konufluyorum.

(“Hazret-i Kur’an’da YahudilerinH›ristiyanlar›n ve Münaf›klar›n

‹çyüzü”, s. 414)

May›s 2017

Baflyaz›

21

len bu gafletle uyuyacak m›s›n?Hadis-i flerif’te:“‹nsanlar uykudad›r, öl-

dükleri zaman uyan›rlar.” bu-yuruluyor. (K. Hafâ)

Dinini ve vatan›n› müdâfayaçal›fl, düflman›na f›rsat verme.Zira biz hep Âyet-i kerime veHadis-i flerif’lerin nûr ›fl›¤› alt›n-da bunlar›n iç durumlar›n› görü-yor ve göre göre Hazret-i Al-lah’›n beyanlar›n› söylüyoruz.Asla kendimden hiçbir fley söy-lemiyorum. Onun içindir ki ce-vap vermeye yeltenenler hepönlerine sürdü¤üm Âyet-i keri-me’lere ve Hadis-i flerif’lere birbir cevap vermek zorundad›rlar.Bu lâf ifli de¤ildir. Elhamdülillahmüslüman›m, Kelâmullah ile ko-nufluyorum.

•Hülasâ-i kelâm;Yâsin 21 Âyet-i kerime’si

mucibince kim ki para topluyor-sa, do¤ru yolda olmad›¤›n› buÂyet-i kerime beyan eder. Zirayaratmak da emretmek de Al-lah’a mahsustur. Emr-i ilâhi böy-le iken buna karfl› geldiler. Alenen küfürde olduklar›n›ilân ettiler.

O kadar para toplad›lar ki, nihayet arzu ettiklerinoktaya gelince paralar›n› muhafaza edemez oldularve koyacak yer bulamad›lar. Allah-u Teâlâ’n›n en çokbu¤zetti¤i haramlardan birisi fâiz oldu¤u halde onlarbanka kurdular.

“Fâizi terketmezseniz, bunun Allah’a ve Pey-gamber’ine aç›lm›fl bir savafl oldu¤unu bilin.” (Ba-kara: 279)

Âyet-i kerime’lerinde haber verildi¤i üzere, do¤ru-dan do¤ruya Hazret-i Allah’a ve Resulullah Aleyhisse-lâm’a harp ilân ettiler.

Bu nur ç›k›nca, içyüzlerini a盤a vurunca bunlar›nsoygunlar› bitti. Bu para toplama h›rs› onlar› ‹slâm di-ninden rahatça ç›kard›. Böylece kendilerine tâbi olanla-r›, o masum yavrular›n hepsini küfrün kuca¤›na att›lar.

Bu da yetmiyormufl gibi imanl› talebeleri yavafl ya-vafl küfre meylettirdiler. Papazlarla anlaflt›lar, papazlar›resmen hazret olarak kabul ettiler. “Küfrü hofl görün!”diye milyonlarca müslüman› küfre kayd›rd›lar. Nitekimpapaya yazd›¤› mektup ve muhtevas› gazetelerdeneflredildi.

Alenen Hazret-i Allah’a karfl› geldi ve küfrü hoflgördü, hoflgörüyü ilân etti ve bütün müslümanlar› kâfirolmaya dâvet etti.

Ona tâbi olanlar ona uydular, papazlar›n› hazretolarak kabul ettiler ve onlara tâbi oldular, böylece hep-

si birden küfre kayd›lar.Allah-u Teâlâ’n›n emri

ve hükmü budur.Bir Âyet-i kerime’de

de flöyle buyuruluyor:“Onlar size s›k›nt›

verecek fleyleri isteyipdururlar, öfkeleri a¤›zla-r›ndan taflmaktad›r.Kalplerinin gizledikleriise daha büyüktür.” (Âl-iimran: 118)

(“Hazret-i Kur’an’daYahudilerin H›ristiyanlar›nve Münaf›klar›n ‹çyüzü”, s.411-415)

•‹flte dinden ç›kan bu

sap›tm›fllar ‹slâm’a ›s›na-cak kimseleri dahi so¤ut-tular. “‹slâm bu mudur?”dedirttiler. Bu bölücülerinyapt›¤›n› hiçbir solcu dahiyapmam›flt›r..

(“Küfrü Hofl GörenNARCILAR’›n ‹çyüzü”, s.146)

Fetullah Gülen fieytan› Dahi Hayrete Düflürdü:(Ömer Öngüt, “Küfrü Hofl Gören NARCILAR’›n

‹çyüzü”, Nisan 1999)

Hülasâ-i kelâm; Fetullah Gülen büyük bir hünerleetraf›n› hoflgörü ismi alt›nda rahatça küfre sokarak,fleytan› dahi hayrete düflürmüfl olmad› m›?

Amma unutmay›n ki fleytanlarla beraber tepetak-lak cehenneme at›laca¤›n›z› bu Âyet-i kerime beyaneder.

“Onlar ve azg›nlar tepetakla oraya at›l›rlar. ‹b-lis’in bütün askerleri de.” (fiuarâ: 94-95)

fiu kadar var ki kâfirler cehennemde, münaf›klar ise“esfel-i safilin”dedirler. Zira münaf›k›n ‹slâm dini’neyapt›¤› tahribat kâfirin tahribat ve zarar›ndan daha be-terdir.

Âyet-i kerime’lerde flöyle buyurulmaktad›r:“Münaf›klar sana geldikleri zaman: ‘Senin Al-

lah’›n elçisi oldu¤una flahitlik ederiz.’ derler. Allah,senin gerçekten O’nun elçisi oldu¤unu çok iyi bilir.Ve Allah, o münaf›klar›n yalanc› olduklar›na da fla-hitlik ediyor.” (Münâfikun: 1)

“Yeminlerini kendilerine bir kalkan yapt›lar. Al-lah’›n yoluna engel oldular. Gerçekten onlar çokkötü bir fley yap›yorlar.” (Münâfikun: 2)

“Çünkü onlar, imana girdiler, sonra kâfir oldu-lar. Bunun üzerine Allah, onlar›n kalplerini mühür-

Kas›m 2005 tarihli Hakikat Dergisi’nin 146. say›s›

May›s 2017

Baflyaz›

22

ledi de onlar anlamaz birtoplum oldular.” (Münâfi-kun: 3)

(*Küfrü Hofl Gören NAR-CILAR’›n ‹çyüzü*, s. 165-166)

Bunlar›n Deccal’den Daha Beter Olduklar›n› Beyan Etmifllerdi:(“Küfrü Hofl Gören

NARCILAR’›n ‹çyüzü”, Ni-san 1999)

Resulullah -sallal lahualeyhi ve sellem- EfendimizHadis-i flerif’lerinde buyurur-lar ki:

“S‹Z‹N ‹Ç‹N DEC-CAL’DEN DAHA ÇOK DEC-CAL OLMAYANLARDANKORKARIM.

- Onlar kimlerdir?SAPTIRICI ‹MAMLAR-

DIR.” (Ahmed bin Hanbel)Deccalden niçin daha be-

ter?fiöyleki; Deccal do¤rudan do¤ruya Allah’l›k dâvâs›

ile ç›kacak. ‹man-› kâmil olanlar hiçbir zaman onun tu-za¤›na düflmez. Ve fakat bunlar öyle bir sûrete bürün-dülerki ‹slâm gibi görünüp sûret-i Hakk’tan göründü-ler.

‹flte Deccal bunu yapamaz. Deccal’den beter olufl-lar›, sûret-i haktan görünüfllerinden oldu. Böylece birçok müslümanlar› hem imanlar›ndan soydular ald›lar,hem dünyalar›n› hem âhiretlerini yok ettiler.

Nitekim onlar›n sap›tmas› ile yoldan sapanlar âhi-rette cehenneme düfltükleri zaman bu sap›t›c›lara flöy-le söyleyecekleri Âyet-i kerime’de haber verilmekte-dir:

“Siz bize sa¤dan gelir, sûret-i haktan görünür-dünüz.” (Saffat: 28)

Firavun, âhirette avanesinin önünde cehennemegitti¤i gibi, bu sap›t›c› imamlar da küfre kayd›rd›¤›kimselerin hepsinin cehennemde öncüleridir.

(Küfrü Hofl Gören NARCILAR’›n ‹çyüzü, s. 327-328)

•“‹slâm’a hizmet edece¤iz” diye müslümanlar› yol-

dular, soydular. Hem imanlar›n› hem maddelerini ald›-lar. Elindeki paras›n›, paras› yoksa arabas›n›, arabas›yoksa evini ald›lar. Yan›nda paras› olmayan› mahçupetmek suretiyle senet imzalatt›rd›lar, bu senetleri günügelince ödeyemeyenleri icraya verdiler. Evini, arabas›-n› ve arsas›n› dahi elinden alarak tahsil ettiler. Yani hal-

k› kaz yerine koydular. fiimdide en lüks hayat içinde yafl›-yorlar. Müminleri aldatmakve soymak onlar için cihadsay›yorlar. Fakirin lokmas›n›a¤z›ndan ald›lar, müslüman-lara yapt›klar› eziyetten dola-y› da iftihar ediyorlar.

‹slâm gibi görünerek busoygunlar›n› ‹slâm nam›nayapt›klar› için bu bir yalanc›-l›kt›r.

‹slâm gibi görünmeleri ri-yâkarl›kt›r.

Toplad›klar›n› hay›ra sarfe-decekleri yerde flerre harca-d›klar› için emanete hiyanet-lik yapt›lar, bu ise münaf›kl›k-t›r.

Ve o paralarla din-i ‹s-lâm’›n y›k›lmas› için bütüngüçleriyle çal›fl›yorlar.

Dolay›s›yla Hazret-i Al-lah’›n, meleklerin ve bütünmüslümanlar›n lânetini, nef-retini kazand›lar.

Yüzlerce, binlerce, milyon-larca müslüman› etraflar›natoplad›lar, onlar› asliyeti olan

küfre çektiler ve küfürlerini ilân ettiler. Bankalar kurdu-lar, ‹slâm’›n haram k›ld›¤› hükümleri helâl diye ilân etti-ler. Böylece halk› imandan alarak yavafl yavafl küfrekayd›rd›lar, hepsini kâfir yapt›lar.

‹flte bunu Deccal yapamaz. Deccal’den daha beterolufllar›, sûret-i haktan görünüfllerinden oldu.

Deccal bunlar›n yapt›¤›n› yapamaz. Çünkü bunlarmünaf›k oldu¤u için ‹slâm gibi görünüyorlar. Deccal isedo¤rudan do¤ruya Allahl›k dâvâs› ile ç›kacak. Kâmiliman sahipleri hiçbir zaman ona aldanmaz, tuza¤›nadüflmez.

‹kinci bir Hadis-i flerif’lerinde yine mucize olarakflöyle buyuruyorlar:

“fiüphesiz ki benden sonra ümmetimden birzümre gelecektir. Onlar Kur’an okuyacaklar. FakatKur’an’›n feyzi onlar›n bo¤azlar›ndan öteye geçme-yecektir. (Yaln›z dilde kalacakt›r). Nitekim onlar,okun av› delip geçti¤i gibi dinden ç›kacaklar, birdaha da ona dönemeyeceklerdir.

‹flte bütün insanlar›n ve hayvanlar›n en kötüsübunlard›r.” (Müslim: 1067)

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimizbu mucize Hadis-i flerif’lerinde “‹flte bütün insanlar›nve hayvanlar›n en kötüsü bunlard›r, hayvan gibidir,hayvandan da afla¤›d›r.” buyuruyor.

Bunlar›n iç durumu budur. Bunlar›n üzerinde dur-may›n, irflada kalkmay›n.

Binaenaleyh bu gibi güruhu irflad ve ikaza kalkma-

Mart 2006 tarihli Hakikat Dergisi’nin 150. say›s›

May›s 2017

Baflyaz›

23

n›z, hayvana birfley söylemekgibi olaca¤›ndan bu gibi gü-ruh ile muhatab olmaman›z›tavsiye ederim.

Bu gürûhu b›rak›n, sizümmet-i Muhammedi irfladabak›n...

Niçin hayvandan dahakötüdür bunlar?

Allah-u Teâlâ Rahmanism-i flerif’i mucibince itaateden kullar›na da isyan edenkullar›na da say›s›z nimetlerbahfleder. Yeri, gö¤ü ve için-dekileri insano¤luna musah-har k›lm›flt›r. Mümin de, kâfirde bütün bu nimetlerden isti-fade ediyor.

Kur’an-› kerim’de birçokÂyet-i kerime’lerde, yerdekive gökteki, canl› ve cans›zher fleyin Allah-u Teâlâ’y› tes-bih etti¤i haber verilmektedir.

“Hiçbir fley yoktur ki,O’nu hamd ile tesbih etme-sin. Fakat siz onlar›n tes-bihlerini anlamazs›n›z.” (‹s-râ: 44)

Her hayvan›n, her kufluntesbihi ayr›d›r, yaratan›n› bilir, tesbihini yapar.

Di¤er bir Âyet-i kerime’de ise flöyle buyuruluyor:“Göklerde ve yerde bulunanlarla, dizi dizi kanat

ç›rp›p uçan kufllar›n Allah’› tesbih ettiklerini gör-mez misin?” (Nur: 41)

Münaf›k, nankör ve câhil insana gelince; o nefsinezulmetti,

“‹nsan, bizim kendisini kerih bir nutfeden ya-ratt›¤›m›z› görmez mi ki, flimdi o apaç›k has›m ke-silmektedir.” (Yâsin: 77)

Âyet-i kerime’si mucibince Yaratan’a, Peygam-ber’ine, dinine has›m kesildi. ‹slâm’dan ç›kt›, küfresapt›. Yandafllar›n›n da kâfir olmas›n› istedi.

Kitap okuyorlard›, onu da inkâr ettiler. Yolunda gi-diyor gibi görünüyorlard›, ondan da sapt›lar.

‹flte bundan ötürü hayvandan elli derece daha afla-¤›ya düfltüler.

Çünkü hayvan, hayvan olarak yarat›lm›fl, fakat hay-vanat da nebâtat da, cemâdat da Yaratan’›n› biliyor,tesbihini yap›yor.

Onlar ise insan olarak yarat›ld›klar› halde Yaratan’ahas›m kesildiler, din-i ‹slâm’dan ç›kt›lar, kâfir oldular.

Niyetleri bozuk oldu¤undan ötürü Hazret-i Kur’anbo¤azlar›ndan öteye geçmedi. ‹çlerine iman yerleflme-di¤i için, bofl olduklar› için bofllu¤a düflüverdiler.

E¤er s›dk ile flehadet getirselerdi, bu flekilde küfürbata¤›na batmazlard›. Hazret-i Allah’›n, meleklerin,peygamberlerin ve bütün müminlerin lânetini kazan-

mazlard›.fiimdi herkes bunlar› nef-

retle seyrediyor ve âk›betleri-ni bekliyor.

Resulullah -sallallahu aley-hi ve sellem- Efendimiz bumucize Hadis-i flerif’inde on-lar›n dinden ç›kacaklar›n›, birdaha da dönemeyeceklerinihaber veriyor.

Nitekim Allah-u Teâlâ birÂyet-i kerime’sinde buyururki:

“Onlar sa¤›rd›rlar, dilsiz-dirler, kördürler. Onlar art›kdönmezler.” (Bakara: 18)

Hay›rl› hiçbir fleye kulakvermezler, kendilerine faydaverecek fleyleri söylemezler,basiretleri kördür, Hak ve ha-kikati görmek istemezler, hi-dayet yoluna dönmezler.

Di¤er bir Âyet-i kerime’deflöyle buyuruluyor:

“fiüphesiz ki Allah kat›n-da, yeryüzünde yürüyencanl›lar›n en kötüsü kâfirolanlard›r. Art›k onlar imanetmezler.” (Enfâl: 55)

Gerek Âyet-i kerime’ler, gerekse Hadis-i flerif’leronlar› bu flekilde belirtiyor. Biz de bu ilâhi hükümlerebakarak bunlar›n içyüzlerini çok rahat bilmifl ve gör-müfl oluyoruz ve müminleri uyand›r›yoruz.

Uyan be kardefl! Kardefl zannetti¤in kâfirle dost ol-ma. E¤er dost olursan Allah-u Teâlâ’n›n dostlu¤unukaybetmifl olursun.

Bu iki Hadis-i flerif’i mucize olarak gösteriyorum.Bu noktaya dikkat ederseniz esrar› çözmüfl olursunuz.

Bu ajanlar ve bu sap›t›c›lar ‹slâm’m›fl gibi göründü-ler. Kürsülerde ‹slâm’›n iyili¤inden, küfrün kötülü¤ün-den bahsettiler. Bu mülkün sahibi olan Allah-u Te-âlâ’n›n emir ve nehiylerinden uzun uzad›ya söz ettiler.‹slâm dinine göre talebe yetifltiriyorlard›. Zira Bediüz-zaman Hazretleri’nin izinde idiler. O büyük velinin fe-yiz ve bereketi ile talebeleri bir müddet böylece de-vam etti. Teheccüd namaz› dahi k›l›yorlard›.

Deccal’den daha beter olan imamlar ise henüz as-liyetini ortaya koymam›fllard›.

Onlar ‹slâm’m›fl gibi göründüler, halk› bu perde al-t›nda soymaya bafllad›lar. ‹slâm’dan ilk ayr›l›fllar› böyleoldu.

Zira Cenâb-› Hakk buyuruyor ki:“Sizden hiçbir ücret istemeyenlere uyun. Onlar

do¤ru yoldad›rlar.” (Yâsin: 21)Onlar ise tasavvurun haricinde halk› soydular, yol-

dular, kanlar›n› emdiler, evlerini arabalar›n› ellerindenald›lar ve böylece yavafl yavafl asliyetlerini ortaya koy-

Ekim 2006 tarihli Hakikat Dergisi’nin 157. say›s›

Baflyaz›

24

maya bafllad›lar. Sonra da alenen küfürlerini ortayakoydular.

Nurdan nâra döndüler, isim de¤ifltirdiler. fiimdiyekadar nurcular›n ismi Bediüzzaman Hazretleri’nin ismiise de, küfrünü ilân edince narc›lar ismini ald›lar. Venarc›lar› imandan ettiler. Küfrü hofl göstererek onlar›nhepsini küfür bata¤›na düflürdüler.

(“Hazret-i Kur’an’da Yahudilerin H›ristiyanlar›n veMünaf›klar›n ‹çyüzü”, s.464-468)

•Hiç flüphe yok ki Be-

diüzzaman Hazretleri, Al-lah-u Teâlâ’n›n veli kulla-r›ndan idi. BinaenaleyhAllah-u Teâlâ’n›n bildir-mesi ile, göstermesi ilebunlar›n bu hareketini çokevvel bildi ve ümmet-i ‹s-lâmiyet’e bunlar› bildir-mek ve as›llar›n› göster-mek, içyüzlerini ortayakoymak istiyor.

Uyan be kardefl!Dinini söndürmeye,

vatan›ndan seni sürmeyeçal›fl›yor, küf fara peflkeflçekiyor.

Bediüzzaman Said-iNursi Hazretleri’nin buhususta flöyle bir beyan›var:

“Ey hitabet-i umu-miye s›fat› ile, gazete li-san›yla konferans verenmuharrir (yazar)! Sen,kendi nefsini afla¤› gös-termeye ve nedametederek kusurlar›n› ilân etmeye hakk›n var. Fakatfleair-i ‹slâmiyeye (‹slâm’›n sembolü olan hususla-ra) z›d ve muhalif olan herzeler (saçmal›klar) ile ‹s-lâmiyeti lekelendirme¤e katiyyen hakk›n yoktur.

Seni kim tevkil etmifltir (vekil k›lm›flt›r)? Fetvây›nereden al›yorsun? Hangi hakka binaen milletin na-m›na, ümmetin hesab›na ‹slâmiyet hakk›nda heze-yanlar› savurarak dalâletini neflr ve ilân ediyorsun?Milleti, ümmeti kendin gibi dâll (hak yoldan sap-m›fl) zannetme.

Dalâletini (sap›kl›¤›n›) kime sat›yorsun? Buras›‹slâmiyet memleketidir, yahudi memleketi de¤ildir.Cumhur-u mümininin (müminlerin ekserisinin) ka-bul etmedi¤i bir fleyin gazete ile ilân›, milleti dalâ-lete dâvettir, hukuk-u ümmete (ümmetin haklar›na)tecavüzdür. Bir adam›n hukukuna tecavüze cevaz-›kanunî olmad›¤› (kanuni ruhsat verilmedi¤i) halde,koca bir milletin belki âlem-i ‹slâm›n hukukunahangi cesarete binaen tecavüz ediyorsun? A¤z›n›

kapat!..” (Mesnevî-i Nuriye sh: 89)Biz bunlara narc› diyoruz, nurcu demiyoruz. Narc›

baflka, nurcu baflka.NURCULAR O BÜYÜK ZEVÂT-I K‹RAM’IN ‹Z‹N-

DEN YÜRÜYEN, NURU TAK‹P EDEN, ALLAH-U TE-ÂLÂ’NIN NURUNU YAYMAYA ÇALIfiANLARDIR.

NARCILAR ‹SE MÜNAFIKTIR, KÜFÜR ‹Z‹N‹ TAK‹PEDERLER, KÜFRÜ YAYMAYA ÇALIfiIRLAR. BUNLAR B‹R

TUTULMASIN VE B‹R SANIL-MASIN.

(“Hazret-i Kur’an’da Yahu-dilerin H›ristiyanlar›n ve Mü-naf›klar›n ‹çyüzü”, s. 470)

Küfrü Hofl Görenlerin Durumu:(Ömer Öngüt, “Hâin

Tezgâh”, Haziran 2010)

Bugün ortaya ç›kan grup-lar›n,

“Muhammedün Resulullahdemese dahi rahmet ve mer-hamet nazar› ile bak›n.” de-meleri,

Bir put mesabesindeki ha-ç›n yan›na hilâli koyarak hofl-görü toplant›lar› yapmalar›,

‹slâmiyet’i h›ristiyan ve ya-hudilerin dinleri ile musavitutmalar›,

Yüzy›llar boyunca ‹slâmmücahidlerinin küffarla yapt›-¤› cihad› “Boflyere bo¤azla-ma” olarak tan›mlamalar›,

“Cebrail gelse bile kusurabakma partine girmem” de-

meleri,H›ristiyan papa ve papazlar›n›n önüne ‹slâm’› tem-

sil ediyormufl gibi ç›k›p, “Misyonunuzun parças› olmakistiyoruz.” diye mektup arzetmeleri,

Küffar memleketinde yaflay›p, “Amerika’ya ra¤-men birfley yapmak mümkün de¤il.” demeleri,

Fâize “kâr pay›” ad›n› verip yemeleri,Tesettür emrini “teferruat” (ya da füruat) diyerek

hafife almalar› (‹slâm akaidine göre Allah-u Teâlâ’n›nemrini hafife almak inkâr etmek demektir),

Yahudi ve h›ristiyanlar hakk›ndaki âyetler hakk›nda“O âyetlerin ilk günden bu yana bütün yahudi ve hris-tiyanlar› içine ald›¤› kesin de¤ildir.” demeleri,

Temsili bir s›rat köprüsü yap›p, haham ve papazlar›üzerinden geçirip, hepsi cennete girecek demeleri,

Bütün bu ve buna benzer sözler küfür de¤ildir denedir?

Hakiki ‹slâm âlimlerine; ‹mam Maturidi Hazretle-ri’ne, ‹mam Âzam Hazretleri’ne, ‹mam-› Rabbani Haz-

May›s 2017

Hakikat Dergisi, May›s 2006, 152. Say›

May›s 2017

Baflyaz›

25

retleri’ne, ‹mam-› Gazali Hazretleri’ne -r. aleyh- busözlerden sadece bir tanesini sorma imkân›m›z olsay-d›, hiç tereddüt etmeden “Bu sözü söyleyen kimseküfre kaym›flt›r.” diye hükmünü beyan ederlerdi. Bun-dan hiçbir flüpheniz olmas›n.

Bu sözleri söyleyenlerin ve buna inananarak peflin-den gidenlerin “Bu sözler bize göre küfür de¤ildir.”demelerinin hiçbir hükmü yoktur.

Ahmed Ziyâüddin Gümüflhanevî Hazretleri’nin yu-kar›da ismi zikredilen eserinde (“Câmiu’l-Mütûn fiHakki Envâi’s-S›fâti’l-‹lâhiyye ve’l-’Akaidi’l-Mâturidiy-ye ve Elfâzi’l-Küfri ve Tashihi’l-a’mâli’l-’Acibiyye”. Bu eseri BedirYay›nevi “Ehl-i sünnet itikad›” is-miyle neflretmifltir.) bu husus hak-k›ndaki akaid hükmü flöyle beyanolunmufltur:

“Bir kimse kendi iste¤i ile el-fâz-› küfürden bir söz sarfederde, bu sözün küfür oldu¤unainanmad›¤›n› veya bilmedi¤inisöylerse, bütün âlimlerce kâfir-dir. Zira, bilmemek özür de¤il-dir.”

(“Hâin Tezgâh”, s. 255-256)

Küfre Kucak Açanlar,Müslümanlar› Küfre Teflvik Edenler:(Ömer Öngüt, “Biz Küfrü Hofl

Görenlerden De¤iliz”, Mart2005)

Allah-u Teâlâ Kelâm-› kadîm’inde flöyle buyuruyor:“Hidayet kendisine apaç›k belli olduktan sonra,

peygambere muhalefet edip inananlar›n yolundanbaflkas›na uyan kimseyi döndü¤ü yolda b›rak›r›z.Ahirette de kendisini cehenneme sokar›z. Ne kötübir dönüfl yeridir oras›!” (Nisâ: 115)

Allah onlar› kahretsin! Ne kötü icraat yap›yorlar!Görülmemifl kötü ifller yap›yorlar.Âyet-i kerime’de:“Onlar düflmand›r, onlardan sak›n! Allah onlar›

kahretsin!” buyuruluyor. (Münâfikûn: 4)Onlara sorsan: “Biz de müslüman›z” derler. Yapt›k-

lar› tahribat kâfirinkinden daha beter, daha büyük. Zirakâfirin gayesi belli, ona sokulamazs›n ve fakat bu dec-caller varya müslümanm›fl gibi görünüyorlar, hiçbir kâ-firin yapamayaca¤› tahribat› yap›yorlar.

“‹flte onlar hidayet karfl›l›¤›nda sap›kl›¤› sat›nalm›fllard›r. Bu al›fl verifl kendilerine kâr sa¤lama-m›flt›r, do¤ru yolu da bulamam›fllard›r.” (Bakara: 16)

Biz onlar› Hazret-i Allah’a, Kitabullah’a, Resulul-lah’a ça¤›r›yoruz. ‹slâm’›n emir ve hükümlerini önleri-ne sürüyoruz. Küfür ile iman aras›na berzah koyuyoruz.Çünkü onlar kar›flt›rmak, küfrü hofl göstermek istiyor-

lar. Küfre kucak aç›yor, müslümanlar› küfre teflvik edi-yorlar. Allah’a ve Resulullah’a bundan daha büyük iha-net olur mu?

Ve fakat Allah-u Teâlâ’n›n ferman›n› görmüyorlar:“Ey iman edenler! Allah’a ve peygambere hâin-

lik etmeyin! Kendiniz bilip dururken emanetlerinizede hâinlik etmeyin!” (Enfâl: 27)

Allah-u Teâlâ; “Allah’a ve Peygamber’ine ihanetetmeyin!” buyurdu¤u gibi, di¤er bir Âyet-i kerime’sin-de ise:

“fiüphesiz ki Allah hâinlik yapanlar› sevmez.”buyuruyor. (Enfâl: 58)

D›fl düflman›n yapamad›¤› tahri-bat› bunlar müslümanm›fl gibi gö-rünüp içeriden yap›yorlar. Bu ver-dikleri zarar çok büyük oldu¤u içinde bu hâle düflüyorlar.

‹man ile küfür birbirine düflman-d›r. Has›md›r. Biri nurdur; ayd›nl›-¤a, hakikate, cennete götürür. Di-¤eri nard›r; karanl›¤a, dalâlete, ce-henneme götürür.

“Birbirine has›m iki zümre.”(Hacc: 19)

Bu yüzden ikaz›m›z› aç›k, net,kesin, kat’i ve sert yap›yoruz. Al-lah-u Teâlâ’n›n ilâhî hükümlerini,Resulullah’›n beyanlar›n› ileri sürü-yoruz. Kimseyle iflimiz, garaz›m›z,kin ve düflmanl›¤›m›z yok. Allah’-uTeâlâ’n›n dinini y›kmak isteyenle-rin, vatan›m›za kast edenlerin düfl-man›y›z. Öteden beri onlara emr-ibil maruf, nehy-i anil münker vazi-

fesini yapmaya çal›fl›yoruz.Ve fakat:“Onlara: ‘Allah’›n indirdi¤i Kur’an’a ve Peygam-

ber’e gelin!’ denildi¤i zaman, münâf›klar›n sendenbüsbütün uzaklaflt›klar›n› görürsün.” (Nisâ: 61)

Bunlar Allah-u Teâlâ’n›n ve Resulullah Aleyhisse-lâm’›n indirdi¤inden tiksindiler, yüz çevirdiler. Böyleceküfür bata¤›na batt›lar. Hiçbir müslüman›n Allah’›n vePeygamber’inin hüküm verdi¤i bir hususta kendi iste-¤ine göre seçme hakk› yoktur. “‹flittim, itaat ettim” de-mek zorundad›r.

(“Biz Küfrü Hofl Görenlerden De¤iliz”, s. 84-86)

“Küfrü Hofl Görenler”e Cevap:(Ömer Öngüt, “Biz Küfrü Hofl Görenlerden

De¤iliz”, Mart 2005)

“Kim Allah’a ve Resul’üne iman etmezse, bilsinki biz kâfirler için ç›lg›n bir atefl haz›rlam›fl›zd›r.”(Fetih: 13)

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde böyle buyuru-yor.

“Allah-u Teâlâ Yâsinsûre-i flerif’inin 21. Âyet-i

kerime’sinde:“Sizden hiçbir ücret

istemeyenlere uyun, onlardo¤ru yoldad›rlar.”buyurdu¤u halde;

Kim ki para topluyorsa,do¤ru yolda olmad›¤›n›bu Âyet-i kerime beyaneder. Zira yaratmak daemretmek de Allah’a

mahsustur.”(“Hazret-i Kur’an’da

Yahudilerin H›ristiyanlar›nve Münaf›klar›n ‹çyüzü”, s.

411-415)

“Herkes kelime-i tevhidiesas alarak çevresine bak›fl›n›yeniden gözden geçirmeli ve›slâh etmelidir. Hatta kelime-itevhidin ikinci bölümünü yaniMuhammed Allah’›n resulü-dür k›sm›n› söylemeksizin sa-dece ilk k›sm›n› ikrar edenkimselere rahmet ve merha-met bak›fl›yla bakmal›d›r.”(Küresel Bar›fla Do¤ru: 131.sh)

Fethullah Gülen ise kendikitab›nda böyle söylüyor.

Oysa bir insan Allah-uTeâlâ’ya iman edip ResulullahAleyhisselâm’a iman etme-dikçe hiçbir zaman iman sahi-bi olmaz.

“Lâ ilâhe illallah”tansonra “Muhammedün Resu-lullah” demek Tevhid’in ikirüknünden biridir. Muham-med Aleyhisselâm’a inanma-yan kifli müslüman say›lmaz.

Allah-u Teâlâ Muham-med Aleyhisselâm’› dostedindi. Ad›n› ad› ile and›.Onun hoflnutlu¤unu kendi hoflnutlu¤u ile bir tuttu.Ona iman›, Tevhid’in iki rüknünden biri yapt›.

“Lâ ilâhe illâllah”tan sonra “Muhammedün Re-sulullah” ünvan›n› getirdi. Muhammed Aleyhisse-lâm’a inanmayan kiflinin müslüman say›lmayaca¤›n›belirtti.

Bu iki kelime aras›nda tam bir ittifak vard›r. Resu-lullah Aleyhisselâm’›n peygamberli¤ine flehâdet olma-dan sadece Allah inanc› fayda vermez. Kâfir de Allah’ainand›¤›n› söylüyor. Ama Peygamber’imize inanmad›-¤› için iman› makbul de¤ildir. Allah’a inand›¤›n› söylü-yor amma O’nun gönderdi¤i peygamberine “Ben se-nin peygamberini kabul etmiyorum!” diyor.

Nitekim di¤er din sahipleri de Allah’a inan›yorlar.Muhammed Aleyhisselâm’a iman etmedikleri için kü-fürde kalm›fl oluyorlar.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- EfendimizEbu Hüreyre -radiyallahu anh-den rivayet edilen birHadis-i flerif’lerinde flöyle buyurmufllard›r:

“Varl›¤›m kudret elinde bulunan Allah’a yeminederim ki; bu ümmetten yahudi olsun h›ristiyan ol-sun, kim benim peygamberli¤imi duyar da benimgetirdi¤ime iman etmeden ölürse mutlaka cehen-nemliklerden olur.” (Müslim: 153)

“Lâ ilâhe illâllah” demekle iman etmifl olmaz,“Muhammedün Resulullah” deyince iman etmifl olur.Allah-u Teâla onun sayesinde dalâlette olanlar› hidaye-te erdirdi.

Allah-u Teâlâ Kelâm-› kadîm’inde flöyle buyurmak-

tad›r:“Muhammed Allah’›n

Peygamber’idir. Onunla be-raber bulunanlar da kâfirle-re karfl› çok çetin ve sert,birbirlerine karfl› çok mer-hametlidirler.” (Fetih: 29)

“Ey iman edenler! Al-lah’tan nas›l korkmak lâ-z›msa öylece korkun. Sak›nsiz müslüman olmaktanbaflka bir s›fatla can verme-yin.” (Âl-i imrân: 102)

Ölünceye kadar hâlet-i ‹s-lâm üzere sebat ediniz, baflkabir hâlet üzerinde bulunmay›-n›z!

Resulullah -sallal lahualeyhi ve sellem- Efendimizbir di¤er Hadis-i flerif’lerindeise flöyle buyurmaktad›r:

“Cennete müminlerdenbaflkas› giremez.” (Müslim:114)

Bunlar kimi aldatmaya ça-l›fl›yor!

Biz Allah-u Teâlâ’n›n hük-münü beyan ediyoruz. Allah-

u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde:“Kim Allah’›n indirdi¤i hükümlerle hüküm ver-

mezse, iflte onlar zâlimlerdir.” buyuruyor. (Mâide:45)

Allah-u Teâlâ böyle buyuruyor, bu din-i ‹slâm’dansapanlar ne söylüyor?

(“Biz Küfrü Hofl Görenlerden De¤iliz”, s. 137-138)

‹nkâra Sapan ‹slâm’dan Ç›km›flt›r.Bunlar ‹rtidat Etmifl Say›l›r,“Mürted” Olarak ‹simlendirilir,Kar›s› Bofltur, Cenaze Namaz› K›l›nmaz:(“‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za ‹hanet Eden

HA‹NLER‹N ‹Ç YÜZÜ”, Nisan 2006)

‹slâm dininde iken, inkâr etti¤ini aç›kça söyleyerekveya inkâr› gerektiren bir söz a¤z›ndan ç›kararak kendiarzusu ile ‹slâm’dan dönen mükellef kifliye mürted de-nir.

Her fleyin yarat›c›s› olan Allah-u Teâlâ’y› inkar et-mek, peygamberleri kabul etmemek, bir peygamberiyalanlamak, fâiz gibi haram oldu¤u kesin olarak bilinenbir hükmü helâl saymak, befl vakit namazlardan birininbir rekât›n› kabul etmemek, insan› ‹slâm’dan ç›karanküfürlerdendir.

Dinden ç›kma ferdî oldu¤u gibi, cemaatler halindede olabilir.

‹çinde küfrü saklad›¤› halde d›fl›ndan müslüman

May›s 2017

Baflyaz›

26

Hakikat Dergisi, A¤ustos 2009, 191. Say›

görünen kifliye de z›nd›k de-nir.

‹ster müslüman ana-ba-badan do¤up büyümüfl, ister-se önceden kâfir iken sonra-dan müslüman olmufl kimse,‹slâm dinini terk edecek olsamürted olur.

‹nanç hürriyetine, ‹s-lâm’›n izzetine vurdu¤u dar-be sebebiyle irtidat hakk›nda-ki hüküm kesin ve aç›kt›r.

Âyet-i kerime’de flöylebuyuruluyor:

“Sizden her kim dinin-den döner ve kâfir olarakölürse, onlar›n yapt›klar› ifl-ler dünyada da ahirette debofla gitmifltir. Onlar cehen-nemliktirler ve orada ebedikal›rlar.” (Bakara: 217)

Müslümanlardan herhan-gi biri, hangi sebepten olursaolsun dininden döner ve kâfirolarak ölürse, art›k onun dahaönce müslüman olarak iflledi-¤i bütün iyi ameller bât›l olur.T›pk› bütün ömürlerini küfüriçinde geçiren öteki kâfirlergibi olurlar. Dininden dönenlerin ve hak yoldan yüzçevirenlerin âk›beti budur.

Mürtedin mallar›, dinden dönme hadisesi üzerine“Mevkuf” duruma düfler. Yani sonucu belli olup kararaba¤lanana kadar mallar›na hacir (tasarruf etme yasa¤›)konur. fiayet tekrar ‹slâm’a dönerse mülkiyetinin de-vam etti¤i anlafl›l›r. E¤er mürted iken ölür veya öldürü-lürse mallar›ndan mülkiyetinin kalkt›¤› anlafl›l›r.

Müslüman iken kazand›¤› mallar› mirasç›lar›na inti-kal eder. ‹rtidat ettikten sonra kazand›klar› ise bütünmüslümanlar için ganimet olarak beytülmâle konur.

Mürtedin nikâh› düfler. ‹ster kad›n ister erkek olsunirtidat halinde nikâhlar› fesholur. Kesti¤i hayvan dayenmez.

Mürted öldürülünce y›kanmaz, kefenlenmez, na-maz› k›l›nmaz, cenazesi müslüman mezarl›¤›na gö-mülmez.

(“‹slâm Dini’ne ve Vatan›m›za ‹hanet Eden HA‹N-LER‹N ‹ÇYÜZÜ”, s. 558-559)

Kendilerini Aradan Ç›kartmak ‹çin Ortal›¤› Kar›flt›rmaya Çal›fl›yorlar:(Ömer Öngüt, “Hâin Tezgâh”, Haziran 2010)

‹slâm Dini’ni Siyasi Maksatlar›na Alet Ediyorlar:Dikkat ederseniz, Taraf gazetesinde yay›nlanan bu

ve bunun gibi yaz›lar ilk önce Fetullah Gülen taraftarlar›

taraf›ndan sat›n al›nan gaze-telerde, televizyonlarda, in-ternet sitelerinde yay›nlan›-yor.

Siz müslüman m›s›n›z?Müslüman iseniz sat›n ald›¤›-n›z gazeteleri ‹slâm dinininneflriyat›n› yapmak için mi al-d›n›z? Bu gazetelerde buneflriyat yap›lmad›¤›na göremaksad›n›z nedir?

Demek ki siyasi bir mak-sad›n›z var. Her türlü maske-yi kullanmaktan çekinmiyor-sunuz.

‹slâm dininde bu var m›?Yok.

Seneler önce bafllad›n›z.Taraftarlar›n›z› askeri okullara,polis okullar›na yerlefltirmekiçin yönlendirdiniz. Bunu ar-t›k herkes biliyor.

Buna dair daha önce ken-disine ait bir kaset ortaya ç›k-m›flt›. Kendisi bu iddialar› ozaman reddetti, “Kaset banaait de¤il!” dedi. O zaman si-yasi mesajlar vermekten çe-kinirdi.

fiimdi ise devir de¤iflti, daha rahat konufluyor. ‹n-kâr ettikleri, montaj dedikleri konuflmalar› gazetelereröportaj veriyor, siyasi mesajlar vermekten çekinmiyor.

“Neden çocuklar›n›z› mülkiye’ye, adliyeye, askeri-yeye, emniyete yönlendirmiyorsunuz? Bir insan kendiülkesinde de¤iflik birimlere s›zmaz ki, s›zma yabanc›la-ra aittir. Bir milletin ferdi, kendi milleti için var olanmüesseselere s›zmaz; girme onlar›n hakk›d›r, hayatibütün birimlere çocuklar›n›z› gönderin. Mülkiyeye de,emniyete de girer hariciyeye de...” diyor. Daha birkaçsene önce s›zmay› da kabul etmiyor, ortaya ç›kan ka-setteki konuflmalar› için “Montajd›r” deyip yalan söy-lüyordu.

Dikkat ederseniz her bir bölücü konuflurken kendi-ni millet yerine koyuyor. Halbuki kendi taraftar› olma-yanlara hayat hakk› tan›mak istemezler.

Birçok masum vatan evlâd›n› kendi maksad›n›ziçin kullanmaya, kendinizi aradan ç›kartmak için ortal›-¤› kar›flt›rmaya çal›fl›yorsunuz.

Amerika ve Avrupa ülkelerinin Türkiye gibi ülkele-rin e¤itim müfredat› üzerinde çok gizli büyük bir dik-kati vard›r. Bu ülkeler uzun vadeli düflünüyorlar. Bugü-ne kadar yapt›klar›n›n, kurduklar› tahakkümün temelin-de bu vard›r. Binaenaleyh Türkiye’nin içinde bile bu ka-dar büyük dikkati olan küffar›n bütün dünyada bunlar›nokullar›na destek vermesi mânidard›r. Nitekim kendiside itiraf ediyor:

“... flöyle veya böyle Amerika ile dostça geçinme-

May›s 2017

Baflyaz›

27

Hakikat Dergisi, Eylül 2012, 228. Say›

den destek almak de¤il,dostça geçinmeden, Ameri-kal›lar istemezlerse, kimseyedünyan›n de¤iflik yerlerindehiçbir ifl yapt›rmazlar. fiimdibaz› gönüllü kurulufllar dünyaile entegrasyon ad›na gidipdünyan›n de¤iflik yerlerindeokullar aç›yorlarsa, bu itibar-la, meselâ Amerika ile çat›flt›-¤›n›z sürece bu projeleringerçeklefltirilmesi mümkünolmaz. Amerika, hâlâ budünya gemisinin dümenindeoturan bir milletin ad›d›r. ... “(Yeni Yüzy›l, 23.07.1997,http://tr.fgulen.com/con-tent/ view/7877/15/) ...

Biz kimseden taraf de¤i-liz. Ancak bu yap›lanlar ‹slâmdinine göre de¤il. Bu yüzdenhalk› uyand›rmak bizim vazi-femiz. Yar›n bunlar›n eline f›r-sat geçmifl olsa, ‹slâm dinininhükmünü mü icra edecekler?fiiiler ‹ran’da iktidar oldular,‹slâm dini’nin hükmünü müicra ediyorlar? VehhabilerArabistan’da iktidar oldular,‹slâm dini’nin hükmünü mü icra ediyorlar?

Bugün bile kendilerinden olmayana hayat hakk› ta-n›mak istemiyorlar. Yar›n bütün kuvvet bunlar›n elindeolsa ne yapacaklar?

Halbuki flu zamanda küffar, ordular› ile ‹slâm dün-yas›na sald›r›yor. Burada kuvvetli bir devlet, kuvvetlibir ordu gördü¤ü için ileriye gidemiyor.

“Ortal›k kar›fl›rsa kar›fls›n, gerekirse Amerika’ya ka-çar›z!” diye mi düflünüyorsunuz?

Hadi siz kaçt›n›z, bu müslüman halk ne yapacak?Buras› bir Irak, bir Afganistan olursa hoflunuza m› gide-cek?

Ey müslüman! ‹slâm dünyas›n› görüyorsunuz, küf-far›n girdi¤i yerde halk iman›n› da namusunu da koru-yam›yor. Bu memleketin halinin böyle olmas›na müsâ-de edecek misiniz? Irak’›n hali ortada de¤il mi?

...Halbuki devlet içinde bulundu¤umuz bir gemidir.

Y›k›ld›¤› zaman okyanusun dibine içindekilerle berabergider. ‹flte Afganistan, iflte Irak!..

Dikkat ederseniz tarih boyunca hakiki âlimler, evli-yaullah dâima ›slahat ile meflgul olmufltur, bölücülükyapmam›flt›r.

Memleketin bafl›na bazen iyi bazen kötü kimselergeçebilir. Nitekim böyle de oluyor. Bize düflen nasihat-t›r, ›slahatt›r, bölücülük de¤il.

‹flte bölücüler bu hakikatleri yüzlerine vurdu¤umuziçin bizi karalamaya çal›fl›rlar.

(“Hâin Tezgâh”, 1. Bask›:Haziran 2010, s. 104-106)

Bizim Hiçbir Siyasi Maksad›m›z Yoktur:(Ömer Öngüt, “Hâin

Tezgâh”, Haziran 2010)

Bizim Hiçbir Siyasi Mak-sad›m›z Yoktur:

Eserlerimiz incelendi¤indesiyasi hiçbir fley bulamazs›-n›z. Gayemiz ‹slâm’d›r, isimde¤il, murad›m›z Hazret-i Al-lah ve Resul’üdür, bölücüler-den herhangi biri de¤il.

Bizim bütün gayemiz bu-dur, Allah ve Resul’üdür,Hazret-i Allah’›n hoflnutlu¤u-nu kazanmakt›r.

“Taraftar›m›z çok olsun!”,“‹ktidar bizim olsun!” diyen-lerden; kendisini mehdi ilânedenlerden; dünya saltanat›için ‹slâm dininin hükümleriniortadan kald›rmaya çal›flan-lardan; dünya menfaati için,onun, bunun veyahut yaban-

c›lar›n adam› olanlardan de¤il iz. Baflkalar› gibiABD’den ahkâm kesmiyoruz, kendi ülkemizde Allahve Resul’ü ad›na irflad hizmetimizi sürdürme gayretiiçindeyiz.

Dünyan›n Hazret-i Allah kat›nda sivrisinek kanad›kadar de¤eri olsayd›, kâfirlere bir içim su vermezdi.

Binaenaleyh dünyada bize lâz›m olan “‹man”d›r.Bütün dünya bizim olsa, iman olmad›ktan sonra nek›ymeti var? Ebedi bir hayat karfl›s›nda bu k›sa ömrünne hükmü var?

Bizim bütün gayemiz “‹man kurtarmakt›r.” Bediüz-zaman Hazretleri de “‹man kurtarmak” için mücadeleetmiflti. Ancak bugün onun yolundan gitti¤ini iddiaedenler dünya saltanat› için imanlar› pahas›na bankalarkurdular, küffar ile kol kola girdiler. Bank Asya bunlar›nbankas›d›r. Bu bildi¤imiz, bilmedi¤imiz kim bilir dahaneler var?

Önce küfrü hofl gördü, sonra Amerika’ya gitti.Halbuki Bediüzzaman Hazretleri’nin ömrü bütün zor-luklar›na ra¤men bu memlekette geçti. Hayat› ne zor-luklarla geçti. Ne mahkemelerde geçti. Senelerce ha-pis yatt›. Cenazesi bile bilinmeyen bir yere defnedildi.Ama o ne baflka bir ülkeye s›¤›nmaya kalk›flt›, ne deharama, fâize dald›.

‹flte bunlar›n ‹slâm’la alâkas› kalmad›¤› gibi Bedi-üzzaman Hazretleri ile de ilgisi yoktur.

“Onlar müminleri b›rak›p kâfirleri dost edinir-ler. Onlar›n taraf›nda bir fleref ve kudret mi ar›yor-

May›s 2017

Baflyaz›

28

Hakikat Dergisi, fiubat 2013, 233. Say›

lar? Bilsinler ki fleref vekudret tamamen Allah’aâittir.” (Nisâ: 139)

“Ey iman edenler! Ya-hudi ve h›ristiyanlar› dostedinmeyin. Onlar birbirle-rinin dostudurlar. Sizdenkim onlar› dost edinirse, oonlardand›r.” (Mâide: 51)

“E¤er onlar Allah’a,Peygamber’e ve ona indiri-lene (Kur’an’a) inanm›fl ol-salard›, onlar› dost edin-mezlerdi. Fakat onlar›n ço-¤u yoldan ç›km›fl fâs›klar-d›r.” (Mâide: 81)

Bediüzzaman’›n nurluyolundan gidenleri yay›nlar›-m›zda daima bunlardan ayr›tuttuk. Onun için onun yo-lundan ayr›lanlar› “Narc›” di-ye tabir ettik. Zira bunlar“Nur”u b›rak›p “Nar”a talipoldular. “Nurcu” iken “Nar-c›” ismini ald›lar.

“Allah’›n âyetlerini azbir dünya menfaati karfl›l›-¤›nda satt›lar da insanlar›O’nun yolundan al›koydu-lar. Onlar›n yapt›klar› gerçekten ne kötüdür!” (Tev-be: 9)

fiimdi de¤il Türkiye bütün dünya sizin olsa imanolmad›ktan sonra ne yapacaks›n›z?

Hazret-i Allah cehennemine koydu¤u zaman, budünya gibi kaç dünyay› feda etmek istersiniz, ancak ifliflten geçmifl olur.

Bizim bütün maksad›m›z budur. ‹man kurtarmakt›r.‹slâm’›n asliyetinin bozulmas›n› engellemektir.

Yoksa bizim kimseye garezimiz yok. Biz hakikati neflretmemifl olsayd›k, “‹slâmiyet bu-

dur” zannedilecekti.Bu mücadele ve irflad zanlar›n ötesindedir. Hazret-

i Allah’›n yard›m› ve vazifedar k›lmas› iledir.“Sizin dostunuz ancak Allah’t›r, onun Peygam-

ber’idir ve Allah’›n emirlerine boyun e¤erek na-mazlar›n› k›lan, zekâtlar›n› veren müminlerdir.”(Mâide: 55)

Biz, göre göre konufluyoruz, göre göre yaz›yoruz.Bir kimse için küfre düfltü dedi¤imiz zaman, durumu-nu ‹slâm terazisinde tartarak konufluruz. Onun için ra-hat konufluyoruz.

Bunu bölücülerin anlamas› mümkün de¤ildir.

Bizim Gizli Bir Maksad›m›z da Yoktur:Bizim inanc›m›z ne ise sözümüz de odur. Gizli ni-

yetimiz, gizli toplant›lar›m›z yoktur. Maksad›m›z Haz-ret-i Allah ve Resul’ü oldu¤u için gizlili¤e de ihtiyac›-

m›z yoktur.Binaenaleyh gizli bir ni-

yetimiz olmad›¤› için her-kesle rahat görüflürüz. Birçokkimseler gelir gider. Kimisitakip etmek için gelir, kimisihakikati merak etti¤i için ge-lir. Sa¤l›¤›m›z elverdi¤imüddetçe herkesle görüflü-rüz. Ne sekreterimiz var, nede kapal› kap›lar›m›z var. Bu-ras› Hakk kap›s›d›r. Gelen birmisafiri geri çevirmek bizebüyük bir a¤›rl›k verir. Ancakyafl›m ilerledi, ciddi rahats›z-l›klar›m var. Art›k eskisi gibimisafir kabul edemiyorum.Ancak bizi tan›yanlar bu ni-yetimizi ve bu halimizi bilir-ler.

Bizim ‹stikametimizÖteden Beri Ayn›d›r:

Bu zamanda istikametüzere olmak ancak Allah-uTeâlâ’n›n ihsan ve ikram› ile-dir.

Kimseden para toplama-y›z. ‹slâm’› “Cep cihad›na”

“Dilencili¤e” çevirenlerden de¤iliz. “Sizden hiçbir ücret istemeyenlere uyunuz, on-

lar do¤ru yoldad›rlar.” (Yâsin: 21)Âyet-i kerime’sini düstur edinmiflizdir. Oysa hiçbir

din kurucu bu Âyet-i kerime’yi duymak dahi istemez. Hangi peygamber, hangi ‹slâm âlimi para toplaya-

rak dini yaymaya çal›flm›flt›r?“De ki: ‘Ben buna karfl›l›k sizden hiçbir ücret

istemiyorum.’” (En’am: 90)“Buna karfl›l›k sizden hiçbir ücret istemiyorum.

Benim ücretim ancak âlemlerin Rabb’ine âittir.”(fiuârâ: 109)

Bunlar ise ifli o kadar büyüttüler ki, para toplamaken büyük icraatlar› oldu. Dilencilik sanatlar› oldu.

Üstelik bu icraatlar›n›n hepsine ‹slâm dinini aletediyorlar. Bundan büyük zulüm olabilir mi?

‹slâm âlidir. Bunlar›n bu icraatlar›ndan, bu rezalet-lerinden uzakt›r.

Bu millet bu hakikatleri duyunca ferahl›yor, “Oh!”diyor. ‹man› tazeleniyor. Çünkü bu yanl›fl icraatlar ‹s-lâm’a maledildikçe ‹slâm’dan ç›k›yordu. Gördü ve an-lad› ki bunlar›n yapt›klar› ‹slâm’a tamamen z›t.

Kimisi de bunlar›n ‹slâm’a ayk›r› oldu¤unu hissedi-yordu ancak ismini koyam›yordu. Eserlerimizi okuyun-ca “Tamam, iflte ‹slâm budur!” dedi. Birçoklar›n›nimanlar› kurtuldu¤u gibi, birçoklar› da hakiki ‹slâmiyet’iö¤renmifl oldu.

Bu hakikatleri bu müslüman millet elbette duyu-

May›s 2017

Baflyaz›

29

Hakikat Dergisi, Eylül 2015, 264. Say›

yor. Memuru da duyuyor, amiri deduyuyor. Polisi de okuyor, askeride okuyor.

Binaenaleyh iman› vicdan› olanbu sahil-i selâmeti buldu¤u zamandört elle sar›l›yor.

‹nsanlar›n bir k›sm› neflriyat›m›-z› gördü¤ü zaman üzerindeki ismebak›yor. Halbuki her zaman söyle-riz. “Bunlar benim hükmüm de¤il,Allah ve Resul’ünün hükmünü ar-zediyorum. Bana maletmeyin!” di-yorum.

Bizim bütün gayretimiz istika-met üzere gitmektir. Fâizi yemeyiz,helâle harama dikkat ederiz. Helâlkesildi¤inden emin olmad›¤›m›z etiyemeyiz. De¤il haramdan flüpheli-den dahi kaçar›z. Para toplamay›z.

Oysa bugün “Müslüman›m!”diyen birçoklar› nereden geldi¤inebakmadan, haram m› helâl mi diye araflt›rmadan paratoplarlar. Haram yemekten, fâizle ifltigal etmekten çe-kinmezler.

(“Hâin Tezgâh”, s. 106-110)

“Ben Bunlarla Kalemle Mücadele Etmeye Vazifeliyim”:(Ömer Öngüt, “‹manl› Gönüllere Hitap”, 1995)

Muhterem Ömer Öngüt -kuddise s›rruh- Hazretle-ri 27 Kas›m 1994 Pazar günü Adapazar› vak›f binas›n-da yapt›klar› sohbette bu bölücüleri ve âk›betlerini ha-ber vermifller, bu bölücülerle mücadele etmeye vazife-li olduklar› beyan etmifllerdi:

Zira Allah-u Teâlâ bir Âyet-i kerime’sinde buyuru-yor ki:

“Allah kat›nda din ‹slâm’d›r.” (Âl-i imrân: 19)‹flte Allah-u Teâlâ’n›n yan›nda makbul olan din bu-

dur. Onlar ise çeflitli kitaplara ayr›ld›lar, her biri birerdin kurdular. ‹man ettikleri imama uydular ve dindenimandan böylece ayr›ld›lar.

Oysa Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde buyurur ki: “Kim ‹slâm’dan baflka bir din ararsa, onunki

katiyyen kabul edilmeyecek ve o ahirette kaybe-denlerden olacakt›r.” (Âl-i imrân: 85)

Herkes cebi ile can›n› düflünüyor. Allah-u Teâlâ onlar hakk›nda Âyet-i kerime’sinde

flöyle buyuruyor: “Onlar ahiret karfl›l›¤›nda dünya hayat›n› sat›n

alan kimselerdir.” (Bakara: 86) Biz cebimizle can›m›z› düflünenlerden de¤iliz. Al-

lah-u Teâlâ ve Tekaddes Hazretleri’nin emrine uyar›z.Âyet-i kerime’sinde buyurur ki: “Emrolundu¤un gibi dosdo¤ru ol!” (Hûd: 112)

Bu emr-i ilâhî’ye uymam için,dinimizi paramparça yapan, vatan›-m›z› büyük tehlikeye düflüren bubölücülerle cihad etmekle emro-lunmuflum.

Binaenaleyh bu emr-i ilâhi’ninyerine gelmesi için dinimizi ve va-tan›m›z› parçalayan bu bölücülerlemücadele etmem lâz›m.

•Kardeflim, ben bunlarla kalemle

mücadele etmeye vazifeliyim. Be-nim için can ve mal, böyle bir fleydüflünülmez.

Her zaman arzetti¤im gibi, va-k›fta oturuyorum, vakf›n yeme¤inibile yemiyorum. Emrolundu¤umvazifeyi yapmak zorunday›m.

‹slâm’a en büyük zarar› veriyor-lar. Buna ra¤men ‹slâm’m›fl gibigörünüyorlar ve saf müslümanlar›

soyuyorlar. ‹flte bunlar böyle soyguncudur.fiimdi kardefller, bir tek noktay› aç›klayaca¤›m,

hepsini aç›klamayaca¤›m. Çünkü zaman› gelmifl de¤il,fakat ileride yavafl yavafl açar›m inflallah.

Bunlar›n bafl›na bir, iki, birkaç belâ gelecek, sonrabunlar biçilecek. Bunlara bu meydan› b›rakmayacak.

Çünkü Allah-u Teâlâ’n›n bunlara büyük bir musibetverece¤ine dair Hadis-i flerif’i az evvel arzetmifltik. Bumusibet gelecek efendim.”

(‹manl› Gönüllere Hitap, s. 606-608)

Gayem; Halk da Bilsin ve Bunlar›n ‹çyüzünü Ö¤rensin:(Ömer Öngüt, “Küfrü Hofl Gören NARCILAR’›n

‹çyüzü”, Nisan 1999)

Her f›rsatta diyoruz ki “Elhamdülillah ben müslü-man›m.” Bütün beyanlar›m Âyet-i kerime’ye ve Hadis-i flerif’e dayan›r. Ancak onlar› muteber tutar›m ve itibarederim. Bunun için bize cevap vermeye yeltenenlerÂyet-i kerime ve Hadis-i flerif’ler ile cevap vermekmecburiyetindedirler. Bizim lâfa ve teferruata k›ymetvermedi¤imizi hâlâ bilmediler mi?

Âyet-i kerime’lere hiç de¤inmemifl, çünkü Âyet-ikerime’ler onlardan bahsediyor. Bir tek Âyet-i kerimeonlar›n iflini bitirir.

Bu Âyet-i kerime’leri arzetmek ve aç›klamaktakigayem, halk da bilsin ve bunlar›n içyüzünü ö¤rensiniçindir. Ancak onlar hiçbir zaman cevap veremezler.Bütün iflleri ahkâm-› ilâhi’ye mu¤ayirdir. ‹slâm’m›fl gibigörünerek kendilerini göstermeye çal›flmalar› saf müs-lümanlar› yolmak, müslümanlar› küfürle hoflgörüyekayd›rmak ve kand›rmak içindir. Zira bunlar kâfirlerleiçiçe olmufl ve anlaflm›fl görünüyorlar.”

(Küfrü Hofl Gören NARCILAR’›n ‹çyüzü, s. 154)

May›s 2017

Baflyaz›

30

Bu Âyet-i kerime’leriarzetmek ve

aç›klamaktaki gayem,halk da bilsin ve

bunlar›n içyüzünüö¤rensin içindir. Ancak

onlar hiçbir zamancevap veremezler. Bütün

iflleri ahkâm-› ilâhi’yemu¤ayirdir. ... Zira

bunlar kâfirlerle içiçeolmufl ve anlaflm›fl

görünüyorlar.”

(Ömer Öngüt -kuddises›rruh- “Küfrü Hofl Gören

NARCILAR’›n ‹çyüzü”,Nisan 1999, s. 154)

Hem O’dur,Hem O’ndand›r (3)

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- EfendimizBedir’de Cebrâil Aleyhisselâm’›n tavsiyesi üzerine yer-den bir avuç kum alarak müflriklerin üzerine att›. Buat›fl onlar›n hezimetine vesile oldu.

Âyet-i kerime’de ise:“Resul’üm! Sen atmad›n, Allah att›.” buyurulu-

yor. (Enfâl: 17)Görünüflte Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-

att›, fakat Allah-u Teâlâ:“Ben att›m!” buyuruyor.

Ancak bu hâle gelenVahdet-i vücud’dan bah-sedebilir. Bu hâle gelenise hiç bahsetmez, hiçkonuflmaz. Bir de bu var.Bilen bu s›rr› açmad›, bil-meyen konufltukça ko-nufltu.

Ve bu bir zehirdir,bilmeyerek bu mevzudankonuflursa, kifli kendisinive etraf›n› zehirlemiflolur.

‹nsan bildi¤i mevzu-da konuflmal›, bilmedi¤i

mevzuda konuflmamal›, aksi halde cehaletini ortayakoymufl olur.

Bu mevzuda kimler konufluyor?1. Âlem-i billâh olan Allah-u Teâlâ’y› bilir, ancak

onlar Hakk’tan konuflur. Onlar›n halk ile iflleri olmaz,halka muhtaç de¤illerdir. Bu gibi kimseler hiçbir za-man; madde, makam, menfaat üzerinde durmazlar.Çünkü onlar gerçekten Hakk’ta fani olmufllard›r. Allah-u Teâlâ’n›n nas›l tecelli edece¤ine, ne hükmedece¤inebakarlar. Onlar›n ilimleri vehbi’dir, Hakk’tan gelir.

2. Âlimin ilmi kesbî’dir, sat›rdan nasip al›r.Hakk’a ulaflamad›¤› içinhalktan ra¤bet bekler vedaima nefsini düflünür.Her ne kadar hizmet etsede, nefisle oldu¤u içingayeler, maksatlar, men-faatler üzerinde durur.

3. Yazara gelince, oise cebini düflünür. Bakar-s›n harikulâde yaz›lar yaz-m›flt›r, fakat daha yazma-dan evvel, cebine ne gi-rece¤inin hesab›n› yapar.fiayet en mühim bir mev-zu dahi olsa, e¤er onuncebine dokunacaksa onuilân etmez.

‹hlâs Sûre-i fierif’i (31)ALLAH-U TEÂLÂ’NIN

‹L‹MDE MUVAFFAK KILDI⁄I HAS KULLARI (8)

Kur’an-› Kerim Tefsiri

May›s 2017 31

Hât›b bin Ebî Belteâ-Radiyallahu Anh-›nKureyfl’e Gönderdi¤i Mektup:

Bu kadar gizlili¤in yan›nda Ashâb-› kiram’dan Hâ-t›b bin Ebî Belteâ -radiyallahu anh- durumdan Kureyfl’ihaberdar etmek istemifl, bir mektup yazarak bir kad›n-la gizlice Mekke’ye göndermiflti. Resulullah Aleyhisse-lâm ilâhî vahiy ile bunu ö¤rendi. Hazret-i Ali -radiyal-lahu anh- iki arkadafl›n› derhal kad›n›n arkas›ndan gön-derdi. Kad›na yetiflip: “fiu mektu-bu ç›karsana!” dediler. Kad›n ön-ce itiraz etti. Fakat: “Mektubu ç›-kar, yoksa elbiseni soyup araya-ca¤›z!” deyince, kurtulufl çaresikalmad›¤›n› anlad› ve saçlar›n›n ör-güsü aras›ndan mektubu ç›kar›pverdi.

Mektupta flöyle yaz›yordu:“Ey Kureyfl! Resulullah size

karfl› büyük bir kuvvetle geliyorki, gece karanl›¤› gibi korkunçolan bu ordu, sel gibi akacakt›r.

Allah’a yemin ederim ki, Re-sulullah üzerinize yaln›z bafl›nada gelse, Allah onu size galib k›-lacak ve vaadini yerine getirecek-tir.

Bir an evvel bafl›n›z›n çaresi-ne bak›n!”

Herkes flafl›r›p kald›. Çünkü

Hât›b -radiyallahu anh- gibi birzâttan hiç kimse böyle bir fleybeklemiyordu.

Resulullah Aleyhisselâm birheyet önünde Hât›b -radiyallahuanh-i sorguya çekti.

“Ey Hât›b! Bu ne ifl, niçinbunu yapt›n?” diye sordu.

Hât›b -radiyallahu anh- ken-disini flöyle müdafaa etti:

“Yâ Resulellah! Hakk›mdakarar vermekte acele etmeyin.Ben Kureyfl’e antlaflarak ba¤l›bir kimseyim. Fakat hiçbir za-man onlardan olmad›m. Yan›-m›zdaki muhâcir kardefllerimin,Mekke’de âilesini ve mallar›n›koruyacak yak›nlar› var, benimise böyle bir himayecim yok.Kureyfl’in ileri gelenlerini birminnet alt›nda b›rakarak âilemikorumak istemifltim.

Ben bu ifli dinimden dön-mek için yapmad›m. Müslümanolduktan sonra katiyyen küfrerâz› olmam.”

Resulullah Aleyhisselâm:“Hât›b kendisini yaman müdafaa etti.” buyurdu. Da-ha sonra Ashâb’›na dönerek:

“O size do¤ru söyledi. Bunun hakk›nda hay›r-dan baflka bir fley söylemeyiniz!” dedi.

Hazret-i Ömer -radiyallahu anh- ise dayanama-y›p:

“Yâ Resulellah! B›rak da flu münâf›¤›n boynunuvuray›m!” diyerek ç›k›fl›nca:

“Yâ Ömer! Hât›b Bedir savafl›nda bulunmufl birkiflidir. Ne bilirsin, belki de Al-lah-u Teâlâ Bedir mücâhidlerine:‘Bundan böyle istedi¤inizi yap›n,ben sizi ba¤›fllad›m.’ demifl ola-bilir.” buyurdu.

Allah-u Teâlâ Hât›b -radiyalla-hu anh-in bu tutum ve davran›fl›sebebiyle indirdi¤i Âyet-i keri-me’sinde onu ve müminleri flöyleuyarm›flt›r:

“Ey iman edenler! Benim dedüflman›m, sizin de düflman›n›zolanlar› dost edinmeyin.” (Müm-tehine: 1)

Çünkü iman›n alâmetlerindenbirisi de, Allah düflmanlar›na karfl›dostluk ve sevgi göstermek de¤il,onlardan nefret etmektir.

Kendilerine düflmanl›k yap›l-mak ve onlarla savaflmak meflru k›-l›nm›flt›r.

Hicretin Sekizinci Y›l›Mekke’nin Fethi (2)

May›s 201732

Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm

“Ey iman

edenler! Benim

de düflman›m, sizin

de düflman›n›z olanla-

r› dost edinmeyin.”

(Mümtehine: 1)

Çünkü iman›n alâmetlerin-

den birisi de, Allah düfl-

manlar›na karfl› dostluk

ve sevgi göstermek

de¤il, onlardan

nefret etmektir.

May›s 2017 33

Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm

“Onlar size gelen gerçe¤i inkâr et-miflken, onlara sevgi gösteriyorsunuz.”(Mümtehine: 1)

Onlar Allah-u Teâlâ’y› da, O’nun Pey-gamber’ini de ve o Peygamber’e indirilenkitab› da inkâr ederek küfür içinde yafla-maktad›rlar.

Onlar size karfl› en çetin düflmanl›¤›yapt›klar› halde onlara sevgi ve muhabbetgösteriyor ve dost oluyorsunuz.

“Oysa onlar Rabb’iniz olan Allah’ainand›¤›n›zdan dolay› Peygamber’i vesizi yurdunuzdan ç›kar›yorlar.” (Müm-tehine: 1)

Onlar küfürleriyle ne Allah-u Te-âlâ’n›n ne de kullar›n›n haklar›n› tan›m›-yor, onlardan tiksindiklerinden dolay› ara-lar›ndan ç›kar›yorlard›. Böylece inananlar›Mekke’den Medine’ye hicret etmeyemecbur ettiler.

“E¤er sizler benim yolumda savafl-mak ve hoflnutlu¤umu kazanmak içinç›km›flsan›z, onlara nas›l sevgi gösterir-siniz?” (Mümtehine: 1)

fiayet sizler benim sizden râz› olma-m›n yollar›n› arayarak, benim yolumda ci-had eden kimseler olarak ç›kt› iseniz, onlar› aslâ dostedinmeyiniz. Üstelik onlar sizleri, size olan kin ve nef-retlerinden, dininize karfl› olan öfkeden dolay› yurtlar›-n›zdan ç›kartm›fl, mallar›n›zdan mülklerinizden etmifl-lerdi.

“Ben sizin gizledi¤inizi de a盤a vurdu¤unuzuda bilirim.” (Mümtehine: 1)

Ben gizlilikleri, kalplerde olanlar›, a盤a ç›kar›lan-lar› bildi¤im halde, sizin gizlediklerinize Resul’ümümuttali k›ld›¤›m halde sizler böyle mi yap›yorsunuz?

“‹çinizden kim bunu yaparsa do¤ru yoldansapm›fl olur.” (Mümtehine: 1)

‹nanm›fl olarak Allah yolunda giderken, fleytanyoluna sapm›fl, böylece cezay› hak etmifl ve kendisinifelâkete atm›fl olur.

)

Bundan sonra Allah-u Teâlâ müslümanlara karfl›kâfirlerin kalplerinde bulunan fliddetli düflmanl›¤› onla-ra haber vermek üzere flöyle buyurdu:

“fiayet onlar sizi ele geçirirlerse, size düflmankesilirler.” (Mümtehine: 2)

Size karfl› üstünlük sa¤larlar da sizi hakimiyetlerialt›na al›rlarsa, sizin onlara yapt›¤›n›z gibi dostluk et-mezler, kat›ks›z bir flekilde size düflmanca davran›rlar.Kalplerinde size karfl› olan o fliddetli düflmanl›¤› a盤avururlar.

“Size ellerini ve dillerini kötülükle uzat›rlar.”(Mümtehine: 2)

Esir almak, iflkence yapmak ve öldürmek suretiyle

size elleriyle; sövmek saymak, hakaret etmek suretiylede dilleriyle kötülükler yaparlar. Size eziyet verecekhiçbir ifli yapmaktan geri kalmazlar.

“Zaten kâfir olman›z› istemektedirler.” (Müm-tehine: 2)

Düflman için en önemli fley, düflman›n›n en de-¤erli olan fleyine sald›rmakt›r.

Ebedî hayat›n anahtar› olan iman nimetini kaybet-mek kadar büyük musibet tasavvur edilemez. Kâfirleremahkûm olanlar›n ise, eninde sonunda musibete düfl-me tehlikesi her zaman için mevcuttur.

Durum böyle oldu¤una göre bu gibi kimseleresevgi ve dostluk göstermek büyük bir hatad›r.

Hât›b -radiyallahu anh-in dedi¤i gibi, içlerinde bu-lunan baz› akraba ve çocuklar› sebebiyle o düflmanlaras›r verenlere gelince, bu husus flöyle ifade edilmekte-dir:

“K›yamet günü yak›nlar›n›z ve çocuklar›n›z sizefayda vermezler.” (Mümtehine: 3)

Onlar› korumak kast› ile düflmanlar›na yak›nlaflt›-¤›n›z akrabalar›n›z›n ve çocuklar›n›z›n size faydas› ol-mayacakt›r. Onlar sizi yapt›¤›n›z günah›n cezas›ndankurtaramazlar.

“O gün Allah onlarla aran›z› ay›r›r.” (Mümtehi-ne: 3)

Orada birbirinizden uzak düflmüfl olacaks›n›z.“Allah yapt›klar›n›z› görendir.” (Mümtehine: 3)Ona göre mükâfat veya ceza verir, yoksa akraba-

lar›n›za veya çocuklar›n›za göre de¤il.Art›k bunu düflünerek kâfirlere temayülden icti-

nab ediniz.

MuhteremÖmer Öngüt

-kuddise s›rruh-Efendi

Hazretleri’nin Hayat-› Saadetlerinden ‹nciler ve Hat›ralar (75)

Önce ‹hlâs,Sonra Çal›flmak:

“Muhakkak ki mümine bir fley batacak. Benimher zaman bir dikenim vard›r hamdolsun. Ve bizondan hofllan›r›z. Çünkü o diken seni rahat ettirmi-yor, O’na yöneltiyor, sabr›n› ço¤alt›yor... Anlayaca-¤›n›z çok faydalar› var.

Asl›yetin bir damla kerih su. Buraya döndü¤ünzaman kendini bulursun, Yaratan’›n› görürsün. Esastahsil budur. Mektepte okunan tahsil varl›k getirir.Bu tahsil sayesinde ise fenâdan sonra Var olan or-taya ç›kar. Onun için esas tahsil budur.

‹timat edin insan süzülüp incelmedikçe, sonrada hiç olmad›kça Var’› bulmas› mümkün de¤ildir.

Bu nimeti elden kaç›rmayal›m. Bu da ancak ih-lâsl› çal›flmalarla olur. Dikkat ederseniz vasiyettebir yer var:

‹hlâsl› olsun velev ki yapt›¤› ifl az da olsa. Yanievvela ihlâs, sonra ifl. ‹hlâss›z olan çok pahal›yamâl olur; cemiyete zarar verir, befleriyete zarar ve-

rir, kasaya zarar verir, çok zarar› olur. Onun içinönce ihlâs, sonra çal›flmak.

Siz, Allah’tan ihlâs ve kalbi selim isteyin. Buyolda kapal› olarak yürümeye çal›fl›n, size bu yeter.Yoksa derûni noktalar› anlaman›z mümkün de¤il.

Niyeti hâlis, azmi çok ve Hazret-i Allah’a yöne-leni desteklerler. Bunu unutmay›n!

Söyleyece¤in fleyleri önce nefsine söyle, nefsinduyarsa halka söyle. Nefsin duymazsa halka nesöylüyorsun? Hikâye...”

Mühim Bir Hassasiyet:

“Mümkün oldu¤u kadar flüphe etti¤iniz kimse-lerin yeme¤ini yemeyin. “Perhizdeyim!” dersiniz.Buna dikkat etmezseniz zarar görürsünüz. Allah-uTeâlâ ihvan› sevmifl, çekmifl. Çekti¤i için de evvelâhelâle-harama dikkat ediyor. Lokmay› süzdükçe Oda onu kendisine çekiyor.

Haram yiyenin gözlerine siyah bir perde çekilir,

Ömer Öngüt Efendi Hazretleri’nin Hayat-› Saadetlerinden ‹nciler

May›s 201734

art›k helâli ve haram› ay›rt edemez olur. Rotu ç›k-m›fl araba gibi, kime-neye çarpaca¤› belli olmaz.

Haram; insan›n içini karart›r. Haram yiyen kifli-den iyi fley beklemek bofltur. Çünkü küpün içindene varsa d›fl›na o s›zar.

Yola al›nman›n ilk alâmeti; helâle harama dik-kat etmektir. Bu ilk ad›md›r. Daha sonra ataca¤›ad›ma, söyleyece¤i söze dikkat etmeye bafllar. Birmümin yiyece¤ine, kazanc›na dikkat etmezse bofl-luktad›r.

Bunlara dikkat etmeyen ihvan varsa, ismi ih-vand›r. ‹badetin onda dokuzu helâl lokmada aran›-yor. Bu ifller bu kadar incedir.

Allah’›m bize yaflamay› nasip etsin. Hangi ya-flamay›? Emri mucibince, r›zâs› mucibince yaflamay›nasip etsin.”

)

“Konuflurken kendinize problem ç›kar›yorsu-nuz. fiöyle ki, insa-n›n ömrü azd›r. Buaz ömürde huzur lâ-z›m. Huzurla yaflar-san›z, huzurla iba-det etseniz, huzurlaHakk’a var›rs›n›z. Buhuzuru kendinizkaybediyorsunuz,problem ç›kar›yor-sunuz. Nitekim telâ-fla lüzum yok. Huzuroldukça insan kuruekmekle de doyar.

Onun içinmümkün oldu¤u ka-dar helâl lokmaya,iyi bir arkadafla ihtiyaç var. Helâl lokma ibadet ilehikmet husule getirir. Hikmetle konuflmaya bafllar-s›n›z.

‹yi arkadafl sizi Hakk’a götürür, Hakk yolculu-¤una vesile olur. fiimdilik bu iki noktay› tutun, on-dan sonra yavafl yavafl kendinize döneceksiniz.Kendinize döndü¤ünüz zaman flu Âyet-i kerime ilekarfl›lafl›rs›n›z.

Hakk Celle ve Alâ Hazretleri buyurur ki:“‹çinizde... Görmüyor musunuz?” (Zariyat: 21)Bu hallerden sonra içine döneceksin. Senden

sana yak›n olan› aray›p bulacaks›n. Onun için helâllokmaya, iyi bir arkadafla ihtiyaç var.”

Vermekle Bitmez Efendim:

“Birbirinizi uyand›r›n efendim, yolu bilmekiçin. Mühim olan nur.

O’nun r›zâs›n› kazanaca¤›n fleye bak, nefsinin

r›zâs›na de¤il.Vermekle bitmez efendim.Hazret-i Allah Âyet-i kerime’sinde:“Allah zengindir, hamde lây›kt›r.” buyuruyor.

(Te¤âbün: 6)“Allah gânidir.” Yani size vermek ister, siz de

gayret edin, oldu mu?Var veya yok. Olmasa da siz hep var, var deyin,

nankörlük yapmay›n.Bu yolda O’nun r›zâs›ndan baflka bir fley ara-

yan kendisine yaz›k etmifl olur. Bu sebeple bu yol-da herkes tutunamaz. Bu yolda; gaye, makam, ye-me-içme yok.

Ahiret için att›¤›m›z bir tek ad›m dahi bizimiçin faydal›d›r. Ama dünya için ne kadar ad›m atar-sak atal›m, bofl. Gölgenin peflinden koflmaya ben-zer. Gölge tutulur mu hiç?

Dünya asl›nda de¤ersizdir. Ama kalbinden ç›-kar da de¤ersiz oldu¤unu bil. Kalbine girdi mi k›y-metli olur.

Mülk O’nundur,hükümranl›k O’namahsustur. E¤er on-lar inanmazlarsaO’nun hükümranl›¤›y›k›lmaz. Bitmez tü-kenmez zenginlikle-re sahiptir. Hiçbirflekilde hiçbir fleyeihtiyac› yoktur, hiçkimsenin övgüsünede muhtaç de¤ildir.Herkes her nefesteO’na muhtaçt›r. Engüzel övgüler ancakO’na yarafl›r, O herövgüye lây›kt›r.”

)

“Bural› olmak kolay de¤il. Çünkü gönül esiyor.Fakat baz›lar›na bak›yorum, uzaklaflt›kça muhab-betleri art›yor, özlem oluyor. Bu köke ba¤land›¤›zaman o kökün dibi onun kalbine yerlefliyor, özlemyerlefliyor. O özlem muhabbet oluyor. O muhab-betle feyiz geçiyor ve feyiz borusu art›yor, geniflli-yor.”

)

“Herkes bir imtihandan geçmektedir. Kifli di-ninde kuvvetli ise imtihan› artt›r›l›r. Derecesine gö-re kimisi her an imtihandad›r, kimisi ara s›ra, kimiside pek seyrek imtihana tabi tutulur. Her an imtiha-na tabi tutulanlar›n Allah-u Teâlâ ile her an›n›n ipigergindir, di¤erlerinin gevflektir, baz›lar›n›n dahagevflektir.”

Ömer Öngüt Efendi Hazretleri’nin Hayat-› Saadetlerinden ‹nciler

May›s 2017 35

“Bural› olmak kolay de¤il. Çünkü gönül esiyor. Fakat baz›lar›na bak›yorum, uzaklaflt›kça

muhabbetleri art›yor, özlem oluyor. Bu köke ba¤land›¤› zaman o kökün dibi onun kalbine

yerlefliyor, özlem yerlefliyor. O özlem muhabbet oluyor. O muhabbetle feyiz geçiyor ve feyiz

borusu art›yor, geniflliyor.”

“Bâbu fî Beyânü’l-Müferridîn” (2)

“fiu kadar var ki, O’nun cennetine ehil olanlar; kö-lelikten hürriyete kavuflanlar›n heyeti içinde O’nun irâ-de ve dileklerini ellerinden çekip ald›¤› kullar; Mennân(Minnet ve kerem sahibi olan)’›n civâr›nda O’nun arfl›-n›n k›lavuzlar› olanlard›r.

O’nun atefline ehil olanlara gelince; tutsakl›k veesârete s›ms›k› sar›lanlar›n heyeti içinde, bedenlerikendilerini tutsak etti¤i halde, Cebbâr olan Hüküm-dâr’›n zindanlar› içinde gazâba müstehak olarak O’nunazâb›na u¤rayanlard›r.

Bunun içindir ki ismi mübarek olan Allah, onlar›yarat›fl›ndan haber vererek flöyle buyurmufltur:

“Ben cinleri ve insanlar› ancak beni bilsinler,bana ibadet etsinler diye yaratt›m.” (Zâriyât: 56)

Ve yine buyurmufltur ki:“O halde yaln›z bana kulluk edin!” (Ankebut:

56)Ayr›ca flöyle buyurmufltur:“Ey insanlar!Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabb’inize

ibâdet ediniz ki korunas›n›z.” (Bakara: 21)Ubûdet, yani kullu¤un özeti; hevây› terk etmek,

nefsi dünya ve âhiretle ilgili ifllerin hepsinde kullan›lanbir binek edinmektir. Ubûdet, çözülme ve hürriyet,emir ve nehiy olmak üzere iki konum üzeredir. Nihâ-yetinde kul nehy edilen fleye karfl›l›k emredilen fleyiyerine getirir; çözülmesi gereken fleyi yayar ve haramolan fleyden kaçar. Ancak hevây› tefrik edemez, veri-len emri hevâ ile birlikte yerine getirir. Ayn› flekilde,

nehyedilen fleyi nihâyete erdirirken de hevâ ile birliktenihâyete erdirir; O’nun emrinden yana bir fleye muvaf-fak k›l›n›p, verilenler hakk›nda flehvetten bir türlü yaka-s›n› kurtaramaz; yasaklanmas›na ra¤men kar›flt›rmak-tan ve hatay› tekrarlamaktan hâlî olamaz. Nefislerininiçinde gizlediklerine sahip olamayan kullar hataya düfl-mekten hiçbir zaman kurtulamazlar.

Nitekim flöyle buyurulmufltur:“Allah hiç kimseyi gücünün yetmeyece¤i bir

yük ile mükellef k›lmaz.” (Bakara: 286)Onlar› yaratm›fl ve içlerine bu flehveti yüklemifltir.

Onlar› sa¤a ve sola çevirmifl; hata ve mâsiyetlerin içi-ne koymufltur. Onlara rahmetini ifllemek istedi¤i vakitise, kendisine tevbe ettirecek nusret ve yard›m›n› sun-mufltur. ‹çlerine ubûdeti yerlefltirip flehveti b›rakt›rm›fl;âzâlar›nda onun ›fl›lt›s›n›, gözkamaflt›r›c›l›¤›n› ve tad›n›zay›flat›p sönük k›lm›fl, böylece küllerin alt›nda gizle-nen kor gibi yapm›fl, damarlar›n› ve âzâlar›n› flehvetatefli içinde b›rakmam›flt›r. Kalp alevleri dinmifl ve lav-lar› sönmüfl bir f›r›n gibi; bu flekilde tam dinmemiflsede, adeta so¤umak üzere olan s›cak bir kül olmufltur.Öyle ki, kendisinden zevk almak istedi¤inde kuvvetidüfler; ondan herhangi bir zevk alamaz ve k›p›rdaya-maz.

Sadr da böyledir; o da flehvetin s›cakl›k ve ateflin-den emin oldu¤u vakit, art›k onun içinde onunla ilgilihiçbir fley yürümeyip sessiz kal›r ve hiçbir flekilde onailiflemez.

Her f›r›n çok ›s›n›p hararetlendi¤i zaman, herhangibir fley mutlaka ona yap›fl›r ve süratle piflip olgunlafl›r.Onun da s›cakl›¤›n gücüyle flehveti parlay›p alevlene-

Hakîm et-Tirmizî-kuddise s›rruh- (2)

/ 198

May›s 201736

Hâtemü’l-evliyâ

rek kalbinin üzerine do¤ru gelir; o gelen fleye karfl› an-cak tevbe ile zafer bulur. Bu, Allah’›n kuluna olan rah-metinden bir nûrdur; onun çözemedi¤i par›ldayan ofleyi söndürmesi yönünden bir rahmettir. Bu flehvetinpar›ldamas› meydana geldi¤inde, ateflin yak›c› ›fl›lt›s›n›da beraberinde getirir. Kul ise, ancak sak›nd›r›ld›¤› va-kit ondan sak›nabilir. ‹fli baflaramazsa, bu noktada ken-disini hevâs›n›n flehvetinden s›yr›lamam›fl olmaklaisimlendirir ve o art›k ona ‘hevâ’ der. ‹fl görebilir oldu-¤unda ise içindeki gizli flehvete karfl› muvaffak olur veiçindeki flehvet ne kadar a¤›r olursa olsun ona muhâle-fet eder, ona tekrar hile ile yol bulsa bile o fley art›k ni-hâyet bulur. Bu flekilde flehvetinden sak›nmaya muvaf-fak olsa da sonunda ondan korkar; geriye kalan buflehvetini onlar›n bu yapabileceklerine karfl› kullan›r.

Onlar›n bu minvâl üzere hat›rlay›fllar›, daha yarat›-l›fllar›ndan önce nimetler ve ikramlar›n yerini de, yok-luk ve alçakl›¤›n yerini de yaratm›fl olan Allah taraf›n-dan bilinmektedir. Nitekim nefislerin paslan›p körel-mesi ile ilgili olarak, onlar hakk›ndaki bu haberi Re-sul’ünün -salavâtullâhi ve selâmuhû aleyhim- dilindenifflâ etmifltir. Bu, onlar›n içindeki flehvet ve bu flehvetinyer tutmas› ile ilgilidir. Onlar›n heveslerini bu flekildetemsil etmifltir; isyanc›lar yar›n ‹ lâhî huzurda:“Rabb’imiz! ‹çimizde tafl›d›¤›m›z bu flehvetler flüphesiz

sana [malûm]dur; bize yol verme, mahrem fleylerimiziyüzümüze vurma!” diyeceklerdir.

O -Azze ve Celle- ise onlar üzerine bir hüccet ola-rak buyurur ki:

‘Ben kendisinden sak›nman›z konusunda, bunudileme belâs›na sizi düflürmeyecek nimetlerin içindebir yer yaratt›m; sonra ondan flikâyet edenler bu yereflevk duysunlar diye, nefislerinize karfl› bir hüccet k›l-mak için bu haberi Resul’ümün diliyle size gönderdim.Gözlerinizi dikti¤iniz bu fley sizin için haz›rd›r. Bir süre-ye kadar gâib olsa da, bunu befler ilminin hesap ede-meyece¤i, aralar›nda farkl›l›klar bulunan bir Nûr içindek›ld›m. Yoksa nefislerinizin flehveti ve ondaki ra¤betinharekete geçmemesi nas›l mümkün olabilirdi? Bunund›fl›nda bu afla¤›l›k flehvetle sizin flehvetiniz, veya ku-laklar›n›za kadar nüfuz eden par›lt›s› nas›l sönebilirdi?‹flte iki yurdun da ifllerine dair bu haberler Resul’ün diliüzeredir. Yoksa kalplerinizde nas›l kurtulufl mümkünolabilirdi? Kullar›m bir gün huzurumda bunun için top-lan›p benimle mukâbil olacak; onlar sizinle birlikte an-cak, kalpleri hakk›ndaki bu haber ve sad›rlar› hakk›nda-ki bu tasavvur sayesinde kurtulacak, tâ ki kalpleriningözlerini diktikleri fley onlar için hâs›l oluncaya kadar,onlar dünyalar›na umumen ra¤bet etmeyi b›rakacaklar-d›r…” (Devam edecek)

May›s 2017 37

Hâtemü’l-evliyâ

Hakîm et-Tirmizî -kuddise s›rruh- Hazretleri’nin Bâbu fî Beyânü’l-Müferridîn risâlesinde,

Allah’›n cennetine ve azâb›na ehil olanlar›n vas›flar›ndan söz etti¤i sat›rlar. Beyaz›t Devlet Ktp. Veliyyüddin, nr.: 770, vr. 184b-185a

‹lâhî Bir Sıfat Olan Velâyet'leHakk'tan Vâsıtasız OlarakAlınan ‹lim (3)

Sultan Veled -kuddise s›rruh- Hazretleri de “Ma-ârif” adl› eserinde flöyle buyuruyorlar:

“Bir de öyle bir makama eriflmifl veli vard›r ki,do¤rudan do¤ruya arada Kur’an ve Hadis vas›ta ol-maks›z›n hareket eder. Bu, evvelkinden de nâdir-dir.” (Maârif. s. 143, 257)

Bir kul Hakk’ta fâni olup bütün bu varl›klardan s›y-r›l›rsa hiçbir varl›¤› kalmazsa O’nunla hemhâl olur,onun art›k hükümdar› O’dur.

Nitekim Muhyiddin-i ‹bn’ül-Arabî -kuddise s›rruh-Hazretleri bu ilmin inece¤ini ve bu ilmin “‹lm-i bil-lâh”›n hülâsas› oldu¤unu beyan etmifltir.

Onun bizzat kendi beyan›n› oldu¤u gibi nakledi-yorum:

“Bu ilim ilm-i billâh›n âlâs›d›r. Bu ilim, ancakpeygamberlerin ve velilerin sonuncusuna verilmifl-tir. Bu ilmi, Nebî ve Resûl’lerden görebilenler ancakHâtem-i nübüvvet olan Muhammed Aleyhisselâm’›nmiflkât›ndan (kandilinden) görürler.

Velilerden görebilenler de ancak onun mirasc›-s› olan Hâtem-i veli’nin miflkât›ndan görürler, hattapeygamberler, o ilmi ne zaman müflahede etselerancak Hâtem-i velâyet kandilinin ›fl›¤›yla görürler.”(Fusûsu’l-Hikem, sh: 43-44, çeviren N. Gençosman)

Allah-u Teâlâ bir Âyet-i kerime’sinde H›z›r Aley-

hisselâm hakk›nda:“Ona taraf›m›zdan has bir ilim ö¤rettik.” buyu-

ruyor. (Kehf: 65)Allah-u Teâlâ kime has ilim verirse, o s›rlara o

mazhard›r. Günefli gören; ay’›, y›ld›z›, nuru ve nâr› çok iyi far-

keder. Günefli görmeyen günefli tan›yamaz. Onun zi-yas› gözleri kamaflt›r›r. O tahsili görmemifltir, o tecelli-yata mazhar olmam›flt›r.

Ay’› gören; y›ld›z›, nuru ve nâr› bilir.Y›ld›z› gören; nur ile nâr› tefrik eder.Nuru da göremeyen karanl›kta kalm›flt›r.Bu gizli ilim yaln›z hususiyetle O’nun seçti¤i, ö¤-

retti¤i kimseye mahsustur. Seyr-ü sülükte olanlara, di-¤er velilere dahi mahsus de¤ildir.

Allah-u Teâlâ âlemlerde tasarruf ettirdi¤i kimsele-re diledi¤ini duyurur, o da dünya âlemindeki mutasar-r›flara bu hakikatleri duyurur. Çünkü onlar›n Allah-u Te-âlã ile o nispette yak›nl›¤› yoktur. Onlar emirle, o tasar-rufla.

O her an Hazret-i Allah iledir. Kendisi istemedi¤ihalde emir taht›nda döndürülmüfltür. ‹nsanlar› irfladiçin befleriyet kisvesine bürünmüfltür. Görünüflte halkile, fakat bât›n› Hakk ile meflguldür. Yeryüzünde Ce-nâb-› Hakk’›n emriyle tasarruf eder. Fâil-i mutlak’›n fiil-lerini görür, bir yapra¤›n tutundu¤u kadar bile tutuna-cak varl›¤› yoktur. Bir çöp kadar k›ymeti olmad›¤›n› bi-lir, kendisini bir resimden hiç farkedemez. Çünkü Fâil-imutlak o resimde tecelli ediyor. O orada yok. Ondaki

DÂVUD B‹N MAHMUD EL-KAYSERÎ-Kuddise S›rruh- (11)

-131-

Hâtemü’l-evliyâ

May›s 201738

irade de idare de Hakk’›n iradesi ve idaresidir. Fakatbu bilinmedi¤i için herkes resmi görür.

Muhyiddin ‹bn’ül-Arabî -kuddise s›rruh- Hazretle-ri buyurur ki:

“O öyle bir kaynaktan al›r ki, Peygamber Aley-hisselâm’a vahiy getiren melek de ayn› kaynaktanal›r.” (Fusûsu’l-Hikem. Çeviren N. Gençosman. Sh:45)

Bu öz bir bilgidir, faydal›d›r, hakikidir, hakikatt›r,ötesi bofltur, e¤er anlayabilirsen.

Bunu bilen söylüyor, Allah-u Teâlâ’n›n has kullar›söylüyor. Bir beflerin bunu anlamas› mümkün de¤ildir.

Onun için bu ilim karfl›s›nda sak›n flafl›rma, inkâretme. Geçmifl evliyâullah’›n ifflaatlar›na bir bak ve kur-tul! Çünkü Allah-u Teâlâ bu ilmi bugün indirdi.

Allah-u Teâlâ, marifetullah ehline diledi¤i kadar›n›duyurur. Kitap sat›rlar› aras›nda bulunmayan, ancak Al-lah-u Teâlâ’ya yak›n olanlar›n sad›rlar›nda, kalplerininderinliklerinde gizli bulunan ilim marifetullah ilmidir.

Allah-u Teâlâ dilerse H›z›r Aleyhisselâm’a “Hasilim” ö¤retti¤i gibi, diledi¤ine de vas›tas›z ilim ö¤retir.

Nitekim Allah-u Teâlâ Musa Aleyhisselâm’a vâk›f

ettirmedi¤i ilmi H›z›r Aleyhisselâm’a vâk›f ettirdi.Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz

bir Hadis-i flerif’lerinde H›z›r Aleyhisselâm’›n MusaAleyhisselâm’a flöyle buyurdu¤unu haber vermekte-dir:

“Ben Allah’›n bana kendi ilminden verdi¤i birilim üzerinde yürüyorum ki, sen onu bilmezsin. Al-lah’›n sana ö¤retti¤i ilmi de ben bilmem.” (Buhârî.Tecrîd-i sarîh: 102)

Yani Musa Aleyhisselâm’›n bilmedi¤ini sen mi bi-leceksin? Bu ilim Allah-u Teâlâ’n›n ihsan etti¤i has birilimdir, onu diledi¤ine verir.

‹mâm-› Gazâlî -rahmetullahi aleyh- Hazretleri “‹h-yâ-u ulûm’id-din” adl› eserinde ise flöyle buyururlar:

“Sak›n anlam›yorum diye bu ilmi inkâra kalk›fl-ma. Aklî ilimleri kavrad›¤›n› zannederek çizmedenyukar› ç›kan âlimlerin helâk noktas› buras›d›r. Al-lah dostlar›n›n bu hallerini inkâr eden bir ilimden,cehâlet çok daha iyidir. Kaynak bir oldu¤u için, ve-lîleri ve kerâmetlerini inkâr, peygamberleri ve mu-cizeleri inkâr demektir. Peygamberleri inkâr ise ta-mamen dinden ç›kmakt›r.”

Hâtemü’l-evliyâ

May›s 2017 39

Bu Ay ‹çerisinde ‹drak Edece¤imiz

Mübarek “Berat Kandili”nizi ve Ay Sonunda Bafllayacak

Olan Mübarek “Ramazan-› fierif”inizi Tebrik Eder,

Tüm ‹slâm Âlemi’ne Hay›rlara Vesile Olmas›n›

Cenâb-› Allah’tan Niyaz Ederiz.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz bir Hadis-i flerif’lerinde

flöyle buyuruyorlar:“fiaban-› flerif ay›n›n yar›s›

gecesi olunca, onu ibadetle geçirin, gününde de oruç tutun.

Zirâ Hakk Celle ve Alâ Hazretleri o gecegüneflin batmas›ndan itibaren dünya

semâs›na rahmetiyle tecelli edip, buyurur ki: ‘Yok mu benden ma¤firet dileyen, onu affedeyim! Yok mu r›z›k

isteyen, onu r›z›kland›ray›m! Bir musibeteu¤rayan yok mu, onu kederden

kurtaray›m! Yok mu flunu isteyen, yok mu bunu isteyen!’ Bu ilâhî seslenifl

sabaha kadar devam eder.” (Tirmizi)Rahmet ve ma¤firetin yayg›n tecellisindendolay› bu geceye “Leylet-ül Berat” yani

“Kurtulufl Gecesi” ad› verilmifltir...

Peygamber Han›mlar›n›n‹mtihana Çekilifli (2)

Daha sonra Allah-u Teâlâ Ezvâc-› tâhirat’› korkut-mak için flöyle buyurdu:

“E¤er o sizi boflarsa, Rabb’i ona sizden dahaiyi, kendini Allah’a veren, inanan, gönülden itaateden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul vebakire efller verir.” (Tahrîm: 5)

Bu hitâb-› ilâhî han›mlar›n›nhepsinedir.

Onlar “Müminlerin annele-ri” ünvan›na sahiptirler. ResulullahAleyhisselâm’›n sevgili ve itaatlihan›mlar› olmalar› sebebiyle yer-yüzünde onlar›n dengi olabilecek,onlardan daha hay›rl› kad›nlar›nolabilece¤i düflünülemez. E¤ereziyet ve isyan ederler de, Resu-lullah Aleyhisselâm onlar› boflaya-cak olursa; o zaman bu hususiyet-leri kalmaz ve onlar›n yerine gele-cek, her hususta itaat edecek,onun r›zâs›n› ve sevgisini kazana-cak olan han›mlar, onlardan dahahay›rl› olmufl olurlar.

Âyet-i kerime’de “Peygam-ber han›mlar›”nda bulunacak va-s›flar öz bir flekilde ifade edilmifl-tir.

‹lk vas›f; flirkten uzak olarak,Allah-u Teâlâ’n›n birli¤ini ve Resu-

lullah Aleyhisselâm’›n hakikatini kabul edip, Allah-uTeâlâ’n›n ve Resulullah Aleyhisselâm’›n emirlerine bo-yun e¤mek, teslim olmak.

‹kincisi; diliyle de söyledi¤i gibi, kalbiyle de tasdikederek içi d›fl› müslüman olmak.

Üçüncüsü; cân-u gönülden itaat etmek.Dördüncüsü; en küçük bile olsa, kusur ve günah-

lardan dâima tevbe edip sak›nmak.Beflincisi; gerek farz gerekse

nâfile ibadetlere devam etmek.Alt›nc›s›; dünya hayat›n› bir

yolculuk bilip, geçim hususundabir yolcu gibi oldu¤una kanaatederek oruç ve riyazeti ahlâk edi-nip, Allah-u Teâlâ’n›n mükâfat vecezas›n› düflünmek.

)

Resulullah Aleyhisselâm“Meflrebe” diye an›lan çardaktabir ay kadar yaln›z bafl›na kald›,sabah ve akflam yeme¤ini yaln›zbafl›na yedi.

Bu durumu ö¤renen Ashâb-›kiram telâfla kap›ld›lar, ResulullahAleyhisselâm’›n han›mlar›n› bofla-d›¤›n› sand›lar. ‹çlerinden baz›lar›Mescid’de mahzun mahzun otu-ruyor, küçük çak›l tafllar›yla oyna-yarak içlerindeki s›k›nt›y› a盤a vu-ruyorlard›, baz›lar› da a¤l›yordu.

‹btilâ ve ‹mtihan (9)

Tasavvuf

May›s 201740

Hazret-i Ömer -radiyallahu anh- izin alarak Resu-lullah Aleyhisselâm’›n huzuruna girdi. Beline bir ihramba¤lay›p hurma lifinden yap›lm›fl bir has›r üzerineuzanm›fl oldu¤unu gördü, selâm verdi. Vücudundakihas›r izlerini görünce dayanamad›, a¤lamaya bafllad›.

Resulullah Aleyhisselâm:“Niye a¤l›yorsun yâ Ömer!” diye sordu¤unda:“Yâ Resulellah! Ne diye a¤lamayay›m ki? Kisrâ-

lar, Kayserler dünyan›n zevk ve sefâs›n› sürerken,siz Allah kat›nda en seçkin kul oldu¤unuz haldeböyle bir hayat sürüyorsunuz!” dedi.

Resulullah Aleyhisselâm buyurdu ki:“Yâ Ömer! Dünya onlar›n, ahiretin de bizim ol-

mas›na râz› de¤il misin?”Hazret-i Ömer -radiyallahu anh-: “Râz›y›m!” diye

cevap verdi. Daha sonra han›mlar›n› boflay›p boflama-d›¤›n› sordu. “Hay›r boflamad›m.” buyurdu. Bu cevapkarfl›s›nda: “Allahu Ekber!” de-mekten kendini alamad› ve:

“Bütün Ashâb üzüntü için-deler, gidip de kendilerine duru-mu haber vereyim mi?” dedi.

Resulullah Aleyhisselâm:“Olur!” buyurdu. Ve mübarek si-mâs›ndan üzüntüsü da¤›l›ncaya ka-dar konufltu. Nihayet yüzü gülme-ye bafllad›.

Hazret-i Ömer -radiyallahuanh- huzur-u nebevî’den ayr›larakMescid’in kap›s›na geldi ve yükseksesle:

“Resulullah Aleyhisselâmhan›mlar›n› boflamam›flt›r!” diyeba¤›rd›.

)

Bir ay dolunca ResulullahAleyhisselâm inzivadan ç›karak ha-n›mlar› ile görüflmeye bafllad›.

Bu s›rada flu Âyet-i kerime’ler nâzil oldu:“Ey Peygamber! Han›mlar›na söyle: E¤er dünya

hayat›n› ve onun ziynetini istiyorsan›z, gelin sizeboflanma bedellerini vereyim de sizi güzellikle sal›-vereyim.” (Ahzâb: 28)

“E¤er Allah’›, Peygamber’ini ve ahiret yurdunuistiyorsan›z, bilin ki Allah içinizden güzel davrananhan›mlara büyük bir mükâfat haz›rlam›flt›r.” (Ahzâb:29)

Bu hadiseye “Tahyir” ad› verilir. Bir erke¤in han›-m›n› boflanma veya yan›nda kalma hususunda kararvermede serbest b›rakmas› demektir.

Bu duruma göre Resulullah Aleyhisselâm han›m-lar›n› dünya ziyneti ile Allah ve Resul’ünü tercih et-mekte serbest b›rakmaya memur edilmifl bulunuyor-du.

‹lk olarak meseleyi Hazret-i Âifle -radiyallahu an-

hâ- Vâlidemiz’e açt›. “Yâ Âifle! Sana bir fley soraca¤›m, cevap ver-

mekte acele etme, anne-babana sor, sonra kararver.” buyurdu ve nâzil olan Âyet-i kerime’leri okudu.O ise derhal cevap verdi.

“Yâ Resulellah! Ben bu hususta anneme baba-ma hiç dan›fl›r m›y›m? Elbette Allah’›, Allah’›n Re-sul’ünü ve ahireti tercih ederim.” dedi.

Di¤er Ezvâc-› tâhirat da ayn› flekilde Allah ve Re-sul’ünü, dünya ziynetine tercih ettiler. Böylece sadâ-katlerini ispat etmifl oldular.

)

Di¤er Âyet-i kerime’lerde Allah-u Teâlâ Ezvâc-›tâhirat’a bizzat hitap ederek flöyle buyurdu:

“Ey peygamber han›mlar›! Sizden her kim aç›kbir hayâs›zl›kla gelecek olursa,onun azab› iki kat›na ç›kar›l›r.

Bu, Allah’a göre kolayd›r.”(Ahzâb: 30)

Allah-u Teâlâ taraf›ndan do¤-rudan do¤ruya kendilerine hitapedilmesi, Allah kat›ndaki derecele-rinin büyüklü¤ünü ve faziletlerinigöstermektedir. Ayn› zamanda hi-tap ederken azarlama ve sert ko-nuflma da onlar›n mertebelerininyüceli¤ine iflarettir. Zira onlar Resu-lullah Aleyhisselâm’›n çok yak›nla-r›d›r ve cennette de eflleridir. Allah-u Teâlâ’ya yak›nl›k Resulullah Aley-hisselâm’a yak›nl›k derecesine göreolur.

Bir de flu var ki kabahatin çir-kinli¤i, onu yapan›n fleref ve itibar›nispetinde artar. Bir suç iflledikle-rinde di¤er kad›nlar›n görmelerigereken azab›n iki kat› onlara veri-lir. Birisi as›l günah›n, di¤eri de

peygamber han›m› olmakla elde edilen vasfa hürmet-sizli¤in cezas›d›r.

Bununla beraber nimet külfete göre oldu¤undanitaate karfl›l›k olarak verilecek olan sevap da iki katt›r.

“Sizden her kim de Allah’a ve Resul’üne itaatedip sâlih ameller ifllerse, onun ecrini de iki kat ve-ririz. Ona bol bir r›z›k da haz›rlam›fl›zd›r.” (Ahzâb:31)

Birisi as›l itaatin sevab›, birisi de peygamber han›-m› olman›n feyz ve bereketidir. Ayr›ca alaca¤› sevap-tan fazla olarak da cennette onun için tükenmez bir r›-z›k haz›rlanm›flt›r.

Onlar Allah ve Resul’ünü seçtikleri için, Allah-uTeâlâ da onlara böyle ikram ve lütufta bulunmufl, Resu-lullah Aleyhisselâm da vefat›na kadar sadece bu ha-n›mlarla evli kalm›fl, vefat›ndan sonra da onlar mümin-lerin anneleri olarak kalm›fllard›.

Tasavvuf

May›s 2017 41

Allah-u Te-âlâ taraf›ndan

do¤rudan do¤ruyakendilerine hitap edil-mesi, Allah kat›ndaki

derecelerinin büyüklü¤ü-nü ve faziletlerini göster-mektedir. Ayn› zamanda

hitap ederken azarlama vesert konuflma da onlar›nmertebelerinin yüceli¤ine

iflarettir. Zira onlar Resulullah Aleyhisse-lâm’›n çok yak›nlar›-

d›r ve cennettede eflleridir.

HACC HAKKINDA B‹R TATB‹KAT (12)

• ‹frad Hacc› Yapanlar›n Niyeti:

“Allahümme innî ürîdü en es’â mâ beynes-safâvel-mervete seb’ate eflvâtin sa’yel-hacci Lillâhi Teâlâazze ve celle.”

“Allah’›m! Senin r›zân› kazanmak için Safâ ileMerve aras›nda Hacc sa’yini yapmak istiyorum. Bu-nun edâs›n› bana kolaylaflt›r ve benden kabul bu-yur.”

• Temettu veK›ran Hacc’›n›Yapanlar›n Niyeti:

“Allahümme innî ürîdüen es’â mâ beynes-safâ vel-merveti seb’ate eflvâtinsa’yel-umreti Lillâhi Teâlâ az-ze ve celle.”

“Allah’›m! Senin r›zan›kazanmak için Safâ ile Mer-ve aras›nda umre sa’yiniyapmak istiyorum. Bununedas›n› bana kolaylaflt›r vebenden kabul buyur.”

Kâbe-i muazzama’ya dö-nülerek “Tekbir”, “Tehlil” ve“Salâvât” getirilir. Eller kald›-r›larak duâlar yap›l›r ve sa’ye

bafllan›r.Resulullah -sallallahu aleyhi ve sel-

lem- Efendimiz Hadis-i flerif’lerinde flöy-le buyurmufllard›r:

“Beytullah’› tavaf etmek, Safâ veMerve aras›nda Sa’y etmek ve fleytantafllamak Allah-u Teâlâ’y› zikretmekiçin emredilmifltir.” (Ebu Dâvud: 1888)

• Tavaf’tan sonra Safâ Merve ara-s›nda sa’y yap›l›r. Çok ulvî makamlard›r.

Hazret-i Hâcer vâlidemizin Allah-uTeâlâ’n›n emrine boyun e¤erek çölün or-tas›nda, çocu¤u ‹smâil Aleyhisselâm iletek bafllar›na kalmalar› ve tepeden tepe-ye koflarak su aramas›n› temsil eden Sa’yibadeti, kulun yaln›z Allah-u Teâlâ’ya gü-venmesini ve O’ndan isteyenin eli bofldönmeyece¤ini ifade etmektedir.

Sa’y yap›l›rken mizanda amellerintart›ld›¤› zaman› tefekkür ederek; Safâ’y›iyilikleri tartan kefeye, Merve’yi kötülük-leri tartan kefeye benzetmelidir. Böyleceiki kefe aras›nda gidip gelirken hangi ta-

raf›n a¤›r, hangi taraf›n hafif oldu¤unu görür gibi; azapile ma¤firet aras›nda gidip geldi¤ini hat›rlamal›d›r.

Safâ tepeci¤inden Merve tepeci¤ine do¤ru yavaflyavafl yürünür. Safâ’dan Merve’ye dört gidifl, Mer-ve’den Safâ’ya üç dönüfl yap›l›r. Toplam› yedi flavt ol-mufl olur. Yedi flavt ise bir sa’y eder. Her flavt›n duâs›vard›r...

• Safâ ile Merve aras›ndaki her iki yolda da bireryeflil direk vard›r. Karfl›l›kl› dikilen bu direkler aras›n-dan geçerken erkekler h›zl›, çal›ml› ve canl› yürürler.Buna “Hervele” denir. Kad›nlar normal flekilde yürür-ler.

Burada flöyle duâ edilir:“Allahümma¤fir verham

ve tecâvez ammâ ta’lem fe-inneke entel-aliyyül-a’zam”

“Allah’›m! Bizi ba¤›flla,bize merhamet et. Mâlu-mun bulunan günahlar›m›z-dan geçiver. Hiç flüphesiz kisen en yücesin, en büyük-sün.”

Hervele ad› verilen buçal›ml› ve h›zl› yürüyüfl, niyetve duygu bütünlü¤ü ile kay-naflm›fl ümmet ruhunun aza-metini aksettirir.

Merve’ye var›ld›¤› za-man, orada da Kâbe-i muaz-zama’ya do¤ru yönelip “Tek-bir”, “Tehlil” ve “Salâvât” ge-tirilir. Eller kald›r›larak, içtengeldi¤i gibi duâ yap›l›r.

HACC (28)

‹slâm ‹lmihali (‹slâm’›n Temel Esaslar›)

May›s 201742

‹slâm Kardeflli¤i (2)

Muhâcirler’in her biri kendilerine göre birer ifl bul-mufllard›. Ebu Bekir -radiyallahu anh- elbise dükkân›açm›flt›. Ömer -radiyallahu anh- de ticaretle meflgul-dü, ticareti ‹ran’a kadar uzanm›flt›. Osman -radiyallahuanh- ise Kaynuka çarfl›s›nda hurma ticaretine bafllam›fl-t›. Bahçe sat›n al›p yetifltirdi¤i ürünleri sat›yordu. Onunda ticari faaliyetleri fiam’a kadar uzad›. Zübeyr bin Av-vam -radiyallahu anh- Baki çarfl›s›nda kasapl›k yapard›.

Resulullah Aleyhisselâm ise müslümanlar› ticaret-le u¤raflmaya teflvik ediyordu. Onlar da ResulullahAleyhisselâm’›n buyruklar› do¤rultusunda helâlindenkazanmaya gayret ediyorlar, ölçü ve tart›da kimseyi al-datm›yorlar, al›fl-verifllerinde hile yapm›yorlard›. Busebeple halk ço¤unlukla müslümanlara yöneldi, yahu-dilere ise itibar azald›. Bu durum yahudilerin müslü-manl›¤a ve müslümanlara karfl› kinini körüklemifl, herf›rsatta müslümanlara tuzak kurmaya sevketmifltir.

Muhâcirler, Ensâr kardefllerine minnettar kalm›fl-lar, bu iyiliklerini bir fleref borcu olarak telâkki etmifller-di. Kardefllik yolu ile elde ettikleri mallar›, imkânlar›nispetinde kardefllerine iâde etmeye çal›flt›lar.

)

Bu kardeflli¤in hiç flüphesiz ki çok büyük maddi-mânevi faydalar› yan›nda en önemlisi, Resulullah -sal-lallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bu kardeflli¤i tesis

etmekle, ‹slâm dininin kardefllik dini oldu¤unu, k›ya-mete kadar gelecek insanl›k âlemine ilân etmifl oldu.

Nitekim bu kardefllik daha sonra:“Müminler kardefltirler.” (Hucûrât: 10)Âyet-i kerime’si ile cihanflümul bir hale dönüfltü-

rüldü.Resulullah Aleyhisselâm Muhâcir müslümanlar

aras›nda da ayr›ca kardefllik kurmufltur. fiöyle ki, birgün Hazret-i Ebu Bekir -radiyallahu anh- ile Hazret-iÖmer -radiyallahu anh-i el ele tutuflmufl gelirken gö-rünce:

“Nebilerden ve resullerden baflka, bütün ön-ceki ve sonrakilerden cennetlik olanlar›n kemâl ça-¤›na erenlerinden iki büyü¤ünü görmek isteyenlerflu gelenlere baks›n!” buyurmufl, sonra da onlar› kar-defl yapm›flt›r. (Tirmizî)

Bu flekilde Muhâcirler’i birbiri ile kardefl yaparkenelini Hazret-i Ali -radiyallahu anh-in omuzuna koymuflve:

“Yâ Ali! Sen benim dünyada da ahirette dekardeflimsin.” buyurmufltur. (Tirmizî)

Nurlu ve HikmetliSözlerinden Baz›lar›:

“Kendisini insanlar›n en ak›ll›s› zanneden kifliinsanlar›n en ahma¤›d›r.”

)

“Ahmak kifli kendini iki flekilde belli eder:Manas›z, anlams›z konuflmakla ve kendisine

sorulmadan cevap vermekle.”)

“Çok söz konuflmak insan› unutkan yapar.”)

“fiöhretten kaç ki fleref seni takip etsin. Ölümekarfl› haz›rl›kl› ol ki sana hayat verilsin.”

)

“Sab›rda zarar, hüzün ve telâflta fayda yoktur.”)

“Bir toplum, Allah yolunda cihad› b›rak›rsa,Allah o toplumu zillete düflürür.”

)

“Kiflinin kelâm›; akl›n›n beyan›, faziletinin ter-cüman›d›r.”

)

“Zulüm, sözünde durmamak ve hile denilen üçhuy kimde varsa, zararlar› yine kendine dokunur.”

)

“Dört fleyi dört yere b›rak›n:Uyumay› kabre. Rahat› s›rat köprüsüne. Övün-

meyi mizana. Arzu ve istekleri cennete.”)

“fiikâyet, zay›flar›n silâh›d›r!..”)

“Dünyay› boflamak, cennetin mehridir.”

HAZRET-‹ EBU BEK‹R SIDDÎK-Radiyallahu Anh- (44)

Ashâb-› Kiram Hazerât›’n›n Hayat›

May›s 2017 43

Tarihin Penceresinden

May›s 201744

Alman tarihçili¤inde önemli bir yere sahip olan W.Friedrich Giese’nin “Das Problem der Entstehung desOsmanischen Reiches” adl› makalesinde Gibbons ör-ne¤inden yola ç›karak, Avrupa’l› tarihçilerin ço¤ununtemel yan›lg› noktas› olarak gösterdi¤i “olaylara Av-rupa merkezinden bakma” saplant›s›, onun isabetlibir ç›kar›mla “XIII. yüzy›l›n siyasî ve kültürel mücadele-lerinin bir sonucu” olarak nitelendirdi¤i Osmanl› Dev-leti’nin kuruluflu konusunda yaln›z Amerika’l› tarihçiGibbons’›n de¤il, daha pek çok Avrupa’l› tarihçinin çü-rük ve dayanaktan yoksun iddiâlar›n›n temelini teflkiletmifltir.

As›rlar boyunca cihâna hâkim olmufl, tüm dünyatarihini derinden etkileyecek büyük bir devlet kurduk-lar›nda flüphe olmayan Osmanl›lar’›n atalar›n›n, bu de-rece güçlü ve prestijli bir devlet alt yap›s›n› neredenald›klar› ve nas›l sa¤lad›klar›, hâl-i haz›rda Orta As-ya’dan inme bir göçebe toplulu¤undan ibâret olan bu“taflra” insanlar›n›n, normalde bilmemeleri gereken“bürokrasi”yi ve “devlet gelene¤i”ni hangi örne¤e gö-re kurgulad›klar› sorular›; Gibbons’un, Osman Gâzî’nin“asil bir soya mensup olmad›¤›” (!) tezi ekseninde ge-lifltirilmifl daha pek çok ilginç ve spekülatif görüflün“bilim” ad›na ortaya at›lmas›na sebebiyet vermifltir.

Osmanl›lar’›n devlet gelene¤ini bilmekten, flehiryaflant›s›n› özümsemekten yoksun oldu¤u iddiâs›, kay-

naklarda yaklafl›k elli y›la yak›n bir süreyi Bithynia’dageçirdi¤i tekrarlanan Ertu¤rul Gâzî’nin Selçuklular’aba¤l› bir co¤rafyada, bir “devlet”e ba¤l› oldu¤u haldenas›l “devlet gelene¤ini ö¤renemedi¤i” sorusunu be-raberinde getirmekle kalmaz; iddiâc›lar›n bu akla zarar“hipotez”lerinin hemen arkas›ndan “Bizansl› muhtedî-ler”i öne sürmelerinin alt›nda, küçümseme amaçl› si-yâsî baflka etkenlerin mi devreye girdi¤i ihtimâlini deciddî anlamda sorgulamay› gerektirir.

Osmanl›lar’›n kökeni ve sosyal menflei hakk›nda,yazd›klar› ilginç ve yo¤un spekülasyon içerikli makale-leriyle tan›nan Aldo Gallotta, Colin Imber ve Rudi PaulLindner gibi araflt›rmac›lar›n, ço¤u kez birbirinden ko-puk ve alâkas›z flekilde gelifltirdikleri tarih tezlerindebulufltuklar› yegâne ortak nokta, “Osman’›n bir asilza-de olmay›p; köylü mü, çiftçi mi, yoksa göçebe mi ol-du¤u” yönündeki rivayetlerin sorgulanmas›d›r.

Osman Gazi’nin “Kay› boyundan oldu¤u” ve Sel-çuklu saltanat›n›n çöküflünden sonra “Kay› önde ge-lenleri taraf›ndan farkl› bir konuma oturtuldu¤u” rivâ-yeti de ayn› kroniklerde yer almas›na ra¤men, bu rivâ-yete -herhangi bir delil öne sürmeden- peflinen “uy-durma” damgas› vuran; yani kendi zâviyelerinden “bi-limsel” hiçbir kayg› gözetmeksizin, keyfî yönde ortakbir tercih yapan bu isimler, iflin daha en bafl›nda konu-ya “Avrupa merkezli” yaklaflt›klar›n› gösteren ilginçvarsay›mlar ortaya atm›fllard›r. Örne¤in; Osman Gâ-zî’nin “asil” olmas›n› önleyip “çiftçi” olmas›n› gerekti-ren en büyük sebep, bu tarihçilere göre onun hâl-i ha-z›rda bir “göçebe” olmas›d›r. Ortaça¤’›n sosyal s›n›flararas›nda s›k› bir ayr›l›k oldu¤u esas›n› vâz eden “feoda-liter yaklafl›m”›n›n aç›k bir yans›mas› olan “Avrupa” ç›-k›fll› bu görüfl, “bir çiftçinin veya göçebenin hiçbir za-man asil olamayaca¤›”; ya da tersinden bakarsak “birasilzadenin aslâ çiftçilik yapamayaca¤› ya da göçebeolmayaca¤›” ilkesini (!) sosyal bir zorunluluk olarak te-reddütsüz kabul etse de, ilk bak›flta çok makûl gibi gö-züken bu tez, konuya “fiark” merkezli bak›ld›¤›nda tambir safsataya ve isâbetsiz bir lâf y›¤›n›na dönüflür.

Çünkü temelde ‹slâm kültür ve medeniyetinin ön-gördü¤ü k›staslar ekseninde flekillenen Osmanl› kültürve medeniyetine göre, bütün peygamberler kendi za-manlar›nda “çoban” l›k yapm›fl olduklar›ndan, bir asil-zadenin “çoban” l›k yapmas› onlar ad›na aslâ alçalt›c›bir durum teflkil etmez, aksine toplumun üst düzeystatülerinden birini temsil etse bile mânevî de¤erleriniher fleyden önde tutan o “soylu”nun, ne kadar yüksekbir statüye sahip olursa olsun, sahip oldu¤u gücün bafldöndürücü havas›na kap›l›p da “ahlâkî ve insânî de-¤erler”e ba¤l›l›¤›n› yitirmedi¤ini ve izini takip etti¤i di-nî önderler ve ayn› ortak de¤erleri paylaflt›¤› halk kitle-sinden kendisini üstün görmedi¤ini “övgüye de¤er birhaslet” olarak icrâ etti¤ini gösterir.

Oysa yukar›da görüldü¤ü üzere, feodaliter geçmi-fle sahip bir Avrupal›’n›n nazar›nda imkân dahilinde bi-le gözükmeyen bu durum “ahlâkî bir erdem” de¤il, o

Bu örnekler, olaylara “Avrupa merkezli” bakan vefiark'›n geçmifle yönelik tüm teâmüllerini

fütursuzca afla¤›layan bu gibi spekülatörlerin“felâketin de ötesi” çarp›c› çeliflkilerinden

sadece birkaç tanesidir.Fakat görüldü¤ü üzere; bu birkaç örnek bile

Giese'nin dedi¤i gibi, Osmanl› kurulufl meselele-rine “Avrupa'l› gözüyle bakma”n›n sak›ncalar›n›

ve do¤urdu¤u çirkin sonuçlar› özetlemeyeyetmektedir.

“TÂR‹H”‹N PENCERES‹NDEN…

Hakan Y›lmaz

Osmanl›’y› “Bat›’ya Odakl›”

De¤erlendirme Yan›lg›s›(2)

Tarihin Penceresinden

May›s 2017 45

“soylu” kimse ad›na bir “utanç vesîlesi”dir.Buna iliflkin örnekler daha da ço¤alt›labilir: Sözgelimi; Osman Gâzî’nin “çiftçi” li¤ine benzer

flekilde di¤er padiflahlar›n, meselâ as›rlar sonra, XX.yüzy›l gibi “göçebe” liklerinden eser dahi kalmayan birça¤da yaflayan Sultan II.Abdülhamid’in de -resmîstatüsüne ayk›r› (!) bir fle-kilde- “marangozluk”laifltigâl etmesi, Orhan Gâ-zî’nin -yukar›daki anlay›flaters düflecek bir biçimde-“Peygamber -s.a.v.- dehalkla yemek yemifltir!”diyerek s›radan halklabirlikte oturup yemek ye-mesi; hattâ tüm Osmanl›pâdiflahlar›n›n -sanki bafl-ka iflleri güçleri yokmuflgibi- (!) sürekli halk›n ara-s›na girmeleri ve kendile-rinin “soylu” olduklar›n›düflünmeksizin, en altstatüdeki bu “s›radan” in-sanlar›n -üstelik k›yafetle-rini üzerlerine giyerek-aralar›nda tebdîlen gezin-meleri, hazineden ald›k-lar› maafla karfl›l›k bu “alttabaka” insanlar› gibi “ol-mad›k” sanatlarla ifltigâletmeleri… gibi örnekler,meseleye “Avrupa mer-kezli” bakarak, bu hâne-dan›n kurucusunu gerçekbir “Sultan” görmeyenle-rin de¤il, ancak “fiarkmerkezli” bakan bir bilimadam›n›n anlayabilece¤i ifllerdir.

Osman Gâzî’nin “çiftçi” li¤inden farks›z olan bu gi-bi örnekler, bütün dünyaca “soyluluk” lar›nda ve “Sul-tan” l›klar›nda flüphe edilmeyen bu “hânedan” üyeleri-ni nas›l ki “asâlet” lerinden ve “hükümdarl›k” lar›ndansoyutlam›yorsa; ayn› durum onlar›n büyük “ata”lar› içinde geçerlidir.

Bu örnekten yola ç›k›lacak olursa; önceki durum vepozisyonu ne olursa olsun, sonradan “Sultan” oldu¤uâflikâr olan Osman Gâzî’nin, bu yaklafl›ma göre “Sul-tan” olsa bile s›radan bir “Sultan” gibi hareket etmiflolmas› zaten beklenemez.

“Statü” yü her fleyden üstün ve önde tutan böylebir bilinçalt›ndan ç›kan spekülatif görüfllere bak›l›rsa,sonradan bir flekilde “Sultan” olmuflsa da, onun “göçe-be” li¤i nedeniyle yapt›¤›na “gazâ” gözüyle bak›lmay›p“ya¤ma” k›l›f› geçirilmesi; ya da “Müslüman” olmay›p“bozk›r iklimine daha uygun olan fiamanist” bir inanca

sahip oldu¤unun düflünülmesi, veya -içinde ne kadaruzun yaflarsa yaflam›fl olsun- “devlet ve bürokrasi ge-lene¤i” ni, ba¤l› bulundu¤u yerleflik hayata sahip “Sul-tan” dan de¤il de, mallar›n› ya¤malarken karfl›laflt›¤› (!)“H›ristiyan komflular›ndan ö¤rendi¤i” fikrinin kabul

edilmesi, sözümona “ob-jektif ve modern tarih-çi” li¤in vazgeçilmez flart-lar›ndan, daha net bir ifa-deyle “olmazsa olmazla-r›ndan” (!) biridir.

Kurulufl Osmanl›lar’›hakk›nda bu gibi gülünçve spekülatif yaklafl›mlartüretmeyi “tarihçil ik”zannedenlerin, iki as›rsonra “bu dönem tarihiniyazanlar” ›, ancak bu kezyaflad›klar› zaman› bilehesaba katmadan, busözde “barbar ya¤mac›-lar” hakk›nda “oturdu¤uyerde yalanlar uyduran”birer “sahtekâr” olarakgöstermelerini ise, her-hâlde bu durumda “h›zla-r›n› alamama” lar›n›n birsonucu olarak de¤erlen-dirmek gerekecektir.

Aksi düflünüldü¤ün-de durum tam bir felâket-tir, hatta felâketin de öte-sindedir. ‹lk Osmanl›lar’a-yine ayn› müverrihlerinrivâyetlerine dayanarak-“Göçebedir, ne yapsa ye-ridir” damgas› vurup da,üzerlerine dinî, sosyal, si-

yâsî ve etnik her türlü muhâlif “k›l›f” › geçirmeyi revâgörenler, iddiâlar›na dayanak yapt›klar› “göçebe Türk-men” rivâyetlerinin de râvîsi olan bu “uydurmac›lar” ›acaba neden tutup da kendilerine referans olarak seç-mifllerdir? Veyâ bu râvîlerin -güyâ as›ls›z olan- “rivâ-yet” lerinden “sadece istediklerini” c›mb›zla seçip,haddini ve maksad›n› fazlas›yla aflan bu denli büyük id-diâlar›na dayanak yapmakla kendi kendilerini rezil mietmek istemifllerdir?

Kald› ki bunlar, olaylara “Avrupa merkezli” bakanve fiark’›n geçmifle yönelik tüm teâmüllerini fütursuzcaafla¤›layan bu gibi spekülatörlerin “felâket”ten ziyade“felâketin de ötesi” dedi¤imiz çarp›c› çeliflkilerindensadece birkaç tanesidir.

Fakat görüldü¤ü üzere; bu birkaç örnek bileGiese’nin dedi¤i gibi, Osmanl› kurulufl meselelerine“Avrupa’l› gözüyle bakma” n›n sak›ncalar›n› ve do¤ur-du¤u çirkin sonuçlar› özetlemeye yetmektedir.

Osmanl› Devleti'nin kurucusu Osman Gâzî. Kap›da¤l› Konstantin serisinden.

E¤itim

May›s 201746

Allah-u Teâlâ Tâ-Hâ suresi 132.Âyet-i kerime’sinde flöyle buyurur:

“Âilene namaz k›lmalar›n› emret,kendin de onda sebat ile devaml›ol.”

Görüldü¤ü üzere bir müslüman›n,kendisinin namaza ba¤l› bulunmas› ye-terli olmay›p, ev halk›n›n da namazaba¤l›l›¤›n› sa¤lamas› istenmektedir.

Peygamber -sallallahu aleyhi vesellem- Efendimiz de Hadis-i flerif’le-rinde namaz›n üzerinde çok durmufl,ona çok büyük önem vermifltir:

“Çocuklar›n›za yedi yafl›ndaykennamaz k›lmay› ö¤retiniz. On yafl›nabast›¤› halde k›lmazsa dövünüz.”(Ebu Dâvud)

Kendisi hiçbir çocu¤u dövmeyenve onlar›n dövülmesini istemeyen Re-sulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz, on yafl›na bast›¤› halde na-maz k›lmayan çocuklar› sadece e¤itim maksad›yla döv-meye izin vermifltir. Bu dövme ifli e¤itim maksad›yla ya-p›lmal›, bir yerlerini incitmeyecek flekilde, ona ancakmecbur kal›nd›¤› zaman baflvurulmal›d›r. Dövmeye ge-linceye kadar azarlama, tehdit etme, kulak çekme gibibasamaklar vard›r. Zira o yafllarda dinimizin en mühimemri olan namaza al›flt›r›lmazsa, ondan sonra büyük zor-luklar ç›kabilir.

Bu sebeple çocuk daha çok küçükken ona namaz›sevdirmeye bafllamal›y›z. Çocuklara namaz ibadetininsevdirilmesi ve ö¤retilmesi için, anne babalara çokönemli görevler düflmektedir. Her fleyden önce anne-ba-ba kendisi çocuklar›na örnek olmal›d›r.

Di¤er bir husus Resulullah -sallallahu aleyhi ve sel-lem- Efendimiz çocuklara hatalar›n›, namaz›n adab›n›,azarlayarak de¤il, güzellikle anlatarak ö¤retmifllerdir.

Enes bin Mâlik -radiyallahu anh-den rivayet edildi¤i-ne göre bir Hadis-i flerif'lerinde flöyle buyuruyorlar:

"Yavrucu¤um! Namazda sa¤a sola bakmaktan sa-k›n! Çünkü sa¤a sola bakmak helâkt›r. Mutlaka yap-man icabediyorsa nafile namazda yap, farz namazdayapma." (Tirmizî)

(Bkz. Ömer Öngüt -kuddise s›rruh-, “Çocu¤un ‹lâhîAhkâm Mucibince Terbiyesi ve Yetifltirilmesi”)

Unutulmamal›d›r ki; Peygamber’imizin -s.a.v.- ço-cuklarla iliflkisinin merkezinde namaz vard›r. Namaz› ço-cuklara sevdirmek ve ö¤retmek için çeflitli yöntemler uy-gulam›flt›r. Bazen evde çocuklara abdest ald›r›p onlaranamaz k›ld›rm›fl, ço¤u zaman da çocuklar› mescide gö-türerek onlara cemaatle namaz k›l-d›rm›flt›r. Efendimiz -s.a.v.-in buyaklafl›m›na maruz kalan çocuklar,bundan çok memnuniyet duymufl-lard›r. Zira büyük adamlar›n saf›ndaonlar gibi say›lmak, çocuk için tarifiimkâns›z bir duygu, yüce bir ma-kamd›r. Hele cemaat ehli taraf›ndanbafl› okflan›p methedilmesi ayr› birzevk, bir taltif ve teflvik edici birdavran›fl olmaktad›r.

Enes -radiyallahu anh-den flöylerivayet edilmifltir: “Ben, annem ve

teyzem Ümm-ü Haram evdeyken,Resulullah -sallallahu aleyhi ve sel-lem- ç›kageldi. Bir müddet sonra;‘Kalk›n size namaz k›ld›ray›m’ dedi.Beni sa¤ taraf›na ald›. Öylece bizenamaz k›ld›rd›.”

Dolay›s› ile ileride zorluk yaflama-mak için çocuklar›m›za çok küçük yafl-lardan itibaren namaz› sevdirmeye ça-l›flmal›y›z. Fakat bu sevgiyi küçük kalp-lere ekerken çok dikkatli olmal›y›z. Na-maz› sevdirmek konusunda, önceliklekararl› ve düflünceli olmak zorunday›z.Bu çok önemlidir. Zira insano¤lunundüflünceleri kararlara, kararlar da eylemve söyleme dönüflür.. Eylem ve söy-lemler de özellikle çocuk e¤itiminde,ya motive olmaya ya da demotive ol-maya sebep olmaktad›r. Namaz e¤iti-minde iç isteklendirme uyand›r›lamaz-sa maalesef uzun vadede etkisi zay›f

olur. Bu nedenle çocuklar›m›z› çok küçük yafllar›ndan iti-baren namaz ibadetine karfl› sevgi dolu olarak yetifltir-mek gerekiyor. Bu yetifltirmeyi yaparken de, onlar›n birçocuk oldu¤unu asla unutmamak gerek.

En iyi yetifltirme örnek olmakt›r. Çocuklar, sizin na-maza gösterdi¤iniz sayg› ve sevgiyi görmeliler. Örne¤in,namaz bittikten sonra seccadenin üzerinde otururken ço-cu¤unuzu kuca¤›n›za al›p bir iki dakika dahi olsa sevgigösterdi¤iniz bu pozisyon çocu¤un alg›s›na olumlu birsinyal b›rakacakt›r. Fakat günümüzde büyükler karfl›daki-lerin bir çocuk oldu¤unu unuttuklar› için, maalesef “Na-maz k›larken önümden geçtin” diye tokat yiyen ya da“Camide ses ç›kartt›n!” diye camiden at›lan çocuklar var-d›r. Bu tür konularda tatl› dil ile ikna edip, namaz ve camiadab›n› sevdirmek en temel düsturdur. Kurallar›, görev-leri sevdirmeden ve sevgi ile anlatmadan çocuklar› na-maza zorlamak onlar› namazdan so¤utur. Ve sürekli ola-rak çocu¤un alg›s›na olumsuz sinyaller ifller. Bu konuyaçok dikkat etmek gerekir.

Küçük çocuklar›m›za namaz e¤itimini ilgi çekici halegetirerek, sevgi dolu bir merak edinmelerini sa¤lamakgerekir. Kitaplarla, CD’lerle namaz e¤itimi çeflitlendiril-melidir. Hatta 21 günlük bir namaz takvimi tasarlayabili-riz. K›ld›¤› ö¤ünleri sevdi¤i renkler ile iflaretledikten son-ra “fiimdi bu davran›fl›n için, yâr›n cennette Rabb’imizseslenecek: ‘Ey kulum! Dile benden ne dilersen.’ diye-cek.” Dedi¤imizde, çocuk cennette hayalinde bir fley dü-flünecek ve beyni mutluluk hormonu salg›layacakt›r. Tak-vimde de ad›m ad›m sürpriz kutusunun yaklaflt›¤›n› gö-

ren çocuk bir dahaki namaz vaktiiçin içsel bir isteklendirme yaflaya-cakt›r.

Çocuk küçük güzel hediyelerleteflvik edilmeli, onun için sürprizlerkimi zaman kendisine ait bir baflör-tünün, takkenin içinden, kimi zamanda seccadenin alt›ndan ya da tesbihkutusunun içinden ç›kacak flekildehaz›rlanmal›d›r. Teflvik ve tebrik edil-melidir.

“Yâ Rabbi! Bizi çocuklar›na güzelörnek olanlardan eyle!”

Canan Büflra Kara

Çocuk daha çokküçükken ona namaz›

sevdirmeye bafllamal›y›z.Bu hususta anne vebabalara çok önemli

görevler düflmektedir.

Çocuklar›m›zaNamaz› Nas›lSevdirelim?

May›s 2017 47

A B O N E A D R E S B ‹ L G ‹ L E R ‹‹S‹M :

ADRES :

‹L :

TEL :

SEMT / ‹LÇE :

Yurtiçi temsilciliklerimizin bulundu¤u merkezlerde Abone bedeli 35 TL.’dir. Di¤er merkezlerde PTT ile gönderim yap›ld›¤›için Abone bedeli 55 TL.’dir. Temsilcilerimizin adres ve telefonlar› arka sayfada olup, temsilcilerimizle irtibata geçerekabonelik ifllemini yapt›rabilirsiniz. Di¤er yerler için Abone bedeli olan 55 TL.’yi Hakikat Yay›nc›l›k A.fi. -105 43 65- No.lu

Posta Çeki Hesab›’na yat›r›n›z ve afla¤›daki abone adres bilgileri formu ile birlikte, al›nd› makbuzunun fotokopisini bize gönderiniz veya faks çekiniz. Abone iflleminiz hemen yap›lacakt›r.

Ankara Cd. Ca¤alo¤lu Yokuflu Saâdet Han No: 28/1 Ca¤alo¤lu / ‹ST.Tel: (0-212) 511 21 41 - 511 84 98 - 513 72 00 - 511 08 95 Fax: (0212) 513 72 45 E-posta: hakikat@hakikat.com

“Muhterem ÖMER ÖNGÜT

-kuddise s›rruh- Efendi Hazretleri’nin

‹lk Bask›s› “Mart 2005” Y›l›nda

Yap›lan Bu Müstesna Eserini Abone

Olan Herkese Hediye Ediyoruz!..”

“Büyük Boy, Ciltli, 576 Sayfa”

Abone Bedeli; 35 TL. PTT ‹le Gönderimlerde; 55 TL.’dir.

Kalblerin Anahtar› Külliyat›

B‹Z KÜFRÜ

HOfiGÖRENLERDEN DE⁄‹L‹Z

Âyet-i kerime ve Hadis-i flerif’lerin nur›fl›¤› alt›nda, selis bir üslupla kalpleri itmi-nana kavuflturan izahlar›n yap›ld›¤› bumüstesna eserden bafll›klar:

• ‹man ‹le Küfrün Berzah›• Tevhid ‹nanc›n› Bozanlar›n Küfrü• II. Vatikan Konsili ve

Hoflgörü-Diyalog Toplant›lar›• ‹slâm’a Göre Dost ve Düflman• Murdarla Temizin Ay›r›m› • Küfre Kucak Açanlar,

Müslümanlar› Küfre Teflvik Edenler• Küfrü Hofl Görmek Nelere Sebep Olur?• Diyalog ve Misyonerlik• Küffâr Memleketimizi ‹stilâ Ediyor• Küffâra Elbirlik “Dur!” Diyelim • Avrupa Birli¤i H›ristiyan Birli¤i mi?

• Avrupa Parlamentosu Kararlar›• Türkiye Aleyhine Karar ve Raporlar • Yahudi ‹haneti• H›ristiyanl›k ve ‹ncil• ‹ncil’in Tahrif Edilmesi • Müslüman Olanlar Anlat›yor• Allah ‹çin Çal›flmalar ve

Yabanc› Dilde Olan Eserlerimiz.

May›s 201748

D E R G ‹ ‹ R T ‹ B A T A D R E S L E R ‹ADAPAZARI:• Hakikat Vakf› Beflköprü Mh. Tel: (0-264) 276 16 75• Hakikat Kitap K›rtasiye Pabuçcular Mh. Bosna Cd. No: 95/A

Tel: (0-264) 278 39 14• Hakikat Kitap K›rtasiye Sakarya Cd. No: 2/D (Yeni Camii Karfl›s›)

Tel: (0-264) 274 20 49ADANA:• Hakikat K›rtasiye Ç›narl› Mh. Ziya Pafla Bulvar› No: 100

Tel: (0-322) 363 64 63 SeyhanAFYON:• Hakikat Kitap K›rtasiye Hastane Mh. Emir Da¤ Cd. No: 78

Tel: (0-272) 612 67 65 BolvadinAKSARAY:• Co¤laki Mh. Atatürk Bulvar› 40 Metrelik Yol Üzeri No: 142/B

Tel: (0-382) 212 50 90 - (0-537) 403 15 86ANKARA:• Hakikat K›rtasiye Cemal Gürsel Cd. No: 38/15

(0-312) 430 78 82 - 430 78 83 Faks: (0-312) 430 78 05 Kurtulufl• Hükümet Cd. Belediye Çarfl›s› No: 27 Tel-Faks: (0-312) 310 28 69 Hac›bayram• fiehit Gaffar Okan Cd. No: 80/A Tel: (0-312) 484 17 42 Gölbafl›• Hakikat Kitap K›rtasiye Yunus Emre Cd. No: 67/E Tel: (0-312) 321 40 60 ‹ncirli• Hakikat Kitap K›rtasiye Yunus Emre Cd. No: 80/E Tel: (0-312) 321 53 25 ‹ncirli• Hakikat Kitap K›rtasiye Ba¤lar Cd. No: 132/B

Tel: (0-312) 448 05 42 Seyranba¤lar›• Hakikat Kitap K›rtasiye Bademlik Mh. Anavatan Cd. No: 135/B

Tel-Faks: (0-312) 357 32 43 KeçiörenANTALYA:• Hakikat Kitap K›rtasiye Sinan Mh. Cebesoy Cd. Canöz Apt. No: 36/B

Tel: (0-242) 313 05 38 - (0-535) 622 46 63• Hakikat K›rtasiye Varl›k Mh. 100. Y›l Bulvar› Demirtafl Apt. No: 87/A

Tel: (0-538) 565 20 03BOLU: • Hakikat Kitap K›rtasiye Tabaklar Mh. Cumhuriyet Cd. Bolubeyi ‹flhan› No: 18Tel: (0-374) 217 91 42

• Kardefller Petrol E-1 Karayolu üzeri (0-374) 424 45 44 Taflkesti• Kardefller K›rt. Seyranc›k Mh. Ankara Cd. N: 10 Tel: (0-374) 421 66 20 Mudurnu BURDUR:• Ayd›nl›kevler Mh. Vezirhan Sk. No: 19 Tel: (0-537) 621 28 19BURSA: • Hakikat Kitap K›rtasiye Kayhan Mh. Keresteciler Cd. No: 4

Tel: (0-224) 221 29 00 Faks: (0-224) 221 35 15 Osmangazi• Hakikat Market ve Neflriyat Yeflil Emir Cd. Yan Sk. No: 3/ATel-Faks: (0-224) 326 37 40 - 256 71 39

• Hakikat Kitapevi Yeflil Mh. Emir Sultan Cd. Koço¤lu Apt. No: 28Tel: (0-224) 329 26 87

• Hakikat Kitap K›rtasiye Dr. Ziya Kaya Mh. Il›ca Cd. No: 11Tel: (0-224) 512 25 25 Gemlik

• Hakikat Kitap K›rtasiye Beyler Mh. K›l›çaslan Cd. No: 137Tel: (0-224) 757 20 15 ‹znik

ÇANKIRI: • ‹maret Cd. Tansu¤ Sitesi No: 5 Tel: (0-507) 768 24 62DEN‹ZL‹:• ‹ncirlip›nar Mh. Fevzi Çakmak Bulvar› No: 288 D: 1 Tel: (0-532) 654 01 11DÜZCE:• Hakikat K›rtasiye Burhaniye Mah. fiehit Ruhsar Sk. No: 45

Tel: (0-380) 523 30 30 - (0-533) 764 72 87• Hakikat K›rtasiye Atatürk Bulvar› No: 30 Tel-Faks: (0-380) 525 03 44ESK‹fiEH‹R:• Hakikat Kitap K›rtasiye Cumhuriye Mh. Temel Sk. No: 3/B

(‹ki Eylül ‹lkö¤retim Okulu Karfl›s›) Tel-Faks: (0-222) 234 57 41G‹RESUN:• Gazi Cad. No: 75/B Tel-Faks: (0-454) 216 06 30ISPARTA: • Hakikat Neflriyat Kutlubey Mh. Eski Adliye Karfl›s› N: 5 Tel: (0-246) 232 47 34• Hakikat K›rtasiye Market Ba¤lar Mh. 2767 Sk. No: 22/B Tel: (0-246) 218 28 48‹SKENDERUN:• Hakikat Kitap K›rtasiye Ulu Cami Cad. No: 111/C Tel-Faks: (0-326) 615 20 51‹STANBUL:• Ankara Cd. Ca¤alo¤lu Yokuflu Saâdet Han No: 28/1Tel: (0212) 511 84 98 - 513 72 00 - 511 21 41 Ca¤alo¤luhttp://www.hakikat.com.tr/ Email: hakikat@hakikat.com.tr

• Dâvet Market K›rtasiye Kay›flda¤› Mah. Ziya Gökalp Sk. No: 18/ATel: (0-216) 661 49 11 Faks: (0-216) 661 49 10 Küçükbakkalköy

• Dâvet G›da Seyit Ömer Mh. Yayla Cd. Mecit Bey Sk. No: 61/ATel: (0-212) 529 65 29 fiehremini - Fatih

• Bayrakl›lar Kitap K›rtasiye Mimar Sinan Mh. Nam›k Kemal Cd.Kelebek Sk. No: 2B Tel: (0-216) 471 44 35 Ataflehir

• Hakikat K›rtasiye ‹stanbul Cd. Beyaz Zambak Sk. No: 3Tel: (0-212) 559 67 83 Faks: (0-212) 560 30 13 Bak›rköy

• Hakikat Kitap K›rtasiye Fevzi Çakmak Mh. Münir Resneli Sk. No: 36/ATel-Faks: (0-212) 540 46 67 Sefaköy - K. Çekmece

‹ZM‹R: • Bayrakl›lar Kitap K›rtasiye Cumhuriyet Bulvar› No: 283/A

Tel: (0-232) 422 08 79 Alsancak• Hakikat Neflriyat 2005. Sk. No: 4/A Tel: (0-232) 368 69 82 Karfl›yaka• Bayrakl›lar Kitap K›rtasiye 1733 S. No: 43/A Tel: (0-232) 381 19 14 Karfl›yakaKARABÜK:• Hatipo¤lu Ticaret Gazipafla Cad. No: 25/A

Tel: (0-370) 424 23 69KASTAMONU:• Hatipo¤lu Mobilya Mehmet Akif Ersoy Mh. Taflköprü Cd. ‹nci Sit. No: 1Tel: (0-366) 212 10 78

KAYSER‹:• Hakikat Kitap K›rtasiye Hunat Mh. Ulu¤ Sk. No: 14-15 Hunat Çarfl›s›

(D›fl Cephe) Tel-Faks: (0-352) 231 72 54 Melikgazi• Hakikat Kitap K›rtasiye Mevlana Mh. Cemil Baba Cd. Karaaslan Apt. No: 3/C

Tel: (0-352) 431 30 27 Faks: (0-352) 431 30 37 TalasKOCAEL‹:• Hakikat Kitap K›rtasiye, Körfez Mh. fiehit Rafet Karaca Sk.

Eren Apt. Alt› No: 4/A Tel: (0-262) 323 02 41 ‹zmit• Hakikat Kitap K›rtasiye M. Ali Pafla Mh. Gazi M. Kemal Bulvar› No: 62/A

Tel: (0-262) 325 57 11 ‹zmit• Hakikat Market fiehitler Mah. 355 Sk. No: 2 Tel: (0-262) 412 29 91 Gölcük• Hakikat Kitap K›rtasiye Hac› Ömera¤a Mh. Merkez Yeni Camii Sk. No: 11Tel: (0-262) 452 22 51 Karamürsel

• Hakikat Kitap K›rtasiye, Merkez Mh. Amiral Sa¤lam Cd. No: 7/BTel: (0-262) 412 81 11 Gölcük

• Hakikat K›rtasiye Hac› Halil Mh. 1218 Sk. No: 5/ATel-Faks: (0-262) 644 05 00 Gebze

KONYA:• Hakikat K›rtasiye Ayd›nl›kevler Mh. Ziya Ülhak Cd. No: 3/Z8 Ayd›nl›k Oval Çarfl›

(Kent Plaza Arkas›) Tel: (0-332) 290 99 48 (0-533) 293 65 06 SelçukluMAN‹SA: • Hakikat Market Saruhan Mh. Murat Cd. No: 98

Tel: (0-236) 231 60 40• Uzunçarfl› 6. Sk. No: 8 Tel: (0-236) 231 14 15• Günefl Mh. 395. Sk. No: 55 Tel: (0-236) 715 41 98 - (0-541) 254 32 18 SalihliORDU:• Yeni Mah. 338. Sk. No: 8 Tel: (0-452) 233 08 06 OSMAN‹YE:• Albayrak K›rtasiye Hac› Osmanl› Mh. Cevdet Sunay Cd. No: 113

Saat Kulesi Civar› Tel: (0-328) 812 90 88 SAMSUN:• Pazar Mh. fiehit Nuri Urun Sk. No: 18/4

Tel: (0-553) 595 28 06 - (0-535) 270 94 10 ‹lkad›mS‹VAS:• K›z›l›rmak Mah. Azizbaba Sk. No: 4

Tel: (0-346) 222 48 03TEK‹RDA⁄:• Muhittin Mh. Kocaa¤a Sk. Çorlu ‹fl Mrk. No: 18/1

Tel: (0-282) 652 39 89 Çorlu• Beyazköy Beldesi Belediye Binas› Alt› No: 3 Ifl›l Market

Tel: (0-533) 339 31 43 SarayTOKAT:• Mevlana Mh. Çiftlik Sk. Toki Evleri D›fl Kap› 18 C7 ‹ç Kap› 7

Tel: (0-531) 902 50 97 TurhalTRABZON:• fiehit Muhammed Türk Sk. No: 7/A Volkan Temizlik

Tel: (0-545) 763 11 62 - (0-533) 450 55 30 Çarfl›bafl›YALOVA:• Hakikat Kitap K›rtasiye ‹stanbul Cad. No: 32/B

Tel-Faks: (0-226) 813 11 29YOZGAT:• Karatepe Mh. Susam Apt. No: 10 K: 2 Tel: (0-543) 870 10 52ZONGULDAK:• Hakikat Kitap K›rtasiye Müftü Mh. Demirciler Çar. No: 17

Tel: (0-372) 316 18 52 Ere¤li